Yazılı ve Sözlü Sorular Araştırma Komisyonları Soruşturma Komisyonları
                                                                      Son Tutanak Tutanak Sorgu Tutanak Metinleri Gizli Oturum Tutanakları
                                                                                                                                            Uluslararası Komisyonlar Dostluk Grupları
                                                                                      Genel Sekreterlik Mevzuat Telefon Rehberi Etik Komisyon Duyurular

DÖNEM : 21 YASAMA YILI : 2

 

T. B. M. M.

TUTANAK DERGİSİ

CİLT : 29

 

70 inci Birleşim

22 . 3 . 2000 Çarşamba

 

İ Ç İ N D E K İ L E R

  I. – GEÇEN TUTANAK ÖZETİ

II. – GELEN KÂĞITLAR

III. – BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI

A) GÜNDEMDIŞI KONUŞMALAR

1. – Balıkesir Milletvekili Aydın Gökmen’in, Balıkesir İlinin sorunlarına ilişkin gündemdışı konuşması

2. – İstanbul Milletvekili Cahit Savaş Yazıcı’nın, bayram günlerinde otoyollarında ve köprülerde ücret alınmasına ilişkin gündemdışı konuşması

3. – İstanbul Milletvekili Hüseyin Kansu’nun, Bosna-Hersek’in Güney Kıbrıs Rum yönetimiyle diplomatik ilişki kurması kararına ilişkin gündemdışı konuşması

B) TEZKERELER VE ÖNERGELER

1. – Sivas Milletvekili Abdüllatif Şener’in (6/328) esas numaralı sözlü sorusunu geri aldığına ilişkin önergesi (4/166)

2. – Erzincan Milletvekili Tevhit Karakaya’nın (6/530) esas numaralı sözlü sorusunu geri aldığına ilişkin önergesi (4/167)

3. – Antalya Milletvekili Cengiz Aydoğan’ın, Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonu üyeliğinden çekildiğine ilişkin önergesi (4/168)

4. – Şanlıurfa Milletvekili Mehmet Güneş’in, Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu üyeliğinden çekildiğine ilişkin önergesi (4/169)

IV. – SEÇİMLER

A) KOMİSYONLARDA BOŞ BULUNAN ÜYELİKLERE SEÇİM

1. – Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonunda açık bulunan üyeliklere seçim

2. – Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonunda açık bulunan üyeliğe seçim

3. – Plan ve Bütçe Komisyonunda açık bulunan üyeliğe seçim

V. – SORULAR VE CEVAPLAR

A) SÖZLÜ SORULAR VE CEVAPLARI

1. – Bursa Milletvekili Ahmet Sünnetçioğlu’nun, Bursa-Yenişehir İlçesi Köprühisar Köyü Sağlık Ocağına ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/269)

2. – Konya Milletvekili Lütfi Yalman’ın, ulusal televizyon ve radyoların Türksat aboneliği için Telekom’a ödedikleri kira bedellerine ilişkin Ulaştırma Bakanından sözlü soru önergesi (6/270)

3. – Konya Milletvekili Lütfi Yalman’ın, telefon faturası tahsilatı yapan özel bankalara ilişkin Ulaştırma Bakanından sözlü soru önergesi (6/271)

4. – Konya Milletvekili Lütfi Yalman’ın, NMT araç telefonlarına ilişkin Ulaştırma Bakanından sözlü soru önergesi (6/272)

5. – Konya Milletvekili Lütfi Yalman’ın, internet aboneliği ve denetimine ilişkin Ulaştırma Bakanından sözlü soru önergesi (6/273)

6. – Hatay Milletvekili Namık Kemal Atahan’ın, demiryollarının depremden zarar görüp görmediğine ilişkin Ulaştırma Bakanından sözlü soru önergesi (6/274)

7. – Bursa Milletvekili Ahmet Sünnetçioğlu’nun, Bursa İlindeki belediyelerin deprem yardımı alıp almayacağına ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/275)

8. – Bursa Milletvekili Ahmet Sünnetçioğlu’nun, 8.9.1999 tarih ve 10197 sayılı ve 15.10.1999 tarih ve 12297 sayılı genelgeler kapsamına giren yerleşim merkezlerindeki inşaatlara ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/276)

9. – Şırnak Milletvekili Abdullah Veli Seyda’nın, Şırnak İline yapılan yatırımlara ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/278)

10. – Şırnak Milletvekili Abdullah Veli Seyda’nın, Şırnak İlinin veteriner hekim ihtiyacına ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/279)

11. – Şırnak Milletvekili Abdullah Veli Seyda’nın, Şırnak’ta içme suyu amaçlı yapılan tesis, kuyu, montaj, sayısına ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/280)

12. – Şırnak Milletvekili Abdullah Veli Seyda’nın, Şırnak İlinde yapılan yatırımlara ve atamalara ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/281)

13. – Denizli Milletvekili Salih Erbeyin’in, Denizli’nin sulama suyu ve toplulaştırma projelerine ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/284)

14. – Erzincan Milletvekili TevhitKarakaya’nın, Erzincan-İliç İlçesinde yağışların neden olduğu zararlara karşı alınacak önlemlere ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/286)

15. – Erzincan Milletvekili TevhitKarakaya’nın, Erzincan-İliç Devlet Hastanesinin bazı sorunlarına ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/288)

16. – Erzincan Milletvekili TevhitKarakaya’nın, Erzincan-İliç İlçesinin yollarına ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/289)

17. – Erzincan Milletvekili TevhitKarakaya’nın, Erzincan-İliç İlçesinin içme suyu sorununa ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/290)

18. – Erzincan Milletvekili TevhitKarakaya’nın, Erzincan-İliç İlçesinde Kadastro Müdürlüğü açılıp açılmayacağına ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/291)

19. – Balıkesir Milletvekili İsmail Özgün’ün, amatör spor faaliyetlerine ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/292)

20. – Şanlıurfa Milletvekili Mustafa Niyazi Yanmaz’ın, Olağanüstü Hal Bölgesindeki Çocuk Esirgeme Kurumlarında görevli öğretmenlerin kademe ilerlemelerine ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/293)

21. – İstanbul Milletvekili İrfan Gündüz’ün, Maliye Bakanlığı ve Sayıştay denetim elemanlarınca hazırlanan raporların YÖK Başkanı tarafından dikkate alınmadığı iddiasına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/305)

22. – Hatay Milletvekili Namık Kemal Atahan’ın, sürücü kurslarına ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/309)

23. – Hatay Milletvekili Namık Kemal Atahan’ın, polis okullarının eğitim süresine ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/310)

24. – Samsun Milletvekili Musa Uzunkaya’nın, Cumhurbaşkanlığı Köşkünde meydana gelen elektrik kesintilerine ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/311)

25. – Bursa Milletvekili Ertuğrul Yalçınbayır’ın, Bursa-Pınarcık Kayak Merkezi Projesine ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/312)

26. – Şanlıurfa Milletvekili Mehmet Yalçınkaya’nın, Şanlıurfa-Ceylanpınar’da topraksız çiftçiye toprak dağıtımı için bir çalışma olup olmadığına ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/313)

27. – Şanlıurfa Milletvekili Mehmet Yalçınkaya’nın, Şanlıurfa-Akçakale-Hilvan-Siverek-Diyarbakır demiryolu inşaatına ilişkin Ulaştırma Bakanından sözlü soru önergesi (6/314)

28. – Şanlıurfa Milletvekili Mehmet Yalçınkaya’nın, Şanlıurfa-Suruç’un içme suyu sorununa ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/315)

29. – Şanlıurfa Milletvekili Mehmet Yalçınkaya’nın, Şanlıurfa’da din turizminin geliştirilmesine yönelik çalışmalara ilişkin Turizm Bakanından sözlü soru önergesi (6/316)

30. – Şanlıurfa Milletvekili Mehmet Yalçınkaya’nın, Birecik’te baraj göl sahasında kalan köylerin istimlak programlarının yapılıp yapılmadığına ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/317)

31. – Adıyaman Milletvekili Mahmut Göksu’nun, Adıyaman-Gerger Belediye Başkanının kaybolmasına ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/318)

32. – Siirt Milletvekili Ahmet Nurettin Aydın’ın, Siirt İli Alkumru ve Pervari Hidroelektrik Santrali Projelerine ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/319)

33. – Şanlıurfa Milletvekili Mustafa Niyazi Yanmaz’ın, Başbakanlığa yeni alınacak makam arabalarına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/321)

34. – Şanlıurfa Milletvekili Mustafa Niyazi Yanmaz’ın, sınır kapılarından yapılan mazot ticaretine ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/322)

35. – Siirt Milletvekili Ahmet Nurettin Aydın’ın, Siirt’i Van’a bağlayan karayoluna ve Cevizlik Beldesinin yol sorununa ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/323)

36. – Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol’un, Şanlıurfa İlinin turizm açısından değerlendirilmesine ilişkin Turizm Bakanından sözlü soru önergesi (6/324)

37. – Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol’un, Şanlıurfa İlinde inanç turizminin geliştirilmesi ve tanıtılmasına ilişkin Turizm Bakanından sözlü soru önergesi (6/325)

38. – Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol’un, Şanlıurfa İline yapılan turizm yatırımlarına ilişkin Turizm Bakanından sözlü soru önergesi (6/326)

39. – Erzincan Milletvekili Tevhit Karakaya’nın, Sanayi ve Ticaret Bakanlığını Güçlendirme Vakfı ile ilgili yolsuzluk iddialarına ilişkin Sanayi ve Ticaret Bakanından sözlü soru önergesi (6/327)

40. – Sivas Milletvekili Abdüllatif Şener’in, Niğde-Ovacık Kasabası Sağlık Ocağı doktorunun tayin edilmesinin nedenine ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/328)

41. – Şanlıurfa Milletvekili Yahya Akman’ın, Gaziantep-Şanlıurfa otoyolu inşaatına ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/329)

42. – Şanlıurfa Milletvekili Yahya Akman’ın, Şanlıurfa-Birecik’in bağlantı yollarına ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/330)

43. – Samsun Milletvekili Musa Uzunkaya’nın, Adalet Teşkilâtını Güçlendirme Vakfı tarafından adlî sicil kaydı isteyenlere satılan form dilekçelerine ilişkin Adalet Bakanından sözlü soru önergesi (6/332)

44. – Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol’un, Akçakale-Şanlıurfa karayoluna ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/334)

45. – Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol’un, Şanlıurfa İli Akçakale İlçesinin yol bakım ve onarım şefliği ihtiyacına ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/335)

46. – Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol’un, Şanlıurfa İli Akçakale İlçesinde açılan yüksek okulun bina ihtiyacına ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/336)

47. – Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol’un, Şanlıurfa İli Akçakale İlçesinin kapalı spor salonu ihtiyacına ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/337)

48. – Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol’un, Şanlıurfa İli Akçakale Devlet Hastanesinin sağlık personeli ihtiyacına ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/338)

49. – Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol’un, Şanlıurfa İli Akçakale İlçesinin kanalizasyon arıtma tesisi inşaatı için ayrılan ödeneğe ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/339)

50. – Adana Millevtekili Mehmet Metanet Çulhaoğlu’nun, öğrenci pasolarına ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/340)

51. – Şanlıurfa Milletvekili Yahya Akman’ın, Birecik Barajının yapımı sırasında kamulaştırılan arazilerin bedellerine ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/342)

52. – Şanlıurfa Milletvekili Yahya Akman’ın, Suruç-Baziki Projesine ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/343)

53. – Muş Milletvekili Sabahattin Yıldız’ın, Muş SSK Hastanesi ve SSK Müdürlüğüne ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından sözlü soru önergesi (6/344)

54. – Muş Milletvekili Sabahattin Yıldız’ın, Muş-Alpaslan II Barajına ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/345)

55. – İstanbul Milletvekili Rıdvan Budak’ın, Kemer Kaymakamının görevden alınmasının nedenine ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/346)

56. – Şanlıurfa Milletvekili Yahya Akman’ın, Şanlıurfa Ceylanpınar’ın SSK binası ihtiyacı ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından sözlü soru önergesi (6/349)

57. – Denizli Milletvekili Salih Erbeyin’in, Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğünde çalışan geçici işçilere ilişkin DevletBakanından sözlü soru önergesi (6/350)

58. – İstanbul Milletvekili Ayşe Nazlı Ilıcak’ın, tank alımlarına ilişkin Millî Savunma Bakanından sözlü soru önergesi (6/351)

59. – İstanbul Milletvekili Ayşe Nazlı Ilıcak’ın, Birinci Ordu Komutanlığının devir tesliminde tören yapılmamasının nedenine ilişkin Millî Savunma Bakanından sözlü soru önergesi (6/352)

60. – İstanbul Milletvekili Ayşe Nazlı Ilıcak’ın, ABD’de tedavi olan bir generale ilişkin Millî Savunma Bakanından sözlü soru önergesi (6/353)

61. – İstanbul Milletvekili Ayşe Nazlı Ilıcak’ın, F4 uçaklarının modernizasyonunun bir İsrail firmasına verilmesinin nedenine ilişkin Millî Savunma Bakanından sözlü soru önergesi (6/354)

62. – İstanbul Milletvekili Ayşe Nazlı Ilıcak’ın, BOTAŞ’ın ihale ettiği bazı boru hatlarına ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/355)

63. – İstanbul Milletvekili Ayşe Nazlı Ilıcak’ın, BOTAŞ’ın Doğubeyazıt ve Ambarlı Kompresör İstasyonu ihalelerine ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/356)

64. – İstanbul Milletvekili Ayşe Nazlı Ilıcak’ın, BOTAŞ’ın bazı ihaleler için müteahhit firmalara verdiği avansa ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/357)

65. – Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol’un, Şanlıurfa-Ceylanpınar İlçesinin SSK dispanserinin bina, sağlık personeli ve araç-gereç ihtiyacına ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından sözlü soru önergesi (6/358)

66. – Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol’un, Şanlıurfa-Siverek İlçesine bağlı bazı köylerin yatılı ilköğretim bölge okulu ve öğretmenevi ihtiyacına ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/359)

67. – Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol’un, Şanlıurfa-Siverek İlçesinin öğretmen ihtiyacına ve kapalı köy okullarının ne zaman açılacağına ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/360)

68. – Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol’un, Şanlıurfa-Siverek İlçesinin trafo ve personel ihtiyacına ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/361)

69. – Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol’un, Şanlıurfa İlindeki taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/362)

70. – Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol’un, Şanlıurfa-Halfeti İlçesi, Arğaç Köy sınırları içinde bir yatılı bölge ilköğretim okulu açılıp açılmayacağına ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/363)

71. – Hatay Milletvekili Namık Kemal Atahan’ın, Kemer Kaymakamının görevden alınmasının nedenine ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/364)

72. – İstanbul Milletvekili Ayşe Nazlı Ilıcak’ın, kamuoyunda “köstebek olayı” olarak bilinen davanın hâkimlerine ilişkin Millî Savunma Bakanından sözlü soru önergesi (6/365)

73. – Tunceli Milletvekili Kamer Genç’in, Hükümetçe el konulan bankalara ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/369)

74. – İstanbul Milletvekili Ayşe Nazlı Ilıcak’ın, Mevduat Sigorta Fonuna devredilen bankalara ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/370)

75. – Tunceli Milletvekili Kamer Genç’in, bir kokteyle SPK Başkanı ve Yönetim Kurulu üyelerinin katılıp katılmadığına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/371)

76. – Samsun Milletvekili Musa Uzunkaya’nın, enflasyon rakamlarına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/372)

77. – Şanlıurfa Milletvekili Mehmet Yalçınkaya’nın, Mevduat Sigorta Fonuna devredilen bankalara ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/373)

78. – Samsun Milletvekili Musa Uzunkaya’nın, kuduz ve tetanoz aşısı stoklarına ve başıboş köpeklerin toplatılmasına ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/374)

79. – Samsun Milletvekili Musa Uzunkaya’nın, öğrencilere kuduzla ilgili yeterli bilgi verilip verilmediğine ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/375)

80. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep Acil İçme Suyu Projesi için DSİ’ne ayrılacak ödeneğe ilişkin Enerji ve Tabiî KaynaklarBakanı ve BaşbakanYardımcısından sözlü soru önergesi (6/376)

81. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’te yürütülen TEAŞ projelerine ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/377)

82. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’te DSİ Genel Müdürlüğünün yürüttüğü projelere ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/378)

83. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’te yürütülen projelere ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/379)

84. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Kayacık Barajı projesine ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/380)

85. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, TEDAŞ’ın Gaziantep’te yürüttüğü projelere ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/381)

86. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep İl Merkezi Kuşaklama Kanalı projesine ilişkin Enerji ve Tabiî KaynaklarBakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/382)

87. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-Belkıs-Nizip Pompaj Sulaması projesine ilişkin Enerji ve Tabiî KaynaklarBakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/383)

88. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’teki elektrik şebekesi projesine ilişkin Enerji ve Tabiî KaynaklarBakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/384)

89. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep Enerji Nakil Hatları projesine ilişkin Enerji ve Tabiî KaynaklarBakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/385)

90. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep Alleben Göleti ve Sulaması projesine ilişkin Enerji ve Tabiî KaynaklarBakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/386)

91. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Kahramanmaraş-Nurdağı Karayoluna ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/387)

92. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-Kilis Karayoluna ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/388)

93. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-Narlı-Kahramanmaraş Karayoluna ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/389)

94. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep Kanalizasyon projesine ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/390)

95. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep içme suyu projesine ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/391)

96. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’te Karayolları Genel Müdürlüğünce yürütülen projelere ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/393)

97. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’te yürütülen projelere ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/394)

98. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-Nizip İlçesi Kanalizasyon Projesine ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/395)

99. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’teki köy yollarına ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/396)

100. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep İli kanalizasyon projelerine ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/397)

101. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep İli içme suyu projelerine ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/398)

102. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’te yürütülen Köy Hizmetleri projelerine ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/399)

103. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’te GAP İdaresi Başkanlığınca yürütülen projelere ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/400)

104. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Yavuzeli’ne Emniyet Müdürlüğü kurulup kurulmayacağına ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/401)

105. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep İli Karkamış İlçesine Emniyet Müdürlüğü kurulup kurulmayacağına ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/402)

106. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-Islahiye İlçesi Ortaklı Jandarma Karakol binasına ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/403)

107. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-Islahiye İlçesi Kerküt Jandarma Karakol binasına ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/404)

108. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-Islahiye İlçesi Jandarma Karakol binasına ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/405)

109. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-Araban İlçesi özel idare işhanı inşaatına ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/406)

110. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep Emniyet Müdürlüğü tevzi inşaatına ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/407)

111. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-Nurdağı İlçesi Emniyet Amirliği inşaatına ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/408)

112. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-Karkamış Hükümet Konağı inşaatına ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/409)

113. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’te Tekel GenelMüdürlüğünce yürütülen projelere ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/410)

114. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’te Tapu Kadastro Genel Müdürlüğünün yürüttüğü projelere ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/413)

115. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’te yürütülen projelere ilişkin Orman Bakanından sözlü soru önergesi (6/414)

116. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep Havaalanı altyapı-üstyapı inşaatına ilişkin Ulaştırma Bakanından sözlü soru önergesi (6/415)

117. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’te DDY Genel Müdürlüğünce yürütülen projelere ilişkin Ulaştırma Bakanından sözlü soru önergesi (6/416)

118. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’te yürütülen projelere ilişkin Ulaştırma Bakanından sözlü soru önergesi (6/417)

119. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep Merkez Antrenman Spor Salonu projesine ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/418)

120. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep İl Kültür Müdürlüğü binası projesine ilişkin Kültür Bakanından sözlü soru önergesi (6/426)

121. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-Nizip Kültür Merkezi projesine ilişkin Kültür Bakanından sözlü soru önergesi (6/427)

122. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-Oğuzeli Kültür Merkezi projesine ilişkin Kültür Bakanından sözlü soru önergesi (6/428)

123. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-Şahinbey İlçesi Anıt Mezar projesine ilişkin KültürBakanından sözlü soru önergesi (6/429)

124. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’te yürütülen projelere ilişkin Kültür Bakanından sözlü soru önergesi (6/430)

125. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-Nizip Devlet Hastanesine ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/431)

126. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-Kurbanbaba Sağlık Ocağı inşaatına ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/432)

127. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’te yürütülen projelere ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/433)

128. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep Devlet Hastanesi Hemodiyaliz ve Organ Nakli Merkezine ilişkin SağlıkBakanından sözlü soru önergesi (6/434)

129. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-Altındağ Sağlık Ocağına ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/435)

130. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-Mithatpaşa Sağlık Ocağına ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/436)

131. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-Şehitkâmil Çocuk Hastanesine ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/437)

132. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep Travmatoloji Hastanesine ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/438)

133. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-Şehitkâmil Devlet Hastanesi Bölge Acil Yardım Merkezine ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/439)

134. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep İl Donatım Müdürlüğü işine ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/440)

135. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-Oğuzeli semt polikliniği projesine ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/441)

136. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesine ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/442)

137. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Merkezine ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/443)

138. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-Nizip İlçesi Organize Sanayi Bölgesi inşaatına ilişkin Sanayi ve TicaretBakanından sözlü soru önergesi (6/444)

139. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep 4 üncü Organize Sanayi Bölgesi altyapı inşaatına ilişkin Sanayi ve TicaretBakanından sözlü soru önergesi (6/445)

140. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep 3 üncü Organize Sanayi Bölgesi altyapı inşaatına ilişkin Sanayi ve Ticaret Bakanından sözlü soru önergesi (6/446)

141. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep Organize Sanayi Bölgesi Arıtma Tesisi inşaatına ilişkin Sanayi ve TicaretBakanından sözlü soru önergesi (6/447)

142. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’te yürütülen projelere ilişkin Sanayi ve TicaretBakanından sözlü soru önergesi (6/448)

143. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep Güzel Sanatlar Lisesi Binası projesine ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/449)

144. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep Üniversitesi için ayrılan ödeneklere ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/450)

145. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-Islahiye İlçesi Anadolu Lisesi binası inşaatına ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/451)

146. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-Nurdağı Lise binası inşaatına ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/452)

147. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Fakültesi Binası projesine ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/453)

148. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep Üniversitesi kampus altyapı projesine ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/454)

149. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep Üniversitesinin yatırım ve hizmet projelerine ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/455)

150. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’te yürütülen okul projelerine ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/456)

151. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’teki öğretmen ihtiyacına ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/457)

152. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep İlinde yürütülen projelere ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/458)

153. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Karkamış Gümrük Kapısına ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/460)

154. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’teki imam ve müezzin sayısına ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/461)

155. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’teki camilere ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/462)

156. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’teki kooperatiflere ilişkin DevletBakanından sözlü soru önergesi (6/463)

157. – Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Acil İçme Suyu Projesine ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve BaşbakanYardımcısından sözlü soru önergesi (6/464)

158. – Samsun Milletvekili Musa Uzunkaya’nın, Vezirköprü Baraj inşaatına ve sulama amaçlı barajların yapımına ayrılan ödenek miktarına ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/465)

159. – Samsun Milletvekili Musa Uzunkaya’nın, THY’nin yılbaşında düzenlediği özel yurtdışı seferlere ilişkin Ulaştırma Bakanından sözlü soru önergesi (6/466)

160. – Samsun Milletvekili Musa Uzunkaya’nın, memur maaş zamlarına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/467)

161. – Samsun Milletvekili Musa Uzunkaya’nın, Abdullah Öcalan’ın sağlık, beslenme, koruma gibi giderlerine ve basınla nasıl iletişim kurduğuna ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/469)

162. – Samsun Milletvekili Musa Uzunkaya’nın, Osmanlı’nın 700 üncü Kuruluş Yıldönümü nedeniyle Samsun’da bir etkinlik yapılmamasının nedenine ilişkin KültürBakanından sözlü soru önergesi (6/470)

163. – İstanbul Milletvekili Ayşe Nazlı Ilıcak’ın, Hizbullah örgütüne ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/471)

164. – İstanbul Milletvekili Ayşe Nazlı Ilıcak’ın, Hizbullah örgütüne karşı yapılan operasyonlara ve faili meçhul cinayetlere ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/472)

165. – İstanbul Milletvekili Ayşe Nazlı Ilıcak’ın, gelecek yıllardaki enerji ihtiyacıyla ilgili yapılan tahminlere ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/473)

166. – İstanbul Milletvekili Ayşe Nazlı Ilıcak’ın, elektriğin üretim maliyetlerine ve satışına ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/474)

167. – İstanbul Milletvekili Ayşe Nazlı Ilıcak’ın, RTÜK Yayın İzleme ve Değerlendirme Dairesine ve yayını durdurulan radyolara ilişkin DevletBakanından sözlü soru önergesi (6/475)

168. – Samsun Milletvekili Musa Uzunkaya’nın, PKK terörüne ilişkinBaşbakandan sözlü soru önergesi (6/476)

169. – Samsun Milletvekili Musa Uzunkaya’nın, kayıp işadamlarına ve Zehra Vakfı Genel Başkanının kaçırılmasına ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/478)

170. – Samsun Milletvekili Musa Uzunkaya’nın, Ders Araçları Enstitüsünde bazı elemanların işten çıkarılıp yerlerine yeni personel alındığı iddialarına ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/479)

171. – Samsun Milletvekili Musa Uzunkaya’nın, Bilim Araştırma Vakfında gerçekleştirilen operasyona ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/480)

172. – Erzincan Milletvekili Tevhit Karakaya’nın, Erzincan-Kemaliye-Gözaydın Köyü sulama göleti projesine ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/481)

173. – Bursa Milletvekili Ahmet Sünnetçioğlu’nun, Marmarabirlik tarafından yapılan zeytin alımlarına ilişkin Sanayi ve TicaretBakanından sözlü soru önergesi (6/482)

174. – Bursa Milletvekili Ahmet Sünnetçioğlu’nun, meslek lisesi ve açıköğretim liselerinden genel liselere geçiş hakkının verilmemesinin nedenine ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/483)

175. – Bursa Milletvekili Ahmet Sünnetçioğlu’nun, deprem nedeniyle Bursa İlindeki belediyelere yapılacak yardımlara ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/484)

176. – Bursa Milletvekili Ahmet Sünnetçioğlu’nun, Zonguldak Orman Bölge Müdürlüğüne bağlı orman işletmelerinden alacakları olan köylülere ilişkin Orman Bakanından sözlü soru önergesi (6/485)

177. – Şanlıurfa Milletvekili Mustafa Niyazi Yanmaz’ın, İran fıstığı ithaline ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/486)

178. – Şanlıurfa Milletvekili Mustafa Niyazi Yanmaz’ın, Şanlıurfa’da yapımı devam eden Evren Sanayi Sitesine ilişkin Sanayi ve TicaretBakanından sözlü soru önergesi (6/487)

179. – İzmir Milletvekili Güler Aslan’ın, TCDD hizmetlerinin iyileştirilmesine ilişkin Ulaştırma Bakanından sözlü soru önergesi (6/488)

180. – Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol’un, Şanlıurfa-Birecik’in okul ve kütüphane ihtiyaçlarına ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/489)

181. – Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol’un, Şanlıurfa-Birecik’in sağlık ocağı ve sağlık meslek lisesi ihtiyaçlarına ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/490)

182. – Muğla Milletvekili Nazif Topaloğlu’nun MERNİS projesine ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/491)

183. – Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol’un, Şanlıurfa-Birecik ilçesine bağlı bazı köylerin sorunlarına ilişkin DevletBakanından sözlü soru önergesi (6/492)

184. – Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol’un, Şanlıurfa-Birecik’te Karkamış Baraj Gölü altında kalan bazı köylerin sorunlarına ilişkin Enerji ve Tabiî KaynaklarBakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/493)

185. – Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol’un, Şanlıurfa-Birecik küçük sanayi sitesi projesine ilişkin Sanayi ve TicaretBakanından sözlü soru önergesi (6/494)

186. – Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol’un, Şanlıurfa-Birecik İlçesinin Meslek Yüksekokulu hizmet binası, halk eğitim merkezi binası ve öğretmenevi ihtiyacına ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/495)

187. – Bursa Milletvekili Faruk Çelik’in, Bursa-Orhangazi-Yeniköy Beldesi yoluna ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/497)

188. – Şanlıurfa Milletvekili Mustafa Niyazi Yanmaz’ın, geçici işçilere ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/498)

189. – İstanbul Milletvekili Osman Yumakoğulları’nın, yediemin olarak gümrük kapılarında bekletilen mallara ve rüşvet iddialarına ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/499)

190. – İstanbul Milletvekili Osman Yumakoğulları’nın, gözetim altında emniyet güçlerince alınan ifade tutanaklarının basında yayımlanmasına ilişkin Adalet Bakanından sözlü soru önergesi (6/500)

191. – Şanlıurfa Milletvekili Mustafa Niyazi Yanmaz’ın, Şanlıurfa-Birecik-Göktepe köy yoluna ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/501)

192. – Ankara Milletvekili M. Zeki Çelik’in, Ankara-Haymana-Konya karayoluna ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/502)

193. – Ankara Milletvekili M. Zeki Çelik’in, Ankara-Balâ karayoluna ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/503)

194. – Ankara Milletvekili M. Zeki Çelik’in, Haymana-Polatlı karayoluna ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/504)

195. – Ankara Milletvekili M. Zeki Çelik’in, Ankara-Esenboğa Havaalanı yoluna ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/505)

196. – Ankara Milletvekili M. Zeki Çelik’in, Ankara-Şereflikoçhisar karayoluna ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/506)

197. – Şanlıurfa Milletvekili Mustafa Niyazi Yanmaz’ın, Şanlıurfa Orman İşletme Müdürlüğünün kaldırılıp kaldırılmayacağına ilişkin Orman Bakanından sözlü soru önergesi (6/507)

198. – Bursa Milletvekili Faruk Çelik’in, özel finans kurumlarına ilişkin DevletBakanından (Recep Önal) sözlü soru önergesi (6/508)

199. – Muğla Milletvekili Nazif Topaloğlu’nun, kıyı ve sahil şeritlerinde yer alan tesislerin kiralanmasına ilişkin Maliye Bakanından sözlü soru önergesi (6/509)

200. – Muğla Milletvekili Nazif Topaloğlu’nun, kıyı ve sahil şeritlerinde yer alan tesislerin kiralama bedellerine ilişkin Maliye Bakanından sözlü soru önergesi (6/510)

B) YAZILI SORULAR VE CEVAPLARI

1. – Konya Milletvekili Veysel Candan’ın, sigorta şirketlerine ilişkin sorusu ve DevletBakanı Recep Önal’ın cevabı (7/1320)

2. – Erzurum Milletvekili Aslan Polat’ın, elektrik santrallerine ve elektrik alış fiyatlarına ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı DevletBahçeli’nin cevabı (7/1410)

3. – Bursa Milletvekili Ertuğrul Yalçınbayır’ın;

– Korunmaya muhtaç çocuklara,

– Çocuğun yasal korunması konusundaki protokole,

İlişkin soruları ve DevletBakanı Hasan Gemici’nin cevabı (7/1448, 1449)

4. – İstanbul Milletvekili Bülent Akarcalı’nın, avcılık ev av turizmine ilişkin sorusu ve Orman Bakanı Nami Çağan’ın cevabı (7/1493)

5. – Afyon Milletvekili Halil İbrahim Özsoy’un, TCDD Afyon 7 nci Bölge Müdürlüğüne bağlı Yük İşletme Müdürlüğünün İzmir 3 üncü Bölgeye bağlanmasına ilişkin sorusu ve Ulaştırma Bakanı Enis Öksüz’ün cevabı (7/1536)

6. – Karaman Milletvekili Zeki Ünal’ın, Karaman-Merkez Başharman Köyünün sulama suyu sorununa ilişkin sorusu ve DevletBakanı Mustafa Yılmaz’ın cevabı (7/1553)

VI. – KANUN TASARI VE TEKLİFLERİYLE KOMİSYONLARDAN GELEN DİĞER İŞLER

1. – Askerî Ceza Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı ile Askerî Ceza Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ve Millî Savunma ve Adalet Komisyonları raporları (1/378, 1/532) (S. Sayısı : 214)

2. – Hayvanları Koruma Kanunu Tasarısı ve İçişleri ve Çevre Komisyonları raporları (1/393) (S. Sayısı : 89)

3. – Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu Tasarısı ve Plan ve Bütçe ve Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabiî Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonları raporları (1/501) (S. Sayısı : 367)

VII. – ÖNERİLER

A) DANIŞMA KURULU ÖNERİLERİ

1. – Askerî Ceza Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısının 1 inci maddesinin tekriri müzakeresine ilişkin Danışma Kurulu önerisi

 

I. – GEÇEN TUTANAK ÖZETİ

TBMM Genel Kurulu saat 15.00'te açıldı.

Hac farizasını ifa ederken Hicaz'da vefat eden Siirt Milletvekili Nizamettin Sevgili için saygı duruşunda bulunuldu.

Kültür Bakanı M. İstemihan Talay, 18 Mart Çanakkale Zaferi, İstiklal Marşımızın kabulü ve 21 Mart Nevruz kutlamaları nedeniyle gündemdışı açıklamada bulundu; MHP Yozgat Milletvekili Mesut Türker, FP İstanbul Milletvekili Mehmet Ali Şahin, DSP İzmir Milletvekili Saffet Başaran, ANAP İstanbul Milletvekili Yılmaz Karakoyunlu, DYP Erzurum Milletvekili Ayvaz Gökdemir grupları adına ve Hakkâri Milletvekili Evliya Parlak da bağımsız milletvekilleri adına aynı konuda görüşlerini belirttiler.

Hırvatistan Parlamentosu Dış İlişkiler Komitesi Başkanı Zdravko Tomac'ın beraberinde bir parlamento heyetiyle birlikte 5 - 9 Mart 2000 tarihleri arasında ülkemize davet edilmelerine ilişkin Başkanlık tezkeresi Genel Kurulun bilgisine sunuldu.

27 - 28 Mart 2000 tarihlerinde Finlandiya'nın Başkenti Helsinki'de düzenlenecek olan Habitat Avrupa Parlamenterleri III. Global Forumuna davet edilen İstanbul Milletvekili Ediz Hun'un, davete icabet etmesine;

Bazı milletvekillerine, Başkanlık tezkeresinde belirtilen sebep ve sürelerle izin verilmesine;

Hastalığı nedeniyle bu yasama yılında iki aydan fazla izin alan Kocaeli Milletvekili Mehmet Batuk ve Şanlıurfa Milletvekili Sedat Edip Bucak'a ödenek ve yolluklarının verilebilmesinin uygun görüldüğüne;

İlişkin Başkanlık tezkereleri kabul edildi.

Mısır Arap Cumhuriyetinden Türkiye Cumhuriyetine Doğalgaz İhracatına İlişkin Protokolün Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair ve

Telsiz Kanununun Bazı Maddelerinin Değiştirilmesi Hakkında;

Kanun Tasarılarının geri gönderilmesine ilişkin Başbakanlık tezkereleri okundu; Dışişleri ve Plan ve Bütçe Komisyonlarında bulunan tezkerelerin geri verildikleri bildirildi.

14-15 Ocak 2000 tarihlerinde Gürcistan'a resmî ziyarette bulunan Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'e refakat eden heyete,

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar Okuyan'ın görüşmelerde bulunmak üzere bir heyetle birlikte 6-10 Şubat 2000 tarihleri arasında İngiltere'ye yaptığı resmî ziyarete Bursa Milletvekili Turhan Tayan'ın da iştirak etmesinin uygun görüldüğüne,

İlişkin Başbakanlık tezkereleri kabul edildi.

Burdur Milletvekili Hasan Macit'in (2/420),

Aksaray Milletvekili ve Devlet Bakanı Sadi Somuncuoğlu'nun (2/376) ,

Esas numaralı,Yükseköğretim Kurumları Teşkilâtı Hakkında 41 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabulüne Dair 2809 Sayılı Kanun ile 78 ve 190 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tekliflerinin İçtüzüğün 37 nci maddesine göre doğrudan gündeme alınmalarına ilişkin önergelerinin, yapılan görüşmelerden sonra, kabul edildikleri açıklandı.

Gündemin "Sözlü Sorular" kısmının:

1 inci sırasında bulunan (6/241),

2 nci " " (6/242),

3 üncü " " (6/246),

4 üncü " " (6/248),

5 inci " " (6/249),

6 ncı " " (6/252),

7 nci " " (6/254),

8 inci " " (6/260),

9 uncu " " (6/262),

10 uncu " " (6/265),

11 inci " " (6/267),

Esas numaralı sözlü soruların, üç birleşim içerisinde cevaplandırılmadıklarından, yazılı soruya çevrildikleri ve gündemden çıkarıldıkları açıklandı; 6 ncı sırada bulunan (6/252) esas numaralı sözlü soru üzerinde Samsun Milletvekili Musa Uzunkaya ve 9 uncu sırada bulunan (6/262) esas numaralı sözlü soru üzerinde de Bayburt Milletvekili Suat Pamukçu, görüşlerini açıkladılar;

12 nci sırasında bulunan (6/269),

13 üncü " " (6/270),

14 üncü " " (6/271),

15 inci " " (6/272),

16 ncı " " (6/273),

17 nci " " (6/274),

18 inci " " (6/275),

19 uncu " " (6/276),

20 nci " " (6/278),

21 inci " " (6/279),

22 nci " " (6/280),

23 üncü " " (6/281),

25 inci " " (6/284),

26 ncı " " (6/286),

27 nci " " (6/288),

28 inci " " (6/289),

29 uncu " " (6/290),

30 uncu " " (6/291),

31 inci " " (6/292),

32 nci " " (6/293),

Esas numaralı sözlü sorular, ilgili bakanlar Genel Kurulda hazır bulunmadıklarından, ertelendi;

Şanlıurfa Milletvekili Mustafa Niyazi Yanmaz'ın:

24 üncü sırasında bulunan (6/282) esas numaralı sözlü sorusuna Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk,

33 üncü sırasında bulunan (6/294) esas numaralı sözlü sorusuna Millî Eğitim Bakanı Metin Bostancıoğlu;

34 üncü sırasında bulunan, Bursa Milletvekili Ahmet Sünnetçioğlu'nun (6/296) esas numaralı sözlü sorusuna Millî Eğitim Bakanı Metin Bostancıoğlu;

Millî Eğitim Bakanı Metin Bostancıoğlu, İstanbul Milletvekili İrfan Gündüz'ün:

35 inci sırasında bulunan (6/297),

36 ncı " " (6/298),

37 nci " " (6/299),

38 inci " " (6/300),

39 uncu " " (6/301),

40 ıncı " " (6/302),

41 inci " " (6/303),

42 nci " " (6/304),

44 üncü " " (6/306),

45 inci " " (6/307),

46 ncı " " (6/308),

Esas numaralı sorularına;

TBMM Başkanvekili Murat Sökmenoğlu da, Hatay Milletvekili Namık Kemal Atahan'ın:

98 inci sırasında bulunan (6/366),

99 uncu " " (6/367),

100 üncü " " (6/368),

Esas numaralı sorularına;

Cevap verdiler.

Erzincan Milletvekili Tevhit Karakaya ve 20 arkadaşının, eğitimin sorunları ile uygulanan eğitim politikalarının araştırılması ve alınması gereken tedbirlerin belirlenmesi amacıyla Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesinin (10/7) öngörüşmelerine devam olunarak, yapılan oylamasından sonra kabul edilmediği açıklandı.

22 Mart 2000 Çarşamba günü saat 15.00'te toplanmak üzere, birleşime 19.12'de son verildi.

Mehmet Vecdi GÖNÜL

Başkanvekili

Burhan ORHAN Melda BAYER

Bursa Ankara

Kâtip Üye Kâtip Üye

No : 97

II. – GELEN KÂĞITLAR

22.3.2000 ÇARŞAMBA

Tezkere

1. – Türkiye Büyük Millet Meclisinin Denetimine Tâbi Kuruluşların 1998 Yılı Faaliyetleri, Bilanço, Kâr ve Zarar Hesaplarına Ait Raporların Sunulduğuna İlişkin Başbakanlık Tezkeresi (3/500) (Kamu İktisadî Teşebbüsleri Komisyonuna) (Başkanlığa geliş tarihi : 20.3.2000)

Raporlar

1. – İzmir Milletvekili Hasan Ufuk Söylemez’in Yasama Dokunulmazlığının Kaldırılması Hakkında Başbakanlık Tezkeresi ve Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma Komisyon Raporu ve Bursa Milletvekili Ali Arabacı ve Hatay Milletvekili Namık Kemal Atahan’ın İçtüzüğün 133 üncü Maddesine Göre Rapora İtirazları (3/305) (S. Sayısı : 332’ye 1 inci Ek) (Dağıtma tarihi : 22.3.2000) (GÜNDEME)

2. – Elazığ Milletvekili Mehmet Ağar’ın Yasama Dokunulmazlığının Kaldırılması Hakkında Başbakanlık Tezkeresi ve Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma Komisyon Raporu ve Bursa Milletvekili Ali Arabacı’nın İçtüzüğün 133 üncü Maddesine Göre Rapora İtirazı (3/309) (S. Sayısı : 334’e 1 inci Ek) (Dağıtma tarihi : 22.3.2000) (GÜNDEME)

3. – İstanbul Milletvekili Aydın Ayaydın’ın Yasama Dokunulmazlığının Kaldırılması Hakkında Başbakanlık Tezkeresi ve Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma Komisyon Raporu ve Bursa Milletvekili Ali Arabacı ve İstanbul Milletvekili Aydın Ayaydın’ın İçtüzüğün 133 üncü Maddesine Göre Rapora İtirazları (3/346) (S. Sayısı : 339’a 1 inci Ek) (Dağıtma tarihi : 22.3.2000) (GÜNDEME)

4. – Amasya Milletvekili Akif Gülle’nin Yasama Dokunulmazlığının Kaldırılması Hakkında Başbakanlık Tezkeresi ve Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma Komisyon Raporu ve Hatay Milletvekili Namık Kemal Atahan ve Bursa Milletvekili Ali Arabacı’nın İçtüzüğün 133 üncü Maddesine Göre Rapora İtirazları (3/347) (S. Sayısı : 340’a 1 inci Ek) (Dağıtma tarihi : 22.3.2000) (GÜNDEME)

5. – Amasya Milletvekili Gönül Saray Alphan’ın Yasama Dokunulmazlığının Kaldırılması Hakkında Başbakanlık Tezkeresi ve Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma Komisyon Raporu ve Aksaray Milletvekili Murat Akın’ın İçtüzüğün 133 üncü Maddesine Göre Rapora İtirazı (3/394) (S. Sayısı : 344’e 1 inci Ek) (Dağıtma tarihi : 22.3.2000) (GÜNDEME)

6. – Denizli Milletvekili Hasan Erçelebi’nin Yasama Dokunulmazlığının Kaldırılması Hakkında Başbakanlık Tezkeresi ve Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma Komisyon Raporu ve Aksaray Milletvekili Murat Akın’ın İçtüzüğün 133 üncü Maddesine Göre Rapora İtirazı (3/397) (S. Sayısı : 345’e 1 inci Ek) (Dağıtma tarihi : 22.3.2000) (GÜNDEME)

7. – Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Rusya Federasyonu Hükümeti Arasında Rus Doğal Gazının Karadeniz Altından Türkiye Cumhuriyetine Sevkiyatına İlişkin 15 Aralık 1997 Tarihli Anlaşmaya Ek Protokolün Onaylanmasının Uygun Bulunduğu Hakkında Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/633) (S. Sayısı : 384) (Dağıtma tarihi : 22.3.2000) (GÜNDEME)

 

BİRİNCİ OTURUM

Açılma Saati : 15.00

22 Mart 2000 Çarşamba

BAŞKAN : Başkanvekili Mehmet Vecdi GÖNÜL

KÂTİP ÜYELER : Melda BAYER (Ankara), Vedat ÇINAROĞLU (Samsun)

BAŞKAN – Türkiye Büyük Millet Meclisinin 70 inci Birleşimini en iyi dileklerimle açıyor, saygılar sunuyorum.

Toplantı yetersayımız vardır; görüşmelere başlıyoruz.

Üç sayın milletvekiline gündemdışı söz vereceğim.

İlk söz, Balıkesir İlinin Köy Hizmetleri ve diğer konulardaki sorunları hakkında söz isteyen Balıkesir Milletvekili Sayın Aydın Gökmen'e aittir.

Buyurun Sayın Gökmen. (MHP sıralarından alkışlar)

Süreniz 5 dakika efendim.

III. – BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI

A) GÜNDEMDIŞI KONUŞMALAR

1. – Balıkesir Milletvekili Aydın Gökmen’in, Balıkesir İlinin sorunlarına ilişkin gündemdışı konuşması

AYDIN GÖKMEN (Balıkesir) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Balıkesir İli ve sorunları hakkında şahsım adına söz almış bulunmaktayım; bu vesileyle hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Öncelikle mübarek geçmiş bayramınızı kutluyorum.

Hac farizasını yerine getirirken kutsal topraklarda Hakkın rahmetine kavuşan Meclisimizin değerli üyesi merhum Nizamettin Sevgili'ye Allah'tan rahmet, ailesine, Anavatan Partisine, yakınlarına ve milletimize başsağlığı diliyorum.

Balıkesir, millî mücadele yıllarında Redd-i İlhak Cemiyetini kuran ve düşmana karşı koyan ilk iller arasında yer almıştır. 18 Mayıs 1919 tarihinde Alaca Mescitte toplanan 41 kişilik heyet, Atatürk'ün tarihî Amasya Genelgesiyle "milletin istiklalini, yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır" uyarısına uymak suretiyle Balıkesir Kongresini yaparak ilk mücadele hareketini başlatmıştır.

Balıkesir, güney Marmara'da yer almakta, hem Marmara hem de Ege Bölgesinde toprakları bulunmaktadır. Marmara Bölgesinin şirin illerinden biri olan Balıkesirimiz, 14 292 kilometrekarelik bir yüzölçüme sahiptir. İl arazisinin yüzde 45'i orman, yüzde 8'i mera, yüzde 33'ü tarım arazisidir. Sulanabilir arazi de 83 000 hektardır.

Güzel Balıkesirimizde, değişik sorunlar yıllardır artarak gündemindeki yerini korumaktadır. 18 ilçesi, 52 belediyesi, 907 köyü bulunan Balıkesir'de, şehir nüfusu genel nüfus içerisinde yüzde 52'yi, köy nüfusu ise yüzde 48'i göstermektedir. Okuma yazma oranı yüzde 98'dir. Vergi ödeme oranı da yüzde 98'dir.

Balıkesir'in sağlık, eğitim, zeytincilik, altyapı, köy hizmetleri, köy yolları, içmesuyu, sanayi, turizm ve hayvancılık gibi konularında bütçeden ayrılacak payın önemli bir yeri ve vazgeçilmezliği vardır.

Değerli milletvekilleri, öncelikle bazı birimleri ele aldığımızda, Balıkesirimizin 907 köyünden 407'sinin yolu asfalt olup, 385'inde asfalt yoktur. Geri kalan yollar ise hamyoldur. 1999 yılında, sadece 35 kilometrelik asfalt ödeneği gönderilmiş, 2000 yılında da, öğrendiğimiz kadarıyla, yine 35 kilometrelik asfaltlama planlaması yapılmıştır. Bu, köy sayısı dikkate alındığında çok az bir miktardır. İçmesuyu ve kanalizasyon sıkıntılarımız devam etmektedir.

İlin ekonomisi, genelde tarım ve hayvancılıktır. Hayvancılık potansiyeli yüksektir. Balıkesir, Türkiye'nin en fazla süt ve süt ürünleri üreten yörelerinden biri olmuştur. Ayrıca, beyaz et üretiminde Türkiye'de ikinci, yumurta üretiminde ise birincidir.

Zeytin üretiminin, il tarımında ve ülke ekonomisinde önemli bir yeri vardır. Mevcut 10 milyon zeytin ağacıyla 1998 yılında millî gelire 5,5 trilyon lira katkıyla ilk sıradadır. Tarım, hayvancılık ve zeytinciliğin iç ve dış pazarlarda daha iyi olabilmesi için destekleme primlerinin artarak devam etmesi gerekmektedir. Bu destek, çiftçimize, doğrudan bütçeden gelir desteği sağlanması biçiminde olmalıdır.

Değerli milletvekilleri, bölgenin İstanbul'dan sonra en modern tesislerine sahip Bandırma Limanında, başta maden olmak üzere, her türlü maddenin ihracat ve ithalatı gerçekleşmektedir. Sanayi ve ticaret alanlarında atılımların sürdüğü Balıkesir'de, Organize Sanayi Bölgesi 1976 yılında Bakanlar Kurulu kararıyla kurulmuş olup, 1993 yılında inşaına başlanmıştır ve 450 hektarlık arazi üzerinde halen yapımı devam etmektedir. Bazı illerimizde birinci, ikinci, hatta üçüncü organize sanayi bölgeleri faaliyete geçmiş iken, Balıkesir'de Birinci Organize Sanayi Bölgesi faaliyete geçirilememiştir. Bunun için gerekli yatırımların bir an önce yapılmasının da faydalı olacağı kanaatindeyim.

Balıkesir, sanayi yapısı bakımından Ege ve Marmara Bölgelerinin genel karakteristik yapısını taşımakta, İzmir, İstanbul, Bursa gibi sanayi şehirlerine kara, deniz ve demiryoluyla bağlı bulunmaktadır. İşgücü ucuz olan bir ilimizdir.

Balıkesir, eşsiz kıyıları, temiz denizi yanında, termal turizmi bakımından da büyük bir zenginliğe sahip olduğu gibi, ekonomide ağırlıklı bir yer tutmaktadır. Bu konularda yapılacak yeni yatırım ve atılımlar, gelişmeler, Balıkesir'de turizm sektörünü layık olduğu yere getirecektir.

Globalleşen dünyada 2000'li yıllara damgasını vuracak olan ülkelerin güçleri ekonomiyle şekillenecektir. Ekonominin de motoru özel sektördür. Bu vesileyle altını çizerek söylüyorum, Balıkesirli ve tüm işadamlarına sesleniyorum: Gelin, Balıkesir'de daha fazla yatırım, daha fazla istihdam kaynakları yaratalım diyorum.

Orman varlığı yüksek olan ilimizde, ormanlarımız bugüne kadar ihmal edilen ve hak ettiği oranda ödenek temin edilemeyen müesseselerimiz içinde olup, bu olumsuzluk, tabiî ki orman köylümüze de yansımıştır. Ümit ediyorum ki, bu dönemde üzerinde durulacak konular arasındadır.

Değerli milletvekilleri, Balıkesir'de halihazırda gündemde bulunan çok değişik projelerin olduğuna, bunların gerçekleşmesi için ödenek artırımına gidilmesinin gerektiğine inanıyorum.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN – Sayın Gökmen, lütfen toparlayınız.

AYDIN GÖKMEN (Devamla) – Bunlar, Balıkesir-Karacabey-Susurluk, Balıkesir-Dursunbey-Harmancık-Tavşanlı, Ayvacık-Edremit-Havran yolları ile Bandırma-Susurluk-Karacabey ayrımı arası başlatılan yatırımlardır. Ayrıca, Erdek feribot iskelesi çekek yeri inşaatı, Balıkesir-Haddeciler organize, Bandırma organize, Gönen deri organize sanayi bölgeleri de bitirilmesi gereken başlatılmış yatırımlarımızdandır.

Bu vesileyle, Balıkesir'de bulunan ETİ-BOR ve SEKA'nın da tekrar gözden geçirilmesini dileyerek, Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Sayın Gökmen'e teşekkür ediyoruz efendim.

Gündemdışı ikinci söz, otoyollarda ve köprülerde bayramlarda ücret alınması uygulamasına ilişkin söz isteyen İstanbul Milletvekili Sayın Cahit Savaş Yazıcı'ya aittir.

Buyurun Sayın Yazıcı. (DSP sıralarından alkışlar)

2. – İstanbul Milletvekili Cahit Savaş Yazıcı’nın, bayram günlerinde otoyollarda ve köprülerde ücret alınmasına ilişkin gündemdışı konuşması

CAHİT SAVAŞ YAZICI (İstanbul) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; sözlerime başlamadan evvel, çok değerli milletvekilimiz, kaybımız Sayın Nizamettin Sevgili'ye Allah'tan rahmet; ailesine, Anavatan Partisine ve Meclisimize başsağlığı dilerim.

Geçtiğimiz Kurban Bayramında, Bakanlar Kurulumuzun aldığı kararla dokuz güne çıkan tatille, son zamanlarda sıkıntı yaşayan turizm sektörümüzü canlandırmak ve enerji tasarrufu sağlamak amaçlanmıştı. Amacına tam ulaşan bu karar, bir nebze olsun turizmcileri güldürürken, bazı uygulamaları da bir kere daha düşünmemize neden oldu.

Böyle tatillerde en büyük hareketi yaşayan İstanbul, hem tatile gidenleri hem de yakınlarını ziyaret için gelenleriyle yolculuk için büyük bir potansiyeldir; bu da, ulaşım sorunlarını beraberinde getirir. Yıllarca yaşanan sıkıntılar, son dönemde, bayramlarda, boğaz köprülerinin ve otobanların ücretsiz olması gerekliliğini beraberinde getirmişti; fakat, gelin görün ki, bu bayram bu uygulama kaldırıldı; beraberindeki kötü hava şartlarıyla işkence halini aldı. Denebilir ki, bu tamamen kötü hava şartlarıyla ilgili; hayır, geçmişte, otoban ve köprüler paralıyken, tatil dönüşlerinde ne olaylar yaşandığını, İstanbul girişlerinde jandarmanın olaylara müdahale ettiğini ve gişeleri, olaylar karşısında açmak zorunda kaldıklarını, en iyi Karayolları Genel Müdürlüğü bilir, zaten bunu bilmek için kâhin olmaya da gerek yok.

Ortaokullarda havuz problemleri görmüştük. Bir havuzu, küçücük bir musluk kaç saatte boşaltır? Bu da çok farklı bir durum değil. Trafiğin bayram debisi, akış hızı az çok bellidir, gişelerin kapasiteleri de bellidir. Talep arzdan çok fazla olursa, insanlar, böyle, saatlerini araçlarda harcarlar.

Ee, ne yapalım, devlet gelirden mi olsun denilebilir. Bayramlar senenin yüzde 2'sini kaplar. Siz, diğer günler aldığınız ücreti yüzde 2-3, hatta yüzde 5 artırsanız, 10 000, 20 000, 30 000 lira gibi küçük rakamlar fark eder; bu nedenle, bütçeden kayıp, gelirden düşme olmaz.

Diğer taraftan, millî servet, duran trafikte çalışan arabaların harcadığı yakıtla yok olmakta, trilyonlarca liralık benzin ve mazot, bu beklemelerde ziyan olmaktadır.

Yollarımızın yetersizliği ortadadır. Şayet çözüm üretemezsek, sonraki bayramlarda, turizmcilerimiz, İstanbul'dan çok fazla turist beklemesinler. Hiç kimse tatilden yorgun dönmek istemez.

Karayollarının yapım maliyetleri ortadadır. Bu şartlarda doğru çözüm, alternatif araçlar olan denizyolları ve demiryollarıdır. Bu konularda acilen projeler oluşturulmalı ve uygulamaya konulmalıdır. Bir Almanya örneği, demiryollarının, ülkenin trafiğinde ne boyutta yük kaldırdığını göstermektedir. Bizde ek olarak, üç tarafımız denizlerle kaplıdır. Biz, bunları yeterince kullandığımızı söyleyemeyiz.

Bu konuyu neden işlediğimi de söylemek istiyorum. İstanbul'da, dört günde, iki yaka arasında ondört saat -bunun büyük bölümü de gişelerde olmak üzere- kuyruklarda bekledim, iki kez de Ankara-İstanbul arasında seyahat ettim; yani, sıkıntıları yerinde yaşadım. İstanbul'da, trafik adım atamazken, bir cankurtaranın çaresiz nasıl sirenler çaldığını, nasıl bizlerle birlikte kıpırdamadan beklemek zorunda kaldığını gördüm. Kim bilir içindeki hastaya ne oldu? Böyle konular için karar alanlar da lütfen yaşasınlar, en azından yaşayanlara kulak versinler.

Kamyon yasağına da değinmek istiyorum. İçişleri Bakanlığı, en azından, böyle tatillerin iki maksimum yoğun gününde, örneğin geçtiğimiz bayram için arife ve bayramın son günü gibi günlerde, kamyon yasağına devam etmelidir. Bazı konular vardır, bunlar denemeye asla müsaade etmezler.

Benim buradaki amacım, uygulamaları eleştirmek değil, sonraki tatiller için hatırlatmada bulunmaktır.

İstanbul, dünyanın en güzel şehirlerinden biridir; ancak, sorunları da inanılmaz büyüktür. En büyük, en köklü sorunlarından biri de trafiktir.

Yukarıda, sadece bir bayram kesiti verdiğim şehrimde, ulaşım, araç parkı inanılmaz sıkıntı içerisindedir; acilen çözüm üretilmezse, yakında iflas edebilir.

Bu konuyu, Meclisimizin, köprüsünden tüpgeçidine, eski araçların trafikten çekilmesinden toplu taşıma araçlarına, hatta ve hatta, tek - çift plaka uygulamasına kadar araştırması gerekir. Bu konudaki araştırma önergemi hazırlıyor ve takdirlerinize en kısa zamanda sunacağımı bildiriyorum.

Yüce Meclisimizi saygıyla selamlarım.

Teşekkür ederim. (DSP, MHP ve ANAP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Teşekkür ediyorum Sayın Yazıcı.

Gündemdışı üçüncü söz, Bosna - Hersek'in, Güney Kıbrıs Rum Yönetimiyle diplomatik ilişki kurması konusunda söz isteyen, İstanbul Milletvekili Sayın Hüseyin Kansu'ya aittir.

Buyurun Sayın Kansu.

Süreniz 5 dakika efendim.

3. – İstanbul Milletvekili Hüseyin Kansu’nun, Bosna-Hersek’in Güney Kıbrıs Rum yönetimiyle diplomatik ilişki kurması kararına ilişkin gündemdışı konuşması

HÜSEYİN KANSU (İstanbul) – Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; Bosna - Hersek'in, Güney Kıbrıs Rum Yönetimiyle diplomatik ilişki kurma kararı ve kamuoyumuzda doğurduğu tepkiler hakkında görüşlerimi arz etmek üzere gündemdışı söz almış bulunuyorum; Türkiye - Bosna-Hersek Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanı olarak, konuyu, her iki ülke açısından da değerlendirip, kamuoyunun doğru bilgilendirilmesine katkıda bulunabilmek amacıyla bu konuşmayı yapıyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; Güney Kıbrıs Rum Yönetiminin, özellikle Türkiye'yle yakın dost olan ülkelerle diplomatik ilişkiler kurmayı önemli bir başarı olarak addettiği ve bu yöndeki gelişmelerin, Kıbrıs sorununun çözümü konusunda Rum tarafının uzlaşmazlığını artırdığı bilinen bir gerçektir. Bosna - Hersek'in Güney Kıbrıs Rum Yönetimiyle ilişki kurma kararına kamuoyumuzun gösterdiği tepki de, gerek Avrupa Birliğine tam üye olarak adaylığımızın kesinleşmesi esnasında gündeme gelen Kıbrıs meselesi ve gerekse bu meselenin çözümü yolunda aracılı görüşmelerin devam ettiği bir sürece tesadüf etmesi sebebiyle, bir ölçüde anlaşılabilinir. Ancak, bu tepkinin, geçmişte aynı rahatsızlıkları, Pakistan'ın ve Azerbaycan ile Türkmenistan dışındaki diğer Ortaasya cumhuriyetlerinin benzer kararlarında da yaşadığımız düşünüldüğünde, sorunun sadece Bosna-Hersek'ten kaynaklanan yönüne bakıp, bizim hata ve eksikliklerimize gözümüzü kapatmanın anlamlı olmadığı kanaatindeyim.

Her şeyden önce, Bosna-Hersek Devletinin gerek Dayton Barış Antlaşmasıyla oluşturulan nevi şahsına münhasır yapısı ve gerekse uluslararası alanda karşı karşıya bulunduğu zor durumdan yararlanılarak Güney Kıbrıs Rum Yönetimiyle diplomatik ilişki kurmaya zorlanması, böyle bir karar uygulanmasa bile, en azından, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetini tanıma olasılığını ortadan kaldırmaya yönelik bir adımdır. Bosna-Hersek'i bu karara zorlayan güçler, bu hamleleriyle, Türkiye'nin isteği veya Bosna'nın bize minnettarlığının bir göstergesi olarak Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetini tanıma ihtimalini zorlaştırmışlardır.

Bosna-Hersek'i bu karara zorlayan güçler, ikinci olarak, Güney Kıbrıs'ın Avrupa Birliğine üyeliği yolunda önemli bir adım da atmış oluyorlar; çünkü, en yakın dostlarımız bile Güney Kıbrıs'ı tanırsa, bizim tezlerimizin inandırıcılığı azalacaktır. Halbuki, bu konularda elimizi çabuk tutup, reaktif değil, aktif bir dışpolitika izleyebilseydik, durum belki farklı olabilirdi.

Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; ilk kez 1999 yılı başında gündeme gelen Bosna-Hersek'in Güney Kıbrıs Rum Yönetimiyle diplomatik ilişki kurma kararının ardında, Bosna'nın, devlet niteliğinin tanınması yönünde, olabildiğince çok ülkeyle ilişki kurma arzusunun etkili olduğu bir gerçektir; çünkü, ülkeyi oluşturan diğer iki etnisite olan Sırp ve Hırvatların, Dayton Barış Antlaşmasıyla kurulan devletin idame edemeyeceğini uluslararası topluma kanıtlayarak, ileride Sırbistan ve Hırvatistan'la birleşme niyetleri bilinen bir gerçektir. Bu durumda, diğer iki etnisitenin aksine, Bosna'dan başka gidecek hiçbir yeri olmayan Boşnakların, devletin yürüdüğünü göstermekten başka seçenekleri yoktur. Bu da, mümkün olduğunca çok ülkeyle diplomatik ilişki kurmayı zorunlu kılmaktadır. Boşnak toplumunun bu açmazını bilen Sırp ve Hırvatların, kendi çıkarları için, ülkenin karmaşık karar alma mekanizmalarından da yararlanarak, böyle bir karara Boşnak tarafını zorlaması şaşılacak bir durum değildir.

Nitekim, bu kararın, Bosna-Hersek Cumhurbaşkanlığı Konseyinin Hırvat üyesi Ante Jelaviç'in Başkan olduğu bir tarihte, 11 Ekim 1999 tarihinde alınması ve 7 Şubat 2000 tarihinde, New York'ta, iki tarafın Birleşmiş Milletler nezdindeki daimî temsilcileri tarafından imzalanması dikkat çekicidir. Oysa, 14 Şubat 2000 tarihinde Konsey Başkanlığı sırası gelen Sayın Aliya İzzetbegoviç, Dayton Barış Anlaşmasının dayattığı gerçeklerin bir sonucu olan Güney Kıbrıs Rum Yönetimiyle diplomatik ilişki kurma kararının, burada bir büyükelçilik açma anlamına gelmediğini ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetiyle de kültürel ve ekonomik ilişkilerini geliştirmekte kararlı olduklarını açıklamıştır. Ayrıca, hatırlatmak da gerekir ki, Cumhurbaşkanlığı Konseyinde kararlar ikiye karşı bir oyla alınsa bile, kararın yürütmesinde her üç üyenin de imzasının bulunması zorunludur. Dolayısıyla, Sayın İzzetbegoviç'in buna imza atmayacağı bilinmektedir.

Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; Türkiye ile Bosna-Hersek arasında yaşanan bu rahatsızlık da bir kez daha göstermiştir ki, birbirleriyle savaşmış üç etnik toplumun yeniden bir arada yaşamasını, onca kan aktıktan sonra o da kalıcı bir çözüme kavuşturamamış olan Dayton Anlaşması, Batılı çıkarlar doğrultusunda Bosna-Hersek'i çok zor durumda bırakmaktadır. Evet, Sırp zulmü ortadan kalkmıştır kalkmasına ama, bu anlaşma, Boşnakları başka bir kıskaca almıştır.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN – Lütfen toparlar mısınız Sayın Kansu.

HÜSEYİN KANSU (Devamla) – Çünkü, bu anlaşmayla, Bosna-Hersek Devletinin, biri Boşnak ve Hırvatların oluşturduğu "Bosna-Hersek Federasyonu", diğeri Sırpların oluşturduğu "Republika Sırpska" olmak üzere iki entiteden oluştuğu kayıt altına alınmıştır. Dayton Barış Anlaşmasının sivil yönlerinin uygulanmasına ilişkin sorumluluk ise, bir çeşit atanmış vali olarak düşünebileceğimiz, yüksek temsilciliğe bırakılmıştır.

İşte, bu noktada, Balkanlardaki Türk ve Müslüman varlığının en önemli destekçisi olması gereken Türkiye, çok dikkatli olmalıdır. Türkiye, buralardaki devlet ve topluluklarla olan iyi ilişkilerinin, gerek ülkemizin dışpolitik ve stratejik öncelikleri ve gerekse burada yaşayanların güvenlikleri bakımından fevkalade önem arz ettiğini asla hatırdan çıkarmamalıdır.

Bu nedenle, fevrî davranışlardan kaçınmanın faydalarını kamuoyumuza bir kez daha hatırlatarak, Genel Kurulu tekrar saygıyla selamlıyorum. (Alkışlar)

BAŞKAN – Sayın Kansu'ya teşekkür ediyorum.

Sayın milletvekilleri, Başkanlığın Genel Kurula diğer sunuşları vardır.

Sözlü soruların geri alınmasına dair 2 adet önerge vardır; birincisini okutuyorum:

B) TEZKERELER VE ÖNERGELER

1. – Sivas Milletvekili Abdüllatif Şener’in, (6/328) esas numaralı sözlü sorusunu geri aldığına ilişkin önergesi (4/166)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

(6/328) sıra sayılı sözlü soru önergemi geri alıyorum.

Arz ederim. 21.3.2000

Abdüllatif Şener

Sıvas

BAŞKAN – Sözlü soru önergesi geri verilmiştir.

İkinci önergeyi okutuyorum:

2. – Erzincan Milletvekili Tevhit Karakaya’nın (6/530) esas numaralı sözlü sorusunu geri aldığına ilişkin önergesi (4/167)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Gündemin "Sözlü Sorular" kısmında 220 nci sırada yer alan (6/530) esas numaralı sözlü soru önergemi geri alıyorum.

Gereğini arz ederim. 21.3.2000

Tevhit Karakaya

Erzincan

BAŞKAN – Sözlü soru önergesi geri verilmiştir.

Komisyonlardan istifa önergeleri vardır; okutuyorum:

3. – Antalya Milletvekili Cengiz Aydoğan’ın, Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonu Üyeliğinden çekildiğine ilişkin önergesi (4/168)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Başka bir komisyonda görev aldığımdan, üyesi bulunduğum Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonundan istifa ediyorum.

Bilgilerinizi ve gereğini arz ederim.

Saygılarımla.

Cengiz Aydoğan

Antalya

BAŞKAN – Bilgilerinize sunulmuştur.

4. – Şanlıurfa Milletvekili Mehmet Güneş’in, Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyeliğinden çekildiğine ilişkin önergesi (4/169)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Başka bir komisyonda görev aldığımdan, üyesi bulunduğum Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonundan istifa ediyorum.

Bilgilerinizi ve gereğini arz ederim.

Saygılarımla.

Mehmet Güneş

Şanlıurfa

BAŞKAN – Bilgilerinize sunulmuştur.

Gündemin "Seçim" kısmına geçiyoruz.

IV. – SEÇİMLER

A) KOMİSYONLARDA BOŞ BULUNAN ÜYELİKLERE SEÇİM

1. – Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonunda açık bulunan üyeliklere seçim

BAŞKAN – Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonunda boş bulunan ve Anavatan Partisi Grubuna düşen 2 üyelik için, Ağrı Milletvekili Sayın Celal Esin ve Şanlıurfa Milletvekili Sayın Mehmet Güneş aday gösterilmiştir.

Oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

2. – Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonunda açık bulunan üyeliğe seçim

BAŞKAN – Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonunda boş bulunan ve Anavatan Partisi Grubuna düşen 1 üyelik için, Iğdır Milletvekili Sayın Ali Güner aday gösterilmiştir.

Oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

3. – Plan ve Bütçe Komisyonunda açık bulunan üyeliğe seçim

BAŞKAN – Plan ve Bütçe Komisyonunda boş bulunan ve Anavatan Partisi Grubuna düşen 1 üyelik için, Antalya Milletvekili Sayın Cengiz Aydoğan aday gösterilmiştir.

Oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

Şimdi, gündemin "Sözlü Sorular" kısmına geçiyoruz.

V. – SORULAR VE CEVAPLAR

A) SÖZLÜ SORULAR VE CEVAPLARI

1. - Bursa Milletvekili Ahmet Sünnetçioğlu’nun, Bursa-Yenişehir İlçesi Köprühisar Köyü sağlık ocağına ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/269)

BAŞKAN – Sayın Sağlık Bakanı?.. Mevcut değil.

Sayın Ahmet Sünnetçioğlu?.. Mevcut değil.

Üç birleşimde görüşülemeyen sözlü soru önergesi, 98 inci maddenin son fıkrası uyarınca yazılı soruya çevrilecektir; önerge gündemden çıkarılmıştır.

2. - Konya Milletvekili Lütfi Yalman’ın, ulusal televizyon ve radyoların TÜRKSAT aboneliği için TELEKOM’a ödedikleri kira bedellerine ilişkin Ulaştırma Bakanından sözlü soru önergesi (6/270)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değil.

Sayın Yalman?.. Konuşmayı arzu etmiyorlar.

Önerge, yazılı soruya çevrilmiş ve gündemden çıkarılmıştır.

3. - Konya Milletvekili Lütfi Yalman’ın, telefon faturası tahsilatı yapan özel bankalara ilişkin Ulaştırma Bakanından sözlü soru önergesi.(6/271)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değil.

Sayın Yalman?.. Konuşmayı arzu etmiyorlar.

Önerge, yazılı soruya çevrilerek, gündemden çıkarılmıştır.

4. - Konya Milletvekili Lütfi Yalman’ın, NMT araç telefonlarına ilişkin Ulaştırma Bakanından sözlü soru önergesi.(6/272)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değiller.

Sayın Yalman?.. Görüşmeyi arzu etmiyorlar.

Önerge, yazılı soruya çevrilerek, gündemden çıkarılmıştır.

5.- Konya Milletvekili Lütfi Yalman’ın, internet aboneliğine ve denetimine ilişkin Ulaştırma Bakanından sözlü soru önergesi (6/273)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değil.

Sayın Yalman?.. Görüşmeyi arzu etmiyorlar.

Önerge, yazılı soruya çevrilerek, gündemden çıkarılmıştır.

6.- Hatay Milletvekili Namık Kemal Atahan’ın, demiryollarının depremden zarar görüp görmediğine ilişkin Ulaştırma Bakanından sözlü soru önergesi (6/274)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değil.

Sayın Atahan?..

NAMIK KEMAL ATAHAN (Hatay) – Sayın Başkan, hep o tarafa bakıyorsunuz...

BAŞKAN – Affedersiniz...

Konuşacak mısınız efendim?

NAMIK KEMAL ATAHAN (Hatay) – Sayın Başkan, yerimden...

BAŞKAN – 5 dakikalık süreniz var; kürsüden...

NAMIK KEMAL ATAHAN (Hatay) – Sayın Başkan, yerimden, kısa bir açıklama yapacağım.

BAŞKAN – Buyurun efendim.

NAMIK KEMAL ATAHAN (Hatay) – Sayın Başkan, teşekkür ederim.

Dün iki, bugün de bir sözlü sorum gündemden düştü. Bunların veriliş tarihi 1999 yılının 11 inci ayıydı. Her üçü de Ulaştırma Bakanlığına yöneltilmiş sorular idi. Üçüncüsü de bugün gündemden düşücek, yazılı soruya çevrilecek. Bizim temennimiz, Sayın Ulaştırma Bakanımızın, en azından yazılı olarak da olsa, sorumuza cevabı bir an önce vermesi.

Bu sözlü sorum gündemdeki kadar kısa değil ve burada, demiryollarının zarar durumunu sormuştum. Bunun sebebi, gördüğümüz büyük felakette devlet demiryolları hiç zarar görmedi; ama -otobanlarla yatıp otobanlarla kalkıyoruz- otobanlar yok oldu. Bununla ilgili açıklama istemiştim; bu da gelmedi. Bunun için söz almış bulunuyorum.

Teşekkür ederim.

BAŞKAN – Teşekkür ederim Sayın Atahan.

Genellikle sorular muhalefetten sorulduğu için, başım buraya çevrilmeye alışmış; kusura bakmayın.

7.- Bursa Milletvekili Ahmet Sünnetçioğlu’nun, Bursa İlindeki belediyelerin deprem yardımı alıp almayacağına ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi.(6/275)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yok.

Sayın Sünnetçioğlu?.. Konuşmayı arzu etmiyorlar.

Önerge yazılı soruya çevrilmiş ve gündemden düşmüştür.

8.- Bursa Milletvekili Ahmet Sünnetçioğlu’nun, 8.9.1999 tarih ve 10197 sayılı ve 15.10.1999 tarih ve 12297 sayılı genelgeler kapsamına giren yerleşim merkezlerindeki inşaatlara ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/276)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yok.

Sayın Sünnetçioğlu?.. Görüşmeyi arzu etmiyorlar.

Önerge, yazılı soruya çevrilmiş ve gündemden çıkarılmıştır.

9.-Şırnak Milletvekili Abdullah Veli Seyda’nın, Şırnak İline yapılan yatırımlara ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/278)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değil.

Sayın Seyda?.. Görüşme arzusunda değiller.

Önerge, yazılı soruya çevrilmiş ve gündemden çıkarılmıştır.

10.- Şırnak Milletvekili Abdullah Veli Seyda’nın, Şırnak İlinin veteriner hekim ihtiyacına ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/279)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değiller.

Sayın Seyda?.. Görüşme arzusunda değil.

Önerge, yazılı soruya çevrilmiş ve gündemden çıkarılmıştır.

11.- Şırnak Milletvekili Abdullah Veli Seyda’nın, Şırnak’ta içme suyu amaçlı yapılan tesis, kuyu, montaj sayısına ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/280)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değiller.

Önerge, yazılı soruya çevrilmiş ve gündemden çıkarılmıştır.

12.- Şırnak Milletvekili Abdullah Veli Seyda’nın, Şırnak İlinde yapılan yatırımlara ve atamalara ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/281)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değiller.

Önerge, yazılı soruya çevrilmiş ve gündemden çıkarılmıştır.

13. - Denizli Milletvekili Salih Erbeyin’in, Denizli’nin sulama suyu ve toplulaştırma projelerine ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/284)

BAŞKAN – Sayın Bakan mevcut değil.

Sayın milletvekilimiz konuşmayı arzu etmiyorlar.

Önerge, yazılı soruya çevrilerek gündemden çıkarılmıştır.

14.- Erzincan Milletvekili Tevhit Karakaya’nın, Erzincan-İliç İlçesinde yağışların neden olduğu zararlara karşı alınacak önlemlere ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/286)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yok.

Soru ertelenmiştir.

15.- Erzincan Milletvekili Tevhit Karakaya’nın, Erzincan-İliç Devlet Hastanesinin bazı sorunlarına ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/288)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yok.

Soru ertelenmiştir.

16.- Erzincan Milletvekili Tevhit Karakaya’nın, Erzincan-İliç İlçesinin yollarına ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/289)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yok.

Soru ertelenmiştir.

17.- Erzincan Milletvekili Tevhit Karakaya’nın, Erzincan-İliç İlçesinin içme suyu sorununa ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/290)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yok.

Soru ertelenmiştir.

18.- Erzincan Milletvekili Tevhit Karakaya’nın, Erzincan-İliç İlçesinde Kadastro Müdürlüğü açılıp açılmayacağına ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/291)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yok.

Soru ertelenmiştir.

19.- Balıkesir Milletvekili İsmail Özgün’ün, amatör spor faaliyetlerine ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/292)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yok.

Soru ertelenmiştir.

20.- Şanlıurfa Milletvekili Mustafa Niyazi Yanmaz’ın, Olağanüstü Hal Bölgesindeki Çocuk Esirgeme Kurumlarında görevli öğretmenlerin kademe ilerlemelerine ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/293)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değil.

Soru ertelenmiştir.

Sayın milletvekilleri, sayın bakanlarımızın sorulara karşı ilgisi sizin takdirlerinize maruz; cevaplama olmayınca devamlı okumamız gerektiği için, Sayın Kâtip Üyemizin oturarak okumasını oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

21.- İstanbul Milletvekili İrfan Gündüz’ün, Maliye Bakanlığı ve Sayıştay denetim elemanlarınca hazırlanan raporların YÖK Başkanı tarafından dikkate alınmadığı iddiasına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/305)

BAŞKAN – Sayın Başbakan veya görevlendirdiği bir sayın bakan?.. Yok.

Soru ertelenmiştir.

22.- Hatay Milletvekili Namık Kemal Atahan’ın, sürücü kurslarına ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/309)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değil.

Soru ertelenmiştir.

23.- Hatay Milletvekili Namık Kemal Atahan’ın, polis okullarının eğitim süresine ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/310)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Soru ertelenmiştir.

24.- Samsun Milletvekili Musa Uzunkaya’nın, Cumhurbaşkanlığı Köşkünde meydana gelen elektrik kesintilerine ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/311)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Soru ertelenmiştir.

25.- Bursa Milletvekili Ertuğrul Yalçınbayır’ın, Bursa-Pınarcık Kayak Merkezi Projesine ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/312)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değiller.

Soru ertelenmiştir.

26.- Şanlıurfa Milletvekili Mehmet Yalçınkaya’nın, Şanlıurfa-Ceylanpınar’da topraksız çiftçiye toprak dağıtımı için bir çalışma olup olmadığına ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/313)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değiller.

Soru ertelenmiştir.

27.- Şanlıurfa Milletvekili Mehmet Yalçınkaya’nın, Şanlıurfa-Akçakale-Hilvan-Siverek-Diyarbakır demiryolu inşaatına ilişkin Ulaştırma Bakanından sözlü soru önergesi (6/314)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değiller.

Soru ertelenmiştir.

28.- Şanlıurfa Milletvekili Mehmet Yalçınkaya’nın, Şanlıurfa-Suruç’un içme suyu sorununa ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/315)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Soru ertelenmiştir.

29.- Şanlıurfa Milletvekili Mehmet Yalçınkaya’nın, Şanlıurfa’da din turizminin geliştirilmesine yönelik çalışmalara ilişkin Turizm Bakanından sözlü soru önergesi (6/316)

BAŞKAN – Sayın Turizm Bakanı?.. Yoklar.

Soru ertelenmiştir.

30.- Şanlıurfa Milletvekili Mehmet Yalçınkaya’nın, Birecik’te baraj göl sahasında kalan köylerin istimlak programlarının yapılıp yapılmadığına ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/317)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Soru ertelenmiştir.

31.- Adıyaman Milletvekili Mahmut Göksu’nun, Adıyaman-Gerger Belediye Başkanının kaybolmasına ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/318)

BAŞKAN –Sayın Bakan?.. Mevcut değil.

Soru ertelenmiştir.

32.- Siirt Milletvekili Ahmet Nurettin Aydın’ın, Siirt İli Alkumru ve Pervari Hidroelektrik Santralı Projelerine ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/319)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değiller.

Soru ertelenmiştir.

33.- Şanlıurfa Milletvekili Mustafa Niyazi Yanmaz’ın, Başbakanlığa yeni alınacak makam arabalarına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/321)

BAŞKAN – Sayın Başbakan veya görevlendirdiği herhangi bir bakan?.. Mevcut değil.

Soru ertelenmiştir.

34.- Şanlıurfa Milletvekili Mustafa Niyazi Yanmaz’ın, sınır kapılarından yapılan mazot ticaretine ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/322)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değil.

Soru ertelenmiştir.

35.- Siirt Milletvekili Ahmet Nurettin Aydın’ın, Siirt’i Van’a bağlayan karayoluna ve Cevizlik Beldesinin yol sorununa ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/323)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değil.

Soru ertelenmiştir.

36.- Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol’un, Şanlıurfa İlinin turizm açısından değerlendirilmesine ilişkin Turizm Bakanından sözlü soru önergesi (6/324)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Soru ertelenmiştir.

37.- Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol’un, Şanlıurfa İlinde inanç turizminin geliştirilmesi ve tanıtılmasına ilişkin Turizm Bakanından sözlü soru önergesi (6/325)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Soru ertelenmiştir.

38.- Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol’un, Şanlıurfa İline yapılan turizm yatırımlarına ilişkin Turizm Bakanından sözlü soru önergesi (6/326)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Soru ertelenmiştir.

39.- Erzincan Milletvekili Tevhit Karakaya’nın, Sanayi ve Ticaret Bakanlığını Güçlendirme Vakfı ile ilgili yolsuzluk iddialarına ilişkin Sanayi ve Ticaret Bakanından sözlü soru önergesi (6/327)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Soru ertelenmiştir.

40. - Sivas Milletvekili Abdüllatif Şener'in Niğde-Ovacık Kasabası sağlık ocağı doktorunun tayin edilmesinin nedenine ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/328)

BAŞKAN – Bu soru birleşimin başında, bir önergeyle geri alınmıştır.

41.- Şanlıurfa Milletvekili Yahya Akman’ın, Gaziantep-Şanlıurfa otoyolu inşaatına ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/329)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Soru ertelenmiştir.

42.- Şanlıurfa Milletvekili Yahya Akman’ın, Şanlıurfa-Birecik’in bağlantı yollarına ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/330)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değil.

Soru ertelenmiştir.

43.- Samsun Milletvekili Musa Uzunkaya’nın, Adalet Teşkilatını Güçlendirme Vakfı tarafından adlî sicil kaydı isteyenlere satılan form dilekçelerine ilişkin Adalet Bakanından sözlü soru önergesi (6/332)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Soru ertelenmiştir.

44.- Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol’un, Akçakale-Şanlıurfa karayoluna ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/334)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Soru ertelenmiştir.

45.- Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol’un, Şanlıurfa İli Akçakale İlçesinin yol bakım ve onarım şefliği ihtiyacına ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/335)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Soru ertelenmiştir.

46.- Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol’un, Şanlıurfa İli Akçakale İlçesinde açılan yüksek okulun bina ihtiyacına ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/336)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Soru ertelenmiştir.

47.- Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol’un, Şanlıurfa İli Akçakale İlçesinin kapalı spor salonu ihtiyacına ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/337)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Soru ertelenmiştir.

48.- Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol’un, Şanlıurfa İli Akçakale Devlet Hastanesinin sağlık personeli ihtiyacına ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/338)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Soru ertelenmiştir.

49.- Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol’un, Şanlıurfa İli Akçakale İlçesinin kanalizasyon arıtma tesisi inşaatı için ayrılan ödeneğe ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/339)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değil.

Soru ertelenmiştir.

50.- Adana Milletvekili Mehmet Metanet Çulhaoğlu’nun, öğrenci pasolarına ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/340)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Soru ertelenmiştir.

51.- Şanlıurfa Milletvekili Yahya Akman’ın, Birecik Barajının yapımı sırasında kamulaştırılan arazilerin bedellerine ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/342)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Soru ertelenmiştir.

52.- Şanlıurfa Milletvekili Yahya Akman’ın, Suruç-Baziki Projesine ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/343)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Soru ertelenmiştir.

53.- Muş Milletvekili Sabahattin Yıldız’ın, Muş SSK Hastanesi ve SSK Müdürlüğüne ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından sözlü soru önergesi (6/344)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Soru ertelenmiştir.

54.- Muş Milletvekili Sabahattin Yıldız’ın, Muş-Alpaslan II Barajına ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/345)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Soru ertelenmiştir.

55.- İstanbul Milletvekili Rıdvan Budak’ın, Kemer Kaymakamının görevden alınmasının nedenine ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/346)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Soru ertelenmiştir.

56.- Şanlıurfa Milletvekili Yahya Akman’ın, Şanlıurfa Ceylanpınar’ın SSK binası ihtiyacına ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından sözlü soru önergesi (6/349)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Soru ertelenmiştir.

57.- Denizli Milletvekili Salih Erbeyin’in, Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğünde çalışan geçici işçilere ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/350)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Soru ertelenmiştir.

58.- İstanbul Milletvekili Ayşe Nazlı Ilıcak’ın, tank alımlarına ilişkin Millî Savunma Bakanından sözlü soru önergesi (6/351)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Soru ertelenmiştir.

59.- İstanbul Milletvekili Ayşe Nazlı Ilıcak’ın, Birinci Ordu Komutanlığının devir tesliminde tören yapılmamasının nedenine ilişkin Millî Savunma Bakanından sözlü soru önergesi (6/352)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değil.

Soru ertelenmiştir.

60.- İstanbul Milletvekili Ayşe Nazlı Ilıcak’ın, A.B.D’de tedavi olan bir generale ilişkin Millî Savunma Bakanından sözlü soru önergesi (6/353)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değil.

Soru ertelenmiştir.

61.- İstanbul Milletvekili Ayşe Nazlı Ilıcak’ın, F-4 uçaklarının modernizasyonunun bir İsrail firmasına verilmesinin nedenine ilişkin Millî Savunma Bakanından sözlü soru önergesi (6/354)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değil.

Soru ertelenmiştir.

62.- İstanbul Milletvekili Ayşe Nazlı Ilıcak’ın, BOTAŞ’ın ihale ettiği bazı boru hatlarına ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/355)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Soru ertelenmiştir.

63.- İstanbul Milletvekili Ayşe Nazlı Ilıcak’ın, BOTAŞ’ın Doğubeyazıt ve Ambarlı Kompresör İstasyonu ihalelerine ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/356)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Soru ertelenmiştir.

64.- İstanbul Milletvekili Ayşe Nazlı Ilıcak’ın, BOTAŞ’ın bazı ihaleler için müteahhit firmalara verdiği avansa ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/357)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Soru ertelenmiştir.

65.- Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol’un, Şanlıurfa-Ceylanpınar İlçesinin SSK dispanserinin bina, sağlık personeli ve araç-gereç ihtiyacına ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından sözlü soru önergesi (6/358)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değil.

Soru ertelenmiştir.

66.- Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol’un, Şanlıurfa-Siverek İlçesine bağlı bazı köylerin yatılı ilköğretim bölge okulu ve öğretmenevi ihtiyacına ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/359)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Soru ertelenmiştir.

67.- Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol’un, Şanlıurfa-Siverek İlçesinin öğretmen ihtiyacına ve kapalı köy okullarının ne zaman açılacağına ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/360)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

68.- Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol’un, Şanlıurfa-Siverek İlçesinin trafo ve personel ihtiyacına ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/361)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Soru ertelenmiştir.

69.- Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol’un, Şanlıurfa İlindeki taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/362)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Soru ertelenmiştir.

70.- Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol’un, Şanlıurfa-Halfeti İlçesi, Arğaç Köy sınırları içinde bir yatılı bölge ilköğretim okulu açılıp açılmayacağına ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/363)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Soru ertelenmiştir.

71.- Hatay Milletvekili Namık Kemal Atahan’ın, Kemer Kaymakamının görevden alınmasının nedenine ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/364)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

72.- İstanbul Milletvekili Ayşe Nazlı Ilıcak’ın, kamuoyunda “köstebek olayı” olarak bilinen davanın hâkimlerine ilişkin Millî Savunma Bakanından sözlü soru önergesi (6/365)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değil.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

73.- Tunceli Milletvekili Kamer Genç'in, Hükümetçe el konulan bankalara ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/369)

BAŞKAN – Sayın Başbakan veya görevlendirdiği herhangi bir bakan?.. Mevcut değil.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

74.- İstanbul Milletvekili Ayşe Nazlı Ilıcak'ın, Mevduat Sigorta Fonuna devredilen bankalara ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/370)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değil.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

75.- Tunceli Milletvekili Kamer Genç'in, bir kokteyle S.P.K. Başkanı ve Yönetim Kurulu üyelerinin katılıp katılmadığına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/371)

BAŞKAN – Sayın Başbakan veya görevlendirdiği herhangi bir bakan?.. Mevcut değil.

Soru ertelenmiştir.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Sayın Başkan, aslında, bu sorular, özetlenirken, çok yanlış özetleniyor; yani, sorunun mahiyetinin ne olduğunun burada belirtilmesi lazım. Hangi kokteyle katılındığını soru önergemde belirtiyorum. Hiç olmazsa, burada, Sayın Mesut Yılmaz'ın kardeşinin hisse senetlerinin borsaya çıkarılması sırasında katılınan bir kokteyl olduğunun belirtilmesi, bunun okunması lazım.

Başka bir sorum var; yine, Sayın Yılmaz'ın bir yurtdışı seyahatiyle ilgili soru soruyorum; yani, sanki, benim yurtdışı seyahatine katılmamla ilgili soru soruluyormuş gibi özetleniyor. Yani, lütfen, Başkanlık Divanı, kim bunu özetliyorsa, bu soruların mahiyetini bu kadar anlamsız hale getirebilecek şekilde burada özet çıkarmasınlar; rica ediyorum...

BAŞKAN – Zatı âliniz de başkanvekiliyken böyle özetleniyordu.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Öyle yapıyorduk efendim, öyle yapıyorduk...

Sayın Yıldırım Akbulut ANAP'lı olduğu için, ANAP'lıları koruyor tabiî.

ZEKİ ÇAKAN (Bartın) – Sayın Başkan görevini yapıyor, Genel Kurulu bilgilendiriyor.

BAŞKAN – Şimdi, efendim, şöyle...

KAMER GENÇ (Tunceli) – Soruların mahiyeti burada tam aksettirilmezse...

ZEKİ ÇAKAN (Bartın) – Başkanlığa müdahalenize gerek yok; Başkan, Başkanlık Divanı görevini bilir.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Öyle mi?! Siz onun avukatı mısınız?!

ZEKİ ÇAKAN (Bartın) – Evet... Ben grup başkanvekiliyim...

KAMER GENÇ (Tunceli) – Kim size o avukatlık görevini verdi?!

BAŞKAN – Karşılıklı görüşmeyelim efendim...

KAMER GENÇ (Tunceli) – Sizin o temsil yeteneğiniz yok canım...

BAŞKAN – Karşılıklı görüşmeyelim efendim...

Yalnız, müsaade ederseniz, şunu söyleyeyim: Şu anda, sizlere arz etmek zorunda olduğumuz, sizin kararınız gereğince bir saat içerisinde arz etmek zorunda olduğumuz soru sayısı 238'dir. Eğer, arkadaşlar bunu biraz daha teferruatlı yazarlarsa, çok iyi olur belki; ama...

KAMER GENÇ (Tunceli) – Sayın Başkan, mahiyeti anlaşılsın; yani, falanca milletvekili niçin soru sormuş... Bazı kişiler... Bakın, bazı sorular iyi özetleniyor, açık; ama, bazı çevrelere zararı dokunmasın diye, burada bazıları iyi özetlenmiyor...

BAŞKAN – Herhangi bir kasıt yoktur, zannetmiyorum efendim.

Teşekkür ederim.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Bunları söyleyeyim...

BAŞKAN – Şimdi, 76 ncı soruda kaldık. Böyle bir sessizlik vardı, biraz ses çıkması da iyi oldu. 76'dan devam ediyoruz efendim.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Sayın Başkan, bakın, şurada ne güzel sohbet ediyorlar(!) Genel Kurul salonunda böyle sohbet edilir mi?!

BAŞKAN – Belki faydalı bir iş yapıyorlardır.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Böyle olmaz. Yani, bir defa, böyle olmaz...

ZEKİ ÇAKAN (Bartın) – Herkese, her yere müdahale etme! Genel Kurulda bir milletvekilinin nerede oturacağı size sorulmaz! Siz kendinize bakın! O milletvekilleri nerede oturacağını bilir!

KAMER GENÇ (Tunceli) – Siz Başkanvekilisiniz. Orada oturan arkadaş, Başkanlığa sırtını çeviremez.

BAŞKAN – Lütfen efendim... Lütfen efendim...

İBRAHİM GÜRDAL (Antalya) – Sayın Başkan, bize müdahale ediyor efendim...

KAMER GENÇ (Tunceli) – Gel, söz al.

BAŞKAN – Lütfen... Genel Kurulun çalışmasıyla ilgili düzen, Başkanlığı tesadüfen şu anda yapmakta olan bana ait. Lütfen, siz beni muhatap alınız.

Teşekkür ederim.

Buyurun efendim.

76.- Samsun Milletvekili Musa Uzunkaya’nın, enflasyon rakamlarına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/372)

BAŞKAN – Sayın Başbakan veya görevlendirdiği herhangi bir bakan?.. Mevcut değil.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

77.- Şanlıurfa Milletvekili Mehmet Yalçınkaya’nın, Mevduatı Sigorta Fonu’na devredilen bankalara ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/373)

BAŞKAN – Cevap verecek Bakan?.. Mevcut değil.

Soru ertelenmiştir.

78.- Samsun Milletvekili Musa Uzunkaya’nın, kuduz ve tetanoz aşısı stoklarına ve başıboş köpeklerin toplatılmasına ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/374)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

79.- Samsun Milletvekili Musa Uzunkaya’nın, öğrencilere kuduzla ilgili yeterli bilgi verilip verilmediğine ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/375)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

80.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep Acil İçme Suyu Projesi için DSİ’ne ayrılacak ödeneğe ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/376)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değiller.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

81.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’te yürütülen TEAŞ projelerine ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/377)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değiller.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

82.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’te DSİ Genel Müdürlüğünün yürüttüğü projelere ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/378)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

83.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’te yürütülen projelere ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/379)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

84.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Kayacık Barajı projesine ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/380)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

85.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, TEDAŞ’ın Gaziantep’te yürüttüğü projelere ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/381)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

86.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep İl Merkezi Kuşaklama Kanalı Projesine ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/382)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

87.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-Belkıs-Nizip Pompaj Sulaması projesine ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/383)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

88.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’teki elektrik şebekesi projesine ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/384)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

89.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep Enerji Nakil Hatları Projesine ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/385)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

90.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep Alleben Göleti ve Sulaması Projesine ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/386)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

91.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Kahramanmaraş-Nurdağı Karayoluna ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/387)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

92.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-Kilis Karayoluna ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/388)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

93.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-Narlı-Kahramanmaraş Karayoluna ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/389)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

94.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep Kanalizasyon Projesine ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/390)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

95.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep İçme Suyu Projesine ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/391)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

96.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’te Karayolları Genel Müdürlüğünce yürütülen projelere ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/393)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

97.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’te yürütülen projelere ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/394)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değil.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

98.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-Nizip İlçesi Kanalizasyon Projesine ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/395)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değiller.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

99.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’teki köy yollarına ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/396)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değiller.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

100.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep İli kanalizasyon projelerine ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/397)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değil.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

101.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep İli içme suyu projelerine ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/398)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değiller.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

102.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’te yürütülen Köy Hizmetleri projelerine ilişkin, Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/399)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değil.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

103.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’te GAP İdaresi Başkanlığınca yürütülen projelere ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/400)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değiller.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

104.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Yavuzeli’ne Emniyet Müdürlüğü kurulup kurulmayacağına ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/401)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değiller.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

105.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep İli Karkamış İlçesine Emniyet Müdürlüğü kurulup kurulmayacağına ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/402)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değiller.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

106.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-İslahiye İlçesi Ortaklı Jandarma Karakol binasına ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/403)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değiller.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

107.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-İslahiye İlçesi Kerküt Jandarma Karakol binasına ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/404)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

108.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-İslahiye İlçesi Jandarma Karakol binasına ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/405)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

109.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-Araban İlçesi özel idare işhanı inşaatına ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/406)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

110.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep Emniyet Müdürlüğü tevzi inşaatına ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/407)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

111.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-Nurdağı İlçesi Emniyet Amirliği inşaatına ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/408)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

112.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-Karkamış Hükümet Konağı inşaatına ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/409)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

113.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’te Tekel Genel Müdürlüğünce yürütülen projelere ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/410)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

114.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’te Tapu Kadastro Genel Müdürlüğünün yürüttüğü projelere ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/413)

BAŞKAN –Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

115.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’te yürütülen projelere ilişkin Orman Bakanından sözlü soru önergesi (6/414)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

116.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep Havaalanı altyapı-üstyapı inşaatına ilişkin Ulaştırma Bakanından sözlü soru önergesi (6/415)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

117.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’te DDY Genel Müdürlüğünce yürütülen projelere ilişkin Ulaştırma Bakanından sözlü soru önergesi (6/416)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

118.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’te yürütülen projelere ilişkin Ulaştırma Bakanından sözlü soru önergesi (6/417)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

119. - Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep Merkez Antrenman Spor Salonu Projesine ilişkin Devlet Bakanından (Fikret Ünlü) sözlü soru önergesi (6/418)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

120. - Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep İl Kültür Müdürlüğü binası projesine ilişkin Kültür Bakanından sözlü soru önergesi (6/426)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

121.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-Nizip Kültür Merkezi projesine ilişkin Kültür Bakanından sözlü soru önergesi (6/427)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

122.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-Oğuzeli Kültür Merkezi projesine ilişkin Kültür Bakanından sözlü soru önergesi (6/428)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

123.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-Şahinbey İlçesi Anıt Mezar projesine ilişkin Kültür Bakanından sözlü soru önergesi (6/429)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

124.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’te yürütülen projelere ilişkin Kültür Bakanından sözlü soru önergesi (6/430)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

125.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-Nizip Devlet Hastanesine ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/431)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

126.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-Kurbanbaba Sağlık Ocağı inşaatına ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/432)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

127.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’te yürütülen projelere ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/433)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

128. - Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep Devlet Hastanesi Hemodiyaliz ve Organ Nakli Merkezine ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/434)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

129. - Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-Altındağ Sağlık Ocağına ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/435)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

130. - Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-Mithatpaşa Sağlık Ocağına ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/436)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

131.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-Şehitkâmil Çocuk Hastanesine ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/437)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

132.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep Travmatoloji Hastanesine ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/438)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

133.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-Şehitkâmil Devlet Hastanesi Bölge Acil Yardım Merkezine ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/439)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

134.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep İl Donatım Müdürlüğü işine ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/440)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

135.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-Oğuzeli semt polikliniği projesine ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/441)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

136.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep Üniversitesi Araştırma Uygulama Hastanesine ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/442)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

137.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Merkezine ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/443)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

138.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-Nizip İlçesi Organize Sanayi Bölgesi inşaatına ilişkin Sanayi ve Ticaret Bakanından sözlü soru önergesi (6/444)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

139.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep 4. Organize Sanayi Bölgesi altyapı inşaatına ilişkin Sanayi ve Ticaret Bakanından sözlü soru önergesi (6/445)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

140.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep 3. Organize Sanayi Bölgesi altyapı inşaatına ilişkin Sanayi ve Ticaret Bakanından sözlü soru önergesi (6/446)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

141.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep Organize Sanayi Bölgesi Arıtma Tesisi inşaatına ilişkin Sanayi ve Ticaret Bakanından sözlü soru önergesi (6/447)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değil.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

142.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’te yürütülen projelere ilişkin Sanayi ve Ticaret Bakanından sözlü soru önergesi (6/448)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değil.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

143.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep Güzel Sanatlar Lisesi Binası Projesine ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/449)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değil.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

144.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep Üniversitesi için ayrılan ödeneklere ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/450)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değil.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

145.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep-İslahiye İlçesi Anadolu Lisesi binası inşaatına ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/451)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değil.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

146.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep -Nurdağı Lise binası inşaatına ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/452)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değil.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

147.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Fakülte Binası Projesine ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/453)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değil.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

148.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep Üniversitesi kampus altyapı projesine ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/454)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değil.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

149.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep Üniversitesinin yatırım ve hizmet projelerine ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/455)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değil.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

150.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’te yürütülen okul projelerine ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/456)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değil.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

151.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’teki öğretmen ihtiyacına ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/457)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değil.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

152.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep İlinde yürütülen projelere ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/458)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

153.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Karkamış Gümrük Kapısına ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/460)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

154. - Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’teki imam ve müezzin sayısına ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/461)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

155.- Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’teki camilere ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/462)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

156. - Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep’teki kooperatiflere ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/463)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

157. - Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar’ın, Gaziantep Acil İçme Suyu Projesine ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/464)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

158. - Samsun Milletvekili Musa Uzunkaya’nın, Vezirköprü Baraj inşaatına ve sulama amaçlı barajların yapımına ayrılan ödenek miktarına ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/465)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

159. - Samsun Milletvekili Musa Uzunkaya’nın, THY’nın yılbaşında düzenlediği özel yurtdışı seferlere ilişkin Ulaştırma Bakanından sözlü soru önergesi (6/466)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

160. - Samsun Milletvekili Musa Uzunkaya’nın, memur maaş zamlarına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/467)

BAŞKAN – Sayın Başbakan veya ilgili bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

161. - Samsun Milletvekili Musa Uzunkaya’nın, Abdullah Öcalan’ın sağlık, beslenme, koruma gibi giderlerine ve basınla nasıl iletişim kurduğuna ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/469)

BAŞKAN – Sayın Başbakan veya görevlendirdiği ilgili bakan?.. Mevcut değil.

Sözlü sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

162. -Samsun Milletvekili Musa Uzunkaya’nın, Osmanlı’nın 700. kuruluş yıldönümü nedeniyle Samsun’da bir etkinlik yapılmamasının nedenine ilişkin Kültür Bakanından sözlü soru önergesi (6/470)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değil.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

163. - İstanbul Milletvekili Ayşe Nazlı Ilıcak’ın, Hizbullah örgütüne ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/471)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değil.

Sözlü sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

164. - İstanbul Milletvekili Ayşe Nazlı Ilıcak’ın, Hizbullah örgütüne karşı yapılan operasyonlara ve faili meçhul cinayetlere ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/472)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değil.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

165. - İstanbul Milletvekili Ayşe Nazlı Ilıcak'ın, gelecek yıllardaki enerji ihtiyacıyla ilgili yapılan tahminlere ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/473)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değil.

Sözlü sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

166. - İstanbul Milletvekili Ayşe Nazlı Ilıcak’ın, elektriğin üretim maliyetlerine ve satışına ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/474)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değil.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

167. - İstanbul Milletvekili Ayşe Nazlı Ilıcak’ın, RTÜK Yayın İzleme ve Değerlendirme Dairesine ve yayını durdurulan radyolara ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/475)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

168.- Samsun Milletvekili Musa Uzunkaya’nın, PKK terörüne ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/476)

BAŞKAN –Sayın Başbakan veya görevlendirdiği ilgili bir bakan?..Yok.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

169.- Samsun Milletvekili Musa Uzunkaya’nın, kayıp işadamlarına ve Zehra Vakfı Genel Başkanının kaçırılmasına ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/478)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yok.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

170. - Samsun Milletvekili Musa Uzunkaya’nın, Ders Araçları Enstitüsü’nde bazı elemanların işten çıkarılıp yerlerine yeni personel alındığı iddialarına ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/479)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sözlü sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

171. - Samsun Milletvekili Musa Uzunkaya’nın, Bilim Araştırma Vakfında gerçekleştirilen operasyona ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/480)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Soru önergesinin görüşülmesi ertelenmiştir.

172. -Erzincan Milletvekili Tevhit Karakaya’nın, Erzincan-Kemaliye-Gözaydın Köyü sulama göleti projesine ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/481)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sözlü sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

173. - Bursa Milletvekili Ahmet Sünnetçioğlu’nun, Marmarabirlik tarafından yapılan zeytin alımlarına ilişkin Sanayi ve Ticaret Bakanından sözlü soru önergesi (6/482)

BAŞKAN - Sayın Bakan?.. Mevcut değil.

Soru önergesinin görüşülmesi ertelenmiştir.

174.- Bursa Milletvekili Ahmet Sünnetçioğlu’nun, meslek lisesi ve açıköğretim liselerinden genel liselere geçiş hakkının verilmemesinin nedenine ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/483)

BAŞKAN - Sayın Bakan?..Yoklar.

Önergenin görüşülmesi ertelenmiştir.

175.- Bursa Milletvekili Ahmet Sünnetçioğlu’nun, deprem nedeniyle Bursa İlindeki belediyelere yapılacak yardımlara ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/484)

BAŞKAN - Sayın Bakan?..Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

176.- Bursa Milletvekili Ahmet Sünnetçioğlu’nun, Zonguldak Orman Bölge Müdürlüğüne bağlı orman işletmelerinden alacakları olan köylülere ilişkin Orman Bakanından sözlü soru önergesi (6/485)

BAŞKAN - Sayın Bakan?..Yoklar.

Soru önergenin görüşülmesi ertelenmiştir.

177.- Şanlıurfa Milletvekili Mustafa Niyazi Yanmaz’ın, İran fıstığı ithaline ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/486)

BAŞKAN - Sayın Bakan?..Yoklar.

Soru önergesinin görüşülmesi ertelenmiştir.

178.- Şanlıurfa Milletvekili Mustafa Niyazi Yanmaz’ın, Şanlıurfa’da yapımı devam eden Evren Sanayi Sitesine ilişkin Sanayi ve Ticaret Bakanından sözlü soru önergesi (6/487)

BAŞKAN - Sayın Bakan?..Yoklar.

Soru önergesinin görüşülmesi ertelenmiştir.

179.- İzmir Milletvekili Güler Aslan’ın, TCDD hizmetlerinin iyileştirilmesine ilişkin Ulaştırma Bakanından sözlü soru önergesi (6/488)

BAŞKAN - Sayın Bakan?..Yoklar.

Önergenin görüşülmesi ertelenmiştir.

180.- Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol’un, Şanlıurfa-Birecik’in okul ve kütüphane ihtiyaçlarına ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/489)

BAŞKAN - Sayın Bakan?..Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

181.- Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol’un, Şanlıurfa-Birecik’in sağlık ocağı ve sağlık meslek lisesi ihtiyaçlarına ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/490)

BAŞKAN - Sayın Bakan?..Yoklar.

Önergenin görüşülmesi ertelenmiştir.

182.-Muğla Milletvekili Nazif Topaloğlu’nun MERNİS projesine ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/491)

BAŞKAN - Sayın Bakan?..Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

183.- Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol’un, Şanlıurfa-Birecik İlçesine bağlı bazı köylerin sorunlarına ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/492)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yok.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

184.- Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol’un, Şanlıurfa-Birecik’te Karkamış Baraj Gölü altında kalan bazı köylerin sorunlarına ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/493)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yok.

Sorunun görüşülmesi ertelemiştir.

185.- Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol’un, Şanlıurfa-Birecik küçük sanayi sitesi projesine ilişkin Sanayi ve Ticaret Bakanından sözlü soru önergesi (6/494)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yok.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

186.- Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol’un, Şanlıurfa-Birecik İlçesinin Meslek Yüksekokulu hizmet binası, halk eğitim merkezi binası ve öğretmenevi ihtiyacına ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/495)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yok.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

187.- Bursa Milletvekili Faruk Çelik’in, Bursa-Orhangazi-Yeniköy Beldesi yoluna ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/497)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yok.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

188.- Şanlıurfa Milletvekili Mustafa Niyazi Yanmaz'ın, geçici işçilere ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/498)

BAŞKAN – Sayın Başbakan veya görevlendirdiği ilgili bir bakan?.. Mevcut değil.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

189.- İstanbul Milletvekili Osman Yumakoğulları’nın, yediemin olarak gümrük kapılarında bekletilen mallara ve rüşvet iddialarına ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/499)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değil.

Önergenin görüşülmesi ertelenmiştir.

190.- İstanbul Milletvekili Osman Yumakoğulları’nın, gözetim altında emniyet güçlerince alınan ifade tutanaklarının basında yayımlanmasına ilişkin Adalet Bakanından sözlü soru önergesi (6/500)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değil.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

191.- Şanlıurfa Milletvekili Mustafa Niyazi Yanmaz’ın, Şanlıurfa-Birecik-Göktepe köy yoluna ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/501)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yok.

Sözlü sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

192.- Ankara Milletvekili M. Zeki Çelik’in, Ankara-Haymana-Konya karayoluna ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/502)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Mevcut değil.

Sözlü sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

193.- Ankara Milletvekili M. Zeki Çelik’in, Ankara-Balâ karayoluna ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/503)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yok.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

194.- Ankara Milletvekili M. Zeki Çelik’in, Haymana-Polatlı karayoluna ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/504)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sözlü soru önergesinin görüşülmesi ertelenmiştir.

195.- Ankara Milletvekili M. Zeki Çelik’in, Ankara-Esenboğa Havaalanı yoluna ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/505)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

196.- Ankara Milletvekili M. Zeki Çelik’in, Ankara-Şereflikoçhisar karayoluna ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/506)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

197.- Şanlıurfa Milletvekili Mustafa Niyazi Yanmaz’ın, Şanlıurfa Orman İşletme Müdürlüğünün kaldırılıp kaldırılmayacağına ilişkin Orman Bakanından sözlü soru önergesi (6/507)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

198.- Bursa Milletvekili Faruk Çelik’in, özel finans kurumlarına ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/508)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

199.- Muğla Milletvekili Nazif Topaloğlu’nun, kıyı ve sahil şeritlerinde yer alan tesislerin kiralanmasına ilişkin Maliye Bakanından sözlü soru önergesi (6/509)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Sorunun görüşülmesi ertelenmiştir.

200.- Muğla Milletvekili Nazif Topaloğlu’nun, kıyı ve sahil şeritlerinde yer alan tesislerin kiralama bedellerine ilişkin Maliye Bakanından sözlü soru önergesi (6/510)

BAŞKAN – Sayın Bakan?.. Yoklar.

Soru önergesinin görüşülmesi ertelenmiştir.

Teşekkür ediyorum.

Soru önergelerinin görüşülmesine 1 saat ayrılmıştı; 1 saatimiz tamamlandı.

TURHAN GÜVEN (İçel) – Sayın Başkan...

BAŞKAN – Buyurun Sayın Güven.

TURHAN GÜVEN (İçel) – Sayın Başkan, Meclisin aslî görevlerinden birisi denetimdir; ama, bugün yapılan işlem sadece soruları okumaktan ibaretti. Hükümetten bir ilgili bakan arkadaşımız yok, ilgili değil, ilgisiz de yok. O zaman bu sorular niye okundu? Yani, denetim görevi yerine getirildi mi şimdi?..

BAŞKAN – 98 inci madde, iki defa okunulmasını şart koştuğu için okunuyor ki, yazılıya çevrilebilsin; okunmadan yazılıya çevrilemiyor.

TURHAN GÜVEN (İçel) – Efendim, yazılı isteyen kim ki, öyle olsa yazılı sorardık zaten! Müsaade ederseniz, soru soran arkadaşlarımız -tabiî, siz İçtüzüğün gereğini yerine getireceksiniz ama- o zaman yazılı sorardı. Sözlü sorulduğuna göre, sözlü cevap isteniyor demektir burada; ama, bu yok, maalesef, hükümet, bizi bu imkândan mahrum ediyor, mahrum kılıyor; ben onu arz etmek istiyorum.

Teşekkür ederim.

BAŞKAN – Evet, kayıtlara geçmiş bulunuyor efendim.

Ben de, soruların başlangıcında, soruların cevabını verecek yetkililerin bulunmayışı sebebiyle okumaya devam etmekte olduğumuzu sizlerin bilgilerinize arz etmiştim.

Sayın milletvekilleri, gündemin "Kanun Tasarı ve Teklifleriyle Komisyonlardan Gelen Diğer İşler" kısmına geçiyoruz.

Askerî Ceza Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısının müzakeresine kaldığımız yerden devam edeceğiz.

VI. – KANUN TASARI VE TEKLİFLERİYLE KOMİSYONLARDAN

GELEN DİĞER İŞLER

1. – Askerî Ceza Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı ile Askerî Ceza Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ve Millî Savunma ve Adalet Komisyonları raporları (1/378, 1/532) (S. Sayısı : 214) (1)

BAŞKAN – Komisyon?.. Burada.

Hükümet?.. Burada.

Sayın milletvekilleri, geçen birleşimde tasarının 21 inci maddesinin oylamasında kalınmıştı.

Şimdi, müzakeresi tamamlanan 21 inci maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... 21 inci madde kabul edilmiştir.

Şimdi, 22 nci maddeyi okutuyorum:

MADDE 22. – 1632 sayılı Kanunun 87 nci maddesinin (1) numaralı fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

1. Hizmete ilişkin emri hiç yapmayan asker kişiler bir aydan bir seneye kadar, emrin yerine getirilmesini söz veya fiili ile açıkça reddeden veya emir tekrar edildiği halde emri yerine getirmeyenler, üç aydan iki seneye kadar hapis cezası ile cezalandırılırlar.

BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, Başkanlığa, şu ana kadar, gruplardan ve şahıslardan söz talebi gelmemiştir.

Konuşma talebi var mı efendim?.. Olmadığına göre, 22 nci maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Madde kabul edilmiştir.

23 üncü maddeyi okutuyorum:

MADDE 23. – 1632 sayılı Kanunun 88 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“Madde 88. – 87 nci maddede yazılı itaatsizlik suçlarını; toplu asker karşısında yahut silah başı emrine karşı veya silahlı iken veya hizmetten kısmen veya tamamen sıyrılmak kastı ile yapanlar altı aydan beş seneye kadar hapis, seferberlikte beş seneye kadar ağır hapis ve düşman karşısında on seneden aşağı olmamak üzere ağır hapis cezası ile cezalandırılırlar.”

BAŞKAN – Madde üzerinde, Fazilet Partisi Grubu adına, Aksaray Milletvekili Sayın Ramazan Toprak; buyurun efendim. (FP sıralarından alkışlar)

Süreniz 10 dakikadır.

FP GRUBU ADINA RAMAZAN TOPRAK (Aksaray) – Sayın Başkan, Yüce Meclisin değerli üyeleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Bayram arifesinde görüşmekte olduğumuz bu tasarıyla ilgili olarak ortaya koyduğumuz çok ciddî çekinceler vardı. O çekincelerin yanında, gerçekten, bu tasarıda mutlaka yerine getirilmesi gereken birtakım düzenlemelerin bulunduğunu ifade etmiştik. İki doğrunun veya sekiz doğrunun yanına öyle bir tek yanlış ekleniyor ki, sekiz doğruyu ifsat eden, amacını tamamen ortadan kaldıran, sonuçlarını ortadan kaldıran bir iki yanlışla bu duruma gelindi.

(1) – 214 S. Sayılı Basmayazı 8.3.2000 tarihli 67 nci Birleşim Tutanağına eklidir.

Biz, mutlaka değiştirilmesi gerekli konularda, olumlu düşüncelerimizi ifade ediyoruz. Bunlardan bir tanesi de, görüşmekte olduğumuz bu maddedir. Bu maddede, daha önce asgarî cezası, TCK'daki; yani, Türk Ceza Kanunundaki emsal maddelere göre düşük olan bir suça denge sağlanarak, asgarî ceza haddi artırılıyor. Bu, yerinde bir düzenlemedir. Ancak, tasarıya ilişkin olarak ortaya koyduğumuz sakatlıkların ne boyutlarda olduğunu, tekraren, bir daha ifade etmek istiyorum huzurlarınızda; o da şudur: Tasarının geçtiğimiz 17 nci maddesinde, tutukevi ve cezaevinden kaçmayla ilgili bir düzenleme vardı; ceza ve tutukevinden kaçma veya kaçmaya yardımcı olmakla ilgili suçta, Türk Ceza Kanununun, dördüncü babının yedinci faslına atıfta bulunulmuş idi. Oysa, Türk Ceza Kanununda, bu atıfta bulunulan maddelerin dışında başka suçlar da var; yani, bu suçun başka işleniş şekilleri de var, başka şekillerde de bu suç işleniyor. Nasıl: Taksirle, tutuklunun kaçmasına sebebiyet vermek gibi, Türk Ceza Kanununun 303 üncü maddesinde düzenlenen bir başka fiil daha var. Bu fiil, aslında, bu tarz ortamlarda mutlaka işlenebilen bir suçtur. Bu 17 nci maddenin başlığında, ceza ve tutukevinden kaçmak veya kaçmaya yardımcı olmak yalnızca atfedilmiş; oysa, bunun dışında, taksirle işlenen bir başka cürüm daha var, bu atlanmış, tamamen gözardı edilmiş, işlenebilecek bir suç hiç gözükmemiş, hiç görülmemiş.

Bizim, başından beri ısrarla ifade ettiğimiz husus, bu tasarının yasama tekniğiyle uzaktan yakından bir ilgisi olmadığıdır. Sadece sayısal çoğunlukla komisyondan geçirilmesi, bunun, yasama tekniğine uygunluğunu temin eden bir husus asla değildir. Israrla ifade ettiğimiz bir konu, iyi niyetle bile olsa, yanlış atılmış bir adım, bütün bir sistematiği alt üst etmekte.

Türk Silahlı Kuvvetlerinde "sivil memur" tabiri altında, hem memurlar hem işçiler vardır. İşçilerin statülerini muhtelif kanunlar düzenlemektedir, memurların statüsünü 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu düzenlemektedir. Askerî Ceza Kanununun kendine has bir yasa tekniği vardır, Askerî Ceza Yargılama Usul Kanununun (353 sayılı Kanun) kendine has bir yargılama usulü vardır. Biz, bütün bu kavramların ana statülerini belirleyen yasaları tamamen hiçe saydık. Ne yaptık peki; Millî Savunma Komisyonunun nereye attığını bilemediği bir taş nedeniyle, fevkalade güzel amaçla hazırlanmış bir tasarıyı mahvetmiş durumdayız.

Görüştüğümüz bu madde, yerinde bir madde olmasına rağmen, yasama tekniğinden uzak bir anlayışla yapıldığı için, diğer maddelerle, bu statü, bu sistem, Askerî Ceza Yargı Sistemi alt üst edilmiş vaziyette.

Ben, 8 Mart Dünya Kadınlar Gününde, hanımlarımızın Kadınlar Gününü kutlarken, sayın hükümetin, hanımlarımıza bir hediye verdiğini ve Dünya Kadınlar Gününde, hanımlarımıza, oda ve göz hapsi cezası verdiğini ifade etmiştim. Bu konuda, bana, Türkiye'nin dört bir yanından çok ciddî tepkiler geldi, olumlu tepkiler geldi; ancak, ben üzüntüyle ifade ediyorum, Yüce Mecliste 20'yi aşkın hanımefendi parlamenterimiz var, nedense, bu konuya sahip çıkılmadı. Bunlar, zühulen, atılan taşın nereye değdiği görülmeden atılmış taşlardır. Israrla söyledim; bu tasarıyı geri çekin, oturalım, gerçekten, 21 inci Yüzyıla, bu asra, bu çağcıl anlayışa, hukukun üstünlüğü ilkesi doğrultusunda bir anlayışla bu tasarıyı biz gözden geçirdiğimizde, gerçekten amacına ulaşacağını ifade etmiştik; ancak, bu ana kadar, sayın hükümetten, bu konuda, bazı makyaj tedbirlerin ötesinde, kendilerine göre uygun gördükleri bazı tedbirlerin ötesinde ciddî bir değişiklik gelmedi, teklif gelmedi. Görüşelim, bir sonuca bağlayalım, bu sakatlıkları ispat edelim, ortaya koyalım, düzeltelim dedik; olumlu bir yanıt alamadık.

Yüce Meclisin huzuruna gelmek ve bu hususu kamuoyuna mal etmek amacıyla bunları burada dile getiriyorum; ancak, bu konuda, galiba, sağırlar diyalogu yaşanmaya devam ediyor. Açık ifade edelim; şu mevcut düzenlemeler, olumlu düzenlemeleri bertaraf eden düzenlemelerle malul olduğu sürece Anayasa Mahkemesinden dönmesi mutlak surette mümkün. Tekrar ifade ediyorum, bu yasa tasarısının, gerçekten, yasama tekniğiyle uzaktan yakından ilgisi yoktur.

Sonuç itibariyle bağlamak istiyorum. Millî Savunma Komisyonunun yanlış bir tanımlamasıyla... Nedir bu tanımlama; Askerî Ceza Kanununun uygulanması açısından, Türk Silahlı Kuvvetlerinde görevli sivil memurların, askerî şahıs kapsamına alınması suretiyle mevcut statü altüst edilmiştir, bir askerî ceza yargı sistemi alt üst edilmiştir. Alt üst eden adımı atan neresidir; Millî Savunma Komisyonu. Ne Adalet Bakanlığının Kanunlar Genel Müdürlüğüdür ne de Millî Savunma Bakanlığının Kanunlar Kararlar Genel Müdürlüğüdür; yani, bir kanunun yasama tekniğine uygun olarak hazırlanıp hazırlanmaması konusunda, devletin en yetkili kurumlarının yok sayılarak, düşünceleri alınmaksızın, Millî Savunma Komisyonunun bir tanımlamasıyla yetinilmiş ve tasarı mahvedilmiş vaziyettedir.

Ben, bundan sonraki bazı maddelerde, kısmen bu aykırılıklara yine temas etmekle yetineceğim. Ancak, sayın hükümet, ifade ettiğim buhatalarında ısrarlı olduğu takdirde -ki, öyle gözüküyor- yapacağımız bir şey var; burada ileri sürdüğümüz, ispat ettiğimiz; ancak, hiç de dinlenilmeyen, kale alınmayan eleştirileri Anayasa Mahkemesi önüne götürmek suretiyle, sayın hükümeti, bu konuda yasama tekniğine davet etmiş olacağız.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (FP ve DYP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Fazilet Partisi Grubu adına konuşan Aksaray Milletvekili Sayın Ramazan Toprak'a teşekkür ediyorum.

Gruplar ve şahıslar adına başka söz talebi?.. Yok.

Görüşmekte olduğumuz 23 üncü maddeyi, komisyondan geldiği şekliyle oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Madde kabul edilmiştir.

24 üncü maddeyi okutuyorum:

MADDE 24. – 1632 sayılı Kanunun 89 uncu maddesinin (1) numaralı fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“1. Emre itaatsizlik sonucu bir insanın hayatını tehlikeye koyan, memleketin veya bir askerî birliğin güvenliğini veya savaş hazırlığını veya eğitimini önemli derecede ihlal eden veya büyük bir zarar meydana getiren yahut başkasının malına önemli bir zarar veren asker kişiler, bir seneden on seneye kadar hapis, seferberlikte iki seneden onbeş seneye kadar ağır hapis cezası ile cezalandırılırlar.”

BAŞKAN – Görüşme talebi?.. Yok.

Maddeyi, komisyondan geldiği şekliyle oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Madde kabul edilmiştir.

25 inci maddeyi okutuyorum:

MADDE 25. – 1632 sayılı Kanunun 115 inci maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“Memuriyet nüfuzunun sair suretle kötüye kullanılması

Madde 115. – Emir vermek yetkisini veya memuriyet nüfuzunu kötüye kullanarak mevzuatın tayin ettiği ahvalden başka bir suretle herhangi bir gerçek veya tüzel kişi yahut astı hakkında keyfi bir işlem yapan yahut yapılmasını emreden amir veya üst, bir aydan iki seneye kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

Bu işlem, siyasî bir amaçla yahut kişisel bir çıkar sağlamak için yapılmış veya yapılması emredilmiş ise, fiil başka bir suç oluşturmadığı takdirde altı aydan aşağı olmamak üzere hapis cezası verilir.”

BAŞKAN – Konuşma talebi?.. Yok.

25 inci maddeyi, komisyondan geldiği şekliyle oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Madde kabul edilmiştir.

26 ncı maddeyi okutuyorum:

MADDE 26. – 1632 sayılı Kanunun 130 uncu maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“Madde 130. – Askerî eşyayı kasten terk veya kısmen yahut tamamen tahrip eden, özürsüz kaybeden veya harabolmasına sebebiyet veren veya özel menfaati için kullanan asker kişiler, eşyanın değeri, önemi, meydana gelen hasarın miktarı ve fiilin işleniş şekline göre üç aydan iki seneye kadar hapis cezası ile cezalandırılırlar.

Suç konusu eşya; silah, mühimmat, savaş aracı veya gereci ise ceza artırılır.

Kaybedilen, kasten terk veya kısmen yahut tamamen tahrip edilen veya harabolmasına sebebiyet verilen eşyanın ödettirilmesine de ayrıca hükmolunur.”

BAŞKAN – Söz talebi?.. Yok.

Maddeyi, bu şekliyle oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Madde kabul edilmiştir.

27 nci maddeyi okutuyorum:

MADDE 27. – 1632 sayılı Kanunun değişik 131 inci maddesinin (1) numaralı fıkrasının ikinci paragrafı aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“Az vahim hallerde, altı aydan üç seneye kadar hapis cezası hükmolunabilir.”

BAŞKAN – Söz talebi?.. Yok.

Maddeyi, bu şekliyle oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Madde kabul edilmiştir.

28 inci maddeyi okutuyorum:

MADDE 28. – 1632 sayılı Kanunun 132 nci maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“Üstünün, astının veya arkadaşının bir şeyini çalanlar

Madde 132. – Bir üstünün, arkadaşının veya astının bir şeyini çalan asker kişiler, altı aydan beş seneye kadar hapis cezası ile cezalandırılırlar.”

TURHAN GÜVEN (İçel) – Soru sorabilir miyim Sayın Başkan?

BAŞKAN – Hay hay... Oylamadan evvel soru sormak mümkün.

Buyurun.

SAFFET ARIKAN BEDÜK (Ankara) – Soruya geçmeden önce, madde başlığında "üstün, astının veya arkadaşının" ibaresi var.

BAŞKAN – "Üstünün" olarak, düzeltilerek okundu.

Sayın Güven, soru soracaksanız; buyurun efendim.

TURHAN GÜVEN (İçel) – Tereddütüm var da, onu açıklığa kavuşturmak istiyorum.

BAŞKAN – Tamam efendim; buyurun, sorun.

TURHAN GÜVEN (İçel) – Yani, bir fiil, hırsızlık fiili kime karşı işleniyor; ya üste ya asta. Arkadaşın üst ast olup olmaması değiştirir mi bunu yani?

SAFFET ARIKAN BEDÜK (Ankara) – Aynı rütbe anlamına geliyor.

TURHAN GÜVEN (İçel) – Aynı rütbe anlamına geldiğine göre, niye "arkadaşın" kelimesi ilave edilmiş?

BAŞKAN – Yani "arkadaş" kelimesi resmî bir sıfat ifade etmiyor demek istiyorsunuz.

TURHAN GÜVEN (İçel) – Arkadaş olmayan kişinin bir şeyini çalmak suç olmuyor gibi bir mana çıkar da, o bakımdan, düzgün hale gelmesini talep ediyorum.

SAFFET ARIKAN BEDÜK (Ankara) – "Arkadaşının" tabiri, ayrı, sanki bir başka yerdeki arkadaşı...

TURHAN GÜVEN (İçel) – Arkadaşı, yani, dışarıdaki bir arkadaşı mı, nedir?

SAFFET ARIKAN BEDÜK (Ankara) – Aynı rütbe demesi lazım.

TURHAN GÜVEN (İçel) – Meslektaşı mı?..

SAFFET ARIKAN BEDÜK (Ankara) – Hem rütbesi...

TURHAN GÜVEN (İçel) – Yani, ceza hukuku bakımından biraz fazlaca gibi geldi.

BAŞKAN – Sayın Komisyon mu, Sayın Hükümet mi cevap verecek?

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI SABAHATTİN ÇAKMAKOĞLU (Kayseri) – Efendim, ikimiz de verebiliriz. Evvela Komisyonumuz...

ADALET KOMİSYONU BAŞKANI EMİN KARAA (Kütahya) – Sayın Başkanım, eski kanunun 132 nci maddesi, yani, yürürlükteki kanunun 132 nci maddesi de, zaten, o ibareyi aynen kullanıyor. Maddenin başlığı da "Mafevkının, arkadaşının, madununun bir şeyini çalışanlar" diyor. Bu, teselsül ettirilerek, aynı şekilde ele alınmış ifade tarzı olarak.

TURHAN GÜVEN (İçel) – Sayın Başkan, eskiden bir hata yapılmışsa, hatayı tekraren götürmek, hatayı azim olur. Ben, onu arz etmeye çalışıyorum.

SAFFET ARIKAN BEDÜK (Ankara) – Efendim, tutanaklara geçmesi açısından...

ADALET KOMİSYONU BAŞKANI EMİN KARAA (Kütahya) – Buradaki arkadaşlıktan amaç da, aynı rütbede olan erlerin arkadaşlığı anlamını taşımaktadır.

BAŞKAN – Aynı rütbenin kastedildiği zabıtlara geçmiş oldu efendim.

İleride uygulamada, yorumda, bu sorunuzun ve cevabın faydası görülecektir efendim.

TURHAN GÜVEN (İçel) – Umut ediyorum.

BAŞKAN – 28 inci maddeyi, komisyondan geldiği şekliyle oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler.. Madde kabul edilmiştir.

29 uncu maddeyi okutuyorum:

MADDE 29. – 1632 sayılı Kanunun 143 üncü maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“Şartnameye aykırı mal veya hizmet kabul etmek

Madde 143. – Sözleşmeye bağlanmış yiyecek, giyecek, teçhizat veya diğer mal ve hizmetler ile her nevi imalat ve inşaatı, sözleşmeye ilişkin şartname ve nümunelerine uymadıkları halde kabul eden veya ettirenler üç yıldan az olmamak üzere hapis cezası ile cezalandırılırlar.

Fiil ceza kanunlarına göre daha ağır bir suç teşkil ediyorsa ceza o kanuna göre tayin edilir.

Kabul edilen veya ettirilen eşya silah, mühimmat, savaş aracı veya gereci ise veya suç seferberlik veya savaş halinde işlenmişse ceza artırılır.”

BAŞKAN – 29 uncu madde üzerinde söz talebi?.. Yok.

Maddeyi, komisyondan geldiği şekliyle oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Madde kabul edilmiştir.

30 uncu maddeyi okutuyorum:

MADDE 30. – 1632 sayılı Kanunun değişik 148 inci maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“Siyasî faaliyetlerde bulunanlar

Madde 148. – Askerî şahıslardan;

A) Siyasî bir partiye üye olmak için müracaat eden veya herhangi bir suretle siyasî partilere girenler,

B) Siyasî amaçla toplantı yapan veya aynı amaçla siyasî gösterilere katılanlar,

C)Siyasî amaçla nutuk söyleyen, demeç veren, yazı yazan veya telkinde bulunanlar,

D) Siyasî toplantılara resmî veya sivil kıyafetle katılanlar,

E) Herhangi bir sebeple yalnız veya toplu olarak siyasî mahiyette beyanname hazırlayan, hazırlanmış beyannameyi imzalayan, imzalatan veya yayın organlarına ulaştıran veya dağıtanlar,

fiil daha ağır bir cezayı gerektirmediği takdirde, bir aydan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılırlar.

Bu cürümler, seferberlikte işlenirse ceza iki misli olarak hükmolunur.”

BAŞKAN – Teşekkür ederim.

SAFFET ARIKAN BEDÜK (Ankara) – Efendim, bu maddeyle ilgili değil ama, bir evvelki maddeyle ilgili bir tereddütüm oldu, herşeye rağmen hatırlatmakta fayda mütalaa ediyorum.

29 uncu maddede "...ceza artırılır" deniliyor. Ne kadar artırılır? Kaçta kaç artırılır? Mesela, burada "iki misli artırılır" deniyor, bazı maddelerde "bir misli artırılır" deniliyor. Orada "...ceza artırılır" deniliyor; ama, ne kadar artırılırı kabul etmedik, daha doğrusu açıklama da olmadı. Tutanaklara geçmesi açısından bir açıklama yapılmasında fayda mütalaa ediyorum.

Teşekkür ediyorum.

BAŞKAN – Tekriri müzakere talebiniz yok; ancak, bir tereddütünüzü...

SAFFET ARIKAN BEDÜK (Ankara) – Bir açıklama yapmalarında fayda var.

BAŞKAN – Soruyu Hükümete mi, Komisyona mı yönelttiniz?

SAFFET ARIKAN BEDÜK (Ankara) – Efendim, Komisyona.

BAŞKAN – Buyurun.

ADALET KOMİSYONU BAŞKANI EMİN KARAA (Kütahya) – Sayın Bedük'ün sorusu üzerine, Askerî Ceza Kanununun 50 nci maddesini kendisine okumak isterim. Cezaların nasıl artırılacağını Askerî Ceza Kanununun 50 nci maddesi düzenliyor. "Madde 50 – Bu kanunda bir suç için şahsî hürriyeti tahdit eden bir cezanın arttırılacağı yazılı olan yerlerde mezkûr ceza mevzuubahis cürüm için muayyen olan cezanın iki misline kadar çoğaltılabilir. Şu kadar ki ceza o cürüm için kanunda yazılı âzami haddi geçemez. "

BAŞKAN – Teşekkür ederim.

Sayın milletvekilleri, bu açıklama 29 uncu maddenin son fıkrasıyla ilgiliydi.

Şimdi, 30 uncu maddeyi müzakere ediyoruz.

Gruplar adına söz talebi yok.

BÜLENT ARINÇ (Manisa) – Grubum adına söz istiyorum Sayın Başkan.

SAFFET ARIKAN BEDÜK (Ankara) – Sayın Başkan, bizim de Grup adına söz talebimiz var.

BAŞKAN – Peki. Bize şahıs adına diye intikal etmişti de onun için.

Fazilet Partisi Grubu adına Manisa Milletvekili Sayın Bülent Arınç; buyurun efendim. (FP sıralarından alkışlar)

Konuşma süreniz 10 dakikadır.

FP GRUBU ADINA BÜLENT ARINÇ (Manisa) – Sayın Başkan, değerli arkadaşlarım; hepinizi hürmetle selamlıyor, çalışmalarımızın hayırlı olmasını diliyorum.

Görüştüğümüz tasarının 30 uncu maddesi üzerinde söz aldım. Bu madde üzerinde söz almamın birkaç sebebi var; bir tanesi, bu madde, asker şahısların siyasî faaliyette bulunmaları halinde hangi cezaya çarptırılacaklarını öngörüyor. Esasen, Türk Silahlı Kuvvetlerinin, her türlü siyasî düşünce ve mülahazalardan arındırılmış olarak, aslî görevi olan yurt savunması üzerinde odaklaşması için konulmuş bir madde. Bu maddede getirilen değişiklik, başına "askerî şahıslar" ibaresi konulmuş, diğer fıkralar hemen hemen aynı; ancak, B başlıklı kısım çıkarılmış. Doğrudur; yerindedir; burada 141 ve 142 nci maddelerle ilgili olan cürümleri, ordu içerisinde veya ordu mensupları ve sair diye devam ediyor. Türk Ceza Kanunundan 141 ve 142 nci maddeler kaldırılmış olduğuna göre, bu kısmın bu maddeden çıkarılmış olmasında isabet var.

Benim asıl söylemek istediğim şey şudur; esasen, Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarının uymak zorunda oldukları İç Hizmet Kanununun 43 üncü maddesini huzurlarınızda okumak istiyorum: "Türk Silahlı Kuvvetleri her türlü siyasî tesir ve düşüncelerin dışında ve üstündedir. Bundan ötürü, Silahlı Kuvvetler mensuplarının siyasî parti veya derneklere girmeleri, bunların siyasî faaliyetleri ile münasebette bulunmaları, her türlü siyasî gösteri, toplantı işlerine karışmaları ve bu maksatla nutuk ve beyanat vermeleri ve yazı yazmaları yasaktır."

Yine, İç Hizmet Kanununun 43 üncü maddesinde "Silahlı Kuvvetler mensupları Millî Savunma Bakanlığınca adları yayınlanan ve siyasî olmayan cemiyetler ile spor kulüplerinin faal olmayan üyeliklerine girebilirler. Girenler durumlarını en kısa zamanda Millî Savunma Bakanlığına bildirmeye mecburdurlar" deniliyor ve devam ediyor. Bunun gerekçesinde, hepinizin bildiği gibi, "Silahlı Kuvvetlerin üstlenmiş olduğu görevin önem ve niteliği dolayısıyla, Türk Silahlı Kuvvetler mensuplarının her türlü siyasî faaliyet ve eylemlerin dışında olmaları çok önemli bir yükümlülüktür. Demokratik, laik ve Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı, çağdaş devlet yapımızın bekası, bu yükümlülüğün ihlal edilmeden devam ettirilmesine bağlıdır. Bu nedenle, Silahlı Kuvvetlerde disiplinin devamı, tarafsızlığın ve sahip olunan yüksek değerlerin korunabilmesi için Silahlı Kuvvetler mensuplarının siyasî faaliyet ve etkinliklerin dışında ve üstünde tutulması hayatî derecede önemli bir görevdir" diyor ve devam ediyor.

Esasen, Türkiye'de herkesin bildiği ve her fırsatta da tekrarladığı bir gerçek var; siyasetin kışlaya girmemesi lazım, siyasetin camilere ve okullara girmemesi lazım. Silahlı Kuvvetler, ne zamanki içpolitikayla ve siyasetle ilgilenmişler, İttihat ve Terakkiden bu yana, ülke için de yararlı olmamış, bizzat ordunun kendisi için de yararlı olmamıştır. Dolayısıyla, Silahlı Kuvvetlerin kendi aslî görevinin dışında içpolitikaya müdahale etmesinin, siyasî faaliyet göstermesinin, hepimiz inanıyoruz ki, ülkeye bir faydası yok, orduya da hiçbir faydası yok.

Esasen, Anayasanın 117 nci maddesine baktığımızda da, millî güvenliğin sağlanmasından ve Silahlı Kuvvetlerin yurt savunmasına hazırlanmasından, Türkiye Büyük Millet Meclisine karşı Bakanlar Kurulunu sorumlu tutuyor; yani, yurt savunması, bu yurdun bağımsızlığı ve istiklali Silahlı Kuvvetlere emanet edilmiş ve onun aslî görevi olarak da bu belirlenmiş.

Değerli arkadaşlarım, bu konuya şuradan girdim: 1971 yılında yedeksubaylığımı yaparken Tuzla Piyade Okulunda, bir cuma namazında namazı kıldıran astsubayın yaptığı bir konuşma, birkaç albayın şikâyeti üzerine, İstanbul Selimiye Kışlasındaki mahkemeye intikal etmişti. Mahkeme safahatını yakından takip ettim ve o beraatla sonuçlandı. Orada, astsubay, siyasî konuşma yapmaktan dolayı, bu maddeden dolayı itham edilmişti. Benim de maddeyle ilk tanışmam o günlerde başlıyor. Daha sonra da, disiplin subaylığı yaptığım kışlada, yine bunun üzerine birkaç konuyu, savcıların yerine hazırlık kovuşturması yaparak gerekli yerlere sevk etmiştim.

Şimdi, bu maddenin başlığı "askerî şahıslardan" diye başladığına göre, demek ki, erinden orgeneraline kadar -hatta, ben, mareşalliğin bittiğini zannediyordum, yine, hiyerarşi içerisinde mareşallik muhafaza edilmiş- bütün asker şahıslar, bu maddeye göre, siyasî amaçla nutuk söyleyemez, demeç veremez, yazı yazamaz ve telkinde bulunamaz. Demek ki, bu yasak sadece astsubaylarla ilgili ve sınırlı değil; sadece onbaşılarla, çavuşlarla ilgili ve sınırlı değil, oramiralinden tuğgeneraline, tümgeneralinden korgeneraline kadar askerî şahısların hepsini kapsayan, herkes için aynı sorumluluğu ve cezaî müeyyideyi getiren bir madde.

Böyle anlıyorsak, hukuk ve adalet herkes içinse, o zaman birkaç şeyi söylemek de bizim boynumuza borç oluyor: Özellikle, son yıllarda Silahlı Kuvvetler mensuplarımızın bazılarının siyasî beyanat sayılabilecek belli bir görüşü, belli bir siyasî partiyi, belli bir politikayı açıkça tenkit ettiklerini, hatta, isim verdiklerini, hatta, hedef gösterdiklerini biliyoruz. Bu, elbette yanlış bir olaydır. Bunun üzerine gidilmelidir ve Askerî Ceza Kanununun 148 inci maddesine göre, rütbesi ne olursa olsun, askerî şahısların hepsi hakkında, eğer, bu maddeyi ihlal ediyorsa; yani, suç işlediği konusunda adlî makamların bir tespiti varsa derhal soruşturma başlatılmalı ve yargılamaları yapılmalıdır.

Belki onlarca misal vermek mümkün; ama, birkaç tanesi hafızalarınızda zannediyorum ki, çok yenidir: Bir orgeneral, kalkmıştır -şimdi emekli oldu- yaptığı bir hareketi "demokrasiye balans ayarı yaptık" diye tarif etmiştir. Bir başka rütbeli kişi, o dönemin Başbakanı hakkında, başka bir ülkenin devlet başkanı hakkında hakaret ifade eden cümleler kullanmıştır, konuşmalar yapmıştır ve halen de Silahlı Kuvvetler içerisinde belli bir rütbeyi işgal etmektedir. Yine, geçtiğimiz günlerde Hizbullah olayının üzerine, Partimiz Genel Başkanının grup toplantısında yaptığı bir konuşma üzerine, Silahlı Kuvvetler, Genelkurmay Başkanlığı ve Genel Sekreterliği bir bildiriyle buna cevap vermiştir.

Bu bildiri içerisinde Fazilet Partisi hedef gösterilmektedir, Fazilet Partisi irticaın odağı olarak gösterilmektedir. Fazilet Partisinin, bugüne kadar kapatılan diğer pek çok parti gibi kapatılacağından bahsedilmektedir. "Oh olsun, iyi oldu" diyenleriniz bulunabilir. Ben, bir hukukçuyum, önümde de 148 inci madde var, buna uygun olarak konuşuyorum. Silahlı Kuvvetler mensuplarımızın eğitimle, içpolitikayla, siyasetle bu denli içlidışlı olmaları, olay, sebep, saik ne olursa olsun, hiçbir zaman hoşgörülemez. Eğer, 148 inci madde varsa ve yürürlükte ise, gereği, elbette yapılmalıdır. Hukuk adına, adalet adına, yasama adına burada görev yapan herkesin, bir madde üzerinde kabul veya ret konusunda bir işareti olacaksa, bu, herkes için objektif, herkes için eşit olan bir sorumluluk getirir.

Eğer "148 inci maddeyi biz, hayır, burada yazılı; ama, uygulamıyoruz veya uygulamayacağız; biz, bunu, sadece şu alt rütbeler için uygulayacağız" şeklinde bir anlayış varsa, bunun, adaletin evrensel kurallarına uygun düşmediğini ifade etmek istiyorum.

148 inci maddenin içerisinde, siyasî amaçla toplantı yapan ve bu amaçla siyasî gösterilere katılanlar ayrı bir fıkra içerisinde; siyasî nutuk söyleyen, demeç verenler ayrı; siyasî toplantılara resmî veya sivil kıyafetle katılanlar da suç işlemiş oluyorlar. Hatta, geçtiğimiz dönemde, ben, Adalet Komisyonundayken, bir yasa tasarısı görüşülürken, ilginç bir konuşmamız da oldu: Mesela, bu maddeye göre, siyasî toplantılara, resmîyi bırakın, onu anlarım; ama, sivil kıyafetle katılanlar bile suç işlemiş oluyorlar. Halbuki, bildiğiniz gibi, 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununa aykırı hareket etmekten dolayı dava açılsa, bu toplantılar umuma açık sayılır; kanun aynen böyle ifade ediyor. Yani, Kızılay Meydanında yapılan bir siyasî toplantıda, merak saikiyle bile olsa, sivil kıyafet giyinmiş bir asker şahsın bulunması yasak. Nasıl oluyor da, demokrasinin geldiği bu noktada, bir siyasî parti mensubunun ne diyeceğini merak edecek bir askerî kişinin, üzerinde rütbe bile taşımadığı halde, bu toplantıya uzaktan dahi olsa katılmasını, dinlemesini suç sayan bir zihniyetin hassasiyetinedikkat ediniz; ama, özellikle son yıllarda, belki de 28 Şubat süreciyle birlikte başlayan doğrudan müdahale etme...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN – Sayın Arınç, lütfen, toparlayınız.

BÜLENT ARINÇ (Devamla) – Sayın Başkanım, ben, şahsım adına da söz almıştım; sizi üzmeyeyim, sözümü burada noktalıyorum, orada devam edeceğim.

Saygılar sunuyorum. (FP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Teşekkür ederim Sayın Arınç.

Parti grupları adına ikinci söz, Doğru Yol Partisi Grubu adına, Kayseri Milletvekili Sayın Sevgi Esen'e ait.

Buyurun efendim. (DYP sıralarından alkışlar)

Süreniz 10 dakika.

DYP GRUBU ADINA SEVGİ ESEN (Kayseri) – Sayın Başkan, Yüce Meclisin saygıdeğer üyeleri; Askerî Ceza Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısının 30 uncu maddesi hakkında şahsım ve Partim adına görüşlerimizi aktarmak üzere söz almış bulunmaktayım, Yüce Heyetinizi en derin saygılarımla selamlarım.

Değerli milletvekilleri, görüşmekte olduğumuz tasarı, 1930 tarihli Askerî Ceza Kanununun günümüz şartlarına uyarlanması amacını taşıyor. Üzerinde konuşacağım 30 uncu madde ise, askerî şahısların siyasî faaliyette bulunmaları halinde uygulanacak ceza yaptırımlarıyla ilgilidir. Yenilenmesi önerilen madde kısmen korunmuştur. Değişiklik, Türk Ceza Kanunundan çıkarılan 141 ve 142 nci maddelerin Askerî Ceza Kanunundan da çıkarılmasıyla ilgilidir.

Değerli milletvekilleri, konu siyaset iken, siyasetin tarihî geçmişine bir bakmak istiyorum. Çok eski zamanlardan beri, düşünürler, siyaseti "insan yönetme sanatı" olarak tanımlamışlardır. Aristo'ya göre siyaset, sitenin, yani, devletin yönetiminin incelenmesidir. Maurice Duverger, siyaseti, devletlerin yönetim bilimi olarak tanımlamıştır. Fransız Akademisi sözlüğünde, siyaset, bir devleti yönetme ve diğer devletlerle olan ilişkilerine yön verme sanatına ilişkin her şeyin bilgisi olarak tanımlanmıştır. Neticede siyaset, devlet yönetimiyle, birey-devlet ilişkileriyle, birey-birey ilişkileriyle uğraşır. Amaç, toplumu oluşturan bireyleri ve dolayısıyla, toplumu, daha müreffeh, daha özgür ve daha gelişmiş kılmaktır.

Henry Mayo, siyasetin fonksiyonlarını, uzlaştırma, yatıştırma, bazen de çarpışan menfaatlardan birini hâkim kılma olarak tanımlamıştır. Mayo'ya göre, siyaset derken, sadece karar vermeye tesir eden faktörleri değil, karar almada kullanılan yolları ve bu aradaki müzakereleri de kastederiz.

Böylece, siyaset, sadece münakaşa ve anlaşmazlık olmakla kalmayıp, aynı zamanda, münakaşa ve anlaşmazlıkların çözümünde bir metottur. Siyasetin amacı, iyi olanı bulmaktır. Demokratik siyaset ise, uzlaşmazlıkları, sorunları barışçıl yollardan çözer. Barışçıl yollardan çözüm ise, güç kullanımını reddeder; dolayısıyla, demokratik siyaset, eşit aktörler arasında bir şeydir.

Değerli milletvekilleri, bir şeyin daha iyisini aramak, doğası gereği, tartışmayı ve uzlaştırmayı gerektirir. Tartışma olmadan, doğru olana, iyi olana ulaşmak mümkün değildir; çünkü, bir kişi ya da grubun bütün bilgiye sahip olması mümkün değildir. Bilgi, toplumun ortak malıdır ve ortak üretimidir. Gelişme ve ilerleme de, toplumun, ortak bilgisini kullanması sonucu olur. Ortak bilgiyi kullanırken, ortak bilgimizi, toplumumuzu daha ileri seviyeye çıkarmak için kullanırken, elbette birbirimizle tartışacağız; herkes kendi görüşünü söyleyecek, herkes kendi doğrularını ortaya koyacak. İşte, demokrasi, demokratik siyaset, bu doğruları uzlaştırabilmektir.

Sayın Başkan, değerli üyeler; askerlik mesleğinin esası ise, disiplindir ve bir kurallar manzumesidir. Askerlikte esas olan, emirlere itaattir; olması gereken de budur. Bütün bu görev ve yetkiler, tanımlanarak ortaya çıkmıştır. Tanımlanmış görev ve yetkilerin dışına çıkılamaz; işte bu yüzden, askerlik ve siyaset asla bağdaşmaz.

Değerli milletvekilleri, Türk Silahlı Kuvvetlerimiz, defaatle beyan ettiğimiz üzere, demokrasiye bağlıdır ve aynı zamanda, demokrasinin koruyucusudur. Türk Silahlı Kuvvetlerinin anayasal görevi, 117 nci maddenin ikinci fıkrasına göre yurt savunmasına hazırlanmaktır. Yine, İç Hizmet Kanununun 36 ncı maddesine göre askerlik "harp sanatını öğrenmek ve öğretmek" olarak tanımlanmıştır. Anayasa ve İç Hizmet Kanunundan anlaşılacağı üzere, Silahlı Kuvvetlerin görevi, harp sanatını öğretmek, öğrenmek ve yurt savunmasına hazırlanmaktır. Bu görev, doğası gereği disiplini ve emirlere uymayı gerektirir.

Askerî şahısların siyasetle uğraşmaları, görevlerini kendi görev tanımları doğrultusunda yapmalarını engeller. Kanun koyucu daha 1930'larda askerlik mesleğine zarar verecek böylesi bir durumun önüne geçmek istemiş ve askerî şahısların siyasetle uğraşmalarını yasaklamıştır.

Değerli milletvekilleri, biraz da işin felsefî boyutuna girerek, anlatmaya çalıştığımız nedenlerden dolayı bu madde doğrudur. Doğru Yol Partisi bu maddeye gerekli oy desteğini verecektir; ancak, maddeyle öngörülen cezanın alt ve üst sınırları arasında çok büyük bir farklılık vardır. Maddeyle öngörülen ceza 1 ay ile 5 yıl arasında değişmektedir. Aradaki bu büyük fark, cezanın objektifliğine gölge düşürmektedir. Aynı şekilde davranmış, aynı suçu işlemiş iki ayrı kişiye iki ayrı ceza verilebilecektir. Hâkimin takdir yetkisi mutlaka olmalıdır; ancak, bu takdir yetkisinin sınırları daha da iyi çizilmelidir.

Sayın Başkanım, değerli milletvekilleri; 21 inci Yüzyılda, dünyanın yükselen değeri, hepimizin de kabul ettiği gibi, demokrasidir. Demokrasi kullanılarak demokrasi dışı akımlar iktidara gelebilir mi; ya da demokrasi kendi kendini nasıl koruyabilir? Bu soru, demokrasinin en temel sorusu olarak görülmüş ve Platon'dan günümüze kadar tartışılmıştır ve zannediyorum, tartışılmaya da devam edecektir. Artık, günümüzde, bir ülkede demokrasinin yaşaması, aynı zamanda uluslararası bir sorun olarak da algılanmaktadır. İşte, Türk Halkı da, demokrasisini kendi başına korumayı başarabildiği anda gelişmiş ülkeler seviyesine ulaşmayı başaracaktır. Ben de bu dileklere katılarak, Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. (DYP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Teşekkür ediyorum Sayın Esen.

Gruplar adına başka söz talebi?.. Yok.

Şahısları adına Manisa Milletvekili Sayın Bülent Arınç.

Buyurun efendim. (FP sıralarından alkışlar)

Süreniz 5 dakika.

BÜLENT ARINÇ (Manisa) – Sayın Başkan, değerli arkadaşlarım; biraz evvel temas ettiğim konuları birkaç cümleyle tamamlamak istiyorum.

Gerçekten, verdiğim müşahhas misaller ve Askerî Ceza Kanununun 148 inci maddesinde tadat edilen fiiller ülkemiz açısından çok önemlidir. Mademki bu kadar önemlidir, bu konuda hassasiyet gösterilmesi gerekir ve siyaset yapmak herkesin hakkıdır; eğer, bu hakkı kullanmak istiyorlarsa, askerî şahısların üzerlerindeki üniformaları çıkarmaları, bu üniformaları çıkardıktan sonra da, bu konularda, her kademede görev almaları gerekir; Mustafa Kemal Atatürk'ün de yaptığı budur, gösterdiği işaret de budur. İki iş bir arada olmaz. Eğer ülke yönetiminde söz almak istiyorsanız, bu görevi yapmak istiyorsanız, o zaman tercihte bulunacaksınız. Üniformayla birlikte siyaset yapılmaz, üniformayla birlikte siyaset yapılan hiçbir yerde de dirlik ve düzenlik olmaz.

Evet, siyasî partiler de, parlamentolar da, sivil şahıslar da, herkes, Silahlı Kuvvetlerin siyasete girmemesi ve bulaşmaması konusunda en büyük hassasiyeti göstermeli; ama, aynı hassasiyeti de, Silahlı Kuvvetler mensuplarının bütün komuta kademelerinden beklemek hakkımız olmalı diye düşünüyorum.

İç Hizmet Kanununda tekrarlanan bir konu daha var; o da, Silahlı Kuvvetler mensuplarının Millî Savunma Bakanlığınca adları yayınlanan ve siyasî olmayan cemiyetlere ve spor kulüplerine girebilecekleri; ama, bu listenin Millî Savunma Bakanlığında bulunması gerektiği yönündedir.

Siyasî olabilir veya olmayabilir; bu konu geçenlerde gündemimize girdi; şöyle bir olayla girdi: Hatırlayacaksınız, Gülhane Askerî Tıp Akademisinde diş hekimi olduğu söylenen Tuğgeneral Yalçın Işımer isimli birisi, Mehmet Akif Ersoy'la ilgili talihsiz beyanlarda bulundu; Mehmet Akif Ersoy gibi İstiklal Marşımızın şairi, değerli bir vatan şairi, iman şairi, İslam şairi, bu kişinin kendi değerlendirmesine göre Arapçı olmakla suçlandı. Hatta, onun şiirinde ifadesi geçen "Bedrin aslanları" küçümsendi ve Bedr Muharebesinde görev alan, Hazreti Peygamber de dahil olmak üzere, o savaşçılara "çöl bedevisi" diye hakaret edildi ve aşağılandı. Buna, arkadaşlarımızın hepsi tepki gösterdiler. Ben, bütün gruplarımızın tepkilerini saygıyla karşılıyorum.

Biz, başka bir şey yaptık. Mademki, Türkiye Büyük Millet Meclisinin denetim görevi vardır, arkadaşlarımız bu denetim görevini yerine getirdiler ve Grubumuza mensup milletvekilleri -şu anda sıralarında oturuyorlar- Millî Savunma Bakanlığınca cevaplandırılmak üzere soru önergesi verdiler.

Birinci soru şuydu: Birkısım gazetelerde, Yalçın Işımer'in -sanıyorum, 1978 yılında- mason locasına girdiği, halen bu locanın üyesi olup olmadığı soruldu. Millî Savunma Bakanımız da şu anda sırasında oturuyor. Değerli Bakanımız "evet, doğrudur, mason locasına girmiştir; ama, daha sonra çıkmıştır, çıktığı tarih itibariyle yapılacak bir işlem yoktur" diye cevap verdiler. Kendilerine teşekkür ediyorum. Ne zaman çıktığı, çıkıp çıkmadığı bir belgeyle sabit midir, o ayrı bir konu; onun teferruatına girmeye de gerek yok aslında; ama, gazete haberinin doğru olduğu bu şekilde açıklanmış oldu.

Arkadaşlarımız ikinci bir şey sordu: "Askerî İç Hizmet Kanununun bu maddesinde tarif edildiği gibi, acaba, asker şahıslar hangi derneklere üye olabilir?" Sayın Bakan, lütfettiler -sanıyorum 40 taneydi- Millî Savunma Bakanlığı şu şu şu şu derneklere girilmesine izin vermiştir diye cevap verdiler. Baktık, içinde mason dernekleri yok; bir. İkincisi, bunların çoğu teknik amaçlı dernekler veya sağlık amaçlı kurulan dernekler. Bu önergenin cevabı elimizdedir. Bu listenin içerisinde, mason dernekleri olmadığı gibi, mesela, Atatürkçü düşünce dernekleri de yok; yani, Millî Savunma Bakanlığımız o kadar hassas davranmış ki, Atatürkçülüğün istismarını yapabileceği endişesiyle, bu konuda ortalıkta çok fazla gezinen bazı kişilerin böyle bir istismarı sağlayabilecekleri endişesiyle, asker şahısların bu derneğe girişlerine bile izin vermemiş.

Şimdi, Millî Savunma Bakanlığımız bir dernek konusunda bile bu kadar hassasiyeti haklı olarak gösteriyorken, 148 inci maddede tarif edilen siyasî amaç veya siyasî amaçlı konuşma ve yazı konusunda herhalde daha fazla hassasiyet göstermesi gerekir.

Cumhuriyeti koruma ve kollama görevinden hareketle, birtakım basın bildirilerinin veya başka şeylerin, meşru ve mazur görülebileceğini de düşünemeyiz. Cumhuriyeti korumak hepimizin görevidir, bütün halkımızın görevidir. Elbette, bu konuda, hiç kimse diğerinden daha fazla üstün ve imtiyazlı olamaz...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN – Sayın Arınç, lütfen toparlayınız.

BÜLENT ARINÇ (Devamla) – Sayın Başkanım, sözlerimi, bu 148 inci madde çerçevesinde, günümüzün belki de en önemli sayılabilecek noktası üzerine birkaç cümleyle meramımı ifade ettiğimi zannediyorum.

Sillahlı Kuvvetler, elbette, bu ülkenin ve halkımızın gözbebeğidir; bu millet ordu millettir; bu millet, ordusuna da, askerine de en büyük saygıya sahiptir. Elbette bu saygının derecesi de, ölçüsü de, yeri de ve zamanı da ayrıdır. Namlusunu millete çevirmiş bir tankın arkasında kimse duramaz; ama, bu Silahlı Kuvvetlerle birlikte halkımız, yurt müdafaasında, vatan müdafaasında şehitliği en büyük rütbe bilir.

Siyasete girmeyeceklerse, hiçbir askerî şahıs girmemelidir; giriyorlarsa, en üst komuta kademesine kadar herkes, bu maddeden cezasını almalıdır.

Hepinize saygılar sunuyorum. (FP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Teşekkür ediyorum Sayın Arınç.

Madde üzerinde başka söz talebi? Yok.

Görüşmekte olduğumuz 30 uncu maddeyi komisyondan geldiği şekliyle oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Madde kabul edilmiştir.

31 inci maddeyi okutuyorum:

MADDE 31. — 1632 sayılı Kanunun değişik 153 üncü maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“Madde 153. — İffetsizliği anlaşılmış olan bir kimse ile bilerek evlenen veya evlilik bağını devam ettirmekte veya böyle bir kimseyi yanında bulundurmakta veya karı koca gibi herhangi bir kimse ile nikâhsız olarak devamlı surette yaşamakta ısrar eden asker kişiler hakkında Türk Silahlı Kuvvetlerinden çıkarma cezasına, erbaşlar hakkında rütbenin geri alınmasına hükmolunur.

Bir kimseyle gayrî tabiî mukarenette bulunan yahut bu fiili kendisine rızasıyla yaptıran asker kişiler hakkında, fiilleri başka bir suç oluştursa bile, ayrıca Türk Silahlı Kuvvetlerinden çıkarma cezası, erbaşlar için rütbenin geri alınması cezası verilir.”

BAŞKAN – Madde üzerinde söz isteyen?.. Yok.

Maddeyle ilgili verilmiş bir önerge vardır; okutuyorum:

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Görüşülmekte olan 214 sıra sayılı Kanun Tasarısının çerçeve 31 inci maddesiyle değişiklik öngörülen Askerî Ceza Kanununun 153 üncü maddesinin başlığının, komisyonda yapılan değişiklikle uyumlu hale getirilmesinin temini için aşağıdaki şekilde değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.

"İffetsiz bir kimseyle evlenen veya böyle bir kimseyle yaşayanlar"

Emrehan Halıcı Ömer İzgi İsmail Köse

Konya Konya Erzurum

Murat Başesgioğlu Gönül Saray

Kastamonu Amasya

BAŞKAN – Sayın Komisyon önergeye katılıyor mu efendim?

ADALET KOMİSYONU BAŞKANI EMİN KARAA (Kütahya) – Efendim, çoğunluğumuz olmadığı için katılamıyoruz; ama, başlığı düzenlenmiş olduğu için benimsediğimizi ifade etmek isterim. Genel Kurulun takdirine bırakıyorum.

BAŞKAN – Sayın Hükümet katılıyor mu?

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI SABAHATTİN ÇAKMAKOĞLU (Kayseri) – Katılıyoruz.

BAŞKAN – Komisyonun benimsediği, Hükümetin katıldığı önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Önerge, kabul edilmiştir. 

Görüşmekte olduğumuz maddeyi, bu önergeyle yapılan değişikliğiyle oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Madde, bu değişikliğiyle kabul edilmiştir.

Müteakip maddeyi okutuyorum:

MADDE 32. — 1632 sayılı Kanunun 165 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“Madde 165. — Askerî şahıslar hakkında verilebilecek disiplin cezaları şunlardır :

A) Subaylar, astsubaylar, Millî Savunma Bakanlığı ve Türk Silahlı Kuvvetlerinde görevli Devlet memurları, uzman jandarmalar ve uzman erbaşlar hakkında :

1. Uyarı.

2. Aylık Kesilmesi : Ek göstergeler dahil, cezalının brüt aylığından 1/30 - 1/8 arasında kesinti yapılmasıdır.

3. Göz Hapsi : Dört haftaya kadar.

4. Oda Hapsi : Dört haftaya kadar.

Millî Savunma Bakanlığı ve Türk Silahlı Kuvvetlerinde görevli Devlet memurlarına, sadece amire saygısızlık ve emre itaatsizlik suçlarından dolayı disiplin cezası verilebilir. Disiplin bozucu diğer eylemleri hakkında ilgili kanun hükümleri uygulanır.

B)Askerî öğrenciler hakkında :

1. Uyarı.

2. İzinsizlik : Altı haftaya kadar.

3. Oda Hapsi : Dört haftaya kadar.

C) Erbaşlar ve erler hakkında :

1. İzinsizlik : Sekiz haftaya kadar.

2. Sıra Harici Hizmet : Dört haftaya kadar.

3. Oda Hapsi : Dört haftaya kadar.

4. Rütbenin geri alınması (Erbaşlar için).”

BAŞKAN – Madde üzerinde söz talebi?..

ABDÜLLATİF ŞENER (Sivas) – Sayın Başkan, Grup adına Sayın Ramazan Toprak konuşacak.

BAŞKAN – Fazilet Partisi Grubu adına, buyurun.

Süreniz 10 dakika.

FP GRUBU ADINA RAMAZAN TOPRAK (Aksaray) – Sayın Başkan, Yüce Meclisin değerli üyeleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Şimdi ifade ettiğimiz bir hususu, tekrarlardan kaçınmak suretiyle biraz daha somuta indirgemek istiyorum. Mevcut Askerî Ceza Kanununun uygulanması bakımından Türk Silahlı Kuvvetlerinde görevli devlet memurlarına aylık kesilmesi cezası verilmiyor idi. Yine, oda ve göz hapsi cezası da verilmiyor idi. Bu tasarının getirilme amacının, Silahlı Kuvvetlerde görevli devlet memurlarının, bir anlamda, disipline edilmek olduğu ifade edilmişti.

Şimdi, Silahlı Kuvvetlerde görevli devlet memurlarına -tasarının başında "sivil personel" deniliyor; ama, onu düzeltecekler- aylık kesilmesi cezası getiriyorsunuz; yani, memura aylık kesilme cezasını ilk kez ihdas ediyorsunuz.

Düşünün, bugünün şartlarında bir memura, bana göre verilebilecek en büyük ceza, maaş kesim cezasıdır, maaş katı cezasıdır. Memuru disipline etmek mi istiyorsunuz, içeriye atmaktansa, maaşını kesin en büyük cezayı verirsiniz; zaten yoklukla malûl bir memuru disipline etmek için böyle bir yola tevessül edebilirsiniz. Bu maaş katı verilmek suretiyle, gerçekten, disipline edilmeye muhtaç memurlar varsa bunları disipline etmek mümkündür. Ancak, başından beri ifade ettiğimiz husus, neden bununla yetinilmiyor, bunun ötesine geçiliyor, oda ve göz hapsi cezaları veriliyor? Peki, bu, oda ve göz hapsi cezalarının infazı aşamasına geçildiğinde ne tür sakıncalar doğurur? Ben, bunu, biraz daha belirgin ifade etmek için bazı örnekler vermiştim, tekrar ifade etmek istiyorum; örneğin, Silahlı Kuvvetlerde görevli bir bayan memuru düşünün; hamiledir veya emziklidir, üç aylık, beş aylık yeni doğmuş bebeği vardır; üç ay sonra izin almadığını düşünün veya süt izni kullandığını düşünün; görev esnasında bebeğini emzirme görevini düşünün!.. Belli saatler arasında bu hak tanınıyor. Şimdi, siz, böyle bir bayan memuru disipline etmek için, ona, dört hafta oda hapsi cezası verdiniz ve soyutladınız; bunun vahim sonuçlarını düşünebiliyor musunuz?! Kime getiriyoruz; bayan memura. Bayan memura dört hafta oda hapsi cezası getirmek suretiyle neyi disipline etmeyi düşünüyorsunuz; ne elde etmeyi umuyorsunuz?! Bu, bu yasa tasarısıyla getirilen bir statüdür, temin edilen bir statüdür. Bu, çok ciddî sakıncaları olan, belki, işin bu yönleri görülmeyen bir konuydu; ancak, ifade ettiğimiz gibi, gerçekten, bu konu, uzmanların görüşleri, eleştirileri, Anayasanın hükümleri, yine bu memurların ana statülerini belirleyen kanunlar hiç nazara alınmadan hazırlanıp huzurumuza getirildiği için, bu tarz sıkıntılı sonuçlara neden olunmuştur, olunmaktadır. Hâlâ geç değildir; biz, vazgeçilmesini, tekrar öneriyoruz.

Peki, Türk Silahlı Kuvvetlerinde görevli devlet memurlarını bu tarz cezalarla -hadi yapmadığımızı farz edelim- nasıl disipline edeceğiz diyoruz. Bu sorunun cevabı olarak da, bu düzenlemeleri getiriyoruz. Ancak, bu düzenlemeleri getirirken, ana statülerini belirleyen hükümleri nasıl bertaraf ettiğimizi, yine, bir somut örnekle ifade etmek istiyorum.

657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 232 nci maddesinde, Silahlı Kuvvetlerde görevli memurlara uygulanamayacak hükümler serd edilmiştir; 233 üncü maddesinde ise, uygulanacak hükümler serd edilmiştir. 657 sayılı Kanunun 232 nci maddesinde, uygulanamayacak hükümler sayılırken, örneğin, çalışma saatleri konusunda 99 uncu madde, günlük çalışma saatleriyle ilgili 100 üncü madde, 24 saat süreyle çalışma gerektiren görevler söz konusu olduğunda 101 inci madde, çalışma ücretleri hakkında 178 inci madde ve sair maddeler... Buna ilişkin düzenlemeler, yalnızca ve yalnızca, 657 sayılı Kanunun 232 nci maddesi uyarınca uygulanamayacak hükümlerdir; amir bir hükümdür, ana statüyü belirleyen kanunla getirilmiş amir bir hükümdür. Peki, biz, bu hükmü nasıl aşıyoruz; işte, bu tasarının bu maddesiyle, memurlara göz hapsi cezası getirmek suretiyle, bu kadar maddeleri bertaraf ediyoruz; yasaya karşı bir hile yapıyoruz. Nasıl mı; tasarının 4 üncü maddesini açalım, göz hapsi cezasının nasıl infaz edileceği belirtilmektedir; tasarı metninden aynen okuyorum:

"A) Göz hapsi cezalarında;

1. Resmî daire, kışla, eğitim alanları ile sair yerlerdeki hizmetlerine devam ederler.

2. Hizmetin bitiminden sonra hiçbir yere gidemezler. Kışlada veya resmî odalarda kalırlar.

3. Hizmete ilişkin olanlar dışında hiçbir ziyaret kabul edemezler."

Göz hapsi cezası bu şekilde infaz ediliyor; öyle mi?!. Oysa, 657 sayılı Kanunun 232 nci maddesinde, uygulanamayacak hükümler tek tek sayılmış ve 24 saat süreyle çalışma gerektiren hususlara ilişkin hükümler özellikle ortaya konulmuştur; yani, biz, 657 sayılı Kanunla, şu şu saatler arasında çalışmak durumunda olan bir erkek veya bayan memura gözhapsi cezası vermek suretiyle, 657 sayılı Kanunun 232 nci maddesini bertaraf ediyoruz, ortadan kaldırıyoruz, yasaya karşı hile yapıyoruz. Bilemiyorum, bu sonuç öngörüldü mü öngörülmedi mi; ancak, Yüce Meclisin, bu tarz sonuçları öngörememe veya birilerinin, bu tarz hususları, Yüce Meclisin değerli üyelerinin bilgilerinden saklama gibi bir hakları ve yetkileri yoktur. Başından beri ısrarla ifade ettiğimiz, bu tasarının, yasa tekniğiyle uzaktan yakından hiçbir ilgisinin bulunmadığıdır.

Şimdi, Silahlı Kuvvetlerde görevli ne kadar bayan memur var diye ifade edilebilir. Geçenlerde, bir sendikanın genel başkanı, bu tasarıyla ilgili olarak beni aradığında, sadece dikimevlerinde 4 000 civarında bayanın olduğunu ifade etti ve büyük karargâhlarda binlerce bayan var. Bu sonuçların nelere mal olacağı, nerelere ulaşacağı hiç öngörülmemiş; ancak, yasama faaliyeti, öngörülmeme gibi bir mazereti kabul etmez. Bu iş bu kadar basit değil. Sadece belli siyasî mülahazalarla getirilip "ha, bizden mi geldi; peki, kaldır, çıkaralım" mantığının ne sonuçlara ulaşacağı çok somut bir şekilde ortaya konuluyor. Ancak, ben, bu tür anlayışın hâlâ devam etmekte olduğunu görüyorum. Bu anlayıştan dönülmesi ve bu tasarının gerçekten geliş amacına uygun olarak, sakatlıklardan arındırılarak çıkarılmasının Yüce Meclisin, Büyük Türk Milletinin şanına uygun bir hale getirilmesinin hâlâ geç olmadığını ifade ediyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (FP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Fazilet Partisi Grubu adına konuşan Aksaray Milletvekili Sayın Ramazan Toprak'a teşekkür ediyorum.

Gruplar adına ve şahıslar adına başka söz talebi yok.

Görüşmekte olduğumuz 32 nci maddeyi, komisyondan geldiği şekliyle oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Madde kabul edilmiştir.

Müteakip maddeyi okutuyorum:

MADDE 33. – 1632 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin (B) fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

B) Aylık kesilmesi, tam lira üzerinden yapılır. Kesinti miktarı onmilyon liradan az olamaz. Hapis cezaları tam gün üzerinden tayin edilir. Bir günden aşağı hapis cezası olamaz.

BAŞKAN – Söz talebi?..Yok.

33 üncü maddeyi komisyondan geldiği şekliyle oylarınıza sunuyorum : Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Madde kabul edilmiştir.

Sayın milletvekilleri, 34 üncü maddeye gelmiş bulunuyoruz. 34 üncü madde, 60 ıncı sayfada yer alan cetvelle bir bütünlük içerisindedir ve bu madde, bu EK 1 cetvelinin değiştirilmesiyle ilgilidir. 60 ıncı sayfadaki cetveli anlamlı bir şekilde burada okumanın mümkün olmayacağı görüşündeyiz; ancak, madde metni olduğu için okunma zarureti vardır. Ben, okutulması keyfiyetini oylarınıza sunacağım. Aksine karar verirseniz, okutmadan, yalnız 34 üncü maddenin metin kısmını okutarak işleme almış olacağız, daha doğrusu müzakereleri başlatmış olacağız.

34 üncü maddenin 60 ıncı sayfada yer alan EK-1 cetvelinin okunmasını uygun görenler lütfen işaret etsinler... Okunmasın diyenler... Cetvelin okunması kabul edilmemiştir.

Şimdi, 34 üncü maddeyi okutuyorum; buyurun efendim.

MADDE 34. — 1632 sayılı Kanunun 171 inci maddesine bağlı cetvel, (EK-1) cetvelle değiştirilmiştir.

BAŞKAN – Madde üzerinde söz talebi?..

ABDÜLLATİF ŞENER (Sivas) – Fazilet Partisi Grubu adına, Sayın Ramazan Toprak.

BAŞKAN – Fazilet Partisi Grubu adına, Sayın Ramazan Toprak 34 üncü madde üzerinde konuşacaklar.

Buyurun efendim.

Süreniz 10 dakika.

FP GRUBU ADINA RAMAZAN TOPRAK (Aksaray) – Sayın Başkan, Yüce Meclisin değerli üyeleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Askerî Ceza Kanununun 171 inci maddesine bağlı cetvelde, hangi amirlerin, rütbelerin, kimlere, ne tür cezalar vereceğine ilişkin bir cetveldir. Şimdi, bu cetvelde, bu maddeyle bir değişiklik öngörülmektedir. Bu 171 inci maddeye bağlı cetveldeki ibareye kısaca temas etmek istiyorum.

Burada, cetvelin en alt kısmında, not ifade edilirken, hangi rütbelere, hangi rütbedeki personelin ceza vereceği ifade edilmiş. Burada, Hava Kuvvetleri ve Kara Kuvvetlerine ilişkin rütbeler yazılmış; ancak, Deniz Kuvvetlerine ilişkin rütbeler unutulmuş. Bizim uyarımız üzerine buna ilişkin düzeltmeler yapılıyordu.

Yine, tasarının 1 inci maddesinde, askerî şahıs tanımı getirilirken, aynen ifade edildiği şekliyle "...Millî Savunma Bakanlığı ile Türk Silahlı Kuvvetleri kadro ve kuruluşunda çalışan sivil personel..." tabiri kullanılmaktadır. Oysa, bu cetvelin en alt kısmında, Not 2'de "...Silahlı Kuvvetlerinde görevli devlet memurları..." ibaresi kullanılmaktadır.

Sivil personel dediğiniz zaman, memur ve işçiyi birlikte kastedersiniz; burada, sadece memuru kastediyorsunuz. Yasama tekniğinden ne kadar uzak olduğuna ilişkin bir düzenlemedir. Bunu da uyarmıştık; öğrendiğimize göre, bu konudan da vazgeçilmektedir. Bu, bu yasa tasarısının, aslında, ne kadar acemice, ne kadar hazırlıksız ve ne kadar tartışmadan uzak bir zeminde görüşülüp, karara bağlanıp, Yüce Meclisin huzuruna getirilmesine ilişkin bir husustur. Ben, açıkçası, bu kadar hatalarla, yokluklarla, sakatlıklarla malul bir tasarının Yüce Meclisin huzuruna getirilmesinden de ciddî derecede üzüntü duyduğumu ifade edeyim. Memur kavramı başkadır, işçi kavramı başkadır. Tasarının bir yerinde memur kavramını kullanıyorsunuz, diğer bir yerinde sivil personel kavramını kullanıyorsunuz... Tasarıda, insicam, ahenk, uyum diye bir olay söz konusu bile değil.

Bu tasarının, yasama tekniğinden uzak bu hususlarının, aslında, bir bütün olarak, sadece bu maddeyle bağlı değil, diğer maddelerle bağlı değil, tamamına egemen olan, hâkim olan, bu, yasama tekniğinden uzak anlayışın, çalakalem hazırlanmış bir tasarı metninin Yüce Meclisin huzuruna getirilmemesini temenni ederdik. Her şeye rağmen getirilmiş. Önceki maddelerde ortaya koyduğumuz sakatlıkların, çekincelerin, noksanlıkların ısrarla üzerinde durulmasına, ifade edilmesine, mahzurlu sonuçlarının ayrıntılı olarak ortaya konulmasına rağmen, herhangi bir adım atılmamış olması karşısında, tarihe not düşüp, Yüce Türk Milletini de bu çarpık tasarı anlayışına şahit tutmak ve Meclis tutanaklarına geçmesi bakımından bunları ifade etmek zaruretini duyuyorum.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (FP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Teşekkür ediyorum Sayın Toprak.

SAFFET ARIKAN BEDÜK (Ankara) – Sayın Başkan, biraz evvel ek cetvelin okutulmaması istikametinde bir oylama yaptınız ve okutulmadı. Usul bakımından söylüyorum... Raporların okunup okunmaması hususu, İçtüzük gereği, Genel Kurulun takdirindedir; doğrudur; ancak, bir kanunun metni olarak, yasama olarak çıkaracağımız bir metinde, onu çıkarmak; yani, cezaları çıkarmak, yasanın oluşum tarzı itibariyle doğru değildir.

Bu itibarla, bu maddenin okunarak, özellikle ek cetvelin okunarak oylamaya sunulması gerekmektedir. Başka türlü olursa, yasa düzenlemesine uygun değildir ve metin olmaktan da çıkar, yasa olmaktan da çıkar, bir rapor niteliğini kazanmış olur. Bir yanlışlık vardır, takdirlerinize sunuyorum.

TURHAN GÜVEN (İçel) – Kaldı ki, yanlış düzenlenmiş olması, okunmaması için bir sebep olmaz Sayın Başkanım.

KAMER GENÇ (Tunceli) – İlk defa oluyor.

TURHAN GÜVEN (İçel) – Yanlış düzenlenmiş... Meclis müzakerelerinde ilk defa tesadüf edilen bir olayı yaşıyoruz...

SAFFET ARIKAN BEDÜK (Ankara) – İlk defa oluyor.

BAŞKAN – İlk defa karşılaşılan bir olay olduğu doğrudur.

TURHAN GÜVEN (İçel) – O zaman Komisyona iade edelim, Komisyon düzeltsin...

SAFFET ARIKAN BEDÜK (Ankara) – Ama efendim, bu, yasa olacak! Bu, bir rapor değil, bu, bir yasa.

NEVZAT ERCAN (Sakarya) – Madde eksik okunuyor.

KAMER GENÇ (Tunceli) – İlk defa böyle bir karar alıyoruz.

NEVZAT ERCAN (Sakarya) – Madde bu, maddenin bütününe dair...

SAFFET ARIKAN BEDÜK (Ankara) – Efendim, bu, bir yasanın bir maddesi ve bu maddenin tümü, mütemmim cüzü. Mütemmim cüzü olan bir konuda "bunu okumuyoruz" deyip de tutanaktan çıkarmak yanlış olur. Bunun, doğrudan doğruya maddenin bütünü içerisinde değerlendirilmesi lazım ve o şekilde de oylanması gerekir, okunması gerekir.

BAŞKAN – Peki, okutuyorum efendim; herhangi bir yanlışlık yapmaktansa; anlamlı olmasa bile okutacağım...

TURHAN GÜVEN (İçel) – İptal sebebi olur; Anayasa Mahkemesinden iptal kararı verilir...

BAŞKAN – Oylamadan evvel müdahale ettiğiniz için, okunmasında bir gecikme olmamıştır; sırayla okutuyorum.

TURHAN GÜVEN (İçel) – Bir şey de anlaşılmaz; çok yanlış düzenlenmiş....

BAŞKAN – Herhangi bir eksiklik olmasın; zararı yok efendim.

Okutuyorum:

144 üncü nüsha filme alınacak!

 

 

BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, başka konuşma talebi?.. Yok.

Bir değişiklik önergesi var, okutuyorum:

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Görüşülmekte olan 214 sıra sayılı kanun tasarısının çerçeve 34 üncü maddesiyle düzenlenen 171 inci maddesine bağlı "Ek-1 Cetvel"in "Not" bölümünde yer verilen "1" numaralı bendin aşağıdaki şekilde değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.

Emrehan Halıcı İsmail Köse Beyhan Aslan

Konya Erzurum Denizli

Aydın Ayaydın Sadık Kırbaş

İstanbul Çanakkale

1.- Albaylar, Yarbaylara; Tuğgeneral ve Tuğamiraller ile Tümgeneral ve Tümamiraller, Albaylara; Millî Savunma Bakanı, Mareşal, Büyük Amiral, Orgeneral ve Oramiraller ile Korgeneral ve Koramiraller, Tuğgeneral ve Tuğamiraller ile daha üst rütbelilere ancak uyarı cezası verirler. "

BAŞKAN - Sayın Komisyon önergeye katılıyor mu efendim?

ADALET KOMİSYONU BAŞKANI EMİN KARAA (Kütahya) – Takdire bırakıyoruz Sayın Başkan.

BAŞKAN - Sayın Hükümet katılıyor mu?

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI SABAHATTİN ÇAKMAKOĞLU (Kayseri) – Açıklık getirdiği için katılıyoruz Sayın Başkan.

BAŞKAN - Komisyonun takdire bıraktığı, Hükümetin katıldığı önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Önerge kabul edilmiştir.

Sayın milletvekilleri, görüşmekte olduğumuz 34 üncü maddeyi, bağlı olduğu Ek 1 Cetvel ve Ek 1 Cetvelde yapılan değişiklikle beraber oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Madde, bu değişiklikle ve cetveliyle beraber kabul edilmiştir.

35 inci maddeyi okutuyorum:

MADDE 35. — 1632 sayılı Kanunun 172 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“Disiplin amirlerine vekâlet edenler

Madde 172. — Disiplin amirleri vekil dahi olsalar, vekâlet ettikleri kadroda gösterilen rütbenin ceza verme yetkisini haizdirler.”

BAŞKAN - Madde üzerinde söz isteyen?.. Yok.

35 inci maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Madde kabul edilmiştir.

Müteakip maddeyi okutuyorum:

MADDE 36. — 1632 sayılı Kanunun 185 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“Uyarı, aylık kesilmesi, izinsizlik ve sıra harici hizmet cezalarının infazı

Madde 185. — Uyarı, aylık kesilmesi, izinsizlik ve sıra harici hizmet cezaları aşağıdaki şekilde infaz edilir.

A) Uyarı : Cezalının görevinde ve davranışında kusurlu sayıldığının yazı ile bildirilmesidir.

B) Aylık Kesilmesi : Cezalının ek göstergeler dahil brüt aylığından, ceza kararında belirtilen oranda kesinti yapılmasıdır.

C) İzinsizlik : Cezalının hafta tatilinden yararlanamamasıdır.

D) Sıra Harici Hizmetler : Cezalının askerî hizmetlerde, sırası dışında ve fazla olarak dört haftaya kadar çalıştırılmasıdır.”

BAŞKAN – Madde üzerinde söz talebi?.. Yok.

Maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Madde kabul edilmiştir.

Müteakip maddeyi okutuyorum:

MADDE 37. — 1632 sayılı Kanuna aşağıdaki madde eklenmiştir.

“EK MADDE 7. — Bu Kanunda ve diğer kanunlarda geçen;

A) “Başgedikli”, “Gedikli” ve “Küçük Zabit” ibareleri “Astsubay”,

B) “Toplu Efrat” ibaresi “Toplu Asker”, “Efrat” ibaresi sadece “Erbaş ve er”, “Nefer” ibaresi “Er”,

C) “Tard, ihraç ve rütbenin geri alınması” fer’i cezaları (erbaşlar için öngörülen rütbenin geri alınması fer’i cezası hariç), “Türk Silahlı Kuvvetlerinden çıkarma” fer’i cezası,

Olarak değiştirilmiştir.”

BAŞKAN – Madde üzerinde söz talebi?.. Yok.

Maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Madde kabul edilmiştir.

Müteakip maddeyi okutuyorum:

MADDE 38. — 1632 sayılı Kanunda yer alan; katıksız hapis cezası ve bu cezanın uygulanmasına ilişkin hükümlerle aynı Kanunun 33, 36, 37, 83, 86, 149, 152, 154 üncü maddeleri ile 25 inci maddesinin (4) numaralı bendinin ilk cümlesi ve 134 üncü maddesinin (2) numaralı fıkrası yürürlükten kaldırılmıştır.

BAŞKAN – Madde üzerinde, Fazilet Partisi Grubu adına Sayın Ramazan Toprak; buyurun.

Süreniz 10 dakika.

FP GRUBU ADINA RAMAZAN TOPRAK (Aksaray) – Sayın Başkan, Yüce Meclisin değerli üyeleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Görüşmekte olduğumuz tasarının yasama tekniğinden ne kadar uzak olduğuna ilişkin, muhtelif maddelerde, somut olarak, çekincelerimizi, eleştirilerimizi ortaya koymuştuk. Şimdi, bu maddeyle ilgili olarak, yine, bir somut beyanım daha olacaktır.

Bu tasarının 17 nci maddesiyle, Askerî Ceza Kanununun 76 ncı maddesi değiştirilmiş ve Türk Ceza Kanununun dördüncü Babının yedinci Faslına atıfta bulunulmuştur. Yani, Askerî Ceza Kanununun 76 ncı maddesinde belirtilen suçları işleyenler, bu atıf nedeniyle, bundan böyle, Türk Ceza Kanunu uyarınca cezalandırılacaktır. Oysa, yine, Askerî Ceza Kanununun 140 ıncı maddesinde, yine, aynı suçlar için, Türk Ceza Kanununun aynı maddelerine atıfta bulunulmuştur. Yani, düşünün, iki değişik madde, aynı adrese gönderiyor, Askerî Ceza Kanununda iki tane lüzumsuz madde ortaya çıkmış oluyor. Eğer, ciddî bir yasama tekniğiyle konuya yaklaşılmış olsaydı, şu kaldırılan maddelerin arasına, Askerî Ceza Kanununun 140 ıncı maddesinin de dahil edilmesi gerekecekti; ancak, başından beri ifade ediyoruz, bu tarz hususlar, hiç de nazara alınmıyor.

Bundan sonra konuşma yapmayacağım için, son olarak, bir hususu öne çıkarıp, artık, konuyu noktalamak istiyorum. Silahlı Kuvvetlerde görevli memurları askerî şahıs tanımı içerisine dahil etmekle nelere neden olacağımızı, sebep olacağımızı ortaya koymak amacıyla, yine, bu hususu ifade etmek istiyorum. Bugüne kadar, askerî ceza yargısında, Askerî Ceza Kanununun uygulanmasında, devlet memurları -İç Hizmet Kanununun 115 inci maddesindeki kriterler hariç- kapsam dışıydı; bu yasayla kapsam içerisine sokuluyor. Yani, bundan böyle, 657'ye tabi devlet memurları askerî şahıs kavramına sokuluyor. Daha önce bu kişiler askerî şahıs tanımı içerisinde yer almadıkları için, bu kişilerle ilgili, sırf, askerî suç dediğimiz, yalnızca asker kişilerin, rütbeli personelin işleyebileceği birtakım suçlar vardı (firar, izin tecavüzü, hava değişim tecavüzü vesair gibi) bu tarz suçları, sırf asker kişilerin işleyebileceği hususu, Askeri Yargıtay içtihatları ve Millî Savunma Bakanlığı mütalalarıyla doldurulmuş idi. Bu konu, o zaman, herhangi bir sorun teşkil etmeyecek şekilde, yorumlarla bu boşluk doldurulmuş idi.

Şimdi ise, biz, memurları doğrudan askerî şahıs tanımı içerisine sokmakla, artık, ne içtihatlara, ne de Millî Savunma Bakanlığının mütalalarına yer vermeyecek şekilde, onların yorumlarına başvurmayı ortadan kaldıracak şekilde askerî şahıs tanımı içerisine sokuyoruz, gerçek anlamda bir sıkıntı doğuruyoruz burada.

Şimdi, peki, bu neyi temin eder?.. Bundan böyle, bir memur altı günden fazla süreyle görev yerine gelmedi, hangi hükmü uygulayacağız?.. Ana statülerini belirleyen 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu uyarınca bu kişilere disiplin cezası verilebilecek şekildedir. Getirilen bu düzenlemeyle, aynı kişilere, daha önce sırf askerî şahıs sayılmadıkları için verilmeyen bu firar, izin tecavüzü suçları, bu kez aynı kişilere uygulanma noktasına gelinmiş olacaktır. Yani, altı günden fazla, ben, net ifade edeyim, 7x24 saat süreden fazla süreyle mesaiye gelmeyen bir memur, 657'ye göre disiplin suçu işlemiştir. Getirilen bu düzenlemeye göre suç işlemiştir, cürüm işlemiştir. Biri disiplin cezasını gerektirir, biri hapis cezasını gerektirir. Böyle bir konu yargıya intikal ettiğinde, suçların içtimaı hükümleri uygulanır. Bu takdirde, aynı eyleme, daha ağır nitelikteki, sırf askerî suçlar ve cezalar uygulanmak suretiyle, kişiler mağdur edilir.

Peki, bu sonuç neden bu noktaya kadar getirildi... Başından beri ifade ettiğimiz, yasama tekniğinden uzak, uzman görüşlerinden uzak, tartışma zemininden uzak, yalnızca ve yalnızca "kabul edenler..." ve bu amaçla kaldırılan el sayısının, diğer eleştirileri kale almadan sonucun belirlenmesi nedeniyle, bu tasarıyı -hakikaten geliş amacı makul, bu amaca uygun düzenlemeler de içeren bu tasarıyı- çığırından çıkardık, çıkarıldı, amacından sapıldı; hiç de, tasarının geliş amacına uygun olmadık bir şekilde, ister istemez belli bir noktaya getirildi.

Bundan sonra yürütme ve yürürlük maddelerine geçilecek. Eğer, bundan sonra, bir iki hususta tekriri müzakereyle bu eleştirilerin karşılanacağı düşünülüyorsa, bu, bir büyük yanılgıdır; çünkü, konu, çok teknik bir konudur. Keşke, gerçekten, bu işin uzmanlarıyla bir araya gelinerek, bu teknik konu o komisyonda halledilerek Yüce Meclisin huzuruna getirilmiş olsaydı, burada, bu tasarıyla ilgili olarak yalnızca övgülerimizi, olumlu eleştirilerimizi ifade ediyor olacaktık. Buna rağmen, birtakım eleştirileri, yine yumuşak geçiş yapıyoruz; çünkü, haklı nedenleri var, amacından saptırılmış hususlar var; ancak, sağırlar diyaloğu yaşanması nedeniyle, bu haklı eleştiriler hiç de nazara alınmadı. On ana eleştiri varsa, bir tanesi karşılanmak suretiyle bir şeyler yapılıyor intibaı verilmeye çalışılıyor. Ben, bunu, büyük üzüntüyle karşıladığımı ifade ediyorum.

Bu maddede, hâlâ, benim bir önerim var. Bu bahsettiğim hususların, Sayın Komisyon ve Sayın Hükümet tarafından yeniden değerlendirilmesi suretiyle... Şu an, kanunda lüzumsuz halde kalmış ve kaldırılması gereken bir maddedir, Askerî Ceza Kanununun 140 ncı maddesi lüzumsuz hale gelmiştir.

Sadece bu kadar mı; hayır. İki önceki konuşmamda ifade ettiğim bir husus vardı. Bu atıfların yapıldığı Türk Ceza Kanunu Dördüncü Bap Yedinci Faslında bir başka suç daha var. Atıf yapılan yerde, hükümlü ya da tutuklunun kaçmasına taksirle sebebiyet vermek diye taksirli bir cürüm var ve bu suç, askerî cezaevlerinde de işlenebilecek bir suçtur; ama, tasarıda bu suçu karşılayan veya en azından atıf yapan bir madde yok; çünkü, tasarının 17 nci maddesinde "kaçmak veya kaçmaya aracı olmak" şeklinde, sadece iki kritere dayalı suçlar için atıf yapılmıştır, taksirle kaçmaya sebebiyet vermeye atıf yapılmamıştır; yine, bir başka ve büyük boşluk oluşturulmuştur.

Konu, teknik bir konudur. Bu konudaki uzman komisyon üyeleri, ifade ettiğim hususun ne anlama geldiğini bu kısa sürede değerlendirebilirlerse, tekrar bu maddenin metnine dahil edilebilirse, yine bir adım atılmış olacaktır.

Bundan sonraki maddelerde söz almayacağım. Şayet, bu eleştirdiğimiz hususlar Sayın Hükümet tarafından karşılanmazsa, götüreceğimiz yer Anayasa Mahkemesidir. İstemeye istemeye, galiba, bunu Anayasa Mahkemesine götüreceğimizi gördüm. O yüzden, fazla da sert eleştiri yapmıyorum.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (FP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Teşekkür ediyorum Sayın Toprak.

Madde üzerinde başka söz talebi?.. Yok.

ADALET KOMİSYONU BAŞKANI EMİN KARAA (Kütahya) – Sayın Başkanım, bir şeyi açıklığa kavuşturmak gerekiyor.

Bu 76 ncı maddede bir düzeltme yapmamız gerekiyor. Maddede "Türk Ceza Kanununun Dördüncü Bap Yedinci Faslı" olarak yer almaktadır; ancak, Türk Ceza Kanununda da "Dördüncü Bap" iki yerde geçmektedir. Yanlış anlamanın önüne geçmek için, burada kastedilen, İkinci Kitabın Dördüncü Babıdır. Tasarının, bu redaksiyonla birlikte oylanması hususunu takdirlerinize sunuyorum.

BAŞKAN – Tasarının 17 nci maddesi, değil mi?

ADALET KOMİSYONU BAŞKANI EMİN KARAA (Kütahya) – Evet, 17 nci madde.

BAŞKAN – Tümü oylanırken demek istiyorsunuz; çünkü, 17 nci maddeyi geçtik...

ADALET KOMİSYONU BAŞKANI EMİN KARAA (Kütahya) – Evet efendim; tümünü oylarken göz önüne alalım...

BAŞKAN – Peki efendim.

Görüşmekte olduğumuz maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Madde kabul edilmiştir.

Müteakip maddeyi okutuyorum:

MADDE 39. — Bu Kanun yayımı tarihinden iki ay sonra yürürlüğe girer.

BAŞKAN – Madde üzerinde gruplar adına söz talebi?.. Yok.

Şahıslar adına söz talebi?.. Yok.

Maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Madde kabul edilmiştir.

Müteakip maddeyi okutuyorum:

MADDE 40. — Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.

ABDÜLLATİF ŞENER (Sivas) – Karar yetersayısının aranılmasını istiyoruz Sayın Başkan...

BAŞKAN – 40 ıncı maddenin oylanmasında karar yetersayısının aranılması istenmiştir.

Madde üzerinde gruplar adına söz talebi?.. Yok.

Şahıslar adına söz talebi?.. Yok.

40 ıncı maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler...

Efendim, iki sayın üyemiz arasında ihtilaf oldu; bir sayın üyemiz, sayıyı, karar yetersayısından daha az, diğer sayın üyemiz daha fazla buldu.

Bu sebeple, oylamayı cihazla yapacağız.

Oylama için 3 dakika süre veriyorum; cihaza giremeyenler lütfen yardım istesinler.

Oylamayı başlatıyorum.

(Elektronik cihazla oylama yapıldı)

BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, karar yetersayısı vardır; madde kabul edilmiştir.

Sayın milletvekilleri, böylece, 40 maddeden ibaret olan tasarının tamamı kabul edilmiş oldu maddeler itibariyle.

Tamamını oylamadan evvel, geçen birleşimde ifade edildiği üzere, hükümetin, görüşülmekte olan bu kanun tasarısının 1 inci maddesinin yeniden görüşülmesine ilişkin, İçtüzüğün 89 uncu maddesi uyarınca bir talebi vardır; bu talebi şimdi yerine getireceğim.

89 uncu madde, tekriri müzakere için Danışma Kurulu kararını öngörmektedir. Şimdi, Danışma Kurulunun, hükümetin bu talebi hakkındaki görüşünü okutacağım. Yalnız, rahat dinlenebilmesi için, lütfen, milletvekillerimiz yerlerine otursunlar.

Kararı okutuyorum:

VII. – ÖNERİLER

A) DANIŞMA KURULU ÖNERİLERİ

1. – Askerî Ceza Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısının 1 inci maddesinin tekriri müzakeresine ilişkin Danışma Kurulu önerisi

Danışma Kurulu Önerisi

No: 37 Tarihi: 22.3.2000

Askerî Ceza Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair 214 sıra sayılı Kanun Tasarısının Genel Kurulun 8.3.2000 tarihli 67 nci Birleşiminde kabul edilmiş olan 1 inci maddesinin hükümet isteminde belirtilen gerekçeyle yeniden görüşülmesi, İçtüzüğün 89 uncu maddesi uyarınca Danışma Kurulunca uygun görülmüştür.

Yıldırım Akbulut

Türkiye Büyük Millet Meclisi

Başkanı

Mehmet Emrehan Halıcı İsmail Köse

DSP Grubu Başkanvekili MHP Grubu Başkanvekili

Abdüllatif Şener Murat Başesgioğlu

FP Grubu Başkanvekili ANAP Grubu Başkanvekili

Turhan Güven

DYP Grubu Başkanvekili

BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, Danışma Kurulunun görüşünü dinlediniz.

Şimdi de, hükümetin talebini okutup, oylarınıza sunacağım:

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Görüşülmekte olan 214 sıra sayılı Kanun Tasarısının kabul edilen 1 inci maddesinin, TBMM İçtüzüğünün 89 uncu maddesine göre bir daha görüşülmesini arz ve teklif ederiz.

9 Mart 2000

Abdulhalûk Mehmet Çay

Devlet Bakanı

Gerekçe :

Millî Savunma Bakanlığı ile Türk Silahlı Kuvvetleri kadro ve kuruluşunda çalışan devlet memurlarının asker kişi sıfatları, TBMM'nin 8 Mart 2000 tarihli oturumunda kabul edilen tasarının 1 inci maddesiyle belirlenmiştir.

Bu konuda, münferit olarak da kalsa, hatalı algılamaları ortadan kaldırmak için, tasarının 1 inci maddesinin, TBMM İçtüzüğünün 89 uncu maddesi uyarınca bir kere daha görüşülmesinin uygun olacağı değerlendirilmektedir.

BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, hükümetin talebini dinlediniz.

Hükümetin talebini oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Talep kabul edilmiş ve böylece, 1 inci maddenin yeniden müzakeresi imkân dahiline girmiştir.

VI. – KANUN TASARI VE TEKLİFLERİYLE KOMİSYONLARDAN

GELEN DİĞER İŞLER (Devam)

1. – Askerî Ceza Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı ile Askerî Ceza Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ve Millî Savunma ve Adalet Komisyonları raporları (1/378, 1/532) (S. Sayısı : 214) (Devam)

BAŞKAN – Madde üzerinde söz isteyen?.. Yok.

Madde üzerinde bir önerge vardır; okutup, işleme alacağım:

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Görüşülmekte olan 214 sıra sayılı Kanun Tasarısının çerçeve 1 inci maddesiyle düzenlenen Askerî Ceza Kanunun 3 üncü maddesine aşağıdaki fıkranın eklenmesini arz ve teklif ederiz.

Mehmet Emrehan Halıcı İsmail Köse Beyhan Aslan

Konya Erzurum Denizli

Aydın A. Ayaydın Sadık Kırbaş

İstanbul Çanakkale

"Millî Savunma Bakanlığı ile Türk Silahlı Kuvvetleri kadro ve kuruluşunda çalışan Devlet memurlarının asker kişi sıfatları, 4 Ocak 1961 tarihli ve 211 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri İç Hizmet Kanununun 115 inci maddesinde belirtilen yükümlülükleri ile sınırlıdır."

BAŞKAN – Sayın Komisyon katılıyor mu efendim?

ADALET KOMİSYONU BAŞKANI EMİN KARAA (Kütahya) – Takdire bırakıyoruz Sayın Başkan.

BAŞKAN – Sayın Komisyon takdire bırakıyor.

Sayın Hükümet katılıyor mu?

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI SABAHATTİN ÇAKMAKOĞLU (Kayseri) – Katılıyoruz.

BAŞKAN – Komisyonun takdire bıraktığı, Hükümetin katıldığı önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Önerge kabul edilmiştir.

Bu önergenin değiştirdiği şekliyle 1 inci maddeyi yeniden oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Madde değişik şekliyle kabul edilmiştir.

ADALET KOMİSYONU BAŞKANI EMİN KARAA (Kütahya) – 17 nci maddeyle ilgili söz istiyorum Sayın Başkan.

BAŞKAN – Bir dakika...

Oyunun rengini belli etmek için söz isteyen var mı efendim?.. Olmadığı anlaşıldı.

Tasarının tamamını oylarınıza sunacağım; ancak, Sayın Komisyon Başkanımızın, 17 nci maddede bir yanlış anlamayı önleyici açıklaması var; onu dinleyip, o istikamette oylarınıza sunacağım.

Lütfen buyurun efendim.

ADALET KOMİSYONU BAŞKANI EMİN KARAA (Kütahya) – Türk Ceza Kanununda Dördüncü Bap iki yerde geçmektedir. 17 nci maddeyle düzenlenen bu kısımda "Askerî tutukevi ve cezaevinden kaçmak veya kaçmaya aracı olmak suçlarını işleyen asker kişiler hakkında, Türk Ceza Kanununun Dördüncü Bap Yedinci Faslında yer alan hükümler uygulanır" denilmektedir. Burada bizim kastettiğimiz, İkinci Kitabın Dördüncü Babıdır. Dolayısıyla "Türk Ceza Kanununun İkinci Kitabının Dördüncü Bap Yedinci Faslında" olarak yer alırsa, bu düzeltme yerine getirilirse, hangi babı kastettiğimiz anlaşılmış olur, İkinci Kitabın Babını kastettiğimiz anlaşılmış olacaktır.

BAŞKAN – Teşekkür ederim.

Hükümet buna katılıyor, değil mi efendim?

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI SABAHATTİN ÇAKMAKOĞLU (Kayseri) – Evet, katılıyoruz.

BAŞKAN – Hükümet katılıyor.

TURHAN GÜVEN (İçel) – Yani "İkinci Kitabının" ifadesi metne ilave ediliyor...

BAŞKAN – Evet, metne ilave ediliyor. Açıklama bakımından, yer alması faydalı görünüyor.

ADALET KOMİSYONU BAŞKANI EMİN KARAA (Kütahya) – "Dördüncü Bap" ifadesinden önce "İkinci Kitabının" ifadesi getirilmiş olacak.

BAŞKAN – Söz isteyen var mı efendim?

RAMAZAN TOPRAK (Aksaray) – Sayın Başkan...

BAŞKAN – Oyunuzun rengini mi açıklayacaksınız; yoksa, soru mu soracaksınız efendim?

RAMAZAN TOPRAK (Aksaray) – İçtüzüğün 60 ıncı maddesi uyarınca, kısa bir söz almak istiyorum.

BAŞKAN – Oyunuzun rengini belirtmek için, buraya buyurun.

RAMAZAN TOPRAK (Aksaray) – Peki.

BAŞKAN – Lehte mi, aleyhte mi efendim?

RAMAZAN TOPRAK (Aksaray) – Aleyte efendim.

BAŞKAN – Aleyhte konuşacaksınız...

Buyurun.

RAMAZAN TOPRAK (Aksaray) – Sayın Başkan, Yüce Meclisin değerli üyeleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Sayın Komisyon Başkanının ifade ettiği hususa kısa bir açıklık getirmek istiyorum. Tasarının 17 nci maddesinde "Askerî Ceza Kanununun 76 ncı maddesinde belirtilen suçları işleyenler hakkında, Türk Ceza Kanununun Dördüncü Bap Yedinci Faslında yer alan hükümler uygulanır" deniliyor. Bu, zaten, İkinci Kitaptaki benzer suçları, bu suçları kapsayan bölümdür.

Benim ifade ettiğim, Askerî Ceza Kanununun 140 ıncı maddesinde "bap" veya "fasıl" diye ifade edilmiyor, 301'den başlayan maddeler ifade ediliyor... Bu maddelere baktığınız zaman, aynı adres olduğunu görürsünüz, aynı yerdir. Her ikisinde de atıf, aynı yerdir, Birinci Kitapla ilgisi yoktur bunun. Bu konuyu gözardı etmeyelim. Tamamen, İkinci Kitaptaki aynı bölümdeki suçlara atıftır; hem 76 nın suçları, İkinci Kitap Dördüncü Bap Yedinci Fasla atıfta bulunuyor... Askerî Ceza Kanununun 140 ıncı maddesiyle sadece bu fasıldaki maddelerin isimleri belirtiliyor; yani, aynı adrese, iki değişik ifadeyle aynı adrese gönderme yapılıyor, atıf yapılıyor.

Burada ifade etmek istediğim husus, bu atıflarla, Askerî Ceza Kanununun 140 ıncı maddesinin, artık, lüzumsuz bir madde haline geldiği ve metinden çıkarılması yolundadır. Lütfen, yanlış anlamalara neden olmayalım. Bu konu, elbette çok teknik bir konu. Zaten eleştirilerimizin temelinde yatan şey budur. İşin uzmanları, teknisyenleri, uygulayıcıları dikkate alınmadan, nazara alınmadan bu tasarı getirildiği için, bu tarz hatalı sonuçlara neden olunmaktadır. Ben, bu konuyu, bu şekilde düzeltmek istedim.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum.

BAŞKAN – Sayın Toprak'a teşekkür ediyorum.

Sayın Komisyon, bu açıklama karşısında görüşünde ısrarlı mı efendim?

ADALET KOMİSYONU BAŞKANI EMİN KARAA (Kütahya) – Sayın Başkan, bizimki, sadece, 17 nci maddede kastettiğimizin hangi kitabın Dördüncü Babı olduğuydu. Orada açıklık getirmek için "Dördüncü Bap" ibaresinden önce "İkinci Kitabının" ibaresinin konmasıdır; yani, gayet sarih olarak getirmek istediğimiz, İkinci Kitabı kastediyoruz, bunda ısrar ediyoruz.

BAŞKAN – Peki efendim.

RAMAZAN TOPRAK (Aksaray) – Benim ifade ettiğim husus onunla ilgili değil.

BAŞKAN – Peki efendim.

Sayın milletvekilleri, 17 nci madde muhteviyatından olan 76 ncı maddenin dördüncü satırında "İkinci Kitabının" diye ifadenin de yer alması kaydıyla, tasarının tümünü oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Tasarının tümü kabul edilmiştir; ülkemize, devletimize, askerî şahıslara ve Millî Savunma Bakanlığımıza hayırlı olsun.

Sayın milletvekilleri, Hayvanları Koruma Kanunu Tasarısı ve İçişleri ve Çevre Komisyonları raporlarının müzakeresine başlayacağız.

2. – Hayvanları Koruma Kanunu Tasarısı ve İçişleri ve Çevre Komisyonları raporları (1/393) (S. Sayısı : 89)

BAŞKAN – Komisyon?.. Mevcut değil.

Hükümet?.. Mevcut değil.

Tasarının müzakeresi ertelenmiştir.

Sayın milletvekilleri, Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu Tasarısı ve Plan ve Bütçe ve Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabiî Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonları raporlarının müzakeresine başlıyoruz.

3. – Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu Tasarısı ve Plan ve Bütçe ve Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabiî Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonları raporları (1/501) (S. Sayısı : 367) (1)

BAŞKAN – Komisyon?.. Burada.

Hükümet?.. Burada.

Tasarının tümü üzerinde gruplar adına görüşmelere geçmeden evvel, raporun okunup okunmaması hususunu...

SAFFET ARIKAN BEDÜK (Ankara) – Karar yetersayısının aranılmasını istiyoruz Sayın Başkan.

BAŞKAN – Raporun okunup okunmaması hususunu oylarınıza sunacağım ve bu sırada -karar yetersayısının aranılması istenmiştir- karar yetersayısını arayacağım.

Raporun okunmasını uygun görenler lütfen işaret etsinler... Uygun görmeyenler... Karar yetersayısı vardır; raporun okunması kabul edilmemiştir.

SAFFET ARIKAN BEDÜK (Ankara) – Karar yetersayısı yoktur Sayın Başkan. Tekrarlanmasını istiyoruz.

BAŞKAN – Sayın Divan üyeleri, karar yetersayısının olduğunu tespit etmişlerdir.

TURHAN GÜVEN (İçel) – Eğer bu zamanda karar yetersayısı varsa, her zaman var...

SAFFET ARIKAN BEDÜK (Ankara) – Cihazla yoklama yapılmasını istiyoruz Sayın Başkanım.

BAŞKAN – Her zaman yoklama isteyebilirsiniz.

SAFFET ARIKAN BEDÜK (Ankara) – Sayın Başkan, İçtüzüğe göre yeniden yoklama talep ediyoruz.

ASLAN POLAT (Erzurum) – Çoğunluk yok, yok...

BAŞKAN – Böyle bir madde olduğu zaman...

TURHAN GÜVEN (İçel) – Tereddüt var efendim.

BAŞKAN – İçtüzük, tereddüt halinde diyor; tereddütümüz yoktur, karar yetersayısı vardır ve tasarının tümü üzerindeki görüşmelere geçiyoruz.

SAFFET ARIKAN BEDÜK (Ankara) – Karar yetersayısı yoktur, yok olmasına rağmen açtınız. Herşey ortada, kesin çoğunluk yok. İddiasına girerim, kesin çoğunluk yok. Başkanlık Divanında muhalefetten kimse yok tabiî.

BAŞKAN – Demokratik Sol Parti Grubu adına ilk söz, Kocaeli Milletvekili Sayın Ahmet Arkan'a ait.

Buyurun efendim. (DSP sıralarından alkışlar)

Konuşma süreniz 20 dakikadır.

DSP GRUBU ADINA AHMET ARKAN (Kocaeli) – Sayın Başkan, Yüce Meclisin değerli üyeleri; görüşülmekte olan Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu Tasarısıyla ilgili, Demokratik Sol Parti Grubunun görüşlerini sunmak üzere söz almış bulunuyorum; Grubumuz ve şahsım adına hepinizi saygıyla selamlarım.

(1) – 367 S. Sayılı Basmayazı tutanağa eklidir.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; ülkeler için refaha, ekonomik özgürlüğe ve hakça düzene giden yolun sanayi inkılabından geçtiği, ekonomik gelişme teorisinin hemen hemen bir atasözü haline gelmiştir. Savaş ve tabiî afetlerin yarattığı özel ve beklenmeyen etkiler bir yana bırakılırsa, her ülkenin her neslinin kendinden önce gelen nesillerden daha yüksek bir üretim ve tüketim seviyesine ulaşmasını sağlayan, sürekli, bazılarına göre kendi kendini besleyen bir ekonomik büyüme süreci; yalnızca, sanayileşmiş uluslara açıktır.

20 nci Yüzyıl ortalarının gelişmiş ya da ileri olarak adlandırılan ülkelerinin insanlarının hayat satandartları ile günümüzün gelişmemiş ya da geri ülkelerindeki standartlar arasındaki çarpıcı farklılık, esas olarak, birincilerin sanayileşmiş, ikincilerin ise sanayileşmemiş uluslar olmasından kaynaklanmaktadır.

Değerli milletvekilleri, dünyada ilk sanayi inkılabı 1700'lü yıllarda İngiltere'de başlamıştır ve bu sanayi inkılabının tamamen özel girişimcilik ruhuyla yapıldığının burada altını çizmek istiyorum. Zira, bugün üzerinde tartışmaya, konuşmaya başlayacağımız tasarının hangi anlayışla bu şekilde ortaya konulduğu bu ifademle özdeşleşecektir.

Değerli milletvekilleri, dünyada 1700'lü yıllarda başlayan sanayi inkılabının yeni Türkiyemizde ilk ayak sesleri, 1924 İzmir İktisat Kongresinde duyulmuştur. Zira, Türkiye'nin, yeni Türkiye'nin, ondan önce, dönüp baktığımız zaman, Osmanlı döneminde de bir sanayi inkılabı hareketini göremiyoruz. İzmir İktisat Kongresi, Türkiye'nin, planlı kalkınma, bir vizyon koyarak, bir hedef koyarak kalkınma hedeflerinin konuşulduğu ilk resmî toplantıdır. Bunun peşinde, ilk planlı kalkınma dönemi olarak tarif edebileceğimiz dönem ise, 1933-1938 yılları arasındaki birinci sanayi planı dönemidir.

Değerli milletvekilleri "birinci sanayi dönemi" olarak adlandıracağımız cumhuriyet dönemi içerisinde, Ulu Önder Atatürk'ün, bizzat kendisinin, tüm uygulamaları denetlediği, ilk hazırlıklarından itibaren her adımını tarif ettiği ve gözlediği, planlı dönem diyebileceğimiz ilk dönemin peşine, ikincisinin önhazırlıkları 1937 yılında başlamış; ancak, 1938'de, Ulu Önderin ölmesiyle ve İkinci Dünya Savaşının Türkiye'nin ve çevresinin gündemine gelmesiyle, o çalışmalar, maalesef, durmuştur, devam ettirilememiştir.

Bugün, süreklilik arz eden, 1961'den bu yana sürekli planlı kalkınma dönemi diyebileceğimiz -ki, önümüzdeki yıl itibariyle sekizincisine merhaba diyeceğimiz- kalkınma döneminden önce bir aradönem daha vardır. Bu da, 1950'lerde, o günkü iktidarın, dışkredi gereksinimi duyması sonucu kendilerinden istenilen bir planın Hollandalı bir uzmana hazırlatılmasıdır. Bu, bir ibret olayıdır. Planlar, ya uygulanmak için hazırlanır ya da hazırlanmaz. Demokrat Parti iktidarının Hollandalı uzmana hazırlattığı plan, o dönemde belli kredilerin alınmasına vesile olmuşsa da, planlı kalkınma döneminin başlangıcı olamamıştır. 1961'den sonra çok cüzî kesintiler olarak yürüyen ve önümüzdeki günlerde -biraz önce de belirttiğim gibi- sekizincisine merhaba diyeceğimiz planlı kalkınma döneminin ise, yine sanayiyle ilgili kanunlar hazırlanırken neleri bizlere yaşattığını iyi incelemek lazım.

Değerli milletvekilleri, ilk plan yılları, kapalı ekonominin içeride yapılanmayı sağlamak amacıyla tariflediği dönemler olmuştur; yani, koruma duvarlarının arkasında bir sanayileşme gayreti, çabası ve bunu belli ölçüde planlı yapmaya özen gösterme dönemidir; ancak, o dönemde, gerek rekabete gerekse teknolojiye dönük fazla çabalar sarf edildiğini söylemek mümkün değildir.

Bu dönemlerde organize sanayi bölgeleri oluşurken baba rolünü azamî derecede üstlenen devlet, bütün organize sanayi bölgelerinin -ilk yıllarda- tüm altyapısını yapma, sanayii özendirme çabası içinde olmuş; fakat, doğru gözlemlerle bu çalışmalar yapılmadığı için, uzun yıllar, yirmi, yirmibeş, otuz yıl boyunca bitmeyen organize sanayi bölgeleri kaosunu da Türkiye, maalesef, yaşamıştır; zira, siyasî tercihler ekonomik tercihlerin önünde seyretmiştir.

Bugün, söz konusu kanunla, ihtiyaçların doğru tarif edildiği, planlı kalkınmanın gerçek bağlamda uygulanabilirliğinin tesis edileceği bir organize sanayi bölgeler kanunu tarif edilmeye çalışıldı. Bu konuda gerek Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabiî Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonumuzun gerekse diğer komisyonların özenli çalışmaları oldu ve tüm partilerden bu komisyonlarda görev yapan değerli arkadaşlarımızın fevkalade önemli katılımları oldu; zira, kaynak israfı ülkemiz için en önemli sorundu. Bunu her yöreden gelen komisyon üyesi milletvekili arkadaşlarımız çok iyi biliyorlardı, bitmemiş organizelerin devlet üzerinde ve bölgeler üzerindeki sakıntılarının ne olduğunu biliyorlardı. Yürütmede karşılaşılan problemler, uygulayıcı birimlerin alınan görüşleriyle tarif edilmişti ve yurdun çeşitli yörelerinden, irili ufaklı tüm organize bölgelerden toplanan görüşler ince eleklerden geçirilerek bu tasarı ortaya konuldu.

Burada, genel bağlamda bazı şeyleri ifade etmek istiyorum; organize bölgeler niçin tarif edilir, hazırlanan kanunlar nelere ışık tutmalıdır, neyin önünü açmalıdır. Konuyla ilgili Avrupa ülkeleri uygulamalarına da bakıldığında, tespit edilen birkısım gerçekler vardır. Bu gerçekleri ya da bazı temel ilkeleri şu şekilde sıralamak mümkündür:

Sanayileşmede devletin belirleyici rolü, sınaî teşebbüsleri, ülkenin global ekonomi politikası içerisindeki yerine ve hedeflediği yönüne oturtmak olmalıdır.

Makro düzeyde tasarlanan sanayi paydalı planlamanın temel hedefi, sadece ve ancak, ülkenin ihtiyaçları ölçüsünde sanayi girişimcisinin yaratıcı gücünü ateşlemek ve bazı teşvik ve muafiyetler aracılığıyla proje hedeflerini çekici hale getirerek yönlendirmek olmalıdır.

Organize sanayi bölgelerinin en temel amaçlarından biri de, teknoloji üretmek ve üretilen teknolojinin transferi aracılığıyla üretim artışı arasındaki köprüyü ve dengeyi kurmak olmalıdır.

Yine, organize sanayi bölgelerinin inşaı ve işletilmesi fonksiyonunu üstlenen tüzelkişilikler, sözünü ettiğimiz bu teknoloji üretimini en üst düzeye çıkarabilmek için, organik olarak kendilerine bağlı özel eğitim kurumlarını da -gerek ara eleman yetiştirmek gerekse üniversite-sanayi işbirliği ihtiyacını, teknoparklarla teknoloji ihtiyacını karşılamak için bu eğitim olayını da- bölgeler içinde gerçekleştirebilecek zeminleri bulmalıdır.

Değerli arkadaşlarım, işte, bu kanun tasarısı hazırlanırken, dünkü, devletin organize bölgeleri koordine ederek, yöneterek, yürüterek bir yere taşıması yerine, artık, özerk bir anlayışla, bu yönetimlerin çağdaş bir seviyeye ulaşması tasarlanmıştır. Teknolojiden gerekli ölçüde yararlanabilme, teknolojiyi geliştirme, firmalar arasında işbirliğini ve teknoloji transferini sağlayabilme olanağını tesis edecek esneklikler, gelişmeye açık maddeler, bu tasarının içinde gayet doğru olarak tarif edilmiştir.

Bu meyanda, gayet tabiîdir ki, organize bölgelerde, son yıllarda, artık, ihtisaslaşma göze çarpmaktadır. İhtisaslaşma ve ihtisas organize sanayi bölgelerindeki organizasyonlar, koordinasyonlar, dışa açılmada da fevkalade önemli pozitifler getirmektedir.

Yetki ve sorumluluk karmaşasına bu kanunla son verilmek amaçlanmıştır. Türkiye'nin, geleceğe dönük, özellikle ticarette off-set imkânlarının değerlendirilmesinden elektronik ticaretin yaygınlaşmasına kadar organize sanayi bölgeleri önem arz etmektedir. Burada, bir Japon atasözünden bahsetmek istiyorum. Sanayileşme organizeler dışında olmaz mı; olur. Ancak, o Japon atasözü şöyle der: Kuyudaki kurbağa okyanusu bilemez. Organize dışında oluşacak orta ve küçük ölçekli sanayiin dünyaya açılma kabiliyeti fevkalade azdır. Onun okyanusa taşınabilmesi, kuyudaki kurbağanın okyanusa taşınabilmesi, özellikle orta ve küçük ölçek sanayii -ki, geleceğimiz bu saniyie bağlıdır- organize bölgelerde doğru yatırımlarla yönlendirmemize bağlıdır.

Kuruluşların kolay işlemesi ve özerk olması, bürokrasinin asgarî seviyeye düşmesi, azaltılması, bu kanunun temel hedeflerinden biri olmuştur. Biz, hazırlanan bu tasarıyla, sanayi girişimcisinin yaratıcı gücünü ateşlemeyi ve bazı teşvik ve muafiyetler aracılığıyla -daha önce de belirttim- proje hedeflerini çekici hale getirip yönlendirmeyi amaçladık. Her kanunun eksiklikleri olabilir; ama, üzerinde bu kadar titizlikle durduğumuz, belki görüşmeler sırasında da yüksek katılımınızla en iyi şekle ulaşacak olan bu kanun tasarısı, bugünkü koşullarda, inanıyorum ki, gerekli özen gösterilerek hazırlanmıştır.

Bu kanunun, organize sanayi bölgelerinin temel ihtiyaçlarına cevap verebileceği inancıyla ve hepinizin yüksek takdirleriyle kısa sürede çıkacağına olan inancımı da ilave ederek, emeği geçen her kesimden tüm kişilere huzurunuzda bir kez daha teşekkür edip, hepinizi saygıyla selamlayarak sözlerime son veriyorum.

Teşekkür ederim. (DSP, MHP ve ANAP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Teşekkür ediyorum Sayın Arkan.

Gruplar adına ikinci söz, Doğru Yol Partisi Grubu adına, Hatay Milletvekili Sayın Mehmet Dönen'indir.

Buyurun efendim. (DYP sıralarından alkışlar)

Süreniz 20 dakikadır.

DYP GRUBU ADINA MEHMET DÖNEN (Hatay) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Organize Sanayi Bölgeleri Yasa Tasarısı üzerinde, Doğru Yol Partisi Grubu adına söz almış bulunuyorum; Grubum ve şahsım adına, hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, organize sanayi bölgelerine ilişkin bu yasa tasarısını iki kategoride ele almak gerekir. Birincisi, var olan -az önce burada DSP sözcüsü milletvekili arkadaşımızın da belirttiği gibi- organize sanayi bölgelerinin tıkanan noktalarını aşmak için bir rehabilitasyon yasası düzenlemesi... Bugün görüştüğümüz yasa tasarısı, bu kapsam içerisinde ele alınabilir. İkincisi ise, ülkemizi 21 inci Yüzyıla taşıyabilecek organize sanayi bölgelerini nasıl yeniden organize edeceğiz. Bu iki kategoride ele almak lazım.

Bugün görüşmekte olduğumuz yasa tasarısı, var olan tıkanıklıkların aşılmasına yönelik. Yani, bugüne kadar, organize sanayi bölgelerinin yönetiminde gerçekten -özellikle, atanan müteşebbis heyette- sıkıntılar vardı. O, müteşebbis heyetin yaptığı işlemlerin muhatabı olamıyordu; yani, hükmî şahsiyeti yoktu. Bu, bu yasa tasarısıyla gideriliyor ve bu yasa tasarısı, gerçekten, bu bakımdan önemli bir tıkanıklığı aşmış oluyor.

Gazetelerde de okudum, az önce sayın sözcü de söyledi; bu yasa tasarısında, özel organize sanayi bölgelerinin kurulması konusunda da bir maddenin olduğu -var bu madde- bir vakıa; ama, bu maddenin işlemesi mümkün değil. Yani, devlet organize sanayi bölgelerinde birtakım resim ve harçlardan muaf olacak; yani, belirli bir teşviki olacak. Eğer özel organize sanayi bundan yararlanamıyorsa, niye özel organize sanayi bölgesi kursun insanlar; kurmazlar. Bence, böyle bir maddenin burada bulunmasının hiçbir anlamı yoktur. Onun için, ben, ya bu maddeyi işler hale getirmek veya bu maddeyi de çıkarmak gerektiği kanısındayım.

Değerli arkadaşlarım, asıl üzerinde durmak istediğim şudur: Organize sanayi bölgeleri, hem kentleşmeyi, kentleşme stratejisini oluşturmak hem sanayii disiplinize edebilmek açısından çok önemli işlevleri yerine getiriyor. Sanayileşme sürecinde -yani, 1750 İngiliz sanayileşme devriminden sonra- organize sanayi bölgeleri, ciddî anlamda, sanayiin organize edilmesi anlamında, her dönemde belirli aşamalar kaydetmiştir. Özellikle İkinci Dünya Savaşı sonrasında, bugünkü organize sanayi bölgeleri modeli tüm dünyada hızla yaygınlaşmaya başlamış; ama, organize sanayi bölgelerinin stratejilerinin değişmesi, konumlarının değişmesi, organize sanayi bölgelerinin aşama kaydetmeleri, sanayi stratejileriyle eşzamanlı gelişme göstermiştir.

Değerli arkadaşlarım, hepimizin bildiği gibi, birinci sanayi stratejisi, sanayileşme sürecinde çok büyük entegre tesislerin oluştuğu sanayi stratejisidir; ama, bu büyük entegre tesislerin bir müddet sonra küçülmesi gerekliliği konusunda bütün sanayiciler ve bilim adamları antant kalmış ve yeni sanayi stratejisinin küçülme olduğu konusunda tüm dünyada hâkim bir görüş ortaya çıkmıştır. Yani, bir sanayi kuruluşunun rekabet edebilmesi için, entegre kuruluştan küçülmesi gerekmektedir; çünkü, entegre kuruluşlar, büyük, hantal kuruluşlar, çok büyük iş kaybına neden olmakta ve tıpkı çok kilolu bir insan gibi, bu işleri, ancak, çok büyük eforla yapabilmektedirler. Bu kuruluşlar, çok büyük enerji kaybına neden oldukları için ve çok büyük iş kaybına neden oldukları, atıl kapasite yarattıkları için, bu "ikinci sanayi stratejisi" dediğimiz strateji, yani, küçülme stratejisi belirmiştir. İşte, bu küçülme stratejisiyle birlikte, organize sanayi bölgelerinin oluşması ve hemen yanında da küçük sanayi sitelerinin oluşması sağlanmıştır; çünkü, küçülmeyle birlikte, yan sanayiin ancak bu küçük sanayi bölgelerinde gelişebileceği üzerinde antant kalınmış ve böyle bir yeni sanayi stratejisi oluşmuştur.

Değerli milletvekilleri, değişen zaman dilimi içerisinde, küçülmek de rekabet için yeterli olamamıştır ve yeni sanayi stratejisi, "esnek üretim modeli" diye adlandırılan üçüncü sanayi stratejisi oluşmuştur; yani, üretim sürecinin kısalmasına, kalitenin artmasına, fiyatların aşağı çekilmesine yönelik, ölçek bazında işletmeden daha esnek modelleri içeren sanayi işletmelerine geçiş süreci başlamıştır.

Şimdi Türkiye bunun neresinde diye bakarsanız, biz, 1950 sonrasındaki sanayileşme stratejisinde, küçülmeyi, şöyle veya böyle, bir ölçüde başarabilmiş ve yan sanayimizi belirli bir ölçüde geliştirebilmişiz; ama, esnek üretim sürecine geçememiş, yani, CNC tezgâhların kullanıldığı, daha küçük gruplara mal üreten sistemin geliştiği bir yeni sanayi stratejisini tam olarak gündeme getirememiş ve tam olarak organize edememiş durumdayız. Değerli arkadaşlarım, belirli sektörlerde, özellikle yeni teknoloji alan tekstil ve ona benzer bazı imalat dallarında bu esnek üretime geçiş sağlanmış; ama, özellikle büyük bir kesimi oluşturan küçük ve orta boy sanayicilerimiz, bu teknoloji sürecini yakalayamamıştır.

Değerli milletvekilleri, daha sonra, dünyadaki global pazarlarda rekabet edebilmenin koşulları, ucuz mal ve kaliteli malla da mümkün olmamaya başlamıştır. Ucuzluk ve kalite, zaten bir malda olması gereken temel koşul olarak belirlenmiş; rekabet için, tüketicinin yaşamını kolaylaştıracak yeni buluşlara, yeni prototiplere gereksinim duyulmuştur. Bu yeni prototiplere gereksinim duyulduğu için de, özellikle, sürekli araştırma - geliştirme olarak yeni sanayi stratejisi belirlenmiştir.

Eğer, bir ülke, gelişmek istiyorsa, yeni prototipler üreten, yani, bilgiyi ticarileştirebilen bir konuma kavuşması gerekir. Eğer bunları yapabilirseniz, dünyadaki büyük bilgi pastasından pay alır, ülkenizdeki fakirliği, fukaralığı yenebilirsiniz; aksi takdirde, var olan klasik sanayi modeliyle, dünya piyasalarından ve dünya pastasından pay almanız mümkün değildir.

Bugün gazetelere bakın, Times Gazetesinin özellikle Amerika Birleşik Devletlerinde yaptığı bir anket Türkiye’de, Hürriyet Gazetesinde, bundan bir hafta önce yayımlandı. Dünyada ilk 10’u oluşturan, gelecek on yılda borsada prim yapacak olan temel kurumlara bakıyorsunuz, bilgi içeren şirketler oluşturuluyor. Artık, o koskoca, bizim bildiğimiz dev şirketler hızla gerilemeye başlamıştır.

O zaman, biz ne yapmalıyız? Bizim yapmamız gereken nedir? Yeni organize sanayi bölgelerimizi nasıl organize etmeliyiz ki, biz, bu büyük bilgi pastasından pay alabilelim. Aksi takdirde, fakirliğe, fukaralığa, işsizliğe devam ederiz; bizim başka şansımız yok. Biz, dünyadaki bu bilgiden pay alacak yeni bir modeli oluşturmak zorundayız.

Değerli arkadaşlarım, bunun için, özellikle organize sanayi bölgelerinde hızla, batı bölgelerimizde, yani, sanayileşmiş bölgelerimizde hızla ihtisas organize sanayi bölgelerini kurmaya yönelmeliyiz. Yani, bilgi alanında, teknoloji alanında, çok ciddî, yeni organize sanayi bölgelerini oluşturmak durumundayız. Doğu ve güneydoğuda, bugün var olan karma organize sanayi bölgelerinin kurulmasına devam edebiliriz. Belirli ölçüde işsizliği çözebilmek ve o bölgelerin sanayileşme sürecinin daha çok gerilerde olduğunu görerek, değerli arkadaşlarım, o bölgelerde bunları kurabiliriz; ancak, batıda, kesinlikle, ihtisas organize sanayi bölgelerini kurmak durumundayız.

Az önce burada konuşan değerli arkadaşım, organize sanayi bölgelerinde teknoparkların kurulması konusunda bir öneri getirdi. Şimdi, özellikle doğu ve güneydoğuda, Orta Anadolu'da, yani, üniversitelerimizin yeterli gelişmediği, çok büyük bilimsel çalışmalar yapamadığı bölgelerde üniversite-sanayi işbirliğine ihtiyaç vardır. Kesinlikle, her sanayi bölgesinde üniversite-sanayi işbirliğini, KOSGEB'i de içine alarak gerçekleştirmek zorundayız; ama, daha da önemlisi, batıda, ihtisas sanayi bölgelerinde, kurumsal olarak üniversiteler ile sanayii iç içe geçiren bir teknoloji geliştirme bölgesine ihtiyaç vardır. Bu organize sanayi bölgelerini, birer teknoloji geliştirme bölgeleri haline getirmek zorundayız.

Bakın, hepimiz okuyoruz. Özellikle, Çin, son günlerde çok büyük atak yapıyor. Çin'in atak yapması, bu organize sanayi bölgelerini bir teknoloji geliştirme bölgesi olarak ilan etmesi ve çok kısa bir yasayla belirli teşvikler vermesi, belirli kıstaslar... Yeni prototip üreteceksin ve bu yeni ürettiğin prototipi eski ürettiğin malın 3 katı, 4 katı daha fazla ihraç edeceksin. Yani, yeni bir üretime, yeni bir prototip üretimine yönlendirmekte. Eğer, bunu, biz, Türkiye olarak iyi algılar ve yapabilirsek, değerli arkadaşlarım, gerçekten çok önemli yol katetmiş oluruz.

Buna benzer, özellikle organize sanayi bölgelerinin dışında da, silikon vadisi gibi çok önemli teknoloji geliştirme bölgelerini oluşturmak durumundayız. Yani, bilgiyi üreten üniversite ile bunu tüketen sanayicimizi iç içe, yan yana getirmek zorundayız. Bunu, iki kategoride ele almak zorundayız. Birinde, doğu ve güneydoğuda, özellikle gelişmemiş üniversitelerimizde, üniversite-sanayi işbirliği halinde, diğerinde ise, teknoloji geliştirme bölgeleri halinde gündeme getirmeliyiz.

Değerli arkadaşlarım, eğer bu organize sanayi bölgelerine bu şekilde bakarsak ve bunların dünyaya açılmasını, global pazarlarda gerçekten rekabet edebilmesini istiyorsak, global pazarlarda bu sanayi kuruluşlarımızın, bu işletmelerimizin ne ürettiğini, nasıl ürettiğini, nerede ürettiğini, hangi kalitede ürettiğini -yani, kısaca, kimliğini- dünya pazarlarına artık tanıtmak zorundayız. Eğer biz bunları dünya pazarlarına tanıtamazsak, dünyayla rekabet edemeyiz. Avrupa'da, küçük ve büyük 16 milyon işletme, internet üzerinden tüm dünya pazarlarına tanıtılmakta; ama, var olan işletmelerimizin ne kadar olduğunu, ne ürettiğini, Bakanlık olarak biz bile, hâlâ, tam olarak bilmiyoruz; çünkü, bu organize sanayi bölgelerinin bugünkü haliyle ve sanayimizin bugünkü dağınık haliyle, dünya pazarlarında rekabet etme şansını yakalamayız.

Tabiî ki, Bakanlığımızın organize sanayi bölgelerine verdiği önem de ortada. Bugün, organize sanayi ve küçük sanayi bölgelerinin ikisine birden ayırdığımız kaynak, sanıyorum, 38 trilyon; ama, bugün var olan projeler demetinin bitmesi için gerekli olan kaynak, değerli arkadaşlarım, aşağı yukarı, 700 trilyon civarında. Eğer biz bu hızla gidersek, yirmi yıl sonra bu organize sanayi bölgelerini ancak bitirebiliriz.

Ben, daha önce, özellikle 1965'lerde başlamış, 1994'lerde, benim bakanlığım döneminde hâlâ bitirilememiş organize sanayi bölgelerini, küçük sanayi bölgelerini incelemeye aldığımda, gelişen teknolojinin çok gerisinde kalınmış olduğunu gördüm. Hatta, çok ilginç, otobüs karoseri yapan firmaların oluşturduğu bir organize sanayi bölgesi, bir katlı otobüslerin olduğu dönemde projelendirildiği için, iki katlı otobüsler çıktıktan sonra bu binalar yıkılıp yeniden yapılmak zorunda kalındı; yani, o kadar uzun bir süreçte, özellikle bu organize sanayi bölgeleri bitiriliyor ki, ekonomik ömrünü, fizibl ömrünü tüketiyor. Bu fizibl ömrünü tükettiği için de, bu organize sanayi bölgelerinden beklediğimiz verimliliği, beklediğimiz faydayı sağlayamıyoruz.

Onun için, Bakanlığımızın, özellikle organize sanayi bölgelerine ve küçük sanayi sitelerine daha çok önem vererek ve bunların bir an önce bitirilmesi için ülkenin kaynaklarını zorlayarak ve bunları dünya pazarlarına açacak yeni teknolojilerle donatarak... KOSBİLTOP Projesi -sanıyorum devam ediyor- özellikle bu işletmeleri, küçük ve orta boy işletmeleri, dünya pazarlarına tanıtmak açısından çok önemli bir projeydi; ama, bu proje, sanıyorum, 12-13 000 -bilemiyorum- belki 15 000 işletmeyi ancak kapsamına aldı, diskete aldı, diğerleri hâlâ bu kapsam içerisine alınamadı, dünyaya tanıtılamadı.

Değerli arkadaşlarım, tabiî ki, organize sanayi bölgelerinin, yirmi yıl sonra -yani, belki de, bugün var olan projelerin bitirilme sürecine yaklaştığımız dönemde- alacağı konum çok farklı olacaktır. Bilgi toplumuna adım attığımız, üretim ilişkilerinin, bilginin daha etkin olduğu bir sürece girdiğimiz 21 inci Yüzyılda, artık, böyle, on yıl, onbeş yıl, yirmi yıl uzaktaki projelerin fizibl ömrü olmamaktadır. Şimdi, işletmeler tartışılıyor artık. Küçük, orta boy, büyük işletme; hangi işletme?.. Yani, bir yazılım firması 10 kişiyle çalışıyor, 500 milyon dolar cirosu var; büyük mü küçük mü; bunu nasıl tarif edeceksiniz? Hâlâ, biz, bunları tarif etmiş değiliz. Bilgi çağının kurumlarını, biz, Türkiye'ye taşıyarak, bunları, çok ciddî anlamda, yeniden ele almak zorundayız. Onun için de, bu bilgi çağının gereklerine ve donanımlarına sahip bir organize sanayi bölgeleri modeli oluşturmak durumundayız.

Değerli arkadaşlarım, bakın, İtalya, özellikle ayakkabı sanayiinde tüm dünyada lider ülke; yani, neredeyse, bizim ihracatımıza yakın ayakkabı ihraç ediyor. Şimdi, gidip baktığımızda, organize sanayi bölgelerine gidip baktığımızda, gerçekten, ihtisas organize sanayi bölgeleri büyük bir üretim merkezi haline getirilmiş; bilgi, alındığı anda bütün kurumlar tarafından hızla paylaşılabilir hale getirilmiş; diledikleri kadar sipariş alıp, diledikleri kadar üretim yapabilir hale gelmişler; ama, bizim organize sanayi bölgelerimiz, hâlâ 100 metrekarelik küçük dükkânlarda ve her türlü bilgiden yoksun olarak üretim yaptıkları için, o alanda bile, yani emek yoğun alanda bile dünya pastasından yeterli payı alamamaktadır, alamamışlardır.

(Mikrotofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN – Sayın Dönen, lütfen tamamlayınız.

MEHMET DÖNEN (Devamla) – Bitiriyorum.

İşte, bizim, tüm bunları derli toplu bir hale getirerek, organize sanayi bölgelerini derli toplu bir hale getirerek, ülkemizin dünya bilgi pastasından pay almasını sağlayacak çalışmaların içine hızla girmek zorundayız; aksi takdirde, ne yaparsak yapalım, biz, burada çıkardığımız bu yasalarla -ben hep söylüyorum- patinaj yapan bir araba gibiyiz; bir gün bu patinajlarla yakıtımız biter, vaktimizi boşa harcamış oluruz ve gereken noktada ülkemizi göremeyebiliriz.

Bu yasanın, yine, ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını diliyor, saygılar sunuyorum. (DYP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Teşekkür ediyorum Sayın Dönen.

Sayın milletvekilleri, kanun tasarı ve tekliflerini sırasıyla görüşmek üzere, 23 Mart 2000 Perşembe günü saat 15.00'te toplanmak üzere birleşimi kapatıyor, hepinize saygılar sunuyorum.

Kapanma Saati : 18.59

V. — SORULAR VE CEVAPLAR (Devam)

B) YAZILI SORULAR VE CEVAPLARI

1. — Konya Milletvekili Veysel Candan’ın, sigorta şirketlerine ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı Recep Önal’ın cevabı (7/1320)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Sanayi ve Ticaret Bakanı Sayın Ahmet Kenan Tanrıkulu tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasını saygılarımla arz ederim. 26.1.2000

VeyselCandan

Konya

Sigorta sektöründe 63 sigorta şirketi faaliyet göstermektedir. Mevcut pasta ancak 10-15 şirkete yetecek durumdadır. Deprem dolayısıyla sigorta şirketlerini daha da zor günler beklemektedir.

Bu sebeple;

1. Sigorta sektöründe faaliyet gösteren şirketlerin ekonomik yapıları ne durumdadır? Bakanlığınızca bu sektörde bir inceleme yapılmış mıdır?

2. Sigorta şirketlerinin faiz gelirleriyle kâr elde ettikleri, bilançolarından anlaşılmakta, bir çoğunun malî yapılarının kötü olduğu ve iflas edecekleri söylenmektedir bu doğru mudur?

3. Sigorta şirketlerine izin verilirken aranan kıstaslar nelerdir? Verilen izinlerde usulsüzlük var mıdır?

4. Sektörde yaşanacak bir dar boğazda Bakanlık olarak nasıl bir çözüm üreteceksiniz?

T.C.

Başbakanlık

Hazine Müsteşarlığı

(Sigortacılık Genel Müdürlüğü) 20.3.2000

Sayı : B.02.1.HM.0.SGM.03.1.1/21626

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

İlgi : 23.2.2000 tarih ve A.01.0.GNS.0.10.00.02-1320-3916/9425 sayılı yazınız.

Konya Milletvekili Sn. Veysel Candan’ın sigorta şirketlerine ilişkin yazılı soru önergesinin yanıtları aşağıdadır :

1. Sektörde faaliyet gösteren sigorta şirketlerinin genel olarak ekonomik yapılarında son iki yılda zayıflama görülmektedir. Bunun temel nedenleri olarak, aşırı rekabet sonucu ortaya çıkan fiyat kırmalar, acente alacakları ile ilgili sorunlar ve riski yüksek branşların ağırlığının fazla olması sayılabilir. Bilindiği üzere, 7397 sayılı Sigorta Murakabe Kanunu çerçevesinde sigorta ve reasürans şirketleri Sigorta Denetleme Kurulunun denetimine tabidir. Bu denetimler sonucu düzenlenen raporlarla ilgili işlemler Hazine Müsteşarlığınca yürütülmektedir. Yine aynı Kanuna göre, sigorta ve reasürans şirketlerinin; faaliyetleri, varlıkları, iştirakleri, alacakları, özkaynakları ve borçları ile malî bünyeyi ve idarî yapıyı etkileyen diğer tüm unsurlarının tespiti Kurul tarafından yapılır.

Hazine Müsteşarlığı, sigorta ve reasürans şirketlerinin ekonomik ve malî bünyelerine ilişkin olarak Sigorta Denetleme Kurulu tarafından düzenlenen malî bünye raporlarını ve sigorta şirketlerinden istenilen malî tabloları değerlendirmektedir. Müsteşarlıkça, 1997 yılı Kasım ayında uygulamaya konulan “Erken Uyarı Sistemi” ile 64’ü sigorta, 4’ü reasürans olmak üzere tüm sigorta ve reasürans şirketleri üçer aylık dönemler itibariyle izlenmekte ve malî bakımdan zor durumda olan şirketlerle ilgili olarak yasal tedbirlere başvurulmaktadır.

2. Sigorta şirketlerinde kârlılık, teknik ve malî kârlılığın birleşiminden oluşmaktadır. Malî kârın temel kaynağı faiz gelirleridir. Önümüzdeki dönemde, kamu kâğıtlarının faiz oranlarındaki düşüşe bağlı olarak şirketlerin malî gelirlerinde azalma beklenmektedir. Ancak, şirketlerin kârlılığı yalnızca malî gelirlerdeki azalmaya değil, aynı zamanda teknik gelirlerdeki gelişmelere de bağlıdır.

 Hazine Müsteşarlığınca yapılan izleme sonucu, malî bünye zaafiyeti içinde oldukları anlaşılan sigorta şirketleri, Sigorta Murakabe Kanununun 20 nci maddesi kapsamına alınmış ve bu şirketlerden malî bünyelerini güçlendirmeleri için muhtelif tedbirler almaları talep edilmiş, bu kapsamdaki şirketlerden birinin ise yeni sigorta sözleşmesi yapma yetkisi 23.6.1999 itibariyle kaldırılmıştır.

3. Bilindiği üzere, Türkiye’de sigorta veya reasürans şirketi kurulması Hazine Müsteşarlığının bağlı bulunduğu Bakanlığın ön iznine tabidir. Şirketin, anonim şirket veya kooperatif şirket şeklinde kurulacak olması, ödenmiş sermayesinin asgarî 3 trilyon TL olması, hisse senetlerinin nakit karşılığı çıkarılması ve nama yazılı olması, faaliyet konusunun sigortacılıkla bağdaşan işler olması ve kurucularının sabıkalı olmaması gerekmektedir. Kuruluş ve ruhsata ilişkin şartlar, Sigorta Murakebe Kanununda ve daha ayrıntılı biçimde Sigorta ve Reasürans Şirketlerinin Çalışma Esasları Yönetmeliğinde belirtilmiştir. İzin verilme aşamasında bu şartların aranmasına titizlikle riayet edilmektedir.

4. Sektörde yaşanacak bir darboğaz sonucu sigorta şirketlerinin ve sigortalıların olumsuz etkilenmesinin önlenebilmesi için mevcut yasal düzenlemeler çerçevesinde gerekli tüm tedbirler zamanıda alınmaktadır. Diğer taraftan, mevcut yasal düzenlemelerdeki boşluk ve aksaklıkların giderilmesini teminen yeni bir sigortacılık yasası taslağı üzerindeki çalışmalar sonuçlandırılmak üzeredir.

Bilgilerini arz ederim.

Recep Önal

Devlet Bakanı

2. — Erzurum Milletvekili Aslan Polat’ın, elektrik santrallerine ve elektrik alış fiyatlarına ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli’nin cevabı (7/1410)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın, Devlet Planlama Teşkilâtından sorumlu Başbakan Yardımcısı Sayın Devlet Bahçeli tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasını arz ederim.

Saygılarımla.

Aslan Polat

Erzurum

Enerji Bakanlığınca sözleşmeleri imzalanmış, üretime geçmiş veya henüz yapımına hiç başlanmamış olan ve 20 ila 38 yıl arasında değişen zaman dilimi içeresinde fiyat ve alım garantisi verilmiş olan enerji santrallerinden alınacak elektrik enerjisi alım fiyatlarının dünya ortalaması olan 3-3,5 cent/kwh’in üzerinde olmasına ilaveten ayrıca sözleşme imzalandıktan sonra henüz inşaata başlanmasa dahi her yıl ABD tüketici fiyat artışları endeksi oranı dahilinde artırılmasının mukaveleye bağlandığı söylenmektedir.

Mesela, Kırklareli Doğalgaz Kombine Çevrim santralinden 20 yıl süre ile enerji alımı fizibilite ortalama satış fiyatı 5 343 cent/kwh, yap-işlet-devret kapsamında ela alınan Konya Ilgın Termik Santrallerinden 38 yıl süre ile ortalama satış fiyatı 4.98 cent/kwh, Yalova Doğalgaz Termik Santrallerinden 20 yıl süre ile ortalama elektrik alım fiyatı 4 365 cent/kwh olarak görülmektedir.

Bu takdirde Sayın Bakandan net olarak öğrenmek istediğimiz sorularımız şunlardır;

1. Bu ortalama elektrik alım fiyatlarına ABDtüketici fiyat artış oranları dahil midir?

2. Dahil değil ise o takdirde bu alış fiyatlarına mukavele tarihinden itibaren bugüne kadar ilave olan oran nekadardır, alım garantisi sonunda yani 20-38 yıl sonra bugünkü verilere göre ortalama elektrik alış fiyatlarına eklenecek miktar ne kadar olacağı tahmin edilmektedir?

3. Anayasada yapılan değişikliğe paralel olarak son çıkarılan uyum yasalarının tahkim yasalarından faydalanmak isteyen firmaya da 1 ay içeresinde müracaatları meyanında uygulanması yolu açıldığına göre bu firmalar ile yapılacak yeni sözleşmelerde yine bu ABD tüketici fiyat endeksleri artış oranının her yıl alış fiyatlarına ilave edilmesine devam edilecek midir, yoksa bu uygulamaya bu meyanda son verilecek midir?

4. Eğer bu uygulamaya son verilmeyecek ise bugüne kadar sözleşmeleri imazalanmış toplam yatırım tutarı 19 613 milyar $ olan 153 proje ile 8 adet toplam işletme bedeli 1 240 milyar $ olan bu projelerin tümünde bu ABD tüketici fiyat artış oranı ilavesi var mıdır, var ise 20-38 yıl sonunda tüm elektrik alımı sonunda muvakelelerde belirtilen ortalama alış fiyatı üzerlerine gelecek bu artış oranının ülkemize malî yönden getireceği toplam ilave artış ne kadardır, ayrıca, dünyada bu tip uygulamayı yapan ülkeler var mıdır, var ise hangileridir?

T.C.

Devlet Bakanı ve

Başbakan Yardımcılığı 22.3.2000

Sayı : B.02.0.001/00679

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

İlgi : 17.2.2000 gün ve A.01.0.GNS.0.10.00.02-7/1410-4153/9923 sayılı yazınız.

Erzurum Milletvekili Aslan Polat’ın, tarafımdan cevaplandırılması istenilen 7/1410-4153 esas no.’lu yazılı soru önergesine verilen cevap ekte gönderilmektedir.

Bilgilerinize arz ederim.

Dr. Devlet Bahçeli

Devlet Bakanı ve

Başbakan Yardımcısı

T.C.

Başbakanlık

Devlet Planlama Teşkilâtı Müsteşarlığı

(İktisadî Sektörler ve Koordinasyon Genel Müdürlüğü) 10.3.2000

Sayı : B.02.1.DPT.0.08.03-74/873

Konu : Soru önergesi

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcılığına

(Sn. Dr. Devlet Bahçeli)

İlgi : 18 Şubat 2000 tarih ve 373 sayılı Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcılığı (Sn. Dr. Devlet Bahçeli) evrak akış formu eki TBMM Başkanlığı Genel Sekreterliğinin 17 Şubat 2000 tarih ve A.01.0.GNS.0.10.00.02-7/1410-4153/9923 sayılı yazısı ve eki.

Erzurum Milletvekili Sayın Aslan Polat’ın özel elektrik santrallerinden elektrik alış fiyatlarını ve tarifeler üzerine uygulanan eskalasyonları konu eden soru önergesiyle ilgili açıklamalarımız aşağıdadır.

Söz konusu soru önergesinde konu edilen özel şirket projeleri, 3096 sayılı Kanun ve Yap-İşlet-Devret Modeli çerçevesinde gündeme getirilen, Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanlığınca görüşmeleri yürütülen, tarifeleri belirlenen ve anlaşmaya bağlanan projelerdir. İlgili Kanun gereğince özel şirket projelerinin değerlendirilmesi ve anlaşmaya bağlanması tamamen ilgili Bakanlığın görev ve sorumluluk alanına girmektedir. Devlet Planlama Teşkilâtı bu projelerle ilgili olarak, belirli bir aşamada, enerji plan ve politikalarına uygunluk açısından görüş vermektedir.

Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanlığınca geçmiş dönem içinde çok sayıda özel proje değerlendirilmiş, farklı tarife ve şartlarla anlaşmalara bağlanmıştır. Bu tarifeler görevlendirme süresince değişebilmekte, farklı projeler için farklı dönemlerde, farklı eskalasyonlar uygulanabilmektedir. İlk yıllarda çok yüksek tarifelerle ve eskalasyonlarla anlaşmalar gerçekleştirilmişken zaman içinde ve ihale uygulamasının yaygınlaştırılması ile tarifeler aşağı çekilebilmiş, eskalasyon uygulaması da daha sınırlı bir düzeye getirilebilmiştir. Ancak projeler arasındaki farklılıklar sürmektedir.

Soru önergesinde yer verilen Kırklareli Doğalgaz, Konya-Ilgın Linyit ve Yalova Doğalgaz Santrallarına ait tarifelerin orijinal tarifeler olduğu, bu tarifelere henüz eskalasyon yansıtılmadığı görülmektedir.

Anayasada yapılan değişiklik sonrası tahkimden ve özel hukuktan yararlanmak isteyen şirketlerle yapılacak görüşmeler ilgili Bakanlık yetkisinde olup, bu hususta Müsteşarlığımızca bir görüşte bulunulması yanıltıcı olabilecektir. Bu nedenle söz konusu soru önergesinin ilgili Bakanlığa yöneltilmesinde yarar görülmektedir.

Bilgilerinizi ve gereğini arz ederim.

Dr. Akın İzmirlioğlu

Başbakanlık Devlet Planlama Teşkilâtı Müsteşarı

3. — Bursa Milletvekili Ertuğrul Yalçınbayır’ın;

– Korunmaya muhtaç çocuklara,

– Çocuğun yasal korunması konusundaki protokole,

İlişkin soruları ve Devlet Bakanı Hasan Gemici’nin cevabı (7/1448, 1449)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Sosyal Hizmetler Çocuk Esirgeme Kurumu (SHÇEK) Genel Müdürlüğü ile ilgili Devlet Bakanı tarafından yazılı olarak cevaplandırılmak üzere aşağıdaki sorularımı arz ediyorum.

15.2.2000

Ertuğrul Yalçınbayır

Bursa

Sorular :

Bakım ve korunmaya muhtaç çocuklarla ilgili olarak;

1. 2828 sayılı Kanun gereğince haklarında korunma kararı alınmış çocuk sayısı ne kadardır? Yaş grupları itibariyle dağılımları nedir?

2. Bu çocukların sağlıklı bir şekilde yetişmelerini sağlamak amacıyla kurulan kuruluşlar nelerdir? Bu kuruluşların yaygınlaştırılması düşünülmekte midir?

3. Koruyucu aile ve evlat edinme gibi hizmet modelleri hususundaki çalışmalarınız nelerdir? Daha çok çocuğa hizmet sunulması için projeleriniz var mıdır?

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Sosyal Hizmetler Çocuk Esirgeme Kurumu (SHÇEK) Genel Müdürlüğü ile ilgili Devlet Bakanı tarafından yazılı olarak cevaplandırılmak üzere aşağıdaki sorularımı arz ediyorum.

15.2.2000

Ertuğrul Yalçınbayır

Bursa

Sorular :

Çocuğun yasal korunması konusunda SHÇEK Genel Müdürlüğü ile Emniyet Genel Müdürlüğü arasında imzalanan protokolün kapsamı nedir? Protokolün yürütülmesinden ne gibi sonuçlar alınmıştır? Protokolün kapsamının genişletilmesi düşünülmekte midir? Benzer protokolün jandarma teşkilâtına intikal eden çocuklar için de yapılması hususunda çalışmalarınız var mıdır?

T.C.

Devlet Bakanlığı 21.3.2000

Sayı : B.02.0.013/08-0643

Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Sekreterliği

Kanunlar ve Kararlar Dairesi Başkanlığı

İlgi : 22.2.2000 tarih ve 4351 sayılı yazınız.

Bursa Milletvekili Sayın Ertuğrul Yalçınbayır’a ait iki ayrı soru önergesine verilen yanıtlar ekte sunulmuştur.

Bilgilerine arz ederim.

Hasan Gemici

Devlet Bakanı

Bursa Milletvekili Sayın Ertuğrul Yalçınbayır’ın Korunmaya Muhtaç Çocuklara İlişkin

15.2.2000 Tarih ve 7/1448-4211 Sayılı Soru Önergesi

Soru 1: 2828 Sayılı Kanun gereğince haklarında korunma kararı alınmış çocuk sayısı ne kadardır? Yaş grupları itibariyle dağılımları nedir?

Cevap 1 : 2828 Sayılı Kanun gereği haklarında korunma kararı alınan yaklaşık 20 000 civarında çocuğumuz bulunmakta olup bu çocuklarımızdan 16 037 çocuğumuz 8395 kapasite ile hizmet veren 0-12 yaş grubu çocuk yuvalarında, 9482 kapasite ile hizmet veren 13-18+ yaş grubu olan yetiştirme yurtlarında korunma altında bulunmaktadır.

Kuruluşlarımızda korunma kararı alınarak bakımları sağlanan çocuklarımızın alternatif hizmet modellerinden yararlandırılmaları (koruyucu aile, evlat edindirme, aynî-nakdî yardım) nedeniyle çocuk yuvaları ve yetiştirme yurtlarında korunma altına alınarak bakımları sağlanan çocuk sayıları değişmektedir.

Korunma kararı alınarak kuruluşa yerleştirilen çocuklarımızdan son beş yıl içerisinde 8041 çocuğumuzun ailenin durumunun düzelmesi, ekonomik katkı sağlanması vs. neticesinde korunma kararları kaldırılarak ailelerinin yanına dönmeleri sağlanmıştır.

Haklarında korunma kararı alınarak koruyucu aile yanına yerleştirilen çocuk sayısı 447’ye ulaşmıştır.

Haklarında inceleme yapılarak ailelerinin yanında aynî-nakdî yardımla desteklenen kişi sayısı 1987 yılının ikinci yarısından itibaren 73 116’dır. Haklarında korunma kararı alınmış olup kuruluşta bakılmakta iken yapılan aynî-nakdî yardımla desteklenerek öz ailesinin yanına döndürülen çocuk sayısı 12 919’dur. Bu çocukların haklarında korunma kararına esas teşkil eden temel neden ekonomik yoksunluk olduğu için sosyal yardımla desteklenmeleri ailenin parçalanmasını önlemektedir. Yine haklarında korunma kararı alınmış ancak sırada beklemekte iken aynî-nakdî yardımla aile yanında kalmaları sağlanan çocuk sayısı 9301’dir. Ayrıca İl Sosyal Hizmetler Müdürlüklerine başvuruda bulunan aileler aynî-nakdî yardımla desteklenerek bu başvuruları yönlendirilmiş, bu şekilde 14 153 çocuğun aile bütünlüğü bozulmadan aileleriyle birlikte yaşamaları gerçekleştirilmiştir.

Soru 2 : Bu çocukların sağlıklı bir şekilde yetişmelerini sağlamak amacıyla kurulan kuruluşlar nelerdir? Bu kuruluşların yaygınlaştırılması düşünülmekte midir?

Cevap 2 : Genel Müdürlüğümüzün ana politikası gereği korunmaya muhtaç olduğu tespit edilen çocuğun yüksek yararı gözönüne alınarak uygun hizmet modelleri sunulmaktadır.

Genel olarak kuruluş bakımı hizmeti öz ailesi veya koruyucu aile yanında kalması mümkün olmayan, evlat edindirme hizmetinden yararlanamayan korunmaya muhtaç çocuklara sunulan bir hizmet modelidir. Bu hizmet modeli çerçevesinde 0-12 yaş grubu çocuklar çocuk yuvalarında, 13-18 yaş grubu çocuklar yetiştirme yurtlarında korunma altında bulunmaktadır.

Korunmaya muhtaç çocukların sağlıklı bir şekilde yetişmelerini sağlamak amacıyla kurulan bu kuruluşlarımızın; kardeşlerin birbirinden, ailelerinden ve bulundukları ortamdan ayrılmamaları, alıştıkları ortamda sağlıklı bir şekilde yaşamalarını sağlamak amacıyla bütün illere yaygınlaştırılması planlanmaktadır.

Korunmaya muhtaç çocukların yuva ortamından uzaklaştırılıp daha farklı ortamlarda sosyal, kültürel ve psikolojik yönden desteklenmeleri ve okul öncesi eğitimden yararlanmaları amacıyla Sevgi Zinciri Projesi kapsamında 425 korunmaya muhtaç çocuk özel ve SHÇEK bünyesindeki resmî kreşlerde gündüzlü bakım ve eğitim hizmetinden yararlanmaktadır.

Ayrıca cezaevinde hükümlü ve tutuklu bulunan kadınların 0-12 yaş grubu çocukları kreş, yuva ve aynî-nakdî yardım hizmetlerinden yararlandırılmaktadır.

12-21 yaş grubunda bulunan gençlere psikolojik, meslekî, toplumsal ve gelişimsel sorunlar konusunda profesyonel yardım sağlamak amacıyla Ergen Danışma Merkezleri mevcuttur.

Toplum merkezlerinde; Anne Çocuk Eğitimi, Özürlü Bireylerin Ekonomik Sosyal ve Kültürel Yönden Desteklenmesi, Gecekondu Toplumunda Çocuğun Desteklenmesi, Suçlu Çocukların Yeniden Sosyalizasyonu, , Anne-Baba Eğitimi, Aile İçi Etkileşimi Güçlendirme, Çocuk ve Ailelerin Çocuk Hakları konusunda bilinçlendirilmesi gibi çeşitli proje ve programlar uygulanmaktadır.

Ayrıca toplum merkezi olmayan illerde de Anne Çocuk Eğitimi, Erken Çocukluk Gelişimi Destekleme Projesi, 0-4 Yaş Çocuk Gelişiminde Anne Eğitimi Projeleri uygulanmaktadır.

Soru 3. Koruyucu aile ve evlat edinme hizmet modelleri hususundaki çalışmalarınız nelerdir. Daha çok çocuğa hizmet sunulması için projeleriniz var mıdır?

Cevap 3 : Korunmaya muhtaç çocukların yetiştirilmesinde koruyucu aile bakımı 2828 Sayılı Yasanın 23 üncü maddesinde Kurumun bu çocuklara götürebileceği bir bakım şekli olarak yer almıştır. Bu nedenle Kurumun kurulmasından önce 1961 yılından beri uygulanmakta olan koruyucu aile bakımı Kanunla birlikte yasada da yer alan bir hizmet modeli olarak ortaya konmuştur. Koruyucu aile bakımı ancak uzun yıllar ailelerin evlat edinecekleri çocuğa götürdükleri bir bakım şekli olarak uygulanmıştır. 1993 yılında Koruyucu Aile Yönetmeliğinde yapılan düzenlemelerle hizmetin evlat edinme hizmetinden ayrılması sağlanmıştır.

Koruyucu aile hizmetinin geliştirilmesine yönelik 1998 yılında Cumhurbaşkanımız himayelerinde “Öteki Elini Siz Tutun” sloganıyla başlatılan Koruyucu Aileyi Yaygınlaştırma Kampanyası ile hizmete toplumun gönüllü katılımı sağlanmış gerekli maddî kaynak temin edilmiştir. Sağlanan kaynakta İçişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğünün denetiminde oluşturulan komite aracılığı ile bu amaca uygun olarak hizmetin tanıtımına yönelik çalışmalarda kullanılmıştır. Bu konuda televizyon ve toplantılarda kullanılmak üzere tanıtım filmi, spot reklam filmleri, hizmete uygun şarkı sözü ve klibi hazırlattırılmış çeşitli televizyonlarda gösterilmiş ve gösterimine devam edilmektedir. Yine bu kapsamda çok sayıda tanıtıma yönelik ilan, afiş, broşür ve benzeri tanıtım ve reklam materyalleri geliştirilip topluma dağıtılmıştır. Ayrıca koruyucu aile olmayı özendirmek koruyucu ailelerin toplumdaki saygınlığını arttırmak üzere ailelere ücretsiz tatil yaptırılmıştır. Bu kapsamda yine ailelere sürekli seyahat indirimleri, giyimden, temizlik malzemelerine kadar çeşitli maddî katkılar sağlanmıştır. Bu sayede uzun yıllardır ancak 270’lerde olan koruyucu ailede bakılan çocuk sayısı bir buçuk yıllık süreçte 447’ye ulaştırılmıştır. Bu sayı giderek artmaktadır.

Kurumun korunmaya muhtaç çocuklara götürdüğü hizmetlerden en önemlisini de evlat edinme hizmeti oluşturmaktadır. Zira evlat edinme ile çocuğa güvenli bir aile ortamı ve garantili bir gelecek sağlanmaktadır. Bu nedenle korunmaya muhtaç çocuklardan durumları evlat edinmeye uygun olanlar evlat edinme hizmetlerinden yararlandırılmaktadır. Bu kapsamda her yıl daha çok çocuğun evlat edindirilebilmesine yönelik çalışmalar sürdürülmektedir.

Bu bağlamda Kurumun kurulmasına kadar (1983) kuruluşlarımızdan 462 çocuk evlat edindirilmişken yönergenin yayımına kadar geçen sürede 2557 yeni çocuk evlat edindirilmiştir. 1994 ve 1999 yılında ise 2774 çocuğun evlat edinmesi sağlanmıştır. 1999 yılı sonuna kadar Kurumdan 5803 çocuk evlat edinme hizmetlerinden yararlandırılmıştır. Her yılda ortalama 450-500 çocuk Kurum aracılığı ile evlat edindirilmektedir.

Bursa Milletvekili Sayın Ertuğrul Yalçınbayır’ın 15.2.2000 Tarih ve 7/1449-4212 Sayılı Çocuğun Yasal Korunması Konusundaki Protokole İlişkin Soruları

Sorular: Çocuğun Yasal Korunması konusundaki SHÇEK Genel Müdürlüğü ile Emniyet Genel Müdürlüğü arasında imzalanan Protokolün kapsamı nedir? Protokolün yürütülmesinden ne gibi sonuçlar alınmıştır. Protokolün kapsamının genişletilmesi düşünülmekte midir? Benzer Protokolün Jandarma teşkilâtına intikal eden çocuklar için de yapılması hususunda çalışmalarınız var mıdır?

Cevap: 2828 Sayılı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanununda belirtildiği üzere, Kurumun öncelikli hizmet alanı korunmaya muhtaç çocuklardır.Bir çocuğun en iyi bakılıp, korunacağı yer hiç kuşkusuz bir aile ortamıdır. Ancak, bu her zaman olanaklı olmamaktadır. Terk, kimsesizlik, ailenin ihmal ve istismarı, sosyo-ekonomik yetersizlikler, aile parçalanması gibi sorunlar nedeniyle her toplumda korunmaya muhtaç çocuk ve gençlerle karşı karşıya kalınmaktadır. Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu; korunmaya muhtaç çocuklara ve ailelerine, aynî-nakdî yardım, çocuk yuvaları, yetiştirme yurtları, koruyucu aile ve evlat edinme hizmeti ve sokak çocuklarına yönelik çocuk ve gençlik merkezleri ile hizmet verilmektedir.

1999 yılında 11 Çocuk ve Gençlik Merkezi ile 3414 çocuğa hizmetler ulaştırılmış, 317 çocuk sosyal yardımla, 419 çocuk aile görüşmeleri sonucu ailelerinin yanına döndürülmüş, 231 çocuk okula başlatılmış, 522 çocuğun okul devamlılığı sağlanmış, 7 çocuk korunma altına alınarak, çocuk yuvası ve yetiştirme yurduna alınmış, madde bağımlısı 18 çocuk tedavi amacıyla sağlık kuruluşlarına havale edilmiş ve 161 çocuk ve genç sokak ortamından uzaklaştırılıp, korumalı bir işe yerleştirilmiştir.

Suç işlemiş, suça maruz kalmış kimsesiz terk edilmiş çocuklardan, Emniyet Genel Müdürlüğüne intikal eden çocuklarla ilgili yasal işlemler devam ederken, bu çocuklarla uzman personelin çalışması konusunda SHÇEK Genel Müdürlüğü ile Emniyet Genel Müdürlüğü arasında 4.5.1994 tarihinde işbirliği protokolü imzalanmıştır. Protokol çerçevesinde, belirlenen Adana, Ankara, Bursa, İstanbul, İzmir, Gaziantep İl Emniyet Müdürlüklerine bağlı “Küçükleri Koruma Şube Müdürlüğü” bünyesinde Sosyal Hizmet Uzmanı görevlendirilmesi sağlanmıştır.

İl Emniyet Müdürlükleri bünyesinde bulunan Küçükleri Koruma Şubesine intikal eden; terk, kaçak, başıboş, suça maruz, suç işlemiş ve madde bağımlısı çocuklara yönelik olarak görevlendirilen Sosyal Hizmet Uzmanı tarafından yapılan Sosyal İnceleme Raporu doğrultusunda; çocukların ailelerinin yanına döndürülmesi, tedavi hizmetlerinden yararlandırma ya da kurum bakımı altına alınması işlemlerinin başlatılması için İl Sosyal Hizmetler Müdürlüğüne yönlendirme yapılmaktadır.

Protokolün yürütülmesi sırasında; örneğin Ankara İli “Küçükleri Koruma Şubesi”nde görevli Sosyal Hizmet Uzmanı tarafından verilen raporda 1999 yılı Ocak-Eylül döneminde 81 kız 282 erkek çocuk olmak üzere toplam 363 çocuğa ulaşılmış, yapılan meslekî çalışmalar sonucunda 287’sinin ailesine dönüşü sağlanmış, 67’si kurum bakımı altına alınmış ve 8’i tedavi hizmetlerinden yararlandırılmıştır.

Ancak kadro tahsisinin yapılmamış olması, personel yetersizliği nedeni ile halen Ankara, Adana ve İstanbul’da çalışmalar sürdürülmekte olup tüm İllere yaygınlaştırılmasına ilişkin planlar gerçekleştirilememiştir.

Çocuğun yasal korunmasından koordinasyon ve işbirliği yapılacak kurumlar arasında yer alan Jandarma Genel Komutanlığı ile de yukarıda tanımlanan çocuklardan, Jandarmaya intikal etmiş olanlarla ilgili yasal işlemler devam ederken, bu çocuklarla Uzman personelin ilgilenmesine yönelik ortak çalışmaların yürütülmesine ilişkin işbirliği önerisi SHÇEK Genel Müdürlüğü tarafından yapılmış ancak henüz yanıt alınamamıştır.

4. – İstanbul Milletvekili Bülent Akarcalı’nın, avcılık ve av turizmine ilişkin sorusu ve Orman Bakanı Nami Çağan’ın cevabı (7/1493) (1)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Orman Bakanı Sayın Nami Çağan tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasını arz ederim.

Bülent Akarcalı

İstanbul

Türkiye’de neredeyse bitme noktasına gelen av hayatı ile ilgili olarak;

1. Yabancı avcıların “av turizmi”, bütün bu olumsuzluklara rağmen devam etmekte midir?

2. Acentelerin, av turizminin devamı ile ilgili olarak Bakanlığınıza baskıda bulunduğu doğru mudur, doğru ise bu konuda nasıl bir tutum izlenmektedir?

3. Uluslararası Avcılık Konseyinin belirlediği rayiçler ne kadardır ve ülkemizde bu rayiçler ne miktarda uygulanmaktadır?

4. Bakanlığınızca belirlenen bir avlanma planı var mıdır?

5. Bu plana göre hangi tarihlerde hangi hayvanlar avlanabiliyor ve bu plana uymayanlar hakkında ne tür bir cezaî işlem uygulanıyor?

6. Bu cezaî işleme yabancı avcılar da dahil edilmekte midir?

7. Doğanın ve Av hayatının dengede tutulması için ne gibi çalışmalar yapmaktasınız?

(1) Ek 2 1 adet kitapçık bastırılmadı.

T.C.

Orman Bakanlığı 22.3.2000

Araştırma, Planlama ve Koordinasyon

Kurulu Başkanlığı Koordinasyon ve

Mevzuat Dairesi Başkanlığı

Sayı: KM.1.SOR/239-752

Konu: Sn. Bülent Akarcalı’nın yazılı soru önergesi

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

(Kanunlar ve Kararlar Dairesi Başkanlığı)

İlgi: TBMM’nin 25.2.2000 tarih ve A.01.0.GNS.0.10.00.02-7/1493-4360/10441 sayılı yazısı.

İlgi yazı ekinde alınan İstanbul Milletvekili Sayın Bülent Akarcalı’nın “Avcılık ve av turizmine ilişkin yazılı soru önergesi” Bakanlığımızca incelenmiş olup, cevabi yazımız ilişikte gönderilmektedir.

Arz ederim.

Prof. Dr. Nami Çağan

Orman Bakanı

İstanbul Milletvekili Sayın Bülent Akarcalı’nın “Avcılık ve Av Turizmine İlişkin” 7/1493 Esas Sayılı Yazılı Soru Önergesi Hakkında Orman Bakanlığının Cevabı

1. Ülkemizde av turizmi uygulamaları kısıtlı bir alanda sürdürülmekte olup, önümüzdeki av sezonunda yine bir düzenlemeye gidilecektir.

2. Av turizmi ile ilgili olarak çeşitli kesimlerden Bakanlığımıza olumlu ve olumsuz yönde yazılı talepler gelmiş olup, bu talepler baskı olarak yorumlanmamakta, yürürlükteki mevzuat çerçevesinde değerlendirilmektedir.

Av ve yaban hayatı kaynaklarını koruma çabalarının bir sonucu olarak, av turizmi konusu son günlerde bazı basın ve yayın organlarına da yansımış, sınırlı kadro imkanları ile büyük bir özveri gösterilerek yapılan çalışmalar hakkında haksız ithamlara yer verilmiştir. Söz konusu tartışmalar, değişik amaçlarla yapılmış olsa dahi avcılık kamuoyunun bilinçlendirilmesi açısından Bakanlığımızca yararlı görülmektedir.

3. Uluslararası Avcılık Konseyinin av turizmi ile ilgili olarak her ülkede uygulanacak bedeli belirleyen bir uygulaması yoktur. Av turizmi bedelleri her ülkede farklılıklar göstermektedir. Bu konuda her ülkede uygulanacak tek bir sistem bulunmamaktadır.

4. Avlanma planlarının yapılması, gerekli bir uygulama olmasına karşın 3167 sayılı Kara Avcılığı Kanununa dayalı olarak avcıların her yerde avlanma hakkına sahip olması, avlak sisteminin kurulamaması, eleman yetersizliği ve bu konuya yeterli kaynak ayrılamaması nedeniyle bu çalışmalar istenilen düzeyde gerçekleşememiştir. Av ve yaban hayatı çalışmaları, çeşitli bilim dallarını ilgilendiren kapsamlı ve sürekli bir çalışmadır. Teşkilatımızın idarî yapısı, kadro yetersizliği, araç gereç eksikliği, ekonomik durum ve yasal çerçeve bu çalışmaları sınırlandırmaktadır.

2000 yılı Genel Bütçesinde, av ve yaban hayatı çalışmaları ödeneklerinin artırılması sonucu özellikle av turizmi yapılan sahaların planlanması için ödenek ayrılmıştır. Halen TBMM’de bulunan Kara Avcılığı Kanunu Tasarısının kanunlaşması halinde yasal bazı sorunlara çözüm bulunabilecektir. Çalışmalarımızı büyük ölçüde rahatlatacak olan diğer bir tasarı da 2521 sayılı Avda ve Sporda Kullanılan Tüfekler, Nişan Tabancaları ve Av Bıçaklarının Yapımı, Alımı, Satımı ve Bulundurulmasına Dair Kanunun Bazı Maddelerini Değiştiren Kanun Tasarısıdır.

5. Avlanmasına izin verilen av hayvanlarının avlanma tarihleri Merkez Av Komisyonunca belirlenmektedir. 1999-2000 Av dönemine ait Merkez Av Komisyon Kararı (Ek-2) ilişiktedir. Merkez Av Komisyon Kararına aykırı hareket edenler hakkında ceza davası açılmakta ve suçta kullanılan tüfek, av malzemeleri ve avlar müsadere edilerek, avlanan av hayvanı türüne göre tazminat alınmaktadır.

6. Avlanma yasağı ile ilgili olarak yerli avcılara uygulanan cezai işlemler yabancı avcılara da uygulanmakta, tazminat konusunda ise yabancı avcılardan, yerli avcılar için belirlenmiş tazminatın beş misli talep edilmektedir.

7. Bakanlığımız, doğanın ve yaban hayatının korunmasına özel bir önem vermektedir. Av ve yaban hayatının korunması konusunda 2000 yılında ayrılan ödenek 1999 yılına nazaran 10 kat artırılmıştır. Biyolojik çeşitliliğin korunması konusunda çalışmalarımız sürdürülmektedir. 2000 yılında satın alınan arabalardan Millî Parklar ve Av-Yaban Hayatı Genel Müdürlüğüne 64 adet arazi aracı verilerek araç bakımından takviye edilmiş ve araç sıkıntısı bir ölçüde giderilmiştir. Ayrıca, yeni alınacak memurlardan dil bilen ve bu konuda alt yapısı olan elemanların bir kısmı bu konuda görevlendirilerek personel sorunu çözülmeye çalışılacaktır.

Avcıların eğitimi konusuna önem verilmekte, mevzuat eksikliğine rağmen kalıcı bir çözüm yolu bulunması için çaba sarf edilmektedir. Eğitim çalışmaları için eğitim notları hazırlanmış ve pilot bölge seçilen Bursa’da eğitim çalışması başlatılmıştır. Elde edilecek sonuçlar değerlendirilerek, bu eğitimin ülke çapında gerçekleştirilmesi sağlanacaktır.

Değişik kesimlerin görüşleri alınarak hazırlanan 3167 sayılı Kara Avcılığı Kanununu değiştiren Kara Avcılığı Kanunu Tasarısı TBMM’ye sevk edilmiştir. 2521 sayılı Avda ve Sporda Kullanılan Tüfekler, Nişan Tabancaları ve Av Bıçaklarının Yapımı, Alımı, Satımı ve Bulundurulmasına Dair Kanunun Bazı Maddelerini Değiştiren Kanun Tasarısı TBMMİçişleri Alt Komisyonunda görüşülmüş ve üzerinde mutabakat sağlanmıştır.

5. – Afyon Milletvekili Halil İbrahim Özsoy’un, TCDD Afyon 7 nci Bölge Müdürlüğüne bağlı Yük İşletme Müdürlüğünün İzmir 3 üncü Bölgeye bağlanmasına ilişkin sorusu ve Ulaştırma Bakanı Enis Öksüz’ün cevabı (7/1536)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorumun Ulaştırma Bakanı Sayın Enis Öksüz tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasını delaletlerinize arz ederim.

Dr. H. İbrahim Özsoy

Afyon

TCDD’nin yeniden yapılandırılması bağlamında Afyon 7 nci Bölge Müdürlüğü kapsamında olan Yük İşletme Müdürlüğünün İzmir 3 üncü Bölgeye verildiği yolunda iddialar vardır.

1. 7 nci Bölge kapsamındaki bu müdürlük hangi nedenlerden dolayı 3 üncü Bölgeye kaydırılmaktadır?

2. 7 nci Bölge Yük İşletme Müdürlüğü çalışmaları karşılaştırıldığında 7 nci Bölgenin daha aktif, daha kârlı ve ekonomik olduğu tespit edilecektir. Buna rağmen bu konunun istismarının önlenmesi için gereği yapılacak mıdır?

T.C.

Ulaştırma Bakanlığı 20.3.2000

Araştırma, Planlama ve Koordinasyon

Kurulu Başkanlığı

Sayı: B.11.0.APK.0.10.01.21.EA-384-7848

Konu: Afyon Milletvekili Sayın H. İbrahim Özsoy’un yazılı soru önergesi

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

İlgi: 7.3.2000 tarih ve A.01.0.GNS.0.10.00.02-4577 sayılı yazınız.

Afyon Milletvekili Sayın H. İbrahim Özsoy’un 7/1536-4480 sayılı yazılı soru önergesinin cevabı ekte sunulmuştur.

Bilgilerinize arz ederim.

Prof. Dr. Enis Öksüz

Ulaştırma Bakanı

Afyon Milletvekili Sayın H. İbrahim Özsoy’un 7/1536-4480 Sayılı

Yazılı Soru Önergesi ve Cevabı

Sorular:

TCDD”nin yeniden yapılandırılması bağlamında, Afyon 7 nci Bölge Müdürlüğü kapsamında olan Yük İşletme Müdürlüğünün İzmir 3 üncü bölgeye verildiği yolunda iddialar vardır.

1. 7 nci Bölge kapsamındaki bu müdürlük hangi nedenlerden dolayı 3 üncü Bölgeye kaydırılmaktadır?

2. 7 nci Bölge Yük İşletme Müdürlüğü çalışmaları karşılaştırıldığında 7 nci Bölgenin daha aktif, daha kârlı ve ekonomik olduğu tespit edilecektir. Buna rağmen bu konunun istismarının önlenmesi için gereği yapılacak mıdır?

Cevap:

TCDD İşletmesi Genel Müdürlüğünün “Yeniden Yapılanması” çerçevesinde Yük Taşımaları Dairesi Başkanlığının taşra teşkilâtı oluşturulurken; işletme maliyetlerinin azaltılması, taşımaların çıkış-varış çizgisini bölmeyecek bölgesel bir yapının oluşturulması, yönetsel kademelerin azaltılarak işte etkinliğin artırılması, mevcut durumdan çok gelecekteki ekonomik konjonktür ile liman ve sanayi merkezlerini esas alan bir model referans alınmıştır.

Bu modele göre; yük taşımaları biriminin TCDD şebekesindeki taşra merkezleri dört noktada planlanmış olup, şimdilik Afyon’da böyle bir idarî yapılanmaya gidilmesi düşünülmemektedir. Ancak ileriye dönük olarak, yeni bir yapılanma söz konusu olduğunda Afyon ilimiz yeniden değerlendirilecektir.

Ayrıca, 1993 yılında kurulan Afyon Bölge Müdürlüğü, alt yapı hizmetlerini yürütmek üzere faaliyetlerini sürdürmeye devam edecektir.

6. – Karaman Milletvekili Zeki Ünal’ın, Karaman-Merkez Başharman Köyünün sulama suyu sorununa ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı Mustafa Yılmaz’ın cevabı (7/1553)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorumun Devlet Bakanı Zeki Ünal’ın, Karaman-Merkez Başharman Köyünün sulama suyu sorununa ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı Mustafa Yılmaz’ın cevabı (7/1553)

Zeki Ünal

Karaman

Karaman-Merkez Köylerinden Başharman’ın sondaj mevkiine 1933-1935 yıllarında Almanlar bir sondaj kuyusu açmışlar ve su bulmuşlardır. Köylüler sulama suyu ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla aynı sahada yeni bir sondaj kuyusu açmak istemektedirler.

Konu ile ilgili olarak Bakanlığınızca herhangi bir çalışma yapılacak mıdır?

T.C.

Devlet Bakanlığı 22.3.2000

Sayı: B.02.0.010/031.5559

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

İlgi: TBMM Başkanlığı Genel Sekreterliğinin 7.3.2000 gün ve A.01.0.GNS.0.10.00.02-7/1553-4506/10767 sayılı yazısı.

Karaman Milletvekili Zeki Ünal’ın soru önergesi incelenmiştir.

Karaman Merkez Başharman köyünde Genel Müdürlüğümüzce 1992 yılında yer altı suyu etütleri yapılarak, yer altı suyu durumunun belirlenmesi için DSİ Genel Müdürlüğüne intikal ettirilmiştir. Anılan Genel Müdürlükten alınan ve ekte fotokopisi gönderilen yazılarında söz konusu alanda hidrojeolojik durumun, sulama amacına uygun miktarda ve kalitede yer altı suyu sağlanmasına uygun olmadığı bildirilmiştir. Yer altı suyu durumunun menfi olması üzerine çalışmalara son verilmiştir.

Bilgilerinize arz ederim.

Mustafa Yılmaz

Devlet Bakanı

T.C.

Bayındırlık ve İskân Bakanlığı 13.10.1992

Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü

Jeoteknik Hizmetler ve Yeraltı Suları

Dairesi Başkanlığı

Sayı: B.09.1.DSİ.0.14.01.00-462.4-3789

Konu: Yeraltı Suyu etütleri

Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğüne

(İşletme Dairesi Başkanlığı)

Ankara

İlgi:

a) 19.3.1992 gün ve 960 sayılı,

b) 11.5.1992 ” 1522 ”

c) 20.5.1992 ” 1643 ”

d) 29.6.1992 ” 2197 ” ve

e) 1.7.1999 ” 2229 ” ve

f) 27.7.1992 ” 2700 ” yazılarımız.

İlgi yazılarımızda Konya-Kadınhanı-Merkez, Karaman-Merkez-Başharman ve Ayrancı-Berendi, Karaman-Ayrancı-Merkez, Aksaray-Yeşilova-Alasakal, Konya-Güneysınır-Erentepe III. Kısım ve Konya-Yunak-Çayırbaşı, Cihanbeyli-Küçükbeşkavak, Karaman-Merkez-Ağılönü arazilerinin yer altı suyundan sulanıp sulanamayacağının belirlenmesi amacıyla hidrojeolojik etütlerin yapılarak sonuçlarından bilgi verileceği belirtilmişti.

Yapılan etütlerin sonuçlarına göre adı geçen alanlardaki hidrojeolojik durum, sulama amacına uygun miktarda ve kalitede yeraltı suyu sağlanmasına uygun bulunmamaktadır.

Gereğini arz, bilginizi rica ederim.

Genel Müdür Adına

Genel Müdür Yardımcısı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Resmi internet Sitesi
© 2009 T.B.M.M.