DÖNEM: 24                           CİLT: 2                         YASAMA YILI: 2

 

 

 

 

 

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ

TUTANAK DERGİSİ

 

  5’inci Birleşim

11 Ekim 2011 Salı

 

(TBMM Tutanak Müdürlüğü tarafından hazırlanan bu Tutanak Dergisi’nde yer alan ve kâtip üyeler tarafından okunmuş bulunan her tür belge ile konuşmacılar tarafından ifade edilmiş ve tırnak içinde belirtilmiş alıntı sözler aslına uygun olarak yazılmıştır.)

İ Ç İ N D E K İ L E R

I.- GEÇEN TUTANAK ÖZETİ

II.- GELEN KÂĞITLAR

III.-  GÜNDEM DIŞI KONUŞMALAR

A) Milletvekillerinin Gündem Dışı Konuşmaları

1.- Kütahya Milletvekili Hasan Fehmi Kinay’ın, Kütahya ili Simav ilçesinde meydana gelen depremin yol açtığı mağduriyetlere ilişkin gündem dışı konuşması

2.- Kütahya Milletvekili Alim Işık’ın, Kütahya ili Simav ilçesinde meydana gelen depremin yol açtığı mağduriyetlere ilişkin gündem dışı konuşması

3.- Antalya Milletvekili Arif Bulut’un, Antalya ilinde meydana gelen sel felaketinin yol açtığı hasara ilişkin gündem dışı konuşması

IV.- AÇIKLAMALAR

1.- Antalya Milletvekili Gürkut Acar’ın, Antalya’daki sel felaketinin yol açtığı zarara ve alınması gereken önlemlere ilişkin açıklaması

2.- Tokat Milletvekili Reşat Doğru’nun, depremle ilgili önlemlerin alınmasına ve vatandaşların bilgilendirilmesine ilişkin açıklaması

3.- İstanbul Milletvekili Haluk Eyidoğan’ın, Simav depremi nedeniyle kurulacak olan yeni konutların Naşa fayı üzerinde olduğuna, TOKİ’nin bu konuda herhangi bir araştırma yapıp yapmadığına ilişkin açıklaması

4.- Kocaeli Milletvekili Haydar Akar’ın, Kocaeli depremi üzerinden yaklaşık on bir yıl geçmesine rağmen hâlâ kullanılmamakta olan ve yıkılmayı bekleyen binalar hakkında neden hiçbir işlem yapılmadığına ilişkin açıklaması

5.- Tokat Milletvekili Orhan Düzgün’ün, Kuzeydoğu Anadolu fayının tam ortasında bulunan Tokat ilinin Erbaa, Niksar ve Reşadiye ilçelerinde depremle ilgili tedbirlerin alınması yönünde Hükûmetin daha fazla gayret göstermesine ilişkin açıklaması

6.- Mersin Milletvekili Mehmet Şandır’ın, MHP Grubu olarak Antalya Haskızılören köyünde yaşanan sel felaketi nedeniyle hayatını kaybeden vatandaşlara Allah’tan rahmet, ailelerine ve dostlarına başsağlığı dilediğine ve bölgede gereken tedbirlerin alınmasına ilişkin açıklaması

7.- Kayseri Milletvekili Mustafa Elitaş’ın, AK PARTİ Grubu olarak Antalya’daki sel felaketiyle ilgili araştırmaların sürdüğüne ve bu konuda grubunun hassasiyetine ilişkin açıklaması

8.- Muğla Milletvekili Mehmet Erdoğan’ın, Ege ve Akdeniz bölgelerinde devam eden aşırı yağışlara ilişkin açıklaması

9.- Antalya Milletvekili Mehmet Günal’ın, Antalya ili Serik ilçesinde meydana gelen sel felaketine ilişkin açıklaması

10.- Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan’ın, tutuklu milletvekillerinin yemin merasiminin tamamlatılarak yasama faaliyetlerine katılmasının sağlanmasına ilişkin  açıklaması

V.- BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI

A) Meclis Araştırması Önergeleri

1.- Malatya Milletvekili Mahmut Mücahit Fındıklı ve 21 milletvekilinin, kayısı üretimi ve pazarlamasında yaşanan sorunların araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/11)

2.- İzmir Milletvekili Erdal Kalkan ve 23 milletvekilinin, balıkçılığın sorunları ve çözüm yollarının araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/12)

3.- Bitlis Milletvekili Vahit Kiler ve 24 milletvekilinin, bal ve diğer arı ürünlerinin üretimi ve pazarlanmasında yaşanan sorunların araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi  (10/13)

B) Çeşitli İşler

1.- Görüşmeleri izlemek üzere Genel Kurulu teşrif eden, Hindistan Cumhurbaşkanı Yardımcısı ve Eyaletler Konseyi Başkanı Sayın Hamid Ansari ve beraberindeki heyete Başkanlıkça “Hoş geldiniz” denilmesi

VI.- ÖNERİLER

A) Danışma Kurulu Önerileri

1.- Gündemdeki sıralamanın yeniden düzenlenmesine ilişkin Danışma Kurulu önerisi

VII.- SÖZLÜ SORULAR VE CEVAPLARI

1.- Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Göle-Balçeşme köyünün su deposunun yenilenmesine ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/2) ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’in cevabı

2.- Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Kars’a et kombinası açılıp açılmayacağına ilişkin sözlü soru önergesi (6/41) ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’in cevabı

3.-  Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, hayvancılık sektörüne ve veteriner hekimliğe ilişkin sözlü soru önergesi (6/42) ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’in cevabı

4.- Tokat Milletvekili Reşat Doğru’nun, haşhaş ekim ve üretimine ilişkin sözlü soru önergesi (6/54) ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’in cevabı

5.-  Tokat Milletvekili Reşat Doğru’nun, su ürünleri yetiştiriciliğinde üretim sistemleri ve üretim tesis kontrollerine ilişkin sözlü soru önergesi (6/55) ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’in cevabı

6.-  Tokat Milletvekili Reşat Doğru’nun, deniz yüzeyi kira bedellerine ilişkin sözlü soru önergesi (6/57) ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’in cevabı

7.- Tokat Milletvekili Reşat Doğru’nun, su ürünleri yetiştiriciliği ve teşviklerine ilişkin sözlü soru önergesi (6/58) ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’in cevabı

8.-  Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Ardahan’da şap hastalığı için alınacak önlemlere ilişkin sözlü soru önergesi (6/60) ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’in cevabı

9.- Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Ardahan’daki çiftçilerin mera sorununa ilişkin sözlü soru önergesi (6/67) ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’in cevabı

10.- Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, AOÇ’nin kiraladığı taşınmazlara ilişkin sözlü soru önergesi (6/86) ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’in cevabı

11.-  Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Van-Gürpınar’da görülen şarbon hastalığı nedeniyle hayvanların telef olmasına ilişkin sözlü soru önergesi (6/95) ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’in cevabı

12.-  Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, kamu kuruluşlarınca ödenen kira bedellerine ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/97) (Cevaplanmadı)

13.- Tokat Milletvekili Reşat Doğru’nun, emeklilerin banka promosyonu alıp almayacaklarına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/114) (Cevaplanmadı)

14.- Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Ardahan’da büyükbaş hayvan et kesiminin denetimine ilişkin sözlü soru önergesi (6/117) ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’in cevabı

15.- Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Ardahan’da arıcılıkla uğraşan üreticilerin yaşadığı mağduriyete ilişkin sözlü soru önergesi (6/118) ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’in cevabı

VIII.- SEÇİMLER

A) Komisyonlarda Açık Bulunan Üyeliklere Seçim

1.- Anayasa; Adalet; Millî Savunma; İçişleri; Dışişleri; Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor; Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm; Çevre; Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler; Tarım, Orman ve Köy İşleri; Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji; Dilekçe; Plan ve Bütçe; Kamu İktisadi Teşebbüsleri; İnsan Haklarını İnceleme; Avrupa Birliği Uyum komisyonlarında açık bulunan üyeliklere seçim

2.- İnsan Haklarını İnceleme Komisyonunda açık bulunan üyeliğe seçim

IX.- KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ İLE KOMİSYONLARDAN GELEN DİĞER İŞLER

A) Komisyonlara Geri Çekilen Teklifler

1.-  Ordu Milletvekili İhsan Şener ve Kocaeli Milletvekili Azize Sibel Gönül’ün, Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünde Değişiklik Yapılmasına Dair İçtüzük Teklifi ve Anayasa Komisyonu Raporu (2/8) (S. Sayısı: 12)

B) Kanun Tasarı ve Teklifleri

1.-  Türkiye Cumhuriyeti Hükûmeti ile İran İslam Cumhuriyeti Hükûmeti Arasında Kapıköy ve Razi Kara Hudut Kapılarının Ortak Kullanımına İlişkin Mutabakat Zaptının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/287) (S. Sayısı: 2)

X.- USUL HAKKINDA GÖRÜŞMELER

1.- Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünde Değişiklik Yapılmasına Dair İçtüzük Teklifinin (S. Sayısı: 12) Komisyona geri verilmesi nedeniyle, Başkanın tutumu hakkında usul görüşmesi

 

I.- GEÇEN TUTANAK ÖZETİ

TBMM Genel Kurulu saat 15.00’te açıldı.

 

Edirne Milletvekili Mehmet Müezzinoğlu’nun, doğal zenginliğe sahip Ergene havzasının önemine ve havzada meydana gelen çevre kirliliğinin önlenmesi için alınması gereken tedbirlere,

Erzurum Milletvekili Oktay Öztürk’ün, Erzurum ili Tortum ilçesi Bağbaşı beldesinde yapılmak istenen hidroelektrik santrallere,

İlişkin gündem dışı konuşmalarına, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu cevap verdi.

Bolu Milletvekili Tanju Özcan, Bolu ilinin temel sorunlarına ilişkin gündem dışı bir konuşma yaptı.

 

Kırklareli Milletvekili Turgut Dibek,

Edirne Milletvekili Kemal Değirmendereli,

Gaziantep Milletvekili Ali Serindağ,

Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan,

Ergene havzasındaki çevre kirliliğine;

Erzurum Milletvekili Oktay Öztürk,

Antalya Milletvekili Gürkut Acar,

Trabzon Milletvekili Mehmet Volkan Canalioğlu,

HES uygulamalarındaki sorunlara;

İstanbul Milletvekili Kadir Gökmen Öğüt, “parasız eğitim istiyoruz” pankartı açan 2 gencin on beş aydır süren tutukluluk hâllerinin çözümlenmesi için düzenlemeler yapılmasına,

Sivas Milletvekili Malik Ecder Özdemir, Sivas Divriği ilçesinin içme suyu sorununa,

Kütahya Milletvekili Alim Işık, Kütahya Beşkarış Sulama Barajı’nın projesinin değiştirilerek Kütahya’daki sulama alanlarının daraltılıp suyun bir kısmının Afyonkarahisar’a taşındığı yönündeki iddialara,

Tunceli Milletvekili Kamer Genç, Cumhurbaşkanı seçimine ve üniversite öğrencilerinin yurt sorununa,

Çanakkale Milletvekili Mustafa Serdar Soydan, tadilat dolayısıyla kapatılacak olan Çanakkale Havaalanı’nın Özbek Ovası’na taşınmasına,

Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, Yoncalı Barajı’nın tamamlanamadığına ve Yazıhan ilçesi Bereketli köyü yakınına bir köprü yapılmasının ulaşıma getireceği olumlu etkilere,

İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu, enerji sektöründeki kötü yönetime ve yolsuzluklara,

 

Adıyaman Milletvekili Salih Fırat, GAP kapsamındaki barajların pompaj istasyonlarının tamamlanamamasının tarım üzerindeki olumsuz etkilerine,

Ankara Milletvekili Levent Gök, Ankara metro çalışmalarının ne zaman biteceğine,

İlişkin birer açıklamada bulundular.

 

Aydın Milletvekili Mehmet Erdem ve 21 milletvekilinin, üzüm yetiştiriciliği ve bağcılık sektöründeki sorunların araştırılarak (10/8),

Kocaeli Milletvekili Azize Sibel Gönül ve 26 milletvekilinin, boşanma olaylarının ve sebeplerinin araştırılarak (10/9),

Antalya Milletvekili Sadık Badak ve 24 milletvekilinin, seracılık faaliyetlerinin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması için (10/10),

Alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergeleri Genel Kurulun bilgisine sunuldu; önergelerin gündemdeki yerlerini alacağı ve ön görüşmelerinin, sırası geldiğinde yapılacağı açıklandı.

Gündemin "Sözlü Sorular" kısmının:

1’inci         sırasında   bulunan         (6/1),

8’inci               ”              ”              (6/8),

19’uncu           ”              ”              (6/19),

21’inci             ”              ”              (6/21),

24’üncü           ”              ”              (6/24),

 

34’üncü           ”              ”              (6/34),

54’üncü           ”              ”              (6/53),

70’inci             ”              ”              (6/69),

104’üncü         ”              ”              (6/103),

108’inci           ”              ”              (6/107),

150’nci            ”              ”              (6/150),

152’nci            ”              ”              (6/152),

153’üncü         ”              ”              (6/153),

154’üncü         ”              ”              (6/154),

156’ncı            ”              ”              (6/156),

157’nci            ”              ”              (6/157),

159’uncu         ”              ”              (6/159),

165’inci           ”              ”              (6/165),

166’ncı            ”              ”              (6/166),

167’nci            ”              ”              (6/167),

168’inci           ”              ”              (6/168),

Esas numaralı sözlü sorulara, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım cevap verdi.

Mardin Milletvekili Muammer Güler,

Mersin Milletvekili Mehmet Şandır,

Muş Milletvekili Sırrı Sakık,

Trabzon Milletvekili Mehmet Akif Hamzaçebi,

İstanbul’un düşman işgalinden kurtuluşunun 88’inci yıl dönümüne,

Kocaeli Milletvekili Haydar Akar, Kocaeli Cengiz Topel Havaalanı’ndaki tadilat çalışmalarına,

Trabzon Milletvekili Mehmet Volkan Canalioğlu, Trabzon-Sarp ve Trabzon-Erzurum demir yoluyla ilgili bir projenin Hükûmet Programı’nda olmadığına,

Artvin Milletvekili Uğur Bayraktutan, kamulaştırma ihtilaflarının yol yapımlarını geciktirdiğine;

İlişkin birer açıklamada bulundular.

 

        11 Ekim 2011 Salı günü saat 15.00’te toplanmak üzere birleşime 17.44’te son verildi.

 

                                                          Meral AKŞENER

                                                             Başkan Vekili

        Mustafa HAMARAT                                                       Muhammet Rıza YALÇINKAYA

                    Ordu                                                                                       Bartın

                Kâtip Üye                                                                                Kâtip Üye        


 

II.- GELEN KâĞITLAR

                                                                                                                No: 5

7 Ekim 2011 Cuma

Raporlar

1.- Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile İran İslam Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Kapıköy ve Razi Kara Hudut Kapılarının Ortak Kullanımına İlişkin Mutabakat Zaptının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu  (1/287) (S. Sayısı: 2) (Dağıtma tarihi: 7.10.2011) (GÜNDEME)

2.- Türkiye Cumhuriyeti ile Irak Cumhuriyeti Arasında Terörle Mücadele Anlaşmasının Onaylanmasının  Uygun  Bulunduğuna  Dair  Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/379) (S. Sayısı: 3)  (Dağıtma tarihi: 7.10.2011)  (GÜNDEME)

3.- Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Irak Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Güvenlik İşbirliği Antlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/381) (S. Sayısı: 4) (Dağıtma tarihi: 7.10.2011)  (GÜNDEME)

4.- Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Ürdün Haşimi Krallığı Hükümeti Arasında Gümrük Konularında İşbirliği ve Karşılıklı Yardım Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/412) (S. Sayısı: 5) (Dağıtma tarihi: 7.10.2011)  (GÜNDEME)

5.- Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Gürcistan Hükümeti Arasında Kara Gümrük Geçiş Noktalarının Ortak Kullanımına İlişkin Mutabakat Zaptının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/429) (S. Sayısı: 8) (Dağıtma tarihi: 7.10.2011)  (GÜNDEME)

6.- Ordu Milletvekili İhsan Şener ve Kocaeli Milletvekili Azize Sibel Gönül’ün, Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünde Değişiklik Yapılmasına Dair İçtüzük Teklifi ve Anayasa Komisyonu Raporu (2/8) (S. Sayısı: 12) (Dağıtma tarihi: 7.10.2011)  (GÜNDEME)

 

                                                                                                                No: 6

10 Ekim 2011 Pazartesi

Raporlar

1.-Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Brezilya Federatif Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Gümrük Konularında Karşılıklı İdari Yardım Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/417) (S. Sayısı: 6) (Dağıtma tarihi: 10.10.2011) (GÜNDEME)

2.-Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile İran İslam Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Esendere ve Sero Kara Hudut Kapılarının Ortak Kullanımına Dair Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/427) (S. Sayısı: 7) (Dağıtma tarihi: 10.10.2011) (GÜNDEME)

3.-Güneydoğu Avrupa Kanun Uygulama Merkezi Sözleşmesinin Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/442) (S. Sayısı: 9) (Dağıtma tarihi: 10.10.2011) (GÜNDEME)

 

4.-Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile İran İslam Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Türkiye-İran Hududunda Yeni Kara Hudut Kapılarının Açılmasına Dair Mutabakat Zaptının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/450) (S. Sayısı: 10) (Dağıtma tarihi: 10.10.2011) (GÜNDEME)

5.-Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Umman Sultanlığı Arasında Gümrük Konularında İşbirliği ve Karşılıklı Yardım Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/453) (S. Sayısı: 11) (Dağıtma tarihi: 10.10.2011) (GÜNDEME)

6.-Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Nijerya Federal Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunmasına İlişkin Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/289) (S. Sayısı: 13) (Dağıtma tarihi: 10.10.2011) (GÜNDEME)

7.-Nükleer Terörizmin Önlenmesine İlişkin Uluslararası Sözleşmenin Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/328) (S. Sayısı: 14) (Dağıtma tarihi: 10.10.2011) (GÜNDEME)

8.-Suç Gelirlerinin Aklanması, Araştırılması, El Konulması, Müsaderesi ve Terörizmin Finansmanına İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesinin Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/332) (S. Sayısı: 15) (Dağıtma tarihi: 10.10.2011) (GÜNDEME)

9.-Avrupa Uyuşturucu ve Uyuşturucu Bağımlılığını İzleme Merkezinin Çalışmalarına Türkiye Cumhuriyetinin Katılımı ile İlgili Olarak Avrupa Topluluğu ve Türkiye Cumhuriyeti Arasında Yapılan Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/342) (S. Sayısı: 16) (Dağıtma tarihi: 10.10.2011) (GÜNDEME)

10.-Türkiye Cumhuriyeti ile Irak Cumhuriyeti Arasında Kapsamlı Ekonomik Ortaklık Anlaşmasının Onaylanmasının  Uygun  Bulunduğuna  Dair  Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/353) (S. Sayısı: 17) (Dağıtma tarihi: 10.10.2011) (GÜNDEME)

11.-Türkiye Cumhuriyeti ile Çek Cumhuriyeti Arasında Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/355) (S. Sayısı: 18) (Dağıtma tarihi: 10.10.2011) (GÜNDEME)

12.-Türkiye Cumhuriyeti Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ve Gürcistan Enerji Bakanlığı Arasında Türkiye-Gürcistan Elektrik Enterkonneksiyonlarının Geliştirilmesi Hakkında Mutabakat Zaptının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/365) (S. Sayısı: 19) (Dağıtma tarihi: 10.10.2011) (GÜNDEME)

13.- Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesine Yönelik Kyoto Protokolüne İlişkin Taraflar Konferansında Alınan Kararın Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/398) (S. Sayısı: 20) (Dağıtma tarihi: 10.10.2011) (GÜNDEME)

14.-Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Yeni Zelanda Hükümeti Arasında Hava Hizmetlerine Dair Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/423) (S. Sayısı: 21) (Dağıtma tarihi: 10.10.2011) (GÜNDEME)

15.-Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Avustralya Hükümeti Arasında Hava Ulaştırma Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/425) (S. Sayısı: 22)  (Dağıtma tarihi: 10.10.2011) (GÜNDEME)

 

16.-Türkiye Cumhuriyeti ile İsviçre Konfederasyonu Arasında Gelir Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması ve Eki Protokolün Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/426) (S. Sayısı: 23) (Dağıtma tarihi: 10.10.2011) (GÜNDEME)

17.-Türkiye Cumhuriyeti ile Finlandiya Cumhuriyeti Arasında Gelir Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması ile Anlaşmaya İlişkin Protokol ve Notaların Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/434) (S. Sayısı: 24) (Dağıtma tarihi: 10.10.2011) (GÜNDEME)

18.-Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Kuveyt Devleti Hükümeti Arasında Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/444) (S. Sayısı: 25) (Dağıtma tarihi: 10.10.2011) (GÜNDEME)

19.-Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin Su İhtiyacının Karşılanmasına İlişkin Hükümetlerarası Çerçeve Andlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/446) (S. Sayısı: 26) (Dağıtma tarihi: 10.10.2011) (GÜNDEME)

20.-Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Brezilya Federatif Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Gelir Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme ve Vergi Kaçakçılığına Engel Olma Anlaşması ve Eki Protokolün Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/449) (S. Sayısı: 27) (Dağıtma tarihi: 10.10.2011) (GÜNDEME)

21.-187 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Geliştirme Çerçeve Sözleşmesine Katılmamızın Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/454) (S. Sayısı: 28) (Dağıtma tarihi: 10.10.2011) (GÜNDEME)

22.-Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ve Rusya Federasyonu Hükümeti Arasında Hava Ulaştırma Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/465) (S. Sayısı: 29) (Dağıtma tarihi: 10.10.2011) (GÜNDEME)

23.-Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ve Ekvator Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Ticaret İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/466) (S. Sayısı: 30) (Dağıtma tarihi: 10.10.2011) (GÜNDEME)

24.-Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı ile Irak Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı Arasında Sağlık Alanında İşbirliğine Dair Mutabakat Zaptının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/391) (S. Sayısı: 31) (Dağıtma tarihi: 10.10.2011) (GÜNDEME)

25.-Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ve Kazakistan Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Hoca Ahmet Yesevi Uluslararası Türk-Kazak Üniversitesinin İşleyişine Dair Anlaşma ile 22 Ekim 2009 Tarihli Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Kazakistan Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Hoca Ahmet Yesevi Uluslararası Türk-Kazak Üniversitesinin İşleyişine Dair Anlaşmaya Değişiklikler Getirilmesi Hakkında Protokolün Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/440) (S. Sayısı: 32) (Dağıtma tarihi: 10.10.2011) (GÜNDEME)
 

                                                                                                                No: 7

11 Ekim 2011 Salı

Yazılı Soru Önergeleri

1.- Kırklareli Milletvekili Turgut Dibek’in, yurt dışı seyahatlerine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/415) (Başkanlığa geliş tarihi: 26/09/2011)

2.- Hatay Milletvekili Mehmet Ali Ediboğlu’nun, Hatay Cilvegözü Sınır Kapısındaki akaryakıt kaçakçılığı iddialarına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/416) (Başkanlığa geliş tarihi: 26/09/2011)

3.- İstanbul Milletvekili Umut Oran’ın, terör saldırıları ile bu saldırılardan zarar gören esnaf ve hayatını kaybedenlerin yakınlarına yapılan yardımlara ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/417) (Başkanlığa geliş tarihi: 26/09/2011)

4.- İstanbul Milletvekili Mehmet Akif Hamzaçebi’nin, Trabzon Çaykara’da yapımı planlanan ve inşasına başlanan HES projesine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/418) (Başkanlığa geliş tarihi: 26/09/2011)

5.- Sivas Milletvekili Malik Ecder Özdemir’in, Piri Reis Gemisine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/419) (Başkanlığa geliş tarihi: 26/09/2011)

6.- İstanbul Milletvekili Umut Oran’ın, İstanbul’da Ayamama Deresi yatağının ıslahı çalışmalarına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/420) (Başkanlığa geliş tarihi: 26/09/2011)

7.- İstanbul Milletvekili Mehmet Akif Hamzaçebi’nin, Rize-Gündoğdu’da yaşanan sel felaketi ile ilgili iddialara ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/421) (Başkanlığa geliş tarihi: 27/09/2011)

8.- İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu’nun, Kamu İhale Kurumunca iptal edilen belediye ihalelerine ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru önergesi (7/422) (Başkanlığa geliş tarihi: 28/09/2011)

9.- İzmir Milletvekili Oktay Vural’ın, terör örgütü ile yapıldığı iddia edilen müzakerelere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/423) (Başkanlığa geliş tarihi: 27/09/2011)

10.- Mersin Milletvekili Ali Rıza Öztürk’ün, Atlantik Konseyi’nin Ortadoğu uzmanlarından David Philips’in kaleme aldığı raporda yer alan iddialara ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/424) (Başkanlığa geliş tarihi: 28/09/2011)

11.- İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu’nun, Hazine Müsteşarlığının, Hazine garantisi ile belediyelere kullandırttığı yurt dışı kredilerine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/425) (Başkanlığa geliş tarihi: 28/09/2011)

12.- Mersin Milletvekili Mehmet Şandır’ın, aile kurumunun güçlendirilmesi ve boşanmalardaki artışın nedenlerinin araştırılmasıyla ilgili verilen bir Meclis araştırması önergesine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/426) (Başkanlığa geliş tarihi: 28/09/2011)

13.- Mersin Milletvekili Mehmet Şandır’ın, PKK terör örgütünün metropollerde bombalı eylem hazırlığı içinde olduğu iddiaları ve bu konuda alınan önlemlere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/427) (Başkanlığa geliş tarihi: 28/09/2011)

14.- Mersin Milletvekili Mehmet Şandır’ın, PKK terör örgütünün sivillere ve güvenlik güçlerine yönelik eylemleri ve bu konuda alınan önlemlere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/428) (Başkanlığa geliş tarihi: 28/09/2011)

 

15.- İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal’ın, belediyelerdeki özel kalem müdürlüğü kadrolarına yapılan atamalara ve belediyelerin denetimlerine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/429) (Başkanlığa geliş tarihi: 29/09/2011)

16.- İstanbul Milletvekili Süleyman Çelebi’nin, üst düzey bir kamu görevlisi hakkında Kamu Görevlileri Etik Kurulu tarafından verilen karara ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/430) (Başkanlığa geliş tarihi: 29/09/2011)

17.- İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal’ın, 2002 yılından itibaren Başbakan sıfatı ile kabul edilen ve diğer ülke yöneticilerine takdim edilen hediye ve ödüllere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/431) (Başkanlığa geliş tarihi: 29/09/2011)

18.- Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka’nın, MİT’in uzman yardımcılığı sınavındaki erkek olma şartına ve MİT’teki kadın personel sayısına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/432) (Başkanlığa geliş tarihi: 29/09/2011)

19.- Balıkesir Milletvekili Namık Havutça’nın, SEKA Balıkesir İşletmesinin özelleştirilmesine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/433) (Başkanlığa geliş tarihi: 29/09/2011)

20.- İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu’nun, kolluk kuvvetlerinin orantısız güç kullanmaları nedeniyle açılan davalara ve sonuçlarına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/434) (Başkanlığa geliş tarihi: 30/09/2011)

21.- Tekirdağ Milletvekili Faik Öztrak’ın, kredi notunun artırılmasının ardından meydana gelen spekülatif olaylara ilişkin Başbakan Yardımcısından (Ali Babacan)  yazılı soru önergesi (7/435) (Başkanlığa geliş tarihi: 26/09/2011)

22.- Mersin Milletvekili Ali Rıza Öztürk’ün, Libyalı muhaliflere yapılan para yardımına ilişkin Başbakan Yardımcısından (Ali Babacan)  yazılı soru önergesi (7/436) (Başkanlığa geliş tarihi: 30/09/2011)

23.- İstanbul Milletvekili Erdoğan Toprak’ın, TRT’nin terör konusunda halkı bilinçlendirme projelerine ilişkin Başbakan Yardımcısından (Bülent Arınç)  yazılı soru önergesi (7/437) (Başkanlığa geliş tarihi: 29/09/2011)

24.- Antalya Milletvekili Gürkut Acar’ın, TRT kanallarında klasik müzik yayınlarının azaldığı iddialarına ilişkin Başbakan Yardımcısından (Bülent Arınç)  yazılı soru önergesi (7/438) (Başkanlığa geliş tarihi: 30/09/2011)

25.- Ankara Milletvekili Levent Gök’ün, cezaevlerinde bulunan tutuklu ve hükümlülere kötü muamele yapıldığı iddialarına ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/439) (Başkanlığa geliş tarihi: 26/09/2011)

26.- İstanbul Milletvekili Melda Onur’un, HES projelerine ilişkin Orman ve Su İşleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/440) (Başkanlığa geliş tarihi: 27/09/2011)

27.- İstanbul Milletvekili Melda Onur’un, cezaevlerinde sağlık sorunu bulunan tutuklu ve hükümlülerin talepleri ile yaşam koşullarının iyileştirilmesine ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/441) (Başkanlığa geliş tarihi: 27/09/2011)

28.- Antalya Milletvekili Gürkut Acar’ın, Tanık Koruma Kanunu uygulamalarına ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/442) (Başkanlığa geliş tarihi: 27/09/2011)

29.- İstanbul Milletvekili Ali Özgündüz’ün, Devlet aleyhine işkence ve kötü muamele nedeniyle açılan davalara ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/443) (Başkanlığa geliş tarihi: 30/09/2011)

 

30.- Balıkesir Milletvekili Ayşe Nedret Akova’nın, zeytin üretimi ve üreticisinin desteklenmesine ilişkin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanından yazılı soru önergesi (7/444) (Başkanlığa geliş tarihi: 27/09/2011)

31.- Bursa Milletvekili Turhan Tayan’ın, Bursa ve bazı ilçelerindeki zeytin üreticilerinin mağduriyetine ilişkin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanından yazılı soru önergesi (7/445) (Başkanlığa geliş tarihi: 28/09/2011)

32.- Burdur Milletvekili Ramazan Kerim Özkan’ın, TAR-GEL Projesi kapsamında ataması planlanan veteriner hekim ve ziraat mühendislerine ilişkin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanından yazılı soru önergesi (7/446) (Başkanlığa geliş tarihi: 30/09/2011)

33.- Kırklareli Milletvekili Turgut Dibek’in, Ankaraspor Kulüp Başkanına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/447) (Başkanlığa geliş tarihi: 26/09/2011)

34.- Sivas Milletvekili Malik Ecder Özdemir’in, bir terör örgütü zanlısının yurt dışına kaçtığı iddialarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/448) (Başkanlığa geliş tarihi: 27/09/2011)

35.- Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı’nın, hastanelerde uygulanan zorunlu tasarruf tedbirlerine ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/449) (Başkanlığa geliş tarihi: 27/09/2011)

36.- Gaziantep Milletvekili Mehmet Şeker’in, Gaziantep’in eğitimde başarı sıralamasındaki yerine ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/450) (Başkanlığa geliş tarihi: 26/09/2011)

37.- Antalya Milletvekili Gürkut Acar’ın, personel ve öğretmen atamalarına ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/451) (Başkanlığa geliş tarihi: 27/09/2011)

38.- Mersin Milletvekili Mehmet Şandır’ın, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde görev yapan bazı öğretmenlerin PKK terör örgütü tarafından kaçırılması ve bu konuda alınan önlemlere ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/452) (Başkanlığa geliş tarihi: 28/09/2011)

39.- İstanbul Milletvekili Ali Özgündüz’ün, yükseköğretim harçları ve ek ücret ödemelerine ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/453) (Başkanlığa geliş tarihi: 30/09/2011)

40.- Manisa Milletvekili Sakine Öz’ün, Anadolu, fen ve sosyal bilimler liselerinde okutulan ikinci yabancı dile ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/454) (Başkanlığa geliş tarihi: 30/09/2011)

41.- Antalya Milletvekili Gürkut Acar’ın, ulusal eğitim politikasına ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/455) (Başkanlığa geliş tarihi: 30/09/2011)

42.- Balıkesir Milletvekili Namık Havutça’nın, Bandırma-Manyas-Gönen arası yol yapım ve bakım çalışmalarına ilişkin Ulaştırma Bakanından yazılı soru önergesi (7/456) (Başkanlığa geliş tarihi: 27/09/2011)

43.- Giresun Milletvekili Selahattin Karaahmetoğlu’nun, Karadeniz sahil yoluna ve meydana gelen doğal felaketlere ilişkin Ulaştırma Bakanından yazılı soru önergesi (7/457) (Başkanlığa geliş tarihi: 28/09/2011)

44.- Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk’ün, Karadeniz Bölgesindeki yedi ili kapsayan Çevre Düzeni Planına ilişkin Çevre ve Şehircilik Bakanından yazılı soru önergesi (7/458) (Başkanlığa geliş tarihi: 27/09/2011)

45.- İstanbul Milletvekili Osman Taney Korutürk’ün, NATO Stratejik Konsepti çerçevesinde Türkiye’nin Füze Kalkanı Projesine katılmasına ilişkin Dışişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/459) (Başkanlığa geliş tarihi: 29/09/2011)

46.- Giresun Milletvekili Selahattin Karaahmetoğlu’nun, elektrik dağıtımının özelleştirilmesi sonrasında hizmet kalitesindeki yeterliliğe ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanından yazılı soru önergesi (7/460) (Başkanlığa geliş tarihi: 27/09/2011)

47.- Kırklareli Milletvekili Turgut Dibek’in, Ankaraspor’un gelirine ilişkin Gençlik ve Spor Bakanından yazılı soru önergesi (7/461) (Başkanlığa geliş tarihi: 26/09/2011)

 

Meclis Araştırması Önergeleri

1.- Malatya Milletvekili Mahmut Mücahit Fındıklı ve 21 Milletvekilinin, kayısı üretimi ve pazarlamasında yaşanan sorunların araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla bir Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi.  (10/11) (Başkanlığa geliş tarihi: 27/09/2011)

2.- İzmir Milletvekili Erdal Kalkan ve 23 Milletvekilinin, balıkçılığın sorunları ve çözüm yollarının araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla bir Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi.  (10/12) (Başkanlığa geliş tarihi: 28/09/2011)

3.- Bitlis Milletvekili Vahit Kiler ve 24 Milletvekilinin, bal ve diğer arı ürünlerinin üretimi ve pazarlanmasında yaşanan sorunların araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla bir Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi.  (10/13) (Başkanlığa geliş tarihi: 28/09/2011)


 

11 Ekim 2011 Salı

BİRİNCİ OTURUM

Açılma Saati: 15.00

BAŞKAN: Başkan Vekili Mehmet SAĞLAM

KÂTİP ÜYELER: Muhammet Rıza YALÇINKAYA (Bartın), Özlem YEMİŞÇİ (Tekirdağ)

BAŞKAN - Türkiye Büyük Millet Meclisinin 5’inci Birleşimini açıyorum.

Toplantı yeter sayımız vardır, görüşmelere geçiyoruz.

Gündeme geçmeden önce üç sayın milletvekiline gündem dışı söz vereceğim.

Konuşma süreleri beşer dakikadır.

Hükûmet bu konuşmalara cevap verebilir. Hükûmetin cevap verme süresi yirmi dakikadır.

Gündem dışı ilk söz, Kütahya ili Simav ilçesinde yaşanan deprem nedeniyle Hükûmetin yaptığı çalışmalar ve alınması gereken önlemler hakkında söz isteyen Kütahya Milletvekili Hasan Fehmi Kinay’a aittir.

Buyurun Sayın Kinay. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

Süreniz beş dakika.

III.-  GÜNDEM DIŞI KONUŞMALAR

A) Milletvekillerinin Gündem Dışı Konuşmaları

1.- Kütahya Milletvekili Hasan Fehmi Kinay’ın, Kütahya ili Simav ilçesinde meydana gelen depremin yol açtığı mağduriyetlere ilişkin gündem dışı konuşması

HASAN FEHMİ KİNAY (Kütahya) – Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 19 Mayıs 2011 tarihinde, merkezi Kütahya Simav ilçesinde yaşanan 5,9 büyüklüğündeki deprem nedeniyle Hükûmetimizin bugüne kadar yürütmüş olduğu çalışmalar, gerek Simav, Hisarcık, Şaphane ve Pazarlar ilçelerimizde afet kapsamında alınan önlemler hakkında, bölgeye yapılan yardım ve yatırımlar hakkında Genel Kurulu bilgilendirmek üzere söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle hepinize saygılarımı sunuyorum.

Türkiye Büyük Millet Meclisinin 24’üncü Yasama Döneminin ülkemiz ve milletimize hayırlar getirmesini temenni ediyorum.

Tabii, ülkemiz afet bölgesi. Bugün de biliyorsunuz Antalya, Denizli, Manisa ve Balıkesir illerimizde 4 ölüm ve 6 kayıpla sonuçlanan bir felaket daha yaşandı. Bu vesileyle ölenlere Allah’tan rahmet, ailelerine de başsağlığı diliyorum.

Konuşmamın başında Sayın Başbakanımızın muhterem validelerine Allah’tan rahmet diliyorum, kendilerine sabrı cemil niyaz ediyorum.

Annelerimiz, babalarımız bizlerin en değerli varlıklarıdır. Her evlat tertemiz duygularla yüklü bir anne yüreğinin hayatı boyunca arkasında olduğunu bilerek yaşamaktadır. Bir annenin ölümü hayatın bir anda mesnetsiz kaldığına işarettir. Bu boşluk ne yazık ki doldurulamaz ve her annenin ölümü çok büyük bir acıyla insan yüreğini ömür boyu mutlaka burkmaktadır. Bu vesile ile ahirete intikal etmiş bütün yakınlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum.

Değerli milletvekilleri, öncelikle şunu belirtmek isterim ki Simav depremi nedeniyle yürütülen çalışmalar bizzat Sayın Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatları doğrultusunda ve yoğun ilgisiyle devam etmektedir. Her gün bölgedeki sivil toplum kuruluşlarıyla, belediye başkanlarımızla sürekli temas hâlindeyiz ve yapılmakta olan, gerek yerel yönetimler tarafından gerekse ilgili bakanlıklarımız, kuruluşlarımız tarafından yürütülen bütün çalışmaları büyük bir dikkat ve titizlikle takip ediyoruz.

 

Deprem 19 Mayıs tarihinde takriben saat 23.15 sularında meydana geldi. O saatte bölgeye intikal ettik. Birkaç saat içerisinde Sayın Orman ve Su İşleri Bakanımız Profesör Doktor Veysel Eroğlu Bey de bölgeye intikal ettiler. Onun riyasetinde ilgili kurum ve kuruluşlarımız, Valimiz, belediye başkanlarımızla birlikte Simav’da birkaç saat içerisinde koordinasyon merkezi oluşturuldu ve yoğun bir çalışma temposuna başlandı. Tabii ki bu çalışmalarda güvenlik güçlerimiz, Garnizon Komutanlığımız, o anda ihtiyaç duyulan tüm faktörler devreye sokuldu. Aynı saatlerde çadır kurma işlemleri başladı. Sabah saatlerinde depremzedelere sıcak çorba ikramına başlandı.

Bu, Türkiye’de, özellikle geçmişte Sakarya, Adapazarı, Kocaeli ve Düzce depremlerinde yaşadığımız o ciddi sorunların ardından devletimizin tüm kurum ve kuruluşlarıyla gerekli dersi aldığını gösteren önemli bir başarıydı.

Sayın Başbakan Yardımcımız Cemil Çiçek Bey afet bölgesine intikal etti. Hükûmetimiz, hemen ertesi gün, Bakanlar Kurulundan karar çıkarmak suretiyle bölgeyi afet kapsamına aldı. Bu da yapılan çalışmaları büyük bir hızla yürütmemizi ve kaynak sorunuyla karşılaşmamamızı sağlayan en önemli gelişmeydi.

Tabii ki bölgeyle ilgili yapılan çalışmalar, Sayın Başbakanımızın 3 Temmuz tarihinde bizzat Simav’a gelerek, ayrıca Pazarlar, Şaphane ilçelerimizi de ziyaret ederek yapılan çalışmaları yerinde müşahede etmesiyle ve talimatları ilgililere hemen orada vermesiyle çok büyük bir hız kazanmıştır. Bu sebeple, Sayın Başbakanımıza Kütahya halkı adına bir kez daha şükranlarımızı, minnetlerimizi arz ediyorum.

Değerli dostlar, deprem, Simav gibi küçük bir ilçede, o bölgede, takriben 100 bin civarında nüfusun yaşadığı bölgemizde çok ciddi sorunlara neden oldu. Tabii, burada bizim özellikle gündeme getirmek istediğimiz, bu sorunların çözümüne ilişkin bundan sonra da yapılması gereken önemli adımlar var. En başta, Afet Kanunu’nda bir değişiklik yapılma ihtiyacı var. Diğer taraftan, tabii ki deprem nedeniyle bölgedeki turizm yatırımları, bu bölgenin ekonomik faaliyetlerini yürüten…

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

HASAN FEHMİ KİNAY (Devamla) – Sayın Başkan…

BAŞKAN – Özür dilerim, süre vermiyoruz.

Çok teşekkür ediyorum efendim.

HASAN FEHMİ KİNAY (Devamla) – Saygılar sunuyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Değerli milletvekilleri, gündem dışı ikinci söz, Kütahya ili Simav ilçesinde yaşanan depremin yol açtığı mağduriyetlerle ilgili söz isteyen Kütahya Milletvekili Alim Işık’a aittir.

Buyurun Sayın Işık. (MHP sıralarından alkışlar)

Süreniz beş dakika.

2.- Kütahya Milletvekili Alim Işık’ın, Kütahya ili Simav ilçesinde meydana gelen depremin yol açtığı mağduriyetlere ilişkin gündem dışı konuşması

ALİM IŞIK (Kütahya) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Kütahya ili Simav ilçesi merkez üssü olmak üzere 19 Mayıs 2011 tarihinde Simav, Pazarlar, Şaphane, Hisarcık ve Gediz ilçelerini de etkileyen 5,9 şiddetindeki Simav depreminin yol açtığı mağduriyetlerle ilgili gündem dışı söz almış bulunmaktayım. Bu vesileyle Meclisimizin 24’üncü Döneminin hayırlara vesile olmasını diliyor, hepinize saygılarımı sunuyorum.

Depremin olduğu saatten bugüne kadar deprem bölgesinde her türlü  desteği esirgemeyen başta Türk Kızılayı olmak üzere tüm kamu kurum ve kuruluşlarına, sivil toplum kuruluşlarına ve vatandaşlarımıza ayrı ayrı teşekkürü de bir borç biliyorum.

 

Bilindiği gibi Simav depremi 12 Haziran 2011 genel seçimleri öncesinde -üzülerek ifade ediyorum ki- siyasi polemiklere konu olmuş, deprem sonrasında Sayın Başbakanın ilçeye olan ziyaretinden akılda kalan tek kelime ya da tek söz, o gün için yemin etmemiş Cumhuriyet Halk Partili milletvekillerinin tükürdüklerini yalayacakları polemiği olmuştur. Vatandaşlarımız hâlbuki kendilerinin derdine derman arayan bir konuşmayı o gün bekliyorlardı.

Değerli milletvekilleri, deprem sonrasında Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı, Simav Acil Durum Yönetim Merkezi tarafından hazırlanan 29 Mayıs 2011 tarihli rapora göre yaklaşık 16 bin dolayında binada yapılan ön hasar tespit çalışmalarının sonunda binaların yüzde 54’ünün hafif, orta ya da ağır hasarlı bina olduğu tespit edilmiştir. Dolayısıyla bu deprem ilçedeki binaların yarısından  fazlasının neredeyse oturulamaz duruma geldiği bir deprem olarak tarihe geçmiştir. Ancak ne yazık ki yetkililerin bir kısmı bu depremi görmezden gelerek  hafife almakla çok büyük hata yaptıklarını bugünlerde anlamış durumdadırlar.

Özetle ilçedeki binaların 17 Şubat 2009 tarihinde yaşanmış diğer depremden kalan yorgunluk sonucunda çok büyük bir bölümü bugün yeniden yapılmak ya da güçlendirilmek durumunda kalmıştır. Kütahya İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğünün Pamukkale Üniversitesiyle yapmış olduğu protokole istinaden yapılan çalışmanın sonucunda ilçedeki on iki mahallenin tüm binaları gezilmiş ve 22 Eylül 2011 tarihli rapora göre, son rapora göre, 1.208 daire veya dükkânın ağır hasarlı, 908 daire veya dükkânın da orta hasarlı olduğu sonuca bağlanmıştır. Bu raporla, daha önce binaları orta hasarlı olup da ağır hasara dönüşmüş olan vatandaşlar şu anda ne yapacaklarını bilemez durumda ve şaşkın hâldedir.

Söz konusu deprem ilçede çok ciddi boyutta bir göçe yol açmıştır. Binlerce vatandaşımız bugün ilçeyi terk etmiş, başka yerlere gitmiş durumdadırlar. Yine şehrin altyapısı tamamen çökmüş, bu amaçla Simav Belediyesinin Başbakanlık ve ilgili bakanlıklardan talep ettiği 30 milyon TL’lik maddi yardım talebi bugüne kadar karşılıksız kalmıştır.

İlçenin binaları gibi ekonomisi de çökmüş, esnaf ve sanatkârlarımız maalesef bugün iş yapamaz ve birçoğu dükkânını kapatır duruma düşmüştür. Ancak TOKİ’nin devlet arazilerine ve bir kısım şahıs arazilerine başlattığı inşaatla bu depremi fırsata dönüştüren insanların da olduğu bir gerçektir. Öyle ki 2008 yılından beri sıkıntılı olarak yapımı devam eden, teslimi gecikmiş 192 konutluk TOKİ evleri birçok eksiğine ve hatalı imalata rağmen deprem fırsat bilinerek vatandaşlara teslim edilmiş ama bugün vatandaşların birçoğu bu evlerde duramaz hâle gelmişlerdir.

Yaşanan deprem, Başbakanlıkça genel hayata etkili sayılarak binaları zarar gören vatandaşların afetzede kabul edilmesi kararlaştırılmış ancak bunun gereği hiçbir şekilde bugüne kadar yerine getirilememiştir.

Maliye Bakanlığı, 1 Kasım 2011 tarihine kadar vergileri ertelemiş ama 1 Kasımdan sonra ne olacağı belirsizdir. Bu insanlar vergileri çift mi ödeyecek, faizli mi ödeyecek, hangi sürede diğer aylara yayacak, bu belirsizdir ve vatandaş çok sıkıntılıdır.

Tarım kredi kooperatiflerine olan çiftçi borçları ödenemediği için birçok çiftçi şu anda kaçak ya da icralık durumdadır. İlçe Millî Eğitim Müdürlüğü tarafından gençlerimizin öğretmen olarak atanacağına yönelik kayıtlar karşılıksız kalmıştır ve bu gençler bugün işsizdir.

İlçede eğitim…

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

ALİM IŞIK (Devamla) – Sürem bitti herhâlde.

Çok teşekkür ediyorum.

Hepinize saygılar sunuyorum. (MHP sıralarından alkışlar)

 

BAŞKAN – Özür dilerim Sayın Alim.

Çok teşekkür ediyorum.

Gündem dışı üçüncü söz, Antalya İlimizde meydana gelen sel felaketi hakkında söz isteyen Antalya Milletvekili Arif Bulut’a aittir.

Buyurun Sayın Bulut. (CHP sıralarından alkışlar)

Süreniz beş dakika.

3.- Antalya Milletvekili Arif Bulut’un,  Antalya ilinde meydana gelen sel felaketinin yol açtığı hasara ilişkin gündem dışı konuşması

ARİF BULUT (Antalya) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

9 Ekim Pazar günü gece saat 22.00 ilâ 24.00 arasında Antalya İli Serik ilçesi Gebiz beldesindeki dağlık bölgede metrekareye 300 kilogram yağış düşerek Küçükaksu Çayı’nın taşmasına sebep olmuş ve oluşan şiddetli sel nedeniyle çok ciddi bir afet ortaya çıkmıştır. 10 Ekim Pazartesi günü Cumhuriyet Halk Partisi Antalya milletvekilleri olarak Sayın Deniz Baykal, Sayın Osman Kaptan, Sayın Gürkut Acar, Sayın Yıldıray Sapan ve ben derhal bölgeye intikal ettik. Gördüğümüz manzara korkunçtu. Bu çayın kenarında bulunan Haskızılören köyünün Pınargözü Mahallesi’nde 6 vatandaşımız evleriyle beraber sele kapılarak kaybolmuşlardır. Arama kurtarma çalışmaları hava kararıncaya kadar devam etmiş ancak kayıp vatandaşlarımıza ulaşılamamıştır. Sel 10 evi tamamen yok etmiştir, 20 ev çok ağır hasarlıdır, 50 evde hafif hasar vardır. Köy okulu, köy konağı ve muhtarlık binası ağır hasarlıdır. Küçükaksu Çayı üzerinde bulunan dört köprünün dördü de sel tarafından sökülerek tamamen ortadan  kalkmıştır. Bölgeye kara yoluyla ulaşılamaz hâldedir. Bölgedeki arama kurtarma çalışmalarını yapan ekipler helikopterler vasıtasıyla bölgeye ulaşabilmişlerdir.

Gebiz ve Abdurrahmanlar beldesinin su kaynakları afet bölgesinde olduğu için ve su sağlayan ana arterler tamamen tahrip olduğundan ciddi içme suyu sıkıntısı baş göstermiştir. Elektrik ve telefon hatları ileri derecede tahrip olmuştur.

Afet bölgesi aynı zamanda taşımalı bölge okulunun bulunduğu köydür. Okul harabe hâline gelmiş, eğitim durmuştur.

Küçük Aksu Çayı’nın Aksu Çayı ile birleşmesinden sonra daha büyük bir sel taşkını ortaya çıkmış, Aksu ilçesi -ki bu ilçe Büyükşehir merkez ilçelerinden birisidir- ve Serik Ovası’nda 45 bin dekardan fazla arazi sular altında kalmıştır. Bunun yaklaşık 5 bin dekarı sera altı örtülü arazidir. Nar ve narenciye bahçeleri harap olmuştur. Hasat zamanı gelmiş olan pamuk ve mısır tarlaları sular altındadır.

Gebiz beldesinde on dört köyün grup yolu kullanılamaz hâldedir. Bazı köylere hâlen ulaşılamamıştır. Aksu Ovası ve Abdurrahmanlar beldesi taşkın suları altındadır.

Bölgede son birkaç yılda üst üste gelen afetler ciddi bir travma yaratmıştır, hem can kaybı hem de ciddi maddi kayıplar ortaya çıkmıştır. Bir sene önce aynı bölgede dolu afeti ve sel taşkınına bağlı afet nedeniyle can kaybı ve büyük maddi hasarlar meydana gelmiştir.

Vatandaşlarımızın can güvenliğini sağlamak, eğitim ve sağlık hizmetlerini eksiksiz vermek, yol, su, elektrik gibi altyapı hizmetlerini bölgeye götürmek devletin temel görevlerindendir. Bu nedenle, Hükûmet bölgeyi derhâl afet bölgesi kapsamına alarak öncelikle kayıp olan vatandaşlarımızın bulunması için her türlü imkânı seferber etmeli ve vatandaşlarımızın zaman geçirilmeden bulunmasını sağlamalıdır. Arkasından çok ciddi bir hasar tespit çalışması yaparak bu afet nedeniyle zarar görmüş, maddi ve manevi travmaya uğramış vatandaşlarımızın kayıplarını tazmin etmelidir ve en kısa zamanda yaralarını sarmalıdır. İleriye dönük olarak da doğal afetler nedeniyle aşırı can ve mal kayıplarını önleyecek altyapı sorunlarını çözmelidir.

 

Bölgeden son aldığımız haberlere göre 2 vatandaşımızın cenazesine ulaşıldığı, ancak kimlik tespitinin yapılamadığı belirtilmiştir. Hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, ailelerine de başsağlığı ve sabır diliyorum.

Ayrıca, Denizli ve Manisa’da meydana gelen aşırı yağış ve seller ile hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, ailelerine de başsağlığı ve sabır diliyorum.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, gündeme geçiyoruz.

Gündeme geçmeden önce 8 arkadaşımız söz istemiş. Şimdi, 60’a göre “Olağanüstü durumlarda pek kısa, yerinden söz verilebilir.” diyor ama bu kadar arkadaşa verdiğimiz zaman bu ayrı bir çalışma zamanını gerektiriyor takdir edersiniz. Mesela Sayın Acar söz istemişler.

Neyle ilgiliydi?

GÜRKUT ACAR (Antalya) – Antalya’daki sel felaketiyle ilgili konuşacağım Sayın Başkan.

BAŞKAN – Buyurun, yerinizden bir dakika.

IV.- AÇIKLAMALAR

1.- Antalya Milletvekili Gürkut Acar’ın, Antalya’daki sel felaketinin yol açtığı zarara ve alınması gereken önlemlere ilişkin açıklaması

GÜRKUT ACAR (Antalya) – Sayın Başkan, değerli arkadaşlar; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Antalya, Toros Dağlarında birikip Antalya ovalarına akan sularıyla bir akarsu cennetidir. Ancak, bu dereler yağışın bol olduğu yılarda taşmakta, can ve mal kayıplarına neden olmaktadır. 1977’li yıllarda, bu taşkınlar nedeniyle “Gavur Deresi” adı verilen Kumluca'daki dere, CHP iktidarı tarafından ıslah edilerek uzun yıllardan beri taşkınlar önlenmiştir.

Ancak, o yıllardan bu yana derelerde yeterli ıslah çalışmaları ihmal edildiği için sürekli olarak can kayıpları yaşamaktayız. Geçen yıl da aynı bölgede 3 yurttaşımız hayatını kaybetti.

Aksu Çayı’nın kuzeyinde Karayollarının bölünmüş yol yapımları sırasında 2 metrelik kot farkı nedeniyle sel suları geçiş alanı bulamadığı için Abdurrahmanlar beldesinin hemen tamamı sularla kaplanmış durumdadır.

Antalya-Aksu-Serik arasında yapılan yol, köprü, menfez gibi üst yapıların planlanması ve kurulması aşamasında kurumlar arası eş güdüm sağlanmamıştır. Bu nedenle doğa olayı afete dönüşmüştür.

Aksu Çayı’nın ıslah edilmesi ve yol, köprü çalışmalarında Devlet Su İşleri ve Karayolları Genel Müdürlüğünün birlikte çalışmaları gerekir. Bu nedenle bölgenin kentin iklimine, yağış rejimine göre planlanması zorunludur.

BAŞKAN – Teşekkür ederim.

Gündem dışı veyahut 60’a göre zannederim Sayın Reşat Doğru...

REŞAT DOĞRU (Tokat) – Depremle ilgili efendim.

BAŞKAN – Depremle ilgili...

FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) – Sayın Başkan, Simav depremiyle ilgili İstanbul Milletvekilimiz de söz istedi.

BAŞKAN - Buyurun yerinizden bir dakika...

2.- Tokat Milletvekili Reşat Doğru’nun, depremle ilgili önlemlerin alınmasına ve vatandaşların bilgilendirilmesine ilişkin açıklaması

REŞAT DOĞRU (Tokat) – Teşekkür ederim Sayın Başkanım.

Ülkemiz deprem kuşağı içerisinde bulunmaktadır. Ülkemizde çeşitli zamanlarda depremler de olmuştur. Yaşanan depremlerden çok önemli dersler çıkartmalı, tecrübe sahibi de olmalıyız.

 

Milletvekili olduğum Tokat ili de Kuzey Anadolu fay hattı gibi önemli bir deprem kuşağında bulunmaktadır. Depremi yaşamadan depremle ilgili önlemler tavizsiz alınmalı, devlet tarafından da yakinen takip edilmelidir. Yapı tekniğine mutlaka uyulmalıdır, mevcut binaların dayanıklılıkları artırılmalı, mutlaka deprem sigortası herkes tarafından yaptırılmalıdır.

Ayrıca, depremle ilgili de vatandaşların bilgilendirilmesinin de çok önemli olduğunu düşünüyor, Sayın Başkanım söz verdiğiniz için teşekkür ediyorum.

BAŞKAN – Teşekkürler Sayın Doğru.

Değerli arkadaşlarımız, yine 60’a göre Sayın Eyidoğan...

3.- İstanbul Milletvekili Haluk Eyidoğan’ın, Simav depremi nedeniyle kurulacak olan yeni konutların Naşa fayı üzerinde olduğuna, TOKİ’nin bu konuda herhangi bir araştırma yapıp yapmadı-ğına ilişkin açıklaması

HALUK EYİDOĞAN (İstanbul) – Teşekkür ederim.

Bu deprem 5,7 büyüklüğündedir ve beklenenden çok fazla hasar yapmıştır. Bu da ülkemizde çok sık rastlanan bir durumdur. MTA’nın raporlarına göre deprem “Naşa fayı” dediğimiz Simav’ın kuzeyindeki bir fay üzerinde olmuştur. 5 kilometre genişliğinde olan 20 kilometre uzunluğunda olan bu fay zonu, yine MTA’nın verilerine göre, diğer sismolojik verilere göre, 6-6,5 büyüklüğünde bir deprem yaratabilecek bir potansiyeldedir. Ancak TOKİ Başkanlığının aldığı kararla Simav’a bu deprem nedeniyle kurulacak yeni konutlar –900 küsur adettir- bunlar Simav’ın kuzeyinde bu yeni fay zonu üzerinde kurulmaktadır. Bu konuda TOKİ’nin herhangi bir araştırma yapıp yapmadığını bilmiyoruz. Naşa fayı, Simav fayı kadar etkili bir faydır ve günümüzde de deprem bilimciler bu son depremin Simav fayı üzerinde değil, Naşa fayı üzerinde olduğunu tartışmaktadırlar.

Bilgilerinize sunarım.

BAŞKAN – Teşekkürler Sayın Eyidoğan.

Sayın Akar, siz ne hakkında konuşacaktınız?

HAYDAR AKAR (Kocaeli) – Kocaeli depremi hakkında konuşacaktım.

BAŞKAN – Buyurun, bir dakika, yerinizden.

4.- Kocaeli Milletvekili Haydar Akar’ın, Kocaeli depremi üzerinden yaklaşık on bir yıl geçmesine rağmen hâlâ kullanılmamakta olan ve yıkılmayı bekleyen binalar hakkında neden hiçbir işlem yapılmadığına ilişkin açıklaması

HAYDAR AKAR (Kocaeli) – Arkadaşlar, Kocaeli’de bu depremi yaşayan bir arkadaşınız olarak… Biraz evvel Simav’da yapılanları arkadaşlar açıkladılar ama Kocaeli’nde hâlâ kullanılmamakta olan, yıkılmayı bekleyen binalar mevcut ve yaklaşık on bir yıl geçmesine rağmen bunlar hakkında hiçbir işlem yapılmamaktadır. Yine Kocaeli’nde mevcut kalıcı iş yerleri var, bugün harabe olarak kullanılmaktalar, bunlar için de henüz bir çözüm üretilmemiştir. Yaklaşık on bir yıl geçmesine rağmen Kocaeli’ne o dönemden sonra bir çivi çakılmamıştır ve çakılmamaya devam ediyor. Bunlar da mezbelelik hâle dönüşmüştür.

Bilgilerinize sunarım.

BAŞKAN – Teşekkür ederiz.

Değerli arkadaşlarım, şimdi, Sayın Kinay ile Sayın Işık da söz istemişler. Her ikisi de biraz önce beşer dakika konuştukları için, müsaade ederlerse, bir sonraki arkadaşlara geçmek istiyorum.

ALİM IŞIK (Kütahya) – Eksik kalanları tamamlayacaktık Sayın Başkan.

BAŞKAN – Bir dahaki sefere.

Sayın Düzgün, depremle ilgili, buyurun efendim.

 

5.- Tokat Milletvekili Orhan Düzgün’ün, Kuzeydoğu Anadolu fayının tam ortasında bulunan Tokat ilinin Erbaa, Niksar ve Reşadiye ilçelerinde depremle ilgili tedbirlerin alınması yönünde Hükûmetin daha fazla gayret göstermesine ilişkin açıklaması

ORHAN DÜZGÜN (Tokat) – Sayın Başkanım, biliyorsunuz ki doğal afetlerden korunmanın en iyi yöntemi önceden tedbir almaktır. Benim de milletvekili olduğum Tokat’ta Kelkit havzası olarak bilinen ve bizim üç tane önemli ilçemizin kurulmuş olduğu, Kuzeydoğu Anadolu fayının da tam ortasında bulunan Erbaa, Niksar ve Reşadiye’de depremle ilgili tedbirlerin alınması yönünde Sayın Hükûmetin gayret göstermesini talep ediyorum.

Teşekkür ederim.

BAŞKAN – Ben teşekkür ederim.

Sayın Nebati.

NUREDDİN NEBATİ (İstanbul) – Efendim, vazgeçiyorum.

BAŞKAN – Sayın Şandır.

6.- Mersin Milletvekili Mehmet Şandır’ın, MHP Grubu olarak Antalya Haskızılören köyünde yaşanan sel felaketi nedeniyle hayatını kaybeden vatandaşlara Allah’tan rahmet, ailelerine ve dostla-rına başsağlığı dilediğine ve bölgede gereken tedbirlerin alınmasına ilişkin açıklaması

MEHMET ŞANDIR (Mersin) – Çok teşekkür ederim Sayın Başkanım.

Ben de başta Antalya olmak üzere ülkemizin birçok il merkezinde ve çevresinde yaşanan sel felaketi dolayısıyla söz aldım.

Değerli milletvekilleri, Antalya Haskızılören köyünde yaşanan, gerçekten afat olan bu felakette hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Milliyetçi Hareket Partisi Grubu olarak yüce Allah’tan rahmetler diliyorum, ailelerine, dostlarına başsağlığı diliyorum. Bu vesileyle de bir hususu hatırlatmak istiyorum. Bir acı yaşanmıştır, 6 vatandaşımız kayıptır, 4 tanesinin öldüğü ifade edilmektedir ve bu konu bugün bu Genel Kurulda konuşulacaktır ama ne yazık ki iktidarın bir tek bakanı karşı sıralarda oturmamaktadır. Ne zaman olacaklar burada? Yani felaket içerisinde çırpınan insanların sorunlarının konuşulduğu bir süreçte, bir zeminde meselenin yetkilisi ve sorumlusu olmazsa olur mu? Bunlara dikkat edilmesi ve alınması gereken tedbirlerin alınmasını Milliyetçi Hareket Partisi Grubu olarak biz de talep ediyoruz.

Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

BAŞKAN – Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Sayın Elitaş…

7.- Kayseri Milletvekili Mustafa Elitaş’ın, AK PARTİ Grubu olarak Antalya’daki sel felaketiyle ilgili araştırmaların sürdüğüne ve bu konuda grubunun hassasiyetine ilişkin açıklaması

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Sayın Başkanım, teşekkür ediyorum.

Biz de Antalya’daki sel felaketiyle ilgili AK PARTİ Grubu olarak hassasiyetimizi ifade etmek istiyoruz. Bugün Antalya Milletvekili arkadaşımız sel felaketi geçiren bölgelerde, hem vatandaşlarımızın dertlerine derman olmak hem de onları yerinde incelemek üzere orada milletvekili arkadaşlarımız. Ama bugün Bakanlar Kurulu saat 14.30’da başladığından dolayı… Hem sözlü sorulara, gündem dışı konuşmalara Sayın Bakanımız cevap verecekti. Biraz sonra, Sayın Bakanımdan aldığımız bilgi çerçevesinde, Sayın Bakanımız burada, gelecek; inşallah fırsat bulabilirse gündem dışı konuşmalar ile hem de gündemdeki konularla ilgili bilgilendirmeye çalışacak. Biliyorsunuz pazartesi günü Bakanlar Kurulu toplantısının günüydü ama Sayın Başbakanımızın validelerinin vefatı münasebetiyle bu toplantıyı ancak bugün yapabilmiş olduk. O anlamda Bakanlar Kurulu sıralarında arkadaşlarımızın olmamasının sebebi budur diye Sayın Şandır’a iletiyorum. İnşallah biraz sonra, Sayın Enerji Bakanımız ifade ettiler, Bakan Bey buraya gelecekler.

 

BAŞKAN – Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Sayın Acar, siz daha önce görüşmüştünüz. Yine bir şey söylemek istiyor musunuz?

GÜRKUT ACAR (Antalya) – Efendim, ilave… Bitmedi sözüm, sadece iki cümlem kaldı. Lütfederseniz eğer…

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Olmaz efendim, ilavesi olmaz Sayın Başkan. Bir kere…

BAŞKAN – Böyle bir usulümüz yok ama buyurun efendim.

Buyurun.

GÜRKUT ACAR (Antalya) – Sağ olun Sayın Başkan.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Sayın Başkan ama bunu bir usul hâline getiriyorsunuz.

GÜRKUT ACAR (Devamla) – Değerli arkadaşlar, bitiriyorum lütfen. Sadece şunu söylemek istiyorum.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Sayın Başkanım, usul hâline getiriyorsunuz efendim. Bakın, benim de…

GÜRKUT ACAR (Devamla) – Eksik kalan kısımdı efendim.

İktidarın Antalya’ya gereken önemi vermediği kanısındayız.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Sayın Başkanım, bunu istisna olarak… Sayın Başkanım…

BAŞKAN – Haklısınız efendim, haklısınız. Bitiyor zaten, başka da yok.

GÜRKUT ACAR (Devamla) – Türkiye'nin örtü altı üretiminin yüzde 70’ini, narenciye üretiminin büyük bir kısmını üreten Antalya köylüsünün can güvenliği ve sel felaketinden korunması için derhâl bir planlama ve yatırım çalışması başlatılmalıdır. Bu ikazlarımıza rağmen gerekenler yapılmazsa, bundan sonra selden ölenlerin vebali iktidar partisinin üzerinde kalacaktır. Biz bu çalışmaları bekliyoruz.

Saygılar sunuyorum Sayın Başkanım.

BAŞKAN – Teşekkür ederim.

Buyurun Sayın Elitaş.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Sayın Başkanım, izin verirseniz bir konuya açıklık getirmek istiyorum. Biraz önce Değerli Milletvekilimiz konuştu çünkü, zamanı yetmediğinden bir daha verdiniz, ama bu süre bir dakikayla sınırlandırılmış bir süredir, herhâlde istisna olarak verdiniz, kayıtlara geçilmesi adına, aksi hâlde usul hâline gelir, bundan sonra önüne geçemeyiz diye ifade etmek istiyorum.

Teşekkür ederim.

BAŞKAN – Haklısınız. Teşekkür ederim.

Değerli milletvekilleri, gündeme geçiyoruz.

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Sayın Mehdi Eker, gündemin “Sözlü Sorular” kısmında yer alan sorulardan 1, 35, 36, 48, 49, 51, 52, 54, 61, 79, 88, 90, 105, 108 ve 109’uncu sıralarındaki soruları birlikte cevaplandırmak istemişlerdir. Sayın Bakanın bu istemi sırası gelince yerine getirilecektir.

Değerli milletvekilleri, Başkanlığın Genel Kurula sunuşları vardır, arz ediyorum.

Meclis araştırması açılmasına ilişkin üç önerge vardır, ayrı ayrı okutuyorum:

V.- BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI

A) Meclis Araştırması Önergeleri

1.- Malatya Milletvekili Mahmut Mücahit Fındıklı ve 21 milletvekilinin, kayısı üretimi ve pa-zarlamasında yaşanan sorunların araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/11)

                                                                                                                        21/09/2011

 

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Bölge ve ülke ekonomisine ciddi katkılar sağlayan kayısının üretiminden pazarlanmasına kadar tüm sorunlarının tespit edilerek gereken önlemlerin alınması hususunda Anayasa’nın 98’inci ve İç Tüzüğün 104 ve 105’inci maddeleri gereğince Meclis araştırması açılmasını arz ederiz.

1) Mahmut Mücahit Fındıklı                           (Malatya)

2) Mehmet Akyürek                                        (Şanlıurfa)

3) Ahmet Arslan                                              (Kars)

4) Durdu Mehmet Kastal                                 (Osmaniye)

5) Avni Erdemir                                              (Amasya)

6) Tülay Selamoğlu                                         (Ankara)

7) Oya Eronat                                                  (Diyarbakır)

8) Mehmet Öntürk                                           (Hatay)

9) Özcan Ulupınar                                           (Zonguldak)

10) Tülay Bakır                                               (Samsun)

11) Yahya Akman                                           (Şanlıurfa)

12) Mahmut Kaçar                                           (Şanlıurfa)

13) Yusuf Başer                                              (Yozgat)

14) Kemalettin Aydın                                      (Gümüşhane)         

15) Zülfü Demirbağ                                         (Elâzığ)

16) Fatma Salman Kotan                                 (Ağrı)

17) Mehmet Süleyman Hamzaoğulları            (Diyarbakır)

18) Emrullah İşler                                            (Ankara)

19) Ali Rıza Alaboyun                                    (Aksaray)

20) İsmail Safi                                                 (İstanbul)

21) Zeyid Aslan                                               (Tokat)

22) Orhan Karasayar                                       (Hatay)

Gerekçe:

Kayısı Malatya ili ve içinde bulunduğu bölge için çok önemli bir ekonomik değerdir. Malatya halkının % 80’inin geçim kaynağı, doğrudan ya da dolaylı olarak kayısıdır.

Malatya ili ve bölge halkı için önemli bir ekonomik değer olan kayısı, ülkemiz ekonomisi için de önemli bir gelir potansiyeline sahiptir. Ancak çeşitli nedenlerle bu önemli ürün, bugüne kadar yeterince değerlendirilememiş, bölge halkına ve ülke ekonomisine istenen düzeyde artı değer yaratılamamıştır.

Çünkü; kayısı yetiştiriciliğinde kalitenin yükseltilmesi çalışmaları yetersizdir. Bu çalışmaların artırılarak sürdürülmesi, bunun için de kayısıya yönelik bilimsel araştırmalar yapılması gerekmektedir.

Kayısı ürününe zarar veren beyaz çil, larva gibi zararlılarla mücadele etkisiz kalmaktadır. Bu sorunun giderilmesi için üniversitelerle iş birliği içerisinde çalışmak zorunludur.

Kayısının geleneksel yöntemlerle yapılan hasadı ürüne önemli ölçüde zarar vermekte ve bu da ihracatımız yönünden büyük sorun teşkil etmektedir. Bu nedenle, kayısı hasadı için daha farklı bir yöntem bulunabilmesi için bilimsel çalışmalara hız verilmesi gerekmektedir.

Kayısı yetiştiriciliği, kayısının toplanması, kükürtlenmesi ve depolanması gibi konularda üreticinin eğitilmesi ve bilinçlendirilmesi çalışmaları yetersizdir.

Kayısı üreticisine hasattan önce gübre, zirai ilaç gibi harcamalarında destek verilmesinin sağlanması gerekmektedir.

 

Üretici, kayısının fiyat istikrarsızlığından korkarak kükürdü fazla vermekte ve bu fazla kükürtlü ürün ise Avrupa Birliği ülkelerine ihracatta sıkıntı yaratmaktadır.

Kayısının ulusal ve uluslararası medyalarda reklamı ve tanıtımı ciddi bir şekilde yapılmamaktadır.

Kayısının yaş olarak satışına yeterince önem ve ağırlık verilmemektedir. Yaş kayısı gibi, kayısı çekirdeğinin de kabuk ve iç kabuk olarak değerlendirilmesi istenen seviyede değildir.

Kayısının uluslararası standartlarda ambalajlanması yapılmamakta, bu durum da kayısının ihracatının önünde büyük engel oluşturmaktadır.

Bütün dünyada artan natürel ürün eğilimine paralel olarak, kükürtlü üründen vazgeçilerek, kayısının doğal ortamda, kimyasal işlem yapmadan kurutulması ve bunun için gereken bilimsel çalışmaların yapılması gerekmektedir.

Kayısının (konserve, reçel, marmelat, hoşaf ve meyve suyu gibi) ürün çeşitlemesi ile ulusal ve uluslararası pazarlara sunulması imkânları kısıtlıdır.

İhracatın artırılması için gerekli olan iade desteği kayısı ürününe sağlanmamaktadır.

Kayısı ürünü hem bölge halkına hem de ülke ekonomisine çok önemli katkılar yapabilecek, önemli bir ihracat potansiyeline sahip olabilecek iken, bütün bu sorunlar ve yetersizlikler yüzünden yeterince değerlendirilememektedir.

Yukarıda saydığımız nedenlerle, kayısının hem bölge hem de ülke ekonomisi için daha etkin ve verimli bir şekilde değerlendirilmesi, gerekli araştırmaların yapılması ve sorunların giderilmesi için gerekli acil önlemlerin Meclisimiz tarafından tespit edilmesi amacıyla bu Meclis araştırma önergesi hazırlanmıştır.

2.- İzmir Milletvekili Erdal Kalkan ve 23 milletvekilinin, balıkçılığın sorunları ve çözüm yollarının araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/12)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Ülkemiz balıkçılığının sorunları ve çözüm yollarının belirlenmesi amacıyla Anayasamızın 98 inci ve İçtüzüğümüzün 104 üncü ve 105 inci maddeleri gereğince Meclis Araştırma Komisyonu kurulmasını arz ederiz.

1) Erdal Kalkan                                                (İzmir)

2) Mehmet Akyürek                                        (Şanlıurfa)

3) Ahmet Arslan                                              (Kars)

4) Mehmet Daniş                                             (Çanakkale)

5) Durdu Mehmet Kastal                                 (Osmaniye)

6) Mahmut Kaçar                                             (Şanlıurfa)

7) Avni Erdemir                                              (Amasya)

8) Tülay Selamoğlu                                         (Ankara)

9) Özcan Ulupınar                                           (Zonguldak)

10) Oya Eronat                                                (Diyarbakır)

11) Mehmet Öntürk                                         (Hatay)

12) Tülay Bakır                                               (Samsun)

13) Yusuf Başer                                              (Yozgat)

14) Yahya Akman                                           (Şanlıurfa)

15) Kemalettin Aydın                                      (Gümüşhane)

16) Zülfü Demirbağ                                         (Elâzığ)

 

17) Mehmet Ersoy                                           (Sinop)

18) Fatma Salman Kotan                                 (Ağrı)

19) Mehmet Süleyman Hamzaoğulları            (Diyarbakır)

20) Emrullah İşler                                            (Ankara)

21) Ali Rıza Alaboyun                                    (Aksaray)

22) İsmail Safi                                                 (İstanbul)

23) Zeyid Aslan                                               (Tokat)

24) Orhan Karasayar                                       (Hatay)

Gerekçe:

Üç tarafı denizlerle çevrili olan ülkemiz bir deniz ülkesidir. Ülkemiz 8.333 km kıyı şeridine sahip, 177.714 km akarsu, irili ufaklı 200 doğal göl, 243 adet baraj gölü, 750 adet sulama göleti olmak üzere toplam 1.193 adet su kaynağı ve çok zengin balık türü ile su ürünleri yetiştiriciliği için son derece uygun koşullara sahip olmasına rağmen dünya su ürünleri üretimi yapan ülkeler sıralamasında gerilerde kalmaktadır. 26 milyon hektar alanda su ürünleri üretim alanına sahip olan ülkemizde avcılık ve yetiştiricilik dâhil toplam balık üretimimiz 650 bin ton/yıldır.

Dünyada Japonya ve Amerika başta olmak üzere İngiltere, İsveç, Norveç, Danimarka, Almanya ve İtalya balıkçılığa çok önem vermekte, kurdukları modern filolarla bol miktarda balık avlamakta ve ekonomilerine önemli girdiler sağlamaktadırlar. Ülkemizde ise amatör ve kıyı balıkçılığı yapılmaktadır. Sadece kıyı balıkçılığının yapılıp açık deniz balıkçılığının yapılmaması ülkemizin açık denizlere uzak olmasından kaynaklanmaktadır.

Su ürünleri üretim alanları neredeyse tarım alanlarına yakın olmasına karşın su ürünleri sektörünün GSYİH'dan aldığı pay binde 43 olurken tarım sektöründen aldığı pay yüzde 2.34’tür. Bu dengesizliğin gerisinde, ülkemizin ulusal bir balıkçılık politikası ve planlamasından yoksun olması sonucu bilinçsiz avcılık, kirlenme ve geçmiş hükûmetlerin ekolojik değişimi algılamakta gecikmesi gibi sebepler yatmaktadır.

Türkiye'nin Avrupa Birliği müzakere sürecinde AB balıkçılık mevzuatına uyum konusundaki yükümlülükleri 2003 yılında açıklanan Katılım Ortaklığı Belgesi ile ortaya konmuştur. Bu bağlamda, kısa vadede balıkçılık yönetimi, kontrol, pazarlama ve yapısal uyuma ilişkin Türkiye mevzuatının, AB mevzuatına uyumlaştırılması öncelik olarak ele alınmıştır. Orta vadede ise balıkçılık yönetiminin kurumsal kapasitesinin yeniden organize edilmesi ve güçlendirilmesi; balıkçılık yönetimi, kontrol, pazarlama ve yapısal uyum çalışmalarının AB mevzuatına uyumlaştırılması; AB mevzuatı ile uyumlu bir bilgisayarlı balıkçı tekne kayıt sistemi hedeflenmiştir.

Söz konusu proje kapsamında, yasal ve yapısal politikalar, koruma, kontrol ve kaynak yönetimi, pazar organizasyonu ve su ürünleri bilgi sistemi konularında gerekli düzenlemeler yapılacaktır. Bu projenin işlerlik kazanması açısından Tarım ve Köy İşleri Bakanlığımız bünyesinde Su Ürünleri Genel Müdürlüğü'nün veya benzeri müstakil bir yapının kurulması ve bu sayede ülkemizdeki balıkçılığın daha kurumsal bir kimliğe kavuşması sağlanacaktır.

Öte yandan balık yetiştiriciliği diğer hayvan türleri yetiştiriciliğinde elde edilen ürün açısından mukayese edildiğinde oldukça kârlı bir işletme şeklidir. Örneğin 7 kg yemden 1 kg sığır eti, 2 kg yemden 1 kg tavuk eti elde edilebildiği hâlde 1,7 kg yemden 1 kg balık eti elde edilebildiği düşünüldüğünde ve de yetiştirme alanı açısından beher metrekarede barındırılabilecek hayvan sayısı göz önünde tutulduğunda işletme kârlılığı da ortaya çıkacaktır. Buna karşın ülkemizde ucuz olmasına rağmen kişi başına balık tüketimi 7-8 kg iken Japonya'da yaklaşık 50 kg'dır. AB ülkelerinde tüketim 30 kg/yıldır. Diğer taraftan hayvansal ürün anlamında Avrupa Birliğine ihracat yapabildiğimiz tek üründür ve bu toplam kültür balıkçılık ile elde edilen üretimin %35'ini oluşturmaktadır.

 

İnsan için ihtiva ettiği proteinler, endüstriye hammadde sağlamasının yanı sıra yaklaşık 250.000 aile, geçimini balıkçılık faaliyetlerinden sağlamaktadır. Ayrıca bu rakamlara, su ürünleri sektörünün yan sanayi ve pazarlama kanallarında çalışan nüfus dahil edildiğinde, balıkçılık sektörünün sorunları çözümlendiğinde kıyı illerimiz ve dolayısıyla ülkemiz için önemli bir istihdam yaratma potansiyeli ortaya çıkacaktır. Tüm bu gelişmeler göz önünde bulundurulduğunda, ülkemiz balıkçılığının sorunları ve çözüm yollarının belirlenmesi için meclis araştırması açılması uygun olacaktır.

3.- Bitlis Milletvekili Vahit Kiler ve 24 milletvekilinin, bal ve diğer arı ürünlerinin üretimi ve pazarlanmasında yaşanan sorunların araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi  (10/13)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Bal ve diğer arı ürünlerinin üretiminde ve pazarlanmasında yaşanan sorunların araştırılarak; ülkemizde arı varlığı ve arıcılık potansiyelinin etkin ve verimli değerlendirilmesi, ürün kalitesi ve çeşitliliğinin geliştirilerek ekonomik değerinin yükseltilmesi için alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla, Anayasa’nın 98. ve TBMM İçtüzüğü’nün 104. ve 105. maddeleri uyarınca Meclis Araştırması açılmasını saygılarımızla arz ederiz.

1)     Vahit Kiler                                               (Bitlis)

2)     Mehmet Akyürek                                    (Şanlıurfa)

3)     Tülay Selamoğlu                                     (Ankara)

4)     Ahmet Arslan                                          (Kars)

5)     Bünyamin Özbek                                    (Bayburt)

6)     Avni Erdemir                                          (Amasya)

7)     Oya Eronat                                              (Diyarbakır)

8)     Durdu Mehmet Kastal                             (Osmaniye)

9)     Özcan Ulupınar                                       (Zonguldak)

10)   Tülay Bakır                                             (Samsun)

11)   Mehmet Öntürk                                       (Hatay)

12)   Mahmut Kaçar                                         (Şanlıurfa)

13)   Mehmet Daniş                                         (Çanakkale)

14)   Kemalettin Aydın                                    (Gümüşhane)

15)   Zülfü Demirbağ                                       (Elâzığ)

16)   Yahya Akman                                         (Şanlıurfa)

17)   Mehmet Ersoy                                         (Sinop)

18)   Yusuf Başer                                            (Yozgat)

19)   Fatma Salman Kotan                               (Ağrı)

20)   Mehmet Süleyman Hamzaoğulları          (Diyarbakır)

21)   Emrullah İşler                                          (Ankara)

22)   İsmail Safi                                               (İstanbul)

23)   Ali Rıza Alaboyun                                  (Aksaray)

24)   Orhan Karasayar                                     (Hatay)   

25)   Zeyid Aslan                                             (Tokat)

 

Gerekçe:

Milattan önce 7000 yılına ait mağara resimleri ve fosiller incelendiğinde, insanların daha o tarihlerde arıcılıkla ilgili faaliyetlerde bulunduğu görülür. Dünya tarihinde bu denli eski olan arıcılık, Anadolu'da da köklü bir geçmişe dayanır. Bal, Anadolu'nun çok eskiden beri bilinen besin maddelerinden birisidir. Hititler'in başkenti Boğazköy'de bulunan milattan önce 1300'lere dayalı bazı yazıtlardaki bulgular, arıcılığın eski Anadolu kültürlerinde de önemli bir yer tuttuğunu göstermektedir. Ülkemizde bazı yerleşim merkezlerinin isimlerinde bal sözcüğünün geçmesi, topraklarımızda balın ve balcılığın tarihini net bir şekilde ortaya koyan bir başka açıklama sayılabilir.

Ülkemiz geniş flora sahaları, çiçeklenme için uygun mevsimleri, topoğrafik yapısı, bal verimi yüksek kır çiçekleri, endüstri bitkileri, akasya, kestane, ıhlamur, kızılcam ormanları gibi doğal kaynaklar yönünden arıcılık için son derece şanslı bir ülkedir. Arıcılığımız, mevcut durumu itibariyle önemli bir potansiyele sahip olmasına rağmen, bu potansiyelin tam olarak kullanıldığı söylenemez.

Ülkemizin her bölgesinde arı kovanları mevcuttur. Bu kovanlardan da birbirinden farklı lezzette çeşit çeşit bal elde edilir. Doğu Anadolu'da Bitlis, Erzurum, Kars; Güneydoğu Anadolu'da Şemdinli; Orta Anadolu'da Ankara, Konya; Karadeniz'de Anzer Yaylası ile Ege Bölgesi'nin bazı kesimleri bal üretiminin ülkemizdeki çeşitliliğini ve frekansını gösterir. Bu yoğun frekansın, işlek ve yararlı bir ifade biçimiyle arz edilebilmesi için bir takım bilgi ve tecrübe katmanlarının ortak paydaya oturtulması gerekir. Zira, bilgisiz ve tecrübesiz bir üretim anlayışı kazanç değil, zarar getirir. Öte yandan, kalitesiz ve hatta sahte bal üretimi, denetim mekanizmasının işlek olmasının önemini sergilemektedir. Bu açıdan sahte balla mücadele noktasında ciddi yaptırımlar elzemdir.

Son iki yüz seneyi kapsayan Avrupa merkezli bazı buluşlar, arıcılığın daha fenni ve gelişmiş metotlarla yapılır olmasını sağlamıştır. Ancak büyük zenginliğe sahip ülkemizi de yakından ilgilendiren bu buluşların, gen merkezi Orta Doğu olan balın, üretimin olmadığı Avrupa'da yapılıyor olması düşündürücüdür. Oysaki Orta Doğu ile Avrupa arasındaki koordinatlarıyla ülkemiz, zengin üretimin ve bu üretimin sağlıklı şartlarda oluşturulması adına geçerli bir konumdadır. Üretim miktarı ve kalitesi eksen kabul edildiğinde, Avrupa Birliği'ne girme arifesinde olan ülkemiz, Avrupa'nın yıllık 200.000 ton olan bal ihtiyacını göz önüne almalı ve 35.000 ton olan üretim miktarını hızla artırmalıdır. Bu açıdan da, koloni varlığı açısından dünya ikincisi olan ama bal üretimi açısından dünya dördüncüsü olan ülkemizde, 150.000'den fazla ailenin geçim kaynağı olan arıcılığın sorunlarını iyi etüt etmemiz elzemdir. Bilimsel kaynak ve bu konuda bilgi sahibi bilimsel kurumlar üretimini, kalitesini artırırken; standarda ve pazarlamaya yönelik stratejiler de ülkemizin kazanç hanesini zenginleştirecektir.

BAŞKAN – Bilgilerinize sunulmuştur.

Önergeler gündemdeki yerlerini alacak ve Meclis araştırması açılıp açılmaması konusundaki görüşmeler, sırası geldiğinde yapılacaktır.

Sayın milletvekilleri, şimdi Danışma Kurulunun bir önerisi vardır, okutup işleme alacağım ve oylarınıza sunacağım.

VI.- ÖNERİLER

A) Danışma Kurulu Önerileri

1.- Gündemdeki sıralamanın yeniden düzenlenmesine ilişkin Danışma Kurulu önerisi

 

Danışma Kurulu Önerisi

                                                                                                        Tarih: 11/10/2011

 

Danışma Kurulunun 11/10/2011 Salı günü yaptığı toplantıda, aşağıdaki önerilerin Genel Kurulun onayına sunulması uygun görülmüştür.

                                                                      Cemil Çiçek

                                                        Türkiye Büyük Millet Meclisi

                                                                         Başkanı

 

                    Mustafa Elitaş                                                                     Emine Ülker Tarhan

          Adalet ve Kalkınma Partisi                                                        Cumhuriyet Halk Partisi

               Grubu Başkan Vekili                                                              Grubu Başkan  Vekili

 

                   Mehmet Şandır                                                                        Pervin Buldan

            Milliyetçi Hareket Partisi                                                       Barış ve Demokrasi Partisi

               Grubu Başkan Vekili                                                              Grubu Başkan Vekili

Öneriler:

Gelen kâğıtlar listesinde yayınlanan ve bastırılarak dağıtılan 12 sıra sayılı İçtüzük Teklifi ile 2, 3, 4, 5, ve 8 sıra sayılı Kanun tasarılarının 48 saat geçmeden gündemin Kanun Tasarı ve Teklifleri ile Komisyonlardan Gelen Diğer İşler Kısmının srasıyla 1, 2, 3, 4, 5 ve 6 ncı sırasına alınması ve diğer işlerin sırasının buna göre teselsül ettirilmesi,

Genel Kurulun 11/10/2011 Salı günkü Birleşiminde; bir saat süreyle sözlü soru önergelerinin görüşülmesinden sonra diğer denetim konularının görüşülmeyerek gündemin Kanun Tasarı ve Teklifleri ile Komisyonlardan Gelen Diğer İşler Kısmında yer alan işlerin görüşülmesi,

önerilmiştir.

BAŞKAN – Öneriyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler… Etmeyenler…

KAMER GENÇ (Tunceli) – Sayın Başkan, söz istiyorum efendim.

BAŞKAN – Oylamaya geçtim, lütfen.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Efendim?

BAŞKAN - …Kabul edilmiştir.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Nasıl kabul edilmiştir? Sayın Başkan, söz isteyen var mı diye sordun mu sen?

BAŞKAN – Bayağı kabul edilmiştir. Oylamaya geçtim, lütfen yerinize oturun.

Evet, devam edin lütfen.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Söz isteyeni soracaksın. Öyle her şeyi örtbas edemezsin canım. Daha sen dün geldin oraya. Doğru dürüst Meclisi yönet. (AK PARTİ sıralarından “Bağırma” sesleri)

BAŞKAN – Lütfen oturun, lütfen oturun.

Sayın Genç, bakınız…

KAMER GENÇ (Tunceli) – Hayır efendim, Danışma Kurulu kararı üzerinde konuşma hakkımız var, niye bugün saldırıyorsunuz?

BAŞKAN – Sayın Genç, bir saniye durur musunuz.

Arkadaşlarınız da duydu, “Kabul edenler” dedim oylamaya başlandı söz istediniz. Bir dahaki sefere.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Eee kabul ettin… Ben ondan önce söz istiyorum, duymadın. Hesabına gelmedi mi duymuyorsun.

 

BAŞKAN - Rica edeyim yani. Geçin… Siz bunu bilen bir insansınız, lütfen.

KAMER GENÇ (Tunceli) - Böyle Meclis Başkanlığı yönetilmez. Hesabına gelmeyen şeyleri duymazlığa verirsen burada Meclis Başkanlığı yapamazsın.

BAŞKAN – Bir dahaki sefere size sorarız.

Sayın milletvekilleri, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Sayın Mehdi Eker gündemin “Sözlü Sorular” kısmında yer alan sorulardan 1, 35, 36, 48, 49, 51, 52, 54, 61, 79, 88, 90, 105, 108 ve 109’uncu sıralardaki soruları birlikte cevaplandırmayı istemişlerdir.

Şimdi soruları sırasıyla okutuyorum:

VII.- SÖZLÜ SORULAR VE CEVAPLARI

1.-  Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Göle-Balçeşme köyünün su deposunun yenilenmesine ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/2) ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’in cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın İçişleri Bakanı Sayın İdris Naim Şahin tarafından sözlü olarak cevaplandırılması konusunda gereğinin yapılmasını saygılarımla arz ederim. 11.7.2011

                                                                                                               Ensar Öğüt

                                                                                                                 Ardahan

Ardahan Göle ilçesi Balçeşme köyündeki vatandaşlarımızın kullandığı içme suyu şebekesi deposu çökmüştür. Bu durumdan dolayı hemşerilerimiz sağlıklı su içmemektedirler. Bu durumun düzeltilmesi ve hemşerilerimizin ihtiyacının giderilmesi gerekmektedir.

1- Ardahan Göle ilçesi Balçeşme köyündeki vatandaşlarımızın kullandığı içme suyu şebekesine bağlı depo çökmüş bulunmaktadır. Deponun bir an evvel yapılması için bir çalışmanız var mıdır?

2.-  Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Kars’a et kombinası açılıp açılmayacağına ilişkin sözlü soru önergesi (6/41) ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’in cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Tarım ve Gıda Bakanı Sayın Mehdi Eker tarafından sözlü olarak cevaplandırılması konusunda gereğinin yapılmasını saygılarımla arz ederim. 18.7.2011

                                                                                                               Ensar Öğüt

                                                                                                                 Ardahan

Ülkemizde 8 adet olan Et kombinası hayvancılığın yoğun olduğu tüm illerde yeniden yapılandırılarak ve güçlendirilerek kurulması büyük önem taşımaktadır. Sağlıklı ve ucuz et yemek için Et kombinalarına olan ihtiyaç devam etmektedir. Canlı hayvan Et ve Süt piyasasında devletin belirleyici rol oynaması istikrarsızlığın önüne büyük oranda geçecektir.

1- Ülkemizde bulunan 8 adet et kombinası ihtiyaca cevap verememektedir. Özellikle hayvancılığın yapıldığı Doğu Anadolu başta olmak üzere Kars Et kombinası açılacak mı?

3.- Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, hayvancılık sektörüne ve veteriner hekimliğe ilişkin sözlü soru önergesi (6/42) ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’in cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Tarım ve Gıda Bakanı Sayın Mehdi Eker tarafından sözlü olarak cevaplandırılması konusunda gereğinin yapılmasını saygılarımla arz ederim. 18.7.2011

                                                                                                               Ensar Öğüt

                                                                                                                 Ardahan

 

Dünyanın en eski mesleklerinden biri olan Veteriner hekimliği mesleği ne yazık ki, az gelişmiş ülkelerde ve ülkemizde önemi yeterince anlaşılmamıştır. Gelişmiş ülkelerde Veteriner hekimliği mesleğine bilimsel ve sosyal alanda önem verilmektedir.

1- Günümüzde hayvanlardan insanlara geçen hastalıklar hızla artmaktadır. Bunun önlenmesi için ne tür önlemler alıyorsunuz?

2- Canlı hayvan ve et ithalatı kaçınılmaz hale geliyorsa, kurbanlık ithal edilecek duruma gelinmesinin sebepleri nelerdir?

3- Hayvancılık yapmak isteyenlerin sayısının azalmasının altında yatan sebepler nelerdir, bunların düzeltilmesi için hangi önlemler alınıyor?

4- Veteriner hekimlik mesleğinin yeterince önemsenmesi için çalışmalarınız var mıdır?

4.- Tokat Milletvekili Reşat Doğru’nun, haşhaş ekim ve üretimine ilişkin sözlü soru önergesi (6/54) ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’in cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorumun Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Sayın Mehdi Eker tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz ederim.

                                                                                                           Dr. Reşat Doğru

                                                                                                                   Tokat

Soru: Haşhaş ekimi ülke genelinde sınırlı şekilde yapılmaktadır. Tokat ili olarak arazi yapısı haşhaş ekimine müsait olmasına rağmen çok az sayıda çiftçiler ürün ekebilmekte ve faydalanmaktadır. Alternatif ürün olarak Tokat ilinde ekim sahasını arttıracak mısınız? Türkiye ve Tokat ilinde ne kadar haşhaş ekim yapılmakta, ne kadar üretilmektedir?

5.-  Tokat Milletvekili Reşat Doğru’nun, su ürünleri yetiştiriciliğinde üretim sistemleri ve üretim tesis kontrollerine ilişkin sözlü soru önergesi (6/55) ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’in cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorumun Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Sayın Mehmet Mehdi Eker tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz ederim.

                                                                                                           Dr. Reşat Doğru

                                                                                                                   Tokat

Soru: Su ürünleri yetiştiriciliğinde Ülkemizde çevre dostu üretim sistemleri ile ilgili çalışmalar var mıdır? Kıyı balık çiftliklerinin çevreyi kirlettiği, doğal yapıyı bozduğu iddiaları basında yer almaktadır. Bu konuda 2010 yılında kaç üretim tesisi kontrol edilmiş, kaç işletmeye uyarı yapılmıştır?

6.-  Tokat Milletvekili Reşat Doğru’nun, deniz yüzeyi kira bedellerine ilişkin sözlü soru önergesi (6/57) ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’in cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorumun Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Sayın Mehmet Mehdi Eker tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz ederim.

                                                                                                           Dr. Reşat Doğru

                                                                                                                   Tokat

Soru: Ülkemizde su ürünleri yetiştiriciliğinde deniz yüzeyi kira bedelleri ne kadardır. Komşu Ülkelerle kıyaslandığında, Ülke olarak durumumuz nedir?

7.- Tokat Milletvekili Reşat Doğru’nun, su ürünleri yetiştiriciliği ve teşviklerine ilişkin sözlü soru önergesi (6/58) ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’in cevabı

 

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorumun Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Sayın Mehmet Mehdi Eker tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz ederim.

                                                                                                           Dr. Reşat Doğru

                                                                                                                   Tokat

Soru: Dünya genelinde protein ihtiyacı her geçen gün giderek artmaktadır. Su kaynakları ve deniz zengini olan ülkemizde 2010 yılında ne kadar su ürünleri üretilip yetiştirilmiştir. Bakanlık olarak su ürünleri devlet politikaları nedir. Teşvikler ne kadar verilmiştir?

8.-  Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Ardahan’da şap hastalığı için alınacak önlemlere ilişkin sözlü soru önergesi (6/60) ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’in cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımı Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını konusunda gereğinin yapılmasını saygılarımla arz ederim. 16.8.2011

                                                                                                               Ensar Öğüt

                                                                                                                 Ardahan

Doğu Anadolu’da yaşayan vatandaşlarımızın büyük bir bölümü geçimlerini Tarım ve Hayvancılık yaparak sağlamaktadırlar. Yıllardan beri hayvan sağlığına önem verilmesi gerektiğini söylemekteyiz. Ne yazık ki geçici önlemler alınıp hastalıkların önüne geçilememektedir. Bu nedenle çok hayvan telef olmaktadır. Bu da hemşerilerimizin maddi kayıplarına yol açmaktadır. Bu durumda Ardahan’daki hemşerilerimiz hayvancılık yapmaktan vazgeçer duruma gelmiştirler.

1- Ardahan’da baş gösteren Şap hastalıklarının önüne geçilmediğinden dolayı hayvancılık yapan hemşerilerimizin maddi kayıpları olmaktadır. Bu hastalığın kesin olarak önüne geçmek için hangi önlemleri alacaksınız?

9.- Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Ardahan’daki çiftçilerin mera sorununa ilişkin sözlü soru önergesi (6/67) ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’in cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Tarım ve Gıda Bakanı Sayın Mehdi Eker tarafından sözlü olarak cevaplandırılması konusunda gereğinin yapılmasını saygılarımla arz ederim. 28.7.2011

                                                                                                               Ensar Öğüt

                                                                                                                 Ardahan

Ardahan da hayvancılığın ve organik tarımın merkezi illerinden birisidir, ülkemizde hayvancılık, su kaynakları ve organik tarım açısından eşsiz ve ender illerden biridir. Bölgemizde mera sorunları kronik bir hâl almıştır. Ardahan’ın birçok büyük merası bulunmaktadır. Meralar gizlice kiraya verilmektedir.

1- Ardahan’da mera sorunu en çok Hoçivan’ı vururken, yıllardır birbiriyle kavgalı olan köyler vardır. Hoçivan başta olmak üzere Ardahan’daki mera sorununu çiftçileri dikkate alarak kiralama sisteminin bu bölgede çiftçilik yapanların göz önünde bulundurularak yapılacak mı?

10.- Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, AOÇ’nin kiraladığı taşınmazlara ilişkin sözlü soru önergesi (6/86) ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’in cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Tarım ve Gıda Bakanı Sayın Mehdi Eker tarafından sözlü olarak cevaplandırılması konusunda gereğinin yapılmasını saygılarımla arz ederim. 22.7.2011

                                                                                                               Ensar Öğüt

                                                                                                                 Ardahan

 

AOÇ’nin Atatürk’ün vasiyet mektubunda belirttiği amaçlara uygun olmadığı gibi, AOÇ Müdürlüğü’nün gelir yönünden de menfaatine uygun yapılmamış olduğu veya çok düşük kira bedeli ile kullanıldığı görülmüştür. Bazı kiracıların ödedikleri kira tutarları günün rayiç bedellerinin çok altında kalmıştır. Sorunlardan biri kiracıların kiraladıkları açık ve kapalı alanları sürekli genişletme içindedirler.

1- AOÇ’nin kiraladığı taşınmazların sayısı ne kadardır?

2- AOÇ’ye yakın bir yerde kiralanan aynı değerde bir iş yeri kirasıyla AOÇ’de kiralanan iş yeri arasında büyük bir fark bulunmaktadır. Bu fark neden olmuştur?

3- AOÇ’de yapılan kiralama işlemleri kaç yılda bir yapılıyor, en fazla oturan kiracı kaç yıldan beri orada oturuyor?

11.-  Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Van-Gürpınar’da görülen şarbon hastalığı nedeniyle hayvanların telef olmasına ilişkin sözlü soru önergesi (6/95) ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’in cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Tarım ve Gıda Bakanı Sayın Mehdi Eker tarafından sözlü olarak cevaplandırılması konusunda gereğinin yapılmasını saygılarımla arz ederim. 21.7.2011

                                                                                                               Ensar Öğüt

                                                                                                                 Ardahan

Van Gürpınar ilçesinde bulunan hemşehrilerimizin tek geçim kaynağı tarım ve hayvancılıktır. İlçede şarbon hastalığı baş göstermiş ve birçok vatandaşımız şarbonlu et yediğinden dolayı hastaneye kaldırılmış olmasının yanında vatandaşların hayvanları telef olmaktadır.

1- Van Gürpınar ilçesinde görülen şarbon hastalığının bir an evvel önüne geçmek için acil önlemlerin alınması ve vatandaşlarımızın zarar görmemesi, yine vatandaşlarımızın hayvanlarının telef olmaması için hangi önlemler alınacak?

12.-  Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, kamu kuruluşlarınca ödenen kira bedellerine ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/97) (Cevaplanmadı)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak cevaplandırılması konusunda gereğinin yapılmasını saygılarımla arz ederim. 21.7.2011

                                                                                                               Ensar Öğüt

                                                                                                                 Ardahan

Ülkemizde arazi sorunu olmamasına rağmen başta büyük illerde olmak üzere bütün Türkiye’de bulunan kamu kuruluşları kiralık binalarda hizmet vermektedirler. Kiralık binalara ödenen yıllık bedellerle yeni ve daha elverişli hizmet binalarının oluşması ile kamu binaları yapılabilir.

1- Bütün ülkede kirada oturan kamu kuruluşlarının sayısı ne kadardır?

2- Kamu kuruluşlarının bina kira bedellerinin toplamı ne kadardır?

13.- Tokat Milletvekili Reşat Doğru’nun, emeklilerin banka promosyonu alıp almayacaklarına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/114) (Cevaplanmadı)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorumun Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasının teminini arz ederim.

                                                                                                           Dr. Reşat Doğru

                                                                                                                   Tokat

 

Soru: Memur ve işçilere verilen banka promosyonlarından emeklilerin de yararlanması konusunda bir çalışmanız var mıdır?

14.- Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Ardahan’da büyükbaş hayvan et kesiminin denetimine ilişkin sözlü soru önergesi (6/117) ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’in cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Tarım ve Gıda Bakanı Sayın Mehdi Eker tarafından sözlü olarak cevaplandırılması konusunda gereğinin yapılmasını saygılarımla arz ederim.24.8.2011

                                                                                                               Ensar Öğüt

                                                                                                                 Ardahan

Ardahan'da yıllara ve mevsimlere göre değişmekle birlikte ortalama 250 ile 300 bin arasında değişen büyükbaş hayvan varlığı Ardahan’da bulunmaktadır. 81 vilayet içinde ilk defa olmamak kaydıyla şap hastalığı yüzünden sık sık karantina uygulanan vilayet konumuna gelmiştir. Yıllık ortalama 50 ile 80 bin arası büyükbaş hayvanın il dışına nakledildiği bilinmektedir. Bu hastalığa karşı gerekli önlemler alınmazsa Ardahan'da hayvancılık bitecek bu da işsizliği ve göçü tetikleyecektir.

1- Ardahan'da günlerdir karantina uygulanmasına rağmen et kesimi devam ediyor, denetlenmiş hayvanlar mı kesiliyor denetlenmemiş hayvanlar mı, denetlemeyi kim yapıyor?

15.- Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Ardahan’da arıcılıkla uğraşan üreticilerin yaşadığı mağduriyete ilişkin sözlü soru önergesi (6/118) ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’in cevabı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Tarım ve Gıda Bakanı Sayın Mehdi Eker tarafından sözlü olarak cevaplandırılması konusunda gereğinin yapılmasını saygılarımla arz ederim.24.8.2011

                                                                                                               Ensar Öğüt

                                                                                                                 Ardahan

Ardahan'da arıcılık birliğine kayıtlı olarak 550 birlik üyesi ve 45 bin kovan bulunmaktadır. Geçen sene Ardahan'da 800 ton bal üretimi yapılmıştır. Ancak bu yıl yağmurların sağanak yağışlı geçmesi nedeniyle bal verimi önemli derecede düşmüştür. Büyük paralar yatırılarak uzun uğraşlar sonucu arı dolu kovanlar sönecektir. Bu da yeni bir işsizlik dalgası ve Ardahan’da göçü tetikleyecektir.

1- Ardahan arıcılık birliğine kayıtlı olan arıcılar başta olmak üzere arıcılıkla uğraşan üreticilere kovanlarının sönmemesi için kovan başına 15 kg şeker verilecek mi?

2- Arıcılıkla uğraşan üreticilerimizin bankalara olan borçları bir yıl süre ile ertelenecek mi, yeni yapılandırma yapılacak mı?

BAŞKAN – Okunan soruları cevaplandırmak üzere Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanımız Sayın Mehdi Eker.

Buyurun Sayın Bakan. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

Süreniz otuz beş dakikadır.

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Diyarbakır) – Sayın Başkan, yüce Meclisin değerli üyeleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Öncelikle, son birkaç gün içerisinde Antalya, Denizli, Manisa başta olmak üzere Ege, Marmara, Akdeniz bölgelerimizdeki bazı illerde vuku bulan sel, dolu, taşkın, hortum gibi tabii afetler nedeniyle tüm milletimize geçmiş olsun dileklerimi sunmak istiyorum. Antalya’da altı tane maalesef kaybımız var. Bunun üç tanesinin cesedine ulaşıldı, Serik İlçesi Haskızılören Köyü’nde, ikisinin kimliği tespit edildi, birinin henüz kimliği tespit edilemedi. Allah’tan rahmet diliyorum ve ailelerine, milletimize başsağlığı diliyorum. Denizli’de yine bir kayıp vatandaşımız var. Manisa ilimizde de iki tane kayıp vatandaşımız var. Bunlarla ilgili tabii, arama çalışmaları sürdürülmektedir.

 

Söz konusu afet bölgelerinde il valilerimizin koordinasyonunda gerekli tüm kamu kurum ve kuruluşları, bütün ilgili daireler üzerlerine düşen görevi şu anda yapmaktadırlar. Gerek kısa vade içerisinde yapılabilecek kurtarma çalışmaları gerek vatandaşlarımızın çok acil ihtiyaçlarının giderilmesi gerekse orta vadeye dönük olarak hasar tespit çalışmaları şu anda yapılmaktadır.

Antalya ilimizden Başbakanlık Acil Durum Genel Müdürlüğümüze 1 milyon liralık bir nakit para talebinde bulunulmuş ve bu, Antalya Valiliğimiz emrine gönderilmiştir. Birkaç saat önce de Muğla vilayetimizden yine 500 bin lira civarında bir nakdî para talebinde bulunulmuş, o da karşılanıyor. Diğer vilayetlerimizle ilgili olarak da gelen talepler tabii ki değerlendiriliyor.

Allah’tan bu tür… Tabii, bu doğal bir afet. Biraz önce burada oturumu izlerken de yine sesler geliyordu. Biraz önce Ankara’da da bir dolu yağışı vuku buldu, sesler geldi.

Tabii, Bakanlığımla ilgili olarak da özellikle gerek tarım alanları, sera bölgeleri gerek açıkta yetiştirilen sebze ve meyve alanlarında vuku bulan hasarlar var, onlarla ilgili tespitler yapılıyor. Bizim, tabii, şu ana kadar özellikle Antalya’nın Serik, Aksu ve Manavgat ilçelerinde tespit ettiğimiz; Serik’te 10 köyde 300 çiftçi, 3.700 dekar açık alan, 200 dekar kapalı alan; Aksu ilçesinde 16 köyde 950 çiftçi, 40 bin dekar açık alan, 2 bin dekar kapalı alan; Manavgat ilçesinde de yine balık yetiştiriciliğinde kullanılan havuzlar ile bazı küçükbaş hayvanlar ve depolanmış ürünlerin hasar gördüğü ilk belirlemelere göre tespit edilmiş. Bunlarla ilgili, tabii, önümüzdeki dönemde kesin tespitler yapıldıktan sonra, yasaların elverdiği ölçüde, imkânlarla, Hükûmetimizin, devletimizin imkânlarıyla bu konuda vatandaşlarımızın yaraları sarılacaktır.

Yine, keza Denizli ili Çameli ilçesinde sel felaketi dün vuku bulmuş ve dört köyde yine özellikle balık yetiştiricilerinin 500 dekar tarımsal alanda bir zararı olduğu tespit edilmiş. Yine bazı büyükbaş ve küçükbaş hayvan kayıpları, telafatı söz konusu olmuştur.

Manisa Aksihar’da Yeğenoba köyünde özellikle 2 bin ila 3 bin civarında zeytin ağacının yerinden söküldüğü, zarar gördüğü tespit edilmiş. Gördes Kayacık beldesinde de yine bir tünelin çöktüğü tespit edilmiştir.

Şimdi, bunlar, tabii Tarım Bakanlığıyla ilgili bizim ilk tespitlerimiz ama kuşkusuz, diğer bakanlıklarımızın, diğer ilgili birimlerimizin sorumluluğundaki dairelerde, sektörlerde de sorunlar meydana gelmiştir. Gerek Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızla ilgili gerek Orman ve Su İşleri Bakanlığımızla ilgili gerekse Ulaştırma vesaire diğer bütün bakanlıklarımızla ilgili, onların çalışma alanına giren konularda meydana gelen hasar tespitleri yapılıyor ve bunlarla ilgili çalışmalar yapılıyor.

Ben, bu vesileyle bir daha milletimize başsağlığı diliyorum ve Allah’tan bir daha bu tür doğal afetlerle karşılaşılmamasını temenni ediyorum.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bugün huzurunuzda bulunmamın önemli sebeplerinden bir tanesi bana tevdi edilen sözlü soru önergelerini cevaplama ihtiyacıdır.

Ardahan Milletvekili Sayın Ensar Öğüt’ün İçişleri Bakanımız Sayın İdris Naim Şahin’e yöneltmiş olduğu bir sorusu var, bu ilk soru olması hasebiyle, müsaadenizle onu başlangıç itibarıyla cevaplamak istiyorum.

Göle ilçesi Balçeşme köyündeki su sorununa ilişkin olarak Sayın Ensar Öğüt’ün sorusuna cevaben İçişleri Bakanlığımızca hazırlanan cevap şu: Ardahan ili Göle ilçesi Balçeşme köyünde Valilikçe yaptırılan incelemede, soru önergesinde iddia edilen herhangi bir hususun söz konusu olmadığı, bahse konu su deposunun sağlam olduğu ve köyün içme suyunda da bir sorun bulunmadığı anlaşıldığı yine Ardahan Valiliğimiz tarafından yapılan tespitle İçişleri Bakanlığımız tarafından hazırlanan cevaptır bu. Bunu bu şekilde bilgilerinize sunmak istiyorum.

 

Sayın Ensar Öğüt’ün 6/41, 6/42, 6/60, 6/67, 6/86, 6/95, 6/117 ve 6/118 sayılı soruları birbirine yakın veya benzer mahiyette bulunduklarından dolayı da bunlarla ilgili alt başlıklar itibarıyla bu sorulara cevap vereceğim değerli milletvekilleri.

Sayın Öğüt’ün, Kars’a et kombinası açılıp açılmayacağına ilişkin sorusuyla ilgili olarak: Türkiye genelinde Et ve Balık Kurumuna ait 10 adet et kombinası bulunuyor. Bunun 5 adeti Ağrı, Bingöl, Diyarbakır, Erzurum, Van, doğu ve güneydoğu bölgelerimize hizmet vermektedir. Bildiğiniz gibi, bunların tamamı 1990’lı yılların başında özelleştirme kapsamına alınmış ve 28 civarındaki kombina da özelleştirilmişti. 2005 yılında Hükûmetimiz bu uygulamanın bir yanlış uygulama olduğunu ve dolayısıyla da Türkiye’de hayvancılıkla ilgili KİT’lerin esasen, eğer özelleştirilecekse, en sona bırakılması gerektiği gerçeğinden hareketle biz de özelleştirme kapsamından çıkarıp Et ve Balık Kurumu kombinalarını, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığımıza bağlamak suretiyle, epey de yatırım yapmak suretiyle -ki 100 milyona yakın bir yatırım yapıldı bu kombinalara- ve bunları biz tekrar hizmete açtık, üstüne yenilerini de tabii, ilave ettik. Et ve Balık Kurumunun hâlihazırda 10 adet kombinası var ve 10 adet kombinayla birlikte Türkiye’de gerek üreticilerin yetiştirdikleri hayvanların kesimiyle ilgili pazar oluşturma gerekse piyasadaki et fiyatları dengesini regüle etmek maksadıyla da iki yönlü bir hizmette bulunmakta, sektöre de oldukça ciddi katkı sağlamaktadır.

Hâlihazırda, Et ve Balık Kurumunun Kars ilindeki et kombinasıyla ilgili bir çalışması yok ama önümüzdeki aylarda, yıllarda, bu yapılacak olan çalışma neticesinde eğer mutlaka Kars’a da bir Et Balık Kurumu kombinası açılması gerekiyorsa veya kiralamak suretiyle orada bir işletme çalıştırılması gerekiyorsa o da ayrıca değerlendirilecektir.

Sayın Öğüt’ün, hayvanlardan insanlara geçen hastalıklara ilişkin sorusuyla ilgili olarak da bildiğiniz gibi değerli milletvekilleri, ihbarı mecburi hayvan hastalıkları ve bildirimine ilişkin bir yönetmeliğimiz var. Burada, özellikle hayvanlardan insanlara geçen hastalıklar tespit edilmiş, belirlenmiş ve bu hastalıklar içerisinde yer alan, özellikle insan sağlığını da toplum sağlığını da ilgilendiren yani sadece hayvanlarda, hayvanlar arasında problem yaratmakla kalmayıp yani ekonomik bir kayba yol açmakla kalmayıp aynı zamanda insanlara da o hastalıkları bulaştıran birtakım etmenler vardır, hastalık etkenleri, işte, bakteriler, virüsler vesaire, bunların sebep olduğu hastalıklar vardır, bunlar belirlenmiştir. Sığır tüberkülozu, sığır brusellası, koyun ve keçi brusellası, kuş gribi, ruam hastalıkları gibi hastalıklar da ayrıca bunlar tazminata konudur yani bunlar, tespit edildikleri takdirde, tazminatı ödenmek suretiyle mecburi kesime tabi tutulmaktadır, sahiplerine de bunların parası ödenmektedir. Neden? Çünkü, bu hastalıkların var olması, sürdürülmesi, yayılması, sadece hayvanlar açısından değil toplum sağlığı açısından da ciddi risk ve tehlike oluşturduğundan dolayı, bunlara tazminat ödenip bunlar kestirilmektedir.

Bakanlığımızca yürütülen Hayvan Hastalıklarıyla Mücadele ve Hayvan Hareketlerinin Kontrolü Projesi kapsamında yapılan programlar ile il, ilçe gıda, tarım ve hayvancılık müdürlüklerimizce aşılama, klinik ve laboratuvar incelemesi, mezbaha kontrolü, serolojik ve alerjik testler uygulanmak suretiyle hem hayvan sağlığının hem de halk sağlığının korunması için çalışmalar yoğun olarak sürdürülmektedir. Bakanlığımızca uluslararası sürdürülen Kuduz Hastalığının Kontrolü Projesi, Kuş Gribi ve İnsana Tesir Eden Salgına Hazırlık ve Müdahale Projesi gibi projelerle de hayvan ve halk sağlığının sürdürülebilir güvencesi temin edilmeye çalışılmaktadır.

Sayın Öğüt’ün kurbanlık hayvan ithaline ilişkin sorusuyla ilgili olarak da şu hususları bilginize sunmak istiyorum: Dünya Hayvan Sağlığı Örgütü tarafından Mayıs 2010 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk defa Türkiye'nin bir bölgesine şaptan ari bir statü kazandırıldı. Yani hayvanlarda çok yaygın ve çok bulaşıcı olan şap diye bildiğimiz bir hastalık var ve bu hastalık sınır tanımayan bir hastalıktır, öyle ki araçların tekerleklerinin üzerindeki çamurun içerisinde yüzlerce kilometre bunun virüsü taşınabiliyor. Yani bununla mücadele etmek tek başına sizin ülkenizdeki mücadeleyle de mümkün değil ancak ada ülkelerinde çok sıkı tedbirlerle olabilecek bir şey. Bizim de komşularımız maalesef standartlar… İşte, Gürcistan, Ermenistan, İran, Azerbaycan, Irak, Suriye komşularımızda bu tür çalışmalar maalesef yeterince yapılmadığından dolayı oradan buraya doğru hem havayla hem çeşitli nakil araçlarıyla bu virüs geliyor. Biz de Türkiye'nin batısından bu eradikasyon projesine başladık ve boğazların geçişini kontrol etmek suretiyle Türkiye'nin tarihinde ilk defa olarak Trakya bölgesini şap hastalığından ari hâle getirdik. Bu çok önemli bir adım, çok büyük bir başarı. Cumhuriyet tarihinde ilk defa böyle bir şey söz konusu ve Dünya Hayvan Sağlığı Teşkilatı, Dünya Sağlık Örgütü de bu statüyü tanıdı ve Türkiye'nin bu bölgesine bu konuda sertifika verildi. Biz son üç yıl içerisinde de bu pozisyonumuzu, bu statümüzü koruyoruz. Yani üç yılda bütün bu, işte, kurban bayramlarındaki durumlara vesairelere rağmen, biz burada şap hastalığının ortaya çıkmamasına yol açan tedbirleri aldık ve dolayısıyla da bir sorun bugüne kadar çıkmadı.

Şimdi, değerli arkadaşlar, bizim muhalefet partilerimizin bunu muhalefet aracı olarak kullanmasına ben bir şey demiyorum ama tabii, burada konuşurken, özellikle bu konuyu bilen insanların konuşurken burada insafla, vicdanla konuşması lazım çünkü biz Türkiye’nin diğer bölgelerinde kurbanlık hayvan ithalatı yapmadık ve yapmıyoruz; biz, sadece Trakya’da, geçişler kontrol altında olduğu için ve Trakya’daki vatandaşlarımız orada bir mağduriyet yaşamasın diye, Anadolu’dan oraya geçişler son derece de kısıtlı ve kontrollü olduğu için, birileri onu istismar edip de fiyatları anormal şekilde yükseltmesin diye sadece Trakya bölgesinde hayvan ithaline izin veriyoruz. Özü bu, işin esası bu. Dolayısıyla geçen sene de biz bunu yaptık, bu sene de bunu yapıyoruz. Neden? Trakya’daki, özellikle İstanbul’un Avrupa yakasındaki vatandaşlarımız bir sorunla karşılaşmasın diye. Anadolu için değil.

Şimdi ben size bir rakam vereceğim. Değerli arkadaşlar, Türkiye genelinde 2010 yılında kesilen kurbanlık sayısı, 590 bin civarında büyükbaş, 2 milyon 200 bin civarında da küçükbaş hayvandır. Bunlar tespitli, hepsinin kulak küpesi var ve gelen yeri, sevk edilen yeri vesairesi belli. Şu anda Türkiye’de, Kurban Bayramı’na bir ay civarında zaman var ve bir ay öncesinde bizim yine besihanelerde yaptığımız tespitler -ki kulak küpeleri dâhil, bunların tespitiyle- 869 bin büyükbaş hayvan kurbanlık için hazırlanmış, 3 milyon 200 bin de küçükbaş hayvan yine kurbanlık için hazırlanmış durumda. Demek ki 249 bin büyükbaş, yaklaşık 1 milyon 100 bin de küçükbaş hayvan fazlalığımız var. Yani geçen sene tükettiğimizden, geçen sene kestiğimizden daha fazla elimizde, Türkiye genelinde hayvan varlığı var, kurbanlık için hazırlanmış. Hiçbir sorun yok. Burada, Trakya’daki -biz Trakya işinde yine oradaki tespitlerimizi de yaptık- mesele de şu: Edirne, Kırklareli, Tekirdağ’da şu anda 24 bin büyükbaş, yaklaşık 100 bin küçükbaş kurbanlık hayvan var bu üç vilayette. İstanbul’un Avrupa yakasının kurbanlık ihtiyacı da 41 bin büyükbaşla 55 bin küçükbaş hayvandır ve biz burayı bir zarar görmesin diye, İstanbul’daki  tüketici bir haksız fiyatla karşı karşıya kalmasın diye de dünyanın şap hastalığı olmayan ülkelerinden sadece o bölgede getirilip değerlendirilmek üzere, oraya mahsus olmak üzere ithalatına izin veriyoruz. Bu da doğru bir şeydir, yanlış bir şey değildir, doğru bir şeydir ve bunu da biz Türkiye’de hayvan hastalıklarıyla mücadelenin daha etkin yapılmasını temin açısından gerekli görüyoruz. Bu mücadeleyi, bu kontrolü sürdürmemiz lazım. Trakya’nın bu pozisyonunu sürdürmemiz lazım. Neden? Çünkü biz Trakya için şunu düşünüyoruz: Mademki burası şaptan ari statü kazandı, aşılı arilik statüsü kazandı, o hâlde biz dünyanın başka ülkelerine ihracat yapacağımız zaman Trakya’yı bir ihracat üssü olarak düşünmek durumundayız. Yani Türkiye'nin şap hastalığı bulunmayan bir bölgesinde biz ihracat üssü olarak orayı seçiyoruz ve o pozisyonu sürdürmemiz gerekiyor. Dolayısıyla değerli milletvekilleri, burada kimse bunu böyle ucuz politik mülahazalarla değerlendirmeye  kalkmasın.

 

ENSAR ÖĞÜT (Ardahan) – Ucuz politika değil, Sayın Bakan Kars ve Ardahan’da hayvan kalmadı, şaptan bütün hayvanlar öldü.

AYKUT ERDOĞDU (İstanbul) – Hijazi şirketi, siz tanıyorsunuz…

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI  MEHMET MEHDİ EKER (Devamla) – Dolayısıyla…

ENSAR ÖĞÜT (Ardahan) – Siz neden  bahsediyorsunuz? Kars-Ardahan bölgesinde hayvan kalmadı, şaptan öldü.

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI  MEHMET MEHDİ EKER (Devamla) –  Oraya geleceğim, geleceğim.

ENSAR ÖĞÜT (Ardahan) – Ona cevap verin bakalım. Sadece Posof’ta kaç tane hayvan öldü onu söyleyin?

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI  MEHMET MEHDİ EKER (Devamla) –  Oraya geleceğim.

ENSAR ÖĞÜT (Ardahan) –  Trakya’yı arındırdınız, öteki taraf Türkiye değil mi?

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI  MEHMET MEHDİ EKER (Devamla) –  Değerli arkadaşlar, şap hastalığı sınır tanımayan bir hastalık. Şap hastalığıyla ilgili mücadele sürüyor ve çok etkin bir şekilde, Türkiye'nin geçmişte hiçbir döneminde yapılmadığı kadar etkili sürüyor.

ENSAR ÖĞÜT (Ardahan) – Bozuk iğneler, bozuk iğneler geliyor. 

BAŞKAN – Sayın Ensar…

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI  MEHMET MEHDİ EKER (Devamla) – Bak öyle değil, öyle değil, sen onu yanlış biliyorsun.

ENSAR ÖĞÜT (Ardahan) – Bozuk iğneler geliyor.

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI  MEHMET MEHDİ EKER (Devamla) – Sen onu yanlış biliyorsun Ensar Bey.

BAŞKAN – Sayın Bakan… Sayın Ensar lütfen müdahale etmeyin.

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI  MEHMET MEHDİ EKER (Devamla) – Veya yanlış bilmiyorsun da senin işine öyle geliyor, öyle konuşmak işine geliyor. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

ENSAR ÖĞÜT (Ardahan) - Öyledir, öyledir, doğrusu o.

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Devamla) – Öyle değil.

Bak, bu Tarım Bakanlığında benim otuz üçüncü yılım, otuz üçüncü yılım.

ENSAR ÖĞÜT (Ardahan) – Şimdi hayvan kalmadı!

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Devamla) – Orada Veteriner İşleri Genel Müdürlüğü de yaptım, genel müdür muavinliği de yaptım, bakanlık da yaptım, uzmanlık da yaptım.

ENSAR ÖĞÜT (Ardahan) – Kurbanlık hayvanı dışarıdan getirmeye mecburlar.

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Devamla) – Ben, on beş tane de hükûmetin Tarım Bakanıyla benden önce çalıştım, teknik eleman olarak, uzman olarak, genel müdür olarak. Ben, her birinin bu işlere ne kadar para harcadığını, her birinin ne kadar proje uyguladığını çok iyi biliyorum. Bana bunları siz anlatmayın. Kendimin ne yaptığını da biliyorum, onların da ne yaptığını biliyorum.

AYKUT ERDOĞDU (İstanbul) – Sayın Bakan, Hijazi’den başka şirket yok mu?

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Devamla) – Şu anda Türkiye çok büyük bir alanda mesafe katetti, bundan sonra da mesafe katedecek.

 

Siz eleştirilerinizi yapıcı yaparsınız, ben, onlar başım üstüne, onları uygularım.

AYKUT ERDOĞDU (İstanbul) – Yazık memleketin parasına!

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Devamla) – Ama öyle ucuz şeylerle, ucuz politikalarla yok. O popülizm devri kapandı.

AYKUT ERDOĞDU (İstanbul) – Hiç popülizm değil!

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Devamla) – Ona millet artık itibar etmiyor ki zaten seçimlerde de onun sonuçlarını görüyoruz.

AYKUT ERDOĞDU (İstanbul) – İhaleye fesat karıştırmaktır.

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Devamla) – Millet artık o işlere prim vermiyor. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

AYKUT ERDOĞDU (İstanbul) – Bu, ihaleye fesat karıştırmaktır.

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Devamla) – O popülizme artık millet prim vermiyor, geçin.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Sayın Öğüt’ün yine hayvancılık yapmak isteyenlerin azalmasına ilişkin sorusuyla ilgili olarak, Hükûmetimizce hayvancılığa verilen önem çerçevesinde tarımsal destekler içerisinde hayvancılığa ayrılan pay önemli seviyede artırılmıştır.

Şimdi, değerli arkadaşlar, 2002 yılında biz geldiğimizde, Türkiye Tarım Bakanlığı, Türkiye Cumhuriyeti Hükûmeti, hayvancılığa 83 milyon lira destek veriyordu, toplam, hepsi topu, hepsi buydu, 83 milyon lira ve o gün toplam tarım destekleri içerisindeki payı yüzde 4,4 yani 100 lira devlet tarıma destek veriyorsa sadece 4,4 lirasını hayvancılığa veriyordu.

Şimdi, ben, size 2011’i söylüyorum: Toplam tarım desteğim 6,5 milyar, 1,8’di, 6,5 milyar veriyoruz. Bunun, toplam tarım desteklerinin içerisinde hayvancılığın payı yüzde 27, yüzde 4,4 değil yüzde 27 ve rakamı da 1 milyar 700 milyon lira. Bugün itibarıyla da –bakın daha ekim ayının başındayız- 1 milyar 350 milyon lira, benim Türkiye’de çiftçiye, hayvancılık yapan üreticiye verdiğim nakit destek bu. Ödedim bu parayı, 1 milyar 350 milyon bugün itibarıyla ödedim. Yıl sonuna kadar 1 milyar 700 milyon liraya ulaşacak. Şimdi eğer önem verilmeseydi… Şimdi ben size bir rakam vereceğim bunu da dikkatinize sunuyorum.

Bakın bundan sekiz sene önce Türkiye’de içinde elli başın üzerinde büyükbaş hayvan bulunan işletme sayısı yani çiftlik sayısı ne kadardı biliyor musunuz? 4.300.

MAHMUT TANAL  (İstanbul) - O zaman etin kilosu ne kadardı, bugün ne kadar?

GIDA, TARIM VE  HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Devamla) - Arkadaşlar 4.300 rakamı bugün 24 bin, üzerine yeni 20 bin tane biz elli başın üzerinde daha fazla hayvan bulunan çiftlik kurdurduk.

SADİR DURMAZ (Yozgat) – Toplam sayıyı söyler misiniz?

GIDA, TARIM VE  HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Devamla) - Bu, bu dönemde yapıldı, bu dönemde. Yani 4.300’ü siz 24 bin yapmışsanız Türkiye’de hayvancılığa daha çok yatırım yapılıyor demektir, Türkiye’de çiftlik nitelik olarak sayıca yükseliyor, artıyor demektir, bunu da hiçbir şekilde dikkatten kaçırmamamız lazım. Bununla ilgili gerek Doğu Anadolu Bölgesi’nde gerek Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde gerek GAP illerinde gerek DAP illerinde özel projeler hayata geçirdik. Sıfır faizli uygulama getirdik. Bakın bugün itibarıyla sadece bir yıl içerisinde hayvancılık yapmak üzere kullanılan faizsiz kredi miktarı 5 milyar 300 milyon lira. 5 milyar 300 milyon lira Türkiye’de çiftçi, bir  parayla, sizin bildiğiniz parayla 5 katrilyon arkadaşlar yani bu az buz bir para değil. Biz milyar diyorsak paranın niteliği, değeri farklılaştığı için biz ona milyar diyoruz. Onun için burada değerli arkadaşlar, biz Ulusal Et Konseyini kurduk, Ulusal Süt Konseyini kurduk. Hayvancılığın gerçekte daha yüksek üretim standardıyla yapılması yönünde çok ciddi tedbirler alındı. Bu, 2012 yılında da devam edecek.

Yine şu projeler hâlen devam ediyor hayvancılıkla ilgili: Sığırlarda suni tohumlama, ön soy kütüğü ve  soy kütüğü çalışması projesi, döl kontrol faaliyetleri, küçükbaş hayvancılığın ıslahı, mera ve yem bitkileri üretimini geliştirme, yetiştirici, üretici örgütlerinin kurulması, hayvan hastalıklarıyla mücadele, süt sığırcılığı kooperatif yatırımları, hayvan gen kaynakları ve sürdürülebilirliğin sağlanması, bir de koyun ve keçi yetiştiriciliğini geliştirme projesi. Bunlar, şu anda aktif olarak bu projeler, Bakanlığımızın çalışmaları içerisinde bu başlıklar altında bu projeler sürdürülüyor.

Şimdi, son sekiz yılda hayvancılıkla ilgili değerli milletvekillerimin özellikle bunu da hatırda tutmasını istirham ederim: Büyükbaş hayvan sayısında yüzde 16’lık bir artış var ama kültür ırkı oranında çok daha ciddi bir yükseliş var. Yani verimi düşük ırklar yüksek verimli ırklara dönüştürülüyor. Bu yüzde 19’du -toplam hayvanların- şu anda yüzde 38-39’a çıktı ve toplam varlıkta da yüzde 16’lık bir artış var. Kültür ırkı hayvan sayısındaki artış oranı yüzde 127’dir arkadaşlar, yüzde 127. Onun için, hayvan başına hem süt verimi hem et veriminde önemli artış var. Ortalama süt verimi yüzde 67 arttı ve karkasta da yani hayvanın verdiği ette de yüzde 40 oranında -et veriminde- artış var.

Sayın Öğüt’ün yine veteriner hekimlik mesleğinin önemine ilişkin sorusuyla ilgili olarak da değerli arkadaşlar, elbette ki veteriner hekimlik önemli bir meslektir, bütün diğer meslekler gibi insanlığa ciddi katkıları ve hizmetleri olan bir meslektir.

Son dokuz yıl içerisinde benim Hükûmetim 5 bin veteriner hekim aldı göreve. Tarım Bakanlığına en son 1989 yılında 250 tane toplam personel alınmıştı, 89 yılında; ondan bu yana alınmamıştı bizim Hükûmetimiz gelinceye kadar ve biz 5 binin üzerinde veteriner hekim aldık, bunları çalıştırdık.

RAMAZAN KERİM ÖZKAN (Burdur) – Maaşları ne kadar?

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Devamla) – Sayın Özkan, onu en iyi sen bilirsin, sen veteriner hekimsin.

RAMAZAN KERİM ÖZKAN (Burdur) – 1.000 lira… 1.000 lira…

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Devamla) - Şimdi politika yapacağım diye rakamları çarpıtma.

RAMAZAN KERİM ÖZKAN (Burdur) – 1.000 liraya çalıştırıyorsunuz.

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Devamla) - AB mevzuatlarının uyumlaştırılmasıyla ilgili olarak 12’nci fasıl çalışmalarında ağırlıklı olarak veteriner hekimlik ve hayvan sağlığı konularında çalışmalar yapılıyor. Özellikle veteriner hekimler ve veteriner hekimlik uygulamalarıyla ilgili olarak gerek mevzuat çalışmaları gerekse personel istihdamı konularında önemli ilerlemeler kaydedilmiştir.

Sayın Öğüt’ün, Ardahan’daki şap hastalığıyla, alınacak önlemlere ilişkin sorusuyla ilgili olarak da… Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanunu’yla Şap Hastalığının Kontrolüne İlişkin Yönetmelik hükümleri çerçevesinde Ardahan’da da Türkiye'nin diğer bölgelerinde olduğu gibi önemli çalışmalar yapılıyor. Özellikle sınır ili olması hasebiyle ve şap virüsünün de sınır tanımayan bir hastalık olması sebebiyle, özellikle sınır geçişlerindeki -biraz önce de söylediğim gibi- araçların tekerleği üzerindeki çamurun içerisinde bile nakledilebilen bir virüstür. Onun için, orada gerek aşılama gerek hayvan sevklerinde düzenli muayene ve raporlamanın yapılması son derece de önemlidir. Yılda 2 defa büyükbaş hayvanlar aşılanmakta, küçükbaş hayvanlar da şimdi yılda 1 defa aşı programına alındı. Ücretsiz olarak temin edilen aşılarla hayvanlarımız aşılanıyor, şap hastalıklarına karşı bağışıklıkları güçlendiriliyor.

Şimdi, arkadaşlar, bazen şöyle bir şey olabiliyor: Siz ülkenizde bir aşı üretiyorsunuz fakat dünyanın başka bölgesindeki bir yeni virüs ulaşabiliyor size ve bu zarar verebiliyor. Bunu da dikkate almamız lazım.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Sayın Öğüt’ün AOÇ’nin kiraladığı taşınmazlara ilişkin sorusuyla ilgili olarak da… AOÇ’nin 84 adedi resmî kurum ve kuruluşlar, 53 adedi özel şahıs ve şirket kiracıları olmak üzere toplamda 137 adet kiracısı bulunmaktadır. Kiralık alanların kira bedelleri rayice uygun olup düşük kaldığı durumlarda kira tespit davaları açılabilmektedir. AOÇ tarafından yapılan kiralamalarda kiralık alanlar boşaldığında yeni kiralama için ilgili yönetmeliğin 100 ve 101’inci maddesi uyarınca kiralama işlemleri ihaleye çıkabiliyor. Atatürk Orman Çiftliği hem Yüksek Denetleme Kurulunun hem Meclis KİT Komisyonunun hem herkesin bütün denetimine açıktır, hesabı kitabı, her şeyi ortadadır.

Yine Sayın Öğüt’ün Van Gürpınar’da görülen şarbon hastalığı nedeniyle hayvanların telef olmasına ilişkin sorusuyla ilgili olarak da… İhbarı zorunlu hastalıklar arasında yer alan şarbon hastalığı ile mücadeleye etkili bir şekilde devam ediliyor. Hastalık tespit edilen yerlerde gerek kordon gerek karantina, temizlik ve dezenfeksiyon uygulamaları yapılarak, hastalığın yayılmasının önlenmesi için tedbirler alınıyor. Hastalık çıkan yerlerde bulunan hayvanlarda ve son beş yıl içerisinde hastalık görülen yerlerde bulunan hayvanlarda aşılama yapılmaktadır. Hastalık çıkan yerlerde bulunan yetiştiricilere, yine il sağlık müdürlükleri, ilçe sağlık grup başkanlıklarıyla iş birliği ve koordinasyon içerisinde hastalık hakkında bilgilendirme de yapılmaktadır.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Sayın Öğüt’ün Ardahan’daki büyükbaş hayvan et kesiminin denetimine ilişkin sorusuyla ilgili olarak da... Bakanlığımızca mezbahalarda kesilecek hayvanların kesim öncesi ve kesim sonrası muayeneleri resmî veteriner hekimler tarafından yapılmakta, kesim öncesi ve sonrası yapılan muayeneler sonucunda tüketime uygun olan etler piyasaya arz edilmekte, denetim sonucu uygun olmayan etler imha edilmektedir.

Ardahan’da arıcılıkla uğraşan üreticilerin yaşadıkları mağduriyetle ilişkin soruyla ilgili olarak da... İlk defa arıcılığı biz destekleme kapsamına aldık, 2003 yılında başlattı Hükûmetimiz ve bugüne kadar devam ediyor. Şimdiye kadar da arıcılığa 130 milyon lira, yani 130 trilyon lira, biz destek ödemesi yaptık. Ardahan ilinde 2010 yılında Arı Yetiştiricileri Birliği üyesi olan 312 üreticiye, 25.369 aktif koloni sahibi olana toplam 152 bin lira destekleme ödemesi yapılmış. 2011 yılında da birlik üyesi arıcılara yapılacak olan destekleme ödemeleri için kovan tespitlerine göre hak edişlerinin hazırlanması çalışmaları şu anda Bakanlığımız il, ilçe müdürlüklerinde devam ediyor, kasım ayı sonunda bitecektir.

Desteklerle Ardahan’da 2002 yılında 18.777 adet yeni kovan var iken, 2010 yılında yeni kovan sayısı Ardahan’da 67.909’a ulaşmıştır. Şimdi, Ardahan’da eğer kovan sayısı 18 binden 67.900’e çıktıysa bu, aslında bir destek yapıldığını gösteriyor.

BAŞKAN – Sayın Bakanım, bir dakikanızı alabilir miyim?

V.- BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI (Devam)

B) Çeşitli İşler

1.- Görüşmeleri izlemek üzere Genel Kurulu teşrif eden, Hindistan Cumhurbaşkanı Yardımcısı ve Eyaletler Konseyi Başkanı Sayın Hamid Ansari ve beraberindeki heyete Başkanlıkça “Hoş geldiniz” denilmesi

BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Sayın Cemil Çiçek’in resmî konuğu olarak ülkemizi ziyaret etmekte olan Hindistan Cumhurbaşkanı Yardımcısı ve Eyaletler Konseyi Başkanı Sayın Hamid Ansari ve beraberindeki heyet şu anda Meclisimizi teşrif etmiş bulunuyorlar, kendilerine Meclisimiz adına “Hoş geldiniz” diyorum. (Alkışlar)

 

VII.- SÖZLÜ SORULAR VE CEVAPLARI (Devam)

1.-  Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Göle-Balçeşme köyünün su deposunun yenilenmesine ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/2) ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’in cevabı (Devam)

2.-  Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Kars’a et kombinası açılıp açılmayacağına ilişkin sözlü soru önergesi (6/41) ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’in cevabı (Devam)

3.- Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, hayvancılık sektörüne ve veteriner hekimliğe ilişkin sözlü soru önergesi (6/42) ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’in cevabı (Devam)

4.- Tokat Milletvekili Reşat Doğru’nun, haşhaş ekim ve üretimine ilişkin sözlü soru önergesi (6/54) ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’in cevabı (Devam)

5.-  Tokat Milletvekili Reşat Doğru’nun, su ürünleri yetiştiriciliğinde üretim sistemleri ve üretim tesis kontrollerine ilişkin sözlü soru önergesi (6/55) ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’in cevabı (Devam)

6.-  Tokat Milletvekili Reşat Doğru’nun, deniz yüzeyi kira bedellerine ilişkin sözlü soru önergesi (6/57) ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’in cevabı (Devam)

7.- Tokat Milletvekili Reşat Doğru’nun, su ürünleri yetiştiriciliği ve teşviklerine ilişkin sözlü soru önergesi (6/58) ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’in cevabı (Devam)

8.-  Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Ardahan’da şap hastalığı için alınacak önlemlere ilişkin sözlü soru önergesi (6/60) ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’in cevabı (Devam)

9.- Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Ardahan’daki çiftçilerin mera sorununa ilişkin sözlü soru önergesi (6/67) ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’in cevabı (Devam)

10.- Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, AOÇ’nin kiraladığı taşınmazlara ilişkin sözlü soru önergesi (6/86) ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’in cevabı (Devam)

11.-  Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Van-Gürpınar’da görülen şarbon hastalığı nedeniyle hayvanların telef olmasına ilişkin sözlü soru önergesi (6/95) ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’in cevabı (Devam)

12.-  Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, kamu kuruluşlarınca ödenen kira bedellerine ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/97) (Cevaplanmadı) (Devam)

13.- Tokat Milletvekili Reşat Doğru’nun, emeklilerin banka promosyonu alıp almayacaklarına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/114) (Cevaplanmadı) (Devam)

14.- Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Ardahan’da büyükbaş hayvan et kesiminin denetimine ilişkin sözlü soru önergesi (6/117) ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’in cevabı (Devam)

15.- Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, Ardahan’da arıcılıkla uğraşan üreticilerin yaşadığı mağduriyete ilişkin sözlü soru önergesi (6/118) ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’in cevabı (Devam)

BAŞKAN – Buyurun Sayın Bakanım.

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Devamla) – Teşekkür ediyorum Sayın Başkan. Umarım bu süreme eklenecektir.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Sayın Reşat Doğru’nun 6/54, 6/55, 6/57 ve 6/58 no’lu soru önergeleriyle ilgili. Tokat ilinde haşhaş ekim alanının artırılması ve Türkiye ve Tokat’taki üretim miktarlarına ilişkin olarak ülkemizde haşhaş ekimi yapılacak il ve ilçeler, Afyon Alkaloidleri Fabrikasının kapsül ihtiyacı, mevcut stok durumu ve ihraç imkânları dikkate alınarak her yıl Bakanlar Kurulu kararıyla belirleniyor. Bakanlar Kurulunca haşhaş ekimine müsaade edilen yerlerde TMO tarafından yapılan planlama çerçevesinde yıllık 20 bin ton haşhaş kapsülü işleme kapasitesine sahip Afyon Alkaloidleri Fabrikasının ham madde ihtiyacının karşılanmasını teminen Birleşmiş Milletler teşkilatınca ülkemize verilen 700 bin dekar limit dâhilinde çizilmemiş haşhaş kapsülü üretimi yaptırılmaktadır. Tokat ilinin haşhaş ekim limiti 3 bin dekar olmasına rağmen, üreticilerin talepleri dikkate alınarak 2010-2011 tarım döneminde, 30 yerleşim merkezinde, 994 üreticiye 3.226 dekar alanda haşhaş ekim izni verilmiştir. Ekim izni verilen alanların ölçümü neticesinde tespit edilen 2.655 dekar fiilî hasat alanından 169 ton haşhaş kapsülü üretimi gerçekleştirilmiş olup kapsül bedeli olarak üreticilere 456.864 TL ödeme yapılmıştır.

Sayın Doğru’nun su ürünleri yetiştiriciliğinde üretim sistemleri ve üretim tesis kontrollerine ilişkin sorusuyla ilgili olarak, su kaynaklarımızın verimli olarak kullanılmasını sağlamak, su ürünleri yetiştiriciliğini geliştirmek ve ekonomiye katkısını artırmak amacıyla Bakanlığımız tarafından önemli projeler hayata geçirilmiştir. Deniz balıkları yetiştiriciliğini geliştirme programı uygulamaya konularak balık çiftliklerinin çevreye zarar vermeden üretim yapmaları için denizlerdeki ağ-kafes işletmeleri kıyıdan en az 0,6 deniz mili uzaklığa, en az 30 metre derinliğe ve akıntı hızının en az 0,1 metre/saniye olduğu alanlara taşınmaları sağlanmış, hassas alanlar ve SİT alanlarında üretim yapmaları yasaklanmıştır. Bu düzenlemeyle ülkemizde su ürünleri yetiştiriciliği yapan işletmeler kıyı ötesi üretim yapan modern işletmelere dönüştürülmüştür.

Şunu özellikle sizlerle paylaşmak istiyorum: Türkiye’de kültür balıkçılığı çok önemli bir gelişme sağladı. Bundan sekiz sene önce Türkiye yılda 60 bin ton kültür balıkçılığından balık elde ediyordu. Bugün 167 bin tona çıktı. Avrupa’daki şehirlerde bugün satılan her 4 çupra ve levrekten 1 tanesi Türkiye’den gidiyor yani Brüksel’de, Berlin’de, Londra’da, Paris’te, Avrupa ülkelerinde de biz bunu ihraç ediyoruz. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

Sadece Keban Baraj Gölü’nde, sadece Elâzığ ilinin bir yıldaki kültür balıkçılığı olarak ürettiği alabalık miktarı 23 bin ton, sadece Elâzığ’ın Keban ilçesinde, Keban Baraj Gölü’nde. Biz bunu destekleme kapsamına almak suretiyle yaptık yani bu durduk yerde olmadı. Yoksa 60 bin ton 167 bin tona çıkmazdı. Bunu gerçekleştirdik.

Şimdi, burada, tabii, özellikle 2011 yılı başında da biz bazı düzenlemeler yaptık. Deniz yüzeyi kiralama alanları bazı illerimizde çok yüksekti. 1.500 liraya kadar bir dekar deniz yüzeyi alanı kirası alınabiliyordu bazı illerimizde. Biz bunların limitlerini aşağı çektik ve Türkiye de artık Avrupa Birliğiyle bu alanda rekabet edebilecek duruma geldi. Bunun için Sayın Doğru’nun deniz yüzeyi kira bedellerine ilişkin sorusundaki cevap da bu şekilde tarafımdan arz edildi. Kira bedelleri 10 kat azaltıldı ve Avrupa Birliği üyesi ülkeleri seviyesine çekildi.

Yine Sayın Doğru’nun su ürünleri yetiştiriciliği ve teşviklerine ilişkin sorusuyla ilgili olarak… Bakanlığımızca su ürünleri avcılığıyla ilgili olarak sadece üretimin arttırılmasına değil aynı zamanda sürdürülebilirliğine yönelik bir politika izlenmektedir. Yani sadece biz değil, bizim torunlarımız da balık avlayabilsin bu ülkede. Bunu mutlaka hayata geçirmemiz lazım, bunun üzerinde kararlı bir şekilde durmamız lazım, politikalarımızı buna göre uygulamamız lazım.

2010 yılında ülkemiz toplam su ürünleri üretimi 653 bin ton gerçekleşti. Yetiştiricilik üretimi, uygulanan politikalarla ilk defa 2003 yılında…

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN – Evet, Sayın Bakan teşekkür ediyoruz.

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Devamla) – Bitireceğim.

 

BAŞKAN – Süre vermiyoruz, çok özür dilerim.

OKTAY VURAL (İzmir) – Diğer Bakanın süresinden kullansın, yarım kaldı.

BAŞKAN – Değerli arkadaşlar, şimdi soru-cevap kısmı var…

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Devamla) – Sözümü kestiniz Sayın Başkan…

BAŞKAN – Sayın Bakanım, özür dilerim, süre vermiyoruz efendim, süreniz bitti.

Şimdi soru-cevap kısmına geçiyorum.

Soru sahipleri isterlerse yerlerinden kısa bir soru sorabilirler.

Buyurun Sayın Doğru.

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Devamla) – Teşekkür ederim Sayın Başkan. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

MAHMUT TANAL (İstanbul) – Bence adaletsiz bir şey oldu!

BAŞKAN – Sayın Bakan, biraz sonra cevap hakkınız var, o sırada veririz.

Buyurun.

REŞAT DOĞRU (Tokat) – Teşekkür ederim Sayın Başkanım.

Sayın Bakanı dinleyince, tarımda ve hayvancılıkta hiçbir sorunun kalmadığını öğrenmiş bulunuyoruz.

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Diyarbakır) – Çözüyoruz, çözüyoruz!

REŞAT DOĞRU (Tokat) – Hâlbuki, şöyle bir Anadolu’ya çıkınız, Anadolu’nun her tarafında o kadar çok sorun var ki. Tarımla ilgili, insanlar tarıma artık küser pozisyona gelmişler. Ben ne ekeyim de zarar etmeyeyim diye düşünürken, Sayın Bakan “Her şey mükemmel, tarımdaki insanlar geçimlerini en iyi şekilde temin ediyor.” diyorlar.

Ayrıca, hayvancılıkla ilgili olarak da Sayın Bakanım, madem hayvancılıkta bu kadar iyiyiz, etin kilosu kaç para? Şu anda kesecek et bulamıyor kasaplar biliyor musunuz? 57 lira, 60 lira.

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Devamla) – 20 lira! 20 lira!

REŞAT DOĞRU (Tokat) – Önümüzdeki zaman içerisinde, şimdi kurban mevsimi geliyor…

OKTAY VURAL (İzmir) – Efendim, Sayın Bakan yerinden laf atacağına…

REŞAT DOĞRU (Tokat) – Sayın Bakanım, biz size cevap vermedik, burada cevap vereceksiniz.

OKTAY VURAL (İzmir) – Sayın Bakan sataşma bakanı gibi oldu!

REŞAT DOĞRU (Tokat) – Sayın Bakan bana sataşıyor!

OKTAY VURAL (İzmir) – Evet, sataşma var, süreyi yeniden başlatın.

BAŞKAN – Buyurun Sayın Doğru.

REŞAT DOĞRU (Tokat) – Efendim, süremi Sayın Bakan kullanıyor.

Efendim, şu anda kurban mevsimi geliyor, acaba kurbanlıkların fiyatı ne olacak? Sizin söylemiş olduğunuz sayılara baktığımız zaman 200 bin civarında…

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN – Teşekkürler Sayın Doğru.

REŞAT DOĞRU (Tokat) – Cevap veremedim ki! Sayın Bakan konuştu benim yerime!

BAŞKAN – Sayın Doğru, burada “Çok kısa bir açıklama isteyebilir.” diyor. Lütfen, rica edeyim…

FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) – Sayın Başkan, 10 tane sorusu var, 10 dakika süre vermediniz.

 

BAŞKAN – “Çok kısa tekrar açıklama isteyebilir.” diyor.

Şimdi sıra Sayın Öğüt’te.

FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) – Sayın Başkan, on tane sormuş. Benim bir sorum olsa bana hak veriyorsun, on tane soru sormuş.

BAŞKAN - Sayın Ensar Öğüt…

ENSAR ÖĞÜT (Ardahan) – Sayın Başkanım, teşekkür ederim.

Zamanımız yok.

Büyük Millet Meclisi çatısı altında Sayın Bakanı yanıltan bir yalan söylettiler: “Göle’nin Balçeşme köyünde her şey tamam, sular akıyor, dört dörtlük.” Ya o valiyi, kaymakamı, muhtarı oradan, görevden alacaksınız ya da oraya derhâl bir ekip gönderip orayı araştıracaksınız Sayın Bakanım.

Şimdi ben köyden eski muhtar Resul Çelik, İlhan Zincirci, Yücel Kotan, Mevlüt Kolik, Esmani Kolik, Ömer Çelenk, bunların bir kısmıyla görüştüm ve bunlar “Bizim evimize su gelmiyor, biz yayladan suyu eşek sırtında getiriyoruz. Sayın Bakan ne söylüyor orada?” diyorlar, şimdi telefon açtılar. Böyle bir yanıltma olabilir mi?

Ben buradan savcılara suç duyurusunda bulunuyorum, Ardahan savcılarına: Lütfen, Göle’nin Balçeşme köyünde Bakana bu yalanı söyletenleri, Türkiye Cumhuriyeti devletinin Bakanına yalan söyletenleri bulsunlar ve soruşturma açsınlar, cezalandırsınlar.

Sayın Bakan, Kars, Ardahan, o bölge, siz de biliyorsunuz ki, bir zamanlar Türkiye’yi besleyen…

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

ENSAR ÖĞÜT (Ardahan) – Bitti mi?

BAŞKAN – Özür dilerim Sayın Öğüt.

FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) – Sayın Başkan, on sorusu var, on.

BAŞKAN – Değerli arkadaşlarım, buradaki soru açık, sadece soru sahipleri açıklama isteyebilir ve çok kısa diyor.

FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) – İstedi.

BAŞKAN - Rica edeyim…

Şimdi, Sayın Bakan, bu açıklama üzerine açıklama yapacak.

AHMET TOPTAŞ (Afyonkarahisar) - Bir dakika çok kısa bir süre.

BAŞKAN – Böyle efendim, kusura bakmayın.

Sayın Bakan, beş dakika süreniz var.

Buyurun efendim.

FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) – Hayır, efendim. Olmaz Başkanım. Öyle bir usul yok.

BAŞKAN – Öyle söylüyor, İç Tüzük’te öyle söylüyor.

FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) – Hayır Sayın Başkan, beş dakika süre diye bir şey yok.

BAŞKAN – Efendim, rica edeyim, bunun şeyi yok.

FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) – Sayın Başkan, böyle bir uygulama yok. Beş dakika süre yok. Beş dakika diye bir usul yok.

BAŞKAN – Sonra izah edeyim, gelin. Var, var.

FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) -  Hayır efendim, olmaz.

BAŞKAN – Efendim, 98’inci madde açık, beş dakika diyor.

Buyurun Sayın Bakan. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) 

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Diyarbakır) – Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

 

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Sayın Reşat Doğru’nun söylediği hususlar yani “Biz bakanı dinlerken Türkiye’de hiç sorun yokmuş, bütün sorunlar bitmiş.” böyle söylüyor.

Değerli arkadaşlar, hayat devam ettikçe sorunlar devam eder. Sorun da yaşayan bir şeydir. Sorun, elbette ki bitmez. Aslolan, sorunsuzluk özlemi içerisinde olmak değildir. O muhaldir, öyle bir şey olmaz. Biz, sorunla karşı karşıya kaldığımızda o sorunu nasıl çözeceğimizi biliyoruz, o soruna çözüm geliştiriyoruz ve o sorunun çözümünü yönetiyoruz. Bugüne kadar böyle geldik, bundan sonra da böyle geleceğiz. Ha bunun ispatı ne? Sağlaması ne? Sağlaması, geçirdiğimiz seçimler. Her seferinde siz burada bunu söylüyorsunuz, biz de diyoruz ki: “Hayır, bu iş böyledir.” Milletimize gidiyoruz hakem olarak ve milletimiz diyor ki: “Evet, bu sorun çözülüyor.”

Bütün sorunlar çözüldü değil, yeni sorunlar çıkıyor, yeni sorunlar çıkacak. Dünyada 2005 yılından önce kuş gribi diye bir hastalık bilinmiyordu, yoktu. 2005 yılı sonbaharında kuş gribi hastalığı çıktı. Ama biz bu sorunu çözdük. Bu sorunla mücadele ettik. Doğru bir şekilde mücadele ettik.

Şimdi, diğer sorunlarla ilgili olarak da böyledir.  Elbette ki, tarımın, hayvancılığın zaman içerisinde yeni sorunları da olacak.

Şimdi, et fiyatlarını sordu… Değerli arkadaşlar, 50-60 lira değil et fiyatları.

REŞAT DOĞRU (Tokat) – Şu anda kuzu etinin fiyatı kaç lira Sayın Bakanım?

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Devamla) – Hayır, kıyma 20 liradır.

Bakın, ben size…

REŞAT DOĞRU (Tokat) – Et fiyatı kaç lira Sayın Bakanım?

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Devamla) – Hayır, biz, bak… Bütün Türkiye’de değerli arkadaşlar, şimdi, bir tane çok uç bir örneği alıp Türkiye’ye genellemeyin. Türkiye’de tüketilen etin yüzde 60’ı kuşbaşı ve kıymadır, hatta 60’dan fazlas,ı 65’i. Bunun şu anda, kıymanın ortalama Türkiye’deki fiyatı, ortalama fiyatı 20 lira, kuşbaşının ortalama fiyatı 22 lira.

Şimdi, eğri oturalım doğru konuşalım yani ve bu, 2010 yılı 26 Nisanından bugüne bu fiyat yüzde 16 oranında da düştü. Yüzde 16… Hâlâ bundan 2010 yılı 26 Nisan fiyatına göre bu fiyat, bugünkü fiyat o güne göre yüzde 16 düşüş gösteriyor.

Bunu bu şekilde bilginize ben arz etmek istiyorum.

AHMET TOPTAŞ (Afyonkarahisar) – Asgari ücretlinin bir buçuk günlük yevmiyesi.

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Devamla) – Şimdi, değerli arkadaşlar, asgari ücretle eskiden daha çok almıyordu.

AHMET TOPTAŞ (Afyonkarahisar) – Daha çok alıyordu.

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Devamla) – Eskiden daha çok almıyordu asgari ücretle. Onu Maliye Bakanımız bütçe sunuşta size uzun listesini verir, onu dinlersiniz. Sadece etle ilgili değil, bugünkü asgari ücretle hangi kalemlerden ne kadar daha fazla ürün alınabildiğini Sayın Maliye Bakanımız, bunu, burada, bu kürsüde uzun uzun anlattı. O listeden ben bir tane size, arzu ederseniz göndereyim. Yani, bugünkü asgari ücretle de daha fazla, öncekine göre daha fazla alınıyor. Tabii ki gönlümüz Türkiye’deki bütün vatandaşlarımızın refah düzeyinin çok daha iyi yükselmesinden yanadır ve biz zaten bunun için çalışıyoruz. Bütün yeni projeler, bütün gelir artışları, her şeyin amacı budur, insana daha çok hizmet etmektir ama bu, söylendiği şekilde de değildir. Meselenin sadece bir tarafını değil, bütün taraflarını birden görmek gerekiyor.

 

Şimdi, Sayın Öğüt’ün Balçeşme köyüyle ilgili söylediği hususlar... Sayın Öğüt burada mı? Şimdi, değerli milletvekilleri, bize Ardahan Valiliğinden gelen, İçişleri Bakanlığına ve İçişleri Bakanlığından da bana verilen bilgi, orada su deposuyla ilgili bir sorun bulunmadığı yönünde. Ben bunu burada ifade ettim, söyledim. Eğer sizin iddianız tersi bir yöndense, onu biraz sonra çek ederiz Valilikten, gerekirse denetim yaptırırız, akla kara ortaya çıkar. Ondan hiç endişeniz olmasın.

ENSAR ÖĞÜT (Ardahan) – Rica ederim, bir heyet gönderin, bunu araştırın. Sayın Bakanım, söylediğim isimler tutanaklara geçti.

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Devamla) – Biz, yanlışın yanında hiç olmadık, bundan sonra da yanlışın yanında olmayız. Kaldı ki, size verilen bilginin yanlış olmadığı ne malum? Yani, onu da dikkate almamız lazım. Dolayısıyla onu da bu şekilde bileceğiz.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; demin, su ürünleriyle ilgili olarak da Sayın Reşat Doğru’nun hususu vardı. Değerli arkadaşlar, FAO tarafından yapılan çalışmalarda da Türkiye, dünyanın, tarım hasılası yönünden dünyanın en büyük 7’nci ülkesi hâline geldi.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Devamla) – Biz Türkiye’yi 11’inci sıradan aldık, 7’nci sıraya yükselttik tarım hasılası açısından. 23 milyar dolarlık tarım hasılası 62 milyar dolarlık hasılaya çıktı. Türkiye, dünyada dört tane ülkeyi geçti ve şu anda dünyanın 7’nci büyük tarım hasılasına sahip olmuştur. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Teşekkür ederim Sayın Bakan.

Değerli arkadaşlarım…

ENSAR ÖĞÜT (Ardahan) - Sayın Başkanım, usul hakkında kısa bir açıklama yapmak istiyorum.

BAŞKAN – Sayın Öğüt, bir saniyenizi alabilir miyim. Efendim, bir saniye. Özür dilerim, ben size söyleyeyim de sonra siz istiyorsanız yine isteyin.

ENSAR ÖĞÜT (Ardahan) - Peki, tamam, dinliyorum.

BAŞKAN – 98’inci maddeye göre bir saatlik süresi vardı soru ve cevapların. Şimdi, burada o saat doldu. Onun için beş dakika dedim, üç dakika dedim. Şimdi, bu saati geçmemiz mümkün değil. Kusura bakmayın.

ENSAR ÖĞÜT (Ardahan) – Efendim, usul hakkında kısa bir açıklama yapmak istiyorum.

BAŞKAN - Sorularınızı sordunuz, cevaplar verildi, tatmin etti etmedi, tekrar sorma hakkınız var.

FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) – Sayın Başkanım, usul hakkında söz istiyor.

BAŞKAN - Ama şu anda değil, bu bitti, bir saat doldu. Kusura bakmayın Sayın Öğüt. Özür diliyorum.

ENSAR ÖĞÜT (Ardahan) – Sayın Başkanım, usul hakkında, İç Tüzük’ün 98’inci maddesi hakkında bir söz istiyorum efendim.

BAŞKAN – Efendim, şimdi, bakınız…

ENSAR ÖĞÜT (Ardahan) – Bakın, özür diliyorum Sayın Başkanım. İsterseniz buradan açıklayayım.

BAŞKAN - Şu anda Genel Kurulda yıllardır uygulanan Tüzük’e de uygun bir uygulama yapıyoruz.

Usul hakkında… Nedir usule itirazınız?

ENSAR ÖĞÜT (Ardahan) – Burada diyor ki: “Hükûmet adına verilecek cevabın süresi beş dakikayı geçmez.”

BAŞKAN – Hayır, o sizin ikinci sorunuzdan sonra. Ben de onun için beş dakika dedim, beş dakikayı geçirmedik.

 

ENSAR ÖĞÜT (Ardahan) – Ama bir dakika, soru sahibinin dakikası konmamış burada.

BAŞKAN – E ne yapayım ki?

ENSAR ÖĞÜT (Ardahan) – Yani “bir dakika”, “iki dakika”, “beş dakika” demiyor.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Hayır, “Çok kısa” diyor.

BAŞKAN – Ama usul şu: Sorularınız…

ENSAR ÖĞÜT (Ardahan) – Ama “Kısa bir açıklama” diyor.

BAŞKAN - Bakınız, soruyu yazılı verdiniz, sorular okundu.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – “Çok kısa” diyor Ensar Bey.

BAŞKAN - Sayın Ensar Öğüt, şimdi, sorularınızı daha evvel verdiniz, sorular okundu, Sayın Bakan cevaba başladı. “Soruların okunması, cevap ve sizin sorularınız bir saatlik süre...” diyor 98’inci madde.

ENSAR ÖĞÜT (Ardahan) – Ama benim demek istediğim şu…

BAŞKAN - Bu süre doldu, bunda bir usulsüzlük yok.

ENSAR ÖĞÜT (Ardahan) – Bakın, özür dilerim, on beş soruya iki dakika olmaz. On beş soruysa açıklama böyledir.

BAŞKAN – Efendim, o mantıkla giderseniz… Öyle bir sayı yok yani özür dilerim, keşke olsa da hesap etsek.

ENSAR ÖĞÜT (Ardahan) – Peki, takdirlerinize sunuyorum.

Teşekkür ederim.

BAŞKAN – Şimdi, gündemin “Seçim” kısmına geçiyoruz.

REŞAT DOĞRU (Tokat) – Sayın Başkan… Sayın Başkan…

BAŞKAN – Sayın Doğru, rica edeyim.

Gündemin “Seçim” kısmına geçiyoruz. Buna geçmeden önce arkadaşlarımızdan Sayın Erdoğan’ın daha evvelki tartışmayla ilgili bir dakikalık bir soru şeyi vardı. Yerinizden lütfen, sadece…

HAYDAR AKAR (Kocaeli) – Benim de vardı.

BAŞKAN – Hayır.

Buyurun efendim.

MEHMET GÜNAL (Antalya) – Benim de vardı, silindi. 60’a göre bir dakika…

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Mehmet Günal mı, Erdoğan mı?

BAŞKAN – Hayır, Sayın Erdoğan’ın.

MEHMET GÜNAL (Antalya) – Benim de var. Bununla ilgili değil, Antalya ile ilgili.

BAŞKAN – Sayın Günal, bitti, diğer arkadaşlar da var.

MEHMET GÜNAL (Antalya) –  Bununla ilgili değil, konuyla ilgili değil.

BAŞKAN – O zaman Sayın Erdoğan’dan sonra size vereyim, tamam.

Şimdi Sayın Erdoğan’da, buyurun.

IV.- AÇIKLAMALAR (Devam)

8.- Muğla Milletvekili Mehmet Erdoğan’ın, Ege ve Akdeniz bölgelerinde devam eden aşırı yağışlara ilişkin açıklaması

MEHMET ERDOĞAN (Muğla) – Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; hafta sonundan bu yana Ege ve Akdeniz bölgelerinde devam eden aşırı yağışlar dolayısıyla hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum. Bu felaketler sebebiyle zarar gören vatandaşlarımıza da geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.

Bu süre içerisinde Muğla ilinde de metrekareye 150 kilogram civarında yağmur düşmüş, ekili alanlar, meyve bahçeleri ciddi zararlar görmüştür. Yine, bazı yollar ve köprülerde de zararlar oluşmuştur.

 

Buralarda oluşan zararların süratle tespit edilerek vatandaşlarımızın mağduriyetlerinin en kısa zamanda giderilmesi konusunda ilgili bakanlıkların hızlı hareket etmesini ve vatandaşlarımızın bundan sonraki felaketlerde de daha ciddi zararlara maruz kalmamaları konusunda gerekli tedbirlerin alınmasının gerektiğini buradan bildirmek istiyorum.

Gene bu süre içerisinde vatandaşlarımıza gerekli yardımların da ilgili kurumlar tarafından süratle yapılmasını arz ediyorum.

BAŞKAN – Teşekkür ederim Sayın Erdoğan.

Antalya Milletvekilimiz Sayın Günal bir geçmiş olsun diyecek; buyurun efendim çok kısa.

9.- Antalya Milletvekili Mehmet Günal’ın, Antalya ili Serik ilçesinde meydana gelen sel felaketine ilişkin açıklaması

MEHMET GÜNAL (Antalya) – Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Antalya ili Serik ilçesine bağlı ağırlıklı olarak Gebiz beldemizde ciddi anlamda bir sel felaketi yaşandı, yirmiden fazla evde, sağlık ocağında ve köy odasında zarar var. 6 vatandaşımız kayıptı, 4’ünün cesedine ulaşıldığı bilgisi sabah yapılan aramalar sonunda geldi. Hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum, yakınlarına başsağlığı diliyorum. Ciddi anlamda da köprülerde, üç köprü, iki menfezde hasar var ama, tabii, bunun ötesinde Sayın Tarım Bakanı burada konuştu, önemli tarım bölgesi sel felaketinin yaşandığı alanlar. Hem Aksu’da hem de Serik ilçemizde ciddi hasarlar var. İnşallah bir an önce orada zarar gören vatandaşlarımızın zararları da hasar tespit çalışmaları sonrasında öncelikle ödenir. Son yıllarda, otuz-kırk yıldır görülmeyen bir yağış aldığını söylüyorlar. İnşallah Hükûmet, burada üyeler buna destek olurlar ve bir an önce vatandaşlarımızın zararları tazmin edilir.

Teşekkür ederim.

BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, gündemin “Seçim” kısmına geçiyoruz.

Komisyonlarda boş bulunan ve Barış ve Demokrasi Partisi Grubuna düşen üyeler için seçim yapacağız.

Adayları okutuyorum:

VIII.- SEÇİMLER

A) Komisyonlarda Açık Bulunan Üyeliklere Seçim

1.- Anayasa; Adalet; Millî Savunma; İçişleri; Dışişleri; Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor; Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm; Çevre; Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler; Tarım, Orman ve Köy İşleri; Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji; Dilekçe; Plan ve Bütçe; Kamu İktisadi Teşebbüsleri; İnsan Haklarını İnceleme; Avrupa Birliği Uyum komisyonlarında açık bulunan üyeliklere seçim

İhtisas Komisyonları Üyelikleri

Aday Listesi

Anayasa Komisyonu

1) Ayla Akat Ata                                       (Batman)

BAŞKAN – Kabul edenler… Etmeyenler… Kabul edilmiştir.

Adalet Komisyonu

1) Murat Bozlak                                         (Adana)

BAŞKAN – Kabul edenler… Etmeyenler… Kabul edilmiştir.

Millî Savunma Komisyonu

1) Hüsamettin Zenderlioğlu                         (Bitlis)

BAŞKAN – Kabul edenler… Etmeyenler… Kabul edilmiştir.

 

İçişleri Komisyonu

1) Sırrı Süreyya Önder                              (İstanbul)

BAŞKAN – Kabul edenler… Etmeyenler… Kabul edilmiştir.

Dışişleri Komisyonu

1) Nazmi Gür                                                (Van)

BAŞKAN – Kabul edenler… Etmeyenler… Kabul edilmiştir.

Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu

1) Mülkiye Birtane                                       (Kars)

BAŞKAN – Kabul edenler… Etmeyenler… Kabul edilmiştir.

Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonu

1) Demir Çelik                                              (Muş)

BAŞKAN – Kabul edenler… Etmeyenler… Kabul edilmiştir.

Çevre Komisyonu

1) Erol Dora                                               (Mardin)

BAŞKAN – Kabul edenler… Etmeyenler… Kabul edilmiştir.

Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu

1) İdris Baluken                                          (Bingöl)

BAŞKAN – Kabul edenler… Etmeyenler… Kabul edilmiştir.

Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu

1) Halil Aksoy                                             (Ağrı)

BAŞKAN – Kabul edenler… Etmeyenler… Kabul edilmiştir.

Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu

1) İbrahim Binici                                       (Şanlıurfa)

BAŞKAN – Kabul edenler… Etmeyenler… Kabul edilmiştir.

Dilekçe Komisyonu

1) Emine Ayna                                         (Diyarbakır)

BAŞKAN – Kabul edenler… Etmeyenler… Kabul edilmiştir.

Plan ve Bütçe Komisyonu

1) Nursel Aydoğan                                   (Diyarbakır)

2) Adil Kurt                                                (Hakkâri)

BAŞKAN – Kabul edenler… Etmeyenler… Kabul edilmiştir.

Kamu İktisadi Teşebbüsleri Komisyonu

1) Esat Canan                                             (Hakkâri)

2) Özdal Üçer                                                (Van)

BAŞKAN – Kabul edenler… Etmeyenler… Kabul edilmiştir.

İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu

1) Ertuğrul Kürkçü                                      (Mersin)

BAŞKAN – Kabul edenler… Etmeyenler… Kabul edilmiştir.

Avrupa Birliği Uyum Komisyonu

1) Sebahat Tuncel                                       (İstanbul)

BAŞKAN – Kabul edenler… Etmeyenler… Kabul edilmiştir.

HASİP KAPLAN (Şırnak) – Sayın Başkanım…

BAŞKAN – Buyurun.

 

IV.- AÇIKLAMALAR (Devam)

10.- Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan’ın, tutuklu milletvekillerinin yemin merasiminin ta-mamlatılarak yasama faaliyetlerine katılmasının sağlanmasına ilişkin  açıklaması

HASİP KAPLAN (Şırnak) – Barış ve Demokrasi Partisi Grubu olarak İç Tüzük’ün 20’nci maddesi uyarınca Meclis komisyonlarına görevlendirmelerimizi Meclis Başkanlığına bildirmiştik. Kadın-Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonuna da Şırnak Milletvekilimiz Sayın Selma Irmak’ı önermiştik. Bildiğiniz gibi, Selma Irmak tutuklu bir milletvekilimiz. Ancak, hükümlü değil. Tutuklu olanların hukuku ile hükümlü olanların hukuku ayrı. Tutuklu vekillerin Meclis yasama faaliyetlerine katılması mümkün. Burada önemli olan, yargı faaliyetiyle bir tedbir olarak tutuklama kararı verilmiş olmasının karşısında burada bir idari tasarruf söz konusu. Bu da, Meclis Başkanlığı ile Adalet Bakanlığının İç Tüzük gereği yemin merasimini tamamlamaları gerekirdi… Aradan dört aya yakın bir süre geçti ve bu konuda İç Tüzük’te hüküm bulunmadığı için maalesef Meclis Başkanlığı tutuklu 8 milletvekiliyle ilgili bu yemin merasimini, bu şartı tamamlamış değil. Bu, tutuklu vekillerden kaynaklanmıyor, Barış ve Demokrasi Partisi Grubundan kaynaklanmıyor.

Ayrıca, bildiğiniz gibi -yasa sürecinden bahsedeceğim- çok açık, 5275 sayılı Yasa gereğince tutuklu olan herhangi bir kişi, izin prosedürü dâhilinde, tutuklu yine idari bir tasarrufla -yani yargı kararıyla değil, yargısal değil idari bir tasarrufla- izne çıkabiliyor ve izin şartının gerektirdiği haklı gerekçelerde -bu geçmişte, yakında oldu, cenaze merasiminde oldu, farklı hastalık durumunda, doğal afetlerde- olabiliyor.

Şimdi, Meclisin 8 tane üyesi bu yemin merasimini yapamadığı için Meclis yasama faaliyetlerine katılamıyor. Oysaki seçildiler, mazbatalarını aldılar ve hem hak hem yükümlülük hem sorumluluk durumu söz konusu. Meclis bu noktada kilitlenmiş durumda. Bizim görev verdiğimiz arkadaşımız bu Komisyonda, tutuklu dahi olsa, cezaevi koşullarında dahi Meclis denetim yollarını kullanma hakkına sahip. Nedir bu? Soru önergesi, araştırma önergesi, genel görüşme, gensoru veya kendi komisyonuna raporlar sunma, öneriler sunma.

Şimdi, tutuklu milletvekilinin eğer dört ay içinde yemin işlemi yapılmamışsa Meclis Başkanlığının hem hukuki açıdan hem millî iradenin temsili açısından hem milletvekilinin statüsü açısından çok ciddi bir kilitlenmişlik durumu var. Bu konuda Meclis Başkanlığının, beklerdik ki -ki ben yazı yazmıştım Meclis Başkanlığına- bir cevabı bize gelsin, desin ki: “Komisyona seçtiğiniz Sayın Selma Irmak’ı biz Genel Kurulun oylamasına sunamıyoruz ama şu nedenle…”

Bunu şunun için söylüyorum: Yani Meclis Başkanlığı, milletvekilinin yasama faaliyetini engelleme durumuna düştüğü zaman ve yanlış bir karar verdiği zaman bu da bir idari tasarruf olduğu için idari yargı konusu olur. İdari yargı konusu nasıl olur? Bu yanlış karara karşı olumsuz bir cevap aldığımız takdirde hem grup olarak hem milletvekilinin idari yargıya yürütmenin durdurulması istemiyle başvurma hakkı var. Buradan da sonuç almazsa Avrupa İnsan Hakları Sözlemesi’nin Ek 1 Protokol 3’üncü maddesi, hür seçimlerin ihlali nedeniyle bireysel başvuru hakkını kullanması var.

Şimdi, bu, milletin Meclisi. Milletin iradesiyle seçilen vekillerimiz… Ve dört ay geçti aradan, az bir zaman değil. Bu konuda bütün partiler konuştu, biz konuştuk. Milletin iradesinin önündeki engellerin bir an önce kaldırılması gerektiğini söylüyoruz. Bu konuda, biz, Meclis Başkanlığının tutumunun yanlış olduğunu düşünüyoruz. 63’üncü madde uyarınca bir usul tartışması açmak istiyoruz. Genel Kurulda bulunan dört parti grubunun bu konuda oluşturacağı görüşün… Yani bu bir oylama olayı değil. Ben sanmıyorum ki burada, milletin iradesiyle seçilen hiçbir milletvekili arkadaşım, tutuklu vekiller yemin etmesin diye oy kullanamama gibi bir durum çıkmaz. Ama Sayın Başkanım, başkanlığınızda dört parti grup temsilcilerini bir kısa müzakereye arkada çağırsanız, bu konuda bir çözüm bulsak. Ya bu tutuklu vekil arkadaşların yemin durumu ne olacak? Özlük hakları bile sağlanamıyor. Sekreterleri, danışmanları bilgilendiremiyor. Meclis çalışmaları gönderilemiyor. Belki şu an cezaevinde, canlı yayından, Meclis TV’den -çünkü saat 7 olmadı- bizi izliyorlardı Sayın Başkanım, alacağınız tutumu ve kararı. Ben burada bunu bir gerginlik, bir tartışma konusu olarak getirmenin gereksiz olduğunu düşünüyorum ve bunu hukuk, meşruiyet ve İç Tüzük’te açıklık olmadığı hâllerde evrensel hukukun ilkeleri gereği lehe bir değerlendirmeyle bir çözüm bulunması gerektiğini düşünüyorum. Sanıyorum, Bakanlığın bazı çalışmaları var, Meclis Başkanlığının da bazı çalışmaları olduğunu biliyorum ancak bir konsensüs, mutabakat konusudur, bir beş dakika müzakereyle yani odanızda, arkada dört grup temsilcisiyle bir görüşme yapılmasını talep ediyorum. Bu usul tartışmasını da açmaya gerek duymuyorum, zaten fazlasıyla söz hakkı verdiniz.

Beni de dinlediğiniz için teşekkür ediyorum.

BAŞKAN – Ben teşekkür ederim Sayın Kaplan.

FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) – İstemiyor musunuz usul tartışması?

HASİP KAPLAN (Şırnak) – İstemiyorum, talepte bulunuyorum. Dört gruptan arkadaşları Başkanımızla kısa bir müzakere edip, bu konuda bir ön açabilir miyiz diye Başkanımızdan inisiyatif kullanmasını talep ettim.

BAŞKAN – Sayın Kaplan, ben talebinizi ve izahatınızı anlıyorum. Yalnız dikkat buyurmuştunuz ki Meclis açıldığından bu yana bu Anayasa’nın yeminle ilgili konusu, yerine getirilmeyen, milletvekillerimizin Meclis çalışmalarına iştiraki yapılmadı, sağlanmadı. Şimdi, dolayısıyla bunu bir geleneksel uygulama olmaktan ziyade, Meclisin açıldığından bugüne yapılan bir uygulama olarak kabul edersek, size hak veriyorum. Mutlaka bu sorun çözülmeli ama arkada beş dakika konuşmakla veya grupların konuşmasıyla da çözüleceğini zannetmiyorum açıkçası, samimi olarak söylüyorum.

HASİP KAPLAN (Şırnak) – Başkanım, bir mutabakat oluşturup gerekirse Başkanlığa, Sayın Çiçek’in de bu dört grubun vekillerinin oluşturacağı bir ortak öneri Meclis Başkanı Sayın Çiçek’in değerlendirmesi ve bu soruna köklü bir çözüm… Yani vicdanen şurada milletvekili olan 8 arkadaşımın burada yasama faaliyetini yapamaması bu Meclis için bir ayıptır Sayın Başkanım.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Sayın Başkanım, bu, Başkanlık Divanında konuşulacak meseleleri Sayın Grup Başkan  Vekili on beş dakikadır ifade etmeye çalışıyor. Yani bu Meclis Başkanlığının yaptığı tasarrufu Türkiye Büyük Millet Meclisinin yapmadığını ifade etmemiz gerekir. Bu, şu andaki, Genel Kurulda olmayan bir şeyi, Meclis Başkanlık Divanının aldığı kararı burada tartışmaya açıyoruz, yanlış bir şey yapıyoruz. Herhâlde meramını anlatmıştır, sonuçlandıralım diye talep ediyorum.

BAŞKAN – Sayın Kaplan, hakikaten… Şimdi, bakınız, zabıtlara geçti söyledikleriniz. Ben de söz veriyorum, Sayın Başkana aktaracağım söylediklerinizi fakat burada konuşularak hemen halledilecek bir konu olmadığını siz de takdir edersiniz.

HASİP KAPLAN (Şırnak) – Peki Başkanım, o zaman bir şey daha arz edeceğim.

Bu arz edeceğim konu, yine Meclis Başkanlığı konusunu çok yakından ilgilendiriyor.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Sayın Başkanım, bunu hangi gerekçeyle Sayın Grup Başkan Vekili arz ediyor? Efendim, İç Tüzük’te olmayan şeyi yapıyoruz biz burada.

BAŞKAN – Şimdi bitirsin efendim. Bir söze başladı, bitirsin, hemen geçeceğim zaten.

Buyurun.

HASİP KAPLAN (Şırnak) – Sayın Başkan, malumunuz Meclisin açılışında Cumhuriyet Halk Partisiyle…

FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) – Sayın Başkanım, o zaman usul tartışması açalım biz de konuşalım.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Efendim, usul tartışması açmaya müsait bir durum da değil.

HASİP KAPLAN (Şırnak) – …Barış ve Demokrasi Partisi, Sayın Başkanım, katılmadıkları bir Danışma Kurulunda İç Tüzük 20’nci madde uyarınca komisyon üyeliklerinin artırılarak bizim grubumuza 1 tek üyelik verildi. Yani AK PARTİ ile MHP’nin yalnız katılımları… 25’ken komisyonlar 26’ya ayrıldı; MHP’nin 3, CHP’ye 6, bize 1’er üyelik verildi. Bundan sonraki bağımsız milletvekilleri için –ki 6 tane bağımsız milletvekilliği var- hiçbir komisyonda yer ayrılmadı.

Şimdi, bu konuda, dört grubu olan Meclis konusunda iki gruptan oluşan bir Danışma Kurulu söz konusu. CHP ile BDP katılmadığı bir Danışma Kurulunda komisyon üyelikleri seçildi.

OKTAY VURAL (İzmir) – Grup yoktu o zaman efendim.

HASİP KAPLAN (Şırnak) – Sadece Plan Bütçe Komisyonu ile Kamu İktisadi Teşebbüsleri Komisyonu kanunen belirlendiği için 2’şer üyeliğimiz burada.

Biz eşitlik, adalet ve özgürlük açısından, yani bu komisyon çalışmalarının eşitliği açısından bir usul tartışması açmak istiyoruz Başkanlık Divanının bu kararıyla ilgili çünkü biz bu Danışma Kurulunda yokken alınan bir karar. 63’e göre…

BAŞKAN – Müsaade ederseniz Sayın Kaplan, bakın sizi dinledim ama şöyle bir şey vardı: O karar sırasında siz Meclise gelmemiştiniz, yemin de etmemiştiniz. Dolayısıyla, şimdi başvurunuzu yaparsınız, yeminden sonraki durumu Başkanlık Divanı yeniden değerlendirebilir. Onu orada bırakalım diye düşünüyorum çünkü siz o sırada Mecliste değildiniz, Mecliste olmayınca, yemin etmeyince tabii ki mevcut gruplarla bir toplantı yapıldı, haklısınız ama onu bildirelim. Lütfen…

HASİP KAPLAN (Şırnak) – Mecliste olmadığımız zaman, olmuyoruz diye, adaletsiz ve hakkaniyetsiz, rakamlarla oynayarak komisyon sayılarını bir artırarak, bir eksilterek buradaki grupların temsilinde bizim grubumuza 1 üyelik… Bizim 35 tane milletvekilimiz var Sayın Başkan.

BAŞKAN – Haklısınız. Efendim, şu talebiniz, gelip katıldığınıza göre…

HASİP KAPLAN (Şırnak) – 53 milletvekili olan grubun 3 tane üyeliği var, 135 tane vekili olan 6 üyeliği var.

BAŞKAN – Sayın Kaplan, gelip katıldığınıza göre şu talebiniz ulaştırılacaktır Başkanlığa. Oturup yeniden değerlendirme yaparlar. Burada konuşacağımız şey değil çünkü gerçekten siz yoktunuz o zaman.

HASİP KAPLAN (Şırnak) – Meclis Başkanlığı bu hataları yapmamalı Sayın Başkan.

BAŞKAN – Özür diliyorum, yani gerçekten özür diliyorum.

VIII.- SEÇİMLER (Devam)

A) Komisyonlarda Açık Bulunan Üyeliklere Seçim (Devam)

2.- İnsan Haklarını İnceleme Komisyonunda açık bulunan üyeliğe seçim

BAŞKAN – Bir komisyon üyesi seçimi daha var.

İnsan Hakları İnceleme Komisyonunda boş bulunan ve Adalet ve Kalkınma Partisi Grubuna düşen 1 üyelik için Ağrı Milletvekili Mehmet Kerim Yıldız aday gösterilmiştir. Oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler… Etmeyenler… Kabul edilmiştir.

HASİP KAPLAN (Şırnak) – Başkanım, bir de bizim uluslararası komisyon üyeliklerine de önerilerimiz, yani görevlendirmelerimiz vardı. Niye arkadaşlar onları…

BAŞKAN – Onlar ayrı yerde oylanıyor, burada oylanmıyor.

HASİP KAPLAN (Şırnak) – Öyle mi?

BAŞKAN – Evet.

HASİP KAPLAN (Şırnak) – Yani Avrupa Karma Parlamentoya, NATO’ya verdiğimiz…

BAŞKAN - Öbürleri de öyle. Bilahare konuşuruz.

Alınan karar gereğince gündemin “Kanun Tasarı ve Teklifleri ile Komisyonlardan Gelen Diğer İşler Kısmı”na geçiyoruz ama bu arada bir yarım saat ara veriyorum, sonra tekrar toplanacağız. Teşekkür ediyorum.

Kapanma Saati: 17.17
 

İKİNCİ OTURUM

Açılma Saati: 17.42

BAŞKAN: Başkan Vekili Mehmet SAĞLAM

KÂTİP ÜYELER: Muhammet Rıza YALÇINKAYA (Bartın), Özlem YEMİŞÇİ (Tekirdağ)

BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 5’inci Birleşiminin İkinci Oturumunu açıyorum.

IX.- KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ İLE KOMİSYONLARDAN

GELEN DİĞER İŞLER

A) Komisyonlara Geri Çekilen Teklifler

1.-  Ordu Milletvekili İhsan Şener ve Kocaeli Milletvekili Azize Sibel Gönül’ün, Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünde Değişiklik Yapılmasına Dair İçtüzük Teklifi ve Anayasa Komisyonu Raporu (2/8) (S. Sayısı: 12)

Gündemin 1’inci sırasına alınan, Ordu Milletvekili İhsan Şener ve Kocaeli Milletvekili Azize Sibel Gönül’ün, Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünde Değişiklik Yapılmasına Dair İçtüzük Teklifi Komisyon tarafından İç Tüzük’ün 88’inci maddesi uyarınca geri çekildiğinden görüşmelerine başlayamıyoruz.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Sayın Başkan, nasıl çekilebilir? Gündeme alındı. Gündeme alınan…

BAŞKAN – Komisyonlar her zaman çekebilirler gündeme alınan bir şeyi.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Gündeme alındıktan sonra Genel Kurul… Okuyun kanunu, İç Tüzük hükmünü okuyun.

BAŞKAN – Okudum ben İç Tüzük’ü ve böyle.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Hayır, Sayın Başkan, yani böyle bir şey dediğinizde bu iş olmuyor. Okuyun İç Tüzük’ü, okuyun!

MEHMET ŞANDIR (Mersin) – İç Tüzük 75’inci madde…

KAMER GENÇ (Tunceli) – Gündeme alındıktan sonra Genel Kurul kararıyla olur. Gündeme alındı, Danışma Kurulu kararı…

BAŞKAN – Lütfen yerinize oturun siz, lütfen.

Okuyorum efendim: “Madde 88: Esas komisyon veya Hükümet, tasarı veya teklifin tümünün, belli bir veya birkaç maddesinin, komisyona geri verilmesini, bir defaya mahsus olmak üzere isteyebilir.”

KAMER GENÇ (Tunceli) – Ama daha müzakereye başlamadık.

BAŞKAN – Böyle bir şey söylemiyor efendim. İşte okudum, “oku” dediniz okudum.

MEHMET ŞANDIR (Mersin) – 75’inci maddeyi de okuyun.

KAMER GENÇ (Tunceli) – 75’inci maddede gündeme alınmışsa Genel Kurul kararıyla…

BAŞKAN – Öbür cümleyi okuyorum: “Bu istem, görüşülmeksizin yerine getirilir.“ Başka söyleyeceğiniz var mı?

KAMER GENÇ (Tunceli) – Sayın Başkan, efendim, o, Genel Kurulda müzakereye başladıktan sonra komisyon veya Hükûmet geri çekebilir...

AYŞE NUR BAHÇEKAPILI (İstanbul) – Hiç öyle bir kayıt yok.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Size biraz yanlış bilgi veriyorlar. 75’inci maddeyi okur musunuz Sayın Başkan?

BAŞKAN – Böyle bir şey yok efendim. Ben maddeyi okuyorum tekrar.

MEHMET ŞANDIR (Mersin) – Sayın Başkanım…

BAŞKAN – Buyurun Sayın Şandır.

MEHMET ŞANDIR (Mersin) – Kanun teklifleriyle ilgili, 75’inci maddeye göre geri alma işleminde Genel Kurulun karar alması gerekir çünkü gündeme alındı.

 

KAMER GENÇ (Tunceli) – Alınmış.

MEHMET ŞANDIR (Mersin) – Arkadaşlarımız da onu o şekilde değerlendirsin. Kanun teklifleri gündeme alındıktan sonra İç Tüzük 75’e göre Genel Kurul kararıyla…

BAŞKAN – 75’te “tümüyle” diyor efendim.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Hayır, kaldı ki orada bir hüküm daha var, Sayın Başkan, ben onu üzerime alıyorum, o teklifi üzerime alıyorum efendim. Teklifin müzakeresinin devamı konusunda milletvekili üzerine alabilir.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Hayır, efendim, onu yapamazsınız, komisyon çekiyorsa yapamazsınız.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Komisyon çekmiyor kardeşim.

AYŞE NUR BAHÇEKAPILI (İstanbul) – Komisyon çekiyor.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Teklif sahibi eğer onu isterse siz üzerinize alabilirsiniz.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Anladım da ama yani hangisi?

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Komisyon çekiyor.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Komisyon çekemez ki. Komisyon müzakerelere daha başlamadı bir kere.

AYŞE NUR BAHÇEKAPILI (İstanbul) – Hiç öyle bir kayıt yok.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – İşte başlamış ya efendim.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Başlanmadı canım.

HASİP KAPLAN (Şırnak) – Meclis Danışma Kurulu oylandı…

BAŞKAN – Müsaade buyurun. Bakınız, 75’inci maddeyi okuyorum: “Hükümet veya teklif sahibi verilen kanun tasarısı veya tekliflerini gündeme alınmadan evvel Genel Kurula bilgi verilmek şartıyla geri alabilirler.” Burada komisyon yok. Burada Komisyon çekiyor efendim, Komisyon.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Efendim, daha Komisyon yok ki!

BAŞKAN – Burada “Hükümet veya teklif sahibi” diyor.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Sayın Başkan, Komisyon yok.

HASİP KAPLAN (Şırnak) – Sayın Başkanım…

BAŞKAN – Bir dakika… Rica edeyim… Bir dakika…

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Sayın Başkanım, yaptığınız uygulama doğrudur efendim.

BAŞKAN – Evet.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Değil efendim.

BAŞKAN – Bir saniye…

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Teklif sahibi teklifini geri çekerse, Genel Kuruldan isterse komisyona gitmez.

BAŞKAN – Evet.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Şu anda Komisyon çektiği için bunun görüşmeleri Komisyonda devam etmek üzere Komisyon geri çekiyor.

BAŞKAN – Gayet açık. Gayet açık.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Hayır, Sayın Başkan, bakın…

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – İç Tüzük 88’e göre çekiyor efendim.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Bakın, Komisyon daha oraya oturmadı. Sayın Başkan, daha…

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Sayın Başkanım…

KAMER GENÇ (Tunceli) – Yahu, bir doğrusunu konuşalım!

BAŞKAN – Bir saniye efendim, bir saniye…

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Bir dakika müsaade et, biz konuşalım.

 

KAMER GENÇ (Tunceli) – Sen bilmiyorsun bunu.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Sen çok şey biliyorsun! Onda da yanılıyorsun hep.

Sayın Başkan, 75’inci maddeye göre geri çekmeyi Hükûmet veya teklif sahibi isteyebilir.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Evet.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Hükûmet veya teklif sahibi bunun görüşmesini arzu etmiyor anlamına gelir. Herhangi bir şekilde teklif sahibi veya Hükûmet bunun görüşmesini isteyebilirse, isterse herhangi bir milletvekili bunu sahiplenebilir.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Ee, tamam.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Burada arkadaşımızın söylediği konu bu ama Komisyon “Ben bu konuyu Komisyonda yeniden değerlendirmek istiyorum.” diye İç Tüzük 88’e göre geri istemektedir.

BAŞKAN – Evet, mesele budur.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Teklif sahibi istiyorsa görüşülmemek anlamına istemiştir.

BAŞKAN – Doğrudur, biz de onu yapıyoruz.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Hayır, arkadaşımız yanlış bilgi veriyor.

AYŞE NUR BAHÇEKAPILI (İstanbul) – Yanlış bilgi değil.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Komisyon daha orada yetki sahibi olmadı. Komisyon müzakeresini istemiyorsa Sayın Başkan…

BAŞKAN – Sayın Genç, bir saniye…

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Her şeyi biliyorum diye ortaya çıkıyor. Kafasını karıştırıyorsun hazırunun.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Bir dakika efendim. Bakın, iki tane şey var: Komisyon, bir defa, daha oraya oturmadı, yetkisi başlamadı. Dolayısıyla oturmadığı takdirde zaten müzakere erteleniyor.

BAŞKAN – Tamam.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Komisyonun bunu geriye alabilmesi için evvela oraya oturacak, müzakereye başlanacak…

AYŞE NUR BAHÇEKAPILI (İstanbul) – Hiç öyle bir şey yok.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Allah Allah!

KAMER GENÇ (Tunceli) – …ondan sonra geri istenecek efendim.

AYŞE NUR BAHÇEKAPILI (İstanbul) – Tüzükte hiç öyle bir şey yok.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Yetkisi yok Komisyonun.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Sayın Başkan, bu İç Tüzük’ün derhâl değişmesi lazım.

BAŞKAN – Bir dakika, Grup Başkan Vekili konuşuyor.

OKTAY VURAL (İzmir) – Sayın Başkanım, 88’inci madde, aslında sistematik olarak bakıldığı zaman kanun tasarı ve tekliflerinin Genel Kurulda görüşülmesi çerçevesinde ele alınan bir maddedir.

BAŞKAN – Evet.

OKTAY VURAL (İzmir) – Dolayısıyla Genel Kurulda görüşülmemiş olan konularla ilgili 75’inci maddeye göre işlem yapılması gerekiyor. Bu konuda komisyonun iradesi değil, Genel Kurul iradesiyle olması gerekiyor.

BAŞKAN – Hayır, hayır…

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Sayın Başkanım, Genel Kurul iradesine gerek yok, sadece şunu yapabilirsiniz ama yaptığınız uygulama doğrudur.

OKTAY VURAL (İzmir) – Doğru değil.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – “Komisyon ve Hükûmet yerinde değil.” dediğiniz için zaten başka konuya geçeceğiz ama Komisyon Başkanı burada.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Ama geriye çekemezsiniz.

 

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Komisyon Başkanı dilekçesini vermiş, “Ben bunu Komisyonda bir daha görüşülmek üzere istiyorum.” demiş ve İç Tüzük 88’e göre oylaması istenecek bunun.

OKTAY VURAL (İzmir) – Sayın Komisyon otursun buraya, metni çeksin.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Hayır efendim, olur mu öyle? 88’inci maddeye göre… Yapmayın, etmeyin!

HASİP KAPLAN (Şırnak) – Sayın Başkan…

BAŞKAN – Evet, buyurun Sayın Kaplan…

OKTAY VURAL (İzmir) – “Biz metni çekiyoruz.” der, biter.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Sayın Vural, yanlış yapıyorsunuz.

AYŞE NUR BAHÇEKAPILI (İstanbul) – Yazılı da isteyebilir.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Yazılı istemde bulunuyor.

AYŞE NUR BAHÇEKAPILI (İstanbul) – Yazılı istedi zaten.

OKTAY VURAL (İzmir) – Burası Komisyon Başkanının keyfine göre olan yer değil, Genel Kurulda gündeme alınmalı.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Ona göre konuşuyoruz. 75’inci madde “Görüşülmemek üzere istemleri…”

OKTAY VURAL (İzmir) – Madem görüşmeyecektiniz, Meclis Başkanlığının kararını niye aradınız?

KAMER GENÇ (Tunceli) – Sen karışıyorsun, sen!

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Sayın Genç, senin biraz daha ders çalışman lazım! Otuz yıl daha çalışman lazım senin!

KAMER GENÇ (Tunceli) – 88’inci maddeye göre müzakere şart.

HASİP KAPLAN (Şırnak) – 88’e göre bir teklifin geri alınması, bir kişinin imzasıyla, “Ben geri alırım.” sistemi mümkün değil. Bir kere, komisyon burada oturacak, müzakere başlayacak, üzerinde görüşmeler başlayacak, görüşmeler başladıktan sonra o komisyon yeter sayısı olacak, yetmiyor komisyonun orada oturması, komisyonun yeter sayısının olması lazım. Eğer bunlar sağlanamazsa, burada de facto bir durumla…

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Sayın Başkanım, ya usul tartışması açacaksanız oya sunacaksınız veya kararınıza devam edeceksiniz.

BAŞKAN – Şimdi, değerli arkadaşlarım, çok açık bir şekilde, Komisyon Başkanı, Başkanlığa bir yazı gönderiyor, diyor ki: “İç Tüzük’ün 88’inci maddesine göre 12’nci sıradaki Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünde Değişiklik Yapılmasına Dair İçtüzük Teklifi’nin tümünü komisyonumuza geri çekiyoruz.”

OKTAY VURAL (İzmir) – Çekemez.

BAŞKAN – “Gereğini saygılarımla arz ediyorum.”

OKTAY VURAL (İzmir) – Efendim,  çekemez, elli tane yazı yazsa da çekemez, Genel Kurul var burada ya! Komisyon iradesi Genel Kurul iradesinin üzerinde olur mu ya? (Gürültüler)

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Yapma Sayın Vural! (Gürültüler) Komisyon oraya oturmazsa Genel Kurul iradesi oluşmaz.

BAŞKAN – Şimdi, efendim… Hayır, hayır, öyle bir şey yok, lütfen oturun. (Gürültüler)

KAMER GENÇ (Tunceli) – Sayın Başkan, 63’üncü maddeye göre usul tartışması açın.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Sayın Başkan, usul tartışması açıyor musunuz efendim?

BAŞKAN - Efendim, bir saniye, eğer isteniyorsa usul tartışması açalım.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Ben söz istiyorum o zaman aleyhte.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) –Sayın Başkan, lehte istiyoruz.

AYŞE NUR BAHÇEKAPILI (İstanbul) – Lehte efendim.

 

OKTAY VURAL (İzmir) – İç Tüzük’ün amir hükümleri var, Genel Kurulda olan bir kanun tasarısı ya da teklifinin öne alınması için bile Danışma Kurulu kararıyla Genel Kurulun iradesi istenirken, bir Sayın Komisyon Başkanının “Ben bunu gündemden çıkarıyorum.” demesini kabul etmek, bu Genel Kurulun yetkisine saldırıdır ya. Böyle bir şey olabilir mi Sayın Başkanım ya?

ÜNAL KACIR (İstanbul) - Komisyon Başkanı oturmayınca ne oluyor?

KAMER GENÇ (Tunceli) – Yahu ertelenir.

OKTAY VURAL (İzmir) – Ya, ertelenir.

ÜNAL KACIR (İstanbul)- Ee?

BAŞKAN - Şimdi…

KAMER GENÇ (Tunceli) – Ertelenir ama geri alamaz.

OKTAY VURAL (İzmir) – Geri alamaz, böyle bir şey olmaz.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Sayın Başkan…

BAŞKAN – Efendim…

HASİP KAPLAN (Şırnak) – Başkanım, Meclisi boşaltsınlar, karar yeter sayısı olmazsa yine kapansın.

OKTAY VURAL (İzmir) – Hiç karar almasın.

HASİP KAPLAN (Şırnak) – Şu anda komisyon yok, bakan yok, zaten ertelerler. AK PARTİ’liler görüşmek istemiyorlarsa, çekilirler, boşaltırlar Genel Kurulu. Yeter sayısı olmazsa…

OKTAY VURAL (İzmir) – Mustafa Bey, müzakereye başlasın, çeksinler.

HASİP KAPLAN (Şırnak) – Ama bu sistem olmaz.

OKTAY VURAL (İzmir) – Ne gereksiz bir tartışma ya!

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Sayın Başkanım, zaten usul tartışması için gereken vakti yaptık.

OKTAY VURAL (İzmir) – Ne kadar gereksiz ya!

BAŞKAN – Herkes konuşmasın.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Usul tartışması açın, oya sunun efendim.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Ya, oyla olmaz ki.

OKTAY VURAL (İzmir) – Hayır, İç Tüzük ihdası olur bu konuda.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Efendim, yaptığınız uygulama doğrudur.

OKTAY VURAL (İzmir) – Usul tartışması değil; bu, usul değil!

BAŞKAN – Şimdi, efendim, bakınız, iki yolumuz var: Uygulamaya başlattık, ya buna devam ederiz ya usul tartışması açarız, ikisinden biri. Hangisini Meclis istiyorsa ona döneriz.

OKTAY VURAL (İzmir) – Sayın Başkanım, yani usul tartışmasıyla siz İç Tüzük değişikliği yapamazsınız.

BAŞKAN – İç Tüzük değişikliği yapmıyoruz biz. Kim demiş İç Tüzük değişikliği yapıyoruz?

OKTAY VURAL (İzmir) – Ne olursa olsun, değişiklik oluyor.

Bakın, Sayın Başkanım…

BAŞKAN – Bir kanunun görüşülmesi söz konusu efendim. Şu anda ne komisyon var ne bakanlık var. Bir yere sereceksiniz yani… (Gürültüler)

FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) – Komisyonu çağırın bir kere Sayın Başkan. Komisyonu çağırın önce. Yoksa erteleyeceksiniz, çağırın komisyonu.

HASİP KAPLAN (Şırnak) – Erteleme ayrı, geri alma ayrı Sayın Başkanım.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Sayın Başkan, önce komisyonu çağırın...

FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) – Çağırın komisyonu, komisyonu çağırmadınız.

OKTAY VURAL (İzmir) – Çağırın komisyonu.

BAŞKAN – Pardon…

Komisyon?

FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) – Komisyon!

BAŞKAN - Yok.

 

KAMER GENÇ (Tunceli) – O zaman ertelenmiştir.

FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) – Hükûmet?

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Sayın Başkan, usul tartışması açıyor musunuz?

FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) – Hayır, hayır, hayır… Çağırın, komisyonu çağırın.

OKTAY VURAL (İzmir) – Erteleyin efendim, erteleyin.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Sayın Başkan…

BAŞKAN – Şimdi, bir saniye efendim… (Gürültüler)

OKTAY VURAL (İzmir) – Ne kadar anlamlı bir tartışma!

BAŞKAN – Biz “88’e göre geri alınma.” dedik, arkadaşlarımız diyorlar ki: “Bu, usule uygun değildir.”

FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) – Evet.

BAŞKAN – Buyurun, usul tartışması…

Sırasıyla söz vereyim.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Efendim, lehte.

BAŞKAN – Buyurun efendim…

FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) – Sayın Başkan, olmaz, komisyonu çağırmadınız daha. Komisyonu ve Hükûmeti çağırın, açamazsınız daha.

BAŞKAN – Lehte, aleyhte söz vereceğim.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Sayın Başkan, bir kişi lehte, bir kişi aleyhte verebilirsiniz efendim.

Lehte…

BAŞKAN – Lehte.

Buyurun.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Aleyhte…

HASİP KAPLAN (Şırnak) – Aleyhte…

OKTAY VURAL (İzmir) – Sayın Şandır, aleyhte konuşacak.

FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) – Sayın Başkanım, açamazsınız. Komisyonu davet ettiniz, “Komisyon yok.” dediniz, açamazsınız daha.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – “Komisyon yok.” demedi ya.

BAŞKAN – Açtım efendim, açtım. Siz gereğini yapın, açtım.

Buyurun. (Gürültüler)

FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) – Açamazsınız.

BAŞKAN – Aleyhte kim konuşuyor?

HASİP KAPLAN (Şırnak) – Biz aleyhte söz aldık, önce aleyhte konuşulması lazım.

BAŞKAN – Tamam, aleyhte… Lütfen… Aleyhte… (Gürültüler)

FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) – Sayın Başkan, usul tartışması açamazsınız. Sayın Başkan, komisyonu davet ettiniz, Hükûmeti davet ettiniz, daha açamazsınız.

BAŞKAN – Buyurun efendim.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Sayın Başkan, önce lehteki konuşmacı konuşur.

HASİP KAPLAN (Şırnak) – Arkadaşım… Sayın Elitaş, öğrenemedin mi? Önce aleyhte konuşacağız, sonra çıkacaksın lehte konuşacaksın.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Sayın Başkan, yine usul hatası yapıyor, önce lehteki konuşur.

HASİP KAPLAN (Şırnak) – Sana bir türlü öğretemedik Sayın Elitaş!

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Sayın Başkan, usul hatası yapıyor, önce lehteki konuşur.

BAŞKAN – Buyurun.

Süreniz üç dakika.

 

X.- USUL HAKKINDA GÖRÜŞMELER

1.- Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünde Değişiklik Yapılmasına Dair İçtüzük Teklifinin (S. Sayısı: 12) Komisyona geri verilmesi nedeniyle, Başkanın tutumu hakkında usul görüşmesi

HASİP KAPLAN (Şırnak) – Leb demeden leblebi dediğimizi zannediyorsunuz ama öyle değil arkadaşlar.

Bakın, burada çok ciddi bir konuyu konuşuyoruz. İlk defa, İç Tüzük’le ilgili, kadın vekillerimizin talebi olan bir konu gündeme geldi. Şafak Pavey kardeşimizin şahsında, onun ışıl ışıl gülümseyen yüzü bu Mecliste böyle bir kanun teklifini dayattı. Biz de bu kanun teklifinde komisyon üyesi olarak yer almamıştık daha, almış olsaydık farklı önerilerimiz olurdu ancak biz, anladık ki Meclis Başkanlığına bu kanun teklifiyle ilgili bir önerge verdik. Bu önergede hem kravat zorunluluğunun kaldırılmasını istedik hem inançlarının gereği olarak kadın vekillerimizin baş örtüsü takabilecekleri bir önerge verdik. İşte, Hükûmet burada sıkıştı ve teklifi geri almak için manevralara girişiyor, bu yanlıştır.

Bakın, İç Tüzük 19’a göre Danışma Meclisi kararı aldık. Buraya geldi, oylandı mı? Oylandı. Genel Kurul kabul etti mi? Etti. Genel Kurul gündemine aldı mı? Aldı bugün, artık görüşeceğiz. Bakıyoruz, bakan yok, arazi; Komisyon yok, arazi! Yani bu kendi teklifinizi, üstelik Komisyonda uzlaşılan bir teklifi burada görmekten, görüşmekten niye sakınıyorsunuz arkadaşlar? Farklı öneriler gelebilir, sizler de farklı önergeler verebilirsiniz, tartışabiliriz. Bu Mecliste hâlâ militer üniformalarla, kara kara kıyafetlerle, pantolon veya etek tartışmasını 21’inci yüzyılda yapmamızdan, artık çağ dışı tartışmaların odağında olmamızdan daha utanç verici bir şey yoktur. Bu Meclis bunu tartışamıyorsa ve maalesef ve maalesef  Komisyonda uzlaşılan bir kanun teklifini buraya getirip erteleme yerine geri almayı düşünüyorsa geri almak İç Tüzük’e aykırı. Buyurun, AK PARTİ’li üyeler, boşaltırsınız salonu, karar yeter sayısı olmaz, ertelenir, yarın geliriz. Bu sizin hoşunuza gitmiyorsa geri alma gerekçenizi getirirsiniz, o geri alma gerekçesini bakanınız ve Komisyonunuzun çoğunluğu ama Komisyonun çoğunluğu olması lazım... Öyle, arazi olarak, kaçarak, burada, Mecliste ortaklaşa kanun çıkaramayız. Bu ayıptır, yazıktır, günahtır. Yani bu Meclisin iradesiyle bu kadar açık oynanmaz. Daha dün anlaştığınız bir teklif üzerinde Mecliste tartışma açmak doğru değildir, geri alınamaz, erteleyebilirsiniz. (BDP sıralarından alkışlar)

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN – Teşekkür ederim Sayın Kaplan.

Lehte ve aleyhte ikişer arkadaşa söz vereceğiz. Sayın Kaplan aleyhte konuştu.

Lehinde buyurun Sayın Bahçekapılı.

Süreniz üç dakika.

AYŞE NUR BAHÇEKAPILI (İstanbul) – Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; biraz önce Başkanlık Divanının almış olduğu kararın lehinde söz aldım, konuşacağım.

Biraz önce 12 sıra sayılı, İç Tüzük’te değişiklik yapılmasına ilişkin bir kanun teklifini görüşürken esas komisyon olan Anayasa Komisyonu teklifini geri çekti, Sayın Başkanlık Divanı da İç Tüzük’ün 88’inci maddesine uygun olarak bu düzenlemeyi yaptığını beyan etti. Biz buna katılıyoruz çünkü İç Tüzük’ün 88’inci maddesinde diyor ki: “Esas komisyon veya hükümet, tasarı veya teklifin tümünü veya belli birkaç maddesini geri çekebilir.” Bu bir, esas komisyonun ve hükûmetin tasarrufudur. Bu uygulamada esas komisyon, yani Anayasa Komisyonu bunu yapmıştır.

HASİP KAPLAN (Şırnak) – Komisyon yerine geçmezse olmaz, yok ki yerinde. Komisyon yerine geçmeden olmaz Başkanım.

AYŞE NUR BAHÇEKAPILI (Devamla) – Yalnız, muhalefet sıralarından bazı itirazlar geldi, 75’inci maddenin uygulanması gerektiğini söylediler. 75’inci madde de şunu söylüyor, diyor ki: “Hükümet veya teklif sahibi verilen kanun tasarısı ve tekliflerini gündeme alınmadan evvel…” Yani 75’inci madde, tasarı ve tekliflerin gündeme alınmadığı zaman geçerli olan bir uygulamadır ama 88’inci madde ise tasarının veya teklifin gündeme alındıktan sonra Hükûmet ve esas komisyona verilen bir yetkidir. Esas Komisyon bunu kullanmıştır. Başkanlık Divanına uygun, lehinde oy kullanacağız ve lehinde olduğu görüşümüzü bildirmek isterim.

Saygılarımla. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Teşekkür ederim.

Sayın Şandır…

KAMER GENÇ (Tunceli) – Sayın Başkan, en başta ben istemiştim. Neyse…

BAŞKAN – Grup Başkan Vekiline verdim.

Süreniz üç dakika Sayın Şandır.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Sayın Başkan, bu işlerde ve İç Tüzük’te, grup başkan vekillerine öncelik hakkı verilmesi gerekir efendim.

MEHMET ŞANDIR (Mersin) – Sayın Başkanım, değerli milletvekilleri; öncelikle saygılar sunuyorum.

Gerçekten Meclisimiz çalışmalarına böyle bir tartışmayla başlamamış olsaydı güzel olurdu. Çok iyi niyetle, çok samimiyetle, bir zaruretin hukukileştirilmesi için bu kanun tasarısı hazırlandı ve tüm gruplar da buna destek verdiler, Komisyondan da böyle çıktı. Ancak ne olduysa bugün, gerekçesini bize anlatmadıkları, muhtemelen kendilerinin de bilmedikleri bir sebeple bu kanun Komisyona geri çekilmeye çalışılıyor 75’e göre veya 88’e göre. Hiç de önemli değil. Önemli olan, bu niyeti sorgulamak lazım. Niye çekiyorsunuz? “Yarın görüşelim.” Eyvallah, yarın görüşelim ama niye Komisyona çekiyorsunuz?

Şimdi, bir zaruretin, mecburiyetin samimiyetle hukukileştirilmesi için bir araya geldik. Bir kardeşimizin çok özel bir sebebinden dolayı, hanım milletvekillerimizin, kadın milletvekillerimizin tayyör, ceket giymesine yani pantolon giymesine imkân sağlayalım ama bugün, bu konuya bir başka şeyler girmeye başladı. “Kravat takılmasın, Genel Kurula baş örtüsüyle girilsin.”

Değerli arkadaşlar, yani üzüm mü yiyeceğiz, bağcıyı mı döveceğiz? Başka alanların sorunlarını başka alanlara karıştırarak tartışma çıkartmanın, gerginlik yaratmanın, başlarken böyle anlamsız bir sürtüşmeye girmenin ne faydası var? Doğru mu bu hadise arkadaşlar?

Şimdi, Komisyon… Kimdir Komisyon Başkanı bilmiyorum, yeni Millî Eğitim Komisyonumuz…

ÜNAL KACIR (İstanbul) – Burhan Kuzu.

FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) – Burhan Kuzu’dan…

MEHMET ŞANDIR (Devamla) – Burhan Kuzu’dan geliyor.

BURHAN KUZU (İstanbul) – Burhan Kuzu yanlış yapmaz zaten ondan “Doğru.” diyoruz. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

MEHMET ŞANDIR (Devamla) – Ah Hocam, ah benim güzel Hocam, yaptığınız her doğru böyleyse işimiz zor demektir. Değerli Hocam, yaptığınız her doğru böyle tartışılacaksa, bu Meclisi gerecekse yanlış olmuştur. Dolayısıyla, yani çok samimiyetle, iş birliğiyle, uzlaşarak başladığımız şu ilk günde böyle bir tartışmaya sebep olmak doğru olmamıştır Hocam, gerekçeniz ne olursa olsun ve gerçekten toplumun…

Milliyetçi Hareket Partisi olarak söylüyorum: Yükseköğrenimde başını örttüğünden dolayı öğrenim özgürlüğü kısıtlanan çocuklarımızın sorunları çözülmelidir. Milliyetçi Hareket Partisi teklifinin arkasındadır. Gelin Anayasa’yı tekrar değiştirelim, bunu düzeltelim ama bu mecburiyeti, bu desteği bir başka alanda kullanmaya kalkarsanız bunda başka niyet aramak lazım. Hocam, yanlış olan husus budur.

 Dolayısıyla, ben Başkanın… Tabii, yanıltılıyor: 75 mi? 88 mi? E, Danışma Kurulunu niye topladık? Niye karar aldık? Niye gündem belirledik? Belirlenmiş bir gündemi Komisyonun bozmaya hakkı var mı? Böyle bir şey doğru olmamıştır, faydalı olmamıştır. Dolayısıyla, komisyon orada toplanmadan başlamış bir müzakereyi kesmeye de hakları yok, hukuki olmaz diye düşünüyorum.

 

Teşekkür ederim. (MHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Teşekkür ederim Sayın Şandır

Evet, lehte…

Buyurun.

Süreniz üç dakika.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Aslında Genel Kurulun biraz önceki ara verme süreci içerisinde biz grup başkan vekili arkadaşlarımızla bu konuyu müzakere etmiştik. “Biz geneli üzerinde konuşmayı yapalım, arkasından bunu komisyon gündemine alacak, orada değerlendirmeleri yapacak. Bu süreç içerisinde ne yapalım?” dedik. Ondan önceki görüşmelerimizde uluslararası sözleşmeyi görüşmeyeceğimizden dolayı bir kısım arkadaşlarımızın işleri olduğundan göndermiştik. Dedik arkadaşlara “Uluslararası sözleşmeleri görüşecek miyiz?” Bir kısmı “Benim konuşmacım yok, gidiyorlar.” dedi. “Konuşmacı arkadaşlarınız yoksa bu teklifi gündemden çekelim, uluslararası sözleşmeyi, gündemimizde olan altı tane sözleşmeyi de görüşüp bitirelim.” dedik. Sayın Başkan ara vermeden önce, ara verdiği sırada bunu değerlendirdik. Sonradan dedik ki: “Geneli üzerindeki görüşmeyi de yapmayalım.” Teknik olarak bir düzenleme yapmamız gerekiyor. Bu teknik düzenleme… Hatta, biz “Sayın Komisyon Başkanını buraya getirelim, konuşalım, imzasını atsın, isteminde bulunsun...” O ara Kanunlar Kararlardaki arkadaşlarımız bunun 88’inci maddeye göre istenmesinin ve düzenlenmesinin gerektiğini ifade ettiler. Komisyonun burada olup istemesiyle, Komisyon sıralarında oturup istemesi ile imzalı dilekçeyle istemesi arasında hukuki olarak hiçbir anlam, farklılık yoktur.

Bakınız… (CHP ve BDP sıralarından gürültüler)

HASİP KAPLAN (Şırnak) – Hayır, oturması lazım.

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) – Bakınız…

HASİP KAPLAN (Şırnak) – Oturması lazım, görmemiz lazım.

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) – Değerli arkadaşlar, müsaade edin.

HASİP KAPLAN (Şırnak) – Hacca gidenler de oy kullanıyordu.

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) – Sayın Kaplan, müsaade edin.

AYŞE NUR BAHÇEKAPILI (İstanbul) – Sayın Kaplan, hiç öyle bir şey yok.

HASİP KAPLAN (Şırnak) – Burada oturması lazım Komisyonun.

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) – Sayın Kaplan, müsaade edin.

AYŞE NUR BAHÇEKAPILI (İstanbul) – Sayın Kaplan, hiç öyle bir şey yok.

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) – Bakın, Sayın Kaplan, siz daha yeni Grup Başkan Vekili oldunuz. 

HASİP KAPLAN (Şırnak) – Vallahi, hacca gidenlere de oy kullandırdınız.

AYŞE NUR BAHÇEKAPILI (İstanbul) – Hiç  öyle bir şey yok. Çok daha farklı şeyler var, konuşturma bizleri.

BAŞKAN – Lütfen…. Lütfen…

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) – Hukukçu olabilirsiniz ama Meclisin kanunları, kuralları tecrübeyle ortaya çıkar. Az önce dediniz ki: “Okuyup öğren de gel, önce aleyhte, sonra lehte konuşulur.” Hâlbuki, 60’ıncı maddeyi okumuş olsaydınız veya duymuş olsaydınız, dört senelik milletvekilliği döneminizde burada kendinizi tam vermiş olsaydınız, önce lehte, sonra aleyhte konuşulacağını bilirdiniz çünkü 60’ıncı madde oydu.

HASİP KAPLAN (Şırnak) – Usul tartışması açılıyor Elitaş, açan konuşur.

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) – Şimdi, bakın değerli arkadaşlar, 56’ncı madde ne diyor? Türkiye Büyük Millet Meclisi çalışanlarının ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunda çalışanlarla milletvekillerinin kılık kıyafetini düzenliyor. Geçen dönemde 2 tane bayan…

 

HASİP KAPLAN (Şırnak) – “Kadın” diyeceksin.

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) – …kadın arkadaşımız Meclis Başkan Vekili seçildiler. Onların frak ve yelekle ilgili problemleri vardı, Başkanlık Divanı, bu konuyu -56’ncı maddeyi- bütün grupların anlaşmasıyla birlikte, İç Tüzük değişikliğine ihtiyaç duymadan çözdü.

Şimdi, bu konuyla ilgili 88’inci madde… Bir arkadaşımız 75’inci maddeyle ilgili bir şey söylüyor, diyor ki: “Bunu çekerse ancak teklif sahibi veya Hükûmet çekebilir.” Teklif sahibi çekiyorsa “Ben görüşülmesini istemiyorum.” anlamında çekiyordur. O zaman birisi “Ben bunu kabul ediyorum.” deyip benimserse görüşmelere devam edilebilir. 75’inci madde tamamen bununla ilgilidir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) – 88’inci madde, komisyonun “Ben irademe devam ediyorum, bunu görüşmeyi istiyorum, bu iradem aynı şekilde devam ediyor.” diye komisyona çektiğinin ifadesidir.

HASİP KAPLAN (Şırnak) – Elitaş, geri vitese niye taktınız, onu anlat. Niye geri çekiyorsunuz, onu anlat da anlayalım.

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) – Ben, Başkanlığın uygulamasının doğru olduğunu ifade ediyor, saygılar sunuyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Teşekkür ederim.

HASİP KAPLAN (Şırnak) – Hikâye anlatmayın, niye geri çekiyorsunuz onu anlatın bize.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Yarın Komisyonda öğrenirsiniz.

HASİP KAPLAN (Şırnak) – Ya niye geri çekiyorsunuz?

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Komisyon çekiyor, Komisyon çekiyor.

HASİP KAPLAN (Şırnak) – Genel Kurula, kamuoyuna doğru bildirin, doğru konuşun.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Yarın Komisyonda öğrenirsiniz.

BAŞKAN – Değerli milletvekilleri, İç Tüzük 88 “Esas komisyon veya Hükûmet, tasarı veya teklifin belli birkaç maddesinin veya tamamının geri çekilmesini, bir defaya mahsus olmak üzere isteyebilir.” diyor. Tutumumuz bu merkezdeydi, tutumumuzda bir değişiklik olmadığına göre komisyon…

KAMER GENÇ (Tunceli) – Sayın Başkan, Meclisi çok keyfî yönetiyorsunuz. Tutanakları açıp bakın, aleyhte ilk sözü kim istedi? (AK PARTİ sıralarından gürültüler)

BAŞKAN – Tutanaklarda da var, size… Bir saniye… Lütfen oturur musunuz, ben size söz vermedim Sayın Genç.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Sayın Başkan, Meclis Başkanlığına hakaret ediyor efendim bu.

KAMER GENÇ (Tunceli) –  Çok keyfî yönetiyorsunuz!

BAŞKAN – Lütfen oturur musunuz. İlk önce söz isteyiniz. Mecliste söz almadan konuşulamaz yazılı veya sözlü. İlk önce söz isteyiniz. Lütfen…

KAMER GENÇ (Tunceli) – Daha dün oturdun buraya, bu Meclisi çok keyfi yönetiyorsun. Keyfî yönettiğin zaman seni orada oturtmayız.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Sayın Başkanım… Sayın grup başkan vekilleri…

KAMER GENÇ (Tunceli) – Aç tutanakları, aç tutanakları, kim aleyhte söz istedi?  Önce aleyhte söz isteyen benim.

BAŞKAN – Tutanaklarda var… Bakınız 75’inci madde…

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) –  Sayın Başkan, Meclis Başkanlığına hakaret ediyor bu kişi! Sayın grup başkan vekilleri… Sayın grup başkan vekilleri…

KAMER GENÇ (Tunceli) – Önce aleyhte söz isteyen benim,

BAŞKAN – Hayır, tutanaklarda birçok uygulama var burada size gösterebilirim, gelin göstersinler.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Tutanakları açalım…

BAŞKAN – Tamam, lütfen, lütfen…

KAMER GENÇ (Tunceli) – Çok keyfî yönetiyorsun.

BAŞKAN – Hayır, keyfiyle alakası yok.

KAMER GENÇ (Tunceli) – İstediğine söz verip vermeme hakkına sahip değilsin. Meclisi doğru yönet!

 

BAŞKAN –  Ben 88’inci maddeyi uygulamaya çalıştım, usul açtınız ve ben yaptığım uygulamanın doğru olduğu kanaatindeyim.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) –  Bu bağımsız mı? Bağımsız mı bu?

KAMER GENÇ (Tunceli) –  Sana ne yahu, sana ne! (AK PARTİ sıralarından gürültüler)

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Ben seninle konuşmuyorum.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Sen kim oluyorsun benim Grup Başkanıma müdahale ediyorsun?

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Ben Grup Başkan Vekiliyle konuşuyorum.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Git yerine otur! Otur yerine! (AK PARTİ sıralarından gürültüler)

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Sayın Grup Başkan Vekili… Sayın Grup Başkan Vekili…

KAMER GENÇ (Tunceli) – Bilmediğin konularda konuşma! Sen gel benim yanımda staj yap.

BAŞKAN – Lütfen… Lütfen… Sayın Genç, lütfen…

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Sayın Grup Başkan Vekili, duymamakla mükellefsiniz herhâlde siz.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Gel sana biraz bilgi vereyim ya! Gel sana biraz bilgi öğreteyim!

BAŞKAN – Lütfen, yerinize oturun.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Sayın Başkan, Meclis Başkanlığına hakaret ediyor efendim.

BAŞKAN – Lütfen yerinize oturun.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Bilmediğin şeyleri konuşma yahu!

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Meclis Başkanlığına hakaret ediyor.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Yani orada ilk sözü ben istiyorum, tutanakları getirelim bakalım.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Sayın Başkan, siz işleme devam edin.

KAMER GENÇ (Tunceli) –  İlk sözü ben istiyorum, başkasına veriyorsun çünkü AKP Grubu benim konuşmamdan rahatsız oluyor. Ben o rahatsızlıkları…

BAŞKAN – Kusura bakmayın, siz böyle konuşursanız… Size söz vermedik.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Sayın Başkan, işleme devam edin efendim.

BAŞKAN – Şimdi efendim, 2’nci sıraya alınan Türkiye Cumhuriyeti Hükûmeti ile İran İslam Cumhuriyeti Hükûmeti Arasında Kapıköy ve Razi Kara Hudut Kapılarının Ortak Kullanımına İlişkin Mutabakat Zaptının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu’nun görüşmelerine başlıyoruz.

IX.- KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ İLE KOMİSYONLARDAN

GELEN DİĞER İŞLER (Devam)

B) Kanun Tasarı ve Teklifleri

1.-  Türkiye Cumhuriyeti Hükûmeti ile İran İslam Cumhuriyeti Hükûmeti Arasında Kapıköy ve Razi Kara Hudut Kapılarının Ortak Kullanımına İlişkin Mutabakat Zaptının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/287) (S. Sayısı: 2)

BAŞKAN - Komisyon? Yok.

Hükûmet? Yok.

Ertelenmiştir.

Bundan sonraki görüşmelerde de, Komisyonun bulunmadığı anlaşıldığından, komisyonlardan gelen diğer işleri sırasıyla görüşmek üzere sözlü soru önergeleriyle Kanun tasarı ve tekliflerinin görüşülmesi için, 12 Ekim 2011 Çarşamba günü saat 15.00’te toplanmak üzere birleşimi kapatıyorum.

Kapanma Saati: 18.08