DÖNEM: 23 CÝLT: 1 YASAMA YILI:1 TÜRKÝYE
BÜYÜK MÝLLET MECLÝSÝ TUTANAK
DERGÝSÝ 6’ncı
Birleþim 28 Ağustos 2007 Salý Ý Ç
Ý N D E K Ý L E R I. - GEÇEN TUTANAK ÖZETÝ II. - GELEN KÂĞITLAR III. - YOKLAMA IV. - BAÞKANLIÐIN GENEL
KURULA SUNUÞLARI A) ÇEŞİTLİ İŞLER 1. - Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün ant içmesi V. - SEÇİMLER 1. - Cumhurbaşkanı seçimi VI. - TEŞEKKÜR, TEBRİK, TEMENNİ VE TAZİYELER 1. - Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün, Cumhurbaşkanı
seçilmesi dolayısıyla Türkiye Büyük Millet Meclisine teşekkür
ve temennilerini bildiren konuşması I. - GEÇEN TUTANAK ÖZETİ TBMM Genel Kurulu saat 15.00’te açıldı. Cumhurbaşkanı seçimini yapabilmek için Anayasanın
öngördüğü üçte iki çoğunluğun bulunup bulunmadığını tespit etmek
amacıyla yapılan yoklamada, Genel Kurulda toplantı yeter sayısının
üzerinde üyenin mevcut olduğu açıklanarak seçime geçildi. Cumhurbaşkanı seçimi için yapılan ikinci tur oylamada,
gösterilen adaylardan hiçbiri Anayasanın 102 nci maddesinde öngörülen
üçte iki çoğunluğu sağlayamadığından; Cumhurbaşkanı seçiminin üçüncü oylamasını yapmak
için, 28 Ağustos 2007 Salı günü saat 15.00’te toplanmak üzere, birleşime
16.45’te son verildi. Köksal TOPTAN Başkan
II. - GELEN KÂĞITLAR No.: 3 27
Ağustos 2007 Pazartesi Sözlü
Soru Önergeleri 1. - Ardahan Milletvekili Ensar ÖĞÜT’ün,
Posof-Türkgözü sınır kapısından mazot ithalatına ilişkin Devlet
Bakanından (Kürşad TÜZMEN) sözlü soru önergesi (6/6) (Başkanlığa geliş
tarihi: 2.- Tokat Milletvekili Reşat DOĞRU’nun,
Tokat’ta Güzel Sanatlar Fakültesi kurulup kurulmayacağına ilişkin
Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/7) (Başkanlığa geliş
tarihi: 3.- Bilecik Milletvekili Yaşar TÜZÜN’ün,
Bilecik-Söğüt ve Pazaryeri ilçelerinin doktor ihtiyacına ilişkin
Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/8) (Başkanlığa geliş tarihi:
4.- Bilecik Milletvekili Yaşar TÜZÜN’ün,
Bilecik İlinin öğretmen ihtiyacına ilişkin Millî Eğitim Bakanından
sözlü soru önergesi (6/9) (Başkanlığa geliş tarihi: 5.- Bilecik Milletvekili Yaşar TÜZÜN’ün,
kuraklık kapsamına alınan illere ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından
sözlü soru önergesi (6/10) (Başkanlığa geliş tarihi: 6.- Bilecik Milletvekili Yaşar TÜZÜN’ün,
Bozüyük-Bilecik-Mekece karayolu istimlak çalışmalarına ilişkin
Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/11) (Başkanlığa
geliş tarihi: 7.- Bilecik Milletvekili Yaşar TÜZÜN’ün,
bölgesel teşvik kapsamı projesine ilişkin Sanayi ve Ticaret Bakanından
sözlü soru önergesi (6/12) (Başkanlığa geliş tarihi: 8.- Bilecik Milletvekili Yaşar TÜZÜN’ün,
Bilecik İlinde üniversite öğrenci yurdu yapılıp yapılmayacağına
ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/13) (Başkanlığa
geliş tarihi: Yazılı
Soru Önergeleri 1.- Adana Milletvekili Nevin Gaye ERBATUR’un,
17 Ağustos 1999 depremi sonrasında alınan önlemlere ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/17) (Başkanlığa geliş tarihi: 2.- Hatay Milletvekili Süleyman Turan
ÇİRKİN’in, su sorunu ve su ile ilgili projelere ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/18) (Başkanlığa geliş tarihi: 3.- Hatay Milletvekili Süleyman Turan
ÇİRKİN’in, Reyhanlı, Arsuz Gönençay baraj projesi ile Karaçay barajına
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/19) (Başkanlığa geliş
tarihi: 4.- Hatay Milletvekili Süleyman Turan
ÇİRKİN’in, Dünya Bankası tarafından hazırlanan “Enerjide Türkiye”
başlıklı rapora ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/20)
(Başkanlığa geliş tarihi: 5.- Hatay Milletvekili Süleyman Turan
ÇİRKİN’in, İskenderun’da yapılması planlanan 2. Organize Sanayi
Bölgesi alanına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/21)
(Başkanlığa geliş tarihi: 6.- İstanbul Milletvekili Çetin SOYSAL’ın,
bir dergi ile ilgili bazı iddialara ilişkin Başbakandan yazılı soru
önergesi (7/22) (Başkanlığa geliş tarihi: 7.- İstanbul Milletvekili Kemal KILIÇDAROĞLU’nun,
Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah GÜL hakkında açılan
ve sonuçlanan davalara ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi
(7/23) (Başkanlığa geliş tarihi: 8.- Giresun Milletvekili Murat ÖZKAN’ın,
Giresun-Şebinkarahisar yolunun yapımına ilişkin Bayındırlık ve
İskân Bakanından yazılı soru önergesi (7/24) (Başkanlığa geliş tarihi:
9.- Giresun Milletvekili Murat ÖZKAN’ın,
Karadeniz sahil yolunun Giresun İli sınırlarındaki sinyalizasyon
sistemine ve trafik işaretlerine ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından
yazılı soru önergesi (7/25) (Başkanlığa geliş tarihi: 10.- Aydın Milletvekili
Özlem ÇERÇİOĞLU’nun, Aydın’daki kuraklık sorununa ve yayımlanan
Bakanlar Kurulu Kararnamesine ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/26) (Başkanlığa geliş tarihi: 11.- Bilecik Milletvekili
Yaşar TÜZÜN’ün, geçmiş yıllara ait çiftçi alacaklarına ilişkin Tarım
ve Köyişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/27) (Başkanlığa
geliş tarihi: 12.- Sivas Milletvekili
Malik Ecder ÖZDEMİR’in, Sivas-Kangal’da bulunan askerlik şubesinin
kapatılacağı iddiasına ilişkin Millî Savunma Bakanından yazılı
soru önergesi (7/28) (Başkanlığa geliş tarihi: 28 Ağustos 2007 Salı BİRİNCİ OTURUM Açılma Saati: 15.00 BAŞKAN : Köksal TOPTAN KÂTİP ÜYELER: Fatoş GÜRKAN (Adana), Murat ÖZKAN (Giresun) BAŞKAN – Türkiye Büyük
Millet Meclisinin 6’ncı Birleşimini açıyorum. III. - YOKLAMA BAŞKAN – Sayın milletvekilleri,
elektronik cihazla yoklama yapılacaktır. Yoklama için on dakikalık
süre veriyorum. Sayın milletvekillerinin oy düğmelerine basarak
salonda bulunduklarını bildirmelerini, bu süre içerisinde elektronik
sisteme giremeyen milletvekillerinin salonda hazır bulunan teknik
personelden yardım istemelerini, buna rağmen sisteme giremeyen
üyelerin ise, yoklama pusulalarını, görevli personel aracılığıyla,
verilen on dakikalık süre içerisinde Başkanlığa ulaştırmalarını
rica ediyorum. Yoklama işlemini
başlatıyorum. (Elektronik cihazla
yoklama yapıldı) BAŞKAN - Sayın milletvekilleri,
yoklama işlemine elektronik cihazla 403 milletvekili arkadaşımız,
oy pusulası göndermek suretiyle de 53 arkadaşımız katılmış bulunmaktadır.
Bu sonuca göre, gündemimizin "Seçim" kısmında yer alan Cumhurbaşkanı
seçimi için gereken toplantı yeter sayısının, yani 367'nin üzerinde
sayın üyenin Genel Kurulda mevcut olduğu görülmüştür. Gündemimize göre
Cumhurbaşkanı seçimine devam edeceğiz. Bir önceki birleşimde
yapılan ikinci oylamada sonuç alınamamıştı. Şimdi üçüncü oylamayı
yapacağız. V. - SEÇİMLER 1. - Cumhurbaşkanı seçimi BAŞKAN - Sayın adayların
adlarını, soyadlarının alfabetik sırasına göre okuyorum: Sayın
Sabahattin Çakmakoğlu, Sayın Abdullah Gül, Sayın Hüseyin Tayfun
İçli. Anayasa'nın 102'nci
maddesinin üçüncü fıkrasına göre, Cumhurbaşkanının seçilebilmesi
için, bu oylamada üye tam sayısının salt çoğunluğu, yani 276 oy aranacaktır.
Sayın milletvekilleri,
Anayasa'nın 102'nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca Cumhurbaşkanı
seçimi gizli oyla yapılacaktır. Hiçbir itiraz ve kuşkuya yer vermeden,
Anayasa ve İç Tüzük'ün istediği gizliliğin bütün gereklerini yerine
getirmek için, gizli oylamanın ne şekilde yapılacağını yüce heyetinize
arz ediyorum: Komisyon sırasında
yer alan kâtip üyelerden biri, adı okunan milletvekiline üç mühürlü
birleşik oy pusulası ve zarfı verecek, diğeri ise milletvekilinin
adını defterden işaretleyecektir. Oyunu kullanacak sayın milletvekili,
üç mühürlü birleşik oy pusulası ve zarfı aldıktan sonra oy kabinine
girecek, oy pusulasında adı yazılı adaylardan hangisine oy verecekse
o adayın adının önündeki kutucuğu çarpı işaretiyle işaretleyip oy
pusulasını kabinde zarfa koyduktan sonra Başkanlık Divanı kürsüsü
önüne konulan oy kutusuna atacaktır. Değerli üyelerin oylamada
dikkat edecekleri hususları da arz ediyorum: Oy kullanırken adaylardan
sadece birinin adının önündeki kutucuk işaretlenecektir. Birden
fazla adayın işaretlendiği oy pusulaları geçersiz sayılacaktır.
Kabinlere aynı renk
tükenmez kalemler konulmuştur. Sayın üyeler bu kalemleri kullanacaklardır.
Oy pusulasında oyun kime ait olduğunu belirleyecek herhangi bir
işaret, imza bulunması veya kabinlerdeki kalemlerden başka renkli
bir kalem kullanılması gibi durumlarda oy geçersiz sayılacaktır.
Geçerli oy, tercihi belirten çarpı işareti dışında hiçbir surette
işaret taşımayacaktır. Sayın kâtip üyelerin
yerlerini almalarını rica ediyorum. Üçüncü oylamada kullanılacak
üç mühürlü oy pusulaları ve zarflar sayın kâtip üyelere teslim edilsin.
Sayın milletvekilleri,
oylamanın sayım ve dökümü için ad çekme suretiyle 5 kişilik bir tasnif
komisyonu tespit ediyorum: Sayın Beşir Atalay? Burada. (Alkışlar) Sayın Dilek Yüksel?
Burada. Sayın Ahmet Erdal Feralan?
Burada. Sayın Malik Ecder Özdemir?
Yok. Sayın Tansel Barış?
Yok. Sayın Tekin Bingöl? Yok. Sayın Ahmet Yeni? Burada. Sayın Atilla Koç? Burada.
(Alkışlar) Tasnif komisyonu üyelerini
tekrar okuyorum: Sayın Beşir Atalay, Sayın Dilek Yüksel, Sayın Ahmet
Erdal Feralan, Sayın Ahmet Yeni, Sayın Atilla Koç. Sayın milletvekilleri,
tasnif komisyonuna seçilen sayın üyeler oylama işlemi bittikten
sonra komisyon sıralarındaki yerlerini alacaklardır. Oylama işlemine Adana’dan
başlıyoruz. Hayırlı olmasını diliyorum. (Oylar toplandı) BAŞKAN – Oyunu kullanmayan
sayın üye var mı? Yok. Oy verme işlemi tamamlanmıştır. Oy kupaları kaldırılsın. Tasnif Komisyonu üyeleri
lütfen yerlerini alsınlar. Tasnif Komisyonu üyesi
arkadaşlarımı tekrar okuyorum: Sayın Ahmet Erdal Feralan, Sayın
Atilla Koç, Sayın Dilek Yüksel, Sayın Beşir Atalay ve Sayın Ahmet Yeni. (Oyların ayırımı yapıldı) BAŞKAN – Sayın milletvekilleri,
Tasnif Komisyonu tutanağı gelmiştir. Tutanağı okutuyorum: Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına Cumhurbaşkanı
seçimi için yapılan üçüncü oylamaya 448 üye katılmış ve neticede
aşağıda adı yazılı adaylar karşılarında gösterilen oyları almışlardır. Saygıyla arz olunur. Tasnif Komisyonu
Sabahattin Çakmakoğlu : 70 Abdullah Gül : 339 (AK
Parti ve Bakanlar Kurulu sıralarından ayakta alkışlar) Hüseyin Tayfun İçli : 13 Boş : 24 Geçersiz : 2 Toplam : 448 (AK Parti sıralarından alkışlar) BAŞKAN – Sayın milletvekilleri,
bu sonuca göre, Kayseri Milletvekili Sayın Abdullah Gül, Anayasa’nın
102’nci maddesinde üçüncü tur oylama için öngörülen üye tam sayısının
salt çoğunluğunu sağlamış ve 339 oyla Türkiye Cumhuriyetinin
11’inci Cumhurbaşkanı seçilmiş bulunmaktadır. (AK Parti sıralarından
ayakta alkışlar) Kendilerini kutluyor
ve Türkiye Cumhuriyeti, büyük milletimiz için hayırlı olmasını
diliyorum. Değerli milletvekilleri,
Sayın Cumhurbaşkanına seçildiğini bildirmek ve ant içmesi için Genel
Kurul salonuna davet etmek üzere birleşime saat 18.00’e kadar ara
veriyorum. (AK Parti sıralarından alkışlar) Kapanma Saati: 16.17 İKİNCİ OTURUM Açılma Saati: 18.00 BAŞKAN: Köksal TOPTAN KÂTİP ÜYELER: Fatoş GÜRKAN (Adana), Murat ÖZKAN (Giresun) BAŞKAN – Türkiye Büyük
Millet Meclisinin 6’ncı Birleşiminin İkinci Oturumunu açıyorum. IV. - BAÞKANLIÐIN GENEL KURULA SUNUÞLARI A) ÇEŞİTLİ İŞLER 1. - Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün ant içmesi BAŞKAN – Şimdi, Sayın
Cumhurbaşkanının ant içme töreni yapılacaktır. Törenin şeklini kısaca
arz ediyorum: Biraz sonra, Sayın Cumhurbaşkanımız, ant içmek üzere,
Başkan Vekilimiz tarafından Genel Kurul salonuna davet edilecek
ve beraberinde Başkan Vekili olduğu hâlde hitabet kürsüsüne geleceklerdir.
Genel Kurul, Sayın
Cumhurbaşkanını ayakta karşılayacaktır. Ant içme, milletvekilleri
ve davetliler tarafından ayakta dinlenecektir. Sayın Cumhurbaşkanımız
ant içtikten sonra, İstiklal Marşı çalınacak, daha sonra teşekkür
konuşmasını yapacak ve salondan ayrılacaklardır. Sayın Cumhurbaşkanı
salondan ayrılırken milletvekilleri, görevliler ve davetliler
tarafından ayakta selamlanacaklardır. Şimdi, Başkan Vekilimiz
Eyyüp Cenap Gülpınar’dan, Sayın Cumhurbaşkanını ant içmek için Genel
Kurul salonuna davet etmelerini rica ediyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız,
şu anda Genel Kurul salonunu teşrif etmektedirler. (Cumhurbaşkanı Abdullah
Gül hitabet kürsüsüne geldi) (AK Parti sıralarında ayakta alkışlar) CUMHURBAŞKANI ABDULLAH
GÜL – Cumhurbaşkanı sıfatıyla, devletin varlığı ve bağımsızlığını,
vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, milletin kayıtsız ve
şartsız egemenliğini koruyacağıma; Anayasa’ya, hukukun üstünlüğüne,
demokrasiye, Atatürk ilke ve inkılaplarına ve laik cumhuriyet ilkelerine
bağlı kalacağıma; milletin huzur ve refahı, millî dayanışma ve adalet
anlayışı içinde, herkesin, insan haklarından ve temel hürriyetlerinden
yararlanması ülküsünden ayrılmayacağıma; Türkiye Cumhuriyeti’nin
şan ve şerefini korumak, yüceltmek ve üzerime aldığım görevi tarafsızlıkla
yerine getirmek için bütün gücümle çalışacağıma, büyük Türk milleti
ve tarih huzurunda, namusum ve şerefim üzerine ant içerim. (Ayakta
alkışlar) (İstiklal Marşı) VI. - TEŞEKKÜR, TEBRİK, TEMENNİ VE TAZİYELER 1. - Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün, Cumhurbaşkanı seçilmesi
dolayısıyla Türkiye Büyük Millet Meclisine teşekkür ve temennilerini
bildiren konuşması CUMHURBAŞKANI ABDULLAH
GÜL – Yüce Meclisin Sayın Başkanı, saygıdeğer milletvekilleri; ülkemiz
demokrasisinin ne kadar olgunlaştığını hem kendimize hem de bütün
dünyaya bir kez daha gösterme fırsatını bulduğumuz bir dönemden geçiyoruz.
Kısa bir süre önce, bütün dünyanın takdirle izlediği bir genel seçim
yaptık. Biraz önce de, Cumhurbaşkanlığı seçimini en güzel biçimde
tamamladık. Beni, ülkemizin 11’inci Cumhurbaşkanı olarak seçen yüce
heyetinize en içten şükran duygularımı sunuyorum. (AK Parti sıralarından
alkışlar) Bizler, Türk milleti
olarak, nice büyük devletler kurmuş, cihanşümul imparatorluklara
sahip olmuş bir milletin, şerefli bir tarihin mirasçılarıyız. Başta
devletin değişik kademelerinde yer alanlar olmak üzere hepimiz,
ilelebet yaşatmaya kararlı olduğumuz Türkiye Cumhuriyeti’nin
daha da güçlenmesi için el birliğiyle çalışmalıyız. Cumhuriyetin
kurucusu Büyük Atatürk’ün koyduğu Türkiye Cumhuriyeti’ni muasır
medeniyetler seviyesinin üzerine çıkarma hedefi daima aklımızda
olmalıdır. Türkiye Cumhuriyeti,
kuruluşundan bugünlere, varlığını ve gücünü pekiştirerek ulaşmış
bulunuyor. Biz bu cumhuriyeti kolay kurmadık, bugünlere zahmetsiz
gelmedik. Aziz vatanımızın her karış toprağının şehit kanlarıyla
sulanmış olması bunun kanıtıdır. Cumhuriyetimizi kuran kadronun,
önce saldırgan güçlere karşı bir istiklal savaşı vermesi, ardından
da ülkemizi çağdaş milletler topluluğunun saygın bir üyesi yapmak
üzere olağanüstü çabalar göstermesi gerekti. O dönemde ne büyük
fedakârlıklara katlandığımızı hepimiz çok iyi biliyoruz. Bu yüce
Meclis, o fedakâr kadronun hepimize armağanıdır. Türkiye Büyük Millet
Meclisi, milletimizin iradesiyle oluşan ve varlığıyla o iradeyi
temsil eden, ülkemizin bugünü ve geleceğiyle ilgili bütün kararların
alındığı yegâne çatıdır. Yüksek katılımla gerçekleşen son genel seçimin
oluşturduğu heyetiniz, millî iradeyi en geniş ve en güçlü bir biçimde
temsil etmektedir. Demokrasimizin katılımcılık ve temsil özellikleri
bu seçimle daha da güçlenmiştir. Sizler gibi geniş temsil kabiliyetine
sahip bir heyetin takdirlerine mazhar olmayı kendim için büyük bir
onur sayıyorum. Üstlendiğim şerefli görevin sorumluluğunu yerine
getirirken milletimizin siz değerli temsilcilerinin desteğine
her zaman ihtiyaç duyacağım tabiidir. Bu vesileyle, cumhuriyetimizin
ilk Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk ve aynı görevi bugüne kadar
üstlenmiş bütün Cumhurbaşkanlarımızı saygıyla, ahirete intikal
edenleri rahmetle anıyor, milletimiz adına, hepsine en kalbî şükranlarımı
sunuyorum. Görevimin zorluğunun
idrakindeyim. Cumhurbaşkanı, devletin başıdır; bu sıfatla Türkiye
Cumhuriyeti’ni ve Türk milletinin birliğini temsil eder; Anayasa’nın
uygulanmasını, devlet organlarının düzenli çalışmasını gözetir.
Bunları yerine getirmek bir anayasal gerekliliktir. Görevde bulunacağım
süre içerisinde hiçbir ayırım yapmaksızın bütün vatandaşlarımızı
kucaklayacağım, tarafsızlığımı titizlikle koruyacağım ve devlet
organlarının uyumlu çalışmasını sağlamak için elimden gelen bütün
gayreti göstereceğim. Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; Türkiye Cumhuriyeti demokratik, laik ve sosyal
bir hukuk devletidir. Anayasa’mızın değişmez hükümleriyle belirlenmiş
bu nitelikler bir bütündür ve her biri hiç kuşkusuz cumhuriyetimizin
temel değerleridir. Bu ilkelerin hepsini hiçbir ayırımcılığa tabi
tutmadan savunmak ve her fırsatta güçlendirmeye çalışmak azmi ve
kararlılığı içinde olacağım. Cumhuriyetimizin
temel ilkelerinden laiklik, bir hak ve özgürlükler sistemi olan demokrasi
içerisinde farklı hayat tarzları için özgürleştirici bir model olduğu
kadar bir sosyal barış kuralıdır da. Yalnız bu kadar da değil, hemen
her toplumda zaman zaman baş gösteren çatışma ve kavga unsurlarını
daha baştan ortadan kaldırmanın en kestirme yolu da yine laiklik
ilkesine bağlılıktır. İçinde yer aldığımız coğrafyaya özgü gerçekleri
ve hassasiyetleri düşündüğümüzde, din ve vicdan özgürlüğünü de
içinde barındıran laiklik ilkesinin değerini daha iyi kavramış
oluruz. Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; dikkatlerinizi çekmek istediğim önemli konuların
en başında demokratik sisteme duyulması gereken güven geliyor.
Vatandaşın yöneticilerini kendisinin seçtiği demokratik sistem,
hukukun evrensel ilkelerine bağlı, hak arama yollarının açık olduğu,
temel hak ve özgürlüklerin bireysel veya örgütlü olarak sonuna kadar
kullanılabildiği bir yapıdır. Ülkelerin gelişmesi ve insanların
mutluluğu için asgari şart, açık bir topluma dönüşmektir. Anayasa’mızda yer
alan fikir ve ifade özgürlüğü, din ve vicdan özgürlüğü, insanlarımızın
onurlu bir hayat sürdürebilmelerinin de teminatıdır. Şiddeti beslemeyen
her türlü fikrin serbestçe ve korkusuzca ifade edilebildiği bir
açık toplum olma hedefinden asla sapmamalıyız. Çağdaş dünya nicedir
özgürlüklerden korkmamayı öğrendi. Bizler de özgürlüklerimize
en hayati değerlerimiz olarak her durumda sahip çıkmalıyız. (AK
Parti ve DTP sıralarından alkışlar) Günümüz dünyasında
farklı özelliklerin vurgulandığı, değişiklikten ve çeşitlilikten
korkulmayan bir anlayış daha fazla kabul görmeye başladı. Bizi millet
yapan değerler yerli yerinde ise anayasal düzenin temel ilkeleri
yerleşmiş ve herkes tarafından gözetiliyor ise böyle bir ortamda
farklılık ve çeşitliliklerimiz bizim için zafiyet unsuru değil,
aksine en büyük zenginliğimiz olacaktır. Bu gerçeği görebilirsek
birlik ve beraberliğimizi, dirlik ve düzenimizi daha da sağlamlaştırabiliriz.
Demokratik kültürümüz çoğulculukla beslendiği oranda bizi biz yapan
değerlere daha kolay sahip çıkabiliriz. Hepimizin bildiği
gibi, devlet insanların mutluluğunu, huzurunu, refahını, güvenini
sağlamak için vardır. Bir tek vatandaşının dahi din, dil ve etnik özellikleri
yüzünden ya da ekonomik durumu nedeniyle kendisine karşı ayrımcılık
yapıldığını, horlandığını hissettiği bir ülke, çağdaş bir ülke olma
vasfı taşıdığını iddia edemez. (AK Parti ve DTP sıralarından alkışlar) Devlet görevinde üzerine
titrenmesi gereken en önemli nokta, insan odaklı bir hizmet anlayışının
hâkimiyeti olmalıdır. Asıl olan, vatandaşın doğuşuyla kazandığı
temel haklarıdır. Bu da devlet adına hareket eden her kademede bürokratların,
her eğilimden siyasilerin, öncelikle vatandaşın hak ve hukukunu
korumakla görevli olduklarının bilincinde bulunmalarını gerektirir. Kadın erkek eşitliğinin
tam olarak sağlandığı, kadınlarımızın hayatın her alanına aktif
olarak katılabildiği şartların gerçekleştirilmesi öncelikli hedefimiz
olmalıdır. Bu amaca hizmet edecek her adımınıza destek olacağımı
bilmenizi isterim. Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; ekonomik kalkınmanın gerçekleşmesi ve sosyal barışın
sürdürülmesini sağlayan en önemli unsurların başında adalet duygusunun
vatandaşlar arasında yerleşmesi gelir. Hukuk devleti olmanın temelinde
adalet ilkesi vardır. Türkiye Cumhuriyeti, adalet mekanizmasının
en süratli biçimde işlediği, insanların hak duygularının zedelenmediği,
vicdanların tatmin olduğu bir devlet olmak zorundadır. Bunu sağlayacak
olan da siz değerli milletvekillerinin kararlılığıdır. Vatandaşları devletine
kopmaz bağlarla bağlayacak, demokratik sisteme sahip çıkma ihtiyacını
artıracak, gurur ve onurunu takviye edecek olan unsur, güçlü bir toplumsal
güven duygusudur. Toplumsal güveni sarsan hastalıkların başında
yolsuzluklar ve haksızlıklar gelir. Yolsuzluk ve haksızlığın ortadan
kaldırılmasının en etkili yöntemi ise kamu hayatında şeffaflığın
sağlanmasıdır. Her vatandaş ihtiyacı olan her bilgiye en kısa sürede
erişebilmelidir. Bireylerin doğru bilgiye ulaşabilmesinin en
kestirme yolu ise bağımsız, tarafsız ve sorumluluğunu müdrik bir
medyanın varlığından geçer. Çağdaş bir hukuk sistemine,
şeffaflık ve istikrara sahip olması, Türkiye’nin gücüne güç katacak,
dünyanın diğer ülkeleri gözünde saygınlığını artıracaktır. Kendisine
güvenen bireylere ve güçlü bir toplum
yapısına sahip olabilmek için eğitimde, ekonomide, kamu görevlerinde
devlet imkânlarından yararlanmada, hemen her alanda fırsat eşitliğinin
bütün vatandaşlara sağlanması elzemdir. Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; Türkiye, hedefini doğru seçmiş, o hedefe ulaşma
yolunda şimdiye kadar büyük mesafeler katetmiştir. 3 Ekim 2005 tarihinde
tam üyelik müzakerelerine başladığımız Avrupa Birliği yolunda
kararlı bir biçimde ve kendi irademizle yürümeye devam etmeliyiz.
Avrupa Birliği üyeliği hedefli siyasi ve ekonomik reformları daha
ciddi bir kararlılıkla gerçekleştirmemiz ülkemiz için gereklidir.
Avrupa’daki siyasi konjonktür her zaman değişebilir. Bizim için
önemli olan çağdaş standartlara ulaşabilmek için gerekirse müzakere
fasıllarını kendimiz açıp kapama iradesini gösterebilmemizdir.
Reformlarını aksatmadan hayata geçirerek Avrupa Birliği ile her
alanda uyum sağlamış bir Türkiye, zamanı geldiğinde kendi tercihini
kendisi yapacaktır. Reformlarımızı başkaları istiyor diye değil,
kendimiz, kendi halkımız için gerçekleştirmeliyiz. (AK Parti ve DTP
sıralarından alkışlar) Kendini yenilemiş
güçlü bir Türkiye’nin Avrupa Birliği yolunda önüne çıkartılacak
engelleri aşması çok daha kolay olacağı gibi, zaman içerisinde o
engellerin de fazla bir anlamı da kalmayacaktır. Bunu başarmak bizim
elimizdedir. Cumhuriyetimizin
100’üncü yıl dönümüne eriştiğimizde, güçlü ve sarsılmaz demokratik
kurumları, istikrara kavuşmuş dev ekonomik gücü, birbirine güvenen
insanları ve farklılığı zenginlik sayan anlayışın kökleşmiş olduğu
toplum yapısıyla Türkiye’nin dünyanın en önde gelen ülkelerinden
biri olacağına inanıyorum. Güçlü bir demokrasiye, güçlü bir ekonomiye
ve güçlü bir silahlı kuvvetlere sahip olan Türkiye, bu özellikleriyle
hem kendi vatandaşlarını mutlu edecek hem de bölgesine huzur ve istikrar
getirecektir. Riskli bir coğrafyada
yaşıyoruz. Bu coğrafyada Türkiye, çevresi ve dışarıdan bakanlar
için tam anlamıyla güvenli bir ada olmalıdır. Bunun için de bu hafta
boyunca kutlayacağımız zaferlerimizi borçlu olduğumuz, dünyanın
takdir ve gıptayla baktığı, bağımsızlığımızın sembolü, güçlü, modern
ve etkili Türk Silahlı Kuvvetlerinin caydırıcılık gücünün yüksek
tutulması, ulusal bekamızın kaçınılmaz gereğidir. Asayiş ve huzurumuzun
güvencesi olan fedakâr emniyet güçlerimizi de yeni ortaya çıkan
güvenliği bozucu eylemler karşısında daha da güçlendirmeliyiz.
Unutmayalım, vatandaşı rahat ve huzur içerisinde başını yastığa
koymayan bir ülkenin kalkınması, refah düzeyinin artırılması mümkün
değildir. Türkiye’nin bölünmez
bütünlüğünü tehdit eden terörist eylemlere karşı etkili mücadelemiz
büyük bir kararlılıkla sürdürülecektir. Bu uğurda verdiğimiz
şehitler, kaybettiğimiz vatan evlatları hepimizin yüreğini dağlıyor.
Ateş düştüğü yeri yakar ama devletimiz, acıları dindirmek, ateşi
söndürmek için vardır. Şehit aileleri ve yakınlarının, şehitlerimizin
bizlere birer emaneti olduğunu hiçbir zaman unutmayacağız. Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; “Yurtta sulh, cihanda sulh.” bundan böyle de temel
ilkemiz olmalıdır. Doğusu ve batısıyla, güneyi ve kuzeyiyle bütün
ülkenin eşit şartlar içerisinde refahı paylaşması, huzur ve istikrarı
yaygınlaştıracak, bireyler arasında kardeşlik duygularını pekiştirecek,
birlik ve beraberliğimizi sağlamlaştıracaktır. Yakın ve uzak komşularımızla
karşılıklı güven ve saygıya dayalı onurlu bir iş birliği zemini
oluşturmalıyız. Türk devletleri ve
toplulukları ile ilişkilerimizi tarihî bir sorumluluk olarak görüyorum
ve özel bir hassasiyetle takip edeceğim. Komşularımızla ilişkilerimizi
her zamankinden daha büyük bir kararlılıkla sürdürürken dünyadaki
gelişmelere de kayıtsız kalmadan, inisiyatifi her zaman elimizde
tutacak aktif politikalar uygulamalıyız. Sosyal devlet anlayışının
gereklerinin neler olduğunun, sosyal güvenlik sistemimizin daha
da yaygınlaştırılması ihtiyacının, sağlık alanında alınacak mesafeler
bulunduğunun, eğitim, bilim ve teknoloji alanlarında yeni atılımlar
yapılması gerektiğinin hepimiz farkındayız. İstikrara kavuşmuş,
uluslararası rekabet gücünü yakalamış ekonomimizin dengelerini
bundan böyle de korumalıyız. İçe kapalı ekonomilerin günümüz dünyasında
ayakta kalma şansı yoktur. Tam rekabetin kanalları içeride ve dışarıda
daima açık olmalıdır. İnsanımızın özlenen bir refah düzeyine kavuşmasının
ve ülkemizin övünülecek bir noktaya taşınmasının en önemli unsuru,
rekabet gücü olan, etkinlik ve verimliliği esas alan bir ekonomidir.
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; sözlerime son verirken, kararlılığımı bir kez
daha, en güçlü biçimde ifade etmek isterim. Bana tevdi ettiğiniz
bu onurlu görevi yerine getirirken milletimizin ve onun iradesinin
yansıdığı yüce Meclisinin desteğini her zaman ve her şartta arayacağım.
Kapım herkese açık olacak. Aralarında ayrım gözetmeksizin bütün siyasi
partiler ve sivil toplum kuruluşlarıyla yakın bir iş birliği içerisinde
olacağım. Demokrasinin, temel hak ve özgürlüklerin üzerine titreyeceğim.
Şeffaflık içinde, tam bir tarafsızlıkla, bütün vatandaşlarımı kucaklayarak
yoluma devam edeceğim. Gücüm yettiğince vatandaşlarımın huzuru,
ülkemin esenliği yolunda çaba sarf edeceğim. Kimsenin kimseyi ezmediği,
keyfîliğin hüküm sürmediği, hak kullanımı açısından zayıfla güçlü arasında
hiçbir fark bulunmayan, vatandaşın haklarının korunup kollandığı,
içeride güçlü, dışarıda saygın bir Türkiye ideali için var gücümle
çalışacağım. (Alkışlar) Bu uğurda Allah beni mahcup etmesin. Asil milletimizi ve
sizleri en derin saygı, sevgi ve minnet duygularıyla yeniden selamlıyorum.
Sağ olun. (AK Parti ve DTP sıralarından ayakta alkışlar) BAŞKAN – Sayın Cumhurbaşkanımıza
teşekkür ediyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımıza
sağlık, esenlik ve başarılar diliyoruz yüce heyetiniz adına. Değerli milletvekilleri,
birleşime on dakika ara veriyorum. Kapanma Saati: 18.25 ÜÇÜNCÜ OTURUM Açılma Saati: 18.42 BAŞKAN : Köksal TOPTAN KÂTİP ÜYELER: Fatoş GÜRKAN (Adana), Murat ÖZKAN (Giresun)
BAŞKAN – Sayın milletvekilleri,
Türkiye Büyük Millet Meclisinin 6’ncı Birleşiminin Üçüncü Oturumunu
açıyorum. Gündemimizde görüşülecek
başka bir konu kalmadığından, 29 Ağustos 2007 Çarşamba günü saat
15.00’te toplanmak üzere birleşimi kapatıyorum. Kapanma
Saati: 18.43 |
|