DÖNEM: 22 YASAMA YILI: 4
TÜRKİYE
BÜYÜK MİLLET MECLİSİ
TUTANAK
DERGİSİ
CİLT
: 127-1
124
üncü Birleşim (Olağanüstü)
5 Eylül 2006 Salı
İ Ç İ N D E K İ L
E R
I. - BU BİRLEŞİM TUTANAK ÖZETİ
II. - GELEN KÂĞITLAR
III.- YOKLAMA
IV. - BAŞKANLIĞIN GENEL
KURULA SUNUŞLARI
A) Çeşİtlİ İşler
1.- Genel Kurulu ziyaret eden Kırgızistan Cumhuriyeti
Cumhurbaşkanı Kurmanbek Bakiyev ve beraberindeki heyete, Başkanlıkça
"Hoşgeldiniz" denilmesi
B) Tezkereler ve Önergeler
1.- Adalet ve Kalkınma Partisi Grup Başkanvekilleri
Bursa Milletvekili Faruk Çelik, İstanbul Milletvekili İrfan Gündüz,
Ankara Milletvekili Salih Kapusuz, Ordu Milletvekili Eyüp Fatsa,
Hatay Milletvekili Sadullah Ergin ve 171 milletvekilinin, Birleşmiş
Milletler Geçici Görev Gücü bünyesinde faaliyette bulunmak amacıyla
Türk Silahlı Kuvvetlerinin Lübnan’a gönderilmesine izin verilmesine
ilişkin Başbakanlık tezkeresini görüşmek için Anayasanın 93 üncü
ve TBMM İçtüzüğünün 7 nci maddeleri uyarınca Türkiye Büyük Millet
Meclisinin olağanüstü toplantıya
çağırılmasına ilişkin önergesi (4/399)
2.- TBMM Genel Kurulunun 5 Eylül 2006 Salı günü saat
15.00'te olağanüstü toplantıya çağırıldığına ilişkin Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığı tezkeresi (3/1105)
3.- Birleşmiş Milletler Geçici Görev Gücü bünyesinde
faaliyette bulunmak amacıyla Türk Silahlı Kuvvetlerinin Lübnan’a
gönderilmesine izin verilmesine ilişkin Başbakanlık tezkeresi
(3/1104)
V.- USUL HAKKINDA GÖRÜŞMELER
1.- Türkiye Büyük Millet Meclisi gündemine getirilmiş
olan Birleşmiş Milletler Geçici Görev Gücü bünyesinde faaliyette
bulunmak amacıyla Anayasanın 92 nci maddesi uyarınca Türk Silahlı
Kuvvetlerinin Lübnan’a gönderilmesine izin verilmesine ilişkin
Başbakanlık tezkeresiyle ilgili işlemlere geçilmesinden önce,
Anayasanın 92 nci maddesindeki koşulların oluşup oluşmadığı ve
anılan tezkerenin görüşülmesine yer olup olmadığı hakkında
VI.- ÖNERİLER
A) Sİyasî Partİ Grubu Önerİlerİ
1.- Türk Silahlı Kuvvetlerinin Lübnan’a gönderilmesine
izin verilmesine ilişkin Başbakanlık tezkeresinin Genel Kurulda
görüşülmesi sırasında, konuşmaların, Hükümet ve siyasî parti
grupları adına 60 dakika olması ve gruplar adına konuşmaların birden
fazla kişi tarafından yapılmasına ilişkin CHP Grubu önerisi
2.- 5.9.2006 Salı günü olağanüstü toplanacak olan
Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunda görüşülecek olan Lübnan’a
asker göndermeyle ilgili Hükümet tezkeresi üzerinde Hükümet ve
siyasî parti gruplarının 45’er dakika süreyle konuşmalarına ilişkin
Anavatan Partisi Grubu önerisi
VII.- SORULAR VE CEVAPLAR
A) YazIlI Sorular ve CevaplarI
1.- İzmir Milletvekili Hakkı ÜLKÜ’nün, İzmir’in
Aliağa İlçesinde imara aykırı yapılaşmaya ilişkin sorusu ve İçişleri
Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı (7/13081)
* Ek cevap
2.- İstanbul Milletvekili Ali Rıza GÜLÇİÇEK’in,
bazı köylere ibadethane yapımına ilişkin Başbakandan sorusu ve
Devlet Bakanı Mehmet AYDIN’ın cevabı (7/13284)
* Ek cevap
3.- Adana Milletvekili N. Gaye ERBATUR’un, kıyı
turizmine ve kıyıların korunmasına ilişkin Başbakandan sorusu
ve Kültür ve Turizm Bakanı Atilla KOÇ’un cevabı (7/13947)
4.- Antalya Milletvekili Tuncay ERCENK’in, turizmle
ilgili bir açıklamasına ilişkin Başbakandan sorusu ve Kültür ve Turizm
Bakanı Atilla KOÇ’un cevabı (7/13950)
5.- Hatay Milletvekili Gökhan DURGUN’un, koyların
turizm tesisleri yapılması için tahsis edilmesine ilişkin sorusu
ve Kültür ve Turizm Bakanı Atilla KOÇ’un cevabı (7/14167)
6.- Konya Milletvekili Atilla KART’ın, Konya-Beyşehir-Mesutlar
Köyü’nün yol sorununa ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir
AKSU’nun cevabı (7/14175)
7.- Yalova Milletvekili Muharrem İNCE’nin, Millî
Eğitim eski Bakanı Mustafa Necati’nin evinin kiralanmasına ilişkin
sorusu ve Kültür ve Turizm Bakanı Atilla KOÇ’un cevabı (7/14233)
8.- Gaziantep Milletvekili Abdulkadir ATEŞ’in,
THY’nin bir yönetim kurulu üyesinin pilotluk yaptığı iddiasına
ilişkin sorusu ve Maliye Bakanı Kemal UNAKITAN’ın cevabı (7/14248)
9.- Ankara Milletvekili İsmail DEĞERLİ’nin,
Millî Eğitim eski Bakanı Mustafa Necati’nin evinin kiralanmasına
ilişkin sorusu ve Kültür ve Turizm Bakanı Atilla KOÇ’un cevabı
(7/14298)
10.- Tokat Milletvekili Resul TOSUN’un, Millî Eğitim
eski Bakanı Mustafa Necati’nin evinin kiralanmasına ilişkin sorusu
ve Kültür ve Turizm Bakanı Atilla KOÇ’un cevabı (7/14299)
11.- Gaziantep Milletvekili Abdulkadir ATEŞ’in,
THY’nin açtığı yeni dış hatlara ilişkin sorusu ve Maliye Bakanı Kemal
UNAKITAN’ın cevabı (7/14325)
12.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın, basın
müşavirliğine yapılan atamalara ilişkin sorusu ve Adalet Bakanı
Cemil ÇİÇEK’in cevabı (7/14329)
13.- Balıkesir Milletvekili Turhan ÇÖMEZ’in, insan
kaçakçılığı konulu davalara ilişkin sorusu ve Adalet Bakanı Cemil
ÇİÇEK’in cevabı (7/14330)
14.- Sinop Milletvekili Engin ALTAY’ın, Sinop’ta
yapılan ihalelere ve bazı iddialara ilişkin Başbakandan sorusu
ve Bayındırlık ve İskân Bakanı Faruk Nafız ÖZAK’ın cevabı (7/14340)
15.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın, Bilecik’te
bir şirkete verilen ihalelere ilişkin Başbakandan sorusu ve Bayındırlık
ve İskân Bakanı Faruk Nafız ÖZAK’ın cevabı (7/14341)
16.- Malatya Milletvekili Süleyman SARIBAŞ’ın,
Başbakanlık başdanışmanı ve danışmanlarına ve bazı iddialara
ilişkin Başbakandan sorusu ve Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı
Mehmet Ali ŞAHİN’in cevabı (7/14342)
17.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın, infaz
koruma memurluğu sınavıyla ilgili bir iddiaya ilişkin sorusu ve
Adalet Bakanı Cemil ÇİÇEK’in cevabı (7/14347)
18.- Malatya Milletvekili Muharrem KILIÇ’ın, Bitlis’teki
karayollarının bakım ve onarım ihtiyacına ilişkin sorusu ve Bayındırlık
ve İskân Bakanı Faruk Nafız ÖZAK’ın cevabı (7/14352)
19.- Afyonkarahisar Milletvekili Halil ÜNLÜTEPE’nin,
Isparta DSİ Bölge Müdürlüğünün bir bilgilendirme toplantısı girişimine
ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Mehmet Hilmi GÜLER’in
cevabı (7/14357)
20.- Manisa Milletvekili Nuri ÇİLİNGİR’in, Ege
Linyit İşletme Müessesesiyle ilgili YDK raporlarının sonuçlarına
ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Mehmet Hilmi GÜLER’in
cevabı (7/14358)
21.- İzmir Milletvekili Erdal KARADEMİR’in, İstanbul
Büyükşehir Belediyesinin bir gayrimenkul yatırım ortaklığına
ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı
(7/14360)
22.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın, Bilecik
İlindeki belediyelere yapılan yardımlara ve bazı ihalelere ilişkin
sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı (7/14363)
23.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın, Bilecik
Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü ihalelerine ve Bilecik İlindeki belediyelere
yapılan yardımlara ilişkin sorusu ve Kültür ve Turizm Bakanı Atilla
KOÇ’un cevabı (7/14366)
24.- Ankara Milletvekili Yakup KEPENEK’in, Millî
Eğitim eski Bakanı Mustafa Necati’nin evinin bir derneğe tahsis edilip
edilmeyeceğine ilişkin sorusu ve Kültür ve Turizm Bakanı Atilla
KOÇ’un cevabı (7/14367)
25.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın, tarihi
Ankara evlerinin korunmasına ilişkin sorusu ve Kültür ve Turizm
Bakanı Atilla KOÇ’un cevabı (7/14368)
26.- İstanbul Milletvekili Emin ŞİRİN’in, Atatürk’ün
babası Ali Rıza Efendinin doğduğu evin restorasyonu ve yeniden inşasına
ilişkin sorusu ve Kültür ve Turizm Bakanı Atilla KOÇ’un cevabı
(7/14369)
27.- Malatya Milletvekili Süleyman SARIBAŞ’ın,
vergi kayıp ve kaçağı ile çeşitli meslek mensuplarının vergilendirilmesine
ilişkin sorusu ve Maliye Bakanı Kemal UNAKITAN’ın cevabı (7/14370)
28.- Malatya Milletvekili Süleyman SARIBAŞ’ın,
akaryakıt ürünlerindeki vergi oranlarına ilişkin sorusu ve Maliye
Bakanı Kemal UNAKITAN’ın cevabı (7/14371)
29.- İstanbul Milletvekili Gürsoy EROL’un, noterlik
ücretlerine ilişkin sorusu ve Maliye Bakanı Kemal UNAKITAN’ın cevabı
(7/14373)
30.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın, Bilecik’te
yapılan ihalelere ve sağlık personeli açığına ilişkin sorusu ve
Sağlık Bakanı Recep AKDAĞ’ın cevabı (7/14389)
31.- Kocaeli Milletvekili İzzet ÇETİN’in, özel
hastanelerle yapılan hizmet alım sözleşmelerine ilişkin sorusu
ve Sağlık Bakanı Recep AKDAĞ’ın cevabı (7/14391)
32.- İzmir Milletvekili Erdal KARADEMİR’in, gayrimenkul
edinmede karşılıklılık esası bulunan ülkelere ilişkin sorusu ve
Millî Savunma Bakanı ve Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı
Vekili M. Vecdi GÖNÜL’ün cevabı (7/14397)
33.- İzmir Milletvekili Ahmet ERSİN’in, İzmir Tekel
Balatçık Yaprak Tütün İşletmesinde çalışan kadın işçilerin sorunlarına
ilişkin Başbakandan sorusu ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat
BAŞESGİOĞLU’nun cevabı (7/14406)
34.- İstanbul Milletvekili Hasan AYDIN’ın, Cumhuriyet
Gazetesine yapılan bombalı saldırılara ilişkin Başbakandan sorusu
ve İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı (7/14407)
35.- Hatay Milletvekili Gökhan DURGUN’un, Hatay’da
düzenlenen uluslararası bir organizasyona ilişkin Başbakandan
sorusu ve Kültür ve Turizm Bakanı Atilla KOÇ’un cevabı (7/14408)
36.- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun,
pratisyen hekimler, diş hekimleri ve veteriner hekimlerin maaşlarına
ilişkin Başbakandan sorusu ve Maliye Bakanı Kemal UNAKITAN’ın cevabı
(7/14409)
37.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın, Antalya
ziyaretinde dolmuşların ücretsiz yolcu taşımasına ilişkin Başbakandan
sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı (7/14410)
38.- Adana Milletvekili Tacidar SEYHAN’ın, Bingöl-Karlıova’da
yapılacak Kazan Barajına ve bazı köylerin nakline ilişkin Başbakandan
sorusu ve Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Mehmet Hilmi GÜLER’in cevabı
(7/14412)
39.- Hatay Milletvekili Mehmet ERASLAN’ın, istihdam
üzerindeki vergi ve prim yüküne ilişkin Başbakandan sorusu ve Çalışma
ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat BAŞESGİOĞLU’nun cevabı (7/14416)
40.- İzmir Milletvekili Enver ÖKTEM’in, Danıştaya
ve Cumhuriyet Gazetesine yapılan saldırılara ilişkin Başbakandan
sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı (7/14417)
41.- İzmir Milletvekili Ahmet ERSİN’in, GÜBRETAŞ’ın
Yarımca ve Sarıseki fabrikalarının nakliye işleri ihalesine
ilişkin Başbakandan sorusu ve Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi
EKER’in cevabı (7/14418)
42.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın, Denizli’de
yapılan ihalelere ilişkin sorusu ve Bayındırlık ve İskân Bakanı Faruk
Nafız ÖZAK’ın cevabı (7/14421)
43.- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun,
Ünye Çevre Yolu Projesine ilişkin sorusu ve Bayındırlık ve İskân Bakanı
Faruk Nafız ÖZAK’ın cevabı (7/14422)
44.- Antalya Milletvekili Feridun Fikret BALOĞLU’nun,
Rize-Erzurum karayolunda yapımına başlanan kar tünellerine ilişkin
sorusu ve Bayındırlık ve İskân Bakanı Faruk Nafız ÖZAK’ın cevabı
(7/14423)
45.- İstanbul Milletvekili Ali Rıza GÜLÇİÇEK’in,
Sivas’ın İmranlı İlçesi ile Karacaören Nahiyesi arasındaki yola
ilişkin sorusu ve Bayındırlık ve İskân Bakanı Faruk Nafız ÖZAK’ın cevabı
(7/14424)
46.- İstanbul Milletvekili Kemal KILIÇDAROĞLU’nun,
Türk Telekomdan Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğüne naklen atanan
müfettişlerin görev yerine ilişkin sorusu ve Bayındırlık ve İskân
Bakanı Faruk Nafız ÖZAK’ın cevabı (7/14425)
47.- İzmir Milletvekili Erdal KARADEMİR’in, kadastro
çalışmalarına ilişkin sorusu ve Bayındırlık ve İskân Bakanı Faruk
Nafız ÖZAK’ın cevabı (7/14426)
48.- İzmir Milletvekili Enver ÖKTEM’in, Bern Mutabakatına
aykırı bir araştırmaya ilişkin sorusu ve Millî Savunma Bakanı ve Dışişleri
Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Vekili M. Vecdi GÖNÜL’ün cevabı
(7/14431)
49.- İstanbul Milletvekili Emin ŞİRİN’in, Telsimin
kâr-zarar bilançosu ile yapılan telefon dinlemelerine ilişkin sorusu
ve Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif ŞENER’in cevabı
(7/14433)
50.- İzmir Milletvekili Serpil YILDIZ’ın, İzmir’in
Kalkınma Ajansları Kanunu kapsamında pilot bölge olarak belirlenip
belirlenmeyeceğine ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı ve Başbakan
Yardımcısı Abdüllatif ŞENER’in cevabı (7/14435)
51.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın, Alanya’nın
su sporları parkuru ihtiyacına ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı ve
Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali ŞAHİN’in cevabı (7/14440)
52.- İstanbul Milletvekili Emin ŞİRİN’in, dahilde
işleme rejimi kapsamında gerçekleştirilen ithalat ve ihracata
ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı Kürşad TÜZMEN’in cevabı (7/14442)
53.- Mersin Milletvekili Hüseyin ÖZCAN’ın, Çankırı
Milletvekili Hikmet Özdemir’in hazırladığı bir kitapçığa ilişkin
sorusu ve Devlet Bakanı Mehmet AYDIN’ın cevabı (7/14444)
54.- Manisa Milletvekili Hasan ÖREN’in, Alaşehir
sulama şebekesinin yenilenmesi ihtiyacına ilişkin sorusu ve
Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Mehmet Hilmi GÜLER’in cevabı
(7/14448)
55.- Malatya Milletvekili Süleyman SARIBAŞ’ın,
Danıştayda yapılan saldırıya ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı
Abdülkadir AKSU’nun cevabı (7/14449)
56.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın, Danıştay
2 nci Dairesi üyelerinin koruma taleplerine ilişkin sorusu ve
İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı (7/14450)
57.- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun,
Ordu’da meydana gelen bombalı saldırılara ilişkin sorusu ve İçişleri
Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı (7/14451)
58.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın, Denizli’deki
ihalelere ve belediyelere yapılan yardımlara ilişkin sorusu ve
İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı (7/14452)
59.- İzmir Milletvekili Canan ARITMAN’ın, Danıştayda
yapılan saldırıya ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir
AKSU’nun cevabı (7/14453)
60.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın, Beyoğlu
Belediyesinin ilköğretim öğrencilerine dağıttığı trafik rehberine
ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı
(7/14454)
61.- Manisa Milletvekili Nuri ÇİLİNGİR’in, Salihli
Sol Sulama Birliği Başkanının görevden uzaklaştırılmasına ilişkin
sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı (7/14455)
62.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın, Antalya-Alanya-Süleymanlar
Köyünün yol ve su sorununa ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir
AKSU’nun cevabı (7/14456)
63.- Antalya Milletvekili Osman ÖZCAN’ın, Ankara
Büyükşehir Belediyesinin borcuna ve bazı uygulamalarına ilişkin
sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı (7/14458)
64.- Antalya Milletvekili Feridun Fikret BALOĞLU’nun,
Danıştaydaki güvenlik önlemlerinin yeterli olup olmadığına ilişkin
sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı (7/14459)
65.- Antalya Milletvekili Osman ÖZCAN’ın, Antalya-Elmalı
Özel İdare Müdürlüğünün personel ihtiyacına ilişkin sorusu ve
İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı (7/14460)
66.- Antalya Milletvekili Osman ÖZCAN’ın, Antalya-Elmalı-Karagöl-Kazanpınar
bölgesinde doğa ve yol tahribatına ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı
Abdülkadir AKSU’nun cevabı (7/14461)
67.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın, Denizli
Kültür ve Turizm İl Müdürlüğünün yaptığı ihalelere ve Denizli İlindeki
belediyelere yapılan yardımlara ilişkin sorusu ve Kültür ve Turizm
Bakanı Atilla KOÇ’un cevabı (7/14463)
68.- İzmir Milletvekili Hakkı ÜLKÜ’nün, Frankfurt
Kitap Fuarına katılım organizasyonuna ilişkin sorusu ve Kültür
ve Turizm Bakanı Atilla KOÇ’un cevabı (7/14464)
69.- Giresun Milletvekili Mehmet IŞIK’ın, SEKA Aksu
İşletmesinin özelleştirilmesine ilişkin sorusu ve Maliye Bakanı
Kemal UNAKITAN’ın cevabı (7/14466)
70.- Giresun Milletvekili Mehmet IŞIK’ın, SEKA Aksu
İşletmesinin elektrik borcuna ilişkin sorusu ve Maliye Bakanı Kemal
UNAKITAN’ın cevabı (7/14467)
71.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın, serbest
muhasebeci ve mali müşavirler için tatil uygulamasına ilişkin sorusu
ve Maliye Bakanı Kemal UNAKITAN’ın cevabı (7/14468)
72.- Malatya Milletvekili Ferit Mevlüt ASLANOĞLU’nun,
THY kamu paylarının bir kısmının halka arzına ilişkin sorusu ve Maliye
Bakanı Kemal UNAKITAN’ın cevabı (7/14471)
73.- Yalova Milletvekili Muharrem İNCE’nin, eğitim
komisyonlarında görevlendirilen öğretmenlere ilişkin sorusu ve
Millî Eğitim Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/14473)
74.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın, Denizli’de
yapılan ihaleler ile öğretmen ve yardımcı personel açığına ilişkin
sorusu ve Millî Eğitim Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/14476)
75.- Aydın Milletvekili Özlem ÇERÇİOĞLU’nun, Beyoğlu
Belediyesinin ilköğretim öğrencilerine dağıttığı trafik rehberine
ilişkin sorusu ve Millî Eğitim Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı
(7/14477)
76.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın, meslek
lisesi açılması kriterlerine ve Alanya’da Denizcilik Meslek Lisesi
açılıp açılmayacağına ilişkin sorusu ve Millî Eğitim Bakanı Hüseyin
ÇELİK’in cevabı (7/14479)
77.– Denizli Milletvekili Mustafa GAZALCI’nın,
öğrencilerin siyasi parti faaliyetlerine katılmalarına ilişkin
sorusu ve Millî Eğitim Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/14480)
78.– Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın, Denizli’de
yapılan ihalelere ve sağlık personeli açığına ilişkin sorusu ve
Sağlık Bakanı Recep AKDAĞ’ın cevabı (7/14481)
79.– Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın, Alanya
Devlet Hastanesi yoğun bakım ünitesinin yetersizliğine ilişkin
sorusu ve Sağlık Bakanı Recep AKDAĞ’ın cevabı (7/14483)
80.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın, Antalya-Alanya-Bıçakçı
Köyünün atıl durumdaki sağlık ocağı binasına ilişkin sorusu ve Sağlık
Bakanı Recep AKDAĞ’ın cevabı (7/14484)
81.- Ardahan Milletvekili Ensar ÖĞÜT’ün, Ardahan
İlinde doğrudan gelir desteği ödemelerinin ne zaman yapılacağına,
- Kırşehir Milletvekili Hüseyin BAYINDIR’ın,
Kırşehir’de soğuklardan zarar gören çiftçilere yönelik çalışmalara,
- Malatya Milletvekili Muharrem KILIÇ’ın, Malatya’da
don afeti mağduru çiftçilere ve doğrudan gelir desteği ödemelerine,
- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın, Denizli’de
yapılan ihalelere,
- Çanakkale Milletvekili İsmail ÖZAY’ın, Çanakkale-Çıplak
Köyündeki kaçak çeltik tarımına,
- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın, Antalya-Mavikent
Beldesi Karaöz sahilinde kurulan balık çiftliğine,
İilişkin soruları ve Tarım ve Köyişleri Bakanı
Mehmet Mehdi EKER’in cevabı (7/14485, 14486, 14487, 14488, 14489, 14490)
82.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın, Ceza
Muhakemesi Kanunu kapsamında avukatların Devletten olan alacaklarına
ilişkin sorusu ve Adalet Bakanı Cemil ÇİÇEK’in cevabı (7/14498)
83.- İzmir Milletvekili Ahmet ERSİN’in, İstanbul
Büyükşehir Belediyesi Kadın Koordinasyon Merkezinin organize
ettiği bir gezinin finansmanına ilişkin Başbakandan sorusu ve
İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı (7/14502)
84.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, ilaç
harcamalarına ilişkin Başbakandan sorusu ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Bakanı Murat BAŞESGİOĞLU’nun cevabı (7/14505)
85.- Kırklareli Milletvekili Mehmet S. KESİMOĞLU’nun,
Danıştay saldırısıyla ilgili önceden istihbarat olup olmadığına
ilişkin Başbakandan sorusu ve Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı
Mehmet Ali ŞAHİN’in cevabı (7/14506)
86.- İzmir Milletvekili Yılmaz KAYA’nın, Batman-Sason
yoluna ayrılan ödeneğe ilişkin sorusu ve Bayındırlık ve İskân Bakanı
Faruk Nafız ÖZAK’ın cevabı (7/14507)
87.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın, Denizli-Bekilli’deki
dolu afeti nedeniyle gönderilen ödeneğe ilişkin sorusu ve Bayındırlık
ve İskân Bakanı Faruk Nafız ÖZAK’ın cevabı (7/14508)
88.- İstanbul Milletvekili Berhan ŞİMŞEK’in, bölünmüş
yol çalışmalarına ilişkin sorusu ve Bayındırlık ve İskân Bakanı Faruk
Nafız ÖZAK’ın cevabı (7/14509)
89.- İstanbul Milletvekili Ali Rıza GÜLÇİÇEK’in,
Aydın’ın Kuşadası İlçesinin Davutlar ve Güzelçamlı beldelerinin
kanalizasyon sorununa ilişkin sorusu ve Bayındırlık ve İskân Bakanı
Faruk Nafız ÖZAK’ın cevabı (7/14510)
90.- Ardahan Milletvekili Ensar ÖĞÜT’ün, Ardahan-Göle’deki
kadastro sorununa ilişkin sorusu ve Bayındırlık ve İskân Bakanı Faruk
Nafız ÖZAK’ın cevabı (7/14511)
91.- Kars Milletvekili Selami YİĞİT’in, Kars-Kağızman’da
meydana gelen sel afetine ilişkin sorusu ve Bayındırlık ve İskân Bakanı
Faruk Nafız ÖZAK’ın cevabı (7/14512)
92.- Şanlıurfa Milletvekili Turan TÜYSÜZ’ün, su
kaynaklarının sürdürülebilir kullanımına ilişkin sorusu ve Çevre
ve Orman Bakanı Osman PEPE’nin cevabı (7/14513)
93.- Muğla Milletvekili Ali Cumhur YAKA’nın, Muğla-Fethiye-Babadağ
Millî Parkı giriş ücretine ilişkin sorusu ve Çevre ve Orman Bakanı
Osman PEPE’nin cevabı (7/14514)
94.- Ankara Milletvekili Muzaffer R. KURTULMUŞOĞLU’nun,
ilaç harcamalarına ve SSK harcamalarındaki artışa ilişkin sorusu
ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat BAŞESGİOĞLU’nun cevabı
(7/14515)
95.- Şanlıurfa Milletvekili Turan TÜYSÜZ’ün, SSK
ve Bağ-Kur prim borçlarının yeniden yapılandırılmasına ilişkin sorusu
ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat BAŞESGİOĞLU’nun cevabı
(7/14516)
96.- Adana Milletvekili N. Gaye ERBATUR’un, kadın
bürokrat ve diğer kadın personele ilişkin sorusu ve Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanı Murat BAŞESGİOĞLU’nun cevabı (7/14517)
97.- Adana Milletvekili Kemal SAĞ’ın, bir genelgenin
yürürlükten kaldırılıp kaldırılmayacağına ilişkin sorusu ve
Millî Savunma Bakanı ve Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı
Vekili Mehmet Vecdi GÖNÜL’ün cevabı (7/14518)
98.- Mersin Milletvekili Hüseyin GÜLER’in, Mersin
İlindeki bazı belediyelerde işten çıkarılan ve işe alınan işçilere
ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı
(7/14522)
99.- Mersin Milletvekili Mustafa ÖZYÜREK’in, İstanbul
Büyükşehir Belediyesi bünyesindeki Kadın Koordinasyon Merkezine
ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı
(7/14523)
100.- Ankara Milletvekili Yılmaz ATEŞ’in, ASKİ’de
işten çıkarılan işçilere ve özelleştirme yoluyla yürütülen hizmetlere
ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı
(7/14524)
101.- Adana Milletvekili N. Gaye ERBATUR’un, kadın
bürokrat ve diğer kadın personele ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı
Abdülkadir AKSU’nun cevabı (7/14525)
102.- İzmir Milletvekili Oğuz OYAN’ın, Yalova Subaşı
Tersane Projesiyle ilgili yargı kararının uygulanmadığı iddiasına
ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı
(7/14526)
103.- Kırklareli Milletvekili Mehmet S. KESİMOĞLU’nun,
Danıştay saldırısıyla ilgili istihbarata ve yürütülen soruşturmaya
ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı
(7/14527)
104.- Tekirdağ Milletvekili Enis TÜTÜNCÜ’nün, bir
talimatnamede yer alan Roman vatandaşlarla ilgili ibareye ilişkin
sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı(7/14528)
105.- Konya Milletvekili Atilla KART’ın, Konya-Ankara
yolu Aksaray kavşağındaki köprü çalışmalarına ilişkin sorusu ve
İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı (7/14529)
106.- Konya Milletvekili Atilla KART’ın, Konya-Kadınhanı
Minibüsçüler Kooperatifine ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir
AKSU’nun cevabı (7/14530)
107.- İstanbul Milletvekili Bihlun TAMAYLIGİL’in,
Hazineye ait taşınmazların satış yetkisinin valiliklerden alınmasına
ilişkin sorusu ve Maliye Bakanı Kemal UNAKITAN’ın cevabı (7/14531)
108.- İstanbul Milletvekili Ahmet Sırrı ÖZBEK’in,
İstanbul’da imar planı yapılmadan satılan Hazine arazilerine ilişkin
sorusu ve Maliye Bakanı Kemal UNAKITAN’ın cevabı (7/14533)
109.- Mersin Milletvekili Mustafa ÖZYÜREK’in, öğrencilerin
siyasî parti toplantılarına götürüldüğü iddialarına ilişkin sorusu
ve Millî Eğitim Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/14534)
110.- Sinop Milletvekili Engin ALTAY’ın, öğrencilerin,
öğretmen ve idarecilerin siyasî parti faaliyetlerine katıldığı
iddialarına ilişkin sorusu ve Millî Eğitim Bakanı Hüseyin ÇELİK’in
cevabı (7/14535)
111.- İstanbul Milletvekili Ali Rıza GÜLÇİÇEK’in,
öğrencilerin, öğretmen ve idarecilerin siyasî parti faaliyetlerine
katıldığı iddialarına ilişkin sorusu ve Millî Eğitim Bakanı Hüseyin
ÇELİK’in cevabı (7/14536)
112.- İstanbul Milletvekili Berhan ŞİMŞEK’in, Marmaris
İlçe Millî Eğitim Müdürlüğünün bir etkinliğiyle ilgili iddiaya
ilişkin sorusu ve Millî Eğitim Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı
(7/14537)
113.- Tokat Milletvekili Feramus ŞAHİN’in, İstanbul-Ümraniye-Alemdar
beldesinde inşaatı biten bir okulun açılmamasına ilişkin sorusu
ve Millî Eğitim Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/14538)
114.- İstanbul Milletvekili Berhan ŞİMŞEK’in,
Millî Eğitim Vakfının son Genel Kuruluna ilişkin sorusu ve Millî Eğitim
Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/14539)
115.- Denizli Milletvekili Mustafa GAZALCI’nın,
Millî Eğitim Vakfı Yönetim Kurulu seçimlerine ilişkin sorusu ve
Millî Eğitim Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/14540)
116.- Adana Milletvekili N. Gaye ERBATUR’un, Adana’daki
devlet hastanelerinin yatak kapasitesi, hasta ve doktor sayısına
ilişkin sorusu ve Sağlık Bakanı Recep AKDAĞ’ın cevabı (7/14541)
117.- Ankara Milletvekili Muzaffer R. KURTULMUŞOĞLU’nun,
performans ödeneği uygulamasına, doğu illerindeki personel sayısına
ve bazı ithal ilaçlara ilişkin sorusu ve Sağlık Bakanı Recep AKDAĞ’ın
cevabı (7/14542)
118.- Adana Milletvekili Kemal SAĞ’ın, kullanılan
bir araca ve bir inşaat firmasına ilişkin sorusu ve Sağlık Bakanı
Recep AKDAĞ’ın cevabı (7/14543)
119.- Antalya Milletvekili Atila EMEK’in, Okmeydanı
Eğitim ve Araştırma Hastanesinde yaşamını yitiren bir hastaya
ilişkin sorusu ve Sağlık Bakanı Recep AKDAĞ’ın cevabı (7/14546)
120.- İstanbul Milletvekili Kemal KILIÇDAROĞLU’nun,
bir ilaç şirketi ile ilgili Başbakanlık Teftiş Kurulu Raporuna
ilişkin sorusu ve Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali COŞKUN’un cevabı
(7/14549)
121.- Antalya Milletvekili Feridun Fikret BALOĞLU’nun,
taksicilerin sorunlarına ilişkin sorusu ve Sanayi ve Ticaret Bakanı
Ali COŞKUN’un cevabı (7/14550)
122.- Adana Milletvekili N. Gaye ERBATUR’un, doğrudan
gelir desteği ve destek primi ödemelerine,
- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın, tabiî
afetlerden dolayı çiftçilerin uğradığı zararların karşılanmasına
Tarım ürünleri girdilerinin fiyatlarına,
- Artvin Milletvekili Yüksel ÇORBACIOĞLU’nun,
çay taban fiyatına, don zararına ve Muratlı Çay Fabrikasına,
- Antalya Milletvekili Osman ÖZCAN’ın, bakliyat
ürünlerinin desteklenmesine,
- Kars Milletvekili Selami YİĞİT’in, Kars İlinde
görülen şap hastalığına,
İlişkin soruları ve Tarım ve Köyişleri Bakanı
Mehmet Mehdi EKER’in cevabı (7/14551, 14552, 14553, 14554, 14555, 14556)
123.- Kocaeli Milletvekili İzzet ÇETİN’in, sağlık
harcamalarındaki artışa ve öngörülen tasarruf politikasına
ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı Ali BABACAN’ın cevabı (7/14560)
124.- İstanbul Milletvekili Berhan ŞİMŞEK’in, tanıtım
günleri etkinliklerine ve Kütahya’da bir sanatçının şiddete maruz
kaldığı iddialarına ilişkin sorusu ve Kültür ve Turizm Bakanı Atilla
KOÇ’un cevabı (7/14561)
125.- İstanbul Milletvekili Ali Rıza GÜLÇİÇEK’in,
mahkûmları topluma kazandırma çalışmalarına ilişkin sorusu ve Adalet
Bakanı Cemil ÇİÇEK’in cevabı (7/14562)
126.- Manisa Milletvekili Nuri ÇİLİNGİR’in, Manisa-Soma
Linyit İşletmesine personel alınıp alınmayacağına ilişkin sorusu
ve Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Mehmet Hilmi GÜLER’in cevabı
(7/14563)
127.- Adana Milletvekili N. Gaye ERBATUR’un, kadın
bürokrat ve diğer kadın personele ilişkin sorusu ve Millî Savunma
Bakanı M. Vecdi GÖNÜL’ün cevabı (7/14564)
128.- Sinop Milletvekili Engin ALTAY’ın, Maliye
Bakanının İstanbul’daki bir arsasıyla ilgili koruma kurulu kararına
ilişkin sorusu ve Kültür ve Turizm Bakanı Atilla KOÇ’un cevabı
(7/14567)
129.- İstanbul Milletvekili Emin ŞİRİN’in, askerî
hastanelerde başörtüsüyle ilgili uygulamaya ilişkin Başbakandan
sorusu ve Millî Savunma Bakanı M. Vecdi GÖNÜL’ün cevabı
(7/14571)
130.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın,
tasfiye halindeki İhlas Finans Kurumunun borçlarına ilişkin Başbakandan
sorusu ve Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif ŞENER’in
cevabı (7/14572)
131 – Çanakkale Milletvekili Ahmet KÜÇÜK’ün, boş
tarım arazilerine, destekleme politikasına ve hububat alımına
ilişkin Başbakandan sorusu ve Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi
EKER’in cevabı (7/14573)
132.– Konya Milletvekili Atilla KART’ın, ilaç yolsuzluğu
iddialarının soruşturulmasına ilişkin Başbakandan sorusu ve Sağlık
Bakanı Recep AKDAĞ’ın cevabı (7/14574)
133.– İzmir Milletvekili K. Kemal ANADOL’un, ihale
ilanlarının yerel basında yayımlanmasıyla ilgili düzenleme çalışmasına
ilişkin Başbakandan sorusu ve Maliye Bakanı Kemal UNAKITAN’ın cevabı
(7/14575)
134.– İstanbul Milletvekili Berhan ŞİMŞEK’in, bazı
siyasetçi ve gazetecilerin banka hesap bilgilerinin basına sızdırıldığı
iddiasına ilişkin Başbakandan sorusu ve Devlet Bakanı ve Başbakan
Yardımcısı Abdüllatif ŞENER’in cevabı (7/14576)
135.– İstanbul Milletvekili Emin ŞİRİN’in, RTÜK’ün
idari yargı kararlarını uygulamadığı iddialarına ilişkin Başbakandan
sorusu ve Devlet Bakanı Beşir ATALAY’ın cevabı (7/14578)
136.– Çanakkale Milletvekili Ahmet KÜÇÜK’ün,
emekli aylıklarında artış yapılıp yapılmayacağına ilişkin Başbakandan
sorusu ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat BAŞESGİOĞLU’nun
cevabı (7/14579)
137.- Denizli Milletvekili Mustafa GAZALCI’nın,
Gelibolu Millî Parkındaki kütüphaneye ilişkin Başbakandan sorusu
ve Kültür ve Turizm Bakanı Atilla KOÇ’un cevabı (7/14580)
138.- İzmir Milletvekili Enver ÖKTEM’in, Vakıflar
Kanunu Tasarısının azınlık vakıflarına yönelik düzenlemelerine
ilişkin Başbakandan sorusu ve Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı
Mehmet Ali ŞAHİN’in cevabı (714581)
139.- İstanbul Milletvekili Bihlun TAMAYLIGİL’in,
THY’ye engelli eleman alımına ilişkin Başbakandan sorusu ve Maliye
Bakanı Kemal UNAKITAN’ın cevabı (7/14582)
140.- İzmir Milletvekili Enver ÖKTEM’in, Tekel Balatçık
Yaprak Tütün İşletme Müdürlüğüyle ilgili bazı iddialara ilişkin
Başbakandan sorusu ve Maliye Bakanı Kemal UNAKITAN’ın cevabı
(7/14583)
141.- İzmir Milletvekili Ahmet ERSİN’in, Emniyet
Teşkilâtınca yürütülen çete operasyonlarıyla ilgili iddialara
ilişkin Başbakandan sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun
cevabı (7/14586)
142.- İzmir Milletvekili Enver ÖKTEM’in, Ulum
el-Hikme adlı bir okul olup olmadığına ilişkin Başbakandan sorusu
ve Millî Eğitim Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/14587)
143.- Kocaeli Milletvekili İzzet ÇETİN’in, Sakarya-Hendek-Çakallık
Köyündeki köprü ve barajın onarımı ile beton santralinin çevreye
etkisine ilişkin Başbakandan sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir
AKSU’nun cevabı (7/14589)
144.- Tunceli Milletvekili Hasan GÜYÜLDAR’ın, Erzincan’ın
Kuzulca Köyünde öldürülen bir şahsa ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı
Abdülkadir AKSU’nun cevabı(7/14590)
145.- İzmir Milletvekili K. Kemal ANADOL’un, dalgıç
polislerin eğitimine ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir
AKSU’nun cevabı(7/14591)
146.- Ankara Milletvekili Yakup KEPENEK’in, Ankara
Büyükşehir Belediyesinin borçlarına ilişkin sorusu ve İçişleri
Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı(7/14592)
147.- Antalya Milletvekili Feridun Fikret BALOĞLU’nun,
arama ve kurtarma personelinin özlük haklarına ilişkin sorusu ve
İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı(7/14593)
148.- Antalya Milletvekili Feridun Fikret BALOĞLU’nun,
sivil savunma dalgıçlarının çalışma koşullarına ilişkin sorusu
ve İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı(7/14594)
149.- Antalya Milletvekili Feridun Fikret BALOĞLU’nun,
arama ve kurtarma birliklerinin çalışmalarına ilişkin sorusu ve
İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı(7/14596)
150.- İzmir Milletvekili Enver ÖKTEM’in, bazı kişileri
hedef gösterdiği iddia edilen internet sitesine ilişkin sorusu ve
İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı(7/14597)
151.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın, AK
Parti Antalya İl Kongresi için yapılan afişleme çalışmalarına
ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı(7/14598)
152.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın, AK
Parti Antalya İl Kongresinde dolmuşlara ve billboardlara parti
afişlerinin asılmasına ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir
AKSU’nun cevabı(7/14599)
153.- İzmir Milletvekili Enver ÖKTEM’in, Davud
el-Kayseri adlı bir dernek olup olmadığına ilişkin sorusu ve İçişleri
Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı(7/14600)
154.- Karaman Milletvekili Mevlüt AKGÜN’ün, özel
güvenlik görevlilerinin eğitimine ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı
Abdülkadir AKSU’nun cevabı(7/14601)
155.- Samsun Milletvekili İlyas Sezai ÖNDER’in,
Samsun sahilinden deniz kumu alınmasına ilişkin sorusu ve İçişleri
Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı(7/14603)
156.- İzmir Milletvekili Enver ÖKTEM’in, Emniyet
Teşkilatı personelinin Genel Müdürlük aleyhine açtığı idari davalara
ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı(7/14604)
157.- İstanbul Milletvekili Kemal KILIÇDAROĞLU’nun,
Iğdır İl Millî Eğitim Müdürünün çeşitli tarihlerde il dışında görevlendirilmesine
ilişkin sorusu ve Millî Eğitim Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı
(7/14605)
158.- İstanbul Milletvekili Berhan ŞİMŞEK’in,
okullarda yapılmak istenen araştırmalarla ilgili izin prosedürüne
ilişkin sorusu ve Millî Eğitim Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı
(7/14606)
159.- İstanbul Milletvekili Berhan ŞİMŞEK’in,
emekli olan öğretmenlere ilişkin sorusu ve Millî Eğitim Bakanı Hüseyin
ÇELİK’in cevabı (7/14607)
160.- Antalya Milletvekili Feridun Fikret BALOĞLU’nun,
bir ilköğretim okulunda siyasî parti toplantısı düzenlenmek istendiği
iddiasına ilişkin sorusu ve Millî Eğitim Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı
(7/14608)
161.- İzmir Milletvekili Ahmet ERSİN’in, okullardaki
şiddet ve uyuşturucu kullanımının önlenmesine ilişkin sorusu ve
Millî Eğitim Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/14609)
162.- İstanbul Milletvekili Berhan ŞİMŞEK’in, bilgi
taleplerinin karşılanmadığı iddiasına ilişkin sorusu ve Millî
Eğitim Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/14610)
163.- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun,
bazı ilaçların karşılanmasında getirilen kısıtlamalara,
Bazı ilaçların kullanımındaki artışa,
İlişkin soruları ve Maliye Bakanı Kemal UNAKITAN’ın
cevabı (7/14611, 14614)
164.- Denizli Milletvekili Mustafa GAZALCI’nın,
mayınlı arazilerin temizlenmesine ilişkin sorusu ve Maliye Bakanı
Kemal UNAKITAN’ın cevabı (7/14612)
165.- İstanbul Milletvekili Berhan ŞİMŞEK’in, kamu
yararına çalışan statüsü verilen dernek ve vakıflara ilişkin sorusu
ve Maliye Bakanı Kemal UNAKITAN’ın cevabı (7/14613)
166.- Ankara Milletvekili Yakup KEPENEK’in, Tekelin
alkollü içki bölümünün satışına ilişkin sorusu ve Maliye Bakanı
Kemal UNAKITAN’ın cevabı (7/14615)
167.- Malatya Milletvekili Ferit Mevlüt ASLANOĞLU’nun,
Başak Sigorta ve Başak Emeklilik AŞ’nin kamu paylarının satışına
ilişkin sorusu ve Maliye Bakanı Kemal UNAKITAN’ın cevabı (7/14616)
168.- Isparta Milletvekili Mevlüt COŞKUNER’in,
Yalvaç Belediyesinin hammadde üretim izin belgesiyle yürüttüğü
faaliyetlere ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı
Mehmet Hilmi GÜLER’in cevabı (7/14618)
169.– İzmir Milletvekili Enver ÖKTEM’in, Dr. Behçet
Uz Çocuk Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesiyle ilgili bazı
iddialara ilişkin sorusu ve Sağlık Bakanı Recep AKDAĞ’ın cevabı
(7/14622)
170.- İzmir Milletvekili Hakkı ÜLKÜ’nün, İzmir 1
Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun
aldığı bir karara ilişkin sorusu ve Kültür ve Turizm Bakanı Atilla
KOÇ’un cevabı (7/14624)
171.- İzmir Milletvekili Erdal KARADEMİR’in, belediyelerin
sahil beldelerindeki imar izin yetkilerinin kaldırılacağı iddiasına
ilişkin sorusu ve Kültür ve Turizm Bakanı Atilla KOÇ’un cevabı
(7/14625)
172.- İzmir Milletvekili Enver ÖKTEM’in, müzelerdeki
güvenlik önlemlerine ilişkin sorusu ve Kültür ve Turizm Bakanı
Atilla KOÇ’un cevabı (7/14626)
173.- Karaman Milletvekili Mevlüt AKGÜN’ün, Karaman
Derbe Höyüğünde arkeolojik kazı yapılıp yapılmayacağına ilişkin
sorusu ve Kültür ve Turizm Bakanı Atilla KOÇ’un cevabı (7/14627)
174.- Zonguldak Milletvekili Harun AKIN’ın, Karabük-Yenice-Zonguldak
karayoluna ilişkin sorusu ve Bayındırlık ve İskân Bakanı Faruk Nafız
ÖZAK’ın cevabı (7/14629)
175.- İzmir Milletvekili Hakkı ÜLKÜ’nün, İzmir-Çeşme
kıyı bölgesindeki sit alanlarında alım-satımı yapılan arazilere
ilişkin sorusu ve Bayındırlık ve İskân Bakanı Faruk Nafız ÖZAK’ın cevabı
(7/14630)
176.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın,
TMO’nun hububat alımına,
- Iğdır Milletvekili Dursun AKDEMİR’in, Doğu Karadeniz
Bölgesindeki don zararının tazminine ve fındık fiyatlarına,
İlişkin soruları ve Tarım ve Köyişleri Bakanı
Mehmet Mehdi EKER’in cevabı (7/14631, 14632)
177.- İzmir Milletvekili Enver ÖKTEM’in, Ankara
Onkoloji Hastanesiyle ilgili bir iddiaya ilişkin sorusu ve Sağlık
Bakanı Recep AKDAĞ’ın cevabı (7/14633)
178.- Muğla Milletvekili Ali ARSLAN’ın, kolesterol
ilaçlarında yapılan kısıtlamaya ilişkin sorusu ve Sağlık Bakanı
Recep AKDAĞ’ın cevabı (7/14634)
179.- Hatay Milletvekili Züheyir AMBER’in,
TMSF’nin döviz satışına ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı ve Başbakan
Yardımcısı Abdüllatif ŞENER’in cevabı (7/14635)
180.- Hatay Milletvekili Züheyir AMBER’in, Cilvegözü
Sınır Kapısına ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı Kürşad TÜZMEN’in cevabı
(7/14636)
181.- Samsun Milletvekili İlyas Sezai ÖNDER’in,
çocuklara yönelik cinsel istismara ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı
Nimet ÇUBUKÇU’nun cevabı (7/14638)
182.- İstanbul Milletvekili Emin ŞİRİN’in, başörtüsü
konusundaki uygulamalara ilişkin sorusu ve Millî Savunma Bakanı
M. Vecdi GÖNÜL’ün cevabı (7/14639)
183.- Mersin Milletvekili Hüseyin ÖZCAN’ın, bir işadamıyla
ilgili iddialara ilişkin sorusu ve Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali
COŞKUN’un cevabı (7/14640)
184.- Eskişehir Milletvekili Cevdet SELVİ’nin,
özürlülerin hizmet alırken karşılaştığı sorunların çözümüne ilişkin
sorusu ve Adalet Bakanı Cemil ÇİÇEK’in cevabı (7/14641)
185.- İzmir Milletvekili Ahmet ERSİN’in, İnsan
Haklarını İnceleme Komisyonu raporlarına ilişkin sorusu ve Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanvekili İsmail ALPTEKİN’in cevabı
(7/14642)
186.- İstanbul Milletvekili Ahmet Güryüz KETENCİ’nin,
memurlara ek zam verilip verilmeyeceğine ilişkin Başbakandan sorusu
ve Maliye Bakanı Kemal UNAKITAN’ın cevabı (7/14643)
187.- Balıkesir Milletvekili Sedat PEKEL’in, çalışanların
ve emeklilerin aylıklarında iyileştirme yapılıp yapılmayacağına
ilişkin Başbakandan sorusu ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat
BAŞESGİOĞLU’nun cevabı (7/14644)
188.- Muğla Milletvekili Ali ARSLAN’ın, Poliklinik
Hizmetlerinde Etkinlik adlı kitaptaki ankete ilişkin Başbakandan
sorusu ve Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali ŞAHİN’in
cevabı (714645)
189.- Ankara Milletvekili Mehmet TOMANBAY’ın, terör
olaylarına ve terörle mücadeleye ilişkin Başbakandan sorusu ve
İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı (7/14648)
190.- Hatay Milletvekili Gökhan DURGUN’un, Altınözü
Belediye Başkanıyla ilgili bir iddiaya ilişkin Başbakandan sorusu
ve İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı (7/14649)
191.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın,
IMF’ye olan borcun erken ödenip ödenmeyeceğine ilişkin Başbakandan
sorusu ve Devlet Bakanı Ali BABACAN’ın cevabı (7/14651)
192.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın,
TMSF’nin döviz satışına ilişkin Başbakandan sorusu ve Devlet Bakanı
ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif ŞENER’in cevabı (7/14652)
193.- Malatya Milletvekili Süleyman SARIBAŞ’ın,
TMSF’nin döviz satışına ilişkin Başbakandan sorusu ve Devlet Bakanı
ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif ŞENER’in cevabı (7/14653)
194.- Mersin Milletvekili Hüseyin ÖZCAN’ın, bir
dernek toplantısıyla ilgili iddiaya ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı
Abdülkadir AKSU’nun cevabı (7/14654)
195.- Mersin Milletvekili Hüseyin ÖZCAN’ın, Niğde
Valisinin bir uygulamasına ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir
AKSU’nun cevabı (7/14655)
196.- Malatya Milletvekili Süleyman SARIBAŞ’ın,
Emniyet Genel Müdürlüğünün telefon dinleme ve takip işlemlerine
ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı
(7/14658)
197.- Malatya Milletvekili Süleyman SARIBAŞ’ın,
yurtdışı fonlardan yararlanan dernek ve vakıflara ilişkin sorusu
ve İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı (7/14659)
198.- Hatay Milletvekili Züheyir AMBER’in, Hatay
İlindeki faili meçhul olaylara ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı
Abdülkadir AKSU’nun cevabı (7/14660)
199.- Kırklareli Milletvekili Mehmet S. KESİMOĞLU’nun,
Niğde Valisinin bir uygulamasına ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı
Abdülkadir AKSU’nun cevabı (7/14661)
200.- Hatay Milletvekili Züheyir AMBER’in, Diyarbakır
Çocuk Yuvasındaki kayıp çocuklara ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı
Abdülkadir AKSU’nun cevabı (7/14663)
201.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın, Antalya-Kemer
otogarı ve kent meydanı çalışmalarına ilişkin sorusu ve İçişleri
Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı (7/14664)
202.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın, Düden
Çayı Projesi kapsamında sit alanına inşaatlar yapıldığı iddiasına
ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı(7/14665)
203.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın, Antalya
Falez Kavşağına üst geçit yapılıp yapılmayacağına ilişkin sorusu
ve İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı(7/14666)
204.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın, Antalya’daki
otoparkların denetimine ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir
AKSU’nun cevabı(7/14667)
205.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın Boğa
Çayındaki bazı faaliyetlerin oluşturduğu kirliliğe ilişkin sorusu
ve İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı(7/14668)
206.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın, Antalya-Çamyuva
Beldesindeki çöp sorununa ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir
AKSU’nun cevabı(7/14669)
207.- Malatya Milletvekili Süleyman SARIBAŞ’ın,
Güney Azerbaycan Millî Uyanış Hareketi Liderinin İstanbul’da tutuklanmasına
ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı(7/14670)
208.- İstanbul Milletvekili Emin ŞİRİN’in, Amerikan
ajanlarının İstanbul’da bir operasyon düzenlediği iddiasına ilişkin
sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı(7/14671)
209.- Kastamonu Milletvekili Mehmet YILDIRIM’ın,
Kırım Kongo hastalığına ilişkin sorusu ve Sağlık Bakanı Recep AKDAĞ’ın
cevabı (7/14674)
210.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın, Bolu
Köroğlu Devlet Hastanesiyle ilgili basına yansıyan bazı iddialara
ilişkin sorusu ve Sağlık Bakanı Recep AKDAĞ’ın cevabı (7/14675)
211.- Muğla Milletvekili Ali ARSLAN’ın, sağlık hizmeti
alımındaki sevk zincirine ilişkin sorusu ve Sağlık Bakanı Recep AKDAĞ’ın
cevabı (7/14676)
212.- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun,
hastanelere yönelik Yap-İşlet-Kirala Projesine ilişkin sorusu ve
Sağlık Bakanı Recep AKDAĞ’ın cevabı (7/14677)
213.- Muğla Milletvekili Ali ARSLAN’ın, Devlet hastanelerinin
kamudan olan alacaklarına ilişkin sorusu ve Sağlık Bakanı Recep AKDAĞ’ın
cevabı (7/14678)
214.- İzmir Milletvekili Enver ÖKTEM’in, İzmir İl
Sağlık Müdürlüğünde basın mensuplarına karşı gösterilen tutuma
ilişkin sorusu ve Sağlık Bakanı Recep AKDAĞ’ın cevabı (7/14680)
215.- Iğdır Milletvekili Dursun AKDEMİR’in, sağlık
harcamalarına ve ilaç giderlerine ilişkin sorusu ve Sağlık Bakanı
Recep AKDAĞ’ın cevabı (7/14681)
216.- İzmir Milletvekili Enver ÖKTEM’in, piyasada
bulunamayan bazı ilaçlara ilişkin sorusu ve Sağlık Bakanı Recep
AKDAĞ’ın cevabı (7/14683)
217.- Adana Milletvekili N. Gaye ERBATUR’un, belediyelerin
koruma evi açma yükümlülüğüne,
- Aydın Milletvekili Özlem ÇERÇİOĞLU’nun, çocuk
yuvaları ve yetiştirme yurtlarındaki kaçak ve kayıp çocuklara,
- Hatay Milletvekili Züheyir AMBER’in, SHÇEK yurt
ve yuvalarındaki sağlık hizmetlerine ve kaybolan çocuklara,
- İzmir Milletvekili Canan ARITMAN’ın, SHÇEK yurt
ve yuvalarına kayıtlı kayıp çocuklara,
- Ankara Milletvekili Muzaffer R. KURTULMUŞOĞLU’nun,
SHÇEK yetiştirme yurtları ve çocuk yuvalarının yönetimine,
İlişkin soruları ve Devlet Bakanı Nimet ÇUBUKÇU’nun
cevabı (7/14684, 14685, 14686, 14687, 14688)
218.- Adana Milletvekili N. Gaye ERBATUR’un, ilk
ve ortaöğretim çağındaki kız çocuklarına ilişkin sorusu ve Millî
Eğitim Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/14689)
219.- Adana Milletvekili N. Gaye ERBATUR’un, meslek
liselerinde yaşlı ve özürlülerin bakımıyla ilgili bölümlerin bulunup
bulunmadığına ilişkin sorusu ve Millî Eğitim Bakanı Hüseyin ÇELİK’in
cevabı (7/14690)
220.- İstanbul Milletvekili Berhan ŞİMŞEK’in, İstanbul
Bahçelievler Anadolu Lisesi halı sahasının kiraya verilmesine
ilişkin sorusu ve Millî Eğitim Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı
(7/14691)
221.- İzmir Milletvekili Hakkı ÜLKÜ’nün, bir ilköğretim
okulunda öğrencilere para karşılığı kitap satıldığı iddiasına
ilişkin sorusu ve Millî Eğitim Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı
(7/14692)
222.- Yozgat Milletvekili Emin KOÇ’un, Star Gazetesinin
satışına ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı
Abdüllatif ŞENER’in cevabı (7/14693)
223.- Hatay Milletvekili Züheyir AMBER’in, SPK
personeline yapılan ödemelerde usulsüzlük tespit edilip edilmediğine
ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif
ŞENER’in cevabı (7/14694)
224.- Hatay Milletvekili Fuat GEÇEN’in, TMSF’nin
döviz satışına ilişkin sorusu Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı
Abdüllatif ŞENER’in cevabı (7/14695)
225.- Muğla Milletvekili Ali ARSLAN’ın, Bodrum’dan
yurtdışına kaçırılan tarihi eserlere ilişkin sorusu ve Kültür ve
Turizm Bakanı Atilla KOÇ’un cevabı (7/14696)
226.- Hatay Milletvekili Züheyir AMBER’in, müzelerde
yaşanan hırsızlık ve sahtecilik olaylarına ilişkin sorusu ve Kültür
ve Turizm Bakanı Atilla KOÇ’un cevabı (7/14697)
227.- Hatay Milletvekili Züheyir AMBER’in, Bodrum
Kalesi Sualtı Arkeoloji Müzesinde zindan girişindeki bir yazının sildirileceği iddiasına ilişkin sorusu
ve Kültür ve Turizm Bakanı Atilla KOÇ’un cevabı (7/14698)
228.- Kırklareli Milletvekili Mehmet S. KESİMOĞLU’nun,
kamu personeli alımında yapılan sözlü sınavlarla ilgili bazı iddialara
ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali
ŞAHİN’in cevabı (714699)
229.- Hatay Milletvekili Züheyir AMBER’in, Hatay’da
yabancılara satılan arazilere ilişkin sorusu ve Bayındırlık ve
İskân Bakanı Faruk Nafız ÖZAK’ın cevabı (7/14702)
230.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın, Antalya-Sarısu
Deresindeki balık ölümlerine,
- İzmir Milletvekili Hakkı ÜLKÜ’nün, kırmızı palmiye
böceği zararlısına karşı alınan önlemlere,
İlişkin soruları ve Tarım ve Köyişleri Bakanı
Mehmet Mehdi EKER’in cevabı (7/14703, 14704)
2 nci Cilt
231.- Hatay Milletvekili Züheyir AMBER’in, faiz
oranlarının yükselmesine ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı Ali BABACAN’ın
cevabı (7/14705)
232.- Gaziantep Milletvekili Ahmet YILMAZKAYA’nın,
Suriye’ye kısa süreli çıkışlardan alınan harca ilişkin sorusu ve
Devlet Bakanı Kürşad TÜZMEN’in cevabı (7/14706)
233.- Artvin Milletvekili Yüksel ÇORBACIOĞLU’nun,
KBİAŞ özelleştirme ihalesine ilişkin sorusu ve Maliye Bakanı Kemal
UNAKITAN’ın cevabı (7/14707)
234.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın, emekli
maaşlarına ilişkin sorusu ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat
BAŞESGİOĞLU’nun cevabı (7/14710)
235.- Muğla Milletvekili Fahrettin ÜSTÜN’ün, Muğla-Yatağan-Yeşilbağcılar
Beldesinin taşınmasına ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabiî Kaynaklar
Bakanı Mehmet Hilmi GÜLER’in cevabı (7/14711)
236.- İstanbul Milletvekili Emin ŞİRİN’in, Amerikan
ajanlarının İstanbul’da bir operasyon düzenlediği iddiasına ilişkin
sorusu ve Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah GÜL’ün
cevabı (7/14712)
237.- Konya Milletvekili Atilla KART’ın, cevaplandırılmayan
soru önergelerine ilişkin sorusu ve Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanvekili İsmail ALPTEKİN’in cevabı (7/14713)
238.- Konya Milletvekili Atilla KART’ın, bir firma
hakkındaki çeşitli iddiaların soruşturulmasına ilişkin Başbakandan
sorusu ve Devlet Bakanı Kürşad TÜZMEN’in cevabı (7/14717)
239.- Konya Milletvekili Atilla KART’ın, Danıştay’a
yapılan saldırıya ve güvenlik önlemlerine ilişkin Başbakandan sorusu
ve İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı (7/14718)
240.- Hatay Milletvekili Mehmet ERASLAN’ın, Göksu
Vadisi Sulama Projesine ilişkin Başbakandan sorusu ve Devlet Bakanı
ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif ŞENER’in cevabı (7/14719)
241.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın,
Başbakanlık Müsteşarının yönetim kurulu üyeliklerine ilişkin
Başbakandan sorusu ve Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet
Ali ŞAHİN’in cevabı (7/14721)
242.- İzmir Milletvekili Ahmet ERSİN’in, Başbakanlık
Teftiş Kurulunun halterdeki doping skandallarıyla ilgili raporuna
ilişkin Başbakandan sorusu ve Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı
Mehmet Ali ŞAHİN’in cevabı (7/14722)
243.- İzmir Milletvekili Enver ÖKTEM’in, bazı gazeteci
ve siyasetçilerin banka hesap bilgilerine girilmesine ilişkin
Başbakandan sorusu ve Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif
ŞENER’in cevabı (7/14724)
244.- İzmir Milletvekili Enver ÖKTEM’in, lisans
alamayan otogaz istasyonlarına yönelik düzenlemeye ilişkin Başbakandan
sorusu ve Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Mehmet Hilmi GÜLER’in cevabı
(7/14725)
245.- İzmir Milletvekili Enver ÖKTEM’in, Atabey
Operasyonunda basına verilen bilgilere ilişkin Başbakandan sorusu
ve İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı (7/14726)
246.- Hatay Milletvekili Gökhan DURGUN’un, Cilvegözü
sınır kapısında yaşanan sorunlara ilişkin Başbakandan sorusu ve
Devlet Bakanı Kürşad TÜZMEN’in cevabı (7/14727)
247.- İstanbul Milletvekili Berhan ŞİMŞEK’in,
Ömerli su havzasında organize sanayi bölgesi kurulmasına ilişkin
Başbakandan sorusu ve Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali COŞKUN’un cevabı
(7/14730)
248.- Şanlıurfa Milletvekili Turan TÜYSÜZ’ün,
bir milletvekiline yönelik isnatların incelenmesine ilişkin Başbakandan
sorusu ve Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif ŞENER’in
cevabı (7/14731)
249.- Denizli Milletvekili Mehmet U. NEŞŞAR’ın,
tüccarın üreticiyi mağdur etmesine ilişkin Başbakandan sorusu ve
Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi EKER’in cevabı (7/14732)
250.- Ankara Milletvekili Yakup KEPENEK’in, TÜBİTAK’ın
ODTÜ’nün bazı projelerini iade etmesine ilişkin Başbakandan sorusu
ve Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali ŞAHİN’in cevabı
(7/14733)
251.- Burdur Milletvekili Ramazan Kerim ÖZKAN’ın,
Turizm Eğitim Merkezlerindeki sözleşmeli personelin özlük haklarına
ilişkin Başbakandan sorusu ve Kültür ve Turizm Bakanı Atilla KOÇ’un
cevabı (7/14734)
252.- Burdur Milletvekili Ramazan Kerim ÖZKAN’ın,
taş ve mermer ocaklarının çevreye verdiği zararlara ilişkin Başbakandan
sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı (7/14735)
253.- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun,
yabancıların satın aldıkları gayrimenkullere ilişkin sorusu ve
Bayındırlık ve İskân Bakanı Faruk Nafız ÖZAK’ın cevabı (7/14739)
254.- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun,
Ordu İlindeki yatırımlara ilişkin sorusu ve Bayındırlık ve İskân
Bakanı Faruk Nafız ÖZAK’ın cevabı (7/14740)
255.- İzmir Milletvekili Enver ÖKTEM’in, Ankara’nın
Gölbaşı İlçesinde toprakta yüksek miktarda asbest olduğu iddialarına
ilişkin sorusu ve Çevre ve Orman Bakanı Osman PEPE’nin cevabı
(7/14742)
256.- İstanbul Milletvekili Emin ŞİRİN’in, Ömerli
su havzasında organize sanayi bölgesi kurulmasına ilişkin sorusu
ve Çevre ve Orman Bakanı Osman PEPE’nin cevabı (7/14743)
257.- Manisa Milletvekili Nuri ÇİLİNGİR’in, vize
uygulamasına ilişkin sorusu ve Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı
Abdullah GÜL’ün cevabı (7/14746)
258.- İstanbul Milletvekili Emin ŞİRİN’in, Telsim’in
yeni abonelerinin kayıt maliyetlerine,
TMSF’nin İmar Bankası alacağı dolayısıyla yaptığı
satışlara,
İlişkin soruları ve Devlet Bakanı ve Başbakan
Yardımcısı Abdüllatif ŞENER’in cevabı (7/14747, 14748)
259.- Hatay Milletvekili Mehmet ERASLAN’ın, Kamu
Personeli Seçme Sınavına ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı ve Başbakan
Yardımcısı Mehmet Ali ŞAHİN’in cevabı (7/14749)
260.- Uşak Milletvekili Osman COŞKUNOĞLU’nun, TÜBİTAK’ın
ODTÜ’nün bazı projelerini iade etmesine ilişkin sorusu ve Devlet
Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali ŞAHİN’in cevabı
(7/14750)
261.- Hatay Milletvekili Züheyir AMBER’in, Hazinenin
dövize endeksli tahvil itfasına ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı
Ali BABACAN’ın cevabı (7/14751)
262.- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun,
Çin’den yapılan ithalata,
Eşek ve at ithalatına,
İlişkin soruları ve Devlet Bakanı Kürşad TÜZMEN’in
cevabı (7/14753,14754)
263.- Yozgat Milletvekili Emin KOÇ’un, Anadolu
Ajansının personel politikasına ve bazı görüntülü servislerine
ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı Beşir ATALAY’ın cevabı (7/14755)
264.- Muğla Milletvekili Ali Cumhur YAKA’nın, TRT
Genel Müdür Vekilinin bir açıklamasına ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı
Beşir ATALAY’ın cevabı (7/14756)
265.- Ankara Milletvekili Mehmet TOMANBAY’ın,
TRT’nin Disney Şirketinden yaptığı alımlara ilişkin sorusu ve Devlet
Bakanı Beşir ATALAY’ın cevabı (7/14757)
266.- Edirne Milletvekili Rasim ÇAKIR’ın, Edirne-İpsala-Yenikarpuzlu
Beldesinde istimlak bedeli ödenmeyen çiftçilere ilişkin sorusu
ve Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Mehmet Hilmi GÜLER’in cevabı
(7/14758)
267.- Zonguldak Milletvekili Harun AKIN’ın, Zonguldak’ta
yapılan uluslararası kömür kongresine ilişkin sorusu ve Enerji ve
Tabiî Kaynaklar Bakanı Mehmet Hilmi GÜLER’in cevabı (7/14759)
268.- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun,
Ordu İlindeki yatırımlara ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabiî Kaynaklar
Bakanı Mehmet Hilmi GÜLER’in cevabı (7/14760)
269.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın, ASKİ’de
işten çıkarılan kadrolu personele ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı
Abdülkadir AKSU’nun cevabı(7/14762)
270.- Çorum Milletvekili Feridun AYVAZOĞLU’nun,
Çorum’da düzenlenen bir anma törenine ilişkin sorusu ve İçişleri
Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı(7/14763)
271.- Yozgat Milletvekili Emin KOÇ’un, Sivas Valisi
hakkındaki iddialara ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir
AKSU’nun cevabı(7/14764)
272.- Ardahan Milletvekili Ensar ÖĞÜT’ün, emekli
aylıklarına, işsizliğe ve asgari ücrete ilişkin sorusu ve Çalışma
ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat BAŞESGİOĞLU’nun cevabı (7/14765)
273.- Afyonkarahisar Milletvekili Reyhan BALANDI’nın,
Atabey Operasyonunda basına bilgi veren şahsa ilişkin sorusu ve
İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı(7/14766)
274.- Adana Milletvekili N. Gaye ERBATUR’un, Adana-Yumurtalık-Haylazlı
Köyünün içme suyu sorununa ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir
AKSU’nun cevabı(7/14767)
275.- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun,
yurt dışına çıkarılmış tarihi eserlere ve tarihi eserlerin envanterine
ilişkin sorusu ve Kültür ve Turizm Bakanı Atilla KOÇ’un cevabı
(7/14769)
276.- İzmir Milletvekili Hakkı ÜLKÜ’nün, Bodrum
Kalesi Sualtı Arkeoloji Müzesindeki zindan girişindeki bir yazıya
ve müze envanterlerine ilişkin sorusu ve Kültür ve Turizm Bakanı
Atilla KOÇ’un cevabı (7/14770)
277.- Antalya Milletvekili Osman ÖZCAN’ın, Çavdır-Palamut-Saklıkent
bölgesinin yollarına ilişkin sorusu ve Kültür ve Turizm Bakanı
Atilla KOÇ’un cevabı (7/14771)
278.- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun,
Ordu İlindeki yatırımlara ilişkin sorusu ve Kültür ve Turizm Bakanı
Atilla KOÇ’un cevabı (7/14772)
279.- Adana Milletvekili N. Gaye ERBATUR’un, Adana’da
Çağdaş Sanatlar Müzesi kurulup kurulmayacağına ilişkin sorusu
ve Kültür ve Turizm Bakanı Atilla KOÇ’un cevabı (7/14773)
280.- Adana Milletvekili N. Gaye ERBATUR’un, atıl
haldeki Karataş Kültür Merkezine ilişkin sorusu ve Kültür ve Turizm
Bakanı Atilla KOÇ’un cevabı (7/14774)
281.- İstanbul Milletvekili Emin ŞİRİN’in, bazı
eserlerin Topkapı’daki Mukaddes Emanetler Dairesinde bulunup bulunmadığına
ilişkin sorusu ve Kültür ve Turizm Bakanı Atilla KOÇ’un cevabı
(7/14775)
282.- Ankara Milletvekili Bayram Ali MERAL’in, memur
ve emekli aylıklarına enflasyon farkının yansıtılmasına ilişkin
sorusu ve Maliye Bakanı Kemal UNAKITAN’ın cevabı (7/14776)
283.- Denizli Milletvekili Mustafa GAZALCI’nın,
Tekelin alkollü içkiler bölümünün özelleştirilmesiyle ilgili
iddialara ve içkilerdeki ÖTV oranına ilişkin sorusu ve Maliye Bakanı
Kemal UNAKITAN’ın cevabı (7/14777)
284.- Muğla Milletvekili Fahrettin ÜSTÜN’ün, Türk
Telekomun özelleştirilmesine ilişkin sorusu ve Maliye Bakanı Kemal
UNAKITAN’ın cevabı (7/14778)
285.- İstanbul Milletvekili Emin ŞİRİN’in Uzan Grubunun
TMSF’ye olan borçlarına ilişkin sorusu ve Maliye Bakanı Kemal UNAKITAN’ın
cevabı (7/14779)
286.- Hatay Milletvekili Mehmet ERASLAN’ın, özel
dershanelere ilişkin sorusu ve Millî Eğitim Bakanı Hüseyin ÇELİK’in
cevabı (7/14780)
287.- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun,
Ordu İlindeki yatırımlara ilişkin sorusu ve Millî Eğitim Bakanı Hüseyin
ÇELİK’in cevabı (7/14781)
288.- Sivas Milletvekili Nurettin SÖZEN’in, Sivas
İl Millî Eğitim Müdürlüğünün bir banka şubesi ile imzaladığı maaş
ödemesi sözleşmesine ilişkin sorusu ve Millî Eğitim Bakanı Hüseyin
ÇELİK’in cevabı (7/14782)
289.- Mersin Milletvekili Hüseyin ÖZCAN’ın, Kınık
İlçe Millî Eğitim Müdürlüğünün bir oyunu yasakladığı ve okullarda
ideolojik çalışmalar yapıldığı iddialarına ilişkin sorusu ve
Millî Eğitim Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/14783)
290.- Adana Milletvekili N. Gaye ERBATUR’un, üstün
yetenekli çocukların eğitimine ilişkin sorusu ve Millî Eğitim Bakanı
Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/14784)
291.- Denizli Milletvekili Mustafa GAZALCI’nın,
Adile Sultan Kasrı Öğretmenevi ve Kültür Merkezi bahçesinin Üsküdar
Belediyesine devrine ilişkin sorusu ve Millî Eğitim Bakanı Hüseyin
ÇELİK’in cevabı (7/14785)
292.- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun,
Ordu İlindeki yatırımlara ilişkin sorusu ve Sağlık Bakanı Recep
AKDAĞ’ın cevabı (7/14786)
293.- İzmir Milletvekili Canan ARITMAN’ın, yüksek
nüfus artışı politikası uygulanıp uygulanmayacağına ilişkin
sorusu ve Sağlık Bakanı Recep AKDAĞ’ın cevabı (7/14787)
294- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun,
bazı hastanelerdeki bebek ölümlerine ilişkin sorusu ve Sağlık Bakanı
Recep AKDAĞ’ın cevabı (7/14788)
295.- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun,
aile planlaması yerine üreme sağlığı programının uygulanmasına
ilişkin sorusu ve Sağlık Bakanı Recep AKDAĞ’ın cevabı (7/14789)
296.- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun,
Ordu İlindeki yatırımlara ilişkin sorusu ve Sanayi ve Ticaret Bakanı
Ali COŞKUN’un cevabı (7/14791)
297.- İstanbul Milletvekili Emin ŞİRİN’in, Ömerli
Su Havzasında organize sanayi bölgesi kurulmasına ilişkin sorusu
ve Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali COŞKUN’un cevabı (7/14792)
298.- Hatay Milletvekili Mehmet ERASLAN’ın, elma
ihracatında yaşanan sorunlara,
- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın, Denizli’den
Rusya’ya çekirdeksiz üzüm ihracatına,
Kirazın ihraç fiyatına,
- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun, Ordu
İlindeki yatırımlara,
- Uşak Milletvekili Osman COŞKUNOĞLU’nun, Uşak’ta
çiftçilerin dolu afetinden uğradığı zarara,
İlişkin soruları ve Tarım ve Köyişleri Bakanı
Mehmet Mehdi EKER’in cevabı
(7/14793, 14794, 14795, 14796, 14797)
299.- Diyarbakır Milletvekili Muhsin KOÇYİĞİT’in,
yetiştirme yurtları ve çocuk yuvalarından kaybolan çocuklara
ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı Nimet ÇUBUKÇU’nun cevabı (7/14802)
300.- Ardahan Milletvekili Ensar ÖĞÜT’ün, Bolu
İlindeki bazı köylerin yol ve su sorunlarına ilişkin soruları ve
İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı (7/15411, 15412, 15413,
15414, 15415, 15416, 15417, 15418, 15419, 15420, 15421, 15422, 15423, 15424,
15425, 15426, 15427, 15428, 15429, 15430, 15431, 15432, 15433, 15434, 15435,
15436, 15437, 15438, 15439, 15440, 15441, 15442, 15443, 15444, 15445, 15446,
15447, 15448, 15449, 15450, 15451, 15452, 15453, 15454, 15455, 15456, 15457,
15458, 15459, 15460, 15461, 15462, 15463, 15464, 15465, 15466, 15467, 15468,
15469, 15470, 15471, 15472, 15473, 15535, 15536, 15537, 15538, 15539, 15540,
15541, 15542, 15543, 15544, 15545, 15546, 15547, 15548, 15549, 15550, 15551,
15552, 15553, 15554, 15555, 15556, 15557, 15558, 15559, 15560, 15561, 15562,
15563, 15564, 15572, 15573, 15574, 15575)
301.- Ardahan Milletvekili Ensar ÖĞÜT’ün, Elazığ
İlindeki bazı köylerin yol ve su sorunlarına ilişkin soruları ve
İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı (7/15635, 15636, 15637,
15638, 15639, 15640, 15641, 15642, 15643, 15644, 15645, 15646, 15647, 15648,
15649, 15650, 15651, 15652, 15653, 15654, 15655, 15656, 15657, 15658, 15659,
15660, 15661, 15662, 15663, 15664, 15665, 15666, 15667, 15668, 15669, 15670,
15671, 15672, 15673, 15674, 15675, 15676, 15677, 15678, 15679, 15680, 15681,
15682, 15683, 15684, 15685, 15686, 15687, 15688, 15689, 15690, 15691, 15692,
15693, 15694, 15695, 15696, 15697, 15698, 15699, 15700, 15701, 15702, 15703,
15704, 15705, 15706, 15707, 15708, 15709, 15710, 15711, 15712, 15713, 15714,
15715, 15716, 15717, 15718, 15719, 15720, 15721, 15722, 15723, 15724, 15725,
15726, 15727, 15728, 15729, 15730, 15926)
302.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın, 4
üncü yasama yılındaki kanun hükmünde kararnamelere ilişkin sorusu
ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanvekili İsmail ALPTEKİN’in
cevabı (7/15987)
303.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın, 4
üncü yasama yılındaki Danışma Kurulu toplantılarına ilişkin sorusu
ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanvekili İsmail ALPTEKİN’in
cevabı (7/15988)
304.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın, 4
üncü yasama yılındaki Meclis soruşturması önergelerine ilişkin
sorusu ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanvekili İsmail ALPTEKİN’in
cevabı (7/15989)
305.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın, 4
üncü yasama yılındaki Meclis araştırması önergelerine ve komisyonlarına
ilişkin sorusu ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanvekili İsmail
ALPTEKİN’in cevabı (7/15990)
306.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın, 4
üncü yasama yılındaki özel gündemli toplantılara ve genel görüşmelere
ilişkin sorusu ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanvekili İsmail
ALPTEKİN’in cevabı (7/15991)
307.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın, 4
üncü yasama yılındaki soru önergelerine ilişkin sorusu ve Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanvekili İsmail ALPTEKİN’in cevabı
(7/15992)
308.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın, 4
üncü yasama yılında Cumhurbaşkanınca geri gönderilen ve Anayasa
Mahkemesince iptal edilen kanunlara ilişkin sorusu ve Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanvekili İsmail ALPTEKİN’in cevabı (7/15993)
309.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın, 4
üncü yasama yılında kabul edilen kanunlara ilişkin sorusu ve Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanvekili İsmail ALPTEKİN’in cevabı
(7/15994)
310.- İzmir Milletvekili Yılmaz KAYA’nın, bir ilaç
firması hakkında açılan davaya ilişkin Başbakandan sorusu ve Sağlık
Bakanı Recep AKDAĞ’ın cevabı (7/15997)
311.- Erzincan Milletvekili Erol TINASTEPE’nin,
TOKİ’nin Erzincan’daki konut projelerine ilişkin Başbakandan sorusu
ve Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali ŞAHİN’in cevabı
(7/15998)
312.- Hatay Milletvekili Fuat ÇAY’ın, Hatay’daki
Hazine arazilerinin satışıyla ilgili uygulamalara ilişkin Başbakandan
sorusu ve Maliye Bakanı Kemal UNAKITAN’ın cevabı (7/15999)
313.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, bazı
ilaçların temininde sorun yaşandığı iddialarına ilişkin Başbakandan
sorusu ve Sağlık Bakanı Recep AKDAĞ’ın cevabı (7/16001)
314.- Denizli Milletvekili Mustafa GAZALCI’nın,
TÜBİTAK’ın, bir sempozyuma katkı sağlayıp sağlamadığına ilişkin
Başbakandan sorusu ve Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet
Ali ŞAHİN’in cevabı (7/16002)
315.- Samsun Milletvekili Haluk KOÇ’un, Tekelin,
tütün imha işlemlerine ilişkin Başbakandan sorusu ve Maliye Bakanı
Kemal UNAKITAN’ın cevabı (7/16003)
316.- Hatay Milletvekili Mehmet ERASLAN’ın, işsizlik
oranlarına ilişkin Başbakandan sorusu ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Bakanı Murat BAŞESGİOĞLU’nun cevabı (7/16004)
317.- İzmir Milletvekili Ahmet ERSİN’in, Cüneyd
Zapsu hakkındaki iddiaların soruşturulmasına ilişkin Başbakandan
sorusu ve Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali ŞAHİN’in
cevabı (7/16008)
318.- Konya Milletvekili Atilla KART’ın, özelleştirilen
Et ve Balık Kurumu işçilerinin istihdamına ilişkin Başbakandan
sorusu ve Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali ŞAHİN’in
cevabı (7/16009)
319.- İzmir Milletvekili K. Kemal ANADOL’un, Dünya
Şarap ve Üzüm Bağı Kongrelerine katılıma ve bağcılığın teşvikine
ilişkin Başbakandan sorusu ve Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi
EKER’in cevabı (7/16013)
320.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın,
Acil Eylem Planında öngörülen faaliyetlere ilişkin Başbakandan sorusu
ve Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif ŞENER’in cevabı
(7/16014)
321.- Antalya Milletvekili Feridun Fikret BALOĞLU’nun,
Yivli Minarenin bakımına ilişkin Başbakandan sorusu ve Devlet Bakanı
Mehmet AYDIN’ın cevabı (7/16015)
322.- Karaman Milletvekili Mevlüt AKGÜN’ün, hakim
ve savcı dışındaki adliye çalışanlarının özlük haklarına ilişkin
sorusu ve Adalet Bakanı Cemil ÇİÇEK’in cevabı (7/16018)
323.- İstanbul Milletvekili Hasan AYDIN’ın, kamuoyunun
yakından takip ettiği bazı davalara ilişkin sorusu ve Adalet Bakanı
Cemil ÇİÇEK’in cevabı (7/16019)
324.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın,
Acil Eylem Planında öngörülen faaliyetlere ilişkin sorusu ve Adalet
Bakanı Cemil ÇİÇEK’in cevabı (7/16020)
325.- Yozgat Milletvekili Emin KOÇ’un, Yozgat-Şefaatli-Karalar
Köyünde 2002’de meydana gelen sel felaketine ilişkin sorusu ve Bayındırlık
ve İskân Bakanı Faruk Nafız ÖZAK’ın cevabı (7/16023)
326.- Ankara Milletvekili Mehmet TOMANBAY’ın, Ankara-Ayaş
karayoluna ilişkin sorusu ve Bayındırlık ve İskân Bakanı Faruk Nafız
ÖZAK’ın cevabı (7/16026)
327.- Adana Milletvekili Atilla BAŞOĞLU’nun, geçmişte
erken emeklilik imkânı veren düzenlemelere ilişkin sorusu ve Çalışma
ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat BAŞESGİOĞLU’nun cevabı (7/16030)
328.- Karaman Milletvekili Mevlüt AKGÜN’ün, yaşlıların
yeşil kart almalarında yaşadıkları sorunlara ilişkin sorusu ve
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat BAŞESGİOĞLU’nun cevabı
(7/16031)
329.- Denizli Milletvekili Mehmet U. NEŞŞAR’ın, genel
sağlık sigortası kapsamında verilen sağlık hizmetlerine ilişkin
sorusu ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat BAŞESGİOĞLU’nun
cevabı (7/16032)
330.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın,
Acil Eylem Planında öngörülen faaliyetlere ilişkin sorusu ve Çalışma
ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat BAŞESGİOĞLU’nun cevabı (7/16033)
331.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın, Antalya-Elmalı-Afşarlı
bölgesindeki madencilik faaliyetlerine ilişkin sorusu ve Çevre
ve Orman Bakanı Osman PEPE’nin cevabı (7/16034)
332.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın, Antalya-Mavikent
beldesindeki bir orman arazisinin tahsis edildiği iddiasına ilişkin
sorusu ve Çevre ve Orman Bakanı Osman PEPE’nin cevabı (7/16035)
333.- Gaziantep Milletvekili Mustafa YILMAZ’ın,
Ankara Çayının doğurduğu çevre sorunlarına ilişkin sorusu ve Çevre
ve Orman Bakanı Osman PEPE’nin cevabı (7/16036)
334.- İzmir Milletvekili Ahmet ERSİN’in, İzmir çıkışındaki
taş ve mıcır ocaklarına ilişkin sorusu ve Çevre ve Orman Bakanı Osman
PEPE’nin cevabı (7/16037)
335.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın,
Acil Eylem Planında öngörülen faaliyetlere ilişkin sorusu ve Çevre
ve Orman Bakanı Osman PEPE’nin cevabı (7/16038)
336.- İstanbul Milletvekili Emin ŞİRİN’in, Bosna-Hersek’lilere
çifte vatandaşlık hakkı verilip verilmeyeceğine ilişkin sorusu
Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah GÜL’ün cevabı
(7/16040)
337.- Antalya Milletvekili Feridun Fikret BALOĞLU’nun,
TMSF’nin malî portföyünü kullanımına ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı
ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif ŞENER’in cevabı (7/16042)
338.- İstanbul Milletvekili Emin ŞİRİN’in,
TMSF’nin elindeki döviz ve fonları kullanımına ilişkin sorusu ve
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif ŞENER’in cevabı
(7/16043)
339.- İstanbul Milletvekili Emin ŞİRİN’in, Adabank’ın
2005 yılı zararına ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı
Abdüllatif ŞENER’in cevabı (7/16044)
340.- Şanlıurfa Milletvekili Turan TÜYSÜZ’ün, Dokuzuncu
Kalkınma Planında öngörülen bazı hedeflere ilişkin sorusu ve Devlet
Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif ŞENER’in cevabı (7/16045)
341.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın,
Acil Eylem Planında öngörülen faaliyetlere ilişkin sorusu ve Devlet
Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif ŞENER’in cevabı (7/16046)
342.- Ankara Milletvekili Mehmet TOMANBAY’ın,
bir soru önergesine verilen cevaba ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı
ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali ŞAHİN’in cevabı (7/16047)
343.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın,
Acil Eylem Planında öngörülen faaliyetlere ilişkin sorusu Devlet
Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali ŞAHİN’in cevabı (7/16048)
344.- Hatay Milletvekili Mehmet ERASLAN’ın, toplam
borç stoğuna ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı Ali BABACAN’ın cevabı
(7/16050)
345.- Adana Milletvekili Atilla BAŞOĞLU’nun, kredi
kartı kullanımına ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı Ali BABACAN’ın
cevabı (7/16051)
346.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın,
Acil Eylem Planında öngörülen faaliyetlere ilişkin sorusu ve Devlet
Bakanı Ali BABACAN’ın cevabı (7/16053)
347.- Antalya Milletvekili Feridun Fikret BALOĞLU’nun,
TRT Genel Müdür Vekilinin bir açıklamasına ilişkin sorusu ve Devlet
Bakanı Beşir ATALAY’ın cevabı (7/16054)
348.- Antalya Milletvekili Feridun Fikret BALOĞLU’nun,
TRT’nin film alımlarına ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı Beşir ATALAY’ın
cevabı (7/16055)
349.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın,
Acil Eylem Planında öngörülen faaliyetlere ilişkin sorusu ve Devlet
Bakanı Beşir ATALAY’ın cevabı (7/16057)
350.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın,
Acil Eylem Planında öngörülen faaliyetlere ilişkin sorusu ve Devlet
Bakanı Kürşad TÜZMEN’in cevabı (7/16058)
351.- İstanbul Milletvekili Berhan ŞİMŞEK’in, Ankara
Büyükşehir Belediyesinin ithal ettiği ağaçlara ilişkin sorusu
ve Devlet Bakanı Kürşad TÜZMEN’in cevabı (7/16059)
352.- Adana Milletvekili N. Gaye ERBATUR’un,
SHÇEK yurt ve yuvalarından kaçan çocuklara ilişkin sorusu ve Devlet
Bakanı Nimet ÇUBUKÇU’nun cevabı (7/16060)
353.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın,
Acil Eylem Planında öngörülen faaliyetlere ilişkin sorusu ve Devlet
Bakanı Nimet ÇUBUKÇU’nun cevabı (7/16061)
354.- Gaziantep Milletvekili Mustafa YILMAZ’ın,
Çubuk 1 Barajının Ankara Büyükşehir Belediyesine devrine ilişkin
sorusu ve Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Mehmet Hilmi GÜLER’in cevabı
(7/16065)
355.- Balıkesir Milletvekili Turhan ÇÖMEZ’in, Diyarbakır
Çocuk Yuvasındaki kayıp çocuklara ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı
Abdülkadir AKSU’nun cevabı (7/16067)
356.- İzmir Milletvekili Canan ARITMAN’ın, Emniyet
görevlilerinin müdahaleleriyle ilgili bazı iddialara ilişkin
sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı (7/16068)
357.- Samsun Milletvekili İlyas Sezai ÖNDER’in,
Samsun-Vezirköprü 1 numaralı sağlık ocağının bulunduğu binaya
ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı
(7/16069)
358.- Konya Milletvekili Atilla KART’ın, Konya-Akşehir’de
KÖYDES kapsamında yürütülen hizmetlere ilişkin sorusu ve İçişleri
Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı (7/16070)
359.- İzmir Milletvekili Türkan MİÇOOĞULLARI’nın,
emniyet güçlerinin bir olayda engelli vatandaşlara müdahalesine
ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı
(7/16071)
360.- İzmir Milletvekili Enver ÖKTEM’in, taksici
esnafın can ve mal güvenliğine ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı
Abdülkadir AKSU’nun cevabı (7/16072)
361.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın, Gazi
Mustafa Kemal İlköğretim Okulu binasının restorasyonuna ilişkin
sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı (7/16075)
362.- Konya Milletvekili Atilla KART’ın, Konya-Akşehir’de
kamu ihalelerine fesat karıştırıldığı iddialarına ilişkin sorusu
ve İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı (7/16076)
363.- Artvin Milletvekili Yüksel ÇORBACIOĞLU’nun,
Kurs ve Okul Talebelerine Yardım Derneğine ilişkin sorusu ve İçişleri
Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı (7/16077)
364.- Ankara Milletvekili Yılmaz ATEŞ’in, Ankara
Büyükşehir Belediyesi sınırlarına dahil edilen belediyelerde
ticarî taşımacılık yapan esnafın sorunlarına ilişkin sorusu ve
İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı (7/16079)
365.- Konya Milletvekili Atilla KART’ın, Meram Belediyesinin
bir tesisinde çıkan yangınla ilgili iddialara ilişkin sorusu ve
İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı (7/16080)
366.- Gaziantep Milletvekili Mustafa YILMAZ’ın,
Ankara Büyükşehir Belediyesinin Çubuk 1 Barajı ile ilgili bir
projesi olup olmadığına ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir
AKSU’nun cevabı (7/16081)
367.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın,
Acil Eylem Planında öngörülen faaliyetlere ilişkin sorusu ve İçişleri
Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı (7/16082)
368.- İstanbul Milletvekili Berhan ŞİMŞEK’in, Ankara
Büyükşehir Belediyesi kuruluşu ANFA’nın ağaç, fidan ve diğer süs
bitkisi alımlarına ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir
AKSU’nun cevabı (7/16083)
369.- İstanbul Milletvekili Berhan ŞİMŞEK’in, Ankara
Büyükşehir Belediyesinin ithal ettiği ağaçların kurumasına
ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı
(7/16085)
370.- Antalya Milletvekili Feridun Fikret BALOĞLU’nun,
Antalya Atatürk Parkındaki çalışmaların çevreye verdiği zarara
ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun cevabı
(7/16087)
371.- Adana Milletvekili Atilla BAŞOĞLU’nun, Ayasofya
Müzesinin dış cephesinin rengine ilişkin sorusu ve Kültür ve Turizm
Bakanı Atilla KOÇ’un cevabı (7/16089)
372.- Muğla Milletvekili Ali Cumhur YAKA’nın, Muğla-Fethiye-Yeşilüzümlü
Beldesindeki tarihi kentin yoluna ilişkin sorusu ve Kültür ve Turizm
Bakanı Atilla KOÇ’un cevabı (7/16091)
373.- Hatay Milletvekili Mehmet ERASLAN’ın, zamanında
ödenmeyen elektrik faturalarına karşı yapılan işlemlere ilişkin
sorusu ve Maliye Bakanı Kemal UNAKITAN’ın cevabı (7/16095)
374.- İstanbul Milletvekili Berhan ŞİMŞEK’in,
Malî Suçları Araştırma Kurulunun hazırladığı bir rapora ilişkin
sorusu ve Maliye Bakanı Kemal UNAKITAN’ın cevabı (7/16096)
375.- Afyonkarahisar Milletvekili Reyhan BALANDI’nın,
faiz oranındaki artışa ve stopaj oranına ilişkin sorusu ve Maliye
Bakanı Kemal UNAKITAN’ın cevabı (7/16097)
376.- Kastamonu Milletvekili Mehmet YILDIRIM’ın,
özelleştirilen Kastamonu-Taşköprü Sigara Kâğıdı Fabrikasına
ilişkin sorusu ve Maliye Bakanı Kemal UNAKITAN’ın cevabı
(7/16099)
377.- Kastamonu Milletvekili Mehmet YILDIRIM’ın,
özelleştirme kapsamındaki Kastamonu Sümerbank Kendir Fabrikasının
kiralanmasına ilişkin sorusu ve Maliye Bakanı Kemal UNAKITAN’ın
cevabı (7/16100)
378.- Antalya Milletvekili Feridun Fikret BALOĞLU’nun,
ücretsiz kitap uygulamasındaki kâğıt alım ihalelerine ilişkin sorusu
ve Millî Eğitim Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/16103)
379.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Kilis
İlindeki branş öğretmeni eksikliğine ilişkin sorusu ve Millî Eğitim
Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/16104)
380.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Siirt
İlindeki branş öğretmeni eksikliğine ilişkin sorusu ve Millî Eğitim
Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/16105)
381.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Şırnak
İlindeki branş öğretmeni eksikliğine ilişkin sorusu ve Millî Eğitim
Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/16106)
382.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Amasya
İlindeki branş öğretmeni eksikliğine ilişkin sorusu ve Millî Eğitim
Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/16107)
383.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Kütahya
İlindeki branş öğretmeni eksikliğine ilişkin sorusu ve Millî Eğitim
Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/16109)
384.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Elazığ
İlindeki branş öğretmeni eksikliğine ilişkin sorusu ve Millî Eğitim
Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/16110)
385.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Bingöl
İlindeki branş öğretmeni eksikliğine ilişkin sorusu ve Millî Eğitim
Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/16111)
386.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Bitlis
İlindeki branş öğretmeni eksikliğine ilişkin sorusu ve Millî Eğitim
Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/16112)
387.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Çankırı
İlindeki branş öğretmeni eksikliğine ilişkin sorusu ve Millî Eğitim
Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/16113)
388.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Kayseri
İlindeki branş öğretmeni eksikliğine ilişkin sorusu ve Millî Eğitim
Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/16114)
389.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Bursa
İlindeki branş öğretmeni eksikliğine ilişkin sorusu ve Millî Eğitim
Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/16115)
390.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Ağrı
İlindeki branş öğretmeni eksikliğine ilişkin sorusu ve Millî Eğitim
Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/16116)
391.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Adıyaman
İlindeki branş öğretmeni eksikliğine ilişkin sorusu ve Millî Eğitim
Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/16117)
392.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Kars
İlindeki branş öğretmeni eksikliğine ilişkin sorusu ve Millî Eğitim
Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/16118)
393.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Nevşehir
İlindeki branş öğretmeni eksikliğine ilişkin sorusu ve Millî Eğitim
Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/16119)
394.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Düzce
İlindeki branş öğretmeni eksikliğine ilişkin sorusu ve Millî Eğitim
Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/16120)
395.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Sakarya
İlindeki branş öğretmeni eksikliğine ilişkin sorusu ve Millî Eğitim
Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/16121)
396.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Aksaray
İlindeki branş öğretmeni eksikliğine ilişkin sorusu ve Millî Eğitim
Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/16122)
397.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Bolu
İlindeki branş öğretmeni eksikliğine ilişkin sorusu ve Millî Eğitim
Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/16123)
398.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Erzurum
İlindeki branş öğretmeni eksikliğine ilişkin sorusu ve Millî Eğitim
Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/16124)
399.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Bartın
İlindeki branş öğretmeni eksikliğine ilişkin sorusu ve Millî Eğitim
Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/16125)
400.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Gümüşhane
İlindeki branş öğretmeni eksikliğine ilişkin sorusu ve Millî Eğitim
Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/16126)
401.- İzmir Milletvekili Enver ÖKTEM’in, bazı kişilerin
adres tespiti için okullardan bilgi istendiği iddiasına ilişkin sorusu
ve Millî Eğitim Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/16127)
402.- İzmir Milletvekili Enver ÖKTEM’in, öğrencilerden
karne parası alındığı iddiasına ilişkin sorusu ve Millî Eğitim Bakanı
Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/16128)
403.- Muğla Milletvekili Ali Cumhur YAKA’nın, yurt
dışındaki Türk öğrencilere verilen Türkçe derslerine ilişkin sorusu
ve Millî Eğitim Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/16129)
404.- Mersin Milletvekili Hüseyin ÖZCAN’ın, öğrenciler
üzerinden icra takibine ve ÖSS’ye ilişkin sorusu ve Millî Eğitim Bakanı
Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/16130)
405.- Mersin Milletvekili Hüseyin ÖZCAN’ın, öğrencilerin
siyasî parti faaliyetlerine yönlendirildiği iddiasına ilişkin
sorusu ve Millî Eğitim Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/16131)
406.- Denizli Milletvekili Mustafa GAZALCI’nın,
Açık Öğretim Lisesi sınavlarına ilişkin sorusu ve Millî Eğitim Bakanı
Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/16132)
407.- Artvin Milletvekili Yüksel ÇORBACIOĞLU’nun,
İMKB ile imzalanan protokol kapsamında Artvin’de yapılacak okullara
ilişkin sorusu ve Millî Eğitim Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı
(7/16133)
408.- Sinop Milletvekili Engin ALTAY’ın, Ortaöğretim
Kurumları Sınavı sonuçlarına ilişkin sorusu ve Millî Eğitim Bakanı
Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/16134)
409.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın, Antalya
Lisesinin kapalı olması nedeniyle Açık İlköğretimokulu sınavlarının
yapılamamasına ilişkin sorusu ve Millî Eğitim Bakanı Hüseyin ÇELİK’in
cevabı (7/16135)
410.- Denizli Milletvekili Mustafa GAZALCI’nın,
öğrencilerin katıldığı bir parti toplantısına yönelik soruşturmaya
ilişkin sorusu ve Millî Eğitim Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı
(7/16137)
411.- Ardahan Milletvekili Ensar ÖĞÜT’ün, Aşıkşenlik
Beldesi Çok Programlı Lisesinin kapatılma kararına ilişkin sorusu
ve Millî Eğitim Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/16138)
412.- Ardahan Milletvekili Ensar ÖĞÜT’ün, Köprülü
Beldesi Çok Programlı Lisesinin kapatılma kararına ilişkin sorusu
ve Millî Eğitim Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/16139)
413.- Ardahan Milletvekili Ensar ÖĞÜT’ün, Ortakent
Beldesi Çok Programlı Lisesinin kapatılma kararına ilişkin sorusu
ve Millî Eğitim Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/16140)
414.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın,
Acil Eylem Planında öngörülen faaliyetlere ilişkin sorusu ve Millî
Eğitim Bakanı Hüseyin ÇELİK’in cevabı (7/16141)
415.- Balıkesir Milletvekili Turhan ÇÖMEZ’in,
ABD’den füze alımı yapılacağı iddiasına ilişkin sorusu ve Millî Savunma
Bakanı M. Vecdi GÖNÜL’ün cevabı (7/16143)
416.- Balıkesir Milletvekili Turhan ÇÖMEZ’in,
ABD’nin Türkiye’de nükleer silah depolayıp depolamadığına ilişkin
sorusu ve Millî Savunma Bakanı M. Vecdi GÖNÜL’ün cevabı (7/16144)
417.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın,
Acil Eylem Planında öngörülen faaliyetlere ilişkin sorusu ve Millî
Savunma Bakanı M. Vecdi GÖNÜL’ün cevabı (7/16145)
418.- Denizli Milletvekili Mehmet U. NEŞŞAR’ın,
kamu sağlık tesislerinde özel sektöre kiralama yapıldığı iddiasına
ilişkin sorusu ve Sağlık Bakanı Recep AKDAĞ’ın cevabı (7/16146)
419.- Adana Milletvekili N. Gaye ERBATUR’un, aile
planlaması ile ilgili bir açıklamasına ilişkin sorusu ve Sağlık Bakanı
Recep AKDAĞ’ın cevabı (7/16147)
420.- İzmir Milletvekili Enver ÖKTEM’in, anne, bebek
ve çocuk ölümlerine ilişkin sorusu ve Sağlık Bakanı Recep AKDAĞ’ın
cevabı (7/16149)
421.- Gaziantep Milletvekili Mustafa YILMAZ’ın,
Ankara Çayından yapılan sulamaların neden olduğu sağlık sorunlarına
ilişkin sorusu ve Sağlık Bakanı Recep AKDAĞ’ın cevabı (7/16150)
422.- İzmir Milletvekili Enver ÖKTEM’in, bazı
ilaçların temininde yaşanan sıkıntılara ilişkin sorusu ve Sağlık
Bakanı Recep AKDAĞ’ın cevabı (7/16151)
423.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın,
Acil Eylem Planında öngörülen faaliyetlere ilişkin sorusu ve Sağlık
Bakanı Recep AKDAĞ’ın cevabı (7/16152)
424.- Gaziantep Milletvekili Abdülkadir
ATEŞ’in, Gaziantep 25 Aralık Devlet Hastanesinin çocuk poliklinik
ve servislerinin kapatılmasına ilişkin sorusu ve Sağlık Bakanı
Recep AKDAĞ’ın cevabı (7/16153)
425.- Antalya Milletvekili Feridun Fikret BALOĞLU’nun,
Antalya’da açılışı yapılan bir hastaneye ilişkin sorusu ve Sağlık
Bakanı Recep AKDAĞ’ın cevabı (7/16154)
426.- Kırklareli Milletvekili Mehmet S. KESİMOĞLU’nun,
trafik kazasında yaralanan bir kişiye yapılan tıbbi müdahalelere
ilişkin sorusu ve Sağlık Bakanı Recep AKDAĞ’ın cevabı (7/16155)
427.- Kırklareli Milletvekili Mehmet S. KESİMOĞLU’nun,
trafik kazasında yaralanan bir kişiye yapılan tıbbi müdahalelere
ilişkin sorusu ve Sağlık Bakanı Recep AKDAĞ’ın cevabı (7/16157)
428.- Hatay Milletvekili Gökhan DURGUN’un, Hatay’daki
veteriner hekimlerle ilgili bazı uygulamalara ilişkin sorusu
ve Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi EKER’in cevabı (7/16158)
429.- Edirne Milletvekili Rasim ÇAKIR’ın, Ergene
Nehrinin taşması sonucu oluşan zarara ilişkin sorusu ve Tarım ve
Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi EKER’in cevabı (7/16159)
430.- Gaziantep Milletvekili Mustafa YILMAZ’ın,
Ankara Çayından yapılan tarımsal sulamaya ilişkin sorusu ve Tarım
ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi EKER’in cevabı (7/16160)
431.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın,
Acil Eylem Planında öngörülen faaliyetlere ilişkin sorusu ve Tarım
ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi EKER’in cevabı (7/16161)
432.- İstanbul Milletvekili Berhan ŞİMŞEK’in, fidan,
ağaç ve diğer süs bitkisi ithal eden belediyelere ilişkin sorusu ve
Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi EKER’in cevabı (7/16162)
433.- İstanbul Milletvekili Berhan ŞİMŞEK’in, topraklı
ağaç, fide ve diğer bitki türlerinin ithalatına ilişkin sorusu ve
Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi EKER’in cevabı (7/16163)
434.- İstanbul Milletvekili Berhan ŞİMŞEK’in, Ankara
Büyükşehir Belediyesinin ithal ettiği ağaçlara ilişkin sorusu
ve Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi EKER’in cevabı (7/16164)
435.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın,
Acil Eylem Planında öngörülen faaliyetlere ilişkin sorusu ve Sanayi
ve Ticaret Bakanı Ali COŞKUN’un cevabı (7/16175)
436.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın,
Acil Eylem Planında öngörülen faaliyetlere ilişkin sorusu ve Devlet
Bakanı Mehmet AYDIN’ın cevabı (7/16176)
I.- BU BİRLEŞİM TUTANAK ÖZETİ
TBMM Genel Kurulu saat 15.00’te açılarak üç oturum
yaptı.
Genel Kurulu ziyaret eden Kırgızistan Cumhuriyeti
Cumhurbaşkanı Kurmanbek Bakiyev ve beraberindeki heyete, Başkanlıkça
“Hoşgeldiniz” denildi.
Adalet ve Kalkınma Partisi Grup Başkanvekilleri
Bursa Milletvekili Faruk Çelik, İstanbul Milletvekili İrfan Gündüz,
Ankara Milletvekili Salih Kapusuz, Ordu Milletvekili Eyüp Fatsa,
Hatay Milletvekili Sadullah Ergin ve 171 milletvekilinin, Birleşmiş
Milletler Geçici Görev Gücü bünyesinde faaliyette bulunmak amacıyla
Türk Silahlı Kuvvetlerinin Lübnan’a gönderilmesine izin verilmesine
ilişkin Başbakanlık tezkeresini görüşmek için Anayasanın 93 üncü
ve TBMM İçtüzüğünün 7 nci maddeleri uyarınca Türkiye Büyük Millet
Meclisinin olağanüstü toplantıya çağırılmasına dair önergesi,
TBMM Genel Kurulunun 5 Eylül 2006 Salı günü saat
15.00’te olağanüstü toplantıya çağırıldığına ilişkin Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığı duyurusu,
Genel Kurulun bilgisine sunuldu.
Birleşmiş Milletler Geçici Görev Gücü bünyesinde
faaliyette bulunmak amacıyla Türk Silahlı Kuvvetlerinin Lübnan’a
gönderilmesine izin verilmesine ilişkin Başbakanlık tezkeresi
okundu.
Ankara
Milletvekili Önder Sav’ın, Türkiye Büyük Millet Meclisi gündemine
getirilmiş olan Birleşmiş Milletler Geçici Görev Gücü bünyesinde
faaliyette bulunmak amacıyla Anayasanın 92 nci maddesi uyarınca
Türk Silahlı Kuvvetlerinin Lübnan’a gönderilmesine izin verilmesine
ilişkin Başbakanlık tezkeresiyle ilgili işlemlere geçilmesinden
önce, Anayasanın 92 nci maddesindeki koşulların oluşup oluşmadığı
ve anılan tezkerenin görüşülmesine yer olup olmadığı konusunda
TBMM İçtüzüğünün 63 üncü maddesi uyarınca usul görüşmesi açılmasına
ilişkin önergesi üzerine yapılan usul görüşmeleri sonunda, Oturum
Başkanınca, yaptığı işlemin Anayasaya ve İçtüzüğe uygun olduğu,
bu nedenle de herhangi bir oylamaya gerek duyulmadığı açıklandı.
Türk
Silahlı Kuvvetlerinin Lübnan’a gönderilmesine izin verilmesine
ilişkin Başbakanlık tezkeresinin Genel Kurulda görüşülmesi sırasında,
konuşmaların, Hükümet ve siyasî parti grupları adına 60 dakika olması
ve gruplar adına konuşmaların birden fazla kişi tarafından yapılmasına
ilişkin CHP,
5.9.2006
Salı günü olağanüstü toplanacak olan Türkiye Büyük Millet Meclisi
Genel Kurulunda görüşülecek olan Lübnan’a asker göndermeyle ilgili
Hükümet tezkeresi üzerinde Hükümet ve siyasî parti gruplarının
45’er dakika süreyle konuşmalarına ilişkin Anavatan Partisi,
Grubu
önerilerinin, yapılan görüşmelerden sonra,
Birleşmiş
Milletler Geçici Görev Gücü bünyesinde faaliyette bulunmak amacıyla
Türk Silahlı Kuvvetlerinin Lübnan’a gönderilmesine izin verilmesine
ilişkin Başbakanlık tezkeresinin, görüşmelerini müteakiben, istem
üzerine elektronik cihazla yapılan açıkoylamadan sonra
Anayasa ve İçtüzüğün ilgili maddeleri gereğince,
1 Ekim 2006 Pazar günü saat 15.00’te toplanmak üzere, birleşime
20.56’da son verildi.
|
|
Nevzat Pakdil |
|
|
|
Başkanvekili |
|
|
Bayram Özçelik |
|
Yaşar Tüzün |
|
Burdur |
|
Bilecik |
|
Kâtip
Üye |
|
Kâtip
Üye |
No.: 172
II.- GELEN KÂĞITLAR
5
Eylül 2006 Salı (Olağanüstü)
Cumhurbaşkanınca
Geri Gönderilen Kanunlar
1.- 15.6.2006 Tarihli ve 5521 Sayılı Kamu
Denetçiliği Kurumu Kanunu ve Anayasanın 89 uncu ve 104 üncü Maddeleri
Gereğince Cumhurbaşkanınca Bir Daha Görüşülmek Üzere Geri Gönderme
Tezkeresi (1/1227) (Anayasa ile Plan ve Bütçe Komisyonlarına) (Başkanlığa
geliş tarihi: 3.7.2006)
2.- 1.7.2006 Tarihli ve 5541 Sayılı Yükseköğretim
Kurumları Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ve Anayasanın
89 uncu ve 104 üncü Maddeleri Gereğince Cumhurbaşkanınca Bir Daha
Görüşülmek Üzere Geri Gönderme Tezkeresi (1/1232) (Anayasa ile
Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş
tarihi: 18.7.2006)
Tasarılar
1.- Türk Silahlı Kuvvetleri Personel
Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı (1/1228)
(Plan ve Bütçe ile Millî Savunma Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş
tarihi: 4.7.2006)
2.- Özel Öğretim Kurumları Kanunu ile
Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanununda Değişiklik Yapılması
Hakkında Kanun Tasarısı (1/1229) (Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler
ile Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonlarına) (Başkanlığa
geliş tarihi: 5.7.2006)
3.- Sendikalar Kanununda Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı (1/1230) (Sağlık, Aile, Çalışma ve
Sosyal İşler Komisyonuna) (Başkanlığa geliş tarihi: 7.7.2006)
4.- Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul
Hukuku Hakkında Kanun Tasarısı (1/1231) (Avrupa Birliği Uyum; Dışişleri
ile Adalet Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi: 10.7.2006)
5.- Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile
Uluslararası Telekomünikasyon Birliği Arasında 2006 Yılı Tam Yetkili
Temsilciler Konferansının Organizasyonu, Gerçekleştirilmesi
ve Finansmanına İlişkin Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğu
Hakkında Kanun Tasarısı (1/1233) (Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm;
Plan ve Bütçe ile Dışişleri Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi:
18.7.2006)
6.- Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ve
Gürcistan Hükümeti Arasında Hava Ulaştırma Anlaşmasının Onaylanmasının
Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı (1/1234) (Bayındırlık, İmar,
Ulaştırma ve Turizm ile Dışişleri Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş
tarihi: 25.7.2006)
7.- Ekonomik İşbirliği Teşkilatı Ticaret
Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı
(1/1235) (Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabiî Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji;
Plan ve Bütçe ile Dışişleri Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi:
27.7.2006)
8.- 2005 Mali Yılı Kesin Hesap Kanunu
Tasarısı (1/1236) (Plan ve Bütçe Komisyonuna) (Başkanlığa geliş tarihi:
31.7.2006)
9.- 2005 Mali Yılı Katma Bütçeli İdareler
Kesin Hesap Kanunu Tasarısı (1/1237) (Plan ve Bütçe Komisyonuna)
(Başkanlığa geliş tarihi: 31.7.2006)
10.- Milletlerarası Mal Satımına İlişkin
Sözleşmeler Hakkında Birleşmiş Milletler Antlaşmasına Katılmamızın
Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı (1/1238) (Adalet; Sanayi, Ticaret,
Enerji, Tabiî Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji ile Dışişleri Komisyonlarına)
(Başkanlığa geliş tarihi: 1.8.2006)
11.- Uygulama İmkanı Kalmamış Bazı Kanunların
Yürürlükten Kaldırılmasına Dair Kanun Tasarısı (1/1239) (Adalet
Komisyonuna) (Başkanlığa geliş tarihi: 3.8.2006)
12.- Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu Tasarısı
(1/1240) (İçişleri; Plan ve Bütçe ile Adalet Komisyonlarına) (Başkanlığa
geliş tarihi: 4.8.2006)
13.- Harp Akademileri Kanunu ile Harp
Okulları Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı
(1/1241) (Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor ile Millî Savunma Komisyonlarına)
(Başkanlığa geliş tarihi: 4.8.2006)
14.- Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti
ile Etiyopya Federal Demokratik Cumhuriyeti Hükümeti Arasında
Gelir Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme
Anlaşmasının ve Eki Protokolün Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna
Dair Kanun Tasarısı (1/1242) (Plan ve Bütçe ile Dışişleri Komisyonlarına)
(Başkanlığa geliş tarihi: 9.8.2006)
15.- Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti
ile Kolombiya Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Kültür Anlaşması
ile Notaların Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı
(1/1243) (Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor ile Dışişleri Komisyonlarına)
(Başkanlığa geliş tarihi: 16.8.2006)
16.- Hayvan Sağlığı ve Zabıtası Kanununda
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı (1/1244) (Adalet ile Tarım,
Orman ve Köyişleri Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi:
18.8.2006)
17.- Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme
Kurumu Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun Tasarısı (1/1245) (Avrupa
Birliği Uyum; Plan ve Bütçe ile Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonlarına)
(Başkanlığa geliş tarihi: 4.9.2006)
Teklifler
1.-
Samsun Milletvekili Cemal Yılmaz Demir ve 2 Milletvekilinin;
Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına
Dair Kanun Teklifi (2/844) (İçişleri
Komisyonuna) (Başkanlığa geliş tarihi: 3.7.2006)
2.- Samsun Milletvekili Cemal Yılmaz
Demir ve 2 Milletvekilinin; Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkında
Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/845) (İçişleri
Komisyonuna) (Başkanlığa geliş tarihi: 3.7.2006)
3.- İstanbul Milletvekili Gülseren Topuz’un;
Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanunda Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/846) (Adalet ile İçişleri Komisyonlarına)
(Başkanlığa geliş tarihi: 28.7.2006)
4.- Kastamonu Milletvekili Musa Sıvacıoğlu’nun;
Kastamonu İline Bağlı İnebolu İlçesinin Adının Yiğitinebolu Olarak
Değiştirilmesi Hakkında Kanun Teklifi (2/847) (İçişleri Komisyonuna)
(Başkanlığa geliş tarihi: 2.8.2006)
5.- Ankara Milletvekili Faruk Koca’nın;
Coğrafi İşaretlerin Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamede
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/848) (Sanayi, Ticaret,
Enerji, Tabiî Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonuna) (Başkanlığa
geliş tarihi: 2.8.2006)
6.- Ankara Milletvekili Muzaffer R.
Kurtulmuşoğlu’nun; Fındık Üreticisinin Korunması ve Fındık İçin
Devlet Politikası Oluşturulması ile İlgili Kanun Teklifi (2/849)
(Plan ve Bütçe ile Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonlarına) (Başkanlığa
geliş tarihi: 8.8.2006)
7.- Bilecik Milletvekili Yaşar Tüzün’ün;
Don Olayları ve Kuraklık Sebebiyle Ürünleri Zarar Gören Çiftçilerin
T.C. Ziraat Bankası A.Ş. ve Tarım Kredi Kooperatiflerinden Kullandıkları
Tarımsal Kredilerin Geri Ödenmesinin Ertelenmesine İlişkin Kanun
Teklifi (2/850) (Tarım, Orman ve Köyişleri ile Plan ve Bütçe Komisyonlarına)
(Başkanlığa geliş tarihi: 10.8.2006)
8.- İstanbul Milletvekili Gülseren Topuz’un;
Devlet Memurları Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Teklifi (2/851) (Plan ve Bütçe Komisyonuna) (Başkanlığa geliş tarihi:
23.8.2006)
9.- İzmir Milletvekili Yılmaz Kaya’nın;
Özel Tüketim Vergisi Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Teklifi (2/852) (Plan ve Bütçe Komisyonuna) (Başkanlığa geliş tarihi:
23.8.2006)
10.- Antalya Milletvekili Burhan Kılıç
ve 3 Milletvekilinin; Katma Değer Vergisi Kanununda Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/853) (Plan ve Bütçe Komisyonuna)
(Başkanlığa geliş tarihi: 24.8.2006)
Tezkereler
1.- İstanbul Milletvekili Mehmet Sevigen’in
Yasama Dokunulmazlığının Kaldırılması Hakkında Başbakanlık Tezkeresi
(3/1099) (Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma
Komisyona) (Başkanlığa geliş tarihi: 24.7.2006)
2.- İstanbul Milletvekili Emin Şirin’in
Yasama Dokunlmazlığının Kaldırılması Hakkında Başbakanlık Tezkeresi
(3/1100) (Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma
Komisyona) (Başkanlığa geliş tarihi: 24.7.2006)
3.- Sinop Milletvekili Cahit Can’ın Yasama
Dokunulmazlığının Kaldırılması Hakkında Başbakanlık Tezkeresi
(3/1101) (Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma
Komisyona) (Başkanlığa geliş tarihi: 24.7.2006)
4.- Şanlıurfa Milletvekili Mahmut Yıldız’ın
Yasama Dokunulmazlığının Kaldırılması Hakkında Başbakanlık Tezkeresi
(3/1102) (Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma
Komisyona) (Başkanlığa geliş tarihi: 8.8.2006)
5.- Afyonkarahisar Milletvekili Reyhan
Balandı’nın Yasama Dokunulmazlığının Kaldırılması Hakkında Başbakanlık
Tezkeresi (3/1103) (Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu
Karma Komisyona) (Başkanlığa geliş tarihi: 22.8.2006)
6.- Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin
11.8.2006 Tarihli ve 1701 Sayılı Kararında Öngörülen Amaçlar Doğrultusunda
Görev Yapacak Birleşmiş Milletler Geçici Görev Gücü Bünyesinde Faaliyette
Bulunmak Üzere, Türk Silahlı Kuvvetlerinin Lübnan’a Gönderilmesi
ve Bununla İlgili Gerekli Düzenlemelerin Hükümet Tarafından Belirlenecek
Esaslara Göre Yapılmasına Anayasa’nın 92 nci Maddesi Uyarınca 1
Yıl Süreyle İzin Verilmesine İlişkin Başbakanlık Tezkeresi
(3/1104) (Başkanlığa geliş tarihi: 1.9.2006)
Raporlar
1.- Kimyasal Silahların Geliştirilmesi,
Üretimi, Stoklanması ve Kullanımının Yasaklanması Hakkında Kanun
Tasarısı ve Dışişleri ile Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabiî Kaynaklar,
Bilgi ve Teknoloji Komisyonları Raporları (1/1111) (S. Sayısı:
1229) (Dağıtma tarihi: 5.9.2006) (GÜNDEME)
2.- Türk Vatandaşlığı Kanunu Tasarısı
ve Avrupa Birliği Uyum ile İçişleri Komisyonları Raporları
(1/1192) (S. Sayısı: 1232) (Dağıtma tarihi: 5.9.2006) (GÜNDEME)
3.- Konya Milletvekili Atilla Kart ve
45 Milletvekilinin; 6207 Sayılı Avukatlar Yardımlaşma Kanununun
Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi ile
Adalet Komisyonu Raporu (2/753) (S. Sayısı: 1233) (Dağıtma tarihi:
5.9.2006) (GÜNDEME)
Sözlü
Soru Önergeleri
1.- Malatya
Milletvekili Ferit Mevlüt ASLANOĞLU’nun, Malatya’daki don olayı nedeniyle
oluşan zararın tazminine ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından
sözlü soru önergesi (6/2467) (Başkanlığa geliş tarihi:
2.- Malatya
Milletvekili Ferit Mevlüt ASLANOĞLU’nun, şike iddialarının incelenmesine
ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısından (Mehmet Ali ŞAHİN)
sözlü soru önergesi (6/2468) (Başkanlığa geliş tarihi:
3.- Malatya
Milletvekili Ferit Mevlüt ASLANOĞLU’nun, Malatya’daki doğalgaz
abone bağlantı bedeline ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanından
sözlü soru önergesi (6/2469) (Başkanlığa geliş tarihi:
Yazılı
Soru Önergeleri
1.- Denizli
Milletvekili Mehmet U. NEŞŞAR’ın, bir milletvekilinin dokunulmazlığının
kaldırılmasıyla ilgili fezlekeye ilişkin Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkanından yazılı soru önergesi (7/16178) (Başkanlığa geliş
tarihi:
2.- Mersin
Milletvekili Hüseyin ÖZCAN’ın, milletvekillerinin telefonlarının
dinlenilip dinlenilmediğine ilişkin Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanından yazılı soru önergesi (7/16179) (Başkanlığa geliş tarihi:
3.- Balıkesir
Milletvekili Turhan ÇÖMEZ’in, 19 uncu dönemde SHP’den istifa edip
DEP’e geçen milletvekillerine ilişkin Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanından yazılı soru önergesi (7/16180) (Başkanlığa geliş tarihi:
4.- Antalya
Milletvekili Feridun Fikret BALOĞLU’nun, Antalya’daki adliye kavşağı
inşaatına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16181) (Başkanlığa
geliş tarihi:
5.- İstanbul
Milletvekili Kemal KILIÇDAROĞLU’nun, basına yönelik bazı açıklamalarına
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16182) (Başkanlığa geliş
tarihi:
6.- İstanbul
Milletvekili Ali Rıza GÜLÇİÇEK’in, Almanya’daki bir toplantıda Büyükelçiye
yönelik tutumuna ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi
(7/16183) (Başkanlığa geliş tarihi:
7.- Aydın
Milletvekili Mehmet Mesut ÖZAKCAN’ın, istisnai memurluklara yapılan
atamalara ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16184) (Başkanlığa
geliş tarihi:
8.- Antalya
Milletvekili Feridun Fikret BALOĞLU’nun, Antalya-Haşim İşcan Kültür
Merkezine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16185) (Başkanlığa
geliş tarihi:
9.- Denizli
Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın, iç ve dış borç stokuna ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/16186) (Başkanlığa geliş tarihi:
10.- Ankara
Milletvekili Yakup KEPENEK’in, bazı
toplantı ve faaliyetlere yapılan müdahalelere ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/16187) (Başkanlığa geliş tarihi:
11.- Niğde Milletvekili Orhan ERASLAN’ın, Niğde-Bor’daki
TOKİ 1. Etap konutlarına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi
(7/16188) (Başkanlığa geliş tarihi: 11/7/2006)
12.- İzmir Milletvekili Erdal KARADEMİR’in,
Stratejik Vizyon Belgesi çerçevesinde ABD ile ilişkilere ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16189) (Başkanlığa geliş tarihi:
11/7/2006)
13.- Denizli Milletvekili Mustafa GAZALCI’nın,
Amerika’da yayımlanan bir dergide çıkan Türkiye ile ilgili bir habere
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16190) (Başkanlığa geliş
tarihi: 12/7/2006)
14.- İzmir Milletvekili Erdal KARADEMİR’in,
Yasin El Kadı hakkındaki iddialara ve bir açıklamaya ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/16191) (Başkanlığa geliş tarihi: 13/7/2006)
15.- Niğde Milletvekili Orhan ERASLAN’ın, Yasin
El Kadı hakkındaki açıklamasına ilişkin Başbakandan yazılı soru
önergesi (7/16192) (Başkanlığa geliş tarihi: 13/7/2006)
16.- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun,
Ordu’daki sel felaketi zararının tazminine ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/16193) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/7/2006)
17.- İzmir Milletvekili Ahmet ERSİN’in, basın
mensuplarıyla ilgili açıklamalarına ilişkin Başbakandan yazılı
soru önergesi (7/16194) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/7/2006)
18.- Niğde Milletvekili Orhan ERASLAN’ın, Yasin
El Kadı’nın Türkiye’deki durumuna ilişkin Başbakandan yazılı soru
önergesi (7/16195) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/7/2006)
19.- Mersin Milletvekili Hüseyin GÜLER’in,
hukuka aykırı telefon dinleme olaylarına ilişkin Başbakandan yazılı
soru önergesi (7/16196) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/7/2006)
20.- İzmir Milletvekili K. Kemal ANADOL’un,
vatandaşlarca yaptırılan kamu tesislerine uygulanan KDV oranına
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16197) (Başkanlığa geliş
tarihi: 18/7/2006)
21.- Mersin Milletvekili Mustafa ÖZYÜREK’in, AK Parti il kongrelerinde Devlet
imkânlarını kullandığı iddialarına ilişkin Başbakandan yazılı soru
önergesi (7/16198) (Başkanlığa geliş tarihi: 19/7/2006)
22.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın,
Minibüsçüler Odası Başkanının bir siyasi partinin etkinliğine
yönelik uygulamasına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi
(7/16199) (Başkanlığa geliş tarihi: 19/7/2006)
23.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın,
kredi borcunu ödeyemeyen çiftçilere ilişkin Başbakandan yazılı
soru önergesi (7/16200) (Başkanlığa geliş tarihi: 19/7/2006)
24.- Bursa Milletvekili Mehmet KÜÇÜKAŞIK’ın,
Bursa-Mustafakemalpaşa-Karaköy’de yapılacak TOKİ konutlarına
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16201) (Başkanlığa geliş
tarihi: 19/7/2006)
25.- Mersin Milletvekili Hüseyin ÖZCAN’ın,
terör örgütlerini finanse ettiği iddia edilen bir kişiye ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16202) (Başkanlığa geliş tarihi:
20/7/2006)
26.- Bilecik Milletvekili Yaşar TÜZÜN’ün,
bölgesel teşvik projesine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi
(7/16203) (Başkanlığa geliş tarihi: 20/7/2006)
27.- Ankara Milletvekili Yakup KEPENEK’in,
Karadeniz Sahil Yoluna ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi
(7/16204) (Başkanlığa geliş tarihi: 20/7/2006)
28.- İzmir Milletvekili Ahmet ERSİN’in, İzmir’deki
bir temizlik şirketinin kamudan aldığı işlere ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/16205) (Başkanlığa geliş tarihi: 21/7/2006)
29.- İstanbul Milletvekili Kemal KILIÇDAROĞLU’nun,
Cüneyd Zapsu’nun bazı büyükelçilerle görüşmesine ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/16206) (Başkanlığa geliş tarihi: 21/7/2006)
30.- İzmir Milletvekili Ahmet ERSİN’in, Cüneyd
Zapsu’nun bazı büyükelçilerle görüşmesine ilişkin Başbakandan yazılı
soru önergesi (7/16207) (Başkanlığa geliş tarihi: 21/7/2006)
31.- Burdur Milletvekili Ramazan Kerim ÖZKAN’ın,
Burdur-Antalya bölünmüş yolundaki bakım ve onarım çalışmalarına
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16208) (Başkanlığa geliş
tarihi: 21/7/2006)
32.- İstanbul Milletvekili Algan HACALOĞLU’nun,
Yasin El Kadı hakkındaki iddialara ilişkin Başbakandan yazılı soru
önergesi (7/16209) (Başkanlığa geliş tarihi: 24/7/2006)
33.- Şanlıurfa Milletvekili Turan TÜYSÜZ’ün,
parti teşkilatları ve bazı yerel yönetimlerdeki yolsuzluk ve usulsüzlük
iddialarına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16210)
(Başkanlığa geliş tarihi: 25/7/2006)
34.- Malatya Milletvekili Süleyman SARIBAŞ’ın,
bir soru önergesine cevap verilmemesine ilişkin Başbakandan yazılı
soru önergesi (7/16211) (Başkanlığa geliş tarihi: 25/7/2006)
35.- Bilecik Milletvekili Yaşar TÜZÜN’ün, Tedavi
Yardımına İlişkin Uygulama Tebliğine ilişkin Başbakandan yazılı
soru önergesi (7/16212) (Başkanlığa geliş tarihi: 26/7/2006)
36.- Iğdır Milletvekili Dursun AKDEMİR’in,
milletvekili dokunulmazlığını kaldırma veya sınırlandırma çalışmalarına
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16213) (Başkanlığa geliş
tarihi: 27/7/2006)
37.- Burdur Milletvekili Ramazan Kerim ÖZKAN’ın,
Burdur-Bucak Devlet Hastanesindeki uzman doktor eksikliğine ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16214) (Başkanlığa geliş tarihi:
27/7/2006)
38.- Tekirdağ Milletvekili Erdoğan KAPLAN’ın,
dahilde işleme rejimi kapsamında TMO’nun zarara uğratıldığı iddiasına
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16215) (Başkanlığa geliş
tarihi: 27/7/2006)
39.- İzmir Milletvekili Hakkı ÜLKÜ’nün, belediyelerin
şirket kurmalarına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi
(7/16216) (Başkanlığa geliş tarihi: 27/7/2006)
40.- Antalya Milletvekili Osman ÖZCAN’ın,
Alanya Limanında İsrailli turistleri Mossad ajanlarının koruduğu
iddiasına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16217) (Başkanlığa
geliş tarihi: 27/7/2006)
41.- Denizli Milletvekili Mehmet U. NEŞŞAR’ın,
bir milletvekilinin dokunulmazlığının kaldırılmasına yönelik
fezlekeye ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16218) (Başkanlığa
geliş tarihi: 27/7/2006)
42.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın,
bir atama önerisinin iadesine ilişkin Başbakandan yazılı soru
önergesi (7/16219) (Başkanlığa geliş tarihi: 28/7/2006)
43.- Diyarbakır Milletvekili Muhsin KOÇYİĞİT’in,
kamu çalışanlarının ve emeklilerinin maaşlarına ilave zam yapılıp
yapılmayacağına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi
(7/16220) (Başkanlığa geliş tarihi: 1/8/2006)
44.- Mersin Milletvekili Hüseyin ÖZCAN’ın,
Başbakanlığa yapılan açıktan atamalara ilişkin Başbakandan yazılı
soru önergesi (7/16221) (Başkanlığa geliş tarihi: 1/8/2006)
45.- Ankara Milletvekili Zekeriya AKINCI’nın,
Ankara Büyükşehir Belediyesinin BOTAŞ ve TEDAŞ’a olan borçlarına
ve doğalgaz zammına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi
(7/16222) (Başkanlığa geliş tarihi: 2/8/2006)
46.- Kırklareli Milletvekili Mehmet S. KESİMOĞLU’nun,
doğrudan gelir desteğine ve destekleme politikasına ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/16223) (Başkanlığa geliş tarihi: 2/8/2006)
47.- Ankara Milletvekili Yakup KEPENEK’in, bireysel silahlanmaya karşı alınacak
önemlere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16224) (Başkanlığa
geliş tarihi: 2/8/2006)
48.- İzmir Milletvekili Hakkı ÜLKÜ’nün, Ordu’daki
fındık mitingine yapılan müdahaleye ilişkin Başbakandan yazılı
soru önergesi (7/16225) (Başkanlığa geliş tarihi: 3/8/2006)
49.- Burdur Milletvekili Ramazan Kerim ÖZKAN’ın,
Burdur-Merkez Hacılar Köyü camisine baz istasyonu kurulmasına
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16226) (Başkanlığa geliş
tarihi: 4/8/2006)
50.- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun,
bir bütçe uygulama talimatının sağlık sektöründeki istihdama etkisine
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16227) (Başkanlığa geliş
tarihi: 4/8/2006)
51.- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun,
Cüneyd Zapsu’nun görevine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi
(7/16228) (Başkanlığa geliş tarihi: 4/8/2006)
52.- Denizli Milletvekili Mustafa GAZALCI’nın,
Denizli’deki dokumacı esnafın sorunlarına ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/16229) (Başkanlığa geliş tarihi: 4/8/2006)
53.- Mersin Milletvekili Hüseyin GÜLER’in,
Yüksek Askeri Şura kararlarına ve bir iddiaya ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/16230) (Başkanlığa geliş tarihi: 4/8/2006)
54.- Mersin Milletvekili Hüseyin GÜLER’in,
Ordu Emniyet Müdür Vekilinin görevden alınmasına ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/16231) (Başkanlığa geliş tarihi: 4/8/2006)
55.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Bursa Kambiyo Müdürlüğünün kapatılmasına ilişkin Başbakandan yazılı
soru önergesi (7/16232) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/8/2006)
56.- İzmir Milletvekili K. Kemal ANADOL’un,
güvenlik görevlilerinin lojman imkânlarına ilişkin Başbakandan yazılı
soru önergesi (7/16233) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/8/2006)
57.- Mersin Milletvekili Hüseyin GÜLER’in,
fındık borsası kurulmasına ve geçimini fındıktan sağlayanlara
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16234) (Başkanlığa geliş
tarihi: 8/8/2006)
58.- Adana Milletvekili Tacidar SEYHAN’ın,
ABD’nin Türkiye üzerinden İsrail’e silah ve mühimmat sevk ettiği iddiasına
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16235) (Başkanlığa geliş
tarihi: 10/8/2006)
59.- İzmir Milletvekili Ahmet ERSİN’in, güvenlik
görevlilerinin lojman imkânlarına ilişkin Başbakandan yazılı soru
önergesi (7/16236) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
60.- Adana Milletvekili Tacidar SEYHAN’ın,
bir şirketin Ziraat Bankasından kullandığı kredinin geri ödemesiyle
ilgili iddialara ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi
(7/16237) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
61.- Konya Milletvekili Atilla KART’ın, Maliye
Bakanının oğlunun karıştığı bir trafik kazasına ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/16238) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
62.- Diyarbakır Milletvekili Mesut DEĞER’in,
makroekonomik dengelere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi
(7/16239) (Başkanlığa geliş tarihi: 11/8/2006)
63.- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun,
TMO’nun fındık alımlarına ve taban fiyata ilişkin Başbakandan yazılı
soru önergesi (7/16240) (Başkanlığa geliş tarihi: 11/8/2006)
64.- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun,
TOKİ’nin doğu ve güneydoğuda yapmayı planladığı lojmanlara ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16241) (Başkanlığa geliş tarihi:
14/8/2006)
65.- Denizli Milletvekili Mustafa GAZALCI’nın,
ABD’nin Türkiye üzerinden İsrail’e silah ve mühimmat sevk ettiği iddiasına
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16242) (Başkanlığa geliş
tarihi: 14/8/2006)
66.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın,
Antalya-Konyaaltı bölgesinin turizm koruma ve geliştirme alanı
ilan edilmesine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16243)
(Başkanlığa geliş tarihi: 14/8/2006)
67.- Iğdır Milletvekili Dursun AKDEMİR’in,
Şile’de koruluğa tahvil edilen ormanların değerlendirilmesine
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16244) (Başkanlığa geliş
tarihi: 14/8/2006)
68.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın,
Güney Kıbrıs’ta Fransa’ya askeri üs tahsisine ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/16245) (Başkanlığa geliş tarihi: 15/8/2006)
69.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın,
kamu görevlilerinin ücretlerine enflasyon farkının yansıtılmasına
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16246) (Başkanlığa geliş
tarihi: 15/8/2006)
70.- Zonguldak Milletvekili Harun AKIN’ın,
bir Rus petrol şirketinin Zonguldak-Filyos’ta yapmayı düşündüğü yatırıma
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16247) (Başkanlığa geliş
tarihi: 15/8/2006)
71.- Ankara Milletvekili Yılmaz ATEŞ’in, mesleki
eğitimin yetersizliğine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi
(7/16248) (Başkanlığa geliş tarihi: 15/8/2006)
72.- İzmir Milletvekili Erdal KARADEMİR’in,
doğal afetlerin önlenmesine yönelik çalışmalara ve yasal düzenleme
ihtiyacına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16249) (Başkanlığa
geliş tarihi: 16/8/2006)
73.- Gaziantep Milletvekili Abdulkadir
ATEŞ’in, Gaziantep ekonomisindeki duraklamaya ve alınacak önlemlere
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16250) (Başkanlığa geliş
tarihi: 17/8/2006)
74.- İzmir Milletvekili K. Kemal ANADOL’un,
inşaatı devam eden İzmir kuzey çevre yoluna ilişkin Başbakandan yazılı
soru önergesi (7/16251) (Başkanlığa geliş tarihi: 17/8/2006)
75.- İzmir Milletvekili Erdal KARADEMİR’in,
tarım ürünlerindeki tekelleşme iddialarına ve denetime ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16252) (Başkanlığa geliş tarihi:
17/8/2006)
76.- İstanbul Milletvekili Berhan ŞİMŞEK’in,
özel tiyatrolara yapılan Devlet desteğine ilişkin Başbakandan yazılı
soru önergesi (7/16253) (Başkanlığa geliş tarihi: 17/8/2006)
77.- İstanbul Milletvekili Berhan ŞİMŞEK’in,
Kızılay’a ait Altıntepe, Adatepe, Atifet Duhani tıp merkezlerine
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16254) (Başkanlığa geliş
tarihi: 17/8/2006)
78.- İstanbul Milletvekili Berhan ŞİMŞEK’in,
bazı yerlere isminin verilmesine ve İsmet İnönü’nün isminin Esenboğa
Havaalanının yenilenen ünitelerinden birine verilip verilmeyeceğine
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16255) (Başkanlığa geliş
tarihi: 17/8/2006)
79.- İstanbul Milletvekili Emin ŞİRİN’in, askeri
hastanelerde başörtüsü konusundaki uygulamalara ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/16256) (Başkanlığa geliş tarihi: 17/8/2006)
80.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın,
Halk Bankasının özelleştirilmesi kararına ilişkin Başbakandan yazılı
soru önergesi (7/16257) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/8/2006)
81.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın,
dolar kurundaki artışa ve akaryakıt ürünlerine yapılan zamma ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16258) (Başkanlığa geliş tarihi:
18/8/2006)
82.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın,
akaryakıt ürünlerinin fiyatlarına ve akaryakıttan alınan vergilere
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16259) (Başkanlığa geliş
tarihi: 18/8/2006)
83.- Hatay Milletvekili Mehmet ERASLAN’ın, döviz
kuru ve faizde yaşanan dalgalanmanın ekonomiye getireceği maliyetlere
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16260) (Başkanlığa geliş
tarihi: 18/8/2006)
84.- Hatay Milletvekili Mehmet ERASLAN’ın, ülkemizdeki
gelir dağılımına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi
(7/16261) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/8/2006)
85.- Hatay Milletvekili Mehmet ERASLAN’ın, bazı
ekonomik verilere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi
(7/16262) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/8/2006)
86.- Hatay Milletvekili Mehmet ERASLAN’ın, ihracatın
ithalatı karşılama oranına ve üretimi artırıcı tedbirlere ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16263) (Başkanlığa geliş tarihi:
18/8/2006)
87.- Hatay Milletvekili Züheyir AMBER’in,
sosyal güvenlik kurumlarının gelir ve gideri ile açıklarına ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16264) (Başkanlığa geliş tarihi:
18/8/2006)
88.- Iğdır Milletvekili Dursun AKDEMİR’in,
TMO’nun fındık alımıyla görevlendirilmesi ve fındıkta arz fazlalığına
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16265) (Başkanlığa geliş
tarihi: 18/8/2006)
89.- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun,
Nemrut Dağının volkanik faaliyete geçtiğine dair iddialara ve çalışmalara
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16266) (Başkanlığa geliş
tarihi: 18/8/2006)
90.- Mersin Milletvekili Mustafa ÖZYÜREK’in,
Antalya Lara Parkın özel bir şirkete tahsisine ve bazı iddialara
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16267) (Başkanlığa geliş
tarihi: 18/8/2006)
91.- Kırklareli Milletvekili Mehmet S. KESİMOĞLU’nun,
Star Gazetesinin sahibine ve bazı iddialara ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/16268) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/8/2006)
92.- İzmir Milletvekili Erdal KARADEMİR’in,
İzmir-Dikili’de düzenlenen bir panelin saldırıya uğradığı iddiasına
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16269) (Başkanlığa geliş
tarihi: 21/8/2006)
93.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın,
Antalya SSK Sağlık İşleri Müdürlüğündeki yolsuzluk iddialarına
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16270) (Başkanlığa geliş
tarihi: 21/8/2006)
94.- İzmir Milletvekili Enver ÖKTEM’in, Diyanet
İşleri Başkanlığı tarafından kurulan Aile Danışmanlık Bürolarına
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16271) (Başkanlığa geliş
tarihi: 23/8/2006)
95.- İzmir Milletvekili Enver ÖKTEM’in, CMK
Uygulama Servisi avukatlarına ve ücret ödemelerine ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/16272) (Başkanlığa geliş tarihi: 23/8/2006)
96.- İzmir Milletvekili Enver ÖKTEM’in, Tedavi
Yardımına İlişkin Uygulama Tebliğinde yapılan değişikliğe ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16273) (Başkanlığa geliş tarihi:
23/8/2006)
97.- İzmir Milletvekili Enver ÖKTEM’in, bazı
ilaçların bedeli ödenecek ilaçlar listesinden çıkarılmasına ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16274) (Başkanlığa geliş tarihi:
23/8/2006)
98.- İzmir Milletvekili Enver ÖKTEM’in, 3 Kasım
2002 tarihinden sonra yapılan özelleştirmelere ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/16275) (Başkanlığa geliş tarihi: 23/8/2006)
99.- İzmir Milletvekili Yılmaz KAYA’nın, motorine
ÖTV ve KDV istisnası uygulanacak sınır kapılarına ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/16276) (Başkanlığa geliş tarihi: 23/8/2006)
100.- Mersin Milletvekili Mustafa ÖZYÜREK’in,
akaryakıt kaçakçılığını önlemek için oluşturulması düşünülen
“Ulusal Marker Sistemi”ne, ihalelere ve sorumlulara ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/16277) (Başkanlığa geliş tarihi: 23/8/2006)
101.- Hatay Milletvekili Abdulaziz YAZAR’ın,
ABD’nin Irak operasyonunda kimyasal ve biyolojik silahlar kullandığı
ve İskenderun Limanının temizlik amacıyla kullanılacağı iddialarına
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16278) (Başkanlığa geliş
tarihi: 23/8/2006)
102.- Antalya Milletvekili Feridun Fikret BALOĞLU’nun,
Antalya-Konyaaltı Süleyman Erol Yüzme Havuzuna ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/16279) (Başkanlığa geliş tarihi: 23/8/2006)
103.- İzmir Milletvekili Muharrem TOPRAK’ın,
arz fazlası üzüme ve çekirdeksiz kuru üzüm fiyatına ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/16280) (Başkanlığa geliş tarihi: 25/8/2006)
104.- Niğde Milletvekili Orhan ERASLAN’ın, İstanbul
Asliye 14 üncü Ticaret Mahkemesinde görülen bir davaya müdahale
iddialarına ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16281) (Başkanlığa geliş tarihi: 4/7/2006)
105.- İstanbul Milletvekili Lokman AYVA’nın,
özürlülerin oy verme haklarını kullanmalarına yönelik tedbirlere
ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/16282) (Başkanlığa
geliş tarihi: 6/7/2006)
106.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın,
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine açılan davalar sebebiyle ödenen
tazminatların personele rücu edilmesine ilişkin Adalet Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16283) (Başkanlığa geliş tarihi: 12/7/2006)
107.- Mersin Milletvekili Hüseyin GÜLER’in,
adli yardım kapsamında görevlendirilen avukatların ücretlerine
ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/16284) (Başkanlığa
geliş tarihi: 20/7/2006)
108.- İzmir Milletvekili Ahmet ERSİN’in, bir
milletvekilinin Van Adliyesindeki bazı savcı ve hâkimleri ziyaret
etmesine ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/16285)
(Başkanlığa geliş tarihi: 20/7/2006)
109.- İzmir Milletvekili Ahmet ERSİN’in, Toprakbank
davasındaki zamanaşımına ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru
önergesi (7/16286) (Başkanlığa geliş tarihi: 27/7/2006)
110.- İstanbul Milletvekili Ahmet Güryüz KETENCİ’nin,
Bodrum ve civarındaki belediyelerle ilgili imar yolsuzluğu iddialarına
ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/16287) (Başkanlığa
geliş tarihi: 28/7/2006)
111.- Şanlıurfa Milletvekili Mehmet Vedat
MELİK’in, Şanlıurfa’da Adli Tıp Kurumu açılıp açılmayacağına ilişkin
Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/16288) (Başkanlığa geliş
tarihi: 11/8/2006)
112.- İstanbul Milletvekili Ali Rıza GÜLÇİÇEK’in,
Almanya’da yaşayan Sivas olayları sanıklarına ilişkin Adalet Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16289) (Başkanlığa geliş tarihi: 11/8/2006)
113.- Hatay Milletvekili Mehmet ERASLAN’ın,
4616 sayılı Kanun çerçevesinde serbest bırakılan hükümlülere
ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/16290) (Başkanlığa
geliş tarihi: 18/8/2006)
114.- Kırklareli Milletvekili Mehmet S. KESİMOĞLU’nun,
Anadolu’da Vakit gazetesinin suç unsuru içerdiği iddia edilen yayınlarına
ve yapılan işlemlere ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16291) (Başkanlığa geliş tarihi: 23/8/2006)
115.- Antalya Milletvekili Feridun Fikret
BALOĞLU’nun, Bingöl’ün Karlıova İlçesi Kazanlı köylüleri için yapılacak
deprem konutlarına ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından yazılı
soru önergesi (7/16292) (Başkanlığa geliş tarihi: 4/7/2006)
116.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın,
Demre-Finike karayolundaki bazı sorunlara ilişkin Bayındırlık
ve İskân Bakanından yazılı soru önergesi (7/16293) (Başkanlığa geliş
tarihi: 10/7/2006)
117.- İstanbul Milletvekili Ahmet Güryüz KETENCİ’nin,
Bodrum yarımadasındaki imar sorunlarına ilişkin Bayındırlık ve
İskân Bakanından yazılı soru önergesi (7/16294) (Başkanlığa geliş
tarihi: 28/7/2006)
118.- Gaziantep Milletvekili Abdulkadir
ATEŞ’in, Gaziantep-Şanlıurfa otoyoluna ilişkin Bayındırlık ve
İskân Bakanından yazılı soru önergesi (7/16295) (Başkanlığa geliş
tarihi: 28/7/2006)
119.- Antalya Milletvekili Hüseyin EKMEKÇİOĞLU’nun,
Akseki-İbradı yolunun 2007 yatırım programına alınmasına ilişkin
Bayındırlık ve İskân Bakanından yazılı soru önergesi (7/16296) (Başkanlığa
geliş tarihi: 3/8/2006)
120.- Antalya Milletvekili Feridun Fikret BALOĞLU’nun,
Antalya kent merkezinde yapılan adliye kavşağına ilişkin Bayındırlık
ve İskân Bakanından yazılı soru önergesi (7/16297) (Başkanlığa geliş
tarihi: 10/8/2006)
121.- Samsun Milletvekili İlyas Sezai ÖNDER’in,
Samsun-Yakakent ve 19 Mayıs-Bafra arası bölünmüş yol yapım çalışmalarına
ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16298) (Başkanlığa geliş tarihi: 11/8/2006)
122.- Antalya Milletvekili Feridun Fikret
BALOĞLU’nun, Antalya’da kavşak yapım çalışmalarının doğal ve antik
yapıya zarar verdiği iddialarına ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16299) (Başkanlığa geliş tarihi: 16/8/2006)
123.- Karaman Milletvekili Mevlüt AKGÜN’ün,
işsiz sayısına ve İŞKUR’un yaptığı işe yerleştirmelere ilişkin Çalışma
ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/16300) (Başkanlığa
geliş tarihi: 6/7/2006)
124.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
bir vatandaşın malulen emeklilik sorununa ilişkin Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/16301) (Başkanlığa geliş
tarihi: 18/7/2006)
125.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
sosyal güvenlik kuruluşlarının hastanelere olan borçlarına ilişkin
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16302) (Başkanlığa geliş tarihi: 28/7/2006)
126.- Aydın Milletvekili Özlem ÇERÇİOĞLU’nun,
Tuzla Belediye Başkanı hakkındaki bir iddiaya ilişkin Çalışma ve
Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/16303) (Başkanlığa
geliş tarihi: 1/8/2006)
127.- Denizli Milletvekili Mehmet U. NEŞŞAR’ın,
bazı ilaçların kullanılmasının kısıtlanmasına ilişkin Çalışma
ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/16304) (Başkanlığa
geliş tarihi: 3/8/2006)
128.- Antalya Milletvekili Osman KAPTAN’ın,
Antalya Sağlık İşleri İl Müdürlüğündeki yolsuzluk ve usulsüzlük
iddialarına ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı
soru önergesi (7/16305) (Başkanlığa geliş tarihi: 4/8/2006)
129.- Ardahan Milletvekili Ensar ÖĞÜT’ün, işsizlik
fonu kesintilerine ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16306) (Başkanlığa geliş tarihi: 15/8/2006)
130.- Isparta Milletvekili Mevlüt COŞKUNER’in,
Eğirdir ve Kovada göllerindeki çevre sorunlarına ilişkin Çevre ve
Orman Bakanından yazılı soru önergesi (7/16307) (Başkanlığa geliş
tarihi: 5/7/2006)
131.- Aydın Milletvekili Mehmet BOZTAŞ’ın, Aydın-Didim’de
kurulacak bir balık çiftliğine ilişkin Çevre ve Orman Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16308) (Başkanlığa geliş tarihi: 12/7/2006)
132.- Uşak Milletvekili Osman COŞKUNOĞLU’nun,
Uşak-Eşme’deki içme sularında zehirli madde bulunduğu iddialarına
ilişkin Çevre ve Orman Bakanından yazılı soru önergesi (7/16309)
(Başkanlığa geliş tarihi: 21/7/2006)
133.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın,
Antalya Düzlerçamı ormanında yapılan villalara ilişkin Çevre ve
Orman Bakanından yazılı soru önergesi (7/16310) (Başkanlığa geliş
tarihi: 27/7/2006)
134.- Aydın Milletvekili Mehmet BOZTAŞ’ın,
kanserojen madde içeren bir gemiye ithal izni verilmesine ilişkin
Çevre ve Orman Bakanından yazılı soru önergesi (7/16311) (Başkanlığa
geliş tarihi: 28/7/2006)
135.- Mersin Milletvekili Hüseyin GÜLER’in,
Lübnan’da bombalanan petrol depolarından denize dökülen petrole
ilişkin Çevre ve Orman Bakanından yazılı soru önergesi (7/16312)
(Başkanlığa geliş tarihi: 8/8/2006)
136.- İzmir Milletvekili Canan ARITMAN’ın,
Lübnan’da bombalanan petrol tesislerinden sızan petrolün oluşturduğu
tehlikeye ilişkin Çevre ve Orman Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16313) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
137.- Iğdır Milletvekili Dursun AKDEMİR’in,
Çatalağzı Termik Santralinin arıtma tesisine ilişkin Çevre ve Orman
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16314) (Başkanlığa geliş tarihi:
11/8/2006)
138.- Antalya Milletvekili Feridun Fikret
BALOĞLU’nun, Antalya’da kavşak yapım çalışmalarının doğal ve antik
yapıya zarar verdiği iddialarına ilişkin Çevre ve Orman Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16315) (Başkanlığa geliş tarihi: 16/8/2006)
139.- Hatay Milletvekili Züheyir AMBER’in,
zararlı madde içeren yabancı bandıralı Otopan adlı gemiye ve denetimine
ilişkin Çevre ve Orman Bakanından yazılı soru önergesi (7/16316)
(Başkanlığa geliş tarihi: 16/8/2006)
140.- Antalya Milletvekili Feridun Fikret
BALOĞLU’nun, Antalya’da yağmur drenaj kanallarının deşarjının doğrudan
denize yapılacak şekilde inşa edildiği iddialarına ilişkin Çevre
ve Orman Bakanından yazılı soru önergesi (7/16317) (Başkanlığa geliş
tarihi: 17/8/2006)
141.- İzmir Milletvekili Ahmet ERSİN’in, İzmir-Bornova-Gökdere
Köyü civarında ortaya çıkan zehirli varillere ilişkin Çevre ve Orman
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16318) (Başkanlığa geliş tarihi:
21/8/2006)
142.- İzmir Milletvekili Enver ÖKTEM’in, Hollanda
bandıralı zehirli atık yüklü Otopan adlı gemiye ilişkin Çevre ve Orman
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16319) (Başkanlığa geliş tarihi:
23/8/2006)
143.- İzmir Milletvekili Enver ÖKTEM’in,
Uşak-Eşme-Kışladağ Altın Madeni yöresinde yaşanan sağlık sorunlarına
ilişkin Çevre ve Orman Bakanından yazılı soru önergesi (7/16320) (Başkanlığa
geliş tarihi: 23/8/2006)
144.- Kastamonu Milletvekili Mehmet YILDIRIM’ın,
orman yangınlarına karşı alınması gereken önlemlere ilişkin Çevre
ve Orman Bakanından yazılı soru önergesi (7/16321) (Başkanlığa geliş
tarihi: 23/8/2006)
145.- İzmir Milletvekili Türkan MİÇOOĞULLARI’nın,
orman yangınlarıyla mücadeleye ilişkin Çevre ve Orman Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16322) (Başkanlığa geliş tarihi: 23/8/2006)
146.- Kırklareli Milletvekili Mehmet S. KESİMOĞLU’nun,
orman yangınlarına yönelik tedbirlere ve bazı iddialara ilişkin
Çevre ve Orman Bakanından yazılı soru önergesi (7/16323) (Başkanlığa
geliş tarihi: 23/8/2006)
147.- İstanbul Milletvekili Onur ÖYMEN’in,
son günlerde meydana gelen orman yangınlarına ve neden olduğu zarara
ilişkin Çevre ve Orman Bakanından yazılı soru önergesi (7/16324)
(Başkanlığa geliş tarihi: 24/8/2006)
148.- İzmir Milletvekili Canan ARITMAN’ın, orman
yangınlarıyla mücadeleye ilişkin Çevre ve Orman Bakanından yazılı
soru önergesi (7/16325) (Başkanlığa geliş tarihi: 24/8/2006)
149.- İzmir Milletvekili Serpil YILDIZ’ın,
Gümrük Birliği Ek Protokolüne ilişkin Dışişleri Bakanı ve Başbakan
Yardımcısından yazılı soru önergesi (7/16326) (Başkanlığa geliş tarihi:
7/7/2006)
150.- Antalya Milletvekili Feridun Fikret
BALOĞLU’nun, Rusya Federasyonunda Türkiye turizmi aleyhindeki
kampanyaya karşı alınan önlemlere ilişkin Dışişleri Bakanı ve Başbakan
Yardımcısından yazılı soru önergesi (7/16327) (Başkanlığa geliş tarihi:
13/7/2006)
151.- İzmir Milletvekili Serpil YILDIZ’ın, şehit
başkonsolosun eşine borç çıkarılmasına ilişkin Dışişleri Bakanı
ve Başbakan Yardımcısından yazılı soru önergesi (7/16328) (Başkanlığa
geliş tarihi: 18/7/2006)
152.- Aydın Milletvekili Özlem ÇERÇİOĞLU’nun,
Cüneyd Zapsu’nun bazı büyükelçilerle görüşmesine ilişkin Dışişleri
Bakanı ve Başbakan Yardımcısından yazılı soru önergesi (7/16329)
(Başkanlığa geliş tarihi: 21/7/2006)
153.- İzmir Milletvekili Ahmet ERSİN’in, Cüneyd
Zapsu’nun bazı büyükelçilerle görüşmesine ilişkin Dışişleri Bakanı
ve Başbakan Yardımcısından yazılı soru önergesi (7/16330) (Başkanlığa
geliş tarihi: 25/7/2006)
154.- İstanbul Milletvekili Onur ÖYMEN’in,
Anamur-Güzelyurt arasındaki su boru hattı projesinin durdurulup
durdurulmadığına ilişkin Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısından
yazılı soru önergesi (7/16331) (Başkanlığa geliş tarihi: 26/7/2006)
155.- İstanbul Milletvekili Onur ÖYMEN’in, Güney
Kıbrıs’ta Fransa’ya askeri üs tahsisine ilişkin Dışişleri Bakanı
ve Başbakan Yardımcısından yazılı soru önergesi (7/16332) (Başkanlığa
geliş tarihi: 10/8/2006)
156.- İstanbul Milletvekili Onur ÖYMEN’in,
Başbakanın Kuzey Irak’a yönelik bir açıklamasına ilişkin Dışişleri
Bakanı ve Başbakan Yardımcısından yazılı soru önergesi (7/16333)
(Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
157.- İstanbul Milletvekili Onur ÖYMEN’in,
KKTC’nin bazı Türkçe köy isimlerini değiştirme kararına ilişkin Dışişleri
Bakanı ve Başbakan Yardımcısından yazılı soru önergesi (7/16334)
(Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
158.- İstanbul Milletvekili Onur ÖYMEN’in, Güney
Kıbrıs Rum Yönetiminin PKK’ya verdiği destek konusunda bir girişimde
bulunulup bulunulmadığına ilişkin Dışişleri Bakanı ve Başbakan
Yardımcısından yazılı soru önergesi (7/16335) (Başkanlığa geliş tarihi:
10/8/2006)
159.- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun,
ABD ve Türkiye’nin karşılıklı olarak PKK koordinatörü atayacağı
iddiasına ve bazı yurtdışı gezilerine ilişkin Dışişleri Bakanı
ve Başbakan Yardımcısından yazılı soru önergesi (7/16336) (Başkanlığa
geliş tarihi: 18/8/2006)
160.- Mersin Milletvekili Hüseyin GÜLER’in,
Türk Millî Takımlarının uluslararası spor müsabakalarındaki başarısızlıklarına
ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısından (Mehmet Ali ŞAHİN)
yazılı soru önergesi (7/16337) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/7/2006)
161.- İstanbul Milletvekili Kemal KILIÇDAROĞLU’nun,
özelleştirme kapsamında istihdam fazlası personele ilişkin Devlet
Bakanı ve Başbakan Yardımcısından (Mehmet Ali ŞAHİN) yazılı soru
önergesi (7/16338) (Başkanlığa geliş tarihi: 21/7/2006)
162.- Mersin Milletvekili Hüseyin GÜLER’in,
sporda şiddet ve şikenin önlenmesine yönelik çalışmalara ve futbolda
seyircisiz oynama cezasına ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısından
(Mehmet Ali ŞAHİN) yazılı soru önergesi (7/16339) (Başkanlığa geliş
tarihi: 4/8/2006)
163.- İstanbul Milletvekili Berhan ŞİMŞEK’in,
Türkiye İsrafı Önleme Vakfının teftişine ilişkin Devlet Bakanı
ve Başbakan Yardımcısından (Mehmet Ali ŞAHİN) yazılı soru önergesi
(7/16340) (Başkanlığa geliş tarihi: 11/8/2006)
164.- Mersin Milletvekili Hüseyin GÜLER’in,
sporcuların sağlık kontrollerinin yeterliliğine ilişkin Devlet
Bakanı ve Başbakan Yardımcısından (Mehmet Ali ŞAHİN) yazılı soru
önergesi (7/16341) (Başkanlığa geliş tarihi: 11/8/2006)
165.- İzmir Milletvekili Ahmet ERSİN’in, İzmir
Üniversiade Oyunlarının bütçesine ve tasfiyesine ilişkin Devlet
Bakanı ve Başbakan Yardımcısından (Mehmet Ali ŞAHİN) yazılı soru
önergesi (7/16342) (Başkanlığa geliş tarihi: 15/8/2006)
166.- Antalya Milletvekili Feridun Fikret
BALOĞLU’nun, Avrupa Atletizm Şampiyonasında karşılaşılan sorunlara
ve bazı iddialara ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısından
(Mehmet Ali ŞAHİN) yazılı soru önergesi (7/16343) (Başkanlığa geliş
tarihi: 17/8/2006)
167.- Konya Milletvekili Atilla KART’ın, TOKİ
tarafından Konya-Selçuklu’da yapımı sürdürülen konutlara ilişkin
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısından (Mehmet Ali ŞAHİN) yazılı
soru önergesi (7/16344) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/8/2006)
168.- Mersin Milletvekili Hüseyin GÜLER’in,
yabancı futbolcuların Türk vatandaşlığına geçişlerine ilişkin
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısından (Mehmet Ali ŞAHİN) yazılı
soru önergesi (7/16345) (Başkanlığa geliş tarihi: 22/8/2006)
169.- Erzurum Milletvekili İbrahim ÖZDOĞAN’ın,
konut finansman sistemine ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısından
(Abdullatif ŞENER) yazılı soru önergesi (7/16346) (Başkanlığa geliş
tarihi: 13/7/2006)
170.- İstanbul Milletvekili Emin ŞİRİN’in,
TMSF’nin Egebank ortaklarına yönelik farklı uygulama yaptığı iddialarına
ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısından (Abdullatif ŞENER)
yazılı soru önergesi (7/16347) (Başkanlığa geliş tarihi: 27/7/2006)
171.- İstanbul Milletvekili Emin ŞİRİN’in,
Uzan grubu şirketlerine ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısından
(Abdullatif ŞENER) yazılı soru önergesi (7/16348) (Başkanlığa geliş
tarihi: 2/8/2006)
172.- İstanbul Milletvekili Emin ŞİRİN’in,
Telsim’in kiraladığı araçlara ve yaptırdığı inşaat işlerine ilişkin
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısından (Abdullatif ŞENER) yazılı
soru önergesi (7/16349) (Başkanlığa geliş tarihi: 2/8/2006)
173.- İstanbul Milletvekili Emin ŞİRİN’in,
TMSF yöneticilerinin icraat ve fiillerinin Anayasaya uygunluğuna
ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısından (Abdullatif ŞENER)
yazılı soru önergesi (7/16350) (Başkanlığa geliş tarihi: 2/8/2006)
174.- İstanbul Milletvekili Emin ŞİRİN’in,
Telsim’in Hazineye olan borcuna ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan
Yardımcısından (Abdullatif ŞENER) yazılı soru önergesi (7/16351)
(Başkanlığa geliş tarihi: 2/8/2006)
175.- İstanbul Milletvekili Emin ŞİRİN’in,
TMSF ile Bilgin Grubu arasında anlaşma olup olmadığına ilişkin Devlet
Bakanı ve Başbakan Yardımcısından (Abdullatif ŞENER) yazılı soru
önergesi (7/16352) (Başkanlığa geliş tarihi: 2/8/2006)
176.- İstanbul Milletvekili Emin ŞİRİN’in,
Telsim’in bazı borçlarının ödeme şekline ilişkin Devlet Bakanı ve
Başbakan Yardımcısından (Abdullatif ŞENER) yazılı soru önergesi
(7/16353) (Başkanlığa geliş tarihi: 2/8/2006)
177.- İstanbul Milletvekili Emin ŞİRİN’in,
TMSF yönetimindeki bazı çimento fabrikalarının çimento satışına
ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısından (Abdullatif ŞENER)
yazılı soru önergesi (7/16354) (Başkanlığa geliş tarihi: 17/8/2006)
178.- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun,
Kablo TV yayınında yaşanan sorunlara ve bazı iddialara ilişkin
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısından (Abdullatif ŞENER) yazılı
soru önergesi (7/16355) (Başkanlığa geliş tarihi: 25/8/2006)
179.- Antalya Milletvekili Feridun Fikret
BALOĞLU’nun, TRT İstanbul Bölge Müdürlüğü binasına yerleştirilen
kameralara ilişkin Devlet Bakanından (Beşir ATALAY) yazılı soru
önergesi (7/16356) (Başkanlığa geliş tarihi: 11/7/2006)
180.- Mersin Milletvekili Hüseyin GÜLER’in,
şans oyunları adı altında yayınlanan televizyon programlarına
ilişkin Devlet Bakanından (Beşir ATALAY) yazılı soru önergesi
(7/16357) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/7/2006)
181.- Mersin Milletvekili
Hüseyin ÖZCAN’ın, RTÜK ve TRT’ye yapılan atamalara ilişkin Devlet Bakanından
(Beşir ATALAY) yazılı soru önergesi (7/16358) (Başkanlığa geliş tarihi:
1/8/2006)
182.- Tekirdağ Milletvekili Enis TÜTÜNCÜ’nün,
TRT’deki bir yayın kesintisine ve kadrolaşma iddialarına ilişkin
Devlet Bakanından (Beşir ATALAY) yazılı soru önergesi (7/16359) (Başkanlığa
geliş tarihi: 10/8/2006)
183.- Kars Milletvekili Selami YİĞİT’in, Anadolu
Ajansının bürolarına ve personeline ilişkin Devlet Bakanından
(Beşir ATALAY) yazılı soru önergesi (7/16360) (Başkanlığa geliş tarihi:
11/8/2006)
184.- Iğdır Milletvekili Yücel ARTANTAŞ’ın,
Anadolu Ajansı Genel Müdürlüğüne personel alımına ve ücret ödemelerine
ilişkin Devlet Bakanından (Beşir ATALAY) yazılı soru önergesi
(7/16361) (Başkanlığa geliş tarihi: 25/8/2006)
185.- Hatay Milletvekili Züheyir AMBER’in,
Merkez Bankası müdahalelerinin ekonomik etkilerine ilişkin Devlet
Bakanından (Ali BABACAN) yazılı soru önergesi (7/16362) (Başkanlığa
geliş tarihi: 4/7/2006)
186.- Adana Milletvekili Atilla BAŞOĞLU’nun,
Gümrük Birliği Anlaşmasının hukuki niteliğine ilişkin Devlet Bakanından
(Ali BABACAN) yazılı soru önergesi (7/16363) (Başkanlığa geliş tarihi:
6/7/2006)
187.- Muğla Milletvekili Gürol ERGİN’in, tarım
satış kooperatiflerinin finansmanına ilişkin Devlet Bakanından
(Ali BABACAN) yazılı soru önergesi (7/16364) (Başkanlığa geliş tarihi:
21/7/2006)
188.- İstanbul Milletvekili Kemal KILIÇDAROĞLU’nun,
Ziraat Bankası İnsan Kaynakları Yönetmeliğindeki bir değişikliğe
ilişkin Devlet Bakanından (Ali BABACAN) yazılı soru önergesi
(7/16365) (Başkanlığa geliş tarihi: 1/8/2006)
189.- Ankara Milletvekili Yakup KEPENEK’in,
Merkez Bankasının idare merkezinin İstanbul’a taşınmak istenmesine
ilişkin Devlet Bakanından (Ali BABACAN) yazılı soru önergesi
(7/16366) (Başkanlığa geliş tarihi: 4/8/2006)
190.- Balıkesir Milletvekili Turhan ÇÖMEZ’in,
IMF’den kredi talebine ve Merkez Bankası döviz rezervine ilişkin
Devlet Bakanından (Ali BABACAN) yazılı soru önergesi (7/16367) (Başkanlığa
geliş tarihi: 7/8/2006)
191.- İstanbul Milletvekili Emin ŞİRİN’in, kamu
bankalarının batık kredilerinin tahsiline ilişkin Devlet Bakanından
(Ali BABACAN) yazılı soru önergesi (7/16368) (Başkanlığa geliş tarihi:
17/8/2006)
192.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın,
bazı temel ekonomik göstergelere ilişkin Devlet Bakanından (Ali BABACAN)
yazılı soru önergesi (7/16369) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/8/2006)
193.- Afyonkarahisar Milletvekili Halil ÜNLÜTEPE’nin, Afyonkarahisar’daki Gümrük Müdürlüğünün
personel ve teknik altyapı ihtiyacına ilişkin Devlet Bakanından
(Kürşad TÜZMEN) yazılı soru önergesi (7/16370) (Başkanlığa geliş tarihi:
14/7/2006)
194.- Hatay Milletvekili Züheyir AMBER’in,
Hatay-Cilvegözü Sınır Kapısının TIR ve kamyon geçişlerine kapatılmasına
ilişkin Devlet Bakanından (Kürşad TÜZMEN) yazılı soru önergesi
(7/16371) (Başkanlığa geliş tarihi: 15/8/2006)
195.- Edirne Milletvekili Rasim ÇAKIR’ın, İpsala
Gümrük Kapısındaki bazı seyyar satıcılara ilişkin Devlet Bakanından
(Kürşad TÜZMEN) yazılı soru önergesi (7/16372) (Başkanlığa geliş tarihi:
28/7/2006)
196.- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun,
Bosna-Hersek’ten ithal edilen ayçiçek ve ayçiçek yağına ilişkin Devlet
Bakanından (Kürşad TÜZMEN) yazılı soru önergesi (7/16373) (Başkanlığa
geliş tarihi: 8/8/2006)
197.- Hatay Milletvekili Züheyir AMBER’in,
Hatay Yayladağ Sınır Kapısındaki eksikliklerin giderilmesine
ilişkin Devlet Bakanından (Kürşad TÜZMEN) yazılı soru önergesi
(7/16374) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/8/2006)
198.- Adana Milletvekili N. Gaye ERBATUR’un,
AB 2007 Eşit Fırsatlar Yılı kapsamında yapılacak çalışmalara ilişkin
Devlet Bakanından (Nimet ÇUBUKÇU) yazılı soru önergesi (7/16375)
(Başkanlığa geliş tarihi: 19/7/2006)
199.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın,
Antalya’da sokakta yaşayan ve çalışan çocuklara ilişkin Devlet Bakanından
(Nimet ÇUBUKÇU) yazılı soru önergesi (7/16376) (Başkanlığa geliş tarihi:
27/7/2006)
200.- Aydın Milletvekili Özlem ÇERÇİOĞLU’nun,
Diyarbakır Valiliği ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü Gözlemevindeki
çocuklara ilişkin Devlet Bakanından (Nimet ÇUBUKÇU) yazılı soru
önergesi (7/16377) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/8/2006)
201.- Aydın Milletvekili Özlem ÇERÇİOĞLU’nun,
THY’de kadın kabin memurlara imzalatılan sözleşmedeki bir şarta
ilişkin Devlet Bakanından (Nimet ÇUBUKÇU) yazılı soru önergesi
(7/16378) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
202.- Aydın Milletvekili Özlem ÇERÇİOĞLU’nun,
anne ve bebek ölümlerinin önlenmesine yönelik çalışmalara ilişkin
Devlet Bakanından (Nimet ÇUBUKÇU) yazılı soru önergesi (7/16379)
(Başkanlığa geliş tarihi: 23/8/2006)
203.- İstanbul Milletvekili Ali Rıza GÜLÇİÇEK’in,
Yurt Dışında Yaşayan Vatandaşlarımızın Sorunlarının Araştırılarak
Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi Amacıyla Kurulan Meclis
Araştırması Komisyonu Raporundaki tespitlere ilişkin Devlet Bakanından
(Mehmet AYDIN) yazılı soru önergesi (7/16380) (Başkanlığa geliş tarihi:
5/7/2006)
204.- Denizli Milletvekili Mustafa GAZALCI’nın,
Kuran kurslarına ilişkin Devlet Bakanından (Mehmet AYDIN) yazılı
soru önergesi (7/16381) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/7/2006)
205.- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun, imam kadrolarına
ilişkin Devlet Bakanından (Mehmet AYDIN) yazılı soru önergesi
(7/16382) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/8/2006)
206.- Erzurum Milletvekili İbrahim ÖZDOĞAN’ın,
imam ve vaizlere ilişkin Devlet Bakanından (Mehmet AYDIN) yazılı soru
önergesi (7/16383) (Başkanlığa geliş tarihi: 25/7/2006)
207.- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun, Diyanet İşleri
Başkanlığının kadro ihtiyacı ve personeline ilişkin Devlet Bakanından
(Mehmet AYDIN) yazılı soru önergesi (7/16384) (Başkanlığa geliş tarihi:
18/8/2006)
208.- Kırklareli Milletvekili Mehmet S. KESİMOĞLU’nun,
Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından kurulan Aile Danışmanlık
Bürolarına ilişkin Devlet Bakanından (Mehmet AYDIN) yazılı soru
önergesi (7/16385) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/8/2006)
209.- Adana Milletvekili N. Gaye ERBATUR’un,
Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından kurulan Aile Danışmanlık
Bürolarına ilişkin Devlet Bakanından (Mehmet AYDIN) yazılı soru
önergesi (7/16386) (Başkanlığa geliş tarihi: 21/8/2006)
210.- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun,
Diyanet İşleri Başkanlığının kadınlara şiddeti öven ve doğruluğu
olmayan hadisleri ayıklama çalışmalarına ilişkin Devlet Bakanından
(Mehmet AYDIN) yazılı soru önergesi (7/16387) (Başkanlığa geliş tarihi:
25/8/2006)
211.- İzmir Milletvekili Hakkı ÜLKÜ’nün, Aliağa
Belediyesine ait bir şirkete Soma
Ege Linyitleri İşletmesinden yapılan kömür tahsisine ilişkin Enerji
ve Tabiî Kaynaklar Bakanından yazılı soru önergesi (7/16388) (Başkanlığa
geliş tarihi: 5/7/2006)
212.- Aydın Milletvekili Mehmet Mesut ÖZAKCAN’ın,
1 Temmuz 2006’daki elektrik kesintilerine ilişkin Enerji ve Tabiî
Kaynaklar Bakanından yazılı soru önergesi (7/16389) (Başkanlığa geliş
tarihi: 5/7/2006)
213.- Antalya Milletvekili Feridun Fikret
BALOĞLU’nun, elektrik üretim santrallerine ilişkin Enerji ve Tabiî
Kaynaklar Bakanından yazılı soru önergesi (7/16390) (Başkanlığa geliş
tarihi: 7/7/2006)
214.- İzmir Milletvekili Erdal KARADEMİR’in,
enerji kaynakları ve politikalarına ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16391) (Başkanlığa geliş tarihi:
13/7/2006)
215.- Hatay Milletvekili Züheyir AMBER’in,
Yortanlı Baraj gölü altında kalacak tarihi kalıntılara ilişkin
Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanından yazılı soru önergesi (7/16392)
(Başkanlığa geliş tarihi: 14/7/2006)
216.- İstanbul Milletvekili Onur ÖYMEN’in, Bakü-Tiflis-Ceyhan
boru hattı konsorsiyumuna tanınan haklar ile hattın vatandaşlara
etkisine ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanından yazılı soru
önergesi (7/16393) (Başkanlığa geliş tarihi: 17/7/2006)
217.- Iğdır Milletvekili Dursun AKDEMİR’in,
bir elektrik santralinin tahliye sularının köylülerin arazilerine
etkisine ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanından yazılı soru
önergesi (7/16394) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/7/2006)
218.- Iğdır Milletvekili Dursun AKDEMİR’in, Iğdır-Kasımcan Köyünün
beton su kanalı ihtiyacına ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16395) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/7/2006)
219.- Hatay Milletvekili Züheyir AMBER’in,
BOTAŞ’ın bir şirketinde işe alınan personele ilişkin Enerji ve Tabiî
Kaynaklar Bakanından yazılı soru önergesi (7/16396) (Başkanlığa geliş
tarihi: 18/7/2006)
220.- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun,
ruhsatlı MR, CT ve radyoterapi cihazlarına ilişkin Enerji ve Tabiî
Kaynaklar Bakanından yazılı soru önergesi (7/16397) (Başkanlığa geliş
tarihi: 20/7/2006)
221.- Hatay Milletvekili Züheyir AMBER’in,
ülkemizde faaliyet gösteren yabancı madencilik firmalarına ilişkin
Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanından yazılı soru önergesi (7/16398)
(Başkanlığa geliş tarihi: 21/7/2006)
222.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın,
Antalya’daki enerji nakil hatlarına ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16399) (Başkanlığa geliş tarihi:
27/7/2006)
223.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın,
Antalya’daki LPG istasyonlarına ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16400) (Başkanlığa geliş tarihi:
27/7/2006)
224.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın,
Alagür Çayında enerji üretimi için yapılan ölçümlere ilişkin Enerji
ve Tabiî Kaynaklar Bakanından yazılı soru önergesi (7/16401) (Başkanlığa
geliş tarihi: 3/8/2006)
225.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın,
Antalya’daki bir su kaynağının tahsisine ilişkin Enerji ve Tabiî
Kaynaklar Bakanından yazılı soru önergesi (7/16402) (Başkanlığa geliş
tarihi: 3/8/2006)
226.- Balıkesir Milletvekili Turhan ÇÖMEZ’in,
2005 yılında Irak’a satılan ve İran’dan satın alınan elektriğe ilişkin
Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanından yazılı soru önergesi (7/16403)
(Başkanlığa geliş tarihi: 7/8/2006)
227.- Ankara Milletvekili Mehmet TOMANBAY’ın,
Ankara Büyükşehir Belediyesinin BOTAŞ’a olan borcuna ve lisansına
ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16404) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/8/2006)
228.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
bor madenlerinin işlenmesine ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16405) (Başkanlığa geliş tarihi: 11/8/2006)
229.- Mardin Milletvekili Muharrem DOĞAN’ın,
Ilısu Barajının yapımı ve Hasankeyf’in kurtarılmasına ilişkin
Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanından yazılı soru önergesi (7/16406)
(Başkanlığa geliş tarihi: 14/8/2006)
230.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
belediyelerin elektrik borcuna ve yapılacak ek zamma ilişkin Enerji
ve Tabiî Kaynaklar Bakanından yazılı soru önergesi (7/16407) (Başkanlığa
geliş tarihi: 17/8/2006)
231.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın,
sokak aydınlatma bedellerine ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16408) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/8/2006)
232.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın,
enerji sektöründeki yatırımlara ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16409) (Başkanlığa geliş tarihi:
18/8/2006)
233.- Kastamonu Milletvekili Mehmet YILDIRIM’ın,
Kastamonu’daki bazı baraj projelerine ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16410) (Başkanlığa geliş tarihi:
23/8/2006)
234.- İstanbul Milletvekili Kemal KILIÇDAROĞLU’nun,
Ilısu Barajı inşaatı ihalesine ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16411) (Başkanlığa geliş tarihi:
23/8/2006)
235.- Ankara Milletvekili Yılmaz ATEŞ’in, Ankara’daki
bazı alanlara yönelik projelere ilişkin İçişleri Bakanından yazılı
soru önergesi (7/16412) (Başkanlığa geliş tarihi: 3/7/2006)
236.- Antalya Milletvekili Osman ÖZCAN’ın,
polis lojmanlarına ve fazla çalışma ücretine ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16413) (Başkanlığa geliş tarihi: 4/7/2006)
237.- Gaziantep Milletvekili Mustafa YILMAZ’ın,
Keçiören Belediyesinin Çubuk’ta yol açma çalışması yaptığı iddialarına
ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16414) (Başkanlığa
geliş tarihi: 5/7/2006)
238.- İzmir Milletvekili Hakkı ÜLKÜ’nün, Aliağa
Belediyesi şirketlerinin Soma Ege Linyitleri İşletmesinden kömür
alımına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16415)
(Başkanlığa geliş tarihi: 5/7/2006)
239.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın,
Antalya-Finike’deki Kafi Baba Türbesinin çevre düzenlemesine
ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16416) (Başkanlığa
geliş tarihi: 10/7/2006)
240.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın,
Antalya Atatürk Parkındaki çalışmalara ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16417) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/7/2006)
241.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın,
KÖY-DES Projesi kapsamında Antalya’da yapılan bir ihaleye ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16418) (Başkanlığa geliş
tarihi: 10/7/2006)
242.- Ankara Milletvekili Zekeriya AKINCI’nın,
Ankara Büyükşehir Belediyesinin bazı ihaleleriyle ilgili iddialara
ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16419) (Başkanlığa
geliş tarihi: 10/7/2006)
243.- İzmir Milletvekili Hakkı ÜLKÜ’nün, belediyelerin
denetimine ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16420) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/7/2006)
244.- İstanbul Milletvekili Ali Rıza GÜLÇİÇEK’in,
bir belediyenin yaptığı arsa tahsisine ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16421) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/7/2006)
245.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın,
vekil kaymakam görevlendirilen ilçelere ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16422) (Başkanlığa geliş tarihi: 13/7/2006)
246.- Gaziantep Milletvekili Mustafa YILMAZ’ın,
Emniyet Teşkilatı personeline ilişkin İçişleri Bakanından yazılı
soru önergesi (7/16423) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/7/2006)
247.- Ankara Milletvekili Yılmaz ATEŞ’in, Ankara
Büyükşehir Belediyesinin bulvar ve caddelerdeki ağaçlandırma çalışmalarına
ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16424) (Başkanlığa
geliş tarihi: 14/7/2006)
248.- Konya Milletvekili Atilla KART’ın, müsteşarı
hakkındaki iddialara ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/16425) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/7/2006)
249.- Ankara Milletvekili Yakup KEPENEK’in,
Ankara’nın bazı noktalarındaki trafik altyapısına ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16426) (Başkanlığa geliş tarihi:
18/7/2006)
250.- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun,
Kuzey Ankara Girişi Kentsel Dönüşüm Projesiyle ilgili iddialara
ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16427) (Başkanlığa
geliş tarihi: 20/7/2006)
251.- Ankara Milletvekili Yılmaz ATEŞ’in, Ankara-Tatlar
Köyündeki arıtma tesisinin çalıştırılmadığı iddiasına ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16428) (Başkanlığa geliş
tarihi: 20/7/2006)
252.- Ankara Milletvekili Yakup KEPENEK’in,
Ankara-Ulus’taki Modern Çarşı esnafının desteklenmesine ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16429) (Başkanlığa geliş
tarihi: 21/7/2006)
253.- Mersin Milletvekili Hüseyin GÜLER’in,
bireysel silahlanmaya karşı alınacak önlemlere ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16430) (Başkanlığa geliş tarihi:
24/7/2006)
254.- İstanbul Milletvekili Berhan ŞİMŞEK’in,
Maltepe Belediyesinin Güney İmar Planlarına ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16431) (Başkanlığa geliş tarihi: 25/7/2006)
255.- İstanbul Milletvekili Berhan ŞİMŞEK’in,
İstanbul’daki imar planı değişikliklerine ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16432) (Başkanlığa geliş tarihi: 25/7/2006)
256.- Mersin Milletvekili Hüseyin ÖZCAN’ın,
bir derneğin kurultayında yapılan bazı konuşmalarla ilgili bir
işlem yapılıp yapılmadığına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı
soru önergesi (7/16433) (Başkanlığa geliş tarihi: 25/7/2006)
257.- Iğdır Milletvekili Dursun AKDEMİR’in,
bir emniyet amirinin görev yerinin değiştirilmesine ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16434) (Başkanlığa geliş tarihi:
27/7/2006)
258.- Mersin Milletvekili Hüseyin GÜLER’in,
Adana raylı sistem inşaatına ve Raybüs alımına ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16435) (Başkanlığa geliş tarihi: 27/7/2006)
259.- Mersin Milletvekili Hüseyin GÜLER’in, büyükşehirlerdeki
asayiş olaylarına ve bazı emniyet mensuplarına yönelik iddialara
ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16436) (Başkanlığa
geliş tarihi: 27/7/2006)
260.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın,
Antalya’da yağmur sularının uzaklaştırılmasına ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16437) (Başkanlığa geliş tarihi:
27/7/2006)
261.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın,
Alanya’nın kapalı pazar yeri ihtiyacına ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16438) (Başkanlığa geliş tarihi: 27/7/2006)
262.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın,
Antalya’da Lara-Büyükliman bölgesindeki bir çevre sorununa ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16439) (Başkanlığa geliş
tarihi: 27/7/2006)
263.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın,
Antalya-Kaleiçi kent planına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı
soru önergesi (7/16440) (Başkanlığa geliş tarihi: 27/7/2006)
264.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın,
Antalya-Gebiz Beldesindeki kum ocağının işletme ihalesine ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16441) (Başkanlığa geliş
tarihi: 27/7/2006)
265.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın,
Antalya’daki Kumluca-Gödene yoluna ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16442) (Başkanlığa geliş tarihi: 27/7/2006)
266.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın,
Antalya’daki Söğütcuması-Dere yoluna ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16443) (Başkanlığa geliş tarihi: 27/7/2006)
267.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın,
Antalya-Kumluca-Karacaören Köyünün yol, su ve elektrik sorunlarına
ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16444) (Başkanlığa
geliş tarihi: 27/7/2006)
268.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın,
Antalya’da ruhsatsız çalışan kum ve taş ocaklarına ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16445) (Başkanlığa geliş tarihi:
27/7/2006)
269.- İstanbul Milletvekili Ahmet Güryüz KETENCİ’nin,
Bodrum ve civarındaki belediyelerle ilgili imar yolsuzluğu iddialarına
ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16446) (Başkanlığa
geliş tarihi: 28/7/2006)
270.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın,
Antalya-Finike-Günçalı Köyüne ayrılan ödeneğe ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16447) (Başkanlığa geliş tarihi:
28/7/2006)
271.- Gaziantep Milletvekili Abdulkadir
ATEŞ’in, Konak göleti suyunun Kilis şehir içme suyu şebekesine bağlanmasına
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16448) (Başkanlığa
geliş tarihi: 28/7/2006)
272.- Mersin Milletvekili Hüseyin GÜLER’in,
Silifke İlçesine asaleten kaymakam atanmamasına ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16449) (Başkanlığa geliş tarihi:
31/7/2006)
273.- İstanbul Milletvekili Mehmet Ali ÖZPOLAT’ın,
izinsiz açılan Kuran kurslarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı
soru önergesi (7/16450) (Başkanlığa geliş tarihi: 31/7/2006)
274.- Ankara Milletvekili İsmail DEĞERLİ’nin,
Ankara’daki bir yol genişletme ve metro çalışmasına ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16451) (Başkanlığa geliş tarihi:
1/8/2006)
275.- İstanbul Milletvekili Berhan ŞİMŞEK’in,
Tuzla Belediye Başkanı hakkındaki bir iddiaya ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16452) (Başkanlığa geliş tarihi: 1/8/2006)
276.- Mersin Milletvekili Hüseyin ÖZCAN’ın,
Ordu Emniyet Müdür Vekilinin görevden alınmasına ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16453) (Başkanlığa geliş tarihi:
1/8/2006)
277.- Mersin Milletvekili Hüseyin GÜLER’in,
Ordu Emniyet Müdür Vekilinin görevden alınmasına ve demokratik
kitle eylemlerine müdahalelere ilişkin İçişleri Bakanından yazılı
soru önergesi (7/16454) (Başkanlığa geliş tarihi: 1/8/2006)
278.- İzmir Milletvekili Hakkı ÜLKÜ’nün, Ordu
Emniyet Müdür Vekilinin görevden alınmasına ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16455) (Başkanlığa geliş tarihi: 3/8/2006)
279.- Antalya Milletvekili Hüseyin EKMEKÇİOĞLU’nun,
Antalya-Korkuteli-Söbüce Yaylasında kurulan köye ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16456) (Başkanlığa geliş tarihi:
3/8/2006)
280.- Antalya Milletekili Nail KAMACI’nın,
Antalya nüfus müdürlüklerindeki personel sayısına ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16457) (Başkanlığa geliş tarihi:
3/8/2006)
281.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın,
nüfus müdürlüklerinde çalışan personelin özlük haklarına ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16458) (Başkanlığa geliş
tarihi: 3/8/2006)
282.- Kırklareli Milletvekili Mehmet S. KESİMOĞLU’nun,
Başbakanlık önünde eylem yapan bir milletvekiline yönelik müdahaleye
ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16459) (Başkanlığa
geliş tarihi: 8/8/2006)
283.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın,
Antalya’da sera atıklarının yakılmasına ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16460) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/8/2006)
284.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Başbakanlık önünde eylem yapan bir milletvekiline yönelik müdahaleye
ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16461) (Başkanlığa
geliş tarihi: 8/8/2006)
285.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın,
Antalya’daki otopark sorununa ilişkin İçişleri Bakanından yazılı
soru önergesi (7/16462) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
286.- Diyarbakır Milletvekili Mesut DEĞER’in,
Diyarbakır’ın Dicle İlçesindeki bir kaldırım inşaatına ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16463) (Başkanlığa geliş
tarihi: 10/8/2006)
287.- Hatay Milletvekili Abdulaziz YAZAR’ın,
İskenderun’un il yapılmasına yönelik çalışma olup olmadığına
ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16464) (Başkanlığa
geliş tarihi: 11/8/2006)
288.- Kırklareli Milletvekili Mehmet S. KESİMOĞLU’nun,
Çorum Belediyesince yapılan bir uygulamaya ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16465) (Başkanlığa geliş tarihi: 11/8/2006)
289.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın,
Tunceli ve terör tehdidi altındaki diğer bölgelerdeki karayolu
asfaltlama çalışmalarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/16466) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/8/2006)
290.- Konya Milletvekili Atilla KART’ın, Konya
Büyükşehir Belediye Başkanının Dubai Veliaht Prensi ile yaptığı
görüşmeye ve bazı projelere ilişkin İçişleri Bakanından yazılı
soru önergesi (7/16467) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/8/2006)
291.- İzmir Milletvekili Ali Rıza BODUR’un,
İzmir-Karaburun’da yaşandığı iddia edilen bir saldırıya ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16468) (Başkanlığa geliş
tarihi: 18/8/2006)
292.- Adana Milletvekili N. Gaye ERBATUR’un,
İstanbul Gümüşsuyu Mahallesi Muhtarının polislerce dövüldüğü
iddialarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16469) (Başkanlığa geliş tarihi: 21/8/2006)
293.- Adana Milletvekili N. Gaye ERBATUR’un,
İzmir-Karaburun’da yaşandığı iddia edilen bir saldırıya ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16470) (Başkanlığa geliş
tarihi: 21/8/2006)
294.- Kırklareli Milletvekili Mehmet S. KESİMOĞLU’nun,
Cumhuriyet Gazetesi ve başyazarına yönelik muhtemel saldırılara
karşı alınan önlemlere ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/16471) (Başkanlığa geliş tarihi: 23/8/2006)
295.- Iğdır Milletvekili Yücel ARTANTAŞ’ın,
kamu yararına çalışan derneklere ve Deniz Feneri Derneğine ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16472) (Başkanlığa geliş
tarihi: 25/8/2006)
296.- Iğdır Milletvekili Yücel ARTANTAŞ’ın,
Kızılay’ın hukuki statüsünde yapılan değişikliğe ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16473) (Başkanlığa geliş tarihi:
25/8/2006)
297.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın,
Antalya adliye kavşağı inşaatına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı
soru önergesi (7/16474) (Başkanlığa geliş tarihi: 25/8/2006)
298.- Antalya Milletvekili Feridun Fikret BALOĞLU’nun,
Antalya-Haşim İşcan Kültür Merkezine ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16475) (Başkanlığa geliş tarihi: 7/7/2006)
299.- İzmir Milletvekili Bülent BARATALI’nın,
kütüphanelere ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından yazılı soru
önergesi (7/16476) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/7/2006)
300.- Hatay Milletvekili Züheyir AMBER’in,
özelleştirilen bir sosyal tesisin imar durumunda yapılan değişikliğe
ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından yazılı soru önergesi (7/16477)
(Başkanlığa geliş tarihi: 10/7/2006)
301.- İzmir Milletvekili Erdal KARADEMİR’in,
İzmir Kültür ve Turizm İl Müdürü hakkındaki iddialara ilişkin Kültür
ve Turizm Bakanından yazılı soru önergesi (7/16478) (Başkanlığa geliş
tarihi: 12/7/2006)
302.- Aydın Milletvekili Mehmet BOZTAŞ’ın, Aydın-Didim’de
kurulacak bir balık çiftliğine ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16479) (Başkanlığa geliş tarihi: 12/7/2006)
303.- Antalya Milletvekili Feridun Fikret
BALOĞLU’nun, Rusya’da Türk turizmi aleyhindeki kampanyaya ilişkin
Kültür ve Turizm Bakanından yazılı soru önergesi (7/16480) (Başkanlığa
geliş tarihi: 13/7/2006)
304.- Hatay Milletvekili Züheyir AMBER’in,
Yortanlı Baraj gölü altında kalacak tarihi kalıntılara ilişkin
Kültür ve Turizm Bakanından yazılı soru önergesi (7/16481) (Başkanlığa
geliş tarihi: 14/7/2006)
305.- Gaziantep Milletvekili Abdulkadir
ATEŞ’in, Gaziantep’te koruma kurulu oluşturulup oluşturulmayacağına
ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından yazılı soru önergesi (7/16482)
(Başkanlığa geliş tarihi: 26/7/2006)
306.- Denizli Milletvekili
Mustafa GAZALCI’nın, Pamukkale’de turizmin geliştirilmesine ilişkin
Kültür ve Turizm Bakanından yazılı soru önergesi (7/16483) (Başkanlığa
geliş tarihi: 27/7/2006)
307.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın,
Noel Baba kilisesindeki fresklerin ziyarete kapatılmasına ilişkin
Kültür ve Turizm Bakanından yazılı soru önergesi (7/16484) (Başkanlığa
geliş tarihi: 27/7/2006)
308.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın,
Aspendos Antik Tiyatrosundaki oturma düzenine ilişkin Kültür ve
Turizm Bakanından yazılı soru önergesi (7/16485) (Başkanlığa geliş
tarihi: 8/8/2006)
309.- İzmir Milletvekili Ahmet ERSİN’in, İzmir’in
Çeşme İlçesindeki bazı otellere ve plajlardaki bir uygulamaya
ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından yazılı soru önergesi (7/16486)
(Başkanlığa geliş tarihi: 14/8/2006)
310.- Antalya Milletvekili Feridun Fikret
BALOĞLU’nun, Antalya’da kavşak yapım çalışmalarının doğal ve antik
yapıya zarar verdiği iddialarına ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16487) (Başkanlığa geliş tarihi: 16/8/2006)
311.- İzmir Milletvekili Ahmet ERSİN’in, İzmir’in
tatil beldelerindeki bazı uygulamalara ilişkin Kültür ve Turizm
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16488) (Başkanlığa geliş tarihi:
18/8/2006)
312.- İzmir Milletvekili Canan ARITMAN’ın,
personel hareketleri ve bazı iddialara ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16489) (Başkanlığa geliş tarihi: 23/8/2006)
313.- İzmir Milletvekili Türkan MİÇOOĞULLARI’nın,
ören yerleri gelirlerine ve kullanım yöntemine ilişkin Kültür ve
Turizm Bakanından yazılı soru önergesi (7/16490) (Başkanlığa geliş
tarihi: 23/8/2006)
314.- İzmir Milletvekili Ahmet ERSİN’in, İzmir-Çeşme-Alaçatı-Karaburun
ve Seferihisar’daki otel ve tatil köyü amaçlı arazi tahsislerine
ve bazı iddialara ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından yazılı soru
önergesi (7/16491) (Başkanlığa geliş tarihi: 28/8/2006)
315.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Tedavi Yardımına İlişkin Uygulama Tebliğine ilişkin Maliye Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16492) (Başkanlığa geliş tarihi: 5/7/2006)
316.- Balıkesir Milletvekili Turhan ÇÖMEZ’in,
Hazine bonolarına uygulanan vergi stopajına ilişkin Maliye Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16493) (Başkanlığa geliş tarihi: 6/7/2006)
317.- Balıkesir Milletvekili Turhan ÇÖMEZ’in,
Tedavi Yardımına İlişkin Uygulama Tebliğine ilişkin Maliye Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16494) (Başkanlığa geliş tarihi: 6/7/2006)
318.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın,
deniz teknelerine uygulanan motorlu taşıtlar vergisine ilişkin
Maliye Bakanından yazılı soru önergesi (7/16495) (Başkanlığa geliş
tarihi: 10/7/2006)
319.- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun,
Tedavi Yardımına İlişkin Uygulama Tebliğine ilişkin Maliye Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16496) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/7/2006)
320.- Hatay Milletvekili Züheyir AMBER’in,
özelleştirilen bir sosyal tesisin imar durumunda yapılan değişikliğe
ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru önergesi (7/16497) (Başkanlığa
geliş tarihi: 10/7/2006)
321.- Bursa Milletvekili Mustafa ÖZYURT’un,
tıp fakültesi bulunan üniversitelerin bütçelerine ilişkin Maliye
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16498) (Başkanlığa geliş tarihi:
11/7/2006)
322.- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun,
Tedavi Yardımına İlişkin Uygulama Tebliğine ilişkin Maliye Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16499) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/7/2006)
323.- Gaziantep Milletvekili Abdulkadir
ATEŞ’in, özelleştirme kapsamındaki KİT’lerin yönetim ve denetim kurulları
üyelerine ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16500) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/7/2006)
324.- Hatay Milletvekili Züheyir AMBER’in,
KDV’den muaf tutulan vakıf ve dernek hastanelerine ilişkin Maliye
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16501) (Başkanlığa geliş tarihi:
18/7/2006)
325.- Denizli Milletvekili Mustafa GAZALCI’nın,
bazı yaprak tütün işletmelerinin kapatılmasına ilişkin Maliye
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16502) (Başkanlığa geliş tarihi:
18/7/2006)
326.- Bilecik Milletvekili Yaşar TÜZÜN’ün,
vergi cezalarına ve matrah artırımına zorlama iddialarına ilişkin
Maliye Bakanından yazılı soru önergesi (7/16503) (Başkanlığa geliş
tarihi: 26/7/2006)
327.- Mersin Milletvekili Hüseyin GÜLER’in,
Taşucu Selüloz ve Kâğıt Fabrikaları A.Ş.’nin satış ihalesine ilişkin
Maliye Bakanından yazılı soru önergesi (7/16504) (Başkanlığa geliş
tarihi: 27/7/2006)
328.- Gaziantep Milletvekili Abdulkadir
ATEŞ’in, THY’nin yurtdışı açılış törenlerine gönderilen kişilere
ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru önergesi (7/16505) (Başkanlığa
geliş tarihi: 28/7/2006)
329.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Emekli Sandığının hastanelere olan borçlarına ilişkin Maliye Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16506) (Başkanlığa geliş tarihi: 28/7/2006)
330.- İstanbul Milletvekili Emin ŞİRİN’in,
İmar Bankasına tahakkuk ettirilen vergiye ilişkin Maliye Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16507) (Başkanlığa geliş tarihi: 2/8/2006)
331.- İstanbul Milletvekili Berhan ŞİMŞEK’in,
bütçenin fazla vermesine ve ödenmeyen bazı borçlara ilişkin Maliye
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16508) (Başkanlığa geliş tarihi:
2/8/2006)
332.- Antalya Milletvekili Hüseyin EKMEKÇİOĞLU’nun,
sahil ve yayla köylerindeki Hazine arazilerinin satış koşullarına
ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru önergesi (7/16509) (Başkanlığa
geliş tarihi: 3/8/2006)
333.- Ordu
Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun, radyolojik görüntülemede
kullanılan maddelere yapılan ödemelere ilişkin Maliye Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16510) (Başkanlığa geliş tarihi: 4/8/2006)
334.- Iğdır Milletvekili Dursun AKDEMİR’in,
Tedavi Yardımına İlişkin Uygulama Tebliğine ilişkin Maliye Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16511) (Başkanlığa geliş tarihi: 4/8/2006)
335.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın,
Antalya-Kumluca vergi dairesine ilişkin Maliye Bakanından yazılı
soru önergesi (7/16512) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/8/2006)
336.- Adana Milletvekili Tacidar SEYHAN’ın,
kaçakçılıkla mücadele konusundaki bir kanun tasarısında yer
alan bir düzenlemeye ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16513) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
337.- Eskişehir Milletvekili Mehmet Vedat
YÜCESAN’ın, Eskişehir’de kamulaştırılan arazilerin ödenmeyen bedellerine
ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru önergesi (7/16514) (Başkanlığa
geliş tarihi: 10/8/2006)
338.- Diyarbakır Milletvekili Mesut DEĞER’in,
Diyarbakır’ın Dicle İlçesinin elektrik alt yapısına ilişkin Maliye
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16515) (Başkanlığa geliş tarihi:
10/8/2006)
339.- İstanbul Milletvekili Kemal KILIÇDAROĞLU’nun,
Maliye Teftiş Kurulunca yürütülen bir soruşturmaya ve Kurul Başkanlığına
vekalet eden kişi hakkındaki iddialara ilişkin Maliye Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16516) (Başkanlığa geliş tarihi: 17/8/2006)
340.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın,
vergi yükümlüleri, beyan edilen toplam gelir ve vergi kaçaklarına
ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru önergesi (7/16517) (Başkanlığa
geliş tarihi: 18/8/2006)
341.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın,
vergi gelirlerine ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16518) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/8/2006)
342.- Antalya Milletvekili Feridun Fikret
BALOĞLU’nun, Antalya’da yaz aylarında yaşanan elektrik kesintilerine
ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru önergesi (7/16519) (Başkanlığa
geliş tarihi: 23/8/2006)
343.- Denizli Milletvekili Mustafa GAZALCI’nın,
yerli üreticilerin şarap üretim ve satışında yaşadıkları sorunlara
ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru önergesi (7/16520) (Başkanlığa
geliş tarihi: 24/8/2006)
344.- Denizli Milletvekili Mustafa GAZALCI’nın, sözleşmeli öğretmenlere ilişkin Millî
Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/16521) (Başkanlığa geliş
tarihi: 3/7/2006)
345.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın,
sözleşmeli öğretmenlere ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru
önergesi (7/16522) (Başkanlığa geliş tarihi: 4/7/2006)
346.- İstanbul Milletvekli Kemal KILIÇDAROĞLU’nun,
İstanbul’daki bir lisenin imar durumundaki değişikliğe ilişkin
Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/16523) (Başkanlığa
geliş tarihi: 4/7/2006)
347.- Sinop Milletvekili Engin ALTAY’ın, Dış
İlişkiler Genel Müdürü hakkındaki iddialara ilişkin Millî Eğitim
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16524) (Başkanlığa geliş tarihi:
5/7/2006)
348.- İzmir Milletvekili Türkan MİÇOOĞULLARI’nın,
üniversiteye girişte uygulanan sınav sistemine ilişkin Millî Eğitim
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16525) (Başkanlığa geliş tarihi:
10/7/2006)
349.- Denizli Milletvekili Mustafa GAZALCI’nın,
sözleşmeli öğretmenlere ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru
önergesi (7/16526) (Başkanlığa geliş tarihi: 11/7/2006)
350.- Mersin Milletvekili Hüseyin GÜLER’in,
OKS’ye ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/16527)
(Başkanlığa geliş tarihi: 13/7/2006)
351.- Denizli Milletvekili Mustafa GAZALCI’nın,
100 Temel Eser listesinde yer alan bir kitaba ilişkin Millî Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16528) (Başkanlığa geliş tarihi: 19/7/2006)
352.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın,
Antalya’nın 2006 yılı ÖSS’de başarısız olmasının nedenlerine ilişkin
Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/16529) (Başkanlığa
geliş tarihi: 20/7/2006)
353.- İzmir Milletvekili Türkan MİÇOOĞULLARI’nın,
okullara kayıt yaptırırken alınan ücretler ve okullara ayrılan ödeneklere
ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/16530) (Başkanlığa
geliş tarihi: 16/8/2006)
354.- Malatya Milletvekili Süleyman SARIBAŞ’ın,
eğitim aracı alımı ihalesiyle ilgili soruşturmaya ilişkin Millî
Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/16531) (Başkanlığa geliş
tarihi: 25/7/2006)
355.- İzmir Milletvekili K. Kemal ANADOL’un,
okullardaki bilgisayar odalarının düzenlenmesine yönelik projeye
ve bazı iddialara ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16532) (Başkanlığa geliş tarihi: 26/7/2006)
356.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın,
Antalya-Korkuteli-Küçükköy Beldesindeki ilköğretim okulunun bina
sorununa ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16533) (Başkanlığa geliş tarihi: 27/7/2006)
357.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın,
Antalya’nın İbradı İlçesindeki branş öğretmeni eksikliğine ilişkin
Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/16534) (Başkanlığa
geliş tarihi: 28/7/2006)
358.- Iğdır Milletvekili Dursun AKDEMİR’in,
Ankara Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi Müdürü hakkındaki iddialara
ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/16535) (Başkanlığa
geliş tarihi: 31/7/2006)
359.- Kırklareli Milletvekili Mehmet S. KESİMOĞLU’nun,
bir öğrencinin OKS tercih formunun değiştirilmesine ilişkin Millî
Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/16536) (Başkanlığa geliş
tarihi: 31/7/2006)
360.- Ankara Milletvekili Yılmaz ATEŞ’in, Anadolu
Meteoroloji Meslek Lisesinin kapatılacağı iddiasına ilişkin
Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/16537) (Başkanlığa
geliş tarihi: 31/7/2006)
361.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Bursa-Gemlik’teki taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16538) (Başkanlığa geliş tarihi: 4/8/2006)
362.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Bursa-İnegöl’deki taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16539) (Başkanlığa geliş tarihi: 4/8/2006)
363.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Bursa-İznik’teki taşımalı eğitime
ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/16540) (Başkanlığa
geliş tarihi: 4/8/2006)
364.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Bursa-Karacabey’deki taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16541) (Başkanlığa geliş tarihi: 4/8/2006)
365.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Bursa-Keles’teki taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16542) (Başkanlığa geliş tarihi: 4/8/2006)
366.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Bursa-Mustafakemalpaşa’daki taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16543) (Başkanlığa geliş tarihi:
4/8/2006)
367.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Bursa-Mudanya’daki taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16544) (Başkanlığa geliş tarihi: 4/8/2006)
368.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Bursa-Orhaneli’ndeki taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16545) (Başkanlığa geliş tarihi: 4/8/2006)
369.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Bursa-Orhangazi’deki taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16546) (Başkanlığa geliş tarihi: 4/8/2006)
370.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Bursa-Yenişehir’deki taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16547) (Başkanlığa geliş tarihi: 4/8/2006)
371.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Bursa-Nilüfer’deki taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16548) (Başkanlığa geliş tarihi: 4/8/2006)
372.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Bursa-Osmangazi’deki taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16549) (Başkanlığa geliş tarihi: 4/8/2006)
373.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Bursa-Yıldırım’daki taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16550) (Başkanlığa geliş tarihi: 4/8/2006)
374.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Bursa-Büyükorhan’daki taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16551) (Başkanlığa geliş tarihi: 4/8/2006)
375.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Bursa-Harmancık’daki taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16552) (Başkanlığa geliş tarihi: 4/8/2006)
376.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Bursa-Gürsu’daki taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16553) (Başkanlığa geliş tarihi: 4/8/2006)
377.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Bursa-Kestel’deki taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16554) (Başkanlığa geliş tarihi: 4/8/2006)
378.- Kırklareli Milletvekili Mehmet S. KESİMOĞLU’nun,
bir kamu görevlisinin özel bir okulun reklamında yer almasına ilişkin
Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/16555) (Başkanlığa
geliş tarihi: 8/8/2006)
379.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Kütahya-Çavdarhisar’daki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16556) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
380.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Elazığ’daki taşımalı eğitime ilişkin
Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/16557) (Başkanlığa
geliş tarihi: 10/8/2006)
381.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Bitlis’teki taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı
soru önergesi (7/16558) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
382.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Çankırı’daki taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı
soru önergesi (7/16559) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
383.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Kayseri’deki taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı
soru önergesi (7/16560) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
384.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Kars’taki taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı
soru önergesi (7/16561) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
385.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Adıyaman’daki taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı
soru önergesi (7/16562) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
386.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Ağrı’daki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16563) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
387.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Amasya’daki taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı
soru önergesi (7/16564) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
388.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Siirt’teki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16565) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
389.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Kilis’teki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16566) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
390.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Düzce’deki taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16567) (Başkanlığa geliş tarihi:
10/8/2006)
391.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Aksaray’daki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16568) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
392.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Bolu’daki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16569) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
393.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Bartın’daki taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı
soru önergesi (7/16570) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
394.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Nevşehir-Ürgüp’teki taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16571) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
395.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Nevşehir-Gülşehir’deki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16572) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
396.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Nevşehir-Avanos’daki taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16573) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
397.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Nevşehir-Hacıbektaş’daki taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16574) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
398.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Nevşehir-Kozaklı’daki taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16575) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
399.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Nevşehir-Acıgöl’deki taşımalı
eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16576) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
400.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Nevşehir-Derinkuyu’daki taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16577) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
401.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Gümüşhane-Şiran’daki taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16578) (Başkanlığa geliş tarihi:
10/8/2006)
402.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Gümüşhane-Kürtün’deki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16579) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
403.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Gümüşhane-Torul’daki taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16580) (Başkanlığa geliş tarihi:
10/8/2006)
404.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Gümüşhane-Köse’deki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16581) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
405.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Rize-İyidere’deki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16582) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
406.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Rize-Derepazarı’ndaki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16583) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
407.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Rize-Güneysu’daki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16584) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
408.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Rize-Çayeli’ndeki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16585) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
409.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Gümüşhane-Kelkit’teki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16586) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
410.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Rize-İkizdere’deki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16587) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
411.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Rize-Kalkandere’deki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16588) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
412.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Kütahya-Hisarcık’taki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16589) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
413.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Sakarya-Akyazı’daki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16590) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
414.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Sakarya-Karapürçek’teki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16591) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
415.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Sakarya-Sapanca’daki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16592) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
416.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Rize-Fındıklı’daki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16593) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
417.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Kütahya-Domaniç’teki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16594) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
418.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Kütahya-Tavşanlı’daki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16595) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
419.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Kütahya-Emet’teki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16596) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
420.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Rize-Hemşin’deki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16597) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
421.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Rize-Çamlıhemşin’deki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16598) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
422.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Rize-Pazar’daki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16599) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
423.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Rize-Ardeşen’deki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16600) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
424.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Erzurum-Horasan’daki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16601) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
425.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Erzurum-Pazaryolu’ndaki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16602) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
426.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Erzurum-İspir’deki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16603) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
427.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Erzurum-Narman’daki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16604) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
428.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Erzurum-Uzundere’deki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16605) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
429.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Erzurum-Oltu’daki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16606) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
430.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Erzurum-Tortum’daki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16607) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
431.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Erzurum-Aşkale’deki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16608) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
432.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Erzurum-Ilıca’daki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16609) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
433.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Erzurum-Pasinler’deki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16610) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
434.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Erzurum-Köprüköy’deki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16611) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
435.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Erzurum-Hınıs’taki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16612) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
436.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Erzurum-Çat’taki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16613) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
437.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Erzurum-Tekman’daki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16614) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
438.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Erzurum-Karayazı’daki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16615) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
439.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Sakarya-Geyve’deki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16616) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
440.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Sakarya-Taraklı’daki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16617) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
441.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Sakarya-Pamukova’daki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16618) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
442.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Erzurum-Karaçoban’daki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16619) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
443.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Şırnak-İdil’deki taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16620) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
444.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Şırnak-Cizre’deki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16621) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
445.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Şırnak-Silopi’deki taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16622) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
446.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Şırnak-Uludere’deki taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16623) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
447.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Sakarya-Kocaali’deki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16624) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
448.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Sakarya-Karasu’daki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16625) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
449.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Sakarya-Kaynarca’daki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16626) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
450.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Şırnak-Güçlükonak’taki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16627) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
451.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Bingöl-Genç’teki taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16628) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
452.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Sakarya-Hendek’teki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16629) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
453.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Sakarya-Söğütlü’deki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16630) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
454.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Sakarya-Ferizli’deki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16631) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
455.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Bingöl-Solhan’daki taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16632) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
456.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Bingöl-Kiğı’daki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16633) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
457.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Bingöl-Adaklı’daki taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16634) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
458.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Bingöl-Yayladere’deki taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16635) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
459.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Erzurum-Şenkaya’daki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16636) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
460.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Erzurum-Olur’daki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16637) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
461.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Bingöl-Yedisu’daki taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16638) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
462.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Bingöl-Karlıova’daki taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16639) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
463.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Kütahya-Şaphane’deki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16640) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
464.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Kütahya-Gediz’deki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16641) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
465.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Kütahya-Dumlupınar’daki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16642) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
466.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Kütahya-Altıntaş’taki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16643) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
467.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Kütahya-Aslanapa’daki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16644) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
468.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Şırnak-Beytüşşebap’taki taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16645) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
469.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Kütahya-Simav’daki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16646) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
470.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in, Kütahya-Pazarlar’daki
taşımalı eğitime ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16647) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/8/2006)
471.- Hatay Milletvekili Züheyir AMBER’in,
2006 OKS’deki bazı sorunlara ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı
soru önergesi (7/16648) (Başkanlığa geliş tarihi: 11/8/2006)
472.- Iğdır Milletvekili Dursun AKDEMİR’in,
okullardaki zorunlu bağış iddialarına ilişkin Millî Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16649) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/8/2006)
473.- İzmir Milletvekili Türkan MİÇOOĞULLARI’nın,
Danıştayca iptal edilen okul müdürlerinin yer değiştirmeleriyle
ilgili yönetmelik hakkında Bakanlığın tutumuna ilişkin Millî Eğitim
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16650) (Başkanlığa geliş tarihi:
16/8/2006)
474.- Denizli Milletvekili Mustafa GAZALCI’nın,
OKS’de tercih dışı yapılan yerleştirmelere ve kıstaslarına ilişkin
Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/16651) (Başkanlığa
geliş tarihi: 18/8/2006)
475.- Isparta Milletvekili Mehmet Sait ARMAĞAN’ın,
ilköğretim öğrencilerine bedava dağıtılan kitaplara ilişkin
Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/16652) (Başkanlığa
geliş tarihi: 22/8/2006)
476.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Bursa-Orhangazi İlçesinde Anadolu öğretmen lisesi açılıp açılmayacağına
ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/16653) (Başkanlığa
geliş tarihi: 23/8/2006)
477.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Bursa-Orhangazi İlçesinde fen lisesi açılıp açılmayacağına ilişkin
Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/16654) (Başkanlığa
geliş tarihi: 23/8/2006)
478.- Sinop Milletvekili Engin ALTAY’ın, ilköğretim
öğrencileri için belirlenen 100 temel esere ilişkin Millî Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16655) (Başkanlığa geliş tarihi: 24/8/2006)
479.- Iğdır Milletvekili Yücel ARTANTAŞ’ın,
Iğdır’a yapılan atamalara ve ilin ÖSS’deki başarısına ilişkin Millî
Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/16656) (Başkanlığa geliş
tarihi: 25/8/2006)
480.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın,
Antalya-Finike Cengiz Topel İlköğretim Okulu binasına ilişkin
Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/16657) (Başkanlığa
geliş tarihi: 25/8/2006)
481.- Balıkesir Milletvekili Turhan ÇÖMEZ’in,
ABD’nin Şırnak-Silopi’de üs kuracağı iddiasına ilişkin Millî Savunma
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16658) (Başkanlığa geliş tarihi:
6/7/2006)
482.- İstanbul Milletvekili Emin ŞİRİN’in, bir
emekli korgeneralin beyanlarına ilişkin Millî Savunma Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16659) (Başkanlığa geliş tarihi: 31/7/2006)
483.- Kırklareli Milletvekili Mehmet S. KESİMOĞLU’nun,
gazilerin ve gazi yakınlarının özlük haklarına ilişkin Millî Savunma
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16660) (Başkanlığa geliş tarihi:
2/8/2006)
484.- Ankara Milletvekili Bayram Ali MERAL’in,
İncirlik Üssünde yaşandığı iddia edilen bir olaya ilişkin Millî Savunma
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16661) (Başkanlığa geliş tarihi:
4/8/2006)
485.- Diyarbakır Milletvekili Muhsin KOÇYİĞİT’in,
Antalya Sağlık il Müdürlüğündeki yolsuzluk ve usulsüzlük iddialarına
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16662) (Başkanlığa
geliş tarihi: 4/8/2006)
486.- Diyarbakır Milletvekili Mesut DEĞER’in,
Diyarbakır Bağlar Sağlık Ocağının kapatılmasına ilişkin Sağlık Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16663) (Başkanlığa geliş tarihi: 5/7/2006)
487.- İzmir Milletvekili Hakkı ÜLKÜ’nün, katkı
maddeli hazır gıda ürünlerine ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru
önergesi (7/16664) (Başkanlığa geliş tarihi: 5/7/2006)
488.- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun,
immünolojinin özürlüler raporundaki hastalık grupları arasında
sayılmamasına ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16665) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/7/2006)
489.- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun,
bir ilacın ithal iznine ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16666) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/7/2006)
490.- Hatay Milletvekili Züheyir AMBER’in,
sağlık harcamalarındaki tasarruf tedbirlerine ilişkin Sağlık Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16667) (Başkanlığa geliş tarihi: 12/7/2006)
491.- Tekirdağ Milletvekili Erdoğan KAPLAN’ın,
Kadıköy Acıbadem Hastanesinin yabancı bir sağlık kuruluşuyla
ilişkilerine ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16668) (Başkanlığa geliş tarihi: 12/7/2006)
492.- Tekirdağ Milletvekili Erdoğan KAPLAN’ın,
bir doktor hakkındaki iddiaya ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru
önergesi (7/16669) (Başkanlığa geliş tarihi: 12/7/2006)
493.- Hatay Milletvekili Züheyir AMBER’in,
SSPE hastalarına yönelik çalışmalara ilişkin Sağlık Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16670) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/7/2006)
494.- Mersin Milletvekili Hüseyin GÜLER’in,
bedeli ödenmeyecek olan ilaçlara ilişkin Sağlık Bakanından yazılı
soru önergesi (7/16671) (Başkanlığa geliş tarihi: 13/7/2006)
495.- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun,
Tedavi Yardımına İlişkin Uygulama Tebliğine ilişkin Sağlık Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16672) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/7/2006)
496.- Mersin Milletvekili Hüseyin GÜLER’in,
Eskişehir’de aile hekimliği uygulaması kapsamındaki görevlendirmelere
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16673) (Başkanlığa
geliş tarihi: 20/7/2006)
497.- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun,
alınan, vekaleten görev yapan personele ve personelin öğrenim durumuna
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16674) (Başkanlığa
geliş tarihi: 20/7/2006)
498.- Ardahan Milletvekili Ensar ÖĞÜT’ün, Ardahan
Devlet Hastanesindeki bazı eksikliklere ilişkin Sağlık Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16675) (Başkanlığa geliş tarihi: 20/7/2006)
499.- Burdur Milletvekili Ramazan Kerim ÖZKAN’ın,
Burdur-Gölhisar Devlet Hastanesinin kadrolu göz doktoru ihtiyacına
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16676) (Başkanlığa
geliş tarihi: 21/7/2006)
500.- Uşak Milletvekili Osman COŞKUNOĞLU’nun,
Uşak-Eşme’deki içme sularında zehirli madde bulunduğu iddialarına
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16677) (Başkanlığa
geliş tarihi: 21/7/2006)
501.- Erzurum Milletvekili İbrahim ÖZDOĞAN’ın,
Devlet hastanelerinde ve sağlıkta yaşanan sorunlara ilişkin Sağlık
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16678) (Başkanlığa geliş tarihi:
21/7/2006)
502.- Iğdır Milletvekili Dursun AKDEMİR’in,
Strateji Geliştirme Başkanlığına yönelik incelemenin sonuçlarına
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16679) (Başkanlığa
geliş tarihi: 27/7/2006)
503.- Mersin Milletvekili Hüseyin GÜLER’in,
Muş-Bulanık-Kotanlı Köyünün içme suyuna ilişkin Sağlık Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16680) (Başkanlığa geliş tarihi: 27/7/2006)
504.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın,
Antalya-Akseki Devlet Hastanesinin uzman doktor eksikliğine ilişkin
Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16681) (Başkanlığa geliş
tarihi: 28/7/2006)
505.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın,
Antalya-Akseki-Cevizli Beldesindeki doktor ihtiyacına ilişkin
Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16682) (Başkanlığa geliş
tarihi: 28/7/2006)
506.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
hastanelerin sosyal güvenlik kuruluşlarından alacaklarına ilişkin
Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16683) (Başkanlığa geliş
tarihi: 28/7/2006)
507.- İstanbul Milletvekili Mehmet Ali ÖZPOLAT’ın,
İstanbul’un bazı bölgelerindeki kuduz hastalığı tehlikesine
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16684) (Başkanlığa
geliş tarihi: 31/7/2006)
508.- Diyarbakır Milletvekili Mesut DEĞER’in,
Diyarbakır Devlet Hastanesi Baştabipliğince yapılan bazı ihalelere
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16685) (Başkanlığa
geliş tarihi: 31/7/2006)
509.- Diyarbakır Milletvekili Mesut DEĞER’in,
Diyarbakır Devlet Hastanesi Baştabipliğince yapılan bazı ihalelere
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16686) (Başkanlığa
geliş tarihi: 31/7/2006)
510.- Diyarbakır Milletvekili Mesut DEĞER’in,
Diyarbakır Devlet Hastanesi Baştabipliğince yapılan bazı ihalelere
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16687) (Başkanlığa
geliş tarihi: 31/7/2006)
511.- Diyarbakır Milletvekili Mesut DEĞER’in,
Diyarbakır Devlet Hastanesi Baştabipliğince yapılan bazı ihalelere
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16688) (Başkanlığa
geliş tarihi: 31/7/2006)
512.- Diyarbakır Milletvekili Mesut DEĞER’in,
Diyarbakır Devlet Hastanesi Baştabipliğince yapılan bazı ihalelere
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16689) (Başkanlığa
geliş tarihi: 31/7/2006)
513.- Diyarbakır Milletvekili Mesut DEĞER’in,
Diyarbakır Devlet Hastanesi Baştabipliğince yapılan bazı ihalelere
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16690) (Başkanlığa
geliş tarihi: 31/7/2006)
514.- Diyarbakır Milletvekili Mesut DEĞER’in,
Diyarbakır Devlet Hastanesi Baştabipliğince yapılan bazı ihalelere
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16691) (Başkanlığa
geliş tarihi: 31/7/2006)
515.- Diyarbakır Milletvekili Mesut DEĞER’in,
Diyarbakır Devlet Hastanesi Baştabipliğince yapılan bazı ihalelere
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16692) (Başkanlığa
geliş tarihi: 31/7/2006)
516.- Diyarbakır Milletvekili Mesut DEĞER’in,
Diyarbakır Devlet Hastanesi Baştabipliğince yapılan bazı ihalelere
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16693) (Başkanlığa
geliş tarihi: 31/7/2006)
517.- Diyarbakır Milletvekili Mesut DEĞER’in,
Diyarbakır Devlet Hastanesi Baştabipliğince yapılan bazı ihalelere
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16694) (Başkanlığa
geliş tarihi: 31/7/2006)
518.- Diyarbakır Milletvekili Mesut DEĞER’in,
Diyarbakır Devlet Hastanesi Baştabipliğince yapılan bazı ihalelere
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16695) (Başkanlığa
geliş tarihi: 31/7/2006)
519.- Diyarbakır Milletvekili Mesut DEĞER’in,
Diyarbakır Devlet Hastanesi Baştabipliğince yapılan bazı ihalelere
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16696) (Başkanlığa
geliş tarihi: 31/7/2006)
520.- Mardin Milletvekili Muharrem DOĞAN’ın,
Mardin’deki bazı sağlık ocaklarının kapatılmasına ilişkin Sağlık
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16697) (Başkanlığa geliş tarihi:
9/8/2006)
521.- Diyarbakır Milletvekili Mesut DEĞER’in,
Diyarbakır Devlet Hastanesi Baştabipliğince yapılan bazı ihalelere
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16698) (Başkanlığa
geliş tarihi: 31/7/2006)
522.- Diyarbakır Milletvekili Mesut DEĞER’in,
Diyarbakır Devlet Hastanesi Baştabipliğince yapılan bazı ihalelere
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16699) (Başkanlığa
geliş tarihi: 31/7/2006)
523.- Diyarbakır Milletvekili Mesut DEĞER’in,
Diyarbakır Devlet Hastanesi Baştabipliğince yapılan bazı ihalelere
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16700) (Başkanlığa
geliş tarihi: 31/7/2006)
524.- Diyarbakır Milletvekili Mesut DEĞER’in,
Diyarbakır Devlet Hastanesi Baştabipliğince yapılan bazı ihalelere
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16701) (Başkanlığa
geliş tarihi: 31/7/2006)
525.- Diyarbakır Milletvekili Mesut DEĞER’in,
Diyarbakır Devlet Hastanesi Baştabipliğince yapılan bazı ihalelere
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16702) (Başkanlığa
geliş tarihi: 31/7/2006)
526.- Diyarbakır Milletvekili Mesut DEĞER’in,
Diyarbakır Devlet Hastanesi Baştabipliğince yapılan bazı ihalelere
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16703) (Başkanlığa
geliş tarihi: 31/7/2006)
527.- Diyarbakır Milletvekili Mesut DEĞER’in,
Diyarbakır Devlet Hastanesi Baştabipliğince yapılan bazı ihalelere
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16704) (Başkanlığa
geliş tarihi: 31/7/2006)
528.- Diyarbakır Milletvekili Mesut DEĞER’in,
Diyarbakır Devlet Hastanesi Baştabipliğince yapılan bazı ihalelere
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16705) (Başkanlığa
geliş tarihi: 31/7/2006)
529.- Diyarbakır Milletvekili Mesut DEĞER’in,
Diyarbakır Devlet Hastanesi Baştabipliğince yapılan bazı ihalelere
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16706) (Başkanlığa
geliş tarihi: 31/7/2006)
530.- Diyarbakır Milletvekili Mesut DEĞER’in,
Diyarbakır Devlet Hastanesi Baştabipliğince yapılan bazı ihalelere
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16707) (Başkanlığa
geliş tarihi: 31/7/2006)
531.- Diyarbakır Milletvekili Mesut DEĞER’in,
Diyarbakır Devlet Hastanesi Baştabipliğince yapılan bazı ihalelere
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16708) (Başkanlığa
geliş tarihi: 31/7/2006)
532.- Diyarbakır Milletvekili Mesut DEĞER’in,
Diyarbakır Devlet Hastanesi Baştabipliğince yapılan bazı ihalelere
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16709) (Başkanlığa
geliş tarihi: 31/7/2006)
533.- Diyarbakır Milletvekili Mesut DEĞER’in,
Diyarbakır Devlet Hastanesi Baştabipliğince yapılan bazı ihalelere
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16710) (Başkanlığa
geliş tarihi: 31/7/2006)
534.- Diyarbakır Milletvekili Muhsin KOÇYİĞİT’in,
Tuzla Belediye Başkanı hakkındaki bir iddiaya ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16711) (Başkanlığa geliş tarihi: 1/8/2006)
535.- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun,
bir Verem-Savaş Merkezinin kapatılmasına ilişkin Sağlık Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16712) (Başkanlığa geliş tarihi: 2/8/2006)
536.- Mersin Milletvekili Hüseyin GÜLER’in,
bazı ilaçların bedellerinin ödenmemesi kararına ilişkin Sağlık
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16713) (Başkanlığa geliş tarihi:
2/8/2006)
537.- Mersin Milletvekili Hüseyin GÜLER’in,
üniversite hastanelerindeki sağlık hizmetlerine yönelik açıklamasına
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16714) (Başkanlığa
geliş tarihi: 2/8/2006)
538.- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun,
tıbbi bir tetkikin kullanımına yönelik açıklamasına ilişkin Sağlık
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16715) (Başkanlığa geliş tarihi:
4/8/2006)
539.- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun,
bir başhemşirenin görevden alınmasına ilişkin Sağlık Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16716) (Başkanlığa geliş tarihi: 4/8/2006)
540.- Ankara Milletvekili Mehmet TOMANBAY’ın,
hastane personelinin atama ve görevde yükselmelerine ilişkin Sağlık
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16717) (Başkanlığa geliş tarihi:
8/8/2006)
541.- Ankara Milletvekili Mehmet TOMANBAY’ın,
Ankara Büyükşehir Belediyesinin borçlarının ve harcamalarının
denetimine ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16718) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/8/2006)
542.- Tokat Milletvekili Feramus ŞAHİN’in,
bir başhemşire atamasına ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru
önergesi (7/16719) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/8/2006)
543.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın,
Antalya-Kumluca 2 numaralı sağlık ocağına ilişkin Sağlık Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16720) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/8/2006)
544.- Tokat Milletvekili Feramus ŞAHİN’in, Tokat-Yeşilyurt-Kuşçu
Beldesi Sağlık Ocağının kapatılmasına ilişkin Sağlık Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16721) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/8/2006)
545.- Mersin Milletvekili Hüseyin GÜLER’in,
İstanbul’daki kuduz vakalarına ilişkin Sağlık Bakanından yazılı
soru önergesi (7/16722) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/8/2006)
546.- Diyarbakır Milletvekili Mesut DEĞER’in,
Dicle Devlet Hastanesinin ne zaman hizmete gireceğine ilişkin Sağlık
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16723) (Başkanlığa geliş tarihi:
10/8/2006)
547.- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun,
Strateji Geliştirme Başkanlığınca çıkarılan bir kitaba ilişkin
Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16724) (Başkanlığa geliş
tarihi: 10/8/2006)
548.- Hatay Milletvekili Züheyir AMBER’in, Kırım-kongo
kanamalı ateşi hastalığı vakalarına ilişkin Sağlık Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16725) (Başkanlığa geliş tarihi: 11/8/2006)
549.- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun,
milletvekillerinin genel sağlık sigortası sistemindeki durumuna
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16726) (Başkanlığa
geliş tarihi: 14/8/2006)
550.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın,
üniversite hastanelerinin yatak kapasitesine ve kamu alacaklarına
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16727) (Başkanlığa
geliş tarihi: 18/8/2006)
551.- Hatay Milletvekili Mehmet ERASLAN’ın, Ankara’da
yapım çalışmaları devam eden Ümitköy 50 yataklı Devlet Hastanesine
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16728) (Başkanlığa
geliş tarihi: 18/8/2006)
552.- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun,
hastanelerdeki bazı uygulamalara ve bakanlık personeline ilişkin
Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16729) (Başkanlığa geliş
tarihi: 18/8/2006)
553.- İzmir Milletvekili Enver ÖKTEM’in, Ketek
adlı antibiyotikle ilgili iddialara ilişkin Sağlık Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16730) (Başkanlığa geliş tarihi: 23/8/2006)
554.- Antalya Milletvekili Feridun Fikret BALOĞLU’nun,
Antalya merkezindeki yıkılma tehlikesi bulunan Sağlık Bakanlığına
ait bir binaya ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16731) (Başkanlığa geliş tarihi: 23/8/2006)
555.- Ankara Milletvekili Muzaffer R. KURTULMUŞOĞLU’nun,
tedavi kurumlarında asılmak üzere bilgilendirme amaçlı dağıtılan
afişlere ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/16732)
(Başkanlığa geliş tarihi: 28/8/2006)
556.- Erzurum Milletvekili İbrahim ÖZDOĞAN’ın,
Fiskobirlik yönetimine ve fındık piyasasına ilişkin Sanayi ve Ticaret
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16733) (Başkanlığa geliş tarihi:
13/7/2006)
557.- İzmir Milletvekili Hakkı ÜLKÜ’nün, belediyelere
bağlı şirketlere ilişkin Sanayi ve Ticaret Bakanından yazılı soru
önergesi (7/16734) (Başkanlığa geliş tarihi: 21/7/2006)
558.- Ankara Milletvekili Faruk KOCA’nın, oda
ve birlikler ile federasyon ve konfederasyonların gelir kaynaklarına
ilişkin Sanayi ve Ticaret Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16735) (Başkanlığa geliş tarihi: 2/8/2006)
559.- Ordu Milletvekili İdris Sami TANDOĞDU’nun,
Fiskobirlik’in soruşturulmasına ve fındıkla ilgili bazı hususlara
ilişkin Sanayi ve Ticaret Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16736) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/8/2006)
560.- Trabzon Milletvekili M. Akif HAMZAÇEBİ’nin, Dünya Ticaret Merkezine
ait bir arazinin kiraya verilmesine ilişkin Sanayi ve Ticaret Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16737) (Başkanlığa geliş tarihi: 17/8/2006)
561.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın,
AB’ye üyelik çerçevesinde esnaf ve sanatkarlar için oluşturulan kriterlere
ilişkin Sanayi ve Ticaret Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16738) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/8/2006)
562.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın,
esnaf ve sanatkarların sayısına ilişkin Sanayi ve Ticaret Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16739) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/8/2006)
563.- Hatay Milletvekili Mehmet ERASLAN’ın, esnaf
ve sanatkarların Halk Bankasından kullandıkları kredilere ilişkin
Sanayi ve Ticaret Bakanından yazılı soru önergesi (7/16740) (Başkanlığa
geliş tarihi: 18/8/2006)
564.- Hatay Milletvekili Mehmet ERASLAN’ın, esnaf
ve sanatkarlarla ilgili IMF’ye verilen taahhütlere ve bu konudaki
projelere ilişkin Sanayi ve Ticaret Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16741) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/8/2006)
565.- Isparta Milletvekili Mevlüt COŞKUNER’in,
Isparta halinde yaşanan bazı sorunlara ilişkin Sanayi ve Ticaret
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16742) (Başkanlığa geliş tarihi:
23/8/2006)
566.- İzmir Milletvekili Hakkı ÜLKÜ’nün, hazır
gıda ürünlerinde kullanılan katkı maddelerine ilişkin Tarım ve Köyişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16743) (Başkanlığa geliş tarihi:
5/7/2006)
567.- Balıkesir Milletvekili Turhan ÇÖMEZ’in,
Toprak Mahsulleri Ofisinin görev zararlarına ilişkin Tarım ve Köyişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16744) (Başkanlığa geliş tarihi:
6/7/2006)
568.- Erzurum Milletvekili İbrahim ÖZDOĞAN’ın,
hayvan ve et kaçakçılığına ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16745) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/7/2006)
569.- İzmir Milletvekili Hakkı ÜLKÜ’nün, domuz
çiftliklerine ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/16746) (Başkanlığa geliş tarihi: 12/7/2006)
570.- Afyonkarahisar Milletvekili Halil ÜNLÜTEPE’nin,
Afyonkarahisar’da yaş sebze ve meyve ihracatında yaşanan bazı bürokratik
sorunlara ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16747) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/7/2006)
571.- Ankara Milletvekili Yakup KEPENEK’in,
Ankara Büyükşehir Belediyesinin yol ve metro yapımı çalışmalarına
ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16748) (Başkanlığa
geliş tarihi: 17/7/2006)
572.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Bursa-Mudanya-Arnavutköy’e balıkçı barınağı yapımına ilişkin Tarım
ve Köyişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16749) (Başkanlığa
geliş tarihi: 17/7/2006)
573.- Erzurum Milletvekili İbrahim ÖZDOĞAN’ın,
çay üreticilerinin sorunlarına ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16750) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/7/2006)
574.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın,
doğrudan gelir desteği ödemelerine ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16751) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/7/2006)
575.- Mersin Milletvekili Hüseyin GÜLER’in,
trafik kazalarındaki artışın nedenlerine ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16752) (Başkanlığa geliş tarihi: 20/7/2006)
576.- Mersin Milletvekili Vahit ÇEKMEZ’in, narenciyeye
verilecek teşvik primlerine ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16753) (Başkanlığa geliş tarihi: 21/7/2006)
577.- Bilecik Milletvekili Yaşar TÜZÜN’ün,
don olayı nedeniyle mağdur olan
çiftçilerin zararlarının tazminine ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16754) (Başkanlığa geliş tarihi: 26/7/2006)
578.- Denizli Milletvekili
Mehmet U. NEŞŞAR’ın, kenelerle mücadelede alınan önlemlere ilişkin
Tarım ve Köyişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16755) (Başkanlığa
geliş tarihi: 27/7/2006)
579.- Mersin Milletvekili Mustafa ÖZYÜREK’in,
havadan ilaçlama yasağına ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16756) (Başkanlığa geliş tarihi: 28/7/2006)
580.- Edirne Milletvekili Rasim ÇAKIR’ın, çeltik
gübresine ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16757) (Başkanlığa geliş tarihi: 28/7/2006)
581.- Edirne Milletvekili Nejat GENCAN’ın, dahilde
işleme rejimi kapsamında TMO’nun zarara uğratıldığı iddiasına
ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16758) (Başkanlığa geliş tarihi: 3/8/2006)
582.- Ankara Milletvekili Mehmet TOMANBAY’ın,
doğrudan gelir desteği ödemelerine ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16759) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/8/2006)
583.- Antalya Milletvekili Nail KAMACI’nın,
Antalya’nın orman içi köylerinde yaban domuzu mücadelesine ilişkin
Tarım ve Köyişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16760) (Başkanlığa
geliş tarihi: 8/8/2006)
584.- Antalya Milletvekili Osman ÖZCAN’ın,
Alanya Ziraat Odasının fidan üretme istasyonu sözleşmesinin iptal
edilmesine ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16761) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/8/2006)
585.- Antalya Milletvekili Feridun Fikret BALOĞLU’nun,
taşınır tarihi eserlerin restorasyonuna ilişkin Kültür ve Turizm
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16762) (Başkanlığa geliş tarihi:
10/8/2006)
586.- Konya Milletvekili Atilla KART’ın, Konya-Karatay
Ziraat Odası yönetimiyle ilgili iddialara ilişkin Tarım ve Köyişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16763) (Başkanlığa geliş tarihi:
10/8/2006)
587.- İzmir Milletvekili Ahmet ERSİN’in, balık
çiftliklerine ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/16764) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/8/2006)
588.- Denizli Milletvekili Ümmet KANDOĞAN’ın,
ithal edilen tarım ürünlerine ve tarım sektöründeki istihdam ve
üretime ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16765) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/8/2006)
589.- Hatay Milletvekili Mehmet ERASLAN’ın,
çiftçilerimizin üretim maliyetlerinin düşürülmesine yönelik
çalışmalara ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/16766) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/8/2006)
590.- Hatay Milletvekili Mehmet ERASLAN’ın, AB
üyelik sürecinde tarım ve hayvancılık sektörüne ilişkin Tarım ve
Köyişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16767) (Başkanlığa
geliş tarihi: 18/8/2006)
591.- Mersin Milletvekili Hüseyin ÖZCAN'ın,
Mersin'de doğal afet mağduru üreticilere yapılacak yardımlara
ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16768) (Başkanlığa geliş tarihi: 29/8/2006)
592.- İzmir Milletvekili Enver ÖKTEM’in, üzümün
üretim, tüketim, ihracat ve ithalat miktarlarına ilişkin Tarım ve
Köyişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16769) (Başkanlığa
geliş tarihi: 23/8/2006)
593.- İzmir Milletvekili Enver ÖKTEM’in, zoonotik
hastalığına ve alınan önlemlere ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16770) (Başkanlığa geliş tarihi: 23/8/2006)
594.- İzmir Milletvekili Enver ÖKTEM’in, mısırın
üretim-tüketim-ihracat-ithalat miktarlarına ve bazı iddialara
ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16771) (Başkanlığa geliş tarihi: 23/8/2006)
595.- Şanlıurfa Milletvekili Mehmet Vedat
MELİK’in, TİGEM bünyesinde düzenlenen sertifikalı tarım işçisi
kurslarına ve bazı iddialara ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16772) (Başkanlığa geliş tarihi: 23/8/2006)
596.- İzmir Milletvekili Yılmaz KAYA’nın, çekirdeksiz
kuru üzüm üretimi ve ihracatında yaşanan sorunlara ilişkin Tarım
ve Köyişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16773) (Başkanlığa
geliş tarihi: 23/8/2006)
597.- İstanbul Milletvekili Berhan ŞİMŞEK’in,
THY’ye hostes alımındaki bazı iddialara ilişkin Ulaştırma Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16774) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/7/2006)
598.- İstanbul Milletvekili Kemal KILIÇDAROĞLU’nun,
Milas-Bodrum Hava Limanına yapılacak yeni terminal binasının gerekliliğine
ilişkin Ulaştırma Bakanından yazılı soru önergesi (7/16775) (Başkanlığa
geliş tarihi: 21/7/2006)
599.- İstanbul Milletvekili Kemal KILIÇDAROĞLU’nun,
THY’nin Bilgi Edinme Hakkı Kanunu kapsamından çıkarıldığı iddiasına
ve bir sponsorluk sözleşmesine ilişkin Ulaştırma Bakanından yazılı
soru önergesi (7/16776) (Başkanlığa geliş tarihi: 21/7/2006)
600.- Ankara Milletvekili İsmail DEĞERLİ’nin,
Ankara-Temelli’deki hemzemin geçidin trafik güvenliğine ilişkin
Ulaştırma Bakanından yazılı soru önergesi (7/16777) (Başkanlığa geliş
tarihi: 26/7/2006)
601.- İzmir Milletvekili K. Kemal ANADOL’un,
Adnan Menderes Havaalanına ve İzmir’in yeni bir havaalanı ihtiyacına
ilişkin Ulaştırma Bakanından yazılı soru önergesi (7/16778) (Başkanlığa
geliş tarihi: 27/7/2006)
602.- İzmir Milletvekili Ahmet ERSİN’in, bazı
THY çalışanlarıyla ilgili çeşitli iddialara ilişkin Ulaştırma Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16779) (Başkanlığa geliş tarihi: 28/7/2006)
603.- Bursa Milletvekili Kemal DEMİREL’in,
Kırklareli-Geçitağzı Köyünün iletişim sorunlarına ilişkin Ulaştırma
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16780) (Başkanlığa geliş tarihi:
28/7/2006)
604.- İzmir Milletvekili Ahmet ERSİN’in,
THY’nin bazı kabin memurlarına ilişkin Ulaştırma Bakanından yazılı
soru önergesi (7/16781) (Başkanlığa geliş tarihi: 28/7/2006)
605.- Samsun Milletvekili İlyas Sezai ÖNDER’in,
Samsun-Yakakent sahilindeki deniz dolgusuna ilişkin Ulaştırma Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16782) (Başkanlığa geliş tarihi: 31/7/2006)
606.- Kırklareli Milletvekili Mehmet S. KESİMOĞLU’nun,
22 yaşın üzerindeki taşıma araçlarının trafikten kaldırılmasına
ilişkin Ulaştırma Bakanından yazılı soru önergesi (7/16783) (Başkanlığa
geliş tarihi: 3/8/2006)
607.- Iğdır Milletvekili Dursun AKDEMİR’in,
Esenboğa Havaalanındaki ve THY uçaklarındaki karasineklere ilişkin
Ulaştırma Bakanından yazılı soru önergesi (7/16784) (Başkanlığa geliş
tarihi: 4/8/2006)
608.- Hatay Milletvekili Gökhan DURGUN’un,
TCDD İskenderun Kızaklama Tesisinin kiralanmasına ilişkin Ulaştırma
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16785) (Başkanlığa geliş tarihi:
18/8/2006)
609.- Aydın Milletvekili Özlem ÇERÇİOĞLU’nun,
Kablo TV yayını ve internet hizmetlerinde yaşanan sorunlara ve bazı
iddialara ilişkin Ulaştırma Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16786) (Başkanlığa geliş tarihi: 23/8/2006)
610.- İstanbul Milletvekili Bihlun TAMAYLIGİL’in,
Bodrum-Milas Havaalanı Dış Hatlar Terminali ihalesine ilişkin Ulaştırma
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16787) (Başkanlığa geliş tarihi:
25/8/2006)
BİRİNCİ OTURUM
Açılma Saati: 15.00
5 Eylül 2006 Salı
BAŞKAN: Başkanvekili Nevzat PAKDİL
KÂTİP ÜYELER: Bayram ÖZÇELİK (Burdur), Yaşar TÜZÜN
(Bilecik)
BAŞKAN – Sayın milletvekilleri,
Anayasanın 93 üncü, İçtüzüğün 7 nci maddelerine göre, Adalet ve
Kalkınma Partisi Grup Başkanvekilleri Bursa Milletvekili Faruk
Çelik, İstanbul Milletvekili İrfan Gündüz, Ankara Milletvekili
Salih Kapusuz, Ordu Milletvekili Eyüp Fatsa, Hatay Milletvekili
Sadullah Ergin ve 171 milletvekili tarafından Başkanlığımıza verilen
önerge üzerine olağanüstü toplanan Türkiye Büyük Millet Meclisinin
124 üncü Birleşimini açıyorum.
III.- YOKLAMA
BAŞKAN – Elektronik
cihazla yoklama yapacağız.
Yoklama için 2 dakika
süre vereceğim.
Yoklama işlemini
başlatıyorum.
(Elektronik cihazla
yoklama yapıldı)
BAŞKAN – Sayın milletvekilleri,
toplantı yetersayısı vardır; görüşmelere başlıyoruz.
Saygıdeğer milletvekili
arkadaşlarım, gündeme geçiyoruz.
IV.- BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI
A) ÇEŞİTLİ İŞLER
1.- Genel Kurulu ziyaret eden Kırgızistan Cumhuriyeti
Cumhurbaşkanı Kurmanbek Bakiyev ve beraberindeki heyete, Başkanlıkça
“Hoşgeldiniz” denilmesi
BAŞKAN – Saygıdeğer
milletvekili arkadaşlarım, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı
Ahmet Necdet Sezer’in davetlisi olarak ülkemizi ziyaret etmekte
olan Kırgızistan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Kurmanbek Bakiyev ve
beraberindeki heyet şu anda Meclisimizi teşrif etmiş bulunuyorlar;
kendilerine, Yüce Meclisimiz adına “hoş geldiniz” diyorum. (Alkışlar)
Gündemimizin “Başkanlığın
Genel Kurula Sunuşları” kısmında yer alan olağanüstü toplantı çağrı
önergesini ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığının çağrı yazısını
okutuyorum:
B) Tezkereler ve Önergeler
1.- Adalet ve Kalkınma
Partisi Grup Başkanvekilleri Bursa Milletvekili Faruk Çelik, İstanbul
Milletvekili İrfan Gündüz, Ankara Milletvekili Salih Kapusuz, Ordu
Milletvekili Eyüp Fatsa, Hatay Milletvekili Sadullah Ergin ve 171
milletvekilinin, Birleşmiş Milletler Geçici Görev Gücü bünyesinde
faaliyette bulunmak amacıyla Türk Silahlı Kuvvetlerinin Lübnan’a
gönderilmesine izin verilmesine ilişkin Başbakanlık tezkeresini
görüşmek için Anayasanın 93 üncü ve TBMM İçtüzüğünün 7 nci maddeleri
uyarınca Türkiye Büyük Millet Meclisinin olağanüstü toplantıya çağırılmasına
ilişkin önergesi (4/399)
Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkanlığına
Anayasanın 93 üncü
ve TBMM İçtüzüğünün 7 nci maddesi gereğince, Lübnan’daki BM Barış
Gücüne destek vermek amacıyla, ekte yer alan ilgili hükümet tezkeresini
görüşmek üzere, 5 Eylül 2006 Salı günü saat 15.00’te Türkiye Büyük
Millet Meclisinin olağanüstü toplanmasını arz ve talep ederiz.
Saygılarımızla.
Faruk Çelik İrfan
Gündüz Salih
Kapusuz
Bursa İstanbul
Ankara
AK Parti Grup Başkanvekili AK
Parti Grup Başkanvekili AK Parti
Grup Başkanvekili
Eyüp Fatsa Sadullah
Ergin
Ordu Hatay
AK Parti Grup Başkanvekili AK Parti Grup Başkanvekili
Gerekçe:
Birleşmiş Milletlerin
1701 sayılı Kararına istinaden, uluslararası sorumluluklarımız
da dikkate alınarak; Lübnan ile İsrail arasında sağlanan ateşkesin
izlenmesi ve insanî yardımların sivillere ulaştırılmasına yardım
etmek ve gönüllü olarak geri dönen kişilerin güvenli bir şekilde
yerlerine yerleştirilmesini temin etmek gibi görevlerde bulunmak
üzere, Lübnan’daki Birleşmiş Milletler Barış Gücüne destek verme konusundaki
hükümet tezkeresinin Genel Kurulda ivedilikle görüşülmesi amacıyla
Meclisin olağanüstü toplanması gerekmektedir.
1 – Atilla Başoğlu (Adana)
2 – Recep Garip (Adana)
3 – Vahit Kirişci (Adana)
4 – Ziyattin Yağcı (Adana)
5 – Mahmut Göksu (Adıyaman)
6 – Fehmi Hüsrev Kutlu (Adıyaman)
7 – Mehmet Özyol (Adıyaman)
8 – Ahmet Koca (Afyonkarahisar)
9 – Halil Özyolcu (Ağrı)
10 – Mehmet
Kerim Yıldız (Ağrı)
11 – Ali
Rıza Alaboyun (Aksaray)
12 – Ramazan
Toprak (Aksaray)
13 – Hamza
Albayrak (Amasya)
14 – Haluk
İpek (Ankara)
15 – Telat
Karapınar (Ankara)
16 – Faruk
Koca (Ankara)
17 – Remziye
Öztoprak (Ankara)
18 – Nur DoğanTopaloğlu (
19 – Mustafa Tuna (
20 – Mustafa Said Yazıcıoğlu (
21 – Fikret Badazlı (
22 – Mevlüt Çavuşoğlu (
23 – Burhan Kılıç (
24 – Orhan Yıldız (Artvin)
25 – Ahmet
Ertürk (Aydın)
26 – Semiha
Öyüş (Aydın)
27 – Ali
Aydınlıoğlu (Balıkesir)
28 – Ali
Osman Sali (Balıkesir)
29 – Hacı
İbrahim Kabarık (Bartın)
30 – Afif
Demirkıran (Batman)
31 – Ahmet
İnal (Batman)
32 – Mehmet
Ali Suçin (Batman)
33 – Fahrettin
Poyraz (Bilecik)
34 – Abdurrahman
Anik (Bingöl)
35 – Abdurrahim
Aksoy (Bitlis)
36 – Vahit Kiler (Bitlis)
37 – Mehmet Güner (Bolu)
38 – Metin
Yılmaz (Bolu)
39 – Abdulmecit
Alp (Bursa)
40 – Şerif
Birinç (Bursa)
41 – Mustafa
Dündar (Bursa)
42 – Zafer
Hıdıroğlu (Bursa)
43 – Sedat
Kızılcıklı (Bursa)
44 – Niyazi
Pakyürek (Bursa)
45 – Mehmet
Emin Tutan (Bursa)
46 – Mehmet
Daniş (Çanakkale)
47 – Hikmet
Özdemir (Çankırı)
48 – Agâh
Kafkas (Çorum)
49 – Muzaffer
Külcü (Çorum)
50 – Murat
Yıldırım (Çorum)
51 – Mehmet
Salih Erdoğan (Denizli)
52 – M.İhsan
Arslan (Diyarbakır)
53 – Ali
İhsan Merdanoğlu (Diyarbakır)
54 – Mehmet
Fehmi Uyanık (Diyarbakır)
55 – Metin
Kaşıkoğlu (Düzce)
56 – Şemsettin
Murat (Elazığ)
57 – Talip
Kaban (Erzincan)
58 – Mücahit
Daloğlu (Erzurum)
59 – Muzaffer
Gülyurt (Erzurum)
60 – Mustafa
Ilıcalı (Erzurum)
61 – Ömer
Özyılmaz (Erzurum)
62 – Fahri
Keskin (Eskişehir)
63 – Hasan
Murat Mercan (Eskişehir)
64 – Muharrem
Tozçöken (Eskişehir)
65 – Mahmut
Durdu (Gaziantep)
66 – Fatma
Şahin (Gaziantep)
67 – Ahmet Uzer (
68 – Hasan Aydın (Giresun)
69 – Ali
Temür (Giresun)
70 – Temel
Yılmaz (Gümüşhane)
71 – Fehmi
Öztunç (Hakkâri)
72 – Mehmet
Soydan (Hatay)
73 – İsmail
Soylu (Hatay)
74 – İlhan Albayrak (İstanbul)
75 – Mustafa Ataş (İstanbul)
76 – Mustafa Baş (İstanbul)
77 – Nusret Bayraktar (İstanbul)
78 – Alaattin Büyükkaya (İstanbul)
79 – Nimet Çubukçu (İstanbul)
80 – Mehmet Beyazıt Denizolgun (İstanbul)
81 – Nazım Ekren (İstanbul)
82 – Ekrem
Erdem (İstanbul)
83 – Gürsoy
Erol (İstanbul)
84 – Ali
İbiş (İstanbul)
85 – Halide
İncekara (İstanbul)
86 – Ünal
Kacır (İstanbul)
87 – Muharrem
Karslı (İstanbul)
88 – Burhan
Kuzu (İstanbul)
89 – İnci
Özdemir (İstanbul)
90 – Gülseren
Topuz (İstanbul)
91 – Tevfik
Ensari (İzmir)
92 – Fazıl
Karaman (İzmir)
93 – İsmail
Katmerci (İzmir)
94 – Fatih
Arıkan (Kahramanmaraş)
95 – Mehmet
Ali Bulut (Kahramanmaraş)
96 – Ali
Sezal (Kahramanmaraş)
97 – Mehmet
Ceylan (Karabük)
98 – Zeki
Karabayır (Kars)
99 – Sinan
Özkan (Kastamonu)
100 – Musa
Sıvacıoğlu (Kastamonu)
101 – Mustafa
Duru (Kayseri)
102 – Mustafa
Elitaş (Kayseri)
103 – Niyazi
Özcan (Kayseri)
104 – Vahit
Erdem (Kırıkkale)
105 – Murat
Yılmazer (Kırıkkale)
106 – Ahmet
Gökhan Sarıçam (Kırklareli)
107 – Hacı
Turan (Kırşehir)
108 – Hasan
Kara (Kilis)
109 – Veli
Kaya (Kilis)
110 – Eyüp
Ayar (Kocaeli)
111 – Mehmet
Vecdi Gönül (Kocaeli)
112 – Hasan
Anğı (Konya)
113 – Ahmet
Büyükakkaşlar (Konya)
114 – Muharrem
Candan (Konya)
115 – Remzi
Çetin (Konya)
116 – Abdullah
Çetinkaya (Konya)
117 – Orhan
Erdem (Konya)
118 – Sami
Güçlü (Konya)
119 – Kerim
Özkul (Konya)
120 – Harun
Tüfekci (Konya)
121 – Halil
Ürün (Konya)
122 – Abdullah
Erdem Cantimur (Kütahya)
123 – Alaettin
Güven (Kütahya)
124 – Hasan
Fehmi Kinay (Kütahya)
125 – Ahmet
Münir Erkal (Malatya)
126 – İsmail
Bilen (Manisa)
127 – Mehmet
Çerçi (Manisa)
128 – Hakan
Taşçı (Manisa)
129 – Mehmet
Beşir Hamidi (Mardin)
130 – Ali Er (Mersin)
131 – Orhan
Seyfi Terzibaşıoğlu (Muğla)
132– Seracettin Karayağız (Muş)
133 – Medeni
Yılmaz (Muş)
134 – Rıtvan
Köybaşı (Nevşehir)
135 – Mahmut
Uğur Çetin (Niğde)
136– Erdoğan Özegen (Niğde)
137 – Hamit
Taşçı (Ordu)
138– Cemal Uysal (Ordu)
139 – Enver
Yılmaz (Ordu)
140 – Durdu
Mehmet Kastal (Osmaniye)
141 – Mehmet
Sarı (Osmaniye)
142 – Abdülkadir
Kart (Rize)
143 – Hasan
Ali Çelik (Sakarya)
144 – Süleyman
Gündüz (Sakarya)
145 – Ayhan
Sefer Üstün (Sakarya)
146 – Recep
Yıldırım (Sakarya)
147 – Mustafa
Çakır (Samsun)
148 – Mustafa
Demir (Samsun)
149 – Mehmet
Kurt (Samsun)
150 – Cahit
Can (Sinop)
151 – Mustafa
Öztürk (Sinop)
152 – Ömer
Kulaksız (Sivas)
153 – Orhan
Taş (Sivas)
154 – Selami
Uzun (Sivas)
155– Zülfükar İzol (Şanlıurfa)
156 – Mahmut
Kaplan (Şanlıurfa)
157 – Müfit
Yetkin (Şanlıurfa)
158 – İbrahim
Hakkı Birlik (Şırnak)
159 – Tevfik
Ziyaeddin Akbulut (Tekirdağ)
160 – İbrahim
Çakmak (Tokat)
161 – Ali Aydın
Dumanoğlu (Trabzon)
162 – Kemalettin
Göktaş (Trabzon)
163 – Ahmet
Çağlayan (Uşak)
164– Alim Tunç (Uşak)
165 – Maliki
Ejder Arvas (Van)
166 – Hacı
Biner (Van)
167 – Cüneyit
Karabıyık (Van)
168 – Bekir
Bozdağ (Yozgat)
169 – Mehmet
Yaşar Öztürk (Yozgat)
170 – Fazlı
Erdoğan (Zonguldak)
171– Polat Türkmen (Zonguldak)
BAŞKAN - Başkanlığın
çağrı yazısını okutuyorum:
2.- TBMM Genel Kurulunun 5 Eylül 2006 Salı günü saat
15.00’te olağanüstü toplantıya çağırıldığına ilişkin Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkanlığı tezkeresi (3/1105)
Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkanlığından Bildirilmiştir
Türkiye Büyük Millet
Meclisinin; Birleşmiş Milletler Geçici Görev Gücü bünyesinde faaliyette
bulunmak amacıyla, Anayasanın 92 nci maddesine göre, Türk Silahlı
Kuvvetlerinin Lübnan’a gönderilmesine izin verilmesine ilişkin
Başbakanlık Tezkeresinin görüşülmesi için yeter sayıdaki üyenin
istemi üzerine, 5 Eylül 2006 Salı günü saat 15.00’te, Anayasanın 93
üncü ve Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünün 7 nci maddeleri
gereğince olağanüstü toplantıya çağırıyorum.
Sayın milletvekillerinin
belirtilen gün ve saatte Genel Kurul toplantısına katılmalarını
rica ederim.
Bülent
Arınç
Türkiye
Büyük Millet Meclisi
Başkanı
BAŞKAN – Bilgilerinize
sunulmuştur.
Sayın milletvekilleri,
şimdi, olağanüstü toplantı çağrı önergesi uyarınca görüşülecek
olan, Başbakanlığın, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin 11
Ağustos 2006 tarihli ve 1701 sayılı Kararında öngörülen amaçlar doğrultusunda
görev yapacak Birleşmiş Milletler Geçici Görev Gücü bünyesinde faaliyette
bulunmak üzere Türk Silahlı Kuvvetlerinin Lübnan’a gönderilmesi
ve bununla ilgili gerekli düzenlemelerin hükümet tarafından belirlenecek
esaslara göre yapılmasına Anayasanın 92 nci maddesi uyarınca bir
yıl süreyle izin verilmesine dair tezkeresini okutuyorum:
3.- Birleşmiş Milletler Geçici Görev Gücü bünyesinde
faaliyette bulunmak amacıyla Türk Silahlı Kuvvetlerinin Lübnan’a gönderilmesine
izin verilmesine ilişkin Başbakanlık tezkeresi (3/1104)
Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkanlığına
Lübnan’da 12 Temmuz
2006 tarihinde başlayan ve çok tehlikeli biçimde tırmanan çatışmalar
bu sorunlu bölgede barışın yeniden tesisi için sürdürülen uluslararası
çabalar sonucu Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin 11 Ağustos
2006 günü oybirliğiyle kabul ettiği 1701(2006) sayılı Kararla durdurulmuştur.
Bir aydan fazla süren
Lübnan krizi büyük can kaybına yol açmış, Lübnan’ın nüfusunun dörtte
birini oluşturan yaklaşık bir milyon kişi yerlerinden edilmiş ve sivil
altyapı büyük ölçüde tahrip olmuştur.
Tarafların, 14 Ağustos
2006 tarihi itibariyle uyacaklarını açıkladıkları çatışmaların
durdurulmasını, kalıcı bir ateşkesin sağlanmasını ve ihtilafa
uzun dönemli bir çözüm bulunmasını amaçlayan 1701 (2006) sayılı Kararda;
Çatışmaların tam olarak
durdurulması, özellikle, Hizbullah’ın bütün saldırılarına ve İsrail’in
bütün saldırı amaçlı askerî operasyonlarına derhal son vermesi,
Lübnan ordusunun onbeşbin
askerinin ve halihazırda ikibin kişi olan Birleşmiş Milletler Geçici
Görev Gücünün (UNIFIL) onbeşbine kadar çıkartılacak birliklerinin
Mavi Hat ile Litani Nehri arasında kalan ve yabancı silahlı unsurlardan
arınmış tampon bölgeye konuşlandırılması, bu konuşlandırmanın
başlamasıyla birlikte ve buna paralel olarak İsrail ordusunun Güney
Lübnan’dan çekilmesi,
UNIFIL’in sayı ve teçhizat
bakımından takviye edilmesi, görev yönergesi ve görev bölgesinin
genişletilmesi ve görev süresinin 31 Ağustos 2007 tarihine kadar
uzatılması,
öngörülmüştür.
1701 (2006) sayılı Kararın
tüm yönleriyle uygulanmasını sağlayacak olan UNIFIL’e mevcut görev
yönergesine ek olarak şu görevler verilmiştir:
Çatışmaların durdurulmasını
gözlemlemek.
İsrail kuvvetleri
Lübnan’dan çekilirken, Lübnan Silahlı Kuvvetlerinin Mavi Hat boyunca
olan bölgeler dahil, bütün Güney Lübnan’a konuşlanmasına nezaret
etmek ve destek olmak.
Bu konudaki faaliyetlerini
İsrail ve Lübnan Hükümetleriyle koordine etmek.
Sivil halka insanî
yardım ulaştırılmasına ve yerlerinden olmuş kişilerin gönüllü ve
güvenlik içinde geri dönüşlerine yardımcı olmak.
Tampon bölgenin oluşturulması
için atılacak adımlarda Lübnan ordusuna yardımcı olmak.
Lübnan Hükümetinin
talebi üzerine Lübnan’ın sınırlarının ve diğer giriş noktalarının
silah veya bağlantılı maddelerin girişine karşı güvenlikli hale
getirilmesine yardımcı olmak.
Bunun yanı sıra UNIFIL,
birliklerinin konuşlu bulunduğu alanlarda ve yeteneklerinin elverdiğini
değerlendirmesi halinde;
Operasyon sahasının
çatışma amaçlı faaliyetler için kullanılmamasını sağlamak üzere
gerekli bütün önlemleri almaya,
- Birleşmiş Milletler
Güvenlik Konseyi görev yönergesi altında yürüttüğü faaliyetleri
engellemeye yönelik teşebbüslere güç kullanarak karşı koymaya,
- Birleşmiş Milletler
personeli, tesisleri ve tesisatını korumaya, Birleşmiş Milletler
personelinin ve insanî yardım çalışanlarının güvenliğini ve hareket
özgürlüğünü teminat altına almaya ve ani fizikî şiddet tehdidi altında
bulunan sivilleri korumaya,
yetkili kılınmıştır.
Birleşmiş Milletler
Güvenlik Konseyinin bu Kararı İsrail ve Lübnan Hükümetleri ile bu
hükümetleri oluşturan tüm koalisyon ortakları ve liderleri tarafından
da kabul edilmiştir.
Birleşmiş Milletler
Güvenlik Konseyinin anılan Kararında yer alan, görev yönergesi ve bilahara
hazırlanan “harekât konsepti” ve “çatışma kuralları”, UNIFIL’in meşru
savunma ve çok istisnaî durumlar dışında muharip görev üstlenmesini
ve çatışmalara girmesini öngörmemektedir. Temel amacı Lübnan ve
İsrail arasındaki istikrar ortamının sürmesine katkıda bulunmak
olan Birleşmiş Milletler Gücünün temel işlevi Lübnan Hükümetinin
egemenliğinin tüm ülke sathında tesisinde ve Güney Lübnan’daki güvenlik
sorumluluklarını yerine getirmesinde Lübnan ordusuna yardım etmek
olacaktır.
Söz konusu kararda,
ayrıca, tüm devletlerin vatandaşları tarafından veya toprakları
üzerinden ya da bandıralarını taşıyan gemiler veya uçaklarla Lübnan’a
Lübnan Hükümetinin veya UNIFIL’in yetkilendirmediği her türlü silah,
mühimmat veya benzeri maddelerin satışını veya ulaşımını engellemek
için gerekli önlemleri almaları ve bu tür teçhizatın kullanımına
ilişkin teknik eğitim sağlanmasının da engellenmesi istenmektedir.
Çatışmaların durdurulmasını
mümkün kılan 1701(2006) sayılı Kararda, Birleşmiş Milletler Genel
Sekreteri Kofi Annan’ın UNIFIL’in öngörülen bu işlevleri yerine
getirebilecek hale gelmesini teminen gerekli önlemleri acilen
alması istenmiş ve Birleşmiş Milletler üyesi ülkelere UNIFIL’e uygun
görecekleri katkılarda bulunmayı değerlendirmeleri ve bu Gücün
yardım taleplerine olumlu karşılık vermeleri konusunda çağrıda
bulunulmuştur.
Bugüne kadar UNIFIL’e
katkı yapmaya hazır olduklarını açıklayan ülkeler şunlardır: İtalya,
İspanya, Almanya, Bangladeş, Belçika, Hırvatistan, Bulgaristan,
Çin, Danimarka, Endonezya, Finlandiya, Fransa, Gana, Hindistan,
Hollanda, İrlanda, İsveç, Malezya, Lüksemburg, Nepal, Norveç, Polonya,
Portekiz, Slovenya, Ukrayna ve Yunanistan.
Türkiye, geniş bir
bölgeye yayılma ve çok ciddi boyutlar kazanma istidadı gösteren
Lübnan krizinin başlangıcından itibaren bu tehlikeli gidişatın
önlenmesi amacıyla yoğun çaba harcamıştır.
Bunun yanı sıra Türkiye,
Lübnan'daki insanî sorunların hafifletilmesi için gerekli katkılarda
bulunmuş, Lübnan ve Filistin halkına acil insanî yardımları sürdürmüş
ve Lübnan'dan ikibin vatandaşımızın
Türkiye'ye dönüşünün yanı sıra onbinden fazla üçüncü ülke vatandaşının
Türkiye üzerinden tahliyesini sağlamıştır.
Birleşmiş Milletler
Güvenlik Konseyinin 1701 (2006) sayılı Kararı, sıcak çatışmalara
dönüşme riski yüksek gerginliğin hüküm sürdüğü bu bölgede ihtilafların
uzun vadeli ve kalıcı bir çözüme kavuşturulması için bir fırsat penceresi
aralamış ve bunun için gerekli şartların ve zeminin hazırlanmasına
imkân sağlamıştır.
Bu çerçevede, Birleşmiş
Milletler Lübnan Görev Gücünün Güvenlik Konseyi Kararında öngörülen
görev ve işlevleri yerine getirmede başarılı olması, sürekli
ateşkesin sağlanması, soruna kalıcı bir çözüm bulunması ve Akdeniz
ve Ortadoğu bölgelerinde güven ve istikrarın tesisi bakımından
önem arz etmektedir.
Lübnan'da çatışmaların
durdurulmasından sonra Türkiye bu fırsat penceresinin çok iyi değerlendirilmesini
teminen diplomatik çabalarını yoğun biçimde sürdürmüş ve bu kapsamda
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri ve dost ve müttefik ülkelerin
liderleriyle sürekli temas halinde olunmuş, Dışişleri Bakanımız,
Lübnan, İsrail, Filistin ve Suriye'yi ziyaret ederek, üst düzey siyasî
temaslarda bulunmuş; bunun yanı sıra, birçok ülkenin dışişleri bakanlarıyla
da çeşitli vesilelerle görüşmeler yapmıştır...”
BAŞKAN – Saygıdeğer
milletvekili arkadaşlarım, iki aylık bir süreden sonra bir araya
geldik ve Genel Kurul çalışmalarını yürütüyoruz; fakat, saygıdeğer
arkadaşlarımızın Genel Kurul içerisindeki konuşmaları Meclis
Kâtibimizin konuşmasının anlaşılmasına fırsat vermiyor. Arkadaşlarımız,
lütfen, daha sükûnetle dinlesinler.
Buyurun, devam edin:
“Bu görüşme ve temaslardan
Lübnan'daki tüm grupların, İsrail, Suriye ve Filistin yetkililerinin
Türkiye'nin bölgede barış ve istikrarının tesisindeki rolüne ve
UNIFIL'e katkı sağlamasına büyük önem verdikleri anlaşılmıştır.
Bölge ülkelerinin
yanı sıra Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Kofi Annan ile birçok
dost ve müttefik ülke de, Türkiye’nin Birleşmiş Milletler Gücüne katkıda bulunmasına büyük önem verdiklerini
dile getirmişlerdir.
Lübnan krizinin gündeme
girmesinden bu yana Hükümetimizin savunduğu üç temel ilkeden birincisi,
çatışmaların durdurulmasını ve ihtilafa uzun dönemli bir çözüm
bulunmasını amaçlayan, bir, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi
kararının kabul edilmesi; ikincisi, bölgedeki tarafların krizin
bu Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararı çerçevesinde çözümüne
ülkemizin katkısını istisnasız arzu etmeleri ve üçüncüsü de ülkemizin
katkısının çatışmalara değil, barışa destek olacak şekilde saptanması
olmuştur. 1701 (2006) sayılı Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi
Kararının kabulü ve ilgili bütün taraflarla gerçekleştirilen temaslar
ışığında, halihazırda oluşan ortamın her üç ilke bakımından da Hükümetimizin
aradığı koşulları karşıladığı değerlendirilmektedir.
Türkiye'nin uluslararası
barış ve istikrarın korunması konusundaki rolü ve ağırlığına
ilişkin beklentilerin yüksek olmasında Türk Silahlı Kuvvetlerinin
başta Balkanlar ve Afganistan olmak üzere çeşitli ihtilaf bölgelerinde
üstün başarıyla yaptığı görevlerin büyük payı olduğu muhakkaktır.
Türkiye, bölgesinde
istikrar unsuru olan güçlü bir ülkedir. İçinde yaşadığımız bölgede
hüküm süren gerginlik ve ihtilafların Türkiye'nin güvenliği üzerinde
olumsuz yansımaları olduğu bir vakıadır. Bu nedenle barış ve istikrarı
tehlikeye düşürecek gelişmelere karşı kayıtsız ve ilgisiz kalamayacak
olan Türkiye'nin barış ortamının korunması yönündeki uluslararası
çabalara etkin destek vermesi millî sorumluluğumuzun icabı olarak
görülmektedir.
Hükümetimiz, Birleşmiş
Milletler Güvenlik Konseyinin 1701 (2006) sayılı Kararında, üye ülkelere
yapılan UNIFIL'e destek ve katkı çağrısını bu temel mülahazalar
ışığında değerlendirmiştir.
Bu çerçevede, UNIFIL'in
faaliyetlerine katkıda bulunmak amacıyla Türkiye'deki bazı liman,
havaalanı, tesis ve üstlerin dost ve müttefik ülkeler tarafından
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi Kararında öngörülen amaçlar
doğrultusunda kullanımına izin verilmesi Bakanlar Kurulunca 28
Ağustos 2006 tarihinde kararlaştırılmış ve keyfiyet Birleşmiş Milletlere
bildirilmiştir. Buna göre, dost ve müttefik ülkeler ihtiyaca göre
belirlenecek havaalanı, liman, üst ve tesislerden 1701 (2006) sayılı
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi Kararında öngörülen amaçlar
doğrultusunda yararlanabilecektir.
Bu düşüncelerle hareket
eden 59 ucu Cumhuriyet Hükümeti, uluslararası meşruiyetin gereklerini
karşılayan ve uluslararası toplumun ortak iradesini temsil eden
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin 1701(2006) sayılı Kararında
öngörülen amaçlar doğrultusunda Lübnan’da görev yapacak Birleşmiş
Milletler Geçici Görev Gücünün faaliyetlerine iştirak ederek bölgenin
barış ve istikrara kavuşmasına yardımcı olmak üzere aşağıda belirtilen
katkıları sağlamayı ve bu amaçla Anayasanın 92 nci maddesi uyarınca
Yüce Meclisimizden izin istenmesini kararlaştırmıştır.
Yüce Meclisimizin
bu konuda vereceği karara bağlı olarak, UNIFIL’e katkımızın askerî
ve teknik yönlerine ilişkin düzenlemeler Hükümetin vereceği görev
ve yetki çerçevesinde ilgili kuruluşlarca yapılacaktır.
Türkiye’nin UNIFIL’e
katkısı aşağıda belirtilen konularda olacaktır:
Doğu Akdeniz’de devriye
görevi yapacak Deniz Görev Gücü için yeterli kuvvet tahsisi,
Taleplerin tek tek değerlendirilmesi
kaydıyla dost ve müttefik ülkeler için deniz ve hava ulaşım desteği
sağlanması,
Lübnan ordusuna eğitim
verilmesi,
Ayrıca bölgede Türkiye
Cumhuriyeti Devleti tarafından icra edilecek insanî yardım faaliyetlerinin
gerektireceği ve başta bu unsurların güvenliğini sağlayacak kuvvet
koruma birlikleri olmak üzere, hudut, şümul ve miktarı Hükümetçe
belirlenecek askerî unsurlar.
Söz konusu kuvvet,
bölgedeki silahlı unsurların silahtan arındırılması dahil olmak
üzere, yukarıda belirtilen taahhütlerin dışında hiçbir görevde
kullanılmayacaktır.
Yeterli kuvvetle katılacağımız
Deniz Görev Gücü, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin 1701
(2006) sayılı Kararının verdiği yetkiye uygun olarak Doğu Akdeniz’de
ve Lübnan kıyılarına mücavir bölgelerde deniz kontrolünü sağlamak
için keşif ve devriye görevlerini icra edecektir.
Bu düşüncelerle; Birleşmiş
Milletler Güvenlik Konseyinin 11 Ağustos 2006 tarihli ve 1701 (2006)
sayılı Kararında öngörülen amaçlar doğrultusunda görev yapacak
Birleşmiş Milletler Geçici Görev Gücü (UNIFIL) bünyesinde yukarıda
belirtilen çerçevede faaliyette bulunmak üzere, gereği, kapsamı,
zamanı ve süresi Hükümetçe belirlenecek şekilde Türk Silahlı Kuvvetlerinin
Lübnan’a gönderilmesi ve bununla ilgili gerekli düzenlemelerin
Hükümet tarafından belirlenecek esaslara göre yapılmasına, Anayasanın
92 nci maddesi uyarınca bir yıl süreyle izin verilmesini saygılarımla
arz ederim.
Recep
Tayyip Erdoğan
Başbakan
BAŞKAN – Teşekkür ederim.
Saygıdeğer milletvekili
arkadaşlarım, Ankara Milletvekili Önder Sav’ın bir önergesi vardır.
Önergeyi okutuyorum:
5
Eylül 2006
Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkanlığına
Türkiye Büyük Millet
Meclisinin gündemine getirilmiş olan, Birleşmiş Milletler Geçici
Görev Gücü bünyesinde faaliyette bulunmak amacıyla, Anayasanın
92 nci maddesine göre Türk Silahlı Kuvvetlerinin Lübnan’a gönderilmesine
izin verilmesine ilişkin Başbakanlık tezkeresiyle ilgili işlemlere
geçilmeden önce, anılan tezkerenin görüşülmesine yer olup olmadığı
konusunda, Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünün 63 üncü maddesi
uyarınca usul hakkında söz talebimi, Sayın Başkanlığın benzer bir
konuda, 1 Mart 2003 tarihindeki talebin usulüne uygunluğuna yönelik
görüşleri doğrultusunda saygılarımla bilgi ve takdirlerinize
sunarım.
Önder
Sav
Ankara
BAŞKAN – Saygıdeğer
milletvekili arkadaşlarım, bu konuyla ilgili olarak, tabiî ki,
gündem belirlenmiş, olağanüstü gündem bellidir; ama, anılan, Sayın
Sav’ın belirttiği tarihte Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanının
yönettiği o oturumda, bu konuyla ilgili olarak Başkan bunu uygun
görmüş, lehte ve aleyhte söz vermiştir. Başkanın uygulamasını ben
de yapacağım.
Yalnız, Danışma Kurulu
önerisi olmadığı için, grupların önerileri vardır, anlaşma sağlanamamıştır.
Usul hakkındaki konuşmalarda ve grup önerisi üzerinde söz alacak
olan arkadaşlara, konuşma sürelerine ilaveten sadece 2 dakikalık
eksüre vereceğim. Arkadaşlarımın bu sürelere riayet etmelerini
istirham ediyorum.
Evet, usul hakkında,
Sayın Sav, buyurun efendim. (CHP sıralarından alkışlar)
V.- USUL HAKKINDA GÖRÜŞMELER
1.- Türkiye Büyük Millet Meclisi gündemine getirilmiş
olan Birleşmiş Milletler Geçici Görev Gücü bünyesinde faaliyette bulunmak
amacıyla Anayasanın 92 nci maddesi uyarınca Türk Silahlı Kuvvetlerinin Lübnan’a
gönderilmesine izin verilmesine ilişkin Başbakanlık tezkeresiyle ilgili
işlemlere geçilmesinden önce, Anayasanın 92 nci maddesindeki koşulların oluşup
oluşmadığı ve anılan tezkerenin görüşülmesine yer olup olmadığı hakkında
ÖNDER SAV (Ankara) –
Sayın Başkan, Yüce Meclisin değerli üyeleri; cumhuriyet tarihimizin
en önemli birleşimlerinden birini yapıyor Türkiye Büyük Millet
Meclisi. İçtüzüğün 63 üncü maddesine göre vermiş olduğum önergeyi,
1 Mart 2003 tarihinde Sayın Başkanlığın uygulaması doğrultusunda
işleme koyduğu için Sayın Başkana teşekkürlerimi sunuyorum.
Bir, karmaşık, kendi
içinde çelişkili tezkereyi görüşeceğiz bugün. Bize göre, tezkere,
ustaca yazılmış bir senaryonun çok önemli bir aşamasıdır. Yeni bir
durum ortaya çıkmıştır. 12 Temmuz günü, İsrail’in 2 askerinin kaçırılması
nedeniyle başlattığı saldırılar Amerika Birleşik Devletleri ve
İngiltere tarafından da görmezlikten gelinerek uzun bir süre devam
ettirilmiştir. Temmuz ayında, Amerika Birleşik Devletleri Dışişleri
Bakanı Condoleezza Rice “yeni bir Ortadoğu’nun zamanı geldi, yeni
bir Ortadoğu istemeyenlere bizim galip geleceğimizi söylemenin
zamanı geldi” diyebilmişti. Şimdi, işte, bu tezkere, Amerika Birleşik
Devletlerinin Ortadoğu’da düğmeye basmasından sonra gündeme gelmiş
olan bir tezkeredir.
Yine, ağustos ayının
ortalarında, Birleşmiş Milletler Genel Sekreter Yardımcısı Mark
Brown, aynen “Türkiye’nin Lübnan’daki Barış Gücüne katılma konusunda
istekli olduğunu dile getirdiğini tespit ettik; güçte Müslüman
askerler olacak; muhtemelen komşu ülkelerden değil; Endonezya ve
Türkiye katılım konusunda istekli” diyor. Hükümet “bölgede yaşananlara
maç seyreder gibi seyirci kalamayız; canım, orası, bizim eski vilayetimiz;
biz gitmeyelim de Amerikalılara, Fransızlara mı bırakalım” mantığıyla
yola çıkarak bu tezkereyi gündeme getirmiş bulunuyor.
Tezkerede “Birleşmiş
Milletler Geçici Görev Gücü çalışmaların durdurulmasını gözlemlemeye,
görev yönergesi altında yürüttüğü faaliyetleri engellemeye yönelik
teşebbüslere güç kullanarak karşı koymaya yetkili kılınmıştır…” Tezkereden
aynen okuyorum. 1 Eylül 2006 tarihine kadar –yine tezkereden öğrendiğimize
göre- 26 ülke, Birleşmiş Milletler Geçici Görev Gücüne katkı yapmaya
hazır olduklarını bildirmişler. Sayın Başbakan, İslam Konferansı
Örgütünün Gençlik Forumu Genel Merkezinin açılışında aynen şunları
söylüyor: “ Burada, eğer, 22 Avrupa Birliği üyesi katılıyorsa, en
az o kadar da İslam Konferansı Örgütü üyesi ülke de orada yer almalıydı.”
Bıraktık 22 İslam ülkesini, daha dün karara varan Katar’ın dışında
hiçbir İslam ülkesi, bölgedeki hiçbir İslam ülkesi Birleşmiş Milletler
Barış Gücüne katılma kararı almamıştır. Çin katılıyor, Hindistan
katılıyor; İngiltere katılmıyor, Amerika Birleşik Devletleri katılmıyor.
Bölgede Mısır katılmıyor, Suudi Arabistan, Ürdün katılmıyor. Hiçbir
İslam ülkesi katılmazken şu soruyu sormak hakkımızdır: “Bu kadar
İslam ülkesinin -bölgedeki İslam ülkesinin katılmadığı- Barış
Gücüne Türkiye’nin katılmasının anlamı nedir; Türkiye’nin Lübnan’da
ne işi var; Hükümet neyin peşinde” sorularını sormak elbette hakkımızdır.
Angajman Kuralları
Belgesinde “süngü dahil her türlü silah ve çatışma olacaktır” ibaresi
yer alıyor. Süngü meraklılarına ünlü bir sözü hatırlatmak isterim.
“Biz yaptık, oldu” felsefesinin dünyadaki en mahir ve ustalarından
birisi olan Taleran bile “süngülerle çok şey yapılabilir; ama, üstlerine
oturulamaz” diyordu. Uyanın!.. Lübnan’da süngülerin üstüne oturmayın!
(CHP sıralarından alkışlar)
Tezkerede, Türkiye’nin,
Birleşmiş Milletler Geçici Gücüne katkıları arasında, Doğu Akdeniz’de
devriye görevi yapacak deniz görev gücü için yeterli kuvvet tahsisi
ve müttefik ülkeler için deniz ve hava ulaşım desteği sağlanması da
sayılmaktadır. İşin dikkat çekici yanı, tezkerede yazılı olduğu
gibi, Türkiye’deki bazı liman, havaalanı, tesis ve üslerin Birleşmiş
Milletler Gücü tarafından kullanılmasına, Bakanlar Kurulunca,
28 Ağustos 2006 tarihinde karar verildiği bildiriliyor ve bu kararın
da Birleşmiş Milletlere iletildiği anlatılıyor. Mersin ve İskenderun
Limanları, Adana ve Sabiha Gökçen Havaalanlarının kullanıma açıldığı
da izah ediliyor. “Bu kullandırma Birleşmiş Milletler kararına dayanıyor”
denilerek, kolaycılığa kapılarak işin içinden Hükümet çıkamaz. Tezkere,
hukuken yürürlüğe girmeden –eğer kabul edilirse, bugün hukuken yürürlüğe
girecektir- Hükümetin sakat bir tasarrufuyla fiilen yürürlüğe sokulmak
istenmektedir; hatta sokulmuştur. Birleşmiş Milletlere sığınmayın.
Türkiye Büyük Millet Meclisinin daha size vermediği yetkiyi kim
verdi size; Amerika Birleşik Devletleri mi verdi, İsrail mi verdi?
Hangi yetkiyi, kimden alarak kullanıyorsunuz? (CHP sıralarından
alkışlar)
Amerika Birleşik Devletlerine,
İsrail’e, Birleşmiş Milletlere şirin görüneceksiniz. Peki, tüm
dünyadaki Müslümanlara, Müslümanların yüzüne nasıl bakacaksınız?!
İslam dünyasının Müslümanı Müslümana kırdırtmak oyununa alet olduğunuz
ithamından nasıl kurtulacaksınız?!
Tezkerede “içinde yaşadığımız
bölgede hüküm süren gerginlik ve ihtilafların Türkiye’nin güvenliği
üzerinde olumsuz yansımaları olduğu bir vakıadır. Bu nedenle, Türkiye,
barış ve istikrarı tehlikeye düşürecek gelişmelere kayıtsız ve
ilgisiz kalmayacak” diye yazılı.
Lübnan’a asker gönderilince,
gerginlik ve ihtilafların kalkması ve Türkiye’de güvenliğin sağlanması
mümkün mü olacak?! Bu ne biçim çelişkidir?! Bu ne aymazlıktır?! Siz,
önce, her gün yeni şehit cenazeleriyle ülke insanlarına, analara
babalara, çocuklara tarifsiz acılar yaratan teröre karşı güvenliği
sağlayın, Dimyat’a pirince giderken evdeki bulgurdan olmayın.(CHP
sıralarından alkışlar)
Son olarak Şırnak,
Hakkâri, Van, Diyarbakır’da terörist saldırılarda 7 askerin şehit
olması üzerine “Hükümet, Lübnan’a asker göndereceğine, önce bu
acıyı dindirsin. Artık, şehit cenazesi görmek istemiyoruz” diyen
anaları babaları azarlamak marifet değil. “Askerlik yan gelip yatmak
değildir” demek, uygar bir ülke Başbakanına yakışan bir üslup, söz
hiç değildir. (CHP sıralarından alkışlar)
Gücünüzü, gariban
vatandaşa, Lübnan’a asker göndererek değil, gücünüz yetiyorsa Kandil
Dağına göndererek gösterin ülkeye. Irak’ta askerimizin başına çuval
geçirilirken hesabını soramayan, görevli giden polislerimiz nedensiz
yere öldürülürken müdahale edemeyen, Türk şoförlerinin katledilmesine
müdahale edemeyen âciz Hükümet mi Lübnan’da Mehmetçiği koruyacak,
sormak istiyoruz. (CHP sıralarından alkışlar)
Lübnan’a asker gönderilmesini
Anamuhalefet Partisi istemiyor, Mecliste grubu bulunan Anavatan
Partisi istemiyor, Meclis dışında bulunan Milliyetçi Hareket Partisi
istemiyor, emekli subaylar istemiyor, muharip gaziler istemiyor…
ALİ TOPUZ (İstanbul)
– Doğru Yol Partisi istemiyor.
ÖNDER SAV (Devamla) –
Şimdi, bugün öğrendiğimize göre, Mecliste temsil edilen Doğru Yol
Partisi istemiyor…
(Mikrofon otomatik
cihaz tarafından kapatıldı)
ÖNDER SAV (Devamla) –
Tamamlıyorum…
BAŞKAN – Sayın Sav, ek
2 dakikalık sürenizi başlatıyorum.
Buyurun efendim.
ÖNDER SAV (Devamla) -
…sivil toplum örgütleri istemiyor, kanunla kurulmuş kamu kurumu
niteliğindeki meslek kuruluşları istemiyor, “bizim orada ulusal
çıkarımız yok, orada başkalarının çıkarı var, onların güvenliğini
korumak bizim işimiz değil” diyerek Sayın Cumhurbaşkanı istemiyor;
ağabeyiniz, eski ustanız Erbakan istemiyor, “asker gönderecek
olursanız, ilk gelecek cenaze sizin sorununuzdur” diye sizi uyarıyor;
bir televizyon kuruluşunun yaptığı kapsamlı anket sonucuna göre
Türk Halkının yüzde 25’i Lübnan’a asker gönderilmesini istemiyor.
DENİZ BAYKAL (
ALİ TOPUZ (İstanbul) – Yüzde 75’i…
ÖNDER SAV (Devamla) – Yüzde 75’i Lübnan’a
asker gönderilmesini istemiyor; ama, artık, ülkede iyice etkisizleşmiş,
tükenmeye yüz tutmuş, bataklığa saplanmaya doğru yol alan Adalet ve
Kalkınma Partisi, Türkiye Büyük Millet Meclisindeki parmak çoğunluğuna
güvenerek asker göndermek istiyor.
AHMET RIZA ACAR (Aydın) – Baraj sizi bekliyor,
baraj…
ÖNDER SAV (Devamla) –
Onu göreceğiz… Zamanı gelince göreceğiz onu…
Tarih önünde sorumlu
olursunuz, çocuklarınıza torunlarınıza hesap veremezsiniz, gözbebeklerine
dik bakamazsınız, Müslüman ve mazlum ülkelere örnek olan 30 Ağustos
Zaferinden hemen sonra taa Hindistan’da, hapishanede, Nehru ve arkadaşlarına
bayram yaptırtan Türk Ulusuna mahcup olursunuz. (CHP sıralarından
alkışlar)
Sayın Başbakan, Lübnan’a
asker gönderme konusunda “bize neci bir anlayışla sorumluluklarımızdan
geri durmak, tarihimize, geleceğimize ve milletimizin yüksek
menfaatlarına ihanet olacaktır” diyor. Bir Başbakana yakışmayan
sözler. Yani, şimdi bu Yüce Meclis, aynen 1 Mart 2003’te olduğu gibi,
Irak tezkeresini reddettiği gibi…
(Mikrofon otomatik
cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN – Sayın Sav,
lütfen, tamamlayınız konuşmanızı; buyurun.
ÖNDER SAV (Devamla) –
…Lübnan tezkeresini de reddederse, oy kullanan ulusun yüce temsilcileri,
milletvekilleri ihanet mi etmiş olacaklar?!
Ne yapalım, siyasî
terbiyenin okulu yok, bu bir ahlak ve kültür meselesi. Sonradan da
kolay kazanılmıyor. Allah, siyasî terbiyesi erozyona uğrayanlara
sağlık versin demekten başka elimizden bir şey gelmiyor. (CHP sıralarından
alkışlar)
Ülkemizi işgal eden
düşmanlara karşı yokluk içinde direnen, ulusal kurtuluş ve bağımsızlık
savaşını kazanan bir ulusun milletvekilleri olarak, mazlum ulusların,
ezilenlerin umudu olmak, onlara örnek olmayı sürdürmek istiyorsak,
Lübnan işine bulaşmayalım, asker göndermeyelim. Ulusumuzun beklentilerine
ters olduğu açıkça görülen bu tezkerenin görüşülmesine yer olmadığına
karar verelim diyor, Yüce Meclisi saygılarımla selamlıyorum. (CHP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN – Teşekkür ederim.
Saygıdeğer milletvekili
arkadaşlarım, 63 üncü maddenin son fıkrasında “bu görüşme sonucunda
oya başvurmak gerekirse, oylama işaretle yapılır” deniyor. Buna
gerek duymuyorum ve yaptığım işlemin İçtüzüğe ve Anayasaya uygun
olduğunu düşünüyorum.
Saygıdeğer milletvekili
arkadaşlarım, Cumhuriyet Halk Partisi Grubunun, İçtüzüğün 19 uncu
maddesine göre verilmiş bir önerisidir vardır; okutup, oylarınıza
sunacağım.
VI.- ÖNERİLER
A) SİYASÎ PARTİ GRUBU ÖNERİLERİ
1.- Türk Silahlı Kuvvetlerinin Lübnan’a gönderilmesine
izin verilmesine ilişkin Başbakanlık tezkeresinin Genel Kurulda görüşülmesi
sırasında, konuşmaların, Hükümet ve siyasî parti grupları adına 60 dakika olması
ve gruplar adına konuşmaların birden fazla kişi tarafından yapılmasına ilişkin
CHP Grubu önerisi
5.9.2006
Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkanlığına
Danışma Kurulunun
5.9.2006 Salı günü (bugün) yaptığı toplantısında, siyasî parti grupları
arasında oybirliği sağlanamadığından, Grubumuzun aşağıdaki önerisini
İçtüzüğün 19 uncu maddesi gereğince Genel Kurulun onayına sunulmasını
saygılarımla arz ederim.
Ali
Topuz
İstanbul
Grup
Başkanvekili
Öneri:
Türk Silahlı Kuvvetlerinin
Lübnan’a gönderilmesine izin verilmesine ilişkin Başbakanlık Tezkeresinin
Genel Kurulda görüşülmesi sırasında, Hükümet ve siyasî parti grupları
adına 60’ar dakika olması ve gruplar adına konuşmaların birden fazla
kişi tarafından yapılması önerilmiştir.
BAŞKAN – Saygıdeğer
milletvekili arkadaşlarım, önerinin lehinde, Ali Topuz, İstanbul
Milletvekili; Şükrü Elekdağ, İstanbul Milletvekili; aleyhinde, geliş
sırasına göre, Ümmet Kandoğan, Denizli Milletvekili; Salih Kapusuz,
Ankara Milletvekili; Ünal Kacır, İstanbul Milletvekili.
Lehte, Ali Topuz, İstanbul Milletvekili…
Sayın Topuz, buyurun efendim. (CHP sıralarından
alkışlar)
ALİ TOPUZ (İstanbul) – Sayın Başkan, sayın
milletvekilleri; Lübnan’a Türk Silahlı Kuvvetlerinden bir grubun
gönderilmesine ilişkin hükümet tezkeresinin görüşüleceği ve karara
bağlanacağı bu oturumda, gruplara İçtüzük gereğince ayrılan 20
dakikalık konuşmanın bu olayın önemiyle mütenasip olmadığını,
bu olayın çeşitli yönleriyle ilgili, Meclisi bilgilendirmek ve
Anamuhalefet Partisinin görüşlerini aktarmak için süreye ihtiyacımız
olduğunu düşünerek, Danışma Kurulunda bu sürelerin artırılmasını
talep ettik. Ne yazık ki, Adalet ve Kalkınma Partisi, Cumhuriyet
Halk Partisi Grubu ne kadar az konuşursa o kadar iyi olur anlayışıyla,
bu önerimizi
Değerli milletvekilleri, neden zamana
ihtiyacımız var, 20 dakika neden yetmiyor, neden 60 dakika talep
ediyoruz:
Değerli arkadaşlarım, bugün karara
varacağımız konu, bu Meclisin, Türkiye Büyük Millet Meclisinin kuruluşundan
bu yana aldığı kararlar içerisinde çok önemli ve çok özel bir yeri
olacak konudur, çok istisnaî durumlarda Meclisimize gelen konulardan
bir tanesidir. Böyle bir konunun oldubittiye getirilmesi, böyle
bir konunun yeteri kadar açıklama yapılmadan karara bağlanmak istenmesi,
gerçekten, bu Meclisin şerefine, şanına yakışır bir durum değildir.
Ortada büyük karanlık
noktalar vardır. Bir kere, bu konuyla ilişkili gerçekler saptırılmıştır
Sayın Başbakan tarafından, kamuoyu yanlış yönlendirilmek istenmiştir.
Bu tezkerenin dayanağı olan, tezkerenin
sebebi olan Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin 1701 sayılı Kararı
topluma yanlış aksettirilmiştir, eksik aksettirilmiştir, kasıtlı
olarak olay saptırılmıştır; birincisi bu. Birleşmiş Milletler gücünün
Lübnan’da üstlendiği, üstleneceği görevin kapsamıyla ilgili olarak,
gerçekler tersyüz edilerek, toplum çok yanlış bilgilerle saptırılmak
istenmiştir.
Bir kere, daha bu olay
ortaya yeni çıktığı sırada, Sayın Başbakan, hiçbir yere danışmadan,
Bakanlar Kurulunda bunu bir gündem konusu yapmadan, Millî Güvenlik
Kurulumuzun bu konuda bir görüşünü almadan, Sayın Cumhurbaşkanının
bu konulara ilişkin hassasiyetlerini gözardı ederek, kişisel inisiyatifiyle,
ABD yetkililerine, Lübnan Başbakanına ve başka ülkelerin temsilcilerine
bu karara uygun hareket edeceklerini ve asker göndereceklerini
beyan etmiştir. Bu beyanın ne kadar yanlış olduğunu, bu beyanın ne
kadar gayri ciddî bir davranış olduğunu anlatmak için zamana ihtiyacımız
var. Burada, bunu gerçekleriyle, delilleriyle koyacağız ortaya;
onun için zaman istiyoruz.
Değerli arkadaşlar,
şu anda bile Millî Güvenlik Kurulunun bu konuyla ilgili bir kararı
yoktur ve Sayın Cumhurbaşkanı, ilk defa, çok önemli bu konuda çok
açık bir tavır alarak asker göndermeye karşı olduğunu ifade etmiştir.
Sayın Cumhurbaşkanının bu hassasiyetiyle ilgili olarak hiçbir duyarlılık
Hükümet tarafından gösterilmemiştir, gösterilmemeye devam edilmektedir.
Bir oldubitti yaratmak istiyorsunuz.
Biraz evvel bir canlı
yayın programında AKP grup başkanvekillerinden sayın bir arkadaşımla
birlikte yaptığımız değerlendirme sonrasında gördüm ki, o sayın
arkadaşımız, Birleşmiş Milletlerin 1701 sayılı Kararının Lübnan’da
Hizbullah gibi kurumların, kuruluşların, silahlı güçlerin Güney
Lübnan’dan temizlenmesini amaçladığı yolundaki tespitini, hâlâ
“yoktur” diyerek onun farkında olmadığını ifade etmiştir veya öyle
ifade etmeye çalışmaktadır. Şartlanmanın boyutunu görebiliyor
musunuz?! Bir grubumuzun sayın başkanvekillerinden birisi, hâlâ
“o metnin içinde böyle bir şey yoktur, o metin böyle bir şey öngörmüyor”
diyebilmektedir toplumun karşısında bir televizyon canlı yayınında.
Burada konuşmak için çok zamana ihtiyacımız var. Onun için bu zamanı
istiyoruz, bunları anlatabilmek için istiyoruz.
Değerli arkadaşlar,
bakınız, bu olay 12 Temmuzda başladı ve İsrail, 2 askerinin kaçırılmasını
bahane ederek Lübnan topraklarını otuzdört gün boyunca bombaladı.
Çok sayıda sivil insan, kadın-erkek, çoluk çocuk öldürüldü ve Lübnan
nüfusunun dörtte 1’inden fazlası Lübnan dışına çıkmak mecburiyetiyle
karşı karşıya kaldı. Bunları anlatacağız burada, bunları konuşmamız
lazım, bu olayın gerisinde ne var, görmemiz lazım.
Değerli arkadaşlarım,
bu olay sadece bir Hizbullahı tasfiye etme olayı değildir, son görüntüsü
odur. Bunun gerisinde asıl önemli sebep Filistin-İsrail meselesidir.
Filistin-İsrail meselesi çözülmeden, İsrail ikna edilip bağımsız
bir Filistin devleti kurulup barış sağlanmadıkça bu olayların ortaya
çıkması kaçınılmaz olacaktır. Bunu anlatmamız lazım. Daha derinlemesine
gitmemiz lazım. Bu olay, Haçlı Seferlerinden bu yana devam eden bir
dinler savaşının günümüzdeki uzantısıdır. Bunu anlatmamız lazım
burada. Bu olayın gerisindeki bu olayları anlatırken, bu olayın
ilerisinde ne var, onu burada konuşmamız lazım. Onun için zamana ihtiyacımız
var.
Condoleezza Rice’ın
“yeni bir Ortadoğu’nun zamanı geldi” sözcüğüyle başlayan bu olaylar,
Ortadoğu’da yeni bir yapılanma öngörüyor. Bu yeni yapılanma içinde
Türkiye’nin göreceği zararları görüp tartışmadan, bu olayın içerisine
hevesli olarak gidip katılmanın hangi devlet ciddiyetiyle ilgisi,
alakası olabilir? (CHP sıralarından “bravo” sesleri, alkışlar)
Değerli arkadaşlarım,
belki bir-birbuçuk sene içerisinde Irak coğrafyasında meydana gelecek
değişikliklerin, orada meydana gelecek yeni yapılanmaların, yeni
bağımsız devletlerin, Türkiye’nin güvenliği açısından neler ifade
edeceğini burada tartışmazsak, bu asker gönderme kararını doğru
gerekçelere dayandırarak verebilmiş olabilir miyiz?!
Değerli arkadaşlarım,
bütün bunların hepsi çok ciddî konulardır. Bu ciddî konuları burada
bütün genişliğiyle konuşmamız gerekir. Onun için bizim konuşma zamanına
ihtiyacımız var.
Sayın Başbakan, çok
yanlış değerlendirmeler yapıyor, toplumu rencide eden açıklamalar
yapıyor ve bu da, Türkiye’de var olan heyecanı ve var olan tedirginliği
artırıyor.
Bakın, tarafsız kamuoyu
organlarının yaptığı anketlerin tamamında, yüzde 75 veya 80’e kadar,
toplumun bu konuya karşı görüşü ortaya çıkıyor. Adalet ve Kalkınma
Partisi, toplumdaki bu gelişmenin hiçbir şekilde etkisi altında
kalmayacak mıdır, onları dikkate almayacak mıdır?! Nüfusumuzun
yüzde 80’ini temsil ettiği varsayılan bu karşı koyuşun hiç mi ağırlığı
yoktur, hiç mi dikkate alınacak tarafı yoktur?! Bununla ilgili burada
tartışma yapmayacak mıyız?!
Değerli arkadaşlarım,
Sayın Başbakan, demin de söyledim, çok yanlış konuşmalar yapıyor,
özellikle dün yaptığı bir konuşma milletin vicdanında büyük rahatsızlık
yaratmıştır, askerlikle ilgili yaptığı yorumlar rahatsızlık yaratmıştır.
Yani, bir umursamazlık içinde. Karşımızda bir sorun var. “Askerlik
yan gelip yatılacak yer değil, askere gidiyorsan ölümü de göze alacaksın…”
Yani, ölenler ölür, kalan sağlar bize yeter demek istiyor Sayın Başbakan.
Değerli arkadaşlarım,
askerler, ancak kendi vatanını, kendi milletini savunurken eğer
ölürse, o, yüce bir makama, şehitlik makamına ulaşır. (CHP sıralarından
alkışlar) Kendi milleti, kendi yurdu için canını verenler için öngörülen
yaklaşımı, başkalarının çıkarını korumak için, Mehmetçiği Lübnan’a
göndererek, onları da bu şekilde motive ederek, biz, size, askere
gidin, şehit olun, gazi olun, en büyük şerefi böyle kazanırsınız diyerek,
vatanı savunmak için kullanabileceğimiz bir motivasyon yöntemini,
Amerika Birleşik Devletlerinin çıkarını savunmak için, siz, Mehmetçikten
istiyorsunuz. (CHP sıralarından alkışlar)
Değerli arkadaşlarım,
meydanlardaki sese kulak verin, vatandaşın tepkisine kulak verin…
(Mikrofon otomatik
cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN – Buyurun Sayın
Topuz; konuşmanızı tamamlayın.
ALİ TOPUZ (Devamla) –
Muhalefetin sesini kısmayın. Muhalefet istediği kadar konuşsun, bundan size
zarar gelmez. Sokaktaki sese dikkat etmezseniz bunu çok acı ödersiniz.
Bakın, o Türk toplumunun
yüzde 80’inin karşı koyduğu asker gönderme işi dolayısıyla Ankara’nın
sokaklarında hangi sloganlar söyleniyor; “çıkarsa tezkere, Bilal
gitsin askere” diyorlar. (CHP sıralarından alkışlar) Siz onu düşünün,
bunu niçin söylediklerini düşünün. Bunu söylemek mecburiyetinde
kalan vatandaşlarımızın hissiyatını anlamaya çalışın ve sadece
liderinizin, Beyaz Sarayda kabul görebilmek, Amerika’ya yaranabilmek
için, sürdürdüğü bu politikaya, o partiye mensup bile olursanız,
alet olmayın sevgili Adalet ve Kalkınma Partili milletvekilleri. Bu
Meclisteki en onurlu görev, yanlış bir işi eğer senin genel başkanın yapıyorsa,
ona yanlış diyebilmektir. Bu kadar yanlışı yapan bir genel başkanın karşısında,
eğer, siz, “yanlış yapıyorsun, bu yanlıştır” diyemiyorsanız sizden hiçbir şey
beklemek mümkün değildir.
Saygılar sunuyorum,
teşekkür ediyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ederim
Sayın Topuz.
Lehte, ikinci konuşmacı
İstanbul Milletvekili Şükrü Elekdağ.
Sayın Elekdağ, buyurun
efendim. (CHP sıralarından alkışlar)
ŞÜKRÜ MUSTAFA ELEKDAĞ
(İstanbul) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Lübnan’da görev
yapacak Birleşmiş Milletler Geçici Görev Gücüne Türkiye’nin asker
göndermesi konusu, Türkiye’nin dış siyaseti ve bölge barış ve güvenliği
açısından son derece önemli bir konudur. Bu bakımdan, bu konunun etraflı
bir şekilde Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında tartışılması
önem kazanmaktadır.
Değerli arkadaşlarım,
Türkiye’nin, ulusal politikasına ve çıkarlarına hizmet ettiği ve
dünya barış ve istikrarına katkıda bulunduğu takdirde, uluslararası
barış güçlerine katılması yararlıdır. Nitekim, bu koşullara uygun
olarak Birleşmiş Milletler şapkası altında veya dışında oluşturulan
barış güçlerine katılan Türk askerî birlikleri, uluslararası övgüye
layık olacak nitelikte görev yapmış ve ülkemize itibar kazandırmışlardır.
Bu bakımdan, belirttiğimiz koşullarla Türkiye’nin Birleşmiş Milletler
barış güçlerine katkıda bulunmasına hiçbir itirazımız yoktur; ancak,
bu konuda bir karar alınacağı zaman hassasiyetle üzerinde durulması
gereken husus, barış gücünün amacının ne olduğu, nasıl bir projeye
hizmet ettiği ve bu projenin Türkiye’nin çıkarlarıyla bağdaşıp bağdaşmadığıdır.
Sayın Başbakan, Ulusa
Sesleniş konuşmasında, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin
1701 sayılı Kararı uyarınca, Türkiye’nin, Birleşmiş Milletler Geçici
Barış Gücüne askerî birliklerle katılmasını, adil ve Ortadoğu’ya
barış getirecek bir girişime katkıda bulunmak olarak tanımlamıştır.
Aynı şekilde, onayınıza sunulan tezkerede de, Türkiye’nin Birleşmiş
Milletler görev gücüne katkıda bulunma gerekçesi “bu bölgedeki
ihtilafların uzun vadeli ve kalıcı bir çözüme kavuşturulmasına,
Akdeniz ve Ortadoğu bölgelerinde güven ve istikrarın tesisine
yardımcı olmak üzere” olarak belirtilmiştir.
Değerli arkadaşlarım,
bu değerlendirmeler gerçekleri yansıtmıyor. Sayın Başbakanın ifadelerinin
ve tezkerede belirtilen gerekçelerin tam tersine, Türkiye, Birleşmiş
Milletler Barış Gücüne katıldığı takdirde, Amerikan Dışişleri Bakanı
Condoleezza Rice’ın Lübnan savaşıyla gerçekleştirilmek istenen
hedef olarak açıklamış olduğu yeni Ortadoğu projesinin öngördüğü
sürece angaje olmuş olacaktır. Bu proje, İsrail’in çıkarlarına
odaklanan, tek yanlı, adaletsiz, Filistinlilerin ve diğer Arap-Müslüman
halkların haklarını zerrece kale almayan bir tasarımın bu halklara
kanla ve kıyımla dayatılmasını öngörüyor.
Türkiye, insanlığın
temel değerlerini, adalet ve hakkaniyet kıstaslarını hiçe sayan
bu girişime katılırsa, büyük bir yanlış yapacak, Ortadoğu bölgesindeki
tarihî misyonuna ters düşecektir; bölge sorunlarına çözüm değil,
çözümsüzlük getiren bir girişime destek vermiş olacaktır.
Değerli arkadaşlarım,
1950’li yıllardan bu yana Lübnan’da vuku bulan savaşlar ve çatışmalar
hep Filistin sorunundan kaynaklanmıştır. Bugün Lübnan’da tanık olduğumuz
savaşın temelinde de Arap-İsrail ihtilafı, yani Filistin sorunu
yatmaktadır. 1948 ile 1973 yılları arasında bölgede Yahudiler ile
Araplar arasında 4 savaş yaşandı; fakat, ne bu savaşlardan ne de çok
sayıdaki çözüm planlarından barış çıkmadı ve bu nedenle de Ortadoğu’da
gerilim ve çatışma kesintisiz devam etti.
Bu ortamda, İsrailli
şahinler bölgeye yönelik uzun vadeli “parçala ve böl” stratejilerini
uluslararası konjonktüre göre Amerika’dan destek buldukça devreye
sokup uyguladılar.
1982 yılında kendini
Judaizm ve Ziyonism dergisi olarak tanımlayan Kivunim Dergisinde
tümü yayımlanan ve aynı yıl İsrail’de çıkan Ha’aretz gazetesinde de
bazı bölümlerine yer verilen bu strateji, bölgede İsrail açısından
tehdit oluşturan tüm Müslüman ülkelerin etnik ve mezhep bazında bölünüp
parçalanmak suretiyle etkisiz hale getirilmesini öngörüyor.
İsrail-Amerikan ikilisi,
bunu, bazen, Mısır’ın durumunda olduğu gibi, siyaset ve rüşvetle
gerçekleştirdiler.
Nitekim, Mısır, Amerika’dan
yılda aldığı 2 milyar dolarlık hibe yardım karşılığında İsrail’le
barış anlaşması imzalayarak İsrail’e karşı bir savaşa katılmama
taahhüdünde bulunmuştur.
Sözünü ettiğim İsrail
stratejisinin temel hedeflerinden biri de Irak’ın parçalanarak
üçe bölünmek suretiyle bir tehdit odağı olmaktan çıkarılması ve İsrail’e
bölgede ortaklık yapacak bağımsız bir Kürt devletinin kurulmasıdır.
Başkan Bush yönetimine
hâkim olan yeni-muhafazakâr düşüncenin “İsevî ve Musevî” inançları
kaynaştıran yapısı, Amerika ile İsrail’in güvenliğini ve çıkarlarını
eşdeğerde görmesi ve dünyayı bir tarafta “demokrat Hıristiyanlar
ve Yahudiler”, öte tarafta da “İslamcı faşist Müslümanlar” diye ikiye
ayıran bir yaklaşımı benimsemiş olması, İsrail’in sözünü etmiş olduğum
hedeflerinin kolaylıkla Amerika’nın 11 Eylül sonrasında oluşturulan
Yeni Ulusal Güvenlik Stratejisi ile bunun siyasî kanadı olan büyük
Ortadoğu projesine entegre edilmesine imkân vermiştir.
Amerika’nın Irak’ı işgal
etmesi, Washington’un global enerji kaynaklarının denetimini öngören
dünya hegemonyası stratejisi bağlamında gerçekleştirilmiş olsa
da temel hedeflerinden biri İsrail’in güvenliğidir.
Lübnan Savaşıyla da,
Hizbullah etkin bir güç olmaktan çıkarılmak ve böylece, İsrail’i
tehdit eden bir unsur daha likide edilmek istenmiştir. Bu sürecin
bundan sonraki aşamalarındaki hedefler, Suriye ve İran’dır.
Ancak, sözünü ettiğim
bu strateji, yani, İsrail’e yönelik hedeflerin teker teker parçalanıp
bölünmesini, çökertilmesini veya etkisiz hale getirilmesini
öngören bu strateji, Filistin sorununu ortadan kaldırmıyor.
3 Eylül 2006 tarihli,
yani, bundan iki gün önce çıkan İsrail gazetesi Ha’aretz, Lübnan savaşı
gölgesinde, İsrail bombardımanlarıyla enkaza dönen Filistin
kent ve kasabalarının feci durumunu anlatıyor. Şu ifadeler
Ha’aretz gazetesinde aynen yer alıyor: “Şu anda Gazze’nin yaşadığı
dehşeti anlatmaya kelimeler yetmez. İsrail, yine işgal ettiği
Gazze’de eskisinden daha vahşi bir politika izliyor. Uzun vadede
terörü artırması kaçınılmaz olan bu durumdan tüm bakanlar sorumludur.
Bir soruşturma komisyonu kurulmalı…”
Değerli arkadaşlarım,
bir İsrail gazetesinin, Condoleezza Rice’ın “yeni Ortadoğu’nun
yaratılmasının sancıları” diye tanımladığı sürecin bölgeye vahşet,
yıkım ve adaletsizlik getirdiğini, bunun da bölgede terörü körüklediğini
vurgulamış olmasına dikkatinizi çekerim.
Türkiye Büyük Millet
Meclisinin, onayına sunulan bu tezkereyi kabul ederek bu sürece
alet olması, tarihî bir hata oluşturacaktır; Ha’aretz gazetesinin
belirttiği vahşet ve yıkıma ortak olmasına yol açacaktır.
Amerika ve İsrail,
Gazze’yi ve Lübnan’ı yerle bir etmeyi sürdürdükçe, Arap/Müslüman halklarının
karşılaştığı adaletsizlik ile çaresizliğin yarattığı aşağılanmışlık
duygusu, Amerika ile İsrail’e kin ve nefrete dönüşüyor. Bölge insanlarının
tehdit unsuruna, canlı bombalara, öfke dolu cihat kuşaklarına dönüşmesi,
bu çaresizliğin ve aşağılanmışlık duygusunun ürünüdür.
Lübnan’da görev yapacak
Birleşmiş Milletler Barış Gücü, bu soruna çözüm getirmenin değil,
tam tersine, Filistinlilerin ulusal haklarını kazanma umutlarını
yıkmayı öngören İsrail-Amerikan ortak stratejisini bölge halklarına
dayatmanın bir aracıdır.
İşte, Türkiye’nin asker
göndermemesinin temel gerekçesi budur.
Bu bakımdan, Türkiye’nin
Birleşmiş Milletler Gücü’ne katılması, Sayın Başbakanın belirttiği
gibi adil ve Ortadoğu’ya barış getirecek bir girişime katkıda bulunmayacak, tam tersine, Türkiye’yi ABD ile İsrail’in hak…
(Mikrofon otomatik
cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN – Sayın Elekdağ, konuşmanızı tamamlayınız.
Buyurun.
ŞÜKRÜ MUSTAFA ELEKDAĞ
(Devamla) – … Hukuk ve adaleti çiğneyerek kendi çıkarları doğrultusunda
Ortadoğu bölgesini zorbalıkla şekillendirmeyi öngören projelerine ortak edecektir.
Değerli milletvekilleri,
burada bir noktanın altını önemle çizmek istiyorum. Türkiye’nin geleneksel politikası,
ulusal çıkarları gereği, Amerika’yla ilişkilerini ve işbirliğini karşılıklı
saygı temelinde, karşılıklı
çıkar ve yarar dengesini gözeterek, mümkün olan en üst düzeyde yürütmektir.
Dışpolitikamızın
bu öncelikli hedefi, Cumhuriyet Halk Partisi tarafından da benimsenmiştir.
Ben de devlete verdiğim
uzun hizmet döneminde, Türkiye’nin dışpolitikasını bu öncelikli hedefi doğrultusunda çalıştım
ve bu hedefi hiçbir zaman gözden kaybetmedim.
Keza, İsrail’le de
karşılıklı yarar bazında sağlıklı ve düzeyli ilişkileri daima destekledik.
Ancak, Birleşmiş Milletlerin
de ahlakî bulmadığı Lübnan’a karşı orantısız ve insafsız güç kullanımı,
insanlık vicdanını yaraladığı gibi bizleri de son derece rahatsız
etmiştir.
Bu bakımdan, değerli
arkadaşlarım, yaptığımız değerlendirmelerde,en ufak bir bir ”anti şu” veya “anti bu” izi yoktur. Böyle
bir yorum, çok büyük bir haksızlık ve insafsızlık olur.
Değerli arkadaşlarım,
Ortadoğu’daki sorunların anası Filistin sorunudur. Bu bakımdan.
Filistinlilere kendi devletlerini kurma hakkı tanınmadan Ortadoğu’da
ve Lübnan’da silahların susmasını, şiddet sarmalının sona ermesini
ve kalıcı barışın tesisini beklemek hayaldir. En önemlisi, bu sorun
halledilmeden global terörün de etkisiz hale getirilmesi mümkün
değildir.
1701 sayılı Karar,
Amerika ile İsrail’in Ortadoğu’nun siyasî ve ideolojik haritasını
zorbalıkla değiştirilmesini öngören ve Filistinlilerin de umutlarını
yıkan soysuz bir sürecin parçasıdır.
(Mikrofon otomatik
cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN – Buyurun Sayın
Elekdağ.
ŞÜKRÜ MUSTAFA ELEKDAĞ
(Devamla) – Teşekkür ediyorum efendim.
Bu karar bağlamında
Lübnan’a gidecek güç, Türkiye’nin çıkarlarına değil, Amerika’nın ve
İsrail’in uygulamak istediği bölgeyi şimdiden yangın yerine çeviren
adaletsiz bir projeye hizmet edecek, Türkiye’yi medeniyetler çatışmasına
angaje edecek, Türkiye’nin Amerika ile İsrail’den yana, Hizbullah,
Suriye ve İran’a karşı taraf olmasına yol açacak ve Türkiye’den daha
büyük ve tehlikeli taleplerde bulunulmasına zemin hazırlayacaktır.
Tezkerenin kabul
edilmesi Türkiye’nin yararına değildir değerli arkadaşlarım. Bölge
barış ve istikrarına hizmet etmeyecektir. Bölgede yeni acımasız
kıyımlara yol açacaktır. Bu tezkereye olumlu oy vermenin vebali büyüktür.
Teşekkür ediyorum.
(CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN – Teşekkür ederim.
Grup önerisinin aleyhinde,
Denizli Milletvekili Sayın Ümmet Kandoğan.
Sayın Kandoğan, buyurun.
ÜMMET KANDOĞAN (Denizli)
– Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; sizleri saygıyla selamlıyorum.
Bugün, Türkiye Büyük
Millet Meclisi tarihî günlerinden birini yaşıyor. Yetmiş milyon vatandaşımız
bugün Türkiye Büyük Millet Meclisinden çıkacak kararı merakla bekliyor.
Biz, Doğru Yol Partisi
olarak bu konuda son derece duyarlı hareket ettiğimiz inancındayız.
Biz, öncelikle, bu meselenin, Hükümet tarafından, siyasî parti liderlerine,
kamuoyuna ve vatandaşlarımıza bu konunun sağlıklı bir şekilde anlatılması
gerektiği inancındaydık. Ancak, ne yazık ki, daha tezkere Türkiye
Büyük Millet Meclisi gündemine gelmeden, Sayın Başbakan, daha henüz
dünyada hiçbir ülke Lübnan’a asker gönderme konusunda herhangi bir
taahhütte bulunmamış iken, Sayın Başbakan Lübnan’a asker gönderileceğini
ifade etmiştir.
AHMET RIZA ACAR (Aydın)
– O, Başbakan!..
ÜMMET KANDOĞAN (Devamla)
– Kapalı kapılar ardında, kimlere, hangi sözler verildiğini bilmiyoruz.
Biz isterdik ki, Sayın Başbakan, öncelikle siyasî parti liderlerine
bu konuyla ilgili gerekli bilgi ve belgeleri ulaştırsaydı.
Şimdi, Sayın Abdullah
Gül -Dışişleri Bakanımız biraz önce buradaydı, ayrılmışlar- 10
Ekim 2001 tarihinde, Türkiye Büyük Millet Meclisinde, Afganistan’a
asker gönderilmesiyle ilgili görüşmelerde Adalet ve Kalkınma Partisi
Grubu adına söz almış, şahsı adına değil Adalet ve Kalkınma Partisi
Grubu adına söz almış…
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU
(Malatya) – Fazilet Partisi, Fazilet Partisi...
ÜMMET KANDOĞAN (Devamla)
– Sayın Gül diyor ki: “Pazartesi günü, Sayın Hükümet, takdir edilecek
bir davranış içerisinde, parti başkanlarını Başbakanlığa davet
etmiş ve olup bitenler hakkında bilgi vermek istemiştir. Burada da
parti başkanları zihinlerindeki çeşitli soruları yöneltmişlerdir.”
Şimdi, 2001 yılında
muhalefet adına bu kürsüden konuşan Sayın Abdullah Gül, dönemin
başbakanına siyasî parti liderlerine bilgi vermiş olmasından dolayı
teşekkür ederken, bugün aynı Sayın Gül ve o Sayın Gül’ün içinde bulunduğu
Hükümetin Sayın Başbakanı, niçin siyasî parti liderlerine, genel
başkanlarına bu konuyla ilgili bir bilgi verme zahmetinde bulunmamıştır?
Keşke verselerdi de, biz de, bugün, gelip, Sayın Abdullah Gül gibi,
biz de Sayın Başbakana teşekkür etseydik burada. Maalesef, maalesef
bu imkânı bulamadık.
Sayın Abdullah Gül,
tezkerenin Türkiye Büyük Millet Meclisine geç sevk edildiğini söylüyor
konuşmasında. Bugün de aynı manzarayla karşı karşıyayız, aynı durumla
karşı karşıyayız. Cuma günü geç saatlerde hükümet tezkeresi Türkiye
Büyük Millet Meclisine sunuluyor.
Şimdi, çok daha önemlisi,
Sayın Gül, kapsamı, sınırı ve süresi belli olmayan bir tezkerenin
Türkiye Büyük Millet Meclisine sevk edilmesini Anayasaya bile aykırı
görüyor değerli milletvekilleri. Bunun altını çizmek istiyorum.
İşte burada, ifadeler burada. Böyle bir yetkiyi almak, aslında, Hükümet
için de tehlikelidir; çünkü, bu işin nereye gideceğini Hükümet de
bilmiyor, samimî olarak bilmiyor. Böyle samimî olarak nereye gittiği
bilinmeyen bir hareket karşısında böyle bir yetkinin peşinen alınmasını
mahzurlu buluyoruz.
“Ayrıca, Anayasanın
da buna tam yetki vermediği kanaati bizde hâkim.” Kim söylüyor; bugün
bu tezkerenin altında imzası olan ve bu görüşmeleri yürüten Sayın
Abdullah Gül söylüyor. Biz, o kadar söylemiyoruz, bunun Anayasaya
aykırı olduğunu falan ifade etmiyoruz. Aynı tezkerenin son cümleleri,
2001 yılında gönderilen tezkerenin son cümleleriyle aynı ifadeleri
taşıyor.
Şimdi, tabiî, bu kadar
acele etmenin altında yatan bir sebep var. Nedir o sebep; bu Hükümet,
1 Mart tezkeresi dolayısıyla Amerika’ya karşı duymuş olduğu derin
mahcubiyetten dolayı, bu tezkereyi ve bu tezkerenin neticesinde
Lübnan’a asker gönderme meselesini alelacele Türkiye’nin gündemine
getirmiştir.
Şimdi, Sayın Başbakan
diyor ki: “Lübnan’da asker bulunması, Lübnan’a asker gönderilmesi,
büyük devlet olan Türkiye’nin yapması gereken bir husustur.” Şimdi,
eğer, büyük devlet olma özelliğini sadece Birleşmiş Milletler kararları
çerçevesinde yurt dışına asker göndermeyle ölçerseniz, bugüne kadar
Birleşmiş Milletlerin bütün kararları ile dünyanın bütün gönderilen
ülkelerine asker gönderen Bangladeş’in dünyanın en güçlü, en büyük
devletlerinden birisi olması lazım. Bangladeş, bütün Birleşmiş
Milletler kararlarına uyan, dünyadaki tek devlet.
Şimdi, büyük devlet
olmamız gerekiyor. Evet, biz bunu kabul ediyoruz; ama, büyük devlet
olmanın gereği otuzüç gün süreyle orada binlerce insanın, masum çoluk
çocuğun hayatını kaybetmesi karşısında masaya yumruğunu vuramayan
bu Hükümet, maalesef, Türkiye’yi büyük devlet olma özelliğinden
uzaklaştırmıştır.
Şimdi, diyor ki Sayın
Başbakan: “Efendim, o günlerde diyordunuz ki ‘çocukların gözyaşlarını
dindirelim, analar babalar ağlamasın’ diyordunuz. İşte, biz, bugün,
çocukların gözyaşları dinsin, oradaki analar babalar hayatlarını
kaybetmesinler diye asker gönderiyoruz. Şimdi bunu söyleyenler
tutarsız davranıyorlar.” Sayın Başbakan, siz, otuzüç gün süreyle ne
yaptınız? Yetmiş milyonluk dev bir ülkenin Başbakanı olarak ve Ortadoğu’da
söz söyleme noktasında en öncelikli söz hakkına sahip olan bir ülkenin
Başbakanı olarak hangi diplomatik faaliyetler içerisinde bulundunuz?
Neler yaptınız?
Şimdi, yaptığınız
şu: Gittiniz, orada, kaçırılan iki İsrail askerinin ailesini ziyaret
ettiniz. Şimdi, ben de buradan Sayın Gül’e soruyorum: Pazar günü de
bizim Acıpayam-Yeşilyuva beldesinde bir üsteğmenimiz şehit oldu,
bu millet ve memleket yolunda hayatını feda etti. Niçin orada, o şehit
ailesini ziyaret etmiyorsunuz? Niçin orada değilsiniz? Vatandaş,
halk, sizlerden bunu bekliyor.
Şimdi, bu meselede,
Sayın Başbakan çok daha büyük bir yanlışlık yaptı. Elbette, yurt dışına
asker gönderilebilir. Geçmişte çeşitli defalar olmuştur; ama, bugün,
bu tezkere vesilesiyle, Sayın Başbakan, dünyanın hiçbir ülkesinde
görülmeyen bir Başbakan örneği sergileyerek, tezkerenin aleyhinde
olacağını söyleyenlerle ilgili olarak “ihanet” sözcüğünü kullanmaktan
kaçınmamıştır. Basın Sözcüsü tevil etmeye çalışıyor. Türkiye’de
şu anda maaşını hakkıyla kazanan birisi var, o da Başbakanlık Basın
Sözcüsü. Niye; çünkü, Sayın Başbakanın her sözünü nasıl tevil ederim
diye gecesini gündüzüne katıyor.
Şimdi, dün de bir şehit
ailesiyle ilgili olarak, spontane bir şekilde, bir törende bir vatandaşın
“artık şehit cenazeleri istemiyoruz” sözleri üzerine, bir başbakanın
yapmaması gereken bir konuşma yapılıyor.
Bu tezkere vesilesiyle,
maalesef, vatandaşlar, ihanet edenler- etmeyenler şeklinde bir kamplaşma
içerisine sokulmaya çalışılmaktadır. Bizim itirazımız bunadır.
Yoksa, tezkere asıl amacından ve maksadından şaşmıştır. O mesele
bir tarafa bırakılarak, maalesef, mesele başka mecralarda, zeminlerde
tartışılmaya başlanmıştır.
Sayın Başbakan risk almaktan bahsediyor.
Şimdi ben de Sayın Başbakana buradan soruyorum: Dört yıldan beri iktidardasınız;
hangi noktada risk aldınız?! Bölücü terör örgütünün faaliyetlerinin
önlenmesi noktasında bir risk aldınız mı Hükümet olarak?! Var mı bir
riskiniz?! Hatta, tam tersine, bu konuyla ilgili olarak genel görüşme
açılma meselesini dahi, dışarıda çay kahve içerek, içeriye girmeyerek
engellemeye, Meclisin açılmasını engellemeye çalıştınız.
Ben, şu anda şunu da ifade etmek istiyorum:
Terör meselesinin geldiği nokta itibariyle, bugün, Lübnan meselesinden
ziyade, bu Meclisin, bugün bir genel görüşmeyle terör meselesini
masanın üzerine yatırması gerekiyordu. Öncelikli mesele budur.
11 tane şehit vermişiz son iki günde değerli milletvekilleri. Belki,
Lübnan’a gönderdiğimiz birlik hiç şehit vermeden geri dönecek; ama,
Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde bölücü terör örgütü
karşısında 11 şehit vermişiz.
(Mikrofon otomatik
cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN – Sayın Kandoğan,
konuşmanızı tamamlayınız lütfen.
Buyurun.
ÜMMET KANDOĞAN (Devamla)
- Şimdi, bölücü terör örgütleriyle ilgili bir risk aldınız mı?! Başörtüsüyle
ilgili bir risk aldınız mı?! YÖK’le ilgili bir risk aldınız mı?! Yasaklarla
ilgili bir risk aldınız mı?! Niçin o konularda risk almıyorsunuz da
-Birleşmiş Milletler zaten riski paylaşmış, diğer ülkelere de paylaştırmış-
şimdi risk aldığınızı ifade etmeye çalışıyorsunuz.
Şimdi bu tezkere vesilesiyle
öğreniyoruz ki, Bakanlar Kurulu 28 Ağustosta bir karar daha almış.
Eğer bu tezkere olmasaydı, Bakanlar Kurulunun almış olduğu karardan
hiçbirimizin haberi olmayacaktı. Bakanlar Kurulu 28 Ağustosta
karar alıyor, limanlarını ve havaalanlarını dost ve müttefik ülkelere
açtığını belirten bir kararı Birleşmiş Milletlere tebliğ ediyor;
ama, ben bir milletvekili olarak bu konudan habersizim.
Onun için, ben, Cumhuriyet
Halk Partisinin vermiş olduğu grup önerisinin aleyhinde söz aldım. Bu
süre de yetmez bunları konuşmak için, bu süre de yetmez sayın grup başkanvekilim.
“60 dakika” demişsiniz; ama, bu 60 dakika da yetmez. (CHP sıralarından
“doğru, doğru” sesleri)
K. KEMAL ANADOL (İzmir)
– Doğru.
ÜMMET KANDOĞAN (Devamla)
– Kaldı ki burada bir eksiklik daha var. Şahıslar adına meselesini
hiç dile getirmemişsiniz. Bizim burada grubumuz yok; ama, şahıslar
adına olan konuşmanın da 10 dakika yerine daha uzun süreyle getirilmemesi
de mutlaka bir eksiklik olarak karşımızda durmaktadır.
K. KEMAL ANADOL (İzmir)
– Doğru.
ÜMMET KANDOĞAN (Devamla)
– Değerli milletvekilleri, biz bu tezkereye, Hükümete olan güvenimizin
sarsılmış olmasından dolayı, Hükümetin, krizi yönetebilecek bir
hükümet olmadığından dolayı, tam tersine, krizi yaratan, krizi tetikleyen
bir hükümet olduğu için, milletimizi “ihanet edenler ve etmeyenler”
diye bölmeye çalıştığı için… Ve dün çok daha tehlikeli bir şey söyledi
Sayın Başbakan “kendisini şehit olarak kabul edenler, etmeyenler”
diye bir tartışmayı da Türkiye’nin gündemine sokarak çok tehlikeli
bir noktalara doğru ülkeyi sürüklemekte olduğunun da altını çizmek
istiyorum.
Biz inanıyoruz ki, şehitlik
en yüce mertebedir.
(Mikrofon otomatik
cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN – Sayın Kandoğan,
son cümlenizi alayım.
Buyurun.
ÜMMET KANDOĞAN (Devamla)
– Bu yüce mertebenin bir ülkenin başbakanı tarafından bu şekilde
tartışmaya açılmasından dolayı da üzüntülerimi ve teessüflerimi
kendilerine bildirmek istiyorum. Son günlerde şehit cenazelerinde
görmüş olduğumuz bir manzara da bizi rahatsız ediyor, üzüyor.
BAŞKAN – Sayın Kandoğan,
süreniz doldu; lütfen, son cümlenizi alayım, yoksa mikrofon kapanacak.
ÜMMET KANDOĞAN (Devamla)
– Tamam, son cümlem.
Geçmişte, bugünkünden
çok daha şehit verdiğimiz dönemler olmuştur; ama, vatandaşlar, o dönemde,
hükümetlerine, silahlı kuvvetlerine olan güvenlerinden dolayı
“vatan sağ olsun” demişlerdir; ama, şimdi, şehit cenazelerinde görüyoruz
ki, anneler, babalar, haklarını helal etmemeye başlamışlardır. O
nedenle…
(Mikrofon otomatik
cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN – Sayın Kandoğan,
teşekkür ediyorum.
ÜMMET KANDOĞAN (Devamla)
– O nedenle, bu meselenin de mutlaka ciddî bir şekilde ele alınması
gerektiği inancımı ifade ediyor, Yüce Heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
(CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN – Cumhuriyet
Halk Partisi grup önerisinin aleyhinde son konuşmacı, Ankara Milletvekili
Salih Kapusuz.
Sayın Kapusuz, buyurun.
(AK Parti sıralarından alkışlar)
SALİH KAPUSUZ (Ankara)
– Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım; böyle bir olağanüstü
toplantı vesilesiyle burada birlikte olmaktan mutluluk duyduğumuzu,
sizleri, sıhhat, afiyet üzere burada bir kez daha beraber bulduğumuz
için, memnuniyetimi ve selamlarımı arz ederek sözlerime başlıyorum;
bu çalışmaların da hayırlı olmasını Cenabı Hak’tan niyaz ediyorum.
Değerli arkadaşlar,
sizler de, yapılan tartışmalardan gördüğünüz kadarıyla, herhalde,
şu anda, bir usul tartışmasından sonra Danışma Kurulu önergesi konuşulmuyor;
direkt olarak tezkerenin göbeğinden içine girildi. Tartışılan şey
tezkere haline geldi.
K. KEMAL ANADOL (İzmir)
– Neresinden girelim Salih Bey?!
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
– O zaman, zannedersem, Cumhuriyet Halk Partisinin bu önergeyi vermesindeki
maksada ulaşmış oldu; yani, istemiş olduğu süre 60 dakikaydı, bu
vesileyle 120 dakikayı kullanmış olacak; ama, aslolan bu değil. Aslolan
şu: Siz, bu ve benzeri konularda bir kural koymuşsunuz. İçtüzük hepinizi
bağlıyor, hepimizi bağlıyor. Şayet bu konuyla alakalı olarak uzlaşma
sağlanırsa ki, uzlaşmaya yakın bir tavır izlenmiştir, bir orta yol
bulunsun istenmiştir. Siz 1 saat istemişsiniz, arkadaşlarımız
kendi aralarında 45 dakikaya razı olmuşlar. “Bu çalışmalar biraz
da toleranslı gider” denilmiş; ama, maksat bu olmadığı için, sizin
tavrınız belli olmuştur ve şu anda, siz, daha fazla şahsı konuşturmak,
değişik konularda konuşma fırsatı yakalamak için, âdeta, İçtüzükten
hareketle bir yere varmak istiyorsunuz; bu, doğru bir yaklaşım değildir.
K.KEMAL ANADOL (İzmir)
– İçtüzükte tolerans yok! Burada tolerans yazmıyor.
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
– Değerli arkadaşlar, bakınız, tartışacağımız konuyu biraz sonra
Hükümetimiz takdim edecek.
HARUN AKIN (Zonguldak)
– Konuya gel, konuya!
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
– Hükümet takdim ettikten sonra, gruplarımız, şahıslarımız konuşma
yapacaklar. Bu konuşmalarda, ne geliyor, ne gidiyor, bunların hepsi
enine boyuna orta yere konulmuş olacak ve Türk Milletinin huzurunda,
herkesin gözünün önünde bu tartışmalar gerçekleşecek.
Şimdi, ben, nereden
başlayıp hangisini düzelteceğim konusunda gerçekten tereddüt
ediyorum, o kadar çok şey konuşmalarda düzeltilmeye muhtaç ki, bunlardan
birkaç tanesini hatırlatacağım, birkaç tanesini sadece.
V. HAŞİM ORAL (Denizli)
– Kendini düzelt, kendini!
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
– Değerli arkadaşlar, bakınız, biraz önce usul tartışmasında da konuşuldu;
biraz önce -bu gezegende mi yaşıyor, bu Mecliste mi yaşıyor, bu ülkede
mi yaşıyor?! bugüne kadar bu Hükümetin akan kan konusunda, bu savaşın
durdurulması konusunda ne yapıp yapmadığı konusunda habersiz
olanların var olduğunu görünce taaccüp etmemek elde değil! Yaklaşık
birbuçuk aydır, gece gündüz, bu Hükümetin kan ve gözyaşının durması
için çaba sarf ettiğini dünya âlem biliyor…
K. KEMAL ANADOL (İzmir)
– Eve dönüş yasası çıktı, eve dönüş!
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
– …gören göz var, duyan kulak var, dünya âlem de buna şahit; ama, duymayanlar
da varmış.
K. KEMAL ANADOL (İzmir)
– Eve dönüş yasası çıktı!
ATİLA EMEK (Antalya)
– Ne yaptı, ne yaptı?!
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
– Üzülerek söyleyelim ki, bazılarının, demek ki bazı başka şeylere
ihtiyacı var.
ATİLA EMEK (Antalya)
– Hassasiyet bildiriyorsunuz, başka ne yapıyorsunuz?!
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
– Değerli arkadaşlar, biraz önce, Bakanlar Kurulu kararıyla bazı
liman ve hava üslerimizin açılışıyla alakalı olarak “efendim, Meclisten
bir şey mi kaçırıyorsunuz; yetki buradadır, bu yetkiyi buradan almadan
nasıl siz kanun hükmünde kararname çıkartıyorsunuz” diye, tecrübesine
güvendiğim şahsiyetler dahi bu konuşmaları yapabiliyor; ben de
burada taaccüp ediyorum açıkçası.
ÖNDER SAV (Ankara) –
Dikkatle dinlemiyorsunuz!
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
– Nedir o biliyor musunuz; bakın değerli arkadaşlarımız, Bakanlar
Kurulu ilk defa böyle bir karar almamış; bu, 5 inci karardır, 4 kez
bundan önce bu karar alınmıştır. 2001-2002 yılında, Birleşmiş Milletlerin
Irak’a yardım konusunda böyle bir Bakanlar Kurulu kararı var. Aynı
yılda, o yıllar için, Afganistan için aynı Bakanlar Kurulu kararı
var. Yine, dost ve müttefik ülkelerle ilgili olarak, bunların uzatılması,
bu alınmış olan kararlarla ilgili olarak, Nisan 2005’te, aynı şekilde
çıkmış bir Bakanlar Kurulu kararı daha var. Ayrıca, bunların uzatılmasıyla
ilgili -biraz önce söyledim- 2006 yılında, bir kez daha, Bakanlar Kurulu
kararı çıktı; en son da 28 Ağustosta. “Bunu duymadık” diyor arkadaşlarımız.
Televizyonlar, gazeteler, açıklamalar, herkes, böyle bir Bakanlar
Kurulu talebinin Cumhurbaşkanlığına gönderildiğini, Cumhurbaşkanının
da, bütün bu gönderilmiş olan Bakanlar Kurulu kararlarını onayladığını
herkes duydu, bildi; ama, hâlâ, bildikleri halde, bunu, farklı takdim
etmek isteyenler oluyor mu; işte, biraz önce, örneklerini beraberce
izledik.
ALİ TOPUZ (İstanbul)
– Peki, tezkereye niye yazdınız bunu?!
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
– Değerli arkadaşlar, bir başka husus daha söyleyeceğim; o da şu…
ALİ TOPUZ (İstanbul) – Tezkereye niye yazdınız?!
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
– Şimdi, Sayın Topuz…
ALİ TOPUZ (İstanbul)
– Niye yazdınız?!.
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
- …biraz önce, siz, bir şehit tarifinde
bulundunuz. Şöyle bir hatırlayın, biz, bu devlet olarak, Kore’ye de
asker gönderdik, orada da şehitlerimiz oldu. Onlar size göre şehit
değilse bilmem!.. (AK Parti sıralarından alkışlar)
İki: Değerli arkadaşlar,
ülkelerin, şehit olmak gibi bir duyguyu…
K. KEMAL ANADOL (İzmir)
– Gaziler madalyalarını hep geri gönderdiler, Kore Gazileri.
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
– …sınırları içerisinde görmek kadar yanlış bir şey olmaz. Bir ülkenin
menfaatı, büyük bir devletin menfaatı, eğer sınır ötesi bir yerde olmaksa,
bunu da yerine getirmek ve…
K. KEMAL ANADOL (İzmir)
– Kandil Dağı!.. Kandil Dağı!..
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
- …orada şehit olmak en büyük şereftir. (AK Parti sıralarından alkışlar;
CHP sıralarından gürültüler, sıra kapaklarına vurmalar)
ATİLA EMEK (
SALİH KAPUSUZ (Devamla) – Değerli arkadaşlar,
bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır…
ATİLA EMEK (
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
– Eğer, uğrunda ölen varsa, bu toprak vatandır.
ATİLA EMEK (Antalya)
– Kandil Dağına yüreğin yetmiyor değil mi…
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
– Biz, inanıyoruz, şehitlik konusunda…(CHP sıralarından gürültüler)
K. KEMAL ANADOL (İzmir)
– Yüreğin yetiyorsa Kandil Dağına gönder…
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
– Arkadaşlarımız ne söylüyorlar Başkanım; anlamakta zorlanıyorum.
Tek ağızdan söyleseler anlayacağım. Tek tek konuşun, tek tek… (CHP sıralarından
gürültüler) Müsaade eder misiniz… Değerli arkadaşlar, birazcık sabırlı
olursanız… Bakınız, herhalde, birazcık sabırlı olmaya ihtiyaç olduğu
kanaatini taşıyorum. Birazcık sabredin; birkaç cümle, onları da
söyleyeceğim; birkaç cümle, birkaç cümle…
Değerli arkadaşlar,
bakınız, bir husus daha dikkatlerinizi çekti mi arkadaşlarım bilmiyorum;
ama, ben, hatırlatmakta yarar görüyorum. Şimdi, Türkiye Cumhuriyeti
Devletinin, bu milletten yetki alarak görev başında bulunduğu 59
uncu Hükümet, Recep Tayyip Erdoğan Hükümetidir, bu Parlamentodan
güvenoyu almıştır. Defalarca güvensizlik oyu vermenize rağmen,
önergesi getirmiş olmanıza rağmen, bu Parlamento, taş gibi onun arkasında
durmuştur. Milletten aldığı desteği sonuna kadar kullanmaktadır.
(AK Parti sıralarından alkışlar; CHP sıralarından gürültüler) Şimdi…
Bir dakika… Bir dakika… Sabırlı olun…
Şimdi, bu Hükümet,
söylediğim gibi, yaklaşık birbuçuk aydır, gece- gündüz bu meseleyle
ilgilendiği halde, herkes de, dünya âlem buna şahit olduğu halde;
ki, Sayın Başbakanımız ve Dışişleri Bakanımız, Birleşmiş Milletler
Genel Sekreteri, Lübnan Başbakanı, Devlet Başkanı, Filistin Başbakanı,
İsrail Başbakanı, Suriye Devlet Başkanı ve Amerika, Rusya, Avrupa
Birliğinin bütün başbakanlarıyla, önce kanın ve gözyaşının durdurulması
için her türlü çabayı sarf ettiler.
ALİ KEMAL DEVECİLER
(Balıkesir) – Amerika’nın başbakanı
yok!..
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
– Her türlü çabayı sarf ettiler, bunlarla bire bir konuştular, görüştüler,
özel ziyaretler yaptılar. Bu yapılan ziyaretlerden sonra, görüşmeler
yaptıktan sonra, elbette, kendi Cumhurbaşkanımızla da konuştuk…
K. KEMAL ANADOL (İzmir)
- Kendi Cumhurbaşkanımız ne dedi peki?!
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
– …Millî Güvenlik Kurulunda da konuşmalar yapıldı, komutanlarımızla,
Türk Silahlı Kuvvetleriyle, diplomatlarımızla, her çevreyle görüşme
yapıldı. Bunlar, bire bir bu görüşmeleri yaptığı halde, bir kanaat,
bir tezkere orta yere koydular.
K.KEMAL ANADOL (İzmir)
– Kandil Dağına bir gelsene!..
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
– Sizler, lütfedip de, Başbakanımızdan,
Dışişleri Bakanlığından, Dışişleri Bakanımızdan bilgi almadan,
okuduğunuz yorumlara, ne kadar doğru olduğu belli olmayan haberlere
dayanarak bu işe karşı çıkıyorsunuz.
ATİLA EMEK (Antalya)
– Niye bilgi vermiyor Dışişleri Bakanı?!
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
– Ama, onlar ise, bizzat bu işin taraflarıyla yüz yüze, göz göze, saatler
ve günler süren toplantılardan sonra böyle bir sonucu orta yere getiriyor.
Demek ki, gazete haberine dayanmak, yorumlara göre karar vermek…
K.KEMAL ANADOL (İzmir)
– Kandil’e gel!..
ATİLA EMEK (Antalya)
– Kandil’e gel!..
BAŞKAN – Sayın arkadaşlarım,
lütfen hatibi dinleyelim…
ATİLA EMEK (
BAŞKAN – Sayın Emek, lütfen…
SALİH KAPUSUZ (Devamla) – … elbette,
sizin gideceğiniz sonucu göstermektedir ve gideceğiniz sonuç da
yanlış bir sonuçtur.
ORHAN SÜR (Balıkesir)
– Halka söyle… Halka söyle…
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
– Değerli arkadaşlar, onun için, biz, size her zaman için şunu öneriyoruz:
Eğer siz, sağlam bir dayanaktan, sağlam bir karineden, sağlam bir noktadan
hareket ederseniz, sağlam bir yere gitmeniz mümkün olabilir. Başlanılan
yanlış, elbette, yanlış noktaya götürecektir.
TUNCAY ERCENK (Antalya)
– Yüzde 80 ne diyor?!
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
– Her şeyden önce, bu Hükümet, göndermiş olduğu tezkereyle neyi gerçekleştirmiş
oldu; biraz önce konuşmacıları dinledim, gerekçelerini ifade ettiniz;
bu ifade ettiğiniz gerekçeler bile bu tezkere gereği asker göndermesinin
gereğine işaret ediyor. Eğer sizin söylediklerinizin arkasından
doğru bir teşhis yaparsanız, o bile asker göndermeyi gerekli kılmaktadır.
Onun için, bunlar…
NECATİ UZDİL (Osmaniye)
– Hikâye bunlar, hikâye…
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
– Şimdi, bakınız, Sayın Başbakanımız, kapalı kapılar arkasında
konuştuğunu, milletine, Meclisine ve dünya kamuoyuna konuşacak,
mert, cesur, cesaretli ve açık bir liderdir… (AK Parti sıralarından
alkışlar, CHP sıralarından “Oo” sesleri)
ORHAN SÜR (Balıkesir)
– Kandil’e... Kandil’e…
ATİLA EMEK (
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
– Bu kadar açık…
ATİLA EMEK (Antalya)
– Kandil’e… Kandil’e… Sayın Kapusuz, Kandil’i unutuyorsunuz; Kandil’i!
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
– Buna sizler de şahitsiniz.
BAŞKAN – Sayın Kapusuz,
konuşmanızı tamamlayınız.
Buyurun.
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
– Sürem bittiyse Sayın Başkan, nasıl olsa bir önerge daha var; o önergede
de kalan kısmını tamamlamak ister, hepinize saygılar sunarım. (AK
Parti sıralarından alkışlar)
K. KEMAL ANADOL (İzmir)
– Kandil kaçakları!..
ATİLA EMEK (Antalya)
– Kandil ne oldu?! Unuttunuz! Kandil’e gel, Kandil’e!
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
– Hepinize saygılar sunuyorum.
Biraz sonra sözlerimi
tamamlarım.
K. KEMAL ANADOL (İzmir)
– Kandil kaçakları!..
ATİLA EMEK (Antalya)
– Kandil’i unuttunuz Sayın Kapusuz.
BAŞKAN – Teşekkür ederim.
Saygıdeğer milletvekili
arkadaşlarım; Cumhuriyet Halk Partisi grup önerisi üzerindeki görüşmeler
tamamlanmıştır.
Öneriyi oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler… Kabul etmeyenler… Öneri kabul edilmemiştir.
Saygıdeğer milletvekili
arkadaşlarım, Anavatan Partisi Grubunun İçtüzüğün 19 uncu maddesine
göre verilmiş bir önerisi vardır; okutup oylarınıza sunacağım.
2.- 5.9.2006 Salı
günü olağanüstü toplanacak olan Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunda
görüşülecek olan Lübnan’a asker göndermeyle ilgili Hükümet tezkeresi üzerinde
Hükümet ve siyasî parti gruplarının 45’er dakika süreyle konuşmalarına ilişkin
Anavatan Partisi Grubu önerisi
Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkanlığına
5.9.2006 Salı günü (bugün)
yapılan Danışma Kurulu toplantısında siyasî parti grupları arasında
oybirliği sağlanamadığından, aşağıdaki grup önerimizin İçtüzüğün
19 uncu maddesi uyarınca Genel kurulun onayına sunulmasını arz
ederiz.
Süleyman
Sarıbaş
Grup
Başkanvekili
Öneri:
5.9.2006 Salı günü (bugün)
olağanüstü toplanacak olan Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunda
görüşülecek olan Lübnan’a asker göndermeyle ilgili Hükümet tezkeresi
üzerinde Hükümet ve siyasî parti gruplarının 45’er dakika süreyle
konuşmaları önerilmiştir.
BAŞKAN – Anavatan Partisi
grup önerisinin lehinde, Süleyman Sarıbaş, Malatya; Ömer Abuşoğlu,
Gaziantep.
Aleyhinde, Bayram Meral,
Ankara; Recep Garip, Adana; Vahit Erdem Kırıkkale.
Evet, lehinde ilk söz,
Malatya Milletvekili ve Grup Başkanvekili Sayın Süleyman Sarıbaş.
(Anavatan Partisi sıralarından alkışlar)
Buyurun.
SÜLEYMAN SARIBAŞ (Malatya)
– Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım; Anavatan Partisi
Grubu önerisi lehine söz aldım; Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.
Değerli arkadaşlar,
Türkiye Büyük Millet Meclisi yine tarihî günlerden birine tanıklık
etmektedir. Bu Meclis, Türkiye Cumhuriyetini kuran bir meclistir,
dolayısıyla Kurtuluş Savaşını da yürüten bir meclistir; geçmişte
aldığı kararlarla, bu ülkeyi seksenbeş yıldır huzur ve güven içerisinde
bugünlere taşımış, zaman zaman ülkenin kaderinde terör gibi, zaman
zaman ülkenin kaderinde ekonomik krizler gibi olumsuzluklar olmasına
rağmen, yetmişiki milyon milletimizi huzur ve güven içerisinde bugünlere
getiren bir yapıyı muhafaza etmiştir.
Bugün görüştüğümüz
tezkere, maalesef, bu Meclisin tarihinde, yani, 1920’den sonra, kuruluşundan
bugüne, dışpolitika tarihinde kırılma noktalarından birine -aslında
karar vermesi diyemiyorum; çünkü, Hükümet kararı verdi- Hükümetin
verdiği kararı dikte ettirdiği bir kurul olarak gördüğü bir meclis
durumuna gelmiştir.
Baştan beri söyledik,
dedik ki, bu sistem doğru değil. Bu sistem doğru değil. Yani, yürütmenin
tahakkümü altındaki bir meclisin, meclisin peşin iradesini sürekli
açık çek olarak kullanan bir yürütme sisteminin bu Meclisin iradesine
ipotek koyduğunu, bu Siyasî Partiler Yasasıyla seçilen milletvekillerinin,
milletin vekili olma özelliklerinden ziyade, tamamen liderin vekili
olduklarını; bu yapının değişmesinin, esasında, demokratik sistemde
parlamentoların karar almasında ne kadar etkili olacağını izah
etmeye çalıştık.
Biraz önce Salih Kapusuz,
birbuçuk aydır terörle ilgili neler yaptıklarını söyledi. Tabiî,
dörtbuçuk yıllık iktidarda eğer birbuçuk aydır bununla uğraşıyorlarsa,
bu çok, çok yazık bir şey.
Değerli arkadaşlar,
gönderdiğiniz ordu, bu milletin çocuklarından müteşekkil Türk Ordusudur;
gönderdiğiniz ordu, bu cumhuriyeti kuran ordudur; gönderdiğiniz
ordu, on yıldır terörle mücadele eden; gönderdiğiniz ordu, bu uğurda
şehitler vermiş, gaziler vermiş, hükümetlerinin, siyasî iktidarlarının
kendisine verdiği emri harfiyen yerine getiren bir ordudur.
Peki, ne diyorsunuz;
diyorsunuz ki: “Askerlik yan yatma yeri değildir.” Bundan birkaç hafta
evvel, yine bir Grup sözcünüz, Parti sözcünüz “biz askeri boşuna mı
besliyoruz” dedi. Şimdi, bu anlayış, askere karşı içinizde bulunan
bir uhdeyi, bir kompleksi açığa vurma anlayışıdır. Ne demek “askeri
bedava mı besliyoruz” demek?! Ne demek “askerlik yan yatma sanatıdır”
demek?! Elbette askerlik, yan yatma sanatı değil; elbette askerlik,
14 500 dolarlık lüks villalarda tatil yapma yeri değil. O, sadece sizin
Başbakanınıza yakışır. Böyle bir şey yok. (Anavatan Partisi sıralarından
alkışlar)
SALİH KAPUSUZ (Ankara)
– Çok ayıp bir şey konuşuyorsun.
SÜLEYMAN SARIBAŞ (Devamla)
- Asker, vatanı ve milleti korumak için, bu milletin evlatlarından
müteşekkil bir şeydir. Onun için, asker kompleksinden vazgeçin; önce,
onu bir tarafa bırakalım.
İki; bu ülke uğruna,
bakın, bu Meclis tatil olduktan bugüne 87 tane güvenlik kuvvetimiz
şehit olmuş. Öncelikle, bu kürsüye çıkarken, bu şehitlere Allah’tan
rahmet diliyorum, onların yakınlarına başsağlığı diliyorum. Bir
tanesine dahi destek olmadınız. Biraz önce söyledi arkadaşım; İsrail’in
kaçırılan iki askerinin ailesiyle görüştünüz; ama, bu vatan için
şehit olan insanların aileleriyle görüşme lütfunda bulunmadınız.
SALİH KAPUSUZ (Ankara)
– Açıkça iftira ediyorsun, çok ayıp konuşuyorsun, istismar ediyorsun.
SÜLEYMAN SARIBAŞ (Devamla)
– Bırakınız onu, şehitliğin tarifini, şehitliğin mertebesini değiştirmeye
kalktınız; ama, bu ülke ilk defa bunları yaşamıyor arkadaşlar. Damat
Ferit Paşa Hükümetini de gördü bu ülke. Bu ülke Düyunu Umumiyeleri
yaşadı. Bugün, bu tezkerenin altında yatan gerçek, Lübnan’a barış
götürmek veyahut da orada istikrarı sağlamak, insanî yardım sağlamak
falan değil. Bugünkü tezkerenin altında yatan gerçek, Türkiye’nin
Düyunu Umumiye borç batağına batmış olması ve bunun bedelini bu
borç verenlere ödemiş olmasından geçer. (Anavatan Partisi sıralarından
alkışlar)
Herkes biliyor ki, bugün
Ortadoğu’da yaşanan bu savaşın iki cephesi var, iki tarafı var. Bir
tarafında Amerika ve İsrail var. Çok açıkça söylüyorlar; “bu bölgeyi,
yeniden sınırları yapılandıracağız” diyorlar. Bir tarafında da
Müslüman halk milisleri var; yani Hizbullah dediğimiz milis var,
ona destek veren İran var. Şimdi, burada elbette bir karar alacaksınız,
taraflardan birinden taraf olacaksınız; ama, asıl olmanız gereken
yer tarafsızlık olmaktır. Şimdi, siz, taraf oldunuz. Kimden taraf oldunuz;
Düyunu Umumiyeyi size dayatanlara taraf olmak zorundasınız; çünkü,
350 milyar dolar borcunuz var, 67 milyar dolar sıcakparayla bir sahte
cennet yaşatıyorsunuz. Çıkıyorsunuz “mikro dengeler, makro dengeler
şu kadar iyi” derken, biliyorsunuz ki, iktidara geldiğiniz günden
bugüne bu ülkenin gelirlerini artırıcı, kaynaklarını artırıcı,
üretimini artırıcı hiçbir faaliyette bulunmadınız. Sadece dünya
konjonktüründen, emperyalist güçlerin size gönderdiği sıcakparalarla
bir sahte cennet yaşattınız. Düyunu Umumiyeye… Borç batağına batırdınız
bu ülkeyi ve onlar bu paralarını çekerse iktidarınızdan olacaksınız.
Sizin en korktuğunuz şey iktidarınızdır; çünkü, iktidarınızda nimeti
yaşadınız; çünkü, iktidarınızda haram sofralarında oturdunuz;
çünkü, iktidarın nimetlerinden vazgeçemezsiniz artık. (Anavatan
Partisi sıralarından alkışlar)
İhale ettiniz; neyi
ihale ettiniz; her yerde söylüyorsunuz: “Türk Silahlı Kuvvetlerine
her türlü yetkiyi verdik, gitsin savaşsın.” Sizin hiç sorumluluğunuz
yok mu?! Güvenliği Türk Silahlı Kuvvetlerine ihale ettiniz, dışpolitikayı
Amerika’ya ihale ettiniz. Siz neyle uğraşıyorsunuz; siz, okul ihaleleriyle,
Ali Dibo ihaleleriyle uğraşıyorsunuz. (Anavatan Partisi sıralarından
alkışlar) Küçük işlerden vazgeçin, büyük işlerin adamı olun. Bu millet,
sizi, büyük işlerin Meclisi olun, büyük işleri çözün, bu sistemi değiştirin,
bir daha yaşadığım krizleri yaşatmayın diye seçti; demokratik gelenekleri
yerleştirin diye seçti. Biraz önce arkadaşım söyledi; hiçbirine
yanaşmadınız, hiçbirinde risk almadınız. Şimdi bir seneniz kaldı;
bütün telaşınız, içeride bulamadığınız meşruiyeti Amerikan destekli,
dış destekli güçlerle bir dönem daha devam ettirip iktidar nimetinden
faydalanmaktan başka bir düşünceniz yok. Ee, bunun için de askeri
göndermenize gerek yok, vatan evlatlarının Arap çöllerinde ölmesine
falan gerek yok. Kaderin cilvesine bak; hepinizin yaşı -kırk yaşına
kadar- Siyonizmi telin mitinglerinde geçti, hepiniz kırk yaşına
kadar Siyonizmi telin mitinglerinde boy gösterdiniz; kırk yaşından
sonra Siyonizme hizmet etmenin mutluluğunu, bahtiyarlığını yaşayacaksınız
bu tezkereyle. (Anavatan Partisi sıralarından alkışlar)
CEMAL UYSAL (Ordu) –
Utan!.. Utan!..
SÜLEYMAN SARIBAŞ (Devamla)
– Evet… Çünkü, gönderdiğiniz askerler… Gönderdiğiniz tezkerede
açık var; göndereceğiniz askerler…
BAŞKAN – Sayın Sarıbaş,
bakınız, konuşmalarınız sırasında eleştiriyi aşan cümleler var.
SÜLEYMAN SARIBAŞ (Devamla)
– Eleştiriyi aşmıyor Sayın Başkan. Bu arkadaşların birçoğu, kırk
yıllarını, kırk yaşına kadar Siyonizmi telin mitinglerinde geçirdiler;
ama, bugün bu karar, Birleşmiş Milletlerin bu kararı İsrail’in güvenliğini
sağlamaya yöneliktir. Demek ki, geçmiş düşüncelerinizde sizde
bunlar yanlış. “Musevi düşmanlığı yapmayın, insan her tarafta insandır”
diyenleri haklı çıkardı ki, bugün bu düşünceye geldiniz; bugün İsrail’in
yanında, İsrail paktının yanında yer alma gayreti, telaşı içerisinde
hareket ediyorsunuz.
NUSRET BAYRAKTAR (İstanbul)
– O sizin görüşünüz.
SÜLEYMAN SARIBAŞ (Devamla)
– Değerli arkadaşlar, bir arkadaşım dedi ki: “Özal olsaydı, Özal da
gönderirdi.” Evet, Özal da gönderirdi; ama, önce, Özal, Kandil Dağını
müzakere ederdi; önce, Özal, Condoleezza Rice’ın “haritalar yeniden
değişecek” sözünün anlamını müzakere masasında sorardı; nasıl
değişecek bu haritalar, kim, nereden, nereye kaydırılacak, Türkiye
var mı bu haritanın içerisinde, Türkiye bölünecek mi; gayeniz bu
mu, amacınız bu mu, diye herhalde müzakere ederdi. Hiçbir şeyi müzakere
etmediniz. Hiçbir şeyi müzakere etmediniz. Damat Ferit Paşa da
hiçbir şeyi müzakere etmemişti zaten. Onun için, millet, Kurtuluş
Savaşında kaderini kendi tayin etti. Ben inanıyorum ki, bu millet,
tekrar kaderini tayin etme noktasına gelmiştir. Bugün, Amasya Tamiminin
yayınlandığı noktadayız; vatan bölünmek üzere. Her gün ülkenin değişik
yörelerine şehit cenazeleri gidiyor; ama, kılını kıpırdatmayan,
tamamen Washington’un ağzına bakan bir hükümet –o günkü hükümet de
İngiltere’nin ağzına bakıyordu, Damat Ferit Paşa Hükümeti- tamamen
Amerika’nın ağzına bakan bir hükümet, tamamen, bir daha iktidara
nasıl gelirimin hesaplarını yapan bir hükümet…
(Mikrofon otomatik
cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Konuşmanızı
tamamlayınız.
Buyurun.
SÜLEYMAN SARIBAŞ (Devamla)
- …ve uluslararası güçlerden destek almaya çalışan bir hükümet
var. Yazıktır; bu vatanın evlatları o çöllerde çok öldü. Üç milyon
vatan evladı, Yemen’de, Bağdat’ta, Lübnan’da öldü. Bu milletin daha o
bölgede öldürecek evladı, çocuğu yok. 355 kişisiniz; kendi çocuklarınızdan
kurun bir birlik, gönderin! Kurun, gönderin! (Anavatan Partisi ve
CHP sıralarından alkışlar) Benim gönderecek çocuğum yok, bu milletin
de gönderecek çocuğu yok. Buradan herkese sesleniyorum, milletin
huzurunda sesleniyorum: Bizim, İsrail’i korumaya gidecek, Hizbullah’ı,
silahsızlandırmaya gidecek bir çocuğumuz yok. Eğer, bugün bunu kabul
edersek, yarın mazlum milletlerin yaptığı milis hareketleri, bizim
de geçmişte Kurtuluş Savaşında yaptığımız hareketlere, Batılı
güçlerin silahsızlandırma anlayışını şimdiden kabul etmiş oluruz
ve Ortadoğu’da bu hikâyemiz biter; Ortadoğu’da Hizbullah ve İran öne
çıkar. Hizbullah ve İran öne çıkar.
Sayın Gül’ün 10 Ekim
2001’deki konuşma metni elimde; ne diyor Sayın Gül; en son paragrafını
okuyorum; diyor ki: “Değerli arkadaşlar, biz tabiî ki halkı yönlendireceğiz,
halka liderlik yapacağız; ama, başka bir görevimiz de, halkın düşüncelerini
yansıtmamız gerekir. Bu konuda yapılan kamuoyu anketleri yüzde
86, Afganistan’a asker göndermemizi istemiyor; biz de halkın liderliğini
yapıp bunu kabul ediyoruz.”
Şimdi, ne oldu Sayın
Gül, parti programında bu tür konularda referandum yapacaktın, hani
“parti programımıza uymayanlar çıksın” diyordunuz. Parti programınızda
referandum vardı, niye yapmıyorsunuz?! Bırakın referandumu, temayül
yoklaması niye yapmıyorsunuz?!. Yapamazsınız… Yapamazsınız; çünkü, siz, düyunu umumiyeyi
IMF politikalarıyla kabul ettiniz, diz çöktünüz, biat ettiniz. Bundan
vazgeçin, bu ülkenin hükümeti olmaya bakın.
Hepinize saygılar
sunuyorum. (Anavatan Partisi ve CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN – Teşekkür ederim.
Lehte ikinci konuşmacı,
Gaziantep Milletvekili Ömer Abuşoğlu.
Sayın Abuşoğlu, buyurun.
(Anavatan Partisi sıralarından alkışlar)
ÖMER ABUŞOĞLU (Gaziantep)
– Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yaklaşık bir aydır Türk kamuoyunu
yakından ilgilendiren, gerek İktidarı gerekse muhalefeti gerekse
siyasî sempatizanı -partiler açısından olsun gerekse olmasın, politikanın
uzağında olsun- tüm Türk Halkını çok yakından ilgilendiren ve tartışma
konuları içerisine çeken Lübnan’a asker gönderilmesiyle ilgili
hükümet tezkeresini görüşmek için olağanüstü toplandık ve bu toplantıda
Türk Halkı gerçekleri daha net anlaşılabilir bir şekilde kavrayabilsin
diye de bugün Danışma Kuruluna bir öneri getirdik. Normalde, İçtüzüğümüzde
20 dakikadır konuşmacılara verilecek süre. Biz, 20 dakikanın az
olacağını, bunu 45 dakikaya çıkaralım ve böylelikle Türk Halkı siyasîlerin
konuya bakış açısını daha net anlayabilsin, kavrayabilsin diye. Ama,
Danışma Kuruluna getirdiğimiz bu parti teklifimiz İktidar Partisi
tarafından kabul edilmedi ve biz de İçtüzüğün verdiği yetkiye dayanarak
bu önerimizi Genel Kurula getirdik.
Sizden istediğimiz
şu anda şudur -ben, bu talebimizi yenilemek üzere kürsüye çıkmış
bulunuyorum- tezkerenin müzakeresinde gruplara verilecek
20’şer dakikalık süre azdır. Bunun 45’er dakikaya çıkarılması gerektiğine
inanıyoruz ve önergemiz üzerinde, grup teklifimiz üzerinde görüşmeler
bittikten sonra da, 45 dakikaya çıkaralım mı çıkarmayalım mı konusunu
oylayacağız. Eğer diyorsanız ki 20 dakika yetersizdir, 45 dakika
üzerinde konuşalım, uzun uzadıya müzakere edelim -çünkü, hayatî
bir meseledir- o zaman bu önergemizin lehinde oy kullanmaya davet
ediyorum sizi. 20 dakika niçin yeterli değildir; çünkü, konu oldukça
karmaşık, oldukça detaylarına, alt detaylarına inilinceye kadar
tartışılması ve konuşulması gereken bir konu.
Günlerdir İktidar
Partisi sözcülerinin ve Hükümet kanadının ve gerekse gazetelerin,
basının ve gerekse muhalefetin çeşitli konularda meselenin her
tarafını tümüyle kapsayıcı nitelikteki birtakım tartışmalarına
şahit olduk; ama, bu tartışmalardan birtakım sorular ortaya çıktı,
bizim siyasiler olarak, milletvekilleri olarak ve Türk kamuoyunun
da aynı çerçevede kafasında bu sorular belirdi.
Nedir bu sorular; birincisi
şudur: Acaba Türkiye, Lübnan’a asker göndermekle, yani, Birleşmiş
Milletler tarafından teessüs edilen görev gücüne katılmakla ne gibi
bir çıkar elde edecektir? Bu soru cevapsızdır, halihazırdaki bir
aya varana kadar süren tartışmalardan bu soruya net ve açık bir cevap
ortaya çıkmamıştır, Hükümet bunu net bir şekilde cevaplayamamaktadır,
cevap verememektedir.
Ayrıca, sadece asker
göndermenin faydası, getirisi nedir; bu yetmez, ayrıca, riski nedir?
Öyleyse asker göndermenin riski ve getirisi nedir sorusu halihazırda
cevapsızdır. Buna, mutlak surette, biz, biraz sonra Hükümet temsilcisi
ve İktidar Partisi Grubu adına çıkacak sözcülerden net cevap bekliyoruz.
Asker gönderildiği anda bunun Türkiye’ye getirisi ne olacaktır,
riski ne olacaktır? Sadece bu da yetmez. Ayrıca, şu ikinci sorunun
da mutlak surette net ve açık bir şekilde cevaplandırılması lazım. O
da şudur: Asker gönderilmemesi durumunda bunun riski nedir, bunun
getirisi nedir? Bu konunun da net ve açık bir şekilde ortaya konulması
lazım. Milletvekillerinin burada net bir şekilde, gönül rahatlığı
içerisinde karar verebilmesi için, bu iki sorunun mutlak surette
İktidar Partisi sözcülerince ve Hükümet sözcülerince cevaplandırılması
gerekir; çünkü, bugüne kadarki yapılan açıklamalarda bu soruların
cevaplarına âdeta hiç değinilmeden geçilmektedir. Sadece duyduğumuz
şudur: Türkiye’nin tarihî sorumlulukları vardır, mutlak surette bu
görev gücüne -üstelik görev gücü de değil, barış gücüne- katılmak
gerekir; Türkiye büyük devlettir, bölgesel güçtür, öyleyse buraya
katkıda bulunması gerekir. Bunlar laf-ü-güzaftır. Bunlar bir argüman
teşkil etmez, bunlar bir delil teşkil etmez Türkiye’nin oraya asker
göndermesi açısından.
Üstelik, yine Hükümet
sözcülerince açıklanan “İsrail de istiyor, Lübnan da istiyor, Hizbullah
da istiyor, her iki taraf da istiyor…” Bakın, elimde Sayın Başbakana
karşı yayımlanmış açık bir mektup var. Mektubun yazarı Muhammed Nurettin,
Beyrut Stratejik Araştırmalar Merkezi Başkanı. Diyor ki Sayın Nurettin,
mektubun başında Sayın Başbakana birtakım iltifatlardan sonra:
“Burada önemli olan, uluslararası gücün görevi, şekli ve üstleneceği
misyondur. Bu gücün oluşturulması özellikle İsrail'in talebidir…”
Çok net ve açık. Öyleyse, Lübnan tarafının, Arap tarafının bu olaya
bakışı budur. “Bu gücün oluşturulması özellikle İsrail'in talebidir.
Nitekim İsrail, Lübnan'a yönelik gerçekleştirdiği saldırı ve tahrip
operasyonunda başarısız kalınca, emellerini, Lübnan'ın güneyinde
konuşlandırılacak, Hizbullah’ı silahsızlandıracak ve İsrail-Lübnan
sınırından uzaklaştıracak bir uluslararası güç aracılığıyla gerçekleştirmeye
çalışacaktır. Türkiye, böyle bir göreve iştirak edecek midir?”
Evet, sizin iştirak
edeceğiniz, sizin göndereceğiniz askerin iştirak edeceği görev
budur; net ve açık; İsrail’in talebi sonucunda oluşturulan bir Birleşmiş
Milletler Görev Gücü ve bunun da yapacağı görev meydanda.
Yine aynı mektuptan
devam ediyorum: “Lübnan’ın güneyinde yaşayan insanlar, kendilerini
savunma konusunda devletlerine ve hükümetlerine güvenmemektedirler.
Lübnan Devleti, geçen elli yıl boyunca İsrail saldırılarına karşı
kendi ordusunu güçlendirememesi ve silahlandıramamasının gerekçelerini
‘Lübnan’ın gücü, zayıflığında saklıdır’ sloganıyla aklamaya çalıştı.
Bu bölge halkı, Hizbullah sayesinde sadece kendilerini savunmakla
kalmamış, dahası, topraklarını işgalden kurtararak, bu devletin
kuruluş tarihi olan uğursuz 1948’den beri ilk kez İsrail’i askerî hezimete
uğratmıştır. Bu halk, hiçbir uluslararası gücün kendilerini koruyacağına
inanmayacaktır, özellikle bu önerinin ve oluşumun ardında İsrail,
Birleşmiş Milletler ve Fransa yatıyorsa.”
Mektup, yine benzer
birtakım ifadelerle devam ediyor; şurası çarpıcı: “Bu nedenle, Lübnan
ahalisi, Hizbullah’ı silahsızlandırmaya ve İsrail sınırından
uzaklaştırmaya çalışacak herhangi bir uluslararası güce…” Bakınız,
burada “Hizbullah” demiyor. “Lübnan ahalisi, Hizbullah’ı silahsızlandırmaya
ve İsrail sınırından uzaklaştırmaya çalışacak herhangi bir uluslararası
güce, İsrail lehine çalışan karşı bir güç ve Birleşmiş Milletler
kisvesi giymiş İsrail işgal gücü gözüyle bakacaktır. Türk Hükümetinin
böyle çirkin bir görevi kabul etmesi mümkün müdür?”
Son bir paragraf okuyacağım:
“Arap kamuoyunun size yönelik bakış açısını değiştirmesini ve Türkiye-Arap
ilişkilerinin, gerginlik, kuşku ve çatışma dolu eski günlerine
dönmesini arzulamıyoruz.” Tekrar ediyorum bunu: “Türkiye-Arap
ilişkilerinin, gerginlik, kuşku ve çatışma dolu eski günlerine
dönmesini arzulamıyoruz. Son açıklamanızda değindiğiniz gibi
–Sayın Başbakana hitap ediyor- Türkiye’nin üzerinde tarihî sorumluluklar
bulunmaktadır. Evet, bu doğrudur. Ayrıca, Kurtuluş Savaşı sırasında
Atatürk’ün yürüttüğü mücadele sırasında, Türkiye emperyalist güçlere
karşı koymada mazlum halklara örnek olmuştur.”
(Mikrofon otomatik
cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN – Buyurun Sayın
Abuşoğlu; tamamlayınız.
ÖMER ABUŞOĞLU (Devamla)
– Bitiriyorum Sayın Başkan.
“Ayrıca, İsrail’in
Filistinlilere ve Lübnanlılara uyguladığı ve zatıâlinizin ‘devlet
terörü’ olarak, Bülent Ecevit’in de bizzat ‘soykırım’ olarak nitelediği
zulme karşı Türkiye tavır alabilmiştir. Filistin’de, Lübnan’da, Kıbrıs’ta
ve her yerde haklının yanında yer almanızı diliyoruz.”
Buyurun, sizin göndereceğiniz,
çok yüce insanî birtakım değerler ortaya koymak üzere göndereceğiniz
Görev Gücüne katkınızın taraflardan birisi tarafından bakış açısı
ve onların değerlendirmesi.
Ben, kendiliğimden
bir şey söylemiyorum. Lübnan Halkının, bizzat Lübnan’da yaşayan ve
strateji konusundaki araştırmalarla meşgul bir merkezin yöneticisinin,
müdürünün ifadesi bu.
Sayın milletvekilleri,
bu mektubu, oy verecek olurken, oy verirken tekrar zihninizde canlandırmanızı
bekliyorum.
Burada, mesele, Türkiye’nin
bölgede üstleneceği rolün, gelip geçici birtakım hevesler uğruna,
başka devletlerin, başka ulusların
oyunlarının bir parçası şeklinde değil, bizzat kendi düzenlediği,
kendi ortaya koyduğu projelerin takipçisi, projeleri gerçekleştirmek
üzere bölgeye gitmesi gerekmektedir; büyük devlet olmanın gereği
budur. Büyük devlet olmanın gereği, başkalarının projelerine “uydum
hazır olan imama” der gibi uymakla olmaz. Büyük devlet, ancak, proje
ortaya koyup projenizi gerçekleştirmek uğruna çalışmakla, güç
kullanmakla olunur. Türkiye büyük devlet olmak istiyorsa, AK Parti
Hükümeti böyle bir büyük devletin hükümeti olmak istiyorsa…
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ÖMER ABUŞOĞLU (Devamla)
– Son cümlem Sayın Başkan…
BAŞKAN – Lütfen buyurun,
son cümlenizi…
ÖMER ABUŞOĞLU (Devamla)
– … kapsamlı bir Ortadoğu barış projesi hazırlasın, Filistin’in
haklarını, Lübnan’da yaşayan insanların haklarını, İsrail’in haklarını
koruyacak ve bölgeye istikrar getirecek bir projeyi hazırlasın
getirsin ve biz de muhalefet olarak arkasında destekleyelim ve Türkiye
büyük devlet olma uğrunda ilk adımını böylelikle atmış olsun.
Emekli Genelkurmay
Başkanı törende şunu diyordu; çok hoşuma gitti bu laf...
BAŞKAN – Sayın Abuşoğlu,
lütfen…
ÖMER ABUŞOĞLU (Devamla)
– Son cümle efendim… Son cümle…
BAŞKAN – Ama, son cümle
değil, beş cümle oldu Sayın Abuşoğlu; lütfen…
ÖMER ABUŞOĞLU (Devamla)
– “Türkiye, artık, yönlendirilen ülke konumundan uzaklaşıp yönlendiren
ülke konumuna gelmelidir” diyordu.
Hepinize saygılar
sunuyorum. (Anavatan Partisi sıralarından alkışlar)
BAŞKAN – Teşekkür ederim.
Grup önerisinin aleyhinde,
Ankara Milletvekili Bayram Meral.
Sayın Meral, buyurun.
(CHP sıralarından alkışlar)
BAYRAM ALİ MERAL (Ankara)
– Sayın Başkan, saygıdeğer arkadaşlarım; hepinizi saygıyla selamlıyorum;
grup önerisi hakkında söz aldım.
Bu kadar önemli bir konu
gündemdeyken, bunu hemen geçiştirmenin doğru olmadığını, inanıyorum
ki sizler de düşünüyorsunuz. Bugün, yetmiş milyonun gözü kulağı burada,
binlerce insan meydanlarda olaya ilgi gösteriyor, bu kadar zatı
muhteremler bu konunun üzerinde fire vermeden dinliyor; ama, bunu
30 dakikada, 40 dakikada geçiştirelim; doğru bir hareket değildir
saygıdeğer milletvekilleri.
Bakınız, müsaade
ederseniz, ben bu Lübnan olayının biraz daha ilerisine gitmek istiyorum;
neden böyle oldu, nasıl bir plan hazırlandı: Birileri Lübnan Başbakanını
öldürttü, ortalık karıştı. Birileri bastırdı; dostlarınız, müttefiklerimiz
bastırdı: “Buradan Suriye askerleri çekilecek…” Onu da çektirdi. Ondan
sonra bir bahane, iki asker kaçtı, bombaladım, otuzdört gün!..
Peki, değerli arkadaşlarım,
Filistin’de de bakanlar götürüldü, askerler götürdü, insanlar öldürüldü;
niye orada hiçbir tedbir alınmadı da, hemen, Lübnan’a gelince birilerinin
direktifiyle bu yollara başvuruldu değerli arkadaşlarım?!
“Efendim, büyük devletiz.”
Elbette ki büyük devletiz. O büyük devleti Mustafa Kemal Atatürk ve
onun silah arkadaşları bu noktaya getirdi, siz değil. Maazallah,
eğer siz o dönemde işbaşında olsaydınız, İngiliz askerine, Fransız
askerine, İtalyan askerine, Yunan askerine, elinizi kaldırıp teslim
olurdunuz. (CHP sıralarından alkışlar, AK Parti sıralarından gürültüler)
FAHRİ KESKİN (Eskişehir)
– Yazıklar olsun!.. Yazıklar olsun!..
(Başkan tarafından mikrofon kapatıldı)
BAŞKAN – Sayın Meral,
bu sözlerin muhatabı kim?
EYÜP FATSA (Ordu) – Sayın
Başkan! Sayın Başkan!
BAYRAM ALİ MERAL (Devamla)
– Müsaade eder misiniz Sayın Başkan. Zamanımı öldürmeyin.
BAŞKAN - Bu sözlerin
muhatabı kim?.. Ben bu şartlar altında size söz veremem.
SALİH KAPUSUZ (Ankara)
– Sayın Sözcü, o söz size yakışır.
FAHRİ KESKİN (Eskişehir)
– Yazıklar olsun!..
BAYRAM ALİ MERAL (Devamla)
– Yazıklar bana değil, yazıklar İsrail’e…
BAŞKAN – Sayın Meral…
BAYRAM ALİ MERAL (Devamla)
– Yazıklar…
BAŞKAN - Sayın Meral,
bu sözlerin muhatabı kim?.. Bu şartlar altında size söz veremem. Böyle
bir üslup olmaz. (AK Parti sıralarından “sözünü geri alsın” sesleri)
ÇEVRE VE ORMAN BAKANI
OSMAN PEPE (Kocaeli) – Sözünü geri alsın. O sözü geri alması lazım.
BAYRAM ALİ MERAL (Devamla)
– Sayın Başkan…
BAŞKAN – Ne bu Meclisin
altında ne Türk Milletinin hiçbir ferdi, hiç kimseye böyle bir şey olmaz,
böyle bir iş olmaz.
BAYRAM ALİ MERAL (Devamla)
– Sayın Başkan, açar mısınız…
BAŞKAN – Sayın Meral,
öncelikle sözünüzü tashih edeceksiniz, mikrofonunuzu açacağım,
yoksa, açmayacağım. Lütfen…
MEHMET ALTAN KARAPAŞAOĞLU
(Bursa) – Onu hemen dışarı atmanız lazım. Milletvekili değil bu.
BAŞKAN – Arkadaşlar,
bir dakika… Sayın milletvekilleri…
BAYRAM ALİ MERAL (Devamla)
– Mikrofonu açar mısınız Sayın Başkan; izah edeceğim.
BAŞKAN – Sayın Meral,
sözlerinizi tashih etmek üzere açacağım. Eğer sözlerinizi tashih
etmezseniz, bu üslup içerisinde konuşmanıza müsaade edemem; kusura
bakmayın… Böyle üslup olmaz!
FAHRİ KESKİN (Eskişehir)
– Böyle üslup olmaz!
BAŞKAN - Mikrofonunuzu
açıyorum, lütfen tashih edin sözünüzü.
Buyurun.
ZEKERİYA AKINCI (Ankara)
– İşbirlikçi yok muydu o savaşta?!
BAYRAM ALİ MERAL (Devamla)
– Sayın arkadaşlarım, Cumhuriyet Halk Partisi bu asker göndermeye
karşı çıktı…
FAHRİ KESKİN (Eskişehir)
– Ne olursa olsun!
BAYRAM ALİ MERAL (Devamla)
- … halkımız karşı çıktı. Bir Başbakan çıktı dedi ki: “Lübnan’a asker
göndermek vatana ihanettir.” Gelsin Başbakan da sözünü tashih etsin burada, o
da gelsin, gelsin tashih etsin sözünü! (CHP sıralarından alkışlar)
(Başkan tarafından
mikrofon kapatıldı)
SALİH KAPUSUZ (Ankara)
– Sayın Başkan, eğer kendisi yabancı asker görünce teslim olacaksa,
buyursun kendisi teslim olsun! (CHP sıralarından gürültüler)
Sen önce teslim ol! Önce
sen teslim olursun, tamam mı! Siz teslim olursunuz önce. Yakışıksız
sözler ancak size yakışır! (CHP sıralarından gürültüler)
Ayıp diye bir şey var
ya!..
BAYRAM ALİ MERAL (Devamla)
– Mikrofonu açar mısınız…
BAŞKAN – Sayın Meral,
Türk Milletinin hiçbir ferdi, ne bu Genel Kurulun içinde ne de dışında,
dışarıdan gelen hiçbir kimseye teslim olmaz, tarih boyunca da olmamıştır.
Sözlerinizi bu şekilde tashih etmezseniz mikrofonunuzu açmayacağım.
Lütfen… Sözlerinizi tashih edin.
Buyurun.
BAYRAM ALİ MERAL (Devamla)
– Sayın Başkan, ifadenizi anlayamadım; bir daha tekrar eder misiniz…
FAHRİ KESKİN (Eskişehir)
– Ayıp denen bir şey var yahu!
SALİH KAPUSUZ (Ankara)
– Ayıp ya!
BAŞKAN – Buyurun.
V. HAŞİM ORAL (Denizli)
– İşgal kuvvetleriyle birlikte olanlar yok muydu?!
BAŞKAN – Buyurun.
BAYRAM ALİ MERAL (Devamla)
– Değerli arkadaşlarım, bakınız, Kurtuluş Savaşında, inanıyorum
ki, şurada oturanların birçoğunun dedesi, büyüğü şehit olmuştur.
SALİH KAPUSUZ (Ankara)
– Evet…
BAYRAM ALİ MERAL (Devamla)
- O günleri göz önüne alarak, anneler türkü yazmıştır “burası
Muş’tur, havası hoştur, giden gelmiyor, bu nasıl iştir” diye. Şimdi
yeni bir Muş daha icat ediyorsunuz. Bunu izah etmeye çalışıyoruz. (AK
Parti sıralarından gürültüler)
FAHRİ KESKİN (Eskişehir)
– O ayrı bir şey!
BAYRAM ALİ MERAL (Devamla)
– Onu izaha çalışıyoruz. …(AK Parti sıralarından gürültüler)
BAŞKAN - Arkadaşlar,
susun, bir duyayım… Lütfen…
BAYRAM ALİ MERAL (Devamla)
– Kardeşim, o zaman oğlunuzu gönderin, biraz önce söylediği gibi,
kendi çocuklarınızı gönderin.
AHMET YENİ (
EYÜP FATSA (Ordu) – Hayır
Sayın Başkan…
İBRAHİM KÖŞDERE (Çanakkale)
– Sayın Başkan, önce sözünü geri alsın.
BAYRAM ALİ MERAL (Devamla)
– Ben ne söylediğimin farkındayım.
FAHRİ KESKİN (Eskişehir)
– Sözünü geri alsın.
BAYRAM ALİ MERAL (Devamla)
– Efendim, ben diyorum ki… (AK Parti sıralarından gürültüler)
Müsaade eder misin…
Ben diyorum ki, Kurtuluş
Savaşı sırasında o kadar mücadele verildiği bir ortamda, dönemde,
bizim atamız, bizim dedemiz savaşmış, ülkeyi kurtarmış. Kime karşı;
işgal güçlerine karşı kurtarmış. Bugün bize Avrupa Birliğine kapılarını
kapatanlara karşı şey yapmış. Adam bugün diyor ki “Ermeni soykırımını
kabul etmezseniz müzakereye başlamayız” diyor; sesinizi çıkarsanız
ya; bunu demek istiyorum. (CHP sıralarından
alkışlar, AK Parti sıralarından “sözlerini geri alsın” sesleri,
gürültüler)
EYÜP FATSA (Ordu) –
Lütfen müdahale edin Sayın Başkan!..
BAŞKAN – Sayın Fatsa,
bir dakika efendim… Buyurun,
oturun siz.
Arkadaşlar, lütfen…
BAYRAM ALİ MERAL (Devamla) – Saygıdeğer
arkadaşlarım, her nedense, ben bu kürsüye geldiğim zaman sizlere
bir şey oluyor. (AK Parti sıralarından gürültüler)
Her nedense…
FAHRİ KESKİN (Eskişehir) – Üslubunu
düzelt.
BAYRAM ALİ MERAL (Devamla) - Ya, ben inanıyorum
ki, sizin yüzde 70’iniz buna karşısınız. Bu seçimin gözü kör ola; seçim
yaklaştı, sesiniz çıkmıyor. Hangi biriniz, gidin de İsrail’in yanında
yer alın diye düşünürsünüz, Amerika’nın dediklerini yapın diye düşünürsünüz;
ama, sesiniz çıkmıyor; doğrusu bu. (AK Parti sıralarından gürültüler)
FARUK ANBARCIOĞLU
(Bursa) – Deminki söz ne oldu Sayın Başkan?!
BAŞKAN – Sayın Meral,
bu üslup içerisinde konuşmanıza müsaade edemeyeceğim! Kusura
bakmayın; böyle üslup olmaz! (AK Parti sıralarından alkışlar, CHP
sıralarından sıra kapaklarına vurmalar) Olmaz!..
(Başkan tarafından
mikrofon kapatıldı)
BAYRAM ALİ MERAL (Devamla)
– Neden Sayın Başkan?!
HALUK KOÇ (Samsun) –
Olmaz Sayın Başkan!
(Samsun Milletvekili
Haluk Koç, İstanbul Milletvekili Ali Topuz ve birkısım CHP milletvekilinin
Başkanla kürsü önünde konuşmaları)
HALUK KOÇ – İçtüzüğe
aykırı…
BAŞKAN – Hayır efendim,
hayır, böyle bir şey yok. Bütün milleti teslimiyetçi…
Yok Sayın Koç, lütfen
yerinize oturun.
Sayın Başkanım, bak,
söyleyeyim; böyle üslup olmaz. Bak, hepimizi, herkesi teslimiyetçilikle
suçluyor..
ATİLA EMEK (Antalya)
– Böyle şey olur mu, Grup Başkanvekili Meclis Başkanı olmuş!
BAŞKAN - Hayır Sayın Koç, lütfen!...
Böyle bir üslup olmaz.
Herkese hakaret ediyor, olur mu böyle bir şey?!
HALUK KOÇ (Samsun) – Kürsüde söz kesilmedi Sayın Başkan;
yanlış yapıyorsunuz!
BAŞKAN – Ama, bak, düzeltmiyor. Ne düzeltiyor,
ne ediyor. Olmaz böyle bir şey.
Sayın milletvekilleri, birleşime 5
dakika ara veriyorum.
Kapanma Saati: 17.15
İKİNCİ OTURUM
Açılma Saati: 17.25
BAŞKAN: Başkanvekili Nevzat PAKDİL
KÂTİP ÜYELER: Bayram ÖZÇELİK (Burdur), Yaşar TÜZÜN
(Bilecik)
BAŞKAN – Sayın milletvekilleri,
Türkiye Büyük Millet Meclisinin 124 üncü Birleşiminin İkinci Oturumunu
açıyorum.
Çalışmalarımıza
kaldığımız yerden devam edeceğiz.
VI.- ÖNERİLER (Devam)
A) Sİyasî Partİ Grubu Önerİlerİ (Devam)
2.- 5.9.2006 Salı günü olağanüstü toplanacak olan Türkiye Büyük Millet
Meclisi Genel Kurulunda görüşülecek olan Lübnan’a asker göndermeyle ilgili
Hükümet tezkeresi üzerinde Hükümet ve siyasî parti gruplarının 45’er dakika
süreyle konuşmalarına ilişkin Anavatan Partisi Grubu önerisi (Devam)
BAŞKAN - Sayın Meral
konuşma süresini tamamlayacak.
Buyurun Sayın Meral.
Ben tutanakları getirdim,
burada ifadeler var; ümit ediyorum ki, Sayın Meral o konuda sürçü lisan
eylemiştir.
Buyurun.
BAYRAM ALİ MERAL (Ankara)
– Değerli Başkan, saygıdeğer arkadaşlarım, belli ki çok hararetli
bir toplantı yapıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti dönem içerisinde çok
farklı konular yaşadı. Belki de benim söylediğim konunun AK Parti
Grubuyla hiç ilgisi yoktu; ama, geçmişte, hepimiz izliyoruz ki, Kurtuluş
Savaşında mandacıların, bazı işbirlikçilerin ülke başına neler
yaptığını hep yaşadık, gördük. Yoksa, biraz önce de söylediğim gibi,
Kurtuluş Savaşında omuz omuza verdiğimiz atalarımızın geçmişine
hepimiz saygı duyuyoruz, hepimizin onlara hürmeti vardır.
Şimdi, değerli arkadaşlarım,
bilmem, hiç Filistin’e gittiniz mi; orada insanları peynir gibi doğruyorlar.
Bunlar Müslüman. Müttefiklerimiz… Sizler niye hiç oraya ses çıkarmıyorsunuz?!
Deseniz ya Barış Gücünü oraya da gönderin. Oranın Barış Gücüne ihtiyacı
var demeyi, bunu sizden istemeyi hakkımız değil mi değerli arkadaşlarım?!
Eğer, hakikaten barış isteniyorsa… Yıllardır orada insanlar yok
ediliyor, körpe çocukların taşla kolları kırılıyor ve biz oraya seyirci
kalıyoruz. Diğer taraftan, İsrail “aman, ben yok edemedim, bunlar
yok olmuyor, siz, gelin, bunların elini kolunu bağlayın ve bunların
elinden silahı alın” demek için bizi çağırıyor. Şimdi, buna tepki
göstermek, milyonlarca insanların sokaklara dökülmesinde “gitmeyin”
dediği… Hakkı yok mu bunların değerli arkadaşlarım?!
Şu anda utanç duvarı
kuruldu Filistin’in ortasında, niye sesinizi çıkarmadınız; hükümetsiniz?!
Kahramanlıksınız, gazisiniz, büyük devleti yönetiyorsunuz, işyerlerini
geziyorsunuz, köyleri geziyorsunuz, diyorsunuz ki “efendim, biz… Asker var, asker gitsin,
teröristlerin hakkından gelsin, polis gitsin hakkından gelsin…”
Bakınız, Sayın Başbakanın
bir zamanlar güzel bir üfledi. Kendi de burada yok… Büyük devlet burada,
Büyük Millet Meclisi burada, büyük devletin Başbakanı burada yok,
gel de söyleme!.. Gel de söyleme, Başbakanı burada yok!.. (CHP sıralarından
“Bravo” sesleri, alkışlar) Bundan daha ciddî bir konu olur mu değerli
arkadaşlarım; böylesiniz, ne söyleyeyim işte! Sizi, ben, evin ikinci
katından da tanıyorum, birinci katından da tanıyorum.
Şimdi, tamam da, neden
bu taraflara gidilmiyor?.. Efendim, biz büyük devletiz, büyük olacağız…
Ne yaparız; askeri göndereceğiz. Evet; hiçbir şeye karışmayacak.
Ne işi var o zaman hiçbir şeye karışmayacaksa, niye gönderiyorsunuz
o zaman, ne işi var?! Denizin kenarında, gemilerde denizi mi seyredecek
bizim askerler?! Var mı böyle bir şey değerli arkadaşlarım?!
Saygıdeğer arkadaşlarım,
inanıyorum ki, bizden daha rahatsızsınız. Bakınız, büyük devletin
büyük hükümetinden bir şey istiyorum; Türk subayının başına çuval
geçirdiler, onlardan bir özür dilettiremediniz, özür; hangi büyüklükten
bahsediyorsunuz?! Şimdi, kusura bakmayın, buranın bir daha havasını
değiştirmek istemiyorum; ihanetten bahsediliyorsa, ihanetin büyüğü
burada; benim subayımın başına çuval geçiriliyor, benim sesim
çıkmıyor; bunun adı nedir soruyorum şimdi size?! Olmaz değerli arkadaşlarım!..
İncirlik’te-Adana’da
binbaşıyı yere yatırıyor asker, kellesine ayağıyla basıyor; yazı
geliyor, yanlış yoldan girmiş! Girmişse ne oldu?! Yani, girmişse,
onu yere yatırıp, eline kelepçe vurup, hanımının yanında dövmek mi
gerekir? Yazı geliyor, önerge veriyoruz… Ne oldu? Efendim, memleketine
gönderdi... Oh be!
O zaman siz de gidin
Amerika’da birisini, bir subayı dövün, bakın nereye gidiyorsunuz!
Büyüklük bu mu?! soruyorum
şimdi size! Bunları söylemek suç mu?! (CHP sıralarından alkışlar)
Ne söyleyelim burada değerli arkadaşlarım.
Hiç mi içiniz rahatsız
olmuyor, hiç mi sıkıntıya girmiyorsunuz?!
AYHAN ZEYNEP TEKİN
(BÖRÜ) (Adana) – Komik olduğu için gülüyorsunuz değil mi?
BAYRAM ALİ MERAL (Devamla)
– Yahu, Amerika’nın Büyükelçisi meydan okudu Hükümete ya, meydan
okudu size arkadaşlar.
AYHAN ZEYNEP TEKİN
(BÖRÜ) (Adana) – Komik olduğu için gülüyorsunuz değil mi?
BAYRAM ALİ MERAL (Devamla)
– Meydan okudu; sağ olsun, Sayın Başbakanım da çıktı, dedi ki, efendim…
AYHAN ZEYNEP TEKİN
(BÖRÜ) (Adana) – Gülünecek bir şey mi var ortada?!
ATİLA EMEK (Antalya)
– Halinize bakın ya!
AYHAN ZEYNEP TEKİN
(BÖRÜ) (Adana) – Gülünecek bir şey mi var ortada?! Sayın Baykal gülüyor;
kardeşim, gülüyor…
BAŞKAN – Arkadaşlar
lütfen… Lütfen…
AYHAN ZEYNEP TEKİN
(BÖRÜ) (Adana) – Gülecek bir şey mi
var?!
BAYRAM ALİ MERAL (Devamla)
– Kurban olduğum bacım, sen yine başladın!..
AYHAN ZEYNEP TEKİN
(BÖRÜ) (Adana) – Gülecek ne var yani?!
BAYRAM ALİ MERAL (Devamla)
– Sayın Başbakan, efendim, öyle bir ifade şey yaptı, onlar dedi, bilmem
iki asker gidiyor, bilmem nereden nereye geliyor da, biz niye –dedi-
buraya gidemiyoruz. Helal olsun dedim Sayın Başbakanıma. Bir baktım
ki aradan Zapsu’yu büyükelçilere gönderdi, tansiyonu düşürüyor. Ne
oldu; efendim, terörü çözecek bir adam atıyor Amerika’dan.
Ya arkadaşlar, siz
bunlara inanıyor musunuz?! Allah, Peygamber aşkına! Siz bunlara
inanıyor musunuz değerli milletvekilleri?! Etmeyin yahu!
Bakınız, 1 Mart tezkeresinde
yeri yerinden oynattınız. Rahatsız oldular. Şu Irak’ın halini görüyor
musunuz; adam kalmadı değerli arkadaşlarım. Hiç ciğeriniz sızlamıyor
mu? Bunlar Müslüman değil mi, bunlar insan değil mi?! Gâvur da olsa içimiz
sızlamaz mı?!
Eğer Cumhuriyet Halk
Partisi mani olmasaydı, içinizden bir bölüm arkadaş mani olmasaydı
-onlara teşekkür ediyorum- şimdi o kanın içinde biz de yuvarlanırdık
değil mi; bu da bunun bir benzeri değerli arkadaşlar.
Bunları söylüyoruz.
Niye rahatsız oluyorsunuz saygıdeğer milletvekilleri? Bu sizin de sorununuz
değil mi?!
O annelerin… Annesiniz,
maazallah, sizin birinizin çocuğuna orada bir şey olsa ne ederseniz?
O anne, anne değil mi değerli arkadaşlarım; o baba, baba değil mi?!
Ne diyoruz; “çocuklarımız ölmesin.” Ama, o zatı muhterem, ta bilmem
okyanus aşırı Lübnan’ı gelip yerle bir ettiren, Irak’ı yerle bir ettiren
Kuzey Irak’ta teröristleri besliyor. Bunu bilmiyor musunuz? Bilmiyor
musunuz bunları? Biliyorsunuz. Niye sesiniz çıkmıyor? Hani büyük
devletsiniz, büyük Hükümetsiniz!.. Yazıklar olsun be!..
Bunları söylediğimiz
zaman da, efendim, yok, yok şöyle oldu, böyle oldu…
Bakınız, bir vatandaş,
Ahmet Ali -Yusuflu Köyü, Fatsa- rozeti de takmış, göndermiş. “Sayın
Baykal, hata yaptım” diyor “onlara oy verdim, kandırıldım; bundan
sonra oyum senin, al rozeti.” Yere düşmesin, benim, rozetinize saygım
var, biriniz gelin alın. Biriniz gelin alın, yere düşmesin. (CHP sıralarından
alkışlar)
Şimdi, değerli arkadaşlarım,
vatandaş diyor ki, sizin içinizde diyor ki… Ah bu seçimin gözü kör olsun…
(Mikrofon otomatik
cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN – Sayın Meral,
konuşmanızı tamamlayınız.
Buyurun.
FARUK ANBARCIOĞLU
(Bursa) – Çeçenistan’da da Müslümanlar vardı, onlara kıyım olduğunda
bir şey demediniz.
BAYRAM ALİ MERAL (Devamla)
– Onlara da dedik, onlara da dedik.
FARUK ANBARCIOĞLU
(Bursa) – Hiçbir şey demediniz.
BAYRAM ALİ MERAL (Devamla)
– Bizim, kim olursa olsun, bir insanın parmağına diken batsa -o bir
insandır- ondan acı duyarız, kim olursa olsun, bu kim olursa olsun;
ama, siz, “barışa gönderiyoruz…” Ne efendim: “Bizimkiler bir tarafta
durur.” Niye duruyor?.. “Karışmıyoruz.” Karışsana, Lübnan’ın yanında
yer al, oradaki Müslümanların yanında yer al -niye gidiyorsun o zaman-
Müslümansan… Kimin yanında yer alıyorum; İsrail’in. Kim istiyor;
Amerika. Size yakışmıyor değerli arkadaşlarım. Gelin, bu görüşünüzü
bir daha değerlendirin. Bu dünya hiç kimseye kalmaz. At ölür meydan
kalır, yiğit ölür şan kalır. Şanınızı bir ortaya koyun. Bırakın, bugün
milletvekili oldunuz ne oldu ki! Aldığınız 6,5 milyon lira para,
nefesiniz kokuyor! Ne korkuyorsunuz?! Ne korkuyorsunuz?! (CHP sıralarından
alkışlar) Nefesiniz kokuyor!.. Onun için…
FARUK ANBARCIOĞLU
(Bursa) – Sizinki kokuyor!
BAYRAM ALİ MERAL (Devamla)
– Benimki de kokuyor sayenizde.
Onun için, gelin, doğru
neyse onu yapalım. Sizden bunu bekliyoruz. Sizin şanınıza, şöhretinize
o yakışır değerli arkadaşlarım. Sizden bunu bekliyorum.
Hepinize saygılar
sunuyorum. Çok teşekkür ediyorum. (CHP ve Anavatan Partisi sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN – Teşekkür ederim.
Grup önerisi üzerinde,
aleyhte, Ankara Milletvekili Sayın Salih Kapusuz; buyurun. (AK Parti
sıralarında alkışlar)
Sayın Kapusuz, Recep
Garip söz hakkını kendisine verdiği için konuşacak.
SALİH KAPUSUZ (Ankara)
– Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım; hepinizi saygıyla
selamlıyorum.
Biraz önceki konuşmam
yarım kaldığı için, süreye riayeti prensip olarak ihmal etmeme çabamdan
dolayı toplamadan sözlerimi tamamlamış oldum, şimdi sözlerimi
tamamlamak istiyorum.
Biraz önce de söyledim,
artık, konuşulan bir önerge değil, şu anda yapılan bir müzakeredir.
Bu müzakereyi, arkadaşlarımız, İçtüzükteki bir fırsatı bilerek
kullandılar. Bu da, evet, İçtüzükte olduğu için söylenecek bir sözümüz
yok; ancak, burada birtakım değerlendirmeler yapılıyor; ki, bu yapılan
değerlendirmeler -biraz önce üzücüsünü gördük- milletimize, ülkemize,
Parlamentomuza yakışmayan üslup ve yaklaşımlar, doğrusu hiçbir
milletvekili arkadaşıma da yakıştıramıyorum, yakışmıyor; buna
azamî dikkat göstermeliyiz.
Biz, kendi kendimize,
kendi pozisyonumuza, bulunduğumuz konumumuza dikkat etmezsek
başkaları daha başka şeyler yapar. Onun için, başka şekilde olan birçok
şeyin Parlamentoda küçücük şekilde bir yansıması olsa, yanlışı
olsa ne kadar abartıldığını sizler çok iyi bilirsiniz.
TUNCAY ERCENK (Antalya)
– Danışmana söyleyin, sizin danışmanınız söylüyor!
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
- Herkesin maaşını artırırsınız; ama, 25 kuruşluk artış yapsanız
sizinle ilgili olarak, kıyamet kopar. Biraz önce arkadaşım sözlerini
böyle bağladığı için hatırlatma yapmak istiyorum.
Değerli arkadaşlar,
birkaç hususu düzeltmek istiyorum dedim. Bir tanesi şu: Sayın
Başbakanımız Ulusa Sesleniş konuşmasını mutat olarak yapıyorlar.
Bu yapılan konuşma da bütün televizyonlarda yasa gereği yayımlanıyor;
metinleri de kamuoyuna duyuruluyor.
Siz… Sayın Başbakanın
bu konuşmasından kendilerine göre yorum yaparak, bir haber çıkarttılar.
Bir gazete, Milliyet Gazetesi “asker göndermemek vatana ihanettir”
diye manşet ve başlık attı, haber yaptı, bir gün sonra da özür diledi
ve düzeltti.
Siz, alıyorsunuz bunu
ele, düşüyorsunuz yola. Sözler tamamıyla yerini, nasıl söylenmişse
iyice takip edilip, net olarak okunmadan, ne ifade edildiği düşünülmeden
değerlendirilmeye kalkılırsa yanlışların sonu gelmez. Ben de sizin
her cümlenizden… Hani malum, akşamdan akşama gibi birtakım değerlendirmeler
yapılır ördek Hasan meselesinde olduğu gibi, bu tip değerlendirmelerin
böyle ciddî konulara taşınmaması lazım. Burası önemli bir konuyu
müzakere ediyorsa -ki, bu Meclisin bütün gündemi önemlidir- o zaman,
hassasiyetle, dikkatle ve milletimizin de rahatsız olacağı, rencide
olacağı bir üslupla konuşmamak prensibimiz olmalıdır.
Değerli arkadaşlar,
biz, Türkiye olarak dört sebeple burada olmalıyız: Tarihî sebeplerimiz
var, siyasî sebepler var, insanî sebepler var, bölgesel sebepler var.
Biz, Türkiye olarak bunları yok kabul edip bir tarafa bırakarak,
eğer, birtakım mülahazalarla, gözünün üstünde kaşın var gibi birtakım,
şu olursa şöyle olursa, bu olursa böyle olursa gibi varsayımlardan
hareketle, bir büyük devlete yakışan tavrın dışına çıkmamız doğru
olmaz.
NECATİ UZDİL (Osmaniye)
– Çok doğru!.. Bravo!.. Tebrik ediyoruz!..
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
– Değerli arkadaşlar, savaşın devam ettiği yerde barış olur mu?!
NECATİ UZDİL (Osmaniye)
– Doğru!..
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
– Herkes biliyor ki, Ortadoğu’da temel problem Filistin’dir. Filistin
problemini çözmediğiniz takdirde, onu bir sonuca kavuşturmadığınız
müddetçe yapabileceğiniz başka bir şey yok. Ama, sadece bu olay değil,
bu Hükümet işbaşına geldiği günden bugüne kadar… Biraz önce arka
tarafta arkadaşlarımla paylaştım; bugünkü oturumdan önce, Filistin’de
uzun müddet Dışişleri Bakanlığı yapmış bir arkadaşımızla beraberdik.
Onunla, bölgesel meselelerin falan konuşulduğu bir ortamdaydım.
Ben de, orada, samimî olarak, bir, bölgeyi bilen, Dışişleri Bakanlığı
yapmış, İsrail’le, Lübnan’la iç içe yaşamış, birçok sıkıntıları göğüslemiş,
El Fetih’de, yaklaşık kırk yıldır o bölgede hizmet vermiş olan bir arkadaşın
düşüncelerini almak istedim; çünkü, biraz önce bir mektup okundu
burada. Bazı arkadaşlarımız, bazı haberlere, yorumlara dayalı
burada ifadeler kullandı, onun için ifade etmek istedim. Dedim ki:
“Türk askeri Birleşmiş Milletler Geçici Gücüne katılmalı mı?” Emin
olun -şahitleriyle beraber söylerim- arkadaşımızın söylediği aynen
şudur…
CANAN ARITMAN (İzmir)
– Tabiî ki “katıl” diyecek, “yok, katılma” mı diyecek?!
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
– Dediği şey şudur: “Filistin’in davasına bütün hükümetler sahip
çıkmıştır. Bugüne kadar -isimler de saydı- falan hükümet, falan hükümet,
falan başbakan, falan başbakan, bunların hepsi sahip çıktı bu Hükümet
gibi. Ancak, bir gerçeği daha ifade etmek durumundayım ki, bu Hükümet
dönemindeyse sıçrama oldu...”
NECATİ UZDİL (Osmaniye)
– Bravo!
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
– “Bu bölgeye çaba ve gayretleriyle önem veren bu İktidar döneminde
güven de geldi, bakış açılarında da değişiklikler oldu.”
OSMAN KAPTAN (Antalya)
– Sıçrama geriye mi oldu?!
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
– “...Biz, Türkiye’nin bu bölgede olmasını, buraya asker göndermesini,
Filistin olarak bütün taraflarımızla destekliyoruz.
Ayrıca, o bölgede, o
coğrafyada taraf olan ülkeler de bunu doğru buluyorlar, buna sahip
çıkıyorlar, ilgileniyorlar. Siz, eğer, bugün olmazsanız, yarınki
Ortadoğu gelişmelerinin hiçbir safhasında olamazsınız” dedi. (CHP
sıralarından gürültüler)
Bu kadar net, bu kadar
açık olan bir hususu, efendim, siz, Türkiye’nin başından beri... (CHP
sıralarından gürültüler)
ZEKERİYA AKINCI (Ankara)
– Ne olacak orada?! Ne olacak?!
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
– Başından beri... (CHP sıralarından gürültüler)
TUNCAY ERCENK (Antalya)
– Lozan’ı hatırla, Lozan’ı...
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
– Başından beri sıkıntı çektiği, yaklaşık otuz yıldır mücadele verdiği
terör konusuyla karıştırarak bir kokteyl yaparsanız yanlış olur. Terör
başlıbaşına bir millî musibettir.
CANAN ARITMAN (İzmir)
– Yapmayın!
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
– Ciddî bir, Türkiye için beladır; bu, partiler üstü, iç siyaset üstü
bir görevdir. Bugüne kadar, bütün iktidarlar, bütün hükümetler, askerimiz,
polisimiz, silahlı güçlerimiz, güvenlik konusunda, Türkiye’nin
birliği ve bütünlüğü konusunda elinden gelen her türlü katkıyı, mücadeleyi
yapmışlardır, bu mücadele de, aynı şekilde, aynı çaba ve gayretler
artırılarak devam etmektedir. Terörle Mücadele Üst Kurulu Türkiye’deki
bütün gelişmeleri bütün safahatıyla takip etmektedir. Millî Güvenlik
Kurulumuz her iki ayın... Mutlaka bir toplantısı var, iki ayda bir toplantı
yapıyor. Bu toplantılarda birinci gündemi terördür.
Türk Silahlı Kuvvetleri
için bir İktidar, bir Başbakan ne söyleyecekse, onu açıkça kamuoyunda
söylemiştir, gerekli talimat verilmiş, ne gerekiyorsa yapılacaktır
ve yapın demiştir. Elbette bundan sonraki süreçte görev Türk Silahlı
Kuvvetlerinindir.
Siz, zaman zaman bizi
tenkit ederken, siyasî mülahazalarla bazı şeyleri söylerken, Türk
Silahlı Kuvvetlerini rencide ettiğinizin farkına varmıyorsunuz.
(CHP sıralarından “Ayıp, ayıp” sesleri, gürültüler)
ATİLA EMEK (Antalya)
– Ayıp!.. Bu yaptığın ayıp Sayın Başkan! Ne söylediğinin farkına var.
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
– Bazı şeyleri tekrar etmeyin. Yanlış yapıyorsunuz. (CHP sıralarından
gürültüler)
Çok açık bir şey söylüyorum
değerli arkadaşlar... (CHP sıralarından gürültüler)
Değerli arkadaşlar,
bakınız, biz, asker göndersek de, göndermesek de büyük bir devletiz,
bu bölgenin en önemli ülkesiyiz, tarihte de böyleyiz, bugün de böyleyiz,
yarın da böyleyiz. Bu, hükümetlere göre yeniden şekil değiştirmez.
(AK Parti sıralarından alkışlar) Ama, siz… Siyasî polemik yapmak isteyen
birtakım çevreler, bu konuyu alıyor, ne söylüyorlar: “Efendim büyük
devlet olacak mıyız, olmayacak mıyız?” Böyle bir teste falan tabi değiliz.
Bizim büyüklüğümüz orta yerdedir, tarih de bunun şahididir. (AK
Parti sıralarından alkışlar)
TUNCAY ERCENK (Antalya)
– Çuval geçerken iyiydi ama!..
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
– Değerli arkadaşlar, bir başka hususu daha ifade etmek istiyorum.
Bakınız, şehitlerle ilgili olarak herkes bir şey söylüyor. Biraz önce
söyledim, ülkenin birliği meselesi, bütünlüğü meselesi, terör
meselesi politik mülahazaların üzerinde, siyasî mücadelelerin
üzerinde, iç politika malzemesi olmayacak kadar önem arz eden bir
husustur. Elbette, bizim…
K. KEMAL ANADOL (İzmir)
– Salih Bey, geçen sene, Meclise niye gelmediniz?
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
– Sayın Anadol, bakınız, biz, burada olağanüstü toplantı yaptık, değişik
zamanlarda da bu konuyu konuştuk. Ben, şimdi, milletimizin vicdanına
seslenerek bir soru sormak istiyorum: Terörle ilgili olarak konuşmaktan
başka, bugüne kadar, hangi projeyi önerdiniz? Var mı böyle bir projeniz?
(AK Parti sıralarından alkışlar)
K. KEMAL ANADOL (İzmir)
– Çok.
FERİDUN FİKRET BALOĞLU (
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
– O zaman neyi konuşacağız, kardeşim ya?!. (AK Parti sıralarından
alkışlar, CHP sıralarından gürültüler) Konuşmakla değil, gereğini
yapmakla bir yere varmak mümkün olabilir. Onun için geçmişte de şehitleri…
(CHP sıralarından gürültüler)
K. KEMAL ANADOL (İzmir)
– Meclise gelmediniz.
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
- Değerli arkadaşlar, lütfen… Bakın, biz, sizleri dinliyoruz…
K. KEMAL ANADOL (İzmir)
– Terörle ilgili olağanüstü toplantı için gelmediniz.
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
- Değerli arkadaşlar, biz, sizleri dinliyoruz; ama, anladığım kadarıyla
sabrınız, tahammülünüz yok. Biraz sabırlı olun. Galiba, biraz Meclisten
uzak kaldığınız için, heyecanınız artmış. Onu da normal göreyim.
Değerli arkadaşlar,
bakın, şehitleri ve şehitliği istismar edenler, her zaman için musibetle
karşılaşırlar. Bu, siyasiler için de geçerlidir, fertler için de. Hani,
bizde, Anadolu’da bir tabir var “gerekirse şehitler çarpar sizi” diye.
Şehitlere çarpılmayın.
ATİLLA EMEK (Antalya)
– Kime söylüyorsunuz?
A. İSMET ÇANAKÇI (Ankara)
– Size söyleyin, sizi çarpacak.
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
– Biz, şehitlerimizle ilgili olarak, gazilerimizle ilgili olarak
ve güvenlik güçlerimizle ilgili olarak, Hükümet olarak, azamî dikkati
gösteriyoruz. İnsanî olarak görevlerimizi yaptığımız gibi, şehitlerimizle
ilgili, devletimiz de, her türlü tedbiri, dikkati, yapılması gerekli
olanları yerine getiriyor. Onun için, buraya gelip de bu konularla
ilgili ileri geri konuşmanın… (CHP sıralarından gürültüler)
(Mikrofon otomatik
cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN – Sayın Kapusuz,
konuşmanızı tamamlayınız.
Buyurun lütfen.
K. KEMAL ANADOL (İzmir)
– Eve dönüş yasası çıkartıyorsunuz!
SALİH KAPUSUZ (Devamla)
– Değerli arkadaşlar, evet, ben biraz önce de söyledim, sözlerimi
uzun tutmayacağım; çünkü, süreye riayet etmek, sizlere saygının
bir gereğidir diye düşünüyorum.
Şunu ifade ediyorum:
Evet, bugün Hükümetimiz, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri başta
olmak üzere, taraf ülkeler, Filistin, İsrail, Lübnan, Suriye -ki,
Suriye taraf ülkelerdendir biliyorsunuz, anlaşmalar da gereğidir-
dolayısıyla, bunlarla görüştüğü gibi, Amerika, Rusya, Avrupa Birliği
ülkeleriyle müteaddit defalar telefonla, yüz yüze, bölgeyi ziyaret
ederek tarafların tamamıyla görüşerek bir kanaat edinmiştir, görüşe
ulaşmıştır. Bu sizin ifade ettiğiniz karara ulaşmadan önce bütün
bu çalışmaları yapmış, ondan sonra da buraya, bir tezkere olarak
Türkiye Büyük Millet Meclisine getirmiştir.
Elbette, bu kadar çalışmaları
yapmış olan İktidarın sözlerini dinlemeden siz zaten tartışmayı
bitirdiniz, kararı verdiniz, hükmü ilan ettiniz; ama, biz ise, bütün
bunlardan sonra oylama yapacağız, dinleyeceğiz, karar vereceğiz.
(CHP sıralarından gürültüler)
Grup olarak da –lütfen
dikkat buyurun- Grup olarak da dün geç saatlere kadar Başbakanımız,
Dışişleri Bakanımız, yetkili arkadaşlarımız, milletvekillerimize
verilmesi gerekli olan bütün bilgileri aktarmıştır. Dolayısıyla,
bize yakışanı yapıyoruz; biz, Türkiye’ye yakışanı yapıyoruz, devletimize,
milletimize yakışanı yapıyoruz.
Memleket için hayırlı
olmasını temenni ediyor, saygılar sunuyorum. (AK Parti sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN – Teşekkür ederim.
Sayın milletvekilleri,
Anavatan Partisi Grubunun önerisi üzerindeki görüşmeler tamamlanmıştır.
Öneriyi oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler… Kabul etmeyenler… Öneri kabul edilmemiştir.
IV.- BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI (Devam)
B) TEZKERELER VE ÖNERGELER (Devam)
3.- Birleşmiş Milletler Geçici Görev Gücü bünyesinde
faaliyette bulunmak amacıyla Türk Silahlı Kuvvetlerinin Lübnan’a gönderilmesine
izin verilmesine ilişkin Başbakanlık tezkeresi (3/1104) (Devam)
BAŞKAN - Saygıdeğer
milletvekili arkadaşlarım, şimdi, okunmuş bulunan Başbakanlık
tezkeresi üzerinde, İçtüzüğün 72 nci maddesine göre görüşme açacağım.
Gruplara, hükümete ve şahsı adına iki üyeye söz vereceğim.
Konuşma süreleri,
gruplar ve hükümet için 20’şer dakika, şahıslar için 10’ar dakikadır.
Saygıdeğer milletvekilleri,
bu tür tezkerelerde bugüne kadar yapılan görüşmelerde Yüce Meclisin
aydınlatılmasını teminen, hükümete, görüşmelerin başlangıcında
da söz verme usulümüz teamül haline gelmiştir.
Şimdi Sayın Bakana
soruyorum: Sayın Bakanım, bir aydınlatma konuşması yapacak mısınız?
DIŞİŞLERİ BAKANI VE
BAŞBAKAN YARDIMCISI ABDULLAH GÜL (Kayseri) – Evet Sayın Başkanım.
BAŞKAN – Hükümet adına,
Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Sayın Abdullah Gül, Sayın
Bakanım; buyurun. (AK Parti sıralarından alkışlar)
DIŞİŞLERİ BAKANI VE
BAŞBAKAN YARDIMCISI ABDULLAH GÜL (Kayseri) – Sayın Başkan, saygıdeğer
milletvekilleri; Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi 1701 sayılı
Kararı çerçevesinde Lübnan’daki Birleşmiş Milletler Geçici Görev
Gücü UNIFIL’in güçlendirilmesi kararını almıştır. Oluşturulmasına
başlanan bu güce katkıda bulunmak üzere, Anayasamızın 92 nci maddesi
uyarınca Yüce Meclisimizden izin istemiş bulunuyoruz. Bu konuda
sunulmuş bulunan tezkerede, kayıtlı hususlar ve bunları şekillendiren
mülahazalarla ilgili açıklamalar yapmak için huzurlarınızdayım;
hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Değerli arkadaşlarım,
bölgemizdeki gelişmeler büyük bir sürat kazanmıştır. Bunları daima
ulusal stratejimizin ve değerlerimizin süzgecinden geçirerek yakından
izlemekteyiz. Etrafımızda cereyan eden tüm gelişmeleri Türkiye’nin
yüksek çıkarları ışığında değerlendiriyor, siyasî tavır ve duruşlarımızı
buna göre tespit ediyoruz.
Türkiye’nin uzun vadeli
stratejileriyle uygun düştüğü hallerde gücümüz, imkânlarımız ve
kabiliyetlerimize yakışan tarzda uluslararası oluşumların içinde
yer almamızın da doğru olduğuna inanıyoruz. Bu mecrada, Türkiye’nin
tarihî mirası, cumhuriyetimizin ilkeleri, kalıcı güvenlik ihtiyaçlarımız
ve ülkemizin bugün eriştiği düzey yol gösterici olmaktadır.
Türkiye’nin menfaatı,
bölgesindeki istikrar, barış ve huzurdan geçmektedir.
Türkiye aynı zamanda
bir Akdeniz ülkesidir. Doğu Akdeniz’deki istikrar, şüphesiz ki,
Türkiye’nin çıkarınadır. Zira, bölgedeki istikrarsızlık ve çatışmalar,
bugün olmasa bile, yarın bizi de etkiler. Bu nedenle, bölgenin barış
ve istikrarına katkı yapmak bizim de çıkarımızadır. Nitekim, Atatürk’ün
“yurtta sulh, cihanda sulh” şiarı, cihandaki sulhun yurttaki sulha
doğrudan katkıda bulunduğu gerçeğini en veciz şekilde ifade etmektedir.
Lübnan krizine yaklaşımımız da farklı olmamıştır. Komşumuz sayılabilecek
uzaklıktaki bu ülkede meydana gelen gelişmeler, başından itibaren,
yukarıda saydığım kıstaslar dahilinde ele alınmıştır. Lübnan’da konuşlandırılacak
bir uluslararası güce katkımızın söz konusu olduğu ilk günden itibaren,
diplomasimiz, asgarî üç esas şartın yerine getirilmesi gerekliliğinin
altını çizmiştir. Bunu, Sayın Başbakanımız, ben, her ortamda dile
getirdim. Bunlardan birincisi, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi
kararıyla uluslararası meşruiyetin sağlanması; ikincisi, bu gücün,
barışı tesis etmek için herhangi bir çatışmaya girmemesi, silahsızlandırma
gibi bir benzeri görevi üstlenmemesi, yani, barışı yapmak için değil,
barışı korumak için gitmesi; üçüncüsü ise, çatışmayla doğrudan ilgili
tüm tarafların, Türkiye’nin katılımını arzu ettiklerini açık-seçik
bir şekilde beyan etmeleri ve Türkiye’yi davet etmeleri. Bugün geldiğimiz
noktada, bu üç olmazsa olmaz şartın tam olarak yerine geldiğini görüyoruz;
şöyle ki: Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararı ittifakla
alınmıştır; 15’e sıfır; tam ittifakla alınmıştır. 15 üyenin tümü,
1701 sayılı Karara “evet” demiştir. Ülkedeki tüm grupların temsil
edildiği Lübnan Hükümeti, ki, Lübnan Hükümeti bir koalisyon hükümetidir,
koalisyonun içindeki bütün gruplar dahil ve İsrail Hükümeti de Konseyin
bu kararını onaylamışlardır. Gücün, silahsızlandırma ya da benzeri
bir görevi olduğu hiçbir yerde zikredilmemiştir 1701 sayılı Kararda.
Esasen, Türkiye dahil UNIFIL’e katılmayı öngören çeşitli ülkelerin
liderleri de, yaptıkları açıklamalarda, Lübnan’da silahsızlandırma
görevi icra etmeyeceklerini açıkça dile getirmişlerdir; İspanya,
İtalya, Malezya, Bangladeş, Türkiye; buraya katılan bütün ülkelerin
ilgilileri, dışişleri bakanları, başbakanları bu açıklamayı
yapmışlardır. Ayrıca, Türkiye olarak, Birleşmiş Milletlere sunduğumuz
niyet mektubunda bunu yazılı olarak da teyit etmişizdir. Türkiye’nin
katkısı tüm taraflarca samimiyetle arzulanmakta, açıkça da desteklenmektedir.
Dolayısıyla, bu üç şart yerine getirilmiştir.
Böylece, yeni UNIFIL’e
katılımımız konusunda başından itibaren koyduğumuz şartlar gerçekleştikçe,
gayretlerimiz de askerimize yönelik risklerin en asgarî düzeye
çekilmesi üzerine yoğunlaştırılmıştır. Barış ve Lübnan Halkının
esenliğinden yana bir görevde yer alabileceğimizi söylerken, taraflarla
karşı karşıya gelmememizi sağlayacak bir görev çerçevesinin ortaya
çıkması da beklenmiştir. UNIFIL Angajman Kuralları Belgesinde,
kuvvet kullanımı, ağırlıklı olarak meşru müdafaayla sınırlı tutulmuştur;
bunun ötesine geçen, örneğin ön alıcı kuvvet kullanımı gibi seçeneklere
bile sınırlar getirilmiştir.
Değerli milletvekili
arkadaşlarım, 16 Ağustos günü Lübnan, 20 Ağustos günü İsrail, Filistin
ve 22 Ağustos günü de Suriye’ye vaki ziyaretlerimde de en fazla aradığım
ve en fazla gözettiğim husus -Türkiye o zaman karar vermemişti- şayet
karar verirsek oradaki risklerimizi minimize etmek için yerli unsurlarla
çok yakın temas içerisinde olmak olmuştur. Bu sebepledir ki, söz konusu
ziyaretlerimin tümünde Dışişlerindeki mesai arkadaşlarımın yanı
sıra, Genelkurmay ve İstihbarat Teşkilatımızdan da arkadaşlarımı
yanımda götürmüşümdür.
Lübnan’ın bir parçası
olan Hizbullah, Başbakan Sinyora’nın 1701 sayılı Karara yol açan 7
maddelik planını başından beri desteklemiştir. Sinyora’nın, kararının
Güvenlik Konseyinde ittifakla kabul edilmesinin ardından dile getirdiği
“bu, Lübnan diplomasisinin zaferidir” sözünü hatırlatmakta yarar
görüyorum.
Türkiye’yi Lübnan’a
davet eden, uluslararası toplumun yanı sıra, iki bakanlığı Hizbullah
mensubu olan Lübnan Hükümetidir. Lübnan Hükümeti, Lübnan Halkı adına
ve Lübnan’daki bütün gruplar adına, Başbakanları vasıtasıyla, Türkiye’yi
davet etmişlerdir ve ısrarlı bir şekilde bu davet Türkiye’ye yapılmıştır.
Hizbullah’ın Lübnan Parlamentosundaki grup başkanıyla da bir görüşme
yapılmıştır. Burada, Türkiye’nin askerî katkısının arzulandığı,
hiçbir tereddüde yer bırakılmayacak şekilde tarafımıza ifade
edilmiştir. Yine, Lübnan’daki, Dürzilerin lideri Velid Canpolat,
Emel grubunun ve Meclis Başkanı Nebih Berri gibi, bütün grupların
başkanlarıyla, Saad Hariri’yle ve birçok bakanla da, bu görüşmeler,
bizzat ya benim tarafımdan yapılmıştır veyahut da oradaki büyükelçimiz
tarafından yapılmıştır. Ayrıca, savaş sırasında, Türk Hükümetinin,
Türk Halkının ve tüm sivil toplum kuruluşlarımızın, bütün dünyaya
örnek olacak bir tutum sergilemiş olmasının Lübnan Halkını ne denli
memnun etmiş olduğu da, tarafımıza, daima, büyük bir duygu, memnuniyetle
ifade edilmiştir. Lübnan’ın önde gelen bir Şii din adamı da, 3 Eylül tarihli
basınımızda yayımlanan mülakatında “Türk Ordusu bizim için herkesten
farklı, Türk askerinin gelmesini teşvik ediyoruz” diye, açık bir ifadede
bulunmuştur.
Değerli arkadaşlar,
gerçekten, Ortadoğu’daki genel siyasî durum ve bunun küresel gelişmelere
etkisi karşısında, kendi jeopolitik açımızdan bakarak takınmamız
gereken tutum, Lübnan Halkının ve uluslararası toplumun bizden beklentilerinin
ne olduğu, imkânlarımızın nelere elverdiği gibi esaslı sualler
çerçevesinde, Lübnan’a yönelik tercihlerimizin anlaşılması zor
değildir. En kısa şekilde ifade etmek gerekirse, denebilir ki, Lübnan
krizi, Türkiye’nin doğu ile batıyı buluşturan stratejik konumunu
iyice gözler önüne sermiş, Akdenizlilik vasfımızı açıklıkla ortaya
çıkarmıştır. Akdeniz’in güvenliğinin sağlanması, sadece, Fransa’nın,
İspanya’nın, İtalya’nın değil, şüphesiz ki, Türkiye’nin de sorumluluğu
içerisinde olacaktır. Başında söylediğim, barış, istikrar ve çevremizdeki
huzur söz konusu olduğunda, Doğu Akdeniz’i ihmal etmemiz tabiî ki
beklenemez. Lübnan’ın bir Doğu Akdeniz ülkesi olduğunu tabiî ki
unutamayız. Irak’taki askerlerini iktidara geldikten sonra çeken
sol iktidarlar, sosyalist iktidarlar, İtalya’da ve İspanya’da, eğer,
2 000, 3 000 seviyesine uzanan askerlerini Lübnan’a gönderiyorlarsa,
Akdeniz’le olan ilgilerinden dolayıdır. Dolayısıyla, biz de bu çerçeve
içerisinde baktığımızda, tabiî ki, bu konuya duyarsız kalamazdık.
Değerli milletvekilleri,
bu noktada biraz geriye gidip, içinde bulunduğumuz aşamanın ardında
yatan süreç üzerinde bir miktar durmanın yararlı olacağını düşünüyorum.
Böylece, UNIFIL’e katkıda bulunmamız yönündeki kararın bir günde
ortaya çıkmadığı, geçmiş aylardaki yaklaşım ve gayretlerimizle
uyum içinde olduğu da görülecektir.
Ortadoğu’daki tüm sorunların
kalbinde yatan Filistin meselesi kalıcı ve kapsamlı bir çözüme kavuşturulmadığı
müddetçe bölgenin sıkıntıdan kurtulması imkânsızdır. Meselenin aslı
Filistin meselesidir. Bunun gözardı edilmesi herkesi yanıltacaktır.
Dolayısıyla, bu meselede kapsamlı bir çözüme ulaşılmadan, muhakkak
ki, bölgedeki sıkıntılar devam edecektir. Bu sebeple, Filistin meselesinin
öncelik taşımaya devam ettiği her fırsatta vurgulanmalıdır, Hükümetimiz
de bunu vurgulamaya devam etmiştir. Nitekim, Lübnan krizinin ardında
da Filistin sorununun yattığını teşhis etmek mümkündür. Aslında
Lübnan krizinin de, yine ucu Filistin’e giden ve bölgedeki durumu
ağırlaştıran bir sürecin parçası olduğu görülmektedir.
Filistin’de 25 Ocak günü
yapılan seçimler, Ortadoğu’da yeni bir realite ortaya çıkarmıştır.
Ne var ki, bu seçimlerin galibi olan Hamas’ı, makul ve yaşama şansı
olan politikalara, Filistin’in uluslararası taahhütlerine bağlılığa
doğru yönlendirmek, çıkmaz sokaklar içine girmelerini engellemek
yerine, dışlayıcı bir yaklaşım izlenmesi, bölgede mevcut gerilimi
daha da yukarı çekti. Hamas’ın da hataları, bölgede radikalizmin
artmasında menfaatları bulunan çevrelerin işine geldi.
Bu ortamda, aralarında
üç çocuğun da bulunduğu yedi sivilin 9 Haziran günü Gazze’de öldürülmesinin
ardından bir İsrail askerinin kaçırılması durumu daha da kötüleştirdi
ve uzun süre fiilî olarak var olan ateşkesin bu şekilde sona ermesini
ortaya çıkardı.
O günlerde gayet aktif
bir tutum izledik. Taraflardan, sorunun çerçevesi dışına taşmasının
önlenmesi yolunda ellerinden gelen her şeyi yapmalarını istedik.
Bu yolda kendilerine yardımcı olmaya da çalıştık. Lakin, gerilimin
büyümesi engellenemedi, korktuğumuz şekilde, çatışma zinciri
yerini savaşa bıraktı. Neticede, Lübnan’da yaşanan trajedi, Ortadoğu’nun
ötesinde geniş bir coğrafyada tepkilerin yoğunlaşmasına ve derinleşmesine
yol açmıştır. Ne yazık ki, Ortadoğu’da yıllardır özlemi duyulduğu
gibi, bölge insanlarının birlikte barış ve güvenlik içinde yaşama
arzuları körelmiştir.
Çatışma tüm hızıyla
devam etmekteyken, 26 Temmuz günü Roma’da toplanan, kısıtlı, uluslararası
konferansa katıldım. Bu konferans, Birleşmiş Milletler himayesinde
oluşturulacak bir uluslararası gücün acilen Güney Lübnan’da konuşlandırılması
üzerinde mutabakata vardı; fakat, kendisinden esas beklenileni,
yani, Lübnan’la acil ateşkes sağlanması kararını alamadan dağıldı.
Değerli arkadaşlarım,
o günlerde, Lübnan’a nasıl bir askerî güç gitsin; bu tartışılıyordu;
NATO gücü mü olsun, Avrupa Birliği gücü mü olsun; bütün bunlar tartışılıyordu
ve bu konuyla ilgili birçok mahzurlar da vardı. Neticede, Birleşmiş
Millet gücü olması, bütün bunlar tartışıldıktan sonra, Lübnan Hükümetinin
teklifi üzerine kabul edilmiştir.
Roma Konferansını
takiben, 3 Ağustos günü Malezya’da düzenlenen İslam Konferansı Örgütü
Genişletilmiş İcra Komitesi Toplantısı, Lübnan’la ilgili bir diğer
önemli gelişme olmuştur. Burada, Sayın Başbakanımız, Fuat Sinyora
Planına destek verilmesini savunmuş; toplantı, bu yönde güçlü bir
çağrıyla sona ermiştir.
Neticede, geç karara
bağlanmış da olsa, 1701 sayılı Güvenlik Konseyi Kararı, yeni bir
güç oluşturulması yerine mevcut UNIFIL’in güçlendirilmesi seçeneği
üzerine inşa edildiği cihetle, Sinyora Planının en belli başlı unsurlarını
gözetmiş olmaktadır. Kararın esas hedefi de, Lübnan’ın siyasî egemenliğinin
ayağa kaldırılması ve hükümetin, ülke topraklarının tümü üzerinde
kontrolünün tesisidir.
Burada tekrar açıklamak
istediğim husus şudur: Daha önce NATO veya diğer seçenekler düşünülürken,
bütün bunlar Arap Ligi ve Lübnan Hükümeti tarafından reddedilmiş
ve neticede, Lübnan Başbakanının teklifi üzerine, mevcut olan UNIFIL’in,
Birleşmiş Milletler Lübnan Gücünün güçlendirilmesi ve büyütülmesi
kararı kabul edilmiştir.
Bu karar, Lübnan ve
bağlantılı sorunların hemen hal yoluna girmesini, bu sorunların
hiçbir geçmişi yokmuşçasına kolaylıkla sağlayacak sihirli bir değnek
değildir; ancak, Lübnan Halkının esenliğe kavuşması, son defa yaşanan
trajedinin tekrarının önlenmesi ve Lübnan’ın yeniden imarının gerçekleştirilebileceği
bir döneme geçilmesi için bir önşarttır; kalıcı bir çözüm de, ancak
o ilerideki noktalara varılmasıyla mümkün olabilecektir. Türkiye'nin
esirgemediği, işte bu kritik aşamada Lübnan Halkının yanında yer
almaktır. Ayrıca, 1701 sayılı Güvenlik Konseyi Kararının, bölgede
barış ve istikrar için aradığı fırsat penceresine destek çıkmaktır.
Değerli milletvekilleri,
1701 sayılı Kararın alınması sonrasında, Lübnan’da konuşlandırılacak
güce katkıda bulunmamız yönünde, Lübnan Hükümetinin yanı sıra
dost ve müttefik ülkelerin telkinlerine de muhatap olduk. Gerek Sayın
Başbakanımız gerek ben, bu konuda çok çeşitli temaslar içinde bulunduk.
Yüce Meclisin onayına
sunulan tezkerede de işaret edildiği üzere, ülkemizin, uluslararası
barış ve istikrarın korunması konusundaki rolü ve ağırlığına
ilişkin beklentilerin yüksek olmasında, Türk Silahlı Kuvvetlerinin,
başta Balkanlar ve Afganistan olmak üzere, çeşitli ihtilaf bölgelerinde
üstün başarıyla yerine getirdiği görevlerin büyük payı bulunmaktadır.
Bugüne kadar UNIFIL’e
katkıda bulunacağını açıklamış olan ülkeler arasında, bir yandan
Almanya, Belçika, Danimarka, Finlandiya, Fransa, Hollanda, İrlanda,
İspanya, İsveç, İtalya, Lüksemburg, Norveç, Polonya, Portekiz ve Yunanistan
gibi NATO ve Avrupa Birliği üyesi ülkeler, diğer yandan Bangladeş,
Endonezya, Katar, Malezya gibi İslam Konferansı Örgütü üyeleri
ile Bulgaristan, Çin Halk Cumhuriyeti, Gana, Hindistan, Nepal, Slovenya,
Ukrayna gibi yakın ve uzak coğrafyadan farklı ülkeler bulunmaktadır.
Değerli arkadaşlar,
bir Doğu Akdeniz ülkesi olan Türkiye'nin, diğer bir Doğu Akdeniz ülkesi
olan Lübnan’ın istikrarıyla ilgilenmesinin doğal olduğunu vurgulamak
istiyorum. Esasen, Lübnan’da istikrar sağlanmasının Türkiye'nin güvenliği
açısından ne denli önemli olduğu yakın tarihte de görülmüştür; ancak,
1970’li yıllardan bu yana ülkemizin gelişimine paralel olarak, Doğu
Akdeniz’le olan ekonomik, siyasî ve sosyal bağlarımız daha da pekişmiş
ve büyümüştür. Bu bağlamda, sadece bir enerji ağ merkezi olmak yönündeki
atılımın devam ettirilmesi, örneğin, Bakü-Tiflis-Ceyhan boru hattının
güvenliği gibi gerekçeler dahi, bu ilişkiyi ortaya koymak için yeterli
olduğu kanaatindeyim.
Yeni UNIFIL için öngörülen
toplam 15 000 kişilik gücün yarısına yakınının NATO ve Avrupa Birliği
üyeleri tarafından karşılanacağı, ilk dönemlerinin liderliğinin
müttefiklerimiz tarafından üstlenileceği de hatırda tutulmalıdır.
Hatta, Irak’taki kuvvetlerini geri çekmiş olan ve sol iktidarların
işbaşında bulunduğu İtalya ve İspanya, yeni UNIFIL’de çok ağırlıklı
bir şekilde yer alacaklardır.
Gerçekten, değerli
arkadaşlar, yalnız Avrupa Birliği nezdinde değil, uluslararası
alanda da Türkiye’nin saygın duruşunu tamamlayan medeniyetlerarası
köprü niteliğimizle, Avrupa Birliğinin, Türkiye’yle birlikte küresel
bir güç haline dönüşebileceği yolundaki haklı iddialarımızla
da tutarlılık arz etmektedir bu davranış.
Diğer taraftan, 2008
yılında yapılacak seçimlerle, 2009 ve 2010 dönemi için Birleşmiş
Milletler Güvenlik Konseyinin geçici üyesi olmayı hedeflediğimizi
de Yüce Meclise hatırlatmak isterim, ki, elli senedir, bu büyük ülke,
Birleşmiş Milletlerde gerektiği gibi temsil edilememiştir. İlk defa
adaylığımızı açıkladık; daha önceki adaylıklarımız geri çekilmişti.
Güvenlik Konseyinin üyelik seçimleri de önümüzdeki yıllarda söz
konusu olacaktır.
Bölgenin en güçlü ülkesiyiz
ve bu tanımlamamızı yansıtan bir siyasî-askerî donanımı yıllardır
ayakta tutuyoruz. Bölgemiz ise olağanüstü bir konjonktür içinden
geçmektedir. Hal böyleyken, uluslararası toplum ve müttefiklerimizle
bir arada hareket etme kapasitemiz hakkında yanılgılara yol açılmaması
gerektiğini düşünüyoruz.
Yol ayrımına gelindiğinde,
risk taşımayan bir tercih hiçbir zaman yoktur; ancak, biz, UNPROFOR
vasıtasıyla Bosna’da, KFOR vasıtasıyla Kosova’da, ISAF vasıtasıyla
da Afganistan’da temsil edilmiyor olsaydık, söz konusu bölgelerde
bugünkü etkinliğimizden de söz edilmiyor olacaktı. Kaldı ki, bunlara
katıldığımız sırada hiçbiri için Birleşmiş Milletlerin bir kararı
yoktu ve çatışmaların durdurulması kararı mevcut değildi. Lübnan’da
ise, Birleşmiş Milletler tarafından çatışmaların durdurulması kararı
alınmıştır. UNPROFOR çerçevesinde, bünyesinde muharip unsurlarda
yer alan kapsamlı bir birlik katkısında bulunduğumuz dönemde Bosna-Hersek’te
çatışmalar devam etmekteydi. Bu durum da, Dayton Anlaşması imzalanıncaya
kadar yaklaşık iki sene sürmüştü.
(Mikrofon otomatik
cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN – Buyurun Sayın
Bakanım, konuşmanızı tamamlayınız.
DIŞİŞLERİ BAKANI VE
BAŞBAKAN YARDIMCISI ABDULLAH GÜL (Devamla) – Sayın Başkanım, bitirmek
üzereyim.
UNPROFOR çerçevesinde,
bünyesinde muharip unsurlarda yer alan kapsamlı bir birlik katkısında
bulunduğumuz dönemde Bosna-Hersek’te çatışmalar devam etmekteydi
ve Dayton Anlaşması yapılmamıştı. Aynı durum, Kosova’da gerçekleştirilen
NATO harekâtlarına katkılarımız açısından da geçerlidir. Nitekim,
bu harekâtlara katkımız konusunda Yüce Meclis tarafından 8 Ekim
1998 tarihinde karar verildiğinde taraflar arasında çatışmalar
devam etmekteydi. Üstelik, o dönemde, henüz bir Birleşmiş Milletler
Güvenlik Konseyi kararı da ortada yoktu. Keza, ISAF çerçevesinde
iki dönem kuvvet komutanlığı görevini de üstlenerek kapsamlı kuvvet
katkısında bulunduğumuz Afganistan’da da çatışmalar sona ermiş değildi.
Kaldı ki, ISAF’a katkımız, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararı
alınmadan önce, 10 Ekim 2001 tarihinde Mecliste karara bağlanmıştı
ve Mecliste o zaman karar alınırken hiçbir Birleşmiş Milletler kararı
ortada yoktu. Ayrıca, ISAF’a yaptığımız katkıların bünyesinde muharip
unsurlarımız da yer almaktadır. UNIFIL’de ise uluslararası meşruiyetin
tesisine yönelik tüm şartlar karşılanmış olup, sorunun tarafları
arasında çatışmalar sona ermiş ve gücün konuşlandırılmasına ilişkin
mutabakata varılmıştır.
Şu halde, daha önceki
belli başlı örnekler olan UNPROFOR, KFOR ve ISAF’ta çatışmalar durdurulmadığı
ve çatışmaya taraf olanların rızaları alınmadığı halde, Türkiye,
muharip güç göndermiştir. UNIFIL’e ise, meşruiyet, Birleşmiş Milletler
kararıyla ve tarafların rızası ve çatışmaların durdurulması bakımından
tüm şartlar gerçekleştirildiği halde muharip güç yine gönderilmemektedir.
Ayrıca, bir hususu
da belirtmek istiyorum: Söz konusu güçler için belirlenmiş olan Birleşmiş
Milletler angajman kurallarına; yani, görev sırasında riayet edilecek
hususlar manzumesine çatışma riski açısından bakıldığında, UNIFIL
için belirlenmiş olan kurallardan çok daha ileri giden unsurlar içerdiği
görülmektedir. Şu var ki, UNIFIL Lübnan’a barışı götürebildiği ölçüde
uluslararası toplumun da katkıları muhafaza edilebilecektir. UNIFIL’in
herhangi bir tarafla çatışmaya girmesi, aslında, misyonunun zaten
sona ermesi demektir, ki, bu, söz konusu olamaz.
Değerli arkadaşlar,
bölgemizdeki sorunlar birbiriyle bağlantılıdır. Hepsinin etkileri
de doğrudan ya da dolaylı olarak ülkemizde hissedilmektedir. Bu bakımdan,
Lübnan’da istikrar sağlanması diğer sorunların çözümünü de teşvik
eden bir ortam oluşturacaktır. Bu süreçte, her zaman, dürüst, gerçekçi
ve yapıcı olduk. Savaş devam ederken güçlü mesajlar vermekten geri
durmadık. Haksızlık ve yanlışlıklar karşısında olduğumuzu ortaya
koyduk ve uluslararası camianın en aktif üyesi olarak hareket ettik,
ki, Lübnan Halkı, Filistin Halkı bunun şahididir; oraya giden bütün
Türkler, bunu, orada görmektedir.
Bugün, bu sayede diyebiliyorum ki, onayınıza
sunulan tezkere, Türk askerinin karşılaşabileceği risklerin en
aza indirgenmesini amaçlayan bir çerçeve çizmiştir. Lübnan’a gönderilecek
gücümüz insanî ve lojistik yardımla mükelleftir.
Türkiye’nin UNIFIL’e
katkısı aşağıda belirtilen konularda olacaktır:
Doğu Akdeniz’de devriye
görevi yapacak deniz görev gücü için yeterli kuvvet tahsisi, taleplerin
tek tek değerlendirilmesi kaydıyla dost ve müttefik ülkeler için deniz
ve hava ulaşım desteğinin sağlanması, Lübnan ordusuna eğitim verilmesi.
Ayrıca, bölgede, Türkiye
Cumhuriyeti Devleti tarafından icra edilecek insanî yardım faaliyetlerinin
gerektireceği ve başta bu unsurların güvenliğini sağlayacak kuvvet
koruma birlikleri olmak üzere, detayları İçişleri Bakanlığı ve
Genelkurmay Başkanlığı tarafından belirlenecek askerî unsurlar
olacaktır.
Değerli arkadaşlarım,
altını çizmek istediğim nokta burada şudur: Türkiye Cumhuriyeti
Devleti tarafından yapılacak insanî yardımlardır. Yıkılmış yakılmış
bir Lübnan’la karşı karşıyayız. Şu anda işgal altındadır, şu anda İsrail
askerleri Lübnan’ın bir kısmını işgal etmektedir. Uluslararası
güç gidince bu işgal sona erecektir ve uluslararası güce verilen
bir görev de, orada yıkılan yerlerin tekrar yapılması -nasıl tsunamide
olduğu gibi- okulların, evlerin, hastanelerin tekrar ayağa kaldırılması
olacaktır.
Söz konusu kuvvet,
bölgedeki silahlı unsurların silahtan arındırılması dahil olmak
üzere –ki, bu, açıkça Hizbullah demektir- yukarıda arz ettiğim taahhütlerin
dışında hiçbir görevi kullanmayacaktır. Bu konuda, maalesef, hâlâ
tartışmaların yapıldığını ve bu kürsüden hâlâ birçok iddiaların
ileri atıldığını görmekten büyük bir üzüntü duyuyorum. Belgeler ortadadır.
Bunun ötesinde, biraz önce Türkiye Büyük Millet Meclisi kürsüsünden
okunan Hükümet tezkeresi ortadadır. Gayet açık seçik bir şekilde
bunun olmayacağı tezkerede söylenmiştir.
ALİ TOPUZ (İstanbul) – Sizin tezkerenizde var;
Birleşmiş Milletler kararı o değil.
DIŞİŞLERİ BAKANI VE
BAŞBAKAN YARDIMCISI ABDULLAH GÜL (Devamla) – Yetki verirseniz, bu
yetki çerçevesi içerisinde gidecektir Türk askeri ve yapacağı işler
gayet net, açık bir şekilde belirtilmiştir ve yapmayacağı işler de
açıkça ortaya konmuştur. O açıdan, bu konularda halkın kafasını karıştırmanın
doğru bir siyaset olmadığı kanaatindeyim değerli arkadaşlar. (CHP
sıralarından gürültüler)
Bunları söyledikten
sonra, tabiî ki, kararı Yüce Meclis verecektir; fakat, kararı Yüce
Meclis verdikten sonra, hepimizin, hep beraber, oraya gidecek askerlerimizin
arkasında dimdik durmamız, onlara moral vermemiz, dua etmemiz ve
onların arkasında, bütün Türk Devleti olarak arkalarında olduğumuzu
göstermemiz de hepimizin görevi olduğuna inanıyorum ve bu tartışmaların,
burada yapılan tartışmaların, karar çıktıktan sonra kesileceğini
ümit ediyorum. Nasıl Afganistan’da, Bosna’da, Kosova’daki askerlerimizin
arkasındaysak, nasıl iktidar muhalefet olarak bu bölgelere gittiğimizde,
oradaki güçlerimizi, askerlerimizi ziyaret etmekten büyük bir
gurur ve şeref duyuyorsak, bu karar çıkarsa, çıktıktan sonra, askerimiz
oraya gittiğinde aynı tavrı göstermek hepimizin de vazifesi olacaktır.
Hepinize saygılar
sunuyorum. (AK Parti sıralarından alkışlar)
BAŞKAN – Teşekkür ederim
Sayın Bakanım.
Saygıdeğer milletvekili
arkadaşlarım, tezkere üzerinde söz alan sayın milletvekillerinin
isimlerini okuyorum: Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına İstanbul
Milletvekili Onur Öymen, Anavatan Partisi Grubu adına Isparta Milletvekili
ve Genel Başkan Sayın Erkan Mumcu, Adalet ve Kalkınma Partisi Grubu
adına İstanbul Milletvekili Egemen Bağış; şahıslar adına, Ahmet
Işık, Konya Milletvekili; Recep Garip, Adana Milletvekili; Yaşar
Nuri Öztürk, İstanbul Milletvekili; Mehmet Ağar, Elazığ Milletvekili
ve DYP Genel Başkanı; Göksal Küçükali İstanbul Milletvekili.
Eğer, bu ilk iki şahsı
adına söz isteyen milletvekili arkadaşımız söz hakkını başka birisine
devretmemişse, sadece ilk iki sırada okuduğum arkadaşıma söz verebileceğim.
Sayın Bakanın konuşması
sırasında kullanmış olduğu ek 7 dakikalık süreyi, eğer süreleri
yetişmezse diğer grup adına konuşan arkadaşlarıma da vereceğim.
İlk söz, Cumhuriyet
Halk Partisi Grubu adına İstanbul Milletvekili Onur Öymen’e aittir.
Sayın Öymen, buyurun.
(CHP sıralarından alkışlar)
CHP GRUBU ADINA ONUR
ÖYMEN (İstanbul) – Sayın Başkan, çok değerli milletvekilleri; Hükümetin,
Lübnan’da oluşturulması kararlaştırılan Birleşmiş Milletler Barış
Gücüne Türkiye’nin de asker göndermesini öngören tezkeresi hakkında
Cumhuriyet Halk Partisi Grubunun görüşlerini açıklamak üzere söz
almış bulunuyorum; bu vesileyle, Yüce Heyeti saygılarımla selamlıyorum.
Değerli arkadaşlarım,
12 Temmuzda Lübnan’da başlayan ve çok sayıda masum insanın hayatına
mal olan çatışmaları derin bir üzüntü ve kaygıyla izledik. Ne yazık
ki, başta Birleşmiş Milletler olmak üzere, uluslararası toplum bu
çatışmalar sırasında başarılı bir sınav verememiştir. Lübnan’da,
her gün, masum kadınların ve çocukların bulunduğu sivil hedefler
bombalanırken, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi bir ayı aşkın
süre içinde ateşkes çağrısında bulunamamış, bu saldırıların sorumluluğunu
kınayan bir karar dahi alamamıştır. Birleşmiş Milletler gözlem postasında
İsrail’in açtığı ateş sonucunda öldürülen barış gücü askerleri
için dahi bir kınama kararı Birleşmiş Milletlerden çıkmamıştır. Bu
olaylar sırasındaki tutumu dolayısıyla Birleşmiş Milletler, saygınlığından
ve güvenirliliğinden çok şey kaybetmiştir. Avrupa Birliğinin ve
diğer uluslararası kuruluşların tepkileri de son derece yetersiz
ve geç olmuştur.
Böyle bir ortamda,
biz, Cumhuriyet Halk Partisi olarak, ilk günden itibaren, savaşın
ilk gününden itibaren bu saldırıların sorumlularını şiddetle ve
cesaretle kınadık, çatışmaların durdurulması için uluslararası
toplumu göreve davet ettik.
Değerli arkadaşlar,
Lübnan’daki gelişmeler, insanlık açısından çok vahim, çok kaygı verici
olmuştur. Kökü İsrail-Filistin çatışmasına giden bu çatışmaların
bütün Ortadoğu’yu kapsayacak daha büyük çatışmalara yol açması
ihtimali kuvvetlidir. İsrail, daha şimdiden, İran’la olası bir savaşta
görev alacak komutanını tayin etmiştir. Suriye’yle yapılacak savaşta
görev alacak Genç Aslanlar denilen tugayını oluşturmuştur. İşte,
Hükümetin hazırladığı tezkere, Türk askerini böylesine büyük çatışmaların
beklendiği bir yangının ortasına atma tehlikesi taşıyor.
Bu tezkerenin içeriğine
biraz sonra değineceğim. Önce, müsaade ederseniz, işin siyasî boyutundan
kısaca söz edelim. Bu endişe verici gelişmeler olurken, Türkiye,
ne oluyor, ne yapıyor; Hükümet, Lübnan konusunda yaptığı bazı temas
ve girişimlerden, telefon konuşmalarından övünçle bahsediyor. Sayın
Başbakan “ben, Abdullah Beyi –biz, Sayın Gül diyoruz; onun üslubu böyle-
bölgeye gönderdim. Bütün bu konuları, ilgili ülkelerle konuştu,
koalisyon ortaklarıyla konuştu. Herkes bizim asker göndermemizi
istiyor” diyor. Yapılan çeşitli açıklamalara baktığımız zaman görüyoruz
ki, herkes, bizim bu çalışmalarımızdan, temaslarımızdan çok memnun;
herkes bizimle aynı görüşte, herkes bizi çok beğeniyor! Acaba, gerçekten
öyle mi. Değerli arkadaşlarım, temas yapmak iyidir, kuşkusuz çok yararlıdır;
ama, yeterli midir; bu temaslarda ne söylüyorsunuz ve ne sonuç alıyorsunuz;
mesele o.
Şimdi, Hükümetimizin
politikası belli. Örneğin, Sayın Gül İran’a gittiğinde, İranlılar
çok memnun kendisiyle yaptıkları görüşmeden. Acaba, İranlılara,
siz, İsrail’in uluslararası alanda tanınmış sınırlar içinde yaşama
hakkını desteklediğimizi söylüyor musunuz?! Söylüyorsanız, İranlılar,
aferin, biz de öyle düşünüyoruz mu diyorlar?! Tam tersine, İran Cumhurbaşkanı
diyor ki: “Bizim hedefimiz, İsrail’i haritadan silmektir.” Yani,
temas marifet değil; sonuç almak, ikna etmek, doğru görüşleri bildirmek
marifet.
Efendim, siz, İsrail’e
gittiğinizde diyor musunuz, biz, Hizbullah’la çatışmak istemeyiz,
Hizbullah’ın silahsızlandırılmasında görev almak istemiyoruz,
Hizbullah’a karşı bir politikamız yok; bunu diyor musunuz?! Dediğiniz
zaman, İsrailliler, çok iyi yapıyorsunuz, biz de sizinle aynı kanaatteyiz
mi diyorlar?! Lübnan’a gittiğiniz zaman, şunu mu diyorsunuz; efendim,
ben orada sadece deniz gücü bulunduracağım, insanî yardımı korumak
için kara askeri gönderebilirim diyorsunuz; Lübnanlılar da, aferin,
çok memnun olduk diyorlar; öyle mi?!
Bakın, Ankara’daki
Lübnan Büyükelçisi ne diyor; Ankara’daki Lübnan Büyükelçisi diyor
ki: “Biz, çarpışacak asker istiyoruz; çarpışmayacak olanlar, evde
otursun, bebek baksın” diyor. Basında yayımlandı. Bu kadar aşağılayıcı,
küçültücü tepkilere muhatap oluyorsunuz. Ondan sonra diyorsunuz
ki, herkes bizden çok memnun, herkes, bütün görüşlerimizi kabul ediyor.
Birbiriyle can düşmanı olan, birbiriyle her konuda uzlaşmazlık
içinde olan, birbirinin varlığına tahammül edemeyen devletler,
sırf siz gittiniz, konuştunuz diye bir anda tutumlarını mı değiştirdiler?!
Yani, biz, o kadar etkili bir devletiz ki, bir anda, İran’ı etkiliyoruz
İsrail’i tanısın diye; efendim, İsrail’i etkiliyoruz Hizbullah’la
uzlaşsın diye! Bunlar, gayriciddî şeyler. Türkiye gibi büyük ve
ciddî devletler, başka ülkelerle konuştuğu için övünmez; bunlar, küçük
devletlerin yapacağı işlerdir; sonuç aldığı zaman övünür. Şunu
derseniz, biz sizi alkışlarız: Çatışma başladı, biz müdahale ettik,
hemen Amerika’yla konuştuk, ilgili devletlerle konuştuk, derhal
ateşkes çağrısı yaptırdık. Daha önceki Lübnan müdahalesinde dört
günde ateşkes çağrısı yapılmıştı, bu defa otuzdört günde yapıldı. Ne
yaptınız siz o otuzdört gün içinde?! Kimi etkilediniz?! Dost ülkeleri
etkileyebildiniz mi?! Müttefikleri?!. Hiç kimseyi etkileyemediniz.
Fazla övünmeyin. Ancak başarılı sonuç aldığınız zaman övünün.
Efendim, Lübnanlılar
çok istiyorlar bizim asker göndermemizi! Ne diyor Lübnan Cumhurbaşkanı
“İsrail’le askerî işbirliği yapan ülkeler Lübnan’a asker göndermesin”
diyor; yani, istemiyor Türk askerini. Kim diyor; Lübnan Cumhurbaşkanı.
Biz ne diyoruz; Lübnan bizi çok istiyor diyoruz.
Değerli arkadaşlar,
ciddî olalım. Yani, kendimizi başarılı göstermek için, lütfen, gerçekleri
çarpıtmayalım.
Şimdi, bunun bir tek
izahı var, bizim görebildiğimiz kadarıyla; o da şudur: Her gittiğiniz
ülkede, o ülkenin duymak istediği sözleri söylüyorsunuz; İran’a
gidiyorsunuz, İran sizden neyi duymak istiyorsa onu söylüyorsunuz;
Amerika’ya gittiğiniz zaman, Amerika ne duymak isterse onu, İsrail’de
onu, Lübnan’da onu!.. Herkes sizden çok memnun! Değerli arkadaşlarım,
bunun adına “nabza göre şerbet verme politikası” derler. (CHP sıralarından
alkışlar) Bunun adına “mavi boncuk politikası” derler ve bir gün, bu
oyun çıkar ortaya, herkes sizin gerçek tutumunuzu anlar; bugün anladıkları
gibi.
Şimdi, aynı şekilde,
Türk Halkına da doğru bilgi vereceksiniz, Meclise doğru bilgi vereceksiniz,
Adalet ve Kalkınma Partisine mensup değerli milletvekillerimize
doğru bilgi vereceksiniz. Onların oyunu isteyebilirsiniz; ama,
önce, gerçekleri anlatın, belgeleri anlatın. Çok üzülerek söylüyorum,
son günlerde dehşet içinde kalıyoruz; halkımıza, Meclisimize verilen
bilgilerin çoğu gerçekleri yansıtmıyor. Sayın Dışişleri Bakanı,
daha dün, bir televizyon programında, İran’ın, Birleşmiş Milletler
kararını desteklediğini söyledi. Değerli arkadaşlarım, gerçeklerden
bu kadar uzak bir beyan olamaz. İran
da, Hizbullah da, herkes çatışmalar durduğu için sevindi; ama,
İran Cumhurbaşkanı, İran Dışişleri Bakanı, Lübnan Dışişleri Bakanı
“bu karar son derece tek yanlıdır, son derece İsrail yanlısıdır,
dengesizdir” diye beyanda bulundu. Şimdi, siz, kalkıp da, Türk Halkına
“İran, Birleşmiş Milletler kararından çok memnundur” derseniz, bu
halkı yanıltmış olmaz mısınız?! Milletvekillerini yanıltmış olmaz
mısınız?!
Şimdi, onun için, bu beyanlarımızda
çok dikkatli olmak zorundayız. “Efendim, biz herkesi memnun ediyoruz;
ama, işte, oraya sadece deniz gücü göndereceğiz, insanî yardımı koruyacak
güç göndereceğiz…” İsrail Başbakanı Olmert diyor ki: “Biz burada
çarpışacak güç istiyoruz, çarpışmayacak güç istemiyoruz buraya.”
Yani, o, nasıl memnun olur sizin bu tavrınızdan?!
Şimdi, bu örnekleri
çoğaltmak kabil; fakat, şunu açıkça ifade edeyim ki, bizim bu çabalarımız,
bu tavrımız, bu politikamızın sonucunda Lübnan’da ne kazanırız diye
sorarsanız, ben size bir tek şey söylerim: Biz bu politikaları uygulayarak
Lübnan’da düşman kazanırız, başka hiçbir şey kazanamayız. Bunlar,
son derece yanlış politikalardır ve Türkiye’nin itibarını, güvenirliğini
sarsacak politikalardır.
Değerli arkadaşlarım
“Türkiye büyük devlettir, bölgede siyasî ağırlığımız var, asker göndermezsek
bu siyasî ağırlığı kaybederiz” diyorsunuz. Yani, çok büyük ağırlığımız
var da, asker göndermezsek bunu kaybedeceğiz! Savaş sırasında Roma’da
bir toplantı yapıldı Ortadoğu konusunu görüşmek üzere, kimsenin
aklına bile gelmedi Türkiye’yi davet etmek; Amerika’nın müdahalesi
olmasa, biz orada bulunamayacaktık. Daha üç gün önce, Helsinki’de,
Avrupa Birliği dışişleri bakanları, Ortadoğu konusunu görüştüler;
bundan önce, benzeri toplantılara, Sayın Başbakanımızı, Sayın Dışişleri
Bakanımızı davet ederlerdi, bu defa, hiç kimsenin aklına bile gelmedi;
acaba Türkiye ne düşünüyor, Türkiye’nin tavsiyeleri nelerdir, tecrübesi
nedir, kimsenin sormak aklına bile gelmedi; biz katılamadık bu toplantıya.
Şimdi, değerli arkadaşlarım,
bütün bu gelişmeleri, bölgedeki genel gelişmelerin çerçevesi
içinde değerlendirmemiz gerekiyor. Bölgemizde çok önemli gelişmeler
var. Irak, bir iç savaşın eşiğindedir. İran’a yönelik büyük bir saldırı
ihtimali gündemdedir nükleer projesi dolayısıyla ve Ortadoğu’daki
çatışmaların bütün bölgeye yayılması, gerçekten, kuvvetle muhtemeldir.
Şimdi, o bakımdan, bizim, böyle bir dönemde, kendimizi Lübnan’da ateşe
atmadan önce, Türkiye’nin güvenlik çıkarlarını düşünmemiz lazım.
Nedir bizim birinci güvenlik çıkarımız; Kuzey Irak’tan Türkiye’ye
yönelik terörist saldırıları bertaraf etmektir. Bunun için asker
göndermek gerekiyorsa, oraya göndereceksiniz. Bunun için Meclisimizden
yetki aldı Hükümet 20 Mart 2003 tarihinde. Kuzey Irak’taki durumu aynen
size anlattığım gibi anlattı, Meclisten yetki aldı Kuzey Irak’a asker
göndermek için. Gönderebildi mi; gönderemedi. Sonra ne oldu; 7 Ekim
2003’te bir daha yetki aldı. Bir daha yetki aldı; orada da gönderemedi.
Şöyle bir şey oldu: 7 Ekimde yetki aldıktan bir ay sonra 6 Kasım 2003
tarihinde Amerika Dışişleri Bakanı Colin Powell’la Sayın Dışişleri
Bakanımız bir telefon konuşması yaptı ve o günden itibaren Türkiye,
politikasını değiştirdi ve Kuzey Irak’a asker göndermekten vazgeçti.
Hani büyük devlettik?! Büyük devletler böyle mi yapar?! Kendine yönelik
terörist tehdide karşı asker göndermeye cesaret edemeyeceğiz,
başka ülkelerin saldırılarını durdurmak için askerimizi ateşe
atacağız, mayın tarlasına atacağız! Büyük devletler böyle mi yapar
arkadaşlar?! Hangi büyük devlet yapıyor bunu?!
Ayrıca, bu vesileyle
şunu söyleyeyim size: Büyük devletler, önce kendi çıkarını korur,
kendi çıkarını düşünür. Efendim, biz, fedai gibi, Ortadoğu’nun her
ihtilafında askerimizi cepheye süremeyiz. Bakınız, vaktiyle
Bismark “bütün Balkanlar bir tek Pomeranyalı askerin kaval kemiğine
değmez” demiş. Daha o devirde, herkes, askerinin canını böyle koruyor,
ondan sonra biz ne diyoruz; hiç gereksiz alanlara, mayın tarlalarına
askerimizi sürüyoruz.
Değerli arkadaşlarım,
orası bir piknik alanı değildir, Irak bir izci kampı değildir. Daha
önceki İsrail saldırılarından kısa bir süre önce Amerika asker
çıkardı; bir tek günde, Hizbullah saldırıları sonunda, Amerika 238
askerini kaybetti, bir tek günde, Fransa, 58 paraşütçüsünü kaybetti.
Şimdi, öyle bir alana askerinizi yolluyorsunuz. Üstelik, yalnız
oradaki Hizbullah saldırısından filan ölme tehlikesi yok, şehit
olma tehlikesi yok; siz biliyor musunuz ki, İsrail’in savaş sırasında
attığı ve bütün dünyanın eleştirdiği misket bombalarının sayısı
tam 100 000’dir ve her bombanın içinde 60 ilâ 200-300 öldürücü misket bulunmaktadır.
Siz biliyor musunuz ki, ateş kesildikten sonra 13 kişi hayatını kaybetmiştir
bu misket bombaları yüzünden. Onların patlaması sonucunda, birçok
insan, bebekler dahil, altı yaşında çocuklar dahil, ağır yaralanmıştır.
Siz böyle bir araziye yolluyorsunuz askerinizi ve bu misket bombalarının
çoğu, sizin askerinizin gideceği Güney Lübnan’dadır. Bunları bilmeden,
bunları sizlerle tartışmadan, paylaşmadan, sizi karar almaya zorlayanlar,
bizce çok yanlış bir iş yapıyorlar.
“Efendim, biz Hizbullah’ı
silahsızlandırmayız.” Çok güzel. Hizbullah’ı siz nasıl tanımlıyorsunuz?
Defalarca sorduk, cevap alamadık. Bizim, Ortak Stratejik Vizyon Belgesi
imzaladığımız Amerika “Hizbullah terör örgütüdür” diyor. İsrail’den
bahsetmiyorum. “Hizbullah terör örgütüdür” diyor. Kanada da öyle
diyor, İngiltere de öyle diyor, Hollanda da öyle diyor. Bazı Avrupa
ülkeleri “Hizbullah terör eylemi yapan bir örgüttür” diyor. Siz ne
diyorsunuz? Amerika ile hani ortak görüşteydiniz, Hizbullah’ı siz
de Amerikalılar gibi mi görüyorsunuz?! Hayır, öyle görmediğiniz
belli; çünkü “onların silahsızlandırılmasında biz görev alamayız”
diyorsunuz.
Değerli arkadaşlar,
burada ciddî olalım. Birleşmiş Milletlerin aldığı kararı herkes
doğru okusun. Kalkıp, Sayın Dışişleri Bakanı, burada, Meclisin kürsüsünde
“Birleşmiş Milletler kararlarında böyle, silahsızlanma filan lafları
yoktur” derse, biz çok üzülürüz. Belgeler elimizde. İsterseniz, vakit
verirse Sayın Başkan, size kelime kelime burada tercüme ederim. Çok
açık. Maddesini söyleyeyim: 1559 sayılı Karar 2 Eylül 2004 tarihinde
alınmış. “Madde 3- Amaç, oradaki, Lübnan’daki Lübnanlı olan ve olmayan
bütün milislerin tasfiye edilmesi ve silahsızlandırılmasıdır”
diyor. Buyurun. Son olarak alınan 1701 sayılı Karar, aynen buna atıfta
bulunuyor, bunun uygulanmasına atıfta bulunuyor, silahsızlanmaya
tekrar atıfta bulunuyor, Lübnan Ordusuna görev veriyor, Birleşmiş
Milletlere de Lübnan Ordusunu destekleme görevi veriyor.
Şimdi, değerli arkadaşlar,
bu belgeler ortada. Başka belge söyleyeyim size: Son olarak ortaya
çıkan ve biraz da Hükümeti şaşırtan, belki de biraz tezkerenin üslubunu
yumuşatmaya sevk eden belge, Çatışma Kuralları Belgesi. Çatışma
Kuralları Belgesini açınız, isterseniz maddesini söyleyeyim, A
ekinin 4.16 maddesi, Birleşmiş Milletler Barış Gücü Komutanına,
orada, Birleşmiş Milletler askerlerinin bulunduğu bölgede “hasım”
telakki ettiği güçleri şahıs olarak ve grup olarak silahsızlandırma
yetkisi veriyor, tevkif etme yetkisi veriyor, ateş açma yetkisi veriyor.
Biz bunu söyledik; Sayın Gül diyor ki: “Gayet tabiî, üstüne ateş açılırsa
o da cevap verir.“ Öyle değil efendim; çok açık bir şekilde, hangi hallerde
üzerine ateş açılmadan Birleşmiş Milletler Barış Gücü Komutanının
emriyle ateş açacak; bunlar yazılı; biliyor musunuz? Bunlar yazılı,
bunları size anlattılar mı? Siz bunları bilerek mi oy kullanacaksınız?!
Benim size dostane bir tavsiyem var: İleride tarihe karşı mahcup olmamak
için, çoluğunuza çocuğunuza, vatandaşlarımıza karşı mahcup olmamak
için, lütfen, bu görüşmeyi erteleyiniz, belgeleri satır satır okuyunuz,
ondan sonra geliniz burada tartışalım. Belgeler elimizde, daha neler
var, hepsini anlatmıyorum; süngü kullanmak dahil hepsi var. Bütün
bunları okuyarak sizinle konuşuyoruz.
Değerli arkadaşlarım,
bir şey daha söyleyeyim. Bu belge İsrail yanlısı mıdır, Lübnan yanlısı
mıdır; bu belge, çok açık bir şekilde, İsrail’in savunma amaçlı saldırı
yapmasını engellemiyor, sadece tecavüzî amaçlı saldırı yapmasını
engelliyor. Onun içindir ki, birçok insan, bu belgeyi İsrail yanlısı
buluyor. Biz diyoruz ki, herkes oybirliğiyle kabul etti, biz de destekliyoruz.
Okuyarak mı destekliyorsunuz, yoksa herkes benimsediği için mi destekliyorsunuz?
Dikkatli okudunuz mu? İsrail’in, bu belgeye göre, askerî operasyon
yapma hakkı olduğunu bilerek mi destekliyorsunuz, bilmeden mi destekliyorsunuz?
(CHP sıralarından alkışlar) Yani, bu gerçekleri herkes çok iyi bilsin.
Şimdi, efendim, orada,
asker gönderdiniz; ama, ne olacak; bu asker Barış Gücü Komutanının
emrine girecek. Asker, orada bir çatışma durumu çıkınca Sayın Başbakanımıza,
Sayın Gül’e telefon ederek “ne yapalım efendim” demeyecek, komutan
ne derse onu yapacak. “Efendim, orada, böyle, Hizbullah’ı silahsızlandırın
diye bir emir verirlerse hemen askerimizi geri çekeriz.” Bunu nasıl
anlatırsınız, dünyaya nasıl anlatırsınız?! Sizin oraya gitmenizin
sebebi, mevcudiyeti bu, sizin oradaki varlık sebebiniz bu. Bütün
belgeler de bunu yazıyor. Siz, belgenin en temel unsuruna karşı çıkacaksınız,
“bunu benden isterseniz, ben, orada sizin emrinizi uygulamam, çeker
gelirim geriye…” Böyle şey olur mu, kimse sizi ciddiye alır mı?! Bugün
bir baskı yapıyorlarsa size, “askerimizi çekeceğiz” dediğiniz
gün on baskı yaparlar, yirmi baskı yaparlar; bunu çok iyi dikkate alalım.
Şimdi, bunların daha
ayrıntısını anlatmaya vakit yok; yalnız, şunu bilesiniz ki, bu belgeler
ortadayken oraya asker göndererek çok büyük bir risk alıyoruz. Cumhuriyet
tarihimizde biz hiçbir çatışmaya girmedik. Cumhuriyet tarihimizde,
biz, bölgede barış içinde yaşayan tek ülke olduk. İlk defa, Türkiye
Cumhuriyetini, Ortadoğu’da şimdiden kestiremediğimiz çatışmaların
içine girme tehlikesiyle karşı karşıya bırakacaksınız. Niçin bırakacaksınız;
çünkü, açık söyleyelim; yani, Cumhurbaşkanımız karşı, siyasî partiler
karşı, halkımızın yüzde 75’inden fazlası karşı, efendim, vatandaşlarımızın
içinde çeşitli eğilimlere mensup insanlar karşı, buna rağmen siz ısrar
ediyorsunuz. Acaba niçin ısrar ediyorsunuz? “Büyük devletiz…” Mısır
küçük devlet mi?!..
(Mikrofon otomatik
cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN – Sayın Öymen,
Sayın Bakana da verdiğim eksüreyi başlatıyorum.
Buyurun.
ONUR ÖYMEN (Devamla)
– Teşekkür ederim.
Bölgenin en büyük
Arap ülkesi Mısır asker göndermiyor; küçük devlet mi oldu şimdi?! Biz,
yirmisekiz yıldır Lübnan’da Birleşmiş Milletler Barış Gücü var, asker
göndermiyoruz; bunun için küçük devlet mi olduk?! Suudi Arabistan asker
göndermiyor; küçük devlet mi oldu?!
Değerli arkadaşlarım,
dikkatli olalım. Amerika asker göndermiyor; İngiltere “ben, sadece
havadan uçarım” diyor, Almanya “deniz gücü gönderirim sadece” diyor;
Danimarka, İsveç, Yunanistan, hepsi “biz, sadece deniz görevi yaparız”
diyor; onlar devlet değil mi?! Hayır, biz, cepheye gideceğiz, biz, asker
olarak gideceğiz, orada bütün tehlikeleri göğüsleyeceğiz, patlamamış
bombaların içine askerlerimizi göndereceğiz; niçin? Değerli arkadaşlarım,
bu sorunun cevabını Sayın Başbakan veriyor, benim onun söylediğine
ilave edecek bir şeyim yok, Sayın Başbakan 28 Temmuzda yaptığı bir konuşmada
diyor ki: “Amerikalılar istedi bizden asker göndermemizi, göndermememiz
uygun olmaz.” Yani, Amerikalılar bizden bunu istiyor. Hangi Amerika;
sizin, PKK’ya karşı Kuzey Irak’a asker göndermenizi engelleyen Amerika.
Yani, Amerika bizim dostumuz, müttefikimiz, düşmanımız değil;
ama, kendi ülkemize yönelik saldırıyı defetmek için asker göndermemizi
yasaklayacak, İsrail’e yönelik saldırıları durdurmamız için bizden
asker göndermemizi isteyecek, biz de başüstüne diyeceğiz. Yani,
size sunulan tezkerenin özü budur, hiç tereddüdünüz olmasın. Amerika
istediği için asker göndereceğiz ve ondan sonra da büyük bir sıkıntıya
gireceğiz.
Sayın Başbakandan rica
ediyorum, lütfen, bizim söylemediğimiz sözleri bize atfen söylemesin.
Efendim, muhalefet diyormuş ki: “Türkiye’de biz hem teröristlerle
mücadele edip, hem Lübnan’da savaşamayız, Lübnan’a asker gönderemeyiz.”
Kim söyledi size bunu, hangimizin ağzından, Sayın Genel Başkanımız
mı söyledi bunu, biz mi söyledik, kimin ağzından duydunuz bunu? Hiç
öyle bir şey söylemedik. Bizim söylediğimiz, bizim öncelikli hedefimiz
Kuzey Irak, asker göndereceksek oraya asker gönderelim; yoksa, Türk
askeri bu işi beceremez demedik.
Sayın Başbakan kalkıyor,
Türkiye’nin nerelere daha önce asker gönderdiğini söylüyor, o sırada
da terör vardı diyor; doğru, o sırada hem yurt dışına asker gönderiyorduk
hem terörle mücadele ediyorduk hem de Kuzey Irak’a asker gönderiyorduk;
sizin yapamadığınız budur.
Bir de, bakıyoruz tezkereye,
efendim, limanlarımızı, havaalanlarımızı, üslerimizi, oraya yönelik
yardım faaliyetleri için yabancı ülkelere açacakmışız. Kimin yetkisinde
bu? Yabancı ülkeler nasıl oraya gönderecek bu yardımları, askerlerini
kullanmadan? Türkiye Büyük Millet Meclisinin yetkisinde değil mi
92 nci maddeye göre? Siz, nasıl Meclisten yetki almadan bunu yaparsınız?!
Nasıl Meclisten yetki almazsınız?! “Efendim, biz, sadece malzeme,
teçhizat göndereceğiz, asker göndermeyeceğiz oralardan…” Yok öyle
şey...
Sizin, Irak için çıkarttığınız
gizli kararname sonra açıklandı, baktık içine, personeli de koymuşsunuz.
Acaba, kaç tane yabancı asker, Irak’a destek olmak için, Türkiye Büyük
Millet Meclisinin izni olmadan Türkiye’den geçti? Şimdi de aynı şeyi
yapacaksınız. Türkiye Büyük Millet Meclisinin yetkisini elinden
alıyorsunuz; buna hakkınız yok.
Sayın Başbakan diyor
ki: “Efendim, geçmişte bazıları Türkiye’nin diğer ülkelere asker
göndermelerine, diğer barış gücü operasyonlarına asker göndermesine
karşı çıktılar.” Biz değiliz o. Bizi kastediyorsanız, o biz değiliz.
Onu bir kere söyleyelim. Kimdir; bir de baktık ki zabıtlara, 10 Ekim
2001 tarihinde Afganistan’a asker gönderilmesi görüşülmüş ve orada
çok değerli bir arkadaşımız kalkmış demiş ki: “Türkiye’nin böyle bir
olayın içinde sıcak savaşa girmesi Türkiye’yi Asya’ya yabancı düşürecektir.
Savaşın nereye varacağı belli değildir.
Hükümet, teşekkür
ederiz, siyasî parti başkanlarını davet etti, bilgi verdi.” O zaman
demek ki öyle bir âdet varmış. Şimdi, Allah’a şükür, kimsenin kimseye
bilgi verdiği yok.
Ondan sonra, işte
“kapsamı, sınırı, süresi hükümetçe tayin edilecek bir operasyon
için yetki isteniyor. Böyle şey olmaz” diyor, “Anayasaya aykırıdır”
diyor, “biz size böyle yetki veremeyiz” diyor hükümete bu arkadaşımız.
DENİZ BAYKAL (Antalya)
– Kim bu?
ALİ TOPUZ (İstanbul)
– Kim bu?
ONUR ÖYMEN (Devamla)
- Ve neticede bu uzun konuşmasından sonra diyor ki: “Biz” diyor “görüyoruz
ki, halkımızın yüzde 71’i Afganistan’a asker göndermeye karşıdır. Biz
devleti idare ederken halkın eğilimlerini dikkate almak zorundayız.”
Şimdi yüzde 76’sı karşı.
Değerli arkadaşlar,
acaba kim bu arkadaş; bu arkadaşımız, bu değerli arkadaşımız şu sırada
Sayın Başbakanımızın yanında oturuyor. Bu söylediğim sözler Sayın
Abdullah Gül’e aittir. Özür dilerim, demin orada oturuyordu. Hükümet
mensubu olarak bugün huzurunuzdadır. Sayın Abdullah Gül o zaman öyle
diyordu, bugün böyle diyor. Demek ki çok değişmiş, çok değişmiş. Yani,
Afganistan’a asker göndermeye bu kadar hararetle karşı çıkıyor,
ondan sonra da Lübnan’a asker göndermeyi bu kadar hararetle destekliyor…
Vallahi bravo!
Şimdi, değerli arkadaşlarım,
size şunu söyleyeceğim: Askerlerle ilgili konuşurken dikkatli
olalım. “Askerin moralini bozmayalım” diyor Sayın Dışişleri Bakanı.
Doğrudur. Hepimize görev düşüyor. Biz bu konuda çok titiz davranıyoruz;
ama, zannediyorum ki, aynı görev size de düşüyor. Türk askerinden
“yan gelip yatma yeri değildir” filan diye söz etmek, hiç Sayın Başbakana
yakışmıyor. Cumhuriyet tarihimizde ne zaman bir başbakan Türk askerinden
böyle bahsetmiştir?! Türk askerini incitecek olan budur. Ne demek
yan gelip yatmak?! “Askeriye yan gelip yatma yeri değildir.” Böyle
bir şey söyleyen mi var size?!
Daha önceki devlet
adamlarımız, bakın, ne derdi böyle konular gündeme geldiğinde; derlerdi
ki; okuyorum:
“Türkiye Büyük Millet
Meclisinin ordusu, istilalar yapmak veya saltanatlar kurmak için
şunun bunun elinde ihtiras aleti olmaktan münezzehtir. İnsanca ve
müstakil yaşamaktan başka gayesi olmayan milletin aynı ideale bağlı
ve yalnız onun emrine tabi ve sadık öz evlatlarından mürekkep muhterem
ve kuvvetli bir heyettir.”
Mustafa
Kemal Atatürk
(CHP ve Anavatan Partisi
sıralarından alkışlar)
İşte o zaman devlet
adamları böyle diyordu, şimdi böyle diyorlar.
Değerli arkadaşlarım,
sözlerimi bitiriyorum. Şunu bilesiniz ki, oraya asker gönderdiğiniz
zaman, farklı dinlere, mezheplere mensup din ve mezhep çatışmasının
ortasına göndereceksiniz askerinizi. Türkiye’de yansımaları
olacak. Sayın Genel Başkanımız anlattı, Türkiye’deki Yahudi cemaati,
Yahudi azınlığı daha şimdiden tedirginlik içindedir. Yabancı basın
“Türkiye’de Yahudi düşmanlığı artıyor” diyor; dikkat ediniz. Bu gibi
sıkıntıları yaşatmak, Türkiye’ye…
(Mikrofon otomatik
cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN – Sayın Öymen,
sözlerinizi tamamlayınız.
Buyurun lütfen.
ONUR ÖYMEN (Devamla)
– Sözlerimi tamamlıyorum.
Şunu da unutmayınız,
İsrail’in kuzeyine siz bir kalkan oluşturduğunuz zaman, bu, Filistin
meselesini nasıl etkileyecek; onu düşününüz. Birleşmiş Milletler
kararı çıktı, ertesi sabah İsrail Başbakanı dedi ki: “Batı Şeria’dan
geri çekilme projemizi iptal ediyoruz.” Aynı gün Filistin Başbakan
Yardımcısını tevkif ettiler. Bu alacağınız karar, Filistinli kardeşlerimizi
rahat mı ettirecek; yoksa, onları sıkıntıya mı sokacak; düşününüz.
Bizim sizden bir tek
beklediğimiz var: Lütfen, düşünmeden, vicdanınızın sesini dinlemeden
karar vermeyiniz. Arkadaşlarımız söyledi, ben daha kısa söyleyeyim,
sandığın sesini değil, vicdanın sesini dinleyin. Hiçbir seçim başarısı,
tek bir askerimizin hayatından daha değerli değildir değerli arkadaşlarım.
(CHP sıralarından alkışlar)
Şimdi, özetle size şunu
söylüyorum: Dış baskılar karşısında çaresiz, güçsüz, dirençsiz bir
ülke olmadık biz hiçbir zaman. En zor şartlar altında bile ulusal çıkarlarımızı…
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN –Tamamlayınız.
ONUR ÖYMEN (Devamla )
– Sayın Başkan, son cümlemi söylüyorum.
BAŞKAN – Buyurun.
ONUR ÖYMEN (Devamla )
– Bizim iktidarımızda Türkiye hiçbir zaman böyle bir duruma düşmeyecektir.
Özetle diyorum ki,
lütfen, Hükümetin tezkeresine “hayır” oyu veriniz, 1 Mart tezkeresinde
gösterdiğiniz cesareti gösteriniz, halkın sesine kulak veriniz,
hepsinden önemlisi annelerin sesine oy veriniz. Sizden rica ediyorum,
eğer, oy verecek arkadaşlarınız arasında şu veya bu etkiyle ve baskıyla
oy vermek zorunda kendini hisseden anneler varsa, lütfen, oylama
sırasında çıksınlar. Bir annenin bu sorumluluğa ortak olmasını
biz arzu etmiyoruz.
Yüce Meclisi saygılarımla
selamlarım.(CHP sıralarından kalkışlar)
BAŞKAN – Teşekkür ederim.
İkinci konuşmacı, Anavatan Partisi Grubu adına
Isparta Milletvekili ve Genel Başkan
Sayın Erkan Mumcu.
Buyurun. (Anavatan
Partisi sıralarından kalkışlar)
ANAVATAN PARTİSİ GRUBU
ADINA ERKAN MUMCU (Isparta)- Sayın Başkan, değerli milletvekilleri;
sözlerime başlamadan önce Heyetinizi saygılarımla selamlıyorum.
Aslına bakarsanız,
buraya gelmeden önce, daha doğrusu buraya gelirken elimde sadece
bir tek metinle geldim; biraz önce Sayın Öymen’in de size kısa pasajlar
aktardığı bir konuşma metni. Şu anda Türkiye Cumhuriyeti Hükümetinin
Dışişleri Bakanlığı görevini yürüten Sayın Abdullah Gül’ün, Afganistan’a
asker göndermeyle ilgili tezkerenin görüşüldüğü 10 Ekim 2001 tarihli
Genel Kurulda, oturumda söylediği
sözler. Keşke biraz vaktimiz olsaydı ve ben bu sözlerin tamamını olduğu gibi size okuyabilseydim. Çünkü,
bu sözlerde gerçekten ibret alınacak ve gerçekten ibret alınacak ve
gerçekten milletin vicdanını yakalayacak doğru yaklaşımlar var,
son derece doğru yaklaşımlar, ahlaklı yaklaşımlar var.
Sadece bunların hatırlatılması
bile bugünkü kararın ne yönde alınması gerektiği yolunda bize
ipuçları verecektir ve bunun milletimiz tarafından ne kadar kabul
gördüğü de, zaten, yaşadığımız genel seçimlerde ortaya çıkmıştır.
Şimdi, bu sözleri baştan
aşağıya okuyacak imkânım yok; ama, üzerime düşen bir borç daha var, onu
da yaptıktan sonra konuya ilişkin olarak, olabildiğince Sayın
Gül’ün konuşmalarından da yararlanarak, kendi yaklaşımımızı sizlerle
paylaşmak istiyorum.
Biraz evvel Meclis çalışanlarından
bir hanımefendi yanıma geldi ve bana, Grubumuzun tezkere konusundaki
görüşünün, reyinin ne olduğunu sordu. Kendisini on yıldır Meclis
komisyonlarından tanırım, eminim pek çoğunuz da tanırsınız.
Dedim ki: Sen ne yönde
olmasını istiyorsun? Cevabı şu: “18 yaşında bir oğul annesi olarak
hiçbir şekilde, hiçbir ananın evladının Lübnan’a gönderilmesine
razı olamam, gönderilsin diyemem.”
Evet, ola ki bu söz ana
duygusallığı içerisinde söylenmiş duygusal bir yaklaşımdır; ama,
ateş düştüğü yeri yakar.
Ben, bir başkasının
duygularını bu kürsüye getirip siyasî bir enstrüman haline getirmek
amacında değilim; biraz sonraki sözlerimi dinlerseniz amacım biraz
daha berraklaşacak.
Değerli arkadaşlar,
bir insan doğrunun, hakkaniyetin ne olduğunu bilmek istiyorsa başvurabileceği
bir evrensel, bir cihanşümul, bir ilahî terazi vardır ve her insanda
aynı tartar; her çağda, her dönemde, her insanda, her kültürde aynı
tartar; vicdan. Bir şeyin hakkaniyetini bilmek istiyorsanız vicdan
terazisine vuracaksınız.
Peki, bu vicdan terazisi
dediğimiz şey nedir; çok basit bir ölçüsü vardır, öyle, bilinmeyen
bir şey değildir: Kendinize yapılmasını istemediğinizi başkasına
yapmayın, başkasına layık gördüğünüzü kendinize layık görün, kendinize
layık gördüğünüzü başkasına layık görün. (Anavatan Partisi sıralarından
alkışlar) Ben de, şimdi, asıl duygularımı ve vicdanımın sesini sizlerle
paylaşıyorum; ben de 18 yaşında bir oğul babasıyım. Bu sözleri buradan
bir siyasetçinin söylemesi belki siyaseten doğru bulunmayabilir;
ama, bir baba olarak kendime soruduğumda “evladımı Lübnan’a bugün
gönderir miydim” diye sorduğumda “gönderirdim” cevabını ben veremiyorum
arkadaşlar. (Anavatan Partisi sıralarından alkışlar) Siz kendi
kendinize bu soruyu sorun, kendi kendinize bu cevabı verin; çünkü,
biraz önce karşılaştığım uzman hanımefendi bana dedi ki: “Allah
korusun, oradan bir vatan evladı hayatını yitirmiş olarak dönerse
‘vatan sağ olsun’ diyebilecek miyiz?” Diyebilecek miyiz? Herkes kendi kendisine bu soruyu
sorsun ve bu sorunun cevabını versin. Ha, diyorsanız, tebrik ediyorum
sizi! Yani, diyen arkadaşlarımızın terazileri, demek ki, bizim
“vicdan” dediğimiz ilahî teraziyle aynı şekilde tartmıyor, demek
ki, bizim bilgimizde bir yanlış var.
Şimdi, geçtiğimiz
hafta, evladını kaybeden bir ana feryat ediyordu “devlete hakkımı
helal etmiyorum” diye.
Değerli arkadaşlar,
binlerce yıldır “Allah devlete zeval vermesin” diyegelen bir milletin
“üç evladım daha var, onları da alın askere” diyegelen bir milletin
birden bire nasıl bu duruma geldiği hakkında biraz kafa yormamız
lazım, bunu biraz düşünmemiz lazım, bu ateşin yaktığı yeri anlamamız
lazım. Ne oldu da “Allah devlete, millete zeval vermesin”den “devlete
hakkımı helal etmiyorum” noktasına geldik?!
Biraz önce, burada,
özellikle kürsü ve Genel Kurulun mehabeti hakkında konuşan arkadaşımız,
kendilerine, geçen yıl, terör konusunda bir genel görüşme yapılması
talebi, yani, bir olağanüstü toplantı talebi hatırlatıldığında
-ki, sizlerin oylarınızla reddedilmişti görüşülmesi- birçok şey
söyledi ve dedi ki: “Allahaşkına, bir projeniz mi var?” Var. Siz bir
genel görüşme yapın, gelin, biz, projemizin olup olmadığını, çözümümüzün
olup olmadığını, şu kürsüden, size ve millete gösterelim. Yoksa
eğer -sizin söylediğiniz gibi- sadre şifa, derde derman bir çözümümüz,
iyi ya işte, millete mahcup oluruz, milletin karşısında rezil oluruz.
Yani, o zaman, bir fırsat verin.
Sayın Gül 2001’deki konuşmasında
diyor ki: “Sayın Hükümet takdir edilecek bir davranışla parti genel
başkanlarını toplayarak bu konuyla ilgili bilgi verdi; ama, verdiği
bilgiler gazetelerde yazanlardan öteye hiçbir şey değil.”
Ben de, şimdi, buradan,
Sayın Bakana soruyorum: Sayın Bakan, aynı nezaketin bir kısmını
hiç olmazsa siz gösterseydiniz. Meclis mehabetinden, Meclisin saygınlığından
bahsediyorsunuz. Hangi hükümet, tezkeresi hazır olmadan daha Genel
Kurulun toplanacağı tarihi ilan etti? Bu, Türkiye Büyük Millet Meclisine
saygı göstermenin biçimi midir? Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanının
kulakları çınlasın. Kuvvetler ayrılığı ve hâkimiyet kayıtsız şartsız
milletindir ilkesinin gereği bu mudur?
Ben, Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanının yerinde olsam, bu toplantıyı bir gün önceye
alırdım; yani, mademki aciliyeti var, bir gün önceye alırdım; ama, Hükümetin
tayin ettiği tarihte Meclisi toplantıya çağırmazdım; çünkü, Türkiye
Büyük Millet Meclisinin ayrı ve özel bir yer olduğunun ve bu milletin
mabedi olduğunun altını çizmek gerekiyor. (Anavatan Partisi sıralarından
alkışlar)
Şimdi, burada, askerlerimiz
şu riske mi girecekler, bu riske mi girecekler, girmeyecekler mi gibi
tartışmalarla, şurada yer alacaklar, burada yer almayacaklar gibi
teknik ayrıntılarla milletin kafası karıştırılıyor. Ben, buradan,
Sayın Bakandan rica ederek, cevaplamasını rica ederek sorular yöneltiyorum.
Sayın Bakan, siz, samimiyetle,
Lübnan’a uluslararası bir gücün yerleştirilmesinin bölgeye barış
getireceğine, barışa hizmet edeceğine inanıyor musunuz, inanmıyor
musunuz? Nasıl daha önceki sözleriniz tutanaklara geçtiyse, lütfen,
bu sözlerinizi, bu düşüncenizi de tutanaklara geçirin ve arkadaşlarıma
da söylüyorum ki, lütfen, siz de bu sorunun cevabını kendi kendinize
verin.
Gerçekten inanıyor
musunuz arkadaşlar? Gerçekten bölgeye bir uluslararası gücün bu
biçimde yerleştirilmesi, bölgeye barış getirecek mi? Ve soruyorum:
Orada, uluslararası güç bulundurma kararı, gerçekten tarafsız ve
barış amaçlı bir karar mı? Öyleyse, eğer, bu soruların cevabı “evet”
ise, benim soracağım bir soru var: Niye iki askerin kaçırılmasından
başlayan, son derece kanlı ve vahşi bir süreç otuzbeş gün devam ederken,
bu Birleşmiş Milletler kınamak tenezzülünde dahi bulunmamıştır?
Allah’ın bildiğini,
milletin bildiğini kuldan saklamanın manası yok; şahsiyetini ve
dirayetini ve gücünü göstermenin yolu, gerçeği herkesin gözünün
içine baka baka söyleyebilecek cesarete sahip olmaktır. (Anavatan
Partisi sıralarından alkışlar) Gerçek şudur: otuzbeş gün boyunca
Hizbullah’ın, İsrail’i vurabilen menzil noktasında; yani, Güney
Lübnan’da konuşlandığı pozisyondan püskürtülmesi için bir hava bombardımanı
yapılmış, bu hava bombardımanı sürecinde çoluk çocuk denilmemiş,
insanlar katledilmiş, orada bir daha insan yaşayamayacak şekilde
altyapı tahrip edilmiş ve kimsenin gıkı çıkmamış, Birleşmiş Milletlerin
ateşkes çağrısında bulunması yönündeki çağrılar azarlanarak, paylanarak
karşılanmıştır. Türkiye’nin bu yönde, arabuluculuk tarzında girişimlerde
bulunması yönlü talepleri de son derece olumsuz karşılanmış, kimseden
arabuluculuk işlevinin beklenmediği ifade edilmiştir.
Ne zaman ki, o mevzii
karadan tutmak söz konusu olduğunda, işler sarpa sarmıştır ve işlerin
sarpa sardığı yerde, bu karar alınmıştır. Bu karar, bahse konu bölgede,
yani, tezkereye de konu olan bölgede, Hizbullah’ın bölgeden çıkarılıp
-ki, bir kısmında İsrail yerleşmiştir- uluslararası gücün yerleştirilmesi
ve İsrail menzilinden uzaklaştırılmasıdır.
Şimdi, burada diyorsunuz
ki: “Tezkereyi okumuyor musunuz allahaşkına; biz, orada muharip
güç bulundurmayacağız, kara gücünü sınırlı bulunduracağız.”
Tezkereyi okuyoruz.
Ben şimdi soruyorum -deniz gücü bulunduracağınızı söylediniz Sayın
Bakan- tam da Sayın Başbakanın sorduğu gibi soracağım: Siz oraya turistik
seyahat için mi gidiyorsunuz?! (Anavatan Partisi sıralarından alkışlar)
Deniz gücünüz oraya niye gidiyor? Ne yapacak deniz gücünüz; ne yapacak;
yani, mehtapta sandal sefası mı yapacak?! Deniz gücünüzün orada bulunma
sebebi, Lübnan’ın denizden izolasyonu. Ne amaçla izolasyonu; işte,
belgelerde söylüyor: “Hizbullah ve benzeri milis güçlerinin, silah,
mühimmat ve benzeri lojistik destekleri sağlamasının önüne geçmek.”
Bu, silahsızlandırmak değil mi?! Bu, Hizbullah’ın silahsızlandırılması
değil mi?!
Şimdi, Hizbullah’ın
silahsızlandırılması, CHP sözcüleri, gerekir mi gerekmez mi tartışmasına
gelelim. Hükümet, hakikaten, Hizbullah’ın silahsızlandırılıp silahsızlandırılmaması
konusunda net bir tavır ortaya koymayarak, aslında, iddia ettiği
faydayı da bir taraftan bertaraf ediyor. Sayın Başbakan diyor ki:
“Menfaat ve risk birbirinin ikiz kardeşidir.” Eyvallah, kabul ettik.
(Anavatan Partisi sıralarından alkışlar) Riskin ne olduğunu da anladık.
Yani, riski siz söylemeyin, herkes söylüyor zaten. Menfaatımız neymiş;
onu, bir, gelin bu kürsüden anlatın. Türkiye Büyük Millet Meclisinin
değerli üyeleri Türkiye’nin menfaatının ne olacağını gerçekten
bilsinler, biz de bilelim. Hakikaten bizi ikna ediyorsanız, biz de
bilelim, biz de bu biçimde oy kullanalım.
Ha, ben bir soru daha
soruyorum şimdi, hem sayın milletvekillerine hem Sayın Bakana hem
Hükümete: Acaba, bölgede, çevre ülkelerde konuşlanmış silahlı
güçlerin kendisine yönelik tacizlerinden, saldırılarından, güvenliğine
yönelik tecavüzlerinden rahatsız olan tek ülke İsrail mi? Siz, komşu
bir ülkeden kendi topraklarına girilerek evleri basılan, askerî
araçlarına suikastlar düzenlenen, sivil hedeflere saldırılar düzenlenen,
bebekleri öldürülen, yavruları öldürülen, evlatlarının canı
alınan başka bir ülke daha biliyor musunuz, bilmiyor musunuz?! Ben
biliyorum; Türkiye, ben biliyorum; Türkiye. (Anavatan Partisi sıralarından
alkışlar) Kuzey Irak’tan Türkiye’ye dönük tecavüz olmuyor mu? Bu Hükümetin
Başbakanı “sabrımız taştı” demedi mi, “yarın, çok şeylere gebe” demedi
mi? Ne oldu o doğum?
Türkiye’nin, bölgede
kendi güvenliğine tecavüz eden, kendi birliğine, bütünlüğüne tecavüz
eden varlık karşısında bir şey yapması icap etmiyor mu? İsrail’in güvenliğini
korumak Türk askerinin görevi olacak da, Türk askerinin, acaba, Kandil
Dağında Türkiye’nin güvenliğine saldırı planlayan, lojistik destek
alan şer odaklarının icabına bakmak görevi olmayacak mı? Bunun için
bir uluslararası güce Türkiye’nin ihtiyacı mı var -soruyorum- bir
Birleşmiş Milletler kararına mı ihtiyacımız var? Çünkü, Sayın Başbakan,
zannediyorum haşivle, zannediyorum kastını aşan bir biçimde, PKK
ile mücadele için Kuzey Irak’a bir uluslararası gücün yerleşmesi gereğinden
bahsetti. Acaba söylerken ne söylediğinin farkında mıydı? Bunun,
Türkiye’yi bölmek demek olacağını; eğer oraya bu amaçla bir güç yerleşirse,
Çekiç Güç harekâtının tam tersine bir misyonla, yani yönü itibariyle
tam tersine bir misyonla Türkiye’ye tehdit olmak üzere yerleşeceğinin
farkında mıydı Sayın Başbakan?
Eğer İsrail’in güvenliği
korunacaksa, uluslararası bir camia içinde olmanın mükellefiyetleri
vardır; evet, ama, uluslararası camia içinde çıkarlar vardır ve çıkarlar
karşılıklıdır. Biz şuradan Kuzey Irak’a gidemeyeceğiz; gidişimiz,
uluslararası kararlarla ve uluslararası güçlerle engellenecek;
ama, biz İsrail’in güvenliğini korumak için Güney Lübnan’da görev yapacağız,
buna karşı çıkanlar da, buna karşı çıkmak da ihanet olacak, öyle mi?!
Bakın Sayın Bakan,
siz ne söylüyorsunuz; sizin sözlerinizi okuyacağım size. Sizin
sözlerinizi, ki, şahsınıza saygı duymamı sağlayan sözlerdir bunlar;
sadece bunlardan ibarettir demiyorum. Şimdi, diyorsunuz ki: “Değerli
arkadaşlar, eğer, şuna inansak ki, yarın Ortaasya’nın dizaynında
Türkiye aktif bir rol alacak; Türkiye çok dinamik bir rol oynayacak,
Türkiye, orada, yeni çizilmesi muhtemel olan haritalarda aktif
rol alacak, bunu anlayışla karşılayabilirdik. Bırakın uluslararası
krizi, Türkiye, üç senedir, kendi krizini yönetemeyen bir hükümetle
karşı karşıyadır. Kendi krizini yönetemeyen, kendi krizini kontrol
edemeyen bir hükümetin, uluslararası krizi yönetebilmesi veyahut
da takip edebilmesini biz mümkün görmüyoruz” diyorsunuz. Devam ediyorsunuz:
“Yine, tezkerede ortaya konulan şu ki; kapsamı, sınırı, zamanı ve
süresi hükümetçe belirlenmek üzere, terörizme karşı başlatılan
sürekli özgürlük operasyonu çerçevesinde, Silahlı Kuvvetlerin
yabancı ülkeye gönderilmesi, kapsamı, sınırı ve zamanı, süresi
belirsiz. Böyle bir yetkiyi almak, aslında, hükümet için de tehlikelidir;
çünkü, bu işin nereye gideceğini, hükümet de bilmiyor” diyorsunuz;
“Samimi olarak bilmiyor. Böyle samimi olarak nereye gittiği bilinmeyen
bir hareket karşısında, böyle bir yetkinin peşinen alınmasını mahzurlu
buluyoruz. Ayrıca, Anayasanın, buna tam yetki vermediği kanaati
bizde hâkim; çünkü, Türkiye Büyük Millet Meclisinin temel fonksiyonlarından
biri, âdeta, bir çarşaf liste, bir çarşaf yetkiyle devredilmektedir.
Kapsamı iyice belli olmayan böyle bir yetkinin bulunması Anayasaya
aykırıdır” diyorsunuz. Ben de size yürekten katılıyorum. Bunu Afganistan
için söylüyorsunuz, bunu, Afganistan için söylüyorsunuz. Türkiye’nin
komutasında yürüyecek, Türkiye’nin liderliğinde yürüyecek
bir süreç için söylüyorsunuz. Aslında,
Afganistan’ın stratejisi ve oradaki varlığımız hakkında uzunca da
bir konuşmak lazım; ama, onu bir tarafa bırakalım.
Şimdi, siz, Anayasaya
aykırı olduğunu düşündüğünüz yetkinin aynısını istiyorsunuz. Şimdi,
siz, daha önce 1 Mart tezkeresini reddetmiş bir Meclise, âdeta bir
kompleks altında bırakırcasına “o gün yanlış yaptık, bugün doğrusunu
yapalım” diyorsunuz. O gün, 1 Mart tezkeresinin kabulü yönünde
inançla oy kullanan milletvekillerinden birisi de bendim ve bunun
Türkiye’nin hayrına olacağına inandım ve apaçık da ilan ettim; ama
-hem Sayın Bakan tanıktır, ben de naçizane tanığım ki- o süreçte,
Türkiye, müdahale sonrası Irak’ının anayasasının madde madde nasıl
olacağını daha müdahale başlamadan, muhatapla, yani Amerika Birleşik
Devletleriyle müzakere ediyordu. O kadar ki, Irak Halkı kimlerden
oluşur maddesinin tartışılması günler almış ve Türkiye, tezlerinde
önemli bir noktaya kadar da gelmişti. Kaldı ki, doğrudan doğruya kendi
güvenliğine tehdit oluşturan bir alanda kendi askerî varlığını bulundurmak
Türkiye için bir öncelikti; ama, “aman Türk askeri Kuzey Irak’a girmesin”
lobisi bir biçimde ortalıkta fink atarken hiç kimse sesini çıkarmadı.
Sonuçta, öyle veya böyle, Türkiye Büyük Millet Meclisi bir karar
verdi. Kararı veren Türkiye Büyük Millet Meclisidir ve herkes bunu
öpüp baş tacı etmek zorundadır. Sayın Başbakan, şimdi bundan pişmanlığını
ifade ediyor; düne kadar, yurt dışında, dünyanın dört bir tarafında,
bunu, Türkiye Büyük Millet Meclisinin ve Türkiye’nin itibarı olarak
sunuyordu, satıyordu; bence de haklı olarak sunuyordu; çünkü, Türkiye’nin
demokratik bir kamuoyuna, demokratik bir Meclise sahip bir ülke olduğunun,
kendisinden her isteneni yapacak bir ülke olmadığının delili olarak
bu karar ortaya çıkmıştı. Şimdi diyorsunuz ki, bu işten biz bir şey
kazanacağız. Ben size bir şey söyleyeyim: Bu kararınızla Ortadoğu’ya
girmiyorsunuz…
(Mikrofon otomatik
cihaz tarafından kapatıldı)
ERKAN MUMCU (Devamla)
– Sayın Başkan, ek süreyi mi?..
BAŞKAN – Buyurun efendim.
ERKAN MUMCU (Devamla)
– Türkiye, böyle bir kararla Ortadoğu’ya girmiyor, Türkiye böyle
bir kararla Ortadoğu’dan ihraç oluyor; bunu biliniz. Şunu biliniz
ki, aktif tarafsızlık politikasıyla yarın Türkiye’nin etkili rolüne
ihtiyaç duyulacağı bir zamanda, Türkiye, böylesine taraflı bir
karara ortak olmakla, âdeta taşeronlaştırılmakla, etkili bir rol
oynama imkânından da tamamen uzaklaşıyor; çünkü, bu sürecin bizi götüreceği
yer, tıpkı Sayın Bakanın Afganistan meselesinde söylediği gibi,
ucu bucağı belirsiz bir tasarım süreci. Sayın Bakan o günkü konuşmasında
diyor ki: “Bu sözler gazetelerde, makalelerde yazılıyor, çiziliyor,
söyleniyor; ciddiyet düzeyini bilmiyoruz ama” diyor. Şimdi, ben,
Amerikalı meslektaşının söylediği sözü Sayın Bakana bir kez daha
hatırlatayım. Tam da bu sürecin, yani, Lübnan sürecinin orta yerinde
Amerikan Dışişleri Bakanı çıkıp “Ortadoğu’da haritaları yeniden
çizmenin, Ortadoğu’yu yeniden şekillendirmenin vakti geldi de geçti
bile” dedi mi, demedi mi? Muhatabınızın sözünü ben duydum da siz
duymadınız mı?! Amerikan Dışişleri Bakanı, bu sözü, fantezi olsun
diye mi söyledi?! O zaman ben soruyorum: Amerika Birleşik Devletlerinin
stratejik ortağı olarak, Türkiye’ye bu konuda herhangi bir bilgi verildi
mi? Çok açık seçik, net söylüyorum. Sayın Başbakanın da, aslında bana
da tuhaf gelen bir biçimde, övüne övüne “BOP projesinin ortağıyız,
BOP projesinin ortağıyız” dediği mesele, demokratikleşmeye ilişkin
olarak, sadece bir şubede eşbaşkanlıktır, Yemen, İtalya ile beraber.
Yani, stratejik hiçbir noktada zaten yoksunuz. Ama, ben, bu BOP projesinden
ne anladığınızı artık sormak istiyorum; çünkü, bugün, Ortadoğu’da
gelişmekte olan süreç bize gösteriyor ki, bu projenin, bölgenin dikta
yönetimlerini demokratik rejimlerle değiştirmek, bölgenin ulusal
servetlerini, dikta yönetimlerinin ve oligarşik yapıların elinden
alıp piyasa ekonomisi yoluyla halka vermek gibi bir niyeti olsaydı,
Türkiye bu süreçte gerçekten çözüm ortağı, müzakere ortağı, müzakere
tarafı ve lider ülke konumunda konumlandırılmış olurdu. Halbuki,
bugün sürmekte olan gelişmeler gösteriyor ki, amaç, Ortadoğu’da sürekli
bir çatışma dinamiği icat edip, bu çatışma dinamiğinin sağladığı
-sözüm ona- meşruiyetle askerî varlığını Ortadoğu’da bulundurup
ve silahlı güçleriyle Ortadoğu’yu özellikle enerji havzalarının
gerektirdiği politikalar doğrultusunda tasarlamaktır. Eğer amaç
bu olmasaydı, bugün İsrail-Amerikan ittifakıyla ortaya çıkan,
Hizbullah-İran ittifakıyla karşı eksenini oluşturan sürecin böyle
işlemiyor olması gerekirdi. Tam tersine, bu sürecin, tüm İslam dünyasında
İran’ın politik önderliğini ve İran’ın politik rehberliğini ortaya
çıkaracak bir süreç olduğunu, bu süreci planlayanların hesaplayamıyor
olması diye bir ihtimal yok arkadaşlar, böyle bir ihtimal yok. Onlar
bunu biliyorlar; ama, onlar, sürekli bir çatışma dinamiğinin varlığını
istiyorlar.
Ben burada, değerli
arkadaşlarıma soracağım. Değerli arkadaşlarım, eğer bu tezkereyi,
sizin de güvenoyu verdiğiniz bir hükümet yerine, sözgelimi bir
Anavatan Partisi hükümeti, sözgelimi bir Cumhuriyet Halk Partisi
hükümeti getirseydi, oy verecek miydiniz? Vicdanınızda cevap verin;
oy verecek miydiniz? Sayın Gül’ün tutumunun en azından -ki, Lübnan’a
göre çok daha meşru bir durumdur- hayır yönünde olacağı ve Partinizin
bir önceki tutumunun bu yönde olduğu bellidir. Yaptığınız iş de
doğruydu, onun için de millet size güvendi, emaneti verdi. Yalnız,
ben diyorum ki, bu milletin verdiği emanet bugün ne işe yarıyor; bugün
ne işe yarıyor?! Bugün, acaba, boşluktan aşağı süpürmeyin, yararlanın
ya da kullanın diyenlerin sözünün en azından nasıl anlaşılabileceği
konusunda zihninizde bir ışık beliriyor mu? Ben söyleyeyim size:
Hükümetimiz, ne yazık ki, ekonominin içinde bulunduğu şartlar dolayısıyla
kendisini çaresiz ve alternatifsiz görüyor. Mayıs ayında yaşanan
türbülansın öğrettikleri şudur: Aman ha kıpırdamayalım. George
Soros, Türkiye’de de spekülasyon yapan, bütün dünyada da finans spekülasyonları
yaparak rejim değiştirmekle marifetli George Soros demişti ki:
“En değerli varlığınız, ihraç varlığınız askeriniz.” Onun küstahlığını
ona havale ediyorum; ama, âdeta ona hak verdirircesine, Türkiye’de
bugün bu sürece itiraz edebilecek, bu sürece vicdanıyla katılmayacak,
isyan edecek ve böyle bir sürecin karşısında milletin irfanının,
milletin vicdanının sesi olabilecek milyonlarca insan size oy verdi
ve şimdi, iktidarda muhafazakâr, iktidarda Müslüman halkların haklarına
duyarlı bir kadro vardır diye ne yaptığınıza bakıyor. (Anavatan
Partisi sıralarından alkışlar)
Size millet böyle bakarken,
birileri de şöyle bakıyor, bunu bilin: Bundan daha iyisini nerede
bulacağız. Muhalefette olsalardı, bizim Ortadoğu’yu keyfimize
göre şekillendirmemiz sürecinde, Türkiye, karşımıza çok şiddetli
bir muhalif ülke olarak çıkacaktı ve bütün İslam dünyasını ayağa
kaldırabilecek bir liderlik olarak ortaya çıkacaktı; ama, tıpkı
bağışıklık sisteminde olduğu gibi, aşı mikrobu haline getirilmiş
bir örnek bizi bu tehlikelerden korur.
Şimdi, ben, Sayın Başbakanın
“bu işte Türkiye’nin menfaatı var” derken neyi dediğinin altını net
çizeyim size: Bir müddet daha, yani, Ortadoğu istenildiği gibi dizayn
edilirken muhalefet etmeyecek bir Türkiye için, hakikaten, Hükümetin
tutumu çok elverişli bir araç olarak gözüküyor. Hakikaten, böyle
gözüküyor ve göreceksiniz, önümüzdeki süreç…
(Mikrofon otomatik
cihaz tarafından kapatıldı)
ERKAN MUMCU (Devamla)
– Sayın Başkan, bitirmem için sadece 1 dakika…
BAŞKAN – Buyurun Sayın
Mumcu, tamamlayın.
ERKAN MUMCU (Devamla)
– Göreceksiniz, önümüzdeki süreç böyle devam edecektir.
Arkadaşlar, tarihin
cilvesi mi diyeceğiz, talihin cilvesi mi diyeceğiz, ne diyeceğiz
bilmiyorum; ama, sonuç olarak, hepimiz millete hesap vereceğiz. Millete
hesap vermek de bir taraftan çok da önemli değil. Türkiye Büyük Millet
Meclisine gelirsiniz, gelmezsiniz, çok önemli değil. Bu, eğer millete
emanet sadakatiyle yapılan bir işse mürüvvettir; ama, millete emanet
sadakatiyle yapılmıyor da âdeta emanete hıyanete dönüşüyorsa
bir zillettir. Allah, Türkiye Büyük Millet Meclisinin bütün üyelerini
böyle bir zilletten korusun. Ben, arkadaşlarımın hiçbirine de bunu
yakıştıramıyorum; ama, Anavatan Partisinin görüşünü ve kendi görüşümü
şu cümleyle anlatıyorum: Ben, vicdanen, kendi evladımı gönderebilecek
kadar kendimi hazır ve bu davayı haklı görmüyorum. Benim, İsrail’in
güvenliği için feda edilecek evladım yok.
(Mikrofon otomatik
cihaz tarafından kapatıldı)
ERKAN MUMCU (Devamla)
– Sayın Başkanım, hemen tamamlıyorum.
Benim, Türkiye'nin tarihî
rolünü İsrail’in güvenliği için feda etmeye de niyetim yok; bu milletin
de niyeti yok, bu milletin de İsrail’in güvenliği için feda edecek
evlatları yok.
Hepinize saygılar, sevgiler sunuyorum.
Sağ olun. (Anavatan Partisi sıralarından ayakta alkışlar)
BAŞKAN – Teşekkür ederim.
AK Parti Grubu adına,
İstanbul Milletvekili Egemen Bağış.
Sayın Bağış, buyurun.
(AK Parti sıralarından alkışlar)
AK PARTİ GRUBU ADINA
EGEMEN BAĞIŞ (İstanbul) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri;
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin 1701 nolu Kararı uyarınca,
Hükümetimizin Meclisten bir yetki isteğiyle ilgili olarak tezkere
konusunda mensubu olmaktan onur duyduğum Adalet ve Kalkınma Partisi
Grubu adına söz almış bulunmaktayım; Yüce Meclisimizi ve Aziz Türk
Milletini saygıyla selamlıyorum. (AK Parti sıralarından alkışlar)
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; AK Parti, iktidara geldiğinden beri dışpolitikasını
üç temel çizgi üzerinde ortaya koymuştur. Bunlar, küresel barış,
bölgesel barış ve Türkiye'nin ulusal çıkarlarıdır. Partimiz, komşularla
kültürel, ticarî ve sosyal ilişkilerini götürürken, aynı zamanda
dünya ülkeleriyle de ilişkilerinde saygı, dostluk ve barış ilkeleri
üzerine ilişkilerini kurmuştur. Bu ilişkiler sonucunda sağlanan
iç siyasî istikrar ortamında, AK Parti, Türkiye'yi, bölgesinde ve
dünyada sözü dinlenir, itibarlı bir konuma taşımıştır. AK Parti,
Türkiye'yi, giderek artan global çatışma ortamında, Batı ile İslam
dünyası arasında bir barış ve diyalog köprüsü haline getirmiştir.
Batı’nın ve aslî üyelik sürecinde olduğumuz Avrupa Birliğinin İslam
dünyasına köprüsü, çağdaş, laik ve demokratik Türkiye Cumhuriyetidir.
Demokrasi ve refahın, güvenliğin ve huzurun Batı’yla yapıcı bir ortaklık
içinde mümkün olduğu Türkiye tarafından sergilenmiştir.
İktidarda olduğumuz
son dört yılda, Türkiye, dışpolitikasını, proaktif tavır üzerine
kurmuştur. Türkiye, İktidarımızdan önce, dışpolitikada belli kalıpların
dışına çıkamayan, olayları geriden izleyen, gelişmelerin neticesinde
tavır alabilen ve geç kaldığı için de hep zarar eden bir ülke konumundaydı.
Bu, belki de, soğuksavaş döneminden bize kalmış bir alışkanlıktı.
Şimdi ise, 21 inci Yüzyılda, uluslararası ilişkiler çok boyutlu mecralara
yönelmiş, Türkiye’nin bölgesel ve uluslararası sorumlulukları
artmıştır. Yaygınlaşan uluslararası istikrarsızlık, bölgeleri
ve geniş coğrafyaları kapsamaktadır. İstikrarsız ortam, sorunların
çok yönlü değerlendirilmesini ve sorunlar kapımızı çalmadan, sınırlarımızı
zorlamadan çare bulunmasını gerektirmektedir. Yine, 21 inci Yüzyılın
şartları, krizlere proaktif bir yaklaşım sergiliyor ve buna, patlak vermeden bu gelişmeleri
önlemeye çalışan bir politika izlemeye bizleri itiyor. Biliyoruz
ki, sorunları görmemezlikten gelmek, sorunların gitmesine sebep
olmamaktadır.
Yeni uluslararası
sistem, riskleri, istikrarsızlıkları, yeni tehdit unsurlarıyla
geleneksel diye tabir edilen rahat alışkanlıkları artık rafa kaldırmıştır.
Türkiye, coğrafyası, sosyolojisi, tarihi, ittifak ilişkileri,
Doğu ile Batı arasındaki bir köprü oluşuyla, yeni bir global imaja
kavuşmuştur.
Baştan vurgulamak gerekir
ki, AK Parti, Türkiye’nin AB üyelik sürecini başlatan partidir. Halkımızdan
aldığımız destekle, bu süreci tamamlayıp, AB üyelik evraklarını
imzalayacak olan, yine AK Parti İktidarı olacaktır. Bugün Ortadoğu’yu
konuşuyor olmamız, Türkiye’nin bir AB ülkesi, bir NATO ülkesi, bir
Ortadoğu ülkesi, bir Kafkas ülkesi, bir Akdeniz ülkesi olma gerçeğini
ortadan kaldırmaz.
Sayın milletvekilleri,
son zamanlarda bölgemizde yaşanan gelişmeler, bölgemizi ve bütün
dünyayı etkilediği gibi, bizi de tedirgin etmektedir ve üzmüştür.
Bütün bu süreçte, uzak-yakın bütün komşularımızda yaşanan sıkıntıların
bizi de etkileme potansiyelini hiçbir zaman gözardı etmedik. Biz,
her zaman, bölgemizdeki bütün gerilimlerde, yumuşamanın sağlanması
yönünde etki kullandık. Biliyoruz ki, bölgesel barış sağlanmazsa,
ne küresel barış sağlanır ne de Türkiye’nin ulusal çıkarları korunabilir.
Yüce Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün “Yurtta sulh, cihanda sulh” talimatı
uyarınca, çok iyi biliyoruz ki, Ortadoğu’da barış olmadıkça dünyada
barıştan söz etmenin pek bir anlamı yoktur. Şu an, 21 inci Yüzyılda
yeni bir dünya düzeninin halen şekillenmekte olduğunu hatırlamamız
gerekiyor. Bu, aslında, riskli, çalkantılı ve çoğu zaman düzensiz
bir dünya halidir.
Biraz evvel sordular,
“Birleşmiş Milletler neden otuzbeş gün ateşkes ilan etmek için bekledi”
diye. İşte, zaman zaman hukuk ve adaletten uzak, bazen de güçlü olanın,
ordusu veya ekonomisi güçlü olanın kazandığı bir dünya sistemiyle
karşı karşıyayız. Onun için, olaylara seyirci kalamayız. Türkiye’nin
AK Parti İktidarıyla dışpolitikada izlediği ve yeni dünya düzeninin
getirdiği çalkantıları en aza indirmeyi amaçlayan proaktif tutumu,
ilk başta, hem içeride hem dışarıda biraz yanlış algılandı ve anlayamayanlar
oldu; ama, bizi eleştirenler, daha sonra, ne kadar yerinde bir siyaset
uyguladığımızı gördüler, anladılar, idrak ettiler, daha sonra
da teşekkür ettiler ve sıkıştıklarında da yardım istemeye başladılar.
Bu yüzden, artık, herkes bizimle iletişim içerisinde. Türkiye, hem
küresel güçlerle hem bölgesel güçlerle konuşup diyalog kurabilen
tek ülkedir. Türkiye, krizlerde bütün taraflarla konuşabilen tek
ülkedir. Türkiye, bu noktaya AK Partinin proaktif dışpolitikası sayesinde
gelmiştir. Askerleri kaçırıldığında İsrail’in ilk arayıp yardım
istediği ülke biz olduk. İsrail Lübnan’a saldırdığında, Lübnan’ın
arayıp yardım istediği ülke yine biz olduk. Lübnan olayı halkımızı
da kendiliğinden harekete geçirdi ve birçok yardım kuruluşu para
ve yardım malzemesi topladı. Bu, Türkiye’nin hem Hıristiyan hem Müslüman
nüfusuyla ağırlık taşıyan Lübnan’a bir bölge ülkesi olarak yakınlığını
gösterdi. Lübnan’da savaştan vatandaşlarını tahliye eden ülkeler
bizim limanlarımızı kullandılar. Başta Kızılay olmak üzere sivil
toplum örgütlerimiz, Lübnan’da köy köy dolaşarak ihtiyaç sahiplerine
yardım ulaştırdılar. Lübnan’da savaşın bütün aşamalarını, hem Lübnan
hem de İsrail’deki yıkımı, patlamaları ve trajediyi hep birlikte
televizyon kameralarından, ekranlardan izledik; izlerken de şunu
düşündük: Bizim göremediğimiz, izleyemediğimiz, bize yansıtılmayan
kim bilir daha ne acı hikâyeler vardır. Ama, Dışişleri Bakanımız gitti
ve bizzat yerinde gözlemledi. Birçok ülkenin temsilcileri oraya
gittiğinde 10 dakika orada geçirip, sokaklarda, gelirken, kendisi,
saatlerce, bir tam gününü orada halkla bütünleşerek geçirdi ve durumun
ne kadar vahşi olduğunu döndüğünde bizlerle paylaştı. Bu olayları
izlerken de bize daha da yakın bir coğrafya olan Irak’ta süren dramı
hep birlikte içimizde bir kez daha hissettik. Her zaman mazlumun yanında
olan Türk Halkının merhametkâr, yardımsever ve adil olma özelliği bir
kez daha ortaya çıktı. Bu dramın önlenmesi için vatandaşlarımız ve
parti teşkilatımız bizim Meclis Grubumuza ve Genel Merkezimize
“bir şeyler yapın” çağrısıyla yaklaştı. Bir örnek olarak… Kanada vatandaşlarının
tahliyesi sırasında Kıbrıs Rum kesiminde birçok ilgisizlik ve keşmekeş
yaşanırken, Kanada Devleti, gazetelere ilan vererek, Türk yetkililerinin
kendi vatandaşlarını nasıl iyi karşıladığını söylediler. Aynı
şekilde, Avustralya Büyükelçiliği, Brezilya Büyükelçiliği Başbakanlığımıza
hemen hemen her gün telefon açarak teşekkür ettiler; çünkü, Türkiye,
olaya ilk günden beri yardımcı olmak ve çözüm üretmek için çaba gösteren
bir ülkeydi.
Lübnan olayı, Türkiye’nin
yeni, itibarlı ve ağırlıklı uluslararası profilini bir kez daha ortaya
çıkardı. Amerika Birleşik Devletleri, Rusya, İngiltere, Fransa,
Çin, yani, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin tüm üyeleriyle
ve küresel tüm güçlerle, İsrail, Lübnan, İran, Suriye gibi tüm bölgesel
güçlerle ve hatta, Hizbullah gibi, Hamas gibi farklı taraflarla kesintisiz
ve sağlıklı iletişim kurabilen başka bir ülke var mıdır?! Soruyorum arkadaşlar
size: Bu, bir itibar ve kuvvet göstergesi değil midir?! Bu dünyada bu
saydığım ülkelerin liderlerini ve gerek küresel gerek bölgesel
ülkelerin liderlerini telefon açtığı zaman bulabilen kaç tane
lider vardır; fazla sayabilir misiniz?! Biz, Başbakanımızın bu becerisinden
gurur duyuyoruz; utanmayın, siz de gurur duyun. (AK Parti sıralarından
alkışlar)
FERİDUN FİKRET BALOĞLU
(Antalya) – Bırak bunları!..
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
– Bu süreçte Türkiye’nin yaptıklarını tekrarlamaya çalışan bazı
Avrupa ve Ortadoğu ülkeleri de oldu; Türkiye benzeri etkinlik sahası
kurmak istediler. Başarabildiler mi; hayır; çünkü, istenmediler.
Şimdi, biraz evvel burada
konuşan Anamuhalefet temsilcisi dedi ki: “Yahu, görüşmelerinden
övgüyle bahsediyorlar. İşte, Başbakanımız şununla konuştu, Dışişleri
Bakanımız bununla görüştü…” Yahu, sizin hayalleriniz bile yetmez
bizim yaptığımız temasları yapmaya. (AK Parti sıralarından alkışlar)
MUSTAFA ÖZYÜREK (Mersin)
– Yapma yahu!
BAYRAM ALİ MERAL (Ankara)
– Vay, vay, vay!..
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
– Bu ortamda her iki tarafla iyi ilişki içinde olan ve iki tarafın da
güvenini taşıyan Türkiye’ye ihtiyaç daha da artmıştır. Biz, bugün
bu ihtiyaca cevap vermek için burada toplanmış bulunmaktayız. Bildiğiniz
gibi, bu ihtiyaç, geçtiğimiz aylarda Ortadoğu’da yaşanan çatışmalar
ve İsrail’in Lübnan’ı işgaliyle ortaya çıkmıştır.
Sayın milletvekilleri,
Ortadoğu ülkeleri arasında şimdiyedek radikaller ve ılımlılar
diye, doğru ya da yanlış, bir ayırım vardı; ama, İsrail’in Lübnan’a saldırısından
sonra radikallerin sayısının gittikçe arttığını görüyoruz. Artık
Ortadoğu’da ılımlı olmak çok zor hale geldi. Ortadoğu’da diğer ülkeler,
ılımlı olmayı fazla benimseyemiyorlar, kendi halklarına bunu anlatamıyorlar;
ama, Türkiye’nin sağduyu temelinde giden siyaseti bu yüzden çok
önem taşımaktadır. Gerek milletvekili arkadaşlarımızın gerekse
bazı müttefiklerimizin bunu iyi tahlil etmesi gerekir.
Böyle hassas bir ortamda
bazılarının radikalizmin daha da tırmanmasını sağlayacak, âdeta
ateşe benzin döken yaklaşımlarını, ben, anlamakta zorluk çekiyorum.
Bütün bu endişe verici çatışma ortamı içerisinde, Türkiye ve tabiî
ki AK Parti, Ortadoğu için gururlu ve onurlu bir ilham kaynağıdır. Türkiye
ve AK Parti, Ortadoğu için haklı bir modeldir.
Başbakanımız Recep
Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanımız Sayın Abdullah Gül’ün kitlelere
güven veren ve kitleleri sürükleyebilecek o liderlik etkilerini
itidal ve sağduyu yolunda kullanmaları, bütün dünyanın saygı duyması
gereken bir tutumdur. Ortadoğu’da kin, çatışma ve gerilim arayan
başka liderlerin öne çıktığı bugünlerde, Türkiye liderlerinin,
hoşgörüyü, barışı ve uzlaşmayı, karşılıklı anlayışı ısrarla telkin
etmeleri, dünya barışı için büyük bir şanstır. AK Parti ve Türkiye’nin
kıymetini anlamayanlara, Ortadoğu’nun sokaklarındaki silah sesleri
belki yeteri kadar uyarı olabilir. Bölgede barış ve huzur için en
çok çaba sarf eden ülkelerin ve yönetimlerin başında geliyoruz.
Sayın milletvekilleri,
Lübnan’ın bağımsızlığı, Lübnan’ın toprak bütünlüğü ve siyasî birliği
çok ama çok önemlidir ve korunmalıdır. Askerimizin oradaki varlığı
da bunu sağlayacaktır. Filistin’de, Lübnan’da yaşanan olayların sadece
o ülkelerle sınırlı kalmayacağı hepinizin malumudur. Bu bölgede
yaşananlar, Ortadoğu’yu, dünyayı ve yurdumuzu yakından ilgilendirmektedir.
Bu yüzden, bölgede sağlanması gereken barış sürecine tüm gücümüzle
destek vermeliyiz. Biliyoruz ki, aynen önceden olduğu gibi, kıymetli
muhalefet sözcüleri, biraz sonra belki yine çıkacaklar buraya
“Lübnan’da ne işimiz var” diyecekler; hatta bazıları “turistik seyahate
mi gidiyoruz” diye soracaklar.
Arkadaşlar, bizim
Lübnan’da çok işimiz var ve orada yapılması gereken çok önemli işler
var. Lübnan’ı kendi haline bırakırsanız, sorun gelir sizin sınırınıza
dayanır.
MUHARREM KILIÇ (Malatya)
– Çocuklarınızı gönderecek misiniz?!
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
- Tekrar ediyorum: Bölgesel barış sağlanmazsa, ne küresel barış ne
Türkiye’nin ulusal çıkarları korunabilir.
Biraz evvel soruldu,
vicdan terazisinden bahsedildi, “vatan sağ olsun diyebilir miyiz”
dedi. Eğer, Lübnan’daki ateş büyür de bizi de sararsa ve bizi de yakmaya
başlarsa, o zaman vatan sağ olsun mu diyeceğiz, yoksa, bugün gidip
orada yangını söndürmek için mi uğraşacağız ve vatan sağ olsun diyebileceğiz?!
Bunu da sizlere soruyorum.
FERİDUN FİKRET BALOĞLU
(Antalya) – Kaç kişiyle yangını söndüreceksiniz?!
MUSTAFA ÖZYÜREK (Mersin)
– Çocuklarınızı gönderecek misiniz?!
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
– Bu kriz çıktıktan sonra Ortadoğu’yu adım adım dolaşıp telkinlerde
bulunan Sayın Dışişleri Bakanımız ve ayrıca bütün dünya liderleriyle,
Sayın Sinyora’yla, Sayın Annan’la, Sayın Bush’la, Sayın Esat’la, Sayın
Chirac’la, Putin’le konuşan Başbakanımız, krizin büyümesini engellemek
ve risklerin azaltılması için ellerinden geleni yaptılar. Muhalefet
ne yaptı; soruyorum arkadaşlar. Muhalefet, bu dış krizden bir iç
kriz yaratabilmenin yollarını aradı. (AK Parti sıralarından alkışlar)
Biraz evvel sordular…
“Sizi karar almaya zorlayanlar var” dedi Anamuhalefet Liderinin
sözcüsü.
MUSTAFA ÖZYÜREK (Mersin)
– Amerika, Avrupa…
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
– Arkadaşlar, biz, dün akşam, AK Parti Grubu olarak saatlerce toplandık,
en ufak soruya kadar kendi aramızda tartıştık. Herkesin serbest konuşmasına
imkân tanındı değil mi arkadaşlar. Acaba muhalefet partisinde bu
kadar demokrasi, bu kadar özgürlük, bu kadar fikir alışverişi var
mı, bu kadar istişare var mı?! (AK Parti sıralarından alkışlar) Bize,
tutup, demokrasi dersi vermeyin; önce, kendi üyelerinizin kendi
fikirlerini net bir şekilde söylemesine müsaade edin.
FERİDUN FİKRET BALOĞLU
(Antalya) – Bizde fikir birliği var, 8 tane tarikat yok.
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
– Kimisi kalkıyor, diyor ki: “Doğru bilgileri vereceksiniz.” Yani,
zamanında gazete manşetlerinden, gazete köşelerinden devletin
kriptolarını gizlediğini okuduğumuz birileri, kalkıp, bize burada
ahlak dersi verecek!.. Ben bunu kabullenemiyorum. (AK Parti sıralarından
alkışlar)
Dediler ki: “Sayın
Gül çok değişmiş; Afganistan’da farklı konuşuyordu, şimdi farklı konuşuyor.”
FERİDUN FİKRET BALOĞLU
(Antalya) – Doğru.
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
– Afganistan olayı geldiği zaman Meclise, ne Birleşmiş Milletler
kararı ne de başka bir uluslararası örgütün kararı vardı; ancak,
Türkiye’de, Mecliste o karar çıktıktan daha sonra NATO kararı alındı.
MUSTAFA ÖZYÜREK (Mersin)
– Bırakın da Sayın Gül kendisi savunsun.
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
– Şimdi, hazır, değişimden bahsederken, ben de sizlere buradan bir
cümle okumak istiyorum.
MUSTAFA ÖZYÜREK (Mersin)
– Avukatlığın bu kadarı fazla.
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
– Bakın, şu cümleyi iyi dinleyin arkadaşlar. Siz, hele siz, iyi dinleyin.
MUSTAFA ÖZYÜREK (Mersin)
– Sayın Gül savunsun, bırakın avukatlığı.
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
– “Uluslararası hukuku ve insanî kaygıları gözeten her türlü girişimde
Türkiye’nin de sorumluluk üstlenmesi, ülkemize kazandırmak istediğimiz
etkinlik açısından değerlendirilmelidir. Bunu bir ortak sorumluluk
konusu olarak düşünüyoruz.” Bu laf 6 Aralık 1992 yılında söylenmiş.
Kim söylemiş biliyor musunuz; Anamuhalefet Partimizin Sayın Genel
Başkanı Deniz Baykal söylemiş.
FERİDUN FİKRET BALOĞLU
(Antalya) – Doğru; ama, İsrail’in bekçiliği var mı?! İsrail bekçiliği
var mı?!
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
– Şimdi, biz, bugün, aynı şekilde, Türkiye’nin itibarı diyoruz; ne
işimiz var canım, aman yardım etmeyelim, aman ellemeyelim, böyle izolasyonuz...
İçine kapanık bir şey ortamı içerisine girmişler.
FERİDUN FİKRET BALOĞLU
(Antalya) – İsrail bekçiliği var mı Egemen Bey?!
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
– Anlamakta gerçekten güçlük çekiyorum.
HÜSEYİN EKMEKCİOĞLU
(Antalya) – Anlayamazsın!
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
– Bir de kalkıp 1 Martla karşılaştıranlar oluyor. 1 Martta Türkiye
topraklarına yabancı bir ülkenin askerinin girmesi söz konusuydu.
Türkiye’nin bir yere asker göndermesiyle ilgili bir tezkere değildi.
MUSTAFA ÖZYÜREK (Mersin)
– İstiyordunuz ama!
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
– Elma ile armudu karıştırmayalım, insanların kafasını karıştırmayalım.
MUSTAFA ÖZYÜREK (Mersin)
– O işgale de olumlu oy verdiniz!
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla) – Bakın, ben size
bir anekdot anlatmak istiyorum. Geçen hafta, İtalya’nın Savunma Bakan
Yardımcısı, ki NATO Parlamenterler Asamblesinden çok yakın arkadaşlığımız
olan Senatör Forcieri, Formula 1 yarışlarını izlemek için İstanbul’a
gelmişti. Kendisiyle biraz sohbet etme imkânımız oldu ve sordum:
İtalya Lübnan’a asker gönderecek mi? “Evet, göndereceğiz” dedi. Muhalefetinizin
tepkisi ne, diye sordum. Kendisi de gerçek, samimi bir sosyal demokrattır,
öyle bizdeki gibi statükocu sosyal demokratlara benzemez. Dedi
ki…(AK Parti sıralarından alkışlar; CHP sıralarından gürültüler)
ALİ RIZA BODUR (İzmir) – Hop!.. Hop!..
MUSTAFA ÖZYÜREK (Mersin)
– Allah Allah!
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
– Üstünüze alınmayın efendim, üstünüze alınmayın. Yarası olan gocunur.
FERİDUN FİKRET BALOĞLU
(Antalya) – Şimdi şeriatçı devrimcilik var!
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
– Dedi ki: “Anamuhalefet Partisinin Lideri Sayın Berlusconi bize
bu konuda en çok desteği veren siyasetçi oldu.”
MUSTAFA ÖZYÜREK (Mersin)
– Şeriatçı olmaktan iyidir!
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
– Yani, İtalya’da da muhalefet var arkadaşlar; bilmiyorum, bundan
çıkarılması gereken birtakım dersler vardır herhalde.
MUSTAFA ÖZYÜREK (Mersin)
– Kuzey Irak’tan bahset!
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
– Şimdi, burada yanlış olan, demokratik tartışma görüntüsü altında
süren demagoji ve kışkırtmadır.
BAYRAM ALİ MERAL (
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla) – Burada yanlış
olan, maksatlı çarpıtmalardır.
MUSTAFA ÖZYÜREK (
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla) – Yanlış olan,
millî ve stratejik bir meselede muhalefetin sağduyudan her geçen
gün uzaklaşmasıdır. Muhalefet, kulağa hoş gelen kelimeler, yok misket
bombası, yok süngü, yok çatışma…
MUSTAFA ÖZYÜREK (
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla) – Yahu, çatışma
kuralları diye bir şey yok. Onun adı engagement rules, Türkçesi de angajman
kuralları. Siz, tercümeyi bir kere yanlış yapıp, insanların kafasını
karıştırıyorsunuz.
ALİ RIZA BODUR (İzmir)
– Senin işin o!
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
– Muhalefet sözcüleri, korku ve abartmayla Meclisi sindirmeye, kamuoyunu
korkutmaya çalışmaktadırlar.
FERİDUN FİKRET BALOĞLU
(Antalya) – O senin Genel Başkanının yaptığı...
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
– Kamuoyunu yanıltmaya çalışmaktadırlar.
Bir de, Lübnan konusu
açılınca PKK’yla mücadele konusunda demagoji başlıyor.
MUSTAFA ÖZYÜREK (Mersin)
– Ne demagojisi?!
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
– Lübnan’a sınırlı bir barış gücü yollayacağız eğer bu tezkere burada
kabul edilirse. Türk Ordusunun PKK’yla mücadele kabiliyetinde herhangi
bir, çok şükür ki herhangi bir eksikliği yoktur ve de olmayacaktır. (CHP
sıralarından gürültüler) Her zaman, gücümüz ve kararlılığımızla,
terör örgütüyle içeride de dışarıda da mücadeleye azimle devam
edeceğiz.
ŞEVKET ARZ (Trabzon) –
Utanmaz adam! Ne zaman gittin?! Utanmaz.
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
– Mücadele, Türkiye içindeki teröristler yanında, Türkiye sınırı
dışında yuvalanan teröristleri de kapsamaktadır.
ŞEVKET ARZ (Trabzon) –
Sen ne zaman gittin devletin adına?!
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
– Hiçbir terörist hiçbir yerde Ordumuzun pençesinden uzakta ve dokunulmaz
değildir.
ŞEVKET ARZ (Trabzon) –
Utanmaz, sen ne zaman gittin devletin adına?! Utanmaz adam!
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
– Hiçbir terörist hiçbir mağarada rahat uyuyamaz. PKK terörü ve bununla
mücadele hiçbir zaman hiçbir şekilde zaafa uğramaz, uğratılamaz.
Terörle mücadele…
BAYRAM ALİ MERAL (Ankara)
– Senin PKK’yla ilişkin var mı yok mu; onu açıkla!
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
- …başka konularla sulandırılamaz.
FERİDUN FİKRET BALOĞLU
(Antalya) – Tabiî tabiî!..
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
- Buna teşebbüs edenler varsa da karşısında bizi bulurlar. (AK Parti
sıralarından alkışlar; CHP sıralarından gürültüler)
ŞEVKET ARZ (Trabzon) –
Utanmaz!.. Utanmaz!..
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
- PKK’yla mücadele, süregelen bir devlet politikasıdır.
ŞEVKET ARZ (Trabzon) –
Önce Kandil’e gideceksin, Kandil’e! Utanmaz!
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
- Partimiz ve hükümetimiz, bütün kararlılığıyla bu politikanın
arkasındadır.
FERİDUN FİKRET BALOĞLU
(Antalya) – İsrail Başbakanı gözlerinden öpüyor senin!
ŞEVKET ARZ (Trabzon) –
Amerika’ya git sen, Amerika’ya!
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
- Tekrar ediyorum, muhalefetimiz, dış krizlerden kendine bir iç
kriz çıkarma fırsatı arıyorsa, boşuna uğraşıyor.
FERİDUN FİKRET BALOĞLU
(Antalya) – İsrail Başbakanı gözlerinden öpüyor senin!
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
- Sayın milletvekilleri, biz, Lübnan Savaşı sırasında da sonrasında
da, tüm taraflarla samimi ve açık olduk. İşte bu yüzdendir ki, Türkiye’ye
asker gönderme teklifi hukuken yetkili iki ayrı yerden gelmiştir. Bir
tanesi, Lübnan Başbakanı Sayın Fuad Sinyora’dır; diğeri ise Birleşmiş
Milletler Genel Sekreteri Sayın Kofi Annan’dır. Türkiye’nin başka
bir ülkenin talimatıyla oraya asker göndereceğini savunmak abesle
iştigaldir.
ZEKERİYA AKINCI (Ankara)
– Kılavuzu bunlar olursa, Başbakan zordan kurtulmaz.
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
- Bize Lübnan’a asker gönderme teklifi geldiğinde, biz bazı şartlar
koştuk. Neydi bu koyduğumuz şartlar:
1- Birleşmiş Milletler
Güvenlik Konseyi kararı istiyoruz dedik, meşruiyet istiyoruz dedik,
mutabakat istiyoruz dedik. Bunu sağladık mı; evet, bu sağlandı.
2- Bu kararın tüm taraflarca
kabul edilmesini istedik. İsrail Hükümeti kabul etti; koalisyonunda
Hizbullah’ın da yer aldığı Lübnan Hükümeti de kabul etti; yani, tüm
dünyanın kabulüyle bu da sağlandı.
3- Lübnan’a çokuluslu
bir güç olması şartını koştuk.
GÖKHAN DURGUN (Hatay)
– Almanya göndermiyor, göndermiyor!
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
- 22’si Avrupa Birliği üyesi ülkesi olan 30’dan fazla ülke asker göndereceğini
açıkladı.
GÖKHAN DURGUN (Hatay)
– Almanya göndermiyor!
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
- Dolayısıyla, üçüncü şartımız da kabul edildi.
4- Bu misyonun herhangi
bir grubu silahsızlandırma görevi olmamasını şart koştuk ve 1701
de bunu sağladı. Bunu, ben söylemiyorum; bakın, bunu kim söylüyor;
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri söylüyor, Almanya Şansolyesi
söylüyor…
ŞEVKET ARZ (Trabzon) –
O, neler söylüyor neler!
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
- Finlandiya Dönem Başkanı başta olmak üzere AB üyesi birçok ülkenin
dışişleri bakanı söylüyor…
ŞEVKET ARZ (Trabzon) –
Siz, PKK’ya karşı ne yaptınız, onu söyleyin, onu anlatın!
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
- İran Dışişleri Bakanı da söylüyor; çünkü, Hizbullah’ı silahsızlandırma
görevi Lübnan Ordusunundur…
FERİDUN FİKRET BALOĞLU
(Antalya) – Lübnan’ın ordusu var mı?!
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
- …ve sonradan böyle bir talep gelirse, Birleşmiş Milletler Güvenlik
Konseyi yeniden bir karar almak zorundadır; o da öyle kolay bir iş
değildir.
Her şeye rağmen, böyle
bir talep geldi; bunun cevabını da Sayın Başbakanımız çok açık ve
net bir şekilde söyledi… (CHP sıralarından gürültüler) “o zaman,
derhal askerimizi geri çekeriz” dedi.
BAYRAM ALİ MERAL (
ŞÜKRÜ ÜNAL (Osmaniye) – Ne bağırıyorsun?!
BAYRAM ALİ MERAL (
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla) - 5- Çokuluslu
gücün yapısında, sadece Batı ülkeleri ve Türkiye olmasın dedik.
(CHP sıralarından gürültüler)
BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, lütfen…
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla) – Türkiye’nin dışında
da, başka Müslüman ülkeler de oraya asker göndersin dedik ve…
ŞEVKET ARZ (
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla) – …bunu sağlamak
için de, ta Malezya’daki İKÖ Genişletilmiş Başkanlık Zirvesine gidip
bu konuda temaslarda bulunduk.6 saatlik bir toplantı için 22 saat
yol gittik, 6 saat toplantıyı bitirip tekrar geldik ve hiçbir zaman
da gocunmadık. Bu ülke için, biz, her türlü özveriye hazırız ve bunun
neticesinde…
ŞEVKET ARZ (
BAYRAM ALİ MERAL (
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla) – Bakın, Bangladeş,
Malezya, Endonezya, Brunei ve son olarak da Katar gibi ülkeler, bu
çabaların sonucunda tavır değiştirdiler ve asker gönderme kararı
aldılar. Yani, bu beşinci şartımız da yerine geldi. Yani, önceden
şart koştuğumuz, sağladığımız koşulların yerine gelmesini sağladık.
Askerimizi oraya göndermeden evvel, riski azaltmak, en aza indirebilmek
için her şeyi yaptık.
Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım;
Lübnan’da başlayan ve bölgesel büyük bir yangına dönüşebilecek
olan soruna kayıtsız kalamayız. Türkiye kayıtsız kalırsa, bölge
de Türkiye’nin taleplerine ve isteklerine karşı kayıtsız kalır.
Ayrıca, Lübnan’ın ata yadigârı olduğunu
unutmayalım.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
FERİDUN FİKRET BALOĞLU (
ŞEVKET ARZ (Trabzon) –
Sizin sayenizde…
BAŞKAN – Sayın Bağış,
buyurun; konuşmanızı tamamlayınız.
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
– Sırf bu bağlantı bile bizi Lübnan’a bağlıyor, bizim varlığımızı
gerekli kılıyor. Yok, o köhne bir tarih ise, tarihinden utananlar,
oradan uzak kalmak isteyenler... (AK Parti sıralarından alkışlar;
CHP sıralarından gürültüler) Onlara
da bir lafım var; o zaman, seçimle işbaşına gelmiş, meşru Lübnan Hükümeti,
uluslararası hukuka da uygun bir biçimde, bizden yardım istedi.
BAYRAM ALİ MERAL (Ankara)
– Senin deden utansın, biz neden utanacağız!..
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
– Onlara sırtımızı nasıl döneriz?! Lübnan Halkı, Lübnan Başbakanı
bizim yardımımızı istiyor arkadaşlar.
ŞEVKET ARZ (Trabzon) –
Amerika istiyor, onlar istemiyor…
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
– Neredeyse her gün arıyor, günaşırı arayıp yardım istiyor. Biz onlara
sırtımızı dönemeyiz.
ŞEVKET ARZ (Trabzon) –
Sen Amerika’ya git, Amerika’ya…
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
– Bizim şanlı tarihimizde, böyle, dostlarına, müttefiklerine sırtını
dönmek yoktur, ata yadigârı toprakları unutmak yoktur.
MUHARREM KILIÇ (Malatya)
– Lübnan Başbakanı…
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
– Türkiye’nin Lübnan’la ilgilenmesinin hem ahlakî hem de siyasî bir
gerekliliği vardır.
ZEKERİYA AKINCI (Ankara)
– Çok özlüyorsan, git Lübnan’a yerleş!..
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
– Ahlakîdir; çünkü, Lübnan’daki acılar televizyonlarımızın düğmesini
kapayınca bitmiyor. Gazete manşetlerinde artık fotoğrafları görmüyor
olabilirsiniz; ama, oradaki acı, oradaki dram devam ediyor arkadaşlar.
Siyasî bir gerekliliktir; çünkü, artık, 2006 Eylülü itibariyle, bazılarının
dediği gibi “bana dokunmayan Ortadoğu bin yaşasın” deme lüksümüz
kalmamıştır.
22 AB üyesi oraya asker
gönderirken, İslam Konferansı Örgütünün birçok üyesi oraya asker
gönderirken, Türkiye, hem İslam Konferansı Örgütünün…
GÖKHAN DURGUN (Hatay)
– Hangi ülkeler istedi?!
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
- …hem Avrupa Birliğinin üyeliği yolunda ilerleyen bir ülke iken tavırsız
kalamaz. Herkes oraya gidip sorumluluğunu üstlenirken, elini taşın
altına koyarken Türkiye kaçak oynayamaz. Artık, bu izolasyonist
tavırlarınızdan vazgeçin arkadaşlar! Üstelik, Türkiye’nin bu gücü
ilk kez ortaya çıkmıyor. Türkiye, Irak’ta huzurun sağlanması için
Amerikalı yetkililer ile Iraklı Sünnî liderleri birleştirebilen,
bir araya getirebilen tek ülkedir. Türkiye, İslam Konferansı Örgütü
ve AB dışişleri bakanlarını bir araya getirebilen tek ülkedir. Türkiye,
İsrail ve Pakistan Dışişleri Bakanlarını bir araya getirebilen
tek ülkedir. Türkiye, Ortadoğu’da, radikalizme karşı sağduyunun,
Batılı ve demokratik değerlerin ve adaletin temsilcisidir. Türkiye,
bir NATO üyesidir. NATO’nun en büyük ikinci ordusuna sahiptir ve NATO’nun
tek Müslüman ülkesidir. Türkiye, aynı zamanda, bir Avrupa, bir Balkan,
Ortadoğu, Akdeniz ve Kafkas bölgesi ülkesidir. İşte bu yüzdendir
ki, şimdiye kadar, Avrupa Birliği barış misyonlarının tamamına
katıldık. Ordumuz bugüne kadar 28 uluslararası barış gücü ve gözlem
görevinde, 10 000’i asker, 1 000’i
aşkın sivil, yüzlerce subay, polis ve danışmanla görev üstlenmiştir.
Bugün, halen, 1 700’ün üzerinde askerimiz, dünyanın çeşitli ülkelerinde,
uluslararası barış güçlerinde görev yapmaktadır. Türkiye, bu görevlerde,
2’si trafik kazasında olmak üzere toplam 7 şehit vermiştir ve onları
rahmetle anıyoruz; ama, muhalefetin sözcülerinin bazı gazetelere
verdikleri demeçler gibi, işte en çok şehidi biz verdik falan şeyleri
de yanlıştır; toplumu yanlış bilgilendirmeyelim, kışkırtmayalım
arkadaşlar.
ŞEVKET ARZ (Trabzon) –
Her gün Türkiye’de şehit veriyoruz! Her gün be!
BAYRAM ALİ MERAL (Ankara)
– Dedenin zihniyeti de öyleydi!
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
– Lübnan’a asker göndermeyi taahhüt etmiş ülkeler arasında, Avrupa
Birliği Dönem Başkanı Finlandiya, İspanya, Belçika, Almanya, Norveç,
Yunanistan, Danimarka, Bangladeş, Endonezya, Nepal, Malezya, Katar,
Fas gibi ülkeler var.
ŞEVKET ARZ (Trabzon) –
Yakında Amerika’ya gideceksin! Türkiye’de yaşayamayacaksın!
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
– Hatta, Fransa, İtalya, İrlanda, Polonya, Hindistan, Çin, Ukrayna
ve Gana, halen, şu anda orada görev yapıyor askerleriyle. Onun için,
arkadaşlar, insanları yanıltmayalım.
ALİ RIZA BODUR (İzmir)
– Senin vatandaşı olduğun ülke neden yok?
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
– Benim başka bir ülkenin vatandaşı olduğumu iddia eden birileri
var. Ya onlar bu iddialarını ispat edecekler, edemiyorlarsa, ben onları
burada suçluyorum, en ağır terimlerle suçluyorum. Eğer…
GÖKHAN DURGUN (Hatay)
– Suçlayamazsın!
ŞEVKET ARZ (Trabzon) –
Sen oraya gideceksin, oraya!
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
– Edemezler; çünkü, ben hiçbir zaman Türkiye Cumhuriyetinin dışında
hiçbir ülkenin vatandaşı olmadım, hiçbir ülkenin pasaportunu taşımadım.
(AK Parti sıralarından alkışlar)
ŞEVKET ARZ (Trabzon) –
Oraya gideceksin, oraya!
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
– Hiçbir zaman böyle bir iftiraya sığınmayın, saklanmayın! (AK Parti
sıralarından alkışlar)
ŞEVKET ARZ (Trabzon) –
Geldiğin yere gideceksin, geldiğin yere!..
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
– Arkadaşlar, burada gerçekleri konuşuyoruz, palavralarla işimiz
yok.
ZEKERİYA AKINCI (Ankara)
– Amerika’nın havası seni bozmuş, fena bozmuş!
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
– Sormak istiyorum size; bu asker gönderen ülkeler -saydım biraz evvel-
hangisi Lübnan’a bizden daha yakın, hangisi bizden daha stratejik
görüyor Lübnan’ı? Kosova, Bosna, Somali, bu bölgelere barış gücü
giderken, hepsinin karar sürecinde Türkiye vardı. Hatta, bugün muhalefette
olanlar o gün ya iktidardalardı ya da bu Meclisin çatısı altında o
tezkerelere destek veriyorlardı ve bu hararetle de ülkelere asker
gönderilmesini savunmuşlardı.
ZEKERİYA AKINCI (Ankara)
– Seni fena gazlamışlar! Karambole gitme!
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
- Meclis tutanakları da var.
FERİDUN FİKRET BALOĞLU
(Antalya) - Tarih oku, tarih!
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
- Soruyorum: Lübnan, Somali’den daha mı az önemli, daha mı az stratejik,
yoksa Lübnan, Afganistan’dan daha mı az tehlikeli?! Aklım almıyor
sizin bu iddialarınızı.
MUSTAFA ÖZYÜREK (Mersin)
– Farklarını anlattım; ama, anlayamamışsın.
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
– Bakın, Avrupa Birliği, kurumsal olarak Lübnan konusunda ilk defa
ortak bir tutum sergiliyor. Çok önemli bir konu, Avrupa Birliği askerî
gücünün yetersizliği, Lübnan konusundaki taleplerin de karşılanamaması
yüzünden yeniden ortaya çıkmaya başladı. Türkiye, ekonomisi,
genç nüfusu, yanında ordusu ve ordusunun görev kabiliyetiyle Avrupa
Birliği için stratejik önem taşımaktadır. Ayrıca, Birleşmiş Milletler
Güvenlik Konseyi üyeliğine aday olan bir ülkenin böyle bir tavırda
çekimser ve içine kapanık kalmasının nasıl bir etki yaratacağını
herhalde siz de takdir edersiniz. Bilmiyorum, zor, ama, anlayabileceğinizi
ümit ediyorum.
FERİDUN FİKRET BALOĞLU
(Antalya) – Sen çok zekisin! Ne
biçim konuşuyorsun sen yahu! Ne biçim konuşuyor Başkan! Zekâ seviyemizi
o mu ölçecek!
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla) – Türk Ordusunun
kabiliyet ve gücüne bütün dünya saygı duymaktadır. Biz de ordumuzla
gurur duyuyoruz. Hem ben Afganistan’a Sayın Başbakanımızla gittiğimizde
bizzat şahit oldum.
MUSTAFA ÖZYÜREK (Mersin)
– Hakaret etmekten vazgeç.
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
- Güneş gözlüğüyle maskelenmiş birtakım Batılı askerlerin, her tarafı
silah teçhizatıyla dolu askerlerin gördüğü tepki ile bizim o samimi,
içten davranan Türk askerinin gördüğü sevecenlik ve teveccüh arasında
dağlar kadar fark vardı.
Arkadaşlar, biz Lübnan’a
işgal için gitmiyoruz, biz Lübnan’a muharip güç göndermiyoruz; Lübnan’da,
galibi olmayan ve sonu gelmeyecek bir çatışmanın içine sürüklenmiş
iki tarafı birbirinden ayırmaya gidiyoruz, iki taraf için de onurlu
bir çıkış fırsatı tanımak için gidiyoruz, bundan sonra silahların
susması ve Lübnan’da başlayarak, Filistin dahil Ortadoğu’da yıllardır
kangren olmuş sorunların çözümüne bir başlangıç fırsatı vermek
için gidiyoruz. Aksini yaparsak tarihe hesap veremeyiz.
ZEKERİYA AKINCI (Ankara)
– Arkadaşlar, birisi Egemen Beyi tutsun! Vallahi gidiyor şarampole,
bakın! Fena gazlamışlar!
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
- Şunun altını çizmek istiyorum: Biz herhangi bir ülke veya grubu
korumaya gitmiyoruz. Bu iddiaların tamamı abesle iştigaldir. Biz
kimsenin taşeronu değiliz.
ŞEVKET ARZ (Trabzon) –
Aynen öyle.
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
- Kimse de bizi onunla suçlayacak kadar burada o ahlak şeyini aşamaz.
ZEKERİYA AKINCI (Ankara)
– Sayın Başkan, tutsun birisi, fena gidiyor!
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
– Arkadaşlar, tezkerenin metninde niçin gittiğimiz o kadar net yazıyor.
Sayın Dışişleri Bakanımız o kadar net anlattı ki, ben tekrar okumayacağım
size.
ATİLA EMEK (Antalya)
– Amerika’nın hatırı için gidiyoruz!
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
- Ama, şunu söylüyorum: Bu bölgede söz sahibi olmak ve oyuna gelenlerin
değil, oyunu belirleyenlerin safında olmak istiyorsak, biz, sadece
askerimizle değil, diplomatımızla, müteahhidimizle, mühendisimizle,
doktorumuzla, hemşiremizle Lübnan’a gitmek zorundayız.
ATİLA EMEK (Antalya)
– Milletin çıkarlarının yanında olacağız, Amerika’nın değil.
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
– Biz, Ortadoğu’ya, korkuyla değil, kararlılıkla, güçle gidiyoruz;
güçle, güvenle bakıyoruz. Ortadoğu, İskenderun’un, Mardin’in, Diyarbakır’ın
bir taş atımı uzaklığındadır. Ortadoğu Türkiye’dir arkadaşlar; Ortadoğu,
NATO üyesi olan ve AB yolunda hızla ilerleyen Türkiye’nin kendi hinterlandı
içindedir, kendi coğrafyası içerisindedir. Bundan korkmayın, milleti
korkutmaya çalışmayın, demagoji yapmayın, korkmayın arkadaşlar,
korkmayın!
ŞEVKET ARZ (Trabzon) –
Sen korkma!
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
- Korkmak yerine Türkiye’ye güvenin. (AK Parti sıralarından alkışlar;
CHP sıralarından gürültüler)
ŞEVKET ARZ (Trabzon) –
Sen Amerika’dan korkuyorsun, İsrail’den korkuyorsun.
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
– Lübnan’a gitmeliyiz. Lübnan’a, büyük bir ülke olmanın sorumluluğu
ve bilinciyle gitmeliyiz.
ŞEVKET ARZ (Trabzon) –
Bende korku yok, sen kendine bak!
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
– Lübnan’a, tarihî görevimiz olduğu için gitmeliyiz; Lübnan’a, Bayrağımızın
dalgalandığı yerde… (CHP sıralarından gürültüler)
Dinleyin…Dinleyin…
(Mikrofon otomatik
cihaz tarafından kapatıldı)
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
– Bitiriyorum Sayın Başkan. (CHP sıralarından gürültüler)
FERİDUN FİKRET BALOĞLU
(Antalya) – Gücün yetiyorsa bunları köy kahvelerinde söyle de cevabını
halktan al sen!
BAŞKAN – Saygıdeğer
arkadaşlarım; Sayın Baloğlu, Sayın Nas, Sayın Emek; böyle bir üslup
yok; yani, bir hatibin her konuşmasına her dakika müdahale… (CHP sıralarından
gürültüler) Hayır efendim, böyle bir üslup yok. Lütfen… Lütfen… (CHP sıralarından
gürültüler)
ATİLA EMEK (Antalya)
– “Korkmayın” diyor; kimden korkacağız?!
BAŞKAN – Lütfen Sayın
Emek… Lütfen, buyurun. Niye bağırıyorsunuz ki?!. Bağırmakla neyi halledeceksiniz?!
Hiçbir şey hallolmaz. Lütfen, buyurun…
ATİLA EMEK (Antalya)
– Milletin vekilleri olarak, millet için buradayız. Kimden korkacağız?!
Üslubuna dikkat etsin!
Biz milletvekilleriyiz,
kimseden korkumuz yok. Sen Amerika’dan korkma yeter. Allah’tan kork,
Allah’tan!
BAŞKAN – Sayın Bağış,
eksüreniz doldu. Ek 1 dakika süre vereceğim. Konuşmanızı tamamlayınız
efendim.
Buyurun. (CHP sıralarından
gürültüler)
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla)
- Arkadaşlar, son dakika… Son 1 dakika; ona da sabredin.
Lübnan’a tarihî görevimiz
için gitmeliyiz.
ATİLA EMEK (
EGEMEN BAĞIŞ (Devamla) - Lübnan’a, bayrağımızın
dalgalandığı yerde barış ve huzurun yeşerdiğini insanoğluna tekrar
hatırlatmak için gitmeliyiz. Çağdaş, demokratik, laik, özgürlükçü,
müreffeh bir Türkiye olarak, bir model olarak gitmeliyiz. Daha çok çocuğun ölmemesi,
daha çok annelerin ağlamaması için gitmeliyiz. Yaşama hakkı adına
Lübnan’a gitmeliyiz. Oradaki acıyı görüp, oradaki dramı görüp üzülüyorsak,
siz de akşamleyin başınızı yastığa koyduğunuzda sizin de yüreğiniz
benimki gibi sızlıyorsa, o zaman bu tezkerenin gereğini siz anlıyorsunuz
demektir. O zaman neden Lübnan’a gitmemiz gerektiğini anlıyoruz
demektir.
Arkadaşlar, gelin,
bu işleri iç siyasete malzeme yapmayalım. Adalet ve Kalkınma Partisi
Grubu adına Yüce Meclisimizi saygıyla selamlıyorum ve bu kararın
ülkemiz için, milletimiz için hayırlara vesile olmasını diliyorum.
Teşekkür ediyorum.
(AK Parti sıralarından alkışlar; CHP sıralarından gürültüler)
BAŞKAN – Teşekkür ederim.
ŞEVKET ARZ (Trabzon) –
Altı ay sonra Amerika’ya gidecek.
BAŞKAN – Sayın milletvekilleri…
(CHP sıralarından gürültüler)
Saygıdeğer arkadaşlarım,
bakınız, sizler de izliyorsunuz, bizler de izliyoruz; üzülerek beyan
edeyim ki, bu kadar gürültünün sebebi, maalesef, iki üç tane arkadaşımızın
sürekli olarak müdahaleleridir; takdirlerinize arz ediyorum.
MUSTAFA ÖZYÜREK (Mersin)
– Tahrik edici konuşma yapmasın.
BAŞKAN – Konuşmalara,
Hükümet adına, Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Sayın Abdullah
Gül cevap verecektir.
Sayın Bakanım, buyurun
efendim. (AK Parti sıralarından alkışlar)
DIŞİŞLERİ BAKANI VE
BAŞBAKAN YARDIMCISI ABDULLAH GÜL (Kayseri) – Sayın Başkan, değerli
milletvekili arkadaşlarım; her şeyden önce, burada, bu tezkereyle
ilgili, bu önemli konuyla ilgili görüşlerini açıklayan arkadaşlara
teşekkür etmek istiyorum.
Hükümet olarak, şüphesiz
ki, bütün görüşleri, bütün eleştirileri ve tavsiyeleri gayet dikkatli
bir şekilde burada dinledik ve bunların hepsini not ettik. Şüphesiz
ki, İktidar Partisi olarak getirdiğimiz… (Siirt Milletvekili Öner
Ergenç ile Kırıkkale Milletvekili Halil Tiryaki arasında karşılıklı
laf atmalar)
ÖNER ERGENÇ (Siirt) –
Hadi ya!.. (CHP sıralarından “Otur yerine” sesleri, ayağa kalkmalar)
HALİL TİRYAKİ (Kırıkkale)
– Otur yerine. (Siirt Milletvekili Öner Ergenç ile Kırıkkale Milletvekili
Halil Tiryaki arasında karşılıklı itişmeler)
BAŞKAN – Saygıdeğer
arkadaşlarım… ( AK Parti ve CHP sıralarından ayağa kalkmalar, gürültüler)
Sayın milletvekilleri, lütfen, yerimize oturalım. (AK Parti ve CHP
sıralarından gürültüler) Sayın İdare Amirleri, lütfen müdahale
ediniz. Saygıdeğer arkadaşlarım…(Gürültüler) Lütfen, yerlerimize
oturalım.
Sayın Tiryaki, Sayın
Ergenç… Lütfen, arkadaşlar, buyurun… (Gürültüler)
Sayın Bakanım, buyurun
efendim.
Arkadaşlar yerlerimize
oturalım lütfen. (Gürültüler) Sayın milletvekilleri, lütfen yerlerimize
oturalım efendim.
Arkadaşlar, lütfen…
MUSTAFA ÖZYÜREK (Mersin)
– Sayın Başkan, 5 dakika ara ver.
BAŞKAN – Buyurun Sayın
Bakan. (AK Parti ve CHP sıralarından gürültüler)
Sayın milletvekilleri,
lütfen yerlerimize oturalım.
Sayın Bakanım, buyurun
efendim, Genel Kurula hitap ediniz. (Gürültüler)
Arkadaşlar, oturalım,
lütfen Sayın Bakanı dinleyelim.
DIŞİŞLERİ BAKANI VE
BAŞBAKAN YARDIMCISI ABDULLAH GÜL (Devamla) – Değerli arkadaşlar,
bir kez daha, Hükümetimiz adına, bu kürsüye gelip görüşlerini ifade
eden bütün grup temsilcilerine teşekkür ediyorum. Muhakkak ki, arkadaşlarımızın
tenkitleri, tavsiyeleri, eleştirileri, bunlar bizler tarafından
gayet dikkatli bir şekilde dinlenmiştir ve bunların hepsiyle ilgili
notları tuttuk ve eminim ki, hepsi de değerlidir.
Şüphesiz ki, Hükümet
olarak getirdiğimiz tezkerenin sorumluluğunu… (Siirt Milletvekili
Öner Ergenç ile Kırıkkale Milletvekili Halil Tiryaki arasında karşılıklı
laf atmalar)
HALİL TİRYAKİ (Kırıkkale)
– Sen kendine bak, daha ne olacak; bende kalp yok, bende sağlam yürek
var.
BAŞKAN – Sayın Tiryaki,
lütfen efendim.
DIŞİŞLERİ BAKANI VE
BAŞBAKAN YARDIMCISI ABDULLAH GÜL (Devamla) – Ara verecekseniz ara
verin, devam edeceksek devam edelim. (Gürültüler)
BAŞKAN – Sayın Ergenç,
istirham ediyorum.
Arkadaşlar, lütfen
Sayın Bakanın konuşmasını dinleyelim sükûnetle. Lütfen, kendi aramızda
da konuşmayalım.
Buyurun efendim.
MUSTAFA ÖZYÜREK (Mersin)
– Ara verin, daha sağlıklı…(Gürültüler)
BAŞKAN - Arkadaşlar,
Hükümet adına Dışişleri Bakanımız konuşmalara cevap veriyor,
lütfen dinleyelim.
Buyurun efendim.
DIŞİŞLERİ BAKANI VE
BAŞBAKAN YARDIMCISI ABDULLAH GÜL (Devamla) – Şüphesiz ki, Hükümet
olarak biz, getirdiğimiz tezkerenin sorumluluğunu alma siyasî ahlakını
gösterecek durumdayız. Muhalefetin, şüphesiz ki, desteklemesini
bekleme gibi arzumuz olamaz, onların eleştirilerinden sadece faydalanma
durumunda kalırız. O bakımdan, hepsine teşekkür ediyorum, burada
görüşlerini ifade eden arkadaşlara.
Değerli arkadaşlar,
her şey çok söylendi; burada açık bir tartışma ortamının olmasından
da büyük bir mutluluk duyduk. Ben, özet olarak size şunları söylemek
istiyorum bir kez daha:
Önce, Lübnan, Doğu Akdeniz’in
bir parçasıdır, Türkiye’nin içinde bulunduğu bir bölgedir; oradaki
barış ve istikrar, muhakkak ki Türkiye’nin de ulusal çıkarlarının
bir parçasıdır. Doğu Akdeniz’in güvenliğiyle muhakkak ki bizim de
ilgilenmemiz gerekir. Akdeniz ülkelerine baktığımızda, Fransa’dan,
İspanya’dan Portekiz’e kadar hepsi, eğer burada bulunmayı ve buranın
istikrarıyla ilgili güç göndermeyi tercih ettilerse, Türkiye’nin
buna duyarsız kalmasının doğru olmadığı kanaatindeyiz. Üstelik,
sadece Avrupa ülkeleri, Batı ülkeleri değil, Doğu ülkeleri de
buradadır.
Şimdi, herkes şöyle
bir düşünsün; İspanya’dan, Portekiz’den, Finlandiya’dan, Yunanistan’dan,
Avrupa’nın bütün ülkelerinden; bu tarafa baktığınızda, Bangladeş’ten,
Pakistan’dan, Malezya’dan, Katar’dan herkes bu bölgeye gelecek ve bu
bölgede barışın tesisine yardımcı olmak için bazı katkılarda bulunacak;
ama, bu bölgenin ülkesiyim diyen Türkiye buraya duyarsız kalacak;
bunun doğru olmadığı kanaatindeyiz. Böyle bir kanaate vardıktan
sonra, şüphesiz ki, gözü kara bir katkı da söz konusu olmaması gerekir.
Bunun için başından beri ortaya koyduğumuz üç tane temel şart vardı;
bunlardan birisi, dünyanın bu işte ittifak içerisinde hareket etmesi,
uluslararası bir meşruiyetin ortaya çıkması ve açık, net bir Birleşmiş
Milletler kararının olmasıydı. Bunu başından beri söyledik, bugün
baktığımızda da bunun sağlandığını görüyoruz.
Bu noktada, Irak’la veyahut
da başka bir olayla, Afganistan’la bunun karşılaştırılması hiç mümkün
değildir. Irak olayına baktığımızda, Irak olayında bütün dünya bölünmüştü.
Ortada bir Birleşmiş Milletler kararı yoktu. Bırakın bunları, Avrupa
Birliği kendi içinde bölünmüştü. NATO üyesi ülkeler bile kendi
içinde bölünmüştü. Dolayısıyla, çok büyük tartışmalar söz konusuydu.
Buraya baktığımızdaysa, tam tersine, bütün dünya, Batı âlemi, İslam
âlemi, Ortadoğu, hepsi birleşmiş ve hepsi, oybirliği içerisinde,
bu gelinen noktayı desteklemektedir. Afganistan da yine çok farklı
bir şekildeydi.
Değerli arkadaşlarım
buraya çıkıp, benim, 2001 yılında bu kürsüden yaptığım konuşmama
atıfta bulundular ve konuşmamla ilgili birçok şeyleri konuştular.
Değerli arkadaşlar,
hatırlatıyorum size, o gün Türkiye Büyük Millet Meclisinin bu kürsüsünde
Afganistan olayı tartışılırken dünya bölünmüştü. Bir birlik yoktu.
Ortaya çıkmış bir Birleşmiş Milletler kararı yoktu. Bir uluslararası
hukukun meşruiyeti söz konusu değildi. Bugün ise, uluslararası
meşruiyet var, yani bir Birleşmiş Milletler kararı var.
K. KEMAL ANADOL (İzmir)
– 1 Martta yoktu…
DIŞİŞLERİ BAKANI VE
BAŞBAKAN YARDIMCISI ABDULLAH GÜL (Devamla) – Dolayısıyla…
K. KEMAL ANADOL (İzmir)
– 1 Martta yoktu, 1 Martta…
MUSTAFA ÖZYÜREK (Mersin)
– 1 Martta yoktu, Birleşmiş Milletler kararı yoktu.
DIŞİŞLERİ BAKANI VE
BAŞBAKAN YARDIMCISI ABDULLAH GÜL (Devamla) – …benim bir tutarsızlığım
söz konusu değil.
K. KEMAL ANADOL (İzmir)
– 1 Martta da yoktu.
DIŞİŞLERİ BAKANI VE
BAŞBAKAN YARDIMCISI ABDULLAH GÜL (Devamla) – Türkiye Büyük Millet
Meclisinde bu konu 10 Ekim 2001 tarihinde görüşülmüş ve karara bağlanmıştı
o zaman. Diğer bir ifadeyle, uluslararası meşruiyetin sağlanmadığı
bir ortamda…
K. KEMAL ANADOL (İzmir)
– Çok güzel!
DIŞİŞLERİ BAKANI VE
BAŞBAKAN YARDIMCISI ABDULLAH GÜL (Devamla) – …konunun Yüce Meclise
getirilmesi eleştiri konusu olmuştu...
K. KEMAL ANADOL (İzmir)
– 1 Martta da yanlış yapıldı.
DIŞİŞLERİ BAKANI VE
BAŞBAKAN YARDIMCISI ABDULLAH GÜL (Devamla) – …ve ayrıca…
K. KEMAL ANADOL (İzmir)
– 1 Martta da yanlış getirdiniz.
DIŞİŞLERİ BAKANI VE
BAŞBAKAN YARDIMCISI ABDULLAH GÜL (Devamla) – …iki ay sonra Birleşmiş
Milletler kararı ve uluslararası meşruiyetle ilgili kararlar
alındığında…
K. KEMAL ANADOL (İzmir)
– 1 Martta niye getirdiniz?
DIŞİŞLERİ BAKANI VE
BAŞBAKAN YARDIMCISI ABDULLAH GÜL (Devamla) – …orada Birleşmiş Milletlerin
yedinci faslı altında kararlar alındı ve orada çatışma dahil, çarpışma
dahil, barışı yapmakla ilgili güç kullanma dahil, bütün bu şartlar
altında Afganistan’la ilgili kararlar alındı.
K. KEMAL ANADOL (İzmir)
– 1 Mart…
MUSTAFA ÖZYÜREK (Mersin)
– 1 Mart…
K. KEMAL ANADOL (İzmir)
– 1 Mart… 1 Mart…
DIŞİŞLERİ BAKANI VE
BAŞBAKAN YARDIMCISI ABDULLAH GÜL (Devamla) – Bugün ise Lübnan’da bunların
hiçbiri geçerli değildir. Bunlar tamamen farklıdır.
SÜLEYMAN SARIBAŞ (Malatya)
– Peki, halkın temayülü, Sayın Bakan?..
DIŞİŞLERİ BAKANI VE
BAŞBAKAN YARDIMCISI ABDULLAH GÜL (Devamla) – O açıdan, ben o günkü
yaptığım konuşmamda tutarlıyım, bugün getirdiğim noktada da…
MUSTAFA ÖZYÜREK (Mersin)
– 1 Martta…
DIŞİŞLERİ BAKANI VE
BAŞBAKAN YARDIMCISI ABDULLAH GÜL (Devamla) – …uluslararası meşruiyetin
olduğunu söylüyorum.
K. KEMAL ANADOL (İzmir)
– 1 Mart… 1 Mart…
DIŞİŞLERİ BAKANI VE
BAŞBAKAN YARDIMCISI ABDULLAH GÜL (Devamla)- Ayrıca…
MUSTAFA ÖZYÜREK (Mersin)
– 1 Mart da tutarsız…
DIŞİŞLERİ BAKANI VE
BAŞBAKAN YARDIMCISI ABDULLAH GÜL (Devamla) – Lütfen… Müsaade eder
misiniz… Bakın, hiçbirinize saygısızlık yapmıyorum. Hepinize teşekkür
ettim. Burada görüşlerimi açıklıyorum. Lütfen… Şurada sükûnet içerisinde
bir tartışma yapıyoruz.
MUSTAFA ÖZYÜREK (Mersin)
– Soru soruyoruz; biz de anlamaya çalışıyoruz.
DIŞİŞLERİ BAKANI VE
BAŞBAKAN YARDIMCISI ABDULLAH GÜL (Devamla) – Sonunda çıkacak karar
ne ise, hep beraber muhakkak ki bunun arkasında duracağız.
Değerli arkadaşlar,
bu bakımdan, bugün önem verdiğimiz, ta ilk günden beri İsrail’e giderken
de, Filistin’e giderken de, Şam’a giderken de, Beyrut’a giderken de havaalanında
yaptığım basın toplantılarının hepsinde söylediğim şey, Birleşmiş
Milletlerin açık, net kararı olması gerekir Türkiye’nin karar alabilmesi
için demişimdir ve bugün geldiğimiz nokta, bu kararlar çıkmıştır. Onun
için, kuvvetli şekilde bunun arkasında duruyoruz.
Yine, Irak’la ilgili
de, 1 Mart tezkeresiyle de hiç alakası yoktur bunun. 1 Martta bu Mecliste
tartışılan konu neydi, şöyle bir hatırlayın.
MUSTAFA ÖZYÜREK (Mersin)
– Uluslararası meşruiyeti tartıştık.
DIŞİŞLERİ BAKANI VE
BAŞBAKAN YARDIMCISI ABDULLAH GÜL (Devamla) - Yabancı bir ülkenin
ordusunun Türkiye’ye gelip, Türkiye’ye yerleşip, Türkiye’den başka
bir ülkeye savaş açmasıyla ilgiliydi, tamamen ayrı bir meseleydi.
Doğruydu, yanlıştı; bunları tarih gösterecektir. Ama, bugün tartıştığımız
konu ise, Lübnan’a, Birleşmiş Milletlerin kararı çerçevesinde, bütün
uluslararası camianın işbirliği içerisinde yaptığı katkıya Türkiye’nin
de katkı yapması ve bu katkı, savaşmak için, zorla orada barış tesis
etmek için değil; tam tersine, kesilmiş olan ateşkesin muhafazası
için ve barışın korunması için yapılmaktadır. Dolayısıyla, birbirinden
tamamen farklı konulardır. Bunları açıkça görmemiz gerekir.
Değerli arkadaşlarım,
bazı arkadaşlarım, burada “Birleşmiş Milletlerin angajman kuralları
çok tehlikelidir” dediler. Şimdi, eğer, bu kuralları çok tehlikeli
buluyorsak, o zaman bize şu çağrıda bulunmanız gerekirdi: Kosova’dan,
Bosna’dan, Afganistan’dan Türk askerlerini hemen yarın çekin demeniz
gerekirdi; çünkü, orada bulunan askerlerimizin uyduğu kurallar,
bu kurallarla mukayese edildiğinde, çok daha ileri düzeydedir. Burada
ortaya konan angajman kuralları ise çok kısıtlıdır. Bununla ilgili
belgeleri hepinize verdik. Bu belgelerin bir kısmı, Birleşmiş Milletlerin
aslında dışarı dağıtılmaması gereken belgeleridir; ama, bu belgeleri
istediğiniz için bu belgeleri verdik -ki, açık- bakın, okuyun ve tartışmalar
sıhhatli bir ortamda yapılsın diye.
Ayrıca, bütün bunları,
biz, değerli milletvekillerimize, kendi Grubumuz olarak da dağıttık,
tercümelerin hepsini verdik. Kendi içimizde açık toplantılarımızı,
açık tartışmalarımızı da yaptık. O açıdan, gayet şeffaf ve dürüst
bir şekilde hareket ediyoruz.
Ben, tabiî ki, şunu anlıyorum,
siyasetin doğasında var olan muhalefet anlayışını anlıyorum.
Bu, ayrı bir konudur. Bundan dolayı da, sizlerin zorla bunu desteklemenizi
beklemek durumunda olamayız.
MUSTAFA ÖZYÜREK (Mersin)
– Olabilir. Niye?! İkna ederseniz olur.
DIŞİŞLERİ BAKANI VE
BAŞBAKAN YARDIMCISI ABDULLAH GÜL (Devamla) - Sizin kararınıza da
saygı duyuyoruz; ama, önemli olan konu, ne konuşuyoruz, ortada ne
var, bunları doğru şekilde de halkımıza
yansıtmak durumundayız.
Değerli arkadaşlarım,
limanları ve havaalanlarımızı
Lübnan’a Birleşmiş Milletler doğrultusunda yardımcı olacak ülkelere açmamız da, ne Anayasamıza
aykırıdır ne kanunlarımıza aykırıdır. Bu da ilk defa olmamıştır;
ta 2001 yılında -ki, o zaman biz hükümette değildik, sizler hükümetteydiniz
veyahut da burada bulunmayan bazı partilerimiz o zaman hükümetteydi-
o zaman alınmış karardır; o zaman da Anayasaya aykırı olsaydı herhalde
alınmazdı. Ondan sonra en az 4 kez aynı uygulama yapılmıştır. Dolayısıyla,
ortada yeni bir durum söz konusu değildir.
Değerli arkadaşlarım,
bir şeyden de emin olmanızı istiyorum. Burada ne konuşuyorsak, bunu,
biz, gittiğimiz yerlerde de aynı şekilde açık, dürüst konuşuyoruz.
ATİLLA KART (Konya) –
Emin olamıyoruz Sayın Bakan!
DIŞİŞLERİ BAKANI VE
BAŞBAKAN YARDIMCISI ABDULLAH GÜL (Devamla) - Tahran’da da konuşurken,
Lübnan’da da konuşurken, Tel-Aviv’de
de, Washington’da da, Brüksel’de de
konuşurken, açık ve dürüst oluyoruz, doğruyu söylemekten hiçbir
zaman kaçınmıyoruz. Açık söylüyorum,
Tahran’da nükleer meseleleri konuşurken de, dost ve komşu
olan bir ülkeye doğru mesajları dürüstçe veriyoruz. Tel-Aviv’de İsrail
Başbakanıyla konuşurken de, ona da dürüst ve doğru bir şekilde, yanlışları
neyse bunları gayet açık bir şekilde söylüyoruz ve açıkça onlara
da, nihayet şu gözükmüştür ki, güç kullanmakla, tek taraflı adımlar
atmakla çözüm ortaya çıkmıyor; çözüm, karşılıklı oturmakla, diyalogla,
konuşmakla ve Filistin sorununu çözmekten geçiyor diye bunları
da açıkça konuşuyoruz.
İsrail’e gittiğimde
de, Türk askeri Lübnan’a girerse ne yapacağını, bu tezkerede yazıldığı
gibi, onlara da açıkça söylemişimdir ve ayrıca onlara şunu da söylemişimdir:
Başka ülkeler de bu doğrultuda hareket edecek ve nitekim, demin de
saydığım gibi, Fransız, İtalyan, İspanyol, bütün bu ülkelerin dışişleri
bakanları açık ve net açıklamalarda bulunmuşlardır, giden askerlerin
herhangi bir şekilde Lübnan’ın bir
silahlı grubunun silahsızlandırılması faaliyetine girmeyeceklerini
söylemişlerdir.
Biz, bunu o kadar
açık, net bir şekilde söyledik ki, karşınıza getirdiğimiz tezkerede
çok detaylı yazdık.
Değerli arkadaşlar,
ben, Afganistan’la ilgili 2001 yılında yaptığım konuşmada yine söylediklerimde
haklıydım. Birçok belirsizlik vardı o zaman; uluslararası alınmış
bir karar yoktu, getirilen tezkerelerde detay yoktu. Burada ise,
ne yapacaklarımızı yazdığımız gibi, ayrıca, ne yapmayacaklarımızı
da burada yazarak gayet dürüst ve ilkeli davrandık. Bunun tersinde
herhangi bir gelişme söz konusu olursa, o zaman da oradaki birliklerimizi
geri çekeceğimizi hem Sayın Başbakanımız hem… Defalarca da bunları
söyledik. O açıdan, tutarlı hareket ettiğimize inanıyorum.
Şüphesiz ki, öngördüklerimizin
dışında herhangi bir gelişme olursa buna göre hareket edeceğimizden
de hiç kimsenin tereddüdü olmaması gerekir.
Son olarak şunu söylemek
istiyorum: Türkiye, hepimizin gurur duyduğumuz Silahlı Kuvvetlerimiz
dünyanın dört büyük ordusundan biridir. Tabiî ki, gönül ister ki buna
ihtiyaç olmasın; ama, tarihî gelişmeler, bugün içinde bulunduğumuz
durum Türkiye’nin silahlı güçlerini kuvvetli ve güçlü tutmak zaruretini
hâsıl etmiştir ve bu güç de devam edecektir.
Yine, onur duyduğumuz,
gurur duyduğumuz konu, dünyanın dört güçlü ordusundan birinin Türk
ordusu olmasıdır.
Türk Ordusu, kendisine
verilen vazifeleri her yerde başarıyla yapmıştır; bugün Afganistan’da
nasıl yapıyorsa, Bosna’da nasıl yapıyorsa, eminim ki, yarın oraya
gittiğinde de en dikkatli şekilde ve en başarılı şekilde bu görevini
yapacaktır. Bu yetki Türkiye Büyük Millet Meclisinden çıkarsa, o
zaman hepimize düşen bir görev vardır; hep beraber, iktidarıyla muhalefetiyle
bu kararın arkasında durmaktır.
Ümit ediyorum ki, bu
tartışmalar biraz sonra, oylamadan sonra bitecektir.
Tekrar, hepinize saygılar
sunuyorum. (AK Parti sıralarından alkışlar)
BAŞKAN – Teşekkür ederim.
Saygıdeğer milletvekili
arkadaşlarım, birleşime 5 dakika ara veriyorum.
Kapanma Saati. 20.03
ÜÇÜNCÜ OTURUM
Açılma Saati: 20.16
BAŞKAN: Başkanvekili Nevzat PAKDİL
KÂTİP ÜYELER: Bayram ÖZÇELİK (Burdur), Yaşar TÜZÜN
(Bilecik)
BAŞKAN – Sayın milletvekilleri,
Türkiye Büyük Millet Meclisinin 124 üncü Birleşiminin Üçüncü Oturumunu
açıyorum.
Çalışmalarımıza
kaldığımız yerden devam edeceğiz.
IV.- BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI (Devam)
B) TEZKERELER VE ÖNERGELER (Devam)
3.- Birleşmiş Milletler Geçici Görev Gücü bünyesinde
faaliyette bulunmak amacıyla Türk Silahlı Kuvvetlerinin Lübnan’a gönderilmesine
izin verilmesine ilişkin Başbakanlık tezkeresi (3/1104) (Devam)
BAŞKAN – Başbakanlık
tezkeresi üzerinde, şimdi, şahısları adına ilk söz, Konya Milletvekili
Ahmet Işık’a aittir.
Sayın Işık, buyurun
efendim. (AK Parti sıralarından alkışlar)
AHMET IŞIK (Konya) –
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Türk Silahlı Kuvvetlerinin
bazı unsurlarının Lübnan’da oluşturulacak genişletilmiş Birleşmiş
Milletler gücüne katkıda bulunmak üzere bu ülkeye gönderilmesine
dair hükümet tezkeresi üzerinde şahsım adına söz almış bulunmaktayım;
bu vesileyle, Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; istikrarsızlığın ve çatışmaların hüküm sürdüğü
Ortadoğu’da barış ve adalet tesis edilmedikçe dünyanın huzur bulması
mümkün değildir. Türkiye’nin bölgeyle olan tarihî, kültürel ve ekonomik
bağlarının yanı sıra, son yıllarda, yine giderek artan ve büyük çoğunluğu
din ve mezhep çatışmalarının bir neticesi olan krizlerin, başta Doğu
Akdeniz olmak üzere, Ortadoğu bölgesinde yayılma istidadı göstermesinin,
Türkiye’nin güvenliğine yapacağı olumsuz etkileri açıkça görmekteyiz.
Değerli milletvekilleri,
21 inci Yüzyılda yaşadığımız dünya giderek küçülmekte, mesafeler
kısalmaktadır. Cephelerde olan savaş, neredeyse canlı yayınlarda,
oturma odalarımıza kadar girmektedir. Masum sivillerin, çocukların
öldürüldüğü çatışmalara, bu savaş sınırlarımızın ötesinde oluyor
gerekçesiyle kayıtsız kalmamız, yüzlerce yıl bu coğrafyada sözünü
dinletmiş bir milletin torunları olarak, bizlere uygun tavır ve davranış
değildir.
Kaldı ki, bu savaş,
bölgedeki diğer sorunlardan bağımsız bir çatışma da değildir. Sadece,
son üç dört yıl içerisinde Irak’ta, Filistin’de, Afganistan’da ve Lübnan’da
yaşananları ibretle, dehşetle izlemekteyiz ve bunların bir kısmından
da milletçe doğrudan etkilenmiş bulunmaktayız.
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında,
Türk Milletinin temsilcileri 8 Aralık 1992’de, Bosna’da devam eden çatışmaların
önlenmesi için ve yine aynı gün aynı oturumda, Somali’deki iç savaşın
sona erdirilmesi amacıyla oluşturulan ve Birleşmiş Milletler Güvenlik
Konseyinin kararları doğrultusunda, tam bir uluslararası meşruiyete
dayanarak, bu ülkelere Türk askerlerinin gönderilmesi kararını
almak suretiyle kayıtsız kalınmadığı da tarihî bir gerçektir.
Değerli milletvekilleri,
büyük devlet büyük millet olmak, yanı başımızda yaşanan insanlık
dramına seyirci kalmakla değil, ancak, gereğini yapmakla olur.
Bugün, yine, Birleşmiş
Milletler Güvenlik Konseyinin oybirliğiyle aldığı ve yine çatışan
tarafların oybirliğiyle kabul ettikleri bir karar doğrultusunda,
Cumhuriyet Hükümetimizin talebi üzerine, sınırlarımıza çok yakın
bir bölgeye, barışı koruma amaçlı Mehmetçiğin katkısını görüşmekteyiz.
Bizim gibi en az 20 ülke parlamentosunda aynı konuyu ele almak üzere
bugünlerde toplantılar yapılmaktadır. Aralarında Nepal, Norveç
gibi, Lübnan’a binlerce kilometre ötedeki ülkeler bulunduğu gibi,
Fransa, Almanya, İtalya gibi AB’nin önde gelen üyeleriyle Bangladeş,
Endonezya ve Malezya gibi Müslüman ülkeler de bulunmaktadır.
Değerli milletvekilleri,
34 günden fazla süren savaş, 1 000’den fazla Lübnanlının ölümüne yol
açarken, ülke nüfusunun 1/4’ünü oluşturan 1 000 000 kişiyi de yerlerinden
etmiştir. Şunu açıkça ve bir kez daha ifade edelim ki, Mehmetçik, ne
çatışmaya ne de silahsızlandırmaya gitmektedir. Barışın korunması
yanı sıra, Güney Lübnan’ın yeniden inşaı, imarı ve bölge halkının güven
içerisinde geri dönüşlerinin sağlanmasına da katkı sağlamayı hedeflemekteyiz.
Öte yandan, oluşturulacak
yeni gücün mevcudiyetinin neredeyse yarısı AB üyesi ülkelerce
sağlanırken, AB ile müzakerelere başlamış bir Türkiye’nin üzerine
düşen sorumluluğu yerine getirmekten kaçınması da mümkün değildir.
Değerli milletvekilleri,
Türkiye, hemen yanı başında sürüp giden çatışmalara kayıtsız kalamayacak
derecede Ortadoğu’daki kardeşleriyle müşterek bir geçmişi paylaşırken,
demokrasiyi, hukukun üstünlüğünü ve insan haklarını ilke edinmiş
Batı camiasının bir parçası olarak da kalmaya devam edecektir. Sadece
içinde yaşadığımız coğrafya değil, tarihimiz ve geleceğimiz de
bize bunu dikte etmektedir.
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; Güney Lübnan’da savaş sürerken, Başbakanımız başta
olmak üzere Dışişleri Bakanımızın dünyada etkin kamuoyu oluşturan
diplomasi ataklarından dolayı kendilerine teşekkürlerimi sunuyorum.
Türkiye’yi sorunların bir parçası değil çözümlerin unsuru haline
getiren 58 inci ve 59 uncu Cumhuriyet Hükümetini tebrik ediyorum.
Görüşmekte olduğumuz
tezkerenin de akan kan ve gözyaşlarının son bulması ve dünya barışına
katkı sağlamasını temenni ediyor, Genel Kurulu bir kez daha saygıyla
selamlıyorum. (AK Parti sıralarından alkışlar)
BAŞKAN – Teşekkür ederim.
Şahsı adına ikinci konuşmacı,
Elazığ Milletvekili ve DYP Genel Başkanı Sayın Mehmet Ağar.
Sayın Ağar, buyurun.
(DYP sıralarından alkışlar)
MEHMET KEMAL AĞAR (Elazığ)
– Sayın Başkan, muhterem milletvekilleri; geçtiğimiz günlerde, televizyon
ekranlarından, gazetelerden Lübnan’da yürütülen zalim bir savaşı
acı ve elem hissederek takip ettik. Gün geldi Kana’da katledilen masum
çocukların fotoğraflarına bakarak gözyaşı döktük, gün geldi dünyada
barışın tesisi ve korunması için kurulmuş olan Birleşmiş Milletlerin,
her dince masum sivillere yönelik saldırıları engelleyecek kararlılığı
gösterememesini üzüntüyle seyrettik. Aynı Birleşmiş Milletler,
maalesef, kendi görevlilerine yapılan saldırılara da gerekli
tepkiyi gösterememenin zafiyetini yaşadı.
Dünyanın her tarafından
yükselen itiraz seslerine otuzdört gün sonra da olsa bir ateşkes çağrısı
yapılması icap etti. 1701 sayılı Kararda ortaya çıkan ateşkesin yürütülebilmesini
teminen, bölgeye bir Birleşmiş Milletler görev gücü gönderilmesi
hususu uluslararası kamuoyunun gündemine geldi ve bugün görüşmekte
olduğumuz tezkereyi de hükümet hazırlayarak buraya gönderdi, Büyük
Millet Meclisinin tasvibine sundu.
Türk hâkimiyeti altında
kaldığı 4 asır boyunca, huzur, sükûnet, güven içerisinde yaşayan bölgenin
insanları, Birinci Dünya Savaşı sonundaki büyük hercümercin neticesinde,
son Mehmetçiğin buradan çekilmesine kadar, o çekilmeyle birlikte,
sonu belirsiz maceralar devam edegeldi ve bugün de, artarak devam
eden bir işgal ve terör döngüsünün mengenesi altında yaşama devam
etmektedir.
Bölgenin son elli yılında,
Lübnan’daki mülteci kamplarından Halepçe’ye, Gazze Şeridindeki
açık hava hapishanesinden Ebu Gureyb ve Telefer’den Necef’e kadar geniş
bir coğrafya’da kan, gözyaşı ve ıstırap, işgal, bir türlü eksik olmadı.
Lübnan’daki otuzdört gün boyunca ortaya çıkan tablo da bu silsilenin
acı bir devamı olarak gözlerimizin önündedir.
Türkiye Cumhuriyeti,
kurulduğu günden itibaren, kendi bölgesinde ve tüm dünyada, barışın,
adaletin tesis ve teminine sıcak bakmıştır. Dahası, bunu, kendi
dışpolitikasının temel şiarı addetmiştir ve Türkiye, Kore’de, Bosna’da,
Afganistan’da, Kosova’da, El Halil’de konuşlandırılan, gayesi barışı
tesis ve koruma olan bütün Birleşmiş Milletler güçlerinde de görev
almıştır.
Partimiz, iktidar ve
muhalefette olduğu her süreçte, cumhuriyetin bu geleneksel dışpolitika
çizgisine bağlı kalmıştır. Bölgeyle tarihsel, kültürel, siyasal
ve iktisadî bağlar sahibi olmanın yanında, kendi sınırlarının güvenliğini
bu sınırların çok ötesinden sağlama yaklaşımını benimsemiş olan
cumhuriyetimiz, bölgede ve dünyanın geniş coğrafyasında, manevî
coğrafya olarak adlandıracağımız bu alanda, Bosna’dan Yemen Körfezine,
Taşkent’e, Semerkant’a kadar olan bütün bölgelerde, öncelikle meseleye
sahip olmanın dikkatini yaşamıştır. Ancak, son süreçte, özellikle
11 Eylülden sonra meydana gelen yeni kaos ortamı içerisinde, Birleşmiş
Milletlerin, çeşitli olaylar karşısında tepkilere ciddiyetle cevap
veremediği, bir maluliyet içerisinde olduğu görülmektedir. Son
olaylar da bunun bir göstergesidir. Nitekim, ateşkes kararının muhtevası,
bölgeye gönderilecek barış kuvvetlerinin, görev kuvvetlerinin
angajman yönergeleri, Birleşmiş Milletlerin Lübnan’da neyi amaçladığını
çok açık olarak ortaya koyamamaktadır. Dolayısıyla, Barış Gücünü
oluşturan unsurların Lübnan’a ilişkin beklenti ve stratejileri, bu
gücün zaman içerisinde yönelebileceği istikameti de tayin edecektir.
Bu durumun tabiî neticesi, bölgeye ilişkin tasavvur ve hedefleri
olan ülkeler, Birleşmiş Milletler kuvvetlerine katılıp katılmama
hususunu tüm boyutlarıyla şeffaf bir biçimde kendi kamuoyları
önünde tartışmışlar; hatta, bu ölçüden bakıldığında Fransa, Almanya,
İtalya gibi ülkeler gerek muhalefet partileriyle gerek Meclis dışındaki
diğer toplum kuruluşlarıyla da bu tartışmayı sağlıklı biçimde yaparak
gönderme veya kuvvetlerinin durumunu belirlemeyi ortaya koyabilmişlerdir.
Şimdi, gerek terör konusunda
gerekse son dönemde içpolitika konusunda ülkemizde meydana gelen
sıkıntı verici olayları, Meclisin nasılsa, yüksek bir sorumluluk
duygusu içinde bir genel görüşmeyi yapacağı düşüncesiyle, bugünkü
konuşmamda gündeme getirmeyi düşünmüyordum. Ancak, İktidar Partisi
sözcüsünün konuşmalarında, âdeta 83 yıllık cumhuriyet hükümetlerinde
hiçbir dışpolitika geleneği oluşturulmamış gibi, itibarın, meseleler
arasında Türkiye’nin kabulünün sadece bu Hükümet dönemine mahsusmuş
gibi anlatmasını ve terörle ilgili birtakım yaklaşımlarını yadırgamamak
mümkün değil. Türkiye Cumhuriyeti, kurulduğundan bu yana, hep, itibarlı
olmuştur. Türkiye Cumhuriyetinin cumhurbaşkanları da, başbakanları
da, dışişleri bakanları da, her türlü ilişkilerinde, Türkiye’nin
mehabetine yaraşır bir kabulün, saygının, hep, muhatabı olmuşlardır.
Bu, böyle gelmiştir, böyle gitmiştir. Üzülerek ifade etmek gerekirse,
bu dönemde olduğu gibi, hiçbir Türkiye Hükümeti Başbakanı, bir
başka başkentten aktarmalı olarak Washington yolculuğu da yapmamıştır;
böylesine bir maluliyeti hatırlatmak mecburiyetinde bizi bırakmamış
olmasını, şahsen temenni ederdim.
Terörle ilgili meseleler
açısından bakıldığında, Türkiye’de, gerçekten, son onbeş yılda görülmedik
ölçüde, olağanüstü zorluklar içerisine girdiğimiz bir dönemin
içerisinde olduğunu herkesin anlaması lazım. Terörle mücadelenin
en yoğun olduğu dönemlerde, onlarca cenazenin gözyaşları içerisinde
kaldırıldığı…
BAŞKAN – Sayın Ağar,
bir 5 saniyenizi rica edeyim.
Saygıdeğer milletvekili
arkadaşlarım, salonda çok uğultu var, hatibin konuşması da anlaşılmıyor;
lütfen, sükûneti sağlayalım.
Buyurun.
MEHMET KEMAL AĞAR (Devamla)
– Yürekleri dağlayan cenaze törenlerinin olduğu dönemlerde bile,
herkes bir güven içerisinde, yaralarını, acılarını içeriye gömmek
suretiyle, Türkiye’nin geleceğine olan güvenini, mütevekkilâne
bir edayla, hep, ifade edegelmişlerdi; ancak, iki üç günden beri devam
eden olaylar ve bu olaylarda ortaya çıkan tepkiler karşısında, Sayın
Başbakanın ortaya koyduğu söylemlerin kabul edilebilir hiçbir tarafı
yoktur. İnsanlar, ateşlerin düştüğü yeri yaktığını bilmeleri lazım.
Bu acıları, çok candan, çok içeriden paylaşmış, yaşamış birisi olarak,
bir büyük üzüntü, tehevvür anında bir ana ve babanın söylediği her şeyin,
onun iradesi içinde veya dışında, makul olarak kabul edilmesi lazımdır.
Yeni şehit tarifleri herkesi yürekten yaralamıştır. Söylenecek
olan şey, analar babalar haklıdır. Meclis içinde şahsen ben, Hükümet
Başkanı olarak kendisi, Hükümet üyelerinin tamamı ve İktidar Grubu
olarak, meseleleri çözme yönünde millet önünde sorumlu olan sizler,
hepimiz, bu konuda bir sorumluluk hissetmek durumundayız. Evet,
analar babalar haklıdır. Daha profesyonel güçler, çeşitli dezinformasyonlar
karşısında kaldırdığımız güçleri daha da güçlendirerek devreye
sokacağımıza, manyetik elektronik uzaktan kumandalı mayınları
tesirsiz hale getirecek cihazları daha farklı ödenekler kullanmak
suretiyle devreye sokacağınızı, asfalt yolları güçlendirerek
yapımına devam edeceğiniz ve bu topraklar içerisinde doğup büyüyüp
yaşayan hiç kimsenin, kendi devletine, güvenlik gücüne silah çeker
hale gelmemesi için bütün demokratik açılımlar içerisinde yirmidört
saat seferberlik esasına dayalı olarak çalışacağınızı, Türkiye’nin
kendi iç meselesi olan terörle mücadeleyi hiç kimseye havale etmeksizin
doğrudan doğruya ülkenin bir iç meselesi olarak kabul edip uluslararası
alanda paylaşılmış riskleri almak yerine bütün bu risklerin ziyadesini
üzerimize alacağımızı, bu konuda yardıma, desteğe ihtiyacınız
olduğu her noktada bu Meclisin her ferdinin arkanızda olacağının
bilinmesini söyleyerek, insanların tehevvür, üzüntü ve acıları
üzerinden karşı duruş yerine, onları anlayışla karşılayan ve bir
daha, bu konulardaki, olumsuz gelişmelerin engellenmesi konusundaki
yapacaklarınızı gelip burada bizimle ve milletle paylaşmanızın
daha doğru bir düşünce olacağını ifade etmek istiyorum.
Türkiye, sürgit bu şekilde
devam edemez. Son iki üç gün içerisinde ortaya gelen atmosferin, ortaya
çıkan psikolojik havanın ağırlığını her şekilde bu çatı altında
hizmet yapan bütün milletvekillerimizin hissetmesi lazım. Geçtiğimiz
yıl içerisinde, burada yerimden konuşurken, bu iş böyle devam edip
gidemez, ettiği takdirde…
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN – Buyurun Sayın
Ağar, konuşmanızı tamamlayınız.
MEHMET KEMAL AĞAR (Devamla)
- … herkes sokağa çıkamaz hale gelir dediğim vakit, İktidar Partisi
sıralarından gürültüler yükselmişti. Üzülerek ifade ediyorum ki,
bugün gelinen nokta, bu tarafa doğru gitmektedir. Mesele, her zaman
dikkat ettiğimiz gibi, bir içpolitika meselesi yapmamaya, bir istismar
alanı içerisine sokmamaya gayret etmemize rağmen, mesele, adım
adım üzerimize gelmektedir. Meselenin
tehir edilecek hali ve noktası kalmamıştır. Türkiye, bütün
bunların üstesinden gelecek güce ve iradeye sahip olan bir ülkedir.
Hükümetin bu konuda ne yaptığını, neler yapacağını söylenebildiği
kadar açıkça, söylenemediğini de diyalog yoluyla paylaşmak suretiyle,
milleti ferahlatacak beraberlikler içerisinde olmak mecburiyeti
vardır. Türkiye, bundan sonra, yanan, ağlayan, kavrulan bir Türkiye,
bütün bu hainane faaliyetlere karşı güçlü, güvenilir ve milleti
gerçek anlamda geleceğe güven sağlayacak sesi duymak mecburiyetindedir.
Türkiye’de son onbeş
gün içerisinde yaşananları dikkate aldığımızda, Türkiye’de farklı
bir tutumu sergilemek istedik; sürecin başlangıcında dedik ki:
Türkiye bir demokratik süreç içerisinde; Hükümetin, Batı demokrasilerinde
rastlanır biçimde bir bilgilendirme sürecini yaşatmak suretiyle,
bu meselenin ak ile kara arasında, kesin karşıtlıklar arasında değil,
bütün bilgilerin paylaşılması suretiyle şeffaf biçimde tartışılmasının
uygun olacağını söylemiştik; ama, ortaya konan süreç, Hükümetin,
bu süreci şuurlu, dikkatli, paylaşımcı bir şekilde takip etmek yerine,
televizyon konuşmalarıyla başlayan, ülkeyi parçalara ayıran tavır
ve yanlışlıkların sonucunda, bugün ortaya çıkan tablo, maalesef,
yönetilemeyen bir krizi yönetmek yerine daha da büyüten bir hükümet
tablosunu karşımıza çıkarmıştır. Tüm boyutlarıyla olayı millet
ve muhalefet partileriyle paylaşmak yerine, bu kararlara karşı
çıkanları ihanetle suçlayan bir Başbakan söyleminin uygun ve doğru
olmadığını hepimizin kabul etmesi lazım; özellikle sizlerin. Bunların
bir daha tekerrür etmemesi lazım.
Milletçe, gerçekten,
önemli ölçüde bir büyük beraberliğe ihtiyaç duyduğumuz dönemdir.
Çok doğru, Sayın Bakan Gül’ün söyledikleri gibi, bu tezkerenin sonucu
eğer tezkerenin kabulü yönünde tecelli ederse, elbette ki, bizim
muhalefetimiz Habur’dan, Cilvegözü’nden öteye geçmeyecektir. Ordunun
arkasında, Mehmetçiğin arkasında bir kale gibi Türk toplumu topyekûn
beraber olmalıdır; ama, insaf ile söylemek lazım; bugün Türkiye'de
böyle bir ortam var mı?! Türkiye'nin hangi köşesinde, böyle bir güven
içerisinde, Hükümetin söylediklerine bir büyük inanç içerisinde
böylesine bir beraberlik var?! Bu, Hükümetin başlangıçtan beri doğru
olarak götürebildiği bir politika olsaydı, bu meseleyi bu şekilde
sağlayabilmek mümkündü. Dolayısıyla, bu mübarek çatı altında hizmet
yapan kimsenin birbirinden daha fazla vatanperver olduğunu düşünmemiz
söz konusu olamaz. Bu tezkereye “evet” diyenlerin de “hayır” diyenlerin
de ülkenin menfaatları penceresinden baktığı gerçeğini kabul ettiğimiz
vakit, bu Meclisin millete yaraşır bir meclis olduğunu bir kez daha
göstermek mümkündür.
Karşıt fikirlerin
sağlıklı bir şekilde tartışılmadığı, çok sesliliğin olmadığı bir
demokrasiye demokrasi diyebilmek mümkün müdür? Ve çok sesliliğe
tahammül, sabır ve hoşgörü içerisinde bakmak, öncelikle iktidarın
görevi değil midir? Kendi görüşlerinin aynısını kabul etmeyen muhalefet
görüşlerinin tamamını ihanetle suçlamanın insafla, siyasetle
ve demokrasi anlayışıyla bağdaşır bir tarafı var mıdır? Baktığımız
vakit, sonuçta “evet” de “hayır” da Türkiye içindir. Hükümetin bugüne
kadar sergilemiş olduğu bu performansın, Lübnan’ın hassas dengelerini
iyi okuyabileceği, Lübnan’ın iç dengelerini -fevkalade önemli bir
şey söylüyorum- zora dayalı olarak değiştirme çabalarından uzak
kalabileceği ve doğrudan doğruya ülkemizi etkileyebilecek
krizleri iyi kontrol edebileceği konusundaki kanaatlerimiz olumlu
anlamda gelişememiştir. Üzülerek ifade etmek istiyorum ki, burada
olumlu bir bakış açımız maalesef olmamıştır. Keşke Hükümetin bu yanlış
tutumları, keşke Hükümetin bugün Türkiye’nin dört bir tarafında
krizi yönetemediğine dair olan kanaat olmasaydı da, tarihimizden,
kültürümüzden, manevî coğrafyamızdan bir parça olan Cebeli Lübnan’a
şanlı bayrağımızın dönüşünü sağlayacak bu…
(Mikrofon otomatik
cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN – Sayın Ağar,
konuşmanızı tamamlar mısınız efendim.
Buyurun.
MEHMET KEMAL AĞAR (Devamla)
– Tamamlıyorum Sayın Başkan, son cümlemi söylüyorum.
…“evet” diyebilme
imkânını bulabilseydik; ancak, bugünün şartları içerisinde görünen
odur ki, bugün, Türkiye’nin defalarca, cumhuriyet tarihi içinde,
dışpolitika geleneği içinde rutin olarak ortaya koymuş olduğu kararın
Hükümet tarafından ardının ve arkasının iyi yönetileceğine dair
kamuoyunda yaygın bir kanaatin olmadığını ifade ediyoruz ve bu haliyle,
meseleye ret oyu vereceğimi ifade ediyor, Yüce Meclise saygılar
sunuyorum. (DYP ve CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN – Sayın Ağar,
teşekkür ediyorum.
Saygıdeğer milletvekili
arkadaşlarım, Başbakanlık tezkeresi üzerindeki görüşmeler tamamlanmıştır;
ancak, Başbakanlık tezkeresi üzerinde, İçtüzüğün 72 nci maddesine
göre verilmiş bir önerge vardır; önergeyi okutuyorum:
Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkanlığına
Türkiye Büyük Millet
Meclisi Genel Kurulunda görüşülmekte olan Türk Silahlı Kuvvetlerinin
Lübnan’a Gönderilmesine İzin Verilmesine ilişkin Başbakanlık Tezkeresi
üzerindeki görüşmelerde yeterli derecede açıklık sağlanamamıştır.
İçtüzüğün 72 nci maddesine
göre görüşmelere devam edilmesini arz ve teklif ederiz.
|
|
|
Deniz Baykal |
|
|
|
Antalya |
|
|
|
Cumhuriyet Halk Partisi Grup Başkanı |
|
Önder Sav |
Ali Topuz |
Kemal Anadol |
|
Ankara |
İstanbul |
İzmir |
|
|
Haluk Koç |
|
|
|
Samsun |
|
BAŞKAN – Sayın milletvekilleri,
önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler… Kabul etmeyenler…Önerge
kabul edilmemiştir.
Saygıdeğer arkadaşlarım…
YAŞAR NURİ ÖZTÜRK (İstanbul)
– Sayın Başkan, iki cümle bir tespit yapmak istiyorum.
BAŞKAN - Başbakanlık
tezkeresinin oylamasının açıkoylama şeklinde yapılmasına ilişkin
Cumhuriyet Halk Partisi Grubuna mensup milletvekillerinden ve AK
Parti Grubuna mensup milletvekillerinden yeteri kadar imzayı havi
2 adet önerge vardır.
YAŞAR NURİ ÖZTÜRK (İstanbul)
– Efendim, iki cümleyle bir tespit yapmak istiyorum.
BAŞKAN – Sayın Öztürk,
İçtüzük açık… İki kişiye konuşma hakkı verdim.
YAŞAR NURİ ÖZTÜRK (İstanbul)
– Konuşma istemiyorum efendim, bir tespit yapmak istiyorum.
BAŞKAN – Hayır efendim;
şu anda geçtim; devam ediyorum.
ALİ TOPUZ (İstanbul)
– Oturduğu yerden efendim, oturduğu yerden…
YAŞAR NURİ ÖZTÜRK (İstanbul)
– Bu kürsüden… Ama, bunların takdir hakkı olarak kullanıldığını,
bunları yaşadık. Bir tek partiye, 520 birimde teşkilatlanmış bir
partinin görüşlerine burada 5 dakika yer vermediniz; üç gündür
ben sizden konuşma istiyorum. Bunun tespitini istiyorum Sayın Başkan.
BAŞKAN – Sayın milletvekilleri,
ilk önergeyi okutup, imza sahiplerini arayacağım.
Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkanlığına
Türkiye Büyük Millet
Meclisi Genel Kurulunda görüşülmekte olan Türk Silahlı Kuvvetlerinin
Lübnan’a Gönderilmesine İzin Verilmesine İlişkin Başbakanlık Tezkeresi
oylamasının İçtüzüğün 143 üncü maddesine göre açıkoylama yöntemiyle
yapılmasını arz ve teklif ederiz.
BAŞKAN – Deniz Baykal?..
Burada.
Önder Sav?.. Burada.
Ali Topuz?.. Burada.
Kemal Anadol?.. Burada.
Haluk Koç?.. Burada.
Uğur Aksöz?.. Burada.
Nevin Gaye Erbatur?..
Burada.
Kemal Sağ?.. Burada.
Tacidar Seyhan?.. Burada.
Mehmet Ziya Yergök?..
Burada.
Halil Ünlütepe?.. Burada.
Zekeriya Akıncı?.. Burada.
Oya Araslı?.. Burada.
Yılmaz Ateş?.. Burada.
Ayşe Gülsün Bilgehan?..
Burada.
Evet, yeteri kadar imza
vardır ve imza sahibi milletvekili arkadaşlarımız da buradadır.
Açıkoylamanın şekli
hakkında Genel Kurulun kararını alacağım.
Açıkoylamanın elektronik
oylama cihazıyla yapılmasını oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler…
Kabul etmeyenler… Kabul edilmiştir.
Alınan karar gereğince
açıkoylama elektronik cihazla yapılacaktır. Oylama için 2 dakika
süre vereceğim ve oylama işlemini başlatıyorum.
(Elektronik cihazla
oylama yapıldı)
BAŞKAN – Saygıdeğer
milletvekili arkadaşlarım, Lübnan’a Asker Gönderilmesine İzin Verilmesine
İlişkin Başbakanlık Tezkeresinin açıkoylama sonucu:
Kullanılan oy sayısı : 533
Kabul : 340
Ret : 192
Çekimser :
1 (x)
Meclisimizin almış
olduğu kararın milletimiz için ve insanlık için hayırlara vesile
olmasını temenni ediyorum.
Saygıdeğer milletvekili
arkadaşlarım, olağanüstü toplantıyı gerektiren konu üzerindeki
görüşmeler tamamlanmıştır.
Gündemde bulunan konuları
sırasıyla görüşmek için, Anayasa ve İçtüzük gereğince, 1 Ekim 2006
Pazar günü saat 15.00’te toplanmak üzere, birleşimi kapatıyorum.