0 0 nk 0 nk 0 0 false false false 0 nk 0 nk MicrosoftInternetExplorer4

DÖ­NEM: 22                         CİLT: 145                              YA­SA­MA YI­LI: 5

 

 

 

TÜR­Kİ­YE BÜ­YÜK MİL­LET MEC­Lİ­Sİ

TU­TA­NAK DER­Gİ­Sİ

 

 

55’in­ci Bir­le­şim

25 Ocak 2007 Per­şem­be

 

 

İ Ç İ N D E K İ L E R

  I. - GE­ÇEN TU­TA­NAK ÖZE­Tİ

 II. - GE­LEN KÂĞIT­LAR

III. - BAŞ­KAN­LI­ĞIN GE­NEL KU­RU­LA SU­NUŞ­LA­RI

A) GÜN­DEM DI­ŞI KO­NUŞ­MA­LAR

1.- Kah­ra­man­ma­raş Mil­let­ve­ki­li Fa­tih Arı­kan'ın, Türk İş­bir­li­ği ve Kal­kın­ma İda­re­si Baş­kan­lı­ğı­nın ku­ru­luş ama­cı ve fa­ali­yet­le­ri­ne iliş­kin gün­dem dı­şı ko­nuş­ma­sı ve Dev­let Ba­ka­nı Be­şir Ata­lay'ın ce­va­bı

2.- Bay­burt Mil­let­ve­ki­li Ül­kü Gö­kalp Gü­ney'in, İn­ter­net üze­rin­den iş­le­nen suç­la­rın ön­len­me­sin­de ve genç­le­ri­mi­zin za­rar­lı si­te­ler­den ko­run­ma­sın­da İn­ter­net ka­fe­le­rin de­net­len­me­si­nin öne­mi­ne iliş­kin gün­dem dı­şı ko­nuş­ma­sı ve Ulaş­tır­ma Ba­ka­nı Bi­na­li Yıl­dı­rım'ın ce­va­bı ve Ada­na Mil­let­ve­ki­li Ta­ci­dar Sey­han'ın, ay­nı ko­nu­da açık­la­ma­sı

3.- Sam­sun Mil­let­ve­ki­li Mu­sa Uzun­ka­ya'nın, genç­le­ri­mi­zin so­run­la­rı­na, on­la­rın ya­rar­lı fa­ali­yet­le­re yön­len­di­ril­me­le­ri­nin öne­mi­ne ve bu ko­nu­da ya­pıl­ma­sı ge­re­ken­le­re iliş­kin gün­dem dı­şı ko­nuş­ma­sı ve Millî Eği­tim Ba­ka­nı Hü­se­yin Çe­lik'in ce­va­bı

IV. - KA­NUN TA­SA­RI VE TEK­LİF­LE­Rİ İLE KO­MİS­YON­LAR­DAN GE­LEN Dİ­ĞER İŞ­LER

1.- Ça­nak­ka­le Mil­let­ve­kil­le­ri Meh­met Da­niş ve İb­ra­him Köş­de­re'nin, Ge­li­bo­lu Ya­rı­ma­da­sı Ta­rihî Millî Par­kı Ka­nu­nu­na Ge­çi­ci Bir Mad­de Ek­len­me­si­ne Da­ir Ka­nun Tek­li­fi (Ka­mu İha­le Ka­nu­nu­na Ge­çi­ci Mad­de Ek­len­me­si­ne Da­ir Ka­nun Tek­li­fi) ile Plan ve Büt­çe Ko­mis­yo­nu Ra­po­ru (2/212)       (S. Sa­yı­sı: 305)

2.- Ba­zı Ka­mu Ala­cak­la­rı­nın Tah­sil ve Ter­ki­ni­ne İliş­kin Ka­nun Ta­sa­rı­sı ile Plan ve Büt­çe Ko­mis­yo­nu Ra­po­ru (1/1030) (S. Sa­yı­sı: 904)

3.- Pet­rol Pi­ya­sa­sı Ka­nu­nun­da De­ği­şik­lik Ya­pıl­ma­sı­na Da­ir Ka­nun Ta­sa­rı­sı ve İçiş­le­ri ile Sa­na­yi, Ti­ca­ret, Ener­ji, Tabiî Kay­nak­lar, Bil­gi ve Tek­no­lo­ji Ko­mis­yon­la­rı Ra­por­la­rı (1/1215) (S. Sa­yı­sı: 1230)

4.-  İs­tan­bul Mil­let­ve­ki­li Nus­ret Bay­rak­tar'ın; Dev­let İha­le Ka­nu­nun­da De­ği­şik­lik Ya­pıl­ma­sı Hak­kın­da Ka­nun Tek­li­fi ile Ba­yın­dır­lık, İmar, Ulaş­tır­ma ve Tu­rizm Ko­mis­yo­nu Ra­po­ru (2/902) (S. Sa­yı­sı: 1314)

5.- Sağ­lık Hiz­met­le­ri Te­mel Ka­nu­nu, Sağ­lık Per­so­ne­li­nin Taz­mi­nat ve Ça­lış­ma Esas­la­rı­na Da­ir Ka­nun ile Ta­ba­bet ve Şu­aba­tı San'at­la­rı­nın Tar­zı İc­ra­sı­na Da­ir Ka­nun­da De­ği­şik­lik Ya­pıl­ma­sı­na Da­ir Ka­nun Ta­sa­rı­sı ile Sağ­lık, Ai­le, Ça­lış­ma ve Sos­yal İş­ler Ko­mis­yo­nu Ra­po­ru (1/1226) (S. Sa­yı­sı: 1247)

6.-  Da­rü­la­ce­ze Mü­es­se­se­si Ge­nel Mü­dür­lü­ğü Ku­ru­luş ve Gö­rev­le­ri Hak­kın­da Ka­nun Ta­sa­rı­sı ile Sağ­lık, Ai­le, Ça­lış­ma ve Sos­yal İş­ler ile İçiş­le­ri Ko­mis­yon­la­rı Ra­por­la­rı (1/988) (S. Sa­yı­sı: 922)

V. - OY­LA­MA­LAR

1.- 1230 Sı­ra Sa­yı­lı Pet­rol Pi­ya­sa­sı Ka­nu­nun­da De­ği­şik­lik Ya­pıl­ma­sı­na Da­ir Ka­nun Ta­sa­rı­sı­na ve­ri­len oy­la­rın so­nu­cu

 

 

I. - GE­ÇEN TU­TA­NAK ÖZE­Tİ

TBMM Ge­nel Ku­ru­lu sa­at 14.00'te açı­la­rak on otu­rum yap­tı.

23/1/2007 ta­rih­li 53'ün­cü Bir­le­şim­de ya­pı­lan ka­pa­lı otu­ru­ma ait tu­ta­nak öze­ti­nin oku­na­bil­me­si için, Baş­kan­lık­ça, İç Tü­zük'ün 71'in­ci mad­de­si uya­rın­ca ka­pa­lı otu­ru­ma ge­çil­me­si ge­rek­ti­ği açık­lan­dı; açık otu­ru­ma sa­at 14.06'da son ve­ril­di.

(İkin­ci Otu­rum Ka­pa­lı­dır)

Otu­rum Baş­ka­nı ve TBMM Baş­kan Ve­ki­li İs­ma­il Alp­te­kin, es­ki Dı­şiş­le­ri Ba­kan­la­rın­dan İs­ma­il Cem'in ve­fa­tı do­la­yı­sıy­la ai­le­si­ne, si­ya­set ca­mi­ası­na ve Ge­nel Ku­ru­la baş­sağ­lı­ğı di­le­yen bir açık­la­ma­da bu­lun­du.

Ay­nı ko­nu­da:

CHP Gru­bu adı­na İz­mir Mil­let­ve­ki­li K. Ke­mal Ana­dol,

AK Par­ti Gru­bu adı­na Bur­sa Mil­let­ve­ki­li Fa­ruk Çe­lik,

Ana­va­tan Par­ti­si Gru­bu adı­na Ga­zi­an­tep Mil­let­ve­ki­li Ömer Abu­şoğ­lu,

Bi­rer açık­la­ma­da bu­lun­du­lar.

Er­zu­rum Mil­let­ve­ki­li Mü­ca­hit Da­loğ­lu'nun, Üni­ver­si­te­ler Ara­sı Kış Oyun­la­rı'nın 2011 yı­lın­da Er­zu­rum'da ya­pı­la­cak ol­ma­sı­nın öne­mi­ne ve olim­pi­yat­la­rın, böl­ge­nin ge­liş­me­si­ne ya­pa­ca­ğı kat­kı­la­ra iliş­kin gün­dem dı­şı ko­nuş­ma­sı­na Dev­let Ba­ka­nı ve Baş­ba­kan Yar­dım­cı­sı Meh­met Ali Şa­hin ce­vap ver­di.

Şan­lı­ur­fa Mil­let­ve­ki­li Meh­met Ve­dat Me­lik, hâlen ka­pa­lı olan Ak­ça­ka­le Sı­nır Ka­pı­sı'nın ye­ni­den hiz­me­te açıl­ma­sı­nın, yük­sek ih­ra­cat ve it­ha­lat po­tan­si­ye­li olan böl­ge­ye sağ­la­ya­ca­ğı ya­rar­la­ra,

Si­vas Mil­let­ve­ki­li Os­man Kı­lıç, Os­man­lı İm­pa­ra­tor­lu­ğu'nun ku­ru­luş yıl­dö­nü­mü mü­na­se­be­tiy­le, üç kı­ta­da en uzun sü­re hâki­mi­yet kur­muş olan Türk dev­le­ti ola­rak si­ya­set ve me­de­ni­yet açı­sın­dan dün­ya ta­ri­hi­ne doğ­ru­dan et­ki­le­ri­ne,

İliş­kin gün­dem dı­şı bi­rer ko­nuş­ma yap­tı­lar.

Ge­nel Ku­ru­lu zi­ya­ret eden Ku­zey Kıb­rıs Türk Cum­hu­ri­ye­ti Mec­lis Baş­ka­nı Fat­ma Eke­noğ­lu'na Baş­kan­lık­ça "Hoş gel­di­niz" de­nil­di.

Gün­de­min "Ka­nun Ta­sa­rı ve Tek­lif­le­ri ile Ko­mis­yon­lar­dan Ge­len Di­ğer İş­ler" kıs­mı­nın:

1'in­ci sı­ra­sın­da bu­lu­nan, Ka­mu İha­le Ka­nu­nu­na Ge­çi­ci Mad­de Ek­len­me­si­ne Da­ir Ka­nun Tek­li­fi'nin (2/212) (S. Sa­yı­sı: 305) gö­rüş­me­le­ri, da­ha ön­ce ge­ri alı­nan mad­de­le­re iliş­kin ko­mis­yon ra­po­ru he­nüz gel­me­di­ğin­den;

2'nci sı­ra­sın­da bu­lu­nan, Ba­zı Ka­mu Ala­cak­la­rı­nın Tah­sil ve Ter­ki­ni­ne İliş­kin Ka­nun Ta­sa­rı­sı'nın (1/1030) (S. Sa­yı­sı: 904) gö­rüş­me­le­ri, il­gi­li ko­mis­yon yet­ki­li­le­ri Ge­nel Ku­rul­da ha­zır bu­lun­ma­dı­ğın­dan;

Er­te­len­di.

3'ün­cü sı­ra­sın­da bu­lu­nan, Tür­ki­ye Cum­hu­ri­ye­ti Hü­kü­me­ti ile Ame­ri­ka Bir­le­şik Dev­let­le­ri Hü­kü­me­ti Ara­sın­da Ya­yıl­ma­nın Ön­len­me­si Amaç­la­rı­na Yö­ne­lik Yar­dım Sağ­lan­ma­sı­nın Ko­lay­laş­tı­rıl­ma­sı İçin İş­bir­li­ği­ne İliş­kin An­laş­ma­nın Onay­lan­ma­sı­nın Uy­gun Bu­lun­du­ğu­na Da­ir Ka­nun Ta­sa­rı­sı'nın (1/1115) (S. Sa­yı­sı: 1147) gö­rüş­me­le­ri ta­mam­lan­dı; elek­tro­nik ci­haz­la ya­pı­lan açık oy­la­ma so­nu­cun­da ka­bul edi­lip ka­nun­laş­tı­ğı açık­lan­dı.

İs­tan­bul Mil­let­ve­ki­li Onur Öy­men, Dev­let Ba­ka­nı ve Baş­ba­kan Yar­dım­cı­sı Meh­met Ali Şa­hin'in, ko­nuş­ma­sın­da, ile­ri sür­müş ol­du­ğu gö­rüş­ler­den fark­lı gö­rüş­le­ri ken­di­si­ne at­fet­me­si ne­de­niy­le bir açık­la­ma­da bu­lun­du.

4'ün­cü sı­ra­sın­da bu­lu­nan, Pet­rol Pi­ya­sa­sı Ka­nu­nun­da De­ği­şik­lik Ya­pıl­ma­sı­na Da­ir Ka­nun Ta­sa­rı­sı'nın (1/1215) (S. Sa­yı­sı: 1230) gö­rüş­me­le­ri­ne de­vam olu­na­rak 2'nci mad­de­si­ne ka­dar ka­bul edil­di; 2'nci mad­de üze­rin­de ve­ri­len bir öner­ge­nin oy­la­ma­la­rı sı­ra­sın­da Ge­nel Ku­rul­da ka­rar ye­ter sa­yı­sı bu­lun­ma­dı­ğı an­la­şıl­dı­ğın­dan;

25 Ocak 2007 Per­şem­be gü­nü, alı­nan ka­rar ge­re­ğin­ce sa­at 14.00'te top­lan­mak üze­re bir­le­şi­me 19.02'de son ve­ril­di.

 

İs­ma­il Alptekin

Baş­kan Ve­ki­li

                              Bay­ram Özçelik                                        Ya­şar Tüzün

                                     Bur­dur                                                    Bi­le­cik

                                  Kâtip Üye                                               Kâtip Üye

                               Ha­run Tüfekci                                   Türkân Miçooğulları

                                     Kon­ya                                                      İz­mir

                                  Kâtip Üye                                               Kâtip Üye

 

No.: 71

 

II. - GE­LEN KÂĞIT­LAR

25 Ocak 2007 Per­şem­be

Ta­sa­rı

1.- Fut­bol Mü­sa­ba­ka­la­rın­da Müş­te­rek Ba­his­ler Ter­ti­bi Hak­kın­da Ka­nun ile Ba­zı Ka­nun­lar­da De­ği­şik­lik Ya­pıl­ma­sı­na Da­ir Ka­nun Ta­sa­rı­sı (1/1299) (Plan ve Büt­çe ile Millî Eği­tim, Kül­tür, Genç­lik ve Spor Ko­mis­yon­la­rı­na) (Baş­kan­lı­ğa ge­liş ta­ri­hi: 23.1.2007)

Tek­lif

1.- Sa­kar­ya Mil­let­ve­ki­li Ay­han Se­fer Üs­tün ve 19 Mil­let­ve­ki­li­nin; Si­ya­si Etik Ko­mis­yo­nu Ku­rul­ma­sı ve Ba­zı Ka­nun­lar­da De­ği­şik­lik Ya­pıl­ma­sı Hak­kın­da Ka­nun Tek­li­fi (2/935) (Ada­let; Av­ru­pa Bir­li­ği Uyum Ko­mis­yo­nu ve Ana­ya­sa Ko­mis­yon­la­rı­na) (Baş­kan­lı­ğa ge­liş ta­ri­hi: 19.1.2007)

Ra­por­lar

1.- Mil­let­le­ra­ra­sı Özel Hu­kuk ve Usul Hu­ku­ku Hak­kın­da Ka­nun Ta­sa­rı­sı ile Ada­let Ko­mis­yo­nu Ra­po­ru (1/1231) (S. Sa­yı­sı: 1324) (Da­ğıt­ma ta­ri­hi: 25.1.2007) (GÜN­DE­ME)

2.- Uy­gu­la­ma İm­ka­nı Kal­ma­mış Ba­zı Ka­nun­la­rın Yü­rür­lük­ten Kal­dı­rıl­ma­sı­na Da­ir Ka­nun Ta­sa­rı­sı ile Ada­let Ko­mis­yo­nu Ra­po­ru (1/1239) (S. Sa­yı­sı: 1325) (Da­ğıt­ma ta­ri­hi: 25.1.2007) (GÜN­DE­ME)

Sü­re­si İçin­de Ce­vap­lan­dı­rıl­ma­yan Ya­zı­lı So­ru Öner­ge­le­ri

1.- Yoz­gat Mil­let­ve­ki­li Emin KOÇ'un, An­ka­ra-Ata­türk Bul­va­rın­da­ki yol ya­pım ça­lış­ma­sı­na iliş­kin İçiş­le­ri Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/18616)

2.- İz­mir Mil­let­ve­ki­li En­ver ÖK­TEM'in, has­ta­ne­ler­de­ki ba­zı hiz­met­le­re yö­ne­lik bir ge­nel­ge­ye iliş­kin Baş­ba­kan­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19156)

3.- İz­mir Mil­let­ve­ki­li En­ver ÖK­TEM'in, dep­re­me yö­ne­lik ça­lış­ma­la­ra iliş­kin Baş­ba­kan­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19158)

4.- Or­du Mil­let­ve­ki­li İd­ris Sa­mi TAN­DOĞ­DU'nun, Baş­ba­kan­lık per­so­ne­li ma­aş­la­rı­nın ya­tı­rıl­dı­ğı ban­ka­dan araç­lar alın­dı­ğı id­di­ası­na iliş­kin Baş­ba­kan­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19161)

5.- Ko­ca­eli Mil­let­ve­ki­li Meh­met Se­fa SİR­MEN'in, Yu­va­cık Ba­ra­jı ile il­gi­li bir açık­la­ma­sı­na iliş­kin Baş­ba­kan­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19162)

6.- Or­du Mil­let­ve­ki­li İd­ris Sa­mi TAN­DOĞ­DU'nun, sel fe­la­ket­le­ri­ne iliş­kin Baş­ba­kan­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19165)

7.- Şan­lı­ur­fa Mil­let­ve­ki­li Meh­met Ve­dat ME­LİK'in, Şan­lı­ur­fa'da­ki DSİ Son­daj Şu­be­si­nin ka­pa­tı­la­ca­ğı id­di­ası­na iliş­kin Baş­ba­kan­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19166)

8.- İz­mir Mil­let­ve­ki­li Ah­met ER­SİN'in, AB'nin pa­ra­sal yar­dım yap­tı­ğı der­nek ve va­kıf­la­ra iliş­kin Baş­ba­kan­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19167)

9.- İs­tan­bul Mil­let­ve­ki­li Meh­met Ali ÖZ­PO­LAT'ın, İs­tan­bul'un tra­fik so­ru­nu­na iliş­kin Baş­ba­kan­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19169)

10.- İz­mir Mil­let­ve­ki­li Tür­kan Mİ­ÇO­OĞUL­LA­RI'nın, Kaz ve Mar­da Dağ­la­rın­da­ki ma­den­ci­lik fa­ali­yet­le­ri­ne iliş­kin Baş­ba­kan­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19170)

11.- Bur­sa Mil­let­ve­ki­li Meh­met KÜ­ÇÜ­KA­ŞIK'ın, Bur­sa top­tan­cı ha­li­nin yer se­çi­mi­ne iliş­kin Baş­ba­kan­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19173)

12.- An­ka­ra Mil­let­ve­ki­li Ya­kup KE­PE­NEK'in, or­man ve ta­rım ara­zi­le­rin­de­ki ka­çak ya­pı­laş­ma­ya iliş­kin Baş­ba­kan­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19174)

13.- Kon­ya Mil­let­ve­ki­li Atil­la KART'ın, Kon­ya'da­ki kav­şak köp­rü­le­ri ça­lış­ma­la­rı­na iliş­kin Baş­ba­kan­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19178)

14.- İz­mir Mil­let­ve­ki­li Hak­kı ÜL­KÜ'nün, be­le­di­ye şir­ket­le­ri­ne iliş­kin Baş­ba­kan­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19182)

15.- Muğ­la Mil­let­ve­ki­li Ali Cum­hur YA­KA'nın, dep­rem­de ha­sar gö­ren Dat­ça Hü­kü­met Ko­na­ğı­na iliş­kin Baş­ba­kan­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19183)

16.- Mer­sin Mil­let­ve­ki­li Hü­se­yin GÜ­LER'in, BO­TAŞ'ın do­ğal­gaz zam­mı­na iliş­kin Baş­ba­kan­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19184)

17.- İz­mir Mil­let­ve­ki­li En­ver ÖK­TEM'in, İz­mir'in dep­rem ris­ki­ne iliş­kin Baş­ba­kan­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19185)

18.- İz­mir Mil­let­ve­ki­li En­ver ÖK­TEM'in, İz­mir'de­ki has­ta­ne­le­rin aç­tı­ğı iha­le­le­re iliş­kin Baş­ba­kan­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19186)

19.- Sam­sun Mil­let­ve­ki­li İl­yas Se­zai ÖN­DER'in, Sam­sun Ha­fif Ray­lı Sis­tem Pro­je­si­ne iliş­kin Baş­ba­kan­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19187)

20.- An­tal­ya Mil­let­ve­ki­li Hü­se­yin EK­MEK­Çİ­OĞ­LU'nun, ec­za­ne­le­rin ala­cak­la­rı­na ve Sos­yal Gü­ven­lik Ku­ru­mu­nun borç­la­rı­na iliş­kin Baş­ba­kan­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19188)

21.- İz­mir Mil­let­ve­ki­li Ah­met ER­SİN'in, İs­tan­bul-Bey­koz'da bir or­man­lık alan­da­ki ya­pı­laş­ma­nın so­ruş­tu­rul­ma­sı­na iliş­kin Baş­ba­kan­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19189)

22.- Mer­sin Mil­let­ve­ki­li Şe­fik ZEN­GİN'in, Mer­sin-Mut Dev­let Has­ta­ne­si Baş­he­ki­mi­nin as­tır­dı­ğı afiş­le­re iliş­kin Baş­ba­kan­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19190)

23.- Ar­da­han Mil­let­ve­ki­li En­sar ÖĞÜT'ün, bö­lün­müş yol pro­je­si­ne iliş­kin Ba­yın­dır­lık ve İskân Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19196)

24.- Is­par­ta Mil­let­ve­ki­li Mev­lüt COŞ­KU­NER'in, Is­par­ta-Eğir­dir bö­lün­müş yol ça­lış­ma­la­rı­na iliş­kin Ba­yın­dır­lık ve İskân Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19197)

25.- Bur­sa Mil­let­ve­ki­li Ke­mal DE­Mİ­REL'in, ida­ri kad­ro­la­ra ya­pı­lan ata­ma­la­ra iliş­kin Ba­yın­dır­lık ve İskân Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19198)

26.- Bur­sa Mil­let­ve­ki­li Ke­mal DE­Mİ­REL'in, sta­tü­le­ri­ne gö­re per­so­nel sa­yı­sı­na iliş­kin Ba­yın­dır­lık ve İskân Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19199)

27.- Trab­zon Mil­let­ve­ki­li Asım AY­KAN'ın, dep­rem ko­nu­sun­da ya­pı­lan açık­la­ma­la­ra iliş­kin Ba­yın­dır­lık ve İskân Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19200)

28.- Si­nop Mil­let­ve­ki­li En­gin AL­TAY'ın, Ayan­cık-Bo­ya­bat ka­ra­yo­lu­na iliş­kin Ba­yın­dır­lık ve İskân Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19201)

29.- Bur­sa Mil­let­ve­ki­li Ke­mal DE­Mİ­REL'in, ida­ri kad­ro­la­ra ya­pı­lan ata­ma­la­ra iliş­kin Ça­lış­ma ve Sos­yal Gü­ven­lik Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19203)

30.- Bur­sa Mil­let­ve­ki­li Ke­mal DE­Mİ­REL'in, sta­tü­le­ri­ne gö­re per­so­nel sa­yı­sı­na iliş­kin Ça­lış­ma ve Sos­yal Gü­ven­lik Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19204)

31.- Sam­sun Mil­let­ve­ki­li Mus­ta­fa ÇA­KIR'ın, prim ala­cak­la­rı­nın tev­ki­fat yo­luy­la tah­si­li­ne iliş­kin Ça­lış­ma ve Sos­yal Gü­ven­lik Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19207)

32.- İz­mir Mil­let­ve­ki­li Ca­nan ARIT­MAN'ın, İs­tan­bul-Bey­koz'da or­man­lık alan­da­ki usul­süz ya­pı­laş­ma­ya iliş­kin Çev­re ve Or­man Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19225)

33.- Gi­re­sun Mil­let­ve­ki­li Meh­met IŞIK'ın, bir yer­le­şim ye­rin­de­ki mülk sa­hip­le­ri­ne iliş­kin Çev­re ve Or­man Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19229)

34.- Ma­lat­ya Mil­let­ve­ki­li Sü­ley­man SA­RI­BAŞ'ın, Pa­pa'nın Tür­ki­ye zi­ya­re­tin­de ga­ze­te­ci­le­rin ak­re­di­tas­yon iş­lem­le­ri­ne iliş­kin Dı­şiş­le­ri Ba­ka­nı ve Baş­ba­kan Yar­dım­cı­sın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19234)

35.- İs­tan­bul Mil­let­ve­ki­li Emin Şİ­RİN'in, AB ta­ra­ma sü­re­ci­nin so­nuç­la­rı­na iliş­kin Dı­şiş­le­ri Ba­ka­nı ve Baş­ba­kan Yar­dım­cı­sın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19236)

36.- Es­ki­şe­hir Mil­let­ve­ki­li Meh­met Ve­dat YÜ­CE­SAN'ın, Es­ki­şe­hir Bü­yük­şe­hir Be­le­di­ye­si Has­ta­ne­si­ne iliş­kin Dev­let Ba­ka­nı ve Baş­ba­kan Yar­dım­cı­sın­dan (Meh­met Ali ŞA­HİN) ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19246)

37.- Mer­sin Mil­let­ve­ki­li Hü­se­yin GÜ­LER'in, fut­bol­da­ki şi­ke id­di­ala­rı­na iliş­kin Dev­let Ba­ka­nı ve Baş­ba­kan Yar­dım­cı­sın­dan (Meh­met Ali ŞA­HİN) ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19247)

38.- Bur­sa Mil­let­ve­ki­li Ke­mal DE­Mİ­REL'in, ida­ri kad­ro­la­ra ya­pı­lan ata­ma­la­ra iliş­kin Dev­let Ba­ka­nın­dan (Be­şir ATA­LAY) ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19254)

39.- Bur­sa Mil­let­ve­ki­li Ke­mal DE­Mİ­REL'in, sta­tü­le­ri­ne gö­re per­so­nel sa­yı­sı­na iliş­kin Dev­let Ba­ka­nın­dan (Be­şir ATA­LAY) ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19255)

40.- Ma­lat­ya Mil­let­ve­ki­li Sü­ley­man SA­RI­BAŞ'ın, TRT ça­lı­şan­la­rı­na iliş­kin Dev­let Ba­ka­nın­dan (Be­şir ATA­LAY) ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19256)

41.- Bur­sa Mil­let­ve­ki­li Ke­mal DE­Mİ­REL'in, ida­ri kad­ro­la­ra ya­pı­lan ata­ma­la­ra iliş­kin Dev­let Ba­ka­nın­dan (Ali BA­BA­CAN) ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19257)

42.- Bur­sa Mil­let­ve­ki­li Ke­mal DE­Mİ­REL'in, sta­tü­le­ri­ne gö­re per­so­nel sa­yı­sı­na iliş­kin Dev­let Ba­ka­nın­dan (Ali BA­BA­CAN) ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19258)

43.- Niğ­de Mil­let­ve­ki­li Or­han ERAS­LAN'ın, Niğ­de'de­ki bir kö­yün su­la­ma gö­le­ti ih­ti­ya­cı­na iliş­kin Ener­ji ve Tabiî Kay­nak­lar Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19265)

44.- Niğ­de Mil­let­ve­ki­li Or­han ERAS­LAN'ın, Niğ­de'de­ki bir kö­yün su­la­ma su­yu ih­ti­ya­cı­na iliş­kin Ener­ji ve Tabiî Kay­nak­lar Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19266)

45.- Niğ­de Mil­let­ve­ki­li Or­han ERAS­LAN'ın, Niğ­de'de­ki bir kö­yün su­la­ma su­yu ih­ti­ya­cı­na iliş­kin Ener­ji ve Tabiî Kay­nak­lar Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19267)

46.- Niğ­de Mil­let­ve­ki­li Or­han ERAS­LAN'ın, Niğ­de'de­ki bir ka­sa­ba­nın su­la­ma su­yu ih­ti­ya­cı­na iliş­kin Ener­ji ve Tabiî Kay­nak­lar Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19268)

47.- Niğ­de Mil­let­ve­ki­li Or­han ERAS­LAN'ın, Niğ­de'de­ki bir kö­yün su­la­ma su­yu ih­ti­ya­cı­na iliş­kin Ener­ji ve Tabiî Kay­nak­lar Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19269)

48.- Niğ­de Mil­let­ve­ki­li Or­han ERAS­LAN'ın, Niğ­de'de­ki bir ka­sa­ba­nın su­la­ma gö­le­ti ih­ti­ya­cı­na iliş­kin Ener­ji ve Tabiî Kay­nak­lar Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19270)

49.- Niğ­de Mil­let­ve­ki­li Or­han ERAS­LAN'ın, Niğ­de'de­ki bir kö­yün su­la­ma gö­le­ti ih­ti­ya­cı­na iliş­kin Ener­ji ve Tabiî Kay­nak­lar Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19271)

50.- Niğ­de Mil­let­ve­ki­li Or­han ERAS­LAN'ın, Niğ­de'de­ki bir su­la­ma gö­le­ti­ne iliş­kin Ener­ji ve Tabiî Kay­nak­lar Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19272)

51.- Niğ­de Mil­let­ve­ki­li Or­han ERAS­LAN'ın, Niğ­de'de­ki bir ka­sa­ba­ya ya­pı­la­cak olan su­la­ma gö­le­ti­ne iliş­kin Ener­ji ve Tabiî Kay­nak­lar Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19273)

52.- Bur­sa Mil­let­ve­ki­li Ke­mal DE­Mİ­REL'in, ida­ri kad­ro­la­ra ya­pı­lan ata­ma­la­ra iliş­kin Ener­ji ve Tabiî Kay­nak­lar Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19275)

53.- Bur­sa Mil­let­ve­ki­li Ke­mal DE­Mİ­REL'in, sta­tü­le­ri­ne gö­re per­so­nel sa­yı­sı­na iliş­kin Ener­ji ve Tabiî Kay­nak­lar Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19276)

54.- Ar­da­han Mil­let­ve­ki­li En­sar ÖĞÜT'ün, elek­trik ener­ji­si ih­ti­ya­cı­na ve ener­ji açı­ğı­na iliş­kin Ener­ji ve Tabiî Kay­nak­lar Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19277)

55.- Te­kir­dağ Mil­let­ve­ki­li Meh­met Nu­ri SAY­GUN'un, in­ti­har eden BO­TAŞ baş­mü­fet­ti­şi­ne iliş­kin Ener­ji ve Tabiî Kay­nak­lar Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19278)

56.- Te­kir­dağ Mil­let­ve­ki­li Meh­met Nu­ri SAY­GUN'un, BO­TAŞ'la il­gi­li ba­zı id­di­ala­ra iliş­kin Ener­ji ve Tabiî Kay­nak­lar Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19279)

57.- Te­kir­dağ Mil­let­ve­ki­li Meh­met Nu­ri SAY­GUN'un, EGO'nun BO­TAŞ'a olan bor­cu­na iliş­kin Ener­ji ve Tabiî Kay­nak­lar Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19280)

58.- Ada­na Mil­let­ve­ki­li Ta­ci­dar SEY­HAN'ın, Garp Lin­yit­le­ri Mü­es­se­se­si­ne yö­ne­lik ba­zı id­di­ala­ra iliş­kin Ener­ji ve Tabiî Kay­nak­lar Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19281)

59.- Ma­lat­ya Mil­let­ve­ki­li Sü­ley­man SA­RI­BAŞ'ın, Tür­ki­ye Kö­mür İş­let­me­le­ri Ku­ru­mu­nun fi­nan­sal du­ru­mu­na iliş­kin Ener­ji ve Tabiî Kay­nak­lar Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19282)

60.- Di­yar­ba­kır Mil­let­ve­ki­li Me­sut DE­ĞER'in, TPAO'nun mü­hen­dis alı­mı­na iliş­kin Ener­ji ve Tabiî Kay­nak­lar Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19284)

61.- Di­yar­ba­kır Mil­let­ve­ki­li Me­sut DE­ĞER'in, TPAO'nun mü­hen­dis alı­mı­na iliş­kin Ener­ji ve Tabiî Kay­nak­lar Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19285)

62.- Bur­sa Mil­let­ve­ki­li Mus­ta­fa ÖZ­YURT'un, Bur­sa'da­ki bir ma­hal­le­nin su so­ru­nu­na ve ula­şım üc­ret­le­ri ile afet plan­la­ma­sı­na iliş­kin İçiş­le­ri Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19286)

63.- Ar­da­han Mil­let­ve­ki­li En­sar ÖĞÜT'ün, asa­yiş olay­la­rın­da­ki ar­tı­şa iliş­kin İçiş­le­ri Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19287)

64.- An­tal­ya Mil­let­ve­ki­li Os­man ÖZ­CAN'ın, An­tal­ya'nın Ga­zi­pa­şa İl­çe­sin­de­ki ba­zı köy­le­rin su so­ru­nu­na iliş­kin İçiş­le­ri Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19288)

65.- Te­kir­dağ Mil­let­ve­ki­li Meh­met Nu­ri SAY­GUN'un, An­ka­ra Bü­yük­şe­hir Be­le­di­ye­si­nin va­tan­daş­la­ra yap­tı­ğı yar­dım­la­ra iliş­kin İçiş­le­ri Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19291)

66.- Kırk­la­re­li Mil­let­ve­ki­li Meh­met S. KE­Sİ­MOĞ­LU'nun, Kırk­la­re­li-Lü­le­bur­gaz-Kı­rık­köy Bel­de­sin­de­ki de­re­nin ıs­la­hı­na iliş­kin İçiş­le­ri Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19292)

67.- Or­du Mil­let­ve­ki­li İd­ris Sa­mi TAN­DOĞ­DU'nun, ka­çı­rı­lan ya­ban­cı uy­ruk­lu ki­şi­le­re iliş­kin İçiş­le­ri Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19293)

68.- Sam­sun Mil­let­ve­ki­li İl­yas Se­zai ÖN­DER'in, Sam­sun Bü­yük­şe­hir Be­le­di­ye­sin­de ba­zı per­so­ne­lin gö­rev yer­le­ri­nin de­ğiş­ti­ril­me­si­ne iliş­kin İçiş­le­ri Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19294)

69.- Yoz­gat Mil­let­ve­ki­li Emin KOÇ'un, An­ka­ra'da bir su­la­ma gö­le­tin­de ba­lık çift­li­ği ku­ru­la­ca­ğı id­di­ası­na iliş­kin İçiş­le­ri Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19295)

70.- İs­tan­bul Mil­let­ve­ki­li Emin Şİ­RİN'in, İs­tan­bul'da­ki bir or­man ara­zi­si­ne ya­pı­lan ka­çak ya­pı­la­ra iliş­kin İçiş­le­ri Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19297)

71.- Or­du Mil­let­ve­ki­li İd­ris Sa­mi TAN­DOĞ­DU'nun, Ha­va­cı­lık Da­ire­si Baş­kan­lı­ğı­nın fa­ali­yet­le­ri­ne iliş­kin İçiş­le­ri Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19299)

72.- İz­mir Mil­let­ve­ki­li Hak­kı ÜL­KÜ'nün, per­so­ne­le ek öde­me ya­pa­rak yar­gı­la­nan     ya da ta­ki­ba­ta uğ­ra­yan be­le­di­ye yö­ne­ti­ci­le­ri­ne iliş­kin İçiş­le­ri Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19300)

73.- İs­tan­bul Mil­let­ve­ki­li Ke­mal KI­LIÇ­DA­ROĞ­LU'nun, Bo­ğa­zi­çi'nde­ki ka­çak ya­pı­la­ra iliş­kin İçiş­le­ri Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19302)

74.- Bur­sa Mil­let­ve­ki­li Ke­mal DE­Mİ­REL'in, ida­ri kad­ro­la­ra ya­pı­lan ata­ma­la­ra iliş­kin Kül­tür ve Tu­rizm Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19304)

75.- Bur­sa Mil­let­ve­ki­li Ke­mal DE­Mİ­REL'in, sta­tü­le­ri­ne gö­re per­so­nel sa­yı­sı­na iliş­kin Kül­tür ve Tu­rizm Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19305)

76.- An­ka­ra Mil­let­ve­ki­li Mu­zaf­fer R. KUR­TUL­MU­ŞOĞ­LU'nun, alış­ve­riş­ler­de bel­ge dü­ze­ni­nin de­ne­ti­mi­ne iliş­kin Ma­li­ye Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19317)

77.- An­ka­ra Mil­let­ve­ki­li Mu­zaf­fer R. KUR­TUL­MU­ŞOĞ­LU'nun, zo­run­lu is­tih­dam­la il­gi­li so­run­la­ra iliş­kin Ma­li­ye Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19318)

78.- Bur­sa Mil­let­ve­ki­li Mus­ta­fa ÖZ­YURT'un, ec­za­ne­le­rin ye­şil kart­lı­la­ra ve­ri­len ilaç be­de­li ala­cak­la­rı­na iliş­kin Ma­li­ye Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19319)

79.- Bur­sa Mil­let­ve­ki­li Ke­mal DE­Mİ­REL'in, ida­ri kad­ro­la­ra ya­pı­lan ata­ma­la­ra iliş­kin Sağ­lık Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19331)

80.- Bur­sa Mil­let­ve­ki­li Ke­mal DE­Mİ­REL'in, sta­tü­le­ri­ne gö­re per­so­nel sa­yı­sı­na iliş­kin Sağ­lık Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19332)

81.- Ma­lat­ya Mil­let­ve­ki­li Sü­ley­man SA­RI­BAŞ'ın, ko­les­trol ilaç­la­rı­nın kı­sıt­lan­ma­sı­na ve sağ­lık har­ca­ma­la­rı­na iliş­kin Sağ­lık Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19333)

82.- Ha­tay Mil­let­ve­ki­li Zü­he­yir AM­BER'in, ye­şil­kart­lı­la­rın ilaç be­del­le­ri­nin ec­za­ne­le­re öden­me­sin­de ya­şa­nan ge­cik­me­le­re iliş­kin Sağ­lık Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19334)

83.- Bur­sa Mil­let­ve­ki­li Ke­mal DE­Mİ­REL'in, bir sağ­lık oca­ğı­nın per­so­nel ih­ti­ya­cı­na iliş­kin Sağ­lık Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19337)

84.- Mer­sin Mil­let­ve­ki­li Hü­se­yin GÜ­LER'in, Van-Baş­ka­le'de gö­rev ya­pan bir dok­to­run ta­yin ta­le­bi­ne iliş­kin Sağ­lık Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19338)

85.- Bur­sa Mil­let­ve­ki­li Ke­mal DE­Mİ­REL'in, ida­ri kad­ro­la­ra ya­pı­lan ata­ma­la­ra iliş­kin Ulaş­tır­ma Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19347)

86.- Bur­sa Mil­let­ve­ki­li Ke­mal DE­Mİ­REL'in, sta­tü­le­ri­ne gö­re per­so­nel sa­yı­sı­na iliş­kin Ulaş­tır­ma Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19348)

87.- An­tal­ya Mil­let­ve­ki­li Ati­la EMEK'in, Ma­nav­gat tek­ne ya­pım ve çe­kek ye­ri pro­je­si­ne iliş­kin Ulaş­tır­ma Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19349)

88.- Bur­sa Mil­let­ve­ki­li Mus­ta­fa ÖZ­YURT'un, Bur­sa'da­ki ta­ri­hi çeş­me­le­re iliş­kin Baş­ba­kan­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19649)

89.- İz­mir Mil­let­ve­ki­li Ah­met ER­SİN'in, Kıb­rıs ko­nu­sun­da bir da­nış­ma­nı­nın gö­rüş­me­ler­de bu­lun­du­ğu id­di­ası­na iliş­kin Baş­ba­kan­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19650)

90.- Kon­ya Mil­let­ve­ki­li Atil­la KART'ın, pra­tis­yen he­kim­le­rin baş­he­kim ve baş­he­kim yar­dım­cı­sı ola­rak atan­ma­la­rı­na iliş­kin Baş­ba­kan­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19653)

91.- Mer­sin Mil­let­ve­ki­li Hü­se­yin GÜ­LER'in, Ata­türk Ha­va Li­ma­nın­da de­ve ke­sil­me­si­ne iliş­kin Baş­ba­kan­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19654)

92.- İs­tan­bul Mil­let­ve­ki­li Ah­met Sır­rı ÖZ­BEK'in, va­tan­daş­la­ra ya­pı­lan nak­di ve ay­ni yar­dım­la­ra iliş­kin Baş­ba­kan­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19655)

93.- İs­tan­bul Mil­let­ve­ki­li Onur ÖY­MEN'in, Ağ­rı'ya do­ğal­gaz ve­ril­me­si­ne iliş­kin Ener­ji ve Tabiî Kay­nak­lar Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19659)

94.- An­tal­ya Mil­let­ve­ki­li Hü­se­yin EK­MEK­Çİ­OĞ­LU'nun, An­tal­ya-El­ma­lı'da­ki Av­lan ve Ba­ran­da göl­le­rin­de­ki su ka­çak­la­rı­na iliş­kin Ener­ji ve Tabiî Kay­nak­lar Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19660)

95.- Ar­da­han Mil­let­ve­ki­li En­sar ÖĞÜT'ün, Ar­da­han'ın bir kö­yü­nün su­la­ma ka­na­lı ih­ti­ya­cı­na iliş­kin Ener­ji ve Tabiî Kay­nak­lar Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19661)

96.- Ar­da­han Mil­let­ve­ki­li En­sar ÖĞÜT'ün, Ar­da­han'ın bir kö­yün­de­ki yol ve su ça­lış­ma­la­rı­na iliş­kin İçiş­le­ri Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19662)

97.- Ar­da­han Mil­let­ve­ki­li En­sar ÖĞÜT'ün, bir kar­go fir­ma­sı­nın do­lan­dı­rıl­dı­ğı id­di­ası­na iliş­kin İçiş­le­ri Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19663)

98.- İs­tan­bul Mil­let­ve­ki­li Ali Rı­za GÜL­Çİ­ÇEK'in, İs­tan­bul'da­ki bir il­köğ­re­tim oku­lun­da ger­çek­leş­ti­ri­len yı­kı­ma iliş­kin İçiş­le­ri Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19664)

99.- Mer­sin Mil­let­ve­ki­li Hü­se­yin ÖZ­CAN'ın, İs­tan­bul Bü­yük­şe­hir Be­le­di­ye­si­nin ver­di­ği bir in­şa­at iz­ni­ne iliş­kin İçiş­le­ri Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19665)

100.- Ha­tay Mil­let­ve­ki­li Zü­he­yir AM­BER'in, İs­ken­de­run'da mey­da­na ge­len sal­dı­rı­la­ra iliş­kin İçiş­le­ri Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19666)

101.- İs­tan­bul Mil­let­ve­ki­li Onur ÖY­MEN'in, ka­çak ya­ban­cı iş­çi­le­re iliş­kin İçiş­le­ri Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19667)

102.- An­tal­ya Mil­let­ve­ki­li Na­il KA­MA­CI'nın, An­tal­ya-Doy­ran Be­le­di­ye Baş­ka­nı­nın kul­lan­dı­ğı ma­kam ara­cı­na iliş­kin İçiş­le­ri Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19668)

103.- An­tal­ya Mil­let­ve­ki­li Na­il KA­MA­CI'nın, An­tal­ya'nın çe­şit­li tu­ris­tik yer­le­rin­de­ki bü­fe iş­let­me­ci­li­ği iha­le­le­ri­ne iliş­kin Kül­tür ve Tu­rizm Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19669)

104.- Bur­sa Mil­let­ve­ki­li Ke­mal DE­Mİ­REL'in, gör­me en­gel­li­le­re eği­tim ve­ren okul­la­ra iliş­kin Millî Eği­tim Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19672)

105.- De­niz­li Mil­let­ve­ki­li Üm­met KAN­DO­ĞAN'ın, has­ta­ne­ler­de­ki oto­mas­yon sis­tem­le­ri­ne iliş­kin Sağ­lık Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19675)

106.- Art­vin Mil­let­ve­ki­li Yük­sel ÇOR­BA­CI­OĞ­LU'nun, Borç­ka Dev­let Has­ta­ne­si yö­ne­ti­miy­le il­gi­li id­di­ala­ra iliş­kin Sağ­lık Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19676)

107.- Bi­le­cik Mil­let­ve­ki­li Ya­şar TÜ­ZÜN'ün, Bi­le­cik İlin­de­ki sağ­lık per­so­ne­li açı­ğı­na iliş­kin Sağ­lık Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19677)

108.- İs­tan­bul Mil­let­ve­ki­li Meh­met Ali ÖZ­PO­LAT'ın, İs­tan­bul'da­ki bir dis­pan­se­rin ka­pa­tı­la­ca­ğı id­di­ası­na iliş­kin Sağ­lık Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19678)

109.- Şan­lı­ur­fa Mil­let­ve­ki­li Tu­ran TÜY­SÜZ'ün, ilaç kap­lı sten­le­re iliş­kin Sağ­lık Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19679)

110.- De­niz­li Mil­let­ve­ki­li Meh­met U. NEŞ­ŞAR'ın, De­niz­li'de ai­le he­kim­li­ği pi­lot uy­gu­la­ma­sı­na iliş­kin Sağ­lık Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19680)

111.- An­tal­ya Mil­let­ve­ki­li Na­il KA­MA­CI'nın, SSK'nın Ak­de­niz Üni­ver­si­te­si Has­ta­ne­si­ne olan bor­cu­na iliş­kin Sağ­lık Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19681)

112.- İs­tan­bul Mil­let­ve­ki­li Onur ÖY­MEN'in, AB sü­re­cin­de Kıb­rıs ko­nu­sun­da­ki ge­liş­me­le­re iliş­kin Dı­şiş­le­ri Ba­ka­nı ve Baş­ba­kan Yar­dım­cı­sın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19685)

113.- An­tal­ya Mil­let­ve­ki­li Hü­se­yin EK­MEK­Çİ­OĞ­LU'nun, ya­pı de­ne­tim sis­te­mi­ne iliş­kin Ba­yın­dır­lık ve İskân Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19686)

114.- Art­vin Mil­let­ve­ki­li Yük­sel ÇOR­BA­CI­OĞ­LU'nun, Borç­ka'da­ki fın­dık üre­ti­ci­si­nin ürün be­de­li­ni İl­çe­de­ki ban­ka­lar­dan al­ma­sı­nın sağ­lan­ma­sı­na iliş­kin Dev­let Ba­ka­nın­dan (Ali BA­BA­CAN) ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19687)

115.- Bi­le­cik Mil­let­ve­ki­li Ya­şar TÜ­ZÜN'ün, Bi­le­cik'te­ki ka­mu per­so­ne­li ata­ma ve yer de­ğiş­tir­me­le­ri­ne iliş­kin Dev­let Ba­ka­nı ve Baş­ba­kan Yar­dım­cı­sın­dan (Meh­met Ali ŞA­HİN) ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19688)

116.- An­tal­ya Mil­let­ve­ki­li Fe­ri­dun Fik­ret BA­LOĞ­LU'nun, An­tal­ya'da ka­li­te­siz kö­mür da­ğı­tıl­dı­ğı id­di­ala­rı­na iliş­kin Baş­ba­kan­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19691)

117.- Kırk­la­re­li Mil­let­ve­ki­li Meh­met S. KE­Sİ­MOĞ­LU'nun, Kırk­la­re­li'de­ki Dev­let has­ta­ne­le­ri­nin söz­leş­me­li ça­lı­şan­la­rı­nın bir si­ya­si par­ti­ye üye ol­ma­ya zor­lan­dık­la­rı id­di­ası­na iliş­kin Baş­ba­kan­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19693)

118.- Uşak Mil­let­ve­ki­li Os­man COŞ­KU­NOĞ­LU'nun, TÜ­Bİ­TAK'la il­gi­li yar­gı ka­rar­la­rı­nın uy­gu­lan­ma­dı­ğı id­di­ala­rı­na iliş­kin Baş­ba­kan­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19694)

119.- Or­du Mil­let­ve­ki­li İd­ris Sa­mi TAN­DOĞ­DU'nun, bir Da­nış­ma­nın mas­raf­la­rı­na iliş­kin Baş­ba­kan­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19695)

120.- Uşak Mil­let­ve­ki­li Os­man COŞ­KU­NOĞ­LU'nun, TBMM Gün­de­min­de­ki bir ulus­la­ra­ra­sı an­laş­ma­ya ve bir kon­fe­ran­sa iliş­kin Baş­ba­kan­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19696)

121.- Mer­sin Mil­let­ve­ki­li Hü­se­yin GÜ­LER'in, TÜ­Bİ­TAK'a iliş­kin Baş­ba­kan­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19697)

122.- Ar­da­han Mil­let­ve­ki­li En­sar ÖĞÜT'ün, Ar­da­han'da­ki bir kö­yün yol so­ru­nu­na iliş­kin İçiş­le­ri Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19703)

123.- Ar­da­han Mil­let­ve­ki­li En­sar ÖĞÜT'ün, Ar­da­han'da­ki bir kö­yün alt­ya­pı so­ru­nu­na iliş­kin İçiş­le­ri Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19704)

124.- Ar­da­han Mil­let­ve­ki­li En­sar ÖĞÜT'ün, Ar­da­han'da­ki ba­zı köy­le­rin yol so­ru­nu­na iliş­kin İçiş­le­ri Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19705)

125.- Ar­da­han Mil­let­ve­ki­li En­sar ÖĞÜT'ün, Ar­da­han'da­ki bir köp­rü­nün ba­kım ve ona­rı­mı­na iliş­kin İçiş­le­ri Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19706)

126.- Ar­da­han Mil­let­ve­ki­li En­sar ÖĞÜT'ün, Ar­da­han'da­ki bir köp­rü­nün ba­kım ve ona­rı­mı­na iliş­kin İçiş­le­ri Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19707)

127.- An­tal­ya Mil­let­ve­ki­li Fe­ri­dun Fik­ret BA­LOĞ­LU'nun, Kent Kon­se­yi Yö­net­me­li­ği­ne iliş­kin İçiş­le­ri Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19708)

128.- Te­kir­dağ Mil­let­ve­ki­li Er­do­ğan KAP­LAN'ın, Te­kir­dağ'da ka­pa­tı­lan bir taş oca­ğı­nın fa­ali­yet­le­ri­ni sür­dür­me­si­ne iliş­kin İçiş­le­ri Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19709)

129.- An­tal­ya Mil­let­ve­ki­li Na­il KA­MA­CI'nın, An­tal­ya İl Özel İda­re­si Mü­dür Yar­dım­cı­sı­nın baş­ka bir gö­re­ve atan­ma­sı­na iliş­kin İçiş­le­ri Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19710)

130.- De­niz­li Mil­let­ve­ki­li Üm­met KAN­DO­ĞAN'ın, ara­zi top­lu­laş­tır­ma­sı ça­lış­ma­la­rı­na iliş­kin İçiş­le­ri Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19711)

131.- De­niz­li Mi­let­ve­ki­li Üm­met KAN­DO­ĞAN'ın, tak­si şo­för­le­ri­nin can ve mal gü­ven­li­ği­ne iliş­kin İçiş­le­ri Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19712)

132.- An­tal­ya Mil­let­ve­ki­li Fe­ri­dun Fik­ret BA­LOĞ­LU'nun, An­tal­ya'da kış se­zo­nun­da ka­pa­nan iş­let­me­le­re iliş­kin Kül­tür ve Tu­rizm Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19713)

133.- An­tal­ya Mil­let­ve­ki­li Fe­ri­dun Fik­ret BA­LOĞ­LU'nun, tu­rizm reh­ber­le­ri­nin mes­le­ki ör­güt­len­me­si­ne ve so­run­la­rı­na iliş­kin Kül­tür ve Tu­rizm Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19714)

134.- De­niz­li Mil­let­ve­ki­li Üm­met KAN­DO­ĞAN'ın, An­ka­ra Ver­gi Da­ire­si Baş­kan­lı­ğı­nın tak­si­ci­le­re yö­ne­lik uy­gu­la­ma­la­rı­na iliş­kin Ma­li­ye Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19715)

135.- Es­ki­şe­hir Mil­let­ve­ki­li Cev­det SEL­Vİ'nin, özür­lü ay­lık­la­rı­na iliş­kin Ma­li­ye Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19717)

136.- Bur­sa Mil­let­ve­ki­li Mus­ta­fa ÖZ­YURT'un, ba­zı il millî eği­tim mü­dür­le­ri­nin al­dı­ğı ma­kam araç­la­rı­na iliş­kin Millî Eği­tim Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19721)

137.- Es­ki­şe­hir Mil­let­ve­ki­li Cev­det SEL­Vİ'nin, özür­lü­le­rin eği­tim­le­ri­ne iliş­kin Millî Eği­tim Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19722)

138.- An­ka­ra Mil­let­ve­ki­li Mu­zaf­fer R. KUR­TUL­MU­ŞOĞ­LU'nun, Kon­ya Nu­mu­ne Has­ta­ne­sin­de ya­şan­dı­ğı id­dia edi­len bir ola­ya iliş­kin Sağ­lık Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19723)

139.- An­tal­ya Mil­let­ve­ki­li Fe­ri­dun Fik­ret BA­LOĞ­LU'nun, bir ila­cın te­mi­nin­de ya­şa­nan so­run­la­ra iliş­kin Sağ­lık Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19724)

140.- Ar­da­han Mil­let­ve­ki­li En­sar ÖĞÜT'ün, Ar­da­han'da­ki bir köy sağ­lık oca­ğı­nın ih­ti­yaç­la­rı­na iliş­kin Sağ­lık Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19725)

141.- Ar­da­han Mil­let­ve­ki­li En­sar ÖĞÜT'ün, Ar­da­han'da­ki bir köy sağ­lık oca­ğı­nın ih­ti­yaç­la­rı­na iliş­kin Sağ­lık Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19726)

142.- Ar­da­han Mil­let­ve­ki­li En­sar ÖĞÜT'ün, Ar­da­han'da­ki bir köy sağ­lık oca­ğı­nın per­so­nel ih­ti­ya­cı­na iliş­kin Sağ­lık Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19727)

143.- De­niz­li Mil­let­ve­ki­li Üm­met KAN­DO­ĞAN'ın, Şır­nak İlin­de­ki Dev­let has­ta­ne­le­rin­de göz dok­to­ru bu­lu­nup bu­lun­ma­dı­ğı­na iliş­kin Sağ­lık Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19728)

144.- De­niz­li Mil­let­ve­ki­li Üm­met KAN­DO­ĞAN'ın, has­ta­ne­ler­de­ki oda sis­te­mi­ne iliş­kin Sağ­lık Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19729)

145.- İz­mir Mil­let­ve­ki­li Ah­met ER­SİN'in, İz­mir'de ku­ru­la­cak bir kır­ma-ele­me te­si­si­ne iliş­kin Çev­re ve Or­man Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19732)

146.- Te­kir­dağ Mil­let­ve­ki­li Er­do­ğan KAP­LAN'ın, Te­kir­dağ'da ka­pa­tı­lan bir taş oca­ğı­nın fa­ali­yet­le­ri­ni sür­dür­me­si­ne iliş­kin Ener­ji ve Tabiî Kay­nak­lar Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19733)

147.- İs­tan­bul Mil­let­ve­ki­li Meh­met Ali ÖZ­PO­LAT'ın, Ata­türk Ha­va­li­ma­nın­da­ki bir pis­tin uza­tıl­ma­sı pro­je­si­ne iliş­kin Ulaş­tır­ma Ba­ka­nın­dan ya­zı­lı so­ru öner­ge­si (7/19737)

 

 

25 Ocak 2007 Per­şem­be

Bİ­RİN­Cİ OTU­RUM

Açıl­ma Sa­ati: 14.06

BAŞ­KAN: Baş­kan Ve­ki­li İs­ma­il ALP­TE­KİN

KÂTİP ÜYE­LER: Bay­ram ÖZ­ÇE­LİK (Bur­dur), Ya­şar TÜ­ZÜN (Bi­le­cik)

BAŞ­KAN - Tür­ki­ye Bü­yük Mil­let Mec­li­si­nin 55'in­ci Bir­le­şi­mi'ni açı­yo­rum.

Top­lan­tı ye­ter sa­yı­sı var­dır, gö­rüş­me­le­re baş­lı­yo­ruz.

Gün­de­me geç­me­den ön­ce, üç sa­yın mil­let­ve­ki­li­ne gün­dem dı­şı söz ve­re­ce­ğim.

Gün­dem dı­şı ilk söz, Türk İş­bir­li­ği ve Kal­kın­ma İda­re­si Baş­kan­lı­ğı (Tİ­KA)nın yap­tı­ğı fa­ali­yet­ler­le il­gi­li ol­mak üze­re, Kah­ra­man­ma­raş Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Fa­tih Arı­kan'a ait­tir.

Bu­yu­run Sa­yın Arı­kan. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

Sü­re­niz beş da­ki­ka.

III. - BAŞ­KAN­LI­ĞIN GE­NEL KU­RU­LA SU­NUŞ­LA­RI

A) GÜNDEM DIŞI KONUŞMALAR

1.- Kah­ra­man­ma­raş Mil­let­ve­ki­li Fa­tih Arı­kan'ın, Türk İş­bir­li­ği ve Kal­kın­ma İda­re­si Baş­kan­lı­ğı­nın ku­ru­luş ama­cı ve fa­ali­yet­le­ri­ne iliş­kin gün­dem dı­şı ko­nuş­ma­sı ve Dev­let Ba­ka­nı Be­şir Ata­lay'ın ce­va­bı

FA­TİH ARI­KAN (Kah­ra­man­ma­raş) - Sa­yın Baş­ka­nım, de­ğer­li ar­ka­daş­la­rım; he­pi­ni­zi say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum.

Bu­gün, Tür­ki­ye'nin önem­li bir ku­ru­lu­şu olan Türk İş­bir­li­ği ve Kal­kın­ma İda­re­si, kı­sa­ca Tİ­KA Baş­kan­lı­ğı­nın fa­ali­yet­le­riy­le il­gi­li ko­nuş­ma yap­mak üze­re söz al­mış bu­lu­nu­yo­rum.

Özel­lik­le Or­ta As­ya, Kaf­kas­lar ve Bal­kan­lar'da bu­lu­nan ül­ke­le­re se­ya­hat eden ar­ka­daş­la­rı­mı­zın da ya­ki­nen bil­dik­le­ri gi­bi, Tİ­KA, bu­lun­du­ğu ül­ke­ler­de, he­pi­mi­zin gu­rur­lan­ma­sı­na ve­si­le olan cid­di pro­je­le­ri ha­ya­ta ge­çir­miş­tir. 1990'lı yıl­la­rın ba­şın­da Do­ğu Blo­ku'nun da­ğıl­ma­sı ve bu­na pa­ra­lel ola­rak ya­şa­nan ge­liş­me­ler so­nu­cun­da, Or­ta As­ya, Kaf­kas­lar ve Bal­kan­lar'da Türk ve ak­ra­ba soy­lu ye­ni ba­ğım­sız dev­let­ler ku­rul­muş­tur. Bu dev­let­le­rin, ül­ke­mi­zin do­ğal nü­fuz ala­nı için­de ol­ma­sı ve ara­mız­da, or­tak ta­rih, kül­tür ve dil ve din bağ­la­rı­nın bu­lun­ma­sı, bu ül­ke­le­rin Tür­ki­ye'den bek­len­ti­le­ri­ni ar­tır­mış­tır.

Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, bu ta­lep­le­rin sis­tem­li bir şe­kil­de kar­şı­lan­ma­sı ama­cıy­la 1992 yı­lın­da, Dı­şiş­le­ri Ba­kan­lı­ğı­na bağ­lı ola­rak, 480 sa­yı­lı Ka­nun Hük­mün­de Ka­rar­na­me'yle Tİ­KA ku­rul­muş ve 1999 yı­lın­da Cum­hur­baş­kan­lı­ğı tez­ke­re­siy­le Baş­ba­kan­lı­ğa bağ­lan­mış­tır. 12 Ma­yıs 2001 ta­ri­hin­de, 4668 sa­yı­lı Türk İş­bir­li­ği ve Kal­kın­ma İda­re­si Baş­kan­lı­ğı­nın Teş­ki­lat ve Gö­rev­le­ri Hak­kın­da Ka­nun ya­yım­lan­mış­tır. Tİ­KA hâlen Dev­let Ba­kan­lı­ğı­na bağ­lı ola­rak ça­lış­ma­la­rı­nı sür­dür­mek­te­dir.

Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, Tİ­KA'nın ku­ru­luş ama­cı, baş­ta Türk di­li­nin ko­nu­şul­du­ğu ül­ke­ler ve Tür­ki­ye'ye kom­şu ül­ke­ler ol­mak üze­re, ge­liş­me yo­lun­da­ki ül­ke­le­rin kal­kın­ma­la­rı­na yar­dım­cı ol­mak, bu ül­ke­ler­le, eko­no­mik, ti­ca­ri, tek­nik, sos­yal, kül­tü­rel ve eği­tim alan­la­rın­da iş bir­li­ği­ni pro­je­ler ve prog­ram­lar ara­cı­lı­ğıy­la ge­liş­tir­mek­tir. Tİ­KA, baş­lan­gıç­ta al­tı ye­di ül­ke­de fa­ali­yet ger­çek­leş­ti­rir­ken, bu­gün iti­ba­rıy­la on se­kiz ül­ke­de ko­or­di­nas­yon ofi­si bu­lun­mak­ta ve fa­ali­yet­le­rin­den dok­san ci­va­rın­da ül­ke fay­da­lan­mak­ta­dır.

Hükûme­ti­miz dö­ne­min­de Tİ­KA fa­ali­yet­le­ri­ne ye­ni bir içe­rik ka­zan­dı­rıl­mış, Bal­kan­lar ve Af­ri­ka baş­ta ol­mak üze­re, ye­ni coğ­raf­ya­la­ra açı­lın­mış ve kal­kın­ma yar­dım­la­rı­nın et­kin­li­ği ar­tı­rı­la­rak Hükûme­ti­mi­ze yurt dı­şın­da ve için­de cid­di bir pres­tij ka­zan­dı­rıl­mış­tır.

Baş­kan­lı­ğın ya­yım­la­dı­ğı ra­por­lar­dan öğ­ren­di­ği­mi­ze gö­re 1992-2003 yıl­la­rı ara­sın­da top­lam 2.506 pro­je ve fa­ali­yet ger­çek­leş­ti­ril­miş iken, 2004 yı­lın­da 486, 2005 yı­lın­da 562 fa­ali­yet ve pro­je ger­çek­leş­ti­ri­le­rek, Baş­kan­lı­ğın ça­lış­ma­la­rı bir iv­me ka­zan­mış­tır. 2006 yı­lın­da da bu sa­yı 931'e ulaş­mış­tır. Bu pro­je­le­rin si­ya­si, eko­no­mik ve kül­tü­rel açı­dan önem­li ge­ri dö­nü­şüm­le­ri ol­du­ğu inan­cın­da­yım. Bu ne­den­le, Tİ­KA pro­je­le­ri­nin gi­de­rek art­ma­sı ge­rek­ti­ği­ne ina­nı­yo­rum. Ay­rı­ca, bu pro­je­le­rin ha­ya­ta ge­çi­ril­me­si için ge­rek­li olan in­san kay­nak­la­rı, büt­çe ve or­ga­ni­zas­yo­nel alt­ya­pı ko­nu­sun­da da cid­di des­tek­le­me­le­rin ya­pıl­ma­sı ge­rek­ti­ği­ne inan­mak­ta­yım.

Hükûmet ola­rak Bal­kan­lar'a bü­yük önem ver­mek­te­yiz. Bal­kan­lar'da bu­lu­nan Türk ve ak­ra­ba top­lu­luk­la­ra ve dev­let­le­re ya­pı­lan önem­li yar­dım­la­rın ar­ta­rak de­vam et­me­si ge­rek­ti­ği inan­cın­da­yım.

Tİ­KA'nın özel­lik­le Ma­ke­don­ya, Bos­na-Her­sek, Ar­na­vut­luk ve Ko­so­va'da yü­rü­tü­len pro­je­le­ri­nin de çok önem­li ol­du­ğu­nu dü­şü­nü­yo­rum.

Ay­rı­ca, Fi­lis­tin gi­bi ta­ri­hi­miz­de önem­li bir ye­ri olan ve gü­nü­müz ulus­la­ra­ra­sı iliş­ki­le­ri­nin odak nok­ta­sın­da olan bir coğ­raf­yay­la da tek­nik iş bir­li­ği açı­sın­dan ya­kın­dan il­gi­le­nil­me­si ge­rek­mek­te­dir. Bu amaç­la, Ku­düs'te, Ra­mal­lah'ta açı­lan Tİ­KA ofis­le­ri­nin gi­de­rek da­ha önem­li rol­ler oy­na­ya­ca­ğı­na ina­nı­yo­rum.

Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, Türk dün­ya­sı­nın ana omur­ga­sı­nı teş­kil eden Türk cum­hu­ri­yet­le­riy­le de iliş­ki­le­ri­mi­zin ge­liş­ti­ril­me­sin­de, Tİ­KA'nın uy­gu­la­dı­ğı pro­je­le­rin önem­li rol­ler ifa et­ti­ği­ni gör­mek­te­yiz. Bu pro­je­le­rin in­san odak­lı ve top­lum­lar ara­sı ile­ti­şi­mi ar­tı­rı­cı ma­hi­yet­te ol­ma­sı, ile­ri­ye yö­ne­lik ümit­le­ri­mi­zi ar­tır­mak­ta­dır.

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

BAŞ­KAN - Bu­yu­run efen­dim.

FA­TİH ARI­KAN (De­vam­la) - Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, ge­çen­ler­de Türk­me­nis­tan'a yap­tı­ğım bir se­ya­hat es­na­sın­da gör­dük­le­ri­mi de siz­ler­le pay­laş­mak is­ti­yo­rum. Tİ­KA'nın ora­da ha­ya­ta ge­çir­di­ği bir­çok pro­je­nin içe­ri­sin­de özel­lik­le Sul­tan Sen­cer Tür­be­si'nin res­to­ras­yo­nu, or­tak kül­tür mi­ra­sı­mı­zın ko­run­ma­sı açı­sın­dan bü­yük önem ta­şı­mak­ta­dır. Tİ­KA'nın or­tak kül­tür mi­ra­sı­mı­za sa­hip çı­kan bu tür pro­je­le­ri­nin, Or­ta As­ya ve Bal­kan­lar'da da­ha da art­ma­sı ge­rek­ti­ği­ne ina­nı­yo­rum. Tİ­KA pro­je­le­ri­nin se­çi­min­de ve ha­ya­ta ge­çi­ril­me­sin­de be­lir­le­ne­cek kri­ter­le­rin çok önem­li ol­du­ğu­nu dü­şü­nü­yo­rum. Gü­nü­müz­de re­ka­bet or­ta­mı­nın gi­de­rek kı­zış­tı­ğı tek­nik iş­bir­li­ği ko­nu­la­rın­da di­ğer ül­ke­ler­le alan­da re­ka­bet ede­bil­me­nin önem­li yol­la­rın­dan bi­ri­nin de bu kri­ter­le­re ge­re­ken has­sa­si­ye­tin gös­te­ril­me­si ol­du­ğu­nu dü­şü­nü­yo­rum.

Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, ye­ni coğ­raf­ya­la­ra açı­lır­ken en önem­li dip­lo­ma­si araç­la­rı­mız­dan bi­ri­ni de şüp­he­siz Tİ­KA'nın pro­je­le­ri oluş­tur­mak­ta­dır. Bu sa­ye­de il­gi­li ül­ke­le­rin bü­rok­rat­la­rı Tür­ki­ye'ye çe­şit­li amaç­lar­la ge­ti­ri­lip eği­til­mek­te, ya­pı­lan sos­yal pro­je­ler­le in­san­la­rın kalp­le­ri ka­za­nıl­mak­ta ve iş adam­la­rı­mı­zın fa­ali­yet­le­ri­ne des­tek ve­ril­mek­te­dir. Bu yön­tem­le ge­liş­ti­ri­len Af­ri­ka'ya açı­lım prog­ra­mı­nın yay­gın­laş­tı­rıl­ma­sı­nı ve de­rin­leş­ti­ril­me­si­ni di­le­mek­te­yiz. Af­ri­ka'ya yö­ne­lik ça­lış­ma­lar ve ge­niş­le­me po­li­ti­ka­sı na­sıl yü­rü­yor, onu da ger­çek­ten me­rak edi­yo­rum.

Ko­nuş­ma­mı bi­ti­rir­ken, Sa­yın Dev­let Ba­ka­nı­mız Be­şir Ata­lay'ı ve Tİ­KA'yı kut­lu­yor, yü­rüt­tü­ğü pro­je­le­rin ar­ta­rak de­vam et­me­si­ni di­li­yo­rum.

Bu duy­gu ve dü­şün­ce­ler­le yü­ce Mec­li­si se­lam­lar, te­şek­kür ede­rim. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

BAŞ­KAN - Te­şek­kür edi­yo­ruz Sa­yın Arı­kan.

Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, Sa­yın Dev­let Ba­ka­nı­mız Be­şir Ata­lay Bey ce­vap ve­re­cek­ler.

Bu­yu­run efen­dim. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

DEV­LET BA­KA­NI BE­ŞİR ATA­LAY (An­ka­ra) - Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; Kah­ra­man­ma­raş Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Fa­tih Arı­kan'ın gün­dem dı­şı ko­nuş­ma­sı üze­ri­ne, bu ko­nu­da, ya­ni, tek­nik iş­bir­li­ği ala­nın­da­ki ça­lış­ma­la­rı­mız­la il­gi­li siz­le­re bil­gi sun­mak üze­re söz al­dım. Ön­ce, he­pi­ni­zi say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum.

Bil­di­ği­niz gi­bi, Türk İş­bir­li­ği ve Kal­kın­ma İda­re­si Baş­kan­lı­ğı Tür­ki­ye'nin yegâne tek­nik yar­dım ku­ru­lu­şu­dur. Ulus­la­ra­ra­sı iliş­ki­ler­de, özel­lik­le İkin­ci Dün­ya Sa­va­şı son­ra­sı dö­nem­de bü­yük ül­ke­ler tek­nik yar­dım dip­lo­ma­si­si­ne çok önem ver­miş­ler­dir ve bu, o ül­ke­le­re epey ge­ri dö­nüş sağ­la­mış­tır. Bu­gün de böl­ge­sel ve kü­re­sel so­rum­lu­luk ta­şı­yan bü­tün dev­let­le­rin tek­nik yar­dım ku­ru­luş­la­rı var­dır. Ja­pon­ya'nın JI­CA'sı, Al­man­ya'nın  GTZ'si gi­bi ku­ru­luş­lar bu­na ör­nek ola­rak ve­ri­le­bi­lir. İş­te, Tür­ki­ye'nin de ulus­la­ra­ra­sı alan­da tek­nik iş­bir­li­ği pro­je­le­ri­ni yü­rü­ten ku­ru­lu­şu­nun adı Türk İş­bir­li­ği ve Kal­kın­ma İda­re­si Baş­kan­lı­ğı, kı­sa is­miy­le Tİ­KA'dır.

Tek­nik yar­dım ku­ru­luş­la­rı, ül­ke­le­rin pres­tij­le­ri­ne, lo­bi ve ta­nı­tım gü­cü­ne kat­kı­lar sağ­lar. Ay­nı za­man­da, pro­je uy­gu­la­nan alan­lar­da yar­dım alan ve yar­dım ve­ren ül­ke­le­rin ka­mu ve özel sek­tör­le­ri ara­sın­da iliş­ki­le­rin ge­liş­ti­ril­me­si­ne des­tek ve­rir. Söz ko­nu­su yar­dım­la­rın ka­mu ve­ya doğ­ru­dan hal­ka ulaş­tı­rıl­ma­sı, bi­le­nen dış po­li­ti­ka ge­liş­tir­me bi­çi­mi­nin ya­nın­da, ka­mu dip­lo­ma­si­si yo­luy­la eko­no­mik, sos­yal, kül­tü­rel ve psi­ko­lo­jik alan­lar­da ila­ve bir ens­trü­man oluş­tu­rur. Kal­kın­ma yar­dım­la­rı kla­sik dip­lo­ma­si­ye eko­no­mik, sos­yal, kül­tü­rel ve in­sa­ni alan­lar­da ye­ni açı­lım imkânı sağ­la­yan önem­li bir ens­trü­man­dır ve tek­nik yar­dım, kal­kın­ma yar­dım­la­rı, dış po­li­ti­ka­ya ger­çek­ten çok önem­li ve so­mut des­tek sağ­lar. Esa­sen, bu fa­ali­yet, her ül­ke­nin dış po­li­ti­ka­sı­nın bir par­ça­sı­dır ve Tür­ki­ye'de de o şek­li­de yü­rü­mek­te­dir.

Tİ­KA'nın ku­ru­luş ama­cı, baş­ta Türk di­li­nin ko­nu­şul­du­ğu ül­ke­ler ve Tür­ki­ye'ye kom­şu ül­ke­ler ol­mak üze­re, ge­liş­me yo­lun­da­ki ül­ke­le­rin kal­kın­ma­la­rı­na yar­dım­cı ol­mak, bu ül­ke­ler­le eko­no­mik, ti­ca­ri, tek­nik, sos­yal, kül­tü­rel ve eği­tim ala­nın­da iş­bir­li­ği­ni, pro­je­ler ve prog­ram­lar ara­cı­lı­ğıy­la ge­liş­tir­mek­tir.

Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; Tİ­KA ha­len mer­kez teş­ki­la­tı­na ila­ve­ten, Ar­na­vut­luk, Azer­bay­can, Bos­na-Her­sek, Gür­cis­tan, Ka­za­kis­tan, Kır­gı­zis­tan, Mo­ğo­lis­tan, Mol­do­va, Öz­be­kis­tan, Ta­ci­kis­tan, Türk­me­nis­tan, Uk­ray­na, Kı­rım, Af­ga­nis­tan, Fi­lis­tin, Ma­ke­don­ya, Ko­so­va, Eti­yop­ya ve Su­dan ol­mak üze­re on se­kiz prog­ram ko­or­di­nas­yo­nu ile fa­ali­yet­le­ri­ni sür­dür­mek­te­dir. Ay­rı­ca, prog­ram ko­or­di­nas­yon ofi­si ol­ma­yan ül­ke­ler­de de mer­kez­den plan­la­nan pro­je ve fa­ali­yet­ler uy­gu­lan­mak­ta­dır. Böy­le­ce, alan­da fa­ali­yet gös­te­ren ül­ke sa­yı­sı da­ha da art­mak­ta­dır.

İçin­de bu­lun­du­ğu böl­ge­nin, si­ya­si, eko­no­mik ve gü­ven­lik ek­sen­li cid­di prob­lem­ler ya­şı­yor ol­ma­sı, is­tik­rar­lı ve güç­lü Tür­ki­ye'yi böl­ge­sin­de çok da­ha önem­li hâle ge­tir­mek­te­dir. Bu ne­den­le, Hükûme­ti­miz dö­ne­min­de Tür­ki­ye, Av­ru­pa Bir­li­ği ağır­lık mer­ke­zi­ni mu­ha­fa­za eder­ken, böl­ge­sel me­se­le­ler­de en et­ki­li ak­tör, kü­re­sel iliş­ki­ler­de ise iş­bir­li­ği ter­cih edi­len güç­lü bir part­ner ol­ma yo­lun­da çok yön­lü, prob­lem çö­zü­cü, di­ya­log ek­sen­li ve ulus­la­ra­ra­sı iliş­ki­ler­de ağır­lı­ğı­nı ar­tı­ran ve müm­kün olan bü­tün ül­ke­ler­le iyi iliş­ki­ler ge­liş­tir­me te­mel pren­si­biy­le ha­re­ket eden bir po­li­ti­ka iz­le­mek­te­dir. Bu dış po­li­ti­ka pers­pek­ti­fi­miz çer­çe­ve­sin­de, tek­nik ve dış yar­dım po­li­ti­ka­la­rı da re­vi­ze edil­miş­tir. Hükûme­ti­miz, ya­pı­lan yar­dım­la­rı dış po­li­ti­ka­mı­zın önem­li ve ay­rıl­maz bir par­ça­sı hâli­ne ge­tir­miş­tir. Bu yol­la el­de edi­le­cek bir­çok dış po­li­ti­ka he­de­fi ol­du­ğu­na da inan­mak­ta­yız. Türk cum­hu­ri­yet­le­riy­le iliş­ki­le­rin ge­liş­ti­ril­me­si, Türk ve ak­ra­ba top­lu­luk­la­rın ta­lep­le­ri­ne ce­vap ve­ril­me­si, dün­ya­nın or­tak so­ru­nu hâli­ne gel­miş kriz­le­re ulus­la­ra­ra­sı top­lum içe­ri­sin­de rol ala­rak mü­da­ha­le edil­me­si, bek­len­me­dik za­man­lar­da or­ta­ya çı­kan do­ğal afet, sa­vaş ve kriz mağ­dur­la­rı­na yar­dım edil­me­si, hep, dış po­li­ti­ka­mı­zın ön­ce­lik­le­ri ara­sın­da yer al­mış­tır.

Hükûme­ti­miz, ar­tan dış po­li­ti­ka he­def­le­ri­ne pa­ra­lel ola­rak Tİ­KA'nın fa­ali­yet­le­ri­ne de bü­yük önem ver­miş­tir. Ge­liş­miş ül­ke­ler ta­ra­fın­dan ulus­la­ra­ra­sı iliş­ki­ler­de kul­la­nı­lan en et­ki­li araç­lar­dan bi­ri olan tek­nik kal­kın­ma yar­dı­mı iş­bir­li­ği teş­ki­lat­la­rı­nın bu ül­ke­ler­le re­ka­bet ede­bi­le­cek se­vi­ye­de ül­ke­miz ta­ra­fın­dan da kul­la­nıl­ma­sı he­def­len­miş­tir. Doğ­ru­su, güç­lü bir tek­nik yar­dım ku­ru­lu­şu oluş­tu­rul­ma­sı, Hükûme­ti­mi­zin ku­rul­du­ğu gün­den be­ri en önem­li ön­ce­lik­le­ri­miz­den bi­ri­si ol­muş­tur. Tabiî, güç­lü bir tek­nik yar­dım ku­ru­lu­şu­na sa­hip ol­mak, her şey­den ön­ce, bu alan­da iyi ye­tiş­miş, pro­fes­yo­nel ele­man­lar ve tu­tum­lar­la olu­yor ve ay­rı­ca ulus­la­ra­ra­sı stan­dart­lar­da fa­ali­yet gös­ter­mek ge­re­ki­yor. Bu çer­çe­ve­de özel ola­rak ken­di­min bü­yük ça­bam ol­muş­tur; Baş­ba­ka­nı­mı­zın, Dı­şiş­le­ri Ba­ka­nı­mı­zın ve Hükûme­ti­mi­zin de bu ko­nu­da çok bü­yük des­te­ği­ni al­mı­şız­dır.

Bu çer­çe­ve­de, Tİ­KA'da ne­ler ya­pıl­dı ku­rum­sal­laş­ma açı­sın­dan, kı­sa­ca şun­la­rı ifa­de ede­bi­li­rim ana baş­lık­lar ola­rak: Bir de­fa, ku­rum­sal­laş­ma­sı güç­len­di­ril­miş­tir. Hükûme­ti­miz gö­re­ve gel­di­ğin­de Tİ­KA çok za­yıf bir du­rum­day­dı de­ğer­li ar­ka­daş­lar. Ku­ru­luş yıl­la­rın­da işe alı­nan per­so­nel­den ni­te­lik­li olan­la­rın da ço­ğu ku­rum­dan ay­rıl­mış du­rum­day­dı. Yurt dı­şı ve ku­rum içi ata­ma­la­rı li­ya­kat­le ya­pıl­ma­mış­tı. Ku­ru­mun ye­ni pro­je bul­ma ve uy­gu­la­ma ye­te­ne­ği çok za­yıf­la­mış­tı. Ku­rum için­de hız­lı bir ye­ni­den ya­pı­lan­dır­ma stra­te­ji­si baş­la­tıl­mış, ni­te­lik­li, iyi sı­nav­lar­la uz­man yar­dım­cı­la­rı alın­mış, ku­ru­mun, hem mer­kez­de hem de ala­nın­da bu­lu­nan fi­zi­ki mekânla­rı da da­ha tem­sil ka­bi­li­ye­ti özel­li­ği­ne ka­vuş­tu­rul­muş­tur.

An­ka­ra'da, bil­di­ği­niz gi­bi, her şey­den ön­ce, Tİ­KA'nın bi­na­sı çok el­ve­riş­siz du­rum­day­dı, ofi­si. Hâlbu­ki, Tİ­KA, ulus­la­ra­ra­sı ça­lı­şan bir ku­ru­luş­tur. Ge­nel­de zi­ya­ret­çi­le­ri ve mu­ha­tap­la­rı, ya bu ül­ke­le­rin ül­ke­miz­de­ki bü­yü­kel­çi­le­ri­dir ve­ya yurt dı­şın­dan ge­len ko­nuk­lar­dır. Onun için, Ulus'ta es­ki bir ban­ka bi­na­sı sa­tın alın­mış, iyi şe­kil­de do­na­tıl­mış ve pres­tij­li bir tem­sil mer­ke­zi­ne ka­vuş­tu­rul­muş­tur. Ül­ke­ler­de­ki ko­or­di­nas­yon ofis­le­ri­miz­de de ay­nı pren­sip uy­gu­lan­mış ve ta­ma­mı­nın ça­lış­ma mer­kez­le­ri ye­ni­len­miş­tir. Bun­lar, Tabiî, tek­nik yar­dım ku­ru­luş­la­rı için önem­li gös­ter­ge­ler­dir.

Büt­çe­si ar­tı­rıl­mış­tır Tİ­KA'nın. Son dört yıl­da her yıl ya­pı­lan ar­tış­lar­la ve büt­çe dı­şı des­tek­ler­le Tİ­KA'nın ala­nın­da ra­hat ça­lış­ma­sı sağ­lan­mış­tır. Ya­ni, her yıl cid­di şe­kil­de ar­tış­lar ol­muş­tur. Ay­rı­ca, Baş­ba­kan­lık, Dı­şiş­le­ri Ba­kan­lı­ğı ve Ta­nıt­ma Fo­nu'ndan da, Tİ­KA'nın ba­zı pro­je­le­ri des­tek gör­müş­tür. Me­se­la, ül­ke­mi­zin, bi­li­yor­su­nuz, ulus­la­ra­ra­sı plat­form­lar­da hi­be ta­ah­hüt­le­ri ol­mak­ta­dır do­nör­ler top­lan­tı­la­rın­da. Hükûme­ti­miz bir ka­rar al­mış ve bu ta­ah­hüt­le­ri­mi­zin de pro­je ta­ban­lı ola­rak Tİ­KA ta­ra­fın­dan ala­nın­da ger­çek­leş­ti­ril­me­si ka­rar­laş­tı­rıl­mış ve do­la­yı­sıy­la, Tİ­KA büt­çe­si böy­le­ce art­mış­tır. Me­se­la, Af­ga­nis­tan'da­ki ça­lış­ma­lar ta­ma­men Dı­şiş­le­ri Ba­kan­lı­ğı­mız­dan ak­ta­rı­lan bu hi­be kay­nak­lar­la yü­rü­tül­mek­te­dir. De­mek ki, kay­na­ğın­da, bir, Tİ­KA'nın ken­di büt­çe­si; iki, Tür­ki­ye'nin dış hi­be ta­ah­hüt­le­ri ve bir de Ta­nıt­ma Fo­nu'ndan Tür­ko­lo­ji Pro­je­si gi­bi des­tek­ler, kay­nak­lar söz ko­nu­su­dur.

Hükûme­ti­miz dö­ne­min­de bir şey da­ha ya­pıl­mış­tır Tİ­KA'yla il­gi­li ve tek­nik yar­dım ça­lış­ma­sıy­la il­gi­li: Tİ­KA'ya ko­or­di­nas­yon gö­re­vi ve­ril­miş­tir.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri­miz, Tür­ki­ye, as­lın­da, her dö­nem dı­şa­rı­ya, dost, kar­deş, kom­şu ül­ke­le­re yar­dım yap­mış­tır. Bu, tek­nik yar­dım ola­bi­lir, in­sa­ni yar­dım ola­bi­lir, uz­man­lık des­te­ği ola­bi­lir, çok çe­şit­li alan­lar­da. Ama, eli­miz­de bu­nun ne bir ko­or­di­nas­yo­nu var­dı ne de bir en­van­te­ri var­dı. Me­se­la do­nör­ler top­lan­tı­sın­da, OECD'nin or­ga­ni­ze et­ti­ği yar­dım eden ül­ke­ler top­lan­tı­la­rın­da bi­zim dış yar­dı­mı­mız çok  kü­çük gö­rü­nü­yor­du. Bir Baş­ba­kan­lık ge­nel­ge­siy­le bu ku­rum­la­rı­mı­za du­yu­rul­du. Bü­tün ku­rum­la­rı­mız, as­kerî yar­dım­lar da dâhil en­van­te­ri ya­pıl­dı ve bu­nun 2004-2005 yı­lı en­van­ter­le­ri de ya­yım­lan­dı. Bu­ra­da gör­dük ki Tür­ki­ye as­lın­da çok da­ha yük­sek mik­tar­da tek­nik yar­dım ve­ri­yor dı­şa­rı­ya. Bu ko­or­di­nas­yo­nun bir aya­ğı bu en­van­ter, ikin­ci aya­ğı ise bü­tün ku­rum­la­rı­mız, dış ir­ti­bat­la­rın­da, yar­dım amaç­lı dış ir­ti­bat­la­rın­da Tİ­KA'yla or­ga­ni­ze şe­kil­de ça­lı­şı­yor­lar. Böy­le­ce ko­or­di­nas­yon sağ­lan­mış ol­du ve Tür­ki­ye'nin tek­nik yar­dım amaç­lı dış ir­ti­bat­la­rı­nın ta­ma­mı bil­gi dâhi­lin­de ve bir ko­or­di­nas­yon için­de yü­rü­mek­te­dir. Bu çok önem­li. Onun için özel­lik­le bu­nu arz et­miş olu­yo­rum.

Ve Hükûme­ti­miz dö­ne­min­de Tİ­KA'nın fa­ali­yet ala­nı ge­niş­le­til­miş­tir. Özel­lik­le Bal­kan po­li­ti­ka­sı­na Tabiî ağır­lık ve­ril­miş­tir bu dö­nem­de. Bu çer­çe­ve­de Ma­ke­don­ya ve Ko­so­va'ya ko­or­di­nas­yon ofis­le­ri açıl­mış­tır ve yi­ne sü­rüp ge­len, sü­rek­li­lik arz eden Fi­lis­tin po­li­ti­ka­mız çer­çe­ve­sin­de Ra­mal­lah'ta açıl­mış­tır, ki, şu an­da Fi­lis­tin coğ­raf­ya­sın­da, Ra­mal­lah'ta bay­ra­ğı­mı­zın sal­lan­dı­ğı tek bi­na Tİ­KA'nın ora­da­ki ko­or­di­nas­yon ofi­si­dir ve sü­rek­li ça­lı­şan ekip­ler var­dır. Ay­rı­ca, yi­ne Hükûme­ti­mi­zin Af­ri­ka açı­lı­mı çer­çe­ve­sin­de Eti­yop­ya ve Su­dan'a ko­or­di­nas­yon bü­ro­la­rı açıl­mış­tır ve şu an­da Ba­tı Af­ri­ka'nın âde­ta mer­ke­zi ko­nu­mun­da olan Se­ne­gal üze­rin­de ça­lı­şıl­mak­ta­dır. Şu­bat ayın­da Se­ne­gal'de de ofis açı­la­cak­tır.

Tabiî Af­ri­ka çok önem­li. Af­ri­ka'da, Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri­miz, 53 ül­ke var, bü­yük bir kı­ta ve ulus­la­ra­ra­sı alan­da, özel­lik­le Bir­leş­miş Mil­let­ler gi­bi ulus­la­ra­ra­sı plat­form­lar­da Af­ri­ka önem­li bir kı­ta ve Af­ri­ka şu an­da ge­li­şi­yor. Özel­lik­le ya­tı­rım po­tan­si­ye­li ola­rak çok faz­la. Onun için de, Af­ri­ka'da bi­raz da­ha yer alın­ma­sı ge­re­ki­yor. Dı­şiş­le­ri Ba­kan­lı­ğı­mı­zın da bu ko­nu­da ça­lış­ma­la­rı var. Doğ­ru­su, biz de tek­nik yar­dım  fa­ali­ye­ti ola­rak Af­ri­ka'ya da­ha faz­la açı­la­ca­ğız. Hat­ta, ge­çen ay için­de ben Se­ne­gal'e git­miş­tim Kar­ma Eko­no­mik Ko­mis­yo­nu top­lan­tı­sı­nı or­ga­ni­ze et­mek ve bir baş­ka top­lan­tı­ya ka­tıl­mak için. Af­ri­ka'da­ki bü­yü­kel­çi­le­ri­mi­zi ora­ya da­vet et­tim Dı­şiş­le­ri Ba­kan­lı­ğı­mı­zın ara­cı­lı­ğıy­la ve on­lar­la Af­ri­ka po­li­ti­ka­mı­zın ve Af­ri­ka'nın ne­re­le­rin­de da­ha faz­la tek­nik yar­dım fa­ali­ye­ti ge­liş­ti­re­bi­li­riz, onun da bir de­ğer­len­dir­me­si­ni yap­mış ol­duk. Bu çer­çe­ve­de de Se­ne­gal ilk plan­da mer­kezî ula­şım açı­sın­dan da bir ül­ke ol­du­ğu için ön pla­na çık­tı.

Tabiî tek­nik yar­dım ça­lış­ma­la­rın­da sa­de­ce ka­mu ku­rum­la­rı­nın de­ğil, özel te­şeb­bü­sün de ko­or­di­nas­yo­nu önem­li. Onun için o ko­nu­da da cid­di me­sa­fe­ler alın­mış­tır. Baş­ta Kı­zı­lay ol­mak üze­re, TOBB ol­mak üze­re di­ğer si­vil top­lum ku­ru­luş­la­rıy­la da iş­bir­li­ği ya­pıl­mak­ta­dır ve bu dö­nem­de, yi­ne be­lirt­mem ge­re­ken bir nok­ta, bu­gün, Tİ­KA -bü­tün gü­ve­nim­le ve ke­sin ola­rak şu­nu ifa­de edi­yo­rum- ulus­la­ra­ra­sı plat­form­da Tür­ki­ye'nin önem­li bir ku­ru­lu­şu ola­rak yer al­mak­ta­dır. Ya­ni, hem Bir­leş­miş Mil­let­ler ör­güt­le­ri için­de hem OECD'de de, UNI­DO, UNDP gi­bi ku­ru­luş­lar­da yer al­mak­ta, ya­ni ulus­la­ra­ra­sı tek­nik yar­dım plat­for­mun­da Tür­ki­ye ma­sa­da ar­tık yer al­mak­ta­dır bu pro­fes­yo­nel yak­la­şım­lar­la ve tabiî, baş­ta da be­lirt­ti­ğim gi­bi, tek­nik iş­bir­li­ği dış po­li­ti­ka­nın par­ça­sı­dır ve Dı­şiş­le­ri Ba­kan­lı­ğı­mız­la da çok ya­kın ir­ti­bat için­de ça­lı­şıl­mak­ta­dır.

Bu dö­nem­de pro­je yak­la­şı­mın­da da şu özel­lik­le­ri, şu il­ke­le­ri ge­tir­dik, on­la­rı da kı­sa­ca arz et­mek is­te­rim. Bel­ki so­nun­da vak­tim ka­lır­sa so­mut pro­je ör­nek­le­ri­ne de de­ği­ne­ce­ğim. Bir de­fa, dev­let­leş­me aşa­ma­sı­nı ta­mam­la­mış soy­daş ve ak­ra­ba ül­ke­le­rin ku­rum­sal­laş­ma­sı ve ba­ğım­sız­lık­la­rı­nın güç­len­di­ril­me­si­ne baş­tan be­ri çok önem ve­ril­miş, gi­ne önem ve­ri­li­yor.

Azın­lık du­ru­mun­da olan Türk ve ak­ra­ba top­lu­luk­la­rın kim­lik­le­ri­nin mu­ha­fa­za edil­me­si ve bu­lun­duk­la­rı yer­ler­de sos­yal ve eko­no­mik an­lam­da güç­len­di­ril­me­le­ri ön­ce­lik ta­şı­mak­ta­dır ki bu çok yer­de var­dır; Mol­do­va'da, Uk­ray­na'da, Ko­so­va'da, Ma­ke­don­ya'da ve de­ği­şik ül­ke­ler­de.

Müş­te­rek kül­tür coğ­raf­ya­sın­da­ki or­tak kül­tü­rel de­ğer­le­rin, dil baş­ta ol­mak üze­re, ko­run­ma­sı ve yay­gın­laş­tı­rıl­ma­sı ça­lış­ma­la­rı da te­mel il­ke­ler­den­dir.

Af­ga­nis­tan, Ko­so­va ve Bos­na-Her­sek gi­bi, Türk Si­lah­lı Kuv­vet­le­ri­nin ba­rı­şı ya­pı­lan­dır­ma çer­çe­ve­sin­de kuv­vet gö­rev­len­dir­di­ği kriz böl­ge­le­rin­de gü­ven­li­ğin sağ­lan­ma­sı ya­nın­da ba­rı­şı ko­ru­ma­ya hiz­met ede­cek kal­kın­ma yar­dı­mı ça­lış­ma­la­rıy­la Tür­ki­ye'nin var­lı­ğı­nın ulus­la­ra­ra­sı alan­da güç­len­di­ril­me­si.

Ulus­la­ra­ra­sı do­nör ku­ru­luş­lar­la iş bir­li­ği­ne gi­di­le­rek, ila­ve kay­na­ğın Tür­ki­ye'nin ön­ce­lik ver­di­ği ül­ke­ler­de kul­la­nıl­ma­sı­na ze­min oluş­tu­rul­ma­sı.

Doğ­ru­dan pa­ra hi­be­si ye­ri­ne pro­je ta­ban­lı yar­dım an­laş­ma­sı ve an­la­yı­şı­na ge­çil­me­si.

Pro­je­nin, Tür­ki­ye'nin alan­da gö­rü­nür­lü­ğü­nü ar­tı­rı­cı ya­pı­da olan­la­rı­na ön­ce­lik ve­ril­me­si. Ya­ni, ora­da­ki va­tan­daş­lar şu­nu di­ye­cek­ler: Tür­ki­ye Cum­hu­ri­ye­ti gel­miş ve bi­ze bu­ra­da bu hiz­me­ti ge­tir­miş. Bu­nu da çok önem­si­yo­ruz bu­nun bi­li­nir­li­ği­ni ora­da sağ­la­mak için.

Ve iş adam­la­rı ve si­vil top­lum ör­güt­le­ri­nin kal­kın­ma yar­dım­la­rın­da rol al­ma­sı ama­cıy­la iş bir­li­ği­nin ge­liş­ti­ril­me­si.

Bu çer­çe­ve­de, bir de Hükûme­ti­mi­zin dö­ne­min­den ön­ce ta­ah­hüt­ler­de bu­lu­nul­muş. Biz­zat Cum­hur­baş­kan­lı­ğı se­vi­ye­sin­de ba­zı ül­ke­ler­de ta­ah­hüt­ler­de bu­lu­nul­muş. Bu, tabiî, çok önem­liy­di. Bu pro­je­le­ri de ön­ce­lik­le ele al­dık. İş­te, Kı­rım'da bin ko­nut pro­je­si, efen­dim, Mol­do­va'da-Gö­ko­ğuz böl­ge­si­nin su alt­ya­pı­sı, ge­ne Or­hon Va­di­si'nde­ki yo­lun ya­pıl­ma­sı gi­bi ba­zı pro­je­le­ri de bu­ra­da zik­re­de­bi­li­rim.

Ça­lış­ma alan­la­rı ve pro­je­ler ola­rak 2006 yı­lı­na bak­tı­ğı­mız­da, çok cid­di bir pro­je ar­tı­şı var. Kaf­kas­ya ve Or­ta As­ya'da en yük­sek Tabiî, yüz­de 50'si. Ya­ni, top­lam 900 ci­va­rı pro­je­nin 466'sı bu böl­ge­de. Bal­kan­lar ve Do­ğu Av­ru­pa'da, yüz­de 30,7'si, Af­ri­ka ve Or­ta Do­ğu'da ise yüz­de 15'i ger­çek­leş­ti­ril­miş­tir ve bu­na gö­re, 2006 yı­lı ça­lış­ma­la­rın­da sek­tö­rel yak­la­şım­da şu ön­ce­lik­le­ri arz ede­bi­li­rim: Sos­yal alt­ya­pı­la­rın ge­liş­ti­ril­me­sin­de, eği­tim, sağ­lık, ba­rın­ma, su te­mi­ni, su hij­ye­ni gi­bi ko­nu­lar baş­ta gel­mek­te­dir. Bun­la­rın sa­yı­la­rı var, on­la­rı va­kit al­ma­sın di­ye ver­mi­yo­rum. Eko­no­mik alt­ya­pı­la­rın ge­liş­ti­ril­me­si pro­je­le­ri, ulaş­tır­ma, ile­ti­şim tek­no­lo­ji­le­ri, ener­ji, ban­ka­cı­lık gi­bi; üre­tim sek­tör­le­ri­nin ge­liş­ti­ril­me­si, ta­rım, or­man­cı­lık, hay­van­cı­lık, ba­lık­çı­lık gi­bi alan­lar; kül­tü­rel iş­bir­li­ği ve ile­ti­şi­min ge­liş­ti­ril­me­si, bu­ra­da da med­ya ku­ru­luş­la­rı­na des­tek ve or­tak kül­tür var­lık­la­rı­nın ko­run­ma­sı ve ay­rı­ca in­sa­ni yar­dım­lar, kü­çük mik­tar­da.

Ben, ko­nuş­ma­nın so­nun­da -vak­tim de bi­ti­yor ama, Baş­ka­nı­mız mü­sa­ade eder­ler­se- sa­de­ce ör­nek ba­zı pro­je­ler­den de kı­sa kı­sa bil­gi sun­mak is­ti­yo­rum. Ör­nek pro­je­ler, ya­ni, da­ha so­mut ifa­de et­mek için.

Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; bir de­fa uz­man eği­ti­mi çok ge­niş yel­pa­ze için­de yü­rü­tü­lü­yor. Uz­man eği­ti­mi de­di­ği­miz şu: Bu ül­ke­ler­den ül­ke­mi­ze de­ği­şik alan­lar­da ça­lı­şan -ka­mu ku­rum­la­rın­da, özel te­şeb­büs­te- in­san­lar ge­li­yor. Bun­lar, ço­ğu, de­ği­şik alan­lar­da uz­man­lar­dır. Ül­ke­mi­zin tec­rü­be bi­ri­ki­mi­ni pay­la­şı­yor ve ken­di­le­ri­ne bu­ra­da eği­tim ve­ri­li­yor. Bu­nun sa­yı­sı, yıl­da yak­la­şık 2 bin ki­şi­dir ve ger­çek­ten, biz, bu ala­nı çok ve­rim­li gö­rü­yo­ruz. Çün­kü, ge­lip git­tik­ten son­ra bu in­san­la­rın Tür­ki­ye'ye ba­kı­şı da de­ği­şi­yor ve ken­di alan­la­rın­da da ül­ke­le­ri­ne kat­kı­la­rı da­ha da ar­tı­yor ve bu ko­nu­da Tür­ki­ye'nin bi­ri­ki­mi çok faz­la. Ka­mu ku­rum­la­rı­mız de­ği­şik alan­lar­da çok gü­zel, ve­rim­li eği­tim prog­ram­la­rı yü­rü­tü­yor­lar. Bü­tün ba­kan­lık­la­rı­mız için ve ku­rum­la­rı­mız için bu ge­çer­li, hat­ta özel te­şeb­bü­sü­müz için.

Af­ga­nis­tan'ın ye­ni­den ima­rı­na özel ola­rak de­ğin­mek is­te­rim. Şu an­da, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, bel­ki, Af­ga­nis­tan'da alan­da en faz­la var olan ül­ke Tür­ki­ye'dir. Baş­ka ül­ke­ler gü­ven­lik ve si­ya­si ola­rak ola­bi­lir, ama, top­lu­ma des­tek, top­lu­mun sağ­lık hiz­me­ti­ni yü­rüt­me, okul­la­rın ye­ni­den açıl­ma­sı ve ço­cuk­la­rın oku­la git­me­si gi­bi…

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

DEV­LET BA­KA­NI BE­ŞİR ATA­LAY (De­vam­la) - Sa­yın Baş­kan, bir­kaç da­ki­ka…

BAŞ­KAN - Bu­yu­run.

DEV­LET BA­KA­NI BE­ŞİR ATA­LAY (De­vam­la) - Te­şek­kür edi­yo­rum.

Bu ko­nu­lar­da ço­ğun­luk­la pro­je­le­ri Tür­ki­ye yü­rü­tü­yor ve şöy­le sa­ya­yım ben: 2006 yı­lın­da sa­de­ce, 15 okul ya­pı­mı, 2 okul ta­di­la­tı, 3 has­ta­ne, 2 ana ço­cuk sağ­lı­ğı kli­ni­ği, 2 ge­zi­ci kli­ni­ğin iş­le­til­me­si, 7 kli­nik ya­pı­mı, 3 has­ta­ne­ye ekip­man yar­dı­mı, sağ­lık ta­ra­ma­la­rı, aşı kam­pan­ya­la­rı, 29 adet su ku­yu­su açıl­ma­sı gi­bi. Bi­zim Af­ga­nis­tan'a ta­ah­hü­dü­müz… Bi­li­yor­su­nuz, 100 mil­yon do­lar­lık Tür­ki­ye'nin ta­ah­hü­dü var­dır. İş­te bu­nun 15 mil­yon do­la­rı 2006 yı­lın­da kul­la­nıl­mış­tır ve bu ve­rim­li ça­lış­ma­lar ya­pıl­mış­tır. Dik­kat edi­lir­se pro­je­le­re, ta­ma­mı Af­gan top­lu­mu­nun fay­da­la­na­ca­ğı, ço­cuk­la­rı­nın eği­tim gö­re­ce­ği ve­ya o acı gün­ler­den ge­len top­lu­mun sağ­lık hiz­me­ti gö­re­ce­ği te­sis­ler­dir. Böy­le ve­rim­li ça­lış­ma­lar yü­rü­tül­mek­te­dir.

Ay­rı­ca, Dar­fur, Su­dan'da, bi­li­yor­su­nuz, çok prob­lem­li bir alan, on bin­ler­ce göç­me­nin zor şart­lar­da ya­şa­dı­ğı bir böl­ge­dir. Ora­sı zi­ya­ret edil­miş­ti, Sa­yın Baş­ba­ka­nı­mız­la bir­lik­te zi­ya­ret et­miş­tik. İş­te, ora­da, şu an­da bir sah­ra has­ta­ne­si açıl­mış­tır ve bu­nu Kı­zı­lay yü­rüt­müş­tür, Türk Kı­zı­la­yı ve Tİ­KA'yla bir­lik­te yü­rüt­müş­tür, fi­nans­ma­nı­nın bü­yük kıs­mı­nı Kı­zı­lay sağ­la­mış­tır, ama, bu­nun ko­or­di­nas­yo­nu, ulus­la­ra­ra­sı ir­ti­bat­la­rı, bun­la­rın ta­ma­mı ve bir mik­tar da fi­nans kat­kı­sı yi­ne Tİ­KA ta­ra­fın­dan ya­pıl­mış­tır.

Kı­rım pro­je­le­ri var­dır. Kı­rım Ta­tar­la­rı, tabiî, çok acı bir ta­rih­ten gel­mek­te­dir ve Kı­rım Ta­tar­la­rı şu an­da Uk­ray­na'da Kı­rım Özerk Böl­ge­si'nde ya­şa­mak­ta­dır. İş­te bu­ra­da 1.000 ko­nut pro­je­si 2006 yı­lı so­nu iti­ba­rıy­la ta­mam­lan­mış­tır. Yi­ne -bir­kaç haf­ta ön­ce gi­dip açı­lı­şı­nı biz­zat yap­tım- 3 ta­ne millî mek­te­bin açı­lı­şı ya­pıl­mış­tır. Ana dil­le­rin­de eği­tim ve­ren mek­tep­ler­dir bun­lar ve bu­na ben­zer çok sa­yı­da pro­je ora­da yü­rü­tül­mek­te­dir.

Ta­ci­kis­tan'da, yi­ne, bir şeh­rin ta­ma­mı­nın su alt­ya­pı­sı -bir önem­li ta­rihî şe­hir­le­ri­nin- sağ­lan­mış­tır.

Ve Mol­do­va'da Gö­ko­ğuz böl­ge­si. Biz­zat Cum­hur­baş­kan­lı­ğı se­vi­ye­sin­de ta­ah­hüt edil­miş ve bu­nun kre­diy­le ya­pıl­ma­sı as­lın­da o za­man gö­rü­şül­müş. Son­ra­dan Hükûme­ti­miz dö­ne­min­de bu­nun yü­rü­me­di­ği gö­rü­lün­ce hi­be şek­lin­de bi­ti­ril­di ve şu an­da su­ya ka­vuş­tu. Gö­ko­ğuz böl­ge­si ora­da önem­li bir böl­ge­dir.

Kır­gı­zis­tan. Tabiî, Kır­gı­zis­tan'da ke­mik ili­ği nak­li mer­ke­zi. Ben, önem­li­le­ri­ni söy­lü­yo­rum. Kır­gı­zis­tan'da el­li ta­ne pro­je yü­rü­yor­sa, bun­lar için­den bel­ki en önem­li gör­dük­le­ri­mi­zi… Türk ve Kır­gız dok­tor­la­rın iş­bir­li­ğiy­le, Ha­cet­te­pe Üni­ver­si­te­siy­le de iş­bir­li­ğiy­le ke­mik ili­ği na­kil yön­te­mi cid­di bir te­sis ola­rak baş­kent­te ku­rul­muş­tur.

Bu­gün Azer­bay­can'ın ilk or­ga­ni­ze sa­na­yi böl­ge­si, Ba­kü'ye, baş­ken­te ya­kın or­ga­ni­ze sa­na­yi böl­ge­si ku­ru­lu­yor. Bu­nun fi­zi­bi­li­te­si ve pro­je­si Tİ­KA ta­ra­fın­dan ve Tür­ki­ye ta­ra­fın­dan yü­rü­tü­lü­yor.

Bun­lar, tabiî, çok sem­bo­lik de­ğe­ri de olan, o ül­ke­ler­de de çok ses ge­ti­ren ça­lış­ma­lar­dır.

Ve Tür­ko­lo­ji pro­je­si, ya­ni, Tür­ki­ye Türk­çesi­nin böl­ge­de yay­gın­laş­tı­rıl­ma­sı. Bu­na çok önem ve­ri­yo­ruz. Şu an­da otu­za ula­şan Tür­ko­lo­ji ve Türk di­li ve kül­tür mer­kez­le­rin­de 2.150 öğ­ren­ci eği­tim gö­rü­yor ve 24 öğ­re­tim ele­ma­nı­mız da bu­ra­lar­da, Tür­ki­ye'den ora­ya git­miş, ders ve­ri­yor.

Üni­ver­si­te­ler­le ir­ti­bat ku­ru­lu­yor de­ği­şik ül­ke­ler­de. Tür­ko­lo­ji bö­lü­mü açın, bu­ra­ya Tür­ki­ye hem öğ­re­tim üye­si gön­de­re­cek hem o bö­lü­mün bü­tün alt­ya­pı­sı, la­bo­ra­tu­va­rı, sı­nıf­la­rı, kü­tüp­ha­ne­si Tür­ki­ye ta­ra­fın­dan oluş­tu­ru­la­cak şek­lin­de bu an­laş­ma­lar ya­pı­lı­yor ve bu bö­lüm­ler öy­le açı­lı­yor.

Tabiî, or­tak ta­rihî mi­ra­sın ko­run­ma­sı­na çok önem ve­ri­yor ve Tİ­KA bu­ra­da bü­yük rol alı­yor. Bi­raz ön­ce zik­re­dil­di, Sul­tan Sen­cer Tür­be­si'nin as­lı­na uy­gun tek­rar res­to­ras­yo­nu ve hiz­me­te açıl­ma­sı Merv'de, Türk­me­nis­tan'da çok önem­li­dir.

Mo­ğo­lis­tan'da Türk Anıt­la­rı Pro­je­si önem­li­dir.

Kı­rım'da Zin­cir­li Med­re­se, yi­ne Gas­pı­ra­lı'nın ün­lü med­re­se­si ta­ri­hi­miz açı­sın­dan önem­li­dir. Bu de­vam edi­yor.

Üs­küp'te bu­lu­nan Mi­mar Si­nan ese­ri Ko­ca­mus­ta­fa­pa­şa Ca­mii'nin res­to­ras­yo­nu de­vam edi­yor.

Bos­na'da­ki, yi­ne Os­man­lı dö­ne­mi eser­ler­den Dri­na Köp­rü­sü üze­rin­de şu an­da Tİ­KA ça­lı­şı­yor. O köp­rü de ulus­la­ra­ra­sı bir üne sa­hip, bi­lin­di­ği gi­bi.

Mo­ğo­lis­tan Türk Anıt­la­rı Pro­je­si. Tabiî, ilk­ba­har­da açı­lı­şı ya­pı­la­cak. Yo­lun bü­yük kıs­mı bit­ti, ama, bir de mü­ze iha­le­si ya­pıl­dı. Ora­sı sa­de­ce Türk ta­ri­hi açı­sın­dan de­ğil, Tabiî, UNES­CO'nun da ta­rihî mi­ras lis­te­si­ne al­dı­ğı bir alan­dır. Bu­nu Tür­ki­ye ya­pı­yor ve mü­ze­nin de iha­le­si ya­pıl­dı; ora­sı mü­ze­leş­ti­ri­li­yor, çok önem­li bir eser ola­rak or­ta­ya çı­kı­yor.

Ve tabiî, son ola­rak da med­ya ile­ti­şim ala­nın­da, baş­ta da ifa­de et­ti­ğim gi­bi, özel­lik­le de­ği­şik ül­ke­ler­de­ki Türk azın­lık­la­rın di­li­ni, kül­tü­rü­nü, ha­ya­tı­nı, ge­le­ne­ği­ni sür­dür­me­si yö­nün­de önem­li ça­lış­ma­lar ya­pı­lı­yor. Özel­lik­le de ora­da Türk­çe ya­yın ya­pan med­ya ku­ru­luş­la­rı­na des­tek ve­ri­li­yor. Ba­zı­sı­nın ta­ma­mı Tür­ki­ye ta­ra­fın­dan fi­nan­se edi­li­yor. Me­se­la, Ko­so­va'da ge­çen yıl ya­yı­na baş­la­yan Ye­ni Dö­nem Te­le­viz­yo­nu Türk­çe ya­yın ya­pı­yor. Ta­ma­men Tür­ki­ye ta­ra­fın­dan, Tİ­KA ta­ra­fın­dan or­ga­ni­ze edil­miş­tir.

Mol­do­va'da Gö­ko­ğuz Rad­yo Te­le­viz­yo­nu, Ma­ke­don­ya'da­ki ya­zı­lı ba­sın­dan ba­zı­sı, San­cak'ta bun­la­ra ör­nek­ler ve­ri­le­bi­lir.

BAŞ­KAN - Sa­yın Ba­kan, to­par­lar mı­sı­nız lüt­fen.

DEV­LET BA­KA­NI BE­ŞİR ATA­LAY (De­vam­la) - Son ola­rak da şu­nu arz edi­yo­rum: Tabiî, Türk dev­let ve top­lu­luk­la­rı­na ve­ri­len öne­mi Tür­ki­ye ola­rak he­pi­miz bi­li­yo­ruz, Mec­li­si­miz bu­nu bi­li­yor. Bu ko­nu­da yıl­lar­ca yü­rü­tü­len duy­gu­sal iliş­ki­ler or­ta­ya çok şey koy­ma­mış­tır. Ba­kın, va­kit ol­sa, bun­lar da­ha uzun si­ze bil­gi ola­rak su­nu­la­bi­lir. Ama,  şu an­da so­mut, ger­çek­çi ve alan­da gö­rü­len ça­lış­ma­lar ya­pı­lı­yor. Ya­ni, yi­ne o top­lan­tı­lar ya­pı­lı­yor. Ge­çen son­ba­har­da, yıl­lar­dan son­ra ve ka­mu eliy­le, Hükûme­ti­miz ta­ra­fın­dan, Baş­ba­ka­nı­mı­zın hi­ma­ye­sin­de Türk Dün­ya­sı Ku­rul­ta­yı ya­pıl­dı ve dev­let baş­kan­la­rı ka­tıl­dı; bu, çok üst se­vi­ye­de; da­ha ön­ce si­vil top­lum çer­çe­ve­sin­de yü­rür­ken. Ama, bu­nun öte­sin­de, hem Tür­ko­lo­ji Pro­je­si hem di­ğer alan­da­ki kal­kın­ma pro­je­le­ri ola­rak bü­tün ağır­lı­ğıy­la -baş­ta da arz et­ti­ğim gi­bi- yi­ne Tİ­KA'nın ça­lış­ma­la­rı­nın bü­yük kıs­mı Türk cum­hu­ri­yet­le­rin­de­dir. Za­ten, yüz­de 50'si, bü­tün bu açı­lı­ma rağ­men şu an­da ora­da gö­rül­mek­te­dir.

Sa­yın Baş­kan, çok te­şek­kür edi­yo­rum.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, Tabiî, söz­le­ri­me son ve­rir­ken de­ğer­li dev­let ada­mı, si­ya­set­çi, TRT Ge­nel Mü­dür­lü­ğü yap­mış rah­met­li İs­ma­il Cem'i de bu­ra­da say­gıy­la anı­yo­rum ve he­pi­ni­zi say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum. (Al­kış­lar)

BAŞ­KAN - Te­şek­kür edi­yo­ruz Sa­yın Ba­kan.

Gün­dem dı­şı ikin­ci söz is­te­ği, İn­ter­net ka­fe­ler­le il­gi­li söz is­te­yen Bay­burt Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Ül­kü Gö­kalp Gü­ney'e ait­tir.

Bu­yu­run Sa­yın Gü­ney.

2.- Bay­burt Mil­let­ve­ki­li Ül­kü Gö­kalp Gü­ney'in, İn­ter­net üze­rin­den iş­le­nen suç­la­rın ön­len­me­sin­de ve genç­le­ri­mi­zin za­rar­lı si­te­ler­den ko­run­ma­sın­da İn­ter­net ka­fe­le­rin de­net­len­me­si­nin öne­mi­ne iliş­kin gün­dem dı­şı ko­nuş­ma­sı ve Ulaş­tır­ma Ba­ka­nı Bi­na­li Yıl­dı­rım'ın ce­va­bı ve Ada­na Mil­let­ve­ki­li Ta­ci­dar Sey­han'ın, ay­nı ko­nu­da açık­la­ma­sı

ÜL­KÜ GÖ­KALP GÜ­NEY (Bay­burt) - Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; he­pi­ni­zi say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum.

Söz­le­ri­me baş­la­ma­dan ön­ce, bir­kaç gün ön­ce kay­bet­ti­ği­miz de­ğer­li dev­let ada­mı İs­ma­il Cem'e hu­zur­la­rı­nız­da Ce­na­bı Al­lah'tan rah­met di­li­yo­rum, ke­der­li ai­le­si­ne de baş­sağ­lı­ğı di­li­yo­rum.

Bu­gün, bu­ra­da, he­pi­ni­zi, he­pi­mi­zi çok ya­kın­dan il­gi­len­di­ren bir ko­nu üze­rin­de ko­nuş­mak is­ti­yo­rum. Bu ko­nu, İn­ter­net ka­fe­ler, şu an­da ül­ke­miz­de­ki İn­ter­net ka­fe­ler. Bu­na geç­me­den ön­ce, bir can­lı mi­sal­le ko­nu­yu bağ­la­ya­ca­ğım.

Bi­li­yor­su­nuz, bir haf­ta ön­ce, de­ğer­li bir araş­tır­ma­cı ga­ze­te­ci ya­za­rı­mız hun­har­ca bir ci­na­ye­te kur­ban git­ti -Hrant Dink- ve biz, bu­nun ar­ka­sın­dan, ge­rek med­ya ola­rak ge­rek­se ulus ola­rak bü­yük bir üzün­tü duy­duk ve bu­nu her yer­de, her şe­kil­de be­lirt­tik ve ken­di­si­ne de la­yık olan bir ce­na­ze tö­re­ni ya­pıl­dı. Gü­zel şey­ler ya­zıl­dı, çi­zil­di, ama, iş­te bit­ti, bun­la­rı yap­tık ve bit­ti. Tabiî, bu, ül­ke­mi­ze de bü­yük bir iti­bar ze­de­le­me­si, iti­bar kay­bı da ge­tir­di ken­di­siy­le bir­lik­te.

Pe­ki, de­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, biz, mil­le­tin tem­sil­ci­si ola­rak suç ba­tak­lı­ğı­nı, Tür­ki­ye'de­ki suç ba­tak­lı­ğı­nı ku­rut­mak için ne yap­tık, ne ya­pı­yo­ruz, ne yap­ma­lı­yız? Eğer, biz, işin te­me­li­ne, suç ba­tak­lı­ğı­nın ku­ru­tul­ma­sı te­me­li­ne in­mez­sek, da­ha çok Hrant ci­na­yet­le­ri, da­ha çok suç­lar, ül­ke­mi­zin iti­ba­rı­nı ze­de­le­yen çok va­him olay­lar ba­şı­mı­za ge­lir. Ben, bun­la­ra, çok kı­sa, sa­tır baş­la­rı ola­rak de­ğin­mek is­ti­yo­rum.

Muh­te­rem mil­let­ve­kil­le­ri, ül­ke­miz­de­ki suç­la­rın ni­te­li­ği, dik­kat edin, son yıl­lar­da de­ğiş­miş­tir. Bun­dan otuz yıl ön­ce, yir­mi yıl ön­ce kap­kaç, gasp, Tür­ki­ye'nin gün­de­min­de yok­tu. Var­dı, ama, bu­gün, ar­tık, va­ka­yı adi­ye­den olan bü­yük şe­hir­le­ri­miz­de­ki kap­kaç, gasp ve on­la­rın da şim­di önü­ne ta­ma­men ge­çen hır­sız­lık suç­la­rı, bo­yut­la­rı çok ge­niş­le­miş ve art­mış­tır. Biz, bun­la­rı araş­tır­ma­lı­yız, bun­la­rın ne­den­le­ri­ni araş­tır­ma­lı­yız. Aca­ba, ni­çin on ye­di ya­şın­da­ki bir ço­cuk böy­le bir ci­na­ye­ti iş­le­ye­bi­li­yor? Biz bu­nu araş­tır­ma­lı­yız. Bu­nu bu su­ça teş­vik eden, iyi oku­ya­ma­mış, or­ta­okul me­zu­nu, fa­kir bir ai­le­ye men­sup, ama, bun­la­rın hep­si­nin öte­sin­de asıl te­mel ne­den olan, iş­siz bir genç.

Muh­te­rem mil­let­ve­kil­le­ri, bi­zim, bu suç ba­tak­lı­ğı­nı ku­ru­ta­bil­me­miz için, ka­nım­ca, bir iş­siz­lik­le il­gi­li se­fer­ber­lik ilan et­me­miz la­zım ül­ke­miz­de. Bun­da ik­ti­dar mu­ha­le­fet hep bir­lik­te ha­re­ket et­me­li­yiz. Yok­sa, ik­ti­dar­lar, şim­di, ge­li­yor, "efen­dim, iş­siz­lik oran­la­rın­da bu se­ne ge­çen se­ne­ye gö­re bin­de 1 ora­nın­da…"  Bun­lar laf de­ğil. Bun­lar­dan bir şey çık­mı­yor, çık­ma­dı da. Her yıl 700 bin gen­ci­miz, iş için, ye­ni­den ar­ta­rak, ka­pı­mı­za ge­li­yor. Öy­ley­se bu ba­tak­lı­ğın te­me­lin­de iş­siz­lik var ve bi­zim gö­re­vi­miz, mil­le­tin tem­sil­ci­le­ri­nin gö­re­vi, bu­na bir­lik­te, ama aci­len bir ted­bir al­ma­mız ve bu­nun için yap­ma­mız ge­re­ken­le­ri yap­mak­tır.

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

BAŞ­KAN - Bu­yu­run efen­dim.

ÜL­KÜ GÖ­KALP GÜ­NEY (De­vam­la) - Bu­nun ya­nın­da, bu­nu he­pi­ni­zin ıt­tı­la­sı­na arz edi­yo­rum. Bu­nu, biz, bir­lik­te, ge­nel gö­rüş­me mi ve­ya han­gi yön­tem­se, bu Mec­li­se ge­ti­rip bun­la­rı ko­nuş­ma­lı­yız. Bi­raz ev­vel bu­ra­da Sa­yın Ba­kan, uzun uza­dı­ya Tür­ki­ye tek­nik iş bir­li­ği hak­kın­da bil­gi ver­di. Te­şek­kür ede­riz, çok gü­zel­di, ama, bi­zim ana so­ru­nu­muz bu. Ana so­ru­nu­muz bi­zim, iş­siz­lik ve aç­lık. İn­san­la­rı­mı­zın kö­tü yo­la, genç­le­ri­mi­zin kö­tü yo­la düş­me­si­nin te­mel ne­de­ni bu. Biz bu­nu araş­tır­ma­lı­yız, biz bu ve­ba­lin al­tın­da­yız ar­ka­daş­lar, biz bu­nu araş­tır­mak mec­bu­ri­ye­tin­de­yiz.

Te­le­viz­yon­lar, ba­sın ve İn­ter­net ka­fe­ler… Te­le­viz­yon­la­rı ak­şam­la­rı sey­re­di­yor­su­nuz, o cı­vık cı­vık prog­ram­la­rı. İn­san­la­rı baş­ka yön­le­re yö­nel­ten…

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

BAŞ­KAN - Efen­dim, ko­nuş­ma­nı­zı ta­mam­la­yı­nız lüt­fen.

ÜL­KÜ GÖ­KALP GÜ­NEY (De­vam­la) - Ço­cuk­la­rı­mı­zı, genç­le­ri­mi­zi baş­ka kö­tü yön­le­re yön­len­di­ren prog­ram­la­rı gö­rü­yo­ruz. Ben so­ru­yo­rum Sa­yın Ba­ka­na, bun­la­rın de­ne­ti­mi… Tabiî de­mok­ra­tik bir ül­ke­yiz, Tabiî ki Tür­ki­ye de­mok­ra­si­nin ku­ral­la­rı içe­ri­sin­de yap­tı­rım­la­rı­nı ya­pa­cak­tır. Pe­ki, so­ru­yo­rum Sa­yın Ba­ka­na: Bu ya­yın­lar­la il­gi­li ne gi­bi yap­tı­rım­lar ya­pı­lı­yor? RTÜK ne ya­pı­yor?

Şim­di, ar­ka­daş­la­rım, İn­ter­net ka­fe­le­ri­ne bir ba­kın. Ben, çok kü­çük bir vi­la­ye­tin mil­let­ve­ki­li­yim. Be­nim vi­la­ye­tim­de, mer­kez­de el­li­ye ya­kın İn­ter­net ka­fe var. Ge­çen­de, do­ğu­da çok kü­çük bir vi­la­ye­tin mil­let­ve­ki­li ar­ka­da­şım ba­na de­di ki: "Bi­zim köy­de üç ta­ne İn­ter­net ka­fe var. Bil­gi ça­ğın­da­yız." Tabiî bil­gi ça­ğın­da­yız, İn­ter­net ka­fe­ler ola­cak. İn­san­la­rı­mız bu bil­gi ağın­dan çok şey öğ­re­ne­cek, bun­dan so­yut­lan­ma­mız müm­kün de­ğil­dir, ama, biz bun­la­rı de­net­le­mez­sek, biz bu İn­ter­net ka­fe­le­ri ve İn­ter­net ka­fe­ler­den el­de edi­le­cek bil­gi­le­rin olum­lu­la­rı­nı bi­zim genç­le­ri­mi­ze, ço­cuk­la­rı­mı­za ve­re­mez­sek, bun­lar ta­ma­men ter­si­ne te­per şim­di ol­du­ğu gi­bi. Pe­ki, ne yap­ma­lı­yız? Tür­ki­ye'de­ki İn­ter­net ka­fe­le­ri bü­yük bir kıs­mı ruh­sat­sız­dır, Tür­ki­ye'de­ki İn­ter­net ka­fe­le­ri­n de­ne­ti­mi kim ta­ra­fın­dan ya­pı­la­ca­ğı net bir şe­kil­de bel­li de­ğil­dir. Be­le­di­ye­ler "ben ya­pı­yo­rum gü­ya" di­yor, em­ni­yet "ben ya­pı­yo­rum" di­yor, or­ta­da kal­mış­tır. İn­ter­net ka­fe­ler­de­ki prog­ram­la­rı za­ten araş­tır­mak müm­kün de­ğil­dir. Ora­ya gi­ren çı­kan ço­cuk­la­rın yaş­la­rı cid­di bir şe­kil­de kon­trol edi­le­me­mek­te­dir, edil­me­mek­te­dir.

De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, ora­da­ki yüz­ler­ce, bin­ler­ce ço­cu­ğu­mu­zu, gi­din İn­ter­net ka­fe­le­ri gö­rün, ağ­zı­na ka­dar do­lu­yor bun­lar. On­lar aca­ba li­te­ra­tür mü ta­rı­yor­lar? Aca­ba on­lar bi­lim­sel ek­sik­lik­le­ri­ni ta­mam­la­mak için mi gi­di­yor­lar? Gi­din, ba­kın. Ben çok gez­dim, gör­düm. On­la­rın hep­si, bi­zim da­ha bil­me­di­ği­miz şey, şat mı, chat mi, onu ya­pı­yor­lar, bu­nun ya­nın­da por­nog­ra­fik bir­ta­kım ka­nal­la­ra gi­ri­yor­lar, za­rar­lı ka­nal­la­ra gi­ri­yor­lar. Ama bu­nun ça­re­si var. Çok ül­ke­de bun­lar süz­geç­le­me usu­lüy­le ve­ril­mi­yor. İş­te bi­zim bu­nu yap­ma­mız la­zım.

BAŞ­KAN - Sa­yın Gü­ney, lüt­fen ko­nuş­ma­nı­zı bi­ti­rin efen­dim.

ÜL­KÜ GÖ­KALP GÜ­NEY (De­vam­la) - Sa­yın Baş­kan, mü­sa­ma­ha­nı­za te­şek­kür edi­yo­rum, söz­le­ri­mi to­par­la­ya­ca­ğım, ama, şu­nu söy­lü­yo­rum: Bu ka­fe­le­ri mut­la­ka de­net­le­me­miz la­zım. Bu kim ise, bu­nun sa­hi­bi kim­se, han­gi ba­kan­sa, gel­sin, bu­ra­da, çık­sın ko­nuş­sun, biz­ler de kat­kı­da bu­lu­na­lım.

Bey­ler, bu, bi­zim ge­le­ce­ği­miz­dir. Bi­zim ço­cuk­la­rı­mız­dır bun­lar. Bun­la­rı biz iş­siz bı­rak­tı­ğı­mız müd­det­çe, bu za­rar­lı ya­yın­lar­la baş ba­şa bı­rak­tı­ğı­mız müd­det­çe her gün Hrant ci­na­yet­le­ri, her gün ak­lı­mı­za ge­len gel­me­yen olay­lar­la kar­şı­la­şa­ca­ğız. Ne ya­pa­ca­ğız en so­nun­da? İş­te efen­dim, bu ci­na­yet iş­len­di, otuz iki sa­at son­ra ya­ka­lan­dı. İyi, Al­lah ra­zı ol­sun, em­ni­yet güç­le­ri­ne te­şek­kür ede­riz. Ya­ni, bu mu ya­ni? Bü­tün te­sel­li­miz bu mu ol­ma­lı? Bi­zim bun­lar­dan bir­ta­kım ders­ler çı­kar­ma­mız la­zım ve bu­nun için de Yü­ce Mec­lis­te­ki bü­tün mil­let­ve­ki­li ar­ka­daş­la­rı­mı, ben de ken­dim, ka­rın­ca ka­ra­rın­ca her tür­lü kat­kı­da bu­lun­mak üze­re, bir ge­nel gö­rüş­me aça­lım, bu­nu gün­de­me ge­ti­re­lim, tar­tı­şa­lım. Ül­ke­miz için en acil ko­nu bu­dur di­yo­rum.

He­pi­ni­ze say­gı­lar su­nu­yo­rum. (Al­kış­lar)

BAŞ­KAN - Te­şek­kür edi­yo­ruz Sa­yın Gü­ney.

Efen­dim, Ulaş­tır­ma Ba­ka­nı­mız Sa­yın Bi­na­li Yıl­dı­rım bu ko­nu­da söz is­te­miş­tir.

Bu­yu­run efen­dim. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (İs­tan­bul) - Sa­yın Baş­kan, Tür­ki­ye Bü­yük Mil­let Mec­li­si­nin de­ğer­li üye­le­ri; söz­le­ri­me baş­lar­ken, de­ğer­li si­ya­set ada­mı, es­ki Dı­şiş­le­ri Ba­ka­nı İs­ma­il Cem'e Al­lah'tan rah­met di­li­yo­rum, ai­le­si­ne sa­bır­lar ve baş­sağ­lı­ğı di­li­yo­rum.

De­ğer­li Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; az ön­ce İn­ter­net ka­fe­ler ve bun­lar­la il­gi­li teh­li­ke­le­re dik­ka­ti çe­ken De­ğer­li Mil­let­ve­ki­li­miz Ül­kü Gü­ney Bey'e te­şek­kür edi­yo­rum.

İn­ter­net ka­fe­ler hak­kın­da Hükûme­ti­mi­zin yap­tı­ğı ça­lış­ma­lar ve alı­nan ön­lem­ler­le il­gi­li bir­kaç hu­su­su siz­le­rin bil­gi­si­ne arz et­mek is­ti­yo­rum.

Ma­lu­mu­nuz, bil­gi top­lu­mu ça­ğı­na gir­miş bu­lu­nu­yo­ruz. Bil­gi top­lu­mun­da, ar­tık, bil­gi­ye eri­şi­min za­man­dan ve mekândan mü­nez­zeh hâle gel­di­ği­ni ve bu­nu da bil­gi ile­ti­şim tek­no­lo­ji­le­ri­nin ge­liş­me­si­ne borç­lu ol­du­ğu­mu­zu bi­li­yo­ruz. Bu­gün, ar­tık, "bil­gi­sa­yar" de­di­ği­miz bir araç­la, "İn­ter­net" de­di­ği­miz bir oto­yo­luy­la, her tür­lü bil­gi­ye, dün­ya­nın her ta­ra­fın­da­ki bil­gi­ye anın­da ulaş­ma imkânı­mız var.

Tabiî, in­san ha­ya­tı­nı ko­lay­laş­tı­ran, bil­gi­len­me­de çok önem­li bir hız­lan­ma­yı be­ra­be­rin­de ge­ti­ren bu önem­li araç, ba­zen, bir ila­cın bir der­de de­va ol­du­ğu gi­bi yan te­sir­le­ri de ola­bi­li­yor. Bu­nu doğ­ru dü­rüst, ye­rin­de kul­lan­dı­ğı­mız za­man so­run yok. Ama, böy­le bir imkânın ba­zen top­lu­mu­mu­zu, genç­le­ri­mi­zi ve ço­cuk­la­rı­mı­zı yoz­laş­tı­ra­cak amaç­la da kul­la­nıl­dı­ğı­nı, bu­nun kü­re­sel bir so­run hâli­ne gel­di­ği­ni bu­gün bi­li­yo­ruz. Bil­has­sa bu tek­no­lo­ji­nin ge­liş­ti­ği ül­ke­ler­den baş­la­mak üze­re, âde­ta dün­ya­nın bü­tün ül­ke­le­ri­ne SPC bir vi­rüs ola­rak sü­rat­le bu olum­suz ta­ra­fı yan­sı­mak­ta­dır. Bu­gün sa­de­ce ço­cuk is­tis­ma­rı içe­rik­li kırk bi­nin üze­rin­de, dün­ya­da, pro­fes­yo­nel ola­rak fa­ali­yet gös­te­ren si­te var ve dün­ya bu­nun­la mü­ca­de­le et­mek­te­dir. İş­te, tek­no­lo­ji­nin, ba­zen, in­san ya­ra­rı­na ge­liş­ti­ri­len tek­no­lo­ji­nin dö­nüp in­san­lı­ğın ge­le­ce­ği­ni teh­dit eder hâle gel­me­si­nin en ti­pik ör­nek­le­rin­den bi­ri de bu­dur.

Pe­ki, bu du­rum­da ne ya­pa­ca­ğız? Bu du­rum­da yap­ma­mız ge­re­ken, bu tek­no­lo­ji­ye, bu imkâna ka­pı­la­rı­mı­zı ka­pat­mak el­bet­te ki ola­maz, bu­nu kul­la­na­ca­ğız, çün­kü bil­gi­ye ih­ti­ya­cı­mız var; ül­ke­miz­de bil­gi­ye ih­ti­yaç var, dün­ya­da bil­gi­ye ih­ti­ya­cı­mız var, hem de he­men ih­ti­ya­cı­mız var. Es­ki­den "Bil­gi­yi al­mak için Çin'e ka­dar gi­din, bil­gi­yi öğ­re­nin." di­ye tav­si­ye edi­lir­di, şim­di Çin'e git­me­mi­ze ge­rek yok, bil­gi eli­mi­zin al­tın­da. İş­te, bil­gi­yi alır­ken abur cu­bur­lar­dan ayık­la­ya­rak, te­miz, fay­da­lı, üre­ti­me yö­ne­lik, eği­ti­me yö­ne­lik, top­lu­mu, bi­re­yi ay­dın­lat­ma­ya yö­ne­lik, ai­le bir­li­ği­ni ko­ru­ma­ya yö­ne­lik bir alt­ya­pı­yı da kur­mak, ida­re ola­rak, dev­let ola­rak biz­le­rin gö­re­vi.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, Tabiî, İn­ter­net ka­fe­ler ha­ya­tı­mı­zın bir ger­çe­ği. Bil­gi top­lu­mu­na dö­nüş­me­de te­mel esas bil­gi­sa­yar okur­ya­zar­lı­ğı­nın art­ma­sı­dır. Tür­ki­ye Cum­hu­ri­ye­ti, ku­ru­lu­şun­dan bu ta­ra­fa, baş­ta Bü­yük Ata­türk ol­mak üze­re, top­lu­mun bi­rey­le­ri­ni okur­ya­zar yap­mak için yıl­lar­ca di­din­di dur­du ve so­nun­da, Al­lah'a şü­kür, bu nok­ta­da, yüz­de 92 okur­ya­zar­lı­ğa eriş­ti. Tam, biz, işi ta­mam­la­dık, her şey bit­ti der­ken, bir bak­tık, bir baş­ka alan bi­zim ge­liş­miş­li­ği­mi­zi öl­çer ha­le gel­di. O da ne­dir? Bil­gi­sa­yar okur­ya­zar­lı­ğı. Çün­kü, bu öy­le bir şey ki, eğer bu alan­da okur­ya­zar­lı­ğı­mı­zı ge­liş­ti­re­mez­sek, tek­rar ca­hil hâle dü­şü­yo­ruz. Es­ki­den bü­yük­ler kü­çük­le­ri eği­tir­di. Bu bil­gi ile­ti­şim tek­no­lo­ji­si dev­rin­de, bu çağ­da, ar­tık, bu gö­re­vi kü­çük­ler yap­ma­ya baş­la­dı. Ya­ni, biz­le­ri ço­cuk­la­rı­mız eği­te­cek­ler. Çün­kü, on­lar bu tek­no­lo­ji­yi da­ha çok an­lı­yor, da­ha ça­buk an­lı­yor, da­ha ça­buk öğ­re­ni­yor. Bi­zim nes­li­miz, bir an­lam­da, bu tek­no­lo­ji­nin dı­şın­da kal­dı. Bi­zi tek­rar bu sa­ha­ya çek­mek, bil­gi top­lu­mu­nun par­ça­sı ha­li­ne ge­tir­mek, genç­le­ri­mi­zin işi. O yüz­den, genç­le­ri­mi­zin, doğ­ru bil­gi­ler­le, doğ­ru içe­rik­ler­le teç­hiz edil­me­si ge­re­ki­yor.

Pe­ki, bu alan­da ne ya­pıl­dı? 2002 yı­lın­da, ül­ke­miz­de, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, 23 mil­yon cep te­le­fo­nu abo­ne­si var­dı. Bu­gün bu sa­yı 53 mil­yo­nu aş­mış­tır, 2,5 ka­tı aş­mış­tır. Üç se­ne son­ra, bu ül­ke­de, nü­fus ka­dar cep te­le­fo­nu ola­cak­tır. Cep te­le­fo­nu baş­lan­gıç­ta ha­ber­leş­me amaç­lı kul­la­nıl­ma­ya baş­la­mış, an­cak, za­man içe­ri­sin­de, bi­zim her tür­lü ih­ti­ya­cı­mı­zı gö­ren, ya­nı­mız­da yar­dım­cı­mız hâli­ne gel­miş­tir ve bu içe­rik ar­ta­rak de­vam ede­cek­tir. Bun­dan beş yıl son­ra, eğer, cep te­le­fo­nu­nuz­la, evi­ni­zin ka­pı­sı­nı açar­sa­nız, mut­fak­ta­ki fı­rın­da­ki ye­me­ğin pi­şip piş­me­di­ği­ni kon­trol eder­se­niz, ara­ba­nı­zın ka­pı­sı­nın açık ka­lıp kal­ma­dı­ğı­nı an­la­mak is­ter­se­niz, her tür­lü alış­ve­ri­şi­ni­zi ya­par­sa­nız şaş­ma­yın. Çün­kü, dün­ya bu ta­ra­fa gi­di­yor. Onun için, Tür­ki­ye de ge­liş­me­ler­den ge­ri ka­la­maz, bil­gi ve ile­ti­şi­me ya­tı­rım yap­mak zo­run­da. Bu­nun bi­lin­cin­de ola­rak bu ya­tı­rım­la­rı ya­pı­yo­ruz.

Pe­ki, İn­ter­net kul­la­nı­mın­da ne­re­ye gel­dik? 2002'de 4 mil­yon İn­ter­net kul­la­nı­cı­sı var­ken, bu­gün ulaş­tı­ğı­mız sa­yı 19 mil­yon. Ge­liş­me­nin hı­zı­nı tak­dir­le­ri­ni­ze su­nu­yo­rum. Çok hız­lı ge­li­şen bir sek­tör. Di­ğer ta­raf­tan, Tür­ki­ye'de, bi­li­şim ala­nın­da ge­niş bant eri­şim 2002'de mev­cut de­ğil­di. İn­ter­net te­le­fon nu­ma­ra­la­rı­nı çe­vir­mek su­re­tiy­le ya­pı­lır­ken, bu­gün, ADSL ve­ya ge­niş, hız­lı İn­ter­net eri­şi­mi de 2 mil­yon 950 bin abo­ne­ye ulaş­mış­tır.

Do­la­yı­sıy­la, bu ge­liş­me­ler kar­şı­sın­da İn­ter­ne­te ve­ya bil­gi­ye eri­şim­de iki ta­ne yo­lu­muz var: Bir ta­ne­si, bi­rey­sel ola­rak bil­gi­sa­yar sa­hi­bi olu­yor­su­nuz, abo­ne ola­rak mün­fe­rit eri­şi­mi­niz var. Ama, bü­tün top­lum ke­sim­le­ri­nin, bü­tün ge­lir grup­la­rı­nın bir­den­bi­re bu­na eriş­me şan­sı yok, bu bir za­man ala­cak. O hâlde, top­lu eri­şim mer­kez­le­ri ha­ya­tın ka­çı­nıl­maz bir ih­ti­ya­cı ola­rak önü­mü­ze ge­li­yor. Bun­lar da İn­ter­net ka­fe­ler­dir, ser­vis sağ­la­yı­cı­lar­dır, yer sağ­la­yı­cı­lar­dır.

İş­te, so­ru­nun baş­la­dı­ğı nok­ta bu­ra­dır. Bu­ra­da, ül­ke­miz­de 20 bin ci­va­rın­da in­ter­net eri­şim mer­ke­zi, di­ğer adıy­la, halk ara­sın­da, İn­ter­net ka­fe mev­cut­tur. Bu İn­ter­net ka­fe­le­rin, bu­gün, ça­lış­ma­sı İçiş­le­ri Ba­kan­lı­ğı­nın bir ge­nel­ge­si çer­çe­ve­sin­de ger­çek­leş­mek­te­dir, ya­ni bu­ra­nın ça­lış­ma usul­le­ri, bu­ra­ya gi­re­cek çı­ka­cak ço­cuk­la­rın yaş­la­rı, ev­sa­fıy­la il­gi­li; efen­dim, ça­lış­ma şart­la­rı, bu­lun­du­ğu ye­rin dış mekâna açık­lı­ğı, ay­dın­lat­ma­sı ve­sa­ire­si, içe­ri­de si­ga­ra içi­lip içil­me­me­si gi­bi bir­çok dü­zen­le­me­ler ol­ma­sı­na rağ­men, bu­ra­da­ki içe­rik­le il­gi­li, ma­ale­sef, bir dü­zen­le­me mev­cut de­ğil­dir.

O hâlde, genç­le­ri­miz, bu ül­ke­nin ge­le­ce­ği­dir de­ğer­li ar­ka­daş­lar. Genç­le­ri­mi­zi, hat­ta genç­le­ri­miz­den öte yav­ru­la­rı­mı­zı, top­yekûn in­sa­nı­mı­zı, tek­no­lo­ji­nin ge­tir­di­ği ni­met­ler­den ya­rar­la­nır­ken, on­la­rın za­rar­lı yan et­ki­le­rin­den de ko­ru­mak, bi­zim en te­mel gö­re­vi­miz­dir.

Bu­ra­da yap­ma­mız ge­re­ken iş, bir key­fi­yet­ten öte, bir mec­bu­ri­yet­tir. Bu­nu ne­den söy­lü­yo­rum; ba­kı­nız, Ana­ya­sa'mı­zın 41'in­ci mad­de­si ne di­yor:

"Ai­le, Türk top­lu­mu­nun te­me­li­dir ve eş­ler ara­sın­da eşit­li­ğe da­ya­nır.

Dev­let, ai­le­nin hu­zur ve re­fa­hı ile özel­lik­le ana­nın ve ço­cuk­la­rın ko­run­ma­sı ve ai­le plan­la­ma­sı­nın öğ­re­ti­mi ile uy­gu­lan­ma­sı­nı sağ­la­mak için ge­rek­li ted­bir­le­ri alır, teş­kilâtı ku­rar." Ay­rı­ca, 58'in­ci mad­de de genç­li­ğin ko­run­ma­sıy­la il­gi­li:

"Dev­let, is­tiklâl ve Cum­hu­ri­ye­ti­mi­zin ema­net edil­di­ği genç­le­rin müs­pet il­min ışı­ğın­da, Ata­türk il­ke ve in­kılâpla­rı doğ­rul­tu­sun­da ve Dev­le­tin ül­ke­si ve mil­le­tiy­le bö­lün­mez bü­tün­lü­ğü­nü or­ta­dan kal­dır­ma­yı amaç edi­nen gö­rüş­le­re kar­şı ye­tiş­tir­me ve ge­liş­me­le­ri­ni sağ­la­yı­cı ted­bir­le­ri alır.

Dev­let, genç­le­ri al­kol düş­kün­lü­ğün­den, uyuş­tu­ru­cu mad­de­ler­den, suç­lu­luk, ku­mar ve ben­ze­ri kö­tü alış­kan­lık­lar­dan ve ce­ha­let­ten ko­ru­mak için ge­rek­li ted­bir­le­ri alır."

De­mek ki, dev­le­tin, top­lu­mu top­yekûn, özel­lik­le de genç­le­ri ve ai­le­yi ko­ru­mak gi­bi te­mel bir öde­vi var­dır.

O hâlde, İn­ter­net ka­fe­ler­de­ki bu boş­lu­ğu or­ta­dan kal­dır­mak için bir dü­zen­le­me za­ru­ri hâle gel­miş­tir. Bu­gün ya­pı­lan dü­zen­le­me, bu­ra­la­rın gay­ri­sıh­hi mü­es­se­se ruh­sa­tı ve iş­le­yi­şiy­le il­gi­li, asa­yiş ba­kı­mın­dan, kol­luk kuv­vet­le­ri­nin gö­rev ve yet­ki­le­ri ba­kı­mın­dan bir ge­nel­ge­dir. An­cak, bu­ra­la­rın içe­rik ola­rak li­sans­laş­ma­sı, ruh­sat­lan­ma­sı apay­rı bir ko­nu­dur, bir uz­man­lık me­se­le­dir. Onun için de son za­man­lar­da bü­yük oran­da yurt dı­şı kay­nak­lı ola­rak gün­de­me ge­len İn­ter­net üze­rin­den suç olu­şan ba­zı hu­sus­la­rın ted­bi­ri­nin alın­ma­sı, su­çun ön­len­me­si­ne yö­ne­lik bir ka­nun ta­sa­rı­sı ça­lış­ma­mız mev­cut­tur. Bu ta­sa­rı ha­zır­lık­la­rı ta­mam­lan­mış ve Mec­li­se gön­de­ril­miş­tir. Öy­le ümit edi­yo­rum ki, top­lam -yü­rür­lük ve yü­rüt­me mad­de­le­riy­le- se­kiz mad­de­den olu­şan bu ta­sa­rı, en kı­sa za­man­da, ko­mis­yon­lar­da, Ge­nel Ku­ru­lu­muz­da gö­rü­şü­le­cek ve ya­kın ge­le­cek­te, bü­yük teh­dit oluş­tu­ran bu ala­nın kon­trol edil­me­si imkânı sağ­lan­mış ola­cak­tır.

Bu ta­sa­rıy­la ne­le­ri ön­gö­rü­yo­ruz? Bu ta­sa­rı­nın tam adı, elek­tro­nik or­tam­da iş­le­ne­bi­le­cek suç­la­rın ön­len­me­si­ne da­ir bir ka­nun ta­sa­rı­sı­dır. Bu­ra­da üç ta­ne te­mel işi ye­ri­ne ge­ti­ri­yo­ruz:

Bir ta­ne­si, yüz­de 98 ora­nın­da dış kay­nak­lı olan bu za­rar­lı neş­ri­ya­tın, bi­li­şim or­ta­mıy­la ül­ke­mi­ze ge­len bu za­rar­lı neş­ri­ya­tı­n kay­na­ğın­da kon­trol edil­me­si­dir; fil­tre­le­ne­rek ter­te­miz bil­gi­le­rin Tür­ki­ye'ye gel­me­si, hal­kı­mı­zın, genç­le­ri­mi­zin, ço­cuk­la­rı­mı­zın kul­la­nı­mı­na su­nul­ma­sı­dır.

İkin­ci ola­rak, yurt için­de oluş­tu­ru­la­bi­le­cek, her tür­lü elek­tro­nik or­tam­da kul­la­nı­la­cak cin­sel is­tis­mar, ço­cuk is­tis­ma­rı ve Türk Ce­za Ka­nu­nu'na gö­re suç teş­kil ede­bi­le­cek, sa­nal or­tam­da iş­len­me­si müm­kün ko­nu­la­rı ta­ra­yıp ge­rek­li ted­bir­le­ri ala­cak­tır. Bu­nu na­sıl, han­gi yol­lar­la ya­pa­cak? Bu­nun için Te­le­ko­mü­ni­kas­yon Ku­ru­mu Baş­kan­lı­ğın­da bir bi­rim oluş­tu­ru­lu­yor. Bu bi­rim, ay­nen Te­le­ko­mü­ni­kas­yon İle­ti­şim Baş­kan­lı­ğı gi­bi, bü­tün bu ala­nı iz­le­yen, ge­rek­li ko­ru­yu­cu ted­bir­le­ri alan, bu­na rağ­men bi­li­şim or­ta­mın­da suç oluş­muş ise bu­nu da Türk Ce­za Ka­nu­nu'nda ta­nım­la­nan şe­kil­de ta­ki­ba­tı için kol­luk kuv­vet­le­ri­ne, yar­gı men­sup­la­rı­na ra­por eden, ta­ki­bi­ni ya­pan bir sis­tem­dir. Bu­nu sağ­la­mak­la, çok hız­lı ge­li­şen bu ala­nın top­lum ya­ra­rı­na, ka­mu ya­ra­rı­na, genç­le­ri­mi­zi ve ço­cuk­la­rı­mı­zı, ai­le bü­tün­lü­ğü­nü ko­ru­ma­ya yö­ne­lik önem­li bir ya­sal boş­lu­ğu dol­dur­muş ola­ca­ğız ve böy­le­ce, tek­no­lo­ji­nin bi­ze bah­şet­ti­ği bu gü­zel imkânı ya­sak­la­mak ye­ri­ne, onu yi­ne top­lum ve ge­le­ce­ği­miz adı­na fay­da­lı ola­rak kul­lan­ma­nın önü­nü aç­mış ola­ca­ğız.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, bu ko­nu­da, ge­rek ka­mu­oyu­muz­da ge­rek Mec­li­si­miz­de mu­ha­le­fet ve ik­ti­dar par­ti­si­nin tam bir mu­ta­ba­ka­tı var­dır. Çün­kü, top­lu­mu her tür­lü po­tan­si­yel teh­li­ke­den, suç­tan ko­ru­mak, genç­le­ri­mi­zi en iyi şe­kil­de ye­tiş­ti­rip bu ül­ke­yi on­la­ra ema­net et­mek, bi­zim as­li gö­rev­le­ri­miz­den bir ta­ne­si­dir. İş­siz­lik gi­bi, genç yaş­ta ol­ma­nın ge­tir­di­ği duy­gu kar­ma­şık­lı­ğı gi­bi önem­li ne­den­le­ri kul­la­na­rak bu za­rar­lı ya­yın­lar­dan gay­ri­meş­ru ka­zanç el­de eden çev­re­le­re kar­şı sa­va­şım­da hep bir­lik­te ha­re­ket et­me­miz ge­re­ki­yor ve bu ko­nu­da tam bir an­la­yış bir­li­ği­ni gör­müş ol­mak­tan da bü­yük mut­lu­luk du­yu­yo­ruz ve bu şe­kil­de ha­zır­la­dı­ğı­mız çok kı­sa, net, öz­lü bu dü­zen­le­me­nin kı­sa sü­re­de Mec­li­si­miz­den geç­mek su­re­tiy­le ya­sa­la­şa­ca­ğı­na inan­cı­mı ifa­de edi­yor ve bu ko­nu­da top­lu­mu­mu­zun acil bek­len­ti­si­nin bir an ön­ce kar­şı­lan­ma­sı için siz­ler­den ge­rek­li kat­kı­yı bek­li­yor, he­pi­ni­ze say­gı­lar su­nu­yo­rum. (Al­kış­lar)

BAŞ­KAN - Te­şek­kür edi­yo­ruz Sa­yın Ba­kan.

Sa­yın Sey­han, bir is­te­ği­niz mi var?

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) - Evet efen­dim, ko­nu hak­kın­da.

BAŞ­KAN - Bu­yu­run.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) - Sa­yın Ba­kan, Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­ki­li ar­ka­daş­la­rım; ön­ce­lik­le gün­dem dı­şı ko­nu­şan ar­ka­da­şı­mı­za te­şek­kür edi­yo­rum.

Tür­ki­ye için İn­ter­net suç­la­rı bü­yük so­run. Yal­nız, ben, me­se­le­ye bi­raz da­ha fark­lı mer­kez­den hem Sa­yın Ba­ka­nın hem il­gi­li ku­rum­la­rın ba­ka­bil­me­si için…

BAŞ­KAN - Sa­yın Sey­han, bir da­ki­ka­nı­zı ri­ca edi­yo­rum.

Ya­ni, bu ko­nu­ya kat­kı­nı­zı…

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) - Evet.

BAŞ­KAN - Ama, kı­sa ri­ca edi­yo­rum efen­dim, İç Tü­zük'ümüz mü­sa­it de­ğil.

Bu­yu­run.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) - Bi­lin­di­ği gi­bi, İn­ter­net şu an­da, sa­de­ce ser­vis sağ­la­yı­cı­lar, ya­ni, kab­lo­lu ya­yın üze­rin­den ya­pıl­mı­yor. İkin­ci bir ya­yın, GPRS sis­te­mi üze­rin­den cep te­le­fon­la­rıy­la ya­pıl­mak­ta­dır. Ta­ka­ca­ğı­nız kü­çük bir kart­la lap­top'unu­za, al­dı­ğı­nız bir hat üze­rin­den -is­mi bel­li ol­ma­yan- lap­top'unuz­dan, Tür­ki­ye'nin her ta­ra­fın­dan İn­ter­net'e gi­rip ile­ti­şim kur­ma­nız müm­kün, her tür­lü suç iş­le­me­niz müm­kün. Bir ke­re, bu­nu fark­lı dü­şün­me­miz la­zım. Ser­vis sağ­la­yı­cı­lar ke­sin­lik­le so­rum­lu tu­tul­ma­lı­dır. Eğer, siz, sa­de­ce İn­ter­net ka­fe­ler­de yo­ğun­la­şır­sa­nız, ka­çak­çı­lı­ğı, si­ga­ra ka­çak­çı­lı­ğı­nı bak­kal­dan ön­le­mek gi­bi bir ted­bir al­mış olur­su­nuz. Bu­ra­da­ki en bü­yük şey ser­vis sağ­la­yı­cı­la­rı­nın­dır.

Bu­nun dı­şın­da, bir de İn­ter­net ad­res­le­ri ve­ri­lir­ken, "com", "com.tr" ve­sa­ire gi­bi İn­ter­net ad­res­le­ri ve­ri­lir­ken, ser­vis sağ­la­yı­cı­la­rı­na da cid­di yü­küm­lü­lük­ler ge­ti­ril­mek­te­dir. Bu Mec­lis açıl­dı­ğın­dan be­ri, en az 20 mil­let­ve­ki­li­nin adı­na "com" ek­le­ne­rek sah­te açıl­mış ve on­la­rı ka­ra­la­ma­ya yö­ne­lik, yüz kı­zar­tı­cı ya­yın­la­ra ben şa­hit ol­dum, İn­ter­net'ten ya­yın­lan­ma­sı­nı bir kıs­mı­nın ben ön­le­me­ye ça­lış­tım. Bu­nun önü­ne ge­çe­bil­mek için eş gü­düm la­zım. Ser­vis sağ­la­yı­cı­la­rı­nın so­rum­lu­lu­ğu­nu ve ce­zai mü­ey­yi­de­le­ri­ni, son kul­la­nı­cı­nın ce­zai mü­ey­yi­de­le­ri­ni ve so­rum­lu­lu­ğu­nu ay­rı ay­rı dü­zen­le­me­dik­ten son­ra, biz Tür­ki­ye'de İn­ter­net suç­la­rı­nın önü­ne ge­çe­me­yiz.

İkin­ci söy­le­ye­ce­ğim şu­dur: Ser­vis sağ­la­yı­cı­la­rı­nın öne­mi bu­ra­dan açı­ğa çı­kı­yor. Sa­de­ce İn­ter­net ka­fe­ler de­ğil, ar­tık ders­ha­ne­ler­de, alış­ve­riş mer­kez­le­rin­de, mar­ket­ler­de bi­le, key­bo­ard İn­ter­net'e bağ­lı ola­rak bu­lun­du­ru­lu­yor. Eğer, biz, ser­vis sağ­la­yı­cı kon­tro­lün­de fil­tre sis­te­mi­ni ge­ti­rir­sek, ce­zai ve de­ne­tim yü­küm­lü­lü­ğü­nü de on­la­rın üze­ri­ne ve­rir­sek, emi­nim ki, bu suç­la­rın iş­len­me ora­nı­nı yüz­de 50 ora­nın­da azal­tı­rız.

Söz ver­di­ği­niz için çok te­şek­kür edi­yo­rum, Sa­yın Baş­kan.

BAŞ­KAN - Ben de te­şek­kür edi­yo­rum Sa­yın Sey­han.

Üçün­cü gün­dem dı­şı söz is­te­ği, genç­li­ğin so­run­la­rı ve çö­züm öne­ri­le­riy­le il­gi­li ol­mak üze­re, Sam­sun Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Mu­sa Uzun­ka­ya'ya ait­tir. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

Bu­yu­run Sa­yın Uzun­ka­ya.

3.- Sam­sun Mil­let­ve­ki­li Mu­sa Uzun­ka­ya'nın, genç­le­ri­mi­zin so­run­la­rı­na, on­la­rın ya­rar­lı fa­ali­yet­le­re yön­len­di­ril­me­le­ri­nin öne­mi­ne ve bu ko­nu­da ya­pıl­ma­sı ge­re­ken­le­re iliş­kin gün­dem dı­şı ko­nuş­ma­sı ve Millî Eği­tim Ba­ka­nı Hü­se­yin Çe­lik'in ce­va­bı

MU­SA UZUN­KA­YA (Sam­sun) - Sa­yın Baş­kan, çok de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; ben de söz­le­ri­me baş­la­ma­dan ön­ce, de­ğer­li si­ya­set, fi­kir ada­mı, es­ki Kül­tür ve Dı­şiş­le­ri Ba­kan­la­rı­mız­dan mer­hum İs­ma­il Cem'e Ce­na­bı­hak'tan son­suz rah­met di­li­yor, ai­le­si­ne, se­ven­le­ri­ne ve son ola­rak da bil­di­ğim ka­da­rıy­la Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­si Ge­nel Baş­ka­nı­mı­zın Da­nış­ma­nıy­dı­lar, do­la­yı­sıy­la Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­si ve tüm si­ya­set ca­mi­ası­na baş­sağ­lı­ğı di­li­yo­rum.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, ben de, bu­gün, te­va­fuk, he­men he­men, özel­lik­le Sa­yın es­ki İçiş­le­ri Ba­kan­la­rı­mız­dan Ül­kü Gü­ney Bey'in de İn­ter­net ka­fe­ler üze­rin­de te­mas et­ti­ği ko­nu­da ol­du­ğu gi­bi, genç­lik so­run­la­rı ve çö­züm­le­riy­le ala­ka­lı bir kı­sım öne­ri­le­ri­mi gün­dem dı­şı ko­nuş­mam­la siz­ler­le pay­laş­mak is­ti­yo­rum. Bu ve­si­ley­le, yü­ce he­ye­ti­ni­zi tek­rar say­gıy­la, mu­hab­bet­le se­lam­lı­yo­rum.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, bi­zim de­ğer­le­ri­mi­ze gö­re beş şe­yin kıy­me­ti­nin bi­lin­me­si ıs­rar­la tav­si­ye edil­miş­tir ve bu Yü­ce Pey­gam­be­ri­mi­zin bi­ze çok önem­li bir tav­si­ye­si­dir. Ya­ni, bun­lar: Meş­gu­li­yet gel­me­den boş vak­tin, has­ta­lık gel­me­den sıh­ha­tin, ih­ti­yar­lık gel­me­den genç­li­ğin, ölüm gel­me­den ha­ya­tın ve fa­kir­lik gel­me­den zen­gin­li­ğin, var­lı­ğın kıy­me­ti­ni bil­mek­tir. Genç­lik, bi­zim için de, bi­zim ev­lat­la­rı­mız olan yav­ru­la­rı­mız için de çok önem­li bir ha­zi­ne. Bel­ki bu­ra­da bu­lu­nan­lar, bü­yük bir kıs­mı­nı tü­ket­ti­ği­miz bu genç­lik  ser­ma­ye­si­nin, ye­ni bir ener­ji ve ak­si­yon ola­rak yav­ru­la­rı­mız­da, ne­sil­le­ri­miz­de var ol­du­ğu­nu gör­me­miz, bi­zi el­bet­te mut­lu kı­la­cak, ama, az ön­ce te­mas edi­len ve ha­ki­ka­ten, her bi­ri­mi­zin, âde­ta, tüy­le­ri­ni ür­per­ten tab­lo­lar içe­ri­sin­de, eğer bir genç­li­ği kı­yı­ma, yok ol­ma­ya sevk ede­cek­sek, bu, bi­zim ge­le­ce­ği­miz açı­sın­dan, sa­de­ce genç­le­ri fer­den fer­da de­ğil, ül­ke ola­rak kay­bet­me açı­sın­dan, cid­di bir fe­la­ket ola­rak de­ğer­len­di­ril­me­li ve yo­rum­lan­ma­lı­dır.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, ül­ke­mi­zin ge­le­ce­ği, ya­rın­la­rı­mı­zın gü­ven­ce­si, ev­le­ri­mi­zin te­mel ta­şı, ne­şe­si, se­si, sa­da­sı, hü­la­sa, in­san­lık adı­na her şe­yi­miz, bir gü­zel ifa­dey­le rey­ya­net'ül-cen­ne (cen­net ko­ku­su) ve Ve­di­atul­lah, Al­lah'ın biz­le­re bi­rer ema­ne­ti olan yav­ru­la­rı­mı­zın, ge­le­ce­ğin sa­hip­le­ri ol­ma iti­ba­rıy­la, on­la­rın kar­şı kar­şı­ya bu­lun­duk­la­rı so­run­la­rı çok ya­ki­nen bil­mek, ai­le­vi, ulu­sal ve ulus­la­ra­ra­sı kar­şı­laş­tık­la­rı so­run­la­rın çö­zü­mü­ne kat­kı sağ­la­mak, her alan­da ol­du­ğu gi­bi, yü­ce Par­la­men­to­nun te­mel gö­re­vi­dir.

Az ön­ce Sa­yın Ulaş­tır­ma Ba­ka­nı­mı­zın Ana­ya­sa'nın 58'in­ci mad­de­si­ne atıf­ta bu­lun­du­ğu genç­li­ğin ko­run­ma­sı, 59'un­cu mad­de­de­ki spo­run ge­liş­ti­ril­me­si, 41'in­ci mad­de­de­ki ai­le­nin ko­run­ma­sı gi­bi hü­küm­ler, Ana­ya­sa ta­ra­fın­dan, dev­le­ti­mi­ze, ya­ni, ana­ya­sal tüm ku­rum ve ku­ru­luş­la­ra tev­di edil­miş­tir. Bu­ra­da, Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı­nın da, İçiş­le­ri Ba­kan­lı­ğı­nın da, genç­lik ve spor­la il­gi­li Ba­kan­lı­ğı­mı­zın da, özel­lik­le genç­li­ğin ye­tiş­ti­ril­me­sin­den bi­rin­ci de­re­ce­de so­rum­lu olan Millî Eği­tim Ba­kan­lı­ğı­mı­zın da, yü­ce Par­la­men­to­nun da, ya­sa­ma­nın, yü­rüt­me­nin ve tüm ku­rum ve ku­ru­luş­la­rıy­la dev­le­tin bü­tü­nü­nü oluş­tu­ran var­lık­la­rın ku­rum­sal ola­rak, bi­rey ola­rak da, fert ola­rak da ai­le­nin so­rum­lu­lu­ğu var. Tabiî, ül­ke­miz­de, bi­li­yor­su­nuz -yan­lış ha­tır­la­mı­yor­sam- 1985 yı­lı, UNES­CO ta­ra­fın­dan Dün­ya Genç­lik Yı­lı ola­rak ilan edil­miş­ti, bun­dan tam yir­mi ye­di yıl ev­vel. Ha­tır­lı­yo­rum, o dö­nem­de çe­şit­li prog­ram­lar ya­pıl­mış, ulus­la­ra­ra­sı ze­min­de ve Tür­ki­ye'miz­de de genç­li­ğin so­run­la­rı bel­li öl­çek­te tar­tı­şıl­mış­tı ve için­de bu­lun­du­ğu­muz yıl, 2007, yi­ne UNES­CO ta­ra­fın­dan Mevlânâ Yı­lı ola­rak ilan edil­miş­tir.

Mevlânâ, bü­tün de­ğer­le­riy­le Ana­do­lu'dur, Ana­do­lu'nun ru­hu­nu ta­şı­yan, on­da te­ces­süm eden sev­gi, ba­rış, kar­deş­lik, hoş­gö­rü, da­ya­nış­ma, akıl, izan ve fıt­ra­tın ge­rek­tir­di­ği ne ka­dar gü­zel­lik var­sa, es­ki bir ta­bir­le, ken­din­de mün­de­miç olan bir şah­si­yet­tir ve bu şah­si­yet ara­cı­lı­ğıy­la bi­zim mil­le­ti­miz, Mevlânâ ara­cı­lı­ğıy­la ken­di kül­tü­rü­müz…

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

BAŞ­KAN - Bu­yu­run, ko­nuş­ma­nı­zı ta­mam­la­yın.

MU­SA UZUN­KA­YA (De­vam­la) - …bü­tün in­san­lı­ğa ta­nı­tıl­mış ola­cak­tır. Ama, ne ga­rip te­cel­li­dir ki, yi­ne onun sö­züy­le, "ol ma­hi­ler ki, der­ya iç­re­dir,   der­ya­yı bil­mez­ler." Ya­ni, ol ba­lık­lar ki, de­ni­zin için­de­dir­ler ama, de­ni­zin ne ol­du­ğu­nun far­kın­da de­ğil­ler. Bu ka­dar zen­gin­li­ğe ve kül­tü­re, gü­zel­li­ğe sa­hip olan in­sa­nı­mız, ne ga­rip te­cel­li­dir ki, ne Mevlânâlar­dan ne Yu­nus­lar­dan ne Ha­cı Bek­taş Ve­li­ler­den ne o ta­rihî de­ğer­le­ri­miz­den ge­rek­li der­si al­ma imkânı­na sa­hip de­ğil­dir.

Az ön­ce Sa­yın Ba­ka­nı­mız söy­le­di­ler: Ço­cuk ve ço­cuk is­tis­ma­rı­na dö­nük kırk bin­den faz­la si­te­nin İn­ter­net'te bu­lun­du­ğu bir dün­ya kon­jonk­tü­rün­de için­de hiç­bir ta­ne, Mevlânâ'yı, Yu­nus'u, Ha­cı Bektaş'ı, Ahi Ev­ran'ı an­la­tan, ta­nı­tan bir şu­ur abi­de­si­ni bul­ma­nız müm­kün de­ğil.

Bun­lar, de­ğer­li ar­ka­daş­lar, bi­zim genç­lik yıl­la­rı­mız­da ce­mi­yet­le­ri de­ğer­len­di­ren, sor­gu­la­yan, yön­len­di­ren bir kı­sım genç­lik teş­ki­lat­la­rı, ku­ru­luş­la­rı var­dı.

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

BAŞ­KAN - Sa­yın Uzun­ka­ya, ko­nuş­ma­nı­zı ta­mam­la­yın efen­dim lüt­fen.

MU­SA UZUN­KA­YA (De­vam­la) - To­par­lı­yo­rum Sa­yın Baş­kan.

Şim­di, "ka­ran­lık oda yö­ne­ti­mi" di­ye geç­miş­te ta­rif edi­len bir şey var­dı, ar­tık bir ku­tuy­la genç­ler yön­len­di­ri­li­yor, be­yin­ler bel­li bir fır­tı­na­ya esir edi­li­yor. İn­ter­net­tir, te­le­viz­yon ek­ran­la­rı­dır, te­le­viz­yon ya­yın­cı­lı­ğı­dır; üzü­le­rek söy­lü­yo­rum, mat­bu­at ve neş­ri­ya­tı­mız da bu ko­nu­da üze­ri­ne dü­şe­ni so­rum­lu­luk şuu­ruy­la ma­ale­sef ye­ri­ne ge­ti­re­me­mek­te­dir, üzü­le­rek söy­lü­yo­rum ge­tir­me­mek­te­dir.

Şim­di, ben, söz­le­ri­mi to­par­lar­ken bir öne­ri­mi yü­ce Par­la­men­toy­la ve de­ğer­li ba­kan­la­rım­la, siz­ler­le, ik­ti­dar ve mu­ha­le­fe­tiy­le pay­laş­mak is­ti­yo­rum, o da şu­dur: Bi­lin­di­ği gi­bi, dün­ya­da genç­lik­le il­gi­li bir bay­ra­mı bi­ze ar­ma­ğan eden, Millî Mü­ca­de­le'nin baş­lan­gıç nok­ta­sı olan 19 Ma­yıs 1919, Ga­zi Mus­ta­fa Ke­mal'in Sam­sun'a çı­kı­şı­dır. Do­la­yı­sıy­la, biz, bu­gü­nü, 1920'ler­den be­ri hep Genç­lik ve Spor Bay­ra­mı, son­ra­dan de­ği­şik isim­ler al­dı ama, bu şe­kil­de id­rak et­tik ve kut­lu­yo­ruz. Üzü­le­rek ifa­de et­mek ge­re­kir ki, Genç­lik ve Spor Bay­ram­la­rı­mı­zı sa­de­ce bir spor­tif ak­ti­vi­te, bir kı­sım eg­zer­siz­ler, bir iki şi­ir ve bir iki se­re­mo­nik ko­nuş­ma­nın öte­si­ne gö­tü­re­bil­miş de­ği­liz. Bu­gü­ne ka­dar genç­lik so­run­la­rı­nın 19 Ma­yıs ari­fe­sin­de, önün­de, ar­ka­sın­da tar­tı­şıl­dı­ğı, ele alın­dı­ğı bir prog­ra­mı ben şah­sen ha­tır­la­mı­yo­rum el­li beş yıl­lık ha­ya­tım içe­ri­sin­de.

Ta­bi­atıy­la be­nim öne­rim şu­dur: Bu yıl, ya­ni 2007, 19 Ma­yıs ari­fe­si, ör­ne­ğin 16 Ma­yıs Çar­şam­ba, Per­şem­be ve Cu­ma gün­le­ri, üç gün sü­re­bi­le­cek bir genç­lik şûra­sı­nın, bir genç­lik ku­rul­ta­yı­nın, Millî Mü­ca­de­le'ye, cum­hu­ri­ye­te ve Mec­li­se gi­den yo­lun baş­lan­gıç nok­ta­sı olan Sam­sun'da ev sa­hip­li­ği yap­mak -o ilin bir mil­let­ve­ki­li ola­rak da bu­nu arz edi­yo­rum- üze­re, 81 ili­mi­zin genç­lik tem­sil­ci­le­ri, üni­ver­si­te­le­ri­mi­zin, aka­de­mis­yen­le­rin, genç­lik ve genç­li­ğin kar­şı­laş­tı­ğı so­run­la­rı, sa­de­ce bu­ra­da çe­şit­li yön­le­riy­le -ta­bi­ri ba­ğış­la­yın, hoş gö­rü­lür­se- fi­lin ta­ri­fi gi­bi, ki­mi­si İn­ter­net'ten, ki­mi­si te­le­viz­yon­dan, ki­mi­si iş­siz­lik­ten, ki­mi­si eği­tim­den, ki­mi­si ik­ti­sa­di ve ah­la­ki ne­den­ler­le ko­nu­yu or­ta­ya ge­tir­di­ği, bu mev­zu­yu bir bü­tün ola­rak bir ku­rul­tay­da, üç gün sü­re­bi­le­cek, 16-17-18 ve hat­ta 19 Ma­yıs Bay­ra­mı'nı da, Hükûme­ti­mi­zin, Sam­sun'da ic­ra ede­bi­le­ce­ği bir Ba­kan­lar Ku­ru­luy­la taç­lan­dı­ra­rak, böy­le bir de­ğer­len­dir­me­nin ya­pıl­ma­sı, 2007'de, ar­tık kü­re­sel­le­şen genç­lik so­run­la­rı­nın bir genç­lik şûra­sıy­la 19 Ma­yıs ari­fe­sin­de, is­mi­ne mu­va­fık olan bir il ve bay­ram dö­ne­min­de ic­ra edil­me­si­nin doğ­ru ola­bi­le­ce­ği ka­na­atin­de­yim. Ak­si tak­dir­de, genç­lik, za­ten ya­şa­nan ya­pı­sıy­la cid­di bir sı­kın­tıy­la fe­la­ke­te doğ­ru sü­rük­le­ni­yor.

Bu­nun ön­len­me­si ko­nu­sun­da öne­ri­min Hükûmet ta­ra­fın­dan de­ğer­len­di­ri­le­ce­ği­ne ina­nı­yor, genç­li­ği­mi­zin so­run­suz, sı­kın­tı­sız, ge­le­ce­ğe umut­la ba­kan bir ya­pı­ya sa­hip ol­ma­sı umu­duy­la he­pi­ni­zi say­gıy­la, mu­hab­bet­le se­lam­lı­yo­rum. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

BAŞ­KAN - Te­şek­kür edi­yo­ruz Sa­yın Uzun­ka­ya.

Sa­yın Hükûmet adı­na Millî Eği­tim Ba­ka­nı­mız Sa­yın Hü­se­yin Çe­lik söz is­te­miş­tir.

Bu­yu­run Sa­yın Ba­kan. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

MİLLÎ EĞİ­TİM BA­KA­NI HÜ­SE­YİN ÇE­LİK (Van) - Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­ki­li ar­ka­daş­la­rım; Sam­sun Mil­let­ve­ki­li­miz Sa­yın Mu­sa Uzun­ka­ya Bey'in, genç­li­ğin kar­şı kar­şı­ya bu­lun­du­ğu prob­lem­ler ve genç­lik­le il­gi­li ya­pıl­ma­sı ge­re­ken­ler­le il­gi­li gün­dem dı­şı ko­nuş­ma­sı­na Hükûmet adı­na ce­vap ver­mek üze­re hu­zu­ru­nuz­da­yım. Yü­ce he­ye­ti­ni­zi en de­rin say­gı­la­rım­la se­lam­lı­yo­rum.

De­ğer­li mil­let­ve­ki­li ar­ka­daş­la­rım, bil­di­ği­niz gi­bi, genç­lik, bü­tün top­lum­lar için çok önem­li­dir. Genç­lik, bü­tün top­lum­la­rın ge­le­ce­ği­dir. An­cak, bi­zim ül­ke­miz gi­bi genç po­tan­si­ye­li ve genç nü­fu­su nü­fu­su­nun yüz­de 63'ünü oluş­tu­ran bir top­lum için bu, çok çok da­ha önem­li, çok çok da­ha üze­rin­de du­rul­ma­sı ge­re­ken has­sas bir ko­nu­dur. 0-14 yaş ara­sın­da­ki nü­fu­su­mu­zun ora­nı yüz­de 26'dır. Bu, Tür­ki­ye Cum­hu­ri­ye­ti dev­le­ti­nin sa­hip ol­du­ğu en bü­yük ser­vet, en bü­yük zen­gin­lik­tir. 0-14 yaş ara­sın­da­ki nü­fu­su­mu­zun ora­nı yüz­de 26'dır. 15 yaş ilâ 34 yaş ara­sın­da­ki nü­fu­su­mu­zun ora­nı da yüz­de 37'dir. Do­la­yı­sıy­la, ço­cuk ve genç ora­nı­nı top­la­dı­ğı­mız za­man, nü­fu­su­mu­zun yüz­de 63'ü 34 ya­şın al­tın­da­ki bir kit­le­den, bü­yük bir in­san ser­ve­tin­den oluş­mak­ta­dır. Hâl böy­le olun­ca, bi­zim genç­ler­le il­gi­li et­kin­lik­le­ri­miz, bi­zim genç­li­ği­mi­ze ver­me­miz ge­re­ken önem, di­ğer top­lum­lar­la, Av­ru­pa Bir­li­ği ül­ke­le­riy­le ve­ya kal­kın­mış di­ğer ül­ke­ler­le mu­ka­ye­se ka­bul edil­me­ye­cek bir dü­zey­de olum­lu ol­ma­lı­dır.Bun­dan do­la­yı­dır ki, de­ğer­li mil­let­ve­ki­li ar­ka­daş­la­rım, ge­rek Millî Eği­tim Ba­kan­lı­ğı ola­rak bi­zim Ba­kan­lı­ğı­mız ge­rek­se Genç­lik ve Spor Ge­nel Mü­dür­lü­ğü­nün bağ­lı bu­lun­du­ğu Dev­let Ba­kan­lı­ğı; öte ta­raf­tan, bi­raz ön­ce De­ğer­li Ulaş­tır­ma Ba­ka­nı­mız, özel­lik­le Tür­ki­ye'de­ki İn­ter­net ya­yın­la­rı, İn­ter­net'le, Tür­ki­ye'de, ma­ale­sef bu­la­şan suç­lar, ya­yı­lan suç­lar, genç­li­ği­mi­zin İn­ter­net ka­na­lıy­la kar­şı kar­şı­ya bu­lun­du­ğu prob­lem­ler­le il­gi­li ola­rak Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı­mız; uyuş­tu­ru­cu müp­te­la­sı ol­muş, za­rar­lı mad­de kul­la­nan genç­le­ri­mi­zin te­da­vi­siy­le il­gi­li ola­rak Sağ­lık Ba­kan­lı­ğı­mız; dev­le­tin hi­ma­ye­si al­tı­na alın­ma­sı ge­re­ken, so­kak­ta ya­şa­ma­ya mahkûm ol­muş ve­ya so­kak­ta ça­lış­mak zo­run­da olan genç­ler­le il­gi­li, hi­ma­ye edil­me­si ge­re­ken ço­cuk ve genç­ler­le il­gi­li ola­rak SHÇEK'in bağ­lı bu­lun­du­ğu Dev­let Ba­kan­lı­ğı; öte ta­raf­tan, genç­le­re yö­ne­lik ola­rak, özel­lik­le po­li­si il­gi­len­di­ren teh­dit un­sur­la­rı­nı or­ta­dan kal­dır­mak üze­re İçiş­le­ri Ba­kan­lı­ğı­mız üze­ri­ne dü­şe­ni yap­mak­ta­dır, yap­ma­ya ça­lış­mak­ta­dır ve bü­tün bu alan­lar­da, ba­kan­lık­lar ara­sı, bi­za­ti­hi Sa­yın Baş­ba­ka­nı­mı­zın ta­li­mat­la­rıy­la bir ko­or­di­nas­yon mev­cut­tur. Ço­cuk­la­rı­mı­zın kar­şı kar­şı­ya bu­lun­du­ğu prob­lem­ler, genç­le­ri­mi­zin kar­şı kar­şı­ya bu­lun­du­ğu prob­lem­ler­le il­gi­li, mev­zu­atı­mız­da, ya­sa­la­rı­mız­da bir prob­lem var­sa, bun­la­rın gi­de­ril­me­siy­le il­gi­li de Ada­let Ba­kan­lı­ğı­mız bu sü­re­cin içe­ri­sin­de­dir. Kül­tür ve Tu­rizm Ba­kan­lı­ğı­mız, genç­le­rin sa­na­ta ve kül­tü­re yö­nel­til­me­si ve genç­li­ğin bu ih­ti­ya­cı­nın gi­de­ril­me­siy­le il­gi­li ola­rak, yi­ne, de­di­ğim gi­bi, dev­re­de­dir.

De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, Genç­lik ve Spor Ge­nel Mü­dür­lü­ğü­ne bağ­lı, 81 vi­la­yet­te ve 49 il­çe­de genç­lik mer­kez­le­ri bu­lun­mak­ta­dır. Hükûme­ti­miz dö­ne­min­de bun­la­rın sa­yı­sı her ge­çen gün ar­tı­rıl­mak­ta­dır. Baş­ta İs­tan­bul'da­ki be­le­di­ye­ler, Kay­se­ri Be­le­di­ye­si ve di­ğer bir­çok be­le­di­ye ol­mak üze­re, be­le­di­ye­le­ri­miz de ken­di bün­ye­le­rin­de, ken­di so­rum­lu­luk alan­la­rı içe­ri­sin­de, sı­nır­la­rı içe­ri­sin­de genç­le­rin olum­lu iş­ler yap­ma­la­rı, sa­na­ta yö­nel­me­le­ri, kül­tü­rel ak­ti­vi­te­le­re yö­nel­me­le­ri, spor yap­ma ih­ti­yaç­la­rı­nı kar­şı­la­ma­la­rı için, An­ka­ra Bü­yük­şe­hir Be­le­di­ye­si­nin, İs­tan­bul Bü­yük­şe­hir Be­le­di­ye­si­nin, Kay­se­ri Bü­yük­şe­hir Be­le­di­ye­si­nin, Sam­sun Bü­yük­şe­hir Be­le­di­ye­si­nin ve di­ğer da­ha bir­çok bü­yük­şe­hir be­le­di­ye­si­nin ve alt ka­de­me be­le­di­ye­le­ri­nin bu an­lam­da çok cid­di fa­ali­yet­le­ri var, kur­muş ol­duk­la­rı genç­lik mer­kez­le­ri var.

Tabiî ki, bü­tün bun­lar, de­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, genç­le­ri­mi­zin da­ha iyi ye­tiş­me­si, genç­le­ri­mi­zin za­rar­lı alış­kan­lık­lar edin­me­me­si, olum­lu alış­kan­lık­lar edin­me­le­ri ve okul dı­şın­da ge­çi­re­cek­le­ri za­man­lar­da çok da­ha olum­lu, çok da­ha müs­pet eği­lim­ler­le kar­şı kar­şı­ya gel­me­le­ri için ya­pı­lan­lar­dır.

Millî Eği­tim Ba­kan­lı­ğı ola­rak, biz, Tür­ki­ye Bü­yük Mil­let Mec­li­siy­le "Okul Mec­lis­le­ri ve De­mok­ra­si Eği­ti­mi" adı al­tın­da bir prog­ram, bir pro­je baş­lat­tık. Her oku­lun bir okul mec­li­si var. Öğ­ren­ci­ler pro­pa­gan­da ya­pı­yor­lar, baş­kan­la­rı­nı ve bu­ra­da­ki he­ye­ti se­çi­yor­lar, mec­li­si se­çi­yor­lar. Öğ­ren­ci­ler, fark­lı­lık­la­ra rağ­men bir­bi­ri­ni sev­me­nin, bir­bi­ri­ne ta­ham­mül et­me­nin, bir­bir­le­ri­ni to­le­re et­me­nin, hoş­gö­rü içe­ri­sin­de ya­şa­ma­nın ne ol­du­ğu­nu kü­çük yaş­lar­dan iti­ba­ren öğ­ren­me­ye ça­lı­şı­yor­lar, biz bu pro­jey­le bun­la­rı öğ­ren­ci­le­ri­mi­ze, genç­le­ri­mi­ze aşı­la­ma­ya ça­lı­şı­yo­ruz.

Bil­di­ği­niz gi­bi, Millî Eği­tim Ba­kan­lı­ğı­nın ye­ni ha­zır­la­mış ol­du­ğu müf­re­dat, bi­za­ti­hi öğ­ren­ci­le­rin pay­la­şım­cı ol­ma­sı­nı, top­lum hiz­me­ti de­nen hiz­me­ti bi­za­ti­hi ya­şa­ya­rak öğ­ren­me­le­ri, his­set­me­le­ri­ni esas alan bir prog­ram­dır. Bir yaş­lı­lar evi­ne gi­de­rek yaş­lı has­ta­la­ra ki­tap oku­ma, on­la­rın ha­li­ni ha­tı­rı­nı sor­ma, bir SHÇEK'e, bir ye­tiş­tir­me yur­du­na gi­de­rek ora­da­ki ço­cuk­lar­la ar­ka­daş­lık kur­ma, on­la­rın ba­zı ih­ti­yaç­la­rı­nı gi­der­me gi­bi ko­nu­lar da dâhil ol­mak üze­re, sos­yal so­rum­lu­luk bi­lin­ci­ne sa­hip, di­ğer­gam olan, baş­ka­sı­nın der­diy­le dert­le­nen, baş­ka­sı­nın ke­de­riy­le ke­der­le­nen, se­vin­ciy­le se­vin­me­si­ni bi­len bir genç­lik ye­tiş­ti­ril­me­si için bir müf­re­dat de­ği­şik­li­ği ya­pıl­mış­tır. Ki­tap­lar bu pa­ra­lel­de ha­zır­lan­mış­tır de­ğer­li ar­ka­daş­la­rım. Ba­zı gö­zü açık­la­rın, özel­lik­le ba­zı is­tis­mar­cı­la­rın, ano­nim ba­zı eser­ler­le il­gi­li ola­rak, Türk mâni­le­ri, Türk ma­sal­la­rı, Türk ata­söz­le­ri, de­yim­le­riy­le il­gi­li ba­zı der­le­me­ler ya­pa­rak "Millî Eği­tim Ba­kan­lı­ğı ta­ra­fın­dan tav­si­ye edil­miş­tir" de­yip de içi­ne çok uy­gun­suz ba­zı ifa­de­ler koy­ma­la­rı, ba­zı çev­re­ler­de, bu bi­zim tes­pit et­ti­ği­miz 100 Te­mel Eser'le il­gi­li ba­zı so­ru işa­ret­le­ri­ne yol aç­tı de­ğer­li ar­ka­daş­la­rım. An­cak, bu 100 Te­mel Eser çok özen­le se­çil­miş­tir; öğ­ren­ci­le­ri­mi­zin do­lu do­lu ki­tap oku­ma alış­kan­lı­ğı­nı el­de et­mek, bil­giy­le, kül­tür­le do­nan­ma­la­rı­nı  sağ­la­mak için özen­le se­çil­miş ve Tür­ki­ye'nin bi­ri­ki­mi di­ye­bi­le­ce­ği­miz kül­tür adam­la­rı, sa­nat adam­la­rı, bi­lim adam­la­rı, pe­da­gog­lar, eği­tim­ci­ler ta­ra­fın­dan se­çil­miş­tir. Bun­lar ara­sın­da Do­ğu kla­sik­le­ri var, Ba­tı kla­sik­le­ri var, ken­di kla­sik­le­ri­miz var ve öğ­ren­ci­le­ri­mi­zin bü­tün va­kit­le­ri­ni te­le­viz­yon ba­şın­da, İn­ter­net ka­fe­ler­de uy­gun ol­ma­yan or­tam­lar­da har­ca­ma­ma­la­rı için on­la­rın ki­tap oku­ma­ya yö­nel­til­me­si özel­lik­le teş­vik edil­miş­tir.

De­ğer­li mil­let­ve­ki­li ar­ka­daş­la­rım, bir öğ­ren­ci­miz, Millî  Eği­tim Ba­kan­lı­ğı­nın yap­tı­ğı araş­tır­ma­ya gö­re gün­de üç bu­çuk sa­at or­ta­la­ma te­le­viz­yon sey­ret­mek­te­dir. Or­ta­la­ma üç bu­çuk sa­at. Se­kiz sa­at, on sa­at te­le­viz­yon sey­ret­ti­ği­ni söy­le­yen in­san­lar bi­le, ma­ale­sef, mev­cut­tur. Üç bu­çuk sa­at­ten al­dı­ğı­nız za­man, bir öğ­ren­ci, ye­di gün üze­rin­den he­sap yap­tı­ğı­nız za­man, bir haf­ta­da yir­mi dört bu­çuk sa­at vak­ti­ni te­le­viz­yon ba­şın­da ge­çi­ri­yor de­mek­tir. Bu­na bir de İn­ter­ne­ti dâhil edin, bil­gi­sa­yar ba­şın­da sa­de­ce bil­gi edin­mek için de­ğil, oyun oy­na­mak, eğ­len­mek için, chat'leş­mek için ge­çir­di­ği sü­re­yi bu­na dâhil et­ti­ği­niz za­man, bir öğ­ren­ci­nin okul­da ge­çir­di­ği sü­re­den çok da­ha uzun bir sü­re­nin bil­gi­sa­yar ba­şın­da ve­ya te­le­viz­yon kar­şı­sın­da geç­ti­ği­ni tes­pit et­miş bu­lu­nu­yo­ruz. Do­la­yı­sıy­la, "ben ço­cu­ğu­mu oku­la gön­der­dim, okul mü­dü­rü, öğ­ret­men­ler, mü­dür mu­avi­ni il­gi­len­sin, be­nim oğ­lu­mu şek­le sok­sun­lar, yan­lış yo­la yö­nel­me­me­si­ni te­min et­sin­ler, kö­tü alış­kan­lık­lar el­de et­me­me­si için gay­ret gös­ter­sin­ler" de­mek, ye­ter­li de­ğil­miş de­ğer­li ar­ka­daş­la­rım.

Ba­kın, ben bu­ra­dan ve­li­le­ri­mi­ze ses­le­ni­yo­rum. He­pi­miz ba­ba­yız, an­ne­yiz. Ve­li­le­ri­mi­ze ses­le­ni­yo­rum: Lüt­fen, oto­mo­bi­li­miz­le il­gi­len­di­ği­miz ka­dar, en azın­dan, ço­cuk­la­rı­mız­la il­gi­le­ne­lim. Bi­zim için de­ğer­li eş­ya ka­bul et­ti­ği­miz şey­le­re gös­ter­di­ği­miz, hiç ol­maz­sa, il­gi ka­dar, yav­ru­la­rı­mı­za il­gi gös­te­re­lim: Ara­ba­mız­dan ses gel­di­ği za­man derhâl onu gö­tü­rü­yo­ruz, ta­mir­ci­ye gös­te­ri­yo­ruz: "Ara­bam­dan bir ses ge­li­yor." Ama, ço­cuk­la­rı­mız­dan  ses gel­di­ği za­man bu­na al­dır­mı­yo­ruz. Ne za­man SOS ver­se­ler, SOS ver­dik­ten son­ra ço­cuk­la­rı­mız­la il­gi­len­me­ye baş­lı­yo­ruz; o za­man da çok geç olu­yor. Do­la­yı­sıy­la, haf­ta­da bir öğ­ren­ci otuz sa­ati­ni okul­da ge­çi­ri­yor. De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, bu, şu de­mek­tir: Bir öğ­ren­ci gün­de on se­kiz sa­ati­ni oku­lun dı­şın­da ge­çi­ri­yor. Ve­li­nin bu­ra­da so­rum­lu­lu­ğu var. Şüp­he­siz, oku­lun, mü­dü­rün, mü­dür mu­avi­nin, okul­da­ki yar­dım­cı ça­lı­şan­la­rın, okul ai­le bir­lik­le­ri­nin so­rum­lu­ğu var; ama so­ka­ğın so­rum­lu­ğu var, ama te­le­viz­yon­la­rın, med­ya­nın so­rum­lu­ğu var. Bü­tün bu so­rum­lu­luk­la­rı göz önün­de bu­lun­du­ra­rak her­kes ken­di üze­ri­ne dü­şe­ni yap­ma­lı­dır.

De­ğer­li Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, öğ­ren­ci­le­re en az et­ki ya­pan şey ku­ru na­si­hat­tır. Es­ki­ler hep der­ler, söz­lü dil, hiç­bir za­man için dav­ra­nış di­li ka­dar et­ki­li de­ğil­dir. Öğ­ret­men öğ­ren­ci­si­ne ör­nek ola­cak, an­ne-ba­ba ço­cu­ğu­na ör­nek ola­cak. Ev­de hiç ki­tap okun­mu­yor­sa, an­ne-ba­ba eli­ne ki­tap al­mı­yor­sa, an­ne-ba­ba bü­tün va­kit­le­rin­de te­le­viz­yon sey­re­di­yor­sa ve­ya ge­rek­siz baş­ka iş­ler­le uğ­ra­şı­yor­sa, ken­di ço­cuk­la­rı­na "yav­rum, ki­tap oku, bak, iyi­dir, sen ki­tap oku" de­di­ği za­man ne ka­dar et­ki­li olur de­ğer­li ar­ka­daş­la­rım? Biz okul­lar­da öğ­ren­ci­le­rin gö­re­bi­le­ce­ği yer­ler­de si­ga­ra iç­me­yi ya­sak­la­dı­ğı­mız za­man ba­zı­la­rı de­di­ler ki: "Sa­yın Ba­kan IV. Mu­rat ro­lü­ne so­yu­nu­yor." Bi­zim IV. Mu­rat fa­lan ol­mak gi­bi bir ni­ye­ti­miz yok. Ama, ora­da ya­pıl­ma­sı ge­re­ken şey şuy­du: Öğ­ret­men öğ­ren­ci­ye "yav­rum, si­ga­ra iç­me, si­ga­ra za­rar­lı­dır" di­yor, fa­kat öğ­ret­men elin­de si­ga­ray­la ko­ri­dor­la­rı ar­şın­lı­yor­sa, okul bah­çe­sin­de si­ga­ray­la do­la­şı­yor­sa, bu, öğ­ren­ci­si­ne kö­tü ör­nek olu­yor de­mek­tir. Bu­nu ya­sak­la­dık. Bel­li, giz­li yer­ler­de… Öğ­ret­men si­ga­ra iç­me­me­li. Ba­na gö­re de hiç kim­se si­ga­ra iç­me­me­li. Si­ga­ra fir­ma­la­rı bun­dan hoş­lan­ma­ya­cak ama. Ama, eğer il­le de içe­cek­se öğ­ren­ci­si­nin gö­zü önün­de bu­nu ke­sin­lik­le yap­ma­ma­lı­dır. Oku­lun so­rum­lu­lu­ğu ka­dar ve­li­nin so­rum­lu­ğu, İn­ter­net ka­fe­nin so­rum­lu­lu­ğu, med­ya­nın so­rum­lu­lu­ğu, so­ka­ğın so­rum­lu­lu­ğu, si­ya­set dün­ya­sı­nın so­rum­lu­lu­ğu var­dır de­ğer­li ar­ka­daş­la­rım. Biz öğ­ren­ci­le­ri­mi­zin şid­det­ten uzak ol­ma­sı­nı is­ti­yo­ruz. Biz öğ­ren­ci­le­ri­mi­zin bir­bir­le­ri­ne kar­şı ki­bar ve na­zik ol­ma­la­rı­nı is­ti­yo­ruz. Tar­tış­ma­la­rı­nı, mü­na­za­ra yap­ma­la­rı­nı, mü­na­ka­şa yap­ma­la­rı­nı, ama as­la kav­ga et­me­me­le­ri­ni is­ti­yo­ruz; ama, po­li­ti­ka­cı ağa­bey­le­ri­ne bak­tık­la­rı za­man -bu­nun, tabiî, olum­lu­la­rı­nı ten­zih edi­yo­rum- ama olum­suz ör­nek­le­re bak­tık­la­rı za­man, şu kür­sü­ye ge­lip, "de­ğer­li ar­ka­daş­la­rım" di­ye sö­ze baş­la­yıp, on­dan son­ra ağ­zı­na ge­le­ni kar­şı­da­ki in­sa­na söy­le­yen­le­re bak­tı­ğı za­man ora­dan yan­lış tel­kin­ler alı­yor. He­pi­miz, ge­le­ce­ği­mi­zin te­mi­na­tı olan, is­tik­ba­li­miz olan yav­ru­la­rı­mız ko­nu­sun­da bu has­sa­si­ye­ti, ke­sin­lik­le, de­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, gös­ter­mek zo­run­da­yız.

Bir baş­ka şey: Bil­di­ği­niz gi­bi, biz, bi­zi biz ya­pan, bi­zi baş­ka­la­rın­dan fark­lı kı­lan, bi­ze has özel­lik­le­ri ve gü­zel­lik­le­ri ço­cuk­la­rı­mı­za an­lat­mak zo­run­da­yız. 1739 sa­yı­lı Millî Eği­tim Te­mel Ya­sa­sı'nın bi­ze yük­le­miş ol­du­ğu mü­kel­le­fi­yet­ler­den, so­rum­lu­luk­lar­dan bi­ri­si de bu­dur. Millî ve ma­ne­vi de­ğer­le­re sa­hip olan, on­la­rı özüm­se­miş, geç­mi­şiy­le, için­de bu­lun­du­ğu top­lum­la ba­rı­şık olan, ge­le­ce­ğe yö­ne­lik he­def­le­ri ve ha­yal­le­ri olan bir genç­lik ye­tiş­tir­mek zo­run­da­yız.

Bi­raz ön­ce de­ğer­li mil­let­ve­ki­li­miz ifa­de et­ti, bu yıl, UNES­CO ta­ra­fın­dan "Mevlânâ yı­lı" ilan edil­di. Bü­yük dü­şü­nü­rü­müz Mevlânâ di­yor ki: "Per­gel ni­çin da­ima düz­gün hal­ka­lar, da­ire­ler çi­zer? Çün­kü, per­ge­lin bir aya­ğı da­ima sa­bit­tir de onun için." Bi­zim genç­li­ği­mi­zin, bi­zim yav­ru­la­rı­mı­zın bir aya­ğı ken­di ül­ke­si­nin top­rak­la­rı­na ba­sa­cak, bi­raz ön­ce de­di­ğim gi­bi, bi­ze has özel­lik­le­re ve gü­zel­lik­le­rin üs­tü­ne ba­sa­cak. Bu bi­zim ek­se­ni­miz­dir, var­lık se­be­bi­miz­dir. Öte yan­dan, an­ten­le­ri dün­ya­ya açık ola­cak. Kü­re­sel­leş­me­nin far­kın­da ola­cak. Kü­re­sel­le­şen dün­ya­da ne­yin ne ol­du­ğu­nu, Tür­ki­ye'nin ne­re­de ol­ma­sı ge­rek­ti­ği­ni öğ­re­ne­cek de­ğer­li ar­ka­daş­la­rım. Ba­na za­man za­man, git­ti­ğim il­ler­de, gö­rüş­tü­ğüm li­se öğ­ren­ci­le­ri bu­nu so­ru­yor­lar: "Sa­yın Ba­ka­nım, bu kü­re­sel­leş­me de ne­yin ne­si­dir? Tut­tur­muş­lar bir kü­re­sel­leş­me! Biz bun­la­rı ata­lım bir ta­ra­fa. Biz bi­ze ye­te­riz."

Sev­gi­li ar­ka­daş­la­rım, "kü­re­sel­leş­me iyi mi­dir kö­tü mü­dür, doğ­ru mu­dur yan­lış mı­dır, fay­da­lı mı­dır za­rar­lı mı­dır” tar­tış­ma­sı ar­tık çok ge­ri­de kal­mış­tır. Bu, kış or­ta­sın­da ek­si 30 de­re­ce so­ğuk­ta Er­zu­rum'da ha­vuz ba­şın­da bek­le­yen bir in­sa­nın "ben so­ğuk­tan nef­ret edi­yo­rum" di­ye ken­di ken­di­siy­le kav­ga et­me­si­ne ben­zer. İs­te­di­ği­niz ka­dar so­ğuk­tan nef­ret et­ti­ği­ni­zi söy­le­yin ve­ya Di­yar­ba­kır'da ar­tı 40 de­re­ce sı­cak­ta, sı­cak­tan nef­ret et­ti­ği­ni­zi söy­le­yin, si­zin on­dan nef­ret et­me­niz, hoş­lan­ma­nız ve­ya hoş­lan­ma­ma­nız si­zi so­ğu­ğun ve­ya sı­ca­ğın et­ki ala­nı dı­şı­na çı­kar­maz.

Biz, bu­gün "kü­re­sel­leş­me" de­nen bir ol­guy­la kar­şı kar­şı­ya­yız. Genç­le­ri­miz şu şu­ur­da ye­tiş­me­li­dir: Tür­ki­ye, bu kü­re­sel­leş­me sü­re­ci­nin pa­sif, yön­len­di­ri­len, yö­ne­ti­len bir ob­je­si mi ola­cak, bir nes­ne­si mi ola­cak, yok­sa Tür­ki­ye, Türk mil­le­ti, bu kü­re­sel­leş­me sü­re­ci­nin yö­ne­ten ve yön­len­di­ren ira­de­si­nin bir par­ça­sı mı ola­cak? Bu şu­uru ço­cuk­la­rı­mı­za ver­me­li­yiz.

Biz on­la­ra, ke­sin­lik­le, et­nik mil­li­yet­çi­lik­ten uzak, soy sop mil­li­yet­çi­li­ğin­den uzak, an­cak, ona va­ta­nı­nı sev­me­si­ni öğ­re­ten, ona top­ra­ğı­na bağ­lı ol­ma­sı­nı öğ­re­ten, ona de­ğer­le­ri­ne sa­hip çık­ma­sı­nı öğ­re­ten, bü­tün va­tan­da­şı­nı ku­cak­la­yan bir an­la­yış ver­me­li­yiz. Bu­nun için gay­ret gös­ter­mek, mu­ha­le­fe­tiy­le ik­ti­da­rıy­la bü­tün si­ya­se­tin gö­re­vi­dir, med­ya­nın gö­re­vi­dir, ai­le­nin gö­re­vi­dir ve bü­tün genç­ler üze­rin­de et­ki­li olan, on­la­ra te­sir ya­pan bü­tün un­sur­la­rın ve çev­re­le­rin gö­re­vi­dir.

Din eği­ti­mi me­se­le­sin­de ço­cuk­la­rı­mı­zın ih­ti­yaç­la­rı, mut­la­ka, ol­ma­sı ge­rek­ti­ği şe­kil­de kar­şı­lan­ma­lı­dır. Ba­kın, de­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, bi­da­lar­dan ve hu­ra­fe­ler­den ke­sin­lik­le uzak­laş­tı­rıl­mış, her tür­lü is­ra­ili­ya­tı bir ta­ra­fa it­miş, ger­çek ma­na­da di­nin gü­zel­li­ği­ni ço­cuk­la­rı­mı­za, sa­hip ol­duk­la­rı di­nin gü­zel­li­ği­ni on­la­ra an­lat­ma­lı­yız, on­la­ra bu­nu eği­tim ola­rak mut­la­ka ver­me­li­yiz.

Bi­li­yor­su­nuz, din eği­ti­mi ve din öğ­re­ti­mi Millî Eği­tim Ba­kan­lı­ğı­nın so­rum­lu­lu­ğun­da ya­pı­lı­yor. Ana­ya­sa'mız, Tür­ki­ye Cum­hu­ri­ye­ti dev­le­ti la­ik bir dev­let­tir… Ana­ya­sa'mı­zın zik­ret­ti­ği, ifa­de et­ti­ği dört ol­maz­sa ol­maz un­sur­dan, pren­sip­ten, özel­lik­ten bi­ri­si ke­sin­lik­le la­ik­lik vas­fı­dır. La­ik­lik­ten hiç­bir şe­kil­de ta­viz ver­me­den, ama Ana­ya­sa'nın 24'ün­cü mad­de­sin­de de gü­ven­ce al­tı­na alı­nan din eği­ti­mi­ni, top­lu­mu­mu­zun, in­sa­nı­mı­zın din eği­ti­mi ih­ti­ya­cı­nı kar­şı­la­mak da la­ik dev­le­tin gö­re­vi­dir. İş­te, o za­man, biz bu­nu yap­tı­ğı­mız za­man, mis­yo­ner fa­ali­yet­ler­den, mis­yo­ner­le­rin yı­kı­cı et­ki­le­rin­den -boş ye­re- kork­ma­mış olu­ruz. Biz, ken­di ço­cuk­la­rı­mı­za, de­di­ğim gi­bi, ken­di ço­cuk­la­rı­mı­za, on­la­rın de­ğer­le­ri­ni, on­la­rın ta­ri­hi­ni sev­di­re­cek, mut­lak su­ret­te bir yak­la­şım­la yak­laş­ma­lı­yız. Bu da he­pi­mi­zin üze­rin­de ke­sin­lik­le mu­ta­bık ol­du­ğu un­sur­lar­dır.

De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, bi­raz ön­ce, Mu­sa Bey'in yap­mış ol­du­ğu bir tek­lif var. 19 Ma­yıs­ta, Sam­sun'da, Ata­türk'ün Sam­sun'a çı­kı­şı do­la­yı­sıy­la da bu bir çı­kış nok­ta­sı ya­pı­la­rak bir şûra top­lan­ma­lı­dır, bir genç­lik ku­rul­ta­yı top­lan­ma­lı­dır di­ye ifa­de et­ti. Genç­lik­le il­gi­li bu tür fa­ali­yet­ler Dev­let Ba­kan­lı­ğı­mı­zın yet­ki ala­nı içe­ri­sin­de­dir. Bu­nu, Sa­yın Ba­ka­nı­mız­la da pay­la­şa­ca­ğız. Böy­le bir or­ga­ni­zas­yon olur­sa, Millî Eği­tim Ba­kan­lı­ğı ola­rak da biz de bu işin içe­ri­sin­de ola­ca­ğız, ge­rek­li kat­kı­yı ve des­te­ği ve­re­ce­ğiz. Bu­nu bir ta­ra­fa bı­ra­ka­lım, Millî Eği­tim Ba­kan­lı­ğı ola­rak biz, Ata­türk'ün do­ğu­mu­nun 125'in­ci yı­lı se­be­biy­le, bir cum­hu­ri­yet ge­zi­le­ri pro­je­si yap­tık. Sam­sun'dan baş­la­ya­rak, Si­vas'ı, Er­zu­rum'u, Ba­tı Ana­do­lu'yu, millî mü­ca­de­le­mi­zin geç­ti­ği, millî mü­ca­de­le ha­re­ke­ti­nin geç­ti­ği bü­tün top­rak­la­rı içi­ne alan ge­zi­ler ya­pı­yo­ruz. Öğ­ren­ci­le­ri­miz, öğ­ret­men­le­ri, ida­re­ci­le­ri ne­za­re­tin­de bu­ra­la­ra gi­di­yor­lar, o top­rak­la­rı gö­rü­yor­lar. Bu ül­ke­nin müs­ta­kil bir ül­ke ola­rak bi­ze tes­lim edil­me­si, is­tik­la­li­mi­zin te­min edil­me­si­nin geç­miş ol­du­ğu coğ­raf­ya­yı böy­le­lik­le do­lu do­lu his­se­di­yor­lar ve ya­şı­yor­lar. Her yıl, yıl­dız­lı otel­ler­de ya­tı­ra­rak, Tür­ki­ye'nin en iyi oto­büs fir­ma­la­rı­na ta­şı­ta­rak, 80 vi­la­yet­ten, Ça­nak­ka­le'ye 10 bin öğ­ren­ci gön­de­ri­yo­ruz. Ço­cuk­la­rı­mız, ora­da, Kars­lıy­la Edir­ne­li­nin, Van­lıy­la Ma­ni­sa­lı­nın ay­nı ga­ye ve ay­nı he­def­ler uğ­run­da ay­nı top­rak­la­ra düş­tü­ğü­nü, ora­da şe­hit ol­du­ğu­nu, gi­dip biz­zat göz­le­riy­le gö­rü­yor­lar, ora­da­ki ta­ri­hi so­lu­yor­lar. Bu bir tu­rizm ge­zi­si olu­yor, bu bir ta­rih ge­zi­si olu­yor, bu bir coğ­raf­ya ge­zi­si olu­yor ve genç­le­ri­miz­le il­gi­li ola­rak bu ve ben­ze­ri et­kin­lik­le­re de­vam ede­ce­ğiz.

Okul­la­rı­mız­da sat­ran­cı seç­me­li ders hâli­ne ge­tir­dik, bil­di­ği­niz gi­bi. Sat­ranç Fe­de­ras­yo­nuy­la be­ra­ber okul­la­rı­mı­za sat­ranç sı­nıf­la­rı, sat­ranç ku­lüp­le­ri kur­duk. Bu ve ben­ze­ri fa­ali­yet­ler de­vam edi­yor.

Kül­tür ve Tu­rizm Ba­kan­lı­ğıy­la yap­tı­ğı­mız bir pro­to­kol­le, kül­tür ve sa­nat eği­ti­mi­ni okul­lar­da yay­gın­laş­tır­ma­ya ça­lı­şı­yo­ruz.

Bi­raz ön­ce, De­ğer­li Ba­ka­nı­mız, Ulaş­tır­ma Ba­ka­nı­mız Bi­na­li Yıl­dı­rım Bey, İn­ter­net do­la­yı­sıy­la Hükûme­ti­mi­zin ala­ca­ğı ted­bir­ler­den, ha­zır­la­mış ol­du­ğu ya­sa ta­sa­rı­sın­dan söz et­ti. Bü­tün bun­lar Hükûme­ti­mi­zin kon­tro­lü al­tın­da­dır. Genç­lik­le il­gi­li prob­lem­ler bu­gün baş­la­ma­dı, dün baş­la­ma­dı, üç gün ön­ce baş­la­ma­dı, sa­bah­tan ak­şa­ma bü­tü­nüy­le çö­zü­le­cek ko­nu­lar da de­ğil, ama me­se­le­ye du­yar­lı­lık gös­te­ri­yo­ruz. Bü­tün Mec­lis ola­rak ve top­lum ola­rak ay­nı du­yar­lı­lı­ğı gös­te­rir­sek, bu me­se­le­nin de üs­te­sin­den ge­li­riz ve is­tik­la­li­mi­zi ga­ran­ti­ye al­dı­ğı­mız gi­bi, is­tik­ba­li­mi­zi de ga­ran­ti­ye alı­rız di­ye dü­şü­nü­yo­rum ve böy­le bir fır­sa­tın oluş­ma­sın­da pa­yı olan De­ğer­li Mil­let­ve­ki­li­miz Sa­yın Mu­sa Uzun­ka­ya'ya da ay­rı­ca hu­zu­ru­nuz­da te­şek­kür edi­yo­rum.

Genç­li­ği­mi­zin prob­lem­le­ri­nin as­ga­ri­ye in­di­ril­di­ği bir Tür­ki­ye öz­le­mi içe­ri­sin­de ol­du­ğu­mu­zu ifa­de edi­yo­rum ve bu ve­si­ley­le, es­ki Kül­tür Ba­ka­nı ol­ma­sı ha­se­biy­le se­le­fim olan, es­ki Dı­şiş­le­ri Ba­ka­nı­mız, de­ğer­li dü­şün­ce ada­mı, ka­lem er­ba­bı, de­ğer­li po­li­ti­ka­cı­la­rı­mız­dan İs­ma­il Cem'in ve­fa­tı do­la­yı­sıy­la duy­du­ğum üzün­tü­yü ifa­de et­mek is­ti­yo­rum; ken­di­si­ne Al­lah'tan rah­met di­li­yo­rum, ai­le­si­ne ve se­ven­le­ri­ne baş­sağ­lı­ğı di­li­yo­rum. He­pi­ni­ze en de­rin sev­gi­le­ri­mi, say­gı­la­rı­mı su­nu­yo­rum. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

BAŞ­KAN - Te­şek­kür edi­yo­ruz Sa­yın Ba­kan.

Bir­le­şi­me beş da­ki­ka ara ve­ri­yo­ruz.

Ka­pan­ma Sa­ati: 15.48

 

 

 

İKİN­Cİ OTU­RUM

Açıl­ma Sa­ati: 16.01

BAŞ­KAN: Baş­kan Ve­ki­li İs­ma­il ALP­TE­KİN

KÂTİP ÜYE­LER: Bay­ram ÖZ­ÇE­LİK (Bur­dur), Ya­şar TÜ­ZÜN (Bi­le­cik)

BAŞ­KAN - Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, Tür­ki­ye Bü­yük Mil­let Mec­li­si­nin 55'in­ci Bir­le­şi­mi'nin İkin­ci Otu­ru­mu'nu açı­yo­rum.

Gün­dem dı­şı ko­nuş­ma­lar ta­mam­lan­mış­tı. Şim­di gün­de­me ge­çi­yo­ruz.

Gün­de­min "Ka­nun Ta­sa­rı ve Tek­lif­le­ri ile Ko­mis­yon­lar­dan Ge­len Di­ğer İş­ler" kıs­mı­na ge­çi­yo­ruz.

IV. - KA­NUN TA­SA­RI VE TEK­LİF­LE­Rİ İLE KO­MİS­YON­LAR­DAN

GE­LEN Dİ­ĞER İŞ­LER

1.- Ça­nak­ka­le Mil­let­ve­kil­le­ri Meh­met Da­niş ve İb­ra­him Köş­de­re'nin, Ge­li­bo­lu Ya­rı­ma­da­sı Ta­rihî Millî Par­kı Ka­nu­nu­na Ge­çi­ci Bir Mad­de Ek­len­me­si­ne Da­ir Ka­nun Tek­li­fi (Ka­mu İha­le Ka­nu­nu­na Ge­çi­ci Mad­de Ek­len­me­si­ne Da­ir Ka­nun Tek­li­fi) ile Plan ve Büt­çe Ko­mis­yo­nu Ra­po­ru (2/212) (S. Sa­yı­sı: 305)

BAŞ­KAN - Bi­rin­ci sı­ra­da yer alan ka­nun tek­li­fi­nin ge­ri alı­nan mad­de­le­riy­le il­gi­li ko­mis­yon ra­po­ru gel­me­di­ğin­den tek­li­fin gö­rüş­me­le­ri­ni er­te­li­yo­ruz.

İkin­ci sı­ra­da yer alan Ba­zı Ka­mu Ala­cak­la­rı­nın Tah­sil ve Ter­ki­ni­ne İliş­kin Ka­nun Ta­sa­rı­sı ile Plan ve Büt­çe Ko­mis­yo­nu Ra­po­ru'nun gö­rüş­me­le­ri­ne kal­dı­ğı­mız yer­den de­vam ede­ce­ğiz.

2.- Ba­zı Ka­mu Ala­cak­la­rı­nın Tah­sil ve Ter­ki­ni­ne İliş­kin Ka­nun Ta­sa­rı­sı ile Plan ve Büt­çe Ko­mis­yo­nu Ra­po­ru (1/1030) (S. Sa­yı­sı: 904)

BAŞ­KAN - Ko­mis­yon? Yok.

Er­te­len­miş­tir.

Üçün­cü sı­ra­da yer alan, Pet­rol Pi­ya­sa­sı Ka­nu­nu'nda De­ği­şik­lik Ya­pıl­ma­sı­na Da­ir Ka­nun Ta­sa­rı­sı ve İçiş­le­ri ile Sa­na­yi, Ti­ca­ret, Ener­ji, Tabiî Kay­nak­lar, Bil­gi ve Tek­no­lo­ji Ko­mis­yon­la­rı Ra­por­la­rı'nın gö­rüş­me­le­ri­ne kal­dı­ğı­mız yer­den de­vam ede­ce­ğiz.

3.- Pet­rol Pi­ya­sa­sı Ka­nu­nun­da De­ği­şik­lik Ya­pıl­ma­sı­na Da­ir Ka­nun Ta­sa­rı­sı ve İçiş­le­ri ile Sa­na­yi, Ti­ca­ret, Ener­ji, Ta­biî Kay­nak­lar, Bil­gi ve Tek­no­lo­ji Ko­mis­yon­la­rı Ra­por­la­rı (1/1215) (S. Sa­yı­sı: 1230) (x)

BAŞ­KAN - Ko­mis­yon ve Hükûmet ye­rin­de.

Ge­çen bir­le­şim­de ta­sa­rı­nın 2'nci mad­de­si üze­rin­de ve­ri­len öner­ge­nin oy­lan­ma­sın­da ka­lın­mış­tı.

Hükûme­tin ve Ko­mis­yo­nun tak­di­re bı­rak­tı­ğı öner­ge­yi tek­rar oku­tup oy­la­rı­nı­za su­na­ca­ğım.

Tür­ki­ye Bü­yük Mil­let Mec­li­si Baş­kan­lı­ğı­na

Gö­rü­şül­mek­te olan (1/1215) esas sa­yı­lı Pet­rol Pi­ya­sa­sı Ka­nu­nun­da De­ği­şik­lik Ya­pıl­ma­sı­na Da­ir Ka­nun Ta­sa­rı­sı­nın 2'nci mad­de­si­nin ta­sa­rı­dan çı­kar­tıl­ma­sı­nı arz ve tek­lif ede­riz.

 

Sa­dul­lah Er­gin

Se­la­mi Uzun

Zül­fü De­mir­bağ

 

Ha­tay

Si­vas

Ela­zığ

 

 

Ala­et­tin Gü­ven

Ej­der Ar­vas

 

 

Kü­tah­ya

Van

 

 

 

 

 

BAŞ­KAN - Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, din­le­di­ği­niz öner­ge­yi oy­la­rı­nı­za su­nu­yo­rum: Ka­bul eden­ler… Ka­bul et­me­yen­ler… Öner­ge ka­bul edil­me­miş­tir.

(x) 1230 S.Sayılı Basmayazı 17/01/2007 tarihli 51'inci Birleşim Tutanağına eklidir.

Mad­de­yi oy­la­rı­nı­za su­nu­yo­rum: Ka­bul eden­ler… Ka­bul et­me­yen­ler… Ka­bul edil­miş­tir.

3'ün­cü mad­de ek mad­de 2'yi oku­tu­yo­rum:

MAD­DE 3- 5015 sa­yı­lı Pet­rol Pi­ya­sa­sı Ka­nu­nu­na aşa­ğı­da­ki mad­de­ler ek­len­miş­tir.

"Ka­çak pet­ro­lün tes­pi­ti ve tas­fi­ye­si

EK MAD­DE 2- Ka­çak pet­ro­lün; bu Ka­nun hü­küm­le­ri dı­şın­da sa­tı­şa ar­ze­dil­me­si, sa­tıl­ma­sı, bu­lun­du­rul­ma­sı, bu özel­li­ği­ni bi­le­rek ti­carî amaç­la sa­tın alın­ma­sı, ta­şın­ma­sı ve­ya sak­lan­ma­sı ya­sak­tır.

Ka­çak pet­rol ya­ka­lan­dı­ğın­da, ka­çak pet­ro­le der­hal el ko­nu­lur ve ya­ka­lan­dı­ğı il­de­ki il özel ida­re­si­ne mik­ta­rı­nı, cin­si­ni ve özel­lik­le­ri­ni gös­te­rir bir tu­ta­nak­la tes­lim edi­lir.

Ka­çak pet­rol hak­kın­da tas­fi­ye ka­ra­rı, so­ruş­tur­ma ev­re­sin­de hâkim ta­ra­fın­dan ve­ri­lir. Bu ka­rar, ka­çak pet­ro­le el ko­nul­du­ğu ta­rih­ten iti­ba­ren on­beş gün için­de, eş­ya­dan nu­mu­ne alın­ma­sı­nın müm­kün ol­du­ğu du­rum­lar­da nu­mu­ne alı­na­rak, müm­kün ol­ma­ma­sı hâlin­de ise ge­rek­li tes­pit­ler yap­tı­rı­la­rak ve­ri­lir.

Ka­çak pet­rol­den alı­na­cak nu­mu­ne­le­re iliş­kin usul ve esas­lar Ku­rum ta­ra­fın­dan çı­ka­rı­la­cak yö­net­me­lik­le dü­zen­le­nir. Ka­çak pet­ro­lün tek­nik dü­zen­le­me­le­re uy­gun­lu­ğu­nun tes­pi­ti, Ku­rum ta­ra­fın­dan be­lir­le­nen ak­re­di­te la­bo­ra­tu­var­lar ta­ra­fın­dan ya­pı­lır. Bu çer­çe­ve­de gön­de­ri­len nu­mu­ne­le­rin tet­kik ve tah­lil gi­der­le­ri Ku­rum­ca kar­şı­la­nır. La­bo­ra­tu­var­lar, bun­la­ra iliş­kin tet­kik ve tah­lil iş­lem­le­ri­ni ön­ce­lik­le ve ive­di­lik­le so­nuç­lan­dı­rır.

Ka­çak pet­ro­lün tas­fi­ye­si il­gi­li il özel ida­re­si ta­ra­fın­dan bu Ka­nun hü­küm­le­ri­ne gö­re ya­pı­lır.

Ka­çak pet­rol­den tek­nik dü­zen­le­me­le­re uy­gun olan­lar, Ku­rum ta­ra­fın­dan be­lir­le­nen usul ve esas­la­ra gö­re il­gi­li il özel ida­re­si ta­ra­fın­dan, tek­nik dü­zen­le­me­le­re uy­gun­lu­ğu­nun tes­pi­ti ta­ri­hin­den iti­ba­ren en geç bir ay için­de açık ar­tır­ma su­re­tiy­le sa­tı­şı ya­pı­la­rak ve­ya yap­tı­rı­la­rak tas­fi­ye edi­lir. Bir ay için­de sa­tı­la­ma­yan ka­çak pet­rol, pa­zar­lık usu­lü ile sa­tı­şı ya­pı­la­rak tas­fi­ye edi­lir.

Ka­çak pet­rol­den tek­nik dü­zen­le­me­le­re uy­gun ol­ma­yan­lar, Ku­rum ta­ra­fın­dan be­lir­le­nen usul ve esas­la­ra gö­re il­gi­li il özel ida­re­si ta­ra­fın­dan, tek­nik dü­zen­le­me­le­re uy­gun ol­ma­dı­ğı­nın tes­pi­ti ta­ri­hin­den iti­ba­ren en geç bir ay için­de, sa­tıl­mak üze­re Tas­fi­ye İş­le­ri Dö­ner Ser­ma­ye İş­let­me­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü­ne dev­re­di­lir ve Tas­fi­ye İş­le­ri Dö­ner Ser­ma­ye İş­let­me­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü ta­ra­fın­dan sa­tı­şa iliş­kin mas­raf­lar dü­şül­dük­ten son­ra ba­ki­ye be­del il­gi­li il özel ida­re­si­ne ak­ta­rı­lır.

İl­gi­li il özel ida­re­si ta­ra­fın­dan, ka­çak pet­ro­lün sa­tı­şın­dan el­de edi­len ge­lir­den, ka­çak pet­ro­le iliş­kin ver­gi­ler il­gi­li ver­gi da­ire­si­ne ya­tı­rıl­dık­tan son­ra, ka­lan pa­ra ban­ka­da açı­la­cak bir ema­net he­sa­ba ya­tı­rı­lır.

Ka­çak pet­ro­lün tas­fi­ye­si­ne iliş­kin bu mad­de­de dü­zen­len­me­yen di­ğer usul ve esas­lar Ma­li­ye Ba­kan­lı­ğı­nın ve Güm­rük Müs­te­şar­lı­ğı­nın gö­rü­şü alı­na­rak Ku­rum­ca yü­rür­lü­ğe ko­nu­la­cak yö­net­me­lik­le dü­zen­le­nir.

Yar­gı­la­ma­nın, tas­fi­ye edi­len ka­çak pet­ro­lün sa­hip­le­ri­nin le­hi­ne so­nuç­lan­ma­sı hâlin­de; top­lam sa­tış be­de­lin­den ver­gi­ler dü­şül­dük­ten son­ra ka­lan tu­tar, sa­tış ta­ri­hin­den ka­ra­rın ke­sin­leş­ti­ği ta­ri­he ka­dar ge­çen sü­re için ka­nunî te­mer­rüt fa­izi ora­nın­da he­sap­la­nan fa­iz de ila­ve edi­le­rek hak sa­hi­bi­ne öde­nir. Ema­net he­sa­bın­da bu­lu­nan tu­ta­rın hak sa­hi­bi­ne ya­pı­la­cak öde­me­yi kar­şı­la­ma­ma­sı hâlin­de, ara­da­ki fark Ma­li­ye Ba­kan­lı­ğın­ca ge­nel büt­çe­den kar­şı­la­nır. Ka­çak pet­ro­le iliş­kin mah­ku­mi­yet hük­mü­nün ve­ya mü­sa­de­re ka­ra­rı­nın ke­sin­leş­me­sin­den son­ra ema­net he­sap­ta­ki tu­tar ge­nel büt­çe­ye ge­lir ola­rak ya­tı­rı­lır.

Ka­çak pet­ro­le iliş­kin mah­ku­mi­yet hük­mü ve­ya mü­sa­de­re ka­ra­rı ke­sin­le­şen­ler, Ku­rum ta­ra­fın­dan, var­sa li­sans­la­rı ip­tal edi­le­rek ka­mu­oyu­na ilan edi­lir, ay­rı­ca bu Ka­nun kap­sa­mın­da bu ki­şi­le­re hiç­bir şe­kil­de ye­ni­den li­sans ve­ril­mez.

Bu mad­de kap­sa­mın­da te­mi­nat­la ia­de hü­küm­le­ri uy­gu­lan­maz.

Ka­çak pet­ro­le iliş­kin ola­rak bu Ka­nun­da yer al­ma­yan hu­sus­lar­da, 4926 sa­yı­lı Ka­çak­çı­lık­la Mü­ca­de­le Ka­nu­nu hü­küm­le­ri uy­gu­la­nır.

Bu mad­de kap­sa­mın­da ve­ya ka­çak pet­rol ile mü­ca­de­le ko­nu­sun­da; Ku­rum­ca, Tas­fi­ye İş­le­ri Dö­ner Ser­ma­ye İş­let­me­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğün­ce, il özel ida­re­le­rin­ce ya­pı­la­cak her tür­lü mal, araç-ge­reç ve hiz­met alım­la­rın­da 4/1/2002 ta­rih­li ve 4734 sa­yı­lı Ka­mu İha­le Ka­nu­nu, ka­çak pet­ro­lün sa­tı­şın­da 8/9/1983 ta­rih­li ve 2886 sa­yı­lı Dev­let İha­le Ka­nu­nu hü­küm­le­ri uy­gu­lan­maz.

İk­ra­mi­ye­ler

BAŞ­KAN - Mad­de üze­rin­de, Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­si Gru­bu adı­na İz­mir Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Se­dat Uzun­bay.

Bu­yu­run efen­dim.

CHP GRU­BU ADI­NA SE­DAT UZUN­BAY (İz­mir) - Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­ki­li ar­ka­daş­la­rım; 1230 sı­ra sa­yıy­la bas­tı­rı­la­rak da­ğı­tı­lan Pet­rol Pi­ya­sa­sı Ka­nu­nun­da De­ği­şik­lik Ya­pıl­ma­sı­na Da­ir Ka­nun Ta­sa­rı­sı'nın 3 ün­cü mad­de­si üze­rin­de Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­si Gru­bu adı­na söz al­mış bu­lu­nu­yo­rum. He­pi­ni­zi say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum.

De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, bas­tı­rı­lıp da­ğı­tı­lan ve Ko­mis­yon Ra­po­ru'nun da içe­ri­ği­nin bu­lun­du­ğu eli­miz­de­ki do­kü­man­lar­da, Mec­lis Baş­kan­lı­ğı­mı­za su­nu­lan bu ta­sa­rı­nın ön­ce­lik­le esas ko­mis­yon ola­rak Sa­na­yi, Ti­ca­ret, Ener­ji, Tabiî Kay­nak­lar, Bil­gi ve Tek­no­lo­ji Ko­mis­yo­nu­na, ta­li ko­mis­yon ola­rak da İçiş­le­ri, Ada­let ve Plan ve Büt­çe Ko­mis­yon­la­rı­na ha­va­le edil­di­ği­ni bi­li­yo­ruz. An­cak, Ko­mis­yo­nu­muz­da­ki gö­rüş­me­ler sı­ra­sın­da bu ko­mis­yon­lar­dan, ya­ni, ta­li ko­mis­yon­lar­dan sa­de­ce İçiş­le­ri Ko­mis­yo­nu­nun ra­po­ru­nu ver­di­ği ve esas ko­mis­yo­nun da bu gö­rü­şü de dik­ka­te ala­rak ka­ra­rı­nı ver­di­ği­ni he­pi­miz bi­li­yo­ruz.

Bu­ra­da Plan ve Büt­çe Ko­mis­yo­nu­nun ve Ada­let Ko­mis­yon­la­rı­nın ra­po­ru­nu al­ma­dan Ko­mis­yo­nu­mu­zun bu­nu de­ğer­len­dir­miş ol­ma­sı bu ka­nu­nun ta­şı­dı­ğı özel­lik­ler iti­ba­rıy­la çok önem­liy­di; çün­kü, ka­çak ola­rak ya­ka­la­na­cak akar­ya­kı­tın be­de­li­nin yak­la­şık ya­rı­sı ik­ra­mi­ye ola­rak da­ğı­tı­la­cak­tı. Ya­rı­sı­nın ik­ra­mi­ye ola­rak da­ğı­tı­la­ca­ğı bir ta­sa­rı­da Ada­let Ko­mis­yo­nu­nun ve Plan ve Büt­çe Ko­mis­yo­nu­nun mutlaka ve mut­la­ka gö­rü­şü­nün alın­ma­sı  ge­re­ki­yor­du. Bu­nu cid­di bir ek­sik­lik ola­rak de­ğer­len­di­ri­yo­rum.

He­pi­ni­zin bil­di­ği gi­bi, akar­ya­kıt ka­çak­çı­lı­ğın­da dev­le­tin ver­gi kay­bı, PET­DER ve­ri­le­ri­ne gö­re 5,1 kat­ril­yon li­ra ci­va­rın­da. Bu ta­sa­rıy­la ge­ti­ri­len ik­ra­mi­ye be­de­li­nin bu sis­tem­de ken­di­si­ni, ama, ih­bar­cı, ih­bar edi­len nok­ta­sın­da de­ğer­len­di­re­cek in­san­lar­da ya­ra­ta­ca­ğı olum­suz et­ki­le­ri, ya­ni in­sa­ni de­ğer­le­ri, hu­ku­ki ve sos­yal, eko­no­mik so­run­la­rı mut­la­ka ön­gör­mek du­ru­mun­da­yız, bun­la­rı de­ğer­len­dir­mek du­ru­mun­da­yız. Bu­ra­da da­ha ön­ce­ki ko­nuş­ma­lar­dan dik­ka­te al­dı­ğı­mız­da, 10 kat­ril­yon li­ra­lık bir ka­çak ol­du­ğu ve bu­nun 5 kat­ril­yon li­ra­sı­nın da ik­ra­mi­ye ola­rak da­ğı­tı­la­ca­ğı ifa­de edi­li­yor. Bu ka­nun yü­rür­lü­ğe gir­dik­ten kı­sa bir sü­re son­ra, bu ka­çak akar­ya­kıt be­de­li­nin ya­rı­sı­nın da­ğı­tıl­ma­sı ko­nu­sun­da da çok kı­sa sü­re için­de pis ko­ku­lar çık­ma­ya baş­la­ya­cak­tır.

De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, bu ta­sa­rı ya­sa­laş­tı­ğın­da mut­la­ka cay­dı­rı­cı bir et­ki­si ola­cak ve bu ra­kam­lar da­ha dü­şük ger­çek­leş­ti­ri­le­cek­tir, ama, bu­na rağ­men cid­di ra­kam­la­rın ik­ra­mi­ye ola­rak da­ğı­tıl­ma­sı söz ko­nu­su ola­cak. Da­ğı­tı­la­cak ik­ra­mi­ye ko­nu­sun­da mut­la­ka cid­di bir araş­tır­ma ya­pıl­ma­sı, ye­ni­den de­ğer­len­di­ril­me­si ve ye­ni bir ba­kış açı­sı ve po­li­ti­ka­nın be­lir­len­me­si mut­la­ka ge­re­ki­yor.

De­ğer­li mil­let­ve­ki­li ar­ka­daş­la­rım, bu ta­sa­rı ya­sa­laş­tı­ğın­da, akar­ya­kıt ka­çak­çı­lı­ğıy­la mü­ca­de­le­nin alt­ya­pı­sı ne ola­cak? Ya­ka­la­nan ka­çak akar­ya­kıt­la­rın de­po­lan­ma­sı ve sa­tı­şıy­la il­gi­li hu­ku­ki ve fi­zi­ki alt­ya­pı yok. Ka­çak akar­ya­kıt ya­ka­lan­dı­ğın­da ne­re­de de­po­la­na­cak? Sa­tış bir ay­da na­sıl ger­çek­leş­ti­ri­le­cek? Mah­ke­me sü­re­ci na­sıl hız­lan­dı­rı­la­cak? İl özel ida­re­le­ri ya­kı­tı ne ya­pa­cak? Ya­ka­la­nan ka­çak akar­ya­kı­tın ve­ya pet­ro­lün ye­ni­den ka­çı­rıl­ma­sı, ye­ni rüş­vet ağ­la­rı oluş­tur­ma­sı, ka­çak ya­kı­tın is­raf edil­me­si, dü­rüst it­ha­lat­çı­nın mağ­dur edil­me­si gi­bi hu­ku­ki ve fi­ilî so­run­lar oluş­ma­sı na­sıl ön­le­ne­cek?

Ka­çak ya­kı­tın, kol­luk güç­le­ri gö­ze­ti­min­de ye­di­emin­de dur­ma­sı hâlin­de ye­ni ba­zı bü­yük so­run­lar çı­ka­bi­le­cek­tir. İl özel ida­re­le­ri­nin ya­ka­la­nan ya­kıt­la­rı de­po­la­ma ka­pa­si­te­si yok de­ne­cek ka­dar az­dır, Tür­ki­ye'de çok cid­di bir de­po so­ru­nu ya­şa­na­cak­tır.

Akar­ya­kıt ka­çak­çı­lı­ğı­nı iz­le­mek ve ön­le­mek için alı­na­cak ted­bir­le­ri ve ya­pı­la­cak­la­rı tek­rar ha­tır­lat­mak açı­sın­dan kı­sa kı­sa bir­kaç de­ğer­len­dir­me yap­mak is­ti­yo­rum.

Ener­ji Pi­ya­sa­sı Dü­zen­le­me Ku­ru­lu­nun, ka­çak ya­kıt kon­trol­le­ri için alı­mı plan­la­nan mo­bil araç­la­rın du­ru­mu ne­dir, araç­lar alın­dı mı?

Ka­ra su­la­rı­mız­da­ki tek­ne ya da ge­mi yo­luy­la ya­pı­lan ka­çak­çı­lı­ğın en­gel­len­me­si için de­niz ara­cı alın­ma­sı iş­le­ri ne aşa­ma­da?

Ge­mi tra­fik yö­ne­ti­mi sis­tem­le­ri­nin, ya­kıt nak­li­nin yo­ğun ol­du­ğu İz­mit, İz­mir, Mer­sin, Ali­ağa, Trab­zon li­man­la­rı­na ku­rul­ma­sı ça­lış­ma­la­rı ne du­rum­da­dır?

Fi­zi­bi­li­te ve pro­je ça­lış­ma­la­rı ta­mam­la­nan oto­ma­tik ta­kip sis­te­mi ile il­gi­li ça­lış­ma­lar ne aşa­ma­da, ta­mam­lan­dı mı?

Türk bay­rak­lı ge­mi­le­re, 300 gros­to­nu aş­ma­la­rı hâlin­de oto­ma­tik ta­kip sis­te­mi ci­ha­zı ta­kıl­ma­sıy­la il­gi­li ça­lış­ma­lar ne du­rum­da?

Akar­ya­kıt ka­çak­çı­lı­ğın­da, ge­mi­den ge­mi­ye akar­ya­kıt ka­çır­ma olay­la­rı­nı iz­le­mek ve ön­le­mek için, ge­mi­le­ri uy­du üze­rin­den de­niz­de iz­le­mek için tel­siz baz is­tas­yon­la­rı­nın ku­rul­ma­sı ça­lış­ma­la­rın­da son du­rum ne­dir?

Ka­ra aya­ğın­da ya­pı­la­cak iş­ler­le il­gi­li ola­rak Güm­rük Müs­te­şar­lı­ğı­nın ça­lış­ma­la­rı ne âlem­de?

Akar­ya­kıt ta­şı­yan tan­ker­le­rin iz­len­me­si na­sıl ya­pı­la­cak?

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, bu ko­nu­lar ya­sa­nın uy­gu­lan­ma­sı aşa­ma­sın­da ya­şa­na­cak so­run­lar ve kar­şı­la­şı­la­cak güç­lük­ler­dir. Bun­la­rın da en kı­sa sü­re için­de çö­züm­len­me­si mut­la­ka ge­re­ke­cek­tir.

De­ğer­li mil­let­ve­ki­li ar­ka­daş­la­rım, bu ta­sa­rı­ya gö­re ya­ka­la­nan ya­kı­tın bir ay için­de sa­tı­şı ön­gö­rü­lü­yor. Mah­ke­me ka­ra­rı ke­sin­leş­me­den ön­ce ya­ka­la­yan ya da ih­bar eden ya­kıt ge­li­ri­nin yüz­de 10'unu ala­cak, ka­lan ik­ra­mi­ye mahkûmi­yet sü­re­ci ke­sin­leş­tik­ten son­ra ve­ri­le­cek. Mah­ke­me sü­re­ci za­ten da­va dos­ya­la­rıy­la bo­ğu­şan ad­li­ye­le­ri­mi­zi na­sıl et­ki­le­ye­cek? Mah­ke­me sü­re­ci na­sıl hız­lan­dı­rı­la­cak? Ka­çak­çı­lı­ğın en çok ya­pıl­dı­ğı has­sas böl­ge­ler­de ba­zı mah­ke­me­le­rin ih­ti­sas mah­ke­me­si­ne dö­nüş­tü­rül­me­si dü­şü­nü­lü­yor mu?

Ka­çak ya­kıt de­po­la­nır­ken ka­li­te­si bo­zuk ben­zin ve mo­to­rin­ler mev­cut ya­kıt­la­ra ka­rı­şın­ca ye­ni bir kar­ma­şa da olu­şa­cak, bu­nun ön­len­me­si için ay­rı de­po­la­ma ya­pıl­ma­sı şart­tır.

Ulu­sal mar­ker sis­te­mi cid­di­yet­le uy­gu­lan­maz ise han­gi ya­kı­tın ka­çak ol­du­ğu­nu an­la­mak, de­po­la­mak ve mah­ke­me sü­re­cin­de so­run­la­rı çöz­mek de müm­kün ola­ma­ya­cak­tır. Ulu­sal mar­ker sis­te­mi­nin tar­tış­ma­ya mey­dan ver­me­ye­cek, te­red­düt ve şüp­he oluş­tur­ma­ya­cak cid­di­yet­te uy­gu­lan­ma­sı ge­re­kir.

De­ğer­li mil­let­ve­ki­li ar­ka­daş­la­rım, Dev­let Ba­ka­nı­mız ve Baş­ba­kan Yar­dım­cı­mız Sa­yın Ab­dül­la­tif Şe­ner'in açık­la­ma­la­rın­dan, bu­gü­ne ka­dar bu ko­nu­da ya­pı­lan tek ça­lış­ma­nın Baş­ba­kan­lı­ğı­mı­zın 1 Ma­yıs 2006 ta­rih­li ge­nel­ge­siy­le ken­di­le­ri­nin baş­kan­lı­ğın­da il­gi­li ba­kan­lar­la ve Baş­ba­kan­lık Müs­te­şa­rın­dan olu­şan Akar­ya­kıt Ka­çak­çı­lı­ğı Mü­ca­de­le Ku­ru­lu­nun ku­rul­ma­sı ol­du­ğu­nu öğ­ren­dik. Bu Baş­ba­kan­lık ge­nel­ge­siy­le bir­çok ta­li­mat ve­ri­li­yor ve pet­ro­lün it­hal, ih­raç ve­ya tran­sit ola­rak ulaş­tı­ğı yer­ler­den te­yit­ler alın­ma­sı­nı, ka­yıt­la­rın kon­trol edil­me­si­ni, araş­tır­ma­lar ya­pıl­ma­sı­nı ve ya­pı­lan ça­lış­ma­la­rın so­nu­cun­da Ba­kan­lar Ku­ru­lu­na üçer ay­lık ge­nel ra­por ve­ril­me­si is­te­ni­yor. Bu ge­nel­ge doğ­rul­tu­sun­da 1 Ma­yıs 2006 gü­nün­den bu ya­na el­de edi­len ge­liş­me­ler ile il­gi­li bir açık­la­ma ara­dan ye­di ay geç­me­si­ne rağ­men he­nüz ya­pı­la­ma­dı. Ni­ye ya­pı­la­ma­dı? Bu­nu da bi­le­mi­yo­ruz.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, ta­sa­rıy­la ka­çak pet­rol hak­kın­da tas­fi­ye ka­ra­rı hâkim ta­ra­fın­dan so­ruş­tur­ma aşa­ma­sın­da ka­çak pet­ro­le el ko­nul­du­ğu ta­rih­ten iti­ba­ren on beş gün için­de ve­ri­le­cek.

Ka­çak pet­rol­den tek­nik yön­den uy­gun olan­lar, bir ay için­de, il özel ida­re­le­ri ta­ra­fın­dan, açık ar­tır­ma yo­luy­la, bu­nun müm­kün ol­ma­ma­sı hâlin­de pa­zar­lık usu­lüy­le sa­tı­la­rak tas­fi­ye edi­le­cek, tek­nik yön­den uy­gun ol­ma­yan­lar ise sa­tıl­mak üze­re Tas­fi­ye İş­le­ri Dö­ner Ser­ma­ye İş­let­me­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü­ne dev­re­di­le­cek. Tek­nik yön­den uy­gun ol­ma­yan ka­çak pet­rol ya da ya­kı­tı TA­SİŞ ne ya­pa­cak, na­sıl im­ha ede­cek? Bu­ra­da bu açık­lık da yok.

Ka­çak pet­ro­le iliş­kin mahkûmi­yet hük­mü ve­ya mü­sa­de­re ka­ra­rı ke­sin­le­şen­le­rin, ku­rum ta­ra­fın­dan, var­sa li­sans­la­rı ip­tal edi­le­rek ka­mu­oyu­na ilan edi­le­cek, bu ki­şi­le­re hiç­bir şe­kil­de ye­ni­den li­sans ve­ril­me­ye­cek.

Ka­çak pet­ro­lün, ih­bar­lı ya da ih­bar ol­ma­dan, sa­hip­li ya­ka­lan­ma­sı du­ru­mun­da ih­bar ede­ne ve ka­çak pet­ro­lün ya­ka­lan­ma­sı ey­le­mi­ne biz­zat ve fii­len ka­tı­lan ka­mu gö­rev­li­le­ri­ne ik­ra­mi­ye ve­ri­le­cek, mah­ke­me ka­rar­la­rın­dan son­ra da ila­ve ik­ra­mi­ye öde­ne­cek­tir. Pet­ro­lün sa­hip­li ol­ma­ma­sı hâlin­de bu ik­ra­mi­ye­le­rin ya­rı­sı öde­ne­cek­tir.

Ka­çak pet­ro­lü sa­tı­şa su­nan, sa­tan, bu­lun­du­ran, bu özel­li­ği­ni bi­le­rek ti­ca­ri amaç­la sa­tın alan, ta­şı­yan ve­ya sak­la­yan­lar ha­pis ve ad­li pa­ra ce­za­sı­na çarp­tı­rı­la­cak. Ay­nı şe­kil­de, ulu­sal mar­ker'ı yet­ki­siz ola­rak üre­ten, sa­tı­şa su­nan, sa­tan, yet­ki­siz ki­şi­ler­den sa­tın alan, ka­bul eden, bu özel­li­ği­ni bi­le­rek nak­le­den ve­ya bu­lun­du­ran­la­ra ay­nı şe­kil­de ha­pis ve ad­li pa­ra ce­za­sı ve­ri­le­cek.

Bu ta­sa­rı­da, ka­çak ulu­sal mar­ker üre­ten­ler ya da yet­ki­siz ulu­sal mar­ker üre­ten­ler için uy­gu­la­na­cak ce­za­la­rın ka­çak akar­ya­kıt işiy­le uğ­ra­şan­lar için uy­gu­la­na­cak ce­za­lar­la ay­nı tu­tul­ma­sı doğ­ru de­ğil­dir. Bu ko­nu­da mut­la­ka ye­ni bir de­ğer­len­dir­me ya­pıl­ma­sı ve ulu­sal mar­ker'la il­gi­li ce­za­la­rın ar­tı­rıl­ma­sı ge­rek­li­dir.

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

SE­DAT UZUN­BAY (De­vam­la) - De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, akar­ya­kıt ka­çak­çı­lı­ğın­da, bu ye­ni ge­ti­ri­len ta­sa­rıy­la, ye­ni bir aşa­ma­ya ge­li­yo­ruz. El­bet­te çok önem­li. An­cak, bu ko­nu­da ge­rek­li mü­ca­de­le­nin bu yap­tı­ğı­mız de­ği­şik­lik­ler­le sağ­la­na­bi­le­ce­ği ka­na­atin­de de­ği­lim. Çok kı­sa bir sü­re son­ra, yi­ne, Hükûme­ti­miz, ge­rek 5015 sa­yı­lı Pet­rol Pi­ya­sa­sı Ka­nu­nu'nda ge­rek­se di­ğer ba­zı ya­sa­lar­da de­ği­şik­lik ya­pıl­ma­sı­na iliş­kin ye­ni ya­sa ta­sa­rı­la­rıy­la kar­şı­mı­za çı­ka­cak­tır. Ama, ben yi­ne de, ta­sa­rı­nın bu hâliy­le ya­sa­laş­tı­ğın­da ül­ke­mi­ze ha­yır­lı ve uğur­lu ol­ma­sı­nı di­li­yo­rum. İn­şal­lah bek­le­dik­le­ri­mi­zi ger­çek­leş­tir­me nok­ta­sın­da cid­di ve­ri­ler el­de ede­riz.

Bu dü­şün­ce­ler­le yü­ce Mec­li­si­mi­zi tek­rar say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum. (Al­kış­lar)

BAŞ­KAN - Te­şek­kür edi­yo­ruz Sa­yın Uzun­bay.

Ana­va­tan Par­ti­si Gru­bu adı­na Er­zu­rum Mil­let­ve­ki­li Sa­yın İb­ra­him Öz­do­ğan. (Ana­va­tan Par­ti­si sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

Bu­yu­run efen­dim.

ANA­VA­TAN PAR­Tİ­Sİ GRU­BU ADI­NA İB­RA­HİM ÖZ­DO­ĞAN (Er­zu­rum) - Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­ki­li ar­ka­daş­la­rım; he­pi­ni­zi en de­rin say­gı­la­rım­la se­lam­lı­yo­rum.

De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, bu gö­rüş­tü­ğü­müz ka­nun ta­sa­rı­sı, adı üs­tün­de, Pet­rol Pi­ya­sa­sı Ka­nu­nu Ta­sa­rı­sı, ya­ni, bir pi­ya­sa­yı dü­zen­le­me ka­nun ta­sa­rı­sı. An­cak, AK Par­ti Hükûme­ti­nin el at­tı­ğı bir alan­da, pi­ya­sa­la­rın ve­ya ku­rum­la­rın va­tan­da­şın ha­ya­tı­nı dü­zel­te­cek şe­kil­de ba­şa­rı­lı bir dü­zen­le­mey­le hâli­ha­zır­da hiç kar­şı­laş­ma­mış ol­du­ğu­muz, ay­rı­ca da ener­ji pi­ya­sa­sı­nın na­sıl al­lak bul­lak edil­di­ği­ni bil­di­ği­miz için bu ka­nun ta­sa­rı­sı­nın is­mi­nin Hükûme­tin tar­zı­na hiç uy­ma­dı­ğı­nı ön­ce­lik­le be­lirt­mek is­ti­yo­rum.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, ha­fı­za­yı be­şer nis­yan ile ma­lul­dür. Onun için, is­ter­se­niz ön­ce TÜP­RAŞ'tan bah­se­de­lim ve Hükûme­tin TÜP­RAŞ'ı na­sıl dü­zen­le­di­ği­ne bir ba­ka­lım.

Bun­dan iki yıl ön­ce TÜP­RAŞ'ın yüz­de 14,76'lık his­se­si, ka­pa­lı ka­pı­lar ar­dın­da ve ka­mu­oyun­dan giz­li bir şe­kil­de pa­ket­le­ne­rek, ka­ra göz­lük­lü fo­toğ­raf­la­rıy­la her Türk evi­ne gi­ren ve "Av­ru­pa Ya­ka­sı"nın "Gaf­fur"un­dan da­ha meş­hur hâle ge­len İs­ra­il­li iş ada­mı Sa­mi Ofer'e sa­tıl­dı. TÜP­RAŞ sa­tı­şı çok bü­yük bir iş­lem ol­ma­sı ve bu­na pa­ra­lel ola­rak sa­tı­şı­nın bil­has­sa şef­faf ol­ma­sı ge­rek­liy­ken, Hükûmet, tam ter­si­ne, bil­has­sa bu sa­tı­şın ön­ce­sin­de­ki dö­ne­mi çok giz­li tut­tu. TÜP­RAŞ'a ta­lip ola­bi­le­cek baş­ka alı­cı­lar için de ka­pa­lı tu­tul­du sa­tış sü­re­ci ve Hükûmet el al­tı bir ope­ras­yon­la, tüm Tür­ki­ye'ye du­dak uçurt­tu. Bu öy­le­si­ne bir sa­tış sü­re­ciy­di ki, iha­le­ye ka­tı­lan bir iş ada­mıy­la iha­le­den bir gün ön­ce gö­rüş­mek­ten do­la­yı es­ki baş­ba­kan­la­rın ka­le­mi­ni kı­ran bu Hükûme­tin çif­te stan­dart­lı ada­le­ti­nin say­fa­la­rın­da iz sü­rü­cü bir mü­rek­ke­be dö­nüş­tü. Hükûmet, bu giz­li ka­pak­lı sa­tış­tan kim­se­nin ha­be­ri ol­ma­ya­ca­ğı­nı ve yağ­dan kıl çe­ker gi­bi bağ­la­ya­ca­ğı­nı dü­şün­se de, ka­zın aya­ğı öy­le ol­ma­dı. İz sü­rül­dü Tür­ki­ye'de ve Hükûmet ya­ka­lan­dı. Sa­mi Ofer'in Hükûmet ta­ra­fın­dan ay­rı­ca­lık­lı bir ko­ru­ma­ya ta­bi tu­tul­du­ğu gün ışı­ğı­na çık­tı. Sa­mi Ofer, Da­vos'ta, Baş­ba­ka­nın sev­gi­li abi­si Ma­li­ye Ba­ka­nı Una­kı­tan'la, da­ha son­ra da bir otel­de Baş­ba­kan Sa­yın Er­do­ğan'la baş ba­şa gö­rüş­müş­tü. Sa­mi Ofer oyu­na yük­sek bir avan­taj­la gir­miş­ti. Ay­rı­ca­lık­lı oyun­cuy­du, tor­pi­li çok yük­sek yer­den­di. Sa­mi Ofer, bu ay­rı­ca­lık­la, TÜP­RAŞ'ın yüz­de 14,76'lık his­se­si­ne 446 mil­yon do­la­ra sa­hip ol­du ve bu his­se, TÜP­RAŞ'ı Koç'un sa­tın al­ma­sın­dan son­ra, kâğıt üze­rin­de 1,2 mil­yar do­la­ra yük­sel­di. Bu his­se­nin şu an­da­ki bor­sa de­ğe­ri 621 mil­yon do­lar ve Sa­mi Ofer bu iş­ten iki yıl­da 233 mil­yon do­lar kâr et­ti. Bu­nun adı­na "bal­lı AK Par­ti bö­re­ği" de­nir. Ha­mu­ru, su­yu, iş­çi­li­ği Tür­ki­ye'den, ser­vi­si Ma­li­ye Ba­ka­nı ve onun Hükûme­tin­den.

Pe­ki, son­ra ne ol­du? Tür­ki­ye'de bir de bir yar­gı ol­du­ğu için, çok şü­kür ki, Hükûme­tin TÜP­RAŞ sa­tı­şı yar­gı­nın te­ra­zi­si­ne düş­tü. Pet­rol-İş Sen­di­ka­sı­nın, An­ka­ra 12. İda­re Mah­ke­me­sin­de, TÜP­RAŞ his­se­le­ri­nin Glo­bal Men­kul ka­na­lıy­la, ya­ban­cı­la­ra usul­süz sa­tı­şı­na iliş­kin aç­tı­ğı da­va so­nuç­lan­mış ve mah­ke­me, ka­ra­rın ka­mu­oyu­na du­yu­rul­ma­dı­ğı, ale­ni­yet il­ke­si­ne ve re­ka­be­tin sağ­lan­ma­sı esa­sı­na uy­gun dav­ra­nıl­ma­dı­ğı ve his­se sa­tış fi­ya­tın­da ka­mu ya­ra­rı­na uy­gun dav­ra­nıl­ma­dı­ğı ge­rek­çe­le­riy­le, Özel­leş­tir­me İda­re­si Baş­kan­lı­ğı­nın sa­tış ka­ra­rı­nı ip­tal et­miş­ti. Özel­leş­tir­me İda­re­si Baş­kan­lı­ğı, Da­nış­ta­ya "ip­tal ka­ra­rı­nı dur­du­run" is­te­miy­le baş­vur­muş ve bu is­tem Da­nış­tay ta­ra­fın­dan red­de­dil­miş­ti.

13 Ocak 2007'de Da­nış­tay da­va­yı esas­tan so­nuç­lan­dı­rıp, Özel­leş­tir­me İda­re­si Baş­kan­lı­ğı­nın tem­yiz is­te­mi­ni red­det­ti. Da­nış­tay, İda­re Mah­ke­me­si­nin ge­rek­çe­le­ri­ni pay­la­şa­rak, ay­rı­ca, TÜP­RAŞ özel­leş­tir­me­sin­de Özel­leş­tir­me İda­re­si Baş­kan­lı­ğı­nın de­ğil Özel­leş­tir­me Yük­sek Ku­ru­lu­nun ka­rar ver­me­si ge­rek­ti­ği­ne işa­ret edip, bu­ra­da da hu­ku­ka ay­kı­rı­lık tes­pit et­ti. Ya­ni, Yü­ce Mec­li­sin de­ğer­li üye­le­ri, Da­nış­tay, TÜP­RAŞ'ın yüz­de 14,76'lık his­se­si­nin sa­tı­şı­na ip­tal ka­ra­rı­nı ke­sin­leş­tir­di. Aca­ba, Hükûmet şim­di ne ya­pa­cak?

Yar­gı­da yü­zü kı­za­ran Hükûme­tin, Özel­leş­tir­me İda­re­si Baş­kan­lı­ğı yo­luy­la, ola­ğa­nüs­tü ka­nun yo­lu ola­rak bi­li­nen "ka­rar dü­zelt­me" is­te­min­de bu­lun­ma hak­kı da var Tabiî. Bu yol­dan Hükûme­ti se­vin­di­re­cek ne çı­ka­bi­le­ce­ği­ni hep be­ra­ber gö­re­ce­ğiz in­şal­lah, ama, bu­ra­ya ka­dar olan­lar bu Hükûme­te ye­ter, ar­tar bi­le. As­lın­da, her hükûme­te ye­ter ar­ka­sı­na bak­ma­dan git­me­si için, ama, bi­li­yor­su­nuz, biz­de­ki kol­tuk­lar tut­kal­lı­dır. Tut­ka­lın mal­ze­me­si ih­ti­ras, ko­ru­na­ğı, mar­ka­sı da do­ku­nul­maz­lık­tır de­ğer­li ar­ka­daş­lar.

AK Par­ti Hükûme­ti­nin sev­dik­le­ri ve ko­ru­duk­la­rı için olan pi­ya­sa­yı na­sıl dü­zen­le­di­ği­ni TÜP­RAŞ ör­ne­ğin­de gör­dük. Di­ler­se­niz, şim­di, Hükûme­tin sev­me­dik­le­ri­nin ol­du­ğu pi­ya­sa­la­rı na­sıl dü­zen­le­di­ği­ne ba­ka­lım. PO­AŞ'a ge­le­lim ve AK Par­ti Hükûme­ti­nin, se­çim­ler ön­ce­si dö­nem­de, si­ya­si çı­kar­la­rı­nı ko­ru­mak için, ener­ji pi­ya­sa­sı­nı dü­zen­le­mek ye­ri­ne, bu pi­ya­sa­da ken­di­si için teh­li­ke gör­dük­le­ri­ni hi­za­ya ge­tir­me dü­zen­le­me­le­ri­ne bir göz ata­lım.

Ön­ce, PO­AŞ hak­kın­da bir in­ce­le­me ra­po­ru ba­sı­na sız­dı­rıl­dı. Giz­li tu­tul­ma­sı ge­re­ken bu ra­por ba­sı­na sız­dı­rıl­dı ve ba­sı­na sız­dı­rı­lan ra­por­da, Tür­ki­ye'nin en bü­yük da­ğı­tım şir­ke­ti olan Pet­rol Ofi­si­nin 2001 yı­lın­da 1,2 mil­yar YTL'lik kur far­kı­nı gi­der yaz­dı­ğı ve son beş se­ne­de bu yol­la 3 mil­yar YTL'lik bir ver­gi kay­bı­na yol aç­tı­ğı ile­ri sü­rü­lü­yor. Ra­po­run ba­sı­na sız­dı­rıl­ma­sın­dan son­ra Pet­rol Ofi­si yö­ne­ti­ci­le­ri ver­gi ka­ça­ğı id­di­ala­rı­nı ya­lan­la­dı, söz ko­nu­su in­ce­le­me­nin Pet­rol Ofi­si­nin 2002'nin Ha­zi­ran ayın­da, Ma­li­ye Ba­kan­lı­ğın­dan 1,2 mil­yon YTL'lik ver­gi ia­de­si ta­le­bin­de bu­lun­ma­sıy­la baş­la­dı­ğı­nı söy­le­yen Pet­rol Ofi­si yö­ne­ti­ci­le­ri, kur far­kı­nın gi­de­re ya­zı­la­bi­le­ce­ği­ne iliş­kin, el­le­rin­de, iki, Ma­li­ye Ba­kan­lı­ğı ya­zı­sı ol­du­ğu­nu ifa­de et­ti­ler.

Pet­rol Ofi­si yö­ne­ti­ci­le­ri­nin Hükûmet açı­sın­dan va­him id­di­ası­na gö­re, söz ko­nu­su in­ce­le­me ra­po­ru, Pet­rol Ofi­si­ne ulaş­ma­dan bir ga­ze­te­ye sız­dı­rıl­mış­tı. Hükûmet, Pet­rol Ofi­si yö­ne­ti­ci­le­ri­nin bu id­di­ası­nı açık­lı­ğa ka­vuş­tur­mak­la mü­kel­lef­tir, çün­kü şir­ket­le­rin ver­gi du­rum­la­rıy­la il­gi­li ra­por­la­rı ba­sı­na sız­dır­mak ver­gi mah­re­mi­ye­ti­ni çiğ­ne­mek de­mek­tir.

Bu ko­nu­da so­rul­ma­sı ve ce­va­bı alın­ma­sı ge­re­ken so­ru şu­dur: Hükûmet, ken­di si­ya­si çı­kar­la­rı açı­sın­dan yo­la ge­tir­me­ye ça­lış­tı­ğı şir­ket sa­hip­le­ri­ne göz­da­ğı ver­mek için ku­ral ih­la­li mi yap­mak­ta­dır? Hükûmet şan­taj­cı­lık mı yap­mak­ta­dır? Bun­lar va­him ve bir hu­kuk dev­le­tin­de ol­ma­ya­cak şey­ler­dir.

De­ğer­li mil­let­ve­ki­li ar­ka­daş­la­rım, ele al­mak is­te­di­ğim bir di­ğer ko­nu da, ül­ke­mi­zin eko­no­mik ana da­mar­la­rın­dan bi­rin­den sü­rek­li kan ça­lan akar­ya­kıt ka­çak­çı­lı­ğı­dır. Akar­ya­kıt ka­çak­çı­lı­ğı geç­miş­te Mec­lis ra­por­la­rın­da da ele alın­mış­tır.

Ka­çak­çı­lık, ül­ke­miz­de uzun yıl­lar­dır sü­re­ge­len ve dev­le­ti bü­yük za­rar­la­ra uğ­ra­tan bir so­run du­ru­mun­da­dır. Em­ni­yet Ge­nel Mü­dür­lü­ğü ve­ri­le­ri, Tür­ki­ye'de akar­ya­kıt pi­ya­sa­sın­da­ki po­tan­si­ye­lin yüz­de 18'inin ka­çak yol­la yur­da gi­riş yap­tı­ğı­nı or­ta­ya koy­mak­ta­dır. Yıl­lık 8 mil­yar do­la­ra va­ran bu ka­çak pa­za­rın­da, dev­le­ti­mi­zin ver­gi kay­bı, tam 2,5 mil­yar do­la­ra ulaş­mak­ta­dır. Bir baş­ka de­yiş­le, yıl­lık sa­tı­lan pet­rol mik­ta­rı 17 mil­yon ton, ama bu­nun 3 mil­yon to­nu ka­çak­tır. 2003 yı­lın­da, sa­de­ce, ya­ka­la­nan mo­to­rin mik­ta­rı 1 mil­yon 245 bin ton ola­rak tes­pit edil­miş­tir.

Ko­nu­nun dev­le­ti­mi­zi il­gi­len­di­ren bo­yu­tu­nun ya­nı sı­ra, va­tan­da­şı­mı­zı doğ­ru­dan il­gi­len­di­ren bo­yu­tu da var­dır. Çok ba­sit kim­ya­sal­lar­la el­de edi­len ka­li­te­siz ya­kıt, her­han­gi bir arın­dır­ma üni­te­sin­den geç­me­di­ğin­den, stan­dart ya­kıt­lar gi­bi ol­ma­mak­ta ve bu du­rum da bir­çok oto­mo­bi­lin yol­da ka­lıp araç­la­rın arı­za­lan­ma­sı­na ne­den ol­mak­ta­dır.

Yur­du­muz­da tra­fi­ğe ka­yıt­lı 10 mil­yo­nun üs­tün­de ta­şıt var­dır. Bu ra­kam­lar, her ne ka­dar dün­ya or­ta­la­ma­sı­nın al­tın­da bir se­yir iz­le­se de ko­lay ka­zanç pe­şin­de­ki or­ga­ni­ze suç ör­güt­le­ri­nin iş­ta­hı­nı ka­bart­mak­ta­dır. Kam­yon­dan oto­mo­bi­le iri­li ufak­lı bir­çok araç ya­kıt de­po­su­nu bü­yü­te­rek yur­da ka­çak akar­ya­kı­tın so­kul­ma­sı­nı sağ­la­mak­ta­dır. İran'dan 70-80 lit­re­lik plas­tik bi­don­lar­la ka­tır sır­tın­da ge­len akar­ya­kıt, ne ya­zık ki, Yük­se­ko­va'da, Baş­ka­le'de sa­tıl­mak­ta­dır.

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

BAŞ­KAN - Bu­yu­run efen­dim.

İB­RA­HİM ÖZ­DO­ĞAN (De­vam­la) - Te­şek­kür edi­yo­rum Sa­yın Baş­ka­nım.

Ko­nu­nun, ül­ke eko­no­mi­si, sağ­la­na­ma­yan ver­gi ge­li­ri, araç sa­hip­le­ri­nin oto­mo­bil­le­ri­ne ver­di­ği za­ra­rın ya­nın­da, ba­rın­dır­dı­ğı yük­sek oran­da­ki kü­kürt ne­de­niy­le de in­san sağ­lı­ğı­na ve çev­re­ye ver­di­ği za­rar da göz ar­dı edil­me­me­li­dir. Ka­çak akar­ya­kı­tın kul­la­nıl­ma­sı­nın se­bep ol­du­ğu çev­re kir­li­li­ği, ver­gi ve dö­viz ka­yıp­la­rıy­la, üre­tim-tü­ke­tim den­ge­si­nin bo­zul­ma­sı gi­bi za­rar­la­rın ya­nı sı­ra, içer­di­ği uçu­cu pet­rol ele­ment­le­ri ne­de­niy­le, kam­yon­lar­da kul­la­nıl­dı­ğın­da, muh­te­mel ka­za­lar­da kul­la­nı­cı ve çev­re­de­ki in­san­la­rın ha­ya­tı­nı ris­ke so­kan ya­nı­cı ve pat­la­yı­cı bir or­tam do­ğur­ma­sı gi­bi sa­kın­ca­la­rı da var­dır.

Hükûme­tin, ka­çak akar­ya­kıt tes­pi­tin­de kul­la­nı­la­cak ulu­sal mar­ker'ı pi­ya­sa­ya sür­dü­ğü ilk gün­de da­ha or­ta­ya çı­kan tab­lo ise, biz­de, akar­ya­kıt ka­çak­çı­lı­ğı­nın kon­tro­lü sü­re­ci­nin ba­şa­rı­ya ula­şa­ma­ya­ca­ğı yö­nün­de en­di­şe uyan­dır­mak­ta­dır.

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

BAŞ­KAN - Sa­yın Öz­do­ğan, se­lam­la­ma için açı­yo­rum, ek sü­re ver­dim si­ze.

İB­RA­HİM ÖZ­DO­ĞAN (De­vam­la) - Te­şek­kür ede­rim Sa­yın Baş­ka­nım. Bi­raz­dan, he­men bi­ti­re­ce­ğim.

BAŞ­KAN - Efen­dim, ek sü­re­ni­zi ver­dim. Lüt­fen, ko­nuş­ma­nı­zı ta­mam­la­yın efen­dim.

İB­RA­HİM ÖZ­DO­ĞAN (De­vam­la) - Te­şek­kür ede­rim, he­men bi­ti­ri­yo­rum Sa­yın Baş­ka­nım.

Ulu­sal mar­ker'la­rın mu­ha­fa­za­sı, da­ğı­tı­mı ve si­gor­ta­lan­ma­sın­da bü­yük so­run­lar var­dır ve Hükûme­tin, bu işin de­tay­la­rı­nı iyi ha­zır­la­ma­dı­ğı, pi­ya­say­la ko­or­di­ne­li ça­lış­ma­dı­ğı or­ta­ya çık­mış­tır. Ulu­sal mar­ker sis­te­mi­nin iyi iş­le­me­si, ül­ke­miz açı­sın­dan çok önem­li bir me­se­le­dir ve Hükûmet, bu öne­min so­rum­lu­lu­ğu­nu ta­şı­mak­tan çok uzak bir fa­ali­yet tab­lo­su arz et­mek­te­dir.

Ge­nel Ku­ru­lu­muz, bu ya­sa ta­sa­rı­sı­nı da de­tay­lı­ca mü­ta­laa ede­cek ve de­tay­la­rı sor­gu­la­ya­cak bir vak­te, ma­ale­sef, sa­hip ola­ma­mış­tır. Hükûmet, ya­sa çı­kar­ma­nın, dost­lar alış­ve­riş­te gör­sün de­ğil, bir ül­ke­nin iş­le­ri­ni yo­lu­na koy­ma­nın te­me­li ol­du­ğu­nu, ic­ra­atı­nın be­şin­ci se­ne­sin­de de ma­ale­sef, an­la­ma­mış­tır ve an­la­ma­dan da sü­re­yi ta­mam­la­ya­ca­ğı ma­lum­dur.

He­pi­ni­zi say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum

BAŞ­KAN - Te­şek­kür ede­rim Sa­yın Öz­do­ğan.

Şah­sı adı­na, Sa­kar­ya Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Ha­san Ali Çe­lik.

HA­SAN ALİ ÇE­LİK (Sa­kar­ya) - Vaz­geç­tim.

BAŞ­KAN - Şah­sı adı­na, Kon­ya Mil­let­ve­ki­li Ha­san An­ğı.

HA­SAN AN­ĞI (Kon­ya) - Ko­nuş­ma­ya­ca­ğım.

BAŞ­KAN - Te­şek­kür ede­rim.

Üçün­cü sı­ra­da­ki ko­nuş­ma­cı… Yok.

SA­NA­Yİ, Tİ­CA­RET, ENER­Jİ, TABİÎ KAY­NAK­LAR, BİL­Gİ VE TEK­NO­LO­Jİ KO­MİS­YO­NU BAŞ­KA­NI SO­NER AK­SOY (Kü­tah­ya) - Sa­yın Baş­kan…

BAŞ­KAN - Ko­mis­yo­nun bir ta­le­bi var.

Bu­yu­run.

SA­NA­Yİ, Tİ­CA­RET, ENER­Jİ, TABİÎ KAY­NAK­LAR, BİL­Gİ VE TEK­NO­LO­Jİ KO­MİS­YO­NU BAŞ­KA­NI SO­NER AK­SOY (Kü­tah­ya) - Bir re­dak­si­yon efen­dim.

Bu ek mad­de 2 ek mad­de 3 ola­cak efen­dim, bu 2'yi 3 ya­pa­ca­ğız, di­ğer­le­ri de te­sel­sül ede­cek efen­dim.

BAŞ­KAN - Ek mad­de 3 ola­rak dü­zel­te­rek oy­la­rı­nı­za su­nu­yo­rum: Ka­bul eden­ler… Ka­bul et­me­yen­ler… Ka­bul edil­miş­tir.

Ek mad­de 4'ü oku­tu­yo­rum:

İk­ra­mi­ye­ler

EK MAD­DE 4- Ka­çak pet­ro­lün ya­ka­lan­ma­sı hâlin­de, ih­bar eden­le­re ve ya­ka­la­yan ka­mu gö­rev­li­le­ri­ne aşa­ğı­da­ki usul ve esas­la­ra gö­re ik­ra­mi­ye öde­nir:

a) Bir ih­bar so­nu­cun­da ka­çak pet­ro­lün sa­hip­li ya­ka­lan­ma­sı hâlin­de; ka­çak pet­ro­lün sa­tı­şın­dan son­ra ver­gi­ler dâhil el­de edi­len top­lam ge­li­rin yüz­de onu tu­ta­rın­da ih­bar ede­ne, yüz­de onu tu­ta­rın­da ka­çak pet­ro­lün ya­ka­lan­ma­sı ey­le­mi­ne biz­zat ve fii­len ka­tı­lan ka­mu gö­rev­li­le­ri­ne ik­ra­mi­ye öde­nir. Ka­çak pet­ro­le iliş­kin mah­ku­mi­yet hük­mü­nün ve­ya mü­sa­de­re ka­ra­rı­nın ke­sin­leş­me­si­ni ta­kip eden bir ay içe­ri­sin­de ka­çak pet­ro­lün sa­tı­şın­dan ver­gi­ler dâhil el­de edi­len top­lam ge­li­rin yüz­de on­be­şi tu­ta­rın­da ih­bar ede­ne, yüz­de on­be­şi tu­ta­rın­da ka­çak pet­ro­lün ya­ka­lan­ma­sı ey­le­mi­ne biz­zat ve fii­len ka­tı­lan ka­mu gö­rev­li­le­ri­ne ila­ve ik­ra­mi­ye öde­nir.

b) Bir ih­bar ol­ma­dan ka­çak pet­ro­lün sa­hip­li ya­ka­lan­ma­sı hâlin­de; ka­çak pet­ro­lün sa­tı­şın­dan son­ra ver­gi­ler dâhil el­de edi­len top­lam ge­li­rin yüz­de onu tu­ta­rın­da ka­çak pet­ro­lün ya­ka­lan­ma­sı ey­le­mi­ne biz­zat ve fii­len ka­tı­lan ka­mu gö­rev­li­le­ri­ne ik­ra­mi­ye öde­nir. Ka­çak pet­ro­le iliş­kin mah­ku­mi­yet hük­mü­nün ve­ya mü­sa­de­re ka­ra­rı­nın ke­sin­leş­me­si­ni ta­kip eden bir ay içe­ri­sin­de ka­çak pet­ro­lün sa­tı­şın­dan ver­gi­ler dâhil el­de edi­len top­lam ge­li­rin yüz­de on­be­şi tu­ta­rın­da ka­çak pet­ro­lün ya­ka­lan­ma­sı ey­le­mi­ne biz­zat ve fii­len ka­tı­lan ka­mu gö­rev­li­le­ri­ne ila­ve ik­ra­mi­ye öde­nir.

c) Ya­ka­la­nan ka­çak pet­ro­lün sa­hip­li ol­ma­ma­sı hâlin­de; bu mad­de­de ih­bar eden­le­re ve ya­ka­la­yan ka­mu gö­rev­li­le­ri­ne öde­ne­cek ik­ra­mi­ye­ler yüz­de el­li ek­sik öde­nir.

ç) Bu mad­de­ye gö­re ya­pı­la­cak ik­ra­mi­ye öde­me­le­ri, il­gi­li il özel ida­re­si ta­ra­fın­dan ön­ce­lik­le ema­net he­sap­tan kar­şı­la­nır, ema­net he­sap­ta­ki pa­ra­nın ik­ra­mi­ye öde­me­le­ri­ne yet­me­me­si hâlin­de ara­da­ki fark der­hal Ma­li­ye Ba­kan­lı­ğın­ca il­gi­li il özel ida­re­si­ne ak­ta­rı­lır.

d) Ka­çak pet­ro­le iliş­kin mah­ku­mi­yet hük­mü­nün ve­ya mü­sa­de­re ka­ra­rı­nın ke­sin­leş­me­si­ni ta­kip eden bir ay içe­ri­sin­de ka­çak pet­ro­lün sa­tı­şı­nın yüz­de yir­mi­be­şi ka­dar il­gi­li il özel ida­re­si büt­çe­si­ne ge­lir kay­de­dil­mek üze­re, Ma­li­ye Ba­kan­lı­ğın­ca ge­nel büt­çe­den öde­me ya­pı­lır.

Bu mad­de­ye gö­re öde­ne­cek ik­ra­mi­ye­ler dam­ga ver­gi­si ha­riç ver­gi, re­sim ve har­ca tâbi de­ğil­dir.

İh­bar eden­le­rin kim­lik­le­ri izin­le­ri ol­ma­dık­ça ve­ya ih­ba­rın ni­te­li­ği hak­la­rın­da suç oluş­tur­ma­dık­ça açık­la­na­maz.

Bu mad­de kap­sa­mın­da da­ğı­tı­la­cak ik­ra­mi­ye öde­me­le­ri­ne iliş­kin usul ve esas­lar ile bu mad­de­nin uy­gu­lan­ma­sı­na iliş­kin di­ğer hu­sus­lar, Ma­li­ye Ba­kan­lı­ğı­nın gö­rü­şü alı­na­rak, İçiş­le­ri Ba­kan­lı­ğın­ca çı­ka­rı­la­cak bir yö­net­me­lik­le be­lir­le­nir.

BAŞ­KAN - Mad­de üze­rin­de, Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­si Gru­bu adı­na Ma­lat­ya Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Fe­rit Mev­lüt As­la­noğ­lu.

Bu­yu­run Sa­yın As­la­noğ­lu.

CHP GRU­BU ADI­NA FE­RİT MEV­LÜT AS­LA­NOĞ­LU (Ma­lat­ya) - Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; he­pi­ni­zi say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum.

Şim­di, bir ya­sa çı­kar­ken, o ya­sa da top­lu­mun tüm kat­man­la­rı­nı içer­me­li­dir. Bir ön­ce­ki mad­de­de -tu­ta­nak­la­ra geç­sin di­ye söy­lü­yo­rum- sa­de­ce ti­ca­ri amaç­la sa­tın alan­lar için ce­za uy­gu­la­nı­yor. Bu­nu, ti­ca­ri ama­cı ol­ma­yan, ör­ne­ğin oto­büs al­dı­ğı za­man ti­ca­ri amaç, kam­yon al­dı­ğı za­man ti­ca­ri amaç, ama, bir özel va­sı­ta al­dı­ğı za­man ti­ca­ri amaç sa­yıl­mı­yor, bir ke­re bu­nu ile­te­yim. Ya­ni, tüm ka­çak pet­rol kul­la­nan­la­rın hep­si bu ya­sa hük­mü­ne ta­bi ol­ma­lı, is­ter ti­ca­ri ol­sun is­ter ti­ca­ri ol­ma­sın. Bir ke­re, bu­nu, açık ve net söy­lü­yo­rum. Bu­ra­da hu­su­si bir oto­mo­bil ka­çak ben­zin al­dı­ğı za­man, bu ya­sa hük­müy­le ona ce­za ve­re­mez­si­niz. "Ti­ca­ri" di­yor. Bir ke­re bu­nu be­lir­te­yim.

İkin­ci­si, Tabiî, ka­mu ku­rum ve ku­ru­luş­la­rı. Şim­di, dü­şü­nün, bir ma­lın ra­fi­ne­ri fi­ya­tı bel­li. Ka­mu ku­rum ve ku­ru­luş­la­rı iha­le açı­yor­lar, is­ter kul­la­nım amaç­lı is­ter­se de ya­kıt amaç­lı; ya­ni, bir şe­kil­de, ih­ti­yaç­la­rı­na is­ti­na­den iha­le açı­yor­lar. Bu iha­le­ler­de, ra­fi­ne­ri fi­ya­tı bel­li olan, ba­yi kârı bel­li, nak­li­yat fi­ya­tı, az çok, ya­ni ra­fi­ne­ri­ye olan uzak­lı­ğıy­la bel­li. Pe­ki, tüm bun­lar bel­li ola­cak, siz, yüz­de 12, yüz­de 13, yüz­de 15 kı­rım­la iha­le ya­pa­cak­sı­nız. Ya­ni, bu­nun adı­nı ben bu­la­mı­yo­rum. Bu­nun iki tür­lü adı var­dır, baş­ka bir ad  bu­la­mı­yo­rum: Bir, ar­ka­daş, ba­na ka­çak ya­kıt ve­re­bi­lir­sin; iki, ve­ya ver­di­ğin ya­kı­tı ça­la­bi­lir­sin. Han­gi ki­şi, ra­fi­ne­ri fi­ya­tı bel­li olan, nak­li­ye­si bel­li olan ve ba­yi kârı bel­li olan bir ürün­de ka­zan­cı­nın 2 ka­tı ka­dar eğer iha­le­de bir kı­rım ya­pı­yor­sa, bu­nu, si­zin tak­dir­le­ri­ni­ze bı­ra­kı­yo­rum. Ön­ce, ka­mu ku­rum­la­rı­na, bu­nu… Mut­la­ka iha­le usu­lü­nü, özel­lik­le pet­rol­de­ki iha­le usu­lü­nü de­ğiş­tir­mek zo­run­da­yız ar­ka­daş­lar.

Yi­ne, bir ön­ce­ki mad­de­de, ka­mu ku­rum ve ku­ru­luş­la­rı eğer bu­nu kul­la­nır­sa, yi­ne, on­la­ra da ce­za yok­tur, çün­kü, ti­ca­ri amaç ta­şı­mı­yor ar­ka­daş­lar. Ben, tak­dir­le­ri­ni­ze su­nu­yo­rum. Ya­ni, bu ka­dar açık, net.

O açı­dan, ben, Ba­kan­lı­ğın, önü­müz­de­ki sü­reç­te çı­ka­ra­ca­ğı bir yö­net­me­lik­le, özel­lik­le Dev­let İha­le Ku­ru­muy­la gö­rü­şüp özel­lik­le pet­rol ürün­le­rin­de ka­çak pet­ro­lü özen­dir­me­me açı­sın­dan, ön­ce, ka­mu ku­rum ve ku­ru­luş­la­rı­nı di­sip­li­ne et­me­li­yiz. Bu­nu da tu­ta­nak­la­ra geç­me­si açı­sın­dan, ben, söy­le­mek zo­run­day­dım ar­ka­daş­lar.

Di­ğer bir ko­nu: De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, bir köy dü­şü­nün, 2 bin nü­fus­lu, 1.000 nü­fus­lu bel­de, il­çe­ye uzak­lı­ğı 50 ki­lo­met­re. Bu­ra­da 15-20 ki­şi bir ara­ya gel­miş, bir ta­ne de­po yap­mış­lar, bir de pom­pa yap­mış­lar da­ha li­sans al­ma zo­run­lu­lu­ğun­dan ön­ce. Da­ha son­ra, li­sans al­ma zo­run­lu­lu­ğu ge­ti­ri­li­yor ve Resmî Ga­ze­te'de ilan edi­li­yor. Bir sü­re son­ra, il­çe­nin kol­luk kuv­vet­le­ri, özel­lik­le jan­dar­ma, bu tür şey­le­ri, al­tı ay son­ra, bir se­ne son­ra mü­hür­lü­yor ve EPDK "ar­ka­daş, ben si­ze bil­di­rim yap­tım" di­yor hiç bil­di­rim ol­mak­sı­zın. "Resmî Ga­ze­te'de ilan et­mek bil­di­rim de­mek­tir." Hiç­bir ih­tar, hiç­bir ikaz… Tabiî, li­sans al­ma zo­run­lu­lu­ğu, bu ül­ke­de, di­sip­li­ne al­ma­nın bir şe­yi, bu­na ka­tı­lı­yo­rum. An­cak, şim­di, di­yor ki ba­yi­ler: "300 to­nun al­tın­da, ör­ne­ğin, yıl­da 300 to­nun al­tın­da sa­tar­san ben sa­na ba­yi­lik ver­mem" di­yor. Bun­lar kü­çük köy, trak­tör­le­re ve­ri­yor­lar. Trak­tö­rün, o il­çe­ye git­me­si, 50 ki­lo­met­re­lik yer­den ben­zin al­ma­sı… Bu in­san­la­rı, ar­ka­daş­lar, siz dü­şü­nün! Ya­ni, köy­de bir pom­pa… Ya­ni, bu­nun çö­zü­mü, il­la bun­la­ra ce­za ve­re­rek mi? Ve­ri­len ce­za ne ka­dar bi­li­yor mu­su­nuz, bir pom­pa bir de 30 ton­luk de­po­nun ce­za­sı, 67 mil­yar. Sat­san 67 mil­yar et­mez. Bir ti­ca­ri ama­cı yok. Tür­ki­ye'de, yak­la­şık 2 bin kö­yü­müz­de, bu, so­run ar­ka­daş­lar. Bu in­san­la­ra, EPDK, otur­du­ğu yer­den ce­za ver­di. Ar­ka­daş­lar, sen bu in­san­la­ra ih­bar yap­tın mı, sen bu in­san­la­ra, ar­ka­daş, bu işi da­ha yap­ma, de­din mi? Ne di­yor: "Resmî Ga­ze­te teb­liğ­di" di­yor ar­ka­daş­lar. Böy­le bir şey ol­maz. Bu, ki­şi­lik hak ve hu­ku­ku­na ay­kı­rı­dır. Mü­hür­le… Mü­hür vur­duk­tan son­ra sa­tış ya­pıl­ma­dı. Resmî Ga­ze­te ya­yım ta­ri­hi ile mü­hür ara­sın­da ar­ka­daş­lar.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, biz bu ül­ke­de, in­san­la­ra ce­za ver­mek­le mi aca­ba bu ül­ke­yi yö­ne­te­ce­ğiz? Ge­lin, bu­nun çö­zü­mü… O köy­de bu­lu­nan 100 ta­ne trak­tö­rü, her gün, ma­zot al­mak için aca­ba il­çe­ye gön­der­mek bi­zim için bir çö­züm mü ar­ka­daş­lar? Yol­da gi­der­ken de bir sü­rü tra­fik ce­za­sı ve­ri­yor­lar. De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, bu­nun çö­zü­mü bu de­ğil­dir. Ge­lin, li­sans al­mış bir ba­yi­ye, ba­yi­nin bir alt ba­yi­si gi­bi, tüm so­rum­lu­lu­ğu li­sans al­mış ba­yi­nin so­rum­lu­lu­ğu­na ve­re­lim. Ama, bu kü­çük bel­de­le­ri­miz­de­ki, kü­çük yer­le­ri­miz­de­ki in­san­la­rı ma­zot al­mak için il­çe­le­re gön­der­mek, ha­ki­ka­ten, he­pi­mi­zin bir vic­dan aza­bı­dır; hem yük­tür bu in­san­la­ra, 50 ki­lo­met­re git­ti­ği za­man bu in­sa­nın har­ca­ya­ca­ğı ma­zo­tu siz dü­şü­nün. Ge­lin, bu­na, bir baş­ka çö­züm bu­la­lım, baş­ka bir yol bu­la­lım. Ya­ni, o il­çe­de­ki, o il­de­ki bir ba­yi­nin so­rum­lu­lu­ğun­da, gö­ze­ti­min­de, bu­na bir çö­züm ge­ti­re­lim ar­ka­daş­lar.

Bir de, yak­la­şık 2 bin ki­şi­ye ce­za ver­di­niz, mü­hür­le Resmî Ga­ze­te'de ilan ta­ri­hi ara­sın­da. Ge­lin... Bu in­san­la­rın, za­ten -sat­sa­nız- her şey­le­ri­ne ha­ciz kon­du. 12-13 ki­şi bir ara­ya gel­miş, kâr ama­cı yok bu in­san­la­rın. Tüm sat­tı­ğı ma­zot, yıl­da beş tan­ker ar­ka­daş­lar. Dik­ka­ti­ni­zi çe­ki­yo­rum, sat­tı­ğı ma­zot, yıl­da beş tan­ker, mak­si­mum. Ya­ni, biz, bu in­san­la­ra, 67 mil­yar, 70 mil­yar, 100 mil­yar ce­za­yı uy­gu­la­ya­rak, bun­la­rın her şey­le­ri­ni hac­ze­de­rek... Bu 2 bin ki­şi, bu top­lu­mun bir ya­ra­sı­dır ar­ka­daş­lar. Bu ya­sa­yı ge­çi­rir­ken, ben, Ko­mis­yon­dan da, Sa­yın Ba­ka­nım­dan da, özel­lik­le EPDK'dan, bu in­san­la­rın so­run­la­rı­nı... Bu, bir ce­za af­fı de­ğil­dir. Bu, in­san­la­rın en Tabiî hak­kı­dır. Ba­na ih­bar et­me­den, ba­na her­han­gi bir şey yap­ma­dan, Resmî Ga­ze­te'de­ki ila­nı ih­bar ka­bul et­mek ve bu in­san­la­rın bil­gi­si­ne baş­vur­ma­mak, bu in­san­la­rın gö­rü­şü­nü al­ma­mak ka­dar... Bun­la­rın en Tabiî hak­kı, bu bil­gi­ye sa­hip ol­ma­la­rı­dır. Ben hiç­bir şey bil­me­ye­ce­ğim, ka­pa­ta­cak­sın, mü­hür­le­ye­cek­sin, mü­hür ta­ri­hi ile ilan ta­ri­hi ara­sın­da ge­lip ba­na ce­za uy­gu­la­ya­cak­sın bu­ra­da otu­ra­rak.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, bi­zim hal­kı­mı­zı üz­me­ye hak­kı­mız yok­tur. Ben, özel­lik­le Sa­yın Ba­ka­nım­dan ve Ko­mis­yon­dan ri­ca edi­yo­rum: Bu 2 bin ki­şi­nin so­ru­nu­na mut­lak çö­züm ge­tir­me­li­yiz. Bu 2 bin ki­şi… Ha­ki­ka­ten, bir pom­pa, bir tank; sat­sa­nız bu pa­ra­yı et­mez. Bu in­san­lar kâr et­me­di­ler. Bu in­san­lar, sırf, kö­yün­de­ki trak­tör­le­ri­ne hiz­met et­mek is­te­di­ler, köy­lü­ye hiz­met et­mek is­te­di­ler, ama­tör bir ku­rum, ti­ca­ri hiç­bir ama­cı yok.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, bi­le­mi­yo­rum, bu ko­nu­da, bu ya­sa çı­kar­ken ve­ya -bu ta­ma­men EPDK'nın bir uy­gu­la­ma­sı­dır- EPDK bu ka­ra­rı­nı ye­ni­den göz­den ge­çi­rir mi ve -bu ya­sa­da her­han­gi bir mad­de­ye- bu­nun­la il­gi­li bir ön­lem ala­bi­lir mi­yiz? Ben, dün­den be­ri ça­ba sarf edi­yo­rum, bir so­nuç ala­ma­dım.

Ben, he­pi­niz­den ri­ca edi­yo­rum. Bu 2 bin ta­ne köy­le­ri­miz­de... Bak dik­ka­ti­ni­zi çe­ki­yo­rum, ben ör­nek ve­re­yim: Ma­lat­ya'nın Ku­lun­cak il­çe­si­nin 30 ki­lo­met­re ile­ri­sin­de bir pom­pa, gö­züm­le gör­düm. İn­san­la­ra, 13 ta­ne ki­şi­ye, ev­le­ri­ne ha­ciz gel­miş ar­ka­daş­lar. So­run, he­pi­mi­zin so­ru­nu; in­san­la­ra ce­za ver­mek ye­ri­ne in­san­la­rı eği­te­lim, in­san­la­ra çö­züm ge­ti­re­lim. Ama, bun­dan son­ra­ki uy­gu­la­ma­da da, yi­ne söy­lü­yo­rum, eğer siz…

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

BAŞ­KAN - Bu­yu­run.

FE­RİT MEV­LÜT AS­LA­NOĞ­LU (De­vam­la) - Bi­ti­ri­yo­rum Baş­kan.

Hiç­bir ba­yi… Tabiî, tü­ke­ti­mi çok ol­ma­dı­ğı için 5 tan­ke­re, 6 tan­ke­re ba­yi­lik ver­mi­yor. Ama, bu köy­de­ki bu so­ru­na, bu trak­tör­le­ri­mi­zin so­ru­nu­na, o il­çe­de­ki bir ba­yi ka­na­lıy­la -bir alt- onun kon­tro­lün­de, her tür­lü so­rum­lu­luk onun ol­mak üze­re, bel­li yer­ler­de, bel­li nü­fu­sun üs­tün­de­ki yer­ler­de, bir pom­pa, bir tank aç­ma­sı­na izin ve­re­lim ar­ka­daş­lar. Ya­ni, köy­lü­ye çö­zü­mü biz ge­ti­re­lim. Ak­si hâlde, o köy­lü­le­ri­miz, her gün, her trak­tö­rü 50 ki­lo­met­re git, al… Sa­ba­hın be­şin­de tar­la­sı­nı sür­me­ye gi­den in­sa­na bu ce­za­yı ver­me­ye­lim de­ğer­li ar­ka­daş­lar.

He­pi­ni­ze say­gı­lar su­nu­yo­rum.

Te­şek­kür ede­rim.

BAŞ­KAN - Te­şek­kür edi­yo­rum Sa­yın As­la­noğ­lu.

Ek mad­de 4 üze­rin­de­ki ko­nuş­ma­lar ta­mam­lan­mış­tır.

Mad­de­yi oy­la­rı­nı­za su­nu­yo­rum: Ka­bul eden­ler… Ka­bul et­me­yen­ler… Ka­bul edil­miş­tir.

Ek mad­de 5'i oku­yo­rum:

Ka­çak pet­rol ile il­gi­li ce­za hü­küm­le­ri

EK MAD­DE 5- Ka­çak pet­ro­lü sa­tı­şa arz eden, sa­tan, bu­lun­du­ran, bu özel­li­ği­ni bi­le­rek ti­carî amaç­la sa­tın alan, ta­şı­yan ve­ya sak­la­yan ki­şi, iki yıl­dan beş yı­la ka­dar ha­pis ce­za­sı ve yir­mi­bin gü­ne ka­dar adlî pa­ra ce­za­sı ile ce­za­lan­dı­rı­lır. Ka­çak pet­ro­lün mü­sa­de­re­si­ne de hük­mo­lu­nur.

Ulu­sal mar­ke­ri yet­ki­siz ola­rak üre­ten, sa­tı­şa ar­ze­den, sa­tan, yet­ki­siz ki­şi­ler­den sa­tın alan, ka­bul eden, bu özel­li­ği­ni bi­le­rek nak­le­den ve­ya bu­lun­du­ran ki­şi, iki yıl­dan beş yı­la ka­dar ha­pis ve yir­mi­bin gü­ne ka­dar adlî pa­ra ce­za­sı ile ce­za­lan­dı­rı­lır. Ulu­sal mar­ke­rin kim­ya­sal özel­lik­le­ri­ni ta­şı­ma­sa bi­le, bu mad­de ye­ri­ne kul­la­nıl­mak ama­cıy­la üre­ti­len kim­ya­sal ter­kip­ler hak­kın­da da bu fık­ra hük­mü uy­gu­la­nır.

Ka­nu­nen da­ha ağır ce­za­yı ge­rek­tir­me­yen hâller­de; Ku­rum ta­ra­fın­dan, ek 3 üncü mad­de­nin bi­rin­ci fık­ra­sı­na ay­kı­rı ha­re­ket eden­le­re, tas­fi­ye edi­len ka­çak pet­ro­lün ver­gi­ler dâhil sa­tış be­de­li­nin üç ka­tı tu­ta­rın­da ay­rı­ca idarî pa­ra ce­za­sı ve­ri­lir."

BAŞ­KAN - Mad­de üze­rin­de söz is­te­ği yok.

Mad­de üze­rin­de bir öner­ge var, oku­tu­yo­rum:

Tür­ki­ye Bü­yük Mil­let Mec­li­si Baş­kan­lı­ğı­na

Pet­rol Pi­ya­sa­sı Ka­nu­nun­da De­ği­şik­lik Ya­pıl­ma­sı­na Da­ir Ka­nun Ta­sa­rı­sı­nın çer­çe­ve 2 nci mad­de­si­ne bağ­lı EK 5 in­ci Mad­de­nin 1. fık­ra­sı­nın aşa­ğı­da­ki gi­bi de­ğiş­ti­ril­me­si­ni tek­lif ve arz ede­riz.

Say­gı­la­rı­mız­la.

Fa­ruk Çe­lik

 

Tev­fik Ak­bak

 

Ah­met Rı­za Acar

Bur­sa

 

Çan­kı­rı

 

Ay­dın

Ay­han Se­fer Üs­tün

Ünal Ka­cır

Fah­ri Kes­kin

 

 

Sa­kar­ya

İstanbul

Eskişehir

 

 

Ka­çak pet­ro­lü sa­tı­şa arz eden, sa­tan, bu­lun­du­ran, bu özel­li­ği­ni bi­le­rek ti­ca­ri amaç­la sa­tın alan, ta­şı­yan ve­ya sak­la­yan ki­şi, iki yıl­dan beş yı­la ka­dar ha­pis ce­za­sı ve yir­mi­bin gü­ne ka­dar ad­li pa­ra ce­za­sı ile ce­za­lan­dı­rı­lır. Ka­çak pet­ro­lün ve ka­çak­çı­lık­ta kul­la­nı­lan suç araç ve ge­reç­le­ri­nin mü­sa­de­re­si­ne de hük­mo­lu­nur.

BAŞ­KAN - Sa­yın Ko­mis­yon ka­tı­lı­yor mu?

SA­NA­Yİ, Tİ­CA­RET, ENER­Jİ, TABİÎ KAY­NAK­LAR, BİL­Gİ VE TEK­NO­LO­Jİ KO­MİS­YO­NU BAŞ­KA­NI SO­NER AK­SOY (Kü­tah­ya) - Olum­lu gö­rüş­le tak­di­re bı­ra­kı­yo­ruz efen­dim.

BAŞ­KAN - Te­şek­kür edi­yo­rum.

Hükûmet ka­tı­lı­yor mu efen­dim?

DEV­LET BA­KA­NI VE BAŞ­BA­KAN YAR­DIM­CI­SI AB­DÜL­LA­TİF ŞE­NER (Si­vas) - Ka­tı­lı­yo­ruz.

BAŞ­KAN - Ge­rek­çe­yi oku­tu­yo­rum:

Ge­rek­çe:

Pet­rol ve pet­rol ürün­le­ri ka­çak­çı­lı­ğı ile da­ha et­kin mü­ca­de­le et­mek he­def­len­miş­tir.

BAŞ­KAN - Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, ge­rek­çe­si­ni din­le­di­ği­niz öner­ge­yi oy­la­rı­nı­za su­nu­yo­rum: Ka­bul eden­ler… Ka­bul et­me­yen­ler… Öner­ge ka­bul edil­miş­tir.

Şim­di, ek 5'in­ci mad­de­yi ka­bul edi­len öner­ge doğ­rul­tu­sun­da oy­la­rı­nı­za su­nu­yo­rum: Ka­bul eden­ler… Ka­bul et­me­yen­ler… Ka­bul edil­miş­tir.

Şim­di, çer­çe­ve 3'ün­cü mad­de­nin tü­mü­nü oy­la­ma­dan ön­ce, Ko­mis­yo­nun ek 4'ün­cü mad­dey­le il­gi­li bir dü­zelt­me ta­le­bi var.

SA­NA­Yİ, Tİ­CA­RET, ENER­Jİ, TABİÎ KAY­NAK­LAR, BİL­Gİ VE TEK­NO­LO­Jİ KO­MİS­YO­NU BAŞ­KA­NI SO­NER AK­SOY (Kü­tah­ya) - Evet, ek 4'ün­cü mad­de­nin (c) fık­ra­sın­da "bu mad­de­de" iba­re­si "bu mad­de kap­sa­mın­da" ola­rak dü­zel­ti­le­cek efen­dim.

BAŞ­KAN - Hükûmet, bu dü­zelt­me­ye ka­tı­lı­yor mu efen­dim?

DEV­LET BA­KA­NI VE BAŞ­BA­KAN YAR­DIM­CI­SI AB­DÜL­LA­TİF ŞE­NER (Si­vas) - Ka­tı­lı­yo­ruz.

BAŞ­KAN - Şim­di, çer­çe­ve 3 ün­cü mad­de­yi bu dü­zelt­me doğ­rul­tu­sun­da oy­la­rı­nı­za su­nu­yo­rum: Ka­bul eden­ler… Ka­bul et­me­yen­ler… Ka­bul edil­miş­tir.

4'ün­cü mad­de­yi oku­tu­yo­rum:

MAD­DE 4- 5015 sa­yı­lı Pet­rol Pi­ya­sa­sı Ka­nu­nu­na aşa­ğı­da­ki ge­çi­ci mad­de­ler ek­len­miş­tir.

"Yö­net­me­lik­le­rin ve dü­zen­le­me­le­rin yü­rür­lü­ğe ko­nul­ma­sı

GE­Çİ­Cİ MAD­DE 4- Ek 3, 3 ün­cü ve ek 4 ün­cü mad­de­ler­de be­lir­ti­len yö­net­me­lik­ler ve dü­zen­le­me­ler bu Ka­nu­nun ya­yı­mı ta­ri­hin­den iti­ba­ren iki ay için­de yü­rür­lü­ğe ko­nu­lur.

BAŞ­KAN - Ge­çi­ci mad­de 4 üze­rin­de, Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­si Gru­bu adı­na, Ma­lat­ya Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Fe­rit Mev­lüt As­la­noğ­lu.

K.KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) - Ko­nuş­ma­ya­cak.

BAŞ­KAN- Te­şek­kür ede­rim.

Şim­di, ge­çi­ci mad­de 4'ü oy­la­rı­nı­za su­nu­yo­rum: Ka­bul eden­ler… Ka­bul et­me­yen­ler… Ka­bul edil­miş­tir.

Ge­çi­ci mad­de 5'i oku­tu­yo­rum:

Ulu­sal mar­ker uy­gu­la­ma­sı

GE­Çİ­Cİ MAD­DE 5- Bu Ka­nun­da yer alan ulu­sal mar­ke­re iliş­kin hü­küm­ler, Ku­rum ta­ra­fın­dan ulu­sal mar­ker uy­gu­la­ma­sı­nın baş­la­tıl­dı­ğı ta­rih­ten iti­ba­ren uy­gu­la­nır."

BAŞ­KAN - Mad­de üze­rin­de söz is­te­ği?.. Yok.

DEV­LET BA­KA­NI VE BAŞ­BA­KAN YAR­DIM­CI­SI AB­DÜL­LA­TİF ŞE­NER (Si­vas) - Hükûmet ola­rak, söz is­ti­yo­ruz efen­dim.

BAŞ­KAN - Bu­yu­run efen­dim.

DEV­LET BA­KA­NI VE BAŞ­BA­KAN YAR­DIM­CI­SI AB­DÜL­LA­TİF ŞE­NER (Si­vas) - Ulu­sal mar­ker uy­gu­la­ma­sı he­nüz baş­la­ma­mış­tı bu ka­nun ta­sa­rı­sı ha­zır­lan­dı­ğın­da ve Ko­mis­yon­dan ge­çer­ken. Ama, şim­di ulu­sal mar­ker uy­gu­la­ma­sı baş­la­dı­ğı­na gö­re, bu­nun yü­rür­lük ta­ri­hiy­le il­gi­li bir ifa­de­nin -bu­ra­da, şu an­da faz­la­lık var- bir öner­ge var­dı çı­ka­rıl­ma­sıy­la il­gi­li.

Za­ten, şu an­da ulu­sal mar­ker yü­rür­lük­te ol­du­ğu için, ya­yı­mı ta­ri­hin­de yü­rür­lü­ğe gir­miş ola­cak.

BAŞ­KAN - Efen­dim, öner­ge biz­de yok.

Var mı öy­le bir öner­ge?.. Yok.

NU­Rİ Çİ­LİN­GİR (Ma­ni­sa) - Me­tin­den çı­ka­rıl­ma­sı ge­re­kir.

FA­RUK ÇE­LİK (Bur­sa) - Beş da­ki­ka ara ve­re­lim.

BAŞ­KAN - Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, bir­le­şi­me beş da­ki­ka ara ve­ri­yo­rum.

Ka­pan­ma Sa­ati: 16.55

 

 

ÜÇÜN­CÜ OTU­RUM

Açıl­ma Sa­ati: 17.06

BAŞ­KAN: Baş­kan Ve­ki­li İs­ma­il ALP­TE­KİN

KÂTİP ÜYE­LER: Bay­ram ÖZ­ÇE­LİK (Bur­dur), Ha­run TÜ­FEK­Cİ (Kon­ya)

BAŞ­KAN - Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, Tür­ki­ye Bü­yük Mil­let Mec­li­si­nin 55'in­ci Bir­le­şi­mi'nin Üçün­cü Otu­ru­mu'nu açı­yo­rum.

1230 sı­ra sa­yı­lı Ka­nun Ta­sa­rı­sı'nın gö­rüş­me­le­ri­ne kal­dı­ğı­mız yer­den de­vam ede­ce­ğiz.

Hükûmet ve ko­mis­yon ye­rin­de.

Ge­çi­ci mad­de 5'le il­gi­li bir öner­ge var­dır, öner­ge­yi oku­tu­yo­rum:

Tür­ki­ye Bü­yük Mil­let Mec­li­si Baş­kan­lı­ğı­na

Gö­rü­şül­mek­te olan 1230 S. Sa­yı­lı ka­nun ta­sa­rı­sı­nın çer­çe­ve 4'ün­cü mad­de­si ile 5015 sa­yı­lı Ka­nu­na ek­le­nen Ge­çi­ci 5'in­ci mad­de­nin me­tin­den çı­ka­rıl­ma­sı­nı ve mad­de çer­çe­ve­si­nin bu­na gö­re dü­zel­til­me­si­ni arz ve tek­lif ede­riz.

 

Fa­ruk Çe­lik

Öz­kan Ök­süz

Fa­tih Arı­kan

 

Bur­sa

Kon­ya

Kah­ra­man­ma­raş

 

İs­ma­il Özay

Ke­mal Ana­dol

Fah­ri Kes­kin

 

Ça­nak­ka­le

İz­mir

Es­ki­şe­hir

BAŞ­KAN - Ko­mis­yon ka­tı­lı­yor mu efen­dim?

SA­NA­Yİ, Tİ­CA­RET, ENER­Jİ, TABİÎ KAY­NAK­LAR, BİL­Gİ VE TEK­NO­LO­Jİ KO­MİS­YO­NU BAŞ­KA­NI SO­NER AK­SOY (Kü­tah­ya) - Olum­lu gö­rüş­le tak­di­re bı­ra­kı­yo­ruz efen­dim.

BAŞ­KAN - Te­şek­kür edi­yo­rum.

Hükûmet ka­tı­lı­yor mu efen­dim?

DEV­LET BA­KA­NI VE BAŞ­BA­KAN YAR­DIM­CI­SI AB­DÜL­LA­TİF ŞE­NER (Si­vas) - Ka­tı­lı­yo­ruz.

BAŞ­KAN - Hükûmet ka­tı­lı­yor.

Ge­rek­çe­yi oku­tu­yo­rum:

Ge­rek­çe:

Ulu­sal Mar­ker 1-1-2007'de yü­rür­lü­ğe gir­di­ği için bu mad­de­ye ge­rek kal­ma­mış­tır.

BAŞ­KAN - Ge­rek­çe­si­ni din­le­di­ği­niz öner­ge­yi oy­la­rı­nı­za su­nu­yo­rum: Ka­bul eden­ler… Ka­bul et­me­yen­ler… Öner­ge ka­bul edil­di­ğin­den, ge­çi­ci 5'in­ci mad­de çı­ka­rıl­mış­tır.

4'ün­cü mad­de­yi…

SA­NA­Yİ, Tİ­CA­RET, ENER­Jİ, TABİÎ KAY­NAK­LAR, BİL­Gİ VE TEK­NO­LO­Jİ KO­MİS­YO­NU BAŞ­KA­NI SO­NER AK­SOY (Kü­tah­ya) - Sa­yın Baş­kan, bir re­dak­si­yon var ge­çi­ci 4'ün­cü  mad­dey­le il­gi­li.

BAŞ­KAN - Evet, bu­yu­run.

SA­NA­Yİ, Tİ­CA­RET, ENER­Jİ, TABİÎ KAY­NAK­LAR, BİL­Gİ VE TEK­NO­LO­Jİ KO­MİS­YO­NU BAŞ­KA­NI SO­NER AK­SOY (Kü­tah­ya) -  Ek 2 ve ek 3 de­mi­şiz.

BAŞ­KAN - Dü­zelt­tik onu.

Mad­de 4'ü oy­la­rı­nı­za su­nu­yo­rum: Ka­bul eden­ler… Ka­bul et­me­yen­ler… Ka­bul edil­miş­tir.

Mad­de 5'i oku­tu­yo­rum:

MAD­DE 5- Bu Ka­nun ya­yı­mı ta­ri­hin­de yü­rür­lü­ğe gi­rer.

BAŞ­KAN - Mad­de­yi oy­la­rı­nı­za su­nu­yo­rum: Ka­bul eden­ler… Ka­bul et­me­yen­ler… Ka­bul edil­miş­tir.

6'ncı mad­de­yi oku­tu­yo­rum:

MAD­DE 6- Bu Ka­nun hü­küm­le­ri­ni Ba­kan­lar Ku­ru­lu yü­rü­tür.

BAŞ­KAN - Mad­de üze­rin­de, Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­si Gru­bu adı­na, Ço­rum Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Fe­ri­dun Ay­va­zoğ­lu.

Bu­yu­run efen­dim.

CHP GRU­BU ADI­NA FE­Rİ­DUN AY­VA­ZOĞ­LU (Ço­rum) - Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; gö­rüş­mek­te ol­du­ğu­muz 1230 sı­ra sa­yı­lı Ka­nun Ta­sa­rı­sı'yla il­gi­li, Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­si Gru­bu adı­na söz al­mış bu­lu­nu­yo­rum. Bu ne­den­le, yü­ce Mec­li­si say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum.

Ön­ce­lik­le, dün kay­bet­ti­ği­miz, ül­ke­mi­ze, po­li­ti­ka­cı ola­rak, ya­zar ola­rak önem­li de­ğer­ler ve­ren, de­ğer­ler bı­ra­kan Sa­yın İs­ma­il Cem'in ölü­mü ne­de­niy­le ken­di­si­ne Al­lah'tan rah­met di­li­yo­ruz, ai­le­si­ne ve ya­kın­la­rı­na baş­sağ­lı­ğı di­li­yo­rum.

Yi­ne on dört yıl ön­ce kat­le­di­len, doğ­ru­lu­ğun, ce­sa­re­tin tim­sa­li olan, ay­dın­lı­ğın tim­sa­li olan Uğur Mum­cu'nun anı­sı önün­de de say­gıy­la eği­li­yo­rum.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, gö­rü­şü­len bu ta­sa­rı­da ulu­sal mar­ker'dan tu­ta­lım, ba­yi­le­rin ruh­sat ip­ta­li­ne iliş­kin ve ve­ri­le­bi­le­cek, pet­ro­lün ka­çak­çı­lı­ğıy­la il­gi­li, akar­ya­kı­tın ka­çak­çı­lı­ğıy­la il­gi­li ve­ri­le­bi­le­cek olan hür­ri­ye­ti bağ­la­yı­cı ce­za­la­rı­na ka­dar alı­nan, alın­ma­sı öne­ri­len ted­bir ve ön­lem­le­ri olum­lu bu­lu­yo­ruz; bun­la­rın olum­lu ol­du­ğu­nu ifa­de et­mek is­ti­yo­rum.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, pet­rol de­di­ği­miz­de, iş­te, tü­rev­le­ri olan akar­ya­kı­tın­dan bü­tün di­ğer yan ürün­le­ri­ne ka­dar sa­yıl­dı­ğın­da ger­çek­ten bü­yük bir ener­ji­nin ve bu ener­ji üze­rin­de bü­tün dün­ya­nın gö­zü­nün ol­du­ğu­nu da he­pi­miz bi­li­yo­ruz. Öy­le bir ener­ji kay­na­ğı ki, ger­çek­ten, ba­kıl­dı­ğın­da bir ta­raf­ta ka­ra­sıy­la, ha­va­sıy­la, de­ni­ziy­le ula­şım­da yü­rü­dü­ğü­müz yol­lar­da, tü­ten fab­ri­ka ba­ca­la­rın­da, ev­le­ri­miz­de, iş yer­le­ri­miz­de, ısın­ma­da, giy­di­ği­miz her şey­de, vel­ha­sıl ya­şa­mın bü­tün vaz­ge­çi­le­me­zi olan pet­rol. Ama, bir ba­kı­yo­ruz, di­ğer ta­raf­ta, ya­şam­la­rı yok eden em­per­ya­list güç­le­rin ba­şı du­ru­mun­da­ki Ame­ri­ka Bir­le­şik Dev­let­le­ri'nin her ge­çen gün iş­ta­hı­nı ka­bar­tan, bu uğur­da in­san ka­nı­nı, ca­nı­nı, çev­re­nin, do­ğa­nın kat­li­amı­nı hi­çe sa­yan, ta­rih­le­ri, kül­tür­le­ri yer­le bir eden, sa­vaş bom­ba­la­rı­nın her pat­la­yı­şın­da kom­şu­la­rı­mız­dan yük­se­len in­san ve ço­cuk çığ­lık­la­rın­da­ki kor­kunç pet­rol. İş­te, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, böy­le­si­ne ca­zip, ama ür­kü­tü­cü, müt­hiş bir ener­jiy­le her gün iç içe­yiz ve böy­le bir kıy­me­tin ka­çak­çı­lı­ğı ile de kar­şı kar­şı­ya­yız.

Pe­ki, de­ğer­li ar­ka­daş­lar, şim­di­ye ka­dar bu­na ne­den çö­züm bu­lu­na­ma­dı, dört yı­lı aş­kın sü­re­dir ne ya­pıl­dı? El­bet­te, bu­na ve­ri­le­cek ce­va­bın "Mec­lis araş­tır­ma­sı­nın açıl­dı­ğı, bu­na iliş­kin ra­por­la­rın dü­zen­len­di­ği, bü­yük bir ça­lış­ma ya­pıl­dı­ğı" şek­lin­de ce­vap ola­ca­ğı­nı bi­li­yo­ruz, ama, so­nu­ca bak­tı­ğı­mız­da, her­han­gi bir çö­zü­mün şim­di­ye ka­dar olum­lu bir so­nuç ver­di­ği­ni gö­re­mi­yo­ruz.

El­bet­te, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, ta­sa­rı­nın ge­rek­çe­sin­de­ki ra­kam­la­ra ina­nı­yo­ruz. Ka­yıt dı­şı mil­yon­lar­ca ton pet­rol ol­du­ğu­nu, akar­ya­kı­tın ka­çak­çı­lı­ğı­nın de­vam et­ti­ği­ni, yi­ne bu­na bağ­lı ola­rak dev­le­tin kay­bı­nın mil­yar do­lar­lar­la ifa­de edi­len dü­zey­ler­de ol­du­ğu­nu he­pi­miz ka­bul edi­yo­ruz, bun­la­rın doğ­ru ol­du­ğu­nu bi­li­yo­ruz. Yi­ne, pet­ro­le da­ya­lı araç sa­yı­la­rı ile tü­ke­tim mik­ta­rı ara­sın­da­ki aşı­rı den­ge­siz­lik­ler bun­la­rı ka­nıt­lı­yor, bun­lar da doğ­ru­dur.

Pe­ki, bun­la­ra gö­re ne ya­pı­la­cak, ne ya­pıl­ma­sı ge­re­kir, ke­sin çö­züm yok mu­dur, ne­dir, ne ol­ma­lı­dır de­di­ği­miz­de, tek bir ce­vap­la, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, dı­şa ba­ğım­lı­lık­tan kur­tul­ma­nın üre­tim yol­la­rı­nı ve ener­ji­nin se­çe­nek­le­ri­ni bu­la­bil­me­nin de ve ay­nı za­man­da de­ne­ti­min de he­men ya­nı ba­şın­da ve­ri­le­bi­le­cek ce­vap­lar ol­du­ğu­nu he­pi­miz bil­me­li­yiz.

De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, ça­re na­sıl ola­cak? Ül­ke­mi­zin yer al­tı ener­ji kay­nak­la­rı var, ama, bu kay­nak­la­rı­mı­zın var­lı­ğı ne şe­kil­de, na­sıl araş­tı­rı­lı­yor? Bi­lim­sel şe­kil­de, bi­lim ku­ru­luş­la­rı­mız­la, TÜ­Bİ­TAK'ıy­la, MTA'sıy­la, TPAO'suy­la, EPDK'sıy­la, üni­ver­si­te­le­ri­miz­le araş­tı­rı­lıp, ha­ri­ta­sı­nın, en­van­ter­le­ri­nin çı­ka­rıl­tıl­ma­sı ve var olan­la­rın üre­ti­mi­ne ge­çi­le­bil­me­si için cid­di, so­mut adım­la­rın mut­la­ka atıl­ma­sı ge­re­kir. İna­nı­yo­ruz ki, bu adım­la­rın atı­la­bil­me­si için de çok zor ko­şul­lar ol­ma­dı­ğı­nı bi­le­bil­me­li­yiz, bil­me­li­yiz.

Ça­re, top­lu­mun kim­ya­sı­na 1980 son­ra­sı yer­le­şen lüks tü­ke­tim has­ta­lı­ğı­na çö­züm bul­mak adı­na şu ola­maz mı? En azın­dan, top­lu ta­şı­ma araç­la­rı­nı kul­lan­ma se­fer­ber­li­ği­ni teş­vik ve ilan et­mek bir ça­re ola­maz mı di­ye ba­sit bir şe­kil­de dü­şü­nül­me­si ge­re­ken ça­re­dir.

Yi­ne, bu­nun ak­si­ne, Sa­yın Baş­ba­ka­nı­mı­zın öne­ri­si olan, ana­ya­sal öz­gür­lü­ğün kı­sıt­la­na­rak İs­tan­bul'a vi­ze ko­nul­ma­sı­nın ne tra­fi­ğe ne de pet­ro­lün, akar­ya­kı­tın ka­çak­çı­lı­ğı­na ça­re ol­ma­dı­ğı­nı he­pi­miz bil­me­li­yiz.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, bu­gün pet­ro­le bağ­lı kar­şı­mız­da­ki so­run­la­rın ba­şın­da ısın­ma­sın­dan şe­hir­le­ri­miz, dükkânı­nı aça­bi­len es­na­fı­mız, üre­tim­de sa­na­yi­ci­miz, pet­ro­lü trak­tö­rün­de ma­zot ola­rak kul­lan­mak zo­run­da olan köy­lü­müz, çift­çi­miz ve üre­ti­ci­miz du­ru­mu yer al­mak­ta­dır. Bu so­run­la­rı inkâr et­me­miz müm­kün de­ğil­dir.

Yi­ne, so­run­lar­dan bi­ri de, Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğın­ca K1 ve ben­ze­ri çe­şit­li ad­lar al­tın­da alı­nan bel­ge­ler ile ruh­sat pa­ra­sın­dan tu­ta­lım nak­li­ye­ci­li­ği­ni her tür­lü zor­luk­la­ra rağ­men var ol­ma nok­ta­sın­da ayak­ta tut­ma­ya ça­lı­şan kam­yon­cu­la­rı­mı­zın ve bu­na bağ­lı es­naf­la­rı­mı­zın du­ru­mu­nun ol­du­ğu­nu inkâr ede­me­yiz.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, kı­sa­ca­sı, pet­rol de­di­ği­miz­de, pet­ro­lün, bi­re­yin­den top­lu­mun tüm ke­sim­le­ri­ne ka­dar biz­le­rin, in­san­la­rın can su­yu ol­du­ğu gi­bi, bu ger­çek­le, sah­te­siy­le, ka­ça­ğıy­la ya­nı ba­şı­mız­da ve he­men kar­şı­mız­da aşıl­ma­sı ge­re­ken so­run­lar yu­ma­ğı ko­ca bir dağ ola­rak dur­du­ğu ve dur­ma­ya de­vam et­ti­ği de or­ta­da­dır.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, el­bet­te, şim­di­lik, biz­le­re dü­şen gö­re­vin, bu aşa­ma­da alı­na­cak ted­bir ve ön­lem­ler ol­du­ğu­nu bi­li­yo­ruz. Bu yön­de de ol­mak üze­re, ge­len bu ta­sa­rı­nın, pet­rol pi­ya­sa­sı­nı dü­zen­le­me ka­nu­nuy­la il­gi­li de­ği­şik­lik ta­sa­rı­sı­nı des­tek­le­ye­ce­ği­mi­zi, Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­si ola­rak des­tek­le­ye­ce­ği­mi­zi ifa­de et­tik, fa­kat, bu des­te­ği ve­rir­ken de, ay­nı dü­şün­ce­ler­le, bun­dan son­ra bu ka­çak­çı­lı­ğın ger­çek­ten ön­le­ne­bil­me­si adı­na bu de­ği­şik­li­ğin ye­ter­li olup ol­ma­dı­ğı­nı ken­di ken­di­mi­ze cid­di bir şe­kil­de tar­tış­ma­lı­yız.

O doğ­rul­tu­da ol­mak üze­re, bu ta­sa­rı­nın, ön­ce­lik­le bü­tün ül­ke­mi­ze iyi­lik­ler ge­tir­me­si­ni di­li­yo­ruz ve ay­nı dü­şün­ce­ler­le de ta­sa­rı­nın ül­ke­ye ha­yır­lı ve uğur­lu ol­ma­sı di­le­ğiy­le, yü­ce Mec­li­si say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum.

Te­şek­kür ede­rim. (Al­kış­lar)

BAŞ­KAN - Te­şek­kür edi­yo­rum Sa­yın Ay­va­zoğ­lu.

6'ncı mad­de­yi oy­la­rı­nı­za su­nu­yo­rum: Ka­bul eden­ler… Ka­bul et­me­yen­ler… Ka­bul edil­miş­tir.

Şim­di, ta­sa­rı­nın tü­mü­nü oy­la­ma­dan ön­ce leh­te ve aleyh­te ko­nuş­ma ta­le­bi var.

Leh­te ol­mak üze­re, Or­du Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Ce­mal Uy­sal… Yok.

Ha­tay Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Meh­met Eras­lan… Yok.

Aleyh­te ol­mak üze­re, Şır­nak Mil­let­ve­ki­li Sa­yın İb­ra­him Hak­kı Bir­lik… Yok.

Mar­din Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Sü­ley­man Bö­lün­mez… Yok.

Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, ta­sa­rı­nın tü­mü açık oy­la­ma­ya ta­bi­dir.

Açık oy­la­ma­nın elek­tro­nik oy­la­ma ci­ha­zıy­la ya­pıl­ma­sı­nı oy­la­rı­nı­za su­nu­yo­rum: Ka­bul eden­ler... Ka­bul et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, oy­la­ma için dört da­ki­ka sü­re ve­re­ce­ğim. Bu sü­re içe­ri­sin­de sis­te­me gi­re­me­yen üye­le­rin tek­nik per­so­nel­den yar­dım is­te­me­le­ri­ni, bu yar­dı­ma rağ­men de sis­te­me gi­re­me­yen üye­le­rin, oy pu­su­la­la­rı­nı, oy­la­ma için ön­gö­rü­len dört da­ki­ka­lık sü­re içe­ri­sin­de Baş­kan­lı­ğa ulaş­tır­ma­la­rı­nı ri­ca edi­yo­rum.

Ay­rı­ca, vekâle­ten oy kul­la­na­cak sa­yın ba­kan­lar var ise, han­gi ba­ka­na vekâle­ten oy kul­lan­dı­ğı­nı, oyu­nun ren­gi­ni ve ken­di­si­nin ad ve so­ya­dı ile im­za­sı­nı da ta­şı­yan oy pu­su­la­sı­nı, yi­ne, oy­la­ma için ön­gö­rü­len dört da­ki­ka­lık sü­re içe­ri­sin­de Baş­kan­lı­ğa ulaş­tır­ma­la­rı­nı ri­ca edi­yo­rum ve oy­la­ma iş­le­mi­ni baş­la­tı­yo­rum.

(Elek­tro­nik ci­haz­la oy­la­ma ya­pıl­dı)

BAŞ­KAN - Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, Pet­rol Pi­ya­sa­sı Ka­nu­nun­da De­ği­şik­lik Ya­pıl­ma­sı­na Da­ir Ka­nun Ta­sa­rı­sı'nın ya­pı­lan açık oy­la­ma so­nu­cu­nu açık­lı­yo­rum:

Kul­la­nı­lan oy sa­yı­sı     :     260

Ka­bul                           :     258

Ret:                              :         2 (x)

Böy­le­ce, ta­sa­rı ka­bul edil­miş ve ka­nun­laş­mış­tır. Ha­yır­lı ol­ma­sı­nı di­li­yo­rum.

Sa­yın Ba­kan bir te­şek­kür ko­nuş­ma­sı ya­pa­cak­lar­dır.

Bu­yu­run Sa­yın Ba­kan. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

DEV­LET BA­KA­NI VE BAŞ­BA­KAN YAR­DIM­CI­SI AB­DÜL­LA­TİF ŞE­NER (Si­vas) - Sa­yın Baş­kan, sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri; Pet­rol Pi­ya­sa­sı Ka­nu­nu'nda de­ği­şik­lik ya­pan Ka­nun Ta­sa­rı­sı Tür­ki­ye Bü­yük Mil­let Mec­li­sin­de gö­rüş­me­ler ta­mam­lan­dık­tan son­ra ya­sa­laş­mış­tır. Bu ya­sa­laş­ma sü­re­ci­ne kat­kı sağ­la­yan her­ke­se te­şek­kür edi­yo­rum. Özel­lik­le Ener­ji Ko­mis­yo­nu­muz bu ya­say­la il­gi­li uzun me­sai har­ca­mış­tır, Sa­yın Baş­ka­nı­na ve tüm üye­le­ri­mi­ze te­şek­kür edi­yo­rum. İk­ti­da­rıy­la mu­ha­le­fe­tiy­le, Tür­ki­ye Bü­yük Mil­let Mec­li­sin­de gru­bu bu­lu­nan bu­lun­ma­yan tüm par­ti­le­ri­miz bu ya­sa­nın ya­sa­laş­ma­sı için kat­kı sağ­la­mış­lar­dır, des­tek ver­miş­ler­dir, me­sai har­ca­mış­lar­dır, tüm par­ti­le­ri­mi­ze te­şek­kür­le­ri­mi su­nu­yo­rum.

Ger­çek­ten, bu ka­nun­la bir­lik­te, Tür­ki­ye'de ye­ni bir dö­ne­min baş­la­dı­ğı­nı ra­hat­lık­la ifa­de ede­bi­li­riz.

Pet­rol pi­ya­sa­sı de­di­ği­miz pi­ya­sa, Tür­ki­ye'de 50 mil­yar ye­ni Türk li­ra­lık yıl­lık ci­ro­su olan bir pi­ya­sa­dır. Ya­ni, 50 kat­ril­yon li­ra­lık bir pi­ya­sa­yı dü­zen­le­me­ye ça­lış­mı­şız­dır bu ya­say­la ve de böy­le­ce pi­ya­sa­nın da­ha sağ­lık­lı ve dü­zen­li iş­le­ye­bil­me­si için ge­rek­li me­ka­niz­ma­lar ku­rul­muş­tur.

Bu ka­nun, her şey­den ön­ce, pet­rol pi­ya­sa­sın­da­ki ka­çak­çı­lı­ğı ön­le­me­ye yö­ne­lik­tir; özel bir ni­te­li­ğe sa­hip­tir. Uzun­ca sü­re­dir pet­rol pi­ya­sa­mız­da yo­ğun bir ka­çak­çı­lı­ğın bu­lun­du­ğu­na da­ir ka­na­at­ler de­ği­şik ve­si­le­ler­le, de­ği­şik gös­ter­ge­ler­le ifa­de edil­miş­tir. Bu ko­nu­da Tür­ki­ye Bü­yük Mil­let Mec­li­si de, kur­muş ol­du­ğu ko­mis­yon­la uzun me­sai har­ca­mış­tır. Araş­tır­ma Ko­mis­yo­nu ra­po­ru­na gö­re, 10 mil­yar do­la­rın üze­rin­de -iki yıl­lık sü­re için- ver­gi kay­bı ol­du­ğu ifa­de edil­miş­tir. Da­ha son­ra yap­tır­mış ol­du­ğu­muz ça­lış­ma­lar­la Tür­ki­ye'ye pet­rol ih­ra­ca­tı bu­lu­nan ül­ke­le­rin Tür­ki­ye çı­kış­lı ih­ra­cat ka­yıt­la­rı il­gi­li ül­ke­ler­den Dı­şiş­le­ri Ba­kan­lı­ğı va­sı­ta­sıy­la is­ten­miş­tir. 36 ül­ke ka­yıt­la­rı bi­ze ulaş­mış bu­lun­mak­ta­dır. 50 ül­ke­nin ka­yıt­la­rı ta­lep edil­miş; ama, şu an iti­ba­rıy­la 36 ül­ke­nin ka­yıt­la­rı ulaş­mış­tır. Bu ka­yıt­la­ra gö­re, 36 ül­ke­den Tür­ki­ye'ye ya­pı­lan pet­rol ih­ra­cı, o ül­ke­le­rin ka­yıt­la­rı­na gö­re 28 mil­yar do­lar­dır. Ama, bu 36 ül­ke­den Tür­ki­ye'ye gi­riş ya­pan pet­ro­lün de­ğe­ri 9,2 mil­yar do­lar­dır; ya­ni, 18,7 mil­yar do­lar­lık ka­yıt dı­şı bir gi­riş ve­ya baş­ka bir şe­kil­de ka­yıt söz ko­nu­su­dur iki bu­çuk yıl­lık dö­nem iti­ba­rıy­la.

Bu ra­kam, ver­gi­siz fi­yat­la­rı ifa­de et­mek­te­dir. Pi­ya­sa­da sa­tı­lan de­ğer­le bu­nun ne an­lam ifa­de et­ti­ği­ni bu­la­bil­mek için 3 ve­ya 4'le çar­pıl­ma­sı ge­rek­mek­te­dir.

O hâlde, önü­müz­de­ki ve­ri­ler bu gö­rün­tü­le­ri or­ta­ya çı­ka­rır­ken, hiç­bir dü­zen­le­me yap­ma­mak, pi­ya­sa­nın böy­le, bu şe­kil­de iş­le­me­si­ne rı­za gös­ter­mek, so­rum­lu hiç­bir si­ya­sal ik­ti­da­rın, ya­sa­ma yet­ki­si­ne sa­hip bu­lu­nan hiç­bir Tür­ki­ye Bü­yük Mil­let Mec­li­si üye­si­nin ka­bul ede­bi­le­ce­ği, ka­bul­le­ne­bi­le­ce­ği bir du­rum de­ğil­di. Onun için, bu, ka­çak­çı­lık­la mü­ca­de­le­yi içe­ren ka­nun Mec­li­se gön­de­ril­miş­tir, bir hükûmet ta­sa­rı­sı ola­rak gön­de­ril­miş­tir; tüm grup­la­rın kat­kı­la­rıy­la bu dü­zen­le­me ya­pıl­mış­tır.

(x) Açık oylama kesin sonuçlarını gösteren Tablo Tutanağın sonuna eklidir.

Bu dü­zen­le­me özet iti­ba­rıy­la şu­nu ge­tir­mek­te­dir: Ka­tı ku­ral­lar yer­leş­ti­ril­mek­te­dir, ama her­ke­se eşit ve eş za­man­lı bir uy­gu­la­may­la ka­çak­çı­lı­ğı or­ta­dan kal­dır­ma­yı he­def­le­mek­te­dir. Ya­ni, ya­sa, eşit­lik­çi bir man­tı­ğa gö­re ha­zır­lan­mış­tır, sek­tör­de fa­ali­yet gös­te­ren her­kes bu ya­sa­dan eşit ola­rak et­ki­le­ne­cek­tir.

İkin­ci­si: Sek­tör­de fa­ali­yet­te bu­lu­nan her­kes, bu ya­sa­dan eş za­man­lı ola­rak et­ki­le­ne­cek­tir. Do­la­yı­sıy­la, hak­sız­lı­ğa el­ve­riş­li de­ğil­dir, sub­jek­tif ini­si­ya­tif­le­re açık de­ğil­dir, ob­jek­tif­tir ve ge­nel­dir. Ben­ce, ya­sa­nın en önem­li ta­ra­fı da bu­dur.

Böy­le­si­ne önem­li ve sek­tör­de­ki ka­çak­çı­lı­ğı or­ta­dan kal­dı­ra­cak olan, ka­yıt dı­şı eko­no­mi­ye önem­li öl­çü­de dar­be vu­ra­cak olan bu Ya­sa'nın, Mec­lis­te­ki gö­rüş­me­ler sı­ra­sın­da, ya­sa­laş­ma­sı­na kat­kı sağ­la­yan, emek sarf eden, ka­tı­lım sağ­la­yan tüm ar­ka­daş­la­rı­mı­za te­şek­kür edi­yo­rum, ül­ke­miz için ha­yır­lı ol­ma­sı­nı di­li­yo­rum. (Al­kış­lar)

BAŞ­KAN - Sa­yın Ba­ka­na te­şek­kür edi­yo­ruz.

Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, 4'ün­cü sı­ra­da yer alan, İs­tan­bul Mil­let­ve­ki­li Nus­ret Bay­rak­tar'ın, Dev­let İha­le Ka­nu­nun­da De­ği­şik­lik Ya­pıl­ma­sı Hak­kın­da Ka­nun Tek­li­fi ile Ba­yın­dır­lık, İmar, Ulaş­tır­ma ve Tu­rizm Ko­mis­yo­nu Ra­po­ru'nun gö­rüş­me­le­ri­ne baş­lı­yo­ruz. 

4.-  İs­tan­bul Mil­let­ve­ki­li Nus­ret Bay­rak­tar'ın; Dev­let İha­le Ka­nu­nun­da De­ği­şik­lik Ya­pıl­ma­sı Hak­kın­da Ka­nun Tek­li­fi ile Ba­yın­dır­lık, İmar, Ulaş­tır­ma ve Tu­rizm Ko­mis­yo­nu Ra­po­ru (2/902) (S. Sa­yı­sı: 1314) (x)

BAŞ­KAN - Ko­mis­yon ve Hükûmet ye­rin­de.

Ko­mis­yon Ra­po­ru 1314 sı­ra sa­yıy­la bas­tı­rı­lıp da­ğı­tıl­mış­tır.

Tek­li­fin tü­mü üze­rin­de, Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­si Gru­bu adı­na Kas­ta­mo­nu Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Meh­met Yıl­dı­rım.

Bu­yu­run. (CHP sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

CHP GRU­BU ADI­NA MEH­MET YIL­DI­RIM (Kas­ta­mo­nu) - Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­ki­li ar­ka­daş­la­rım; he­pi­ni­zi say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum.

Dev­let İha­le Ka­nu­nu'nun, 2886'nın 40'ın­cı mad­de­sin­de bir de­ği­şik­lik ya­pıl­ma­sı­nı, yi­ne 2'nci, 3'ün­cü mad­de ola­rak, ya­ni ka­nun­da, tek­lif ola­rak ge­ti­ril­me­si­ni ve 42'nci mad­de­nin de kal­dı­rıl­ma­sı­nı, Sa­yın İs­tan­bul Mil­let­ve­ki­li­miz, Ko­mis­yon üye­miz Nus­ret Bay­rak­tar'ın tek­lif ola­rak ge­tir­di­ği ka­nun ta­sa­rı­sı­na, Ba­yın­dır­lık, İmar Ko­mis­yo­nun­da, Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­li mil­let­ve­kil­le­ri ar­ka­daş­la­rı­mız­la tü­mü­müz bir­lik­te, doğ­ru bir ya­sa ol­du­ğu için, 4734 sa­yı­lı Ya­sa'yla ka­mu­nun elin­de­ki mal­la­rın ve­ya mal ve hiz­met alım­la­rın­da ka­mu­nun aley­hi­ne tek­lif al­ma­lar­da ye­ni bir tek­lif usu­lü­ ya­pı­la­ma­dı­ğı için, 2886 sa­yı­lı Ya­sa'nın 40'ın­cı mad­de­si­ni de­ğiş­ti­re­rek bu­ra­da bir mad­de ve tek­lif al­ma usu­lü­nü ye­ri­ne ge­ti­ri­yo­ruz.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, bu mad­de, 8/9/1983 ta­rih­li ve 2886 sa­yı­lı Dev­let İha­le Ka­nu­nu'nun 40'ın­cı mad­de­si­nin baş­lı­ğı "İç zarf­la­rın açıl­ma­sı ve son tek­lif­le­rin alın­ma­sı" şek­lin­de de­ğiş­ti­ril­mek­te­dir. Ne de­mek­tir son tek­lif­le­rin alın­ma­sı ve iç zarf­la­rın açıl­ma­sı? Ör­ne­ğin: Ka­ra­yol­la­rı Ge­nel Mü­dür­lü­ğü­nün İs­tan­bul 17'nci Böl­ge Mü­dür­lü­ğü, Zin­cir­li­ku­yu ar­sa­la­rı­nı, be­lir­li ko­mis­yon ka­rar­la­rıy­la tes­pit edi­len fi­ya­tı ar­tır­ma­ya su­na­cak­tır. Na­sıl su­na­cak­tır? Tek­lif al­may­la su­na­cak­tır.

Bir ör­nek ver­mek için söy­lü­yo­rum: İha­le ko­mis­yo­nu, ör­ne­ğin, met­re ka­re fi­ya­tı­nı 500 bin li­ra ve­ya 5 mil­yon li­ra­dan yap­tıy­sa, bu de­ğe­rin üs­tün­de ar­tır­mak üze­re iha­le­ye gi­ren­ler­den ye­ni tek­lif al­ma­yı ya­sal hâle dö­nüş­tür­mek­te­dir. Ka­nu­nun kap­sa­mı bu­dur.

Şim­di, Ma­lat­ya Mil­let­ve­ki­li sev­gi­li ağa­be­yi­miz Sa­yın Mev­lüt As­la­noğ­lu'nun te­le­fo­nu­na bir ih­bar gel­di, tam bu ka­nun gö­rü­şü­lür­ken gel­di. Si­irt-Kur­ta­lan'da Dev­let De­mir­yol­la­rı­nın 10 dö­nüm­lük bir ar­sa­sı var. Ko­mis­yon, ön­ce, 118 mil­yo­na, da­ha son­ra 116'ya ve iha­le­de 26'ya sa­tıl­mış mı­dır? Böy­le bir bil­gi doğ­ru mu­dur? İş­te, bu an­la­yış­ta bir ya­pı­nın bu ka­nun­la ön­le­ne­ce­ği ka­ra­rıy­la, biz, Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­si ola­rak bu­na olum­lu oy ve­ri­yo­ruz ve bu­na, Ko­mis­yon­da da, Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­si Gru­bu ola­rak, Sa­yın Par­lak­yi­ğit -ko­or­di­na­tö­rü­müz, Kah­ra­man­ma­raş Mil­let­ve­ki­li­miz Sa­yın Par­lak­yi­ğit- ben ve di­ğer ar­ka­daş­la­rı­mız­la Ko­mis­yo­na ka­tıl­dık ve olum­lu oy kul­lan­dık.

(x) 1314 S. Sayılı Basmayazı Tutanağa eklidir.

Ba­kın, böy­le bir mu­ha­le­fe­ti, biz ik­ti­da­ra gel­dik­ten son­ra bi­ze de Al­lah na­sip et­sin; çün­kü, biz, doğ­ru ka­rar­la­ra, doğ­ru an­la­yış­la­ra, doğ­ru ka­nun tek­lif­le­ri­ne oy ve­ri­yo­ruz.

Ba­kın, Pet­rol Ya­sa­sı az ön­ce git­ti, he­pi­miz des­tek ver­dik, ama, te­dir­gin ol­du­ğu­muz mad­de­ler­de­ki bir­ta­kım sı­kın­tı­la­rı öner­ge­ler­le de­ğiş­tir­dik. Grup­lar an­laş­tı, açık oy­la­ma­da, Sa­yın Ke­mal Ana­dol, Grup Baş­kan Ve­ki­li­miz, gru­ba dön­dü "Ka­bul oyu ve­re­cek­si­niz." de­di. Siz ol­sa­nız bu­nu ya­par mı­sı­nız?

FA­RUK ÇE­LİK (Bur­sa) - Ya­pa­rız, ya­pa­rız.

MEH­MET YIL­DI­RIM (De­vam­la) - Çok zor. Geç­mi­şi­ni­ze bak­tı­ğı­mız za­man hiç öy­le de­ğil­si­niz. Ya­ni, geç­miş­te, geç­mi­şe bak­tı­ğı­mız za­man hiç böy­le de­ğil­si­niz, tam bir şa­hin­si­niz, tam bir şa­hin­si­niz.

FE­RİT MEV­LÜT AS­LA­NOĞ­LU (Ma­lat­ya) - De­ğiş­ti, de­ğiş­ti!

MEH­MET YIL­DI­RIM (De­vam­la) - De­ğer­li ar­ka­daş­lar, bu ka­nu­na olum­lu oy ver­di­ği­mi­zi söy­lü­yo­ruz, ama, bu­nun­la il­gi­li de faz­la söy­le­ye­cek bir söz yok.

Ba­kın, 4734 sa­yı­lı Ya­sa var Ba­yın­dır­lık Ba­ka­nı­nın çok sı­kın­tı duy­du­ğu. Tür­ki­ye'de ya­tı­rım ya­pan ku­rum­la­rın, Ka­ra­yol­la­rı, Dev­let Su İş­le­ri ve bü­tün ku­rum­la­rın, ya­tı­rım ya­pan, in­şa­at ya­pan, mal alan, hiz­met sa­tan bü­tün ku­rum­la­rın bu Ya­sa'da­ki sü­re­ler­den şikâye­ti var. İha­le sü­re­le­ri çok uzun tu­tul­muş­tur. Alt­ya­pı, tek­nik ele­man ye­ter­siz­li­ğin­den, bu ya­sa­nın hük­mü­ne gö­re öde­nek­ten tu­tun da… Öde­nek zo­run­lu hâlde­dir bu Ya­sa'da, doğ­ru­dur. Öde­ne­ği ol­ma­yan iş, pa­ra­sı ol­ma­yan iş, ya­tı­rım­da, prog­ram­da ol­ma­yan iş ke­sin­lik­le si­ya­si bir­ta­kım ka­rar­lar­la iha­le­ye çık­ma­sı müm­kün de­ğil­dir ve doğ­ru­dur, ama pro­je­ler ya­pıl­ma­sı için, pro­je­le­rin ger­çek­leş­me­si için, ke­sin he­sa­ba ka­dar bir­ta­kım ra­kam­la­rın, ke­sin ka­bul, ke­sin ra­kam­la­rın bel­li ol­ma­sı şart­tır.

Ba­yın­dır­lık Ba­kan­lı­ğı, Ka­ra­yol­la­rı Ge­nel Mü­dür­lü­ğü ve bü­tün ku­rum­lar­da tek­nik ele­man ye­ter­siz­li­ği var­dır. Tek­nik ele­man­lar ça­lış­tı­rıl­mak­ta­dır, ama hak­kı ve­ril­me­mek­te­dir. Ba­kar­sı­nız, tek­nik ele­man­lar, baş­ka ku­rum­lar­da, (A) ku­ru­mun­da, bu­gün Ka­ra­yol­la­rın­da olan mü­hen­di­sin, tek­nik ele­ma­nın 2,5 ka­tı­nı üc­ret ola­rak al­mak­ta­dır. Ba­kar­sı­nız, Ba­yın­dır­lık il mü­dür­lük­le­rin­de 2,5 ka­tı ola­rak üc­ret al­mak­ta­dır. Ba­kar­sı­nız, Köy Hiz­met­le­ri, KÖY­DES pro­je­si­nin tat­bi­ka­tın­da ça­lı­şan, Köy Hiz­met­le­ri­nin ka­pa­tıl­ma­sıy­la özel ida­re il mü­dür­lük­le­ri­ne dev­re­di­len tek­nik ele­man ar­ka­daş­la­rı­mız çok dü­şük üc­ret al­mak­ta­dır, 900 bin ile 1 mil­yon 100 bin li­ra ara­sın­da de­ğiş­mek­te­dir. Aç­lık sı­nı­rı­nın al­tın­da­dır. Tür­ki­ye'de, tek­nik ele­man­la­rı­mı­za ge­rek­li des­te­ği ver­me­den, on­la­rın üc­ret­le­ri­ni in­san­ca ya­şa­ya­ca­ğı nok­ta­ya ta­şı­ma­dan ya­tı­rım­la­rın ran­tabl bir şe­kil­de uy­gu­lan­ma­sı­nı ve za­ma­nın­da ger­çek­leş­me­si­ni bek­le­me­miz ha­yal olur.

İş­te, İha­le Ka­nu­nu'nda 4734'te -açık­ça söy­lü­yo­ruz, Gru­bu­muz­dan des­tek ala­rak da söy­lü­yo­ruz- şu an­da tes­pit et­ti­ği­miz ko­nu­lar­da ya­sa tek­li­fi­ni Sa­yın Ba­kan ge­tir­sin, biz des­tek ve­re­ce­ği­mi­zi açık ola­rak ilan edi­yo­ruz. Ne­dir bun­lar? Ka­mu İha­le Ku­ru­lu ka­rar­la­rı, de­ğer­li ar­ka­daş­lar, çok çe­liş­ki­li. Ör­ne­ğin, bir (A) iha­le­sin­de ida­re le­hi­ne ka­rar alır­ken, bir baş­ka iha­le­de mü­te­ah­hit ve­ya yük­le­ni­ci le­hin­de ka­rar ala­bil­mek­te, bir baş­ka iha­le­de baş­ka şe­kil­de gö­rül­mek­te­dir. Bu­ra­da ak­la baş­ka çe­liş­ki­ler gel­mek­te­dir. Ada­mı­na gö­re iş mi? Ba­şa gö­re ta­rak mı? Sa­ça gö­re ta­rak mı? Ya­ni, yan­lış çağ­rı­şım­lar alın­mak­ta­dır.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, onun için, Ka­mu İha­le Ku­ru­mu ka­rar­la­rı­ da Yar­gı­ta­yın iç­ti­hat ka­rar­la­rı­na dö­nüş­tü­rül­me­li­dir. Si­ya­si bas­kı­la­ra ve ada­mı­na gö­re de­ğil, ka­mu, 4734 sa­yı­lı Ya­sa'nın ken­di­si­ne ver­di­ği yet­ki­ye gö­re ka­rar al­ma­lı­dır ve bu ka­rar­lar hiç­bir za­man de­ğiş­ti­ril­me­me­li­dir. Ki­şi­le­re gö­re, iki­ye üç, üçe dört ka­rar­lar in­san­lar­da şüp­he­ler ya­rat­mak­ta­dır.

Ge­ne, Ka­mu İha­le Ku­ru­mu, ida­re­le­rin ka­mu ku­rum­la­rın­da­ki iha­le­le­rin kap­sa­mı içe­ri­sin­de ye­ter­li eği­ti­mi ver­me­li­dir. Ka­mu ko­mis­yon­la­rın­da gö­rev alan mü­hen­dis ar­ka­daş­la­rı­mı­za, iha­le ko­mis­yo­nu üye­le­ri­mi­ze Ka­mu İha­le Ku­ru­mu bir eği­tim ver­me­li­dir.

Ka­mu İha­le Ku­ru­mun­da iha­le­ye iti­raz et­me sü­re­le­ri çok uzun sü­reç al­mak­ta­dır ve bir iha­le­nin baş­lan­gı­cın­dan ya­pıl­ma­sı­na ka­dar dört ay sü­re geç­mek­te­dir. Dü­şü­nün ki Kas­ta­mo­nu'da bir iha­le ya­pı­la­cak ve kış şart­la­rı var, ni­san­dan… Se­kiz ay ça­lış­ma sü­re­miz var, ma­yıs­ta iha­le ya­pa­ca­ğız, do­ku­zun­cu ay­da iha­le­nin ne­ti­ce­si alı­na­cak. O ya­tı­rım ya­pı­la­bi­lir mi? Ya­pıl­ma­sı müm­kün de­ğil, öde­nek­ler ten­kis edil­mek­te­dir. Bu sü­re­ler azal­tıl­ma­lı­dır.

Ay­rı­ca Ka­mu İha­le Ku­ru­mu kap­sa­mın­da iha­ley­le ba­zı ya­pım iş­le­ri­nin ya­pıl­ma­sı imkânsız­lık hâlin­de­dir. Ör­ne­ğin ka­yak pis­ti, te­le­si­yej te­sis­le­ri. Ör­nek: Il­gaz Ka­yak Te­sis­le­ri.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, bu­nun­la il­gi­li bir sis­tem ge­ti­ril­me­li­dir. Ör­ne­ğin, da­ha sa­de­ce Kas­ta­mo­nu di­ye­ce­ğim için kı­za­cak­sı­nız, Il­gaz Ka­yak Te­si­si, Ka­yak Mer­ke­zi, Is­par­ta-Dav­ras Ka­yak Mer­ke­zi, Muğ­la, Ağ­rı, Er­zu­rum, Bit­lis gi­bi il­ler­de­ki te­le­si­yej te­sis­le­ri­nin 4734'e gö­re ya­pıl­ma­sı ne­re­dey­se müm­kün ol­ma­mak­ta­dır.

Ay­rı­ca, ka­mu iha­le­le­rin­de alt de­ğer var. Ör­nek: Bir iha­le­de en dü­şük tek­lif ve­ri­li­yor. En dü­şük tek­lif­ten son­ra mü­te­ah­hit­ten sa­vun­ma is­te­ni­yor. Mü­te­ah­hit sa­vun­ma­yı yap­mı­yor, ken­di­si, son­ra, ön­ce­ki bir iha­le mü­te­ah­hi­diy­le gö­rüş­me­ler ya­pı­yor, işi sa­tı­yor. Bun­la­rın iha­le dı­şı kal­ma­sı la­zım. Ali Di­bo­la­rın ya­şan­ma­ma­sı la­zım.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, bun­lar­la da bit­mi­yor. Şah­sım adı­na da söz al­dı­ğım için vak­ti­miz de var. Ba­kın, dev­let şef­faf ol­ma­lı, ta­raf tut­ma­ma­lı, sa­yın ba­kan­lar ta­raf tut­ma­ma­lı. Dev­le­tin ku­rum­la­rı açı­sın­dan… Kas­ta­mo­nu'da, Aba­na'da bir iha­le ger­çek­leş­ti. Bu iha­le, li­ma­nın bo­şal­tıl­ma­sı işi. Ba­kı­yor­su­nuz, Aba­na'da­ki li­man ağ­zı­na ka­dar, 55 bin met­re küp kum­la dol­muş. Li­ma­nın içi­ne gir­mek müm­kün de­ğil, içi­ne gi­ren ka­yık­la­rın dı­şa­rı çık­ma­sı müm­kün de­ğil. Aba­na Be­le­di­ye Baş­ka­nıy­la be­ra­ber Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı­na gel­dik. Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı, Böl­ge'ye yaz­dı, bu li­ma­nın te­miz­len­me­si­ni is­te­di. Bu li­ma­nın te­miz­len­me­si işi, Kay­ma­kam­lık ve Millî Em­lak Mü­dür­lü­ğü ka­na­lıy­la iha­le edil­di. Millî Em­lak Mü­dür­lü­ğü iha­le­si ne­ti­ce­sin­de Aba­na Be­le­di­ye­si iha­le­yi al­dı 70 mil­ya­ra. Gel gör, Aba­na Be­le­di­ye­si Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­li. AK Par­ti­li mil­let­ve­ki­li ar­ka­daş­la­rı­mız, ör­güt aya­ğa kalk­tı, Sa­yın Ma­li­ye Ba­ka­nı­na gel­di­ler, iha­le­yi ip­tal et­ti­ler.

Ada­le­ti var mı bu işin? Ya­kı­nın­da, 30 ki­lo­met­re­de, di­ğer be­le­di­ye­ler bu işi ya­pa­cak­lar, on­lar AK Par­ti­li di­ye ya­pa­cak­lar, Aba­na Be­le­di­ye­si Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­li ol­du­ğu için iha­le­ye uy­gun gö­rül­me­ye­cek. Sa­yın Ba­ka­na da, Ma­li­ye Ba­ka­nı­na, Ke­mal Una­kı­tan'a da bu­ra­da gel­dim, söy­le­dim: Sa­yın Ba­kan, lüt­fen, bu doğ­ru de­ğil­dir. Bu­ra­da in­san­la­rı­mız, kim ya­par­sa yap­sın, iha­le­yi aç, kim bo­şal­tır­sa bo­şalt­sın, is­ter­se... Bu Aba­na'nın li­ma­nı­nın içi­nin bo­şal­tıl­ma­sı­nı is­te­dik biz, gör­dü­ğü­nüz gi­bi re­sim­de. Bu­ra­da, ba­lık­çı­la­rı­mız, de­niz, dal­ga yap­tı­ğı za­man, dal­ga ol­du­ğu za­man, az­gın­laş­tı­ğı za­man, sı­ğı­na­cak yer arı­yor­lar ve sı­ğı­na­cak yer bu­la­mı­yor­lar. Ba­kın, bu­gün, Aba­na'nın açık­la­rın­da, ya­ban­cı ban­dı­ra­lı bir ge­mi bat­mış­tır. Eğer, ina­nı­yo­rum ki, Aba­na Li­ma­nı'na sı­ğın­ma imkânı ol­say­dı, bu ge­mi bat­ma­ya­cak, Aba­na Li­ma­nı'na sı­ğı­na­cak­tı. Ora­da­ki ka­yık­çı­la­rı­mız dı­şa­rı çı­ka­mı­yor, dı­şa­rı çı­kan ka­yık­çı­la­rı­mız de­ni­ze at­tık­la­rı ağ­la­rı al­mak için tek tek çı­kı­yor­lar, bin bir me­şak­kat­le çı­kı­yor­lar. Eğer de­ni­zin bü­yük bir dal­ga yap­ma­sı nok­ta­sın­da, de­ni­ze gel­mek için, li­ma­na sı­ğın­mak is­ter­ler, müm­kün ola­cak. Pe­ki, eğer böy­le bir şey olur­sa, Aba­na'da­ki de­niz­ci­ler ve ora­da­ki ba­lık­çı­lar, ora­da, de­niz­de bo­ğu­lur­lar­sa, bu­nun he­sa­bı­nı Una­kı­tan na­sıl ve­re­cek; bu­nun he­sa­bı­nı, bu işe mü­da­ha­le eden, be­nim de ar­ka­daş­la­rım olan mil­let­ve­kil­le­ri na­sıl he­sap ve­re­cek? Böy­le bir şey ola­bi­lir mi? Bu yan­lış­tır ar­ka­daş­lar. Adı­nız Ada­let ve Kal­kın­ma. Ne­re­de ada­let? Kal­ma­dı. Pe­ki, kal­kın­ma ne­re­de? Kal­kın­ma da kal­ma­dı. Bü­tün mil­let, as­ga­ri üc­ret­ten, şim­di, azamî üc­ret ola­rak, ço­cuk­la­rı­mız, üni­ver­si­te­li ço­cuk­la­rı­mız, hem de iki ya­ban­cı dil bi­len üni­ver­si­te öğ­ren­ci­le­ri sı­ra­da bek­li­yor. De­mek ki, ada­let de kal­ma­dı, kal­kın­ma da kal­ma­dı. San­dık­ta am­pul pat­la­ya­cak. Ona gö­re ken­di­ni­ze denk du­run.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, baş­ka bir ko­nu­nun da üze­rin­de dur­mak is­ti­yo­rum.

ÜNAL KA­CIR (İs­tan­bul) - Ka­ran­lık­ta ne ya­pa­cak­sı­nız?

MEH­MET YIL­DI­RIM (De­vam­la) - Efen­dim?..

ÜNAL KA­CIR (İs­tan­bul) - Am­pul pat­lar­sa, ka­ran­lık­ta ne ya­pa­cak­sı­nız?

MEH­MET YIL­DI­RIM (De­vam­la) - Ka­ran­lık­ta al­tı ok ışı­ta­cak, al­tı ok.

Mus­ta­fa Ke­mal'in ışı­ğı ışı­ta­cak, ay­dın­la­ta­cak Tür­ki­ye'yi.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, ba­kın, Tür­ki­ye çok sı­cak nok­ta­lar­da, Tür­ki­ye'nin gün­de­mi de­ğiş­ti­ril­mek is­te­ni­yor. Ba­sın ya­zı­yor, in­san­lar yü­rü­yor. İn­san­la­rı­mız öl­dü­rü­lü­yor. Hep­si Tür­ki­ye Cum­hu­ri­ye­ti va­tan­da­şı. Sa­yın Hrant Dink öl­dü­rül­dü, in­san­lar yü­rü­dü. Ora­da yü­rü­yen in­san­lar, bay­rak elin­de "Ben Kürt'üm, ben Er­me­ni'yim." di­yor. Türk­ler ne­re­de? Ni­ye? Bun­lar Tür­ki­ye Cum­hu­ri­ye­ti va­tan­da­şı de­ğil mi? Biz Türk­ler azın­lık mı­yız, azın­lı­ğa mı düş­tük? Bu ırk­çı­lık de­ğil mi de­ğer­li ar­ka­daş­lar? Sa­yın Baş­ba­kan, bu ko­nu­da, önem­li nok­ta­da açık­la­ma­lar ya­pı­yor: "Mil­li­yet­çi­lik" di­yor, "mil­li­yet­çi­lik, ka­fa­ta­sı mil­li­yet­çi­li­ği ka­til­lik­tir, za­lim­lik­tir" ve­sa­ire di­yor.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, ben Türk mil­li­yet­çi­si­yim, Ata­türk mil­li­yet­çi­si­yim. Ben bu­nu üs­tü­me al­mı­yo­rum, al­mam da müm­kün de­ğil. Ama, ci­na­yet iş­le­yen her­kes ca­ni­dir, za­lim­dir ve onun ted­bir­le­ri­ni al­ma­yan Hükûmet de iha­net için­de­dir. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan gü­rül­tü­ler)

FA­TİH ARI­KAN (Kah­ra­man­ma­raş) - Ağır ol! Ağır ol Meh­met Bey, böy­le ol­maz!

MEH­MET YIL­DI­RIM (De­vam­la) - İha­net için­de­dir.

FA­RUK ÇE­LİK (Bur­sa) - İha­le­yi an­la­tı­yor­dun ya.

MEH­MET YIL­DI­RIM (De­vam­la) - İs­tan­bul'da Em­ni­yet Mü­dü­rü­ne şilt ve­ri­yor­su­nuz za­ma­nın­da…

BAŞ­KAN - Sa­yın Yıl­dı­rım…

MEH­MET YIL­DI­RIM (De­vam­la) - Efen­dim?

BAŞ­KAN - Sa­yın Yıl­dı­rım, lüt­fen ko­nu­nu­za dö­nün efen­dim, ko­nu­nu­za dö­nün.

MEH­MET YIL­DI­RIM (De­vam­la) - Bi­ti­ri­yo­rum efen­dim.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, bun­la­rı ko­nuş­ma­mız la­zım.

Şim­di, Tür­ki­ye'nin so­run­la­rı art­tık­ça ar­tı­yor. Ar­tık, bu so­run­la­rın üs­te­sin­den gel­me­miz ge­re­ki­yor, millî ko­nu­la­rı tar­tış­ma­mız ge­re­ki­yor.

Mil­li­yet­çi­li­ği kim­se tar­tış­ma­ma­lı, din­dar­lı­ğı kim­se tar­tış­ma­ma­lı di­yo­rum.

Söz­le­ri­mi Bü­yük Ata­türk'ün sö­züy­le bi­tir­mek is­ti­yo­rum. He­pi­ni­ze iyi ak­şam­lar di­li­yo­rum, say­gı­lar su­nu­yo­rum. Ne mut­lu Türk'üm di­ye­ne! (CHP sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

BAŞ­KAN - Te­şek­kür edi­yo­ruz Sa­yın Yıl­dı­rım.

AK Par­ti Gru­bu adı­na, İs­tan­bul Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Nus­ret Bay­rak­tar.

Bu­yu­run. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

AK PAR­Tİ GRU­BU ADI­NA NUS­RET BAY­RAK­TAR (İs­tan­bul) - Sa­yın Baş­kan, say­gı­de­ğer mil­let­ve­kil­le­ri; 1314 sı­ra sa­yı­lı, Dev­let İha­le Ka­nu­nun­da De­ği­şik­lik Ya­pıl­ma­sı Hak­kın­da Ka­nun Tek­li­fi'm ve Ba­yın­dır­lık, İmar, Ulaş­tır­ma ve Tu­rizm Ko­mis­yo­nu­mu­zun bu ko­nu­da­ki (2/902) sa­yı­lı Ra­po­ru hak­kın­da AK Par­ti Gru­bu adı­na söz al­mış bu­lu­nu­yo­rum. Bu ve­si­ley­le he­pi­ni­zi say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum ve söz­le­ri­me baş­la­ma­dan ön­ce, baş­ta Ko­mis­yon ça­lış­ma­la­rı­mız­da ol­mak üze­re, şu an­da da, Gru­bu adı­na ko­nu­şan ve Ba­yın­dır­lık, İmar Ko­mis­yo­nu Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­si Ko­or­di­na­tö­rü Sa­yın Meh­met Par­lak­yi­ğit ve Meh­met Yıl­dı­rım Bey baş­ta ol­mak üze­re, tüm, Ba­yın­dır­lık, İmar, Ulaş­tır­ma ve Tu­rizm Ko­mis­yo­nu üye­le­ri­ne gös­ter­miş ol­duk­la­rı ne­za­ket, il­gi ve kat­kı­la­rın­dan do­la­yı şah­sım ve Gru­bum adı­na te­şek­kür­le­ri­mi sun­ma­yı borç bi­li­yo­rum.

Bi­raz ön­ce de, mu­ha­le­fet par­ti­si adı­na ko­nu­şan ar­ka­da­şı­mın be­lirt­ti­ği gi­bi, as­lın­da, bu ka­nun mad­de­si­ne, tek­lif­le bir de­ği­şik­lik ge­tir­me za­ru­re­ti ne­den doğ­muş­tur, kı­sa­ca özet­le­mek ve vak­ti dol­dur­ma­dan, hu­zu­ru­nu­zu iş­gal et­me­mek is­ti­yo­rum.

Sa­yın Baş­kan, say­gı­de­ğer mil­let­ve­kil­le­ri; ka­nun tek­li­fi­min öze­tin­de 8/9/1983 ta­rih­li 2886 sa­yı­lı Dev­let İha­le Ka­nu­nu'nun "İç zarf­la­rın açıl­ma­sı" baş­lı­ğın­da­ki 40'ın­cı mad­de­si ve "Tek­lif­le­rin ay­nı ol­ma­sı" baş­lı­ğın­da­ki 42'nci mad­de­le­ri­nin de­ğiş­ti­ril­me­si­ni kap­sa­mak­ta.

2886 sa­yı­lı Dev­let İha­le Ka­nu­nu kap­sa­mı­na gi­ren, gi­der ge­rek­ti­ren ya­pım, mal alı­mı ve hiz­met alı­mı iş­le­ri de yer al­dı­ğın­dan, mev­cut dü­zen­le­me ge­lir ge­ti­ri­ci iş­ler­de, tek­lif­le­rin aşı­rı dü­şük ol­ma­sı­nı en­gel­le­me ama­cı­nı ta­şı­mak­ta ve böy­le­ce mev­cut ka­pa­lı tek­lif usu­lü, 4734 sa­yı­lı Ka­mu İha­le Ka­nu­nu'nun yü­rür­lü­ğe gir­di­ği 1/1/2003 ta­ri­hi­ne ka­dar ida­re­nin ya­ra­rı­nı sağ­la­mak­ta idi. 1/1/2003 ta­ri­hin­den son­ra gi­der ge­rek­ti­ren ya­pım, mal alı­mı ve hiz­met alı­mı iş­le­ri, 4734 sa­yı­lı Ka­mu İha­le Ka­nu­nu'nun kap­sa­mın­da yer al­dı­ğı, di­ğer bir de­yiş­le, 2886 sa­yı­lı Dev­let İha­le Ka­nu­nu'na ta­bi ol­ma­dı­ğın­dan, bu tek­lif­le, is­tek­li­le­re ye­ni tek­lif sun­ma­la­rı için imkân ve­ril­me­si, ar­tık, ida­re­nin ya­ra­rı­na ola­cak­tır. Çün­kü, bu Ka­nun kap­sa­mın­da­ki iha­le­ler, 2003 ta­ri­hin­den iti­ba­ren, sa­de­ce, ge­lir ge­ti­ri­ci iş­ler için ya­pı­la­bil­mek­te. 2886 sa­yı­lı Dev­let İha­le Ka­nu­nu'nun 36'ncı mad­de­si­ne gö­re, bu Ka­nun'un 1'in­ci mad­de­sin­de ya­zı­lı hü­küm­ler bu iş­le­re iliş­kin iha­le­ler­de tek­lif­le­rin giz­li ola­rak ve­ril­me­si­ni sağ­la­yan ka­pa­lı tek­lif usu­lü esas­tır.

Ka­pa­lı tek­lif usu­lün­de­ki sis­tem­le­re ba­kıl­dı­ğı za­man, Ka­nun'un 37'nci mad­de­sin­de tek­lif­le­rin ha­zır­lan­ma­sı, 38'in­ci mad­de­sin­de tek­lif­le­rin ve­ril­me­si, 39'un­cu mad­de­sin­de dış zarf­la­rın açıl­ma­sı, 40'ın­cı mad­de­sin­de iç zarf­la­rın açıl­ma­sı, 41'in­ci mad­de­sin­de iha­le so­nu­cu­nun ka­ra­ra bağ­lan­ma­sı, 42'nci mad­de­sin­de tek­lif­le­rin ay­nı ol­ma­sı, 43'ün­cü mad­de­sin­de ise iha­le­nin ya­pı­la­ma­ma­sı hâlle­ri dü­zen­len­mek­te.

41'in­ci mad­de­ye gö­re, 40'ın­cı mad­de ge­re­ğin­ce ka­bul edi­len tek­lif­ler in­ce­le­ne­rek, ya­ni, ko­mis­yon ta­ra­fın­dan ka­bul edi­len tek­lif­ler in­ce­le­ne­rek:

a) İha­le­nin ya­pıl­dı­ğı; an­cak, ita ami­ri­nin ona­yı­na bağ­lı ka­lın­dı­ğı,

b) Tek­lif­le­rin da­ha ay­rın­tı­lı bir şe­kil­de in­ce­len­me­si için sü­re­ye ih­ti­yaç du­yul­du­ğu ve şart­na­me­ler­de da­ha uzun bir sü­re ön­gö­rül­me­miş ise, iha­le­nin, on beş gü­nü geç­me­mek üze­re baş­ka bir gü­ne bı­ra­kıl­dı­ğı,

c) İha­le­nin ya­pıl­ma­dı­ğı hu­sus­la­rın­dan bi­ri­ne ka­rar ve­ri­lir.

42'nci mad­de­ye gö­re, bir­kaç is­tek­li ta­ra­fın­dan ay­nı fi­yat tek­lif edil­di­ği ve bun­lar da uy­gun be­del ol­du­ğu an­la­şıl­dı­ğı tak­dir­de, bu otu­rum­da ay­nı tek­lif­te bu­lu­nan is­tek­li­le­rin ha­zır ol­ma­sı hâlin­de, bu is­tek­li­ler­den ikin­ci bir ya­zı­lı tek­lif alı­nır ve bun­lar­dan en uy­gun be­de­li tek­lif ede­ne, iha­le ya­pı­lır. Şa­yet, ay­nı fi­yatı tek­lif eden is­tek­li­ler­den bi­ri­si bu otu­rum­da ha­zır bu­lu­nu­yor­sa iha­le­nin ona ya­pıl­mak zo­run­lu­lu­ğu var­dı. 43'ün­cü mad­de­ye gö­re "ka­pa­lı tek­lif usu­lü ile ya­pı­lan iha­le­ler­de is­tek­li çık­ma­dı­ğı ve­ya tek­lif olu­nan be­del ko­mis­yon­ca uy­gun gö­rül­me­di­ği tak­dir­de ye­ni­den ay­nı usul­le iha­le açı­lır ve­ya ida­re ya­ra­rı gö­rül­dü­ğü tak­dir­de iha­le­nin bi­tiş ta­ri­hin­den iti­ba­ren on beş gün için­de iş pa­zar­lık­la yap­tı­rı­lır" hük­mü mev­cut­tur. Ne za­man? 41, 42 ve 43'ün­cü mad­de­ler­de­ki dü­zen­le­me­le­re gö­re:

1) İs­tek­li çık­ma­dı­ğı tak­dir­de iha­le ya­pı­la­ma­mak­ta,

2) Ka­bul edi­len tek­lif­ler uy­gun gö­rül­me­di­ği tak­dir­de iha­le ya­pı­la­ma­mak­ta,

3) Ka­bul edi­len tek­lif­ler­den uy­gun gö­rü­len var­sa iha­le ya­pı­la­bil­mek­te,

4) Ka­bul edi­len tek­lif­ler­de ay­nı fi­yat tek­lif edil­di­ği ve bun­la­rın da en yük­sek be­del ol­du­ğu hâller­de is­tek­li­ler­den ikin­ci bir ya­zı­lı tek­lif alı­na­rak bun­lar­dan en uy­gun be­del tek­lif ede­ne iha­le ya­pı­la­bil­mek­te.

Gö­rül­dü­ğü üze­re, mev­cut ka­pa­lı tek­lif usu­lün­de iha­le en yük­sek tek­lif sa­hi­bi­ne ya­pıl­mak­ta, sa­de­ce bir­kaç is­tek­li ta­ra­fın­dan ay­nı fi­yat tek­lif edil­di­ği ve bun­la­rın da en yük­sek be­del ol­ma­sı hâlin­de ikin­ci bir ya­zı­lı tek­lif alı­na­rak iha­le so­nuç­lan­dı­rı­la­bil­mek­te idi; an­cak, bu hu­sus, 1/1/2003 ta­ri­hin­de yü­rür­lü­ğe gi­ren 4734 sa­yı­lı Ka­mu İha­le Ka­nu­nu yü­rür­lü­ğe gi­rin­ce­ye ka­dar ge­çer­liy­di. Bu ta­rih­ten son­ra "ka­pa­lı tek­lif usu­lün­de ve­ri­len tek­lif­le­rin son­ra­dan de­ğiş­ti­ri­le­me­me­si" hük­mü ge­ti­ril­miş­tir. Ya­ni, bir ke­re tek­lif ve­ril­di mi o tek­li­fin için­de, say­dı­ğı­mız hu­sus­la­ra gö­re iha­le ya ya­pı­la­ma­mak­ta ya en üst tek­lif ve­re­ne iha­le ya­pı­la­bil­mek­tey­di. Ye­ni bir de­ği­şik­lik, ye­ni bir pa­zar­lık, ye­ni bir ar­tı­rım, ye­ni bir ka­mu men­fa­ati hu­su­sun­da gö­rüş­me ya­pa­bil­me imkânı yok­tu. O hâlde, özel­lik­le, ge­lir ge­ti­ri­ci iha­le­ler­de is­tek­li­le­rin ilk tek­li­fi­nin ar­tı­rıl­ma imkânı ol­ma­dı­ğı­nı gör­dü­ğü­mü­ze gö­re bir tek­lif­le ka­nun de­ği­şik­li­ği­ni öner­miş bu­lun­duk. Bu du­rum dik­ka­te alı­na­rak, ka­pa­lı tek­lif usu­lüy­le ida­re­nin iha­le­de ge­li­ri­ni aza­mi mik­ta­ra çı­ka­ra­bil­me­si için, 2886 sa­yı­lı Dev­let İha­le Ka­nu­nu'nun 40'ın­cı ve 42'nci mad­de­le­ri­nin baş­lık­la­rı bir­leş­ti­ri­le­rek 40'ın­cı mad­de ye­ni­den dü­zen­len­miş, 42'nci mad­de­ye de ge­rek kal­ma­dı­ğı için ko­mis­yo­nu­muz­da yap­mış ol­du­ğu­muz son ça­lış­ma­lar çer­çe­ve­sin­de it­ti­fak­la bu mad­de hük­mün­den kal­dı­rıl­ma­sı ve 40'ın­cı mad­de­nin dü­zen­len­me­si şek­liy­le dört mad­de­lik bir ka­nun tek­li­fi önü­mü­ze gel­miş­tir. Bu­ra­da, Tabiî, Ma­li­ye Ba­kan­lı­ğı­nın yet­ki­li­le­ri­nin de il­gi­li di­ğer ku­rum­la­rın yet­ki­li­le­ri­nin de gö­rüş­le­ri alı­na­rak bu nok­ta­ya va­rıl­mış. Tek­lif edi­len de­ği­şik­lik­le, ka­pa­lı tek­lif usu­lü, ge­lir ge­ti­ri­ci iha­le­ler­de ge­çer­li gö­rü­len en yük­sek üç tek­lif­le sı­nır­lı ol­mak ve mu­ham­men be­de­lin al­tın­da ol­ma­mak üze­re ye­ni tek­lif­ler­le söz­lü ve­ya ya­zı­lı ola­rak bir ar­tır­ma pa­zar­lı­ğı yap­ma imkânı ge­ti­ril­mek­te ve bu yol­la ka­pa­lı zarf­lar açıl­dı­ğın­da or­ta­ya çı­kan en yük­sek tek­li­fin de üze­rin­de, onun da üze­rin­de bir fi­yat oluş­tu­ru­la­rak ida­re­nin le­hi­ne bir so­nuç el­de edil­me­si amaç­lan­mak­ta­dır. Böy­le­ce, ka­mu ida­re­le­ri ya­zı­lı ve söz­lü son tek­lif­le­ri al­mak su­re­tiy­le, is­te­nil­di­ği an­da iha­le­yi so­nuç­lan­dı­ra­rak bir za­bıt­la ka­mu men­fa­ati­ni tu­ta­na­ğa ge­çir­me şan­sı do­ğa­cak­tır.

Ko­mis­yo­nu­muz­da ol­du­ğu gi­bi bu­ra­da da ay­nı şe­kil­de des­tek­le­ne­ce­ği ümi­diy­le, söz­le­ri­mi bi­ti­rir­ken, ha­ya­ta ve­da ede­rek ebe­di âle­me gö­çen bü­tün rah­met bek­le­yen­le­re rah­met ve özel­lik­le es­ki Dı­şiş­le­ri Ba­ka­nı Sa­yın İs­ma­il Cem'e de Al­lah'tan rah­met di­li­yo­rum, baş­ta ai­le­si­ne ve Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­si ca­mi­ası­na ve se­ven­le­ri­ne baş­sağ­lı­ğı di­li­yor, ka­nu­na ve­re­ce­ği­niz des­tek­ten do­la­yı şim­di­den şük­ran­la­rı­mı arz edi­yor, he­pi­ni­ze say­gı­lar su­nu­yo­rum. (Al­kış­lar)

BAŞ­KAN - Te­şek­kür edi­yo­ruz Sa­yın Bay­rak­tar.

Şa­hıs­la­rı adı­na, Or­du Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Ce­mal Uy­sal… Yok.

Kon­ya Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Ah­met Işık.

AH­MET IŞIK (Kon­ya) - Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; Dev­let İha­le Ka­nu­nun­da De­ği­şik­lik Ya­pıl­ma­sı Hak­kın­da­ki 1314 sı­ra sa­yı­lı Ka­nun Tek­li­fi'nin ge­ne­li üze­ri­ne şah­sım adı­na söz al­mış bu­lun­mak­ta­yım. Bu ve­si­ley­le yü­ce Mec­li­si say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum.

Es­ki Dı­şiş­le­ri Ba­ka­nı­mız İs­ma­il Cem'e Al­lah'tan rah­met di­li­yo­rum. Hrant Dink'in kat­le­dil­me­si­ni de la­net­li­yo­rum. Ay­rı­ca, dün al­tın­cı ve on dör­dün­cü kat­le­dil­me yıl dö­nüm­le­ri olan Di­yar­ba­kır es­ki Em­ni­yet Mü­dü­rü Gaf­far Ok­kan'a ve ga­ze­te­ci ya­zar Uğur Mum­cu'ya Al­lah'tan rah­met di­li­yo­rum. Bu ve­si­ley­le, Çe­tin Emeç'i, Ah­met Ta­ner Kış­la­lı'yı, Bah­ri­ye Üçok'u ve Ab­di İpek­çi'yi de an­mak is­ti­yo­rum.

Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; dün­ya­da ka­mu yö­ne­ti­min­de hız­lı de­ği­şim ve dö­nü­şüm­ler ya­şa­nır­ken, ma­ale­sef, Tür­ki­ye ay­nı hız­da is­te­ni­len ka­li­te­yi ya­ka­la­ya­ma­mış­tır. Kay­nak­la­rın ge­liş­ti­ril­me­si ve güç­len­di­ril­me­si, da­ha az kay­nak­la da­ha faz­la ve da­ha ka­li­te­li hiz­met üre­te­cek şe­kil­de et­kin­lik­le­ri ar­tı­rı­la­rak ve ener­ji­le­rin ön­ce­lik­li alan­la­ra yo­ğun­laş­tı­rıl­ma­sı esas ol­ma­lı­dır.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, bi­lin­di­ği üze­re, ka­mu­nun hiz­met ve mal alım­la­rı ile ya­pım iş­le­ri­nin iha­le­si, 4734 sa­yı­lı Ka­mu İha­le Ya­sa­sı'na ta­bi ola­rak yü­rü­tül­mek­te­dir. Bu Ka­nun'da, ka­mu kay­na­ğı­nı kul­la­na­rak alı­na­cak bir hiz­met, mal ve­ya yap­tı­rı­la­cak bir iş ko­nu­sun­da ve­ri­len tek­lif mek­tup­la­rı­nın ya­nın­da, iha­le­nin ya­pıl­dı­ğı aşa­ma­da ko­mis­yon­ca ka­tı­lım­cı­lar­dan açık ek­silt­me ta­le­bi imkânı ge­ti­ril­miş­tir. Bu du­rum, ka­mu kay­nak­la­rı­nı kul­la­nır­ken, ka­mu­ya en iyi işi en ucuz fi­ya­ta yap­tır­ma so­nu­cu­nu do­ğur­muş­tur.

4734 sa­yı­lı Ka­mu İha­le Ka­nu­nu, mal ve hiz­met alım­la­rıy­la ya­pım iş­le­ri­ni hük­me bağ­la­mak­ta­dır. 2886 sa­yı­lı Dev­let İha­le Ka­nu­nu ise ge­nel büt­çe­ye dâhil da­ire­ler­le kat­ma büt­çe­li ida­re­le­rin, özel ida­re ve be­le­di­ye­le­rin alım, sa­tım, hiz­met, ya­pım, ki­ra, tram­pa, mül­ki­ye­tin gay­ri-ay­ni hak te­si­si ve ta­şı­ma iş­le­ri­nin iha­le edil­me­si­ni hük­me bağ­la­mış­tır. Bu Ya­sa'nın 40'ın­cı mad­de­si­nin uy­gu­lan­ma­sın­da ya­zı­lı ve ka­pa­lı zarf usu­lü tek­lif üze­rin­den de­ğer­len­dir­me ya­pı­lıp, iha­le so­nuç­lan­dı­rıl­mak­tay­dı. Bu du­rum, ka­mu kay­na­ğı­nı kul­la­nan ku­rum ve ku­ru­luş­lar ta­ra­fın­dan ya­pı­lan ar­tır­ma iha­le­le­rin­de ka­mu le­hi­ne bir ar­tır­ma imkânı ge­tir­me­mek­te­dir. Do­la­yı­sıy­la, ka­mu­nun il­gi­li mal ve hiz­me­tin sa­tı­mın­da mak­si­mum ge­lir el­de ede­bil­me imkânı bu­lun­ma­mak­ta­dır.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, ge­ti­ri­len tek­lif ile Dev­let İha­le Ya­sa­sı'nın 40'ın­cı mad­de­sin­de ya­pı­lan de­ği­şik­lik­le, ka­pa­lı tek­lif usu­lüy­le ya­pı­lan ar­tır­ma iha­le­le­rin­de, ge­çer­li en yük­sek tek­li­fin al­tın­da ol­ma­mak üze­re, otu­rum­da ha­zır bu­lu­nan is­tek­li­ler­den söz­lü ve­ya ya­zı­lı tek­lif alın­mak su­re­tiy­le iha­le so­nuç­lan­dı­rı­la­cak, an­cak, ge­çer­li tek­lif sa­yı­sı­nın üç­ten faz­la ol­ma­sı du­ru­mun­da bu iş­lem, ge­çer­li en yük­sek tek­lif üze­rin­den, otu­rum­da ha­zır bu­lu­nan en yük­sek üç tek­lif sa­hi­bi is­tek­liy­le, bu üç tek­lif ile ay­nı olan bir­den faz­la tek­li­fin bu­lun­ma­sı hâlin­de ise, bu is­tek­li­ler dâhil edil­mek su­re­tiy­le ya­pı­la­cak, ko­mis­yon uy­gun gör­dü­ğü her aşa­ma­da otu­rum­da ha­zır bu­lu­nan is­tek­li­ler­den ya­zı­lı son tek­lif­le­ri­ni ala­rak iha­le­yi so­nuç­lan­dı­ra­bi­le­cek­tir.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, iş­bu tek­lif ile, ka­mu kay­na­ğı kul­la­nan ku­rum ve ku­ru­luş­lar, üret­tik­le­ri mal ve hiz­met ya da hak dev­ri, ki­ra­la­ma gi­bi iş­ler­de ka­mu­nun en yük­sek ge­li­ri te­min ede­bil­me­si sağ­lan­mak­ta­dır. Tek­lif, ka­mu ya­ra­rı­nın sağ­lan­ma­sı ama­cıy­la, ka­pa­lı tek­lif usu­lün­de iha­le­nin da­ha ve­rim­li ya­pı­la­bil­me­si ve iha­le­ye ka­tı­lan­la­rın son bir kez da­ha dü­şü­ne­bil­me­le­ri­ne imkân sağ­la­mak­ta­dır. Di­ğer ta­raf­tan, bu tek­lif­le, alan ve sa­tan ta­raf­la­rın kar­şı­lık­lı ale­ni­yet­ten do­ğan gü­ven, şef­faf­lık so­nu­cu­nu do­ğu­ra­cak, bun­dan son­ra hiz­met sa­tım iha­le­le­ri ka­mu­nun yük­sek ge­lir el­de et­me­si­ne, şef­faf­lık so­nu­cu­nu do­ğu­ra­ca­ğı için de yol­suz­luk gi­bi ka­mu­nun zan al­tın­da bu­lun­ma­sı­nı en­gel­le­ye­cek­tir.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, gö­rüş­mek­te ol­du­ğu­muz iş­bu ya­sa tek­li­fi­nin ha­yır­lı ol­ma­sı­nı di­li­yor, tek­rar Ge­nel Ku­ru­lu say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

BAŞ­KAN - Te­şek­kür edi­yo­ruz Sa­yın Işık.

Tü­mü üze­rin­de­ki ko­nuş­ma­lar ta­mam­lan­mış­tır.

Şim­di, mad­de­le­ri­ne ge­çil­me­si­ni oy­la­rı­nı­za su­nu­yo­rum: Ka­bul eden­ler… Ka­bul et­me­yen­ler… Ka­bul edil­miş­tir.

1'in­ci mad­de­yi oku­tu­yo­rum:

 

DEV­LET İHA­LE KA­NU­NUN­DA DE­Ğİ­ŞİK­LİK YA­PIL­MA­SI HAK­KIN­DA

KA­NUN TEK­Lİ­Fİ

MAD­DE 1- 8/9/1983 ta­rih­li ve 2886 sa­yı­lı Dev­let İha­le Ka­nu­nu­nun 40 ın­cı mad­de­si­nin baş­lı­ğı "İç zarf­la­rın açıl­ma­sı ve son tek­lif­le­rin alın­ma­sı" şek­lin­de de­ğiş­ti­ril­miş ve mad­de­nin so­nu­na aşa­ğı­da­ki fık­ra­lar ek­len­miş­tir.

"Ka­pa­lı tek­lif usu­lü ile ya­pı­lan ar­tır­ma iha­le­le­rin­de; ge­çer­li en yük­sek tek­li­fin al­tın­da ol­ma­mak üze­re, otu­rum­da ha­zır bu­lu­nan is­tek­li­ler­den söz­lü ve­ya ya­zı­lı tek­lif alın­mak su­re­tiy­le iha­le so­nuç­lan­dı­rı­lır.

An­cak, ge­çer­li tek­lif sa­yı­sı­nın üç­ten faz­la ol­ma­sı du­ru­mun­da bu iş­lem, ge­çer­li en yük­sek tek­lif üze­rin­den, otu­rum­da ha­zır bu­lu­nan en yük­sek üç tek­lif sa­hi­bi is­tek­liy­le, bu üç tek­lif ile ay­nı olan bir­den faz­la tek­li­fin bu­lun­ma­sı ha­lin­de ise, bu is­tek­li­ler da­hil edil­mek su­re­tiy­le ya­pı­lır.

Ko­mis­yon, uy­gun gör­dü­ğü her aşa­ma­da otu­rum­da ha­zır bu­lu­nan is­tek­li­ler­den ya­zı­lı son tek­lif­le­ri­ni ala­rak iha­le­yi so­nuç­lan­dı­ra­bi­lir. Bu hu­sus, iha­le ko­mis­yo­nun­ca ikin­ci bir tu­ta­nak­la tes­pit edi­lir."

BAŞ­KAN - Mad­de üze­rin­de, şah­sı adı­na, Or­du Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Ce­mal Uy­sal… Yok.

Yi­ne şah­sı adı­na, Kon­ya Mil­let­ve­ki­li Or­han Er­dem… Yok.

Mad­de üze­rin­de­ki gö­rüş­me­ler ta­mam­lan­mış­tır.

Mad­de­yi oy­la­rı­nı­za su­nu­yo­rum: Ka­bul eden­ler… Ka­bul et­me­yen­ler… Mad­de ka­bul edil­miş­tir.

2'nci mad­de­yi oku­tu­yo­rum:

MAD­DE 2- 2886 sa­yı­lı Ka­nu­nun 42 nci mad­de­si yü­rür­lük­ten kal­dı­rıl­mış­tır.

BAŞ­KAN - Mad­de­yi oy­la­rı­nı­za su­nu­yo­rum: Ka­bul eden­ler… Ka­bul et­me­yen­ler… Ka­bul edil­miş­tir.

3'ün­cü mad­de­yi oku­tu­yo­rum:

MAD­DE 3- Bu Ka­nun ya­yı­mı ta­ri­hin­de yü­rür­lü­ğe gi­rer.

BAŞ­KAN - Mad­de­yi oy­la­rı­nı­za su­nu­yo­rum : Ka­bul eden­ler… Ka­bul et­me­yen­ler… Ka­bul edil­miş­tir.

4'ün­cü mad­de­yi oku­tu­yo­rum :

MAD­DE 4- Bu Ka­nun hü­küm­le­ri­ni Ba­kan­lar Ku­ru­lu yü­rü­tür.

BAŞ­KAN - Mad­de­yi oy­la­rı­nı­za su­nu­yo­rum: Ka­bul eden­ler… Ka­bul et­me­yen­ler… Mad­de ka­bul edil­miş­tir.

Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, tek­li­fin tü­mü­nü oy­la­rı­nı­za su­nu­yo­rum: Ka­bul eden­ler… Ka­bul et­me­yen­ler… Tek­lif ka­bul edil­miş ve ka­nun­laş­mış­tır. Ha­yır­lı ol­ma­sı­nı di­li­yo­rum.

Sa­yın Ba­kan, ha­yır­lı ol­sun.

BA­YIN­DIR­LIK VE İSKÂN BA­KA­NI FA­RUK NA­FIZ ÖZAK (Trab­zon) - Te­şek­kür ede­rim.

BAŞ­KAN - 5'in­ci sı­ra­da yer alan,  Sağ­lık Hiz­met­le­ri Te­mel Ka­nu­nu, Sağ­lık Per­so­ne­li­nin Taz­mi­nat ve Ça­lış­ma Esas­la­rı­na Da­ir Ka­nun ile Ta­ba­bet ve Şu­aba­tı San'at­la­rı­nın Tar­zı İc­ra­sı­na Da­ir Ka­nun­da De­ği­şik­lik Ya­pıl­ma­sı­na Da­ir Ka­nun Ta­sa­rı­sı ile Sağ­lık, Ai­le, Ça­lış­ma ve Sos­yal İş­ler Ko­mis­yo­nu Ra­po­ru'nun gö­rüş­me­le­ri­ne baş­lı­yo­ruz.

5.- Sağ­lık Hiz­met­le­ri Te­mel Ka­nu­nu, Sağ­lık Per­so­ne­li­nin Taz­mi­nat ve Ça­lış­ma Esas­la­rı­na Da­ir Ka­nun ile Ta­ba­bet ve Şu­aba­tı San'at­la­rı­nın Tar­zı İc­ra­sı­na Da­ir Ka­nun­da De­ği­şik­lik Ya­pıl­ma­sı­na Da­ir Ka­nun Ta­sa­rı­sı ile Sağ­lık, Ai­le, Ça­lış­ma ve Sos­yal İş­ler Ko­mis­yo­nu Ra­po­ru (1/1226) (S. Sa­yı­sı: 1247)

BAŞ­KAN - Ko­mis­yon? Yok.

Er­te­len­miş­tir.

6'ncı sı­ra­da yer alan, Da­rü­la­ce­ze Mü­es­se­se­si Ge­nel Mü­dür­lü­ğü Ku­ru­luş ve Gö­rev­le­ri Hak­kın­da Ka­nun Ta­sa­rı­sı ile Sağ­lık, Ai­le, Ça­lış­ma ve Sos­yal İş­ler ile İçiş­le­ri Ko­mis­yon­la­rı Ra­po­ru'nun gö­rüş­me­le­ri­ne baş­lı­yo­ruz.

6.-  Da­rü­la­ce­ze Mü­es­se­se­si Ge­nel Mü­dür­lü­ğü Ku­ru­luş ve Gö­rev­le­ri Hak­kın­da Ka­nun Ta­sa­rı­sı ile Sağ­lık, Ai­le, Ça­lış­ma ve Sos­yal İş­ler ile İçiş­le­ri Ko­mis­yon­la­rı Ra­por­la­rı (1/988) (S. Sa­yı­sı: 922)

BAŞ­KAN - Ko­mis­yon? Yok.

Er­te­len­miş­tir.

Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, di­ğer iş­ler­de de ko­mis­yon­la­rın bu­lu­na­ma­ya­ca­ğı an­la­şıl­dı­ğın­dan, söz­lü so­ru öner­ge­le­ri ile di­ğer de­ne­tim ko­nu­la­rı­nı sı­ra­sıy­la gö­rüş­mek için 30 Ocak 2007 Sa­lı gü­nü sa­at 15.00'te top­lan­mak üze­re bir­le­şi­mi ka­pa­tı­yo­rum, iyi ak­şam­lar di­li­yo­rum, iyi ta­til­ler di­li­yo­rum.

 

Ka­pan­ma Sa­ati: 18.12