DÖNEM: 23 CİLT: 21 YASAMA YILI: 2 TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ TUTANAK DERGİSİ 109’uncu
Birleşim 27 Mayıs 2008 Salı İ Ç İ N D E K İ L
E R I. - GEÇEN TUTANAK
ÖZETİ II. - GELEN
KÂĞITLAR III. - YOKLAMALAR IV. - GÜNDEM DIŞI
KONUŞMALAR A) Milletvekillerinin Gündem Dışı
Konuşmaları 1.- Düzce
Milletvekili Celal Erbay’ın, Azerbaycan
Cumhuriyeti’nin kuruluş yıl dönümüne ilişkin gündem dışı konuşması ve Tokat
Milletvekili Reşat Doğru’nun aynı konuda konuşması 2.- Giresun
Milletvekili Murat Özkan’ın, İçişleri Bakanlığı memurlarının özlük haklarına
ilişkin gündem dışı konuşması 3.- Muş
Milletvekili Sırrı Sakık’ın, Kürt sorununun çözümüne
ve iş kazalarına ilişkin gündem dışı konuşması ve Adalet Bakanı Mehmet Ali
Şahin’in cevabı V.-
KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ İLE KOMİSYONLARDAN GELEN DİĞER İŞLER A) Komisyonlardan Gelen Diğer İşler 1.- Bursa
Milletvekili Mehmet Emin Tutan ve Giresun Milletvekili Ali Temür’ün
yasama dokunulmazlıklarının kaldırılması hakkında Başbakanlık tezkeresi ve
Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma Komisyon Raporu (3/131)
(S. Sayısı: 168) 2.- İstanbul
Milletvekilleri Recep Tayyip Erdoğan, İdris Naim Şahin, Sivas Milletvekili
Mehmet Mustafa Açıkalın ve Kırşehir Milletvekili
Mikail Arslan’ın yasama dokunulmazlığının kaldırılması
hakkında Başbakanlık tezkeresi ve Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden
Kurulu Karma Komisyon Raporu (3/132) (S. Sayısı: 169) 3.- Konya
Milletvekili Özkan Öksüz’ün yasama dokunulmazlığının
kaldırılması hakkında Başbakanlık tezkeresi ve Anayasa ve Adalet Komisyonları
Üyelerinden Kurulu Karma Komisyon Raporu (3/133) (S. Sayısı: 170) 4.- Kütahya
Milletvekili Hüsnü Ordu’nun yasama dokunulmazlığının kaldırılması hakkında
Başbakanlık tezkeresi ve Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu
Karma Komisyon Raporu (3/134) (S. Sayısı: 171) 5.- Şanlıurfa
Milletvekili Abdurrahman Müfit Yetkin’in yasama
dokunulmazlığının kaldırılması hakkında Başbakanlık tezkeresi ve Anayasa ve
Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma Komisyon Raporu (3/135) (S. Sayısı:
172) VI.-
BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI A) Tezkereler 1.- 1/1246 esas
numaralı “İl Özel İdaresi ve Belediye Gelirleri Kanunu Tasarısı”nın Hükûmete iade edilmesine ilişkin Başbakanlık tezkeresi
(3/448) 2.- Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanı Köksal Toptan’ın, Azerbaycan Millî Meclisi Başkanı Oktay
Asadov’un davetine icabet etmek üzere, 17-20 Haziran
2008 tarihlerinde bir parlamento heyetiyle, Azerbaycan’a resmî ziyarette
bulunmasına ilişkin Başkanlık tezkeresi (3/449) B) Önergeler 1.- Bursa
Milletvekili İsmet Büyükataman’ın (6/655) esas
numaralı sözlü sorusunu geri aldığına ilişkin önergesi (4/51) 2.- Niğde
Milletvekili Mümin İnan’ın (6/565) esas numaralı sözlü sorusunu geri aldığına
ilişkin önergesi (4/50) 3.- Sivas
Milletvekili Malik Ecder Özdemir ve 9
milletvekilinin, Divriği Ulucamisi ve Şifahanesi’nin
Korunması ve Çevresinin Düzenlenmesi Hakkında Kanun Teklifi’nin (2/90) doğrudan
gündeme alınmasına ilişkin önergesi (4/52) C) Meclis Araştırması Önergeleri 1.- Adıyaman
Milletvekili Şevket Köse ve 30 milletvekilinin, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma
Vakıfları çalışanlarının sorunlarının araştırılarak alınması gereken önlemlerin
belirlenmesi amacıyla Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/191) 2.- Kocaeli
Milletvekili Hikmet Erenkaya ve 30 milletvekilinin,
Kocaeli Körfezi’nde özelleştirilen limanların ve özel iskelelerin hukuki
durumlarının ve neden oldukları sorunların araştırılarak alınması gereken
önlemlerin belirlenmesi amacıyla Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi
(10/192) 3.- Burdur
Milletvekili Ramazan Kerim Özkan ve 28 milletvekilinin, mermercilik sektörünün
sorunlarının araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla
Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/193) VII.-
ÖNERİLER A) Danışma Kurulu Önerileri 1.- Gündemdeki
sıralama ile çalışma saatlerinin yeniden düzenlenmesine; Genel Kurulun 27/5/2008 Salı ve 28/5/2008 Çarşamba günkü birleşimlerinde
sözlü sorular ile diğer denetim konularının görüşülmeyerek kanun tasarı ve
tekliflerinin görüşülmesine ilişkin Danışma Kurulu önerisi VIII.-
SATAŞMALARA İLİŞKİN KONUŞMALAR 1.- Kayseri
Milletvekili Mustafa Elitaş’ın, Tunceli Milletvekili
Kamer Genç’in, konuşmasında şahsına sataşması nedeniyle konuşması IX.-
YAZILI SORULAR VE CEVAPLARI 1.- İzmir
Milletvekili Ahmet Ersin’in, velayeti annede olan bir çocuğun babası tarafından
kaçırılmasına ilişkin Başbakandan sorusu ve Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin’in
cevabı (7/2238) 2.- Adana
Milletvekili Yılmaz Tankut’un, 22’nci Dönemde
hazırlanan ve görüş bildirilen kanun tasarısı ve KHK taslaklarına ilişkin
sorusu ve Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin’in cevabı (7/2446) 3.- İstanbul
Milletvekili Süleyman Yağız’ın, Ergenekon soruşturmasına ilişkin sorusu ve
Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin’in cevabı (7/2701) 4.- Konya
Milletvekili Atilla Kart’ın, Diyarbakır Barosu Başkanına gösterdiği tepkiye
ilişkin Başbakandan sorusu ve Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin’in cevabı (7/3026) 5.- Diyarbakır
Milletvekili Akın Birdal’ın, göçebe ailelerin
iskânına ilişkin sorusu ve Bayındırlık ve İskân Bakanı Faruk Nafız Özak’ın cevabı (7/3040) 6.- İstanbul
Milletvekili Ayşe Jale Ağırbaş’ın, işsizlikle
mücadeleye ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Nazım Ekren’in cevabı (7/3046) 7.- Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır’ın, gönüllü köy korucularına
ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı Beşir Atalay’ın cevabı (7/3049) 8.- İzmir
Milletvekili Recai Birgün’ün, araç plakalarına
ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı Beşir Atalay’ın cevabı (7/3053) 9.- İzmir
Milletvekili Ahmet Ersin’in, bazı üniversite öğrencilerinin posta kutularına
bırakılan tehdit mektuplarına ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı Beşir Atalay’ın
cevabı (7/3054) 10.- Afyonkarahisar Milletvekili Halil Ünlütepe’nin,
mevsimlik işçilerin kamyonlarda taşınmasına ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı Beşir
Atalay’ın cevabı (7/3055) 11.- Balıkesir
Milletvekili Hüseyin Pazarcı’nın, Balıkesir Atatürk
Kültür Merkezi inşaatına ilişkin sorusu ve Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’ın cevabı (7/3056) 12.- Van
Milletvekili Fatma Kurtulan’ın, Madımak Otelinin müze
hâline getirilip getirilemeyeceğine ilişkin sorusu ve Kültür ve Turizm Bakanı
Ertuğrul Günay’ın cevabı (7/3059) 13.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Ardahan’da yeni açılan
bazı okullarla ilgili iddialara ilişkin sorusu ve Millî Eğitim Bakanı Hüseyin
Çelik’in cevabı (7/3065) 14.- İzmir
Milletvekili Recai Birgün’ün, tazminat alamayan
emniyet teşkilatı personeline ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı Beşir Atalay’ın
cevabı (7/3114) 15.- Balıkesir
Milletvekili Ergün Aydoğan’ın, bazı ilköğretim
okullarındaki gıda zehirlenmesi vakalarına ilişkin sorusu ve Millî Eğitim
Bakanı Hüseyin Çelik’in cevabı (7/3124) 16.- İzmir
Milletvekili Bülent Baratalı’nın, İzmir’deki eğitim
kurumlarına ilişkin sorusu ve Millî Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik’in cevabı
(7/3129) 17.- İstanbul
Milletvekili Ayşe Jale Ağırbaş’ın, temiz ve doğru
Türkçe kullanımına ilişkin Başbakandan, Türkçenin doğru
kullanımı ve korunması çalışmalarına ilişkin, Soruları ve
Devlet Bakanı Mehmet Aydın’ın cevabı (7/3155, 3170) 18.- Bursa
Milletvekili İsmet Büyükataman’ın, KOSGEB’in
KOBİ’lere kullandırdığı desteğe ilişkin sorusu ve Sanayi ve Ticaret Bakanı
Mehmet Zafer Çağlayan’ın cevabı (7/3387) I.- GEÇEN TUTANAK ÖZETİ TBMM Genel Kurulu
saat 13.04’te açılarak beş oturum yaptı. İstanbul
Milletvekili Mehmet Sevigen’in, Tuzla tersanelerinde
son günlerde artan işçi ölümlerine ilişkin gündem dışı konuşmasına, Çevre ve
Orman Bakanı Veysel Eroğlu cevap verdi. Samsun
Milletvekili Ahmet Yeni, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı ve 19
Mayıs şehri Samsun’daki gelişmelere, Bursa
Milletvekili Necati Özensoy, 18 Mayıs Kırım Türkleri
sürgününün 64’üncü yıl dönümüne, İlişkin gündem
dışı birer konuşma yaptılar. Adana
Milletvekili Yılmaz Tankut ve 19 milletvekilinin,
Tarım Sigortaları Kanunu’nun uygulanmasındaki sorunların araştırılarak
(10/188), Muğla
Milletvekili Fevzi Topuz ve 29 milletvekilinin, kıyıların korunması ve
kullanılmasında yaşanan sorunların araştırılarak sürdürülebilir kıyı yönetimi
için (10/189), Adana
Milletvekili Hulusi Güvel ve 34 milletvekilinin,
mevsimlik tarım işçiliği nedeniyle eğitim alamayan çocukların sorunlarının
araştırılarak (10/190), Alınması gereken
önlemlerin belirlenmesi amacıyla Meclis araştırması açılmasına ilişkin
önergeleri Genel Kurulun bilgisine sunuldu; önergelerin gündemdeki yerlerini
alacağı ve ön görüşmelerinin sırası geldiğinde yapılacağı açıklandı. Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Köksal Toptan’ın, Yunanistan
Meclis Başkanı-Karadeniz Ekonomik İşbirliği Parlamenter Asamblesi (KEİPA) Dönem
Başkanı Dimitrios G. Sioufas’ın
davetine icabet etmek üzere, 8-10 Haziran 2008 tarihlerinde, KEİPA Genel Kurulu
çerçevesinde Atina’da düzenlenecek “KEİPA Üye Ülkeleri Parlamento Başkanları
Zirvesi”ne katılmak üzere Yunanistan’a gitmesine ilişkin Başkanlık tezkeresi
kabul edildi. Gündemin “Kanun
Tasarı ve Teklifleri ile Komisyonlardan Gelen Diğer İşler” kısmının: 1’inci sırasında
bulunan, Türkiye Radyo ve Televizyon Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair
Kanun Tasarısı (1/541) (S. Sayısı: 219), 4’üncü sırasında
bulunan, Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunda ve Bazı Kanunlarda
Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı (1/514) (S. Sayısı: 220), Komisyon
yetkilileri Genel Kurulda hazır bulunmadıklarından ertelendi. 2’nci sırasında
bulunan, Müşterek Taarruz Uçağının Üretimi, Desteklenmesi ve Sürekli
İyileştirilmesine İlişkin Mutabakat Muhtırası ve Buna Dair Mali Yönetim
Esasları Dokümanının Onaylanmasının Uygun Bulunduğu Hakkında Kanun Tasarısı’nın
(1/533) (S. Sayısı: 133) görüşmeleri tamamlandı; yapılan açık oylamadan sonra, 3’üncü sırasında bulunan, Yükseköğretim Kurumları Teşkilatı
Kanununda ve Yükseköğretim Kurumları Öğretim Elemanlarının Kadroları Hakkında
Kanun Hükmünde Kararname ile Genel Kadro ve Usulü Hakkında Kanun Hükmünde
Kararnameye Ekli Cetvellerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı;
Yükseköğretim Kurumları Teşkilatı Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısı; Yükseköğretim Kanunu ile Yükseköğretim Kurumları Teşkilatı Kanununda
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ile Tunceli Milletvekili Kamer Genç’in,
Yalova Milletvekili Muharrem İnce’nin, Ardahan Milletvekili Ensar
Ögüt ve 29 Milletvekilinin, Bayburt Milletvekilleri Fetani Battal ve Ülkü Güney’in, Bartın Milletvekili Yılmaz
Tunç’un, Ardahan Milletvekili Saffet Kaya’nın, Bartın Milletvekili Muhammet
Rıza Yalçınkaya’nın, Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, İstanbul Milletvekili Şinasi Öktem’in, Adıyaman Milletvekili Şevket Köse’nin, Gümüşhane
Milletvekilleri Yahya Doğan ve Kemalettin Aydın’ın,
Şırnak Milletvekili Abdullah Veli Seyda’nın, Yalova Milletvekili İlhan Evcin’in, Hakkâri Milletvekilleri Rüstem Zeydan ve Abdulmuttalip Özbek’in,
Iğdır Milletvekili Ali Güner’in, İstanbul
Milletvekili Kemal Kılıçdaroğlu’nun, Benzer
Mahiyetteki Kanun Teklifleri’nin (1/560, 1/540, 1/577, 2/7, 2/11, 2/24, 2/160,
2/179, 2/180, 2/205, 2/207, 2/208, 2/209, 2/214, 2/216, 2/218, 2/219, 2/220,
2/221, 2/222, 2/230) (S. Sayısı: 226) görüşmeleri tamamlanarak, Kabul edilip
kanunlaştığı açıklandı. 27 Mayıs 2008
Salı günü saat 15.00’te toplanmak üzere birleşime 20.19’da son verildi.
No.: 152 II.- GELEN KÂĞITLAR 23 Mayıs 2008 Cuma Sözlü Soru Önergeleri 1.- Manisa
Milletvekili Mustafa Enöz’ün, zarar gören çiftçilerin
desteklenmesine ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından
sözlü soru önergesi (6/711) (Başkanlığa geliş tarihi: 7/5/2008) 2.- Karaman
Milletvekili Hasan Çalış’ın, ekonomik sıkıntılara
yönelik çalışmalara ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/712) (Başkanlığa
geliş tarihi: 7/5/2008) 3.- Gaziantep
Milletvekili Yaşar Ağyüz’ün, Sof Dağlarında açılan
taş ocaklarına ilişkin Çevre ve Orman Bakanından sözlü soru önergesi (6/713)
(Başkanlığa geliş tarihi: 7/5/2008) 4.- Van
Milletvekili Özdal Üçer’in, Van F Tipi Cezaevinde
bazı televizyon kanallarının izlenmesine izin verilmediği iddiasına ilişkin
Adalet Bakanından sözlü soru önergesi (6/714) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/5/2008) 5.- Van
Milletvekili Özdal Üçer’in, taşımalı eğitim gören
öğrencilerin ayrı sınıflara alınmasına ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü
soru önergesi (6/715) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/5/2008) Yazılı Soru Önergeleri 1.- İzmir
Milletvekili Canan Arıtman’ın, bir derginin
dağıtımına ilişkin Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanından yazılı soru
önergesi (7/3467) (Başkanlığa geliş tarihi: 7/5/2008) 2.- Hatay
Milletvekili Süleyman Turan Çirkin’in, İnşaat Birim Amirliğinin harcamalarına
ve ihalelerine ilişkin Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanından yazılı soru
önergesi (7/3468) (Başkanlığa geliş tarihi: 22/4/2008) 3.- Batman
Milletvekili Bengi Yıldız’ın, GAP kapsamında toprak reformu yapılıp
yapılmayacağına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/3469) (Başkanlığa
geliş tarihi: 7/5/2008) 4.- Hatay
Milletvekili Süleyman Turan Çirkin’in, seçmen kayıtlarına ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/3470) (Başkanlığa geliş tarihi: 7/5/2008) 5.- Hatay
Milletvekili Süleyman Turan Çirkin’in, Türk Telekom’la ilgili bazı hususlara
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/3471) (Başkanlığa geliş tarihi: 7/5/2008) 6.- Muğla
Milletvekili Fevzi Topuz’un, AB destekli bir projeye ilişkin Başbakandan yazılı
soru önergesi (7/3472) (Başkanlığa geliş tarihi: 7/5/2008) 7.- Adıyaman
Milletvekili Şevket Köse’nin, Adıyaman’daki bir TOKİ projesinde oluşan
mağduriyete ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/3473) (Başkanlığa geliş
tarihi: 7/5/2008) 8.- Denizli
Milletvekili Hasan Erçelebi’nin, enflasyon karşısında
sabit gelirlilerin aylıklarının iyileştirilmesine ilişkin Başbakandan yazılı
soru önergesi (7/3474) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/5/2008) 9.- İstanbul
Milletvekili Ayşe Jale Ağırbaş’ın, Kağıthane
Belediyesinin kiraya verdiği bir sosyal tesise ilişkin Başbakandan yazılı soru
önergesi (7/3475) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/5/2008) 10.- İzmir
Milletvekili Kemal Anadol’un, 1 Mayıs kutlamalarıyla
ilgili soruşturmalara ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/3476)
(Başkanlığa geliş tarihi: 8/5/2008) 11.- Ordu
Milletvekili Rıdvan Yalçın’ın, belediyelere yapılan afet yardımlarına ilişkin
Bayındırlık ve İskân Bakanından yazılı soru önergesi (7/3477) (Başkanlığa geliş
tarihi: 7/5/2008) 12.- Bursa
Milletvekili Kemal Demirel’in, Muş İlindeki yatırımlara ilişkin Bayındırlık ve
İskân Bakanından yazılı soru önergesi (7/3478) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/5/2008) 13.- Bursa Milletvekili
Kemal Demirel’in, Siirt İlindeki yatırımlara ilişkin Bayındırlık ve İskân
Bakanından yazılı soru önergesi (7/3479) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/5/2008) 14.- Bursa
Milletvekili Kemal Demirel’in, Diyarbakır İlindeki yatırımlara ilişkin
Bayındırlık ve İskân Bakanından yazılı soru önergesi (7/3480) (Başkanlığa geliş
tarihi: 8/5/2008) 15.- Kayseri
Milletvekili Mehmet Şevki Kulkuloğlu’nun,
Kayseri’deki çocuk işçiliğine ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından
yazılı soru önergesi (7/3481) (Başkanlığa geliş tarihi: 7/5/2008) 16.- Afyonkarahisar Milletvekili Halil Ünlütepe’nin,
bir sigortalılık bildirimine ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından
yazılı soru önergesi (7/3482) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/5/2008) 17.- Ordu
Milletvekili Rıdvan Yalçın’ın, belediyelere yapılan yardımlara ilişkin Çevre ve
Orman Bakanından yazılı soru önergesi (7/3483) (Başkanlığa geliş tarihi: 7/5/2008) 18.- Kayseri
Milletvekili Mehmet Şevki Kulkuloğlu’nun, Kayseri’de
muhtemel su krizine karşı önlem alınmasına ve bir barajın faaliyete geçmesine
ilişkin Çevre ve Orman Bakanından yazılı soru önergesi (7/3484) (Başkanlığa
geliş tarihi: 7/5/2008) 19.- Kayseri
Milletvekili Mehmet Şevki Kulkuloğlu’nun,
Kayseri’deki bazı sulama projelerine ilişkin Çevre ve Orman Bakanından yazılı
soru önergesi (7/3485) (Başkanlığa geliş tarihi: 7/5/2008) 20.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvel’in, Çanakkale’deki alan
kılavuzlarına yönelik iddialara ilişkin Çevre ve Orman Bakanından yazılı soru
önergesi (7/3486) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/5/2008) 21.- Ankara
Milletvekili Yılmaz Ateş’in, bakıma muhtaç özürlülere bakım hizmetiyle ilgili
sorunlara ilişkin Devlet Bakanından (Nimet Çubukçu) yazılı soru önergesi
(7/3487) (Başkanlığa geliş tarihi: 7/5/2008) 22.- Ankara
Milletvekili Yılmaz Ateş’in, Keçiören’deki Atatürk Çocuk Yuvasının kapatılacağı
iddiasına ilişkin Devlet Bakanından (Nimet Çubukçu) yazılı soru önergesi
(7/3488) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/5/2008) 23.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvel’in, bir imam hakkında
inceleme yapılıp yapılmadığına ilişkin Devlet Bakanından (Mustafa Said Yazıcıoğlu) yazılı soru
önergesi (7/3489) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/5/2008) 24.- Balıkesir
Milletvekili Ergün Aydoğan’ın, Bandırma Müftüsü
hakkındaki iddialara ilişkin Devlet Bakanından (Mustafa Said
Yazıcıoğlu) yazılı soru önergesi (7/3490) (Başkanlığa
geliş tarihi: 8/5/2008) 25.- İstanbul
Milletvekili Çetin Soysal’ın, Van İl Emniyet Müdürlüğü personeline baskı
uygulandığı iddialarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/3491) (Başkanlığa geliş tarihi: 7/5/2008) 26.- Muğla
Milletvekili Ali Arslan’ın, Türk Tabipler Birliği
Başkanının gözaltına alınmasına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/3492) (Başkanlığa geliş tarihi: 7/5/2008) 27.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvel’in, Seyhan Belediyesinin
taşınmazları üzerindeki tasarruflarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/3493) (Başkanlığa geliş tarihi: 7/5/2008) 28.- Siirt
Milletvekili Osman Özçelik’in, bir köyün su ve yol
sorunlarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/3494)
(Başkanlığa geliş tarihi: 8/5/2008) 29.- Ankara
Milletvekili Yılmaz Ateş’in, Yenimahalle Belediyesindeki personel istihdamına
ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/3495) (Başkanlığa geliş
tarihi: 8/5/2008) 30.- Ankara
Milletvekili Yılmaz Ateş’in, Sincan Belediyesindeki personel istihdamına
ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/3496) (Başkanlığa geliş
tarihi: 8/5/2008) 31.- Ankara
Milletvekili Yılmaz Ateş’in, Mamak Belediyesindeki personel istihdamına ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/3497) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/5/2008) 32.- Ankara
Milletvekili Yılmaz Ateş’in, Keçiören Belediyesindeki personel istihdamına
ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/3498) (Başkanlığa geliş
tarihi: 8/5/2008) 33.- Ankara
Milletvekili Yılmaz Ateş’in, Gölbaşı Belediyesindeki personel istihdamına
ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/3499) (Başkanlığa geliş
tarihi: 8/5/2008) 34.- Ankara
Milletvekili Yılmaz Ateş’in, Etimesgut Belediyesindeki personel istihdamına
ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/3500) (Başkanlığa geliş
tarihi: 8/5/2008) 35.- Ankara
Milletvekili Yılmaz Ateş’in, Altındağ Belediyesindeki personel istihdamına
ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/3501) (Başkanlığa geliş
tarihi: 8/5/2008) 36.- Ankara
Milletvekili Yılmaz Ateş’in, Ankara Büyükşehir Belediyesindeki personel
istihdamına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/3502)
(Başkanlığa geliş tarihi: 8/5/2008) 37.- İzmir
Milletvekili Ahmet Ersin’in, 1 Mayıs olaylarındaki polis müdahalesine ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/3503) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/5/2008) 38.- Kayseri
Milletvekili Mehmet Şevki Kulkuloğlu’nun, Kadir Has
Stadyumu ihalesine ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/3504)
(Başkanlığa geliş tarihi: 8/5/2008) 39.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvel’in, İstanbul-Beykoz’daki
ruhsatsız yapılaşma iddialarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/3505) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/5/2008) 40.- Artvin
Milletvekili Metin Arifağaoğlu’nun, Antalya-Manavgat
Kaymakamına yönelik bazı iddialara ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/3506) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/5/2008) 41.- Antalya
Milletvekili Hüsnü Çöllü’nün, dalış turizminin geliştirilmesine
ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından yazılı soru önergesi (7/3507) (Başkanlığa
geliş tarihi: 7/5/2008) 42.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvel’in, Dünya Kültürel ve Doğal
Miras alanlarının yönetimine ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından yazılı soru önergesi
(7/3508) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/5/2008) 43.- Giresun
Milletvekili Murat Özkan’ın, Türk Telekom hisselerinin satışına ilişkin Maliye
Bakanından yazılı soru önergesi (7/3509) (Başkanlığa geliş tarihi: 7/5/2008) 44.- Mersin
Milletvekili İsa Gök’ün, sağlık personeline yönelik bazı mali uygulamalara
ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru önergesi (7/3510) (Başkanlığa geliş
tarihi: 8/5/2008) 45.- Antalya
Milletvekili Hüsnü Çöllü’nün, Bodrum Devlet Hastanesi
basınç odasının hizmet verememesine ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru
önergesi (7/3511) (Başkanlığa geliş tarihi: 7/5/2008) 46.- Bursa
Milletvekili Kemal Demirel’in, Muş İlindeki yatırımlara ilişkin Sağlık
Bakanından yazılı soru önergesi (7/3512) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/5/2008) 47.- Bursa Milletvekili
Kemal Demirel’in, Siirt İlindeki yatırımlara ilişkin Sağlık Bakanından yazılı
soru önergesi (7/3513) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/5/2008) 48.- Bursa
Milletvekili Kemal Demirel’in, Diyarbakır İlindeki yatırımlara ilişkin Sağlık
Bakanından yazılı soru önergesi (7/3514) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/5/2008) 49.- Edirne
Milletvekili Rasim Çakır’ın, bir doktorun Kıyafet Yönetmeliğini ihlal ettiği
iddiasına ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/3515) (Başkanlığa
geliş tarihi: 8/5/2008) 50.- Ordu
Milletvekili Rıdvan Yalçın’ın, kapatılan Tarım Kredi Kooperatiflerine ilişkin
Tarım ve Köyişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/3516) (Başkanlığa geliş tarihi: 7/5/2008) 51.- Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut’un, çeltik üreticisinin korunmasına ilişkin
Tarım ve Köyişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/3517) (Başkanlığa geliş tarihi: 7/5/2008) 52.- Samsun
Milletvekili Osman Çakır’ın, çiftçilerin Tarım Kredi Kooperatiflerine olan
borçlarına ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/3518) (Başkanlığa geliş tarihi: 7/5/2008) 53.- İstanbul
Milletvekili Ayşe Jale Ağırbaş’ın, Ukrayna’dan ithal
edilen bitkisel yağ ile ilgili iddialara ilişkin Tarım ve Köyişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/3519) (Başkanlığa geliş tarihi: 7/5/2008) 54.- İzmir
Milletvekili Recai Birgün’ün, çiftçilerin kredi
borçlarının ertelenmesine ilişkin Tarım ve Köyişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/3520) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/5/2008) 55.- Bursa
Milletvekili Kemal Demirel’in, Mardin İlindeki yatırımlara ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/3521)
(Başkanlığa geliş tarihi: 8/5/2008) 56.- Hatay
Milletvekili İzzettin Yılmaz’ın, Akbez İlçesindeki
PTT şubesinin kapatılmasına ilişkin Ulaştırma Bakanından yazılı soru önergesi (7/3522)
(Başkanlığa geliş tarihi: 7/5/2008) 57.- Bursa
Milletvekili Kemal Demirel’in, Mardin İlindeki yatırımlara ilişkin Ulaştırma
Bakanından yazılı soru önergesi (7/3523) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/5/2008) 58.- Bursa
Milletvekili Kemal Demirel’in, Muş İlindeki yatırımlara ilişkin Ulaştırma
Bakanından yazılı soru önergesi (7/3524) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/5/2008) 59.- Bursa
Milletvekili Kemal Demirel’in, Siirt İlindeki yatırımlara ilişkin Ulaştırma
Bakanından yazılı soru önergesi (7/3525) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/5/2008) 60.- Bursa
Milletvekili Kemal Demirel’in, Diyarbakır İlindeki yatırımlara ilişkin
Ulaştırma Bakanından yazılı soru önergesi (7/3526) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/5/2008) 61.- Van
Milletvekili Fatma Kurtulan’ın, bir kışlaya verilen
ada ilişkin Millî Savunma Bakanından yazılı soru önergesi (7/3527) (Başkanlığa
geliş tarihi: 7/5/2008) 62.- Hatay
Milletvekili Süleyman Turan Çirkin’in, Samsun-Ceyhan boru hattı inşasına
ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanından yazılı
soru önergesi (7/3528) (Başkanlığa geliş tarihi: 7/5/2008) 63.- Kars
Milletvekili Gürcan Dağdaş’ın, Anadolu futbol
kulüplerinin desteklenmesine ilişkin Devlet Bakanından (Murat Başesgioğlu) yazılı soru önergesi (7/3529) (Başkanlığa
geliş tarihi: 7/5/2008) 64.- Konya
Milletvekili Atilla Kart’ın, bir trafik kazasının adli sürecine ilişkin Adalet
Bakanından yazılı soru önergesi (7/3530) (Başkanlığa geliş tarihi: 7/5/2008) 65.- Kayseri
Milletvekili Mehmet Şevki Kulkuloğlu’nun, Kayseri’de
okul öncesi eğitimin yaygınlaştırılmasına ilişkin Millî Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/3531) (Başkanlığa geliş tarihi: 7/5/2008) 66.- Kayseri
Milletvekili Mehmet Şevki Kulkuloğlu’nun, Kayseri’ye
ayrılan yatırım ödeneklerine ilişkin Sanayi ve Ticaret Bakanından yazılı soru
önergesi (7/3532) (Başkanlığa geliş tarihi: 7/5/2008) 67.- Kayseri
Milletvekili Mehmet Şevki Kulkuloğlu’nun, Kayseri’de
tahsilata konulan çeklere ilişkin Devlet Bakanından (Mehmet Şimşek) yazılı soru
önergesi (7/3533) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/5/2008) No.: 153 26
Mayıs 2008 Pazartesi Tasarı 1.- Yükseköğretim
Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı (1/591) (Plan ve Bütçe ile
Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi:
20.5.2008) No.: 154 27
Mayıs 2008 Salı Tasarılar 1.- Avrupa
Yatırım Bankasının Türkiyede Temsilcilikler Açmasına
Dair Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Avrupa Yatırım Bankası Arasındaki
Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı (1/592) (Plan
ve Bütçe ile Dışişleri Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi: 21.5.2008) 2.- Türkiye
Cumhuriyeti Hükümeti ile Romanya Hükümeti Arasında Denizcilik Anlaşmasının
Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı (1/593) (Bayındırlık,
İmar, Ulaştırma ve Turizm ile Dışişleri Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş
tarihi: 21.5.2008) Teklifler 1.- Ankara
Milletvekili Tekin Bingöl ve 13 Milletvekilinin; İyonlaştırmayan Radyasyondan
Korunma Kurulu Kurulması Hakkında Kanun Teklifi (2/250) (Sağlık, Aile, Çalışma
ve Sosyal İşler; Çevre; Plan ve Bütçe ile Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii
Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi:
8.5.2008) 2.- Kastamonu
Milletvekili Mehmet Serdaroğlu’nun; Tüketicinin
Korunması Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi (2/251)
(Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonuna)
(Başkanlığa geliş tarihi: 13.5.2008) 3.- Malatya
Milletvekili Ferit Mevlüt Aslanoğlu’nun;
1111 Sayılı Askerlik Kanununun 35. Maddesinin E Bendinin Değiştirilmesi
Hakkındaki Kanun Teklifi (2/252) (Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor ile
Milli Savunma Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi: 14.5.2008) 4.- Şırnak
Milletvekili Hasip Kaplan ve 3 Milletvekilinin; Türk
Silahlı Kuvvetleri İç Hizmet Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi
(2/253) (Anayasa ile Milli Savunma Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi:
15.5.2008) 5.-Diyarbakır
Milletvekili Osman Aslan ve 8 Milletvekilinin; Ergani Adıyla Yeni Bir İl
Kurulması Hakkında Kanun Teklifi (2/254) (İçişleri ile Plan ve Bütçe Komisyonlarına)
(Başkanlığa geliş tarihi: 16.5.2008) 6.- Eskişehir
Milletvekili Murat Sönmez ve 22 Milletvekilinin; Eskişehir İlimizin İnönü
İlçesine Altın Madalya Verilmesi Hakkında Kanun Teklifi (2/255) (İçişleri
Komisyonuna) (Başkanlığa geliş tarihi: 16.5.2008) 7.- Ankara
Milletvekili Ahmet İyimaya’nın; Banka Kartları ve
Kredi Kartları Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/256)
(Adalet ile Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji
Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi: 22.5.2008) 8.- İstanbul
Milletvekili Hasan Kemal Yardımcı ve 4 Milletvekilinin; Askerlik Kanunu ile
Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/257) (Plan ve
Bütçe ile Milli Savunma Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi: 27.5.2008) Tezkereler 1.- Hakkari Milletvekili Hamit Geylani’nin
Yasama Dokunulmazlığının Kaldırılması Hakkında Başbakanlık Tezkeresi (3/439)
(Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma Komisyonuna)
(Başkanlığa geliş tarihi: 21.5.2008) 2.- Van
Milletvekili Özdal Üçer’in Yasama Dokunulmazlığının
Kaldırılması Hakkında Başbakanlık Tezkeresi (3/440) (Anayasa ve Adalet
Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma Komisyonuna) (Başkanlığa geliş tarihi:
21.5.2008) 3.- Iğdır
Milletvekili Pervin Buldan’ın Yasama Dokunulmazlığının Kaldırılması Hakkında
Başbakanlık Tezkeresi (3/441) (Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden
Kurulu Karma Komisyonuna) (Başkanlığa geliş tarihi: 21.5.2008) 4.- Van
Milletvekili Fatma Kurtulan’ın Yasama
Dokunulmazlığının Kaldırılması Hakkında Başbakanlık Tezkeresi (3/442) (Anayasa
ve Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma Komisyonuna) (Başkanlığa geliş
tarihi: 21.5.2008) 5.- Mardin
Milletvekili Ahmet Türk’ün Yasama Dokunulmazlığının Kaldırılması Hakkında
Başbakanlık Tezkeresi (3/443) (Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden
Kurulu Karma Komisyonuna) (Başkanlığa geliş tarihi: 21.5.2008) 6.- İstanbul
Milletvekili Kemal Kılıçdaroğlu’nun Yasama
Dokunulmazlığının Kaldırılması Hakkında Başbakanlık Tezkeresi (3/444) (Anayasa
ve Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma Komisyonuna) (Başkanlığa geliş
tarihi: 21.5.2008) 7.- Van
Milletvekili Özdal Üçer’in Yasama Dokunulmazlığının
Kaldırılması Hakkında Başbakanlık Tezkeresi (3/445) (Anayasa ve Adalet
Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma Komisyonuna) (Başkanlığa geliş tarihi:
21.5.2008) 8.- Muş
Milletvekili Sırrı Sakık’ın Yasama Dokunulmazlığının
Kaldırılması Hakkında Başbakanlık Tezkeresi (3/446) (Anayasa ve Adalet
Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma Komisyonuna) (Başkanlığa geliş tarihi:
21.5.2008) 9.- Bursa
Milletvekili Ali Koyuncu’nun Yasama Dokunulmazlığının
Kaldırılması Hakkında Başbakanlık Tezkeresi (3/447) (Anayasa ve Adalet
Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma Komisyonuna) (Başkanlığa geliş tarihi:
21.5.2008) Sözlü Soru Önergeleri 1.- Kütahya
Milletvekili Alim Işık’ın, Kütahya’da karayolu ağından
çıkarılan bazı yollara ilişkin Ulaştırma Bakanından sözlü soru önergesi (6/716)
(Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 2.- Kütahya
Milletvekili Alim Işık’ın, Eskişehir-Kütahya hızlı tren projesine ilişkin
Ulaştırma Bakanından
sözlü soru önergesi (6/717) (Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 3.- Kütahya
Milletvekili Alim Işık’ın, Bursa-Simav-Selendi
karayoluna ilişkin Ulaştırma Bakanından sözlü soru önergesi (6/718) (Başkanlığa
geliş tarihi: 9/5/2008) 4.- Kütahya
Milletvekili Alim Işık’ın, Ankara-İzmir otoyolu
projesine ilişkin Ulaştırma Bakanından sözlü soru önergesi (6/719) (Başkanlığa
geliş tarihi: 9/5/2008) 5.- Kütahya
Milletvekili Alim Işık’ın, Kütahya’daki bazı karayolu
çalışmalarına ilişkin Ulaştırma Bakanından sözlü soru önergesi (6/720)
(Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 6.- Kütahya
Milletvekili Alim Işık’ın, Kütahya’yı komşu illere
bağlayan karayolu çalışmalarına ilişkin Ulaştırma Bakanından sözlü soru
önergesi (6/721) (Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 7.- Kütahya
Milletvekili Alim Işık’ın, Kütahya bağlantılı bölünmüş
yol çalışmalarına ilişkin Ulaştırma Bakanından sözlü soru önergesi (6/722)
(Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 8.- Kütahya
Milletvekili Alim Işık’ın, Dumlupınar İlçesine tren
ulaşımının sağlanmasına ilişkin Ulaştırma Bakanından sözlü soru önergesi
(6/723) (Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 9.- Kütahya
Milletvekili Alim Işık’ın, Kütahya-Merkezdeki bir üst
geçit ihtiyacına ilişkin Ulaştırma Bakanından sözlü soru önergesi (6/724) (Başkanlığa
geliş tarihi: 9/5/2008) 10.- Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut’un, Gönen’de kurulması planlanan çimento
fabrikasına ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından
sözlü soru önergesi (6/725) (Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 11.- Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut’un, Gönen’de kurulması planlanan çimento
fabrikasına ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından sözlü soru önergesi (6/726)
(Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 12.- Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut’un, Gönen’de kurulması planlanan çimento
fabrikasına ilişkin Sanayi ve Ticaret Bakanından sözlü soru önergesi (6/727)
(Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 13.- Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut’un, Gönen’de kurulması planlanan çimento
fabrikasına ilişkin Çevre ve Orman Bakanından sözlü soru önergesi (6/728)
(Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 14.- Karaman
Milletvekili Hasan Çalış’ın, internet kullanımındaki
fiyatların yüksekliğine ilişkin Ulaştırma Bakanından sözlü soru önergesi
(6/729) (Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 15.- Karaman Milletvekili
Hasan Çalış’ın, resmi enflasyon rakamlarına ilişkin
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısından (Nazım Ekren)
sözlü soru önergesi (6/730) (Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 16.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğru’nun, tekstil sektörünün sorunlarına ilişkin Sanayi ve
Ticaret Bakanından sözlü soru önergesi (6/731) (Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 17.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğru’nun, beden eğitimi öğretmenlerinin istihdamına ilişkin
Milli Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/732) (Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 18.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğru’nun, Türkçe öğretmenlerinin hizmet içi eğitimlerine
ilişkin Milli Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/733) (Başkanlığa geliş
tarihi: 9/5/2008) 19.- Gaziantep
Milletvekili Yaşar Ağyüz’ün, demir başta olmak üzere
inşaat girdilerindeki fiyat artışına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi
(6/734) (Başkanlığa geliş tarihi: 12/5/2008) 20.- Antalya
Milletvekili Tayfur Süner’in, Alanya’daki yunus
gösteri merkezinin yer seçimine ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından sözlü soru
önergesi (6/735) (Başkanlığa geliş tarihi: 12/5/2008) 21.- Kütahya
Milletvekili Alim Işık’ın, Dumlupınar’daki Milli
Parkın genişletilmesine ve bazı su projelerine ilişkin Çevre ve Orman
Bakanından sözlü soru önergesi (6/736) (Başkanlığa geliş tarihi: 13/5/2008) 22.- Kütahya
Milletvekili Alim Işık’ın, bir gölet ve bazı baraj
projelerine ilişkin Çevre ve Orman Bakanından sözlü soru önergesi (6/737)
(Başkanlığa geliş tarihi: 13/5/2008) 23.- Kütahya
Milletvekili Alim Işık’ın, bazı baraj projelerine
ilişkin Çevre ve Orman Bakanından sözlü soru önergesi (6/738) (Başkanlığa geliş
tarihi: 13/5/2008) 24.- Karaman
Milletvekili Hasan Çalış’ın, elektrik ve doğalgaz
zamlarına ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanından sözlü soru önergesi
(6/739) (Başkanlığa geliş tarihi: 13/5/2008) 25.- Karaman
Milletvekili Hasan Çalış’ın, mazot fiyatlarındaki
artışa ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısından (Nazım Ekren) sözlü soru önergesi (6/740) (Başkanlığa geliş
tarihi: 13/5/2008) 26.-
Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet Akif Paksoy’un,
inşaat girdilerindeki maliyetlerin azaltılmasına ilişkin Maliye Bakanından
sözlü soru önergesi (6/741) (Başkanlığa geliş tarihi: 13/5/2008) 27.- Kastamonu
Milletvekili Mehmet Serdaroğlu’nun, demir
fiyatlarının artışına ilişkin Sanayi ve Ticaret Bakanından sözlü soru önergesi
(6/742) (Başkanlığa geliş tarihi: 13/5/2008) 28.- Kütahya
Milletvekili Alim Işık’ın, Tavşanlı-Tunçbilek-Domaniç Karayoluna ilişkin Ulaştırma Bakanından
sözlü soru önergesi (6/743) (Başkanlığa geliş tarihi: 13/5/2008) 29.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğru’nun, Tarım Kredi Kooperatifine borcu olan çiftçilere
ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru
önergesi (6/744) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/5/2008) 30.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğru’nun, Niksar Organize Sanayi Bölgesine ilişkin Sanayi
ve Ticaret Bakanından sözlü soru önergesi (6/745) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/5/2008) 31.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğru’nun, Tokat Kalkınma Ajansının kuruluşuna ilişkin
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısından (Nazım Ekren)
sözlü soru önergesi (6/746) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/5/2008) 32.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğru’nun, gübre fiyatlarındaki artışa ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/747)
(Başkanlığa geliş tarihi: 14/5/2008) 33.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğru’nun, yaşlılık aylığına ilişkin Başbakandan sözlü soru
önergesi (6/748) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/5/2008) 34.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğru’nun, özürlü aylıklarına ilişkin Başbakandan sözlü soru
önergesi (6/749) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/5/2008) 35.- Manisa
Milletvekili Mustafa Enöz’ün, Manisa’da meyve
üreticilerinin desteklenmesine ilişkin Tarım ve Köyişleri
Bakanından sözlü soru önergesi (6/750) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/5/2008) 36.- Aydın
Milletvekili Ali Uzunırmak’ın, Gazprom’dan
alınan doğalgaza ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanından sözlü soru
önergesi (6/751) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/5/2008) 37.- Gaziantep
Milletvekili Hasan Özdemir’in, rekolte düşüşlerine
karşı alınacak önlemlere ilişkin Tarım ve Köyişleri
Bakanından sözlü soru önergesi (6/752) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/5/2008) 38.- Gaziantep
Milletvekili Yaşar Ağyüz’ün, emekli aylıklarının
iyileştirilmesine ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından sözlü soru
önergesi (6/753) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/5/2008) Yazılı Soru Önergeleri 1.- İzmir
Milletvekili Ahmet Ersin’in, Cumhurbaşkanının 3628 sayılı Kanun kapsamında olup
olmadığına ilişkin Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanından yazılı soru
önergesi (7/3534) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/5/2008) 2.- İzmir
Milletvekili Recai Birgün’ün, güvenlik güçlerinin
gelen ziyaretçilerin özel evraklarının incelenmesine ilişkin Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanından yazılı soru önergesi (7/3535) (Başkanlığa geliş
tarihi: 5/5/2008) 3.- İstanbul
Milletvekili Süleyman Yağız’ın, 1 Mayıs kutlamalarına ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/3536) (Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 4.- Samsun
Milletvekili Osman Çakır’ın, çay alım fiyatlarına ilişkin Başbakandan yazılı
soru önergesi (7/3537) (Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 5.- Hatay
Milletvekili Süleyman Turan Çirkin’in, Hatay’da yapılacak balıkçı barınaklarına
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/3538) (Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 6.- Hatay
Milletvekili Süleyman Turan Çirkin’in, İskenderun Limanına işlerlik
kazandırılmasına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/3539) (Başkanlığa
geliş tarihi: 9/5/2008) 7.- Konya
Milletvekili Atilla Kart’ın, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının bir
yönetmelik düzenlemesine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/3540)
(Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 8.- Konya
Milletvekili Atilla Kart’ın, Kulu’daki atıl kamu
taşınmazlarına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/3541) (Başkanlığa
geliş tarihi: 9/5/2008) 9.- Konya
Milletvekili Atilla Kart’ın, inşaat sektöründeki tıkanıklığa ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/3542) (Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 10.- Adana
Milletvekili Nevin Gaye Erbatur’un, kadına ve çocuğa
yönelik cinsel saldırılara ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/3543)
(Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 11.- Adana
Milletvekili Nevin Gaye Erbatur’un, Seyhan’daki bir
restoran inşaatına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/3544)
(Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 12.- Adana
Milletvekili Nevin Gaye Erbatur’un, töre ve namus
cinayetlerine karşı alınan önlemlere ve cinsiyete duyarlı politikalara ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/3545) (Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 13.- Adana
Milletvekili Nevin Gaye Erbatur’un, CEDAW Komitesine
sunulacak dönemsel rapora ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/3546)
(Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 14.- Yalova
Milletvekili Muharrem İnce’nin, Yunus Emre Vakfı Mütevelli Heyeti üyelerine
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/3547) (Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 15.- Ankara
Milletvekili Nesrin Baytok’un, Türk Telekom’un
satışına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/3548) (Başkanlığa geliş
tarihi: 9/5/2008) 16.- İzmir
Milletvekili Ahmet Ersin’in, Başbakanlık Özel Kalem Müdürlüğünün harcamalarına
ve müşavirlere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/3549) (Başkanlığa
geliş tarihi: 9/5/2008) 17.- Sinop
Milletvekili Engin Altay’ın, okul arsalarına ilişkin Başbakandan yazılı soru
önergesi (7/3550) (Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 18.- İzmir Milletvekili
Ahmet Ersin’in, Yargı Reformu Strateji Taslağının sunumuna ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/3551) (Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 19.- Samsun
Milletvekili Cemal Yılmaz Demir’in, bazı suç duyurularının akıbetine ilişkin
Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/3552) (Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 20.- Konya
Milletvekili Atilla Kart’ın, Ereğli Adliyesi zabıt kâtibi sınavındaki
usulsüzlük iddiasına ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/3553)
(Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 21.- Mersin
Milletvekili İsa Gök’ün, Yargı Reformu Stratejisi Taslağına ilişkin Adalet
Bakanından yazılı soru önergesi (7/3554) (Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 22.- Tekirdağ
Milletvekili Kemalettin Nalcı’nın,
belediyelerin su kullanım hakkı ihalelerine ilişkin Çevre ve Orman Bakanından
yazılı soru önergesi (7/3555) (Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 23.- Adana
Milletvekili Nevin Gaye Erbatur’un, küresel ısınmaya
karşı alınacak önlemlere ilişkin Çevre ve Orman Bakanından yazılı soru önergesi
(7/3556) (Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 24.- Manisa
Milletvekili Erkan Akçay’ın, yabancı ve azınlık vakıflarına ilişkin Devlet
Bakanı ve Başbakan Yardımcısından (Hayati Yazıcı) yazılı soru önergesi (7/3557)
(Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 25.- Manisa
Milletvekili Erkan Akçay’ın, yeni Vakıflar Kanunundaki bazı düzenlemelere
ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısından (Hayati Yazıcı) yazılı soru
önergesi (7/3558) (Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 26.- Osmaniye
Milletvekili Hakan Coşkun’un, Karapınar İçme Suyu İnşaatı Projesine ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/3559) (Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 27.- Manisa
Milletvekili Erkan Akçay’ın, yabancı ülke veya şirketlerden para yardımı alan
vakıflara ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/3560) (Başkanlığa
geliş tarihi: 9/5/2008) 28.- Konya
Milletvekili Atilla Kart’ın, Türk Tabipler Birliği Başkanının gözaltına
alınmasına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/3561)
(Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 29.- İstanbul
Milletvekili Çetin Soysal’ın, İstanbul-Çavuşbaşı’ndaki
kaçak yapılaşmaya ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/3562)
(Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 30.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğüt’ün, bir köyün şebeke suyu
projesine ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/3563) (Başkanlığa
geliş tarihi: 9/5/2008) 31.- Adana
Milletvekili Nevin Gaye Erbatur’un, eğitim
materyallerinden cinsiyetçi öğelerin ayıklanmasına ilişkin Milli Eğitim
Bakanından yazılı soru önergesi (7/3564) (Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 32.- Adana
Milletvekili Nevin Gaye Erbatur’un yönetici
konumundaki kadın personele ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru
önergesi (7/3565) (Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 33.- Zonguldak
Milletvekili Ali Koçal’ın, bir müşavir atamasına
ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/3566) (Başkanlığa geliş
tarihi: 9/5/2008) 34.- Manisa
Milletvekili Erkan Akçay’ın, demir ve çelik fiyatlarındaki artışa ilişkin
Sanayi ve Ticaret Bakanından yazılı soru önergesi (7/3567) (Başkanlığa geliş
tarihi: 9/5/2008) 35.- İzmir
Milletvekili Mehmet Ali Susam’ın, demir-çelik fiyatlarındaki artışa ilişkin
Sanayi ve Ticaret Bakanından yazılı soru önergesi (7/3568) (Başkanlığa geliş
tarihi: 9/5/2008) 36.- Manisa
Milletvekili Ahmet Orhan’ın, biyoyakıt üretimine
ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/3569) (Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 37.- Bursa
Milletvekili Kemal Demirel’in, Şanlıurfa-Suruç’taki su sorununa ilişkin Tarım
ve Köyişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/3570)
(Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 38.- Hatay
Milletvekili Süleyman Turan Çirkin’in, İskenderun-Arsuz
bölünmüş yoluna ve Çardak Yaylası yoluna ilişkin Ulaştırma Bakanından yazılı
soru önergesi (7/3571) (Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 39.- Ankara
Milletvekili Tekin Bingöl’ün, kamyoncu esnafının sorunlarına ilişkin Ulaştırma
Bakanından yazılı soru önergesi (7/3572) (Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 40.- İstanbul
Milletvekili Kemal Kılıçdaroğlu’nun, bir katılım
bankasının logosuna ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısından (Nazım Ekren) yazılı soru önergesi (7/3573) (Başkanlığa geliş
tarihi: 9/5/2008) 41.- Muğla
Milletvekili Fevzi Topuz’un, çocuk işçiliğine ve sigortalılığına ilişkin
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/3574) (Başkanlığa
geliş tarihi: 9/5/2008) 42.- Hatay
Milletvekili Süleyman Turan Çirkin’in, Hatay’da turizmin desteklenmesine
ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından yazılı soru önergesi (7/3575) (Başkanlığa
geliş tarihi: 9/5/2008) 43.- Bartın
Milletvekili Muhammet Rıza Yalçınkaya’nın, Bartın
ziyaretine ve Bartın’daki enerji yatırımlarına ilişkin Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanından yazılı soru önergesi (7/3576) (Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 44.- Mersin
Milletvekili İsa Gök’ün, Türk Telekom hisselerinin halka arzına ilişkin Maliye
Bakanından yazılı soru önergesi (7/3577) (Başkanlığa geliş tarihi: 9/5/2008) 45.- Bursa
Milletvekili Kemal Demirel’in, Şırnak-Beytüşşebap’taki sağlık personeli
ihtiyacına ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/3578) (Başkanlığa
geliş tarihi: 9/5/2008) 46.- Adana
Milletvekili Nevingaye Erbatur’un,
gıda fiyatlarındaki artışa ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/3579)
(Başkanlığa geliş tarihi: 12/5/2008) 47.- İzmir
Milletvekili Abdurrezzak Erten’in,
TRT Genel Müdürünün yönetim kurulu üyeliklerine ilişkin Başbakandan yazılı soru
önergesi (7/3580) (Başkanlığa geliş tarihi: 12/5/2008) 48.- Adana
Milletvekili Nevingaye Erbatur’un,
felsefe grubu dersleri alan öğrencilere ilişkin Başbakandan yazılı soru
önergesi (7/3581) (Başkanlığa geliş tarihi: 12/5/2008) 49.- Hatay
Milletvekili Süleyman Turan Çirkin’in, Hatay’da su ürünleri üretimindeki
azalmaya ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/3582) (Başkanlığa geliş
tarihi: 13/5/2008) 50.- Hatay
Milletvekili Süleyman Turan Çirkin’in, Hatay’da tarıma dayalı sanayinin
geliştirilmesine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/3583) (Başkanlığa
geliş tarihi: 13/5/2008) 51.- Konya
Milletvekili Atilla Kart’ın, bazı firmaların elektrik borçlarının yapılandırılmasına
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/3584) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/5/2008) 52.- Zonguldak
Milletvekili Ali İhsan Köktürk’ün, kiralanan zırhlı makam araçlarına ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/3585) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/5/2008) 53.- Antalya
Milletvekili Hüsnü Çöllü’nün, Maliye Bakanının bir
açıklamasına ve Antalya’daki yatırımlara ilişkin Başbakandan yazılı soru
önergesi (7/3586) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/5/2008) 54.- Hatay
Milletvekili Gökhan Durgun’un, Emniyet Genel Müdürlüğü Personel Daire Başkanı
hakkındaki iddialara ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/3587)
(Başkanlığa geliş tarihi: 14/5/2008) 55.- Muğla
Milletvekili Fevzi Topuz’un, TOKİ’nin Kuveyt Yatırım
İdaresiyle imzaladığı mutabakat muhtırasına ilişkin Başbakandan yazılı soru
önergesi (7/3588) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/5/2008) 56.- İstanbul
Milletvekili Hasan Macit’in, Tarlabaşı Kentsel
Dönüşüm Projesine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/3589) (Başkanlığa
geliş tarihi: 14/5/2008) 57.- Mersin
Milletvekili Kadir Ural’ın, Silifke Adliye Sarayı Projesine ilişkin Adalet
Bakanından yazılı soru önergesi (7/3590) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/5/2008) 58.- Malatya
Milletvekili Ferit Mevlüt Aslanoğlu’nun,
tutuklu ve hükümlü sayısına ve tevkif şartlarına ilişkin Adalet Bakanından
yazılı soru önergesi (7/3591) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/5/2008) 59.- Balıkesir
Milletvekili Hüseyin Pazarcı’nın, çimento
fabrikalarının çevreye etkisine ve Gönen’de yapılacak çimento fabrikasına
ilişkin Çevre ve Orman Bakanından yazılı soru önergesi (7/3592) (Başkanlığa
geliş tarihi: 13/5/2008) 60.- Antalya
Milletvekili Hüsnü Çöllü’nün, tahsis edilen orman
alanları karşılığında yapılan ağaçlandırmalara ilişkin Çevre ve Orman
Bakanından yazılı soru önergesi (7/3593) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/5/2008) 61.- Bartın
Milletvekili Muhammet Rıza Yalçınkaya’nın, nüfus ve
seçmen kayıtlarında yanlışlıklar olduğu iddialarına ilişkin Devlet Bakanı ve
Başbakan Yardımcısından (Nazım Ekren) yazılı soru
önergesi (7/3594) (Başkanlığa geliş tarihi: 12/5/2008) 62.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvel’in, oluşturulacak bazı veri
tabanlarına ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısından (Nazım Ekren) yazılı soru önergesi (7/3595) (Başkanlığa geliş
tarihi: 12/5/2008) 63.- Kırklareli
Milletvekili Turgut Dibek’in, Belçika Türk İslam Diyanet Vakfının cenaze nakil
paralarına ilişkin Devlet Bakanından (Mehmet Aydın) yazılı soru önergesi
(7/3596) (Başkanlığa geliş tarihi: 12/5/2008) 64.- Yalova
Milletvekili Muharrem İnce’nin, TRT Genel Müdürü ve bir bürokratın katıldığı
yurt dışındaki bir toplantıya ilişkin Devlet Bakanından (Mehmet Aydın) yazılı
soru önergesi (7/3597) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/5/2008) 65.- Hatay
Milletvekili Süleyman Turan Çirkin’in, İskenderun’da kurulacak termik santrale
ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanından yazılı soru önergesi (7/3598)
(Başkanlığa geliş tarihi: 13/5/2008) 66.- Adana
Milletvekili Yılmaz Tankut’un, Malatya’daki bir
tekstil fabrikasının elektrik borcuna ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanından yazılı soru önergesi (7/3599) (Başkanlığa geliş tarihi: 13/5/2008) 67.- Hatay
Milletvekili Süleyman Turan Çirkin’in, bir kilisenin restorasyonuna ilişkin
Kültür ve Turizm Bakanından yazılı soru önergesi (7/3600) (Başkanlığa geliş
tarihi: 13/5/2008) 68.- Hatay
Milletvekili İzzettin Yılmaz’ın, Antakya Arkeoloji Müzesine ilişkin Kültür ve
Turizm Bakanından yazılı soru önergesi (7/3601) (Başkanlığa geliş tarihi: 13/5/2008) 69.- Muğla
Milletvekili Metin Ergun’un, Bodrum Yarımadasında
yapılaşmadaki kat iznine ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından yazılı soru
önergesi (7/3602) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/5/2008) 70.- Antalya
Milletvekili Hüsnü Çöllü’nün, turizm amaçlı tahsis
edilen orman alanlarına ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından yazılı soru
önergesi (7/3603) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/5/2008) 71.- İstanbul
Milletvekili Ayşe Jale Ağırbaş’ın, TOKİ Halkalı
konutlarındaki toplu ulaşım sorununa ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/3604) (Başkanlığa geliş tarihi: 12/5/2008) 72.- İstanbul
Milletvekili Ayşe Jale Ağırbaş’ın, Gaziosmanpaşa
Belediyesinin iş merkezine dönüştürülen bir binasına ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/3605) (Başkanlığa geliş tarihi: 12/5/2008) 73.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Ardahan’da itfaiye aracı
ihtiyacına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/3606)
(Başkanlığa geliş tarihi: 12/5/2008) 74.- Mersin
Milletvekili Kadir Ural’ın, Taşucu SEKA Fabrikasına
ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru önergesi (7/3607) (Başkanlığa geliş
tarihi: 14/5/2008) 75.- Adana Milletvekili
Hulusi Güvel’in, Türk Telekom hisselerinin satışına
ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru önergesi (7/3608) (Başkanlığa geliş
tarihi: 14/5/2008) 76.- Aydın Milletvekili Mehmet Fatih Atay’ın, TOKİ’nin yabancılara yönelik konut projelerine ilişkin
Maliye Bakanından yazılı soru önergesi (7/3609) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/5/2008) 77.- Antalya
Milletvekili Osman Kaptan’ın, bir ödül çerçevesindeki bazı iddialara ilişkin
Maliye Bakanından yazılı soru önergesi (7/3610) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/5/2008) 78.- Mersin
Milletvekili Ali Rıza Öztürk’ün, İstanbul’da takas
edilen okul alanına ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/3611) (Başkanlığa geliş tarihi: 12/5/2008) 79.- Adana
Milletvekili Nevingaye Erbatur’un,
felsefe grubu öğretmenlerine ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru
önergesi (7/3612) (Başkanlığa geliş tarihi: 12/5/2008) 80.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvel’in, mevsimlik tarım
işçilerinin çocuklarının eğitimlerine ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı
soru önergesi (7/3613) (Başkanlığa geliş tarihi: 12/5/2008) 81.- Manisa
Milletvekili Ahmet Orhan’ın, Anadolu liselerine yapılan öğretmen atamalarına
ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/3614) (Başkanlığa geliş
tarihi: 13/5/2008) 82.- Manisa
Milletvekili Ahmet Orhan’ın, bir köyün ilave derslik ihtiyacına ilişkin Milli
Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/3615) (Başkanlığa geliş tarihi: 13/5/2008) 83.- Yalova Milletvekili Muharrem İnce’nin, bir
görevde yükselme sınavına ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/3616) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/5/2008) 84.- Mersin
Milletvekili Ali Rıza Öztürk’ün, bir ilköğretim okulu
müdürünün şiddet uyguladığı iddiasına ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı
soru önergesi (7/3617) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/5/2008) 85.- Adana Milletvekili Tacidar
Seyhan’ın, bir lisede dini içerikli bazı uygulamalar yapıldığı iddiasına
ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/3618) (Başkanlığa geliş
tarihi: 14/5/2008) 86.- Balıkesir
Milletvekili Hüseyin Pazarcı’nın, Havran İlçesinin
köylerindeki ebe açığına ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi
(7/3619) (Başkanlığa geliş tarihi: 13/5/2008) 87.- Mersin
Milletvekili Kadir Ural’ın, Silifke Göğüs Hastanesi Projesine ve Devlet
Hastanesinin uzman doktor ihtiyacına ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru
önergesi (7/3620) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/5/2008) 88.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvel’in, yeşil kartlıların
sağlık giderlerine ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/3621)
(Başkanlığa geliş tarihi: 14/5/2008) 89.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvel’in, kadına ve çocuğa
yönelik şiddete duyarlı personel çalıştırılmasına ilişkin Sağlık Bakanından
yazılı soru önergesi (7/3622) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/5/2008) 90.- Yozgat
Milletvekili Mehmet Ekici’nin, TCDD’nin lojman
tahsislerine ilişkin Ulaştırma Bakanından yazılı soru önergesi (7/3623)
(Başkanlığa geliş tarihi: 14/5/2008) 91.- Mersin
Milletvekili Kadir Ural’ın, Mersin-Antalya deniz taşımacılığı ve Mersin Hava
Limanı projelerine ilişkin Ulaştırma Bakanından yazılı soru önergesi (7/3624)
(Başkanlığa geliş tarihi: 14/5/2008) 92.- Mersin
Milletvekili Kadir Ural’ın, Silifke bağlantılı bazı yol projelerine ilişkin
Ulaştırma Bakanından yazılı soru önergesi (7/3625) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/5/2008) 93.- Kırklareli
Milletvekili Turgut Dibek’in, Bulgar güvenlik görevlilerinin Türk balıkçılara
saldırmalarına ilişkin Dışişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/3626)
(Başkanlığa geliş tarihi: 12/5/2008) 94.- Edirne
Milletvekili Cemalettin Uslu’nun, küçük işletmelerin
korunmasına ilişkin Sanayi ve Ticaret Bakanından yazılı soru önergesi (7/3627)
(Başkanlığa geliş tarihi: 13/5/2008) 95.- Giresun
Milletvekili Murat Özkan’ın, ihraç fındığın fiyatına ilişkin Devlet Bakanından
(Kürşad Tüzmen) yazılı soru önergesi (7/3628)
(Başkanlığa geliş tarihi: 13/5/2008) 96.- Tekirdağ
Milletvekili Kemalettin Nalcı’nın,
demir ve çimento fiyatlarındaki artışa ve Vize’de kurulan çimento fabrikasına
ilişkin Sanayi ve Ticaret Bakanından yazılı soru önergesi (7/3629) (Başkanlığa
geliş tarihi: 13/5/2008) 97.- İzmir
Milletvekili Harun Öztürk’ün, Düzce’deki bir
işyerinin işçi çıkarmasına ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı
soru önergesi (7/3630) (Başkanlığa geliş tarihi: 13/5/2008) 98.- Denizli
Milletvekili Ali Rıza Ertemür’ün, hayvancılıktaki
destekleme uygulamalarına ilişkin Tarım ve Köyişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/3631) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/5/2008) Meclis Araştırması Önergeleri 1.- Adıyaman
Milletvekili Şevket Köse ve 30 Milletvekilinin, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma
Vakıfları çalışanlarının sorunlarının araştırılarak alınması gereken önlemlerin
belirlenmesi amacıyla Anayasanın 98 inci, İçtüzüğün 104 ve 105 inci maddeleri
uyarınca bir Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/191) (Başkanlığa geliş tarihi: 16/05/2008) 2.- Kocaeli
Milletvekili Hikmet Erenkaya ve 30 Milletvekilinin,
Kocaeli Körfezinde özelleştirilen limanların ve özel iskelelerin hukuki
durumlarının ve neden oldukları sorunların araştırılarak alınması gereken
önlemlerin belirlenmesi amacıyla Anayasanın 98 inci, İçtüzüğün 104 ve 105 inci
maddeleri uyarınca bir Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/192)
(Başkanlığa geliş tarihi: 16/05/2008) 3.- Burdur
Milletvekili Ramazan Kerim Özkan ve 28 Milletvekilinin, mermercilik sektörünün
sorunlarının araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla
Anayasanın 98 inci, İçtüzüğün 104 ve 105 inci maddeleri uyarınca bir Meclis
araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/193) (Başkanlığa geliş tarihi: 16/05/2008) Süresi İçinde Cevaplanmayan Yazılı Soru Önergeleri 1.- Yalova
Milletvekili Muharrem İnce’nin, TRT Genel Müdürünün görevlendirdiği
danışmanlara ilişkin Devlet Bakanından (Mehmet Aydın) yazılı soru önergesi
(7/2600) 27 Mayıs 2008 Salı BİRİNCİ OTURUM Açılma Saati: 15.00 BAŞKAN : Başkan Vekili Nevzat PAKDİL KÂTİP ÜYELER: Harun TÜFEKCİ
(Konya), Yaşar TÜZÜN (Bilecik) BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin
109’uncu Birleşimini açıyorum. Toplantı yeter sayısı vardır, görüşmelere başlıyoruz. Gündeme geçmeden önce üç sayın milletvekiline gündem dışı söz
vereceğim. Konuşma süreleri beşer dakikadır. Hükûmet
bu konuşmalara cevap verebilir. Hükûmetin cevap
süresi yirmi dakikadır. Gündem dışı ilk söz, Azerbaycan Cumhuriyeti’nin kuruluş yıl dönümü
münasebetiyle söz isteyen Düzce Milletvekili Celal Erbay’a
aittir. Sayın Erbay, buyurun efendim. (AK Parti
sıralarından alkışlar) Süreniz beş dakika. IV.- GÜNDEM DIŞI KONUŞMALAR A)
Milletvekillerinin Gündem Dışı Konuşmaları 1.- Düzce Milletvekili Celal Erbay’ın, Azerbaycan Cumhuriyeti’nin kuruluş yıl dönümüne
ilişkin gündem dışı konuşması ve Tokat Milletvekili Reşat Doğru’nun aynı konuda
konuşması CELAL ERBAY (Düzce) – Sayın Başkan, değerli üyeler; milletlerin
tarihinde öyle dönemler vardır ki bu dönemlerde alınan kararlar o milletin
kaderini ve geleceğini belirler. İşte 28 Mayıs 1918 de dost ve kardeş
Azerbaycan halkı için bu anlamda çok önemli bir tarihtir. Zira,
1918 yılının 28 Mayısında Azerbaycan Cumhuriyeti’nin temeli atılmıştı.
Azerbaycan halkı, o günlerde ya Çarlık Rusyası’na
karşı bağımsızlığını ilan edecek ya da sömürge hâline gelmeyi kabul edecekti.
Azerbaycan bu seçeneklerden birincisini tercih ederek bağımsızlığını ilan etmiş
ve üç renkli ay yıldızlı bayrağını semalarda dalgalandırmıştı. Bağımsızlığının
ilanında başta Mehmed Emin Resulzade,
Fethali Han Hoylu olmak
üzere millî şuurla yoğrulmuş olan büyük bir aydın kitlesi görev üstlenmişti.
Ancak, bu bağımsızlık kolay olmamıştı. Zira, başta
Ermeni Taşnakları olmak üzere birçok muhalif grup,
Kafkasya’da Türk varlığına son vermek için büyük gayret sarf ediyorlardı. Yeni kurulan Azerbaycan Cumhuriyeti henüz düzenli bir orduya sahip
değildi. Bu durumu fırsat bilen Ermeni Taşnakları ve
Rus yanlısı Bolşevik çeteler, Azerbaycan’ın başkenti Bakü’yü işgal etmişlerdi.
İnsanlık şuurundan mahrum olan bu gruplar, 31 Mart 1918’de Bakü’de silahsız
halka karşı acımasızca bir katliama giriştiler. Çoğu kadın ve çocuk olan
binlerce masum insan öldürüldü. Katlettikleri bu insanların sadece bir tek suçu
vardı: Türk ve Müslüman olmak. Bu caniler, sadece Bakü değil, Şemahı, Kuba, Zengezur
ve Karabağ başta olmak üzere Azerbaycan’ın çeşitli yerlerinde katliamlar
yapmışlardı. Azerbaycan’ın bu acılı günlerinde imdadına her zaman olduğu gibi
yine Osmanlı devleti yetişmişti. Birçok cephede savaş hâlinde olmasına rağmen
Osmanlı, yeni kurulan kardeş cumhuriyeti tanımakla kalmayarak onu canilerden
kurtarmak için yardımına koştu. Nuri Paşa komutasındaki 20 bin kişilik Osmanlı
ordusu Gence, Gökçay, Aksu, Şemahı
üzerinden ilerleyip Bakü’yü Taşnak ve Bolşeviklerden
temizleyerek 15 Eylül 1918’de bir Kurban Bayramı sabahı şehre girmişti.
Bilindiği gibi, o tarihlerde Osmanlı zor bir dönemden geçiyordu. Nitekim
Mondros Mütarekesi’yle birlikte Osmanlı ordusu 15 Kasım 1918’de Azerbaycan
topraklarından çekilmek durumunda kaldı. Osmanlı desteğinden mahrum kalan
Azerbaycan 28 Nisan 1920’ye kadar bağımsızlığını koruyabildi. 28 Nisan 1920’de
Azerbaycan Kızıl Ordu tarafından işgal edildi ve Azerbaycan devletinin,
cumhuriyetinin varlığına son verildi. Ancak yirmi üç ay yaşayabilen bu
cumhuriyet ve bu bağımsızlık aşkı Azerbaycan halkının yüreğinde daima bir
meşale olarak yandı. İşgalle birlikte Bolşevik sindirme harekâtı Azerbaycan’ın düşünen
beyinlerini ortadan kaldırmaya yöneldi ve binlerce şair, aydın, din adamı
uydurma bahanelerle ya idam edildi ya sürüldü. Nitekim genç Azerbaycan
Cumhuriyeti’nin yöneticilerinden Fethali Han Hoylu ve Nasib Bey, Yusufbeyli gibileri hunharca katledildiler. Mehmed Emin Resulzade gibileri
ülkeden sürülerek vatandan uzak bir şekilde hasret içerisinde ölüme terk
edildiler. Hüseyin Cavid, Mikail Müşfik gibi niceleri
de bizzat idam edildi. Sovyet rejiminin bütün bu yaptıklarına rağmen halk,
bağımsızlık azmini hep kalbinde yaşattı ve 18 Ekim 1991’de “Bir kere yükselen
bayrak bir daha yere inmez.” diyerek tekrar bağımsızlık yolunda harekete geçti
ve mutlu sona ulaştı. Ancak bu ikinci bağımsızlık dönemi de Azerbaycan için
kolay olmadı. (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı) BAŞKAN – Sayın Erbay, konuşmanızı tamamlayınız
lütfen. CELAL ERBAY (Devamla) – Yine, sahnede Ermeni Taşnakları
vardı. Nitekim bazı devletlerin desteğini yanına alan Ermenistan, Karabağ
bölgesini işgal etti. Azerbaycan, bu hengâmede 30 bin evladını şehit verdi ve 1
milyonun üzerindeki insan da yerinden yurdundan oldu. Birinci bağımsızlık dönemindeki zor günlerde olduğu gibi ikinci
bağımsızlık döneminde de Türkiye Cumhuriyeti, onu tanıyan ilk ülke olarak
kardeş Azerbaycan’ın yanında oldu. Bugün, Türkiye, Azerbaycan’ın hem siyasi hem
de ekonomik alanda en önemli müttefiki durumundadır. İki ülke, merhum
Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev’in ifade ettiği gibi “bir
millet iki devlet” prensibine sadık kalarak her alanda seviyeli ve dengeli
ilişkilere sahiptirler. Bugün, 28 Mayıs 1918’de kurulan Azerbaycan Cumhuriyeti’nin 90’ıncı
yıl dönümü münasebetiyle… (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı) CELAL ERBAY (Devamla) – Müsaade eder misiniz Sayın Başkan… BAŞKAN – Sayın Erbay, müsaade ederim de,
müsaade etmeye başladığım anda bundan sonraki bütün konuşmacılara aynı
müsaadeyi vermek durumundayım. Onun için mikrofonunuzu açayım, teşekkür edin,
tamamlayın lütfen. Buyurun. CELAL ERBAY (Devamla) – …başta Nuri Paşa olmak üzere bu uğurda
şehit olan bütün şehitlerimizi rahmetle anıyorum ve ikinci bağımsızlığın lideri
Ebülfez Elçibey’i rahmetle
anıyorum ve yine, Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev’i
rahmetle anıyorum ve sözlerime Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün şu sözüyle son
veriyorum: “Azerbaycan’ın derdi bizim derdimiz, sevinci bizim sevincimizdir.” Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (AK Parti ve MHP sıralarından
alkışlar) BAŞKAN – Teşekkür ederim. REŞAT DOĞRU (Tokat) – Sayın Başkanım, söz istiyorum. BAŞKAN –Sayın Doğru, buyurun. REŞAT DOĞRU (Tokat) – Sayın Başkanım, çok teşekkür ediyorum. Ben de Azerbaycan Cumhuriyeti’nin bağımsızlık yıl dönümünü candan
kutluyorum ve tebrik ediyorum. İnanıyorum ki, Azerbaycan devleti yıllar boyunca
parlayan yıldız gibi devam edecektir. Ayrıca Azerbaycan’ın topraklarının üçte
1’i şu anda Ermeniler tarafından işgal altındadır. Bu topraklardan giden
yaklaşık olarak 1 milyonun üzerindeki insan Azerbaycan’ın çeşitli reyonlarında
perişan bir şekilde durmaktadır. Bütün dünyanın bu konu üzerinde düşünmesini
bekliyor, yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. BAŞKAN – Teşekkür ediyorum Sayın Doğru. Gündem dışı ikinci söz, dâhiliye memurlarının özlük haklarıyla
ilgili söz isteyen Giresun Milletvekili Murat Özkan’a aittir. Sayın Özkan, buyurun. (MHP sıralarından alkışlar) 2.- Giresun Milletvekili Murat
Özkan’ın, İçişleri Bakanlığı memurlarının özlük haklarına ilişkin gündem dışı
konuşması MURAT ÖZKAN – (Giresun) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri;
ben de sözlerime başlamadan önce dost ve kardeş Azerbaycan Cumhuriyeti’nin
kuruluş yıl dönümünü en kalbî duygularımla kutluyor, bir kere yükselen bayrağın
bir daha inmemesini diliyor, bağımsızlıklarının devamını temenni ediyorum. İçişleri Bakanlığı memurlarının maaşlarıyla ilgili olarak gündem
dışı söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle yüce Meclis üyelerini saygılarımla
selamlıyorum. AKP hükûmetleri memur maaşlarını
enflasyona endekslemiş, ancak beklenen enflasyon oranlarıyla gerçekleşen
enflasyon oranlarını bir türlü bağdaştıramadığı için arada ciddi açıklar
meydana gelmiş ve bu nedenle enflasyon kriterinin
memur maaşları için bir ölçü olarak kabul edilmesi hatalı bir uygulamaya
dönüşmüştür. Memur maaşlarının, enflasyon etkisini giderecek, hatta millî gelir
artışlarını da kapsayacak bir şekilde düzenlenmesi gerekmektedir. Bugün açlık
sınırının 853 YTL, yoksulluk sınırının ise 2.240 YTL olduğu bir ortamda memurlarımızın
ortalama maaşlarının 945 YTL olması bir bakıma memurlarımızın içine düştüğü
durumu çok açık ve net bir şekilde izah etmektedir. Bu ortalama maaşı alamayan
10 binlerce memurumuzun olduğunu hatırlatmamda yarar vardır. Bu memurlar içinde özellikle İçişleri Bakanlığı çalışanları özel
bir durum arz etmektedir. Eğitimi, unvanı, derece ve kademesi diğer kurumlarda
çalışan memurlarla aynı olmasına rağmen, İçişleri memurlarıyla diğer kurumlarda
çalışan personelin 400 YTL ile 700 YTL maaş farkı bulunmaktadır. Memurlarımızın
genel yoksulluğu içinde, gerek İçişleri Bakanlığı merkezde ve taşrada, valilik
ve kaymakamlık bürolarında karargâh hizmeti veren ve mesai mefhumu bilmeyen bu
vefakâr çalışanlarımızın durumlarının en azından diğer memurlarımızla aynı seviyeye
getirilmesi, bugüne kadar sağlanamayan bir hakkın teslimi mahiyetinde
olacaktır. Buna ek olarak, 08/06/2007 tarih ve 26546
sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren İçişleri Bakanlığı
Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Usul ve Esaslarına Dair Yönetmelik’in 5’inci maddesinde, “görevde yükselmeye tabi
kadrolar, unvan değişikliğine tabi kadrolar” ayrımına gidilmiş, böyle bir
ayrımda unvan değişikliğine tabi kadrolar içerisinde sayılmış olan teknisyen,
arama-kurtarma teknisyeni, tekniker ve sağlık memuru kadrosunda bulunan
personel bakımından da bir hak kaybı olmuştur. Ücret ve gelir adaletinin sağlanmadığı bir toplumda moral ve motivasyondan bahsetmek mümkün değildir sayın
milletvekilleri. Ek ödeme alamayan İçişleri personelinin sayısı 15.313’tür.
İçişleri Bakanlığının ücret politikası nedeniyle, son dört yılda 1.447 personel
Bakanlığımızda işe başlamış, buna karşılık 3.185 personel diğer kurumlara
naklen geçmiştir. Mevcut personel ise geçim sıkıntısı çekmektedir ve bir fırsat
bulup da diğer kamu kurumlarına geçmek için fırsat aramaktadır. Sayın milletvekilleri, bir ülkede gelir dağılımının ne kadar adil,
çalışanlar arasında ücret farklılığının ne kadar az olduğu, oranları ne kadar
birbirine yaklaştırırsak o ülkede millî gelir artışının da olumlu etkilendiğini
görmek mümkündür. Özellikle eski Doğu Bloku
ülkelerinden Orta Avrupa’da bulunanlar ve Uzak Doğu ülkelerindeki gelir
adaletinin bu ülkelerdeki millî gelir artışında çok ciddi bir etkisinin
olduğunu, özellikle orta sınıfın güçlendirilmesinin gerektiği iktisatçılar
tarafından ileri sürülen bir gerçektir. Sayın milletvekilleri, şunu belirtmek istiyorum ki, Türkiye, bugün
önünde bulunduğu global krizi aşmak istiyorsa, orta ve
alt gelir grubunda yer alan memurlarının ve çalışanlarının maaşlarını belli bir
seviyeye getirmesi gerekiyor. Sözlerime burada son verirken İçişleri Bakanlığı personelinin
diğer memurlar karşısındaki durumunun düzeltilmesi ve tüm çalışanlarımıza hak
ettikleri adil bir ücret rejiminin uygulanmasını temenni ediyor, Hükûmetten de beklentilerimizin bu şekilde olduğunu ifade
etmek istiyorum. Sözlerime son verirken yüce Meclisi en derin saygılarımla
selamlıyor, hepinize şükranlarımı sunuyorum. (MHP ve DTP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN – Teşekkür ediyorum Sayın Özkan. Gündem dışı üçüncü söz, iş kazaları hakkında söz isteyen Muş
Milletvekili Sırrı Sakık’a aittir. Sayın Sakık, buyurun. 3.- Muş Milletvekili Sırrı Sakık’ın, Kürt sorununun çözümüne ve iş kazalarına ilişkin
gündem dışı konuşması ve Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin’in cevabı SIRRI SAKIK (Muş) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; ben de
iş kazalarıyla ilgili gündem dışı söz talebinde bulunmuştum. Bu vesileyle
hepinizi saygıyla, sevgiyle selamlıyorum. Değerli arkadaşlar, bugün Sayın Başbakan Diyarbakır’da. Hepimiz
büyük bir heyecanla bekliyorduk: Acaba Türkiye’nin seksen yıllık sorunu olan
Kürt sorununa nasıl bir çözüm bulacak, nasıl bir proje sunacak? Baktık ki,
cumhuriyetin kuruluşundan bugüne kadar devam eden paketlerle Kürt sorununu
çözmeye çalışıyor ve oraya seferler düzenleniyor. Oysaki hayat hepimize bir
şeyi gösterdi: Bu politikalarla temel sorunlarımızın çözülmeyeceğini en iyi
Sayın Başbakan biliyor. Oraya paket olarak değil, bir yerel seçimin startını vermek üzere giden Sayın Başbakan şunu iyi bilmeli:
Sorunun adını koymadan, sorunla ilgili önemli çözümler ve projeler sunmadan
sefer yapabilirsiniz ama zafer kazanamazsınız. Eğer gerçekten zafer kazanmak
istiyorsanız, bu ülkede birliği, bütünlüğü ve temel sorunlarımızı çözmek
istiyorsak, bu konuda sıkılmadan sorunun adını koyabilmeliyiz. Sayın Başbakan konuşmasında Diyarbakır Büyükşehir Belediye
Başkanımızın orada olmadığından dolayı üzüntü duyduğunu… Ne yapması gerekiyor?
Büyükşehir Belediye Başkanı, Sayın Başbakanla birlikte gidip orada seçim startına ortak mı olması gerekiyordu? Sayın Başbakan burada
seçilmiş DTP milletvekilleriyle diyalog kurmaktan korkuyor ve ürküyor ama
Diyarbakır’da… Sanki Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı emir kuludur, Sayın
Başbakan oraya gittiğinde gidip biat edecektir! Demokraside böyle bir anlayış
yok. Eğer siz diyalog kurmak istiyorsanız, ilk önce bu grupla kuracaksınız,
sonra yereldeki temsilcilerimiz bir bütün olarak size gelirler. AHMET BÜYÜKAKKAŞLAR (Konya) – İş kazaları… SIRRI SAKIK (Devamla) – Değerli arkadaşlar, iş kazası, evet…
Türkiye’nin temel sorunları olduğu için, iş kazaları da bizim sorunlarımız. Son
günlerde İstanbul’daki, bu tersanelerdeki iş kazalarını hep birlikte gördük,
şey yaptık. Ülkemizin geleneği bu. Şimdi, iş kazasında
yaşamını yitiren insanların neden yaşamını yitirdiğine dair bir araştırma yok.
İşveren çıkıyor, diyor ki: “Burada MİT’in parmağı var.” Bir başka işveren
çıkıyor “Burada PKK’nin parmağı var.” diyor. Sonra
bir Sayın Bakanımız da çıkıyor, diyor ki: ”Dış güçlerin burada parmağı var.” Allah
adına -çok istiyordum Sayın Çalışma Bakanımız burada olsun- yani bu tiyatro, bu
komedi ne? Orada insanların can güvenliğini koruyamıyorsunuz… Ama cumhuriyetin
kuruluşundan bugüne kadar hep dış mihrakları aramışız. Osmanlıda da öyleydi. Allahuekber Dağlarında, 90 bin insanı götürüp ölüme terk
eden anlayış da dönmüştü, şeyi söylüyordu: “Kahrolası dağlar aldı canlarını.”
kendi sorumluluğunu tartışmıyordu Enver Paşa. Bugünkü İktidar da kendi
sorumluluğunu bu noktada taşımıyor ve paylaşmıyor. 1995’li yıllarda dönemin
Başbakanı Çiller de, Tunceli’de ve bölgenin dört bir yanında helikopterler
gidip ev ve köy yaktığında da, dönüyordu, diyordu ki: “Afganistan’dan ve
Pakistan’dan gelen helikopterler yaktı.” Şimdi, bu kadar dış güçler ve sürekli
sorunları başka yerlere havale ederek temel sorunlarımızı çözemeyiz
arkadaşlarım, sevgili dostlar. Şimdi, bu ülkede, eğer dış güçlerin parmağı
varsa bu noktada, bunu da araştırmak Hükûmete düşer.
Hep birlikte bunu araştıralım. İçinde PKK’nin parmağı
varsa, MİT’in parmağı varsa, hep birlikte bunları da araştırmak bu
Parlamentonun temel görevi. Sadece İstanbul’da değil, bakın, benim seçim bölgemden buraya 30
milyon lira yevmiyeyle gelip çalışan 4 tane gencecik
insan inşaat sektöründe yaşamını yitirdiler, bunların cenazesini gönderdik.
Bunlar pek yansımıyor. Anadolu’dan buraya göç edip gelen insanlar yoksul. Her
gün patır patır inşaatlardan düşüp yaşamlarını
yitiriyorlar, ama hiç kimsenin kılı kıpırdamıyor ve sürekli farklı gerekçeler
arayarak sorunlarımızı bu noktada çözmeye çalışıyoruz. Daha bir iki ay önce
Sakarya’da bazı güçler gittiler orada DTP’nin akşam
yemeğini, şölenini bastılar, orada bir insan yaşamını yitirdi. (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı) BAŞKAN – Sayın Sakık, konuşmanızı
tamamlayınız. Buyurun. SIRRI SAKIK (Devamla) – Teşekkür ediyorum Sayın Başkan. Dün İçişleri Bakanlığının müfettişlerinin hazırladığı raporu
görüyoruz, insanların tüyü diken diken oluyor. Mağdur
olan bir parti ve orada şölene katılan bir insan yaşamını yitiriyor, onların
tespiti ne? Diyor ki: “Asıl suçlu orada şöleni düzenleyenlerdir. Karadeniz’den
gelen vatandaşlarımız dinlerine çok bağlıdırlar, devletçilerdir.” diyor. Bizler
onları tahrik etmişiz şölende. Ya böyle bir anlayış olur mu! Biz
hep söylüyoruz, bakın, 1 Mayısta da, Sakarya’da da: Eğer cinayeti işletenlerle
soruşturanlar birse failler yakalanmaz. Hayat hep bunu bize gösterdi. Bundan
sonra da eğer bu tür olaylarda bu işin faillerini ortaya çıkarmak istiyorsanız
bu cinayetleri işletenlere soruşturma yetkisi vermemelisiniz. Burada sürekli
vatandaşı suçlayan, sürekli vatandaşı… (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı) SIRRI SAKIK (Devamla) – …günah keçisi yapan anlayışların bu ülkeye
hiçbir yarar getirmeyeceğine inanıyorum. Bu duygularla hepinize teşekkür ediyor, saygılar sunuyorum. (DTP
sıralarından alkışlar) BAŞKAN – Teşekkür ediyorum Sayın Sakık. ADALET BAKANI MEHMET ALİ ŞAHİN (Antalya) – Sayın Başkan, izin
verirseniz ben de Hükûmet adına bir değerlendirme
yapmak istiyorum. BAŞKAN – Buyurun efendim. Evet, gündem dışı konuşmaya Hükûmet
adına Adalet Bakanı Sayın Mehmet Ali Şahin cevap vereceklerdir. Buyurun Sayın Bakanım. (AK Parti sıralarından alkışlar) ADALET BAKANI MEHMET ALİ ŞAHİN (Antalya) – Sayın Başkanım, değerli
milletvekili arkadaşlarım; hepinize saygılar sunuyorum. Sayın Sakık’ın biraz önce yapmış olduğu
gündem dışı konuşma sebebiyle huzurunuzdayım. Bugün, Doğu ve Güneydoğu Anadolu
Bölgelerimiz için, oralarda yaşayan vatandaşlarımız için önemli bir gün.
Gerçekten, GAP Eylem Planı’nın ilan edildiği önümüzdeki beş yıllık bir süreç
içerisinde o coğrafyanın, o bölgelerin kaderini değiştirecek bir kararlılığın
ortaya konduğu bir gündür. Bölge halkı bundan son derece memnundur; büyük bir
özlemle, umutla bu projelerin hayata geçmesini beklemektedirler. Türkiye Cumhuriyeti
vatandaşı her fert de, her vatandaşımız da inanıyorum ki böyle bir eylem
planının ortaya konmasından ve bu eylem planının plan ortaya konurken
finansının da ortaya konmasından son derece memnundurlar. Çünkü birçok eylem
planları ortaya kondu, ama eylem planının hayata geçirilebilmesi için esas olan
“Bunu hangi parayla yapacaksınız, bunun kaynağını nereden bulacaksınız?”
sorusudur. Bu eylem planı açıklanırken kaynağının da ortaya konmuş olması GAP
Eylem Planı’nın hayata geçmesi bakımından da çok büyük bir avantaj olmuştur. O nedenle, ben, Sayın Sakık’ın da böyle
bir eylem planının ortaya konmuş olması dolayısıyla Hükûmetimize
teşekkür etmesini beklerdim ama zararı yok, her şey, Türkiye’de herkesin
gözünün önünde cereyan ediyor. Türkiye artık açık bir toplumdur, kimin ne
yaptığını herkes yakinen biliyor ve görüyor. Aslında, bizim için halkımızın
takdiri, halkımızın, taş üstüne taş koymuşsak, bir sorununu çözmüşsek, onların
“Hay Allah razı olsun bunlardan, geldiler, hizmet ettiler.” demeleridir. O
bakımdan, ben, bugün Diyarbakır’da böyle bir projenin başlatılmasıyla ilgili
yapılan töreni de televizyondan izleme imkânı buldum, törene katılan
Diyarbakırlıların coşkusunu ben de aynen, burada, Ankara’da hissettim. Kıymetli vakitlerinizi fazla almayacağım. “Sorunun adını doğru
koyalım.” dedi Sırrı Bey. Bu cümleden hareketle birçok şeyler söyleyebiliriz.
Bu, şu demektir: “Türkiye’de bir rejim sorunu var.” demektir, “Türkiye’de
mevcut demokratik rejim Türkiye'nin sorunlarını çözemiyor, çözmüyor, çözmeye
muktedir değildir.” demektir. Değerli arkadaşlarım, Türkiye'nin bir rejim sorunu yoktur, bu sene
85’inci kuruluş yıl dönümünü kutlayacağımız Türkiye Cumhuriyeti’nin,
cumhuriyeti kuran Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün işaret ettiği muasır medeniyet
seviyesini yakalama mücadelesi vardır. Biz, o sistem içerisinde, Anayasa’yla
ortaya konan o ilkeler içerisinde ülkemize hizmet edeceğiz. Halkımızın
beklentisi hizmettir, sorunlarının çözümünü bekliyor. Bölge halkının en önemli
sorunu işsizliktir. İnanıyorum ki bu proje hayata geçtiğinde, orada milyonlarca
vatandaşımız iş bulacaktır, aş bulacaktır, ekmek bulacaktır. Dolayısıyla, Türkiye'nin sorunu, sorunların şu ana kadar
ertelenmesi, ertelenmesi ve bir türlü çözülememesidir. Türkiye şu anda bir şans
yakalamıştır. Bölge halkı ve bölge, özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi
bir şans yakalamıştır. Biz Hükûmet olarak bunun
şuurundayız ve inanıyorum ki, halkımızla bir ve beraber olarak Türkiye'nin
sorunlarını şu ana kadar çözmede nasıl gayretli bir çalışma ortaya koymuşsak, bundan
sonra da aynı çalışmayı ortaya koyarak, insanımızın yüzünü güldürme ve
sorunları bir bir çözme görevini yerine getirmenin
gayreti ve çabası içerisinde olacağız. Ben, GAP Eylem Planı’nın, özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu
Bölgemiz için ve ülkemiz için hayırlı sonuçlar getirmesini diliyor ve planlanan
sürede tamamlanmasını diliyor, bu vesileyle hepinizi sevgiyle, saygıyla
selamlıyorum efendim. (AK Parti sıralarından alkışlar) BAŞKAN – Teşekkür ediyorum Sayın Bakanım. Saygıdeğer milletvekili arkadaşlarım, gündeme geçiyoruz. Başkanlığın Genel Kurula sunuşları vardır. Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma
Komisyonun, bazı sayın milletvekillerinin yasama dokunulmazlıkları hakkında beş
adet raporu vardır. Raporların muhalefet şerhleri aynı olduğundan, ortak muhalefet
şerhi son raporun ardından okunacaktır. Şimdi raporları sırasıyla okutup, bilgilerinize arz edeceğim: V.- KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ İLE
KOMİSYONLARDAN GELEN DİĞER İŞLER A)
Komisyonlardan Gelen Diğer İşler 1.- Bursa Milletvekili Mehmet Emin
Tutan ve Giresun Milletvekili Ali Temür’ün Yasama
Dokunulmazlıklarının Kaldırılması Hakkında Başbakanlık Tezkeresi ve Anayasa ve
Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma Komisyon Raporları (3/131) (S.
Sayısı: 168) (x) 2.-
İstanbul Milletvekilleri Recep Tayyip Erdoğan, İdris Naim Şahin, Sivas
Milletvekili Mehmet Mustafa Açıkalın ve Kırşehir
Milletvekili Mikail Arslan’ın yasama
dokunulmazlığının kaldırılması hakkında Başbakanlık tezkeresi ve Anayasa ve
Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma Komisyon Raporu (3/132) (S.
Sayısı: 169) (x) 3.- Konya Milletvekili Özkan Öksüz’ün Yasama Dokunulmazlığının Kaldırılması Hakkında
Başbakanlık Tezkeresi ve Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu
Karma Komisyon Raporu (3/133) (S. Sayısı: 170) (x) 4.- Kütahya Milletvekili Hüsnü
Ordu’nun Yasama Dokunulmazlığının Kaldırılması Hakkında Başbakanlık Tezkeresi
ve Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma Komisyon Raporu
(3/134) (S. Sayısı: 171) (x) 5.- Şanlıurfa Milletvekili Abdurrahman Müfit Yetkin’in Yasama Dokunulmazlığının
Kaldırılması Hakkında Başbakanlık Tezkeresi ve Anayasa ve Adalet Komisyonları
Üyelerinden Kurulu Karma Komisyon Raporu (3/135) (S. Sayısı: 172) (x) (x) 168, 169, 170, 171, 172 S.
Sayılı Basmayazılar tutanağa eklidir. Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına Sahtecilik, dolandırıcılık, 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanununa
muhalefet suçunu işlediği iddia olunan Bursa Milletvekili Mehmet Emin Tutan
hakkında düzenlenen Başbakanlık Tezkeresi ve eki dosya hakkında Hazırlık
Komisyonu Raporu, Karma Komisyonumuzun 19 Mart 2008 tarihli toplantısında
görüşülmüştür. Bursa Milletvekili Mehmet Emin Tutan Komisyonumuza yazılı olarak
dokunulmazlığının kaldırılması talebini iletmiştir. Karma Komisyonumuz, isnat olunan eylemin niteliğini dikkate alarak
Bursa Milletvekili Mehmet Emin Tutan hakkındaki kovuşturmanın Milletvekilliği
sıfatının sona ermesine kadar ertelenmesine karar vermiştir. Raporumuz, Genel Kurulun bilgilerine arz edilmek üzere Yüksek
Başkanlığa saygı ile sunulur. Burhan
Kuzu İstanbul Komisyon
Başkanı ve üyeler Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına Sahtecilik, dolandırıcılık, 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanununa
muhalefet suçunu işlediği iddia olunan Giresun Milletvekili Ali Temür hakkında düzenlenen Başbakanlık Tezkeresi ve eki
dosya hakkında Hazırlık Komisyonu Raporu, Karma Komisyonumuzun 19 Mart 2008
tarihli toplantısında görüşülmüştür. Karma Komisyonumuz, isnat olunan eylemin niteliğini dikkate alarak
Giresun Milletvekili Ali Temür hakkındaki kovuşturmanın Milletvekilliği sıfatının
sona ermesine kadar ertelenmesine karar vermiştir. Raporumuz, Genel Kurulun bilgilerine arz edilmek üzere Yüksek
Başkanlığa saygı ile sunulur. Burhan
Kuzu İstanbul Komisyon
Başkanı ve üyeler Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına Zimmet, kamu taşıma biletlerinde kalpazanlık, resmî evrak ve
kayıtlarda sahtecilik ve cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak suçunu işlediği
iddia olunan İstanbul Milletvekili Recep Tayyip Erdoğan hakkında düzenlenen
Yasama Dokunulmazlığının Kaldırılmasına Dair Başbakanlık Tezkeresi ve eki dosya
hakkında Hazırlık Komisyonu Raporu, Karma Komisyonumuzun 19 Mart 2008 tarihli
toplantısında görüşülmüştür. Karma Komisyonumuz isnat olunan eylemin niteliğini dikkate alarak
İstanbul Milletvekili Recep Tayyip Erdoğan hakkındaki kovuşturmanın
Milletvekilliği sıfatının sona ermesine kadar ertelenmesine karar vermiştir. Raporumuz, Genel Kurulun bilgilerine arz edilmek üzere Yüksek
Başkanlığa saygı ile sunulur. Burhan
Kuzu İstanbul Komisyon
Başkanı ve üyeler Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına Zimmet, kamu taşıma biletlerinde kalpazanlık, resmî evrak ve
kayıtlarda sahtecilik ve cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak suçunu işlediği
iddia olunan İstanbul Milletvekili İdris Naim Şahin hakkında düzenlenen Yasama
Dokunulmazlığının Kaldırılmasına Dair Başbakanlık Tezkeresi ve eki dosya
hakkında Hazırlık Komisyonu Raporu, Karma Komisyonumuzun 19 Mart 2008 tarihli
toplantısında görüşülmüştür. Karma Komisyonumuz isnat olunan eylemin niteliğini dikkate alarak
İstanbul Milletvekili İdris Naim Şahin hakkındaki kovuşturmanın Milletvekilliği
sıfatının sona ermesine kadar ertelenmesine karar vermiştir. Raporumuz, Genel Kurulun bilgilerine arz edilmek üzere Yüksek
Başkanlığa saygı ile sunulur. Burhan
Kuzu İstanbul Komisyon
Başkanı ve üyeler Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına Zimmet, kamu taşıma biletlerinde kalpazanlık, resmî evrak ve
kayıtlarda sahtecilik ve cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak suçunu işlediği
iddia olunan Sivas Milletvekili Mustafa Açıkalın
hakkında düzenlenen Yasama Dokunulmazlığının Kaldırılmasına Dair Başbakanlık
Tezkeresi ve eki dosya hakkında Hazırlık Komisyonu Raporu, Karma Komisyonumuzun
19 Mart 2008 tarihli toplantısında görüşülmüştür. Karma Komisyonumuz isnat olunan eylemin niteliğini dikkate alarak
Sivas Milletvekili Mustafa Açıkalın hakkındaki
kovuşturmanın Milletvekilliği sıfatının sona ermesine kadar ertelenmesine karar
vermiştir. Raporumuz, Genel Kurulun bilgilerine arz edilmek üzere Yüksek
Başkanlığa saygı ile sunulur. Burhan
Kuzu İstanbul Komisyon
Başkanı ve üyeler Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına Zimmet, kamu taşıma biletlerinde kalpazanlık, resmî evrak ve
kayıtlarda sahtecilik ve cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak suçunu işlediği
iddia olunan Kırşehir Milletvekili Mikail Arslan
hakkında düzenlenen Yasama Dokunulmazlığının Kaldırılmasına Dair Başbakanlık
Tezkeresi ve eki dosya hakkında Hazırlık Komisyonu Raporu, Karma Komisyonumuzun
19 Mart 2008 tarihli toplantısında görüşülmüştür. Karma Komisyonumuz isnat olunan eylemin niteliğini dikkate alarak
Kırşehir Milletvekili Mikail Arslan hakkındaki
kovuşturmanın Milletvekilliği sıfatının sona ermesine kadar ertelenmesine karar
vermiştir. Raporumuz, Genel Kurulun bilgilerine arz edilmek üzere Yüksek
Başkanlığa saygı ile sunulur. Burhan
Kuzu İstanbul Komisyon
Başkanı ve üyeler Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına Dolandırıcılık, özel evrakta sahtecilik, 2820 sayılı Siyasi
Partiler Kanununa muhalefet suçunu işlediği iddia olunan Konya Milletvekili
Özkan Öksüz hakkında
düzenlenen Yasama Dokunulmazlığının Kaldırılmasına Dair Başbakanlık Tezkeresi
ve eki dosya hakkında Hazırlık Komisyonu Raporu, Karma Komisyonumuzun 19 Mart
2008 tarihli toplantısında görüşülmüştür. Karma Komisyonumuz, isnat olunan eylemin niteliğini dikkate alarak
Konya Milletvekili Özkan Öksüz hakkındaki kovuşturmanın
Milletvekilliği sıfatının sona ermesine kadar ertelenmesine karar vermiştir. Raporumuz, Genel Kurulun bilgilerine arz edilmek üzere Yüksek
Başkanlığa saygı ile sunulur. Burhan
Kuzu İstanbul Komisyon
Başkanı ve üyeler Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına Tedbirsizlik ve dikkatsizlik sonucu ölüme neden olmak suçunu
işlediği iddia olunan Kütahya Milletvekili Hüsnü Ordu hakkında düzenlenen
Yasama Dokunulmazlığının Kaldırılmasına Dair Başbakanlık Tezkeresi ve eki dosya
hakkında Hazırlık Komisyonu Raporu, Karma Komisyonumuzun 19 Mart 2008 tarihli
toplantısında görüşülmüştür. Karma Komisyonumuz, isnat olunan eylemin niteliğini dikkate alarak
Kütahya Milletvekili Hüsnü Ordu hakkındaki kovuşturmanın Milletvekilliği
sıfatının sona ermesine kadar ertelenmesine karar vermiştir. Raporumuz, Genel Kurulun bilgilerine arz edilmek üzere Yüksek
Başkanlığa saygı ile sunulur. Burhan
Kuzu İstanbul Komisyon
Başkanı ve üyeler Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına 213 Sayılı Vergi Usul Kanununa Muhalefet Suçunu işlediği iddia
olunan Şanlıurfa Milletvekili Abdurrahman Müfit
Yetkin hakkında düzenlenen Yasama Dokunulmazlığının Kaldırılmasına Dair
Başbakanlık Tezkeresi ve eki dosya hakkında Hazırlık Komisyonu Raporu, Karma
Komisyonumuzun 19 Mart 2008 tarihli toplantısında görüşülmüştür. Karma Komisyonumuz, isnat olunan eylemin niteliğini dikkate alarak
Şanlıurfa Milletvekili Abdurrahman Müfit Yetkin
hakkındaki kovuşturmanın Milletvekilliği sıfatının sona ermesine kadar
ertelenmesine karar vermiştir. Raporumuz, Genel Kurulun bilgilerine arz edilmek üzere Yüksek
Başkanlığa saygı ile sunulur. Burhan
Kuzu İstanbul Komisyon
Başkanı ve Üyeler Muhalefet Şerhi Karma Komisyon’un, kovuşturmanın dönem sonuna ertelenmesine dair
kararına aşağıda yazılı gerekçelerle muhalefet ediyoruz; (1) Dokunulmazlıklar konusunda, 22. Yasama Dönemindeki temel
sorun; mevcut Anayasanın 76. maddesiyle TBMM İçtüzüğünün 131 ve devamı
maddelerinin, düzenleniş amacına aykırı olarak ve çoğunluk diktasına dayalı bir
anlayışla uygulanmasından kaynaklanmaktadır. Aynı anlayış ve uygulamanın 23. Yasama Döneminde de devam edeceği
görülmektedir. Bilindiği gibi, TBMM İçtüzüğünün 131 ve müt.
maddelerindeki hükümlere göre; Karma Komisyon, olayın ve suçlamanın niteliğine göre; ya
dokunulmazlığın kaldırılmasına ya da kovuşturmanın dönem sonuna ertelenmesine
karar verecektir. Elbette bu değerlendirmeyi yaparken, önüne gelen dosya
kapsamını da göz önünde bulunduracaktır. Dosyanın geldiği safahat, suçlamanın
niteliği gibi hususları genel olarak göz önüne alıp, keza Anayasanın 76.
maddesinde düzenlenmiş olan “Milletvekili seçilme engeli” teşkil eden bir
suçlamanın söz konusu olup olmadığını da değerlendirerek; buna göre karar
verecek ve rapor hazırlayacaktır. Bunu yaparken, bir yargıç gibi davranmamak gerektiği açıktır.
Delillerin tartışmasından özenle kaçınmak gerekmektedir. Bu âdil ve objektif yaklaşım içinde hazırlanacak olan raporun, 2
ayrı sonucu olacaktır. Karma Komisyon ise, hiçbir objektif ölçü arayışına girmeden,
Hükümet kaynaklı talep ve talimatlar doğrultusunda karar vermiştir. (2) 22. Yasama Döneminde, kişisel kaygı ve siyasi hesaplarla
Meclis iradesine tahakküm eden siyasi iktidarın, aynı anlayış ve uygulamayı bu
dönemde de devam ettirmek istediğini, demokrasi adına endişeyle gözlemliyoruz.
Bu endişe sebebiyledir ki, her zeminde demokrasi ve hukuk adına, AKP Grubunu
uyarmak gereğini duyuyoruz. Hükümet kaynaklı olarak sürdürülen bu hukuk tanımaz uygulamalar
sebebiyle; Anayasa ve İçtüzük açık bir şekilde ihlâl edilmektedir. Hukuka aykırı olan, çoğunluk diktasına dayalı olan bu yanlış
uygulamalar sebebiyledir ki; kişiler yargılanamamakta, bu durum gelişen süreçte
tıkanmalara yol açmaktadır. Bu yanlış uygulamalar ve dayatmalar sebebiyle; kamuoyunun doğru
bilgilendirilmesi mümkün olamamakta ve adli denetim süreci ihlâl edilmektedir. Dokunulmazlık kurumu ve keza soruşturma izni kavramları, Siyasi
İktidar tarafından hukuk tanımaz bir anlayışla yozlaştırıldığı ve kötüye
kullanıldığı içindir ki; TBMM belli bir süreçten sonra bazı bürokratlar ve
kanun kaçakları (58 ve 59. Hükümetler Dönemindeki Milli Eğitim Bakanlığı
Müsteşarı gibi) için bir sığınma mercii haline getirilebilmiştir. Anılan kişi hakkında, yargı kararlarını uygulamamaktan dolayı
Yargıtay 4. Ceza Dairesine intikal eden 20’ye yakın dosya mevcuttur. Bu dosya
sayısının daha da artacağı anlaşılmaktadır. Keza, AKP Mersin Milletvekili Ali Er hakkındaki dosya da üzerinde
önemle durulması gereken bir dosyadır. Anılan Milletvekili hakkında, oğlunun
yol açtığı ve ölümle sonuçlanan trafik kazasıyla ilgili olayda, sanık konumuna
girerek olayı üstlendiği iddia edilmektedir. Bu çok ağır bir iddiadır. Bir
Milletvekilinin böylesine nitelikli bir iddiayla görevini sürdürmesi ve zan
altında kalması, Milletvekilliği sıfatı ve TBMM’nin saygınlığıyla bağdaşmaz.
Ancak Hükümet kaynaklı talep ve talimatlar sebebiyledir ki, çoğunluk diktası
uygulaması sonucunda, adı geçen Milletvekili de “âdil yargılanma hakkını”
kullanamamaktadır. Öte yandan; haklarında zimmet, dolandırıcılık, çete kurmak, kamu
taşıma biletlerinde kalpazanlık yapmak gibi suçlamalar bulunan
Milletvekilleriyle ilgili yargılamaların yapılamaması; kamuoyunun denetim
yapması ve bilgi alması süreçlerini olumsuz bir şekilde etkilemektedir.
Türkiye’nin “karanlık suç ilişkileri” dönemini teşkil eden Susurluk ve
bağlantılı dosyaların yargılaması bu yüzden uzun yıllar yapılamamıştır. Faili
meçhul cinayetlerin yoğun olarak işlendiği bir dönemi kapsayan bu olayların
gerçek boyutlarının ortaya çıkarılmamış olması sebebiyledir ki; aradan geçen 8-10
yıldan sonra benzer nitelikte olan Hrant Dink, Malatya cinayetleri, Rahip cinayetleri ve eylemleri
karşımıza çıkmıştır. Ergenekon ismiyle adlandırılan, ancak hazırlık tahkikatı
aşamasından itibaren Hükümet sözcüsü medya yapılanmasına Emniyet tarafından
servislerin yapıldığı bir tablo ile karşı karşıya olduğumuz görülmektedir. Acz ifade eden ve
ibret verici olan bir diğer gelişme ise; henüz iddianamesi dahi
düzenlenmemiş olan bir soruşturma; Başbakan ve Kültür Bakanı tarafından, AKP
aleyhine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı tarafından açılan davayla irtibatlandırılabilmiştir. Böyle bir tablo ve sunuş, demokrasiler için utanç verici olmanın
ötesinde, demokrasinin geleceği bakımından da endişe vericidir. (3) Hükümet, dokunulmazlıklar konusunda sıkışmış durumdadır. 22.
Yasama Döneminde yarattığı hukuk dışı uygulamalar Hükümet’i esir almıştır. Bu
esaret, 23. Yasama Döneminde yeni hukuksuzlukları beraberinde getirmektedir. Hükümet, 23. Yasama Döneminde PKK terörü sebebiyle gelişen
toplumsal ve siyasi süreci, popülist bir anlayışla
istismar etme girişimi içindedir. Çoğunluk diktasına dayalı hukuk tanımaz uygulamalar 23. Yasama
Döneminde, Meclis bünyesinde giderek tırmanmaktadır. Gelinen süreçte, kamuoyunda doğmuş olan tepki sebebiyle; AKP
Hükümeti, kendi suçluluğunu ve sorumluluğunu bertaraf edebilmek amacıyla, bilgi
kirliliği ve karartma yaratarak; DTP’li
Milletvekillerinin şahsında, dokunulmazlıkların kaldırılması uygulamasını
gerçekleştirmek suretiyle, kürsü sorumsuzluğuna müdahalenin yolunu açmaktadır. Böyle bir süreçte, Hükümet’in bazı kavramları istismar ederek bir
oldu - bitti, bir emrivaki yaratmak istediği görülmektedir. Bu girişimlere, demokrasi ve hukuk adına engel olunması
gerekmektedir. Böyle bir girişim kaçınılmaz olarak, kürsü sorumsuzluğunun ihlâli
sonucunu doğuracaktır. Faşizan yapılanmayı ve Parti Devleti yapılanmasını
kurumsallaştırma yolunda ciddi bir mesafe sağlayan siyasi iktidar; bu yolla,
yasama sorumsuzluğunun da ihlâli sürecini başlatacaktır. Anayasa’nın 83/2 ve 14. maddesiyle bağlantılı olan suçlamalar
yönünden, TBMM Başkanlığına intikal eden dosyaların akıbeti hakkında karar
verme yetkisi TBMM-Karma Komisyonuna aittir. Bu süreçte artık geçerli olan
irade, Komisyonun iradesidir. Komisyon, dosya kapsamı ve yukarıda sözü edilen
maddeler çerçevesinde değerlendirmesini yapacaktır. TBMM Başkanlığına intikal eden bazı dosyaların, Karma Komisyonda
görüşülmesine fırsat verilmeden, Hazırlık Komisyonu veya TBMM Başkanlığı
aşamasında, Mahkemelerine veya Savcılıklara iade edilmesini; Karma Komisyon ve
Meclisin iradesine müdahale olarak gördüğümüzü önemle ifade ediyoruz. (4) Açıklanan sebeplerle; AKP Grubunun, çoğunluk diktasına dayalı olarak, keyfi ve sorumsuz
bir şekilde tesis ettiği bir Komisyon iradesi söz konusudur. Demokrasi ve
kurallarla böylesine sorumsuz bir şekilde oynanması kaçınılmaz olarak adalet
kavramını zedelemektedir. Bu anlatımlarımız çerçevesinde, dokunulmazlıkların kaldırılması
konusunda “ilkeli ve tutarlı” davranılmasının önemini bir kez daha
vurguluyoruz. Hukuk, kurallarla çalışır ve işler. Toptan veya götürü usulün,
hukukta yeri yoktur. Dokunulmazlıklar konusundaki temel ve objektif ölçü ise,
Anayasanın 76 ncı maddesidir. Bu madde kapsamında kalan suçlar yönünden ayrım yapılmadan,
yargılama sürecinin devam etmesi gerekir. Çünkü bu suçlar sübut bulduğu
takdirde, nitelikleri itibariyle Milletvekilliği göreviyle bağdaşmamaktadır.
Sübut halinde sürdürülmesi mümkün olmayan Milletvekilliği görevinin devam
etmesinin hiçbir hukuki açıklaması ve tutarlılığı söz konusu olamaz. Böyle bir durum, Anayasa ve İçtüzüğün ilgili hükümlerinin ihlali
anlamına gelir. 76 ncı madde ölçütünün dışında kalan
suçlar yönünden ise; dosyası bulunan Milletvekilinin talep ve savunması da
değerlendirilerek, dosya safahatına ve içeriğine göre karar verilmelidir. Bu aşamada, diğer kamu görevlilerinin de dokunulmazlıklarının
bulunduğu yolundaki AKP görüşlerini değerlendirmekte yarar görüyoruz. Önemle
ifade ediyoruz; diğer kamu görevlileri hakkında dokunulmazlık söz konusu
değildir. Kamu görevlileri hakkında “soruşturma izni” kavramı söz konusudur.
Soruşturma izni ilgili amir tarafından verilmediği takdirde, idari yargı prosedürü içinde, adli kovuşturma ve yargılama süreci
başlayabilmekte, daha doğrusu yargı denetimi süreci işlemektedir. Bu sebeple,
kamu görevlilerinin dokunulmazlığı değil, belli usul dairesinde yargılanması
söz konusudur. Nitekim, yakın tarihte
rektörler, kuvvet komutanları görevde iken yargılanmışlar, tutuklu kalmışlar,
beraat etmişler veya mahkum olmuşlardır. Salt bu süreç dahi; AKP sözcülerinin
söylemlerinin gerçeklerle ve mevzuatımızla ilgisi olmadığını göstermeye
yeterlidir. Öte yandan; kamu görevlileriyle ilgili olarak bu adli sürecin
dışında; görev yeri değişikliği, disiplin uygulamaları ve tazmin sorumluluğunun
varlığı da ayrı bir gerçektir. Bir kez daha ifade ediyoruz; soruşturma izni kavramı, görevin
mahiyeti gereği uygulanan bir hukuksal durumdur. En nihayet, soruşturma izni düzenlemesinden Hükümet rahatsız ise
veya gerçekten düzeltilmesine gerek görüyor ise yahut daha seri hale getirmek
istiyorsa; bu yöndeki yasal değişiklikleri her zaman değerlendirmeye açık
olduğumuzu hep ifade ettik. Ancak burada da, Hükümetin gayri ciddi ve tutarlı
olmayan tavrı hemen ortaya çıkmıştır. Çünkü; Hükümet,
soruşturma izni kavramını ve yetkisini kendi tekelinde tutarak; siyasi ve
kişisel yaklaşımına göre, soruşturma iznini kaldırmakta ya da reddetmektedir. Soruşturma izninin kısıtlanması veya kaldırılması yönünde 22.
Yasama Döneminde başta Bursa Milletvekili Sn. Ertuğrul Yalçınbayır
tarafından sunulan kanun tekliflerinin, AKP’nin oylarıyla reddedildiğini de
önemle ifade ediyor ve vurguluyoruz. Görüldüğü gibi; Hükümet, demokrasi arayışı içinde olmayıp,
dayatmacı bir anlayışla, kişisel çıkar ilişkileri ve siyasi kaygılarla;
dokunulmazlıkların kaldırılması sürecini toptan bir anlayışla engellemektedir. Böyle bir anlayış ve uygulamanın, hukukta ve anayasada yeri
yoktur. Tüm bu sebeplerle; Hükümet kaynaklı talep ve talimatlar
doğrultusunda, kişisel çıkarlar ve siyasi kaygılarla, TBMM Karma Komisyonu’nun
AKP’li üyelerinin çoğunluk diktası yoluyla tesis ettikleri erteleme kararına
muhalefet ettiğimizi beyan ediyoruz.
Muhalefet Şerhi 3/135 no ile işlem gören Şanlıurfa Milletvekili Abdurrahman Müfit Yetkin’in dokunulmazlığının kaldırılması
isteğinin dönem sonuna kadar ertelenmesine dair çoğunluk kararına muhalefet
şerhimiz aşağıda arz edilmiştir. Milletvekili dokunulmazlığı birçok modern ülkede bulunduğu gibi
ülkemizde de anayasal bir hukuki müessese olarak yer almaktadır.
Milletvekillerinin görevlerinin niteliği gereği birçok haksız ve uydurma
isnatla karşılaşmaları muhtemeldir. Nitekim bu nedenle birçok suç tipi
bakımından diğer kamu görevlileri de benzer korumalara sahiptir. Ancak dokunulmazlıkla amaçlanan esas gaye milletvekillerinin
meclis kürsüsündeki konuşmaları sebebiyle sınırsız yargılanmazlık güvencesine
sahip olmaları yanında esas itibariyle iftira niteliğinde olacak ithamlardan
korunmalarını temin etmektir. Bu gün ise komisyon önüne gelen dosyalardan
anlaşıldığı üzere sayın Başbakanımız hakkında zimmet, evrakta sahtecilik, cürüm
işlemek için teşekkül oluşturmak, bazı bakanlarımız hakkında vergi usul
kanununa muhalefet ve yine partilerinde önemli görevlerinde bulunan bazı
milletvekilleri hakkında sahtecilik, halkı sınıf, ırk, din, mezhep veya bölge
farklılığı gözeterek açıkça tahrik etmek, ihaleye fesat karıştırmak, kamu
kurumlarını dolandırmak, suçu ve suçluyu övmek gibi ağır toplumca yoğun antipati duyulan mahkûmiyetleri halinde bırakınız bakan
olmayı milletvekili olmayı kamu görevi bile yapamayacak olan insanların
dokunulmazlık zırhına bürünerek bu müessesenin istismarına neden oldukları
anlaşılmaktadır. Bu durum kamu vicdanında, demokratik sisteme, siyaset kurumuna,
meclisin üstünlüğüne gölge düşürmekte, derin yaralar açmaktadır. Çağdaş demokrasilerde bırakınız mahkûm olmayı bu tür isnatlarla
karşılaşan siyasetçiler ve kamu görevlilerinin görevden ayrılmaları neredeyse
yazısız bir kural haline gelmiştir. Dokunulmazlıkların kaldırılma isteğine AKP’li üyeler yargının
siyasallaştığı hâkim savcıların bağımsızlığını kaybettiği kamu görevlilerinin
de dokunulamazlığının bulunduğu, milletvekillerinin itibarının bu şekilde
korunduğu gerekçeleri ile karşı çıkmaktadırlar. Bu gerekçelerin hiç birisi
gerçekçi bulunmamaktadır. Her kurum içerisinde hatalar yapıldığı gibi kasıtlı yanlışlar da
yapılabilmektedir. İşine geldiğinde hukuka saygı talep eden yargı kararlarını
kendisine referans gösteren iktidar hatta zaman zaman
ana muhalefetin bu tavrı bu ülkeye yapılacak en büyük kötülüklerden biridir. Bu
tavrın devamı halinde hakkındaki yargı kararını beğenmeyen bütün
vatandaşlarımıza “yargı siyasallaşmıştır ben bu kararı tanımıyorum” deme imkânı
getirecektir ki bu durum kaosa yol açacaktır. AKP’nin diğer kamu görevlilerinin de dokunulmazlığı bulunduğu
gerekçesi samimiyetten uzaktır. Bahsedilen kamu görevlilerinin dokunulmazlığını
AKP kaldırmak istemiştir de engel olan mı olmuştur. Milliyetçi Hareket Partisi olarak yukarıda belirtilen suçlardan
yargılanan milletvekillerinin dokunulmazlıklarının devamı ile meclisin
itibarının korunacağını düşünmüyoruz. Tam tersine bir kurum varsa içindeki
sıfatını istismar edenleri ayıklayarak itibar kazanacağına inanmaktayız. Bu sayede haklarında uydurma isnatlardan milletvekillerinin
aklanmalarının önü açılmış olacaktır. Bütün bu nedenlerle MHP olarak dokunulmazlığın anayasamızda kürsü
dokunulmazlığı şeklinde yeniden düzenlenmesinin yerinde olacağına mevcut hal
itibariyle de haklarında fezleke olan milletvekillerinin dokunulmazlıklarının
kaldırılarak adaletin tecellisine tevdilerine karar verilmesi gerektiği
inancıyla muhalefet şerhimizi arz ediyoruz.
BAŞKAN – Bilgilerinize sunulmuştur. Başbakanlığın bir tezkeresi vardır, okutuyorum: VI.- BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA
SUNUŞLARI A)
Tezkereler 1.- 1/1246 esas numaralı “İl Özel
İdaresi ve Belediye Gelirleri Kanunu Tasarısı”nın Hükûmete
iade edilmesine ilişkin Başbakanlık tezkeresi (3/448) Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına İlgi: 24/01/2008 tarihli ve
B.02.0.KKG.196-279/371 sayılı yazımız. İlgide kayıtlı yazımız ile yenilendiği bildirilen 1/1246 esas numaralı
“İl Özel İdaresi ve Belediye Gelirleri Kanunu Tasarısı”nın Türkiye Büyük Millet
Meclisi İçtüzüğünün 75 inci maddesine göre geri gönderilmesini arz ederim. Recep
Tayyip Erdoğan Başbakan BAŞKAN – Plan ve Bütçe Komisyonunda bulunan tasarı Hükûmete geri verilmiştir. Sözlü soru önergelerinin geri alınmasına dair iki tezkere vardır,
okutuyorum: B)
Önergeler 1.- Bursa Milletvekili İsmet Büyükataman’ın (6/655) esas numaralı sözlü sorusunu geri
aldığına ilişkin önergesi (4/51) Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına Gündemin sözlü sorular kısmının 292 nci
sırasında yer alan (6/655) esas numaralı sözlü soru önergemi geri alıyorum. Gereğini saygılarımla arz ederim. İsmet
Büyükataman Bursa 2.- Niğde Milletvekili Mümin
İnan’ın (6/565) esas numaralı sözlü sorusunu geri aldığına ilişkin önergesi
(4/50) Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına Gündemin sözlü sorular kısmının 209 uncu sırasında yer alan
(6/565) esas numaralı sözlü soru önergemi geri alıyorum. Gereğini saygılarımla arz ederim. Mümin
İnan Niğde BAŞKAN – Sözlü soru önergeleri geri verilmiştir. Meclis araştırması açılmasına ilişkin üç önerge vardır, önergeleri
okutuyorum: C) Meclis
Araştırması Önergeleri 1.- Adıyaman Milletvekili Şevket
Köse ve 30 milletvekilinin, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıfları
çalışanlarının sorunlarının araştırılarak alınması gereken önlemlerin
belirlenmesi amacıyla Meclis Araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/191) Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına 1986 yılında 3294 Sayılı Kanunla kurulan, Sosyal
Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonunda toplanan kaynağın ülke çapında
ihtiyaç sahibi vatandaşlara nakdi ve ayni olarak dağıtılması amacıyla 81 il ve
830 ilçe de yoksul yurttaşlarımıza hizmet veren her il ve ilçede, mülki idare
amirlerinin doğal başkanlığında Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıfları
kurulmuştur. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıfları hesap yönünden Vakıflar
Genel Müdürlüğünce, idari yönden ise İçişleri Bakanlığı'nın denetimine
tabidirler. Toplumsal adaletin sağlanması ve gelir
dağılımındaki adaletsizliğin azaltılması yönünden çok önemli bir noktada
bulunmalarına rağmen son yıllarda çıkartılan Kanun ve Bakanlar Kurulu kararları
ile kamuda görev yapan bazı çalışanların iş güvenceleri sağlanmış, kadroları
verilmiş, statüleri belirlenmiş ve hatta kamudaki geçici işçilerin yıllardır
aşılamayan kadro sorunu giderilmiş, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma
Vakıflarında çalışan yaklaşık 4.000 çalışanın kamu personeli olmadıkları öne
sürülerek yapılan düzenlemelerde yer verilmemesi vakıf camiasını ciddi anlamda
üzüntüye boğmuştur. T.C. Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu'nun 21.02.2006 gün
ve 2006/2 sayılı raporuyla vakıflarda yaşanan belli başlı sorunlar tespit
edilmiş ve rapor sonucuna göre Başbakanlık Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Teşvik
Fonu 01/12/2004 tarihli ve 5263 sayılı Sosyal
Yardımlaşma ve Dayanışma Genel Müdürlüğü Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun
"Fon Kurulunun oluşumu ve görevleri" başlıklı 5'inci maddesinin
3'üncü fıkrasının (c) bendi çerçevesinde 02/08/2006 tarihli ve 2006/4 sayılı
toplantısıyla "Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıfları Personelinin Norm
Kadro Standartları, Nitelikleri, Özlük Hakları ve Çalışma Şartlarına İlişkin
Esaslar" adı altında bir metin yollanmıştır. Vakıflarda çalıştırılan
personelin özlük hakları nitelikleri, işe alınmaları, çalışma şartları,
unvanları ve ücretlerinin düzenlenmesine yönelik olarak, vakıflara gönderilen
esasların uygulanması aşamasında vakıf çalışanları arasında çeşitli sorunlar
ortaya çıkmıştır. Bu sorunlar genel olarak unvanlarda, ikramiyelerde,
maaşlarda, kadrolarda yaşanan sorunlardır. Vakıfların bugün saygın bir kurum olarak toplum içerisinde iyi bir
yer edinmesinde en büyük pay, şüphesiz vakıf çalışanlarına aittir. Ne acıdır ki
1986'dan beri geçen 21 yılda Fon Kurulu'nun yapısı değişmiş, Fon Sekreterliği
Genel Müdürlük unvanına sahip olmuş, Vakıf Mütevelli Heyeti'nin yapısı
değişmiş, Vakıfların fiziki ortamları değişmiş, Vakıf iş ve işlemlerinin tamamı
değişmesine rağmen, Vakıf çalışanlarının statüsünde hiçbir değişiklik
olmamıştır. Vakıflarımızda yaşanan bu hızlı ve olumlu değişimlerin artarak
devam etmesi için Vakıf çalışanlarının statüsü bir an önce düzenlenmelidir.
Vakıflar en iyi yöneticilerle yönetilse en modern yönetim teknikler kullanılsa
ve en modern teçhizat kullanılsa bile asıl işi yapan çalışanlar teşvik
edilmediği sürece çalışanlardan başarı beklemek mümkün değildir. Sosyal devlet uygulamasının en önemli araçlarından biri olan
Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı çalışanlarının sorun yaşaması demek,
sosyal devlet ilkesinin aksaması demektir. Bundan dolayı, Sosyal Yardımlaşma ve
Dayanışma Vakfı çalışanlarının yaşadığı sorunların ve bu sorunların
çözülebilmesi için gereken önerilerin tespiti amacıyla Anayasa'nın 98. ve
T.B.M.M. İçtüzüğü'nün 104 ve 105. maddeleri uyarınca Meclis Araştırması
açılmasını saygılarımızIa arz ederiz. 1 - Şevket Köse (Adıyaman) 2 - Ferit Mevlüt Aslanoğlu (Malatya) 3 - Selçuk Ayhan (İzmir) 4 - İsa Gök (Mersin)
5 - Mehmet Ali Özpolat (İstanbul) 6 - Ahmet Ersin (İzmir)
7 - Mevlüt Coşkuner (Isparta) 8 - Enis Tütüncü (Tekirdağ)
9 - Tekin Bingöl (Ankara) 10 - Osman Kaptan (Antalya) 11 - Nesrin Baytok (Ankara) 12 - Algan Hacaloğlu
(İstanbul) 13 - Gürol Ergin (Muğla)
14 - Abdulaziz Yazar (Hatay) 15 - Sacid Yıldız (İstanbul) 16 - Bülent Baratalı (İzmir)
17 - Vahap Seçer (Mersin) 18 - Hüsnü Çöllü (Antalya)
19 - Fevzi Topuz (Muğla)
20 - Mehmet Ali Susam (İzmir)
21 - Ensar Ögüt (Ardahan) 22 - Ergün Aydoğan (Balıkesir) 23 - M. Akif Hamzaçebi (Trabzon) 24 - Ramazan Kerim Özkan (Burdur) 25 - Ali Rıza Ertemür (Denizli) 26 - Fatma Nur Serter (İstanbul) 27 - Ali İhsan Köktürk (Zonguldak)
28 - Atilla Kart (Konya) 29 - Ali Koçal (Zonguldak) 30 - Tacidar Seyhan (Adana) 31 - Nevingaye Erbatur (Adana) 2.- Kocaeli Milletvekili Hikmet Erenkaya ve 30 milletvekilinin, Kocaeli Körfezi’nde
özelleştirilen limanların ve özel iskelelerin hukuki durumlarının ve neden
oldukları sorunların araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi
amacıyla Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/192) Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına Ülkemizde hukukun üstünlüğünün göz ardı edildiği, devletin
gelirlerinin âdeta peşkeş çekildiğinin en belirgin örneklerinden biri de, başta
Kocaeli Körfezi olmak üzere özel iskelelerde yaşanmaktadır. Körfezinin kıyı kesiminde bulunan fabrikalar ve özel şirketlere
ait, faaliyet alanlarına göre çeşitli amaçlarla kullandıkları 40 adet liman
bulunmaktadır. Bu alanlar sanayi bölgesinin merkezinde konuşlanmış olup, bir
limanda olması gereken özelliklere haiz olmayan yapıdadır. 17 Ağustos depreminde büyük zarar gören Derince Limanı da bu
bölgede yer almaktadır. Türkiye sanayisinin önemli bir bölümünün yoğunlaştığı
Gebze-Kocaeli hattında konteynır elleçleyebilir
liman sayısı ve elleçleme kapasiteleri son derece
sınırlıdır. Derince Limanı’nda depremin oluşturduğu hasarın giderilmesi ve
gerekli ekipmanın getirilmesiyle rahatlıkça konteynır elleçleyebileceği böylece değerinin kat kat
artabilecek duruma getirilmesi yerine 195 Milyon 250 bin dolar karşılığında
özelleştirilmiştir. Yılda milyonlarca dolar kâr etmesi gereken Derince Limanı
kurulan bilinçli bir sistemle âdeta peşkeş çekilerek büyük bir rant aktarımı sağlanmıştır. Ayrıca özel iskelelerde deniz doldurulmak sureti ile deniz
canlılarının üreme alanlarına telafisi mümkün olmayan zararlar verilmektedir.
Arıtma tesislerinin olmayışı veya yetersizliği de gemi sintinelerinin
boşaltılmasıyla körfezin kirletilmesi de çevre kirliliğine meydan vermektedir. Kocaeli Körfezinde özelleştirilen TCDD Limanlarının yasal ve hukuksal
durumlarını ve sayıları gittikçe artan özel iskelelerin ülke ekonomisine olan
etkilerini incelemek ve çevre kirliliğini önlemede etkin rol oynayıp
oynamadıklarını araştırmak amacıyla Anayasanın 98, iç tüzüğün 104 ve 105 inci
maddeleri gereğince Meclis araştırması açılmasını arz ederim. 1) Hikmet Erenkaya (Kocaeli) 2) Ferit Mevlüt Aslanoğlu (Malatya) 3) Enis Tütüncü (Tekirdağ) 4) Osman Kaptan (Antalya) 5) İsa Gök (Mersin) 6) Selçuk Ayhan (İzmir) 7) Mevlüt Coşkuner (Isparta) 8) Tekin Bingöl (Ankara) 9) Nesrin Baytok (Ankara) 10) Gürol Ergin (Muğla) 11) Abdulaziz Yazar (Hatay) 12) Sacid Yıldız (İstanbul) 13) Bülent Baratalı (İzmir) 14) Vahap Seçer (Mersin) 15) Hüsnü Çöllü (Antalya) 16) Fevzi Topuz (Muğla) 17) Mehmet Ali Susam (İzmir) 18) Ahmet Ersin (İzmir) 19) Mehmet Ali Özpolat (İstanbul) 20) Ensar Öğüt (Ardahan) 21) Ergün Aydoğan (Balıkesir) 22) M. Akif Hamzaçebi (Trabzon) 23) Ramazan Kerim Özkan (Burdur) 24) Ali Rıza Ertemür (Denizli) 25) Fatma Nur Serter (İstanbul) 26) Algan Hacaloğlu (İstanbul) 27) Ali İhsan Köktürk (Zonguldak) 28) Atilla Kart (Konya) 29) Ali Koçal (Zonguldak) 30) Tacidar Seyhan (Adana) 31) Nevingaye Erbatur (Adana) 3.- Burdur Milletvekili Ramazan
Kerim Özkan ve 28 milletvekilinin, mermercilik sektörünün sorunlarının
araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Meclis
araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/193) Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına Bilindiği üzere ülkemizde 290'ı aşan çeşitliliği, 1.5 milyar tonu aşan rezervleri ile ülkemiz mermerciliği dünya
mermercilik sektörü içerisinde önemli bir yer almaktadır. Ülkemiz, Dünya mermer
rezervinin % 40'ına sahip olmasına karşılık bu potansiyelin ancak % 1 i
kullanılmaktadır. Burdur ilimizde Türkiye ölçeğinde mermercilik alanında yadsınamaz
bir konumda olup her geçen gün büyük bir gelişme göstermektedir. Burdur ilimiz
özellikle çıkartmış olduğu ve hiç bir ülkede bulunmayan Burdur Beji olarak
bilinen özel bir tür ile bütün dünyada tanınmaktadır. Burdur'da toplam mermer rezervinin, Dolayısıyla Burdur'a en fazla katma değer sağlayan sektörler
arasında mermercilik gelmektedir. Ancak ilimizin 5084 sayılı Kanun kapsamında
teşvik alan iller arasında yer almamasından dolayı aynı mermeri teşvik alan
illere kıyasla 3 kat fazla bir maliyetle üretebilmektedirler. Yani Yine ilimizin teşvik kapsamında olmamasından dolayı % 10-12 daha
fazla bir vergi ödenmektedir. Ayrıca enerji yoğun bir sektör olan mermercilik
sektörüne aynı nedenlerle ucuz elektrik ve akaryakıt sağlanmaması nedeniyle
üretim maliyeti artmaktadır. İşletmeler gerekli destek ve teşviklerden
yararlanamamakta ve finansman sıkıntısı çekmektedirler. Bu nedenlerle
girişimciler bu olumsuzluklardan dolayı Burdur'da yatırım yapmaktan
kaçınmaktadırlar. Mermercilik sektöründeki en büyük sıkıntılardan birisi de
mevzuatta yaşanan sorunlardır. Sektörde faaliyet göstermek isteyen bir firmanın
7 Bakanlık ve 22 Genel Müdürlükten izin alması gerekmektedir. Yine mermercilik
işletmelerinin önemli boyutlarda alt yapı sorunları (yol, su, elektrik)
bulunmaktadır. Nakliye ise mermercilik sektörünün önünde büyük bir sorun teşkil
etmektedir. Karayollarındaki tonaj problemi, demiryollarındaki alt yapı
yetersizliği, limanlardaki kapasite yetersizliği sektörün gelişimini sekteye
uğratmaktadır. Bu konuda Burdur ilimizde üretilen mermerin nakliyesinde de
önemli sıkıntılar yaşanmaktadır. Şöyle ki Burdur ili Antalya limanına çok yakın
olmasına karşılık Antalya limanı ilimiz mermercilerine kullandırılmamaktadır.
Oysa Antalya limanının kullanılma olasılığı sağlanırsa maliyetlerde en az %
2-3’lük bir düşüş sağlanabilir. Mermercilik sektörünün ileri teknolojilerle rekabet edebilmesi
için düşük faizli kredilere ihtiyaç vardır. Alınan ekonomik tedbirler nedeniyle
kapatılan madencilik fonunun yerini alabilecek ve özellikle bu sektörü
destekleyen bir finans kuruluşu veya yöresel ürün borsalarına gerek
duyulmaktadır. Uzun vadeli kredi sözleşmelerinde ruhsatlar teminat olarak kabul
görmemektedir. Ancak mermercilerin en büyük teminatı ellerindeki maden arama
sahalarıdır. Bu sahaların kredilendirmede teminat olarak kabul edilmesi
mermercilik sektörünün finans temininde kolaylık sağlayacaktır. Ayrıca
mermercilik sektöründe ÖTV kaldırılmalıdır. Üretimde dünyada yedinci, ihracatta sekizinci sırada
bulunan mermercilik sektörümüzün sorunlarının ve çözüm yollarının belirlenmesi
ve eksikliklerinin giderilmesi, geliştirilmesi, ulusal ve yöresel düzeyde
koordinasyonun sağlanması, destekleme yollarının araştırılması, idari ve
kurumsal yasal düzenlemelerin yapılması, teknik bilgi ve alt yapı
eksikliklerinin giderilmesi amacıyla Anayasanın 98. TBMM İçtüzüğünün 104. ve
105. maddeleri gereğince bir Meclis araştırılması açılmasını arz ve teklif
ederiz. 1) Ramazan Kerim Özkan (Burdur) 2) İsa Gök (Mersin) 3) Osman Kaptan (Antalya)
4) Selçuk Ayhan (İzmir) 5) Ahmet Ersin (İzmir) 6) Mehmet Ali Özpolat (İstanbul) 7) Mevlüt Coşkuner (Isparta) 8) Enis Tütüncü (Tekirdağ) 9) Tekin Bingöl (Ankara) 10) Nesrin Baytok (Ankara) 11) Gürol Ergin (Muğla) 12) Abdulaziz Yazar (Hatay) 13) Sacid Yıldız (İstanbul) 14) Bülent Baratalı (İzmir) 15) Vahap Seçer (Mersin) 16) Hüsnü Çöllü (Antalya) 17) Fevzi Topuz (Muğla) 18) Mehmet Ali Susam (İzmir) 19) Ensar Öğüt (Ardahan) 20) Ergün Aydoğan (Balıkesir) 21) M. Akif Hamzaçebi (Trabzon) 22) Ali Rıza Ertemür (Denizli) 23) Fatma Nur Serter (İstanbul) 24) Algan Hacaloğlu (İstanbul) 25) Ali İhsan Köktürk (Zonguldak)
26) Atilla Kart (Konya) 27) Ali Koçal (Zonguldak) 28) Tacidar Seyhan (Adana) 29) Nevingaye Erbatur (Adana) BAŞKAN – Bilgilerinize sunulmuştur. Önergeler gündemdeki yerlerini alacak ve Meclis araştırması açılıp
açılmaması konusundaki görüşmeler sırası geldiğinde yapılacaktır. Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığının bir tezkeresi vardır,
okutup oylarınıza sunacağım: A)
Tezkereler (Devam) 2.- Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanı Köksal Toptan’ın, Azerbaycan Millî Meclisi Başkanı Oktay Asadov’un davetine icabet etmek üzere, 17-20 Haziran 2008
tarihlerinde bir parlamento heyetiyle, Azerbaycan’a resmî ziyarette bulunmasına
ilişkin Başkanlık tezkeresi (3/449) 26
Mayıs 2008 Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kuruluna Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Köksal Toptan’ın Azerbaycan
Millî Meclisi Başkanı Oktay Asadov’un davetine icabet
etmek üzere, 17-20 Haziran 2008 tarihlerinde bir Parlamento heyetiyle,
Azerbaycan’a resmî ziyarette bulunması, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin Dış
İlişkilerinin Düzenlenmesi Hakkında 3620 Sayılı Kanun’un 6. Maddesi uyarınca
Genel Kurul’un tasviplerine sunulur. Köksal
Toptan Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanı K. KEMAL ANADOL (İzmir) – Karar yeter sayısı istiyorum Sayın
Başkan. BAŞKAN – Tezkereyi oylarınıza sunacağım, karar yeter sayısını
arayacağım. Tezkereyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler… Kabul etmeyenler…
Karar yeter sayısı yoktur. Birleşime beş dakika ara veriyorum. Kapanma Saati: 16.02 İKİNCİ OTURUM Açılma Saati: 16.13 BAŞKAN: Başkan Vekili Nevzat
PAKDİL KÂTİP ÜYELER: Harun TÜFEKCİ
(Konya), Yaşar TÜZÜN (Bilecik) BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin
109’uncu Birleşiminin İkinci Oturumunu açıyorum. Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı tezkeresinin oylanmasında
karar yeter sayısı bulunamamıştı. Şimdi, tezkereyi tekrar oylarınıza sunacağım ve karar yeter
sayısını arayacağım: Kabul edenler… Kabul etmeyenler… Kabul edilmiştir, karar yeter
sayısı vardır. Danışma Kurulunun bir önerisi vardır, okutup oylarınıza sunacağım. Buyurun: VII.- ÖNERİLER A)
Danışma Kurulu Önerileri 1.- Gündemdeki sıralama ile
çalışma saatlerinin yeniden düzenlenmesine; Genel Kurulun 27/5/2008
Salı ve 28/5/2008 Çarşamba günkü birleşimlerinde sözlü sorular ile diğer
denetim konularının görüşülmeyerek kanun tasarı ve tekliflerinin görüşülmesine
ilişkin Danışma Kurulu önerisi Danışma Kurulu Önerisi No.: 36 Tarihi:
27.5.2008 Gündemin “Kanun Tasarı ve Teklifleri ile Komisyonlardan Gelen
Diğer İşler” kısmının 68 inci sırasında yer alan 223 sıra sayılı Tapu Kanununda
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarının bu kısmın 2 nci
sırasına; 8 inci sırasında yer alan 90 sıra sayılı Türk Vatandaşlığı Kanunu
Tasarısının 5 inci sırasına alınması ve diğer kanun tasarı ve tekliflerinin
sırasının buna göre teselsül ettirilmesi, Genel Kurulun 27.5.2008 Salı ve
28.5.2008 Çarşamba günkü Birleşimlerinde sözlü sorular ile diğer denetim
konularının görüşülmeyerek gündemin “Kanun Tasarı ve Teklifleri ile
Komisyonlardan Gelen Diğer İşler“ kısmında yer alan işlerin görüşülmesi ve
Genel Kurulun 27.5.2008 Salı günkü Birleşiminde 15:00-21:00;
28.5.2008 Çarşamba ve 29.5.2008 Perşembe günkü Birleşimlerinde ise 13:00-21:00
saatleri arasında çalışmalarını sürdürmesinin Genel Kurulun onayına sunulması
Danışma Kurulunca önerilmiştir. Nevzat
Pakdil Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanı
Vekili Mustafa Elitaş Kemal
Anadol Adalet ve Kalkınma Partisi
Cumhuriyet
Halk Partisi Grubu Başkanvekili Grubu
Başkanvekili Mehmet Şandır Fatma
Kurtulan Milliyetçi Hareket
Partisi Demokratik
Toplum Partisi Grubu Başkanvekili Grubu
Başkanvekili BAŞKAN – Danışma Kurulu önerisinin aleyhinde, Tayfun İçli,
Eskişehir ve Kamer Genç, Tunceli Milletvekillerinin söz talepleri var. Sayın İçli, buyurun efendim. (DSP sıralarından alkışlar) H. TAYFUN İÇLİ (Eskişehir) – Teşekkür ederim Sayın Başkanım. Sayın Başkanım, değerli milletvekili arkadaşlarım; artık, gelenek
hâline geldi, yine bir salı günü, yine ben söz verdiğim gibi huzurunuzdayım.
Her zaman olduğu gibi, AKP grup önerisi ya da Danışma Kurulu önerisi bu şekilde
geldiği sürece ben hep karşınızda olacağım ve görüşlerimi sizlere ifade
edeceğim. Öncelikle, şahsım ve Demokratik Sol Parti adına hepinizi saygıyla
selamlıyorum. Değerli arkadaşlarım, 22 Temmuzdan bugüne kadar, Türkiye Büyük
Millet Meclisi, Anayasa’mızın 98’inci maddesinde yer alan, denetlemeyle ilgili,
özellikle sözlü sorularla ilgili olayından AKP Hükûmeti
ısrarla kaçmaktadır. Bunun altını bir kez daha çiziyorum. Milletvekilleri,
millet adına burada Hükûmete soru sormak, kendi
yöresiyle ilgili, ülkeyle ilgili soru sormak ve bunun yanıtlarını da Hükûmetten almakla yükümlüdür. Bu, milletvekillerinin
anayasal görevidir ama AKP İktidarı, ısrarla sözlü soruları gündem dışına
çıkartmaktadır. Ama asıl ilginç olanı yani ikinci bir önemli konu, her Danışma
Kurulu önerisi geldikten sonra, ilginçtir, yine Danışma Kurulu önerilerinde,
bir önceki önerilerine, sadık kalmama gibi bir uygulamayı da Türkiye Büyük
Millet Meclisi son dönemlerde yaşıyor. Değerli arkadaşlarım, salı günü, yine, AKP, Cumhuriyet Halk
Partisi, Milliyetçi Hareket Partisi ve Demokratik Toplum Partisi bir Danışma
Kurulunun altına imza atmak suretiyle Türkiye Büyük Millet Meclisinin gündemini
oy birliğiyle belirledi. Siz de, saygıdeğer milletvekilleri, oylarınızla bu
Danışma Kurulu önerisini kabul ettiniz. Ama bu nasıl bir olaydır ki, bugün
getirilen Danışma Kurulu önerisi, bir önceki, geçen salı günü getirilen Danışma
Kurulu önerisini ortadan kaldırıyor. Sıralarını değiştiriyorsunuz. Öncelikli
yasa diye kabul ettiğiniz, bu ülkenin gündeminde mutlaka görüşülmesi gerekir
diye bu yüce çatıya getirdiğiniz öneriyi salı günü, bir hafta sonra tekrar
değiştiriyorsunuz. Değerli arkadaşlarım, bunun adına “tutarsızlık” denir, bunun adına
“ne yaptığını bilmemek” denir. Çok acıdır ki iktidar partisi bunu bilmiyor ama
muhalefet parti grupları nasıl bilmiyor, nasıl bu olayda AKP grup önerisine
imza atmak suretiyle oy birliğiyle karar alınıyor, inanın, ben bunu
anlayabilmiş değilim. Detaylarına girmek istemiyorum çünkü sürem çok kısıtlı.
Türkiye’nin gündeminin ne olması gerektiğiyle ilgili diğer görüşlerimi ifade
etmek istiyorum izninizle. Değerli arkadaşlarım, geçen salı günü bir olaya değinmiştim ve
“Keşke Sayın Adalet Bakanı burada olsaydı.” demiştim. Çok şükür, bugün, Sayın
Adalet Bakanımız, değerli arkadaşım Sayın Mehmet Ali Şahin sizin de
huzurunuzda. Aracılığınızla, Türkiye’nin gündeminin, gerçek
gündeminin ne olması gerektiğini ifade etmek için, huzurunuzda Sayın Bakana
birkaç soru sormak istiyorum: 21’inci Parlamento Döneminde partiler arası
uzlaşma kurulu üyesi olarak ben Demokratik Sol Partiyi temsil ederken, değerli
arkadaşım Sayın Bakan sanıyorum o zaman Fazilet Partisini temsil ediyordu,
sonra da Fazilet Partisi kapatıldıktan sonra AKP’yi temsilen partiler arası
uzlaşma kurulunda yer aldı. Yine Sayın Bakanımızla o dönemde Anayasa
Komisyonunda birlikte görev yaptık ve Türkiye için, gerçekten, özgürlük için,
demokrasi için çok önemli Anayasa değişikliklerine bu yüce Meclisin çatısı
altında bulunan farklı siyasi partilere mensup arkadaşlarla birlikte imza
attık. Şimdi, huzurunuzda ben Anayasa’nın 19’uncu maddesini okumak
istiyorum izninizle ve Sayın Bakanın, AKP Hükûmetinin
neden bu Anayasa’nın 19’uncu maddesine hassasiyet göstermediği konusunu
dikkatlerinize sunmak istiyorum. Değerli arkadaşlarım, çok değerli çalışma yapmıştık ve özgürlükle
ilgili çok önemli hükümler gerçekleştirmiştik. Bakın Anayasa’nın 19’uncu
maddesinde bir hüküm var. “Tutuklanan kişilerin, makul süre içinde yargılanmayı
ve soruşturma veya kovuşturma sırasında serbest bırakılmayı isteme hakları
vardır.” şeklinde bir Anayasa hükmü vardır, amirdir. Hukukta makul süre
hemendir. Değerli arkadaşlarım, geçen salı günü bir gazetemizde çıkan bir
haberden alıntı yapmak suretiyle F tipi cezaevinde konuşamaz duruma gelen bir
sanığın -ismini ifade etmemiştim- Kuddusi Okkır’ın eşinin feryadını sizlere iletmiştim. Günlerdir, haftalardır, aylardır Türkiye’de bir Ergenekon terör
örgütünden söz ediliyor. Böyle bir örgüt var mı yok mu? Bu örgüt varsa mutlaka
bunların faillerinin yüce Türk adaleti tarafından yargılanıp mahkûm edilmeleri
her Türk vatandaşı gibi benim de dileğim ve isteğim. Ama değerli arkadaşlarım,
bu Ergenekon çetesi, terör örgütü -adı neyse- biliyorsunuz… Bir üniversitenin eski
rektörünün, bir gazetenin imtiyaz sahibinin, bir siyasi partinin genel
başkanının ve yöneticilerinin sabaha karşı yaka paça gözaltına alındığını ve
birçok kişinin tutuklandığını da biliyoruz. Değerli arkadaşlarım, dünyanın hangi devletinde, hukuk devleti
olduğu iddia edilen bir devlette on bir aydır, on iki aydır bu Anayasa’nın
biraz evvel okuduğum hükmüne aykırı olarak tutuklanan sanıklar mahkeme önüne
çıkarılmaz? Bakın, hukuk hepimize lazım. Yarın öbür gün ne olacağı belli değil.
Benim dileğim şu, onları tutmak, savunmak anlamında söylemiyorum: Terörist de
olsa, bölücü de olsa, tutuklanan kişilerin makul süre içinde yargılanmalarının
yapılmaları bir gerekliliktir. Ben Sayın Bakanımdan bunu hassaten rica
ediyorum. Mahkemelerin bu konuda yayın yasağı var, bilgi edinemiyoruz. Kimler
terörist, kimler çeteci; suçlu mu suçsuz mu? Benim dileğim, yargılanmaları ve
mahkûm olmaları. Onların serbest bırakılmaları şeklinde -çünkü olayı
bilmiyorum- onları savunan bir durumda değilim. Ben burada hukuk adına, Anayasa
adına kendi görüşlerimi ifade etmeye çalışıyorum. Değerli arkadaşlarım, işte bu
konuların Türkiye’nin gündemine gelmesi lazım. Bugün Türkiye Büyük Millet
Meclisinin böylesi olayları konuşması lazım. Bakın, biraz evvel Sayın Kâtip Üye arkadaşımın süratle okuduğu,
benim bile anlamakta zorluk çektiğim dokunulmazlık dosyaları okundu. Başta
Sayın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yani “yüz kızartıcı suç” diye tanımlanan
suçlardan dolayı Karma Komisyonda raporunun ertelenmesi şeklindeki olay okundu.
Bakın, bir kişi hakkında zimmetten, resmî ihaleye fesat karıştırmaktan,
kalpazanlıktan birtakım iddialar söyleniyor, bu konuda fezleke düzenleniyor. Bu
Anayasa’mıza göre bu suçu işlediği hakkında fezleke olan kişiler yine
Anayasa’mızdaki ve AKP’nin sayısal gücüne dayanarak yargılanmaktan kaçıyorlar.
Ama bir taraftan da on iki aydır değişik tarihlerde tutuklananların neden
tutuklandığını bizler bilmiyoruz, yayın yasağı var. Ama onlar hakkında
yargılanma, mahkeme önüne çıkmaları bir şekilde mümkün olamıyor. Değerli
arkadaşlarım, işte Türkiye’nin gündeminin bu olması lazım. Geçen gün gensoru görüşmeleri yapıldı. Sayın Başbakanın kamu
bankalarından, damadının genel müdür, üst yönetici olduğu firmaya kredi
bulduğu, yetmedi, Katar’dan buna ek kredi bulunduğu konuları görüşüldü. Daha
birçok yolsuzluk iddiaları var. Kamu kaynaklarının nerelere gittiği belli
değil. Bunu vatandaşlar biliyor. Kimi yayın organları, “iktidar yanlısı” diye
tanımlanan yayın organları ellerinde bulunan yolsuzluk dosyalarını tabii ki
yayınlamıyor ama bazı yayın kuruluşları da Hükûmet
baskısından olsa gerek -bu benim iddiam değil, birçok yurt dışındaki raporlarda
bu yazılıyor- Türkiye'nin kamu kaynaklarının kimlerin cebine gittiği, kimlere
peşkeş çekildiğini bilemiyor. Türkiye'nin gündeminin bu
olması lazım. Bugün Sayın Başbakan Diyarbakır’da GAP’la ilgili açılışta
bulunuyor, diyor ki: “İşte 12 milyar dolar GAP’a şunu yapacağız, bunu
yapacağız.” Bir kere şunu öncelikle belirtmek isterim: Hangi siyasi partiye
mensup olursa olsun GAP projesi bir siyasi partinin tekelinde değildir. Değişik
siyasi partiler geçmiş dönemlerde birtakım yatırımlar yapmak suretiyle, Allah
razı olsun, buraya kadar gelmiştir. AHMET YENİ (Samsun) – Rahatsız mı oldunuz? H. TAYFUN İÇLİ (Devamla) – Hayır, rahatsız olmadım. Rahatsız
olduğum konuya geleyim ama: AKP’nin aklı hep böyle sonradan geliyor. Altı
yıldır tek başına iktidarsınız, Anayasa’yı değiştirebilecek çoğunlunuzu var,
ondan sonra, geçen salı söylediğim gibi, iktidara geldiğinizde Türkiye
Cumhuriyeti’nin borcu 200 milyar dolarken onu 500 milyar dolar yapıyorsunuz,
ondan sonra bir sürü hortumları filan yapıyorsunuz… (AK Parti sıralarından
gürültüler) (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı) H. TAYFUN İÇLİ (Devamla) – Sonra, altı yıl sonra aklınıza GAP
geliyor değerli milletvekilleri. (AK Parti sıralarından gürültüler) AHMET YENİ (Samsun) – Rakamlardan da anlamıyorsun. HALİL AYDOĞAN (Afyonkarahisar) – Sizin
gibi krize götürmedik Türkiye’yi. BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, arkadaşlar, lütfen… Sayın
milletvekilleri, lütfen… Sayın İçli, konuşmanızı tamamlayınız. Buyurun efendim. H. TAYFUN İÇLİ (Devamla) – Değerli arkadaşlarım, bu rakamlar TÜİK’in resmî rakamları, devletin, hazinenin rakamları. Zamanım yok, bir dakika var. Bunlara, size çok güzel cevap
veririm. Keşke Sayın Başkan bana üç dört dakika verse ama bakın… ORHAN KARASAYAR (Hatay) – Sen rahatsız olabilirsin, vatandaş
rahat. H. TAYFUN İÇLİ (Devamla) – Öyle değil, öyle değil o… BAŞKAN – Arkadaşlar, lütfen… H. TAYFUN İÇLİ (Devamla) – O gensoru görüşmelerinde hangi bankadan
kimlere kaynak aktarıldığının yanıtını veremediniz. Yanıtını vermesi gereken
kişi, burada değildi Başbakan. Adına vekâleten başkasını kullanmak suretiyle
savunmaya kalktı. HALİL AYDOĞAN (Afyonkarahisar) – Aklımız
başımızda, sizin gibi krize götürmedik ülkeyi. Kaç defa ülkeyi krize
götürdünüz. AHMET YENİ (Samsun) – 2002 öncesi var, 2002 öncesine cevap ver. H. TAYFUN İÇLİ (Devamla) – Beyler, siz hükûmetsiniz.
Anayasa’yı değiştirebilecek çoğunlukta milletvekilli arkadaşlarla birlikte
buradasınız. Altı yıl aklınız neredeydi de tam yerel seçimler yaklaşırken popülizm yapıp yapacakmış gibi kaynak aktarmak şeklinde
candan değil, camdan, halka sesleniyorsunuz! Bana candan seslenin, candan;
camdan değil. Sayın Başkan, sabrınız için teşekkür ediyorum ve saygılar
sunuyorum. HALİL AYDOĞAN (Afyonkarahisar) – Kaç
tane banka batırdınız? H. TAYFUN İÇLİ (Devamla) – Çok teşekkür ediyorum ve Danışma
Kurulunun aleyhinde oy kullanacağımı ifade ediyorum. Saygılarımla. (DSP sıralarından alkışlar) BAŞKAN – Teşekkür ediyorum Sayın İçli. Danışma Kurulu önerisinin lehinde Kayseri Milletvekili Sayın
Mustafa Elitaş. Sayın Elitaş, buyurun. (AK Parti
sıralarından alkışlar) MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri;
hepinizi saygı ve hürmetle selamlıyorum. Her hafta siyasi parti grup başkan vekilleri, o haftayla ilgili
Parlamentonun çalışma programını yapmak üzere toplanıyoruz, görüşüyoruz ve
genellikle de oy birliğiyle karar alıyoruz. Nitekim aldığımız oy birliği
neticesinde de siz değerli milletvekillerine bu haftanın, Mayıs ayının son
haftasının çalışma programını oylarınıza, takdirlerinize sunmak üzere ifade
ediyoruz. Bugüne kadar Türkiye Büyük Millet Meclisinin bütün çalışma
programları bu şekilde devam etmiş. Danışma Kurulu olmadığı takdirde grup
önerisi hâlinde getirilerek tartışılmış. Sayın Milletvekilim, bütün Danışma Kurulu önergelerinde “Adalet ve
Kalkınma Partisinin Anayasa ve İç Tüzük’ün gerektirdiği denetim
faaliyetlerinden kaçmak.” diye ifade ettiği bir söylemi kullanıyor ve bize de
Danışma Kurulunu eleştirirken diğer siyasi parti grup başkan vekillerine de
“Madem iktidar partisi incelemiyor, siz niye incelemiyorsunuz?” diyor. Sayın Milletvekili eğer Danışma Kurulu önerimizi görmüş olsaydı,
sadece arka sıralarda olan bir kanun tasarısının 2’nci sıraya getirilmesi, yani
şu andaki görüşmeye başlayacağımız, geçen haftadan görüştüğümüz TRT Kanunu’nun
görüşmesinden sonra Tapu Kanunu’nda Değişiklik Yapan Kanun Tasarısı’nın
görüşmelerini öne almayı arzu etmişiz. Bir de gündemin 8’inci sırasında bulunan -yani rakamla sayısında
bulunan- Türk Vatandaşlığı Kanunu’nun gündemin 5’inci sırasına alınmasıyla
ilgili düzenleme yapmışız. O düzenlemenin yapılmasındaki amaç ne? Amacımız, Türk Vatandaşlığı
Kanunu’nu bu sıra içerisinde görüşüp gündemin ön sıralarında yer alan kanun tasarılarını
veya tekliflerini komisyon ya da Hükûmet yerinde yok
dedirtip, yine muhalefetten aklına estikçe konuşan arkadaşlara “Nerede Hükûmet? Nerede komisyon?” dedirttirmemek için bu işlemi
yaptık. Siyasi parti grup başkan vekilleriyle birlikte ittifak hâlinde bunu
yapıyoruz. Sonra ne yapıyoruz? Sonraki yaptığımız iş: Parlamentonun çalışma
saatlerini düzenliyoruz, 15.00-21.00 salı günü, 13.00-21.00 çarşamba günü,
13.00-21.00 perşembe günü olmak üzere yapıyoruz. Genellikle bir aydır, bir
buçuk aydır yaptığımız rutin işlemler bunlar. Değerli milletvekillerim, bakınız, bugüne kadarki Parlamentomuzun
yaptığı faaliyetleri sizlere arz etmek istiyorum. İnşallah, Danışma Kurulu
önergelerimize bir daha gelen, konuşmak isteyen, aleyhinde konuşmak isteyen
arkadaşımız bu notları iyi bir şekilde alır… AK Parti İktidarının denetimden
kaçmadığını, denetimin çok önemli bir Parlamento faaliyeti olduğunu,
milletvekili arkadaşlarımızın bu konuda hassas davranmaları gerektiğine inanan
ve icraatıyla da ortaya koyan partimiz olduğunu ifade etmek istiyorum. Bakınız, bu dönem içerisinde, 23’üncü Dönemden bugüne kadar
Türkiye Büyük Millet Meclisine sevk edilen toplam kanun tasarısı 347; 22’nci
Dönemden kalan geri gönderme tezkeresi 30, İç Tüzük 77’ye göre yenilenen
tasarılar 200, yeni tasarılar 117, komisyonda şu anda bekleyen tasarılar 206,
Genel Kurul gündemindeki tasarılar 72, bugüne kadarki kanunlaşmış tasarı sayısı
68. Çıkan kanun teklifleri ve kanun hükmünde kararnameler de dâhil olmak üzere
78 kanun ve kanun hükmünde kararname, kanun tasarı ve teklifini burada
kanunlaştırmışız. Hazırlanan toplam kanun teklifi sayısı 239, toplam kanun
hükmünde kararname sayısı 238, toplam araştırma önergesi 184, kabul edilen
araştırma önergesi sayısı 53. Komisyonda bulunan 53 araştırma önergesi
birleştirilerek 6 komisyon kurulmuş, Küresel Isınma Komisyonu raporunu vermiş,
hâlen çalışmakta olan 4 tane komisyonumuz var, üyeleri tespit edilecek -Çevre
Kirliliği Komisyonu- 1 komisyonumuz var. Genel Kurul gündeminde olan 131 araştırma önergemiz var.
Soruşturma önergeleri: Toplam soruşturma önergesi sayısı 1; toplam genel
görüşme önergesi sayısı 4; ön görüşmesi talep edilen ve gündeme alınmayan 1,
Genel Kurul gündeminde olan 3 tane de görüşme önergemiz var. 3 adet gensoru
önergesi verilmiş muhalefet milletvekilleri tarafından ve 3’ü de görüşülmüş.
Toplam yazılı soru önergesi 3.627, cevaplanan 1.641, geri alınan 2, iade edilen
220, işlemde olan 709, süresi içinde cevaplanmadığından gelen kâğıtlarda
yayımlanan 1.275. Toplam sözlü soru önergesi 753, cevaplanan 329, geri alınan
28, gündemde 292, iade 44, imzada veya işlemde 98, yazılıya verilen cevap 9. Şimdi, değerli milletvekilleri, bugün bizim verdiğimiz rakamların
belki kıyaslama imkânı bulunmayabilir ama 18’inci Dönemden başlamak üzere
23’üncü Dönemin dokuz aylık kısmına kadarki olan sayıları, rakamları ve
oranları sizlere arz etmek istiyorum: 18’inci Dönem üç yıl on ay Parlamentomuz çalışmış, toplam
1.255 sözlü soru önergesi verilmiş, bunlardan ancak 98 tanesine cevap verilmiş,
cevap verilme oranı yüzde 7,8; 19’uncu Dönem 1.824 sözlü soru önergesi
verilmiş, bunlardan ancak 276 tanesine cevap verilmiş, yüzde 15; 20’nci Dönem
1.261 sözlü soru önergesi verilmiş, 353’üne cevap verilmiş, oran yüzde 28;
21’inci Dönem 1.980 sözlü soru önergesi verilmiş, 467’sine cevap verilmiş,
yüzde 23,6 oranında verilen sözlü soruya cevap oranı. 22’nci Dönem, bizim de milletvekili olarak görev yaptığımız dönem,
2.297 sözlü soru önergesi, 981’ine cevap verilmiş, yüzde 42,7 cevap verilme
oranı. 23'üncü Dönem, dokuz aylık süre içerisinde, bugüne
kadar 753 sözlü soru önergesi verilmiş, 329’una cevap verilmiş, oran yüzde
43,7. AK Parti İktidarları dönemi öncesinde milletvekillerinin sözlü sorularına
verilen itibarla 22’nci ve 23’üncü Dönemdeki AK Parti İktidarları dönemlerinde
milletvekillerinin sözlü ve yazlı sorularına verilen itibarın, aradaki farkın
ne olduğunu herhâlde verdiğimiz rakamlar ortaya koyar. Buradan çıkıp da “Sözlü sorularım ciddiye alınmıyor, dikkate
alınmıyor, milletvekillerinin denetim faaliyetleri ciddiye alınmıyor, dikkate
alınmıyor.” diye söyleyen milletvekilinin, içinde bulunduğu Parlamentonun ve Hükûmet olarak bulundukları iktidarın ne yaptıklarıyla
ilgili konuyu araştırdıktan sonra herhâlde burada konuşmasının daha uygun
olduğunu, tahmin ediyorum, kendileri de muhakkak ki o şekilde
değerlendirecekler. Değerli arkadaşlar, araştırma önergeleri konusuna da baktığımızda,
AK Parti İktidarı döneminde, 22’nci ve 23’üncü Dönemde, 22’nci Dönemde yüzde
20,5 araştırma önergesi kabul edilmiş, 23’üncü Dönemde, dokuz aylık dönemde
yüzde 28,8’lik araştırma önergesi kabul edilmiş. Yine, dönemlere göre, hükûmetlerin
Meclise sevk ettiği tasarılar ve kanunlaşanlar: Bakınız, 21’inci Dönemi
söyleyeyim size: 21’inci Dönemde 753 kanun teklifi ve tasarısı sevk edilmiş,
yüzde 62,4’ü yani 470’i yasalaşmış; 22’nci Dönemde 1.109 kanun tasarı ve
teklifi sevk edilmiş, yüzde 81,6’sı kanunlaşmış: 905 adedi kanunlaşmış. Değerli milletvekillerim, İç Tüzük’ümüzde, milletvekillerinin
denetim yollarının neler olduğu açık ve net ifade ediliyor. İç Tüzük’ümüzün
bölümlerinde denetim faaliyetleri yazılmış. Aynı şekilde, Anayasa’mızın 98’inci
maddesinden itibaren de denetim yollarının ne şekilde olacağı ifade edilmiş. İç
Tüzük, Altıncı Kısmı tamamen denetim yollarına ayırmış. Sorular nasıl olacak,
sorulacak sorular… (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı) BAŞKAN – Buyurun Sayın Elitaş,
konuşmanızı tamamlayınız lütfen. MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) – Bitiriyorum Sayın Başkanım. Denetim faaliyetlerinin neler olduğunu da açık, net bir şekilde ifade
etmiş. Bizim amacımız, arzumuz, Parlamentoyu milletin adına, hesabına
verimli bir şekilde çalıştırmak. Tabii ki milletvekili arkadaşlarımızın
Bakanlar Kurulundan aydınlatılmasını istedikleri konularla ilgili sözlü ve
yazılı sorular sorma hakları var, milletvekillerinin gensoru verme hakları var,
milletvekillerinin araştırma önergeleri, soruşturma önergeleri verme hakları
var. Ama bu haklarını kullanmak isterken şurada, dört siyasi partinin grup
başkan vekilinin ortak imza attığı Danışma Kurulu önerisinde de bir şeyler
ifade etmek için zamanı harcamanın hiç kimseye, özellikle Türk milletine fayda
getirmeyeceğini değerli milletvekillerine ifade ediyorum, hepinize saygı
sunuyorum. (AK Parti sıralarından alkışlar) BAŞKAN – Teşekkür ediyorum Sayın Elitaş. Danışma Kurulu önerisinin aleyhinde, Tunceli Milletvekili Sayın
Kamer Genç. Buyurun. (DSP sıralarından alkışlar) KAMER GENÇ (Tunceli) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri;
hepinizi saygıyla selamlıyorum. Değerli milletvekilleri, Danışma Kurulu kararıyla ilgili kişisel
söz almak İç Tüzük’ten doğan bir haktır. Böyle bir hakkı kullandığımız için de
kimsenin burada çıkıp da “Bunlar Meclisin zamanını boşuna alıyor.” demesine de
gerek yok, böyle ahkâm kesmesine de gerek yok. Burada 550 milletvekili var. 550
milletvekilinin herhâlde 530’u gruplara mensup, geriye kalan arkadaşlarımız da
bağımsız milletvekilleridir. Her milletvekilinin de ayrıca konuşma hakkı
vardır. Şimdi, biraz önce AKP Grubu adına konuşan arkadaşımız “Biz
denetime gittik.” diyor. Hangi denetime gittiniz? Senin memleketindeki şeker
fabrikasını soruyorum. 2007 şeker fabrikası faaliyet raporunu açıklamıyor senin
şeker fabrikası müdürün. İşte dün Kayseri’den geldiler. Boğazlıyan’a bir şeker
fabrikasını 300 trilyon liraya kuruyorsunuz ama Kütahya Şeker Fabrikasını kendi
milletvekilinize 15 trilyona veriyorsunuz. Böyle bir vicdan olur mu, böyle bir
şey olur mu? MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Sayın Başkan, bilmeden, bilgisiz hâlde
konuşuyor. Sayın Milletvekili bütün konuşmalarını böyle yapıyorsa milleti yanıltıyor. KAMER GENÇ (Devamla) – Şimdi, yine, sizin bakanlarınızla ilgili
burada yüzlerce suistimal dosyalarını ortaya
koyuyoruz. Ee buyurunuz, araştıralım bunları. Yani
burada çıkıp da bakanların yirmi tane, otuz tane soruyu peş peşe okuyup da
kendi hesaplarına geldiği şekilde soruları cevaplandırmak… Bu, soru
cevaplandırmak mıdır? Hangi suistimalin üzerine
gittiniz, hangi soruşturma önergesini kabul ettiniz de yahu, işte şu banka
kredisini, 750 milyon dolar krediyi aldık, hadi gidelim, bir soruşturma önergesini
verelim, hakikaten bu, usulüne uygun, damada verilmiş bir kredi midir, değil
midir? Devletin hakkı gasbedilmiş midir? Bankanın
hakkı gasbedilmiş midir? Yeterli teminat alınmış
mıdır? Bunları nasıl öğreneceğiz. Bunları, soruşturma önergeleri vererek,
mahallinde denetim yaparak yapmamız lazım. Müfettişler milletvekilleriniz hakkında soruşturma yapıyor ama o
müfettişlerin görevine son veriyorsunuz. Böyle bir idare sistemi olur mu?
Gümrük kaçakçılığı yapan… Birtakım ve sizin partiden de milletvekillerinin de
ismi karıştığı söylenen, müfettişi görevden alıyorsunuz. Böyle bir şey olur mu?
Maliye Bakanlığında hiç olmamış… Maliye müfettişini, sırf Başbakanın kefil
olduğu bir kişinin hesaplarını inceledi diye görevden alıyorsunuz. Böyle bir
idare sistemi olur mu? Devlette denetimi kaldırıyorsunuz. Böyle bir denetim
sistemi olur mu? HASAN FEHMİ KİNAY (Kütahya) – Sayın Başkanım, Danışma Kurulu
önerisi üzerinde söz aldı, hiç alakası olmayan şeyler söylüyor, saldırıyor
sadece. Mesnetsiz… KAMER GENÇ (Devamla) – Şimdi, değerli milletvekilleri, bakın, iki
haftadır aşağı yukarı, bu memlekette korkunç derecede yargının üzerine
gidiliyor ve burada… HASAN FEHMİ KİNAY (Kütahya) – Sayın Başkan, hayatında görmediği
illerle ilgili konuşuyor. KAMER GENÇ (Devamla) – Sayın Başkan, müdahale etmesinler, zamanımı
da çalmasınlar. Gelir burada konuşurlar. MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Öneri hakkında konuş! KAMER GENÇ (Devamla) – Şimdi, değerli milletvekilleri… MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Kayseri Şeker Fabrikasıyla ne alakası
var? KAMER GENÇ (Devamla) – …bakın, dinlemek zorundasınız.
Dinlemiyorsanız lütfen dışarı gidin. Kızarsanız orada kızarsınız şimdi. MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Ne diyor Sayın Başkanım? KAMER GENÇ (Devamla) – Bakın, günlerdir Türk yargısına en olmadık
hakaretler yapılıyor. Avrupa Birliği Komiseri, Türk yargısına hakaret ediyor.
(AK Parti sıralarından gürültüler) BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, lütfen efendim… KAMER GENÇ (Devamla) – Efendim “Türkiye’de herkesin güveneceği bir
adalet sistemi yok.” diyorlar. Bilmem, Amerikalı diyor ki “Anayasa Mahkemesi
karar verirken halkın oyunu göz önünde tutacak.” Bu devleti kim koruyacak? Bu devletin belli makamları var. Bu
devletin makamlarını koruyacak belirli kürsülerde, makamlarda oturan kişilerin
olması lazım ama yok. Aksine, Avrupalının, Türkiye Cumhuriyeti devletinin
yargısına, haksız olarak, soysuzca yaptıkları saldırılar maalesef bu memleketin
savunmasını yapmak zorunda olan birtakım kişileri sevindiriyor, onları tasvip
ediyor. Şimdi, Avrupa Birliği Komiseri “Efendim, bize bir Yargı Reformu
Strateji Belgesi verildi.” diyor. Yargıtay “Arkadaş, yani ben yargıyım,
bağımsızım.” diye bir bildiri yayınladı. O bildiri üzerine, Hükûmet
çıkıyor “Yahu, sen Türk milleti adına karar verirsin ama Türk milleti adına
konuşamazsın.” diyor. Kim konuşacak? Hükûmetinizin
resmî bildirisi, kim konuşacak? HASAN FEHMİ KİNAY (Kütahya) – Sen konuşuyorsun ya! KAMER GENÇ (Devamla) – Ben konuşacağım tabii, ben milletim işte.
Ben de milletim, konuşuyorum. Aslında, burada bu konuların dile gelmesi lazım.
Eğer, hakikaten… Yargı burada bir haksızlık mı yapıyor? Hayır. Yargı, bilakis, Türk
milletinin onurunu koruyor; yargı, Türk milletinin bağımsızlığını koruyor. Şimdi, burada, efendim, Adalet Bakanı çıkıyor, Yargıtayın
bildirisine diyor ki “Dam üstünde saksağan.” Yahu, bundan daha basit, bundan
daha yargıyı rencide eden bir şey olur mu? Yani siz, bir memlekette üçüncü güç
olan yargıya, yargının, yüce Yargıtayın haklı
bildirisinin karşısına çıkıp da evet, hakikaten, Türk yargısına yapılan bu
saldırıları kınıyoruz demeniz lazımken, efendim “Dam üstünde saksağan.” Ne yapmışız? Biz, iki üç sene önce yargıya yüzde 40 maaş vermişiz.
“Yahu, oturun oturduğunuz yerde, işte, adaletli karar verin, doğrudan haktan
ayrılmayın.” Sen kimsin, bunu demeye hakkın var mı ya? Yani bunu demeye hakkın
var mı? Sen yargının üstünde bir kişi misin? Efendim, Yargı Reformu Strateji Belgesi’ni Avrupa Birliğine
vermişler. Avrupa Birliğinin yargı erki kuralları var, bunların hiçbirisine
uymayan bir şey. “Efendim, yasama Meclisinin yargı üzerinde denetimi sürecek.”
Nasıl sürecek? Adalet Bakanlığı Müsteşarı ile Bakan orada kalacak, bir de bu
üyeleri Meclis seçecek. Size soruyorum: Peki, RTÜK üyelerini seçtiniz. Meclis
seçti bütün üyelerini. Acaba RTÜK’ten, Allah rızası için, bu memleketin menfaatine,
siyasi iktidarın aleyhine bir karar çıktı mı? Siz söyleyin. Bakın, siyasilerin
seçtiği kişiler maalesef siyasilerin emrinde oluyor. Eğer bağımsızlık
istiyorsanız, hiçbir siyasi organla bağı olmayan kişileri belli makamlara
getirirseniz bu kişiler hakikaten Türkiye için faydalı, yararlı kararlar
verebilir. Anayasa Mahkemesine bir dava açılmış. Yüce Yargıtay bildirisinde
“Bu kurumsal bir davadır” diyor. Yani ne diyor: “Yargıtay Başsavcılığı bir
kurumdur, Anayasa’dan kaynaklanan bir dava açılmıştır. Bu dava kendi kuralları
içinde karara bağlanacaktır.” diyor. Hükûmet Sözcüsü
çıkıyor “Yargıtay Başkanlar Kurulu açılan davayı kutsuyor.” diyor, “kutsuyor…” MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – İddianameyi diyor, iddianameyi. KAMER GENÇ (Devamla) – Bakın, kurumsal ne demek, kutsamak ne
demek? Böyle bir şey olur mu değerli milletvekilleri? Bilakis, özellikle Hükûmet bu konuda bir kavga yaratmaya çalışıyor ve diyor
ki: “Yargı, bağımsızlığını ve tarafsızlığını kaybetmiştir.” Peki, bugün
Türkiye’de yargılanan vatandaşlar… Mahkemeler karar veriyor. Eğer hakikaten bu
yargı bağımsız ve tarafsız değilse peki, bu vatandaşa tarafsız ve bağımsız
mahkemeyi kim getirecek? Buyurun, hükûmetsiniz, o
zaman vatandaşı yargılayacak tarafsız ve bağımsız bir hâkim çıkarın ortaya.
Bunu demeden, Türkiye Cumhuriyeti devleti hudutları içinde bugün yargılanıp da
ceza alan vatandaşların hakkını kim koruyacak? Ve siz Hükûmet
olarak çıkıp “Maalesef yargı bağımsız ve tarafsız değildir.” derseniz, bundan
daha ağır bir suç olur mu? AVNİ ERDEMİR (Amasya) – Tarafsız olmadığını kendi söylüyor. KAMER GENÇ (Devamla) – Koskoca bir yargının, tutuyorsunuz,
milletin gözünde değerini düşürüyorsunuz değerli arkadaşlar. AVNİ ERDEMİR (Amasya) – Kendi taraf olduğunu söylüyor. KAMER GENÇ (Devamla) – Efendim, yargı taraf olduğunu bildirir.
Okuma yazması olan açar okur. Bildiride, gayet Anayasa hukuku içinde,
Anayasa’daki kuvvetler ayrılığı ilkesine uygun söylemlerde bulunuyor ve diyor
ki: Arkadaş, Türk yargısını Avrupa’ya karşı, Avrupa Komiserine karşı küçük düşürme.
AVNİ ERDEMİR (Amasya) – Onu sen söyle, yargı söylemesin. KAMER GENÇ (Devamla) – Sen, oraya bir tasarı vermişsen, evvela
Meclisinde görüş diyor, önce yargında görüş, bu konuda bir fikir birliği olsun,
ondan sonra getir Avrupa’ya ver. Yani ona kimse bir şey demiyor veya
verebilirsin de… Şimdi, Anayasa Mahkemesinin Başkanı dinleniyor. Sayın
milletvekilleri, böyle bir şey olur mu? Suçüstü yakalandı bu Hükûmet. Anayasa Mahkemesi Başkan Vekilini dinlemekten
suçüstü yakalandı. TEVFİK ZİYAEDDİN AKBULUT (Tekirdağ) – Alakası yok. KAMER GENÇ (Devamla) – Yahu arkadaşlar, demokratik kuralları
gelişmiş, demokrasinin kuralları var olan her memlekette bunun bir sorumluluğu
olacak. Yani, siz, eğer, bir memlekette yüksek yargıyı dinletirseniz, hem de
kanunlara aykırı olarak, bunun sorumlusu hükûmet
olacak. HAYDAR KEMAL KURT (Isparta) – Yok öyle bir şey, sokak dedikodusu… KAMER GENÇ (Devamla) – Sokak dedikodusuysa, buyurun, çıkın
söyleyiniz ki sokak dedikodusudur. HAYDAR KEMAL KURT (Isparta) – Söylüyoruz. KAMER GENÇ (Devamla) – Hayır, sizin söylemeniz… MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Sayın Başkan, saçmalamaya başladı,
lütfen… KAMER GENÇ (Devamla) – Dinledikleri de zaten ortada,
dinlediklerini kendileri de kabul ettiler. İşte, bunun, devletin polisi
tarafından dinlenildiği… Kaçakçılıkla mücadeleymiş… Ne kaçakçılıkla mücadele?
Maksat… Şimdi, bakın, bu memlekette, sizin zamanınızda, devlet, maalesef
devlet olmaktan çıktı, devlete saygınlık ortadan kalktı… (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı) BAŞKAN – Sayın Genç, konuşmanızı tamamlayın lütfen. KAMER GENÇ (Devamla) – Şimdi, bu devlet hepimizin devleti. Bu devletin saygın olması, kurumların saygın olması hepimiz için
bir değerdir. Siz, daha iktidarın ne olduğunu, devlet kurumlarının nasıl bir
değer ifade ettiğini… “Millî iradeye herkes ram olsun.” Kim millî irade yahu? Sen misin
millî irade? Yani, seçime gidilmiş, seçimde bir partiye oy verilmiş ve iktidara
gelinmiş. MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Sen millî irade değil misin? KAMER GENÇ (Devamla) – O millî irade değil ki, o sana hükûmet etme yetkisini vermiştir. Millî irade, Anayasa’dan
kaynaklanan iradedir. Anayasa’da kuvvetler ayrılığı ilkesi vardır. Dolayısıyla,
Anayasa’daki kuvvetler ayrılığı ilkesine riayet etmek zorundasınız. Değerli arkadaşlarım, tabii, biraz sonra kanunlar müzakere
edilecek, hiçbir kanunda biz konuşamayacağız, önergelerimiz işleme konmayacak.
Bütün kanunlar AKP tarafından tek taraflı çalınacak, oynanacak! Böyle bir
Meclis müzakeresi olamaz. Bakın, buraya yine Tapu Kanunu getiriyorsunuz. Hangi Türk vatandaşının
sorununu çözmeye? Yabancıların bu memlekette mülk alması sorununa çözüm
getiriyorsunuz. Biraz önce grup başkan vekili diyor ki… (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı) BAŞKAN – Sayın Genç, teşekkür ediyorum. AGÂH KAFKAS (Çorum) – Sayın Başkan, lehte söz istiyorum. MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Sayın Başkan… BAŞKAN – Buyurun Sayın Elitaş. MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Sayın Başkanım, biraz önceki konuşmacı
ilimdeki bir şeker fabrikasında yapılan yolsuzluklara “Duyarsız kalıyorsunuz ve
buna iktidarınız duyarsız kalıyor.” diye ilimdeki milletvekillerini ve oradaki
vatandaşları ve özellikle beni itham eden bir konuşma yaptı. Müsaade ederseniz
bu konuyu arz etmek istiyorum. BAŞKAN – Buyurun Sayın Elitaş. (AK Parti
sıralarından alkışlar) İki dakika süre veriyorum Sayın Elitaş. VIII.- SATAŞMALARA İLİŞKİN
KONUŞMALAR 1.- Kayseri Milletvekili Mustafa Elitaş’ın, Tunceli Milletvekili Kamer Genç’in, konuşmasında
şahsına sataşması nedeniyle konuşması MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Sayın Başkan, Kayseri ilinde şeker
fabrikası var. Bu şeker fabrikası 1994 yılında özelleştirilmiş. Yüzde 90’ı
çiftçilere ait, yüzde 10’u da Sanayi Bakanlığı vasıtasıyla Özelleştirme
İdaresine ait. KAMER GENÇ (Tunceli) – Devlet değil mi? MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) – Bu şeker fabrikası Boğazlıyan
bölgesinde yeni bir tesis daha kurmaya tevessül etmiş. Fransız şirketiyle
yapmış. Fransız şirketiyle yaptığı ilk tecrübede 120 milyon euro
olduğu ifade edilen rakam… KAMER GENÇ (Tunceli) – 150… 150… MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) – 120 milyon… KAMER GENÇ (Tunceli) – Ben biliyorum. MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) – Eğer bütün konuşmalar şu andaki
söylediğin gibi ise hepsi yanlış ve yalan. Hiçbir şeyi bilmeden konuşuyorsun!
(AK Parti sıralarından alkışlar) KAMER GENÇ (Tunceli) – Sen bilmiyorsun! MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) – O şeker fabrikasıyla ilgili kısımda,
2002 yılında, Adalet ve Kalkınma Partisi il başkanıyken o konudaki yapılan
yolsuzlukları tüm Kayseri halkına anlattım, Yozgat’a anlattım, Kırşehir’e
anlattım, Sivas’taki vatandaşlara anlattım, 40 trilyon yolsuzluk var diye
söyledim. 2003 yılından bu tarafa, hâlâ, mahkemesi devam ediyor. KAMER GENÇ (Tunceli) – İktidardasınız, niye sormuyorsunuz
hesabını? MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) – Kardeşim, yargı bağımsız değil mi?
Yargı bağımsız değil mi, yargı? KAMER GENÇ (Tunceli) – Bağımsız da… MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) – Bakın değerli milletvekilleri, 2003
yılında bu Parlamentonun yaptığı en önemli görevlerinden birisi yolsuzlukla
mücadele soruşturma komisyonuydu. Yolsuzlukla mücadele soruşturma komisyonunda
-burada değerli milletvekili arkadaşlarımız var o komisyonda bulunan, Haluk Bey
vardı, Halide Hanım vardı- o komisyonda Kayseri Şeker Fabrikasında yapılan
yolsuzluklar hem Sanayi Bakanlığı müfettişlerinin raporlarıyla tespit edilmiş
hem benim söylemlerimle ifade edilmiş, 35 trilyon liralık yolsuzluk, kayıp
kaçak olduğu ifade edilmiş. Ama maalesef, beş yıldır, altı yıldır yargı süreci
devam ediyor. Yargı süreci öyle bir noktaya gelmiş ki… (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı) MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) – Sayın Başkanım, müsaade edin, çok
önemli bir konuyu açıklıyorum. BAŞKAN – Sayın Elitaş, sürenizi bir
dakika daha uzatıyorum, lütfen konuşmanızı tamamlayınız. MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) – Mahkeme son noktada. Bilirkişi ihraç
edilmiş, yeni bilirkişiler çağrılmış. Bilirkişiler hakkında suç duyurusunda
bulunulmuş. Ama son anda, mahkeme, her ne hikmetse -anlayamadık, onu da
bilemiyoruz- görevsizlik kararı vermiş. KAMER GENÇ (Devamla) – Kayserililer dinliyor şu anda. MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) – 2008 yılında mahkemece görevsizlik
kararı verilmiş. Davanın taraflarından birisi de Adalet ve Kalkınma Partisi
Kayseri Milletvekili Mustafa Duru, davanın taraflarından birisi de dava eden,
şikâyet eden, Kayseri Şeker Fabrikasını şikâyet eden Kayseri Milletvekili
Mustafa Elitaş. Bilerek konuş, ne söylediğini ifade
etmeye çalışırken aldığın bilgileri de doğru anlat. Buradan yalan yanlış
söyleyerek milletin kafasını karıştırmaya hiç kimsenin hakkı yoktur, haddi de
yoktur. BAŞKAN – Sayın Elitaş, lütfen
konuşmanızı tamamlayınız. MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) – Şimdi, değerli milletvekilleri, Yozgat
Şeker Fabrikası, Boğazlıyan Şeker Fabrikası 120 milyon euroluk
rakamdan 300 milyon dolarlık rakama ulaşmış. Orada behemehâl -buradan çağrı
yapıyorum- yargının, üzerine düşen görevi hızlı bir şekilde yapmasını, oradaki
yolsuzlukları ortaya çıkarmasını, 80 bin çiftçinin hakkını bir an önce alacak
şekilde karar vermesini arzu ediyorum, diliyorum. Hepinize saygılar sunuyorum. (AK Parti sıralarından alkışlar) BAŞKAN – Teşekkür ediyorum. KAMER GENÇ (Tunceli) – Sayın Başkan… BAŞKAN – Efendim. KAMER GENÇ (Tunceli) – “Yalan yanlış” dedi Sayın Başkan, küçük bir
açıklama yapmak istiyorum. BAŞKAN – Arkadaşlar, kürsüde karşılıklı olarak konuşmalar oldu, o
sizin konuşmanıza cevap verdi. KAMER GENÇ (Tunceli) – Sayın Başkan, ama bana iftira attı efendim.
Kayseri’deki o şeker fabrikasının arazisini imara açan belediye siz değil
misiniz? BAŞKAN – Evet, bu işi burada noktalıyoruz. VII.- ÖNERİLER (Devam) A)
Danışma Kurulu Önerileri (Devam) 1.- Gündemdeki sıralama ile çalışma
saatlerinin yeniden düzenlenmesine; Genel Kurulun 27/5/2008
Salı ve 28/5/2008 Çarşamba günkü birleşimlerinde sözlü sorular ile diğer
denetim konularının görüşülmeyerek kanun tasarı ve tekliflerinin görüşülmesine
ilişkin Danışma Kurulu önerisi (Devam) BAŞKAN – Danışma Kurulu önerisini oylarınıza sunuyorum: Kabul
edenler… Kabul etmeyenler… Kabul edilmiştir. Sayın milletvekilleri, İç Tüzük’ün 37’nci maddesine göre verilmiş
bir doğrudan gündeme alınma önergesi vardır; okutup, işleme alacağım, oylarınıza
sunacağım. VI.- BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA
SUNUŞLARI (Devam) B)
Önergeler (Devam) 3.- Sivas Milletvekili Malik Ecder Özdemir ve 9 milletvekilinin, Divriği Ulucamisi ve Şifahanesi’nin Korunması ve Çevresinin
Düzenlenmesi Hakkında Kanun Teklifi’nin (2/90) doğrudan gündeme alınmasına
ilişkin önergesi (4/52) Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına 2/90 Esas Numaralı Kanun Teklifimiz, 45 gün içinde komisyonlarda
sonuçlanmadığı için, iç tüzüğün 37 maddesi gereğince doğrudan Genel Kurul
gündemine alınmasını,saygılarımla arz ederim. Malik
Ecder Özdemir Sivas BAŞKAN – Teklif sahipleri adına, Sivas Milletvekili Sayın Malik Ecder Özdemir, buyurun. (CHP sıralarından alkışlar) MALİK ECDER ÖZDEMİR (Sivas) – Teşekkürler Sayın Başkan. Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; Divriği Ulu Camisi ve
Darüşşifasının Korunması ve Çevresinin Düzenlenmesi Hakkında -daha önce vermiş
olduğumuz- Kanun Teklifi’nin doğrudan gündeme alınması için söz almış
bulunuyorum. Bu vesileyle yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum. Sayın Başkanım, konuya girmeden önce, biraz önce Başkanlığın
sunuşlarında bir kere daha işlenen demokrasi ayıbına değinmek istiyorum.
Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve aralarında bir de AKP milletvekili olan
Sivaslı hemşehrimizle birlikte dokuz AKP milletvekili
hakkında düzenlenmiş bulunan ve ihaleye fesat karıştırmaktan kalpazanlığa kadar
varan çok ciddi ithamlarla dolu bu dosyalar, ne yazık ki, oylarınızla bir kere
daha rafa kaldırıldı. Demokrasimiz adına bu dokunulmazlık rezaletine bir an
önce son verilmesini talep ediyorum. Değerli arkadaşlarım, Türkiye Büyük Millet Meclisi adaletten
kaçanların sığınma evi değildir. Türkiye Büyük Millet Meclisi demokrasinin
mabedidir, öyle olması gerekiyor. Hele hele
haklarında yolsuzluk, hırsızlık iddiası bulunanların bugün yargıdan şikâyet
etmeye hakları yoktur. Sayın Başkan, değerli arkadaşlarım; UNESCO’nun koruma kapsamına
aldığı dünya kültür mirası listesinde Türkiye’de dokuz doğal ve kültürel varlık
bulunmaktadır. Divriği Ulu Cami ve Şifahanesi özgün mimarisi, estetik, kültürel
ve evrensel değerleriyle, ayrıca 13’üncü yüzyılda kadın-erkek eşitliğini de
simgeleyen bir anıt oluşuyla bu listeye alınmaya layık görülmüştür. Evliya Çelebi bu eser için şöyle diyor değerli arkadaşlarım: “Üstad, bu camiye öyle emek sarf edip, kapı ve duvarları
öyle nakş bukalemun eylemiş ki, methinde diller
kısır, kalem kırıktır.” Ulu Cami ve Darüşşifası, UNESCO’nun Türkiye’den dünya mirasına
kabul ettiği ilk mimari eserdir. Bu eserin önemi değerli arkadaşlarım, sadece
mimarisiyle sınırlı değildir, bu eser bu listede bulunan tek Türk eseridir.
Divriği Ulu Camisi, Türk-İslam mimarisinde başka bir eşi olmayan büyük Orta Çağ
mimari şaheseridir. Değerli arkadaşlarım, bu kadar tarihî önemi haiz bu miras, bu
tarihî, bu kültürel miras, yıllardır ne doğanın ne de insanoğlunun verdiği
zararlara karşı doğru dürüst korunmuştur. Bu tarihî mirasın çevresi bugün ne
yazık ki kaçak yapılar ve gecekondularla doludur. Yapılan zemin etütlerinde
temelde ciddi şekilde su birikintisi söz konusudur ve en kısa zamanda fore kazıklarla zemin ıslahı yapılmazsa bu tarihî bina
kaymak durumundadır. Bu yasa teklifiyle değerli arkadaşlarım, hem kurumlar arasındaki
otorite boşluğunu ortadan kaldırmak hem de bu tarihî mirasımızı bir özel
yasayla korumak istiyoruz. Bu amaçla verdik bu kanun teklifini. Değerli arkadaşlarım, bir Selçuklu şaheseri olan caminin yanı sıra
Divriği’de, gerçekten dünyanın, tarihin en zarif konakları bulunmaktadır. Ne
yazık ki bu konaklarımız da tıpkı Ulu Cami gibi korumadan uzaktır. Söz Divriği’den açılmışken, sayın milletvekilleri, Divriği’nin
yıllardır halledilemeyen bir içme suyu sorunu var. Bu konuda, ne Divriği
Belediyesi ne de iktidar elinden gelen gayreti göstermekte, Divriği halkı bu
kirli suyu içmeye yıllardır mahkûm edilmektedir. Değerli dostlarım, güzel bir ön söz vardır, çoğunuz bilirsiniz:
“Olmayasın, olamazsın üç beldenin birinden: Divriği’den, Darende’den,
Gürün’den.” Divriği, Darende’yi bilmem ama Divriği ve Gürün için bu söze
herhâlde “olamazsın” yerine “Olmayasın bu üç beldenin birinden.” demek
gerekiyor. Değerli arkadaşlarım, sadece Ulu Cami değil, Divriği’nin kendisi
aslında bir kültürel mirasımızdır. Mengücekoğulları’na
başkentlik yapmıştır Divriği. Geçmişten aldığı insan sevgisini, hoşgörüyü,
düşünce zenginliğini türkülerinde, deyişlerinde, semahlarında yaşatan çağdaş
bir cumhuriyet kentidir Divriği. Bu hasletlerinden dolayı ödüllendirilmesi
gereken bu kent, ne yazık ki, uzunca yıllardan bu tarafa iktidar olan sağ
siyasal partiler tarafından âdeta cezalandırılmaya tabi tutulmuştur. (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı) BAŞKAN – Sayın Özdemir, konuşmanızı tamamlayınız. Buyurun. MALİK ECDER ÖZDEMİR (Devamla) – Teşekkürler. Divriği’de devlet yatırımı adına, kamu yatırımı adına hiçbir şey
yapılmamıştır. Divriği, hem ülkemizin hem de dünyanın en zengin demir
madenlerine sahiptir ama ne yazık ki insanı en fakir, en çok göç veren
illerimizin başında gelmektedir. Divriği’nin boşalan köylerini en güzel tarif
eden yine Divriğili Ozan Ali Kızıltuğ’dur. Belki
çoğunuz bilirsiniz, bir türküsü var: “Asrı gurbet harap etmiş köyümü / Bülbül
gitmiş baykuş konmuş gel hele.” diyerek, şair, aslında bir feryadı dile
getirir. Sayın milletvekilleri, değerli arkadaşlarım, parti farkı
gözetmeksizin bu tarihî mirasımıza hep birlikte sahip çıkmak adına bu kanun teklifimize
desteğinizi bekliyor, yüce heyetinizi sevgiyle, saygıyla selamlıyorum. (CHP
sıralarından alkışlar) BAŞKAN – Teşekkür ederim Sayın Özdemir. ADALET BAKANI MEHMET ALİ ŞAHİN (Antalya) – Sayın Başkan, konuyla
ilgili bir açıklama yapma hakkım var sanırım İç Tüzük’e göre. BAŞKAN – Sayın Bakanım, buyurun… ENSAR ÖĞÜT (Ardahan) – Sayın Başkanım, ikinci konuşmacı olarak
benim ismimin olması lazım şahsım adına. BAŞKAN – Şahsınız adına burada bir söz talebi yok. Ben şu anda Hükûmet adına Sayın Bakana
söz vereceğim. Buyurun Sayın Bakan. (AK Parti sıralarından alkışlar) ADALET BAKANI MEHMET ALİ ŞAHİN (Antalya) – Sayın Başkan, değerli
arkadaşlarım; Sayın Özdemir, vermiş olduğu kanun teklifiyle, gerçekten sahip
olduğumuz en önemli kültürel değerlerden biri olan Divriği Ulu Cami ve
Şifahanesi’nin restorasyonu için bir özel kanun
çıkarılmasını önermektedir. Divriği Ulu Camisi ve Şifahanesi’yle ilgili demin
söylemiş olduğu ifadelere, değeriyle ilgili ifadelere ben de aynen iştirak
ediyorum. Gerçekten, sahip olduğumuz kültürel mirasın en önemli eserlerinden
biridir, hatta başında gelir. Dünya kültür mirası listesinde de yer aldığını
biraz önce Sayın Özdemir de ifade etti. Daha önceki bakanlık döneminde vakıflardan da sorumluydum, Sayın
Özdemir de hatırlayacaktır. Bu caminin ve şifahanenin restorasyonuyla
ilgili Vakıflar Genel Müdürlüğü bir çalışma başlattı. Hemen şunu ifade edeyim
ki, bu eseri restore etmek, korumak, diğer sahip olduğumuz eserleri korumaktan
çok daha zor, çok ciddi bir mühendislik çalışması gerekiyor. Orijinalini
bozmadan restore edebilmenin, özellikle bu eser açısından özel bir önemi var.
Bu nedenle, restorasyonuna yönelik olarak
projelendirme ve uygulama çalışmalarını bir an önce başlatabilmek için Kültür
ve Turizm Bakanlığı, Vakıflar Genel Müdürlüğü ve Sivas Valiliği bir araya
gelerek, bunun restorasyonunu gerçekleştirmek için bir protokol imzaladılar.
Sorumluluk da Sivas Valiliğine ve Özel İdaresine verilmiş idi. Ancak, 2006
yılına geldiğimizde, Valilik demin söylediğim zorluklar nedeniyle bu konuda
fazla başarılı olamadı. O nedenle, 2007 yılında bu protokol iptal edildi.
Ancak, demin ifade ettiğim protokol imzalandıktan sonra bir Anıt Eser Kurulu
oluşturuldu Bakan onayıyla, 2004 yılında. Protokolün de iptalinden sonra, Anıt
Eser Kurulu ve teknik komisyon üyeleri öncelikle bu tarihî eserimizin
korunmasına yönelik geçici acil önlemler belirledi. Şu anda Vakıflar Genel
Müdürlüğü bu eserin restorasyonuyla ilgili ciddi bir
çalışma yapmaktadır. Hatta, şu anda vakıflardan
sorumlu değilim ama Sayın Özdemir’in bu konuyla ilgili konuşacağını bildiğim
için Vakıflar Genel Müdürümüz Sayın Beyazıt’ı aradım -ki, kendisi de bana bir
bilgi notu da gönderdiler- şu anda, yabancı uzmanlardan da bilimsel destek
alınması suretiyle, ciddi bir proje üzerinde çalışılmakta olduğunu ifade etti. Ancak, demin ifade ettiğim korunmasına yönelik acil önlemlerle
ilgili, 2007 yılı içerisinde şu çalışmaların yapıldığını Genel Müdürlük bana
bir not olarak ifade etti, onu sizlerle paylaşmak istiyorum: “Bu uygulama
kapsamında, yamaçtan gelen suların yapıdan uzaklaştırılması için çevre drenajı
yapıldı. Çatı ve galeri içi drenaj sistemi oluşturuldu. Kurşun üst örtü
kaplamasının kısmi onarımı yapıldı ve bozulan derzler kısmi olarak onarıldı.”
Sanıyorum yüksek bir yerden buraya akan sular… KEMAL KILIÇDAROĞLU (İstanbul) – Temele akan. MALİK ECDER ÖZDEMİR (Sivas) – Temele, temele… ADALET BAKANI MEHMET ALİ ŞAHİN (Devamla) – Evet. …temelin su alması sonucu ciddi bir tehlike oluşturmaktadır. 2007
yılında Vakıflar Genel Müdürlüğü tabii ki teknik bir ekibin de himayesinde
böyle bir çalışmayı yaptı. Şimdi nereye geldik? “Sanıyorum İtalyan uzmanlardan da bu konuda
bilgi aldık, kendi mühendislerimizden de.” diyor Vakıflar Genel Müdürlüğü bana
gönderdiği notta. Ciddi bir restorasyon projesi
hazırlığını büyük bir hızla yürütmekteyiz. Bana Vakıflar Genel Müdürlüğünden
gelen notun son bölümünü okuyarak sözlerimi tamamlayacağım: “Sivas Divriği Ulu Camisi ve Darüşşifası için söz konusu kanun
teklifiyle getirilmek istenen hususlar mevcut yasalarda karşılanmakta
olduğundan ayrıca bir kanun tasarısının hazırlanmasına gerek görülmemiştir.” (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı) ADALET BAKANI MEHMET ALİ ŞAHİN (Devamla) – Son cümlemi söylüyorum
Sayın Başkanım. O nedenle, Vakıflar Genel Müdürlüğü, bu tarihî eserimizin restorasyonuyla ilgili proje çalışmalarını büyük bir
dikkatle ve hızla devam ettirmektedir. Kendileri bu restorasyon
için özel bir yasaya gerek olmadığını bildirmişlerdir. Biz de Hükûmet olarak böyle düşünüyoruz. O nedenle, Sayın
Özdemir’e tabii ki ilgisi nedeniyle, duyarlılığı sebebiyle teşekkür ediyoruz.
Bu eserler hepimizin eserleridir. Onları korumamız lazım. Onları bizden sonraki
nesillere tabii ki taşımamız gerekir. Ama böyle bir yasaya ihtiyaç olmadığı
düşüncesini bir kez daha ifade ediyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (AK
Parti sıralarından alkışlar) KEMAL KILIÇDAROĞLU (İstanbul) – Sayın Başkan, geçen sefer, yani
geçen yasama döneminde, Parlamento, bu tarihî mirasın onarılması için özel bir
yasanın çıkmasını Genel Kurulun oylarıyla kabul etti, ancak zamanında
görüşülemediği için kadük oldu. Bunu Sayın Bakanın
bilgisine özellikle sunmak isterim. ADALET BAKANI MEHMET ALİ ŞAHİN (Antalya) – Gündeme alınmıştı. KEMAL KILIÇDAROĞLU (İstanbul) – Dolayısıyla değerli
milletvekillerimiz oylarını kullanırken, Sayın Bakanım, özellikle bu tür tarihî
eserler için dünyanın her tarafında özel yasalar çıkarılır, bunu da bilginize
sunmak isterim. BAŞKAN – Teşekkür ediyorum Sayın Kılıçdaroğlu. MALİK ECDER ÖZDEMİR (Sivas) – Sayın Başkanım, bir şeyi arz etmek
istiyorum. Sayın Bakanımın değerlendirmelerine katılıyorum. Yalnız Sayın
Bakanım da söylediler. Asıl burada bir başka sorun daha, çeşitli kurumlar
arasında bir otorite boşluğu var. Sayın Bakanım bu kurumların ismini saydı. Biz
bu kanun teklifiyle bu otorite boşluğunu ortadan kaldırmak ve ayrıca tek
başına, başlı başına bir yasayla düzenlemek istedik. Amacımız buydu. Çok teşekkür ediyorum. BAŞKAN – Teşekkür ederim Sayın Özdemir. Sayın Ömer Faruk Öz, Malatya Milletvekili, buyurun efendim. (AK
Parti sıralarından alkışlar) ÖMER FARUK ÖZ (Malatya) – Sayın Başkanım, değerli milletvekilleri; Divriği Ulu Camisi ve Şifahanesinin Korunması ve Çevresinin
Düzenlenmesi Hakkında Kanun Teklifinin görüşülmesiyle ilgili, İç Tüzük’ün
ilgili maddesi gereğince söz almış bulunmaktayım. Bu vesileyle şahsınızı ve
yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum. Divriği Ulu Camisi ve Darüşşifası adıyla dünya sanat tarihinde yer
alan bu eşsiz eser, Anadolu Selçuklu Devleti Mengücekoğulları
Beyliği döneminde, Mengücek Beyi Ahmet Şah tarafından,
şifahanesi ise Ahmet Şah’ın eşi Melike Turan Hanımefendi tarafından
yaptırılmıştır. Mülkiyeti Vakıflar Genel Müdürlüğüne ait olan bu eser UNESCO
tarafından tescilli eser olarak ilan edilmiştir. Divriği Ulu Camisi ve
Darüşşifası’nın dünyadaki diğer tarihî eserlerden birtakım farklılıkları
vardır. Böyle mükemmel, üç boyutlu, detaylı geometrik stiller ve bitkisel
bezemeler hiçbir yerde olmadığı, sanat tarihçiler ve mimarlar tarafından
söylenmektedir. Kapı ve duvarlara işlenen tüm motifler asimetriktir ve her
karede binlerce taş işlemesi görülmektedir. Şifahanede su sesi, musiki ve Kur’an
sesiyle hastaların tedavi edildiği bilinmektedir. Şu anki psikiyatri
kliniklerinde kullanılan tedavi yöntemlerinin büyük kısmı, sekiz yüz yıl önce
bu şifahanede uygulanmıştır. Anadolu’da erken dönem mimarisinin en seçkin örneği olan Divriği
Ulu Camisi ve Şifahanesi, plan, mimari elemanlarının oranları, süsleme ve örtü
biçimlerinin dengeli, uyumlu bir şekilde ayarlanması, başlı başına, kendine
özgü bir yapıdır. Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bu anılan eserle ilgili,
yüzyıllardır devam eden ve bundan sonraki yüzyıllarda da devam etmesini
sağlamak için, az önce Sayın Bakanımızın da arz ettiği gibi, ilk etapta 2007
yılı içerisinde 100 bin YTL’lik acil işler yapılarak yerine getirilmiştir.
Bunda drenaj, çevre düzenlemesi ve çatı onarımları dâhildir ama esas olarak
burada, bu caminin arka duvarında bir toprak yığını vardır. Bununla ilgili daha
önce, üniversitelerimizin bir kısmı bunun kaldırılması, bir kısmı da kaldırılmasının
doğru olmadığı noktasında karar verilmiştir. Daha sonra bu çalışmalarla ilgili
kuruldan gerekli izin alınmış ve Kültür Bakanlığımız da 2 milyon YTL civarında
parayı Sivas Valiliği emrine göndererek buranın çevre düzenlemesinin
yapılmasını talep etmiştir. Sivas Valiliği bu konuda proje çalışmalarını
sürdürmektedir. Proje çalışması tamamlandığında çevresindeki gecekonduların istimlaki ve istinat duvarının yapımına başlanacaktır. Diğer taraftan Vakıflar Genel Müdürlüğü Türkiye genelinde yaptığı restorasyonlarda olduğu gibi hiçbir para sıkıntısı çekmeden
bu caminin restorasyonunun yapılması için de proje çalışmalarını başlatmıştır.
Ama ülkemiz üniversitelerindeki bilim adamları bunun çok riskli bir iş
olduğunu, bu projeyle ilgili yabancı bilim adamlarından da görüş alınması
gerektiği konusunda hemfikir olmuşlardır. Bu çerçevede, İtalyan Profesör Croci ile İstanbul Teknik Üniversitesi profesörleri bir
görüşme yapmışlardır, şu anda görüşmeler -bugün aldığım bilgilere göre- bir iki
ay içerisinde neticelenecek ve proje aşamasına geçilecektir. İnanıyorum ki bu restorasyon ve restitüsyon projeleri tamamlandıktan sonra bu
cami aslına uygun olarak restorasyonu yapılacaktır. Aynı şekilde şifahanenin de
restorasyonu yerine getirilecektir. Şifahane şu anda
açık olarak durmaktadır, burada kendine özgü taş örnekleriyle açık müze olarak,
giden vatandaşlardan bir ücret alınmaksızın ziyaret edilebilmektedir. Ülkemizin kültürel mirasına sahip çıkmayı şiar edinen Hükûmetimiz dünya medeniyetlerinin gıptayla baktığı tarihî,
kültürel eserlerimizi onararak geleceğe taşıma noktasında her türlü imkânları
seferber etmektedir. Bunlardan birçoğu da benim kendi seçim bölgem olan
Malatya’da birçok tarihî eserin restorasyonu
tamamlanmış şu anda da Battalgazi’de bulunan kervansaray, bütün, hızlı bir
şekilde restorasyonu tamamlanarak bizden sonraki nesillere kendine yakışır bir
şekilde bırakılacaktır. Ben bu duygu ve düşüncelerle… Tüm tarihî eserlerimizin Hükûmetimiz tarafından, bundan önce yapılmadığı şekilde, restorasyonları yapılmaktadır, bundan sonra yapılmaya devam
edecektir. Çünkü bu eserler bizden sonraki nesillere intikal ettirilmesi
gereken eserlerdir. Ben, bu duygu ve düşüncelerle yüce heyetinizi saygıyla
selamlıyorum. (AK Parti sıralarından alkışlar) BAŞKAN – Teşekkür ediyorum Sayın Öz. Sayın Öğüt… ENSAR ÖĞÜT (Ardahan) – Sayın Başkanım, çok teşekkür ediyorum. BAŞKAN – Arkadaşlar, bu tip konularla ilgili olarak da biz
Başkanlık olarak söz verme hakkınızı kısıtlamayız… ENSAR ÖĞÜT (Ardahan) – Bununla ilgili kısa bir açıklama yapmak istiyorum. BAŞKAN – …ama usul hâline gelirse, filan kişiye verdiğiniz zaman 5
kişi daha talep ettiğinde Divriği Ulu Camisi hakkındaki görüşlerini beyan etme…
Onlara vermezseniz, o zaman adaletsizlik olur. Evet, ben kısaca açayım. Madem… ENSAR ÖĞÜT (Ardahan) – Tamam. Teşekkür ederim. BAŞKAN – Bir defaya mahsus olmak üzere. Bundan sonra olmaz, böyle bir usul yok çünkü Sayın Öğüt. Buyurun. ENSAR ÖĞÜT (Ardahan) – Çok teşekkür ederim Sayın Başkanım. Değerli arkadaşlar, Sivas Divriği Ulu Cami ve Darüşşifası 1228
yılında Selçuklular döneminde yapılmış, dünyada eşi, emsali olmayan tek Türk
mirasıdır. Bakın, bu çok önemlidir. Bu, dünyada eşi, emsali olmayan tek
İslam-Türk mirası olan bu eserin korunması ancak özel kanunla olur veya özel
düzenlemeyle olur. Burada, bakın bir örnek vereceğim: Fransa’da Notre Dame Kilisesinde bile özel düzenlemeyle ilgili yasa
çıkmıştır. Bizim neyimiz eksik? Anadolu’da Selçuklulardan kalma, 1200 yılında
yapılmış bu tarihî caminin ve darüşşifasının korunmasıyla ilgili bu kanunun
çıkması hakikaten Anadolu’ya ve Divriği’ne çok önem kazandıracaktır çünkü bu,
dünyada eşi, emsali olmayan tek Türk eseridir. Bilgilerinize sunuyor, saygılar sunuyorum. BAŞKAN – Teşekkür ediyorum Sayın Öğüt. III.- Y O K L A M A (CHP sıralarından bir grup milletvekili ayağa kalktı) K. KEMAL ANADOL (İzmir) – Sayın Başkan, oylama olacaksa yoklama
istiyorum. BAŞKAN – Oylama olacak tabii. Sayın Anadol, Sayın Kılıçdaroğlu,
Sayın Baratalı, Sayın Özdemir, Sayın Keleş, Sayın Meral, Sayın Köse, Sayın Gök,
Sayın Ünsal, Sayın Öğüt, Sayın Ramazan Kerim Özkan, Sayın Akif Ekici, Sayın
Özer, Sayın Arat, Sayın Bingöl, Sayın Koç, Sayın Okay,
Sayın Mengü, Sayın Karaibrahim,
Sayın Ertemür. Saygıdeğer milletvekili arkadaşlarım, ismini okuduğum ve kayıtlara
geçirdiğimiz arkadaşlarımız lütfen sisteme girmesinler. Elektronik cihazla yoklama yapacağım. Yoklama için dört dakika süre veriyorum ve yoklama işlemini
başlatıyorum. (Elektronik cihazla yoklama yapıldı) BAŞKAN – Saygıdeğer milletvekili arkadaşlarım, toplantı yeter
sayısı yoktur. Birleşime on beş dakika ara veriyorum. Kapanma Saati: 17.23 ÜÇÜNCÜ OTURUM Açılma Saati: 17.40 BAŞKAN: Başkan Vekili Nevzat
PAKDİL KÂTİP ÜYELER: Harun TÜFEKCİ
(Konya), Canan CANDEMİR ÇELİK (Bursa) BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin
109’uncu Birleşiminin Üçüncü Oturumunu açıyorum. İç Tüzük’ün 37’nci maddesine göre verilmiş doğrudan gündeme alma
önergesinin oylamasından önce yapılan yoklamada toplantı yeter sayısı
bulunamamıştı. Şimdi tekrar yoklama yapacağım ve toplantı yeter sayısını
arayacağım. III.- YOKLAMA BAŞKAN - Yoklama için dört dakikalık süre veriyorum ve yoklama
işlemini başlatıyorum. (Elektronik cihazla yoklamaya başlandı) BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, arıza nedeniyle, biraz önce girmiş
olan arkadaşlarımız tekrar girsinler çünkü son girdiğiniz esas sayılacağı için…
Sistem devam ediyor. Lütfen buyurunuz. Arkadaşlar, yeniden sisteme girin. Çünkü son verdiğiniz oy kabul
olacaktır zaten. O bakımdan, endişeye mahal bir şey yoktur, mükerrer olmaz. Evet, dışarı çıkmış olan arkadaşlarımızı da çağıralım lütfen. Sisteme giremeyen arkadaşlarımız lütfen pusulalarını göndersinler.
Vekâleten oy kullanacak sayın bakanlarımız var ise onlar da vekâleten oylarını
kullansınlar. K. KEMAL ANADOL (İzmir) – Sayın Başkan, o pusulalar okunacak değil
mi efendim? BAŞKAN – Pusulaları okuyacağım Sayın Anadol. (Elektronik cihazla yoklamaya devam edildi) BAŞKAN – Saygıdeğer milletvekili arkadaşlarım, yapılan ikinci
yoklamada da toplantı yeter sayısı bulunamamıştır. Bu nedenle, alınan karar gereğince, kanun tasarı ve tekliflerini
sırasıyla görüşmek için 28 Mayıs 2008 Çarşamba günü saat 13.00’te toplanmak
üzere birleşimi kapatıyorum. Kapanma Saati: 17.47 |
|