BIM 3 10 2004-06-21T07:06:00Z 2004-06-21T07:09:00Z 28 25505 145380 TBMM 1211 290 178536 9.3821 75 0 6 nk 6 nk 0

DÖNEM : 22             CİLT : 51            YASAMA YILI : 2

T. B. M. M.

TUTANAK DERGİSİ

97 nci Birleşim

3 Haziran 2004 Perşembe

  I. - GEÇEN TUTANAK ÖZETİ

 II. - GELEN KÂĞITLAR

III. - BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI

A) GÜNDEMDIŞI KONUŞMALAR

1.- Burdur Milletvekili Bayram Özçelik'in, Burdur İlinin tarihî ve kültürel varlıkları ve doğal zenginlikleriyle turizm sektörüne katkılarına ilişkin gündemdışı konuşması

2.- İstanbul Milletvekili Berhan Şimşek'in, Şair Nazım Hikmet'in ölümünün 41 inci yıldönümüne ilişkin gündemdışı konuşması

3.- Karabük Milletvekili Mehmet Ceylan'ın, Tarihî Türk Evlerini Koruma Haftasına ilişkin gündemdışı konuşması

B) TEZKERELER VE ÖNERGELER

1.- Gümüşhane Milletvekili Sabri Varan'ın (6/1042) esas numaralı sözlü sorusunu geri aldığına ilişkin önergesi (4/188)

2.- Balıkesir Milletvekili Sedat Pekel'in (6/1087) esas numaralı sözlü sorusunu geri aldığına ilişkin önergesi (4/189)

3.- Akdeniz Avrupa Enstitüsünün Barselona'da yapılacak IV. Yıllık AB-Türkiye Konferansına ismen davet edilen milletvekillerine ilişkin Başkanlık tezkeresi (3/580)

IV.- ÖNERİLER

A) SİYASÎ PARTİ GRUBU ÖNERİLERİ

1.- Gündemdeki sıralamanın yeniden düzenlenmesine ilişkin AK Parti Grubu önerisi

V.- KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ İLE KOMİSYONLARDAN GELEN DİĞER İŞLER

1.- İstanbul Milletvekili Ali Rıza Gülçiçek ve 20 milletvekili ile Ordu Milletvekili Eyüp Fatsa ve 26 milletvekilinin; yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın sorunlarının araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergeleri ve Meclis Araştırması Komisyonu Raporu (10/8, 48) (S. Sayısı: 335)

2.- Ankara Milletvekili Yakup Kepenek ve 44 milletvekilinin, yasama dokunulmazlığı konusunda Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi ve Meclis Araştırması Komisyonu Raporu (10/70) (S. Sayısı: 332)

3.- Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun Tasarısı ve Adalet Komisyonu Raporu (1/521) (S. Sayısı: 146)

4.- Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Tasarısı ve Adalet Komisyonu Raporu (1/523) (S. Sayısı: 152)

5.- Çanakkale Milletvekilleri Mehmet Daniş ve İbrahim Köşdere'nin, Gelibolu Yarımadası Tarihî Millî Parkı Kanununa Geçici Bir Madde Eklenmesine Dair Kanun Teklifi (Kamu İhale Kanununa Geçici Madde Eklenmesine Dair Kanun Teklifi) ile Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu (2/212) (S. Sayısı: 305)

6.- Kamu Yönetiminin Temel İlkeleri ve Yeniden Yapılandırılması Hakkında Kanun Tasarısı ile İçişleri, Plan ve Bütçe ve Anayasa Komisyonları Raporları (1/731) (S. Sayısı: 349)

7.- Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet Ali Bulut ve 3 Milletvekilinin, 4483 Sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanunun Bazı Maddelerinin Değiştirilmesi ve Bazı Maddelerin İlavesi Hakkında Kanun Teklifi ile Bursa Milletvekili Ertuğrul Yalçınbayır'ın, Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanunun Kaldırılmasına Dair Kanun Teklifi ve Adalet Komisyonu Raporu (2/292, 2/244) (S. Sayısı: 466)

8.- Ziraat Odaları ve Ziraat Odaları Birliği Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ve Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Raporu (1/788) (S. Sayısı: 455)

9.- Yalova Kaplıcalarının İşletilmesi ve Kaplıcaların İnkişafı İşlerinin Sıhhat ve İçtimaî Muavenet Vekaletine Bağlı Hükmî Şahsiyeti Haiz Bir Teşekküle Devri Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ile Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler ve Plan ve Bütçe Komisyonları Raporları (1/783) (S. Sayısı: 448)

VI.- SORULAR VE CEVAPLAR

A) YAZILI SORULAR VE CEVAPLARI

1.- İzmir Milletvekili Sedat UZUNBAY'ın, Selçuk Kaymakamı hakkındaki bazı iddialara ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU'nun cevabı (7/2061)

* Ek cevap

2.- İzmir Milletvekili Ahmet ERSİN'in, Selçuk Kaymakamı hakkındaki bazı iddialara ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU'nun cevabı (7/2068)

* Ek cevap

3.- Muğla Milletvekili Ali ARSLAN'ın, yolcu trenlerinde dağıtılan veya satılan ürünlere ilişkin Başbakandan sorusu ve Ulaştırma Bakanı Binali YILDIRIM'ın cevabı (7/2471)

4.- Yozgat Milletvekili Emin KOÇ'un, Yozgat-Esenli Beldesinin ilçe yapılıp yapılmayacağına ilişkin Başbakandan sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU'nun cevabı (7/2472)

5.- İstanbul Milletvekili Emin ŞİRİN'in, havalimanlarındaki yolcu terminallerine ilişkin sorusu ve Ulaştırma Bakanı Binali YILDIRIM'ın cevabı (7/2567)

6.- Adana Milletvekili Atilla BAŞOĞLU'nun, Mersin-Adana-İskenderun arası banliyö tren ulaşımına ilişkin sorusu ve Ulaştırma Bakanı Binali YILDIRIM'ın cevabı (7/2606)

7.- Aydın Milletvekili Özlem ÇERÇİOĞLU'nun, olağanüstü hal bölgesi dışına gönderilen kamu görevlilerine ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU'nun cevabı (7/2629)

8.- İstanbul Milletvekili Onur ÖYMEN'in, Ege'de karasularının genişletileceği haberlerine ilişkin sorusu ve Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah GÜL'ün cevabı (7/2690)

VII.- KOMİSYONLAR BÜLTENİ

1.- 14.11.2002 - 1.8.2003 tarihleri arasında komisyonlarda kalan işlerle birlikte 30.4.2004 tarihine kadar komisyonlara gelen neticelenen ve kalan işler
I. - GEÇEN TUTANAK ÖZETİ

TBMM Genel Kurulu saat 15.00'te açılarak üç oturum yaptı.

Sivas Milletvekili Orhan Taş, Sivas'ın turizm potansiyelinin değerlendirilmesi için,

Malatya Milletvekili Ferit Mevlüt Aslanoğlu, kredi kartı faizi uygulamalarındaki sorunlara ve bu konuda,

Alınması gereken tedbirlere,

Isparta Milletvekili Recep Özel, gül ve gülyağı üretiminin Isparta ve ülke ekonomisine katkılarına,

İlişkin gündemdışı birer konuşma yaptılar.

(9/8) esas numaralı Meclis Soruşturması Komisyonu Başkanlığının süre uzatımına ilişkin tezkeresi okundu; daha önce verilen 2 aylık çalışma süresini doldurması nedeniyle, İçtüzüğün 110 uncu maddesine göre, Komisyona 2 aylık kesin süre verildiği açıklandı.

Gündemin "Özel Gündemde Yer Alacak İşler" kısmının:

1 inci sırasında bulunan, Samsun'da kurulma aşamasındaki mobil santralların ihale ve yer seçimi süreçleri ile çevre ve insan sağlığına muhtemel etkilerinin araştırılması amacıyla kurulmuş bulunan (10/29 ve 31) esas numaralı Meclis Araştırması Komisyonunun 297 sıra sayılı raporu üzerindeki genel görüşme tamamlandı.

2 nci sırasında bulunan, yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın sorunlarının araştırılması amacıyla,

3 üncü sırasında bulunan, yasama dokunulmazlığı konusunda,

Kurulmuş bulunan (10/8 ve 48) ve (10/70) esas numaralı Meclis Araştırması Komisyonlarının 335 ve 332 sıra sayılı raporları üzerindeki genel görüşmeler, komisyon yetkilileri Genel Kurulda hazır bulunmadıklarından, ertelendi

Gündemin "Kanun Tasarı ve Teklifleri ile Komisyonlardan Gelen Diğer İşler" kısmının:

1 inci sırasında bulunan, Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun Tasarısının (1/521) (S. Sayısı: 146),

2 nci sırasında bulunan, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Tasarısının (1/523) (S. Sayısı: 152),

3 üncü sırasında bulunan, Kamu İhale Kanununa Geçici Madde Eklenmesine Dair Kanun Teklifinin (2/212) (S. Sayısı: 305),

Görüşmeleri, daha önce geri alınan maddelere ilişkin komisyon raporları henüz gelmediğinden;

4 üncü sırasında bulunan, Kamu Yönetiminin Temel İlkeleri ve Yeniden Yapılandırılması Hakkında Kanun Tasarısının (1/731) (S. Sayısı: 349) görüşmeleri, ilgili komisyon yetkilileri Genel Kurulda hazır bulunmadığından;

Ertelendi.

5 inci sırasında bulunan, Tababet ve Şuabatı San'atlarının Tarzı İcrasına Dair Kanunda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısının (1/655) (S. Sayısı: 447),

6 ncı sırasında bulunan, Tababet ve Şuabatı San'atlarının Tarzı İcrasına Dair Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifinin (2/280) (S. Sayısı: 449),

7 nci sırasında bulunan, Danıştay Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısının (1/629) (S. Sayısı: 431),

Yapılan görüşmelerden sonra, kabul edilip kanunlaştıkları açıklandı.

3 Haziran 2004 Perşembe günü saat 15.00'te toplanmak üzere, birleşime 20.43'te son verildi.

 

 

 

Nevzat Pakdil

 

 

 

Başkanvekili

 

 

Ahmet Küçük

 

Mevlüt Akgün

 

Çanakkale

 

Karaman

 

Kâtip Üye

 

Kâtip Üye

 

 

 

 

 

 

 

 

     No. : 142

II.- GELEN KÂĞITLAR

3 Haziran 2004 Perşembe

Tezkere

1.- Vakıflar Genel Müdürlüğünün Sorumluluğundaki Tarihi Eserlerin Korunması Hakkında Sayıştay Raporunun Sunulduğuna İlişkin Sayıştay Başkanlığı Tezkeresi (3/578) (Plan ve Bütçe Komisyonuna) (Başkanlığa geliş tarihi: 27.5.2004)


BİRİNCİ OTURUM

Açılma Saati: 15.00

3 Haziran 2004 Perşembe

BAŞKAN: Başkanvekili Nevzat PAKDİL

KÂTİP ÜYELER: Mevlüt AKGÜN (Karaman), Ahmet KÜÇÜK (Çanakkale)

BAŞKAN - Türkiye Büyük Millet Meclisinin 97 nci Birleşimini açıyorum.

Toplantı yetersayısı vardır; görüşmelere başlıyoruz.

A. İSMET ÇANAKCI (Ankara) - Nerede var Sayın Başkan?! Oradan öyle mi gözüküyor!

BAŞKAN - Gündeme geçmeden önce, üç sayın milletvekiline gündemdışı söz vereceğim.

Gündemdışı konuşma süreleri 5'er dakikadır. Hükümet, bu konuşmalara cevap verebilir; hükümetin cevap süresi 20 dakikadır.

Gündemdışı ilk söz, Burdur İlinin kültür ve turizm potansiyelinin değerlendirilmesi hakkında söz isteyen, Burdur Milletvekili Bayram Özçelik'e aittir.

Sayın Özçelik, buyurun. (AK Parti sıralarından alkışlar)

III. - BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI

A) GÜNDEMDIŞI KONUŞMALAR

1.- Burdur Milletvekili Bayram Özçelik'in, Burdur İlinin tarihî ve kültürel varlıkları ve doğal zenginlikleriyle turizm sektörüne katkılarına ilişkin gündemdışı konuşması

BAYRAM ÖZÇELİK (Burdur) - Sayın Başkan, saygıdeğer milletvekilleri; tarihî ve kültürel varlıkları ve doğal zenginlikleriyle turizm sektörüne alternatif imkânlar sunan Burdur İlimizin, bu alandaki potansiyelinin değerlendirilmesine ilişkin olarak gündemdışı söz almış bulunmaktayım; bu vesileyle, hepinizi en içten sevgi ve saygılarımla selamlıyorum.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, inşa etmek ve düşünmek, ikisi de insanın durduğu yer ve seçtiği duruş pozisyonu için kaçınılmaz eylemlerdir. Bu bakımdan, inşa faaliyeti ve dolayısıyla şehir kurma işi, dünyadaki bütün insan toplulukları için kültürel bir seçimdir. Diğer bir ifadeyle, şehirler, tarih içinde insanî ritmin hâkim olduğu mekânlar olarak ortaya çıkmıştır. Bu çerçeveden bakıldığında, Burdur, içinde barındırdığı tarihî ve kültürel varlıklarıyla, bütün insanlığın medeniyet tecrübelerinden eserler taşımaktadır. Uygarlaşmaya dönük çağların kesişim noktasında bulunan Akdeniz Havzası, coğrafyasına, gölleri, höyükleri, tümülüsleri, antik kentleri, anıt eserleriyle yaklaşık 9 000 yıllık bir kültür kenti olan Burdur ve havalisini kondurmakla bahtiyardır.

"Burada dur" kelamıyla anlamını bulan Burdur, büyük bir potansiyelin duruş yeridir. Bütün mesele, bu potansiyeli kinetiğe dönüştürmedeki mesai, kabiliyet ve enerjide yatmaktadır. Ülkemizde turizm potansiyelinin temel kaynağı kültür ve doğa zenginliğidir. Bu anlamda, ilimiz Burdur, ülkemizin doğal zenginliklerini, kültür ve tarih birikimini en güzel şekilde gözler önüne seren bir ildir. Ancak, turizmin en önemli cazibe merkezlerinden birisi olan Batı Akdeniz Bölgesindeki bu özellikli vilayet, gelişen ülke turizminden gerektiği kadar payını alamamaktadır. Bu alanda sahip olduğu zenginlik ve avantajlı konumu yeteri kadar değerlendirilememektedir. Bu bakımdan, Kültür ve Turizm Bakanlığı belgeli veya turizme sunulacak kalitede tesislerin yapılması, tanıtım ve enformasyon hizmetleri büyük önem taşımaktadır.

Tınaztepe ile Burdur ve Salda Gölleri turizm alanı ilan edilerek, kamu yatırımları ile özel sektör yatırımlarının yöreye hızla ulaşması sağlanmalıdır.

Mağara turizmine, dağ turizmine ve su sporlarına yönelik projeler desteklenmelidir.

Özellikle tanıtım konusunda, Burdur Valiliği ve belediyelerimiz, Kültür ve Turizm Bakanlığımız tarafından desteklenmeli ve yine, Bakanlık tarafından, turizm seyahat şirketleri, organizatörler ve rehberler, alternatif turizm imkânları sunan bu şirin ile yönlendirilmelidir.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; turizme açılan ilk turistik mağara olan İnsuyu Mağarası, Türkiye'nin en derin ve en temiz gölü olan Salda Gölü, özellikle kış aylarında kuş varlığı bakımından Türkiye'nin en önemli göllerinden biri olan Burdur Gölü, yine, Türkiye'nin en büyük yabancı arkeolojik kazısının yapıldığı Sagalassos ve Kibyra, Kremna gibi antik kentleri, her biri mimarî şaheser olan ve Osmanlı döneminin özelliklerini sergileyen Taşoda, Mısırlılar Evi ve Bakibey Konağı gibi tarihî Türk evleri, Susuz Han ve İncir Kervansarayı gibi hanları ve kervansarayları, Hacılar ve Kuruçay Höyüğü gibi höyükleri, yaylaları, 60 000'e yakın tarihî eserin sergilendiği müzesi ve ören yerleri, Burdur'un sahip olduğu tarihî, kültürel varlıklarının ve doğal güzelliklerinin sadece birkaçıdır.

Kültür ve Turizm Bakanlığımızın büyük katkı ve destekleriyle, Burdur Müzesinin teşhir salonları ve idarî binası yapılmıştır.

5 Mayıs 2004 tarihinde Burdur, önemli bir konuğu, Belçika Prensi Sayın Philippe'yi ağırlamıştır. Sayın Prens ve beraberindeki üst düzey heyet, yerli ve yabancı 70'e yakın basın mensubu, Belçikalı Prof. Dr. Marc Woolkens tarafından kazısı yapılan Sagalassos Antik Kentini ve kazılardan çıkan eserlerin sergilendiği Burdur Müzesini gezmişlerdir.

Burdur'un ve ülkemizin tanıtımı için iyi bir fırsat olarak gördüğümüz bu önemli günün en iyi şekilde değerlendirildiğine inanıyoruz.

Burdur Ulu Camii ve çevresinin, önemine uygun hale getirilmesi, Taşoda'nın Etnografya Müzesine dönüştürülmesi, halen lojman olarak kullanılan Mısırlılar Evinin kültür ve turizm faaliyetlerine tahsis edilmesi, tarihî çeşmelerinin, Susuz Hanın, İncir Kervansarayının onarılması, Burdur İlinin turizme dönük diğer öncelikleridir.

Bu duygu ve düşüncelerle; ticarî ve turistik potansiyelin yoğun olduğu bir kavşak noktasında bulunan, Orta Anadolu ile Ege Bölgesini Batı Akdeniz Bölgesine bağlayan, bu üç bölge arasında ekonomik, ticarî ve kültürel bir köprü oluşturan, her celp döneminde, dünyanın en az 50 değişik ülkesinde yaşayan ve bedelli askerlik hizmetinden yararlanmak isteyen yüzlerce gencimizin askerliğini yaptığı -ki, 1980 yılından itibaren yaklaşık 240 000 kişi Burdurumuzda askerlik yapmıştır- Teke yöresi kültürünü, asırlardır, karakter, tavır ve duygu birlikteliğiyle kaynaştıran, gelenekselleştiren ve töreleştiren Burdur İlinin, ekonomisine, özellikle esnaf ve sanatkârlarına son derece önemli katkılar sağlayacağına inandığımız turizmden hak ettiği payı alması dileğiyle, siz değerli milletvekillerimize ve televizyonları başında bizleri izleyen kıymetli vatandaşlarımıza sevgi ve saygılarımı sunuyorum.

Teşekkür ediyorum. (Alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Özçelik.

Gündemdışı ikinci söz, Nazım Hikmet'in ölümünün 41 inci yılı münasebetiyle söz isteyen, İstanbul Milletvekili Berhan Şimşek'e aittir.

Buyurun Sayın Şimşek. (CHP sıralarından alkışlar)

2.- İstanbul Milletvekili Berhan Şimşek'in, Şair Nazım Hikmet'in ölümünün 41 inci yıldönümüne ilişkin gündemdışı konuşması

BERHAN ŞİMŞEK (İstanbul) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; "şiirimin kökü yurdumun topraklarındadır" diyen dünya şairi Nazım Hikmet'in ölümünün 41 inci yılı anısına gündemdışı söz almış bulunuyorum; Yüce Meclisi saygıyla selamlarım.

Büyük yazarlar ve şairler, edebiyat tarihlerinde derin ve değişmez çizgiler çizerek tarihin yapıtaşlarını oluştururlar. Onları ve yazdıklarını, yaşadıkları dönemin konjonktüründen ve kendi siyasal duruşlarından ayrı değerlendiremeyiz; çünkü, insanlık tarihinin değişimine neden olan düşüncelerini eyleme dönüştürürler. Nazım, yazdıklarıyla, yazdıklarını ve inandıklarını uygulama hedefiyle hem büyük bir dünya şairi hem de büyük bir vatanseverdir.

O, tüm dünyanın tanıdığı bir şair olarak, kendi ülkesinde yazdıklarından dolayı hapse girmiş olmasına, işkencelere maruz kalmasına, sürekli ve açıkça takip edilmesine rağmen, bir Türk şairi olduğunu asla inkâr etmemiş ve yazdığı her dizede memleketine olan hasretini dile getirmiştir.

Nazım, Türk dilini ustalıkla kullanarak, güzel Türkçemizi tüm dünyaya tanıtmıştır. "Piraye'ye Mektuplar"da, "Bu millet var oldukça, yeryüzünde Türkçem konuşuldukça, ben bu dilin ve bu halkın en namuslu şiirlerini yazmış insan olarak yaşayacağım. Sen üzelme." demektedir.

Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; Nazım Hikmet'in mesajları insancıl, ulusçu, bir o kadar da evrenseldir. Nazım, ulusal kimliğini reddetmeden evrenselliği yakalamış ender sanatçılardan biridir.

Nazım Hikmet, umudun, aşkın ve kavganın, gurbetin, Kuvayı Milliyenin, Anadolu topraklarının, Anadolu insanının şairidir.

"Sarışın, bir kurda benziyordu

Ve, mavi gözleri çakmak çakmaktı.

Yürüdü, uçurumun başına kadar,

Eğildi, durdu.

Bıraksalar,

İnce uzun bacakları üstünde yaylanarak

Ve, karanlıkta akan bir yıldız gibi kayarak

Kocatepe'den, Afyon Ovası'na atlayacaktı..."

Nazım, Kuvayı Milliye Destanıyla, Ulusal Kurtuluş Savaşımızın hecelerle, kelimelerle, mısralarla resmini işte böyle yapmıştır.

Bir mektubunda Kurtuluş Savaşımızın lideri Mustafa Kemal Atatürk'e "...senin yaptığın her ileri devrim hamlesini anlayabilen bir kafam, yurdumu seven bir yüreğim var. Türk devrimine ve senin adına bağlıyım" diye seslenmektedir.

Yaşadığı dönemde ve ölümünden sonra uzun yıllar Nazım Hikmet'i vatan hainliğiyle suçlayanlar, Nazım'ın eserlerini okuyan insanlara şüpheyle bakmışlardır. Bugün, artık, onun şiirlerini kendi partilerinin kongrelerinde, Meclis kürsülerinde okuyorlar. Çünkü, Nazım'ı suçladıkları dönemde, ona önyargıyla yaklaştıkları için, onu tanımıyor, eserlerini okumuyorlardı.

Yıllarca vatan haini olarak tanıtılmaya çalışılan Şair, ölümünün 41 yıl sonrasında, ülkesinin ve ulusunun sahip çıktığı, dünyanın her köşesinde bilinen bir şair olmuştur.

Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; Nazım, ayrılıkların ve özlemlerin her türlüsünü bilir. "Şu gurbetlik zor zanaat zor" dizelerinde, gurbette yaşamanın zorluğunu anlatır.

"Sen" başlıklı şiirinde, memleketine duyduğu özlemi şöyle dile getirir:

"Sen, esirliğim ve hürriyetimsin

Çıplak bir yaz gecesi gibi yanan, etimsin

Sen, memleketimsin..."

Memleketi, Nazım Hikmet için ulaşıldıkça ulaşılmaz olan hasretidir.

1950 yılında, şiirlerini yazma, kitaplarını yayımlatma olanağı kalmayınca, ülkesinden zorunlu olarak ayrılır.

Nazım Hikmet, gurbetin kendisi için uzun süreceğini bilir ve bunu yurt dışına çıkışının ikinci yılında "Vasiyet" şiirinde şöyle ele alır: "Yoldaşlar, nasip olmazsa görmek o günü" diye başlayan şiirinin son dizesinde yine memleketi Anadolu vardır, Anadolu'da bir köy mezarlığına gömülmeyi ister.

Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; Nazım Hikmet gurbetteyken, memleketinde, dönemin iktidarı bütün gücüyle ülkemizi kasıp kavurmaktadır. Tahkikat komisyonları, "siz, isterseniz, hilafeti bile getirirsiniz" söylemleri ve muhalifler için işkenceler, hapisler yaşanmaktadır. O, bütün bu olanlara tepkisini "bu vatana nasıl kıydılar" dizeleriyle dile getirir.

Bugün, onun dünya görüşü, yok sayılarak ya da içi boşaltılarak, magazinleştirilerek aktarılmaya çalışılsa da, onun şiirlerindeki toplumculuk ve vatan sevgisi inkâr edilemez.

Nazım Hikmet, savaşsız ve sömürüsüz bir dünya özlemini şiirlerine konu etmiştir. Şiirlerinde dünya barışını istemiştir.

"Bulutlar adam öldürmesin" şiirinde;

"Analara kıymayın efendiler.

Koşuyor altı yaşında bir oğlan,

Uçurtması geçiyor ağaçlardan,

Siz de böyle koşmuştunuz bir zaman.

Çocuklara kıymayın efendiler"

Diyerek, Hiroşima'ya atılan bombalar sonrasında, çocukların, anaların çığlığını anlatır.

Bu dizeler, bugün, Irak'ta düğün evine yapılan saldırılar neticesinde yaşamını yitiren çocuklar, anneler, masum insanlar için de yazılmıştır. Görüldüğü gibi, dünya şairleri, sadece yaşadıkları döneme değil, kendilerinden sonraki dönemlere de seslendikleri için ölümsüzdür. Onların istedikleri, savaşın ölümlü olmasıdır.

Kore'de ölen yedek subayımızın acısı, Nazım'ın şiirlerinde, mısralarında vücut bulur.

"Yok edin insanın insana kulluğunu" haykırışı, bugün, Irak'ta, Filistin'de ve dünyanın başka coğrafyalarında kendilerine kul yaratma, sömürgeleştirme hedefinde olan ülkeleredir.

Dünyada terör ve şiddet olaylarının yaşandığı, savaşlarda masum kadınların, çocukların, silahsız insanların üzerine bomba yağdırıldığı bir dönemde, Nazım Hikmet'in tüm insanlık adına özlem duyduğu barış ve insancıl düşüncelere her zamankinden daha fazla ihtiyaç duymaktayız.

Irak'a demokrasi ve barışı götürecekleri iddiasıyla müdahalede bulunan güçlerin, bu topraklara şiddet, işkence götürdüklerini dehşetle izlediğimiz bugünlerde, Nazım Hikmet'in,

"Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür,

Ve bir orman gibi kardeşçesine..."

Dizelerini yüksek bir sesle dünyaya duyurmak, haykırmak gerekir diye düşünüyorum.

Ölümünün 41 inci yılında Nazım Hikmet'in anısı önünde eğiliyor, Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Şimşek.

Gündemdışı üçüncü söz, Tarihî Türk Evlerini Koruma Haftası münasebetiyle söz isteyen, Karabük Milletvekili Mehmet Ceylan'a aittir.

Sayın Ceylan, buyurun. (AK Parti sıralarından alkışlar)

3.- Karabük Milletvekili Mehmet Ceylan'ın, Tarihî Türk Evlerini Koruma Haftasına ilişkin gündemdışı konuşması

MEHMET CEYLAN (Karabük) - Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım; geçtiğimiz hafta, ülkemizde, Türkiye Tarihî Evleri Koruma Derneği öncülüğünde, ÇEKÜL Vakfı ve diğer kuruluşların da işbirliği çerçevesinde "Tarihî Türk Evlerini Koruma Haftası" olarak kutlanılmıştır. Aslında, bu hafta münasebetiyle geçen hafta söz almak istedim; ancak, Meclisin yoğun gündemi nedeniyle bugün söz alabildim; bu vesileyle, hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım; Türkiye Tarihî Evleri Koruma Derneği, bu haftayı, yirmiiki yıldır, ilgili sivil toplum örgütleriyle birlikte kutlamaktadır. Tabiî, bu girişimlerinden dolayı, kendilerini ve destek veren kuruluşları yürekten kutluyorum.

Bu haftanın esas amacı, ülkemizin sahip olduğu ve giderek yok olmayla karşı karşıya kalan tarihî Türk evlerini koruma konusunda kamuoyu nezdinde bilinç oluşturmak ve bu bilinci uygulama alanına taşımaktır.

Bilindiği gibi, bir toplumu millet yapan unsurların başında, o toplumun sahip olduğu tarihi ve kültürü gelmektedir. Tarihî ve kültürel miras, bu anlamda, milletlerin gerçek anlamda millet olma yolunda önemli ve vazgeçilmez değerleridir.

Üzerinde yaşadığımız kutsal vatan toprağımız olan ve yüzyıllar boyu birçok medeniyete ev sahipliği yapmış olan Anadolu toprakları ise, zengin tarihî ve kültürel eserlerle doludur. Bu eserlerin başında da, her biri eşsiz sivil mimarî özelliği haiz tarihî Türk evleri gelmektedir. Yöresine göre, taş ve ahşap ağırlıklı veya her ikisinin müştereken kullanıldığı, her bir köşesi ince bir ustalıkla işlenmiş bu tarihî evler, maalesef, giderek yok olma tehlikesiyle karşı karşıya bulunmaktadır.

Anadolu insanının yaşam tarzını, medeniyet anlayışını ve hoşgörüsünü kanıtlayan bu değerlerin korunarak gelecek nesillere aktarılması ve dünya ortak mirasıyla bütünleştirilmesi ancak ve ancak toplumda yüksek düzeyde koruma bilincinin yerleştirilmesiyle mümkün olabilecektir.

Ülkemizde, elbette, az sayıda da olsa, bu eserlerin yıkımına seyirci kalmayan, onları koruma mücadelesi veren Safranbolu, Beypazarı, Mudurnu, Göynük, Kastamonu, Amasya gibi kentlerimiz de bulunmaktadır. Tarihî ve kültürel mirasın korunmasında öncülük eden, yıkıma "dur" diyen şehirler ile onların yönetici ve halkını da buradan kutluyorum.

Değerli milletvekili arkadaşlarım, ülkemizde yaklaşık olarak 7 000 adet SİT alanı, 48 000 adet de tarihî ve mimarî değeri haiz korunması gerekli tescilli yapı bulunmaktadır. Bunların yaklaşık    10 000 adedini vakıf eserleri oluşturmaktadır. Paha biçilmesi imkânsız bu eserleri tescil ederek, koruma altına almışız. Peki, bu eserleri yeterince koruyabiliyor muyuz, korumak için ne yapıyoruz, yeterli kaynak ayırabiliyor muyuz?.. İşte, bu hususlarda "evet" demenin oldukça zor olduğu kanaatini taşımaktayım.

Bu eserlerin korunması, onarımı ve restorasyonu, özel ihtimam, büyük malî olanaklar ve planlama isteyen, zor ve zahmetli bir iştir. Bu zor ve zahmetli işin başarılması, sadece kamu kurum ve kuruluşlarının gayretleri ve gücüyle değil, örgütlü ve gönüllü kuruluşların katılımı ve katkısıyla mümkün olabilecektir.

2003 yılı içerisinde, hepinizin de hatırladığı gibi, Türkiye Büyük Millet Meclisinde bir kanun kabul ettik. Vakıf eserleri ile diğer kamu kuruluşlarına ait olan eski tarihî eserlerin bakım ve onarımındaki harcamaların tümünün masrafa yazılmasının, bu eserlerin korunması konusunda önemli bir gelişme sağlayacağı inancındayız; ancak, bu tescil edilip korunması gereken kültür varlıklarının birçoğu, bilindiği gibi, özel mülkiyete tabi olan eserlerdir. İşte bu anlamda sıkıntı var değerli arkadaşlarım. Kamu eserlerini Vakıflar Genel Müdürlüğü veya diğer kuruluşlar...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun Sayın Ceylan.

MEHMET CEYLAN (Devamla) - Özel mülkiyete tabi taşınmaz kültür varlıklarının korunmasında gerçekten sıkıntı var değerli arkadaşlarım. Bu konuda, 1985 yılında kabul edilmiş ve Kültür Bakanlığı bünyesinde oluşturulmuş bir fon bulunmaktaydı, Eski Eserleri Onarım Fonu. Bilindiği gibi, bu fon, 2001 yılında bütçeleştirilerek, bütçe içerisine alınmış durumdadır. Tabiî ki, belli bir miktar ödeneği var, 140 milyar lira gibi bir ödeneği var; ancak, bu ödenek, takdir edersiniz ki, son derece yetersiz bir ödenektir.

Tabiî, birçok gelişmiş ülke, eski tarihî eserlerini korumak adına önemli kaynaklar, önemli fonlar aktarmaktadır, kaynak ayırmaktadır. Elbette, ülkemizin yetersiz olan bu kaynaklarını daha da artırmak durumundayız.

Diğer taraftan, bu eserlere sahip insanların birçoğu, fakir insanlar, dargelirli vatandaşlarımız. Bunların tamirini, onarımını yapmak, yaptırmak, onlar açısından da son derece güç bir durum ortaya çıkarmaktadır. İşte, bu insanlara sahip olmanın, onlara hibe yardımında, kredi yardımında bulunmanın, devletimizin en tabiî görevleri arasında bulunduğu kanaatini taşımaktayım. Bu evlerin birçoğu ahşaptan, keresteden oluşuyor. Bu evlerin korunmasında, tamirinde, ahşap, kereste yardımının çok uygun şartlarda sübvanse edilerek yapılması yararlı olacaktır.

Bu anlamda diğer bir sıkıntı; onarım ve restorasyon konusundaki proje giderleri oldukça büyük maliyetler oluşturmaktadır. Devlet olarak da, bu insanlara proje katkısı yapmak, gerçekten yararlı olacaktır.

Diğer taraftan -tabiî ki, sıkıntılar çok- koruma kurullarına işlerlik kazandırılmalı, kurula gelen bir proje, geciktirilmeden neticelendirilmelidir.

Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım; sözlerimin sonunda şunu da belirtmek istiyorum: Ülkemizde, UNESCO tarafından kabul edilmiş, Dünya Kültürel Miras Listesine girmiş sadece 9 tane yerimiz bulunmaktadır. Bu ülke buna layık değil. Avrupa ülkeleri gibi, UNESCO'nun Dünya Kültürel Miras Listesine girmesi gereken yüzlerce eserimiz bulunmaktadır. Ancak, bu konuda yeterince kaynak ayıramadığımız için, şimdilik, sadece 9'la yetinebilmiş durumdayız.

Bu konuşmayı, bu tarihî eserlere paha biçilmesi, bu eserlerin korunması, kamuoyu oluşturulması konusunda desteğinizin sağlanması için yapmış bulunmaktayım.

Önümüzdeki günler içerisinde, bu konunun daha detaylı bir şekilde araştırılarak, ulusal bir politika izlenmesinin yararlı olacağı kanaatindeyim.

Bu münasebetle, Tarihî Türk Evleri Haftasını tekraren kutluyorum. Bu konuda destek veren bütün kişi ve kuruluşları gönülden kutluyor, teşekkür ediyor, hepinize saygılar sunuyorum. (Alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Ceylan.

Başkanlığın Genel Kurula diğer sunuşları vardır.

Sözlü soru önergesinin geri alınmasına dair 2 adet önerge vardır; birincisini okutuyorum:

B) TEZKERELER VE ÖNERGELER

1.- Gümüşhane Milletvekili Sabri Varan'ın (6/1042) esas numaralı sözlü sorusunu geri aldığına ilişkin önergesi (4/188)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Gündemin "Sözlü Sorular" kısmının 404 üncü sırasında yer alan (6/1042) esas numaralı sözlü soru önergemi geri alıyorum.

Gereğini saygılarımla arz ederim.

                                                                                   Sabri Varan

                                                                                   Gümüşhane

BAŞKAN - Sözlü soru önergesi geri verilmiştir.

Diğer önergeyi okutuyorum:

2.- Balıkesir Milletvekili Sedat Pekel'in (6/1087) esas numaralı sözlü sorusunu geri aldığına ilişkin önergesi (4/189)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kuruluna

Gündemin "Sözlü Sorular" kısmının 447 nci sırasında yer alan (6/1087) esas numaralı sözlü soru önergemi geri alıyorum.

Gereğini saygılarımla arz ederim.

                                                                                   Sedat Pekel

                                                                                     Balıkesir

BAŞKAN - Sözlü soru önergesi geri verilmiştir.

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığının bir tezkeresi vardır; okutup, oylarınıza sunacağım.

3.- Akdeniz Avrupa Enstitüsünün Barselona'da yapılacak IV. Yıllık AB-Türkiye Konferansına ismen davet edilen milletvekillerine ilişkin Başkanlık tezkeresi (3/580)

                                                                                     2.6.2004

Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kuruluna

Dışişleri Bakanlığının 10 Mayıs 2004 tarihli ve 196237 sayılı yazısında, Akdeniz Avrupa Enstitüsünün 20-21 Haziran 2004 tarihleri arasında Barselona'da yapılacak olan IV. Yıllık AB-Türkiye Konferansına Ankara Milletvekili Reha Denemeç'i, Antalya Milletvekili Mehmet Dülger'i ve İstanbul Milletvekili Kemal Derviş'i ismen davet ettiği bildirilmektedir.

TBMM Başkanlığının da olumlu görüşü doğrultusunda söz konusu davete icabet edilmesi hususu, Türkiye Büyük Millet Meclisinin Dış İlişkilerinin Düzenlenmesi Hakkında 3620 sayılı Kanunun 9 uncu maddesi uyarınca Genel Kurulun tasviplerine sunulur.

                                                                                  Bülent Arınç

                                                                       Türkiye Büyük Millet Meclisi

                                                                                     Başkanı

BAŞKAN - Oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

Adalet ve Kalkınma Partisi Grubunun, İçtüzüğün 19 uncu maddesine göre verilmiş bir önerisi vardır; okutup, oylarınıza sunacağım.

IV.- ÖNERİLER

A) SİYASÎ PARTİ GRUBU ÖNERİLERİ

1.- Gündemdeki sıralamanın yeniden düzenlenmesine ilişkin AK Parti Grubu önerisi

Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kuruluna

Danışma Kurulunun 3.6.2004 Perşembe günü (bugün) yaptığı toplantıda siyasî parti grupları arasında oybirliği sağlanamadığından, İçtüzüğün 19 uncu maddesi gereğince, Grubumuzun aşağıdaki önerisinin Genel Kurulun onayına sunulmasını arz ederim.

                                                                                   Faruk Çelik

                                                                                       Bursa

                                                                        AK Parti Grup Başkanvekili

Öneri:

Genel Kurulun 03.06.2004 Perşembe günkü (bugün) birleşiminde; gündemin "Kanun Tasarı ve Teklifleri ile Komisyonlardan Gelen Diğer İşler" kısmının 36 ncı sırasında yer alan 466 sıra sayılı kanun teklifinin bu kısmın 5 inci sırasına alınması ve diğer işlerin sırasının buna göre teselsül ettirilmesi önerilmiştir.

BAŞKAN - Öneriyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

Yurtdışında yaşayan vatandaşlarımızın sorunlarının araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Anayasanın 98 inci ve İçtüzüğün 104 ve 105 inci maddeleri uyarınca kurulmuş bulunan (10/8, 48) esas numaralı Meclis Araştırması Komisyonunun 335 sıra sayılı raporu üzerindeki genel görüşmeye başlayacağız.

V.- KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ İLE KOMİSYONLARDAN

GELEN DİĞER İŞLER

1.- İstanbul Milletvekili Ali Rıza Gülçiçek ve 20 milletvekili ile Ordu Milletvekili Eyüp Fatsa ve 26 milletvekilinin; yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın sorunlarının araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergeleri ve Meclis Araştırması Komisyonu Raporu (10/8, 48) (S. Sayısı: 335)

BAŞKAN - Komisyon?.. Yok.

Raporun görüşmelerini erteliyoruz.

Yasama dokunulmazlığı konusunda kurulmuş bulunan (10/70) esas numaralı Meclis Araştırması Komisyonunun 332 sıra sayılı raporu üzerindeki genel görüşmelere başlayacağız.

2.- Ankara Milletvekili Yakup Kepenek ve 44 milletvekilinin, yasama dokunulmazlığı konusunda Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi ve Meclis Araştırması Komisyonu Raporu (10/70) (S. Sayısı: 332)

BAŞKAN - Komisyon?.. Yok.

Raporun görüşmelerini erteliyoruz.

Görüşmelere, gündemin "Kanun Tasarı ve Teklifler ile Komisyonlardan Gelen Diğer İşler" kısmında bulunan ve öncelikle, yarım kalan işlerden başlayarak devam edeceğiz.

3.- Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun Tasarısı ve Adalet Komisyonu Raporu (1/521) (S. Sayısı: 146)

4.- Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Tasarısı ve Adalet Komisyonu Raporu (1/523) (S. Sayısı: 152)

5.- Çanakkale Milletvekilleri Mehmet Daniş ve İbrahim Köşdere'nin, Gelibolu Yarımadası Tarihî Millî Parkı Kanununa Geçici Bir Madde Eklenmesine Dair Kanun Teklifi (Kamu İhale Kanununa Geçici Madde Eklenmesine Dair Kanun Teklifi) ile Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu (2/212) (S. Sayısı: 305)

BAŞKAN - Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun Tasarısının, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Tasarısının ve Çanakkale Milletvekilleri Mehmet Daniş ve İbrahim Köşdere'nin, Gelibolu Yarımadası Tarihî Millî Parkı Kanununa Geçici Bir Madde Eklenmesine Dair Kanun Teklifinin geri alınan maddeleriyle ilgili komisyon raporları henüz gelmediğinden, tasarıların ve teklifin görüşmelerini erteliyoruz.

Kamu Yönetimi Temel Kanunu Tasarısının görüşmelerine kaldığımız yerden devam edeceğiz.

6.- Kamu Yönetiminin Temel İlkeleri ve Yeniden Yapılandırılması Hakkında Kanun Tasarısı ile İçişleri, Plan ve Bütçe ve Anayasa Komisyonları Raporları (1/731) (S. Sayısı: 349)

BAŞKAN - Komisyon?.. Yok.

Tasarının görüşmeleri ertelenmiştir.

Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet Ali Bulut ve 3 milletvekilinin, 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanunun Bazı Maddelerinin Değiştirilmesi ve Bazı Maddelerin İlavesi Hakkında Kanun Teklifi ile Bursa Milletvekili Ertuğrul Yalçınbayır'ın, Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanunun Kaldırılmasına Dair Kanun Teklifi ve Adalet Komisyonu raporunun müzakeresine başlayacağız.

7.- Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet Ali Bulut ve 3 Milletvekilinin, 4483 Sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanunun Bazı Maddelerinin Değiştirilmesi ve Bazı Maddelerin İlavesi Hakkında Kanun Teklifi ile Bursa Milletvekili Ertuğrul Yalçınbayır'ın, Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanunun Kaldırılmasına Dair Kanun Teklifi ve Adalet Komisyonu Raporu (2/292, 2/244) (S. Sayısı: 466)

BAŞKAN- Komisyon?.. Yok.

Ertelenmiştir.

Ziraat Odaları ve Ziraat Odaları Birliği Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ve Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu raporunun müzakerelerine başlıyoruz.

8.- Ziraat Odaları ve Ziraat Odaları Birliği Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ve Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Raporu (1/788) (S. Sayısı: 455) (x)

BAŞKAN- Komisyon?.. Yerinde.

Hükümet?.. Yerinde.

Komisyon raporu 455 sıra sayısıyla bastırılıp dağıtılmıştır.

Tasarının tümü üzerinde söz talebi?.. Yoktur.

Tasarının maddelerine geçilmesini oylarınıza arz ediyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

1 inci maddeyi okutuyorum:

ZİRAAT ODALARI VE ZİRAAT ODALARI BİRLİĞİ KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK

YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI

MADDE 1. - 15.5.1957 tarihli ve 6964 sayılı Ziraat Odaları ve Ziraat Odaları Birliği Kanununun l inci maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Odaların kuruluş amacı ve kapsamı

Madde l. - Ziraat odaları, bu Kanunda yazılı esaslar uyarınca meslek hizmetleri görmek, çiftçilerin müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, meslekî faaliyetlerini kolaylaştırmak, çiftçilik mesleğinin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak, meslek mensuplarının birbirleri ve halk ile olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hâkim kılmak, meslek disiplin ve ahlâkını kollayıp gözetmek, çiftçilikle iştigal edenlerin meslekî hak ve menfaatlerini korumak amacıyla kurulan, tüzel kişiliğe sahip kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşlarıdır."

BAŞKAN- 1 inci madde üzerinde söz talebi?.. Yoktur.

1 inci maddeyi oylarınıza arz ediyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

2 nci maddeyi okutuyorum:

MADDE 2. - 6964 sayılı Kanuna 1 inci maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki 1/A maddesi eklenmiştir.

"Tanımlar

MADDE 1/A. - Bu Kanunda geçen;

Bakanlık : Tarım ve Köyişleri Bakanlığını,

Oda : Ziraat Odasını,

Birlik : Ziraat Odaları Birliğini,

Çiftçilik : Bu Kanunun uygulanması bakımından ekim, dikim, bakım, üretme, yetiştirme ve ıslah yoluyla yahut doğrudan doğruya tabiattan istifade etmek suretiyle bitki, orman, hayvan ve su ürünleri elde edilmesini, bu ürünlerin yetiştiricileri tarafından işlenip değerlendirilmesini, muhafaza ve pazarlanmasını,

Çiftçi : Çiftçilik faaliyetlerini mal sahibi, kiracı, yarıcı veya ortakçı olarak devamlı veya en az bir ekim veya yetiştirme devresi yapanları,

Seçim çevresi : Oda genel kurulu için yapılacak seçimlerde her köy; kasaba ve şehirlerde ise mahalle muhtarlığı birer seçim çevresini,

İfade eder."

BAŞKAN - 2 nci madde üzerinde söz talebi?.. Yok.

2 nci maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

3 üncü maddeyi okutuyorum:

MADDE 3. - 6964 sayılı Kanunun 2 nci maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Odaların kuruluş ve çalışma alanları ile tasfiyesi

Madde 2. - Odalar, merkez ilçeler dahil en az ondört seçim çevresi olan ilçelerde, kurucu listelerinin Birlik Yönetim Kurulunca onayı ve genel kurulunun bu Kanun ile tüzükte gösterilen usullere göre dört ay içinde yapılması ve ilgili ilçe seçim kurulunun sonuçları ilân etmesi ile kurulmuş ve tüzel kişilik kazanmış olurlar. Bu sürenin aşılması halinde, Birliğin izni alınmadan kuruluş genel kurul toplantısı yapılamaz.

Kuruluş genel kurulunu oluşturan delegeler, kuruluşu takip eden ilk delege seçimlerine kadar, oda organları ise kuruluşu takip eden ilk oda genel kurul toplantısına kadar görev yaparlar.

Odaların kuruluş ve çalışma alanları ilçe sınırlarıdır.

Odası bulunmayan ilçeler, Birlik Yönetim Kurulunun gerekçeli kararı ile en yakın ilçe ziraat odasının çalışma alanı içine alınabilir.

Birliğin yapacağı denetimler sonucunda; faaliyetinin bulunmadığı veya bölgesindeki tarım potansiyelinin yetersizliği ya da çiftçi sayısının azlığı nedeniyle, bu Kanunda gösterilen hizmetleri yeterince yerine getiremediği tespit edilen oda, Birlik Yönetim Kurulunun gerekçeli kararının odaya yahut mahallî mülkî amirliğe tebliğ tarihi itibarıyla kapatılır. Bu şekilde kapatılan odalar, il kongrelerine temsilci gönderemezler.

Kapatılan odalarda yürütülecek tasfiye işlemleri ile tasfiyeye ilişkin diğer usul ve esaslar tüzükte gösterilir.

Odalar kuruluş amaçları dışında faaliyette bulunamazlar."

BAŞKAN - Madde üzerinde, Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına, Osmaniye Milletvekili Sayın Necati Uzdil; buyurun. (Alkışlar)

CHP GRUBU ADINA NECATİ UZDİL (Osmaniye) - Sayın Başkanım, değerli milletvekili arkadaşlarım; görüşülmekte olan 455 sıra sayılı Ziraat Odaları ve Ziraat Odaları Birliği Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı hakkında Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına söz almış bulunuyorum; sizleri ve çiftçi arkadaşlarımı sevgi ve saygıyla selamlıyorum.

Ziraat odaları ve Ziraat Odaları Birliği 1957 tarihinde kurulmuştur. Ziraat odası, kanları ve canlarıyla Anadolu'yu vatan yapan, devleti kuran, devletimizi bugünlere taşıyan çiftçilerimizin meslek örgütüdür.

Bugün, 690 ziraat odası, 3 800 000 çiftçiyi bünyesinde toplayan bir meslek örgütü, bizleri, özlemimiz olan Avrupa Birliği üyeliğine taşıyacaktır.

Nüfusumuzun yaklaşık yüzde 40'ını oluşturan, istihdamın yüzde 35-40'ını sağlayan çiftçilerimizin örgütü ziraat odaları ve Ziraat Odaları Birliği, tarımımız için, ülkemizin geleceği için, Avrupa Birliğiyle ilgili görüşmeler için, ortak tarım politikalarının hayata geçirilmesi için önemlidir.

Bugün, Fransa'da, ziraat odalarının 2003 yılı bütçesi 665 000 000 eurodur.

Ziraî Yayın, ziraat odaları tarafından yapılmakta. Ziraî Araştırma Enstitüsü, ziraat odalarının yönetimindedir. Ziraî araştırma konuları, çiftçilerin önerileri doğrultusunda, ziraat odaları tarafından belirlenmektedir. Arazi parçalanması, ziraat odaları tarafından önlenmekte; tarımsal kooperatifler, üretici birlikleri, dernekler, ziraat odalarının kanatları altındadır. Oda, 6 000 ziraat mühendisi ve veteriner istihdam etmektedir.

Değerli arkadaşlarım, Anadolu'da bir deyim vardır "güç ver, güç al" diye. Ziraat odalarımızı güçlendirelim, çiftçilerimize güç katmasını sağlayalım. Her fırsatta "sonuna kadar demokrasi" diyoruz. Sonuna kadar demokrasi, örgütlü toplumla olur. İşte, çiftçilerimiz de, ülke yönetimine, demokratik örgütleri olan ziraat odaları ve üst kuruluşu olan Ziraat Odaları Birliğiyle katılacaklar ve demokrasimizi daha da güçlendireceklerdir. Öyleyse, ziraat odaları ve Ziraat Odaları Birliği güçlü olmalıdır. Bir örgütün güçlü olabilmesi, idarî yapılanmasına, daha da önemlisi, ekonomik açıdan gücüne bağlıdır. Bu yasa, ziraat odaları ve Ziraat Odaları Birliğinin güçlü, demokratik bir meslek örgütü haline gelmesi için büyük bir olanak sağlayacaktır; Avrupa Birliği kapısındaki ülkemizin, uyum döneminde en önemli konu olduğuna inandığımız tarım sektörünün temsilcisi olacaktır; ortak tarım politikalarının hayata geçirilmesi aşamalarında, Avrupa Birliği karşısında ihtiyaç duyduğumuz güçlü örgütün oluşmasını sağlayacaktır.

Sayın milletvekilleri, bu yasa tasarısının hazırlanmasında, Tarım Bakanımız, özellikle Tarım Bakanlığı bürokratlarımız, tarımcılarımız, çiftçiden yana, kırsal alandan yana olduklarını gösterdiler. O nedenle, bir tarımcı olarak tümüne teşekkür ediyor, şükranlarımı sunuyorum. Ayrıca, AK Partili Komisyon üyesi ve milletvekili arkadaşlarımı yürekten kutluyorum. (Alkışlar) Bu yasanın, uzlaşma sağlandığı zaman çok olumlu sonuçlar alındığına örnek olmasını da yürekten diliyorum.

Değerli arkadaşlarım, bu yasa tasarısının komisyonlarda görüşülmesi sırasında ve Genel Kurula gelmesi aşamasında katkıda bulunan ve Genel Kurulda görüşülürken omuz vereceklerine inandığım AK Partili ve Cumhuriyet Halk Partili arkadaşlarıma, tekrar, teşekkür ediyorum.

Cumhuriyet Halk Partisi Grubu olarak, yasa tasarısının tümüne oy vereceğiz; maddelerinin tümü üzerinde, her iki Grup da anlaşmış durumda.

Değerli arkadaşlarım, sözlerime son verirken, Sayın Tarım Bakanımdan, Çukurova'da buğday hasadının hızla devam etmekte olduğunu, düzenleyici kurum olarak Toprak Mahsulleri Ofisinin acilen devreye sokulması gerektiğini tekrar hatırlatır, yasanın çiftçilerimize ve ülkemize hayırlı olmasını diler, saygılar sunarım. (Alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Uzdil.

AK Parti Grubu adına, Diyarbakır Milletvekili Sayın Mehmet Mehdi Eker; buyurun.

AK PARTİ GRUBU ADINA MEHMET MEHDİ EKER (Diyarbakır) - Sayın Başkan, değerli arkadaşlar; Ziraat Odaları ve Ziraat Odaları Birliği Yasasıyla ilgili tasarısının 3 üncü maddesi üzerinde söz almış bulunuyorum; Yüce Heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Değerli arkadaşlar, bugün görüşmekte olduğumuz tasarı, tarım sektörümüz için, 23 000 000 tarım sektörü çalışanımız ve tüketici olarak da 70 000 000 insanımız için son derece önemlidir. AK Parti ve AK Parti Hükümetleri, tarım sektörüyle ilgili temel yasaları çıkarma hususunda programlarında vaatte bulunmuşlardır. Mevcut tasarıyla da, bugün bu taahhütlerden birini daha yerine getiriyoruz.

Bu tasarıyla getirilmekte olan husus şudur değerli arkadaşlar: Ziraat Odaları ve Ziraat Odaları Birliği Kanunu 1957 yılında çıkarılmıştır. 1957 yılından bugüne, Türkiye'de, bütün sektörlerde olduğu gibi, bütün alanlarda olduğu gibi, çok ciddî gelişmeler meydana gelmiştir. Gerek organizasyon açısından gerek malî açıdan gerekse fonksiyon açısından Ziraat Odaları Birliği, bugün ihtiyaca cevap verebilmekten maalesef uzaktır. Getirilen tasarıyla, hem teşkilatlanma konusunda hem malî konularda hem de ziraat odalarından beklenen fonksiyonların tahkimi açısından son derecede ciddî, son derecede önemli düzenlemeler öngörülmektedir.

Ziraat Odaları Birliği, ciddî bir malî sıkıntı içerisindedir değerli arkadaşlar. Bununla ilgili çok küçük bir örnek vermek istiyorum: Giriş aidatı 1 000 lira, yıllık aidat ise 50 000 lira; yanlış duymadınız, mevcut yasada 1 000 lira ve 50 000 lira olarak zikredilmektedir. Bu tasarıyla bu konuda düzenlemeler yapılmakta ve Ziraat Odaları Birliğinin, kendi ayakları üzerinde durabilecek bir malî imkâna sahip olması öngörülmektedir.

Keza, Ziraat Odaları Birliğinin teşkilatlanması konusunda da yeni düzenlemeler getirilmektedir. Mevcut yasada, idarî bölünmeye göre odalar kurulmakta, ilçelere göre odalar kurulmaktadır; bu da zaman içerisinde, çiftçilikle ilişkisi bulunmayan, tarımla hiçbir ilişkisi bulunmayan, özellikle merkez metropol ilçelerinin ziraat odalarının disfonksiyonel ve atıl olarak kalmasına yol açmıştır. Yeni düzenlemeyle bu konuda bir standart getirilmekte ve asgarî 14 muhtarlık bir ziraat odası alanı olarak önerilmektedir; bu da yine, son derecede önemli düzenlemelerden bir tanesidir.

Değerli arkadaşlar, ziraat odalarının bundan sonraki faaliyetleri içerisinde sadece temsil görevi olmayacak; bunun yanında, Ziraat Odaları Birliği, ciddî anlamda fonksiyonlar da üstlenecektir. Özellikle çiftçilerimizin ihtiyaç duyduğu danışmanlık hizmetleri, pazara ait bilgiler, gerek hayvansal üretim gerek bitkisel üretimde karşı karşıya bulundukları birtakım sorunların çözümünde kendilerine yardımcı olunacaktır. Bu da ziraat odalarının şimdiye kadar olduğu gibi atıl olmayıp -yani, sadece temsil göreviyle yetinmeyip- daha ciddî, daha fonksiyonel, daha etkili bir tarımsal hizmet yapmasını getirecektir.

Bu duygularla, tasarının hayırlı, uğurlu olmasını diliyorum.

Bu tasarıya katkı sağlayan Cumhuriyet Halk Partili komisyon üyesi arkadaşlarım da dahil olmak üzere herkese huzurunuzda teşekkür ediyor, saygılar sunuyorum. (AK Parti sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Eker.

Sayın milletvekilleri, 3 üncü maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

4 üncü maddeyi okutuyorum:

MADDE 4. - 6964 sayılı Kanunun 3 üncü maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Odaların görev ve yetkileri

Madde 3. - Odaların başlıca görev ve yetkileri şunlardır :

a) Tarım ve çiftçilikle ilgili haber ve bilgileri toplamak, gerekli inceleme, endeks ve istatistikî çalışmaları yapmak ve yayımlamak, gerektiğinde ilgililerce istenilen bilgi ve kayıtları vermek.

b) Kamu ve özel kurum, kuruluşlara faaliyet konuları ile ilgili önerilerde bulunmak, işbirliği yapmak; ticaret ve sanayi odalarına, borsa, hâl ve mezbahalara, umumî sergilere, biçerdöver kontrolleri için oluşturulacak komisyonlara ve gerekli gördüğü diğer yerlere temsilci göndermek.

c) Tarımın gelişmesi için gerekli gördüğü mevzuat değişikliklerinin yapılabilmesi veya yeni mevzuat oluşturulması hususunda Birliğe önerilerde bulunmak.

d) Tarım ve kırsal kesimin kalkınması için her türlü eğitim, yayım ve danışmanlık faaliyetlerinde bulunmak, ilgili kurum ve kuruluşlarla işbirliği yapmak, katkı ve önerilerde bulunmak.

e) Çiftçi kayıtlarını tutmak, çiftçilikle ilgili bilgi ve belgeleri düzenlemek, her türlü tarımsal desteklere esas olmak üzere gerekli bilgi ve belgeleri çiftçilere ve ilgili kuruluşlara vermek.

f) Çiftçilerin tarımsal girdilerini teminen her türlü faaliyette bulunmak.

g) Yurt içi veya yurt dışı fuar, sergi düzenlemek ve katılmak, müsabakalar düzenlemek.

h) Meslek ihtilaflarında hakem olmak, mahkemelere bilirkişi göndermek.

ı) Yurt içi ve Birliğin izniyle yurt dışındaki diğer meslek odaları ve kuruluşlarla işbirliği yapmak.

i) Bütçe imkânlarına bağlı olarak; tarım ve kırsal kalkınma ile ilgili olmak üzere her türlü teknik, idarî ve sosyal hizmet müesseseleri kurmak, satın almak, kurdurmak, hizmet satın almak, hizmet satmak, yurt içi ve yurt dışı konsorsiyum kurmak, gerekli olduğunda personel istihdam etmek, her türlü bitki ve hayvan sağlığı ile ilgili teşhis tedavi hizmetlerinde bulunmak, organize tarım ve/veya hayvancılık bölgelerinin ihdası organizasyonunda bulunmak, bu konuyla ilgili her türlü işbirliği yapmak.

j) Kuruluş amacına uygun olarak kooperatif ve şirket kurmak, iştirak etmek ve sigorta acenteliği yapmak.

k) Odalara kayıtlı muhtaç çiftçi çocuklarının, yurt içinde eğitimleri veya ihtisas ya da stajları için Birliğin onayı ile burs vermek."

BAŞKAN - Madde üzerinde, Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına, Kars Milletvekili Selami Yiğit konuşacaklardır.

Sayın Yiğit, buyurun. (CHP sıralarından alkışlar)

CHP GRUBU ADINA SELAMİ YİĞİT (Kars) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşmekte olduğumuz kanun tasarısının 4 üncü maddesi üzerinde CHP Grubu adına söz almış bulunuyorum; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, tarım, gelişmiş ya da gelişmekte olan bütün ülkelerde, ekonomi açısından stratejik öneme sahip bir sektördür. Tarımın bu önemli konumu, kuşkusuz, insan için yaşamsal öneme sahip bir üretim sürecini içeriyor olmasındandır.

Ülkemizde, tarım kesiminin tasfiyesine yönelik tüm politikalara rağmen, halen, millî gelirin yüzde 13'ü, ihracatın yüzde 11'i, istihdamın yüzde 35'i tarım sektörüne aittir; tarımla bağlantılı sanayi üretimi, ticaret, taşımacılık gibi alanlar da bu toplama dahildir.

Değerli milletvekilleri, 59 uncu hükümet de, hazırlamış olduğu acil eylem planında, tarım sektörünün önemine değinmiştir. Bu planın öngördüğü çözüm önerilerinde, yalnızca, Dünya Bankasıyla 2000 yılında imzalanmış bulunan Tarım Reformu Uygulama Anlaşmasında öngörülen düzenlemelerin yapılacağı belirtilmiştir. Bunun yanı sıra, uygulanan IMF programının, tarıma yönelik yapısal düzenlemeleriyle tarımı destekleme araçları büyük ölçüde tasfiye edilmiştir. Tarımı destekleme kurumları ya tasfiye edilmiş ya tasfiye programına alınmış ya da işlevi daraltılmıştır. Bugün, yalnızca önemli eksiklikleri bulunan ve ciddî kesintilere uğratılan doğrudan gelir desteği sistemi uygulanmaktadır.

Değerli milletvekilleri, tarım sektörünün ülkemiz için taşıdığı önem ve tarım kesiminin uygulanan IMF ve Dünya Bankası programlarıyla yaşadığı büyük erozyon, bu programa karşı direnmek durumunda olan çiftçilerimizin konumunun güçlendirilmesi gerçeğini açıkça ortaya koymaktadır.

Teşkilat kanunu tasarısını görüştüğümüz ziraat odaları, ülkemizin toplam nüfusunun yüzde 40'ının, yaklaşık 3 000 000 çiftçinin meslekî hak ve çıkarlarını korumakla yükümlü, kamu niteliğindeki meslek kuruluşlarıdır; ancak, hepsinden de önemlisi, bu kuruluşlarımız, çağdaş demokrasiler için vazgeçilmez bir nitelik kazanan sivil toplum kuruluşlarıdır.

Ziraat odalarının, ülkemizdeki tarımsal politikaların belirlenmesi ve uygulanmasında daha etkin ve güçlü bir konumda olması, demokrasi açısından da kaçınılmazdır. Tarım kesiminde faaliyet gösteren binlerce çiftçimiz, tarımsal politikaların üretiminde söz ve karar sahibi olacak kadar ekonomik ve sosyal bir konuma ulaşmış, yeterli deneyim ve bilgiye vâkıf olmuşlardır. Bu nedenle, kanunun genel gerekçesinde de belirtildiği gibi, bu örgütlerin karar ve icra alanındaki kamusal işlev ve eylemlerde söz hakkını etkili bir şekilde kullanabilmesinin bu kesime sağlayacağı yararlar büyük olacaktır. Bu yararların yanında, bu tasarı, toplumun yönetime katılımı ve demokrasimiz açısından da büyük bir önem taşımaktadır.

Değerli milletvekilleri, 1957 yılında çıkarılan 6964 sayılı Ziraat Odaları ve Ziraat Odaları Birliği Kanununda önemli değişiklikler yapan görüştüğümüz bu tasarı, ana başlıklar halinde şu değişiklikleri içermektedir:

Bu tasarıyla, mevcut Kanuna "tanımlar" maddesi eklenerek, kanun tekniği açısından önemli bir eksiklik giderilmiştir.

Yine, tasarıyla, tüzelkişilik unsurunun açıklığa kavuşturulması için düzenlemeler yapılmıştır. Böylece, odaların yapısında ortaya çıkan idarî karmaşa bir ölçüde ortadan kaldırılmıştır.

Bu tasarıyla, çiftçi kayıt sistemi oluşturma ve çiftçilikle ilgili belgeler verme, odaların görevlerinden sayılmıştır. Böylece, odaların görev alanlarına ilişkin yapıcı ve kalıcı düzenlemelere gidilmiştir.

Tasarıyla, odaların çiftçilere danışmanlık hizmeti vermesi düzenlemesinin getirilmesi ise odaların hizmet çeşitliliğine yeni bir bakış açısı getirmesi açısından önemli bir düzenleme olmuştur.

Tasarıyla, odalara, kuruluş amaçlarına uygun olmak koşuluyla, kooperatif, şirket kurma, sigorta acenteliği yapma gibi haklar verilmiştir. Böylece, zaman içinde ortaya çıkan ihtiyaçların giderilmesi yönünde önemli adımlar atılmıştır.

Birlik genel kurullarının yapılma periyodu iki yıldan dört yıla çıkarılarak, bu kuruluşların iki yılda bir yaşanan seçim atmosferinin dışına çıkarılması sağlanmıştır.

Tasarıyla, Ziraat Odaları Birliğinin bir meslek üst kuruluşu olduğu hükme bağlanmıştır. Böylece, daha güçlü ve örgütlü bir sivil toplum kuruluşu olması için önemli bir adım atılmıştır.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüştüğümüz bu tasarı, hem Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonunda hem de bu tasarı için oluşturulan altkomisyonda her iki siyasî parti milletvekillerinin emeği ve işbirliğiyle hazırlanmıştır. Buradan, bu tasarıya emek veren tüm milletvekili arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Ayrıca, tasarının oluşturulmasında teknik destek sağlayan Ziraat Odaları Birliğinin Değerli Genel Başkanı, yöneticileri ve uzmanlarına teşekkür ediyorum. Bu tasarının Genel Kurulumuzda da aynı çaba ve anlayışla yasalaşacağına inanıyorum.

Bu vesileyle, hepinize saygılarımı sunuyorum. (Alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Yiğit.

Sayın milletvekilleri, madde üzerinde 1 adet önerge vardır; önergeyi okutup, işleme alıyorum:

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Görüşülmekte olan Ziraat Odaları ve Ziraat Odaları Birliği Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısının 4 üncü maddesiyle değiştirilmek istenen 6964 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinde yer alan "esas olmak üzere" ibaresi çıkarılarak yerine "ilişkin" ibaresinin metne eklenmesini arz ve teklif ederiz.

 

Faruk Çelik

Haluk İpek

Mehmet Mehdi Eker

 

Bursa

Ankara

Diyarbakır

 

Fikret Badazlı

 

Maliki Ejder Arvas

 

Antalya

 

Van

 

BAŞKAN - Komisyon önergeye katılıyor mu?

TARIM, ORMAN VE KÖYİŞLERİ KOMİSYONU BAŞKANI İLYAS ARSLAN (Yozgat) - Takdire bırakıyoruz.

BAŞKAN - Hükümet?..

TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANI SAMİ GÜÇLÜ (Konya) - Evet efendim.

HALUK İPEK (Ankara) - Gerekçe okunsun.

BAŞKAN - Gerekçeyi okutuyorum:

Gerekçe:

Tarımsal destekler için kayıtlar resmî olarak Çiftçi Kayıt Sistemi çerçevesinde Bakanlıkta olup, ziraat odalarının tutmuş olduğu kayıtlara bağlı kalınmamalıdır.

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, Komisyonun takdire bıraktığı, Hükümetin katıldığı önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

Kabul edilen önerge doğrultusunda 4 üncü maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

5 inci maddeyi okutuyorum:

MADDE 5. - 6964 sayılı Kanunun 4 üncü maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Madde 4. - Odaların aslî ve fahrî olmak üzere iki tür üyesi vardır.

I - Aslî üyeler :

Çiftçilikle iştigal eden gerçek ve tüzel kişiler ile tüzel kişiliğe sahip olmasa da Devlete, katma ve özel bütçeli dairelere ve bu dairelere bağlı döner sermayeli kuruluşlara, belediyelere ve kamu iktisadî teşebbüslerine ait işletme ve kuruluşlardır.

II - Fahrî üyeler :

Çiftçilikle iştigal etmedikleri halde odaların faaliyetine yakın ilgi gösteren, maddî ve manevî yardımlarda bulunan kişi ve kuruluşlardır.

Fahrî üyeler oda meclisleri tarafından seçilir."

BAŞKAN - Madde üzerinde, Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına, Çanakkale Milletvekili Sayın Ahmet Küçük; buyurun efendim. (CHP sıralarından alkışlar)

CHP GRUBU ADINA AHMET KÜÇÜK (Çanakkale) - Sayın Başkan, çok değerli milletvekili arkadaşlarım; Ziraat Odaları ve Ziraat Odaları Birliği Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısının 5 inci maddesi üzerinde Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına söz almış bulunuyorum; bu vesileyle, Yüce Meclisi saygılarımla selamlıyorum.

Değerli arkadaşlarım, tarım, burada, Mecliste, belki de üzerinde en çok konuşulan; ama, maalesef, sonuç alıcı hiçbir tedbir alamadığımız ve Türkiye'nin en mağdur insanlarının yaşadığı ve çok büyük bir nüfusu üretim açısından, ülkenin tamamını da tüketim açısından ilgilendiren bir konu. Burada, gündemdışı konuşmaların büyük çoğunluğu, tarımdaki üreticilerin sıkıntılarını dile getirmek üzere yapılıyor, bunlar dile getiriliyor. Tabiî, bir ülke sorunlarını çözecekse, önce tarımın sorunlarını çözmeli; çünkü, insanın varlığının devamı, sonuçta, tarımın ürettiklerinin tüketilmesiyle mümkün. Dolayısıyla, her ne kadar ekonomi içindeki payı gerek Türkiye'de gerek dünyada küçülmüşse de, tarım, hâlâ en önemli bir konu ve bugün, girmeye çalıştığımız Avrupa Birliği müktesebatının çok önemli bir kısmını da tarımla ilgili anlaşmalar, sözleşmeler ve dayanışmalar meydana getiriyor. Dolayısıyla, Türkiye'de de tarımın çok önemli sorunları var, halledilmesi gereken önemli problemleri var... Bu problemlerin çözümüne bir taraftan başlanılmıştır. Bu "Önemli konulardan bir tanesi olan Ziraat Odaları ve Ziraat Odaları Birliği Kanununda değişiklik yapılması ve güncelleştirilmesiyle ilgili tasarının gündeme getirilmesinde katkısı olan Sayın Bakanımıza, komisyonumuza, emeği geçen herkese, öncelikle teşekkür ediyorum. Önemli bir iştir, önemli bir aşamadır; ama, yapılması gereken çok şey vardır. Yapılmış olanın, yapılacak olanların yanında çok küçük olduğunu unutmamalıyız; tarımın sorunlarını gözardı etmemeliyiz.

Tabiî, öncelikle, tarım sektörünün, sektördeki işletmelerin sorunlarının çözülmesi lazım. Sektörümüz, yaklaşık 4 000 000 işletmeden oluşuyor. İşletme yapımız çok küçük ve parçalıdır; rekabet edebilme gücü yoktur. Dolayısıyla, bence, öncelikle, süratle, bu işletme yapısını ve parçalılığını önleyen yasayı çıkarıp, tarım arazilerinin küçülmesini mutlaka önlemeliyiz. Zaten yeteri kadar küçülme olmuştur. Bu, maliyeti artırıcı, kârlılığı azaltıcı çok önemli bir etkendir. Süratle bu konuda düzenleme yapılarak Meclisin gündemine taşınması lazım.

Yine, ülkemizde, özellikle sulu tarımın başlamasıyla birlikte, sözleşmeli tarım gündemdedir. Fabrikalar üreticiyle sözleşmeler yapmaktadır; ama, bu konuyla ilgili teferruatlı bir yasa olmadığı için, maalesef, yine, bu yasalar, üreticinin aleyhine sonuçlar doğurmakta ve üreticinin haklarını aramasını engellemektedir. Üreticiler, genellikle, fabrikalardan paralarını almakla ilgili olarak çok önemli haklar iddia edememekte, fabrikaların kendilerine dayattığı tek taraflı sözleşmeleri imzalamak zorunda kalmakta ve sonuçta, tabiî, mağdur olmaktadırlar.

Tarım sigortası:

Bakın, bu sene önemli bir don felaketi geçirdik; ülkemizin çok büyük bir kısmında, çok önemli ürünler, büyük bir felaket yaşadı; Malatya'nın kayısısı, Karadenizin fındığı, yine birçok yerde meyve ağaçları büyük bir don tehlikesi geçirdi. Üreticiler çok mağdur oldu; ama, tarım sigortası yasası çıkmadığı ve bu yasada düzenlenmediği için, maalesef, tabiî, üreticiler yaralarını sarmakta çok zaman kaybedecekler. Bu, onların gelişip yarışabilir işletmeler haline dönmesini engelleyecek bir durumdur.

Üretim planlaması yapılması lazım. Bunun için de tarımın örgütlenmesi lazım. İşte, Ziraat Odaları Birliği, tarım kesiminin en büyük örgütü, en büyük sivil toplum örgütü. Ziraat Odaları Birliğinin, artık, ziraat ve tarım ekonomisinde kullanılan değil, önerme yapan, tarım politikasını yönlendiren, katkı yapan, belirleyici olan ve üretim planlamasında rol alması gereken bir kuruluş haline gelmesi lazım. Bu anlamda, üretim planlamasını sağlayacak mekanizmaları, mutlaka, en kısa zamanda hayata geçirmemiz lazım.

Kooperatifler:

Tarımın ayağa kalkması için, hele, Türkiye gibi ülkelerde, gerekli sanayileşmenin olmadığı, çok büyük bir nüfusun tarımda barındırıldığı ülkelerde kooperatifler, tarımda işletme büyüklüğü sağlamanın ve kârlı işletmeler yaratmanın tek yoludur arkadaşlar. Bunun hiçbir ideolojik yanı yoktur. Bu, ya -eskiden- batmış olan Sovyetler Birliğinde kolhozlarla ya da Amerika ve Avrupa ülkelerinde olduğu gibi kooperatifler ve üretici birlikleri aracılığıyla olmaktadır. Mutlaka, kooperatifçiliğin ve beraber hareket etmenin, büyük işletmeler yaratmanın önünü açacak yasaları çıkarmamız, destekleri sağlamamız ve kooperatifleri destekleyecek kooperatifler bankasını kurmamız lazım. Kooperatiflerin projeci, proje yapan, hayata geçiren, işletmeler meydana getiren bir anlayış haline getirilmeleri lazım. Yine, tarımda makro projeleri finanse edecek olan tarım bankasını kurmamız lazım.

Bütün bunların teker teker halledilmesi lazım. İktidar ile muhalefet arasında bu konuda çok önemli görüş ayrılıkları olduğunu düşünmüyorum. Zaten, bu konular, genel olarak teknik konulardır ve ülkemizin millî gelirden ortalama 700-800 dolar pay alan tarım kesiminde mutlaka bu tedbirlerin alınmasına ihtiyaç olduğunu hepimiz biliyoruz.

Değerli arkadaşlarım, bütün bunların olabilmesi için, öncelikle, tarımın sürdürülebilir bir üretime devam etmesi lazım. Bugün için, tabiî, bu üretimin devam etmesiyle ilgili, cumhuriyetin oluşturduğu kurumlar vardır, eksik ve yetersiz de olsa çiftçilere sağlanan birtakım destekler vardır, tabanfiyat politikası vardır. Mutlaka, çiftçi, sürdürülebilir bir üretimi sağlayabileceği fiyatlarla desteklenmekte. Dünyanın her yerinde tarım desteklenmektedir. Türkiye, yarıştığı ülkelerin tamamında, hem hektar başına hem işletme başına destek bakımından, dünyada en az desteklenen çiftçileri bünyesinde barındırmaktadır. Dolayısıyla, tarım ülkenin sırtında yüktür anlayışı, kabul edilemez bir mantık ve reddedilmesi gereken bir anlayıştır.

Değerli arkadaşlarım, bakın, bugün, Türkiye'de, 4 000 000 tarım işletmesinin yaklaşık üçte 2'si hububat üretimi yapmaktadır, işletmelerin hemen hemen tamamı hububat üterimi yapmaktadır. Hububat, hepimizin bildiği gibi, hem insanların temel gıda maddeleri açısından -ekmeğin üretimiyle, buğdayla ilgili- hem de hayvancılığın devamı açısından -yem hammaddelerinin üretimiyle ilgili- önemlidir; yani, arpası, yulafı ve mısırıyla ilgili olarak, önemli bir üretim çeşididir.

Şimdi, haziranın başına geldik, neredeyse Çukurova'da hasat mevsimi bitiyor, ülkemizin diğer yörelerinde hasat başlayacak; ama, hükümet, hâlâ, tabanfiyatlarını açıklamamıştır. Bu tabanfiyatının geç açıklanması nelere sebep olur değerli arkadaşlarım; bir defa, bu işten aracı olanların daha fazla kazanmasına sebep olur. O nedenle, tabanfiyatları hasadın başlamasından en az onbeş yirmi gün önce açıklanmalıyken, neredeyse ülkemizin bir kısmında hasat mevsimi bitiyor olmasına rağmen tabanfiyatlarının açıklanmamış olması, mutlaka üreticilerin mağduriyetine sebep olacak bir sonuç meydana getirecektir. En kısa zamanda, çiftçinin para kazanabileceği, sivil toplum örgütleri -ziraat odalarıyla, ziraat mühendisleri odalarıyla- ve çiftçilerle direkt Tarım Bakanlığının yaptığı hesaplarla, çiftçiyi kârlı tutabilecek bir tabanfiyatı mutlaka açıklanmalıdır.

Bakın, ben, size, kısaca şunu söyleyeyim: Şu anda, kırmızı sert buğdayda, ekmeklik buğdayda 450 000 liranın altında bir fiyat hayal kırıklığıdır; sürdürülebilir bir üretimi zorlaştıran bir durumu ortaya çıkaracaktır. O nedenle, tabiî ki, tarımın geleceği ve onu daha iyi bir yapıya kavuşturmakla ilgili yasaları çıkarırken, bugün tarım üreticisinin üretimini sürdürülebilir bir olanaktan yoksun bırakacak anlayış içinde olursak, o zaman, çok samimî görünmeyiz, olmayız. Onun için, süratle, hükümet, en kısa zamanda, çok gecikmiş olan tabanfiyatlarını açıklamalı ve çiftçinin mağdur olmasını önlemelidir; çünkü, bu mağduriyeti önleyebilecek başka bir mekanizma yaratma şansınız da yoktur. Ben, hükümeti, bu vesileyle, öncelikle bu kanunları gündeme getirmesi sebebiyle kutluyor; ama, tabanfiyatlarını açıklamakta geç kalması nedeniyle de eleştiriyorum. Hububat tabanfiyatlarının en kısa zamanda açıklanması gerektiğini ifade ediyor; Yüce Meclisi saygılarımla selamlıyorum. (Alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Küçük.

Sayın milletvekilleri, madde üzerindeki görüşmeler tamamlanmıştır.

5 inci maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

6 ncı maddeyi okutuyorum:

MADDE 6. - 6964 sayılı Kanunun 5 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Madde 5. - 4 üncü maddede yazılı aslî üyelerden gerçek kişiler hakkında, tüzükte istenen bilgiler köy veya mahalle ihtiyar heyetlerince, cetvel halinde düzenlenip onaylandıktan sonra muhtarlıklar tarafından il merkezlerinde valilere, ilçelerde kaymakamlara verilir. Bu cetveller odalar tarafından onaylanır ve bir ay süre ile ilân tahtasına ve köylerde muhtarlıklar tarafından herkesin görebileceği bir yere asılır. Muhtarlar, üyelik durumlarında meydana gelecek değişiklikleri yılda bir defa, tüzükte gösterilecek bir zamanda odalara bildirmekle yükümlüdür.

Diğer aslî üyeler, çiftçiliğe başladıkları tarihten itibaren bir ay içinde şekli tüzükte gösterilen üyelik beyannamelerini, il merkezlerinde valilere ilçelerde kaymakamlara vermeye mecburdurlar.

Üyelik kaydına ilişkin itirazlar, tüzükte yazılı usule göre oda yönetim kurulunca karara bağlanır. Yönetim kurulu kararına karşı itirazlar, tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde oda meclisine yapılır."

BAŞKAN - Madde üzerinde söz talebi?.. Yok.

6 ncı maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

7 nci maddeyi okutuyorum:

MADDE 7. - 6964 sayılı Kanunun 7 nci maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Oda genel kurulu ve görevleri

Madde 7. - Oda genel kurulu seçim çevresinden gelen delegelerden oluşur.

Delegeler, odaya kayıtlı üyeler arasından dört yılda bir aralık ayı içinde ve gizli oyla seçilir.

Sandık kurullarında görev alanlar delege seçiminde aday olamazlar.

Seçilecek delege sayısı, asıl üye sayısı beşyüze kadar (beşyüz dahil) olan seçim çevrelerinde bir asıl bir yedek; beşyüzden yukarı olanlarda ise her beşyüz asıl üye için bir asıl bir yedektir.

Seçilecek delegelerde aranan özellikler ve seçim usulleri tüzükte gösterilir.

Oda genel kurulu, dört yılda bir defa şubat ayı içinde, delege tamsayısının salt çoğunluğu ile toplanır. Çoğunluk sağlanamadığı takdirde genel kurul ertesi gün tekrar toplanır. Bu toplantıda çoğunluk aranmaz. Kararlar katılanların salt çoğunluğu ile alınır.

Oda genel kurulunun görevleri şunlardır:

a) Oda meclisi üyelerini seçmek.

b) Çalışma raporlarını incelemek.

c) Oda meclisi ve oda yönetim kurulunun ibra edilip edilmemesine karar vermek.

d) Kesin hesapları kabul veya reddetmek.

e) Oda meclisi ve oda yönetim kurulunun teklif edeceği bütçe ve çalışma programını görüşerek karara bağlamak.

f) Oda meclisi ve oda yönetim kurulunun getirdiği teklifleri karara bağlamak.

g) Bu Kanuna uygun gerekli karar ve tedbirleri almak.

Genel kurul, oda meclisinin veya Birlik Yönetim Kurulunun kararı yahut genel kurul üyelerinden üçte birinin yazılı talebiyle olağanüstü toplantıya çağrılabilir."

BAŞKAN - Madde üzerinde söz talebi?.. Yok.

7 nci maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

8 inci maddeyi okutuyorum:

MADDE 8. - 6964 sayılı Kanunun 9 uncu maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Madde 9. - Oda meclisi, genel kurul tarafından dört yıl için seçilen, genel kurul üye tamsayısının yarısı kadar üyeden oluşur.

Oda meclisi asıl üye sayısı ondörtten az, yirmibirden çok olamaz. Ayrıca aynı sayıda yedek üye seçilir.

Oda meclisi iki yılda bir, seçilmiş üyeleri arasından bir başkan ve bir başkan vekili seçer.

Oda meclisi başkanı ve başkan vekili, oda yönetim kurulu üyeliğine seçilemezler."

BAŞKAN - Madde üzerinde söz talebi?.. Yok.

8 inci maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

9 uncu maddeyi okutuyorum:

MADDE 9. - 6964 sayılı Kanunun 10 uncu maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Oda meclisinin görevleri

Madde 10. - Oda meclisinin başlıca görevleri şunlardır:

a) Bu Kanunun amacını gerçekleştirmek için gerekli kararları ve tedbirleri almak.

b) Kendi üyeleri arasından oda yönetim kurulunu seçmek ve gerektiğinde değiştirmek.

c) Oda içinde veya çiftçiler arasında doğabilecek ihtilafları çözmeye çalışmak.

d) Oda üyeleri hakkında bu Kanunda yazılı cezaları karara bağlamak.

e) Yönetim kurulunun tespit ettiği giriş ücreti ve yıllık aidat miktarlarına karşı oda üyelerinin yapacağı itirazları inceleyerek kesin karara bağlamak.

f) Yurt içi ve yurt dışında tarımsal ve ekonomik kuruluşlara üye olmak, üye kabul etmek ve benzeri hususları karara bağlamak ile bunlardan uluslararası kuruluşlara ait olanları Birliğin onayına sunmak.

g) Muhtaç çiftçilere odaca yapılacak ekonomik, sosyal ve teknik yardımları karara bağlamak.

h) Eğitim ve yayım programlarını hazırlamak, hazırlatmak ve uygulamaları ile ilgili kararlar almak.

ı) Oda kadro ve bütçesi ile çalıştırılacak personelin ücretlerini tespit etmek, yönetim kurulunun teklifi üzerine bütçe üzerinde gerekli görüşmeleri yapmak, kesin hesapları karara bağlamak, hakem ve bilirkişi listelerini onaylamak.

i) Yönetim kurulunun teklifi üzerine gerekli gördüğü konularda komiteler kurmak."

BAŞKAN - Madde üzerinde söz talebi?.. Yok.

9 uncu maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

Sayın milletvekilleri, 10 uncu maddeyi okutacağım; ancak, Kâtip Üyemizin sunumunu oturduğu yerden yapması hususunu oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

10 uncu maddeyi okutuyorum:

MADDE 10. - 6964 sayılı Kanunun 11 inci maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Oda yönetim kurulu

Madde 11. - Oda yönetim kurulu, oda meclisinin dört yıl için kendi üyeleri arasından seçtiği en az beş en çok yedi üyeden oluşur. Ayrıca aynı sayıda yedek üye seçilir.

Oda yönetim kurulu, iki yılda bir seçilmiş üyeleri arasından bir başkan, bir başkan vekili ve bir muhasip üye seçer."

BAŞKAN - Madde üzerinde söz talebi?.. Yok.

1 adet önerge vardır; önergeyi okutup işleme alıyorum:

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Görüşülmekte olan Ziraat Odaları ve Ziraat Odaları Birliği Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısının 10 uncu maddesiyle değiştirilmek istenen 6964 sayılı Kanunun 11 inci maddesine aşağıdaki cümlenin son fıkra olarak eklenmesini arz ve teklif ederiz.

 

Haluk İpek

Mehmet Yılmazcan

Süleyman Sarıbaş

 

Ankara

Kahramanmaraş

Malatya

 

Mehdi Eker

Turhan Çömez

Necati Uzdil

 

Diyarbakır

Balıkesir

Osmaniye

 

"Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra yapılacak ilk seçimlerden itibaren üst üste dört dönem Oda Yönetim Kurulu Başkanlığı görevinde bulunanlar aradan iki seçim dönemi geçmedikçe aynı göreve yeniden seçilemezler."

BAŞKAN - Komisyon önergeye katılıyor mu?

TARIM, ORMAN VE KÖYİŞLERİ KOMİSYONU BAŞKANI İLYAS ARSLAN (Yozgat) - Takdire bırakıyoruz efendim.

BAŞKAN - Hükümet?..

TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANI SAMİ GÜÇLÜ (Konya) - Katılıyoruz efendim.

BAŞKAN - Gerekçeyi okutuyorum:

Gerekçe:

Daha demokratik bir seçimin ve seçilmişlerin iş başında bulunmasını sağlamak ve her ne kadar seçimle göreve gelmiş olsa da, mevcut meclis üyeleri üzerindeki tahakkümün kaldırılması amaçlanmıştır. Bu durumda, aynı zamanda meclis üyesi olan diğer ilgililerin de önünün açılması öngörülmüştür.

BAŞKAN - Komisyonun takdire bıraktığı, Hükümetin katıldığı önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

10 uncu maddeyi, kabul edilen önerge doğrultusunda oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

11 inci maddeyi okutuyorum:

MADDE 11. - 6964 sayılı Kanunun 12 nci maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Oda yönetim kurulunun görevleri

Madde 12. - Oda yönetim kurulunun başlıca görevleri şunlardır :

a) Mevzuat çerçevesinde odanın işlerini yürütmek ve kanunî görevlerini gerçekleştirmek.

b) Oda muhasebe kayıtlarını bilanço esasına göre tutmak ve bütçe, kesin hesap ve aktarma tekliflerini, aylık mizan ve bunlara ait raporları oda meclisine sunmak.

c) Oda genel sekreterinin dışında odada çalıştırılacak personeli atamak ve gerektiğinde görevlerine son vermek.

d) Oda meclisine ceza ve ödül tekliflerinde bulunmak, kendi yetkisi dahilindeki cezaları vermek, meclisçe verilecek karar ve cezaları uygulamak.

e) Hakem ve bilirkişi listelerini hazırlayarak meclisin onayına sunmak.

f) Çiftçiliğe ve oda üyelerine ait belgeleri tasdik etmek.

g) Çiftçi kayıtlarını ve üye defterlerini tutmak.

h) Bütçe dahilinde harcamalar yapmak.

ı) Tarımsal endeks ve istatistikleri tanzim etmek.

i) Odanın taşınır ve taşınmaz mallarını yönetmek ve korumak.

j) Tarım ürünlerinin piyasa fiyatlarını takip ederek çiftçileri bilgilendirmek.

k) Meslekî toplantılara gönderilecek temsilcileri belirlemek."

BAŞKAN - Madde üzerinde söz talebi?.. Yok.

11 inci maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

12 nci maddeyi okutuyorum:

MADDE 12. - 6964 sayılı Kanunun 13 üncü maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Odayı temsil ve ilzam

Madde 13. - Odayı yönetim kurulu başkanı temsil eder.

Odanın kanunî temsilcisi yönetim kurulu başkanıdır. Bununla beraber oda yönetim kurulu başkanı veya başkan vekili ile diğer bir üyenin müşterek imzaları odayı ilzam eder.

Oda meclisinin kararı ile yönetim kurulunun yetkilerinden bir kısmı, yönetim kurulu üyelerinden bir veya birkaçına yahut oda genel sekreterine devredilebilir.

Oda bütçelerinden harcama başkan veya başkan vekili ile oda genel sekreterinin, genel sekreterin bulunmadığı hallerde muhasip üyenin müşterek imzası ile yapılır. Yönetim kurulu kararı ile üst sınırı belirlenecek harcama, oda genel sekreteri tarafından yapılabilir."

BAŞKAN - Madde üzerinde söz talebi?.. Yok.

12 nci maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

13 üncü maddeyi okutuyorum:

MADDE 13. - 6964 sayılı Kanunun 14 üncü maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Madde 14. - Oda meclisi en az iki ayda bir, yönetim kurulu en az ayda bir defa toplanır. Başkanların veya toplam üye sayısının üçte ikisinin çağrısı üzerine her zaman toplantı yapılabilir. Yapılacak olağan toplantıların yer ve zamanı yetkili organlarca karara bağlanır ve toplantıda alınan kararlar, karar defterine kaydedilir.

Kararlar oy çokluğu ile alınır, eşitlik olması halinde başkanın oy kullandığı tarafın kararı geçerli sayılır."

BAŞKAN - Madde üzerinde söz talebi?.. Yok.

13 üncü maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

14 üncü maddeyi okutuyorum:

MADDE 14. - 6964 sayılı Kanunun 15 inci maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Oda genel sekreteri

Madde 15. - Oda genel sekreteri, en az fakülte veya yüksek okul mezunları arasından yönetim kurulunca seçilerek oda meclisince atanır. Zorunlu hallerde lise mezunları vekil olarak atanabilir.

Bu istihdamla ilgili usul ve esaslar tüzükte belirlenir."

BAŞKAN - Madde üzerinde söz talebi?.. Yok.

14 üncü maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

15 inci maddeyi okutuyorum:

MADDE 15. - 6964 sayılı Kanunun 16 ncı maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Temsilcilikler

Madde 16. - Odası bulunmayan ilçelerde temsilcilikler açılabilir. Temsilciliklerin çalışma usul ve esasları Birlik tarafından çıkartılacak bir yönetmelikle belirlenir."

BAŞKAN - Madde üzerinde söz talebi?.. Yok.

15 inci maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

16 ncı maddeyi okutuyorum:

MADDE 16. - 6964 sayılı Kanunun 17 nci maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"İl kongresi

Madde 17. - İl kongresi, dört yılda bir mart ayı içinde il merkezinde yapılır. İl kongresine, il sınırı içindeki oda meclislerinden beşer, yönetim kurullarından da ikişer temsilci katılır.

Toplantıyı il merkez odası düzenler. İl merkez odası bulunmayan yerlerde, bu organizasyonu birliğin görevlendireceği o ildeki odalarından biri yapar.

İl kongresi üye tamsayısının yarıdan bir fazlasının katılımı ile toplanır.

Toplantı günü çoğunluk sağlanamazsa ertesi gün, nisaba bakılmaksızın toplantı yapılır.

Kongrede, ilin tarımsal sorunları tartışılır ve üyeleri arasından, Birlik Genel Kuruluna dört yıl için katılacak, asıl ve yedek il temsilcileri seçilir.

Kongre için gerekli harcamalar Birlikçe karşılanır."

BAŞKAN - Madde üzerinde söz talebi?.. Yok.

16 ncı maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

17 nci maddeyi okutuyorum:

MADDE 17. - 6964 sayılı Kanunun 18 inci maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Organların görevden uzaklaştırılması ve görevlerine son verilmesi

Madde 18. - Amaçları dışında faaliyet gösteren odaların ve Birliğin sorumlu organlarının görevlerine son verilmesine ve yerlerine yenilerinin seçilmesine, Bakanlığın veya bulundukları yer Cumhuriyet Başsavcılığının istemi üzerine, o yerdeki asliye hukuk mahkemesince basit usule göre yargılama yapılarak karar verilir.

Görevlerine son verilen organların yerine en geç bir ay içinde yenileri seçilir. Yeni seçilenler eskilerin sürelerini tamamlar.

Ancak, millî güvenliğin, kamu düzeninin, suç işlenmesini veya suçun devamını önlemenin yahut yakalamanın gerektirdiği hallerde gecikmede sakınca varsa, odalar ile Birlik, vali tarafından faaliyetten men edilebilir. Faaliyetten men kararı, yirmidört saat içinde görevli hâkimin onayına sunulur. Hâkim, kararını kırksekiz saat içinde açıklar, aksi halde, bu idarî karar kendiliğinden yürürlükten kalkar.

Göreve son verme ve görevden uzaklaştırma hükümleri genel kurul ve il kongresi hakkında uygulanmaz.

Oda yönetim kurullarının, çalışmalarını meslekî ahlâk ve ülkenin genel menfaatlerine uygun yürütmemesi, mevzuata uymaması, görevlerini kötüye kullanması hallerinde, oda meclisleri tarafından görevlerine son verilip yerlerine bu Kanunun 8 inci maddesinde belirlenen usullere göre, mevcut meclis üyeleri arasından bir ay içinde yenileri seçilir. Yeni yönetim kurulları, görevlerine son verilenlerin sürelerini tamamlar.

Oda meclisleri ise üyetamsayısının yarıdan fazlasının yazılı talebi ve yine üye tamsayısının üçte ikisinin bu talep üzerine vereceği kararla, kendi kendini görevden uzaklaştırabilir.

Oda yönetim kurulunun görevlerine oda meclisleri tarafından son verilmesini gerektiren fiillerde bulunan, ayrıca oda genel kurulu veya Birlik kararlarına uymayan oda meclislerinin görevlerine de, oda genel kurulu veya Birlik Yönetim Kurulu kararıyla son verilir. Bu hallerde Birlik Yönetim Kurulu tarafından, bu Kanunun 8 inci maddesinde belirlenen usullere göre mevcut delegeler arasından, yeni oda meclisinin seçimi sağlanır. Bu şekilde seçilen üyeler eskilerin süresini tamamlar. Yeni oda meclisi seçilinceye kadar bu Kanunda ve tüzükte gösterilen görevlerin ne şekilde yapılacağı Birlik Yönetim Kurulunca karara bağlanır."

BAŞKAN - Madde üzerinde söz isteyen?.. Yok.

17 nci maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Madde Kabul edilmiştir.

18 inci maddeyi okutuyorum:

MADDE 18. - 6964 sayılı Kanunun 19 uncu maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Madde 19 .- Odaların gelirleri şunlardır :

a) Giriş ücreti.

b) Yıllık aidat.

c) Yayın gelirleri.

d) Bağışlar ve diğer gelirler.

e) Para cezaları.

f) Tesis ve iştiraklerden elde edilecek kârlar.

g) Sergi ve fuar gelirleri.

h) 31 inci maddenin (e), (f), (g) ve (h) bentlerinde yazılı gelirlerden düşecek pay.

ı ) Birlikten yapılacak yardım.

i) Usul ve esasları Birlik tarafından belirlenmek şartıyla, çiftçi belgesi hariç olmak üzere diğer belgelerin tasdiki ve hizmet karşılığı olarak alınacak ücretler.

Odaların bu maddede sayılan gelirleri, odalara ait her türlü taşınır ve taşınmaz mallar, bunların alım, satım, inşa ve kullanımları ile odalarca yürütülen hizmet ve faaliyetler damga vergisi hariç her türlü vergi, resim, harç ve katkı payından muaftır. Ancak odalara bağlı iktisadî işletmeler bu muafiyetlerden faydalanamaz."

BAŞKAN - Madde üzerinde söz isteyen?.. Yok.

18 inci maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

19 uncu maddeyi okutuyorum:

MADDE 19. - 6964 sayılı Kanunun 20 nci maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Yükümlülükler, giriş ücreti ve yıllık aidat

Madde 20. - Odaların aslî üyeleri, her yılın ilk beş ayı içinde arazi büyüklüğü, diğer tarımsal varlığı ve üretim durumları ile ilgili bilgileri, Birlik Yönetim Kurulunun belirleyeceği usul ve esaslara göre, kayıtlı oldukları odalara vermek zorundadırlar.

Odalar bu bilgileri dikkate alarak üyelerinden giriş ücreti ve yıllık aidat alırlar.

Giriş ücretleri ve yıllık aidat tutarları, her yıl ocak ayında on altı yaşından büyük işçiler için uygulanan brüt asgari ücretin yüzde ikisi ile brüt asgari ücretin beş katı arasında kalmak üzere Birlik Yönetim Kurulunca altı kademe olarak belirlenir.

Kademeler dahilinde oda yönetim kurullarınca belirlenecek giriş ücreti ve yıllık aidat miktarlarına onbeş gün içinde oda meclisi nezdinde itiraz edilebilir.

Giriş ücretleri ve yıllık aidatın tahsiline ilişkin usul ve esaslar Birlikçe çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.

Tahakkuk yılını takip eden yılın başından itibaren beş yıl içinde tahsil edilemeyen giriş ücretleri ve yıllık aidatlar zamanaşımına uğrar."

BAŞKAN - Madde üzerinde söz isteyen?.. Yok.

Madde üzerinde 1 adet önerge vardır; önergeyi okutup işleme alıyorum:

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Görüşülmekte olan Ziraat Odaları ve Ziraat Odaları Birliği Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısının 19 uncu maddesi ile değiştirilmek istenen 6964 sayılı Kanunun 20 nci maddesinin üçüncü fıkrasının aşağıdaki şekilde değiştirilmesini ve "Giriş ücretinin alındığı yıl ayrıca yıllık aidat alınmaz" cümlesinin son fıkra olarak eklenmesini arz ve teklif ederiz.

 

Haluk İpek

T. Ziyaeddin Akbulut

Nusret Bayraktar

 

Ankara

Tekirdağ

İstanbul

 

Ayhan Sefer Üstün

Mehdi Eker

Halil Aydoğan

 

Sakarya

Diyarbakır

Afyon

 

 

Necati Uzdil

 

 

 

Osmaniye

 

 

"Giriş ücretleri ve yıllık aidat tutarları, her yıl ocak ayında onaltı yaşından büyük işçiler için uygulanan aylık brüt asgarî ücretin yüzde ikisi ile aylık brüt asgarî ücretin beş katı arasında kalmak üzere Birlik Yönetim Kurulunca altı kademe olarak belirlenir."

BAŞKAN - Komisyon önergeye katılıyor mu?

TARIM, ORMAN VE KÖYİŞLERİ KOMİSYONU BAŞKANI İLYAS ARSLAN (Yozgat) - Takdire bırakıyoruz Sayın Başkan.

BAŞKAN - Hükümet?..

TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANI SAMİ GÜÇLÜ (Konya) - Evet.

BAŞKAN - Gerekçeyi okutuyorum:

Gerekçe:

Madde metnine aylık ibaresi eklenmiştir. Ayrıca, ilk yıl için giriş ücreti alınacağından, ayrıca yıllık aidat alınmayacağına dair hüküm eklenmiştir.

BAŞKAN - Komisyonun takdire bıraktığı, Hükümetin katıldığı önergeyi oylarınıza arz ediyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

Kabul edilen önerge doğrultusunda 19 uncu maddeyi oylarınıza arz ediyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

20 nci maddeyi okutuyorum:

MADDE 20. - 6964 sayılı Kanunun 22 nci maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Malî yetkiler

Madde 22. - Odalar, meclisleri kararıyla ve amaçlarına uygun olmak kaydıyla menkul ve gayrimenkul edinmeye, satmaya, kiralamaya, rehin etmeye, kredi almaya ve vermeye, teknik ve sosyal yardımlarda bulunmaya, Birlik Yönetim Kurulunca usul ve esasları yönetmelikle belirlenmiş ödüller dağıtmaya yetkilidir."

BAŞKAN - 20 nci maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

21 inci maddeyi okutuyorum:

MADDE 21. - 6964 sayılı Kanunun 23 üncü maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Madde 23. - Bu Kanun ile kendisine verilen görevleri yerine getirmek üzere, kamu tüzel kişiliğini haiz meslek üst kuruluşu olarak Türkiye Ziraat Odaları Birliği kurulur.

Birliğin merkezi Ankara'dadır.

Birlik, kuruluş amaçları dışında faaliyette bulunamaz."

BAŞKAN - 21 inci maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

22 nci maddeyi okutuyorum:

MADDE 22. - 6964 sayılı Kanunun 24 üncü maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Birliğin görevleri

Madde 24. - Birliğin başlıca görevleri şunlardır :

a) Odalara bu Kanun ile verilen görevlerin yerine getirilmesi amacıyla gerekli önlemleri almak, faaliyetlerine yardımcı olmak.

b) Tarımsal politikaların genel menfaatlere uygun olarak yürütülmesi amacıyla gerekli çalışmalarda bulunmak, tarımla ilgili görüşlerini Hükümete ve kamuoyuna duyurmak, çiftçilerin meslekî hak ve menfaatlerini korumak.

c) Odalar arasında çıkacak ihtilafların çözümlenmesi ve odalar arasında işbirliği ve ahengi sağlamak, bu amaçla gerekli kararları almak ve uygulamak.

d) Odalarda idarî, malî iş ve işlemlerin düzen içerisinde ve tek tip olarak yürütülmesi amacıyla yönetmelikler hazırlamak, kararlar almak ve bunların uygulanmasını sağlamak.

e) Uluslararası sergi, fuar, toplantı, seminer, panel, kongre gibi etkinliklere katılmak.

f) Uluslararası benzer kuruluşlara üye olmak, bu kuruluşlar ve diğer ülkelerin tarımla ilgili kuruluşları ile ortak çalışmalar yapmak.

g) Üyesi olunan uluslararası kuruluşların yönetiminde yer alacak olanları belirlemek, bu kuruluşların temsilciliğini yapmak.

h) Odaları ve odaların yarıdan fazla hissesine sahip bulundukları şirketleri denetlemek.

ı) Türkiye'de yerel ve/veya genel tarım kongreleri düzenlemek.

i) Çiftçileri, çiftçi danışmanlarını, oda personelini ve yöneticilerini eğitmek amacıyla eğitim merkezleri oluşturmak; odalar ve çiftçilerle ilgili her türlü eğitim araçlarını hazırlayıp sunmak.

j) Tarımsal eğitime yönelik gazete, radyo ve televizyon gibi basın-yayın araçları kurmak veya kiralamak.

k) Kuruluş amacı ve vazifeleri ile ilgili şirket ve vakıf kurmak, kurulu şirketlere ortak olmak.

l) Bu Kanunda gösterilen çalışma konularının gerektirdiği hususlarda faaliyet göstermek."

BAŞKAN - 22 nci maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler...Kabul edilmiştir.

23 üncü maddeyi okutuyorum:

MADDE 23. - 6964 sayılı Kanunun 26 ncı maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Birlik Genel Kurulu

Madde 26. - Birlik Genel Kurulu, 17 nci madde gereğince yapılan il kongrelerinde, dört yıl için seçilen temsilcilerden oluşur.

Genel Kurula, yediye kadar (yedi dahil) odası olan illerden üç, ondörde kadar (ondört dahil) odası olan illerden dört, onbeş ve daha fazla odası olan illerden beş temsilci gönderilir.

Birlik Yönetim Kurulu Başkan ve üyeleri, Genel Kurulda üye ve oy sahibidirler.

Genel Kurul dört yılda bir mayıs ayı içinde toplanır. Birlik Yönetim Kurulunun kararı ile Genel Kurul olağanüstü toplantıya çağrılabilir.

Toplantı Birlik Yönetim Kurulu Başkanı tarafından açılır ve başkanlık divanı için bir başkan, bir başkan vekili ve dört kâtip üye seçilir."

BAŞKAN- 23 üncü maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler...Kabul edilmiştir.

24 üncü maddeyi okutuyorum:

MADDE 24. - 6964 sayılı Kanunun 27 nci maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Birlik Genel Kurulunun görevleri

Madde 27. - Birlik Genel Kurulunun görevleri şunlardır:

a) Birlik Yönetim Kurulunun çalışma dönemine ait raporu, gelir-gider cetveli ve bilançoları ile kadro cetvelini tetkik etmek ve karara bağlamak.

b) Birlik Yönetim Kurulunun asıl ve yedek üyelerini seçmek.

c) Yönetim kurulunca hazırlanan odaların çalışma raporu ile Türkiye'nin ziraî ve iktisadî durum raporunu tetkik etmek ve yayımlanmasını karara bağlamak.

d) Birlik idarî, malî ve personel yönetmeliğini onaylamak, gelecek döneme ait yıllık tahmini bütçeleri karara bağlamak.

e) Birlik Yönetim Kurulu üyelerinin huzur hakları ile Genel Kurul delegelerinin yolluk ve gündeliklerini tespit etmek.

f) Amaçlarına uygun olmak kaydıyla menkul ve gayrimenkul edinmeye, satmaya, kiralamaya, rehin etmeye, kredi almaya ve vermeye, teknik ve sosyal yardımlarda bulunmaya, usul ve esasları yönetmelikle belirlenmiş ödüller dağıtmaya Birlik Yönetim Kuruluna yetki vermek.

g) Birlik Yönetim Kuruluna, yabancı ülkelerde ve Türkiye'de Türk-yabancı tarımsal kuruluşlar kurulmasına, büro açılmasına, ortak çalışmalar yapılmasına veya yardımda bulunulmasına yetki vermek.

h) Bu Kanun hükümlerinin uygulanmasını sağlamak."

BAŞKAN - 24 üncü maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

25 inci maddeyi okutuyorum:

MADDE 25. - 6964 sayılı Kanunun 28 inci maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Birlik Yönetim Kurulu

Madde 28. - Birlik Yönetim Kurulu; Birlik Genel Kurulunun kendi üyeleri arasından dört yıl için seçtiği on üye ile Birlik Genel Sekreterinden oluşur. Yönetim Kurulu, üye tamsayısının salt çoğunluğu ile toplanır. Kararlar oy çokluğu ile alınır. Eşitlik halinde başkanın oy kullandığı tarafın kararı geçerli sayılır.

Birlik Yönetim Kurulu, Genel Kurulu müteakip kendi üyeleri arasından dört yıl için bir başkan, bir başkan vekili ve bir muhasip üye seçer.

Yönetim Kurulu Başkanı aynı zamanda Birlik Genel Başkanıdır.

Yönetim Kurulu, üyelerinin dörtte üçünün talebi üzerine yeniden görev bölümü yapabilir.

Yönetim Kurulu başkanı veya başkan vekili ile genel sekreter veya muhasip üyenin müşterek imzaları Birliği ilzam eder."

BAŞKAN - Madde üzerinde 1 adet önerge vardır; önergeyi okutup, işleme alıyorum:

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Görüşülmekte olan 455 sıra sayılı "Ziraat Odaları ve Ziraat Odaları Birliği Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı"nın çerçeve 25 inci maddesiyle düzenlenen 6964 sayılı Kanunun 28 inci maddesinin ikinci fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkranın eklenmesini arz ve teklif ederiz.

 

Haluk İpek

Tayyar Altıkulaç

Mehdi Eker

 

Ankara

İstanbul

Diyarbakır

 

Necati Uzdil

Ömer Özyılmaz

Muharrem Karslı

 

Osmaniye

Erzurum

İstanbul

 

 

Şemsettin Murat

 

 

 

Elazığ

 

 

"Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra yapılacak ilk seçimlerden itibaren üst üste iki dönem Birlik Yönetim Kurulu Başkanlığı görevinde bulunanlar aradan bir seçim dönemi geçmedikçe aynı göreve yeniden seçilemezler."

BAŞKAN - Komisyon önergeye katılıyor mu?

TARIM, ORMAN VE KÖYİŞLERİ KOMİSYONU BAŞKANI İLYAS ARSLAN (Yozgat) - Takdire bırakıyoruz Sayın Başkan.

BAŞKAN - Hükümet?..

TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANI SAMİ GÜÇLÜ (Konya) - Evet...

BAŞKAN - Gerekçeyi okutuyorum:

Gerekçe:

Daha demokratik bir seçimin ve seçilmişlerin işbaşında bulunmasını sağlamak ve her ne kadar seçimle göreve gelinmiş olsa da mevcut meclis üyeleri üzerindeki tahakkümün kaldırılması amaçlanmıştır. Bu durumda aynı zamanda meclis üyesi olan diğer ilgililerin de önünün açılması öngörülmüştür.

BAŞKAN - Komisyonun takdire bıraktığı, Hükümetin katıldığı önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

Kabul edilen önerge doğrultusunda 25 inci maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

26 ncı maddeyi okutuyorum:

MADDE 26. - 6964 sayılı Kanunun 29 uncu maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Birlik Yönetim Kurulunun görevleri

Madde 29. - Birlik Yönetim Kurulunun başlıca görevleri şunlardır:

a) Çalışma dönemine ait raporu, gelir-gider cetvelini, yıllık bilançoları, odaların çalışma raporunu, Türkiye'nin ziraî ve iktisadî durumu ve ziraat ve çiftçi sorunları ile çözüm yolları hakkındaki raporu, gelecek döneme ait yıllık tahmini bütçeleri ve kadro cetvelini hazırlayarak Genel Kurulun tetkikine ve kararına sunmak.

b) Bu Kanun ile verilen görevlerin yerine getirilmesi için gerekli önlemleri almak, odaların faaliyetlerine yardımcı olmak.

c) Ülkede tarım politikalarının genel menfaatlere uygun olarak yürütülmesi amacıyla gerekli çalışmalarda bulunmak, bu hususlardaki görüşlerini Hükümete ve kamuoyuna duyurmak, çiftçilerin hak ve menfaatlerini korumak.

d) Odalar arasında çıkacak ihtilafların çözümü, odalar arasında işbirliği ve ahengi sağlamak, bu amaçla gerekli kararları almak ve uygulamak.

e) Odalarda idarî ve malî iş ve işlemlerin düzen içerisinde ve tek tip olarak yürütülmesi amacıyla yönetmelikler hazırlamak, kararlar almak ve Genel Kurul onayını müteakip uygulamak.

f) Yurt içinde ve yurt dışında yapılan her türlü sergi, fuar, toplantı, seminer, panel, kongre gibi etkinliklere katılmak ve düzenlemek.

g) Konusundaki uluslararası mesleki kuruluşlara üye olmak ve temsilciliğini yapmak.

h) Birliğin, yönetiminde temsil edileceği kuruluş, kurul ve benzeri yerlerde görevlendirilecek temsilcilerini belirlemek.

ı) Odaları ve odaların yarıdan fazla hissesine sahip bulundukları şirketleri denetlemek.

i) Bölge başkanlıkları, il koordinasyon kurulları, danışma kurullarını oluşturmak ve bu kurulların çalışma usul ve esaslarını belirlemek.

j) Birlik ve odalarla ilgili idarî, malî ve personel yönetmeliğini hazırlamak ve Genel Kurulun onayına sunmak.

k) Birlik Genel Sekreterinin görev ve yetkilerini düzenleyen yönetmeliği onaylamak ve yürürlüğe koymak.

l) Alınan yetki çerçevesinde taşınır ve taşınmaz mal alımı, satımı, kiralanması, yaptırılması, rehin verilmesi, ipotek alınması ve verilmesi, kredi alınması ve verilmesi işlerini yürütmek, Birlik ve odaların işlerinin düzenle yürütülmesini teminen kararlar almak ve yürürlüğe koymak.

m) Odaların kooperatif ve şirket kurmalarına ve kurulu bulunan kooperatif ve şirketlere iştirak etmelerine, temsilcilik açmalarına izin vermek.

n) Kredi almak ve vermek, aynî, nakdî, teknik ve sosyal yardımlarda bulunmak, ödüller dağıtmak.

o) Genel kurulca verilecek diğer görevleri yapmak."

BAŞKAN - 26 ncı maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

27 nci maddeyi okutuyorum:

MADDE 27. - 6964 sayılı Kanunun 30 uncu maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Madde 30. - Genel Sekreter, Birlik Yönetim Kurulunca, resmi veya özel tarımsal kuruluş ve işletmelerde en az on yıl çalışmış, en az lisans düzeyinde eğitim almış olanlar arasından atanır. Birliğin sekretarya hizmetlerini yürütür.

Genel Sekreter, Birlik Yönetim Kuruluna katılır, ancak oy hakkı yoktur. Birlik personelinin birinci derece amiridir.

Genel Sekreterin görev ve yetkileri yönetmelikle belirlenir."

BAŞKAN - 27 nci maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

28 inci maddeyi okutuyorum:

MADDE 28. - 6964 sayılı Kanunun 31 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Birliğin gelirleri

Madde 31. - Ziraat Odaları Birliğinin gelirleri şunlardır :

a) 21 inci madde gereğince odalardan gönderilecek yüzde onluk paylar.

b) Yayın gelirleri.

c) Yardım ve bağışlar.

d) Diğer gelirler.

e) T. C. Ziraat Bankasından yapılacak yıllık yardım.

f) Ticaret borsalarının bir evvelki yıl umumî gelirleri tutarının yüzde üçü oranında ödeyecekleri Birlik payı.

g) Bütçe imkânları dahilinde Tarım ve Köyişleri Bakanlığı bütçesine konacak ödenekler.

h) Bitkisel, hayvansal, su ve orman ürünlerini üreticiden satın alan gerçek veya tüzel kişiler, teşekküller, kamu kurum ve kuruluşları, tarım satış kooperatifleri veya bunların üst kuruluşlarının (tüketim amaçlı alımları hariç) satın veya teslim aldıkları ürün bedelleri ve Orman İşletmelerinin ise sattıkları ürün bedelleri üzerinden kesilecek binde iki oranında Birlik payları.

ı) Çiftçilere Devletçe ödenen nakdî tarımsal desteklerle ilgili ödenecek miktardan transferi yapan kurumca binde beş oranında kesilen Birlik payı.

(e) ve (f) bentlerinde yazılan kuruluşlar, Birlik paylarını eşit tutarda olmak üzere ertesi yılın mart, haziran, eylül ve aralık aylarının sonuna kadar, (h) bendinde yazılı kişi, kurum ve kuruluşlar ertesi yılın ocak ayı sonuna kadar, (ı) bendindeki kurum, transferi yaptığı tarihte Birlik emrine ödemekle yükümlüdürler.

Birliğin bu maddede sayılan gelirleri, Birliğe ait her türlü taşınır ve taşınmaz mallar, bunların alım, satım, inşa ve kullanımları ile Birlikçe yürütülen hizmet ve faaliyetler damga vergisi hariç her türlü vergi, resim, harç ve katkı payından muaftır. Ancak Birliğe bağlı iktisadî işletmeler bu muafiyetlerden faydalanamaz."

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, madde üzerinde 2 adet önerge vardır.

Önergeleri, önce geliş sıralarına göre okutup, sonra aykırılık derecesine göre işleme alacağım.

Birinci önergeyi okutuyorum:

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Görüşülmekte olan 455 sıra sayılı Ziraat Odaları ve Ziraat Odaları Birliği Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısının 28 inci maddesiyle değiştirilen 6964 sayılı Kanunun, Birliğin gelirlerini düzenleyen 31 inci maddesinin (h) bendinde yer alan "ve orman" ile "... ve orman işletmelerinin" ibarelerinin tasarı metninden çıkarılmasını ve "su" ibaresinin "ve su" olarak değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.

 

Haluk İpek

Alim Tunç

Ünal Kacır

 

Ankara

Uşak

İstanbul

 

Mehmet Yılmazcan

 

Afif Demirkıran

 

Kahramanmaraş

 

Batman

 

BAŞKAN - İkinci önerge en aykırı önerge olduğu için, okutup, işleme alacağım.

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Görüşülmekte olan 455 sıra sayılı "Ziraat Odaları ve Ziraat Odaları Birliği Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı"nın çerçeve 28 inci maddesiyle düzenlenen 6964 sayılı Kanunun 31 inci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendinde yer alan "binde iki" ibaresinin "binde bir" olarak, (ı) bendinde yer alan "binde beş" ibaresinin "binde dört" olarak değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.

 

Haluk İpek

Mustafa Nuri Akbulut

Şükrü Önder

 

Ankara

Erzurum

Yalova

 

Ömer Özyılmaz

Abdulbaki Türkoğlu

Necati Uzdil

 

Erzurum

Elazığ

Osmaniye

 

 

Mehdi Eker

 

 

 

Diyarbakır

 

 

BAŞKAN - Komisyon önergeye katılıyor mu?

TARIM, ORMAN VE KÖYİŞLERİ KOMİSYONU BAŞKANI İLYAS ARSLAN (Yozgat) - Takdire bırakıyoruz Sayın Başkan.

BAŞKAN - Hükümet?..

TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANI SAMİ GÜÇLÜ (Konya) - Katılıyoruz efendim.

HALUK İPEK (Ankara) - Gerekçeyi okutun Sayın Başkan.

BAŞKAN - Gerekçeyi okutuyorum:

Gerekçe : (h) bendindeki binde iki olan oran binde bir olarak, (ı) bendindeki binde beş olan oran binde dört olarak değiştirilmiştir.

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, komisyonun takdire bıraktığı, hükümetin katıldığı önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

Diğer önergeyi okutuyorum :

Türkiye Büyük Millet meclisi Başkanlığına

Görüşülmekte olan 455 sıra sayılı Ziraat Odaları ve Ziraat Odaları Birliği Kanununda Değişik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısının 28 inci maddesiyle değiştirilen 6964 sayılı Kanunun, Birliğin gelirlerini düzenleyen 31 inci maddesinin (h) bendinde yer alan "ve orman" ile "...ve orman işletmelerinin" ibarelerinin tasarı metninden çıkarılmasını ve "su" ibaresinin "ve su" olarak değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.

                                                                  Haluk İpek (Ankara) ve arkadaşları

BAŞKAN - Komisyon önergeye katılıyor mu ?

TARIM, ORMAN VE KÖYİŞLERİ KOMİSYONU BAŞKANI İLYAS ARSLAN (Yozgat) - Takdire bırakıyoruz Sayın Başkan.

BAŞKAN - Hükümet ?..

TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANI SAMİ GÜÇLÜ (Konya) - Katılıyor.

BAŞKAN -Gerekçeyi okutuyorum :

Gerekçe:

Ziraat Odaları ve Birliklerinin ormanların korunması, işletilmesi ve yeni ormanların tesisi ile ilgili hiçbir yasal görevi ve bugüne kadar yapılmış bir faaliyeti bulunmamaktadır. Ayrıca, orman ürünleri satışları üzerinde Ağaçlandırma Fonu (yüzde 3), Dellaliye (yüzde 1-2), Bakanlık Fonu (yüzde 3), Kara Pulu (yüzde 0,45) ve KDV (yüzde 18) olmak üzere toplam yüzde 25,5-26,5 oranında ağır bir vergi ve fon yükü olup, bu durum orman ürünleri satışlarını ve satış gelirlerini olumsuz etkileyip orman işletmeciliğini aksatmaktadır.

Diğer yandan, yüksek orandaki fon ve vergi yükü dolayısıyla yükselen orman emvali satış fiyatları ithalatı cazip hale getirip ihracatı zorlaştırmaktadır.

Yukarıda belirtilen nedenlerle; orman ürünleri satışına ve bu ürünlerin alıcılarına her ne ad altında olursa olsun ek bir fon konulmaması gerekmektedir.

BAŞKAN - Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler.... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

Sayın milletvekilleri, kabul edilen önergeler doğrultusunda 28 inci maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

29 uncu maddeyi okutuyorum :

MADDE 29. - 6964 sayılı Kanunun 32 nci maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Hisselerin dağıtımı, yardım ve bütçeden harcamalar

Madde 32. - 31 inci maddenin (e), (f), (g) ve (h) bentlerinde yazılı gelirlerin yüzde ellisi Birlik bütçesine gelir kaydedilir. Kalan yüzde elli ise odalar arasında Birlik Yönetim Kurulunun belirleyeceği esaslar çerçevesinde dağıtılır.

Birlik bütçesinden harcama, Başkan veya Başkan Vekili ile Genel Sekreter, Genel Sekreterin bulunmadığı hallerde Muhasip üyenin müşterek imzası ile yapılır. Yönetim Kurulunun üst sınırını belirleyeceği harcama, Genel Sekreter tarafından yapılır.

Birlik muhasebe kayıtları bilanço esasına göre tutulur."

BAŞKAN - Madde üzerinde 1 adet önerge vardır; önergeyi okutup, işleme alacağım.

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Görüşülmekte olan 455 sıra sayılı "Ziraat Odaları ve Ziraat Odaları Birliği Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı"nın çerçeve 29 uncu maddesiyle düzenlenen 6964 sayılı Kanunun 32 nci maddesinin birinci fıkrasının aşağıdaki şekilde değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.

 

Necati Uzdil

Haluk İpek

Hakan Taşçı

 

Osmaniye

Ankara

Manisa

 

Süleyman Turgut

Şükrü Ünal

Mehmet Mehdi Eker

 

Manisa

Osmaniye

Diyarbakır

 

Mustafa Ilıcalı

 

Ömer Özyılmaz

 

Erzurum

 

Erzurum

 

"31 inci maddenin (e), (f), (g), (h) ve (ı) bentlerinde yazılı gelirlerin en az yüzde ellisi odaların kayıtlı üye sayıları, ekonomik durumları ve projeleri dikkate alınarak Birlik Yönetim Kurulunun belirleyeceği esaslar çerçevesinde odalara dağıtılır."

BAŞKAN - Komisyon önergeye katılıyor mu?

TARIM, ORMAN VE KÖYİŞLERİ KOMİSYONU BAŞKANI İLYAS ARSLAN (Yozgat) - Takdire bırakıyoruz.

BAŞKAN - Hükümet?..

TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANI SAMİ GÜÇLÜ (Konya) - Katılıyoruz efendim.

BAŞKAN - Gerekçeyi okutuyorum:

Gerekçe: Odalara kayıtlı üye sayıları dikkate alınarak, birlik paylarından daha adil bir dağıtımın yapılabilmesi amaçlanmaktadır.

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

Kabul edilen önerge doğrultusunda 29 uncu maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

30 uncu maddeyi okutuyorum:

MADDE 30.- 6964 sayılı Kanunun 33 üncü maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Madde 33.- Oda üyelerine aşağıda yazılı cezalar verilebilir:

a) Uyarma.

b) Kınama.

c) Odadan uzaklaştırma.

Uyarma ve kınama cezaları yönetim kurulu tarafından verilir. Bu cezalara tebliğinden itibaren onbeş gün içinde oda meclisine itiraz olunabilir; meclisin kararı kesindir.

Uzaklaştırma cezası, yönetim kurulunun teklifi üzerine meclis tarafından verilir. Bu ceza bir aydan az, bir yıldan çok olamaz. Bu cezaya tebliğinden itibaren onbeş gün içinde idarî yargı merciine itiraz edilebilir.

Bu maddenin uygulanma şekli tüzükle belirlenir."

BAŞKAN - 30 uncu maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

31 inci maddeyi okutuyorum:

MADDE 31.- 6964 sayılı Kanunun 35 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Madde 35.- Bu Kanuna göre odaya üyelik kaydı yapılmadığı tespit edilen çiftçiler re'sen kaydedilirler."

BAŞKAN - 31 inci maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

32 nci maddeyi okutuyorum:

MADDE 32. - 6964 sayılı Kanunun 36 ncı maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Tahsilat ve meslekî konulardaki dava hakkı

Madde 36.- Odaların giriş ücreti, yıllık aidat ve para cezası alacakları ile Birliğin 31 inci maddesinin (a), (f) ve (h) bentlerindeki alacakları, icra dairelerince ilâmlar gibi infaz olunur.

Giriş ücretlerini ve yıllık aidatlarını süresinde ödemeyenlerin borçları, kanunî faizi ile birlikte tahsil olunur.

Odalar ve Birlik, odalara kayıtlı çiftçilerin meslekî menfaatlerini ilgilendiren konularda adlî ve idarî yargıda dava açma hakkına sahiptirler."

BAŞKAN - 32 nci maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

33 üncü maddeyi okutuyorum:

MADDE 33. - 6964 sayılı Kanunun 38 inci maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Personel işlemleri

Madde 38.- Birlik ve odalarda istihdam edilenlerin işe alınma, çalıştırılma, sicil, atanma, yükselme, nakil, işten ayrılma ve çıkarılma, disiplin işlemleri, aylık ücret ve diğer tüm özlük hakları ile işten ayrılanlara ödenecek tazminatların usul ve esasları tüzükte gösterilir."

BAŞKAN - 33 üncü maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

34 üncü maddeyi okutuyorum:

MADDE 34. - 6964 sayılı Kanunun 39 uncu maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Bakanlık ile yardımlaşma

Madde 39. - Bakanlık ile odalar ve Birlik, kendi mevzuatları uyarınca, tarımla ilgili konularda yardımlaşma içine girebilirler."

BAŞKAN - 34 üncü maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

35 inci maddeyi okutuyorum:

MADDE 35. - 6964 sayılı Kanunun 40 ıncı maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Huzur hakkı ve yolluk

Madde 40. - Oda yönetim kurulu, oda meclisi başkanı ve üyeleri ve il kongrelerine katılacaklara verilecek huzur hakkı ve yolluklar Birlikçe düzenlenecek esaslara göre oda meclisi tarafından tespit ve tayin olunur.

Yönetim kurulu üyelerinin huzur hakları ve Birlik Genel Kuruluna katılacak delegelerin zorunlu masraf ve harcırahları Birlik Yönetim Kurulunun teklifi üzerine Birlik Genel Kurulunca tespit olunur."

BAŞKAN - 35 inci maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

36 ncı maddeyi okutuyorum:

MADDE 36. - 6964 sayılı Kanunun 41 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Madde 41. - Odaların ve Birliğin, meclis ve yönetim kurullarına seçilmiş olan asıl üyelerden mazeretsiz olarak üst üste üç toplantıya gelmeyenler istifa etmiş sayılır ve yerlerine yedeklerden sırada olanlar alınır."

BAŞKAN - 36 ncı maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

37 nci maddeyi okutuyorum:

MADDE 37. - 6964 sayılı Kanunun 42 nci maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Cezaî sorumluluklar

Madde 42. - Odaların ve Birliğin paraları ile para hükmündeki evrak, senet ve diğer malları aleyhine suç işleyen, yahut bilanço, tutanak, rapor ve diğer her çeşit kâğıt, defter ve kayıtlar üzerinde suç mahiyetinde değişiklik yapan veya bunları kasten yok eden organlara dahil kişiler ile personel hakkında Devlet memurları hakkındaki cezalar uygulanır."

BAŞKAN - 37 nci maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

38 inci maddeyi okutuyorum:

MADDE 38. - 6964 sayılı Kanunun 43 üncü maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Denetim

Madde 43. - Odaları Birlik, Birliği de Bakanlık denetler.

Bakanlık Birliğin organlarını, görevlerinin ifası hususunda idari ve malî yönden denetler."

BAŞKAN - 38 inci maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

39 uncu maddeyi okutuyorum:

MADDE 39. - 6964 sayılı Kanunun, 34 ve 37 nci maddeleri ile muvakkat 1, 2, 3 ve 4 üncü maddeleri yürürlükten kaldırılmıştır.

BAŞKAN - 39 uncu maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

40 ıncı maddeyi okutuyorum:

MADDE 40. - 6964 sayılı Kanuna aşağıdaki ek maddeler eklenmiştir.

"EK MADDE 2. - Çiftçilere aynî veya nakdî tarımsal kredi veren, sözleşmeli üretim yaptıran kamu ve özel sektör kuruluşları ile bankalar, kooperatifler veya birlikler ile benzeri kurumlar, ziraat odası bulunan yerlerdeki çiftçilerden, bağlı bulundukları ziraat odalarından bedelsiz olarak alınmış ve o yılın tasdikini taşıyan çiftçi belgesini istemek zorundadırlar."

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, ek madde 2 üzerinde 1 adet önerge vardır; önergeyi okutup, işleme alacağım.

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Görüşülmekte olan 455 sıra sayılı kanun tasarısının çerçeve 40 ıncı maddesinde düzenlenen ek 2 nci maddesinde yer alan "Çiftçilere" ibaresinden sonra gelmek üzere "Devletçe verilen nakdî destek ödemesini yapan" ibaresinin eklenmesini arz ve teklif ederiz.

 

Selami Yiğit

Necati Uzdil

Haluk İpek

 

Kars

Osmaniye

Ankara

 

Nurettin Aktaş

Osman Aslan

Maliki Ejder Arvas

 

Gaziantep

Diyarbakır

Van

 

Mustafa Ilıcalı

 

Ömer Özyılmaz

 

Erzurum

 

Erzurum

 

BAŞKAN - Komisyon önergeye katılıyor mu?

TARIM, ORMAN VE KÖYİŞLERİ KOMİSYONU BAŞKANI İLYAS ARSLAN (Yozgat) - Takdire bırakıyoruz.

BAŞKAN - Hükümet önergeye katılıyor mu?

TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANI SAMİ GÜÇLÜ (Konya) - Evet.

BAŞKAN - Gerekçeyi okutuyorum:

Gerekçe:

Devletçe çiftçilere tarımsal nakdî destek ödenmesi bu kanunla belirtilmiş. Ancak, doğrudan gelir desteği ve çeşitli tarımsal ürün üreticilerine verilen prim ödemeleri sırasında ziraat odaları tarafından verilen çiftçi belgesinin ücretsiz olarak verileceğinin açıklığa kavuşturulması amacı ile teklif edilmiştir.

BAŞKAN - Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

Kabul edilen önerge istikametinde değiştirilen şekliyle ek madde 2'yi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

Ek madde 3'ü okutuyorum:

"EK MADDE 3. - 6964 sayılı Kanunda "Umumi Heyet"e yapılan atıflar "Genel Kurul"a, "İdare Heyeti" ne yapılan atıflar "Yönetim Kurulu"na, "Baş Kâtip"e yapılan atıflar "Genel Sekreter"e, "Aza"ya yapılan atıflar "Üye"ye, "Reis"e yapılan atıflar "Başkan"a, "Vilayet Kongresi"ne yapılan atıflar "İl Kongresi"ne, "Nizamname"ye yapılan atıflar "Tüzük"e, "Uzuv"a yapılan atıflar "Organ"a yapılmış sayılır."

BAŞKAN - Ek madde 3 üzerinde 1 adet önerge vardır; önergeyi okutup, işleme alacağım.

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Görüşülmekte olan 455 sıra sayılı kanun tasarısının çerçeve 40 ıncı maddesinde düzenlenen ek madde 3'ün aşağıdaki şekilde değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.

 

Haluk İpek

Mehmet Yılmazcan

Necati Uzdil

 

Ankara

Kahramanmaraş

Osmaniye

 

Mehdi Eker

 

Turhan Çömez

 

Diyarbakır

 

Balıkesir

 

"EK MADDE 3.- Bu Kanunda geçen "Umumî Heyet" ibaresi "Genel Kurul" olarak, "İdare Heyeti" ibaresi "Yönetim Kurulu" olarak, "Baş Kâtip" ibaresi "Genel Sekreter" olarak, "Aza" ibaresi "Üye" olarak, "Reis" ibaresi "Başkan" olarak, "Vilayet Kongresi" ibaresi "İl Kongresi" olarak, "Nizamname" ibaresi "Tüzük" olarak, "Uzuv" ibaresi "Organ" olarak değiştirilmiştir."

BAŞKAN - Komisyon önergeye katılıyor mu?

TARIM, ORMAN VE KÖYİŞLERİ KOMİSYONU BAŞKANI İLYAS ARSLAN (Yozgat)- Takdire bırakıyoruz Sayın Başkan.

BAŞKAN- Hükümet katılıyor mu?

TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANI SAMİ GÜÇLÜ (Konya)- Katılıyoruz Sayın Başkan.

BAŞKAN- Gerekçeyi okutuyorum:

Madde mevcut haliyle kalırsa, ilgili kanunda bu ibareler yerlerine yerleşmeyecektir. Bu nedenle, bu değişikliğe ihtiyaç duyulmuştur.

BAŞKAN- Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

Kabul edilen önerge doğrultusunda yapılan değişiklikle ek madde 3'ü oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

Sayın milletvekilleri, 40 ıncı maddeyi, kabul edilen önergelerle değiştirilen şekliyle oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

41 inci maddeyi okutuyorum:

MADDE 41. - 6964 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici maddeler eklenmiştir.

"GEÇİCİ MADDE 1. - Bu Kanunun yayımı tarihinden önce yapılan son nüfus sayımına göre nüfusu dörtmilyon ve daha fazla olan illerin ilçe tarım müdürlüğü bulunmayan ilçelerinde kurulmuş bulunan odaların tüzel kişiliği, bu Kanunun Resmi Gazetede yayımlandığı tarihte kendiliğinden sona erer. Tüzelkişiliği sona eren odalar hiçbir faaliyette bulunamaz, genel kurulu toplanamaz ve il kongresinde temsil edilemez. Tüzelkişiliği bu şekilde sona eren odaların bölgesindeki çiftçilerin hangi odaya bağlanacağına Birlik Yönetim Kurulu karar verir. Bu odaların menkul ve gayrimenkul malları Birlikçe aynen yediemin sıfatı ile muhafaza edilir. Birlik muhafaza ettiği mal ve parayı, tüzelkişiliği sona eren odanın bölgesindeki çiftçilerin bağlandığı odaya devreder.

BAŞKAN- Geçici madde 1'i oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

Geçici madde 2'yi okutuyorum:

GEÇİCİ MADDE 2. - Bu Kanunun yayımı tarihinde seçilmiş bulunan oda delegeleri, oda genel kurulunun yapılacağı yıldan önceki aralık ayına kadar görev yaparlar. Birlik delegeleri, oda organlarına seçilmiş üyeler ve yedekleri, Birlik Yönetim Kurulu üyeleri ve yedekleri ise kalan görev sürelerini dört yıla tamamlarlar."

BAŞKAN- Geçici madde 2 üzerinde 1 adet önerge vardır; önergeyi okutup, işleme alacağım.

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Görüşülmekte olan 455 sıra sayılı kanun tasarısının çerçeve 41 inci maddesinde düzenlenen geçici 2 nci maddesine birinci fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkranın eklenmesini arz ve teklif ederiz.

 

Haluk İpek

Yüksel Coşkunyürek

Fahrettin Poyraz

 

Ankara

Bolu

Bilecik

 

Mehdi Eker

Metin Kaşıkoğlu

Metin Yılmaz

 

Diyarbakır

Düzce

Bolu

 

M. Asım Kulak

 

Necati Uzdil

 

Bartın

 

Osmaniye

 

"Bu Kanunun çerçeve 19 uncu maddesinin beşinci fıkrasında belirtilen Yönetmelik, bir defaya mahsus olmak üzere Genel Kurulun onayına sunulmadan, Birlik Yönetim Kurulunca, kanunun Resmî Gazetede yayımını izleyen altı ay içinde çıkarılır."

BAŞKAN - Komisyon önergeye katılıyor mu?

TARIM, ORMAN VE KÖYİŞLERİ KOMİSYONU BAŞKANI İLYAS ARSLAN (Yozgat) - Takdire bırakıyoruz Sayın Başkan.

BAŞKAN - Hükümet?..

TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANI SAMİ GÜÇLÜ (Konya) - Katılıyoruz Sayın Başkan.

BAŞKAN - Gerekçeyi okutuyorum.

Gerekçe:

Bu kanunda belirtilen yönetmeliklerin Birlik Genel Kurulunun onayından sonra yürürlüğe girmesi öngörülmüştür. Oysa, Birlik Genel Kurulu 2007 yılında toplanacağından, sözü edilen yönetmeliğin en kısa zamanda işlerlik kazanması gerekmektedir.

Bu amacı gerçekleştirmek için önerge sunulmuştur.

BAŞKAN - Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

Sayın milletvekilleri, geçici madde 2'yi, kabul edilen önergeyle değiştirilen şekliyle oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

Madde 41'i, geçici madde 1 ve geçici madde 2'yle birlikte oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

42 nci maddeyi okutuyorum:

Yürürlük

Madde 42.- Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

BAŞKAN - Madde üzerinde, Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına, Sinop Milletvekili Sayın Engin Altay; buyurun.

CHP GRUBU ADINA ENGİN ALTAY (Sinop) - Sayın Başkan, değerli mesai arkadaşlarım; 22 nci Dönem Parlamentomuzun, belki de İktidarıyla, muhalefetiyle çok ender olarak yaptığı, ama, ülke nüfusunun yarısını ilgilendiren çok önemli bir kanunla, düzenlemeyle ilgili, gerek Cumhuriyet Halk Partisi Grubunun gerekse AKP Grubunun müşterek bir çalışmasıyla ortaya konulan ve biraz sonra yasalaşacak olan Ziraat Odaları ve Ziraat Odaları Birliği Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısının, peşinen, hayırlı olmasını diliyorum; İktidarı ve muhalefeti, böyle bir ortak çalışmadan dolayı kutluyorum; yani, bu kanun tasarısını İktidar getirmiş de biz destek vermiş değiliz, bu kanun tasarısını hep beraber yaptık, çiftçimize hayırlı olsun.

Ziraat odalarımız, özellikle son bir iki yıldır -fark etmişsinizdir- seçim bölgelerinde fevkalade aktifleşen, iç dinamiklerini güçlendiren kuruluşlar ve bu odalarımızın, artık, 1957 tarihli bir kanunla iş ve işlemlerini yürütmeleri mümkün değildi. Bu sebeple, çok yararlı bir iş yaptığımızı düşünüyorum.

Değerli arkadaşlar, buraya kadar güzel; ancak, takdir edersiniz ki, muhalefetin, iktidarı ikaz ve uyarı gibi bir görevi vardır. Bu görev de fevkalade kutsal bir görevdir. Esasen usul de şudur: Milletvekilleri, hele hele de muhalefet milletvekilleri, alanındaki problemleri Parlamentoya taşır. İktidar milletvekilleri de Parlamentoya taşınan problemleri hükümete taşır. Bu sistem çerçevesinde hareket edip, ülkenin meselelerini çözmek gereği ve zarureti vardır.

Ziraat Odaları ve Ziraat Odaları Birliği Kanunuyla Türkiye'nin aşağı yukarı her ilçesinde var olan birliklerimiz daha rantabl çalışabileceklerdir. Ancak, bu kanunu çıkarmakla şu -sakın ola- zannedilmemelidir: Türk çiftçisinin sorunları da bıçak gibi kesilmiş ve çözülmüş olacaktır. Bakın, bir iki rakamı dikkatinize sunmak istiyorum.

Avrupa Birliği ülkelerinde tarımsal desteklemenin tarımsal katmadeğere oranı yüzde 40 ile yüzde 100 arasında değişirken, Türkiye'de bu oran, yüzde 6 ile 7 arasında kalmaktadır. Bunun bir adı, tarımın tasfiyesidir. Tarımın gayri safî millî hâsılaya katkısı 1999'da yüzde 18 iken, 2003 yılı itibariyle -ki, sizin İktidarınızın da dahli olduğu bir dönemdir- yüzde 13'e düşmesi de, yine, Türkiye tarımı için sorgulanması gereken bir husustur.

Yine, İktidarın uygulaması bakımından, prim desteğinin, 2003 yılında 315 trilyon lira olarak gerçekleşmesiyle birlikte, 2004 yılında bunun 260 trilyon liraya indirilmesinin planlanması da İktidarınızın çiftçiye bakış açısı anlamında, siz sayın milletvekillerinin dikkatini çekmesi gereken bir husustur.

Sayın Başbakanın 2004 yılı bütçe konuşmasında altını çizdiği bir husus var. Tarım sektöründe yüzde 0,5 gerileme olduğunu doğruluyor Sayın Başbakan. İyi ya, şimdiki rakamlarla, şimdiki öngörülerle, bu gerileme 0,5'ten daha da aşağı düşmüş, değerli milletvekilleri, yüzde 2,5'lere düşmüş, tarım sektöründeki küçülme yüzde 2,5'lere doğru seyrediyor. Buna da dikkatinizi çekiyorum. Bunları, size bir eleştiri olsun diye söylemiyorum; ben köylü çocuğuyum, biliyorum, şu anda Türkiye'de çiftçi boğuluyor.

Doğrudan gelir desteği konusunda 2003 yılı öyle veya böyle hallolmuş olsa da 2004'le ilgili, çiftçimiz, acilen bu meselenin çözülmesini bekliyor. Destekleme konusunda -zaten demin rakamları da verdim- çok kötü bir sınav geçiriyorsunuz. Ucuz mazot konusu hakeza.

Bütün bunların ötesinde, çiftçinin derdi sabaha kadar saysak bitmez; ama, ben, özellikle geçen hafta bir önerge verdim... Türkiye'nin her ilçesinde ve birçok köyünde var olan tarım kredi kooperatiflerinin, plasman yokluğu nedeniyle çiftçimize kredi veremediğini, vermediğini galiba bilmiyorsunuz; ancak, bu konunun çok acilen çözülmesi gerekir. Her ne kadar faiz oranları yüksek de olsa, tarım kredi kooperatiflerimiz çiftçimizin cansimidi gibidir. Ziraat Bankası kaynaklarının, tarım kredi kooperatifiyle ilgili kaynaklarının niye kurutulduğunu, nasıl kurutulduğunu ben bilmiyorum; ama, ben, muhalefet milletvekili olarak, buradan, siz değerli İktidar milletvekillerine ve sayın hükümete sesleniyorum; tarım kredi kooperatiflerinde onca bina, onca lojman, onca personel, yönetici, destek personeli, müfettişi, bölge birliği; hepsi var, her şey var; ama, aslî işlevini yapması gereken para yok. Ziraat Bankası, tarım kredi kooperatiflerine yönelik bu kaynağı, derhal, yarından tezi yok açmalıdır; bu, çok önemlidir.

Gülmeyin!.. Siz gülüyorsunuz... Bakın, millet aç, çiftçi perişan ve bu geçtiğimiz seçimlerde de, üçbuçuk yıl daha iktidarda kalacağınızdan bahisle, size, özellikle kırsal kesim çok oy verdi, adamların hakkını verin; vermezseniz, ampulünüzü söndürecekler; haberiniz olsun.

Değerli arkadaşlar, yine, bu vesileyle, şu konuyu da gündeminize getirmek istiyorum: Karadeniz Bölgesi başta olmak üzere, Türkiye'de kırsal kesim ulaşım projesini, hükümetin, bir an önce gündeme alması lazım. Bu kırsal kesim ulaşım projesini şu şekilde çözemiyoruz: Her sene yaptığımız bütçede, köy hizmetlerine biraz para koyalım, bunu, illerden gelen programlara göre tevzi edelim. Bunu böyle çözemeyiz.

Ben, kuliste otururken, bir sayın muhtarla görüşürken, yanımdaki Aydın Milletvekili kahkahalar attı. Niye biliyor musunuz -özellikle, Karadeniz Bölgesi milletvekillerinin dikkatle bunu dinlemesini istiyorum- "senin, hâlâ köy yolu problemin mi var" dedi; ama, var arkadaş! Sinop'un -seçim bölgem olduğu için söyleyeyim; biraz da seçmene mesaj olsun- 466 köyü var. İnanın, ekim ayından sonra, 250 tanesine normal koşullarda ulaşmak mümkün değil; kışın anlarız, kar yağar, doğal afettir; yollar kapanabilir; ama, kasım ayında, ortada kar yokken, su, sel yokken, bir insanın, evinin kapısına, bir çuval unu traktörle getiremediği bir Karadeniz Bölgesinden bahsediyorum. Biz, burada, bizim otoparkımıza bir başkası araba çekerse kızıyoruz "niye bunu buraya koydun; 2 saat yol mu yürüyeceğiz" diyoruz. Adam, aldığı unu, evinin kapısına traktörle getiremiyor; böyle giderse un da alamayacak zaten. Çiftçimizin, bu tarzda, çok temel, çok ciddî sorunları var.

Daha önce anlattım; ama, bunu, bir kere daha anlatmak mecburiyetindeyim: Köylü şehre gitmiş, şehirliden ateş istemiş; kravatlı, iskarpinli şehirli de, köylüyle dalga geçmek için elfenerini çıkarmış, köylünün sigarasını yakacak; köylü, sigarasını çekiyor, şehirli elfenerini tutuyor; köylü sigarasını çekiyor, şehirli elfenerini tutuyor!.. Ampulün pili bitmiş...

AHMET YENİ (Samsun) - Sinop'ta mı olmuş?!

ENGİN ALTAY (Devamla) - Siirt'te olmuş bu.

... ayrılmışlar. Köylünün arkadaşı demiş ki: "Yahu sen salak mısın; bu ampulle sigara yanar mı?! Bizi mahcup ettin." Köylü demiş ki: "Ben, o fenerin sigarayı yakmayacağını biliyordum; o kurnazın ampulünün pilini bitirmek için öyle yaptım." Yani, üzerimize düşen iş ve işlemleri bihakkın yapmazsak, sizin ampulün pili de, Allah esirgesin, bitebilir.

Değerli arkadaşlar, konuşmamı bir espriyle süsledim. Sorun ciddîdir; gerçekten sorun ciddîdir ve gerçekten, Türkiye'de köylü kan ağlıyor. (AK Parti sıralarından alkışlar, gülüşmeler [!])

Bu işler, burada, alkışla, gülerek, espriyle olmaz. Lütfen, hükümet, İktidar-muhalefet, hep beraber, köylünün sorunlarına daha duyarlı olmak zorundayız.

İlk defa zamanımı tam kullanıyorum; sözlerimi bitiriyorum.

Teşekkür ediyorum; hayırlı uğurlu olsun. (Alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Altay.

ÖNER ERGENÇ (Siirt) - Sayın Başkan, Sayın Altay, Sinop'taki bir olayı Siirt'e mal etmeye kalktı; bunu düzeltmek istiyorum.

BAŞKAN - Buyurun Sayın Bakan.

TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANI SAMİ GÜÇLÜ (Konya) - Sayın Başkan, saygıdeğer milletvekilleri; bugün görüştüğümüz, Türkiye ziraat odaları ve Ziraat Odaları Birliğinin kuruluş ve çalışma esaslarını belirleyen 6964 sayılı Yasanın -değerli katkılarınızla- değiştirilmesine konu olan yasa tasarısı vesilesiyle söz almış bulunuyorum; Yüce Heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Tarım sektörümüzün en önemli sorunlarından birisinin, örgütlenme olduğunu, bu konuda meslekî örgütlenme bakımından en büyük kuruluşumuzun Ziraat Odaları Birliği olduğunu ve çok sayıda çiftçimizin hizmetini karşılamaya yönelik çalışmalar içerisinde bulunması gerektiğini biliyorduk. Bugün çıkardığımız, kabul ettiğimiz tasarıda, örgütlenmede, kaynakların temininde ve hizmetlerin daha verimli bir şekilde yerine getirilmesi konusunda bütün bu düşüncelerimiz yer almış oldu. Tasarının görüşmelerinin tam bir mutabakat içerisinde geçmiş olması sevindiricidir. Ziraat Odaları Birliği ve Tarım Bakanlığımızın yapmış olduğu çalışma, komisyonlarda görüşülmüş, daha sonra gruplar arasındaki temaslarla bir mutabakat sağlanmış ve bugün, huzurunuzda yaşadığımız olayla birlikte büyük ölçüde tamamlanmıştır; hepinize teşekkür ediyorum.

Bu vesileyle, Cumhuriyet Halk Partisi Grubuna mensup kıymetli arkadaşlarımın dile getirdiği bazı konuları da cevaplandırmak istiyorum.

Evvela, Sayın Necati Uzdil'in, gerçekten, Bakanlığımıza, AK Parti Grubuna, bu çalışmayla ilgili olarak yaptıkları iltifatlar, söyledikleri sözler için, ben de kendilerine saygıyla teşekkür ediyorum. Tabiî, kendileri olumlu oy vereceklerini belirttiler ve tutumları da bunu gösterdi. Bu konuşmasının devamında, Çukurova'da hububat hasadının başladığını; ancak, Toprak Mahsulleri Ofisinin henüz bir fiyat açıklamadığını söyledi. Ben, bu vesileyle, yine, Cumhuriyet Halk Partili Milletvekilimiz Sayın Ahmet Küçük'ün de aynı konuyu dile getirdiğini ifade ederek, birlikte cevap vermek istiyorum.

Efendim, hatırlarsanız, 2003 yılı mayıs ayının sonunda buğdayla ilgili fiyatları açıkladığımızda kamuoyuna sunduğumuz oran -hatırlanması için tekrar ediyorum- yüzde 43 idi. Aradan geçen zaman içerisinde, enflasyonun hangi seviyede gerçekleştiğini düşünürsek, biz, 2003 yılında,Türk çiftçisine, hububatta, özellikle buğdayda verdiğimiz desteğin ne kadar kıymet ifade ettiğini biliyoruz. Bundan daha önemli olan husus ise şudur: Türkiye'de, buğday üreticisi başta olmak üzere, tahıl üreticisi, 2003 yılından bugüne gelinceye kadar, bizim vermiş olduğumuz fiyatın üzerinde bir bedelle mahsulünü değerlendirdi. Bu, sonuç itibariyle, bizim daha çok arzu ettiğimiz bir gelişmedir. Dolayısıyla, 2003-2004 sezonu böyle olumlu geçti. Gerçekten, 2004 yılı tahıl hasadı güneydoğuda ve Çukurova bölgemizde başlamıştır. Bununla ilgili olarak kararnamemiz hazırlanmış, Bakanlar Kurulundan çıkmıştır ve şu anda Köşktedir.

Bununla ilgili olarak uygulayacağımız politikanın ana unsurlarını belirtmek istiyorum. Bizim, burada hedef aldığımız husus şudur: Elbette, geçen seneki kadar çok yüksek bir fiyat verilmesi imkânı yoktur, bunun ekonomik gereği de yoktur; çünkü, bu seneki hedef enflasyonu oranı yüzde 12'dir, mayıs itibariyle, mayıstan mayısa enflasyon oranı ise yüzde 9'dur. Dolayısıyla, biz, hedef enflasyonu büyük ölçüde etkileyecek bir fiyat artışını veremeyiz. Bununla ilgili, zaten, ilk gösterge açıklamamız çayla ilgili fiyat açıklamasında olmuştur. Hatırlarsanız, yüzde 16,5 civarında bir fiyat artışıyla çay fiyatları belirlenmiştir. Dolayısıyla, buradan, sizlere hitap ederken, tahıl üreticimize de iletmek istediğim mesaj, bu sene beklentinin çok yüksek olmaması gerektiğidir; ama, bundan çok daha önemli bir şeyi daha söylemek istiyorum; o da şu: Türkiye'de, şu anda, buğday fiyatları, biraz önce çerçevesini çizdiğim hedefin üzerindedir. Dolayısıyla, bizim erken bir tabanfiyat açıklamamız söz konusu olmayacaktır. Biz, piyasadaki gelişmeleri takip ediyoruz; bizim düşündüğümüz tabanfiyat seviyesine geldiği anda piyasaya alıcı olarak gireceğiz. Dolayısıyla, buğday üreticimiz çok rahat hareket etmelidir. Ben, Ziraat Odaları Birliğinin yöneticilerinin de burada olduğu bir zaman diliminde, şu kanaatimi onlara da iletmek istiyorum: Üreticilerimiz, zorunlu olmadıkça, ürettikleri, hasat ettikleri buğdayı bir anda piyasaya intikal ettirmemeliler, örgütleri aracılığıyla bunları satmayı denemeliler; Toprak Mahsulleri Ofisinden ziyade borsalara ve sanayicilere satma konusunu denemelidirler; çünkü, bunun çok önemli bir avantajı olacaktır. Bu sene, sertifikalı tohumluk temini konusunda, bu satış usulünü bir teşvik mekanizması olarak kullanacağız.

Kars Milletvekilimiz Sayın Selami Yiğit, tasarıyla ilgili açıklamalarından sonra, DGD'yle ilgili bir soru sordu; bunu, sözlü olarak sormadı; sonra, gelip, bana yazılı olarak iletti. Ben de, bu vesileyle, hem kendisinin merak ettiği soruya cevap vermek hem de sizlere bu konuyla ilgili bilgi vermek istiyorum.

Dünya Çiftçiler Günü vesilesiyle Sayın Başbakanın katıldığı toplantıda, doğrudan gelir desteğinin ikinci diliminin ne zaman ödeneceği ve bunun erkene alınması konusunda çiftçilerden talepler geldi. Başbakan da, bu hususu bizlere sordu. Hazineden sorumlu arkadaşımızla yapılan görüşmenin sonucunda, haziran ayından başlamak üzere iki ay öne çekildi; ağustosta başlayacak olan ödeme bu ay içinde başlayacak. Dolayısıyla, yine, en az gelişmiş ilçemizden başlamak üzere, ilçelerin gelişmişlik seviyesinden hareketle bu ödeme başlayacaktır. Bilgilerinize sunuyorum.

Bu arada belirtmek istediğim bir başka husus, Çanakkale Milletvekilimiz Sayın Ahmet Küçük birçok konuya değindi; ama, özellikle, cevap vermek istediğim husus, tarım ürünleri sigortası konusu. Bununla ilgili gelişmeleri, bütün gayretimize rağmen arzu ettiğimiz hıza intikal ettiremedik. Yalnız, Bakanlığımızın, Meclis tatile girmeden önce çıkarılması gereken yasalar görüşülürken, yine, Devlet Bakanımızla birlikte, bu dönem içerisinde çıkarılması konusunda düşüncemizi ilettik; tabiî ki, Başbakanımız tarafından da olumlu karşılandı; inşallah, bu dönem içerisinde çıkarmayı önemsiyorum.

Sinop Milletvekili Sayın Engin Altay'ın söyledikleri hususlarda, özellikle tarım kredi kooperatifleriyle ilgili konularda birkaç cümle söylemek istiyorum. Tarım kredi kooperatiflerinin, gerçekten, malî yönden çok iyi durumda olmadığını biliyoruz. Yalnız, yeniden bir yapılanmaya girdi, hem küçülme hem de istihdam politikasında değişiklikler yapıyor ve bu ara, daha etkin çalışma şartlarının arayışı içerisinde; kaynak arayışı da buna dahil.

Engin Beyin ifade ettiği başka bir husus var; o da şudur: Tarım sektörünün, özellikle içerisinde bulunduğumuz dönemdeki durumunu çok dramatize etti; bunu ifade ederken de, sigara yakmakla ilgi kurdu, espriler kattı konuşmasına ve ampulün pilinin bittiğinden bahsetti, sönebileceğini söyledi.

ENGİN ALTAY (Sinop) - "Bitebilir" dedim; sizi uyardım.

TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANI SAMİ GÜÇLÜ (Devamla) - Ben de onu ifade etmek istedim "bitebilir" diye yazmışım zaten.

Yalnız, ben, Engin Beyin bu düşüncesine, şöyle bir kanaatimi ifade ederek cevap vermek istiyorum: Arkadaşlar, 28 Mart seçimlerinin üzerinden çok uzun bir zaman geçmedi. Bu 28 Mart seçimlerinde, belediye olan yerler hariç, 15 ilin -biz, ilk anda tespit ettik- sadece köylerinden aldığımız oy oranı yüzde 47'dir. Bence, bu konuda büyük gücü, daha büyük gücü biz kırsal kesimden almaya devam ediyoruz.

HÜSEYİN BAYINDIR (Kırşehir) - Sayın Bakanım, öyleyse, biraz daha ezin onları!

TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANI SAMİ GÜÇLÜ (Devamla) - Hayır, onları biraz daha ezmiyoruz; sadece, yaptığım bazı şeyleri söylemek istiyorum.

Tarım Bakanı olarak, elbette, çok kısa bir süre içerisinde, tarım sektörünün bütün sorunlarını çözeceğim diye bir ifadeyi hiçbir zaman kullanmadım; ama, sizin dikkatinize bir şey sunmak istiyorum: Ben, bugün neyle uğraşıyorum -dikkatinizi bir noktaya toplayarak söylemek istiyorum- şu anda, güneydoğuda, süne mücadelesi konusunda çalışmamız bitmek üzere. Çok büyük bir sevinç ve moralle söylüyorum, ilk defa, yer aletleriyle güneydoğuda mücadele yaptık; alacağımız sonuçları takip edin; çok büyük bir gelişme ortaya çıkacak. İç Anadoluda, 35 ilde, şu anda, süne mücadelesiyle ilgili bütün hazırlıklar bitmiş durumda. Tarım Bakanlığı, ilk defa, bu mücadelede, bu büyük problemin belini kırabilir. Bunu takip ederseniz, ortaya çıkacak sonucun hepimiz açısından çok sevindirici olacağını söylüyorum.

Türkiye'de, bu sene, rekolte çok iyi gidiyor, mevsim yağışları iyi; ama, bu mücadelede de arzu ettiğimiz başarıyı elde edebilirsek, Türkiye, ihtiyaç duyduğu vasıflı buğdayı da temin edecek ve dolayısıyla, ithal etme ihtiyacı kalmayacak. Onun dışında bu sene, çiftçilerimize, mahsul fiyatında tohumluk satışı uygulayacağız. Size, yine çok sevineceğiniz bir hedef söylemek istiyorum: Türkiye'de buğday tohumu ihtiyacının yüzde 50'sini, bu sene, sadece sattığı fiyatın yüzde 10'u üzerinden çiftçiye vereceğiz. Çok iddialı bir şekilde söylüyorum, bu sene yetiştireceğiz bunu.

Şimdi, bu ikisi, Türkiye'deki çiftçilerin yüzde 40'ına hitap eden bir geniş kesimdir ve bunların ekonomik hayatında çok büyük bir gelişme olacak.

Onun dışında, Gıda Yasasıyla bir konu geçti, biliyorsunuz, kısa bir süre önce; çok önemli bir sorumluluk alıyoruz; ama, ondan daha önemlisini söyleyeyim: F1 hibrit tohumculuğu konusunda bir proje başlattık; hepimizin canını sıkan, üzen bir olayı iyileştirmeye yönelik bir çalışma.

5 Haziranda "doğal arıtma" diye bir projeyi başlatıyoruz; Türkiye'nin 5 600 köyünde doğal arıtma hedefimiz var; Türkiye'nin arazilerini sulama amaçlı kullandığımız derelerin kirletilmesini önlemeye yönelik bir çalışma. Tarım Bakanlığı olarak da, Dünya Çevre Gününde rolümüzü yerine getirmeye çalışacağız.

Yine, eminim, hepinizin çok memnun olacağı bir gelişmeden bahsetmek istiyorum! 26 Haziranda, Anadolu alacası projesini hayata geçirmek için start vereceğiz; Türkiye ıslah ettiğim bir hayvanım var diyebilecek.

Arkadaşlar, çalıştığımız konular çok temel konular; ama, hâlâ yapacak çok iş var.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (AK Parti sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Bakan.

Sayın milletvekilleri, 42 nci maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

43 üncü maddeyi okutuyorum:

Yürütme

Madde 43.- Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.

BAŞKAN - Madde üzerinde, Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına, Kastamonu Milletvekili Mehmet Yıldırım; buyurun.

CHP GRUBU ADINA MEHMET YILDIRIM (Kastamonu) - Sayın Başkan, sevgili milletvekili arkadaşlarım; yaklaşık 2 saatlik bir süre içerisinde, Cumhuriyet Halk Partisi ve Adalet ve Kalkınma Partisi milletvekillerinin ve Danışma Kurulunun almış olduğu bir kararla, ne güzel, 43 maddelik bir kanunu çıkardık; ülkemize, milletimize ve çiftçilikle iş ve aş üreten insanlarımıza hayırlı olmasını diliyorum.

Genellikle yürütme maddesi üzerinde pek söz istenmez; ama, bu maddede deniliyor ki: "Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür." Değerli arkadaşlar, şimdiye kadar, örneğin, çiftçimizin ihmal edildiğini söyledik. Az önce, Sinop Milletvekilimiz Sayın Engin Altay konuşurken tarım kredi kooperatiflerinde kaynak olmadığı, plasman olmadığı için, geçmişten gelen borçları hep tahsil ettiğimiz için, çiftçilerimiz, hemen şu anda üretim noktasında kaynak bulamadığından, kredi alamadığından yakınmaktadır; bizlere ulaşmaktadır, sizlere ulaşmaktadır; çare aramaktadır.

Çiftçi örgütümüz önemli bir kaynağa ulaşmıştır, bir kaynakla buluşmuştur. Bu kaynağı, binde 4, Tarım Bakanlığının, çiftçimize verdiği desteklemede, hemen Ziraat Bankasına gönderdiğimizde, çiftçi örgütümüz, o çiftçimiz adına kaynağında aidatını kesecektir; birinci kaynak budur.

İkincisi; ihraç ettiğimiz ürünlerden binde 2 civarında bir pay alınarak, bir kaynak oluşturmaktır. Sizin şöyle bir düşünmenizi istiyorum. Türkiye, tarım ürünü ihraç ederken, tarım ürünü ithal etmeye başladı. Türkiye'ye ithal etmediğimiz hiçbir şey kalmadı; buğday ithal ediyoruz, mısır ithal ediyoruz, pirinç ithal ediyoruz -güleceksiniz ama- sarmısak ithal ediyoruz.

Şimdi, bakın, sarmısağı anlatırken, Sayın Başbakana da buradan teşekkür ediyorum. Geçen gün pazarda dolaşırken sarmısakçının önünden geçti ve oradan sarmısak alırken "bana ithal sarmısağı vermeyin" dedi. Kendisine çok teşekkür ediyorum; ama, aynı duyarlılığı Sayın Tarım Bakanından bekliyorum. Şimdi, onbirinci aydan bugüne kadar geçen sürede -kendi Bakanlık yetkilisinden aldığım bilgi- Türkiye, Çin'den 14 tane belgeyle 1 050 ton sarmısak ithalatına izin vermiş.

Arkadaşlar, Türkiye'de sarmısak üretilmiyor mu?! Babaeski'de sarmısak var, şimdi çıktı; Balıkesir'de var, çıktı; Kastamonu'da temmuz ayından sonra çıkıyor; Kahramanmaraş'ta çıkıyor. 100 000 ton üretim var; biz, buna destekleme isterken, ithal ediyoruz! Tarım ürünleri ithal ettikçe, biz, ihracattan, bu kanun tasarısıyla destek vereceğimiz ziraat odalarına, Ziraat Odaları Birliğine bu kaynağı da veremeyeceğiz demektir. Demek ki, biz, üretim yapmalıyız ve planlı bir üretime geçmeliyiz. Hep beraber, kanuna "evet" oyu kullandık. Tarım Bakanlığının kuruluşlarıyla birlikte Ziraat Odaları Birliğine de önemli görevler yükledik, kendilerine kaynak da ilave ettik. Bu kaynakla birlikte, yeni bir yapılanma içerisinde çiftçinin kayıtlarını tutmak ve çiftçinin üretimlerinde, kayıt sisteminde yardımcı olması için, Tarım Bakanlığı tarım il müdürlükleriyle birlikte koordineli çalışmasını da gündeme getirdik.

Öyleyse, yapmamız gereken nedir; Tarım Bakanlığında, acil eylem planı içerisinde -artık, bizim de dilimize bu şey oldu- sizin hükümet programınız çerçevesinde, acilen planlı bir tarım üretimine geçmek zorundayız. Planlı bir üretimle. neyi, nasıl üreteceğimizi, hangi bölgelerde hangi ürüne ihtiyaç olduğunu, oralarda hangi ürünün daha fizibl olduğunu gündeme getirmeliyiz ve o ürünlere, doğrudan gelir desteğine ilaveten, dönüm başına veya ürün bazında desteklemeyi getirmeliyiz; pirinçte getirmeliyiz. Türkiye, 500 tonun üzerinde pirinç ithal ediyor. Bakın -demin de verdim- 1 050 ton sarmısak ithal ediyor; gerek yok; ediyor. Elma ithal ediyor; pazarda ithal elmanın, kilosu 5 000 000 lira! Peki, Niğde'de elma mı yok, Amasya'da elma mı yok, Balıkesir'de, Manisa'da elma mı yok?!

MUHARREM İNCE (Yalova) - Yalova da var.

MEHMET YILDIRIM (Devamla) - Yalova'da elma mı yok; var; buzhanelerde var. İthal niye?! Neden ithal?! Neden ithal?! Neden ithal?!

Sayın Bakan, arkadaşlar; eğer, Türkiye'nin gelecek kuşaklarının aç bırakılmasını istemiyorsanız; eğer, Türkiye'nin yüzde 40'ının, kalkınmada öncelikli yöreler de dahil, kırsal alanlardaki vatandaşlarımızın iş ve aş bulmasını istiyorsanız, gençlerimizin işsiz kalmasını istemiyorsanız, tarıma desteklemeyi devam ettirmenizi istiyoruz.

Bakın, burada bir teşekkürü de borç biliyorum. Hayvancılık geriye doğru çökmüştü; et fiyatları 6 000 000'lara, 5 000 000'lara doğru gerilemişti. Hayvancılık çökerken, burada söylediniz: "Hayvancılığa serum vereceğim." Bu üslup, bu kelime size aittir. "Ben, kilo başına 1 000 000 lira civarında bir parayı, desteklemek için hayvancılığa verdim" dediniz; teşekkür ediyoruz, çok sağ olun ve hükümete de, bütün Bakanlar Kurulu üyelerine de, bütün milletvekilleri adına, bölgem adına teşekkürü borç biliyorum. Doğru bir karar aldınız.

Şimdi, sizden talebim şudur: Mısırda nasıl bir destekleme varsa pirinçte ve sarmısakta da istiyoruz; istiyoruz bunu; bütün tarım ürünlerinde ilave olarak destekleme fiyatı istiyoruz; çünkü...

AHMET YENİ (Samsun) - Karpuzda da...

MEHMET YILDIRIM (Devamla) - O kadar sulandırmayalım; karpuza verilmesine gerek yok.

Değerli arkadaşlar, bakın, ihraç edebileceğimiz bütün tarım ürünlerinin önünü açmalıyız. Tarım ürünleri ithalatını engellemeliyiz. Bu, bizim için, bir millî tarım politikası olmalı diyorum ve bu kanunumuzun ülkemize hayırlı olmasını diliyor, Yüce Meclise saygılar sunuyorum.

Teşekkür ediyorum. (Alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Yıldırım.

Buyurun Sayın Bakan.

TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANI SAMİ GÜÇLÜ (Konya) - Sayın Başkanım, teşekkür ediyorum.

Kastamonu Milletvekilimizin konuşmasına çok kısa bir cevap vermek istiyorum. Başta kendi bölgesinin, Kastamonu yöresinin bu çok önemli ürünü olmak üzere, tarım politikalarıyla ilgili, özellikle ithalat ve yurtiçi üretimi destekleme, ahenkleştirme konusunda, milletvekili arkadaşlarımızın, evvela, bizim niyetimizden emin olmaları lazım. Bu konuda hiçbir başka önceliğimiz yoktur. Yurtiçi üretimi sürdürme, destekleme konusunda, şu anda, politikalarımız da buna uygundur; ancak, arkadaşlar, bizim, tabiî, aynı zamanda, uluslararası kuruluşlarla yapmış olduğumuz anlaşmalar var, Dünya Ticaret Örgütünün getirmiş olduğu anlaşmalar var. Biz, belli bir mevsim, bazı ürünlerle ilgili yasakları çok kesin olarak uyguluyoruz; ama, sezon bittikten sonra da, eğer bu ürünlerle ilgili bu yasakları sürdürecek olursak, bu defa yaptırımlarla karşı karşıya kalıyoruz; muzda olduğu gibi. Biz, muzla ilgili yasağımızın süresini uzattık; ama, neredeyse, bir ceza uygulamasıyla karşı karşıya kaldık. Dolayısıyla, bütün bunlarla ilgili konularda hassasiyetimizi koruyoruz en az sizler kadar; bundan emin olun.

Bilgi transferi konusunda bazen aksamalar olabilir. Bunu da, inşallah, giderek daha iyi yapacağız. Emin olmanızı ifade ediyorum, saygılar sunuyorum.

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın Bakanım.

43 üncü maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

Sayın milletvekilleri, tasarının tümü açıkoylamaya tabidir.

Açıkoylamanın şekli hakkında Genel Kurulun kararını alacağım.

Açıkoylamanın elektronik oylama cihazıyla yapılmasını oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

Oylama için 3 dakika süre vereceğim. Bu süre içerisinde sisteme giremeyen üyelerin teknik personelden yardım istemelerini, bu yardıma rağmen de sisteme giremeyen üyelerin, oy pusulalarını, oylama için öngörülen 3 dakikalık süre içerisinde Başkanlığa ulaştırmalarını rica ediyorum.

Ayrıca, vekâleten oy kullanacak sayın bakanlar var ise, hangi bakana vekâleten oy kullandığını, oyunun rengini ve kendisinin ad ve soyadı ile imzasını da taşıyan oy pusulasını, yine, oylama için öngörülen 3 dakikalık süre içerisinde Başkanlığa ulaştırmalarını rica ediyorum.

Oylama işlemini başlatıyorum.

(Elektronik cihazla oylama yapıldı)

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, Ziraat Odaları ve Ziraat Odaları Birliği Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısının açıkoylama sonucunu açıklıyorum:

Kullanılan oy sayısı      : 252

Kabul                        : 252 (x)

Böylece, kanun tasarısı kabul edilmiş ve kanunlaşmıştır; hayırlı ve uğurlu olmasını temenni ediyorum.

Birleşime 10 dakika ara veriyorum.

 

Kapanma Saati : 17.38

 


İKİNCİ OTURUM

Açılma Saati: 17.54

BAŞKAN : Başkanvekili Nevzat PAKDİL

KÂTİP ÜYELER : Mevlüt AKGÜN (Karaman), Ahmet KÜÇÜK (Çanakkale)

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 97 nci Birleşiminin İkinci Oturumunu açıyorum.

Görüşmelere kaldığımız yerden devam ediyoruz.

Yalova Kaplıcalarının İşletilmesi ve Kaplıcaların İnkişafı İşlerinin Sıhhat ve İçtimaî Muavenet Vekâletine Bağlı Hükmî Şahsiyeti Haiz Bir Teşekküle Devri Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ile Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler ve Plan ve Bütçe Komisyonları raporlarının müzakeresine başlıyoruz.

V.- KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ İLE KOMİSYONLARDAN

GELEN DİĞER İŞLER (Devam)

9.- Yalova Kaplıcalarının İşletilmesi ve Kaplıcaların İnkişafı İşlerinin Sıhhat ve İçtimaî Muavenet Vekaletine Bağlı Hükmî Şahsiyeti Haiz Bir Teşekküle Devri Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ile Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler ve Plan ve Bütçe Komisyonları Raporları (1/783) (S. Sayısı: 448) (x)

BAŞKAN - Komisyon?.. Yerinde.

Hükümet?.. Yerinde.

Komisyon raporu 448 sıra sayısıyla bastırılıp dağıtılmıştır.

Tasarının tümü üzerinde, AK Parti Grubu adına Yalova Milletvekili Şükrü Önder ve Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına Yalova Milletvekili Muharrem İnce'nin söz talepleri vardır.

İlk söz, AK Parti Yalova Milletvekili Şükrü Önder'e aittir.

Sayın Önder, buyurun. (AK Parti sıralarından alkışlar)

AK PARTİ GRUBU ADINA ŞÜKRÜ ÖNDER (Yalova) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşülmekte olan 448 sıra sayılı Yalova Kaplıcalarının İşletilmesi ve Kaplıcaların İnkişafı İşlerinin Sıhhat ve İçtimaî Muavenet Vekâletine Bağlı Hükmî Şahsiyeti Haiz Bir Teşekküle Devri Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısıyla ilgili olarak AK Parti Grubu adına söz almış bulunuyorum; Grubum ve şahsım adına Yüce Meclisi saygıyla selamlarım.

Eski adı Pythia olan Yalova kaplıcaları bir yer sarsıntısı neticesi Milattan Önce 2000 yılında meydana gelmiştir. Eski Yunan, Bizans, Selçuklu ve Osmanlılar devrini yaşayan Yalova Kaplıcaları, Kral Konstantin, Kral Justinyen, Osmanlı sultanları ve özellikle Sultan Hamid ve Sultan Mehmet tarafından muhtelif tarihlerde restore edilmiştir.

1929 yılında Marmara Bölgesini inceleyen Yüce Önder Atatürk, Termal Kaplıcalarını da gezmiş ve Şükrü Paşadan, kaplıcanın durumu, şifaî özelliği ve idaresi hakkında bir rapor istemiştir. Bu kaplıcanın doğal zenginliğini öğrenen Atatürk, Termal'in, Avrupa'ya örnek olacak bir su şehri haline getirilmesi için, zamanın Maliye Bakanı Saraçoğlu'na, gereken tahsisatın verilmesi ve Şükrü Paşanın faaliyete geçmesi hususunda emir buyurmuş, Şükrü Paşanın önerisiyle, elinde büyük imkânlar bulunan Denizyolları İdaresi tarafından Termalin işletilmesi deruhte edilmiştir. Büyük Otelin tamiri, onarılan tesisler ile banyoların inşaı, iklim kürleri için park, gezi ve dinlenme yerlerinin yapımı, bahçe onarımı, sulama işleri için gerekli tesisat, aydınlatma sorununun çözümü, içmesuyunun kullanılır hale getirilmesi, Yüce Atatürk'ün iradesi ve devamlı gözlemleriyle, bu dönemde, Deniz Yolları İdaresi tarafından sağlanmıştır.

Termal Kaplıcalarının sağlık turizmiyle ilgili olarak örnek bir merkez olması üzerinde durularak, Atatürk'ün vefatından sonra, yine onun vasiyeti üzerine, 26.6.1939 tarihinde kabul edilen 3653 sayılı Yalova Kaplıcalarının İşletilmesi ve Kaplıcaların İnkişafı İşlerinin Sıhhat ve İçtimaî Muavenet Vekâletine Bağlı Hükmî Şahsiyeti Haiz Bir Teşekküle Devri Hakkında Kanun uyarınca, Sağlık Bakanlığına bağlı olarak kurulan Yalova Kaplıcaları İşletme İdaresi tarafından 1939 yılından 1957 yılına kadar işletilen Yalova Termal Kaplıcaları, 1957 yılında Denizcilik Bankası Türk Anonim Ortaklığına kiralanmıştır. Denizcilik Bankası zamanında, Büyük Otel, Çınar Otel, Taş Otel, Kurşunlu ve Yeni Hamam, Atatürk ve Yaver Köşkü, Termal Otel yenilenmiş, Güney-1 ve Güney-2 Otelleri yeniden yapılmıştır.

1980 yılında, Termal Kaplıcaları, TURBAN AŞ Genel Müdürlüğüne bir sözleşmeyle kiralanmış ve bu tarihten itibaren, 2001 yılına kadar da TURBAN AŞ tarafından işletilmiştir.

15.2.2001 tarihinde ise Sağlık Bakanlığı ile Türk Sağlık Eğitim Vakfı İktisadî İşletmesi arasında imzalanan protokolle, 3653 sayılı Yasaya aykırı olarak, işletme hakkı, yirmi yıl süreyle Türk Sağlık Eğitim Vakfına devredilmiştir.

Sivil toplum örgütlerinin ve Yalova halkının, özellikle o zaman Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanı olan Sayın Muharrem İnce'nin, Bursa İdare Mahkemesine açmış oldukları davalar sonucunda, Bursa 2. İdare Mahkemesi tarafından, Sağlık Bakanlığı ile TÜRKSEV arasında yapılan protokol 17.4.2003 tarihinde iptal edilmiş ve Termal Kaplıcalarını işletme hakkı, tekrar, Sağlık Bakanlığına verilmiştir.

1911 yılında İtalya'nın Başkenti Roma'da yapılan kaplıcalar yarışmasında, Yalova Termal Kaplıcaları, suları faydalı en iyi kaplıca seçilerek altın madalyayla ödüllendirilmiştir. Derin katmanlardan gelen hipertermal sıcak su sülfatlı, sodyum ve kalsiyumlu kaplıca suları, karaciğer hastalıklarında, mide ve bağırsak hastalıklarında, beslenme, metabolizma hastalıklarında, diyabet hastalıklarında ve böbrek hastalıklarında tedavi edici özelliklere sahiptir.

Yerli ve yabancı turistlerin ziyaretlerine ev sahipliği yapan, birinci derece doğal, arkeolojik ve tarihî SİT alanı olarak tescilli doğa harikası Yalova Termal Kaplıcalarının, ülke ve dünya turizmindeki potansiyelinin ortaya çıkarılabilmesi için gerekli yasal değişikliklerin yapılması şart olmuştur. Öncelikle, Sağlık Bakanlığına bağlı olarak 180 personel, 101 oda ve 220 yatak kapasitesiyle hizmet vermekte olan eski tesisler ile haziran ayı sonunda işletmeye açılacak yeni bölümün, en iyi şekilde, dünya standartlarında işletilmesi gerekmektedir. Bu amaçla, Yalova Termal Kaplıcalarının işletme şeklinin Sağlık Bakanlığının takdirine bırakılarak, Bakanlıkça teşekkül ettirilecek işletme idaresi marifetiyle sevk ve idaresinin yanında, gerçek kişilere veya özel hukuk tüzelkişilerine kiralama ve restore et-işlet-devret usulüyle özel hukuk hükümlerine ve ticarî usullere göre sevk ve idaresine imkân verilmesinin, eskimiş olan tesislerin yenilenmesinde, misafirlere daha iyi, dünya standartlarında hizmet sunulmasında, ülkeiçi ve ülkelerarası turizmde tedavi amaçlı termal turizminin hak ettiği yere ulaşmasında, Yalova ekonomisi ile ülke ekonomisine büyük katkılar sağlayacağına yürekten inanıyorum.

Bu vesileyle, tasarımızın desteklenmesini arzu ediyor, Yüce Heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (Alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Önder.

Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına, Yalova Milletvekili Sayın Muharrem İnce; buyurun. (Alkışlar)

CHP GRUBU ADINA MUHARREM İNCE (Yalova) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Öncelikle belirtmeliyim ki, ben, burada Sayın Sağlık Bakanının olmasını isterdim; çünkü, Sayın Bakan bu konuyu yakından biliyor; ama, bugün bu tasarı görüşülürken Sayın Bakanın burada olmamasını büyük bir eksiklik olarak değerlendiriyorum.

Bugün görüştüğümüz konu, aslında, tarihî önemi olan bir konu. Bugün, Termal'de, Bizansı, Osmanlıyı, cumhuriyeti, Atatürk'ü, doğayı, kültürü, tarihi, bir bütün içerisinde görmek mümkün.

Burada bazı önergelerimiz olacak. Bunlar, Cumhuriyet Halk Partisinin önergeleri değildir; öncelikle, bunun altını çizmek istiyorum. Bizim, bu konu gündeme geldiğinde, tasarı Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşülmeden önce, Yalova'da, Sayın Valinin başkanlığında -ki, bizim şehrimizde 15 belediye vardır- 15 belediye başkanının, bütün il genel meclisi üyelerinin, Yalova Ticaret ve Sanayi Odasının, milletvekillerinin, sivil toplum örgütlerinin, siyasî parti il başkanlarının katılımıyla gerçekleştirdiğimiz bir toplantı var ve bu toplantı sonucunda da ortaya çıkan bir karar var. Verdiğimiz önergeler, Yalova'daki -az önce belirttiğim kişi ve kuruluş temsilcilerinden başka, orada, bazı kamu kuruluşlarının daire müdürleri de vardı- bütün bu topluluğun; yani, Yalova'nın ortak önergeleridir.

Tabiî, burada, 15 belediye başkanının 10'unun da Adalet ve Kalkınma Partisine ait olduğunu unutmayalım. Eğer, bunları reddederseniz, Yalova'nın temel isteklerini, Yalova'nın önde gelen kişilerinin isteklerini reddetmiş olacaksınız, kendinizle de çelişmiş olacaksınız. Bir taraftan, diyorsunuz ki "yerel yönetimlere yetki verelim, yerelleştirelim" diğer taraftan, Ankara'ya bağlamaya çalışırsanız Termal'i, Yalovalıların, orada yaşayan insanların, oradaki seçilmişlerin isteklerini gözardı ederseniz, ortaya koymuş olduğunuz yerelleşme mantığıyla da çelişmiş olacaksınız.

Size Termal'in geçmişinden biraz bahsetmek istiyorum. Burası, yıllarca çiftlik gibi kullanıldı. En son, bundan yaklaşık üç yıl önce -Sağlık Bakanı Sayın Osman Durmuş tarafından kurulan TÜRKSEV diye bir vakıf vardı- Sağlık Bakanı Osman Durmuş, TÜRKSEV Vakfı Başkanı Osman Durmuş'a, TÜRKSEV yirmi yıl süreyle sıfır lira kira bedeliyle devredilmişti, kiralanmıştı. Ben, o tarihlerde Cumhuriyet Halk Partisi il başkanıydım. Ayağım kırıktı, evde yatıyordum; bütün gazeteleri okuyordum. Cumhuriyet Gazetesinden Orhan Birgit "yok mu Yalova'da buna sahip çıkacak bir kişi" diye bir makale yazmıştı. Kendisini aradım, ayrıntılarını öğrendim. O zamanki Yalova milletvekillerine konuyu aktardım. Sağ olsunlar konuyla ilgilenmediler. Bursa'daki sivil toplum örgütleriyle görüştüm ve Bursa'dan, başta Bursa Baro Başkanlığı olmak üzere, Şehir Plancıları Odası, Mimarlar Odası, Ziraat Mühendisleri Odası, Makine Mühendisleri Odası, Diş Hekimleri Odası, Malî Müşavirler Odası, Orman Mühendisleri Odası ve Levent Gencelli ile birlikte ben Muharrem İnce bu konuda bir dava açtık. Davayı kazandık; tekrar Sağlık Bakanlığına geçti burası.

Şimdi, biz, buranın kiraya verilebilmesine olanak sağlıyoruz. Burada birtakım kuşkularımız olmakla birlikte, eğer, yönetmeliğin hazırlanma aşamasında Yalovalılar, başta Yalova milletvekilleri işin içinde olursa bu kuşkularımız giderilmiş olur.

Yine, 27 Mart seçimleri öncesinde Sayın Başbakan, güzel bir bahar gününde, İskele Meydanında, denize karşı "bu seçimden sonra yorgunluğumu atmak için Yalova'ya geleceğim" demişti.

Şimdi, ben, buradan Sayın Başbakana sesleniyorum; eğer Adalet ve Kalkınma Partisinin Grubu, Yalova'nın seçilmişlerinin, Yalova'nın yöneticilerinin bu önergelerini kabul ederlerse, Sayın Başbakanı Yalova'ya bekliyoruz. Ben de Yalova'nın bir milletvekili olarak, Sayın Başbakanı daha önceki gelişlerinde karşıladığım gibi, bu sefer de bir çiçekle karşılamaya gideceğim; eğer etmezlerse, Sayın Başbakan Kızılcahamam'dan öteye geçmesin!

NUSRET BAYRAKTAR (İstanbul)- Olmadı bu işte!..

MUHARREM İNCE (Devamla)- Ya da Sayın Başbakan Rize'deki tatiline devam etsin.

ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elazığ)- Senin sorumlu olduğun bölge hangisi?!

MURAREM İNCE (Devamla)- Yalova.

FAHRETTİN POYRAZ (Bilecik)- Sen Başbakanı niye tehdit ediyorsun!..

MURARREM İNCE (Devamla)- Hayır, hayır... Bu, espriyle karışık bir şeydi. Tabiî ki gelebilir canım. Yani, böyle söylemek gerekirdi. Sayın Başbakanın da sizi sıkıştıracağını düşünüyorum.

Burada, yine kuşkularımızdan bazıları şunlardır: Yöre insanımız ne olacak?.. Bakınız, Sağlık Bakanlığı, kendi personeline internetten ilan ediyor ve diyor ki "Sağlık Bakanlığı personeline Termal kaplıcaları yüzde 40 indirimlidir." Hiç itirazımız yok; ama, Termal kaplıcalarının 500 metre yanındaki, 1 kilometre yanındaki çiftçi Mehmet Amcamın ne günahı var?.. O yörede yaşayan insanların normal ücretten oradan yararlanmasını düşünürken, sadece Bakanlık personeline bu indirimi uygularsanız, nasıl olacak, o insanlar buraya nasıl sahip çıkacaklar?.. Bu konuda bir düzenlemenin şart olduğunu düşünüyorum.

Yine, burası tarihî bir bölge; buradaki kazı çalışmaları ne olacak, bu konuyla ilgili kuşkularımız var. Burası, sıradan bir yer değil; cumhuriyetin kuruluş yıllarında yazlık bir başkent, cumhuriyetin temel kurumlarının kuruluş noktası Termal. Yalova'daki çiftlikler, o, meşhur ağaçlı yol... Biz, şanssız olduğumuz kadar şanslı da bir iliz; deprem gibi o büyük afetleri yaşarken, onun yanında, Termal gibi doğal güzelliklere de sahibiz.

Şimdi, buradaki kanunu değiştirerek, kanunun birkaç maddesini değiştirerek, Yalova'daki turizmin gelişeceğini, Termal'in gelişeceğini düşünmek fazla saflık olur diye düşünüyorum. Turizm, çok taraflı bir yatırımdır. Eğer, siz, oranın yolunu yapmazsanız, ormanlarını korumazsanız, denizini korumazsanız, insanlarını mağdur ederseniz; yıllardır bitmeyen İzmit-Yalova yolu durursa, 10 gün, 15 gün çalışıp yatarlarsa; yine, Yalova'daki üreticilerin kivileri, elmaları buzhanelerde çürürse, esnaf, diğer bölgelere oranla iki kere, üç kere fazla yıkım yaşamışken, onların sorunlarına çözüm bulmazsanız ve yine, bir başka kaplıcamızın olduğu Armutlu İlçemizle Yalova kent merkezi arasındaki ulaşımı çözmezseniz, yine, burada, depremden sonra Karamürsel-Yalova-Çınarcık 1/25 000'lik planların, yönlendirici niteliğini yitirdiği gerekçesiyle iptal edilmesine rağmen bu planları yapmazsanız ve hâlâ yapılmamışsa, siz, sorunu çözmemiş olursunuz. Bütün bunların birlikte çözüleceği bir yerde, Yalova'daki, Termal'deki turizm gelişecektir, insanımız mutlu olacaktır.

Ben, sizlere, bir konunun daha altını çizmek istiyorum: Başta da söyledim, önergelerimizin bazıları teknik anlamda doğrultmuştur yasayı; "Yalova kaplıcaları" denilmiştir, biz "Yalova Termal Kaplıcaları" denilmesini istemişiz. Çünkü, Yalova, 1995 yılında il oldu. 1939 tarihli bu Kanun çıktığında, Yalova bir nahiyeydi, bir kazaydı. 1995'te il olunca, Bursa'ya bağlı olan, Gemlik'e bağlı olan Armutlu da Yalova'ya bağlanmış oldu. Dolayısıyla, Armutlu'da da kaplıca var. Siz "Yalova Kaplıcaları" derseniz, Armutlu'daki kaplıcayı da işin içine katmış olursunuz. Bu, doğru değil. Buna "Yalova Termal Kaplıcaları" demek lazım.

Biz, yine, burada Yalova Valiliğinin ve Termal Belediyesinin birer temsilcisinin işletme idaresinde olmasını istiyoruz.

Yine, biliyoruz ki, bu Büyük Millet Meclisinden kanunlar çıkar, ama, yönetmelikleri uzun süre sürüncemede kalır; onun için, üç ay içinde çıkarılmasını istiyoruz.

Yine, Yalova Özel İdaresine ve Termal Belediyesine kaynak aktarılmasını istiyoruz. Hiç merak etmeyin, Termal Belediyesi, Cumhuriyet Halk Partili değil, Adalet ve Kalkınma Partili bir belediyedir; ama, bizim, o konudan hiçbir şeyimiz yok, sadece, o yörenin insanlarına katkı sağlamak istiyoruz.

Bu gerekçelerle bu önergelerimizi sizlerin de kabul edeceğinizi düşünüyoruz.

Buranın bir diğer özelliği daha var; burada, Büyük Millet Meclisinin bir misafirhanesi var. Birçoğunuz geldiniz. (AK Parti sıralarından "gelmedik" sesleri)

Gelirsiniz; bekliyoruz hepinizi. Ama, geldiğinizde de unutmayın, Yalova'dan bir kravat alın, elbise alın, esnafa bir alışveriş yapın, geldiğiniz, benim esnafımın işine yarasın; onu da bekliyorum. Tıraş olun Resul Bey, berber de para kazansın.

EYÜP FATSA (Ordu) - Neden Yalova'dan gelirken birer kravat hediye getirmedin?!

MUHARREM İNCE (Devamla) - Hayır, sizin paranız nasip olsun Yalovalılara.

Bakınız, sizi bu konuda uyarmak istiyorum; kaplıca tedavisi için, hepiniz, önünde sonunda, Termal'e geleceksiniz. Termal'e geldiğinizde, ben bütün hemşerilerime diyeyim ki, değerli arkadaşlarım, Adalet ve Kalkınma Partili, Cumhuriyet Halk Partili, bütün diğer partili milletvekillerine iyi bakın; biz, Sayın Şükrü Önder ile birlikte, Yalova'nın, Termal'in bu sorunlarını aktardık, arkadaşlarımız da destek oldular, Termal'in kalkınması için, Yalova'nın kalkınması için, turizmin gelişmesi için, hepsinin bunda emeği var. Bunlara hayır oyu verirseniz, sizi orada afişe ederim; bunu baştan söyleyeyim.

BAYRAM ALİ MERAL (Ankara) - Erzurum Ilıca'ya da bekleriz.

MUHARREM İNCE (Devamla) - Onu da siz çıkarsınız söylersiniz.

Burada, bizim bu önergelerimiz arasında, yine, gerektiğinde bir üniversiteye kiraya verilmesini de istiyoruz. Bu, bugün için geçerli değil. Bakın, 1939 tarihli bir kanun; kaç yıl geçmiş aradan... Her zaman Yalova Termal kaplıcalarıyla uğraşacak halimiz yok; bu Meclisin çok daha başka işleri var. Oraya bir madde eklemek istiyoruz; gerektiğinde üniversiteye de kiraya verilebilmeli.

AHMET YENİ (Samsun) - Satalım orayı!

MUHARREM İNCE (Devamla) - On sene sonra, Yalova'daki insanlar, Yalova'nın milletvekilleri, Yalova'nın yöneticileri, belediye başkanları, Yalova'ya sağlık anlamında bir üniversitenin gelmesini isterlerse, kanun buna engel olmasın istiyoruz. İlle üniversiteye verilsin demiyoruz; ama, bunun eklenmesini istiyoruz.

Yine, burada, Termal ile ilgili bu kanun, büyük ölçüde, sorunu çözebilir; ancak, kayıtlara geçsin diye söylüyorum; yönetmeliğin hazırlanması aşamasında, Yalova milletvekilleri olarak, bizim, Yalova'daki belediye başkanlarının, İl Genel Meclisi üyelerinin, Yalova'daki yöneticilerin, başta Sayın Valinin görüşlerinin alınmasını istiyoruz ve yönetmeliğin üç ay içinde çıkarılmasını istiyoruz.

Ben, bu duygu ve düşüncelerle, Termal'e, Yalova'ya katkı sağlayacağınızı, insanlarımızı mutlu edeceğizi düşünerek, hepinize saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın İnce.

Sayın milletvekilleri, tasarının tümü üzerindeki müzakereler tamamlanmıştır.

Tasarının maddelerine geçilmesi hususunu oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

1 inci maddeyi okutuyorum:

YALOVA KAPLICALARININ İŞLETİLMESİ VE KAPLICALARIN İNKİŞAFI İŞLERİNİN SIHHAT VE İÇTİMAÎ MUAVENET VEKALETİNE BAĞLI HÜKMÎ ŞAHSİYETİ HAİZ BİR TEŞEKKÜLE DEVRİ HAKKINDA KANUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI

MADDE 1. - 26.6.1939 tarihli ve 3653 sayılı Yalova Kaplıcalarının İşletilmesi ve Kaplıcaların İnkişafı İşlerinin Sıhhat ve İçtimaî Muavenet Vekaletine Bağlı Hükmî Şahsiyeti Haiz Bir Teşekküle Devri Hakkında Kanunun adı "Yalova Kaplıcalarının İdaresi ve İşletilmesi Hakkında Kanun" olarak değiştirilmiştir.

BAŞKAN - Madde üzerinde söz talebi?.. Yok.

Madde üzerinde 2 adet önerge vardır.

Önergeleri önce geliş sırasına göre okutacağım, sonra aykırılık derecesine göre işleme alacağım.

İlk önergeyi okutuyorum:

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Görüşülmekte olan 448 sıra sayılı kanun tasarısının başlığında ve 1 inci maddesinde geçen "Yalova Kaplıcaları" ibaresinin "Yalova Termal Kaplıcaları" şeklinde değiştirilmesini arz ve talep ederiz.

 

Muharrem İnce

Hüseyin Güler

Mehmet Kartal

 

Yalova

Mersin

Van

 

Engin Altay

Halil Tiryaki

Mehmet Yıldırım

 

Sinop

Kırıkkale

Kastamonu

 

 

Mehmet Sefa Sirmen

 

 

 

Kocaeli

 

 

BAŞKAN - Okutacağım ikinci önerge aykırı önerge olup, okutup işleme alacağım.

Önergeyi okutuyorum:

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Görüşülmekte olan 448 sıra sayılı tasarının 1 inci maddesindeki "olarak" ibaresinden önce gelmek üzere ve bu kanunun maddelerinde geçen "Sıhhat ve İçtimaî Muavenet Vekâleti"ibarelerinin "Sağlık Bakanlığı", "Yalova Kaymakamlığı" ibarelerinin "Yalova Valiliği" olarak değiştirilmesini arz ve talep ederiz.

 

Eyüp Fatsa

Şükrü Önder

Nusret Bayraktar

 

Ordu

Yalova

İstanbul

 

Muharrem İnce

 

Halil Tiryaki

 

Yalova

 

Kırıkkale

 

BAŞKAN - Komisyon önergeye katılıyor mu?

PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ SABAHATTİN YILDIZ (Muş) - Sayın Başkanım, çoğunluğumuz olmadığı için katılamıyoruz, takdire bırakıyoruz.

BAŞKAN - Hükümet?..

TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANI SAMİ GÜÇLÜ (Konya) - Katılıyoruz.

BAŞKAN - Gerekçeyi okutuyorum:

Gerekçe:

Kanunun diğer maddelerine uyum sağlaması amacıyla önerilmiştir.

BAŞKAN - Önergeyi oylarınıza sunuyorum : Kabul edenler... Kabul etmeyenler...Kabul edilmiştir.

Diğer önergeyi okutuyorum :

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Görüşülmekte olan 448 sıra sayılı kanun tasarısının başlığında ve 1 inci maddesinde geçen "Yalova Kaplıcaları" ibaresinin "Yalova Termal Kaplıcaları" şeklinde değiştirilmesini arz ve talep ederiz.

                                                                Muharrem İnce (Yalova) ve arkadaşları

BAŞKAN - Komisyon önergeye katılıyor mu?

PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ SABAHATTİN YILDIZ (Muş) - Takdire bırakıyoruz Sayın Başkan.

BAŞKAN - Hükümet?..

TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANI SAMİ GÜÇLÜ (Konya) - Katılıyoruz.

BAŞKAN - Gerekçeyi okutuyorum :

Gerekçe:

Bilindiği üzere, Yalova'da bu kanuna tabi kaplıcalar dışında, Armutlu İlçemizde de kaplıcalar bulunmaktadır. Her ne kadar kanunda hangi kaplıcaların kanuna tabi olduğu belirtilmiş de olsa, Yalova ismi bütün Yalova'yı ifade ettiğinden karışıklığa yol açabilir. Yürürlükteki kanun Yalova'nın il olmadığı bir dönemde çıktığından kanunun isminde sadece Yalova ismine yer verilmesi o dönem için doğru bir adlandırmaydı. Bugün Yalova il olmuştur ve kanun kapsamındaki kaplıcalar Termal İlçesinde yer almaktadır. O nedenle, kanunun isminde Termal İlçesinin adı yer almalıdır.

BAŞKAN - Önergeyi oylarınıza sunuyorum : Kabul edenler...Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

Kabul edilen önergelerle değiştirilen şekliyle 1 inci maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

2 nci maddeyi okutuyorum :

MADDE 2.- 3653 sayılı Kanunun 1 inci maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve maddeye bu fıkradan sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkralar eklenmiştir.

"Yalova İli dahilinde olup Bakanlar Kurulunca onaylanmış haritasında gösterilen sınır içindeki Devlete ait sıcak ve soğuk su kaynakları ile kaplıcaların ve bunlara ait binaların, kaplıcalar tesisatının ve arazinin değerlendirilmesi, intifa ve idaresi Sağlık Bakanlığına devredilmiştir. Yalova kaplıcaları, Bakanlıkça teşekkül ettirilecek İşletme İdaresi marifetiyle veya usul ve esasları Maliye ve Sağlık bakanlıklarınca müştereken çıkarılacak olan yönetmelikle belirlenmek kaydıyla gerçek kişilere veya özel hukuk tüzel kişilerine kiralanmak ya da restore et-işlet-devret usulü ile devredilmek suretiyle işletilebilir.

İşletme İdaresinin çalışma usul ve esasları ile işletmeye dair her türlü malî ve idarî muamelelerin yürütülme şekline ve muhasebe usullerine ait esaslar Maliye Bakanlığının uygun görüşü üzerine Sağlık Bakanlığınca çıkarılacak bir yönetmelik ile tespit olunur.

Yalova kaplıcalarının kira veya işletme gelirleri, Sağlık Bakanlığı Merkez Saymanlık Müdürlüğünün hesabına aktarılır ve bütçeye gelir kaydedilir."

BAŞKAN - Madde üzerinde söz talebi?.. Yok.

Sayın milletvekilleri, madde üzerinde 5 adet önerge vardır; önergeleri, önce geliş sıralarına göre okutacağım, sonra aykırılık derecelerine göre işleme alacağım.

Birinci önergeyi okutuyorum:

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Görüşülmekte olan 448 sıra sayılı Yalova Kaplıcalarının İdaresi ve İşletilmesi Hakkında Kanun Tasarısının 2 nci maddesinin ikinci fıkrasında "Sağlık Bakanlığınca" ibaresinden sonra gelmek üzere "3 ay içinde" ibaresinin eklenmesini arz ve talep ederiz.

 

Şükrü Önder

Muharrem İnce

Hüseyin Güler

 

Yalova

Yalova

Mersin

 

Mehmet Kartal

Mehmet Sefa Sirmen

Engin Altay

 

Van

Kocaeli

Sinop

 

Halil Tiryaki

 

Mehmet Yıldırım

 

Kırıkkale

 

Kastamonu

 

BAŞKAN - İkinci önergeyi okutuyorum:

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Görüşülmekte olan 448 sıra sayılı kanun tasarısının 2 nci maddesinde geçen "Yalova Kaplıcaları" ibaresinin "Yalova Termal Kaplıcaları" şeklinde değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.

 

Muharrem İnce

Selami Yiğit

Necati Uzdil

 

Yalova

Kars

Osmaniye

 

Ahmet Sırrı Özbek

Atila Emek

Osman Özcan

 

İstanbul

Antalya

Antalya

 

BAŞKAN - Üçüncü önergeyi okutuyorum:

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Görüşülmekte olan 448 sıra sayılı kanun tasarısının 2 nci maddesinin sonuna "Yalova Termal Kaplıcalarının kiraya verilmesi durumunda kanunun 8, 9, 10, 11, 12 nci maddeleri uygulanmaz" paragrafının eklenmesini arz ve teklif ederiz.

 

Muharrem İnce

Hüseyin Güler

Mehmet Kartal

 

Yalova

Mersin

Van

 

Mehmet Sefa Sirmen

Engin Altay

Halil Tiryaki

 

Kocaeli

Sinop

Kırıkkale

 

 

Mehmet Yıldırım

 

 

 

Kastamonu

 

 

BAŞKAN - Dördüncü önergeyi okutuyorum:

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Görüşülmekte olan 448 sıra sayılı Yalova Kaplıcalarının İdaresi ve İşletilmesi Hakkında Kanun Tasarısının 2 nci maddesinin üçüncü fıkrasında "Merkez Saymanlık Müdürlüğünün hesabına aktarılır" ifadesinden sonra gelmek üzere "oranları işletme idaresince belirlenen miktarda Termal Belediyesi ve Yalova İl Özel İdaresine pay aktarılır ve geri kalanı bütçeye gelir kaydedilir" ifadesinin eklenmesini arz ve talep ederiz.

 

Şükrü Önder

Muharrem İnce

Hüseyin Güler

 

Yalova

Yalova

Mersin

 

Mehmet Kartal

Mehmet Sefa Sirmen

Engin Altay

 

Van

Kocaeli

Sinop

 

Mehmet Yıldırım

 

Halil Tiryaki

 

Kastamonu

 

Kırıkkale

 

BAŞKAN - Şimdi, en aykırı önergeyi okutup, işleme alacağım.

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Görüşülmekte olan 448 sıra sayılı Yalova Kaplıcalarının İdaresi ve İşletilmesi Hakkında Kanun Tasarısının 2 nci maddesinin birinci fıkrasının son cümlesinin "Yalova Kaplıcaları, Bakanlıkça teşekkül ettirilecek Yalova Valiliğinin ve Termal Belediyesinin belirlediği birer temsilcinin yer aldığı işletme idaresi marifetiyle veya usul ve esasları Maliye ve Sağlık Bakanlıklarınca müştereken çıkarılacak olan yönetmelikle belirlenmek kaydıyla gerçek kişilere, özel hukuk tüzelkişilerine ve üniversitelere kiralanmak ya da restore et-işlet-devret usulüyle devredilmek suretiyle işletilebilir" şeklinde değiştirilmesini arz ve talep ederiz.

 

Muharrem İnce

Engin Altay

Hüseyin Güler

 

Yalova

Sinop

Mersin

 

Mehmet Sefa Sirmen

Halil Tiryaki

Mehmet Yıldırım

 

Kocaeli

Kırıkkale

Kastamonu

 

 

Mehmet Kartal

 

 

 

Van

 

 

BAŞKAN - Komisyon önergeye katılıyor mu?

PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ SABAHATTİN YILDIZ (Muş) - Takdire bırakıyoruz Sayın Başkan.

BAŞKAN - Hükümet katılıyor mu?

TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANI SAMİ GÜÇLÜ (Konya) - Buna katılamıyoruz efendim.

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, Komisyonun takdire bıraktığı, Hükümetin katılmadığı önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Önerge kabul edilmemiştir.

Diğer önergeyi okutuyorum:

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Görüşülmekte olan 448 sıra sayılı Yalova Kaplıcalarının İdaresi ve İşletilmesi Hakkında Kanun Tasarısının 2 nci maddesinin üçüncü fıkrasında "Merkez Saymanlık Müdürlüğünün hesabına aktarılır" ifadesinden sonra gelmek üzere "oranları işletme idaresince belirlenen miktarda Termal Belediyesi ve Yalova İl Özel İdaresine pay aktarılır ve geri kalanı bütçeye gelir kaydedilir" ifadesinin eklenmesini arz ve talep ederiz.

                                                                 Muharrem İnce (Yalova) ve arkadaşları

BAŞKAN - Komisyon önergeye katılıyor mu?

PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ SABAHATTİN YILDIZ (Muş) - Takdire bırakıyoruz Sayın Başkan.

BAŞKAN - Hükümet?..

TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANI SAMİ GÜÇLÜ (Konya) - Katılıyoruz.

BAŞKAN - Sayın İnce, gerekçeyi mi okutayım, söz mü istiyorsunuz?

MUHARREM İNCE (Yalova) - Gerekçe okunsun Sayın Başkan.

BAŞKAN - Gerekçeyi okutuyorum:

Gerekçe:

Termal tesislerinin iç ve dış turistleri çekebilmesi büyük ölçüde İl Özel İdaresinin ve Termal Belediyesinin bölgede yapacağı yatırımlara bağlıdır. Özellikle ulaşım ve çevre düzenlemesi alanında bu kuruluşlarımızın yeni yatırımlar yapması gerekmektedir. Bunların gerçekleştirilmesi amacıyla, her yıl elde edilen gelirin oranı, Sağlık Bakanlığı tarafından, üyeleri arasında Yalova Valiliğinin ve Belediyesinin birer üyesinin bulunduğu işletme idaresi tarafından belirlenerek bu kuruluşlara aktarılmalıdır.

BAŞKAN - Komisyonun takdire bıraktığı, Hükümetin katıldığı önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

Diğer önergeyi okutuyorum:

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Görüşülmekte olan 448 sıra sayılı kanun tasarısının 2 nci maddesinin sonuna "Yalova Termal Kaplıcalarının kiraya verilmesi durumunda kanunun 8, 9, 10, 11, 12 nci maddeleri uygulamaz" paragrafının eklenmesini arz ve talep ederiz.

                                                                 Muharrem İnce (Yalova) ve arkadaşları

BAŞKAN - Komisyon önergeye katılıyor mu?

PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ SABAHATTİN YILDIZ (Muş) - Sayın Başkan, katılmıyoruz.

BAŞKAN - Hükümet?..

TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANI SAMİ GÜÇLÜ (Konya) - Katılamıyoruz Sayın Başkan.

BAŞKAN - Sayın İnce, gerekçeyi mi okutayım, söz mü istiyorsunuz?

MUHARREM İNCE (Yalova) - Söz istiyorum Sayın Başkan.

BAŞKAN - Buyurun Sayın İnce.

Süreniz 5 dakika.

MUHARREM İNCE (Yalova) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; buna neden katılınmadığını anlayamadım. 8 inci maddeyi okuyorum: "Kaplıcaların inkişafı ve kendi geliri ile karşılayamayacağı işletme masrafları için, muktazi tahsisat, Sıhhat ve İçtimaî Muavenet Vekâleti bütçesinde açılacak hususî bir fasla yardım olarak konulur." Ben bunu Türkçeleştirdim, öğrendim, dersime çalıştım; yani, şu: Burada, işletme zarar ederse, zararı Sağlık Bakanlığı karşılayacak.

Şimdi, biz, buranın kiraya verilmesinin önünü açıyoruz. Kiraya verdik; bu kanunun bu maddesi uygulanırsa, kira verdiğimiz adam hiçbir zaman kâr etmeyecektir. Nasıl olsa, zarar ederse, zararı Sağlık Bakanlığı karşılayacak. Diyoruz ki, burası zarar ederse, sadece Sağlık Bakanlığı işlettiğinde uygulansın, kiraya verildiğinde bu madde uygulanmasın. Bunu söylüyoruz. Yani, neden reddettiğinizi anlayamadım. Burayı kiraya verdik, 8 inci madde uygulanırsa, madde diyor ki "burası zarar ettiğinde Sağlık Bakanlığı zararı karşılayacak." Bu madde, kiraya verdiğimiz zaman, uygulanmasın diyoruz. Dileğimiz budur.

Bunu kabul edeceğinizi umuyorum, saygılar sunuyorum. (Alkışlar)

PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ SABAHATTİN YILDIZ (Muş) - Sayın Başkan...

BAŞKAN - Buyurun efendim.

PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ SABAHATTİN YILDIZ (Muş) - Sayın Başkan, işletmeyi Sağlık Bakanlığı işletirse ve zarar ederse Sağlık Bakanlığı katkı sağlayacak; ama, özel bir şirkete kiraya verildiği zaman, zaten belli bir sözleşme yapılıyor. Bu sözleşmede şartlar belirleniyor.

MUHARREM İNCE (Yalova) - Yasada var!

BAYRAM ALİ MERAL (Ankara) - Yasada var!

PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ SABAHATTİN YILDIZ (Muş) - Yasadaki katkı, Sağlık Bakanlığının işletmesi durumundaki zararla ilgilidir.

BAYRAM ALİ MERAL (Ankara) - Yani, kaybınız ne; söyler misiniz?..

MUHARREM İNCE (Yalova)- Sözleşme yasaya aykırı olabilir mi?

BAŞKAN- Sayın milletvekilleri, Komisyonun takdire bıraktığı, Hükümetin katılamadığı önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Önerge kabul edilmiştir.

Diğer önergeyi okutuyorum:

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Görüşülmekte olan 448 sıra sayılı kanun tasarısının 2 nci maddesinde geçen "Yalova Kaplıcaları" ibaresinin "Yalova Termal Kaplıcaları" şeklinde değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.

                                                                 Muharrem İnce (Yalova) ve arkadaşları

BAŞKAN- Komisyon önergeye katılıyor mu?

PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ SABAHATTİN YILDIZ (Muş)- Sayın Başkan, takdire bırakıyoruz.

BAŞKAN- Hükümet?..

TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANI SAMİ GÜÇLÜ (Konya)- Katılıyoruz efendim.

MUHARREM İNCE (Yalova) - Gerekçe okunsun Sayın Başkan.

BAŞKAN- Gerekçeyi okutuyorum:

Gerekçe:

Bilindiği üzere, Yalova'da, bu kanuna tabi kaplıcalar dışında Armutlu İlçemizde de kaplıcalar bulunmaktadır. Her ne kadar kanunda hangi kaplıcaların kanuna tabi olduğu belirtilmiş de olsa, Yalova ismi bütün Yalova'yı ifade ettiğinden karışıklığa yol açabilir. Yürürlükteki kanun Yalova'nın il olmadığı bir dönemde çıktığından, kanunun isminde sadece Yalova ismine yer verilmesi o dönem için doğru bir adlandırmaydı, bugün uygun değildir.

BAŞKAN- Sayın milletvekilleri, Komisyonun takdire bıraktığı, Hükümetin katıldığı önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

Son önergeyi okutuyorum:

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Görüşülmekte olan 448 sıra sayılı Yalova Kaplıcalarının İdaresi ve İşletilmesi Hakkında Kanun Tasarısının 2 nci maddesinin ikinci fıkrasında "Sağlık Bakanlığınca" ibaresinden sonra gelmek üzere "3 ay içinde" ibaresinin eklenmesini arz ve talep ederiz.

                                                                 Muharrem İnce (Yalova) ve arkadaşları

BAŞKAN- Komisyon önergeye katılıyor mu?

PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ SABAHATTİN YILDIZ (Muş)- Sayın Başkanım, çoğunluğumuz hazır olmadığı için katılamıyoruz, takdire bırakıyoruz.

BAŞKAN- Hükümet?..

TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANI SAMİ GÜÇLÜ (Konya)- Katılıyoruz Sayın Başkan.

MUHARREM İNCE (Yalova) - Gerekçe okunsun Sayın Başkan.

BAŞKAN- Sayın milletvekilleri, gerekçeyi okutuyorum:

Gerekçe:

Kanunun amacına ulaşması için, ikinci fıkrada öngörülen yönetmeliğin en kısa zamanda çıkarılması gereklidir. Yönetmeliğin çıkarılmasının geciktirilmesi, bu kanunun, aslında fiilen uygulanmayacağı anlamına gelir. Bu nedenle, ilgili yönetmeliğin hazırlanıp uygulamaya konması için bir süre tespit edilmelidir. Bizce üç aylık bir süre, ilgili yönetmeliğin hazırlanması için yeterlidir.

BAŞKAN - Komisyonun takdire bıraktığı, Hükümetin katıldığı önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

Sayın milletvekilleri, 2 nci maddeyi, kabul edilen önergeler yönündeki değişik şekliyle oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

3 üncü maddeyi okutuyorum:

MADDE 3. - 3653 sayılı Kanunun 16 ncı maddesine aşağıdaki fıkralar eklenmiştir.

"İşletmenin kiralanması veya restore et-işlet-devret usulü ile devredilmesi halinde ise, kaplıcalar tarifesi, kiracının veya devralanın teklifi üzerine Sağlık Bakanlığınca aynen veya değiştirilerek onaylanmak suretiyle belirlenir.

Kaplıcalar tarifesi; işletmenin alt yapısının yenilenmesi, Yalova kaplıcaları ile bunlara ait bina, müştemilat ve diğer tesisatın restore edilmesi ve geliştirilmesi için harcamada bulunulmasına imkan verecek şekilde, maliyet ve işletmecilik esaslarına göre belirlenir."

BAŞKAN - Madde üzerinde 1 adet önerge vardır; önergeyi okutup işleme alacağım.

Önergeyi okutuyorum:

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Görüşülmekte olan 448 sıra sayılı kanun tasarısının 3 üncü maddesinde geçen "Yalova Kaplıcaları" ibaresinin "Yalova Termal Kaplıcaları" şeklinde değiştirilmesini arz ve talep ederiz.

 

Muharrem İnce

Selami Yiğit

Necati Uzdil

 

Yalova

Kars

Osmaniye

 

A. Sırrı Özbek

 

Hüseyin Bayındır

 

İstanbul

 

Kırşehir

 

BAŞKAN - Komisyon önergeye katılıyor mu?

PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ SABAHATTİN YILDIZ (Muş) - Sayın Başkan, Yüce Heyetin takdirine bırakıyoruz.

BAŞKAN - Hükümet?..

TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANI SAMİ GÜÇLÜ (Konya) - Katılıyoruz efendim.

MUHARREM İNCE (Yalova) - Gerekçe okunsun Sayın Başkan.

BAŞKAN - Gerekçeyi okutuyorum:

Gerekçe:

Bilindiği üzere, Yalova'da bu kanuna tabi kaplıcalar dışında Armutlu İlçemizde de kaplıcalar bulunmaktadır. Her ne kadar kanunda hangi kaplıcaların kanuna tabi olduğu belirtilmiş de olsa, Yalova ismi bütün Yalova'yı ifade ettiğinden karışıklığa yol açabilir. Yürürlükteki kanun Yalova'nın il olmadığı bir dönemde çıktığından kanunun isminde sadece Yalova ismine yer verilmesi, o dönem için doğru bir adlandırmaydı. Bugün Yalova il olmuştur ve kanun kapsamındaki kaplıcalar Termal İlçesinde yer almaktadır. O nedenle, kanunun isminde Termal İlçesinin adı yer almalıdır.

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, Komisyonun takdire bıraktığı, Hükümetin katıldığı önergeyi oylarınıza arz ediyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

3 üncü maddeyi, kabul edilen önerge yönündeki değişik şekliyle oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

4 üncü maddeyi okutuyorum:

MADDE 4.- Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

BAŞKAN - 4 üncü maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

5 inci maddeyi okutuyorum:

MADDE 5.- Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.

BAŞKAN - 5 inci maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

Sayın milletvekilleri, tasarının tümünü oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Tasarı kabul edilmiş ve kanunlaşmıştır; hayırlı ve uğurlu olmasını temenni ediyorum.

Saygıdeğer milletvekili arkadaşlarım, özel gündemde yer alacak işler ile sözlü soru önergelerini ve diğer denetim konularını sırasıyla görüşmek için, 8 Haziran 2004 Salı günü saat 15.00'te toplanmak üzere, birleşimi kapatıyorum.

Kapanma Saati : 18.36