Dilek AKARSU Normal 26011 2 0 2013-06-20T12:45:00Z 2013-06-20T12:45:00Z 149 82322 469238 3910 1100 550460 14.00 false 0 0 nk 0 nk 0 0 false false false TR X-NONE X-NONE 0 nk 0 nk

DÖNEM: 24                            CİLT: 45                    YASAMA YILI: 3

 

 

 

 

 

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ

TUTANAK DERGİSİ

76’ncı Birleşim

12 Mart 2013 Salı

 

 

(TBMM Tutanak Hizmetleri Başkanlığı tarafından hazırlanan bu Tutanak Dergisi’nde yer alan ve kâtip üyeler tarafından okunmuş bulunan her tür belge ile konuşmacılar tarafından ifade edilmiş ve tırnak içinde belirtilmiş alıntı sözler aslına uygun olarak yazılmıştır.)

 

İ Ç İ N D E K İ L E R

   I.- GEÇEN TUTANAK ÖZETİ

 II.-GELEN KÂĞITLAR

III.- GÜNDEM DIŞI KONUŞMALAR

A) MİLLETVEKİLLERİNİN GÜNDEM DIŞI KONUŞMALARI

1.- .- Erzurum Milletvekili Adnan Yılmaz’ın, Erzurum’un düşman işgalinden kurtuluşunun 95’inci yıl dönümüne ilişkin gündem dışı konuşması

2.- Balıkesir Milletvekili Namık Havutça’nın, Balıkesir’in sorunları ile Edremit, Burhaniye ve Akçay’da yaşanan sel felaketine ilişkin gündem dışı konuşması

3.- Erzurum Milletvekili Oktay Öztürk’ün, Erzurum’daki TOKİ konutlarında oturanların sorunlarına ilişkin gündem dışı konuşması

IV.- BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI

A) Tezkereler

1.- Sudan Ulusal Meclisi Başkanı Ahmed İbrahim El Tahir başkanlığındaki bir heyetin ülkemizi ziyaret etmesinin Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlık Divanının 5/3/2013 tarihli ve 43 sayılı Kararı ile uygun bulunduğuna ilişkin Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı tezkeresi (3/1173)

2.- Türkiye Büyük Millet Meclisi Dışişleri Komisyonu üyelerinden oluşan bir heyetin, Macaristan Ulusal Parlamentosu Dışişleri Komisyonunun vaki davetine icabetle Macaristan’a resmî ziyarette bulunmalarına ilişkin Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı tezkeresi (3/1175)

3.- Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Cemil Çiçek’in başkanlığındaki bir heyetin, Ukrayna Parlamentosu Başkanı Volodymyr Rybak’ın vaki davetine icabet etmek üzere 3-5 Nisan 2013 tarihleri arasında Ukrayna’ya resmî ziyarette bulunmalarına ilişkin Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı tezkeresi (3/1174)

4.- Suç Gelirlerinin Aklanması, Araştırılması, El Konulması, Müsaderesi ve Terörizmin Finansmanına İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesinin Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı’nın Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğü’nün 75’inci maddesine göre geri gönderilmesine ilişkin Başbakanlık tezkeresi (3/1176)

 

B) Meclis Araştırması Önergeleri

1.- Malatya Milletvekili Veli Ağbaba ve 29 milletvekilinin, 11/6/1981 tarihinde idam edilen Veysel Güney'in cesedinin kaybedilmesinde ihmali ve kasıtları olan kişi ve kurumların araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/535)

2.- İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu ve 22 milletvekilinin, erken yaşta büyük şehirlere göç ederek çalışmak zorunda kalan çocuk ve gençlerin iş ve sağlık güvencelerine ilişkin genel durumun araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/536)

3.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu ve 21 milletvekilinin, ülkemizin mağara turizmi potansiyelinin araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/537)

 

C) Önergeler

1.- Manisa Milletvekili Erkan Akçay’ın, (2/189) esas numaralı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’nin doğrudan gündeme alınmasına ilişkin önergesi (4/100)

 

V.- AÇIKLAMALAR

1.- Artvin Milletvekili Uğur Bayraktutan’ın, Erzurum ili ile Artvin’in Arhavi ilçesinin kurtuluşunun 95’inci yıl dönümünü kutladığına ilişkin açıklaması

2.- Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, İstiklal Marşı’nın kabul edilişinin 92’nci yıl dönümüne ilişkin açıklaması

3.- Bursa Milletvekili Aykan Erdemir’in, Kardeş Türküler müzik grubunun 20’nci yılını kutladığına ilişkin açıklaması

4.- Tokat Milletvekili Reşat Doğru’nun, Ordu ilinin büyükşehir olmasıyla ilgili tasarının içerisinde Tepealan ve Çayırkent beldelerinin ilçe olmalarıyla ilgili tekliflerin de yer almasının beklenildiğine ilişkin açıklaması

5.- Adana Milletvekili Ali Halaman’ın, İstiklal Marşı’nın kabul edilişinin 92’nci yıl dönümüne ilişkin açıklaması

6.- Balıkesir Milletvekili Ali Aydınlıoğlu’nun, Balıkesir’in Edremit ilçesinde yaşanan sel felaketine ilişkin açıklaması

7.- Giresun Milletvekili Selahattin Karaahmetoğlu’nun, 31/12/2012 tarihine kadar Çiftçi Kayıt Sistemi’ndeki bilgilerini güncellemeyen fındık üreticileri için telafi edici bir süre tanınması gerektiğine ilişkin açıklaması

8.- İstanbul Milletvekili Muhammet Bilal Macit’in, 12 Mart 1971 Muhtırasının 42’nci yıl dönümüne ilişkin açıklaması

9.- Osmaniye Milletvekili Hasan Hüseyin Türkoğlu’nun, İstiklal Marşı’nın kabul edilişinin 92’nci yıl dönümüne ilişkin açıklaması

10.- Antalya Milletvekili Yusuf Ziya İrbeç’in, İstiklal Marşı’nın kabul edilişinin 92’nci yıl dönümüne ilişkin açıklaması

 

VI.- ÖNERİLER

A) Siyasi Parti Grubu Önerileri

1.- AK PARTİ Grubunun, Genel Kurulun çalışma saatleri ile gündemdeki sıralamanın yeniden düzenlenmesine ilişkin önerisi

 

VII.- SEÇİMLER

A) Komisyonlarda Açık Bulunan Üyeliklere Seçim

1.- Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonunda açık bulunan üyeliğe seçim

 

VIII.- SÖZLÜ SORULAR VE CEVAPLARI

1.- Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Ardahan’ın ilçe ve köylerindeki okul yollarının yapılmasına ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/63) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

2.- Tokat Milletvekili Reşat Doğru’nun, Heybeliada Ruhban Okulunun açılıp açılmayacağına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/110) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

3.- İstanbul Milletvekili İhsan Özkes’in, 2002 yılından bu yana terör nedeniyle şehit olan asker, polis ve vatandaşlarımızın sayısı ile intihar edenlerin sayısına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/408) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

4.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesinin sorunlarının giderilmesine ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/438) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

5.- İstanbul Milletvekili İhsan Özkes’in, Suriye ile ilişkilere ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/563) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

6.- İstanbul Milletvekili İhsan Özkes’in, Suriye ile ilişkiler hakkında bazı iddialara ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/564) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

7.- Tunceli Milletvekili Kamer Genç’in, İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü tarafından yapılan bir ihaleye ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/676) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

8.- Tunceli Milletvekili Kamer Genç’in, İstanbul Üniversitesi Rektörüyle ilgili bir iddiaya ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/677) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

9.- Tunceli Milletvekili Kamer Genç’in, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve bir çalışanı hakkındaki davanın safahatına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/719) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

10.- Kütahya Milletvekili Alim Işık’ın, İktisadi ve İdari Bilimler ile Fen Edebiyat Fakültesi mezunlarının kamu kurum ve kuruluşlarında istihdamına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/740) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

11.- Tunceli Milletvekili Kamer Genç’in, İstanbul Büyükşehir Belediyesinin bazı ihalelerinde usulsüzlük yapıldığı iddialarına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/758) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

12.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, belediyeler ve il özel idarelerindeki sözleşmeli personele kadro verilmesine ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/797) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

13.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, kamu görevlileriyle ilgili Uzlaşma Kurulu kararının uygulanmamasına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/826) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

14.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, KİT’lerde çalışan memurlara ek ödeme verilmemesine ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/827) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

15.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, 4/C statüsündeki personelin aile yardımından yararlanmasına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/829) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

16.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, 60 günden fazla prim borcu olan esnaf ve sanatkârların sağlık hizmetlerinden faydalanamamalarına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/831) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

17.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, emeklilerin sağlık harcamalarına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/868) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

18.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, boşanma sayısındaki artışa ve aile birliğinin korunması için alınan önlemlere ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/885) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

19.- Kütahya Milletvekili Alim Işık’ın, Fen Edebiyat Fakültesi mezunlarının mağduriyetine ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/908) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

20.- Kütahya Milletvekili Alim Işık’ın, sözleşmeli personel ile memurlar arasındaki ek ödeme oranlarındaki farka ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/909) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

21.- Kütahya Milletvekili Alim Işık’ın, kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan sözleşmeli personele ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/915) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

22.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, işçi ve BAĞ-KUR emeklilerinin enflasyon farkından yararlanmasına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/950) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

23.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, intiharların artışına ve önlenmesine ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/952) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

24.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, sağlık güvencesi olmayan kişilere yaptırılan gelir testinin süresine ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/955) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

25.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, FATİH Projesi kapsamındaki akıllı tahta uygulamasına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/957) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

26.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, emeklilerin durumlarının iyileştirilmesine yönelik çalışmalara ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1023) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

27.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, kadrolu ve sözleşmeli öğretmenlerin özlük haklarına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1024) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

28.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, açlık ve yoksulluk sınırı altında yaşayan kamu çalışanlarına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1025) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

29.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, emeklilerin millî gelir içindeki payına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1029) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

30.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, emeklilerin her türlü katkı ve katılım paylarından muaf tutulması talebine ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1031) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

31.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, Sosyal Güvenlik Kurumu icra memurlarının özlük haklarına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1032) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

32.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, süt izni kullanımı konusunda kadın memurlara zorluk çıkarıldığı iddialarına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1099) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

33.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, maaşların enflasyon karşısında azaldığı iddiasına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1101) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

34.- Tokat Milletvekili Reşat Doğru’nun, hava kirliliğinin önlenmesine yönelik çalışmalara ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1113) Cevaplanmadı

35.- Tokat Milletvekili Reşat Doğru’nun, TOKİ’nin elde ettiği gelir miktarına ve devam eden projelere ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1122) Cevaplanmadı

36.- Tokat Milletvekili Reşat Doğru’nun, TOKİ’nin Tokat’ta yaptığı daire sayısına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1125) Cevaplanmadı

37.- Tunceli Milletvekili Kamer Genç’in, ABD Büyükelçiliğinde brifing verildiği iddialarına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1131) Cevaplanmadı

38.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, engelli vatandaşların ihtiyaçlarının Devlet tarafından karşılanması için yapılan çalışmalara ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1149) Cevaplanmadı

39.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, Hak-İş’in işsizlik konusunda yaptığı açıklamalara ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1182) Cevaplanmadı

40.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, Çevre ve Şehircilik Bakanlığına hizmet binası yapılmasına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1225) Cevaplanmadı

41.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, binaların yalıtımıyla ilgili konut sahiplerine destek verilip verilmeyeceğine ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1226) Cevaplanmadı

42.- İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal’ın, belediyelerdeki özel kalem müdürlüğü kadrolarına yapılan atamalara ve imar planlarında ibadet alanı olarak ayrılan yerlere ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1278) Cevaplanmadı

43.- Tokat Milletvekili Reşat Doğru’nun, ülkemizde faaliyet gösteren bankaların şube sayılarına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1291) Cevaplanmadı

44.- Tokat Milletvekili Reşat Doğru’nun, ülkemizde faaliyet gösteren yerli ve dış kaynaklı banka sayısına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1293) Cevaplanmadı

45.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, belde belediye başkanlarının özlük ve pasaport haklarına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1337) Cevaplanmadı

46.-Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, yol yapım ve bakım hizmetleri için Kahramanmaraş İl Özel İdaresine kaynak aktarılıp aktarılmayacağına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1338) Cevaplanmadı

47.- Malatya Milletvekili Veli Ağbaba’nın, Kürecik radar üssünde çalışan personele ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1426) Cevaplanmadı

48.- Adana Milletvekili Ali Halaman’ın, terhis süreleri uzatılan askerlerin kamuya öncelikli işçi olarak alınması uygulamasının ortadan kaldırıldığı iddialarına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1735) Cevaplanmadı

49.-Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, Dışişleri Bakanlığında görev yapan sözleşmeli personelin özlük haklarından kaynaklanan mağduriyetlerine ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1762) Cevaplanmadı

50.- Muğla Milletvekili Mehmet Erdoğan’ın, Datça Hükümet Konağı ve öğretmenevinin fiziki yetersizliğine ilişkin Çevre ve Şehircilik Bakanından sözlü soru önergesi (6/1766) Cevaplanmadı

51.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, iş adamlarının yurt dışına, vizesiz seyahat edilebilmelerine ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1832) Cevaplanmadı

52.- İstanbul Milletvekili Erdoğan Toprak’ın, 29 yaşından büyük öğrencilerin askerliklerini erteleyemeyeceği iddialarına ilişkin Millî Savunma Bakanından sözlü soru önergesi (6/1862) Cevaplanmadı

53.- Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Kars’ta bir köye şehitlik yapılmasına ilişkin Millî Savunma Bakanından sözlü soru önergesi (6/1893) Cevaplanmadı

54.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, engellilerle ilgili mevzuat kapsamında yapılması gereken düzenlemelerin denetimine ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1986) Cevaplanmadı

55.- İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal’ın, yaralı bir askerin evine otobüsle gönderilmesine ilişkin Millî Savunma Bakanından sözlü soru önergesi (6/2074) Cevaplanmadı

56.- Giresun Milletvekili Selahattin Karaahmetoğlu’nun, güvenlik ve savunma harcamalarında yaşanan artışın nedenlerine ilişkin Millî Savunma Bakanından sözlü soru önergesi (6/2151) Cevaplanmadı

57.- İstanbul Milletvekili Erdoğan Toprak’ın, Kore ve Kıbrıs gazilerine ilişkin Millî Savunma Bakanından sözlü soru önergesi (6/2358) Cevaplanmadı

58.- Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, TSK envanterindeki Skorsky helikopterlere ilişkin Millî Savunma Bakanından sözlü soru önergesi (6/2483) Cevaplanmadı

59.- Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, 2007-2012 yılları arasında intihar eden er ve erbaşlar ile intiharların nedenlerine ilişkin Millî Savunma Bakanından sözlü soru önergesi (6/2591) Cevaplanmadı

 

IX.- KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ İLE KOMİSYONLARDAN GELEN DİĞER İŞLER

A) Kanun Tasarı ve Teklifleri

 

1.- Adalet ve Kalkınma Partisi Grup Başkanvekilleri İstanbul Milletvekili Ayşe Nur Bahçekapılı, Kayseri Milletvekili Mustafa Elitaş, Giresun Milletvekili Nurettin Canikli, Kahramanmaraş Milletvekili Mahir Ünal ve Adıyaman Milletvekili Ahmet Aydın’ın; Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünde Değişiklik Yapılmasına Dair İçtüzük Teklifi ile Tunceli Milletvekili Kamer Genç’in; Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünün Bir Maddesinin Değiştirilmesi Hakkında İçtüzük Teklifi ve Anayasa Komisyonu Raporu (2/242, 2/80) (S. Sayısı: 156)

2.- Devlet Sırrı Kanunu Tasarısı ve Avrupa Birliği Uyum Komisyonu ile Adalet Komisyonu Raporları (1/484) (S. Sayısı: 287)

3.- Elektrik Piyasası Kanunu Tasarısı ile İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu ve İzmir Milletvekili Alaattin Yüksel’in; Elektrik Piyasası Kanunu ve Türkiye Radyo-Televizyon Kurumu Gelirleri Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi, Antalya Milletvekili Osman Kaptan’ın; Türkiye Radyo Televizyon Kurumu Gelirler Kanunu ve Elektrik Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi, Adana Milletvekili Ali Halaman’ın; Elektrik Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun; Elektrik Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi, İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu ve 2 Milletvekilinin; Elektrik Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi ile Avrupa Birliği Uyum Komisyonu ve Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Raporları (1/724, 2/246, 2/427, 2/448, 2/815, 2/829) (S. Sayısı: 426)

4.- Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Kazakistan Cumhuriyeti Hükümeti Arasında 13 Aralık 1993 Tarihli Türkiye Cumhuriyeti ile Kazakistan Cumhuriyeti Arasında Antalya İlinin Kemer İlçesindeki Taşınmazın Kazakistan Cumhuriyetine Kullandırılmasına İlişkin Protokole Değişikliklerin ve Eklemelerin Yapılmasına Dair Protokolün Onaylanmasının Uygun Bulunduğu Hakkında Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/688) (S. Sayısı: 413)

 

5.- Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Kazakistan Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Bilim ve Teknoloji Alanında İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/374) (S. Sayısı: 108)

6.- Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ve Amerika Birleşik Devletleri Hükümeti Arasında Bilimsel ve Teknolojik İşbirliği Anlaşması ile Anlaşmaya İlişkin Mektupların ve Anlaşmada Değişiklik Yapılmasına Dair Notaların Onaylanmasının Uygun Bulunduğu Hakkında Kanun Tasarısı ile Dışişleri Komisyonu Raporu (1/695) (S. Sayısı: 348)

7.- Stratejik Deniz Taşımacılığı Taahhütlerine İlişkin Çok Uluslu Uygulama Düzenlemesine Katılmamızın Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/602) (S. Sayısı: 325)

8.- Federal Almanya Cumhuriyeti Federal Savunma Bakanlığı, Fransa Cumhuriyeti Savunma Bakanı ve Türkiye Cumhuriyeti Milli Savunma Bakanlığı Arasında İmzalanan COBRA Topçu Tespit Radarı 2013-2015 Arası Hizmet Desteği ile İlgili Mutabakat Muhtırasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/739) (S. Sayısı: 424)

X.- SATAŞMALARA İLİŞKİN KONUŞMALAR

1.- Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı’nın, Giresun Milletvekili Nurettin Canikli’nin görüşülen kanun tasarısının tümü üzerinde grup adına yaptığı konuşma sırasında şahsına sataşması nedeniyle konuşması

2.- Giresun Milletvekili Nurettin Canikli’nin, Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı’nın sataşma nedeniyle yaptığı konuşma sırasında şahsına sataşması nedeniyle konuşması

3.- Karabük Milletvekili Osman Kahveci’nin, Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı’nın görüşülen kanun tasarısının tümü üzerinde grup adına yaptığı konuşma sırasında şahsına sataşması nedeniyle konuşması

4.- Giresun Milletvekili Nurettin Canikli’nin, Tunceli Milletvekili Kamer Genç’in görüşülen kanun tasarısının 1’inci maddesi üzerinde şahsı adına yaptığı konuşma sırasında AK PARTİ Grup Başkanına sataşması nedeniyle konuşması

5.- Tunceli Milletvekili Kamer Genç’in, Giresun Milletvekili Nurettin Canikli’nin sataşma nedeniyle yaptığı konuşma sırasında şahsına sataşması nedeniyle konuşması

6.- İstanbul Milletvekili Ali Özgündüz’ün, Isparta Milletvekili Recep Özel’in görüşülen kanun tasarısının 3’üncü maddesi üzerinde şahsı adına yaptığı konuşma sırasında şahsına sataşması nedeniyle konuşması

 

XI.- OYLAMALAR

1.- (S. Sayısı: 413) Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Kazakistan Cumhuriyeti Hükümeti Arasında 13 Aralık 1993 Tarihli Türkiye Cumhuriyeti ile Kazakistan Cumhuriyeti Arasında Antalya İlinin Kemer İlçesindeki Taşınmazın Kazakistan Cumhuriyetine Kullandırılmasına İlişkin Protokole Değişikliklerin ve Eklemelerin Yapılmasına Dair Protokolün Onaylanmasının Uygun Bulunduğu Hakkında Kanun Tasarısı’nın oylaması

 

XII.- YAZILI SORULAR VE CEVAPLARI

1.- Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk’ün, Yargıtay’da zaman aşımına uğrayan dosyalara ilişkin sorusu ve Adalet Bakanı Sadullah Ergin’in cevabı (7/6731) (Ek cevap)

2.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, Özürlü Memur Seçme Sınavına ve boş engelli kadrosuna ilişkin sorusu ve Adalet Bakanı Sadullah Ergin’in cevabı (7/14851)

3.- İzmir Milletvekili Oktay Vural’ın, 2007-2012 yılları arasındaki yurt dışı gezilerine ve bu gezilere katılan milletvekillerine ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın cevabı (7/15819)

4.- Bursa Milletvekili İsmet Büyükataman’ın, 2013 yılında doğal gaza zam yapılıp yapılmayacağına ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın cevabı (7/15823)

5.- Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, kendisinin ve bağlı kurum ve kuruluşlarda çalışan personelin katıldığı yurt dışı gezilerine ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın cevabı (7/15825)

6.- Iğdır Milletvekili Pervin Buldan’ın, Zonguldak’ta bir kömür ocağında meydana gelen patlama ve göçük olayına ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın cevabı (7/16041)

7.- İstanbul Milletvekili Erdoğan Toprak’ın, madenciliğin ve madencilerin sorunlarına ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın cevabı (7/16043)

8.- İstanbul Milletvekili Abdullah Levent Tüzel’in, Zonguldak’ta meydana gelen maden kazasına ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın cevabı (7/16044)

9.- Diyarbakır Milletvekili Emine Ayna’nın, engelli memur yerleştirmelerine ve boş engelli kadrosuna ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın cevabı (7/16204)

10.- Kütahya Milletvekili Alim Işık’ın, Seyitömer Linyit İşletmesinin lojmanlarının boşaltılmasına ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın cevabı (7/16207)

11.- Kütahya Milletvekili Alim Işık’ın, Garp Linyit İşletmesine ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın cevabı (7/16209)

12.- Kütahya Milletvekili Alim Işık’ın, Tunçbilek Termik Santraline ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın cevabı (7/16210)

13.- İstanbul Milletvekili Umut Oran’ın, son on yılda bankalarca ipotek tesis edilen tarım arazilerine ilişkin sorusu ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’in cevabı (7/16402)

14.- Eskişehir Milletvekili Kazım Kurt’un, Eskişehir’de TOKİ tarafından inşa edilen konutlara ilişkin Başbakandan sorusu ve Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın cevabı (7/16790)

15.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, yasa dışı avlanmaya ilişkin Başbakandan sorusu ve Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu’nun cevabı (7/16807)

16.- İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Bakanlık personelinin e-mail ve sosyal medya hesaplarının denetlenip denetlenmediğine ilişkin sorusu ve Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’ın cevabı (7/16828)

17.- Giresun Milletvekili Selahattin Karaahmetoğlu’nun, Giresun’un Görele ilçesine inşası planlanan katı atık bertaraf tesisine ilişkin sorusu ve Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın cevabı (7/16901)

18.- Isparta Milletvekili S. Nevzat Korkmaz’ın, 2013 yılında Isparta’da yapılması planlanan yatırımlara ilişkin sorusu ve Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın cevabı (7/16904)

19.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, 2013 yılında Kahramanmaraş’a yapılması planlanan yatırımlara ilişkin sorusu ve Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın cevabı (7/16907)

20.- İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Bakanlığın reklam, bilgilendirme, tanıtım ve halkla ilişkiler harcamalarına ilişkin sorusu ve Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın cevabı (7/16909)

21.- Manisa Milletvekili Sakine Öz’ün, TKİ Ege Linyitleri İşletmesi Müessesesi Müdürlüğünün faaliyetlerine ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın cevabı (7/16921)

22.- İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal’ın, elektrik üretim ve tüketimi ile HES projelerine ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın cevabı (7/16922)

23.- İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal’ın, hidroelektrik santrallerine ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın cevabı (7/16923)

24.- Isparta Milletvekili S. Nevzat Korkmaz’ın, 2013 yılında Isparta’da yapılması planlanan yatırımlara ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın cevabı (7/16924)

25.- Çanakkale Milletvekili Ali Sarıbaş’ın, Biga Organize Sanayi Bölgesine doğal gaz hattı ulaştırılması ihtiyacına ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın cevabı (7/16925)

26.- Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan’ın, Gümüşhane’nin bir köyünde altın üretimi yapan firmanın köy mezarlığına siyanür havuzu kuracağı iddialarına ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın cevabı (7/16926)

27.- Bursa Milletvekili İsmet Büyükataman’ın, elektrik faturalarına yansıtılan kayıp-kaçak bedeline ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın cevabı (7/16927)

28.- Osmaniye Milletvekili Hasan Hüseyin Türkoğlu’nun, elektrik dağıtım şirketleri tarafından elektrik sayaçlarının değiştirilmesine ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın cevabı (7/16928)

29.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, 2013 yılında Kahramanmaraş’a yapılması planlanan yatırımlara ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın cevabı (7/16930)

30.- Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, sokak aydınlatmasında LED ampullerin kullanılmasının sakıncalarına ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın cevabı (7/16931)

31.- İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Bakanlığın reklam, bilgilendirme, tanıtım ve halkla ilişkiler harcamalarına ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın cevabı  (7/16932)

32.- Kocaeli Milletvekili Mehmet Hilal Kaplan’ın, TFF’nin gelir ve giderleri ile kulüplere verilen cezalara ilişkin sorusu ve Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç’ın cevabı (7/16933)

33.- Isparta Milletvekili S. Nevzat Korkmaz’ın, 2013 yılında Isparta’da yapılması planlanan yatırımlara ilişkin sorusu ve Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç’ın cevabı (7/16934)

34.- Kütahya Milletvekili Alim Işık’ın, Bakanlıkta araştırmacı kadrosuna atanan müdürler ile ilgili iddialara ilişkin sorusu ve Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç’ın cevabı (7/16935)

35.- Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, spor faaliyetlerinde elektronik kart ve bilet uygulamasına ve sporseverlerin kişisel verilerinin güvenliğine ilişkin sorusu ve Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç’ın cevabı (7/16936)

36.- Diyarbakır Milletvekili Altan Tan’ın, Erzurum’daki kış olimpiyatları tesislerinde çalışan personele ilişkin sorusu ve Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç’ın cevabı (7/16937)

37.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, 2013 yılında Kahramanmaraş’a yapılması planlanan yatırımlara ilişkin sorusu ve Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç’ın cevabı (7/16938)

38.- Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, doping kontrol merkezine ilişkin sorusu ve Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç’ın cevabı (7/16939)

39.- İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Bakanlığın reklam, bilgilendirme, tanıtım ve halkla ilişkiler harcamalarına ilişkin sorusu ve Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç’ın cevabı (7/16940)

40.- Ankara Milletvekili Bülent Kuşoğlu’nun, Vergi Denetim Kurulunun kurulması sonrası yapılan denetim çalışmalarına ilişkin sorusu ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in cevabı (7/17023)

41.- Batman Milletvekili Ayla Akat Ata’nın, çiftçilerin kullandığı mazotta ÖTV’nin kaldırılmasına ilişkin sorusu ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in cevabı (7/17032)

42.- Balıkesir Milletvekili Namık Havutça’nın, Balıkesir’in Bigadiç ilçesindeki bir köyün okul sorununa ilişkin sorusu ve Millî Eğitim Bakanı Nabi Avcı'nın cevabı (7/17033)

43.- Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı’nın, tali komisyonlara ilişkin sorusu ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkan Vekili Mehmet Sağlam’ın cevabı (7/17130)

44.- Balıkesir Milletvekili Ahmet Duran Bulut’un, kamu kurumlarında yer değiştirme ve görevde yükselmedeki farklılıklara,

Sözleşmeli personelin kadroya geçirilmesine,

İlişkin Başbakandan soruları ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’in cevabı (7/17172), (7/17177)

45.- İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, bağlı kurum ve kuruluşların istisnai kadrolarına yapılan atamalara ve bağlı kurum ve kuruluşlardaki görevden almalara ilişkin sorusu ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın cevabı (7/17185)

46.- İstanbul Milletvekili Atila Kaya’nın, kamu spotlarına ve RTÜK Başkanının bir açıklamasına ilişkin sorusu ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın cevabı (7/17186)

47.- İstanbul Milletvekili Osman Oktay Ekşi’nin, İsviçre Büyükelçiliğine Basın Müşaviri olarak atanan bir kişiyle ilgili iddialara ilişkin sorusu ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın cevabı (7/17187)

48.- Bitlis Milletvekili Hüsamettin Zenderlioğlu’nun, Bitlis’teki kirliliğe ve ihtiyaç sahiplerine dağıtılan kömürlerin kalitesine ilişkin sorusu ve Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın cevabı (7/17244)

49.- Kocaeli Milletvekili Haydar Akar’ın, Kocaeli’nin Dilovası ilçesindeki çevre kirliliğine ilişkin sorusu ve Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın cevabı (7/17250)

50.- Giresun Milletvekili Selahattin Karaahmetoğlu’nun, Giresun’un Tirebolu ilçesinde yapımı planlanan limana ilişkin sorusu ve Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın cevabı (7/17252)

51.- İstanbul Milletvekili Umut Oran’ın, THY uçuşlarında yapılan içki servislerine ilişkin sorusu ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in cevabı (7/17348)

52.- Yozgat Milletvekili Sadir Durmaz’ın, son on yılda özelleştirmeden elde edilen gelire ilişkin sorusu ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in cevabı (7/17350)

53.- Giresun Milletvekili Selahattin Karaahmetoğlu’nun, tahsil edilen motorlu taşıtlar vergisi miktarına ilişkin sorusu ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in cevabı (7/17353)

54.- Van Milletvekili Özdal Üçer’in, Van’da TOKİ tarafından yapılan afet konutları ile ilgili sorunlara ilişkin sorusu ve Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın cevabı (7/17508)

55.- Gaziantep Milletvekili Edip Semih Yalçın’ın, Başpınar Organize Sanayi Bölgesinin Nizip Çayı’na boşalttığı kimyasal atıkların yol açtığı sorunlara ilişkin sorusu ve Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın cevabı (7/17510)

56.- Manisa Milletvekili Erkan Akçay’ın, Manisa’da muhtaç aylığına bağlanan kişi sayısına ilişkin sorusu ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın cevabı (7/17653)

57.- Mersin Milletvekili Ali Öz’ün, Suriye politikasının ekonomik etkilerine ilişkin sorusu ve Ekonomi Bakanı Mehmet Zafer Çağlayan’ın cevabı (7/17726)

58.- Manisa Milletvekili Erkan Akçay’ın, komşu ve Kuzey Afrika ülkeleri ile ticarete ilişkin sorusu ve Ekonomi Bakanı Mehmet Zafer Çağlayan’ın cevabı (7/17727)

59.- İzmir Milletvekili Ahmet Kenan Tanrıkulu’nun, 2023 hedefleri kapsamında gerçekleştirilen projelere ilişkin sorusu ve Ekonomi Bakanı Mehmet Zafer Çağlayan’ın cevabı (7/17975)

60.- Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan’ın, milletvekillerine araç tahsis edilmesine ilişkin sorusu ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkan Vekili Mehmet Sağlam’ın cevabı (7/18350)


I.- GEÇEN TUTANAK ÖZETİ

 

TBMM Genel Kurulu saat 15.00’te açılarak on oturum yaptı.

 

Birinci, İkinci, Üçüncü, Dördüncü ve Beşinci Oturumlar

 

Oturum Başkanı TBMM Başkan Vekili Meral Akşener, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne ilişkin bir konuşma yaptı.

Eskişehir Milletvekili Ruhsar Demirel, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne,

Artvin Milletvekili Uğur Bayraktutan,

Artvin Milletvekili İsrafil Kışla,

7 Mart Artvin’in kurtuluş gününe,

İlişkin gündem dışı birer konuşma yaptılar.

Uşak Milletvekili Dilek Akagün Yılmaz,

Malatya Milletvekili Öznur Çalık,

Manisa Milletvekili Sakine Öz,

İstanbul Milletvekili Mehmet Akif Hamzaçebi, CHP Grubu adına,

Mersin Milletvekili Mehmet Şandır, MHP Grubu adına,

Kahramanmaraş Milletvekili Mahir Ünal, AK PARTİ Grubu adına,

Bingöl Milletvekili İdris Baluken, BDP Grubu adına,

Konya Milletvekili Ayşe Türkmenoğlu,

İstanbul Milletvekili Tülay Kaynarca,

Diyarbakır Milletvekili Nursel Aydoğan,

Ankara Milletvekili Tülay Selamoğlu,

Bursa Milletvekili Sena Kaleli,

Malatya Milletvekili Veli Ağbaba,

8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne,

İzmir Milletvekili Oktay Vural, Ürdün Kralı’nın Anıtkabir’de döktüğü gözyaşlarının, İstiklal Mücadelesi’nin İslam dünyasına nasıl bir ilham kaynağı olduğunu gösterdiğine ve millî hakemimiz Cüneyt Çakır’la ilgili olarak İngiliz gazetelerinin attığı başlıkları kınadığına,

Tokat Milletvekili Reşat Doğru, 8 Mart Dünya Çalışan Kadınlar Günü’nü kutladığına ve Tokat ilindeki çiftçilerin borçlarına,

İlişkin birer açıklamada bulundular.

Ankara Milletvekili Levent Gök ve 21 milletvekilinin, Atatürk Orman Çiftliğinin yönetiminde Atatürk'ün vasiyetine ve hazineye hibe etme amacına aykırı düzenlemelerin (10/532),

Malatya Milletvekili Veli Ağbaba ve 27 milletvekilinin, tutuklu ve hükümlü öğrencilerin sorunlarının (10/533),

Diyarbakır Milletvekili Altan Tan ve 21 milletvekilinin, Türkiye Cumhuriyeti devleti ve Hükûmetinin Suriye politikasının (10/534),

Araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergeleri Genel Kurulun bilgisine sunuldu; önergelerin gündemdeki yerlerini alacağı ve ön görüşmelerinin sırası geldiğinde yapılacağı açıklandı.

CHP Grubunun, 26/2/2013 tarihinde İstanbul Milletvekili Fatma Nur Serter ve 28 milletvekili tarafından AKP iktidarının on yıllık uygulamalarının millî eğitim sisteminde yarattığı kargaşa ve nitelik kaybının, millî eğitim politikalarındaki tutarsızlıklar ve hataların, eğitimdeki vizyon ve kararlılık eksikliğinin ve bunların gençlik üzerinde yaratmakta olduğu sorunların araştırılması (754 sıra no.lu) amacıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına verilmiş olan Meclis araştırması önergesinin Genel Kurulun bilgisine sunulmak üzere bekleyen diğer önergelerin önüne alınarak 7 Mart 2013 Perşembe günkü (bugün) birleşiminde sunuşlarda okunmasına ve görüşmelerinin aynı tarihli birleşiminde yapılmasına ilişkin önerisi yapılan görüşmelerden sonra kabul edilmedi.

İzmir Milletvekili Oktay Vural, CHP grup önerisinin görüşülmesi sırasında, Türkiye’deki kadınların eğitim durumuna ilişkin bir açıklamada bulundu.

Gündemin “Kanun Tasarı ve Teklifleri ile Komisyonlardan Gelen Diğer İşler” kısmının:

1’inci sırasında yer alan ve görüşmeleri yarım kalan, İç Tüzük’ün 91’inci maddesine göre temel kanun olarak görüşülmesi kabul edilen, Adalet ve Kalkınma Partisi Grup Başkanvekilleri İstanbul Milletvekili Ayşe Nur Bahçekapılı, Kayseri Milletvekili Mustafa Elitaş, Giresun Milletvekili Nurettin Canikli, Kahramanmaraş Milletvekili Mahir Ünal ve Adıyaman Milletvekili Ahmet Aydın’ın; Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünde Değişiklik Yapılmasına Dair İçtüzük Teklifi ile Tunceli Milletvekili Kamer Genç’in; Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünün Bir Maddesinin Değiştirilmesi Hakkında İçtüzük Teklifi ve Anayasa Komisyonu Raporu’nun (2/242, 2/80) (S. Sayısı: 156),

2’nci sırasında yer alan ve görüşmeleri yarım kalan, İç Tüzük’ün 91’inci maddesine göre temel kanun olarak görüşülmesi kabul edilen, Devlet Sırrı Kanunu Tasarısı ve Avrupa Birliği Uyum Komisyonu ile Adalet Komisyonu raporlarının (1/484) (S. Sayısı: 287),

Görüşmeleri, komisyon yetkilileri Genel Kurulda hazır bulunmadığından ertelendi.

3’üncü sırasında yer alan ve görüşmeleri yarım kalan, İç Tüzük’ün 91’inci maddesine göre temel kanun olarak görüşülmesi kabul edilen, Elektrik Piyasası Kanunu Tasarısı ile İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu ve İzmir Milletvekili Alaattin Yüksel’in; Elektrik Piyasası Kanunu ve Türkiye Radyo-Televizyon Kurumu Gelirleri Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi, Antalya Milletvekili Osman Kaptan’ın; Türkiye Radyo Televizyon Kurumu Gelirler Kanunu ve Elektrik Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi, Adana Milletvekili Ali Halaman’ın; Elektrik Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun; Elektrik Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi, İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu ve 2 Milletvekilinin; Elektrik Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi ile Avrupa Birliği Uyum Komisyonu ve Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu raporlarının (1/724, 2/246, 2/427, 2/448, 2/815, 2/829) (S. Sayısı: 426) görüşmelerine devam edilerek 11’inci maddesine kadar kabul edildi.

Giresun Milletvekili Nurettin Canikli, İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu’nun görüşülen kanun tasarısının 8’inci maddesi üzerinde verilen bir önergedeki konuşması sırasında Adalet ve Kalkınma Partisine,

İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu, Giresun Milletvekili Nurettin Canikli’nin görüşülen kanun tasarısının 8’inci maddesinde sataşma nedeniyle yaptığı konuşması sırasında şahsına,

Giresun Milletvekili Nurettin Canikli, İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu’nun, görüşülen kanun tasarısının 8’inci maddesinde sataşma nedeniyle yaptığı konuşması sırasında şahsına,

İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu, Giresun Milletvekili Nurettin Canikli’nin görüşülen kanun tasarısının 8’inci maddesinde sataşma nedeniyle yaptığı konuşması sırasında şahsına,

Giresun Milletvekili Nurettin Canikli, İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu’nun, görüşülen kanun tasarısının 8’inci maddesinde sataşma nedeniyle yaptığı konuşması sırasında AK PARTİ Grubuna ve şahsına,

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu’nun görüşülen kanun tasarısının 8’inci maddesi üzerinde verilen bir önergedeki konuşması sırasında şahsına,

İstanbul Milletvekili Mehmet Akif Hamzaçebi, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın görüşülen kanun tasarısının 8’inci maddesinde sataşma nedeniyle yaptığı konuşması sırasında Cumhuriyet Halk Partisine,

İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın görüşülen kanun tasarısının 8’inci maddesinde sataşma nedeniyle yaptığı konuşması sırasında şahsına,

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu’nun görüşülen kanun tasarısının 8’inci maddesinde sataşma nedeniyle yaptığı konuşması sırasında şahsına,

İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın görüşülen kanun tasarısının 8’inci maddesinde sataşma nedeniyle yaptığı konuşması sırasında şahsına,

Sataşmaları nedeniyle birer konuşma yaptılar.

Bir saat sonra toplanmak üzere birleşime 19.01’de ara verildi.

 

                                                          Meral AKŞENER

                                                             Başkan Vekili

 

    Muhammet Bilal MACİT                  Fatih ŞAHİN                            Mine LÖK BEYAZ

                 İstanbul                                    Ankara                                       Diyarbakır

                Kâtip Üye                                Kâtip Üye                                     Kâtip Üye

Altıncı, Yedinci, Sekizinci, Dokuzuncu ve Onuncu Oturumlar

 

Gündemin “Kanun Tasarı ve Teklifleri ile Komisyonlardan Gelen Diğer İşler” kısmının:

3’üncü sırasında yer alan ve görüşmeleri yarım kalan, İç Tüzük’ün 91’inci maddesine göre temel kanun olarak görüşülmesi kabul edilen, Elektrik Piyasası Kanunu Tasarısı ile İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu ve İzmir Milletvekili Alaattin Yüksel’in; Elektrik Piyasası Kanunu ve Türkiye Radyo-Televizyon Kurumu Gelirleri Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi, Antalya Milletvekili Osman Kaptan’ın; Türkiye Radyo Televizyon Kurumu Gelirler Kanunu ve Elektrik Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi, Adana Milletvekili Ali Halaman’ın; Elektrik Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun; Elektrik Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi, İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu ve 2 Milletvekilinin; Elektrik Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi ile Avrupa Birliği Uyum Komisyonu ve Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu raporlarının (1/724, 2/246, 2/427, 2/448, 2/815, 2/829) (S. Sayısı: 426) görüşmelerine devam edilerek 27’nci maddesine kadar kabul edildi.

Kanun tasarısının görüşmeleri sırasında Genel Kurulda karar yeter sayısının bulunup bulunmadığı ve Başkanlık Divanı’nda muhalefetten bir kâtip üye bulunmaması nedeniyle görüşmelere devam edilip edilmeyeceği konularında bir usul tartışması yapıldı. Başkanlığın tutumunda bir değişiklik olmadığı açıklandı.

Adıyaman Milletvekili Mehmet Metiner, Meclis kulisinde CHP’li bir milletvekili tarafından fiilî saldırıya uğradığına ve bu durumu kınadığına,

Oturum Başkanı TBMM Başkan Vekili Sadık Yakut, Adıyaman Milletvekili Mehmet Metiner’e geçmiş olsun dileğinde bulunduğuna ve olayı kınadığına,

İstanbul Milletvekili Mehmet Akif Hamzaçebi, 6/3/2013 tarihinde Genel Kurulda yaşanan olayların bugüne taşınmış olmasını doğru bulmadığına ve üzüntülerini ifade ettiğine,

İlişkin birer açıklamada bulundular.

Gündemin “Kanun Tasarı ve Teklifleri ile Komisyonlardan Gelen Diğer İşler” kısmının:

4’üncü sırasında yer alan ve İç Tüzük’ün 91’inci maddesine göre temel kanun olarak görüşülmesi kabul edilen, Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu Tasarısı ile İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu, Avrupa Birliği Uyum Komisyonu ve İçişleri Komisyonu raporlarının (1/619) (S. Sayısı: 310),

5’inci sırasında yer alan, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ve Amerika Birleşik Devletleri Hükümeti Arasında Bilimsel ve Teknolojik İşbirliği Anlaşması ile Anlaşmaya İlişkin Mektupların ve Anlaşmada Değişiklik Yapılmasına Dair Notaların Onaylanmasının Uygun Bulunduğu Hakkında Kanun Tasarısı ile Dışişleri Komisyonu Raporu’nun (1/695) (S. Sayısı: 348),

6’ncı sırasında yer alan, Stratejik Deniz Taşımacılığı Taahhütlerine İlişkin Çok Uluslu Uygulama Düzenlemesine Katılmamızın Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu’nun (1/602) (S. Sayısı: 325),

Görüşmeleri, komisyon yetkilileri Genel Kurulda hazır bulunmadığından ertelendi.

Danışma Kurulunun, Genel Kurulun 8/3/2013 Cuma günü toplanmamasına ilişkin önerisi kabul edildi.

Alınan karar gereğince, 12 Mart 2013 Salı günü saat 15.00’te toplanmak üzere 02.37’de birleşime son verildi.

 

                                                             Sadık YAKUT

                                                             Başkan Vekili

 

    Muhammet Bilal MACİT                                                                       Fatih ŞAHİN

                 İstanbul                                                                                         Ankara

                Kâtip Üye                                                                                     Kâtip Üye

 

         Mine LÖK BEYAZ                                                             Muhammet Rıza YALÇINKAYA

               Diyarbakır                                                                                        Bartın

                Kâtip Üye                                                                                     Kâtip Üye


II.- GELEN KâĞITLAR

                                                                                                                               No: 108

 

8 Mart 2013 Cuma

Tasarı

1.- Posta Hizmetleri Kanunu Tasarısı (1/751) (Plan ve Bütçe; Adalet ile Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi: 05.03.2013)

Teklifler

1.- İstanbul Milletvekili Ali Özgündüz'ün; 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi (2/1317) (Adalet Komisyonuna) (Başkanlığa geliş tarihi: 25.02.2013)

2.- İstanbul Milletvekilleri Erdoğan Toprak ve Mustafa Sezgin Tanrıkulu'nun; Ceza Muhakemesi Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi (2/1318) (İnsan Haklarını İnceleme ile Adalet Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi: 27.02.2013)

3.- Samsun Milletvekili Cemalettin Şimşek ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin; Devlet Memurları Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/1319) (İçişleri ile Plan ve Bütçe Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi: 27.02.2013)

4. - İzmir Milletvekili Ahmet Kenan Tanrıkulu ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın; 29.01.2004 Tarihli ve 5084 Sayılı Yatırımların ve İstihdamın Teşviki ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/1320) (Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji ile Plan ve Bütçe Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi: 27.02.2013)

5.- Kars Milletvekili Mülkiye Birtane'nin; Yükseköğretim Kurumları Teşkilatı Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Teklifi (2/1321) (Plan ve Bütçe ile Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi: 27.02.2013)

6.- Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın; Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/1322) (Kadın Erkek Fırsat Eşitliği; Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler ile Plan ve Bütçe Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi: 01.03.2013)

7.- Kocaeli Milletvekili Mehmet Hilal Kaplan'ın; Emniyet Teşkilatı Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi (2/1323) (İçişleri Komisyonuna) (Başkanlığa geliş tarihi: 04.03.2013)

8.- İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu'nun; İletişimin Tespiti, Dinlenmesi ve Kayda Alınması Hakkında Kanun Teklifi (2/1324) (Adalet Komisyonuna) (Başkanlığa geliş tarihi: 04.03.2013)

Tezkereler

1.- Iğdır Milletvekili Pervin Buldan'ın Yasama Dokunulmazlığının Kaldırılması Hakkında Başbakanlık Tezkeresi (3/1161) (Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma Komisyonuna) (Başkanlığa geliş tarihi: 06.03.2013)

2.- İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel'in Yasama Dokunulmazlığının Kaldırılması Hakkında Başbakanlık Tezkeresi (3/1162) (Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma Komisyonuna) (Başkanlığa geliş tarihi: 06.03.2013)

3.- Bitlis Milletvekili Hüsamettin Zenderlioğlu'nun Yasama Dokunulmazlığının Kaldırılması Hakkında Başbakanlık Tezkeresi (3/1163) (Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma Komisyonuna) (Başkanlığa geliş tarihi: 06.03.2013)

4.- Hakkari Milletvekili Esat Canan'ın Yasama Dokunulmazlığının Kaldırılması Hakkında Başbakanlık Tezkeresi (3/1164) (Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma Komisyonuna) (Başkanlığa geliş tarihi: 06.03.2013)

5.- İstanbul Milletvekili Kemal Kılıçdaroğlu'nun Yasama Dokunulmazlığının Kaldırılması Hakkında Başbakanlık Tezkeresi (3/1165) (Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma Komisyonuna) (Başkanlığa geliş tarihi: 06.03.2013)

6.- Konya Milletvekili Atilla Kart'ın Yasama Dokunulmazlığının Kaldırılması Hakkında Başbakanlık Tezkeresi (3/1166) (Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma Komisyonuna) (Başkanlığa geliş tarihi: 06.03.2013)

7.- Mardin Milletvekilleri Ahmet Türk ve Erol Dora ile Van Milletvekili Aysel Tuğluk'un Yasama Dokunulmazlıklarının Kaldırılması Hakkında Başbakanlık Tezkeresi (3/1167) (Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma Komisyonuna) (Başkanlığa geliş tarihi: 06.03.2013)

8.- Van Milletvekili Özdal Üçer'in Yasama Dokunulmazlığının Kaldırılması Hakkında Başbakanlık Tezkeresi (3/1168) (Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma Komisyonuna) (Başkanlığa geliş tarihi: 06.03.2013)

9.- Şanlıurfa Milletvekili İbrahim Ayhan'ın Yasama Dokunulmazlığının Kaldırılması Hakkında Başbakanlık Tezkeresi (3/1169) (Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma Komisyonuna) (Başkanlığa geliş tarihi: 06.03.2013)

10.-  Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkcü'nün Yasama Dokunulmazlığının Kaldırılması Hakkında Başbakanlık Tezkeresi (3/1170) (Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma Komisyonuna) (Başkanlığa geliş tarihi: 06.03.2013)

11.-  Batman Milletvekili Bengi Yıldız'ın Yasama Dokunulmazlığının Kaldırılması Hakkında Başbakanlık Tezkeresi (3/1171) (Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma Komisyonuna) (Başkanlığa geliş tarihi: 06.03.2013)

12.-  Tekirdağ Milletvekili Emre Köprülü'nün Yasama Dokunulmazlığının Kaldırılması Hakkında Başbakanlık Tezkeresi (3/1172) (Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma Komisyonuna) (Başkanlığa geliş tarihi: 06.03.2013)

Süresi İçinde Cevaplanmayan Yazılı Soru Önergeleri

1.- Manisa Milletvekili Sakine Öz’ün, Manisa’da engelli vatandaşların yaşadıkları sorunlara ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/15072)

2.- Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer’in, Tekirdağ Saray Devlet Hastanesinin eksikliklerine ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/15073)

3.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, Özürlü Memur Seçme Sınavına ve boş engelli kadrosuna ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/15074)

4.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, 2011-2012 yıllarında ülkemizde yapılan hastane sayısına ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/15075)

5.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, 2012 yılında Devlet hastanelerinde tedavi gören hasta sayısına ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/15076)

6.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, ülkemizde organ bekleyen hasta sayısına ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/15077)

7.- Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, Bakanlık ve bağlı kuruluşlarda kamu hizmetlerinde kullanılan araçlara ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/15078)

8.- Mersin Milletvekili Ali Öz’ün, kürtaj sayısına ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/15079)

9.- Mersin Milletvekili Ali Öz’ün, radyasyon yayan ithal bir granit türünün ülkemizdeki kullanımına ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/15080)

10.-  Tokat Milletvekili Reşat Doğru’nun, Ankara’nın Etlik ve Bilkent semtlerinde sağlık kampüsü inşa edilip edilmeyeceğine ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/15081)

11.- Eskişehir Milletvekili Ruhsar Demirel’in, Sağlık Bakanlığı İletişim Merkezine (SABİM) yapılan başvurulara ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/15082)

12.- Adana Milletvekili Muharrem Varlı’nın, Sağlıkta Dönüşüm Projesi kapsamında yaşanan sorunlara ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/15083)

13.- Ankara Milletvekili Emine Ülker Tarhan’ın, emekliye ayrılan bakanlar ile diğer üst düzey personele tahsis edilen araçlara ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/15084)

 

 


11 Mart 2013 Pazartesi

                                                                                                                               No: 109

 

Sözlü Soru Önergeleri

1.- Van Milletvekili Nazmi Gür’ün, AFAD tarafından Van depremi sürecinde yapılan ihalelere ilişkin Başbakan Yardımcısından (Beşir Atalay) sözlü soru önergesi (6/3088) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.02.2013)

2.- Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, Ankara’da kaçak olarak çalışan sıhhi tesisatçılara ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/3089) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

3.- Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, 2007-2013 yılları arasındaki doğal gaz sızıntısı vakalarına ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/3090) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

4.- Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, 2007-2013 yılları arasında Ankara’da gerçekleşen doğal gaz sızıntısı vakalarına ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/3091) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

5.- Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, 2007-2013 yılları arasında Ankara’da gerçekleşen otomobil hırsızlığı vakalarına ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/3092) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

6.- Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, 2007-2013 yılları arasında iletişim araçları vasıtasıyla gerçekleşen dolandırıcılık vakalarına ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/3093) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

7.- Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, 2007-2013 yılları arasında üniversitelerdeki gösteri ve protestolar nedeniyle gözaltına alınan öğrencilere ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/3094) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

8.- Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, 2007-2013 yılları arasında Ankara’daki intihar vakalarına ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/3095) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

9.- Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, 2007-2013 yılları arasında kurallara aykırı şekilde sintine bırakan deniz taşıtlarına ilişkin Çevre ve Şehircilik Bakanından sözlü soru önergesi (6/3096) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

10.- Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, 2007-2013 yılları arasında ihraç ve ithal edilen otomobil ve hafif ticari araçlara ilişkin Gümrük ve Ticaret Bakanından sözlü soru önergesi (6/3097) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

11.- Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, 2007-2013 yılları arasında ruhsatlandırılan yerli ilaçlara ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/3098) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

12.- Adana Milletvekili Ali Halaman’ın, Adana ili ve ilçelerinde yürütülen proje ve yatırımlara ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından sözlü soru önergesi (6/3099) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

13.- Adana Milletvekili Ali Halaman’ın, Adana’nın Kozan ilçesine bağlı bir köye asfalt yapılmasına ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/3100) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

14.- Adana Milletvekili Ali Halaman’ın, ABD Ankara Büyükelçiliğine yapılan saldırı ile ilgili iddialara ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/3101) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

15.-  Adana Milletvekili Ali Halaman’ın, Adana’nın Sarıçam ilçesinde Suriyeli göçmenler için kurulan çadırlara ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/3102) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

16.-  Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Iğdır’da 5084 sayılı Kanun’un uygulamasının uzatılması talebine ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından sözlü soru önergesi (6/3103) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

17.-  Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Ağrı, Van ve Batman’da 5084 sayılı Kanun’un uygulamasının uzatılması talebine ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından sözlü soru önergesi (6/3104) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

18.-  Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Devlet tiyatroları, turizm sektörü ve telif hakları alanındaki çalışmalara ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından sözlü soru önergesi (6/3105) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

19.-  Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, tiyatro, opera ve bale alanındaki faaliyetler ile kazı ve restorasyon çalışmalarına ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından sözlü soru önergesi (6/3106) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

20.-  Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, GAP kapsamındaki yatırımlara ve bölgeden göçlere ilişkin Kalkınma Bakanından sözlü soru önergesi (6/3107) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

21.-  Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, GAP kapsamındaki desteklere ve yabancılara yapılan taşınmaz satışlarına ilişkin Kalkınma Bakanından sözlü soru önergesi (6/3108) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

22.-  Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, GAP’a aktarılan bütçeye ve GAP kapsamında toprak mülkiyeti konusundaki değişikliklere ilişkin Kalkınma Bakanından sözlü soru önergesi (6/3109) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

23.-  Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, GAP kapsamındaki yatırım ve çalışmalara ilişkin Kalkınma Bakanından sözlü soru önergesi (6/3110) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

24.-  Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Bakanlığın Dünya Bankasından kullandığı kredilere ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/3111) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

25.-  Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, aynı doktora on gün içerisinde ikinci kez muayene olunamamasından kaynaklanan mağduriyete ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/3112) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

26.-  Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde afet riski altındaki alanların dönüştürülmesi çalışmaları kapsamında Bakanlığa ait ve yıkılması gereken binalara ilişkin Adalet Bakanından sözlü soru önergesi (6/3113) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

27.-  Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde afet riski altındaki alanların dönüştürülmesi çalışmaları kapsamında Bakanlığa ait ve yıkılması gereken binalara ilişkin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından sözlü soru önergesi (6/3114) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

28.-  Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde afet riski altındaki alanların dönüştürülmesi çalışmaları kapsamında Bakanlığa ait ve yıkılması gereken binalara ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanından sözlü soru önergesi (6/3115) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

29.-  Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Ağrı’daki sportif faaliyetlerin geliştirilmesi için yapılan çalışmalara ilişkin Gençlik ve Spor Bakanından sözlü soru önergesi (6/3116) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

30.-  Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, cezaevlerindeki hasta mahkumlara ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/3117) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

Yazılı Soru Önergeleri

1.- Iğdır Milletvekili Pervin Buldan’ın, Van’da deprem sonrası TOKİ tarafından yapılan konutlarla ilgili verilere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/18353) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.02.2013)

2.- Edirne Milletvekili Recep Gürkan’ın, belediye sınırları içinde bulunan askeri personelin belediye nüfusuna dahil edilmemesine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/18354) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.02.2013)

3.- Erzincan Milletvekili Muharrem Işık’ın, Kerkük-Yumurtalık boru hattına alternatif boru hattı oluşturulduğu iddialarına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/18355) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.02.2013)

4.- İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, 2007-2013 yılları arasında gözaltına alınan ve tutuklanan öğrencilere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/18356) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.02.2013)

5.- Balıkesir Milletvekili Namık Havutça’nın, kırmızı ve beyaz et sektöründe yaşanan sorunlara ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/18357) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.02.2013)

6.- Edirne Milletvekili Recep Gürkan’ın, belediye sınırları içindeki Hazine arsalarının Özelleştirme İdaresi Başkanlığına devredildiği iddiasına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/18358) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.02.2013)

7.- İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, AFAD tarafından Van’ın Erciş ilçesindeki bir cami için verilen raporlar arasındaki çelişkiye ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/18359) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.02.2013)

8.- Mersin Milletvekili Ali Rıza Öztürk’ün, zorunlu trafik sigortası primlerine zam yapılmasına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/18360) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.02.2013)

9.- Yalova Milletvekili Muharrem İnce’nin, Başbakanlık Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı’nın temsilciliklerine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/18361) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.02.2013)

10.- İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli’nin, tutuklu gazetecilere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/18362) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.02.2013)

11.- Uşak Milletvekili Dilek Akagün Yılmaz’ın, mesai dışında da çalışan kamu görevlilerine fazla çalışma ücreti ödenmediği iddiasına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/18363) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

12.- Balıkesir Milletvekili Ahmet Duran Bulut’un, Çanakkale’nin Ayvacık ilçesindeki bir beldedeki sit alanlarına ve yapılması düşünülen bir yola ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/18364) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

13.- Ankara Milletvekili Levent Gök’ün, turizmci usta öğreticilerin rapor kullanımı ve izin sonrası yaşadıkları sorunlara ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/18365) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

14.- Ankara Milletvekili Levent Gök’ün, turizmci usta öğreticilerin çalışma şekli ve sürelerine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/18366) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

15.- Ankara Milletvekili Levent Gök’ün, turizmci usta öğreticilerin banka promosyonlarını alamamalarından kaynaklanan mağduriyetlerine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/18367) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

16.- Ankara Milletvekili Levent Gök’ün, laborant ve veteriner sağlık ön lisans programının tıbbi laboratuvar programı ile eş değer sayılmasına yönelik çalışmalara ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/18368) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

17.-  Ankara Milletvekili Levent Gök’ün, Köylere Hizmet Götürme Birliklerinde çalışan personele ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/18369) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

18.-  Ankara Milletvekili Levent Gök’ün, turizmci usta öğreticilerin işten çıkarmalarda yaşadıkları sıkıntılara ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/18370) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

19.- Ankara Milletvekili Levent Gök’ün, turizmci usta öğreticilerin ücretlerinden yapılan kesintiden doğan mağduriyetlerine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/18371) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

20.-  Ankara Milletvekili Levent Gök’ün, turizmci usta öğreticilerin çalışma sürelerine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/18372) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

21.-  Ankara Milletvekili Levent Gök’ün, turizmci usta öğreticilerin tüm okullarda gece ücretli uygulamasından yararlanmalarına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/18373) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

22.-  Ankara Milletvekili Levent Gök’ün, turizmci usta öğreticilerin üretime katkı payı ve fazla çalışma ücretlerinden yararlanabilmelerine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/18374) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

23.-  Ankara Milletvekili Levent Gök’ün, turizmci usta öğreticilerin eksik kalan günlerini borçlanarak tamamlayabilmelerine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/18375) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

24.-  İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, daha önce hizmete açılan tesislerin tekrar açıldığı iddialarına ve açılış törenlerinin maliyetlerine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/18376) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

25.-  İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, 2010-2012 yılları arasında yapılan et ve canlı hayvan ithalatı ve ihracatına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/18377) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

26.- Erzincan Milletvekili Muharrem Işık’ın, MİT personeline ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/18378) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

27.- Ankara Milletvekili Ayşe Gülsün Bilgehan’ın, cezaevlerindeki tutuklu ve hükümlülerden lise veya üniversite öğrencisi olanların sayısına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/18379) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

28.-  Artvin Milletvekili Uğur Bayraktutan’ın, kamu kurumlarından ihale alan firmaların hak ediş ödemelerinin geciktirilmesine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/18380) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

29.-  Artvin Milletvekili Uğur Bayraktutan’ın, Artvin’de kamu kurumlarından ihale alan firmaların hak ediş ödemelerinin geciktirilmesine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/18381) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

30.-  Tokat Milletvekili Orhan Düzgün’ün, Tokat’taki Kızılay şubesinde depo sıkıntısına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/18382) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

31.-  Mersin Milletvekili Vahap Seçer’in, silah kaçakçılığına ve el konulan silahlar ile ilgili soruşturmalara ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/18383) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

32.-  Bursa Milletvekili Kemal Ekinci’nin, Marmara Denizi’ndeki kirliliğe ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/18384) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

33.-  Balıkesir Milletvekili Ayşe Nedret Akova’nın, zeytin ve zeytinyağı sektörünün geliştirilmesi için yapılan çalışmalara ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/18385) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

34.-  Balıkesir Milletvekili Ayşe Nedret Akova’nın, Balıkesir’e serbest bölge kurulmasına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/18386) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

35.-  Bursa Milletvekili Aykan Erdemir’in, Bursa’daki evlenme ve boşanma istatistiklerine ve boşanmış çiftlere yönelik desteklere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/18387) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

36.-  Bursa Milletvekili Aykan Erdemir’in, Bursa’daki konut sayısı, nüfus, eğitim ve toplu taşıma ile ilgili verilere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/18388) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

37.-  İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Suriye’deki ihtiyaç sahiplerine yapılan yardımlara ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/18389) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

38.-  Mersin Milletvekili Ali Öz’ün, kredi kartı borçlarına ve borçlarını ödemek için yasal olmayan yollara başvuran vatandaşların mağduriyetine ilişkin Başbakan Yardımcısından (Ali Babacan) yazılı soru önergesi (7/18390) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

39.-  Samsun Milletvekili Ahmet Haluk Koç’un, çiftçilerin bankalardan kullandıkları kredilere ilişkin Başbakan Yardımcısından (Ali Babacan) yazılı soru önergesi (7/18391) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

40.-  Hatay Milletvekili Refik Eryılmaz’ın, bankaların tüketicilerden aldıkları çeşitli ücret, aidat ve masraflara ilişkin Başbakan Yardımcısından (Ali Babacan) yazılı soru önergesi (7/18392) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

41.-  Kütahya Milletvekili Alim Işık’ın, Ziraat Bankasının personeli ile ilgili bir düzenlemeye ilişkin Başbakan Yardımcısından (Ali Babacan) yazılı soru önergesi (7/18393) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

42.-  Diyarbakır Milletvekili Altan Tan’ın, Yemen’de bir cami restorasyonunda bulunan Kuran-ı Kerim ile ilgili çalışmalara ilişkin Başbakan Yardımcısından (Bekir Bozdağ) yazılı soru önergesi (7/18394) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

43.-  Balıkesir Milletvekili Haluk Ahmet Gümüş’ün, Balıkesir’de bir camide 2011 yılından beri Atatürk’ün konuşmasını içeren ve yıllardır okunan bir hutbenin okutulmadığı iddialarına ilişkin Başbakan Yardımcısından (Bekir Bozdağ) yazılı soru önergesi (7/18395) (Başkanlığa geliş tarihi: 20.02.2013)

44.-  Bingöl Milletvekili İdris Baluken’in, Bingöl M Tipi Cezaevinden nakledilen mahkumlara ve cezaevlerinde yaşanan sorunlara ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/18396) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.02.2013)

45.-  İzmir Milletvekili Hülya Güven’in, meskenlerdeki avukatlık ve hukuk bürolarına ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/18397) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.02.2013)

46.-  İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin’in, İstanbul Anadolu Yakası Adalet Sarayı binasında proje hatası yapıldığı iddialarına ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/18398) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.02.2013)

47.-  Mersin Milletvekili Ali Rıza Öztürk’ün, Bakanlığın Anayasa ve yasalara aykırı olarak çıkardığı alt hukuk normlarına ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/18399) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.02.2013)

48.-  Manisa Milletvekili Özgür Özel’in, tutuklu bulunan lise ve üniversite öğrencilerine ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/18400) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.02.2013)

49.-  Mersin Milletvekili Ali Öz’ün, kredi kartı borçlarına ve borçlarını ödemek için yasal olmayan yollara başvuran vatandaşların mağduriyetine ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/18401) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

50.-  Şanlıurfa Milletvekili İbrahim Binici’nin, Bursa’nın Gemlik ilçesinin adliye binası ihtiyacına ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/18402) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

51.-  Şanlıurfa Milletvekili İbrahim Binici’nin, Bakanlıkça kiralanan hizmet binalarına ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/18403) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

52.-  Diyarbakır Milletvekili Nursel Aydoğan’ın, Van F Tipi Cezaevinde mahkumlara kötü muamelede bulunulduğu iddiasına ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/18404) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

53.-  Batman Milletvekili Ayla Akat Ata’nın, cezaevlerindeki tutuklu ve hükümlülerin sağlık sorunlarına ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/18405) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

54.-  Batman Milletvekili Ayla Akat Ata’nın, Kırklar F Tipi Cezaevinde yatan bir hükümlünün sağlık sorunlarına ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/18406) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

55.-  İzmir Milletvekili Aytun Çıray’ın, sosyal yardımlaşma vakıfları aracılığıyla yapılan tüp bebek tedavi giderleriyle ilgili verilere ilişkin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanından yazılı soru önergesi (7/18407) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.02.2013)

56.-  Mersin Milletvekili Ali Öz’ün, çocuk gelinlere, sokakta çalışan çocuklara ve çocuk hakları ihlallerinin engellenmesi için yapılan çalışmalara ilişkin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanından yazılı soru önergesi (7/18408) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

57.-  Gaziantep Milletvekili Mehmet Şeker’in, özürlü ve muhtaç aylıklarına ilişkin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanından yazılı soru önergesi (7/18409) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

58.-  Gaziantep Milletvekili Mehmet Şeker’in, Gaziantep’teki TOKİ konutlarının site yönetim hizmetlerini gerçekleştiren şirket ile ilgili sorunlara ilişkin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanından yazılı soru önergesi (7/18410) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

59.-  İstanbul Milletvekili Süleyman Çelebi’nin, SGK’nın emekli dul ve yetim maaşlarından hukuka aykırı olarak kesinti yaptığı iddialarına ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/18411) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.02.2013)

60.-  Ankara Milletvekili İzzet Çetin’in, 173 Sayılı ILO sözleşmesinin onaylanması için bir çalışma bulunup bulunmadığına ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/18412) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.02.2013)

61.-  Kütahya Milletvekili Alim Işık’ın, işyerlerinde yapılan denetimlere ve sonuçlarına ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/18413) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

62.-  Kütahya Milletvekili Alim Işık’ın, meslek hastalığı nedeniyle hayatını kaybeden çalışanlara ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/18414) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

63.-  Van Milletvekili Nazmi Gür’ün, Van’da İŞ-KUR tarafından işe alınan işçilerin işten çıkarılacağı iddiasına ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/18415) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

64.-  Diyarbakır Milletvekili Altan Tan’ın, şirket isimlerinin Türkçe olması zorunluluğuna ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/18416) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

65.-  Samsun Milletvekili Ahmet Haluk Koç’un, emekli sayısına ve emekli olduktan sonra çalışmaya devam eden vatandaşlara ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/18417) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

66.-  Bursa Milletvekili Aykan Erdemir’in, Bursa’da Türkiye İş Kurumuna yapılan başvurulara ve işsizlik verilerine ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/18418) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

67.-  Bursa Milletvekili Aykan Erdemir’in, Bursa’da yaşayan engelli vatandaşlara ve istihdamlarına ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/18419) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

68.-  İstanbul Milletvekili Umut Oran’ın, İlk Millet Meclisinde görev yapmış milletvekillerine ve bakmakla yükümlü oldukları kişilere ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/18420) (Başkanlığa geliş tarihi: 20.02.2013)

69.-  Osmaniye Milletvekili Hasan Hüseyin Türkoğlu’nun, Osmaniye Kırmıtlı Kuş Cennetine kanalizasyon döküldüğü iddiasına ilişkin Çevre ve Şehircilik Bakanından yazılı soru önergesi (7/18421) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

70.-  Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, olası bir kuraklığın çevresel etkilerinin önlenmesine yönelik çalışmalara ilişkin Çevre ve Şehircilik Bakanından yazılı soru önergesi (7/18422) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

71.-  Mersin Milletvekili Ali Rıza Öztürk’ün, Suriye politikasına ve dış politikada ABD ile mutabakata ilişkin Dışişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18423) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

72.-  Bursa Milletvekili Aykan Erdemir’in, yabancı bir televizyon kanalındaki habere ve Suriyeli muhalifler tarafından Türkiye’de bomba imal edildiği iddialarına ilişkin Dışişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18424) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

73.-  Bursa Milletvekili Aykan Erdemir’in, Bahreyn ziyaretine ilişkin Dışişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18425) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

74.-  İstanbul Milletvekili Umut Oran’ın, elektrik abonelerine ve elektrik faturalarına ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanından yazılı soru önergesi (7/18426) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.02.2013)

75.-  Ankara Milletvekili İzzet Çetin’in, Ankara’nın Kalecik ilçesindeki bir köyde ruhsat verilen taş ocağına ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanından yazılı soru önergesi (7/18427) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.02.2013)

76.-  Antalya Milletvekili Gürkut Acar’ın, Antalya’da madencilik faaliyetlerinin sedir ormanlarına zarar verdiği iddiasına ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanından yazılı soru önergesi (7/18428) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

77.-  Kütahya Milletvekili Alim Işık’ın, nükleer güç santralleri ile ilgili çalışmalara ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanından yazılı soru önergesi (7/18429) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

78.-  Adana Milletvekili Seyfettin Yılmaz’ın, Bakanlığın ve İçişleri Bakanlığının Ankara Büyükşehir Belediyesinin tükettiği gaz miktarı ile ilgili soru önergelerine verdikleri cevapların farklı olmasına ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanından yazılı soru önergesi (7/18430) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

79.-  Diyarbakır Milletvekili Altan Tan’ın, Kuzey Irak Bölgesel Yönetiminden ham petrol alındığı iddiasına ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanından yazılı soru önergesi (7/18431) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

80.-  Artvin Milletvekili Uğur Bayraktutan’ın, Artvin’de iki baraj arasındaki bir bölgede yaşanan elektrik kesintilerine ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanından yazılı soru önergesi (7/18432) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

81.-  İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Diyarbakır iline yapılan spor yatırımlarına ilişkin Gençlik ve Spor Bakanından yazılı soru önergesi (7/18433) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.02.2013)

82.-  İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Hakkâri iline yapılan spor yatırımlarına ilişkin Gençlik ve Spor Bakanından yazılı soru önergesi (7/18434) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.02.2013)

83.-  İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Adıyaman iline yapılan spor yatırımlarına ilişkin Gençlik ve Spor Bakanından yazılı soru önergesi (7/18435) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.02.2013)

84.-  Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, lisanslı sporcu sayısının artırılması için yapılan çalışmalara ilişkin Gençlik ve Spor Bakanından yazılı soru önergesi (7/18436) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

85.-  İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Osmaniye iline yapılan spor yatırımlarına ilişkin Gençlik ve Spor Bakanından yazılı soru önergesi (7/18437) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

86.-  İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Nevşehir iline yapılan spor yatırımlarına ilişkin Gençlik ve Spor Bakanından yazılı soru önergesi (7/18438) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

87.-  İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, İstanbul iline yapılan spor yatırımlarına ilişkin Gençlik ve Spor Bakanından yazılı soru önergesi (7/18439) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

88.-  Antalya Milletvekili Yıldıray Sapan’ın, Antalya’ya olimpik yüzme havuzu yapılması yönünde bir çalışma olup olmadığına ilişkin Gençlik ve Spor Bakanından yazılı soru önergesi (7/18440) (Başkanlığa geliş tarihi: 20.02.2013)

89.-  İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Beden Terbiyesi ve Spor Genel Müdürlüğünün Ağrı’daki faaliyetleri ile ilgili verilere ilişkin Gençlik ve Spor Bakanından yazılı soru önergesi (7/18441) (Başkanlığa geliş tarihi: 20.02.2013)

90.-  İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Beden Terbiyesi ve Spor Genel Müdürlüğünün Kars’taki faaliyetleri ile ilgili verilere ilişkin Gençlik ve Spor Bakanından yazılı soru önergesi (7/18442) (Başkanlığa geliş tarihi: 20.02.2013)

91.-  İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Beden Terbiyesi ve Spor Genel Müdürlüğünün Iğdır’daki faaliyetleri ile ilgili verilere ilişkin Gençlik ve Spor Bakanından yazılı soru önergesi (7/18443) (Başkanlığa geliş tarihi: 20.02.2013)

92.-  İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli’nin, hayvancılık stratejisi hedeflerinin tutturulamadığı iddialarına ilişkin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanından yazılı soru önergesi (7/18444) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.02.2013)

93.-  Samsun Milletvekili Ahmet Haluk Koç’un, saman ithalatına ilişkin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanından yazılı soru önergesi (7/18445) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

94.-  Adana Milletvekili Ali Halaman’ın, bazı hayvan hastalıklarının hastalık tazminatı uygulaması kapsamına dahil edilmemesinden kaynaklanan mağduriyete ilişkin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanından yazılı soru önergesi (7/18446) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

95.-  İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli’nin, hayvancılık sektörünün sorunlarına ilişkin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanından yazılı soru önergesi (7/18447) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

96.-  İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli’nin, Küçük Menderes Sulama Projesi kapsamındaki arazi toplulaştırma çalışmalarına ilişkin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanından yazılı soru önergesi (7/18448) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

97.-  Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, besin desteği olarak satılan bitkisel ürünlere ilişkin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanından yazılı soru önergesi (7/18449) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

98.-  Samsun Milletvekili Ahmet Haluk Koç’un, çiftçi sayısına ve çiftçilerin borçlarına ilişkin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanından yazılı soru önergesi (7/18450) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

99.-  Adana Milletvekili Turgay Develi’nin, bitkisel ilaç ve tedavi reklamlarına ilişkin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanından yazılı soru önergesi (7/18451) (Başkanlığa geliş tarihi: 20.02.2013)

100.-                İzmir Milletvekili Birgül Ayman Güler’in, İzmir’de Kuzey Ege Çandarlı Limanı’nın dolgu işlemlerinde kullanılan hafriyatın zeytin tarımına verdiği zararlara ilişkin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanından yazılı soru önergesi (7/18452) (Başkanlığa geliş tarihi: 20.02.2013)

101.- İstanbul Milletvekili Ali Özgündüz’ün, Hatay’daki Cilvegözü Sınır Kapısından giriş çıkışlarla ilgili verilere ilişkin Gümrük ve Ticaret Bakanından yazılı soru önergesi (7/18453) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.02.2013)

102.-                Kars Milletvekili Mülkiye Birtane’nin, Akyaka Gümrük Müdürlüğünün tekrar faaliyete geçmemesinin nedenlerine ilişkin Gümrük ve Ticaret Bakanından yazılı soru önergesi (7/18454) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

103.-                Kars Milletvekili Mülkiye Birtane’nin, Kars’ın kent merkezinde bir otoparkta alınan ücretin yüksekliğine ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18455) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.02.2013)

104.-                Eskişehir Milletvekili Bedii Süheyl Batum’un, tutuklu bir askerin gözaltı süreci ile ilgili iddialara ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18456) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.02.2013)

105.-                İstanbul Milletvekili Binnaz Toprak’ın, Diyarbakır’da bir gösteride bir lise öğrencisinin ölümü ile ilgili iddialara ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18457) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.02.2013)

106.-                Ankara Milletvekili Ayşe Gülsün Bilgehan’ın, Mamak Belediye Başkanlığının yargı kararına rağmen baz istasyonlarını kaldırmadığı iddialarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18458) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.02.2013)

107.-                İzmir Milletvekili Musa Çam’ın, 2003-2013 yılları arasında yurt içi ve yurt dışından temin edilen biber gazı miktarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18459) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.02.2013)

108.- İzmir Milletvekili Aytun Çıray’ın, emekli belediye başkanlarının maaşlarının iyileştirilmesine ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18460) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.02.2013)

109.-                Osmaniye Milletvekili Hasan Hüseyin Türkoğlu’nun, Osmaniye İl Özel İdaresi mülkiyetindeki bir taşınmazın kiraya verilmesine ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18461) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

110.-                Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan’ın, İzmit’te Kültür Tepesi Projesi kapsamında yıkılan bir köprünün tekrar yapılmasına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18462) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

111.- İstanbul Milletvekili Abdullah Levent Tüzel’in, Diyarbakır’da ölen bir kişi ile ilgili iddialara ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18463) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

112.- Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, 2002-2013 yılları arasındaki yasa dışı kumar vakalarına ve engellenmesi için alınan önlemlere ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18464) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

113.-                Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, 2002-2013 yılları arasındaki yankesicilik vakalarına ve engellenmesi için alınan önlemlere ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18465) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

114.-                Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, siyasi partilere ve üye sayılarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18466) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

115.-                Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, 2002-2013 yılları arasındaki otomobil hırsızlığı vakalarına ve engellenmesi için alınan önlemlere ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18467) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

116.-                Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, 2002-2013 yılları arasındaki kapkaç vakalarına ve engellenmesi için alınan önlemlere ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18468) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

117.-                Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, 2002-2013 yılları arasındaki sanal ortamda işlenen suçlara ve engellenmesi için alınan önlemlere ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18469) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

118.-                Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, 2002-2013 yılları arasındaki yakıt hırsızlığı vakalarına ve engellenmesi için alınan önlemlere ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18470) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

119.-                Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, Bakanlığın ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının Ankara Büyükşehir Belediyesinin tükettiği gaz miktarı ile ilgili soru önergelerine verdikleri cevapların farklı olmasına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18471) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

120.-                Kars Milletvekili Mülkiye Birtane’nin, Ocak ve Şubat aylarında işlenen kadın cinayetlerine ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18472) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

121.-                Van Milletvekili Özdal Üçer’in, koruculuk sistemine ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18473) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

122.-                Diyarbakır Milletvekili Altan Tan’ın, Bursa’da aynı gün kaybolan sekiz vatandaşa ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18474) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

123.-                Diyarbakır Milletvekili Altan Tan’ın, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığına kabul edilen Iraklı ve Suriyelilere ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18475) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

124.-                Şanlıurfa Milletvekili İbrahim Binici’nin, Şanlıurfa’nın Suruç ilçesine bağlı bir köyün çeşitli sorunlarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18476) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

125.-                Şanlıurfa Milletvekili İbrahim Binici’nin, Şanlıurfa’nın Suruç ilçesine bağlı bir köyün yol, su ve elektrik sorununa ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18477) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

126.-                Batman Milletvekili Ayla Akat Ata’nın, 2002-2013 yıllarında haklarında zor kullanma yetkisini aşmaktan idari soruşturma açılan güvenlik görevlilerine ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18478) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

127.-                Şanlıurfa Milletvekili İbrahim Binici’nin, Şanlıurfa’nın Suruç ilçesine bağlı bir köyün yol, su ve elektrik sorununa ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18479) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

128.-                Artvin Milletvekili Uğur Bayraktutan’ın, Artvin’in Şavşat ilçesine bağlı bir köyün yol sorununa ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18480) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

129.- Kırklareli Milletvekili Mehmet Siyam Kesimoğlu’nun, Emniyet Genel Müdürlüğü personeline ve şark hizmetine ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18481) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

130.-                Hatay Milletvekili Mevlüt Dudu’nun, Cilvegözü Sınır Kapısında yaşanan patlamaya ve Hatay’da ele geçirilen patlayıcı maddeler ile ilgili soruşturmalara ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18482) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

131.-                Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün’ün, Sinop’ta milletvekillerine yönelik saldırılara ve son 10 yıldaki linç olaylarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18483) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

132.-                Bursa Milletvekili Aykan Erdemir’in, Bursa’da ısınma amacıyla kullanılan kömür ve doğal gaza ve zehirlenme vakalarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18484) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

133.-                Bursa Milletvekili Aykan Erdemir’in, yabancı bir televizyon kanalındaki habere ve Suriyeli muhalifler tarafından Türkiye’de bomba imal edildiği iddialarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18485) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

134.-                Bursa Milletvekili Aykan Erdemir’in, Bursa’da meydana gelen asayiş vakaları ile ilgili verilere ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18486) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

135.-                Antalya Milletvekili Yıldıray Sapan’ın, kapalı alanlarda sigara içilmesini önlemeye yönelik denetimlerin yeterliliğine ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18487) (Başkanlığa geliş tarihi: 20.02.2013)

136.-                Kırklareli Milletvekili Mehmet Siyam Kesimoğlu’nun, 18 Şubat 2013 tarihinde Silivri’de yaşanan olaylarla ilgili iddialara ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18488) (Başkanlığa geliş tarihi: 20.02.2013)

137.-                İstanbul Milletvekili Umut Oran’ın, 18 Şubat 2013 tarihinde Silivri’de yaşanan olaylarla ilgili iddialara ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18489) (Başkanlığa geliş tarihi: 20.02.2013)

138.- İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, 18 ve 19 Şubat 2013 tarihlerinde Samsun ve Sinop’ta meydana gelen olaylara ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18490) (Başkanlığa geliş tarihi: 20.02.2013)

139.-                Diyarbakır Milletvekili Altan Tan’ın, Yemen’de bir cami restorasyonunda bulunan Kuran-ı Kerim ile ilgili çalışmalara ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından yazılı soru önergesi (7/18491) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

140.-                Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, yerel ve geçmiş kültürlerin tanıtılması alanındaki faaliyetlere ve restorasyonlar ile kazı çalışmalarına ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından yazılı soru önergesi (7/18492) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

141.-                Antalya Milletvekili Yıldıray Sapan’ın, turizm konaklama tesislerindeki nargile servislerinin uyuşturucu madde çağrışımı yapmasına ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından yazılı soru önergesi (7/18493) (Başkanlığa geliş tarihi: 20.02.2013)

142.-                İstanbul Milletvekili Ali Özgündüz’ün, Selanik’te Atatürk’ün doğduğu evin tadilatının ödenek yokluğu nedeniyle bitirilemediği iddialarına ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından yazılı soru önergesi (7/18494) (Başkanlığa geliş tarihi: 20.02.2013)

143.-                İzmir Milletvekili Hülya Güven’in, meskenlerdeki serbest muhasebeci ve mali müşavirlik bürolarına ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru önergesi (7/18495) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.02.2013)

144.- İstanbul Milletvekili Umut Oran’ın, THY’nin bazı uçuşlarında alkollü içki servisinin kaldırılmasına ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru önergesi (7/18496) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.02.2013)

145.-                Mersin Milletvekili Ali Öz’ün, kredi kartı borçlarına ve borçlarını ödemek için yasal olmayan yollara başvuran vatandaşların mağduriyetine ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru önergesi (7/18497) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

146.-                Muğla Milletvekili Ömer Süha Aldan’ın, bir genel müdürlükte görevli öğretmenlerin kurumunun değiştirilmesine ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/18498) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.02.2013)

147.-                Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan’ın, Karamanoğlu Mehmet Bey Üniversitesine atanan bir doçent ile ilgili iddialara ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/18499) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

148.-                Kütahya Milletvekili Alim Işık’ın, özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerine ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/18500) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

149.-                Diyarbakır Milletvekili Altan Tan’ın, Diyarbakır’da bir öğretmenin isteği dışında yerinin değiştirildiği iddiasına ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/18501) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

150.-                Balıkesir Milletvekili Namık Havutça’nın, Balıkesir’in Manyas ilçesinde bir okulda sahnelenen bir oyunla ilgili iddialara ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/18502) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

151.-                Batman Milletvekili Ayla Akat Ata’nın, yeni eğitim sisteminin neden olduğu bazı sorunlara ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/18503) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

152.-                Batman Milletvekili Ayla Akat Ata’nın, Bakanlığın SODES projesinde görev yapacak eğitimcilerin seçimi ile ilgili iddialara ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/18504) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

153.- Manisa Milletvekili Özgür Özel’in, Osmaniye’nin Kastabala Vadisindeki çevre kirliliğine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/18505) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.02.2013)

154.-                Bursa Milletvekili Aykan Erdemir’in, Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı tarafından gerçekleştirilen anketlere katılıma ve finansal okuryazarlık alanındaki çalışmalara ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/18506) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

155.-                Bursa Milletvekili Aykan Erdemir’in, Bursa İl Milli Eğitim Müdürlüğü kadrolarına yapılan atamalara ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/18507) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

156.- Manisa Milletvekili Özgür Özel’in, Osmaniye’nin Kadirli ilçesinde bir okulda öğrencilere bulaşık yıkatıldığı iddialarına ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/18509) (Başkanlığa geliş tarihi: 20.02.2013)

157.-                Artvin Milletvekili Uğur Bayraktutan’ın, Artvin’in Şavşat ilçesindeki öğretmenevinin lokalinin kapatılmasına ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/18510) (Başkanlığa geliş tarihi: 20.02.2013)

158.-                Adana Milletvekili Ali Demirçalı’nın, astsubayların özlük ve sosyal haklarına ilişkin Milli Savunma Bakanından yazılı soru önergesi (7/18511) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.02.2013)

159.-                İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Akaryakıt İkmal ve NATO POL Tesisleri İşletme Başkanlığının personeline ve faaliyetlerine ilişkin Milli Savunma Bakanından yazılı soru önergesi (7/18512) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

160.-                Malatya Milletvekili Veli Ağbaba’nın, Asker Alma Daire Başkanlıklarının bazılarının kapatılacağı iddialarına ilişkin Milli Savunma Bakanından yazılı soru önergesi (7/18513) (Başkanlığa geliş tarihi: 20.02.2013)

161.-                Bingöl Milletvekili İdris Baluken’in, Bingöl’de yapılan HES’lerin çevreye verdiği zararlara ilişkin Orman ve Su İşleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18514) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.02.2013)

162.-                Antalya Milletvekili Gürkut Acar’ın, Antalya’da bazı bölgelerdeki madencilik faaliyetlerinin sedir ormanlarına zarar verdiği iddiasına ilişkin Orman ve Su İşleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18515) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

163.-                Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, 2002-2013 yılları arasındaki yol yapım çalışmaları sırasında kesilen ağaçlara ilişkin Orman ve Su İşleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18516) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

164.-                Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, biyoçeşitliliğin ve gen kaynaklarının korunmasına ve yasak avlanmanın önlenmesine yönelik çalışmalara ilişkin Orman ve Su İşleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18517) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

165.-                Artvin Milletvekili Uğur Bayraktutan’ın, Artvin’in Şavşat ilçesine bağlı bir köyün sulama kanalı ihtiyacına ilişkin Orman ve Su İşleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/18518) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

166.-                Bingöl Milletvekili İdris Baluken’in, Adli Tıp Kurumu ile ilgili bazı iddialara ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/18519) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

167.-                Osmaniye Milletvekili Hasan Hüseyin Türkoğlu’nun, kamu hastanelerinin gazetelere verdiği ilanlara ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/18520) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

168.- Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan’ın, Darıca Diş Hastanesi ile ilgili iddialara ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/18521) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

169.-                Kütahya Milletvekili Alim Işık’ın, sağlık fizikçilerinin kadroya alınmadığı iddiasına ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/18522) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

170.-                Kütahya Milletvekili Alim Işık’ın, meslek hastalığı nedeniyle hayatını kaybeden çalışanlara ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/18523) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

171.-                Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, besin desteği olarak satılan bitkisel ürünlere ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/18524) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

172.-                Diyarbakır Milletvekili Altan Tan’ın, Diyarbakır’a yapılması planlanan bir hastane ihalesine ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/18525) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

173.-                Diyarbakır Milletvekili Altan Tan’ın, Diyarbakır’a yapılması planlanan bir hastanenin ihalesine ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/18526) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

174.-                Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer’in, Tekirdağ’a yapılması planlanan 400 yataklı Devlet Hastanesi Projesine ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/18527) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

175.-                Uşak Milletvekili Dilek Akagün Yılmaz’ın, Sağlık Bakanlığı bünyesinde çalışan bazı memurların KEY ödemelerinin yapılmadığı iddialarına ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/18528) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

176.-                Tokat Milletvekili Orhan Düzgün’ün, tıbbi sekreterlerin istihdamına ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/18529) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

177.-                Balıkesir Milletvekili Haluk Ahmet Gümüş’ün, Balıkesir’in Gönen ilçesindeki kanser vakalarına ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/18530) (Başkanlığa geliş tarihi: 20.02.2013)

178.-                İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Suriye’deki çatışmalarda yaralanan ve Türkiye’de tedavi gören Suriyelilere ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/18531) (Başkanlığa geliş tarihi: 20.02.2013)

179.-                Antalya Milletvekili Gürkut Acar’ın, Antalya’nın demiryolu ile iç bölgelere bağlanmasına ilişkin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı soru önergesi (7/18532) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.02.2013)

180.-                Antalya Milletvekili Gürkut Acar’ın, Antalya’daki Batı Çevre Yolu yapım çalışmalarına ve bu amaçla gerçekleştirilen imar uygulamalarına ilişkin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı soru önergesi (7/18533) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.02.2013)

181.-                Çanakkale Milletvekili Ali Sarıbaş’ın, Çanakkale’yi İzmir’e bağlayan tarihi hac yoluna ilişkin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı soru önergesi (7/18534) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

182.-                Osmaniye Milletvekili Hasan Hüseyin Türkoğlu’nun, Adana-Kozan-Mansurlu kara yoluna ilişkin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı soru önergesi (7/18535) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

183.-                Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, 2002-2013 yılları arasında sanal ortamda işlenen suçlara ve engellenmesi için alınan önlemlere ilişkin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı soru önergesi (7/18536) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

184.-                Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, 2002-2013 yılları arasında yol yapım çalışmaları sırasında kesilen ağaçlara ilişkin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı soru önergesi (7/18537) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

185.-                Diyarbakır Milletvekili Altan Tan’ın, bazı illere yapılan uçak seferlerinin doluluk oranına ilişkin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı soru önergesi (7/18538) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

186.-                Diyarbakır Milletvekili Altan Tan’ın, 2012 yılında Diyarbakır Havaalanı ile ilgili bazı verilere ilişkin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı soru önergesi (7/18539) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

187.-                Diyarbakır Milletvekili Altan Tan’ın, Diyarbakır-Bingöl yoluna tünel ve viyadük yapılmasına ilişkin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı soru önergesi (7/18540) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.02.2013)

188.-                Uşak Milletvekili Dilek Akagün Yılmaz’ın, TCDD personeline ödenen fazla çalışma ücretinin kaldırılmasına ilişkin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı soru önergesi (7/18541) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

189.-                İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, internet altyapısına ve internet servis sağlayıcılarının bazı reklam ve kampanyaları ile ilgili mağduriyetlere ilişkin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı soru önergesi (7/18542) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

190.- İzmir Milletvekili Musa Çam’ın, İzmir için öngörülen projelere ilişkin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı soru önergesi (7/18543) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.02.2013)

191.-                Antalya Milletvekili Yıldıray Sapan’ın, Antalya’nın Manavgat ilçesindeki tersaneciler ve çekek yeri işletmecilerinin sorunlarına ilişkin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı soru önergesi (7/18544) (Başkanlığa geliş tarihi: 20.02.2013)

192.-                İzmir Milletvekili Erdal Aksünger’in, internet bağlantı sertifikası üretme yetkisine sahip firmalara ilişkin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı soru önergesi (7/18545) (Başkanlığa geliş tarihi: 20.02.2013)

193.-                İstanbul Milletvekili Umut Oran’ın, Anadolu Ajansının kurucu hisseleri ile ilgili verilere ilişkin Başbakan Yardımcısından (Bülent Arınç) yazılı soru önergesi (7/18546) (Başkanlığa geliş tarihi: 20.02.2013)

194.-                Batman Milletvekili Ayla Akat Ata’nın, 2012 Türkiye İlerleme Raporunun çevirisinde bazı terimlerin yanlış kullanıldığı iddiasına ilişkin Avrupa Birliği Bakanından yazılı soru önergesi (7/18547) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

195.-                İzmir Milletvekili Erdal Aksünger’in, internet bağlantı sertifikası üretme yetkisine sahip firmalara ilişkin Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanından yazılı soru önergesi (7/18548) (Başkanlığa geliş tarihi: 20.02.2013)

196.-                Balıkesir Milletvekili Ayşe Nedret Akova’nın, kalkınma ajanslarına mali ve teknik destek için yapılan başvurulara ilişkin Kalkınma Bakanından yazılı soru önergesi (7/18549) (Başkanlığa geliş tarihi: 19.02.2013)

197.-                Bursa Milletvekili İsmet Büyükataman’ın, 2002 yılından itibaren gerçekleştirilen temsil giderlerine ilişkin Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanından yazılı soru önergesi (7/18550) (Başkanlığa geliş tarihi: 26.02.2013)

198.-                Bursa Milletvekili İsmet Büyükataman’ın, promosyon ödemesi ile ilgili yapılan sözleşmeye ilişkin Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanından yazılı soru önergesi (7/18551) (Başkanlığa geliş tarihi: 27.02.2013)

199.-                Bursa Milletvekili İsmet Büyükataman’ın, hizmet içi eğitim faaliyetlerine ilişkin Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanından yazılı soru önergesi (7/18552) (Başkanlığa geliş tarihi: 27.02.2013)

Süresi İçinde Cevaplanmayan Yazılı Soru Önergeleri

1.- Antalya Milletvekili Gürkut Acar’ın, bazı yabancı şirketlerin ülkemizde rüşvetle iş yaptırdığı iddialarına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/14793)

2.- Kayseri Milletvekili Yusuf Halaçoğlu’nun, 2002 yılından bu yana açılan, onarımı yapılan ve onarımı süren kilise sayısına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/14807)

3.- İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel’in, Roman açılımına ve Romanlara yönelik ayrımcılık iddialarına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/14808)

4.- Manisa Milletvekili Erkan Akçay’ın, gayrimüslimlere ait ibadethanelere ilişkin Başbakan Yardımcısından (Bekir Bozdağ) yazılı soru önergesi (7/14840)

5.- Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan’ın, tutuklu gazetecilere ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/14843)

6.- Mardin Milletvekili Erol Dora’nın, tutuklu ve hükümlü çocuklara ve bunların cezaevi şartlarının iyileştirilmesine ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/14844)

7.- Diyarbakır Milletvekili Nursel Aydoğan’ın, Şakran Cezaevinde tutuklu ve hükümlülerin tahliyelerinde yaşanan sorunlara ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/14845)

8.- Iğdır Milletvekili Pervin Buldan’ın, internette sosyal ağlar vasıtasıyla işlenen suçlara ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/14846)

9.- Muş Milletvekili Sırrı Sakık’ın, nefret suçları ve ayrımcılığın önlenmesine dair bir mekanizma tesis edilmesine ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/14847)

10.- Niğde Milletvekili Doğan Şafak’ın, adalet bölümü mezunlarına kadro tahsisi yapılmasına ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/14848)

11.- Antalya Milletvekili Gürkut Acar’ın, Antalya Cumhuriyet Savcısının bazı uygulamaları ile ilgili iddialara ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/14849)

12.-  Kocaeli Milletvekili Haydar Akar’ın, Bülent Arınç’a suikast girişimi iddiası ile başlayan sürece ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/14850)

13.-  Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, Bakanlık ve bağlı kuruluşlarda kamu hizmetlerinde kullanılan araçlara ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/14852)

14.-  Eskişehir Milletvekili Ruhsar Demirel’in, ailenin korunması ve kadına karşı şiddetin önlenmesi konulu eğitimlere ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/14853)

15.-  Kastamonu Milletvekili Emin Çınar’ın, Kastamonu’nun İnebolu ilçesine adliye sarayı inşa edilip edilmeyeceğine ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/14854)

16.-  Ağrı Milletvekili Halil Aksoy’un, Ağrı M Tipi Kapalı Cezaevinde yaşanan sorunlara ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/14855)

17.-  Ankara Milletvekili Emine Ülker Tarhan’ın, emekliye ayrılan bakanlar ile diğer üst düzey personele tahsis edilen araçlara ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/14856)

18.-  Eskişehir Milletvekili Kazım Kurt’un, Eskişehir’de bazı adliyelerin kapatılmasından sonra diğer adliyelerde devam eden davalara ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/14857)

19.-  Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan’ın, Deniz Feneri Derneği ile ilgili davada yargılanan bir savcının açıklamasına ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/15109)

20.-  Kahramanmaraş Milletvekili Durdu Özbolat’ın, Suriye ile ilişkilere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16752)

21.-  Kahramanmaraş Milletvekili Durdu Özbolat’ın, Suriyeli mültecilere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16753)

22.-  Giresun Milletvekili Selahattin Karaahmetoğlu’nun, kamu lojmanlarının tahsisine ve satışına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16754)

23.-  Mersin Milletvekili İsa Gök’ün, Türkiye’ye yerleştirilecek patriot füzeleri ve konuşlanacak yabancı ülke askerleri için TBMM onayı alınmamasına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16755)

24.-  Kocaeli Milletvekili Hurşit Güneş’in, Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının harcamalarına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16756)

25.-  Van Milletvekili Nazmi Gür’ün, Van’daki yardıma muhtaç ailelere ve bu ailelere yönelik desteklere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16757)

26.-  Aydın Milletvekili Metin Lütfi Baydar’ın, patriot füzelerinin maliyetine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16758)

27.-  Aydın Milletvekili Metin Lütfi Baydar’ın, patriot füze sistemlerine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16759)

28.-  Aydın Milletvekili Metin Lütfi Baydar’ın, Van’da boşaltılan konteynerlere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16760)

29.-  Aydın Milletvekili Metin Lütfi Baydar’ın, Milli Piyango İdaresinde piyango makinelerinin değiştirilmesine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16761)

30.-  Tekirdağ Milletvekili Faik Öztrak’ın, Bulgaristan Başbakanının ülkesindeki bir siyasi parti ile ilgili bir talepte bulunduğu iddiasına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16762)

31.-  Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer’in, Tekirdağ’da DMO’ya ait bir binanın bir derneğe kiralandığı iddiasına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16763)

32.-  Diyarbakır Milletvekili Altan Tan’ın, Hiram Abas cinayetiyle ilgili MİT’te bulunan bilgi ve belgelere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16764)

33.-  Iğdır Milletvekili Pervin Buldan’ın, Paris’te öldürülen terör örgütü üyesi üç kadına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16765)

34.-  Balıkesir Milletvekili Ayşe Nedret Akova’nın, üniversite mezunu işçilerin sorunlarına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16766)

35.-  Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka’nın, Nallıhan ilçesinin bazı sorunlarına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16767)

36.-  Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka’nın, Şereflikoçhisar ilçesine ait bazı verilere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16768)

37.-  Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka’nın, Şereflikoçhisar Belediyesine ait gayrimenkullere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16769)

38.-  Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka’nın, Polatlı Belediyesine ait gayrimenkullere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16770)

39.-  Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka’nın, Polatlı ilçesi ile ilgili bazı verilere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16771)

40.-  Çanakkale Milletvekili Mustafa Serdar Soydan’ın, Bozcaada’da yaşayanların refah seviyesinin yükseltilmesine ve adadaki bazı sorunlara ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16772)

41.-  Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka’nın, Polatlı Tarihi ve Kültürel Mirasın Turizme Kazandırılması Projesine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16773)

42.-  Hatay Milletvekili Mevlüt Dudu’nun, ülkemize yerleştirilen patriot füzelerine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16774)

43.-  Aydın Milletvekili Ali Uzunırmak’ın, Paris’te öldürülen terör örgütü üyesi üç kadının cenazelerine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16775)

44.-  Kütahya Milletvekili Alim Işık’ın, ülkemize getirilen patriot füze sistemlerine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16776)

45.-  Kars Milletvekili Mülkiye Birtane’nin, Gebze’de eşi tarafından öldürülen bir kadın ile ilgili iddialara ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16777)

46.-  İstanbul Milletvekili Erdoğan Toprak’ın, İstanbul’daki tarihi yapıların korunmasına ve yangın gibi nedenlerle zarar gören yapılara ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16778)

47.-  İstanbul Milletvekili Erdoğan Toprak’ın, engellilerin sorunlarına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16779)

48.-  Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk’ün, Irak eski Cumhurbaşkanı Yardımcısı’nın Türkiye’de kalması için ayrıldığı iddia edilen ödeneğe ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16781)

49.-  Antalya Milletvekili Gürkut Acar’ın, son on yıl içerisinde Türk vatandaşlığına geçen, vatandaşlıktan çıkarılan seçmen kütüğüne alınan kişi sayısına ve Suriyeli mültecilere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16783)

50.-  Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün’ün, Türkiye’ye konuşlandırılacak Patriot Füze Savunma Sistemine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16784)

51.-  Çanakkale Milletvekili Mustafa Serdar Soydan’ın, Çanakkale’de kurulan ve kurulması planlanan termik santrallere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16785)

52.-  İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Galatasaray Üniversitesi’ne ait tarihi binada çıkan yangına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16786)

53.-  Hatay Milletvekili Mevlüt Dudu’nun, Şanlıurfa’nın Ceylanpınar ilçesinin Suriye tarafında yaşanan çatışmalara ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16788)

54.-  Manisa Milletvekili Özgür Özel’in, Karadeniz Teknik Üniversitesi’nde bir grup taşeron işçinin iş akitlerinin feshedilmesine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16789)

55.-  Osmaniye Milletvekili Hasan Hüseyin Türkoğlu’nun, Osmaniye’de inşa edilen konut sayısı, nüfus artışı, eğitim ve sağlıkla ilgili verilere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16791)

56.-  Osmaniye Milletvekili Hasan Hüseyin Türkoğlu’nun, üniversitelere gereğinden fazla öğretmen adayı öğrenci alınmasına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16792)

57.-  Hatay Milletvekili Adnan Şefik Çirkin’in, ülkemize konuşlandırılan patriot füze bataryalarına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16793)

58.-  Hatay Milletvekili Adnan Şefik Çirkin’in, bedelli askerlik uygulamasına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16794)

59.-  Diyarbakır Milletvekili Altan Tan’ın, Ergenekon Davasında yargılananlardan birinin yurt dışından getirilmemesine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16795)

60.-  Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka’nın, Pursaklar Belediyesi ile ilgili bazı verilere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16796)

61.-  Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka’nın, 2007-2012 yıllarında yayına başlayan ve yayın hayatına son veren basın yayın kuruluşlarına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16797)

62.-  Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka’nın, Ankara’nın Beypazarı ilçesinde turizm sektörü ile ilgili sorunlara ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16799)

63.-  Aydın Milletvekili Metin Lütfi Baydar’ın, dış basında yer alan Suriye’ye silah sevkiyatı ile ilgili bir habere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16800)

64.-  Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, ilaç katılım payına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16803)

65.-  Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, Bosna Hersek’te gerçekleştirilen okul tadilatı ve laboratuvar kurulması projelerine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16804)

66.-  Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, kaçak elektrik ve su kullanımına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16805)

67.-  Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, kömür ocaklarına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16806)

68.-  Mersin Milletvekili Ali Öz’ün, işsizlik sorununa ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16808)

69.-  İstanbul Milletvekili Ali Özgündüz’ün, Milli İstihbarat Teşkilatı tarafından gerçekleştirilen personel alımına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16810)

70.-  Manisa Milletvekili Özgür Özel’in, çocuklarının kendisiyle birlikte katıldığı yurt dışı ziyaretlerine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16811)

71.-  Manisa Milletvekili Özgür Özel’in, sağlık merkezlerinin denetimine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16812)

72.- Bartın Milletvekili Muhammet Rıza Yalçınkaya’nın, fiili hizmet müddet zammından sadece sarı basın kartı olanların faydalanmasına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16813)

73.-  İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Bakanlık personelinin e-mail ve sosyal medya hesaplarının denetlenip denetlenmediğine ilişkin Başbakan Yardımcısından (Bülent Arınç) yazılı soru önergesi (7/16814)

74.- İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, bağlı kurum ve kuruluşların reklam, bilgilendirme, tanıtım ve halkla ilişkiler harcamalarına ilişkin Başbakan Yardımcısından (Bülent Arınç) yazılı soru önergesi (7/16819)

75.- İzmir Milletvekili Ahmet Kenan Tanrıkulu’nun, sigorta şirketlerinin denetimine ilişkin Başbakan Yardımcısından (Ali Babacan) yazılı soru önergesi (7/16820)

76.- Ankara Milletvekili Bülent Kuşoğlu’nun, Ankara’daki ticari plakalı taşıtlar için uygulanan trafik sigortası tarifesine ilişkin Başbakan Yardımcısından (Ali Babacan) yazılı soru önergesi (7/16821)

77.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, 2013’te Kahramanmaraş’a yapılması planlanan yatırımlara ilişkin Başbakan Yardımcısından (Ali Babacan) yazılı soru önergesi (7/16822)

78.-  Tekirdağ Milletvekili Bülent Belen’in, eski SPK Başkanı hakkında soruşturma açılıp açılmadığına ilişkin Başbakan Yardımcısından (Ali Babacan) yazılı soru önergesi (7/16823)

79.-  İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, bağlı kurum ve kuruluşların reklam, bilgilendirme, tanıtım ve halkla ilişkiler harcamalarına ilişkin Başbakan Yardımcısından (Ali Babacan) yazılı soru önergesi (7/16824)

80.- İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Bakanlık personelinin e-mail ve sosyal medya hesaplarının denetlenip denetlenmediğine ilişkin Başbakan Yardımcısından (Beşir Atalay) yazılı soru önergesi (7/16825)

81.- İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, bağlı kurum ve kuruluşların reklam, bilgilendirme, tanıtım ve halkla ilişkiler harcamalarına ilişkin Başbakan Yardımcısından (Beşir Atalay) yazılı soru önergesi (7/16826)

82.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun,  2013 yılında Kahramanmaraş’a yapılması planlanan yatırımlara ilişkin Başbakan Yardımcısından (Beşir Atalay) yazılı soru önergesi (7/16827)

83.- İstanbul Milletvekili Şafak Pavey’in, engelli vatandaşların tekerlekli ve akülü sandalye ihtiyaçlarına ilişkin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanından yazılı soru önergesi (7/16858)

84.-  Aydın Milletvekili Metin Lütfi Baydar’ın, sosyal medya aracılığıyla yardım talebinde bulunan bir kişiye ilişkin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanından yazılı soru önergesi (7/16859)

85.-  Mardin Milletvekili Erol Dora’nın, kadın cinayetlerine ve emniyet görevlilerinin bu konulardaki şikayetleri dikkate almadığı iddialarına ilişkin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanından yazılı soru önergesi (7/16860)

86.- Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, kardeşlerinden ayrılarak koruyucu ailelerin yanına yerleştirilen çocuklara ilişkin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanından yazılı soru önergesi (7/16861)

87.- Isparta Milletvekili Süleyman Nevzat Kormaz’ın, 2013 yılında Isparta’da yapılması planlanan yatırımlara ilişkin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanından yazılı soru önergesi (7/16862)

88.-  İstanbul Milletvekili Abdullah Levent Tüzel’in, Gebze’de eşi tarafından öldürülen bir kadın ile ilgili iddialara ilişkin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanından yazılı soru önergesi (7/16863)

89.-  Mersin Milletvekili Ali Öz’ün, şehit yakınlarının istihdamına ilişkin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanından yazılı soru önergesi (7/16864)

90.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun,  2013 yılında Kahramanmaraş’a yapılması planlanan yatırımlara ilişkin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanından yazılı soru önergesi (7/16865)

91.-  Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, çocuk yuvası, sevgi evi ve çocuk evlerine ilişkin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanından yazılı soru önergesi (7/16766)

92.-  Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, koruyucu aile uygulamasına ilişkin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanından yazılı soru önergesi (7/16867)

93.-  Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, evde bakım hizmetine ilişkin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanından yazılı soru önergesi (7/16868)

94.-  Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, yaşlı bakım hizmetlerine ilişkin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanından yazılı soru önergesi (7/16869)

95.-  Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, yaşlı hizmet merkezlerine ilişkin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanından yazılı soru önergesi (7/16870)

96.- İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Bakanlığın reklam, bilgilendirme, tanıtım ve halkla ilişkiler harcamalarına ilişkin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanından yazılı soru önergesi (7/16871)

97.-  Diyarbakır Milletvekili Altan Tan’ın, Göktürk 2 uydusunun yapımında kullanılan kaynaklara ilişkin Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanından yazılı soru önergesi (7/16872)

98.-  Isparta Milletvekili Süleyman Nevzat Korkmaz’ın, 2013 yılında Isparta’da yapılması planlanan yatırımlara ilişkin Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanından yazılı soru önergesi (7/16873)

99.-    İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Bakanlığın reklam, bilgilendirme, tanıtım ve halkla ilişkiler harcamalarına ilişkin Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanından yazılı soru önergesi (7/16876)

100.- İstanbul Milletvekili Abdullah Levent Tüzel’in, Çorlu Avrupa Serbest Bölgesinde yabancı bir firmaya ait fabrikada işçilerin yaşadığı sorunlara ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/16877)

101.-                İstanbul Milletvekili Abdullah Levent Tüzel’in, iki büyük şirket tarafından yapılan toplu işçi çıkarmalarına ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/16878)

102.- İstanbul Milletvekili Abdullah Levent Tüzel’in, Dilovası Organize Sanayi Bölgesindeki hava kirliliğine sebep olan fabrika ve işyerlerinde yapılan denetimlere ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/16879)

103.-                Ankara Milletvekili Bülent Kuşoğlu’nun, sağlık hizmetlerinde ödenen katılım payları ve fark ücretlerine ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/16880)

104.-                Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan’ın, mevsimlik tarım işlerinde çalışan çocuklara ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/16881)

105.-                İzmir Milletvekili Hülya Güven’in, yeşil kartlı hasta sayısına ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/16882)

106.-                İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal’ın, banka değişikliği yapan emeklilerin maaşlarında kesinti yapılmasına ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/16883)

107.-                Isparta Milletvekili Süleyman Nevzat Korkmaz’ın, 2013 yılında Isparta’da yapılması planlanan yatırımlara ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/16884)

108.-                Osmaniye Milletvekili Hasan Hüseyin Türkoğlu’nun, bazı emeklilerden haksız yere sosyal güvenlik primi kesildiği iddiasına ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/16885)

109.-                Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer’in, Tekirdağ’ın Çorlu ilçesindeki Avrupa Serbest Bölgesinde faaliyet gösteren bir firmanın grev kırıcı olarak kaçak işçi çalıştırdığı iddialarına ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/16887)

110.-                Mersin Milletvekili Ali Öz’ün, meslek hastalıklarının önlenmesine ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/16889)

111.-                   Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun,  2013 yılında Kahramanmaraş’a yapılması planlanan yatırımlara ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/16890)

112.-                  İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Bakanlığın reklam, bilgilendirme, tanıtım ve halkla ilişkiler harcamalarına ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/16891)

113.-                Eskişehir Milletvekili Kazım Kurt’un, işten çıkarmalara ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/16892)

114.-                Eskişehir Milletvekili Kazım Kurt’un, Eskişehir’deki işten çıkarmalara ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/16893)

115.-                Ankara Milletvekili Gökhan Günaydın’ın, Bakanlığın çöp toplama kamyonu yardımı yaptığı belediyelere ilişkin Çevre ve Şehircilik Bakanından yazılı soru önergesi (7/16898)

116.-                Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, ülkemizde artan hava kirliliğine ilişkin Çevre ve Şehircilik Bakanından yazılı soru önergesi (7/16905)

117.-                Hatay Milletvekili Refik Eryılmaz’ın, Suriye ile ilişkilere ilişkin Dışişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16912)

118.-                Kütahya Milletvekili Alim Işık’ın, ülkemize kurulacak patriot füze sistemlerinin maliyetine ilişkin Dışişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16913)

119.-                Kütahya Milletvekili Alim Işık’ın, ülkemize kurulacak patriot füze sistemlerinin özellikleri ve amaçlarına ilişkin Dışişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16914)

120.-                Bursa Milletvekili Aykan Erdemir’in, yabancı bir televizyon kanalının yayınlarına baskı kurmaya yönelik girişimlerde bulunulduğu iddialarına ilişkin Dışişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16915)

121.-                  İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Bakanlığın reklam, bilgilendirme, tanıtım ve halkla ilişkiler harcamalarına ilişkin Dışişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16916)

122.-                Antalya Milletvekili Gürkut Acar’ın, Ege’deki bazı adaların Yunanistan tarafından işgal edildiği iddialarına ilişkin Dışişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16917)

123.-                Batman Milletvekili Ayla Akat Ata’nın, Dicle Nehrindeki kirliliğin önlenmesine ilişkin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16941)

124.-                Isparta Milletvekili Süleyman Nevzat Korkmaz’ın, 2013 yılında Isparta’da yapılması planlanan yatırımlara ilişkin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16942)

125.- İzmir Milletvekili Aytun Çıray’ın, süt üreticilerinin sorunlarına ilişkin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16943)

126.-                Eskişehir Milletvekili Kazım Kurt’un, pancar üretim kotasına ilişkin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16944)

127.-                Mersin Milletvekili Ali Öz’ün, et fiyatlarındaki artışa ilişkin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16945)

128.-                Mersin Milletvekili Ali Öz’ün, deniz kirliliğinin önlenmesi için alınan tedbirlere ilişkin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16946)

129.-                Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, Bakanlık bünyesinde gıda denetimi yapan gıda mühendislerine ilişkin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16947)

130.-                Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, tahıl üretim miktarlarındaki azalmaya ilişkin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16948)

131.-                Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, hayvancılık ve tarımı geliştirecek çalışmalara ilişkin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16949)

132.-                Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun,  2013 yılında Kahramanmaraş’a yapılması planlanan yatırımlara ilişkin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16950)

133.- İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Bakanlığın reklam, bilgilendirme, tanıtım ve halkla ilişkiler harcamalarına ilişkin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16951)

134.-                Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk’ün, bir tırda yakalanan yedi bin adet silaha ilişkin Gümrük ve Ticaret Bakanından yazılı soru önergesi (7/16954)

135.-                  İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Bakanlığın reklam, bilgilendirme, tanıtım ve halkla ilişkiler harcamalarına ilişkin Gümrük ve Ticaret Bakanından yazılı soru önergesi (7/16956)

136.-                Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı’nın, Hatay’ın Yayladağ ilçesinde bir köyde meydana gelen patlamaya ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16957)

137.-                Kahramanmaraş Milletvekili Durdu Özbolat’ın, Suriyeli mülteciler için yapılan harcamalara ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16958)

138.-                Balıkesir Milletvekili Namık Havutça’nın, Balıkesir’in Bigadiç ilçesine bağlı bir köyün içme suyu sorununa ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16959)

139.-                Balıkesir Milletvekili Namık Havutça’nın, Balıkesir’in Bigadiç ilçesine bağlı bir köyün yol sorununa ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16960)

140.-                Balıkesir Milletvekili Namık Havutça’nın, Balıkesir’in Dursunbey ilçesine bağlı bir köyün yol sorununa ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16961)

141.-                Giresun Milletvekili Selahattin Karaahmetoğlu’nun, Giresun’un Çanakçı ilçesindeki kadın besicilerin Tarımsal Kalkınma Projesi uygulamasından kaynaklanan mağduriyetlerine ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16962)

142.-                İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, polisin silah ve cop kullanımına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16963)

143.-                Bingöl Milletvekili İdris Baluken’in, Bingöl’ün Genç ilçesi kaymakamı ile ilgili iddialara ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16964)

144.-                Diyarbakır Milletvekili Altan Tan’ın, Diyarbakır’da Emniyet Genel Müdürlüğüne bağlı personel sayısına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16965)

145.-                Batman Milletvekili Ayla Akat Ata’nın, Şeyh Said ve arkadaşlarının mezarlarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16966)

146.-                İstanbul Milletvekili Sedef Küçük’ün, 2002-2013 yılları arasında ülkemize gelen mültecilere ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16967)

147.-                İstanbul Milletvekili Umut Oran’ın, İstanbul’daki ulaşım ücretlerine ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16968)

148.-                İstanbul Milletvekili Umut Oran’ın, Van Cumhuriyet Başsavcılığının talimatıyla Ankara’ya uyuşturucu gönderildiği iddialarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16969)

149.- İstanbul Milletvekili Umut Oran’ın, Kayaşehir TOKİ konutlarının ulaşım sorununa ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16970)

150.-                İstanbul Milletvekili Umut Oran’ın, 2003’den bu yana yakalanan kaçak sigara, uyuşturucu ve akaryakıta ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16971)

151.-                İstanbul Milletvekili Umut Oran’ın, askeri helikopter pistlerinin sivil uçuşlara açılmasına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16972)

152.- Isparta Milletvekili Süleyman Nevzat Korkmaz’ın, 2013 yılında Isparta’da yapılması planlanan yatırımlara ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16973)

153.- İzmir Milletvekili Ahmet Kenan Tanrıkulu’nun, emniyet görevlilerinin telsiz konuşmalarının yasal olmayan yollardan dinlenmesine ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16974)

154.-                İstanbul Milletvekili Abdullah Levent Tüzel’in, Gebze’de eşi tarafından öldürülen bir kadın ile ilgili iddialara ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16975)

155.-                Iğdır Milletvekili Pervin Buldan’ın, Ankara’daki değnekçi olarak tabir edilen otopark görevlilerine ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16976)

156.-                Aydın Milletvekili Metin Lütfi Baydar’ın, ilçe belediyelerinin İller Bankasından aldıkları ödeneklere ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16977)

157.-                Aydın Milletvekili Metin Lütfi Baydar’ın, turizm bölgelerinde yer alan belediyelerin İller Bankasından aldıkları ödeneklere ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16978)

158.-                Antalya Milletvekili Gürkut Acar’ın, kimlik numarası uygulamasına ve nüfus kayıtlarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16979)

159.-                Hatay Milletvekili Mevlüt Dudu’nun, geçici veya kesin ikametgah belgesi alan Suriyeli mültecilere ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16980)

160.-                Hatay Milletvekili Mevlüt Dudu’nun, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığına geçmek isteyen Suriyeli mültecilere ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16981)

161.-                İstanbul Milletvekili Celal Dinçer’in, İstanbul’un Üsküdar ilçesinde inşa edilen bir kavşağın ihalesine ve bazı yollarla ilgili uygulamalara ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16982)

162.-                İstanbul Milletvekili Celal Dinçer’in, İstanbul Büyükşehir Belediyesine ait bir televizyon kanalının uygulamalarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16983)

163.- Giresun Milletvekili Selahattin Karaahmetoğlu’nun, Giresun’un Görele ilçesine inşası planlanan katı atık bertaraf tesisine ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16984)

164.-                Eskişehir Milletvekili Kazım Kurt’un, Eskişehir’de kent içi trafik ile ilgili bazı verilere ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16985)

165.- Eskişehir Milletvekili Kazım Kurt’un, Eskişehir’e bağlı köy yollarının yeniden yapım ve tamir çalışmalarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16986)

166.-                Antalya Milletvekili Yıldıray Sapan’ın, Antalya’nın Derme ilçesine bağlı bazı köy ve mahallelerde yaşanan sel felaketine ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16987)

167.-                Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan’ın, Suriyeli sığınmacılarla ilgili iddialara ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16988)

168.-                Osmaniye Milletvekili Hasan Hüseyin Türkoğlu’nun, 2007-2013 yıllarında Osmaniye’de bulunan konut ve işyerlerinin ısınma biçimlerine ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16989)

169.-                Osmaniye Milletvekili Hasan Hüseyin Türkoğlu’nun, 2008-2012 yılları arasında Osmaniye’de meydana gelen gasp ve hırsızlık olaylarıyla ilgili verilere ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16990)

170.-                Ankara Milletvekili Levent Gök’ün, Ankara Büyükşehir Belediyesine bağlı bir şirkete ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16991)

171.-                İstanbul Milletvekili Umut Oran’ın, İstanbul’da yalnız yaşayan Ermeni asıllı kadınlara yönelik saldırıların arttığı iddialarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16992)

172.-                Ankara Milletvekili Levent Gök’ün, AŞTİ’de araçlara uygulanan para cezasından kaynaklanan mağduriyete ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16993)

173.- Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka’nın, Batıkent’teki bir kavşağa trafik işaret ve lambası konulması ihtiyacına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16994)

174.-                Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka’nın, Pursaklar Belediyesine ait gayrimenkullere ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16995)

175.-                Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka’nın, Ankara’da iki kişinin ölümüne yol açan kazalara ve yargı sürecine ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16996)

176.-                Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka’nın, Ankara’daki ulaşım sorununa ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16997)

177.-                Antalya Milletvekili Gürkut Acar’ın, belediyelerin yangın sigorta vergisini tahsil etmediği iddialarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16998)

178.-                Balıkesir Milletvekili Namık Havutça’nın, Balıkesir’in İvrindi ilçesindeki bir köyün yol sorununa ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16999)

179.-                Balıkesir Milletvekili Namık Havutça’nın, Balıkesir’in İvrindi ilçesindeki bir köyün içme suyu sorununa ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/17000)

180.- İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, özel güvenlik görevlisi eğitimlerine ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/17001)

181.-                Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun,  2013 yılında Kahramanmaraş’a yapılması planlanan yatırımlara ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/17002)

182.-                Tekirdağ Milletvekili Bülent Belen’in, 01.01.2012-31.12.2012 tarihleri arasında Tekirdağ il ve ilçe belediyelerince askı ve davet usulü ile yapılan ihalelere ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/17003)

183.-                  İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Bakanlığın reklam, bilgilendirme, tanıtım ve halkla ilişkiler harcamalarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/17005)

184.-                İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel’in, İstanbul Samatya’da yaşanan Ermeni asıllı kadınlara yönelik olaylara ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/17006)

185.-                Manisa Milletvekili Sakine Öz’ün, TÜİK’in veri açıklama sistemi ile ilgili tehlike ve sorunlara ilişkin Kalkınma Bakanından yazılı soru önergesi (7/17007)

186.- İzmir Milletvekili Ahmet Kenan Tanrıkulu’nun, TÜİK tarafından açıklanan verim ortalama verilerine ilişkin Kalkınma Bakanından yazılı soru önergesi (7/17008)

187.-                Isparta Milletvekili Süleyman Nevzat Korkmaz’ın, 2013 yılında Isparta’da yapılması planlanan yatırımlara ilişkin Kalkınma Bakanından yazılı soru önergesi (7/17009)

188.-                   Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun,  2013 yılında Kahramanmaraş’a yapılması planlanan yatırımlara ilişkin Kalkınma Bakanından yazılı soru önergesi (7/17010)

189.-                Ankara Milletvekili Ayşe Gülsün Bilgehan’ın, SGK’nın Akün ve Şinasi Sahnesinin bulunduğu binayı satacağı iddialarına ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından yazılı soru önergesi (7/17012)

190.-                İstanbul Milletvekili Umut Oran’ın, Atatürk Orman Çiftliği ile ilgili bazı iddialara ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından yazılı soru önergesi (7/17013)

191.-                Isparta Milletvekili Süleyman Nevzat Korkmaz’ın, 2013 yılında Isparta’da yapılması planlanan yatırımlara ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından yazılı soru önergesi (7/17014)

192.-                Ankara Milletvekili İzzet Çetin’in, Atatürk Orman Çiftliğinin Kültürel Peyzaj Alanı olarak tescil edilmesi için UNESCO’ya başvuru yapılıp yapılmayacağına ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından yazılı soru önergesi (7/17015)

193.-                Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, Kapadokya bölgesinde doğal sit alanı içerisinde yapılan otel ve benzeri projelere ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından yazılı soru önergesi (7/17016)

194.-                Tekirdağ Milletvekili Emre Köprülü’nün, Galatasaray Üniversitesinde çıkan yangına ve alınan tedbirlere ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından yazılı soru önergesi (7/17017)

195.-                İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Galatasaray Üniversitesine ait bir binada meydana gelen yangına ve yanan veya hasar gören tarihi binalara ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından yazılı soru önergesi (7/17018)

196.-                  İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Bakanlığın reklam, bilgilendirme, tanıtım ve halkla ilişkiler harcamalarına ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından yazılı soru önergesi (7/17019)

197.-                Bursa Milletvekili Kemal Ekinci’nin, Bursa’nın İznik ilçesinde camiye dönüştürülen bir müzeye ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından yazılı soru önergesi (7/17020)

198.-                İstanbul Milletvekili Binnaz Toprak’ın, çelenk yerine bağış uygulaması yapan bir derneğe ceza kesildiği iddialarına ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru önergesi (7/17022)

199.-                Ankara Milletvekili Bülent Kuşoğlu’nun, Gelir İdaresi Başkanlığındaki bazı üst düzey kadrolara ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru önergesi (7/17024)

200.-                Kütahya Milletvekili Alim Işık’ın, Simav Belediyesine geriye dönük vergi borcu çıkartıldığı iddiasına ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru önergesi (7/17026)

201.-                   Isparta Milletvekili Nevzat Korkmaz’ın,  2013 yılında Isparta’ya yapılması planlanan yatırımlara ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru önergesi (7/17027)

202.-                Hatay Milletvekili Mevlüt Dudu’nun, İskenderun eski Adliye binasının bir üniversiteye devredilmesine ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru önergesi (7/17028)

203.-                Ankara Milletvekili Levent Gök’ün, yeni eğitim sistemi ile ilgili sorunlara ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/17034)

204.-                Manisa Milletvekili Sakine Öz’ün, Yükseköğretim Kanun Taslağında yer alan katkı payları ile ilgili düzenlemelere ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/17035)

205.-                Kars Milletvekili Mülkiye Birtane’nin, Bakanlık tarafından yasaklanan veya sakıncalı bulunan edebi eserlere ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/17036)

206.-                Diyarbakır Milletvekili Altan Tan’ın, Eskişehir’deki Anadolu ve Osmangazi Üniversitelerinde kayıtlı öğrenci sayısına ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/17037)

207.-                Batman Milletvekili Ayla Akat Ata’nın, 2013 YGS başvurularında yaşanan sorunlara ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/17038)

208.-                İstanbul Milletvekili Umut Oran’ın, TOKİ Kayaşehir’de bulunan okullara ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/17039)

209.-                İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal’ın, Şanlıurfa’nın Viranşehir ilçesindeki okulların fiziki yetersizliklerine ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/17040)

210.-                Artvin Milletvekili Uğur Bayraktutan’ın, Hopa ilçesindeki taşımalı öğretimde hizmet veren şoför esnafının ücretlerinin ödenmediği iddiasına ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/17041)

211.-                Kütahya Milletvekili Alim Işık’ın, ücretsiz dağıtılan ders kitaplarına ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/17042)

212.-                Kütahya Milletvekili Alim Işık’ın, Simav İmam Hatip Lisesi binası inşaatına ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/17043)

213.-                Isparta Milletvekili Süleyman Nevzat Korkmaz’ın, 2013 yılında Isparta’da yapılması planlanan yatırımlara ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/17044)

214.-                Osmaniye Milletvekili Hasan Hüseyin Türkoğlu’nun, Osmaniye’deki okullara gönderilen ödenek kalemlerine ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/17045)

215.-                Kütahya Milletvekili Alim Işık’ın, ülke genelindeki norm kadro fazlası öğretmenlerin yer değişikliklerine ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/17046)

216.-                Kütahya Milletvekili Alim Işık’ın, Kütahya’daki norm kadro fazlası öğretmenlerin yer değişikliklerine ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/17047)

217.-                Kütahya Milletvekili Alim Işık’ın, ücretsiz dağıtılan ders kitaplarının görme engelliler için uygunluğuna ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/17048)

218.-                Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer’in, Bakanlığa bağlı il müdürlüklerinden erkek personelin seferberlik bilgilerinin istenmesine ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/17049)

219.-                Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, Dicle Üniversitesinde ve ülke genelindeki üniversitelerde yapılan sınavlarda yaşanan usulsüzlüklere ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/17050)

220.-                Balıkesir Milletvekili Ahmet Duran Bulut’un, iş çalışma yönergelerine ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/17051)

221.-                Balıkesir Milletvekili Ahmet Duran Bulut’un, hukuk müşavirliklerinin yeterliliğine ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/17052)

222.-                Kars Milletvekili Mülkiye Birtane’nin, hakkında cinsel saldırı suçundan dava açılmış bir kamu görevlisinin görevine iade edilmesine ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/17053)

223.- Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka’nın, 2002 ve 2011-2012 yıllarında Ankara’daki dershane ve özel okul sayısına ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/17054)

224.-                Erzincan Milletvekili Muharrem Işık’ın, son on yıl içerisinde can güvenliği ve diğer sebeplerle istifa eden öğretmenlere ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/17055)

225.-                Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun,  2013 yılında Kahramanmaraş’a yapılması planlanan yatırımlara ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/17056)

226.-                  İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Bakanlığın reklam, bilgilendirme, tanıtım ve halkla ilişkiler harcamalarına ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/17057)

227.-                Yalova Milletvekili Muharrem İnce’nin, Bakanlık tarafından hazırlanan kamu spotlarına ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/17058)

228.-                Trabzon Milletvekili Mehmet Volkan Canalioğlu’nun, Karadeniz Teknik Üniversitesinde bazı teknik bölümlerin kapatılmasına ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/17059)

229.-                İstanbul Milletvekili Umut Oran’ın, Türkiye’deki NATO üslerine ilişkin Milli Savunma Bakanından yazılı soru önergesi (7/17060)

230.-                Osmaniye Milletvekili Hasan Hüseyin Türkoğlu’nun, Mehmetçik-1 adlı milli piyade tüfeği ile ilgili iddialara ilişkin Milli Savunma Bakanından yazılı soru önergesi (7/17061)

231.-                Iğdır Milletvekili Pervin Buldan’ın, istifa eden uzman erbaşlara ilişkin Milli Savunma Bakanından yazılı soru önergesi (7/17062)

232.-                Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk’ün, Türkiye’ye yerleştirilecek patriot füzeleri ile ilgili masrafların karşılanmasına ve Suriyeli mülteciler için yapılan harcamalara ilişkin Milli Savunma Bakanından yazılı soru önergesi (7/17063)

233.-                Adana Milletvekili Ümit Özgümüş’ün, Suriye tarafından düşürülen uçak ve hayatını kaybeden pilotlarımızla ilgili bazı iddialara ilişkin Milli Savunma Bakanından yazılı soru önergesi (7/17064)

234.-                  İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Bakanlığın reklam, bilgilendirme, tanıtım ve halkla ilişkiler harcamalarına ilişkin Milli Savunma Bakanından yazılı soru önergesi (7/17065)

235.-                Diyarbakır Milletvekili Nursel Aydoğan’ın, iki askerin ölüm nedenlerine ilişkin Milli Savunma Bakanından yazılı soru önergesi (7/17066)

236.- Diyarbakır Milletvekili Altan Tan’ın, Şanlıurfa-Suruç tarım arazilerinin sulanabilmesi için yapılan çalışmalara ilişkin Orman ve Su İşleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/17067)

237.- Isparta Milletvekili Süleyman Nevzat Korkmaz’ın,  2013 yılında Isparta’ya yapılması planlanan yatırımlara ilişkin Orman ve Su İşleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/17069)

238.-                Diyarbakır Milletvekili Altan Tan’ın, Silvan Barajına ilişkin Orman ve Su İşleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/17071)

239.-                  İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Bakanlığın reklam, bilgilendirme, tanıtım ve halkla ilişkiler harcamalarına ilişkin Orman ve Su İşleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/17073)

240.-                Yalova Milletvekili Muharrem İnce’nin, Bakanlık tarafından hazırlanan kamu spotlarına ilişkin Orman ve Su İşleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/17074)

241.-                Eskişehir Milletvekili Kazım Kurt’un, Eskişehir’deki sulama kanallarına ilişkin Orman ve Su İşleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/17075)

242.-                Iğdır Milletvekili Pervin Buldan’ın, Ankara’nın Akyurt ilçesinde bir mahallenin bazı sorunlarına ilişkin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı soru önergesi (7/17099)

243.-                Isparta Milletvekili Süleyman Nevzat Korkmaz’ın, 2013 yılında Isparta’da yapılması planlanan yatırımlara ilişkin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı soru önergesi (7/17100)

244.-                İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel’in, İstanbul’un trafik sorununa ve metrobüslere ilişkin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı soru önergesi (7/17101)

245.-                Iğdır Milletvekili Pervin Buldan’ın, Akyurt ilçesinin bir mahallesinin sorunlarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/17102)

246.-                İstanbul Milletvekili Süleyman Çelebi’nin, kara yolu yapım ve onarım işlerinin özel sektöre ihale edilmesine ilişkin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı soru önergesi (7/17103)

247.-                Aydın Milletvekili Metin Lütfi Baydar’ın, otoyol ve köprülerde kartlı geçiş sisteminden hızlı geçiş sistemine geçilmesi sürecine ilişkin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı soru önergesi (7/17104)

248.-                Manisa Milletvekili Özgür Özel’in, Manisa’daki Kırkağaç-Gelenbe yoluna ilişkin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı soru önergesi (7/17105)

249.-                Manisa Milletvekili Özgür Özel’in, Manisa’daki Salihli-Gölmarmara-Akhisar bölünmüş yoluna ilişkin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı soru önergesi (7/17106)

250.-                İzmir Milletvekili Oğuz Oyan’ın, İzmir-Manisa Sabuncubeli Projesine ilişkin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı soru önergesi (7/17107)

251.-                Tekirdağ Milletvekili Faik Öztrak’ın, Gebze-Orhangazi-İzmir Otoyolu Projesine ilişkin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı soru önergesi (7/17108)

252.-                   Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun,  2013 yılında Kahramanmaraş’a yapılması planlanan yatırımlara ilişkin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı soru önergesi (7/17109)

253.-                Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, Ankara’da aydınlatma ve sinyalizasyon sistemlerinde yaşanan sorunlara ilişkin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı soru önergesi (7/17110)

254.-                Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, tüketiciyi mağdur eden sınırsız internet reklam ve kampanyalarına ilişkin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı soru önergesi (7/17111)

255.-                Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan’ın, Gebze Organize Sanayi Bölgesinin otoyol bağlantı yolu ihtiyacına ilişkin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı soru önergesi (7/17112)

256.-                  İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Bakanlığın reklam, bilgilendirme, tanıtım ve halkla ilişkiler harcamalarına ilişkin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı soru önergesi (7/17113)

257.-                Eskişehir Milletvekili Kazım Kurt’un, TÜLOMSAŞ’ın bir ihalesine ilişkin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı soru önergesi (7/17114)

258.-                  İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, Bakanlığın reklam, bilgilendirme, tanıtım ve halkla ilişkiler harcamalarına ilişkin Avrupa Birliği Bakanından yazılı soru önergesi (7/17115)

259.-                Kahramanmaraş Milletvekili Durdu Özbolat’ın, Türkiye’ye yerleştirilecek patriot füzeleri ile ilgili masrafların karşılanmasına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/17116)

260.-                Ankara Milletvekili Emine Ülker Tarhan’ın, bir televizyon programında işkenceye maruz kaldığı ile ilgili yaptığı açıklamaya ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/17117)

261.-                Konya Milletvekili Atilla Kart’ın, çiftçilerin sorunlarına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/17118)

262.-                Aydın Milletvekili Metin Lütfi Baydar’ın, tutuklanan bir koramiral ile ilgili iddialara ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/17119)

263.-                İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, İstanbul Samatya’da yaşanan Ermeni asıllı kadınlara yönelik olaylara ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/17120)

264.- Kars Milletvekili Mülkiye Birtane’nin, hakkında cinsel saldırı suçundan dava açılmış bir kamu görevlisinin görevine iade edilmesine ilişkin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanından yazılı soru önergesi (7/17123)

265.-                Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk’ün, işsizlik ve kayıt dışı istihdam ile ilgili verilere ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/17124)

266.-                Aydın Milletvekili Metin Lütfi Baydar’ın, Bakanlık internet sayfasında bulunan bir cümleye ilişkin Dışişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/17125)

267.-                Aydın Milletvekili Metin Lütfi Baydar’ın, dış basında yer alan Suriye’ye silah sevkiyatı ile ilgili bir habere ilişkin Dışişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/17126)

268.-                Aydın Milletvekili Metin Lütfi Baydar’ın, Katar Prensi ile Suriye hakkında görüşme yaptığı iddiasına ilişkin Dışişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/17127)

269.-                Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk’ün, hayali ihracat kaçakçılıklarında sorumlulukları bulunan bürokratlar hakkında soruşturma izni verilmemesine ilişkin Gümrük ve Ticaret Bakanından yazılı soru önergesi (7/17128)

270.- İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal’ın, 18 Ocak 2013 günü yapılan avukatlara yönelik operasyonlara ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/17129)


12 Mart 2013 Salı

                                                                                                                               No: 110

 

Teklifler

1.- Konya Milletvekili Mustafa Baloğlu'nun; Kamu Finansmanı ve Borç Yönetiminin Düzenlenmesi Hakkında Kanun ile Harçlar Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/1325) (Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji; Adalet ile Plan ve Bütçe Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi: 11.03.2013)

2.- Mersin Milletvekili Ali Rıza Öztürk'ün; Avukatlık Kanunu ile Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/1326) (Adalet Komisyonuna) (Başkanlığa geliş tarihi: 12.03.2013)

Meclis Araştırması Önergeleri

1.- Malatya Milletvekili Veli Ağbaba ve 29 Milletvekilinin, Veysel Güney'in mezar yerinin araştırılması amacıyla bir meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/535) (Başkanlığa geliş tarihi: 06.02.2012)

2.- İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu ve 22 Milletvekilinin, büyük şehirlere göç ederek çalışmak zorunda kalan gençlerin sorunlarının araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla bir Meclis Araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/536) (Başkanlığa geliş tarihi: 06.02.2012)

3.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu ve 21 Milletvekilinin, ülkemizin mağara turizmi potansiyelinin araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla bir Meclis Araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/537) (Başkanlığa geliş tarihi: 08.02.2012)

Geri Alınan Yazılı Soru Önergeleri

1.- İzmir Milletvekili Musa Çam, 2003-2013 yılları arasında yurt içi ve yurt dışından temin edilen biber gazı miktarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesini 12.03.2013 tarihinde geri almıştır. (7/18459)

2.- İzmir Milletvekili Musa Çam, İzmir için öngörülen projelere ilişkin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanından yazılı soru önergesini 12.03.2013 tarihinde geri almıştır. (7/18543)


12 Mart 2013 Salı

BİRİNCİ OTURUM

Açılma Saati: 15.00

BAŞKAN: Başkan Vekili Mehmet SAĞLAM

KÂTİP ÜYELER: Muhammet Rıza YALÇINKAYA (Bartın), Özlem YEMİŞÇİ (Tekirdağ)

BAŞKAN – Türkiye Büyük Millet Meclisinin 76’ncı Birleşimini açıyorum.

Toplantı yeter sayısı vardır, görüşmelere başlıyoruz.

Gündeme geçmeden önce üç sayın milletvekiline gündem dışı söz vereceğim.

Konuşma süreleri beşer dakikadır. Hükûmet bu konuşmalara cevap verebilir.

Gündem dışı ilk söz, 12 Mart Erzurum’un düşman işgalinden kurtuluş yıl dönümü münasebetiyle söz isteyen Erzurum Milletvekili Sayın Adnan Yılmaz’a aittir.

Buyurun Sayın Yılmaz. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

III.- GÜNDEM DIŞI KONUŞMALAR

A) Milletvekillerinin Gündem Dışı Konuşmaları

1.- Erzurum Milletvekili Adnan Yılmaz’ın, Erzurum’un düşman işgalinden kurtuluşunun 95’inci yıl dönümüne ilişkin gündem dışı konuşması

ADNAN YILMAZ (Erzurum) – Sayın Başkanım, değerli milletvekilleri; bugün hem 12 Mart Erzurum’un düşman işgalinden kurtuluşunun 95’inci yıl dönümü hem de İstiklal Marşı’mızın kabulünün 92’nci yıl dönümü münasebetiyle gündem dışı söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle, Genel Kurulu ve ekranları başında bizleri izleyen aziz milletimizi saygıyla selamlıyorum.

Türkiye Cumhuriyeti tarihinde müstesna bir yeri olan dadaşlar diyarı Erzurum’un düşman işgalinden kurtuluşu uğruna kanlarını ve canlarını veren şehitlerimizi ve gazilerimizi bu vesileyle minnet ve şükranla anıyorum.

Erzurum, günümüzden beş bin yıl öncesine uzanan tarihî bir geçmişe sahiptir. Birçok uygarlığa ev sahipliği yapmış, Yavuz Sultan Selim’in Mısır seferinden sonra Osmanlı topraklarına katılmıştır. Tarihî İpek Yolu üzerinde bulunan Erzurum, daha 1800’lü yıllarda büyük ve gelişmiş bir şehirdi. Osmanlı Devleti’nin doğu sınırlarını oluşturması ve bir serhat şehri olması nedeniyle Erzurum birçok düşman saldırılarına muhatap olmuş, özellikle Ruslarla çıkan anlaşmazlıklar sonucu büyük savaşlara sahne olmuştur.

Bugün Erzurum’da hiçbir aile yoktur ki Rus ve Ermeni savaşlarında şehit vermemiş olsun. 1916-1918 yılları arasında vilayet sınırları dâhilinde şehit sayısı 50 bindir. 12 Mart 1918 günü Erzurum’da verilen hürriyet ve istiklal mücadelesi Millî Mücadele’mize ışık tutmuştur. 12 Mart 1918 günü Erzurum’un esaretten hürriyete, ölümden hayata kavuştuğu bir gündür. Bağımsızlığımızın temelini oluşturan cumhuriyete giden yolun en büyük kilometre taşı Erzurum’da atılmıştır. Erzurum mülki İslam’ın kilidi olarak görülmüş, Gazi Mustafa Kemal 23 Temmuz 1919’da Erzurum Kongresi’ni gerçekleştirmiş, Erzurum hemşehrisi ve mebusu olmuştur; üniformasını burada çıkarmıştır, Türk Bayrağı göndere Erzurum’dan çekilmiştir.

Dün olduğu gibi bugün de bu tarihî şehir stratejik öneminden, tarihî, kültürel ve siyasi cazibesinden hiçbir şey kaybetmemiştir. Bu konumundan dolayı, Anadolu tarihiyle uğraşan tarihçilerin hemfikir oldukları yegâne nokta: Erzurum yaylasına hâkim olan milletler bütün Anadolu’ya hâkim olurlar. Bu yaylayı elinden çıkartan milletler er ya da geç Anadolu’daki hâkimiyetlerini de kaybederler.

Erzurum’un düşman işgalinden kurtuluşu, hürriyet aşığı Erzurumlular için bugün büyük bir bayramdır. Bugün iklimsel zorluklara rağmen 800 bine yaklaşan nüfusu, 83 bin öğrencisi, 2 üniversitesi, tarihî mekânları, turistik tesisleri ve yiğit insanlarıyla tarımdan hayvancılığa, sağlıktan turizme her alanda önemli gelişmelere sahne olan Erzurum, kış sporları ve sağlık yatırımları ile de çok anlamlı ve önemlidir.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; AK PARTİ iktidarında Erzurum’a tarihi boyunca yapılmayan yatırımlar yapılmıştır. Bu yatırımlar, Erzurum ve bölgemiz kalkınmasında büyük katkı sağlamıştır. Bu toprakları vatan yapan aziz şehitlerimizi rahmetle, gazilerimizi şükranla anıyor, vatan savunmasında ön saflarda yer alan Nene Hatun ve Kara Fatmalarımızı minnetle yâd ediyor, Allah’tan rahmet diliyorum.

İstiklal Marşı’mızın kabulünün 92’nci yıl dönümünde, milletvekili olarak aynı sıfatı taşımakla onur duyduğum, “Allah bir daha bu millete İstiklal Marşı yazdırmasın.” diyen Mehmet Akif Ersoy’u rahmet, şükran ve minnetle anıyor, tüm hemşehrilerimizin kurtuluş coşkusuna ve kıvancına yürekten katılıyor, yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından “Bravo” sesleri, alkışlar)

BAŞKAN – Teşekkür ederim Sayın Yılmaz.

Gündem dışı ikinci söz, Balıkesir’in sorunlarıyla Edremit, Burhaniye ve Akçay’da yaşanan sel felaketi hakkında söz isteyen Balıkesir Milletvekili  Sayın Namık Havutça’ya aittir.

Buyurun Sayın Havutça. (CHP sıralarından alkışlar)

2.- Balıkesir Milletvekili Namık Havutça’nın, Balıkesir’in sorunları ile Edremit, Burhaniye ve Akçay’da yaşanan sel felaketine ilişkin gündem dışı konuşması

NAMIK HAVUTÇA (Balıkesir) – Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Balıkesir ilimiz Edremit ilçesi hafta sonunda çok büyük bir felaket yaşadı.

Bakın, geçen hafta sonu Balıkesir, Edremit, Akçay, Zeytinli, Güre son kırk yılın en şiddetli yağışlarından birini yaşadı ve bu, büyük bir sel felaketine yol açtı. Büyük bir şanstır ki hiçbir vatandaşımızın burnu dahi kanamadı. Bir şans diyorum çünkü sel felaketine neden olan öncesindeki ve sonrasındaki unsurlar buradaki insanlarımızın hayatının tehlikede olduğunun göstergesidir.

Değerli milletvekilleri, sel felaketi doğal bir afettir; doğru. Doğal afetlerin pek çoğu önlenemezse de saptanan yerlerde yerleşimin önlenmesi, baraj, set, ağaçlandırma gibi sel önleyici çalışmaların yapılması bu tür önlemlerdir. Afetin önlenmesi kadar afete hazır olmak da önemlidir.

Değerli milletvekilleri, Edremit’te yaşanan sel felaketinin sonuçlarına baktığımızda bölge halkımızın afete hazırlıksız yakalandığını görüyoruz. Bu hazırlıksızlığın nedeni halkın uyarılmasındaki gecikmedir. Bakınız, cumartesi saat 17.00-23.00 saatleri arasında metrekareye 169 kilogram yağış  düşmüş. Meteoroloji, lokal olduğu söylenen bu yağışın uyarısını ilgili yerlere yani valilik ve AFAD’a ilk uyarısını saat 19.45 civarında yapmış. İkinci uyarı ise 22.00 sularında yapılmış.

Bakın, şu fotoğraflar, değerli milletvekilleri, yaşanan felaketin boyutlarını göstermesi açısından çarpıcıdır. Vatandaşın malları telef olmuş, yine caddeler, sokaklar büyük bir felaketle karşı karşıya.

Şimdi, bu tablo karşısında, bu kadar büyük acının yaşandığı, felaketin yaşandığı bir ortamda bakıyoruz çok büyük bir beceriksizlik, koordinasyonsuzluk… Vatandaş, dün daha, bizi Edremit’in bir mahallesinden arıyor  “Buraya bir devlet yetkilisi gelmedi, bizim derdimiz ne çaresi ne sormadı.” diyor.

Şimdi, değerli milletvekilleri, Balıkesir, esasında, bu felaketleri bu yıl 6’ncı kez yaşadı. Bakın, biz felaketlerle başa çıkmasını yaşaya yaşaya öğreniyoruz. Aynı şekilde, geçtiğimiz sene içerisinde Marmara Adası’nda da felaketler yaşandı.

Şimdi -soruyoruz belediye başkanlarımıza- belediye başkanımız şunu söylüyor: “Edremit’te 3 tane çay var: Güre Çayı, Edremit Çayı, Kanlıca Çayı. ‘DSİ, bunları ıslah et.’ Etmiyor. ‘Biz yapalım.’ Ona da izin vermiyor.” Göstere göstere felaketin geldiği… Siz imar gereken menfezleri temizlemezseniz, gereken çalışmaları yapmazsanız bu felaketlerin yaşanması elbette kaçınılmaz.

Yine, Marmara’daki felaketle ilgili devletin tespit ettiği zarar 3 trilyon lira ama bizim belediyemize gönderilen para 850 milyar lira. Şimdi, bu parayla hangi yarayı saracaksınız? Benzer şekilde, Edremit’teki yurttaşlarımızın… Az önce fotoğraflarda manzarayı gördünüz.

Ben buradan AFAD genel müdürlüğüne, ilgili Bakana çağrı yapıyorum: Gönderdiğiniz paraları takip edin. Marmara Adası’nda Belediyemize tek kuruş para gitmedi. Vatandaşın yaralarını sararken belli bir ayrım kriterine göre mi hareket edeceksiniz? Sayın Bakana buradan sesleniyorum: Bakın, Edremit’te, Güre’de, Zeytinli’de, Akçay’da belediye başkanlarımız zararları bire bir tespit ettirdi, raporları elimizde. Ama perşembenin gelişi çarşambadan bellidir. Marmara Adası’nda da tespit ettirmiştik. Marmara’daki vatandaşlarımız diyor ki bize: “AKP’ye yakın olan beldelere, belediyelere yardımlar gitti, vatandaşların yaraları sarıldı, bize tek kuruş para verilmedi.” Bunu Marmara Belediye Başkanımız söylüyor. Aynı endişeleri Edremit’le ilgili taşıyoruz. Bakın, Edremit’in yollarından AKP’lisi de CHP’lisi de MHP’lisi de geçiyor. Oradaki vatandaşımız hangi partidendir, hangi inançtandır biz bilmiyoruz ama buradan çağrımız budur: Türkiye Cumhuriyeti’nin sınırları içerisinde tüm yurttaşlarımızın acılarının giderilmesi, zararlarının karşılanması için hiçbir ayrım gözetmeksizin inanç, ırk, renk, din ayrımı gözetmeksizin, aynı ölçüde, aynı mesafede onların yaralarının sarılmasını istiyoruz.

Ben, Balıkesir’in yiğit insanlarına, zeytinin bölgesine çok geçmiş olsun diyorum ve onların yaralarının bir an önce sarılması için Hükûmete ve ilgili bakanlara buradan çağrıda bulunuyorum.

Teşekkür ediyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Teşekkürler Sayın Havutça.

Gündem dışı üçüncü söz, Erzurum’daki TOKİ konutlarında oturanların sorunları hakkında söz isteyen Erzurum Milletvekili Sayın Oktay Öztürk’e aittir.

Buyurun Sayın Öztürk. (MHP sıralarından alkışlar)

3.- Erzurum Milletvekili Oktay Öztürk’ün, Erzurum’daki TOKİ konutlarında oturanların sorunlarına ilişkin gündem dışı konuşması

OKTAY ÖZTÜRK (Erzurum) – Bugün Erzurum’un düşman işgalinden kurtuluşunun 95’inci yıl dönümü. Ecdadımızın bugün bu Mecliste, bu topraklarda bu inançla, bu bayrakla, bu ezanla yaşayabilmemiz için aldığı can, döktüğü kan bizler için önemli manalar ifade ediyor. Duruşumuz, inancımız şehitlerimizin ruhunu sızlatmayacak, dökülen kanı anlamsız kılmayacaktır. Ezanın sesi kulaklarımızda çınlamaya devam edecek, bayrağımız gök kubbeden memleketimizi örtmeye devam edecektir. Ne bin yıllık kardeşliğimizi ne de vatanımızı kimseye peşkeş çektirmeyeceğiz. Bu, doksan beş yıl önce Erzurum’da olduğu gibi, Sakarya’da, Çanakkale’de bizler için şehit olan bütün ecdadımıza sözümüzdür.

Şehitlerimizi rahmetle anarken, Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; sizleri saygıyla selamlıyorum. Bütün Erzurumluların kurtuluş gününün, bütün ömürleri boyunca bu coşkunun devam etmesini niyaz ediyorum.

Doksan beş yıl önce düşman işgalinden kurtulan Erzurum’un, Erzurumlunun bir kısmının 21’inci asırda yaşanmaması gereken birtakım olaylardan yakasını kurtaramadığını ifade etmek üzere huzurlarınızda bulunuyorum. Sosyal Yardımlaşma Vakfı 1+1 konutları ve o konutlarda yaşayan, mağdur olmuş, mağdur edilmiş vatandaşlarımızın sorunları hakkında bilgilendirmek istiyorum.

Değerli milletvekilleri, sizlere anlatacağım konu ülkemizin birçok yerinde yaşanıyor. Ben sadece Erzurum’da yaşananlardan bir kısmına değinmek istiyorum. Sosyal Yardımlaşma Vakfı öncülüğünde TOKİ tarafından yapılan 456 konut, yerleşim yeri itibarıyla sosyal hayattan mahrum, toplu taşıma hizmetlerini alamayan, âdeta aileleri yarı açık bir cezaevine hapsetmiş bir cezalandırma şekline dönüşmüştür. Nitekim, burada yaşayan insanlar, yaşadıkları bölgeye “Belene Kampı” adını vermişlerdir. Bizzat yerinde görmüş, yerleşim yeri sakinlerinin sıkıntılarına şahit olmuş bir arkadaşınız olarak bu meseleyi en yalın hâliyle anlatmaya gayret edeceğim.

Konutların hak sahiplerine tesliminde bir kısım eksiklikler olmasına rağmen “Bilahare bu eksiklikler yerine getirilecek.” denilerek insanlar bu konutlara yerleştirilmiş ama o gün bugün bunların semtine uğrayan hiçbir kimse yok, yüklenici firma da sözlerini yerine getirmemiştir. Bu konutlardaki ailelerin zaten dar gelirli olmaları hiç hesaba katılmamış ve dikkate alınmamıştır. 456 konutluk evlere yerleşen aile sayısı 300 civarındadır, geriye kalan boş dairelerin yakıt ve ortak giderleri bu sitede oturanlar tarafından karşılanmaktadır. Bu da her aileye artı bir maliyet getirmekte, 400 lira civarında bir maliyete sebebiyet vermektedir. Gün geçtikçe de bu problemlere problemler eklenmekte, toplu konut sakinleri sıkıntılarını çözecek bir makam arama gayreti içerisine girmişlerdir.

Muhterem milletvekilleri, ev sahibi olma hayallerini kuran bu dar gelirli vatandaşlarımızın mutlu yaşamalarını sağlamak, imkânlarını artırmak ve sıkıntılarını çözmek elbette ki Hükûmetin işidir. Ne yazık ki bu aralar bütün enerjisini İmralı’daki bebek katilinin himmetine yönelten Hükûmet, Erzurum’da unuttuğu bunca vatandaşı gibi, ülkemizin daha nice yerlerinde kimleri unutmuştur varın siz düşünün.

Bu aileler çocuklarını en yakın okul olan Hilalkent İlkokuluna gönderdiklerinde bölgedeki diğer site sakinlerinin, diğer konutlarda yaşayan insanların okul idaresine yaptıkları baskı sonucu çocuklarının sınıflarını ayırmakta, bu yörelerden gelen çocuklarla kendi çocuklarının aynı sınıflarda okumaması için okul idaresine baskı yapmaktadırlar. Konutların 30 metre önünden her gün tren geçmekte ve bunun için hiçbir tedbir alınmamaktadır. O körpe dimağların sosyal ayrımcılığa maruz kalmaları gibi can güvenliklerinin de herhâlde hiç önemi kalmamıştır.

Buralarda 6-7 nüfuslu aileleri 35-40 metrekarelik evlere layık görürseniz, sonra da süslü düğünlerde yaptığınız nikah şahitliği törenlerinde “En az 3 çocuk istiyorum.” edebiyatınızın hiçbir anlamı kalmaz. Âyinesi iştir kişinin lafa bakılmaz. Lütfen, bir Erzurum’a gidin de aynada kendinizi görün.

Hepinizi  saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Teşekkür ederim Sayın Öztürk.

Sayın milletvekilleri, gündeme geçiyoruz.

Başkanlığın Genel Kurula sunuşları vardır.

Millî Savunma Bakanı Sayın İsmet Yılmaz gündemin sözlü sorular kısmının 1, 15, 94, 101, 136, 137, 160, 161, 180, 185, 196, 219, 235, 236, 237, 239, 256, 264, 279, 280, 286, 299, 300, 302, 303, 320, 321, 322, 326, 327, 328, 369, 370, 373, 380, 383, 388, 404, 430, 462, 463, 510, 521, 523, 552, 553, 624, 880, 905, 909, 968, 994, 1024, 1114, 1202, 1277, 1477, 1598 ve 1706’ncı sıralarında yer alan önergeleri birlikte cevaplandırmak istemişlerdir.

Sayın Bakanın bu istemini sırası geldiğinde yerine getireceğim.

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığının bir tezkeresi vardır, okutup bilgilerinize sunacağım:

IV.- BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI

A) Tezkereler

1.- Sudan Ulusal Meclisi Başkanı Ahmed İbrahim El Tahir başkanlığındaki bir heyetin ülkemizi ziyaret etmesinin Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlık Divanının 5/3/2013 tarihli ve 43 sayılı Kararı ile uygun bulunduğuna ilişkin Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı tezkeresi (3/1173)

                                                                                                              7/3/2013

Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kuruluna

Sudan Ulusal Meclisi Başkanı Sayın Ahmed İbrahim El Tahir başkanlığındaki heyetin ülkemizi ziyaret etmesi, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlık Divanının 5/3/2013 tarihli ve 43 sayılı Kararı ile uygun bulunmuştur.

Söz konusu heyetin ülkemizi ziyareti, 28/3/1990 tarihli ve 3620 sayılı Türkiye Büyük Millet Meclisinin Dış İlişkilerinin Düzenlenmesi Hakkında Kanun’un 7’nci maddesi gereğince Genel Kurulun bilgilerine sunulur.

                                                                                                        Mehmet Sağlam

                                                                                             Türkiye Büyük Millet Meclisi

                                                                                                         Başkanı Vekili

BAŞKAN – Bilgilerinize sunulmuştur.

Şimdi, sisteme giren arkadaşlarımıza birer dakika süre vereceğim.

Birinci sırada Sayın Bayraktutan.

V.- AÇIKLAMALAR

1.- Artvin Milletvekili Uğur Bayraktutan’ın, Erzurum ili ile Artvin’in Arhavi ilçesinin kurtuluşunun 95’inci yıl dönümünü kutladığına ilişkin açıklaması

UĞUR BAYRAKTUTAN (Artvin) – Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Bugün 12 Mart 1918, Erzurum’un kurtuluşunun yanında aynı zamanda da Artvin’in Arhavi ilçesinin de kurtuluş günü, 95’inci kurtuluş gününü kutluyoruz. Ben hem Erzurumluların hem Artvin Arhavi ilçemizin kurtuluşunu kutluyorum.

İstiklal Savaşı sırasında güzel yurdumuz işgal edilmeye başlanmış, Arhavi de işgal edilen yurt köşelerimizden biridir. Kurtuluş Savaşı’mızda yurdun her bir yanında olduğu gibi yöremizde de milis kuvvetlerimiz ile silahlı kuvvetlerimiz ve işgalci düşman güçleri arasında amansız mücadeleler olmuştur. 23 Mart 1915’te Hopa’yı işgal eden Rus kuvvetleri Hopa-Arhavi arasındaki mesafeyi yirmi günde geçebilmiş ve 15 Mart 1915’te Arhavi’nin doğu kısmını ele geçirmişlerdir. Kapisre Deresi’nin batı yakasına çekilen milis kuvvetleri burayı müdafaa etmiş ve düşmana bir yıl süreyle geçit vermemiş ve 12 Mart 1918 tarihinde düşman güçlerinden Arhavi temizlenmiştir.

Ben, bir kere daha, bu vesileyle, Türkiye Büyük Millet Meclisinden Arhavililerin ve Arhavi’nin kurtuluş yıl dönümünü kutluyor, saygılar sunuyorum.

BAŞKAN – Teşekkürler Sayın Bayraktutan.

Sayın Yeniçeri.

2.- Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, İstiklal Marşı’nın kabul edilişinin 92’nci yıl dönümüne ilişkin açıklaması

ÖZCAN YENİÇERİ (Ankara) – Teşekkür ederim Sayın Başkan.

İstiklal bir milletin haysiyeti, onuru ve istikbalidir. Tarihî milletler tarihin aktörü olan milletlerdir. İstiklal marşları tarihe karşı yazılır. Mehmet Akif de öyle yapmıştır. İstiklal Savaşı’nı yapmak kadar İstiklal Marşı’nı yazacak Mehmet Akif’ler de önemlidir. Mehmet Akif “Allah bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın.” demişti. Bugün de Türk’ü, Atatürk’ü, Türkiye’yi ve Türk milletini Anayasa’dan çıkarmaya çalışan yerli gafiller var. Yabancılaşmış yerlilere İstiklal Marşı’nın kabul edilişinin 92’nci yıl dönümünde bir kez daha hatırlatmak isterim: Türk milletini Anayasa’dan çıkarmadan önce gücünüz yetiyorsa Türkleri Anadolu’dan çıkarınız. Sizler buna teşebbüs ettiğinizde de Akif’in ruhu ile yeni bir İstiklal Marşı yazmaya Türk milletinin hazır olduğunu millet adına buradan hatırlatmak isterim.

Başta Mehmet Akif Ersoy olmak üzere, bütün şühedanın ruhu şad, mekânı cennet olsun. (MHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Teşekkürler Sayın Yeniçeri.

Sayın Erdemir…

3.- Bursa Milletvekili Aykan Erdemir’in, Kardeş Türküler müzik grubunun 20’nci yılını kutladığına ilişkin açıklaması

AYKAN ERDEMİR (Bursa) – Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Değerli milletvekilleri, Kardeş Türküler’in 20’nci yılını 9 Mart 2013 Cumartesi akşamı İstanbul’da 1.500 kişinin bir yürek seslendirdiği türkülerle, ağıtlarla, deyişlerle, semahlarla ve uzun havalarla kutladık. Kardeş Türküler, yirmi yıldır çok dilli, çok sesli, rengâheng bir ülkenin ruhu, nefrete ve ayrımcılığa karşı kardeşliğin ve bir arada yaşamın sesi, soluğu oldu.

“Ülkemiz sahnemiz gibi olsun.” diye yola çıkan Kardeş Türküler’i kutluyorum. Feryal Öney ve Vedat Yıldırım başta olmak üzere emeği geçen tüm sanatçılarımızı tebrik ediyorum, nice yirmi yıllara diyorum.

Ülkemiz de tıpkı Kardeş Türküler’in sahnesi gibi olsun inşallah.

BAŞKAN – Teşekkürler Sayın Erdemir.

Sayın Doğru…

4.- Tokat Milletvekili Reşat Doğru’nun, Ordu ilinin büyükşehir olmasıyla ilgili tasarının içerisinde Tepealan ve Çayırkent beldelerinin ilçe olmalarıyla ilgili tekliflerin de yer almasının beklenildiğine ilişkin açıklaması

REŞAT DOĞRU (Tokat) – Teşekkür ederim Sayın Başkanım.

Karadeniz Bölgemizin güzel şehri Ordu ilinin nüfusunun 750 bini geçmesi dolayısıyla büyükşehir olmasıyla ilgili kanun tasarısının önümüzdeki günlerde Türkiye Büyük Millet Meclisi gündemine geleceği ifade ediliyor. Bu kanunun içerisine girmek için, Tepealan ve Çayırkent beldeleriyle 13 köyün beraberce, ilçe olmalarıyla ilgili teklifleri vardır. İlçe olmaları teklifine iktidardaki siyasi parti yetkilileri de söz vermişlerdir. Verilen sözlerin tutulmasını bölgedeki öğretmeninden işçisine, çiftçisine kadar 22 bin kişi beklemektedir.

Meclisin, bütün siyasi partilerin ve yetkililerin ilgisini bekliyor, saygılar sunuyoruz.

BAŞKAN – Teşekkürler Sayın Doğru.

Sayın Halaman…

5.- Adana Milletvekili Ali Halaman’ın, İstiklal Marşı’nın kabul edilişinin 92’nci yıl dönümüne ilişkin açıklaması

ALİ HALAMAN (Adana) – Başkanım teşekkür ederim.

Millet varlığımızın örselendiği bir dönemi yaşıyoruz. İstiklal Marşı, millî şuuru ve inanç dünyamızı temsil eder. Doksan iki yıl önce Mehmet Akif Ersoy tarafından yazılmış, 12 Mart 1921’de Türkiye Büyük Millet Meclisi İstiklal Marşı’nı kabul etmiş. Mehmet Akif Ersoy’a, rahmetliye yazdığı için teşekkür ediyoruz, Allah razı olsun diyoruz, kendisine de Allah’tan rahmet diliyoruz.

Teşekkür ederim.

BAŞKAN – Teşekkürler Sayın Halaman.

Sayın Aydınlıoğlu…

6.- Balıkesir Milletvekili Ali Aydınlıoğlu’nun, Balıkesir’in Edremit ilçesinde yaşanan sel felaketine ilişkin açıklaması

ALİ AYDINLIOĞLU (Balıkesir) – Sayın Başkanım, teşekkür ediyorum.

Geçtiğimiz hafta sonu Balıkesir’imizin Edremit ilçesinde büyük bir sel felaketi yaşanmış, Edremit’imizin Güre, Akçay ve Zeytinli beldelerinde gerçekten bir felaket yaşanmıştır. Yağışlar maalesef gece yarısına kadar devam etmiş ve metrekareye 169 kilogram yağış düşmüştür.

Bu hafta sonu bizler de gidip bölgemizde incelemeler yaptık, zarar gören vatandaşlarımızı yerinde ziyaret ettik. Evlerin, iş yerlerinin gerçekten mağdur durumunu gördük. Ayrıca valimiz oradaydı, Karayolları Bölge Müdürlüğümüzün ekipleri oradaydı, Devlet Su İşleri Bölge Müdürlüğümüzün ekipleri oradaydı. Şu anda acil bir vaziyette, zarar ziyan gören insanlarımızın tespitleri yapılıyor. Bu tespitlerden sonra inşallah hızla zararlar ödenmeye başlanacaktır.

Daha önceki yağışta da böyle bir mağduriyet yaşandı. Onunla ilgili olarak Balıkesir Valiliğimize 5 trilyon lira bir para geldi, gerek derelerin ıslahı gerek kara yollarında yapılacak çalışmalar için. Bölge halkımızın sürekli olarak yanındayız. İnşallah en kısa zamanda…

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN – Teşekkür ederim Sayın Aydınlıoğlu.

Sayın Karaahmetoğlu…

7.- Giresun Milletvekili Selahattin Karaahmetoğlu’nun, 31/12/2012 tarihine kadar Çiftçi Kayıt Sistemi’ndeki bilgilerini güncellemeyen fındık üreticileri için telafi edici bir süre tanınması gerektiğine ilişkin açıklaması

SELAHATTİN KARAAHMETOĞLU (Giresun) – Sayın Başkan, fındık üreticisine alan bazlı gelir desteği ödemesinin sona ermesinin ardından 2012, 2013, 2014 yıllarını da kapsayacak şekilde ödemelere devam edileceği belirtilmiştir. Buna ilişkin Bakanlar Kurulu kararı ardından 2013/4 no.lu Tebliğ 12 Şubatta Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.

2012 yılı için alan bazlı gelir desteği ödemelerinin söz konusu olamayacağını düşünen ve 31 Aralık 2012 tarihine kadar Çiftçi Kayıt Sistemi’ndeki bilgilerini güncellemeyen fındık üreticisi belgelerine sahip üreticilerimize bundan yararlanabilmesi için telafi edici bir süre tanınması mağduriyet yaşamamaları için gerekmektedir.

Teşekkür ederim.

BAŞKAN – Teşekkürler Sayın Karaahmetoğlu.

Sayın Macit…

8.- İstanbul Milletvekili Muhammet Bilal Macit’in, 12 Mart 1971 Muhtırasının 42’nci yıl dönümüne ilişkin açıklaması

MUHAMMET BİLAL MACİT (İstanbul) – Teşekkür ederim.

Bugün 12 Mart 1971 muhtırasının 42’nci yılı.  Hükûmetin istifasıyla sonuçlanan muhtıra sonrası “Bu politikacıları sille tokat kovalamak lazım.” diyen gazeteciler de oldu, muhtırayı destekleyen, “devrim” diyenler de. Ancak bunların yanında, “Meclis böyle bir yazıya muhatap değil.” diyen ve Mecliste muhtıranın okunmasına karşı çakın Denizli Milletvekili Hasan Korkmazcan da vardı. Yine “Eğer bu muhtıraya itiraz edilmezse parlamento yok hükmünde sayılır.” diyen Sivas Milletvekili Kadri Eroğan da ve son olarak, Senatoda okunduktan sonra muhtıraya sert tepki koyan ve sırf bu nedenle kimi senatörlerin başkanlıktan istifa etmesini istediği Senato Başkanı Tekin Arıburun da vardır. Tarih muhtırayı kutlayanları da, siyasete yapılan antidemokratik müdahalelere cesur bir şekilde “Durun kalabalıklar, bu cadde çıkmaz sokak!” diyenleri de unutmayacaktır.

Teşekkürler.

BAŞKAN – Teşekkürler Sayın Macit.

Sayın Türkoğlu…

9.- Osmaniye Milletvekili Hasan Hüseyin Türkoğlu’nun, İstiklal Marşı’nın kabul edilişinin 92’nci yıl dönümüne ilişkin açıklaması

HASAN HÜSEYİN TÜRKOĞLU (Osmaniye) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Bugün İstiklal Marşı’nın Türkiye Büyük Millet Meclisince kabulünün 92’nci yıl dönümü. Bu vesileyle, merhum Şair Mehmet Akif Ersoy’u rahmet, minnet ve şükranla anıyoruz.

Mehmet Akif İstiklal Marşı  yarışmasında verilen ödülü almayacak kadar gözü tok biriydi. Mehmet Akif derin bir İslam bilgisi olan, hafız olmasına rağmen “Kur’an tefsiri görevini yazamam.” diyen mütevazı bir şahsiyet idi. Mehmet Akif, yurdumun üstünde tüten en son ocak sönmeden al sancağın inmeyeceğine inanan biriydi. Mehmet Akif, Mustafa Kemal için “Allah benim ömrümden alsın, ona versin.” diyen bir Atatürk ve cumhuriyet âşığıydı. Mehmet Akif, bayrağa hitap ederken, Arnavut kökenli olmasına rağmen, Türk milletini kastederek “Kahraman ırkıma bir gül.” diyecek kadar Türk idi.

Bu vesileyle, bugün kimliğini kaybetmiş bahtsızlara Mehmet Akif’in örnek olmasını, ümitsizliğe düşmüş, ümidini kaybetmişlere de İstiklal Marşı’mızın ilham olmasını diler, yüce heyetinizi saygıyla selamlarım.

BAŞKAN – Teşekkürler Sayın Türkoğlu.

Sayın İrbeç…

10.- Antalya Milletvekili Yusuf Ziya İrbeç’in, İstiklal Marşı’nın kabul edilişinin 92’nci yıl dönümüne ilişkin açıklaması

YUSUF ZİYA İRBEÇ (Antalya) – Teşekkür ederim Sayın Başkan.

İstiklal Marşı’mızın kabul edilişinin 92’nci yıl dönümünü kutluyor, Türk milletinin bağımsızlığa, Hakk’a, vatanına ve dinine bağlılığını veciz bir şekilde dile getiren millî şairimiz Mehmet Akif Ersoy’u saygı ve rahmetle anıyoruz.

Tarih 16 Haziran 1936, Mehmet Akif son günlerini yaşayan bir hastadır. Bir ara söz İstiklal Marşı’na geldiğinde Mehmet Akif’in gözleri açılır ve hasta bakıcının yardımıyla doğrularak anlatmaya başlar: “İstiklal Marşı, o günler ne samimi ne heyecanlı günlerdi, o şiir milletin o günkü heyecanının bir ifadesidir. Binbir fecâyi karşısında bunalan ruhların ızdıraplar içinde halis dakikalarını beklediği bir zamanda yazılan o marş o günlerin kıymetli bir hatırasıdır. O şiir bir daha yazılamaz, onu ben de yazamam. Onu yazmak için o günleri görmek, o günleri yaşamak lazım. O şiir artık benim değildir, o, milletin malıdır. Benim millete karşı en kıymetli hediyem budur.” Bu vesileyle istiklal şairimize ve bütün şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum.

Teşekkür ederim.

BAŞKAN – Teşekkürler Sayın İrbeç.

Değerli arkadaşlarımız, sisteme giren başka arkadaşlarımız da var ama 10 kişiye söz veriyoruz bildiğiniz gibi, diğerlerinden özür diliyorum.

AHMET TOPTAŞ (Afyonkarahisar) – 4-5 kişi kaldı Sayın Başkan, verseniz ne olur.

OKTAY VURAL (İzmir) – Sayın Başkan…

BAŞKAN – Meclis araştırması açılmasına ilişkin üç önerge vardır, okutuyorum:

IV.- BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI (Devam)

B) Meclis Araştırması Önergeleri

1.- Malatya Milletvekili Veli Ağbaba ve 29 milletvekilinin, 11/6/1981 tarihinde idam edilen Veysel Güney'in cesedinin kaybedilmesinde ihmali ve kasıtları olan kişi ve kurumların araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/535)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Veysel Güney, 11 Haziran 1981 tarihinde idam edilmiştir. İdam edildikten sonra Güney'in cesedi ailesine vermesi için Yüzbaşı Burhan Erdem'e teslim edilmiştir. Ancak Burhan Erdem cesedi ailesine teslim etmemiştir ve Güney'in cesedi o günden beri kayıptır. Güney'in ailesinin ve bazı dernek ve vakıfların çabası da sonuçsuz kalmıştır. Devlet eliyle öldürülen birinin cesedinin kaybedilmesi kamuoyu tarafından eleştirilere neden olmaktadır ve Veysel Güney'in ailesi mağdur durumdadır. Anayasa’nın 98, İç Tüzük’ün 104 ve 105'inci maddeleri uyarınca söz konusu olayda ihmal ve kasıtları olan kişi ve kurumların tespit edilmesi ve Veysel Güney'in cesedinin bulunması için Meclis araştırması açılmasını arz ve teklif ederiz. 02/02/2012

Gerekçe:

Veysel Güney 12 Eylül darbesinden sonra Gaziantep'te yaralı olarak ele geçirilmiş ve ikinci duruşmada idam cezasına çarptırılmıştır. Güney'in kendisini savunmasına olanak tanınmadan verilen bu ceza, 11 Haziran 1981 tarihinde infaz edilmiştir. Cumhuriyet Savcısı Mete Göktürk tarafından düzenlenen belgeden cesedin Veysel Güney'in babası Ali Güney'e teslim edilmek üzere Yüzbaşı Burhan Erdem'e verildiği anlaşılmaktadır. Yüzbaşı Burhan Erdem ve Hükûmet tabibinin de imzasını taşıyan bu tutanağa rağmen cenaze aileye teslim edilmemiştir.

Kararın infazından sonra Veysel Güney'in cesedi Yüzbaşı Burhan Erdem'e teslim edilmiştir. Burhan Erdem cesedi ailesine teslim etmemiştir ve o günden beri Veysel Güney'in ailesinin ve bazı dernek ve vakıfların çabasına rağmen cesede ulaşılamamıştır.

2006 yılında medyada yer alan haberler sonucu Veysel Güney'in mezarı aranmaya başlanmıştır. Yerel bir gazetede yer alan, Veysel Güney'in Gaziantep Eski Mezarlığı’nda gömülü olduğu ve "faili meçhul" olarak kaydedildiği haberi üzerine aramalar Gaziantep'te yoğunlaşmıştır.

Söz konusu Mezarlık Müdürlüğü, kayıtları incelemiş ancak net bir bilgiye ulaşamamıştır. Mezarlık Müdürlüğü o dönem mezarlıkta çalışan birinin yardımına başvurmuştur. Görevli, olayı hatırladığını belirterek, bir mezar göstermiştir. Söz konusu mezar yeri tespit edilince savcılığa başvuru yapılmış ve mezarın açılarak DNA testinin yapılması istenmiştir. Savcılık bu başvuruyu kabul etmiş ve mezar açılmıştır.

Mezarlık görevlisinin söylemleri ile açılan mezar uyuşmuş ve mezardan bir iskelet çıkarılmıştır. Çıkarılan iskeletin tamamı önce İstanbul Adli Tıp Kurumuna gönderilmiştir. Bir ayı geçen bir süreçten sonra İstanbul Adli Tıp Kurumu “görev bölgesinde olmadığı” gerekçesiyle örnekleri tekrar Gaziantep’e göndermiş, yapılan yeni başvuruyla örnekler bu kez Ankara Adli Tıp Kurumuna gönderilmiştir. Ankara Adli Tıp Kurumu, Veysel’in kardeşinden alınan örneklerin gönderilen iskeletle uyuşmadığını, anne, babasından alınacak örneklerle bir kez daha inceleme yapılmasının uygun olacağını söyleyen bir rapor düzenlemiş; anne, babadan alınan örnekler gönderildiğinde de uyuşma sağlanmadığını açıklamıştır.

Veysel Güney'in gömüldüğü düşünülen mezarın pafta numarası da, mezarlıkta bulunmamaktadır. DNA eşleşmesinin olmaması ve pafta numarasının söz konusu mezarlıkta bulunmaması üzerine Gaziantep Eski Mezarlığı’ndaki aramalar sonlandırılmıştır.

Adresine ulaşılamadığı gerekçesiyle, bu süreçte Yüzbaşı Burhan Erdem'in ifadesine başvurulmamıştır. Oysa, resmî belgeler doğrudan Burhan Erdem'i işaret etmektedir. Veysel Güney'in idamı sonrası düzenlenen belgede imzası bulunan Cumhuriyet Savcısı Mete Göktürk ve hekimin de tanıklıklarına başvurulması gerekmektedir.

Veysel Güney artık "mezarı meçhul" olarak anılmamalıdır. Anayasa’nın 98, İç Tüzük’ün 104 ve 105'inci maddeleri uyarınca söz konusu olayda ihmal ve kasıtları olan kişi ve kurumların tespit edilmesi ve Veysel Güney'in cesedinin bulunması için Meclis araştırması açılmasını arz ve teklif ederiz.

1) Veli Ağbaba                                     (Malatya)

2) Ümit Özgümüş                                 (Adana)

3) Musa Çam                                        (İzmir)

4) Süleyman Çelebi                              (İstanbul)

5) Mustafa Serdar Soydan                    (Çanakkale)

6) Uğur Bayraktutan                             (Artvin)

7) Malik Ecder Özdemir                       (Sivas)

8) Levent Gök                                      (Ankara)

9) İlhan Demiröz                                  (Bursa)

10) Ayşe Nedret Akova                       (Balıkesir)

11) Osman Aydın                                 (Aydın)

12) Sakine Öz                                       (Manisa)

13) Kazım Kurt                                    (Eskişehir)

14) Bedii Süheyl Batum                       (Eskişehir)

15) Aykan Erdemir                               (Bursa)

16) Binnaz Toprak                                (İstanbul)

17) Mahmut Tanal                                (İstanbul)

18) Alaattin Yüksel                              (İzmir)

19) İhsan Özkes                                   (İstanbul)

20) Mevlüt Dudu                                  (Hatay)

21) Aykut Erdoğdu                              (İstanbul)

22) Osman Oktay Ekşi                         (İstanbul)

23) Rıza Türmen                                   (İzmir)

24) İzzet Çetin                                      (Ankara)

25) Osman Taney Korutürk                 (İstanbul)

26) Sinan Aydın Aygün                       (Ankara)

27) Ali Sarıbaş                                     (Çanakkale)

28) Ali İhsan Köktürk                          (Zonguldak)

29) Kemal Değirmendereli                   (Edirne)

30) Namık Havutça                              (Balıkesir)

2.- İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu ve 22 milletvekilinin, erken yaşta büyük şehirlere göç ederek çalışmak zorunda kalan çocuk ve gençlerin iş ve sağlık güvencelerine ilişkin genel durumun araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/536)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Yaşadıkları bölgelerde iş bulamadıkları için ülkenin muhtelif yerlerine göç ederek bekâr evlerinde kalan ve düşük ücretler karşılığında çalışarak memleketlerindeki ailelerine destek olmaya çalışan on binlerce genç var. Ülkemizde ekonomik büyüme sürdüğü hâlde istihdam alanında aynı oranda bir büyüme söz konusu olmamaktadır. Bu nedenle de gençler, çocuklar hem yaşamlarını sürdürmek hem de ailelerine destek olmak amacıyla memleketlerini terk ederek büyük şehirlere göç etmek zorunda kalmaktadırlar. 2012 yılı, küçük bir azınlık dışında, ülkemizin gençleri için işsizlik, göç, açlık ve hatta ölüm yılı olarak belirmeye başladı bile. Zira, yılın ilk ayının son günlerinde, Diyarbakır'dan İstanbul'a çalışmak için gelen Abdullah Çelik (23), Murat Çelik (15), Şahin Çelik (19), İbrahim Yılmaz (18) ve kimliği henüz tespit edilemeyen bir vatandaşımız daha feci şekilde yanarak hayatlarını kaybettiler. İsmi anılan gençler aynı ailenin mensubu. Diyarbakır'da istihdam alanı bulamadıkları için son bir şans olarak İstanbul'un yolunu tutmuşlar. Yaşlarından da anlaşılacağı gibi lise ve üniversite okumaları gereken bu gençler, karınlarını doyurmak için ailelerini arkalarında bırakıp İstanbul'un Fatih semtindeki tek göz bir eve sığınmış ancak evdeki ilk günlerinde yanarak hayatlarını yitirmişlerdir.

TÜİK rakamlarına göre sadece Diyarbakır'dan 2009-2010 yılları arasında göç eden 10 ile 24 yaş arası çocuk-genç sayısı 15.789'dur. Bu oran sadece kayıt altına alınmış ve resmî istatistiklere yansımış olan sayıya işaret ediyor. Dolayısıyla gerçek rakamların, yani kayıt dışı iç göç oranının çok daha dramatik bir yükseliş gösterdiğini tahmin etmekteyiz. Nitekim Fatih'te hayatını kaybeden 5 gencin de henüz muhtarlığa kayıt yaptırmadıkları ortaya çıkmıştır. Elim olay neticesinde yaşamını yitiren gençlerin tek göz evlere sığınıp kira giderini paylaşmak zorunda kalan ve ısınmak için ilkel elektrik ısıtıcısı kullanan on binlerce gençten sadece 5’i olduğu ortadadır. Benzer hadiselerin ne kadarının basına yansıdığı ise meçhuldür.

Çalışmak üzere büyük şehirlerimize göç eden çocuklarımız ve gençlerimizin, soğuk bekâr evlerine sürükleyen, her türlü hastalık ve hatta ölümle karşı karşıya getiren ekonomik, siyasal ve sosyolojik koşulların araştırılması, yaşadıkları sorunların çözümü için kalıcı politikaların hayata geçirilmesi, toplumumuz ve bu insanlarımızın geleceği için önem arz etmektedir.

Değişik nedenlerle büyük şehirlere göç eden, ailelerinden uzakta yaşamak ve erken yaşta çalışmak zorunda kalan çocuklarımız ve gençlerimizin; iş ve sağlık güvencelerine ilişkin genel durumun tespit edilmesi, yaşam ve iş koşullarının iyileştirilmesi, her türlü istismara açık olan bu kesimin var olan risklere karşı korunmasına yönelik kalıcı politikaların oluşturulması amacıyla Anayasa’nın 98 ve İç Tüzük’ün 104 ve 105’inci maddeleri gereğince Meclis araştırması açılmasını arz ve teklif ederiz.

1) Mustafa Sezgin Tanrıkulu   (İstanbul)

2) Ali Serindağ                        (Gaziantep)

3) Ayşe Nedret Akova             (Balıkesir)

4) Muharrem Işık                     (Erzincan)

5) Aylin Nazlıaka                     (Ankara)

6) Bülent Tezcan                      (Aydın)

7) Haydar Akar                        (Kocaeli)

8) Hasan Akgöl                       (Hatay)

9) Turgay Develi                      (Adana)

10) Erdal Aksünger                 (İzmir)

11) Kadir Gökmen Öğüt          (İstanbul)

12) Malik Ecder Özdemir        (Sivas)

13) Haluk Eyidoğan                 (İstanbul)

14) Tolga Çandar                     (Muğla)

15) Levent Gök                        (Ankara)

16) Şafak Pavey                       (İstanbul)

17) Ramazan Kerim Özkan      (Burdur)

18) Mehmet Hilal Kaplan        (Kocaeli)

19) Hurşit Güneş                     (Kocaeli)

20) Ali Sarıbaş                         (Çanakkale)

21) Mehmet Ali Ediboğlu        (Hatay)

22) Mahmut Tanal                   (İstanbul)

23) Namık Havutça                  (Balıkesir)

3.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu ve 21 milletvekilinin, ülkemizin mağara turizmi potansiyelinin araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/537)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Ülkemizin mağara turizmi konusundaki potansiyelinin araştırılarak, alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla, Anayasa'nın 98’inci ve TBMM İçtüzüğü’nün 104 ve 105’inci maddeleri uyarınca Meclis araştırması açılmasını saygılarımızla arz ve talep ederiz.

1) Mesut Dedeoğlu                           (Kahramanmaraş)

2) Mehmet Şandır                             (Mersin)

3) Sinan Oğan                                   (Iğdır)

4) Hasan Hüseyin Türkoğlu              (Osmaniye)

5) Yusuf Halaçoğlu                           (Kayseri)

6) Seyfettin Yılmaz                           (Adana)

7) Bülent Belen                                 (Tekirdağ)

8) Cemalettin Şimşek                        (Samsun)

9) Necati Özensoy                             (Bursa)

10) Reşat Doğru                                (Tokat)

11) Muharrem Varlı                          (Adana)

12) Özcan Yeniçeri                           (Ankara)

13) Sümer Oral                                 (Manisa)

14) Mehmet Günal                            (Antalya)

15) Ali Öz                                         (Mersin)

16) Zühal Topcu                                (Ankara)

17) Kemalettin Yılmaz                      (Afyonkarahisar)

18) Ahmet Kenan Tanrıkulu             (İzmir)

19) Ali Halaman                                (Adana)

20) Yıldırım Tuğrul Türkeş               (Ankara)

21) Murat Başesgioğlu                      (İstanbul)

22) S. Nevzat Korkmaz                     (Isparta)

Gerekçe:

Üç tarafı denizlerle çevrili olan ülkemiz, turizm potansiyeli bakımından pek çok ülkeyi kıskandıracak bir coğrafi konumda yer almaktadır. Ülkemiz, on iki ay dört mevsim her alanda turizme hizmet verebilecek bir şekilde güzellikleri ve özellikleri üzerinde barındırmaktadır.

Bu güzellikleri ve özelliklerinin pek çoğu keşfedilmiş gibi olsa da henüz keşfedilemeyen ve ön plana çıkarılamayan ülkemizin çok sayıda doğa güzellikleri bulunmaktadır. Ülke genelinde yer alan çok sayıdaki mağara varlıklarımız bunlardan sadece bazılarıdır. Mağaralarımız, yerli ve yabancı turizme tanıtılmayı beklemektedir.

Yarasaların bazı türlerinin yok olmasını göz önünde bulunduran Birleşmiş Milletler, mağara varlıklarına dikkat çekmek amacıyla 2012 yılını "Yarasa Yılı" ilan etmiştir. Birleşmiş Milletlerin bu kararını ülke olarak hep beraber büyük bir fırsata çevirmeliyiz.

Yarasa yılı, yarasaların yoğun olarak yaşadıkları mağaraların keşfedilmesi, incelenmesi, korunması ve doğa turizmine kazandırılması anlamına gelmektedir. Türkiye, 2011 yılında 30 milyon turist ve 25 milyon dolar hedefine Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) bünyesinde yer alan işletmelerin büyük çabaları sayesinde ancak ulaşabilmiştir.

İçinde bulunduğu coğrafi konum nedeniyle ülkemiz dünyanın en önemli mağara potansiyeline sahiptir. Yeterince tanıtım yapamadığımız ve mağara potansiyelimizi ortaya çıkaramadığımız için ülkemiz, mağara potansiyelinden gerekli olan turizm payını hiçbir zaman alamamıştır.

Ülke genelinde binlerce mağara keşfedilmeyi beklemektedir. Bilim adamları tarafından ülkemizde 40 binin üzerinde mağara varlığı olduğu tahmin edilmektedir. Bugün bunların yalnızca 2.000-2.500 kadarı araştırılabilmiştir.

Ülkemiz mağaralarının en sık olarak görüldüğü iller arasında Ankara, Antalya, Aydın, Bartın, Burdur, Bursa, Denizli, Eskişehir, Elâzığ, Gümüşhane, Hatay, Isparta, İzmir, Karaman, Kastamonu, Kırklareli, Konya, Kütahya, İçel, Sinop, Tokat, Trabzon ve Zonguldak gelmektedir.

Türkiye'de mağara konusundaki ilk araştırmalar 1964 yılında kurulan Mağara Araştırma Derneği (MAD) tarafından başlatılmıştır. Daha sonra 1973 yılında Boğaziçi Üniversitesi Mağara Araştırma Kulübü (BÜMAK) kurulmuştur.

1979 yılında Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü (MTA) bünyesinde kurulan Jeoloji Etütleri Dairesi Kast ve Mağara Araştırmaları Biriminde mağara konusunda araştırmalara başlanmıştır. MTA Genel Müdürlüğü bünyesinde kurulan bu birim tarafından, 1979 yılından bugüne kadar ancak 956 mağaranın ayrıntılı incelemesi yapılabilmiştir.

Bu nedenle, ülkemizin mağara turizmi konusundaki potansiyelinin tespit edilmesi ve doğa turizmine kazandırılması amacıyla araştırma yapılarak, gerekli önlemlerin alınması için Anayasa'nın 98’inci ve TBMM İçtüzüğü’nün 104 ve 105’inci maddesi uyarınca bir Meclis araştırma komisyonu kurulması yerinde olacaktır.

BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergeleri bilgilerinize sunduk.

Önergeler gündemdeki yerlerini alacak ve Meclis araştırması açılıp açılmaması konusundaki görüşmeler sırası geldiğinde yapılacaktır.

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığının iki tezkeresi vardır, ayrı ayrı okutup oylarınıza sunacağım:

A) Tezkereler (Devam)

2.- Türkiye Büyük Millet Meclisi Dışişleri Komisyonu üyelerinden oluşan bir heyetin, Macaristan Ulusal Parlamentosu Dışişleri Komisyonunun vaki davetine icabetle Macaristan’a resmî ziyarette bulunmalarına ilişkin Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı tezkeresi (3/1175)

                                                                                                                            11 Mart 2013

Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kuruluna

Türkiye Büyük Millet Meclisi Dışişleri Komisyonu üyelerinden oluşan bir heyetin, Macaristan Ulusal Parlamentosu Dışişleri Komisyonunun vaki davetine icabetle Macaristan’a bir resmî ziyaret gerçekleştirmesi öngörülmektedir.

Söz konusu heyetin Macaristan ziyareti, Türkiye Büyük Millet Meclisinin Dış İlişkilerinin Düzenlenmesi Hakkında Kanun’un 6’ncı maddesi uyarınca Genel Kurulun tasviplerine sunulur.

                                                                                                               Cemil Çiçek

                                                                                                 Türkiye Büyük Millet Meclisi

                                                                                                                  Başkanı

BAŞKAN – Oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler… Kabul etmeyenler… Kabul edilmiştir.

İkinci tezkereyi okutuyorum:

3.- Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Cemil Çiçek’in başkanlığındaki bir heyetin, Ukrayna Parlamentosu Başkanı Volodymyr Rybak’ın vaki davetine icabet etmek üzere 3-5 Nisan 2013 tarihleri arasında Ukrayna’ya resmî ziyarette bulunmalarına ilişkin Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı tezkeresi (3/1174)

                                                                                                                11/3/2013

Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kuruluna

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Cemil Çiçek başkanlığındaki heyetin; Ukrayna Parlamentosu Başkanı Volodymyr Rybak’ın vaki davetine icabet etmek üzere 3-5 Nisan 2013 tarihleri arasında Ukrayna’ya resmî ziyarette bulunması hususu, 28/3/1990 tarihli ve 3620 sayılı Türkiye Büyük Millet Meclisinin Dış İlişkilerinin Düzenlenmesi Hakkında Kanun’un 6’ncı maddesi uyarınca Genel Kurulun tasviplerine sunulur.

                                                                                                               Cemil Çiçek

                                                                                                 Türkiye Büyük Millet Meclisi

                                                                                                                  Başkanı

BAŞKAN – Oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler… Kabul etmeyenler… Kabul edilmiştir.

Başbakanlığın, kanun tasarısının geri alınmasına dair bir tezkeresi vardır, okutup oylarınıza sunacağım:

4.- Suç Gelirlerinin Aklanması, Araştırılması, El Konulması, Müsaderesi ve Terörizmin Finansmanına İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesinin Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı’nın Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğü’nün 75’inci maddesine göre geri gönderilmesine ilişkin Başbakanlık tezkeresi (3/1176)

                                                                                                                 6/3/2013

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

İlgi: a) 7/7/2008 tarihli ve B.02.0.KKG.0.10/101-1586/2943 sayılı yazımız.

       b) 22/9/2011 tarihli ve B.02.0.KKG/101-30/2991 sayılı yazımız.

İlgi (a)'da kayıtlı yazımız ekinde Başkanlığınıza sunulan ve ilgi (b) yazımızla yenilenen "Suç Gelirlerinin Aklanması, Araştırılması, El Konulması, Müsaderesi ve Terörizmin Finansmanına İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesinin Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı"nın Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğü’nün 75’inci maddesine göre geri gönderilmesini arz ederim.

                                                                                                      Recep Tayyip Erdoğan

                                                                                                                 Başbakan

BAŞKAN – Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul edilmiştir.

Gündemde bulunan kanun tasarısı Hükûmete geri verilmiştir.

Adalet ve Kalkınma Partisi Grubunun İç Tüzük’ün 19’uncu maddesine göre verilmiş bir önerisi vardır, okutup işleme alacağım ve oylarınıza sunacağım:

VI.- ÖNERİLER

A) Siyasi Parti Grubu Önerileri

1.- AK PARTİ Grubunun, Genel Kurulun çalışma saatleri ile gündemdeki sıralamanın yeniden düzenlenmesine ilişkin önerisi

                                                                                                                    12/3/2013

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Danışma Kurulu 12/03/2013 Salı günü (bugün) toplanamadığından, İç Tüzük’ün 19’uncu maddesi gereğince, Grubumuzun aşağıdaki önerisinin Genel Kurulun onayına sunulmasını arz ederim.

                                                                                                                Nurettin Canikli

                                                                                                                      Giresun

                                                                                                   AK PARTİ Grup Başkan Vekili

Öneri:

Gündemin "Kanun Tasarı ve Teklifleri ile Komisyonlardan Gelen Diğer İşler" kısmında yer alan 413, 108, 348, 325, 424 ve 297 sıra sayılı kanun tasarılarının bu kısmın 4, 5, 6, 7, 8 ve 10’uncu sıralarına alınması ve diğer işlerin sırasının buna göre teselsül ettirilmesi,

Genel Kurulun;

12 Mart 2013 Salı günkü (bugün) Birleşiminde 310 sıra sayılı kanun tasarısına kadar olan işlerin görüşmelerinin tamamlanmasına kadar,

13 Mart 2013 Çarşamba günkü birleşiminde 297 sıra sayılı kanun tasarısına kadar olan işlerin görüşmelerinin tamamlanmasına kadar,

14 Mart 2013 Perşembe günkü birleşiminde ise 240 sıra sayılı kanun tasarısına kadar olan işlerin görüşmelerinin tamamlanmasına kadar,

Yukarıda belirtilen birleşimlerde gece 24.00'te günlük programların tamamlanamaması hâlinde günlük programların tamamlanmasına kadar;

çalışmalarını sürdürmesi,

önerilmiştir.

BAŞKAN – Adalet ve Kalkınma Partisi Grubu önerisi üzerinde, lehte olmak suretiyle, İstanbul Milletvekili Sayın Mehmet Doğan Kubat.

Buyurun Sayın Kubat. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

MEHMET DOĞAN KUBAT (İstanbul) – Sayın Başkanım, çok değerli milletvekilleri; partimizin grup önerisi üzerinde görüşlerimi ifade etmek üzere söz aldım. Bu vesileyle yüce heyetinizi saygılarımla selamlarım.

Sözlerime başlamadan önce, bugün İstiklal Marşı’mızın kabulünün 92’nci yıl dönümüdür. Merhum Akif’e hasta yatağındayken “Bu şiiri bir daha, yeniden yazsak daha iyi olmaz mı?” diye bir sual sorulduğunda, merhum şu cevabı verir: “O şiir bir daha yazılamaz, onu ben de yazamam. Onu yazmak için o günleri görmek, o günleri yaşamak lazım. Allah bir daha bu millete bir İstiklal Marşı yazdırmasın.” diye cevap vererek İstiklal Marşı’mızın sıradan bir şiir olmadığını, o günlerin bağımsızlık mücadele ruhunu ve azmini dizelere yansıtan bir sembol olduğunu da ifade etmiştir. Biz de bu vesileyle merhum Akif’i rahmet ve minnetle ve bütün şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyoruz.

Yine, bugün Erzurum’un kurtuluş günüdür. Onu da grubumuz adına tebrik ediyoruz.

İki gün önce, Almanya’da, 7 çocuğuyla birlikte Stuttgart kenti yakınlarında rahmete kavuşan vatandaşlarımıza da Allah’tan rahmet diliyoruz. Yakınlarına ve Türk milletine de başsağlığı diliyoruz. Olayın Türk Hükûmeti olarak takipçisiyiz. Sayın Başbakan Yardımcımız Bekir Bozdağ da Alman makamlarıyla derhâl olay günü temasa geçerek bu konudaki kararlılığımızı ve işin peşini bırakmayacağımızı ifade etmişlerdir. Bunu da yüce Genel Kurulun bilgilerine arz ederim.

Değerli milletvekilleri, grup önerimizde, bugün bir kısım uluslararası sözleşmelerin ön sıralara alınması önerilmektedir. Planlamada bugün bir saat Sayın Millî Savunma Bakanımız İsmet Yılmaz Bey’in sözlü sorulara cevabından sonra 5 tane uluslararası sözleşmenin görüşülmesi düşünülmekte.

Yarın, yarım kalan Elektrik Piyasası Kanunu... Perşembe günü, biliyorsunuz, yarım kalmıştı, ikinci bölüme geçmiştik.

Perşembe günü de, eğer İçişleri Komisyonu yetiştirebilirse, çalışmasını tamamlayabilirse Ordu ilimizin büyükşehir olmasına yönelik teklif, inşallah, Genel Kurula inip görüşülme noktasında olacaktır. Eğer yetişmezse de 310 sıra sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu Tasarısı’nın perşembe günü görüşmelerine başlanılması planlanmaktadır.

Görüşmeler 24.00’e kadar sürecektir ancak işlerin tamamlanamaması durumunda da bitimine kadar çalışılması önerilmektedir.

Önerimize desteklerinizi bekler, yüce heyetinizi saygılarımla selamlarım. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Teşekkür ederim Sayın Kubat.

İkinci konuşmacı, Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına Grup Başkan Vekili Sayın Oktay Vural, İzmir Milletvekili.

Sayın Vural, buyurun. (MHP sıralarından alkışlar)

OKTAY VURAL (İzmir) – Teşekkür ederim Sayın Başkan.

AKP grup önerisi üzerine söz aldım. Bu vesileyle birkaç konuyu gündeme getirmek istiyorum.

Evet, bugün 12 Mart, İstiklal Marşı’nın Türkiye Büyük Millet Meclisinde kabulünün yıl dönümü.

Şüphesiz, bu milletin millî mücadelesine, istiklaline bu mücadeleyi anlatacak bir marş yazımıyla ilgili açılmış bir yarışmaya, Mehmet Akif Ersoy, para ödülü olduğu için önce katılmamıştır. Daha sonra, Millî Eğitim Bakanı Hamdullah Suphi Tanrıöver’in “Mükafatı almazsınız, katılın.” demesi üzerine katılmış ve ondan sonra da bu para ödülünü Türk ordusuna hediye etmiştir.

“İstiklal Marşı’nı Safahat’a neden koymadınız?” diye sorulduğu zaman da o şu cevabı vermiştir: “O benim değil, milletimindir.”

İstiklal Marşı aslında Türk milletinin bu coğrafyada var oluşunu, mücadelesini, istiklalini, egemenliğini, millet ülküsünü ve vatan ülküsünü, var olma azmini dile getiren, kararlılığını dile getiren, “medeniyet” dediği tek dişi kalmış canavarın uyguladığı politikalar karşısında bu milletin ilelebet var olacağına ilişkin bir kararlılığı ortaya koymaktadır.

Şimdi, böylesine önemli bir İstiklal Marşı’nın, bizim mücadelemizi ve Türk milletinin mücadelesini anlatan bir İstiklal Marşı’nın Türkiye Büyük Millet Meclisinde kabul edildiği bir günde aslında burada yapılması gereken husus o İstiklal Marşı’nı kabul eden Türkiye Büyük Millet Meclisinin ruhunu bugünkü Türkiye Büyük Millet Meclisine aktarmak olmalıydı. Bugün ne hazindir ki yerinden birtakım sözlerle biz anıyoruz ama nerede? O ruh olmazsa, yaşatılmazsa, İstiklal Marşı’nın ruhunu her zaman yaşatmazsak Türkiye Büyük Millet Meclisinde nasıl Türk milletinin egemenliğine sahip çıkabiliriz? O bakımdan, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı İstiklal Marşı’nın kabul edildiği günün yıl dönümünde Türkiye Büyük Millet Meclisinde özel bir gündem yapmalıdır, özel bir gündem. Eğer bu, milletin marşı ise, Türkiye Büyük Millet Meclisinde kabul edilmiş ise Türkiye Büyük Millet Meclisinde de bu irade her yıl tekrarlanmalıdır. Evet, her yıl çünkü biz “Hâkimiyet kayıtsız şartsız milletindir.” diyerek eğer bir millî Kurtuluş Savaşı’nı gerçekleştirmiş ve bugün -Allah’a şükür- Türkiye Cumhuriyeti devleti altında bu egemenliği kullanıyorsak o mücadeleye saygımızı, bağlılığımızı ve o gün milletvekillerinin kabulüne mazhar olmuş İstiklal Marşı’nın ruhunu da Türkiye Büyük Millet Meclisinde yansıtmamız gerekirdi. Bu yönüyle, millî Kurtuluş Savaşı’nın belgelerini sadece duvarlara asmak değil ama burada o ruhu yansıtmamız, sahiplendiğimizi göstermemiz gerekiyordu. Bugünkü 24’üncü dönem Türkiye Büyük Millet Meclisi, umarım bundan sonraki gündeminde özel gündemle bunu anar.

Bu vesileyle birkaç konuya da değinmek istiyorum. Bugün aynı zamanda 12 Mart, Erzurum’un kurtuluş yıl dönümü. Aslında kurtuluş değil, biz zafer kazandık. Dolayısıyla, bu vesileyle bu zafer gününü kutluyorum. Erzurum dadaşlarımız doğunun kilit taşıdır ve inşallah dadaşlarımızın, bu zafer günüyle perçinledikleri Anadolu’ya başkalarının mührünü vurmak isteyenlere karşı, bu mührü sökmek isteyenlere karşı yürüttüğü bu millî mücadeleyi, bugün de yine aynı ruhla o ruha sahip çıkarak devam ettireceklerine inanıyorum.

Almanya’da elim bir yangın sonucunda, gerçekten, 8 vatandaşımız Hakk’ın rahmetine kavuştu. Afyonkarahisarlılara, bütün Türk milletine başsağlığı diliyorum, ailelerine gerçekten başsağlığı diliyorum. Allah rahmet eylesin. Şüphesiz, bu yangın bize daha önce ırkçı, Nazi düşünceli zihniyetlerin, orada Türklerin varlığını hazmedemeyen yaklaşımların ve anlayışların nasıl katliam yaptığını hatırlattığı için de bir an önce böyle bir yangının neden olduğu acilen soruşturulmalı ve bir an önce bu soruşturma bitirilmelidir. Bu konuda, hemen yangının sebebi konusunda herhangi bir araştırma yapılmadan bunun, işte, basit bir yangın olduğuna ilişkin bir kanaat yerine, Almanya’nın bu konuda kapsamlı bir soruşturma yapması gerekiyor.

Yarın Afyonkarahisar’da defnedilecekler. Milliyetçi Hareket Partisi olarak da içinde Afyonkarahisar Milletvekilimiz Sayın Kemalettin Yılmaz’ın bulunduğu bir heyetle birlikte acıları paylaşacağız. Bu bakımdan, bütün milletimizin, Almanya’da emekleri için çalışan değerli kardeşlerimizin başı sağ olsun, Afyonkarahisarlıların da başı sağ olsun. Hepimiz bu acıyı paylaşıyoruz.

Bugün iki çığlık Milliyetçi Hareket Partisi Grubuna geldi. Vatandaşın sıkıntılarını Türkiye Büyük Millet Meclisinin gündemine getirmek maalesef giderek çok zorlaştı. Bu yönüyle bakıldığı zaman Ankara’da meydana gelen, Yunus Emre Halk Çarşısı’nda meydana gelen bir yangında maalesef 687 dükkân, esnafın ekmek teknesi yandı. Yaklaşık 10 bin kişiye hitap eden bir alandı. Bu yangın olur olmaz Ankara milletvekillerimiz Sayın Mustafa Erdem ile birlikte Özcan Yeniçeri yangın yerine gittiler, vatandaşlarımızla birlikte oldular. Bugün geldiler, özellikle, burada maalesef bakan yok ama, yani bakan olsun ama… Var mı?

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Var.

OKTAY VURAL (Devamla) – Nerede? Yok. Biz görenleri istiyoruz Nurettin Canikli, bakanları değil, gözleri olup da görmeyenleri istemiyoruz, kulağı olup da duymayanları istemiyoruz.

Ama özellikle, burada, aracılığınızla da ifade etmek istiyorum, lütfen Hükûmete iletin: Yunus Emre Halk Çarşısı’ndan 687 vatandaşımızı temsilen grubumuza geldiler, Milliyetçi Hareket Partisi Grubuna geldiler; istekleri var -yani bitmiş- vergi borçları var, BAĞ-KUR borçları var yani birçok sorunları var. Buranın bir an önce afet bölgesi ilan edilmesini istiyorlar, bir yangın olmuş. Dolayısıyla, gerçekten bu konuda çek, senet, SSK, BAĞ-KUR gibi sorunları, kredi kartı borçları var. BDDK aracılığıyla ne yapılabilir? Ama böyle bir afet yaşanmışsa, Hükûmetin bir an önce bu afete maruz kalmış insanların sıkıntılarını gidermek üzere bir afet bölgesi ilan ederek bu sıkıntılarını çözme konusundaki talepleri göz ardı etmemesi gerekiyor.

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Hepsine destek sağlanacak.

OKTAY VURAL (Devamla) – Ayrıca, bir an önce, bu yerlerin yapılarak yeniden ailelerine iş ve aş getirmeleri isteniyor. Bugün, ocakları yanmış ama her gün iş yerlerine gidiyorlar. Lütfen, bu iş yerlerine giden insanlara belediyelerimiz yemeklerini, çaylarını götürsünler de hiç olmazsa onlara bu yardım eli ulaşsın. Gerçekten büyük bir sıkıntı içerisinde. Yani şunu soruyorlar: “Suriyeli mültecilere ulaşan devletim şurada, Yunus Emre Halk Çarşısı’ndaki insanlarıma niye ulaşmadı?” diye serzenişte bulunuyorlar. O bakımdan Hükûmet muhakkak, bu vatandaşların yanında olduğunu ifade etmelidir.

Öte yandan, patates üreticileri geldi Niğde’den. Yaklaşık 4,5 milyon ton patates üretimi gerçekleşiyor Niğde’de. Yüzde 20 ile 1’inci ama ellerinde 300 bin ton patates kalmış. “Eğer bir ay içerisinde tüketmezsek filizlenir. Büyük bir sıkıntı içerisindeyiz. Borçlarımızı ödeyemeyecek durumdayız. Borç ertelemesi yapılıyor ama seneye nasıl ödeyeceğiz?” diyorlar. Dolayısıyla, bu elimizdeki patatesin tüketimi ve piyasaya girmesi konusunda birtakım adımların atılmasını istiyorlar. Bu konuyu da Hükûmete iletiyorum. Hükûmet olmadığına göre Sayın Grup Başkan Vekili… Hükûmeti zaten biz de arıyoruz, nerede? Bulamıyoruz. Millet de arıyor, bulamıyor. Gerçekten bilemiyorum, onlar da başka müzakerelere mi takıldılar, gidiyorlar?

Ama bu konuda AKP Grubunun Hükûmeti harekete geçirerek bu sorunlara değinmesi konusunu ve çözüm bulması konusunu bu vesileyle iletiyor, hepinize saygılarımı arz ediyorum. (MHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Teşekkürler Sayın Vural.

Adalet ve Kalkınma Partisi Grubu önerisi üzerinde üçüncü konuşmacı, lehinde olmak suretiyle Recep Özel, Isparta Milletvekili.

Sayın Özel, buyurun. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

RECEP ÖZEL (Isparta) – Sayın Başkan, çok değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Ben de bugün İstiklal Marşı’mızın kabulünün 92’nci yıl dönümünü kutluyorum. Ayrıca, Almanya’da bir faciada yaşamlarını kaybederek Hakk’ın rahmetine kavuşmuş olan 8 vatandaşımıza da Allah’tan rahmet diliyorum. Bir daha böyle acıların hiçbir yerde yaşanmaması temennisiyle dua ediyorum.

Biraz önce konuşmacı, Ankara’da geçen hafta meydana gelen yangınla ilgili olarak Hükûmetin bakanlarının bakıp da görmediğini… Bizim bakanlarımız, AK PARTİ bakanları hem bakar hem görür hem de çözüm üretirler. O konuda kimsenin kalbine, fikrine öyle bir şey gelmesin. Böyle bir çözümü de…

DİLEK AKAGÜN YILMAZ (Uşak) – Görmeden Recep Bey… Hiç görmeden anlıyorlar.

RECEP ÖZEL (Devamla) – Orada mağdur olan vatandaşlarımızın da, esnafların da yarası bir an önce de sarılacaktır diye söylüyorum.

Bugünkü getirmiş olduğumuz grup önerimizle, haftalık çalışma takvimimizi ve neleri görüşeceğimizi sizlerle paylaşıyoruz, gündemimize getiriyoruz. İyi bir çalışma haftası olmasını talep ediyoruz, diliyoruz.

Getirmiş olduğumuz öneriyle, bugün bir saat süreyle, Sayın Bakanımız sözlü sorulara cevap verecek. Arkasından da 5 tane uluslararası anlaşmayı görüştükten sonra çalışmamız bitecek. Çarşamba günü ise geçen hafta yarım kalmış olan elektrik piyasası kanununun bitimine kadar görüşmelere devam edeceğiz. Perşembe günü ise eğer İçişleri Komisyonu yetiştirebilir ise Ordu’nun Büyükşehir Belediyesi Olmasına Dair Kanun Teklifi’ni burada görüşeceğiz.

Yetişmediği takdirde de yabancılar ve uluslararası koruma kanununu, burada görüşmeyi hedefliyoruz.

İyi bir çalışma haftası dileğiyle hepinize saygılar, sevgiler sunuyorum efendim. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Teşekkürler Sayın Özel.

Adalet ve Kalkınma Partisi Grubu önerisi üzerinde, son konuşmacı, aleyhinde olmak üzere, Uşak Milletvekili Sayın Dilek Akagün Yılmaz.

Sayın Yılmaz, buyurun. (CHP sıralarından alkışlar)

DİLEK AKAGÜN YILMAZ (Uşak) – Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; hepinize saygılar sunuyorum.

Öncelikle, Sayın Bakanların, burada olması gerektiğini düşünüyorum Recep Bey. Görmeden, bilmeden, bizim neler söylediğimizi duymadan, herhangi bir çalışma yapmalarının çok sağlıklı olmadığını düşünüyorum. Umarım bu dileğimizi iletirsiniz. Çünkü burası Türkiye Büyük Millet Meclisi, burada, biz vatandaşlarımızın sorunlarını dile getirmek ve kendi düşüncelerimizi  dile getirmek amacıyla bulunuyoruz ama Hükûmet yetkililerinden hiç kimse burada bulunmuyor. Ben de bu gerçeğe bir parmak basmak istedim ama halkımız bizi dinliyor, halkımız burada Hükûmet temsilcilerinin olmadığını da görüyor.

Ben de sözlerime başlarken Almanya’da hayatını kaybeden 1 anne ve 7 çocuk için bütün ulusumuza başsağlığı diliyorum ve Afyonkarahisarlı hemşehrilerime de başsağlığı diliyorum. Umarım arkasından, gerçekten ırkçı bir yaklaşım, ırkçı bir saldırı çıkmaz. Öyle olmasa dahi yine de bir ihmal sonucudur bu yangın, bununla ilgili önlemleri almayan tüm yetkililerin, Alman yetkililerin de gereken şekilde soruşturulması konusunda, bizim yetkililerimizin, konsolosluk görevlilerinin de üzerine düşeni yapması gerektiğini düşünüyorum.

Yine bugün… Her zaman ben şunu söylüyorum: Avukatlara ve savunma hakkına saldırının olmadığı bir gün yok artık. Dün, Silivri’de, yine avukat arkadaşlarımıza saldırılar yapılmış, yine robot askerlerle arkadaşlarımız dövülerek duruşma salonundan çıkarılmışlardır. Mustafa Balbay, Sayın Milletvekilimiz de dâhil olmak üzere sözleri kesilmiştir. Artık, Silivri’de bir yargılama yapılmamaktadır, Silivri’de sadece yargısız infaz yapılmaktadır. Bunu da bütün vatandaşlarımızın dikkatine sunmak istiyorum.

Bugün, yıl dönümlerinden bir tanesi 12 Mart. Gerçekten de İstiklal Marşı’mızın kabul edilişinin, bu yüce Mecliste kabul edilişinin 92’nci yıl dönümü ama ne yazık ki burada, biz, ne Hükûmet yetkililerini görüyoruz ne bakanları görüyoruz; ne de milletvekillerimizden çok fazla insan yok. Ancak, bu İstiklal Marşı’nın o ruhunu burada biraz yansıtabilirsek biz, onunla ilgili Sevgili Atatürk’ümüzün söylediği şu sözleri tekrar etmek istiyorum: “Bu marş, bizim inkılabımızı anlatır, inkılabımızın ruhunu anlatır. İstiklal Marşı’nda, istiklal davamızın anlatılması bakımından büyük manalar vardır.” İşte, o büyük savaşın, kurtuluş ve bağımsızlık savaşının anlatımını en güzel şekilde yapan Mehmet Akif Ersoy’u saygıyla anıyorum. İstiklal Marşı’mızın kabulünün 92’nci yıl dönümü kutlu olsun.

Bugün, arkadaşlar, anmamız gereken bir yıl dönümü daha var. Bugün, 12 Mart 1971’de yapılan faşist askerî darbenin yıl dönümü ve bunun üzerinden kırk iki yıl geçmiş durumda. Demokratik, özgür ve tam bağımsız bir Türkiye için mücadele eden özgürlük savaşçılarının vahşice katledildiği, binlerce insanın zindanlara atıldığı, Türkiye’deki karanlık dönemlerden birinin yıl dönümü bugün. O dönemde katledilen, başta Deniz Gezmiş, Mahir Çayan ve tüm devrimcileri saygıyla selamlıyorum.

Ardından 12 Eylül faşizmi bu ülkenin üzerinden silindir gibi geçti, yine yüzlerce insan katledildi ve zindanlara atıldı. Bugün, yine, ülkemiz, belki tarihinin en karanlık ve en tehlikeli dönemlerden birisini yaşıyor. Laik, demokratik cumhuriyeti yıkmaya çalışan, emperyal güçlerle iş birliği içinde ülkemizi bölmeyi hedefleyen bir karşı devrim dönemini, AKP faşizmini yaşıyoruz. Yine, yüzlerce insan, ülkemizin yurtsever aydınları, gazetecileri, bilim adamları, askerleri zindanlarda. Basın susturuldu, üniversiteler susturuldu, yargı dizayn edildi, Türk ordusu tasfiye ediliyor ve şimdi de avukatlar, barolar susturulmaya çalışılıyor. Sendikaların, sivil toplum örgütlerinin ve çalışanların üzerinde bir korku imparatorluğu yaratıldı. Teröristbaşıyla bir bölünme ve diktatörlük anayasasının pazarlığı yapılıyor. Ama ben inanıyor ve güveniyorum ki, bu ülkenin sağduyulu ve yurtsever insanları bu oyunu bozacak ve AKP faşizmini ilk seçimde yerle bir edecektir.

Sayın milletvekilleri, geçen hafta 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü nedeniyle pek çok etkinlik yapıldı. İktidar temsilcileri tarafından güzel sözler söylendi, temennilerde bulunuldu. Ancak, bu durum, ülkemizdeki kadın gerçeğini, kadının ikincil konumda oluşunu asla değiştirmiyor, aksine güzel sözlerle bu gerçeğin üzeri örtülmeye çalışılıyor.

AKP iktidarı döneminde kadına bakış açısının çok daha gerilediğini, pek çok söylemle kadınların aşağılandığını görüyoruz. Örneğin Başbakan Tayyip Erdoğan “Kadın-erkek eşitliğine inanmıyorum.” diyor. AKP’li bir il başkanı “Kadını korkutmak ve terbiye etmek amacıyla hafifçe dövebilirsiniz.” diyor, daha da vahimi, bu sözlerini Diyanet İşleri Başkanlığının sitesindeki bir yazıya dayandırıyor. AKP’li ilçe başkanları “Örtüsüz kadın, perdesiz eve benzer, kiralık mı, satılık mı belli değil.” sözlerini pervasızca söylüyor ve hiçbir yaptırımla karşılaşmıyor. Okullara getirilen kıyafet yönetmeliği ile kız çocuklarının dizüstü etek giymesi ve kolsuz giysi giymesi yasaklanıyor, türban serbest bırakılıyor. Okul kantinlerinde çalışan kadınların oje sürmesi ve makyaj yapması yasaklanıyor, Türk Hava Yolları hosteslerinin kıyafetleri çağ dışı bir hâle getirilmeye çalışılıyor. Bunlar nedir arkadaşlar? Kadını aşağılama, kadınların yaşam biçimine ve özgürlüğüne müdahale değil midir? Böylesi bir anlayıştan kadın ve erkeğin eşitliği uygulamalarını bekleyebilir misiniz? Kadına yönelik şiddetin sona erdirilmesini bekleyebilir misiniz?

AKP iktidarıyla birlikte, kadınlar açısından her alanda eşitlik düşüncesi yara almıştır. Kadınların çalışma yaşamına katılımı gerilemiştir, kadına karşı şiddet mazur görülebilmiştir. Türkiye, AKP döneminde cinsiyet ayrımcılığında 108’inci sıradan 121’inci sıraya inmiş, neredeyse Suudi Arabistan ve Fas gibi ülkeler düzeyine gerilemiştir.

Öte yandan, AKP iktidarında cumhuriyet devrimlerine, çağdaşlık ve bilimden yana olmak anlamına gelen Atatürk ilkelerine, Anayasa’yla güvence altına alınan devrim kanunlarına yapılan saldırının doğrudan kadın haklarına saldırı olduğunu artık kadınlar anlıyorlar, görüyorlar. Bu durum ise tüm kadınları en az fiziksel şiddete uğramak kadar incitiyor ve isyan ettiriyor.

Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; her gün bir kadın cinayeti haberini duyduğumuz ülkemizde, en temel insan hakkı olan yaşam hakkının korunması kadınlar açısından birincil sorundur. Erkek egemen anlayışının körüklendiği ve sorgulanmadığı ülkemizde, kadına şiddetin nedenleri, güçlü olanın güçsüzü ezmesi, aynı zamanda kadının erkeğe ait bir meta gibi görülmesi, kadının erkek tarafından üzerinde her türlü hakkın iddia edilebildiği, korunması gerektiği kadar terbiye edilmesi gereken bir varlık olarak görülmesidir. İşte bu anlayışın sonucunda, kadın ailesine ve kocasına itiraz ettiği, boyun eğmediği ya da iffetsiz davrandığı iddiasıyla, hatta boşanmayı istediği gerekçeleriyle şiddete uğramakta ve bu şiddet mazur görülebilmektedir. Bu yaklaşımların sonucudur ki kadına şiddet ve kadın cinayetleri önlenemez hâle gelmiştir.

Toplumdaki bu gerici yaklaşımlar bizzat iktidar partisi temsilcileri tarafından yaygınlaştırılırken diğer yandan kadına yönelik şiddeti önleme adına yasalar çıkarılmakta, merkezler kurulmakta, bataklık kurutulmaksızın sonuçlarıyla mücadele edilmektedir.

6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’da kadına karşı şiddetin önlenmesine dair olan İstanbul Anlaşması’na, uluslararası anlaşmaya atıf yapılmıştır. Bu uluslararası anlaşma da Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından kabul edilmiştir. Kadın sığınmaevleri, aynı zamanda hukuki yardım, yine devlet tarafından tazminat yükümlülüğü gibi yükümlülükler getirilmesine rağmen ne yazık ki bunlar bizim uygulama yasamıza konmamış ve gözlerden kaçırılmaya çalışılmıştır. Bu uluslararası anlaşma sonucunda, iç hukuk kuralı hâline gelen bu anlaşma sonucunda devlet kadına, aile bireylerine ve çocuklarına her türlü korunmayı sağlamak zorundadır, sığınmaevlerini sağlamak zorundadır. Ama ne yapmıştır AKP iktidarı bu yükümlülüğü olmasına rağmen? Sığınmaevi açması gereken belediyelerin nüfuslarını 50 binden 100 bine çıkarmıştır ve şu anda 35 ilde kadın sığınmaevi yoktur, buraların hâlen daha pek çok eksikliği de giderilmemiştir.

5 Mart 2013 tarihinde Taraf gazetesinde Tuğba Tekerek’in kadın sığınmaevlerine ilişkin bir yazısı yayımlanmıştır. Bu yazıda, 20 kişilik sığınmaevinde 70 kadının kaldığı, her yatakta 3-4 kadının yattığı, hatta bazı kadınların yerde battaniye üzerinde yattığı; kadın ve çocukların giysi ihtiyaçlarının karşılanmadığı, su ve sabun olmaması nedeniyle kadın ve çocukların kişisel temizliklerini yapamadıkları, ilaç katkı payını ödeyemedikleri için ilaç alamadıkları, sağlıklı giren kadın ve çocukların hasta olarak çıktıkları belirtilmektedir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

DİLEK AKAGÜN YILMAZ (Devamla) – Şimdi, böylesine berbat bir durumdayken kadın sığınmaevleri, kadınlar ve çocuklar orada korunamazlarken, işte böylesi bir durumda ne biz kadın cinayetlerini engelleyebiliriz ne de kadına yönelik şiddeti engelleyebiliriz.

AKP iktidarı bu konuda eğer samimiyse önce kendi kadrolarının zihinsel dönüşümünü sağlamalı, ardından da bu, kadına yönelik şiddetin önlenmesi için her türlü önlemi almalıdır.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Sayın Yılmaz, teşekkür ediyorum.

GÜRKUT ACAR (Antalya) – Karar yeter sayısı Başkan…

BAŞKAN – Adalet ve Kalkınma Partisi Grubu önerisini oylarınıza sunacağım ve karar yeter sayısını arayacağım: Kabul edenler… (CHP ve MHP sıralarından “Yok” sesleri, gürültüler)

Evet, kâtip üyeler arasında anlaşmazlık olduğu için elektronik cihazla oylama yapacağız.

OKTAY VURAL (İzmir) – Efendim, aslında kimin doğru sayabildiğini tespit etmek için kapıları kapatalım, o zaman kimin sayma bilip bilmediğini öğrenmiş oluruz.

BAŞKAN – Bir dahaki sefere yaparız.

İki dakika süre veriyorum.

(Elektronik cihazla oylama yapıldı)

BAŞKAN – Karar yeter sayısı yoktur.

Beş dakika ara veriyorum.

 

Kapanma Saati: 16.20

 


İKİNCİ OTURUM

Açılma Saati: 16.30

BAŞKAN: Başkan Vekili Mehmet SAĞLAM

KÂTİP ÜYELER: Muhammet Rıza YALÇINKAYA (Bartın), Özlem YEMİŞÇİ (Tekirdağ)

BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 76’ncı Birleşiminin İkinci Oturumunu açıyorum.

Adalet ve Kalkınma Partisi Grubunun İç Tüzük’ün 19’uncu maddesine göre verilmiş önerisinin oylamasında karar yeter sayısı bulunamamıştı. Şimdi öneriyi yeniden oylarınıza sunacağım ve karar yeter sayısını arayacağım.

Kabul edenler… Kabul etmeyenler… Kabul edilmiştir ve…

OKTAY VURAL (İzmir) – Ama Sayın Başkan, siz elektronik oylamayla yapmıştınız, elektronik oylamayla sonuçlandırmanız gerekiyor. Dolayısıyla, elektronik oylamaya başvurduğunuz için oylamayı da elektronik oylamayla sonuçlandırmanız gerekir.

BAŞKAN – Çoğunluk burada, şart değil. İsterseniz öyle de yaparız.

OKTAY VURAL (İzmir) – Efendim, ama anlaşmazlık olduğu için elektronik oylamayı tekrar etmeniz lazım.

BAŞKAN – Pekâlâ efendim.

Elektronik oylamayla yapacağız.

İki dakika süre veriyorum.

(Elektronik cihazla oylama yapıldı)

BAŞKAN – Adalet ve Kalkınma Partisi önergesi kabul edilmiştir, karar yeter sayısı vardır.

İç Tüzük’ün 37’nci maddesine göre verilmiş bir doğrudan gündeme alınma önergesi vardır, okutup işleme alacağım ve oylarınıza sunacağım.

IV.- BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI (Devam)

C) Önergeler

1.- Manisa Milletvekili Erkan Akçay’ın, (2/189) esas numaralı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’nin doğrudan gündeme alınmasına ilişkin önergesi (4/100)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

2/189 esas numaralı Kanun Teklifi’m kırk beş gün içinde Komisyonda görüşülemediğinden İç Tüzüğün 37’nci maddesi gereğince doğrudan gündeme alınması konusunda gereğinin yapılmasını saygılarımla arz ederim. 15/02/2012

                                                                                                                  Erkan Akçay

                                                                                                                       Manisa

BAŞKAN – Teklif üzerinde teklif sahibi Manisa Milletvekili Sayın Erkan Akçay.

Sayın Akçay, buyurun. (MHP sıralarından alkışlar)

ERKAN AKÇAY (Manisa) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nda değişiklik yapılmasına dair kanun teklifimizin doğrudan gündeme alınması için söz aldım. Muhterem heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Kanun teklifimizle iki konuda düzenleme öneriyoruz. Birincisi, emeklilik döneminde faaliyetine devam eden esnaf ve sanatkârlardan sosyal güvenlik destek primi kesintisinin kaldırılmasını getiriyoruz. İkincisi, vazife malullüğü almakta olanların esnaf olarak çalıştıkları süre içerisinde sosyal güvenlik destek priminden hariç tutulmasıdır.

Esnaf ve sanatkârımız, sermaye ve refahın tabana yayılmasında, gelir dağılımının iyileştirilmesinde, sosyal dengelerin korunmasında ekonomik ve sosyal görevler üstlenmektedir.

Ülkemizdeki iş yerlerinin yüzde 99’u esnaf ve küçük işletmelerden oluşmaktadır. İstihdamın yüzde 77’sinin, ekonomide yaratılan katma değerin yüzde 36’sının esnaf tarafından sağlandığını dikkate aldığımızda bu fonksiyonların önemi açık bir şekilde ortaya çıkmaktadır. Esnaf ve sanatkârımız aynı zamanda millî, manevi ve geleneksel değerlerimizin ete, kemiğe bürünmüş hâlidir.

Ocak 2013 itibarıyla 2 milyon esnafımız vardır. Yine, bu verilere göre 2005-2013 tarihleri arasındaki sekiz yıllık dönemde 1 milyon 180 bin esnaf kepenk kapatmıştır. Bu büyük rakamın ortaya çıkmasına etki eden nedenleri ana başlıklar hâlinde şöyle sayabiliriz: Finansman yetersizlikleri had safhadadır. Esnafımız yeterince finansmana erişim sağlayamamaktadır. Esnaflarımız gelişmiş pazarlara hitap edecek donanımlardan mahrumdur. Bilgi ve teknolojideki yeniliklerin getirdiği değişimlere uyum sağlayamamaktadır. Küresel pazarların ve Uzak Doğu ürünlerinin yarattığı acımasız bir rekabet içinde ezilmektedir. Esnafımız, mesleki eğitim yetersizliği, sosyal güvenlik sorunları, Avrupa Birliğinin öngördüğü standartlar, halkın alım gücünün düşmesi, tüketim alışkanlıklarının değişmesi ve kayıt dışılığın tehdidi altındadır. Ayrıca, büyük alışveriş merkezleri, hipermarketler, süpermarketler milyonlarca esnafımız için çok büyük bir tehdit göstermektedir. Ancak Hükûmet esnaf ve sanatkârımızı görmezden gelmektedir.

Hükûmetin duyarsız kaldığı konulardan birisi de bu kanun teklifimizin konusu olan, emeklilik döneminde faaliyetlerine devam eden esnaf ve sanatkârlarımızdan kesilen yüzde 15 oranındaki sosyal güvenlik destek primleridir. Prim kesintisi yapılmasının amacını, genellikle Hükûmet iş gücüne katılması beklenen gençlerin önünün açılması olarak ifade etmektedir. Ancak emekli olup da çalışan 590 bin esnaf çalıştırdıkları personel ile istihdama katkı sağlamaktadır. Ülkemizdeki işsizlik dikkate alındığında, emekli esnaftan sosyal güvenlik destek primi kesilmesi, istihdam sağlayan bir kesimin cezalandırılması anlamına gelmektedir. Çünkü esnafımız aynı zamanda işverendir ve istihdam sağlamaktadır.

Düzenlemenin yürürlüğe girdiği 2004 yılından itibaren 590 bin civarındaki esnaf, bu uygulamanın kapsamına girmiştir ancak destek primini ödeyen sayısı sadece 14 bindir. Uygulamadan habersiz 586 bin kişiden kesilmeyen prim borçları, maalesef, çıkarılmaya başlanmış ve toplamda 1,5 milyar Türk liralık bir prim tahsilatı hedeflemiştir Sosyal Güvenlik Kurumu ve buna ilişkin de geçtiğimiz aylarda, bu, sosyal güvenlik destek primi için borç yapılandırmasına gitmiştir. Ancak esnaflarımız ödeyemeyecekleri bir borç yükü ile yüz yüze kalmışlardır. Bunun da başarılı olacağını maalesef düşünmüyoruz.

On yıldır yalnız bırakılan, temelsiz ve bütünlükten yoksun hayalî tedbirlerle çözüm sunulan esnafımız sorunlarıyla baş başa kalmıştır ve Anayasa’mızın 173’üncü maddesinde belirtilen “Devlet, esnaf ve sanatkârı koruyucu tedbirler alır.” hükmü çerçevesinde, bu kanun teklifimizin de yüce Meclis tarafından olumlu görüş verilerek desteklenmesini bekliyoruz.

Hepinize saygılar sunuyorum. (MHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Teşekkür ederim Sayın Akçay.

Önerge üzerinde, Konya Milletvekili Sayın Mustafa Kalaycı.

Sayın Kalaycı, buyurun.

MUSTAFA KALAYCI (Konya) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; esnaf ve sanatkârın emekli aylığından sosyal güvenlik destek primi kesilmemesini  öngören kanun teklifimiz hakkında söz aldım. Bu vesileyle hepinizi saygılarımla selamlıyorum.

Emekli aylığı almakta iken bir iş yeri açan ya da mevcut iş yerini işletmeye devam eden esnaf ve sanatkârın emekli aylığından yüzde 15 sosyal güvenlik destek primi kesilmektedir.  AKP Hükûmeti bu uygulamayla emekliye ”Ya  kahvehanede oturacaksın ya da kayıt dışı çalışacaksın.” diyor. Esnafa “Sen emekli oldun, dükkânını niye kapatmadın?” ya da “Sen emeklisin nasıl olur da iş yeri açarsın? Öyleyse emekli aylığının yüzde 15’ini vereceksin.” diyor. Emekli esnaftan zorla alınan sosyal güvenlik destek priminin hiçbir karşılığı bulunmamakta, karşılığında hiçbir ilave hak ya da hizmet verilmemektedir. Karşılığında hiçbir hizmet vermeden zorla alınan paranın  literatürdeki adı nedir? Haraçtır, haraç almaktır; bunun başka bir izahı yoktur.

Milliyetçi Hareket Partisi olarak emekli aylığı alan esnaf ve sanatkârın sosyal güvenlik destek primi ödemesine ilişkin uygulamanın kaldırılması görüşündeyiz. Zaten emekli esnaf ve sanatkârımız kaç para maaş alıyor ki, bir de bundan kesinti yapılıyor? Esnaf ve sanatkârlar, yanında çalıştırdığı primlerini de ödediği çalışanından daha düşük emekli aylığı almaktadır. Hükûmet, emekli aylıkları arasındaki eşitsizlikleri gidermek için sözde “İntibak” adıyla düzenleme yapmıştır ama özellikle BAĞ-KUR emekli aylıklarında bir intibak öngörülmemiş, BAĞ-KUR emeklilerinin mağduriyeti hiç dikkate alınmamıştır. Verilen onca söz ve müjdeler nedeniyle emekli aylığında bir artış olacağı umudunu taşıyan emekliler maaşını almaya bankaya gidince hüsrana uğramıştır, AKP Hükûmeti tarafından nasıl aldatıldıklarını bir kez daha anlamışlardır. Şimdi de esnafımız ve emeklilerimiz müjde vermektedir. İlk seçimde AKP’yi sandığa gömecekleri günü sabırla bekliyorlar. AKP miadını doldurmuştur.

Değerli milletvekilleri, “Emeklilerin maaşı çok yüksek.” diyen bir maliye bakanına, “Asgari ücretle bal gibi geçinilir.” diyen bir çalışma bakanına sahip olan AKP Hükûmetinin esnafın, çiftçinin, emeklinin, çalışanın dertlerini anlaması mümkün değildir, zaten anlamamaktadır. AKP iktidarı, emeğiyle çalışan meslek ve sanat erbabı vatandaşlarımız için hayal kırıklığı olmuş, işlerinde bereket, dükkânlarında müşteri kalmamıştır. Esnafımız, sayısı 30’u bulan vergilerin altında ezilmektedir. AKP döneminde ivme kazanan büyük marketçilik süreci esnaf ve sanatkârların faaliyet alanlarını daralttığı gibi bu kesimi iş yapamaz duruma da getirmiştir. Kendi makus kaderine terk edilen esnafımız, sadece, yüzyılları aşan geleneğinden güç ve kuvvet alarak varlığını sürdürmeye çalışmaktadır.

Bir tarafta AKP döneminde ticarete atılıp hızla zenginleşen eş, dost, hısım, akraba, yandaş ihtişamı vardır, diğer tarafta ise ömrünü dükkânında, tezgâhında çürütmesine rağmen yoksullaşan ve işini bırakarak çıkış yolu arayan yüz binlerce vatan evladının acıklı durumu vardır. İş yeri kirasını dahi ödemekte zorluk çeken, eşinden, dostundan gördüğü destekle hayatın güçlüklerine direnen, üretimden pazarlamaya, ticaretten turizme kadar birçok alanda faaliyette bulunan esnafımızın gerçek durumu tam anlamıyla içler acısıdır.

Milliyetçi Hareket Partisi olarak biz, şartlar ne olursa olsun bakkalın dilini konuşacağız, kasabın, manavın, terzinin, marangozun destekçisi olacağız, pastanecinin, fırıncının, hırdavatçının, kırtasiyecinin arkasında duracağız.

Değerli milletvekilleri, kanun teklifimize gerekli desteği vereceğinizden ümidim var.

Hepinizi tekrar saygılarımla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Teşekkür ederim Sayın Kalaycı.

Doğrudan gündeme alınma önergesini oylarınıza sunuyorum…

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) – Karar yeter sayısı istiyorum.

BAŞKAN – Önergeyi oylarınıza sunacağım ve karar yeter sayısı arayacağım.

Kabul edenler… Kabul etmeyenler… Karar yeter sayısı yoktur.

Beş dakika ara veriyorum.

 

Kapanma Saati: 16.46

 


ÜÇÜNCÜ OTURUM

Açılma Saati: 16.58

BAŞKAN: Başkan Vekili Mehmet SAĞLAM

KÂTİP ÜYELER: Muhammet Rıza YALÇINKAYA (Bartın), Özlem YEMİŞÇİ (Tekirdağ)

BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 76’ncı Birleşiminin Üçüncü Oturumunu açıyorum.

Manisa Milletvekili Erkan Akçay’ın Kanun Teklifi’nin doğrudan gündeme alınması önergesinin oylamasında karar yeter sayısı bulunamamıştı.

Şimdi, önergeyi yeniden oylarınıza sunacağım ve karar yeter sayısını arayacağım.

Önergeyi kabul edenler… Etmeyenler… Önerge kabul edilmemiştir, karar yeter sayısı vardır.

Sayın milletvekilleri, şimdi gündemin seçim kısmına geçiyoruz:

VII.- SEÇİMLER

A) Komisyonlarda Açık Bulunan Üyeliklere Seçim

1.- Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonunda açık bulunan üyeliğe seçim

BAŞKAN - Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonunda boş bulunan ve Adalet ve Kalkınma Partisi Grubuna düşen bir üyelik için Denizli Milletvekili Nihat Zeybekci aday gösterilmiştir.

Oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler… Kabul etmeyenler… Kabul edilmiştir.

Gündemin sözlü sorular kısmına geçiyoruz.

Sayın milletvekilleri, sunuşlar bölümünde belirttiğim Millî Savunma Bakanı Sayın İsmet Yılmaz’ın birlikte cevaplandırmak istediği sözlü soru önergelerini okutuyorum:

VIII.- SÖZLÜ SORULAR VE CEVAPLARI

1.- Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Ardahan’ın ilçe ve köylerindeki okul yollarının yapılmasına ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/63) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın İçişleri Bakanı tarafından sözlü olarak cevaplandırılması konusunda gereğinin yapılmasını saygılarımla arz ederim. 16/8/2011

                                                                                                                 Ensar Öğüt

                                                                                                                    Ardahan

2011-2012 eğitim yılının hazırlıklarının başlandığı şu günlerde Ardahan merkez başta olmak üzere ilçelerde ve köylerde eğitim ve öğretim yapılacak olan ilköğretim okulları ile liselerin yolları bakımsız durumdadır. Eğitim görecek olan çocuklarımız başta olmak üzere öğretmenlerimiz de okul yollarının çamurdan geçilmediğinden şikâyetçi durumdadır. Okul yollarına yapılan parke taşlarının büyük bir bölümü bozulmuştur.

1) Ardahan merkez ilçe başta olmak üzere ilçe ve köylerde eğitim ve öğretime hazırlanan okulların çevre yollarında parke taşı döşenmediğinden yollar kışın çamurdan okula gidilememektedir. Bu yolların bir an evvel parke taşı döşenecek mi?

2.- Tokat Milletvekili Reşat Doğru’nun, Heybeliada Ruhban Okulunun açılıp açılmayacağına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/110) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorumun Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasının teminini arz ederim.

                                                                                                                   Reşat Doğru

                                                                                                                        Tokat

Soru:

Kapanmış olan Heybeliada Ruhban okulunu tekrar açmayı düşünüyor musunuz?

3.- İstanbul Milletvekili İhsan Özkes’in, 2002 yılından bu yana terör nedeniyle şehit olan asker, polis ve vatandaşlarımızın sayısı ile intihar edenlerin sayısına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/408) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak cevaplandırılması için gereğini arz ederim.              19/10/2011

                                                                                                                   İhsan Özkes

                                                                                                                      İstanbul

2002 yılından itibaren ülkemizde terör nedeniyle şehit olan asker, polis ve vatandaşlarımızın yıllara göre sayısı nedir?

2002’den beri yıllara göre intihar edenlerin sayısı nedir?

4.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesinin sorunlarının giderilmesine ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/438) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak yanıtlanmasını arz ederim.

Saygılarımla.

                                                                                                                Mesut Dedeoğlu

                                                                                                                Kahramanmaraş

Kahramanmaraş ilimizin Sütçü İmam Üniversitesinin çözüm bekleyen sorunları her geçen yıl artarak sürmektedir. Kahramanmaraş’ımıza yakışır bir üniversite için çözüm bekleyen sorunların mutlaka ortadan kaldırılması gerekmektedir.

Bu bilgiler ışığında;

1) Geçici binada büyük sıkıntı içinde hizmet vermeye çalışan Tıp Fakültesi’nin sorununu ne zaman çözmeyi düşünüyorsunuz? Bu konuda çalışmanız olacak mı?

2) Ziraat Fakültesi’nin araştırma ve uygulama alanına olan uzaklık sorunu nedeniyle aksamalar meydana gelmektedir. Fakültenin, bu alanlara ulaşım sorununu çözecek misiniz? Çözecekseniz nasıl çözmeyi planlıyorsunuz?

3) Ayrıca, fakültemizin hayvansal üretimle ilgili tesislerinin yapımını bu yıl veya önümüzdeki yıl içerisinde başlatmayı düşünüyor musunuz? Bu konuda girişiminiz olacak mı?

5.- İstanbul Milletvekili İhsan Özkes’in, Suriye ile ilişkilere ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/563) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Sayın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak cevaplandırılması için gereğini arz ederim.              25.11.2011

                                                                                                                   İhsan Özkes

                                                                                                                      İstanbul

1) Sayın Başbakan’ın Suriye Devlet Başkanı Beşar Esed ile aile hukuku kurduğu dönemde Beşar Esed’e İsrail ile anlaşma masasına oturması için baskı yaptığı doğru mudur?

2) Golan tepelerini iade etmeden İsrail ile masaya oturmayacağını kesin dille ifade eden Esed ile ilişkilerin bu nedenle bozulduğu doğru mudur?

3) Beşar Esed sonrası İsrail ile ilişkileri kuracak bir liderin getirilmek istenmesi doğru mudur?

4) İsrail'in istemediği her ülkeye Sayın Başbakanın hasmane tavır alması tesadüfi midir?

6.- İstanbul Milletvekili İhsan Özkes’in, Suriye ile ilişkiler hakkında bazı iddialara ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/564) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Sayın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak cevaplandırılması için gereğini arz ederim.              25.11.2011

                                                                                                                   İhsan Özkes

                                                                                                                      İstanbul

1) Sayın Başbakan'ın Eş Başkanı olduğu Büyük Ortadoğu Projesi kapsamında Suriye'yi bertaraf etme sürecinde İslam dünyasının tepkisini almamak için İsrail ile kontrollü gerginlik (kayıkçı kavgası) yapıldığı iddiaları doğru mudur?

2) Halkımızın Suriye'ye karşı düşmanlık beslemesi ve olası Türkiye-Suriye çatışmasını haklı göstermek için Suriye'deki Türkiye aleyhtarı provokatörlerle iş birliği yapıldığı, silah dahil her türlü yardımların yapıldığı iddiaları doğru mudur?

3) Suriyeliler Beşar Esed'i istemiyorlarsa yakın zamanda Suriye'de yapılacak seçimlerde Suriyelilerin kendi tercihlerini yapmasına neden fırsat verilmiyor?

7.- Tunceli Milletvekili Kamer Genç’in, İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü tarafından yapılan bir ihaleye ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/676) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın aracılığınızla Başbakan tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz ederim.          07.12.2011

                                                                                                                   Kamer Genç

                                                                                                                       Tunceli

1) İstanbul Üniversitesi Rektörlüğüne, Üniversitede Nokta Otomasyon Sisteminin kurulması için 500 bin dolara ulaşan bir ihale yapılmış mıdır?

2) Bu ihale kime ve hangi usulle verilmiştir?

3) İhale sonucu istenen hizmet alınmış mıdır? Alınmamış ise ilgililer hakkında ne gibi işlem yapılmıştır?

8.- Tunceli Milletvekili Kamer Genç’in, İstanbul Üniversitesi Rektörüyle ilgili bir iddiaya ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/677) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın aracılığınızla Başbakan tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz ederim.

                                                                                                                    07.12.2011

                                                                                                                   Kamer Genç

                                                                                                                       Tunceli

İstanbul Üniversitesinde Öğretim Üyesi Prof. Dr. Recep Seymen aynı üniversitenin Rektörü Yunus Söylet’i bazı konularda Cumhurbaşkanına şikâyet etmiştir.

Ancak Rektör adı geçen öğretim görevlisinin akli melekelerinin yerinde olup olmadığını tespit etmek üzere isteği dışında aynı üniversitenin Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim dalında muayeneye göndermeye zorlanmıştır.

1) Hak arayan kişilerin zorla aynı rektörün emrindeki psikiyatriye gönderilerek kendisine akıl hastası raporu verdirilmesi doğru mudur? Doğru değilse bu Rektör hakkında ne gibi bir işlem yapmayı düşünüyorsunuz?

9.- Tunceli Milletvekili Kamer Genç’in, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve bir çalışanı hakkındaki davanın safahatına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/719) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın aracılığınızla Başbakan tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz ederim.

                                                                                                                    19.12.2011

                                                                                                                   Kamer Genç

                                                                                                                       Tunceli

1) Yol ve kavşak ihalelerinde 4734 sayılı karara aykırı hareket ettikleri Danıştay 1 inci Dairesinin 10.03.2010 günlü E:2010/238, K:2010/419 Sayılı Kararıyla belirtilen ve dolayısıyla haklarında soruşturma izni verilmeme işleminizi iptal eden Danıştay Kararı gereğince haklarında soruşturma açılan İstanbul Belediye Başkanı Kadir Topbaş ve Fen İşleri Daire Başkanı Abdurrahman Uçak hakkında davalar hangi safhadadırlar?

10.- Kütahya Milletvekili Alim Işık’ın, İktisadi ve İdari Bilimler ile Fen Edebiyat Fakültesi mezunlarının kamu kurum ve kuruluşlarında istihdamına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/740) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıda belirtilen sorularımın, Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak cevaplandırılması için gereğini saygılarımla arz ederim.

                                                                                                                    16.12.2011

                                                                                                                     Alim Işık

                                                                                                                      Kütahya

Ülkemizde şimdiye kadar özellikle İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi (İİBF) ile Fen Edebiyat Fakültesi (FEF) mezunlarının kamu kurum ve kuruluşlarında istihdamı için yeterince kontenjan ayrılmadığı iddialarıyla ilgili olarak;

1) Hâlen ülkemizde İİBF ve FEF mezunu işsiz gençlerimizin toplam sayıları ne kadardır? 

2) 2002-2011 döneminde anılan fakültelerden mezun kaç vatandaşımız istihdam edilebilmiştir? İstihdam edilenlerin yıllara göre dağılımları nasıldır?

3) Anılan fakültelerden mezun olanların istihdamının artırılması konusunda Hükûmetinizce ne tür tedbirler alınmıştır?

4) 2012 yılında anılan fakültelerden mezun kaç kişinin kamu kurum ve kuruluşlarında istihdam edilmesi planlanmıştır?

5) Bunların fakültelere ve bölümlere dağılımları nasıldır?

11.- Tunceli Milletvekili Kamer Genç’in, İstanbul Büyükşehir Belediyesinin bazı ihalelerinde usulsüzlük yapıldığı iddialarına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/758) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın aracılığınızla Başbakan tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz ederim.

                                                                                                                    27/12/2011

                                                                                                                   Kamer Genç

                                                                                                                       Tunceli

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Sanat ve Meslek Eğitimi Kursu (İSMEK) ihaleleri 2004 yılından beri aynı şirketlerde ortak veya bu şirkette ortak olmakla beraber isim değiştiren şirketlere verilmektedir.

Beyaz Holding ortakları Mustafa Çelik, Zekeriya Kahraman, Zahit Akman vesairedir.

2004-2010 yıllarında şirkete 400 trilyon lira ödendiği belediye kayıtlarından anlaşılmaktadır.

İhaleleri alan şirketin ortaklarından Zekeriya Kahraman'ın oğlu oğlunuzla bacanaktır.

1) İhalelerin yüksek fiyatlarla bu şirketlere verilmesinde telkininiz olmuş mudur?

2) İhaleleri alan şirketlerin çalıştırdığı personel sayısı 1.000 civarında olduğu halde, fazla para almak için 3.800 personel çalıştırdığı gibi işlem yaptıkları söylenmektedir. Bu doğru mudur? Doğru ise ne işlem yapmayı düşünüyorsunuz? Bu konuda mali denetim yapılmış mıdır? Belediyenin kaybı kaç liradır?

12.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, belediyeler ve il özel idarelerindeki sözleşmeli personele kadro verilmesine ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/797) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak yanıtlanmasını arz ederim.

Saygılarımla.

                                                                                                                Mesut Dedeoğlu

                                                                                                                Kahramanmaraş

12 Haziran genel seçimleri öncesinde "kamuda ne kadar sözleşmeli varsa kadroya alacağız" şeklinde açıklamanız olmuştu. Bu sözlerin üzerinden tam yedi ay geçmesine rağmen belediye ve il özel idaresinde çalışan sözleşmeliler halen kadroya geçememiştir.

Bu bilgiler ışığında;

1) Belediye ve il özel idaresinde çalışan sözleşmeli personele, seçim öncesi verilen sözleri tutarak kadro vermeyi düşünüyor musunuz? Bu konuda bir çalışmanız var mıdır?

2) Belediye ve il özel idarelerinde kadro bekleyen toplam kaç sözleşmeli personel bulunmaktadır?

13.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, kamu görevlileriyle ilgili Uzlaşma Kurulu kararının uygulanmamasına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/826) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak yanıtlanmasını arz ederim.

Saygılarımla.

                                                                                                                Mesut Dedeoğlu

                                                                                                                Kahramanmaraş

Türkiye Kamu-Sen; 2002 yılından sonra kaldırılan uzlaştırma kurulu kararının uygulanmaması nedeniyle, doğan kayıpların karşılanmasını ve ekonomik büyümeden kamu görevlilerine pay verilmesini talep etmektedir.

Bu bilgiler ışığında;

1) Kamu görevlilerinin 2002 yılından bu yana uygulanmayan uzlaşma kurulu kararlarından doğan kayıplarını ne zaman karşılamayı düşünüyorsunuz? Bu konuda çalışmanız var mıdır?

2) Türkiye ekonomik olarak büyümüş müdür? Büyümüş ise bu büyümeden hangi kesimler pay almıştır? Kamu görevlilerine de bu büyümeden pay vermeyi düşünüyor musunuz?

14.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, KİT’lerde çalışan memurlara ek ödeme verilmemesine ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/827) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak yanıtlanmasını arz ederim.

Saygılarımla.

                                                                                                                Mesut Dedeoğlu

                                                                                                                Kahramanmaraş

Türk ENERJİ-SEN yaptığı açıklamada; Yüksek Planlama Kurulu kararı ile KİT'lerdeki amirlerin ve şeflerin maaşlarına 153 TL ek ödeme zammı yapıldığını belirterek, memurların kapsam dışı bırakılmasının haksızlık olduğunu ifade etmektedir.

Bu bilgiler ışığında;

1) Bu doğru mudur? Doğru ise, haksızlığı gidermek için Yüksek Planlama Kurulu kararı ile memurlara da ek ödeme yapmayı planlıyor musunuz?

2) Memurların ek ödeme kapsamına alınmamasının nedenleri nelerdir? Hangi gerekçelere dayanılarak ek ödeme konusunda kapsam dışı bırakılmışlardır?

15.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, 4/C statüsündeki personelin aile yardımından yararlanmasına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/829) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak yanıtlanmasını arz ederim.

Saygılarımla.

                                                                                                                Mesut Dedeoğlu

                                                                                                                Kahramanmaraş

Sözleşmeli personelin aile yardımından yararlanması sağlanırken, 4/C personel bu kapsamın dışında bırakılmıştır. Bakan Hayati Yazıcı, seçim öncesi 4/C'li personelin de aile yardımından yararlanacağını belirterek, bu konuda Bakanlar Kurulu kararının hazır olduğunu açıklamıştı.

Bu bilgiler ışığında;

1) Seçim öncesi verilen sözleri yerine getirerek, 4/C'li personellerin de aile yardımından yararlanmasını sağlamayı düşünüyor musunuz? Bu konuda çalışmanız var mıdır?

2) Aile yardımından yararlanmayı bekleyen toplam kaç adet 4/C personeli bulunmaktadır?

16.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, 60 günden fazla prim borcu olan esnaf ve sanatkârların sağlık hizmetlerinden faydalanamamalarına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/831) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak yanıtlanmasını arz ederim.

Saygılarımla.

                                                                                                                Mesut Dedeoğlu

                                                                                                                Kahramanmaraş

60 günden fazla prim borcu bulunan esnaf ve sanatkâr kesiminin kendisi, eşi ve çocuklarına sağlık hizmeti verilmemektedir. Bu durumda, ancak parası olan sağlık hizmetlerine ulaşmaktadır.

Bu bilgiler ışığında;

1) Sağlık hizmetinden yararlanma hakkının, sigortalının prim borcu ile ilişkilendirilmesi doğru mudur?

2) Mevcut uygulama ile sigortalının kendi yaşamı ile birlikte bakmakla yükümlü olduğu aile bireylerinin de yaşamı risk altına girmiş olmuyor mu?

3) Bütün hakların üstünde olan ''yaşam hakkını" göz önünde bulundurarak, bu konuda düzenleme yapmayı düşünüyor musunuz?

17.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, emeklilerin sağlık harcamalarına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/868) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak yanıtlanmasını arz ederim.

Saygılarımla.

                                                                                                                Mesut Dedeoğlu

                                                                                                                Kahramanmaraş

Emeklilerin sağlık harcamaları, hükûmet tarafından yapılan düzenlemelerle sürekli artmaktadır. Emekliler yaşları itibariyle ayda birden fazla hastaneye gitmektedir.

Bu bilgiler ışığında;

1) Memur emeklisi bir ay içinde iki defa devlet hastanesine gittiğinde ve kendisine beş kutu ilaç yazıldığında, cebinden toplam kaç para katkı ve katılım vb ücret çıkmaktadır?

2) Aynı memur emeklisi bir ay içinde iki defa özel hastaneye muayene için gittiğinde ve kendisine beş kutu ilaç yazıldığında cebinden toplam kaç para katkı, katılım, muayene vb ücret çıkmaktadır?

18.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, boşanma sayısındaki artışa ve aile birliğinin korunması için alınan önlemlere ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/885) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak yanıtlanmasını arz ederim.

Saygılarımla.

                                                                                                                Mesut Dedeoğlu

                                                                                                                Kahramanmaraş

Son yıllarda ülkemizde izlenen ekonomik ve sosyal politikalar aile saadetini bozmakta ve boşanmaları artırmaktadır. TÜİK verilerine göre; 2000 yılında 34.862 olan boşanma sayısı, 2010 yılında 118.568'e yükselmiştir.

Bu bilgiler ışığında;

1) Boşanma sayısında son yıllarda bir artış olduğu doğru mudur? Doğru ise bunun başlıca nedenleri nelerdir?

2) Aile birliğinin sağlanması konusunda hangi ekonomik ve sosyal politikalar uygulanmaktadır?

19.- Kütahya Milletvekili Alim Işık’ın, Fen Edebiyat Fakültesi mezunlarının mağduriyetine ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/908) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıda belirtilen sorularımın, Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak cevaplandırılması için gereğini saygılarımla arz ederim.

                                                                                                                    11/01/2012

                                                                                                                     Alim Işık

                                                                                                                      Kütahya

Bilindiği gibi, ülkemizde üniversitelerimizin Fen Edebiyat Fakültelerinden (FEF) mezun olmuş on binlerce gencimiz, kamu kurum ve kuruluşlarına personel alımlarında bölümlerine ayrılan düşük kontenjanlar nedeniyle çoğunlukla işsiz kalmaktadırlar. Çok sayıda gencimizi rahatsız eden mevcut personel alımı politikalarının değiştirilmesi uygulamalarıyla ilgili olarak;

1) Hâlen ülkemizde FEF mezunu ve 2010 KPSS Belgesine sahip işsiz gençlerimizin sayısı ne kadardır?

2) Bu durumdaki gençlerimizin kamu kurum ve kuruluşlarına yapılacak memur alımlarında Bölüm ayrımı yapılmaksızın lisans mezunu kategorisinden başvuru yapmaları sağlanabilir mi?

3) 2010 KPSS Belgesine sahip yüksek puanlı binlerce FEF mezunu gencimizin istihdamına yönelik olarak Hükûmetinizce 2012 KPSS öncesinde ne kadar personel alınması düşünülmektedir?

4) Hükûmetinizin personel alımına yönelik 2012 yılı programı nasıldır?

20.- Kütahya Milletvekili Alim Işık’ın, sözleşmeli personel ile memurlar arasındaki ek ödeme oranlarındaki farka ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/909) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıda belirtilen sorularımın, Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak cevaplandırılması için gereğini saygılarımla arz ederim.

                                                                                                                    11/01/2012

                                                                                                                     Alim Işık

                                                                                                                      Kütahya

Bilindiği gibi, Yüksek Planlama Kurulu (YPK)'nun 21.10.2011 tarihli ve 2011/T-20 sayılı kararı ile ek ödemeleri yükseltilen şef, uzman vb. gibi personel ile ek ödemeleri yükseltilmemiş memur, avukat, bilgisayar işletmeni, hemşire vb. gibi idari personel arasındaki ücret farkı daha da açılmıştır. Bu konuyla ilgili olarak;

1) 399 sayılı KHK'ye tabi sözleşmeli personel ile 657 sayılı Kanuna tabi emsal memurların ek ödeme oranları arasındaki farkın gerekçesi nedir?

2) Anılan YPK kararıyla ek ödeme oranı yüzde 67'ye yükseltilen personel ile yüzde 42'de kalan idari personel arasındaki farkın kapatılmasına yönelik bir çalışma var mıdır?

3) Varsa çalışma ne aşamadadır? Yoksa bu konuda hükûmetinizin görüşü nasıldır?

4) Aynı işi yapan 399 sayılı KHK'ye tabi ve 657 sayılı kanuna tabi personel arasındaki ayrımın giderilmesi sağlanabilir mi?

21.- Kütahya Milletvekili Alim Işık’ın, kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan sözleşmeli personele ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/915) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıda belirtilen sorularımın, Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak cevaplandırılması için gereğini saygılarımla arz ederim.

                                                                                                                    09/01/2012

                                                                                                                     Alim Işık

                                                                                                                      Kütahya

Bilindiği gibi, 12 Haziran 2011 genel seçimleri öncesinde değişik zamanlarda ve canlı TV programlarında, ülkemizdeki kamu kurum ve kuruluşlarında sözleşmeli olarak çalıştırılan personelin Hükûmetinizce durumlarına uygun daimi kadrolara atanacakları yönünde tarafınızdan verilen sözler bugüne kadar yerine getirilmemiştir. Bu konuyla ilgili olarak;

1) Hâlen ülkemiz kamu kurum ve kuruluşlarında sözleşmeli olarak çalıştırılanların toplam sayısı ne kadardır?

2) Sözleşmeli olarak çalıştırılan kamu personelinin ne kadarı üniversite mezunudur?

3) Sözleşmeli olarak çalışan kamu personelinin durumlarına uygun daimi kadrolara atanmalarına yönelik olarak Hükûmetinizce yürütülen bir çalışma var mıdır?

4) Varsa çalışma ne aşamadadır? Yoksa böyle bir çalışma gerçekleştirilebilir mi?

5) Hükûmetinizin sözleşmeli personelinin mağduriyetlerinin giderilmesi konusunda 2012 yılı programı nasıldır?

22.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, işçi ve BAĞ-KUR emeklilerinin enflasyon farkından yararlanmasına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/950) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak yanıtlanmasını arz ederim.

Saygılarımla.

                                                                                                                Mesut Dedeoğlu

                                                                                                                Kahramanmaraş

Yüzde 2,68 oranındaki enflasyon farkından Hükûmet tarafından yararlandırılmayan işçi ve BAĞ-KUR emeklileri tepki göstermektedir.

Bu bilgiler ışığında;

1) Enflasyon farkından işçi ve BAĞ-KUR emeklilerini de yararlandırmayı düşünüyor musunuz? Bu konuda çalışmanız var mıdır?

23.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, intiharların artışına ve önlenmesine ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/952) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak yanıtlanmasını arz ederim.

Saygılarımla.

                                                                                                                Mesut Dedeoğlu

                                                                                                                Kahramanmaraş

Ülkemizde yaşanan ekonomik ve sosyal sorunlar, maalesef intihar olaylarını da artırmıştır. 2000 yılı içinde 1.802 olan intihar olayı sayısı 2010 yılı içinde 2.933’e yükselmiştir.

Bu bilgiler ışığında;

1) On yıl içinde artış gösteren intihar olaylarını nasıl değerlendiriyorsunuz?

2) İntiharları önleme konusunda Hükûmet olarak bir çalışmanız var mıdır?

3) İntihar nedenleri konusunda araştırma yapmayı düşünüyor musunuz?

24.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, sağlık güvencesi olmayan kişilere yaptırılan gelir testinin süresine ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/955) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak yanıtlanmasını arz ederim.

Saygılarımla.

                                                                                                                Mesut Dedeoğlu

                                                                                                                Kahramanmaraş

Sağlık güvencesi olmayan kişilere gelir testi konusunda ocak ayı sonuna kadar verilen sürenin yetersiz olduğu belirtilmektedir.

Bu bilgiler ışığında;

1) Süreyi uzatmayı düşünüyor musunuz? Bu konuda çalışmanız var mıdır?

2) Bu süre içinde gelir testi yaptıramayan dar gelirli vatandaşların 213 liralık sigorta primlerini ödeme cezası alacakları doğru mudur?

25.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, FATİH Projesi kapsamındaki akıllı tahta uygulamasına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/957) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak yanıtlanmasını arz ederim.

                                                                                                                Mesut Dedeoğlu

                                                                                                                Kahramanmaraş

Okul yönetimi, veli ve öğrenciler FATİH Projesi kapsamında kendilerine söz verilen akıllı tahtaları istemektedir.

Bu bilgiler ışığında;

1) Okullarda akıllı tahta uygulamasına ne oldu? Ne zaman uygulamaya geçirmeyi düşünüyorsunuz?

2) Uygulama ilk hangi illerde başlatılacak? Kahramanmaraş'taki okullar ne zaman akıllı tahtalara kavuşacak?

26.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, emeklilerin durumlarının iyileştirilmesine yönelik çalışmalara ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1023) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak yanıtlanmasını arz ederim.

Saygılarımla.

                                                                                                                Mesut Dedeoğlu

                                                                                                                Kahramanmaraş

Türkiye Emekliler Derneği, işveren kesimine yapılan vergi indirimi ve sigorta primi teşviklerinden bahsederek, Hükûmetten kendileri için de bir iyileştirme beklemektedir.

Bu bilgiler ışığında;

1) Emekli kesiminin bu konudaki taleplerini nasıl karşılıyorsunuz? Durumlarının iyileştirilmesi konusunda bir çalışmanız var mıdır?

2) Bu konuda çalışma yapmayı düşünüyor musunuz?

27.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, kadrolu ve sözleşmeli öğretmenlerin özlük haklarına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1024) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak yanıtlanmasını arz ederim.

Saygılarımla.

                                                                                                                Mesut Dedeoğlu

                                                                                                                Kahramanmaraş

Öğretmen maaşlarının yapılan kanun hükmünde kararnamelerde ve ek ödemelerde dikkate alınmadığı için çok düşük kaldığı ve kamuda çalışan pek çok meslek grubunun altına düştüğü belirtilmektedir.

Bu bilgiler ışığında;

1) Göreve yeni başlamış kadrolu öğretmenler kaç para maaş almaktadır?

2) Yine aynı şekilde göreve yeni başlamış sözleşmeli öğretmenler kaç para maaş almaktadır?

3) Maaşları bakımından öğretmenler, kamuda çalışan meslek grupları arasında kaçıncı sırada ve hangi meslek grupları arasında yer almaktadır?

28.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, açlık ve yoksulluk sınırı altında yaşayan kamu çalışanlarına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1025) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak yanıtlanmasını arz ederim.

Saygılarımla.

                                                                                                                Mesut Dedeoğlu

                                                                                                                Kahramanmaraş

Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ) 2011 yılının Aralık ayına ait açlık sınırını 940,39 ve yoksulluk sınırını da 3.063,17 olarak açıklamıştır. TÜRK-İŞ, fiyat artışları nedeniyle sadece mutfağa gelen ek yükün 73 lira olduğunu belirtmektedir.

Bu bilgiler ışığında;

1) Bu durumda, 2011 yılı içinde açlık ve yoksulluk sınırı kamu çalışanlarının aylık ücretlerinin üzerinde gerçekleşmiş olmuyor mu?

2) Böyle oluyor ise bu konuda nasıl bir çalışma yapmayı planlıyorsunuz?

3) Kamu çalışanlarını düştükleri açlık ve yoksulluk sınırı altından ne zaman kurtarmayı düşünüyorsunuz?

29.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, emeklilerin millî gelir içindeki payına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1029) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak yanıtlanmasını arz ederim.

Saygılarımla.

                                                                                                                Mesut Dedeoğlu

                                                                                                                Kahramanmaraş

Türkiye Emekliler Derneği, millî gelirin büyümesinin anlamını bulması için emeklilere refah payı verilmesi gerektiğini belirterek, aksi takdirde kişi başına 10 bin dolar düştüğü yönündeki istatistiklerin kâğıt üzerinde kalacağını açıklamaktadır.

Bu bilgiler ışığında;

1) Emeklilerin açıklamalarına kulak vererek, 10 bin dolara çıktığını söylediğiniz millî gelirden emeklilere pay vermeyi düşünüyor musunuz?

2) Bu konuda bir çalışmanız olacak mı? Yoksa millî gelir artışı emeklilerin açıkladığı gibi kâğıt üzerinde mi kalacak?

30.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, emeklilerin her türlü katkı ve katılım paylarından muaf tutulması talebine ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1031) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak yanıtlanmasını arz ederim.

Saygılarımla.

                                                                                                                Mesut Dedeoğlu

                                                                                                                Kahramanmaraş

Türkiye Emekliler Derneği, yaptıkları açıklamada, emeklilerin üzerinden her türlü katkı ve katılım paylarının kaldırılmasını istemektedir.

Bu bilgiler ışığında;

1) Emeklilerin cebinden çıkan ve bu kesimi zorlayan muayene ve ilaç gibi katkı ve katılım payını kaldırmayı düşünüyor musunuz? Bu konuda çalışmanız var mıdır?

31.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, Sosyal Güvenlik Kurumu icra memurlarının özlük haklarına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1032) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak yanıtlanmasını arz ederim.

Saygılarımla.

                                                                                                                Mesut Dedeoğlu

                                                                                                                Kahramanmaraş

Sosyal Güvenlik Kurumu icra memurları, Maliye Bakanlığı ve Adalet Bakanlığındaki icra yetkililerinden çok daha düşük ücret aldıklarını belirtmektedir.

Bu bilgiler ışığında;

1) Aynı işi yapan kişilerin, üç ayrı kurumda ayrı ayrı maaşlarla çalışmaları doğru mudur?

2) Bu durumda eşit işe eşit ücret çalışmanız bazı kurumlara eşitsizlik getirmiş olmuyor mu?

3) Bu konuda bir çalışma yapmayı planlıyor musunuz?

32.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, süt izni kullanımı konusunda kadın memurlara zorluk çıkarıldığı iddialarına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1099) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak yanıtlanmasını arz ederim.

Saygılarımla.

                                                                                                          Mesut Dedeoğlu

                                                                                                          Kahramanmaraş

TÜRK EĞİTİM-SEN tarafından, kadın memurlara süt izni kullanma konusunda bazı kurumlarca zorluk çıkartıldığı ifade edilmektedir.

Bu bilgiler ışığında;

1) Yasal bir hak olan süt izni konusunda kadın memurlara zorluk çıkarıldığı doğru mudur?

2) Doğru ise bu konuda memur anneleri rahatlatma konusunda nasıl bir çalışma yapmayı planlıyorsunuz?

33.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, maaşların enflasyon karşısında azaldığı iddiasına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1101) ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak yanıtlanmasını arz ederim.

Saygılarımla.

                                                                                                          Mesut Dedeoğlu

                                                                                                          Kahramanmaraş

TÜRK EĞİTİM-SEN tarafından, Hükûmetin enflasyonu yanlış tahmin ettiği ifade edilerek maaşların 2011 yılının ikinci altı aylık diliminde ortalama 47,91 TL eridiği belirtilmektedir.

Bu bilgiler ışığında;

1) Erimenin, pratisyen hekim maaşlarında 60,44 TL, avukat maaşlarında 58,47 TL, mühendis maaşlarında 69,07 TL, öğretmen maaşlarında 47,42 TL ve memur maaşlarında 38,69 TL olarak gerçekleştiği doğru mudur?

2) Doğru ise bu konuda nasıl bir çalışma yapmayı planlıyorsunuz?

34.- Tokat Milletvekili Reşat Doğru’nun, hava kirliliğinin önlenmesine yönelik çalışmalara ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1113) Cevaplanmadı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorumun Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasının teminini arz ederim.

                                                                                                                   Reşat Doğru

                                                                                                                        Tokat

Soru: Atmosfere bırakılan metan ve karbondioksit oranının düşürülmesi için Hükûmet olarak bir çalışmanız var mıdır? Varsa neler yapılmaktadır?

35.- Tokat Milletvekili Reşat Doğru’nun, TOKİ’nin elde ettiği gelir miktarına ve devam eden projelere ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1122) Cevaplanmadı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını müsaadelerinize arz ederim.

                                                                                                                   Reşat Doğru

                                                                                                                        Tokat

Soru: TOKİ kurulduğu günden itibaren hangi projelerden ne kadar gelir elde etmiştir? Gelir amaçlı hangi büyük projeler devam etmektedir?

36.- Tokat Milletvekili Reşat Doğru’nun, TOKİ’nin Tokat’ta yaptığı daire sayısına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1125) Cevaplanmadı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını müsaadelerinize arz ederim.

                                                                                                                   Reşat Doğru

                                                                                                                        Tokat

Soru: Tokat ilinde TOKİ’nin yaptığı kaç daire vardır? Erbaa ve Reşadiye ilçelerinde TOKİ düşünüyor musunuz?

37.- Tunceli Milletvekili Kamer Genç’in, ABD Büyükelçiliğinde brifing verildiği iddialarına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1131) Cevaplanmadı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın aracılığınızla Başbakan tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz ederim.          06/02/2012

                                                                                                                   Kamer Genç

                                                                                                                       Tunceli

Son yayınlanan bir kitapta Türk polisinin 21 Kasım 2008 tarihinde ABD Büyükelçiliğinde brifing verdiği ve bu brifingde önemli açıklamalarda bulunulduğu belirtilmektedir.

1) Bu brifingin verilişinde sizin bilginiz var mıdır?

2) Türk polisi hangi gerekçe ve zorunlulukla ABD Büyükelçiliğine böyle bilgiler vermektedir?

3) Türkiye Cumhuriyeti'nin itibarını sarsan bu tip brifingleri verenler hakkında herhangi bir cezai işlem yapmayı düşünüyor musunuz?

4) Hükûmetin başında bulunan bir kişi olarak devletimizin itibarını sarsan bu tip davranışlarda sorumluluğunuz yok mudur?

38.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, engelli vatandaşların ihtiyaçlarının Devlet tarafından karşılanması için yapılan çalışmalara ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1149) Cevaplanmadı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak yanıtlanmasını arz ederim.

Saygılarımla.

                                                                                                                Mesut Dedeoğlu

                                                                                                                Kahramanmaraş

Engelli vatandaşlarımızın ortez, protez ve tekerlekli sandalye gibi ihtiyaçlarını temin etmek devletin en önemli görevleri arasında yer almalıdır. Sosyal devlet bunu gerektirir.

Bu bilgiler ışığında;

1) Engelli vatandaşlarımızın ortez, protez ve tekerlekli sandalye gibi önemli ihtiyaçlarının yüzde kaçlık bölümü devlet tarafından karşılanmaktadır?

2) Bu ihtiyaçların yüzde 100’ü karşılanmıyor ise bu konuda çalışma yapmayı düşünüyor musunuz?

3) Plastik kapaklar niçin toplamaktadır? Kişi başı millî gelirini 10 bin doların üzerine çıkarmış olan bir ülke engelli vatandaşına plastik kapak toplattırır mı?

39.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, Hak-İş’in işsizlik konusunda yaptığı açıklamalara ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1182) Cevaplanmadı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak yanıtlanmasını arz ederim.

Saygılarımla.

                                                                                                                Mesut Dedeoğlu

                                                                                                                Kahramanmaraş

Hak-İş; işsizlik konusunda mevcut hükümet politikalarının yerine iş yaratan, girişimciliği geliştiren, mesleki eğitim ve yaşam boyu öğrenmeyi ön planda tutan yeni politikaların uygulanması gerektiğini ifade etmektedir.

Bu bilgiler ışığında;

1) Hak-İş’in işsizlik konusunda yapmış olduğu bu açıklamaya kulak vermeyi düşünüyor musunuz?

2) Mevcut politikalar yerine, Hak-İş tarafından önerilen işsizlik politikalarını ne zaman uygulamaya geçireceksiniz? Bu konuda bir çalışmanız olacak mı?

40.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, Çevre ve Şehircilik Bakanlığına hizmet binası yapılmasına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1225) Cevaplanmadı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak yanıtlanmasını arz ederim.

Saygılarımla.

                                                                                                           Mesut Dedeoğlu

                                                                                                            Kahramanmaraş

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın, Ankara’da yedi ayrı yerde hizmet veren merkez teşkilatı birimlerinizden bir tanesinin kiralık olduğu ve bu hizmet birimi için de yıllık 2.100.000.00 TL kira bedeli ödendiği belirtilmektedir.

Bu bilgiler ışığında;

1) Çok sayıda resmi kuruluşa hizmet binası yapan TOKİ niçin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı için hizmet binası yapmamaktadır?

2) Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nı ne zaman kiralık hizmet binasından kurtarmayı düşünüyorsunuz?

41.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, binaların yalıtımıyla ilgili konut sahiplerine destek verilip verilmeyeceğine ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1226) Cevaplanmadı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak yanıtlanmasını arz ederim.

Saygılarımla.

                                                                                                           Mesut Dedeoğlu

                                                                                                            Kahramanmaraş

Ülkemizde 18 milyon binanın yüzde 90’ının yalıtımsız olduğu belirtilerek, bu binaların ısınması ve soğutması için her yıl 7 milyar dolar civarında bir enerji israf edildiği vurgulanmaktadır.

Bu bilgiler ışığında;

1) Yalıtım konusunda konut sahiplerini maddi anlamda destekleyerek veya faizsiz kredi sağlayarak enerji kaybını önlemeyi düşünüyor musunuz? Bu konuda çalışmanız var mıdır?

42.- İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal’ın, belediyelerdeki özel kalem müdürlüğü kadrolarına yapılan atamalara ve imar planlarında ibadet alanı olarak ayrılan yerlere ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1278) Cevaplanmadı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını Anayasa'nın 98 ve TBMM İçtüzüğü’nün 96’ncı maddeleri gereğince saygıyla talep ederim.

                                                                                                             Mahmut Tanal

                                                                                                                  İstanbul

1) Özel kalem müdürlüğü kadrolarına 657 sayılı Kanun uyarınca 2001-2012 tarihlerinde AKP'li, CHP'li, BDP'li, MHP'li belediyelere ayrıca belirtilmek kaydıyla kaç kişi atandı ve Bakanlıkça onaylandı?

2) AKP'li belediyelere giden Sayıştay denetçilerinin sayısı ve rapor sonuçları nelerdir? Denetçi raporlarınca sorumluluk doğuran AKP'li belediyeler hangileridir, sorumluluğunun niteliği nedir? Dava açılmışsa mahkemesi, dosya numaraları nelerdir?

3) AKP'li ve CHP'li belediyelere ayrıca belirtilerek 2001-2012 tarihleri arasında kaç mülkiye müfettişi, bakanlık kontrolörleri denetime gitmiştir?

4) Türkiye'de il bazında 2001-2012 yılları arasında 1/5000’lik veya 1/1000 plan tadilatlarında, ibadet alanlarına ayrılan yerlerden kaç tanesi ayrı ayrı belirtilmek kaydıyla camiye, cemevine, kilise, havraya ayrılmıştır? İbadet alanlarında ne kadarı plan tadilatı ile ticari veya konut alanlarına çevrilmiştir? Bu belediyeler hangileridir?

43.- Tokat Milletvekili Reşat Doğru’nun, ülkemizde faaliyet gösteren bankaların şube sayılarına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1291) Cevaplanmadı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorumun Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasının teminini arz ederim.

                                                                                                                   Reşat Doğru

                                                                                                                        Tokat

Soru: Son yıllarda ülkemizde il ve ilçelere yoğun bir şekilde çeşitli banka şubesi açılmaktadır. Ülkede hangi bankalar faaliyet göstermekte olup 2011 sonu itibarıyla şube sayıları ne kadardır?

44.- Tokat Milletvekili Reşat Doğru’nun, ülkemizde faaliyet gösteren yerli ve dış kaynaklı banka sayısına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1293) Cevaplanmadı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasının teminini arz ederim.

                                                                                                                   Reşat Doğru

                                                                                                                        Tokat

Soru: Ülkemizde faaliyet gösteren banka sayısı her geçen gün artmaktadır.

1) Dış ülkeler kaynaklı kaç banka ülkemizde faaliyet göstermektedir? Ülke genelinde kaç şubesi bulunmaktadır?

2) Dış ülkeler ve yerli kaynaklı ortaklıkların oluşturulduğu kaç banka faaliyet göstermektedir? Ülke genelinde kaç şubesi bulunmaktadır?

3) Yerli kaynaklı kaç banka faaliyet göstermektedir? Ülke genelinde kaç şubesi bulunmaktadır?

45.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, belde belediye başkanlarının özlük ve pasaport haklarına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1337) Cevaplanmadı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak yanıtlanmasını arz ederim.

Saygılarımla.

                                                                                                                Mesut Dedeoğlu

                                                                                                                Kahramanmaraş

Eşit işe eşit ücret konusu belediye başkanlarını da etkilemiştir. Belde belediye başkanları, kendi emirleri altında çalıştırdıkları yazı işleri müdürlerinden daha az maaş aldıklarını belirtmektedirler.

Bu bilgiler ışığında;

1) Bu doğru mudur? Belde belediye başkanları, yazı işleri müdürlerinden daha az mı maaş almaktadır?

2) Bu belediye başkanlarının yeşil pasaport kullanma hakkı var mıdır? Yok ise maaş ve pasaport konusunda bir çalışma yapmayı planlıyor musunuz?

46.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, yol yapım ve bakım hizmetleri için Kahramanmaraş İl Özel İdaresine kaynak aktarılıp aktarılmayacağına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1338) Cevaplanmadı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak yanıtlanmasını arz ederim.

Saygılarımla.

                                                                                                                Mesut Dedeoğlu

                                                                                                                Kahramanmaraş

Kahramanmaraş'ın coğrafi konumu nedeniyle stabilize yolların fazla olması bakım ve onarım giderlerini artırmaktadır. Bu nedenle, il özel idaresinin mevcut imkânları yol yapım ve bakım hizmetlerine yetmemektedir.

Bu bilgiler ışığında;

1) Yol yapım ve bakım hizmetleri konusunda il özel İdaresine ek kaynak çıkarmayı düşünüyor musunuz? Bu konuda çalışmanız var mıdır?

47.- Malatya Milletvekili Veli Ağbaba’nın, Kürecik radar üssünde çalışan personele ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1426) Cevaplanmadı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki soruların Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz ederim.

                                                                                                                   Veli Ağbaba

                                                                                                                      Malatya

1) Malatya/Kürecik'te konuşlandıran radar üssünde çalışan personel sayısı kaçtır?

2) Radar üssündeki personelin uyruklarına göre dağılımı nasıldır?

3) Radar üssünde bulunan asker sayısı kaçtır ve uyruklarına göre dağılımı nasıldır?

4) Radar üssünde bulunan sivil görevlilerin mesleklerine ve uyruklarına göre dağılımı nasıldır?

48.- Adana Milletvekili Ali Halaman’ın, terhis süreleri uzatılan askerlerin kamuya öncelikli işçi olarak alınması uygulamasının ortadan kaldırıldığı iddialarına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1735) Cevaplanmadı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki soruların Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını saygılarımla arz ederim.                04.05.2012

                                                                                                                   Ali Halaman

                                                                                                                        Adana

1) 1999 yılında çıkarılan karar kapsamında terhis süreleri uzatılan askerlerin kamuya öncelikli işçi olarak alınması uygulaması hangi gerekçelerle ortadan kaldırılmıştır?

2) Askerlerimizin bu mağduriyetlerinin giderilmesine yönelik olarak tekrar Hükûmetinizce yürütülen bir çalışma var mı?

3) Varsa çalışmanın içeriği ve uygulama planı nasıldır?

49.-Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, Dışişleri Bakanlığında görev yapan sözleşmeli personelin özlük haklarından kaynaklanan mağduriyetlerine ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1762) Cevaplanmadı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak yanıtlanmasını arz ederim.

Saygılarımla.

                                                                                                                Mesut Dedeoğlu

                                                                                                                Kahramanmaraş

Merkezde ve yurtdışı görevlerinde sözleşmeli olarak görev yapan Dışişleri Bakanlığı personeli, maaş ve özlük hakları konusunda diğer çalışanlara göre mağdur edildiklerini belirtmektedir.

Bu bilgiler ışığında;

1) Merkezde ve yurtdışı görevlerinde sözleşmeli olarak çalışan personeller, diğer çalışanlara göre maaş ve özlük hakları konusunda mağdur mu edilmektedir?

2) Bu konuda herhangi bir çalışmanız var mıdır? Çalışma yapmayı düşünüyor musunuz?

50.- Muğla Milletvekili Mehmet Erdoğan’ın, Datça Hükümet Konağı ve öğretmenevinin fiziki yetersizliğine ilişkin Çevre ve Şehircilik Bakanından sözlü soru önergesi (6/1766) Cevaplanmadı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Çevre ve Şehircilik Bakanı Sayın Erdoğan Bayraktar tarafından sözlü olarak yanıtlanmasını saygılarımla arz ederim.

                                                                                                               Mehmet Erdoğan

                                                                                                                        Muğla

Muğla İlimizin Datça ilçesinde; yaklaşık 150 kişinin çalıştığı; günlük ortalama 500 vatandaşımızın iş takibi için halen kullandığı Hükümet Konağı ve iki yıl önce boşaltılan ancak yıkıma veya iyileştirmeye tabii tutulmayan Öğretmenevi'nin fiziki yetersizliği vatandaşlarımızın hayatını tehlikeye atmaktadır. Meydana gelebilecek küçük ölçekli bir depremin bile çok büyük felaketlere yol açabileceği aşikârdır.

Buna göre:

1) Bakanlığınızca; Datça Hükümet Konağı'nın ve Öğretmenevi'nin içinde bulunduğu fiziki yetersizliklerin giderilmesi için sürdürülen bir çalışma var mıdır?

2) Datça ilçemizde aynı durumda kaç adet bina vardır? Bu binaların güçlendirilmesi veya yıkılarak yenisinin yapılması için bakanlığınızın bilgisi dahilinde sürdürülen bir çalışma var mıdır?

51.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, iş adamlarının yurt dışına, vizesiz seyahat edilebilmelerine ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1832) Cevaplanmadı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak yanıtlanmasını arz ederim.

Saygılarımla.

                                                                                                                Mesut Dedeoğlu

                                                                                                                Kahramanmaraş

Ankara Genç İşadamları Derneği (ANGİAD) işadamlarının yurtdışına vize engeli olmadan seyahat etmelerinin ekonomiyi canlandıracağını belirtmektedir.

Bu bilgiler ışığında;

1) İşadamlarının yurtdışına vize engeli olmadan seyahat edebilmeleri konusunda herhangi bir çalışmanız var mıdır?

2) Ülke ekonomisine ve istihdama çok önemli katkılar sağlayan işadamlarımızın vize konusundaki zaman kayıplarını nasıl önlemeyi planlıyorsunuz?

52.- İstanbul Milletvekili Erdoğan Toprak’ın, 29 yaşından büyük öğrencilerin askerliklerini erteleyemeyeceği iddialarına ilişkin Millî Savunma Bakanından sözlü soru önergesi (6/1862) Cevaplanmadı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Milli Savunma Bakanı Sayın İsmet Yılmaz tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz ederim.           29.05.2012

Saygılarımla.

                                                                                                                Erdoğan Toprak

                                                                                                                      İstanbul

29 yaşından büyük öğrencilerin artık askerliklerini erteleyemeyecekleri hususunda duyumlar vardır.

Bu sebeple,

1) Binlerce öğrencimizi zor durumda bırakacak bu uygulama ne kadar doğrudur? Uygulamaya geçirmenizdeki gerekçeniz ne olacaktır?

2) Bedelli askerlikte arz talep dengesi beklenildiği gibi olmadı mı ki, Üniversite öğrencisinin üzerine gidiyorsunuz?

3) Sosyal medyada seslerini duyurmaya çalışarak, yaşadıkları sıkıntıları dile getiren öğrenci kardeşlerimizin bu sorunlarının derslerine yansımaması ve eğitimlerinden geri kalmamaları için bakanlık olarak uygulayamaya geçireceğiniz çözüm öneriniz nedir?

53.- Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Kars’ta bir köye şehitlik yapılmasına ilişkin Millî Savunma Bakanından sözlü soru önergesi (6/1893) Cevaplanmadı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Milli Savunma Bakanı Sayın İsmet Yılmaz tarafından sözlü olarak cevaplandırılması konusunda gereğinin yapılmasını saygılarımla arz ederim.

                                                                                                                    Ensar Öğüt

                                                                                                                      Ardahan

Kars Arpaçay ilçemize bağlı Büyükçatma köyümüz tarihten beri kahramanlıklarıyla övünür. Köyümüzde 183 adet şehit bulunmaktadır. Köyümüz ülkemizin her bir köşesinde çarpışan ve şehit veren bir köydür. Köyümüzde 675 hemşehrimiz yaşamaktadır. Her biri bu vatan için bu Al Yıldızlı bayrak için şehit olmaya hazırdır.

1) Kars Arpaçay ilçemize bağlı Büyükçatma köyümüzde yaşayan 675 hemşehrimizin Al Yıldızlı Bayrağımız için, bu ülke için her yerde şehit olmaya hazırdırlar. Bunun böyle olduğu sadece Büyükçatma köyümüzde 183 şehit verilmiştir. Köyümüze bu şehitlerin anısına bir şehitlik yapılması sağlanacak mı?

54.- Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun, engellilerle ilgili mevzuat kapsamında yapılması gereken düzenlemelerin denetimine ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1986) Cevaplanmadı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak yanıtlanmasını arz ederim.

Saygılarımla.

                                                                                                                Mesut Dedeoğlu

                                                                                                                Kahramanmaraş

Kamu kurum ve kuruluşları ile belediyelere, engelliler kanunu kapsamında gerekli düzenleme yapılması için verilen süre 7 Temmuz 2012 tarihinde dolmaktadır.

Bu bilgiler ışığında;

1) Düzenlemeler konusunda verilen bu süre yeterli olmuş mudur? Bu sürenin uzatılması konusunda herhangi bir çalışmanız var mı?

2) Süre uzatımına gidilmesi planlanmıyor ise düzenlemelerle ilgili denetimler ne zaman ve hangi kurumlar tarafından yapılacaktır?

55.- İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal’ın, yaralı bir askerin evine otobüsle gönderilmesine ilişkin Millî Savunma Bakanından sözlü soru önergesi (6/2074) Cevaplanmadı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını Anayasa'nın 98 ve TBMM İçtüzüğünün 96’ncı maddeleri gereğince saygıyla talep ederim.

                                                                                                                 Mahmut Tanal

                                                                                                                      İstanbul

1) Hakkâri Geçimli Karakolunda 04 Ağustos 2012 günü terör örgütü saldırısı sonucunda yaralanan askerlerimizden Jandarma Er Erhan Yakut'un evine beş saatlik otobüs yolculuğu ile gönderilmesine Bursa Valisi tarafından "Olay teferruattır." denmesi hakkında ne düşünüyorsunuz?

2) Siz de görevli vali gibi yaklaşık 4-4,5 saat süren çatışma sonucu yaralı kurtulan ve ailesinin yanına izne dönen kahraman askerimizin evine otobüsle gelmesini teferruat olarak mı görüyorsunuz?

56.- Giresun Milletvekili Selahattin Karaahmetoğlu’nun, güvenlik ve savunma harcamalarında yaşanan artışın nedenlerine ilişkin Millî Savunma Bakanından sözlü soru önergesi (6/2151) Cevaplanmadı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın, Anayasa ve Meclis İçtüzüğü gereğince Millî Savunma Bakanı Sayın İsmet Yılmaz tarafından sözlü olarak yanıtlanmasını saygılarımla arz ederim.

                                                                                                         Selahattin Karaahmetoğlu

                                                                                                                      Giresun

Artan terör saldırıları sonrası silahlı kuvvetlerimizin yürüttüğü operasyonlar neticesinde, güvenlik ve savunmaya yönelik harcamalarda ciddi yükseliş olduğu belirtilmektedir. Yılın ilk altı ayına ait savunma bütçe giderleri ile temmuz, ağustos ve eylül aylarına ait son üç aylık harcamaları açıklar mısınız? Bu artış yalnızca PKK terör örgütüne karşı yürütülen, son aylarda artış gösteren operasyonlar ile mi açıklanabilir? Yoksa Sayın Başbakan'ın 83 bin civarında olduğunu belirttiği Suriyeli mültecilerin ülkemize maddi külfeti, Suriye’deki muhalif güçlere sağlanan lojistik destek savunma giderleri kaleminden mi karşılanmaktadır?

57.- İstanbul Milletvekili Erdoğan Toprak’ın, Kore ve Kıbrıs gazilerine ilişkin Millî Savunma Bakanından sözlü soru önergesi (6/2358) Cevaplanmadı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Millî Savunma Bakanı Sayın İsmet Yılmaz tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz ederim.           07/11/2012

Saygılarımla.

                                                                                                                Erdoğan Toprak

                                                                                                                      İstanbul

1005 sayılı Kanuna tabi olan Kore ve Kıbrıs gazileri bugün 60-90 yaş grubunda olan kahramanlarımızdır. Ve kahramanlarımıza onurlarına yakışır davranışlar sergilemek gerekmektedir.

Bu sebeple,

1) 3713 sayılı Kanun “Malul Gazi”lerini muhatap almaktadır. Bu kanuna tabi olan, şehit aileleri ve malul gazilerine gösterilen ilgi ve şefkatin, tanınan hakların "Muharip Gazi" sayılan Kore ve Kıbrıs gazilerimize verilmemesinin gerekçesi nedir?

2) Savaş mükâfatı olarak verilen "Şeref Aylığı"nın tüm gazilere eşit olarak verilebilmesi ve asgari ücretin net seviyesine getirilebilmesi hususunda çalışmalarınız var mıdır?

58.- Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, TSK envanterindeki Skorsky helikopterlere ilişkin Millî Savunma Bakanından sözlü soru önergesi (6/2483) Cevaplanmadı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki soruların Millî Savunma Bakanı Sayın İsmet Yılmaz tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz ederim.               16/11/2012

                                                                                                                 Özcan Yeniçeri

                                                                                                                       Ankara

1) Türk Silahlı Kuvvetleri envanterinde kaç adet Skorsky tipi helikopter bulunmaktadır?

2) Helikopterlerin modernizasyonu hangi aralıklarla gerçekleştirilmektedir?

3) 2002 - 2012 yılları arasında teknik arıza neticesinde düşen Skorsky tipi helikopter sayısı nedir?

59.- Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin, 2007-2012 yılları arasında intihar eden er ve erbaşlar ile intiharların nedenlerine ilişkin Millî Savunma Bakanından sözlü soru önergesi (6/2591) Cevaplanmadı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki soruların Millî Savunma Bakanı Sayın İsmet Yılmaz tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz ederim.               07.12.2012

                                                                                                                 Özcan Yeniçeri

                                                                                                                       Ankara

1) 2007 - 2012 yılları arasında askerlik hizmeti sırasında intihar eden er ve erbaş sayısı nedir?

2) İntihar olaylarının tespit edilmiş gerekçeleri nelerdir.

BAŞKAN – Sözlü soru önergelerini cevaplandırmak üzere Millî Savunma Bakanı Sayın İsmet Yılmaz’ı davet ediyorum.

Buyurun Sayın Bakan. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI İSMET YILMAZ (Sivas) – Sayın Başkan, saygıdeğer milletvekilleri; Başkanlık Divanı tarafından okunmuş olan soruları cevaplandırmak üzere huzurunuzda bulunmaktayım. Yüce heyetinizi saygıyla selamlarım.

(6/63) sıra sayılı sorunun cevabı olarak: Ardahan Belediyesince başlatılan asfalt ve parke taşı yol kaplama çalışmasında 140 kilometrelik yolun 30 kilometresi yapılmış olup, yolun kalan kısmı ise 2013 yılı içerisinde tamamlanmak üzere çalışmalara devam edilmektedir.

(6/110) sıra sayılı sorunun cevabı: Ülkemizde, özellikle son dönemde insan haklarının geliştirilmesi konusunda önemli adımların atıldığı malumlarınızdır. Ülkemizdeki gayrimüslim azınlıklar da etnik ya da dinî kökenine bakılmaksızın tüm vatandaşlarımıza yönelik olarak Hükûmetimizce sürdürülen kapsamlı reform sürecinin getirdiği yüksek standartlardan faydalanmaktadır. Rum Ortodoks azınlığın taleplerinin karşılanmasına yönelik olarak da son dönemde birçok hak sağlanmıştır. Bu tür gelişmelerin Rum Ortodoks azınlığımız tarafından memnuniyetle karşılandığını da görmekteyiz. Bu çerçevede, Heybeliada Ruhban Okuluna ilişkin çalışmalarımızı da yapıcı bir anlayışla ve ilgili kurum ve kuruluşlarımızla bilistişare, konunun tüm veçhelerini dikkate almak suretiyle, bir çalışma sürdürmekteyiz.

(6/408) sıra sayılı soru…

KAMER GENÇ (Tunceli) – Soru sahibinin ismini de söyleyin Sayın Bakan.

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI İSMET YILMAZ (Devamla) – İhsan Özkes.

1 Ocak 2002 tarihi ile 8 Mart 2012 tarihleri arasında meydana gelen terör olaylarında 94 polis, 724 asker ve 96 geçici köy korucusu olmak üzere 914 güvenlik görevlisi şehit olmuş, 449 vatandaşımız hayatını kaybetmiştir.

Mesut Dedeoğlu’nun (6/438) sayılı sorusu: Yükseköğretim Kurulu Başkanlığınca konuya ilişkin olarak yazılı cevap alınmıştır. Burada, Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Tıp Fakültesinin, Merkez Avşar Kampüsü dışında İl Sağlık Müdürlüğü tarafından geçici olarak tahsis edilen binasında büyük sıkışıklık içinde hizmet verdiği, Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesinin 2010 yılı sonunda yapılan ikmal ihalesinin bin seksen günde tamamlanmasının öngörüldüğü ve 2011 yılında fiilî olarak yapımına başlandığı; 2012 yılı ödeneğinin 27 milyon TL, bu yılın şubat ayı sonu itibarıyla toplam hak edişin 36 milyon TL olduğu ve hastane inşaatının yatakhane bölümünün yer döşemesi hariç bitme aşamasına geldiği; 2012 yılının ilk yarısı içinde yatakhane bölümünün işler hâle getirilerek taşınılmasının planlandığı; 2012 yılında da ek ödenek sağlanması hâlinde, hastane binasının 2012 yılında tamamlanması planlanmıştır. 2012 yılı ortalarında kısmen taşınılması düşünülen yeni binada, kaliteli sağlık hizmeti sunulabilecek tıbbi cihaz, ekipman ve donanım için ilk etapta 18 milyon TL ödeneğe ihtiyaç duyulmaktadır. Üniversitenin HAYMER ünitelerinin hâlen Akyar köyünde yer aldığı; aynı zamanda Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü öğrencilerinin araştırma ve uygulama çalışmalarını -staj çalışmaları dâhil- bu birimlerde yaptığı; bu tesislere uzaklık ve toplu ulaşım problemi nedeniyle, gerek araştırmacıların gerekse de öğrencilerin düzenli ulaşımlarında sürekli problemler yaşandığı; mevcut ünitelerin bulundukları yerde büyüme imkânının bulunmadığı ve yem bitkileri ekim alanına müsait yerlerin olmaması nedeniyle, fizibıl çalışmalarının mümkün olmadığı; bu sebeplerden dolayı HAYMER ünitelerinin hâlen yem bitkileri üretimi için tahsis edilmiş olan Avşar Kampüsü doğusunda yer alan 300 dekarlık alana taşınması için alan üzerinde yerleşim planlarının çıkarıldığı; bu alanda büyükbaş ünitesi, küçükbaş ünitesi, broiler ve yumurta tavukçuluğu üniteleri, gerekli yem depoları, silaj ve gübre çukurları, bakıcı ve idari binaları benzeri gerekli tüm yapıların her türlü planlamasının yapıldığı; mimari, statik, elektrik, sıhhi tesisat ve makine projelerinin hazırlandığı; metraj ve keşifle birlikte mahal listelerinin oluşturulduğu ve ihale aşamasına gelindiği; yeterli ödenek sağlanması durumunda bu yıl ihaleye çıkılarak, aynı yıl içerisinde bitirilmesinin mümkün olacağı beyan edilmektedir.

(6/563) sıra sayılı Sayın İhsan Özkes’in sorusuna cevap: Dış politikamızın, çevremize bir barış, istikrar ve refah kuşağı oluşturması yönündeki temel hedefi  çerçevesinde, çeşitli sorunlarla örülü Orta Doğu coğrafyası, başlıca ilgi alanlarımızdan birini oluşturmaktadır. Orta Doğu halklarıyla köklü tarihî, kültürel ve beşerî bağlarımız ve bölgedeki gelişmelerin Türkiye’ye doğrudan veya dolaylı etkileri, bizi bölge meselelerine odaklanmaya mecbur kılan diğer ögelerdir. Bölgedeki ihtilaflara doğrudan taraf olmayan Türkiye, bölgede kalıcı barış ve istikrarın tesisi amacıyla elinden gelen her türlü katkıyı yapmaktadır.

Bu anlayışla, Orta Doğu barış sürecinin üç kanalından birini oluşturan ve çok uzun süredir hareket yaşanmayan Suriye-İsrail boyutuna katkı sağlamak amacıyla çaba sarf edilmiş ve 2008 yılının Mayıs ayında, ülkemizin aracılığında, Suriye ile İsrail arasında dolaylı görüşmeler başlatılmıştır. Görüşmelerde taraflar, kendileri açısından önem taşıyan tüm konuları masaya getirmişlerdir. Bu süreçte toplam beş tur görüşme gerçekleştirilmiş, 2008 Aralık sonu itibarıyla dönemin İsrail Başbakanı Olmert’in ülkemize yaptığı ziyaret sırasında yürütülen temas trafiği sonucunda, Suriye’yle İsrail arasında yeni bir aşamaya geçilmesine imkân tanıyacak bir eşiğe ulaşılmıştır. Ancak, Olmert’in İsrail’e dönmesinden çok kısa bir süre sonra Gazze’ye yönelik olarak girişilen topyekûn harekât, geleceğe dönük olarak büyük umut vadeden bu sürecin de akamete uğramasına yol açmıştır.

Bu süreçte, iki taraf da kendi bağımsız iradeleriyle yer almışlar ve gördükleri fayda doğrultusunda görüşmelere devam etmişlerdir. Ülkemizce başlatılan bu görüşmelerde, taraflarca herhangi birine baskı yapılması söz konusu olmadığı gibi, bu yönde bir hareket tarzı, bu tür ara bulucu girişimlerin ruhuna ve tabiatına da aykırıdır. Nitekim, görüşmelerde kısa sürede alınan mesafe de görüşmelerin ne denli yapıcı bir ortamda cereyan ettiğinin bir göstergesidir. Bugün Suriye’de yaşananların ve Türkiye-Suriye ilişkilerindeki mevcut durumun bu konuyla hiçbir ilgisi bulunmamaktadır. Nitekim, anılan görüşme süreci sona erdikten sonra da Türkiye-Suriye ilişkilerinin geliştiği bir vakıadır.

Suriye’de 2011 yılı Mart ayında baş gösteren toplumsal olaylar, Orta Doğu ve Kuzey Afrika’yı etkisi altına alan ve “Arap Baharı” olarak da adlandırılan dönüşüm sürecinin bir parçasını oluşturmaktadır. Diğer bölge halkları gibi Suriye halkı da demokrasi, özgürlük, insan hakları, iyi yönetişim, hesap verilebilirlik ve hukukun üstünlüğü gibi evrensel değerlere sahip olmayı talep etmektedir. Ancak, Suriye yönetimi, halkın bu meşru taleplerini yerine getirme yönünde bir reform süreci içine girmek yerine, halkı baskı ve şiddetle sindirme yolunu seçmiştir. Bir yönetimin, kendi halkına karşı her türlü şiddet yöntemini kullanan bir mücadeleye girmesi kabul edilemez. Nitekim, bu tutumu sebebiyle uluslararası camianın diğer bazı üyeleri gibi Arap ligi de Suriye’nin üyeliğini askıya almıştır, yaptırımlar uygulamaya başlamış, Suriye giderek uluslararası toplumdan daha çok soyutlanmıştır. Temennimiz Suriye’de akan kanın bir an önce durması, Suriye halkının haklı talep ve beklentileri doğrultusunda siyasi geçiş sürecinin başarıyla tamamlanmasıdır.

Suriye’nin geleceğini Suriye halkı belirleyecektir. İleride Suriye halkının iradesini yansıtan bir yönetimin, diğer tüm konular gibi, dış politika adımlarına bu bağlamda ikili ilişkisiyle, kendi inisiyatifiyle karar vereceği kesindir. İsrail’le ilişkilerimizin bugün geldiği nokta da bellidir. İsrail’in, 31 Mayıs 2010 günü Gazze uluslararası yardım konvoyuna, açık denizde gerçekleştirdiği saldırıda hayatını kaybeden 9 Türk’ün acısı hâlâ ulusumuzun hafızasında yer almaktadır. İsrail’in, işlediği suçları kabul ederek özür dilemeden ve tazminat ödemeden ilişkilerimizden olumlu bir netice beklenilmesi beklenmemelidir.

İsrail’in, Gazze’ye uyguladığı insanlık dışı ablukaya da son vermeden, uluslararası platformda içine düştüğü yalnızlıktan kurtulması da mümkün değildir. Bu ortamda, İsrail’in istemediği her ülkeye Türkiye’nin hasmane tavır aldığını ileri sürebilmek, tabiatıyla son derece güç ve inandırıcılıktan uzaktır. Bugün İsrail’in izlemekte olduğu politikalar nedeniyle içine düştüğü yalnızlık ortadadır. Bunu sadece Türkiye olarak biz değil, tüm Birleşmiş Milletler üyesi sağduyu sahibi herkes dile getirmektedir. Keza, Türkiye’nin, İsrail’in saldırgan politikalarına karşı izlemekte olduğu ilkeli ve tutarlı politikalar ile Filistin davasına bağlılığı herkes tarafından bilinmektedir.

(6/564) sıra sayılı İhsan Özkes’in sorusuna cevap: Türkiye, bugüne değin Büyük Ortadoğu Projesi olarak adlandırılan herhangi bir projede hiçbir rol üstlenmediği gibi, esasen bu adı taşıyan bir proje de bizim de bulunmamaktadır. Büyük Ortadoğu Projesiyle kastedilenin Geniş Orta Doğu ve Kuzey Afrika girişimi olduğu varsayılmaktadır. Bu girişim bölgede barış, istikrar, sürdürülebilir kalkınma ve ekonomik refahı amaçlayan bir dönüşüm projesi olarak ortaya çıkmıştır. Bu proje, 8-10 Haziran 2004 tarihlerinde Amerika’nın Georgia eyaletindeki Sea Island kentinde düzenlenen G-8 Zirvesi sırasında başlatılmıştır. Söz konusu girişimin dayandığı temel anlayış, demokrasinin ve buna ilişkin reformların bölge ülkelerine dışarıdan dayatılamayacağı ve reform dinamiğinin esasen bölgeden kaynaklanması gerektiğidir. Hedefi ise bu doğrultuda bölge ülkelerine ihtiyaç duydukları desteği verebilmektir. Ülkelerin söz konusu projede yer almaları tamamen kendi isteklerine bırakılmıştır.

Bu girişimin eş başkanlığı, dönemsel temelde biri G-8 dönem başkanı, diğeri de bölge ülkesi olmak üzere iki ülke tarafından üstlenilmektedir. Hâlihazırda Türkiye’nin anılan girişim kapsamında eş başkanlık veya herhangi başka bir rolü bulunmamaktadır. Ülkemiz bölgenin en önemli demokratik ve önde gelen ülkesi olma vasfıyla yapılan davet üzerine anılan girişime “demokratik ortak” sıfatıyla katkıda bulunmuştur. Bu katkı tamamen kendi özgür ve serbest irademizle, herhangi bir akdi, siyasi veya başka bir yükümlülük altına girmeksizin gerçekleştirilmiştir.

Türkiye’nin bu girişimine ilişkin yaklaşımında aşağıdaki faktörler etkili olmuştur: Bölge halkları, hukukun üstünlüğü, iyi yönetişim, insan hakları, özgürlük, demokrasi gibi evrensel değerleri hak etmektedir. Ancak bu yöndeki dönüşümün herhangi bir dış dayatma olmaksızın tamamen bölge ülkelerinin kendi iç dinamiklerinden kaynaklanması gerekmektedir. İlgili ülkelerin kendi iç dinamikleri sonucunda, evrensel değerler temelinde, özellikle demokrasi alanında kaydedilecek gelişmeler bölgemizde bir demokrasi kuşağı oluşmasına katkı sağlayacaktır. Bunun gerçekleşmesi, bu bölgede güvenlik, istikrar ve barışın tesis edilmesini esas alan dış politika hedeflerimizle de uyumludur. Ancak ülkelerin toprak bütünlüğü, egemenliği ve sınırların dokunulmazlığı uluslararası hukukun temel ilkeleridir. Bu ilkelere riayet edilmesi de öncelikli talebimizdir.

Ülkemiz, gündeme geldiği dönemde bu girişime tamamen bu ülkeler doğrultusunda yaklaşmış ve bölgedeki ülkelerin kalkınma ve demokratikleşme ihtiyaçlarına destek olabilecek uluslararası bir çaba olarak değerlendirmiş ve desteklemiştir. Bu anlamda, Türkiye kendi tecrübelerinin ışığında, bölge ülkelerinde evrensel değerler temelinde yürütülecek reform çalışmalarına tamamen kendi özgür iradesiyle nasıl katkı yapabileceği anlayışından hareket etmiştir. Öte yandan, Türkiye'de belirli çevrelerin uzun zamandır herhangi bir fonksiyonu kalmamış ve gündemden düşmüş olan bu girişimi ısrarla ve sürekli olarak gündemde tutmaya, bu girişime yukarıda açıklanan mahiyetinden farklı anlamlar yükleyerek ülkemizi veya Hükûmetimizi gizli bir gündemin veya komplonun bir parçası olarak takdim etmeye çalışmasının da gerçekle uzaktan yakından hiçbir ilgisi yoktur. Bu bağlamda, hiçbir Türkiye Cumhuriyeti Hükûmetinin bölge ülkelerin toprak bütünlüklerine, sınırların değişmezliği ve egemenlik ilkelerine aykırı hareket etmesi, bu yönde olabilecek herhangi bir tasavvurun veya planın parçası olması düşünülemez. Böyle bir durum geçmişte olmadığı gibi bugün de söz konusu değildir. İzlediğimiz dış politika bu yönde olabilecek her türlü girişimin önünde bir set oluşturacak nitelikte olduğu gibi, bölgesel barış, istikrar ve güvenliğin de en büyük teminatıdır.

İsrail, Gazze uluslararası yardım konvoyuna 31 Mayıs 2010 günü açık denizde saldırarak 9 vatandaşımızı öldürmüş, farklı milletlerden pek çok yolcuyu da yaralamıştır. İsrail’le ilişkilerimiz bu saldırı sonrasında bugün bulunduğu noktaya gelmiştir. Saldırıda hayatlarını kaybeden vatandaşlarımızın acısı yüreklerimizdedir. İsrail işlediği suçları kabul ederek özür dilemeden ve tazminat ödemeden ilişkilerimizde olumlu bir düzelme beklenmesi mümkün değildir. İsrail’in Gazze’ye uyguladığı insanlık dışı ablukaya da son vermeden uluslararası platformda içine düştüğü yanlıştan kurtulması da mümkün değildir.

Orta Doğu ve Kuzey Afrika’yı etkisi altına alan ve “Arap Baharı” olarak adlandırılan bölge halklarının demokrasi ve özgürlük talepleriyle başlattıkları hareketin Tunus’taki bir seyyar satıcının kendisini ateşe vermesiyle başladığı kabul edilmektedir. Arap Baharı, Tunus’tan sonra Mısır ve Libya’yı da etkisine almış; Suriye halkı ise demokrasi, özgürlük ve insan hakları, hukukun üstünlüğü, hesap verebilirlik gibi evrensel değerlere kavuşma arzularını düzenledikleri gösterilerle Mart 2011’den bugüne kadar dile getirmeye başlamışlardır. Dolayısıyla, sadece gelişmelerin tarihine bakıldığında dahi Suriye ve İsrail’le ilişkilerimizin birinin diğerinden bağımsız ilerlediği görülmektedir. Gerek Türkiye Cumhuriyeti kurulduğundan bu yana dış politikamızın temel dayanağını oluşturan “Yurtta barış, dünyada barış.” anlayışımız gerek bunun bir yansıması olarak dile getirdiğimiz komşularla sıfır sorun ilkesi Türkiye'nin etrafında bir barış, istikrar, güvenlik ve refah kuşağı oluşturulmasını hedeflemektedir. Suriye ile ilişkilerimize yaklaşımımız da bu ilke temelinde şekillenmektedir. Bu itibarla en uzun kara sınırına sahip olduğumuz, köklü tarihî, kültürel ve insani bağlarımızın bulunduğu ve ikili ilişkilerimizin geliştirilmesi için son on yılda büyük emek sarf edilen Suriye ile ilişkilerimizi karşı karşıya getirecek bir çatışma ortamı yaratılması hiçbir şekilde bizim dış politika hedefimiz olamaz. Öte yandan, Türk halkı asırlardır yan yana, iç içe yaşadığı, aynı tarihi ve kültürü paylaştığı Suriye halkını dost ve kardeş olarak görmektedir. Suriye’yi kana bulayan ve ülkeyi bir şiddet sarmalına sürükleyen Suriye yönetimi karşısında Türk halkının başından beri kararlılıkla durduğu nokta Suriye halkının yanında olmasıdır.

Diğer taraftan, Türkiye'nin temel dış politika ilkeleri ve komşularla iyi ilişkiler tesis etme hedefi çerçevesinde Suriyeli muhalif gruplara silah sağlanmasına yönelik herhangi bir faaliyete girişmesi söz konusu değildir. Kaldı ki Türkiye, Suriye halkının meşru taleplerini barışçıl yoldan dile getirilmesinin yararına inanmakta ve muhalefetle temaslarında barışçıl yolların terk edilmemesi gerektiğini kuvvetle vurgulamaktadır. Bununla birlikte, iç karışıklıkların yaşandığı ve çatışma ortamının hüküm sürdüğü ülkelerde kaçakçılık faaliyetlerinin arttığı bir vakıadır. Bu doğrultuda, Suriye’de kaçak olarak ele geçirildiği ileri sürülen silahların önemli bir kısmının menşeinin Suriye rejimine destek veren ülkeleri kapsadığı da bir gerçektir.

Öte yandan, Suriye’nin geleceğinin Suriye halkı tarafından belirlenmesi gerektiğine inanan ülkemiz, Suriye halkının bu çerçevede ortaya koyacağı irade ve tercihlere saygı duyacaktır. Bununla birlikte, Suriye halkının ülkenin yönetimine ilişkin tercihlerini sağlıklı bir şekilde ortaya koymasını temin edecek asgari demokratik koşulların mevcudiyetine izin verilmediği de bir vakıadır.

Seçim Yasası’nın kabulüne ilişkin kanun hükmünde kararnamenin Esad rejimi tarafından 4 Ağustos 2011 tarihinde çıkarılmasını takiben Şubat 2012’de seçimlere gidileceği açıklanmış olmakla birlikte, hür bir seçim takviminin ilan edildiğine dair bir bilgi de bulunmamaktadır. Türkiye olarak arzumuz, Suriye halkının tercihlerini demokratik yollardan dile getirebileceği ve ülkelerinin geleceğinde gerçek anlamda söz sahibi olmalarını sağlayacak bir siyasi sistemin en kısa sürede tesis edilmesidir.

Sayın Kamer Genç’in (6/676) esas numaralı sorusu: Yükseköğretim Kurulu Başkanlığınca İstanbul Üniversitesi Rektörlüğünden alınan konuya ilişkin yazıda; nokta otomasyon sisteminin kurulması için belirtilen miktarın kesinlikle doğru olmadığı ve 180 bin TL+KDV olarak ihale edildiği, bu ihalenin öğrenci işleri otomasyonu olarak OPUS Bilişim Teknolojileri Sanayi ve Ticaret Limitet Şirketine Kamu İhale Kanunu’nun 21/b maddesine göre pazarlık usulüyle ihale edildiği, programın rutin olarak kullanıldığı, bakım sözleşmesi gereği firmanın verdiği hizmetin devam ettiği, dünyada hiçbir kuruma ve üniversiteye uyan standart, hazır bir program olmadığı, her programın kurumlara uyumu için belli bir süre ve emek gerektiği, bu programda da zaman zaman sıkıntılar yaşandığı -bu sıkıntıların bir bölümü de üniversitenin son üç yıldaki kontenjan artışları, Öğrenci Af Kanunu, açık ve uzaktan eğitim fakültesinin kurulmasıyla eklenen 20 bin civarındaki öğrenci yüküne bağlı olarak ortaya çıktı- ortaya çıkan sıkıntılarla ilgili üniversite tarafından her türlü inceleme ve soruşturmanın yapıldığı, programın şu anda aktif bir şekilde çalışmaya devam ettiği ve yıllardır kâğıtlarla yapılan birçok öğrenci işleminin İnternet üzerinden entegre olarak çok daha kısa sürelerde yapıldığı beyan edilmiştir.

Sayın Kamer Genç’in (6/677) esas numaralı sorusuna cevap: Yükseköğretim Kurulu Başkanlığınca konuyla ilgili olarak İstanbul Üniversitesi Rektörlüğünden alınan yazıda; soru önergesinde belirtilen iddianın asılsız olduğu, Öğretim Üyesi Profesör Doktor Recep Seymen’in hiçbir şekilde psikiyatri muayenesine yollanmadığı gibi, esasen mevzuatta herhangi bir öğretim üyesinin rektörlük makamı tarafından muayeneye gönderilmesini veya sevk edilmesini mümkün kılacak yasal bir düzenlemenin bulunmadığı, soru önergesine konu olan davetin Profesör Doktor Recep Seymen’in rektörlük teşkilatı içindeki bazı birimlerde yaptığı konuşmalar ile rektörlüğe ve İktisat Fakültesi Dekanlığına verdiği dilekçelerde rektörlük yönetimine ve çalışanlarına isnat ettiği suçlar ve ileri sürdüğü iddiaları incelemek üzere incelemeci olarak görevlendirilen Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Profesör Doktor Alaattin Duran tarafından kendisinin bilgisine başvurulmak için yapıldığı, söz konusu incelemenin Profesör Doktor Recep Seymen’in şikâyetleri üzerine başlatıldığı ve incelemeci Profesör Doktor Alaattin Duran tarafından iddialarıyla ilgili bilgisine başvurulmak üzere davet edildiği hâlde davete icabet etmediği gibi 12 Mayıs 2011 tarihli dilekçesinde yazılı ve sözlü olarak “Tekrar rahatsız edildiğim takdirde sizi görevlendiren yetkililer ve sizin hakkınızda suç duyurusunda bulunacağımı saygılarımla bildiririm.” ifadelerini içeren dilekçe verdiğinden incelemenin sonuçlandırılamadığı, ayrıca adı geçenin Cumhurbaşkanlığına verdiği şikâyet dilekçesinin bir örneğini rektör sekreterliğine 12 Temmuz 2011 tarihinde bıraktığı, böyle bir şikâyet başvurusu yaptığından 12 Temmuz 2011 tarihinde haberdar olunduğu, oysa 18 Nisan 2011 tarihli ve 23863 sayılı yazıdan da anlaşılacağı üzere Profesör Doktor Alaattin Duran’ın incelemeci olarak üç ay önce görevlendirildiği, soru önergesinde belirtildiği gibi ilgilinin Profesör Doktor Alaattin Duran tarafından Cumhurbaşkanlığına yaptığı şikâyet nedeniyle psikiyatri muayeneye tabi tutulmak için davet edilmesinin mümkün olmadığı, adı geçenin İstanbul Belediye Başkanıyla, belediyede çalışan kişiler hakkında açtığı davanın da üniversiteyle bir ilgisinin bulunmadığı, rektörlüğe yapılan ve birçok görevli hakkında çeşitli iddialar içeren şikâyetler üzerine söz konusu iddiaların gerçek olup olmadığı, suç teşkil edecek eylemlerin vuku bulup bulmadığının tespiti amacıyla soruşturma açmadan önce konu hakkında inceleme yapılması yönünde çok sayıda işlem tesis edildiği, Profesör Doktor Alaattin Duran’ın incelemeci olarak görevlendirilmesinin amacının da adı geçenin rektörlüğe ve rektörlük yönetimiyle çalışanlarına isnat ettiği suçlar ve ileri sürdüğü iddiaların araştırılarak soruşturma açılmasına dayanak oluşturacak herhangi bir suç oluşup oluşmadığının tespit edilmesi için olduğu, soruşturmacı ve incelemecilerin ise üniversitede görevli öğretim üyeleriyle idari personel arasından Yükseköğretim Kurumları Yönetici, Öğretim Elemanı ve Memurları Disiplin Yönetmeliği’nin ilgili hükümlerinin dikkate alınarak görevlendirildiği belirtilmektedir.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Sayın Başkan, aslında bu sorulara bize hemen cevap verme hakkı vermeniz lazım. İç Tüzük’te böyle yani.

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI İSMET YILMAZ (Devamla) – Sayın Alim Işık’ın (6/740) esas numaralı sorusuna cevap olarak: 13 Ocak 2012 tarihli Bakanlığımız MEBBİS e-Personel Modülü’ne işlenmiş mezuniyet bilgilerine göre iktisadi ve idari bilimler fakültesi mezunlarından 2003 yılında 114, 2004 yılında 36, 2005 yılında 41, 2006 yılında 63, 2007 yılında 148, 2008 yılında 25, 2009 yılında 62, 2010 yılında 341, 2012 yılında 42 olmak üzere toplam 872 kişi, öğretmenlik dâhil, ilgili Bakanlığın diğer kadrolarında istihdam edilmiştir. 13 Ocak 2012 tarihli Millî Eğitim Bakanlığının MEBBİS e-Personel Modülü’ne işlenmiş mezuniyet bilgilerine göre fen edebiyat fakültesi mezunlarından ise 2003 yılında 1.964, 2004 yılında 1.866, 2005 yılında 983, 2006 yılında 1.564, 2007 yılında 1.456, 2008 yılında 1.208, 2009 yılında 1.611, 2010 yılında 5.043, 2011 yılında 5.498 olmak üzere toplam 21.193 kişi, öğretmenlik dâhil, Millî Eğitim Bakanlığının diğer kadrolarında istihdam edilmiştir. Devlet Personel Başkanlığınca konuya ilişkin olarak kamu kurum ve kuruluşları personel ihtiyaçlarına göre her kamu personel seçme sınavı yerleştirme döneminde iktisadi ve idari bilimler fakültesi mezunlarını talep etmekte olduklarını, 2012 yılı içerisinde iki kamu personel seçme sınavı yerleştirilmesinin yapılmasının planlandığı, söz konusu yerleştirmede iktisadi ve idari bilimler fakültesi mezunlarına ve diğer lisans mezunlarına ne kadar kadro ve pozisyon ayrılacağı kamu kurum ve kuruluşlarının Devlet Personel Başkanlığına intikal ettirecekleri personel talepleriyle belli olacağı belirtilmektedir. Yükseköğretim Kurulu Başkanlığınca konuya ilişkin olarak iktisadi ve idari bilimler fakültesi mezunlarından kamu personel seçme sınavı sonucuna göre 2002’de 983, 2003’te 40, 2004’te 653, 2005’te 1.882, 2006’da 2.025, 2007’de 3.351, 2008’de 3.487, 2009’da 3.512, 2010’da 4.435, 2011’de 7.014 kişinin yerleştirildiği, fen edebiyat fakültesi mezunlarından kamu personel seçme sınavına göre 2002’de 271, 2003’te 16, 2004’te 390, 2005’te 1440, 2006’da 1201, 2007’de 1671, 2008’de 1684, 2009’da 2480, 2010’da 2380, 2011’de 3279 kişinin yerleştirildiği belirtilmektedir.

Sayın Kamer Genç’in (6/719) esas numaralı sorusuna cevap olarak: Konuyla ilgili olarak müşteki tarafından yapılan itiraz üzerine Danıştay 1. Dairesinin 10 Mart 2010 tarih ve 2010/238 esas, 2010/419 karar sayılı kararına istinaden ilgili Bakanlıkça 16 Ağustos 2010 tarihli ön inceleme onayı alınmış olup yapılan ön inceleme sonucunda düzenlenen ön inceleme raporuna istinaden ilgili Bakanlıkça verilen 7/10/2011 tarih ve 2011/364 sayılı soruşturma izni verilmemesi kararı Danıştay 1. Dairesinin 18/10/2011 tarih ve 2011/1621 esas, 2011/1552 karar sayılı kararıyla soruşturma izni verilmemesine ilişkin ek kararın kaldırılmasına, dosyanın karar ekli olarak İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine karar verilmiştir. Söz konusu kararlar neticesinde açılan davaların safahatına ilişkin ilgili Bakanlıkta bilgi bulunmamaktadır.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Nasıl Bakanlıkta… “Sonucu ne oluyor?” diyorum ya.

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI İSMET YILMAZ (Devamla) – Dava dosya numaraları var Sayın Kamer Genç, dosyada. Yargılamada aleniyet ilkedir, herkes takip edebilir.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Var da yani, dosyaları savcılar kaybetmiş. Savcılar Topbaş’la ilgili dosyaları kaybetmişler.

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI İSMET YILMAZ (Devamla) – Kamer Genç’in (6/758) esas numaralı sorusuna cevap olarak: Önergede belirtilen ihalelerin 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 19’uncu maddesine istinaden kanunun temel usul olarak öngördüğü ve bütün isteklilerin teklif verebildiği açık ihale usulüyle gerçekleştirildiği, ihalelerde Kamu İhale Kanunu’nun 5’inci maddesinde zikredilen temel ilkelere riayet edildiği, ihale konusu hizmetin yürütülmesiyle alakalı belirlenen iş kalemlerinin yaklaşık maliyetlerinin 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 9’uncu maddesiyle Hizmet Alımları Uygulama Yönetmeliği’nin 8, 9 ve 10’uncu maddelerinde belirtilen hususlar göz önünde bulundurularak tespit edildiği, söz konusu ihalelerin yeterliliği olan yaklaşık maliyetin altında ve en düşük teklifi veren isteklinin üzerinde bırakıldığı, İSMEK faaliyetlerinin hizmet satın alınması suretiyle gerçekleştirildiği, satın alınacak hizmetin türü, miktarı ve özelliklerinin ihale şartnamelerinde belirtildiği, bu doğrultuda, satın alınmak istenen hizmetin azami saat miktarının belirtildiği, belirtilen saatler içinde kısmi zamanlı çalışacak kişilerin kesin sayısının ise ancak eğitim öğretimin başlamasından sonra halktan gelen talepler doğrultusunda belirli hâle gelebildiği, örneğin 2010-2011 eğitim öğretim döneminde 2.063 çalışan ile faaliyete başlanmış iken devam eden süreçte dönem sonu itibarıyla toplam çalışan sayısının 3.078 olduğu, dolayısıyla eğitim dönemi başlangıcında çalışan kişi sayısının devam eden aylarda şartname esasları doğrultusunda artabildiği, İSMEK ihaleleri kapsamında çalışan personel ile ilgili iddiaların daha önce de gündeme getirildiği, bu meyandaki iddiaları da kapsayan genel ve rutin denetimlerde mevzuata aykırı bir husus bulunmadığı anlaşılmıştır.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Ya, biz diyoruz: Tayyip Bey’in damadına… Ona cevap vermiyorsunuz.

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI İSMET YILMAZ (Devamla) – Mesut Dedeoğlu’nun (6/797) esas numaralı sorusuna cevap: İlgili bakanlıkça mahallî idarelerde sözleşmeli olarak çalışan personelin kadroya geçirilmesine ilişkin çalışma devam etmektedir. 19 Ocak 2012 tarihi itibarıyla mahallî idarelerde sözleşmeli olarak çalışan personel sayısı 18.273’tür.

Mesut Dedeoğlu’nun (6/826) esas numaralı sorusuna cevap: 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu’nun 35’inci maddesi hükmü çerçevesinde toplu görüşmelerin yapıldığı ilgili yıllara ait uzlaştırma kurulu kararları ve mutabakat metinlerinde yer verilen hususlara ilişkin gerekli düzenlemeler imkânlar ölçüsünde yerine getirilmiştir. Türkiye ekonomisi 2002-2008 döneminde makroekonomik istikrara yönelik olarak uygulanan politikalar sayesinde ortalama yüzde 5,9 oranında büyümüştür.

VAHAP SEÇER (Mersin) – 5,9 mu?

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI İSMET YILMAZ (Devamla) – 2009 yılında yaşanan küresel ekonomik kriz sonucunda yüzde 4,8 oranında daralan Türkiye ekonomisi 2010 yılından itibaren güçlü bir toparlanma sürecine girmiştir. 2010 yılında gayrisafi yurt içi hasılanın yüzde 9 oranında büyümesi sonucunda Türkiye ekonomisi dünyada en hızlı büyüyen ekonomiler arasında yer almıştır. 2011 yılında yüzde 7,5 olarak tahmin edilen yıllık büyüme oranının üzerinde bir ekonomik büyümenin gerçekleşmesi beklenmektedir.

Tabii, yüce heyete şunu belirtmek isterim: Soruların verildiği tarihle cevapların verildiği tarihler arasında da büyük süre geçmiş olmasından dolayı da böyle bir farklılık ortaya çıkabilmektedir.

Fert başına düşen millî gelir büyüklüğü ise, 2001 yılında 3.021 dolar iken 2011 yılı sonunda 10.363 dolar seviyesine yükselmiştir; 3.021 dolardan 10.363 dolara. Satın alma gücü paritesine göre, 2001 yılında 8.613 dolar olan kişi başına gelirin 2011 yılında 16.504 dolara ulaşması beklenmektedir. 2011 yılı büyümesi yüzde 7,5 üzerinde gerçekleştiğinden bu rakamlar da yükselecektir. Türkiye’de gelir dağılımı 2002 yılında yüzde 44 olan gini katsayısının 2010 yılında yüzde 38’e gerilemesiyle kısmen daha adil bir düzeye ulaşmıştır.

2002 yılı sonrasında sosyal yardım programları yeniden şekillendirilmiş, kişi başına yapılan sosyal yardım harcaması ve bu yardımların ulaştığı kişi sayısı artmıştır. 2002 yılında, toplam sosyal yardım harcaması 1.346 milyon TL iken 2010 yılında 10 milyar 746 milyon TL’ye yükselmiştir. Yeşil kart sahiplerinin sağlık hizmetlerine erişimi kolaylaştırılmış, şartlı sağlık yardımları çerçevesinde, çocuklarının sağlık muayenelerinin yaptırılması kaydıyla yoksul ailelere düzenli para transferi yapılmaktadır.

Eğitim yardımları artırılmış ve eğitimi destekleyen yeni sosyal yardım programları oluşturulmuştur. Bu kapsamda, dar gelirli ailelerin çocuklarının kırtasiye ve önlük gibi temel ihtiyaçları karşılanmakta, yoksul öğrencilere öğle yemeği verilmekte ve özürlü öğrenciler ücretsiz taşınmaktadır. Bu çerçevede, şartlı eğitim yardımları kapsamında, 2003-2010 döneminde toplam 1 milyar 619 milyon TL yardım yapılmıştır. Millî Eğitim Bakanlığı, YURTKUR ve Vakıflar Genel Müdürlüğünce 2003-2010 döneminde öğrencilere toplam 2 milyar 500 milyon TL tutarında burs verilmiştir. İlk ve ortaöğretimde ders kitapları ücretsiz verilmekte olup bu kapsamda, 2003-2010 döneminde ilk ve ortaöğretim okullarında toplam 1 milyar 430 milyon TL tutarında kitap ücretsiz dağıtılmıştır.

Yaşlılar, özürlüler ve korunmaya muhtaç çocukların ihtiyaçlarına karşı duyarlı bir yaklaşım sergilenmektedir. Bu kapsamda, 2006-2010 yıllarında toplam 2 milyar 970 milyon TL ödeme yapılmıştır. 2002 Aralık-2012 Ocak döneminde  kamu görevlilerinin mali ve sosyal haklarında önemli ölçüde artışlar sağlanmış, 2002 yılı Aralık ayında aile yardım ödeneği dâhil 578 TL olan ortalama devlet memuru maaşı, yüzde 227,8 oranında artarak 1.894 TL’ye, en düşük devlet memuru maaşı ise yüzde 316,5 oranında artarak 392 TL’den 1.633 TL’ye yükselmiştir. Söz konusu dönemde TÜFE’deki artış ise 129,5’tir.

(6/827) esas numaralı Sayın Mesut Dedeoğlu’nun soruna cevap: 666 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’yle genel ek ödeme ile kurumsal bütün ek ödemeler de dâhil olmak üzere personele mali haklar kapsamında değişik adlar altında ve farklı tutarlarda yapılan ilave ödemeler yürürlükten kaldırılarak tek bir ödeme getirilmiş ve farklı kurumlarda aynı hizmet sınıfında aynı ve benzer unvanlı kadrolarda çalışan kamu görevlilerinin aynı tutarda ek ödemelerden yararlandırılması sağlanmıştır.

Buna göre, 666 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’yle 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’ye eklenen ve 15 Ocak 2012 tarihinde yürürlüğe giren ek 9’uncu madde hükmü uyarınca kamu iktisadi teşebbüslerinde aylıklarını 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’na göre almakta olan ve 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’yle ek (I)  sayılı cetvele dâhil memurların tamamı ek ödemeden yararlanmaktadır.

(6/829) esas numaralı Sayın Mesut Dedeoğlu’nun sorusuna cevap olarak: Kamu kurum ve kuruluşlarında 25.260 adet geçici personel istihdam edilmektedir. Geçici personele aile yardımı verilmesine ilişkin hukuki bir düzenleme bulunmadığından aile yardımı verileceklerin tespiti yapılamamakta olup, söz konusu personele aile yardımı ödeneği verilmesine ilişkin olarak da herhangi  bir çalışma bulunmamaktadır.

(6/831) esas numaralı Sayın Mesut Dedeoğlu’nun sorusuna cevap olarak: 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalı sayılan ve altmış günden fazla borcu olanların sağlık yardımlarından faydalandırılması ile ilgili olarak 5997 sayılı Kanun’la değişiklik yapılarak prim borçlarının taksitlendirilerek sağlık yardımlarından faydalandırılması sağlanmıştır. Altmış günden fazla borcu olanlardan 18 yaşını doldurmamış olan kişilere, tıbben başkasının bakımına muhtaç olan kişilere, trafik kazası hâlleri, acil hâller, iş kazası ile meslek hastalığı hâlleri, bildirimi zorunlu bulaşıcı hastalıklar, afet ve savaş ile grev ve lokavt hâllerinde, borcu olup olmadığına bakılmaksızın sağlık yardımı yapılmaktadır. Böylece, acil ve riskli durumlarda sağlık yardımı yapılma imkânı sağlanmıştır. Ayrıca, altmış günden fazla prim ve prime ilişkin her türlü borcu bulunan ve tecil ve taksitlendirme talebi olmayanların 18 yaş altı çocukları hariç olmak üzere bakmakla yükümlü olduğu kişilerin gelir testine tabi tutulmak suretiyle sağlık yardımlarından yararlanma imkânı getirilmiştir.

(6/868) esas numaralı Sayın Mesut Dedeoğlu’nun sorusuna cevap olarak: Sağlık Uygulama Tebliği’nin “Ayakta Tedavide Sağlanan İlaçlar İçin Katılım Payı” başlıklı maddesinde gerekli düzenleme yapılarak yürürlük tarihi 8 Mart 2012 olarak 29/2/2012 tarih ve 28219 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Bu kapsamda, kişilerin adına düzenlenen 3 kutuya kadar her reçete için 3 TL alınmaktadır. 3 kutunun üzerindeki her bir kutu ilaç için 1 TL ödenmektedir. 5 kutu ilaç yazılan bir reçete için 3+2=5 TL ödenmesi gerekmektedir. Kişi emekli ise ayrıca yüzde 10 ilaç katkı payı ödemesi gerekmektedir. Ancak kişinin ilaçları ilaç katkı payı ödenmeyecek ilaçlar arasında ise reçete ve ilaç için katılım payları ödenmez. Kişinin reçetesinde yazılı ilaçlar injectable form, serum, beslenme ürünü veya majistral grubu ilaç ise reçetede yazılı kutu sayısına bakılmaksızın her bir kalem 1 kutu olarak değerlendirilir. Böyle bir durumda, kişi reçete başına 3 TL ödeyecek, 3 kutuyu geçen 2 kutu için ilave 2 TL ödememiş olacaktır. Memur emeklisi bir ay içinde 2 defa devlet hastanesine gittiğinde ve kendisine 5 kutu ilaç yazıldığında toplam 15 TL ve kişinin ilaçları ilaç katkı payı ödenmeyecek ilaçlar arasında değil ise yüzde 10 ilaç katkı payı ödeyecektir. Aynı memur emeklisi bir ay içinde 2 defa özel hastaneye gittiğinde ve kendisine 5 kutu ilaç yazıldığında toplam 29 TL ve kişinin ilaçları ilaç katkı payı ödenmeyecek ilaçlar arasında değil ise yüzde 10 ilaç katkı payı ödeyecektir.

(6/885) esas numaralı Mesut Dedeoğlu’nun sorusuna cevap: Ülkemizde kaba boşanma oranının Avrupa Birliği ülkeleriyle kıyaslandığında oldukça düşük olduğu ve Avrupa Birliği ülkelerinde 2002 ila 2009 yılları arasında kaba evlenme oranı azalırken -binde 4,88’den binde 4,51’e- ülkemizde artış gösterdiği, binde 7,36’dan binde 8,21’e yükseldiği görülmektedir. Bütün sosyal olay ve olgularda da karşılaşıldığı gibi boşanma olgusunun ve istatistiklerinin tek bir değişkenle açıklanması mümkün olmamaktadır. Her değişken diğer tüm değişkenlerle birlikte boşanma olgusuyla orantılı veya ters orantılı olabilmektedir. Sonuç olarak, her ne kadar ülkemizde boşanma verilerinde ciddi bir artış olmasa dahi ilgili Bakanlığımız tarafından aile kurumunu güçlü tutmamıza katkı sağlayacak eğitici, öğretici yayın ve programlarla ailelerimize farkındalık oluşturacak ve ailelerin sorunu çözme kapasitelerini artıracak faaliyetlerine devam edilmektedir. İlgili Bakanlığımız, Türk ailesinin bütünlüğünün korunması ve sosyal refahının artırılmasını sağlanmak amacıyla araştırmalar yapmak ve yaptırmak görevini yerine getirmek üzere aileyi doğrudan ya da dolaylı olarak ilgilendirebilecek çeşitli sorun alanlarını tespit etmek ve bu sorunlara yönelik çözüm önerileri geliştirmek üzere araştırma ve inceleme çalışmalarını aralıksız olarak sürdürmektedir.

(6/908) esas numaralı Sayın Alim Işık’ın sorusuna cevap: 2010 kamu personel seçme sınavı lisans sınavına fen edebiyat fakültesi mezunu olarak 158.046 aday başvurmuş, bu adaylardan 3.704’ü ÖSYM tarafından 2010 kamu personel seçme sınavı lisans sınavının geçerli olduğu merkezî yerleştirmelerde kamu kurumlarına yerleştirilmiştir. Kamu kurum ve kuruluşları, personel ihtiyaçları doğrultusunda, her merkezî yerleştirme döneminde talep ettikleri kadro ve pozisyonlar için fen edebiyat fakültesi programlarının öğrenim nitelik kadrolarına da yer vermektedirler. 2012 yılı içerisinde 2 kez merkezî yerleştirme planlanmış, söz konusu yerleştirmelerde fen edebiyat fakültesi ve diğer lisans mezunlarına ne kadar kadro ve pozisyon ayrılacağı kamu kurum ve kuruluşlarının Devlet Personel Başkanlığıyla beraber yapacağı çalışmayla belirlenmektedir.

(6/909) esas numaralı Sayın Alim Işık’ın sorusuna cevap: 666 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’yle 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’ye eklenen ve 15 Ocak 2012 tarihinde yürürlüğe giren ek 9’uncu madde hükmü uyarınca kamu iktisadi teşebbüsleri de dâhil olmak üzere bütün kamu kurum ve kuruluşlarında aylıklarını 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’na göre almakta olan memurlar için en yüksek devlet memuru aylığına (ek gösterge dâhil), 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’ye ekli (I) sayılı cetvelin “A- Aylıklarını 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa göre alanlar” kısmında yer alan kadro ve görev unvanlarına karşılık gelen oranların uygulanması suretiyle hesaplanan tutarda, kamu iktisadi teşebbüslerinde 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’ye ekli (II) sayılı cetvele dâhil pozisyonlarda istihdam edilen sözleşmeli personel ise en yüksek devlet memurluğu aylığına (ek gösterge dâhil), 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’yle ekli (I) sayılı cetvelin (ç) bölümünde pozisyon unvanlarına karşılık gelen ve yüzde 42 ilâ yüzde 82 arasında değişen oranların uygulanması suretiyle hesaplanan tutarda ek ödeme yapılmaktadır. Buna göre 15 Ocak 2012 tarihi itibarıyla 657 sayılı Kanun’a tabi olarak istihdam edilen ve 1’inci dereceden aylık alan mühendis için yüzde 150 oranında ek ödeme öngörülmüş olup bu personelin aylık mali hakları toplamı net tutarı 2.819 TL’dir. 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararname eki (II) sayılı cetvele dâhil mühendis pozisyonunda ve sosyal güvenlik açısından aynı durumda bulunan 1’inci derece sözleşmeli personel ek ödemesi yüzde 82 oranında olduğu hâlde aylık mali hakları toplamı net tutarı 2.956 TL’ye ulaşmaktadır. Benzer şekilde 657 sayılı Kanun’a tabi olarak istihdam edilen ve 5’inci dereceden aylık alan lise mezunu memur için yüzde 90 oranında ek ödeme öngörülmüş olup aylık mali hakları toplam net tutarı 1.602 TL olmakta ve 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararname eki (II) sayılı cetvele dâhil memur pozisyonunda ve sosyal güvenlik açısından aynı durumda bulunan 5’inci derece sözleşmeli personel ek ödemesi de yüzde 42 oranında olduğu hâlde aylık mali hakları toplam net tutarı 1.974 TL’ye kadar ulaşabilmektedir. Bu itibarla 657 sayılı Kanun’a tabi olarak istihdam edilen memurların yararlandığı ek ödeme oranları kamu iktisadi teşebbüslerinde çalışan aynı unvanlı sözleşmeli personelin yararlandığı ek ödeme oranlarından daha yüksek belirlenmiş olsa dahi, sözleşmeli personelin yararlandığı diğer ödeme unsurları nedeniyle bu personele ödenen aylık mali hakların toplam net tutarı daha yüksek olabilmektedir.

(6/915) esas numaralı, Sayın Alim Işık’ın sorusuna cevap: Kamu kurum ve kuruluşlarında, muhtelif kanun, kanun hükmünde kararname ve Bakanlar Kurulu kararları gereğince kamusal istihdamın icaplarına göre farklı süre, şekil ve şartlarda sözleşmeli personel istihdam edilebilmektedir. 5393 sayılı Kanun’a göre belediyelerde ve 5302 sayılı Kanun’a göre il özel idarelerinde yaklaşık 17 bin; 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’ye göre kamu iktisadi teşebbüslerinde 76.785 sözleşmeli personel istihdam edilmektedir. Diğer taraftan Devlet Personel Başkanlığına intikal eden bilgilerin analizi sonucu, kamu kurum ve kuruluşlarında 657 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin (b) fıkrası uyarınca istihdam edilen 187.280; 4924 sayılı Kanun uyarınca istihdam edilen 10.758 olmak üzere toplam 197.307 sözleşmeli personelin, 21 Aralık 2011 tarihi itibarıyla 632 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’yle memur kadrolarına atamalarının gerçekleştirildiği tespit edilmiştir. 657 sayılı Kanun’un 4/b maddesi kapsamında bahsedilen kanun hükmünde kararnamenin yürürlük tarihinden sonra Devlet Personel Başkanlığınca 36.659 adet sözleşmeli personel pozisyonunun uygun görüldüğü anlaşılmış olup bu pozisyonlar Maliye Bakanlığının vizesi üzerine kullanılabilmektedir.

Bunun dışında 2547 ve 2914 sayılı Kanun’a göre üniversitelerin akademik hizmetlerinde, kurum ve kuruluşların teşkilat kanunları ile başka bazı kanunlara veya kanun hükmünde kararnamelere dayanılarak istihdam edilen sözleşmeli personel de bulunmaktadır. Bu itibarla, bahsedilen tüm sözleşmeli personelin aynı kategori altında birleştirilmesi suretiyle sayı tespiti yapılamamıştır.

Ayrıca, sözleşmeli personel pozisyonlarında istihdam edilen personelin eğitim durumlarına yönelik olarak Devlet Personel Başkanlığında bir veri de mevcut değildir. Sözleşmeli personel pozisyonlarında istihdam edilenlerin memur kadrolarına atanmaları kanunla yapılacak bir işlem olup, bu maksatla Devlet Personel Başkanlığınca yürütülen herhangi bir çalışma bulunmamaktadır.

(6/950) esas numaralı, Sayın Mesut Dedeoğlu’nun sorusuna cevap olarak: 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 55’inci maddesinde gelir ve aylıkların, her yılın ocak ve temmuz ödeme tarihlerinden geçerli olmak üzere bir önceki altı aylık döneme göre Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan en son temel yıllık Tüketici Fiyatları Genel İndeksi’ndeki değişim oranı kadar artırılarak belirleneceği öngörülmüştür. Buna göre, TÜİK tarafından 2011 yılı Temmuz-Aralık dönemine ilişkin TÜFE artış oranı yüzde 6,79 olarak gerçekleştiğinden, gelir ve aylıklar 2012 Ocak ödeme döneminde yüzde 6,79 oranında artırılarak ödenmiş olup, bu şekilde aylıkların enflasyon karşısında değer kaybetmesi önlenmiştir.

(6/952) esas numaralı, Sayın Mesut Dedeoğlu’nun sorusuna cevap olarak: Son on yıl içerisinde hastalık, ailevi geçimsizlik, geçim zorluğu, ticari başarısızlık, olumsuz hissî ilişkiler ve öğrenimde başarılı olamama gibi nedenlerden kaynaklanan ruhi bunalımlar neticesinde toplam 26.745 vatandaşımız intihar etmiştir. Sosyal bir sorun olan intihar olaylarının önlenmesi konusunda ilgili kurum ve kuruluşlarca sosyal düzeyde rehabilite içerikli projeler üretilerek yaşama geçirilmesinin gerektiği de değerlendirilmektedir.

(6/955) esas numaralı Sayın Mesut Dedeoğlu’nun sorusuna cevap olarak: 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun geçici 12’nci maddesi gereği herhangi bir sosyal güvencesi olmayanlar 1 Ocak 2012 tarihi itibarıyla Kanun’un 60’ıncı maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi kapsamında tescil edilmiş ve PTT ile Sosyal Güvenlik Kurumu arasında yapılan protokole göre bir ay içerisinde gelir testine müracaat etmeleri gerektiğine ilişkin bilgilendirme yazısı gönderilmiştir.

Söz konusu yasal düzenlemeler uyarınca herhangi bir sosyal güvencesi olmayandan veya genel sağlık sigortasından yararlanma hakkı sona eren kişilerden bir ay içerisinde gelir testi yaptırmak üzere Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfına başvurmayanların tescil, başlangıç tarihinden itibaren aile içindeki gelirin kişi başına düşen aylık tutarı, asgari ücretin 2 katı esas alınarak 2012 yılı ilk altı ayı için aylık 213 TL tutarında genel sağlık sigortası primi tahakkuk ettirilecektir.

(6/957) esas numaralı, Sayın Mesut Dedeoğlu’nun sorusuna cevap olarak: Eğitim-öğretimde niteliği artırmak, fırsat eşitliğini sağlamak, bilişim teknolojisi araçlarını öğrenme, öğretme sürecinde daha fazla duyu organına hitap edecek şekilde etkin kılmak amacıyla ilgili bakanlıkça yürütülen FATİH Projesi kapsamında tüm temel eğitim ve ortaöğretim okullarındaki her bir derslik etkileşimli akıllı tahta ve İnternet altyapısı, her okul çok amaçlı fotokopi makinesi ve doküman kamera ile donatılacaktır. Projenin ilk etabında 3.657 ortaöğretim kurumunun ihalesi tamamlanmış ve sözleşmesi imzalanmıştır. Tedarikçi firmalar tarafından Kahramanmaraş ve diğer illerimizdeki ortaöğretim okullarında Eylül 2012 tarihi itibarıyla kurulumlar tamamlanmış olacaktır.

(6/1023) esas numaralı, Sayın Mesut Dedeoğlu’nun sorusuna ilişkin cevabımız: 5510 sayılı Kanun, sigortalı emeklilik mevzuatı yönünden 2008 Ekim ay başı itibarıyla yürürlüğe girmiş olup, anılan kanunun 55’inci maddesinde, gelir ve aylıkların her yılın ocak ve temmuz ödeme tarihlerinden geçerli olmak üzere bir önceki altı aylık döneme göre Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan en son temel yıllı tüketici fiyatları genel indeksindeki değişim oranı kadar artırılarak belirleneceği öngörülmüştür. Buna göre, TÜİK tarafından 2011 yılı Temmuz-Aralık dönemine ilişkin TÜFE artış oranı yüzde 6,79 olarak gerçekleştiğinden, gelir ve aylıklar 2012 Ocak döneminde yüzde 6,79 oranında artırılarak ödenmiş olup, bu şekilde, aylıkların enflasyon karşısında değer kaybetmesi önlenmiştir.

Öte yandan, 2010 ve 2011 yıllarının Ocak aylarında emekli, dul ve yetim aylıklarında seyyanen artış yapılarak, gelir ve aylıkların 5510 sayılı Kanun’un 55’inci maddesinde öngörülen artış oranından daha yüksek oranda artması sağlanmıştır.

Ayrıca, 8 Mart 2012 tarihli ve 28227 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 1 Mart 2012 tarihli 6283 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’la 5510 sayılı Kanun’a eklenen geçici 39’uncu madde gereğince, emekli aylıkları arasındaki eşitsizliği gidermeyi amaçlayan intibak düzenlemesi yasalaşmış olup, düzenlemeyle ilgili süreçte sosyal tarafların da görüşleri alınarak sürece katılımları sağlanmıştır. Prim ödeme gününe bağlı olarak yapılan intibak düzenlemesinin yaklaşık maliyeti 2,7 milyar TL’dir.

(6/1024) esas numaralı, Sayın Mesut Dedeoğlu’nun sorusuna cevap olarak: Göreve yeni başlamış kadrolu bir öğretmen Şubat 2012 tarihi itibarıyla 1.640,71 TL maaş almaktadır, ayrıca alanlarına göre ayda 468 TL’den, 844 TL’ye kadar ek ders ücreti alınabilecektir.

Millî Eğitim Bakanlığının kadrolarına sözleşmeli öğretmen alımı yapılmamaktadır. Mevcut sözleşmeli öğretmenlerin de 4 Haziran 2011 tarihli 27954 mükerrer sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Devlet Memurları Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair 632 sayılı Kanun Hükmünde Kararname hükümleri çerçevesinde kadrolu öğretmenliğe geçişlerine imkân sağlanmış ve 14 Haziran 2011 tarihinde atamaları gerçekleştirilmiştir. Söz konusu yasanın yürürlüğe girdiği tarihte askerlik ve doğum gibi aylıksız izinde olmaları nedeniyle kadrolu öğretmenliğe atanamayanların da il millî eğitim müdürlüklerine başvuruda bulunmaları hâlinde kadrolu öğretmenliğe atanma hakları hâlen devam etmektedir.

(6/1025) esas numaralı, Sayın Mesut Dedeoğlu’nun sorusuna cevabımız: Kamuda memur statüsünde çalışan kamu görevlilerinin 2011 yılında mali ve sosyal haklarında önemli artışlar sağlanmıştır. Aile yardımı ödeneği dâhil en düşük devlet memuru maaşı yüzde 18,3 oranında artırılarak 1.299,5 TL’den 1.537,6 TL’ye, ortalama devlet memuru maaşı ise yüzde 14,1 oranında artırılarak 1.576,8 TL’den 1.799,1 TL’ye yükselmiştir. Aynı dönemde TÜFE rakamı ise yüzde 10,45 oranında artmıştır.

Söz konusu göstergeler Aralık 2002-Ocak 2012 dönemi açısından da incelendiğinde, aile yardımı ödeneği dâhil en düşük devlet memuru maaşının yüzde 316,5 oranında, ortalama devlet memuru maaşının ise yüzde 227,80 oranında arttığı, buna karşılık TÜFE rakamının yüzde 129,5 oranında artış gösterdiği görülmektedir. Bu artışlar karşılaştırıldığında, memur aylıklarındaki artışların enflasyonun üzerinde olduğu açıkça görülmektedir.

Öte yandan, kamu kurumlarında çalışan işçilere 2011 yılının birinci altı aylık dönemi için yüzde 4, 2011 yılının ikinci altı aylık dönemi için yüzde 4 oranında zam yapılması kararlaştırılmıştır. 2012 yılının birinci ve ikinci altı aylık dönemlerinde her biri için yüzde 3 oranında artış yapılması ve söz konusu dönemler için tüketici fiyat endeksinin yüzde 3’ü aşması hâlinde aradaki fark kadar da ayrıca artış yapılması hususunda da mutabakata varılmıştır.

Buna göre, kamu kuruluşlarında çalışan işçilerin ücretlerinin hem 2011 yılı için hem de 2012 yılı için tüketici fiyat endeksindeki değişimden daha düşük olmayacak şekilde artırılmaları sağlanmıştır. 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanununda Değişiklik Öngören Kanun Tasarısı, başta 5982 sayılı, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın bazı maddelerinde değişiklik olmak üzere Uluslararası Çalışma Örgütü normları ve Avrupa Birliği standartları dikkate alınarak sosyal tarafların ve ilgili kurumların da katkılarıyla hazırlanan ve 28 Ocak 2012 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisine sunulmuştur. Kanun tasarısının yasalaşması durumunda, memurlar ve diğer kamu görevlilerinin ücret ve diğer sosyal hakları toplu sözleşme çerçevesinde tarafların özgür iradeleriyle belirlenecektir.

(6/1029) esas numaralı, Mesut Dedeoğlu’nun sorusuna cevap: 5510 sayılı Kanun, sigortalı emeklilik mevzuatı yönünden 2008 Ekim, ay başı itibarıyla yürürlülüğe girmiş olup, anılan kanunun 55’inci maddesinde gelir ve aylıkları her yılın ocak ve temmuz tarihlerinde geçerli olmak üzere, bir önceki altı aylık döneme göre Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan en son temel yıllı tüketici fiyatları genel endeksindeki değişim oranı kadar artırılarak belirleneceği öngörülmüştür. Buna göre, TÜİK tarafından 2011 yılı temmuz-aralık dönemine ilişkin TÜFE artış oranı yüzde 6,79 olarak gerçekleştirilen gelir ve aylıklar, 2012 Ocak döneminde yüzde 6,79 oranında artırılarak ödenmiş olup, bu şekilde aylıkların enflasyon karşısında değer kaybetmesi önlenmiştir.

Öte yandan, 2010-2011 yıllarının ocak aylarında emekli, dul ve yetim aylıklarına seyyanen artış yapılarak aylıklarının 5510 sayılı Kanun’un 55’inci maddesinde öngörülen artış oranından daha yüksek oranda artması sağlanmıştır. Ayrıca 8 Mart 2012 tarihli ve 28.227 sayılı Resmî Gazete’de yayınlanan 1 Mart 2012 tarihli ve 6283 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’la 5510 sayılı Kanun’a eklenen geçici 39’uncu madde gereğince, emekli aylıkları arasında eşitsizliği gidermeyi amaçlayan intibak düzenlemesi yasalaşmış olup, düzenlemeyle ilgili süreçte sosyal tarafların da görüşleri alınarak katılımları sağlanmıştır. İntibak düzenlemesinin de yaklaşık maliyeti 2,7 milyar TL’dir.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; (6/1031) esas numaralı, Sayın Mesut Dedeoğlu’nun sorusuna cevap:

Bilindiği üzere, 5510 sayılı Kanun’un 68’inci maddesinde, Sosyal Güvenlik Kurumunca sağlanan sağlık hizmetlerinin hangilerinden katılım payı alınacağı, 69’uncu maddesinde ise katılım payı alınmayacak hâller, sağlık hizmetleri ve kişiler tanımlanmıştır. Sözü edilen kanunun 68’inci maddesinin ikinci fıkrasında ise katılım paylarında (b) ve (c) bentlerindeki sağlık hizmetleri için gereksiz kullanımı azaltma, sağlık hizmetlerinin niteliği itibarıyla hayati öneme sahip olup olmaması, kişilerin prime esas kazançlarının gelir ve aylıklarının tutarı ve benzeri ölçütler dikkate alınarak yüzde 10 ilâ yüzde 20 oranları arasında olmak üzere kurumca belirleneceği öngörülmüştür.

Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Uygulama Tebliği’ne göre, emekli olup olmadığına bakılmaksızın tüm genel sağlık sigortalılarından, sağlık raporuyla belgelendirilmesi kaydıyla, kurumca belirlenen kronik hastalıklarda ilaç katılım payı ve kişilerin bu hastalıkları ile ilgili branştaki ayaktan muayenelerinde muayene katılım payı alınmamaktadır.

Sosyal Güvenlik Kurumunca sağlanan sağlık hizmetlerinden alınan katılım payı uygulamasının temel amacı, sağlık hizmetlerine olan talebin yöneltilmesine ilişkin olup, katılım payı kişilerin sağlık kurum ve kuruluşlarına gerektiği ölçüde başvurmalarını ve basamaklı sevk sistemini benimsemelerini teşvik etmek amacıyla sağlık hizmetlerine erişimi kolaylaştırmayı ve hizmetten beklenen yararı artırmayı esas almaktadır.

(6/1032) esas numaralı, Sayın Mesut Dedeoğlu’nun sorusuna cevap olarak: 666 sayılı Kanun Hükmünde Kararname, kamu idarelerinde aynı hizmet sınıfında aynı veya benzer kadrolarda bulunan personel arasında “ek ödeme”, “ikramiye” ve “fazla çalışma” gibi değişik adlar altında yapılmakta olan ilave ödemelerden kaynaklanan kurumlar arası ücret dengesizliğinin ortadan kaldırılması amacıyla hazırlanmıştır. Bu kapsamda, söz konusu Kanun Hükmünde Kararname ile kurumlar arası ücret dengesizliğine neden olan kurumsal ilave ödemeler ve denge tazminatı başta olmak üzere, değişik adlar altında ve farklı tutarlarda yapılan ilave ödemelerin uygulanmasına son verilmiştir. Bu ödemeler yerine, tüm personeli kapsayacak yeni bir ek ödeme sistemi getirilmiştir. Bu çerçevede, söz konusu düzenlemeyle, farklı kamu idarelerinde istihdam edilen icra memurlarının kurumsal ayrım yapılmaksızın aynı tutarda ek ödemeden yararlandırılması sağlanarak mali haklar arasındaki farklılığa son verilmiştir. Böylece, söz konusu personel arasında ücret eşitliği de sağlanmıştır.

(6/1099) esas numaralı, Sayın Mesut Dedeoğlu’nun sorusuna cevap olarak: 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun ilgili maddesine göre, kadın memura, çocuğunu emzirmesi amacıyla ilk altı ay içinde günde üç saat, sonraki altı ay için günde bir buçuk saat süt izni verilmektedir. Süt izninin hangi saatler arasında ve günde kaç kez kullanılması gerektiği konusunda kadın memurun kendi tercihi esas alınmaktadır. Süt izninin günlük kullandırılması gereken bir izin hakkı olması nedeniyle, bu iznin birleştirilerek sonraki günlerde kullanılmasına imkân bulunmamaktadır. Bu iznin nasıl kullanılacağı hususunda kamu kurum ve kuruluşlarının herhangi bir takdir yetkisi bulunmamaktadır. Ayrıca, süt izninin kullandırılmasında zorluk çıkarıldığına ilişkin herhangi bir bilgi veya belge ilgili bakanlığın personel başkanlığına intikal ettirilmemiştir.

(6/1101) esas numaralı, Sayın Mesut Dedeoğlu’nun sorusuna cevap: Bilindiği üzere, kamu çalışanlarının mali ve sosyal haklarında yapılan artışlar, devletin mali imkânları, ülkenin ekonomik gelişmesi ve millî gelir düzeyi, genel geçim şartları ile yıllık enflasyon oranları göz önünde bulundurulmak suretiyle tespit edilmektedir. Bu çerçevede, 2011 yılında, kamu görevlilerinin mali ve sosyal haklarına önemli ölçüde artışlar sağlanmıştır. Buna göre, 2011 yılı Ocak ayından geçerli olmak üzere, kamu görevlilerinin kamu mali ve sosyal haklarında yüzde 4,22 oranda genel artış yapılmıştır. Ayrıca, 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin ek 3’üncü maddesiyle yapılan ek ödeme 82,4 TL, eş için ödenmekte olan aile yardımıyla 20 TL artırılmış ve sendika üyesi kamu görevlilerine üç ayda bir 45 TL toplu sözleşme primi ödenmeye başlanmıştır. 2011 Temmuz ayından geçerli olmak üzere ise, kamu görevlilerinin mali ve sosyal haklarında yüzde 4 oranında genel artış yapılmış ve eş için aile yardımı ödemesi ise 20 TL artırılmıştır. Yapılan bu düzenleme neticesinde, aile yardımı dâhil en düşük devlet memuru maaşı yüzde 18,3 oranında, ortalama devlet memurunun maaşı ise yüzde 14,1 oranında artış göstermiştir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN – Sayın Bakanım, süreniz tamam efendim.

Diğer sorular için arkadaşlara da…

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI İSMET YILMAZ (Devamla) – Teşekkür ederim Sayın Başkan, sağ olun. (AK PARTİ ve MHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Soru sahiplerinden sisteme giren arkadaşlarımıza sırasıyla söz vereceğim birer dakika; yerlerinden lütfen.

Sayın Genç, buyurun.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Aslında, sorulara yeterli ve açık bir cevap verilmiyor, hep yatıştırılıyor.

Bu İstanbul Belediye Başkanıyla ilgili olarak Kadir Topbaş ve Fen İşleri Daire Başkanlığı ve birçok bürokrat hakkında ihalelerde yolsuzluk yaptığına dair bu konuda İçişleri Bakanlığı soruşturma izni vermemesine rağmen, 2010’da Danıştay da bu konuda soruşturma izni verilmeme kararını iptal ettiği hâlde bu konudaki dosyalar İstanbul Savcılığına gitmiş ve birçoğu da kayıp bu dosyaların. Tabii burada hep örtbas ediliyor.

Ayrıca da Tayyip Bey’in oğlunun bacanağının babası olan Zekeriya Karaman’a, İstanbul Belediyesinden çok yüklü miktarda ihaleler veriliyor işte bu “meslek edinme kursları” adı altında.

Yine bunlar, önce “Beyaz Holding” sonra çok çeşitli, değişik isimlerle, her gün yeni yeni isimlerle, yeni yeni şirketler kuruyorlar ki kendi isimlerini…

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

KAMER GENÇ (Tunceli) – Sayın Başkan, 5 tane sorumu cevaplandırdı. Müsaade edin de yani beş dakika süre kullanalım.

BAŞKAN – Hayır, birer dakika. 30 tane sorusu var, Sayın Mesut Dedeoğlu otuz dakika mı konuşacak? Bu mümkün değil.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Her birine birer dakika verin. Yani böyle şey olur mu?

BAŞKAN – Sayın Doğru, buyurun efendim.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Sayın Başkan, bakın, 98’inci madde çok açık.

BAŞKAN – 98’inci madde çok açık…

KAMER GENÇ (Tunceli) – Açık… Oku bakalım.

BAŞKAN - …ve okuyorum size: “Yerinden ve çok kısa açıklama isteyebilir.” Bu kadar.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Ama her soruya, her soruya…

BAŞKAN - Buyurun Sayın Doğru.

REŞAT DOĞRU (Tokat) – Teşekkür ederim Başkanım.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Her soruya ayrı cevap verecek.

BAŞKAN – Lütfen oturun.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Doğru düzgün Meclisi yönetemiyorsun. Şu Meclisi yönetemiyorsunuz ya!

BAŞKAN – O sizin görüşünüz.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Hâlâ birilerinin talimatıyla yönetiyorsun. Yazık size ya!

BAŞKAN – Daha temiz Türkçeyle, daha kibar konuşunuz lütfen.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Bir kişilik kazandırın şu Meclise.

BAŞKAN – Lütfen yerinize oturun… Lütfen yerinize oturun…

KAMER GENÇ (Tunceli) – Hayır yani bir kişilik kazandırın, şu Meclisi doğru dürüst yönetin.

BAŞKAN - Sayın Doğru, buyurun efendim.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Burada soru sahiplerinin bir dakika konuşma hakları var ya!

REŞAT DOĞRU (Tokat) – Teşekkür ederim Sayın Başkanım.

Sayın Bakanın sorularıma vermiş olduğu cevaplardan dolayı kendisine çok teşekkür ediyorum.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Böyle mi sordum, böyle  mi cevaplandırılır? Hepsini yanlış cevaplandırıyor…

BAŞKAN – Bağırma!

REŞAT DOĞRU (Tokat) - Çeşitli kamu kurum ve kuruluşlarında 4/C’li ve taşeronlar tarafından çalıştırılan geçici işçiler vardır. Bu 4/C’liler ve taşeron işçiler çok mağdur durumdadırlar, hem kendileri hem de aileleri psikolojik olarak depresyon yaşamaktadırlar. Son zamanlarda Sosyal Güvenlik Bakanlığının bunlara bu kadroyla ilgili çalışmaları olduğu ifade edilmektedir. Ancak şu ana kadar da söylenmiş pek fazla ciddi bir şey yoktur. Dolayısıyla, bu taşeron işçilere ve 4/C’lilere kadro verilmesiyle ilgili çalışmalar beklenmektedir, bunu ifade etmeye çalıştım.

İkinci olarak da, sağlık katılım payları çok ciddi manada sıkıntı yaratmaktadır. Şöyle ki, emekliler zaten çok az maaş alıyorlar; artı, beraberinde yine yeşil kartlı insanlar da bu katılım paylarını ödüyorlar. En azından bu emeklilerde veya yeşil kartlılarda bunun kaldırılması noktasında çalışma yapılması bekleniyor.

Teşekkür ederim Sayın Başkan.

BAŞKAN – Teşekkürler Sayın Doğru.

Sayın Alim Işık, buyurun.

ALİM IŞIK (Kütahya) – Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Sayın Bakana, geç de olsa bazı sorularımıza verdikleri cevaptan dolayı teşekkür ediyorum.

Özellikle son dönemde kamuoyunun gündemine tekrar getirilen bazı sözleşmeli personelin daimî kadrolara atanacağı yönündeki haberler kamuoyunda çalışan bazı sözleşmelileri ciddi anlamda meraklandırmıştır.

Sayın Bakan eğer bilginiz dâhilinde ise, örneğin, köylere hizmet götürme birliklerinde çalışanlara kadro verilecek mi? Belediyelerde 5393 sayılı Kanun gereğince çalışan teknik personele kadro verilecek mi? Yine, mevsimlik işçilere kadro verilecek mi? Bu konuda bildiklerinizi paylaşırsanız sevinirim.

Teşekkür ederim.

BAŞKAN – Teşekkür ediyorum.

Sayın Dedeoğlu…

MESUT DEDEOĞLU (Kahramanmaraş) – Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Sayın Bakanıma, sormuş olduğum sorulara vermiş olduğu cevaplardan dolayı teşekkür ediyorum. Ancak 1992 yılında kurulan Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesinin yatırımları tamamlanamamıştır, ek ödeneklere ihtiyaç vardır. Üniversitenin gelişmesi ve diğer bölümlerinin açılması, özellikle tıp fakültesine olan yatırımdaki bütçe açıklarının ve yatırım kaynaklarının sağlanması noktasında daha net bir bilgi almak isterdim. Bu konuyla ilgili daha bir açıklama yaparsanız bizleri ve Kahramanmaraş halkını mutlu edersiniz.

Teşekkür ediyorum.

BAŞKAN – Teşekkürler Sayın Dedeoğlu.

Sayın Halaman…

ALİ HALAMAN (Adana) – Başkanım, teşekkür ederim.

Sayın Bakanımıza da cevaplarından dolayı teşekkür ediyorum.

Son on yıldır özellikle bu uzmanlıktan ayrılan gençler var, bunlar 35 yaşlarında. Bunlara da şöyle denmiş: “Siz uzmanlıktan ayrılabilirsiniz, kamuda size iş vereceğiz.” Yani, bakanlıklar demiş bunu. Kanun çıkmış ama ortada iş arayan, uzmanlıktan ayrılan o kadar çok insan var ki, bunların hâli ne olacak? Sayın Bakanım bunların hâliyle ilgili net bir şey söylerse memnun oluruz.

Teşekkür ediyorum.

BAŞKAN – Teşekkürler.

Sayın Türkkan, söz istiyorsunuz ama sizin sorunuz yok, sorusu olanlar diyor. Buna rağmen bir dakika vereyim, buyurun.

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) – Ben, zaten Sayın Bakanın gündemiyle alakalı değil... Geçtiğimiz hafta Makedonya’daydım ben, kendi ata topraklarımda. Orada yaşayan Cengiz Murtezan adlı bir genç bana sordu: “Anayasa’dan Türk kelimesini çıkarıyormuşsunuz, ‘Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı’ yapacakmışsınız. Altı yüz yıldır atamla, dedemle, bayrağımla, ezanımla Türk olarak anılan ben, bundan sonra Üsküp’te ne olarak anılacağım? Siz kendi Anayasa’nızdan Türk’ü çıkartırken ben burada ne olarak anılacağım?” Merak ediyor, size de benim vasıtamla soruyor.

Teşekkür ederim.

MEHMET S. TEKELİOĞLU (İzmir) – Türk olarak, aynen devam.

BAŞKAN – Teşekkürler.

Buyurun Sayın Bakan. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI İSMET YILMAZ (Sivas) – Sayın Başkan, çok saygıdeğer milletvekilleri; şimdi, öncelikle, milletvekillerinin dokunulmazlığı var, onların dokunulmazlığının kaldırılıp kaldırılmaması ayrı bir usule bağlı. Bunun dışındaki hiçbir kamu görevlisinin dokunulmazlığı yok. Kamuda uzun süredir görev yapmış olanlarca eğer hukuka aykırı bir işlem yapıldığı iddia ediliyorsa bunun yeterli mercileri var. İçişleri Bakanlığı izin vermemiş olsa dahi, pekâlâ ona karşı da yine yargı yolu var. Dolayısıyla da, burada dokunulmazlığı olmayan kimselerin hukuka aykırı işlemlerinden dolayı bir netice alınamıyor diye söylenilmesinin doğru olmadığını düşünüyorum. Danıştay yolu da açık olmak üzere vardır. Birisine hukuka aykırı şekilde ihale verildiyse, cumhuriyet savcıları açıktır; hepimizin adına, cumhuriyetin, hakkın, kamunun menfaatini korumak onların asli vazifesidir.

Sayın Doğru, gerçekten, taşeron işçilerinin problemlerini, sıkıntılarını biz Bakanlar Kurulunda da görüştük. Kadroya alınması gibi bir çalışma yok ancak sıkıntıların, çalışma şartlarının… On dört saat, on beş saat çalışanları var, asgari ücretle çalışanları var, hatta “Asgari ücretten daha alta çalışma oluyor mu, olmuyor mu?” da ayriyeten bir soru işareti de var. Dolayısıyla, bunlarla ilgili bir çalışma yapılması için de Sayın Başbakanımız bir talimat verdi.

Bir başka husus: Biliyorsunuz, seçimlerden önce merkezî idarede görevli 4/B’li personelin kadroya alınması gerçekleştirildi ancak belediyelerde çalışıp da 4/B’li olanların da aynı söz verildiği oranda ve söz verildiği tarih itibarıyla da kadroya geçirilmesi doğrultusunda 4/B’lilerin, belediyelerde, yerel, mahallî idarelerde çalışanların bir kanun çalışması var. O da Bakanlar Kurulunda görüşüldü, Faruk Çelik Bey’e bu konuda bir görev verildi. Dolayısıyla, en kısa bir zamanda, 4/B kapsamında olanlar getirilecektir diyorum.

Yine, Sütçü İmam Üniversitesine -gerçekten de adı güzel, kendi güzel, kahramanlar diyarı Maraş- ne destek verilse uygundur. İnşallah biz de bunu -hem millet duyuyor hem ilgili bakanlık duyuyor hem Maliye Bakanımız duyuyor- dile getiririz.

Sayın Halaman’ın bir sözü vardı, uzman jandarmalarla ilgilidir muhtemelen o diyorum. Daha önce bir yasa çıkmış, denilmiş ki: “Kamuda, daha doğrusu silahlı kuvvetlerde, güvenlik teşkilatımızda iki yıl çalıştıktan sonra, pekâlâ, kadro olmak kaydıyla kamuda da çalışabilir, başka bir şart aranmaksızın. Bunlarda KPSS falan aranmıyor.” diye. 2010 yılına kadar bu uygulandı ancak muhtemeldir ki sayı o kadar fazla oldu ki, artık bu, yine kamu kurumlarında bize de talep geliyor “Ne yapacağız?” diye. Biz şunu öngördük: Yakında, eğer zaman müsaade ederse, Genel Kurul da kabul ederse, iki yıllık süreç çok kısa, iki yıl çalışmadan ziyade… Bizim de gerçekten uzman jandarmaya ve uzman erbaşa da ihtiyacımız var. Dolayısıyla, bunların kamudaki veya güvenlik kurumlarındaki, silahlı kuvvetlerdeki çalışma süresini iki yıl değil de yedi yıl veya yani bir daha süreyi uzattıktan sonra, gerek itfaiyede gerek orman muhafaza memurlarında gerek belediyelerde gerekse gümrük muhafazada gerekse sair yerlerde mülakat yapılması kaydıyla alınması için bir yasal düzenleme, çalışmayı bizim Bakanlığımız çalışıyor, inşallah en kısa zamanda onu getiririz diyoruz.

REŞAT DOĞRU (Tokat) – Çok güzel olur.

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI İSMET YILMAZ (Devamla) – Tabii bu ezan bizim, bu bayrak bizim, bu vatan bizim. Bütün seçimlere girerken… Bayrak bir, vatan bir, toprak bir, bütünlüğünden hiç şüphe yok. Biz kendimizden eminsek dışarı ne derse desin ondan hiç korkmamak lazım.

İki: Yani, bir adam eğer kendisini sizin nitelediğiniz bir nitelikten saymıyorsa Anayasa’da da olsa, kanunda da olsa, kimliğinde de olsa yapabilmek mümkün değil; yapılamadığını biz gördük, yaşayarak gördük. Zaten, aslına bakınca bizim ilkemizde de vardır, “Ne mutlu Türk olana” demiyordu, “Ne mutlu Türk'üm diyene”idi. Bu coğrafyalarda yaşayanların ortak adıydı Türk. Bunun için de gidin… Bosna-Hersek’te, Makedonya’da ben de bulundum, Bosna-Hersek’te Boşnak’ın ismi Türk, Makedonyalı olanın ismi Türk. Niye diyor?

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) – Onlar kabul ediyorlar, siz kabul etmiyorsunuz.

ENGİN ALTAY (Sinop) – Sen Başbakana söylesene Sayın Bakan, bize niye söylüyorsun?

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI İSMET YILMAZ (Devamla) – Kardeşim, bu öyledir de…

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) – Problem burada, Makedonya’da problem yok.

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI İSMET YILMAZ (Devamla) – Bakın, Bakanlıkta, Millî Savunma Bakanlığında, 1500’lü yıllarda yapılmış, Avusturya’da orijinali olan bir harita var, “Osmanlı İmparatorluğu” diye hiçbir yerde yazmıyor, “Turkish Empire” diye yazıyor, aynı tabiri bu. Dolayısıyla, bu coğrafyada yaşayanların kendi kimlikleri ne olursa, olsun, ortak adı “Türk.”

İyi ama kardeşim, bu biraz da gönül işi, bu biraz da hissetme işi. Biz yıllardır ihmal etmişiz, üstümüze düşen vazifeyi yapmamışız el birliği içerisinde. Dolayısıyla bundan dolayı da birileri kalkmış diyor ki: “Sen öyle hissediyorsun, bir başkası Boşnak da hisseder, hatta Arap da hisseder.”

Ben Binali Bey’le beraber -o Bakan, ben Müsteşarıyken- Suriye’ye gittim. Şam’a gittik, Şam’dan kara yoluyla Humus’a geldik, Humus’tan Hama’ya geldik, Hama’dan Halep’e geldik. Halep’teki…

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI İSMET YILMAZ (Devamla) – Sayın Başkan, tek bir şey söyleyeceğim, son cümle… Son cümlem Muhterem Başkanım.

BAŞKAN – Buyurun.

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI İSMET YILMAZ (Devamla) – Aynen Suriyeliler şunu dedi: “Biz iki devlet, tek milletiz.” dedi. Arap kendisini bu milletten sayıyor. Biz bunu sadece Azerbaycan için söylerdik.

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) – Oralarda problem yok Sayın Bakan, problem burada. “Türk”ü siz kabul etmiyorsunuz, problem burada.

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI İSMET YILMAZ (Devamla) – Güzel kardeşim, dolayısıyla, gönlünce, dilediğince ne diyorsan osun.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Teşekkür ederim Sayın Bakan.

Soru önergeleri cevaplandırılmıştır.

Alınan karar gereğince diğer denetim konularını görüşmüyor ve gündemin “Kanun Tasarı ve Teklifleri ile Komisyonlardan Gelen Diğer İşler” kısmına geçiyoruz.

1’inci sırada yer alan, Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünde Değişiklik Yapılmasına Dair İçtüzük Teklifi ve Anayasa Komisyonu Raporu’nun görüşmelerine kaldığımız yerden devam edeceğiz.

IX.- KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ İLE KOMİSYONLARDAN

GELEN DİĞER İŞLER

A) Kanun Tasarı ve Teklifleri

1.- Adalet ve Kalkınma Partisi Grup Başkanvekilleri İstanbul Milletvekili Ayşe Nur Bahçekapılı, Kayseri Milletvekili Mustafa Elitaş, Giresun Milletvekili Nurettin Canikli, Kahramanmaraş Milletvekili Mahir Ünal ve Adıyaman Milletvekili Ahmet Aydın’ın; Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünde Değişiklik Yapılmasına Dair İçtüzük Teklifi ile Tunceli Milletvekili Kamer Genç’in; Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünün Bir Maddesinin Değiştirilmesi Hakkında İçtüzük Teklifi ve Anayasa Komisyonu Raporu (2/242, 2/80) (S. Sayısı: 156)

BAŞKAN – Komisyon? Yok.

Ertelenmiştir.

2’nci sırada yer alan, Devlet Sırrı Kanunu Tasarısı ve Avrupa Birliği Uyum Komisyonu ile Adalet Komisyonu raporlarının görüşmelerine kaldığımız yerden devam edeceğiz.

2.- Devlet Sırrı Kanunu Tasarısı ve Avrupa Birliği Uyum Komisyonu ile Adalet Komisyonu Raporları (1/484) (S. Sayısı: 287)

BAŞKAN – Komisyon? Yok.

Ertelenmiştir.

3’üncü sırada yer alan, Elektrik Piyasası Kanunu Tasarısı ile İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu ve İzmir Milletvekili Alaattin Yüksel’in; Elektrik Piyasası Kanunu ve Türkiye Radyo-Televizyon Kurumu Gelirleri Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi, Antalya Milletvekili Osman Kaptan’ın; Türkiye Radyo Televizyon Kurumu Gelirler Kanunu ve Elektrik Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi, Adana Milletvekili Ali Halaman’ın; Elektrik Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun; Elektrik Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi, İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu ve 2 Milletvekilinin; Elektrik Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi ile Avrupa Birliği Uyum Komisyonu ve Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu raporlarının görüşmelerine kaldığımız yerden devam edeceğiz.

3.- Elektrik Piyasası Kanunu Tasarısı ile İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu ve İzmir Milletvekili Alaattin Yüksel’in; Elektrik Piyasası Kanunu ve Türkiye Radyo-Televizyon Kurumu Gelirleri Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi, Antalya Milletvekili Osman Kaptan’ın; Türkiye Radyo Televizyon Kurumu Gelirler Kanunu ve Elektrik Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi, Adana Milletvekili Ali Halaman’ın; Elektrik Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun; Elektrik Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi, İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu ve 2 Milletvekilinin; Elektrik Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi ile Avrupa Birliği Uyum Komisyonu ve Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Raporları (1/724, 2/246, 2/427, 2/448, 2/815, 2/829) (S. Sayısı: 426)

BAŞKAN – Komisyon? Yok.

Ertelenmiştir.

4’üncü sırada yer alan, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Kazakistan Cumhuriyeti Hükümeti Arasında 13 Aralık 1993 Tarihli Türkiye Cumhuriyeti ile Kazakistan Cumhuriyeti Arasında Antalya İlinin Kemer İlçesindeki Taşınmazın Kazakistan Cumhuriyetine Kullandırılmasına İlişkin Protokole Değişikliklerin ve Eklemelerin Yapılmasına Dair Protokolün Onaylanmasının Uygun Bulunduğu Hakkında Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu’nun görüşmelerine başlıyoruz.

4.- Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Kazakistan Cumhuriyeti Hükümeti Arasında 13 Aralık 1993 Tarihli Türkiye Cumhuriyeti ile Kazakistan Cumhuriyeti Arasında Antalya İlinin Kemer İlçesindeki Taşınmazın Kazakistan Cumhuriyetine Kullandırılmasına İlişkin Protokole Değişikliklerin ve Eklemelerin Yapılmasına Dair Protokolün Onaylanmasının Uygun Bulunduğu Hakkında Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/688) (S. Sayısı: 413) (x)

BAŞKAN – Komisyon? Yerinde.

Hükûmet? Yerinde.

Komisyon raporu 413 sıra sayısıyla bastırılıp dağıtılmıştır.

Tasarının tümü üzerinde söz isteyen, Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına Aytuğ Atıcı, Mersin Milletvekili.

Sayın Atıcı, buyurun. (CHP sıralarından alkışlar)

CHP GRUBU ADINA AYTUĞ ATICI (Mersin) – Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Kazakistan Cumhuriyeti Hükümeti Arasında 13 Aralık 1993 Tarihli Türkiye Cumhuriyeti ile Kazakistan Cumhuriyeti Arasında Antalya İlinin Kemer İlçesindeki Taşınmazın Kazakistan Cumhuriyetine Kullandırılmasına İlişkin Protokole Değişikliklerin ve Eklemelerin Yapılmasına Dair Protokolün Onaylanmasının Uygun Bulunduğu Hakkında Kanun Tasarısı hakkında Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına söz almış bulunuyorum. Yolsuzluğa bulaşmamış, tırnak içinde, yolsuzluğu “AK”lamamış ve yine tırnak içinde, “AK”lamayacak olan herkesi sevgi ve saygıyla selamlıyorum.

Değerli arkadaşlar, bugün 12 Mart, meşhur darbenin yıl dönümü, İstiklal Marşı’mızın kabulünün yıl dönümü. Bu konular üzerinde arkadaşlarım yeterince konuştular, ben bu konulara girmeyeceğim. Ancak, 12 Martın bir özelliği daha var, bu özellik son derece önemli ve bu özelliğin de hatırlanması gerektiğine inanıyorum.

12 Mart 2003 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi kara mayınlarının temizlenmesiyle ilgili Ottawa Anlaşması’nı imzalamıştır. Bu anlaşma çerçevesinde, on yıl içinde Türkiye'deki bütün mayınlı arazilerin temizlenmesi gerekmektedir. On yıl geçmiştir ancak hâlâ ülkemizde üç günde bir 1 insan mayından mağdur olmaktadır; ya ölmektedir ya kolu bacağı kopmaktadır. Hâl böyleyken, ülkemiz maalesef hâlâ gereğini yapmamıştır, AKP Hükûmeti üzerine düşen vazifeyi yapmamış ve mayınlı arazileri temizlememiştir.

Nedir bu işin gereği?

Bir, mayınlı arazileri derhâl temizleyeceksiniz.

İki, mayın mağdurlarının her türlü haklarını da vereceksiniz. Bu iki kamburu üzerinizden atmadığınız sürece, Türkiye'de patlayan her mayın sizin ciğerinizde, yüreğinizde patlamış olacaktır.

                             

(x) 413 S. Sayılı Basmayazı tutanağa eklidir.

Değerli arkadaşlarım, maalesef, 12 Mart, ileride, belki de milletin bu kürsüsünden konuşan başka milletvekillerinin de anacağı bir gün olacaktır, bir kara gün olacaktır. Yolsuzluğun ve usulsüzlüğün kanunla korunduğu bir tarih olarak da yine gündeme geçecek ve kara leke olarak tarihteki yerini alacaktır, eğer siz bugün o mübarek ellerinizi kaldırıp da bu kanunu kabul ederseniz.

Ben gerçekten çok merak ediyorum, bu tasarıyı hangi vicdanla getirdiniz?

Bu tasarı Dışişleri Komisyonunda görüşüldükten hemen sonra, hatırlayacaksınız, biz bir araştırma önergesi vermiştik ve bu konunun AKP milletvekilleri tarafından bile anlaşılmasını sağlamıştık çünkü bu dönem, başından beri izlediğim, çok net izlediğim bir şey: AKP milletvekilleri, sadece konuyla ilgili olan birkaç tanesi konuya vâkıf gibi görünüyor, gerisi sadece elini kaldırıyor, indiriyor, hiçbir şeyden haberi yok. Bunu tutanaklara yansıyan şekliyle birazdan size ispat edeceğim, siz de diyeceksiniz ki: “Doğruymuş.” Bu konuyu sizin anlamanızı bile sağlamıştık. Sizinle beraber Türkiye de bu konuyu net bir şekilde anlamıştı.

Şimdi, bu sakat tasarıyı, bu saçma sapan ve sizi rezil edecek tasarıyı yine çoğunluğunuza dayanarak geçireceksiniz muhtemelen, öyle görünüyor. Peki, ileride çocuklarınıza, torunlarınıza ne anlatacaksınız? Hakikaten, bir dakika bir düşünün; Allah aşkına, arkanıza yaslanın, bir düşünün. Seçmenlere karşı sorumluluğunuz var mı? Var. Seçmenler size oy vermez bir dahaki sefere, “AK”ladığınız bütün yasalar yüzünden sizi haklar, siz de dersiniz ki: “Ne yapalım, biz cezamızı aldık, oturduk.” Peki, çocuklarınıza ne anlatacaksınız? Size yarın “Dede, anneanne, babaanne, ya bu yolsuzluğa nasıl sen el kaldırdın?” dediğinde acaba yüreğiniz ne hissedecek, inanın merak ediyorum. Hiçbirinizin “Vallahi bilmiyordum.”, “Vallahi anlamamıştım.”, “Yeterince bize söylememişti.”, “O dönemlerde Tayyip Bey ne derse biz onu yapmak mecburiyetindeydik.” deme hakkınız da yok, şansınız da yok çünkü biz bu konuyu enine boyuna bu yüce çatı altında tartıştık. Bu yüce çatı altında, size yanlış yaptığınızı anlattık. Şimdi, sizi şu andan itibaren vicdan azabınızla baş başa bırakıyorum.

Ola ki konuyu bilmeyen bazı arkadaşlarım varsa da onlara bu konuyu özetlemek istiyorum çünkü zaten gerçekten enine boyuna tartışıldı. Birazdan size bu konuyu anladığınızı, sizin, AKP’li milletvekillerinin ağzından tutanaklara yansıyan şekliyle anlatacağım. Yani diyeceksiniz ki: “Evet, biz bunu anlamışız, bilerek, isteyerek yani taammüden biz bu yolsuzluğu aklıyoruz.” Bunu size ispat edeceğim.

Bakın, değerli arkadaşlar, Türkiye Cumhuriyeti ile Kazakistan Cumhuriyeti arasında 13 Aralık 1993’te bir protokol imzalanıyor. O dönem Dışişleri Bakanı Sayın Hikmet Çetin bir protokol imzalıyor. Kazakistan yeni bağımsızlığını kazanmış, ilişkilerimiz çok iyi, tarih bağımız var, kültür bağımız var, atamız bir, kültürümüz bir, biz bunlarla bir protokol imzalıyoruz, diyoruz ki: “Kardeşlerimizsiniz, buyurun, gelin Antalya’ya, size 44.370 metrekare –bunları yuvarlak hesap söylemiyorum, tek tek, milimetre karesine kadar söylüyorum, hepsinde vebaliniz var çünkü- arazi hibe ediyoruz. Gel, burada bir rezidans yap, bir konukevi yap, senin de şanın yürüsün.” Daha sonra, bakıyoruz ki burada yani verdiğimiz 44.370 metrekare alan üzerine bir otel inşa ediliyor, hem de 44.954 metrekare. Bakın, biz 44.370 vermişiz; bir otel yapılıyor, verdiğimiz alandan daha fazla. Yani etraftaki alanlar gasbediliyor. Bu da yetmiyor, bir de 22.302 metrekarelik bir konukevi daha yapılıyor.

Arkadaşlar, matematik biliyorsunuz, hepinizin zekâ seviyesi belli bir seviyenin üstünde ki bu koltuklarda oturabiliyorsunuz. Şimdi, hesap edin, tam 67.256 metrekare bir alan Kazakistan tarafından bir şekilde gasbediliyor. Bunun 44.370’ini biz veriyoruz, helal olsun ama geri kalan kısım tamamen gasbediliyor. Bu 67.256 rakamını aklınızda tutabilir misiniz bilmiyorum, birazdan lazım olacak. 67.256 rakamını birazdan size hatırlatacağım çünkü AKP’nin nasıl bu yolsuzluğa kılıf hazırladığını bu rakam bize ispat edecek.

Peki, buraya bir otel yapıldı, bizim bedelsiz olarak tahsis ettiğimiz arazi üzerinden birileri rant elde etmeye çalıştı. Biz iyi niyetle Kazakistan’a dedik ki: “Gel kardeşim, şuraya rezidans yap.” O geldi otel yaptı, bir de rezidans yaptı, bizim verdiğimiz alanın yaklaşık yüzde 50 daha fazlasını gasbetti ve kullandı. Haberi vardı yoktu, ne oldu ne bitti, bilmiyoruz. Bilmek istedik, sizin oylarınızla reddedildi araştırma önergemiz. Eğer bilseydik, bugün burada belki bu konuşmaları yapmıyor olurduk.

Peki, birileri rant elde etmek istiyor. Ne yapmak lazım? Dürüst, şerefli insanlar gelir gereğini yaparlar, müdahale ederler, giderler sorumlularını bulurlar. Eğer Kazakistan sorumluysa, Kazakistan’la ilişkilerimizi zedelemeyecek şekilde buna bir çözüm bulurlar. Ancak AKP Hükûmeti ne yaptı? AKP Hükûmeti dedi ki: “Ya, buraya bir otel yapılmış.” Ee? “Gelin bu pisliği hep beraber temizleyelim.” diye bu konuyu Meclise getirdi. Ve Kazakistanlı kardeşlerimizi tekrar çağırdı, dedi ki: “Gelin bunu temizleyelim. Temizleyelim ama, siz burayı gasbetmişsiniz ama, biz burayı size tekrar verelim ama, biz de bundan biraz kâr elde edelim.” Ne yapalım? “Etrafımızdaki insanlar azıcık bundan nemalansınlar, azıcık bundan faydalansınlar ki attığımız taş ürküttüğümüz kurbağaya değsin.” dediler.

Peki, bu sizce dürüst bir yaklaşım mı?

Sayın Bakan, hakikaten çok konsantrasyonum bozuluyor, eğer izin verirseniz.

Bu yapılan iş dürüst bir iş mi? Hayır, dürüst bir iş değil. Yolsuzluk mu? Sapına kadar yolsuzluk. Peki, bu yolsuzluğu ne yapıyorsunuz şimdi? Kanunlaştırıyorsunuz.

Değerli arkadaşlar, bu yolsuzluğu kanunlaştırıyorsunuz. Ve bu yolsuzluğun kanun hâline getirilmesinin altında kimin imzası var? Başbakanın imzası var. Başbakanınız suç işliyor. Bu yolsuzluğun altına imza atan Başbakan suç işliyor. Peki, tek başına mı suç işliyor? Hayır. Bakın, Türkiye Büyük Millet Meclisine gönderilen tasarı Başbakanla beraber birçok bakanın imzasıyla geliyor. Süremi feda ederek bu bakanların isimlerini okuyacağım, tutanaklara geçsin, ileride bunun hesabını versinler diye: Recep Tayyip Erdoğan -bu yolsuzluğun altına imza atıyor- Bülent Arınç, Ali Babacan, Beşir Atalay, Bekir Bozdağ, Sadullah Ergin, Fatma Şahin, Egemen Bağış, Nihat Ergin, Faruk Çelik, Erdoğan Bayraktar, Ahmet Davutoğlu, Zafer Çağlayan -hepsi bu yolsuzluğun altına imza atan bakanlar, hepsi kayıtlara giriyor- Taner Yıldız, Suat Kılıç, Mehdi Eker, Hayati Yazıcı, İdris Naim Şahin, Cevdet Yılmaz, Ertuğrul Günay, Mehmet Şimşek, Ömer Dinçer, İsmet Yılmaz, Veysel Eroğlu, Recep Akdağ, Binali Yıldırım. Bu bakanlar, bu iğrenç tasarının altına imza atıyorlar. Bu yolsuzluğu aklama tasarısının altına imza atan Türkiye Cumhuriyeti’nin bakanları. Utanç duyuyorum, bunun altına imza atanların hepsinden utanç duyuyorum. Bu imza atanların bir kısmı şimdi bakan değiller ancak bu insanlar hesap vermekten hiçbir şekilde kurtulamayacaklar. Eğer vade yeter de Hakk’ın rahmetine kavuşurlarsa orada da hesap verecekler. Hiçbir şekilde kurtuluşları yok, durumları gerçekten vahim.

Şimdi, iki tane anlaşma var değerli arkadaşlar. Birisi 1993 yılında yapılıyor. O zaman Türkiye Cumhuriyeti devleti büyük devlet, iyi idare ediliyor. Şimdi ise, yapılan anlaşmada Türkiye Cumhuriyeti devletinin nasıl idare edildiğini sizlere sadece Resmî Gazete’yi okuyarak anlatacağım. Bakın, yorum yok, Resmî Gazete’de yayınlanan şekliyle okuyorum, diyor ki: “Türkiye Cumhuriyeti ve Kazakistan Cumhuriyeti, aralarındaki mevcut ilişkileri daha da geliştirmek, dostluk ve kardeşliği daha da kuvvetlendirmek amacıyla, işbu Protokolün hükümleri üzerinde mutabakata varmışlardır.” O zaman dostluk var, kardeşlik var, sevgi var. Şimdi ne var? Şimdi sadece ve de sadece sizin çıkarınız var, sadece. Bir pislik var, bu pisliği temizleyelim ama biraz da çıkarımıza bakalım!

Bakın, madde 1 ne diyor, o zaman büyük devlet nasıl yönetiliyor bakın: “44.370 metrekareyi tahsis ettim.” diyor. Kim tahsis eder Allah aşkına? Yaklaşık 45 dönümlük bir araziyi büyük devlet getiriyor, kardeş Kazakistan’a hibe ediyor kırk dokuz yıllığına. Şimdi biz ne yapıyoruz? “Katakulliyle alınan şeyleri de ben sana veriyorum ve sen buraya yapılan oteli işleteceksin, hem de kırk dokuz yıllığına değil, ilelebet işleteceksin.” diyor ve ne kadar kötü bir yönetim sergilediğini bize gösteriyor.

Madde 2 -Resmî Gazete’de- “Kazakistan Cumhuriyeti’ne verilecek sözkonusu arazi, münhasıran, sağlık ve dinlenme amaçlarıyla kullanılacaktır.” diyor. Siz ne diyorsunuz? Diyorsunuz ki: “Burada otel yapılabilir, otel kiraya verilebilir, cebe bir sürü para girebilir. Ben de bunu Büyük Millet Meclisine getiririm ve bunu kanunlaştırırım -tırnak içinde- aklarım.”

Şimdi, bakın, büyük devlet o zaman -yıl 1993- diyor ki: “Verilen alan sınırları içerisinde, her türlü gideri Kazakistan Cumhuriyeti tarafından karşılanmak ve Türk mevzuatı hükümlerine uyulmak kaydı ile onaylı projesi dahilinde inşaat yapılacaktır.” Siz ne diyorsunuz? “Kardeşim, gerek yok. Ne kadar arazi cebellezi yapılmış ise ben hepsini Türkiye Büyük Millet Meclisinden geçiririm. Nasıl olsa bütün bu parmakların hepsine ben sahibim. Ben ne dersem onu yapar bu milletvekilleri. Bugüne kadar bir tek 1 Mart tezkeresinde bana karşı çıktılar, onun dışında hiç karşı çıkmadılar. Ben de onların kellesini kopardım ve şimdi, yiğitse, erkekse birisi ‘hayır’ desin.” Var mı içinizde yiğit, delikanlı buna “hayır” diyecek, bu yolsuzluğa? Ben göremiyorum, bugüne kadar da göremedim. Onun için de benim buradan sizi yiğit olmamakla suçlamak gibi bir hakkım var.

Bakın, büyük devlet ne diyor 93’te, diyor ki: “Ben kardeş…”

ÜNAL KACIR (İstanbul) – Çizmeyi çok aşıyorsunuz ya!

KAMER GENÇ (Tunceli) – Ya oraya bakma sen, konuşmana bak, boş ver.

AYTUĞ ATICI (Devamla) – Sayın milletvekili çizmeyi çok aştığımı söylüyor. Çizmeyi aşan sizsiniz!

ÜNAL KACIR (İstanbul) – Ayıp ayıp!

AYTUĞ ATICI (Devamla) – Çizmeyi aşan sizsiniz, ayıbın da büyüğü sizedir! Burada ben yolsuzluktan bahsediyorum. Sen nasıl bu gece rahat uyuyacaksın, önce ona bir bak. Sen bu yolsuzluğun altında nasıl kalacaksın, önce ona bak.

ÜNAL KACIR (İstanbul) – Sayın Başkan, lütfen… Temiz bir dille hitabı sağlayın Sayın Başkan.

AYTUĞ ATICI (Devamla) – Sen önce yolsuzluğa “evet” dememeyi öğren. Koskoca adamsın, yaşın da benden büyük, torunun da vardır Allah bilir. Hangi yüzle bakacaksın sen o çocuklara?

ÜNAL KACIR (İstanbul) – Sayın Başkan, lütfen…

AYTUĞ ATICI (Devamla) – Bakın, büyük devlet ne diyor? Diyor ki: “Kazakistan benim kardeşim olduğu hâlde sadece kırk dokuz yıllığına veririm. Kırk dokuz yıl sonra üzerine yaptığınız bütün inşaatlarla geri alırım.”.Siz ne diyorsunuz? (AK PARTİ sıralarından gürültüler)

BAŞKAN – Arkadaşlar, lütfen…

AYTUĞ ATICI (Devamla) – Bakın, öyle, oradan işkembeden konuşmak kolay.

AHMET YENİ (Samsun) – Terbiyesizlik etme! İşkembe hayvanda olur, o da belki sende vardır; bizde yok.

AYTUĞ ATICI (Devamla) – Oradan öyle celallenerek bu işi çözemezsin.

BAŞKAN – Sayın Atıcı…

AYTUĞ ATICI (Devamla) – Eğer delikanlıysan, eğer yiğitsen buna “hayır” oyu ver de ben seni göreyim.

AHMET YENİ (Samsun) – Terbiyesiz!

AYTUĞ ATICI (Devamla) – Sen de… Terbiyeye davet ediyorum seni. (AK PARTİ sıralarından gürültüler)

BAŞKAN – Sayın Atıcı, lütfen….

Lütfen, arkadaşlar…

ÜNAL KACIR (İstanbul) – Konuşma! Metne bak, metne! Her türlü pisliği konuştun burada!

AYTUĞ ATICI (Devamla) – Sen önce kırk dokuz yıllığına verilen bir araziyi nasıl olur da ilelebet, ömür boyu peşkeş çekersin, onun hesabını ver! Sen önce onun hesabını ver!

AHMET YENİ (Samsun) – Hadi oradan be!

BAŞKAN – Sayın Atıcı, lütfen, lütfen…

AYTUĞ ATICI (Devamla) – Resmî Gazete burada kardeşim. Öyle oturup da oradan sallamakla olmaz bu iş. Gel, burada konuş.

AHMET YENİ (Samsun) – Hadi be! Hadi be!

AYTUĞ ATICI (Devamla) – Bakın, büyük devlet ne diyor? Büyük devlet diyor ki, madde 4: “Sen buraya otel de yapacak olsan, ne yapacak olursan yap çevreye zarar vermeyeceksin.” Sen ne diyorsun? “Hayır, burası orman arazisidir. Ormanları da keserim, ormanları da biçerim. Al, sana otel de yaptırırım, hepsinin de rantını sana sağlarım.”

Şimdi anladınız mı büyük devlet nasıl yönetilir, siz bu devleti nasıl yönetiyorsunuz? Bunları ben söylemiyorum, bunların tamamı buradaki Resmî Gazete’de yazılan şeyler.

Şimdi, bakın, siz oradan öyle konuşuyorsunuz ama bu kürsüden konuşulan ve kayıtlara geçen birkaç şeyi söyleyeyim de utanın. Bakın, ne diyorsunuz? Diyorsunuz ki: “Böylece, geçmişe dönük olarak üçüncü kişilere devredilen otel sorununu hukuken çözümlemeyi amaçlıyoruz!” Bu kürsüden diyorsunuz. Bu kürsüden diyorsunuz ki: “Bir cenaze var, bu cenazeyi kaldıracağız.” ve diyorsunuz ki: “Üçüncü kişilere devredilen otel sorununu hukuken çözmüş olacağız.” Bu itiraf değil de nedir arkadaşlar? Bu bir itiraftır. Bu, yolsuzluğunuzun itirafıdır. İstiyorsanız, konuşan milletvekilinin adı burada, kayıtlarda var, elimde, istiyorsanız size veririm. Bakın, ne diyor? Çıktı buraya Dışişleri Komisyonu Başkanı -herhâlde yok burada, daha sonra cevabını verir nasıl olsa- diyor ki: “Efendim, dış işlerini anlamayan insanlar konuşuyor.” Bu dış işleri meselesi değil, bu bir yolsuzluk meselesi. Ama siz nasıl bakıyorsunuz dış işlerine, biliyor musunuz?

Bakın, daha yeni Bern Büyükelçiliğine birisini atadınız. Bern Büyükelçiliğine atadığınız adam İsviçre’nin hiçbir resmî dilini bilmiyor. Ne Fransızca biliyor ne Almanca ne İtalyanca biliyor; İngilizceyi ise çat pat biliyor ve siz, bir ataşe olarak bunu atıyorsunuz. İşte, sizin dış işlerinden anladığınız budur. Yarın İsviçre gelip burada bir otel yaparsa hiç şaşırmam. Ne için bu bağlantılar yapılıyor, ben size bunları burada anlatıyorum.

Bakın, bir milletvekili arkadaşımız dedi ki: “Efendim, orası orman arazisi, bedelsiz tahsis edilemez.” AKP milletvekili dedi, kayıtlarda var. “Evet, edilir.” dedik. “Kırk dokuz yıllığı aşamaz.” dedi, “Ya, böyle şey olmaz.” Bunu söyleyen, “Böyle rezalet olmaz.” diyen AKP milletvekili. Kayıtlarda var, elimde var, ismini de söyleyeyim size. Haklı.

Şimdi ben sizi bu saçma sapan, vicdansız yasaya “hayır” demeye davet ediyorum. (CHP sıralarından “Bravo” sesleri, alkışlar)

ENGİN ALTAY (Sinop) – Hadi gelin, cevap verin. Ne yerinizden anlatıyorsunuz? Gelin, adama cevap verin. Allah Allah!

BAŞKAN – Konu üzerinde ikinci konuşmacı, Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına Antalya Milletvekili Sayın Tunca Toskay.

Buyurun Sayın Toskay. (MHP sıralarından alkışlar)

ENGİN ALTAY (Sinop) – Hadi, niye cevap vermiyorsunuz madem? Demek ki doğru söylemiş.

ALİ ÖZGÜNDÜZ (İstanbul) – Tabii, madem başkası yaptı yolsuzluğu, yasayla aklamayın.

BEDRETTİN YILDIRIM (Bursa) – Kendi zamanında yapıldı arkadaşlar.

ALİ ÖZGÜNDÜZ (İstanbul) – Yapıldığı gibi değil ki, onu anlayamıyorsunuz! Bir okuyun anlaşmayı lütfen, 1993’teki gibi değil bu.

BAŞKAN – Lütfen hatibi dinleyelim arkadaşlar, lütfen…

MHP GRUBU ADINA TUNCA TOSKAY (Antalya) – Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Kazakistan Cumhuriyeti Hükümeti Arasında 13 Aralık 1993 Tarihli Türkiye Cumhuriyeti ile Kazakistan Cumhuriyeti Arasında Antalya İlinin Kemer İlçesindeki Taşınmazın Kazakistan Cumhuriyetine Kullandırılmasına İlişkin Protokole Değişikliklerin ve Eklemelerin Yapılmasına Dair Protokolün Onaylanmasının Uygun Bulunduğu Hakkında Kanun Tasarısı üzerine Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz almış bulunuyorum. Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Şimdi, burada iki tane protokol var aynı konuda. Bir 1993 tarihinde, bir de 2012’nin Nisan ayında yapılmış olan iki protokol var. İkinci protokol, birinci protokolle ilgili bazı hükümleri, bazı maddeleri değiştiriyor ve bu değişikliğin belli bir ihtiyaçtan doğduğu ifade ediliyor. Ancak, biz değişiklik öngören bu protokolün Dışişleri Komisyonunda konuşulması sırasında, müzakeresi döneminde fikirlerimizi söyledik. Milliyetçi Hareket Partisinin oradaki bir komisyon üyesi olarak ben muhalefet şerhimi de verdim. Bugün genel anlamda bu muhalefet şerhimin çerçevesi içinde bu protokolle ilgili düşüncelerimi sizlerle paylaşmak istiyorum. Ancak, orada biz bazı hassasiyetleri dile getirdik bu yeni protokolle ilgili, bazı konuların içimize sinmediğini de ifade ettik.

Dikkatimi çeken bir nokta var, onu sizlerle paylaşmak istiyorum. “Kanun Tasarı ve Teklifleri ile Komisyonlardan Gelen Diğer İşler” sıralamasında Kazakistan’la ilgili yapılan bu protokol 200’üncü sırada duruyor ama bakıyoruz, bugün önümüze, Genel Kurula gelmiş. Bizim oradaki birtakım hassasiyetlerimizde, zannediyorum ki bu kadar hızlı bir şekilde Genel Kurulun huzuruna getirilmesi de dikkat çekici ve onu teyit ediyor.

Aynı tarihlerde -1993 tarihinde diyoruz, aynı tarihlerde- yalnız Kazakistan’a değil, Kazakistan dâhil 5 tane Türk cumhuriyetine Antalya’da benzer araziler tahsis edilmiş ve ancak bir tek bu protokolle ilgili olarak yani Kazakistan’a tahsis edilen araziyle ilgili olarak ikinci bir protokolün yapılması, bazı işlerin düzeltilmesi ihtiyacı ortaya çıkarmış.

Açık ve net olarak şunu söyleyeyim: Burada araştırma önergesinin müzakereleri sırasında da ifade edildi, hatta Milliyetçi Hareket Partisine bazı imalarda bulunuldu. O zaman da sataşmadan söz alarak ifade ettim ama şimdi altını çizerek bunu tekrar ifade etmek istiyorum. 1993 yılının Aralık ayında yapılmış olan protokolün bu amaca doğrudur, Milliyetçi Hareket Partisi de kesinlikle bu söylediğimiz protokolün, amacına uygun olarak uygulanması hâlinde destek vermektedir, doğru bulmaktadır. Ancak, 2012 yılında 1993 yılındaki protokole eklemeler yapılması, değişiklikler yapılmasıyla ilgili protokolde bizim tasvip etmediğimiz, edemeyeceğimiz bazı şeyler var. Onları da burada kimseyi incitmeden, teknik olarak sizlerle paylaşmak istiyorum. Katılırsınız katılmazsınız, sonunda oylarınız sizin vicdani kararınızdır ama ben teknik olarak nelerin içimize yatmadığını sizlerle paylaşmak istiyorum.

Şimdi, amaç belli. Burada daha evvel de söylendi, 93’te amacı, belirtilen şey, protokolün giriş bendinde şu söyleniyor: “Türkiye Cumhuriyeti ve Kazakistan Cumhuriyeti, aralarındaki mevcut ilişkileri daha da geliştirmek, dostluk ve kardeşliği daha da kuvvetlendirmek amacıyla, işbu Protokolün hükümleri üzerinde mutabakata varmışlardır.” Bu konuda, Milliyetçi Hareket Partisi olarak tek bir itirazımız yok. Çok iyi bir jest yapılmış, kardeşliğin, iş birliğinin gelişmesi açısından iyi bir adım atılmış. Ancak, 2012 yılında yapılan protokole geldiğimiz zaman işler değişiyor. Yeni protokolün ihtiva ettiği hükümler, yaptığı düzenlemeler 1993 protokolünün amacından tamamen farklı. Orada dostluğu geliştirmek, kardeşliği kuvvetlendirmek, bunun için de Kazakistan devlet ricalinin dinlenmesine, sağlık hizmetlerinden yararlanmasına imkân verecek, Antalya gibi çok güzel bir ilimizde bir gayrimenkulü onlara devlet konukevi yapmak üzere tahsis ediyoruz. Burada bir sorun yok, bu son derece yerinde ama 2012 protokolünün düzenlemelerine baktığımız zaman, 1993 anlaşmasının amaçlarının çok dışında bir şeylerle karşı karşıyayız, bunu ortaya doğru koymak lazım. Burada biz yeni protokolün kamu yararı ilkesi gütmediğine aksine, özel ticari çıkarları koruduğuna ve meşrulaştırdığına inanmaktayız. Her iki protokolün hükümleri karşılaştırıldığında bu düşüncemizi teyit eden çok önemli noktalar var.

Şimdi, gerekçeye bakıyoruz. Biraz evvel 1993’teki gerekçeyi okudum   -giriş kısmında var, 1’inci maddede var- ama ikinci protokolün gerekçesi tamamen Türkiye’deki mevzuata aykırı. 1993 protokolünün imzalanmasında güdülen amaçla alakası yok ve tamamen özel çıkarları gözeten birtakım değişiklikleri içeren bir anlaşmayla karşı karşıyayız. İlk protokolde 44.370 metrekarelik bir arazi tahsis edilmiş. Şimdi biz bunu değiştiriyoruz. Madde 1, tahsis edilen arazi miktarı 67.256 metrekareye çıkarılıyor. Peki, bu ihtiyaç nereden doğdu, niçin 67 bin metrekareye çıkarıyoruz? Aşağıdaki açıklamalardan öğreniyoruz ki Kazakistan Cumhuriyeti devlet konukevini yapmış. Ne kadar arazi kullanmış? 22.302 metrekarelik arazi kullanmış yani kendisine tahsis ettiğimiz 44.370 metrekarelik arazinin tamamını kullanmamış. E, biz bunu niye 67.256 metrekareye çıkarıyoruz, bunu sormayacak mıyız birbirimize? Bu jest olmaktan çıkmış. Burada bir sorun var, bunu görmek zorundayız. Bunun Kazakistan-Türkiye Cumhuriyeti arasındaki dostlukla, kardeşlikle bir alakası yok. Protokolün amacına uygun devlet konukevi yapılmış, 22.302 metrekarelik arazi de kullanılmış. Şimdi 67.256 metrekareye çıkarıyorsak 44.954 metrekarelik bir araziye ihtiyacımız olmuş. Bu araziye ihtiyaç nereden doğmuş? Değerli arkadaşlarım, bu arazinin üstüne turistik bir tesis yapılmış, ihtiyaç buradan çıkıyor.

HAYDAR AKAR (Kocaeli) – Kim yapmış?

TUNCA TOSKAY (Devamla) – Şimdi, burada bir başka problemle de karşı karşıyayız. Burada, özel sektörün işlettiği -kamunun dışında- bir tesis var, turistik tesis var; başlangıcından itibaren Türk mevzuatına aykırı olarak başlamış. Ancak, arada, 2006 yılında Orman Bakanımız şöyle bir tasarrufta bulunmuş, demiş ki: “Bunun 22.302 metrekaresini ben Kazakistan’ın devlet konukevi inşaatına tahsis ettim -ki zaten 1993 anlaşmasında bu var, burada hiç sorun yok- ama geri kalan 44.954 metrekaresini de turistik tesis amacıyla kullanılması bakımından Dışişleri Bakanlığına tahsis ediyorum.”

Şimdi, iki tane sorun var. Ayrıca, burada bir şey daha ilave ediyor “Bu turistik arazinin kullanımı 2001’den bu tarafa bedelli olacaktır.” diyor. Dikkatinizi çekerim “bedelli olacaktır” diyor.

Şimdi, bir kere, iki şeyi sormamız lazım. Uluslararası bir anlaşmada 44.370 metrekare bir arazi bir amaç için tahsis edilmiş ise bunun 67.256 metrekareye çıkarılıp 44.950 metrekaresinin tefrik edilerek turistik alan olarak tahsisine Orman Bakanı yetkili midir, değil midir? Yetkiliyse o zaman bu anlaşmayı niye getirdiniz? İş o zaman bitmiş, Orman Bakanı problemi çözmüş! Demek ki Orman Bakanı problemi çözmemiş, Orman Bakanı orada yetkisini aşmış.

İki: 2001 yılından itibaren, buradaki turistik işletme bedelli olarak burayı kullanabilecek. Peki, yeni getirdiğimiz protokolde durum nedir? Yeni getirdiğimiz protokolde şunu söylüyoruz: “2001 yılından 31/12/2010 tarihine kadar buranın bedelsiz olarak kullandırılmasını…” Arkada da bir itiraf var, diyor ki: “Bu bedelin tahsili mümkün olamamıştır.” Peki, nasıl mümkün olmaz? Bunun hukuki bir açıklaması yok çünkü 1993 tarihli anlaşmada bir hüküm var, okuyorum size… Kısaca şunu söyleyeyim: 1961 tarihli Viyana Sözleşmesi’nin diplomatik olarak sağladığı bağışıklıklar ve imtiyazlardan buradaki tesisler yararlanamaz diyoruz. Yani, karşımızda bir özel sektör var, Kazakistan Cumhuriyeti yok. Eğer siz, Türkiye Cumhuriyeti devleti olarak vergi kanunlarını işletirseniz bunun karşısında hiçbir engel yok. 2001 yılından 2010 yılının sonuna kadar buradan para alamamışsınız, bu parayı da yeni getirdiğiniz sözleşmeyle siliyorsunuz. Bunun kabulü mümkün değil.

Şimdi, burada, yeni anlaşmada şöyle bir ifade daha var: Efendim, işte, burada, 2001 yılından günümüze kadar birikmiş olan 9 milyon 483 bin liralık kamunun bir alacağı var. Bu alacağın tahsisi için de Kazakistan Cumhuriyeti bize iki ayrı şehrinde şu kadar miktarda araziyi tahsis edecek. Şimdi, bu araziler bu 9 milyon 483 bin liranın değerine eş midir, değil midir bunun tartışmasına ben girmiyorum, bu teknik bir konu.

Ancak, size arz etmek istediğim bir husus var. Acaba, Türkiye Cumhuriyeti devletinin bu söylediğimiz tarihler arasındaki alacağı gerçekten 9 milyon 483 bin lira mı? Hayır, değil. Bu cesamette bir yatırımın yapılması için bugün yatırımcının ilk ödemesi gereken teknik ve sosyal altyapı yatırım payı 20 milyon lira civarında. Ben soruşturdum, bu 600-650 yataklı, beş yıldızlı bir otel. “Böyle bir tesisin ilk yatırım masrafı ne kadardır?” dediğimiz zaman oradaki eksperler bunun yaklaşık 40 milyon dolar olduğunu söylüyor. Şimdi, bu 40 milyon dolar üzerinden irtifak hakkı, hisse bedeli olarak da binde 5 ödenmesi lazım, bu 200 bin dolar ediyor ki 360 bin Türk lirasına denk geliyor. Yıllık cironun yüzde 1’inin de hazineye verilmesi lazım. Bu otelin yıllık cirosunun yaklaşık 8 milyon euro civarında tuttuğu belirleniyor, uzmanların şeysi bu. On yılda bu 80 milyon euro eder, yüzde 1’i de 800 bin euro eder, 1 milyon 880 bin Türk lirası eder. Bu üç kalemi topladığımız zaman, rakam 22 milyon 240 bin liraya varıyor.

Bunun içinde neler yok, onu söyleyeyim şimdi. Ağaçlandırma bedeli yok, orman köylüleri kalkındırma bedeli yok, erozyondan koruma masrafları yok, alınması gereken vergi, resim ve harçlar yok; bunu da onun üzerine ilave edeceksiniz. Ayrıca bir şey daha ilave edeceksiniz. Türkiye mevzuatına tabi bir özel sektör bu paraları zamanında ödemediği zaman kamu alacaklarına uygulanan faizi ödüyorsunuz, ayrıca vergi cezalarını da koyuyorsunuz.

Şimdi, bu 22 milyon 240 bin liranın kaça iblağ olduğunu, hangi rakama çıktığını siz hesap edin. Bize de “9 milyon 483 bin lira birikmiş olan bir borç var.” diyorsunuz. Bu da değil, bu olmaz, bu da yanlış.

Şimdi, ikinci, çok önemli bir nokta var, 1993 anlaşmasında süreyle ilgili bir madde var:

“Madde III

Kullanım süresi

Süre sonunda taşınmaz -1993 protokolü- üzerindeki bütün yapı ve tesislerle birlikte Türkiye Cumhuriyeti’ne bedelsiz olarak iade edilecektir.” Yani üstünde ne varsa, devlet konukevi dâhil, bedelsiz olarak Türkiye Cumhuriyeti devletine iade edilecektir. Yeni getirdiğiniz hükümde…

Şimdi bunun açıklanması lazım bize. Birisi çıksın, Allah rızası için desin ki: “Bu hükmün şu, şu, şu sakıncaları vardı, onu düzeltmek üzere biz bunu yazdık.” Şimdi söylüyorum. Madde 3… 1993 tarihli protokolün 3’üncü maddesine şu ifade eklenmiş: “Süre bitimlerinde tahsis aynı süreler için yenilenecektir.” Bu ne demektir, biliyor musunuz? “Bu hazine arazisinin kuru mülkiyeti hazineye ait, sonsuza kadar da intifa hakkını ben bu özel sektöre veriyorum.” demektir. Buna hiç kimsenin hakkı yok.

Şimdi bu anlaşmaya şunun neden ilave edildiğini bize bir açıklamanız lazım ki o zaman biz gönül rahatlığıyla, kararımızı objektif olarak verebilelim.

Bakın, 5’inci maddeyi de değiştiriyorsunuz. 1993 protokolünde şöyle: “Arazi ve üzerindeki binalar ve müştemilat, Diplomatik İlişkiler Sözleşmesi’nde öngörülen ayrıcalık ve bağışıklıklardan yararlanmayacaktır.” 1993’te öngörülen inşaatlar nedir? Devlet konukevi inşaatları. Öyle değil mi? Devlet konukevinin dahi Viyana Sözleşmesi’nden yararlanamayacağını kabul etmiş 1993 protokolü. Siz, şimdi tutuyorsunuz, bunu değiştiriyorsunuz. Getirdiğiniz hükme bakın: “Tahsis edilen arazi üzerindeki binalar diplomatik amaçla kullanılmadığı takdirde 18 Nisan 1961 tarihli Diplomatik İlişkiler Hakkındaki Viyana Sözleşmesi’nin ayrıcalıklarından yararlanamayacaktır.” Peki, çıkıp “Turistik tesisi de ben diplomatik amaçla kullanıyorum. Devlet ricali geldi, bütün Kazakistan’ın siyasetçileri, bürokratları, hepsi geldi, bu otelde kalıyorlar, burada da diplomatik ayrıcalığı kullanıyorum.” derse ne diyeceksiniz? Bir ihtilaf konusu olur. Tabii ki bu hakkın suistimalidir. Ama, sonuç olarak bazı şeyleri söylemek istiyorum. Vakit kısaldı.

Şimdi, beyler, sayın vekiller; bu protokolün ortaya çıkışında üç tane ayak var. Bir tanesi Maliye Bakanlığı, bir tanesi Turizm Bakanlığı, bir tanesi de Dışişleri Bakanlığı. Maliye Bakanlığından, bürokrasiden gelenler çok iyi bilirler, hazineden arazi filan almak imkânsızdır, deveye hendek atlatmak gibi bir şeydir. Şimdi, bu arazi, 67 bin metrekarelik arazi alınıyor, Maliye buna “evet” diyor, Turizm Bakanlığı sesini çıkartmıyor “Bu mızrağı nasıl çuvala sokacağım” formülünü de Dışişleri Bakanlığı ayarlıyor. O zaman benim aklıma şu geliyor: Demek ki bu problemin çözülmesini isteyen bu üç bakanlığın da üstünde bir büyük otorite var demektir.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Tayip Erdoğan… Tayyip var, Tayip.

ALİ ÖZGÜNDÜZ (İstanbul) – Hükûmetin başı Sayın Bakan. Kim olacak?

TUNCA TOSKAY (Devamla) – Bunu dikkatinize sunuyorum.

Şimdi, bir iki nokta var burada…

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN – Süreniz bitti, toparlayın lütfen.

TUNCA TOSKAY (Devamla) – Peki, çok teşekkür ediyorum, saygılar sunuyorum. (MHP ve CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Gruplar adına üçüncü konuşmacı Adalet ve Kalkınma Partisi Grup Başkan Vekili Nurettin Canikli, Giresun Milletvekili.

Sayın Canikli, buyurun. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

AK PARTİ GRUBU ADINA NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım; hepinizi saygıyla selamlıyorum. Görüşülmekte olan kanun tasarısı üzerine AK PARTİ Grubunun görüşlerini arz etmek üzere huzurlarınızdayım.

Gerçekten, biraz önceki konuşmaları hayretle ve dehşetle izledim değerli arkadaşlar. Tek kelimeyle hayret ve dehşetle izledim.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Tabii, tabii menfaatine dokunduğu için hayretle izledin.

TUNCA TOSKAY (Antalya) – Yapma Başkan ya!

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Şimdi anlatacağım neden hayret ve dehşetle izlediğimi.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Yolsuzluğu ortaya çıkardığı için.

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Yani yolsuzluk nedir? Hangisi yolsuzluktur? Yolsuzluk var ise ne zaman yapılmış? Biraz sonra tek tek tarihiyle, belgelerle birlikte sizlerle paylaşacağım.

Evet, 1993’te Kazakistan’a böyle bir arazi, bir dinlenme tesisi yapmak üzere tahsis ediliyor.

HAYDAR AKAR (Kocaeli) – Kim tahsis etti? Söyle.

ALİ ÖZGÜNDÜZ (İstanbul) – Kaç metrekare?

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – 1993 yılında. Hepsine geleceğim. 22 bin rakamları söyleyeyim. Zaman kaybetmemek için ayrıntıya girmek istemiyorum ama konuyla ilgili hususu biraz sonra belgelerle ortaya koyacağım.

HAYDAR AKAR (Kocaeli) – Kim tahsis etmiş onu da söyleyin. Söyleyin, söyleyin siz biliyorsunuz.

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – 1993’te bakarsınız, yani hangi hükûmetin, kim olduğuna bakarsınız. Ben onunla ilgilenmiyorum. Yani hangi hükûmet iş başındaymış, kim yapmış, onunla ilgilenmiyorum. Önemli olan şu: Ne yapılmış ve özellikle AK PARTİ açısından bizim dönemle ilgili olan ne var? O boyutuyla ben anlatmaya çalışacağım. (CHP sıralarından gürültüler) Lütfen, dikkatle dinlerseniz, benim tıpkı siz konuşurken yaptığım gibi, çok memnun olurum.

Bu izin, 1993 tarihinde bu anlaşmayla, bu protokolle veriliyor. Ha, başlangıçta 22 bin dönüm değil -küsuratını geçiyorum- 44.370 metrekarelik orman arazisi Kazakistan Cumhuriyeti Hükûmetinin kullanımına tahsis ediliyor, veriliyor.

Şimdi, 1993 ile 2001 arasında burada inşaatlar yapılıyor. Protokolde belirtilen amaca uygun inşaat yapılıyor. Yani…

HAYDAR AKAR (Kocaeli) – Devlet konukevi yapılıyor.

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Evet, devlet konukevi olarak tanımlanan ya da daha sonra olduğu ifade edilen bölüm yapılıyor. Ayrıca, başka daha sonra beş yıldızlı -tırnak içerisinde söylüyorum- otel olduğu tespit edilen inşaat yapılıyor. İnşaat 2001 yılında tamamlanıyor. Evet, inşaatlar 2001 yılında tamamlanıyor. Yani beş yıldızlı otel olarak…

HAYDAR AKAR (Kocaeli) – 2003’te, 2003’te…

ALİ ÖZGÜNDÜZ (İstanbul) – 2003’te tamamlandı.

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – 2001… Evet, aynen öyle. 2001… Şimdi, belgelerle… Hepsi var bende, hepsi var.

Altını çizerek söylüyorum tekrar. 2001 yılında tamamlanıyor. Kaç yıl sürüyor inşaat? Bir yıl mı, iki yıl mı, üç yıl mı, dört yıl mı, beş yıl mı, bilmiyorum. Ama, en az üç yıldan fazla sürdüğü kesin.

Bu süre başlangıç tarihi değil. Bakın, dikkatinizi çekiyorum değerli arkadaşlar, bitiş tarihi, 2001 yılı. Otel inşaatı -tırnak içerisinde- beş yıldızlı otel olarak daha sonra tanımlanan inşaat, 2001 yılında tamamlanmış oluyor. Tutanakları var. Hepsini şimdi okuyacağım ben size. O dönem ilgili kişilerin, bakanların, genel müdürlerin, her neyse. Tutanakları var. 2001 yılında tamamlanıyor.

Şimdi, bakın, bu inşaat süresince… Üç yıl mı sürdü inşaat, dört yıl mı sürdü, 2001 yılına kadar? 1994’te başladı veya 1995’te başladı 2001’e, bilemiyoruz. Bildiğimiz kesin olan şu: Ne zaman başladığı çok net değil ama 2001 yılında her şeyiyle tamamlandığı, beş yıldızlı otel olarak faaliyete geçme aşamasına geldiği kesin.

Kim var iktidarda değerli arkadaşlar? AK PARTİ bunun neresinde? Eğer bir yolsuzluk varsa, bir göz yumma varsa, ifadenizle… Biraz önce çünkü bu şekilde söylendi, yani “Buna göz yumulması bir yolsuzluktur.” denildi. Eğer göz yumulması… (CHP sıralarından gürültüler)

ALİ ÖZGÜNDÜZ (İstanbul) – Göz yummayın.

HAYDAR AKAR (Kocaeli) – Hesap sor ama.

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Lütfen dinleyin.

Eğer göz yumulması bir yolsuzluksa, 2001 yılına kadar AK PARTİ nerede, bu işin neresinde?

HAYDAR AKAR (Kocaeli) – Hep beraber hesap soralım.

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Ayıp değil mi değerli arkadaşlar? Ayıp değil mi? Tek kelimeyle, en hafif ifadeyle ayıp değil mi? Nerede göz yumma? Nerede göz yumma? AK PARTİ’nin bu işle ilgili olarak uzaktan yakından ne alakası var? AK PARTİ henüz kurulmamış. Bu tarihte, inşaatın devam ettiği süre içerisinde, bittiği süreye kadar AK PARTİ henüz kurulmamış. Ayıp ya, gerçekten ayıp! (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Nasıl böyle bir iddiada bulunabilirsiniz? Bu kadar, çok açık bir konuda nasıl iddiada bulunabilirsiniz?

Aynı şey, biraz önce “Arazi, efendim, 44 binden 62 bine çıktı…” (AK PARTİ ve CHP sıraları arasında karşılıklı laf atmalar) Dinleyin lütfen, lütfen. “44 binden 62 bine çıktı ve göz yumuldu, bu da yolsuzluktur.” denildi. Öyle mi denildi? Öyle denildi, doğru mu?

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Şu anda da yaptığın yolsuzluk senin.

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) - Peki, bu yolsuzluksa, 44 binden 62 bine ne zaman çıktı?

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Sen çıkardın.

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) - Bu bir –tırnak içerisinde söylüyorum- yalan. Neden? Bakın -belgeyle konuşuyorum- Antalya Defterdarlığının, değerli arkadaşlar, 10 Mart 1998 tarih ve 828/2302 sayılı yazısı. (AK PARTİ ve CHP sıraları arasında karşılıklı laf atmalar) Lütfen değerli arkadaşlar, lütfen. Ben dinledim, lütfen dinleyin. Yani olayın gerçeğini öğrenin. Tartışıyoruz, bir sonuca ulaşmaya çalışıyoruz.

BAŞKAN – Arkadaşlar, lütfen dinleyelim. Lütfen, hatibi dinleyelim.

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – 10 Mart 1998 tarih -not alırsanız bakma imkânı da ortaya çıkar- 828/2302 sayılı Antalya Defterdarlığının yazısı. Bu yazıda şu deniliyor: “1998 yılında biz ölçüm yaptık yani bu tarihte bir ölçüm yaptık bu inşaatla ilgili olarak. İnşaatın kapsadığı alan toplam 67.250 metrekaredir.”

KAMER GENÇ (Tunceli) – O yazıyı bir görelim.

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Tespit ne zaman yapılmış? 1998’de Antalya Defterdarlığı yapıyor. Demek ki Antalya Defterdarlığına bir görev verdiler.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Hesabını sorun.

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – “Git, şu devam eden inşaat 44 bin metrakeye tahsis edildi ama acaba ne kadar?” dediler. Muhtemelen belki şikâyetler de oldu, Antalya Defterdarlığı da… Bizden önce, 1998’de.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Şimdi hesabını sorun.

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Bir dakika, geleceğim şimdi. Dediniz ya: “22 bin ilave yaptınız, siz yaptınız, yolsuzluk yaptınız.” Buyurun, işte belge. Tarih, sayı bu. 22 bin metrekare ilavenin kesinlikle bizim dönemle hiçbir alakası yoktur.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Şimdi yapacaksın bunu. Ellerinizi kaldırdığınızda yapacaksınız.

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – 1998’de inşaatlar devam ederken fiilen inşaat alanının tespiti yapılıyor ve bunun 44 bin metrekare değil 67 bin metrekare olduğu, belgeyle, resmî belgeyle -bugün dosyasında var- tespit ediliyor.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Cezasını ver, niye kanun çıkarıyorsun?

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Bakın, biraz önce şunu söylediniz: “22 bin metrekare AK PARTİ döneminde ilave edildi.” demediniz mi? Şimdi de söylediniz. Evet, sözü geriye alın

AYTUĞ ATICI (Mersin) – İşte kanunda yazmışsınız.

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Sözü geriye alın. İşte böyle. Sözü geriye alın. Başka bir kelime kullanmak istemiyorum, sözünüzü geriye alın ve lütfen özür dileyin, özür dileyin. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Şimdi sana söylediğini geri iade edeceğim!

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Ben belgeyle konuşuyorum, hiç öyle şeye gerek yok, hiç kuru gürültüye gerek yok.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Şimdi sen tükürdüğünü yalayacaksın!

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Ben belgeyle konuşuyorum.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – İşte belgeler burada, ben sana şimdi göstereceğim.

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Bakın, değerli arkadaşlar, başka şeyler de var. Bakın, başka şeyler de var, onların hepsini şimdi belgeleriyle ben sizinle paylaşacağım.

HALİDE İNCEKARA (İstanbul) – İstifa etsin! İstifa etsin!

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Şimdi o belgeleri sen yiyeceksin!

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Şimdi, bakın, 16 Şubat 2001 tarihli ve 51 numaralı Orman Bakanlığının bir onayı, Bakanlık onayı. Tarih ne zaman? 16/02/2001.

ALİ ÖZGÜNDÜZ (İstanbul) – O tarihte Hükûmet…

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Önemli değil, hükûmetle ilgilenmiyoruz yani amacımız burada sorunu çözmek. Nedir bu olay, gerçek yüzünü tam, gerçek boyutuyla ortaya koymak; amacımız bu.

Ve bakın, en sonunda diyor ki: “Genel Müdürlüğümüze teslim edilmesi ve saha tesliminin bundan sonra yapılma şartları…” Yani olay bitmiş, inşaat bitmiş, beş yıldızlı otel tamamlanmış, hükûmet de, Bakanlık da kabul ediyor bunu, tespit ediyor, kabul ediyor ve “…bundan sonra yapılması şartları ile Dışişleri Bakanlığı lehine 50.354 metrekare sahada kırk dokuz yıl süre ile bedelsiz kesin izin verilmesini olurlarına arz ederim.” diye Genel Müdür Bakana sunuyor ve Bakan Sayın Profesör Doktor Nami Çağan -dönemin Orman Bakanı- 16/2/2001 tarihinde inşaatın yeni hâlini, bitmiş hâlini, otel yapıldıktan sonraki hâlini, oteliyle birlikte kabul ediyorlar ve kırk dokuz yıllığına tekrar tahsisine karar veriyorlar. Olay burada, olur burada. Yani bugünkü anlaşma bu anlamda bakıldığında sadece bir formaliteden ibaret. Bu tahsis yapılmış, belge burada değerli arkadaşlar. Bakın, belge burada, şeye gerek yok, çok net, tartışmasız. Ne zaman bu, ne zaman?

AYKUT ERDOĞDU (İstanbul) – Hesap sorun, hesap! Araştırma komisyonu kuralım, araştıralım bunu.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Şimdi niye geliyor o zaman?

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Daha henüz biz kurulmamışız, AK PARTİ kurulmamış daha, 16 Şubat 2001 tarihli değerli arkadaşlar. Yani eğer bu kanun utanç kanunuysa, bu kanun yolsuzluk kanunuysa, bu kanunun içeriği 2001 yılında Bakanlık tarafından kırk dokuz yıllığına bedelsiz olarak tahsis şeklinde kabul edilmiş değerli arkadaşlar. Kanun da bunu, uluslararası ilişkiler gereği formaliteyi yerine getirmekten ibarettir; başka bir şey değildir.

MALİK ECDER ÖZDEMİR (Sivas) – Niye getiriyorsun o zaman?

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Demek ki başkalarının…

MALİK ECDER ÖZDEMİR (Sivas) – Niye getiriyorsunuz o zaman, içeriğine katılmıyorsan?

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Yani eğer hata ise hata bizim dönemde gerçekleşmiyor, inşaatlar bizim dönemde yapılmıyor, beş yıldızlı otel bizim dönemde yapılmıyor, birilerine kiraya verilmişse bizim dönemle hiçbir alakası yok. Öyle mi? Kesin, kesin. Ayrıca, bugünkü kanunla ilgili içeriği de ta o zaman, 2001 yılında onaya bağlanmış, Orman Bakanlığının onayına bağlanmış, kırk dokuz yıllığına bedelsiz olarak Dışişleri Bakanlığına tahsis edilmiş. Bitmiştir olay, olay bitmiştir.

MALİK ECDER ÖZDEMİR (Sivas) – Siz niye getiriyorsunuz?

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Utanç, yolsuzluk var ise utanç olayı ise bunun kaynağı budur.

MALİK ECDER ÖZDEMİR (Sivas) – Sen de ortak oluyorsun o zaman.

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Bunun bugünle, bu dönemle, AK PARTİ dönemiyle uzaktan yakından hiçbir alakası yoktur.

AYKUT ERDOĞDU (İstanbul) – O zaman niye bu anlaşmayı yapıyorsun?

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Çünkü bu iktidar ak bir iktidardır ak, bunu kafanıza koyun değerli arkadaşlar. (AK PARTİ sıralarından “Bravo” sesleri, alkışlar)

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Anlaşmayı niye getiriyorsun?

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Hiçbir yerinde yolsuzluğun “y”sini bulamazsınız. İşte, belgelerle konuşuyorum. Bakın, çıktınız, konuştunuz, kuru laf, kusura bakmayın. Ben belgeyle konuşuyorum, hepsi belge, bu belgeyi de biz üretmedik.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Yukarıdaki…

HAYDAR AKAR (Kocaeli) – Kim verdi bu kanunu? Ben mi verdim?

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Bakın, biz üretmedik belgeyi. 2001 yılında yazılan yazı.

MALİK ECDER ÖZDEMİR (Sivas) – Ya, iyi güzel de niye ortak oluyorsun?

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – İlgili bakanlığın kayıtlarında var. Şimdi, yapılması gereken şudur, bakın, değerli arkadaşlar…

MALİK ECDER ÖZDEMİR (Sivas) – Hep aynı lafları söylüyorsun.

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Ha, bakın, bir de şunu söyleyeyim, bu da yine çok net bir… Yani hani bu beş yıldızlı otel ne zaman yapıldı? Hani diyor ya arkadaşlar: “Siz yaptınız.” Efendim “yolsuzluk” falan… Bakın, bir inceleme raporu, bu rapor 13/6/2001 tarihinde kaleme alınan, tanzim edilen bir rapor. Ne zamanmış? 13 Haziran 2001, AK PARTİ’yle hiçbir alakası yok. Altında İsmail Kaya, Kemer Millî Park Mühendisi; Osman Yöntem, Termessos Millî Park Mühendisi; Ece Baykan, İnşaat Mühendisi... Yani dediğim gibi bu görevlendirmelerle, bunlarla falan bizim hiçbir alakamız yok. Anlatıyor, sonuç, bir tutanak tanzim ediyor, bir rapor tanzim ediyor, bir tespit yapıyor ve tespitin sonucunda da şunu söylüyor değerli arkadaşlar: “Beldibi Belediyesi tarafından 21/02/2001 tarihinde onaylanmış olan proje…” Bir de bu var, bak, işin başka bir boyutu da var. Beldibi Belediyesi tarafından o ilave beş yıldızlı otel projesi de onaylanıyor.

HAYDAR AKAR (Kocaeli) – Ne zaman? 2001’de.

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – 2001’de. Evet, aynen öyle.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Hesabını sor, hesabını sor.

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Bakın, arkadaşlar, belge bu belge. Bakın, tekrar söylüyorum yani kimin yaptığıyla, bunlarla ilgilenmiyorum. Bir iddia ortaya atıldı, ben o çerçevede konuşuyorum.

HAYDAR AKAR (Kocaeli) – 2001’de inşaat başlamamış mıydı?

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – “Beldibi Belediyesi –bilmiyorum hangi partiden, onun da çok önemi yok zaten- tarafından 21 Şubat 2001 tarihinde onaylanmış olan…” Anlatıyor, anlatıyor… “İncelendiğinde projede sağlık ve dinlenme tesisleri olarak belirtilmesine rağmen, inşaatın beş yıldızlı otel inşaatı olduğu anlaşılmaktadır.” Buyurun. “Otelin, yapılan işin, beş yıldızlı otel inşaatı olduğu anlaşılmaktadır.” diyor, bir tutanak, bir tespit. Kim?

HAYDAR AKAR (Kocaeli) – Tamam, güzel, bravo! Tarih kaç?

BEDRETTİN YILDIRIM (Bursa) – Tarih kaç?

HAYDAR AKAR (Kocaeli) – 2001…

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) - 13.6.2001.

HAYDAR AKAR (Kocaeli) – Tamam, ne güzel.

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) - Bizimle ne alakası var? AK PARTİ’yle ne alakası var? (CHP sıralarından gürültüler)

AYKUT ERDOĞDU (İstanbul) – Şimdi siz Hükûmetsiniz, hesabı siz soracaksınız.

MALİK ECDER ÖZDEMİR (Sivas) – O zaman değilse, şimdi niye ortak çıkıyorsunuz?

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) - Nasıl böyle bir yalan yanlış şeyler söyleyebiliyorsunuz? Ayıp değil mi? Lütfen, sözünüzü geriye alın ve özür dileyin. Bir özür borcunuz var, gerçek anlamda bir özür borcunuz var. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

Şimdi bakın değerli arkadaşlar, peki biz ne yapıyoruz? Biz geliyoruz iktidara, AK PARTİ iktidara geliyor. Tabii, bu noktadan itibaren yani başından beri aslında, bu dikkati elbette göstereceğiz, göstermemiz gerekiyor, benim ve diğer tüm konuşmacı arkadaşlarım. Sonuç itibarıyla, bir yönüyle, bir tarafıyla Kazakistan bizim kardeş ve dostumuz bir ülke. Bu konuşmaları da o hassasiyet ve dikkat içerisinde yapmamız gerekiyor.

Şimdi, bu inşaatların başlangıçtaki protokole uygun olmadığı anlaşılıyor, tespit ediliyor. Daha sonra, Bakanlığımız 2002 yılından sonra bir müfettiş görevlendiriyor, tespitler yapılıyor, çok ayrıntıya girmek istemiyorum yani girmemem gerekiyor daha doğrusu.

TUNCA TOSKAY (Antalya) – Girin, girin. Ayrıntılarına girin, şirketler falan çıksın meydana.

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) - Hayır girmememiz gerekiyor, girmememiz gerekiyor bu çok önemli. Keşke kapalı yapsaydık bazı şeyleri çok daha net konuşabilseydik, çok daha rahat konuşabilseydik ama burada şu anda açık konuşmalar yapıyoruz.

TUNCA TOSKAY (Antalya) – Biz de öyle yaptık, dikkat ettik.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Neyi gizliyorsun ki milletten, anlamadım, neyi? Açık konuşalım. Gizli saklı iş yapmayın.

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) - Bakın, yani o kısmını söyledim. Demek ki bizimle ilgili ne tahsisinde ne inşaatın yapılmasında ne kiraya verilmesinde ne beş yıldızlı otel yapılmasında…

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Milletten gizli hiçbir  iş yapamazsınız.

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) - …hiçbir AK PARTİ hükûmetinin alakası, ilgisi yok, bu kesin, altını çiziyoruz, noktamızı koyduk.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Kimin ilgisi varsa hesabını sorsun.

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) - Şimdi, biz geldik, bundan sonra ne var? Tahsis daha önce yapılmış kırk dokuz yıllığına yani otel inşaatı yapıldıktan sonra, beş yıldızlı otel yapıldığı tespit edildikten sonra kırk dokuz yıllığına…

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Siz kaç yıllığına tahsis ediyorsunuz Sayın Canikli?

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) - Yine biraz önce belgesini okuduğum, 2001 yılında bu tahsis yapılmış bizden önce ayrıca. Yeni hâliyle bakın, eski hâli değil, bakanlık oluru var yani isterseniz tekrar söyleyeyim.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Sayın Canikli, sen kaç yıllığına tahsis ediyorsun?

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Yapmayın, bakın, tekrar söyleyeyim. İsterseniz tekrar okuyayım belgeyi.

16 Şubat 2001, Orman Bakanlığının 51 numaralı bir oluru, Bakan oluru. En sonunda diyor ki: “Uygun görülmesi hâlinde…” Madem biraz daha detaylı okuyayım. “…1/25.000 ölçekli Güneybatı Antalya Çevre Düzeni Planı plan değişikliği hükümlerinin kamu kurumları eğitim alanları plan hükmünde belirtilen E=020 yapılaşma koşulları çerçevesinde izne konu alanı kapsayan tasdikli uygulamaya esas mimari proje paftalarıyla alınacak ruhsat belgelerinin birer takımının Genel Müdürlüğümüze teslim edilmesi...” Hangi hâli? Bitmiş hâli, yapılmış hâli yani beş yıldızlı otelin yapılmış hâli “... ve saha tesliminin bundan sonra yapılması şartları ile Dışişleri Bakanlığı lehine 50.354 metrekare sahada kırk dokuz yıl süre ile bedelsiz kesin izin verilmesini olurlarına arz ederim.”

MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) – Nurettin Bey “turizm tesisi” diyor mu orada bir yerinde?

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Belge bu. Evet, Bakan da “Olur.” diyor. Profesör Doktor Nami Çağan Bakan, 16 Şubat 2001. Evet, olay bu yani bu tahsis hiçbir şarta bağlı olmaksızın, turizm şartı da olmaksızın, hiçbir şarta bağlı olmaksızın… Çünkü burada yani şu amaçla… Genelde tahsis yapıldığı zaman mutlaka kullanım amacı ve diğer şartlar belirtilir. Burada bu da belirtilmiyor, açık.

MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) – Ama “turizm” yok orada, “otel” demiyor.

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) –  Yani, şimdi şöyle: Yapılmış hâliyle -biraz önce beş yıldızlı otel olarak yapıldığı tespit edildiği için- o hâliyle tahsisi ne demek? “Ben beş yıldızlı oteli görüyorum, kabul ediyorum ve kırk dokuz yıllığına bedelsiz kesin izin tahsisi yapıyorum.” diyor. Aynen böyle, yazının anlamı bu. Ne zaman? 2001 yılında.

MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) – Beş yıldızlı otel inşaatı var mı?

AYTUĞ ATICI (Mersin) – “Beş yıldızlı otel” adı sonradan konuluyor, orası rezidans.

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Şimdi, bakın, bütün bunlardan sonra -olay olmuş, yapılmış, birilerine kiraya verilmiş falan, bizden önce- AK PARTİ Hükûmeti iktidara geliyor ve bir sıkıntı olduğu çok net bir şekilde görülüyor, bir sıkıntı var. Bu sıkıntıyı gidermek amacıyla, önce sıkıntının mevzuatımız karşısındaki tam, kesin konumunu, durumunu tespit etmek amacıyla müfettişler görevlendiriliyor. Bu tespitte çalışmaların hepsi yapılıyor. Sonuç itibarıyla, bir adım atılması gerekiyor. Bu adım… Bir de şu var: Bütün bu görüşmeler elbette Kazakistan Hükûmetiyle yapılıyor, Kazakistan Büyükelçiliği ve Hükümetiyle yapılıyor yani tarafımız, Kazakistan Hükûmeti, Kazakistan devleti; başka kimse yok, görüşmeler onlarla yapılıyor.

HAYDAR AKAR (Kocaeli) – Kazakistan’ın borçlarını mı siliyorsunuz?

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Bu görüşmelerde geçen konuşmaları, müzakereleri hiç burada ayrıntılandırmaya gerek yok ama özel şeylerde bir kısmını konuşabiliriz. Onun için kapalı olsa keşke dedim, bazı şeyleri daha rahat konuşabilirdik.

Aşağı yukarı dört beş yıl bu müzakereler sürüyor, kolay değil yani. Ve şunu yapabilirsiniz: “Tamam, kardeşim, el koyuyorum, kapatıyorum.” Tahsise rağmen yani bizden önce yeni hâliyle tahsise rağmen -ki orada bir onay da var, bir belge var, bir tespit var- ona rağmen yaparsınız, ülke olarak da bedeli neyse karşılığını ödersiniz. Bu yöntemdir, olabilir. Yani “Ben o tahsisi de dinlemiyorum; 2001 yılında yapılan, yeni hâliyle yapılan tahsisi de dikkate almıyorum, ona da itibar etmiyorum.” dersiniz, yaparsınız. Bu bir yöntemdir, bu bir yöntemdir. Elbette, her alınan kararın sonuç itibarıyla lehte ya da aleyhte birtakım getirileri vardır, faturaları vardır, götürüleri vardır. Bütün bu müzakereler, tartışmalar neticesinde tekrar altını çiziyorum: Karşımızda elbette doğal olarak Kazakistan Hükûmeti var, muhatap Kazakistan Hükûmeti, Kazakistan Büyükelçiliği; başka hiç kimse yok, hiç kimse yok.

AYKUT ERDOĞDU (İstanbul) – Kazakistan yolsuzluk yapacak, biz kapatacağız!

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Bakın, hayır, lütfen… Bu kadar söyleyebiliyorum, bu kadar konuşabiliriz. Bu konuyu başka daha detaylı da konuşamayız.

Bunun sonucunda, biraz önce, birtakım başka rakamlar ifade edildi ama bu rakamlar tamamen o müfettişlerin tespitleriyle ortaya çıkan rakamlardır, tamamen teknik çalışmalardır. Yani dışarıdan “Efendim, şöyle olsa böyle olurdu.” falan gibi rakamlar biraz afaki, kusura bakmayın Hocam yani biraz afaki çünkü burada bu tespiti devlet yapmış.

TUNCA TOSKAY (Antalya) – Hiç afaki rakam yok.

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Var, var; evet, rakam var.

TUNCA TOSKAY (Antalya) – Hiç afaki rakam yok.

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Hayır, kuruşuna kadar tamamen müfettişler tarafından gönderilmiş…

TUNCA TOSKAY (Antalya) – Gidin, siz böyle bir araziyi, böyle bir yatırımın ilk altyapı bedelinin ne olduğunu bir sorun.

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – …yetkililer tarafından bu tespit yapılmış ve sonucunda, meri mevzuat çerçevesinde bir rakamın, işte 9 küsur milyon liralık bir rakamın ödenmesi şeklinde bir sonuç ortaya çıkmış. Bu da teknik; bakın, tamamen teknik, hiçbir siyasi yönü yok, hiçbir şey yok. Ve bunun karşılığında da bu anlaşmanın ekinde, Kazakistan’da Türkiye’nin kullanacağı bir arazi verilmek suretiyle, tahsis edilmek suretiyle bir mutabakata varılmış. Arkadaşlar, olayın özü, esası budur; başka hiçbir şey yok, ne eksiği var ne fazlası var.

Tekrar başa dönüyorum, AK PARTİ bunun neresinde değerli arkadaşlar?

Ve biraz önce o çok ağır, haksız, yanlış o iftiraları, o ifadeleri kullanan arkadaşlarımdan, AK PARTİ’den, AK PARTİ Grubundan özür dilemelerini istiyorum.

GÜRKUT ACAR (Antalya) – Usulüne uyduruyorsunuz?

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Bu hakkımız, bu AK PARTİ’nin hakkı değerli arkadaşlar. (AK PARTİ sıralarından alkışlar, CHP ve MHP sıralarından gürültüler)

Benim anlattıklarım…

TUNCA TOSKAY (Antalya) – Sayın Canikli, süre konusunu söyleyin. Süre konusunu ve anlaşmayla ilgili değişikliği söyleyin burada.

ŞUAY ALPAY (Elâzığ) – Hadi oradan, bırak süreyi!

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Lütfen… Bir saniye… Bir saniye…

Benim anlattıklarımın, bakın arkadaşlar, istisnasız hepsi devletin kayıtlarında bir belgeye dayanıyor, isnadı var, dayanağı var ve bu belgeler de bizim dönemde, AK PARTİ’nin hükûmetlerinin iktidar olduğu dönemde üretilmiş olan belgeler değil, bizden önceki hükûmetler döneminde kayıtlarda olan belgeler.

TUNCA TOSKAY (Antalya) – İki soru sordum, cevap yok ona.

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Yani, hiçbir yerde “Efendim, şununla oynamış olabilirsiniz, bunu…” Hiçbir şekilde böyle bir ithamı gerektirecek bir durum söz konusu değildir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Teşekkür ederim. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Teşekkür ederim Sayın Canikli.

OSMAN KAHVECİ (Karabük) – Sayın Başkanım…

BAŞKAN – Pardon, bir dakika efendim.

Gruplar adına konuşmalar tamamlanmıştır.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Sayın Başkan…

TUNCA TOSKAY (Antalya) – Sayın Başkan, sataşma var.

BAŞKAN - Şahısları adına Mehmet Şandır, buyurun efendim.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Sayın Başkan…

OSMAN KAHVECİ (Karabük) – Sayın Başkanım…

TUNCA TOSKAY (Antalya) – Sataşmadan söz istiyorum, iki dakika…

BAŞKAN – Efendim, böyle bir usulümüz yok, biliyorsunuz.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Efendim, nasıl usul yok?

BAŞKAN – Hayır, yani gruplar adına konuşuldu ve lütfen, şimdi şahıslar adına konuşulacak.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Efendim, ben sataşmadan söz istiyorum.

BAŞKAN - Başka bir itirazınız varsa ondan sonra. Şimdi, Sayın Şandır’da sıra. Kusura bakmayın.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Sayın Başkan…

BAŞKAN – Efendim, usul bu. Size de öyle. Lütfen yerinize…

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Sayın Başkan, hayır…

TUNCA TOSKAY (Antalya) – Gerçek dışı şeyler söyledi.

BAŞKAN – Lütfen yerinize efendim.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Hayır efendim, geçmiyorum.

BAŞKAN – Geçersiniz, bal gibi geçersiniz.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Sayın Başkan, hayır, kürsüden…

BAŞKAN – Sayın Şandır, buyurun efendim, söz sizin.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Sayın Başkan…

TUNCA TOSKAY (Antalya) – Sayın Başkan…

BAŞKAN – Efendim, konuşmacılar biter, sonra söz veririm. Sayın Hocam, bu böyle, usul böyle.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Hayır efendim, şimdi söz vereceksiniz çünkü sataşma var.

BAŞKAN – Siz de öyle Sayın Atıcı, yerinize...

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Sayın Başkan…

BAŞKAN – Şu iki arkadaş da konuşmasını tamamlasın nasıl söz istiyorsanız vereyim, yoksa oturursunuz yerinize, başka çarem yok.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Hayır efendim…

BAŞKAN – Sayın Şandır, buyurun efendim, şahsınız adına sizin konuşmanız var.

AYTUĞ ATICI (Mersin) - Sayın Başkan, hatip kürsüden şahsıma sataşmıştır, söz istiyorum; bunu görmezden gelemezsiniz.

BAŞKAN – Efendim, görmezden gelmiyorum. Usule uymak zorundayız. Bakın, burada gruplar adına konuşma var, şahıslar adına konuşma var…

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Efendim, hatibin konuşması bittiğinde ben sözümü alırım.

BAŞKAN - …sonra sizin ilave edeceğiniz bir şey varsa 60’a göre söz istersiniz, size veririm. Şimdi usul bu.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Sayın Başkan, ben sataşmadan söz istiyorum, başka bir şeyden değil.

BAŞKAN – Tamam. Açıklama veya cevap için, sorular bittikten sonra… Lütfen efendim.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Açıklama, cevap değil efendim. Ben, sataşmadan…

BAŞKAN - Sayın Şandır, buyurun efendim.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Hayır efendim, ben sataşmadan söz istiyorum.

AVNİ ERDEMİR (Amasya) – Otur yerine!

BAŞKAN – Efendim, sataşmayla bir ilgisi yok. Ona da bakarız.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Efendim, “Bakarız.” diye bir şey yok. Açıkça yalan söylediğimi ifade etti.

BAŞKAN - Sataşma varsa zabıtlara bakarız, sataşma varsa size de söz veririm.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Sayın Başkan, açıkça yalan söylediğimi ifade etti. Ben de bunu sataşma olarak algılıyorum ve söz istiyorum.

BAŞKAN – Bakınız, zabıtları getirip bakarız, sataşmadan…

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Efendim, zabıtları… Sorun dedi mi, demedi mi?

BAŞKAN - Bir saniye…

AYTUĞ ATICI (Mersin) - Zabıtlara ne gerek var?

BAŞKAN - Zabıtlara bakarız sataşmadan söz veririz efendim.

Sataşmaya gelince, sizin söyledikleriniz de var, onu da getiririz, karşılıklı bakarız sataşmalara, söz veririz.

AYTUĞ ATICI (Mersin) - Sayın Başkan…

BAŞKAN - Sayın Şandır, buyurun efendim.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Sayın Başkan, tarafsız davranmıyorsunuz.

BAŞKAN - Anladım ben.

AYTUĞ ATICI (Mersin) - Orada konuşulanları siz de duydunuz biz de duyduk.

BAŞKAN - Evet, ben de duydum, siz de duydunuz.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Orada bizi yalancılıkla itham ettiler.

BAŞKAN - Hayır, kusura bakmayın.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Şimdi, Sayın Başkan, lütfen tarafsızlığınızı bozmayın, orada sataşma vardı ve ben sataşmadan söz istiyorum.

BAŞKAN - Beni dinleyecek misiniz, yoksa konuşacak mısınız?

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Sayın Başkan, ben başka bir şeyden söz istemiyorum.

BAŞKAN - Bakınız, efendim, 69’a göre, ilgili fıkrayı okuyorum: Buradaki konuşmalar biter, zamanını da Başkan tayin etmek suretiyle sataşma veya 69’a göre söz verir diyor. Bunu vereceğim diyorum. Lütfen yerinize oturun siz de, siz de. Arkadaşlar konuşsun sonra…

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Sayın Başkan, hayır efendim, sıcağı sıcağına vereceksiniz. Hayır…

BAŞKAN - Efendim, usul bu, rica ediyorum yani.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Hayır efendim, olmaz öyle şey!

BAŞKAN - Hayır, mümkün değil.

AYTUĞ ATICI (Mersin) - Üstünden zaman geçtikten sonra anlamı yok.

BAŞKAN - Mümkün değil efendim, rica ediyorum.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Hayır Sayın Başkan, ben ısrar ediyorum.

BAŞKAN - Israr edemezsiniz.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Israr ediyorum.

BAŞKAN - Takdir benim yetkimde, burada öyle yazıyor.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Bakın, İç Tüzük’ü de zorlamayın.

BAŞKAN - Lütfen…

Sayın Şandır, konuşacak mısınız efendim?

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Sayın Başkan, lütfen tarafsızlığınızı bozmayın.

BAŞKAN - Tarafsızlığımı bozmuyorum, size söz vereceğimi söylüyorum.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Lütfen o zaman verin.

BAŞKAN - Siz anlamak istemiyorsunuz.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Lütfen verin o zaman.

BAŞKAN - Bakın, hayır efendim.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Lütfen verin.

BAŞKAN - Keyfiniz istediği zaman olmaz!

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Hayır efendim, siz vermek zorundasınız.

BAŞKAN - Bu konuşmalar bitecek, ondan sonra sataşmalardan istediğiniz sözü vereceğim, bu kadar.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Hayır efendim, öyle şey olur mu?

BAŞKAN - Başka türlü şey yok efendim, lütfen…

AYTUĞ ATICI (Mersin) - Hayır, toptan veremezsiniz Sayın Başkan. Hayır, böyle bir usul yok. Sayın Başkan, sataşmadan dolayı söz vermek durumundasınız.

BAŞKAN - Hayır efendim, sataşmadan dolayı söz burada “Başkanın takdirine göre…” diyor.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Hayır efendim.

BAŞKAN - Şu konuşmalar biter, bu arkadaşlarımızın hakkı, oturup konuşacaklar onar dakika. Sizinki sonra.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Sayın Başkan…

BAŞKAN - Sayın Şandır, buyurun.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Sayın Başkan, burada önemli bir konu var. Sayın Başkan, bunu yapamazsınız. Bunu yaptığınız an kesinlikle taraflı olduğunuzu ben iddia ediyorum.

TUNCA TOSKAY (Antalya) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri…

BAŞKAN – Sayın Toskay, Sayın Şandır’da söz hakkı. Sizin de varsa tekrar vereceğim.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Sayın Başkan, bizi usul tartışması açmaya zorlamayın!

BAŞKAN - Sayın Şandır size mi devretti efendim?

HAYDAR AKAR (Kocaeli) – Sayın Başkan, siz gelince bu Meclis karışıyor ya!

TUNCA TOSKAY (Antalya) - Sayın Başkan…

BAŞKAN - Efendim? Affedersiniz Hocam, işitemiyorum, size mi devretti?

MEHMET ŞANDIR (Mersin) - Evet, söz hakkımı devrettim.

BAŞKAN - Tamam, buyurun efendim.

AYTUĞ ATICI (Mersin)- Sayın Başkan, tutumunuz hakkında usul tartışması açmak istemiyoruz. Hayır efendim, eğer bizi zorlarsanız bunu da yaparız.

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) – Sayın Başkan, Tunca Bey’e olan saygımızı istismar ediyorsunuz.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Sayın Başkan tutarsız da… Bir “Söz vermedim.” diyorsunuz, şimdi de “Söz verdim.” diyorsunuz, bu nasıl iş ya! Bu nasıl bir iş “Söz vermedim.” diyorsunuz, şimdi söz veriyorsunuz. (Gürültüler)

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) – Yönetemiyorsun Sayın Başkan ya!

BAŞKAN – Tekrar okuyorum efendim: Açıklama ve cevaplar için, Başkan, aynı oturum içinde olmak üzere söz verme hakkına sahiptir. O kadar. Lütfen… Lütfen…

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Sayın Başkan, o zaman tutumunuz hakkında usul tartışması açmak istiyorum.

BAŞKAN – Açarsınız sonra, tamam.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Hayır, hayır, şimdi açacağız.

BAŞKAN - Sayın Hocam, buyurun lütfen.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Sayın Başkan, tutumunuz hakkında usul tartışması açmak istiyorum.

BAŞKAN – Tamam efendim, tamam, açabilirsiniz efendim.

Sayın Hocam buyurun.

TUNCA TOSKAY (Antalya) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; ben konuşmamda genellikle kimseyi incitmek, kırmak, herhangi bir ithamda bulunmak için şey yapmadım, tarihleri koydum. Burada iki veya üç tane noktayı tekrar huzurunuza getirmek istiyorum.

Yani, Sayın Canikli, elindeki dokümanlarla kendine göre açıklama yaptı. Burada mesele, AKP dönemi, başka bir dönem meselesi değil. Bizim, burada birtakım sıkıntılar olduğu hakkında ciddi kuşkularımız var. Eğer bu kuşkuları ortadan kaldırmak konusunda samimiysek bu konuda bir araştırma açarız, sizin okuduğunuz dokümanlarda o dönemlerde kimler sorumluysa buraya getiririz.

ÜNAL KACIR (İstanbul) – Hükûmet ortağısınız, siz sorumlusunuz.

TUNCA TOSKAY (Devamla) – Hem bunu yapmayıp hem de birtakım müfettişlerin hazırladığı şeylerde “Bizimle ilgili hiçbir şey yok.” diyorsunuz. Ben şimdi size net soruyorum: Süreyle ilgili “Kırk dokuz yılın sonunda üstündeki bütün bina ve tesisleriyle birlikte bunlar hazineye döner.” hükmü var. Şimdi yeni protokolde bunu niye değiştiriyorsunuz? Bir.

İki: Kırk dokuz yıllık süreyi sonsuza kadar intifa hakkını niye veriyorsunuz? Böyle bir mecburiyetimiz mi var? Yok.

Ayrıca bir şey daha söylemek istiyorum, kusura bakmayın. Burada araştırma önergesinin müzakereleri sırasında değerli Komisyon Başkanımız şöyle söyledi: “Siz siyasetçiler dış politikanın özelliklerini bilmezsiniz. Biz, o işin ne kadar rafine bir iş olduğunu biliriz.” vesaire gibi sözler etti. Bunların kabul edilmesi mümkün değil. Dış siyasetin stratejisi burada, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından, siyasetçiler tarafından belirlenir; teknik uygulaması da Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılır. Öyle olmasaydı bugünkü Dışişleri Bakanımız dâhil, son derece başarılı birçok Dışişleri Bakanımız dışişleri mensuplarının dışından geldi burada.

İkinci bir noktamız var: “Siz böyle, bunlardan anlamazsınız. Biz yukarıdan ormana tepeden bakıyoruz. Bu konularda ormana tepeden bakmak gerekir.” dedi. Ben de size şunu söylüyorum: Bu protokolün, temeli itibarıyla 93 protokolünün amacı doğrudur. O amaç doğrultusunda, biz de ormana tepeden bakmaya çalışıyoruz ama biraz evvel ifade ettiğim konularla ilgili, ağaçların altında yapılan gayrimeşru işlere de ortak olmak istemiyoruz.

Saygılar sunuyorum. (MHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN –Teşekkür ederim Sayın Toskay.

Şahıslar adına ikinci konuşmacı, Mehmet Naci Bostancı, Amasya Milletvekili.

Sayın Bostancı, buyurun. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

MEHMET NACİ BOSTANCI (Amasya) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Araştırma önergeleri niçin verilir? Bir konuya ilişkin şüpheleriniz vardır, iddialarınız vardır, bunu araştırma neticesinde kesinleştirmek için verirsiniz. Bu araştırma önergesi kabul edilmedi ama burada araştırma önergesinin kabul edilmesi için söz isteyen ve çeşitli vesilelerle bunu gündeme getiren arkadaşlar, tekemmül etmemiş bir önergenin sanki kesin neticesi elde edilmiş, kesin bir iman hâlinde, her türlü yolsuzluk, usulsüzlük yapılmış şeklinde bir dille, ağır ithamlarla burada konuşmalar yaptılar. Araştırma önergesine ne ihtiyaç var? Siz, bu iddiada bulunanlar, zaten herhangi bir araştırmaya, soruşturmaya, belgeye ihtiyaç hissetmeksizin her şeyi biliyor durumdasınız, nasıl yolsuzluklar yapıldığını, nasıl usulsüzlükler yapıldığını. Ne gerek var araştırma önergesine? Bence, benim açımdan, bu konu vuzuha kavuşmuştur, belgeleriyle birlikte ortaya konmuştur.

Şüphelerimiz olabilir, iddialarımız olabilir ama bunları konunun bağlamı içerisinde, belli bir üslup dairesinde konuşmakta Meclis adına fayda olduğu kanaatindeyim. Bağırarak, çağırarak, ithamlarda bulunarak, hele ahlak, vicdan, namus, edep vesaire gibi bütün o repertuarı kendi iddialarımızı tahkim edecek şekilde çağırarak kimseye, dışarıdaki herhangi bir insana, haklı dahi olsak tek bir ikna edici söz söyleyemeyiz. Bağırarak haklı olunmaz, haklı olan insanlar da zaten sesin şiddeti üzerinden bir ikna edicilik peşinde olmazlar. Sözler var; sözler bize niye verildi, kelimeler bize niye verildi? Meramımızı anlatmak için.

Değerli arkadaşlar, ben 1976-1980 arasında Mülkiyeyi bitirdim. O dönemde genç bir öğrenciyken benim geldiğim gelenek, Orta Asya’daki Türklere yönelik çok ruhani, çok romantik bir ilgiyle bakardı ve oradaki kardeşlerimizin esaret altında olduğunu, Demirperde gerisinde olduğunu bilirdik ama bilmediğimiz husus, gerçekten de oradaki insanlar hangi şartlarda yaşıyorlar, ne düşünüyor, dünyayı nasıl görüyorlar, buna ilişkin birinci elden bilgilerimiz yoktu çünkü Sovyet dünyasıyla bizim aramızda, hür dünya arasında bu tür bağlantılar son derece zayıftı. Biz romantik bir ilgiyle Türk dünyasına baktık. Buna ilişkin çok güçlü bir edebiyat da oluştu; Hüseyin Nihal Atsız’ın “Bozkurtların Ölümü”, “Bozkurtlar Diriliyor” ve benzeri Ahmet Hikmet Müftüoğlu’nun “Çağlayanlar”ı.

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) – Selahattin Demirtaş’la beraber mi okuyorsunuz şimdi?

MEHMET NACİ BOSTANCI (Devamla) – Bütün bunlar, o romantik bakışı destekleyen güçlü eserlerdi.

NECATİ ÖZENSOY (Bursa) – Şimdi ayaklar altına aldınız bu değerlerin hepsini. Geç onları geç, şimdi neredesin sen?

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) – O eskidendi, sen şimdiki kimliğinden bahset.

MEHMET NACİ BOSTANCI (Devamla) – Bu eserler, bu romantik duyarlılık…

NECATİ ÖZENSOY (Bursa) – Şimdi neredesin, onu söyle. Boş ver, geç onları.

MEHMET NACİ BOSTANCI (Devamla) – Lütfen, lütfen, dinler misin kardeşim?

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) – Eskinin bir tek kaşarı makbul, başka hiçbir şeyi makbul değil.

MEHMET NACİ BOSTANCI (Devamla) – Bu romantik duyarlılık elbette önemlidir.

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) – Eskinin bir tek kaşarı makbul.

MEHMET NACİ BOSTANCI (Devamla) – Ama, romantik duyarlılık yetmez; bizatihi bu repertuarın kendisinde de yetmediğine ilişkin, dikkatli okuyanlar için, bilgiler vardır. Ahmet Hikmet Müftüoğlu’nun “Çağlayanlar”ını, Gökalp’in kitaplarını okuyanlar, romantizm ile realizm arasındaki farkı da -eğer okuduysalar, eğer 3 tane sloganın arkasından gitmediyseler- görebilirler.

NECATİ ÖZENSOY (Bursa) – Sen çok iyi anlamışsın! Bugün nerdesin?

MEHMET NACİ BOSTANCI (Devamla) – Ahmet Hikmet Müftüoğlu’nun “Turhan Nasıl Çıldırdı?” hikâyesi, romantik duyarlılıklarıyla gerçek dünyanın referansları arasındaki gerilimi taşıyamayan ve kafayı yiyen bir insanı anlatır.

Demirperde yıkıldı. Demirperde yıkıldıktan sonra, Orta Asya’daki gerçekliğin o romantik duyarlılıkla ne kadar ilişkisi olduğunu her aklı başında olan insan gördü. Evet, onlar bizim kardeşlerimizdi ama romantik bakış, romantik perspektif oradaki insanlara çok az söz söylüyordu. Oturup sohbet edebilirdiniz ama bu hayatın içinde ülkeler arasında bağlar kuracaksanız bu romantik diskur yetmiyordu, ayaklarınızın yere değmesi gerekiyordu.

Nitekim, romantizmin peşinden savrularak oraya gidenler oradan da savrularak hüsran içerisinde ve orada hüsran yaratarak geri dönmek durumunda kaldılar. Kimler oradaki Türk kardeşlerimize bağlar kurdu?

NECATİ ÖZENSOY (Bursa) – “İki devlet bir millet” diyen Azerbaycan toplumunu inkâr mı ediyoruz şimdi? Elçibey’i inkâr mı ediyorsun?

MEHMET NACİ BOSTANCI (Devamla) – İşte, ayakları sağlam bir şekilde yere basan, sosyal ve ekonomik bir zeminde bu bağları tahkim edenler bu bağları kurdular Türk dünyasıyla.

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) – Çok üzülüyorum Hocam, hakikaten çok üzülüyorum. Allah hizmetini hayır eylesin!

MEHMET NACİ BOSTANCI (Devamla) – Gerçek, yarına konuşan, oradaki insanlarla birlikte ortak bir perspektifi hayata taşıyacak bağları kurdular. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) – İleride çocuklarınıza verecek hesabınız yok.

MEHMET NACİ BOSTANCI (Devamla) – Değerli arkadaşlar, bizim Türk dünyasına yönelik ilgimiz…

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) – Bir milletvekilliği için değmezdi buna, Naci Hoca!

MEHMET NACİ BOSTANCI (Devamla) - … soydaşlık, ırkçılık yahut da sadece milliyetçilik temelinde bir ilgi değildi. Bu, aynı zamanda, insanlığın bağlamında anlam kazanan… Nasıl herkesin özgür olmalarını istiyorsak, bütün insanların özgür olmalarını istiyorsak Türklerin de aynı şekilde özgür olmasını talep eden bir arka plana yaslanıyordu, bugün de öyledir.

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) – Milliyetçiliği ayaklar altına alan bir Başbakanın milletvekili bu sözleri etmemeli. Milliyetçilik sizin meseleniz değil, ayaklarınızın altında dolanıyor.

MEHMET NACİ BOSTANCI (Devamla) - Bugün de oradaki Türklere yönelik ilgimiz sadece soydaşlığa dayalı bir hukuk çerçevesinde değil, aynı zamanda ilhamını insanlıktan alan bir hukuk çerçevesindedir.

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) – Milliyetçilik sizin meseleniz değil artık; ayaklarınızın altında, bakın, orada milliyetçilik.

MEHMET NACİ BOSTANCI (Devamla) - Nitekim, Orta Doğu’ya yönelik ilgimiz de Avrupa’ya yönelik ilgimiz de aynı şekilde. Eğer, herkes için bir anlam taşıyorsa, insanlık için bir anlam taşıyorsa işte o zaman değerlidir, o zaman önemlidir, o zaman hem buradaki insanlara hem de oradaki insanlara fayda sağlayacak, gerçek, insani temelde bir bağ anlamını taşır. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) 

Biz, böyle bir perspektifle bakıyoruz.

YUSUF HALAÇOĞLU (Kayseri) – Yabancılara sattığınız yüzde 10… Yabancılara onun için mi sattınız?

MEHMET NACİ BOSTANCI (Devamla) - Böyle bir perspektif çerçevesinde insanların hayatlarında karşılığı olan…

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) – Akşam yattığınızda rahat uyuduğunuzu düşünmüyorum.

MEHMET NACİ BOSTANCI (Devamla) - … sadece romantizmlerine karşılık gelen değil, onların aynı zamanda gündelik hayatlarında da karşılığı olan ilişkiler kurmak durumunda olduğumuzu biliyoruz. Ve bugün, on yıldır AK PARTİ’nin yaptığı da budur, Türk dünyasına yönelik ilgisinin temelinde de bu vardır, Orta Doğu’ya yönelik ilgisinin temelinde de bu vardır.

Değerli arkadaşlar, 1860’ta Arminius Vambery “Bir Sahte Dervişin Orta Asya Gezisi” diye bir kitap kaleme aldı -1860- Orta Asya’yı anlatır. Tabii, Orta Asya’nın gerçekliğini görmek bakımından bu tür Türkologların çalışmaları önemlidir, Enver Paşa’nın tecrübesi önemlidir. Ayakları yere basmayan fikirlerle dünyaya bakanlar, Ahmet Hikmet Müftüoğlu’nun kitabında olduğu gibi, sonuçta çıldırırlar. Kendilerini çok kahraman, kendilerini çok değerli, kendilerini çok soylu görebilirler ama gerçek hayatta karşılığı olan fikirler telaffuz etmedikleri sürece, ayakları yere basmadığı sürece onlar bu hayatta herhangi bir değer taşımazlar. O yüzden, fikirlerle gerçekliği imtizaç ettirebilenler ancak başarılı olabilirler.

YUSUF HALAÇOĞLU (Kayseri) – Doğru… Doğru…

MEHMET NACİ BOSTANCI (Devamla) -  Elbette, bu başarı oradaki Türk kardeşlerimiz için de, bizim için de çok önemlidir. Herkesin bu çerçevede aklını başına toplayıp…

MEHMET ŞANDIR (Mersin) – Hocam, bir saat de konuşsan kendini anlatamazsın.

MEHMET NACİ BOSTANCI (Devamla) -   … öyle bağırarak, haykırarak değil, öyle yerinden slogan atarak değil, gerçekliğin içinden aklederek davranmasında, öyle düşünmesinde fayda vardır.

Gökalp’ı bile doğru dürüst okumayanların tabii böyle üç beş sloganla milliyetçiliğe kalkışmalarını da anlamam. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

Bir kavmin…

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) – Hocam, o kelimeyi ağzından çıkart, ağzına yakışmıyor! Sen Selahattin Demirtaş’ın siyaset arkadaşısın.

MEHMET NACİ BOSTANCI (Devamla) – Lütfü Bey, sana ödev veriyorum: Gökalp’ın “Bir Kavmin Tetkikinde Takip Olunacak Usul” adlı kitabını okuyacaksın.

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) – Sen bana ödev verecek konumda değilsin!

MEHMET NACİ BOSTANCI (Devamla) – Teşekkür ediyorum.

Sağ olun. (AK PARTİ sıralarından alkışlar, MHP sıralarından gürültüler)

BAŞKAN – Teşekkür ederim.

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) – Sen milletvekili olmak için kendini satmış bir adamsın! Sen milletvekili olmak için daha neler yapacaksın, bilmiyorum. Pazara çıkar satın alırız belki.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Sayın Başkan…

BAŞKAN – Sayın Atıcı, buyurun…(AK PARTİ ve MHP sıralarından gürültüler)

Arkadaşlar, dinleyelim lütfen.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Sayın Başkan, sataşma…

BAŞKAN - Sataşmadan mı söz istiyorsunuz?

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Sataşmadan… Üç dakika verirseniz…

BAŞKAN – Sataşmadan, buyurun.

69’a göre iki dakika veriyorum.

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) – Üç… Üç… Usul tartışması açmadık, bakın.

BAŞKAN – Siz lütfen oturun, lütfen oturun.

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) – Oturuyorum zaten. Zaten oturuyorum Başkanım.

BAŞKAN - Yoksa gelin, siz yönetin.

Buyurun Sayın Atıcı.

X.- SATAŞMALARA İLİŞKİN KONUŞMALAR

1.- Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı’nın, Giresun Milletvekili Nurettin Canikli’nin görüşülen kanun tasarısının tümü üzerinde grup adına yaptığı konuşma sırasında şahsına sataşması nedeniyle konuşması

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Değerli arkadaşlar, şu elimdeki kağıtları…

Bakın, az önce burada benim yalan söylediğimi iddia eden Sayın Canikli, şunu biliyor musun, şunu tanıyor musun? Aç 6’ncı sayfasını. 6’ncı sayfasının 1’inci paragrafının son cümlesi diyor ki: “Söz konusu arazi üzerinde 2001 yılından itibaren bir otel inşasının da başlamış olduğu…”  Bitmiş değil. Bakın, resmî belge budur, cebinden çıkardığın kâğıt değildir kardeşim! Onu bilerek konuşacaksın; bu bir.

İki…

AHMET YENİ (Samsun) – Otel inşaatı ne zaman başlamış? Onu söyle.

AYTUĞ ATICI (Devamla) – Kardeşim, 2001’de; bak, aç bak, 2001’de başlamış.

İHSAN ŞENER (Ordu) – İspatla o zaman.

AYTUĞ ATICI (Devamla) – 2001’de başlamış.

İki, bunu biliyor musun?

AHMET YENİ (Samsun) – Otel inşaatı ne zaman başladı? Onu söyle.

AYTUĞ ATICI (Devamla) – Zıplamayın yerinizden. Resmî Gazete’den konuşuyorum, öyle zıplamayın…

ÜNAL KACIR (İstanbul) – Özür dile!

AYTUĞ ATICI (Devamla) – Sen gelip buradan özür dileyeceksin.

BAŞKAN – Arkadaşlar, dinleyelim.

AYTUĞ ATICI (Devamla) – Resmî Gazete’den konuşuyorum. Bakın, Resmî Gazete’de diyor ki 1’inci maddede: “Biz 44.370 metrekare verdik.” Peki, siz bunu biliyor musunuz Sayın Canikli, bu kimin imzası? Şu imza senin Başbakanının imzası, gördün mü?

ÜNAL KACIR (İstanbul) – Sen özür dileyeceksin.

AYTUĞ ATICI (Devamla) – Şimdi, öyle cebinden kâğıt çıkararak konuşmayacaksın. Resmî evrak budur, eğer Başbakanının imzaladığı kâğıt resmî değilse sen git kendi derdine yan.

ÜNAL KACIR (İstanbul) – Özür dileyeceksin.

AYTUĞ ATICI (Devamla) – Bak, burada ne diyor? Madde 1, Resmî Gazete’deki madde 1’i değiştiriyorsun burada, diyorsun ki: “Resmî Gazete’de daha önce yayınlanan protokolde mevcut olan 44.370 metrekareyi 67.256’ya çıkardım.” Ondan sonra, diyorsun ki: “Ben yolsuzluk yapmadım.”

ÜNAL KACIR (İstanbul) – Bu kadar arsızlık olmaz.

AYTUĞ ATICI (Devamla) – Kardeşim, bak, bugün bu kanun burada kabul edilir ise -ki elleriniz kalkacak, kabul edilecek- o zaman, bu yolsuzluğa siz ortak olmuş olacaksınız. (AK PARTİ sıralarından gürültüler) Eğer siz bu kanunu kabul ederseniz bugüne kadar yapılmış olan bütün yolsuzluklara ortak olmuş olacaksınız.

Gel, şimdi buradan özür dile. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Teşekkürler.

ÜNAL KACIR (İstanbul) – Sayın Başkan, bakan DSP’li, ruhsat veren belediye başkanı CHP’li…

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) – Götüren AKP’li. Fettah Tamince nereli?

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Sayın Başkan…

BAŞKAN – Sayın Canikli, buyurun.

İki dakika.

2.- Giresun Milletvekili Nurettin Canikli’nin, Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı’nın sataşma nedeniyle yaptığı konuşma sırasında şahsına sataşması nedeniyle konuşması

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum.

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) – Fettah Tamince nereli?

BAŞKAN – Arkadaşlar, lütfen dinleyelim.

Buyurun Sayın Canikli.

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) - Değerli arkadaşlarım, bakın, bu Resmî Gazete, belge diye gösterilen bir alıntı ve değerlendirme, bir görüş…

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Resmî Gazete.

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Bak, o bir görüş. Kim tarafından kaleme alınırsa alınsın o bir görüş.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Ağabey, kanun yayınlanmış. Ağabey kanun ya!

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Bakın, belge o değil. Belge nedir biliyor musunuz? Belge şu…

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Hayır, kanun ya! Ağabeyciğim bak, kanun diyorum sana ya!

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Lütfen, bir dinleyin yani işte Resmî Gazete’de, bu bir alıntıdır. Alıntı her zaman yorum içerir, her zaman yanılma payı vardır.

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) – Allah Allah, kamera şakası mı ya?

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Nitekim, basit maddi bir hata yapılmıştır, çok net söylüyorum. Belge ne biliyor musunuz?

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Hakikaten şaka gibisiniz.

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) – Kamera şakası mı bu ya? Resmî Gazete gösteriyor burada.

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) - Belge bu işte, belge. Ne zaman tanzim edilmiş bu belge? 13 Haziran 2001 tarihinde tanzim edilmiş belge, kayıt altına alınmış belge.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Ya, Resmî Gazete diyorum ya!

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Bu insanlar böyle bir konunun bugün bizim tarafımızdan tartışılacağını tahmin edip de böyle bir belge mi tanzim ettiler değerli arkadaşlar?

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Ya boru mu bu, Resmî Gazete ya, Resmî Gazete! Anlamıyor musun?

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Böyle bir şey söyleyebilir misiniz? Bundan daha bir şey olabilir mi?

Defterdarlığın… Diyorum ki bakın, açın bakın; tarih, sayı veriyorum ben size.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Bir elindeki kâğıda bak, bir Resmî Gazete’ye bak.

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – O dönemde defterdarlık resmî olarak kayıt altına almış, o tarihte…

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Hani nerede, elindeki kâğıt nerede?

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – 1998’de ve 62 bin…

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Ya, elinde küçük bir paçavra var.

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – İşte, belge burada; bakın, hepsi, belgesi burada…

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Kardeşim, Resmî Gazete’de kanun yayınlandı, daha ne istiyorsun?

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Ben tarih, sayıyı buraya kayıt ettim, belgesi burada, belgesi burada. Sayın Başkana da verdim, Sayın Oktay Vural’a da verdim; hepsi belgeler içerisinde. Belge burada.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Başbakanınızın Meclise sunduğu kanun tasarısı var ya. Ayıptır ya!

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Belge istiyorsanız belgeden bol bir şey yok.

1998’de devletin defterdarlığı bu tespiti yapıyor, beş yıldızlı otelin inşaatının tamamlandığını ve inşaat alanının toplam 67.250 metrekare olduğunu tespit ediyor, bundan daha kuvvetli belge var mı?

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Aklama o zaman ya!

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Bundan daha kuvvetli belge var mı?

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Gel cezasını verelim, aklama!

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Hiç sağa sola çekmeyin, hiç sağa sola çekmeyin; çok net, tartışmasız. Yapmanız gereken tek bir şey var, tek bir şey: Özür dilemek, başka hiçbir şey değil, özür dilemek.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Allah, Allah!

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Evet, öyle.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Teşekkür ederim.

OSMAN KAHVECİ (Karabük) – Sayın Başkan…

BAŞKAN – Sayın Kahveci, ne için söz istiyorsunuz?

OSMAN KAHVECİ (Karabük) – Az önce CHP sözcüsü ilk konuşmasında, CHP Grubu sözcüsü “bir AKP milletvekili” diyerek benden bahsetti…

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) – Ne malum?

OSMAN KAHVECİ (Karabük) – Sataşmadan söz istiyorum.

BAŞKAN – Hayır, hayır; sataşma size değil, “bir AKP milletvekili” dedi.

OSMAN KAHVECİ (Karabük) – Benden bahsetti, sataşmadan söz istiyorum.

BAŞKAN – Nerede? İsim vermedi Sayın Kahveci.

OSMAN KAHVECİ (Karabük) – Orman Genel Müdürü olarak benden bahsetti.

BAŞKAN – Peki, iki dakika.

Siz de ayrı bir sataşmaya meydan vermeden, lütfen.

Buyurun.

3.- Karabük Milletvekili Osman Kahveci’nin, Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı’nın görüşülen kanun tasarısının tümü üzerinde grup adına yaptığı konuşma sırasında şahsına sataşması nedeniyle konuşması

OSMAN KAHVECİ (Karabük) – Evet, arkadaşlar, az önce CHP sözcüsü arkadaşımız benden bahsederek, isim vermedi ama…

Tabii, orman alanlarındaki tahsis, Orman Kanunu’nun 17’nci maddesine göre kırk dokuz yıllığınadır. Bu tahsise… Yani, az önce konuşulan bu olayların içerisinde yaşayan bir arkadaşınız olarak…

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) – Ha, tamam, şimdi anladık.

OSMAN KAHVECİ (Devamla) – …gerçekten Kazakistan’ın bu olayını böylesi dile getirmek… Sanıyorum herhâlde bu arkadaşlarımız burada itham ederken bana “Gerçekler nedir? Olaya nasıl el koydunuz?” diye sorsalardı, belki bu kadar tartışma olmazdı.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Sen onu git Başbakanına anlat!

OSMAN KAHVECİ (Devamla) – Evet, arkadaşlar, bakın, tahsis 1993, otelin bitişi 1998, bizim olaya müdahale…

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Ne 98’i!

OSMAN KAHVECİ (Devamla) – 2001 yılında otel işletmeye açılıyor, bizim müdahale ettiğimiz zaman da tespit ederek müfettiş gönderiyoruz az önce Grup Başkanımızın dediği gibi.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Kaç yılında? 2005’te müfettiş gidiyor.

OSMAN KAHVECİ (Devamla) – 2005’te müfettiş gidiyor çünkü o süreçte bir tartışma süreci yaşanıyor.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Üç sene uyudunuz, üç sene izin verdiniz.

OSMAN KAHVECİ (Devamla) – Sonuçta, 2001 yılından itibaren ormanla ilgili otel kısmı bölündükten sonra o izin bedelliye çevriliyor ve 2001 yılından itibaren yaklaşık on yıllık otel parası olarak orman izinlerinin toplam bedeline karşılık olarak yer isteniyor.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Arazi bedellerini aldınız mı?

OSMAN KAHVECİ (Devamla) – Şimdi, orman alanlarında -esas söylemek istediğim şuydu- kırk dokuz yıllığına izin verilir.

TUNCA TOSKAY (Antalya) – Parayı aldınız mı?

OSMAN KAHVECİ (Devamla) – Bütün turizm tesislerindeki izin süresi kırk dokuz yıllıktır ama ikinci bir talep olduğu zaman da bir kırk dokuz yıl daha uzatılır. Burada da, sözleşmede de “Tekrar yenilenir.” diyor.

TUNCA TOSKAY (Antalya) – “Yenilecektir.” diyor.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – “Yenilecektir.” diyor, dikkat et!

OSMAN KAHVECİ (Devamla) – Ancak, bunlar, bu sözleşmeler kanundur. Orman Kanunu’nda “kırk dokuz yıl” der ama siz yeni bir kanunla bunu istediğiniz şekilde uzatırsınız. Bu protokolün buraya gelmesi demek, kanundur, Orman Kanunu’nun eski hükümlerini bile geçersiz kılabilir çünkü bu sadece protokol değildir, Meclisin onayından geçtiğinden dolayı, bu bir kanun hükmünde olduğundan dolayı…

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

OSMAN KAHVECİ (Devamla) – … yüce Meclisin verdiği kararlar da sonuçta bir kanun olarak eski kanun hükmünü de iptal eder. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Teşekkürler Sayın Kahveci, teşekkür ederim.

IX.- KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ İLE KOMİSYONLARDAN

GELEN DİĞER İŞLER (Devam)

A) Kanun Tasarı ve Teklifleri (Devam)

4.- Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Kazakistan Cumhuriyeti Hükümeti Arasında 13 Aralık 1993 Tarihli Türkiye Cumhuriyeti ile Kazakistan Cumhuriyeti Arasında Antalya İlinin Kemer İlçesindeki Taşınmazın Kazakistan Cumhuriyetine Kullandırılmasına İlişkin Protokole Değişikliklerin ve Eklemelerin Yapılmasına Dair Protokolün Onaylanmasının Uygun Bulunduğu Hakkında Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/688) (S. Sayısı: 413) (Devam)

BAŞKAN - Değerli arkadaşlarım, kanunun tümü üzerindeki görüşmeler tamamlanmıştır.

Şimdi, sisteme giren arkadaşımız var, soru-cevap işlemi yapacağız.

Sayın Genç, buyurun.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Aslında bu rapor eksik. 1993 protokolü buna ilave edilseydi nerede, ne zaman değiştiği belliydi. Şimdi, biraz önce anlaşılıyor ki herkes bir şey söylüyor. Burada Hükûmet yok ki Hükûmet bana doğru cevap versin. Kardeşim, bu arazi evvela 44.370 metrekare olarak tahsis ediliyor. Hangi tarihte 67 bin metrekareye çıktı? Şimdi, biraz önce Canikli diyor ki: “1998’de burada ölçüm yaptı Maliye Bakanlığı, 67 bin metrekare buldu.” Kardeşim, bizim burada görevimiz suistimalleri Meclisin kararıyla mı örtbas etmektir? Burada tahsis edilen arazi 44 bin metrekare olduğuna göre, orada tahsisi aştığına göre, aşan o kısmın yıkılması lazım ve burada bizim buna kanunla meşruiyet getirmememiz lazım. Ama burada otel yapıldıktan sonra, Tayyip Bey’in arkadaşı…

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

KAMER GENÇ (Tunceli) – Rixos otellerini de biliyorsunuz, Tayyip Bey ailesiyle orada kalıyor, para veriyor mu vermiyor mu? Bütün mesele Rixos otellerine meşruiyet kazandırmak.

Ama niye…

BAŞKAN – Teşekkürler Sayın Genç.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Daha süre var, yirmi dakika var?

BAŞKAN – Hayır, başkaları da var, şimdi girdiler.

Sayın Özel, buyurun.

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) – Teşekkür ederim.

Şimdi, biraz önce “arkadaşıma sormak istiyorum” joker hakkından katkı sağlayan milletvekilimiz “Sorsaydınız ben anlatırdım arkadaşlar.” dedi. Tabii, iyi ki kendisi ifade etti de biz o telaşlı tavrı bir yere oturtabildik.

2001 yılında fark edildiğini söylüyor. Ta 2005’te müfettiş yollamışlar, 2011’e kadar işletmesine izin vermişler. Orada attıkları iki tane tarih üzerinden bir masumiyet yaratmaya çalışıyor. On yıldır bu otel devri iktidarınızda işledi mi işlemedi mi, ona cevap verin.

AHMET YENİ (Samsun) – Otel ne zaman yapılmış, onu söyle!

BAŞKAN – Teşekkürler Sayın Özel.

Sayın Atıcı…

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Teşekkürler Sayın Başkan.

Şimdi, bu kadar önemli bir konuyu konuşuyoruz, bu kadar, boğazına kadar batağa batmış bir konuyu konuşuyoruz, Dışişleri Bakanı burada yok. Getirmişler Enerji Bakanını, nöbetçi bakan diye koymuşlar. Dışişleri Komisyonu Başkanı yok. Biz burada kendi kendimize konuşuyoruz.

MUSA ÇAM (İzmir) – Enerji Bakanı burada!

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Enerji Bakanı burada, doğru ama Enerji Bakanının yaptıklarının yanında bu bir nimet kalır, bunu hiç olmazsa parayla giderirsiniz. O nükleer santral belasından nasıl kurtulacağız, o ayrı bir konu. (AK PARTİ sıralarından gürültüler)

MUHAMMET BİLAL MACİT (İstanbul) – Edep, biraz edep!

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Yani onun yaptığı çok daha ayrı. O yüzden hiç soru bile sormuyorum Sayın Başkan.

HÜSEYİN BÜRGE (İstanbul) – Herkese saygısızlık yapacaksın!

BAŞKAN – Teşekkürler Sayın Atıcı.

Sayın Genç, tekrar girmişsiniz sisteme, buyurun. (AK PARTİ ve CHP sıralarından gürültüler)

Arkadaşlar, dinleyelim lütfen.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Sayın Başkan, evvela, bu Hükûmetin bu Meclisi ciddiye alması lazım. Bu Hükûmet bu Meclisi ciddiye almıyor. Ahmet Davutoğlu şimdi nerede, hangi olaylarla uğraşıyor?

Şimdi buraya bir anlaşma gelmiş ve biz burada bir hırsızlığa, yapılan bir devlet arazisi soygunluğuna Meclisi ortak ediyoruz, diyoruz ki: “Siz ey bürokratlar, ne kadar soygun yaparsanız yapın, biz kanunu, AKP’nin parmak çoğunluğuna güvenerek buradan geçiriyoruz.”

Şimdi, buyurup açıkça söylesinler, desinler ki: “Tayyip Bey bize emir verdi. Bu otellerde Tayyip Bey gidiyor, kalıyor aile efradıyla beraber. Bize talimat verdi, af çıkarıyoruz.” Böyle dürüstçe konuşmaları gerekirken niye yani sağa sola çeviriyorsunuz da “Şu tarihte yaptı, bu tarihte yaptı.” Bu otel Rixos Oteli olduğuna göre bunun sahibinin de kim olduğu ortada, dolayısıyla kimlerin buradan yararlandığı ortada. E, bunları biz yarın öbür gün sokaklara çıkıp da söylediğimiz zaman “İftira atıyorsunuz.” demeyin. İşte, her şey ortada. Onun için, bir şeyleri de artık yani… (AK PARTİ sıralarından gürültüler)

BAŞKAN – Lütfen dinleyelim arkadaşlar.

Sayın Genç, teşekkür ederim.

Sayın Özel, tekrar girmişsiniz, buyurun.

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) – Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Enerji Bakanımıza enerjiyle ilgili 12 tane soru soruyoruz, on dakika süre kullanıyor, 1 soruya cevap veremeden bitiriyor, “11 soru kaldı.” diyor. Bugün de gelmiş, uzmanlık alanında cevap veremeyen bir bakan, hiç ilgisi olmayan bir konuda oraya geçmiş.

HÜSEYİN BÜRGE (İstanbul) – Ya Özel, yazık ya, yazık!

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) – Şimdi de biz bu soruları soracağız, Dışişleri Bakanına vekâleten cevap verecek.

BEDRETTİN YILDIRIM (Bursa) – O zaman sorma!

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) – İşte, AKP’nin ve Hükûmetin Meclise verdiği değer açıkça ortadadır.

Teşekkür ediyorum.

BAŞKAN – Teşekkürler.

Sayın Canikli…

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Bugünkü kanunla getirilen düzenlemenin içeriğinde, sözleşmenin içeriğinde yer alan husus, esas itibarıyla, 16 Şubat 2001 tarihinde Profesör Doktor Nami Çağan’ın -Sayın Bakan döneminde- onun imzasıyla kayıt altına alınmış ve bu tahsis yapılmış yani otel inşaatı yapıldıktan sonraki tahsisin uzatılması, hem de kayıtsız şartsız, hiçbir kullanım şartı olmaksızın yapılmış. Tarih 16 Şubat 2001, sayı 51, Sayın Profesör Doktor Nami Çağan’ın imzasıyla… Dolayısıyla, eğer bu kanun yolsuzluk kanunuysa, bu, bugün yapılmamış; bu, 16 Şubat 2001 tarihinde yapılmış. Bunun böyle olduğunu ben söylemiyorum, inanmıyorum da yani bir yolsuzluk kanunu falan değil.

ŞUAY ALPAY (Elâzığ) – Yahu, tek bakan imzasıyla nasıl kanun gelir?

TUNCA TOSKAY (Antalya) – Araştırma önergesini niye reddettiniz? Araştıralım, sorumluları çıkaralım meydana. Araştırma önergesini niye reddettiniz?

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Yapılan iş bu anlamda, uluslararası ilişkiler çerçevesinde konuşulabilir, tartışılabilir.

Bakın, şunu söylüyorum: Bu kanunun içeriği şu protokolle, onayla kabul edilmiş zaten.

TUNCA TOSKAY (Antalya) – Araştırma önergesini niye reddettiniz? Bunun cevabını vereceksin. Orada hikâye anlatma bize!

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Bugünkü getirdiğimiz tamamen bir formalite, formaliteden ibaret. Uluslararası ilişkilerin gereği bu yapılması gerekiyor, bu yapılıyor, başka bir şey yok.

TUNCA TOSKAY (Antalya) – Hikâye anlatma bize! Araştırma önergesini kabul edin, araştıralım.

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Bunun içeriği bu yıl da kabul edildi. Yapmayın beyler, Allah aşkına!

BAŞKAN – Teşekkürler Sayın Canikli.

TUNCA TOSKAY (Antalya) – Mızrak çuvala girmiyor!

BAŞKAN – Sayın Yeni…

AHMET YENİ (Samsun) – Sayın Başkanım, tabii uzun uzun konuşuluyor. Bu otel ne zaman yapılmışın cevabı: 1998’te bitmiş.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Yok ya, yanlış, öyle değil!

AHMET YENİ (Samsun) – Belgeler onu gösteriyor.

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) – 2001, 2001…

AHMET YENİ (Samsun) – Peki, ruhsatı veren kim? CHP’li bir belediye başkanı. 2001’den önce yapılmışsa ve bu, yolsuzluk olarak konuşuluyorsa dönemin iktidarı DSP, MHP, ANAP. Buna ne denecek?

Evet, teşekkür ediyorum.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Ya cezasını ver kardeşim, herkes senin gibi mi?

BAŞKAN – Sayın Atıcı, tekrar söze girmişsiniz.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Bakın, Sayın Başkan, size Dışişleri Komisyonundan bazı inciler. Şimdi, o tarih mi bu tarih mi önemli değil.

AHMET YENİ (Samsun) – Önemli!

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Şu anda siz bu kanun tasarısını getirdiniz, geçmişte yapılan hataları aklamaya çalışıyorsunuz. Bunu yapmayın, bu suça ortak olmayın.

Bakın, Komisyonda… (AK PARTİ sıralarından gürültüler) Bir dakika… Bakın, Komisyonda ne demişim…

Bizim bu ateşli konuşmamızdan sonra Dışişleri Komisyonu Başkanı “Bu tarihlerde kimlerin hükûmet olduğunu da hatırlamanızda ve suçlamaları yaparken dikkat etmenizde yarar var.” diyor, Komisyon notlarında.

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) – Kişi kendinden bilir!

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Ben de diyorum ki: “Sayın Başkan, kimin, hangi tarihte hükûmet olduğunun bir önemi yok. Babam dahi olsa hesap soralım.” Başkan diyor ki şaşkınlıkla: “Yani herkese giden bir suçlama yapıyorsunuz.” Ben de diyorum ki: “Evet, kim suçluysa tarihe bakmaksızın hesabını görelim; gelip, burada aklamayalım.”

Bugün aklarsınız, yarın da millet sizi paklar, görürsünüz.

BAŞKAN – Sayın Özel…

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) – Sayın Başkan, çok teşekkür ediyorum.

Eğer iktidar partisi şu konuda samimiyse: “Bizim burada bir kusurumuz yok.” Hatta, kusurlu olan her zaman devri sabık yarattıkları kendilerinden önceki cumhuriyet hükûmetleri ise gelsinler, bunu burada araştıralım. Araştırma komisyonuna el birliğiyle ret oyu verdiler.

BÜLENT TURAN (İstanbul) – Çok zararlı çıkarsın Özgür!

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) – Bakın “Bu işten zararlı çıkarsın.” diyor, bakış açısı bu.

YUSUF HALAÇOĞLU (Kayseri) – Çıksın, daha iyi değil mi?

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) – Eğer bu devletin kör kuruşunu zimmetine geçirmiş, haksızlık yapmış birisi varsa, benim babamın diğer oğlu, kardeşim de olsa, ben o işten zararlı da çıksam araştırılması lazım.

Bu mantığı reddediyoruz, bu mantığı kınıyoruz. Yazıklar olsun!

YILMAZ TUNÇ (Bartın) – Ver savcılığa, ver!

BAŞKAN – Teşekkürler.

Sayın Genç, tekrar girmişsiniz.

Buyurun. (AK PARTİ sıralarından gürültüler)

TUNCA TOSKAY (Antalya) – Niye reddettiniz araştırmayı? Reddettiniz araştırmayı. Ben verince kabul edecek misiniz? Yarın getiriyorum o zaman!

BAŞKAN – Lütfen dinleyelim arkadaşlar.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Sayın Başkan, şimdi, anlaşılıyor ki, efendim, o zamanki Orman Genel Müdürü şimdi aramızda milletvekili. Bu büyük bir… Görevini suistimal etmiştir dolayısıyla burada doğruları söylemiyor. Bana göre bu Meclis bu orman arazisine haksız olarak inşaat yapanların yakasına yapışmalı, onların hak ettiği cezayı vermeli. Bu arkadaşımızın da dokunulmazlığını kaldıralım. Bu orman arazisine inşaata nasıl müsaade etti, niye zamanında mühürlemedi burayı, niye yıkım kararını almadı? Belediye suçluysa belediyeyi de suçlayalım. O zaman buna göre bir karar verelim ama siz o zihniyette değilsiniz. Tayyip Bey size emir vermiş. “Ben bu oteli kullanıyorum.” diyor ya! “Ben ailemle gidiyorum, burada tatil yapıyorum.” diyor. Onun için siz bunu yıkamazsınız, “Bunu affedin.” diyorsunuz. Bunun doğrusunu söyleyin be kardeşim ya! (AK PARTİ sıralarından gürültüler)

BAŞKAN – Teşekkürler Sayın Genç. 

Buyurun Sayın Canikli.

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Sayın Başkan, bu oteli ne biz… (MHP ve CHP sıralarından gürültüler)

BAŞKAN – Arkadaşlar, lütfen dinleyelim.

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Bu otel hiçbir AK PARTİ’li tarafından kullanılmamıştır. Bu otel bizim dönemde tahsis edilmemiştir, tekrar söylüyorum.

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) – Oraya tatile giden milletvekilleri oy versin, biz niye verelim! Rixos’a tatile giden milletvekilleri oy versin!

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Bakın, şu soruyu soruyorum ben değerli arkadaşlar: Bu olay ne zaman meydana geldi? Bu olay… Yani eğer bir yanlışlık var ise, bir ihlal var ise 2001 yılına kadar bu ihlaller yapıldı.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Hesap sor, hesap sor! Yandaş olma, hesap sor, sen hükûmetsin!

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Peki, bugüne kadar, bu kanun tasarısı Meclise gelene kadar niye hiç kimse çıkıp da “Böyle, böyle bir yanlışlık var, bunlar hakkında hesap soralım.” demedi?

AYTUĞ ATICI (Mersin) – On bir yıldır hükûmetsin, daha ne olsun!

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Eğer hesap sormak istiyorsanız buyurun adres: Profesör Doktor Nami Çağan, dönemin Bakanı. Buyurun veriyorum, gidin hesabını sorun.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Kardeşim, on bir yıldır hükûmetsin be!

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Buyurun, hesabını sorun, usulüne uygun hesabını sorun. 

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Sen soracaksın, hükûmet sensin!

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Hesabını soruyorum, hiçbiri bunların şey değil…

TUNCA TOSKAY (Antalya) – Gene sor!

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Sen istifa et, bak ben nasıl hesap soruyorum!

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – …yani gidin sorun, araştırın. Bir araştırma önergesi bununla ilgili, şununla ilgili verin mesela. Olur mu öyle şey!

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Önerge verdik, sen kaçtın!

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Bugüne kadar niye vermediniz? 2001 yılına kadar eğer bir yanlışlık, yasa dışı bir işlem varsa hepsi 2001 yılına kadar yapılmış durumda.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Bugüne kadar niye vermediniz araştırma önergesi?

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Ya, kardeşim, sen görevini yapacaksın, ben değil!

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Amaç üzüm yemek değil, bağcıyı dövmek!

BAŞKAN – Teşekkürler Sayın Canikli.

Arkadaşlar, soru süresi bitti.

Sayın Bakan, buyurun efendim.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Sen devlet, hükûmetsin, devleti yönetiyorsun, sen ceza vereceksin, ben mi vereceğim!

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Biz yargı mıyız?

TUNCA TOSKAY (Antalya) – 2001’den 2009’a kadar paraları niye tahsil edemediniz?

BAŞKAN – Arkadaşlar, dinleyelim lütfen.

Sayın Bakan, buyurun.

ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI TANER YILDIZ (Kayseri) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bu uluslararası anlaşmayla alakalı tabii farklı yorumlar…

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) – Gizli oylama olsun bu salondan 20-25 oy çıkar sadece! (AK PARTİ sıralarından gürültüler)

MUHAMMET BİLAL MACİT (İstanbul) – Hadi oradan be!

SUAT ÖNAL (Osmaniye) – Ya, Özgür, kendi adına konuş!

BAŞKAN – Dinleyelim lütfen.

ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI TANER YILDIZ (Kayseri) – …farklı öneriler yapıldı.

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) – Bu iddianıza, bu dediğinize 20 tane destek çıkmaz. Herkes önüne bakıyor, herkes! (AK PARTİ sıralarından gürültüler)

SUAT ÖNAL (Osmaniye) – Sen kendini bağlarsın!

BAŞKAN – Arkadaşlar, lütfen dinleyelim, Sayın Bakan konuşuyor.

Buyurun.

ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI TANER YILDIZ (Kayseri) – Değerli arkadaşlar, bu uluslararası anlaşmayla alakalı farklı yorumlar, farklı öneriler yapıldı. Soru-cevap kısmını ilgilendiren hususlarla alakalı kısaca bir konuşma yapmak isterim. Özellikle, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının yaptıklarıyla alakalı bahsetti arkadaşlar.

Şimdi, değerli arkadaşlar, yamuk insanları ayıklamak ne kadar bizim görevimizse dürüst çalışanları da aynı şekilde ifadelendirmek o kadar görevimiz olması lazım. Biz, burada, kanun tasarıları kanunlaşırken veya daha farklı konularda konuşurken çok açık bir şekilde bir konuyu beyan ediyoruz. Soru-cevap kısmında milletvekilleri tarafından tarafımıza yönlendirilen bine yakın soru süresi içerisinde cevaplandırılmıştır. Buradaki yapılan yorumların ve soruların iki tane ciheti var. Seviyeli konuşanları tenzihen söylüyorum, seviyesiz konuşanların seviyesine inmemekle alakalı bir üslup ayarlaması.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Sayın Başkan, bu salonda kim seviyesiz konuşuyorsa onu açıklasın…

ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI TANER YILDIZ (Devamla) – İkincisi de, burada, onlar, seviyesiz…

KAMER GENÇ (Tunceli) –…çünkü bir milletvekiline orada bakan kılıklı adam “Terbiyesiz konuşuyor.” diyemez.

ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI TANER YILDIZ (Devamla) – Arkadaşlar ifademi değiştiriyorum: Seviyesiz konuşanlar kendini bilmiyorsa seviyeli konuşanlar mutlaka kendilerini biliyorlardır. Geriye kalanları söylüyorum.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Kendisine yolsuzlukla ilgili soruları soruyoruz, “Efendim, bizim dinimiz, imanımız yerindedir.” diyor.

ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI TANER YILDIZ (Devamla) – Şimdi, arkadaşlar, bakın, zamanında bine yakın soruyu cevaplayan bir Bakanlığın bilgiden yana, savunmadan yana ve bunları anlatmaktan yana sıkıntısı olmaz. Ama, ben, her zaman söylüyorum: Sorusu yedi dakika olan konunun cevabı beş dakika olur mu arkadaşlar? Ben, Sayın Başkandan süre istiyorum ve bunların hepsini de cevaplayabilecek durumda olduğumu söylüyorum çünkü biz, gücümüzü şeffaflıktan alıyoruz.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Tabii tabii, o kadar şeffafsınız ki… Doğal gazda dönen dolaplar!

ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI TANER YILDIZ (Devamla) – Her olayımız… Şimdi, eğer, bir arkadaşımız kalkıp da derse ki “Orada neler dönüyor?” Arkadaşlar, bakın, dünya var ahiret var. Eğer, bu manada, ben, hakaretlerini yapan arkadaşlara veballerini üzerine ekleyerek iade ediyorum. Bakın, her zaman hayatta karşılaşacaksınız, dürüst insanlar ve bu konuda itina gösteren insanlar kimse -sırf Enerji Bakanlığı için demiyorum- laf etmekten bu manada, o kadar rahat ifade etmekten lütfen sakının. Bakın, dünya var ahiret var, hepimizin çoluk çocuğu var, bu konuda böyle ulu orta, geniş cümlelerle kimsenin konuşma hakkı olmaz.

Ben, burada somut bir şekilde yeni evrakları, mahkeme kararlarını kullanarak, tarihlerini, sayılarını vererek ve fotokopilerini de iade ederek bir konuya girdim. Niye o konuda hiç kimse bir şey söylemiyor? O mahkeme kararlarını veriyorum ben size. Eğer hukuka dayanmayacaksak o başka bir iş.

EMİNE ÜLKER TARHAN (Ankara) – Ne söylediğinizi anlamıyoruz.

ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI TANER YILDIZ (Devamla) - Ve diyorsunuz ki siz şimdi bununla alakalı: “Mahkemeye verin.” Ben “Suç duyurusunda bulunun.” diyorum, daha ötesini söylüyorum.

Şimdi, burada, Grup Başkan Vekilimiz Sayın Canıkli açıkladı, tarihleriyle, evraklarıyla hepsini açıkladı. Evet, burada sehven yazılmış ve bir yorum olmaktan daha öteye gitmeyen, işletmeye açıldığı tarihle yatırım tarihini karıştıran sehven bir cümle var. Onun karşısında Sayın Canikli dedi ki: “Şu evraklarla, şu tarihlerle beraber söylüyorum.”

Şimdi, yapı kullanma izni belgesi, iskânı 6 Mayıs 2002 de alınmış. Yapı kullanma izni alınmış arkadaşlar yani bunun inşaata başlama ihtimali var mı? Şimdi bir tarih söylüyorum ben, burada, gene, tekrar: 6 Mayıs 2002’de yapı kullanma izni, iskân belgesi olan bir bina o tarihte inşaata başlayabilir mi? Şimdi, bunun üzerinde, bu tarihten sonra, artık, bunun, bilgilerin tekrarına girmiş olursunuz, eğer bu konuda ısrar ederseniz bunun tekrarına girmiş olursunuz.

O yüzden, arkadaşlar, ben, tekrar tekrar söylüyorum. Bir milletvekili arkadaşımız soru soruyor, 15 tane soru soruyor: “Falan ilin, filan ilçesinde elektrikle alakalı ne yaptınız?” İkinci ilçesine geçiyor, orayla alakalı ne yaptınız? Ben şimdi öneriyorum: Lütfen 81 tane ilin ilçeleriyle alakalı 900’e yakın soru sorma imkânınız var bu şekliyle. Arkadaşlar, soru sormanın da bir mekanizması var, cevap vermenin de bir mekanizması var. Eğer bunları doğru ve zamanında kullanmazsak bu sefer soru sormanın da saygınlığını bir tarafa bırakmış oluyoruz. Ben her zaman konuşmamda şunu söylüyorum: Değerli arkadaşlar, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunun mehabetini artıracak olan bizleriz. Bunun, iktidarıyla muhalefetiyle istisnası yoktur.  Dışarıdan izleyen vatandaşlarımız tek tek bunlara dikkatle bakıyorlar. Eğer biz birbirimize sataşarak, birbirimize gereksiz yere laf atarak, eğer bu saygınlığı zedeleyeceksek hepimizin oturup düşünmesi lazım arkadaşlar. Bu, kanun tasarısı veya uluslararası anlaşma, fark etmiyor.

Şimdi, bu belgeler üzerinde her birimizin titizlikle, itinayla buna bakması lazım. Ben, lütfen, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığıyla alakalı somut bir önerisi, eleştirisi veya tavsiyesi olan varsa bütün dikkatimle beraber dinliyorum. Arkadaşlar, bu Bakanlıkta 81 bine yakın personel çalışıyor. Biz prensiplerimizi belirlemişiz. Özel sektör yatırımlarıyla beraber liberalleşen, özelleşen, serbestleşen bir piyasada çalışıyoruz. Ola ki bizim prensiplerimizin haricinde pusulasını şaşıran, yolunu şaşıran varsa, bakın, “Kim olursa olsun acımam.” dedim ben. Bunu, hem canlı yayında hem de Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunda milletvekillerimizin önünde söyledim. “Kim olursa bu yanlışı yapan, ben ona acımam.” dedim. Şimdi, buna rağmen somut bir öneriniz varsa ben onların hepsini tek tek not alırım, somut bir şahsınız varsa onunla da alakalı gerekli takibatı, tahkikatı ve soruşturmayı da yaparım. “Kimse, babamın oğlu olsa ben buna acımam.” dedim.

Değerli arkadaşlar, şimdi, biz bu kadar itina gösteriyoruz ama bunun karşılığında lütfen yuvarlak cümlelerle “Buralarda neler oluyor?” diye bir cümle kullanmayın. Bakın, tekrar tekrar söylüyorum, altını kalın çizgilerle çizerek söylüyorum: AK PARTİ hükûmetleri ak alnıyla beraber gelip ak kadrolarıyla beraber çalışmaktadır. Yanlışlık yapan varsa o mutlaka cezasını görmesi lazım. Bakın, insandır, beşerdir, şaşar ama kimse, onun cezasını ayrıca vermemiz lazım. Siz burada genel bir ifade kullanıp da böyle töhmet altında bırakıcı bir ifade kullanıyorsanız ben tekrar o cümlemin başına dönüyorum, “Dünya var, ahiret var.” diyorum. Bütün kutsallığınızla beraber, hangi kutsala inanıyorsanız  -ki ortak müştereklerimiz mutlaka ki çok fazla ama- lütfen o inançlarınıza duyarlı kalarak söyleyin o zaman. Ben bu konuda, savcılığa intikal etmesi gereken bir konuda -şahıs veya olay- eğer duyarsız kalmışsam lütfen -Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığına- savcılığa suç duyurusunda bulunun diyorum, bunu ben söylüyorum. O yüzden, değerli arkadaşlar, bizler bu konuda itina göstereceğiz.

EMİNE ÜLKER TARHAN (Ankara) – Kimin savcısına?

ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI TANER YILDIZ (Devamla) – “Hangi savcı?” derseniz o zaman bütün hukukun zeminini sarsmış olursunuz.

EMİNE ÜLKER TARHAN (Ankara) – Hiçbir soruya yanıt vermediniz.

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) – On dakikayı yediniz Sayın Bakan, on dakikayı yediniz. Bir tek soruya cevap vermediniz yine. Meclisle alay ediyorsunuz, alay!

ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI TANER YILDIZ (Devamla) – Hele bunu Enerji Bakanlığındaki bir mühendis olarak değil, bir yargı mensubu olarak söylüyorsanız, kusura bakmayın, olmaz! Siz bu kanun tasarısıyla alakalı, uluslararası anlaşmayla alakalı bir tane soru sormadınız. Tutanakları açıp bakın, bir tane soru sormadınız.

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) – Meclisle alay ediyorsunuz! On dakikayı yediniz.

EMİNE ÜLKER TARHAN (Ankara) – Siz de yolsuzlukları örtmek için on dakikadır zamanı yediniz, boşu boşuna.

ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI TANER YILDIZ (Devamla) – İki tane cümleniz var; bir, sataştınız ve hakaret ettiniz, onları geriye iade ediyorum; bir de önerilerinizi sunduğunuz.

EMİNE ÜLKER TARHAN (Ankara) – Ben de size iade ediyorum.

ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI TANER YILDIZ (Devamla) – Bununla alakalı hiç soru sormadınız.

GÜRKUT ACAR (Antalya) – Deniz Feneri’ni ne yapacaksınız? Onu da iade et.

ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI TANER YILDIZ (Devamla) – Heyetinizi, layık olanlarıyla saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

EMİNE ÜLKER TARHAN (Ankara) – Bir Bakan on dakika boşuna konuşur mu? Yazıklar olsun!

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) – Hâle bak, hâle bak, alkışı duyuyor musun? Yazıklar olsun!

BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, tasarının tümü üzerindeki görüşmeler tamamlanmıştır.

Maddelerine geçilmesini oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler… Kabul etmeyenler… Kabul edilmiştir.

Kırk beş dakika ara veriyorum.

Kapanma Saati: 20.50
DÖRDÜNCÜ OTURUM

Açılma Saati: 21.41

BAŞKAN: Başkan Vekili Mehmet SAĞLAM

KÂTİP ÜYELER: Muhammet Rıza YALÇINKAYA (Bartın), Özlem YEMİŞÇİ (Tekirdağ)

BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 76’ncı Birleşiminin Dördüncü Oturumunu açıyorum.

413 sıra sayılı Kanun Tasarısı’nın görüşmelerine kaldığımız yerden devam edeceğiz.

Komisyon ve Hükûmet yerinde.

1’inci maddeyi okutuyorum:

TÜRKİYE CUMHURİYETİ HÜKÜMETİ İLE KAZAKİSTAN CUMHURİYETİ

HÜKÜMETİ ARASINDA 13 ARALIK 1993 TARİHLİ TÜRKİYE CUMHURİYETİ İLE

KAZAKİSTAN CUMHURİYETİ ARASINDA ANTALYA İLİNİN KEMER İLÇESİNDEKİ

TAŞINMAZIN KAZAKİSTAN CUMHURİYETİNE KULLANDIRILMASINA İLİŞKİN

PROTOKOLE DEĞİŞİKLİKLERİN VE EKLEMELERİN YAPILMASINA DAİR

PROTOKOLÜN ONAYLANMASININ UYGUN BULUNDUĞU HAKKINDA KANUN

TASARISI

MADDE 1- (1) 16 Nisan 2012 tarihinde Ankara’da imzalanan “Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Kazakistan Cumhuriyeti Hükümeti Arasında 13 Aralık 1993 Tarihli Türkiye Cumhuriyeti ile Kazakistan Cumhuriyeti Arasında Antalya İlinin Kemer İlçesindeki Taşınmazın Kazakistan Cumhuriyetine Kullandırılmasına İlişkin Protokole Değişikliklerin ve Eklemelerin Yapılmasına Dair Protokol”ün onaylanması uygun bulunmuştur.

BAŞKAN – Madde üzerinde Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına İstanbul Milletvekili Sayın Osman Oktay Ekşi.

Sayın Ekşi, buyurun. (CHP sıralarından alkışlar)

CHP GRUBU ADINA OSMAN OKTAY EKŞİ (İstanbul) – Sayın Başkan, saygıdeğer arkadaşlarım; az önce burada hepimizin tanık olduğu konuşmalar doğrusunu isterseniz beni biraz hayrete düşürmedi dersem yanlış olur. Şundan dolayı: Burada Türkiye ile Kazakistan arasında yapılmış bir protokolün onaylanmasına ilişkin tasarıyı görüşüyoruz. Görüşmeyle ilgili sorumlu bakan Sayın Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı. Kendisine sorulan sorulara verdiği yanıtların yüzde 99,9’u enerji politikamızla ilgili.

Şimdi, birincisi, doğrusunu isterseniz, müzakeredeki bu bana çarpık görünen tablo hayli hayreti mucip bir tablo. Önce ona dikkatinizi çekmek istedim.

İkincisi, sevgili arkadaşlarım, burada Sayın Aytuğ Atıcı Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına yaptığı konuşmada söz konusu anlaşmanın gerisindeki yolsuzluklara değindi. Ortada yolsuzluk var mı, yok mu tartışması yapıldı. Bendenizin kanaatine göre burada ciddi bir yolsuzluk var. Ahmet çalmış, Mehmet çalmış meselesi olarak söylemiyorum. Söylediğim şu: Sayın Canikli, iktidar partisi grubu adına bu onaylanmasını istediği anlaşmanın gerisinde kendi parti dönemlerine ilişkin herhangi bir yolsuzluk, hatta yanlış olmadığını ama eski yıllarda yapılmış bazı yanlışların bir şekilde tamiri için çaba sarf ettiklerini söyledi. Oysa, kendi iktidarları döneminde yine kendileri tarafından -Maliye Bakanımız burada yok- 9 milyon 483 bin Türk lirası tutarında vergi kaçağı, kaybı olduğunu ifade ettiler. Bunda ne Sayın Atıcı’nın ne Sayın Canikli’nin ne de Sayın Toskay’ın herhangi bir ihtilafı var. Şimdi, bu 9 milyon 483 bin Türk lirası bir vergi kaybı ise -ki Sayın Canikli benim bildiğim kadarıyla bu dünyadan, yani defterdarlık yaptığı için bu vergi meselelerinden gelen bir arkadaşımız- bunun cezası olması gerekir idi devletin tarh ettiği saniyeden itibaren. Sayın Toskay, bunun 22 milyona kadar çıkabileceğini, hatta diğer kaybedilmiş gelirlerle birlikte 40 milyona kadar çıkabileceğini söyledi.

Diyelim ki Sayın Toskay’ın dediklerinin tamamını kabul etmiyor, sırf 9 milyon küsuru kabul ediyoruz, diğerlerini varsaymıyoruz. 9 milyon 483 bin Türk lirası hazineye girecek para değil miydi? Bu paranın hazineye intikal etmemiş olması, devletin kasasına girmemiş olması kayıp anlamına gelmiyor mu? Özellikle Canikli’ye sormak istiyorum, defterdarlık yapmış bir arkadaşımıza sormak istiyorum. Kendisinin bulunduğu o eski konumlarda bunu devletin kaybı olarak gördüğü için halkın, sokaktaki vatandaşın hakkının yenmekte olduğunu düşünmemiş miydi acaba hiç? Zannediyorum, kendisinin o dönemlerinde -bugün siyasetçi olduğu için başka şey söyleyebilir- ilk ifade ettiği şey “Bak kardeşim, devlete karşı vermen gereken parayı vermedin sen, yetimin hakkını gasbediyorsun.” derdi veya demiştir.

Şimdi, bunun üzerinde durulmuyor. Burada kimse oradaki 9 milyon küsur liranın nereden tahsil edilmesi gerektiğini, nasıl tahsil edilmesi gerektiğini aramıyor. Ne yapılıyor? Tam tersine, şu protokolle, o para hiçbir şekilde teminat teşkil etmeyen bir vaade bağlanarak siliniyor. Nasıl bir vaade bağlanıyor? Türkiye'nin en güzel sahilinde, yerinde, 67 dönüm arazi Kazakistan devletine kırk dokuz yıllığına -bonkörlüğü sayesinde iktidarınızın- ilanihaye veriliyor. Karşılığı? Karşılığı Almatı’da 1,5 dönüm, muhtemelen de 2 dönüm bir arsa, bir de Aktau denen yer neresiyse, umarım -bendeniz gitmediğim için Kazakistan’a bilmiyorum- Kazakistan’ın uçsuz bucaksız…

DIŞİŞLERİ KOMİSYONU SÖZCÜSÜ OSMAN AŞKIN BAK (İstanbul) – Liman şehri, liman.

OSMAN OKTAY EKŞİ (Devamla) – Bilen mi var efendim? Liman mı?

DIŞİŞLERİ KOMİSYONU SÖZCÜSÜ OSMAN AŞKIN BAK (İstanbul) – Hazar’da, Hazar Denizi’nde liman şehri.

OSMAN OKTAY EKŞİ (Devamla) – Güzel, güzel, daha iyiymiş, benim düşündüğümden daha iyi. Sağ olun.

Öyle bir yerde 7 dönüm arsanın tahsis edileceğine ilişkin bir vaat var. Eğer 1993 yılında bu bizdeki 67, hatta ilk başta 44 dönümü devralan zihniyet, oradaki zihniyet, orada yaptığı vaade Kazakistan uygulamasında da aynı şekilde bakarsa, korkarım, o 1,5 veya üzerine koyacağınız 7 dönümlük arazinin de verilmesi verilmemesi muhtemelen bir sonraki kuşaklara kadar kalabilir.

Demek istediğim şu: Ortada devletin ciddiyetiyle ve devletin işleyişiyle, devletin kendi gelirlerine sahip çıkma yükümlülüğüyle katiyen uyumlu olmayan, bendenizin de kanaatime göre -ki Sayın Atıcı daha net olarak ifade etti- sokaktaki insanın, masum vatandaşın hakkını yiyen bir uygulama var. Bunun adı eğer “suistimal” değilse, neyin adı “suistimal” olur?

Deniyor ki: “2001 yılında bitmiş veya 2003 yılında bitmiş otel.” Ha 2001 yılında bitmiş, ha 2003 yılında sevgili dostlarım, aradan geçmiş bunca yıl. Bunca yıl içinde o otele -bunun gerçi projesini belde belediyesinin tasdik ettiğine dair bir bilgi geldi ama- o olayın ardından adamlar istihdam edilmiş, müşteriler gelmiş, hatta, eğer yanlış bilmiyorsam, iktidarınızın büyük isimlerinin ağırladığı çok büyük isimler var orada, o benim sözünü ettiğim otelde. Yöreyi bilmediğim için umarım yanlış bir otelden söz etmiyorum.

HALUK İPEK (Ankara) – Kim onlar, açıklar mısınız?

OSMAN OKTAY EKŞİ (Devamla) – Efendim, kim olduklarını gazeteler çok yazdı, siz de biliyorsunuz, ben de biliyorum.

HALUK İPEK (Ankara) – Böyle afaki olmaz öyle!

OSMAN OKTAY EKŞİ (Devamla) – O otelde böyle büyük isimlerin ağırlandığından da haberdarız.

Şimdi, acaba böyle protokolün çok fazla girip çıktığı otel yüzünden mi yahut onların girip çıkması yüzünden mi müfettişlerin pek fazla zorlayamadığı bir durum doğdu? Şimdi, oradaki otelin sahibinin yahut müstecirinin devlete olan borcunu, siz, Kazakistan’daki 7 dönüm araziyi alma vaadiyle bağışlıyorsunuz. O otelden adam kâr etmedi mi? Etti. Ederken vergi ödemesi gerektiğini düşünmedi mi? Düşündü. Orada istihdam ettiği insanların acaba devletin diğer kuralları açısından, sosyal güvenlikleri, vesaire açısından gerekleri yerine getirildi mi? Bilen yok. Ne var? Eğer devletimizin iktidarınız dönemindeki gücü yeterse oradaki otelin müstecirinden, 2011’den sonra, muhtemelen lütfedeceği kadar vergiyi tahsil edeceksiniz. Sizin böyle bir uygulamayı vicdanınızın kabul edeceğini zannetmiyorum ama etse de etmese de bu tasarıyı onaylayacağınıza emin olarak bakıyorum. Böyle yaparsanız da üzüntümü sizlere ifade etmek ihtiyacını duyduğumu söylüyorum.

Hepinize saygılar sunuyorum. Sağ olun. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN –Teşekkür ederim Sayın Ekşi.

Gruplar adına başka söz talebi yok.

Şahısları adına Recep Özel, Isparta Milletvekili.

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Ben konuşacağım Sayın Başkan.

BAŞKAN – Buyurun Sayın Canikli.

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Teşekkür ederim Sayın Başkanım.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Biraz önce sayın konuşmacının bazı hususlarla ilgili birkaç sorusu oldu, ben onunla ilgili birkaç konuyu kısaca sizlerle paylaşmak istiyorum. Bunlardan bir tanesi şu: Elbette, kayıp olarak tespit edilen 9 küsur milyon liralık rakam önemlidir ve takip edilmesi gerekir. Sayın Ekşi, takip ve usulüne uygun bir şekilde tahsil edilmesi, sonuç itibarıyla hazineye irat kaydedilmesi gerekir tartışmasız, aksini hiç kimsenin savunması, düşünmesi, uygulaması mümkün değil, ona yürekten katılıyoruz.

Zaten, tabii, tahsili de bir başka şekilde yapılmış yani doğrudan tahsil olarak değil ama karşılığında -biraz önce siz de ifade ettiniz, bizler de konuşmalarımızda söyledik- iki tane gayrimenkul kırk dokuz yıllığına Türkiye lehine tahsis ediliyor, kullanımına bırakılıyor. Bunlar da kıymetli yerler.

Şimdi, esas şeyiniz şu: Yani henüz daha gerçekleşmemiş, şarta bağlı, acaba Kazakistan tarafı bu paranın karşılığı olarak söz verilen bu tahsisi yerine getirmekte bir sıkıntı yaşanır mı? Kesinlikle olamaz. Neden? Çünkü bu sözleşme, bu mutabakat, bu anlaşma o varsayımla uygulamaya konuluyor. Bir başka ifadeyle -yani öyle bir şeyi hiç düşünmek bile istemiyoruz- o yerine gelmediği takdirde onun karşılığı olarak dizayn edilen, öngörülen, yer alan diğer şartlar da rahatlıkla yerine getirilmeyebilir; o hakkı karşı tarafa verir. Bu son karşılıklılık gereği bir şeydir. Ayrıca, yazım itibarıyla bakıldığında şart olarak ortaya konulmuştur, onun bir karşılığı olarak ortaya konulmuştur. O yüzden kesinlikle hiç öyle bir şeyiniz olmasın.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Biz vermişiz, onlar vermese ne olacak?

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – 9 milyon ve… Yapılan çalışmalarda bize verilen bilgi de şudur: Oradaki… Ha, bu parayı eder mi, etmez mi? Tabii, kuruşuna kadar, ince, bire bir bir değerlendirme yapmak her zaman kolay değildir, ama oraların da kıymetli araziler olduğu, bir tanesinin, o 7 dönümlük arazi tahsisi yapılan yerin liman şehri olduğu ifade ediliyor. Dolayısıyla bunun karşılığı bu şekilde tahsil edilmiştir, daha doğrusu edilecektir. Edilmemesi gibi bir durum söz konusu olamaz. Edilmediği takdirde Türk tarafı da protokolden doğan haklarını kullanır. Yani bunu bu bir varsayım olarak bile şey yapmıyoruz. Sorunuz üzerine ya da sizin öyle bir şüphe, kaygınız üzerine bunu söylüyoruz, yoksa ikili ilişkilerde bu yerine getirilecektir. Ondan yana da hiç kimsenin kuşkusu olmasın. Yani milletin, devletin parası, buradaki 9 küsur milyon liranın tahsilatı bu şekilde gerçekleştirilmiştir. O konuda en ufak bir sıkıntı yoktur.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Teşekkür ederim Sayın Canikli.

Şahısları adına Ramazan Can, Kırıkkale Milletvekili…

Yok mu efendim?

KAMER GENÇ (Tunceli) – Ben istiyorum Sayın Başkan. Şaşırma, ben istiyorum. (CHP sıralarından gülüşmeler)

BAŞKAN – Şaşıracak bir şey yok. Daha evvel yazılırsanız verirsiniz, yoksa isterseniz söz alırsınız.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Tüzük’e göre mümkün. Hayır, yazılmaya gerek yok.

BAŞKAN – Şaşıracak bir şey de yok, kahkaha atacak bir şey de yok yani.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Hayır, bir şaşırdınız da…

BAŞKAN - Buyurun. (CHP sıralarından alkışlar)

Burada yok isminiz. Tabii ki söz isteyeceksiniz, biz de vereceğiz.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Sayın Başkan, ben “söz istiyorum” deyince, birdenbire afalladınız.

BAŞKAN – Burada isminiz yok.

KAMER GENÇ (Devamla) – Hayır, ismim yok da…

Şimdi, oraya önce bazıları isimlerini kaydediyorlar. Biz Genel Kurul salonunda değilsek konuşmuyorlar, eğer Genel Kurul salonunda isek istiyorlar, geliyorlar “Bu kanun çok güzel olmuş, teşekkür ederiz.” deyip geçiyorlar. Burada en büyük hileyi de sizin Başkanlık Divanı yapıyor.

BAŞKAN – Ne hilesi efendim!

KAMER GENÇ (Devamla) – Hile, hile… Bu hile.

BAŞKAN – Bir saniye efendim… Ne hilesi, söyler misiniz!

KAMER GENÇ (Devamla) – Söz isteyen adam…

Bakın, İç Tüzük’ü aç oku.

BAŞKAN – Sayın Genç, bir dakika, söyler misiniz!

KAMER GENÇ (Devamla) – Neyse, benim süremi kesme, ondan sonra...

BAŞKAN - Söz istediniz verdik. Hile diye bir şey yok. Sözünüzü geri alın.

KAMER GENÇ (Devamla) – Sayın milletvekilleri, İç Tüzük açık, diyor ki: Her maddede her konuya başlarken o konuda söz isteyenler Başkanlık tarafından okunur, ha ondan sonra onlar söz almazlarsa ötekisi söz ister. Ama siz AKP Grubu maalesef bizim burada konuşmamızı engelledikleri için… Neyse önemli değil zaten, biz yine fırsat bulup konuşuyoruz.

Şimdi, bakın, arkadaşlar, burada çok önemli bir konu var: Şimdi, burada, hangi iktidar zamanında olursa olsun, devletin en kıymetli arazileri tahsis edilmiş Kazakistan’a. Yalnız, tabii 1990’ları siz hatırlamazsınız. Sovyet Rusya’nın çökmesi sonucu, işte, Türki devletler kurulunca, Türki devletlerde çok ciddi sıkıntı vardı, işte, Azerbaycan’da, Kazakistan’da, Türkmenistan’da, o insanlara Türkiye Cumhuriyeti devleti el uzattı. Ve yani biliyorsunuz, Ermenistan, işte, Azerbaycan’ın çok önemli alanlarını işgal etti. Onun üzerine Türkiye bunlara büyük bir destek verdi, bunlara silah desteği verdi. Hatta ben o tarihleri hatırlıyorum, Türkiye’ye gelen o ülkelerin bazı bakanları en iyi şekilde burada ağırlandı. Hatta yani doğrusunu söylerseniz, yani o insanların doğru dürüst kıyafetleri de yoktu. Türkiye Cumhuriyeti devleti onlara çok büyük destek verdi onların kalkınması için.

Şimdi, tabii, bu devletler, gerçekten, doğal kaynaklarıyla, petrolüyle, doğal gazlarıyla çok da güçlendi ama o zaman Sovyetler Birliği’nin parçalanması sonunda ortaya çıkan o kadroda, devleti yöneten o kadroda büyük sıkıntılar vardı. Dolayısıyla, işte, 1993 yılında da, o zaman biliyorsunuz SHP ve Doğru Yol koalisyonu vardı başta da. Süleyman Demirel önce Başbakandı, Özal Cumhurbaşkanıydı. Çok ciddi yardımlar yapıldı bunlara. Dolayısıyla, Kazakistan da önemli bir dostumuzdu ve onun, oradan gelen insanların, Türkiye’de, daha böyle… Tabii, çok zor şartlarda bağımsızlığını kazanmış bir devlet olduğu için onlara Türkiye’de bazı kaynaklar aktarıldı. Bunun başında da, işte, Antalya’daki bu arazi verildi. Ancak, bu arazi… Yani o zaman Kazakistan’ın devleti yöneten insanları, işte, devlet başkanları sık sık geliyorlardı. Türkiye’de barınmaları için böyle bir tahsis yapıldı. O zaman Türki devletlere karşı Türkiye Cumhuriyeti böyle yardım elini uzatarak, onlara yakınlık göstererek o insanların gönülleri fethedilmeye çalışıldı. Ancak, sonra tabii ki bu ülkedeki insanlar, hakikaten, ekonomik yönlerden de geliştiler ve gelişmelerinin sonucunda da yani artık Türkiye'nin büyük yardımlarına da pek ihtiyaçları kalmadı. Ama şimdi bu olayda anlaşılıyor ki burada başlangıçta bir arazi tahsis edilmiş, 44.370 metrekarelik bir alan ama sonradan buraya birtakım şirketler gelmiş, bunlarla ortak olmuş, bu araziyi 22 bin metrekare genişletmişler. Şimdi, burada yapılması gereken şey… Aslında gelen rapor yanlış. O 93 yılındaki protokol neydi, ne zaman ne değişti; o belirtilmemiştir.

Şimdi, burada, en son gelen şeyde, AKP iktidara gelince… AKP’nin başındaki Tayyip Bey bu Rixos otelleriyle çok yakın ilişki içinde, bütün tatillerini onların otellerinde geçiriyor, bütün aile efradıyla gidiyor, hakikaten, işte, para ödeniyor mu, ödenmiyor mu, ne ödeniyor… Öyle olunca, bu haksız yapılan, devletin 44 bin metrekarelik alanını 67 bin metrekareye çıkaran bu suistimal olunca… Aslında bizim buradaki görevimiz bunları affetmek değil, bunların yasaya aykırı olan kısımlarını yıkmamız lazım. Ama, tabii, böyle bir fiilî durum çıkmış, bu fiilî durumdan da Tayyip Bey çok yararlandığı için bunu affetmek için size talimat vermiş, siz de getirip bunu affediyorsunuz. Buradaki sıkıntı buradan kaynaklanıyor. Benim karşı olduğum şey bu. Mademki böyle bir sıkıntı yaratılmıştır, burada af müessesesi olmaktan çıkmalı Türkiye Büyük Millet Meclisi. Tabii, zaman da çok az olduğu için bunları vurgulayamıyoruz.

Teşekkür ederim.

BAŞKAN – Madde üzerinde…

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Sayın Başkan…

BAŞKAN – Sayın Canikli, buyurun.

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Sayın konuşmacı “Sayın Başbakanımız buradan faydalandığı için göz yumdu.” şeklinde bir hakarette bulunmuştur. Sataşmadan söz istiyorum.

BAŞKAN – Buyurun, iki dakika içinde lütfen.

X.- SATAŞMALARA İLİŞKİN KONUŞMALAR (Devam)

4.- Giresun Milletvekili Nurettin Canikli’nin, Tunceli Milletvekili Kamer Genç’in görüşülen kanun tasarısının 1’inci maddesi üzerinde şahsı adına yaptığı konuşma sırasında AK PARTİ Grup Başkanına sataşması nedeniyle konuşması

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım; bakın daha önce konuşmamda söyledim, buranın inşaatının ne zaman yapıldığını; 2001’den önce tamamlandığını ve o ismini bahsettiğiniz şirkete yine bu tarihten önce, AK PARTİ iktidarından önce kiraya verildiğini söyledim, belgelerle ispat ettim, ortaya koydum.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Çıkaralım belgeleri.

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) – Ama siz çıkıp da bir tane somut olarak… Başbakanımız ya da herhangi bir AK PARTİ’linin orada bedel ödemeden kaldığına ilişkin en ufak bir belgeniz, ortada somut bir deliliniz yok. Var mı? Yok. Şu ana kadar ortaya bir şey koyabildiniz mi? Koyamadınız. Sadece kuru iddia. Yapmayın arkadaşlar! İftira yani iftira, resmen iftira, iftira sağanağı var.

ALİ ÖZGÜNDÜZ (İstanbul) – Hiç kalmadı mı? Sayın Canikli, hiç kalmadı mı?

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) - Bakın, bir iddiada bulunuyorsunuz, diyorsunuz ki: “Bedeli ödemeden kaldınız.” iddiasında bulunuyorsunuz. Bunu belgeli, müdellel bir şekilde ortaya koyma mükellefiyeti kimde? Sizde, iddia eden kişide. Öyle mi? Öyle.

ALİ ÖZGÜNDÜZ (İstanbul) – Siz ödediğiniz faturayı çıkarın.

NURETTİN CANİKLİ (Devamla) - Yani arada illiyet bağı yok zaten. Bu ne zaman? 2001 yılından önceki dönemde verilmiş, işletilmeye başlanmış, tamamlanmış inşaat. Ne alakası var? İlişki nerede? Nasıl kuruyorsunuz bu bağlantıyı, ilişkiyi Allah aşkına? Böyle bir şey olabilir mi? O zaman, iddia zorunluluğu yoksa, daha doğrusu ispat mükellefiyeti yoksa yani iddia edende böyle bir şey aramazsak o zaman her önüne gelen, her aklına gelen herkes hakkında iddiada bulunur. Böyle bir şey olabilir mi? Olamaz. Varsa, biraz önce konuşmacı söyledi: “Efendim, Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan kullanıyor burayı, o yüzden siz de olumlu oy vereceksiniz.” gibi bir iddiada bulundu, ciddi bir iddia, çok ciddi bir iddia; ama hiçbir belgesi yok, hiçbir bilgisi yok, somut hiçbir şey yok. Saf, içi boş, bomboş bir iddia. Öyle değil mi? Öyle. Yanlış...

Bakın, onun yolu bir açılırsa o zaman herkes herkes hakkında söyler. Çıkar bir arkadaşımız, bizler de çıkarız, işte, Sayın Kılıçdaroğlu hakkında söyleriz, söyleriz yani o zaman. İddianın ispat külfeti yoksa bunun önünü alamayız, doğru değil bu yaklaşım. Herkesin duyduğu çok şey olabilir ama ispat edilmediği takdirde, somut olarak ortaya konulmadığı takdirde bunların bir anlamı yok. Bu yolun açılmaması gerekiyor, ispat edilmeyen bir iddianın yolunun açılmaması gerekir.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Teşekkürler Sayın Canikli.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Sayın Başkan, “Yalan söylüyorsun, iftira atıyorsun.” dedi.

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Öyle bir şey söylemedim Sayın Başkan. Ben kimseye “Yalan söylüyorsun.” demedim.

BAŞKAN – “Yalan söylüyorsunuz.” dedi, sataşmadan söz istiyorsunuz.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Sataşmadan… Cevap vereyim.

BAŞKAN – Buyurun.

5.- Tunceli Milletvekili Kamer Genç’in, Giresun Milletvekili Nurettin Canikli’nin sataşma nedeniyle yaptığı konuşma sırasında şahsına sataşması nedeniyle konuşması

KAMER GENÇ (Tunceli) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; biz kimseye iftira atmıyoruz. Bir defa her şey gizleniyor. Şimdi, bakın, Bodrum’da Rixos oteli var, hemen şurada Rixos oteli var, bakın, burada Ankara’da çok büyük Vilayetler Evi olmasına rağmen sizin iktidarınız zamanında bu Rixos otellerine ödenen paraları bir çıkaralım.

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Buyurun neyiniz var? Çıkarın işte ortaya!

KAMER GENÇ (Devamla) – Ya çıkaralım.

Kardeşim, bakın valiler toplantısını burada yapıyorsunuz, elçiler toplantısını burada yapıyorsunuz, devletin her türlü kurumlarında yapılan toplantılarda burada trilyonları akıtıyorsunuz. Şimdi, Tayyip Bey geliyor Bodrum’daki Rixos otelleri kalıyor, oranın hepsini kapatıyor, bunu görüyoruz ya, onun yatıyla geziyor.

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Bedava mı kalmış? Parası ödenmemiş mi? Var mı bir iddian?

KAMER GENÇ (Devamla) – Ya bedava mı değil mi? Kardeşim bedava kalmıyorsa getirsin faturasını göstersin.

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Ya iddiada bulunan sensin, sen çıkar ya, Kamer Bey Allah aşkına yapma ya!

KAMER GENÇ (Devamla) – Şimdi, bakın, eğer Rixos Oteli bu inşaatı almasaydı siz buraya bir af kanununu getirebilir miydiniz?

Bakın, arkadaşlar, bu ANAP zamanında da başladı. Mavi Akım’dan dolayı o zaman Mesut Yılmaz, bu Mavi Akım ihalesini kendi adamına vermişti ama şimdi, bunun altından kalkması için buraya anlaşmayla, onu Türkiye Büyük Millet Meclisi kararı hâline getirdi. Şimdi, siz de bunu niye getiriyorsunuz Türkiye Büyük Millet Meclisine? Bunu kanun hâline getirerek, bundan sonra…

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Belge burada işte…

KAMER GENÇ (Devamla) – Bakın, orada da yanlış söylüyorsun, şimdi orada bir bakanın diyorsun kanun teklifi… Yok öyle, bakan kanun teklif edemez, daha doğrusu Bakanlar Kurulu kararı olmadan hükûmet tasarısı gelemez. Orada Nami Çağan’ı, ben bilmiyorum onu.

Şimdi siz buraya bunu yani kanunu getirmekteki amacınız bu kadar yolsuz, hukuka aykırı, ihale fesadı olan ve imar yolsuzluğu olan bu konuya, Türkiye Büyük Millet Meclisinden geçirmek suretiyle buna yasal bir formül şey ediyorsunuz ve Meclisi bu suça iştirak ettiriyorsunuz. Bizim istediğimiz, kanun çıkarmayın…

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

KAMER GENÇ (Devamla) - …anlaşmayı getirmeyin, bu bundan sonra böyle kalsın bakalım.

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Bunun tahsisi var, yapılmış, kanun formalite sadece, tahsisi yapılmış, her şey bitmiş.

KAMER GENÇ (Devamla) - Eğer yarın başka bir iktidar geldiği zaman bunun hesabını soramaz ama siz kanun olarak getirdiğiniz zaman bu kanun iptal edilirse buna meşruluk kazandırıyorsunuz. Bu işin özü bu. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Sayın Genç, tamam efendim.

IX.- KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ İLE KOMİSYONLARDAN

GELEN DİĞER İŞLER (Devam)

A) Kanun Tasarı ve Teklifleri (Devam)

4.- Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Kazakistan Cumhuriyeti Hükümeti Arasında 13 Aralık 1993 Tarihli Türkiye Cumhuriyeti ile Kazakistan Cumhuriyeti Arasında Antalya İlinin Kemer İlçesindeki Taşınmazın Kazakistan Cumhuriyetine Kullandırılmasına İlişkin Protokole Değişikliklerin ve Eklemelerin Yapılmasına Dair Protokolün Onaylanmasının Uygun Bulunduğu Hakkında Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/688) (S. Sayısı: 413) (Devam)

BAŞKAN –Madde üzerinde başka söz talebi yok.

On dakika süreyle soru cevap işlemi var.

Buyurun Sayın Atıcı.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Sayın Bakan, Enerji Bakanı, konunun kendisiyle ilgili olmadığını nihayet anladı ve gitti. Şimdi, ben merak ediyorum bu konu gıdaya mı giriyor, tarıma mı giriyor yoksa hayvancılığa mı giriyor? Onu bize bir söylerseniz memnun olurum.

İki: Sayın Canikli, bahsettiğiniz, otelden gelen ıslak imzalı resmî yazıda diyor ki: “2003-2009 yılları arasında ben burayı işlettim.” Bakın, şimdi yani biz boş konuşmuyoruz. O adını bahsettiğiniz…

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Bunu kim vermiş? Bize ne?

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Tamam yani kim vermiş, kim vermemiş ayrı konu ama iş…

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Ne alakası var?

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Tamam yani bilin; 2001 değil, 2003 yılında sizin döneminizde verilmiş. İşletmiş adam, parayı götürmüş; her neyse.

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Biz “İşletmedi.” demiyoruz.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Şimdi, bir diğer konu da: Bu 9 milyon liralık paranın, sakın ola, vatandaşlarımız yer tahsisi için ödendiğini, kira ödendiğini zannetmesin. Bakın, 12’nci sayfada net olarak söylüyor, diyor ki: “Bu para ağaçlandırma bedelidir, orman köylülerini kalkındırma bedeli vesairedir.” Hiçbir şekilde o arazinin parası değildir. Onu da lütfen bilin öyle konuşun.

BAŞKAN – Teşekkürler Sayın Atıcı.

Sayın Bakan, cevap verecek misiniz?

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Diyarbakır) – Sayın Başkan, cevap verilecek bir şey yok çünkü soru yok ortada. Soru yok; Sayın Vekil kendisi, kendi iddialarını, üstelik bize dönük olarak değil, Sayın Canikli’ye dönük olarak tekrarladı. Deminden beri, birkaç saattir zaten aynı konuda aynı şeyler tekrarlanıyor. Benimle ilgili, bir Hükûmet üyesi olarak, burada, şu anda soruya verilecek bir cevap yok.

BAŞKAN – Teşekkürler.

Sayın Özel, buyurun.

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) – Çok teşekkür ederim Sayın Başkan.

Şimdi, Sayın Bakanın değişmiş olması, gerçekten yasama faaliyetinin daha sağlıklı olacağını gösteriyor çünkü Sayın Tarım Bakanımız bildiği bir konu varsa ona samimiyetle cevap vermeye çalışır oysa Enerji Bakanı, gözü devamlı saatte süreyi tüketene kadar söz sanatları geliştiriyor. O zaman, Sayın Bakanın cevaplamadan gittiği bir soruyu Sayın Tarım Bakanımıza arz edelim. Diyoruz ki:  “2001-2011 arası burası işletildi. Ta 2005’te müfettiş yollandı. Müfettiş raporu neydi? Raporun gereği bugüne kadar niçin yapılmadı?”

Teşekkür ederim.

BAŞKAN – Sayın Bakan…

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Diyarbakır) – Sayın Başkan, bu konuyla ilgili -deminden beri aslında söyleniyor- bu raporun gereği yapıldı. Bu iddia, şu anda sadece iddiadan ibarettir. Bununla ilgili raporun gereği yapıldı ve işlem neyse tesis edildi.

BAŞKAN – Teşekkürler Sayın Bakan.

Başka söz talebi yok.

Maddeyi oylarınıza…

KAMER GENÇ (Tunceli) – Sayın Başkan, ben bir soru soracaktım efendim.

BAŞKAN – Sisteme gireceksiniz Sayın Genç, lütfen.

Buyurun.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Sayın Başkan, ben hafta sonu Amasya’daydım. Amasya’da Suluova ilçesi var, hayvancılık üzerine geçimini sağlayan bir ilçemiz. Şimdi, orada insanlar şunu diyor: “Bizi kandırdılar, faizsiz bize hayvan verdiler, 7.500 liraya hayvan verdiler, şimdi 2 bin liraya satamıyoruz.” Peki, ne olacak? Bu insanların zararını kim karşılayacak? Bu köylüyü bu kadar öldürmek size çok mu büyük zevk veriyor? Hayvan pazarına gittim. Ya, diyor ki: “Ne olur, o Hayvan Bakanını bir buraya getirin.” Ne olur yani bir Hayvan Bakanı olarak zatıaliniz de Amasya’nın Suluova ilçesindeki o hayvan pazarına bir gitseniz de o insanların dertlerini dinleseniz yani ne zararınız olur, ne kaybınız olur? Sayın Bakan, benim aldığım bilgiye göre, bakın, 7,5 trilyon liralık…

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN – Teşekkürler Sayın Genç.

Sayın Canikli…

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Ben yine konuya döneceğim. Bahsedilen firma ya da firmalara bu yerin kiraya verilmesi tamamen Kazakistan tarafından gerçekleştirilmiştir, Hükûmetimizle, Türkiye Cumhuriyeti devletiyle uzaktan yakından hiçbir alakası yoktur ve ayrıca o işletmeye kiraya verilmesi de AK PARTİ hükûmetlerinden önce gerçekleşmiştir. Bunu, bir kez daha altını çize çize vurgulamamız gerekiyor.

Ayrıca vurgulamamız gereken bir husus daha var, unutmuştuk veya eksik kalmıştı. O da şu: Arkadaşlar, bakın, hiçbir şekilde, şu veya bu şekilde “Şu dönemde bu yanlış yapılmıştır. Efendim, şurada suistimal…” Onun peşinde değiliz biz. Biz, olayı neyse olan hâliyle, katmadan etmeden, olduğu gibi, yalın bir şekilde milletvekili arkadaşlarımızın takdirine sunuyoruz, yaptığımız sadece budur, başka bir şey değildir.

Konsolosluğumuz bu yıl içerisinde açılacak yani Kazakistan’da o bu protokolle bağlantılı olarak. Ayrıca, Kazak  tarafı bir yıl içerisinde yine bu protokolle hüküm altına alınan, kanunla hüküm altına alınan o taahhüdünü yerine getirecek.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Biraz önceki konuşmalar çerçevesinde söylüyorum.

Teşekkür ederim Sayın Başkan.

BAŞKAN – Teşekkürler Sayın Canikli.

Sayın Can…

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) – Sayın Başkanım, teşekkür ediyorum.

Vasıtanızla, Sayın Bakana sorularım var:

Bu mezkûr otel yeri hangi tarihte, hangi hükûmet döneminde tahsis edilmiştir? Ne zaman işletmeye alınmıştır? AK PARTİ ne zaman kurulmuştur? AK PARTİ Hükûmeti ne zaman göreve başlamıştır?

Teşekkür ediyorum.

BAŞKAN – Teşekkürler.

Sayın Bakan…

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Diyarbakır) – Sayın Başkanım, hayvancılıkla ilgili bir soru soruldu, onunla ilgili cevap vereyim.

Şimdi, biz bir…

KAMER GENÇ (Tunceli) – Yani Tarım Bakanlığı hayvancılığı da kapsıyor da onun için dedim.

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Diyarbakır) – Evet, o Bakanlığın adı “Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı” o da onun içerisinde.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Tamam yani…

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Diyarbakır) – O hayvancılığın da Türkiye’de devraldığımız noktadan 8 milyar liralık değeri bugün 18 milyar liralık değere çıktı.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Ya adam diyor ki 7,5 milyar liraya aldığımı bin lira…

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Diyarbakır) – Hayvan sayısı da, bakın, büyükbaş hayvan sayısı da 9,8 milyondan yaklaşık 15 milyona çıktı. Tamam mı?

KAMER GENÇ (Tunceli) – Nüfus kaçtan kaça çıktı?

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Diyarbakır) – Nüfus da 67 milyondan 75 milyona çıktı.

Türkiye’de bugün sahip olunan hayvan varlığı -ki ilk hayvan sayımı 1984’te yapıldı- 84’teki hayvan varlığının üzerine çıktı.

Şimdi, bir müsaade edin, bakın ben sizi dinledim. Öyle bir dinleme geleneğiniz, âdetiniz var mı yok mu bilmiyorum ama müsaade edin, tamamlayayım.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Hayır, şimdi Fransızları kalkındırdınız, size ödül verdiler ya…

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Diyarbakır) – Bak, soru sordunuz, cevap vereceğim.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Hayır, Fransız köylüsüne, çiftçisine…

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Diyarbakır) -İsterseniz ben bir şey söylemeyeyim, siz söyleyin.

Sayın Başkan, müsaade ediyor musunuz, cevap vereyim mi?

KAMER GENÇ (Tunceli) – Müsaade ediyor, ben de konuşmanızı…

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Diyarbakır)- Peki.

BAŞKAN – Lütfen dinleyelim.

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Diyarbakır)- Şimdi, Amasya’da da Suluova’da da Türkiye'nin başka pek çok yerinde de üreticiler hep bizden destek gördü. 83 milyon lira hayvancılığa ayrılan para varken, şu anda 2,2 milyar lira her sene hayvancılık yapanlara destek veriliyor.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Bir gidin oralara.

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Diyarbakır)- Biz oralara da gidiyoruz.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Geldiler buraya.

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Diyarbakır) - Sizden daha fazla gidiyoruz oralara, sizin gittiğinizden daha fazla gidiyoruz.

KAMER GENÇ (Tunceli) – O hayvan pazarına…

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Diyarbakır) - Dolayısıyla, oralara da gidiyoruz.

Sıfır faizli kredi verildi, doğrudur.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Sıfır faizle verdin ama 7.500’den verdiniz, şimdi bin lira oldu.

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Diyarbakır) - Hayır, hayır, hiç öyle değil. O sizin kendi iddialarınız, onların hiçbirisi doğru değil, gerçek değil.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Bu konuşmalarınızı oraya göndereceğim.

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Diyarbakır) - Gerçek değil onların hiçbirisi. Sizin söyledikleriniz gerçek değil, doğru değil. Türkiye’de, Amasya’da, Suluova’da da, diğer bölgelerde de hayvancılık gelişiyor.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Vatandaş yalan söylüyor, bir tek siz…

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Diyarbakır) - Siz ona hiç endişe etmeyin.

Sayın Can’ın sorduğu soruyla ilgili yapı kullanma izin belgesi 6/5/2002 yılında alınmış, o tarihte. İnşaat ruhsatı 12 Haziran 2001 tarihinde alınmış. Bunların hepsi, bu olayla ilgili gelişmelerin bir kısmı AK PARTİ kurulmadan önce, bir kısmı kurulup da iktidara gelmeden önceki süreç içerisinde yapılmış. Bunlar aslında kürsüde defaatle bugün akşamdan beri, öğleden sonradan beri dile getirildi.

Biraz önce bir husus daha söylendi yani orada, işte, “Rixos Oteli vesaire…” dendi. O arazide şu anda Rixos Oteli yok, orada şu anda “Türkizi” diye bir otel var ve onun da sahibi yine belirtilen zat değil. Yani, Rixos’la ilişkilendirildi, Sayın Başbakana atfen, işte, oraya gittiğine dair söylendi. Türkiye Cumhuriyeti Başbakanının bir otele gitmesinden, ücreti mukabilinde bir yerde kalmasından daha doğal bir şey yok.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Ama hep aynı otele giderse özel ilişki olur.

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Diyarbakır) - Dolayısıyla, bunu buralara getirip bununla bu şekilde ilişkilendirmek insaf ölçüsüyle de hiçbir şekilde bağdaşmamaktadır, gerçeklerle zaten bağdaşmamaktadır. Bunu da bu vesileyle bir kez daha ifade etmek istiyorum.

BAŞKAN – Teşekkür ederim Sayın Bakan.

Madde üzerindeki görüşmeler tamamlanmıştır.

Maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler…

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Karar yeter sayısı istiyoruz Sayın Başkan.

BAŞKAN - Tamam, maddeyi oylarınıza sunacağım ve karar yeter sayısını arayacağım.

Kabul edenler… (Gürültüler)

Efendim anlaşmazlık olduğuna göre elektronik cihazla oylama yapacağım.

İki dakika süre veriyorum, buyurun efendim.

(Elektronik cihazla oylama yapıldı)

BAŞKAN – Madde kabul edilmiştir, karar yeter sayısı vardır.

2’nci maddeyi okutuyorum:

MADDE 2- Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

BAŞKAN – Madde üzerinde Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına Mehmet Ali Ediboğlu, Hatay Milletvekili. (CHP sıralarından alkışlar)

CHP GRUBU ADINA MEHMET ALİ EDİBOĞLU (Hatay) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Türkiye Cumhuriyeti ile Kazakistan Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Bilim ve Teknoloji Alanında İşbirliği Anlaşması hakkında söz almış bulunuyorum.

Değerli milletvekilleri, iktidarın bugünkü gözde iş adamlarından birinin bu kez Kazakistan üzerinden rant operasyonu yaptığı ortaya çıkmıştır. Yıllar önce bir Meclis kararıyla Kazakistan’a devlet konukevi yapsın diye verilen araziye, bu gözde iş adamımızın otel yapıp işlettiği belirlendi. Kişiye özel yasa çıkarmasıyla tanınan AKP Hükûmeti bu kez, cumhuriyet tarihinde ilk defa kişiye özel 2 uluslararası anlaşma yapmıştır. Bu anlaşmalarla uluslararası rezalet örtbas edilirken kişiye özel af da çıkarılmıştır bu arada. Otel bu güzide iş adamının yanına kâr kalırken, Kazaklara sınır aşan rezaletin karşılığında 22 dönümlük altın değerinde bir arazi ödül gibi verilmiş. Bu olayı bizler Meclis Dışişleri Komisyonunda Türkiye ve Kazakistan arasında bir protokole ilişkin yasa tasarılarının görüşmelerinde öğrendik.

Değerli arkadaşlar, Bakanlar Kurulunun 21 Eylül 2012’de Meclise onaylanması için sunduğu anlaşmada yer alan ve Komisyonumuzdaki tartışmalar sırasında bize verilen bilgilere göre Türkiye 1993 yılında Kazakistan’a Antalya’da 44.370 metrekarelik bir arazi tahsis etmiş, anlaşma 1996 yılında Meclis tarafından da onaylanmış. Ancak, Kazaklar Antalya’nın Kemer ilçesine bağlı Beldibi köyünde bulunan, hazineye ait 721, 722 ve 723 numaralı parsellerin birleştirilmesiyle oluşturulan 806 numaralı parselde devlet konukevi yapmak yerine, araziyi bir otel işletmecisi iş adamına vermiş. Bu gözde iş adamı Kazakistan’a kırk dokuz yıllığına bedelsiz verilen araziye dünyanın en lüks ve en büyük otellerinden birini inşa etmiş.

Konuyu bundan önceki arkadaşlarım uzun uzun anlattılar. Kazakların araziyi bu muteber iş adamına ne zaman verdiği belli değil ancak anlaşma metninden anlaşıldığı kadarıyla 2001 yılında otelin inşaatı başlıyor, 2005 yılında da hizmete giriyor. O otelde AKP’nin önde gelenleri de kaldı ama hiç kimse arazinin devlete ait arazi olduğunu ve anlaşmaya aykırı bir biçimde bu güzide iş adamına bırakıldığını, büyük bir rant vurgunu yapıldığını görmedi ya da görmek istemedi. AKP bu yasayla da bu vurgunu resmî hâle getirmeye çalışıyor. Verilen araştırma önergesi de AKP oylarıyla reddedilerek geçmişte yapılan yanlışların üzerine gidilmesi de engellenmişti.

Değerli milletvekilleri, bu anlaşma neyin nesidir? Hükûmet yetkililerinden birisi buraya çıkıp kamuoyuna gerçekleri izah etmelidir. Bu anlaşma öyle bir anlaşmadır ki otel inşaatı başladıktan tam on yıl sonra fark edilmiştir. Ancak, bu getirilen anlaşmayla 1993 yılındaki anlaşmada değişiklik yapılıp yapılmadığına ilişkin hiçbir ifade de yer almıyor.

Bu anlaşmada, Beldibi’ndeki yaklaşık 45 bin metrekare arazinin Kazakistan’a dinlenme ve sağlık amacıyla kullanılmak üzere kırk dokuz yıllığına bedelsiz tahsis edildiği, alanın Kazak devlet ricali ile resmî kuruluşların istifadesine sunulacağı, kırk dokuz yılın sonunda da arazinin üzerindeki tesisler ile birlikte Türkiye’ye iade edileceği belirtiliyordu.

Ardından 3’üncü bir değişiklik yapılıyor. Benim de üyesi bulunduğum Meclis Dışişleri Komisyonunda, geçtiğimiz ayda görüşülen ve 1993 yılında imzalanan anlaşmada değişiklik yapan üçüncü protokolle ise, arazinin yüzölçümü 67.250 metrekareye yükseltiliyor. Yani, kendilerine tahsis edilen araziye, anlaşmaya aykırı olarak devlet konukevi yerine otel yaptıran Kazaklara, ödül gibi 22.886 metrekare arazi daha veriliyor. İlginç bu gelişmeler ve devlet geleneğine uymayan uygulamalar bununla da sınırlı kalmıyor. Güzide iş adamımızın oteline af da geliyor.

Değerli milletvekilleri, anlaşmada arazinin 22.302 metrekaresinin geçtiğimiz nisan ayında yapılan anlaşmada da belirtildiği gibi sağlık ve dinlenme amacıyla kullanılması öngörülüyor yani Kazakistan’a 22,3 dönümlük yeni bir arazi tahsisi daha yapılmış oluyor. Önceden tahsis edilen 44.954 metrekarelik arazinin ise turizm amaçlı kullanılmasına da izin veriliyor yeni yasamızla.

Anlaşmaya konulan, “Turizm amaçlı kullanım için ayrılan bahse konu 44.954 metrekare yüz ölçümlü kısım Kazak tarafınca üçüncü kişilere turizm amaçlı olarak işletilmek üzere tahsis edilebilecektir.” denilerek güzide iş adamının yasalara ve Kazakistan’la yapılan anlaşmaya aykırı bir biçimde yaptığı otele de af getiriliyor. Yani, yapılmış olan yanlışlıklar yasal kılıfa büründürülüyor.

Bu iş adamı, bu araziyi, Orman ya da Turizm bakanlıklarından almaya kalksaydı kamuoyu ortalığı ayağa kaldırırdı. Yüce Meclisimiz bu yasayı onaylarsa milyonlarca dolar değerindeki bu araziyi muteber iş adamımız Kazaklar üzerinden gürültüsüz, patırtısız bir şekilde ve devlete herhangi bir bedel ödemeden kırk dokuz yıllığına ele geçirmiş olacak idi.

Skandal bu olanlarla da bitmiyor. Bu güzide iş adamımıza bir af daha geliyor. Dışişleri Komisyonunda görüşülen yeni anlaşmaya “Arazinin  44.954 metrekare yüz ölçümlü diğer kısmı 31 Aralık 2010 tarihine kadar bedelsiz ve 1 Ocak 2011 tarihinden itibaren turizm amaçlı olarak kullanılabilecektir.” diye bir hüküm konularak, araziyi 2001’den beri kullanan, 2005’ten beri arazi üzerine kurduğu otelde onlarca milyon lira kazanan bu güzide iş adamından ecrimisil yani arazi kullanım bedeli alınmasından da vazgeçiliyor. Yani bu skandalların kahraman kişisi, korunan ve kollanan iş adamına ikinci bir af daha çıkarılıyor. Skandallar dizisi bunlarla da bitmiyor, bir skandal daha yaşanıyor.

Değerli milletvekilleri,  bölge orman arazisi olduğu için ağaçlandırma bedeli, orman köylülerini kalkındırma geliri, ağaçlandırma ve erozyon kontrolü geliri, arazi izin bedeli, gayrisafi yıllık gelir payı bedeli ve vergiler için bu muteber iş adamına yaklaşık 10 milyon lira borç çıkarılmış ama ne hikmetse, oteli yapan bu muteber ve kollanan iş adamı muhatap alınmamış, 10 milyon Türk lirası Kazakistan Hükûmetinden istenmiş.

Yeni anlaşmaya konulan bir başka hükme göre de, çıkarılan 10 milyon liralık borç karşılığında Kazaklar Almatı’da 1,5-2 dönüm, Aktav’da da 7 dönümlük 2 araziye konsolosluk yapmak için kırk dokuz yıllığına Türkiye’ye verecek şekilde bir düzenleme yapılmış.

Değerli milletvekilleri, gördüğümüz bu skandallar dizisi “muz cumhuriyeti” olarak tabir edilen ülkeler de bile olmaz ama maalesef Türkiye Cumhuriyeti gibi köklü devlet geleneği olan bir ülkede bu Hükûmet sayesinde böylesi uygulamaları da gördük. Dolambaçlı yollarla yasal kılıflar uydurularak yapılan bu uygulama ile âdeta kral çıplak hâle gelmiştir. Kim yapmış olursa olsun, hangi hükûmet döneminde bu yanlış uygulamalar yapılmış olursa olsun, bunun üzerine gitmek yakışırdı bu Meclise diye düşünüyorum. Kılıf uydurmak asla bu Meclise ve bizlere yakışmadı sevgili dostlar.

Bu kürsüden bu yanlış uygulamaları tüm çıplaklığıyla siz değerli milletvekillerine ve çok değerli halkımıza açıklamaya çalışıyoruz. Bu rezalet uygulamaları yapanlar ülkemize ve halkımıza karşı suç işlemişlerdir, bu Hükûmet döneminden önce de şimdi de. Halkımızın ne fedakârlıklar yaparak kurduğu  bu cumhuriyet, birkaç yandaş, yalaka ve iş birlikçi iş adamı takımına teslim edilemez, etmemeliyiz. Halkımız tüm gerçekleri öğrenmektedir. Baskılarla, sindirmeyle, susturmayla bu devran artık dönemez, dönmemelidir.

Değerli milletvekilleri, bu Hükûmet ilk olarak iktidara geldiğinde yolsuzlukların üzerine gidip, bunları araştırıp açığa çıkaracaktı. Bunları yapabildi mi? Tabii ki hayır. Gördüğümüz gibi, örtbas etmeye çalışıyorlar. Onların yolsuzlukları açığa çıkarmaya yüreklerinin yetmediğini on yıllık iktidarları döneminde de gördük. Artık beylik klişe laflara bu halkın  karnı toktur. Bu rezaletleri göz ardı ederek, görmezden gelerek toplumun vicdanını da kanatıyorlar.

Sayın milletvekilleri, sermayenin el değiştirmesiyle eşitlik, devletin el değiştirmesiyle özgürlük, yargının el değiştirmesiyle adalet gelmez.

Gelin, hep birlikte ülkemizin ve halkımızın çıkarlarını önceleyen politikaları uygulayalım. Hortumların yönünü yandaşlara çeviren bu uygulamaları yapanların heveslerini kursaklarında bırakalım. Haksızlıklar karşısında susanlardan olmayalım.

Hepinize saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Teşekkür ederim Sayın Ediboğlu.

Gruplar adına başka söz talebi yok.

Şahıslar adına, Recep Özel, Isparta Milletvekili.

RECEP ÖZEL (Isparta) – Sayın Başkan, çok değerli milletvekilleri; tasarının 2’nci maddesi hakkında şahsım adına söz almış bulunmaktayım. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Kazakistan Cumhuriyeti’yle aramızda yapılmış olan protokolün onaylanmasına dair sözleşmenin Mecliste uygun bulunduğuna dair “Evet” oyu kullanacağımı, iyi bir yasa olduğunu ve yükümlülüklerimizi yerine getirmemiz gerektiğini…

Ben, Cumhuriyet Halk Partisinin acaba bu Türki cumhuriyetlere gidip hangi yüzle orada dolaşacağını da bilemiyorum. 

Hepinize saygılar sunuyorum efendim. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Teşekkürler Sayın Özel.

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) – Bu kadar gayriciddi yasama faaliyeti olur mu? Oyunun rengini açıklıyor, o en sonunda. 

BAŞKAN - İkinci konuşmacı, Ankara Milletvekili Emrullah İşler.

Sayın İşler, buyurun. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

EMRULLAH İŞLER (Ankara) – Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

2’nci madde üzerine şahsım adına söz almış bulunuyorum.

Bugün akşam, doğrusu, çok ilginç bir tartışma yaptık. Başlangıçta tansiyon biraz yüksekti ama sonradan aklıselim galip geldi. Dolayısıyla, ben Sayın Oktay Ekşi dostuma güzel üslubundan dolayı teşekkür ediyorum. Sayın Ediboğlu’na hakeza teşekkürlerimi sunuyorum.

Sondan başlayarak söylemek istiyorum: Sayın Ediboğlu, maalesef, ne yazık ki tamamen yanlış bilgilere dayanarak çok güzel bir hikâye yazmış; bir roman, bir hikâye tarzı şeklinde anlattınız ama maalesef gerçek değil.

Bakın, o bahsettiğiniz şahıs bu inşaatı, bu oteli yapmadı. Yapan firmanın adı da her şeyi de elimde var ama biraz araştırsaydınız, en azından bazı insanları böyle gelişigüzel bu milletin Meclisinin kürsüsünden suçlamasanız ne kadar güzel olur. Bak, çok güzel de üslubunuz var. Ama yapan firma başka. Efendim, bu bahsettiğiniz otel, bahsettiğiniz şahıs 2003-2009 yılları arasında, sayın grup başkan vekilimizin de söylediği gibi, bu oteli kullanmıştır, işletmiştir. 2009’dan sonra başka bir firma işletiyor arkadaşlar. Bunu işleten firmanın sahibini falan ben burada açıklayacak değilim ama hangi partiye, kime yakın olduğunu da araştırabilirsiniz. Bunu da sizin takdirlerinize sunuyorum.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Bu inşaatı kim yaptı.

EMRULLAH İŞLER (Devamla) – Akşamdan beri, bakın, ilk iddia, dendi ki: “44 bin küsur metrekare arsayı 67 bin küsura çıkarıyorsunuz.” Bunun gerçek olmadığını bir yanlış, hata yapıldığından dolayı, efendim, daha sonra 1998 yılındaki sayıyla, tarihiyle sayın başkanımız da gösterdi, tekrar üzerine gitmek istemiyorum. Birinci hata bu. Bunun altını bir çizmekte yarar var.

İkinci iddia, yapının tarihiyle ilgili. Onu da Sayın Bakanımız da söyledi, sayın grup başkan vekilimiz de söyledi. Bakın, bu binanın iskânı 06/05/2002 tarihinde, daha AK PARTİ iktidarda değil. Dolayısıyla, bizimle bir alakası yok arkadaşlar.

Sayın Tunca Toskay Beyefendi, burada çok güzel bir konuşma yaptı, giriş maddesinde, dostluk ve kardeşlik için bu anlaşmanın yapıldığını söyledi. Arkadaşlar, biz yapmış olduğumuz bu ek protokolle bu madde üzerinde bir değişiklik yapmıyoruz ki, biz burada 2’nci maddeye ve 3’üncü maddeye ilaveler yapıyoruz.

ALİ ÖZGÜNDÜZ (İstanbul) – Ticari işletmeye veya bir başkasına kiralama imkânı veriyorsunuz.

EMRULLAH İŞLER (Devamla) – Dolayısıyla, bu dostluk ve kardeşliğimizi giderecek veya halel getirecek herhangi bir şeye girişmiyoruz. Kaldı ki “2005 yılında müfettişler gönderildi, bunu tespit ettiniz, neden işlem yapmadınız?” diyorsunuz.

Arkadaşlar, bizim Kazakistan’la çok ciddi ilişkilerimiz var, 2005 yılından 2011 yılına kadar da ilgili bürokratlarımız gerekli görüşmeleri yaptılar ve neticede bir protokole bağlandı. Dolayısıyla, Kazakistan bizim dost, kardeş bir ülkemiz, onları burada incitecek, rencide edecek ifadelerin kullanılması doğrusu bizleri de rencide eder.

GÜRKUT ACAR (Antalya) – Onlar da bizi incitmesin!

EMRULLAH İŞLER (Devamla) – Dolayısıyla, bunlara burada fırsat vermeyelim.

Kazakistan’la bugün dış ticaret hacmimiz 5 milyar dolar, bizim oradaki iş adamlarımızın 10 milyar dolara yakın yatırımları var. Dolayısıyla, bunun kardeşlik içerisinde çözülmesi gerektiği konusunda neticede iki ülkenin tarafları anlaşmışlar ve protokole bağlamışlar bu işi.

Burada birilerini itham etmek, birilerini, işte, efendim, yandaşlıkla, yolsuzlukla itham etmek… Bunlar Allah aşkına yakışmıyor. Yani gerçekler ortada. Gerçekler ortada. Yani bir hayal ürününden kalkarak burada bir mizansen üretmenin hiçbir anlamı yok.

Efendim, biraz önce söylendi, “Büyükelçiler Konferansı Rixos Otel’de yapılıyor.” deniliyor. El insaf ya! Açıp bir araştırın yapılmış mı diye ya! Yok böyle bir şey, yapılmadı.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Yapılıyor ya! Gölbaşı’ndaki Vilayetler Evi boş duruyor, parayı buraya ödüyorsunuz! Gel şuradaki Rixos Otel’in hesaplarını inceleyelim. 

EMRULLAH İŞLER (Devamla) – Yapılmadı! Hiçbir zaman yapılmadı. Hiçbir zaman yapılmadı.

Buyurun, 2009 yılında Dışişleri Bakanlığında yapıldı, 2010, 2011 yılında Bilkent Otel’de yapıldı, 2012, 2013 yılında Marriott Otel’de yapıldı. Allah aşkına, bu kürsü bu kadar basit ifadeler için kullanılabilir mi? Biraz el insaf diyoruz ya!

GÜRKUT ACAR (Antalya) – Araştırma önergesini niye reddettiniz o zaman?

EMRULLAH İŞLER (Devamla) – Sonra, bedelsiz verilmediği; burada o da açıklandı.

Bakın, bir yanlış yapılmış, onun karşılığında orada iki tane değerli arsa alıyoruz ve bu arsalara konsolosluğumuz yapılacak, birisine de ilave ek bina yapılacak. Dolayısıyla, bu şekilde çözülmüş ve biz de onlara yine aynı şekilde, karşılıklı olarak süre uzatılacak.

Dolayısıyla, arkadaşlar, burada yapılan bir yanlış yok. Daha önce belki yapılmışsa da dostluk, kardeşlik adına, biz Hükûmet olarak iyi niyetli hareket etmişiz ve bir sonuca bağlamışız. Bunu bu kadar büyütmenin, bu kadar yalan veya birtakım doğru olmayan bilgilerden hareketle burada mizansen üretmenin hiç anlamı yok.

Teşekkür ederim. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Teşekkürler Sayın İşler.

Madde üzerinde soru-cevap işlemi için sisteme giren arkadaşlarımıza söz vereceğim.

Sayın Atıcı…

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Şimdi, bir laf var: “Karakolda doğru söyler, mahkemede şaşar.” diye. Sayın Emrullah İşler, yani hakikaten zor durumda olduğunuzu ben buradan anlıyorum. Bakın Sayın İşler, Komisyonda ne söylemişsiniz, demişsiniz ki: “2001 yılında otel inşaatına başlanmış, belli bir süre herhâlde devletimizin haberi olmamış, 2005 yılında işe el konulmuş. Aslında burada biz bir cenazeyle karşı karşıyayız. Bu cenazenin, teşhisi diyelim efendim, kaldırılması bizim iktidarımızın dönemine denk geldi.” Altını çizdiğim cümle şu: “Dolayısıyla burada bir şark kurnazlığı ile böyle bir usulsüzlük yapılmış.” Şimdi, yani Komisyonda diyorsunuz ki şark kurnazlığıyla usulsüzlük yapılmış kayıtlarda, şimdi kalkmışsınız burada diyorsunuz ki “Böyle bir şey yok.” Yahu, yani bu zaten… Bak, burada bir sürü dışarıda maç izleyen insan var…

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

AYTUĞ ATICI (Mersin) – … yerinden kaldıracaklar, zaten geçecek. Yani bari orayla bura arasında bir fark olmasın.

BAŞKAN – Teşekkürler.

Sayın Acar…

GÜRKUT ACAR (Antalya) – Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Ben de şunu soruyorum: Kazakistan 9 milyon 483 bin lira para ödeyecek. Bu anlaşmaya göre, bunun karşılığında bize iki tane arsa veriyor, borcunun karşılığı olarak veriyor. Şimdi ben soruyorum: Bu borcunun karşılığı olarak verilen arsalara, paralar ödenmezse, karşılamadı, satacak mısınız, ne yapacaksınız onu? Biz onlara 67 bin metrekare tahsis ediyoruz, üstelik 9 milyon 483 bin lira borçları ve 9 bin metrekare bize oradan arsa tahsis edip bütün olayı kapatıyorlar. Bu nasıl bir adalet, nasıl bir düşünce? Kıymet takdiri mi yaptınız? Bir de, yeniden verdiğimiz kısma yeni bir otel yaparlarsa ne yapacaksınız?

Teşekkür ederim.

BAŞKAN – Teşekkürler Sayın Acar.

Sayın Can…

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) – Başkanım, teşekkür ediyorum.

Vasıtanızla Sayın Bakanıma soru yöneltmek istiyorum: AK PARTİ 14 Ağustos 2001 tarihinde kurulmuştur. Bu mezkûr protokol ise 1993 yılında imzalanmıştır, AK PARTİ hükûmette değil. 3 Kasım 2002 seçimlerinde AK PARTİ’nin iktidara geldiği düşünüldüğünde, AK PARTİ hükûmetleri bu sıkıntılı durumdan kurtulmak için hangi yollara müracaat etmiştir, ne gibi çalışmalar yapmıştır? Sayın Bakanım, cevap verirseniz teşekkür ederim.

BAŞKAN – Teşekkürler Sayın Can.

Sayın Canikli…

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Teşekkür ederim Sayın Başkanım.

Bu 2001 yılında başladığına ilişkin bilgi, ilk kez, Komisyon görüşmelerinde Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı, Büyükelçi Birnur Fertekligil tarafından ifade ediliyor, kendisine bir soru üzerine. Hatta Sayın Emrullah İşler soruyor, “Otelin yapım tarihini söyler misiniz?” diyor. Müsteşar Yardımcısı diyor ki: “2001 yılında yapmaya başlamışlar.” Bütün bu konuşmalar, daha sonra hep alıntılar oradan. Nitekim…

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Hükûmet adına söylüyor yani.

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Sonuç itibarıyla, söyleyen bu.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Hükûmet adına, yetkili gibi konuşuyor.

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Fakat, bilmeden söylediği kesin, tartışmasız. Bilmeden söylüyor. Yanlış bilgi. Çok açık söylüyorum, bilgi yanlış. Daha sonra bütün raporda da yer alan bilgi, bu bilgi buna dayanıyor, daha sonra işte arkadaşlarımın, sizlerin de söylediği bilgi bu bilgi.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Her şey yanlış!

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Ama doğru olan şu, bakın arkadaşlar: 13/6/2001 tarihinde bir rapor tanzim ediliyor. Belge burada. En son da -zaman yok- “İnşaatın beş yıldızlı otel inşaatı olduğu anlaşılmaktadır…” Bitmiş. Buna benzer başka belgeler, tutanaklar da var. Yani 2001 yılında…

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Ne zaman, hangi tarihte?

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – 13/6/2001.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Yani 13/6/2001’de inşaat bitmiş. Belgeli bu. O yanlış. Sehven, bilmeden…

KAMER GENÇ (Tunceli) – Usule aykırı…

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – O ayrı bir şey.

Yani inşaatın ne zaman başladığı meselesi için söylüyorum bunu.

Teşekkür ederim.

BAŞKAN – Teşekkürler.

Sayın Özgündüz…

ALİ ÖZGÜNDÜZ (İstanbul) – Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Sayın Bakanım, söz konusu bu arazi 1993 yılında yapılan protokol gereği diplomatik arazi statüsünde tahsis ediliyor. Daha sonra sizin yaptığınız protokolde turizm amaçlı kullanım ve başkasına kiralama imkânı tanınıyor. Bunun gerekçesini açıklarsanız, milletimizle birlikte biz de öğrenmiş oluruz.

Teşekkür ediyorum.

BAŞKAN – Teşekkürler.

Sayın Genç…

KAMER GENÇ (Tunceli) – Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Şimdi, tabii, Hayvancılık Bakanı gelip de Dışişleri Bakanının yerine oturunca bir soru sormak istiyorum. Şimdi, protokolün 5’inci maddesinde diyor ki: “Tahsis edilen araziler üzerinde binalar diplomatik amaçla kullanılmadığı takdirde 18 Nisan 1991 tarihli Diplomatik İlişkiler Hakkında Viyana Sözleşmesi’nde öngörülen ayrıcalık ve bağışıklıklardan yararlanmayacaktır.”

Şimdi söyleyebilir mi bana, bu Viyana Sözleşmesi’nde öngörülen ayrıcalık ve bağışıklıklar hangileridir? Buna göre yararlanmadıkları takdirde hangi mükellefiyetler altında kalacaktır? Şimdi, Hayvancılık Bakanı olunca burada daha iyi anlaması lazımdı herhâlde Dışişleri Bakanından, doğru! Onun için, bir daha buraya gelince… Yani bilgi sahibi olmadan burada gelip oturmaması lazım, onu söylüyorum.

Teşekkür ederim.

BAŞKAN – Teşekkürler Sayın Genç.

Sayın Bakan, buyursunlar.

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Diyarbakır) – Teşekkür ediyorum.

Şimdi, Sayın Başkanım “Arsalar Kazakistan’a verildi 9 milyon 483 bin lira karşılığında. Kazakistan iki tane arsa veriyor. Bunları vermezse ne olur?” gibi bir soru soruldu. Tabii, burada uluslararası hukuk var. İki ülke arasında akdedilen ve esasen bizden önce -deminden beri söylendiği gibi- bizim Hükûmetimiz kurulmadan hatta partimiz kurulmadan önce yapılmış ve fiilî olarak karşı karşıya kalınmış bir durum var. Hükûmetimiz döneminde bu tespit ediliyor ve iki ülkenin de ilişkilerine zarar vermeyecek şekilde bu mesele bir protokole bağlanmak suretiyle çözülüyor. Bizim aslında yaptığımız husus bu. Tabii, burada “Bunlar bu arsayı vermezse ne olacak?” gibi bir ifade… Uluslararası hukuk çerçevesinde iki ülkenin zaten ilişkileri var. Protokol ile Türkiye’ye verilmesi… Bunun karşılığında öngörülen arsaların ikisi de son derece kıymetli arsalar. O takdirde uluslararası hukuk elbette ki geçerli.

Şimdi “Diplomatik yapı için verildi ama buraya otel yapıldı veya tesis yapıldı...” Bunlar tabii, bizim dışımızda, Hükûmetimizin dışında bir fiilî durum var ortada.

ALİ ÖZGÜNDÜZ (İstanbul) – Niye meşrulaştırıyorsunuz Sayın Bakan? Protokole bağladınız, meşrulaştırıyorsunuz. Meşrulaştırmayın yani öyle bir şey olur mu?

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Diyarbakır) – O fiilî durum da -iki ülke arasında ilişkilerin daha yerli yerine oturması açısından- 2005’te protokol imzalama çalışmaları başlatıldı ve 2011’de sonuçlandı. 2012’deki protokol ile diplomatik statü kaldırılıyor, taşınmazdaki her türlü vergi vesaire gibi denetimin önü açılıyor. Burada Viyana Sözleşmesi vesaire adı altında bahsedilen husus da bu, bundan ibaret.

Tabii, bu konu aslında deminden beri aynı sorularla, aynı iddialarla sürekli, tek taraflı olarak cevaplandırıldığı hâlde tekrarlanıyor. Burada da, aslında, meselenin bilinmeyen, açıklanmayan bir hususu bulunmamakla birlikte, ısrarla bunun altında bir şey aranıyor, bir şey söyleniyor ve sürekli bu tür sorular söyleniyor.

Hükûmetlerin işi şudur: Karşı karşıya kalınan, geçmişten tevarüs etmiş olsalar bile “Devlette süreklilik esastır.” prensibi gereği ortada karşı karşıya kalınan bir durum var, 1990’lı yıllarda protokolle verilmiş.

ALİ ÖZGÜNDÜZ (İstanbul) – Yanlışlığı sürdürme görevi yoktur Sayın Bakan. Hükûmetlerin, yanlışlığı sürdürme ve hırsızlığa ortak olma görevi yoktur.

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Diyarbakır) – Daha sonra bu iki ülkenin ilişkileri dikkate alınmış ve bir yol bulunmak suretiyle iki ülkenin de mutabık kaldığı bir protokol ile bu mesele bir hâl yoluna, bir çözüm yoluna kavuşturulmuştur ve bu da Türkiye Büyük Millet Meclisinin huzuruna getirilmiştir.

Her şey açık bir şekilde zaten konuşuluyor ancak doğru olmayan bilgiler üzerinden, doğru olmayan veriler üzerinden, bu, gündeme geliyor zaman zaman. Bu da sadece zihin karıştırmaya dönük, kafa karıştırmaya dönük bir mesele ve bu da çözülüyor. Demin arkadaşlarımız da bunu ayrı ayrı ifade ettiler, cevaplandırdılar.

Sayın Başkan, benim diyeceğim bu. Yalnız Emrullah Bey’le ilgili olarak da söylenen bir husus vardı, izin verirseniz Komisyon üyesi arkadaşımız da konuyu açıklasın.

ALİ ÖZGÜNDÜZ (İstanbul) – Sayın Bakan, Kamer Bey’in sorusuna cevap vermediniz, yani bilmiyor olabilirsiniz.

DIŞİŞLERİ KOMİSYONU SÖZCÜSÜ EMRULLAH İŞLER (Ankara) – Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

O, benim Komisyonda yapmış olduğum şey o gün müsteşar yardımcısının orada vermiş olduğu bilgiden… Ben soruyorum, “Evet.” diyor. Oradaki bir, bizi yanıltmadan kaynaklanan bir şeydi, yoksa burada, benden önce de Sayın Grup Başkan Vekilimiz belgeleriyle ortaya açıkladı. Ben de zaten 06/05/2002 tarihinde iskânın alındığını kürsüde söyledim. Dolayısıyla işin aslı bu şekildedir.

Teşekkür ediyorum.

BAŞKAN – Teşekkür ederim.

Soru-cevap işlemi de tamamlanmıştır.

Madde üzerinde bir önerge vardır, okutuyorum:

TBMM Başkanlığına

Görüşülmekte olan 413 sayılı Kanun Tasarısının 2. maddesinin “Bu Kanun Resmî Gazete’de yayımlandığı tarihte uygulanmaya başlanır.” şeklinde değiştirilmesini arz ve teklif ederiz. 12/03/2013

              Aytuğ Atıcı                              Musa Çam                                 Ali Özgündüz

                  Mersin                                      İzmir                                          İstanbul

                                    Nurettin Demir                        Ali Rıza Öztürk

                                           Muğla                                     Mersin

BAŞKAN – Komisyon önergeye katılıyor mu?

DIŞİŞLERİ KOMİSYONU SÖZCÜSÜ EMRULLAH İŞLER (Ankara) – Katılmıyoruz Sayın Başkanım.

BAŞKAN – Sayın Hükûmet?

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Diyarbakır) – Katılmıyoruz efendim.

BAŞKAN – Sayın Özgündüz, buyurun efendim. (CHP sıralarından alkışlar)

ALİ ÖZGÜNDÜZ (İstanbul) – Teşekkürler Sayın Başkan.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Ben önerge üzerinde söz aldım ama dün Silivri’de yaşanan konuyla ilgili konuşacağım. Özellikle hukukçu milletvekili arkadaşlarımın bu konuya dikkatle yaklaşmalarını rica ediyorum.

Değerli arkadaşlarım, mahkemeler, biliyorsunuz, insanların hak aradığı yerdir yani son umut kapısı, haksızlığa uğrayan insanların gidip haklarını aradıkları yerdir. Fakat dün Silivri’de görülen Ergenekon duruşmasında hak aranan yer zorbalık arenasına dönüştü, tam bir faşizm, baskı uygulamasına şahit olduk. Daha duruşma salonuna giderken… Silivri’ye giden iki yol var biliyorsunuz -yolunuz düştü mü bilmiyorum, inşallah bir gün düşer oralara- biri E-5’ten geliyor, bir tanesi otobandan. İki yol da kesilmiş jandarma tarafından, vatandaşa soruluyor: “Nereye gidiyorsun?” “Duruşmaya.” “Kimin nesisin, necisin? Kimlik kontrolü… Yakını mısın?” “Yok.” “Geçemezsin.” “Nasıl geçemezsin, neye göre geçemezsin? Yani Anayasa’ya göre, Ceza Usul Kanunu’na göre duruşma alenidir, gidip izleyeceğim.” “Hayır geçemezsin.” Neyse, zor bela geçenler en son, duruşma salonuna yaklaşık 500 metre kala bir bariyerle karşılaşıyorlar. Yaklaşık 300 jandarma orada bekliyor, başlarında bir albay, bir yarbay, binbaşılar. Oradan da geçtikten sonra duruşma salonuna ulaşıyorsunuz. Duruşma salonunda avukatlar yer bulmakta zorlanıyor, seyircilerin arasına oturuyor. Mahkeme Başkanı, usule ilişkin söz almak, konuşmak isteyen avukata, “Hayır konuşamazsın, ben sana söz vermedim, otur yerine.” Israr edince, “Dışarı atarım.” diye tehdit ediyor. Sanık avukatları, CMK 178’nci maddeye göre tanık getiriyorlar, Başbakanlık eski müsteşarını getiriyorlar, dinletmek istiyorlar, mahkeme dinlemiyor. “Siz tarafsızlığınızı yitirdiniz, bu hâliyle tarafsız, bağımsız bir mahkeme olamazsınız, çekilin, reddi hâkim talebinde bulunuyoruz.” Mahkeme diyor ki: “Bizi, bu şekilde, töhmet altında bırakacak şekilde konuşamazsınız, kes sesini” Özellikle, hukukçu arkadaşlar, reddi hâkim talebinde nasıl bulunulur, çekilme talebinde nasıl bulunulur? Yani, “Siz tarafsızlığınızı yitirdiniz, bu davada artık yargıçlık yapamazsınız.” demeden nasıl bir reddi hâkim talebinde bulunulur, bana bir söyleyin. Bu beyanı üzerine, hâkim, avukatların sözünü kesiyor, ısrar edince “Jandarma, komutan, at bunları dışarıya.” diyor.

Bakın, duruşma salonuna, dün, kalkanlı, kasklı, coplu jandarma sokuldu. Mahkeme heyetinin gözü önünde -kürsüde mahkeme heyeti- bizim gözümüz önünde avukatlar tekme tokat dövüldü, duruşma salonunda, rezalet… Bayan avukat, stajyer avukat duruşma salonunda resim çekti diye Mahkeme Başkanı tarafından jandarmayla zorla atılmak istendi. 21 yaşında bir kız, stajyer avukat… Böyle bir rezalet olur mu! Yani, hakikaten, yakışıyor mu 21’inci yüzyıl Türkiye’sine!

Dün, orada yabancı gazeteciler vardı; Kanada’dan, Amerika’dan, İngiltere’den, ben utandım yani ben bir yargı mensubu olarak veya milletvekili olarak utandım. Efendim…

TÜLİN ERKAL KARA (Bursa) – Şikâyet edin bakalım, nereye kadar edeceksiniz?

ALİ ÖZGÜNDÜZ (Devamla) – “Yabancıya şikâyet et!” ne alakası var hanımefendi? Bakın, hiç dinlemeden, anlamadan konuşuyorsun. Ben burada diyorum ki: “Yabancı gazeteci vardı, izliyordu, ben utandım.” şikâyet etmeye gerek yok ki orada görüyor rezaleti, o rezaleti görüyor ya! Yani anlamadan, dinlemeden konuşuyorsunuz ya.

BAŞKAN – Sakin olun efendim, sakin olun.

ALİ ÖZGÜNDÜZ (Devamla) – Ne oluyor?

AHMET YENİ (Samsun) – Askere saldırıyorsunuz orada.

ALİ ÖZGÜNDÜZ (Devamla) – Kardeşim anlamadan, dinlemeden bir şey diyor. “Şikâyet ediyorsun yurt dışına” diyor.

AHMET YENİ (Samsun) – Mehmetçik’e saldırıyorsun orada, benim evladıma saldırıyorsun.

ALİ ÖZGÜNDÜZ (Devamla) – Nerede Mehmetçik’e saldırıyorum?

BAŞKAN – Arkadaşlar lütfen…

ALİ ÖZGÜNDÜZ (Devamla) – Gelin görün tutanakları. Yarın gidelim, delikanlıysan yarın gel oraya gör, yarın gel oraya.

AHMET YENİ (Samsun) – Görüyorum.

BAŞKAN – Arkadaşlar lütfen….

ALİ ÖZGÜNDÜZ (Devamla) – Mehmetçik’e… Siz var ya siz oraya düşeceksiniz bir gün, oraya düşeceksiniz bir gün siz. Oraya Allah sizi düşürsün de göreceksiniz.

BAŞKAN – Lütfen Sayın Özgündüz… Sayın Yeni, lütfen…

ALİ ÖZGÜNDÜZ (Devamla) – Bakın değerli arkadaşlar…

AHMET YENİ (Samsun) – Benim oğlum askerde…

ALİ ÖZGÜNDÜZ (Devamla) – Senin oğlun askerde de orada komutanı, karısını tartaklıyor asker.

AHMET YENİ (Samsun) – Evet, uzman jandarma...

BAŞKAN – Arkadaşlar lütfen…

ALİ ÖZGÜNDÜZ (Devamla) – Asker, kadının gözünü çıkardı haberin var mı?

AHMET YENİ (Samsun) – Vuramazsınız askere!

ALİ ÖZGÜNDÜZ (Devamla) – Askere vuran kim!

BAŞKAN – Sayın Özgündüz, lütfen sakin olun.

ALİ ÖZGÜNDÜZ (Devamla) – Bakın bu, bu var ya zorbalık işte, sizin zihniyetiniz bu.

AHMET YENİ (Samsun) – Benim oğlum asker…

ALİ ÖZGÜNDÜZ (Devamla) – Senin oğlun anası yaşındaki kadının gözünü çıkarttı haberin var mı, haberin var mı?

AHMET YENİ (Samsun) – Benim oğlum askerde…

ALİ ÖZGÜNDÜZ (Devamla) – Ne olmuş askerde, askerde olmuş da ne olmuş?

BAŞKAN – Arkadaşlar lütfen…

ALİ ÖZGÜNDÜZ (Devamla) – Ya gelin görün arkadaşlar…

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN – Lütfen arkadaşlar lütfen…

ALİ ÖZGÜNDÜZ (Devamla) – … askere saldıranların Allah belasını versin, Allah belasını versin.

BAŞKAN – Lütfen, lütfen Sayın Özgündüz, lütfen… Sayın Yeni, lütfen…

AHMET YENİ (Samsun) – Benim oğlum askerlik yapıyor…

ALİ ÖZGÜNDÜZ (Devamla) – Ne olmuş?

(AK PARTİ ve CHP sıralarından karşılıklı laf atmalar)

BAŞKAN – Arkadaşlar, sakin olun lütfen…

Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler… Kabul etmeyenler… Önerge kabul edilmemiştir.

2’nci maddeyi oylarınıza sunuyorum…

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) – Karar yeter sayısı istiyorum.

BAŞKAN - Kabul edenler… Kabul etmeyenler… Kabul edilmiştir.

Geçti efendim, oyladık.

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) – Karar yeter sayısı istiyorum diyorum…

BAŞKAN – Geç kaldınız, buradaki arkadaşınız da söylüyor Sayın Özel, oturun lütfen.

Oyladım, oyladım.

3’üncü maddeyi okutuyorum.

MADDE 3 – Bu kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.

BAŞKAN – 3’üncü madde üzerinde grupları adına Cumhuriyet Halk Partisi adına Sayın Gürkut Acar, Antalya Milletvekili. (AK PARTİ, CHP ve MHP sıralarından gürültüler)

Lütfen… Lütfen arkadaşlar… Lütfen, sakin olun.

Sayın Acar, buyurun.

CHP GRUBU ADINA GÜRKUT ACAR (Antalya) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Türkiye Cumhuriyeti ile Kazakistan Cumhuriyeti arasında 13 Aralık 1993 tarihli, Antalya ilinin Kemer ilçesindeki taşınmazın Kazakistan Cumhuriyeti’ne kullandırılmasına ilişkin protokolle ilgili 413 sıra sayılı Kanun Tasarısı’nın 3’üncü maddesi üzerine söz aldım. Sizleri saygıyla selamlıyorum.

Değerli arkadaşlarım, AKP ile birlikte her şey altüst edildiği gibi uluslararası ilişkiler de diplomasi de, uluslararası antlaşmalar da altüst ediliyor. Uluslararası ilişkiler, diplomasi siyasi ilişkilere, rant ilişkilerine malzeme yapılıyor. Bunu anlamak ve kabul etmek mümkün değildir. Önümüzdeki bu tasarı, bir ayıbın, bir yanlışın tasarısıdır. Türkiye Büyük Millet Meclisinin yanlışları, ayıpları örtme yeri olmadığını bilmek gerekiyor. Bu tasarının bu gözle incelenmesinde yarar var.

Bakınız, Türkiye ile Kazakistan 13 Aralık 1993 tarihinde bir protokol yapıyor ve Kazakistan Devlet Konukevi yapılması için Antalya Kemer Beldibi’nde 44.370 metrekare alan kırk dokuz yıllığına Kazakistan’a veriliyor. Burada bir sorun yok. Bağımsızlığını kazanan Kazakistan’a Türkiye Cumhuriyeti bir jest yapıyor. Ama sonra bakıyoruz ki Kazakistan Devlet Konukevi olacak alanda bir otel yükselmiş. Diplomatik alan bir anda ticari alan olmuş ve otele dönüşmüş. Bu nasıl olabilir? Bunun sorumlularının bulunması ve hesap sorulması gerekirken üstü örtülmeye çalışılıyor.

Bu konu “Burası Türkiye, olur böyle şeyler.” diyerek geçiştirilecek bir konu değildir değerli arkadaşlarım. Diplomatik kurallar, uluslararası ilişkiler böyle ahlak dışı işlere konu yapılmamalıdır. Bir yanlışı, bir ayıbı örtmek için yeniden bir uluslararası anlaşma imzalamak, bunu bir kanun tasarısıyla önümüze getirmek AKP zihniyetinde kabul görebilir ama bizim açımızdan asla kabul edilebilir değildir.

Değerli arkadaşlarım, Türkiye uluslararası bir anlaşma yapmış. Antalya’nın en güzel yerlerinden Beldibi’nde bir alanı diplomatik alan ilan etmiş ama bunun gereklerini yapmamış. Şimdi bu ayıbı, bu yanlışı örtmek için Türkiye Büyük Millet Meclisi gündemi meşgul ediliyor. Ben sormak istiyorum: Diplomatik alanda bu otel inşaatı nasıl yapılabilmiş ve bugüne kadar nasıl işletilmiştir? Kimdir bunun sorumlusu? Bu konuda verilen araştırma önergesini de Adalet ve Kalkınma Partili milletvekilleri reddettiler. Değerli arkadaşlarım, bu oteli kim yapmıştır? Bu oteli kimler işletmiş ve hâlen işletmektedir? Bu otel bu zamana kadar ne kadar turist ağırlamış, ne kadar gelir elde etmiş, ne kadar vergi vermiştir? Bu soruların yanıtlanması gerekir. Türkiye Büyük Millet Meclisinin bunları bilmeden bu tasarıyı onaylaması, parmak hesabıyla bunun kabul edilmesi en az, protokol ve bu tasarı kadar etik dışı olacaktır.

Gerekçede deniyor ki: “2001 yılında otel inşaatı başladı, 2005 yılında durum fark edildi. Yedi yıl süren görüşmelerden sonra çözüm bulundu.” Çözüm ne? Geçmişin yanlışlarının üzerini örtecek bir uluslararası anlaşma imzalansın ve Türkiye Büyük Millet Meclisinde kabul edilsin, o iş de örtbas edilsin. Böyle çözüm olur mu?

1993 yılında 44.370 metrekare olarak teslim edilen alan 67.256 metrekareye çıkarılarak devlet konukevi ve otel güvence altına alınıyor. Otelin ticari işletmesinden doğan borçlara karşılık da -tabii bu miktar doğruysa, en asgari miktar- Kazakistan Aktau’da 7 bin metrekare, Almatı’da 1.500-2.000 metrekare büyüklüğünde iki arsayı kırk dokuz yıllığına tahsis edecek. Bu arazilerin nerede olduğu belli değil. Türkiye'ye gelince, Beldibi’nde santimetresine kadar belirlenmiş bir alan tahsis ediliyor, Kazakistan’da ise dağ başında mı nerede olduğu belli olmayan yerler tahsis ediliyor. Türkiye'nin toprakları mı ucuz, Kazakistan’ın toprakları mı çok değerli, bunu öğrenmek istiyorum?

Ayrıca, neden 1.500 ya da 2.000 değil de 1.500-2.000 arasında bir rakam veriliyor? Verilecek arazinin ölçümünde bir sıkıntı mı var? Ölçülecek arazi daha bulunamadı mı? Böyle somut olmayan miktarlar uluslararası anlaşmalara nasıl yazılabiliyor, biz bunu da anlayamadık, bu büyük Türkiye bunu nasıl kabul ediyor, bunu da anlamak mümkün değil.

Değerli arkadaşlar, yine bu anlaşmayla bir af getiriliyor. Bu otelin faaliyetlerinden dolayı oluşan 9 milyon 483 bin liralık vergi ve benzeri borçları siliniyor. Bu aynı zamanda bir af. Bu borçların karşılığında Türkiye için bina yapacak. Borçlar otelden kaynaklanıyor, borcu Kazakistan devleti ödüyor. Bu kadar karmaşık ilişki nasıl oluyor, anlamak mümkün değil.

Bu tasarı ile Türkiye'nin toprakları, Antalya Beldibi’ndeki arazilerimiz birilerine rant yaratmak üzere aktarılmıştır. Antalya Kemer, Beldibi, uluslararası anlaşma kılıfı adı altında, demokrasi kılıfı altında, kardeş ülke Kazakistan kılıfı altında birilerinin çıkarlarına malzeme yapılmıştır. Türk halkı, Antalya halkı bu ayıbı asla unutmayacaktır. Antalya Kemer’in, Beldibi’nin topraklarını çıkarlarına alet edenleri unutmayacaktır.

Değerli arkadaşlar, AKP ile Türkiye’de adaletin yok edildiğine, hukukun eğilip büküldüğüne beraber tanık olduk, olmaya da devam ediyoruz. Bakınız, Türkiye’de kuvvetler ayrılığı ilkesi yok edilmiştir. MİT Müsteşarı mahkemeye çağrılmış ama bir hafta süreyle “İşim var.” diyerek Başbakanın kanatlarının altında oturmuştur. Bu ülkede Başbakanın kararlarıyla Danıştay kararları yok edilmiş, yırtılıp atılmıştır. Türkiye’de artık özelleştirme yargının, adaletin işlemediği bir alan hâline getirilmiştir. Adalet ve Kalkınma Partisi ile birlikte artık uluslararası ilişkiler, dış politika, diplomasi ulusal çıkarları koruma aracı değil, ayıpları örtme aracı hâline getirilmiştir. Bu tasarı da bunun en önemli kanıtıdır. AKP, Türkiye'nin ulusal çıkarlarını gözetme anlayışında değildir. Bakınız, 25 Ocakta bir önerge verdim, dedim ki: “Ege’de, Akdeniz’de uluslararası alandaki adalar Yunanistan tarafından işgal ediliyor, bu adalara Yunanistan Bayrağı çekiliyor.” Buna nasıl seyirci kalınır, anlamak mümkün değil. “Bu konuda ne yapılıyor, bir önlem alacak mısınız?” diye sorduk. Bir ay geçti, tek bir cümlelik yanıt yok. Türkiye Büyük Millet Meclisinde birçok kez gündeme getirildi, yine ses yok. Türkiye’nin Ege ve Akdeniz’de haklarını savunmak AKP iktidarının, AKP Hükûmetinin görevi değil midir arkadaşlar? Sizin böyle bir göreviniz yok mu? Bu kadar konuşuluyor ama Hükûmetten tek bir yanıt yok, anlaşılır gibi değil. Doğu Akdeniz’de Türkiye’nin hakları, çıkarları Rum yönetimine kaptırıldı, şimdi sıra Akdeniz’in batısına ve Ege’ye gelmiş. Ege’de “münhasır ekonomik bölge” ilanından söz ediliyor, Hükûmetten tık yok. Bu sorunun yanıtını acilen bekliyoruz. Ege ve Akdeniz’de uluslararası alandaki adalar Yunanistan tarafından işgal edilirken siz ne yapıyorsunuz? Bunu daha ne kadar görmezden geleceksiniz değerli arkadaşlar?

Türkiye Büyük Millet Meclisi Ege’yi, adaları, Akdeniz’i görüşmeyecek ama diplomatik alanın rant alanına çevrilmesinin üstünü örtmek için kanun çıkaracak. Bu, en hafif deyimiyle ayıptır. İlk protokol hükümleri ihlal edildiyse bu olayda, Kazakistan tahsis hakkını kötüye kullandıysa otele ve arazisine el koyarak hazineye mal edilir, kalan kısım da Kazakistan’ın tahsis amacına uygun kullanımına bırakılır. Yapılması gereken budur. Yolsuz bir olaya yasal kılıf uydurmak Türkiye Büyük Millet Meclisinin görevi değildir.

Değerli arkadaşlar, yeni tahsis ettiğimiz kısma bir otel daha yaparlarsa ne olacak? Bunun garantisi var mı? Dış politika bugüne kadar, değerli arkadaşlar, büyük ölçüde devlet politikası olarak yürümüş ve yürütülmüştür ama AKP ile birlikte Türkiye’nin değil AKP’nin dış politikası yürümektedir. AKP’nin dış politikasının bazı özelliklerini paylaşmak gerekirse, ki o özellikleri söyleyeceğim şimdi, bu politikada şunlar vardır: Bu politikada uçağınız düşürülür ama sesiniz çıkmaz. Amerika Birleşik Devletleri’nin Saragota uçak gemisi Ege Denizi’nde Muavenet fırkateynimizi planlayarak 2 ayrı füzeyle vurur, 5 şehit veririz ama “NATO tatbikatı sırasında kazayla vuruldu.” diye gerçek dışı açıklama yaparsınız. Amerika Birleşik Devletleri Türkiye’ye, Malatya Kürecik’e radar koyar, “Bunlar NATO’nun.” dersiniz ama sonra ne hikmetse radarlar Amerika Birleşik Devletleri tarafından NATO’ya devredilir. “NATO’nun Libya’da ne işi var?” dersiniz, sonra Türkiye’ye Amerikan ambargosuna rağmen Kıbrıs Harekâtı’na uçak yakıtı sağlayan Kaddafi’nin linç edilmesine yardım edersiniz. Patriot’ları gönderen ülkeler bunun için kendi parlamentolarında oylama yaparlar ama Türkiye’de siz Türkiye Büyük Millet Meclisini devre dışı tutarsınız. Yabancı askerler, başka ülkelerin askerî radarları, Patriot’ları…

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

GÜRKUT ACAR (Devamla) – …ülkenin egemenliği altındaki topraklara yerleşir ama siz egemenliğin simgesi Türkiye Büyük Millet Meclisini dışarıda bırakırsınız.

Bitiriyorum.

BAŞKAN – Sayın Acar, teşekkür ediyorum.

GÜRKUT ACAR (Devamla) – Değerli arkadaşlar, bu tablo kabul edilebilir bir tablo değildir. Türkiye’nin onurunu, çıkarlarını korumak AKP’nin derdi olmayabilir ama biz Türkiye’nin onurunu, çıkarlarını korumak için kararlıyız, bunu AKP’ye rağmen de olsa yapacağız.

AKP’nin ayıplı dış politikasının bir örneği olan bu tasarının reddedilmesini öneriyor, sizleri saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Teşekkürler Sayın Acar.

Gruplar adına söz talebi yok.

Şahısları adına Isparta Milletvekili Sayın Recep Özel.

Sayın Özel, buyurun.

RECEP ÖZEL (Isparta) – Sayın Başkan, çok değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Biraz önce verilmiş olan önerge hakkında konuşan arkadaşımız benim bildiğim kadarıyla savcılık görevini deruhte etmiş bir arkadaşımız. Onun -duruşmaların düzen ve intizamının, hangi ölçülerde duruşmaların devam etmesi gerektiğini en iyi bilecek şekilde- burada çok acımasız bir şekilde, görev yapan mahkemeyi eleştirmesini uygun bulmadığımızı burada sizlerle paylaşmak istiyorum.

Biraz önceki konuşmada, yapılan bu anlaşmada ayıp ve yanlışların… Buradaki ayıp ne, yanlış ne? Bir de “ahlak dışı işler” diye… Bu protokolün diğer kanadı bir devlet, Kazakistan devleti. Siz, iki devlet karşılıklı oturup protokol yapıyor, bunları ahlaksızlıkla… Karşı taraf da ilişkilerimizin de devam ettiği ve dostluk ilişkilerimizin artarak devam etmesi gereken bir ülke. Yapılan bu anlaşmaları ahlak dışı olarak algılamanın, iyiye gitmesi gereken ilişkilerimizi ne derece baltalayacağını sizlere sormak istiyorum, hatırlatmak istiyorum.

Ben kullanılan dilin diplomatik nezakete, diplomatik dile de uygun olması gerektiğini, bu yasadan dolayı da bu nezaket ölçüleri içerisinde görüşmelerin devam etmesi gerektiğini belirtiyor, hepinize saygılar sunuyorum efendim.

BAŞKAN – Sayın Özel, teşekkür ederim.

İkinci konuşmacı Kırıkkale Milletvekili Sayın Ramazan Can.

Sayın Can, buyurun. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Hukukta genel prensiplerden biri: Müddei iddiasını ispatla mükelleftir. Buraya çıkan hatipler iddiada bulundu ama iddialarını ispat etmek bir tarafa, iddiayla birlikte iftirada da bulundular. Aksine, ispat külfeti AK PARTİ hatiplerinde olmadığı hâlde aksini ispat durumunu da bizler gerçekleştirdik. Grup Başkan Vekilimiz, Hükûmet Temsilcimiz, AK PARTİ Grubu adına konuşan hatipler bunun aksini burada ispat ettiler.

Şimdi, burada protokol sürecine bakıyoruz. Bir protokol süreci var. Protokol süreci ne zaman imzalanmış ve kim tarafından? Sayın Hikmet Çetin, Dışişleri Bakanı, Kazakistan Cumhuriyeti adına da büyükelçi. 44.370 metrekare. Söz konusu protokol 25/7/1996 tarihli. Ne zaman yürürlüğe girmiş? 31/7/1996 tarihli, 22713 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiş. Peki, bu dönemde AK PARTİ diye bir parti var mı? Yok.

İzin sürecine geliyoruz. 44.370 metrekarelik orman alanında Kazakistan Devlet Konukevi tesislerinin yapılması için Orman Bakanı Sayın Doktor Vefa Tanır imzalı, 26/05/1993 tarihli, Dışişleri Bakanından ön izin verilmiş. Sayın Nami Çağan’ın 16/2/2001 tarihli oluru ile -dikkatinizi celbediyorum- 50.350 metrekare… Yani inşaat belirli bir mesafeye gelmiş, inşaat bitmek üzereyken ruhsat verilmiş, makable şamil olarak.

İnşaat sürecine geliyoruz: 1998 tarihli Bayındırlık ve İskân Müdürlüğünün yazılarında, Kazakistan Cumhuriyeti Hükûmetine tahsis edilen alanda iki ayrı yapı, inşaatı tamamlandı, iskâna hazır hâle getiriliyor. 13 Haziran 2001 tarihli Antalya Millî Parklar Müdürlüğü elemanlarınca da yapılan ön incelemede, tahsis edilen alanda beş yıldızlı otel inşaatının olduğu tespit edilmiştir.

Orman Genel Müdürlüğünden 2005 yılında müfettiş görevlendirilmiş. Yapılan inceleme neticesinde, 22.302 metrekare otel, tesisler de 44.950 metrekare. Müfettiş önerisi doğrultusunda da AK PARTİ Hükûmeti döneminde Sayın Osman Pepe imzalı, Orman Bakanlığı oluru ile Kazakistan Devlet Konukevi tesislerinin 16/2/2001 tarihinden itibaren bedelsiz olarak izne konu edilmesi, Fine Turizm AŞ tarafından yapılmış ve neticede kırk dokuz yıl süreyle bedelli devam etmesi uygun görülmüştür.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; AK PARTİ Hükûmeti iktidara geldiğinde böyle bir sıkıntı var, bu sıkıntıdan rasyonel anlamda nasıl kurtulabilirin... Antalya Defterdarlığına talimat verilerek Antalya Defterdarlığının yapmış olduğu tespit üzerine Hükûmet de burada gerekli önlemleri almıştır. Söz konusu otel, Kazakistan Cumhuriyeti tarafından 2009 yılı, Fine Otel AŞ tarafından Beldibi Rixos Otel adıyla, bu tarihten sonra ise AYT Uluslararası Nakliyat AŞ tarafından Turkiz Beldibi Resort adıyla işletilmiştir.

Sonuç olarak, Aktau’da 7 bin metrekare, Almatı’da 1.500-2.000 metrekare arası büyüklüğünde iki arsa kamu binası yapmak üzere kırk dokuz yıllığına Türkiye Cumhuriyeti’ne tahsis edilmiştir. Demin Sayın Recep Özel’in de dediği üzere iki saygın hükûmet, Kazakistan Hükûmeti ile Türkiye Hükûmeti arasında imzalanan bu protokolde Türkiye Hükûmetine burada ithamlarda bulundunuz. Bu ithamlara bizler cevap veriyoruz ama Kazakistan Hükûmeti adına da kimse cevap veremiyor. Bunu da burada özellikle dile getirmek istiyorum.

Muhalefet partilerinin de burada duyarlı olmasını tekrar hassaten talep ediyor, yüce kurulu saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Teşekkür ederim Sayın Can.

ALİ ÖZGÜNDÜZ (İstanbul) – Sayın Başkan...

BAŞKAN – Buyurun efendim.

ALİ ÖZGÜNDÜZ (İstanbul) – Sayın Başkan, az önce konuşan Recep Özel, şahsımı kastederek mahkemeye ağır eleştiri yaptığımı söylemiştir. Sataşma nedeniyle söz istiyorum.

BÜLENT TURAN (İstanbul) – Hayır canım, sataşma yok.

BAŞKAN – Şimdi...

ALİ ÖZGÜNDÜZ (İstanbul) – Bakın, şahsımı kastederek “Savcılık yapan bir arkadaşımız mahkemenin işleyişini bilir, dolayısıyla haksız yere eleştiri yapmıştır.” diyerek sataşmada bulunmuştur.

BAŞKAN – Tamam, iki dakika.

Lütfen, yalnız bardağa filan dikkat edip sakin olarak...

ALİ ÖZGÜNDÜZ (İstanbul) – Sayın Başkan, arkadaşlar sakin olursa...

BAŞKAN – Sayın Özgündüz, çok teşekkür ediyorum. Lütfen... Lütfen... Lütfen sakin olun.

X.- SATAŞMALARA İLİŞKİN KONUŞMALAR (Devam)

6.- İstanbul Milletvekili Ali Özgündüz’ün, Isparta Milletvekili Recep Özel’in görüşülen kanun tasarısının 3’üncü maddesi üzerinde şahsı adına yaptığı konuşma sırasında şahsına sataşması nedeniyle konuşması

ALİ ÖZGÜNDÜZ (İstanbul) – Şimdi, Sayın Özel, bakın, size olayı anlatayım, o mahkeme ne kadar mahkeme görün. Dün, Bedirhan Şinal denilen bir vatandaş, Cumhuriyet gazetesine molotofkokteyli atmaktan dolayı tutuklu olan, sanık olarak yargılanan kişi diyor ki: “Polis bana attırdı.” Onu geçtik.

BÜLENT TURAN (İstanbul) – Geçmeyin, geçmeyin,

ALİ ÖZGÜNDÜZ (Devamla) – Sayın Millî Savunma Bakanı burada. Önemli bir konu söyleyeceğim. Dün diyor ki...

BÜLENT TURAN (İstanbul) – Anlatın.

ALİ ÖZGÜNDÜZ (Devamla) – Dün diyor ki...

BÜLENT TURAN (İstanbul) – Polis mi attırdı diyor?

ALİ ÖZGÜNDÜZ (Devamla) – Bir saniye... Bir saniye...

BÜLENT TURAN (İstanbul) – Geçmeyin, anlayalım ama.

ALİ ÖZGÜNDÜZ (Devamla) – Hayır, polisin attırdığını söylüyor.

BÜLENT TURAN (İstanbul) – Atmış yani, değil mi, atmış?

ALİ ÖZGÜNDÜZ (Devamla) – Polisin kendisine molotofkokteyli verdiğini ve Cumhuriyet gazetesine attırdığını, yani polisin provokatör ajanı olduğunu söylüyor.

BÜLENT TURAN (İstanbul) – Ne yaptınız anlamında.

ALİ ÖZGÜNDÜZ (Devamla) – Bu kişi dün bir ifade verdi. Afyon’da cephanelik patladı ya 25 askerimiz şehit oldu, tekrar rahmetle anıyorum. Diyor ki: “Beni özel yetkili cumhuriyet savcısı, Çağlayan’da -ismini de verdi, söylemiyorum- çağırdı, tutukluyum, askerleri dışarı çıkardı, odasında baş başa kaldık. Bana dedi ki: ‘Sen… Afyon’daki patlamanın emrini İlker Başbuğ, Hurşit Tolon Paşalar kime verdi?” Bir saniye… “Sedat Peker’e söyledi, Sedat Peker’in adamları da bu patlamayı gerçekleştirdi.’ de seni gizli tanık yapayım ve özgürlüğünü sağlayayım.” Bu mahkeme mi, bu savcılık mı? Bu beyanı, Sayın Bakan, tutanağa geçmiştir, buradan söylüyorum, lütfen peşine düşün.

AYDIN ŞENGÜL (İzmir) – Yalan söyleme.

ALİ ÖZGÜNDÜZ (Devamla) – Eğer doğruysa…

Efendim? Gizli tanık, bakın, işte “Yalan söyledi.” İyi de gizli tanık yüzünden insanlar tutuklanıyor, Allah’tan korkun işte, biz de onu söylüyoruz. “Gizli tanık yapayım sizi mahkeme…” Eğer, bakın, diyor ki: “Benim adliyeye gittiğim kamera kayıtlarından belli, savcının odasına girdiğim, askerlerin çıktığı, konuşmam, hepsi kayıtlarda belli.” Adalet Bakanını göreve çağırıyorum.

BÜLENT TURAN (İstanbul) – Avukatı neredeydi?

ALİ ÖZGÜNDÜZ (Devamla) – Başka bir şey daha söylüyor bu mahkeme -Tuncay Özkan hakkında 37 bin sayfa, 37 bin sayfa arkadaşlar, tutanak var- on beş dakikada savunma yap diyor. 37 bin sayfa hakkında on beş dakikada savunma yap diyor. Ya, burası mahkeme değil! Bakın, bu mahkeme mahkeme olmadığı için biz bunu lağvettik, bu Parlamento kaldırdı. Başbakan dedi ki: “Ben bunlara güvenmiyorum.” Bu mahkeme geçici olarak görev yapan, lağvedilen bir mahkemedir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

ALİ ÖZGÜNDÜZ (Devamla) – Yani lütfen gelin izleyin; hukukçular, gelin izleyin.

Teşekkür ediyorum.

BAŞKAN – Sayın Özgündüz, teşekkür ederim.

IX.- KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ İLE KOMİSYONLARDAN GELEN

DİĞER İŞLER (Devam)

A) Kanun Tasarı ve Teklifleri (Devam)

4.- Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Kazakistan Cumhuriyeti Hükümeti Arasında 13 Aralık 1993 Tarihli Türkiye Cumhuriyeti ile Kazakistan Cumhuriyeti Arasında Antalya İlinin Kemer İlçesindeki Taşınmazın Kazakistan Cumhuriyetine Kullandırılmasına İlişkin Protokole Değişikliklerin ve Eklemelerin Yapılmasına Dair Protokolün Onaylanmasının Uygun Bulunduğu Hakkında Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/688) (S. Sayısı: 413) (Devam)

BAŞKAN - Sisteme giren arkadaşlarımız var.

Şimdi, madde üzerinde soru-cevap işlemi yapacağız.

Sayın Atıcı…

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Şimdi, hakikaten, iktidar milletvekillerinin düştüğü durum bana göre zor bir durum. Çünkü yukarıda, Komisyonda bizimle aynı duyguları paylaştıklarını söylüyorlar. Sonra aşağı gelip burada diyorlar ki: “İspat ettik, ispat ettik.” Bakın, tutanaklardan okuyorum, bir AKP milletvekili, Dışişleri Komisyonu üyesi diyor ki: “Tabii, duygusal olarak baktığımız zaman muhalefet partilerine mensup milletvekillerinin duygularını bizim de paylaşmamamız mümkün değil, aynı duyguları biz de paylaşıyoruz. Bakın, yani namus, şeref, haysiyet, dürüstlük söz konusu olduğu zaman elbette bizler de o anlatılanlara biharfiyen katılıyoruz. Şu veya bu şekilde bugünlere gelindi. Bir cenaze var. Bunu nasıl kaldıracağız şimdi? Kaldıracak mıyız, kaldırmayacak mıyız?” Bunları AKP milletvekilleri söylüyor Sayın Başkan.

Yani, orada öyle konuşup, “Evet, hakikaten bu kötü bir şey. Bu cenazeyi kaldıralım.” deyip, gelip burada efelenmek, yiğitlenmek hakikaten yakışmıyor. Oturalım kaldıralım derseniz, hiç olmazsa cenazeyi önce yıkayalım, birisi öldürmüşse bulalım cezalandıralım, yine Kazakistan’ı incitmeden kaldıralım cenazeyi. Bizim derdimiz bu. Delikanlıca, yiğitçe çıkıp bunu konuşun.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN – Teşekkürler Sayın Atıcı.

Sayın Ekşi…

OSMAN OKTAY EKŞİ (İstanbul) – Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Sayın Tarım Bakanı anladığım kadarıyla Dışişleri Bakanına vekâlet eder konumda. Bir şey söyledi az önce, dedi ki: “2012’ye kadar burada diplomatik muafiyet uygulanmış.” Çok önemli bir tespit bu. Eğer 2012’ye kadar diplomatik muafiyet uygulandıysa, bu 67 bin metrekarelik alanda o zaman Türkiye kanunlarının geçerli olup olmadığı tartışılabilir bir durum var demektir. Orada yapılan işlerde acaba Türkiye’den müfettişler gitti, herhangi bir şekilde kanunlarımızı uygulayacak bir şey yaptı mı?

İkinci soru: 22 dönüm arazi daha sonra, Sayın Atıcı’nın ifadesiyle…

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

OSMAN OKTAY EKŞİ (İstanbul) – Yani Nami Çağan’dan sonra…

BAŞKAN – Teşekkürler Sayın Ekşi.

Sayın Özel…

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) – Sayın Başkan…

BAŞKAN – Sisteme girmişsiniz.

RECEP ÖZEL (Isparta) – Sayın Başkanım, o Özel benim. Sadece CHP’de Özel yok, AK PARTİ’de de Özel var.

BAŞKAN – Sayın Özel, buyurun.

RECEP ÖZEL (Isparta) – Sayın Atıcı biraz önce konuşmasında “AK PARTİ milletvekilleri çok zor durumda…” AK PARTİ’nin hiçbir milletvekili zor durumda da değildir.

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) – Ekonomik olarak demedi.

RECEP ÖZEL (Isparta) – Ayrıca, “Bizimle Komisyonda aynı fikirdeler, burada farklı fikirde.” diye… Hiçbir AK PARTİ’li milletvekili de CHP’yle aynı fikirde ve zikirde hiçbir zaman olması da mümkün değildir. Bunu bir kez daha hafızanıza yerleştirirseniz… Öyle ulu orta birtakım lafları atıp buraya…

EMİNE ÜLKER TARHAN (Ankara) – O kadar zengin olamaz hiçbir CHP’li.

RECEP ÖZEL (Isparta) - Kendinizi hayal âleminde gezdirmeyin diyorum.

AYTUĞ ATICI (Mersin) – Yalan mı söylüyordu arkadaşlar?

BAŞKAN – Sayın Özel, teşekkürler.

Sayın Canikli…

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Teşekkür ederim Sayın Başkan.

O tarihlerde Cumhurbaşkanlığı da ilgilenmiş bu konuyla ilgili olarak ve Antalya Valiliğinden bilgi talep etmiş. Antalya Valiliği 18 Haziran 1998 tarih ve 10/98 sayılı yazı ile şunu söylüyor…Yasal olmayan inşaat faaliyetlerinin durdurulması ve inşaata başlayabilmek için gerekli işlemlerin tamamlanmadığının bildirilmesi, söz konusu arazi üzerindeki inşaat faaliyeti tespit edilmiş ise inşaatın ne aşamada olduğunu ve yüklenici firmanın ismini soruyor Cumhurbaşkanlığı. Valilik diyor ki: “Söz konusu tahsisli arazi üzerinde yapılan incelemede, 723 no.lu parsel üzerinde ‘Kazakistan Cumhurbaşkanlığı Dinlenme ve Eğitim Tesisleri’ adı altında iki ayrı yapının inşaatının tamamlandığı -tarih 1998- iskâna hazır hâle geldiği, saha tanzimi ve gerekli altyapı inşaatlarının tamamen bitirilmiş olduğu, kullanıma hazır hâle getirildiği tespit edilmiştir.” Tarih -valinin imzası var- 16 Haziran 1998.

Biraz önce tutanaklara atfen ifade edilen o açıklamalar -biraz önce ifade ettim, yine söylemem gerekiyor- Dışişleri Bakanlığı müsteşar yardımcısının yeterli bilgiye sahip olmadan verdiği yanlış bilgiden kaynaklanıyor. Bilgi burada, esas belge burada, doğru bilgi burada.

Teşekkür ediyorum.

BAŞKAN – Sayın Bakan…

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Diyarbakır) – Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Şimdi, tabii, arkadaşlar, daha çok kendi söylemek istediklerini aslında ifade ediyorlar. Yani bir arkadaşımızın, işte, Komisyonda bir milletvekilinin söylediği sözler burada dile getiriliyor, işte, “Ortada cenaze var.” vesaire… O cenaze AK PARTİ’nin ortaya şey yaptığı bir cenaze değil. Sonuçta AK PARTİ kurulmadan önce, AK PARTİ Hükûmeti göreve gelmeden önce -demin defaatle söylendi süreç, ben bir daha söyleyeyim- ta 98 yılında yapılan bir tespitte ortaya çıkmış eğer öyle bir cenaze varsa. Ama 98 yılında tespiti yapılıp 67.250 metrekare olduğu kararlaştırılan ve daha sonra da 16/2/2001 tarihinde bir onayla, bu, kırk dokuz yıllığına verilen bir arazi. Üzerinde, 2001 yılında burada imar planı yapılıyor, yapı kullanma izni belgesi 6/5/2002 tarihinde alınmış. Dolayısıyla, iş orada olmuş bitmiş.

Bir kere, biz, arkadaşımızın söylediği… Tabii, her kişi ne söylediğini kendisi çok daha iyi ifade eder ama cenaze bizimle ilgili değil. Sonuçta biz geldiğimizde, Türkiye'nin çıkarlarına da, ilişkilerine de aykırı olması hasebiyle bunu bir çözüme kavuşturmak, Türkiye'nin bir dost ülkeyle ilişkilerinin geliştirilmesi açısından bu meselenin halledilmesi, bir protokole bağlanması  suretiyle bir çözüm geliştirmişiz.

Şimdi, burada, Sayın Ekşi’nin sorduğu soruya da değineyim. Ben kastettiğiniz ifadeyi kullanmadım Sayın Ekşi, ben sadece şunu söyledim: 2012 protokolü ile üzerinde otel yapılan arazinin diplomatik statüsünün kaldırılmasının öngörüldüğünü, taşınmazdaki her türlü vergi vesaire gibi denetimin önünün açıldığını, yani buna imkân sağlayacak bir mekanizma getirildiğini ifade ettik. Bir kiralama bedeli var, diğer oteller gibi. 2012 protokolüyle bu alanın da diğer oteller gibi tüm vergi, harç ve benzeri ödemelerinin yapılmasının önü açılıyor ve bu, 2010 tarihinden itibaren geçerli. Arada bir fark var, 9 milyon küsur lira. 9 milyon küsur lirayla ilgili olarak da arsa alınıyor. Dolayısıyla, 2010’a kadarki ödenmeyen tutarın tahsili arazi olarak gerçekleştiriliyor. Otel bu protokol ile, 2012 protokolü ile bölgedeki diğer oteller gibi işlem görecek, arazi için ödemesi gereken tüm kiraları ödeyecek.

Burada bir hususu daha yine ifade edeyim: Kazakistan’da tahsis edilecek arazi diplomatik yerleşime uygun ve burada otelin vergi borcu yok. Araziyle tahsil edilen borç arazinin kullanımına dair olan borçtur. Bu hususları da yine bu vesileyle bir kez daha bilginize sunmak istiyorum.

Sayın Başkan, benim yapacağım açıklama bundan ibaret, esasen soru da pek değildi ama açıklama yapma ihtiyacı vardı, o nedenle bana atfen bir cümle kullandığım ifade edildi, onunla ilgili yaptığım açıklama.

Teşekkür ediyorum.

BAŞKAN – Teşekkürler Sayın Bakan.

Sayın Can…

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) – Sayın Başkanım, teşekkür ediyorum, vasıtanızla Sayın Bakan’a sorular yöneltmek istiyorum.

1993 yılında yapılan Kazakistan ile Türkiye Cumhuriyeti arasındaki protokolde Türkiye’yi temsilen kim protokol imzalamıştır?

İkinci sorum: 16/2/2001 tarihli olur geçmişe yönelik bir olur mudur? Bu oluru imzalayan dönemin hükûmeti hangi partilerden oluşmaktadır ve hangi bakan imzalamıştır?

Teşekkür ediyor, saygılar sunuyorum.

BAŞKAN – Sayın Bakan…

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Diyarbakır) – Sayın Başkan, o dönem, 93 yılında Türkiye Cumhuriyeti adına protokolü imzalayan, imza sahibi Sayın Hikmet Çetin ve Kazakistan Cumhuriyeti Hükûmeti adına da Büyükelçi Sayın Kanat Saudabayev.

16 Şubat 2001…

OKTAY VURAL (İzmir) – Sayın Başkan, süre bitti.

BAŞKAN – Haklısınız.

Tamam Sayın Bakan, süre bitti, teşekkürler.

3’üncü maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler… Kabul etmeyenler… Madde kabul edilmiştir.

Tasarının tümü açık oylamaya tabidir.

Ondan önce oyunun rengini belli etmek üzere lehte Sayın Recep Özel, Isparta Milletvekili. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

RECEP ÖZEL (Isparta) – Sayın Başkan, çok değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Bir yasa tasarısının sonuna geldik, 3 maddelik bir yasa tasarısının. Akşamın bu saatine kadar görüştük, inşallah kabul oyuyla birlikte Türkiye-Kazakistan arasındaki ilişkiler, diyaloglar, iş birliği daha güçlü bir şekilde hayata geçer, güçlü bir şekilde Türk dünyasını birlikte inşa ederiz diyorum. Dünyaya lider ülke olmak anlamında da birlikteliklerimiz, anlaşmalarımız devam etsin diyorum, hepinize saygılar sunuyorum efendim. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

OKTAY VURAL (İzmir) – Kürdistan’ı kurdunuz.

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) – Kürt birliğine doğru yol alın.

BAŞKAN – Teşekkürler.

Oyunun rengini belirtmek üzere aleyhte Ramazan Can, Kırıkkale Milletvekili.(AK PARTİ sıralarından alkışlar)

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; ben de Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Muhalefet hitap tarzıyla şöyle demek istiyorum: Aleyhte söz aldım, kanun tasarısını, teklifini, sözleşmeleri, hepsini inceledim ama aleyhte bir durum göremedim

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Tasarının tümü açık oylamaya tabiidir.

Açık oylamanın elektronik oylama cihazıyla yapılmasını oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler… Kabul etmeyenler.. Kabul edilmiştir.

Oylama için iki dakika süre veriyorum.

Oylamayı başlatıyorum.

(Elektronik cihazla oylama yapıldı)

BAŞKAN – Tasarının açık oylama sonucunu açıklıyorum:

“Kullanılan oy sayısı:          207

Kabul                         :        201

Ret                              :        6 (x)

                        Kâtip Üye                                                      Kâtip Üye

         Muhammet Rıza Yalçınkaya                                    Özlem Yemişçi

                           Bartın                                                          Tekirdağ”

Tasarı kabul edilmiş ve kanunlaşmıştır.

Sayın milletvekilleri, 5’inci sırada yer alan, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Kazakistan Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Bilim ve Teknoloji Alanında İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu’nu görüşmeye başlıyoruz.

                                

(x) Açık oylama kesin sonuçlarını gösteren tablo tutanağa eklidir.

5.- Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Kazakistan Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Bilim ve Teknoloji Alanında İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/374) (S. Sayısı: 108)

BAŞKAN – Komisyon? Yok.

Ertelenmiştir.

6’ncı sırada yer alan, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ve Amerika Birleşik Devletleri Hükümeti Arasında Bilimsel ve Teknolojik İşbirliği Anlaşması ile Anlaşmaya İlişkin Mektupların ve Anlaşmada Değişiklik Yapılmasına Dair Notaların Onaylanmasının Uygun Bulunduğu Hakkında Kanun Tasarısı ile Dışişleri Komisyonu Raporu’nu görüşmeye başlıyoruz.

6.- Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ve Amerika Birleşik Devletleri Hükümeti Arasında Bilimsel ve Teknolojik İşbirliği Anlaşması ile Anlaşmaya İlişkin Mektupların ve Anlaşmada Değişiklik Yapılmasına Dair Notaların Onaylanmasının Uygun Bulunduğu Hakkında Kanun Tasarısı ile Dışişleri Komisyonu Raporu (1/695) (S. Sayısı: 348)

BAŞKAN – Komisyon? Yok.

Ertelenmiştir.

7’nci sırada yer alan, Stratejik Deniz Taşımacılığı Taahhütlerine İlişkin Çok Uluslu Uygulama Düzenlemesine Katılmamızın Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu’nu görüşmeye başlıyoruz.

7.- Stratejik Deniz Taşımacılığı Taahhütlerine İlişkin Çok Uluslu Uygulama Düzenlemesine Katılmamızın Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/602) (S. Sayısı: 325)

BAŞKAN – Komisyon? Yok.

Ertelenmiştir.

OKTAY VURAL (İzmir) – Komisyonu bulamazsın Sayın Başkan, bunlar kaçmışlar.

BAŞKAN – 8’inci sırada yer alan, Federal Almanya Cumhuriyeti Federal Savunma Bakanlığı, Fransa Cumhuriyeti Savunma Bakanı ve Türkiye Cumhuriyeti Milli Savunma Bakanlığı Arasında İmzalanan COBRA Topçu Tespit Radarı 2013-2015 Arası Hizmet Desteği ile İlgili Mutabakat Muhtırasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu’nu görüşmeye başlıyoruz.

8.- Federal Almanya Cumhuriyeti Federal Savunma Bakanlığı, Fransa Cumhuriyeti Savunma Bakanı ve Türkiye Cumhuriyeti Milli Savunma Bakanlığı Arasında İmzalanan COBRA Topçu Tespit Radarı 2013-2015 Arası Hizmet Desteği ile İlgili Mutabakat Muhtırasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/739) (S. Sayısı: 424)

BAŞKAN – Komisyon? Yok.

Ertelenmiştir.

Sayın milletvekilleri, alınan karar gereğince kanun tasarı ve teklifleri ile komisyonlardan gelen diğer işleri görüşmek üzere, 13 Mart 2013 Çarşamba günü saat 14.00’te toplanmak üzere birleşimi kapatıyorum.

Kapanma Saati: 23.31