DÖNEM: 24 YASAMA
YILI: 4
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ
TUTANAK DERGİSİ
CİLT : 70
53’üncü Birleşim
28 Ocak 2014 Salı
(TBMM Tutanak
Hizmetleri Başkanlığı tarafından hazırlanan bu Tutanak Dergisi’nde yer alan ve
kâtip üyeler tarafından okunmuş bulunan her tür belge ile konuşmacılar
tarafından ifade edilmiş ve tırnak içinde belirtilmiş alıntı sözler aslına
uygun olarak yazılmıştır.)
İ Ç İ N D E K İ L E R
I.- GEÇEN TUTANAK
ÖZETİ
II.- GELEN KÂĞITLAR
III.- YOKLAMA
IV.- GÜNDEM DIŞI KONUŞMALAR
A) Milletvekillerinin Gündem Dışı
Konuşmaları
1.- İstanbul
Milletvekili İsmet Uçma’nın, Hazreti Ali’nin şehit edilmesinin yıl dönümüne
ilişkin gündem dışı konuşması
2.- Mersin
Milletvekili Ali Rıza Öztürk’ün, Adalet ve Demokrasi Haftası’na ilişkin gündem
dışı konuşması
3.- Denizli
Milletvekili Emin Haluk Ayhan’ın, Denizli’nin sorunlarına ilişkin gündem dışı
konuşması
V.- AÇIKLAMALAR
1.- İstanbul
Milletvekili D. Ali Torlak’ın, Milliyetçi Hareket Partisinin Esenyurt seçim
bürosuna yapılan saldırının Türk demokrasisine yapıldığına ve saldırı sırasında
hayatını kaybeden Cengiz Akyıldız’ı rahmetle andığına ilişkin açıklaması
2.- Bingöl Milletvekili
İdris Baluken’in, BDP Grubu olarak, Sivas yakınlarında meydana gelen trafik
kazası sonucu yaşamını yitiren 9 kişiye Allah’tan rahmet dilediklerine ve
Milliyetçi Hareket Partisinin Esenyurt seçim bürosuna yapılan saldırıyı kabul
edilemez bulduklarına ilişkin açıklaması
3.- İstanbul
Milletvekili Mehmet Akif Hamzaçebi’nin, CHP Grubu olarak, Hazreti Ali’yi ölüm
yıl dönümünde rahmetle andıklarına, Milliyetçi Hareket Partisinin Esenyurt
seçim bürosuna yapılan saldırıyı kınadıklarına ve Sivas yakınlarında meydana
gelen trafik kazası sonucu yaşamını yitiren 9 kişiye Allah’tan rahmet
dilediklerine ilişkin açıklaması
4.- İstanbul
Milletvekili Mihrimah Belma Satır’ın, AK PARTİ Grubu olarak, Milliyetçi Hareket
Partisinin Esenyurt seçim bürosuna ve Şişli Belediyesine yapılan saldırıları
kınadıklarına ve Sivas yakınlarında meydana gelen trafik kazası sonucu yaşamını
yitiren 9 kişiye Allah’tan rahmet dilediklerine ilişkin açıklaması
5.- Hakkâri
Milletvekili Adil Zozani’nin, 524 sıra sayılı Kanun Tasarısı’nın Plan ve Bütçe
Komisyonunda İç Tüzük’ün 35, 36 ve 37’nci maddeleri ihlal edilerek
hazırlandığına ve gündeme alınmasının İç Tüzük’e aykırı olduğuna ilişkin
açıklaması
VI.- OTURUM BAŞKANLARININ KONUŞMALARI
1.- Oturum
Başkanı TBMM Başkan Vekili Ayşe Nur Bahçekapılı’nın, Başkanlık Divanı olarak,
seçim sürecinin demokratik ilke ve esaslara uygun olarak yürütülmesini
dilediklerine ve Milliyetçi Hareket Partisinin Esenyurt seçim bürosuna yapılan
saldırıyı kınadıklarına ilişkin konuşması
VII.- BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI
A) Meclis Araştırması Önergeleri
1.- Aydın
Milletvekili Metin Lütfi Baydar ve 26 milletvekilinin, Okul Sütü Akıl Küpü
Projesi’nin araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla
Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/836)
2.- Aydın
Milletvekili Metin Lütfi Baydar ve 24 milletvekilinin, ABD Büyükelçiliğinde
verilen Ergenekon Brifingi ile ilgili olarak yayınlanan WikiLeaks belgelerinin
araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Meclis
araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/837)
3.- İstanbul
Milletvekili Sebahat Tuncel ve 22 milletvekilinin, ev işçilerinin sorunlarının
araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Meclis
araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/838)
B) Duyurular
1.- Başkanlıkça,
Kamu İktisadi Teşebbüsleri Komisyonu, İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu ve
Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonunda siyasi parti grubu mensubu olmayan
milletvekillerine düşen birer üyelik için aday olmak isteyen siyasi parti grubu
mensubu olmayan milletvekillerinin yazılı olarak müracaat etmelerine ilişkin
duyuru
C.- Tezkereler
1.- Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığının, İçişleri Komisyonu Başkanı ve Sinop Milletvekili
Mehmet Ersoy’un, Avrupa Birliği Konseyi Yunanistan Başkanlığı tarafından 16-17
Şubat 2014 tarihlerinde Yunanistan’ın başkenti Atina’da düzenlenecek olan Parlamento
Adalet ve İçişleri Komisyonları Başkanları Toplantısına katılmasına ilişkin
tezkeresi (3/1366)
2.- Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığının, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Cemil Çiçek
ve beraberindeki heyetin, 17-19 Şubat 2014 tarihleri arasında Tahran’da
düzenlenecek olan İslam İşbirliği Teşkilatı Parlamento Birliği (İSİPAB) 9’uncu
Genel Kuruluna katılmak üzere İran’a ziyarette bulunmalarına ilişkin tezkeresi
(3/1367)
Ç) Önergeler
1.- İstanbul
Milletvekili Umut Oran’ın, (2/134) esas numaralı Sosyal Sigortalar ve Genel
Sağlık Sigortası Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’nin
doğrudan gündeme alınmasına ilişkin önergesi (4/143)
VIII.- ÖNERİLER
A) Siyasi Parti Grubu Önerileri
1.- AK PARTİ
Grubunun, Genel Kurulun çalışma gün ve saatlerinin yeniden düzenlenmesine;
gündemin “Kanun Tasarı ve Teklifleri ile Komisyonlardan Gelen Diğer İşler”
kısmında bulunan 524 ve 532 sıra sayılı kanun tasarılarının bu kısmın 4 ve
8’inci sıralarına alınmasına ve diğer işlerin sırasının buna göre teselsül
ettirilmesine; 28 Ocak 2014 ile 4 Şubat 2014 Salı günlerindeki birleşimlerinde
sözlü soruların görüşülmemesine; 524 sıra sayılı Kanun Tasarısı’nın İç Tüzük’ün
91’inci maddesine göre temel kanun olarak bölümler hâlinde görüşülmesine
ilişkin önerisi
IX.- KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ İLE KOMİSYON-LARDAN GELEN
DİĞER İŞLER
A) Kanun Tasarı ve Teklifleri
1.- Adalet ve
Kalkınma Partisi Grup Başkanvekilleri İstanbul Milletvekili Ayşe Nur
Bahçekapılı, Kayseri Milletvekili Mustafa Elitaş, Giresun Milletvekili Nurettin
Canikli, Kahramanmaraş Milletvekili Mahir Ünal ve Adıyaman Milletvekili Ahmet
Aydın’ın; Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünde Değişiklik Yapılmasına Dair
İçtüzük Teklifi ile Tunceli Milletvekili Kamer Genç’in; Türkiye Büyük Millet
Meclisi İçtüzüğünün Bir Maddesinin Değiştirilmesi Hakkında İçtüzük Teklifi ve
Anayasa Komisyonu Raporu (2/242, 2/80) (S. Sayısı: 156)
2.- Devlet Sırrı
Kanunu Tasarısı ve Avrupa Birliği Uyum Komisyonu ile Adalet Komisyonu Raporları
(1/484) (S. Sayısı: 287)
3.- Bartın
Milletvekili Yılmaz Tunç ve 77 Milletvekilinin; Bazı Kanunlarda Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Teklifi ve Adalet Komisyonu Raporu (2/1929) (S. Sayısı:
523)
4.- Aile ve
Sosyal Politikalar Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde
Kararname ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ile Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve
Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Terörle Mücadele Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, Manisa
Milletvekili Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir
Milletvekili Oktay Vural'ın; Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası
Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, İzmir Milletvekili Hülya
Güven ve 31 Milletvekilinin; Sosyal Hizmetler Kanunu ile Sosyal Sigortalar ve
Genel Sağlık Sigortası Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Teklifi,
Diyarbakır Milletvekili Cuma İçten ve Rize Milletvekili Hasan Karal ile 6
Milletvekilinin; Adana Milletvekili Necdet Ünüvar ve Sivas Milletvekili Hilmi
Bilgin ile 4 Milletvekilinin; Sivas Milletvekili Hilmi Bilgin ve 15
Milletvekilinin; Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması
Hakkında Kanun Teklifleri ile Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu (1/796, 2/1160,
2/1183, 2/1608, 2/1927, 2/1928, 2/1937) (S. Sayısı: 524)
5.- Türkiye
Cumhuriyeti Hükümeti ile İtalya Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Çevre Koruma ve
Sürdürülebilir Kalkınma Alanlarında İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun
Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ile Çevre Komisyonu ve Dışişleri Komisyonu
Raporları (1/682) (S. Sayısı: 385)
6.- Türkiye
Cumhuriyeti Hükümeti ile İran İslam Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Doğal
Kaynaklar ve Su Havzası Amenajmanı Üzerine Mutabakat Zaptının Onaylanmasının
Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ile Çevre Komisyonu, Tarım, Orman ve
Köyişleri Komisyonu ile Dışişleri Komisyonu Raporları (1/441) (S. Sayısı: 266)
X.- USUL HAKKINDA GÖRÜŞMELER
1.- 524 sıra
sayılı Kanun Tasarısı’nın, Plan ve Bütçe Komisyonundaki görüşmeleri sırasında
İç Tüzük’e aykırı uygulamalar gerçekleştirildiği gerekçesiyle görüşmelerinin
yapılmasının İç Tüzük’e uygun olup olmadığı konusunda Başkanlığın tutumu
hakkında
XI.- YAZILI SORULAR VE CEVAPLARI
1.- Bingöl
Milletvekili İdris Baluken’in, SODES kapsamında faaliyet gösteren etüt
merkezleriyle ilgili bir açıklamasına ilişkin Başbakandan sorusu ve Başbakan
Yardımcısı Emrullah İşler'in cevabı (7/35308)
2.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, RTÜK tarafından televizyon kanalı
takibinde bazı kanallara yönelik özel uygulamalarda bulunulduğu iddiasına
ilişkin Başbakandan sorusu ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın cevabı
(7/35769)
3.- Van
Milletvekili Nazmi Gür’ün, Türk Tarih Kurumunca üniversitelerde Ermeni meselesi
hakkında çalışma yürüten araştırmacıların iletişim bilgilerinin istendiği
iddialarına ilişkin Başbakandan sorusu ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın
cevabı (7/35778)
4.- Van
Milletvekili Aysel Tuğluk’un, Ermeni Soykırımı hakkında çalışan öğrencilerin
Türk Tarih Kurumu tarafından bilgilerinin istenmesine ilişkin Başbakandan
sorusu ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın cevabı (7/35779)
5.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Türk Tarih Kurumunun Ermeni
meselesini çalışan öğrencilerin isimlerini YÖK’ten talep ettiği iddiasına
ilişkin Başbakandan sorusu ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın cevabı
(7/35800)
6.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Erzurum’un Karakoçan ilçesindeki vatandaşların
elektrik borçlarına ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner
Yıldız’ın cevabı (7/35857)
7.- İstanbul
Milletvekili Binnaz Toprak’ın, Ermeni meselesi ile ilgili çalışanların TTK
tarafından fişlendiği iddialarına ilişkin Başbakandan sorusu ve Başbakan
Yardımcısı Bülent Arınç’ın cevabı (7/36000)
8.- İstanbul
Milletvekili Umut Oran’ın, doğal gaz kullanılamayan illere ilişkin sorusu ve
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın cevabı (7/36037)
9.- Antalya
Milletvekili Gürkut Acar’ın, elektrik kesintilerine ilişkin sorusu ve Enerji ve
Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın cevabı (7/36038)
10.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, doğal gaz ve elektrik yeterliliğine
ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın cevabı
(7/36039)
11.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, 2002-2013 yılları arasında açılan ve
kapanan alışveriş merkezlerine ilişkin Başbakandan sorusu ve Gümrük ve Ticaret
Bakanı Hayati Yazıcı’nın cevabı (7/36111)
12.- Antalya
Milletvekili Gürkut Acar’ın, Atik Ali Paşa Külliyesi’ne ilişkin sorusu ve
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın cevabı (7/36169)
13.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, bağlı kurum ve kuruluşlar tarafından
gerçekleştirilen gazete ve ikram malzemeleri alımlarına ilişkin sorusu ve
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın cevabı (7/36170)
14.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğüt’ün, yerel basın kuruluşlarının sorunlarına ilişkin
sorusu ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın cevabı (7/36314)
15.- İstanbul
Milletvekili Osman Oktay Ekşi’nin, TRT personelinden bazıları hakkında Gezi
olaylarını desteklediği gerekçesiyle soruşturma başlatıldığı iddiasına ilişkin
sorusu ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın cevabı (7/36316)
16.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, bağlı kurum ve kuruluşlarda görev
yapan memurların maaşlarına ve bu kurum ve kuruluşlara yönelik denetimlere
ilişkin sorusu ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın cevabı (7/36317)
17.- Ankara
Milletvekili İzzet Çetin’in, bazı ihalelerde usulsüzlük olduğu iddialarına
ilişkin sorusu ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in cevabı (7/36346)
18.- Mersin
Milletvekili Ali Öz’ün, Bakanlık çalışanlarına tahsis edilen cep telefonu
sayısına ilişkin sorusu ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın cevabı (7/36479)
19.- Konya
Milletvekili Atilla Kart’ın, Anayasa Uzlaşma Komisyonuyla ilgili olarak siyasi
parti gruplarına yazılan bir yazıya ilişkin sorusu ve Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkan Vekili Sadık Yakut’un cevabı (7/36485)
20.- Burdur
Milletvekili Ramazan Kerim Özkan’ın, 2002-2013 yılları arasında Burdur’da
yapılan proje ve yatırımlara ilişkin Başbakandan sorusu ve Kalkınma Bakanı
Cevdet Yılmaz’ın cevabı (7/36543)
21.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Bakanlık tarafından hazırlanan
projelere, bağlı kurum ve kuruluşlar için ayrılan ödeneklere ve kapatılan
işletme, tesis ve birimlere ilişkin sorusu ve Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci'nin
cevabı (7/36589)
22.- Mersin
Milletvekili Ali Öz’ün, Bakanlıktaki engelli kadrolarına ilişkin sorusu ve
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın cevabı (7/36893)
23.- Mersin
Milletvekili Ali Öz’ün, 2010 yılından bu yana yurt dışına gönderilen Bakanlık
personeline ilişkin sorusu ve Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci'nin cevabı
(7/36956)
24.- İstanbul
Milletvekili Umut Oran’ın, soru önergelerinin özetine ilişkin sorusu ve Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkan Vekili Sadık Yakut’un cevabı (7/37087)
25.- Mersin
Milletvekili Ali Öz’ün, yolsuzlukla mücadeleye,
Adli Kolluk
Yönetmeliği’nin değişmesine,
Görevden alınan
emniyet mensuplarına,
İlişkin soruları
ve Başbakan Yardımcısı Emrullah İşler'in cevabı (7/37363), (7/37364), (7/37543)
26.- İstanbul
Milletvekili Mahmut Tanal’ın, milletvekili ve bakanların mal varlıklarına
ilişkin sorusu ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkan Vekili Sadık Yakut’un
cevabı (7/37482)
I.- GEÇEN TUTANAK ÖZETİ
TBMM Genel Kurulu saat 14.00’te açılarak beş oturum yaptı.
Iğdır Milletvekili Sinan Oğan ve 19 milletvekilinin, geçici köy
korucularının sorunlarının (10/833),
Iğdır Milletvekili Sinan Oğan ve 19 milletvekilinin, gümrük
muayene memurlarının sorunlarının (10/834),
Iğdır Milletvekili Sinan Oğan ve 20 milletvekilinin, öğretmenlerin
sorunlarının ve öğretmen Narife Çekçek’in bıçaklanması olayının (10/835),
Araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla
Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergeleri Genel Kurulun bilgisine
sunuldu; önergelerin gündemdeki yerlerini alacağı ve görüşmelerinin sırası
geldiğinde yapılacağı açıklandı.
Gündemin “Kanun Tasarı ve Teklifleri ile Komisyonlardan Gelen
Diğer İşler” kısmının:
1’inci sırasında yer alan ve görüşmeleri yarım kalan, İç Tüzük’ün
91’inci maddesine göre temel kanun olarak görüşülmesi kabul edilen, Adalet ve
Kalkınma Partisi Grup Başkanvekilleri İstanbul Milletvekili Ayşe Nur
Bahçekapılı, Kayseri Milletvekili Mustafa Elitaş, Giresun Milletvekili Nurettin
Canikli, Kahramanmaraş Milletvekili Mahir Ünal ve Adıyaman Milletvekili Ahmet
Aydın’ın; Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünde Değişiklik Yapılmasına Dair
İçtüzük Teklifi ile Tunceli Milletvekili Kamer Genç’in; Türkiye Büyük Millet
Meclisi İçtüzüğünün Bir Maddesinin Değiştirilmesi Hakkında İçtüzük Teklifi ve
Anayasa Komisyonu Raporu’nun (2/242, 2/80) (S. Sayısı: 156),
2’nci sırasında yer alan ve görüşmeleri yarım kalan, İç Tüzük’ün
91’inci maddesine göre temel kanun olarak görüşülmesi kabul edilen, Devlet
Sırrı Kanunu Tasarısı ve Avrupa Birliği Uyum Komisyonu ile Adalet Komisyonu
Raporlarının (1/484) (S. Sayısı: 287),
4’üncü sırasında yer alan, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile İtalya
Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Çevre Koruma ve Sürdürülebilir Kalkınma
Alanlarında İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun
Tasarısı ile Çevre Komisyonu ve Dışişleri Komisyonu Raporlarının (1/682) (S.
Sayısı: 385),
5’inci sırasında yer alan, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile İran
İslam Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Doğal Kaynaklar ve Su Havzası Amenajmanı
Üzerine Mutabakat Zaptının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı
ile Çevre Komisyonu, Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu ile Dışişleri
Komisyonu Raporlarının (1/441) (S. Sayısı: 266),
Görüşmeleri, komisyon yetkilileri Genel Kurulda hazır
bulunmadığından ertelendi.
3’üncü sırasında yer alan ve görüşmeleri yarım kalan, İç Tüzük’ün
91’inci maddesine göre temel kanun olarak görüşülmesi kabul edilen, Bartın
Milletvekili Yılmaz Tunç ve 77 Milletvekilinin; Bazı Kanunlarda Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Teklifi ve Adalet Komisyonu Raporu (2/1929) (S. Sayısı:
523), görüşmelerine devam edilerek 22’nci maddesine kadar kabul edildikten
sonra Komisyon yetkilileri Genel Kurulda hazır bulunmadığından ertelendi.
İstanbul Milletvekili Mihrimah Belma Satır, Iğdır Milletvekili
Sinan Oğan’ın 523 sıra sayılı Kanun Teklifi’nin 10’uncu maddesiyle ilgili
önerge üzerinde yaptığı konuşması sırasında AK PARTİ Grup Başkanına,
Yalova Milletvekili Muharrem İnce, İstanbul Milletvekili Mihrimah
Belma Satır’ın sataşma nedeniyle yaptığı konuşması sırasında CHP Grubuna,
Konya Milletvekili Faruk Bal, İstanbul Milletvekili Mihrimah Belma
Satır’ın sataşma nedeniyle yaptığı konuşması sırasında MHP Grubuna,
Giresun Milletvekili Nurettin Canikli, Yalova Milletvekili
Muharrem İnce’nin sataşma nedeniyle yaptığı konuşması sırasında AK PARTİ
Grubuna,
Sakarya Milletvekili Ayhan Sefer Üstün, Iğdır Milletvekili Sinan
Oğan’ın 523 sıra sayılı Kanun Teklifi’nin 10’uncu maddesiyle ilgili önerge
üzerinde yaptığı konuşması sırasında şahsına,
Yalova Milletvekili Muharrem İnce, Giresun Milletvekili Nurettin
Canikli’nin sataşma nedeniyle yaptığı konuşması sırasında Cumhuriyet Halk
Partisine,
Giresun Milletvekili Nurettin Canikli, Yalova Milletvekili
Muharrem İnce’nin sataşma nedeniyle yaptığı konuşması sırasında şahsına ve
Adalet ve Kalkınma Partisine,
Muş Milletvekili Faruk Işık, Muş Milletvekili Sırrı Sakık’ın 523
sıra sayılı Kanun Teklifi’nin 12’nci ve 13’üncü maddeleriyle ilgili önergeler
üzerinde yaptığı konuşmaları sırasında Adalet ve Kalkınma Partisine,
Bingöl Milletvekili İdris Baluken, Muş Milletvekili Faruk Işık’ın
sataşma nedeniyle yaptığı konuşması sırasında BDP Grubuna,
Sataşmaları nedeniyle birer konuşma yaptılar.
Iğdır Milletvekili Sinan Oğan, Sakarya Milletvekili Ayhan Sefer
Üstün’ün sataşma nedeniyle yaptığı konuşmasındaki bazı ifadelerine,
Sakarya Milletvekili Ayhan Sefer Üstün, Iğdır Milletvekili Sinan
Oğan’ın yaptığı açıklamasındaki bazı ifadelerine,
Muş Milletvekili Faruk Işık, Muş Milletvekili Sırrı Sakık’ın 523
sıra sayılı Kanun Teklifi’nin 12’nci ve 13’üncü maddeleriyle ilgili önergeler
üzerinde yaptığı konuşmalarındaki bazı ifadelerine,
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ,
Kayseri Milletvekili İsmail Tamer,
Kayseri Milletvekili Yusuf Halaçoğlu,
23/1/2014 tarihinde Kayseri-Malatya karayolunda meydana gelen
trafik kazasına;
Muş Milletvekili Sırrı Sakık, Konya Milletvekili Mustafa Akış’ın
yerinden sarf ettiği bazı ifadelerine,
İlişkin birer açıklamada bulundular.
Danışma Kurulunun, Genel Kurulun daha önceden toplanması
kararlaştırılan 25 Ocak 2014 Cumartesi ve 26 Ocak 2014 Pazar günleri
toplanmamasına ilişkin önerisi kabul edildi.
Komisyonların bulunmayacağı anlaşıldığından, alınan karar
gereğince, 28 Ocak 2014 Salı günü saat 15.00’te toplanmak üzere 19.49’da
birleşime son verildi.
Ayşe
Nur BAHÇEKAPILI
Başkan
Vekili
İsmail
KAŞDEMİR Muharrem
IŞIK Bayram ÖZÇELİK
Çanakkale Erzincan Burdur
Kâtip Üye Kâtip Üye Kâtip Üye
II.-
GELEN KâĞITLAR
No:
74
27 Ocak 2014 Pazartesi
Teklifler
1.- Eskişehir
Milletvekili Ruhsar Demirel’in; Türk Ceza Kanununda Değişiklik Yapılması
Hakkında Kanun Teklifi (2/1962) (Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler; Kadın
Erkek Fırsat Eşitliği ile Adalet Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi:
16.01.2014)
2.- Balıkesir
Milletvekili Ayşe Nedret Akova’nın; Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası
Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Teklifi (2/1963) (Sağlık, Aile,
Çalışma ve Sosyal İşler; Kadın Erkek Fırsat Eşitliği ile Plan ve Bütçe
Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi: 16.01.2014)
3.- Cumhuriyet
Halk Partisi Grup Başkanvekili İstanbul Milletvekili Mehmet Akif Hamzaçebi’nin;
15/06/1930 Tarihli ve 1632 Sayılı Askeri Ceza Kanununda Değişiklik Yapılması
Hakkında Kanun Teklifi (2/1964) (Milli Savunma ile Adalet Komisyonlarına)
(Başkanlığa geliş tarihi: 17.01.2014)
4.- İstanbul
Milletvekili Melda Onur’un; Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun
Teklifi (2/1965) (Kadın Erkek Fırsat Eşitliği ile Adalet Komisyonlarına)
(Başkanlığa geliş tarihi: 17.01.2014)
Sözlü Soru Önergeleri
1.- İstanbul
Milletvekili Mahmut Tanal’ın, Havuzlu Çıkarma Gemisi alımı için yapılan ihaleye
ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/5181) (Başkanlığa geliş tarihi:
09.01.2014)
2.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından trafik
denetimlerinin etkinliğinin artırılmasına yönelik çalışma ve projelere ilişkin
İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/5182) (Başkanlığa geliş tarihi:
09.01.2014)
3.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından özel
güvenlik hizmetlerine yönelik çalışma ve projelere ilişkin İçişleri Bakanından
sözlü soru önergesi (6/5183) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
4.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından yabancı
ülkelerden üst düzey ve teknik ziyaretlerin artırılmasına yönelik çalışma ve
projelere ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/5184) (Başkanlığa
geliş tarihi: 09.01.2014)
5.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, uluslararası bilgi değişiminin tek bir yapı
üzerinden gerçekleştirilmesine yönelik çalışma ve projelere ilişkin İçişleri
Bakanından sözlü soru önergesi (6/5185) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
6.- Ankara Milletvekili
Özcan Yeniçeri’nin, Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından tasarlanan özel güvenlik
kimlik kartının basımı ve dağıtımına yönelik çalışma ve projelere ilişkin
İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/5186) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
7.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından yabancı
polis irtibat görevlileri ile ilgili veri tabanı oluşturulmasına yönelik
çalışma ve projelere ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/5187)
(Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
8.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından trafik
personelinin eğitilmesine yönelik çalışma ve projelere ilişkin İçişleri
Bakanından sözlü soru önergesi (6/5188) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
9.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, Tütün Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu
tarafından yasa dışı tütün mamulü ticareti ile mücadelenin güçlendirilmesine
yönelik yapılan çalışma ve projelere ilişkin Gıda, Tarım ve Hayvancılık
Bakanından sözlü soru önergesi (6/5189) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
10.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından Kaza
İnceleme ve Değerlendirme Büro Amirlikleri kurulmasına yönelik çalışma ve
projelere ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/5190) (Başkanlığa
geliş tarihi: 09.01.2014)
11.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından araç tescil
ve sürücü belgesi işlemlerinin AB ve e-Devlet normlarına uygun hale
getirilmesine yönelik çalışma ve projelere ilişkin İçişleri Bakanından sözlü
soru önergesi (6/5191) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
12.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından adli
bilişim büroları kurulmasına yönelik çalışma ve projelere ilişkin İçişleri
Bakanından sözlü soru önergesi (6/5192) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
13.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen
çeşitli projelere ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/5193)
(Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
14.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından adli
bilişim standartlarının yükseltilmesine yönelik çalışma ve projelere ilişkin
İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/5194) (Başkanlığa geliş tarihi:
09.01.2014)
15.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından adli
bilişimle ilgili personel sayısının artırılmasına yönelik çalışma ve projelere
ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/5195) (Başkanlığa geliş
tarihi: 09.01.2014)
16.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından deniz
polisi kapasitesinin güçlendirilmesine yönelik çalışma ve projelere ilişkin
İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/5196) (Başkanlığa geliş tarihi:
09.01.2014)
17.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından
uluslararası görevlerde bulunacak kimselerin nicelik ve niteliklerinin
artırılmasına yönelik çalışma ve projelere ilişkin İçişleri Bakanından sözlü
soru önergesi (6/5197) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
Yazılı Soru Önergeleri
1.- Antalya
Milletvekili Gürkut Acar’ın, yurt dışı seçmen kütüklerine ve yurt dışında
yaşayan vatandaşlar ile ilgili çalışma ve desteklere ilişkin Başbakandan yazılı
soru önergesi (7/37551) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
2.- Tokat
Milletvekili Orhan Düzgün’ün, polislerin özlük haklarının iyileştirilmesine
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/37552) (Başkanlığa geliş tarihi:
09.01.2014)
3.- Edirne
Milletvekili Recep Gürkan’ın, Edirne’nin Keşan ilçesinde yapılan balıkçı
barınağından kaynaklanan sorunlara ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi
(7/37553) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
4.- Bursa
Milletvekili Sena Kaleli’nin, Suriye politikası ile ilgili çeşitli hususlara
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/37554) (Başkanlığa geliş tarihi:
09.01.2014)
5.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, görevden alınan veya emekliliği
istenen Başbakanlık personeline ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi
(7/37555) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
6.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, internet erişimi ile ilgili
yapılması planlanan düzenlemelere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi
(7/37556) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
7.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, 2002-2013 yılları arasında
Kabahatler Kanunu ile Kimlik Bildirme Kanunu kapsamında yapılan işlemlere
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/37557) (Başkanlığa geliş tarihi:
09.01.2014)
8.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Malezya ziyaretine ve Malezya ile
ilişkilere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/37558) (Başkanlığa geliş
tarihi: 09.01.2014)
9.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Singapur ziyaretine ve Singapur ile
ilişkilere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/37559) (Başkanlığa geliş
tarihi: 09.01.2014)
10.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Japonya ziyaretine ve Japonya ile
ilişkilere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/37560) (Başkanlığa geliş
tarihi: 09.01.2014)
11.- Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut’un, engellilerin çalışma hayatına aktif
katılımın sağlanmasına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/37561)
(Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
12.- Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut’un, kamu çalışanlarına verilen zam oranının
düşüklüğüne ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/37562) (Başkanlığa
geliş tarihi: 09.01.2014)
13.- Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut’un, üniversite eğitimini bitirmeye ve üst sınır
konulmasına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/37563) (Başkanlığa
geliş tarihi: 09.01.2014)
14.- Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut’un, vakıflara ait taşınmazların kiralarına
yapılan zamların yüksekliğine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi
(7/37564) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
15.- Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut’un, MEB şube müdürleri ve eğitim uzmanlarının
özlük haklarının iyileştirilmesine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi
(7/37565) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
16.- Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut’un, engelli istihdamı ile ilgili % 3’lük oranın
uygulanmamasına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/37566) (Başkanlığa
geliş tarihi: 09.01.2014)
17.- Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut’un, kamu kurum ve kuruluşlarınca kiralanan
binalara ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/37567) (Başkanlığa geliş
tarihi: 09.01.2014)
18.- Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut’un, engellilerin sosyal hayata ve çalışma
hayatına katılmalarının artırılmasına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi
(7/37568) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
19.- Kocaeli
Milletvekili Lütfü Türkkan’ın, terör örgütü ile yapıldığı iddia edilen
görüşmelere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/37569) (Başkanlığa
geliş tarihi: 09.01.2014)
20.- Diyarbakır
Milletvekili Altan Tan’ın, Uludere’de yaşanan olayla ilgili gelişmelere ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/37570) (Başkanlığa geliş tarihi:
09.01.2014)
21.- İstanbul
Milletvekili Umut Oran’ın, emniyet müdürleriyle ilgili atama kararnamesine
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/37571) (Başkanlığa geliş tarihi:
09.01.2014)
22.- İstanbul
Milletvekili Umut Oran’ın, bir Cumhuriyet savcısının yurt dışı ziyaretlerine
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/37572) (Başkanlığa geliş tarihi:
09.01.2014)
23.- İstanbul
Milletvekili Umut Oran’ın, bir kişinin BİMER’e yaptığı başvuruların sonuçlarına
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/37573) (Başkanlığa geliş tarihi:
09.01.2014)
24.- İstanbul
Milletvekili Osman Oktay Ekşi’nin, Anadolu Ajansının ortaklık yapısı ile ilgili
düzenlemelere ilişkin Başbakan Yardımcısından (Bülent Arınç) yazılı soru
önergesi (7/37574) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
25.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, bağlı kurum ve kuruluşlarda görevden
alınan veya emekliliği istenen personele ilişkin Başbakan Yardımcısından
(Bülent Arınç) yazılı soru önergesi (7/37575) (Başkanlığa geliş tarihi:
09.01.2014)
26.- İstanbul
Milletvekili Umut Oran’ın, Anadolu Ajansı yönetim ve denetim kurulu üyelerine
ilişkin Başbakan Yardımcısından (Bülent Arınç) yazılı soru önergesi (7/37576)
(Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
27.- İstanbul
Milletvekili Mahmut Tanal’ın, görüşülmekte olan bir tasarıya ilişkin Başbakan
Yardımcısından (Ali Babacan) yazılı soru önergesi (7/37577) (Başkanlığa geliş
tarihi: 09.01.2014)
28.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, bağlı kurum ve kuruluşlarda görevden
alınan veya emekliliği istenen personele ilişkin Başbakan Yardımcısından (Ali
Babacan) yazılı soru önergesi (7/37578) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
29.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, görevden alınan veya emekliliği
istenen Bakanlık personeline ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi
(7/37579) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
30.- Diyarbakır
Milletvekili Altan Tan’ın, Bakanlık görevine geldikten sonra yaptığı bir
atamaya ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/37580) (Başkanlığa
geliş tarihi: 09.01.2014)
31.- İstanbul
Milletvekili Umut Oran’ın, bir Cumhuriyet Savcısının yurt dışı ziyaretlerine
ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/37581) (Başkanlığa geliş
tarihi: 09.01.2014)
32.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, görevden alınan veya emekliliği
istenen Bakanlık personeline ilişkin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanından
yazılı soru önergesi (7/37582) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
33.- Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut’un, engellilerin ailelerine verilen evde bakım
ücretinin artırılmasına ilişkin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanından yazılı
soru önergesi (7/37583) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
34.- Adana
Milletvekili Ali Demirçalı’nın, Elazığ ilinin istihdam yapısına ilişkin Çalışma
ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/37584) (Başkanlığa geliş
tarihi: 09.01.2014)
35.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, görevden alınan veya emekliliği
istenen Bakanlık personeline ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından
yazılı soru önergesi (7/37585) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
36.- Ankara
Milletvekili Levent Gök’ün, iş sağlığı ve güvenliği eğitimi almak ve sınava
katılmak için istenilen ücretlere ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından
yazılı soru önergesi (7/37586) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
37.- Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut’un, asgari ücretin artırılmasına ilişkin Çalışma
ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/37587) (Başkanlığa geliş
tarihi: 09.01.2014)
38.- Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut’un, emekliler arasındaki maaş farkına ilişkin
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/37588)
(Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
39.- Batman
Milletvekili Ayla Akat Ata’nın, Batman’da istihdam ile ilgili verilere ve
işsizliğin azaltılması için yapılan çalışmalara ilişkin Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/37589) (Başkanlığa geliş tarihi:
09.01.2014)
40.- İstanbul
Milletvekili Umut Oran’ın, dolandırıcılık yaptığını itiraf ederek savcılığa
başvuran bir kişinin iddialarıyla ilgili olarak yapılan işlemlere ilişkin
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/37590)
(Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
41.- Adana
Milletvekili Ali Demirçalı’nın, Elazığ’a yönelik proje ve yatırımlara ilişkin
Çevre ve Şehircilik Bakanından yazılı soru önergesi (7/37591) (Başkanlığa geliş
tarihi: 09.01.2014)
42.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, görevden alınan veya emekliliği
istenen Bakanlık personeline ilişkin Çevre ve Şehircilik Bakanından yazılı soru
önergesi (7/37592) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
43.- Muğla
Milletvekili Ömer Süha Aldan’ın, Muğla’nın Bodrum ilçesine bağlı bazı
beldelerin imar planları ile ilgili iddialara ilişkin Çevre ve Şehircilik
Bakanından yazılı soru önergesi (7/37593) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
44.- Adana
Milletvekili Ümit Özgümüş’ün, belediyelere verilen hibelere ve projelerin ihale
ve danışmanlık giderlerine ilişkin Çevre ve Şehircilik Bakanından yazılı soru
önergesi (7/37594) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
45.- İstanbul
Milletvekili Abdullah Levent Tüzel’in, bir şirketin Çanakkale Biga’daki
tesislerinden kaynaklanan çevre kirliliğine ilişkin Çevre ve Şehircilik
Bakanından yazılı soru önergesi (7/37595) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
46.- Hatay
Milletvekili Mehmet Ali Ediboğlu’nun, Suriye’de yaşanan iç savaşta Türkiye’nin
çeşitli şekillerde muhalif gruplara destek verdiği iddiasına ilişkin Dışişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/37596) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
47.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, görevden alınan veya emekliliği
istenen Bakanlık personeline ilişkin Dışişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/37597) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
48.- İstanbul
Milletvekili Umut Oran’ın, doğal gaz satış fiyatına ilişkin Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanından yazılı soru önergesi (7/37598) (Başkanlığa geliş tarihi:
09.01.2014)
49.- Niğde
Milletvekili Doğan Şafak’ın, petrol araştırması yapılan bölgeler ile söz konusu
çalışmaların sonuçlarına ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanından yazılı
soru önergesi (7/37599) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
50.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, görevden alınan veya emekliliği
istenen Bakanlık personeline ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanından
yazılı soru önergesi (7/37600) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
51.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, görevden alınan veya emekliliği
istenen Bakanlık personeline ilişkin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanından
yazılı soru önergesi (7/37601) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
52.- Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut’un, yulafın destekleme kapsamına alınmasına
ilişkin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanından yazılı soru önergesi (7/37602)
(Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
53.- Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut’un, hayvan ıslahı ve damızlık birlikleri ile
ilgili düzenleme yapılmasına ilişkin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanından
yazılı soru önergesi (7/37603) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
54.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, Tütün Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu
tarafından otomatik sigara makineleri ile ilgili yapılan işlemlere ilişkin
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanından yazılı soru önergesi (7/37604)
(Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
55.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, Tütün Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu
tarafından gizli reklam faaliyetlerinde bulunanlarla ilgili işlemlere ilişkin
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanından yazılı soru önergesi (7/37605)
(Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
56.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, Tütün Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu
tarafından kasa önlerine konan bazı stantların kaldırılmasına yönelik işlemlere
ilişkin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanından yazılı soru önergesi (7/37606)
(Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
57.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, Tütün Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu
tarafından mevzuata uygun olmayan reklamlarla ilgili yapılan işlemlere ilişkin
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanından yazılı soru önergesi (7/37607) (Başkanlığa
geliş tarihi: 09.01.2014)
58.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, Tütün Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu
tarafından satın alınan bazı mal ve hizmetlere ilişkin Gıda, Tarım ve
Hayvancılık Bakanından yazılı soru önergesi (7/37608) (Başkanlığa geliş tarihi:
09.01.2014)
59.- Bingöl
Milletvekili İdris Baluken’in, TARSİM’den aldığı hayvanlar yüzünden zarar eden
çiftçilere ilişkin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanından yazılı soru önergesi
(7/37609) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
60.- Ankara
Milletvekili İzzet Çetin’in, Ankara Bira Fabrikası ve Türkiye Zirai Donatım
Kurumuna verilmiş bulunan AOÇ arazilerinin geri alınmasına ilişkin Gıda, Tarım
ve Hayvancılık Bakanından yazılı soru önergesi (7/37610) (Başkanlığa geliş
tarihi: 09.01.2014)
61.- İstanbul
Milletvekili Celal Dinçer’in, Hatay-Suriye sınırında kontrolsüz geçiş noktaları
oluşturulduğu iddiasına ilişkin Gümrük ve Ticaret Bakanından yazılı soru
önergesi (7/37611) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
62.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, görevden alınan veya emekliliği
istenen Bakanlık personeline ilişkin Gümrük ve Ticaret Bakanından yazılı soru
önergesi (7/37612) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
63.- İstanbul
Milletvekili Mahmut Tanal’ın, polis memurlarının özlük haklarına ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/37613) (Başkanlığa geliş tarihi:
09.01.2014)
64.- Hatay
Milletvekili Mehmet Ali Ediboğlu’nun, Suriye’de yaşanan iç savaşta Türkiye’nin
çeşitli şekillerde muhalif gruplara destek verdiği iddiasına ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/37614) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
65.- İstanbul
Milletvekili Celal Dinçer’in, Hatay-Suriye sınırında kontrolsüz geçiş noktaları
oluşturulduğu iddiasına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/37615) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
66.- Çorum
Milletvekili Tufan Köse’nin, Çorum Oğuzlar Belediyesinin faaliyetlerine ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/37616) (Başkanlığa geliş tarihi:
09.01.2014)
67.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, görevden alınan veya emekliliği
istenen Bakanlık personeline ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/37617) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
68.- Manisa
Milletvekili Özgür Özel’in, Manisa Belediyesinin hizmetlerinin tanıtım
çalışmalarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/37618)
(Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
69.- Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut’un, iskan ruhsatı verilmediği halde ikamet
edinilen binaların denetimine ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/37619) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
70.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, vatandaşların ortalama pasaport kontrol
süresine ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/37620) (Başkanlığa
geliş tarihi: 09.01.2014)
71.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından
uluslararası işbirliği stratejilerinin belirlenmesine yönelik bazı çalışmalara
ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/37621) (Başkanlığa geliş
tarihi: 09.01.2014)
72.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, Emniyet Genel Müdürlüğü bünyesindeki adli
bilişim alanındaki uzman eğitici sayısına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı
soru önergesi (7/37622) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
73.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından eskortluk
hizmetlerinin mevzuat çerçevesinde yeniden yapılandırılmasına yönelik
çalışmalara ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/37623)
(Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
74.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, Emniyet Genel Müdürlüğü bünyesindeki deniz
polislerinin sayısına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/37624) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
75.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından kaza
analizi laboratuvarı oluşturulmasına yönelik çalışmalara ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/37625) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
76.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, bir yönetmeliğe aykırılık gerekçesiyle
hakkında işlem yapılan kişi ve firmalara ilişkin İçişleri Bakanından yazılı
soru önergesi (7/37626) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
77.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından
modernizasyonu yapılan müracaat ve nöbet noktalarına ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/37627) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
78.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından deniz
botlarının bakım ve onarımı için satın alınan mal ve hizmetlere ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/37628) (Başkanlığa geliş tarihi:
09.01.2014)
79.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından bazı
faaliyetler için satın alınan mal ve hizmetlere ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/37629) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
80.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, 2002-2014 yılları arasında yenilenen sürücü
belgesi sayısına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/37630)
(Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
81.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından e-pasaport
sistemi ve uygulaması için satın alınan mal ve hizmetlere ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/37631) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
82.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, 2002-2014 yılları arasında yenilenen pasaport
sayısına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/37632) (Başkanlığa
geliş tarihi: 09.01.2014)
83.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, 2002-2014 yılları arasında önemli tesislere
düzenlenen saldırılara ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/37633) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
84.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından satın
alınan araç altı arama sistemlerinin sayısına ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/37634) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
85.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından önemli kişi
ve tesislerin korunmasının etkinliğinin artırılmasına yönelik çalışmalara
ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/37635) (Başkanlığa geliş
tarihi: 09.01.2014)
86.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından trafik
kazalarının azaltılmasına yönelik çalışmalara ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/37636) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
87.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından kurulumu
yapılan Trafik Yönetim Merkezi sayısına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/37637) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
88.- İstanbul
Milletvekili Abdullah Levent Tüzel’in, İÇDAŞ tesislerinin neden olduğu çevre
kirliliğine ve yapılan işlemlere ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/37638) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
89.- Diyarbakır
Milletvekili Altan Tan’ın, rüşvet ve yolsuzluk operasyonu öncesinde bir bankanın
yaptığı işlemlerle ilgili iddialara ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/37639) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
90.- Diyarbakır
Milletvekili Altan Tan’ın, yasa dışı dinlemelerle ilgili bir açıklamasına
ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/37640) (Başkanlığa geliş
tarihi: 09.01.2014)
91.- Diyarbakır
Milletvekili Altan Tan’ın, Bingöl’e bağlı bir köyde Şeyh Sait İsyanından kalma
toplu mezar bulunduğu iddiasına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/37641) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
92.- Kars
Milletvekili Mülkiye Birtane’nin, Kars’ta yaşanan hava kirliliğinin nedenlerine
ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/37642) (Başkanlığa geliş
tarihi: 09.01.2014)
93.- İstanbul
Milletvekili Umut Oran’ın, dolandırıcılık yaptığını itiraf ederek savcılığa
başvuran bir kişinin iddialarıyla ilgili olarak yapılan işlemlere ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/37643) (Başkanlığa geliş tarihi:
09.01.2014)
94.- Niğde
Milletvekili Doğan Şafak’ın, KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığının
çalışmalarına ilişkin Kalkınma Bakanından yazılı soru önergesi (7/37644)
(Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
95.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, görevden alınan veya emekliliği
istenen Bakanlık personeline ilişkin Kalkınma Bakanından yazılı soru önergesi
(7/37645) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
96.- Diyarbakır
Milletvekili Altan Tan’ın, 2002-2014 yılları arasında Antalya’da teşvik belgesi
alanların sayısına ilişkin Kalkınma Bakanından yazılı soru önergesi (7/37646)
(Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
97.- Diyarbakır
Milletvekili Altan Tan’ın, Samsun’un istihdam ve yatırım sıralamalarındaki
yerine ilişkin Kalkınma Bakanından yazılı soru önergesi (7/37647) (Başkanlığa
geliş tarihi: 09.01.2014)
98.- Diyarbakır
Milletvekili Altan Tan’ın, 2002-2014 yılları arasında Mardin’de teşvik belgesi
alanların sayısına ilişkin Kalkınma Bakanından yazılı soru önergesi (7/37648)
(Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
99.- Diyarbakır
Milletvekili Altan Tan’ın, Kayseri’nin istihdam ve yatırım sıralamalarındaki
yerine ilişkin Kalkınma Bakanından yazılı soru önergesi (7/37649) (Başkanlığa
geliş tarihi: 09.01.2014)
100.- Diyarbakır
Milletvekili Altan Tan’ın, Diyarbakır’ın istihdam ve yatırım sıralamalarındaki
yerine ilişkin Kalkınma Bakanından yazılı soru önergesi (7/37650) (Başkanlığa
geliş tarihi: 09.01.2014)
101.- Diyarbakır
Milletvekili Altan Tan’ın, 2002-2014 yılları arasında Erzurum’da teşvik belgesi
alanların sayısına ilişkin Kalkınma Bakanından yazılı soru önergesi (7/37651)
(Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
102.- Niğde
Milletvekili Doğan Şafak’ın, online vize uygulamasına ilişkin Kültür ve Turizm
Bakanından yazılı soru önergesi (7/37652) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
103.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, görevden alınan veya emekliliği
istenen Bakanlık personeline ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından yazılı soru
önergesi (7/37653) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
104.- Mardin
Milletvekili Erol Dora’nın, Mardin Dora Antik Kenti’nde yapılan çalışmalara
ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından yazılı soru önergesi (7/37654) (Başkanlığa
geliş tarihi: 09.01.2014)
105.- Bursa
Milletvekili Sena Kaleli’nin, son dönemlerdeki sermaye hareketlerine ilişkin
Maliye Bakanından yazılı soru önergesi (7/37655) (Başkanlığa geliş tarihi:
09.01.2014)
106.- Bursa
Milletvekili Sena Kaleli’nin, dernek ve vakıflara yönelik denetimlere ve bir
dernekte gerçekleştirilen denetlemelere ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru
önergesi (7/37656) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
107.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, görevden alınan veya emekliliği
istenen Bakanlık personeline ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru önergesi
(7/37657) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
108.- Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut’un, akaryakıt üzerinden alınan verginin
düşürülmesine ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru önergesi (7/37658)
(Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
109.- Diyarbakır
Milletvekili Altan Tan’ın, THY’nin bazı gazetelerin dağıtımlarını durdurmasına
ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru önergesi (7/37659) (Başkanlığa geliş
tarihi: 09.01.2014)
110.- İstanbul
Milletvekili Umut Oran’ın, dolandırıcılık yaptığını itiraf ederek savcılığa
başvuran bir kişinin iddialarıyla ilgili olarak yapılan işlemlere ilişkin
Maliye Bakanından yazılı soru önergesi (7/37660) (Başkanlığa geliş tarihi:
09.01.2014)
111.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, görevden alınan veya emekliliği
istenen Bakanlık personeline ilişkin Milli Savunma Bakanından yazılı soru
önergesi (7/37661) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
112.- Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut’un, astsubayların özlük haklarının
iyileştirilmesine ilişkin Milli Savunma Bakanından yazılı soru önergesi
(7/37662) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
113.- Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut’un, uzman erbaşların özlük haklarının
iyileştirilmesine ilişkin Milli Savunma Bakanından yazılı soru önergesi
(7/37663) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
114.- Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut’un, astsubay intiharlarının önlenmesi için
alınan tedbirlere ilişkin Milli Savunma Bakanından yazılı soru önergesi
(7/37664) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
115.- Ankara
Milletvekili Levent Gök’ün, açık öğretim lisesi mezuniyet kredilerinin
düşürülmesi talebine ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/37665) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
116.- Ankara
Milletvekili Levent Gök’ün, yurt dışına yüksek lisans veya doktora öğrenimi
için gönderilecek öğrencilerin mülakatla belirlenmesine ilişkin Milli Eğitim
Bakanından yazılı soru önergesi (7/37666) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
117.- Tokat
Milletvekili Orhan Düzgün’ün, Orta Öğretim Genel Müdürlüğü tarafından yapılan
bir sözlü mülakat sınavına ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/37667) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
118.- Tekirdağ
Milletvekili Emre Köprülü’nün, Tekirdağ’ın Saray ilçesindeki okulların öğretmen
ihtiyacına ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/37668) (Başkanlığa
geliş tarihi: 09.01.2014)
119.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, görevden alınan veya emekliliği
istenen Bakanlık personeline ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru
önergesi (7/37669) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
120.- Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut’un, sendikal faaliyetlerle ilgili bilgilendirici
bir genelge yayımlanmasına ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/37670) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
121.- Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut’un, şube müdürlerinin ek göstergelerinin
artırılmasına ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/37671)
(Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
122.- Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut’un, ücretli öğretmenlik uygulamasına ilişkin
Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/37672) (Başkanlığa geliş
tarihi: 09.01.2014)
123.- Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut’un, bazı okul müdürleriyle ilgili farklı ek ders
ücreti uygulaması yapılmasına ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru
önergesi (7/37673) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
124.- Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut’un, ek ders ücreti uygulamasında yaşanan bazı
sorunlara ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/37674)
(Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
125.- Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut’un, engelli çocukların eğitimi için yapılan
çalışmalara ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/37675)
(Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
126.- Kocaeli
Milletvekili Lütfü Türkkan’ın, bir lisedeki öğrencilerin hükümeti protesto
etmesi sebebiyle polislerin söz konusu okula gittiği iddiasına ilişkin Milli
Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/37676) (Başkanlığa geliş tarihi:
09.01.2014)
127.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, görevden alınan veya emekliliği
istenen Bakanlık personeline ilişkin Orman ve Su İşleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/37677) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
128.- Kocaeli
Milletvekili Lütfü Türkkan’ın, SİT alanı olan bir bölgede yol yapımı için ihale
açıldığı iddialarına ilişkin Orman ve Su İşleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/37678) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
129.- Trabzon
Milletvekili Mehmet Volkan Canalioğlu’nun, Arsin İlçe Merkezi Yerleşim Yerleri
ve Arazileri Irmakoğlu, Kendirli, Harmanlı Dereleri İkmali Projesine ilişkin
Orman ve Su İşleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/37679) (Başkanlığa geliş
tarihi: 09.01.2014)
130.- Trabzon
Milletvekili Mehmet Volkan Canalioğlu’nun, Trabzon Doğal Afet ve Taşkın
Hasarları Onarımı Projesine ilişkin Orman ve Su İşleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/37680) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
131.- Trabzon
Milletvekili Mehmet Volkan Canalioğlu’nun, Trabzon Merkez Gürbulak Beldesi
Taşkın Koruma Tesisi Projesine ilişkin Orman ve Su İşleri Bakanından yazılı
soru önergesi (7/37681) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
132.- Trabzon
Milletvekili Mehmet Volkan Canalioğlu’nun, Of Solaklı Vadisi Taşkın Koruma,
Rehabilitasyon ve Çevre Düzenlemesi Projesine ilişkin Orman ve Su İşleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/37682) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
133.- Trabzon
Milletvekili Mehmet Volkan Canalioğlu’nun, Of İlçe Merkezi İstale Deresi Islahı
Projesine ilişkin Orman ve Su İşleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/37683)
(Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
134.- Trabzon
Milletvekili Mehmet Volkan Canalioğlu’nun, Araklı Küçükdere Deresi Islahı
Projesine ilişkin Orman ve Su İşleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/37684)
(Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
135.- Trabzon
Milletvekili Mehmet Volkan Canalioğlu’nun, Akçaabat Yıldızlı Sera Deresi Islahı
Projesine ilişkin Orman ve Su İşleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/37685) (Başkanlığa
geliş tarihi: 09.01.2014)
136.- Trabzon
Milletvekili Mehmet Volkan Canalioğlu’nun, Balaban ve Baltacı Dereleri Islahı
Projesine ilişkin Orman ve Su İşleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/37686)
(Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
137.- Trabzon
Milletvekili Mehmet Volkan Canalioğlu’nun, Araklı Karadere Islahı Projesine
ilişkin Orman ve Su İşleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/37687)
(Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
138.- Trabzon
Milletvekili Mehmet Volkan Canalioğlu’nun, Yomra Şana Deresi Islahı 2. Kısım
Projesine ilişkin Orman ve Su İşleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/37688)
(Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
139.- Trabzon
Milletvekili Mehmet Volkan Canalioğlu’nun, Tonya Yakçukur Köyü Projesine
ilişkin Orman ve Su İşleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/37689)
(Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
140.- Trabzon
Milletvekili Mehmet Volkan Canalioğlu’nun, Vakfıkebir Yalıköy Deresi Islahı
Projesine ilişkin Orman ve Su İşleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/37690)
(Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
141.- Trabzon
Milletvekili Mehmet Volkan Canalioğlu’nun, Trabzon Merkez Şehiriçi Dereleri
Islahı 2. Kısım Projesine ilişkin Orman ve Su İşleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/37691) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
142.- Trabzon
Milletvekili Mehmet Volkan Canalioğlu’nun, Çağlayan Beldesi Aşağı Mahalle
Deresi Islahı Projesine ilişkin Orman ve Su İşleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/37692) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
143.- Trabzon
Milletvekili Mehmet Volkan Canalioğlu’nun, Beşikdüzü İlçe Merkezi Dereleri
Islahı Projesine ilişkin Orman ve Su İşleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/37693) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
144.- Trabzon
Milletvekili Mehmet Volkan Canalioğlu’nun, Değirmendere Vadisi Islahı 2. Kısım
Projesine ilişkin Orman ve Su İşleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/37694)
(Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
145.- Trabzon
Milletvekili Mehmet Volkan Canalioğlu’nun, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel
Müdürlüğünün Trabzon’da gerçekleştireceği projelere ilişkin Orman ve Su İşleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/37695) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
146.- Trabzon
Milletvekili Mehmet Volkan Canalioğlu’nun, Meteoroloji Genel Müdürlüğünün
Trabzon’da gerçekleştireceği projelere ilişkin Orman ve Su İşleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/37696) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
147.- Trabzon
Milletvekili Mehmet Volkan Canalioğlu’nun, Orman Genel Müdürlüğünün Trabzon’da
gerçekleştireceği projelere ilişkin Orman ve Su İşleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/37697) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
148.- İstanbul
Milletvekili Mahmut Tanal’ın, hasta bilgilerine ve kişisel bilgilerin
korunmasına ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/37698)
(Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
149.- Erzincan
Milletvekili Muharrem Işık’ın, Ankara İl Sağlık Müdürlüğü tarafından maaş
ödemeleri için yapılan sözleşmeye ve promosyon ödemelerine ilişkin Sağlık
Bakanından yazılı soru önergesi (7/37699) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
150.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, görevden alınan veya emekliliği
istenen Bakanlık personeline ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi
(7/37700) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
151.- Diyarbakır
Milletvekili Altan Tan’ın, Diyarbakır Eğitim ve Araştırma Hastanesinde yaşanan
ısınma sorununa ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/37701)
(Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
152.- İstanbul
Milletvekili Umut Oran’ın, dolandırıcılık yaptığını itiraf ederek savcılığa
başvuran bir kişinin iddialarıyla ilgili olarak yapılan işlemlere ilişkin
Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/37702) (Başkanlığa geliş tarihi:
09.01.2014)
153.- İstanbul
Milletvekili Celal Dinçer’in, Suudi Arabistan’daki çeşitli kentlerden Hatay’a
yapılan uçuşlarla bazı insanların getirilerek Hatay sınırına bırakıldığı
iddiasına ilişkin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı soru
önergesi (7/37703) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
154.- Adana
Milletvekili Ali Demirçalı’nın, Elazığ’a yönelik proje ve yatırımlara ilişkin
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı soru önergesi (7/37704)
(Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
155.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, görevden alınan veya emekliliği
istenen Bakanlık personeline ilişkin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme
Bakanından yazılı soru önergesi (7/37705) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
156.- İstanbul
Milletvekili Abdullah Levent Tüzel’in, bir şirketin Çanakkale Biga’daki
tesislerinden kaynaklanan çevre kirliliğine ilişkin Ulaştırma, Denizcilik ve
Haberleşme Bakanından yazılı soru önergesi (7/37706) (Başkanlığa geliş tarihi:
09.01.2014)
157.- Diyarbakır
Milletvekili Altan Tan’ın, Erzurum ili Hınıs Karayolları Müdürlüğünde
sözleşmeli olarak çalışan işçilerin ücretlerinin ödenmemesine ilişkin
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı soru önergesi (7/37707)
(Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
158.- Ankara
Milletvekili İzzet Çetin’in, Başkentray projesinin akıbetine ilişkin Ulaştırma,
Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı soru önergesi (7/37708) (Başkanlığa
geliş tarihi: 09.01.2014)
159.- İzmir
Milletvekili Birgül Ayman Güler’in, Tire’deki bir yol yapımına ilişkin
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı soru önergesi (7/37709)
(Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
160.- İstanbul
Milletvekili Mahmut Tanal’ın, İçişleri Bakanının bir açıklamasına ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/37710) (Başkanlığa geliş tarihi:
09.01.2014)
161.- Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut’un, benzin, mazot ve LPG’ye yapılan zamlara
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/37711) (Başkanlığa geliş tarihi:
09.01.2014)
162.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, bağlı kurum ve kuruluşlarda görevden
alınan veya emekliliği istenen personele ilişkin Başbakan Yardımcısından (Beşir
Atalay) yazılı soru önergesi (7/37712) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
163.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, bağlı kurum ve kuruluşlarda görevden
alınan veya emekliliği istenen personele ilişkin Başbakan Yardımcısından
(Emrullah İşler) yazılı soru önergesi (7/37713) (Başkanlığa geliş tarihi:
09.01.2014)
164.- İstanbul
Milletvekili Celal Dinçer’in, bir savcının adalet.org web sitesindeki
açıklamalarına ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/37714)
(Başkanlığa geliş tarihi: 31.12.2013)
165.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, görevden alınan veya emekliliği
istenen Bakanlık personeline ilişkin Avrupa Birliği Bakanından yazılı soru
önergesi (7/37715) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
166.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, görevden alınan veya emekliliği
istenen Bakanlık personeline ilişkin Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanından
yazılı soru önergesi (7/37716) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
167.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, görevden alınan veya emekliliği
istenen Bakanlık personeline ilişkin Ekonomi Bakanından yazılı soru önergesi
(7/37717) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
168.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, görevden alınan veya emekliliği
istenen Bakanlık personeline ilişkin Gençlik ve Spor Bakanından yazılı soru
önergesi (7/37718) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
169.- Kocaeli
Milletvekili Lütfü Türkkan’ın, bir lisedeki öğrencilerin hükümeti protesto
etmesi sebebiyle polislerin söz konusu okula gittiği iddiasına ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/37719) (Başkanlığa geliş tarihi: 09.01.2014)
Süresi İçinde Cevaplanmayan Yazılı Soru Önergeleri
1.- Muş
Milletvekili Demir Çelik’in, Muş E Tipi Kapalı Cezaevi yönetiminin çeşitli
uygulamalarına ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/33475)
2.- İstanbul
Milletvekili Umut Oran’ın, kızının herhangi bir kamu kurumunda resmi bir görevi
olup olmadığına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/33721)
3.- Kırklareli
Milletvekili Turgut Dibek’in, Devlet Madalya ve Nişanları Yönetmeliği’nde
yapılan değişikliğe ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/33751)
4.- Artvin
Milletvekili Uğur Bayraktutan’ın, nişanlarla ilgili düzenlemeye ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/33761)
5.- İstanbul
Milletvekili Umut Oran’ın, üniversite öğrenci evleri ile ilgili basına yansıyan
bir açıklamasına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/33765)
6.- İstanbul
Milletvekili Umut Oran’ın, Devlet Madalya ve Nişanları Yönetmeliği’nde yapılan
değişikliğe ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/33766)
7.- Tokat
Milletvekili Orhan Düzgün’ün, Devlet Madalya ve Nişanları Yönetmeliği’nde
yapılan değişikliğe ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/33767)
8.- Bursa
Milletvekili İsmet Büyükataman’ın, Devlet nişanı Cumhuriyet nişanı ve liyakat
nişanlarından Atatürk silüeti ile T.C. ibarelerinin kaldırılmasına ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/33785)
9.- Batman
Milletvekili Ayla Akat Ata’nın, öğrenci evleri konusundaki açıklamalarına
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/33792)
10.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, 2013 Ekim ayı itibarıyla Türkiye’de bulunan
cami sayısına ilişkin Başbakan Yardımcısından (Bekir Bozdağ) yazılı soru
önergesi (7/33818)
11.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, cami dışındaki ibadethanelerin engelli
erişimine uygun hale getirilmesine ilişkin Başbakan Yardımcısından (Bekir
Bozdağ) yazılı soru önergesi (7/33819)
12.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, ibadethanelerin engelli erişimine uygun hale
getirilmesine ilişkin Başbakan Yardımcısından (Bekir Bozdağ) yazılı soru
önergesi (7/33820)
13.- Bolu
Milletvekili Tanju Özcan’ın, kadrosu Bolu ilinde olduğu halde il dışına geçici
görevlendirilen din görevlisi olup olmadığına ilişkin Başbakan Yardımcısından
(Bekir Bozdağ) yazılı soru önergesi (7/33821)
14.- İstanbul
Milletvekili Mahmut Tanal’ın, Kuran Kurslarında yaşanan bazı olaylara ilişkin
Başbakan Yardımcısından (Bekir Bozdağ) yazılı soru önergesi (7/33823)
15.- Mersin
Milletvekili Ali Öz’ün, bağlı kurum ve kuruluşlara ait lojman ve sosyal
tesislere ilişkin Başbakan Yardımcısından (Bekir Bozdağ) yazılı soru önergesi
(7/33825)
16.- İstanbul
Milletvekili Osman Oktay Ekşi’nin, SEÇSİS hakkındaki bir soru önergesine
verilen cevaba ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/33827)
17.- İzmir
Milletvekili Hülya Güven’in, Anayasa Mahkemesine yapılan bireysel başvurunun
süresine ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/33828)
18.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, 2002-2013 yılları arasında sigara kaçakçılığı
suçlaması ile adalet önüne çıkarılan kişilere ilişkin Adalet Bakanından yazılı
soru önergesi (7/33829)
19.- Malatya
Milletvekili Veli Ağbaba’nın, cezaevlerindeki engelli LGBT, yaşlı ve yabancı
uyruklu mahkumların sorunlarına ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi
(7/33830)
20.- Iğdır
Milletvekili Pervin Buldan’ın, son beş yılda zamanaşımına uğrayan davalara
ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/33831)
21.- İstanbul
Milletvekili Celal Adan’ın, bağlı kurum ve kuruluşlarda çalışan güvenlik
görevlilerine ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/33832)
22.- İstanbul
Milletvekili Abdullah Levent Tüzel’in, hasta tutukluların tedavilerinde yaşanan
sorunlara ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/33833)
23.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, 2002-2013 yılları arasında telefon yolu ile
dolandırıcılık sebebiyle hakkında işlem yapılan kişi sayısına ilişkin Adalet
Bakanından yazılı soru önergesi (7/33834)
24.- İstanbul
Milletvekili Celal Adan’ın, 2013 yılında Bakanlık tarafından gerçekleştirilen
yatırımlara ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/33835)
25.- Mersin
Milletvekili Ali Öz’ün, Bakanlık tarafından satın alınan ve kiralanan taşıtlara
ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/33836)
26.- Kütahya
Milletvekili Alim Işık’ın, 2002-2013 yılları arasında el konulan kaçak
hayvanlara ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/33837)
27.- Kütahya
Milletvekili Alim Işık’ın, emeklilere haciz işlemi uygulandığına ilişkin Adalet
Bakanından yazılı soru önergesi (7/33838)
28.- Mersin
Milletvekili Ali Öz’ün, Bakanlığa ait lojman ve sosyal tesislere ilişkin Adalet
Bakanından yazılı soru önergesi (7/33839)
29.- Van
Milletvekili Özdal Üçer’in, bazı tutuklu ve hükümlülerle görüşme taleplerinin
reddedilmesine ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/33840)
30.- Tunceli
Milletvekili Hüseyin Aygün’ün, hapishanelerdeki kamera uygulamasına ilişkin
Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/33841)
31.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, 2013 Ekim ayı itibarıyla TFF’de görevlerine
seçim ile getirilen kimselerin maaşlarına ilişkin Gençlik ve Spor Bakanından
yazılı soru önergesi (7/33909)
32.- İstanbul
Milletvekili Umut Oran’ın, Hatay Reyhanlı’da Suudi Arabistan sermayeli hastane
bulunduğu iddiasına ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/34180)
33.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğru’nun, Tokat ilinde Kırım Kongo Kanamalı Ateşi hastalığı
ile ilgili uluslararası bir kongre yapılıp yapılmayacağına ilişkin Sağlık
Bakanından yazılı soru önergesi (7/34181)
34.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, farklı kategorilerdeki engellilik alanlarında
uzmanlaşmış sağlık kurumlarına ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi
(7/34182)
35.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, fizyoterapist sayısına ilişkin Sağlık
Bakanından yazılı soru önergesi (7/34183)
36.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, göz bankalarına ilişkin Sağlık Bakanından
yazılı soru önergesi (7/34184)
37.- İstanbul
Milletvekili Celal Dinçer’in, ağız ve diş sağlığı merkezlerinde tatil
günlerinde acil müdahaleler için personel bulundurulup bulundurulmadığına
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/34185)
38.- Kocaeli
Milletvekili Haydar Akar’ın, Kocaeli’de son günlerde görülen salgın hastalığın
nedenine ve salgın nedeniyle hastanelere yapılan başvuru sayısına ilişkin
Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/34186)
39.- İstanbul
Milletvekili Celal Adan’ın, bağlı kurum ve kuruluşlarda çalışan güvenlik
görevlilerine ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/34187)
40.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, Afganistanlı sığınmacı bir aileye ilişkin
Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/34188)
41.- Ankara
Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, 2013 Ekim ayı itibarıyla toplumun hasta
hakları konusunda bilinçlendirilmesi amacıyla yürütülen çalışmalara ilişkin
Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/34189)
42.- İstanbul
Milletvekili Abdullah Levent Tüzel’in, hasta tutukluların tedavilerinde yaşanan
sorunlara ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/34190)
43.- İstanbul
Milletvekili Abdullah Levent Tüzel’in, Türkiye’de yaşanan kuduz vakalarına ve
kuduz aşısının temininde karşılaşılan sorunlara ilişkin Sağlık Bakanından
yazılı soru önergesi (7/34191)
44.- Muş
Milletvekili Demir Çelik’in, organ bağışı ve organ nakillerine ilişkin Sağlık
Bakanından yazılı soru önergesi (7/34192)
45.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Bakanlık Müşavirinin kız öğrencileri
arasında kürtajın yaygınlaştığı ile ilgili açıklamasının dayandığı araştırmaya
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/34193)
46.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Bakanlık Müşavirinin bir
açıklamasına ve kürtaj başvuruları ile ilgili verilere ilişkin Sağlık
Bakanından yazılı soru önergesi (7/34194)
47.- Manisa
Milletvekili Özgür Özel’in, Kamu Hastaneleri Birliklerine yapılan atamalara
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/34195)
48.- Balıkesir
Milletvekili Namık Havutça’nın, bir hastanın ölümünde ihmal olduğu iddiasına
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/34196)
49.- İstanbul
Milletvekili Mahmut Tanal’ın, tahliller için gerekli ilaçların ilik bankasına
gönderilmediği iddialarına ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi
(7/34197)
50.- İstanbul
Milletvekili Mahmut Tanal’ın, bir müşavirin yaptığı açıklamalara ilişkin Sağlık
Bakanından yazılı soru önergesi (7/34198)
51.- Isparta
Milletvekili Süleyman Nevzat Korkmaz’ın, hemşirelik bölümündeki yüksek lisans
programları arasındaki farklara ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi
(7/34199)
52.- İstanbul
Milletvekili Celal Adan’ın, 2013 yılında Bakanlık tarafından gerçekleştirilen
yatırımlara ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/34200)
53.- Mersin
Milletvekili Ali Öz’ün, Bakanlık tarafından satın alınan ve kiralanan taşıtlara
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/34201)
54.- Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut’un, hava ambulansı hizmetlerinin
yaygınlaştırılmasına yönelik çalışma yapılmasına ilişkin Sağlık Bakanından
yazılı soru önergesi (7/34202)
55.- Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut’un, Türkiye’de yabancı doktor çalıştırılması
dışında görev yapan Türk doktorların ülkemize döndürülmesi konularına ilişkin
Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/34203)
56.- Mersin
Milletvekili Ali Öz’ün, Bakanlığa ait lojman ve sosyal tesislere ilişkin Sağlık
Bakanından yazılı soru önergesi (7/34204)
57.- Kars
Milletvekili Mülkiye Birtane’nin, Kars’taki çöp sorununa ilişkin Sağlık
Bakanından yazılı soru önergesi (7/34205)
58.- Kars
Milletvekili Mülkiye Birtane’nin, Kars Devlet Hastanesi ve Kafkas Üniversitesi
Tıp Fakültesi Hastanesindeki MR cihazı ihtiyacına ilişkin Sağlık Bakanından
yazılı soru önergesi (7/34206)
59.- Manisa
Milletvekili Özgür Özel’in, kızamık vakaları ile aşılama çalışmalarına ilişkin
Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/34207)
60.- Iğdır
Milletvekili Pervin Buldan’ın, terörle mücadele kapsamında 2013 yılında
gözaltına alınan çocuklara ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi
(7/34230)
61.- Van
Milletvekili Özdal Üçer’in, Bakanlık makamına Van Cezaevinde açlık grevine
başlayan mahkumlarla görüşebilmek için yaptığı başvuruya ilişkin Adalet
Bakanından yazılı soru önergesi (7/34231)
62.- Kars
Milletvekili Mülkiye Birtane’nin, Şanlıurfa’da yaşanan bir olaya ilişkin Adalet
Bakanından yazılı soru önergesi (7/34232)
63.- Hatay
Milletvekili Mevlüt Dudu’nun, kız ve erkek öğrencilerin aynı evde kalmaları ile
ilgili bir açıklamasına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/34243)
64.- Van
Milletvekili Özdal Üçer’in, Bingöl M Tipi Cezaevinden firar eden kişilerin
yakalandıktan sonra kaldıkları cezaevinde hak ihlalleri yaşadıkları iddiasına
ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/34249)
65.- Batman
Milletvekili Ayla Akat Ata’nın, cezaevlerinde yaşandığı iddia edilen hak
ihlallerine ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/34250)
66.- Konya
Milletvekili Atilla Kart’ın, Hükümet tarafından himaye edildiği iddia edilen
bir kişiye ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/34251)
67.- Mersin
Milletvekili Ali Öz’ün, özel hastanelerin hastalardan aldığı fark ücretleri ile
ilgili düzenlemeye ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi
(7/34265)
68.- Aydın Milletvekili
Metin Lütfi Baydar’ın, bir gazetede yayınlanan ilana ilişkin Başbakandan yazılı
soru önergesi (7/34283)
69.- Aydın
Milletvekili Metin Lütfi Baydar’ın, üniversite öğrencileri ile ilgili bazı
iddialara ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/34285)
70.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Diyanet İşleri Başkanlığının
2010-2013 yılları arasındaki bütçe ve personel durumuna ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/34298)
71.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, bazı mahkumların doğu illerindeki
cezaevlerinden Batı illerindeki cezaevlerine nakledilmesine ilişkin Adalet
Bakanından yazılı soru önergesi (7/34362)
72.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, kadın hükümlü ve tutuklulara yapılan
haksız uygulamalara ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/34363)
73.- İstanbul
Milletvekili Osman Oktay Ekşi’nin, 2013 AB İlerleme Raporundaki bazı hususlara
ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/34364)
74.- Bingöl
Milletvekili İdris Baluken’in, cezaevlerindeki tutuklu ve hükümlülere ilişkin
Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/34365)
75.- Antalya
Milletvekili Gürkut Acar’ın, infaz edilmeyen bir mahkeme kararına ilişkin
Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/34366)
76.- Bingöl
Milletvekili İdris Baluken’in, Fransa’da işlenen cinayetlere ilişkin Adalet
Bakanından yazılı soru önergesi (7/34367)
77.- Bingöl
Milletvekili İdris Baluken’in, yurtta kalan üniversite öğrencilerinin oy
kullanma durumuna ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/34368)
78.- İstanbul
Milletvekili Mahmut Tanal’ın, emekli yargı mensuplarının özlük haklarına
ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/34369)
79.- Muş
Milletvekili Demir Çelik’in, Madımak olayı zanlılarına ilişkin Adalet
Bakanından yazılı soru önergesi (7/34370)
80.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Bingöl ve Batman’da görev yapan ve haklarında
görevden uzaklaştırma kararı verilen kamu görevlilerinden yargı kararıyla eski
görevlerine iade edilenlere ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi
(7/34371)
81.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Bitlis ve Siirt’te görev yapan ve haklarında
görevden uzaklaştırma kararı verilen kamu görevlilerinden yargı kararıyla eski
görevlerine iade edilenlere ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi
(7/34372)
82.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Adıyaman ve Hakkâri’de görev yapan ve haklarında
görevden uzaklaştırma kararı verilen kamu görevlilerinden yargı kararıyla eski
görevlerine iade edilenlere ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi
(7/34373)
83.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Muş ve Şırnak’ta görev yapan ve haklarında görevden
uzaklaştırma kararı verilen kamu görevlilerinden yargı kararıyla eski
görevlerine iade edilenlere ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi
(7/34374)
84.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Diyarbakır ve Şanlıurfa’da görev yapan ve
haklarında görevden uzaklaştırma kararı verilen kamu görevlilerinden yargı
kararıyla eski görevlerine iade edilenlere ilişkin Adalet Bakanından yazılı
soru önergesi (7/34375)
85.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Mardin ve Osmaniye’de görev yapan ve haklarında
görevden uzaklaştırma kararı verilen kamu görevlilerinden yargı kararıyla eski
görevlerine iade edilenlere ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi
(7/34376)
86.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Ardahan’da görev yapan ve haklarında görevden
uzaklaştırma kararı verilen kamu görevlilerinden yargı kararıyla eski
görevlerine iade edilenlere ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi
(7/34377)
87.- Ardahan Milletvekili
Ensar Öğüt’ün, Kars ve Iğdır’da görev yapan ve haklarında görevden uzaklaştırma
kararı verilen kamu görevlilerinden yargı kararıyla eski görevlerine iade
edilenlere ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/34378)
88.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Gümüşhane ve Bayburt’ta görev yapan ve haklarında
görevden uzaklaştırma kararı verilen kamu görevlilerinden yargı kararıyla eski
görevlerine iade edilenlere ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi
(7/34379)
89.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Erzurum ve Elazığ’da görev yapan ve haklarında
görevden uzaklaştırma kararı verilen kamu görevlilerinden yargı kararıyla eski
görevlerine iade edilenlere ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi
(7/34380)
90.- Kırklareli
Milletvekili Turgut Dibek’in, Sincan 1 Nolu F Tipi Cezaevine gelen bazı
ziyaretçilerin gardiyanlar tarafından tartaklandığı iddiasına ilişkin Adalet
Bakanından yazılı soru önergesi (7/34381)
91.- Ağrı
Milletvekili Halil Aksoy’un, Balıkesir Kesput Cezaevinde yaşandığı iddia edilen
hak ihlallerine ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/34382)
92.- Tokat
Milletvekili Orhan Düzgün’ün, mülteci kamplarındaki çocuk felci salgınına
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/34466)
93.- Manisa
Milletvekili Özgür Özel’in, çocuk felci salgınına karşı sınırda alınan
önlemlere ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/34467)
94.- İstanbul
Milletvekili Abdullah Levent Tüzel’in, İstanbul’daki bir kadına yönelik şiddet
vakasına ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/34468)
95.- Kütahya
Milletvekili Alim Işık’ın, 2002-2013 yılları arasında ithal edilen aşı
dozlarına ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/34469)
96.- Bursa
Milletvekili İsmet Büyükataman’ın, ülkemizde görülen “trişinelloz epidemi”
vakalarına ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/34470)
97.- Kayseri
Milletvekili Mehmet Şevki Kulkuloğlu’nun, sigara bıraktırma hattında yazılan
ilaçlara ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/34471)
98.- Kayseri Milletvekili
Mehmet Şevki Kulkuloğlu’nun, yabancı uyruklu doktor sayısına ilişkin Sağlık
Bakanından yazılı soru önergesi (7/34472)
99.- Adana
Milletvekili Murat Bozlak’ın, asistan hekimlerin çalışma saatlerine ilişkin
Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/34473)
100.- Iğdır
Milletvekili Pervin Buldan’ın, Ege Üniversitesi Çocuk Hastanesindeki
hemşirelerin sorunlarına ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi
(7/34474)
101.- Manisa
Milletvekili Özgür Özel’in, aile hekimliği sistemine ilişkin Sağlık Bakanından
yazılı soru önergesi (7/34475)
102.- İstanbul
Milletvekili Mahmut Tanal’ın, hastanelerdeki cihazların kalitesine ilişkin
Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/34476)
103.- İstanbul
Milletvekili Abdullah Levent Tüzel’in, taşeron işçilerin özlük haklarına
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/34477)
104.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, toplu açılış törenlerine ve açılışı
yapılan tesislere ilişkin Başbakan Yardımcısından (Bülent Arınç) yazılı soru
önergesi (7/35672)
105.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, toplu açılış törenlerine ve açılışı
yapılan tesislere ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/35734)
106.- Van
Milletvekili Özdal Üçer’in, eski Van Valisi döneminde yapılan ihalelere ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/35765)
107.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, 1994 yılında Şırnak’taki iki köyün
bombalanmasına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/35766)
108.- İstanbul
Milletvekili Umut Oran’ın, Adalet ve Kalkınma Partisinin Van Belediye Başkanı
adayına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/35767)
109.- Yalova
Milletvekili Muharrem İnce’nin, 112 Acil Sağlık Hizmetleri İstasyonu yapım
işine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/35768)
110.- Aydın
Milletvekili Metin Lütfi Baydar’ın, Bezmi Alem Valide Sultan Camiinde içki
içildiği iddialarına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/35770)
111.- Aydın
Milletvekili Metin Lütfi Baydar’ın, fişleme iddialarına ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/35771)
112.- Aydın
Milletvekili Metin Lütfi Baydar’ın, bir gazetecinin iddialarına ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/35772)
113.- İstanbul
Milletvekili Haluk Eyidoğan’ın, Kuzey Ankara Girişi Kentsel Dönüşüm Projesine
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/35773)
114.- İzmir
Milletvekili Alaattin Yüksel’in, Başbakanlık İnsan Hakları Başkanlığına yapılan
başvurulara ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/35774)
115.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, asaleten ve vekaleten görev yapan
bürokratlara ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/35775)
116.- Gaziantep
Milletvekili Mehmet Şeker’in, Gaziantep’te düzenlenecek Suriye Ekonomik
Forumuna ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/35776)
117.- İstanbul
Milletvekili İhsan Özkes’in, ÇYDD’ye kesilen para cezasına ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/35777)
118.- Bingöl
Milletvekili İdris Baluken’in, kamu personeline ilişkin Başbakandan yazılı soru
önergesi (7/35780)
119.- Manisa
Milletvekili Hasan Ören’in, müteahhit firmalar tarafından yurt dışında
çalıştırılan işçilere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/35781)
120.- Artvin
Milletvekili Uğur Bayraktutan’ın, Artvin’deki orman kesim miktarına ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/35783)
121.- Artvin
Milletvekili Uğur Bayraktutan’ın, Artvin ve ilçelerindeki HES projelerine
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/35784)
122.- Artvin
Milletvekili Uğur Bayraktutan’ın, Artvin’de orman alanlarından maden sahalarına
tahsis edilenlere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/35785)
123.- Artvin
Milletvekili Uğur Bayraktutan’ın, Artvin ve ilçelerinde verilen maden
ruhsatlarına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/35786)
124.- İstanbul
Milletvekili Umut Oran’ın, Mardin’de kar yağışı nedeniyle kapanan bir
karayoluna ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/35787)
125.- Hatay
Milletvekili Refik Eryılmaz’ın, bir Suriyelinin Türkiye’de yasadışı işler
yaptığı iddialarına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/35788)
126.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, yapı ruhsatı verilen binalara ve
toplanan vergilere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/35798)
127.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Uluslararası Ceza Mahkemesine taraf
olunmamasına ve kurulacak olan İnsan Hakları Dünya Mahkemesine ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/35799)
128.- Kayseri
Milletvekili Yusuf Halaçoğlu’nun, bir gazetede çıkan haberlere ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/35801)
129.- Manisa Milletvekili
Erkan Akçay’ın, PKK’nın Manisa’daki faaliyetlerine ilişkin Başbakandan yazılı
soru önergesi (7/35802)
130.- Diyarbakır
Milletvekili Nursel Aydoğan’ın, Türkiye üzerinden Suriye’ye silah sevkiyatı
yapıldığı iddiasına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/35803)
131.- İzmir
Milletvekili Erdal Aksünger’in, Suriye’ye silah sevkiyatı yapıldığı iddialarına
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/35804)
132.- Hatay
Milletvekili Mevlüt Dudu’nun, Suriye’ye silah sevkiyatı yapıldığı iddialarına ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/35805)
133.- Aydın
Milletvekili Metin Lütfi Baydar’ın, Suriye’ye silah sevkiyatı yapıldığı
iddialarına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/35806)
134.- İstanbul
Milletvekili Şafak Pavey’in, Suriye’ye silah sevkiyatı yapıldığı iddialarına
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/35807)
135.- Tekirdağ
Milletvekili Faik Öztrak’ın, Dicle Elektrik A.Ş.’nin devrinde BDDK’nın verdiği
görüşe ilişkin Başbakan Yardımcısından (Ali Babacan) yazılı soru önergesi (7/35815)
136.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, asaleten ve vekaleten görev yapan
bürokratlara ilişkin Başbakan Yardımcısından (Ali Babacan) yazılı soru önergesi
(7/35816)
137.- Bitlis
Milletvekili Hüsamettin Zenderlioğlu’nun, Bitlis’te meydana geldiği iddia
edilen bir olaya ilişkin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanından yazılı soru
önergesi (7/35830)
138.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, asaleten ve vekaleten görev yapan
bürokratlara ilişkin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanından yazılı soru önergesi
(7/35831)
139.- Malatya
Milletvekili Veli Ağbaba’nın, yetiştirme yurdundan ilişiği kesilen gençlere
ilişkin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanından yazılı soru önergesi (7/35832)
140.- Ankara
Milletvekili Zühal Topcu’nun, engelli işçi alımlarında KPSS sonuçlarının
kullanıldığı iddialarına ilişkin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanından yazılı
soru önergesi (7/35833)
141.- Bingöl
Milletvekili İdris Baluken’in, tutuklu gazetecilerle ilgili yazıldığı iddia
edilen bir mektuba ilişkin Avrupa Birliği Bakanından yazılı soru önergesi
(7/35834)
142.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, asaleten ve vekaleten görev yapan
bürokratlara ilişkin Avrupa Birliği Bakanından yazılı soru önergesi (7/35835)
143.- Malatya
Milletvekili Veli Ağbaba’nın, madencilik sektöründe yaşanan sorunlara ilişkin
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/35836)
144.- Burdur
Milletvekili Ramazan Kerim Özkan’ın, üniversite mezunu işçilerin memur
kadrosuna geçirilmesine ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı
soru önergesi (7/35837)
145.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, asaleten ve vekaleten görev yapan
bürokratlara ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi
(7/35838)
146.- Mersin
Milletvekili Vahap Seçer’in, emekli maaşlarından yapılan destek primi
kesintilerine ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru
önergesi (7/35839)
147.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, kayıt dışı istihdamla mücadeleye ve
2006-2013 yılları arasında Adıyaman’da kayıt dışı çalıştırılan kişilere ilişkin
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/35840)
148.- Hatay
Milletvekili Mevlüt Dudu’nun, TOKİ’den ihale alan bir şirkete ilişkin Çevre ve
Şehircilik Bakanından yazılı soru önergesi (7/35841)
149.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, asaleten ve vekaleten görev yapan
bürokratlara ilişkin Çevre ve Şehircilik Bakanından yazılı soru önergesi
(7/35842)
150.- Adana
Milletvekili Ümit Özgümüş’ün, Bayrampaşa Belediyesi tarafından yapılan bir
kentsel dönüşüm ihalesini kazanan firmaya ilişkin Çevre ve Şehircilik
Bakanından yazılı soru önergesi (7/35843)
151.- Bursa
Milletvekili Sena Kaleli’nin, yapı denetim sistemine ilişkin Çevre ve
Şehircilik Bakanından yazılı soru önergesi (7/35844)
152.- Malatya
Milletvekili Veli Ağbaba’nın, Malatya’daki bir köyün su sorununa ilişkin Çevre
ve Şehircilik Bakanından yazılı soru önergesi (7/35845)
153.- İstanbul
Milletvekili Süleyman Çelebi’nin, İstanbul Zeytinburnu’da imara açılan bir
araziye ilişkin Çevre ve Şehircilik Bakanından yazılı soru önergesi (7/35846)
154.- Ankara
Milletvekili Ayşe Gülsün Bilgehan’ın, değişiklik yapılan bir yönetmeliğe
ilişkin Çevre ve Şehircilik Bakanından yazılı soru önergesi (7/35847)
155.- Adana
Milletvekili Osman Faruk Loğoğlu’nun, ABD’nin Seattle şehrinde Türkiye
Cumhuriyeti Fahri Başkonsolosu olarak görev yapan bir kişinin görevden
alınmasına ilişkin Dışişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/35848)
156.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, asaleten ve vekaleten görev yapan
bürokratlara ilişkin Dışişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/35849)
157.-
Afyonkarahisar Milletvekili Ahmet Toptaş’ın, Suriye’ye silah sevkiyatı
yapıldığı iddialarına ilişkin Dışişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/35850)
158.- İstanbul Milletvekili
Ali Özgündüz’ün, Kuzey Irak petrolleri konusunda Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi
ile imzalandığı iddia edilen anlaşmalara ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanından yazılı soru önergesi (7/35854)
159.- Diyarbakır
Milletvekili Nursel Aydoğan’ın, 6 Aralık 2013 tarihinde Hakkâri’nin Yüksekova
ilçesinde meydana gelen olaylara ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/35863)
160.- Hakkâri
Milletvekili Adil Zozani’nin, 6 Aralık 2013 tarihinde Hakkâri’nin Yüksekova
ilçesinde meydana gelen olaylara ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/35864)
161.- Bitlis
Milletvekili Hüsamettin Zenderlioğlu’nun, Kazakistan vatandaşı bir profesörün
Türkiye’ye girişinin yasaklanmasına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/35865)
162.- Bitlis
Milletvekili Hüsamettin Zenderlioğlu’nun, 2002-2013 yılları arasında Bitlis’te
görev yapan polis sayısına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/35866)
163.- İstanbul
Milletvekili Umut Oran’ın, Cizre’de bir çocuğun başına gaz fişeği isabet etmesi
nedeniyle ölümüne ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/35867)
164.- İstanbul
Milletvekili Umut Oran’ın, emniyet personeli hakkında kötü muamele ve işkence
iddiaları nedeniyle açılan soruşturmalara ilişkin İçişleri Bakanından yazılı
soru önergesi (7/35868)
165.- İstanbul
Milletvekili Umut Oran’ın, Van’da Kaya Çelebi Konteyner Kentinde kalan
depremzedelerin mağduriyetlerine ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/35869)
166.- İstanbul
Milletvekili Haluk Eyidoğan’ın, Kuzey Ankara Girişi Kentsel Dönüşüm Projesine
ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/35870)
167.- İzmir
Milletvekili Alaattin Yüksel’in, İş Kurumu Erzurum İl Müdürlüğü tarafından
düzenlenen sertifika töreninde İstiklal Marşının okunmamasına ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/35871)
168.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, asaleten ve vekaleten görev yapan
bürokratlara ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/35872)
169.- Van
Milletvekili Nazmi Gür’ün, kar nedeniyle Van’da kapanan köy yollarına ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/35873)
170.- Van
Milletvekili Aysel Tuğluk’un, bir bürokratın görevden alınmasına ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/35874)
171.- Bitlis
Milletvekili Hüsamettin Zenderlioğlu’nun, Bitlis’te yaşanan su kesintilerine
ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/35875)
172.- Konya
Milletvekili Atilla Kart’ın, kaymakam ve mülkiye müfettişlerinden oluşan bir
ekibin gittiği bir yurt dışı programa ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/35876)
173.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğüt’ün, olumsuz kış şartları nedeniyle Muş ve Şırnak’ta
kapanan köy yollarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/35877)
174.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğüt’ün, olumsuz kış şartları nedeniyle Adıyaman ve
Hakkâri’de kapanan köy yollarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/35878)
175.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğüt’ün, olumsuz kış şartları nedeniyle Bitlis ve Siirt’te
kapanan köy yollarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/35879)
176.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğüt’ün, olumsuz kış şartları nedeniyle Bingöl ve Batman’da
kapanan köy yollarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/35880)
177.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğüt’ün, olumsuz kış şartları nedeniyle Erzurum ve Elazığ’da
kapanan köy yollarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/35881)
178.- Artvin
Milletvekili Uğur Bayraktutan’ın, Artvin’de bir köyün içme suyu sorununa
ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/35882)
179.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğüt’ün, olumsuz kış şartları nedeniyle Gümüşhane ve
Bayburt’ta kapanan köy yollarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/35883)
180.- Artvin
Milletvekili Uğur Bayraktutan’ın, Artvin’de bir köyün sorunlarına ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/35884)
181.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğüt’ün, olumsuz kış şartları nedeniyle Van ve Ağrı’da
kapanan köy yollarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/35885)
182.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğüt’ün, olumsuz kış şartları nedeniyle Kars ve Iğdır’da
kapanan köy yollarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/35886)
183.- Artvin
Milletvekili Uğur Bayraktutan’ın, Artvin’de bir köyün sorunlarına ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/35887)
184.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğüt’ün, olumsuz kış şartları nedeniyle Ardahan’da kapanan
köy yollarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/35888)
185.- İstanbul
Milletvekili Mahmut Tanal’ın, biber gazı kapsüllerinin üzerindeki yazılara
ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/35889)
186.- İstanbul
Milletvekili Umut Oran’ın, Safranbolu’da bazı vatandaşlardan alınan şerefiye
bedeli ve proje ön inceleme bedellerine ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/35890)
187.-
Afyonkarahisar Milletvekili Ahmet Toptaş’ın, muayene zorunluluğu bulunan
araçlara ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/35891)
188.- İstanbul
Milletvekili Celal Dinçer’in, İstanbul’da kayıt dışı faaliyet gösteren
fırınlara ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/35892)
189.- İstanbul
Milletvekili Haluk Eyidoğan’ın, bazı şirketlere kentsel dönüşüm alanı tahsisi
yapılıp yapılmadığına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/35893)
190.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, olumsuz kış şartları nedeniyle
İstanbul’da kapanan köy yollarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/35894)
191.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, olumsuz kış şartları nedeniyle
Mardin’de kapanan köy yollarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/35895)
192.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, olumsuz kış şartları nedeniyle
Diyarbakır’da kapanan köy yollarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/35896)
193.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, olumsuz kış şartları nedeniyle
Şırnak’ta kapanan köy yollarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/35897)
194.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, olumsuz kış şartları nedeniyle
Hakkâri’de kapanan köy yollarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/35898)
195.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, olumsuz kış şartları nedeniyle
Bitlis’te kapanan köy yollarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/35899)
196.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, olumsuz kış şartları nedeniyle
Siirt’te kapanan köy yollarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/35900)
197.- Eskişehir
Milletvekili Kazım Kurt’un, Gezi olaylarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı
soru önergesi (7/35901)
198.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, olumsuz kış şartları nedeniyle
Kars’ta kapanan köy yollarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/35902)
199.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, olumsuz kış şartları nedeniyle
Van’da kapanan köy yollarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/35903)
200.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, olumsuz kış şartları nedeniyle
Iğdır’da kapanan köy yollarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/35904)
201.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, olumsuz kış şartları nedeniyle
Çankırı’da kapanan köy yollarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/35905)
202.- İstanbul Milletvekili
Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, asaleten ve vekaleten görev yapan bürokratlara
ilişkin Kalkınma Bakanından yazılı soru önergesi (7/35906)
203.- İzmir
Milletvekili Alaattin Yüksel’in, TUİK’in yaptığı bir anket çalışmasına ilişkin
Kalkınma Bakanından yazılı soru önergesi (7/35907)
204.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, asaleten ve vekaleten görev yapan
bürokratlara ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından yazılı soru önergesi (7/35908)
205.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğüt’ün, turizm sektöründe yetkisiz acentelerin neden olduğu
sorunlara ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından yazılı soru önergesi (7/35909)
206.- İstanbul
Milletvekili Celal Dinçer’in, Milli Kütüphanedeki bazı kitapların hurdaya
verildiği iddialarına ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından yazılı soru önergesi
(7/35910)
207.- İstanbul
Milletvekili Süleyman Çelebi’nin, Milli Kütüphanedeki bazı kitapların hurdaya
verildiği iddialarına ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından yazılı soru önergesi
(7/35911)
208.- İstanbul
Milletvekili Melda Onur’un, İstanbul AKM’nin yenilenme projesine ilişkin Kültür
ve Turizm Bakanından yazılı soru önergesi (7/35912)
209.- Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut’un, öğretmenlerin ve öğretim üyelerinin mali
haklarında iyileştirme yapılmasına ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru
önergesi (7/35913)
210.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, asaleten ve vekaleten görev yapan
bürokratlara ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru önergesi (7/35914)
211.-
Afyonkarahisar Milletvekili Ahmet Toptaş’ın, araç muayene istasyonlarından
devletin elde ettiği gelire ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru önergesi
(7/35915)
212.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi ve
İl Özel İdaresinin bütçeden aldığı paya ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru
önergesi (7/35916)
213.- Manisa
Milletvekili Erkan Akçay’ın, gelir uzmanlarının özlük haklarına ilişkin Maliye
Bakanından yazılı soru önergesi (7/35917)
214.- Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut’un, öğretmenlik mesleğinin itibarının
artırılması konusunda yapılan çalışmalara ilişkin Milli Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/35918)
215.- Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut’un, öğretmenlerin durumlarının iyileştirilmesine
ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/35919)
216.- Kocaeli
Milletvekili Lütfü Türkkan’ın, bir okul müdürünün hukuksuz işler yaptığı
iddialarına ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/35920)
217.- Artvin
Milletvekili Uğur Bayraktutan’ın, Bakanlık binasındaki Atatürk’ün Gençliğe
Hitabesine ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/35921)
218.- Mardin
Milletvekili Erol Dora’nın, Tunceli Üniversitesi Rektörü tarafından yapılan bir
atamaya ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/35922)
219.- Ankara
Milletvekili Bülent Kuşoğlu’nun, Polatlı Lisesinin adının Peyami Safa Anadolu
Lisesi olarak değiştirilmesine ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru
önergesi (7/35923)
220.- İzmir
Milletvekili Alaattin Yüksel’in, İzmir’in Çiğli Kaymakamlığı tarafından
yürütülen 81 İl 81 Kitap Projesi kapsamında öğrencilere dağıtılan kitaplara
ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/35924)
221.- İstanbul
Milletvekili Kadir Gökmen Öğüt’ün, ilköğretim ikinci sınıf Türkçe ders kitabında
hata olduğu iddiasına ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/35925)
222.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, asaleten ve vekaleten görev yapan
bürokratlara ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/35926)
223.- Balıkesir
Milletvekili Haluk Ahmet Gümüş’ün, üstün zekalı çocukların eğitimine ilişkin
Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/35927)
224.- Ankara
Milletvekili Ayşe Gülsün Bilgehan’ın, Osmanlıca derslerine ilişkin Milli Eğitim
Bakanından yazılı soru önergesi (7/35928)
225.- Yalova
Milletvekili Muharrem İnce’nin, bir okulda görevlendirilen müdüre ilişkin Milli
Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/35929)
226.- Bitlis
Milletvekili Hüsamettin Zenderlioğlu’nun, vicdani ret hakkına ilişkin Milli
Savunma Bakanından yazılı soru önergesi (7/35930)
227.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, asaleten ve vekaleten görev yapan
bürokratlara ilişkin Milli Savunma Bakanından yazılı soru önergesi (7/35931)
228.- Malatya
Milletvekili Veli Ağbaba’nın, 2000-2013 yılları arasında hayatını kaybeden
asker sayısına ilişkin Milli Savunma Bakanından yazılı soru önergesi (7/35932)
229.- Kayseri
Milletvekili Yusuf Halaçoğlu’nun, TSK’da intihar eden subay ve astsubaylara
ilişkin Milli Savunma Bakanından yazılı soru önergesi (7/35933)
230.- İstanbul
Milletvekili Durmuşali Torlak’ın, aile bireylerinin sahip olduğu mal varlığına
ilişkin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı soru önergesi
(7/35962)
231.- İstanbul
Milletvekili Kadir Gökmen Öğüt’ün, Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryollarının
2002 yılından itibaren gerçekleştirdiği yük ve yolcu taşımacılığına ilişkin
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı soru önergesi (7/35963)
232.- Eskişehir
Milletvekili Kazım Kurt’un, yapılan kara yolu ve demir yolu miktarına ilişkin
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı soru önergesi (7/35964)
233.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, asaleten ve vekaleten görev yapan
bürokratlara ilişkin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı soru
önergesi (7/35965)
234.- Van
Milletvekili Aysel Tuğluk’un, Bitlis-Van kara yolunda üst yapı çalışmaları
yapılması gereğine ilişkin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından
yazılı soru önergesi (7/35966)
235.- İstanbul
Milletvekili Mahmut Tanal’ın, THY ile yardım kolileri taşınmadığı iddialarına
ilişkin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı soru önergesi
(7/35967)
236.- Van
Milletvekili Özdal Üçer’in, Van’ın Erciş ilçesindeki bir yolda meydana gelen
kazalara ilişkin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı soru
önergesi (7/35968)
237.- Diyarbakır
Milletvekili Nursel Aydoğan’ın, bazı internet sitelerinin kapatılmasına ilişkin
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı soru önergesi (7/35969)
238.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Fonundan yapılan
yardımlara ilişkin Başbakan Yardımcısından (Beşir Atalay) yazılı soru önergesi
(7/35970)
239.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, asaleten ve vekaleten görev yapan
bürokratlara ilişkin Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanından yazılı soru önergesi
(7/35971)
240.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, asaleten ve vekaleten görev yapan
bürokratlara ilişkin Başbakan Yardımcısından (Beşir Atalay) yazılı soru
önergesi (7/35972)
No:
75
28 Ocak 2014 Salı
Raporlar
1.- Türkiye
Cumhuriyeti Hükümeti ve Tayland Krallık Hükümeti Arasında Turizm Alanında
İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve
Dışişleri Komisyonu Raporu (1/805) (S. Sayısı: 525) (Dağıtma tarihi:
28.01.2014) (GÜNDEME)
2.- Türkiye
Cumhuriyeti Hükümeti ile Portekiz Cumhuriyeti Arasında Askeri Alanda İş Birliği
Çerçeve Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve
Dışişleri Komisyonu Raporu (1/814) (S. Sayısı: 526) (Dağıtma tarihi:
28.01.2014) (GÜNDEME)
3.- Türkiye
Cumhuriyeti Hükümeti ile Tanzanya Birleşik Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Askeri
Alanda Eğitim, Teknik ve Bilimsel İş Birliği Mutabakat Muhtırasının
Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu
Raporu (1/835) (S. Sayısı: 527) (Dağıtma tarihi: 28.01.2014) (GÜNDEME)
4.- Türkiye
Cumhuriyeti Hükümeti ile Kuveyt Devleti Hükümeti Arasında Savunma Sanayi
İşbirliği Mutabakat Muhtırasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun
Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/840) (S. Sayısı: 528) (Dağıtma
tarihi: 28.01.2014) (GÜNDEME)
5.- Türkiye
Cumhuriyeti Hükümeti ile Gambiya Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Turizm Alanında
İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve
Dışişleri Komisyonu Raporu (1/852) (S. Sayısı: 529) (Dağıtma tarihi:
28.01.2014) (GÜNDEME)
6.- Türkiye
Cumhuriyeti Hükümeti ile Tunus Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Turizm Alanında
İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve
Dışişleri Komisyonu Raporu (1/856) (S. Sayısı: 530) (Dağıtma tarihi:
28.01.2014) (GÜNDEME)
7.- Türkiye
Cumhuriyeti Hükümeti ile Somali Federal Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Sağlık ve
Tıp Bilimleri Alanlarında İşbirliğine Dair Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun
Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/862) (S.
Sayısı: 531) (Dağıtma tarihi: 28.01.2014) (GÜNDEME)
8.- Türkiye
Cumhuriyeti Hükümeti ile Somali Federal Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Hastane
İşletme ve Devir Protokolünün Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun
Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/873) (S. Sayısı: 533) (Dağıtma
tarihi: 28.01.2014) (GÜNDEME)
9.- Askerlik
Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına
Dair Kanun Tasarısı ve Milli Savunma Komisyonu Raporu (1/877) (S. Sayısı: 534)
(Dağıtma tarihi: 28.01.2014) (GÜNDEME)
Sözlü Soru Önergeleri
1.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğüt’ün, kamu hastaneleri ve üniversite hastanelerindeki
çalışanların eş durumundan tayin haklarına ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru
önergesi (6/5198) (Başkanlığa geliş tarihi: 13.01.2014)
2.- Adana
Milletvekili Ali Halaman’ın, Adana’ya yönelik proje ve yatırımlara ilişkin
Adalet Bakanından sözlü soru önergesi (6/5199) (Başkanlığa geliş tarihi:
13.01.2014)
3.- Adana
Milletvekili Ali Halaman’ın, Adana’ya yönelik proje ve yatırımlara ilişkin
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından sözlü soru önergesi (6/5200) (Başkanlığa
geliş tarihi: 13.01.2014)
4.- Adana
Milletvekili Ali Halaman’ın, Adana’ya yönelik proje ve yatırımlara ilişkin
Çevre ve Şehircilik Bakanından sözlü soru önergesi (6/5201) (Başkanlığa geliş
tarihi: 13.01.2014)
5.- Adana
Milletvekili Ali Halaman’ın, Adana’ya yönelik proje ve yatırımlara ilişkin Aile
ve Sosyal Politikalar Bakanından sözlü soru önergesi (6/5202) (Başkanlığa geliş
tarihi: 13.01.2014)
6.- Adana
Milletvekili Ali Halaman’ın, Adana’ya yönelik proje ve yatırımlara ilişkin
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanından sözlü soru önergesi (6/5203) (Başkanlığa
geliş tarihi: 13.01.2014)
7.- Adana
Milletvekili Ali Halaman’ın, Adana’ya yönelik proje ve yatırımlara ilişkin
Gümrük ve Ticaret Bakanından sözlü soru önergesi (6/5204) (Başkanlığa geliş
tarihi: 13.01.2014)
8.- Adana
Milletvekili Ali Halaman’ın, Adana’ya yönelik proje ve yatırımlara ilişkin
İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/5205) (Başkanlığa geliş tarihi:
13.01.2014)
9.- Adana
Milletvekili Ali Halaman’ın, Adana’ya yönelik proje ve yatırımlara ilişkin
Kültür ve Turizm Bakanından sözlü soru önergesi (6/5206) (Başkanlığa geliş
tarihi: 13.01.2014)
10.- Adana
Milletvekili Ali Halaman’ın, Adana’ya yönelik proje ve yatırımlara ilişkin
Maliye Bakanından sözlü soru önergesi (6/5207) (Başkanlığa geliş tarihi:
13.01.2014)
11.- Adana
Milletvekili Ali Halaman’ın, Adana’ya yönelik proje ve yatırımlara ilişkin
Milli Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/5208) (Başkanlığa geliş tarihi:
13.01.2014)
12.- Adana
Milletvekili Ali Halaman’ın, Adana’ya yönelik proje ve yatırımlara ilişkin
Milli Savunma Bakanından sözlü soru önergesi (6/5209) (Başkanlığa geliş tarihi:
13.01.2014)
13.- Adana
Milletvekili Ali Halaman’ın, Adana’ya yönelik proje ve yatırımlara ilişkin
Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/5210) (Başkanlığa geliş tarihi:
13.01.2014)
14.- Adana
Milletvekili Ali Halaman’ın, Adana’ya yönelik proje ve yatırımlara ilişkin
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanından sözlü soru önergesi (6/5211) (Başkanlığa
geliş tarihi: 13.01.2014)
Yazılı Soru Önergeleri
1.- Eskişehir
Milletvekili Ruhsar Demirel’in, faizsiz konut kredisine ve bu uygulamadan
yararlanabilecek vatandaşlarla ilgili verilere ilişkin Başbakandan yazılı soru
önergesi (7/37720) (Başkanlığa geliş tarihi: 10.01.2014)
2.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, bir sivil toplum kuruluşu tarafından
verilen ilan ve basılan afişlere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi
(7/37721) (Başkanlığa geliş tarihi: 13.01.2014)
3.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Hatay’da durdurulan tıra ve Suriye
ile ticari ilişkilere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/37722)
(Başkanlığa geliş tarihi: 13.01.2014)
4.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, internet üzerinden yapılan satışlar
ile ilgili denetimlere ve yasa dışı yollarla ülkemize sokulmak istenen ürünlere
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/37723) (Başkanlığa geliş tarihi:
13.01.2014)
5.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Diyanet İşleri Başkanlığında mobbing
uygulandığı iddialarına ve 2003-2013 yılları arasında görevden alınan, görev
yeri değiştirilen veya görevinden ayrılan müftülere ilişkin Başbakandan yazılı
soru önergesi (7/37724) (Başkanlığa geliş tarihi: 13.01.2014)
6.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, 2010-2013 yılları arasında Hatay İl
İnsan Hakları Kurulu ile Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine yapılan başvurulara
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/37725) (Başkanlığa geliş tarihi:
13.01.2014)
7.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, 2010-2013 yılları arasında Hakkari
İl İnsan Hakları Kurulu ile Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine yapılan
başvurulara ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/37726) (Başkanlığa
geliş tarihi: 13.01.2014)
8.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, 2010-2013 yılları arasında Gümüşhane
İl İnsan Hakları Kurulu ile Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine yapılan
başvurulara ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/37727) (Başkanlığa
geliş tarihi: 13.01.2014)
9.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, 2010-2013 yılları arasında Giresun
İl İnsan Hakları Kurulu ile Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine yapılan
başvurulara ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/37728) (Başkanlığa
geliş tarihi: 13.01.2014)
10.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, 2010-2013 yılları arasında Gaziantep
İl İnsan Hakları Kurulu ile Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine yapılan
başvurulara ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/37729) (Başkanlığa
geliş tarihi: 13.01.2014)
11.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, 2010-2013 yılları arasında Eskişehir
İl İnsan Hakları Kurulu ile Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine yapılan
başvurulara ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/37730) (Başkanlığa
geliş tarihi: 13.01.2014)
12.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, 2010-2013 yılları arasında Erzurum
İl İnsan Hakları Kurulu ile Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine yapılan
başvurulara ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/37731) (Başkanlığa
geliş tarihi: 13.01.2014)
13.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, 2010-2013 yılları arasında Erzincan
İl İnsan Hakları Kurulu ile Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine yapılan
başvurulara ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/37732) (Başkanlığa
geliş tarihi: 13.01.2014)
14.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, 2010-2013 yılları arasında Elazığ İl
İnsan Hakları Kurulu ile Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine yapılan başvurulara
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/37733) (Başkanlığa geliş tarihi:
13.01.2014)
15.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, 2010-2013 yılları arasında Edirne İl
İnsan Hakları Kurulu ile Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine yapılan başvurulara
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/37734) (Başkanlığa geliş tarihi:
13.01.2014)
16.- Muğla
Milletvekili Nurettin Demir’in, PTT 1. Lig maçlarının TRT kanallarında
yayımlanma kriterlerine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/37735)
(Başkanlığa geliş tarihi: 13.01.2014)
17.- Mersin
Milletvekili Aytuğ Atıcı’nın, nükleer enerji santrali kurulması için Japonya
ile imzalanan anlaşmanın kapsamına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi
(7/37736) (Başkanlığa geliş tarihi: 13.01.2014)
18.- İstanbul
Milletvekili Kadir Gökmen Öğüt’ün, Polonezköy imar planında yapılan değişikliğe
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/37737) (Başkanlığa geliş tarihi:
13.01.2014)
19.- Yozgat
Milletvekili Sadir Durmaz’ın, TOKİ’den ihale alan müteahhitlik şirketlerine
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/37738) (Başkanlığa geliş tarihi:
13.01.2014)
20.- Adana
Milletvekili Ali Halaman’ın, kamu kurumlarına ait lojmanlara ve bunların
tahsisine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/37739) (Başkanlığa geliş
tarihi: 13.01.2014)
21.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğüt’ün, girişimciliğin geliştirilmesi için gerçekleştirilen
çalışmalara ilişkin Başbakan Yardımcısından (Ali Babacan) yazılı soru önergesi
(7/37740) (Başkanlığa geliş tarihi: 13.01.2014)
22.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğüt’ün, hane halkı gelir ve borçlanması verilerine ilişkin
Başbakan Yardımcısından (Ali Babacan) yazılı soru önergesi (7/37741)
(Başkanlığa geliş tarihi: 13.01.2014)
23.- İstanbul
Milletvekili Süleyman Çelebi’nin, kayıt dışı çalışan göçmen işçilere ilişkin
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/37742) (Başkanlığa
geliş tarihi: 10.01.2014)
24.- Eskişehir
Milletvekili Ruhsar Demirel’in, başkasının yardım ve desteği olmadan yaşamsal
faaliyetlerini sürdüremeyecek durumda olan vazife ve harp malulleri ile
engellilere Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi
(7/37743) (Başkanlığa geliş tarihi: 10.01.2014)
25.- İzmir
Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli’nin, çocuk ve genç işçilerin çalıştırılması ile
ilgili yönetmelikte değişikliğe ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından
yazılı soru önergesi (7/37744) (Başkanlığa geliş tarihi: 13.01.2014)
26.- İzmir
Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli’nin, İŞKUR’a 2003-2013 yılları arasında
başvuran kişi sayısına ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı
soru önergesi (7/37745) (Başkanlığa geliş tarihi: 13.01.2014)
27.- Ankara
Milletvekili Zühal Topcu’nun, kamuda çalışan taşeron işçilerin kadroya
geçirilmesine ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru
önergesi (7/37746) (Başkanlığa geliş tarihi: 13.01.2014)
28.- Antalya
Milletvekili Gürkut Acar’ın, elektrik faturalarındaki elektrik enerjisi
haricindeki kalemlere ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanından yazılı soru
önergesi (7/37747) (Başkanlığa geliş tarihi: 10.01.2014)
29.- Antalya
Milletvekili Gürkut Acar’ın, elektrik üretimi ve satışıyla ilgili bazı verilere
ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanından yazılı soru önergesi (7/37748)
(Başkanlığa geliş tarihi: 10.01.2014)
30.- Antalya
Milletvekili Gürkut Acar’ın, Aras Nehri üzerinde yapılması planlanan bir baraj
ile ilgili çalışmalara ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanından yazılı soru
önergesi (7/37749) (Başkanlığa geliş tarihi: 10.01.2014)
31.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğüt’ün, kömür ithalatına ve yoksul ailelere yönelik kömür
yardımlarına ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanından yazılı soru önergesi
(7/37750) (Başkanlığa geliş tarihi: 13.01.2014)
32.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğüt’ün, enerji sektöründeki yatırımlara ilişkin Enerji ve
Tabii Kaynaklar Bakanından yazılı soru önergesi (7/37751) (Başkanlığa geliş
tarihi: 13.01.2014)
33.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Ardahan, Kars ve Iğdır’daki enerji yatırımlarına
ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanından yazılı soru önergesi (7/37752)
(Başkanlığa geliş tarihi: 13.01.2014)
34.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğüt’ün, yardım amaçlı ithal edilen kömürlerin neden olduğu
sorunlara ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanından yazılı soru önergesi
(7/37753) (Başkanlığa geliş tarihi: 13.01.2014)
35.- İzmir
Milletvekili Mehmet Ali Susam’ın, elektrik dağıtım şirketlerince elektrik
fiyatlarına gizli zam yapıldığı iddialarına ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanından yazılı soru önergesi (7/37754) (Başkanlığa geliş tarihi: 13.01.2014)
36.- Balıkesir
Milletvekili Ayşe Nedret Akova’nın, Balıkesir’in Burhaniye ilçesindeki fıstık
çamlarında görülen hastalıklara ve köylülerin mağduriyetine ilişkin Gıda, Tarım
ve Hayvancılık Bakanından yazılı soru önergesi (7/37755) (Başkanlığa geliş
tarihi: 10.01.2014)
37.- İstanbul
Milletvekili Umut Oran’ın, kuru fasulye üreticilerinin desteklenmesine ilişkin
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanından yazılı soru önergesi (7/37756)
(Başkanlığa geliş tarihi: 13.01.2014)
38.- İstanbul
Milletvekili Umut Oran’ın, tarım alanlarının azalmasına ilişkin Gıda, Tarım ve
Hayvancılık Bakanından yazılı soru önergesi (7/37757) (Başkanlığa geliş tarihi:
13.01.2014)
39.- Adana
Milletvekili Ali Demirçalı’nın, Elazığ’da yapılan kömür yardımlarına ve hava
kirliliğine ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/37758)
(Başkanlığa geliş tarihi: 10.01.2014)
40.- Adana
Milletvekili Ali Demirçalı’nın, Adana’da yapılan kömür yardımlarına ve hava
kirliliğine ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/37759)
(Başkanlığa geliş tarihi: 10.01.2014)
41.- Eskişehir
Milletvekili Ruhsar Demirel’in, 3713 sayılı Kanun uyarınca çıkarılması gereken
bir yönetmeliğe ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/37760)
(Başkanlığa geliş tarihi: 10.01.2014)
42.- İstanbul
Milletvekili Abdullah Levent Tüzel’in, Afyon Kocatepe Üniversitesinde eğitim
gören Kürt kökenli öğrencilere sistemli olarak saldırı gerçekleştirildiği
iddialarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/37761)
(Başkanlığa geliş tarihi: 10.01.2014)
43.- Kars
Milletvekili Mülkiye Birtane’nin, Kars’taki bir mahallenin altyapı sorununa
ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/37762) (Başkanlığa geliş
tarihi: 10.01.2014)
44.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Elazığ, Diyarbakır ve Şanlıurfa’da soruşturulan
suçlarla ilgili verilere ve bilinçlendirme çalışmalarına ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/37763) (Başkanlığa geliş tarihi: 13.01.2014)
45.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Adıyaman, Mardin ve Van’da soruşturulan suçlarla ilgili
verilere ve bilinçlendirme çalışmalarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı
soru önergesi (7/37764) (Başkanlığa geliş tarihi: 13.01.2014)
46.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Muş, Şırnak ve Hakkâri’de soruşturulan suçlarla
ilgili verilere ve bilinçlendirme çalışmalarına ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/37765) (Başkanlığa geliş tarihi: 13.01.2014)
47.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Batman, Bitlis ve Bingöl’de soruşturulan suçlarla
ilgili verilere ve bilinçlendirme çalışmalarına ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/37766) (Başkanlığa geliş tarihi: 13.01.2014)
48.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Erzurum, Gümüşhane ve Bayburt’ta soruşturulan
suçlarla ilgili verilere ve bilinçlendirme çalışmalarına ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/37767) (Başkanlığa geliş tarihi: 13.01.2014)
49.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Kars, Iğdır ve Ağrı’da soruşturulan suçlarla ilgili
verilere ve bilinçlendirme çalışmalarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/37768) (Başkanlığa geliş tarihi: 13.01.2014)
50.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğüt’ün, uyuşturucu ile ilgili suçlara, gerçekleştirilen
soruşturmalara ve bilinçlendirme çalışmalarına ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/37769) (Başkanlığa geliş tarihi: 13.01.2014)
51.- Muğla
Milletvekili Nurettin Demir’in, Şanlıurfa İl Özel İdaresindeki yolsuzluk
iddialarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/37770)
(Başkanlığa geliş tarihi: 13.01.2014)
52.- Kırklareli
Milletvekili Turgut Dibek’in, tatil günlerinde çalışma harcı ile tabela reklam
vergilerinin Bakanlar Kurulu tarafından belirlenmesine ve esnafın mağduriyetine
ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru önergesi (7/37771) (Başkanlığa geliş
tarihi: 10.01.2014)
53.- Kırklareli
Milletvekili Turgut Dibek’in, av harçlarına ve toplanan gelirlere ilişkin
Maliye Bakanından yazılı soru önergesi (7/37772) (Başkanlığa geliş tarihi:
10.01.2014)
54.- Muğla
Milletvekili Nurettin Demir’in, eski Şanlıurfa Valisi hakkındaki bir iddiaya
ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru önergesi (7/37773) (Başkanlığa geliş
tarihi: 13.01.2014)
55.- İstanbul
Milletvekili Kadir Gökmen Öğüt’ün, İstanbul’un Kadıköy ilçesindeki bir lisenin
taşınmasına ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/37774)
(Başkanlığa geliş tarihi: 13.01.2014)
56.- Mersin
Milletvekili Aytuğ Atıcı’nın, Mersin’in Toroslar ilçesinde yıkılan bir okula
ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/37775) (Başkanlığa
geliş tarihi: 13.01.2014)
57.- İzmir Milletvekili
Hülya Güven’in, şehir hastaneleri ile ilgili ihalelere ve projelerin tamamlanma
tarihlerine ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/37776)
(Başkanlığa geliş tarihi: 10.01.2014)
58.- Kocaeli
Milletvekili Lütfü Türkkan’ın, grip hastalığı ile mücadeleye ve bazı grup
ilaçlarının piyasada bulunamamasına ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru
önergesi (7/37777) (Başkanlığa geliş tarihi: 10.01.2014)
59.- Eskişehir
Milletvekili Ruhsar Demirel’in, tüp bebek tedavisine ilişkin Sağlık Bakanından
yazılı soru önergesi (7/37778) (Başkanlığa geliş tarihi: 10.01.2014)
60.- Tekirdağ
Milletvekili Bülent Belen’in, 2002-2013 yılları arasında yapılan hastanelere
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/37779) (Başkanlığa geliş
tarihi: 10.01.2014)
61.- Tekirdağ
Milletvekili Bülent Belen’in, Çorlu Devlet Hastanesi binasına ilişkin Sağlık
Bakanından yazılı soru önergesi (7/37780) (Başkanlığa geliş tarihi: 10.01.2014)
62.- Van
Milletvekili Nazmi Gür’ün, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesindeki MR cihazının bozuk
olmasına ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/37781) (Başkanlığa
geliş tarihi: 10.01.2014)
63.- Muğla
Milletvekili Nurettin Demir’in, Bakanlığın kiraladığı bir binayla ilgili
iddialara ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/37782) (Başkanlığa
geliş tarihi: 13.01.2014)
64.- İzmir
Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli’nin, İzmir’in Güzelbahçe ilçesine yapılması
planlanan hastaneye ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/37783)
(Başkanlığa geliş tarihi: 13.01.2014)
65.- İzmir Milletvekili
Rahmi Aşkın Türeli’nin, İzmir’in Ödemiş ilçesinde hizmet veren ambulans
sayısına ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/37784) (Başkanlığa
geliş tarihi: 13.01.2014)
66.- İzmir
Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli’nin, 9. Kalkınma Planındaki Türk Deniz Ticaret
Filosunun yenilenmesi ve yeni tersaneler kurulması hedefine ilişkin Ulaştırma,
Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı soru önergesi (7/37785) (Başkanlığa
geliş tarihi: 13.01.2014)
67.- İzmir
Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli’nin, Menemen-Aliağa Çift Hatlı Demiryolu
İnşaatı Projesine ilişkin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı
soru önergesi (7/37786) (Başkanlığa geliş tarihi: 13.01.2014)
68.- Tekirdağ
Milletvekili Emre Köprülü’nün, Tekirdağ’ın Malkara ilçesindeki PTT şubesinin
personel ihtiyacına ilişkin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından
yazılı soru önergesi (7/37787) (Başkanlığa geliş tarihi: 13.01.2014)
69.- Eskişehir
Milletvekili Ruhsar Demirel’in, toplu taşıma araçlarından ücretsiz yararlanma
hakkına sahip vatandaşlarla ilgili verilere ilişkin Aile ve Sosyal Politikalar
Bakanından yazılı soru önergesi (7/37788) (Başkanlığa geliş tarihi: 10.01.2014)
70.- Ankara
Milletvekili Yıldırım Tuğrul Türkeş’in, Mavi Marmara Olayı nedeniyle İsrail’den
alınması planlanan tazminata ilişkin Dışişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/37789) (Başkanlığa geliş tarihi: 10.01.2014)
71.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğüt’ün, yardım amaçlı ithal edilen kömürlerin neden olduğu sorunlara
ilişkin Kalkınma Bakanından yazılı soru önergesi (7/37790) (Başkanlığa geliş
tarihi: 13.01.2014)
72.- Sivas
Milletvekili Malik Ecder Özdemir’in, bazı davalarda yargılanan TSK mensuplarına
ilişkin Milli Savunma Bakanından yazılı soru önergesi (7/37791) (Başkanlığa
geliş tarihi: 13.01.2014)
73.- İstanbul
Milletvekili Kadir Gökmen Öğüt’ün, TBMM personeline servis hizmeti sağlanmasına
ve kampüs içindeki park sorununa ilişkin Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanından yazılı soru önergesi (7/37792) (Başkanlığa geliş tarihi:
22.01.2014)
74.- Kocaeli
Milletvekili Lütfü Türkkan’ın, Türk Kızılayı’nın isminin değiştirilmesine
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/37793) (Başkanlığa geliş tarihi:
09.01.2014)
75.- İzmir
Milletvekili Erdal Aksünger’in, İsrail’den ithal edilen kimyasal maddelere
ilişkin Başbakan’dan yazılı soru önergesi (7/37794) (Başkanlığa geliş tarihi:
14.01.2014)
76.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, 2003-2014 yılları arasında
İstanbul’da iptal edilen imar planlarına ilişkin Başbakan’dan yazılı soru
önergesi (7/37795) (Başkanlığa geliş tarihi: 14.01.2014)
77.- Mersin
Milletvekili Vahap Seçer’in, Adana-Gaziantep kara yolunda yakalanan bir
otobüste bulunan silah ve mühimmatlara ilişkin Başbakan’dan yazılı soru
önergesi (7/37796) (Başkanlığa geliş tarihi: 14.01.2014)
78.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, çocuk gelinlere ve 2002-2013 yılları
arasındaki imam nikahlı evliliklere ilişkin Başbakan’dan yazılı soru önergesi
(7/37797) (Başkanlığa geliş tarihi: 14.01.2014)
79.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, bomba imha robotu ve bomba imha
elbiseleri alımlarına ve arızalı veya kullanılamaz durumda olan malzemelere
ilişkin Başbakan’dan yazılı soru önergesi (7/37798) (Başkanlığa geliş tarihi:
14.01.2014)
80.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Adana-Gaziantep kara yolunda
yakalanan bir otobüste bulunan silah ve mühimmatlara ilişkin Başbakan’dan
yazılı soru önergesi (7/37799) (Başkanlığa geliş tarihi: 14.01.2014)
81.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, ortam dinleme cihazlarına ve bazı
cihazların kaybolduğu iddiasına ilişkin Başbakan’dan yazılı soru önergesi
(7/37800) (Başkanlığa geliş tarihi: 14.01.2014)
82.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Gezi Parkı olayları ile ilgili
fezlekelere ilişkin Başbakan’dan yazılı soru önergesi (7/37801) (Başkanlığa
geliş tarihi: 14.01.2014)
83.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, lisanssız yazılım kullanımına ve
siber saldırı riskine yönelik çalışmalara ilişkin Başbakan’dan yazılı soru
önergesi (7/37802) (Başkanlığa geliş tarihi: 14.01.2014)
84.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, 2003-2013 yılları arasındaki
gebeliği reddetme sendromu vakalarına ve hamile veya bebek sahibi annelere yönelik
desteklere ilişkin Başbakan’dan yazılı soru önergesi (7/37803) (Başkanlığa
geliş tarihi: 14.01.2014)
85.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Sinema Filmlerinin Desteklenmesi
Hakkında Yönetmelikte yapılan değişikliğe ilişkin Başbakan’dan yazılı soru
önergesi (7/37804) (Başkanlığa geliş tarihi: 14.01.2014)
86.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, 2003-2013 yılları arasında
kendisine, bakanlara ve bürokratlara verilen hediyelere ilişkin Başbakan’dan
yazılı soru önergesi (7/37805) (Başkanlığa geliş tarihi: 14.01.2014)
87.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Milli Eğitim Bakanlığı personelinin
yurt dışı gezileri ile ilgili sorunlara ve 2002-2013 yılları arasında
gerçekleşen kamu zararına ilişkin Başbakan’dan yazılı soru önergesi (7/37806)
(Başkanlığa geliş tarihi: 14.01.2014)
88.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, İstanbul’daki sokak çocuklarıyla
ilgili çeşitli verilere ilişkin Başbakan’dan yazılı soru önergesi (7/37807)
(Başkanlığa geliş tarihi: 14.01.2014)
89.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Gezi Parkı olayları esnasında bir
çocuğun yaralanması ile ilgili inceleme ve soruşturmaya ilişkin Başbakan’dan
yazılı soru önergesi (7/37808) (Başkanlığa geliş tarihi: 14.01.2014)
90.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, İran ile imzalanan bir mutabakat
zaptına ve eğitim alanındaki ilişkilere ilişkin Başbakan’dan yazılı soru
önergesi (7/37809) (Başkanlığa geliş tarihi: 14.01.2014)
91.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, 2004-2014 yılları arasında Ankara
Büyükşehir Belediyesi tarafından tahsis edilen hafriyat döküm sahalarına ve
elde edilen gelirlere ilişkin Başbakan’dan yazılı soru önergesi (7/37810)
(Başkanlığa geliş tarihi: 14.01.2014)
92.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, bir derneğe bağış yapan bir kişinin
soruşturulmasına ilişkin Başbakan’dan yazılı soru önergesi (7/37811)
(Başkanlığa geliş tarihi: 14.01.2014)
93.- Diyarbakır
Milletvekili Nursel Aydoğan’ın, Dicle Üniversitesi Teknik Bilimler Meslek
Yüksekokulu Müdürü, Diyarbakır İl Milli Eğitim Müdürü ve Eski Diyarbakır Valisi
arasında imzalanan protokole ilişkin Başbakan’dan yazılı soru önergesi
(7/37812) (Başkanlığa geliş tarihi: 14.01.2014)
94.- Mardin
Milletvekili Erol Dora’nın, Suriye’de kaçırılan metropolitlere ilişkin
Başbakan’dan yazılı soru önergesi (7/37813) (Başkanlığa geliş tarihi:
14.01.2014)
95.- Mardin
Milletvekili Erol Dora’nın, Suriye’de kaçırılan metropolitlere ilişkin Adalet
Bakanı’ndan yazılı soru önergesi (7/37814) (Başkanlığa geliş tarihi:
14.01.2014)
96.- Bingöl
Milletvekili İdris Baluken, Afyonkarahisar’da bazı üniversite öğrencilerine
yönelik olarak gerçekleştiği iddia edilen ırkçı saldırılara ilişkin Adalet
Bakanı’ndan yazılı soru önergesi (7/37815) (Başkanlığa geliş tarihi:
14.01.2014)
97.- Adana
Milletvekili Ali Demirçalı’nın, Adana özelinde çalışma yaşamı ile ilgili
çeşitli kategorilerdeki istatistiklere ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Bakanı’ndan yazılı soru önergesi (7/37816) (Başkanlığa geliş tarihi:
14.01.2014)
98.- Niğde
Milletvekili Doğan Şafak’ın, şeker fabrikalarında istihdam edilen geçici
işçilere ve bu işçilerin çalışma şartlarına ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Bakanı’ndan yazılı soru önergesi (7/37817) (Başkanlığa geliş tarihi:
14.01.2014)
99.- İstanbul Milletvekili
Abdullah Levent Tüzel’in, Manisa’daki bir fabrikada sendikaya üye oldukları
gerekçesiyle işçilerin işten atılmasına ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Bakanı’ndan yazılı soru önergesi (7/37818) (Başkanlığa geliş tarihi: 14.01.2014)
100.- İstanbul
Milletvekili Abdullah Levent Tüzel’in, İşsizlik Sigortası Fonunun işsizlik
sigortası hizmetleri ile ilgili olmadığı iddia edilen harcamalar için
kullanılmasına ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı’ndan yazılı soru
önergesi (7/37819) (Başkanlığa geliş tarihi: 14.01.2014)
101.- Adana
Milletvekili Ali Demirçalı’nın, Adana’ya yönelik proje ve yatırımlar ile imar
planı değişikliklerine ilişkin Çevre ve Şehircilik Bakanı’ndan yazılı soru
önergesi (7/37820) (Başkanlığa geliş tarihi: 14.01.2014)
102.- Muğla
Milletvekili Nurettin Demir’in, Balıkesir’in Bandırma ilçesindeki bir toplu
konut projesinde yaşanan sorunlara ve TOKİ tarafından taşeron şirketlere
uygulanan yaptırımlara ilişkin Çevre ve Şehircilik Bakanı’ndan yazılı soru
önergesi (7/37821) (Başkanlığa geliş tarihi: 14.01.2014)
103.- Hatay
Milletvekili Mevlüt Dudu’nun, bir vakfın faaliyetlerine ilişkin Çevre ve
Şehircilik Bakanı’ndan yazılı soru önergesi (7/37822) (Başkanlığa geliş tarihi:
14.01.2014)
104.- İstanbul
Milletvekili Umut Oran’ın, Bakanlık Müsteşarı tarafından Adalet ve Kalkınma
Partisi TBMM Grup Başkanlığına yazıldığı iddia edilen bir yazıya ilişkin
İçişleri Bakanı’ndan yazılı soru önergesi (7/37823) (Başkanlığa geliş tarihi:
14.01.2014)
105.- Adana
Milletvekili Ali Demirçalı’nın, Adana’da çeşitli kurum ve kuruluşlar tarafından
yapılan kömür yardımları ile kömür kullanımının çevre ve insan sağlığına
etkisine ilişkin İçişleri Bakanı’ndan yazılı soru önergesi (7/37824)
(Başkanlığa geliş tarihi: 14.01.2014)
106.- Adana
Milletvekili Ali Demirçalı’nın, Elazığ’da çeşitli kurum ve kuruluşlar
tarafından yapılan kömür yardımları ile kömür kullanımının çevre ve insan
sağlığına etkisine ilişkin İçişleri Bakanı’ndan yazılı soru önergesi (7/37825)
(Başkanlığa geliş tarihi: 14.01.2014)
107.- Aydın
Milletvekili Bülent Tezcan’ın, 2005-2007 yılları arasında bazı ülkelerden ithal
edilen pasif GSM dinleme cihazlarına ilişkin İçişleri Bakanı’ndan yazılı soru
önergesi (7/37826) (Başkanlığa geliş tarihi: 14.01.2014)
108.- Diyarbakır
Milletvekili Nursel Aydoğan’ın, Dicle Üniversitesi Teknik Bilimler Meslek
Yüksekokulu Müdürü, Diyarbakır İl Milli Eğitim Müdürü ve Eski Diyarbakır Valisi
arasında imzalanan protokole ilişkin İçişleri Bakanı’ndan yazılı soru önergesi
(7/37827) (Başkanlığa geliş tarihi: 14.01.2014)
109.- Diyarbakır
Milletvekili Nursel Aydoğan’ın, Afyonkarahisar’da bazı üniversite öğrencilerine
yönelik olarak gerçekleştiği iddia edilen ırkçı ve cinsiyetçi saldırılara
ilişkin İçişleri Bakanı’ndan yazılı soru önergesi (7/37828) (Başkanlığa geliş
tarihi: 14.01.2014)
110.- Artvin
Milletvekili Uğur Bayraktutan’ın, öğretmen maaşlarına ilişkin Milli Eğitim
Bakanı’ndan yazılı soru önergesi (7/37829) (Başkanlığa geliş tarihi:
14.01.2014)
111.- Diyarbakır
Milletvekili Nursel Aydoğan’ın, Dicle Üniversitesi Teknik Bilimler Meslek
Yüksekokulu Müdürü, Diyarbakır İl Milli Eğitim Müdürü ve Eski Diyarbakır Valisi
arasında imzalanan protokole ilişkin Milli Eğitim Bakanı’ndan yazılı soru
önergesi (7/37830) (Başkanlığa geliş tarihi: 14.01.2014)
112.- Tekirdağ
Milletvekili Emre Köprülü’nün, eski bir rektörün savcılık tarafından el konulan
bazı tarihi eserlerinin kaybolduğuna yönelik iddiasına ve 2002-2013 yılları
arasında kaybolan tarihi eserlere ilişkin Kültür ve Turizm Bakanı’ndan yazılı
soru önergesi (7/37831) (Başkanlığa geliş tarihi: 14.01.2014)
113.- Bingöl
Milletvekili İdris Baluken’in, zorunlu askerlik uygulaması ile Mardin’deki bir
karakolda hayatını kaybeden askere ilişkin Milli Savunma Bakanı’ndan yazılı
soru önergesi (7/37832) (Başkanlığa geliş tarihi: 14.01.2014)
114.- Tekirdağ
Milletvekili Candan Yüceer’in, kemik iliği nakli bekleyen hastalara ve Türk Kök
Projesine ilişkin Sağlık Bakanı’ndan yazılı soru önergesi (7/37833) (Başkanlığa
geliş tarihi: 14.01.2014)
115.- Adana
Milletvekili Ali Demirçalı’nın, Adana’ya yönelik proje ve yatırımlara ilişkin
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı’ndan yazılı soru önergesi (7/37834)
(Başkanlığa geliş tarihi: 14.01.2014)
116.- Ankara
Milletvekili İzzet Çetin’in, resmi ziyaretlerde kendisine ve eşine verilen
hediyelere ilişkin Başbakan’dan yazılı soru önergesi (7/37835) (Başkanlığa
geliş tarihi: 14.01.2014)
117.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, telefon dinlemeleri ile ilgili kanun
değişikliğine ilişkin Başbakan’dan yazılı soru önergesi (7/37836) (Başkanlığa
geliş tarihi: 14.01.2014)
Meclis Araştırması Önergeleri
1.- Aydın
Milletvekili Metin Lütfi Baydar ve 26 Milletvekilinin, Okul Sütü Akıl Küpü
projesinin araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla bir
Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/836) (Başkanlığa geliş
tarihi: 02.05.2012)
2.- Aydın
Milletvekili Metin Lütfi Baydar ve 24 Milletvekilinin, ABD Büyükelçiliğinde
verilen Ergenekon Brifingi ile ilgili olarak yayınlanan Wikileaks belgelerinin
araştırılması amacıyla bir Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi
(10/837) (Başkanlığa geliş tarihi: 02.05.2012)
3.- İstanbul
Milletvekili Sebahat Tuncel ve 22 Milletvekilinin, ev işçilerinin sorunlarının
araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla bir Meclis
araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/838) (Başkanlığa geliş tarihi:
04.05.2012)
28 Ocak 2014 Salı
BİRİNCİ OTURUM
Açılma Saati: 15.00
BAŞKAN: Başkan Vekili Ayşe Nur
BAHÇEKAPILI
KÂTİP ÜYELER: Muharrem IŞIK
(Erzincan), Mine LÖK BEYAZ (Diyarbakır)
BAŞKAN – Türkiye Büyük Millet Meclisinin 53’üncü Birleşimini
açıyorum.
III.- YOKLAMA
BAŞKAN – Elektronik cihazla yoklama yapacağız.
Yoklama için üç dakika veriyorum ve süreyi başlatıyorum.
(Elektronik cihazla yoklama yapıldı)
BAŞKAN - Toplantı yeter sayısı vardır, görüşmelere başlıyoruz.
Gündeme geçmeden önce üç sayın milletvekiline gündem dışı söz
vereceğim.
Gündem dışı ilk söz, Hazreti Ali’nin şehit edilmesinin yıl dönümü
münasebetiyle söz isteyen İstanbul Milletvekili İsmet Uçma’ya aittir.
Buyurun Sayın Uçma. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
IV.- GÜNDEM DIŞI KONUŞMALAR
A)
Milletvekillerinin Gündem Dışı Konuşmaları
1.- İstanbul Milletvekili İsmet
Uçma’nın, Hazreti Ali’nin şehit edilmesinin yıl dönümüne ilişkin gündem dışı
konuşması
İSMET UÇMA (İstanbul) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri;
Hicri 40, miladi 661; Irak’ın Kûfe şehri merkez camisinde bir sabah namazı
mihrapta, Hazreti Ali, İbni Mülcem tarafından…
BAŞKAN – Sayın Uçma, bir saniye…
Sayın milletvekilleri, sessizliğimizi muhafaza edersek konuşmacıyı
daha iyi anlayabiliriz.
Buyurun Sayın Uçma, sürenize ekleyeceğim.
İSMET UÇMA (Devamla) – Hicri 40, miladi 661; bugünkü Irak Kûfe
şehri merkez camisinde Seyyidi Şüheda Hazreti Ali, İbni Mülcem tarafından
başından aldığı kılıç darbesiyle şehit edilir. Hazreti Ali darbeyi alır almaz
“Kâbe’nin Rabb’ine yemin olsun, kazandım.” der. Çünkü Ali’nin hayatı, ilkeleri,
duruşu, tavrı, kullandığı rahmet dili, kazanmaya mebni bir dildir ve ilave
eder: “Galiptir bu yolda mağlup.” Dolayısıyla, Hazreti Ali’den, Şahı Merdan’dan
ve Seyfullah’tan ve rahleyi tedristen geçen, Resul’ün yanında büyüyen o
kilometre taşı büyük insandan bugünkü medeniyetimize ve günümüze
aktarılabilecek yığınlarca husus vardır. Ancak, sevgili arkadaşlar, ben
sizlerle 5 tanesini paylaşmak istiyorum.
Hazreti Peygamber tebliğle mükellef olur olmaz, henüz daha
dışarıya yayılmadan, henüz kimseye duyurulmadan, evde Hazreti Hatice’yle
Hazreti Peygamber’in hattı hareketini izleyen Hazreti Ali ne yaptıklarını
sorar, namaz kıldıklarını ifade ederler. Kendisinin de bu ibadete katılmak
isteğini söylediğinde, Peygamberimiz Hazreti Ali’ye babasına -Peygamberimizin
amcası Ali’nin babasıdır, Peygamberimizin yeğenidir Hazreti Ali, damadıdır
Hazreti Ali, hicretten sonra kardeşidir Hazreti Ali- sormasını ister. O çocuk
yaşta Hazreti Ali “Allah beni yaratırken kimseye sormadı. Âlemlerin Rabbi’ne
teslim olmak için bir başkasına soru sormam gerekmez.” der ve hiç kimsenin
henüz daha tebliğden haberi olmadığı an Peygamberimizi tasdik eder ve ilk Müslümanlardan
olur. Hazreti Hatice’den sonra ilk Müslümandır. Ali olmak demek, inanmış insan
olmak demektir, mümin olmak demektir, tavırlı olmak demektir.
İkincisi: Sevgili arkadaşlar, malum, Peygamberimiz 622’de
Mekke’den Medine’ye hicret ettiklerinde Mekke müşriklerinin kendisinin şehirden
daha geç çıktığını öğrenmeleri için Hazreti Ali’ye yatağına yatmasını emreder.
Hazreti Ali tereddütsüz Peygamberimiz’in yatağına yatar. Her türlü musibet
başına gelebilecek durumda ve ortadayken Peygamberimiz’in yatağına yatar sanki
orada Peygamberimiz varmış gibi. Peygamberimiz’in çevredeki düşmanları
Peygamberimiz’in hicret ettiğini bir müddet fark edemezler. Bu anlamda, Hazreti
Ali olmak, bir davaya teslimiyet demektir; bir meseleye, bir dava uğruna teslim
olmak demektir.
Üçüncü olarak: Hazreti Ali Bedir Savaşı’nda meydanlarda ilk
olanlardandır. Özellikle Hayber Kalesi bir türlü düşmemektedir. Hayber
Kalesi’yle ilgili Peygamberimiz “Yarın sancağı öyle bir insana vereceğim ki
zafer müyesser olacak.” demektedir. Bu yönüyle, Ali olmak, kahraman olmak
demektir.
Ve sevgili arkadaşlar, Peygamberimiz’in vefatından sonra, aile
pozisyonu, çevre şartları, Hazreti Ali’nin halife olmasını iktiza eder ama
takdir edersiniz ki o günün toplumunda ileri gelenler Hazreti Ali’yi değil Ebu
Bekir’i halife seçerler. Hazreti Ali asla bunlara da itibar etmeksizin mevcut
halifelere destek verir ve bu anlamda da…
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
İSMET UÇMA (Devamla) - …insanın toplumsal çıkarlar karşısında
kişisel çıkarlarını ikinci plana itmesi ve yok sayması anlamı… Ali olmak demek,
kendini büyük dava uğrunda feda etmek demektir.
Evet sevgili arkadaşlar, Hazreti Ali’yi konuşmakla bitirmek
elbette mümkün değil ama süremiz bitti. Genel Kurulu saygı, sevgi ve muhabbetle
selamlıyorum.
Sağ olun, var olun. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN – Teşekkür ederim Sayın Uçma.
Gündem dışı ikinci söz, Adalet ve Demokrasi Haftası münasebetiyle
söz isteyen Mersin Milletvekili Ali Rıza Öztürk’e aittir.
Buyurun Sayın Öztürk. (CHP sıralarından alkışlar)
2.- Mersin Milletvekili Ali Rıza
Öztürk’ün, Adalet ve Demokrasi Haftası’na ilişkin gündem dışı konuşması
ALİ RIZA ÖZTÜRK (Mersin) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri;
bugün, 24 Ocak 1993’te katledilen Uğur Mumcu ve Gaffar Okkan, 31 Ocak 1990’da
katledilen Profesör Doktor Muammer Aksoy’un katlediliş tarihleri arasında yer
alan Adalet ve Demokrasi Haftası nedeniyle gündem dışı söz aldım. Hepinizi
saygıyla selamlıyorum.
Değerli milletvekilleri, hepimiz biliyoruz ki bugün yaşadığımız
olaylar aslında 1980’li yılların sonlarında Uğur Mumcu tarafından, gerçekten
cesur gazeteci, araştırmacı yazar Uğur Mumcu tarafından söylenmiş, dile
getirilmiş. Hem Uğur Mumcu hem Gaffar Okkan hem de Muammer Aksoy, gerçekten,
her türlü gericiliğe ve şiddete karşı demokrasiye inanmış gerçek anlamda
aydınlardı. Onların katledilişinin üzerinden epey bir süre geçti fakat
arkalarındakiler, katledilmelerine neden olan olayın arkasındaki gerçek
katliamcılar yakalanmadı, sadece tetikçiler yakalandı. Onlar da yargılanıyormuş
gibi yapıldı. Aslında, Uğur Mumcu neden öldürüldü, Özge ve Özgür Mumcu neden
yetim bırakıldı, Güldal Mumcu neden dul bırakıldı? Bu soruların yanıtları henüz
verilmiş değildir. Arkasından, Diyarbakır Emniyet Müdürü Gaffar Okkan neden
katledildi? Yine, Muammer Aksoy, gerçek bilim adamı, Atatürkçü ve demokrasiye
inanan bilim adamı Muammer Aksoy neden katledildi? O soruların yanıtlarını
henüz veremedik.
Aslında hukuk devleti, gerçekten, arkasında faili meçhul bırakılan
siyasi cinayetleri olmayan devlettir. Hukuk devletinde, geçmişinde
aydınlatılmamış olaylar olmamalıdır. Ama aradan, katledilişlerinden bu yana
epey zaman geçmesine rağmen, bu gerçek faili meçhul bırakılan siyasi
cinayetlerin arasındaki gerçekler araştırılamamıştır.
Şimdi Uğur Mumcu’nun o tarihte yazdığı yazılardan birkaç örnek
vermek istiyorum ve neden katledildiklerine belki ipucu olabilir. Sayın Uğur
Mumcu diyor ki: “Demokrasilerde, demokrasiye inanmış olanlar, bir toplumda bir
kişiye yapılan haksızlığın bütün topluma yapıldığına inanırlar.”
Yine, Uğur Mumcu, 1975 yılında yazdığı bir yazıda “Hukuku egemen
güçlerin bir baskı aracı yapmak isteyen iktidarlar her ülkede hukukçuların
vicdanlarına ipotek koymak istemişlerdir; böyle dönemlerde hukukun yerini yasa
dışı yargılar ve korkular almıştır. Hukuk artık siyasal kan davalarının birer
aracı olmaktan çıkarılmalıdır.” diyor daha 1978’li yıllarda.
Yine, “Bir hukuk devleti için temel kural, yasal kuruluşların
temel işlevlerini yürütmesi ve yürütebilmesidir. Mahkemeler üzerinde siyasal
baskı özellikle olağanüstü dönemlerde yoğunluk kazanır.” diyor Uğur Mumcu.
Yine, 1978’de yazdığı bir yazıda “Hukuk devleti ya vardır ya yoktur;
siyasal endişeler mahkeme kapıları önünde son bulur.” diyor.
Adaletin üç ayağından bahsediyor Uğur Mumcu 1981 yılında yazdığı
bir yazıda: “Bu üç ayağın birincisi yargıç, ikincisi savcı, üçüncüsü avukattır.
Adaletin bu üç ayağından biri zedelenirse adaleti ayakta tutmaya imkân yoktur.”
diyor Uğur Mumcu.
Yine Uğur Mumcu, 1981 yılında yazdığı bir yazıda “Kanıtlanan bir
başka gerçek de hukuk devleti sisteminin vazgeçilmez varlığı ve önemidir. Hukuk
devletinin zedelendiği her ülke kargaşalarla, zorbalıklarla, diktatörlüklerle
karşılaşmak yazgısıyla karşı karşıyadır. Hukuk devleti bireylerin olduğu gibi
sendikaların, partilerin ve kurumların da ortak güvencesidir. Bir ülkede yargı
bağımsız değilse o ülkede demokrasiden ve hukuk devletinden söz edilemez.” diyor
1988 yılında Uğur Mumcu.
Yine “Hukuk devleti ve yargı güvencesi herkese gereklidir. Sıradan
yurttaşa olduğu kadar bir gün cumhurbaşkanlarına, başbakanlara, bakanlara,
Genelkurmay Başkanlarına da ve generallere de gereklidir.” demiş 1989 yılında
yazdığı bir yazısında.
Bugün biz faili meçhul bırakılan bu siyasi cinayetlerin
aydınlatılmamış olmasının utancıyla yaşamaktayız. Bu Parlamentonun temel
görevi, tarihimizdeki karanlıklara ışık tutmaktır. Bunun mutlaka bir gün
yapılacağına inanıyorum. Bu inançla, Uğur Mumcu’yu, Muammer Aksoy’u, Gaffar
Okkan’ı, Gün Sazak’ı ve sağdan soldan siyasi düşünceleriyle katledilmiş olan,
faili meçhul bırakılan bütün siyasal cinayetlerde katledilenleri saygıyla
anıyorum, rahmetle anıyorum ve onlara karşı tarihsel görevimizi -aydınlatma
görevini- mutlaka yapacağımıza inanıyorum.
Saygılar sunuyorum.
BAŞKAN – Teşekkür ederim Sayın Öztürk.
Gündem dışı üçüncü söz, Denizli hakkında söz isteyen Denizli
Milletvekili Emin Haluk Ayhan’a aittir.
Buyurun Sayın Ayhan. (MHP sıralarından alkışlar)
3.- Denizli Milletvekili Emin
Haluk Ayhan’ın, Denizli’nin sorunlarına ilişkin gündem dışı konuşması
EMİN HALUK AYHAN (Denizli) – Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; Denizli iline ilişkin bir
gündem dışı söz daha aldım. Bu vesileyle yüce heyeti saygıyla selamlıyorum.
Denizli ilinin ekonomik ve sosyal problemleri giderek artıyor.
Sosyal alanda önemli problemlerle karşı karşıyayız. İstihdam artışına rağmen
işsizlik ortada. Geçim sıkıntısı bunlardan biri, farklı şekillerde tezahür
ediyor. Meslek sahibi iş gücü bulamıyor sanayicimiz. İktidar yanlısı iş
adamlarımız bile bunu, yoğun bir şekilde bu hususu dile getiriyorlar.
Sosyal alandaki problemlerin en önemlilerinden bir diğeri de
Denizli’nin boşanmaların en fazla arttığı illerden biri olması. Bu olay Denizli
ilini sarsıyor, gelecek açısından endişelere sürüklüyor. Aile birliği
zedeleniyor, sıkıntıya giriyor; gerçekten, önemli bir problem olarak önümüzde
duruyor.
Bir diğer husus: Sosyal alanda yardıma muhtaç olanlar ile yardım
miktarındaki talep de giderek artıyor. İlimizdeki ekonomik hayatta da iktidarın
uyguladığı ekonomi politikaları ile Denizli’ye yönelik politikalardan dolayı
problemler var ve giderek artarak devam ediyor. Denizli’de icra dairesi sayısı
-her zaman söylediğimiz gibi- artıyor, 2’den 9’a yükselmiş. Hacizler artıyor,
borç ödeyememekten dolayı artıyor. Pert olan kredi kartlarının ise hesabı yok,
gerçekten artarak gidiyor.
Denizli’ye teşvikte AKP kuruş koklatmadı. Heyetler Ankara’ya gel
babam git babam, neticede Denizli’de problem ortaya çıktı. Dereye su gelince
kurbağanın gözü çatlar. Teşvikle ilgili Bakan da atandı -tebrik ediyoruz-
Denizli’den, teşvikin başına. İnşallah bundan sonra olur diyoruz ama olacağı da
biraz zor gözüküyor.
Denizli’nin Sanayi Odası Başkanı diyor ki: “Yeni yatırım anlamında
Denizli’ye dokuz senedir çivi çakılmadı.” Denizlili Amerika’ya yatırım yapmaya
başladı. Belki paralel devlet Amerika’ya yatırım yapmasını teşvik ediyordur,
bilemem. Denizlili Bakanımız vergiler ve zamların enflasyonu artırmayacağını
söylüyor; kur spekülatif, seçimden sonra her şey yerli yerine oturacak, beş
para etmeyen ciğeri sağlam ekonomi grip deniliyor. Bunlar gerçekçilikten,
gerçekten uzak. Denizli’nin karamsarlığını gidermiyor bu beyanlar. Ekonomi
dünyasında Denizli’yle ilgili, en hafif deyimiyle alay edilmeye başlandı.
Denizlililer gibi bizler de Denizlili olarak üzülüyoruz. Hükûmet “Bizim kur
hedefimiz yok.” diyordu, 2014 programı 1,98’i gösteriyor, yıl sonu 1,92
olacaktı Merkez Bankası Başkanına göre, maşallah epey ilerlemeye başladı!
“Seçimden sonra kur oturur.” demek, biz iki buçuk ay hiçbir şey yapmadan
oturacağız anlamına gelir. “Dövizdeki hareketlilik 17 Aralıkla ilgili değil.”
diyor bir Başbakan Yardımcısı, Hükûmet; diğerleri farklı şeyler söylüyor.
Sosyal alanda dindar vatandaşlarımız bir korku yaşıyor Denizli’de. Diyorlar ki:
“Acaba, diğer cemaatlere olduğu gibi bizler de Hükûmetin hışmına uğrayacak
mıyız?”
Yerel siyasette AKP transferlerle ayakta duruyor. İlk günden
başladı il genel meclisi ve belediye meclisi… Yani, yerel yönetim hile ve
desiseyle ele geçirilmiş durumda. Bunların idarelerini yasal olarak kabul
etmemek lazım. Çünkü neden? Denizli’ye sıkıntı vermeye başladılar. Bu ara belediye
meclisinden epey sakal kesmeye başlayan da olmuş.
Biz bu Hükûmete “faizci Hükûmet” diyoruz. Korkarak faizi
artırmamaya çalışıyorlardı ama görüyoruz ki faizi artıracaklar, bu silahın
kullanılacağını Merkez Bankası beyan etmeye başladı. Biz gece 24.00’te “Acaba
Merkez Bankası ne yapacak?” diye merak ediyorduk, meğer Amerika’dan ithal kurul
üyesi ancak o saatte gelebiliyormuş. Biz ne yapacağız? Türk milleti olarak gece
onu bekleyeceğiz, sonuçta ne çıkacağına hep beraber bakacağız.
Enflasyon hedefiniz değişti, bütün hedefleriniz değişti. Denizli
sıkıntıya girdi, gerçekten Denizli sıkıntı içinde. Bunların giderileceğini
umuyoruz, diliyoruz.
Teşekkür ediyor, saygılar sunuyorum. (MHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN – Teşekkür ederim Sayın Ayhan.
Gündeme geçmeden önce Sayın Vural söz talebiniz var.
Buyurun.
OKTAY VURAL (İzmir) – Efendim, grubumuz adına Ali Torlak Bey bir
mesaj iletecek müsaade ederseniz.
Teşekkür ederim.
BAŞKAN - Buyurun Sayın Torlak.
V.- AÇIKLAMALAR
1.- İstanbul Milletvekili D. Ali
Torlak’ın, Milliyetçi Hareket Partisinin Esenyurt seçim bürosuna yapılan
saldırının Türk demokrasisine yapıldığına ve saldırı sırasında hayatını
kaybeden Cengiz Akyıldız’ı rahmetle andığına ilişkin açıklaması
D. ALİ TORLAK (İstanbul) – Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 26 Ocak 2014 günü
Milliyetçi Hareket Partisi Esenyurt seçim merkezimizin açılışı esnasında
şerefsizce, alçakça bir saldırı sonucu şehit edilen ülküdaşımız, aynı zamanda
akrabam Yusufiyeli Cengiz Akyıldız’ı rahmetle, minnetle anıyorum. Türk
milletinin başı sağ olsun.
Hükûmet, İçişleri Bakanlığı katil ya da katilleri bulmalı ve
yargıya teslim etmelidir. Bu saldırı Türk demokrasisine yapılmıştır ve
unutulmamalıdır ki Milliyetçi Hareket Partisi ve Türk milliyetçileri olarak
asla demokrasinin dışında hareket edilmeyecek ve yargıya olan güvenimiz hep
devam edecektir.
Bu vesileyle, cenazemize katılan tüm dostlarımıza, İstanbullulara,
teşekkür ediyor, saygılar sunuyorum.
BAŞKAN – Teşekkür ederim.
Sayın Baluken...
2.- Bingöl Milletvekili İdris
Baluken’in, BDP Grubu olarak, Sivas yakınlarında meydana gelen trafik kazası sonucu
yaşamını yitiren 9 kişiye Allah’tan rahmet dilediklerine ve Milliyetçi Hareket
Partisinin Esenyurt seçim bürosuna yapılan saldırıyı kabul edilemez
bulduklarına ilişkin açıklaması
İDRİS BALUKEN (Bingöl) – Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Sayın Başkan, dün itibarıyla Van’dan Ankara’ya giden ve Sivas
civarında meydana gelen trafik kazası sonucu yaşamını yitiren 9 yurttaşımıza Allah’tan rahmet, yakınlarına
başsağlığı diliyoruz. Aynı kazada yaralanan 30 yurttaşımıza acil şifalar
diliyoruz. Trafik kazalarının kader olmaktan çıkarılması hususunda gerekli
çalışmaların bir an önce yapılması gerektiğinin bu Parlamentonun önündeki en
önemli görevlerden biri olduğunu vurgulamak istiyoruz.
Yine, geçtiğimiz pazar günü İstanbul Esenyurt’ta Milliyetçi
Hareket Partisi seçim bürosuna yapılan ve 1 parti çalışanının yaşamını
yitirmesine sebep olan saldırıyı parti grubu olarak kabul edilemez bulduğumuzu
ifade etmek istiyoruz. Bu saldırının demokratik siyasete dönük bir müdahale
olduğunu açıkça ifade ediyoruz. Bu saldırıyla ilgili olarak teşkilatımızı ya da
partimizi ilişkilendirmeye çalışanları kınadığımızı ifade ediyoruz. Demokratik
siyasetin Türkiye’deki en gür sesi olan partimiz, şiddet yerine söz, kargaşa
yerine siyaseti esas alan bir partidir. Bundan sonraki süreçte tüm siyasi
partiler ve teşkilatlarını bu tarz provokasyonlara karşı dikkatli olmaya davet
ediyor, siyasetçileri bu konuda hedef göstermekten vazgeçmeye ve itidalli
davranmaya çağırıyoruz. Hükûmeti ve İçişleri Bakanlığını da bir an önce bu
cinayetin tüm detaylarını aydınlatmaya, failleri yargı önünde hesap vermeye
çıkarmaya davet ediyoruz.
Teşekkür ediyorum.
BAŞKAN – Teşekkür ederim.
Sayın Hamzaçebi...
3.- İstanbul Milletvekili Mehmet
Akif Hamzaçebi’nin, CHP Grubu olarak, Hazreti Ali’yi ölüm yıl dönümünde rahmetle
andıklarına, Milliyetçi Hareket Partisinin Esenyurt seçim bürosuna yapılan
saldırıyı kınadıklarına ve Sivas yakınlarında meydana gelen trafik kazası
sonucu yaşamını yitiren 9 kişiye Allah’tan rahmet dilediklerine ilişkin
açıklaması
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) – Teşekkür ederim.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; ilk Müslümanlardan,
İslam’ın kılıcı, dürüstlüğün, adaletin, cesaretin simgesi IV. Halife Hazreti
Ali’yi ölüm yıl dönümünde Cumhuriyet Halk Partisi Grubu olarak saygıyla,
rahmetle anıyoruz.
Hazreti Ali’nin dönemin Mısır Valisine yazmış olduğu ve
ayrımcılığa karşı bugün dahi insanlığa örnek olabilecek mektubundan bir cümleyi
bu vesileyle Genel Kurulun bilgisine sunmak istiyorum. Hazreti Ali o mektubunda
şöyle der: “İnsanlara iyi davran. Onlar ya dinde kardeşin ya da yaradılışta
türdeşindir.”
Yine, 26 Ocak tarihinde İstanbul Esenyurt’ta Milliyetçi Hareket
Partisinin seçim bürosuna bir saldırı gerçekleştirilmiştir. Bu saldırı
sonucunda Cengiz Yücel Akyıldız isimli bir kardeşimiz, vatandaşımız hayatını
kaybetmiştir. Bu saldırıyı Cumhuriyet Halk Partisi Grubu olarak şiddetle
kınıyoruz. Faillerinin yakalanmasını, soruşturmanın bir an önce tamamlanmasını
Sayın İçişleri Bakanından talep ediyoruz. Milliyetçi Hareket Partisi Grubuna,
Sayın Ali Torlak’a ve rahmete intikal eden Sayın Yıldırım’ın ailesine sabır ve
başsağlığı diliyoruz.
Dün meydana gelen trafik kazasında Sivas’tan hareket eden bir
araçta hayatını kaybeden 9 vatandaşımıza da yine Allah’tan rahmet diliyorum.
Ailelerine, Sivaslılara ve hayatını kaybeden vatandaşlarımızın yakınlarına
sabır ve başsağlığı diliyorum.
Teşekkür ederim.
BAŞKAN – Teşekkür ederim.
Sayın Satır…
4.- İstanbul Milletvekili Mihrimah
Belma Satır’ın, AK PARTİ Grubu olarak, Milliyetçi Hareket Partisinin Esenyurt
seçim bürosuna ve Şişli Belediyesine yapılan saldırıları kınadıklarına ve Sivas
yakınlarında meydana gelen trafik kazası sonucu yaşamını yitiren 9 kişiye
Allah’tan rahmet dilediklerine ilişkin açıklaması
MİHRİMAH BELMA SATIR (İstanbul) – Çok teşekkür ederim Sayın
Başkan. Ben de aynı mahiyette üzüntülerimi belirtmek için söz aldım.
Pazar günü İstanbul Esenyurt ilçemizde meydana gelen olayı kabul
edilemez buluyoruz ve kınıyoruz, şiddetle kınıyoruz grubum adına. Olayda
hayatını kaybeden Milliyetçi Hareket Partisi İstanbul Basın Müşaviri Cengiz
Akyıldız’a Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum. Bu vesileyle
Milliyetçi Hareket Partisi camiasına geçmiş olsun dileklerimizi ve
üzüntülerimizi iletiyoruz.
Ayrıca, Şişli Belediyesine yapılan saldırıyı da kınıyorum. İçinde
bulunduğumuz bu günlerde, seçim hazırlığı yaptığımız bu günlerde demokrasiye
aykırı bu tür fiillerin bir daha olmamasını ve seçimlerin sağduyulu ve
sağlıklı, güvenli bir şekilde yapılmasını temenni ediyorum.
Ayrıca, Sivas’tan Van’a giden otobüste meydana gelen kazada
hayatını kaybeden vatandaşlarımızın ailelerine ve hemşehrilerine başsağlığı ve
hayatını kaybedenlere Allah rahmet eylesin dileklerimi iletiyorum.
Teşekkür ederim.
BAŞKAN – Teşekkür ederim.
VI.- OTURUM BAŞKANLARININ
KONUŞMALARI
1.- Oturum Başkanı TBMM Başkan
Vekili Ayşe Nur Bahçekapılı’nın, Başkanlık Divanı olarak, seçim sürecinin
demokratik ilke ve esaslara uygun olarak yürütülmesini dilediklerine ve
Milliyetçi Hareket Partisinin Esenyurt seçim bürosuna yapılan saldırıyı
kınadıklarına ilişkin konuşması
BAŞKAN – Biz de Divan olarak, sayın milletvekilleri, seçim
sürecinin şiddete başvurmadan, demokratik ilke ve esaslara uygun ve farklı
düşüncelere saygı çerçevesinde yürütülmesini diliyoruz. Bu bağlamda, pazar günü
İstanbul’un Esenyurt ilçesinde Milliyetçi Hareket Partisinin seçim bürosuna
yapılan saldırıyı kınıyoruz. Bu saldırıda hayatını kaybeden vatandaşımıza
Allah’tan rahmet diliyoruz, ailesine ve Milliyetçi Hareket Partisi Grubuna
başsağlığı dileklerimizi sunuyoruz.
Ayrıca, İstanbul Şişli, Hakkâri Çukurca ve Van’da aynı bağlamda
yapılan şiddetli hareketleri de kabul etmemizin mümkün olmadığını belirtiyoruz.
Sayın milletvekilleri, şimdi gündeme geçiyoruz.
Başkanlığın Genel Kurula sunuşları vardır.
Meclis araştırması açılmasına ilişkin üç önerge vardır,
okutuyorum:
VII.- BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA
SUNUŞLARI
A) Meclis
Araştırması Önergeleri
1.- Aydın Milletvekili Metin Lütfi
Baydar ve 26 milletvekilinin, Okul Sütü Akıl Küpü Projesi’nin araştırılarak
alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Meclis araştırması açılmasına
ilişkin önergesi (10/836)
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı
Gerekçesini ekte sunduğumuz, ilköğretim okullarında öğrencilere dağıtımı
gerçekleştirilen sütler ile ilgili olarak Anayasa'nın 98'inci ve İç Tüzük’ün
104 ve 105'inci maddeleri gereğince Meclis araştırması açılmasını arz ederiz.
1) Metin Lütfi Baydar (Aydın)
2) Fatma Nur Serter (İstanbul)
3) Tanju Özcan (Bolu)
4) Recep Gürkan (Edirne)
5) Engin Özkoç (Sakarya)
6) Aykut Erdoğdu (İstanbul)
7) Ali Serindağ (Gaziantep)
8) Ali Sarıbaş (Çanakkale)
9) Haydar Akar (Kocaeli)
10) İhsan Özkes (İstanbul)
11) Kadir Gökmen Öğüt (İstanbul)
12) Hurşit Güneş (Kocaeli)
13) Ali İnsan Köktürk (Zonguldak)
14) Mehmet Şeker (Gaziantep)
15) Hülya Güven (İzmir)
16) Ramazan Kerim Özkan (Burdur)
17) Namık Havutça (Balıkesir)
18) Mahmut Tanal (İstanbul)
19) Mustafa Sezgin Tanrıkulu (İstanbul)
20) Gürkut Acar (Antalya)
21) Mehmet Ali Ediboğlu (Hatay)
22) Mustafa Serdar Soydan (Çanakkale)
23) Mehmet S. Kesimoğlu (Kırklareli)
24) Selahattin Karaahmetoğlu (Giresun)
25) Ramis Topal (Amasya)
26) Osman Kaptan (Antalya)
27) İlhan Demiröz (Bursa)
Gerekçe:
2 Mayıs 2012 tarihinde Milli Eğitim Bakanlığı, Gıda Tarım ve
Hayvancılık Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığının ortaklaşa yürüttüğü Okul Sütü Akıl
Küpü Projesi kapsamında ilköğretim öğrencilerine dağıtılan sütlerden
Diyarbakır, Sivas, Antalya, Kırıkkale ve Edirne'de zehirlenmeler yaşanmıştır.
Zehirlenme vakalarına neden olan sütlerin ihale şartnamelerinde
TSE belgesi zorunluluğunun olmadığı belirtilmektedir. Okul Sütü Akıl Küpü
Projesi’nin ülkemizin tüm ilköğretim okullarını kapsaması ve dağıtımının
yapıldığı ilk gününden zehirlenmelerin görülmesi ihale şartnamesinin
incelenmesini gerektirmektedir.
Açıklanan bu nedenlerle Okul Sütü Akıl Küpü Projesi hakkında
Meclis araştırması açılması gerekmektedir.
2.- Aydın Milletvekili Metin Lütfi
Baydar ve 24 milletvekilinin, ABD Büyükelçiliğinde verilen Ergenekon Brifingi
ile ilgili olarak yayınlanan WikiLeaks belgelerinin araştırılarak alınması
gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Meclis araştırması açılmasına ilişkin
önergesi (10/837)
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Gerekçesini ekte sunduğumuz, ABD Büyükelçiliğinde verilen
Ergenekon Brifingi ile ilgili olarak yayınlanan WikiLeaks belgelerinin
araştırılması için Anayasa'nın 98'inci ve İç Tüzük’ün 104 ve 105'inci maddeleri
gereğince Meclis araştırması açılmasını arz ederiz.
1) Metin Lütfi Baydar (Aydın)
2) Aykut Erdoğdu (İstanbul)
3) Haydar Akar (Kocaeli)
4) Ali Sarıbaş (Çanakkale)
5) Ali Serindağ (Gaziantep)
6) Kamer Genç (Tunceli)
7) Kadir Gökmen Öğüt (İstanbul)
8) Ramazan Kerim Özkan (Burdur)
9) İhsan Özkes (İstanbul)
10) Recep Gürkan (Edirne)
11) Mehmet Şeker (Gaziantep)
12) Namık Havutça (Balıkesir)
13) Mahmut Tanal (İstanbul)
14) Ali Rıza Öztürk (Mersin)
15) Gürkut Acar (Antalya)
16) Mehmet Ali Ediboğlu (Hatay)
17) Ali İhsan Köktürk (Zonguldak)
18) Hülya Güven (İzmir)
19) Mustafa Serdar Soydan (Çanakkale)
20) Mehmet S. Kesimoğlu (Kırklareli)
21) Tanju Özcan (Bolu)
22) Selahattin Karaahmetoğlu (Giresun)
23) Ramis Topal (Amasya)
24) Osman Kaptan (Antalya)
25) İlhan Demiröz (Bursa)
Gerekçe:
28 Kasım 2010 tarihinde yayınlanmaya başlanan WikiLeaks belgeleri
tüm dünyada şok etkisi yaratmıştır. Yayınlanan bu belgelerde ABD'nin dünya
ülkeleri ile olan ilişkileri hakkında detaylı bilgiler verilmektedir. 28 Aralık
1966'dan 28 Şubat 2010 yılına kadar geçen süredeki toplam 251.287 adet ABD
Dışişleri Bakanlığına ait yazışma yayınlanmıştır. Yayınlanan bu belgeler
arasında 7.918 belgeyle Ankara Büyükelçiliği, Washington'dan sonra 2’nci
sıradadır.
Belgelerin yayınlanmasından sonra Beyaz Saraydan yapılan açıklamada
belgelerin gerçek olduğu kabul edilmiş, yazışmaların ABD'nin dış politikası
anlamına gelmediği belirtilmiştir. Açıklamada ayrıca ülke güvenliğini
ilgilendiren belgeleri yayınlaması kınanmış, müttefiklerle ilişkilerin
bozulmaması dileği ifade edilmiştir. Dışişleri Bakanı Hillary Clinton ise
yapmış olduğu açıklamada belgelerin ifşa edilmesinin uluslararası topluma
yönelik bir saldırı olduğunu ifade etmiştir. Clinton, ABD'li diplomatları da
överek onlardan bekledikleri görevleri yerine getirdiklerinin altını çizmiştir.
İngiltere Savunma Bakanlığı da medya kuruluşlarına belgeler ile ilgili olarak
bir açıklama göndererek belgeler konusundaki hassasiyetini ifade etmiştir.
İngiliz Savunma Bakanlığı basından, açıklanan belgelerin yayınlanmasından önce
kendilerinden tavsiye alınmasını istemişlerdir.
WikiLeaks belgelerinde geçen 24/11/2008 tarihli ve "Türkiye:
Polis, Ergenekon incelemesindeki perdeyi kaldırıyor." konu başlıklı ABD
Ankara Büyükelçiliğinden Daniel O'Grady tarafından gönderilen kriptoda Türk
polisinin Ergenekon soruşturması ile ilgili olarak ABD Büyükelçiliğine 21 Kasım
tarihinde ayrıntılı bir brifing verdiği belirtilmiştir. Aynı belgede Türk
polislerinin yanı sıra RA ve siyasi danışmanların da bulunduğu
belirtilmektedir. Belgede ayrıca brifing veren polislerin Ergenekon sanıklarını
mahkûm ettirecek güçlü deliller bulundurdukları konusunda sunumun güçlü
olduğunu, yargının tutumundan çekindikleri ve de ABD hükümetinden açık veya
zımni bir destek bekledikleri belirtilmiştir.
02/06/2009 tarihli, Daniel O'Grady tarafından gönderilen diğer bir
kriptoda ise Türk polisi tarafından kendilerine 29 Mayıs tarihinde tekrar bir
brifing verildiği, bu brifingde Türk polisinin üçüncü bir Ergenekon iddianamesi
hazırladıkları bilgisini verdiklerini belirtmektedir. Brifingi verenin de
kontrterörizm ve istihbarat birimlerinden Uluslararası İlişkiler ve Analiz
Bölümü direktörü Ufuk Ersoy Yavuz olduğu ifade edilmiştir.
Konuyla ilgili olarak daha önceden verilmiş olan soru önergesine
İçişleri Bakanlığı tarafından verilen 29 Mart 2012 tarihli cevapta “emniyet
görevlileri tarafından brifing verilmediği” ifade edilmiştir. AKP Genel Başkan
Yardımcısı Hüseyin Çelik yaptığı açıklamada ise brifingin olmadığını beyan
ederken "Bir emniyet yetkilisi kendiliğinden görüşmüş olabilir." ifadesini
kullanmıştır.
Dünyada büyük tartışmalara yol açan WikiLeaks belgelerinde
yukarıda bahsedilen konuların ilgili gerçeklerin ortaya çıkarılması önem
taşımaktadır. Ülke içerisinde gizli olarak yürütülen bir soruşturmanın yabancı
elçiliklere daha önceden ayrıntılı bir şekilde aktarılıp aktarılmadığının
araştırılması ülke güvenliği açısından önem taşımaktadır.
Açıklanan bu nedenlerle Meclis araştırması açılması gerekmektedir
3.- İstanbul Milletvekili Sebahat
Tuncel ve 22 milletvekilinin, ev işçilerinin sorunlarının araştırılarak
alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Meclis araştırması açılmasına
ilişkin önergesi (10/838)
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Türkiye'de ev işçilerinin güvencesiz iş gücünün ne kadar büyük bir
kesimini oluşturduğunun somut verilerle ve bilimsel bilgiye dayanarak tespit
edilmesi, bu alandaki iş gücünün nicelik ve nitelik olarak tanımlanması ve iş
kazalarının istatistiklerinin çıkarılması, dünya örneklerinin incelenerek bu
alandaki sorunların yasal olarak nasıl çözüldüğünün raporlanması, bu konuda bu
alanda çalışan sendikaların ve kadın örgütlerinin de önerilerinin dikkate
alınarak çözüm önerilerinin çıkarılması için bir Meclis araştırma komisyonu
açılması amacıyla Anayasa’nın 98'inci İç Tüzük’ün 104 ve 105'inci maddeleri
gereğince Meclis araştırması açılması için gereğini arz ederiz.
1) Sebahat Tuncel (İstanbul)
2) Pervin Buldan (Iğdır)
3) Hasip Kaplan (Şırnak)
4) Sırrı Sakık (Muş)
5) Murat Bozlak (Adana)
6) Halil Aksoy (Ağrı)
7) Ayla Akat Ata (Batman)
8) İdris Baluken (Bingöl)
9) Hüsamettin Zenderlioğlu (Bitlis)
10) Emine Ayna (Diyarbakır)
11) Nursel Aydoğan (Diyarbakır)
12) Altan Tan (Diyarbakır)
13) Adil Zozani (Hakkâri)
14) Esat Canan (Hakkâri)
15) Sırrı Süreyya Önder (İstanbul)
16) Mülkiye Birtane (Kars)
17) Erol Dora (Mardin)
18) Ertuğrul Kürkcü (Mersin)
19) Demir Çelik (Muş)
20) İbrahim Binici (Şanlıurfa)
21) Nazmi Gür (Van)
22) Özdal Üçer (Van)
23) Leyla Zana (Diyarbakır)
Gerekçe Özeti:
Dünyada derinleşen ekonomik kriz kapitalizmin her krizinde olduğu
gibi en çok yoksulu, emekçiyi ve işsizi vurmaktadır. Türkiye'de Hükûmetin
ekonomide izlediği liberal politikalarla birlikte işçi sınıfı giderek daha da
güvencesiz, sağlıksız koşullara mahkûm edilmektedir. Bu kesim içerisinde emeği
çoğu zaman yok sayılan ve eşitsizliği daha da derin yaşayan ev işçileri ve ev
eksenli çalışanlar olmaktadır. Bu kişilerin neredeyse tamamı kadınlardır.
Türkiye'de ne yazık ki evlerde temizlikçi, bakıcı olarak ya da evde ayakkabı,
çanta üretiminde çeşitli endüstri kolları için çalışan kadınların çalışma
hakları neredeyse yok durumda. Bu konuda devletin elinde, kaç kişinin
çalıştığına, hangi koşullarda çalıştığına dair hiçbir ulusal veri tabanı
bulunmamaktadır. Ancak bu alanda çalışan İmece Kadın Sendikasına göre bu sayı
yüz binleri bulmaktadır. Neoliberal politikalar en çok da özel politikalar
gerektiren "dezavantajlı" olarak nitelendirebileceğimiz ev eksenli
çalışan kadınları vurmaktadır. Toplumsal cinsiyet eşitsizliklerinden de
beslenerek yoksulluk ve çalışma yaşamının güvencesizliği, kuralsızlığı, olumsuz
anlamda esnekliği kadınların emeğinin ucuz emek olarak, hatta bedava emek
olarak görülmesini getirmektedir. Türkiye'de ev eksenli çalışanlara dair hiçbir
hukuki düzenleme ve güvence bulunmamaktadır. Öncelikle “ev eksenli
çalışma" ve "ev işçiliği"nin kanunlarca tanımlanması gereklidir.
“İsteğe bağlı sigorta” seçeneği sunulan bu kadınların çoğunun aldığı ücretin
düşüklüğü ve işlerinde sürekliliğinin olmadığı göz önünde bulunduğunda sorunu
çözmediği ortadadır. Diğer yandan bu kadınların hiçbir güvencesi olmadığı için
ölümlerle sonuçlanan kazalar yaşamaktadırlar. Çalıştıkları evlerde yaşadıkları
taciz, mobbing karşısında hukuken haklarını aramaları ya da bu sorunu çözecek
bir devlet kurumuna gidebilmeleri mevcut durumda olanaksız. Diğer yandan, ev
eksenli çalışanlarda meslek hastalığı olarak menisküs, bel ve boyun fıtığı,
astım, kas yırtılmaları, strese bağlı hastalıklar mevcuttur. Önlenebilir bu
hastalıklar iş sağlığı ve güvenliği önlemleri alınmamasından kaynaklanmaktadır.
Tüm şirketler için geçerli olan denetim mekanizması ev eksenli çalışma
koşullarında uygulanmamaktadır. Çalışma şeklinden dolayı hiçbir iş standardı
olmaması ise diğer önemli bir sorundur.
ILO'nun 189 no.lu "Ev işçilerine insanca iş"
sözleşmesinin Hükûmet tarafından onaylanarak iç hukukun bu sözleşmeye göre
düzenlenmesi sorunun çözümü için önemli bir adımdır. Fransa örneğinde olduğu
gibi, gündelikçi ev işçilerine ücret çeki uygulamasıyla sosyal güvence kapsamına
alınabilir. Fransa'da ev işçisine gazete bayisinden ya da marketten kolayca
ulaşılabilecek ücret çekleri ile ödeme yapılmaktadır. Bankalarda çek
bozdurulurken işçi kayda da alınmış olmaktadır ve sigorta primleri
kesilmektedir. Ev işçilerinden sigorta primi kesilmemesinin sağlanması ve
kesilmesi engellenemiyorsa da sigorta primleri sembolik bir miktarda olmalıdır.
Devlet daha önce defalarca belli gruplar için prim teşvikleri yasası
çıkarmıştır. Yine benzer bir yasa çıkarılarak, sistem oturuncaya kadar, en az
beş yıl boyunca ev işçilerinin sigorta primlerinin devlet tarafından genel
bütçeden karşılanması sağlanabilir.
Ev eksenli çalışma ne yazık ki klasik iş ve işçi tanımına uymadığı
için yasal olarak hiçbir yeri olmayan ve uygulamada bir standardı olmayan alan
olarak durmaya devam etmektedir. Ev işçilerinin güvencesiz iş gücünün ne kadar
büyük bir kesimini oluşturduğunun somut verilerle ve bilimsel bilgiye dayanarak
tespit edilmesi, bu alandaki iş gücünün nicelik ve nitelik olarak tanımlanması
ve iş kazalarının istatistiklerinin çıkarılması, dünya örneklerinin incelenerek
bu alandaki sorunların yasal olarak nasıl çözüldüğünün raporlanması, bu alanda
çalışan kadınların sorunlarının nasıl çözülebileceği, kayıt altına alınmaları
ve yaşadıkları sorunlarının nasıl çözülebileceğinin araştırılması ve bu alanda
çalışan sendika ve kadın örgütlerinin önerilerini de dikkate alarak çözüm
önerilerinin çıkarılması için bir Meclis araştırma komisyonu açılmasını
öneriyoruz.
BAŞKAN – Bilgilerinize sunulmuştur.
Önergeler gündemdeki yerlerini alacak ve Meclis araştırması açılıp
açılmaması konusundaki görüşmeler sırası geldiğinde yapılacaktır.
B)
Duyurular
1.- Başkanlıkça, Kamu İktisadi
Teşebbüsleri Komisyonu, İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu ve Kadın Erkek
Fırsat Eşitliği Komisyonunda siyasi parti grubu mensubu olmayan
milletvekillerine düşen birer üyelik için aday olmak isteyen siyasi parti grubu
mensubu olmayan milletvekillerinin yazılı olarak müracaat etmelerine ilişkin
duyuru
BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, Kamu İktisadi Teşebbüsleri, İnsan
Haklarını İnceleme ile Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonlarında siyasi parti
grubu mensubu olmayan milletvekillerine de birer üyelik düşmektedir. Bu
komisyonlara aday olmak isteyen siyasi parti grubu mensubu olmayan
milletvekillerinin 3 Şubat 2014 pazartesi günü saat 18.00’e kadar Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına yazılı olarak müracaat etmelerini rica ediyorum.
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığının iki tezkeresi vardır.
Ayrı ayrı okutup oylarınıza sunacağım.
C.-
Tezkereler
1.- Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığının, İçişleri Komisyonu Başkanı ve Sinop Milletvekili Mehmet
Ersoy’un, Avrupa Birliği Konseyi Yunanistan Başkanlığı tarafından 16-17 Şubat
2014 tarihlerinde Yunanistan’ın başkenti Atina’da düzenlenecek olan Parlamento
Adalet ve İçişleri Komisyonları Başkanları Toplantısına katılmasına ilişkin
tezkeresi (3/1366)
28/01/2011
Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kuruluna
Avrupa Birliği Konseyi Yunanistan Başkanlığı tarafından 16-17
Şubat 2014 tarihlerinde Yunanistan'ın başkenti Atina'da düzenlenecek olan
Parlamento Adalet ve İçişleri Komisyonları Başkanları Toplantısına İçişleri
Komisyonu Başkanı ve Sinop Milletvekili Mehmet Ersoy'un katılımı hususu,
28/3/1990 tarihli ve 3620 sayılı Türkiye Büyük Millet Meclisinin Dış
İlişkilerinin Düzenlenmesi Hakkında Kanun'un 9'uncu maddesi uyarınca Genel
Kurulun tasviplerine sunulur.
Cemil
Çiçek
Türkiye
Büyük Millet Meclisi
Başkanı
BAŞKAN – Kabul edenler… Kabul etmeyenler… Kabul edilmiştir.
2.- Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığının, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Cemil Çiçek ve
beraberindeki heyetin, 17-19 Şubat 2014 tarihleri arasında Tahran’da
düzenlenecek olan İslam İşbirliği Teşkilatı Parlamento Birliği (İSİPAB) 9’uncu
Genel Kuruluna katılmak üzere İran’a ziyarette bulunmalarına ilişkin tezkeresi
(3/1367)
24/01/2014
Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kuruluna
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Sayın Cemil Çiçek ve
beraberindeki heyetin 17-19 Şubat 2014 tarihleri arasında Tahran'da
düzenlenecek olan İslam İşbirliği Teşkilatı Parlamento Birliği (İSİPAB) 9’uncu
Genel Kuruluna katılmak üzere İran'a ziyarette bulunmaları hususu Türkiye Büyük
Millet Meclisinin Dış İlişkilerinin Düzenlenmesi Hakkında 3620 sayılı Kanun'un
9’uncu maddesi uyarınca Genel Kurulun tasviplerine sunulur.
Cemil
Çiçek
Türkiye
Büyük Millet Meclisi
Başkanı
BAŞKAN – Kabul edenler… Kabul etmeyenler… Kabul edilmiştir.
Adalet ve Kalkınma Partisi Grubunun İç Tüzük'ün 19'uncu maddesine
göre verilmiş bir önerisi vardır. Okutup işleme alacağım ve oylarınıza
sunacağım:
VIII.- ÖNERİLER
A) Siyasi
Parti Grubu Önerileri
1.- AK PARTİ Grubunun, Genel
Kurulun çalışma gün ve saatlerinin yeniden düzenlenmesine; gündemin “Kanun
Tasarı ve Teklifleri ile Komisyonlardan Gelen Diğer İşler” kısmında bulunan 524
ve 532 sıra sayılı kanun tasarılarının bu kısmın 4 ve 8’inci sıralarına alınmasına
ve diğer işlerin sırasının buna göre teselsül ettirilmesine; 28 Ocak 2014 ile 4
Şubat 2014 Salı günlerindeki birleşimlerinde sözlü soruların görüşülmemesine;
524 sıra sayılı Kanun Tasarısı’nın İç Tüzük’ün 91’inci maddesine göre temel
kanun olarak bölümler hâlinde görüşülmesine ilişkin önerisi
28/1/2014
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Danışma Kurulu 28.01.2014 Salı günü (bugün) toplanamadığından, İç
Tüzük’ün 19’uncu maddesi gereğince, grubumuzun aşağıdaki önerisinin Genel
Kurulun onayına sunulmasını arz ederim.
Mihrimah
Belma Satır
İstanbul
AK
PARTİ Grup Başkan Vekili
Öneri:
Gündemin "Kanun Tasarı ve Teklifleri ile Komisyonlardan Gelen
Diğer İşler" kısmında bulunan 524 ve 532 sıra sayılı kanun tasarılarının
bu kısmın 4 ve 8’inci sıralarına alınması, diğer işlerin sırasının buna göre
teselsül ettirilmesi,
Genel Kurulun;
28 Ocak 2014 ile 04 Şubat 2014 Salı günkü (bugün) birleşimlerinde
sözlü soruların görüşülmemesi;
Haftalık çalışma günlerinin dışında 31 Ocak 2014 ile 1, 2 ve 3
Şubat 2014 Cuma, Cumartesi, Pazar ve Pazartesi günleri saat 14.00'te
toplanarak, bu birleşimlerinde Gündemin "Kanun Tasarı ve Teklifleri ile
Komisyonlardan Gelen Diğer İşler" kısmında yer alan işlerin görüşülmesi;
28 Ocak 2014 Salı günkü (bugün) birleşiminde 380 sıra sayılı Kanun
Tasarısı’na kadar olan işlerin görüşmelerinin tamamlanmasına kadar,
29 Ocak 2014 Çarşamba günkü birleşiminde 63 sıra sayılı Kanun
Tasarısı’na kadar olan işlerin görüşmelerinin tamamlanmasına kadar,
30 Ocak 2014 Perşembe günkü birleşiminde 162 sıra sayılı Kanun
Tasarısı’na kadar olan işlerin görüşmelerinin tamamlanmasına kadar,
31 Ocak 2014 Cuma günkü birleşiminde 335 sıra sayılı Kanun
Tasarısı’na kadar olan işlerin görüşmelerinin tamamlanmasına kadar,
1 Şubat 2014 Cumartesi günkü birleşiminde 230 sıra sayılı Kanun
Tasarısı’na kadar olan işlerin görüşmelerinin tamamlanmasına kadar,
2 Şubat 2014 Pazar günkü birleşiminde 403 sıra sayılı Kanun
Tasarısı’na kadar olan işlerin görüşmelerinin tamamlanmasına kadar,
3 Şubat 2014 Pazartesi günkü birleşiminde 56 sıra sayılı Kanun
Tasarısı’na kadar olan işlerin görüşmelerinin tamamlanmasına kadar,
Yukarıda belirtilen birleşimlerde gece 24.00'te günlük programın
tamamlanamaması hâlinde günlük programın tamamlanmasına kadar,
çalışmalarını sürdürmesi;
524 Sıra Sayılı Kanun Tasarısı’nın İç Tüzük’ün 91’inci maddesine
göre temel kanun olarak görüşülmesi ve bölümlerinin ekteki cetveldeki şekliyle
olması,
önerilmiştir.
524 Sıra Sayılı
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri
Hakkında
Kanun Hükmünde Kararname ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde
Kararnamelerde
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı (1/796)
Bölümler Bölüm
Maddeleri Bölümdeki
Madde
Sayısı
1. Bölüm 1
ila 30’uncu maddeler 30
2. Bölüm 31
ila 55’inci maddeler 25
3. Bölüm 56
ila 83’üncü maddeler 28
4. Bölüm 84
ila 101’inci maddeler 18
5. Bölüm 102
ila 125’inci maddeler 25
(Geçici
1’inci madde dâhil)
Toplam Madde Sayısı 126
BAŞKAN – Adalet ve Kalkınma Partisi Grubu önerisi lehinde ilk
konuşmacı Mehmet Doğan Kubat, İstanbul Milletvekili.
Buyurun Sayın Kubat. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
MEHMET DOĞAN KUBAT (İstanbul) – Sayın Başkanım, çok değerli
milletvekili arkadaşlarım; grubumuzun vermiş olduğu öneri hakkında söz almış
bulunuyorum. Bu vesileyle yüce heyetinizi saygılarımla selamlarım.
Değerli arkadaşlar, grup önerimizle Türkiye Büyük Millet
Meclisinin bu hafta çalışma gün ve saatlerinde değişiklikler getirilmekte ve
önümüzdeki pazartesi gününe kadar Meclisin çalışması önerilmektedir.
Kanun tasarı ve teklifleri bölümünde, kamuoyunda da bilindiği ve
beklendiği gibi, 524 sıra sayılı Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının
Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ve Bazı Kanunlarda
Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Tasarısı’nın bugün gündeme alınarak
görüşmelerine başlanması önerilmektedir.
Bu kanun oldukça kapsamlı bir kanundur. 5 bölüm hâlinde
görüşülmesi önerilmekte, toplam 126 maddedir.
Değerli arkadaşlar, bilindiği üzere, Aile ve Sosyal Politikalar
Bakanlığımız toplumumuzun dezavantajlı kesimlerine ve diğer kişilere sunduğu
hizmet ve yardımların yurt içinde ve yurt dışında daha etkin ve verimli olarak
yürütülmesi ve kesintisizliğinin devam ettirilmesi amacıyla bu kanunda oldukça
yararlı düzenlemeler önermiştir. İnşallah bugün bu görüşmelere başlayacağız.
Öte yandan, kanun tasarısında 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nda da
bir kısım önemli, usule ilişkin özellikle, usulün hızlandırılmasına yönelik
düzenlemeler getirilmiştir. Şikâyet inceleme süresi ve bunu takip eden
yargılama aşamasının hızlandırılması, şikâyet ve itirazen şikâyet
başvurularının hak arama amacı dışındaki saiklerle yapılmasının önlenmesi ve
gerek ihale aşamasında gerekse sözleşmenin yürütülmesi aşamasında işlerin
gereği gibi tamamlanmasını güçlendiren ve hukuki ihtilaflara yol açan aşırı
düşük tekliflerin tespiti ve değerlendirilmesine yönelik bir kısım sıkıntıların
çözülmesine yönelik de öneriler vardır.
Bunun dışında, yine, özellikle kara yolu… Ulaştırma Bakanlığının
bünyesindeki kurumların görev ve yetkilerini düzenleyen kanunlarda önemli
değişiklikler önerilmektedir. Bunlardan en önemlilerinden birisi değerli
arkadaşlarım -kamuoyunda speküle ediliyor- özellikle İnternet Ortamında Yapılan
Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele
Edilmesi Hakkında Kanun’da yapılan değişiklik gerçekten önemli bir
değişikliktir. Bu değişiklik yeri geldiği zaman, değerli katkılarla,
muhalefetimizin de katkılarıyla, grupların katkısıyla daha da
zenginleştirilecek, olgunlaştırılacaktır. Ama, şu aşamada çok kısa olarak şunu
söylüyorum değerli arkadaşlar: Bu 5651 sayılı Kanun’un 9’uncu maddesi ve buna
eklenen 9/A maddesi, kişilik haklarının ihlaline yönelik İnternet ortamında
yapılan yayınlardan dolayı mağdurun haklarını korumaya yönelik bir
düzenlemedir. Yani burada korunan, mağdurun kişilik haklarıdır, onu ihlal
edenlere de itiraz hakkı tanınmıştır. Yani burada özellikle 9/A maddesinde özel
hayatın gizliliğine yönelik olarak getirilen düzenleme son derece yerindedir.
Burada kastedilen, değerli arkadaşlar, teknolojinin bugün
geliştiği ve ulaştığı nokta özellikle dikkate alınırsa ses ve görüntülerin
artık on dakikada, beş dakikada bilgisayarda en basit programlarla bile
montajlama suretiyle, farklılaştırılmak suretiyle, hiç alakası olmayan bir
sesin dönüştürülmek suretiyle, görüntülerin montajlanmak suretiyle İnternet’e
pervasızca bir kısım insanlara yönelik kara propaganda yapmak amacıyla
yerleştirildiğini ve hâlen bunların devam ettiğini de görüyoruz. İşte, burada
mağdur olan kişinin başvurusu üzerine TİB’in idari yoldan erişim sağlayıcısına
başvurmak suretiyle -ve çok kısa bir sürede olması da işin özelliğinden
kaynaklanan bir durumdur- dört saat içerisinde bunun kaldırttırılması, gecikmesinde
sakınca varsa da resen bunun kaldırttırılması ancak buna rağmen bu başvuruda
bulunan mağdurun yani o özel hayatına ilişkin mesela, kişinin çok özel
görüntülerinin yayınlanması, onun kamuoyunda küçük düşürülmesine yönelik özel
hayatına ilişkin bir kısım görüntülerin yayınlanması hâlinde bu kişinin
mağduriyetinin anında giderilmesi lazım. İşte, bu dört saat içerisinde idareye
verilen kaldırma yetkisi bunun peşinde aynı mağdura mahkemeye de başvurarak bu
haklılığını devam ettirmesi ama öte yandan bu siteden bunun kaldırılmasına
karar verildikten sonra o siteye o yayını koyan kişi eğer gerçekten doğru bir
iş yaptığını düşünen gerçek veya tüzel bir kişiyse, “fake” hesap değilse,
uydurma hesaplarla birilerini tuzağa düşürmek için bir site kurmamışsa o kişiye
de “Sen de çık, bu sulh ceza mahkemesinin engelleme kararına karşı kardeşim
itiraz et…” Yani, mağdura ispat yükümlülüğü vermiyoruz, bu siteden içerik
çıkarıldıktan sonra “Bu sitede bu içerik kalması lazım. Bu, hukuka uygun.”
diyen site sahibine biz bu ispat külfetini yükledik. Çok yerinde ve doğru bir
düzenlemedir.
OKTAY VURAL (İzmir) - Mahkeme alsın kararı.
MEHMET DOĞAN KUBAT (Devamla) – Mahkeme de verecek Başkanım. Yirmi
dört saat içinde zaten mecbur bırakılıyor.
OKTAY VURAL (İzmir) – İlkini mahkeme versin. Olur mu ya!
MEHMET DOĞAN KUBAT (Devamla) – Yani, kişi, sulh ceza mahkemesine
de yirmi dört saat içerisinde mağdur başvuracak, kırk sekiz saat içerisinde
sulh…
Başkanım, idari yoldan bu diğer, idarenin değişik kurumlarında da
buna benzer gecikmesinde sakınca olan hâllerde kaldırılır.
OKTAY VURAL (İzmir) – İstihbaratçı birisi…
MEHMET DOĞAN KUBAT (Devamla) – Ha, yanlışsa şu var, çok basit;
yirmi dört saat sonra mahkeme der ki: “Ey idare, senin verdiğin karar yanlış,
kaldırıyorum.”
Bu konuyu fazla tartışmayacağım değerli arkadaşlarım çünkü bugün
inşallah bu kanunun tümünü ve birinci bölümünü görüşmeyi planlıyoruz. O
maddeler geldiği zaman da derinlemesine inşallah -muhalefetimizin de
katkılarıyla- bu katkılar verilecektir.
Ben getirilen kanuni düzenlemenin ülkemize ve milletimize faydalı
olmasını, yararlar getirmesini diliyor, önerimize desteklerinizi bekliyor, yüce
heyetinizi saygılarımla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN – Teşekkür ederim.
Adalet ve Kalkınma Partisi Grubu önerisi aleyhinde ilk konuşmacı,
İstanbul Milletvekili Mehmet Akif Hamzaçebi.
Buyurun Sayın Hamzaçebi. (CHP sıralarından alkışlar)
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) – Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; Adalet ve Kalkınma Partisi grup önerisi üzerinde Cumhuriyet
Halk Partisi Grubu adına söz aldım. Bu vesileyle gündeme ilişkin bir
değerlendirme yapmak istiyorum.
Sayın Başbakan geçen hafta “Yaşadığımız bu fetret de geçer.” dedi.
Fetret yani hükûmet gücünün zayıfladığı bir döneme işaret ediyor Sayın
Başbakan, bir diğer ifadeyle yönetim boşluğu. Sayın Başbakan iktidarının on
ikinci yılında Türkiye’de Hükûmetin gücünün zayıfladığını, Hükûmetin bir
fetrete girdiğini ifade ediyor. Normal olarak, insan haklarına saygılı,
demokratik bir devlette hükûmetin gücünün azalması iyi bir şey değildir, hiç
kimse bunu arzu etmez, bundan hiç kimse kazançlı çıkmaz. Ancak gerçekte
zayıflayan, hükûmetin, devletin, devleti devlet, demokrasiyi demokrasi yapan
kurumların, örneğin kuvvetler ayrılığının gücü mü yoksa Sayın Başbakanın yargı üzerinde
demokrasi dışı bir tutumla hâkim olduğunu zannettiği, sahibi olduğu o gücün
azalması mı? Sayın Başbakan hangisinden şikâyet ediyor, bu, önemli bir nokta.
“Şu anda Türkiye’de durum nedir?” dense, bir cümleyle şöyle
özetleyebiliriz: Hukuk devleti yolsuzluklara darbe vuracağına, yolsuzluklar,
yolsuzluk iddiaları hukuk devletine darbe vurmuştur. Evet, Türkiye’de gerçekten
bir fetret vardır, Hükûmet gücünün zayıflaması diye bir şey söz konusu
edilebilir ama devletin gücünün zayıflaması söz konusu edilebilir ancak bu,
Hükûmetin kuvvetler ayrılığı ilkesine saldırısından kaynaklanan bir durumdur.
2001 yılında Adalet ve Kalkınma Partisini kurduğunuzda, adalet
devleti için yola çıktığınızı söylemiştiniz. 2002’de bu iddiayla iktidar
oldunuz. İktidarınızın on ikinci yılında adaletin değil zulmün, baskının
yönetimini kurdunuz. İktidar olduğunuzda zamanın Genelkurmay Başkanıyla
görüşebilmek için Amerikalı dostlarınızdan yardım isterken, iktidarınızın
onuncu yılında, yıllarca birlikte çalıştığınız Genelkurmay Başkanını hapse
göndermekten çekinmediniz. 2002 seçimlerine Avrupa Birliğine tam üyelik
projesiyle girdiniz ve 17 Aralık 2004 tarihinde Avrupa Birliğinden bir üyelik
müzakere takvimi alındı. Ankara’da güpegündüz havai fişekler atıldı, malum
basın “On yıl sonra Avrupa Birliğine tam üyeyiz, merhaba Avrupa” manşetleri
attı. Gerçekte alınan tam üyelik değildi tabii, ikinci sınıf üyelikti ama bu
kısmı halktan saklandı. Öyle olsa dahi o 17 Aralık 2004 tarihinden tam dokuz
yıl sonra, onun dokuzuncu yıl dönümünde Türkiye’de 17 Aralık 2013 tarihinde
büyük bir yolsuzluk ve rüşvet iddiası ortaya konuldu. Ortaya çıktı ki
Hükûmetiniz tarih aldığı, müzakere takvimi aldığı Avrupa Birliğinden tarih
aldığı günün tam dokuz yıl sonrasında Avrupa Birliğine tam üyelikte değil ama yolsuzluk
ve rüşvet iddiaları konusunda büyük bir mesafe aldı. 17 Aralık 2004 tarihinde
zirveye çıkan Avrupa Birliğine tam üyelikteki toplumsal destek bugün itibarıyla
yerlerde sürünüyor.
Sonra, 2007 seçimlerine doğru bir Cumhurbaşkanı seçimi krizi
yaşadık. 2007 seçimlerine Müslüman Cumhurbaşkanı projesiyle girdiniz, sanki
daha önceki Cumhurbaşkanları inançlı kişiler değil, Müslüman kişiler değilmiş
gibi onlara saygısızlık yaparak. Hatta bir de “sivil anayasa” lafı edip sivil
anayasa konusunda anayasa profesörlerine bir anayasa bile sipariş etmiştiniz.
Kasım 2007 seçimlerinden sonra Avrupa Birliği projesi rafa kalktı. Esasen Sayın
Başbakanın, Hükûmetin niyeti Avrupa Birliğine tam üyelik değil, Avrupa
Birliğine tam üyelik gibi bir projeyi arkasına alarak, buna yaslanarak, oradan
aldığı güçle kendisine muhalif zannettiği sadece orduyu değil, yargıyı,
üniversiteleri, medyayı, sivil toplumu ve aydınları susturmaktı. Avrupa
Birliğine yaslanarak Türkiye'yi darbelerden, darbecilerden temizliyoruz
görüntüsü altında Ergenekon, Balyoz, Oda TV, askerî casusluk ve daha birçok
davayla biraz önce saydığım kurumlara büyük hasarlar verdiniz. Şimdi diyorsunuz
ki: “İçeride çok sayıda günahsız var.” Evet, çok sayıda günahsız insan var ama
size nasıl inanacağız?
Sonra, Sayın Başbakan bir grup konuşmasında “İnsanımıza iki yüz
yıldır bir hayat tarzı dayatılıyor.” diyerek yenilikçi padişahlara bile
tahammülü olmadığını gösterdi. Kongrelerde, Büyük Şair Sezai Karakoç’un
muhteşem şiirlerinden okudunuz. Keşke, onun Mona Roza’sını da aynı içtenlikle
okuyabilseydiniz. Keşke, Cemal Süreya’nın da bir şiirini, örneğin Göçebe’sini
yine aynı içtenlikle okuyabilseydiniz.
Seçimlerden, referandumlardan sonra balkon konuşmaları yaptınız.
Keşke, o balkon konuşmalarını kazanılmış bir zaferin verdiği mağruriyet ya da diğerlerini yenmenin verdiği ürkütücü
bir keyif ifadesiyle yapmasaydınız. Keşke, o balkon konuşmalarında tevazuyu
hissettirebilseydiniz; kucaklaşmayı, barışmayı hissettirebilseydiniz. Keşke,
siyasi yaşamınızı mağduriyet böbürlenmesi ve rövanş ihtirası üzerine
kurmasaydınız ve o balkon konuşmalarındaki barış mesajlarını balkondan indikten
sonra unutmasaydınız. Maalesef, sizin konuştuğunuz o balkonlar kucaklaşmanın,
barışın, özgürlüğün sembolleri değil, Sezai Karakoç’un bir şiirindeki gibi
acının, ölümün sembolleri oldu.
Sonra, Ege’de bir kasabada balkonda ayakkabı kutusunu gösteren bir
kadından ürktünüz. Size nasıl inanacağız?
6 kişinin hayatını kaybettiği, 11 vatandaşımızın gözünün çıktığı,
binlerce vatandaşımızın yaralandığı Gezi olaylarında talimatınızla hareket eden
polisleri “Destan yazdınız.” diye överken 17 Aralıktan sonra savcının
talimatıyla görev yaptılar diye cezalandırdınız. Ne oldu da bu kış kıyamette
binlerce polisi sorgusuz sualsiz tayin ettiniz? Destan yazarken iyi, ucu size
dokunan soruşturmalarda görev yapınca kötü. Size nasıl inanacağız?
Gezi olaylarında otelinin kapılarını biber gazından kaçan
sığınmacılara kapatmadı diye bir holdingi vergi denetimine aldınız, ceza üstüne
ceza yağdırıyorsunuz. Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği sizin düşüncenizde değil
diye, cenazelere gönderdiği çelenk nedeniyle aldığı bağışlar için, onu iktisadi
işletme kabul edip kurumlar vergisi istediniz. Öte yandan, İran’la ilişkilerden
kaynaklanan yasa dışı kazançların meşrulaştırılması için Varlık Barışı
Kanunu’nu çıkardınız. Size nasıl inanacağız?
Dün dindarlıklarından şüphe etmediğiniz, “muhterem” sıfatıyla
andığınız, “Bir emri olur mu acaba?” diye kendisine sorduğunuz, beraber namaz
kıldığınız insanları bugün sahte peygamberlikle suçluyorsunuz. Size nasıl
inanacağız?
Hukuk yerine “günah” kavramından hareket ederek yasalar
çıkardınız. Cumhuriyetin kurucu önderlerini ayyaşlıkla suçladınız. Hukuksuz
Ergenekon, Balyoz ve diğer davaların savcılığına soyundunuz. Bu davalardaki
hukuksuzluğa dikkat çekmek için “Bu davaların avukatıyız.” diyen Cumhuriyet
Halk Partisini darbecileri korumak, kollamakla suçladınız. 17 Aralık 2013’ten
sonra ise soruşturmalar size yönelince hukuku hatırladınız, masumiyet
karinesini ve adil yargılanma hakkını hatırladınız; bunlara sıkı sıkıya
sarıldınız. Size nasıl inanacağız?
Dün “Bu Hükûmet sayesinde ekonomide işler iyi gidiyor, ekonomide
istikrar var.” diyen TÜSİAD Başkanını överken, dolar 2,4 liraya doğru gidince
dikkatli cümlelerle Hükûmete tavsiyelerde bulunan TÜSİAD Başkanını vatan
hainliğiyle suçladınız. Sizi överken vatansever, sizi eleştirirken vatan haini.
Size nasıl inanacağız?
17 Aralıktan sonra sizin bir öz eleştiri yapıp, hatalarınızdan
pişmanlık duyup demokratik bir çizgiye gelmiş olmanızı arzu ederdik, size
inanmak, güvenmek isterdik, sizden demokratik atılımlar beklemek isterdik,
onların Türkiye'nin gündemine gelmesini isterdik ama siz bütün güven
köprülerini, demokrasinin bütün kurumlarını birer birer yıkıyorsunuz, yok
ediyorsunuz.
Hepinize saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN – Teşekkür ederim.
Adalet ve Kalkınma Partisi grup önerisi lehinde olmak üzere ikinci
konuşmacı Muş Milletvekili Sırrı Sakık.
Buyurun Sayın Sakık. (BDP sıralarından alkışlar)
SIRRI SAKIK (Muş) – Sayın Başkan, değerli arkadaşlar; ben de
hepinizi saygıyla selamlıyorum. Görev dağılımı olduğunda hep de söylüyoruz,
bize hep böyle lehte düşüyor. Biz de gerçekten bu süreçte yani bir torba yasası
yeniden görüşülecek ama bu torba yasasında özgürlükleri beklerken Hükûmet kendi
gündemini Parlamentoya taşıyor. Oysaki Türkiye’nin temel sorunlarıyla
yüzleşmeden bu ülkede özgürlükleri hayata geçirme şansımızın olmadığını hep
söylüyoruz.
Birkaç gündür Türkiye’nin dört bir tarafında yani Kayseri’den
tutun Sivas’a kadar, onlarca insan trafik kazasında yaşamını yitiriyor. Yani
ilkel bir ülkenin tablosuyla karşı karşıyayız. Kayseri’de 21 insan yaşamını
yitiriyor, 29 insan ağır yaralanıyor ve bunları nasıl bir geçiştirmeyle
geçiştirdiğimizi hep birlikte görüyoruz. Aynı şey işte, dün Sivas’ta oldu.
Yine, bu ülkede refahın bu kadar üst düzeyde olduğunu söyleyenlere
sesleniyorum. Bu ulaşım araçlarıyla, bu ulaşımla dünyanın neresinde can
güvenliğini sağlayabilirsiniz? Yaşamını yitirenlere tekrar Allah’tan rahmet
diliyoruz, ailelerine sabır diliyoruz, yaralılara acil şifalar diliyoruz ama
Parlamentoyu da göreve davet ediyoruz. Yani burada hiç mi bizim kusurumuz,
günahımız yok? Ve bakın, bu kadar insan yaşamını yitiriyor. Bu Parlamento
alelacele bir toplantı yaparak bir araştırma önergesi, bir araştırma kurulu
oluşturabilir. Nerede kusur var, nerede eksikliğimiz var, ya, bu insanlar yaşamını yitiriyor, bununla
ilgili bir çaba içerisinde değiliz. Bilinen, klasik sözcüklerle,
başsağlıklarıyla bu işi geçiştirmeye çalışıyoruz. Ben derhâl, Parlamentonun bu
konuda duyarlı olması, gerçekten bir komisyon oluşturması ve bu komisyonun
gidip bu olay yerinde incelemeler yapması gerektiğini, bir an önce yapması
gerektiğini düşünüyorum.
İkincisi, sevgili arkadaşlar, biz özgürlüklerden ve demokrasiden
bahsediyoruz ama eğer siz bugün yaşanan bu tablonun özgürlüklerle bir bağının
olmadığını düşünüyorsanız, bu tablolarla hep karşı karşıya kalacağız. Bu mevcut
Siyasi Partiler Yasası ve Seçim Kanunu bu süreçte aynı şekilde devam ederse
özgürlüklerden bahsedemeyiz. Eğer siz özel yetkili mahkemeleri lağvetmezseniz,
özel savcıları, bunların görevlerine son vermezseniz Balyoz’da olduğu gibi,
Ergenekon’da olduğu gibi, KCK’de olduğu gibi haksız tutuklamalar, haksız
cezalarla karşı karşıya kalırsınız. Bunları hep söyledik ve hepsini de
seslendirdik.
Terörle Mücadele Yasası’ndan dolayı binlerce insan mağdurdur ve bu
ülkenin mağdurlarıdır. Sadece bugünkü özel yetkili mahkemelerin bir mağduriyeti
değil, cumhuriyetin kuruluşundan bugüne kadar, evet, farklı hukuklarla yönetildiğimiz
için bu ülkede çok ağır bedeller ödendi. Burada kimin eli kimin cebinde belli
değil.
Bakın, son günlerde ülke tetiklenmek isteniyor. Ülkede farklı
seçim sürecine girmek için her tarafta tezgâhların nasıl bir şekilde
örgütlendiğine tanıklık ediyoruz. Ben buradan sesleniyorum: İstanbul’da
Milliyetçi Hareket Partisinin üyesine olan saldırıyı bir an önce Hükûmet açığa
çıkarmalıdır. Kim, nerede, nasıl yaptıysa bir an önce bunu ortaya çıkarmak
Hükûmetin görevidir. Çünkü bizim de bilgilerimiz var, biz de bilgi sahibiyiz.
Bir an önce Hükûmeti bu konuda çıkıp bizi bilgilendirmeye, ellerindeki doneleri
bizimle paylaşmaya davet ediyoruz.
Üçüncüsü, birçok siyasi partiye karşı nasıl bir sürecin
başladığına da, bu konuda buna da tanıklık ediyoruz.
Biz BDP olarak açık ve net olarak söylüyoruz: Sevgili arkadaşlar,
biz bir seçim yaşıyoruz, bu seçim sürecinde birbirimizle yarışacağız ama hiçbir
parti diğer partinin düşmanı değil. Düşmanlıklar üzerinde siyaseti dizayn
etmedik, etmeyeceğiz de. Ama ne yazık ki bazı köşe yazarlarına bugün baktım,
ağızlarından kan fışkırıyor. Bu İstanbul’daki olayı BDP’ye mal etmek, Kürtlere
mal etmek için ulu orta yalanlar söylemeye çalışıyorlar çünkü gerçekten bu
ülkeyi germeye çalışıyorlar, bu ülkede kandan yeniden kanunlar yaratarak ve
siyaseti böyle dizayn etmeye çalışıyorlar.
Geçmişten bugüne kadar söyledik. Bakın, dün yine gazetelerde
vardı. Bundan beş altı yıl önce belediye otobüslerine molotof atılıyor,
insanlar yaşamını yitiriyor ve orada motosikletle bir molotof atıp kaçan birini
yakalıyor güvenlik güçleri. Aradan birkaç gün geçmesine rağmen, yakalanan şahıs
açık ve net olarak bağırıyor: “Ben MİT elemanıyım. MİT beni görevlendirdi.”
Biz, onlarca kez burada seslendirmemize rağmen bunlar araştırılmadı ve en son
yargıya intikal eden olay şu: MİT, evet, resmî bir yazı gönderiyor, “Bu bizim
elemanımızdır.” diyor. Şimdi, bir ülkede MİT’in görevi masum insanları
katletmek midir, halkları karşı karşıya getirmek midir? Şimdi, dün gazetelere
yansıyan olay da budur. Bunun üzerine gitmeliyiz. Eğer bir MİT elemanı çıkıp
bir yere, belediye otobüsüne veyahut da herhangi bir yere molotof atıyorsa bin
kez düşünmemiz gerekir. Ama ne hikmetse Hükûmetin bu konuda bir küçük
araştırması bile yok.
Ne yapıyorsunuz sizler? Kendi aranızda, oturuyorsunuz, bir hukuk
oluşturuyorsunuz. Ne yapıyorsunuz siz? Bakın, son iki dönemdir, 2007 ve bugün,
bu süre içerisinde, biz, bütün çabalarımıza rağmen, sizi adalete, hukuka,
eşitliğe davet ettik ama bunların gereğini yapmadınız. Bu torba kanununda
Siyasi Partiler Yasası, seçim kanunu da olabilirdi ama yok. Bu torba kanunda
adaletsiz bir şekilde, bakın, 1 katrilyon 392 trilyon 332 milyar lira para
almışsınız. Siz üç parti -bir daha söylüyorum, ey halkımız duyun- 1 katrilyon
392 trilyon 332 milyar lira; Adalet ve Kalkınma Partisi, Cumhuriyet Halk
Partisi, Milliyetçi Hareket Partisi hazineden bu kadar para almıştır. Bu
paralar nereye gitti? Bu paraları aldınız, ne yaptınız? Şimdi, halkımız bunları
bilmiyor ama kendiniz bir araya geldiğinizde çok rahat bir şekilde uzlaşıp,
oturup konuşup kendi aranızda hazinenin malını mülkünü babanızın çiftliği gibi
değerlendiriyorsunuz ve ondan sonra çıkıp dürüstlükten ve adaletten, eşitlikten
ve hakkaniyetten bahsediyorsunuz. Bunun neresi adalet, neresi eşitlik, neresi
kardeşlik? Yani siz, üç parti bu ülkenin beyazları mısınız? Siz bu kadar
parayla ne yaptınız? Bu kadar parayla, bu halkın hazinesinden bu paraları alıp
da bu halka ne vadettiniz, ne sundunuz? Hiçbir şey sunmadınız. O vesileyle,
bizim bir bütün olarak…
Halk sizi bilmelidir, sizin nasıl kandan kanunlar çıkardığınızı,
sizin nasıl demokrasiyi katlettiğinizi, sizin hazineyi nasıl yönettiğinizi bu
halk bilebilmelidir. Biz bunu söylüyoruz. Adaletli olmalısınız. Adaletli olmak
bu Parlamentodan geçer. Eğer bu Parlamentoda adalet ve hukuk yoksa, bu
Parlamento kendi içinde adaleti ve hukuku hayata geçiremiyorsa halka adalet
vadedemez ve adalet götüremez.
Şimdi, size söylüyoruz: Süreç yakındır, bu mağduriyetin bir an
önce ortadan kaldırılması gerekir. Sadece Barış ve Demokrasi Partisinin
hazineden pay almasıyla bu adaletsizliği ortadan kaldıramazsınız, diğer siyasi
partileri de kollayıp korumalısınız, o siyasi partileri başka holdinglerin
kapılarında dilenci konumuna getirmemelisiniz ve adaletli bir seçim sistemiyle
siz bu ülkede halkın iradesine saygılı olmalısınız.
Sayın Başbakan da çıkıp bu kürsüde zaman zaman “Halkın iradesine
saygı gösterin.” diyor ve siz de aynı şeyi söylüyorsunuz. Biz de sizi halkın
iradesine saygı duymaya, adaletli olmaya ve bir an önce bu ülkede özgürlükleri
hayata geçirip… Yani hep birlikte özgürlüklerle geleceğimizi birlikte inşa
edebileceğimizi düşünüyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
SIRRI SAKIK (Devamla) - Sizin bu dönem aldığınız para 177 trilyon,
CHP’nin 92 trilyon, MHP’nin 46 trilyon…
MEHMET DOMAÇ (İstanbul) – “Yasalara göre” diye ilave et, yanlış
anlamasın vatandaş.
SIRRI SAKIK (Devamla) – Nasıl?
MEHMET DOMAÇ (İstanbul) – Yasalara göre aldık parayı.
BAŞKAN – Karşılıklı konuşmayın lütfen.
SIRRI SAKIK (Devamla) – Aranızda kendinize göre bir yasal
düzenleme yaptınız.
HASİP KAPLAN (Şırnak) – Yasalara uyduruyorlar.
İDRİS BALUKEN (Bingöl) – Yasaları burası yapıyor zaten, doğru
söylüyor.
SIRRI SAKIK (Devamla) – Yani siz yasalara hileyle yaklaşırsanız
yapacağınız bu. (BDP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN – Sayın Sakık, teşekkür ederim.
Adalet ve Kalkınma Partisi Grubu önerisi aleyhinde ikinci
konuşmacı Süleyman Nevzat Korkmaz, Isparta Milletvekili. (MHP sıralarından
alkışlar)
Buyurun Sayın Korkmaz.
S. NEVZAT KORKMAZ (Isparta) – Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. Adalet ve Kalkınma
Partisinin vermiş olduğu grup önerisi aleyhinde Milliyetçi Hareket Partisinin
görüşlerini açıklamak üzere huzurlarınızdayım.
Değerli milletvekilleri, geçtiğimiz pazar günü İstanbul Esenyurt
Milliyetçi Hareket Partisi Seçim Bürosu, bir grup millet ve devlet
düşmanlarının silahlı saldırısına uğramış, Cengiz Yücel Akyıldız Bey şehit
edilmiş, 5 ülkücü kardeşimiz de yaralanmıştır. Milliyetçi Hareket Partisinin bu
kutlu davaya kurban verdiği son şehidimizdir Cengiz Akyıldız. Türk milleti ve
devleti için karanlık emeller besleyen güçler, bu değerlerin önünde kırk dört
yıldır dimdik duran Milliyetçi Hareket Partisini hedef almıştır. İstedikleri,
Milliyetçi Hareket Partisini ve ülkücü hareketi yıldırmak, vatana ve milletine
adanmışlıktan alıkoymaktır. Bu güçler kırk dört yıldır teyakkuzdadır, kırk dört
yıldır saldırıdadır. Milliyetçi Hareket Partisi, kurulduğu günden beri, bu kan
içici, asalak, emperyalist güçlerin piyonu olmuş terör odaklarına karşı dimdik
duruşunu bozmamıştır, bozmayacaktır. Yusufiyeli Cengiz’den sonra arkada
binlerce Cengizlerimiz, Fatihlerimiz, Yavuzlarımız, Alparslanlarımız,
Asenalarımız hazırdır. Bu vatana, millete adanmış ordu karşısında ne
yapacaksınız? Her birimizi bir bir mi kıracaksınız? Milliyetçi Hareket Partisi,
bir vatandaşının burnunun kanamaması için sağduyusunu sabırla muhafaza edecektir.
Çünkü, Milliyetçi Hareket Partisi, kaybedecek bir insanı olmadığını bilmekte,
kardeşliğimizin her şeyin üstünde olduğuna inanmaktadır. Terörü bir siyaset
malzemesi gören şer güçlere söyleyeceğimiz odur ki: Atılan kurşun Milliyetçi
Hareket Partisini değil bu ülkenin huzurunu ve demokrasisini vurmuştur. Hükûmet
bu saldırganları mutlaka ortaya çıkarmalıdır.
Değerli milletvekilleri, bu yürek kanatan kaybımız kadar bir acı
daha vardır ki o da milletin parasıyla yayın yapan yayıncı kuruluşların, bazı
yayıncı kuruluşların sessiz ve ilgisiz kalmasıdır. Hele hele Hükûmet sözcüsünün
bu meseleyi basitleştirerek ve âdeta bir sokak kavgası mertebesine indirmek
gayretleri, sorumsuzluktur, saygısızlıktır.
Milliyetçi Hareket Partisi, kırk dört yıldır devletinin ve milletinin
hep yanındadır, tarafındadır. Silahla saldıran taraflar ise devlet ve millet
düşmanlarıdır. Bunu bile söylemekten âcizdir Hükûmet sözcüsü. Medyanın bu
suskunluğu, Hükûmetin bu yanlış yönlendirmeleri, Türk milleti ve Milliyetçi
Hareket Partisi tarafından not edilmiştir. Biz, merhum Cengiz Akyıldız’ın
terörist, karanlık güçlerce şehit edildiğini düşünüyoruz ama suskun kalan
medya, olaya ciddiyetsiz yaklaşan Hükûmet, bu tavırlarıyla şehit Akyıldız’ı bir
kez daha katletmiştir.
Şehir eşkıyalığı, Hükûmetin âcizliği yüzünden almış başını
gitmiştir. Tüm uyarılarımız havada kalmıştır. Olan, millete ve yusuf yüzlü
Cengizlere olmaktadır. Bunun hesabı kanun önünde mutlaka sorulacak ve
müsebbipleri mutlaka cezalandırılacaktır. Şehidimize Allah’tan rahmet diliyoruz.
“Mekânı, Peygamber Efendimiz’in hemen yanındaki şehitlerimizin yanı olsun.”
diye dua ediyoruz. Ailesine, camiamıza ve aziz milletimize sabırlar dilerken
ailesini ve çocuklarını, Milliyetçi Hareket Partisi olarak merhum Cengiz
Akyıldız Bey’in bir emaneti kabul ediyoruz.
Değerli milletvekilleri, yaklaşık yirmi-yirmi beş gündür, dakikası
altın kadar kıymetli olan bu Meclis HSYK kanun teklifini görüştü. Hem
komisyonda hem de Genel Kurulda, bu teklifin, başta Anayasa'mızdaki yargı
bağımsızlığı olmak üzere, hukuk devletinin ve evrensel hukuk anlayışının temel
kabullerine aykırı olduğunu hep söyledik.
Muhalefet, 17 Aralıkta ortaya çıkan ve içinde bakanlar, oğulları,
bacanak ve akrabalarıyla bazı iş adamlarının olduğu hırsızlık, yolsuzluk
depremini hep anlattı. 17 Aralıktaki hırsızlık operasyonları olmasa AKP’nin
aklında yargı mı vardı; yargı önünde bekleyen dosyalar, mahkeme kapılarında
bekleyen milyonlarca vatandaşımız mı vardı; zalime bile parmak ısırtan
adaletsiz kararlar için mi üzülüyordu? Yok, böyle bir kaygısı yoktu AKP’nin ama
ne zaman iş kendilerine, oğullarına kadar uzandı, feryat etmeye başladılar ve
sanki halka zulmeden hâkim ve savcılardan ve sanki görev ve yetkilerini
milletin aleyhine kullanan güvenlik güçlerinden bu milleti korumak için harekete
geçtiler. Öyle bir algı, öyle bir kanaat oluşturulmaya çalışıldı ki, aslında bu
operasyon millî iradeye yönelikti, engellenmesi lazımdı. Yandaş televizyon
kanalları ve gazeteler de utanmadan bunu işledi, onlar da sebepleniyorlardı
çünkü. Kaygılandıkları aslında zülfüyâr idi, yoksa vatandaşı için kaygılansa
AKP, bugüne kadar yargıdaki bu kaos ve karmaşaya seyirci kalır mıydı?
Bu karda, kışta 100 küsur hâkim ve savcının, 3 bin kadar polisin yerinden yurdundan edilip
çocuklarının okullarından koparılması, aile bütünlüğünün ortadan
kaldırılmasının milletin talebi olduğuna inanmamızı mı bekliyorsunuz?
Mevzubahis Başbakan ve oğlu, mevzubahis bakan ve oğulları, bacanakları olunca
100 küsur hâkim ve savcıyı sağa, binlerce polisi sola yatırıp, adalete giden
yol Bilal oğlan için yeniden dizayn edilmiştir. Şimdi “Şimdi ifade vermeye
hazırım.” diyor. Gönlü oldu beyzademizin, hâkim ve savcı gönüllerine göre
yeniden belirlendi.
Değerli milletvekilleri, hangi ülkede, başbakan -oğlu da olsa- bir
kişiyi yargı önüne çıkarmamak için bu kadar çalışanı, bu kadar insanı gözden
çıkarabilir? Meclisteki muhalefet partileri, HSYK Kanunu’nun hukuk devletinin
temeline dinamit koyduğunu ifade ederken, çalmayı, çırpmayı meşru göstermek
isteyen ve bu hırsızlıkları her şeye rağmen örtmeye çalışan “bazı AKP
milletvekilleri” muhalefet partisi milletvekillerine saldırdı, tekme attı,
yumruklarını konuşturdu. Sayın Başbakan “Eden bulur.” gibi bir laf etti. Yani,
bu saldırgan vekillerini çağırıp “Genel Kurulun mehabetine, millî iradeye,
saygıya yakışmıyor, partimizin prestijini de bozuyorsunuz, kendinize gelin.”
diye uyarmak yerine, âdeta kendi saldırgan vekillerinin sırtını sıvazlayan bir
yaklaşım sergiledi yani tahriklerin kapısını araladı Sayın Erdoğan.
Muhalefet binlerce kez çağrıda bulunmuştu, “Ey AKP, bu kanun
teklifini çekin. Bu, milletin hayrına değil.” dediğimiz hâlde ısrarla bu
gerginliğin sürmesine seyirci kalındı. Ama, Sayın Başbakan ne zaman Brüksel’e
gitti, orada bu teklifin Avrupa’nın hukuk değerlerine uygun olmadığı hususunda
uyarıldı. Teklifi dondurdu yani Türkiye Büyük Millet Meclisinde millî iradeyi
oluşturan muhalefeti dikkate almadı, hassasiyetlerini yok saydı. Bir Avrupa
Birliği komiseri Brüksel’de kaşlarını çattı ve Başbakan da “Pardon.” deyip
çekti yasayı.
Sormayacak mıyız Sayın Başbakan? Şayet, teklifin yanlış idiyse
bugüne kadar niye ısrar ettin? Yok, doğru olduğunu düşünüyorsan Avrupa Birliği
komiseri kaşlarını çattı diye niye vazgeçiyorsun? Millî iradeye saygı, milletin
hukukuna sahip çıkmak böyle mi olur? Avrupa Birliği komiseri bu milletten daha
mı büyük? Egemenlik hakkı hani kayıtsız, şartsız milletindi? Ne oldu egemenlik
ezberinize? Sayın Başbakan, samimi değilsin, hiçbir mazeretin arkasına
gizlenemez bu teslimiyetçiliğin. Sen de biliyorsun ki bu yasaya muhalefet eden
bizler sonuna kadar haklıydık ama Brüksel’den gelen uyarıyı dinledin. Bu ülkeyi
nasıl ve nerelerden yönettiğin hususunda bir kez daha suçüstü yakalandın.
Değerli AKP milletvekilleri, merak ediyorum, sizin bu ülkenin
geleceğiyle ilgili bir planınız, programınız var mı? Yoksa “Başbakanın
etrafındaki 10-15 kişi veya bürokratlar bizim adımıza düşünür, hazırlarlar
tasarıyı, teklifi, Genel Kurula getirirler, biz de parmağımızı kaldırırız.” mı
diyorsunuz? Sizlere hiç sorulmadan, fikrinize başvurulmadan bu yasaların
önünüze getirilmesi sizi rahatsız etmiyor mu? Merak ediyorum, hadi muhalefeti
dikkate almıyor da Sayın Başbakan, sizleri de mi dikkate almıyor?
Yeni bir çorba yasa daha getiriyorsunuz, resmen çorba; içinde
ilgili, ilgisiz her şey var. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının görev
alanında mıdır kamu ihaleleri değerli milletvekilleri? Ne arıyor bu yasada?
Kimlere hangi sözler verilip bu yasanın içine gizleniverdi? Yahut İnternet’te
sizleri ve yaptıklarınızı sorgulayan, denetleyen halkımıza prangalar takmak
demokrasinin neresinde yazıyor? Dünya nereye gidiyor ve siz nelerle
uğraşıyorsunuz?
“Cuma, cumartesi, pazar çalışacağız.” diyorsunuz, geçen hafta da
böyle demiştiniz, sonra cuma günü geldiniz “Dükkânı kapatıyoruz.” dediniz.
Gerçekten ne yaptığınızın farkında mısınız ey AKP milletvekilleri? Rüzgâr
önünde savrulan yapraklar gibi bir o yana bir bu yana savruluyorsunuz…
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN – Teşekkür ederim Sayın Korkmaz.
S. NEVZAT KORKMAZ (Devamla) – Kendi hukukunu koruyamayan
milletvekilinin milletin hukukuna sahip çıkamayacağını söylüyor, hepinizi
saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN – Teşekkür ediyorum.
Adalet ve Kalkınma Partisi grup önerisini oylarınıza sunuyorum:
Kabul edenler… Kabul etmeyenler… Kabul edilmiştir.
İç Tüzük’ün 37’nci maddesine göre verilmiş bir doğrudan gündeme
alınma önergesi vardır, okutup işleme alacağım ve oylarınıza sunacağım.
VII.- BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA
SUNUŞLARI (Devam)
Ç)
Önergeler
1.- İstanbul Milletvekili Umut
Oran’ın, (2/134) esas numaralı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası
Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’nin doğrudan gündeme
alınmasına ilişkin önergesi (4/143)
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
(2/134) esas numaralı Kanun Teklifim, Başkanlığınızca komisyona
havale edildiği tarihten itibaren kırk beş gün geçtiği hâlde ilgili komisyonca
görüşülüp sonuçlandırılmamıştır.
Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğü’nün 37’nci maddesi uyarınca
kanun teklifimin doğrudan Genel Kurul gündemine alınması için gereğini arz ve
talep ederim. 02/01/2012
Umut
Oran
İstanbul
BAŞKAN – Teklif sahibi olarak İstanbul Milletvekili Umut Oran
konuşacak.
Buyurun Sayın Oran. (CHP sıralarından alkışlar)
UMUT ORAN (İstanbul) – Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; yüce
Meclisi saygıyla selamlıyorum.
2011 yılında yani iki buçuk yıl önce bir deprem yaşandı Van’da,
acı bir deprem yaşandı. Bu deprem sebebiyle yaklaşık 644 yurttaşımız hayatını
kaybetti, binlerce kişi de yaralandı. Bu hayatını kaybeden yurttaşlarımızın
arasında toplam 68 öğretmenimiz vardı, bu öğretmenlerimizden 42’si aday
öğretmen konumunda olan öğretmenlerimizdi. Öğretmenlerimiz hayatını kaybetti,
aday öğretmenlerimiz hayatını kaybetti ve onların, özellikle aday
öğretmenlerimizin ailelerine veya bakmakla yükümlü oldukları kişilere herhangi
bir aylık veya herhangi bir katkı sağlanmadı. Yani, ortada bir mağduriyet var
ve iki buçuk yıldır da bu mağduriyet giderilmedi.
Milletvekilleri olarak, yasama organı olarak bizlerin görevi
mağduriyetleri gidermek, çözüm üretmek ve onların sorunlarına ortada bir irade
ortaya koymak. Van depremi ayrı bir sorun, onun mağduriyetleri devam ediyor,
ayrı bir konu yani orada iş yok hâlâ, aş yok orada, barınma sorunu var, su
sorunu var, orada devam ediyor. Öğretmenlerin sorunu ayrı bir sorun, atanamayan
öğretmenler ayrı bir sorun, aday öğretmenler ayrı bir sorun yani aynı zamanda
bu, baktığınız zaman, tabii, bütün aday memurları da kapsayan bir sorun.
Dolayısıyla, depremin etkileriyle beraber bu aday memurlarla ilgili
hazırladığımız bu kanun teklifini sizlerin oylarına sunuyoruz ki bu
mağduriyetler yaşanmasın. Tabii, bizim görevimiz sorun çözmek biraz önce de
ifade ettiğim gibi. Bir deprem yaşandı, bir mağduriyet var.
Türkiye’de yine bir deprem yaşandı, özellikle 17 Aralıkta siyasi
bir deprem yaşandı. Burada da ciddi mağduriyetler var, ortada bir yolsuzluk
iddiası var, bir rüşvet iddiası var, dört bakan istifa etti ve baktığınız
zaman, iddianamede yer aldı hep onlarla ilgili sorunlar ve baktığınız zaman,
Başbakanın yakın çevresine kadar, kapsamına kadar dâhil edilen bir süreç var.
Bu konuya derin derin girmiyorum ama bu, sonuçta hepimizi ilgilendiren bir
konu. Yani, biraz evvel söylediğim gibi, yasama organı olarak bizim sorun
çözmemiz lazım, çözüm üretmemiz lazım. Şimdi, Türkiye’de, baktığınız zaman
ortada fiilen bir yargı sorunu var, ciddi bir şekilde bir polis sorunu var,
bürokrasi sorunu var. Bunlar kilitlenmiş durumda şu anda. Yani, açıkçası, bir
devlet krizi yaşanıyor şu anda. Ekonomi son derece kötü bir noktaya geldi, şu
anda ekonomi uçurumun kenarında, eşiğinde. Halk son derece perişan. İşte, bu
noktada -atanamayan memurlar gibi- yasama, yürütme, yargı; bizim bu noktalarda
sorumluluklarımız var, bu sorumluluklarımızı yerine getirmemiz gerekiyor.
Özellikle, her zaman, bu kürsüye çıktığım zaman, arkamızda yazan yazıyı
hatırlatıyorum: “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir.” Yani, burada yazan
yazı “Egemenlik kayıtsız şartsız Millet Meclisinindir.” demiyor, “milletindir”
diyor yani bizler onların adına burada görev yapıyoruz. Burada yazan yazı yine
“Egemenlik kayıtsız şartsız Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ındır.” da demiyor.
Dolayısıyla, bizim de olaylara bakış açımızda, olaylara çözüm getirme
noktasında bu sorumlukta, bu bilinçte hareket etmemiz gerekiyor.
Şimdi, bu 17 Aralık deprem dedim. Burada, özellikle yasama,
yürütmede, AKP milletvekillerine sesleniyorum, iki kere göz yumma var: Olaylara
göz yumma var, olayların örtülmesine göz yumma var.
Bakın, Hazreti Muhammed bir hadisinde “Allah’ın laneti yönetimde
rüşvet alan ve rüşvet veren üzerinde olsun.” der. Yine, Hazreti Muhammed
“Kıyamet gününde Allah’ın en sevgilisi ve ona en yakın olan insan adil devlet
yöneticisidir.” der. Yine, en çok gazap ettiği ve kendisinden uzak tuttuğu da
zalim devlet yöneticisidir.
Sizleri zulümden ve zalimden yana değil, halktan ve haktan yana
olmaya davet ediyorum. Bu kanun teklifini de sizlerin oylarınıza ve vicdanınıza
bırakıyorum.
Saygılarımla. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN – Teşekkür ederim.
İç Tüzük’ün 37’nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, söz şimdi
Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün’de.
Buyurun Sayın Aygün. (CHP sıralarından alkışlar)
HÜSEYİN AYGÜN (Tunceli) – Umut Oran’ın Van’daki 42 öğretmenin esasen
mağduriyetini işaret ederek, aday memur statüsünde olan binlerce insanı
ilgilendirdiğini düşünerek verdiği kanun teklifi esasen bir eşitsizliği
gidermeyi hedefliyor ve Van’daki yıkıcı sonuçları da tamir edip Türkiye Büyük
Millet Meclisini olumlu bir adım atmaya çağırıyor. Ama pek çok yasa
tasarısında, önergede olduğu gibi bunda da, neticede, AKP’nin oylarıyla bu
teklif reddedilecek ve bu görüşmeler sadece bizi izleyen Türk halkı yönünden
bir anlam ifade edecek.
Şimdi, Van’daki aday memur 42 kişinin, ölen, yaşamını kaybeden,
şehit olan 42 kişinin dramını anlatan bu kanun teklifi görüşülürken, o bölgenin
genelinde AKP ne yapmış, onu biraz anlatmak istiyorum:
Üç yıl evvel meydana gelen Uludere katliamından dolayı gizli bir
soruşturmada, Genelkurmay Başkanlığının emriyle 34 kişinin -18’i çocuk- öldüğü
ve bunun kaçınılmaz bir hata olarak savcı tarafından değerlendirilerek dosyanın
kapatıldığı kısa bir zaman evvel ortaya çıktı.
Yine, Gezi eylemleri sırasında Diyarbakır Lice’de sadece karakol
ve kalekol yapılmasını protesto ettiği için barışçıl bir gösterici olan Medeni
Yıldırım büyük tüfeklerle karakoldan açılan ateşle öldürüldü ve bu soruşturma
da gizli, şu ana kadar hiç kimseden ifade alınmış değil.
7 Aralıkta, yani yaklaşık kırk beş gün evvel, bir buçuk ay evvel
Yüksekova’da amca yeğen olan İşbilirler -Mehmet ve Veysel İşbilir- yine
provokatif bir ortamda, yine jandarmanın kurşunlarıyla öldürüldü, bu dosya da
gizli, hiç kimseden şu ana kadar ifade alınmış değil.
Bu arada tuhaf bir şey oldu, Van’da, El Kaide’den iki ay hapiste
yatmış olan, daha sonra beraat eden, bir cami imamı da olan vatandaş geçtiğimiz
pazar günü seçim propagandasına çıktı. Neredeyse büyük silahlar konuşacaktı ve
büyük bir katliam olacaktı; güvenlik güçleri zar zor olaya müdahale ettiler ve
hiç kimse yaşamını kaybetmeden, El Kaide’den yargılanmış olan AKP Van belediye
başkan adayının seçim turu olaylı bir şekilde sona erdi.
Van’da depremzedelerin sorunlarının sürdüğü ve açlık grevini devam
ettirdiği şu günlerde, yine, önemli bir şey daha oldu. Bölge genelinde AKP’nin
nasıl bir siyaset izlediğini gösteren bir röportaj, Montrö’de bulunan PYD’nin
sözcüsü Salih Müslim tarafından Hürriyet gazetesine verildi ve Hürriyet dün
geniş şekilde Salih Müslim’in görüşlerini aktardı. Bu Salih Müslim, sadece PYD
sözcüsü ve “Rojava” denen bölgedeki yani Suriye’nin Kürtlerin yaşadığı
bölgesindeki gelişmeleri ifade eden, temsil eden bir şahsiyet değil, son
zamanlarda, AKP Hükûmeti tarafından da 2 kez resmî olarak Türkiye’ye davet
edilmiş ve resmî olarak da Türkiye'nin tanıdığı bir politikacı durumunda.
Salih Müslim, dünkü röportajında, Katar’daki emirliğin Suriye’de
süren savaşı finanse etmek için şu ana kadar 3 milyar dolar gönderdiğini ve
AKP’nin, bu alışverişinden, bu terör, cihat ihracatı üzerinden komisyon
aldığını söyledi. Yine, Salih Müslim, Suriye’de savaşan cihatçıların Türkiye’de
Bolu Dağı’nda eğitim gördüğünü söyledi. Bunu hiç bilmiyorduk, dün öğrendik. Biz
Bolu’daki dağları komando eğitimi için Türk ordusunun kullandığını bilirdik,
meğerse El Kaide uzun zamandır orayı kendisine üs edinmiş durumda. Yine, selefi
gruplara, Salih Müslim’in söylediğine göre, 1.500 kişilik yemek verecek ölçüde
Şanlıurfa’da tesisler var ve sınırın öte tarafına yemek servisi yapılıyor.
Bu “Zerrab” denen adam da sadece, iddialara göre, AKP’li Bakanlar
Kuruluna rüşvet veren, rüşvetle iş yapan biri olmakla sınırlı değilmiş;
meğerse, Amerika’nın Suudi Arabistan’daki Büyükelçisini bir lokantada öldürmek
üzere, şu an yirmi beş yıl hapse çarptırılmış olan İranlı bir eylemciye
–teröriste veya ne diyeceksek- 1,5 milyon dolar kendisine bağlı bir şirketten
havale yapmış. Dolayısıyla, cihatçılarla, terörizmle bu kadar içli dışlı olan
bir Hükûmetin Van’daki depremzedelerin sorunlarına alaka göstermemesinden doğal
bir şey olamaz.
Çok teşekkür ederim, saygılarımla. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Önergeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmemiştir.
Alınan karar gereğince, sözlü soru önergeleri ile diğer denetim konularını
görüşmüyor ve gündemin "Kanun Tasarı ve Teklifleri ile Komisyonlardan
Gelen Diğer İşler" kısmına geçiyoruz.
1’inci sırada yer alan, Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünde
Değişiklik Yapılmasına Dair İçtüzük Teklifi ve Anayasa Komisyonu Raporu'nun
görüşmelerine kaldığımız yerden devam edeceğiz.
IX.- KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ
İLE KOMİSYONLARDAN
GELEN DİĞER İŞLER
A) Kanun
Tasarı ve Teklifleri
1.- Adalet ve Kalkınma Partisi
Grup Başkanvekilleri İstanbul Milletvekili Ayşe Nur Bahçekapılı, Kayseri
Milletvekili Mustafa Elitaş, Giresun Milletvekili Nurettin Canikli,
Kahramanmaraş Milletvekili Mahir Ünal ve Adıyaman Milletvekili Ahmet Aydın’ın;
Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünde Değişiklik Yapılmasına Dair İçtüzük
Teklifi ile Tunceli Milletvekili Kamer Genç’in; Türkiye Büyük Millet Meclisi
İçtüzüğünün Bir Maddesinin Değiştirilmesi Hakkında İçtüzük Teklifi ve Anayasa
Komisyonu Raporu (2/242, 2/80) (S. Sayısı: 156)
BAŞKAN - Komisyon? Yok.
Ertelenmiştir.
2'nci sırada yer alan, Devlet Sırrı Kanunu Tasarısı ve Avrupa
Birliği Uyum Komisyonu ile Adalet Komisyonu Raporlarının görüşmelerine
kaldığımız yerden devam edeceğiz.
2.- Devlet Sırrı Kanunu Tasarısı
ve Avrupa Birliği Uyum Komisyonu ile Adalet Komisyonu Raporları (1/484) (S.
Sayısı: 287)
BAŞKAN - Komisyon? Yok.
Ertelenmiştir.
3'üncü sırada yer alan, Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç ve 77
Milletvekilinin; Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi ve
Adalet Komisyonu Raporu'nun görüşmelerine kaldığımız yerden devam edeceğiz.
3.- Bartın Milletvekili Yılmaz
Tunç ve 77 Milletvekilinin; Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Teklifi ve Adalet Komisyonu Raporu (2/1929) (S. Sayısı: 523)
BAŞKAN - Komisyon? Yok.
Ertelenmiştir.
4’üncü sırada yer alan, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının
Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile Bazı Kanun ve Kanun
Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ile Manisa
Milletvekili Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir
Milletvekili Oktay Vural'ın; Terörle Mücadele Kanununda Değişiklik Yapılmasına
Dair Kanun Teklifi, Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Sosyal Sigortalar
ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi,
İzmir Milletvekili Hülya Güven ve 31 Milletvekilinin; Sosyal Hizmetler Kanunu
ile Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda Değişiklik
Yapılmasına İlişkin Kanun Teklifi, Diyarbakır Milletvekili Cuma İçten ve Rize
Milletvekili Hasan Karal ile 6 Milletvekilinin; Adana Milletvekili Necdet
Ünüvar ve Sivas Milletvekili Hilmi Bilgin ile 4 Milletvekilinin; Sivas Milletvekili
Hilmi Bilgin ve 15 Milletvekilinin; Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde
Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifleri ile Plan ve Bütçe Komisyonu
Raporu’nun görüşmelerine başlıyoruz.
4.- Aile ve Sosyal Politikalar
Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile Bazı
Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısı ile Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Terörle Mücadele Kanununda
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve
Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda Değişiklik Yapılmasına
Dair Kanun Teklifi, İzmir Milletvekili Hülya Güven ve 31 Milletvekilinin;
Sosyal Hizmetler Kanunu ile Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası
Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Teklifi, Diyarbakır Milletvekili
Cuma İçten ve Rize Milletvekili Hasan Karal ile 6 Milletvekilinin; Adana
Milletvekili Necdet Ünüvar ve Sivas Milletvekili Hilmi Bilgin ile 4
Milletvekilinin; Sivas Milletvekili Hilmi Bilgin ve 15 Milletvekilinin; Bazı
Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun
Teklifleri ile Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu (1/796, 2/1160, 2/1183, 2/1608,
2/1927, 2/1928, 2/1937) (S. Sayısı: 524) (x)
BAŞKAN – Komisyon? Yerinde.
Hükûmet? Yerinde.
ADİL ZOZANİ (Hakkâri) – Sayın Başkan, müsaadenizle bir hususu dile
getirmek istiyorum.
BAŞKAN – Buyurun.
V.- AÇIKLAMALAR (Devam)
5.- Hakkâri Milletvekili Adil
Zozani’nin, 524 sıra sayılı Kanun Tasarısı’nın Plan ve Bütçe Komisyonunda İç
Tüzük’ün 35, 36 ve 37’nci maddeleri ihlal edilerek hazırlandığına ve gündeme
alınmasının İç Tüzük’e aykırı olduğuna ilişkin açıklaması
ADİL ZOZANİ (Hakkâri) – Gündeme almayı düşündüğünüz 524 sıra
sayılı Tasarı, Meclis Plan ve Bütçe Komisyonunda İç Tüzük’ün 35, 36 ve 37’nci
maddeleri ihlal edilerek hazırlanmış ve bu husus 8 Ocak 2014 tarihi itibarıyla
tarafımdan Komisyon üyesi olarak Meclis Başkanlık Divanına bildirilmiş olmasına
rağmen tarafıma herhangi bir cevap verilmedi. Daha sonra, 21 Ocak 2014 tarihi
itibarıyla, tarafıma neden cevap verilmediğine ilişkin ikinci dilekçeyi verdim
Meclis Başkanlığına. Bugün itibarıyla, yani Komisyon görüşmeleri üzerinden
yaklaşık iki hafta geçtikten sonra, Meclis Başkanlık Divanı Meclis Başkanı
imzasıyla 28/01/2014 tarihi itibarıyla, bugün tarafıma bir cevap yazdı ve
cevapta şu söyleniyor: “İlgili yazınızda da belirtildiği üzere, söz konusu
kanun tasarısı ve teklifleri ile Komisyon Raporu 524 sıra sayısı olarak
Başkanlığımızca bastırılıp dağıtıldığı ve Genel Kurulun gündemine alındığı için
yapılabilecek bir işlem yoktur.” Şimdi, tam üç hafta bir beklemeden söz
ediyoruz. Daha alt komisyon çalışmaları esnasında Meclis Başkanlık Divanına bu
husus bildirilmiş olmasına rağmen Meclis Başkanlık Divanı bir komisyon üyesi
milletvekilinin itirazını dikkate almayıp, İç Tüzük’ün ilgili maddelerine
aykırı hazırlanmış bu torba yasa tasarısını, ki teklif ve tasarı şeklinde ayrı
gelip, daha sonra, İç Tüzük’ün 35’inci maddesinde açıkça belirtildiği hâlde,
“Komisyonlar kanun teklifleri görüşüldüğü esnada kanun teklif edemezler.”
hususu ihlal edilerek Komisyonun Başkanlık Divanı üyesi milletvekillerinin
imzasıyla yaklaşık 60 madde ihdası yapılmıştır ve bu husus Meclis Başkanlığına
bildirilmiş, Meclis Başkanlığı bu hususu da dikkate almamış.
(x) 524 S. Sayılı Basmayazı
tutanağa eklidir.
Bize verilen cevapta diyor ki: “Ayrıca komisyon çalışmalarında
riayet edilmesi gerektiği değerlendirilen hususlar, Başkanlığımızca 10/04/2012
tarihli ve 59530 sayılı Yazı’yla tüm ihtisas komisyonlarının başkanlıklarına
bildirilmiştir.” Ne diyor bu yazıda, onu da sizinle paylaşayım Sayın Başkan…
BAŞKAN – İtirazınızın sonucu nedir Sayın Zozani?
ADİL ZOZANİ (Hakkâri) – Müsaade edin bitireyim Sayın Başkanım,
dilekçelerimi dikkate almadınız Başkanlık Divanı olarak, bari burada itirazıma
tahammül edin, rica ediyorum.
BAŞKAN – Tahammül meselesi değil Sayın Zozani.
ADİL ZOZANİ (Hakkâri) – Bakın, “19/12/2005 tarihli Mevzuat
Hazırlama Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik’teki düzenlemelere ve kanun
yapım ve tekniği alanında oluşmuş teamüllere dikkat edilmesi.” diyor.
Komisyondan Meclis Başkanlığına giden yazıda da şu ifade ediliyor.
Bakın, bu ihlali dahi Meclis Başkanlığı dikkate almıyor. “2006 tarihli Resmî
Gazete’de yayımlanan Mevzuat Hazırlama Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik’i
dikkate almamız mecburiyet değildir.” diyor Komisyon.
Mevzuat burada, sözü edilen mevzuat da burada. 1’inci madde
dikkate alınması gerektiğini ifade ediyor, 10’uncu madde hazırlanacak teklif ve
tasarıların ne şekilde hazırlanacağını hükmediyor.
Bu kanun maddeleri, yönetmeliğe ve İç Tüzük’e aykırı düzenlenmiş
bu torba tasarının gündeme alınması İç Tüzük’ün ihlali demektir, bunu dikkate
almanızı rica ediyorum.
BAŞKAN – Birleşime on dakika ara veriyorum.
Kapanma Saati: 16.43
İKİNCİ OTURUM
Açılma Saati: 17.03
BAŞKAN: Başkan Vekili Ayşe Nur
BAHÇEKAPILI
KÂTİP ÜYELER: Muharrem IŞIK
(Erzincan), Mine LÖK BEYAZ (Diyarbakır)
BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin
53’üncü Birleşiminin İkinci Oturumunu açıyorum.
524 sıra sayılı Kanun Tasarısı’nın görüşmelerine devam edeceğiz.
IX.- KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ
İLE KOMİSYONLARDAN
GELEN DİĞER İŞLER (Devam)
A) Kanun
Tasarı ve Teklifleri
(Devam)
4.- Aile ve Sosyal Politikalar
Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile Bazı
Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısı ile Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Terörle Mücadele Kanununda
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve
Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda Değişiklik Yapılmasına
Dair Kanun Teklifi, İzmir Milletvekili Hülya Güven ve 31 Milletvekilinin;
Sosyal Hizmetler Kanunu ile Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası
Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Teklifi, Diyarbakır Milletvekili
Cuma İçten ve Rize Milletvekili Hasan Karal ile 6 Milletvekilinin; Adana
Milletvekili Necdet Ünüvar ve Sivas Milletvekili Hilmi Bilgin ile 4
Milletvekilinin; Sivas Milletvekili Hilmi Bilgin ve 15 Milletvekilinin; Bazı
Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun
Teklifleri ile Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu (1/796, 2/1160, 2/1183, 2/1608,
2/1927, 2/1928, 2/1937) (S. Sayısı: 524) (Devam)
BAŞKAN – Komisyon? Burada.
Hükûmet? Burada.
Sayın milletvekilleri, görüşmelerine başladığımız 524 sıra sayılı
Kanun Tasarısı’nın Komisyondaki görüşmeleri sırasında İç Tüzük’e aykırı
uygulamalar gerçekleştirildiği yönünde Hakkâri Milletvekili Sayın Adil
Zozani’nin usul itirazı olmuştur. Sayın Zozani’nin, Meclis Başkanlığına
göndermiş olduğu iki ayrı yazı üzerine, Başkanlık, Plan ve Bütçe Komisyonundan
konuyla ilgili bilgileri almış, yapılan değerlendirme sonrasında Sayın
Zozani’ye Başkanlıkça yazılı cevap verilmiştir. Başkanlıkça İç Tüzük’e uygun bulunarak
bastırılıp dağıtılan ve Genel Kurul gündemine alınan tasarının görüşmelerine
devam edilmesinde bir engel bulunmamaktadır. Ancak, konunun anlaşılması ve
kanun tekniğine katkı anlamında bir usul tartışması açacağım.
Lehte ve aleyhte söz…
PERVİN BULDAN (Iğdır) – Aleyhte.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) – Aleyhte.
OKTAY VURAL (İzmir) – Aleyhte.
SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) – Lehte.
OKTAY VURAL (İzmir) – Efendim, her gruba birer tane söz verin.
BAŞKAN – …tespitlerinde bulunacağım.
Sayın Zozani aleyhte.
OKTAY VURAL (İzmir) – Sayın Mehmet Günal, efendim, hangisi olursa.
BAŞKAN – Sayın Mehmet Günal, lehte mi?
MEHMET GÜNAL (Antalya) – Aleyhte istedim, vermezseniz…
OKTAY VURAL (İzmir) – Fark etmez efendim.
BAŞKAN – Süreyya Sadi Bilgiç lehte.
Sayın Akif Hamzaçebi, siz konuşacak mısınız?
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) – Konuşacağım efendim, aleyhte.
BAŞKAN – Aleyhte.
Şimdi, ilk söz, tutumumuzun lehinde, Isparta Milletvekili Süreyya
Sadi Bilgiç’te, buyurun. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
Süreniz üç dakikadır.
X.- USUL HAKKINDA GÖRÜŞMELER
1.- 524 sıra sayılı Kanun
Tasarısı’nın, Plan ve Bütçe Komisyonundaki görüşmeleri sırasında İç Tüzük’e
aykırı uygulamalar gerçekleştirildiği gerekçesiyle görüşmelerinin yapılmasının
İç Tüzük’e uygun olup olmadığı konusunda Başkanlığın tutumu hakkında
SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) – Sayın Başkanım, değerli
milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Görüşmelerine başlayacağımız Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı
ve bazı kanunlarda değişiklik yapan kanuna başlamadan önce açılan usul
tartışmasında lehte söz aldım.
Değerli arkadaşlar, bu konu defaatle, Sayın Başkanım, Komisyon
çalışmaları esnasında da gündeme geldi ve bu tartışmalar yapıldı. O süreçte de
Sayın Zozani’nin bu itirazları ve Meclis Başkanlığına bu konuda yapmış olduğu
müracaatlar da bilgimiz dâhilinde. Ancak, gerek Komisyon olarak gerek Başkanlık
Divanı olarak burada şu an sizin takınmış olduğunuz tutumun -lehte- doğru
olduğunu ifade etmek istiyorum.
Sayın Zozani’nin -temel itirazı olan ki kendisi bunu Meclis Başkanlığına
göndermiş olduğu dilekçede de belirtmiştir- ”Komisyonlar, kendilerine havale
edilen kanun tasarı veya tekliflerini aynen veya değiştirerek kabul veya
reddedebilirler...” ifadesinde “veya” geçtiği için bunlar ayrı ayrı görüşülmek
zorundadır gibi bir itirazı vardır. Ancak, bu İç Tüzük madde 35’in devamını
okuduğumuzda “reddedebilirler”den sonra şu ifade gelmektedir: “…birbirleriyle
ilgili gördüklerini birleştirerek görüşebilirler.” Komisyonumuzda da
Komisyonumuza havale edilmiş olan tasarının yanında bu tasarıyla ilişkili olan
teklifler de birleştirilerek görüşmeleri yapılmıştır.
Burada bir diğer itiraz, kırk sekiz saatlik sürenin
beklenilmemesine ilişkin yapılan itirazlardır. Ancak, Komisyonda, kırk sekiz
saat bekleme meselesine de titizlikle uyularak, kırk sekiz saat süre beklenerek
bu birleştirmeler tarafımızdan yapılmıştır.
Tutumunuzun lehinde söz aldığımı ifade ediyor, saygılarımı
sunuyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN – Teşekkür ederim.
Hakkâri Milletvekili Adil Zozani, aleyhte olmak üzere.
Süreniz üç dakikadır.
Buyurun Sayın Zozani. (BDP sıralarından alkışlar)
ADİL ZOZANİ (Hakkâri) – Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Sayın Bilgiç Komisyon çalışmaları esnasındaki alışkanlığını burada
da aynen sürdürdü. Cümlenin yarısından itibaren okumaya başlıyor ama bir önceki
kısmını, cümleyi atlayarak okuyor. Çünkü kendisi de çok iyi biliyor ki
yaptıkları işlem, Komisyonda gördürdükleri işlem İç Tüzük’ün 35’inci maddesine
aykırıdır; ayrıca, İç Tüzük’ün 36’ncı maddesine de aykırıdır; ayrıca, İç
Tüzük’ün 37’nci maddesine de aykırıdır. Bunun dışında, Mevzuat Hazırlama Usul
ve Esasları Hakkındaki Yönetmelik’in 10’uncu maddesine göre de aykırıdır.
Şimdi, bir: Komisyon üyeleri komisyon çalışmaları esnasında,
teklif ve tasarı görüşülürken kanun teklifinde bulunmuşlardır. 35’inci maddede
“Kanun teklifinde bulunamazlar.” deniyor Sayın Başkan.
İki: Bu madde ihdasları, tasarıda kimi madde ihdasları, tasarıda
ilişiği olmadığı hâlde -kendilerinin de çok iyi bildikleri bir husustur bu-
ilişkisi olmadığı hâlde ihdaslar yapılmıştır; bu, ayrıca bir ihlaldir.
Biz bu ihlal uygulamasını 8 Ocak itibarıyla Meclis Başkanlığına
bir yazıyla bildirdik. 21 Ocağa kadar Meclis Başkanlığı sessiz kaldı. 21 Ocakta
ikinci yazıyı gönderdik. Bugün görüşmeleri yapıyoruz, Meclis Başkanlığından
bize yazı geliyor: “Yapabileceğimiz bir şey yoktur.” Yirmi bir gün yatıyor
Meclis Başkanı; yirmi birinci gün Meclis Genel Kurulu konuyu gündemine alacak,
Meclis Başkanı hatırlıyor: “Artık iş işten geçmiştir. İhlal olmuşsa da olmuş,
benim yapabileceğim bir şey yoktur.” O zaman Meclis Başkanına sorarlar: “Sen
neyin başkanısın? Meclis çalışmalarını gözetlemeyeceksin, milletvekillerinin
verdiği dilekçeleri dikkate almayacaksın; o zaman sen ne iş yapıyorsun?”
Sorarlar. Yirmi bir gün bu yazı önünde duruyor Meclis Başkanının, niye cevap
vermiyor? Niye Komisyon Başkanlığından, Başkanlık Divanından bu usulsüzlüğe
ilişkin olarak bir talepte bulunmuyor, istemiyor Meclis Başkanı? Niye
denetlemiyor? Bekliyor çünkü bu şekilde geçmesi gerekiyor.
Bir önemli husus daha söyleyeyim: Mevzuatta geçiyor -ki Komisyon
diyor ki: “Mevzuat beni ilgilendirmiyor.” ancak mevzuatta geçiyor- diyor ki:
“Komisyonun görüşeceği kanun maddelerinin ya da tekliflerinin, tasarıların etki
analizinin çıkarılması şarttır.” 110’uncu maddeye bakın. Etki analizi
olmaksızın bu maddeyi Komisyonun görüşmüş olması İç Tüzük ihlalidir. Etki
analizini şart koşuyor mevzuat, “Görüş alacaksınız, etki analizini
göreceksiniz.” diyor. Var mıydı birinizin elinde etki analizi? Yok.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ADİL ZOZANİ (Devamla) – Bu ihlallerin hepsinin olduğu bir ortamda
siz bu torba tasarıyı görüşürseniz aynı usulsüzlüğe, İç Tüzük ihlaline ortak
olmuş olursunuz.
Teşekkür ediyorum. (BDP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN – Teşekkür ederim Sayın Zozani.
Lehte olmak üzere Antalya Milletvekili Mehmet Günal.
Buyurun Sayın Günal. (MHP sıralarından alkışlar)
Süreniz üç dakikadır.
MEHMET GÜNAL (Antalya) – Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Değerli milletvekilleri, hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Sayın Başkan, “lehte olmak üzere” dedi ama maalesef bunun lehinde
olmak biraz zor görünüyor.
SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) – Sen becerirsin Sayın Günal.
MEHMET GÜNAL (Devamla) – Sayın Bilgiç’in, Sayın Başkan Vekilimizin
hatırı var ama hakikaten çabalasak da lehte olma şansımız zor Sayın Başkan.
Yukarıda da söyledik, şimdi, bir kere, kanun yapma yöntemimizde
yanlışlık var. “Böyle bir torba kanun garabeti” dedik, “ucube” dedik, “harar”
dedik, size bir sürü şeyler söyledik. “Bir kulağınızdan girip bir kulağınızdan
çıktı.” diyorlar ama maalesef bence birincisinden de girmiyor gibi. Arkadaşlar
“Böyle siz konuşun, biz bildiğimizi yaparız.” diyorlar.
Şimdi, bakın, burada bu kadar kalın bir şey var. Sayın Bakan
talihsiz bir şekilde başlamış oldu Bakanlığına. Kendisine pozitif ayrımcılık
yaptık, hakikaten Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının Meclis kapanmadan
önce gelen şeyde de bazı maddelerini çıkarmıştık biliyorsunuz ama şimdi bunun
içine her şey girmiş. Ya, aceleden olanı anlıyoruz da hadi, niye bize
getiriyorsunuz? Bir aceleniz var İnternet’le ilgili, yasaklamayla ilgili. Plan
ve Bütçe Komisyonuyla ne alakası var? Adalet Komisyonu ne iş yapar? Bilgi,
Sanayi ve Teknoloji ne iş yapar?
SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) – Regülasyon…
MEHMET GÜNAL (Devamla) – Yani regülasyon da para yok, kuruluş yok,
bütçeyi ilgilendiren herhangi bir şey yok.
Şimdi, Sayın Başkanım, lehinizde olmak için çaba sarf ediyorum,
bakıyorum, burada Plan ve Bütçe Komisyonunun dışında komisyon raporu yok. Bu
gelen tekliflerin çoğunda bir sürü -burada bakın üst yazıları var- alt komisyon
var. Ya, hiç olmazsa biraz bekleseydiniz de ilgili komisyon, engellilerle
ilgili, aile ve sosyal politikalarla ilgili Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal
İşler Komisyonu bunu bir görüşüp bize bir bilgi verseydi. Hadi buraya
getirdiniz, İnternet’le ilgili… En azından, o teknolojiyle ilgili komisyon ile
Adalet Komisyonu, bir alt komisyon olarak raporunu versin, bir görelim. Yani, nedir bu böyle aceleyle getirdiğiniz
şey, ben anlamadım? Birçok madde de yukarıda eklendi, tekrar bir teklif daha
geldi. Sayın Ünüvar bakıyor, onunkine
henüz gelemedim çünkü daha bir sürü konu var, onların da teklifi geldi. Bunu da
hadi birleştirelim. Ya, bir dakika, daha ne geldi, ne oldu derken…
Şimdi, böyle bir kanun yapma tekniği olmaz. Hepsi değerli
arkadaşlarımız, geliyor, birleştiriyorlar ama onun yarısı zaten çıkmış,
yarısını temmuzda çıkarmışız, geri kalanı zaten buranın içinde var. Böyle bir
şey olmaz, bunlar çok önemli şeyler. Bir etki analizi yapılması için zaten
derli toplu bir şey olması lazım. İçinde
yüz küsur tane madde tekrar gelir, onlarca kanunu ilgilendiren hükümler
gelirse, böyle bir torba kanun tekniği olmaz. Onun için, usul açısından zaten
sadece bu kanuna ilişkin değil, bu tip kanun yapma tekniğine ilişkin Meclis
Başkanlığının bu hususu gözden geçirmesi lazım. Biz, Plan ve Bütçe Komisyonu
olarak, Kanunlar ve Kararlar Genel Müdürlüğü ve Meclisin Kanunlar ve Kararlar Dairesi olmak istemiyoruz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
MEHMET GÜNAL (Devamla) – Bunlar ayıklasın, ondan sonra gelsin
diyor, teşekkür ediyorum. (MHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN – Teşekkür ederim Sayın
Günal.
Aleyhte olmak üzere İstanbul Milletvekili Sayın Akif Hamzaçebi.
Buyurun Sayın Hamzaçebi.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) – Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; burada asıl tartışılması gereken konu, Hükûmetin torba yasa
anlayışıdır. İstisnai olması gereken, acil hâllerde başvurulması gereken torba
yasa anlayışı, maalesef artık geleneksel hâle dönüşmüştür. Hükûmet bu yola sık
sık başvurmakta, birbiriyle ilgisiz birçok düzenlemeyi aynı tasarının veya teklifin
içine dâhil ederek buraya getirip yasalaştırabilmektedir.
Görüştüğümüz tasarıda, İcra ve İflas Kanunu’ndan Küçükleri Muzır
Neşriyattan Koruma Kanunu’na, vergi kanunlarından Anadolu Ajansıyla ilgili
kanuna, Kamu İhale Kanunu’na, otoyol özelleştirilmelerine kadar birbiriyle
ilgisiz birçok konu bir araya getirilmiş, burada Genel Kurulun gündemine
sokulmuştur. Böyle bir yasa tekniği, yapılan düzenlemelerin sağlığı, doğruluğu
açısından büyük bir problem oluşturmaktadır. Birçok farklı komisyonda konuşulması
gereken konu, bir başka, ilgisiz komisyonda konuşulabilmektedir.
Yine, bu tasarıda çok önemli bir düzenleme var. İnternet’e
erişimin sınırlandırılması, onun sansürlenmesi yönünde yürütme organına yetki
veren veya birtakım düzenlemeler yoluyla, görünüşte sektörün otosansürü
diyebileceğimiz, gerçekte Hükûmetin kontrolünde yürüyecek olan birtakım sansür
müesseseleri getirilmektedir. Elbette özel hayatın gizliliğinin korunması
esastır, bu konuda herkese büyük görev düşmektedir ama bir hukuk devletinde
olduğumuzu ve uluslararası anlaşmaların tarafı olduğumuzu, üyesi olmaya çalıştığımız
Avrupa Birliği müktesebatının da bu konuda Türkiye’ye yükümlülükler yüklediğini
unutmayalım.
Yine, bu tasarıda eksik olan bir düzenleme var. Kamu Mali Yönetimi
ve Kontrol Kanunu’nun 18’inci maddesine göre, kamu gelirlerini azaltacak ve
kamu giderlerini artıracak düzenlemelerle ilgili olarak bir analiz tablosunun,
mali etki tablosunun o tasarılara eklenmesi gerekir.
Yine, Anayasa’mıza göre, yılı içinde bütçe giderlerinde artış
getirecek olan tasarıların görüşülmesi mümkün değildir.
Bütün bu hükümler ihlal edilerek bu tasarı burada konuşulmaktadır.
Şüphesiz, tasarı içerisinde, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının görev
alanına giren, olumlu bulduğumuz, Cumhuriyet Halk Partisi olarak destek
verdiğimiz düzenlemeler var ama bakın, bu kadar olumlu, destek verdiğimiz ve
süratle çıkabilecek düzenlemeleri, engellerle karşılaşabilecek düzenlemelerin
yanına koymak, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına da biraz haksızlık
olmaktadır.
Hepinize saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN – Teşekkür ederim.
Sayın milletvekilleri, yapılan usul tartışması neticesinde
tutumumda bir değişiklik gerçekleşmedi.
Görüşmelere kaldığımız yerden devam ediyoruz.
IX.- KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ
İLE KOMİSYONLARDAN
GELEN DİĞER İŞLER (Devam)
A) Kanun
Tasarı ve Teklifleri
(Devam)
4.- Aile ve Sosyal Politikalar
Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile Bazı
Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısı ile Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Terörle Mücadele Kanununda
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve
Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda Değişiklik Yapılmasına
Dair Kanun Teklifi, İzmir Milletvekili Hülya Güven ve 31 Milletvekilinin;
Sosyal Hizmetler Kanunu ile Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası
Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Teklifi, Diyarbakır Milletvekili
Cuma İçten ve Rize Milletvekili Hasan Karal ile 6 Milletvekilinin; Adana
Milletvekili Necdet Ünüvar ve Sivas Milletvekili Hilmi Bilgin ile 4
Milletvekilinin; Sivas Milletvekili Hilmi Bilgin ve 15 Milletvekilinin; Bazı
Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun
Teklifleri ile Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu (1/796, 2/1160, 2/1183, 2/1608,
2/1927, 2/1928, 2/1937) (S. Sayısı: 524) (Devam)
BAŞKAN – Komisyon yerinde.
Hükûmet yerinde.
Komisyon raporu 524 sıra sayısıyla bastırılıp dağıtılmıştır.
Alınan karar gereğince, bu tasarı, İç Tüzük’ün 91’inci maddesi
kapsamında temel kanun olarak görüşülecektir. Bu nedenle tasarı, tümü
üzerindeki görüşmeler tamamlanıp maddelerine geçilmesi kabul edildikten sonra
bölümler hâlinde görüşülecek ve bölümlerde yer alan maddeler ayrı ayrı
oylanacaktır.
Tasarının tümü üzerinde söz isteyen, Cumhuriyet Halk Partisi Grubu
adına, Ankara Milletvekili Sayın İzzet Çetin.
Buyurun Sayın Çetin. (CHP sıralarından alkışlar)
CHP GRUBU ADINA İZZET ÇETİN (Ankara) – Sayın Başkan, değerli
milletvekili arkadaşlarım; görüşmelerine başlamakta olduğumuz 524 sıra sayılı
torba kanunun tümü üzerinde Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına söz aldım.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Değerli arkadaşlar, az önce Sayın Zozani’nin yapmış olduğu usul
itirazı yerden göğe kadar haklı bir itiraz. Her ne kadar AKP çoğunluğu bunu
reddediyorsa da son yıllarda özellikle hem Meclis açıkken kanun hükmünde
kararnamelerle ülke yönetmek hem de birbiriyle ilgisi olmayan kanunları -ya da
kanun hükmünde kararnamelerde değişiklik yapmayı- yan yana getirerek torba
kanunlarla yasamanın özellikle yürütmenin tahakkümü altına girmesi kabul
edilemez. AKP ve Başbakan, millî iradeyi kendi sayısal çoğunluğundan ibaret
sayıyor ve torba kanunlarla her seferinde kendi rekorunu egale etme gibi bir
hastalığa kapılmış. Bu da o hastalığın tezahürlerinden birisi olan bir kanun
tasarısı mı diyeceğiz, teklifi mi diyeceğiz, biz Plan ve Bütçe Komisyonunda
şaşırdık. Birbiriyle ilgisi olmayan pek çok konunun sadece ana komisyon olarak
Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşülmüş olması zaten kanun yapma tekniğine bir
kere baştan aykırı.
Yani, bu, Türkiye Büyük Millet Meclisinde Plan ve Bütçe Komisyonu
dışındaki komisyonlara, Adalet Komisyonu, İçişleri Komisyonu, Bayındırlık,
İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonu, Millî Savunma Komisyonu, Sağlık, Aile,
Çalışma, Sosyal İşler Komisyonu, Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor
Komisyonu gibi vesair pek çok komisyona tali komisyon olarak havale edilmiş
olmasına rağmen ya da havale ediliyor gibi yapılmış olmasına rağmen, AKP’li o
komisyon başkanlarının, aylardan beri komisyonları toplanmadığı hâlde “İş
yükümüzün yoğunluğu nedeniyle toplanamadık, görüş bildiremiyoruz.” şeklinde
muhalefet partilerinin komisyon üyesi milletvekillerinin haberi olmadan cevap
yazması, Meclisteki yasamanın ne kadar sakat olduğunu, yasama tekniğinden ne
kadar uzak olduğunu, gerçekten, yasaların bir kanunda olması gereken
özelliklerinin nasıl tahrip edildiğini, genellik, soyutluk ve nesnellik gibi
niteliklerden nasıl yoksun bırakıldığını açıkça gösterebiliyor.
Değerli arkadaşlar, öngörülebilirlik, ulaşılabilirlik ve etkililik
de gerçekten uygulama aşamasında yasalarda olması gereken özellikler. Eğer bir
kanun tasarı ya da teklifi gelmiş ise… Biraz evvel yine arkadaşlar değindiler.
Gerçekten, Mevzuat Hazırlama Yönetmeliği’nin hem 10’uncu hem 17’nci maddelerine
hem de İç Tüzük hükümlerine aykırı bir biçimde bu tasarı geldi. Yapılması
gereken işler son derece açık. Kara yollarını özelleştiriyorsunuz, bu konuda ne
bir etki analizi yapılmış ne başka işlemler yapılmış ne komisyonlar kendi
dallarında -teknik komisyonlar- görüş beyan etmiş. “Bizim çoğunluğumuz var;
istediğimizi yaparız, istediğimizi komisyondan geçiririz.” gibi bir mantıkla
gelen bir kanun teklifi.
Bakınız, değerli arkadaşlar, biz Plan ve Bütçe Komisyonunda bunu
günlerce görüştük, gece yarılarına kadar görüştük. Görüşmeler sırasında bile
aynı konuda birden fazla iktidar partisi milletvekillerinin kanun teklifleri
yasaya eklenirken tek önergeyle, muhalefet partisi gruplarına mensup
milletvekillerinin bu Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına ilişkin vermiş
oldukları kanun tekliflerinin pek çoğu hiç dikkate alınmadı, öneriler de
dikkate alınmadı. Bu konuda, gerçekten, yapılması gerekenler yapılmadı.
AKP'nin, Türkiye Büyük Millet Meclisi açıkken kanun hükmünde kararnamelerle
ülkeyi yönetmeye kalkması ve de birbiriyle ilgilisi olmayan kanunları yan yana
getirerek “çuval kanun”, “torba kanun” gibi kendine özgü, AKP’ye özgü bir kanun
yapma tekniği uygulaması, Türkiye Büyük Millet Meclisinin itibarını
zedelemekte, demokrasiyi gölgelemektedir. Buna, Büyük Millet Meclisi Başkanının
ne hakkı vardır ne yetkisi vardır. Tam aksi, Büyük Millet Meclisi Başkanı Sayın
Çiçek’e düşen görev, Meclis komisyonlarını çalıştırmaktır, çalışmaya davet
etmektir. Bunlar yapılmamıştır.
Değerli arkadaşlar, gerçekten, biz Cumhuriyet Halk Partisi Grubu
olarak Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına ilişkin değişikliklere hep olumlu
baktık. Ta, ilk, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının kurulmasına da katkı
verdik. Bugüne kadar getirdiği her yasa önerisine katkı yapmaya çalıştık.
Çünkü, toplumumuzda dezavantajlı grupların bakımına ve onların topluma
kazandırılmasına, çalışma yaşamına kazandırılmasına yönelik hepimizi
ilgilendiren çalışmalar yapıldı, biz de onları destekledik ama engelli ve
yaşlılara yönelik hizmetlerle ilgili yapılan değişikliklerle birlikte, hiç
ilgisi olmayan 36 kanun ve 7 kanun hükmünde kararnamede değişiklik yapan bu
tasarıda pek çok tuzaklar var. Bu tuzakların nedeni de çok açık, 17 Aralıkta
ülkede bir altüst olunuş yaşanıyor. Başbakan ve kabinesindeki bazı bakanların
yakınları ve çocuklarının yaptıkları ortaya çıkınca bir telaş başladı. Baktık
ki, bu telaş içerisinde bir yandan toplumu baskıladıkları, korku
imparatorluğunu egemen kıldıkları yetmiyormuş gibi, apar topar -biraz evvel
Sayın Grup Başkan Vekilim de söyledi- İnternet ortamına ilişkin yeni sansür
uygulamaları getiriliyor. Orada, biz Cumhuriyet Halk Partisi Grubu olarak 15 madde
içinde 1 tek maddeye katılıyoruz, o da… Hani daha evvel tartıştık “ekonomik
suçlara ekonomik ceza” diye -yıllar önce- oradaki hapis cezalarının para
cezasına çevrilmesi bölümüne biz de belki pozitif katkı yapabilirdik. Ama, AKP
bunu ilgili bilim komisyonlarında, teknolojiyle ilgili komisyonlarda
tartışmadan, doğrudan doğruya, hiç ilgisiz bir biçimde Plan ve Bütçe
Komisyonuna getirdiği için usulüne uygun tartışma yapılmamıştır. O teknik
konunun bu kanun tasarısı içinde görüşülmesi doğru değildir.
Değerli arkadaşlar, tabii, balık baştan kokar. Bakıyorsunuz, işte
17 Aralıkta altüst oluş yaşadık, bunu yaşıyoruz da. Bakanların çocukları, aile
efratları yolsuzluğa, rüşvete bulaşır da kurumlardaki bürokratlar bulaşmaz mı?
Alın, bakın, tasarının içerisinde 4’üncü madde, Anadolu Ajansıyla
ilgili. Ne oluyor Anadolu Ajansında? Nedir Anadolu Ajansı? Ta, 57 sayılı
Kanun’la… 1920’de Gazi Mustafa Kemal Atatürk o günkü savaşa ya da İstiklal
Savaşı’na girecek, hazırlanıyor, bir ajans olması lazım, bir genelgeyle ajans kurduruyor.
1925 yılında da kanunu çıkıyor, 20 bin lira sermayeli Anadolu Ajansı kurulmuş.
E, sonra? Daha sonra, yıllar geçmiş, 2005 yılına geldiğimizde 6 sıfır atmışız
TL’den, o 6 sıfır atılınca o 20 bin lira sermaye 2 kuruşa düşmüş, 2 kuruşluk
sermaye 2005 yılında yapılan bir Genel Kurulla yeniden 19.999 lira 98 kuruş
ilaveyle 20 bine iblağ edilmiş, tamamlanmış. E, sonra? Aynı yıl bir Genel Kurul
daha yapıyorlar, sermayesi 50 bin liraya çıkartılmış. Hisselerine baktığınız
zaman, bunun hisselerinin çok büyük bir bölümü, yüzde 47’si hazineye ait, kalan
yüzde 11’i -rüçhan haklarının- belli, vatandaşlarda, yüzde 42’sinin kimde
olduğu belli değil. Bunların bulunması gerekiyor. Aynı yıl yaptıkları Genel
Kurulda Anadolu Ajansı diyor ki: “Bu yüzde 42’lik hisseleri biz toplayalım.”
Sayın Genel Müdür, hiçbir hukuki işleme başvurmadan... Bizim medeni hukukumuzda
eğer sahiplikler belli değilse, rüçhan hakkının kime ait olduğu belli değilse
yapılması gereken işlem, gaiplik olayını yürütmek ve ona göre tamamladıktan sonra
hazineye ya da hukuka uygun bir biçimde hisselere değer vermek. Böyle
yapmıyorlar. Ne yapıyorlar? Genel Kuruldan sonra, yüzde 25,65’ini zatımuhterem,
12 bin 825 lira karşılığında, nominal değeri üzerinden adına geçiriyor ve
kaydettiriyor, tescil ediyor. Daha sonra da
bir mektupla bunları hazineye devredeceğine ya da ona benzer bir işlem
yaptırıyorlar.
Değerli arkadaşlar, yapılan işlem sakat. Şimdi, burada, bu işlemin
yapılmasının bir tek nedeni var: Anadolu Ajansının çalışanları devlet memuru,
malları kamu malı. Giderlerini Basın-Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğüne
sözde bir hizmet karşılığı aldığı parayla yapıyor. E, “özel hukuk tüzel kişisi” diye bunu biz, başta Sayıştay
denetimi ve Kamu İhale Kurumunun denetimi olmak üzere her türlü denetimin dışına çıkarıyoruz. Bu, bir kere, Anayasa’ya
aykırı bir düzenleme. Her türlü denetimden uzak tutamazsınız. Kamu denetimine
tabi olması gerekir, Sayıştay denetimine tabi olması gerekir.
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) – Patronu Genel Müdür.
İZZET ÇETİN (Devamla) – O, bir kamu kurumu, kamu kuruluşu. Niye
yapılıyor bu? Gözden kaçırılacak. Eğer özel hukuk tüzel kişisi olursa belki göz yumulacak,
Sayın Genel Müdür de herhâlde o hisselerin üzerine oturacak. Böyle bir şey
kabul edilemez, değerli arkadaşlar.
Yine, değerli arkadaşlar, önemlilerden başlamak ve diğer
önemlilere doğru gitmek istiyorum, pek çok konu var kanun tasarısı içerisinde.
Kara yollarının özelleştirilmesine ilişkin, kara yolları dediğimiz: Otoyollar,
köprüler ve otoyol üzerindeki tesisler.
Değerli arkadaşlar, gerçekten 110’uncu madde, bir baktığınız zaman
zannedersiniz ki hani bundan birkaç ay önce Başbakan, Koç-Ülker ortaklığının,
köprülerin 5,7 milyarlık ihalesini iptal ettikten sonra “5,7 milyara verirsek
vatan haini oluruz.” demişti ya, benim “Helal olsun Başbakana.” demek geçmişti
içimden. Anlıyorum ki işin içinde burada iş var. Şimdi, o zamanki satışta
imtiyaz devlette kaldığı için mülkiyet devri söz konusu olmuyor, belli bir süre
kullanım hakkını devrediyorsunuz ama şimdi getirdikleri tasarı Anayasa’ya
tümden aykırı. Bu maddesi de aykırı olduğu için söylüyorum. Ne yapıyorlar? Yeni
bir düzenlemeyle kara yollarını da, bir şirket kurarak -güya adına “Devlete ait
bir şirket.” diyorlar- otoyolları, tesisleri ve köprüleri oraya devredecekler,
son hisse satışı yapılıncaya kadar, o şirket, halka arz yöntemiyle, mülkiyet
devri de içinde olacak şekilde satacak.
Değerli arkadaşlar, yol hakkı her vatandaş için kutsal bir haktır.
Yol hakkı devredilemez. İmtiyaz hakkı ortadan kaldırılarak, şirket kurarak
yapacağınız satış Anayasa’ya aykırıdır. Böyle bir satış yapmaya hiç kimsenin
hakkı yoktur. Otoyollar ve köprüler kamunun ortak mülküdür, eğer kullanım
hakkını devredecek olsanız bile onun mülkiyetinin devlette kalması gerekir.
Üstelik, bu devirde, değerli arkadaşlar, otoyolların ve köprülerin üzerinde
para kabinleri şirkete çalışacak; otoyolların, köprülerin, tesislerin bakım,
onarım, tamirat işlerini hazine yapacak yani o kadar ballı bir devir ki. Şimdi,
5,7 milyar dolarlık devre “Satarsak vatan haini…” diyen Başbakana söylüyorum:
Plan ve Bütçe Komisyonundaki Başkan ve üyelerinizin büyük bir bölümü, o
tesislerin değerini küçük gösterebilmek için, bizi ikna için olabildiğince
uğraştılar. Ya o arkadaşlar orada bizi ikna ederken gerçeği bilmiyorlar ya da
bu konuda da sizin gizli bir ajandanız var, “Mülkiyetini devralamadıktan sonra
ben o işletmeyi ne yapayım.” diye düşünmüş olabilirsiniz.
Değerli arkadaşlar, bir başka düzenleme, gerçekten, Kamu İhale
Kurumuna ilişkin düzenleme. Kamu İhale Kurumuna ilişkin o düzenlemeye bir
baktım değerli arkadaşlar, yürürlüğe girdiği 2003’ten… 2002’de çıktı bu kanun;
AKP iktidar olduğunda, 2003’te 2, 2004’te 3, 2005’te 2, 2006’da 2, 2007’de 5,
2008’de 4, 2009 ve 2010’da 1’er, 2012’de 4, geçtiğimiz 2013’te 7 kez
değiştirdiniz. Toplam 164 maddesi değiştirildi, şimdi, 11 madde daha
değiştirilerek, 175 maddesi değiştiriliyor. Bir iktidar Kamu İhale Kanunu’nu
her ihaleden önce değiştiriyorsa bunun altında ne aranır değerli arkadaşlar?
Bakanlarınızın çocukları, Başbakanınızın oğlu ve damatları usulsüz iş yapıyor,
haksız mal iktisap ediyor dediğimizde kızıyorsunuz ama bir İhale Kanunu’yla ne
kadar da çok oynuyorsunuz, hiç mi dikkatinizi çekmiyor? Bu kabul edilebilir bir
uygulama değil. Ayrıntılarına önergelerimizde arkadaşlarımız değinecek.
Değerli arkadaşlar, istisnalarına bir bakıyorum Kamu İhale
Kanunu’nun, 4734 sayılı Kanun’un, sadece istisnalar üç sayfayı geçti. Eskiden
bu sadece 8 maddelik bir kanun ve istisnalar da 8 fıkradan ibaretti, şimdi üç
sayfayı geçti. Hemen hemen her ihalenin konusu olan kurum ya da o ihale konusu
mal ve hizmet Kamu İhale Kanunu’nun dışına çıkarılıyor, yandaş, akraba, eş dost
zengin olsun diye. Bu da AKP’nin bir başka uygulama biçimi.
Değerli arkadaşlar, biraz evvel yine, grup başkan vekilim söyledi,
gerçekten, AKP iktidarları döneminde, bırakınız karşı görüş ve düşünceye,
eleştiriye tahammülü, Başbakan bizzat, bitaraf olanın bertaraf olacağını kendi
ağzından söyledi, ülkeye karabasan gibi çöktü korku imparatorluğu. Şimdi,
bakıyoruz, medya ve görsel basın iyice baskılanmış. “Sosyal medya baş belası.”
diyordu Başbakan, birkaç bin kişilik bir sosyal medya ordusu kurunca işlerin
iyi gideceğini düşündü ve “Sosyal ağlarda güzel şeyler oluyor.” demişti ama
bütün bunlar gelip geçici şeylermiş. 17 Aralıktan sonra yine, hemen hemen medya
üzerinde, sosyal medya üzerindeki her türlü haberleşmeye sansür getirecek
düzenlemeleri apar topar, bir oldubittiyle getirdiler, bu kanunun içine
koydular.
Bu kanunda bir büyük gaf daha yapıldı değerli arkadaşlar, parantez
içinde onu bir söyleyeyim. Bu geçtiğimiz haziran ayında biz burada bir torba
kanun görüştük, kanun numarası zannediyorum 6495’ti. AKP kanun yapmada o kadar
büyük gaflar yapıyor ki o kanunda yasalaşmış 26 kanun maddesini bu torba
kanunun içine dercetmişlerdi. Arkadaşlar uyardılar, bir önergeyle 26 maddeyi
Plan ve Bütçe Komisyonunda geri çektiler. Bunlar yasalaşmış, farkında bile değiller
ne yaptıklarının.
Şimdi, burada da bir bakıyorum ben, sosyal medya ve İnternet
üzerindeki bu konu teknik konu. Plan ve Bütçe Komisyonunda bu işi anlayan,
Bakan dâhil ya 1 kişi vardır ya 2 kişi vardır. Getirdik arkadaşlarımızı,
dediler ki: “Temel hak ve özgürlüklere ilişkin, haberleşme hürriyetine ilişkin
kısıtlamalarımız yüzünden Avrupa Birliği bize zılgıt çekti, yapmayın bunu.
Teknik bir tartışmaya açın konuyu enine boyuna. Taraflarla, kullanıcılarla bir
araya gelelim. Gerçekten, bu konuda Türkiye'nin sağlıklı bir yasaya ihtiyacı
var. Tartışalım enine boyuna, öyle kanun yapalım.” “Yok efendim, bizim
çoğunluğumuz var, Başbakanımız böyle istedi, biz bu kanunu da böyle yaparız.”
Değerli arkadaşlar, gerçekten 17 Aralıktan sonra Başbakan bir
yarma harekâtına girişti. Ne pahasına olursa olsun, eserek, gürleyerek ben bu
işi yararsam kurtarırım; değilse, alnımdaki bu yafta benimle mezara kadar
gidecek korkusu içinde. Korkunun ecele faydası yok. Yafta boynunuza yapıştı.
Hiç olmazsa Türkiye'nin boynuna bu yaftayı yapıştırmayın, bağlattırmayın. Onun
için, bu teknik konuyu taraflarla tartışarak, usulüne uygun, tekniğine uygun
bir şekilde tartıştıktan sonra kanun hâline getirelim.
Değerli arkadaşlar, bir iki önemli konu da… Bir tanesi, gerçekten,
Anayasa’mızın 2’nci maddesi Türkiye Cumhuriyeti devletini “demokratik, laik,
sosyal hukuk devleti” olarak tanımlıyor. Sosyal devlet demek, sosyal hukuk
devleti demek, yoksulunu, düşkününü, muhtacını, toplumumuzda dezavantajlı
grupları kişilere muhtaç etmeden devlet şemsiyesi altında korumak, onları iş
güç sahibi yapmak, insanca yaşayabilecekleri bir ortama eriştirmektir bir
bakıma. Ama bakıyorsunuz, AKP Hükûmeti, özellikle hiçbir zaman yaşamlarında
aktif iş gücü olamayacak zihinsel ve ruhsal engellilerin bakım, rehabilitasyon
ve her türlü hizmetlerine ilişkin istihdamlarında giderleri İşsizlik Sigortası
Fonu’nun üzerine yıkıyor.
RECEP ÖZEL (Isparta) – Düzeltiyoruz, düzeltiyoruz, “Hazineye” diye
düzeltiyoruz.
İZZET ÇETİN (Devamla) – Bu İşsizlik Sigortası Fonu’nun -emekçilerin-
görevi, devletin yapması gereken işleri yapması değil, onu sosyal devletin
yapması doğru olandır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
İZZET ÇETİN (Devamla) – Çalışma Bakanının haberi yok, Hükûmet
üyelerinden bir kısmının haberi yok; böyle bir öneriyi, böyle bir konuyu yıkmak
doğru değil.
BAŞKAN – Teşekkür ederim Sayın Çetin.
İZZET ÇETİN (Devamla) – Bir de Türkiye’deki 5 bin vakfa çağrı
yapıyorum: Vakıf çalışanlarınızı devlet memuru olmak için AKP’ye, Hükûmete,
Meclise müracaat ettirin. Vakıflarda çalışan elemanlar, hiçbir statüye tabi
olmadan, sınava tabi olmadan devlet memurluğuna geçiriliyor, herkesi memur
olmaya davet ediyorum.
Teşekkür ediyorum, saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN – Sayın Çetin, teşekkür ederim.
Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına Konya Milletvekili Sayın
Mustafa Kalaycı konuşacak.
Buyurun Sayın Kalaycı. (MHP sıralarından alkışlar)
MHP GRUBU ADINA MUSTAFA KALAYCI (Konya) – Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; görüşülmekte olan 524 sıra sayılı Kanun Tasarısı’nın geneli
üzerinde Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz aldım. Bu vesileyle
hepinizi saygılarımla selamlıyorum.
Geçtiğimiz pazar günü, İstanbul Esenyurt ilçe seçim koordinasyon
merkezimizin açılışı sırasında alçakça bir saldırı sonucu şehit olan
ülküdaşımız, güzel insan Cengiz Yücel Akyıldız’a Cenab-ı Allah’tan rahmet
diliyorum. Ailesinin, yakınlarının ve tüm dava arkadaşlarımızın başı sağ olsun,
yaralı arkadaşlarımıza da acil şifalar diliyorum. AKP Hükûmetinden, menfur
saldırıyı yapan katilleri, alçakları, kahpeleri bir an önce ortaya çıkarmasını
bekliyoruz.
Değerli milletvekilleri, 43 ayrı kanun ve kanun hükmünde
kararnamede değişiklik yapan bu tasarı konu ve amaç bütünlüğü olmayan birçok
konuda düzenlemeler içermektedir. Konu itibarıyla aralarında bağlantı
bulunmayan birden fazla mevzuatta düzenleme yapılması Mevzuat Hazırlama Usul ve
Esasları Hakkında Yönetmelik’e aykırı olup yine bu yönetmeliğe göre tasarılar
için zorunlu olan düzenleyici etki analizi de hazırlanmamıştır. Keza, 5018
sayılı Kanun uyarınca tasarıya eklenmesi gereken, tasarının getireceği mali
yükün hesabı da yoktur. Tasarıda yer alan ve başka komisyonların görev ve
uzmanlık alanına giren düzenlemeler ilgili komisyonlarda görüşülmeyerek İç
Tüzük hükümleri de ihlal edilmiştir. Torba kanun olarak nitelenen ve AKP
döneminde yaygınlaşan bu türlü yasa yapım tarzı, hukuki güvenlik ilkesini,
dahası, hukukun kendisini altüst etmiş bulunmaktadır. AKP zihniyeti, yasama
işlerini iyice sulandırmış olup ne kural tanımakta ne Anayasa dinlemekte ne
kanunlara uymakta ne de tüzük ve yönetmelikleri dikkate almaktadır, hukuk
kurallarını bir bir çiğneyip geçmekte hiçbir beis görmemektedir.
AKP Hükûmeti yargı kararlarını da takmamaktadır. Karayollarında
“taşeron işçisi” adıyla çalıştırılan işçilerin açtıkları davalar sonucu yargı
bu işçilerin işe başladıkları tarihten itibaren Karayolları Genel Müdürlüğü
işçisi olduğuna karar vermiştir, Yargıtay da bu kararı onamıştır ancak AKP
Hükûmeti iki buçuk yıldır bu yargı kararlarını uygulamamaktadır. Davayı
kazanmalarına ve Ulaştırma Bakanlığı, Karayolları Genel Müdürlüğü, Maliye
Bakanlığı ve Çalışma Bakanlığına müracaat etmelerine rağmen kadroya
alınmamışlardır. Karayollarında çalışan taşeron işçileri geçtiğimiz günlerde
“Adaleti arıyoruz.” çağrısıyla bütün illerde eylem yapmıştır. İşçiler ekmeğinin
peşindedir, haklarının peşindedir. AKP Hükûmeti yargı kararlarına saygı
göstermeli ve gereğini yerine getirmelidir. İşçilerin yasal, haklı ve meşru
hakları bir an önce verilmelidir. Davayı kazanmış işçilerin hâlen taşeron
işçisi olarak çalıştırılmaları suçtur. AKP Hükûmeti iki buçuk yıldır yargı
kararlarını çiğnemekte, açıkça suç işlemektedir. Taşeron işçiler, kıdem
tazminat haklarına halel getirilmeden, behemehâl ve derhâl kadrolara
atanmalıdır.
Görüşmekte olduğumuz tasarıda her konu varken çalışma hayatının en
temel sorunu hâline gelen taşeron işçilikle ilgili hiçbir düzenleme
bulunmamaktadır. AKP Hükûmeti, taşeron işçileri hep oyalamakta hem de sürekli
aldatmaktadır. Taşeron işçilerin yıllık ücretli izni, fazla mesai ücreti, ek
ödemesi, banka promosyonu, kıdem tazminatı, iş güvencesi, iş garantisi,
örgütlenme hakkı ve sendikal hakları yoktur. Taşeron işçilerin maaşları da
düzenli verilmemekte, hakları gasbedilmektedir. AKP Hükûmeti bu sömürüye, bu
soyguna açıkça göz yummaktadır. Bir tarafta ayakkabı kutularında milyon
dolarlar saklanırken diğer tarafta işçiler kölelik düzenine mahkûm edilmiştir.
Bir tarafta evlerdeki para kasalarına milyon dolarlar istiflenirken diğer
tarafta işçiler çocuklarının cebine bir simit parası bile koyamamaktadır.
Taşeron işçilerin her geçen gün artan sorunları artık çözüme kavuşturulmalı,
çalışma şartları ve ücretleri acilen iyileştirilmelidir. Bu sömürü düzeni artık
sona ermelidir.
Değerli milletvekilleri, bu tasarı, adı “Aile ve Sosyal
Politikalar” diye başlamakla birlikte, ne aileyle ne de sosyal politikalarla
hiç ilgisi olmayan birçok konuda düzenlemeler içermektedir. Bu tasarıda 125
madde var ama emeklilikte yaşı bekleyenlerle ilgili, emeklilikte prim gün
sayısı yetmeyenlerle ilgili bir madde yoktur. Bu vatandaşlarımız yıllardır
haklarını aramakta, sorunlarına çözüm beklemektedir. Emeklilikte yaşı bekleyen
ya da emekli olabilmek için prim gün sayısını doldurma imkânı olmayan
vatandaşlarımızın yaşadığı mağduriyetleri giderecek bir düzenleme mutlaka
yapılmalıdır. Milliyetçi Hareket Partisi bu sorunun çözüme kavuşturulması için
gerekli desteği ve katkıyı vermeye hazırdır.
Yine, bu tasarıda 125 madde var ama nakliyeci esnafımızın yaşadığı
sorunlara çözüm getirecek bir madde yoktur. Nakliyeciler bugün birçok ilimizde,
dört günlük kontak kapatma eylemi başlatmışlardır. Sorunlarına çözüm bekleyen
nakliyeciler, sonuç alınmazsa eylemi on beş güne çıkarma kararı almışlardır. Bu
süre zarfında İstanbul’un meyve sebze ihtiyacı nasıl karşılanacak, olası fiyat
artışları nasıl önlenecektir? Hükûmet bu soruna duyarsız kalmamalıdır.
Milliyetçi Hareket Partisi olarak nakliyecimizin her zaman
yanındayız, yaşanmakta olan sorunun çözüme kavuşturulması için de her türlü
desteği vermeye hazırız. Nakliyeci yük değil, dert taşıyor. Pahalı mazot,
yüksek vergiler, istenen binbir çeşit belgeler ve iş yokluğu nakliyecileri
canından bezdirmiştir. İşsizlikten çoğu çalışamıyor. AKP Hükûmeti, gemicikleri,
yatları, uçakları olanlara vergisiz mazot veriyor; kamyoncuyu, taksiciyi,
dolmuşçuyu görmediği gibi, onlara acımasızca trafik cezaları kesiyor.
Yine, bu tasarıda 125 madde var ama iş yerinin kirasını ve
vergilerini ödeyemez duruma düşen, emekli aylığından yıllardır sosyal güvenlik
destek primi kesintisi yapılmadı diye çıkarılan yüklü miktardaki borçları nasıl
ödeyeceğim diye kara kara düşünen esnaf ve sanatkârımıza yönelik bir madde de
yoktur. İş yeri açan, katma değer yaratan, gençlere iş imkânı sağlayan esnaf,
ödüllendirilmesi gerekirken cezalandırılmaktadır. Milliyetçi Hareket Partisi
olarak, esnaf ve sanatkârın emekli aylığından prim kesilmemesini ve çıkarılmış
borçların da silinmesini istiyoruz.
Yine, bu tasarıda 125 madde var ama sürekli zam yapılan mazot ve
gübre fiyatlarına yetişemeyen, ürünü para etmeyen, elektrik borçlarını
ödeyemeyen çiftçimizin dertlerine derman olacak bir madde de yok. Çiftçimizin
temel sorunu, mazot, gübre, elektrik, tohum, ilaç, yem fiyatlarının çok pahalı
olmasıdır. AKP döneminde çiftçinin girdi fiyatlarında 4-5 kat artış olurken ürün
fiyatlarındaki artış bunun çok altında kalmıştır. Çiftçi zarar etmektedir.
Çiftçimize mutlaka ucuz girdi alma imkânı verilmelidir. Bunun için, başta mazot
ve gübre olmak üzere temel girdilerinden alınan vergiler kaldırılmalı,
teşvikler artırılmalı, elektrik borçları mutlaka yeniden yapılandırılmalıdır.
Altın, elmas, pırlanta gibi kıymetli taş ve madenlerden KDV alınmazken, bir de
ÖTV de alınmamasını öngören AKP Hükûmeti çiftçimizi hiç düşünmemektedir.
Hükûmet tasarısındaki kıymetli taş ve madenlerle ilgili istisna maddesi
Komisyonda çıkarılmıştır.
Tasarıda Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının görev alanına
giren onlarca maddede yapılan düzenlemeler yoksul vatandaşımıza umut
vermemekte, muhtaç olduğu için 65 yaş aylığı alan 800 binin üzerindeki yaşlılarımızın,
550 bin civarındaki engellilerimizin aylıklarında 5 kuruş dahi artış
getirmemektedir.
Tasarıda engellilere yönelik genel tanımlar, genel esaslar ve
ilkelere yönelik düzenlemeler bulunmaktadır. Ancak, Türkiye’de engelli bilinci
oluşturma noktasında Hükûmetin bir eylem planı yoktur. Ülkemizde yaklaşık 8,5
milyon engelli vatandaşımız eğitimden sağlığa, istihdamdan ulaşıma kadar her
alanda onlarca sorun yaşamaktadır.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı sorumluluk alanındaki
engellilerin bugünkü sayısını, engel durumunu, eğitim, sağlık ve istihdam
durumunu bilmemektedir. Türkiye’deki engellilerin belirlenmesiyle ilgili en son
çalışma, Devlet İstatistik Enstitüsü tarafından 57’nci Hükûmet döneminde
yapılan “Türkiye Özürlüler Araştırması 2002” çalışmasıdır. Aile ve Sosyal
Politikalar Bakanlığınca yapılan tüm açıklamalarda 2002 yılında yapılmış bu
araştırma sonuçları kullanılmaktadır.
Engellilerin en önemli sorunlarından biri işsizliktir. Engellilere
yönelik istihdam politikaları büyük ölçüde kota tekniğine dayanmaktadır.
Kamudaki kotaya Hükûmetin kendisi uymamaktadır. Ayrıca, istihdam öncesi
engellilerin korunması hep ihmal edilmektedir. Devlet Personel Başkanlığının
Haziran 2013 verilerine göre, diğer kamu kurumları bir yana, engelli memurların
istihdamından sorumlu olan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ve Çalışma
Bakanlığında dahi boş durumda engelli memur kontenjanı bulunmaktadır.
Mevcut mevzuatımızda “muhtaç” diye yapılan tanımlama, tasarıyla
“ihtiyacı bulunan” şekline dönüştürülmektedir. Ama ihtiyacı bulunanları bu
durumdan kurtarmaya dönük bir politika izlenmemektedir.
Türkiye, AKP döneminde gelir ve yaşam koşulları açısından gün
geçtikçe kötüye giden bir ülke görüntüsü vermektedir. Aile ve Sosyal
Politikalar Bakanlığının 2012 Sosyal Yardım İstatistikleri Bülteni’ne göre,
yoksulluk envanteri olarak ifade edilen Bütünleşik Sosyal Yardım Hizmetleri
Bilgi Sistemi’nde 6,3 milyon hane ve bu hanelerde yaşayan 23 milyon kişi yer
almaktadır. Aynı bültene göre, genel sağlık sigortası uygulaması kapsamında
yapılan gelir testi sonucu elde edilen bilgilere göre, 4 Ocak 2013 tarihi
itibarıyla ülkemizde kişi başına net geliri asgari ücretin üçte 1’inin altında
olan hane sayısı 2,5 milyon, kişi sayısı 10 milyon 400 bindir. Bakanlık bu
verileri altı ayda bir yayınlarken, yoksul sayısındaki artış gözünü korkutmuş
olacak ki şimdi İnternet sitesinden bile kaldırmıştır.
Yine, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının 10.578 hanede 2011
yılında yüz yüze yaptırdığı Türkiye’de Aile Yapısı Araştırması’nın Şubat
2013’te İnternet’te yayınlanmasıyla beraber, ülkemizdeki ailelerin gelir
dağılımının içler acısı hâline dair önemli tespitler de ortaya çıkmıştır.
Araştırmadan çıkan veriler, Türkiye’deki hanelerin yüzde 61,2’sinin ayda 1.200
lira ve altında gelirle hayatta kalmaya çalıştığını gözler önüne sermektedir.
Hanelerin yüzde 78,5’u ise 1.900 lira ve altında gelirle geçinmeye
çalışmaktadır.
Türkiye’de gerçek hane geliri ve gelir dağılımı konusunda iktidar
kendi yaptırdığı araştırmayla kendi yalanını ortaya çıkarmıştır. AKP Hükûmeti,
gelir artırıcı ve gelir adaletini sağlamaya yönelik politikalar geliştirmek
yerine, gerçek veriler üzerinden yaptığı çalışma ve araştırmalardan çıkan vahim
tabloyu örtbas etmekle uğraşmaktadır. Bu gelir testleri ve araştırmanın ortaya
çıkardığı çarpıcı sonuç, AKP Hükûmetinin “Kişi başına düşen geliri 10.500
dolara çıkardık.” söyleminin milletimizin geniş kesimleri için hiçbir şey ifade
etmediğidir. Bu durum bir türkümüzün sözlerini hatırlatmaktadır: “AKP
Hükûmetinin aslı yok ekonomisinde kişi başına 10.500 dolar gelir var, herkes
başının çaresine baksın, AKP zihniyetinin saltanatı var.”
Değerli milletvekilleri, AKP döneminde en çok değişiklik yapılan
yasaların başında Kamu İhale Kanunu gelmektedir. Bugüne kadar kamu ihale
sisteminden kaçışa, hak arama hürriyetini engellemeye ve ihalelerde keyfî
uygulamalar yapılmasına imkân sağlayan birçok düzenleme yapılmıştır, öyle ki
Kamu İhale Kanunu’nun istisnaları düzenleyen maddesine eklenen fıkraların
numarası bu tasarıyla “u” harfine gelmiş olup alfabedeki harflerin yetersiz
kaldığı görülmektedir. Ayrıca, başta TOKİ, yap-işlet-devret, yap-kirala-devret
gibi milyarlarca liralık ihaleler için Kamu İhale Kanunu’nu devre dışı bırakan
yasal düzenlemeler yapılmıştır. On bir yılda, diğer kanunlarda yapılan
düzenlemelerle birlikte kamu ihale sistemini devre dışı bırakan düzenleme
sayısı 60’ı geçmiştir.
Tasarıyla getirilen düzenlemeler, ihalelerde tekliflerin neye göre
değerlendirileceğiyle ilgili şüpheleri artırmakta, ihaleler üzerindeki
şaibelerin artmasına neden olacak aşırı düşük tekliflerle ilgili ihaleler
arasında farklı uygulamalara yol açabilecek nitelik taşımaktadır. İhalelerin
hesaplanan sınır değerinin altında teklif veren isteklilerden biri üzerinde
bırakılması hâlinde yaklaşık maliyetin yüzde 15’ine kadar kesin teminat
alınabilmesi öngörülmektedir. Teminat miktarının hangi ihaleye veya kime göre
artırılacağına nasıl karar verilecektir? Bu düzenleme objektif olmayan
uygulamalara ve eşitsizliğe yol açacaktır.
İtirazen şikâyet başvuru bedelleri genel olarak 3 katına
yükseltilmektedir. İtirazen şikâyet başvurularındaki ücret artırılarak hak
arama maddi olarak engellenmektedir.
Birden fazla idarenin ortak ihtiyaçlarının karşılanmasına yönelik
mal ve hizmet alımları ile bakım ve onarım işlerinde bir üst limit ve iş
sayısında sınır olmaksızın ihalelerin birleştirilebilmesi kötüye
kullanılabilecek bir nitelik taşımaktadır. Bu şekilde tek ihaleyle milyar
dolarlık işlerin yandaşlara verilmesinin önü açılmaktadır.
Değerli milletvekilleri, AKP Hükûmeti yolsuzluklarla mücadele
etmediği gibi, yolsuzluklarının önünü açacak düzenlemeler yapmıştır. Kamu
ihalelerinde saydamlık, rekabet, eşit muamele, güvenilirlik, kamuoyu denetimi
ve kaynakların verimli kullanılması temel ilkelerini rafa kaldırmıştır. Kamu
ihale sisteminde keyfîliği, rüşveti, yolsuzluğu, eş, dost, yandaş kayırmayı
önlemek amacıyla kurulan barikatların çoğu kaldırılmıştır. Bu düzenlemeleri pervasızca
ve fütursuzca yapan AKP zihniyeti şimdi de ortaya çıkan yolsuzluk iddiaları
konusunda feryadı figan etmektedir. Kendilerini dokunulmaz addedenler,
kendilerinden hiç hesap sorulmayacağı zannına kapılanlar şimdi panikatak
olmuşlar, yolsuzluk ve rüşvet iddialarını örtbas etme gayretine düşmüşlerdir.
Ayakkabı kutularında ve evdeki para kasalarında bulunan milyon dolarlarla
ilgili başlangıçta imam-hatip okulu, üniversite yaptırmak için alınan bağışlar,
satılan villanın parası gibi inandırıcılığı olmayan gerekçelere sığınanlar,
şimdi dış mihraklar, çete, örgüt işi diyerek rüşvet ve yolsuzluk iddialarını
gölgeleme çabası içine girmişlerdir. Hani ayakkabı kutularında saklanan milyon
dolarlar imam-hatip okulu, üniversite yapmak için alınan bağışlardı? Hani para
kasalarında saklanan milyon dolarlar satılan villanın parasıydı? Ne oldu,
bunlardan hiç bahsetmez oldunuz?
Operasyon kapsamında ortaya çıkan Sayın Başbakanın, bakanların ve
çocuklarının telefon görüşme kayıtları ve görüntüler rüşvet, yolsuzluk ve nüfuz
ticareti yapıldığını göstermiyor mu? AKP Hükûmetinin 4 bakanı rüşvet ve
yolsuzluk iddiaları nedeniyle görevden alınmadı mı? “Dosyadaki imar planları
Başbakanın onayıyla yapılmıştır. Başbakanın istifa etmesi gerekir.” diyen, bu
Hükûmetin görevden alınan bir bakanı değil mi? Bunlar, aslında, birer itiraf
mahiyetindedir ve inkâr edilememektedir. Dış mihrak, çete, örgüt, paralel yapı,
darbe suçlamaları ve belirli kesimlere yönelik nefret söylemleri bu iddiaları
örtemeyecektir.
Hükûmet, hırsızların değil, hırsızları yakalayanların peşine
düşmüştür. Rüşvet ve yolsuzluk iddialarını kapatabilmek için, suçlu telaşıyla,
Adli Kolluk Yönetmeliği’ni değiştirme, HSYK Kanunu’nu değiştirme, başsavcıları
tehdit etme, savcıların taleplerini yerine getirmeme, mahkeme kararlarını
uygulamama, yargıda ve emniyet teşkilatında kıyım yapma gibi, yargının
bağımsızlığını ve tarafsızlığını ortadan kaldıran, hukuku katleden çalışmalar
yapmıştır.
Bu tasarıda da İnternet kullanımında bireysel hak ve özgürlüklere
yönelik ciddi kısıtlamalar getirilmektedir. Telekomünikasyon İletişim
Başkanının emriyle sitelerin erişime kapatılması düzenlemesi haberleşme
hürriyetini ciddi anlamda ihlal etmektedir. Esasen, AKP zihniyetini çökertecek
görüntülerin, yolsuzluk ve rüşvet belgelerinin İnternet’te dolaşımı engellenmek
istenmektedir. Ama, ne yaparsanız yapın, rüşvet ve yolsuzluk iddialarını örtbas
edemeyeceksiniz. Zira, hesap vermekten, yargıdan münezzeh değilsiniz. Hesap
vermekten asla kurtulamayacaksınız, yargıdan asla kaçamayacaksınız.
Teşekkür ediyor, saygılar sunuyorum. (MHP ve CHP sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN – Teşekkür ederim.
Barış ve Demokrasi Partisi adına Sayın Adil Zozani konuşacak.
Buyurunuz Sayın Zozani. (BDP sıralarından alkışlar)
BDP GRUBU ADINA ADİL ZOZANİ (Hakkâri) – Teşekkür ederim Sayın
Başkan.
Değerli milletvekilleri, torba yasa tasarısı üzerine grubumuzun
görüşlerini sizlerle paylaşacağım. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Öncelikle, yine İç Tüzük ihlalleriyle başlayacağım. Devamında
maddelerle ilgili olarak, içeriğe ilişkin olarak da görüşlerimizi sizlerle
paylaşacağım.
Sayın Başkan, bakın, bu, sizin basıp bize gönderdiğiniz tasarı,
524 sıra sayılı Tasarı. Bu da, bu dosyadakiler de Komisyon çalışmaları
esnasında -alt komisyon ve üst Komisyon çalışmaları esnasında- AKP’li Komisyon üyeleri
ki bu önergelerin büyük çoğunluğu Komisyon Divan üyesi milletvekili
arkadaşlarımızın imzasıyla verilmiş madde ihdaslarıydı.
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) – Sayın Bilgiç’in mi?
PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU BAŞKAN VEKİLİ SÜREYYA SADİ BİLGİÇ
(Isparta) – Evet, ağırlıklı…
ADİL ZOZANİ (Devamla) – Sayın Bilgiç’in de var, Sayın Demiröz’ün
de var, Sayın Bağcı’nın da var.
BAŞKAN – Karşılıklı konuşmayalım lütfen.
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) – Divan üyesi değil.
BAŞKAN – Sayın Aslanoğlu, lütfen…
ADİL ZOZANİ (Devamla) – Şimdi, demin de ifade ettim, bakın, İç
Tüzük ihlaline ilişkin olarak ibretiâlem olabilecek bir uygulamayı sizinle
paylaşacağım: Komisyon çalışmaları esnasında biz madde ihdasına karşı çıkıp
madde ihdası yoluyla daha fazla madde eklenemeyeceğini gördükten sonra Komisyon
Başkanlık Divanı bu defa İç Tüzük’ü arkadan dolanarak, çok açık ifade ediyorum,
İç Tüzük’ü dolanarak yeni bir yöntem icat etti. 23 maddelik bir teklif
getirildi Komisyona, yalnız 23 maddeyi görüşmedik, sadece 1 maddeyi görüştük,
diğer 22 madde neydi? Diğer 22 madde de, mevcut tasarıdaki maddeler olduğu gibi
“copy paste” yapıldı, buna iliştirildi öyle getirildi bizim gündemimize. Sonra,
bir önergeyle 22 maddeyi geri çektiler, biz 1 maddeyi buraya ilave etmek
durumunda kaldık. Şimdi, bunun adını siz koyun, hile mi dersiniz, İç Tüzük’ü,
kanunları dolanmak mı dersiniz, ne derseniz deyin ve biz bu durumu Meclis
Başkanlığına bildiriyoruz, İç Tüzük yerle bir edildi, İç Tüzük kalbura
çevrildi, delik deşik edildi, ihlal ediliyor, buna müdahale edin diyoruz. Ne
zaman yapıyoruz? Üst Komisyon çalışmalarının yapıldığı birinci günde yapıyoruz
yani daha biz maddeleri görüşmemişiz, geneli üzerinde Komisyonda
değerlendirmeler yapıyoruz, görüşmeler yapıyoruz. Meclis Başkanı bekliyor.
21’inde yani on beş gün sonra tekrar “Size başvuruda bulunmuştuk Sayın Meclis
Başkanı, bize niye cevap vermedin?” diyoruz, Meclis Başkanı gene bekliyor.
Tasarı basılıyor, Meclis gündemine havale ediliyor. Sonra, bugün bana cevap
geliyor, matbu bir cevap geliyor. Matbu cevapta da diyor ki: “Tasarı Meclis
gündemine sevk edildiği için yapabileceğim bir şey kalmadı.” O zaman istifa
etsin; Meclis çalışmalarını koordine edemeyen, Meclis çalışmalarını, Meclis
gündemini takip edemeyen bir Meclis Başkanının Meclis Başkanlığı yapması hak
değildir, derhâl istifa etmesi gerekir. Meclis Başkanın bu uygulamadan sonra
istifası gerekir. Meclis İçtüzüğü’nü gözetmeyen Meclis Başkanının artık Meclis
Başkanlığı yapabilir durumu yoktur, istifa etmesi gerekir, yapabileceği en
doğru iş budur, yoksa biz şöyle ifade ederiz Meclis Başkanını: “Artık Meclis
Başkanı değil, Meclisteki Park ve Bahçe Müdürlüğünü ancak yapabilir.” Böyle bir
sıfatla devam ediyorsa kendi bileceği iştir. Bir milletvekilinin itirazını bu
kadar ciddiyetsiz ele almak, bu kadar ciddiyetsiz yaklaşmak Meclis Başkanının
yapacağı iş değildir.
Sizden de demin bir şey bekledik, bu Meclis tarihine geçecek bir
uygulama bekledik, bu yanlışa “Dur.” diyebilecek bir tutum bekledik. Evet, siz,
bugün, Meclis tarihine geçebilecek bir uygulamaya imza atabilirdiniz, böyle bir
karar alabilirdiniz. “Hayır, ben Meclis İçtüzüğü’nü bu kadar delinmesini,
kalbura çevrilmesini içime sindiremiyorum, komisyonlar kendi işleriyle
uğraşmalıdır.” deyip bunu görüşmeden geri çekmeniz gerekirdi. Bunu yapabilirdiniz,
yapmadınız, alışılagelmiş uygulamaya siz de boyun eğdiniz. Böylesi usulsüz bir
teamül, teamül olamaz. İç Tüzük’ün delinmesi, İç Tüzük’ün ihlal edilmesi Meclis
çalışmaları esnasında teamüle dönüştürüldü, bunu da sizler yaptınız.
Dolayısıyla, ben, bugünden itibaren bu İç Tüzük’ü size iade ediyorum. Artık, bu
İç Tüzük’ün hiçbir işe yaramadığını, hükmünün olmadığını ifade ediyorum –benim,
kendi açımdan- ve konuşmamın sonunda bu İç Tüzük’ü size iade ediyorum çünkü üç
yıllık parlamenterlik çalışmalarım esnasında gördüğüm şu: Burada uygulanmayan
tek şey var; İç Tüzük’tür. Meclis bir İç Tüzük’e göre çalışır, uygulamalarını,
çalışmalarını İç Tüzük’e göre yapar hükmü var ama bu hüküm hükümsüzdür.
Dolayısıyla, bu İç Tüzük artık işime yaramıyor. Tekrar tekrar okumanın bir
anlamı yok, size iade edeceğim Sayın Başkan.
Tasarının içeriğine gelince: Birçok boyutuyla karşı çıktığımız,
yanlış bulduğumuz maddeler var, burada. Hem alt komisyon çalışmaları esnasında
hem üst komisyon çalışmaları esnasında dillendirdik fakat maalesef, bizi
dinleyen olmadı, itirazları ciddiye alan olmadı.
Bakın, bir kanun maddesi var burada, değişiklik yapılıyor.
Karayolları Güvenliği Yüksek Kurulunun toplantı süresine ilişkin olarak bir
değişiklik var, burada. Gerekçesi ne olsa gerek biliyor musunuz? İlgili
bakanlık bürokratı komisyon çalışmaları esnasında, alt komisyon çalışmaları
esnasında bu maddenin değiştirilmesinin gerekçesini bizimle şu şekilde
paylaşıyor, diyor ki: “Efendim, bu kurula Sayın Başbakan Başkanlık ediyor.
Sayın Başbakanın yoğun programından dolayı kurul altı ayda bir toplanamıyor.
Dolayısıyla, biz bu toplantı süresini yılda bire çıkarmak durumundayız.”
Mübalağa etmiyorum, ilave hiçbir şey ifade etmiyorum, olduğu gibi bürokratın
ifadesini ifade ediyorum. Şimdi, Başbakanın ya da bir bakanın çalışma
programına göre kanun yapılır mı, kanunda düzenleme yapılabilir mi? Aklıselim
düşünen herkes yok der ama burada aklıselim yok ki. Aynen de Sayın Başbakanın
çalışma programına uyarlanmış bir kanun maddesi getiriliyor, gerekçe de bize bu
şekilde ifade ediliyor. İtiraz ediyoruz, diyoruz ki: “Mademki Sayın Başbakan
yoğun programından dolayı katılamıyor. O zaman gelin, biz size yol gösterelim,
şu şekilde düzenleyelim.” Dedik ki: “Sayın Başbakanın atayacağı bir Başbakan
yardımcısı başkanlığında da toplanabilir olsun.” Kabul ettirdiğimiz maddelerden
bir tanesi budur yani bu düzenlemeyi yaptılar.
Anadolu Ajansıyla ilgili, değerli vekillerimiz ifade ettiler,
çokça tartıştığımız maddelerden bir tanesidir. Niye ihtiyaç duyuyorsunuz,
buraya getiriyorsunuz, ne işi var bizim tasarıda, anlamış değiliz. Bir
düzenleme yapılıyor, kimin lehine bir düzenleme, anlamış değiliz ama kamunun
lehine bir düzenleme olmadığı apaçık ortadadır. Bitti, burada… Kime ne imkân ne
olanak sağlıyorsunuz, artık sorgulama konusudur.
Kamu İhale Kanunu, yine aynı şekilde, defalarca değiştirildi,
değiştirilmeye devam ediyor. Korkarım, mevcutta, bu tasarıyı Genel Kurulda
görüştüğümüz bu günlerde de yine madde ihdasları yoluyla yeni imtiyazlar
gelecektir bu noktada, daha değişiklikler olacaktır, göreceğiz, birkaç gün
içerisinde, bu çalışmalar esnasında bunu da göreceğiz, bu konuda da olacak.
PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU BAŞKAN VEKİLİ SÜREYYA SADİ BİLGİÇ
(Isparta) – Adil Bey, geleceğim yanınıza.
ADİL ZOZANİ (Devamla) – İşsizlik Fonu’yla ilgili olarak, bakın,
getirilmiş, İşsizlik Fonu’ndan 132 milyarın çekilmesi için tuzak kurulmuş, peş
peşe 3 madde dizilmiş. En son, zorlamamız sonunda dediler ki: “Evet, doğrudur,
biz bu maddeyi bunun için getirmişiz.” Son anda, buradan kurtarıldı, İşsizlik Fonu
buradan kurtarıldı. Fark ettik, o madde çıkarıldı. Ama, gene emsal olabilecek,
İşsizlik Fonu’nun sağa sola peşkeş çekileceği düzenlemeler vardır, buna emsal
olabilecek düzenlemeler var burada.
Otoyolların özelleştirilmesi, bakın, çok açık ve net ifade
ediyoruz -demin Sayın Hamzaçebi de ifade
etti- Anayasa’ya aykırı bir işlem, Anayasa Mahkemesinden döner bu. Anayasa
Mahkemesi buna göz yumamaz. Etki analizi oluşturulmamış, cetvelleri ilave
edilmemiş bir yasayı siz burada çıkaramazsınız. Bir kanun maddesini bu şekilde
çıkaramazsınız, etki analizi yok. Kamu gelirlerinde azalışa sebebiyet verecek
bir düzenleme getiriyorsunuz burada. Bunu çıkaramazsınız. Anayasa Mahkemesinden
de döner.
Yine, bu kişisel verilerin güvenliğiyle ilgili olarak burada çok
tehlikeli maddeler var. TİB, sözleşmeli personel çalıştırabilecek yani
piyasadan bulduğu hackerları alacak kendi bünyesinde çalıştıracak. Türkiye’de
kişisel verilerin güvenliği konusunda herhangi bir yasal düzenleme de
olmadığına göre, her birinizin kişisel verileri, bilgileri kimlerin eline
geçebilecek, düşünmenizi isterim.
Bu maddelere el kaldırırken bu konuda düşünmenizi istiyorum. En
azından sözleşmeli…
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) – O yapıyor…
VAHAP SEÇER (Mersin) – Adil Bey, arkaya bak.
ADİL ZOZANİ (Devamla) – Sayın Komisyon Başkanı meseleyle çok
ilgili değil, o yüzden şey yapmıyor yani.
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) – Öyle mi!
ADİL ZOZANİ (Devamla) – Dolayısıyla, itirazlarımızı eğer gerçekten
dikkate almış olsaydı, bu kadar ucube yasal bir düzenleme buraya gelmezdi.
İnternet düzenlemeleriyle ilgili, İnternet erişimiyle ilgili burada geçen
maddeler çok tehlikeli maddeler.
Bakın, bir ajanstaki bir haber daha gazeteye, televizyona
ulaşmadan sansürlenebilecektir. Dört saat içerisinde, bir ajansa düşmüş bir
haber kişilik haklarının ihlali olarak yorumlanıp siteden kaldırılıp
sansürlenebilecektir. URL bazlı İnternet sansürü bu.
Adı geçtiği için burada ifade edeceğim. Örneğin -pek yapmaz ama
yaparsa- Anadolu Ajansı muhalefet partisi mensubu bir milletvekilinin ya da bir
başka vatandaşın verdiği bir demeci hasbelkader siteye koydu ve biz de orada
diyoruz ki: “Hükûmet içerisinde yolsuzluğa bulaşmış, fakirin fukaranın ekmeğine
göz dikmiş birileri var.” “Kişilik haklarının ihlalidir.” denilip TİB Başkanı
otomatik olarak bu haberi siteden kaldıracak. Dolayısıyla, haberleşme
özgürlüğünü engelleyecek düzenlemeler var burada.
Bakın, özel hayat değil, özel hayatı ilgilendiren bir durumdan söz
etmiyoruz. Asla ve asla özel hayatla ilgili bir şeyi ifade etmiyoruz, o yönüyle
yapılmış düzenlemeleri de doğru buluyoruz ancak bu şekil bir düzenleme sansürün
de ötesinde bir şeydir. Bu uygulamalar ne zaman olmuş?
Bakın, size 1876’dan gazete örneklerini göstereceğim. Bu,
1876’daki gazete örnekleri, sansürlü gazete örnekleridir. Ne olmuş? Bu boş
gördüğünüz yerde, boş sütunlara o dönemin hükümranlarının istemlerinin dışında,
iradeleri dışında kamuoyunu bilgilendirici haberler girilmiş ve o dönem
sansürlenmiş. 1876 tarihli bir gazete sayfasını size gösteriyorum. Alın size
ikincisi: 1876… Bu da 1995 tarihli, SS kanunlarının devrede olduğu döneme
ilişkin gazete yaprakları, gazete sayfaları. Ne diyordu o zaman devlet güvenlik
mahkemeleri? “İlgili yazı veya haber kanun maddesine, TMK’nın 7’nci, 8’inci,
9’uncu ya da 6’ncı maddesine göre aykırıdır.” deyip sansürlüyordu. Gazeteler ne
yapıyorlardı o zaman? Bu yazıyı çıkarıyordu, ilgili yere “Yazı sansürlüdür.” deyip,
“Alan sansürlüdür.” deyip boş sayfa olarak çıkıyordu. Bir örnek daha ifade
edeyim, aynı tarihlere ilişkin, bu da öyle bir şey.
Şimdi, televizyon kanalları muhalefet milletvekillerinin,
muhalefet liderlerinin akşam konuşmalarını “Biiip…” diye geçip “Sansürlüdür,
veremiyoruz.” derlerse hiç şaşmayın çünkü aynı uygulama. 1876’yı geri
getiriyorsunuz, 1990’ları geri getiriyorsunuz; yaptığınız uygulama bu.
NECDET ÜNÜVAR (Adana) – Hiç alakası yok.
ADİL ZOZANİ (Devamla) – Böyle devam ederse varılacak yer iyi değil,
sizi uyarıyoruz.
Sayın Başkan, bal gibi de biliyorsunuz, böyle.
NECDET ÜNÜVAR (Adana) – Yok, öyle değil.
ADİL ZOZANİ (Devamla) – Aynen de böyle olacak. Hırsıza hırsız
demenin suç olduğu bir döneme giriyoruz. Hırsızlığın suç olduğunu ifade etmenin
serbest olduğu ama hırsıza hırsız demenin suç olduğu bir döneme gireceğiz. Bu
size de yaramaz, hiç kimseye de yaramaz.
Bu düzenlemeler, bu boyutuyla çok tehlikeli düzenlemelerdir.
Dolayısıyla, ne yasada yeri var ne yönetmeliklerde yeri var. Her türlü aykırı
bir işleme cevaz vermemenizi bekliyoruz. Daha görüşme esnasındayken, geneli
üzerinde görüşülürken bunun üzerine kafa yormanızı arzu ediyoruz.
Bu kadar şeyi okuyup, inceleyip detaylarına hâkim olabildiğinizi
düşünmüyorum. Komisyon üyesi olarak, bir ay zamanımızı aldı, bir ay üzerinde
çalıştık. Hem Alt Komisyonda hem Üst Komisyonda muhalefet şerhi hazırladık,
buna rağmen tamamıyla hâkim olduğumu ifade edemem. Bürokratlar ne şekilde
getirmişlerse iktidar partisi Komisyon üyeleri önergeye o şekilde imza atmışlar
ve burada geçirmişler. Dolayısıyla, neye mal olacağını bilmediğiniz bu tasarıya
“Evet.” dememenizi umuyorum çünkü yanlış yapmış olursunuz, bir yanlışa imza
atmış olursunuz.
Bu süre içerisinde çok şeye tanıklık ettik. Bakın,
bürokratlarımız, bu tasarı ilk gündemimize geldiği zaman -mesela Aile ve Sosyal
Politikalar Bakanlığının bürokratları- bir konuyla ilgili düzenlemede o kadar
çok ısrarcı oldular ki “Mutlaka olmalıdır.” dediler. Yeni bir birim, bir genel
müdürlük oluşturuluyordu, “think tank” kuruluşu niteliğinde bir birim
oluşturuluyordu. O zaman Bakan Sayın Fatma Şahin’di, Sayın Fatma Şahin bunun
oluşturulmasında fayda görüyordu. Bir etki analizi olmadığı için yani neye mal
olup olmayacağını çözemedikleri için, yeni Bakan geldiğinde hararetle savunan
bürokratlar bu defa “Efendim, biz bu düzenlemenin tasarı metninden
çıkarılmasını istiyoruz…” Niye? Hani çok savunuyordunuz? İktidar
milletvekilleri, Komisyon üyeleri siz bunu çok savunuyordunuz. Niye
çıkarıyorsunuz?
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ADİL ZOZANİ (Devamla) – “Efendim, Bakan değişti.” Bakanın
değişikliğine göre devletin yönetim şekli de değişebiliyor, bu çalışmalar
esnasında bunu da gördük.
Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım. (BDP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN – Teşekkür ederim Sayın Zozani.
Sayın Zozani, “İç Tüzük’e uymadı.” diye eleştiride bulundunuz ama
siz…
ADİL ZOZANİ (Hakkâri) – Size vereceğim Sayın Başkan, bana lazım
değil.
BAŞKAN - Size lazım olacak. Bence bir dakika burada beklerseniz…
ADİL ZOZANİ (Hakkâri) – Buna uyarsanız bize lazım olacak,
uymadığınız takdirde lazım olmayacak.
BAŞKAN – Sayın Zozani, benim de İç Tüzük’üm var, teşekkür ederim
ama “İç Tüzük’e uyulmuyor.” diye eleştiride bulundunuz, bu konuda usul
tartışması açtık. Şimdi, beni İç Tüzük’ü ihlal etme durumunda bırakmak
istiyorsunuz. Sanıyorum, bu bir iç çelişkiniz. Çünkü, Komisyon raporu verilmiş,
sıra sayısı almış, gündeme girmiş bir teklifi veyahut tasarıyı benim gündem
dışına çıkarma yetkim yok, İç Tüzük’te böyle bir hüküm yok ama bu İç Tüzük’ü
ben görevliler vasıtasıyla size iade ediyorum. Benim böyle bir yetkim varsa bu
İç Tüzük’te bana bunu gösterin, uygulayacağım.
Teşekkür ederim.
Görevliler, verir misiniz lütfen Zozani’ye İç Tüzük’ü.
SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) – Ben de alabilirim efendim, görevli
değilim ama Sayın Başkanım.
BAŞKAN - Bulursanız memnun olurum
OKTAY VURAL (İzmir) – Siz görevli değilsiniz Sayın Bilgiç.
ADİL ZOZANİ (Hakkâri) – Sayın Bilgiç siz görevli misiniz?
SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) – Bu konuda kendimi görevli
addediyorum efendim.
BAŞKAN - Şimdi, şahıslar adına İzmir Milletvekili Sayın Hülya
Güven konuşacak.
Buyurun. (CHP sıralarından alkışlar)
HÜLYA GÜVEN (İzmir) – Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Sayın milletvekilleri, 524 sıra sayılı Aile ve Sosyal Politikalar
Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile Bazı
Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısı’nın tümü üzerinde şahsım adına görüşlerimi belirtmek üzere söz almış
bulunuyor, yüce heyeti saygıyla selamlıyorum.
524 sıra sayılı Kanun Tasarısı’nı inceleyince artık, torbadan
tamamen çıktığını, karmakarışık olduğunu görüyoruz yani iktidarınızın
karmakarışık ruhunu yansıttığını görüyoruz bu kanun tasarısında. Nasıl mı?
Böyle, birbirleriyle ilgisiz maddeleri olan kanun taslağıyla. Baktığınız zaman,
5 madde engelliler, 3 madde emekliler, 1 madde Anadolu Ajansı, tekrar 5 madde
engelli, sonra Kamu İhale Kanunu, İnternet yasağı, koruyucu aileler gibi gibi
giden bir tasarı. Acaba, Sayın Bakan tüm bu maddelere hâkim mi, biliyor mu?
Tabii, kendisi de yok herhâlde. Bizim bildiğimiz, bu yasa tasarısı da, bugüne
kadar getirilen torba yasalar gibi, tüm yurttaşlarımızı mutsuz etmek üzere
hazırlanmış bir yasa tasarısı; kanunlaştığı zaman mutlu olacak bir tek
yurttaşımız kalmayacak. İtirazlar kalkınca, yeni eklemelerle bir torba yasa
tasarısı daha getirebilirsiniz ama o da yine mutsuz kitlelerin oluşmasına sebep
olacaktır.
Şimdi, bu tasarıda -sayalım- hâlâ, engelliye bakan kadınların
aylıklarının belirlenmesinde muhtaçlık, yeni adıyla da “ihtiyaç sahipliği”
aranmasından vazgeçilmedi.
Sizler hiç engelli baktınız mı ya da bakım hizmeti veren anne,
baba, teyze -her kim olursa olsun- 24 saat, 365 gün engelli ile birlikte
yaşadıklarını biliyor musunuz? Onlara nefes alacak olanaklar yaratılmıyor,
sigortalanmıyorlar, emeklilik elde edemedikleri gibi sağlık hizmeti almak için
de prim ödemek zorunda kalıyorlar, ilaç ve tedavide katkı payı ödüyorlar. Ne
kalıyor kendisine ve baktığı engellisine? Hiçbir şey. Ama yabancılara,
yine bu tasarıyla bedava bakılma hakkı
veriliyor. Ülkemizdeki 700 bin Suriyelinin tamamını kapsamadığı söyleniyor ama
bu 700 bin Suriyeli içindeki hasta Suriyelilere kim bakıyor? Türkiye'de yaşayan
herkesin sağlığı ve güvenliği için onlara da yani yabancılara da,
yurttaşlarımıza da eşit haklar sağlanması gerekmez mi?
Yine, bakım hizmeti verildiği zaman engelli aylığı kesiliyor.
Sayın Bakanla -eğer hatırlayacak olursa- Plan ve Bütçe Komisyonunda bu konu
tartışılmıştı; acaba inceledi mi veya nasıl düzeltilebilir diye düşünüldü mü,
merak ediyorum.
Yasalarınıza muhtaçlık ölçütü koyduğunuz süre içinde ne engelliler
ne bakım hizmeti veren yakınları ne yaşlılar ne de çocuklar hiçbir zaman insan
haklarına sahip olarak insanca yaşayamayacaklardır çünkü kriterler hiçbir zaman
objektif olamıyor. Sizler de biliyorsunuz, karar genellikle bir iki kişinin iki
dudağı arasında. Hatta, annelerin on bir yıldan bu yana “Benden sonra çocuğuma
kim bakacak?” sorusu da yanıtlanamadı.
Şehir içi taşımayı ele alalım. Taşıtlardaki uygunluk 2018 yılına
ertelendi. Herhâlde, o zamana kadar girecekleri depresyon nedeniyle
engellilerin ve ailelerinin sokağa çıkma istekleri kalmaz diye düşünüldü.
Engellileri eve kapatmanın bir yolu yine bulunmuş oluyor. Sayın Başbakan “Tüm
otobüsler, trenler bedava olacak.” demişti. Acaba kontrol edildi mi? Hangi
iller bu söyleme uyuyor? Kontrole gerek yok, yine bunu uygulayanların çoğu
Cumhuriyet Halk Partili belediyeler.
Engellilere iş sağlayabiliyor musunuz? On bir yıldan bu yana yani
iktidarınız boyunca, TÜİK rakamlarına göre, 1 milyon 800 bin engelliden 150-200
bin kişi iş sahibi. Hep erteleniyor, hep istihdam edilecek sayılar
küçültülüyor. Önce 30 binle başlandı, sonra 20 bine indi, şimdi 1.500-2.000
kişi deniliyor, bakalım kaçta kalacak. Artık engelliler sadaka değil, iş
istiyor ve çalışmak istiyor. İstihdam için verilen meslek kurslarını bitiren
engelliler hep açıkta kaldı çünkü işverene ait, yapılması gereken altyapı
desteği verilmedi, hep oyalamacalarla geçirildi zaman. Korumalı iş yerleri
sürekli gündemde ancak uygulanabilir bir kanun tasarısı gelemedi yine. Bugün
getirilen de uygulanabilir değil, altyapı için işverene verilecek para yetersiz
çünkü.
Gelelim koruyucu ailelere. Genelde, muhtaç akraba ve aileler
koruyucu aile olarak görülüyor. Aylıklarının ödenmediği ay ne yapacaklarını
şaşırıyorlar, çaresiz bir şekilde ortada kalıyorlar; bu da düzgün
çalıştırılamayan bir sistem. Neden ailelere, engellilere, yaşlılara para vermek
için muhtaçlık ölçütü aranıyor? Üstelik ödenilen paralar asgari ücret bile
değil. Aileler hep isteyen duruma düşürülüyor. Devlet yapamaz mı, çok mu fakir?
Fakir olmaması gerek çünkü milyonlarca dolarlar ortalıkta geziyorlar.
Türkiye’de yaşayan her yurttaşın emekliliğe yansıyacak, sağlık hizmeti
alabilecek ve çocuklarını rahat bir şekilde okutarak meslek ve iş sahibi
yapacak bir gelirle yaşamaları bir haktır ve devletin görevi de bunu
yaratmaktır. Sonuçta, iktidarınız yurttaşlarına hak değil, sadaka vermektedir.
Yoksulluk artışıyla ve verdiği sadaka sayısıyla övünen bir iktidar ile karşı
karşıyayız biz. Bugün, yurttaşlar yabancı uyruklulara verilen haklar kadar bile
yararlanamıyorlar.
Ayrıca tüm bunlar yetmiyormuş gibi İnternet yasağı geliyor,
ülkemiz bir hapishaneye çevriliyor. Şu anda tutuklu birçok aydın, öğrenci,
asker, kadın, hasta kişi var; yetmedi, tüm yurttaşlar tutuklanmaya çalışılıyor.
Telefon dinlemeleriyle başladı, yaşam şekline müdahale ve İnternet yasağıyla
devam ediyor. Daha sonra ne gelecek acaba? Gelecek çorba yasada da bunları
göreceğiz herhâlde.
Bugün gazetelere baktınız mı? Suriyeli çocukların imam nikâhıyla
evlendirildiğini okuduk. Kız çocuklarının evlenmesi, çocuk sahibi olmaları,
Suriyeli olsun olmasın, insan haklarına aykırı değil mi? Kızların meslek sahibi
olmalarının engellenmesi insan haklarına aykırı değil mi? Getirilen 4+4+4 ile
çocuk evliliklerini arttırdınız.
Sonuç olarak, bu kanun tasarısı da yurttaşların haklarını
engelleyen bir tasarıdır, kabul edilmemesi, düzeltilmesi gereken bir tasarıdır.
Bu vesileyle tekrar bu tasarının kabul edilmemesini söylüyor, yüce heyeti
saygıyla selamlıyorum.
Teşekkür ederim. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN – Teşekkür ederim.
Şahsı adına ikinci konuşmacı, Adana Milletvekili Necdet Ünüvar.
Buyurun Sayın Ünüvar. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
NECDET ÜNÜVAR (Adana) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri;
hepinizi saygıyla selamlıyorum. Görüşülmekte olan 524 sıra sayılı Tasarı’nın
tamamı üzerinde şahsım adına söz almış bulunuyorum.
Değerli arkadaşlar, bu tasarının pek çok kanun maddesiyle alakası
var ama İnternet düzenlemesi de kamuoyunda çok fazla tartışıldığı için ben
ağırlıklı olarak İnternet düzenlemesi üzerinde konuşacağım.
Değerli arkadaşlar, bildiğiniz gibi, 4 Mayıs 2007 tarihinde,
özellikle o dönemdeki çocuk istismarının engellenmesi ve çocuk pornografisiyle
ilgili konuların özellikle İnternet üzerinden bazı sakıncalı durumları göz
önünde bulundurularak bir kanun yapılmıştı, 5651 sayılı Yasa. Tabii, o dönem
özellikle 8 tane konu katalog suç olarak ifade edilmiş; intihara teşvik, çocuk
pornografisi, Atatürk’e yönelik hakaret sayılabilecek konular olmak üzere, 8
konu katalog suç olarak değerlendirilmiş ve onunla ilgili düzenlemeler
yapılmıştı. Tabii, o günün şartlarında kişi hakları ve özel hayatın
gizliliğiyle ilgili konular maalesef bu yasa tasarısında yoktu. Belki o günün
koşullarıyla alakalı veyahut da İnternet’in bu kadar yaygın kullanılmaması
sebebiyle gündeme gelmemişti.
Değerli arkadaşlar, hukuk, toplumun mutluluğu içindir; kanuni
düzenlemeler de bunun için yapılır ve zaman zaman hukuk kurallarının zaman
içerisinde toplumun değişen ihtiyaçlarına uygun hâle getirilmesi de kaçınılmaz
bir sonuçtur. Dolayısıyla, kabul edildiği dönemin ihtiyaçlarını karşılayan 5651
sayılı Yasa, özellikle bugün itibarıyla kişi haklarının korunması ve biraz önce
zikrettiğim katalog suçları dışındaki suçlarla mücadele için ihtiyaçları
karşılamaktan uzaktır. O yüzden, değerli arkadaşlar, 5651 sayılı Yasa’da
birtakım düzenlemeler yapma zarureti söz konusu olmuştur. Kaldı ki 5651 sayılı
Yasa’nın görüşmeleri esnasında da ana muhalefetten 2 milletvekilimizin
konuşmasını ben o zaman çıkarttım. Bir tanesi, Osman Coşkunoğlu. Osman
Coşkunoğlu Hocamız, Uşak Milletvekili, özellikle sitenin bütünün kapatılması
yerine, o sitenin içindeki ilgili içeriğin çıkarılmasının gerekli olduğunu
ifade ediyor. Ve diğer milletvekilimiz de, şu anda tam karşımda da oturan
milletvekillerimizden bir arkadaşımız, o dönem aynen şöyle bir ifadede
bulunuyor: “Bir kere, İnternet ortamında kişilik haklarına, onur, şeref,
haysiyet, insan onuruna ve insanın kişiliğine yapılan saldırılara karşı çok net
bir şekilde büyük ceza yoktur. İnsan onuruna, kişilik haklarına yapılan
saldırılarda bir kere tekzip mekanizması diye bir şey yoktur, kimdir, nedir,
bulamıyorsunuz; bir kere buna dikkatinizi çekmek istiyorum.” Bu şekilde bir
konuşma yapıyor Sayın Mevlüt Aslanoğlu, kendisinin yaşadığı bir olaydan
hareketle bunu yapıyor. Kendisi, gerçekten -benim müsteşarlığımda da bizzat
şahit olmuşumdur- çok hayırsever bir arkadaşımız. Bir hayır işi yapıyor ve
ismini vermeyi gereksiz buluyor, daha sonra da bir İnternet sitesinde “İsmini
bile vermekten âciz bir milletvekili.” diye bir ifade geçiyor ve o ifadeden
dolayı bunu söylüyor. Aslında, değerli arkadaşlar, Sayın Aslanoğlu’nun o
zamanki serzenişinin düzenlemesidir yani bugün, özel hayatın gizliliğiyle
ilgili konuların düzenlenmesidir.
Tabii, o dönemlerde -ben sayıyı da çıkarttım- 4 milyon 609 bin
tane İnternet abonesi var; bugün, bu sayı, 33 milyon 700 bin abone. Yani,
yaklaşık 7-8 kat civarında bir artış söz konusu. Ve iletişimin ne kadar hızlı
olduğunu, bir haberin ne kadar hızlı yayıldığını da biliyoruz. Dolayısıyla, o
dönemin koşullarında belki, bir düzenlemeyle, yedi gün içerisinde bir süreçte
hallolabileceği düşünülüyordu. Yani, diyelim ki bir kişi hakkında, kişilik
haklarını ihlal veya özel hayatın gizliliğini ihlal anlamında bir haber veya
video yayınlandı. Bunu -şu andaki mevcut 5651 sayılı Yasa’daki düzenlemeyi
söylüyorum- iki gün içerisinde içerik sağlayıcısının çıkartması beklenir;
çıkartmazsa reddetmiş kabul ediliyor; daha sonra mahkemeye, sulh ceza
mahkemesine başvuruluyor, üç gün içinde karar veriliyor ve iki gün içerisinde
de, daha sonra, şayet engellenme kararı verilmişse, yedi günde çıkıyor.
Bakınız, 4 milyon 609 bin abonenin olduğu koşullarda belki böyle bir durum,
yedi gün çok makul karşılanabilirdi ama bugün, 8-9 katlık bir artışın olduğu ve
hızın çok arttığı bir dönemde, 3G’nin, 4G’nin konuşulduğu bir dönemde, gerçekten, bazen, insan
haysiyetini, onurunu zedeleyecek bir haberin çok hızlı bir şekilde
yayılabildiğini de görüyoruz. O yüzden, değerli arkadaşlar, bu yapılan
düzenleme, esasında, o geçmişte de eleştirilen bir konunun düzeltilmesine matuf
bir düzenlemedir.
Şimdi, birkaç arkadaşımız zamanlama ve sansürle ilgili konulara
değindiler. Aslında, zamanlamayla ilgili konu, dünden bugüne yapılmış bir
çalışma değil. Bakınız “İnternet Geliştirme Kurulu” diye bir site var. O
sitenin içindeki bilgilere baktığınız zaman, 2011 yılının ortasında başlayan
bir çalışmanın olduğunu görürsünüz yani iki buçuk yıldır yapılan bir çalışma ve
asla sansür de değil. Niye sansür değil? Çünkü, Sayın Osman Coşkunoğlu
arkadaşımızın da ifade ettiği gibi, sitenin bütünü yerine, sadece ilgili kişi
hakkının ihlali veya özel hayatın gizliliğini ihlal eden maddenin yer aldığı
sayfanın, “URL” diye ifade ettiğimiz sayfanın engellenmesi, aslında o kişinin
hakkını koruyan ama o siteden istifade etmeye çalışan diğer insanların hakkını
da koruyan bir uygulamadır. O yüzden, değerli arkadaşlarım, bu çalışma,
gerçekten son derece önemli bir çalışma.
Biz, 2012 yılında Bilişim ve İnternet Araştırma Komisyonu kurduk.
Kitabı getiremedim, gerçekten çok ağır ve hacimli de bir kitap yaklaşık 1.200
sayfalık. 17 -iktidarı muhalefetiyle- milletvekiliyle çok verimli bir çalışma
yaptığımız bir komisyondu. Sadece özeti 220 sayfa civarında. Orada da siber
saldırılardan kişilik haklarının ihlaline kadar birçok konuyu gündeme getirdik.
Hatta, sayfanın engellenmesi yani sitenin bütünüyle kapatılması yerine sayfanın
engellenmesi gibi önerilerin de olduğu son derece verimli bir çalışma yaptık.
Belki de Parlamento tarihinde önerileri en çok hayata geçen araştırma komisyonu
olarak da ifade edilebilir. Ben o yüzden, hem iktidardaki hem muhalefetteki bu
komisyon çalışmasına katkı sağlayan arkadaşlarımıza bir kez daha teşekkür etmek
istiyorum.
Değerli arkadaşlar, o yüzden, bu çalışma, hem bizim Bilişim ve
İnternet Araştırma Komisyonunun hem yaklaşık iki buçuk yıldır Bilgi
Teknolojileri ve İletişim Kurumunun, sektörün bütün temsilcilerinin
kanaatlerini de alarak yaptığı bir düzenlemedir. Bugünün problemi değildir,
sadece AK PARTİ’nin problemi de değildir, 76 milyon insanın da problemidir yani
sadece siyasetçilerin problemi de değildir; herkesin itibarı, onuru, haysiyeti
var. Dolayısıyla, herkesi, 76 milyon insanı ilgilendiren bir düzenlemedir. Sadece
bugün değil yarınlarda da herkesin -inşallah hiç kimsenin ihtiyacı olmaz ama-
ihtiyaç duyabileceği bir düzenlemedir.
Ne yapıyor bu kanundaki 15 madde? Tabii, hepsini detaylı olarak
ifade etmeyeceğim ama özet olarak söylemememiz gerekirse “Erişim Sağlayıcıları
Birliği” adı altında bir birlik oluşturuluyor, bu bir kamu kurumu değil.
Türkiye'de 196 tane BTK’dan lisans almış erişim sağlayıcısı var, 110 tanesi
aktif. Bunlar bir erişim sağlayıcıları birliği oluşturacak, kendi maliyetlerini
kendileri karşılayacak, elemanlarını kendileri alacaklar ve bu kanun
çerçevesinde, şayet hâkim engelleme gerektiğine karar verirse onlar yapacaklar.
Yine, özel hayatın gizliliğiyle ilgili daha önce yedi gün olarak
ifade ettiğimiz konuda kişi, özel hayatın gizliliğinin ihlal edildiğini iddia
ediyorsa bunu aynı zamanda hâkime de başvurarak kanıtlamak durumunda. Dört saat
içinde tedbir alınacak, yirmi dört saat içinde hâkime başvuracak, hâkim kırk
sekiz saat içinde karar verecek. Şayet hâkim “Hayır, bu, kişinin özel hayatının
gizliliğini ihlal etmiyor.” diyorsa o zaman devam edecek, “Ediyor.” diyorsa o
zaman kırk saat içinde ilgili birime kanaatini ifade edecek. Yani, hâkimin
kararı geçerli, yoksa TİB’in veya erişim sağlayıcıları birliğinin kanaati
geçerli değil, asıl nihai karar hâkimin kararı olacak.
Ben, bu kanunun, gerçekten, hem özel hayatın gizliliğinin
korunması hem de o çerçevede bütün siteden istifade eden insanların o siteden
haberleşme hürriyetinin…
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
NECDET ÜNÜVAR (Devamla) - …istifadesi anlamında son derece yararlı
bir düzenleme olduğunu düşünüyor, bu kanunun hayırlı olması temennisiyle
hepinizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN – Teşekkür ederim.
Sayın milletvekilleri, tasarının tümü üzerindeki görüşmeler…
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) - Hanımefendi, sayın konuşmacı
bana sataştı.
AYDIN AĞAN AYAYDIN (İstanbul) – Ben de gördüm, ben şahidim
efendim.
BAŞKAN – Ne dedi?
SITKI GÜVENÇ (Kahramanmaraş) – “Hayırsever” dedi.
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) – Benim geçen yıl yaptığım
konuşmayı anımsattı…
BAŞKAN – Sataşmada bulunmadı, çok olumlu bir şey söyledi.
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) – Şunu söylüyorum: Yine aynı
konuşmamın arkasındayım.
BAŞKAN – Çok olumlu bir davranış sergilediğinizi söyledi.
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) – Onur, şeref, haysiyet varsa
insanın onurunu, şerefini, haysiyetini hiç kimsenin kırmaya hakkı yok. (CHP ve
AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN – Elbette.
Sayın milletvekilleri, tasarının tümü üzerindeki görüşmeler
tamamlanmıştır.
Maddelerine geçilmesini oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler… Kabul
etmeyenler… Kabul edilmiştir.
Birleşime on dakika ara veriyorum.
Kapanma Saati: 18.41
ÜÇÜNCÜ OTURUM
Açılma Saati: 18.59
BAŞKAN: Başkan Vekili Ayşe Nur
BAHÇEKAPILI
KÂTİP ÜYELER: Muharrem IŞIK
(Erzincan), Mine LÖK BEYAZ (Diyarbakır)
BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin
53’üncü Birleşiminin Üçüncü Oturumunu açıyorum.
524 sıra sayılı Kanun Tasarısı’nın görüşmelerine devam edeceğiz.
Komisyon? Burada.
Hükûmet? Burada.
Şimdi, birinci bölümün görüşmelerine başlıyoruz.
Birinci bölüm 1 ila 30’uncu maddeleri kapsamaktadır.
Birinci bölüm üzerine ilk konuşmacı, Cumhuriyet Halk Partisi Grubu
adına İstanbul Milletvekili Aydın Ağan Ayaydın. (CHP sıralarından alkışlar)
Buyurun Sayın Ayaydın.
CHP GRUBU ADINA AYDIN AĞAN AYAYDIN (İstanbul) – Sayın Başkan,
değerli milletvekilleri; 524 sıra sayılı Kanun Tasarısı üzerinde Cumhuriyet
Halk Partisi Grubu adına söz almış bulunmaktayım. Bu vesileyle yüce heyetinizi
saygılarımla selamlıyorum.
Değerli milletvekilleri, iktidar sayesinde torba kanunlara
alıştık. Artık, torba kanun deyince aklımıza AK PARTİ iktidarı geliyor çünkü
bir torba kanun getiriyorlar Plan ve Bütçe Komisyonuna ve ne varsa, hangi kanun
varsa o torbanın içerisine koyuyorlar.
Şimdi, bugünkü görüşeceğimiz Aile ve Sosyal Politikalar
Bakanlığıyla ilgili, teşkilat yasasıyla ilgili kanun içerisinde, tam 43 ayrı
kanunda, 126 maddede değişiklik öngörülmektedir. Genellikle, Türkiye Büyük
Millet Meclisine bir yasa tasarısı geldiği vakit o yasa tasarısıyla ilgili
konular görüşülür ve onunla ilgili maddeler görüşülür ama AKP sayesinde, artık,
bir kanun tasarısı Meclise geldiğinde, o kanunla hiç ilgisi olmayan, hangi
kanunda ne değişiklik gerekiyorsa, işlerine ne lazımsa onu getirip o torbanın
içerisine koyuyorlar. Buna artık alıştık, bağışıklık kazandık.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının teşkilatıyla ilgili kanun
hükmünde kararnamede değişiklik öngören bu yasa tasarısı Meclise geldi, Plan ve
Bütçe Komisyonunda görüştük ama ne yazık ki aynı Bakanlığın 2011 yılında
çıkarılmış bulunan kanun hükmündeki kararnamesi Meclise gelmedi. Değişikliği
geliyor ama ana kararnamesi ne yazık ki Meclisin gündemine gelmiyor. Bu, kanun
yapma tekniği açısından da son derece sakıncalıdır ama buna da artık AKP
sayesinde alışmış olduk.
1’inci ve 30’uncu maddeyi kapsayan birinci bölüm, daha ziyade Aile
ve Sosyal Politikalar Bakanlığının teşkilat yasasıyla ilgili maddeleri ve en
önemlisi. Anadolu Ajansıyla ilgili maddeleri içermektedir. Ben bugün bu süremde
daha ziyade Anadolu Ajansıyla ilgili görüşlerimi sizlerle paylaşmak istiyorum.
Anadolu Ajansı 1920 yılında Gazi Mustafa Kemal Paşa tarafından bir
genelgeyle kuruldu. Daha sonra, 1925 yılında, 44 ortaklı bir anonim şirket
hâline dönüştürüldü ve -amaç- gerçekten haber üretmek, doğru haber üretmek,
kamuoyunu bilgilendirmek açısından kurulmuş olan bir ajanstır. Bugünkü Anadolu
Ajansına baktığımızda, bugünkü Anadolu Ajansı bağımsız haber üretme, gazete ve
televizyon kuruluşlarına bağımsız haber sunma özelliğini bir tarafa bırakmış,
âdeta AKP iktidarının sesi hâline gelen bir ajans olarak karşımızda durmakta.
Sadece AKP’nin söylemlerini, arzu ve isteklerini gerçekleştiren bir ajans
hüviyetindedir.
Anadolu Ajansı, aslında, Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre
kurulmuş özel bir şirket ama çalıştırdığı personelin giderleri, yüzde 96’sının
ücretleri Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğünün bütçesinden yani
hazineden oraya para aktarılmaktadır. Sözde özel bir ajans ama hem
yatırımlarının parası hem çalışanlarının parası ne yazık ki hazineden yani
Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü bütçesinden, bu paraları oradan
aktarmaktadır.
Bir taraftan, diyorsunuz ki Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre
kurulmuş bir anonim şirket; öte taraftan, sanki özel hukuk hükümleriyle
kurulmuş bir şirket değil, kamu hukukuna göre kurulmuş, kamu iktisadi devlet
teşekkülüymüş gibi muamele görmektedir. Anadolu Ajansında çalışanlar kanunla
devlet memuru statüsünde oluyor. Peki, özel bir şirkette çalışan birisi nasıl
devlet memuru oluyor? Hem özel şirket diyeceksiniz hem çalışanları devlet
memuru olacak. Hem özel şirket diyeceksiniz hem kamu hüviyetinde olacak
diyeceksiniz. İhale Yasası’ndan muaf diyeceksiniz, her türlü devlet
kaynaklarından faydalandıracaksınız. Böyle bir şirketin ben dünyada bir benzeri
olduğuna inanmıyorum, görmedim, duymadım, okumadım; sadece Türkiye’ye özgü.
Şimdi, madem devletten, devletin bütçesinden Anadolu Ajansına para
aktarıyorsanız, Anadolu Ajansı gibi -hem de bağımsız haber üreten, bağımsız
haber kaynağı olan, daha nice, diğer ajanslar vardır- İhlas Haber Ajansı
vardır, Cihan Haber Ajansı vardır, Ajans Habertürk vardır, Doğan Haber Ajansı
vardır, ANKA Haber Ajansı vardır -UBA Ajansı vardı- bunlara da o zaman kaynak
aktaralım. Madem, eğer Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre kurulmuş özel bir
şirket iseniz, bunlar da Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre kurulmuş
şirkettir, bunlara da kamu kaynağı aktaralım. (CHP sıralarından alkışlar)
Sadece 2012 yılında Anadolu Ajansına devletin bütçesinden 130
milyon Türk lirası para aktarılmıştır. Peki, özel bir şirketse devletin
bütçesinden nasıl para aktarıyorsunuz? Eğer kamu ise o zaman sermayesinin yüzde
51’inden yukarısı… Ki bugün sermayesinin yüzde 75’i devletin kontrolünde. Sermayesinin yüzde 75’i hazinenin kontrolünde
olan bir şirket nasıl özel şirket oluyor? Amaç Sayıştay denetiminden kurtarmak
çünkü sermayesi yüzde 50’nin üzerinde olduğu vakit Sayıştay denetimine tabi
olacak. Öyle yapıyorlar ki sermayesini yüzde 50’nin altına indirince Sayıştay
denetiminden kurtuluyor ve Anadolu Ajansı bir çiftlik hâline geliyor. Bugün
Anadolu Ajansı AKP iktidarının çiftliği ve borazanı hâline gelmiştir.
VAHAP SEÇER (Mersin) – Aynen öyle.
AYDIN AĞAN AYAYDIN (Devamla) – Şimdi bu yasayla ne oluyor? Bu yasa
diyor ki: Anadolu Ajansının içerisindeki kamu hissesi yüzde 47,75, yüzde 41,25
de uzun süreden beri sahipleri belli olmayan kişilere ait ve yüzde 11’i de
sahipleri bilinen kişilere ait. Şimdi deniliyor ki: “Bu sahipleri belli
olmayanları 2012 yılındaki bir yönetim kurulu kararıyla Genel Müdürün adına
alalım, parasını devlet versin, şirketin yüzde 25’i Genel Müdürün şahsi malı
olsun.” Bu yasa onu getiriyor. Yani Anadolu Ajansı Genel Müdürü Anadolu
Ajansının yüzde 25 hissesine sahip olacak ve bu hisselerin parasını da devletin
hazinesinden verecek.
Şimdi, deniliyor ki: “Efendim, Genel Müdür bir taahhütname
verecek, ‘Benim bu hisselerimi, ben görevden ayrıldıktan sonra hazineye
devredeceğim.’” Tek taraflı bir irade beyanı olur mu? Yarın öbür gün Genel
Müdürün görev süresi bittikten sonra, Genel Müdür “Ben bu hisseleri
devretmiyorum.” derse onun elinden bunları nasıl alacaksınız?
Eğer amacınız Anadolu Ajansına hazineden kaynak aktarmak ise
gelin, arkadan dolanmayalım, direkt hazine Anadolu Ajansına para aktarsın ve o
hisseler devletin, yani devlet hazinesinin hisseleri olsun. Ama onu
yapmıyorsunuz, Sayıştay denetiminden kurtarmak için, Anadolu Ajansının
paralarının nereye gittiğinin hesabını vermemek için yüzde 50’nin altında
tutmaya çalışıyorsunuz ki ora da sizin çiftliğiniz olsun, istediğiniz haberleri
yapsın, istediğiniz haberleri yapmasın.
Anadolu Ajansı özgür ve bağımsız bir ajans değildir. Bağımsız ve
özgür olan birçok çalışanını bir gecede kapının önüne koydu. Neden koydu? Çünkü
yandaşlarına yer açmak için o kadroları boşalttı. Bugün birçok gazeteci sokakta
boş, işsiz ama Anadolu Ajansında çok yüksek miktarlarda para alan ve hiç iş
yapmayan, iktidara yakın gazeteciler vardır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN – Teşekkür ederim.
AYDIN AĞAN AYAYDIN (Devamla) – Bu doğru değildir, bu düzenleme doğru
değildir. Gelin, birlikte, bu para aktarılması gerekiyorsa Anadolu Ajansına,
direkt hazineden Anadolu Ajansına aktaralım.
BAŞKAN – Teşekkür ediyorum Sayın Ayaydın.
AYDIN AĞAN AYAYDIN (Devamla) – Genel Müdür nasıl bu yüzde 25’in
sahibi olacak?
Teşekkür ediyorum.
Saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN – Teşekkürler.
Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına Eskişehir Milletvekili
Sayın Ruhsar Demirel konuşacak.
Buyurun. (MHP sıralarından alkışlar)
MHP GRUBU ADINA RUHSAR DEMİREL (Eskişehir) – Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; burada bulunan herkesi sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Sayın
Bakana da hayırlı olsun dileklerimi tekrar ifade etmek istiyorum, Allah
kolaylık versin.
Ben partimizin birinci bölümle ilgili görüşlerini ifade etmek için
söz aldım ancak bir de genel bir çerçeve çizmek istiyorum. Malum, artık
kapıcılara “apartman sorumlusu”, sekreterlere “asistan” diyoruz ama biz, hâlâ,
kapıcıya “apartman sorumlusu” dememize rağmen apartman sorumlusu gibi
davranmıyorsak kafamızdaki imaj ve imge değişmemişse bu, yalnızca estetik bir
düzenlemenin ötesine gitmiyor. İşte, bu sebeple önce yasayla ilgili bir iki
noktayı söylemek istiyorum. Mesela, 1’inci maddede de öyle şeyler söylenmiş ki
-yalnızca “k” açılarak altına da- diyor ki Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı
eklensin. Niye bu “kapıcı” vurgusunu yaptığımı anlayacaksınız.
İlgili 1117 sayılı Kanun’un 2’nci maddesine baktığınızda şöyle bir
bakanlıkla karşılaşıyorsunuz: Millî Eğitim, Gençlik ve Spor Bakanlığı. Sayın
Bakan, sayın Adalet ve Kalkınma Partisi milletvekilleri, burada bulananlar,
hâlihazırda böyle bir bakanlık yok, herhâlde on bir yılda farkına varmadınız ya
da 6’ncı maddeyi açarsanız Bayındırlık, İskân; Tarım, Orman ve Köy İşleri
Bakanlıklarını göreceksiniz. Bu sebeple diyorum, kapıcıya “apartman sorumlusu”,
sekretere “asistan” demek dünyada hiçbir şeyi değiştirmez tutumunuz, bakış
açınız ve imajlarınız değişmediği sürece.
Peki, bütün bunları niye söylüyorum? Torba kanunlar, malum,
özellikle bu son on yıl içinde içerikleri itibarıyla birtakım yasal boşlukları
kamu aleyhine kullanmak ya da kullanılmış olan kamu aleyhine davranışları bir
torbanın içinde örtbas etmek için çıkarılıyor. Yani, ya önce kabahat yapılıp
torbaya konuluyor ya da kabahat yapmak saikiyle yola çıkılıp, bir torba
hazırlanıp çuvalın içine konuluyor.
Şimdi, Sayın Bakan 25 Aralıkta göreve başladı. Malum, biz Türk
milleti “Hayırlı olsun.”u pek severiz. Herhâlde birkaç saati, günü “Hayırlı
olsun.”larla geçmiştir. 25 Aralıkta göreve başlamış olmanız ve Mecliste
bulunduğunuz süre içinde çalıştığınız komisyon ve yapmış olduğunuz konuşmaları
incelediğimde bu Bakanlıkla ilgili 125+1 maddeyi ne zaman incelediniz, ne zaman
bu konulara tam anlamıyla vâkıf oldunuz, bu torbaların içine neler saklandı,
bunların farkında mısınız hiç bilemiyorum. Çünkü şimdi siz, bu hükûmetler
sürecinin 5’inci ilgili bakanısınız bu konudan sorumlu. İsim değişikliği
nedeniyle önce devlet bakanlığıydı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı oldu
ve siz 5’inci bakansınız. Ben bir bütçe konuşmasında şöyle bir söz söyledim ve
arkadaşlar rahatsız oldular, dedim ki: “Sayın Başbakana 3’üncü dönem itibarıyla
‘usta’ diyorsunuz, bu Bakanlığın hiç ustası olmadı.” Vallahi ilk dönemi bile
zor tamamlıyor bu Bakanlığın bakanları çünkü. Bunu niye söylüyorum? Son dönemde
Hükûmetiniz üyelerinin hepsi bir fetret vurgusu yapıyor, ısrarla bir fetret
diyorlar. Fetret ne? Açınız, bakınız sözlüklere. Siz Kültür Bakanlığında da
çalışmışsınız, bizden daha iyi bileceksiniz. Fetret, iktidar, saltanat ya da
irade konusundaki zafiyet dönemini ifade ediyor. Siz, böyle bir zafiyet
döneminde gelmiş bir Bakan durumundasınız an itibarıyla çünkü bütün kabine,
Başbakan dâhil “Fetret devrindeyiz.” diyor ve siz böyle bir torba kanunun
sorumlu Bakanı olarak oturuyorsunuz, cesaretinizi takdir etmek istiyorum, bir
yorum yapmak istemiyorum.
Yalnız, tabii, kim ne adına oturursa otursun, ne derse desin, hani
bilinen, Türkçede, bir laf var: “Göğe direk, denize kapak olmaz.” Gerçeği
örtemezsiniz. Bu ülkede bir 17 Aralık yaşanmıştır, bunun başı sonu herkesçe
malumdur. Yani, siz buna ister paralel, ister teğet, ister küp, ister kare ne
derseniz deyin, istediğiniz kadar torbaya, çuvala sokabilirsiniz ama bu,
hafızalarda, ayakkabı kutusu dediğiniz her an rüşvet, iltimas ve kamu
kaynaklarını soymakla eş değer bir durumdadır. Ve siz, tekrar söylüyorum, talihsiz bir şekilde…
Bu, kendi Hükûmetinizin sıklıkla ve bir cümlede, hatta Dışişleri Bakanı üç kere
kullandı “Fetret dönemindeyiz.” diye. “Biz, şu anda yetkisiziz, biz şu anda
zaaf içindeyiz, biz şu anda iktidara hâkim değiliz ya da yeteneksiz insanlarca
yönetiliyoruz.” lafının karşılığı olan fetret döneminde gelmiş bir bakan
olarak, bir aylık bir bakan olarak 125 madde artı 1 ek maddeyi çok güzel
savunacaksınız, tebrik ediyorum.
Sizler tarihe meraklısınız sanıyorum bu fetret dönemi vurgusundan
ötürü. Ben de bir şey hatırlatayım: 1571,
İnebahtı Osmanlı için çok büyük
bir nirengi noktasıdır, sanıyorum 17 Aralık da sizler için öyle olacak. Tarih
bunun hesabını soracak, vicdanlar zaten soracak. Çünkü aceleniz var ki şu
kanunu bile, siz bir bakan olarak “Durun bakalım ben bir inceleyeyim.” deme
fırsatı bulamadınız.
Şimdi, acele niye olur? Her korkan kaçmaz. Ama kaçan varsa
korkuyordur. Her korkan kaçmaz. O yüzden, içinde bulunduğumuz bu zamanlar
kaygının çok yüksek olduğu, faturaların, bedellerin ödendiği bir dönem. Bu
bedelin kimi maddi kimi manevi. Herkes bir bedel ödüyor, bizler görüyoruz.
Çünkü içinde bulunduğunuz anı yaşamak ve hissetmek adına bir an durup
bakmıyorsunuz. Bir telaşenin, bir toz
bulutunun içindesiniz. Sayın Bakan,
öncelikle size, bu kısa sürenizde,
lütfen, anı bir yaşayın. Durunuz ve bakınız: 1571- 17 Aralık. Tarihe de çok
hâkim olduğunuzu düşünüyorum, ne ifade ettiğini anlayacaksınızdır. Ama hepimiz
biliyoruz ki 17 Aralıkta ortaya çıkanların arkasında bir on yıllık süreç var.
İşte, o on yıl Kevser’le yıkasanız temizlenmeyecek bir dönem, bunu herkes
biliyor, sizler de biliniz lütfen.
Ve sizin bu konuya çok hâkim olmadığınıza dair de havada asılı
duran bir cümleniz var: “Çocuk evlilikleri masumane.” Bunu neresinden alırsanız
olmuyor. Şöyle olmuyor: Oksimoron diye bir laf var. Hani “Korkunç güzel” diye
bir şey olmaz. Bir şey korkunçsa güzel olmaz. “Felaket sevimli” diyemezsiniz.
Felaket sevimli olmaz. İşte sizin bu tanımlamanız, havada asılı dediğim, o
yerini bulamadı. “Çocuk evlilikleri masumane.” diyen bir Aile ve Sosyal
Politikalar Bakanı varsa bu ülkenin hakikaten fetret devrindeyiz, kusura
bakmayınız.
Şimdi, Türkiye'de kadın, çocuk, engellilik, yoksulluk, bu
konularla ilgili bakansınız. Ben, onun için kadın ve çocuk konusunu, kusura
bakmayınız, bu sözünüzden ötürü bir kenara koyarak yoksulluğa biraz vurgu
yapmak istiyorum. Türkiye'de en zenginle en fakir arasında 14 kat fark var
Sayın Bakan. Bu ülkede, evet, gayrisafi millî hasıla artmıştır. Hani Başbakan
diyor ya “Yolsuzluk olsa bu kadar millî hasılamız artar mı?” Doğru, arttı ama
zenginle fakir arasındaki fark da arttı, 14 kat fark var. Dolayısıyla bir
ülkede de artık modern zamanlarda şöyle bir tanım yapılıyor: Yoksulluk
diyebilmek için kişi başı millî gelirin ortalamasının altında geliri varsa bir
kişiye yoksul diyoruz; yoksa öyle 2 dolar, 3 dolar, bunlar ruhlara yelpazedir,
öyle bir hesap yok. Türkiye'de kişi başı millî gelirin yarısının altında
geçinen bu ülkenin neredeyse beşte 2’si. İşte bu yoksulluk konusuna hiç değilse
yaraya merhem bir şeyler söyleyeceğinizi umuyorum ama Hükûmetiniz malum
çelişkilerden ibaret olduğu için ben birkaç konuyu daha size hatırlatayım,
belki bir yol haritası olur. Çünkü burada kanunlarda da göreceksiniz, AFAD’la
ilgili düzenlemeyi. Ben parti grubumuz adına 2011 Aralığında ve 2012 Aralığında
bütçe konuşmaları yaparken özellikle vurgu yaptım, parti grubumuzun görüşü
olarak: AFAD’ta bulunmalısınız; Kilis özelinde dikkatinizi çekiyoruz, Suriyeli
sığınmacılarla ilgili aile hayatımızı sabote edecek değişiklikler var. Aile
hayatımız, aile kültürümüz darbeye uğruyor dediğimde o günkü Sayın Bakan çıkıp
bu kürsüde dedi ki: “Ben iki kere Kilis’i ziyaret ettim.” Cevaben şunu
söylemiştim: Angelina Jolie de iki kere Hatay’a geldi ama Hatay’ın gerçeğini
bilmez. O yüzden, bazen söylediklerimizin gerçekleştirildiğini görmekten mutlu
oluyoruz.
Ben size bir iki ipucu daha söylemek istiyorum. Diyorsunuz ki:
“Yaş ortalaması çok yükseliyor, doğumlar artmalı.” Ama siz hâlâ işçi ve esnafa
103 lira; eşitsiz bir şekilde, memura 192 lira verdiğinizi bilmiyorum biliyor
musunuz? Hem eşitlik adına hem doğumu teşvik etmek adına belki insanların bu
konudaki gelirini bir parça arttırma konusunda bir gayret gösterirseniz tarih
sizi biraz daha affedebilir sanıyorum.
Saygılar sunuyorum. (MHP ve CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN – Teşekkür ederim.
Barış ve Demokrasi Partisi Grubu adına Şırnak Milletvekili Sayın
Hasip Kaplan konuşacak.
Buyurun Sayın Kaplan (BDP sıralarından alkışlar)
BDP GRUBU ADINA HASİP KAPLAN (Şırnak) – Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; şimdi, bu torba kanunun içinde alt komisyonda düzelttiğimiz
birçok madde de var engellilerle ilgili Aile ve Sosyal Politikalar
Bakanlığının. Olumlu olana olumlu dedik ama zehir zemberek şeyleri de bunun
içine koyduğunuz zaman artılarınız karşısında eksilerin daha çok olduğunu
görüyoruz. Bunu düzeltmeye çalışacağız; önerge vereceğiz, ikna etmeye
çalışacağız, anlatmaya çalışacağız ama bunu anlamak gerek.
Şimdi, Allah aşkına, bu Anadolu Ajansı nedir, bana söyler misiniz?
Devletin resmî haber ajansı. Bütçesini nereden alıyor? Basın Yayın Ve
Enformasyon Genel Müdürlüğünden alıyor, Başbakanlıktan alıyor. Böyle ticaret
şirketi var mı Türk ticaret hukukunda? Yeni çıktı, Türk Ticaret Kanunu yeni
çıktı. Hem şirket hem kamu; hem atamasını istediğin gibi al, arkasından da
Sayıştayın denetiminden kaçır, KİT’in denetiminden kaçır, bu şirketin yüzde
10’luk barajını aş… Ya, bu ajansın iştirakçileri kim, Allah aşkına bir açıklar
mısınız, iştirakçilerini bilmiyoruz. Lütfen, bunun sicilini, ticaret sicilini
buraya getiriniz. Bunun ticaret sicili mi var, yoksa 657’ye göre memur mu
atanıyor? Bu nasıl bir sistemdir, bu nasıl bir düzendir, bu nasıl bir
hukuksuzluktur, bu nasıl bir karmaşadır? Böyle bir kanun sistemi olmaz
arkadaşlar. Böyle bir sistemle bu Mecliste sağlıklı yasa yapılmaz.
Şimdi, buradan yola çıktığımız zaman, bir bakıyoruz Anadolu
Ajansına, -bir taraftan basın susturulurken, medya susturulurken, dünyanın en
fazla gazetecisi burada tutuklu iken- belli gazetelerde çalışanlar, hepsi
buraya getiriliyor, özel dolduruluyor, bunlara özel bir konum veriliyor, özel
bir yetki veriliyor ve özelleştirilirken de kıyak geçiliyor. Bu böyle olmaz
arkadaşlar. Bunun ne hukukta yeri var ne ticarette yeri var ne adalette yeri
var ne de kamuda.
Şimdi, bu torba kanunda, gerçekten, birçok konu var konuşulacak.
Bu İnternet sansürü konusu başlı başına bir olay arkadaşlar. İnternet konusunda
TİB dört saatte karar verecek. Niçin? Kişilik haklarının ihlali durumunda.
Kişilik haklarının ihlaline idari kurullar nasıl karar verecek, hangi
mekanizmayla karar verecek? Belli bir mekanizma yok. Şimdi, burada Çin’den,
Suudi Arabistan’dan sonra Türkiye dünyada İnternet yasağında 3’üncü sırada
gelecek; bir sıralama daha kaptı dünyada. Bu sıralamayı kapan Türkiye'de, şöyle
bakıyoruz, erişim sağlayıcıları birliği kurulacak. Sorduk “Türkiye'de kaç tane
erişim sağlayan şirket var?” diye. Done istedik, verilmedi bize. Kaç tanesi çok
büyük, kaç tanesi çok küçük? Farzımuhal, bu mevcutlardan kurduğunuz erişim
sağlayıcıları birliğine… Yarın 10 tane daha kurulsa ne olacak? Bunlar bu
birliğe üye olamayacak mı, engelleyecek misiniz? Böyle bir olay ticarette, bu
global dünyada, bu İnternet üzerinden ticaretin, sanatın, telif haklarının,
dünya pazarının döndüğü ve milyar dolarlarla, artık, ciroları, gayrimenkul
sermayesi dışında menkul sermayesinde hisseleri en çok yer alan şirketleri
dikkate aldığımız zaman Türkiye'de bunlar, hepsi denetim altına alınacak.
Şimdi, “Kişilik haklarının ihlal edildiği durumlarda biz önlem
alacağız.” diyorsunuz. Bir veri daha istedik. “Kişilik hakları” derken siz neyi
anlıyorsunuz? Seçim dönemlerinde buradaki muhalefet partisine şantaj yapıldı
şantaj arkadaşlar. Hâlâ çıkaramadınız bu İnternet’e servis edenleri,
bulamadınız; istihbarat şube başkanlarının 10 tanesini değiştirdiniz, yine
çıkarmadınız. Çıkarılmıyorsa burada bir soru işareti var, demek istenmiyor
çıkarılmak.
Peki, Sayın Başbakan, bakanlar kişilik hakları ihlalinde bulundu.
TİB Başkanı onların emrinde. Onlara rağmen, onların kararları ve İnternet’e
düşen söylemleriyle ilgili, TİB Başkanlığı, bağlı olduğu üst amirlerinin
hakkında böyle bir karar verebilir mi?
ALİ RIZA ÖZTÜRK (Mersin) – Verir!
HASİP KAPLAN (Devamla) – Var mı öyle babayiğit TİB Başkanı,
yöneticisi, böyle, Başbakana dört saatte sansür koyacak? Yasak uygulayacak var
mı? Var mı böyle bir model, özel yetişmiş bir kadro dokunulmazlığı olan? Yok.
Şimdi, arkadaşlar, bakın, bu basit bir şey değil. Eğer yargıdan
alırsanız, hukuktan alırsanız, yargı güvencesinden alırsanız, idari izne ve
sansüre tabi kılarsanız, bir iktidarın kurumu durumuna gelen bir yerde,
geçtiğimiz on iki yıllık tecrübe şunu gösteriyor: Bu sadece muhalefete
çalışacak demektir; yasaklama, sansür ve sadece, her sözü kişilik haklarına
ihlal… Nasıl ihlal? Ne bileyim, “kutu” diyeceksiniz ihlale girecek, “bulut”
diyeceksiniz ihlale girecek, “çuval” diyeceksiniz ihlale girecek, “kaçakçılık” diyeceksiniz
ihlale girecek, “yolsuzluk” diyeceksiniz ihlale girecek ve birilerinin kişilik
haklarına ucu dokunacak bunların. O zaman bunun ayarı var mı? Yok.
TİB Başkanı dört saatte bu kararı verecek. Bu karara itiraz için
gidiyorsunuz, sulh ceza hâkimi yirmi dört saatte verecek. Bakın, TİB Başkanı
yasaklanmış olan konuda kararı kaldırmıyor çünkü TİB Başkanına bir de en yakın
mahkemeye itiraz hakkı vermişler. Nerede Sayın Öztürk? Bilir bu işleri,
hukukçuydu ama…
Şimdi şöyle bir durum düşünün: İkinci itiraz, acele itiraz sulh
cezadan… En yakın sulh cezaya süre limiti var mı? Mesela bizim tutuklu
milletvekilleri için özel yetkili mahkeme on iki gün dosyayı bekletti. TİB’in
kararına itiraz edilirse -Sayın Öztürk tecrübeli bir hukukçu, Adalet Komisyonu
üyesi olarak- diğer yakın sulh ceza mahkemesi yirmi beş gün sonra karar verse
sorumlu olacak mı? E, bu HSYK’yla ne olur Allah aşkına söyler misiniz? Bir ay
İnternet’te dolaşacak.
Peki, bunun kolayı var, dünya bulmuş: Uyar-kaldır sistemi diye bir
sistem var. Ya, dünya diyor ki önce sistem sağlayıcıya: “Arkadaş, böyle böyle,
kişilik haklarını ihlal ediyorsun ya kaldırırsın ya hakkında dava açarım.” O
bakıyor, “Doğru ya, bunu kaldırayım.” diyor. Bu sistemi atlıyorsunuz. Bu
sistemi atladığınız gibi, bu sistem sağlayıcılarının da düzenlemesini Meclis
kanunuyla yapmıyorsunuz, yönetmeliğe bağlıyorsunuz. Yönetmelik nasıl olacak?
Bakana bağlı olacak. Bakan yapacak yönetmeliği. E, nasıl olacak? Arkadaşlar çok
zor bir olay.
Bakın, bu torbanın içinde kıymetli taşlarla ilgili de vergi
düzenlemeleri var. Yani unutmuşlar torbaya koymayı; bu safran çiçeğinin 1 gramı
bayağı pahalı, 11-13 dolar civarında; radyumun 58 dolar, platinum öyle;
metamfetamin diye bir şey var, 100 dolar. Bakın, bunların KDV’si, girişi çıkışı
unutulmuş, yoksa torbaya girecekti.
Bırakın onu, soruyorum: İnternet üzerinden kaç tane çocuk
pornosuyla ilgili karar almışsınız, kaç tane cinsel içerikli yayınla ilgili
karar almışsınız, kaç tane de siyasi içerikli site kapatmışsınız? Mahkeme
kararlarının dökümünü verir misiniz? Ukrayna’da Hükûmet istifa etti şimdi,
Başbakan da istifa etti, halk meydanlardaydı. Şimdi, böyle bir haber girerse
sansüre girer mi?
Bakın, Merkez Bankası bugün açık mektup yayınladı 42’nci madde
uyarınca: “Enflasyon hedefi şaştı, döviz fırlıyor, Türk lirası düşüyor.” Şimdi,
bunları yazdığınız zaman İnternet’te haber olarak ne olacak, yasağa mı girecek?
Arkadaşlar, bunlar belirsiz ve tehlikeli şeyler. Kimseye
kazandırmaz.
Sayın Öztürk, bir acele itirazın kaç günde olduğunu söylemedin.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN – Teşekkür ederim Sayın Kaplan.
ALİ RIZA ÖZTÜRK (Mersin) – Sayın Başkan, sataştı, görüyorsunuz.
BAŞKAN – Gördüm ve duydum. Bunda bir şey yok Sayın Öztürk.
ALİ RIZA ÖZTÜRK (Mersin) – Ama olur mu Başkanım?
BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Öztürk, lütfen…
Sayın milletvekilleri, gruplar adına konuşmalar bitti.
Şimdi, şahıslar adına konuşmalar bölümüne geçeceğiz.
İlk konuşmacı Mersin Milletvekili Sayın Ali Öz.
Buyurun Sayın Öz. (MHP sıralarından alkışlar)
ALİ ÖZ (Mersin) – Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.
Tabii, artık Türkiye Büyük Millet Meclisinde alışkanlık hâline
getirdiğimiz, normal yasa yapma tekniğinden tamamen uzaklaştığımız, aklımıza
geldiği zaman hangi kanunu, hangi yasayı getirsek, nerede eksik var, âdeta “Göç
gide gide düzelir.” hesabıyla kanun yapmayı alışkanlık hâline getirdiğimiz bir
ortamı yaşıyoruz. Ben, bu torba yasa, bu torba yasada ne var veya bu tasarıda
ne var, bize neyi getiriyor, neyi götürüyor noktasında bazı açıklamalarda
bulunmak istiyorum.
Daha önceki hatiplerin de ifade ettiği gibi, özellikle bu tasarı
içerisinde İç Tüzük ihlali var, kanun yapma tekniğine aykırılık var, alakasız
madde eklemeleri var. Hiç birbiriyle alakası olmayan, hepsi ayrı ayrı
görüşülmesi gereken, hepsi tali komisyonlarda, özellikle, hiç değilse yüce
Parlamentoya, bu Parlamentoda millî iradenin yansıması olarak gördüğümüz yerde
seçilmiş olan milletvekillerinin maddeler üzerindeki görüşlerini, en azından
zabıtlara geçirme adına da olsa, ifade etmeleri özgürlüğünü engelleme var.
Burada hukuksuzluklara altyapı hazırlamalar var, tali komisyonları baypas var,
muhalefetin verdiği kanun tekliflerini göz ardı etmek var. Burada, tasarı
içerisinde düzenlenmesi planlanan çoğu maddeyle alakalı, her siyasi parti
grubunun Türkiye Büyük Millet Meclisinin Kanunlar ve Kararlar Başkanlığından
geçtikten sonra Meclis Başkanı tarafından komisyonlara havale edilmemiş, aynı
mahiyette veya partilerin bu konularla alakalı görüş ve tutumlarını ifade eden,
belirten çok sayıda kanun teklifi var. Bunların hiçbirisini yapmayacaksınız,
ondan sonra da geleceksiniz, torba bir tasarı hazırlayacaksınız, ondan sonra da
bu ülkede demokrasiden, özgürlükten, ileri demokrasiden, hukukun üstünlüğünden,
bunlardan bahsedeceksiniz. Burada büyük bir aldatmacayla, büyük bir
kandırılmayla karşı karşıya olduğumuzu ifade etmemiz gerekiyor.
Daha önce bunları yaşadık. Kanun hükmünde kararnameler
çıkarılırken kanun hükmünde kararnamelerin zamanlamalarının doğru olmadığını,
bunların birçok yönden sakıncaları olduğunu, bunların düzeltilmesi için tekrar
tekliflerle veya tasarılarla Parlamentonun iş yükünün artırıldığını, boşa zaman
geçirdiğimizi, milletin zamanını boşuna harcadığımızı ve heba ettiğimizi her
defasında ifade ettik. Torba tasarı artık öyle bir hâle geldi ki hangi bakanlık
hangi alanda bir eksik görürse torbayı hacim olarak ve içerik olarak genişletme
arzusu içerisinde.
Bu arada, tabii ki bu torba tasarıyı gündeme getirirken Türkiye
Büyük Millet Meclisinde hiç olmadığı kadar yeni teamüller de icat ediyoruz.
Bunları alışkanlık hâline getirmek için şimdi yaptığımız kötü emsalleri
gelecekte “Geçmişte böyle yapıvermiştik.” diyerek de emsal gösteriyoruz.
Alakasız konu başlıklarını birleştiriyoruz. Komisyonları çalıştırmıyoruz
özellikle. Komisyonlarda konuşmamız gereken, tartışmamız gereken, özellikle bu
tasarı içerisinde, hele ki seçim öncesinde pozitif ayrımcılık olarak ifade
ettiğiniz engellilerin çoğu haklarını, bakım yardımlarını, engelli ailelerin
sorunlarıyla alakalı verilmiş olan tüm teklif ve tasarıları göz ardı ederek alelacele
Plan ve Bütçe Komisyonunda bunları görüşüp tali komisyonları devre dışı
bırakıyorsunuz.
Saygıdeğer milletvekilleri, değerli arkadaşlar; bakın, 17 Aralık
sürecine gelirken daha önce bu Parlamentoda çıkarılmış olan kanunlarla alakalı
bazı hukuksuzlukların altyapısının hazırlandığını, bunun ileride başınıza büyük
işler açacağını her defasında ifade ettik. Ancak herhâlde, anladığımız
kadarıyla “Bir musibet, bin nasihatten iyidir.” derler ama siz musibeti bile
algılamadan, musibeti bile yok sayarak hâlâ aynı yanlışta ısrar etmeye devam
ediyorsunuz. O yüzden, biz muhalefet olarak her defasında sizi uyarmayı millet
adına kendimize bir görev addediyoruz.
Tasarıda, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, sosyal hizmetler,
engelliler, teknoloji merkezi, AR-GE, yenilik, sınai mülkiyet hakları gibi
konularda yapılan olumlu düzenlemeler olmakla beraber…
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ALİ ÖZ (Devamla) - …torbanın bu kadar şişirilmesinin doğru
olmadığını ifade ediyor, yüce Meclisi saygılarımla selamlıyorum. (MHP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN – Teşekkür ederim Sayın Öz.
Şahsı adına ikinci konuşmacı, Gaziantep Milletvekili Sayın
Abdullah Nejat Koçer.
Buyurun Sayın Koçer. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
ABDULLAH NEJAT KOÇER (Gaziantep) – Sayın Başkan, sayın
milletvekilleri; 524 sıra sayılı Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının
Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile Bazı Kanun ve Kanun
Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı’nın birinci
bölümü üzerinde şahsım adına söz aldım. Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Sosyal devlet olgusu bakımından yıllar öncesinden gelen bazı
sorunlarımızın çözüme kavuşturulmasıyla ilgili, Aile ve Sosyal Politikalar
Bakanlığının kurulduğu günden bu yana ortaya koyduğu çalışmalar ve sergilenen
emek, tüm toplumda büyük memnuniyet sağlamıştır. Dezavantajlı kesim olarak
adlandırılan, başta çocuklar, kadınlar ve engelli vatandaşlarımız olmak üzere,
yaşlılara, şehit yakınlarına, gazilere, ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza sunulan
sosyal yardım ve hizmetlerin gerçekleşmesinde Aile ve Sosyal Politikalar
Bakanlığının yakalamış olduğu başarı, çeşitli yardım kuruluşları, vakıf ve
yabancı ülkelerce takdir edilmekte ve örnek alınmaktadır. Bu başarıyı sağlayan
kanunların çıkarılması aşamasında, yüce Parlamentoda yaptığımız çalışmalara
değerli muhalefet milletvekillerinin verdiği destek de ayrıca önemli ve
kıymetlidir. Yine, son derece önemli değişiklik ve yenilik getiren 524 sıra
sayılı Kanun Tasarısı’nın da değerli muhalefet üyesi arkadaşlarımızın
katkılarıyla kısa sürede tamamlanacağına inanıyorum.
Netice itibarıyla, bu tasarı, Aile ve Sosyal Politikalar
Bakanlığının sunduğu yardım ve hizmetlerin yurt içinde ve yurt dışında etkin ve
verimli olarak gerçekleşmesi için bazı yasal düzenlemelerin yapılması
ihtiyacının ortaya çıkması sebebiyle hazırlanmıştır.
Son on yılda sosyal hizmet ve yardım alanında kullanılan kaynak
miktarının 15 kat artmış olması ve bu harcamaların gayrisafi yurt içi hasılaya
oranının 3 kat artmış olması memnuniyet verici olsa da, üzerinde çalıştığımız
kanun ve kanun hükmünde kararnamelerdeki değişiklikleri gerçekleştirmek, dünya
genelinde yaşanan hızlı değişim ve dönüşüme uygun olarak toplumsal birtakım
sorunların çözümüne yönelik politikalar üretilmesi ve uygulanması bakımından da
zaruret olmuştur.
Güçlü ülke olmak için güçlü aile yapısına, güçlü aile için
toplumla barışık, mutlu bireylere ihtiyacımız var. Vatandaşlarının hiçbir
engelle karşılaşmadan sosyal hayata etkin bir biçimde katılmasını ve onların
mutluluğunu sağlamak da devletin öncelikli vazifeleri arasındadır. Bizler de, toplumun
her kesiminin eşit ve adaletli olarak sosyal hayattan ve her türlü imkândan
faydalanmasını sağlayacak tedbirler içeren kanunları çıkarmakla mükellefiz.
Engelli istihdamını teşvik amacıyla korumalı iş yerlerinde
istihdam edilen engellilerin iş gücü piyasasına kazandırılması, güç olan
zihinsel ve ruhsal engelli çalışmalar için iş yeri indirimi yapılması, korumalı
iş yerlerinde çalışan engellilerin işsizlik sigortası işveren payının fondan
karşılanacak olması, bakmakla yükümlü olduğu aile fertleri engelli olan
memurların engellilik durumundan kaynaklanan yer değiştirme taleplerinin
karşılanması için düzenlemeler yapılacak olması ve Engelliler Kanunu’na
eklenecek olan diğer maddelerin tamamı hepimizin gerçekleşmesini arzu ettiği
düzenlemelerdir. Kaldı ki kamuoyunda pozitif ayrımcılık olarak yer bulan ve
kabul edilen ilke sayesinde, dezavantajlı kesim içerisinde yer alan kişiler
lehine iyileştirici düzenlemeler yapılmasında kanun önünde eşitlik ilkesi
açısından hiçbir engel yoktur.
Sayın milletvekilleri, görüştüğümüz kanun içerisinde, bunun yanı
sıra, 6802 sayılı Gider Vergileri Kanunu’nda yapılacak değişiklik ile faturasız
hat kullanıcıları ile faturalı hat kullanıcılarına uygulanan özel iletişim
vergisi düzenlenmekte ve ayrıca Anadolu Ajansının ulusal ve uluslararası
rekabet şartları altında esnek ve etkin çalışabilmesini teminen, ajansın bazı
genel kamu idaresini ilgilendiren mevzuatların dışında tutulmasına yönelik
düzenlemeler yapılmaktadır. 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nda yapılacak
değişiklik ile de kayıt dışı ekonominin önüne geçilmesi, kayıp ve kaçakla
mücadele edilmesi amaçlanmaktadır.
Bu duygu ve düşüncelerle kanunun hayırlı olmasını diliyor, yüce
heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN – Teşekkür ederim.
Sayın milletvekilleri, soru-cevap yok.
Birinci bölüm üzerindeki görüşmeler tamamlanmıştır.
Birleşime beş dakika ara veriyorum.
Kapanma Saati: 19.41
DÖRDÜNCÜ OTURUM
Açılma Saati: 19.44
BAŞKAN: Başkan Vekili Ayşe Nur
BAHÇEKAPILI
KÂTİP ÜYELER: Muharrem IŞIK
(Erzincan), Mine LÖK BEYAZ (Diyarbakır)
BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin
53’üncü Birleşiminin Dördüncü Oturumunu açıyorum.
524 sıra sayılı Kanun Tasarısı’nın görüşmelerine devam edeceğiz.
Komisyon? Yok.
Ertelenmiştir.
5’inci sırada yer alan, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile İtalya
Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Çevre Koruma ve Sürdürülebilir Kalkınma
Alanlarında İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun
Tasarısı ile Çevre Komisyonu ve Dışişleri Komisyonu Raporları’nın
görüşmelerinin başlayacağız.
5.- Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti
ile İtalya Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Çevre Koruma ve Sürdürülebilir
Kalkınma Alanlarında İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna
Dair Kanun Tasarısı ile Çevre Komisyonu ve Dışişleri Komisyonu Raporları
(1/682) (S. Sayısı: 385)
BAŞKAN – Komisyon? Yok.
Ertelenmiştir.
OKTAY VURAL (İzmir) – Sayın Başkan, bu komisyonlar çalışmıyor,
denetleyiniz. Niye oturmuyorlar komisyonda?
BAŞKAN – Bilsem…
OKTAY VURAL (İzmir) – Denetleyin efendim.
BAŞKAN – 6’ncı sırada yer alan, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile
İran İslam Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Doğal Kaynaklar ve Su Havzası
Amenajmanı Üzerine Mutabakat Zaptının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair
Kanun Tasarısı ile Çevre Komisyonu, Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu ile
Dışişleri Komisyonu Raporları’nın görüşmelerine başlayacağız.
6.- Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti
ile İran İslam Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Doğal Kaynaklar ve Su Havzası
Amenajmanı Üzerine Mutabakat Zaptının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair
Kanun Tasarısı ile Çevre Komisyonu, Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu ile
Dışişleri Komisyonu Raporları (1/441) (S. Sayısı: 266)
BAŞKAN – Komisyon? Yok.
Ertelenmiştir.
Bundan sonra da komisyonun bulunamayacağı anlaşıldığından, alınan
karar gereği, kanun tasarı ve teklifleriyle komisyonlardan gelen diğer işleri
sırasıyla görüşmek için 29 Ocak 2014 Çarşamba günü saat 14.00’te toplanmak
üzere birleşimi kapatıyorum.
Bütün milletvekillerine iyi akşamlar diliyorum.