DÖNEM : 21 CİLT : 95 YASAMA
YILI : 4 T. B. M. M. TUTANAK
DERGİSİ 102 nci
Birleşim 21 . 5 .
2002 Salı İ Ç İ N D E
K İ L E R I. - GEÇEN TUTANAK ÖZETİ II. - GELEN KÂĞITLAR III. -
YOKLAMA IV. -
BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI A)
GÜNDEMDIŞI KONUŞMALAR 1. - Hatay Milletvekili Süleyman Metin
Kalkan'ın, Hatay İlinde tarım sektörü ve ticaret alanında karşılaşılan
sorunlara ilişkin gündemdışı konuşması 2. - Balıkesir Milletvekili İsmail
Özgün'ün, 1919 yılında Balıkesir'de başlatılan Kuvayı Milliye hareketinin
önemine ve bu yıl ilk defa kutlanılmaya başlanılan Kuvayı Milliye Haftasına
ilişkin gündemdışı konuşması 3. - Iğdır Milletvekili Ali Güner’in,
sınır ticaretinin önemine ve sınır ticaretine getirilen kısıtlamaların
yarattığı sorunlara ilişkin gündemdışı konuşması B)
TEZKERELER VE ÖNERGELER 1. - Tacikistan-Türkiye Parlamentolararası
Dostluk Grubu Başkanı Yusufcan Ahmedov'un beraberinde bir parlamento heyetiyle
ülkemize davet edilmelerine ilişkin Başkanlık tezkeresi (3/1082) 2. - Kayseri Milletvekili Sevgi Esen'in
(9/5) esas numaralı Meclis Soruşturması Komisyonu üyeliğinden çekildiğine
ilişkin önergesi (4/487) 3. - Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı
A. Mesut Yılmaz'ın 14-16 Nisan 2002 tarihleri arasında Belçika'ya yaptığı resmî
ziyarete katılmaları uygun görülen milletvekillerine ilişkin Başbakanlık
tezkeresi (3/1083) C) GENSORU,
GENEL GÖRÜŞME, MECLİS SORUŞTURMASI VE MECLİS ARAŞTIRMASI ÖNERGELERİ 1. - İzmir Milletvekili Rahmi Sezgin ve 90
arkadaşının, tarımda ilaç, gübre ve hormon kullanımı konusunda Meclis
araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/284) 2. - Malatya Milletvekili Tevfik Ahmet
Özal ve 23 arkadaşının, 8 inci Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın uğradığı suikast
girişimi ile ölümü üzerindeki iddiaların araştırılması amacıyla Meclis
araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/285) D) ÇEŞİTLİ
İŞLER 1. - Genel Kurulu ziyaret eden
Tacikistan-Türkiye Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanı Yusufcan Ahmedov ve
beraberindeki heyete Başkanlıkça "Hoş geldiniz" denilmesi V. -
ÖNERİLER A) SİYASÎ
PARTİ GRUBU ÖNERİLERİ 1. - Genel Kurulun çalışma gün ve
saatleriyle gündemdeki sıralamanın yeniden düzenlenmesine ilişkin DSP, MHP ve
ANAP Gruplarının müşterek önerisi 2. - (10/136) esas numaralı, Konya
Milletvekili Veysel Candan ve 21 arkadaşının, belediyelerin kaynak sorunları ve
denetimi konusunda Meclis araştırması açılmasına dair önergesinin 28.5.2002
Salı günü görüşülmesine ilişkin SP Grubu önerisi VI. -
GENSORU, GENEL GÖRÜŞME, MECLİS SORUŞTURMASI VE MECLİS ARAŞTIRMASI A)
GÖRÜŞMELER 1. - Saadet Partisi Grubu adına Grup
Başkanvekilleri Çorum Milletvekili Yasin Hatiboğlu, Konya Milletvekili Veysel
Candan ve Diyarbakır Milletvekili Ömer Vehbi Hatipoğlu'nun, tabiî afetler
nedeniyle gelir kaybı ve altyapı hasarına uğrayan belediyelerin belirlenmesinde
ve bunlara yapılan yardımlarda yanlı davranarak partizanlık yaptığı ve afetler
sonrasında gerekli tedbirleri zamanında almayıp yanlış uygulamalarla tahribatın
artmasına neden olduğu iddiasıyla Başbakan Bülent Ecevit ve Bakanlar Kurulu
Üyeleri hakkında gensoru açılmasına ilişkin önergesi (11/28) VII. -
SEÇİMLER A) SAYIŞTAY
BİRİNCİ BAŞKANLIĞI SEÇİMİ 1. - Sayıştay Birinci Başkanlığı İçin
Yapılacak Seçim (S. Sayısı : 860) B)
KOMİSYONDA AÇIK BULUNAN ÜYELİĞE SEÇİM 1. - (9/5) esas numaralı Meclis
Soruşturması Komisyonunda açık bulunan üyeliğe seçim VIII. -
KANUN TASARI VE TEKLİFLERİYLE KOMİSYONLARDAN GELEN DİĞER İŞLER 1. - İzmir Milletvekili Rifat
Serdaroğlu'nun; İstanbul Milletvekili Bülent Akarcalı'nın; Amasya Milletvekili
Ahmet İyimaya'nın; Ankara Milletvekili Yıldırım Akbulut'un; Şırnak Milletvekili
Mehmet Salih Yıldırım'ın; Gaziantep Milletvekili Ali Ilıksoy, Konya
Milletvekili Ömer İzgi ve Ankara Milletvekili Nejat Arseven'in; İstanbul
Milletvekili Ziya Aktaş ve 42 Arkadaşının; Zonguldak Milletvekili Hasan
Gemici'nin ve İzmir Milletvekili Işılay Saygın'ın; Türkiye Büyük Millet Meclisi
İçtüzüğünde Değişiklik Yapılmasına Dair İçtüzük Teklifleri ve Anayasa Komisyonu
Raporu (2/94, 2/232, 2/286, 2/307, 2/310, 2/311, 2/325, 2/442, 2/449) (S.
Sayısı : 527) 2. - Ceza İnfaz Kurumları ve Tutukevleri
Personeli Eğitim Merkezleri Kanunu Tasarısı ve Adalet ve Plan ve Bütçe
Komisyonları raporları (1/744) (S. Sayısı : 786) 3. - Bazı Kanunlarda Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ve Anayasa Komisyonu Raporu (1/777) (S. Sayısı
: 557) 4. - Devlet Meteoroloji İşleri Genel
Müdürlüğü Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair
Kanun Tasarısı ve Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu (1/886) (S. Sayısı : 827) 5. - 23 Nisan 1999 Tarihine Kadar İşlenen
Suçlardan Dolayı Şartla Salıverilmeye, Dava ve Cezaların Ertelenmesine Dair
Kanunda Değişiklik Yapılmasına İlişkin 25.4.2002 Tarihli ve 4754 Sayılı Kanun
ve Anayasanın 89 uncu Maddesi Gereğince Cumhurbaşkanınca Bir Daha Görüşülmek
Üzere Geri Gönderme Tezkeresi ve Anayasa ve Adalet Komisyonları raporları
(1/975) (S. Sayısı : 858) 6. - Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Yurtdışı
Teşkilatı Hakkında 189 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ve Dışişleri Komisyonu
Raporu (1/53) (S. Sayısı : 433) 7. - Sosyal Güvenlik Kurumu Teşkilatının
Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması
Hakkında 618 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname; Sosyal Güvenlik Kurumu
Teşkilâtının Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun Tasarısı; Kayseri Milletvekili
Hasan Basri Üstünbaş ve Üç Arkadaşının Sosyal Güvenlik Kurumu Teşkilatının
Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması
Hakkında Kanun Teklifi ve Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler ve Plan ve
Bütçe Komisyonları raporları (1/755, 1/689, 2/699) (S. Sayısı : 666) 8. - Türkiye İş Kurumunun Kurulması ile
Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında 617
Sayılı Kanun Hükmünde Kararname; Türkiye İş Kurumu Kanunu Tasarısı ve Sağlık,
Aile, Çalışma ve Sosyal İşler ve Plan ve Bütçe Komisyonları raporları (1/754,
1/692) (S. Sayısı : 675) 9. - Esnaf ve Sanatkârlar ve Diğer
Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu, Tarımda Kendi Adına ve
Hesabına Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde
Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında 619 Sayılı Kanun Hükmünde
Kararname ile Aynı Mahiyetteki Kanun Tasarısı ve Sağlık, Aile, Çalışma ve
Sosyal İşler ve Plan ve Bütçe Komisyonları raporları (1/756, 1/691) (S. Sayısı
: 676) 10. - Sosyal Sigortalar Kurumu Başkanlığının
Kurulması ve Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması
Hakkında 616 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile Sosyal Sigortalar Kurumu
Kanunu Tasarısı ve Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler ve Plan ve Bütçe
Komisyonları raporları (1/753, 1/690) (S. Sayısı : 685) IX. -
SORULAR VE CEVAPLAR A) YAZILI
SORULAR VE CEVAPLARI 1. - Karaman Milletvekili Zeki Ünal'ın,
sosyal ve ekonomik sorunlara karşı alınan tedbirlere ve kamudaki ücret
dengesizliğinin düzeltilmesine ilişkin Başbakandan sorusu ve Devlet Bakanı
Kemal Derviş'in cevabı (7/6572) 2. - İzmir Milletvekili Suha Tanık'ın; Kamu bankalarında çalışan bir kısım
personelin mükerrer maaş aldıkları iddiasına, Kamu bankalarının kapatılacak şubelerine
ve aktarılacak personeline, Kamu bankaları Ortak Yönetim Kurulu
Üyeleri, banka yöneticileri ve dışarıdan getirilen personele yapılan ödemelere, Kamu Bankaları Ortak Yönetim Kurulu
Üyelerinin maaşlarına, Kamu Bankaları Ortak Yönetim Kurulu
Üyelerine temettü ödendiği iddiasına, - Kayseri Milletvekili Sadık Yakut'un; Kamu bankalarında kredilerle ilgili
disiplin cezası alıp, üst yönetime atanan personele, İlişkin soruları ve Devlet Bakanı Kemal
Derviş'in cevabı (7/6614, 6615, 6618, 6619, 6621, 6632) 3. - Erzurum Milletvekili Aslan Polat'ın,
Türkiye Bankalar Birliğince yaptırılan dalgalı kur rejimi araştırmasının
tespitlerine ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı Kemal Derviş'in cevabı (7/6627) 4. - Erzurum Milletvekili Aslan Polat'ın,
basın kuruluşlarına uygulanan promosyon yasağının kaldırılacağı iddiasına ilişkin
sorusu ve Devlet Bakanı Kemal Derviş'in cevabı (7/6747) 5. - Karaman Milletvekili Zeki Ünal'ın,
doğal kaynak sularının değerlendirilmesine ilişkin sorusu ve Maliye Bakanı
Sümer Oral'ın cevabı (7/6808) 6. - Sinop Milletvekili Kadir Bozkurt'un,
İmralı Cezaevindeki koşullara ilişkin sorusu ve Adalet Bakanı Hikmet Sami
Türk'ün cevabı (7/6852) 7. - Karaman Milletvekili Zeki Ünal'ın,
İsdemir'in malî durumuna ve bir firmayla yaptığı sözleşmeye ilişkin sorusu ve
Devlet Bakanı Yılmaz Karakoyunlu'nun cevabı (7/6900) 8. - Şanlıurfa Milletvekili Mustafa Niyazi
Yanmaz'ın, okullarda bilgisayar kullanımına ilişkin sorusu ve Millî Eğitim
Bakanı Metin Bostancıoğlu'nun cevabı (7/6908) 9. - Aydın Milletvekili Ali Rıza Gönül'ün,
Şartla Salıverme Kanunundan yararlananlara ilişkin sorusu ve Adalet Bakanı
Hikmet Sami Türk'ün cevabı (7/6936) 10. - Erzurum Milletvekili Aslan Polat'ın,
yatırım programlarından çıkarılan projelere ilişkin sorusu ve Ulaştırma Bakanı
Oktay Vural'ın cevabı (7/6944) 11. - Erzurum Milletvekili Aslan Polat'ın,
yatırım programlarından çıkarılan projelere ilişkin sorusu ve Tarım ve
Köyişleri Bakanı Hüsnü Yusuf Gökalp'in cevabı (7/6946) 12. - Ankara Milletvekili M. Zeki
Çelik'in, Bakanlık Müsteşarına ilişkin sorusu ve Bayındırlık ve İskân Bakanı
Abdülkadir Akcan'ın cevabı (7/6951) 13. - Aksaray Milletvekili Ramazan
Toprak'ın, bir kamu bankası genel müdürü hakkında bir gazetede çıkan habere
ilişkin Başbakandan sorusu ve Devlet Bakanı Kemal Derviş'in cevabı (7/6960) 14. - Aksaray Milletvekili Ramazan
Toprak'ın, Türk Devleti ve milletine yönelik tahkir ve tezyif edici sözler sarf
eden Ankara İtalyan Kültür Merkezi Müdiresine ilişkin Başbakandan sorusu ve
Dışişleri Bakanı İsmail Cem'in cevabı (7/6963) 15. - Gaziantep Milletvekili Nurettin
Aktaş'ın, Afganistan'daki ISAF komutasının Türkiye'ye verilmesine ilişkin
Başbakandan sorusu ve Millî Savunma Bakanı Sabahattin Çakmakoğlu'nun cevabı
(7/6965) 16. - Adıyaman Milletvekili Mahmut
Göksu'nun, Adapazarı traktör fabrikasına ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı Yılmaz
Karakoyunlu'nun cevabı (7/6966) 17. - Adıyaman Milletvekili Mahmut
Göksu'nun, Silahlı Kuvvetlerin modernizasyonuna ilişkin sorusu ve Millî Savunma
Bakanı Sabahattin Çakmakoğlu'nun cevabı (7/6972) 18. - Erzincan Milletvekili Tevhit
Karakaya'nın, lise diplomaları için çizilen ay ve yıldız şekillerine ilişkin
sorusu ve Millî Eğitim Bakanı Metin Bostancıoğlu'nun cevabı (7/6975) 19. - Karaman Milletvekili Zeki Ünal'ın,
M-60 tanklarının modernizasyonuna ilişkin sorusu ve Millî Savunma Bakanı
Sabahattin Çakmakoğlu'nun cevabı (7/6984) 20. - Ankara Milletvekili Cemil Çiçek'in,
ÖİK Başkanının görevden alınma nedenine ve özelleştirme çalışmalarına ilişkin
sorusu ve Devlet Bakanı Yılmaz Karakoyunlu'nun cevabı (7/6991) 21. - Konya Milletvekili Remzi Çetin'in,
mısır ithalatına ve ekimine ilişkin sorusu ve Tarım ve Köyişleri Bakanı Hüsnü
Yusuf Gökalp'in cevabı (7/7005) 22. - Bursa Milletvekili Ertuğrul
Yalçınbayır'ın, tarım reformu uygulama projesine ilişkin Başbakandan sorusu ve
Tarım ve Köyişleri Bakanı Hüsnü Yusuf Gökalp'in cevabı (7/7010) 23. - Balıkesir Milletvekili İsmail
Özgün'ün, Balıkesir SEKA Fabrikasına ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı Yılmaz
Karakoyunlu'nun cevabı (7/7011) 24. - İstanbul Milletvekili Emre
Kocaoğlu'nun, İstanbul'daki köprü ve viyadüklerin depreme karşı güçlendirilmesinde
kullanılacak krediye ilişkin sorusu ve Bayındırlık ve İskân Bakanı Abdülkadir
Akcan'ın cevabı (7/7048) 25. - Çankırı Milletvekili Hüseyin
Karagöz'ün; Çankırı'daki köylerin içme suyu sorununa
ve Saraycık grup içme suyu projesine, Yaprak-Tosya yol çalışması ile
Çankırı'daki sulama kanalı ve arazi tapulaştırılması projelerine, İlişkin soruları ve Devlet Bakanı Mustafa
Yılmaz'ın cevabı (7/7049, 7050) 26. - Karaman Milletvekili Zeki Ünal'ın,
son on yılda görevlerinden alınan ve mahkeme kararı ile görevlerine iade edilen
bürokratlara ilişkin sorusu ve Tarım ve Köyişleri Bakanı Hüsnü Yusuf Gökalp'in
cevabı (7/7074) 27. - Ardahan Milletvekili Saffet
Kaya'nın, Kars-Ardahan demiryolu ve Ardahan Havaalanı projelerine ilişkin
sorusu ve Ulaştırma Bakanı Oktay Vural'ın cevabı (7/7089) 28. - Manisa Milletvekili Rıza Akçalı'nın,
Manisa'daki tütün işletmelerinde çalışan işçilerin ve tütün üreticilerinin
durumuna ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı Yılmaz Karakoyunlu'nun cevabı (7/7108) 29. - Konya Milletvekili Lütfi Yalman'ın,
bazı konulardaki değerlendirmelerine ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı ve
Başbakan Yardımcısı A. Mesut Yılmaz'ın cevabı (7/7111) 30. - İstanbul Milletvekili Bülent
Akarcalı'nın, her tekneden sağlık belgesi isteme uygulamasına ilişkin sorusu ve
Devlet Bakanı Ramazan Mirzaoğlu'nun cevabı (7/7116) 31. - Adıyaman Milletvekili Mahmut
Göksu'nun, Adıyaman'ın öğretmen ihtiyacına ilişkin sorusu ve Millî Eğitim
Bakanı Metin Bostancıoğlu'nun cevabı (7/7128) 32. - Ankara Milletvekili M. Zeki
Çelik'in, sermayenin ve şirketlerin teşvikine ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı
Kemal Derviş'in cevabı (7/7197) I. - GEÇEN
TUTANAK ÖZETİ TBMM Genel Kurulu saat 15.00'te açılarak
dört oturum yaptı. Samsun Milletvekili Tarık Cengiz, 19 Mayıs
Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramına, Aydın Milletvekili Ali Uzunırmak,
Formula-1 yarışlarının Türkiye'de yapılmasına, İlişkin gündemdışı birer konuşma yaptılar. Niğde Milletvekili Mükerrem Levent'in,
Türkiye'deki rüzgâr enerjisi ve hidrolik santrallara ilişkin gündemdışı
konuşmasına Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Zeki Çakan cevap verdi. Devlet Bakanı Reşat Doğru'nun, Atatürk'ün
Nutku'nun Kırgızca çevirisinin tanıtım törenlerine katılmak ve görüşmelerde
bulunmak üzere Kırgızistan'a, Sağlık Bakanı Osman Durmuş'un,
görüşmelerde bulunmak üzere Özbekistan'a, Devlet Bakanı Reşat Doğru'nun, temas ve
görüşmelerde bulunmak üzere Kosova ve Makedonya'ya, Yaptıkları resmî ziyaretlere katılacak
milletvekillerine ilişkin Başbakanlık tezkereleri kabul edildi. Görüşmeleri önceki birleşimde tamamlanan,
Vakıflar Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde
Kararnameye Bir Geçici Madde Eklenmesi Hakkında Kanun Tasarısının (1/973,
1/821) (S. Sayısı : 862), yapılan oylamadan sonra, kabul edildiği ve
kanunlaştığı açıklandı. Gündemin "Kanun Tasarı ve Teklifleri
ile Komisyonlardan Gelen Diğer İşler" kısmında bulunan: TBMM İçtüzüğünde Değişiklik Yapılmasına
Dair İçtüzük Teklifleri ve Anayasa Komisyonu raporunun (2/94, 2/232, 2/286,
2/307, 2/310, 2/311, 2/325, 2/442, 2/449) (S. Sayısı : 527) görüşmeleri, daha
önce geri alınan maddelere ilişkin Komisyon raporu henüz hazırlanmadığından; Ceza İnfaz Kurumları ve Tutukevleri
Personeli Eğitim Merkezleri (1/744) (S. Sayısı : 786), Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına
Dair (1/777) (S. Sayısı : 557), Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü
Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair (1/886) (S.
Sayısı : 827), Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Yurtdışı
Teşkilatı Hakkında 189 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye İlişkin (1/53) (S. Sayısı
: 433), Sosyal Güvenlik Kurumu Teşkilatının
Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması
Hakkında 618 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname; Sosyal Güvenlik Kurumu
Teşkilatının Kuruluş ve Görevleri Hakkında (1/755, 1/689, 2/699) (S. Sayısı :
666), Türkiye İş Kurumunun Kurulması ile Bazı
Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında 617 Sayılı
Kanun Hükmünde Kararname; Türkiye İş Kurumu (1/754, 1/692) (S. Sayısı : 675), Esnaf ve Sanatkârlar ve Diğer Bağımsız
Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu, Tarımda Kendi Adına ve Hesabına
Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde
Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında 619 Sayılı Kanun Hükmünde
Kararname ile Aynı Mahiyetteki (1/756, 1/691) (S. Sayısı : 676), Sosyal Sigortalar Kurumu Başkanlığının
Kurulması ve Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması
Hakkında 616 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile Sosyal Sigortalar Kurumu
(1/753, 1/690) (S. Sayısı : 685), Gümrük Müsteşarlığının Teşkilat ve
Görevleri Hakkında 485 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile Gümrük
Müsteşarlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Bazı
Hükümlerinin Değiştirilmesine Dair 541 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye
İlişkin (1/209, 1/228) (S. Sayısı : 861), Çocuk Haklarına Dair Sözleşmeye Ek
Çocukların Silahlı Çatışmalara Dahil Olmaları Konusundaki İhtiyarî Protokolün
Onaylanmasının Uygun Bulunduğu Hakkında (1/894) (S. Sayısı : 796), Avrupa Çevre Ajansına ve Avrupa Bilgi ve
Gözlem Ağına Türkiye Cumhuriyetinin Katılımı ile İlgili Olarak Avrupa Topluluğu
ve Türkiye Cumhuriyeti Arasında Yapılan Anlaşmanın Kabul Edilmesi ile İlgili
Müzakerelerin Nihaî Senedinin ve Türkiye Cumhuriyeti ile Avrupa Topluluğu
Arasında Türkiye Cumhuriyetinin Avrupa Çevre Ajansı ve Avrupa Bilgi ve Gözlem
Ağına Katılımı Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair (1/805) (S.
Sayısı : 715), Avrupa Peyzaj Sözleşmesinin Onaylanmasının
Uygun Bulunduğuna Dair (1/853) (S. Sayısı : 716), Kanun Tasarılarının görüşmeleri, ilgili
komisyon yetkilileri Genel Kurulda hazır bulunmadıklarından, Ertelendi; Cumhurbaşkanınca bir daha görüşülmek üzere
geri gönderilen, 23 Nisan 1999 Tarihine Kadar İşlenen Suçlardan Dolayı Şartla
Salıverilmeye, Dava ve Cezaların Ertelenmesine Dair Kanunda Değişiklik
Yapılmasına İlişkin 25.4.2002 Tarihli ve 4754 Sayılı Kanunun (1/975) (S. Sayısı
: 858) tümü üzerindeki görüşmeler tamamlandı; maddelerine geçilmesi sırasında
istem üzerine elektronik cihazla yapılan yoklamalarda Genel Kurulda toplantı
yetersayısı bulunmadığı anlaşıldığından; 21 Mayıs 2002 Salı günü saat 15.00'te
toplanmak üzere, birleşime 21.23'te son verildi. Yüksel
Yalova Başkanvekili
No. : 143 II. - GELEN KÂĞITLAR 17 . 5 . 2002 CUMA Tasarılar 1. - Eşyanın Geçici
İthalatına İlişkin İstanbul Sözleşmesine Katılmamızın Uygun Bulunduğu Hakkında
Kanun Tasarısı (1/982) (Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabiî Kaynaklar, Bilgi ve
Teknoloji ve Dışişleri Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi : 9.5.2002) 2. - Türkiye Cumhuriyeti
Hükümeti ve Ukrayna Hükümeti Arasında Uzayın Araştırma ve Kullanımı Konularında
İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğu Hakkında Kanun Tasarısı
(1/983) (Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabiî Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji ve
Dışişleri Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi : 9.5.2002) 3. - Türkiye Cumhuriyeti
ve Yemen Cumhuriyeti Arasında Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunmasına
İlişkin Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı (1/984)
(Plân ve Bütçe ve Dışişleri Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi :
9.5.2002) 4. - Türkiye Cumhuriyeti
ve Makedonya Cumhuriyeti Arasında Konsolosluk Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun
Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı (1/985) (Dışişleri Komisyonuna) (Başkanlığa
geliş tarihi : 9.5.2002) 5. - Türk Patent
Enstitüsü Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik
Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı (1/986) (Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabiî
Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji ve Plân ve Bütçe Komisyonlarına) (Başkanlığa
geliş tarihi : 14.5.2002) 6. - Atatürk Kültür, Dil
ve Tarih Yüksek Kurumu Kanunu ile Devlet Memurları Kanununda Değişiklik
Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı (1/987) (Plân ve Bütçe ve Millî Eğitim,
Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi : 14.5.2002) 7. - Özel Tüketim Vergisi
Kanunu Tasarısı (1/988) (Plân ve Bütçe Komisyonuna) (Başkanlığa geliş tarihi :
17.5.2002) Teklifler 1. - Çorum Milletvekili
Melek Denli Karaca'nın; 14.1.1970 Tarihli 1211 Sayılı Türkiye Cumhuriyet Merkez
Bankası Kanununa Geçici Bir Madde Eklenmesine İlişkin Kanun Teklifi (2/972)
(Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabiî Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji ve Plân ve Bütçe
Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi : 8.5.2002) 2. - Antalya Milletvekili
Salih Çelen'in; Yükseköğretim Kurumları Teşkilâtı Kanununda Değişiklik
Yapılması Hakkında Kanun Teklifi (2/973) (Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor
ve Plân ve Bütçe Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi : 14.5.2002) Tezkere 1. - Kocaeli Milletvekili
Kemal Köse'nin; Yasama Dokunulmazlığının Kaldırılması Hakkında Başbakanlık
Tezkeresi (3/1080) (Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma
Komisyona) (Başkanlığa geliş tarihi : 13.5.2002) Sözlü Soru Önergeleri 1. - Bursa Milletvekili
Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Çevre Bakanından sözlü soru önergesi (6/1846)
(Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 2. - Bursa Milletvekili
Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi
(6/1847) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 3. - Bursa Milletvekili
Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi
(6/1848) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 4. - Bursa Milletvekili
Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru
önergesi (6/1849) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 5. - Bursa Milletvekili
Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Maliye Bakanından sözlü soru önergesi
(6/1850) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 6. - Bursa Milletvekili
Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Sanayi ve Ticaret Bakanından sözlü soru
önergesi (6/1851) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 7. - Bursa Milletvekili
Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Devlet Bakanından (Edip Safder Gaydalı) sözlü
soru önergesi (6/1852) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 8. - Bursa Milletvekili
Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Devlet Bakanından (Faruk Bal) sözlü soru
önergesi (6/1853) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 9. - Bursa Milletvekili
Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Devlet Bakanından (Fikret Ünlü) sözlü soru
önergesi (6/1854) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 10. - Bursa Milletvekili
Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Adalet Bakanından sözlü soru önergesi
(6/1855) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 11. - Bursa Milletvekili
Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru
önergesi (6/1856) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 12. - Bursa Milletvekili
Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Dışişleri Bakanından sözlü soru önergesi
(6/1857) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 13. - Bursa Milletvekili
Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Kültür Bakanından sözlü soru önergesi
(6/1858) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 14. - Bursa Milletvekili
Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Devlet Bakanından (Kemal Derviş) sözlü soru
önergesi (6/1859) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 15. - Bursa Milletvekili
Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Devlet Bakanından (Mehmet Keçeciler) sözlü
soru önergesi (6/1860) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 16. - Bursa Milletvekili
Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Turizm Bakanından sözlü soru önergesi
(6/1861) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 17. - Bursa Milletvekili
Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Devlet Bakanından (Mustafa Yılmaz) sözlü soru
önergesi (6/1862) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 18. - Bursa Milletvekili
Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Orman Bakanından sözlü soru önergesi (6/1863)
(Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 19. - Bursa Milletvekili
Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Devlet Bakanından (Nejat Arseven) sözlü soru
önergesi (6/1864) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 20. - Bursa Milletvekili
Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Ulaştırma Bakanından sözlü soru önergesi
(6/1865) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 21. - Bursa Milletvekili
Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi
(6/1866) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 22. - Bursa Milletvekili
Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Devlet Bakanından (Ramazan Mirzaoğlu) sözlü
soru önergesi (6/1867) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 23. - Bursa Milletvekili
Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Devlet Bakanından (Şuayip Üşenmez) sözlü soru
önergesi (6/1868) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 24. - Bursa Milletvekili
Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Devlet Bakanından (Şükrü Sina Gürel) sözlü
soru önergesi (6/1869) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 25. - Bursa Milletvekili
Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Devlet Bakanından (Tunca Toskay) sözlü soru
önergesi (6/1870) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 26. - Bursa Milletvekili
Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından sözlü
soru önergesi (6/1871) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 27. - Bursa Milletvekili
Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Devlet Bakanından (Yılmaz Karakoyunlu) sözlü
soru önergesi (6/ 1872) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 28. - Bursa Milletvekili
Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısından (A.
Mesut Yılmaz) sözlü soru önergesi (6/1873) (Başkanlığa geliş tarihi :
16.5.2002) 29. - Bursa Milletvekili
Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısından (H.
Hüsamettin Özkan) sözlü soru önergesi (6/1874) (Başkanlığa geliş tarihi :
16.5.2002) 30. - Bursa Milletvekili
Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısından
(Devlet Bahçeli) sözlü soru önergesi (6/1875) (Başkanlığa geliş tarihi :
16.5.2002) Yazılı Soru Önergeleri 1. - Yozgat Milletvekili
İlyas Arslan'ın, yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın karşılaştıkları
sorunlar ve bunların çözümlerine ilişkin Dışişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/7393) (Başkanlığa geliş tarihi : 9.5.2002) 2. - Konya Milletvekili
Lütfi Yalman'ın, 23 Nisan Millî Egemenlik ve Çocuk Bayramında çocuklara
dağıtılan bir kitaba ilişkin Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanından yazılı
soru önergesi (7/7394) (Başkanlığa geliş tarihi : 15.5.2002) 3. - Konya Milletvekili
Lütfi Yalman'ın, doğalgaz alım taahhütlerine ve şehirlerdeki doğalgaz
yatırımlarına ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanından yazılı soru önergesi
(7/7395) (Başkanlığa geliş tarihi : 15.5.2002) 4. - Konya Milletvekili
Lütfi Yalman'ın, bir lise müdür yardımcısının görevden alınmasına ilişkin
Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/7396) (Başkanlığa geliş tarihi :
15.5.2002) 5. - Konya Milletvekili
Lütfi Yalman'ın, YÖK Başkanının Musevi öğrencilere yönelik üniversitelere
gönderdiği genelgeye ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/7396)
(Başkanlığa geliş tarihi : 15.5.2002) 6. - Konya Milletvekili
Lütfi Yalman'ın, tank modernizasyonu ihalesine ilişkin Millî Savunma Bakanından
yazılı soru önergesi (7/7398) (Başkanlığa geliş tarihi : 15.5.2002) 7. - Konya Milletvekili
Lütfi Yalman'ın, Avrupa Birliği Komisyonunun desteğiyle çıkan bir broşürde bazı
yasadışı örgütlerin legal parti gibi gösterildiği iddialarına ilişkin Dışişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7399) (Başkanlığa geliş tarihi : 15.5.2002) 8. - Konya Milletvekili
Lütfi Yalman'ın, Bafra'da Atatürkçü Düşünce Derneğinin düzenlediği konferansa
zorla katılım sağlandığı iddialarına ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı
soru önergesi (7/7400) (Başkanlığa geliş tarihi : 15.5.2002) 9. - Konya Milletvekili
Lütfi Yalman'ın, evrim teorisinin müfredattaki yerine ilişkin Millî Eğitim
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7401) (Başkanlığa geliş tarihi : 15.5.2002) 10. - Konya Milletvekili
Lütfi Yalman'ın, İstanbul Üniversitesi Rektörünün Sarıyer-Zekeri-yaköy'deki
villasına ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru önergesi (7/7402) (Başkanlığa
geliş tari-hi : 15.5.2002) 11. - Konya Milletvekili
Lütfi Yalman'ın, S.S.K'nın ihalesiz alımlarına ilişkin Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/7403) (Başkanlığa geliş tarihi :
15.5.2002) 12. - Konya Milletvekili
Lütfi Yalman'ın, bazı kişiler hakkındaki ajanlık iddialarına ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7404) (Başkanlığa geliş tarihi : 15.5.2002) 13. - Konya Milletvekili
Lütfi Yalman'ın, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde Türkiye aleyhine açılan
davalara ve verilen kararlara ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi
(7/7405) (Başkanlığa geliş tarihi : 15.5.2002) 14. - Şanlıurfa
Milletvekili Mustafa Niyazi Yanmaz'ın, Türkiye ile Yunanistan arasındaki
doğalgaz boru hattı çalışmalarına ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanından
yazılı soru önergesi (7/7406) (Başkanlığa geliş tarihi : 15.5.2002) 15. - Van Milletvekili
Hüseyin Çelik'in, Bosna'daki Birleşmiş Milletler görevlileriyle ilgili bir
gazetede çıkan habere ilişkin Dışişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/7407) (Başkanlığa geliş tarihi : 15.5.2002) 16. - Van Milletvekili
Hüseyin Çelik'in, Bosna'daki Birleşmiş Milletler görevlileriyle ilgili bir
gazetede çıkan habere ilişkin Devlet Bakanından (Nejat Arseven) yazılı soru
önergesi (7/7408) (Başkanlığa geliş tarihi : 15.5.2002) 17. - İstanbul
Milletvekili Azmi Ateş'in, elektrik fiyatlarına ve şebeke kayıplarına ilişkin
Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanından yazılı soru önergesi (7/7409) (Başkanlığa
geliş tarihi :15.5.2002) 18. - İstanbul
Milletvekili Azmi Ateş'in, hidroelektrik santrallerinde elektrik üretiminin
durdurulduğu iddialarına ve doğalgaz alım taahhütlerine ilişkin Enerji ve Tabiî
Kaynaklar Bakanından yazılı soru önergesi (7/7410) (Başkanlığa geliş tarihi :
15.5.2002) 19. - İstanbul
Milletvekili Azmi Ateş'in, elektrik üretimi ve tüketimi ile elektrik
teminindeki maliyetlere ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanından yazılı
soru önergesi (7/7411) (Başkanlığa geliş tarihi : 15.5.2002) 20. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan müşavir atamalarına ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/7412) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 21. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan müşavir atamalarına ilişkin Devlet
Bakanından (Kemal Derviş) yazılı soru önergesi (7/7413) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002) 22. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan müşavir atamalarına ilişkin Devlet
Bakanından (Tunca Toskay) yazılı soru önergesi (7/7414) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002) 23. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan müşavir atamalarına ilişkin Devlet
Bakanından (Yılmaz Karakoyunlu) yazılı soru önergesi (7/7415) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002) 24. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan müşavir atamalarına ilişkin Devlet
Bakanından (Faruk Bal) yazılı soru önergesi (7/7416) (Başkanlığa geliş tarihi :
16.5.2002) 25. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan müşavir atamalarına ilişkin Devlet
Bakanından (Şükrü Sina Gürel) yazılı soru önergesi (7/7417) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002) 26. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan müşavir atamalarına ilişkin Devlet
Bakanından (Nejat Arseven) yazılı soru önergesi (7/7418) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002) 27. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan müşavir atamalarına ilişkin Devlet
Bakanından (Edip Safder Gaydalı) yazılı soru önergesi (7/7419) (Başkanlığa
geliş tarihi : 16.5.2002) 28. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan müşavir atamalarına ilişkin Devlet
Bakanından (Şuayip Üşenmez) yazılı soru önergesi (7/7420) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002) 29. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan müşavir atamalarına ilişkin Adalet
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7421) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 30. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan müşavir atamalarına ilişkin Millî
Savunma Bakanından yazılı soru önergesi (7/7422) (Başkanlığa geliş tarihi :
16.5.2002) 31. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan müşavir atamalarına ilişkin Millî
Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/7423) (Başkanlığa geliş tarihi :
16.5.2002) 32. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan müşavir atamalarına ilişkin Çalışma ve
Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/7424) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002) 33. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan müşavir atamalarına ilişkin Devlet
Bakanı ve Başbakan Yardımcısından (A. Mesut Yılmaz) yazılı soru önergesi
(7/7425) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 34. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan müşavir atamalarına ilişkin Devlet
Bakanı ve Başbakan Yardımcısından (Devlet Bahçeli) yazılı soru önergesi
(7/7426) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 35. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan müşavir atamalarına ilişkin Sağlık
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7427) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 36. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan müşavir atamalarına ilişkin Ulaştırma
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7428) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 37. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan müşavir atamalarına ilişkin Tarım ve
Köyişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/7429) (Başkanlığa geliş tarihi :
16.5.2002) 38. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan müşavir atamalarına ilişkin Sanayi ve
Ticaret Bakanından yazılı soru önergesi (7/7430) (Başkanlığa geliş tarihi :
16.5.2002) 39. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan müşavir atamalarına ilişkin Enerji ve
Tabiî Kaynaklar Bakanından yazılı soru önergesi (7/7431) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002) 40. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan müşavir atamalarına ilişkin Kültür
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7432) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 41. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan müşavir atamalarına ilişkin Çevre
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7433) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 42. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan müşavir atamalarına ilişkin Orman
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7434) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 43. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan müşavir atamalarına ilişkin Devlet
Bakanı ve Başbakan Yardımcısından (H. Hüsamettin Özkan) yazılı soru önergesi
(7/7435) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 44. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan müşavir atamalarına ilişkin Devlet
Bakanından (Mehmet Keçeciler) yazılı soru önergesi (7/7436) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002) 45. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan müşavir atamalarına ilişkin Turizm
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7437) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 46. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan müşavir atamalarına ilişkin Dışişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7438) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 47. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan müşavir atamalarına ilişkin Devlet
Bakanından (Recep Önal) yazılı soru önergesi (7/7439) (Başkanlığa geliş tarihi
: 16.5.2002) 48. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan müşavir atamalarına ilişkin Maliye
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7440) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 49. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan müşavir atamalarına ilişkin Devlet
Bakanından (Hasan Gemici) yazılı soru önergesi (7/7441) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002) 50. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan müşavir atamalarına ilişkin Devlet
Bakanından (Ramazan Mirzaoğlu) yazılı soru önergesi (7/7442) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002) 51. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan müşavir atamalarına ilişkin Devlet
Bakanından (Mustafa Yılmaz) yazılı soru önergesi (7/7443) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002) 52. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan müşavir atamalarına ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7444) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 53. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan müşavir atamalarına ilişkin Devlet
Bakanından (Reşat Doğru) yazılı soru önergesi (7/7445) (Başkanlığa geliş tarihi
: 16.5.2002) 54. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan müşavir atamalarına ilişkin Devlet
Bakanından (Fikret Ünlü) yazılı soru önergesi (7/7446) (Başkanlığa geliş tarihi
: 16.5.2002) 55. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan müşavir atamalarına ilişkin Bayındırlık
ve İskân Bakanından yazılı soru önergesi (7/7447) (Başkanlığa geliş tarihi :
16.5.2002) 56. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat atamalarına ilişkin Devlet
Bakanından (Hasan Gemici) yazılı soru önergesi (7/7448) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002) 57. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat atamalarına ilişkin Sağlık
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7449) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 58. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat atamalarına ilişkin Ulaştırma
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7450) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 59. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat atamalarına ilişkin Tarım ve
Köyişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/7451) (Başkanlığa geliş tarihi :
16.5.2002) 60. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat atamalarına ilişkin Sanayi ve
Ticaret Bakanından yazılı soru önergesi (7/7452) (Başkanlığa geliş tarihi :
16.5.2002) 61. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat atamalarına ilişkin Enerji ve
Tabiî kaynaklar Bakanından yazılı soru önergesi (7/7453) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002) 62. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat atamalarına ilişkin Kültür
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7454) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 63. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat atamalarına ilişkin Çevre
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7455) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 64. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat atamalarına ilişkin Orman
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7456) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 65. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat atamalarına ilişkin Devlet
Bakanından (Ramazan Mirzaoğlu) yazılı soru önergesi (7/7457) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002) 66. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat atamalarına ilişkin Devlet
Bakanından (Mustafa Yılmaz) yazılı soru önergesi (7/7458) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002) 67. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat atamalarına ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7459) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 68. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat atamalarına ilişkin Devlet
Bakanından (Reşat Doğru) yazılı soru önergesi (7/7460) (Başkanlığa geliş tarihi
: 16.5.2002) 69. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat atamalarına ilişkin Devlet
Bakanından (Fikret Ünlü) yazılı soru önergesi (7/7461) (Başkanlığa geliş tarihi
: 16.5.2002) 70. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat atamalarına ilişkin
Bayındırlık ve İskân Bakanından yazılı soru önergesi (7/7462) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002) 71. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat atamalarına ilişkin Devlet
Bakanından (Kemal Derviş) yazılı soru önergesi (7/7463) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002) 72. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat atamalarına ilişkin Devlet
Bakanından (Nejat Arseven) yazılı soru önergesi (7/7464) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002) 73. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat atamalarına ilişkin Devlet
Bakanından (Şükrü Sina Gürel) yazılı soru önergesi (7/7465) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002) 74. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat atamalarına ilişkin Devlet
Bakanından (Faruk Bal) yazılı soru önergesi (7/7466) (Başkanlığa geliş tarihi :
16.5.2002) 75. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat atamalarına ilişkin Devlet
Bakanından (Yılmaz Karakoyunlu) yazılı soru önergesi (7/7467) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002) 76. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat atamalarına ilişkin Devlet
Bakanından (Tunca Toskay) yazılı soru önergesi (7/7468) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002) 77. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat atamalarına ilişkin Devlet
Bakanından (Edip Safder Gaydalı) yazılı soru önergesi (7/7469) (Başkanlığa
geliş tarihi : 16.5.2002) 78. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat atamalarına ilişkin Devlet
Bakanından (Şuayip Üşenmez) yazılı soru önergesi (7/7470) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002) 79. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat atamalarına ilişkin Adalet
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7471) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 80. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat atamalarına ilişkin Millî
Savunma Bakanından yazılı soru önergesi (7/7472) (Başkanlığa geliş tarihi :
16.5.2002) 81. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat atamalarına ilişkin Millî
Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/7473) (Başkanlığa geliş tarihi :
16.5.2002) 82. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat atamalarına ilişkin Çalışma ve
Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/7474) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002) 83. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat atamalarına ilişkin Devlet
Bakanı ve Başbakan Yardımcısından (A.Mesut Yılmaz) yazılı soru önergesi
(7/7475) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 84. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat atamalarına ilişkin Devlet
Bakanı ve Başbakan Yardımcısından (Devlet Bahçeli) yazılı soru önergesi
(7/7476) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 85. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat atamalarına ilişkin Devlet Bakanından
(Mehmet Keçeciler) yazılı soru önergesi (7/7477) (Başkanlığa geliş tarihi :
16.5.2002) 86. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat atamalarına ilişkin Turizm
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7478) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 87. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat atamalarına ilişkin Dışişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7479) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 88. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat atamalarına ilişkin Devlet
Bakanından (Recep Önal) yazılı soru önergesi (7/7480) (Başkanlığa geliş tarihi
: 16.5.2002) 89. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat atamalarına ilişkin Maliye
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7481) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) No. : 144 20.5.2002 PAZARTESİ Teklifler 1. - Şanlıurfa Milletvekili Yahya
Akman'ın; Yükseköğretim Kurumları Teşkilatı Kanununda Değişiklik Yapılması
Hakkında Kanun Teklifi (2/974) (Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor ve Plan
ve Bütçe Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi : 15.5.2002) 2. - Ankara Milletvekili Ayşe Gürocak ve 5
Arkadaşının; Millî Eğitim Bakanlığı Mensupları Sağlık ve Sosyal Yardım Sandığı
Kanunu Teklifi (2/975) (Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor ve Plan ve Bütçe
Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi : 15.5.2002) 3. - Balıkesir Milletvekili Mustafa Güven
Karahan'ın; Maden Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi (2/976)
(Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabiî Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji ve Plan ve Bütçe
Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi : 17.5.2002) Raporlar 1. - Erzurum Milletvekili Mücahit
Himoğlu'nun, Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanunda
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi ve İçtüzüğün 37 nci Maddesine Göre
Doğrudan Gündeme Alınmasına İlişkin Önergesi (2/458) (S. Sayısı: 865) (Dağıtma
tarihi : 20.5.2002) (GÜNDEME) 2. - Antalya Milletvekili Mehmet Zeki
Okudan ile Burdur Milletvekili Mustafa Örs'ün, Yüksek Öğretim Kurumları
Teşkilatı Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi ve İçtüzüğün 37
nci Maddesine Göre Doğrudan Gündeme Alınmasına İlişkin Önergesi (2/767) (S.
Sayısı: 866) (Dağıtma tarihi : 20.5.2002) (GÜNDEME) 3. - Anti-Personel Mayınların
Kullanımının, Depolanmasının, Üretiminin ve Devredilmesinin Yasaklanması ve
Bunların İmhası ile İlgili Sözleşmeye Katılmamızın Uygun Bulunduğuna Dair Kanun
Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/974) (S. Sayısı : 867) (Dağıtma
tarihi : 20.5.2002) (GÜNDEME) 4. - Sosyal Sigortalar Kanunu, Tarım
İşçileri Sosyal Sigortalar Kanunu, Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu,
Esnaf ve Sanatkârlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu
Kanunu ile Tarımda Kendi Adına ve Hesabına Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kanununun
Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı ve Sağlık, Aile,
Çalışma ve Sosyal İşler ve Plan ve Bütçe Komisyonları Raporları (1/981) (S.
Sayısı : 868) (Dağıtma tarihi : 20.5.2002) (GÜNDEME) Süresi
İçinde Cevaplandırılmayan Yazılı Soru Önergeleri 1. - Şanlıurfa Milletvekili Mustafa Niyazi
Yanmaz'ın, okul servislerinin sürücülerine ilişkin İçişleri Bakanından yazılı
soru önergesi (7/6860) 2. - Sivas Milletvekili Abdüllatif
Şener'in, endüstri bölgelerinin belirlenmesine ilişkin Sanayi ve Ticaret
Bakanından yazılı soru önergesi (7/6864) 3. - Denizli Milletvekili Mustafa Kemal
Aykurt'un, KDV oranlarına ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru önergesi
(7/6870) 4. - İstanbul Milletvekili Bülent
Akarcalı'nın, SSK'lılara verilecek elektronik kart projesine ilişkin Çalışma ve
Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/6872) 5. - İstanbul Milletvekili Bülent
Akarcalı'nın, Bursa Havaalanındaki eksikliklere ilişkin Ulaştırma Bakanından
yazılı soru önergesi (7/6873) 6. - Ankara Milletvekili M. Zeki Çelik'in,
uygulanan ekonomik politikalara ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi
(7/6879) 7. - Ankara Milletvekili M. Zeki Çelik'in,
dış borçlara ve ekonominin iyileştirilmesine ilişkin Başbakandan yazılı soru
önergesi (7/6880) 8. - İstanbul Milletvekili Mustafa
Verkaya'nın, İstanbul'daki kap-kaç olaylarına ilişkin Başbakandan yazılı soru
önergesi (7/6882) 9. - Trabzon Milletvekili Şeref Malkoç'un,
Karadeniz Bölgesinde jandarmanın ticari araç şoförlerine yasadışı uygulamalar
yaptığı iddialarına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/6888) 10. - Rize Milletvekili Mehmet
Bekaroğlu'nun, ODTÜ'deki öğrenci yemek ücretlerine ilişkin Millî Eğitim
Bakanından yazılı soru önergesi (7/6889) 11. - Erzurum Milletvekili Lütfü
Esengün'ün, siyasi parti faaliyetlerinin polis kamerasıyla kaydedildiği
iddiasına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/6890) 12. - Adıyaman Milletvekili Dengir Mir
Mehmet Fırat'ın, Millî Savunma Bakanlığının çeşitli gelirlerine ilişkin Maliye
Bakanından yazılı soru önergesi (7/6898) 13. - Karaman Milletvekili Zeki Ünal'ın,
İsrail'in Filistin'i işgalinde hükümetin izleyeceği politikaya ilişkin
Dışişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/6901) 14. - Karaman Milletvekili Zeki Ünal'ın,
ülkemizdeki satanizm faaliyetlerine ve satanistlere ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/6903) 15. - Giresun Milletvekili Turhan
Alçelik'in, fındık üretim alanlarının belirlenmesine yönelik düzenlemelerin
sonuçlarına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/6909) 16. - Giresun Milletvekili Turhan
Alçelik'in, FİSKOBİRLİK ve çiftçilerin kredi borçlarına ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/6910) 17. - Adıyaman Milletvekili Mahmut
Göksu'nun, Ağrı Belediyesinin gelir-gider, personel ve yatırımlarına ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/6917) 18. - Aksaray Milletvekili Ramazan
Toprak'ın, İstanbul-Küçükçekmece İlçesindeki kaçak inşaatlara ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/6919) 19. - Aksaray Milletvekili Ramazan
Toprak'ın, İstanbul-Şişli İlçesindeki kaçak inşaatlara ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/6920) 20. - Aksaray Milletvekili Ramazan
Toprak'ın, İstanbul-Beşiktaş İlçesindeki kaçak inşaatlara ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/6921) 21. - Kayseri Milletvekili Salih
Kapusuz'un, karayolu nakliyeciliğine ve liman ücretlerine ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/6930) 22. - İstanbul Milletvekili Azmi Ateş'in,
M-60 tanklarının modernizasyonuna ve İsrail'in, Filistin'i işgaline karşı
izlenen politikaya ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/6932) 23. - Aydın Milletvekili Ali Rıza
Gönül'ün, ekonomik kriz nedeniyle kapanan işletmelere ve işten çıkarılanlara
ilişkin Devlet Bakanından (Kemal Derviş) yazılı soru önergesi (7/6935) 24. - Sakarya Milletvekili Nezir Aydın'ın,
belediyelerin teftişine ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/6938) No. : 145 21.5.2002 SALI Sözlü Soru Önergeleri 1. - İstanbul Milletvekili Ahmet Güzel'in,
MTA'nın sosyal tesislerine yapılan harcamalara ilişkin Devlet Bakanından (Edip
Safder Gaydalı) sözlü soru önergesi (6/1876) (Başkanlığa geliş tarihi :
16.5.2002) 2. - Bursa Milletvekili Faruk Çelik'in,
Artvin İlindeki altın arama çalışmalarına ilişkin Çevre Bakanından sözlü soru
önergesi (6/1877) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 3. - Bursa Milletvekili Faruk Çelik'in,
elektrik enerjisi ihtiyacına ve nasıl karşılandığına ilişkin Enerji ve Tabiî
Kaynaklar Bakanından sözlü soru önergesi (6/1878) (Başkanlığa geliş tarihi :
16.5.2002) 4. - Bursa Milletvekili Faruk Çelik'in,
Çoruh havzasında yapılacak barajlara
ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar
Bakanından sözlü soru önergesi (6/1879) (Başkanlığa geliş tarihi :
16.5.2002) 5. - Bursa Milletvekili Faruk Çelik'in,
Artvin İlindeki altın rezervlerine ve altın araması yapan şirketlere ilişkin
Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanından sözlü soru önergesi (6/1880) (Başkanlığa
geliş tarihi : 16.5.2002) 6. - Bursa Milletvekili Faruk Çelik'in,
fen ve anadolu liseleri öğrencilerinin ortaöğretim başarı puanlarının
üniversite giriş sınavına etkisine ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru
önergesi (6/1881) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 7. - Bursa Milletvekili Faruk Çelik'in,
Yusufeli İlçesinin yerleşim yerinin yapımı düşünülen baraj nedeniyle
değiştirileceği iddiasına ilişkin İçişleri
Bakanından sözlü soru önergesi (6/1882) (Başkanlığa geliş tarihi :
16.5.2002) 8. - Bursa Milletvekili Faruk Çelik'in,
arsa sahiplerinin inşaat yapımında karşılaştıkları sorunlara ilişkin
Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/1883) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002) 9. - Bursa Milletvekili Faruk Çelik'in,
tahakkuk eden ve tahsil edilen vergi miktarlarına ilişkin Maliye Bakanından
sözlü soru önergesi (6/1884) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 10. - Bursa Milletvekili Faruk Çelik'in,
Devlet memurluğu ve işçi sınavlarına
katılım ve başarı durumuna ilişkin Devlet
Bakanından (Recep Önal) sözlü soru önergesi (6/1885) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002) 11. - Tunceli Milletvekili Kamer Genç'in,
CS-2-Anbarlı Kompresör İstasyonu yapımını üstlenen firmaya ilişkin Başbakandan
sözlü soru önergesi (6/1886) (Başkanlığa geliş tarihi : 17.5.2002) 12 . - Tunceli Milletvekili Kamer Genç'in,
gaz ve petrol boru hattı ihalelerine
ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1887) (Başkanlığa geliş
tarihi : 17.5.2002) Yazılı Soru
Önergeleri 1. -
Konya Milletvekili Hüseyin Arı'nın, ihale sistemine ilişkin Sağlık
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7482) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 2. - Batman Milletvekili Alaattin Sever
Aydın'ın, Batman-Sason karayoluna ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından
yazılı soru önergesi (7/7483) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 3. - Batman Milletvekili Alaattin Sever
Aydın'ın, Ilısu Barajının yapımına ne zaman başlanacağına ilişkin Enerji ve
Tabiî Kaynaklar Bakanından yazılı soru
önergesi (7/7484) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 4. - Batman Milletvekili Alaattin Sever
Aydın'ın, Batman İlindeki yolu ve içme suyu olmayan köylere ilişkin Devlet Bakanından (Mustafa Yılmaz) yazılı soru
önergesi (7/7485) (Başkanlığa geliş tarihi :16.5.2002) 5. - Batman Milletvekili Alaattin Sever
Aydın'ın, bölge hastanesi inşaatının ne zaman bitirileceğine ilişkin Sağlık
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7486) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 6. - Batman Milletvekili Alaattin Sever
Aydın'ın, Batman ve Güneydoğu Anadolu Bölgesindeki tütün alımı, fiyatı ve
alternatif ürün yardımlarına ilişkin Devlet Bakanından (Yılmaz Karakoyunlu)
yazılı soru önergesi (7/7487) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 7. - Batman Milletvekili Alaattin Sever
Aydın'ın, nimesulit etken maddeli ilaçlar konusunda çalışma yapılıp
yapılmadığına ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/7488)
(Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 8. - Ankara Milletvekili M. Zeki Çelik'in,
TRT'deki personel istihdamına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/7489)
(Başkanlığa geliş tarihi :16.5.2002) 9. - Ankara Milletvekili M. Zeki Çelik'in,
Anadolu Ajansının statüsü, mali durumu ve personeline ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/7490) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 10. - Konya Milletvekili Lütfi Yalman'ın,
İstanbul'da ilköğretim okullarında yapıldığı iddia edilen bir anket ve
sonuçlarına ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/7491)
(Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 11. - Çankırı Milletvekili Hüseyin Karagöz'ün, il ve merkez valilerine sağlanan
imkânlara ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/7492) (Başkanlığa
geliş tarihi : 16.5.2002) 12. - Batman Milletvekili Alaattin Sever
Aydın'ın, basında çıkan, bir çocuk hastanesindeki kanser ilacı israfı
iddialarına ilişkin Sağlık
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7493) (Başkanlığa geliş tarihi :
16.5.2002) 13. - Manisa Milletvekili Rıza Akçalı'nın,
THK'nın borçlarına, personeline ve faaliyetlerine ilişkin Başbakandan yazılı
soru önergesi (7/7494) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 14. - Diyarbakır Milletvekili Sacit
Günbey'in, Emekli Sandığı Diyarbakır Bölge Müdürlüğünün kapatılması kararına
ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru önergesi (7/7495) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002) 15. - Şanlıurfa Milletvekili Mustafa
Niyazi Yanmaz'ın, yurt dışında çalışmış olanların alamadıkları emekli
keseneklerine ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru
önergesi (7/7496) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 16. - İstanbul Milletvekili Rıdvan
Budak'ın, vali ve emniyet müdürlerinin konser ve kutlama izni konusundaki
yetkilerine ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/7497)
(Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 17. - Nevşehir Milletvekili Mehmet
Elkatmış'ın, Türkçe Sözlük alımlarına ve bir şirketle ilgili iddialara ilişkin
Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/7498) (Başkanlığa geliş tarihi
: 16.5.2002) 18. - Nevşehir Milletvekili Mehmet
Elkatmış'ın, Türkçe Sözlük'ün yayın hakkına ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan
Yardımcısından (Devlet Bahçeli) yazılı soru önergesi (7/7499) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002) 19. - Kırıkkale Milletvekili Kemal
Albayrak'ın, özürlü sayısı ve eğitimlerine ilişkin Başbakandan yazılı soru
önergesi (7/7500) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 20. - Nevşehir Milletvekili Mehmet
Elkatmış'ın, Ankara ve İstanbul Büyükşehir Belediyelerinin teftişlerine ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/7501) (Başkanlığa geliş tarihi :
16.5.2002) 21. - Nevşehir Milletvekili Mehmet
Elkatmış'ın, kamu yararına çalışan dernek ve vakıflara ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/7502) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 22. - Nevşehir Milletvekili Mehmet
Elkatmış'ın, doğrudan gelir desteği ödemelerine ilişkin Tarım ve Köyişleri
Bakanından yazılı soru önergesi
(7/7503) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 23. - Nevşehir Milletvekili Mehmet
Elkatmış'ın, Nevşehir'in kanalizasyon arıtma tesisi ihtiyacına ilişkin
Çevre Bakanından yazılı soru önergesi
(7/7504) (Başkanlığa geliş tarihi :16.5.2002) 24. - Nevşehir Milletvekili Mehmet
Elkatmış'ın, kooperatif ve şirketlere verilen teşvik ve kredilere ilişkin Tarım
ve Köyişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/7505) (Başkanlığa geliş tarihi
: 16.5.2002) 25. - Nevşehir Milletvekili Mehmet
Elkatmış'ın, İller Bankasının belediyelerden alacaklarını tahsiline ilişkin
Bayındırlık ve İskân Bakanından yazılı
soru önergesi (7/7506) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 26. - Bursa Milletvekili Faruk Çelik'in,
TBMM sağlık ünitesinin hizmetlerine ilişkin Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanından yazılı soru önergesi (7/7507) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 27. - Diyarbakır Milletvekili Osman
Aslan'ın, Sinop Belediye Başkanı ve bazı meclis üyeleri hakkındaki iddialara
ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/7508) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002) 28. - Diyarbakır Milletvekili Osman
Aslan'ın, Diyarbakır-Ergani Devlet Hastanesindeki uzman hekim açığına ilişkin
Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/7509) (Başkanlığa geliş tarihi :
16.5.2002) 29. - Gaziantep Milletvekili Nurettin
Aktaş'ın, fondan yapılan harcama ve yardımlar ile soruşturma konusu olmuş ÇED
raporlarına ilişkin Çevre Bakanından yazlı soru önergesi (7/7510) (Başkanlığa
geliş tarihi : 16.5.2002) 30. - Kırıkkale Milletvekili Kemal
Albayrak'ın, İller Bankasından Kırıkkale Belediyesine yapılan ödemelere ilişkin
Bayındırlık ve İskân Bakanından yazılı soru önergesi (7/7511) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002) 31. - Van Milletvekili Maliki Ejder Arvas'ın,
BAĞ-KUR sigortalılarının ilaç temininde ve tedavi masraflarının ödenmesinde
karşılaştıkları sorunlara ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı
soru önergesi (7/7512) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 32. - Van Milletvekili Maliki Ejder
Arvas'ın, demiryolu taşımacılığına ilişkin Ulaştırma Bakanından yazılı soru
önergesi (7/7513) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 33. - Ankara Milletvekili Saffet Arıkan
Bedük'ün, Devlet Demiryollarında çalışan geçici işçilere ilişkin Ulaştırma
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7514) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002) 34. - Adıyaman Milletvekili Mahmut
Göksu'nun, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesinde düzenlenen bir
konferansa başörtülü hastaların alınmamasına ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan
Yardımcısından (A.Mesut Yılmaz) yazılı soru önergesi (7/7515) (Başkanlığa geliş
tarihi : 9.5.2002) 35. - Kocaeli Milletvekili Mehmet
Batuk'un, lösemi hastası çocukların tedavilerine ve yeşil kart sahibi
vatandaşların sayısına ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/7516)
(Başkanlığa geliş tarihi : 17.5.2002) 36. - Hatay Milletvekili Metin Kalkan'ın,
deprem bölgesindeki misyonerlik faaliyetlerine ilişkin Başbakandan yazılı soru
önergesi (7/7517) (Başkanlığa geliş tarihi : 20.5.2002) 37. - Ankara Milletvekili Cemil Çiçek'in,
Başbakan'ın rahatsızlığı sonrası yapılan Hazine borçlanmasına ilişkin Devlet
Bakanından (Kemal Derviş) yazılı soru önergesi (7/7518) (Başkanlığa geliş
tarihi : 20.5.2002) 38. - Ankara Milletvekili Cemil Çiçek'in,
4756 sayılı Kanunla yapılan düzenlemelerin Avrupa Birliği normlarına uygun olup
olmadığına ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısından Meclis
Araştırması Önergeleri 1. - İzmir Milletvekili Rahmi Sezgin ve 90
Arkadaşının, tarımda ilaç, gübre ve hormon kullanımı konusunda Anayasanın 98
inci, İçtüzüğün 104 ve 105 inci maddeleri uyarınca bir Meclis araştırması
açılmasına ilişkin önergesi (10/284) (Başkanlığa geliş tarihi : 15.5.2002) 2. - Malatya Milletvekili Tevfik Ahmet
Özal ve 23 Arkadaşının, 8 inci Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın uğradığı suikast
girişimi ile ölümü üzerindeki iddiaların araştırılması amacıyla Anayasanın 98
inci, İçtüzüğün 104 ve 105 inci maddeleri uyarınca bir Meclis araştırması
açılmasına ilişkin önergesi (10/285) (Başkanlığa geliş tarihi : 17.5.2002) BİRİNCİ
OTURUM Açılma Saati : 15.00 21 Mayıs 2002 Salı BAŞKAN : Başkanvekili
Yüksel YALOVA KÂTİP ÜYELER : Mehmet
BATUK (Kocaeli), Mehmet AY (Gaziantep) BAŞKAN - Türkiye Büyük Millet Meclisinin
102 inci Birleşimini açıyorum. III. -Y O K
L A M A BAŞKAN - Elektronik cihazla yoklama
yapacağız. Yoklama için 5 dakika süre vereceğim. Sayın milletvekillerinin, oy düğmelerine
basarak salonda bulunduklarını bildirmelerini, bu süre içerisinde elektronik
sisteme giremeyen milletvekillerinin salonda hazır bulunan teknik personelden
yardım istemelerini; buna rağmen sisteme giremeyen üyelerin ise, yoklama
pusulalarını teknik personel aracılığıyla 5 dakikalık süre içerisinde Başkanlığa
ulaştırmalarını rica ediyorum. Yoklama işlemini başlatıyorum. (Elektronik cihazla yoklama yapıldı) BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, toplantı
yetersayısı vardır. Görüşmelere başlıyoruz. Değerli arkadaşlarım, Meclis
Başkanvekillerimizden Sayın Ali Ilıksoy, geçirdiği küçük bir rahatsızlık
nedeniyle, bugün oturuma başkanlık edemedi. Yine, Meclis Başkanvekillerimizden
Sayın Murat Sökmenoğlu, bu sabah, başarılı bir by-pass ameliyatı geçirdi. Her
iki arkadaşıma da Başkanlık ve sizler adına acil şifalar diliyorum. Gündeme geçmeden önce, üç arkadaşıma
gündemdışı söz vereceğim. Gündemdışı ilk söz, Hatay'ın sorunları
hakkında söz isteyen, Hatay Milletvekili Metin Kalkan'a aittir. Buyurun Sayın Kalkan. IV. -
BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI A)
GÜNDEMDIŞI KONUŞMALAR 1. - Hatay
Milletvekili Süleyman Metin Kalkan'ın, Hatay İlinde tarım sektörü ve ticaret
alanında karşılaşılan sorunlara ilişkin gündemdışı konuşması SÜLEYMAN METİN KALKAN (Hatay) - Sayın
Başkan, değerli milletvekilleri; sizleri; yine, ülkemizin stratejik bir kenti
olan Hatay'ın, Hatay halkının kangrene dönüşmek üzere olan sorunlarının
çaresizliği ve ümitsizliğiyle selamlıyorum. BAŞKAN - Sayın Kalkan, bir saniye,
izninizle... Değerli arkadaşlarım, sayın hatibi
izlemek, duyabilmek, gerçekten mümkün değil. Özellikle, ayaktaki sayın
milletvekillerinden istirham ediyorum... Buyurun Sayın Kalkan. SÜLEYMAN METİN KALKAN (Devamla) - Değerli
milletvekillerimize, bir kez daha, ben de, gerçekten, Hatay halkı adına,
Hatay'ın sorunlarını Meclis usulüne uygun olarak dinlemelerini rica ediyorum. Halkımızın, hükümetine olan güven
katsayısı her geçen gün düşmektedir; çünkü, verilen sözlerin hiçbirisi yerine
getirilmediği gibi, kazanılmış hakları bir bir ellerinden alınmaktadır. IMF'yi
memnun etmek için tütün üreticisi, pamuk üreticisi, pancar üreticisi perişan
edildi. Taban fiyatları hâlâ açıklanmayan buğday üreticisi de, çok büyük
tedirginlik içerisindedir.(Gürültüler) BAŞKAN - Sayın Kalkan, özür diliyorum... Sayın milletvekilleri... Sayın
milletvekilleri... Değerli arkadaşlarım, gerçekten, konuşmalar izlenemiyor;
rica ediyorum... Buyurunuz Sayın Kalkan. SÜLEYMAN METİN KALKAN (Devamla)- Ben de en
az, Hatay'ın sorunlarına ilgi gösterileceği umuduyla, bu sessizliğe de olsa,
yine teşekkür ediyorum. Evine ekmek götüremeyen, işsiz, ekonomik
sıkıntı nedeniyle psikolojik bunalım yaşayan vatandaş, borç batağında kıvranan
çiftçiler, atölyesini açamayan küçük sanayicimiz, dükkanında siftah yapamayan
esnaf, aybaşını getiremeyen işçi, memurumuz; rantiye dışındaki herkes feryat
ederken, Hatay, her zaman dışarıdan işçi alırken, göç alırken, bu ülkenin genel
sorunlarından dolayı şimdi, kendisi de yurtdışına ve şehir dışına göç
vermektedir. Evet, rantiye dışındaki her kesim feryat
etmektedir. Hükümet, ülkemdeki bu yurttan sesler korosuna kulaklarını tıkamış,
duymamakta, aslında duymak istememektedir; ama, vatandaşın beklemeye tahammülü
kalmadı. Bugün açıklanan anketlerde, ekonomik sıkıntı nedeniyle bunalıma giren
vatandaşlar, evlerinden dışarıya dahi çıkmak istememektedirler. Yoksa, kaderiyle
başbaşa evinde ümitsizliğe ve çaresizliğe mahkûm etmek hükümetin işine mi
geliyor diye aklımıza geliyor. Vatandaşı bu duruma düşürmeye kimsenin hakkı
yoktur ve olamaz da. Bunların hesabı elbette, mutlaka, sorulacaktır; ama, hâlâ,
ümidimiz, bunlara bir çözüm bulacak bu Meclistedir. Sayın Başkan, değerli milletvekilleri;
tarım cenneti olan Hatay'da, çiftçi değişik illerden gelip çalışırken, şimdi,
Hataylı çiftçinin kendisi, Moldavya, Bulgaristan, Macaristan, Letonya gibi
ülkelere çiftçilik yapmaya gitmektedir. İşte, tarımda uygulanan yanlış
politikalar, çiftçimizi, başkasına el açar duruma düşürmüştür. Bu da gösteriyor
ki, dört yıl, beş yıl, önce kendisine yeten, dışarıdan göç alan, ülke
ekonomisine ve civar illere ekonomik ve sosyal faydası olan bir il, şimdi, göç
verir ve büyük ekonomik sıkıntılar yaşar duruma düşmüştür. Yıllardır ülkemizin gönüllü bekçiliğini
yapmış, toprağını ekip biçmiş çiftçilerimizin toprağı, şimdi, Köy Hizmetleri
vasıtasıyla, onu işleyen çiftçilerin elinden alınmakta ve başka illerden
gelenlere verilmektedir. Hataylıyı perişan en çok eden bu, 10'ar dönüm
meselesidir. Yıllardır, ıslah ederek tarıma elverişli hale getirdiği
topraklarının birden bire ellerinden alınıp başkalarına verildiğini gören
Hataylı ve Hatay çiftçisi, bu durumu, bu ülkenin nasıl yaptığına, bu yönetimin
nasıl yaptığına bir türlü akıl sır erdirememektedir. Burada ikinci bir sorun daha var: Bunu,
başkalarına verilmiş bu toprağı, başkalarından icarla alan halk, bu sefer,
doğrudan tarım desteğinden de mahrum kalmaktadır. Bundan evvel, bu destek, bir
şekilde, içinde bizzat ekimi, ziraatı yapana verilebiliyordu; ama, şimdi, mal
sahibine verilerek, gerçek üretici mağdur edilmektedir. Hatay, bir sınır kentidir; ama, sınır
kentinin sınır giriş-çıkış kapıları çok büyük problemler içerisindedir.
Örneğin, Cilvegözü sınır kapısında, son günlerdeki baskılar nedeniyle,
kamyonların, taksilerin günübirlik giriş çıkışı engellenmektedir. (Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı) BAŞKAN - Buyurun. SÜLEYMAN METİN KALKAN (Devamla) - Hatay'da
durdurulan sanayie ve esnafın alışveriş ve ticaret hayatına bir de, Suriye
sınır kapısındaki sıkıntı nedeniyle ticaret yapmaları, alışverişlerinin
engellenmesi eklenmiştir. Biz, şimdi, ne yaparız da bu yasaklama zihniyetinden
çıkarak, insanımıza iş sahası, memleketimize gelir ve ticaret yapabilirizi
araştıracağımız yerde, ne yaparız da her gün bürokrasinin korkusu, paranoyası
gereği, uydurduğu bir yasağı hayata hâkim kılarızın çalışmalarını veriyoruz.
Eğer, biz, bu sınır kapılarında, hiç olmazsa ticareti serbest bırakırsak,
serbest ticaret bölgesi -Reyhanlı, Samandağı, İskenderun, Antakya gibi- veya
bavul ticareti oluşturursak yalnız Hatay'da değil bu bölgede ve komşu
vilayetlerde de çok derin bir ticarî gelişme sağlayacağız. Hatay, Türkiye'nin üçte 1 yaş sebze-meyve
ihracatını yaptığı halde, bugün, bu yaş sebze-meyve ihracatının da önüne, gerek
ziraî ilaçlar bahanesiyle gerek birtakım ülkelerin kamyonlarımızı sokmaması
dolayısıyla son derece ciddî engeller getirilmiştir. Şimdi, sormak istiyorum; acaba,
dünyada, Türkiye'den daha çok, yasağı serbestiyetinden fazla olan bir ülke var
mı? Bu kadar yasak karşısında, elbette insanlar işsiz kalır. Bu kadar yasak
karşısında, sınır boylarında onbinlerce dönüm arazi, hâlâ, birtakım güvenlik
kuşkularıyla, çiftçinin girip çıkmasını engelleyecek şekilde zorlaştırmalara
tabi tutulmaktadır. Örneğin Altınözü, Reyhanlı ve Kırıkhan sınır boylarındaki
topraklarda, vatandaş, en çalışılabilecek, güneşin yakıcı olmadığı saatlerde,
jandarma kontrolüyle, güvenlik kontrolüyle kendi tarlasına girmekte ve 17.00'de
de tarlayı terk etmek mecburiyetinde kalmaktadır. Değerli Meclis, gelin, bütün bu
yasaklamaların ötesinde, insanımızın üreticiliğine imkân tanıyalım, insanımızı
rahatlatalım. Şu ekonomik kaosta, insanları intihara, bunalıma sürükleyen bu
keyfî uygulamalardan, kendimize olan özgüvenimizle çıkalım, ekmeği
bollaştıralım; bundan kimseye zarar gelmez, fayda gelir. Yasaklamakla bütün
sıkıntıların oluştuğunu da hatırımızdan çıkarmayalım. Ben, acilen, Altınözü yöresinde, Avsuyu ve
Hacıpaşa yörelerinde zuhur eden sel felaketinde hükümetinizin, asla particilik
yapmadan, buraları da sel felaketi kapsamına alıp, en azından yıkılan köprüleri
onarıp, ulaşımını sağlamaya yönelik bir uygulamasını bekliyorum. Ülkemizin her yerinde olduğu gibi, Hatay
da, bir an evvel, devletinden dertlerine çözüm bulacak acil uygulamaları,
bilhassa tarım sektöründe ve ticaret alanında yapmasını bekliyor; bu vesileyle,
bu sorunları dinlediğiniz için Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. (SP
sıralarından alkışlar) BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın Kalkan. Gündemdışı ikinci söz, Kuvayı Milliye ve
Balıkesir hakkında söz isteyen Balıkesir Milletvekili İsmail Özgün'e aittir. Buyurun Sayın Özgün. (AK Parti
sıralarından alkışlar) 2. -
Balıkesir Milletvekili İsmail Özgün'ün, 1919 yılında Balıkesir'de başlatılan
Kuvayı Milliye hareketinin önemine ve bu yıl ilk defa kutlanılmaya başlanılan
Kuvayı Milliye Haftasına ilişkin gündemdışı konuşması İSMAİL ÖZGÜN (Balıkesir) - Sayın Başkan,
değerli milletvekilleri, hepinizi en derin hürmetlerimle selamlıyorum,
saygılarımı sunuyorum. Değerli milletvekilleri, 18 Mayıs 1919'da,
bundan tam seksenüç yıl önce Balıkesir'de küçük bir mahalle mescidi olan
Alacamescitte Reddiilhak Cemiyetini kurup düşmana karşı silahlı mücadeleyi
başlatan 41 bayrak adamı rahmet ve minnetle anarak sözlerime başlamak
istiyorum. Değerli milletvekilleri, 15 Mayıs 1919'da
İzmir'in işgali üzerine, o günkü Balıkesir Belediye Reisi Keçecizade Mehmet
Emin Efendinin çağrısıyla, başta Mehmet Vehbi Bolak Bey olmak üzere, şehrin
bütün ileri gelenleri 16 Mayıs 1919'da, şimdiki Kuvayı Milliye Müzesinin
bulunduğu yerde, okuma yurdunda toplanırlar ve yapılan konuşmalarda işgalin
protesto edilmesi, telgraflar çekilmesi istenirken, topluluktan birisi
"İngiliz mandası isteyelim" deyince arka sıralarda toplantıyı
izleyen, esnaftan birisi olan Leblebici Raşit Efendi "bırakın bu boş
lafları, düşmanı geri döndürecek olan kuvvet namlunun ucundadır" diyerek
Kuvayı Milliye kıvılcımını orada ateşlemiştir. Değerli milletvekilleri, tarih milletlerin
boy aynasıdır. Milletler, geleceklerini şekillendirirken, geçmişten mutlaka
ders almalıdırlar. Tarih, sadece geçmiş değildir; tarih, aynı zamanda bugündür
ve yarındır. Acaba biz bugün millet olarak tarihten gerekli dersleri
çıkarabiliyor muyuz; zannediyorum ki, tarihten gerekli dersleri maalesef
çıkaramıyoruz, çünkü ülkenin bugün içine düştüğü borç batağı ve IMF'nin
dayatmaları beni bu şekilde konuşmaya mecbur ediyor. Ben soruyorum, nerede
milliyetçilik, nerede vatanseverlik, nerede Türkiye sevdalıları?! Değerli milletvekilleri, Kuvayı Milliyenin
en önemli kilometre taşlarından birisi olan okuma yurdundaki bu toplantıdan
sonra, 18 Mayıs 1919'da, Alacamescitte Malmüdürüzade Mehmet Efendinin okuduğu
mevlitten sonra, Mehmet Vehbi Bolak Bey ayağa kalkarak, İzmir'deki faciadan
bahsettikten sonra, "bu facianın Balıkesir'in de başına gelmesi
yakındır" diyerek, yapılacak
ilhakın reddi için, bir reddiilhak cemiyetinin kurulmasını istemişti. Yapılan
konuşmalardan sonra, her türlü karar almayla yetkili 41 kişi belirlenmiştir. Bu
41 kişinin arasında kimler yoktur ki, Karesi Mebusu Vehbi Bolak Bey, Belediye
Reisi Keçecizade Mehmet Emin Bey, Yırcalızade Şükrü Efendi, Hasan Basri Çantay
Hoca ve diğerleri. Değerli milletvekilleri, bu toplantıdan
çok geçmeden, bir gün sonra, 19 Mayıs 1919'da, Yunanlıların Ayvalık'a asker
çıkarmasına karşılık ilk asker kurşunu Ayvalık'ta ateşlenmiştir. Bütün bunların, Gazi Mustafa Kemal'in 19
Mayıs 1919'da Samsun'a hareketinden önceki tarihlerde olması dikkat çekicidir. Bütün bunlar, ilk kongrenin Balıkesir'de
toplandığını, ilk asker kurşununun Balıkesir'de, Ayvalık'ta ateşlendiğini, son
kurşunun da Bandırma'da atıldığını göstermektedir. Bundan böyle, 16-23 Mayıs tarihleri
arasında Kuvayı Milliyenin beşiği olan Balıkesir'de, her sene Kuvayı Milliye
haftası kutlanacaktır; ilki de, geçtiğimiz perşembe günü, 16 Mayıs 2002'de
Kuvayı Milliye yürüyüşüyle başlamış ve Balıkesir'de 60 000-70 000 vatandaşın
katılımıyla gerçekleştirilmiştir. Şu anda Kuvayı Milliye Fuarı etkinlikleriyle
kutlamalar devam etmektedir. Başta Balıkesir Valimiz Sayın Utku Acun olmak
üzere, emeği geçen herkesi kutluyorum. Ulusal Kurtuluş Savaşının başlangıcında ve
sonrasında önemli bir yeri ve rolü olan Balıkesir İlimizin bir istiklal
madalyasıyla onurlandırılmasını istiyoruz. Biz, Balıkesirliler olarak, bunun
ötesinde, hükümetin ve devletin Balıkesir İline ilgi ve desteğini istiyoruz. İşsizliğin kol gezdiği, doğru dürüst bir
sanayiin olmadığı Balıkesir'e, öncelikle organize sanayiin kurulmasını,
organize sanayi bölgesinin nitelikli endüstri bölgesi haline getirilmesini,
kültürde, eğitimde, üniversitede ve ulaşımda görülen önemli sorunlarımızın
çözülmesini istiyoruz. Değerli milletvekilleri, şu anda Balıkesir
İlinde kutlanmakta olan Kuvayı Milliye Haftası vesilesiyle, kahraman
şehitlerimizi ve gazilerimizi, bir kere daha minnetle, şükranla anıyorum;
Muhterem Heyetinizi saygıyla, hürmetle selamlıyorum. (AK Parti sıralarından
alkışlar) BAŞKAN - Teşekkürler Sayın Özgün. Biz de, Türkiye Büyük Millet Meclisi
olarak, Balıkesir Kuvayı Milliye Haftasını kutluyoruz. Şehitlerimize Allah'tan
rahmet diliyoruz, gazilerimize de minnetlerimizi ifade ediyoruz. Gündemdışı üçüncü söz, sınır ticareti
hakkında söz isteyen Iğdır Milletvekili Ali Güner'e aittir. Buyurun Sayın Güner. 3. - Iğdır
Milletvekili Ali Güner’in, sınır ticaretinin önemine ve sınır ticaretine
getirilen kısıtlamaların yarattığı sorunlara ilişkin gündemdışı konuşması ALİ GÜNER (Iğdır) - Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; sınır ticaretiyle ilgili gündemdışı söz almış bulunuyorum; bu
vesileyle, Yüce Heyetinizi saygıyla selamlıyorum. Sınır ticareti, bölge için gerçekten
bacasız bir fabrika durumundadır. Ülkemizin sahil bandında turizm ne kadar
önemliyse, doğu ve güneydoğu için de sınır ticareti o kadar önemlidir; ancak,
sınır ticaretinin son zamanlarda aldığı yeni şekille, bu ticaretin yapılma amaç
ve istenilen hedeflerinden ne kadar uzaklaştırıldığını görmekteyiz. Geçimlerini bu ticarete bağlamış
milyonlarca bölge insanı bu durumdan tedirgin olmuş ve endişeli bir bekleyiş içine
girmiştir. Zaman zaman basında çıkan haberlerden ve atılan manşetlerden
anlaşılıyor ki, sınır ticareti üzerinde yeni yeni senaryoların üretilmeye
başlandığı bir gerçektir. Türkiye'deki gümrük kapılarında veya
denizlerde gemilerle yapılan veya yapılmaya çalışılan yüzbinlerce ton motorin
kaçakçılığının tümünün faturasını Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerindeki
gümrük kapılarına çıkarmak akıl ve mantık işi değildir diye düşünüyorum. Gümrük kapılarındaki bazı suiistimallerin
önüne geçilmesi için, kontrol mekanizmasının iyi ve etkin bir şekilde
oluşturulması lazımdır ve elzemdir; ancak, sunî olarak yaratılmak istenen
senaryolar, özellikle büyük holdinglerin ve petrolle iştigal eden büyük
patronların uzaktan kumandalı bir şekilde ortaya attıkları tezlerdir diyorum. O
patron ve holding sahiplerine bu kürsüden şöyle sesleniyorum: Gelin, terörden
dolayı ve şu anda içerisinde bulunduğumuz ekonomik krizin etkileri neticesinde,
köyünü, evini, bağını bahçesini terk edip şehirlere göç eden ve elinde avucunda
hiçbir şeyi kalmayan halka, çektiği fakirliğe, yoksulluğa, açlığa, sefalete,
karamsarlığa karşı yardımcı olalım. Bölgede, vatanını seven, devletine güven
duyan, yarınlarına umutla bakan, geleceğin parlak olacağı kanaatini taşıyan bir
toplum kazanılmasına, beraber, elbirliğiyle gayret edelim ve kazancımızın
zekâtını o bölge insanı için harcayalım. Sayın Başkan, değerli milletvekilleri;
ayrıca, bölgede görev yapan üst düzey yöneticilerin, Ankara'yla yaptıkları
yazışmalarda, sınır ticaretini engellemek için gayret sarf ettikleri
duyumlarını almaktayız. Devleti temsil eden bir yöneticinin yaptığı bir
yazışmadan pasajları, aynen, bilgilerinize sunuyorum: "Özellikle Iğdır İlinde bulunan belli
çıkar grupları ve siyasîler ile Nahcivanlı yöneticiler arasında doğrudan çıkar
ilişkisi olduğu aşikârdır. Değerlendirmelerde bu husus ciddî olarak göz önüne
alınmalıdır." Değerli milletvekilleri, 10.5.2002 tarihli
Star Gazetesinin "Derin Kulis" köşesindeki köşe yazısında, 20.05.2002
tarihli Radikal Gazetesinde sürmanşet olarak ve ayrıca Posta Gazetesinde
yayımlanan haberlerde yer alan, Iğdır Valisi Mustafa Tamer tarafından yazılan
bir rapor ve bu raporda şahsımla ilgili olarak ileri sürülen iddialara değinmek
istiyorum. Gazete manşetleri burada efendim: "Validen Vekillere Suçlama"
, "Valinin Feryadı" , "Validen Yeni Vekil İsmi" Sayın arkadaşlar, değerli milletvekilleri;
ben bu manşetleri okurken, dört şekilde üzüntü duydum: Birincisi Iğdır halkı
adına; ikincisi kendi adıma; üçüncüsü -Sayın Bakanım buradadır; annem vefat
etmiştir, Sayın Valimle evime gelip bir fatiha vermiştir- Sayın Valimin, yarım
saat içerisindeki bir görüşmeyi kaçakçılıkla ilgilendirmesi; en son üzüntü
duyduğum konu da, devleti temsil eden Iğdır Valisi içindir. Sayın Valim, kaçakçılık olayını dile
getirmiş. Sayın arkadaşlar, ben, bu konuyla ilgili, bütün arkadaşların
odalarına, kaçakçılık belgesi nedir ve... (Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı) BAŞKAN - Buyurun Sayın Güner. ALİ GÜNER (Devamla) - Sayın Valimin iddia
ettiği konu elimde ve bu konu mahkemeye intikal ettiği için, üzerinde fazla
konuşmak istemiyorum. İşin özeti şu: "Ek 30" diye,
basına ve mahkemeye vermiştir. Malumunuz, sınır bölgemizde, Nahcivan'da, üç
ayda, dört ayda sırası gelen araç karşı tarafa geçer ve 4 ton veya 8 ton mazot
getirir; bu, vatandaşın yasal hakkıdır. O gün, annem vefat etmiştir sayın
milletvekilleri ve bizim örf, âdet ve geleneklerimize göre, hatta dinî
inancımıza göre, benim kardeşim, o gün, elindeki araçla karşıya geçmemiştir,
belli bir süre sonra geçmiştir. Zaten, döndükten sonra, gümrükte bütün rutin
işlemleri yapıldıktan sonra, bu araba, tekrar Türkiye'ye sokulmuştur. Eğer,
Sayın Valim bunu kaçakçılık belgesi olarak birilerine lanse ediyorsa, ben, bunu
da Yüce Meclisin takdirine bırakıyorum. Söz konusu rapordaki iddialarla ilgili
olarak, İçişleri Bakanlığı mülkiye müfettişlerince yapılan inceleme
neticesinde, Valinin ileri sürdüğü tüm iddiaların yalan ve iftira olduğu
belgelenmiştir. Bu soruşturma neticesinde, Vali hakkında, devleti zarara
uğrattığı gerekçesiyle soruşturma başlatılmış olup, ayrıca, diğer iddialarla
ilgili olarak da kademe indirme cezasıyla tecziye edilmiştir. BAŞKAN - Sayın Güner, bitirebilirseniz
sevinirim. ALİ GÜNER (Devamla) - Soruşturma raporunda
belgelenen husus, tıpkı atalarımızın dediği gibi "yavuz hırsız ev sahibini
bastırır" misalidir. Bu kürsüden, tekrar, Valiye ve tüm
yetkililere sesleniyorum: Hodri meydan!.. Gerek şahsım gerekse kardeşlerimle
ilgili olarak iddia edilen motorin kaçakçılığını ispatlamaları halinde,
milletvekilliğinden istifa edeceğim. İspat edemezler; çünkü, ben ve
kardeşlerim, devletine ve milletine karşı ulvî duygular taşıyan bir ailenin
helal süt emmiş evlatlarıyız; midemizde haram lokmanın yeri yoktur. BAŞKAN - Sayın Güner, bitirebilir misiniz. ALİ GÜNER (Devamla) - Aynı Valinin yazmış
olduğu raporda ileri sürdüğü iftira ve bühtanlardan dolayı, mahkeme nezdinde
dava açmış bulunmaktayım. Yine aynı yönetici, yazdığı raporda,
motorin ticaretiyle ilgili olarak şöyle diyor: "Böyle olmaması gerektiği
halde, Türkiye-Nahcivan ilişkilerini asıl belirleyici noktanın motorin ticareti
olduğu açıktır. Diğer bütün ilişkiler motorinin gölgesinde kalmakta ve asıl
belirleyici olan, motorin ticareti olmaktadır. Bu konunun süratle bertaraf
edilmesi kaçınılmazdır." BAŞKAN - Sayın Güner, size teşekkür
ediyorum. 3 dakika oldu; lüften bağlayın cümlenizi... ALİ GÜNER (Devamla) - Bir konuya girmek
istiyorum efendim, mümkünse... BAŞKAN - Efendim, konusu değil... Tam 3
dakika oldu; yargıya intikal etmiş bir hususu, burada daha fazla... ALİ GÜNER (Devamla) - Hayır, ben, o konuya
girmek istemiyorum efendim. BAŞKAN - Bitiriniz lütfen. ALİ GÜNER (Devamla) - Ben, müsaadenizle,
buradan, Iğdır Milletvekili olarak şunu söylemek istiyorum: Özellikle, üç
tarafı Ermenistan ve İran ile çevrili olan ve yalnız Hasret Köprüsüyle ülkemize
giriş ve çıkış yapabilen, 400 000 nüfuslu Nahcivan halkını ne İran'ın ne de
Ermenistan'ın kucağına itmeye kimsenin hakkı olmadığını ve onlara ancak ve
ancak bizim sahip çıkacağımızı ve buna bağlantılı olarak, Türkiye
Cumhuriyetinin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün, daha o günlerde, eski
Sovyetler Birliğinin dağılabileceği ve Ortaasya'da bulunan Türklerle sosyal
bağların güçlendirilmesinin önemini 1933'te ifade eden şu sözlerine dikkatinizi
çekmek istiyorum. BAŞKAN - Sayın Güner, çok teşekkür
ediyorum. ALİ GÜNER (Devamla)- "Bugün Sovyetler
Birliği dostumuzdur, komşumuzdur, müttefikimizdir; bu dostluğa ihtiyacımız
vardır; fakat, yarın ne olacağını kimse kestiremez; tıpkı Osmanlı gibi, tıpkı
Avusturya-Macaristan gibi parçalanabilir..." BAŞKAN - Sayın Güner, çok teşekkür
ediyorum. 3,5 dakika oldu, istirham ederim... ALİ GÜNER (Devamla)- Efendim, Atatürk ile
ilgili bir konuyu konuşuyorum. BAŞKAN - Efendim, konuşun; ama, süre 5
dakikayla sınırlı. Bakın, size de diğer arkadaşlarıma tanıdığım imkânı tanıdım. ALİ GÜNER (Devamla)- Efendim, Atatürk ile
ilgili bir konuyu konuşuyorum. BAŞKAN - Sayın Güner, burada konuşmanın
bir süresi var. Ben, size, 2 dakika, diğer arkadaşlarıma verdiğim kadar süre
verdim; tam 4 dakika oldu. İstirham ederim... Lütfen, saygınızı sununuz,
bitiriniz. ALİ GÜNER (Devamla) - "...Dünya yeni
bir dengeye ulaşabilir; işte, o zaman Türkiye ne yapacağını bilmelidir. Bizim,
bu dostumuzun idaresinde, dini bir, inancı bir, özü bir kardeşlerimiz vardır;
onlara sahip çıkmaya hazır olmalıyız; hazır olmak yalnız susup o günü beklemek
değildir, hazırlanmak lazımdır. Milletler buna nasıl hazırlanırlar; manevî
köprülerini sağlam tutarak. Dil bir köprüdür, inanç bir köprüdür, tarih bir
köprüdür; köklerimize inmeli ve olayların böldüğü tarihimiz içinde
bütünleşmeliyiz. Onların (dış Türklerin) bize yaklaşmasını bekleyemeyiz, bizim
onlara yaklaşmamız gereklidir" diye sözlerini bitirmişlerdir. Yukarıdaki sözlerin iyi anlaşılması
gerektiğine inanıyor ve mevkii, makamı ne olursa olsun, aksini yapanları ve
yapmak için... BAŞKAN - Çok teşekkür ediyorum. Kusura
bakmayın... ALİ GÜNER (Devamla)- ...uğraşanları Ulu
Önder Atatürk'e şikâyet edeceğimi duyurmak istiyorum. BAŞKAN - Sayın Güner, teşekkür ediyorum. ALİ GÜNER (Devamla)- Beni sabırla
dinlediğiniz için hepinize teşekkür ediyorum. (ANAP sıralarından alkışlar) BAŞKAN - Sağ olun. Başkanlığın Genel Kurula diğer sunuşları
vardır. Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığının
bir tezkeresi vardır; okutmadan önce, Divan Üyesi arkadaşımın oturduğu yerden
okuması hususunu oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler...
Kabul edilmiştir. Tezkereyi okutuyorum: B)
TEZKERELER VE ÖNERGELER 1. -
Tacikistan-Türkiye Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanı Yusufcan Ahmedov'un
beraberinde bir parlamento heyetiyle ülkemize davet edilmelerine ilişkin
Başkanlık tezkeresi (3/1082) 20 Mayıs 2002 Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kuruluna Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlık
Divanının 14 Mayıs 2002 tarih ve 102 sayılı Kararıyla, Tacikistan-Türkiye
Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanı Yusufcon Ahmedov'un beraberinde bir
parlamento heyetiyle birlikte ülkemizi ziyaret etmesi kararlaştırılmıştır. Söz konusu heyetin ülkemizi ziyareti,
Türkiye Büyük Millet Meclisinin Dış İlişkilerinin Düzenlenmesi Hakkında 3620
sayılı Kanunun 7 nci maddesi gereğince Genel Kurulun bilgisine sunulur. Ömer İzgi Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı BAŞKAN - Bilgilerinize sunulmuştur. Komisyondan istifa önergesi vardır;
okutuyorum: 2. -
Kayseri Milletvekili Sevgi Esen'in (9/5) esas numaralı Meclis Soruşturması
Komisyonu üyeliğinden çekildiğine ilişkin önergesi (4/487) Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına Üyesi bulunduğum (9/5) esas numaralı
Meclis Soruşturması Komisyonundan istifa ediyorum. Gereğini bilgilerinize saygılarımla arz ederim. Sevgi Esen Kayseri BAŞKAN - Bilgilerinize sunulmuştur. İki adet Meclis araştırması önergesi
vardır; okutuyorum: C) GENSORU,
GENEL GÖRÜŞME, MECLİS SORUŞTURMASI VE MECLİS ARAŞTIRMASI ÖNERGELERİ 1. - İzmir
Milletvekili Rahmi Sezgin ve 90 arkadaşının, tarımda ilaç, gübre ve hormon
kullanımı konusunda Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/284) Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına Son günlerde basında sıkça yer alan ve
insan sağlığını doğrudan ilgilendiren bilinçsiz, yetersiz ve kontrolsüz hormon
ve ilaç kullanımı konusunda yapılan açıklamalar kamuoyunda ve vatandaşlarımızda
olumsuz bir etki yaratmıştır. Bu konuda yetkili makamlarca yapılan çelişkili
açıklamalar da kamuoyunda oluşan tedirginliği gidermediği gibi, bu konudaki
belirsizliği daha da artırmıştır. Ülkemizde bitki koruma alanında, gerek
kimyasal mücadele gerekse biyolojik mücadele ve kültürel önlemler gibi
alternatif koruma yöntemleriyle ilgili tüm araştırmaların konunun uzmanlarınca
yapıldığı Ziraî Mücadele ve Ziraî
Karantina Genel Müdürlüğünün kapatılması nedeniyle sorun sahipsiz ve denetimsiz
kalmıştır. Tarım ilaçları ve hormon kullanımı
konusunda yapılması gerekenlerin ortaya konulması ve kamuoyunda oluşan
olumsuzlukların giderilmesi amacıyla, Anayasamızın 98 inci ve Türkiye Büyük
Millet Meclisi İçtüzüğünün 104 ve 105 inci maddeleri gereğince bir Meclis
araştırması açılmasını arz ederiz. Saygılarımızla. 1 - Rahmi Sezgin (İzmir) 2 - Mahmut Erdir (Eskişehir) 3 - Hasan Gülay (Manisa) 4 - Ziya Aktaş (İstanbul) 5 - Halit Dikmen (Aydın) 6 - Zeki Sezer (Ankara) 7 - Salih Dayıoğlu (İzmir) 8 - Güler Aslan (İzmir) 9 - Sebahat Vardar (Bilecik) 10 - Hasan Suna (Yalova) 11 - İsmet Vursavuş (Adana) 12 - Kemal Vatan (İzmir) 13 - Mehmet Kocabatmaz (Denizli) 14 - Şadan Şimşek (Edirne) 15 - Hasan Macit (Burdur) 16 - Mustafa Karslıoğlu (Bolu) 17 - Fikret Uzunhasan (Muğla) 18 - Sadık Kırbaş (Çanakkale) 19 - Yekta Açıkgöz (Samsun) 20 - Ali Günay (Hatay) 21 - Şenel Kapıcı (Samsun) 22 - Hasan Akgün (Giresun) 23 - M. Hadi Dilekçi (Kastamonu) 24 - Mustafa Kemal Tuğmaner (Mardin) 25 - Numan Gültekin (Balıkesir) 26 - Necdet Saruhan (İstanbul) 27 - Edip Özgenç (İçel) 28 - Süleyman Yağız (İstanbul) 29
- Ayşe Gürocak (Ankara) 30 - Ergün Bayrak (Artvin) 31 - Mustafa Vural (Antalya) 32 - Hayati Korkmaz (Bursa) 33 - Emin Karaa (Kütahya) 34 - Masum Türker (İstanbul) 35 - Ali Ahmet Ertürk (Edirne) 36 - Perihan Yılmaz (İstanbul) 37 - Tarık Cengiz (Samsun) 38 - Ali Tekin (Adana) 39 - Zeki Eker (Muş) 40 - Melda Bayer (Ankara) 41 - Ahmet Tan (İstanbul) 42 - M. Cihan Yazar (Manisa) 43 - Bahri Sipahi (İstanbul) 44 - Hasan Metin (İzmir) 45 - Abdulsamet Turgut (Diyarbakır) 46 - Cahit Savaş Yazıcı (İstanbul) 47 - Gönül Saray Alphan (Amasya) 48 - Oğuz Aygün (Ankara) 49 - M. Turhan İmamoğlu (Kocaeli) 50 - Erol Al (İstanbul) 51 - Musa Demirci (Sıvas) 52 - Yasin Hatiboğlu (Çorum) 53 - Rıza Ulucak (Ankara) 54 - Ali Oğuz (İstanbul) 55 - Süleyman Arif Emre (İstanbul) 56 - Tayyibe Gülek (Adana) 57 - Nural Karagöz (Kırklareli) 58 - Ahmet Güzel (İstanbul) 59 - Mustafa İlimen (Edirne) 60 - Evliya Parlak (Hakkâri) 61 - Hasan Özgöbek (Uşak) 62 - Necati Albay (Eskişehir) 63 - Ali Arabacı (Bursa) 64 - Ahmet Arkan (Kocaeli) 65 - Tunay Dikmen (Muğla) 66 - Fadlı Ağaoğlu (İstanbul) 67 - Bülent Ersin Gök (İstanbul) 68 - B. Suat Çağlayan (İzmir) 69 - Ertuğrul Kumcuoğlu (Aydın) 70 - Halil Çalık (Kocaeli) 71 - Burhan Bıçakçıoğlu (İzmir) 72 - Esvet Özdoğu (Ankara) 73 - Işılay Saygın (İzmir) 74 - Halil İbrahim Özsoy (Afyon) 75 - Turhan Tayan (Bursa) 76 - Nihat Gökbulut (Kırıkkale) 77 - İbrahim Yaşar Dedelek (Eskişehir) 78 - Beyhan Aslan (Denizli) 79 - Sefer Ekşi (Kocaeli) 80 - Ömer Üstünkol (Zonguldak) 81 - Faruk Demir (Ardahan) 82 - Ahmet Zamantılı (Tekirdağ) 83 - Mehmet Yaşar Ünal (Uşak) 84 - Sulhiye Serbest (İstanbul) 85- Hasan Erçelebi (Denizli) 86- Bekir Gündoğan (Tunceli) 87- Ahmet Sancar Sayın (Antalya) 88- Turhan Güven (İçel) 89- Rıza Akçalı (Manisa) 90- Mahmut Nedim Bilgiç (Adıyaman) 91- M. Güven Karahan (Balıkesir) Gerekçe: Tüm dünyada, nüfus artışıyla birlikte
tarımda kimyasal ilaç, gübre ve hormon kullanımı artış göstermişse de, gelişmiş
ülkeler son yıllarda bu tür kimyasal maddelerin insan sağlığına ve doğaya olan
zararlı etkileri nedeniyle kullanımlarını en aza indirmek amacıyla ekolojik
veya organik tarıma yöneliş ve kimyasal mücadeleye alternatif bazı koruma
yöntemlerine ağırlık verme önem kazanmıştır. Bütün bunlara rağmen tarımda
kimyasal mücadele de uygulanmak durumundadır; ancak, kimyasal mücadelede kurallarına
uyma ve denetim asla ihmal edilmemesi gereken öğelerdir. Ülkemizde ise kimyasal ilaç, hormon ve
gübre kullanımda aşırı doz, yanlış ilaç kullanma, son ilaçlama tarihi ile hasat
arasında geçmesi gereken süreye dikkat edilmesi gibi pek çok sorun yaşanmakta
ve 1984 yılına kadar bu konuları denetim altında tutan Ziraî Mücadele ve Ziraî
Karantina Genel Müdürlüğünün kapatılması nedeniyle kontrolden çıkmış
durumdadır. Buna tarım ilaçlarının ruhsatlandırılması ve ürünlerdeki ilaç
kalıntılarının saptanmasından kaynaklanan yetersiz denetimi de eklersek,
sorunun ulaştığı boyutlar daha da önem kazanır. Bütün uyarılara rağmen devam eden bu
durum, tarım ürünleri ihracatımızı zora sokarak ülkemizin ihracat pazarlarını
kaybetme tehlikesini de beraberinde getirmiş ve getirmektedir. Son günlerde basın yayın organlarında da
sıkça yer alan bu konunun Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından
araştırılarak, alınacak önlemlerin belirlenmesi amacıyla bu araştırma
önergesini vermiş bulunmaktayız. BAŞKAN - Bilgilerinize sunulmuştur. Diğer önergeyi okutuyorum: 2. -
Malatya Milletvekili Tevfik Ahmet Özal ve 23 arkadaşının, 8 inci Cumhurbaşkanı
Turgut Özal'ın uğradığı suikast girişimi ile ölümü üzerindeki iddiaların
araştırılması amacıyla Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/285) Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına 17 Nisan 1993 tarihinde vefat eden büyük
devlet adamı 8 inci Cumhurbaşkanımız merhum Turgut Özal'ın ani ölümü üzerine,
gerek kamuoyunda gerekse medyada ileri sürülen iddia ve isnatların yarattığı
şüpheler toplum vicdanını rahatsız etmiş ve konu, çeşitli kesimler tarafından
her vesileyle dile getirilmiştir. Aradan geçen uzun süreye rağmen gündemdeki
yerini ve sıcaklığını koruyan söz konusu iddia ve şüphelerin ortadan
kaldırılması ve olayın tüm boyutlarıyla bir an önce aydınlatılması Türk
Halkının da beklentisi haline gelmiştir. Merhum Turgut Özal'ın ani ölümü nedeniyle
ortaya çıkan şüphelerin giderilmesi ve ayrıca, 19 Haziran 1988 tarihli Anavatan
Partisi 2 nci Olağan Kongresinde uğramış olduğu suikast girişimi üzerindeki sis
perdesinin aralanmasını temin etmek üzere, Anayasanın 98 inci, İçtüzüğün 104 ve
105 inci maddeleri gereğince bir Meclis araştırması açılmasını arz ve teklif
ederiz. Saygılarımızla. 07.05.2002 1- Tevfik Ahmet Özal (Malatya) 2- Nihat Gökbulut (Kırıkkale) 3- İbrahim Yaşar Dedelek (Eskişehir) 4- Aydın Ayaydın (İstanbul) 5- Beyhan Aslan (Denizli) 6- Abdulbaki Erdoğmuş (Diyarbakır) 7- Ali Kemal Başaran (Trabzon) 8- Ekrem Pakdemirli (Manisa) 9- Birkan Erdal (Ankara) 10-Cavit Kavak (İstanbul) 11- Cengiz Aydoğan (Antalya) 12- Hakkı Oğuz Aykut (Hatay) 13- Erkan Kemaloğlu (Muş) 14- Yaşar Eryılmaz (Ağrı) 15- İlhan Aküzüm (Kars) 16- Ali Güner (Iğdır) 17- Şükrü Yürür (Ordu) 18- Mehmet Salih Yıldırım (Şırnak) 19- Mehmet Fuat Fırat (İstanbul) 20- Ahmet Kabil (Rize) 21- Sefer Ekşi (Kocaeli) 22- Kenan Sönmez (Bursa) 23- Musa Öztürk (Adana) 24- Celal Esin (Ağrı) Gerekçe: Büyük devlet ve siyaset adamı 8 inci
Cumhurbaşkanımız merhum Turgut Özal, uzlaşmacı kişiliği ve ilişkileriyle
birlikte, icraatlarıyla alçakgönüllü ve hoşgörüsüyle Türk Halkının sevgi,
takdir ve teveccühünü kazanmış gerçek bir liderdir. Çağın temel dinamiklerini doğru okuyarak
dünyanın nereye yöneldiğini fark eden Özal, Türkiye'yi dünyadan tecrit eden
duvarları kaldırarak hür teşebbüse dayalı ve serbest rekabete açık bir piyasa
ekonomisine geçmeyi, böylece Türkiye'nin tıkanan kanallarını açmayı
hedeflemiştir. Tüm bunları yaparken taşların yerinden oynayacağını, bundan da
bazı çıkar çevrelerinin hoşlanmadıklarını biliyordu. Nitekim, 19 Haziran 1988
tarihli Anavatan Partisi 2 nci Olağan Kongresinde uğramış olduğu silahlı
saldırı girişimi, çıkarları bozulan birtakım karanlık güçlerin ondan kurtulma
çabasından başka bir şey değildir. Ancak, birçok araştırma yapılmasına rağmen
bu suikast saldırısının üzerindeki sis perdesi henüz aralanmış değildir. Ölümü anında yanında bulunanların
ifadeleri ve kronolojik gelişmeler değerlendirildiğinde, merhum
Cumhurbaşkanımızın aniden ölümü ve ölüm sonrası otopsi yapılmadan defnedilmiş
olması, daha sonraki gelişmeler, bu konuda birtakım kuşkuların doğmasına neden
olmuştur. Ülkemizin jeopolitik konumu, rahmetli
Özal'ın Türkiye'yi dünya siyasetinde söz sahibi yapan lider kişiliği ve Türk
cumhuriyetleriyle kurmuş olduğu olumlu gelişmeler göz önüne alındığında, böylesine
önemli bir liderin kaybının pek çok çevreyi yakından ilgilendireceği gözden
uzak tutulmaması gereken bir husustur. Hal böyleyken, devlet olarak bir
araştırmaya gerek duyulmadan, hatta otopsi dahi yapılmadan sıradan bir ölüm
gibi değerlendirilerek ebedî istirahatgâhına tevdi edilmesi pek çok kuşkuyu da
beraberinde getirmiştir. Tüm bu şüpheleri ortadan kaldırmak ve
olayı her yönüyle araştırarak, toplum vicdanını rahatlatmak amacıyla önergemiz
hazırlanmıştır. BAŞKAN - Bilgilerinize sunulmuştur. Önergeler gündemde yerini alacak, Meclis
araştırması açılıp açılmaması konusundaki öngörüşmeler, sırası geldiğinde
yapılacaktır. Başbakanlığın, Anayasanın 82 nci maddesine
göre verilmiş bir tezkeresi vardır; okutup, oylarınıza sunacağım: B)
TEZKERELER VE ÖNERGELER (Devam) 3. - Devlet
Bakanı ve Başbakan Yardımcısı A. Mesut Yılmaz'ın 14-16 Nisan 2002 tarihleri
arasında Belçika'ya yaptığı resmî ziyarete katılmaları uygun görülen
milletvekillerine ilişkin Başbakanlık tezkeresi (3/1083) 10.5.2002 Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mesut
Yılmaz'ın, 15-16 Nisan 2002 tarihlerinde Brüksel'de düzenlenen AB Konvansiyonu
Toplantısına katılmak üzere bir heyetle birlikte 14-16 Nisan 2002 tarihlerinde
Belçika'ya yapacağı resmî ziyarete, ekli listede adları yazılı
milletvekillerinin de iştirak etmesi uygun görülmüş ve bu konudaki Bakanlar
Kurulu kararının sureti ilişikte gönderilmiştir. Anayasamızın 82 nci maddesine göre
gereğini arz ederim. Bülent Ecevit Başbakan Liste : Ali Tekin (Adana) Kürşat Eser (Aksaray) Ayfer Yılmaz (İçel) Emre Kocaoğlu (İstanbul) BAŞKAN - Kabul edenler... Kabul
etmeyenler... Kabul edilmiştir. Demokratik Sol Parti, Milliyetçi Hareket
Partisi ve Anavatan Partisi Gruplarının, İçtüzüğün 19 uncu maddesine göre verilmiş
müşterek önerileri vardır; önce, tümünü okutup işleme alacağım; sonra, ayrı
ayrı okutup oylarınıza sunacağım: V. -
ÖNERİLER A) SİYASÎ
PARTİ GRUBU ÖNERİLERİ 1. - Genel
Kurulun çalışma gün ve saatleriyle gündemdeki sıralamanın yeniden
düzenlenmesine ilişkin DSP, MHP ve ANAP Gruplarının müşterek önerisi Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına Danışma Kurulunun 21 Mayıs 2002 Salı günü
yaptığı toplantıda siyasî parti grupları arasında oybirliği sağlanamadığından,
Gruplarımızın ekteki müşterek önerisinin Genel Kurulun onayına sunulmasını arz
ve teklif ederiz. Saygılarımızla.
Öneriler: 1- 20 Mayıs 2002 tarihli "Gelen
Kâğıtlar"da yayımlanan 868 sıra sayılı kanun tasarısının, 48 saat
geçmeden, gündemin "Kanun Tasarı ve Teklifleri ile Komisyonlardan Gelen
Diğer İşler" kısmının 12 nci sırasına alınması önerilmiştir. 2- Genel Kurulun, 21 Mayıs 2002 Salı, 22
Mayıs 2002 Çarşamba günleri 15.00-19.00, 20.00-23.00 saatleri arasında
çalışması; 21 Mayıs 2002 Salı günü (11/28) esas numaralı gensoru önergesinin
gündeme alınıp alınmayacağı hususundaki görüşmeler ile Sayıştay Birinci
Başkanlığı için yapılacak seçimin tamamlanmasından sonra diğer denetim konularının
görüşülmeyerek kanun tasarı ve tekliflerinin görüşülmesi; 22 Mayıs 2002
Çarşamba günü gündemin 13 üncü sırasına kadar olan kanun tasarı ve
tekliflerinin görüşmelerinin saat 23.00'e kadar tamamlanamaması halinde,
görüşmelerin bitimine kadar çalışma süresinin uzatılması; 22 Mayıs 2002
Çarşamba günü sözlü soruların görüşülmemesi önerilmiştir. BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, istekleri
halinde, lehte ve aleyhte ikişer üyeye, İçtüzüğümüze göre 10'ar dakika süreyle
konuşma hakkı veriyoruz. YASİN HATİBOĞLU (Çorum) - Söz talebimiz
vardı efendim... BAŞKAN - Var efendim. Önerinin lehinde, Denizli Milletvekili
Sayın Beyhan Aslan. Buyurunuz Sayın Aslan. (ANAP sıralarından
alkışlar) BEYHAN ASLAN (Denizli) - Sayın Başkan,
değerli milletvekilleri; Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. Danışma Kuruluna iktidar partileri olarak
götürdüğümüz öneriler, muhalefet partileri tarafından kabul edilmemiş ve bugün,
grup önerisi olarak huzurunuza getirilmiştir. Konuşulan ve görüşülmesi istenilen konular
neydi: Bir kere, her iki konuda da, aciliyet ifade eden, yani, Anayasa
Mahkemesince iptal edilen ve bu iptal sonucu bir boşluğun meydana geldiği ve en
azından, esas açısından olduğu gibi, şeklî açıdan da bir boşluğun doldurulması
gerektiği konusu vardır. Bunun birisi, Şartla Salıverilmedir; diğeri de, Sosyal
Sigortalar Kanunu, Tarım İşçileri Sosyal Sigortalar Kanunu, Türkiye Cumhuriyeti
Emekli Sandığı Kanunu, Esnaf ve Sanatkârlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal
Sigortalar Kurumu Kanunu ile Tarımda Kendi Adına ve Hesabına Çalışanlar Sosyal
Sigortalar Kanununun Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun
Tasarısı ve Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler ve Plan ve Bütçe Komisyonları
raporlarıdır. Bunları görüşeceğiz. Şimdi, her ikisi de Anayasa Mahkemesince
iptal edilmiş ve toplumda bir kesim tarafından çıkarılması beklenilen
yasalardır. Bu yasaların görüşülmesinin elzem olduğunu takdirlerinize
sunuyorum. Onun dışında da, yine, sırada olan, daha önce görüştüğümüz ve yarım
kalan işlerden olan konulara Meclisimizin öncelik vermesi gayet doğaldır ve
toplumun beklentilerine cevaptır. Ayrıca, gerek yarım kalan işlerin çokluğu ve
gerekse, özellikle, Şartla Salıverilme ve SSK'yla ilgili yasa konusunda,
Anayasa Mahkemesinin iptalinden sonra doğan boşluğu yasal olarak doldurma gereğinden
ötürü, mutlaka bunları görüşmek durumundayız; çünkü, bir belirsizlik vardır; bu
belirsizliğin giderilmesi gerekir; toplumda bu konuda bir istek vardır. Bu
nedenle, gayet doğal olan bu öneriyi oylarınızla kabul edeceğinizi tahmin
ediyorum. Yine, bunların bitirilebilmesi için
çalışma süreleri uzatılmıştır ve bugün itibariyle saat 15.00-19.00, 20.00-23.00
olarak belirlenmiştir. Bu da gayet doğaldır. Yaz tatiline yaklaştığımız bu
günlerde, Meclisimizin, yarım kalan işlerimizi bitirebilmesi ve elzem kanunları
çıkarabilmesi konusundaki duyarlılığını da biliyoruz. Bu nedenle, grup
önerimizin lehinde oy kullanmanızı talep ediyorum ve Yüce Meclisi saygıyla
selamlıyorum. (ANAP sıralarından alkışlar) BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın Aslan. Sayın Hatiboğlu, isterseniz önce sizi
davet edeyim. YASİN HATİBOĞLU (Çorum) - Fark etmez Sayın
Başkan. BAŞKAN - Aleyhte olmak üzere, birinci
olarak, Çorum Milletvekilimiz Yasin Hatiboğlu konuşacaklardır. Buyurun Sayın Hatiboğlu. YASİN HATİBOĞLU (Çorum) - Sayın Başkan,
Yüce Meclisin değerli üyeleri; gündemi bir kere daha düzenleme talebiyle
Danışma Kurulunu toplantıya çağıran iktidar gruplarının tekliflerini, Danışma
Kurulunda enine boyuna tartıştık; neler söylediğimizi, hangi bölümlere neden
karşı çıktığımızı, sizinle, Yüce Heyetinizle paylaşmak istiyorum. Değerli milletvekilleri, iktidar grupları,
çalışma sürelerini yerleşik sürenin ötesine taşıralım diyorlar. Gerçi, bizlerde
âdet oldu; bu Parlamento, özellikle 21 inci Dönem, mutadı ortadan kaldırdı; 21
inci Dönem, olağanı ortadan kaldırdı; hep, olağanüstü yaşıyoruz, olağandışı
yaşıyoruz. Yerleşmiş bir Tüzük düzenlememiz var; Türkiye Büyük Millet Meclisi
hangi günler çalışır, hangi saatler arasında çalışır... Türkiye Büyük Millet
Meclisinin, Meclis üyelerinin sorumlulukları, işlevleri, yalnız kanun yapmak ya
da araştırma ve soruşturma önergeleriyle mi sınırlı, başka görevi yok mu? Biz,
seçmenlerimizle ne zaman görüşeceğiz? Aç, susuz, perişan, borçlu, icra tazyiki
ve tehdidi altında kalan bu insanlar, değerli kardeşlerim, iki gözüm, nur-u
aynım kardeşlerim benim, sizin kapılarınızı çalmıyorlar mı, zorlamıyorlar mı?
Siz, onları, hiç olmazsa -çare bulamazsanız- 10 dakika dinleme ihtiyacı
duymuyor musunuz? Peki, duyuyorsanız, bu zamanı nereden buluyorsunuz? Ya
buradaki Meclis çalışmalarından ayrılıp gideceksiniz ya da oradaki insanları
ihmal edip, buraya geleceksiniz. Bu İçtüzük yapıcı, enine boyuna düşünmüş;
demiş ki, milletvekilinin görevleri var, bölgesiyle görüşecek, gelen insanlarla
istişare edecek, kanun çalışması yapacak, bu kanunlara hazırlık yapacak,
kütüphaneye gidecek, inceleme ve araştırma yapacak... Olabilir, içinizde,
arkadaşlarımızın bazıları çok allâme-i benamdan sayabilir kendisini, hiç
araştırma ihtiyacı duymayabilir; ama, biz, beşeriz, araştırma ihtiyacı duyuyoruz,
olgun ve dolgun fikirlerle gelme ihtiyacı duyuyoruz. Bu fırsatı elimizden hangi
hakla alıyorsunuz? "Zaman" diyorsunuz; değerli dostum Aslan
buyurdular ki "eh, tatil yaklaşıyor, biraz da daraldık, şu işlerimiz
var..." Doğru, katılıyorum; ama, siz, zamanı, bu güzel zamanı... Değerli milletvekilleri, bir büyük diyor
ki "yakutla, elinizdeki en değerli madenle zamanı satın alamazsınız"
yani, "el vaktü latüşterâbil yakut..." diye başlıyor. Zamanı yakutla
satın alamazsınız; ama, yakutu, zamanı iyi kullanmak suretiyle alabilirsiniz.
Zaman bu kadar önemli. Zamanı çarçur ediyorsunuz; hâk ile yeksan ediyorsunuz,
yok ediyorsunuz zamanı, sonra gelip, zaman darlığından şikâyet ediyorsunuz.
Buna ne hakkımız var beyler?! Bunu nereden biliyorum; beraber bakalım nereden bildiğimize.
Bakınız, kanun yaptık biz. Kanun hükmünde
kararnameler, kanunlar dahil, 47 tanesi için iptal davası açtık. Bunların 30
tanesi Anayasa Mahkemesince iptal edildi. Bunun anlamı nedir biliyor musunuz; o
30 tane kanunu, silbaştan, burada bir kere daha görüşeceğiz. Hani, zaman çok
önemliydi, hani zamana değer veriyorduk!.. Değerli milletvekilleri, ne olur yani,
millet yararına ortaya koyduğumuz şu muhalefet tekliflerini dikkate alsanız, o
tekliflerimiz istikametinde düzenleme yapsanız, şu 30 tane kanun iptal edilmese
ve biz, o şimdi geldiği zaman... Çünkü, bunlar, süreli geliyor. Mesela, yarın,
emeklilikle ilgili bir kanun tasarısı geliyor; son günü, biliyor musunuz, son
günü. 6 aylık süre dolmuş. Peki, bunu son günlere sıkıştırmasanız, iptale gitmeseniz
de, gidilmese de... Niye zamanı iyi kullanmıyorsunuz? İade; 9 tane kanun iade
edildi, bugün RTÜK Yasası için iptale gidildi. Bizim gönlümüzdeki iadeydi,
doğru olan da oydu; ama, Sayın Cumhurbaşkanı öyle takdir ettiler, iptale
gittiler yürütmeyi durdurma talebiyle birlikte. Umuyorum ki, iptal edilecek.
Peki, biz, oturacağız, yine, sabah 4'lere kadar RTÜK'ü tartışacağız; toplum
gerilecek, insanlar strese girecek. Yazık ve günah değil mi, zaman böyle mi
güzel kullanılır, bizim derdimiz bitti mi? Hâlâ icranın önünde köylülerimiz
bekliyor!.. Bir gün bir ziraat odası temsilcisine
dedim ki: "54 üncü hükümet döneminde siz şu caddede traktör yaktınız 'bu
hükümeti istemiyoruz' dediniz, şimdi niye yakmıyorsunuz?" Döndü dedi ki:
"Başkanım, vallahi, elimizde traktör mü kaldı ki yakalım." Ülke bu
haldedir. Beyler, biraz ülkenin öncelikli, ivedilikli dertlerine lütfen parmak
basın. Şimdi, bakın, binlerce çocuğumuz... Eğitim
diyoruz, uçan kuştan eğitime katkı alıyorsunuz, uçan kuştan; insaf etmek lazım.
Alın, helal olsun; ama, ne yaptınız, eğitimi nereden nereye getirdiniz!.. Eğer,
iyiliğe götürdünüzse satanistler niye; eğer, iyiye götürdünüzse ülkedeki bu
sosyolojik patlamalar niye?! Değerli milletvekilleri, bakın, şimdi,
önümüzdeki on onbeş gün içerisinde binlerce evladımızın, derse girememekten bir
yılı heba olacak, devamsızlıktan sınıfta koyacaklar. Gelin, buna bir çözüm
bulalım, bir af getirelim. Diyelim ki, bu çocukların günahı yok, suçlu
olduklarından değil, bunların yöneticileri suçludur, bu yöneticilerin başındaki
Bakanı suçludur, bu Bakanı zapturapt altına almayan hükümet suçludur; ama, hiç
olmazsa, biz, Parlamento olarak, bu kusurumuzu, bu eksiğimizi bir afla
düzeltelim, bu çocuklara imtihanlara girme imkânı verelim, bir zaman bulalım;
bunlarla uğraşalım. Hayır, maşallah, barekallah hükümetimizin böyle bir derdi
yok. Hükümet, nereden kalksan, hangi mesele olsa, tamamen duygusal!.. Tamamen
duygusal!.. İşi gücü para... Şimdi imtihan açıyorsunuz değil mi efendim?..
Milyonlarca çocuktan, gençten, aşsız, işsiz, çay parası bulamayan o gençten,
her gün sabah büyük bir eziklik içerisinde babasının eline bakan, çay parasını
verebilir mi ki, kahvehanede mahcup olmayayım diye anasının eline bakan
çocuktan 30 000 000 lira alacaksınız, imtihana sokacaksınız; o çocuk imtihanda
başarılı olacak ve siz, onu işe koyacaksınız! Siz, bu oyunu bundan bir sene
kadar önce oynamadınız mı? Binlerce insana "kazandın" demediniz mi;
dediniz. Kaçını aldınız; yüzde 5'ini. Yüzde 95'i nerede?!. Bunlar, bir daha
imtihana girecek, bir daha girecek. Tahmin edilen gelir... Şu işe bakın değerli milletvekilleri,
üzülerek ifade ediyorum aziz milletim, bu sayın iktidar gruplarına derdimizi
anlatamıyoruz; siz bari bizi anlayın... Siz bari bizi anlayın... Milyonlarca
insanı imtihana aldınız, beklettiniz, ümit verdiniz, şimdi ortada sürünüyor,
perişan. Yeni bir imtihan açıyorsunuz. Dünyanın hiçbir yerinde görülmemiş.
İmtihan şunun için açılır: Kalite, yeterlilik tespiti için açılır ya da aynı
seviyede çok sayıda insan varsa müsabaka imtihanı açılır; kim kimi geçecekse
onun tespiti için açılır. Hayır, bu iktidarın hesabı o değil. Bu iktidar
oturuyor hesap ediyor, kaç insanı alırsam kaç lira kazancım olur diye. (SP
sıralarından alkışlar) Bu imtihandan ne bekliyorlar biliyor musunuz; 97 trilyon
lira. Böyle bir hesap olabilir mi?! Bunların, bu iktidarın bütçeleri de böyle.
Hiçbir ülkenin, demokrat bir ülkenin, hukuk devletiyle yönetilen hiçbir ülkenin
sosyal gailesi ve sosyal endişesi olan hiçbir devletin bütçesinde ceza kalemi
olmaz. Ha, elbette olur; temsili bir miktar koyarsanız, olur ya, oradan para
gelirse bu fasla kaydedilsin diye. Bu siyasî iktidar, trafik cezalarına 19
trilyon lira gelir koymuştur, 19 trilyon!.. Bunun anlamı şu: Sayın Bakan
emniyet müdürlüklerine, sayın emniyet müdürlükleri bölge polislerine, bölge
polisleri ilçe polislerine talimat veriyor, diyor ki: "Arkadaş, akşama
kadar şu kadar makbuz keseceksin ha, kesmezsen yandın." Böyle mantık olur
mu, böyle devlet olur mu?! Değerli milletvekilleri, bütün bunları,
şunun için söylüyorum: Yaptığınız işlerde halkın kârına, halkın yararına,
halkın hayrına bir iş olmadığı için de hayrını görmüyoruz. Burada kanunu kavga
dövüş yapıyorsunuz... Şimdi, ben, İçtüzüğün 57 nci maddesine
göre en tabiî hakkım olan yoklama yapılmasını istiyorum "bu, hakkın
suiistimalidir" diyorsunuz, tepki gösteriyorsunuz; halbuki, Tüzük hükmü
çok açık, suiistimal yok; ama, koskoca komisyon, koskoca hükümet oraya oturuyor
"biz, bu önergeye katılıyoruz, isabetli bir önergedir" diyor ve
oylamaya geçince de oy vermiyor. Niye yapıyor bunu; milletvekili 5 dakika
konuşacak, milletvekilinin söz hakkını kesmek için. Bu, olacak iş değildir.
Buradan hayır bulmuyorsunuz, bulamıyorsunuz. Sayın Başkanım, farkına varmadan sürem
geçmiş, özür diliyorum. Sayın Başkan, değerli arkadaşlarım; bu
grup önerisine ret oyu vereceğiz. Bakın, bunun arkasından, milletimizi çok
yakından ilgilendiren mahallî yönetimlerle ilgili bir teklifimiz, bir talebimiz
var, buna destek rica ediyoruz. Sayın Başkan, size ve Heyete saygı
sunuyorum efendim. (SP sıralarından alkışlar) BAŞKAN - Ben de teşekkür ediyorum Sayın
Hatiboğlu. Aleyhte olmak üzere, ikinci söz, Aydın
Milletvekili Ali Rıza Gönül'e aittir. Buyurunuz Sayın Gönül. ALİ RIZA GÖNÜL (Aydın) - Sayın Başkan,
değerli milletvekilleri; Muhterem Heyetinizi saygıyla selamlıyorum. İktidar gruplarının getirmiş oldukları
önerinin aleyhinde yine huzurlarınızdayız. Yine, aleyhte, görüş ve
düşüncelerimizi Muhterem Heyetinize sunmak için söz almış bulunuyorum. Sayın Aslan, lehteki konuşmasının bir
bölümünde, iktidar partilerinin getirmiş olduğu bu öneriye, muhalefetin,
Danışma Kurulunda katılmadığını, tasvip etmediğini ve bu nedenle de, üçlü
imzayla grup önerisini Genel Kurula indirdiklerini belirttiler. Tabiî ki, siz,
bizim, her zaman söylediğimiz, her zaman eleştirdiğimiz, dikkate alınmasını
özellikle istediğimiz hususlara yer vermezseniz, bizim, sizin doğrultunuzda
getirdiğiniz öneriye evet dememiz beklenemez. Zaten, ısrarla bu tutumunuzda
devam etmektesiniz. İstiyorsunuz ve diyorsunuz ki, biz böyle düşündük, böyle
olmasını istiyoruz, muhalefet olarak siz de buna evet diyeceksiniz. Yok...
Bizim böyle bir mecburiyetimiz yok ve muhalefet olarak da böyle bir
mecburiyetimizin olması ve buna evet dememiz de bizden kesinlikle beklenemez. Değerli milletvekilleri, özellikle, öneri
incelendiğinde, yine her zamanki gibi, görüşülecek kanun tasarılarının yerleri
değiştiriliyor, yine çalışma saatleri yeniden tespit ediliyor ve denetim konusu
olan sözlü soruların görüşülmesi, çalışmalardan çıkarılıyor. Bizim, çalışma saatleriyle ilgili taleplerinize
hiçbir itirazımız yok. Daha çok çalışılması gerektiğini vurguluyorsanız ve
istiyorsanız, muhalefet olarak, biz, istediğiniz kadar çalışmaya hazırız.
Üzülerek ifade edeyim ki, çalışma kararını alan sizsiniz, çalışma saatlerini
uzatan sizsiniz; ama, buna uymayan da sizsiniz. Buna uymuyorsunuz... Şimdi, benim elimde, getirmiş olduğunuz bu
önerilerle ilgili bir çalışmamız var; baktık, geçmiş üç ay içerisinde toplam
11-12 defa Danışma Kurulunu toplantıya çağırmışsınız ve yine, toplam 27 güne
ait bir çalışma şeklini ve görüşülecek konuları belirlemişsiniz. Bu 27 günlük
çalışma programının 15 gününde, yeterli çoğunluk bulunamadığından, öngörülen
çalışma süresine ulaşılamadan Genel Kurul çalışmaları sona ermiş; 12 gününde
ise, talep edilen süreye ulaşılmış ve Genel Kurul çalışmaları sonuçlandırılmış.
Şimdi, siz "bitinceye kadar
çalışalım" diyorsunuz "saat 23.00'e kadar çalışalım" diyorsunuz;
ama, çalışma saatine uymayan, çalışma saati dolmadan karar yetersayısını
bulamamakla, toplantı yetersayısını bulamamakla Genel Kurulun çalışmasını
önleyen, yine, sizsiniz. Sizin sayısal bir probleminiz yok; çünkü, takriben
351'le kurulan hükümetin arkasında bugün 340 civarında milletvekili desteğiniz
var. Bu önerileri, istediğiniz gibi, buradan oylatıp geçiriyorsunuz; ama,
koyduğunuz çalışma saatlerine riayet etmeyen, uymayan ve uygulayamayan gruplar
da sizsiniz; bunu, özellikle, muhterem milletvekili arkadaşlarımın bilgisine
arz etmek istiyorum. Şimdi, biz ne diyoruz; bizim dediğimiz ve
istediğimiz çok şey değil: Şu yasalar görüşülürken, İçtüzüğün hükümlerine
riayet edelim, İçtüzükte belirlenen sürelere riayet edelim. Belki, sizler,
konuşmayabilirsiniz, bu kürsüye gelmeyebilirsiniz, görüşülen yasa üzerinde
olumlu veya olumsuz görüş ve düşüncelerinizi bu kürsüden, Muhterem Genel
Kurula, Heyete ve yüce millete anlatma ve aksettirme ihtiyacını
duymayabilirsiniz; ama, biz, muhalefet olarak, ülkenin çıkarına gördüğümüz her
yasada veya toplumun aleyhine gördüğümüz her yasada olumlu veya olumsuz
düşüncemizi arz etmek, olumlu veya olumsuz katkıda bulunmayı da bir görev kabul
ediyoruz. Siz, belki, görüşülmeden, konuşulmadan ve tartışılmadan bir aceleye
getirerek yasaları buradan çıkarmak isteyebilirsiniz; ama, çıkardığınız o
yasaların, nasıl, bir yerlere tosladığını, nasıl, geri döndüğünü, nasıl, veto
edildiğini, nasıl, Anayasa Mahkemesinden iptal kararıyla döndüğünü hepimiz
görüyoruz ve milletimiz de görüyor. Ne olur, bizi dinleseniz, bu tasarıları,
makul süre içerisinde, düşünerek, tartışarak, konuşarak, muhalefetin haklı
uyarılarına kulak vererek düzenleyip ve o şekilde görüşülerek yasalaşmasını
sağlasanız; acaba, ülke, bundan kazançlı mı çıkar, zararlı mı çıkar?! Acaba,
Parlamento, işte, bunların yaptığı her yasa ya Cumhurbaşkanlığından dönüyor ya
da Anayasa Mahkemesinden dönüyor şeklinde bir eleştiriye tabi tutulacağına,
Genel Kurul ve Türkiye Büyük Millet Meclisi, tasarı ve teklifleri fevkalade
güzel inceliyor, fevkalade dikkatle ve özenle eleştiriyor, doğruyu ve yanlışı
birbirinden ayırmak suretiyle bu tasarı ve teklifleri de yasalaştırıyor
denilse; bu, toplumumuz için, bu, Meclisimiz için; bu, demokrasimiz için olumlu
bir puan olmaz mı, olumlu bir kazanç olmaz mı; ama, görüyoruz ki, siz, 18 Nisan
1999 akabinde kurulan bu hükümetin grupları olarak, grup yönetimleri olarak, hâlâ
bu yanlışta ısrar ediyorsunuz. Değerli milletvekilleri, o nedenle, biz,
gerek çalışma saatlerine ve gerekse her hafta getirilen bu yeni düzenlemeye
karşı çıkıyoruz. Şimdi, elimde gündem var; bakıyoruz: 8
inci sıradaki 786 sıra sayılı ceza infaz kurumları ve tutukevleriyle ilgili
yasa tasarısının, aylardan beri 4 üncü maddesinde çakılıp kalmışız, yarım
bekliyor. Bu tasarı önemli değil mi, bu tasarı için komisyon ve sayın bakan
gelip buraya oturmuyor mu, görüşmeleri başlatıp, bir an evvel yasalaşması için de
bir çaba göstermiyor mu ve bu, ülke için gerekli değil mi?! Aylardır bu tasarı
yarım olarak bekliyor. Geliyoruz, 9 uncu sıradaki 557 sıra sayılı
Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısına. Bunun da aylardan
beri 2 nci maddesinde kaldık; bu da yarım bekliyor. Geliyoruz, 827 sayılı yasa tasarısına; o
da yarım bekliyor. Geliyoruz, 11 inci sıradaki 23 Nisan 1999
tarihine kadar işlenen suçlarla... O da yarım bekliyor. Geliyoruz, yine, 868 sıra sayılı yasa
tasarısına; bu da yarım bekliyor. Değerli arkadaşlarım, iktidar partilerine
mensup değerli milletvekili arkadaşlarım, özellikle istirham ediyorum ve
sesleniyorum: Gruplarınızın ve grup yönetimlerinizin bu yanlış, taraflı ve
yapılan tüm uyarılara kulak tıkayan davranışına karşı, lütfen, ülkemiz için,
milletimiz için bir tepki koymalısınız. (Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı) ALİ RIZA GÖNÜL (Devamla) - Grup
yönetimleri ve grup başkanvekili arkadaşlarımız bunu huzurunuza böyle
getirebilirler; ama, siz, elinizi vicdanınıza koyarak, aslı bozup hep yanlışta
ısrar eden iktidar gruplarının önerilerine destek verme gibi bir mecburiyetle
bağımlı ve yükümlü değilsiniz. O nedenle, asıl olan, gündemdeki sıranın
takip edilmesidir ve iktidar partisi gruplarının ve özellikle muhalefet partisi
gruplarının ve milletvekillerinin, özgürce düşünme, inceleme, irdeleme,
araştırma yapma ve kanun hakkındaki görüş ve düşüncelerini, buradan, açıkça,
Yüce Milletimize ifade etme yönündeki olumlu katkılarını sağlayabilmek için bir
zamana, bir çalışma zamanına ihtiyaçları var; ama, görüyoruz ki, getirilen her
yasa tasarısına, olumlu olumsuz, fakirin fukaranın meselesini çözüyor mu
çözmüyor mu; nereden ve kimin kumandası altında getirildiğini götürüldüğünü
araştırmadan; ülke ekonomisini, esnafını, çiftçisini, vatandaşını, memurunu,
emeklisini nasıl olumsuz etkileyeceği konusunda en küçük bir düşünme ve
araştırma yapma gereğini duymadan, hep, parmaklarınızı kaldırıyorsunuz ve kabul
ediyorsunuz; ama, unutmayınız ki, bir gün, vatandaş da, günü geldiğinde,
herhalde, size elini kaldıracaktır. Bunu biliyor musunuz, bunu bekliyor
musunuz? Onun için... BEYHAN ASLAN (Denizli) - Kaldırdı,
kaldırdı; Armutlu'da kaldırdı... ALİ RIZA GÖNÜL (Devamla) - Şimdi, tabiî,
ne zaman kaldırır, nasıl kaldırır; Sayın Aslan, onu hep beraber göreceğiz, onu
hep beraber yaşayacağız ve göreceksiniz, burada oturanlar, buraya da almayacak,
herhalde, yukarıya, balkona çıkacaksınız; çıkmak zorundasınız; çünkü, millet
sizi affetmeyecektir. Memleketimizi ekonomik krizin göbeğine götüren ve
merkezinde siyasî bir krizin müsebbibi, yaratıcısı, sahibi olan iktidar
partilerini ve bu hükümeti, Yüce Türk Milleti, mutlaka, o sandık önüne
geldiğinde değerlendirecek ve herhalde, sizlere, yeşil kart değil, kırmızı kart
gösterecektir. O nedenle, bu görüşlerinize ve önerinize
katılmamız mümkün değil; katılmıyoruz, olumsuz oy vereceğiz; ama, biliyoruz ki,
milletimiz, günü geldiğinde, o olumsuz oyunu, sandıkta, sizlere, ders alasınız
diye, çok net, çok açık gösterecektir. BAŞKAN - Sayın Gönül, teşekkür edebilir
miyim... ALİ RIZA GÖNÜL (Devamla) - Yalnız, şunu
söyleyeyim: Bugün siz gülüyorsunuz; ama, yarın milletimiz gülecektir ve sizler
de ağlayacaksınız. HASAN GÜLAY (Manisa) - Size gülüyoruz,
size... ALİ RIZA GÖNÜL (Devamla) - Hepinizi
saygıyla selamlıyorum. (DYP sıralarından alkışlar) BAŞKAN - Teşekkürler Sayın Gönül. IV. -
BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI (Devam) D) ÇEŞİTLİ
İŞLER 1. - Genel
Kurulu ziyaret eden Tacikistan-Türkiye Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanı
Yusufcan Ahmedov ve beraberindeki heyete Başkanlıkça "Hoş geldiniz"
denilmesi BAŞKAN - Sayın milletvekilleri,
Tacikistan-Türkiye Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanı Sayın Yusufcan
Ahmetov ve beraberindeki heyet Genel Kurulumuzu onurlandırmışlardır. Kendilerine, Yüce Heyetiniz adına, hoş
geldiniz diyorum. (Alkışlar) V. -
ÖNERİLER (Devam) A) SİYASÎ
PARTİ GRUBU ÖNERİLERİ (Devam) 1. - Genel
Kurulun çalışma gün ve saatleriyle gündemdeki sıralamanın yeniden
düzenlenmesine ilişkin DSP, MHP ve ANAP Gruplarının müşterek önerisi (Devam) BAŞKAN - Şimdi, önerileri ayrı ayrı
okutup, oylarınıza sunacağım. Birinci öneriyi okutuyorum: 1- 20 Mayıs 2002 tarihli gelen kâğıtlarda
yayımlanan 868 sıra sayılı kanun tasarısının, 48 saat geçmeden, gündemin
"Kanun Tasarı ve Teklifleri ile Komisyonlardan Gelen Diğer İşler"
kısmının 12 nci sırasına alınması önerilmiştir. BAŞKAN - Oylarınıza sunuyorum: Kabul
edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir. İkinci öneriyi okutup, oylarınıza
sunacağım: 2- Genel Kurulun, 21 Mayıs 2002 Salı, 22
Mayıs 2002 Çarşamba günleri 15.00-19.00, 20.00-23.00 saatleri arasında
çalışması, 21 Mayıs 2002 Salı günü (11/28) esas numaralı gensoru önergesinin
gündeme alınıp alınmayacağı hususundaki görüşmeler ile Sayıştay Birinci
Başkanlığı için yapılacak seçimin tamamlanmasından sonra diğer denetim
konularının görüşülmeyerek kanun tasarı ve tekliflerinin görüşülmesi, 22 Mayıs
2002 Çarşamba günü gündemin 13 üncü sırasına kadar olan kanun tasarı ve
tekliflerinin görüşmelerinin saat 23.00'e kadar tamamlanamaması halinde,
görüşmelerin bitimine kadar çalışma süresinin uzatılması, 22 Mayıs 2002
Çarşamba günü sözlü soruların görüşülmemesi önerilmiştir. SALİH KAPUSUZ (Kayseri) - Sayın Başkan,
karar yetersayısının aranılmasını istiyoruz. BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, bu
önerinin oylanmasında karar yetersayısının aranılması istenmiştir; arayacağım. Oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler...
Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir; karar yetersayısı vardır. Saadet Partisi Grubunun, İçtüzüğün 19 uncu
maddesine göre verilmiş bir önerisi vardır; önce okutacağım, sonra oylarınıza
sunacağım: 2. -
(10/136) esas numaralı, Konya Milletvekili Veysel Candan ve 21 arkadaşının,
belediyelerin kaynak sorunları ve denetimi konusunda Meclis araştırması
açılmasına dair önergesinin 28.5.2002 Salı günü görüşülmesine ilişkin SP Grubu
önerisi Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına Danışma Kurulunun 21.5.2002 Salı -bugün-
günü saat 12.00'de yaptığı toplantıda, siyasî parti grupları arasında anlaşma
sağlanamadığından, İçtüzüğün 19 uncu maddesine göre, aşağıdaki önerimizin Genel
Kurulun onayına sunulmasını saygılarımla arz ederim. Yasin Hatiboğlu Saadet Partisi Grubu Başkanvekili Öneri: Gündemin "Genel Görüşme ve Meclis
Araştırması Yapılmasına Dair Öngörüşmeler" kısmının 99 uncu sırasında
bulunan (10/136) esas numaralı Konya Milletvekili Veysel Candan ve 21
arkadaşının, belediyelerin kaynak sorunları ve denetimi konusunda, Anayasanın
98 inci, İçtüzüğün 104 ve 105 inci maddeleri uyarınca bir Meclis araştırması
açılmasına ilişkin önergesinin 28.5.2002 Salı günü görüşülmesi. BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, Saadet
Partisi Grubu önerisiyle ilgili iki adet lehte söz talebi vardır. İlk olarak, Sakarya Milletvekili Nezir
Aydın. Buyurunuz Sayın Aydın. (SP sıralarından
alkışlar) NEZİR AYDIN (Sakarya)- Sayın Başkan,
değerli milletvekilleri; Veysel Candan ve 21 arkadaşının, belediyelerin kaynak
sorunları ve denetimi konusundaki araştırma önergesinin gündeme alınması ve
görüşülmesi lehinde söz almış bulunuyorum; bu vesileyle, Yüce Heyetinizi
saygıyla selamlıyorum. Muhterem arkadaşlar, hepimiz biliyoruz ki,
ziyaretlerimizde ve buraya geldiklerinde bize şikâyetlerinde görüyoruz ki, şu
anda tüm belediyelerimiz bir ekonomik kriz içindedir, ülkemiz bir ekonomik kriz
içindedir; ama, ülkenin krizi yanında belediyeler ikinci defa bir kriz
içindedir. Şimdi, bu önergenin, esasında, öncelikli
olarak Türkiye Büyük Millet Meclisimizde görüşülmesi gerekmektedir. Neden;
çünkü, biz milletvekilleri ve halka, seçmenlerine birçok vaat vererek seçilen
belediye başkanlarımız, İller Bankasından kendilerine neden yeterli para
aktarılmadığını, neden çok kesintiler yapıldığını, neden afet kararnamelerinde
adaletsizlik olduğunu merak ediyorlar. Bu görüşülecek ki, burada, iktidarın
değerli milletvekilleri, iktidarın sayın bakanı, bakanları, Başbakanı, bu
konuda bilgi verecekler; hem milletimiz bilgilenecek hem sayın belediye
başkanları bilgilenecek ve sayın milletvekilleri de bilgilenecek; ama, bugüne
kadar ne soru önergelerine yeterli cevap alınabilmektedir ne de bu konuda
doyurucu bir bilgi verilebilmektedir. Şu anda, maalesef, Türkiye'de tüm
belediyelerin İller Bankası kesintilerinden oldukça mustarip olduğunu
biliyoruz; ama, acaba, gerçekten, İller Bankasında para yok, İller Bankasının
kaynakları bitik, onun için mi veremiyor; yoksa, burada başka şeyler mi var,
burada adaletsizlik mi var?! Bunu bilmek mecburiyetindeyiz, bunu anlamak
zorundayız. Değerli arkadaşlar, şu anda, yüzlerce
belediyeden -ismini vermeden- sadece birisinin son dört beş ayına ilişkin
kesintilerini, yani, İller Bankası tahakkuk ve tediyelerini -tahakkuk edilen,
kesilen ve ödenen miktarları- okumak istiyorum; ayların da ismini vermiyorum,
belediyelerin de ismini vermiyorum: Birinci ay -yani okuduğum aydan itibaren-
tahakkuk 7 181 436 000, kesilen 6 217 319 000, ödenen 964 000 000. Akabinde bir diğer ay: Tahakkuk 11 523 000
000 -yuvarlak okuyorum- kesilen 9 794 000 000, ödenen 1 728 000 000; yani, 11
milyarın, 9 700 000 000 kesilmiş, 1 700 000 000 ödenmiş. Bir diğer ay: Tahakkuk 10 596 000 000,
ödenen 1 580 000 000. Bu aylar böyle devam edip gidiyor. Şimdi, bir şeyi dikkatinize sunmak
istiyorum. Bu bahsettiğim belediyenin SSK'ya borcu yok, bu belediyenin Maliyeye
borcu yok, muhtasar kesintisi de yapılmıyor. Ya ne yapılıyor bu belediyeye;
arkadaşlar, birinci ay tahakkukunda "6 217 000 000 lira su içme" yazıyor;
aynen böyle; burada yanımdadır. Tahakkukunda, su içme kesintisi 6 milyar! İkinci ay; tahakkuk 11 milyara çıkmış. Bu
defa su içme kesintisi 9 784 000 000. Tahakkuk sonra 6 milyara düşmüş; çünkü,
Maliye Bakanlığından, toplanan vergilere göre aktarılıyor, nüfusa göre
dağıtılıyor. Bu paranın, tahakkukun yükselmesini ve düşmesini anlamak son
derece mümkün; ama,o ay bakıyorsunuz ki, 6 milyar tahakkuk edince 5 milyar
kesiliyor. Allahaşkına, bu işin bir oranı, bu işin bir statüsü, bu işin bir
hesabı, kitabı yok mu?! Tahakkuk 11 milyar olursa 9 milyar kesinti, tahakkuk 6
milyar olursa 5 milyar kesinti, tahakkuk 7 milyar olursa 6 milyar kesinti!..
Yani, tahakkuk 100 milyar olsa 99 milyar kesinti... Ve belediyelerin birçoğunun
ifadesi, İller Bankasının bu uygulamasından, faizlerinin yüksekliğinden dolayı,
yapılan bir su şebekesinin bedelini ödemek ömrü billah mümkün olmayacaktır
şeklindedir. Değerli arkadaşlar, bu meseleyi neden
bugün görüşmemiz gerekiyor? Bakın, Meclis gündemimizde, milletvekili
arkadaşlarımız tarafından verilmiş 246 tane araştırma önergesi var. Bunlarla,
oldukça önemli meselelerin araştırılması isteniyor; ama, 57 nci hükümet -ne
hikmetse- göreve başladığı günden beri, araştırma günü olan salı günlerini,
daima, grup önerisi getirerek kanun görüşmeye... Nasıl kanun görüştüğünü,
tabiî, Türk Milleti ve herkes çok iyi biliyor. RTÜK gibi kanunlarla zamanı
harcıyoruz. Değerli arkadaşlar, tabiî, bu meseleyi
görüşmemiz gerekiyor; neden; çünkü, bizim, bugün görüşeceğimiz bir gensoru
önergesi vardı Sayın Başbakan ve Bakanlar Kurulu hakkında; ama, Saadet Partisi
olarak istedik ki, Sayın Başbakanımız, burada söyleyeceğimiz gerçekleri,
hastane odasında dinlemesinler, burada dinlesinler, onun için bunu erteledik.
Ama, bu meseleler hallolmuyor; bu meselelerin mutlaka görüşülmesi gerekir.
Madem onu erteledik, o halde, belediyelerin sıkıntılarını, belediyelerin
sorunlarını dile getiren bu araştırma önergesinin bugün görüşülmesi gerekirdi. Muhterem arkadaşlar, bakın, bir afet
kararnamesi yayımlandı; niçin yayımlandı... Burada, İskân Bakanlığının bir
genelgesi vardır. Bu genelgede ifade edilen şudur: "Bir yıl içerisinde
olan afetler yetkililerce tespit edilir ve hazırlanan bu keşifler neticesinde,
zarar gören tesislerin afet öncesi haline getirilmesiyle sınırlı olarak,
gereken yapılır." Değerli arkadaşlar, 2 Şubat 2001 tarihinde
bir afet kararnamesi yayımlandı ve bu afet kararnamesinin 3 üncü maddesinde
aynen şu ifade vardı: "2001 yılının ilk altı ayını kapsayan bu
kararnameden sonra tekrar kararname yayımlanacaktır." Yani, altıncı ayı
müteakiben 2001 yılında tekrar kararname yayımlanacağı yayımlanan kararnamede
yazıyor; Bakanların ve Başbakanın imzasıyla taahhüt altına alınmış; ama,
arkadaşlar, bırakın 2001 yılının ikinci altı ayını neredeyse 2002 yılının ilk
altı ayında kararname yayımlanamayacaktı. 2001 yılının ikinci altı ayı
kararnamesiz geçti. Bu arada, biliyorsunuz, nisan, mayıs aylarında -Allah bir
daha hiçbir bölgemize, hiçbir ilimize, hiçbir yere afet vermesin- Hatay ve
İçel'de, kasım ayında da Rize'de büyük sel felaketleri oldu. Nisan ve mayıstaki
afetzedeler, kararnameye girmeyi, zararlarını izale etmek için, maalesef,
hükümetin, bakanların anlaşmasını beklemek mecburiyetindeydi; ama, 2001 yılının
ikinci altı ayında, maalesef, anlaşamadılar, anlaşıp kararname çıkaramadılar,
dağıtamadılar; ancak 13.4.2002 tarihinde bir kararname çıktı. Kararname çıktı;
ama, evlere şenlik bir kararname, tam bir kararname, çok enteresan bir
kararname, neresinden başlayıp neresinde bitireceğimizi bilemediğimiz bir
kararname. Zamanım yok; ama, bu kısa sürede birkaç başlık sunacağım. Bakın arkadaşlar "bir yıl içerisinde
olan afetlere kararnamede yer verilir" deniyor; ama, yüksek derecede, en
yüksek oranda katsayı verilen bir ilimizde, belediyede araştırma yaptık -ismini
vermiyorum; herkese para verilsin, para verilmesine karşı değiliz; ama, adil
verilsin- bu ilde yaptığımız araştırmada, en son afetin yirmi yıl önce, şehir
içinden geçen bir derenin taştığını hatırlıyorlar, başka hiçbir afet,
elhamdülillah, olmamış, hatırlamıyorlar; ama, bu belediyemiz, afet
kararnamesinde... (Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı) BAŞKAN - Lütfen tamamlayınız. NEZİR AYDIN (Devamla) - Tamam Sayın
Başkanım. Bir başka ilin il merkezinde afet olmuş,
sel taşkını olmuş, belediye, gerçekten, altyapı zararına uğramış; ama, hiç afet
olmayan bir başka ilçesi afet kapsamına alınmış; neden; nedeni gayet açık; il
merkezindeki belediye CHP'li, afet kararnamesine giren belediye MHP'li... 17
tane ilden 20 belediye afet kapsamına alınmış, bunların tamamı -tesadüf olamaz-
MHP'li. ORHAN BIÇAKÇIOĞLU (Trabzon) - Hangi
belediyeler?.. NEZİR AYDIN (Devamla) - Şimdi, değerli
arkadaşlar, çok enteresan bir şey daha var burada. Bakınız, Türkiye'deki tüm
belediyelerin, yaklaşık olarak üçte 1'i MHP'li ve ANAP'lı belediyelerden
oluşuyor; ama, şu son afet kararnamesindeki payların tamamının yüzde 52'sini
MHP'li ve ANAP'lı belediyeler almışlar. BAŞKAN - Sayın Aydın, lütfen
sonuçlandırınız. NEZİR AYDIN (Devamla) - Bitiriyorum Sayın
Başkanım; bu önemli... Burada enteresan bir şey daha var. Bu,
kendi içlerindeki taksim. Demek, bunun için anlaşamadılar, bunun için on ay
kararname yayımlanamadı Türkiye'de. Bakın, ANAP'ın 792 belediyesi var; afet
kararnamesinden aldığı pay oranı yüzde 20,6; MHP'nin 501 belediyesi var; aldığı
yüzde 31,2... ORHAN BIÇAKÇIOĞLU (Trabzon) - 700'ü geçti,
700'ü... NEZİR AYDIN (Devamla) - Yani, şimdi,
ikisinin aldığı, yüzde 51'i geçkin, yüzde 52... Şimdi, tabiî, bütün bunlar bu şekilde olup
bitiyorken, Adapazarı'nın yerle bir olan, şu anda hiçbir mahallesinde 1 metre
asfalt olmayan 60 000 nüfuslu belde belediyesi afet kapsamında değil; ondan
para kesilecek, sadece ve sadece tek afeti. DYP'den istifa etmiş, MHP'ye geçmiş
diye afet kapsamına alınan belediyeye ödenecek... İsmi burada, merak edenlere
veririm; merak edenlere, konuşmamdan sonra veririm. Şimdi, peki, bunun, adalet
neresinde?! Bugün, biz, bunu görüşmeyeceğiz de arkadaşlar, neyi görüşeceğiz
allahaşkına?! BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın Aydın. NEZİR AYDIN (Devamla) - Şartla salıverme;
affın bir başka boyutu... Tabiî, iktidarın parmak sayısı fazla olduğu için,
istediği gibi, istediğini, bugün, burada yapabiliyor; ama, bu, gerçekleri
örtmüyor, bu, gerçekleri gizlemiyor. İnşallah, temennim odur ki, bu önerimiz
dikkate alınır ve bu meseleleri daha detaylı bir şekilde, burada görüşme imkânı
buluruz diyor, hepinize saygılar sunuyorum. ORHAN BIÇAKÇIOĞLU (Trabzon) - Trabzon'da
72 belediye var; 15'i MHP'li; hiç biri giremedi. Bu kararnameyi ben de
kınıyorum. BAŞKAN - Lehte ikinci söz, Ankara
Milletvekili Zeki Çelik'e aittir. Buyurunuz Sayın Çelik. MEHMET ZEKİ ÇELİK (Ankara) - Sayın Başkan,
değerli milletvekilleri; belediyelerin kaynak sorunları ve denetimi konusunda,
Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergemizin salı günü görüşülmesi
hakkında Saadet Partisi Grubu önerisi üzerinde görüşlerimi açıklarken, hepinizi
saygıyla selamlıyorum. Değerli arkadaşlar, belediyeler,
insanların doğumundan ölümüne kadar her konuda hizmet veren, çok önemli
kuruluşlarımızdır. Suyumuz akmasa, çöpümüz toplanmasa, ayağımız taşa değse,
arabamızın tekeri çukura düşse, hava kirliliği olsa -hemen, çevremizde hoş
olmayan görüntüleri, eğer, takip edersek- seyyar satıcısından otobüs şoförüne,
taksicisinden berberine, lokantacısından fırıncısına kadar şikâyetçi olduğumuz
her şeyin çözümünü belediyelerden bekleriz. Belediyelerin, bütün bu hizmetlere
uygun birtakım çalışmaları yapmaları için, idarî ve malî yapıya sahip olmaları
gerekir. İdarî yapı, tamamen merkeziyetçi bir hüviyete bürünmüş ve iş yapamaz
hale getirmiştir. Bir tayin yapılması için ilgili bakanlığın onayı gerekiyor.
Oysa, alacağı bir mühendis, bir mimar veya avukat veya başka bir meslek grubu
mensubu için bu tür formalitelerle uğraşılmaması gerekir ve gerçekten, bunu,
belediye başkanının çok rahatlıkla yapması lazım. Bu işleri, böyle bir
formaliteye boğmamak lazım. Bakanın, istediği zaman, istediği belediye
başkanını, bazı gerekçelerin arkasına sığınarak görevden almaması gerekir.
Bunlar, halkın oylarıyla seçilmiş, bölgelerinde sevilen, sayılan insanlardır.
"Soruşturmanın selameti açısından" diyerek böyle bir gerekçenin
arkasına sığınmak suretiyle, seçilmiş birini böyle bir muameleye reva görmek,
doğrusu, hakikaten haksızlıktır. Bunu ifade ederken, istedikleri her şeyi
sorumsuzca yapsınlar veya bunu yapabilirler demek istemiyorum; ama, ülkemizde,
yaralı bir demokrasi var, yaralı bir demokrasi tatbikatı var, insan hakları
ihlalleri var, özgürlüklerin kısıtlanması var ve hukukun, adamına göre
çalışması var; bunlar, yaşanan şeylerdir. Bakınız, geçtiğimiz hafta içerisinde KİT
Komisyonunda bir olay oldu; Toplu Konut İdaresi görüşülürken karşılaştığımız
durumu dikkatlerinize sunmak istiyorum. Toplu Konut İdaresi, Samsun'daki
konutlarını pazarlamak için bir firmayla anlaşmış. Yüksek Denetleme Kurulu da,
bunun, Başbakanlık Tasarruf Genelgesine aykırı olduğunu ifade ederek soruşturma
istemiş ve soruşturma başlatılmış. Başbakanlığın iki müfettişi, yaptıkları
soruşturma sonucunda, raporda "burada devletin bir zararı söz konusu
değil, usulsüz bir işlem yapılmamış; ancak, bir de Ankara Cumhuriyet Savcılığı
tarafından bu işin soruşturulması uygun olur" diyorlar. Haydi, pes
doğrusu!.. Gelin bu işin içinden çıkın!.. Eğer, usulsüzlük yoksa, neden
cumhuriyet savcılığı bir daha bu işi soruştursun?! Tabiî, bunun anlamını biz çözemediğimiz
için KİT Komisyonunda, Başbakanlık Teftiş Kurulunun bunu cevaplamasını istedik.
Başbakan adına, Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanı, vermiş olduğu cevapta, yani,
ince bir imayla "siz bu işlerden ne anlıyorsunuz" gibisinden, istihza
ifade eden yazılar yazmıştır. ORHAN BIÇAKÇIOĞLU (Trabzon) -Ayıp etmiş.. MEHMET ZEKİ ÇELİK (Devamla) - Evet, işte
bürokrasi budur. Biz, bunun çözülmesini istiyoruz, bunun ortadan kaldırılmasını
istiyoruz. Bir de, denetim adına belediyelere
gönderilen müfettişlerin haddi hesabı yok. İşlerine geldiği zaman, istedikleri
yerlere istedikleri kadar müfettiş gönderip bunları baskı altına alıyor,
çalıştırmama gayretleri içerisine giriyorlar. Değerli arkadaşlar, bütün bürokratları
aradığınız zaman, en az, bizim belediyelerimizde iki-üç müfettişe hesap
verdiklerini ve bu yüzden iş yapamadıklarını söylüyorlar. Şimdi, tabiî, burada,
siyasî iradenin yıpratılmaması ve bu konuda ciddî bir tedbirin alınması lazım.
Eski tabirle, belediye başkanları, şehrülemindir, yani, şehrin en emin
insanlarıdır; hataları varsa elbet sorgulanmalı, denetime tabi tutulmalı; ama,
belediye hizmetlerini yaparken, halka hesap vermek durumunda olduğundan, bu
rahatlığın sağlanacağı şartlar içerisinde hizmet yapmaları gerekir. Belediye
hizmet yapacak, peki neyle; elemanla; neyle; araç gereçle; neyle, plan
programla ve bir de parayla yapacaktır. Peki, bunun malî kaynakları nelerdir;
birincisi vergilerdir, ikincisi de devletin kendisine tanımış olduğu, vermiş
olduğu paylardır. Vergiler, bugünün piyasa şartları ve enflasyon şartları altında,
maalesef, bir mana ifade etmemektedir. Emlak Vergisi, temizlik vergisi ve
benzerleri gibi vergiler, bunların, mutlaka, güncel hale getirilip,
belediyelere gelir ve imkân sağlayacak bir noktaya taşınması gerekir. Devlet katkısının yüzde 6 olduğu ifade
ediliyor; ama, bu, yüzde 4'leri bile geçmiyor, belki, zaman zaman daha düşük
seviyelere geliyor. Eğer, bir belediye, bir de faiz belasına düşmüşse, o zaman
iflah olması hiç mümkün değil. Bakınız, İller Bankasından kredi almışsa ve
borcu varsa olay bitmiştir, elini vermişse artık kolunu kurtaramaz misali.
Mesela, Ankara'da, şurada Mamak Belediyemiz var; kendisine bir hizmet binası
yapmıştır, astarı yüzünden pahalıya mal olmuştur ve bugün, o faizlerin altından
kurtulma imkânı yok. Buna benzer bir yığın belediye örnek verilebilir. SSK ve
vergi borçlarını zamanında ödeyemedikleri için, ayrıca içerisine düşmüş
oldukları bir sıkıntı vardır. Devletten alacağını zamanında alamayan
belediyelere, bir de, afet paylarıyla haksızlık yapılmakta ve artık bunların
iflah olması mümkün değil. Değerli arkadaşlar, biz, belediyelere
yardım yapılmasına karşı değiliz. Şayet, ayrı bir fondan belediyelere yardım
yapılacaksa, gene, belli bir ölçüde bunun izahı bulunabilir; ama, bütün
belediyelere ait, toplanmış olan bir havuzdan, tutup da, birkısım belediyelere
haksız paralar verir, onların hakkı olmayan, başkalarının hakkını onlara
verirseniz, işte, bu haksızlığın karşısında, bizlerin, bunları ifade etmemiz
gerekir. Bakınız, burada, benim elimde, çıkarılmış
bir yığın kararname var; bu kararnameler çeşitli tarihlerde çıkarılmış; kimi 8
Şubat 2000, kimi 14 Ağustos 2000, kimi 2 Şubat 2001 ve en son 13 Nisan 2002
tarihini taşıyor. Şimdi, bir Sayın Bakan buna imza atmamış; bununla ilgili
olarak şu örneği veriyor ve diyor ki: "Hatay'da geçen yıl sel felaketi
oldu; Hatay'ın Reyhanlı İlçesi, iki senedir afet kararnamesinde olmasına rağmen
bugüne kadar afet yüzü görmedi, son sel baskınından da etkilenmedi. Aynı
şekilde, Kumlu ve Payas İlçeleri de selden zarar görmedi. Buna rağmen,
Reyhanlı'ya 2,93, Kumlu'ya 2,73, Payas'a 1,86 katsayı verilmiş; ama, selin
neredeyse haritadan sildiği Karaali'ye 1,77, Ekinci'ye 1,66 verilmiş. Bu
insafsızlıktır, peşkeştir." Bunu, Sayın Bakan söylüyor. Değerli arkadaşlar, Ankara Yenimahalle
Belediyesi CHP'lidir. Onun İller Bankasından alması gereken payını alıp, Iğdır
Belediyesine veriyorsunuz; bunu, afet kararnameleriyle yapıyorsunuz. Peki,
Iğdır'da deprem mi oldu; hayır, orası deprem kuşağında bile değil; heyelan mı
oldu; hayır, kar bile yağmıyor Iğdır'a; fakat, siz, Yenimahalle'yi
cezalandırıp, Iğdır'daki yandaş belediyeye kaynak aktarıyorsunuz. Bunu
yaparken, burada yaşayan bütün partili vatandaşlara haksızlık ediyorsunuz ve
faturayı vatandaşa ödetiyorsunuz. Bakınız, 8 Şubat 2000 tarihli kararnamede,
Ankara'da -kendi ilim olduğu için söylüyorum- ne haksızlıklar yapılmıştır; 19
tane belediye afet yardımı almış. Şimdi, burada, komşu ilçeler var; Sincan'a,
1,21 afet payı veriyorsunuz; Sincan'ın bu tarafındaki Etimesgut Belediyesi 2,04
alıyor, öbür tarafındaki Yenikent beldesi 3 katsayı alıyor. Bu 19 belediyenin
14 tanesi MHP'lidir. Yani, bu kadar insafsızlık olmaz! Bundan sonra çıkan
ikinci kararname hangi tarihte; 14 Ağustos 2000 tarihinde. Aynen o şekilde, 19
tane belediyeye yardım yapılmış, bu belediyelerin tamamı MHP'li belediyeler;
katsayılara bakıyorsunuz, sayılar olduğundan fazla. Değerli arkadaşlar, 2 Şubat 2001 tarihli
kararnameye bakıyorsunuz; 17 tane belediye var, 13 tanesi MHP'li. El insaf;
yani, sadece onlar mı hizmet üretiyor; bu havuzda toplanan parayı sadece onlara
mı vermekle mükellefsiniz?! Bu arada, genel başkanların memleketlerine
verilen paylar var. Rize'ye, Zonguldak'a, Osmaniye'ye; ne afetler, neler oldu
da hep 3 katsayı olarak, bütün kararnamelerde yer veriyorsunuz, bütün payları
tutup oralara aktarıyorsunuz; diğer iller, bu devletin, bu Türkiye hudutları
içerisinde olan iller değil mi?! Değerli arkadaşlar, en son çıkan
kararnamede de, Ankara'nın bir Beypazarı İlçesi var, sadece ona 1,98 katsayı
vermişler; halbuki, Uruş diye bir beldemizde deprem oldu, tahribata uğradı,
hiçbir şekilde bu kararnamelerin içerisine alınmadı. Bu haksızlıkları, her
vesileyle, buradan ifade etmeyi bir
borç biliyorum. Değerli arkadaşlar, tabiî, bu konuda
söylenecek daha çok şeyler var. Ben, deprem komisyonunda da görev aldığım için,
bu olayları yakından takip ediyorum. Geçtiğimiz hafta, Flash-TV'de,
depremzedeler de gelmiş ve bu çalışmaların içerisine katılmış, sıkıntılarını
ifade etmişlerdi. (Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı) BAŞKAN - Lütfen... Bitiriniz... MEHMET ZEKİ ÇELİK (Devamla) - Değerli
arkadaşlar, bakınız, bu son kararnamede, 267 tane belediyeye yardım yapılmış.
Tabiî, sadece, hep MHP'ye çattık, olmaz, ANAP'lılar da bu işin içerisinde büyük
bir parsayı götürmüşler ve bu son kararnameden istifade eden, yardım alan 138 tane belediyeden yüzde 55'i ANAP'lı ve MHP'li
belediyeler. Bu arada, Sayın Başkan, müsaade ederseniz,
son bir afetten daha bahsetmek istiyorum. Gittiğimiz her yerde karşılaştığımız,
bize geldiklerinde söyledikleri şeyler var. Bir sosyal afet de çalışan
personelle ilgilidir. Birçok kurumda olduğu gibi, Devlet İstatistik Enstitüsü
çalışanları "diğer kurumlara işçi ve memur statüsü tanınırken bizler neden
geçici personel olarak adlandırılıyoruz; bu kurumda kadro alma umudunu sürdürürken,
bizler, neden üvey evlat muamelesi görüyoruz; derdimizi anlatacak muhatapları
biz sadece seçim zamanı mı bulacağız" diye soruyorlar ve bütün Türkiye'ye
yayılan bölge müdürlüklerinde 1 700 kişinin bu durumda olduğunu söylüyor, çare
bekliyorlar. Ayrıca, şeker fabrikalarında çalışan
geçici işçiler, mağdur olduklarını söylüyor, devletin kendilerine el atmalarını
bekliyor. Bu arada, işçi emeklileri, 4447 sayılı
Sosyal Güvenlik Yasası yürürlüğe girdiğinde, bu 1 Ocak 2000 tarihi baz
alındığında, işçi emekli, dul ve yetimleri 19 ve 21 Ocak tarihlerinde
maaşlarını aldıklarından, burada 19 ve 21 günlük bir maaş eksiği ödemesiyle
mağdur edilmişlerdir. Bunların ödenmesi konusunda da Yüce Meclisin huzurunda
talepte bulunuyorum. Biz, bu belediyelerin içinde bulunduğu sıkıntılar
ve onlara yapılacak yardımlarla ilgili önergemizin salı günü görüşülmesi
talebimizin kabulünü diliyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (SP sıralarından
alkışlar) ORHAN BIÇAKÇIOĞLU (Trabzon) - Aynen kabul
edeceğim. BAŞKAN - Teşekkürler Sayın Çelik. Sayın milletvekilleri, son olarak, aleyhte
olmak üzere, Erzurum Milletvekili Sayın İsmail Köse söz alacaktır. Buyurunuz Sayın Köse. (MHP sıralarından
alkışlar) İSMAİL KÖSE (Erzurum) - Sayın Başkan,
sayın milletvekilleri; konuşmama başlarken, Yüce Heyetinizi saygıyla
selamlıyorum. Değerli milletvekilleri, Saadet Partimizin
vermiş olduğu mahallî idarelerle ilgili bu araştırma önergesinin gerçekten
önemli talep olduğunu, Türkiyemizde mahallî idarelerin içerisinde bulunmuş
olduğu sıkıntıları Yüce Meclisin araştırma önergesi vesilesiyle gündeme
getirmesinden fevkalade haz duyacağımızı ifade ettim ve bu önerimi Sayın ANAP
Grup Başkanvekiline ve Sayın DSP Grup Başkanvekiline rica ettim. Değerli
arkadaşlarımızla birlikte, Saadet Partisinin vermiş olduğu mahallî idarelerle
ilgili bu önergeyi kabul edeceğimizi ifade etmemize rağmen, üzülerek ifade
ediyorum, onun için söz aldım, Saadet Partili iki değerli konuşmacı arkadaşımız
-Saadet Partisinin daha önce vermiş olduğu mahallî idarelerle ilgili, daha
doğrusu afet kararnamesiyle ilgili bir gensoru önergesi vardır ve gensoru
önergesinin geri alındığı ifade edilmiştir- maalesef afet kararnamesini
konuştular. Yani, bugün kendi önerileri olan mahallî idarelerin içerisinde
bulunmuş olduğu sıkıntıların görüşülmesiyle ilgili bir parti önerisi olarak
değil, daha önce vermiş oldukları gensoru önergesinin, burada hemen hemen üç
aşağı beş yukarı, yüzde 80'ini konuştular. Şimdi, tabiî, konuşmacı arkadaşımızın
niçin böyle konuştuğu, neden böyle konuştuğu konusuna pek fazla girmek istemiyorum;
ancak, olayları birbirinden ayırmamız lazım. Biz Milliyetçi Hareket Partisi
Grubu olarak şunu söylüyoruz, mahallî idarelerin önemli bir kurumumuz olduğunu
yirmi yıldan bu yana duyuyoruz; yani -ben, ihtilali bir milat kabul ediyorum-
12 Eylülden bu yana teşekkül eden meclislerde her yıl gündeme gelir, her
iktidarda gündeme gelir mahallî idareler yasa tasarısı, mahallî idarelerle
ilgili kanun çıkacak denilir ve her siyasî partinin görüşüne göre, hükümeti
kuran koalisyon ortaklarına göre mahallî idareler kanun tasarıları hazırlanır;
ancak, seçim olur ve dolayısıyla, tasarılar da kadük olur. Şu anda, Partimizin de iştirak etmiş
olduğu, hükümetimizin tasarısı olarak gelen Mahallî İdareler Kanunu Tasarısı,
Plan ve Bütçe Komisyonunda beklemektedir. Birinci derecede önem verdiğimiz bu
kanun tasarısının, özellikle bu yıl, Meclisimiz tatile girmeden gündeme gelmesi
gerekiyor. Onun için, Plan ve Bütçe Komisyonunda bu tasarının görüşülmesi
gerekiyor. Birinci talebimiz budur. İkincisi, kötü emsal... Tabiî, kötü
örnekler vardır, geçmişte uygulanmıştır; hangi siyasî parti iktidar olursa
olsun, heyelan, su baskını veya deprem dolayısıyla çıkarılan kararnameye
bakarsanız, belki, onların içerisinde, üç aşağı beş yukarı, bu tabiî afetlere
maruz kalan ilçeler vardır; ama, yüzde 50'si, bu olaylarla ilgisi olmayan
ilçelerdir; yani, bugüne kadar çıkan afet kararnamelerine baktığınızda, değerli
konuşmacı arkadaşımızın da bulunduğu hükümetler zamanında çıkan kararnamelerde
de, hiç afete maruz kalmayan belediyeler bunun içine girmiştir. Doğrusu nedir; doğrusu, ilkeli hareket
etmektir, işin kriterini, prensibini koymaktır. Bir yerde deprem varsa afet
kararnamesine girmelidir, bir yerde sel felaketi olmuşsa afet kararnamesine
girmelidir; ama, hiç böyle bir olay yoksa, bu da o kararnameye girmemelidir.
Kaldı ki -bir örnek daha vereyim izin verirseniz- kendi vilayetim Erzurum'da, 5
tane Milliyetçi Hareket Partisine mensup belediye afet kararnamesine
girmemiştir, 2 tane Saadet Partisine mensup belediye afet kararnamesine
girmiştir. HALİL ÇALIK (Kocaeli) - Birisi İspir mi? İSMAİL KÖSE (Devamla) - Evet, bunu da
söyleyeyim, birisi İspir, diğeri de Hınıs İlçesi; ikisi de Saadet Partilidir ve
bu 2 belediye afet kararnamesine girmiştir. Onun için, yapılan uygulamaları,
motamo, doğrudur, yanlıştır diye değerlendirmek değil, şartları göz önünde
bulundurmak suretiyle -ancak benimsediğimi de ifade etmiyorum- doğrusunu yapmak
gerekir. Bugüne kadar verilen örnekler kötü örneklerdir; bundan sonra
yapılmaması en büyük dileğimizdir. Biz, Saadet Partisinin vermiş olduğu,
mahallî idarelerin içerisinde bulunmuş olduğu sıkıntıları dile getiren bu
araştırma önergesinin -varsa diğer önergeler de ilave edilmek suretiyle-
önümüzdeki hafta konuşulması önerisini Milliyetçi Hareket Partisi olarak kabul
ediyoruz ve müspet oy kullanacağımızı ifade ediyor, Yüce Heyetinizi saygıyla
selamlıyorum. (MHP, DSP, ANAP ve SP sıralarından alkışlar) BAŞKAN - Teşekkürler Sayın Köse. Değerli milletvekilleri -az önce son
olarak demiştim- aleyhte olmak üzere, İstanbul Milletvekili Mustafa Baş söz
istemiştir. Buyurun Sayın Baş. (AK Parti sıralarından
alkışlar) MUSTAFA BAŞ (İstanbul) - Sayın Başkan,
sayın milletvekilleri; sözlerime başlarken hepinizi hürmetle selamlıyorum. Bugün, bir gerçek var, mahallî yönetimler,
belediyeler, halka en yakın yönetimlerdir. Kimin, bir beldede hangi problemi
varsa ve o problem hangi kurumu ilgilendirirse ilgilendirsin, koşup kapısını
çaldığı, kapısını vurduğu kurum belediyelerdir, belediye başkanlarıdır. Bundan
dolayı, belediyeler, merkezî hükümetin, birçok kurumun yapması gereken
faaliyetleri de yapıyorlar, üstleniyorlar. Bunları yapabilmek için kaynak
gerekmektedir; ama, Mahallî İdareler Yasa Tasarısını, Plan ve Bütçe
Komisyonundan, Anayasa Komisyonundan geçirip Genel Kurulun gündemine almamıza rağmen,
maalesef, geçen dönem kadük oldu, geçiremedik, bu dönem de hâlâ beklemektedir.
Sayın bakanlar, sayın hükümet sözcüleri, sık sık, Mahallî İdareler Yasasını
çıkaracağımızı ve belediyelere kaynak imkânı sağlayacağımızı vaat etmelerine
rağmen, söylemelerine rağmen, bugün, hâlâ, bu yasa çıkarılamamıştır. Zaten,
mevcut, komisyonlardan geçen şekliyle çıkarılsa, yine de, maalesef, yaralara
merhem olmayacak şekilde düzenlenmiştir. Kaynak sıkıntısı çeken belediyelerin
karşılaşmış olduğu ikinci bir husus da hükümetin partizanca tutumudur. Hükümet,
afetleri, selleri, felaketleri bahane ederek, vesile ederek, âdeta -böyle bir
afet, böyle bir sel, böyle bir felaket oldu- bundan kendisine bir kazanç temin
etmek için, kendi belediyelerine bir kazanç temin etmek için, bunu bir vesile
kılarak bu afet kararnamelerini çıkarıyor ve çıkan bütün afet kararnamelerinin
hepsi adaletsiz olarak çıkıyor. Birkısım belediyelerden kesilen paralar,
hükümet ortağı partilerin belediyelerine haksız olarak aktarılıyor. Bunu, bir
muhalefet sözcüsü olarak, muhalefet olsun diye söylemiyoruz; bu konuda yargı
kararları var, Danıştayın vermiş olduğu bir değil birçok karar var. Danıştayın
vermiş olduğu, yargının vermiş olduğu bu kararlarda yargı diyor ki: Hükümet
haksızlık yapmıştır. Hükümet, diğer belediyelerin gelirlerini kısmış, hak
etmediği halde başka belediyelere vermiştir. Bunlarla ilgili tazminat
davalarının bile açılabileceğine, faiziyle geri ödenmesi davalarının bile
açılabileceğine yargı kararlarında işaret edilmiştir. Yani, bu hükümet, bu afet
kararnameleriyle, sadece muhalefetin söylemlerinde mahkûm olmuyor; bizzat,
yargı kararlarıyla da mahkûm edilmiştir; haksızlık yaptığı, adaletsizlik
yaptığı yargı kararlarıyla tespit edilmiştir. Diğer taraftan, İller Bankasından
belediyelerin paylarının kesintisiyle ilgili de son derece hatalı kesintilerin
yapıldığı, taraflı kesintilerin yapıldığını bilmeyen yoktur. Bunların ortaya
çıkarılması lazım. En canlı örneklerden bir tanesi de şudur:
Biz, burada, bir yasa çıkardık. Bu yasayı çıkarırken, Sayın Maliye Bakanı orada
oturuyordu. Büyükşehir belediyelerinin gelirleriyle ilgili bir yasaydı.
Hükümet, Türkiye Büyük Millet Meclisinden, Genel Kuruldan, genel bütçeden
ayrılan payın yüzde 6'ya çıkarılabilmesi ve yüzde 3'e indirilebilmesiyle ilgili
yetki istedi. O zaman, Doğru Yol Partisi, AK Parti ve Saadet Partisi
sıralarındaki muhalefet milletvekilleri, Sayın Bakana "siz, bu yetkiyi
alıyorsunuz, bu payları aşağı mı çekeceksiniz" diye sordular. Zabıtlarda
var. Sayın Maliye Bakanı "hayır, biz, bu payları aşağı çekmeyeceğiz; ama,
kanun tekniği itibariyle yüzde 6'ya çıkarmayı yazdığımız gibi, eksiltmeyi de
yazmamız lazım; bu, bir kanun tekniğidir, kesinlikle bu payları aşağı
çekmeyeceğiz" diye söz vermiş olmasına rağmen, Maliye Bakanı, Bakanlığı
adına ve hükümeti adına söz vermiş olmasına rağmen, kanun çıktıktan sonra, bu
söze dayanarak Genel Kuruldan yetki almış olmasına rağmen, kanun çıktıktan bir
hafta sonra, bir de baktık ki, büyükşehirlerin payını yüzde 5'ten yüzde 4,1'e
indirmiştir, düşürmüştür. Bu büyükşehirlerden bir tanesi
İstanbul'dur. İstanbul, deprem bölgesidir; İstanbul'a daha çok yatırımın
yapılması lazım; ama, görüyoruz ki, hükümet, maalesef, Genel Kurula, kanun
çıkarken, kararnameyle ilgili yetki alırken vermiş olduğu sözü bir hafta sonra
çiğniyor ve bir hafta sonra, tam tersini yapıyor. Bundan dolayı, bizim size
güvenimiz kalmamıştır; bizim güvenimiz kalmadığı gibi, milletin de güveni
kalmamıştır. Milletin niye güveni kalmamıştır; siz, burada, bu sözleri
veriyorsunuz, bir hafta sonra tersini yapıyorsunuz. Milletin niye güveni
kalmamıştır; aralarında 10 kilometre olan, 20 kilometre olan, 30 kilometre olan
yerlerde, aynı statüdeki belediyelerden birini afet kararnamesine alıyorsunuz,
katsayısını 3 yapıyorsunuz, 3 kat fazla para gönderiyorsunuz, diğerini
almıyorsunuz; kaldı ki, ondan kesinti yaparak, diğer belediyeye aktarıyorsunuz.
Halkımız, bunları yaşamaktadır. İş, sadece bunlarla kalmıyor. Bu hafta,
biz, AK Parti olarak, İstanbul'da, belediye başkanlarımızla toplantı yaptık.
Güngören Belediye Başkanımız, Yahya Baş kardeşimiz diyor ki "eskiden, biz,
rutin olarak, müfettişlerle karşılaşırdık. Bu müfettişler gelirlerdi, teftiş
yaparlardı, giderlerdi. Şimdi, müfettişler, âdeta bizim personelimiz gibi,
kadrolu elemanımız gibi oldu. Artık, özel, sadece müfettişlerin devamlı
oturacağı odalar tahsis ettik, onlara sekreterler, arabalar tahsis ettik;
âdeta, müfettişlerimiz, bizim personelimiz oldu." Peki, bu müfettişler
gidip ne yapıyorlar; yaptıkları iş, sadece ve sadece, oralarda halka hizmet
etmek aşkıyla yanan ve halkın takdirini kazanmış olan bu bir kısım hizmet ehli
belediyelerin yapmış olduğu hizmetleri engellemek. Merkezi hükümet, âdeta,
belediyeleri, kendisine rakip görüyor, yetkiyi devretmiyor
"devredeceğim" diyor, devretmiyor; kaynaklarını kesiyor, gelirlerini
kısıyor ve âdeta onların hizmetlerini engellemeye çalışıyor, onları kendisine
rakip görüyor. Bu yanlış bir yoldur. Hükümeti, bu yoldan dönmeye çağırıyoruz. Aslında, bugün, gensoru görüşülmüş
olsaydı, çok daha geniş bir zaman içerisinde, sizin niçin bir gün dahi orada
oturmamanız gerektiğinin sebebini 15 madde halinde açıklayacaktık. Buna
fırsatımız olmadı; fakat, bu Meclis araştırması önergesinin, Türkiye Büyük
Millet Meclisi tarafından kabul edilerek, bu belediyelerle ilgili gelirlerin
dağılımı ve kesintilerle ilgili konuların, Parlamentoda oluşacak bir komisyon
tarafından ortaya çıkarılması, incelenmesi ve hatta, bundan sonra,
haksızlıkların olmaması için, tekliflerin bu komisyon tarafından
hazırlanmasının hayırlı bir adım, faydalı bir adım olacağı düşüncesindeyiz ve
bu önergenin gündeme alınmasını, şahsen ve arkadaşlarım adına arzu ediyoruz. Bu duygularla, hepinizi hürmetle
selamlıyorum, hayırlı günler diliyorum. (AK Parti sıralarından alkışlar) BAŞKAN - Aleyhte söz alınca ikisi
uyuşuyor, değil mi Sayın Baş? Saadet Partisi Grubunun önerisini okutup,
oylarınıza sunacağım. NEVZAT ERCAN (Sakarya) - Sayın Başkan,
müsaadenizle, yerimden bir cümle söylemek istiyorum. BAŞKAN - Buyurun Sayın Ercan. NEVZAT ERCAN (Sakarya) - Değerli Başkanım,
çok teşekkür ediyorum. Değerli milletvekilleri, bu, söz konusu
afet kararnamesi kapsamında 267 belediye var; malumunuz, bu belediyelerin çoğu
da MHP'li. İlgili Sayın Bakan, Bayındırlık Bakanı, esasen, basına da, bunun
çoğunun MHP'li olmasının tamamen bir tesadüf olduğu şeklinde bir açıklama
yapmıştı. Hiç tereddüt yok ki, bu, bir partizanlık örneğidir. İzninizle, bir hususu belirteyim:
Depremden en çok etkilenen, Sakarya merkez, Adapazarı olmuştur. Takdir
edersiniz ki, 25 000 konutun yıkıldığı,
7 000 işyerinin yerle bir olduğu ve altyapısının da tamamen harap olduğu bir
Adapazarı merkezi... Aradan geçen üç yıla rağmen, bugün, mahallelerine
girilemez, sokaklarında, caddelerinde dolaşılamaz, toz toprak içerisinde, kışın
çamur, insanların sağlık sorunları önemli boyutlarda artmış, böylesine bir
Adapazarı'nda, bu Afet Kararnamesinin kapsamında 3 belediye var Sayın Başkanım,
3 belediye... Kaldı ki, bunların katsayıları da 1,5 civarında. Tamamen yıkılmış
bir Adapazarı'nın merkez belediyelerinin çoğu, bu Afet Kararnamesi kapsamı
dışındadır; ama, bir önceki Danıştay kararında da açıkça zikredildiği gibi,
iptal konusu, 11 inci Dairenin iptal ettiği bir önceki Afet Kararnamesinin
iptal gerekçesinde zikredildiği gibi, afete uğramadıkları halde, tamamen
partisel yaklaşımlarla, bir parti taassubuyla hareket edilerek, kararname,
tamamen objektif kriterlerden uzak düzenlenmiştir. Partizanlık yapılmıştır.
Devletin hazinesi, bir parti taassubuyla birilerine peşkeş çekilmiştir. Umarım,
inşallah, en kısa zamanda, temennimiz -bunu, hemen her vesileyle değişik
zeminlerde dile getirdik; biz, belediyelere verilmesin demiyoruz; ama, afete
uğramış, yıkılmış belediyeler kapsamdışı, afeti yaşamamış belediyeler kapsama
dahil edilirse, bu, haksızlıktır; bu, adaletsizliktir ve partizanlıktır diyoruz-
bu bakımdan, bir ek kararnameyle, afete uğramış belediyelerimizin, gelirleri
azalmış, ama, o oranda da ihtiyaçları artmış belediyelerin süratle, bu kapsama,
ek bir kararnameyle dahil edilmelerini diliyoruz ve bu öneriyi de DYP Grubu
olarak destekliyoruz. Söz verdiğiniz için teşekkür ediyorum;
saygı sunuyorum değerli Yüce Heyetinize. (DYP sıralarından alkışlar) BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, Saadet
Partisi Grubunun önerisini okutup, oylarınıza sunacağım: Öneri: Gündemin "Genel Görüşme ve Meclis
Araştırması Yapılmasına Dair Öngörüşmeler" kısmının 99 uncu sırasında
bulunan (10/136) esas numaralı Konya Milletvekili Veysel Candan ve 21
arkadaşının, belediyelerin kaynak sorunları ve denetimi konusunda, Anayasanın
98 inci, İçtüzüğün 104 ve 105 inci maddeleri uyarınca bir Meclis araştırması
açılmasına ilişkin önergesinin 28.5.2002 Salı günü görüşülmesi. BAŞKAN - Kabul edenler... Kabul
etmeyenler... Kabul edilmiştir. Gündemin "Özel Gündemde Yer Alacak
İşler" kısmına geçiyoruz. Saadet Partisi Grubu adına Grup Başkanvekilleri
Çorum Milletvekili Yasin Hatiboğlu, Konya Milletvekili Veysel Candan ve
Diyarbakır Milletvekili Ömer Vehbi Hatipoğlu'nun, tabiî afetler nedeniyle gelir
kaybı ve altyapı hasarına uğrayan belediyelerin belirlenmesinde ve bunlara
yapılan yardımlarda yanlı davranarak partizanlık yaptığı ve afetler sonrasında
gerekli tedbirleri zamanında almayıp yanlış uygulamalarla tahribatın artmasına
neden olduğu iddiasıyla Başbakan Bülent Ecevit ve Bakanlar Kurulu üyeleri
hakkındaki (11/28) esas numaralı gensoru önergesinin gündeme alınıp
alınmayacağı hususundaki görüşmelere başlayacağız. VI. - GENSORU, GENEL
GÖRÜŞME, MECLİS SORUŞTURMASI VE MECLİS ARAŞTIRMASI A)
GÖRÜŞMELER 1. - Saadet
Partisi Grubu adına Grup Başkanvekilleri Çorum Milletvekili Yasin Hatiboğlu,
Konya Milletvekili Veysel Candan ve Diyarbakır Milletvekili Ömer Vehbi
Hatipoğlu'nun, tabiî afetler nedeniyle gelir kaybı ve altyapı hasarına uğrayan
belediyelerin belirlenmesinde ve bunlara yapılan yardımlarda yanlı davranarak
partizanlık yaptığı ve afetler sonrasında gerekli tedbirleri zamanında almayıp
yanlış uygulamalarla tahribatın artmasına neden olduğu iddiasıyla Başbakan
Bülent Ecevit ve Bakanlar Kurulu Üyeleri hakkında gensoru açılmasına ilişkin
önergesi (11/28) YASİN HATİBOĞLU (Çorum) - Sayın Başkanım,
bir şey arz etmek istiyorum. BAŞKAN - Buyurunuz Sayın Hatiboğlu. YASİN HATİBOĞLU (Çorum) - Sayın Başkanım,
zatıâlinizin de ifade buyurduğu gibi, Saadet Partisi Grubumuz, önergeyi, Sayın
Başbakan ve hükümeti aleyhinde vermişti. Anayasanın 99 uncu maddesi, bu
müzakerelerde aslolan, Sayın Başbakanın, onun bulunmaması halinde bir bakanın
hükümeti savunması esasını derpiş etmiştir. Şimdi, Sayın Başbakanımıza, hep, acil
şifalar diliyoruz. Biliyoruz ki, Sayın Başbakanımız hastanede, tedavi
görüyorlar, şifa temennimizi tekrar ediyoruz. Biz, Saadet Partisi olarak, hep, şunu
savunageldik; hep, dedik ki, savunma ve iddia aynı şartlar içerisinde
bulunmalıdır, aynı imkânlara sahip olmalıdır. Biz, şimdi, burada iddiaları
serdedeceğiz; ama, olabilir ki, Sayın Başbakan kendisi savunma ihtiyacı
duyacaktı. Sayın Başbakan bu imkândan mahrum. Dolayısıyla, biz, Sayın
Başbakanın rahatsızlığı nedeniyle, bu önergemizi şimdilik geri çekiyoruz
efendim. (DSP, MHP ve ANAP sıralarından alkışlar) BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın Hatiboğlu. Hem size hem Genel Başkanımız Sayın Recai
Kutan Beyefendiye ve Grubunuza da, gösterdiğiniz bu asilane tavır nedeniyle
teşekkürlerimi, takdirlerimi sunuyorum. Sayın milletvekilleri, biz, bir kelimeyi
kullanıyorsak, hak ettiğine inandığımız için kullanıyoruz. Sayın milletvekilleri, gensoru önergesi
imza sahiplerince geri alındığından, gündemden çıkarılmış ve işlemden
kaldırılmıştır. Gündemin "Seçim" kısmına
geçiyoruz. VII. -
SEÇİMLER A) SAYIŞTAY
BİRİNCİ BAŞKANLIĞI SEÇİMİ 1. -
Sayıştay Birinci Başkanlığı İçin Yapılacak Seçim (S. Sayısı : 860) (1) BAŞKAN - Şimdi, bu kısımda yer alan
Sayıştay Birinci Başkanlığı için, 832 numaralı Sayıştay Kanununun 5 inci
maddesi hükmü uyarınca, gizli oyla yapılacak seçime başlıyoruz. Sayıştay Başkanı ve Üyeleri Önseçim Geçici
Komisyonunca Sayıştay Birinci Başkanlığı için belirlenen 2 adayın adları,
birleşik oy pusulası şeklinde düzenlenerek Başkanlıkça bastırılmıştır. Toplantı
ve karar yetersayısı mevcut olmak şartıyla, seçimde 2 adaydan en çok oyu olan
aday, Sayıştay Birinci Başkanlığına
seçilmiş olacaktır. (1) 860 S.
Sayılı Basmayazı tutanağa eklidir. Gizli oylamanın ne şekilde yapılacağını
arz ediyorum: Komisyon sıralarında yer alan Kâtip Üye, adı okunan
milletvekiline mühürlü oy pusulası ile zarf verecek ve milletvekilini yoklama
cetvelinde işaretleyecektir. Oyunu kullanacak sayın milletvekili, birleşik oy
pusulası ve zarfı aldıktan sonra, oy hücresine girecek, oy pusulasında adları
yazılı adaylardan hangisine oy verecekse, o adayın karşısındaki kareyi çarpı
işaretiyle işaretledikten sonra, oy pusulasını hücrede zarfa koyacak, bilahara,
hücreden çıkacak ve Başkanlık Divanı kürsüsünün önüne konulan oy kutusuna zarfı
atacaktır. Sayın üyelerin oylamada dikkat edecekleri
hususları arz ediyorum: Hücrelere aynı renk tükenmez kalemler konulmuştur.
Sayın üyeler bu kalemleri kullanacaklardır. Aynı zarftan birden çok oy pusulası
çıkması veya her iki adayın işaretlenmiş olduğu hallerde bu oy pusulaları
geçersiz sayılacaktır. Ayrıca, oy pusulalarında oyun kime ait olduğunu
belirleyecek bir işaret, imza, karalama veya hücredeki kalemlerden başka renkli
kalem kullanma gibi durumlarda da oy, geçersiz sayılacaktır. Geçerli oy, hiçbir
surette işaret taşımayacaktır. Oy pusulaları ve zarflar, Sayın Kâtip
Üyeye verilsin. Oyların sayım ve dökümü için, adçekme
suretiyle, 5 kişilik bir tasnif komisyonu tespit edeceğim. Yekta Açıkgöz?.. Yok. Bayram Fırat Dayanıklı?.. Yok. Hasan Gemici?.. Burada. DEVLET BAKANI HASAN GEMİCİ (Zonguldak) -
Sayın Başkanım, evet; ama, benim programım var... BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, Sayın
Hasan Gemici, milletvekili sıfatıyla kabul etti; ama, bakan sıfatıyla da
mazeretini beyan etti. Saat 18.00'de bir programına yetişecekmiş; onun için,
yeniden ad çekeceğiz... Remzi Çetin?.. Yok. Ali Gebeş?.. Burada. Ali Bey, tasnif komisyonunda birinci
üyemiz. Mehmet Pak?.. Yok. Şükrü Ünal?.. ŞÜKRÜ ÜNAL (Osmaniye) - Rahatsızım Sayın
Başkan... BAŞKAN - Rahatsızsınız?.. Geçmiş olsun. Mehmet Gölhan?.. Yok. Mehmet Ali Yavuz?.. Yok. Sadık Kırbaş?.. Yok. Ahmet Kabil?.. Burada. Sayın Kabil, tasnif heyetinde ikinci
üyemiz. Erkan Kemaloğlu?.. Burada. Sayın Kemaloğlu, tasnif heyetinde üçüncü
üyemiz. Abdullah Gül?.. Yok. Hasan Fehmi Konyalı?.. Yok. Mustafa Enöz?.. Yok. Teoman Rıza Güneri?.. Burada. Turhan İmamoğlu?.. Burada. Böylece, tasnif heyeti için beşinci
üyemizi de seçmiş bulunuyoruz. Oylamaya Adana İlinden başlıyoruz. (Oyların toplanılmasına başlanıldı) BAŞKAN- Sayın milletvekilleri, Devlet
Bakanı Nejat Arseven, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz'ın
yerine, Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Zeki
Çakan, Turizm Bakanı Mustafa Taşar'ın yerine, İçişleri Bakanı Rüştü Kâzım Yücelen,
Devlet Bakanı Mehmet Keçeciler'in yerine, Maliye Bakanı Sümer Oral, Devlet Bakanı
Yılmaz Karakoyunlu'nun yerine, Devlet Bakanı Edip Safder Gaydalı, Çalışma
ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar Okuyan'ın yerine, Devlet Bakanı Şuayip Üşenmez, Devlet
Bakanı Ramazan Mirzaoğlu'nun yerine. Sağlık Bakanı Osman Durmuş, Bayındırlık ve
İskân Bakanı Abdülkadir Akcan'ın yerine, Sanayi ve Ticaret Bakanı Ahmet Kenan
Tanrıkulu, Devlet Bakanı Tunca Toskay'ın yerine, Tarım ve Köyişleri Bakanı Hüsnü Yusuf
Gökalp, Devlet Bakanı Faruk Bal'ın yerine, Ulaştırma Bakanı Oktay Vural, Devlet
Bakanı Reşat Doğru'nun yerine, Vekâleten oy kullanacaklardır. (Oyların toplanılmasına devam edildi) BAŞKAN - Oyunu kullanmayan sayın üye var
mı? Yok. Oy verme işlemi tamamlanmıştır. Oy kutuları kaldırılsın. Tasnif Komisyonu üyeleri Sayın Ahmet
Kabil, Sayın Erkan Kemaloğlu, Sayın Teoman Rıza Güneri, Sayın Turhan İmamoğlu
ve Sayın Ali Gebeş, lütfen yerlerini alsınlar. (Oyların ayırımı yapıldı) BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, Sayıştay
Birinci Başkanlığı için yapılan seçime ait Tasnif Komisyonu tutanağı gelmiştir;
okutuyorum: Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına Sayıştay Birinci Başkanlığı için yapılan
seçime 409 üye katılmış, kullanılan oyların dağılımı aşağıda gösterilmiştir. Saygılarımızla arz olunur. Tasnif Komisyonu
Mehmet Damar : 202 Biltekin Özdemir : 192 Geçersiz : 15 Toplam : 409 BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, bu duruma
göre, adaylardan hiçbiri seçilmek için, oylamaya katılanların salt çoğunluğunun
oyunu alamamıştır. Bu nedenle, oylama yenilenecektir; ancak, oylamayı yarın
yapacağız; çünkü, vekâleten oy kullanan sayın bakanlar da gitti, birçok sayın
milletvekili de gitti. Grup başkanvekillerinin ortak arzusu doğrultusunda,
şimdi, diğer kısma geçeceğim, oylamayı daha sonraki günlerde tekrarlayacağım. Türk millî eğitim politikasına aykırı,
keyfî ve ideolojik uygulamalarıyla eğitim ve öğretimde kargaşaya sebep olduğu,
toplumsal gerilime yol açtığı, eğitim sistemini Avrupa Birliği ve uluslararası
standartlardan uzaklaştırdığı iddialarıyla Millî Eğitim Bakanı Metin
Bostancıoğlu hakkında kurulan (9/5) esas numaralı Meclis Soruşturması
Komisyonunda boş bulunan ve Doğru Yol Partisi Grubuna düşen 1 üyelik için seçim
yapacağız. B)
KOMİSYONDA AÇIK BULUNAN ÜYELİĞE SEÇİM 1. - (9/5)
esas numaralı Meclis Soruşturması Komisyonunda açık bulunan üyeliğe seçim BAŞKAN - Doğru Yol Partisi Grubunun 1
üyelik için 3 kat olarak gösterdiği adayların adlarını okuyorum: Murat Akın (Aksaray) Salih Çelen (Antalya) Saffet Kaya (Ardahan) Adayların adları torbaya konulmuştur;
torbadan 1 isim çekeceğiz: Salih Çelen (Antalya) (9/5) esas numaralı Meclis Soruşturması
Komisyonu üyeliğine Antalya Milletvekili Salih Çelen seçilmiştir. Alınan karar gereğince, sözlü sorularla
diğer denetim konularını görüşmüyor ve gündemin "Kanun Tasarı ve
Teklifleri ile Komisyonlardan Gelen Diğer İşler" kısmına geçiyoruz. Önce, yarım kalan işlerden başlayacağız. VIII. - KANUN TASARI VE
TEKLİFLERİYLE KOMİSYONLARDAN GELEN DİĞER İŞLER 1. - İzmir
Milletvekili Rifat Serdaroğlu'nun; İstanbul Milletvekili Bülent Akarcalı'nın;
Amasya Milletvekili Ahmet İyimaya'nın; Ankara Milletvekili Yıldırım Akbulut'un;
Şırnak Milletvekili Mehmet Salih Yıldırım'ın; Gaziantep Milletvekili Ali
Ilıksoy, Konya Milletvekili Ömer İzgi ve Ankara Milletvekili Nejat Arseven'in;
İstanbul Milletvekili Ziya Aktaş ve 42 Arkadaşının; Zonguldak Milletvekili
Hasan Gemici'nin ve İzmir Milletvekili Işılay Saygın'ın; Türkiye Büyük Millet
Meclisi İçtüzüğünde Değişiklik Yapılmasına Dair İçtüzük Teklifleri ve Anayasa
Komisyonu Raporu (2/94, 2/232, 2/286, 2/307, 2/310, 2/311, 2/325, 2/442, 2/449)
(S. Sayısı : 527) BAŞKAN - Türkiye Büyük Millet Meclisi
İçtüzüğünde Değişiklik Yapılmasına Dair İçtüzük Tekliflerinin görüşülmeyen
maddeleriyle ilgili komisyon raporu Başkanlığa verilmediğinden, teklifin
görüşmelerini erteliyoruz. Ceza İnfaz Kurumları ve Tutukevleri
Personeli Eğitim Merkezleri Kanunu Tasarısının görüşmelerine kaldığımız yerden
devam edeceğiz. 2. - Ceza
İnfaz Kurumları ve Tutukevleri Personeli Eğitim Merkezleri Kanunu Tasarısı ve
Adalet ve Plan ve Bütçe Komisyonları Raporları (1/744) (S. Sayısı : 786) BAŞKAN - Komisyon?.. Yok. Ertelenmiştir. Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına
Dair Kanun Tasarısının görüşmelerine kaldığımız yerden devam edeceğiz. 3. - Bazı
Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ve Anayasa Komisyonu Raporu (1/777) (S. Sayısı : 557) BAŞKAN - Komisyon?.. Yok. Ertelenmiştir. Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü
Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısının görüşmelerine kaldığımız yerden devam edeceğiz. 4. - Devlet
Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunda
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ve Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu
(1/886) (S. Sayısı : 827) BAŞKAN - Komisyon?.. Yok. Ertelenmiştir. 23 Nisan 1999 Tarihine Kadar İşlenen
Suçlardan Dolayı Şartla Salıverilmeye, Dava ve Cezaların Ertelenmesine Dair
Kanunda Değişiklik Yapılmasına İlişkin 25.4.2002 Tarihli ve 4754 Sayılı Kanun
ve Anayasanın 89 uncu Maddesi Gereğince Cumhurbaşkanınca Bir Daha Görüşülmek
Üzere Geri Gönderme Tezkeresi ve Anayasa ve Adalet Komisyonları Raporlarının
görüşmelerine kaldığımız yerden devam ediyoruz. 5. - 23
Nisan 1999 Tarihine Kadar İşlenen Suçlardan Dolayı Şartla Salıverilmeye, Dava
ve Cezaların Ertelenmesine Dair Kanunda Değişiklik Yapılmasına İlişkin
25.4.2002 Tarihli ve 4754 Sayılı Kanun ve Anayasanın 89 uncu Maddesi Gereğince
Cumhurbaşkanınca Bir Daha Görüşülmek Üzere Geri Gönderme Tezkeresi ve Anayasa
ve Adalet Komisyonları Raporları (1/975) (S. Sayısı : 858) (1) BAŞKAN - Komisyon ve Hükümet yerlerini
aldılar. Sayın milletvekilleri, kanunun tümü
üzerindeki görüşmeler tamamlanmıştı. Maddelerine geçilmesini oylarınıza
sunacağım; ancak, maddelere geçilmesinin oylamasının açık oylama şeklinde
yapılmasına dair bir önerge vardır. Önergeyi okutup, imza sahiplerini
arayacağım: Sayın Başkanlığa Tasarının maddelerine geçişinin açık
oylama suretiyle yapılmasını arz ederiz. BAŞKAN - Sayın Yasin Hatiboğlu?.. Burada. Sayın Mustafa Geçer?.. Burada. Sayın Ali Oğuz?.. EYÜP FATSA (Ordu) - Takabbül ediyorum. (1) 858 S.
Sayılı Basmayazı 16.5.2002 tarihli 101 inci Birleşim tutanağına eklidir. BAŞKAN - Sayın Eyüp Fatsa takabbül etti. Sayın Rıza Ulucak?.. Burada. Sayın Sacit Günbey?.. Burada. Sayın Yaşar Canbay?.. MUSTAFA NİYAZİ YANMAZ (Şanlıurfa) -
Takabbül ediyorum. BAŞKAN - Sayın Niyazi Yanmaz takabbül
etti. Sayın Süleyman Arif Emre?.. FETHULLAH ERBAŞ (Van) - Takabbül ediyorum.
BAŞKAN - Sayın Fethullah Erbaş takabbül
etti. Fehim Adak?.. BAHRİ ZENGİN (İstanbul) - Takabbül
ediyorum. BAŞKAN - Bahri Zengin takabbül etti. Turhan Güven?.. Burada. Saffet Arıkan Bedük?.. İBRAHİM KONUKOĞLU (Gaziantep) - Takabbül
ediyorum. BAŞKAN - Sayın Konukoğlu takabbül ediyor. Sayın Mehmet Gözlükaya?.. HACI FİLİZ (Kırıkkale) - Takabbül
ediyorum. BAŞKAN - Sayın Hacı Filiz Takabbül ediyor. İlhan Aytekin?.. ALİ RIZA GÖNÜL (Aydın) - Takabbül
ediyorum. BAŞKAN - Sayın Ali Rıza Gönül takabbül
etti. Sayın Ramazan Toprak?.. İSMAİL ALPTEKİN (Bolu) - Takabbül ediyorum. BAŞKAN - Sayın İsmail Alptekin takabbül
etti. Sayın Mehmet Ali Şahin?.. Burada. Sayın Osman Aslan?.. ÖZKAN ÖKSÜZ (Konya) - Takabbül ediyorum. BAŞKAN - Sayın Özkan Öksüz takabbül etti. Sayın Maliki Ejder Arvas?.. Burada. Sayın Musa Uzunkaya?.. Burada. Sayın Yahya Akman?.. Burada. Sayın Mehmet Çiçek?.. Burada. Sayın Mehmet Altan Karapaşaoğlu?.. MAHFUZ GÜLER (Bingöl) - Takabbül ediyorum.
BAŞKAN - Sayın Mahfuz Güler takabbül
ediyor. Sayın Sait Açba?.. ALİ COŞKUN (İstanbul) - Takabbül ediyorum.
BAŞKAN - Sayın Ali Coşkun takabbül ediyor.
Açık oylamanın şekli hakkında Genel
Kurulun kararını alacağım. Açık oylamanın elektronik cihazla
yapılmasını oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul
edilmiştir. Alınan karar gereğince, açık oylama
elektronik cihazla yapılacaktır. Oylama için 5 dakika süre vereceğim. Bu
süre içerisinde sisteme giremeyen sayın üyelerin teknik personelden yardım
istemelerini, bu yardıma rağmen de sisteme giremeyen sayın üyelerin, oy
pusulalarını, oylama için öngörülen 5 dakikalık süre içerisinde Başkanlığa
ulaştırmalarını rica ediyorum. Ayrıca, vekâleten oy kullanacak sayın
bakanlar varsa, hangi bakana vekâleten oy kullandığını, oyunun rengini ve
kendisinin ad ve soyadı ile imzasını da taşıyan oy pusulasını, yine oylama için
öngörülen 5 dakikalık süre içerisinde Başkanlığa ulaştırmalarını rica ediyorum.
Oylamayı başlatıyorum. (Elektronik cihazla oylama yapıldı) BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, 858 sıra
sayılı kanunun maddelerine geçilmesinin açık oylaması sonuçlarını okuyorum: (1) Oy sayısı : 224 Kabul : 184 Ret : 39 Çekimser : 1 Buna göre, maddelere geçilmesi kabul
edilmiştir YASİN HATİBOĞLU (Çorum) - Sayın Başkan,
izin verir misiniz? (Gürültüler) BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, ayaktaki
sayın milletvekilleri, istirham ediyorum... Buyurun Sayın Hatiboğlu. YASİN HATİBOĞLU (Çorum) - Sayın Başkanım,
bizim açık oylama istemedeki maksadımız şu idi: Nitelikli çoğunluğun bulunup
bulunmadığını tespit. Şimdi yapılan oylamada, zatıâlinizin de ifade
buyurduğundan anlaşılıyor ki, nitelikli çoğunluk, yani, kabul istikametinde 330
sayısı bulunamamıştır. Bu bir özel af mıdır, şartlı salıverme
midir tartışmasını burada yapamayız. Niye yapamayız; bir, bütün bilim adamları
bunun bir özel af niteliğinde olduğunu ifade ediyor, Anayasa Komisyonu
Başkanımız -her ne kadar Sayın Adalet Bakanımız bu görüşlere tebessümle
yaklaşıyor ise de- bu meseleyi tartışan Anayasa Komisyonu Başkanımız "bu
bir özel aftır, nitelikli çoğunluk aranmalıdır" diyor, barolar böyle
diyor, Cumhurbaşkanı böyle diyor, Anayasa Mahkemesi bu gerekçeyle kanunu iptal
edip gönderiyor, bizim görüşümüz bu istikamette... Bütün bunlara rağmen, bir
sıradan oylamaymış gibi adi çoğunlukla bu meseleyi çözemeyiz. Yeterli sayıda kabul
oyu çıkmamıştır. Dolayısıyla, maddelere geçilmesi reddedilmiştir bize göre. (1) Açıkoy tablosu
tutanağa eklidir. İşlemin buna göre yapılmasını arz ederim
efendim. (MHP sıralarından "Bravo" sesleri) BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın
Hatiboğlu. Sayın milletvekilleri, burada, bir
partinin grup başkanvekili kendi içinde tutarlı bir mantık sistemiyle, üstelik
de, anayasal, yasal gerekçeleri ileri sürerek bir iddiada bulunuyorsa,
Başkanlığın, bunu, bir kere, iyi takip edebilmesi gerekir. Lütfen, istirham
ediyorum... Sayın Hatiboğlu, ben, sizin bu iddiada
bulunma hakkınıza, elbette saygı duyarım. YASİN HATİBOĞLU (Çorum) - Teşekkür
ediyorum Sayın Başkan. BAŞKAN - Oylamaya geçmeden önce, maddelere
geçilmesinin açık oylama şeklinde yapılmasına dair bir önerge olduğunu, bu
önergeyi okutup, imza sahiplerini arayacağımı ve maddelerine geçilmesini
oylarınıza sunacağımı ifade etmiştim. Sonuçta, usulü, siz, Genel Kurul
iradesiyle belirlediniz; elektronik cihazla oylamayı yaptık ve maddelere
geçilmesi de kabul edildi. Eğer, bu konuda ısrarınız varsa, ben,
ancak, İçtüzüğün bana tanıdığı yetki çerçevesinde bir usul tartışması açmakla
yetkiliyim. Onun ötesinde, sizin bu görüşünüzü, saygıyla karşıladığım
görüşünüzü zabıtlara geçirdik. İleriki aşamalarda, elbette sizin düşüncenizi
besleyecek bir kanıt olacaktır diyorum ve 1 inci maddeyi, izninizle,
okutuyorum. YASİN HATİBOĞLU (Çorum) - Sayın Başkanım,
usul tartışması açmanıza bendenizin de rızası olmaz, hukuken doğru da olmaz;
çünkü, usul tartışmasında, biz, Anayasa Mahkemesinin iptal kararını tartışmış
oluruz netice itibariyle; bu doğru değildir. BAŞKAN - Teşekkür ediyorum; ama, ben, en
azından sormakla kendimi yükümlü addettim. 1 inci maddeyi okutuyorum: 23 NİSAN
1999 TARİHİNE KADAR İŞLENEN SUÇLARDAN DOLAYI ŞARTLA SALIVERİLMEYE, DAVA VE
CEZALARIN ERTELENMESİNE DAİR KANUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA İLİŞKİN KANUN Kanun No. : 4754 Kabul Tarihi :
25.4.2002 MADDE 1. - 21.12.2000 tarihli ve 4616
sayılı 23 Nisan 1999 Tarihine Kadar İşlenen Suçlardan Dolayı Şartla
Salıverilmeye, Dava ve Cezaların Ertelenmesine Dair Kanunun Anayasa
Mahkemesince bir bölümü iptal edilen 1 inci maddesinin (2), (4) ve (9) numaralı
bentleri aşağıdaki şekilde yeniden düzenlenmiştir. 2. Müebbet ağır hapis cezasına hükümlü
olanların veya şahsî hürriyeti bağlayıcı cezaya mahkûm edilenlerin ya da
aldıkları ceza herhangi bir nedenle şahsî hürriyeti bağlayıcı cezaya
dönüştürülenlerin tâbi oldukları infaz hükümlerine göre çekmeleri gereken
toplam cezalarından on yıl indirilir. İndirim, verilen her bir ceza için ayrı
ayrı değil, toplam ceza üzerinden bir defaya mahsus yapılır. Ancak bir kişinin
muhtelif suçlarından dolayı cezaları ayrı ayrı tarihlerde verilmiş olsa bile,
bu cezaların toplamı üzerinden yapılacak indirim on yılı geçemez. Birinci paragraf hükümlerine göre
çekmeleri gereken toplam cezalarından on yıllık indirim yapıldıktan sonra ceza
süresi dolmuş olanlar, iyi halli olup olmadıklarına bakılmaksızın ve istemleri
olmaksızın derhal; toplam cezaları on yıldan fazla olanlar kalan cezalarını
çektikten sonra şartla salıverilirler. 4. 23 Nisan 1999 tarihine kadar işlenmiş
ve ilgili kanun maddesinde öngörülen şahsî hürriyeti bağlayıcı cezanın üst
sınırı on yılı geçmeyen suçlardan dolayı haklarında henüz takibata geçilmemiş
veya hazırlık soruşturmasına girişilmiş olmakla beraber dava açılmamış veya son
soruşturma aşamasına geçilmiş olmakla beraber henüz hüküm verilmemiş veya
verilen hüküm kesinleşmemiş ise davanın açılması veya kesin hükme bağlanması
ertelenir; varsa tutukluluk halinin kaldırılmasına karar verilir. Bu suçlarla
ilgili dosya ve deliller, her bir suçun dava zamanaşımı süresinin sonuna kadar
muhafaza edilir. Erteleme konusu suçun dava zamanaşımı
süresi içinde bu suç ile aynı cins veya daha ağır şahsî hürriyeti bağlayıcı cezayı
gerektiren bir suç işlendiğinde, erteleme konusu suçtan dolayı da dava açılır
veya daha önce açılmış bulunan davaya devam edilerek hüküm verilir. Bu süre,
erteleme konusu suç ile aynı cins veya daha ağır şahsî hürriyeti bağlayıcı
cezayı gerektiren bir suç işlenmeksizin geçirildiğinde, ertelemeden yararlanan
hakkında kamu davası açılmaz; açılmış olan davanın ortadan kaldırılmasına karar
verilir. Bu bentle ilgili olarak bu Kanunun
yürürlüğe girdiği tarihten itibaren üç ay içinde dosyanın bulunduğu yargı merciine
başvurmak suretiyle soruşturmaya veya davaya devam edilmesini istediklerini
bildirenler hakkında soruşturma veya davaya devam olunur. Mahkûmiyet halinde
verilen ceza, dava zamanaşımı süresince ertelenir. Bu süre içinde erteleme
konusu suç ile aynı cins veya daha ağır şahsî hürriyeti bağlayıcı cezayı
gerektiren bir suç işlendiğinde ertelenen ceza da infaz edilir. Aynı süre,
erteleme konusu suç ile aynı cins veya daha ağır şahsî hürriyeti bağlayıcı
cezayı gerektiren bir suç işlenmeksizin geçirildiğinde, mahkûmiyet vaki olmamış
sayılır. 9. Haklarında yakalama, tutuklama ve
mahkûmiyet kararı bulunup da firar halinde olanlar bu Kanunun yürürlüğe
girmesinden itibaren üç ay içinde resmî mercilere başvurup teslim olmadıkları
takdirde bu madde hükmünden yararlanamazlar. BAŞKAN - Değerli arkadaşlarım, 1 inci
madde üzerinde Mustafa Geçer ve Erdoğan Sezgin arkadaşlarımızın söz talepleri
var, saat 19.00'a 5 var. Nasıl yapalım, nasıl uygun görürsünüz? YASİN HATİBOĞLU (Çorum) - Arkadaşlar da
uygun görürse, bitirelim efendim. Sayın Bakanımızı fazla yormayalım, sık sık
gidip geliyor; bitirelim efendim. AYDIN TÜMEN (Ankara) - Sayın Başkanım,
devam edelim efendim. İSMAİL KÖSE (Erzurum) - Sayın Başkan,
bitirelim. BAŞKAN - Sayın Köse, duyamıyorum. AYDIN TÜMEN (Ankara) - Devam edelim
Başkan, devam edelim. BAŞKAN - 19.00-20.00 arası, çalışma
saatleri, ara verme şeklinde gözüküyor. İki arkadaşımdan sonra, diğer yürürlük
maddeleri var, bir de geçici madde var... YASİN HATİBOĞLU (Çorum) - Bir tek madde
efendim, yürürlük maddeleri yok. BAŞKAN - Peki efendim. Değerli arkadaşlarım, çalışma süremizin
görüşmenin sonuna kadar olması hususunu oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler...
Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir. Saadet Partisi Grubu adına, Hatay
Milletvekili Mustafa Geçer; buyurunuz efendim. (SP sıralarından alkışlar) Süreniz 5 dakika. SP GRUBU ADINA MUSTAFA GEÇER (Hatay) -
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 858 sıra sayılı, 23 Nisan 1999 Tarihine
Kadar İşlenen Suçlardan Dolayı Şartla Salıverilmeye, Dava ve Cezaların
Ertelenmesine Dair Kanunda -4616 sayılı Yasada- Değişiklik Yapılmasına İlişkin
25.4.2002 Tarihli ve 4754 sayılı Kanunun Anayasanın 89 uncu maddesi gereğince
Sayın Cumhurbaşkanı tarafından bir defa daha görüşülmek üzere Meclise
gönderilmesi sonucu hazırlanan tasarının 1 inci maddesi üzerinde Saadet Partisi
adına söz almış bulunuyorum; bu vesileyle, Yüce Heyetinizi selamlıyor, saygılar
sunuyorum. Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bu
af yasası, tabiî, çok tartışıldı; Meclise defalarca geldi, beş altı defa geldi.
Tabiî, Türkiye'de, af gerekli midir gerekli değil midir noktasında tartışmalar
oldu. Affın gerekli olduğuna sürekli herhalde Türkiye'de karar verilmiştir ki,
bugüne kadar ellinin üzerinde af kanunu çıktı Meclisten. Tabiî, affın
gerekliliği noktasında pek tartışma olmadı; ama, afların hangi alanları
kapsayacağı, hangi maddeleri kapsayacağı konusunda, yani, affın kapsamı
konusunda tartışma oldu ve bu, kamu vicdanında da bazı sıkıntılara sebebiyet
verdi. Her şeye rağmen bu yasa çıktı; 4616 sayılı
Yasa... Bu yasanın 1 inci maddesinin 2, 4 ve 9 numaralı bentleri, yerel
mahkemelerden gelen anayasaya aykırılık iddiaları neticesinde görüşme üzerine,
Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildi. Bunun üzerine, 25.4.2002 tarihli,
4754 sayılı Kanun yapıldı, değişiklik yapıldı. Bu kanunun da, gerek Sayın
Cumhurbaşkanı tarafından gerek diğer akademisyenler tarafından gerekse değişik
kesimler tarafından, özel af niteliği taşıdığı gerekçesiyle Anayasanın 87 nci
maddesine göre Meclisin beşte 3 çoğunluğuyla karar verilmesi hususu gündeme
geldi ve aynı gerekçeyle de Sayın Cumhurbaşkanı, tekrar, 4754 sayılı bu Yasayı
Meclise geri gönderdi ve bunun üzerinde görüşme yapıyoruz. Sayın Başkan, değerli milletvekilleri;
görüşmekte olduğumuz 1 inci madde, aslında, fazla bir değişiklik yok, daha
öncekiyle aşağı yukarı aynı şekilde düzenlenmiş. Burada, maddenin ikinci
fıkrasında, müebbet ağır hapis cezasına
hükümlü olanların veya şahsî hürriyeti bağlayıcı cezaya mahkûm edilenlerin ya
da aldıkları cezaların değişik sebeplerle şahsî hürriyeti bağlayıcı cezaya
çevrilmiş olanların infaz hükümlerine göre çekmeleri gereken toplam
cezalarından on yıl indirilmesini öngörüyor; yani, toplam cezadan değil,
çekmeleri gereken toplam cezadan on yıl indirilmesini gerektiriyor. Birinci paragraf hükümlerine göre,
çekmeleri gereken toplam cezalarından on yıllık indirim yapıldıktan sonra ceza
süresi dolanların rızasına başvurulmadan derhal salıverilmesi öngörülüyor. Daha
fazla süresi kalanlar da, o süreyi tamamladıktan sonra salıverilecek. Diğer
taraftan, burada, tabiî, işlemiş olduğu suçtan dolayı öngörülen şahsî hürriyeti bağlayıcı ceza
miktarlarının üst sınırı on yılı geçmeyen durumlarda, haklarında kovuşturma
açılanlar ve ön soruşturma yapılanlar veya haklarında hüküm verip, hüküm
kesinleşmemiş olanlar da salıverilecek; bunları da düzenliyor. Diğer taraftan, aslında, bu maddeyle, bu
düzenlemeyle gelen önemli bir paragraf var. Son paragrafta, aslında, daha önce
bu sorun da olmuştu ve burada düzenlenmesinin isabet olduğu inancındayım;
çünkü, herhangi bir kovuşturma veya yargılama sona ermeden 4616 sayılı
Yasadan salıverilenler veya dosyaları
kaldırılanlar, beklemeye alınanlar hakkında birtakım sıkıntılar olmuştu. Zira,
vatandaşların, o zaman, bu yasanın ilk çıkışında, aklanma adına yargılanmayı
tercih etme seçenekleri yoktu. Burada, son paragrafla, bu istisnadan
faydalanmak istemeyenlerin, yani, bu düzenlemeden faydalanıp dosyalarının
kaldırılmasını istemeyen sanıkların, üç ay içinde müracaat ederek, davanın
sonuçlanmasını, yargılamanın devamını isteme hakları var. Burada, bu, isabetli
bir düzenleme diye düşünüyorum; çünkü, herhangi bir memuriyet veya herhangi bir
iş taleplerinde vatandaşlardan sabıka kaydı istendiğinde, işte, 4616'ya göre
ertelenmiştir, beş yıl bekle, beş yılın sonunda... Çünkü, dava ve suçlu olup
olmadığı neticelenmediği için, kesin bir şeye bağlanmadığı için bekliyorlar
veya hakkında şu suçtan dolayı kovuşturma var şeklinde kayıt düşüldüğünde
mağdur oluyorlardı. Şimdi, bu maddenin son paragrafındaki bu düzenlemeyle, bu
durumda olan sanıkların, üç ay içinde, yargılamayı talep hakları vardır ve üç
ay içinde yargılamanın devam etmesi ve hükmün kesinleşmesiyle birlikte, tekrar,
mahkûmiyet süreleri, zamanaşımı süresini geçmiyorsa ertelenmesi ve o erteleme
süresi içinde de bu tip suç işlememeleri veya bundan daha ağır bir hürriyeti
bağlayıcı ceza gerektiren suçları işlememeleri durumunda, mahkûmiyet vaki
olmamış sayılması, önemli bir düzenleme diye düşünüyorum. (Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı) BAŞKAN - Sayın Geçer, bitirirseniz
sevinirim. MUSTAFA GEÇER (Devamla) - Hemen
bitiriyorum. Bu yasanın hayırlı olmasını temenni
ediyor, saygılar sunuyorum. (SP sıralarından alkışlar) BAŞKAN - Çok teşekkür ederim Sayın Geçer. İkinci olarak, Doğru Yol Partisi Grubu
adına, Samsun Milletvekilli Erdoğan Sezgin. Buyurunuz Sayın Sezgin. DYP GRUBU ADINA ERDOĞAN SEZGİN (Samsun) -
Çok Sayın Başkanım, değerli arkadaşlarım; 1999 yılından beri yılan hikâyesine
dönen bu Af Yasasını hâlâ daha konuşuyoruz. Şimdi, eğer o Af Yasası Türkiye
Büyük Millet Meclisi tarafından uygun ve düzgün çıkarılabilmiş olsaydı, bugün
bu meseleyi burada konuşmuyor olacaktık. Değerli arkadaşlarım, Türkiye Büyük Millet
Meclisinde gerek komisyonlarda gerek Genel Kurulda kanunların virgülüne
dokundurmayanlara ithaf olunur. 1 Eylül 1999 tarihinde dokuzuncu Cumhurbaşkanı
Sayın Süleyman Demirel, 17.12.2000 tarihinde ve 27 Nisan 2002 tarihinde Sayın
Ahmet Necdet Sezer'in vetoları vardır. Bu vetoların dışında, ayrıca, Anayasa
Mahkemesinin, bu konuyla ilgili çok ciddî bir kararı vardır. Çok rica ettik,
çok dikkatlerinizi çektik; bugün, Anayasa Mahkemesi kararı, Türkiye Büyük
Millet Meclisi iradesinin üzerine çıkmıştır; tıpkı, 1974 yılında çıkarılan Af
Yasası gibi, bu karar da, Türkiye Büyük Millet Meclisi iradesinin, millet
iradesinin üzerine çıkmıştır ve bugün, bu boşluğu doldurmak için, Yüce Meclise
Anayasa Mahkemesi altı ay süre tanımış olmasına rağmen ve bu süreye iki gün
kala bu kanun getirilmiş ve Türkiye, bugün, bir başıboşluğa ve bir belirsizliğe
itilmiştir. Sanki, Türkiye eyalet sistemiyle idare ediliyor gibi, Trabzon'da,
Bolu'da ve birtakım yerlerde, bu boşluğu, cumhuriyet savcıları ve infaz
hâkimleri doldurmaktadır ve tahliyeler yapmaktadır; ama, diğer bölgelerde, hâlâ
daha, Türkiye Büyük Millet Meclisinden, bu boşluğun doldurulması istenilmektedir.
O halde, Türkiye Büyük Millet Meclisi olarak bu konuda fevkalade ihmalimizin
olduğunu ifade etmek istiyorum. Esasında, Sayın Bakanlığın, bu kanunu, Anayasa
Mahkemesinin verdiği altı aylık süreye iki gün kala getirmesini de, bütün
iyiniyetime rağmen, bir suiniyet ifadesi olarak görüyorum. Değerli arkadaşlarım, Anayasa Mahkemesi,
bunun, bir erteleme yasası değil, bir af yasası olduğunu ifade etmiştir ve
Sayın Cumhurbaşkanı, veto gerekçesinde de, Anayasanın 85 inci maddesine göre,
bu yasanın Türkiye Büyük Millet Meclisinde kabulünde nitelikli çoğunluk
aramaktadır. Bu çoğunluk nedir; 330'dur, 87 nci madde sarihtir. Şimdi, biz bu yasayı, Anayasanın öngördüğü
nitelikli çoğunluğu bulmadan çıkarıyoruz. Peki ne olacak; çıkacak bu yasa,
yarın bir yargı önüne gittiği zaman -eski tabirle keenlemyekûn- yok farz
edilecek. Peki, siz, yarın, saldığınız tutuklu ve hükümlüleri, bağdan bahçeden
nasıl toparlayacaksınız?! Bunun müsebbibi, gerçekten ve gerçekten, getirilen
yasaların kılına dokundurmayan yetkili bakanlardır ve bu da, Yüce Meclisin bu
konuda yeterli hassasiyeti göstermemesinden kaynaklanmaktadır. Nitekim, 1999
yılında bu ilk af çıkarken, Yüce Meclisin çok dikkatini çektik, bu 1974 affına
dönüşmesin dedik ve nitekim, vetolar, iptal kararları, bu affı 1974 affına
dönüştürmüştür. (Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı) BAŞKAN - Buyurunuz. ERDOĞAN SEZGİN (Devamla) - Hemen ifade
edeyim, Yüce Meclisin iradesi, mevcut cezanın brütünden 10 sene indirimi kabul
etmiştir; ama, bugün, yatacağı net miktardan 10 sene inmiştir. Bunun hukukî
sonuçları şudur: Üç defa, beş defa idama mahkûm olmuş bir kişinin cezası,
mevcut yasalarla zaten müebbete çevrilmiştir. Müebbet hapsin infaz hukukundaki
durumu, otuzaltı sene üzerinden infaz edilmektedir ve bugün, üç defa idama mahkûm
olmuş kişinin yatacağı onbeş senenin on senesi bu yasayla gittiğine göre, bu
yasa sayesinde dört beş seneyle kurtulmaktadır. Esasında, ceza sisteminde
caydırıcılık, ıslah edicilik, rehabilitasyon vasıfları unutulmuş, alelusul,
siyasî amaçlı çıkarılan bu aflarla herkes dışarı salınmaktadır. Bunun vebalini,
bu kanunu getirenlere, kılına dokundurmayanlara ithaf ediyor; Yüce Meclise
saygılar sunuyorum. (DYP sıralarından alkışlar) BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın Sezgin. Son olarak, Adalet ve Kalkınma Partisi
Grubu adına, Şanlıurfa Milletvekili Yahya Akman konuşacaklardır. Buyurun Sayın Akman. (AK Parti
sıralarından alkışlar) AK PARTİ GRUBU ADINA YAHYA AKMAN
(Şanlıurfa) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; görüşülmekte olan 858 sıra
sayılı, 23 Nisan 1999 Tarihine Kadar İşlenen Suçlardan Dolayı Şartla
Salıverilmeye, Dava ve Cezaların Ertelenmesine Dair Kanunun 1 inci maddesi
üzerinde AK Parti Grubu adına söz almış bulunuyorum; bu vesileyle Yüce
Heyetinizi saygıyla selamlıyorum. Değerli arkadaşlar bizim artık, Türkiye
Büyük Millet Meclisi çatısı altında görüşüyor olmaktan bıktığımız,
vatandaşımızın artık bunları dinlemekten bıktığı bir kanunu bilmem kaçıncı defa
tekrar görüşüyoruz. Her şeyden önce, diğer arkadaşların değinmediği bir
tersliğe dikkat çekmek istiyorum. Bu tasarının ilk şekli -arkadaşlarımızın
hatırladığı üzere- 12-13 madde halinde Meclise sevk edilmiş ve özellikle
komisyonda görüşülmesi sırasında ve Genel Kurulda çeşitli önergelerle kapsamı
konusunda bazı tartışmalara neden olmuştu. Ama, yine hatırlayacağınız üzere,
iktidarımız, değiştirmiş olduğu ve muhalefetin sesini kısmış olduğu İçtüzük
değişikliklerine rağmen, bu yasayı, tek madde halinde Meclis gündemine getirdi.
Öyle garip ve enteresan bir kanun tekniğiyle hazırlandı ki, şahsen, bunu ifade
etmekte zorlandığım gibi, bu hususta birçok insan da zorlandı. Şu anda
yürürlükte olan kanunun 1 inci maddesinde numaralar verilmiş, ayrıca
paragraflar var; bunlar fıkra mıdır, bent midir, kanunî anlamda, yasa tekniği
açısından nasıl ifade etmek gerektiğini şahsen bilemiyorum, zorlanıyorum.
Nitekim bu zorlanmadan kaynaklanıyor olmalı ki, Sayın Cumhurbaşkanının bu
yasayı veto gerekçesinin son paragrafında bir enteresanlık var. Bildiğiniz gibi, bugün, değiştirilmiş olan
Anayasadan sonra, kanunların, Cumhurbaşkanı tarafından kısmen veto edilmesi
mümkün. Bu kısmen veto edilme, herkesin anladığı gibi, birkısım maddelerinin,
Anayasaya aykırılığı veya çeşitli nedenlerle uygun görülmeyerek Meclise tekrar
iadesi anlamını taşıyor olmasına rağmen, Cumhurbaşkanının bu yasayı iade
gerekçesinin son paragrafına baktığımız zaman "...kabul edilmeyen ikinci
bendinin Türkiye Büyük Millet Meclisince bir kez daha görüşülmesi"
şeklinde bir iade yazısı söz konusu; sadece bir bendi, aradan cımbızlayarak
-tabiri caizse- Meclise iade etmiş. Değerli arkadaşlar, zaten, bu yasa
tasarısına, ben şahsen "cımbızlama yasası" diyorum. İlk günden
itibaren, Ceza Kanunundaki veya ceza öngören bazı kanunlardaki maddeler,
iktidar ortaklarının arzuları doğrultusunda cımbızlanmak suretiyle, bu yasa
içerisine yerleştirildi; ilk şeklinden itibaren, insanların gönlündeki adalet
duyguları zedelendi, Anayasanın eşitlik ilkesi ihlal edildi. Anayasada bazı suçların affedilemeyeceğine
dair bazı kurallar, hükümler var; ama, öyle zannediyorum ki, hiç kimsenin içine
sinmeyen bu yasa tasarısı, Mecliste kabul edildikten sonra, ne yazık ki
üzülerek ifade etmemiz lazım ki, Anayasa Mahkemesi de aynı cımbızlamaya devam
etti. İşin açıkçası, Anayasa Mahkemesinin bu iptal gerekçelerini okuduğum
zaman, ben şahsen, hangi mantıkla hangi maddelerin hariç veya dahil tutulduğunu
anlamakta zorluk çektim. Bugün, Cumhurbaşkanı da bir cımbızlama daha yaparak,
bir bendini Meclise iade etti. Usulden iade ettiği anlaşılıyor; ama, doğrusu,
vatandaşın esas itibariyle içine sinmeyen deminki o usulî tersliklerin yanında,
işin esası olmuştur. İşin esasına da baktığımız zaman -kanunun
geneli üzerinde konuşan birkısım arkadaşlarımız ifade ettiler- çok adaletsiz
bir kanun çıkarıldı. Öyle ki, birkaç aylık hafif cezayı gerektiren bazı mahkûmiyetler
dahi, kamu düzenine karşı işlenmiş suçlar gerekçesiyle veya -tırnak içerisinde
ifade ediyorum- devlete karşı işlenmiş suçlar çerçevesinde kabul edildiği için,
Af Yasasının veya Şartla Salıverilme Yasasının dışında tutuldu; ama, bunun
yanında, birkaç tane cinayeti bir arada işleyen insanların işlemiş olduğu
suçların yasa kapsamı içerisinde kabul edildiğine hep beraber şahit olduk. Bu
adaletsizlik getirdi, bu tatminsizlik getirdi. Bugün, açıkça söylemem gerekir
ki, mahkûmlar şikâyetçi, mahkûm yakınları şikâyetçi, sanıklar şikâyetçi, sanık
yakınları şikâyetçi, hâsılı kelam, toplumun her kesimi bu yasadan şikâyetçi. (Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı) BAŞKAN - Buyurun Sayın Akman. YAHYA AKMAN (Devamla) - Bir de tabiî, bu
yasanın yürürlüğe girmesiyle beraber veya Anayasa Mahkemesinin iptal süresinin
dolmasıyla beraber ortaya çıkan bir gariplik var -arkadaşlar ona da değindiler-
şu gün, Türkiye'nin bir kısmında "de facto" bir durum meydana geldi;
yani, yasa çıkmadığı halde, Anayasa Mahkemesinin verdiği altı aylık sürenin dolmuş olması nedeniyle, kendiliğinden
tahliyeler meydana geldi, cumhuriyet başsavcıları bu anlamda kararlar aldılar;
bir kısmı da bu yasanın çıkmasını bekliyorlar. Değerli arkadaşlar, dolayısıyla, her
yönüyle garip olan bir yasanın, ümit ederim ki, son görüşmesini yapıyoruz. Her
şeye rağmen hayırlı olsun diyor, hepinize saygılar sunuyorum. BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın Akman. Sayın milletvekilleri, madde üzerinde 2
adet önerge vardır. Önergeleri, önce geliş sıralarına göre okutacağım,
sonra aykırılıklarına göre işleme alacağım. İlk önergeyi okutuyorum: Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına Görüşülmekte olan 858 sıra sayılı yasa
tasarısının 1 inci maddesinin ikinci bendinin baş kısmına "Kaçakçılığın
Men ve Takibine Dair Kanunun 26, 16, 30 ve 33 üncü maddelerinden ceza alanlar
dahil" ibaresinin eklenmesini arz ve teklif ederiz. Fethullah Erbaş Van BAŞKAN - İkinci önergeyi okutuyorum: Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına 858 sıra sayılı kanun tasarısının
başlığında geçen "23 Nisan 1999" tarihinin "23 Nisan 2002",
1 inci maddesinin dördüncü bendinde geçen "23 Nisan 1999" tarihinin
de "23 Nisan 2002" olarak değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.
BAŞKAN - Son okunan önerge en aykırı
önergeydi, şimdi onu işleme alacağım. Komisyon önergeye katılıyor mu? ADALET KOMİSYONU BAŞKANI EMİN KARAA
(Kütahya) - Katılmıyoruz Sayın Başkanım. BAŞKAN - Hükümet önergeye katılıyor mu? ADALET BAKANI HİKMET SAMİ TÜRK (Trabzon) -
Katılmıyoruz. BAŞKAN - Önergeniz hakkında konuşacak
mısınız; yoksa?.. LÜTFÜ ESENGÜN (Erzurum) - Konuşacağım
Sayın Başkan. BAŞKAN - Peki, buyurun Sayın Esengün. Süreniz 5 dakikadır. LÜTFÜ ESENGÜN (Erzurum) - Sayın Başkan,
değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum. Bugün, yine Af Kanununu görüşüyoruz. Öyle
bir Af Kanunu ki, Anayasa Mahkemesi iptal etmiş, sonra Cumhurbaşkanı iade
etmiş. Özellikle, Cumhurbaşkanı tarafından, değişen Anayasa metnine göre,
Anayasanın 87 nci maddesine göre, bunun Anayasa Mahkemesi kararında
belirtildiği şekilde bir af kanunu, toplu özel af kanunu niteliğinde olduğu;
dolayısıyla, 87 nci maddedeki beşte 3 çoğunluğa göre Meclisten kabul görmesi
gerektiği gerekçesiyle iade edilmiş. Şimdi hayretle izliyoruz ki, hükümet,
Anayasa Mahkemesi kararını ve Cumhurbaşkanının vetosunu hiçe sayıyor; Anayasa
Komisyonu ve Adalet Komisyonu, aynı vurdumduymazlık içerisinde; Sayın Adalet
Bakanı, Anayasaya aykırılığı apaçık olan bu görüşmelerde, bu tasarının
müzakeresinde hazır bulunuyor ve Anayasanın 153 üncü maddesi de bu haliyle hiçe
sayılıyor. Değerli arkadaşlar, Anayasanın 153 üncü
maddesine göre, Anayasa Mahkemesi kararları yasamayı, yürütmeyi ve yargıyı
bağlar. Tabiî ki, yürütme derken, yasama derken, Sayın Adalet Bakanını da
bağlar, Sayın Meclis Başkanını da bağlar ve bugün bu oturumu yöneten Sayın
Meclis Başkanvekilini de bağlar. "Sadece usul tartışması açabilirim"
şeklinde bir gerekçeyle bu tasarıyı görüşmek mümkün değildir. Anayasaya
aykırılığı apaçık olan, Anayasa Mahkemesi kararıyla hüküm altına alınmış olan
bir tasarının burada kesinlikle görüşülmemesi veya görüşülürken, maddelerine
geçilirken, beşte 3 çoğunlukla kabul edilmesi gerektiği apaçık ortadadır; ama,
şimdi, hükümet de Anayasaya karşı direniyor, Sayın Adalet Bakanı da Anayasa
Mahkemesine karşı, dolayısıyla Anayasaya karşı direncini, direnmesini
sürdürüyor. Değerli arkadaşlar, ceza hukukunda,
adliyelerde, tatbikattan gelen arkadaşlarımız bilirler ki, en önemli konu,
üzerinde en titizlikle durulan konu infaz konusudur. Hiçbir mahkûm, ne 1 saat
evvel tahliye edilir ne de 1 saat fazla içeride tutulabilir. Bu konuda en ufak
ihmali görülen her cumhuriyet savcısı hakkında hemen tahkikat açılır ki,
doğrudur ve geçmişten bugüne kadar da adliye mekanizmamızda infazla ilgili
bütün uygulamalar fevkalade güzel yapılmıştır, yasalara uygun şekilde
düzenlenmiştir. Ama, şimdi görüyoruz ki, şu son yasanın Cumhurreisinden,
Cumhurbaşkanlığından iadesinden bugüne kadar geçen süre içerisinde tam bir
kargaşa yaşanıyor. Bazı cumhuriyet savcıları, Anayasa Mahkemesinin verdiği
mühlet dolduğu için bu mahkûmları tahliye ediyor, bazıları tereddüt içinde,
içeride bekletiyorlar; sonuçta, infaz hukukumuz tam bir kargaşa içerisinde.
Cumhuriyet tarihinin hiçbir döneminde böyle bir başıboşluk, böyle bir
vurdumduymazlık, böyle bir keşmekeş, kargaşa yaşanmamış idi. Sayın Adalet
Bakanımızın sayesinde... Sayesinde diyorum; çünkü, bu yasayı tam altı ay önce
Anayasa Mahkemesi iptal etti, altı ay mühlet verdi; altı ay içerisinde bu
Meclisten nice gereksiz yasalar geçti, önemsiz denebilecek yasalar geçti; ama,
bu önemli yasanın Mecliste görüşmeleri, altı aylık sürenin bitimine tam iki gün
kala, 25 Nisanda yapılabildi. Şimdi, Sayın Bakanım, 25 Nisana kadar neredeydiniz?!
Bunu, niye birinci ay getirmediniz? Bu keşmekeşe, bu kargaşaya niye sebebiyet
verdiniz ve şimdi Adalet Bakanlığı koltuğunda nasıl oturabiliyorsunuz? İstifa
diye bir müesseseyi acaba düşünmüyor musunuz? Sizin, adalete, Adliyeye bu kadar
ağır şekilde darbe vurmanıza hakkınız yok. Değerli arkadaşlar, önergemde, 23 Nisan
1999'a kadar işlenilen ve affedilen suçların, cezaların, 23 Nisan 2002'ye
çekilmesini istiyorum. 23 Nisan 1999'a kadar işlenilmiş olup da affedilen
suçlar ve suçlular ne kadar masum ise, ne kadar affa layık ise, 2002'ye kadar
suç işlemiş olanlar da, aynı mantıkla hareket edilirse, aynı şekilde affa
layıktırlar. Değerli arkadaşlar, önemli olan, affetmek
değil... 23 Nisan 1999'a kadar olan suçlar affedildiyse, 2002'ye kadar olanlar
da affedilsin denilebilir; ben şimdi onu diyorum. (Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı) LÜTFÜ ESENGÜN (Devamla) - Bitiriyorum
Sayın Başkanım. BAŞKAN - Lütfen, bitiriniz. LÜTFÜ ESENGÜN (Devamla) - Yarın bir
arkadaşımız da "2005'e kadar olan suçlar affedilsin" diyebilir.
Sonuçta da, bu afla, Türkiye'de adaleti yok ederiz, mülkün temelini yok ederiz. Millet, bizden af istemiyor. Millet,
bizden adalet istiyor, adalet mekanizmasının tam olarak çalışmasını istiyor.
Suçlara adil cezaların verilmesi lazımdır. Olağanüstü dönemlerde hukukun
siyasallaşmaması ve birtakım suçluların özel muamele görmesi, birtakım
suçluların da hak ettiğinden fazla ceza alması gibi yanlışlıkların artık
olmaması lazım gelir diyoruz. Türkiye, afla uğraşılacağına, adliye
mekanizmasının, mahkemelerin, cezaevlerinin iyileştirildiği, suçluların
gerçekten adil şekilde cezalandırıldığı, kamuoyu vicdanını tatmin eder şekilde
cezalara çarptırıldığı bir düzen istiyor. Bu adaletsizlik, bu yanlışlık devam
ettiği sürece, Anayasaya beşte 3 çoğunluğu da koysanız, bu Meclisten daha nice
af kanunları geçer. Maalesef, Türkiye'de mülkün temeli sarsılmıştır, adalet
sarsılmıştır; bu getirdiğiniz yasa da, bu sarsıntının yeni bir yansımasıdır. Önergeme destek vereceğiniz ümidiyle
hepinize saygılar sunuyorum. (SP sıralarından alkışlar) BAŞKAN - Teşekkürler... Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul
edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmemiştir. Diğer önergeyi okutuyorum: Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına Görüşülmekte olan 858 sıra sayılı yasa
tasarısının 1 inci maddesinin ikinci bendinin baş kısmına "Kaçakçılığın
Men ve Takibine Dair Kanunun 26 16, 30 ve 33 üncü maddelerinden ceza alanlar
dahil" ibaresinin eklenmesini arz ve teklif ederiz. Fethullah Erbaş Van BAŞKAN - Komisyon önergeye katılıyor mu? ADALET KOMİSYONU BAŞKANI EMİN KARAA
(Kütahya) - Katılmıyoruz. BAŞKAN - Hükümet önergeye katılıyor mu? ADALET BAKANI HİKMET SAMİ TÜRK (Trabzon) -
Katılmıyoruz. BAŞKAN - Konuşacak mısınız Sayın Erbaş? FETHULLAH ERBAŞ (Van) - Evet efendim. BAŞKAN - Buyurunuz. Süreniz 5 dakika. FETHULLAH ERBAŞ (Van) - Sayın Başkan,
değerli milletvekilleri; önergemle, mevcut kanuna çok küçük bir ilave
yapıyoruz. Bu ilave, aslında, bir hakkın teslim edilmesi manasınadır. Şimdi, bu kanunla, birçok suçlunun suçu
erteleniyor; af kanunu değil diyoruz ve erteleniyor. Herkesin suçu
ertelenirken, ekonomik suç işleyen birkısım insanların suçu ertelenmiyor. Benim
bölgeme bir bakın! Sanayi; zaten yok. Tarım; buğday ekilir, bire 3, bire 5
verdiği zaman köylü şapkasını havaya atar, yani çok geldi, bire 3, bire 5...
Çektiği emek zaten gider; hiçbir şey yok, onda da bir şey yok. Hayvancılık;
senelerdir meralar, yaylalar yasak edildi, bitti gitti... Sayın Tarım
Bakanımızın birtakım uygulamalarıyla, herkesin hayvan sayısı belli,
belirlenmiş; herkesin hayvanına küpe takıldı. O da bitti, onun da ruhuna rahmet
okuduk, hayvancılık da bitti... Elimizde bir sınır ticaretimiz kalmıştı; sağ
olsun, 57 nci hükümet, bu sınır ticaretini de kıstı, kıstı, kıstı; en sonunda o
da kalktı. Değerli arkadaşlar, şimdi, bölgede, küçük
cerikanlar halinde gelen mazotlar var. Bu mazotla yakalanan adamın deposu
standart depo. Depoda mazot biraz fazla olursa, aracı müsadere ediliyor, adam
cezaevine giriyor. Şu anda, bu af yasasından, bu erteleme yasasından istifade
edenler hiç mesabesinde; çünkü, 5-6 kişi istifade edebildi. İstifade edemeyen
cezaevlerinin başında Van Cezaevi geliyor; hiç kimse istifade edemedi. Niye;
çünkü, çoğu, kaçakçılık suçu işlemiş. Yaptıkları iş ne; 5-10 litre fazla mazot
getirmişler; arabaları müsadere edilmiş, kendileri içeride. İran'dan 3-5 tane
hayvan geçmiş; bu hayvanın menşei İranlıdır dediler -hayvanlara da milliyet
koydular- o yüzden, hayvanlar da müsadere edildi. Müsadere edilen hayvanlar
yediemine teslim edildi; hayvanlar oradan kayboldu gitti, öldü dediler; adamlar
iflas etti ve hapishaneye girdi. Hayvancılığın bu şekilde bitmesinden sonra, ne
diyebileceğiz... Zaten, insanların yapabileceği bir şey yok. Ben, geçen, Kilis'teydim; Kilisli
vatandaşım şunu diyor: Yahu, sınır ticareti yok... Karşı tarafa geçiyoruz, aynı
gün dönemezsek, 70 milyon lira ödememiz lazım. 70 milyon lirayı ödemediğimiz
takdirde, zaten geri dönemiyoruz; bu sefer, ceza geliyor... Değerli arkadaşlar, Kilis'te, karşı
tarafa, yani, Suriye'ye gidip gelenler, 5 kilogramdan fazla çay getirdikleri
zaman, çayları ellerinden alınıyor. Bir taksi gider, fazla benzin getirirse,
müsadere ediliyor, sahibi hakkında işlem yapılıyor; ama, Suriye'den gelen bir
araç, sonuna kadar, deposuna 100 litre, 150 litreden fazla benzin de koysa,
kimse sormuyor; yani, kendi vatandaşımıza eziyet ediyoruz, karşı tarafa bir şey
yok. Şimdi, ben şunu söylüyorum: Orman Kanunu
da var bu işin içerisinde. Anayasamıza göre, orman suçu işleyenler affedilemez;
doğru. Madem bu kanun af kanunu değil, erteleme kanunudur, peki, orman
köylülerini niye bu ertelemenin içine sokmuyorsunuz? Yani, herkes girsin; ama,
mağdur olan köylü, mağdur olan insanlar, bunlar girmesin; bu mantığı anlamak
mümkün değil. İşte, ben, bu nedenlerle, hem Van
cezaevindeki insanlarımız hem kaçakçılık suçundan hüküm giymiş olan diğer
insanlarımız bu ertelemeden yararlansın diyorum. Önergemi kabul ettiğiniz
takdirde, bu insanların büyük bir bölümü dışarıya çıkacaklardır ve belki de,
bunlara iş imkânı sağladığımız takdirde, bu insanlar bir daha kaçakçılık yapmayacaklardır;
ama, iş imkânı sağlamadığınız sürece de, biliniz ki, ne kadar hapis cezası
verirseniz verin, bunlar bu kaçakçılığı yapacaklar ve siz, devlet olarak,
bunları hapishanelerde besleyeceksiniz, bunlar vergi de ödemeyecekler; çünkü,
hapishanedeki bir insanın vergi ödemesi mümkün değildir diyorum ve önergeme
destek vermenizi istirham ediyorum. MUSTAFA GÜVEN KARAHAN (Balıkesir) - Bu
sefer vereceğim!.. FETHULLAH ERBAŞ (Devamla) - Sayın
milletvekillerimin de alay etmelerini aynen kendilerine iade ediyorum ve
hepinizi saygıyla selamlıyorum. (SP sıralarından alkışlar) BAŞKAN - Teşekkür ederim. Gayet tabiî efendim, kimse kimseyle alay
edemez Sayın Erbaş. Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul
edenler... Etmeyenler... Önerge kabul edilmemiştir. 1 inci maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul
edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir. İçtüzüğün 86 ncı maddesine göre, son söz
kuralı gereği, aleyhte, Çorum Milletvekili Sayın Yasin Hatiboğlu; buyurun. (SP
sıralarından alkışlar) YASİN HATİBOĞLU (Çorum) - Sayın Başkanım,
Yüce Meclisin değerli üyeleri; bir tasarıyı daha görüştük, şimdi, tümü
oylanacak; ben, oyumun rengini Yüce Heyetinize arz etmek maksadıyla
huzurunuzdayım. Oyumun rengi kırmızıdır; yani, ret oyu vereceğim. Hangi
sebeple: 1- Bu, Anayasa Mahkemesinin kabulü,
Anayasa Komisyonu Sayın Başkanımızın ve Anayasa Komisyonunun bazı üyelerinin
kabulüne göre, bilim adamlarının kabulüne göre, meslek odalarının kabulüne göre
bir af düzenlemesidir, özel bir af yasasıdır; dolayısıyla, oylamalarda
nitelikli çoğunluk aranmalıydı. Maddelerine geçişte bu nitelikli çoğunluğun
aranmasına gayret edilmediği ya da o istikamette oylama yapılmadığı için bu
düzenlemeye olumlu oy veremiyorum. 2- Bir fiilin, bir suçun ahlakî redaeti
kendi içerisinde vardır; yani, fiil işlendiği zaman şu suç, şu fiil daha
çirkindir, şu fiilin maşeri vicdanı zedelemesi daha güçlüdür diye ayırım
yapabilirsiniz. Esasen, fiiller arasındaki ağırlığı dikkate alan ceza yasası
yapıcı, fiillerin cezalarını birbirinden farklı görmüştür; birine hakaretin
cezası farklıdır, ırza geçmenin cezası farklıdır, cinayetin cezası farklıdır...
O farklılıklar sadece yargılama safhasında olur; ama, insanlar mahkûm
edildikten sonra infaz safhası başlar, infaz safhasından sonra insanlar ve
fiiller arasında fark yoktur. O takdirde, siz, bir af kanunu, erteleme kanunu
düzenlemesi yaparken, şu fiili şu ağırlığı sebebiyle, redaeti sebebiyle affın
dışında tutuyorum, şartlı salıvermenin dışında tutuyorum diyemezsiniz. Bu
düzenlemeye, böyle yanlış bir düzenlemeyi derpiş ettiği için olumlu oy
veremiyorum. Bir başka şey daha: Değerli
milletvekilleri, gerek Anayasanın 87 ve gerekse Anayasanın 169 uncu maddesinde,
orman fiillerinin, suçlarının affedilemeyeceği esası getirilmiştir; bundan
yanayım, hiç kuşkunuz olmasın; ama, siz ne yapıyorsunuz affetmemek suretiyle;
Torosların kenarında, benim bölgemi alalım -Osmancık, Kargı, Dodurga, Alpagut,
Akdağlar- Erzurum'u, Kars'ı alalım, bu ormanların kenarlarında, ufak tefek
dökülmüş dalları, çırpıları toplayan insanları bu affın dışında tutuyorsunuz.
Asıl ormanı yiyen, asıl ormanı soyan, asıl ormanı vuran insanlar için
yapılabilen bir şey var mı? Ben, şimdi, buradan size ve yüce milletime
sesleniyorum: Aziz milletim, bulunduğunuz yerlerdeki o güzel güzel ormanları
bir gözden geçirin. Ortalarında, budanmış, kesilmiş, tıraş edilmiş nice yüz
senelik, üçyüz senelik çamların arasında villalar var; beylerin,
beyefendilerin, ağaların, paşaların villaları var. Bunları mahkûm edebiliyor
musunuz; hayır. Bunlar, yine, mesned-i izzette serefraz, birkaç kuruşu
mürtekibin cây-i kürektir! (SP sıralarından alkışlar) Yani, bunlara itibar
edeceksiniz, iltifat edeceksiniz... Şimdi, ben, bu konuşmadan sonra, orman
köylülerine sesleniyorum: Lütfen, bu villaların nerelerde olduğunu, bölgelerini
bize gönderin; bize gönderin, sizin hakkınızı savunalım. Ormanı koruyacaksak,
böyle koruruz. Sayısız villalar var... Böyle bir yanlış düzenleme olduğu için,
olumlu oy veremiyorum. Hemen toparlıyorum Sayın Başkanım,
sabrınızı taşırmamaya gayret ediyorum. Bir başka şey daha var: Değerli
milletvekilleri, tahliye edilenler, şartla salıverilenler, affedilenler,
içeride kalanlar, bunlar bizim evlatlarımız, bizim çocuklarımız. Öz be öz
olmayabilir; ama, kardeşçe çocuklarımız bunlar. Bunları şimdi çıkaracağız
sokaklara. Var mı ellerine vereceğimiz bir iş? Var mı ellerine vereceğimiz üç
kuruş? Var mı sofrasına koyacağımız aş? Ne hazırladık, neyi hazırladık da, ey
efendi, gel, sen bir hata etmişsin, al şu işini, al şu aşını, bundan sonra bu
haltı işleme diyeceğiz(!) Bunu nasıl diyeceğiz?!. Bunu demenin şartlarını getirmediğiniz
için, bu insanların, sokağa çıkınca tekrar dönecekleri; yani, mükerrir
olacakları endişesini taşıdığım için, bu kanuna olumlu oy veremiyor, hepinize
saygılar sunuyorum. (SP sıralarından alkışlar) BAŞKAN - Teşekkürler Sayın Hatiboğlu. Şimdi, kanunun tümünü oylarınıza
sunacağım; ancak, kanunun tümünün oylamasının açık oylama şeklinde yapılmasına
dair bir önerge vardır; önergeyi okuyup, imza sahiplerini arayacağım. Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına Görüşülmekte olan 858 sıra sayılı
tasarının tümünün oylamasının, Meclis İçtüzüğünün 143/1 maddesi doğrultusunda
ve açık oylama şeklinde yapılmasını saygıyla arz ve talep ederiz. Ramazan Toprak?.. Burada. Mehmet Ali Şahin?.. Burada. Özkan Öksüz?.. Burada. Mehmet Elkatmış?.. Burada. Maliki Ejder Arvas?.. Burada. Yahya Akman?.. AVNİ DOĞAN (Kahramanmaraş) - Tekabbül
ediyorum. BAŞKAN - Ali Sezal?.. Burada. Hüseyin Kansu?.. Burada. Eyüp Fatsa?.. SADIK YAKUT (Kayseri) - Tekabbül ediyorum. BAŞKAN - Peki. İsmail Alptekin?.. Burada. Fethullah Erbaş?.. Burada. Yasin Hatiboğlu?.. Burada. Sacit Günbey?.. Burada. Niyazi Yanmaz?.. Burada. Yaşar Canbay?.. Burada. Rıza Ulucak?.. Burada. Fahrettin Kukaracı?.. Burada. Musa Demirci?.. Burada. Hüseyin Karagöz?.. Burada. Nezir Aydın?.. Burada. Açık oylamanın şekli hakkında Genel
Kurulun kararını alacağım. Açık oylamanın elektronik oylama makinesiyle
yapılmasını oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul
edilmiştir. Oylama için beş dakika süre vereceğim. Bu
süre içerisinde sisteme giremeyen üyelerin teknik personelden yardım
istemelerini ve bu yardıma rağmen de sisteme giremeyen üyelerin, oy
pusulalarını oylama için öngörülen beş dakikalık süre içerisinde Başkanlığa
ulaştırmalarını rica ediyorum. Ayrıca, vekaleten oy kullanacak sayın
bakanlar varsa, hangi bakana vekaleten oy kullandığını, oyun rengini ve
kendisinin ad ve soyadı ile imzasını da taşıyan oy pusulasını, yine oylama için
öngörülen beş dakikalık süre içerisinde Başkanlığa ulaştırmalarını rica
ediyorum. Oylama işlemini başlatıyorum. (Elektronik cihazla oylama yapıldı) BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, 858 sıra
sayılı kanunun tümünün açık oylaması tamamlanmıştır: (1) Kullanılan oy : 206 Kabul : 174 Ret : 32 AHMET İYİMAYA (Amasya) - Reddedildi. BAŞKAN - Böylece, kanun kabul edilmiştir. NEVZAT ERCAN (Sakarya) - Nasıl oluyor? BAŞKAN - Kamu Kurum ve Kuruluşlarının
Yurtdışı Teşkilâtı Hakkında 189 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye ilişkin Kanun
Tasarısının müzakerelerine başlayacağız. 6. - Kamu
Kurum ve Kuruluşlarının Yurtdışı Teşkilâtı Hakkında 189 Sayılı Kanun Hükmünde
Kararname ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/53) (S. Sayısı : 433) BAŞKAN - Komisyon?.. Yok. Ertelenmiştir. Sosyal Güvenlik Kurumu Teşkilatının
Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması
Hakkında Kanun Tasarısının müzakerelerine başlayacağız. (1) Açıkoy
tablosu tutanağa eklidir. 7. - Sosyal
Güvenlik Kurumu Teşkilâtının Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde
Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında 618 Sayılı Kanun Hükmünde
Kararname; Sosyal Güvenlik Kurumu Teşkilâtının Kuruluş ve Görevleri Hakkında
Kanun Tasarısı; Kayseri Milletvekili Hasan Basri Üstünbaş ve Üç Arkadaşının
Sosyal Güvenlik Kurumu Teşkilâtının Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde
Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi ve Sağlık, Aile,
Çalışma ve Sosyal İşler ve Plan ve Bütçe Komisyonları Raporları (1/755, 1/689,
2/699) (S. Sayısı : 666) BAŞKAN - Komisyon?.. Yok. Ertelenmiştir. Türkiye İş Kurumunun Kurulması ile Bazı
Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında 617 Sayılı
Kanun Hükmünde Kararname; Türkiye İş Kurumu Kanun Tasarısının müzakerelerine
başlayacağız. 8. -
Türkiye İş Kurumunun Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde
Değişiklik Yapılması Hakkında 617 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname; Türkiye İş
Kurumu Kanunu Tasarısı ve Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler ve Plan ve
Bütçe Komisyonları Raporları (1/754, 1/692) (S. Sayısı : 675) BAŞKAN - Komisyon?.. Yok. Ertelenmiştir. Esnaf ve Sanatkârlar ve Diğer Bağımsız
Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu, Tarımda Kendi Adına ve Hesabına
Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde
Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında 619 Sayılı Kanun Hükmünde
Kararnameye ilişkin Kanun Tasarısının müzakerelerine başlayacağız. 9. - Esnaf
ve Sanatkârlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu,
Tarımda Kendi Adına ve Hesabına Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kanunu ile Bazı
Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında 619 Sayılı
Kanun Hükmünde Kararname ile Aynı Mahiyetteki Kanun Tasarısı ve Sağlık, Aile,
Çalışma ve Sosyal İşler ve Plan ve Bütçe Komisyonları Raporları (1/756, 1/691)
(S. Sayısı : 676) BAŞKAN - Komisyon?.. Yok. Ertelenmiştir. Sosyal Sigortalar Kurumu Başkanlığının
Kurulması ve Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması
Hakkında 616 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile Sosyal Sigortalar Kurumu
Kanunu Tasarısının müzakerelerine başlayacağız. 10. -
Sosyal Sigortalar Kurumu Başkanlığının Kurulması ve Bazı Kanun ve Kanun
Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında 616 Sayılı Kanun Hükmünde
Kararname ile Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu Tasarısı ve Sağlık, Aile, Çalışma
ve Sosyal İşler ve Plan ve Bütçe Komisyonları Raporları (1/753, 1/690) (S.
Sayısı : 685) BAŞKAN - Komisyon?.. Yok. Ertelenmiştir. Alınan karar gereğince, Sayıştay Birinci
Başkanlığı için seçim yapmak ve kanun tasarı ve tekliflerini sırasıyla görüşmek
için, 22 Mayıs 2002 Çarşamba günü saat 15.00'te toplanmak üzere, birleşimi
kapatıyorum. Kapanma
Saati : 19.48 |
|