Yazılı ve Sözlü Sorular Araştırma Komisyonları Soruşturma Komisyonları
                                                                      Son Tutanak Tutanak Sorgu Tutanak Metinleri Gizli Oturum Tutanakları
                                                                                                                                            Uluslararası Komisyonlar Dostluk Grupları
                                                                                      Genel Sekreterlik Mevzuat Telefon Rehberi Etik Komisyon Duyurular

DÖNEM : 21      CİLT : 102       YASAMA YILI : 4

 

 

 

T. B. M. M.

TUTANAK DERGİSİ

 

 

126 ncı Birleşim (Olağanüstü)

6 . 8 . 2002 Salı

 

 

İ Ç İ N D E K İ L E R

                                                      Sayfa    

  I. - GEÇEN TUTANAK ÖZETİ

 II. - GELEN KÂĞITLAR

III. - YOKLAMALAR

IV. - BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI

A) TEZKERELER VE ÖNERGELER

1. - Adıyaman Milletvekili Dengir Mir Mehmet Fırat'ın Plan ve Bütçe Komisyonu üyeliğinden çekildiğine ilişkin önergesi (4/508)

2. - Türkiye Büyük Millet Meclisinin seçimlerin yenilenmesine dair 31.7.2002 günlü ve 745 Sayılı Kararı çerçevesinde; Adalet Bakanlığına Aysel Çelikel'in, İçişleri Bakanlığına Muzaffer Ecemiş'in ve Ulaştırma Bakanlığına Naci Kınacıoğlu'nun Başbakan tarafından atanmış olduklarına ilişkin Cumhurbaşkanlığı tezkeresi (3/1148)

B) Çeşİtlİ İşler

1. - TBMM dışından bakanlıklara atanmış bulunan; Ulaştırma Bakanı Naci Kınacıoğlu, İçişleri Bakanı Muzaffer Ecemiş ve Adalet Bakanı Aysel Çelikel'in andiçmesi

V. - SEÇİMLER

A) KOMİSYONLARDA AÇIK BULUNAN ÜYELİKLERE SEÇİM

1. - Plan ve Bütçe,

Dışişleri,

Dilekçe,

Komisyonlarında açık bulunan üyeliklere seçim

VI. - KANUN TASARI VE TEKLİFLERİYLE KOMİSYONLARDAN GELEN DİĞER İŞLER

1. - Anavatan Partisi Grup Başkanvekilleri Denizli Milletvekili Beyhan Aslan, Eskişehir Milletvekili İbrahim Yaşar Dedelek ile Kırıkkale Milletvekili Nihat Gökbulut'un; 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi ve Anayasa Komisyonu Raporu (2/1021) (S. Sayısı: 891)

VII. - SORULAR VE CEVAPLAR

A) YazIlI Sorular ve CevaplarI

1. - Ankara Milletvekili M. Zeki Çelik'in, dünyada uygulanan faiz oranları ve bankalardaki döviz hesaplarının kullanımına ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı Kemal Derviş'in cevabı (7/7744)

2. - Karaman Milletvekili Zeki Ünal'ın, basında çıkan, Kuzey Irak'ta Barzani Hükümeti kurulacağı iddiasına ilişkin sorusu ve Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Şükrü Sina Gürel'in cevabı (7/7878)

3. - Konya Milletvekili Lütfi Yalman'ın, ERT üyeleriyle yapılan toplantıya ve alınan kararlara ilişkin sorusu ve Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Şükrü Sina Gürel'in cevabı (7/7934)


I. - GEÇEN TUTANAK ÖZETİ

 

TBMM Genel Kurulu saat 14.00'te açılarak yedi oturum yaptı.

"Sürdürülebilir Dünya Kalkınma Zirvesi (Rio+10)" kapsamında Global Eylem İçin Parlamenterler Kuruluşu tarafından düzenlenecek olan "Temiz Hava, Temiz Su" konulu konferansa katılmak üzere Güney Afrika Cumhuriyetine gidecek olan ve grubunca bildirilen milletvekiline ilişkin Başkanlık tezkeresi Genel Kurulun bilgisine sunuldu.

Siyasî parti grupları arasında meydana gelen değişiklik nedeniyle, Başkanlık Divanında Demokratik Sol Parti Grubunun 1 Başkanvekilliği ve 2 Kâtip Üyelik, Yeni Türkiye Partisi Grubunun da 1 Kâtip Üyelik ve 1 İdare Amirliğiyle temsil edilmesinin Genel Kurulun onayına sunulmasına ilişkin Danışma Kurulu önerisi kabul edildi.

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlık Divanında açık bulunan ve Yeni Türkiye Partisi Grubuna düşen İdare Amirliğine Muş Milletvekili Zeki Eker ve Kâtip Üyeliğe İstanbul Milletvekili Cahit Savaş Yazıcı; Demokratik Sol Parti Grubuna düşen Başkanvekilliğine İzmir Milletvekili Atilla Mutman ve Kâtip Üyeliğe Antalya Milletvekili Mustafa Vural, gruplarınca aday gösterilerek, seçildiler.

Gündemin "Kanun Tasarı ve Teklifleri ile Komisyonlardan Gelen Diğer İşler" kısmına alınan ve olağanüstü toplantı konusu olan, Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Teklifinin (2/1020) (S. Sayısı : 890) görüşmeleri tamamlanarak, tümünün kabul edildiği ve kanunlaştığı açıklandı.

Balıkesir Milletvekili Agâh Oktay Güner, MHP Grubu adına konuşan İstanbul Milletvekili Nazif Okumuş'un, Partilerine ve Genel Başkanlarına,

Ankara Milletvekili Koray Aydın, Balıkesir Milletvekili Agâh Oktay Güner'in, konuşmasında, Genel Başkanlarına,

Kayseri Milletvekili Sevgi Esen, MHP Grubu adına konuşan İstanbul Milletvekili Mehmet Gül'ün, şahsına,

Yozgat Milletvekili Mehmet Çiçek, MHP Grubu adına konuşan İstanbul Milletvekili Mehmet Gül'ün, şahsına,

Ankara Milletvekili Şevket Bülent Yahnici, AK Parti Grubu adına konuşan Adıyaman Milletvekili Dengir Mir Mehmet Fırat'ın, şahsına,

Denizli Milletvekili Salih Erbeyin, SP Grubu adına konuşan Konya Milletvekili Veysel Candan'ın, Partisine,

Erzurum Milletvekili Fahrettin Kukaracı, Denizli Milletvekili Salih Erbeyin'in, konuşmasında, şahsına,

İstanbul Milletvekili Nevzat Yalçıntaş, Denizli Milletvekili Salih Erbeyin'in, konuşmasında, şahsına,

MHP Grup Başkanvekili ve Hatay Milletvekili Mehmet Şandır, AK Parti Grubu adına konuşan İstanbul Milletvekili Nevzat Yalçıntaş'ın, Partisine,

Sataşmaları nedeniyle birer konuşma yaptılar.

6 Ağustos 2002 Salı günü saat 15.00'te toplanmak üzere, birleşime 06.30'da son verildi.

 

 

 

Mustafa Murat Sökmenoğlu

 

 

 

TBMM Başkanı Vekili

 

 

Sebahattin Karakelle

 

Burhan Orhan

 

Erzincan

 

Bursa

 

Kâtip Üye

 

Kâtip Üye

 

 

Mehmet Ay

 

 

 

Gaziantep

 

 

 

Kâtip Üye

 

 

 

 

      No. : 176

II. - GELEN KÂĞITLAR

5. 8. 2002 PAZARTESİ (Olağanüstü)

Tasarı

1.- Kamu Malî Yönetimi ve Malî Kontrol Kanunu Tasarısı (1/1036) (Plan ve Bütçe Komisyonuna) (Başkanlığa geliş tarihi : 2.8.2002)

 

 

                                         No. : 177

6. 8. 2002 SALI  (Olağanüstü)

Sözlü Soru Önergesi

1. - İstanbul Milletvekili Ahmet Güzel'in, İstanbul'daki  kaçak inşaatlara ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/1978) (Başkanlığa geliş tarihi : 2.8.2002)

Yazılı Soru Önergeleri

1. - Trabzon Milletvekili Şeref Malkoç'un, Beykoz Paşabahçe Cam Fabrikasında işçilerin olduğu bölüme kimsenin alınmadığı iddialarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/8171)  (Başkanlığa geliş tarihi : 2.8.2002)

2. - İstanbul Milletvekili Mehmet Ali Şahin'in, Karabük İlinin bazı ilçe ve köylerinde yaşanan dolu afetinden sonra zarar tespit çalışması yapılıp yapılmadığına ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından yazılı soru önergesi (7/8172) (Başkanlığa geliş tarihi : 5.8.2002)


BİRİNCİ OTURUM

Açılma Saati : 15.00

6 Ağustos 2002 Salı

BAŞKAN : Başkanvekili Mustafa Murat SÖKMENOĞLU

KÂTİP ÜYELER : Mehmet BATUK (Kocaeli), Mustafa VURAL (Antalya)

 

BAŞKAN - Türkiye Büyük Millet Meclisinin 126 ncı Birleşimini açıyorum.

Toplantı yetersayısı vardır; gündeme geçiyoruz efendim.

Başkanlığın Genel Kurula sunuşları vardır.

Komisyondan istifa önergesi vardır; okutuyorum :

IV. - BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI

A) TEZKERELER VE ÖNERGELER

1. - Adıyaman Milletvekili Dengir Mir Mehmet Fırat'ın Plan ve Bütçe Komisyonu üyeliğinden çekildiğine ilişkin önergesi (4/508)

TBMM Başkanlığına

Değişen oranlar nedeniyle Plan ve Bütçe Komisyonu üyeliğinden istifa ediyorum.

Gereğini arz ederim.

Saygılarımla.

                        Dengir Mir Mehmet Fırat

                                       Adıyaman

BAŞKAN - Bilgilerinize sunulmuştur efendim.

Cumhurbaşkanlığının, bazı bakanlıklara yapılan atamalarla ilgili tezkeresi vardır; okutuyorum:

2. - Türkiye Büyük Millet Meclisinin seçimlerin yenilenmesine dair 31.7.2002 günlü ve 745 Sayılı Kararı çerçevesinde; Adalet Bakanlığına Aysel Çelikel'in, İçişleri Bakanlığına Muzaffer Ecemiş'in ve Ulaştırma Bakanlığına Naci Kınacıoğlu'nun Başbakan tarafından atanmış olduklarına ilişkin Cumhurbaşkanlığı tezkeresi (3/1148)

                               5 Ağustos 2002

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

İlgi: Başbakanlığın, 5 Ağustos 2002 günlü, B.02.0.PPG.0.12-300-02/12222 sayılı yazısı.

Türkiye Büyük Millet Meclisinin, 21 inci seçim dönemi bitmeden seçimlerin yenilenmesine dair 31.7.2002 günlü, 745 sayılı Kararı çerçevesinde;

Adalet Bakanlığına, Prof. Dr. Aysel Çelikel,

İçişleri Bakanlığına, Muzaffer Ecemiş,

Ulaştırma Bakanlığına, Prof. Dr. Naci Kınacıoğlu'nun,

Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 114 üncü maddesi gereğince, Başbakan tarafından atanmış olduklarını bilgilerinize sunarım.

                        Ahmet Necdet Sezer

                               Cumhurbaşkanı

BAŞKAN - Bilgilerinize sunulmuştur.

B) Çeşİtlİ İşler

1. - TBMM dışından bakanlıklara atanmış bulunan; Ulaştırma Bakanı Naci Kınacıoğlu, İçişleri Bakanı Muzaffer Ecemiş ve Adalet Bakanı Aysel Çelikel'in andiçmesi

ÊBAŞKAN - Şimdi, Ulaştırma Bakanlığına yeni atanmış bulunan ve milletvekili olmayan Sayın Naci Kınacıoğlu'nu; Anayasanın 112 nci maddesi gereğince, andiçmek üzere kürsüye davet ediyorum.

Sayın Bakan Kınacıoğlu; buyurun efendim. (Alkışlar)

(Ulaştırma Bakanı Naci Kınacıoğlu andiçti)

BAŞKAN- Hayırlı uğurlu olsun efendim.

Efendim, şimdi, İçişleri Bakanlığına yeni atanmış bulunan ve milletvekili olmayan Sayın Muzaffer Ecemiş'i, Anayasanın 112 nci maddesi gereğince andiçmek üzere kürsüye davet ediyorum.

Buyurun Sayın Ecemiş. (Alkışlar)

(İçişleri Bakanı Muzaffer Ecemiş andiçti)

BAŞKAN- Hayırlı uğurlu olsun efendim.

Efendim, şimdi de, Adalet Bakanlığına yeni atanmış bulunan ve milletvekili olmayan Sayın Aysel Çelikel'i, Anayasanın 112 nci maddesi gereğince andiçmek üzere kürsüye davet ediyorum.

Buyurun Sayın Çelikel. (Alkışlar)

(Adalet Bakanı Aysel Çelikel andiçti)

BAŞKAN - Hocam, hayırlı olsun.

Şimdi, gündemin "Seçim" kısmına geçiyoruz.

V. - SEÇİMLER

A) Komisyonlarda Açık Bulunan Üyeliklere Seçim

1. - Plan ve Bütçe,

Dışişleri,

Dilekçe,

Komisyonlarında açık bulunan üyeliklere seçim

ÊBAŞKAN - Plan ve Bütçe Komisyonunda boş bulunan ve Milliyetçi Hareket Partisi Grubuna düşen 3 üyelik için, Hatay Milletvekili Turan Çirkin, Ankara Milletvekili Cihan Paçacı ve Şanlıurfa Milletvekili Muzaffer Çakmaklı aday gösterilmişlerdir.

Oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

Hayırlı olsun.

Plan ve Bütçe Komisyonunda boş bulunan ve Anavatan Partisi Grubuna düşen 1 üyelik için, Kırıkkale Milletvekili Sayın Nihat Gökbulut aday gösterilmiştir.

Oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

Plan ve Bütçe Komisyonunda boş bulunan ve Yeni Türkiye Partisi Grubuna düşen 3 üyelik için, Antalya Milletvekili Metin Şahin, Balıkesir Milletvekili Mustafa Güven Karahan ve Tunceli Milletvekili Bekir Gündoğan aday gösterilmişlerdir.

Oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

Plan ve Bütçe Komisyonunda boş bulunan ve Demokratik Sol Parti Grubuna düşen 3 üyelik için, Ankara Milletvekili Ayşe Gürocak, İstanbul Milletvekili Hüseyin Mert ve Karabük Milletvekili Erol Karan aday gösterilmişlerdir.

Oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonunda boş bulunan ve Yeni Türkiye Partisi Grubuna düşen 3 üyelik için, Uşak Milletvekili Hasan Özgöbek, Kocaeli Milletvekili Turhan İmamoğlu, Diyarbakır Milletvekili Abdulsamet Turgut aday gösterilmişlerdir.

Oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

Dışişleri Komisyonunda boş bulunan ve Yeni Türkiye Partisi Grubuna düşen 3 üyelik için, Uşak Milletvekili Mehmet Yaşar Ünal, Adana Milletvekili Ali Tekin ve Antalya Milletvekili Ahmet Sancar Sayın aday gösterilmişlerdir.

Oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

Dilekçe Komisyonunda boş bulunan ve Yeni Türkiye Partisi Grubuna düşen 1 üyelik için, Ardahan Milletvekili Faruk Demir aday gösterilmiştir.

Oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul edilmiştir.

Sayın milletvekilleri, gündemin "Kanun Tasarı ve Teklifleri ile Komisyonlardan Gelen Diğer İşler" kısmına geçiyoruz.

Bu kısımda yer alan, Anavatan Partisi Grup Başkanvekilleri Denizli Milletvekili Beyhan Aslan, Eskişehir Milletvekili İbrahim Yaşar Dedelek ile Kırıkkale Milletvekili Nihat Gökbulut'un, 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi ve Anayasa Komisyonu raporunun görüşülmesine başlıyoruz.

VI. - KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ İLE  KOMİSYONLARDAN

GELEN DİĞER İŞLER

1. - Anavatan Partisi Grup Başkanvekilleri Denizli Milletvekili Beyhan Aslan, Eskişehir Milletvekili İbrahim Yaşar Dedelek ile Kırıkkale Milletvekili Nihat Gökbulut'un; 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi ve Anayasa Komisyonu Raporu (2/1021) (S. Sayısı : 891)  (1)

BAŞKAN - Komisyon?.. Burada.

Hükümet?.. Yeni Adalet Bakanımız burada.

Komisyon raporu, 891 sıra sayısıyla bastırılıp,dağıtılmıştır.

Komisyon raporu üzerinde gruplar adına söz isteyen?..

YASİN HATİBOĞLU (Çorum) - Yoksa geçecek misiniz?

                                       

(1) 891 S. Sayılı Basmayazı tutanağa eklidir.

BAŞKAN - Hayır, geçmeyeceğim efendim.

Saadet Partisinden mi başlayalım efendim?

YASİN HATİBOĞLU (Çorum) - Başka varsa...

BAŞKAN - Şu anda yok; ama, gelecekler... Herkes birbirini bekliyor anlaşılan.

YASİN HATİBOĞLU (Çorum) - Efendim, biz öncü olalım... Gene biz öncü olalım.

LÜTFİ YALMAN (Konya) - Her şeyde olduğu gibi Sayın Başkan...

BAŞKAN - Siz öncü olursanız ben de minnettar kalırım. Kimi yazayım efendim?

YASİN HATİBOĞLU (Çorum) - Van Milletvekili Fethullah Erbaş.

BAŞKAN - Saadet Partisi Grubu adına, Van Milletvekili Sayın Fethullah Erbaş; buyurun efendim.

Süreniz 20 dakika.

SP GRUBU ADINA FETHULLAH ERBAŞ (Van) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 891 sıra sayılı Anavatan Partisi Grup Başkanvekilleri Beyhan Aslan, Eskişehir Milletvekili İbrahim Yaşar Dedelek ile Kırıkkale Milletvekili Nihat Gökbulut'un, 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi Anayasa Komisyonunda görüşülerek kabul edilmemiş. Kabul edilmeyen bu kanun teklifi üzerinde Saadet Partisi Grubu adına söz almış bulunuyorum. Grubum ve şahsım adına hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepimizin şahit olduğu gibi, 21 inci Dönem Parlamentoda grubu bulunan siyasî partilerden Fazilet Partisi Anayasa Mahkemesince kapatılmış, kapatılan bu partinin milletvekilleri yeni kurulan Saadet Partisi ile Adalet ve Kalkınma Partisi çatısı altında toplanmıştır. Keza, Demokratik Sol Partiden istifa eden milletvekilleri de Yeni Türkiye Partisi adı altında Parlamentoda grup kurmuşlardır. Grup kuran bu partiler, Türkiye Büyük Millet Meclisinin almış olduğu seçim kararıyla 3 Kasım 2002 tarihinde yapılacak milletvekili genel seçimlerinde seçim kurullarının oluşumunda ve sandık kuruluna üye verememektedirler. Dolayısıyla, bu kurullarda temsil edilememeyle karşı karşıyadırlar. Bunun gibi, önceki dönemlerde Parlamentoda grubu bulunan partilerden, 20 nci Dönemde DYP'den ayrılanlar Demokrat Türkiye Partisi, yine 19 uncu Dönemde Refah Partisinden ayrılanlar Milliyetçi Hareket Partisi ve Islahatçı Demokrasi Partisi çatısı altında çalışmalarını sürdürmüşlerdir. Parlamentoda bu kabil oluşumlar bundan önce olduğu gibi bundan sonra da devam edecektir. Bu durum ne ilktir ne de son olacaktır.

Bu partilerin doğrudan seçimlere katılması ve ülke çapındaki etkinliklerde yer alması düşünüldüğünde, seçim kurullarının oluşumunda ve sandık kuruluna üye verilmesi konusunda fırsat tanınması kamu vicdanında rahatlama sağlayacağı gibi, seçimlerin, şaibesiz ve sağlıklı yapılmasını da sağlayacağı cihetle, toplumun adalet duygularını tatmin etmesi açısından da önemlidir. Keza, ilçe bazında, Parlamentoda grubu olmayan, seçime katılmış siyasî partilerden en çok oy alma sırasına göre partilere de seçim kurulu ve sandık kuruluna üye verme imkânı tanımak hakkaniyet gereğidir.

Bu kanun teklifini kabul etmeyen ve oylarıyla reddeden Anayasa Komisyonunun değerli üyelerinin en önemli gerekçeleri, bu düzenlemelerin, seçimlerin düzeni açısından gerekli bir düzenleme olmadığı iddiasına dayandırılmaktadır.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bundan önce 20 nci Dönem Türkiye Büyük Millet Meclisinin 31.7.1998 tarihli ve 4381 sayılı seçimlerin 18 Nisan 1999 yılında yapılmasına dair 21 inci Dönem Milletvekili Genel Seçimleri ve Birlikte Yapılacak Mahallî İdareler Genel Seçimleri Hakkında Kanunun geçici 1 inci maddesinde "Birlikte yapılmasına karar verilen 21 inci Dönem Milletvekili ve Mahallî İdareler Genel Seçimlerinde, seçim ve sandık kurullarına Türkiye Büyük Millet Meclisinde grubu bulunan partilerden ve grubu bulunmamakla birlikte son genel seçimlerde o yerde en çok oy alan partilerden birer üye alınır. Bu Kanunun yayımı tarihini takip eden bir ay içerisinde yukarıdaki esaslara göre ilçe seçim kurulları yeniden oluşturulur" denilmek suretiyle, 21 inci Dönem milletvekili ve mahallî idareler genel seçimlerinde, bu haksızlığın, geçici maddeyle düzeltilmesi yoluna gidilmiştir. Halbuki, şimdi, Değerli Parlamento, bir karar almıştır, bir kanun çıkarmamıştır. Dolayısıyla, böyle, geçici bir maddeyle düzeltilme imkânı da kalmamıştır. Alınan kararda da, böyle bir geçici madde ilavesi mümkün olmamıştır. Geçen dönem bu konuda duyarlı olan Parlamentomuzun, 22 nci Dönem milletvekillerinin seçiminde bu duyarlılığı göstermemesi düşünülemez.

21 inci Dönem Parlamentosu, çıkardığı yasalarla ve çalışmalarıyla, Türk Parlamento tarihinde mümtaz yerini alacaktır; ancak, 22 nci Dönem milletvekillerinin seçimi konusunda böyle bir haksızlığa meydan verilmesi halinde, bu dönem üzerindeki lekelerden biri olarak tarihe geçme durumunda kalacaktır. Bunu kabul etmemiz mümkün değildir. İnanıyorum ki, Anayasa Komisyonunun değerli üyelerinin bu yasa teklifini reddettiklerine dair rapor, gereği kadar görüşülüp tartışılmamıştır. Parlamentonun üçte 1'inden fazla milletvekilinin oluşturduğu siyasî partilerin, ilçe seçim kurullarına ve sandık kurullarına üye vermemeleri sonucunu doğuracak bu düzenleme, düzeltilmesi gereken bir düzenlemedir. Bu konuda, Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Sayın Ahmet Sünnetçioğlu'nun 11.10.2001 tarihinde verdiği kanun teklifiyle, konunun önemi gözler önüne serilmiştir.

298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanunun 2 nci maddesi "Seçimler serbest, eşit, tek dereceli, genel oy esaslarına göre yapılır.

Seçmen oyunu kendisi kullanır.

Oy gizli verilir.

Oyların sayımı, dökümü ve tutanaklara bağlanması açık olarak yapılır" hükmünü amirdir.

Seçimler bu esaslara göre yapılır. Her şeyden önce, siyasî partiler arasında eşitlik bozulmamalıdır. Oyların sayımı, dökümü de tutanaklara bağlanması da, her siyasî partinin temsilcilerinin önünde yapılması ve haklarının zayi olmaması açısından çok önemlidir. Seçimlerin demokratik bir ortamda yapılması, her şeyden önce, seçim sonuçlarının şaibeli olma riskini azaltacaktır.

Hem, sonra, bu teklifle getirilen husus, 1 inci maddede, 298 sayılı Yasanın 19 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yapılan değişikle "ilçe seçim kurulunun dört asıl ve dört yedek üyesi siyasî partilerden alınır. Bu üyeler aşağıda yazılı olduğu gibi belli edilir:

İlçe Seçim Kurulu Başkanı, bu kurulun yeniden kurulması için yasa gereği öngörülen sürenin başında, ilçede teşkilâtı bulunan ve son milletvekili genel seçiminde o ilçede en çok oy almış olan dört parti ile bunların dışında olup, Türkiye Büyük Millet Meclisinde grubu bulunan siyasî partilere birer asıl ve birer yedek üyenin adını iki gün içinde bildirmelerini tebliğ eder" ilavesini yapmak suretiyle, ilçe seçim kurulunun teşkilinde, Türkiye Büyük Millet Meclisinde grubu bulunan siyasî partilere de hak tanımış olmaktadır.

Keza, aynı Kanunun 23 üncü maddesinin ikinci fıkrasında yapılan değişiklikle "İlçe Seçim Kurulunun Başkanı, o seçim çevresinde seçime katılan ve ilçede teşkilâtı bulunan siyasî partilerden, son milletvekili genel seçiminde o ilçede en çok oy almış beş siyasî  parti ile bunların dışında olup, Türkiye Büyük Millet Meclisinde grubu bulunan partilere her sandık için birer asıl ve birer yedek üye adını beş gün içinde bildirmelerini tebliğ eder" denilmek suretiyle, sandık kurulu üyeleri konusunda, Mecliste grubu bulunan partilere bir imkân tanınmış olmaktadır.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 298 sayılı Yasaya yukarıda belirtilen hükümlerin ilavesiyle bundan sonra da aynı durumda olacak "siyasî partilere seçimlerin temel esaslarındaki eşitlik prensibiyle, oyların sayımı, dökümü ve tutanaklara bağlanması açık oyla yapılır" hükümlerine uygun düşmektedir.

Bu Anayasa Komisyonu raporunu reddettiğimiz takdirde, komisyon yeniden toplanacak ve Meclisin bu ret kararı doğrultusunda bu kanunu yeniden önünüze getirecek ve eşitsizlik de giderilmiş olacaktır. Bundan önce olduğu gibi, geçici maddelerle düzeltilme cihetine gidilmeyecek ve 298 sayılı Yasayla bu değiştirilmiş olacaktır.

Genel Kurulun Anayasa Komisyonu raporunun reddi konusunda oy kullanmasını talep ediyor, Grubum ve şahsım adına hepinizi saygıyla selamlıyorum. (SP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN -Teşekkür ediyorum efendim.

Gruplar adına başka söz isteyen?..

BÜLENT ARINÇ (Manisa) - Sayın Başkan...

BAŞKAN - Adalet ve Kalkınma Partisi Grup Başkanı Manisa Milletvekili Sayın Bülent Arınç; buyurun. (AK Parti sıralarından alkışlar)

AK PARTİ GRUBU ADINA BÜLENT ARINÇ (Manisa)-  Sayın Başkan, değerli arkadaşlar; hepinizi saygıyla  selamlıyorum.

Çok kısa arz edeceğim.

Biraz evvel, değerli arkadaşımız Erbaş, konu üzerinde bilgiler verdiler. Konu şudur: 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleriyle ilgili kanunda iki değişiklik öngörüldü. Anavatan Partili arkadaşlarımızın kanun teklifi Anayasa Komisyonunda görüşüldü; fakat, öncelikle seçim önergesi ele alınmıştı; daha sonraları Genel Kurulda da uzunca tartıştığımız Avrupa Birliğiyle ilgili uyum yasaları görüşüldü; gecenin 11.00 veya 11.30'unda, yani, 23.30'unda sıra buna geldiğinde, arkadaşlarımızın büyük bir kısmı komisyondan ayrılmıştı, kalanların da çoğunluğuyla, maalesef, bu teklif reddedildi.

Tekriri müzakere için arkadaşlarımız gayret ettiler. Bildiğiniz gibi, 13 üyenin imzasıyla ancak tekriri müzakere temin edilebiliyor; 12 imzada kalındı ve sonuç itibariyle rapor bugün önümüze geldi.

Değerli arkadaşlarım, yapılmak istenilen değişiklikle, son milletvekili seçimine katılmış olan partilere, büyük ölçüde, ilçe seçim kurullarında ve sandık kurullarında temsil hakkı tanıyan kanunun maddesine, daha sonra, Parlamentoda grubu bulunan yeni kurulmuş partilerden de üye alınabilmesini mümkün kılacak bir düzenleme önümüze getirildi. Bu, ne son seçime katılmış partiler açısından bir dezavantajdır ne de yeni kurulmuş, Parlamentoda grubu bulunan partiler açısından bir avantajdır. Doğru olan, bu düzenlemedir, bu getirilen tekliftir; çünkü, bundan evvelki seçimlerde de, gerek 1995'te gerek 1999 seçimlerinde aynı düzenleme yapılmıştır, hem de Genel Kuruldan hemen hemen oybirliğiyle geçmiştir.

Yapılacak düzenleme, Parlamentoda grubu bulunan partilerin, ilçe seçim kurullarında ve sandık kurullarında, üye vermek suretiyle temsil edilmesini mümkün kılacak bir düzenlemedir. Ben bulunayım sandıkta, diğerleri bulunmasın, bu bana avantaj sağlar veya ben son seçime katıldım, onlar yeni kuruldular ve grupları var, ben onlara bu imkânı vermeyeyim şeklindeki bir düşünce, elbette, eşitliğe dayanan, dürüstlüğe dayanan bir seçim düzenlemesi olamaz; hiçbir arkadaşımızın da böyle bir düşünceye sahip olmadığını biliyorum.

Komisyondaki görüşmeler sırasında da, arkadaşlarımız, Anayasada öngörülen, seçimlerin dürüst ve eşit yapılması ilkesi içerisinde, bu düzenlemeye ihtiyaç duyulduğunu ifade ettiler. Başta, Adalet eski Bakanımız Sayın Hikmet Sami Türk de bu düzenlemenin gerekliliğini söyledi. Anayasa Komisyonu tutanaklarına bakarsanız, Yüksek Seçim Kurulu Başkanımız Sayın Algan da, bu düzenlemeye, hem seçim kurullarında hem de sandık kurullarında ihtiyaç bulunduğunu söylediler; çünkü, sandık kurulu başkanı, sabah erken sandığının başına geldiğinde, kurulu teşkil etmek üzere partilerden verilenlerin en az yüzde 20'sinin o gün sandığa gelmediğini, çevrede bulabildikleri kişileri sandık kurulu üyesi yaptıklarını, dolayısıyla, böyle bir düzenleme olursa, bütün partilerin üye verme imkânına kavuşacağını ifade ettiler.

Değerli arkadaşlarım, belki şu anda çok farklı şeylerle meşgulüz; ama, Parlamentonun geçmiş dönemlerde yaptığı bir düzenlemeyi bugün yapmamış olmasının eksikliğini, gerçekten, gidermeye çalışıyoruz. Bugün, seçime katılacak Parlamento içerisinde grubu bulunan 7 parti var; bunlardan 4'ü ilçe seçim kurullarında ve sandık kurullarında bir şekilde temsil edilirken, 3'üne temsil edilme imkânı verilmemek isteniyor. Ben, bugün, değerli oylarınızla, bu yanlışlığın giderileceğini düşünüyorum. Hem Komisyondaki arkadaşlarımızın hem Sayın Bakanımızın hem Sayın Yüksek Seçimi Kurulu Başkanının, böyle bir düzenlemenin seçimler açısından çok daha güven sağlayacağına, eşitlik sağlayacağına işaret ettiklerini ifade ediyor, takdirlerinize arz ediyorum; saygılar sunuyorum. (AK Parti sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.

Gruplar adına son söz, Anavatan Partisi Grubunda.

Gruplar adına başka söz isteyen var mı; Sayın Koray Aydın?..

KORAY AYDIN (Ankara) - Hayır efendim.

BAŞKAN - ANAP Grubu adına, Denizli Milletvekili Sayın Beyhan Aslan; buyurun.

ANAP GRUBU ADINA BEYHAN ASLAN (Denizli) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; şahsım ve Anavatan Partisi Grubu adına, hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Siyasî Partiler Kanununda ve seçim yasalarında değişiklikler yapılması ve özellikle, bu değişiklikler yapıldıktan sonra seçimlere gidilmesi konusunda toplumun birçok kesiminden talepler gelmiştir ve sivil toplum örgütleri hep bunu dile getirmiştir. Anavatan Partisi olarak, 1999 seçimlerinden hemen sonra yaptığımız basın toplantılarında "gelin, seçim ufukta görünmeden seçim yasalarını değiştirelim" diye birkaç kez çağrıda bulunduk. Hatta, zamanın uzlaşma komisyonu başkanıyla görüştük ve "bütün siyasî partilerin görüşlerinin uzlaşma komisyonu başkanlığında bir araya getirilmesi gerekir ve burada, konsensüsle, yeni Siyasî Partiler ve seçim yasalarının çıkarılması gerekir" diye defalarca söyledik. Ancak, maalesef, çok konuda bir uzlaşma sağlanamadı ve bu uzlaşmanın sağlanamaması, işi bu noktalara getirdi. Hep teamül olmuş sanki, seçimlere gidilmesinin arifesinde seçim yasalarını tartışmak ve bu, âdeta, Türk siyasî hayatının teamülü haline geldi. Geçmiş seçimlere baktığımız zaman da, maalesef, her seçimin arifesinde, biz, yeni seçim yasalarını tartışma konusu yapmışız, tartışır olmuşuz; ki, bana, göre, bu, en büyük yanlışlarımızdan biridir.

Aslında, seçim yasaları, anayasalar gibi, biraz katı olmalıdır; yani, değişmeyecek ve uzun yıllara sari, oyunun kurallarının açıkça konduğu yasalar haline gelmelidir; ki, seçim yasaları üzerinde çok fazla oynamadan seçimlere gidilebilsin. Seçim yasalarının, Anayasamızın içeriğinde ifadesini bulan, hem temsilde adaleti hem de yönetimde istikrarı barındıracak şekilde, mutlaka, halledilmesi gerekiyordu; ama, biz, 21 inci Dönem Parlamentosu olarak bunu başaramadık. Şimdi, bizim, 22 nci Dönem Parlamentosundan talebimiz olsun; seçim ufukta görünmeden, henüz seçim lafları edilmeden, oturup, düşünmeliler, döne döne düşünmeliler, aynen anayasa gibi, değişmeyecek, kuralları önceden belli seçim yasasını konuşmalılar. Biz, çok şeyi başardık; ama, keşke, bunu da, 21 inci Dönem Parlamentosu olarak başarmış olsaydık. Artık, bundan böyle -biz, devretmiş olalım- 22 nci Dönem Parlamentosuna gelecek arkadaşlarımız bu işi başarsınlar diye düşünüyorum; inşallah bizler başarırız.

YASİN HATİBOĞLU (Çorum) - Çok hevesli olma!

BEYHAN ASLAN (Devamla) - Değerli arkadaşlar, tabiî ki, millî iradenin yansıması, öncelikle fırsat eşitliğiyle olur; yani, siyasî partiler yarışa çıkarken, aynı kulvardan, aynı çizgi üzerinden yarışa çıkmalıdırlar. Onun için, biz, 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanunda  Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifimizi, siyasî partilerin, yani, seçimlere girmemiş; ama, çeşitli sebeplerle bölünerek Mecliste grubu bulunan siyasî partilerin, aynı çizgiden yarışa başlamalarını teminen verdik; fırsat eşitliğinin sağlanması yönünden verdik. Belki, parti olarak bizi çok fazla ilgilendirmiyor; çünkü, Anavatan Partisinin hem grubu var hem de seçimlere girmiş bir siyasî parti; ama, demokrasiyi sadece kendimiz için isteyemeyiz, demokrasiyi herkes için istememiz lazım. (AK Parti ve SP sıralarından alkışlar) Bu nedenle, bizim bu yaklaşımımız demokratça bir tutumdur, bütün siyasî partilere fırsat eşitliğinin tanınması ve yarışa aynı çizgiden başlamalarının sağlanmasıdır.

Bu nedenle biz bu kanun teklifini verdik. Anayasa Komisyonunda reddolan bu kanun teklifimizin, Anayasa Komisyonu raporu doğrultusunda değil, aksi yönde oy kullanılarak tekrar Anayasa Komisyonunda görüşülmesi sağlanırsa, bunun fevkalade önemi olacaktır.

YASİN HATİBOĞLU (Çorum) - Çağrıyı birlikte yaptık.

BEYHAN ASLAN (Devamla) - Tabiî ki, biz bu konuyu gündeme getirirken çağrı yapılması gerekiyordu, çağrıyı da Saadet Partisiyle birlikte yaptık. (SP sıralarından alkışlar) Yani, bu fırsat eşitliğinin sağlanması noktasında Saadet Partisinin de büyük katkısı olmuştur.

Çünkü çağrı yapmamış olsaydık, biz, bugün bunu görüşemeyeceğimiz gibi ne Avrupa Birliği yasalarını görüşebilirdik ne bunu görüşebilirdik ne de siyasî partiler ve seçim yasalarını görüşebilirdik; bütün bu görüşmelerimiz o çağrının eseridir, bunun böyle bilinmesinde fayda mülahaza ediyorum.

Değerli arkadaşlar, tabiî ki, ben temennilerimi söyledim, inşallah 22 nci Dönem Parlamentosu, anayasa gibi bir seçim yasası yapar; oyunun katı, değişmez, kurallarını ortaya koyar; ama bu yasa hem merkez ilçe seçim kurullarının oluşmasında hem de sandık kurullarının oluşmasında yeni bir hüküm getirmektedir; aslında, yeni de değildir, 1995 seçimlerinde geçici bir maddeyle bu sağlanmış. Şimdi, biz, geçici maddeyle sağlanan bu konuyu, bu sefer devamlı olsun istedik. Çünkü, hiç beklemediğimiz bir şekilde 3 tane yeni parti, yeni grup doğdu; Mecliste 60'ı aşkın üyesi bulunan bir siyasî partinin seçimlerde hem merkez ilçe seçim kurullarına hem de sandık kuruluna üye verememesi gibi bir garabet olamaz; bu, fırsat eşitliğine aykırıdır, millî iradenin yansımasında bize göre hakkaniyet ölçüsü kaçırılmış olur.

Bu arz ettiğim sebeplerle, bu noktada Anavatan Partisi Grubu olarak imzamızın arkasındayız. Kanun teklifimize, tabiî ki, Anayasa Komisyonunun desteklediği; yani ret kararına aykırı oy kullanacağımızı ifade ediyorum ve Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. (ANAP, AK Parti ve SP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Aslan.

Şimdi, söz sırası, Yeni Türkiye Partisi Grubunda.

Yeni Türkiye Partisi Grubu adına, Hatay Milletvekili Sayın Ali Günay; buyursunlar efendim. (YTP sıralarından alkışlar)

YTP GRUBU ADINA ALİ GÜNAY (Hatay) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; sözlerime başlarken, hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Birkısım milletvekili arkadaşımız tarafından, fırsat eşitliğini sağlama düşüncesiyle, 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi verilmiş, bu kanun teklifi Anayasa Komisyonunda görüşülmüş ve Anayasa Komisyonunda, bu teklif benimsenmeyerek, reddedilmiştir. Şimdi, bu retle ilgili komisyon raporunu görüşüyoruz. Bu raporu görüşürken, burada, raporun doğru olup olmadığını değerlendirmek durumundayız.

Yasa teklifinde, 298 sayılı Yasanın 2 maddesinde değişiklik öngörülmektedir: Bunlardan biri, 298 sayılı Yasanın 19 uncu maddesinin ikinci fıkrası, ikinci madde de, yine aynı yasanın 23 üncü maddesinin ikinci fıkrasında öngörülen değişikliktir.

Fırsat eşitliğine diyeceğimiz yok, fırsat eşitliğinin herkese tanınması lazım.

21 inci Dönem Meclisinin oluşması sonrasında, Mecliste temsil edilen parti sayısı 5 idi, ondan sonra oluşan partilerle, bu sayı, bildiğiniz gibi 7'ye yükseldi.

Bu nedenlerle, Mecliste temsil edilen bütün siyasî partilerin, gerek ilçe seçim kurullarında gerekse ilçe sandık kurullarında temsil edilmelerini öngören bir teklif hazırlanmış; ancak, acaba, bu fırsat eşitliği ve yasada uygunluk olayı oluşmuş mudur, ona bakmak lazım.

Değerli arkadaşlar, bir kanun teklifi yapılırken ve bir kanun tasarısı yapılırken, ilgili maddede yapılan değişikliğin hem aynı maddede bir bütünlük arz etmesi, birbiriyle çelişkili hükümler taşımaması, aynı zamanda da, o yasanın diğer maddeleriyle aynı uygunluğu göstermesi lazım.

İlçe seçim kurulu, 298 sayılı Yasanın 18 inci maddesinde düzenlenmiştir. Bu 18 inci maddedeki düzenlemeye göre, bildiğiniz gibi, ilçe seçim kurulu, 6 asıl ve 6 yedek üyeden oluşmaktadır. Bunun 2 üyesi siyasî partilerin dışından teşkil edilmekte, 4 üyesi ise son yapılan milletvekili seçimlerinde o ilçede en fazla oy alan partilerin verecekleri üyelerden oluşmaktadır.

298 sayılı Yasanın 19 uncu maddesinde yapılmak istenilen değişiklik şudur: O 4 asıl üyeye dokunulmuyor; ancak, deniliyor ki: En fazla oy alan 4 üyenin yanı sıra, Mecliste grubu bulunan siyasî partilerden de temsilci verilsin.

Değerli arkadaşlar, bugün Meclisimizde 7 tane grubumuz var. Bırakın her grubun vereceği sayıyı, bunlara ilaveten, ilçelerde en fazla oy alan partileri de sayacak olursak, büyük bir ihtimalle bu sayı 7'nin çok üstünde olacaktır. E, bunu nasıl yapacağız?! 19 uncu maddenin birinci fıkrasıyla, artı 18 inci maddede öngörülen düzenlemeyle bir bütünlük oluşturamıyoruz, bir tezatlık var burada. Eğer, sağlıklı bir düzenleme yapacaksak, aynı zamanda 298 sayılı Kanunun 18 inci maddesinde gerekli, uygun düzenlemeyi de birlikte getirmemiz lazım; bu yeterli olmuyor. 19 uncu maddenin ikinci fıkrasında da, buna benzer düzenlemeleri yapmak lazım. Lütfen, teklifi ve teklifte öngörülen hususlarla 298 sayılı Yasanın ilgili hükümlerini gözden geçirelim; bu dediklerimin doğru olduğunu göreceksiniz.

Yasanın 2 nci maddesi olan 23 üncü maddesinde, biraz önce saydığım aykırılıklar yok, o kabul edilebilir. Elbette ki, böyle bir düzenleme yapılırsa, bundan yararlanan bir parti olarak, biz de memnunluk duyarız ve bu fırsat eşitliğinin sağlanması hususunda gerekli katkıları sağlarız diyorum, hepinize saygılar sunuyorum. (YTP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Efendim, teşekkür ediyorum.

Gruplar adına başka söz isteyen?.. Yok.

Gruplar adına müzakereler bitmiştir.

Şimdi, şahısları adına söz vereceğim.

Çorum Milletvekili Sayın Yasin Hatiboğlu.

Sayın Yasin Hatiboğlu'nu kürsüye davet ediyorum. (SP sıralarından alkışlar)

Buyursunlar efendim.

YASİN HATİBOĞLU (Çorum) - Sayın Başkan, Yüce Parlamentonun değerli üyeleri; 21 inci Dönem Parlamentosu, gerçekten, çok çalışma yaptı, verimli çalışma yaptı; gözler nasıl gördü, idrakler nasıl değerlendirdi, tarihler ne yazacak; bunu zaman gösterecek.

Geçen gün, gazetelerin manşetlerine bakıyorum, bir de aynı gazetelerin üç ay, altı ay, bir sene, iki sene önceki manşetlerine bakıyorum. Aman Yarabbi! Bizim değerlendirilmemiz ya da bizim başkasını değerlendirmemiz ne kadar hissî oluyor, ne kadar keyfî oluyor, ne kadar görece ve bence oluyor; üzüldüm...

Bakınız, Avrupa kriterleriyle ilgili bir çalışma yaptık. Hepimiz, 07.00'de evlerimize gidebildik. Bu, bir gayretti; bu, bir başarıydı; bu, bir çalışmaydı; Parlamento tebrik edilmeliydi; çünkü, marifet iltifata tabidir. Eğer, siz iltifat etmezseniz, kişiden ve kurumlardan marifetleri ve hünerleri, yararlı hünerleri elde etmeniz mümkün olmaz. Bu Parlamentomuz, hep yerildi. Bu Parlamentomuz, hep haksız tenkit edildi. Hatta, bu Parlamentomuz, hakaretlere maruz bırakıldı, hiç iltifat görmedi; hatta ve belki, iltifatı beklemedi de; çünkü, biz, milletle, büyük milletle bir sözleşme yapmıştık. Her seçim öncesi -diyelim ki, 18 Nisanda- gittik, icapta bulunduk ve dedik ki, bize imkân verirseniz, sizin enflasyonunuzu düşüreceğiz, hayat standardınızı yükselteceğiz, Avrupa'yla endekslenebilmenizin, onunla komşu olabilmenizin -akraba olmanız mümkün değil, bunun idrakindeyiz, ama- yolunu açacağız. Milletimiz bütün bunları dinledikten sonra, kabul etti ve bir akit, mün'akid oldu.

Bunun üzerine çalışmalar yaptık ve çok başarılı çalışmalar yaptık, tüm tenkit edilmemize, hakir görülmemize, horlanmamıza rağmen, sonra, cumartesi günü, sabah, gazetelerde manşetler gördük: "Meclis tarih yazdı." Bunu üç ay önce söyleseydiniz, bunu altı ay önce söyleseydiniz, bunu geçen sene yazsaydınız ne olurdu, kıyamet mi kopardı; siz, ne kaybederdiniz, bu sözünüzden dolayı, biz, ne kazanırdık? Biz, hiçbir şey kazanmazdık; sadece cesaretlenirdik, sadece celâllenirdik.

Yine bir yazı "Meclis tarih yazdı", başka bir manşet "Teşekkürler." Geç kalmış teşekkürün kime ne faydası var? Ben, hep onu söylerim, geçenki konuşmamda da arz etmiştim; ne olur, biz, insanlarımızın kadri kıymetini hayattayken bilsek. (SP, ANAP ve YTP sıralarından alkışlar) Ölümünden sonra bileceğimize, hayattayken bilsek, ne olurdu acaba?

Evet, bekliyorum şimdi, bu manşetleri atan gazetelerden bekliyorum- zorlama imkânım yok, tazyik edemem, gücüm de yok; ama, insan olarak bekliyorum- bugüne kadar yerden yere vuranlar, eğer "teşekkürler" diyorsa, eğer "tarih yazdı bu Meclis" diyorsa, bir borcu var; özür dilemeli. (SP, MHP, ANAP ve YTP sıralarından alkışlar) "Bugüne kadar yazdığım yazılardan dolayı özür diliyorum" demeli. Eğer özür dileme necabetini, izzetini, nezaketini gösterebilirlerse, bu defa kendilerine teşekkür benim boynumun borcu olur.

Şimdi, buradan şuraya geliyorum değerli milletvekilleri: Bu bir demokratikleşme çalışmasıdır. Bu Parlamento, 21 inci Dönem, hak ve özgürlüklerin elde edilmesine açılan yol itibariyle, demokratikleşmenin yaygınlaşmasını sağlayacak yolun açılması itibariyle, gerçekten, eşsiz ve emsalsiz bir çalışma yapmıştır. Bunların, tenkit edilen tarafları olur. Hiç Avrupa Birliği bizim için, bazı arkadaşların ifade ettiği gibi, serapâ cennet değildir; ama, cehennem de yapmayalım; bu, bizim elimizdedir. Biz, kendi varlığımızı, kendi birliğimizi, kendi dirliğimizi, kendi millî değerlerimizi muhafaza ederek Avrupa'ya taşıyabilir, Avrupa'yla oturup konuşabilirsek, Avrupa'nın bizden çok yararlanacağını düşüyorum, çok istifade edeceğini düşünüyorum; insanlar arası güzelliklerin aktarımında, onlara vereceğimiz çok güzelliklerimiz var. Elbette, Avrupa'dan yararlanmamız da olacaktır; bu, gayet doğaldır; bu, karşılıklı alışveriştir; buna, ahz ü ita denir. Bu Parlamento bunu becermiştir.

Şimdi, şuraya geldik demokrasiyi konuşurken: Değerli milletvekilleri, seçime gideceğiz; hayırlı olsun. Ben hep şu sıkıntımı, şu tereddütümü, şu endişemi her vesileyle ifade ettim: Bakın, seçimlere gidiyoruz; ne olursunuz, öyle bir seçim yapalım ki, 22 nci Dönem ve sonraki dönemler, şüphe, şaibe, bühtan, töhmet, iftirayla malul ve onlara maruz olmamalıdır. Bunu mutlaka temin etmeliyiz. Bizi hep tenkit edenler şu fırsatı kolluyorlardı -o bir fırsat mıdır bilmem; ama fırsat diye aldılar- "efendim, böyle seçim kanunlarıyla, böyle siyasî partiler kanunlarıyla, işte böyle bir Parlamento olur, bu da size çözüm getiremez" diyorlardı. Biz, şimdi, maalesef, bu kanunla, içeriğiyle bu kanunla, sayfa sayısıyla bu kanunla, cilt rengiyle bu kanunla gidiyoruz ve 22 nci Dönem Parlamentosunu tenkit etmek için köşelerde bekleyenler kıs kıs gülüyorlar; diyorlar ki, siz bununla gidin, elimize bir fırsat verdiniz, 4 Kasımda manşetlerimizi seyredin, haber programlarımızı izleyin... Bunu yapamadık; hiç olmazsa, ne kurtarırsak kârdır beyler, efendiler, beyefendiler, hanımefendiler; neyi kurtarırsak, demokrasiye neyi kazandırırsak, o kârdır. Gelin, 298 sayılı seçimlerin temel hükümleriyle ilgili yasanın, bizim verdiğimiz teklif istikametinde düzelmesini sağlayalım.

Yeni Türkiye Partili değerli arkadaşım meseleyi takdim etti; ama, zannediyorum, bir yanlış değerlendirme oldu. Biz, burada maddeleri görüşmüyoruz; biz, Anayasa Komisyonunun ret raporunu görüşüyoruz. Bu raporu, Yüce Heyet ya benimseyecek ya da benimsemeyecek.

BAŞKAN - Veya hiçbir şey yapmayacak.

YASİN HATİBOĞLU (Devamla) - Bazen, benimseme iyidir, bazen de benimsememe iyidir.

İSMAİL KÖSE (Erzurum) - Hangisini yapalım Sayın Başkanım?

YASİN HATİBOĞLU (Devamla) - Biz, şimdi, benimsememeyi yapalım efendim. Benimsememeyi yapalım ve Sayın Komisyon Başkanımız da bizi lütfen bağışlasın; yani, rapora karşı tavrımız, elbette, Komisyona karşı tavrımız anlamına gelmez. Lütfen, bu raporu benimsemeyelim; yani, Komisyonuna iade edelim; Komisyonda, hep birlikte oturalım, Ali Bey kardeşimizin de ifade ettiklerini düzeltelim. Zaten bunun örneği var; geçen seçimlere giderken, geçici 3 üncü maddeyi değiştirmişiz; yani, bu, yeni bir keşif değildir. Evet; ben umuyorum ki, bu değerli arkadaşlarım, değerli milletvekilleri, seçimleri bu teminata kavuşturacaklar.

Bakınız, bir örneği var -Aman ha, hanımefendi Bakanımız yanlış anlamasınlar- biz çok değerli 3 Bakanımızı değiştirdik. Niye değiştirdik? Ayrılan Bakanlarımız da yanlış anlamasın; biz, 3 Bakanı niye değiştirdik? Yani, Ulaştırmayı değiştirdik, İçişlerini değiştirdik, Adaleti değiştirdik. Niye değiştiriyoruz; onlara güvensizliğimizden falan değil; anayasa yapıcı, böyle bir teminatı, emniyeti gerekli görmüş. Bu, seçimlerin selameti için çok gereklidir. Bir taraftan Bakanları bile değiştirirken, öbür taraftan madde değiştirmemeyi anlamak mümkün değildir. Ben, hepinizi bir kere daha selamlıyorum.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

YASİN HATİBOĞLU (Devamla) - Sayın Başkan, bir kere daha selamlayayım; ne olur yani?!

BAŞKAN - Estağfurullah efendim; daha çok selamlayacaksınız evvelallah; Allah uzun ömür versin.

YASİN HATİBOĞLU (Devamla) - Tabii, tabiî, bir kere daha selamlıyorum. Ne olursunuz... Belki, yarın, bir bütçe çalışmasından sonra hepimiz ayrılacağız, bölgelerimize gideceğiz. Ömür vesilesiyle, seçim vesilesiyle dönüş de olabilir, dönmeyiş de olabilir.

BAŞKAN - İşçilerimizi unutmayın.

YASİN HATİBOĞLU (Devamla) - Ama, şu olmamalıdır: Kırgınlık ve kızgınlık olmamalıdır. İnsanlar birbirlerini üzebilirler; ama, bağışlamak, insanlığın en üst mertebesidir ve ihsandır bu. Evet, bu ihsandan birbirimizi esirgemeyelim.

Hepinize başarılar diliyorum, hayırlı günler diliyorum; Yüce Heyeti ve Değerli Divanı saygıyla selamlıyorum. (Alkışlar)

BAŞKAN - Sayın Başkanım, aynı şekilde biz de sizi saygıyla selamlıyoruz.

Efendim, ikinci söz, Trabzon Milletvekili Sayın Şeref Malkoç'ta.

Buyursunlar efendim.

Süreniz 10 dakikadır.

ŞEREF MALKOÇ (Trabzon) - Sayın Başkan, değerli arkadaşlar; 891 sıra sayılı Anayasa Komisyonu raporu üzerinde söz almış bulunmaktayım; bu vesileyle hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Değerli arkadaşlarım, demokratik sistemlerin en önemli özelliği, temel şartı, seçimlerdir. Bu seçimler yapılırken, mutlaka, seçimlere katılacak olan bütün partilerin adil ve eşit şartlarda seçimlere katılması gerekir. Eğer, adil ve eşit şartlarda partiler seçimlere gitmiyorsa, seçimlerin sonucunda çıkacak olan neticeler çok tartışılır; geçmişte de çok tartışılmıştır. Seçimlerin adil ve eşit olmasının şartlarından bir tanesi de, seçimlere gidildiğinde, seçimin yapıldığı sandık kurullarında partilerin temsilcilerinin bulunmasıdır; orada, adil ve eşit şartlarda seçimin yapılacağını teminat altına almasıdır ve aynı zamanda, oy kullanma şartlarında bu gerçekleştiği gibi, oyların, netice itibariyle, sayılırken, iptali gereken veya gerekmeyen oylarda o parti temsilcilerinin itiraz haklarının, görüşlerinin, reylerinin bulunmasıdır.

Şimdi, önümüzde bulunan Anayasa Komisyonu raporuna göre, Mecliste, şu anda 3 tane parti var; 3 Kasımda yapılacak olan seçimlerde -eğer yasada değişiklik yapılmazsa- sandık kurullarında temsilci bulunduramayacaklar, ilçe seçim kurullarında temsilci bulunduramayacaklar; yani, Türk seçmeninin iradesinin sandığa yansıması durumunda, oylar üzerinde, oy pusulaları üzerinde herhangi bir iptal, müzakere veya münakaşa yapıldığında, o partilere oy veren seçmenlerin irade beyanları müzakere edildiğinde, bu partilerimiz tercihlerini kullanamayacaklar, itiraz haklarını kullanamayacaklar; bunu sandıklarda yapamadıkları gibi, ilçe seçim kurullarında da yapamayacaklardır.

Değerli arkadaşlarım, benden önce konuşan arkadaşlar ifade ettiler; şu anda Parlamentoda 7 tane parti var; bu partilerden 3 tanesi, eğer bu kanun değişikliğini yapmazsak, sandık kurullarında temsilci bulunduramayacaklar ve ilçe seçim kurullarında üye bulunduramayacaklar.

Değerli kardeşlerim, Türk siyasî tarihinde ilk defa böyle bir olay oluyor ve Anayasa Komisyonunda bu teklif görüşülürken, maalesef, Demokratik Sol Partili üye arkadaşlarımız, Milliyetçi Hareket Partili üye arkadaşlarımız ve Doğru Yol Partili üye arkadaşlarımızın oylarıyla reddedilmiştir. Demokrasi tarihinde ilk defa böyle bir şey görülüyor; ancak, ben şuna inanıyorum ki, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunda grubu bulunan 7 siyasî partinin de ortak oylarıyla, bu Anayasa Komisyonu raporu, komisyona tekrar iade edilecektir. İade edilmezse ne olur?

Değerli arkadaşlarım, iade edilmezse, şu anda Türkiye Büyük Millet Meclisinde grubu bulunan 3 siyasî parti, sandık kurullarında temsilci bulunduramayacak ve ilçe seçim kurullarında üye bulunduramayacak. Bu, şu demektir: 3 Kasım seçimlerine, şimdiden sıkıntıya yol açacak sözlerin söylenmesi, yazıların yazılması, tenkitlerin yapılması demektir. Biraz önce isimlerini saydığım ve Anayasa Komisyonunda buna "ret" oyu veren partilere mensup arkadaşlarımızın Genel Kurulda olumlu oy vermeleriyle, Türk demokrasisine ve 3 Kasım seçimlerine olumlu katkıları olacaktır; ama, eğer, olumsuz oy verirlerse, yani Anayasa Komisyonunun raporunu benimserlerse, Anayasa Komisyonunun raporunu tekrar Anayasa Komisyonuna iade etmezlerse, şimdiden 3 Kasım seçimlerine gölge düştüğü ve şaibeli olduğu iddialarına destek vermiş olacaklardır.

Ben inanıyorum ki, Türkiye Büyük Millet Meclisinde grubu bulunan hiçbir siyasî parti ve Türkiye Büyük Millet Meclisinde bulunan hiçbir arkadaşımız, diğer partilerle eşit şartlarda yarışmayalım demeyecektir; diğer partilerle seçime girerken adil olmayan bir seçime gidelim demeyecektir ve geçmişte, 1946 yılında ve daha sonra bazı yıllarda yapılıp tartışmalara yol açmış olan seçimler gibi, 3 Kasım seçimlerine de, şimdiden tartışmaya yol açacak bir zemin hazırlanmayacaktır diye temenni ediyorum.

Ben, Mecliste grubu bulunan bütün siyasî partilerin, Anayasa Komisyonu raporunu, Anayasa Komisyonuna iade edeceğini umut ediyor; bu duygu ve düşüncelerle, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (SP, ANAP, DYP ve AK Parti sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, komisyonun, teklifin reddine dair raporunun oylamasına geçmeden önce, ara vereceğim.

10 dakika yeter mi efendim?..

İBRAHİM YAŞAR DEDELEK (Eskişehir) - 10 dakika yeter...

BAŞKAN - Efendim, bütün grup başkanvekillerini... (AK Parti sıralarından "niye ara veriyorsunuz" sesleri) Benim şahsımla ilgisi yok efendim, 7 siyasî parti grup başkanvekili...

ABDULLAH GÜL (Kayseri) - Sayın Başkan, niye ara veriyorsunuz ki?

BAŞKAN - Niye verdiğimi anlayacaksınız... Allah Allah!.. Niye itiraz ediyorsunuz?!.

YASİN HATİBOĞLU (Çorum) - Sayın Başkan... Sayın Başkan...

BAŞKAN - Efendim, naçizane, Başkanlık odasına, 7 grup başkanvekilini davet ediyorum; onun için de birleşime 10 dakika ara veriyorum.

 

Kapanma Saati : 16.01


İKİNCİ OTURUM

Açılma Saati : 16.50

BAŞKAN : Başkanvekili Mustafa Murat SÖKMENOĞLU

KÂTİP ÜYELER : Mehmet BATUK (Kocaeli), Mustafa VURAL (Antalya)

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, 126 ncı Birleşimin İkinci Oturumunu açıyorum.

Görüşmelere kaldığımız yerden devam ediyoruz.

VI. - KANUN TASARI VE TEKLİFLERİYLE KOMİSYONLARDAN

GELEN DİĞER İŞLER (Devam)

1. - Anavatan Partisi Grup Başkanvekilleri Denizli Milletvekili Beyhan Aslan, Eskişehir Milletvekili İbrahim Yaşar Dedelek ile Kırıkkale Milletvekili Nihat Gökbulut'un; 298 Sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılması Hakkında KanunTeklifi ve Anayasa Komisyonu Raporu (2/1021) (S. Sayısı : 891) (Devam)

BAŞKAN - Komisyon ve Hükümet yerinde.

Tabiî, bizim içerideki toplantımızdan bihaber olan sayın milletvekillerine kısa bir izahatta bulanayım da, saygısızlık etmemiş olayım.

İçeride, 7 siyasî parti grup başkanvekiliyle, çalışma sistemimize ilişkin bir toplantı yaptık; onu arz ederim. Ondan dolayı sizleri bu kadar beklettik.

Komisyonun, teklifin reddine dair raporunun oylamasını yapacağım efendim.

III. - YOKLAMA

(MHP sıralarından bir grup milletvekili ayağa kalktı)

NİDAİ SEVEN (Ağrı) - Yoklama istiyoruz...

BAŞKAN - 20 milletvekili arkadaşımız ayağa kalktı.

Yoklama değil, 184'ün aranılmasını istiyorsunuz; ne yoklaması?! Toplantı yetersayısının aranılmasını istiyorsunuz. (SP sıralarından alkışlar)

Yoklama yapılmasını isteyen arkadaşların isimlerini tespit ediyorum: Sayın Nidai Seven, Sayın İsmail Köse, Sayın Cemal Enginyurt, Sayın Mustafa Gül, Sayın Hayrettin Özdemir, Sayın Aydın Gökmen, Sayın Orhan Bıçakçıoğlu, Sayın Kürşat Eser, Sayın Bozkurt Yaşar Öztürk, Sayın Ali Gebeş, Sayın Hasan Basri Üstünbaş, Sayın Burhan Orhan, Sayın Mehmet Arslan, Sayın Cahit Tekelioğlu, Sayın Mükerrem Levent, Sayın Müjdat Kayayerli, Sayın Kemal Köse, Sayın Hidayet Kılınç, Sayın Mehmet Metanet Çulhaoğlu, Sayın Cezmi Polat.

20 arkadaşımız toplantı yetersayısının aranılmasını istemiştir.

Elektronik cihazla, toplantı yetersayısının bulunup bulunmadığını tespit edeceğim.

Yoklama için 3 dakikalık süre veriyorum.

Yoklama işlemini başlatıyorum.

(Elektronik cihazla yoklama yapıldı)

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, toplantı yetersayısı yoktur.

17.15'e kadar ara veriyorum efendim.

Kapanma Saati : 17.02
ÜÇÜNCÜ OTURUM

Açılma Saati: 17.15

BAŞKAN: Başkanvekili Mustafa Murat SÖKMENOĞLU

KÂTİP ÜYELER: Mehmet BATUK (Kocaeli), Mustafa VURAL (Antalya)

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, 126 ncı Birleşimin Üçüncü Oturumunu açıyorum.

III.  - Y O K L A M A

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, bu oturumda da 184 sayısını arayacağım. Bu sayıyı bulamazsam Parlamentoyu tatil edeceğim; oturumu; yani, toplantıyı kapatacağım.

Yoklama için 3 dakika süre veriyorum ve yoklama işlemini başlatıyorum.

(Elektronik cihazla yoklama yapıldı)

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, toplantı yetersayısı bulunamamıştır.

YASİN HATİBOĞLU (Çorum) - Sayın Başkan, 60 ıncı maddeye göre yerimden bir söz rica ediyorum.

BAŞKAN - Sayın Hatiboğlu'na 60 ıncı maddeye göre söz veriyorum.

YASİN HATİBOĞLU (Çorum) - Sayın Başkanım, iki yoklama arasında bir açıklamada bulundunuz; "bu kerre de toplantı yetersayısı bulunamazsa, ben, olağanüstü toplantı şartları kalktığından dolayı tatile devam kararı alacağım" buyurdunuz; yani, böyle bir karar çıkmış olacak buyurdunuz, öyle yorumladınız. Halbuki, Anayasanın 93 üncü maddesinin son fıkrası çok açık: "Ara verme veya tatil sırasında toplanan Türkiye Büyük Millet Meclisinde, öncelikle bu toplantıyı gerektiren konu görüşülmeden ara verme veya tatile devam edilemez." Bundan dolayı, eldeki işlerin bitimine kadar tatil kararı verilemez.

Şimdi, anlamadığım bir şey var; bizim talebimiz, demokratikleşme veya demokrasiye destek talebiydi; yoklamalarla, çeşitli engellemelerle bunun önüne geçilmesini anlamak mümkün değil.

Bir başka önemli şey var. Şimdi, siz "olağanüstü toplantı şartları kalktı, Meclis tatile girdi" buyuracaksınız. Peki, Plan ve Bütçe Komisyonunu nasıl çalıştıracaksınız?.. Plan ve Bütçe Komisyonu şu anda yukarıda çalışıyor; bu mümkün mü?..

ANAYASA KOMİSYONU BAŞKANI TURHAN TAYAN (Bursa) - Doğru söylüyor.

YASİN HATİBOĞLU (Çorum) - Değerli Başkanım, bu, doğru değildir. İşçilerin ve işverenlerin talepleri var; öyleyse, siz, bunu da görüştürmeyeceksiniz, bu Parlamento bunu da görüşme imkânı bulamayacak. Saadet Partisi Grubu olarak, bunun doğru olmadığını arz ve ifade ediyorum, saygı sunuyorum. (SP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Sayın Başkanım, teşekkür ediyorum; ancak, ara vermede, içeride en son okuttuğumuz, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanvekili Sayın Memduh Ekşi'nin başkanlığında toplanan Meclisin bir içtihadı var. Türkiye Büyük Millet Meclisini aynı şekilde toplamış. Sayın Aygün de, o zaman Adalet Partisi Grup Başkanvekili; hatırladınız, değil mi?

OĞUZ AYGÜN (Ankara) - Evet Sayın Başkan.

BAŞKAN - Aynen böyle bir uygulama yapılmış.

Bizim çalışmalarımız müspet ilme ve evraklara dayanıyor. Zabıtları getirttik, baktık; böyle bir karar alma imkânınız var; çünkü, ne zaman biteceği belli değil. Yani, buyurduğunuz doğru olsa da, namütenahi, her gün, aç-kapa yapmanın, Türkiye Büyük Millet Meclisine bir itibar kaybı olacağı kanaatimiz olduğu için, böyle bir karar alacağız.

Sayın Memduh Ekşi'yi de saygıyla yâd ediyorum; zatıâlileriniz gibi, çok önemli ve deneyimli bir Başkanvekilimiz idi.

YASİN HATİBOĞLU (Çorum) - Estağfurullah...

BAŞKAN - Sizin de, 1980 öncesi parlamenterlerinden olduğunuz için, hatırlamanız gerekiyor.

SALİH KAPUSUZ (Kayseri) - Sayın Başkan, ben de söz istiyorum.

BAŞKAN - Buyurun efendim.

SALİH KAPUSUZ (Kayseri) - Sayın Başkan, Değerli Grup Başkanvekilimiz Anayasadan bahisle ifade ettiği için söylüyorum, Türkiye Büyük Millet Meclisinin, 3 Kasım için, 449 milletvekilinin desteğiyle almış olduğu bir seçim kararı var. Aynı zamanda, Yüksek Seçim Kurulu tarafından ilan edilmiş, bir de seçim takvimi söz konusudur. Başkanlık olarak ifade ettiğiniz gibi, bundan sonraki çalışmaların seyri hakkında da net bir görüntü söz konusu değil. Elbette, Türkiye Büyük Millet Meclisini, herkesin ve hepimizin, dikkatle ve itinayla koruması lazım. Dolayısıyla, bundan sonraki süreci doğru okumak adına, geçmişteki uygulamalara da uygun düşen bu uygulamanın...

BAŞKAN - Teamül... Teamülümüz bu.

SALİH KAPUSUZ (Kayseri) - Evet, teamülün doğru olduğu kanaatini taşıyor, teşekkür ediyorum.

BAŞKAN - Onun için, tutumum bu.

YAKUP BUDAK (Adana) - Teamül, Anayasadan üstün müdür yahu?!

BAŞKAN - Efendim, aynı zamanda, 110 sayın milletvekili, istediği anda, İçtüzüğün 7 nci maddesinde aranan 110 imza ve gerekçeyle beraber Başkanlığımıza müracaat edebilir; Türkiye Büyük Millet Meclisi, her an, olağanüstü şartlarla toplanır.

Efendim, şimdi, son ifademi etmeden evvel, tarihe ışık tutmak için, bir düzeltme yapmak istiyorum. Türkiye Büyük Millet Meclisinin ilk ve son kadın Başkanvekili Sayın Nermin Neftçi, sağdır. İki gün evvel, Meclis albümlerine istinaden, yaşamını yitirdiği ifade edilmiş; halbuki, 1987'de muhterem eşleri vefat etmişti; orada bir karışıklık var ve tarihe ışık tutmak için, bizim, Başkanlık olarak, albümü düzelttiğimizi kamuoyuna da ifade ediyorum. Sayın Nermin Neftçi -ben, bugün, kendilerini aradım ve özür diledim- köşesinde, sağ salim, Türkiye siyasetini takip ediyor; ama, fiilen siyasetten çekilmiş vaziyette; anılarını, tecrübelerini, Türk Milletine, her zaman ifade etmek istiyor. İlk kadın Kültür Bakanımız ve ilk Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanvekilimiz Sayın Nermin Neftçi'ye Allah'tan uzun ömür, sıhhati afiyet diliyorum ve kamuoyunun önünde, huzurlarınızda da özür diliyorum efendim.

Sayın milletvekilleri, yapılan her iki yoklamada toplantı yetersayısı bulunamamıştır. Bu durumda, olağanüstü çağrı önerisinde yer alan konuların görüşülme imkânı kalmamıştır, çağrı önerisi düşmüştür.

Sayın milletvekilleri, daha önce 1 Eylül 2002 tarihi için yapılmış olan olağanüstü toplantı çağrısının konusunu oluşturan seçimlerin yenilenmesi önergesi kabul edilmiş olduğundan, söz konusu olağanüstü toplantı çağrısı da düşmüştür.

Onun için, 1 Ekim 2002 Salı günü toplanmak üzere, birleşimi kapatıyorum efendim.

Saygılarımı sunuyorum; hayırlı akşamlar efendim.

Kapanma Saati : 17.26

Türkiye Büyük Millet Meclisi Resmi internet Sitesi
© 2009 T.B.M.M.