DÖNEM
: 21 CİLT : 83 YASAMA YILI : 4 T. B. M. M. TUTANAK DERGİSİ 52 nci Birleşim 16 . 1 . 2002 Çarşamba İ
Ç İ N D E K İ L E R I. - GEÇEN TUTANAK ÖZETİ II. - GELEN KÂĞITLAR III. -
YOKLAMALAR IV. -
BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI A) ÇEŞİTLİ
İŞLER 1.-
Genel Kurulu ziyaret eden Fas-Türkiye Parlamentolararası Dostluk
Grubuna, Başkanlıkça "Hoş geldiniz" denilmesi B)
GÜNDEMDIŞI KONUŞMALAR 1. - Kırıkkale Milletvekili Kemal
Albayrak'ın, polis teşkilâtı için yapılacak silah alımlarına ilişkin gündemdışı
konuşması 2. - Kırklareli Milletvekili Nural
Karagöz'ün, olumsuz kış şartlarının Kırklareli İlinde neden olduğu zararlara ve
bu zararların giderilmesi için alınması gereken tedbirlere ilişkin gündemdışı
konuşması 3. - Manisa Milletvekili Rıza Akçalı'nın,
Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğüne açıktan personel atanmasına ilişkin
gündemdışı konuşması ve Devlet Bakanı Şuayip Üşenmez'in cevabı C) GENSORU,
GENEL GÖRÜŞME, MECLİS SORUŞTURMASI VE MECLİS ARAŞTIRMASI ÖNERGELERİ 1. - Balıkesir Milletvekili Aydın Gökmen
ve 24 arkadaşının, Türkiye'de ve Balıkesir'de bulunan maden kaynaklarının
değerlendirilmesi amacıyla Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi
(10/245) 2. - Saadet Partisi Grubu adına, Grup
Başkanvekilleri Çorum Milletvekili Yasin Hatiboğlu, Konya Milletvekili Veysel
Candan ve Diyarbakır Milletvekili Ömer Vehbi Hatipoğlu'nun, ilaç fiyatları
konusunda genel görüşme açılmasına ilişkin önergesi (8/25) D)
TEZKERELER VE ÖNERGELER 1. - Kırgızistan Temsilciler Meclisi
Başkanı Altay Borubaev ve beraberindeki Parlamento heyetinin ülkemizi
ziyaretine ilişkin Başkanlık tezkeresi (3/958) 2. - TBMM Başkanı Ömer İzgi ve
beraberindeki Parlamento heyetinin, Azerbaycan Millî Meclis Başkanı Murtuz
Aleskerov'un vaki davetine icabet etmesine ilişkin Başkanlık tezkeresi (3/959) V. -
ÖNERİLER A) DANIŞMA
KURULU ÖNERİLERİ 1. - Enerji, doğalgaz ve LPG konusunda
uyguladıkları yanlış politikalarla ekonomik krizi ağırlaştırdıkları iddiasıyla
Başbakan Bülent Ecevit ve Bakanlar Kurulu üyeleri hakkındaki (11/24) esas
numaralı gensoru önergesinin, gündemin "Özel Gündemde Yer Alacak
İşler" kısmında yer almasının ve Anayasanın 99 uncu maddesi gereğince,
gündeme alınıp alınmayacağı hususundaki görüşmelerin 22.1.2002 Salı günkü
birleşimde yapılmasına ilişkin Danışma Kurulu önerisi VI. -
SORULAR VE CEVAPLAR A) SÖZLÜ
SORULAR VE CEVAPLARI 1. - Bursa Milletvekili Faruk Çelik'in,
personel atamalarına ilişkin Devlet Bakanından (Fikret Ünlü) sözlü soru
önergesi ve Devlet Bakanı Fikret Ünlü'nün cevabı (6/984) 2. - Adıyaman Milletvekili Mahmut
Göksu'nun, Adıyaman'da yürütülen projelere ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru
önergesi ve Devlet Bakanı Fikret Ünlü'nün cevabı (6/1054) 3. - Adıyaman Milletvekili Mahmut
Göksu'nun, Adıyaman'daki stad, saha ve kapalı spor salonu çalışmalarına ilişkin
Devlet Bakanından sözlü soru önergesi ve Devlet Bakanı Fikret Ünlü'nün cevabı
(6/1055) 4. - Aksaray Milletvekili Murat Akın'ın,
Aksaray - Eskil İlçesinin spor tesisi ihtiyacına ilişkin Devlet Bakanından (Fikret Ünlü) sözlü soru
önergesi ve Devlet Bakanı Fikret Ünlü'nün cevabı (6/1177) 5. - Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar
İzol'un, Bütçeden Şanlıurfa İline
ayrılan yatırım ödeneklerine ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi ve
Devlet Bakanı Fikret Ünlü'nün cevabı (6/1240) 6. - Bursa Milletvekili Ahmet
Sünnetçioğlu'nun, Bursa'daki Veledrom bisiklet spor sahasına ilişkin Devlet
Bakanından (Fikret Ünlü) sözlü soru önergesi ve Devlet Bakanı Fikret Ünlü'nün
cevabı (6/1256) 7. - Bursa Milletvekili Faruk Çelik'in,
amatör sporlar ve tesisleşmeye ilişkin Devlet Bakanından (Fikret Ünlü) sözlü
soru önergesi ve Devlet Bakanı Fikret Ünlü'nün cevabı (6/1263) 8. - Bursa Milletvekili Faruk Çelik'in,
Kalkınmada Gençlik Projesine ilişkin Devlet Bakanından (Fikret Ünlü) sözlü soru
önergesi ve Devlet Bakanı Fikret Ünlü'nün cevabı (6/1268) 9. - Amasya Milletvekili Akif Gülle'nin,
Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğünün Amasya İlindeki yatırım ve projelerine
ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi ve Devlet Bakanı Fikret Ünlü'nün
cevabı (6/1303) 10. - Bursa Milletvekili Teoman Özalp'in,
Bakanlığın Bursa İlindeki projelere İlişkin Devlet Bakanından sözlü soru
önergesi ve Devlet Bakanı Fikret Ünlü'nün cevabı (6/1339) 11. - Bingöl Milletvekili Mahfuz Güler'in,
Bakanlığın Bingöl İlindeki çalışmalarına ilişkin Devlet Bakanından (Fikret
Ünlü) sözlü soru önergesi ve Devlet Bakanı Fikret Ünlü'nün cevabı (6/1366) 12. - Bursa Milletvekili Teoman Özalp'ın,
Bursa-Osmangazi-Tuzaklı Köyünün spor sahası ihtiyacına ilişkin Devlet
Bakanından (Fikret Ünlü) sözlü soru önergesi ve Devlet Bakanı Fikret Ünlü'nün
cevabı (6/1538) 13. - Bursa Milletvekili Mehmet Altan
Karapaşaoğlu'nun, eğitime katkı payı adı altında toplanan paralara ve deprem
yardımlarına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/880) 14. - Bursa Milletvekili Ahmet
Sünnetçioğlu'nun, Amerika'daki lobi çalışmalarına ilişkin Dışişleri Bakanından
sözlü soru önergesi (6/882) 15. - Bursa Milletvekili Ahmet
Sünnetçioğlu'nun, okullarda öğrencilerden toplanan paralara ilişkin Millî
Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/884) 16. - Balıkesir Milletvekili İsmail
Özgün'ün, Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü'ndeki geçici işçilerin kadro
sorunlarına ilişkin Devlet Bakanından (Mustafa Yılmaz) sözlü soru önergesi
(6/888) ve Devlet Bakanı Mustafa Yılmaz'ın cevabı 17. - Muğla Milletvekili Hasan Özyer'in,
tabiî afet nedeniyle İller Bankasınca dağıtılan ek ödeneğe ilişkin Bayındırlık
ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/889) 18. - Bursa Milletvekili Faruk Çelik'in,
otomotiv yan sanayiinde uygulanan şase tadilat projesine ilişkin Sanayi ve
Ticaret Bakanından sözlü soru önergesi (6/891) 19. - Bursa Milletvekili Faruk Çelik'in,
Bursa-İznik'te dolu yağışından zarar gören çiftçilere ilişkin Tarım ve
Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/896) 20. - Konya Milletvekili Özkan Öksüz'ün,
Konya İlindeki okullara ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi
(6/897) 21. - Konya Milletvekili Özkan Öksüz'ün,
Konya İlindeki eğitim ve öğretim faaliyetlerine ilişkin Millî Eğitim Bakanından
sözlü soru önergesi ve yazılı soruya çevrilmesi nedeniyle konuşması (6/898) 22. - Konya Milletvekili Özkan Öksüz'ün,
Konya İlinde inşaatı devam eden sağlık kuruluşlarına ilişkin Sağlık Bakanından
sözlü soru önergesi (6/909) 23. - Samsun Milletvekili Musa
Uzunkaya'nın, Samsun-Vezirköprü Devlet Hastanesinin personel ihtiyacına ilişkin
Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi ve yazılı soruya çevrilmesi nedeniyle
konuşması (6/911) B) YAZILI
SORULAR VE CEVAPLARI 1.-
Afyon Milletvekili Gaffar Yakın'ın, sekreterlere ve çay ocağı görevlilerine
ilişkin sorusu ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Ömer İzgi'nin cevabı
(7/5216) 2. - Şanlıurfa Milletvekili Mustafa Niyazi
Yanmaz'ın, Bağ-Kur’un eczanelere yaptığı ilaç bedeli ödemelerine ilişkin sorusu
ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar Okuyan'ın cevabı (7/5256) 3. - Aydın Milletvekili Ali Rıza Gönül'ün,
Anayasa Mahkemesinin iptal ettiği 619 sayılı KHK ile düzenlenen sağlık yardımı
ve ölüm aylığına ilişkin sorusu ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar
Okuyan'ın cevabı (7/5339) VII. -
KANUN TASARI VE TEKLİFLERİYLE KOMİSYONLARDAN GELEN DİĞER İŞLER 1. - İzmir Milletvekili Rifat
Serdaroğlu'nun; İstanbul Milletvekili Bülent Akarcalı'nın; Amasya Milletvekili
Ahmet İyimaya'nın; Ankara Milletvekili Yıldırım Akbulut'un; Şırnak Milletvekili
Mehmet Salih Yıldırım'ın; Gaziantep Milletvekili Ali Ilıksoy, Konya
Milletvekili Ömer İzgi ve Ankara Milletvekili Nejat Arseven'in; İstanbul
Milletvekili Ziya Aktaş ve 42 Arkadaşının;
Zonguldak Milletvekili Hasan Gemici'nin ve İzmir Milletvekili Işılay
Saygın'ın; Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünde Değişiklik Yapılmasına Dair
İçtüzük Teklifleri ve Anayasa Komisyonu Raporu (2/94, 2/232, 2/286, 2/307,
2/310, 2/311, 2/325, 2/442, 2/449) (S. Sayısı: 527) 2. - Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Yurtdışı
Teşkilâtı Hakkında 189 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ve Dışişleri Komisyonu
Raporu (1/53) (S. Sayısı: 433) 3. - Sosyal Güvenlik Kurumu Teşkilâtının
Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması
Hakkında 618 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname; Sosyal Güvenlik Kurumu
Teşkilâtının Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun Tasarısı; Kayseri Milletvekili
Hasan Basri Üstünbaş ve Üç Arkadaşının Sosyal Güvenlik Kurumu Teşkilâtının
Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması
Hakkında Kanun Teklifi ve Sağlık, Aile,
Çalışma ve Sosyal İşler ve Plan ve Bütçe Komisyonları Raporları (1/755,
1/689, 2/699) (S. Sayısı: 666) 4. - Türkiye İş Kurumunun Kurulması ile
Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında 617
Sayılı Kanun Hükmünde Kararname; Türkiye İş Kurumu Kanunu Tasarısı ve Sağlık,
Aile, Çalışma ve Sosyal İşler ve Plan ve Bütçe Komisyonları Raporları (1/754,
1/692) (S. Sayısı: 675) 5. - Esnaf ve Sanatkârlar ve Diğer
Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu, Tarımda Kendi Adına ve
Hesabına Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde
Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında 619 Sayılı Kanun Hükmünde
Kararname ile Aynı Mahiyetteki Kanun Tasarısı ve Sağlık, Aile, Çalışma ve
Sosyal İşler ve Plan ve Bütçe
Komisyonları Raporları (1/756, 1/691) (S. Sayısı: 676) 6. - Sosyal Sigortalar Kurumu
Başkanlığının Kurulması ve Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde
Değişiklik Yapılması Hakkında 616 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile Sosyal
Sigortalar Kurumu Kanunu Tasarısı ve Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler ve Plan ve Bütçe Komisyonları Raporları
(1/753, 1/690) (S. Sayısı: 685) 7. - 190 Sayılı Kanun Hükmünde
Kararnamenin Eki Cetvellerin Sayıştay Başkanlığına Ait Bölümünde Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ve Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu (1/846) (S.
Sayısı: 670) 8. - Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile
İsrail Devleti Hükümeti Arasında Kara
Taşımacılığı Alanında İlkeler Muhtırasının
Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Bayındırlık, İmar,
Ulaştırma ve Turizm ve Dışişleri Komisyonları Raporları (1/303) (S. Sayısı:
100) I. - GEÇEN
TUTANAK ÖZETİ TBMM Genel Kurulu saat 15.00'te açılarak
iki oturum yaptı. Batman Milletvekili Burhan İsen'in, ilaç
fiyatları üzerinde gelişen tartışmalar ile eczacıların yaşayacağı sıkıntılara
ve alınması gereken tedbirlere ilişkin gündemdışı konuşmasına Sağlık Bakanı
Osman Durmuş cevap verdi. Rize Milletvekili Mehmet Bekaroğlu, olağanüstü
hâl bölgesinde yaşanan hak ihlallerine ve 430 sayılı Kanun Hükmünde Kararname
uygulamalarına, Ardahan Milletvekili Saffet Kaya, Ardahan
İlinde sınır ticaretinin tekrar
başlatılması ve Kars-Tiflis demiryolu projesinin yeniden hayata geçirilmesi
taleplerine, İlişkin gündemdışı birer konuşma yaptılar. Niğde Milletvekili Mükerrem Levent ve 32
arkadaşının, doğalgaz konusunda (10/243), İstanbul Milletvekili Nazif Okumuş ve 38
arkadaşının, Türk medyasının sağlıklı bir yapı ve işleyişe kavuşturulabilmesi için
alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla (10/244), Meclis araştırması açılmasına ilişkin
önergeleri; Saadet Partisi Grubu adına Grup
Başkanvekilleri Çorum Milletvekili Yasin Hatiboğlu, Konya Milletvekili Veysel
Candan ve Diyarbakır Milletvekili Ömer Vehbi Hatipoğlu'nun, enerji, doğalgaz ve
LPG konusunda uyguladıkları yanlış politikalarla ekonomik krizi
ağırlaştırdıkları iddiasıyla Başbakan Bülent Ecevit ve Bakanlar Kurulu üyeleri
hakkında gensoru açılmasına ilişkin önergeleri (11/24); Genel Kurulun bilgisine sunuldu;
önergelerin gündemdeki yerlerini alacakları ve öngörüşmelerinin, sırası
geldiğinde yapılacağı; gensoru önergesinin görüşülme gününün ise Danışma Kurulu
tarafından tespit edilip Genel Kurulun onayına sunulacağı açıklandı. Afganistan'da yeniden başlayacak imar
faaliyetleriyle ilgili olarak İran İslam Cumhuriyeti İslamî Şûra Meclisi
Bayındırlık Komisyonu Başkanı Mohsen Nariman'ın, TBMM Bayındırlık, İmar,
Ulaştırma ve Turizm Komisyonu Başkanı Elazığ Milletvekili Mustafa Gül'ü İran İslam
Cumhuriyetine, Fransa Millî Meclisi Başkanı Raymond
Forni'nin, AB üyesi ülkeler parlamentoları üyelerinin katılımıyla düzenlenecek
olan "Karaparanın Aklanması" konulu konferansa Türkiye Büyük Millet
Meclisini temsilen bir milletvekilini, Davetine icabet edilmesine ilişkin
Başkanlık tezkereleri; Başbakan Bülent Ecevit'in Amerika Birleşik
Devletlerine yapacağı resmî ziyarete ekli listede yazılı milletvekillerinin de
katılmasının uygun görüldüğüne ilişkin Başbakanlık tezkeresi; Balıkesir Milletvekili Hüseyin Kalkan'ın,
Yükseköğretim Kurumları Teşkilâtı Hakkında Kanunun Bir Maddesinde (2/688), Erzurum Milletvekili Mücahit Himoğlu'nun,
Devlet Memurları Kanununda (2/385), Kütahya Milletvekili Ahmet Derin'in,
Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununun Bir Maddesinde (2/343), Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun
Tekliflerinin doğrudan gündeme alınmasına ilişkin önergeleri, yapılan
görüşmelerden sonra; Kabul edildi. Fazilet Partisi Anayasa Mahkemesinin Resmî
Gazetede yayımlanan kararıyla kapatıldığından, bu parti grubunca verilen
(10/89), (10/109), (10/159), (10/163) esas numaralı Meclis araştırması
önergeleri ile (8/8) ve (8/16) esas numaralı genel görüşme önergelerinin
işlemden kaldırılarak gündemden çıkarıldığına ilişkin, Başkanlıkça açıklamada bulunuldu. Gündemin "Sözlü Sorular"
kısmının: 1 inci sırasında bulunan (6/852), 2 nci sırasında bulunan (6/855), 3 üncü sırasında bulunan (6/856), 4 üncü sırasında bulunan (6/857), 5 inci sırasında bulunan (6/863), 6 ncı sırasında bulunan (6/866), 7 nci sırasında bulunan (6/869), 8 inci sırasında bulunan (6/870), 9 uncu sırasında bulunan (6/871), 10 uncu sırasında bulunan (6/873), 11 inci sırasında bulunan (6/876), 12 nci sırasında bulunan (6/878), 13 üncü sırasında bulunan (6/879), Esas numaralı sözlü soruların, üç birleşim
içerisinde cevaplandırılmadıklarından yazılı soruya çevrildikleri açıklandı.
İzmir Milletvekili Güler Aslan, 3 üncü sırada bulunan (6/856) esas numaralı
sözlü sorusu üzerinde görüşlerini açıkladı. 14 üncü sırasında bulunan (6/880), 15 inci sırasında bulunan (6/882), 16 ncı sırasında bulunan (6/884), 18 inci sırasında bulunan (6/888), 19 uncu sırasında bulunan (6/889), 20 nci sırasında bulunan (6/891), 22 nci sırasında bulunan (6/896), 23 üncü sırasında bulunan (6/897), 24 üncü sırasında bulunan (6/898), 25 inci sırasında bulunan (6/909), 26 ncı sırasında bulunan (6/911), 27 nci sırasında bulunan (6/912), 28 inci sırasında bulunan (6/913), 29 uncu sırasında bulunan (6/914), 30 uncu sırasında bulunan (6/920), 31 inci sırasında bulunan (6/921), 32 nci sırasında bulunan (6/927), 33 üncü sırasında bulunan (6/928), 34 üncü sırasında bulunan (6/929), 35 inci sırasında bulunan (6/930), 36 ncı sırasında bulunan (6/931), 37 nci sırasında bulunan (6/932), 38 inci sırasında bulunan (6/933), 39 uncu sırasında bulunan (6/934), 41 inci sırasında bulunan (6/936), 42 nci sırasında bulunan (6/937), 43 üncü sırasında bulunan (6/938), 44 üncü sırasında bulunan (6/939), 45 inci sırasında bulunan (6/940), 46 ncı sırasında bulunan (6/941), 47 nci sırasında bulunan (6/942), 48 inci sırasında bulunan (6/943), 49 uncu sırasında bulunan (6/944), 50 nci sırasında bulunan (6/945), 51 inci sırasında bulunan (6/946), 52 nci sırasında bulunan (6/947), 53 üncü sırasında bulunan (6/948), 54 üncü sırasında bulunan (6/949), 55 inci sırasında bulunan (6/950), 56 ncı sırasında bulunan (6/951), 57 nci sırasında bulunan (6/952), 58 inci sırasında bulunan (6/953), 59 uncu sırasında bulunan (6/954), 61 inci sırasında bulunan (6/956), 62 nci sırasında bulunan (6/957), 63 üncü sırasında bulunan (6/958), 64 üncü sırasında bulunan (6/959), 65 inci sırasında bulunan (6/960), 66 ncı sırasında bulunan (6/961), 67 nci sırasında bulunan (6/962), 68 inci sırasında bulunan (6/963), 69 uncu sırasında bulunan (6/964), 70 inci sırasında bulunan (6/965), 71 inci sırasında bulunan (6/966), 72 nci sırasında bulunan (6/967), 73 üncü sırasında bulunan (6/968), 75 inci sırasında bulunan (6/970), 76 ncı sırasında bulunan (6/971), 77 nci sırasında bulunan (6/973), 79 uncu sırasında bulunan (6/977), 80 inci sırasında bulunan (6/978), 81 inci sırasında bulunan (6/979), 82 nci sırasında bulunan (6/980), 83 üncü sırasında bulunan (6/981), 84 üncü sırasında bulunan (6/984), 85 inci sırasında bulunan (6/986), 86 ncı sırasında bulunan (6/987), Esas numaralı sözlü sorular, ilgili
bakanlar Genel Kurulda hazır bulunmadıklarından, ertelendi. Sakarya Milletvekili Nezir Aydın'ın, 17
nci sırada bulunan (6/887), Bursa Milletvekili Mehmet Altan
Karapaşaoğlu'nun, 21 inci sırada bulunan (6/893), Hakkâri Milletvekili Hakkı Töre'nin, 40
ıncı sırada bulunan (6/935), Bursa Milletvekili Faruk Çelik'in, 74 ve
87 nci sıralarda bulunan (6/969), (6/988), Esas numaralı sözlü sorularına, Devlet
Bakanı Edip Safder Gaydalı; Trabzon Milletvekili Ali Naci Tuncer'in,
60 ıncı sırada bulunan (6/955) esas numaralı sözlü sorusuna, Devlet Bakanı
Recep Önal; Bursa Milletvekili Faruk Çelik'in, 78 inci
sırada bulunan (6/974) esas numaralı sözlü sorusuna, Devlet Bakanı Mehmet
Keçeciler; Cevap verdi. Gündemin "Genel Görüşme ve Meclis
Araştırması Yapılmasına Dair Öngörüşmeler" kısmında bulunan, Karaman
Milletvekili Zeki Ünal ve 19 arkadaşının, işsizlik ve yoksulluk sorununun
araştırılarak alınması gereken tedbirlerin belirlenmesi amacıyla bir Meclis
araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/15) üzerinde bir süre görüşüldü. 16 Ocak 2002 Çarşamba günü saat 15.00'te
toplanmak üzere, birleşime 19.13'te son verildi. Kamer Genç Başkanvekili
No. : 69 II. - GELEN KÂĞITLAR 16.1.2002 ÇARŞAMBA Teklifler 1. - İzmir Milletvekili
Hakan Tartan'ın; Askerlik Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi
(2/863) (Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor ve Millî Savunma Komisyonlarına)
(Başkanlığa geliş tarihi: 4.1.2002) 2. - Ardahan Milletvekili
Faruk Demir'in; Yükseköğretim Kurumları Teşkilâtı Kanunu ile 78 ve 190 Sayılı
Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi (2/864)
(Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor ve Plan ve Bütçe Komisyonlarına)
(Başkanlığa geliş tarihi: 4.1.2002) 3. - Nevşehir
Milletvekili Mükremin Taşkın'ın; Nevşehir'de Topaklı ve Çalış Kasabalarının
Birleşmesi ile Türkeli Adında Yeni Bir İlçe Kurulması Hakkında Kanun Teklifi
(2/865) (İçişleri ve Plan ve Bütçe Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi:
8.1.2002) 4. - Doğru Yol Partisi
Grup Başkanvekilleri Aydın Milletvekili Ali Rıza Gönül, İçel Milletvekili
Turhan Güven, Sakarya Milletvekili Nevzat Ercan ile Bursa Milletvekili Oğuz
Tezmen'in; Bazı Vergi Kanunlarında Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi
(2/866) (Plan ve Bütçe Komisyonuna) (Başkanlığa geliş tarihi: 8.1.2002) 5. - Kastamonu
Milletvekili Mehmet Serdaroğlu'nun; 765 Sayılı Türk Ceza Kanununun Bazı
Maddelerinin Değiştirilmesine ve Kanuna Yeni Bazı Fıkralar Eklenmesine Dair
Kanun Teklifi (2/867) (Adalet Komisyonuna) (Başkanlığa geliş tarihi:
8.1.2002) 6. - Kırıkkale
Milletvekili Kemal Albayrak'ın; Tacettin Dergahının Devri Hakkında Kanun
Teklifi (2/868) (Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor ve Plan ve Bütçe
Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi: 9.1.2002) 7. - Doğru Yol Partisi
Grup Başkanvekilleri Aydın Milletvekili Ali Rıza Gönül, İçel Milletvekili
Turhan Güven ile Sakarya Milletvekili Nevzat Ercan'ın; Katma Değer Vergisi
Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi (2/869) (Plan ve Bütçe
Komisyonuna) (Başkanlığa geliş tarihi: 9.1.2002) 8. - İzmir Milletvekili
Işılay Saygın'ın; Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanununda Değişiklik
Yapılması Hakkında Kanun Teklifi (2/870) (Millî Savunma ve Plan ve Bütçe
Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi: 10.1.2002) Yazılı Soru Önergeleri 1.
- İstanbul Milletvekili Azmi Ateş'in,
doğalgazın BOTAŞ'a maliyetine ve fiyatlandırılmasına ilişkin Enerji ve Tabiî
Kaynaklar Bakanından yazılı soru
önergesi (7/5609) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.1.2002) 2. - İstanbul
Milletvekili Azmi Ateş'in, doğalgaz tüketimine ilişkin Enerji ve Tabiî
Kaynaklar Bakanından yazılı soru önergesi (7/5610) (Başkanlığa geliş tarihi:
15.1.2002) 3. - İstanbul
Milletvekili Azmi Azeş'in, doğalgaz fiyatlarındaki indirime ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/5611) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.1.2002) Genel Görüşme Önergesi 1. - Saadet Partisi Grubu
adına, Grup Bakanvekilleri Çorum Milletvekili Yasin Hatiboğlu, Konya
Milletvekili Veysel Candan ve
Diyarbakır Milletvekili Ömer Vehbi Hatipoğlu'nun, ilaç fiyatları konusunda Anayasanın 98 inci, İçtüzüğün 102 ve 103 üncü maddeleri uyarınca
bir genel görüşme açılmasına ilişkin önergesi (8/25) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.1.2002) Meclis Araştırması Önergesi 1. - Balıkesir
Milletvekili Aydın Gökmen ve 24
arkadaşının, Türkiye'de ve Balıkesir'de bulunan maden kaynaklarının
değerlendirilmesi Anayasanın 98 inci, İçtüzüğün 104 ve 105 inci maddeleri uyarınca
bir Meclis Araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/245) (Başkanlığa geliş tarihi: 15.1.2002) Süresi İçinde
Cevaplandırılmayan Yazılı Soru
Önergeleri 1. - Yozgat Milletvekili
Mehmet Çiçek'in, ücretsiz dağıtılan
Hıristiyanlıkla ilgili bazı yayınların para kaynağına ilişkin Maliye Bakanından
yazılı soru önergesi (7/5188) 2. - Rize Milletvekili
Mehmet Bekaroğlu'nun, Rize'deki sel felaketinden etkilenen okullara ilişkin
Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/5194) 3. - Sakarya Milletvekili
Cevat Ayhan'ın, kamu kurum ve kuruluşlarının eğitim ve sosyal tesislerine
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/5202) 4. - İstanbul
Milletvekili Azmi Ateş'in, bir tıp kitabının izinsiz alıntıyla hazırlandığı
iddialarına ve YÖK Başkanına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/5215) 5. - Bursa Milletvekili
Oğuz Tezmen'in, SSK'nın İzmir'deki DUSAŞ Şirketi ile yaptığı sözleşmeye ilişkin
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından
yazılı soru önergesi (7/5224) 6. - Karaman Milletvekili
Zeki Ünal'ın, Basın İlan Kurumunca verilen ilanlara ve yönetim kurulu üyelerine
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/5228) 7. - Tokat Milletvekili
M. Ergün Dağcıoğlu'nun, bilgi işlem sistemi ile gemi trafik yönetim ve bilgi
sistemi projelerine ilişkin Devlet Bakanından (Ramazan Mirzaoğlu) yazılı soru
önergesi (7/5232) 8. - Tokat Milletvekili
M. Ergün Dağcıoğlu'nun, İstanbul'da düzenlendiği ileri sürülen deniz
taşımacılığıyla ilgili uluslararası toplantıya ve boğazların güvenliğine
ilişkin Devlet Bakanından (Ramazan Mirzaoğlu) yazılı soru önergesi (7/5233) 9. - Adıyaman
Milletvekili Mahmut Göksu'nun, TRT'de yayımlanan bir filmle ilgili iddialara
ilişkin Devlet Bakanından (Yılmaz Karakoyunlu) yazılı soru önergesi (7/5241) 10. - Adıyaman
Milletvekili Mahmut Göksu'nun, bir gazetede çıkan YÖK'le ilgili iddialara ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru
önergesi (7/5243) 11. - Adıyaman
Milletvekili Mahmut Göksu'nun, Adıyaman'da üniversite sınavına giren öğrencilerin
başarı durumuna ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/5246) 12. - Bursa Milletvekili
Mehmet Altan Karapaşaoğlu'nun, bazı bakanların yakınlarına araç ve şoför tahsis
edilmesine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/5249) 13. - Şanlıurfa
Milletvekili Mehmet Yalçınkaya'nın,
Irak'a uygulanan ambargo ve Suriye ile vize ve konsolosluk ilişkilerine
ilişkin Dışişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/5254) 14. - Hatay
Milletvekili Mustafa Geçer'in, BDDK eski Başkanı tarafından İktisat
Bankasına yazıldığı ileri sürülen bir yazıya ilişkin Başbakandan yazılı soru
önergesi (7/5257) 15. - Balıkesir
Milletvekili İlhan Aytekin'in, bir sendika genel başkanının gözaltına
alınmasına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/5258) 16. - İstanbul Milletvekili İrfan Gündüz'ün, bir tıp
kitabının izinsiz alıntıyla hazırlandığı iddiasına ve kitabı hazırlayanlarla
ilgili bir işlem yapılıp yapılmadığına ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı
soru önergesi (7/5261) 17. - Erzurum Milletvekili
Lütfü Esengün'ün, bir sendika genel başkanının gözaltına alınmasına ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/5262) 18. - Erzurum
Milletvekili Aslan Polat'ın, Erzurum
Havaalanı inşaatında kullanılan dolgu malzemelerine ilişkin Ulaştırma
Bakanından yazılı soru önergesi (7/5264) BİRİNCİ OTURUM Açılma Saati: 15.00 16 Ocak 2002 Çarşamba BAŞKAN : Başkanvekili Kamer GENÇ KÂTİP ÜYELER : Cahit Savaş YAZICI (İstanbul), Şadan ŞİMŞEK
(Edirne) BAŞKAN - Türkiye Büyük
Millet Meclisinin 52 nci Birleşimini açıyorum. ÖMER VEHBİ HATİPOĞLU
(Diyarbakır) - Yoklamayla açmanızı talep ediyoruz Sayın Başkan. BAŞKAN - Şimdi, Saadet
Partili arkadaşlarımız yoklamayla açmamızı talep ediyorlar. Aslında, benim... ÖMER VEHBİ HATİPOĞLU
(Diyarbakır) - Çoğunluk yok Sayın Başkan. BAŞKAN - Doğru, doğru...
Görünen bir şey var da... ORHAN BIÇAKÇIOĞLU
(Trabzon) - İzleyicilere ayıp olmasın Sayın Başkan. BAŞKAN - Daha ben bir
karar vermedim de... Aslında, benim düşüncem... LÜTFİ YALMAN (Konya) -
Karar verdiniz Sayın Başkan. BAŞKAN - Bir dakika
efendim... Önce, iki arkadaşımıza
gündemdışı söz verdik, arkasından, bir saat sorular var, arkasından
görüşeceğimiz kanunlar da uluslararası anlaşmalar ve bunlar da açık oylamaya
tabi; ama, siz, ille ısrar ediyorsanız... ÖMER VEHBİ HATİPOĞLU
(Diyarbakır) - Talep ediyoruz Sayın Başkan. BAŞKAN - Peki. III. - Y O K L A M A BAŞKAN - Sayın
milletvekilleri, elektronik cihazla yoklama yapacağız. Yoklama için 5 dakika
süre vereceğim. Sayın milletvekillerinin, oy düğmelerine basarak salonda
bulunduklarını bildirmelerini; bu süre içerisinde elektronik sisteme giremeyen
milletvekillerinin, salonda hazır bulunan teknik personelden yardım
istemelerini; buna rağmen sisteme giremeyen üyelerin ise, yoklama pusulalarını,
teknik personel aracılığıyla 5 dakikalık süre içerisinde Başkanlığa
ulaştırmalarını rica ediyorum. Yoklama işlemini
başlatıyorum. (Elektronik cihazla
yoklamaya başlanıldı) MUSTAFA GÜVEN KARAHAN
(Balıkesir) - Doğru Yol Partisinin Aksaray Teşkilatı gelmiş Sayın Başkan! BAŞKAN - Olabilir
canım!.. Her teşkilatın üyeleri gelir, Doğru Yol Partisinin üyeleri Meclise
geliyorlarsa, milletvekili olmaya aday arkadaşlarımız; ileride onlar da
gelecekler buraya. (Dinleyici localarından alkışlar) AYDIN TÜMEN (Ankara) -
Genel Kurulda şov yapıyorsunuz... BAŞKAN - Sizin
arkadaşınız söz atıyor bana. AYDIN TÜMEN (Ankara) -
Parlamentoyu iyice şeye çevirdiniz Başkan! BAŞKAN - Evvela
arkadaşlarınızı susturursanız, daha iyi olur. "Doğru Yol Partisinin
Aksaray Teşkilatı da gelmiş" dedi, ben de, gelebilir dedim. AYDIN TÜMEN (Ankara) -
DSP Grubu burada; önce, Doğru Yol Partisi buraya gelsin, ondan sonra
alkışlasınlar. BAŞKAN - Bana ne canım!..
Allah Allah!.. Herkes kendisinden sorumlu. AYDIN TÜMEN (Ankara) -
Siz sorumlusunuz! BAŞKAN - Nasıl ben
sorumluyum?! AYDIN TÜMEN (Ankara) -
Şov yapıyorsunuz! BAŞKAN - Şov size
yakışıyor efendim, bize hiç yakışmıyor. AYDIN TÜMEN (Ankara) -
İki gündür burada şov yapıyorsunuz! BAŞKAN - Sizin
milletvekili arkadaşınız söz atıyor. O zaman, milletvekillerinize hâkim olun
efendim. EDİP ÖZGENÇ (İçel) - Biz,
milletvekillerine hâkimiz beyefendi, siz, önce, Meclise hâkim olun;
Başkansınız!.. BAŞKAN - Başkanım... Ne
dedim?!. EDİP ÖZGENÇ (İçel) -
Tarafsız davranmak zorundasınız. BAŞKAN - Tarafsızım... EDİP ÖZGENÇ (İçel) - Bu
şekilde ifade etmeniz mümkün değil beyefendi; biraz ağır olun! BAŞKAN - Şimdi ne dedim
ben kardeşim?! Arkadaşınız "Doğru Yol Teşkilatı buraya gelmiş" dedi,
ben de, gelebilir dedim. EDİP ÖZGENÇ (İçel) - Bu
şovu yapacağın yere, önce, kendi Grubuna bak! AYDIN TÜMEN (Ankara) -
Keyfinize göre... Dün açıyorsunuz, bugün yoklama yapıyorsunuz. BAŞKAN - Efendim, işte,
arkadaşlarımız yoklama istedi; ne yapalım?! MUSTAFA GÜVEN KARAHAN
(Balıkesir) - Onları da sayın o zaman. BAŞKAN - Yahu, Meclisi
çalıştırmak iktidarın işi. Şimdi, buraya muhalefet tümüyle gelse... (DSP
sıralarından gürültüler) Bir dakika... Bir şey söyleyeyim size arkadaşlar...
Efendim, bakın, muhalefet tüm kadroyla gelse, hükümet ve komisyon oturmadığı
zaman bu Meclis çalışır mı; çalışmaz. Meclisi çalıştırmak iktidarın işi;
bilerek konuşalım arkadaşlar... MUSTAFA GÜVEN KARAHAN
(Balıkesir) - Onlar maaş almıyor mu, onlar yolluk almıyor mu?! BAŞKAN - Şimdi,
tartışmaya gerek yok... 184 kişi gelirse Meclisi açarım, gelmezse açmam
arkadaşlar; benim görevim bu. ORHAN BIÇAKÇIOĞLU
(Trabzon) - Yahu burası bakkal dükkânı mı, açarım, kapatırım!.. (Elektronik cihazla
yoklamaya devam edildi) BAŞKAN - Toplantı
yetersayısı yok. Ne kadar ara verelim
arkadaşlar? İSMAİL KÖSE (Erzurum) -
15 dakika ara verelim Sayın Başkan. BAŞKAN - Peki efendim. Birleşime 15 dakika ara
veriyorum. Kapanma Saati: 15.07 İKİNCİ OTURUM Açılma Saati: 15.25 BAŞKAN: Başkanvekili Kamer GENÇ KÂTİP ÜYELER: Cahit Savaş YAZICI (İstanbul), Şadan ŞİMŞEK
(Edirne) BAŞKAN - Türkiye Büyük
Millet Meclisinin 52 nci Birleşiminin İkinci Oturumunu açıyorum. III. - Y O K L A M A BAŞKAN - Sayın
milletvekilleri, Birinci Oturumda yaptığımız yoklamada toplantı yetersayısı
bulunmadığından ara vermiştik. Şimdi, yeniden yoklama yapacağım. Yoklama için 5
dakikalık süre vereceğim; bu süre içerisinde, Genel Kurulda bulunan sayın
milletvekillerinin elektronik cihaza girmelerini ve Genel Kurul salonunda
bulunduklarını bildirmelerini; elektronik cihaza giremedikleri takdirde Divandaki
teknik elemanlardan yardım istemelerini; bu halde de giremedikleri takdirde
Divana imzalı pusula göndermelerini rica ediyorum. Yoklama için 5 dakikalık
süre veriyorum ve yoklama işlemini başlatıyorum efendim. (Elektronik cihazla
yoklamaya başlanıldı) BAŞKAN - Sayın
milletvekilleri, şu anda toplantı yetersayısı bulunmuştur; ancak, yoklamayı
sonuna kadar devam ettireceğim; çünkü, olmayan arkadaşlarımızın da olmadığı
anlaşılsın. Onun için, muhalefet partili arkadaşlarımız da girebilirler. (DSP ve
MHP sıralarından gürültüler) Doğrusunu yapıyoruz
arkadaşlar... (DSP ve MHP sıralarından alkışlar [!]) MUSTAFA GÜVEN KARAHAN
(Balıkesir) - Onlar maaş almıyorlar mı!.. BAŞKAN - Efendim, girmek
isteyen... Sayın milletvekilleri, doğru olan şeyi yapıyorum; ama, her
hareketimi tenkit ediyorsunuz; ben anlamıyorum ki!.. LÜTFİ YALMAN (Konya) -
Sayın Başkan, biz zaten girmiştik Meclis çalışsın diye. BAŞKAN - Efendim,
girdiniz girmediniz, neyse... (Elektronik cihazla
yoklamaya devam edildi) BAŞKAN - Sayın milletvekilleri,
yoklama süresi bitmiştir; toplantı yetersayısı vardır. Çalışmalarımıza
başlıyoruz. IV. - BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI A) ÇEŞİTLİ İŞLER 1. - Genel Kurulu ziyaret eden Fas-Türkiye
Parlamentolararası Dostluk Grubuna, Başkanlıkça “Hoş geldiniz” denilmesi BAŞKAN - Şu anda Türkiye
Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunu Fas-Türkiye Parlamentolararası Dostluk
Grubu ziyaret etmektedir; kendilerine hoş geldiniz diyoruz. (Alkışlar)
Türkiye'de rahat ve huzurlu günler geçirmelerini diliyoruz. Değerli milletvekilleri,
gündeme geçmeden önce, 3 arkadaşıma gündemdışı söz vereceğim; ancak, bu arada,
Devlet Bakanı Sayın Fikret Ünlü, gönderdiği bir yazıyla, bugün
cevaplandırılacak sözlü sorulardan aşağıda okuyacağım soruları birlikte
cevaplandıracaklarını bildirdikleri için, birleşimin başında bunları okumak
zorundayım: Bursa Milletvekili Faruk
Çelik'in 6/984-7628 sayılı sorusu, Adıyaman Milletvekili Mahmut Göksu'nun
6/1054-7864 ve 6/1055-7865 sayılı soruları, Aksaray Milletvekili Murat Akın'ın
6/1177-8549 sayılı sorusu, Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar izol'un 6/1240-9095
sayılı sorusu, Bursa Milletvekili Ahmet Sünnetçioğlu'un 6/1256-9203 sayılı
sorusu, Bursa Milletvekili Faruk Çelik'in 6/1263-9240 ve 6/1268-9245 sayılı
soruları, Amasya Milletvekili Akif Gülle'nin 6/1303-9414 sayılı sorusu, Bursa
Milletvekili Teoman Özalp'in 6/1339-9665 sayılı sorusu, Bingöl Milletvekili
Mahfuz Güler'in 6/1366-9878 sayılı sorusu ve Bursa Milletvekili Teoman Özalp'in
6/1538-10943 sayılı sorusu, gündemin "Sözlü Sorular" kısmına
geçtiğimizde, Sayın Bakan tarafından, sıraya tabi olmadan cevaplandırılacaktır. Gündemdışı ilk sözü,
silah alımıyla ilgili olarak söz isteyen, Kırıkkale Milletvekili Kemal
Albayrak'a veriyorum. Buyurun Sayın Albayrak. Süreniz 5 dakika efendim. B) GÜNDEMDIŞI KONUŞMALAR 1. - Kırıkkale Milletvekili Kemal Albayrak’ın, polis
teşkilâtı için yapılacak silah alımlarına ilişkin gündemdışı konuşması KEMAL ALBAYRAK
(Kırıkkale) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; polisimize alınacak olan
silahlarla ilgili gündemdışı söz almış bulunuyorum. Bu imkânı sağlayan Sayın
Başkana da teşekkürlerimi iletirken Yüce Heyetinizi saygıyla selamlıyorum. Gerek geçen yıl gerekse
bu yıl kamuoyunda ve ulusal basında sık sık gündeme gelen bu ithal silahlarla
ilgili, geçen sene de yine Millî Savunma Bakanlığına, bu ithal silahların
polise verilmesiyle ilgili bir önerge vermiştim. Buradaki konu da şu:
Biliyorsunuz ülkemizde, bu, savunma sanayii ile ilgili fabrikalarımız var.
Yani, Makine Kimya Endüstrisi Kurumu başta olmak üzere, özellikle Karadeniz
Bölgesinde silah üreten yerler var; ama, buna rağmen, her nedense, bu,
polislere alınan silah genelde hep dışardan tercih ediliyor. Hatta, bu konuyla
ilgili, 2000 yılında, polislerimizin bazıları İstanbul'da şehit olduğunda bir yürüyüş
yapılmıştı; onda da bu konu gündeme geldi; ancak, ben, burada şunu aydınlatmak
istiyorum: Son yıllarda ithalattaki artışın, zorunlu olmayan ve özellikle
yurtiçi imkânlarla, yerli sanayi ile daha ucuz fiyatta ve en az eşit kalitede
temini mümkün olan ürünlerden olması ekonomide bugünkü sıkıntıları yaratan en
önemli etkenlerden birisidir. Elbette, bir ülkede,
ihtiyaç olan mallar ithal edilebilir; ama, bunun belli gerekçeleri olması
lazım. Yani, eğer, o ülkede ihtiyaçsa ve üretilmiyorsa, kalite açısından
düşükse onu ithal etmek mümkündür; ama, bıkıyoruz ki, ülkemizde, Makine Kimya
Endüstrisi Kurumunun NATO standartlarına uygun belgesi olduğu halde, en
kaliteli silahları ürettiği halde, daha fazla fiyatta olan, aynı değerde
olmayan silahlar tercih ediliyor. Değerli arkadaşlar,
bununla ilgili, bizzat gidip Makine Kimya Endüstrisi Kurumu Genel Müdürlüğünde
ilgili arkadaşlarla veya bu konunun uzmanlarıyla görüştüm -şurada da araştırma
sonuçları var- 300 000 000-700 000 000 arasında olan bu silahlar dururken, bir
bakıyorsunuz ki, gidilmiş, bir başka ülkeden, 2 500 veya 3 000 dolar değerinde
silah alınıyor. Yani, bunun altında, şöyle düşünmek gerekirse, mesuliyet
duygusu olan insanlar, özellikle yöneticiler açısından düşünülürse, bana göre,
bunun altında ya rant var ya da birilerine peşkeş çekme olayı var. Çünkü, 1950
ile 1975 yılları arasında, Makine Kimya Endüstrisi Kurumu, Türk Silahlı
Kuvvetlerimize, Emniyet Genel Müdürlüğüne bu tür silahları vermişler ve hiçbir
zaman da şikâyet olunmamış. Hatta, aldığımız bir duyuma göre, şu anda, ilk
etapta alınacak 10 000 tane silahın, daha işlemler yapılmadan, ithal olarak
depolanmış durumda olduğudur. Değerli arkadaşlar,
bunlar, gerçekten, hepimizin hassasiyet göstereceği, millî savunmanın belkemiği
olan bu sanayi tesislerinin yok olmasına neden olmaktadır. Eğer, vicdanen
düşünüyorsak, İçişleri Bakanlığımız, özellikle bu konuda hassas davranıp, bu
konunun durdurulması lazım. Yerli sanayie bu imkân verildiği an, bundan daha
kaliteli, daha ucuz ve eşdeğer olan silahları yapmak mümkündür. Hatta, şunu da
teklif edebilirim: Gidip, Makine Kimya Endüstrisi Kurumundaki bu yapılan
yerleri, tezgâhları gezmekte fayda vardır, bunlara bir bakılsın. Yoksa, biz,
ithalata karşı olduğumuzdan değil. Bu şekilde düşünceyle, bu şekilde çalışmayla
diğer ürünlerde de aynı sıkıntı çekiliyor. İşte, tarımda ve diğer konularda
aynı hadise... Hep ithal mala olan özenti, bugün, ithalatla ihracat arasındaki
açığın ne kadar fazla olduğunu ve bunun da ekonomiye ne kadar büyük sıkıntılar
getirdiğini görmekteyiz. Onun için, diyorum ki
değerli arkadaşlar, özellikle NATO standartlarına uygun olduğu için, ondan daha
kaliteli ve ucuz olduğu için, Makine Kimya Endüstrisi Kurumunun ürünlerinin
tercih edilmesi; aynı zamanda, Karadeniz'de birçok ilimizde yapılan silah
üretimini hepimiz bilmekteyiz; hiç olmazsa, bunlardan alma imkânının olması
lazım. Yerli sanayi ancak bu şekilde ayakta kalabilir. Yoksa, her şey ithal
olarak düşünülürse, bu ülke çıkarları için hiç de hoş olmaz. Ben, bundan dolayı
bu konuyu dile getirdim. Beni dinlediğiniz için
hepinize teşekkür eder, saygılar sunarım. (Alkışlar) BAŞKAN - Teşekkür ederim
Sayın Albayrak. Efendim, soruyu
cevaplandıracak bakanımız burada mı? Var mı? Yok. ORHAN BIÇAKÇIOĞLU
(Trabzon) - Soruyu değil Sayın Başkan, konuşmayı... BAŞKAN - Konuşmazsanız,
tabiî, ben bir şey diyemem; ama, arkadaşımız, çok ciddî bir meseleyi ortaya
getiriyor. Eğer doğruysa, facia... ORHAN BIÇAKÇIOĞLU
(Trabzon) - Facia efendim... BAŞKAN - Ama, doğru
değilse, hükümetin çıkıp buna cevap vermesi lazım. Biz söyleyince
arkadaşlarımız bize kızıyorlar... LÜTFİ YALMAN (Konya) -
Sayın Başkan, verecekleri cevap yok;
doğru da ondan... BAŞKAN - Neyse efendim,
artık hükümet cevap vermiyorsa... Bence, bu gibi kritik konulara cevap vermek
gerekiyor. HÜSEYİN ÇELİK (Van) -
Sayın Başkan, hassasiyetinizi destekliyoruz. Bu kadar önemli bir konuda
hükümetin cevap vermemesi anormaldir. BAŞKAN - Efendim,
gündemdışı ikinci konuşma, olumsuz kış şartlarının Kırklareli İlimizde neden
olduğu zararlar ve bunların giderilmesi için alınması gerekli tedbirler
konusunda gündemdışı söz isteyen, Kırklareli Milletvekili Sayın Nural Karagöz'e
verilmiştir. Buyurun efendim. (DSP
sıralarından alkışlar) Süreniz 5 dakikadır. 2. - Kırklareli Milletvekili Nural Karagöz’ün, olumsuz kış
şartlarının Kırklareli İlinde neden olduğu zararlara ve bu zararların
giderilmesi için alınması gereken tedbirlere ilişkin gündemdışı konuşması NURAL KARAGÖZ
(Kırklareli) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; son günlerde olumsuz kış
şartlarının Kırklareli İlimizde neden olduğu zararlar ve bunların giderilmesi
için alınması gerekli tedbirleri aktarmak üzere şahsım adına söz almış
bulunmaktayım. Sözlerime başlamadan önce, hepinizi saygıyla selamlıyorum. Yurdumuzda yaşanan
olumsuz kış şartlarından Trakya Bölgesi ciddî şekilde etkilenmiştir. Aşırı
yağışlar, Kırklareli İlinin pek çok yerinde sel felaketlerinin doğmasına neden
olmuş, can ve mal kaybıyla sonuçlanan bu yağışlar neticesinde, vatandaşlarımız
büyük zarar görmüştür. Ülkemizin muhtelif yerlerinde doğal afetler sonucunda
hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum. Kırklareli İlinin
ekonomisi, genelde tarıma dayanmaktadır. Tarımla ilgili olarak işlenen arazi
268 000 hektardır; ikinci sırayı 239 000 hektarla orman arazisi almaktadır.
İşlenen tarım alanlarının yüzde 85'inde kuru tarım, yüzde 15'inde sulu tarım
yapılmaktadır. Yoğun olarak yapılan tarla tarımında hububat ve endüstri
bitkileri yetiştirilmekte olup, bu bitkilerden ağırlıklı olanlar arpa, yulaf,
mısır, ayçiçeği, şekerpancarıdır. Toplam ekilebilir arazinin yüzde 55-60'ında
buğday, yüzde 20-25'inde ayçiçeği yetiştirilmektedir. Bitkisel üretimden sonra,
ikinci sıradaki gelir kaynağı hayvancılıktır. İl genelinde 81 000 adet büyükbaş
237 000 adet küçükbaş hayvan bulunmaktadır. Su ürünleri yönünden önem
arz eden 3 adet tabiî göl, 3 baraj ile 30 adet gölet vardır. Bu baraj ve
göletler balıklandırılmıştır. Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; yurdumuzun birçok ilinde olduğu gibi, Kırklareli'nde, Ergene
Nehrinin yoğun yağışlar nedeniyle taşması neticesinde, il merkezi, ilçe, belde
ve köylerimizdeki tarımsal alanlar sular altında kalmış, ekili araziler büyük
zarara uğramıştır. Ayrıca, birçok ev, işyeri ve hayvan barınakları da selden
zarar görmüştür. Diğer taraftan, köy
yolları ve bağlantı köprülerinde meydana gelen hasarlar nedeniyle, köylerle
olan bu ulaşımlarda kesilmeler ve aksamalar
meydana gelmiştir. Yine bu meyanda, elektrik hatlarında da arızalar
oluşmuş ve bu arazılar elektrik kesintilerine neden olmuştur. Meydana gelen bu
zararlarla ilgili olarak; Lüleburgaz İlçesinde, Düğüncübaşı, Oklalı, Alacaoğlu,
Çengelli, Davutlu, Çiftlikköy, Müsellim, Ovacık, Kayabeyli, Karamusul ve
Seyitler Köyleri ile Sarmısaklı ve Türkgeldi Çiftliklerinde, 9 200 dekarı ekili
olmak üzere, toplam 22 150 dekar tarım arazisi sular altında kalmış ve zarara
uğramıştır. Babaeski İlçesinde; bir
vatandaşımız hayatını kaybetmiş olup, selde mahsur kalan 6 vatandaşımız da hava
operasyonuyla kurtarılmıştır. Taşkın sonucu; Büyükmandıra, Düğüncülü, Sinanlı
ve Katranca Köylerinde 320 çiftçi ailesine ait
3 500 dekarı ekili olmak üzere, toplam 15 400 dekar arazi sular altında
kalmış ve zarara uğramıştır. Ergene Nehrinin bu su seviyesinin aşırı yükselmesi
sonucu, tedbir olarak birçok ev, işyeri ve hayvan barınağı boşaltılmıştır.
Evleri sel felaketinden zarar gören vatandaşlarımız Alpullu Şeker Fabrikasının
tesislerine yerleştirilerek, barınma ve beslenme sorunları çözümlenmiştir.
Ancak, zarara uğrayan bu halkımıza, sosyal yardımlaşmadan, bir an önce,
acılarını ve sorunlarını hafifletecek yardımların yapılmasını diliyorum. Pehlivanköy İlçesinde;
sanayi bölgesinde birçok işyeri sular altında kalmış ve zarara uğramıştır. Yine
bu ilçemizde, Akarca, Yeşilpınar, Doğanca Köylerinde toplam 9 600 dekar arazi
sular altında kalmış, buralardaki 530 çiftçi ailesine ait 2 000 dekar buğday
ekili arazi büyük zarar görmüştür. İlimizde zarar gören toplam ekili tarım
arazisi 14 250 dekar olup, maddî zarar yaklaşık olarak 600 milyar civarındadır. İlimizde, nüfusun yüzde
40'tan fazlası, geçimini tarım ve hayvancılıktan sağlamaktadır. Bu yaşanan
olumsuz hava koşullarından ekili ve dikili arazilerin yüzde 50'sinin sel
altında kalarak zarara uğraması, Kırklareli çiftçilerini çok zor durumda
bırakmıştır. Bu zor dönemde,
Kırklareli çiftçilerimiz, devletimizi ve hükümetimizi her zamankinden daha çok
yanında görmek, onlara yardım elini uzatmasını istemektedir. Bu çalışmalar
çerçevesinde uğranılan zararın bir nebze olsun azaltılabilmesi, mümkün
olabildiği takdirde giderilmesi için, doğrudan gelir desteği çerçevesinde
çiftçilerimize verilmesi öngörülen dekara 10 000 000 liralık destekleme
priminin ödenmesinde, Trakya Bölgesine, özellikle, Kırklareli'ne öncelik
verilmelidir. Bu şekilde, zarar gören çiftçilerimize büyük destek olacağımız ve
moral vereceğimiz gözden uzak tutulmamalıdır. Kötü hava şartlarından
ilimiz hayvancılığı da büyük zarar görmüştür. Günde 500-600 ton sütün
üretilerek işlendiği özel şirket ve kişilerin hizmet verdiği ilimizde... (Mikrofon otomatik cihaz
tarafından kapatıldı) BAŞKAN - Efendim, lütfen
toparlar mısınız... NURAL KARAGÖZ (Devamla) -
...Merkez-Dereköy, Ürünlü, Dokuzhöyük, Vize-Topçuköy, Kızılağaç,
Demirköy-İğneada, Babaeski-Erikleryurdu, Ağayeri, Lüleburgaz-Celaliye
kooperatiflerine süt sığırcılığı, besi, arıcılık ve damızlık sığır yetiştirme
projeleri konularında, 1999 yılı yatırım programında yer almasına rağmen,
ödenek yokluğu gerekçe gösterilerek, destekleme yapılmadığı görülmüştür. 2002 yılında kaynak
bekleyen 14 kooperatif projesinden hiç olmazsa bir kısmının, Tarım ve Köyişleri
Bakanlığımızca desteklenmesi, ilimiz için önemli bir gelişme olacaktır. Sayın Tarım ve Köyişleri
Bakanımızın bu yönde göstereceğini umut ettiğim yakın ilgi ve alakasını şahsım
ve Kırklareli çiftçisi adına bekliyor, şimdiden teşekkür ediyorum. Diğer taraftan, selden
zarar gören çiftçilerimizin, Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatiflerine
olan ziraî kredi borçlarının ertelenmesinin de uygun olacağı inancını
taşımaktayım. Bu inanç ve duygularla
konuşmama son verirken, Kırklareli İlimizde can kayıplarının ve zararın daha
fazla büyümesini fedakâr çalışmalarıyla önleyen Kırklareli Valiliğine,
kaymakamlıklara, belediyelere, muhtarlarımıza, İl Genel Meclisi üyelerine,
Devlet Su İşleri, Köy Hizmetleri, Karayolları, Orman İşletmeleri, TREDAŞ,
Emniyet ve Jandarma görevlilerine huzurlarınızda teşekkür ediyor ve 2002
yılının ülkemiz için hayırlı olmasını temenni ediyor, hepinizi en derin
saygılarımla selamlıyorum. (DSP sıralarından alkışlar) BAŞKAN - Teşekkür ederim
Sayın Karagöz. Gündemdışı konuşmayı
cevaplandıracak Sayın Bakan?.. Yok. Zaten, bütün idareye
teşekkür etti arkadaşımız... Üçüncü gündemdışı söz,
Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğündeki açıktan personel atamalarıyla ilgili,
Manisa Milletvekili Sayın Rıza Akçalı'ya verilmiştir. Buyurun Sayın Akçalı.
(DYP sıralarından alkışlar) Süreniz 5 dakika efendim. 3. - Manisa Milletvekili Rıza Akçalı’nın, Tapu ve Kadastro
Genel Müdürlüğüne açıktan personel atanmasına ilişkin gündemdışı konuşması ve
Devlet Bakanı Şuayip Üşenmez’in cevabı RIZA AKÇALI (Manisa) -
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum. Tapu ve Kadastro Genel
Müdürlüğü, 24.12.2001 tarihinde, Aydın-Kuşadası'nda ikamet eden Cem Senih
Özemrah isimli bir vatandaşa bir yazı yazıyor. İlgisi de, 1997 yılında verdiği
dilekçe. "Teşkilatımız emrine
açıktan atanmak istediğiniz ilgi dilekçenizden anlaşılmış olup, açıktan
atamanızın yapılabilmesi için aşağıda belirtilen evrakların çok acele Personel
Dairesi Başkanlığına gönderilmesini rica ederim. Belgeler: 6 adet fotoğraf (renkli,
yeni çekilmiş), Tam teşekküllü devlet
hastanesinden sağlık kurulu raporu (yeni tarihli), Diplomanın aslı veya
noter tasdikli sureti, Güvenlik soruşturma formu
(3 adet), Mal bildirimi formu, Nüfus cüzdanının ön ve
arka yüzlü fotokopisi, Cumhuriyet Savcılığından
sabıka kaydı, Tercih formu." Bu ilgili arkadaşımız, 24
Aralıkta postaya verilmiş bu mektubu 27 Aralık tarihinde alıyor. 28 Aralık Cuma
günü hemen işlemlere başlıyor, devlet hastanesine başvuruyor, raporunu almaya
çalışıyor. 29, 30, 31 Aralık ve 1 Ocak günleri zaten tatil, 4 gün ve daha
sonra, 2 Ocak günü işlemlerini tamamlıyor, 2 Ocak akşamı atlıyor otobüse
Ankara'ya geliyor, 3 Ocak sabahı, evraklarımla geldim diye, Tapu Kadastro Genel
Müdürlüğüne müracaat ediyor. Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü diyor ki:
"Evraklarını getirmekte geç kaldın, süre doldu." Yazıda, "şu
tarihe kadar getirin" diye bir tarih yok, "ivedi olarak getirin"
var, "çok acele getirin var." İki günden daha acele bu evraklar nasıl
tamamlanır; tabiî, bunun izahı da yok. Ben, bunun üzerine, 4
Ocak günü -yani, 3 ocakta kendisine "hayır" cevabı verildikten
sonraki gün- burada, Devlet İhale Kanunu görüşülürken, Sayın Bakana konuyu arz
ediyorum, dilekçenin bir örneğini takdim ediyorum ve bana cevap vereceğini
söylüyor. Ancak, bugün 16 Ocak; henüz bir cevap yok. Ben de, konuyu Meclisin
gündemine taşımayı uygun gördüm; o yüzden huzurunuzdayım. Tabiî, böylesine bir
mektubu alıp, tekrar işe dönme umuduyla dolu, bu işlemleri yapıp, gelip de ters
yüz edilen bir insanın haleti ruhiyesini bir düşünün. Devletine nasıl
güvenecektir bu insan; devletinin kendisiyle alay etmediğine nasıl kani
olacaktır?! Vatandaşın umuduyla alay etmeye kimsenin hakkı yoktur. Acaba, bu,
bir alay etmek değilse -ki, böyle olmadığı kanaatindeyim- o zaman, başkalarını
açıktan atamayla almak için hazırlanmış bir kılıf mıdır sorusunu sormak
gerekir. Acaba, canım, işte müracaat etti; ama, yetişemedi gibi bir şeklî sebebe bağlayarak bu arkadaşı elemine etmek,
onun yerine başkalarını almak için bir kılıf mıdır sorusu burada gündeme
geliyor ve bu, Sayın Bakanın
cevaplaması gereken bir husus. Devletin güvenini sarsmaya, devlete güveni
sarsmaya kimsenin hakkı olmamak gerekir. Yine, devlet geleneği, bu
tip bir muameleye cevaz vermez. Devleti idare eden kim olursa olsun, devlet
kurumlarının başında olan kim olursa olsun, ihtiraslarıyla, kayırmalarıyla
devlet geleneğini bozma hakkını... Bu devlet geleneğinin, bu yüce milletin
temsilcisi olan devlet geleneğinin buna müsaade etmemesi gerekir. Şimdi, ben, bir iki soru
daha sormak istiyorum. Açıktan atamayla kaç kişi
alınmıştır? Sayın Bakandan bunun cevabını istiyorum. Alınanlara, bu işlemleri
yapabilmeleri için, mektup, hangi tarihte gönderilmiştir? Seçerken, alırken,
hangi kriterler göz önüne alınarak alınmıştır? Örneğin, daha önce olduğu gibi,
akrabalık kriterleri, yandaşlık kriterleri bunda geçerli olmuş mudur, egemen
olmuş mudur? Değerli milletvekilleri,
bir noktaya daha değinmek istiyorum. Bu, kredi kartı mağdurlarıyla ilgili çok
önemli mağduriyetler var. Biz, Doğru Yol Partisi olarak, bu konuda, bir kanun
teklifi verdik. Gerçekten, insanlar çok mağdur. Bankalarla ilgili bir önemli
yasa buradan geçtiği halde, bunu, bunun içerisine katma imkânı olmadı; ama,
kriz sırasında, bir günde işini kaybeden ve borcunu ödeyemeyen onbinlerce,
yüzbinlerce insan var ve bunlar bankalara borçlu durumda, yüzde 300 - 400
temerrüt faiziyle karşı karşıya... (Mikrofon otomatik cihaz
tarafından kapatıldı) BAŞKAN - Efendim, lütfen
toparla mısınız; bu, biraz, gündemdışı konuşmanın da gündemdışısı oldu. RIZA AKÇALI (Devamla) -
Toparlıyorum. Bunun, bir şekilde,
toplumun huzurunu tekrar normal seviyeye getirecek bir ölçüde çözümlenmesi
lazım. Bu konunun, Türkiye Büyük
Millet Meclisinin gündemine acilen gelmesi gerektiğini ifade ediyor, Yüce
Heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (DYP sıralarından alkışlar) BAŞKAN - Teşekkür ederim
Sayın Akçalı. Gündemdışı konuşmaya
Sayın Bakanımız cevap verecekler. Buyurun efendim. DEVLET BAKANI ŞUAYİP
ÜŞENMEZ (Yozgat) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; Manisa Milletvekilimiz
Sayın Rıza Akçalı Beyefendinin, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünde personelin
açıktan atanmasıyla ilgili gündemdışı konuşmalarına cevap vermek üzere
huzurunuzdayım; bu vesileyle, Yüce Heyetinizi saygıyla selamlıyorum. Sayın Akçalı'nın ilk
bilgileri doğrudur. Bana intikal ettikten sonra, ben, derhal ilgililerle temas
kurdum; fakat, bugüne kadar, kendilerine, sağlıklı bir cevap bulamadığımız için
geciktik ve gündeme taşıdılar. Bilsinler ki, bize intikal eden her husus
dikkatle incelenir, sağlıklı şekilde cevap verilir; her vatandaşımıza verilir.
Kaldı ki, Sayın Akçalı, burada, Parlamentomuzda uzun yıllar tecrübe sahibi
olmuş ve şahsım üzerinde gayet iyi, müspet etkileri olan sayın parlamenterimiz,
milletvekilimiz; hele hele, ondan mı kaçınacağız! Sayın milletvekilleri,
Sayın Akçalı'nın son cümlelerine katılmadığımı ve itham edici o düşüncelerini
kendilerine yakıştıramadığımı ifade ederek, açıkça belirteyim ki, bu arkadaşı
almama gibi bir durum yok; tam tersine, bahsettiği personel kayrılmıştır. Bakınız, bu konuda
çalışmış olan ve bilgisi olan milletvekillerimiz bilirler; bir bakan,
istediğini, istediği zaman atama yetkisine sahip değil; hele hele, cumhuriyetin
57 nci hükümetinin sıkı personel politikası da dikkate alındığında, bu, hiç
mümkün değildir. Biz, ihtiyaçlarımızı Başbakanlığa bildiririz; personelle
ilgili Bakan, bize, kendi kontenjanları doğrultusunda cevap verirler; biz,
Maliye Bakanına yazarız; Maliye Bakanı, müsaade ettiği müddet içerisinde ve
sayı itibariyle bize bildirir; sonra Başbakanlığa bildiririz; Başbakanlığın
verdiği izin doğrultusunda, biz, elemanları alma yetkisine sahibiz. Kendi
başımıza, bakanım diye, herhangi bir kimseyi görevlendirmede, hele hele,
söylenildiği gibi, kayırarak ya da başka sıfatlar gözönünde bulundurularak
uygulama yapmamız mümkün değildir. Bakınız, efendim,
Başbakanlıktan, 12.11.2001 tarihinde bize izin çıkmış; bu yıl itibariyle, 2001
bütçesi dahilinde alınacak insanların izni çıkmış; biz, ayın 13'ü itibariyle,
daha evvel adı geçen kişinin Türkiye Kömür İşletmelerinde çalışması
münasebetiyle sicil dosyasını istemişiz. Bakınız, 13.11.2001'de istiyoruz.
Özellikle takip ediyoruz. Sonra, Türkiye Taşkömürü Kurumundan, bize, 26.11.2001
tarihinde, böyle bir eleman yoktur diye cevap geliyor. Biz, ısrarla, bu
elamanın orada olduğunu bildiğimizi söyleyerek 3.12.2001 tarihinde yeniden bir
yazı yazıyoruz. Sonra, 20.12.2001 tarihinde Türkiye Taşkömürü İşletmesinden
sicil dosyasının özeti bize geliyor, perşembe günü. Sonra, ayın 24'ü itibariyle
de, pazartesi günü, ilgiliye, çok acil damgalı yazımızla bildiriyoruz;
24.12.2001... Takdir edersiniz,
bilirsiniz ki, bize verilen bu izin, ilgili bütçe yılı içindedir. Bize izin
verilirken, yine, atama izni verilirken Bütçe Kanununun 46 ncı maddesi
gereğince verilmiştir. O yılı kapsayan izindir. O yılın dışında atama imkânına
sahip değiliz. O yılın dışında, yani, 2002 yılında atamak istiyorsak, böyle bir
personel ihtiyacımız varsa, yine, bu yoldan izin almak durumundayız. Bu personel bize 2.1.2002
tarihinde evrakını getirmiş. Bu gecikme ve dolayısıyla alamayış sebebimiz
budur. Herhangi bir maksat, bunda, güdülmemelidir. Hele hele, bize, Sayın
Akçalı'nın yakıştırdığı şekilde, böyle bir tavır, böyle bir şey -tabiî,
kendilerinin ifadesi; ben onlara yakıştıramıyorum- bizden de kaynaklanan böyle
bir şey olamaz. Bunu yüce huzurunuzda arz etmeyi bir görev biliyorum. Şimdi, bize verilen 370
kadro... Biz, talep ederken çok ihtiyacımızın olduğunu beyan etmemize rağmen,
ancak bu kadar lütfedilmiş. Emekli olanlar haricinde, açıktan atama -daha evvel
hiç memuriyet yapmamışları kapsayan bir açıktan atama değil bu- kurumlarından
ayrılan, emekli olmanın dışında istifaen ayrılanlara verilen bir haktı ve bize
müracaatları doğrultusunda değerlendirmişiz; 370'e karşı, müracaat edenlerden,
100 kadro açıktan atanmıştır. Bunların nitelikleri bellidir; tapu sicil kâtibi
olarak 60 kişi, bilgisayar işlemlerinde 1 kişi, kadastro teknisyeni 30 kişi,
mühendis 7 kişi, hizmetli 5 kişi olmak üzere atama yapılmıştır. O yüzden, ben, bunları
hazırlayıp, tam Sayın Akçalı'ya bildireceğim sırada, Sayın Akçalı'nın böyle bir
talebinin olduğunu ve Yüce Parlamentoya getirdiğini öğrendim ve bunu, açık bir
şekilde yüce huzurunuzda arz etmeyi bir görev saydım. Beni dinlediğiniz için
teşekkür ediyorum, saygılarımı yineliyorum efendim. (MHP ve DSP sıralarından
alkışlar) BAŞKAN - Teşekkür
ediyorum Sayın Bakan. Gündemdışı konuşma
cevaplandırılmıştır efendim. Gündemdışı konuşmalar
bitmiştir. Sayın milletvekilleri,
Başkanlığın Genel Kurula diğer sunuşları vardır. Yalnız, burada okunacak
epey yazı olduğu için, Divan Üyesi arkadaşımızın oturarak okumasını oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul edilmiştir. Bir Meclis araştırması
önergesi vardır; okutuyorum: C) GENSORU, GENEL GÖRÜŞME, MECLİS SORUŞTURMASI VE MECLİS
ARAŞTIRMASI ÖNERGELERİ 1. - Balıkesir Milletvekili Aydın Gökmen ve 24 arkadaşının,
Türkiye’de ve Balıkesir’de bulunan maden kaynaklarının değerlendirilmesi
amacıyla Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/245) Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkanlığına Türkiye'de ve Balıkesir
İlimizde bulunan, yeraltı ve yerüstü maden kaynaklarımızın durumu ve alınması
gereken tedbirlerin tespit edilmesi amacıyla, Anayasanın 98 inci, İçtüzüğün 104
ve 105 inci maddeleri uyarınca, bir Meclis araştırması için gereğini arz
ederiz.
Gerekçe: Gerek yakın gerek antik
gerekse de tarih öncesi dönemlere baktığımızda, insanoğlunun tarih sahnesine
çıkmasıyla birlikte madencilik tarihi de başlamıştır. Madencilik ve metalürji,
insan yaşamını sürdürmenin vazgeçilmez bir elemanı olmuştur. Maden kaynaklarının çok
önemli bir özelliği vardır. Madenler, yenilenebilir nitelikli değil,
kıtlaşabilir, hatta tamamen tükenebilir türden doğal kaynaklardır. Bütün tarım
ürünlerini her hasat mevsiminde yeniden üretip pazara sürebiliriz. Keza orman
ürünlerini de. Ancak, bir maden ocağının rezervleri tükendiğinde, orada, onu
bir daha oluşturamayız. Bu nedenle, madencilikle ilgili politikaların, gelecek
nesillerin haklarının da kollanarak tayin edilmesi gerekir. Millî maden
varlıklarımız, yarınlarımız için hayatî bir öneme sahiptir. Bu varlıklarımızı
gereği gibi işletemez, ileri teknolojiyi üretemezsek, gelişmiş ülkelerin
çıkarlarına göre hareket etmek zorunda kalırız; çünkü, dünyada üretilen
hammaddelerin fiyatlarını genelde üretici ülkeler değil, tüketen ve bu
alanlarda gerekli teknolojik bilgi birikimine sahip, sanayileşmiş ülkeler
tarafından belirlenmektedir. Dünyanın Türkiye'ye
bakışı, hâlâ, hammadde kaynağı bir ülke konumundadır. Bizim, bu bakış açısını
değiştirmemiz gerekmektedir. Bu anlamda gerekli önemleri almazsak, millî maden
varlıklarımız yabancı tekellerin eline geçecek ve Türkiye'nin bu alandaki gücü
elinden alınmış olacaktır. Bu durumda, ülkelerin
kendi kaynaklarından ülkeleri çıkarına azamî fayda sağlamaları için tek
yolları, bu varlıkları mümkün olduğu kadar, katma değerlerini daha da
yükseltecek nihaî ürün haline getirerek pazarlamaları gerekmektedir. Madenciliği geliştirmek
ve bu gelişmeyi sürdürülebilir bir kalkınma konsepti içinde yapabilmek için,
madencilik faaliyetlerinin tamamını kapsayacak bir "Türkiye Madencilik
Veri Bankası" ivedilikle oluşturulmalıdır. Rezerv geliştirme ve ciddî bir
arama tarama çalışması yapmak için, gerekli yatırımların yapılması
gerekmektedir. Bu konuda ar-ge çalışmalarına gereken destek yapılmalı ve ileri
teknoloji yakalanmalıdır. Balıkesir, Anadolu'nun en
eski yerleşim yerlerinden birisidir. Balıkesir, Yüce Allah'ın cömertçe verdiği
yeraltı zenginliklerine ve çok geniş rezervlere sahiptir. Bor, kömür ve demir
başta olmak üzere, krom, mermer, kurşun, çimento, antimon ve koalin gibi rezerv
bakımından çok zengin yeraltı kaynakları vardır. 1935 yılında MTA'nın
kuruluşuyla birlikte bu zengin yataklar bulunmuş ve tespit edilen bu sahalarda
bugün hâlâ üretim yapılmaktadır. Bunlar, maden yönünden ve endüstriyel hammadde
kaynakları yönünden oldukça zengin yataklardır. Bu durum, Balıkesir sanayiinin
gelişmesine de çok olumlu etki yapmıştır. Madenler, sanayileşmenin
ana girdisini oluşturur. Endüstriyel hammadde kaynakları olmaksızın
sanayileşmek, bugünkü dünya düzeninde imkânsızdır. Dünya sanayiinin her gün
artan oranda ihtiyaç duyduğu madenler, Yüce Allah'ın bize lütfettiği
varlıklarımızdır. Bu varlıklarımızı insanlarımızın refah düzeyini artıracak
şekilde kullanmamız ve yönetmemiz gerekmektedir. BAŞKAN - Bilgilerinize
sunulmuştur. Önerge, gündemde yerini
alacak ve Meclis araştırması açılıp açılmaması konusundaki öngörüşmeler, sırası
geldiğinde yapılacaktır. Bir genel görüşme
önergesi vardır; okutuyorum: 2. - Saadet Partisi Grubu adına, Grup Başkanvekilleri Çorum
Milletvekili Yasin Hatiboğlu, Konya Milletvekili Veysel Candan ve Diyarbakır
Milletvekili Ömer Vehbi Hatipoğlu’nun, ilaç fiyatları konusunda genel görüşme
açılmasına ilişkin önergesi (8/25) 15.1.2002 Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkanlığına Ülkemizde ekonomik kriz
her geçen gün artarak büyümektedir. Bunun sorumlusu, 57 nci hükümet ve kötü
yönetimidir. Toplumda ve çeşitli meslek kuruluşlarında huzursuzluk her geçen
gün artmaktadır. Hükümette görev alan bazı
bakanlar, meseleleri temelden çözme yerine, sonunda vatandaşın aleyhine
olabilecek girişimlerde bulunmaktadırlar. Bunun son örneği, Sağlık Bakanının
ilaç fiyatları ve eczacıların kâr hadleriyle ilgili yaptığı açıklamalar ile
aldığı tavırdır. Bakan, açıklamasında, yanlış hesaplama neticesinde eczacılara
fazla kâr verildiği, bu hesaplama düzeltilirse ilaçların yüzde 10 civarında
ucuzlayacağını ifade etmektedir. Eczacılar da, bu karara tepki olarak, nöbetçi
eczaneleri açık bırakmak suretiyle, eczanelerini kapatma eyleminde
bulunmuşlardır. Açıklamalar gittikçe sertleşmekte ve sorun büyüme istidadı
göstermektedir. Aslında, ilaç fiyatlarında taraf sadece eczacılar değildir.
Aşağıdaki konular tartışmaya açılarak, sorun kısa zamanda çözülmelidir. Ülkemizde ilaç fiyatları
vatandaşın alım gücüne göre ucuz veya pahalı mıdır? Tüketilen ilaçların yüzde
ne kadarı devlet tarafından satın alınmaktadır? İlaçlar nasıl
fiyatlandırılmaktadır? Aynı hammaddeyi içeren ilaçlar arasındaki fiyat
farklılığının sebepleri nelerdir? İlaç üreten firmaların tanıtım, reklam
harcamaları ve genel giderlerinin ilaç fiyatları içindeki payı nedir? İlaçtaki
müessir madde ve ambalajlar fiyatın yüzde kaçını teşkil etmektedir? Dünyadaki
fiyatlandırma tekniği ile bizdeki fiyatlandırma arasında farklılık var mıdır;
varsa, bunlar nelerdir? İthal edilen ilaç hammaddelerinin fatura giriş
bedelleri sağlıklı mıdır; yerli hammaddeyle arasındaki fiyat farkı nedir? İlaç
üreten firmalar, ilaçlarını hangi fiyat indirimiyle satmaktadır? Dağıtıcı durumunda
olan ecza depolarının kâr durumu nedir? Eczacılar hangi ilaçlarını, hangi kâr
marjlarıyla satmaktadırlar; yani, kârlılık oranı nedir? Sayın Bakan, nerede
yanlış yapılıyordu da şimdi düzeltiyor? Eczacılar resmî kurumlara ve
vatandaşlara hangi indirimle ilaç satmaktadırlar? Sattıkları bu ilaçların
bedellerini kurumlardan hangi şartlarda ve zamanda tahsil etmektedirler? Bütün
bunların tek tek gözden geçirilmesi gerekmektedir. Maliye Bakanlığı, ilaç
üretiminden satımına kadar çeşitli adlar altında vergiler almaktadır; sadece
KDV'yle yüzde 18 oranında vergi tahsil etmektedir. Dünya şartlarında bu rakam
çok yüksektir. Hükümet âdeta ilaçta, petrolde ve petrol ürünlerindeki KDV
gelirleriyle bütçe açıklarını kapatmaya çalışmaktadır. Bu yaklaşım, sosyal devlet
ilkesine aykırıdır. Bakan ve eczacılar arasındaki bu tartışmadan
vatandaşlarımız zararlı çıkacaktır. Bakanlığın yapması
gereken, tarafları, yani, Maliye Bakanlığı yetkilileri, ilaç üreticileri,
depocular, eczacı odaları ve büyük oranda ilaç almak durumunda olan SSK,
Bağ-Kur, Emekli Sandığı yetkililerinin yukarıda saymaya çalıştığımız konuları
detaylı bir şekilde müzakere ederek sonuçlandırması gerekmektedir. Bu yaklaşım
daha akıllıca olacaktır. İlaç fiyatları yüzde
20'ye varan oranda indirilebilir. Bu indirime, Maliye Bakanlığının aldığı
KDV'den başlanmalıdır. Taraflar belli oranda kârlarından fedakârlık yaparlarsa,
o zaman ciddî oranda bir indirim rakamına ulaşmak mümkündür. Bunlar yapılmadan
doğrudan eczacı kesimi muhatap alınarak yapılacak indirim dayatması sağlıklı da
olmaz, netice de vermez. Bu ülke hepimizin; fedakârlık yapmak gerekirse,
hepimiz yapmalıyız. Sağlık Bakanlığı ile
eczacılar arasındaki bu tartışmaların daha fazla yanlış mecralara gitmeden bir
an önce çözülmesinin doğru olacağı kanaatindeyiz. İlaç üreticisi, dağıtımı
yapan depo, perakende satışını yapan eczacı ve ciddî anlamda alımını yapan
sosyal güvenlik kuruluşları en kısa zamanda bir araya gelerek meseleyi
çözmelidirler. Bu sebeple, yukarıda
belirtilen hususlarla ilgili olarak değerlendirilmelerin sağlıklı bir şekilde
yapılabilmesini temin için Anayasanın 98, İçtüzüğün 101, 102 ve 103 üncü
maddeleri gereğince bir genel görüşme açılmasını arz ve teklif ederiz.
Ömer
Vehbi Hatipoğlu Saadet
Partisi Grup Başkanvekili Diyarbakır BAŞKAN - Bilgilerinize
sunulmuştur. Önerge gündemde yerini
alacak ve genel görüşme açılıp açılmaması konusundaki öngörüşmeler, sırası geldiğinde
yapılacaktır. Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkanlığının bir tezkeresi vardır; okutup, bilgilerinize sunacağım: D) TEZKERELER VE ÖNERGELER 1. - Kırgızistan Temsilciler Meclisi Başkanı Altay Borubaev
ve beraberindeki Parlamento heyetinin ülkemizi ziyaretine ilişkin Başkanlık
tezkeresi (3/958) Türkiye Büyük Millet
Meclisi Genel Kuruluna TBMM Başkanlık Divanının
11 Ocak 2002 tarih ve 95 sayılı kararıyla, Kırgızistan Temsilciler Meclisi
Başkanı Sayın Altay Borubaev ve beraberindeki Parlamento heyetinin ülkemizi
ziyaret etmesi kararlaştırılmıştır. Söz konusu heyetin
ülkemizi ziyareti, Türkiye Büyük Millet Meclisinin Dış İlişkilerinin
Düzenlenmesi Hakkındaki 3620 sayılı Kanunun 7 nci maddesi gereğince Genel
Kurulun bilgisine sunulur.
BAŞKAN - Bilgilerinize
sunulmuştur. Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkanlığının bir tezkeresi vardır; okutup, oylarınıza sunacağım: 2. - TBMM Başkanı Ömer İzgi ve beraberindeki Parlamento
heyetinin, Azerbaycan Millî Meclis Başkanı Murtuz Aleskerov’un vaki davetine
icabet etmesine ilişkin Başkanlık tezkeresi (3/959) Türkiye Büyük Millet
Meclisi Genel Kuruluna Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkanı Ömer İzgi'nin, Azerbaycan Millî Meclis Başkanı Murtuz
Aleskerov'un vaki davetine icabet etmek üzere, beraberinde altı
milletvekilinden oluşan Parlamento heyeti olduğu halde Azerbaycan'a resmî
ziyarette bulunması hususu, Türkiye Büyük Millet Meclisinin Dış İlişkilerinin
Düzenlenmesi Hakkındaki 3620 sayılı Kanunun 6 ncı maddesi uyarınca Genel
Kurulun tasviplerine sunulur.
BAŞKAN - Oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul edilmiştir. Sayın milletvekilleri,
Danışma Kurulunun bir önerisi vardır; okutup, işleme koyacağım efendim: V. -
ÖNERİLER A) DANIŞMA
KURULU ÖNERİLERİ 1. -
Enerji, doğalgaz ve LPG konusunda uyguladıkları yanlış politikalarla ekonomik
krizi ağırlaştırdıkları iddiasıyla Başbakan Bülent Ecevit ve Bakanlar Kurulu
üyeleri hakkındaki (11/24) esas numaralı gensoru önergesinin, gündemin
"Özel Gündemde Yer Alacak İşler" kısmında yer almasının ve Anayasanın
99 uncu maddesi gereğince, gündeme alınıp alınmayacağı hususundaki görüşmelerin
22.1.2002 Salı günkü birleşimde yapılmasına ilişkin Danışma Kurulu önerisi Danışma Kurulu Önerisi No: 99 Tarihi: 16.1.2002 14.1.2002 tarihli gelen
kâğıtlarda yayımlanan ve aynı tarihte dağıtılan, enerji, doğalgaz ve LPG
konusunda uyguladıkları yanlış politikalarla ekonomik krizi ağırlaştırdıkları
iddiasıyla Başbakan Bülent Ecevit ve Bakanlar Kurulu üyeleri hakkındaki (11/24)
esas numaralı gensoru önergesinin, gündemin "Özel Gündemde Yer Alacak
İşler" kısmında yer almasının ve Anayasanın 99 uncu maddesi gereğince
gündeme alınıp alınmayacağı hususundaki görüşmelerin 22.1.2002 Salı günkü
birleşimde yapılmasının Genel Kurulun onayına sunulması Danışma Kurulunca uygun
görülmüştür.
BAŞKAN - Söz isteyen?..
Yok. Oylarınıza sunuyorum:
Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul edilmiştir. Sayın milletvekilleri,
gündemin "Sözlü Sorular" kısmına geçiyoruz. Ancak, bu konuda,
herhalde yeni bir uygulama yapacağız. Birleşimin başında, Devlet Bakanı Sayın
Fikret Ünlü, yedi sekiz soruyu birden cevaplandıracağını bize bildirmişti; ben
de, bu konuyu Genel Kurulun bilgisine arz etmiştim. Yalnız, burada iki şeyi
belirteyim. Ya normal sırada soruları okuyup da Sayın Bakanın cevaplandıracağı
soruların sırası geldiğinde, o soruların hepsini bir arada cevaplandırmak lazım
veyahut da sözlü soruların görüşülmesine başlanırken, önce bu sorulardan
başlamak gerekiyor. Tüzükte de böyle bir hüküm var "hükümet adına cevap
vermek için söz alan bakan; gündemde bulunan sözlü soru önergelerinden birden
fazlasını sıra gözetmeden cevaplayabilir" diyor. Uygun görürseniz, Sayın
Bakanın cevap vereceği sorulardan başlayalım; çünkü, oraya gelinceye kadar
okumak zaman kaybına neden oluyor. Böyle bir uygulama yapalım. Eğer, itiraz
yoksa, Sayın Bakanın cevaplandırmak istediği sorulardan başlayalım, ondan sonra
da baştaki sorulara döneriz efendim. VI. - SORULAR VE CEVAPLAR A) SÖZLÜ SORULAR VE CEVAPLARI 1. - Bursa Milletvekili Faruk Çelik'in, personel atamalarına
ilişkin Devlet Bakanından (Fikret Ünlü) sözlü soru önergesi ve Devlet Bakanı
Fikret Ünlü’nün cevabı (6/984) BAŞKAN - Sözlü soru
önergesini okutuyorum: Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkanlığına Aşağıdaki sorularımın
Devlet Bakanı Sayın Fikret Ünlü tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz
ederim. Faruk
Çelik Bursa 1) Göreve geldiğiniz
tarihten bu tarihe kadar Bakanlığınıza bağlı kurumlarda kaç genel müdürünüz
görevden alınmıştır veya görev yeri değiştirilmiştir? 2) Göreve geldiğiniz
tarihten bu tarihe kadar kaç daire başkanınız görevden alınmıştır veya görev
yeri değiştirilmiştir? 3) Göreve geldiğiniz
tarihten bu tarihe kadar kaç il müdürünüz görevden alınmıştır veya görev yeri
değiştirilmiştir? 4) Göreve geldiğiniz
tarihten bu tarihe kadar kaç şube müdürünüz görevden alınmıştır veya görev yeri
değiştirilmiştir? 5) Göreve geldiğiniz
tarihten bu tarihe kadar kaç idareci veya memur belediyelerden kurumunuza geçiş
yapmıştır? 6) Göreve geldiğinizden
bu tarihe kadar kaç memurunuz görevden alınmıştır? 7) Göreve geldiğinizden
bu tarihe kadar kaç memurunuz, kendi isteği dışında tayin edilmiştir? BAŞKAN - Sayın Bakan,
hepsini birden okutalım, ondan sonra ayrı ayrı mı cevaplandıracaksınız; yoksa,
soruların her birini ayrı ayrı mı okutalım? DEVLET BAKANI FİKRET ÜNLÜ
(Karaman) - Ayrı ayrı cevaplandırayım. BAŞKAN - Tabiî; ilgili
milletvekili arkadaşımızın itirazı varsa, sizin tekrar konuşma hakkınız var. Buyurun Sayın Bakan. Süreniz 5 dakika. DEVLET BAKANI FİKRET ÜNLÜ
(Karaman) - Sayın Başkan, değerli arkadaşlarım; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Bursa Milletvekilimiz
Sayın Faruk Çelik'in sorduğu soruları kısaca yanıtlamak istiyorum. Göreve geldiğim süre
içerisinde, hiçbir genel müdür görevden alınmamıştır. Daire başkanlarıyla
ilgili olarak sorulan soruya yanıtımız: Göreve geldiğim tarihten bugüne kadar,
Bakanlığıma bağlı Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğünde, 3 daire başkanı emekli
olmuş, 1 daire başkanı görevden alınmıştır. Yine, Bakanlığıma bağlı Millî
Piyango İdaresi Genel Müdürlüğünde ise, görevden alınan veya görev yeri
değiştirilen daire başkanı bulunmamaktadır. "Göreve geldiğiniz
tarihten bu tarihe kadar kaç il müdürünüz görevden alınmıştır veya görev yeri
değiştirilmiştir" diye soruyor Sayın Çelik. Bakanlığımıza bağlı
Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğünde, Teftiş Kurulu Başkanlığının teklifi üzerine
10, idarî yargı kararı uygulanmak amacıyla 5 ve görülen lüzum üzerine 9 olmak
üzere 24 il müdürü görevinden alınmış, 20 il müdürünün görev yerleri
değiştirilmiştir. Şube müdürleriyle ilgili
olarak sorulan sorulara yanıt vermek istiyorum. Bugüne kadar, Gençlik ve
Spor Genel Müdürlüğümüzün taşra teşkilatında, Yüksek Disiplin Kurulu kararıyla
1 şube müdürü görevinden alınmıştır; Teftiş Kurulu Başkanlığı raporları
doğrultusunda, taşrada 7 şube müdürünün, görülen lüzum üzerine 3 şube müdürünün
görev yerleri değiştirilmiştir. Merkez teşkilatında ise, 12 şube müdürünün,
görülen lüzum üzerine, birimleri arasında görev yerleri değiştirilmiştir. Bakanlığımıza bağlı Millî
Piyango İdaresi Genel Müdürlüğünde de görevden alınan veya görev yeri
değiştirilen şube müdürü bulunmamaktadır. Bakanlığıma bağlı Gençlik
ve Spor Genel Müdürlüğü ve Millî Piyango İdaresi Genel Müdürlüğü belediyelerden
naklen personel almamıştır. Bakanlığıma bağlı Gençlik ve Spor Genel
Müdürlüğünde teftiş raporuna istinaden 10, olumsuz sicil yüzünden 1, görülen
lüzum üzerine 12 olmak üzere toplam 23 memur kendi isteği dışında tayin
edilmiştir. Millî Piyango İdaresi Genel Müdürlüğünde ise, görevden alınan memur
olmadığı gibi kendi isteği dışında memur tayini de yapılmamıştır. Teşekkür ediyorum Sayın
Başkan. (DSP ve MHP sıralarından alkışlar) BAŞKAN - Teşekkür ederim
Sayın Bakan. 2. - Adıyaman Milletvekili Mahmut Göksu'nun, Adıyaman'da
yürütülen projelere ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi ve Devlet
Bakanı Fikret Ünlü’nün cevabı (6/1054) 3. - Adıyaman Milletvekili Mahmut Göksu'nun, Adıyaman'daki
stad, saha ve kapalı spor salonu çalışmalarına ilişkin Devlet Bakanından sözlü
soru önergesi ve Devlet Bakanı Fikret Ünlü’nün cevabı (6/1055) BAŞKAN - Şimdi, Adıyaman
Milletvekili Sayın Mahmut Göksu'nun 2 sorusu vardır, onları okutuyorum: Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkanlığına Aşağıdaki sorularımın
Devlet Bakanı Sayın Fikret Ünlü tarafından sözlü olarak cevaplandırılması için
gereğini arz ederim.
1.- Bakanlık olarak
Adıyaman'da yürüttüğünüz projeler nelerdir? 2.- 2000 yılı
rakamlarıyla mevcut projelerin toplam bedeli ne kadardır? 3.- 2000 yılı itibariyle
projelerde gerçekleşen yatırım miktarı ne olmuştur? 4.- Projelerin bir an
önce tamamlanabilmesi için 2001 yılında ayrılan ödenek miktarı ne kadardır? Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkanlığına Aşağıdaki sorularımın
Devlet Bakanı Sayın Fikret Ünlü tarafından sözlü olarak cevaplandırılması için
gereğini arz ederim.
1.- Adıyaman'a 2001
yılında yeni bir stat yapmayı düşünüyor musunuz? 2.- Adıyaman Altınşehir
Stadının bakım ve onarımı için bu yıl ödenek ayırmayı düşünüyor musunuz? 3.- Adıyaman'da tek olan
kapalı spor salonuna bu yıl bir yenisini eklemeyi düşünüyor musunuz? 4.- Adıyaman'daki işsiz
gençlerimizi kötü alışkanlıklardan ve kahve köşelerinden kurtarmak için
Bakanlık olarak ne tür projeleriniz var? 5.- Adıyaman'da kaç semt
sahası var? Artırmayı düşünüyor musunuz? BAŞKAN - Buyurun Sayın
Bakan. DEVLET BAKANI FİKRET ÜNLÜ
(Karaman) - Sayın Başkan, öncelikle, Sayın Göksu'ya teşekkür ediyorum
Adıyaman'ın spor tesisleri açısından durumuyla ilgili gösterdikleri
duyarlılıklar için. Gençlik ve Spor Genel
Müdürlüğü olarak, Adıyaman İlinde 2000 yılı yatırım programı dahilinde ve
müstakil proje numarasına sahip herhangi bir proje, bu nedenle de, 2000 ve 2001
yıllarında ayrılmış proje ödeneği bulunmamaktadır. Diğer yandan, 2000 yılı
içerisinde merkez stadın bakım onarımı için 3418 sayılı Kanunla değişik 3558
sayılı Kanunun 39/b maddesi gelirlerinden 25 milyar, merkez kapalı yüzme havuzu
onarımı için kira gelirlerinden 23 milyar Türk Lirası ve ilde bulunan diğer
spor tesislerinin çeşitli onarım ihtiyaçları için kira gelirlerden 10 milyar
olmak üzere toplam 58 milyar Türk Lirası ödenek, büyük onarımlar bölümünden il
müdürlüğüne transfer edilmiştir. Bakanlığıma bağlı Millî
Piyango İdaresi Genel Müdürlüğünce, 2000 ve 2001 yıllarında Adıyaman'da
yürütülen bir proje bulanmamaktadır. Yayımlanan yatırım
programı hazırlama esasları ve kısıtlı bütçe imkânları dahilinde hazırlanan
yıllık yatırım programlarımızda, mevcut kısıtlamalar nedeniyle, Adıyaman İli
merkezinde yeni bir stadyum ile spor salonu yapılmasına yer, ne yazık ki,
verilememiştir. Altınşehir futbol sahası
ve çevre tel örgü yapımı için, 2001 yılı içerisinde 3418 sayılı Kanunla değişik
3558 sayılı Kanunun 39/b maddesi gelirlerinden 25 milyar ödenek, büyük
onarımlar bölümünden il müdürlüğüne transfer edilmiştir. Adıyaman'daki işsiz
gençliğimizi kötü alışkanlıklardan ve kahve köşelerinden kurtarmak için,
gençliğimizin faydalanacağı spor tesisleri ile özellikle kolay ulaşım ve
kullanım sağlayabilecek semt spor sahalarının yapımına devam edilecektir.
Adıyaman İli genelinde 19 adet semt sahası mevcut olup, temin ve tahsis
edilecek bütçe imkânları dahilinde yenilerinin yapımına da devam edilecektir. Diğer yandan, merkez
kapalı yüzme havuzunun onarımı için, 2001 yılı içerisinde, yine, aynı Kanunun
39/a maddesi gelirlerinden 30 milyar Türk Lirası ve 39/b maddesi gelirlerinden
40 milyar Türk Lirası olmak üzere toplam 70 milyar, büyük onarımlar bölümünden
il müdürlüğüne transfer edilmiştir. Adıyaman Gölbaşı
İlçesinde bulunan yatılı ilköğretim okulu spor salonu için 4 300 000 000
değerinde bir hidrolik basketbol potası satın alınarak teslim edilmiştir. Saygıyla bilgilerinize sunuyorum.
(DSP sıralarından alkışlar) BAŞKAN - Teşekkür ederim
Sayın Bakan. Sayın Mahmut Göksu'nun 2
sorusu cevaplandırılmıştır. 4. - Aksaray Milletvekili Murat Akın'ın, Aksaray - Eskil
İlçesinin spor tesisi ihtiyacına ilişkin
Devlet Bakanından (Fikret Ünlü) sözlü soru önergesi ve Devlet Bakanı
Fikret Ünlü’nün cevabı (6/1177) BAŞKAN - Soru önergesini
okutuyorum: Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkanlığına Aşağıdaki sorularımın
Devlet Bakanı Fikret Ünlü tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz ve
talep ederim.
Sorular: 1.- Aksaray İli Eskil
İlçesi, ilimizin ikinci büyük ilçesidir. Aksaray-Konya yolunun 20 kilometre
kuzeyinde iç kesimde yer almaktadır. Önemli bir karayolu güzergâhı üzerinde
olmaması, sportif, sosyal ve kültürel yönden geri kalmıştır. Gençlerin boş
zamanlarını değerlendireceği, ilçe halkının da spor yapma hakkına sahip olması
için herhangi bir çalışmanız var mıdır? 2.- Bakanlığınızca
Aksaray İli Eskil İlçesine yapılmasını planladığınız bir tesis çalışmanız
mevcut mudur? BAŞKAN - Buyurun Sayın
Bakan. DEVLET BAKANI FİKRET ÜNLÜ
(Karaman) - Sayın Murat Akın'a da, teşekkür ediyorum. Sporun geniş kitlelere
yaygınlaştırılması ve spor tesislerinin ülke geneline dengeli dağılımının
yapılabilmesi en önemli hedeflerimizdendir. Ancak, uygulanmakta olan ekonomik
politikalar sebebiyle mevcut proje stokuna yeni proje alınması mümkün
görülmemektedir. Kaldı ki, bizim bu tesisleşme politikalarımız da, üçbuçuk
yıldır aşağı yukarı aynı şekilde yürütülmektedir. Bütçemizin imkân verdiği
ölçüde ve uzun vadeli tesis planlamasında Aksaray'ın Eskil İlçesinin
ihtiyaçları dikkate alınacaktır. Aksaray'a da, görevde bulunduğumuz dönem
içerisinde, tesisleşme konusunda büyük yatırımlar yapılmıştır. Bunu da saygıyla bilgilerinize
sunuyorum. Teşekkür ediyorum Sayın
Başkan. BAŞKAN - Teşekkür ederim.
Soru cevaplandırılmıştır.
5. - Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol'un, Bütçeden Şanlıurfa İline ayrılan yatırım ödeneklerine
ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi ve Devlet Bakanı Fikret Ünlü’nün
cevabı (6/1240) BAŞKAN -Soru önergesini
okutuyorum: Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkanlığına Aşağıdaki sorularımın
Devlet Bakanı Sayın Fikret Ünlü tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz
ederim. Saygılarımla.
1.- Bakanlığınızın 2001
malî yılı bütçe yatırım ödenekleri ne kadardır? 2.- 2001 yılında
Şanlıurfa İline ayrılan yatırım ödenekleri; genel, katma ve bakanlığınızla
ilgili özerk bütçeli daireler ve yatırımlar projeleri itibariyle ne kadardır? 3.- Ayrılan ödenekler
çerçevesinde Şanlıurfa'daki mevcut yatırımların ne zaman tamamlanması
öngörülmektedir? BAŞKAN - Buyurun Sayın
Bakan. DEVLET BAKANI FİKRET ÜNLÜ
(Karaman) - Sayın Başkan, değerli arkadaşlarım; Bakanlığımıza bağlı Gençlik ve
Spor Genel Müdürlüğümüzün 2001 yılı yatırım bütçesi 21,3 trilyondur. Bu
miktarın 6 trilyon lirası katma bütçeden, 15,3 trilyonu da fon kaynaklarından
tahsis edilmiştir. Yine, Bakanlığıma bağlı
Millî Piyango İdaresi Genel Müdürlüğünün 2001 malî yılı bütçe yatırım ödeneği 2
trilyon 720 milyardır. 2001 yılı yatırım
programında Şanlıurfa-Suruç antrenman ve okul spor salonu için 130 milyar, 30
000 kişilik stadyum inşaatı için 950 milyar olmak üzere toplam 1 trilyon 80
milyar Türk Lirası ödenek, 3418 sayılı Kanun gelirlerinden sağlanacaktır. Bakanlığıma bağlı Millî
Piyango İdaresi Genel Müdürlüğünce 2001 yılında Şanlıurfa İlinde yürütülecek
olan yatırım ve proje bulunmamaktadır. Ayrılan ödenekler çerçevesinde mevcut
yatırımların 2002 yılında tamamlanması planlanmaktadır. Teşekkür ediyorum Sayın
Başkan. BAŞKAN - Teşekkür ederim
Sayın Bakan. Sayın Zülfükar İzol'un
sorusu cevaplandırılmıştır. Kendisinin de bir itirazı
yok. 6. - Bursa Milletvekili Ahmet Sünnetçioğlu'nun, Bursa'daki
Veledrom bisiklet spor sahasına ilişkin Devlet Bakanından (Fikret Ünlü) sözlü
soru önergesi ve Devlet Bakanı Fikret Ünlü’nün cevabı (6/1256) BAŞKAN - Soru önergesini
okutuyorum: Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkanlığına Aşağıdaki sorularımın
Devlet Bakanı Sayın Fikret Ünlü tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz
ederim. 20.2.2001
Bursa İlimizde velodrom
sahası diye anılan spor tesisimiz yıllar önce bisiklet pisti olarak yapılmış,
yapımı esnasında bisiklet pist seviyesinin belirlenenin çok üzerinde çıkması
nedeniyle yıllardır bisiklet sporuna hizmet verilememektedir. Yalnızca alanın
orta kısmı futbol sahası olarak kullanılmaktadır. Bursa'da ve Türkiye'de
bisiklet sporunun geliştirilebilmesi için velodrom sahasında yapılan pist
seviyesinin bisiklet sporuna uygun hale getirilmesi veya başka bir alan
belirlenmesi gerekmektedir. 1.- Yukarıdaki bilgiler
ışığında Bursamıza bisiklet sporu için gerekli tesisin kazandırılması için
hatalı olan velodrom tesisinin hatalarının düzeltilmesini veya yeni bir tesisin
kurulmasını düşünür müsünüz? BAŞKAN - Buyurun Sayın
Bakan. DEVLET BAKANI FİKRET ÜNLÜ
(Karaman) - Sayın Başkan, değerli arkadaşlarım; eğimi ve boyu itibariyle
standartlara uygun olmayan velodromun, yeniden düzenlenmesi, yapımı, ne yazık
ki, söz konusu değildir. Yeni bir tesisin yapımı da, devam eden proje stokunun
fazlalığı ve dediğim gibi, uygulanmakta olan ekonomik tedbirler çerçevesinde
yatırım programlarına yeni proje alınmadığı için, mümkün görülmemektedir.
Ancak, önümüzdeki yıllarda, yerel yönetimlerin katkılarıyla ve bu sorumluluğu
paylaşarak, Bursamıza -bu geleneğini sürdürebilmek için de ayrıca- uluslararası
standartlara uygun bir velodrom düşünülmektedir. Bunu da saygıyla bilginize
sunuyorum. BAŞKAN - Teşekkür ederim. AHMET SÜNNETÇİOĞLU
(Bursa) - Sayın Başkan, yerimden kısa bir açıklama yapacağım. BAŞKAN - Buyurun. AHMET SÜNNETÇİOĞLU
(Bursa) - Pistin yüksekliği söz konusu; yani, ebat olarak uluslararası
standartlarda olmadığı söylenmiyor, sadece pistin yüksekliği söz konusu; yani,
kazılıp tekrar pist yapılabilirse düzelebilir düşüncesi var. BAŞKAN - Buyurun efendim. DEVLET BAKANI FİKRET ÜNLÜ
(Karaman) - Sayın Sünnetçioğlu, değerli arkadaşlarım; konuyu incelettim, teknik
elemanların verdiği rapor böyle. Tabiî ki, kazılıp yeniden yapılması uygun
görülmüyor; ama, söylediğiniz gibi ve üzerinde büyük bir duyarlılıkla
durduğunuz gibi, Bursa'da bisiklet sporu çok yaygın ve çok sağlıklı bir
geleneği, temeli var. Biz, daha müstakil bir velodrom için böyle bir çalışma
yürütüyoruz; ama, ben bütün arkadaşlarıma her vesileyle söylemeyi de bir borç
biliyorum. Bu anlayışımız da, hem yerel yönetimler düzeyinde hem de
Parlamentomuzda anlayışla karşılanıyor. Yeni tesis yapmıyoruz, programa
almıyoruz, yalnız ekonomik tedbirler için değil, bugünün koşulları açısından
düşünmüyoruz. Ortaklaşa yerel yönetimlerle spor tesislerini yaparsak, hem kısa
sürede tamamlayabiliyoruz hem de yerel ihtiyaçlara daha sağlıklı cevap
verebiliyoruz ve bu şekilde çok sayıda tesis üretiyoruz. Ben, burada o konulara
girmek istemiyorum; ama, yeri gelmişken bir cümleyle söyleyeyim: Bugün
itibariyle, özellikle son üç üçbuçuk yıldır yılda dokuzyüze yakın semt sahası
üretiyoruz değerli arkadaşlarım. Tamamen marifet, bu anlayışın yerleşmiş
olmasından ve yerel yönetimlerin bunu sahiplenmesinden kaynaklanıyor. Bu
anlayış çerçevesi içerisinde velodromu yapmak istiyoruz; fakat, sizlerin de
gayretiyle, dediğim gibi, ortaklaşa yerel yönetimlerle bunu başaracağımızı
düşünüyorum. BAŞKAN - Teşekkür ederim
Sayın Bakan. Soru cevaplandırılmıştır. 7. - Bursa Milletvekili Faruk Çelik'in, amatör sporlar ve
tesisleşmeye ilişkin Devlet Bakanından (Fikret Ünlü) sözlü soru önergesi ve
Devlet Bakanı Fikret Ünlü’nün cevabı (6/1263) 8. - Bursa Milletvekili Faruk Çelik'in, Kalkınmada Gençlik
Projesine ilişkin Devlet Bakanından (Fikret Ünlü) sözlü soru önergesi ve Devlet
Bakanı Fikret Ünlü’nün cevabı (6/1268) BAŞKAN - Bursa
Milletvekili Sayın Faruk Çelik'in 2 sorusu var, okutuyorum: Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkanlığına Aşağıdaki sorumun Devlet
Bakanı Sayın Fikret Ünlü tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz
ederim.
1) Bakanlığınız döneminde
amatör sporlar ve tesisleşmeye ne tür katkılarınız olmuştur? Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkanlığına Aşağıdaki sorumun Devlet
Bakanı Sayın Fikret Ünlü tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz
ederim.
Bakanlığınızca Toplumsal
Kalkınmada Gençlik Projesi adı altında, ulusal gençlik kampları düzenlendi.
Ülkemizin değişik bölgelerindeki gençlerimiz bir araya getirilerek, aralarında
dostluk bağları kurmak ve bu gençlerin enerjilerini Anadolu'nun dört bir
köşesinde yapılan yol, okul, köprü, çeşme ve çevre temizliği gibi işlerde
kullanmak amaçlanmış idi. 1) Bu projenin
gerçekleştirilmesi kime ihale edildi? 2) Bu ihale Bakanlığınıza
kaç liraya mal oldu? 3) Projeden amaçlanan
gerçekleşti mi? 4) Bu proje kaç ilde
planlandı, kaç ilde gerçekleşti? 5) Kaç gencimizin projeye
katılımı amaçlandı, kaç gencimiz projeye katıldı? 6) Bakanlık imkânlarıyla
bu proje gerçekleştirilemez miydi? Bu projenin kurum harici bir şirkete ihale
edilmesi, kuruma olan bir güvensizliğin ifadesi değil midir? BAŞKAN - Buyurun Sayın
Bakan. DEVLET BAKANI FİKRET ÜNLÜ
(Karaman) - Sayın Başkan, değerli arkadaşlarım; Bakanlık dönemimde, çeşitli
kapasitede 17 adet spor salonu, 8 adet futbol sahası ve tribün, 4 adet gençlik
merkezi, 1 adet sporcu kamp eğitim merkezi, 1 adet güreş eğitim merkezi, 1 adet
stadyum ışıklandırması ve 3 adet kayakevi inşaatı bitirilmiş, semt spor
sahalarının sayısı 6 180'e ulaşmıştır. Yatırım programında yer
alan çeşitli projelerin ödenek nakli akışında ve fiyat farklarında büyük bir
sorun olmazsa, 9 adet spor salonu, 7 adet stat tribünü, 2 adet il hizmet
binası, 1 adet kamp tesisi, 1 adet gençlik merkezi ve 1 adet de açık yüzme
havuzunun yıl sonunda bitirilmesi planlanmıştır. Kaldı ki, bütün bunlar, hep
söylediğimiz gibi, yarım kalan tesislerdir değerli arkadaşlarım. Bizim,
temelini atıp, bitirmeye gayret ettiğimiz tesisler değildir, daha önceleri
temeli atılan tesislerdir. Yine, Tesisleri
Tamamlayın Adınızla Yaşasın Projesi çerçevesinde, yarım kalan spor tesislerinin
tamamlanması konusunda, Sabancı Vakfıyla yapılan protokolle, Antalya Merkez 2
500 kişilik spor salonu ve Aydın Doğan Vakfıyla yapılan protokolle, Gümüşhane
Merkez 500 seyircili spor salonu, il hizmet binası ve sporcu kamp tesisi
tamamlanmıştır. Yine, bu kapsamda,
özellikle, Plan ve Bütçe Komisyonunda görev yapan değerli milletvekili
arkadaşlarımızın ve ayrıca, valilerimizin, belediye başkanlarımızın, tesisleri
tamamlayarak yürüttükleri projeler vardır; onları da, önümüzdeki günlerde
açılışlarını yaparak, hizmete sunmayı planlıyoruz. Temel spor dalı olan
atletizmde iyi bir sporcu altyapısı oluşturmak için, 30 ilde zorunlu, diğer
illerde isteğe bağlı olarak, Türkiye genelinde, Atletizmi Geliştirme Projesi
başlatılmıştır. 2001 yılında, Adana,
Eskişehir, Samsun, Konya, Edirne ve
Karaman İllerindeki müstakil atletizm pistlerinin altyapıları tamamlanmış,
üstyapıyla ilgili çalışmalar devam etmektedir. Yıl sonunda, müstakil atletizm
pistleri tamamlanmış olacaktır. Ayrıca, Gazi
Üniversitesi, Hacettepe Üniversitesi, Orta Doğu Teknik Üniversitesi, Uludağ
Üniversitesi ve Celal Bayar Üniversitesiyle protokoller yapılmıştır. Üniversitelerimize
atletizm pisti yapımı için gerekli destek sağlanacaktır. Yine, Boğaziçi
Üniversitenin mevcut olan atletizm pistinin modernizasyonu için, Bakanlığıma
bağlı Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü katkı sağlayacaktır. 2002 yılında da, İçel,
Gaziantep, Diyarbakır, Sıvas, Erzurum, Bursa, Kocaeli, Manisa, Balıkesir ve
Denizli İllerinde atletizm pisti yapımlarına başlanılacaktır. Spor kulüpleri, teknik
direktörler ve sporcular, Spor Hizmet ve Faaliyetlerinde Üstün Başarı
Gösterenlerin Ödüllendirilmesine Dair Yönetmelikte belirtilen esaslar dahilinde
ödüllendirilmek suretiyle desteklenmektedir. Bu bağlamda, dönem içerisinde ödül
almaya hak kazanan 1 238 sporcu, teknik direktör, antrenör ve kulübe, toplam 6
trilyon 99 milyar Türk Lirası tutarında ödül verilmiştir. 30 Mayıs 2001
tarihinde düzenlenen ödül töreniyle, ödül almaya hak kazanan 54 sporcu, 23
antrenör ve 31 kulübümüze , toplam 11 287 adet cumhuriyet altını; 24 Temmuz
2001 tarihinde Başbakanlıkta yapılan törenle, hiç ödül almamış 21 olimpiyat
şampiyonu ve 12 dünya şampiyonuna, son yarım yüzyılın bir vefa borcu olarak,
357 milyar Türk lirası; 17-22 Ağustos 2001 tarihlerinde Galatasaray Spor
Kulübüne, şampiyonlar iigi çeyrek finali oynaması sebebiyle, 11 940 adet
cumhuriyet altını; 9 Ekim 2001 tarihinde Ankara'da düzenlenen törenle, ödül
almaya hak kazanan 231 sporcuya, toplam, 17 500 cumhuriyet altını karşılığı 1
697 560 000 lira verilmiştir. (Mikrofon otomatik cihaz
tarafından kapatıldı) BAŞKAN - Buyurun efendim. DEVLET BAKANI FİKRET ÜNLÜ
(Devamla) - Sayın Çelik'in sorularını cevaplandırmaya devam ediyorum. Toplumsal
Kalkınmada Gençlik Projemizle ilgili altı sorusu var Sayın Çelik'in. Değerli arkadaşlarım,
projenin tasarım, tanıtım ve bilgisayar programlarının yazılım ve
kullanımlarını içeren teknik konulardaki danışmanlık hizmetleri, Gençlik
Servisleri Merkezi Seyahat ve Turizm Şirketi tarafından yerine getirilmiştir.
Danışmanlık hizmetleri için adı geçen firmaya, KDV dahil, üç bölümde, toplam 87
milyar ödenmiştir. Cumhuriyetimizin ve geleceğimizin büyük güvencesi olan
gençlerimizin barış, dostluk, kardeşlik duygularını ve yurttaşlık bilincini
geliştirmek amacıyla başlatılan Toplumsal Kalkınmada Gençlik, Ulusal Gençlik
Kampları 2000 Projesindeki amaçlarımız gerçekleştirilmiş, hedefimize
ulaşılmıştır. Bu proje, 81 ilimizde planlanmış olup, deprem bölgesinde yer alan
Yalova, Sakarya, Düzce ile Siirt İlleri dışında 77 ilde gerçekleştirilmiştir.
Projeye 40 000 gencin katılımı amaçlanmış, 30 000 gencin katılımı sağlanmıştır.
Toplumsal Kalkınmada Gençlik, Ulusal Gençlik Kampları Projesinin, planlama,
programlama ve uygulanması Bakanlığıma bağlı Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğümüz
ile valiliklerimizin olanaklarıyla sağlanmış olup, ülkemiz gençliğine yönelik
bu kapsamda ilk defa düzenlenen böylesine büyük bir organizasyonun gerekli
kıldığı bazı teknik konuları içeren müşavirlik hizmetlerinin konularında uzman
kişi veya kurumlardan sağlanmış olması, bir güvensizlik olarak
değerlendirilmemelidir. Toplumsal Kalkınmada
Gençlik Kampları Projesi, ülkemiz gençliğine, bugüne kadar götürülen
hizmetlerin en önemlilerinden birisini oluşturmaktadır. Ülkemiz gençlerinin,
birlikte, hem ucuz bir tatil yapmak hem de ülkesiyle kucaklaşması düşüncesiyle
başlatılan bu projeye, 2001 yılında, uluslararası nitelik kazandırılarak, diğer
ülke gençlerinin ülkemiz gençleriyle hem ülkemizi tanımaları hem de geleceğe
yönelik köklü dostlukların kazandırılması amaçlanmaktadır. 2001 yılında, 23
ilde uluslararası, 21 ilde ulusal olmak üzere, düzenlenen kamplara, yurt
dışından 1 200 genç katılmıştır. Bu projenin, her yıl, bir önceki yıldan daha
güzel ve daha geliştirilmiş olarak sürdürülmesi Gençlik ve Spor Genel
Müdürlüğünün öncelikli bir programı olarak değerlendirilmektedir. Değerli arkadaşlarım,
gerçekten, Toplumsal Kalkınmada Gençlik Projesi çok sağlıklı bir şekilde
yürütülmektedir. İki yıl içerisinde aşağı yukarı 50 000'e yakın genç
katılmıştır ve bu kamplarda, gençlerimiz arasında, en küçük bir kırgınlığa, bir
tartışmaya, göze ve kulağa hoş gelmeyecek en küçük bir davranışa tanık olunmamıştır.
Bu, Türk gençliğinin, bir arada yaşama yeteneğinin, olgunluğunun da düzeyini
göstermesi açısından son derece önemlidir. Diğer ülkelerden katılan 1 200 kadar
gencimiz, bu yıl ilk kez katıldılar. Onlar da, ülkemizden, tahmin edeceğiniz
gibi, çok olumlu izlenimlerle ayrıldılar. Burada, öyle anlaşılıyor
ki, sorular, tabiî ki, bir ölçüde, Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğünün prestiji,
görev alanı düşünülerek de hazırlanmış
-o duyarlılık için de ayrıca teşekkür ediyorum- ama, takdir edersiniz
ki, bu tür kamplar, bu tür projeler sivil toplum örgütlerinin -bütün dünyada
böyle, bizde değil- öncülüğüyle daha sağlıklı yürütülmektedir ve katılım daha
çok olmaktadır. Devlet olarak, gençlik kamplarını -yalnız biz değil- yarım
yüzyıldır devam ettiriyoruz; ama, sayıları bu boyutta değildir; hiçbir zaman
olamıyor, yurt dışından da o tür kamplara ilgi olmuyor; ama, gençlerin
kendileri düzenledikleri zaman, kendileri öncülük ettikleri zaman, çok daha
fazla ilgi oluyor ve söylenildiği gibi, böyle büyük paralar da ödenmiyor
kendilerine; kaldı ki, ihaleyle yapılıyor. Çok sağlıklı bir şekilde sürdürmeye
devam ediyoruz. Çok teşekkür ediyorum
Sayın Başkan. BAŞKAN - Teşekkür ederim
Sayın Bakan. Sayın Faruk Çelik'in
soruları cevaplandırılmıştır. 9. - Amasya Milletvekili Akif Gülle'nin, Gençlik ve Spor
Genel Müdürlüğünün Amasya İlindeki yatırım ve projelerine ilişkin Devlet
Bakanından sözlü soru önergesi ve Devlet Bakanı Fikret Ünlü’nün cevabı (6/1303) BAŞKAN - Amasya
Milletvekili Sayın Akif Gülle'nin sorusunu okutuyorum efendim: Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkanlığına Aşağıdaki sorularımın
spordan sorumlu Devlet Bakanı Sayın Fikret Ünlü tarafından sözlü olarak
cevaplandırılması için gereğini saygılarımla arz ederim. Akif
Gülle Amasya Sorular: 1. - Gençlik ve Spor Genel
Müdürlüğü yatırım programında yer alıp, yapımına başlanılan Amasya Suluova
Stadyumu seyirci tribünü bugüne kadar tamamlanmamıştır. Tamamlanamama sebebi
nedir? Tribün ne zaman bitirilecektir? 2. - Yine, programda yer
alan Amasya Gümüşhacıköy Spor Salonu inşaatı da yarım bırakılmış olup,
bitirilmeyi bekleyen tesislerimiz arasında yer almaktadır. Söz konusu tesisi ne
zaman faaliyete geçirip yöre halkımızın hizmetine sunmayı düşünüyorsunuz? 3. - Amasya İlimiz için
2001 yılı projeleriniz nelerdir? BAŞKAN - Buyurun Sayın
Bakan. DEVLET BAKANI FİKRET ÜNLÜ
(Karaman) - Sayın Başkan, değerli arkadaşlarım; Sayın Akif Gülle'ye çok
teşekkür ediyorum. Diğer milletvekili arkadaşlarımızla, zaman zaman,
Bakanlığımıza gelip, Amasya İlimizin spor tesisleri konusunda bilgi alıyorlar;
çok da yararlı oluyor. Biz de, Amasya'da, her ilimizde olduğu gibi, spor
tesislerinin artırılması gayreti içerisindeyiz. Yine de, arkadaşıma,
sorularından ötürü teşekkür ediyorum. Amasya Suluova Stadyumu
tribün inşaatı il emanet komisyonu tarafından yapılmaktadır ve yüzde 80
oranında fizikî gerçekleşme sağlanmıştır. Söz konusu inşaatın tamamlanabilmesi,
inşaatın il emanet komisyonunca yapılması nedeniyle, büyük ölçüde, il özel
idaresi ve mahallinden temin edilecek finansman katkısına bağlıdır. Biz de,
Bakanlık olarak katkı yapmaya devam ediyoruz. Amasya Gümüşhacıköy Spor
Salonu inşaatı da il emanet komisyonu tarafından yapılmaktadır ve fizikî
gerçekleşme oranı yüzde 5'tir. Gerekli ödeneğin sağlanması halinde, yine, il
emanet komisyonu tarafından inşaatı tamamlanacaktır. Bizler de, yine, dediğim
gibi, katkı yapmaya devam edeceğiz. Devam eden proje stokunun
hacmi ve uygulanmakta olan ekonomik tedbirler nedeniyle yeni yatırımlara
başlanılması ne yazık ki mümkün görülmemektedir. Bu itibarla, mevcut durumda,
Amasya İliyle ilgili yeni projelere yer verilmesi, bu açıdan mümkün değildir;
ancak, değerli arkadaşlarımla son bir değerlendirme yaptık
-milletvekillerimizle, Amasya Milletvekillerimizle, Sayın Akif Gülle'yle
beraber- her zaman söylediğimiz gibi, valiliğimizin öncülüğünde, belediyemizle,
spor teşkilatıyla ortaklaşa, yüzme havuzlarını da büyütmek mümkün, onunla
birlikte, spor salonları da yapmak mümkün, hem de çok kısa sürede bunları
becermek mümkün. Çok teşekkür ediyorum
Sayın Başkanım. BAŞKAN - Teşekkür ederim
Sayın Bakan. Soru cevaplandırılmıştır.
10. - Bursa Milletvekili Teoman Özalp'in, Bakanlığın Bursa
İlindeki projelere İlişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi ve Devlet
Bakanı Fikret Ünlü’nün cevabı (6/1339) BAŞKAN - Bursa
Milletvekili Teoman Özalp'in soru önergesini okutuyorum: Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkanlığına Aşağıda belirttiğim
soruların Devlet Bakanı Sayın Fikret Ünlü tarafından sözlü olarak
cevaplandırılması hususunu arz ederim. Saygılarımla. Teoman
Özalp Bursa Sorular: Bursa-Yıldırım spor
salonu inşaatının bitirilmesi; Bursa-Merkez gençlik merkezî inşaatının
bitirilmesi; Bursa-Mudanya antrenman spor salonu inşaatının bitirilmesi;
Bursa-Karacabey kapalı yüzme havuzu inşaatının bitirilmesi; Bursa-Uludağ kayak
eğitim merkezî inşaatının bitirilmesi; Bursa-Nilüfer spor kompleksi inşaatının
bitirilmesi, mevcut 2001 yılı ödenek rakamlarıyla mümkün müdür? Bu projelerin
bir an önce bitirilmesi için, Bakanlık olarak bir çalışma yapıyor musunuz? BAŞKAN - Buyurun Sayın
Bakan. DEVLET BAKANI FİKRET ÜNLÜ
(Karaman) - Sayın Başkan, Sayın Özalp'a teşekkür ediyorum. Bakanlığıma bağlı Gençlik
ve Spor Genel Müdürlüğünün 2001 yılı yatırım programında, adı geçen projeler
yer almaktadır. Bursa-Yıldırım spor salonu, Merkez gençlik merkezî, Mudanya
spor salonu ihalesi, ne yazık ki yapılamamıştır; ancak, programda vardır. 4611
sayılı 2001 Malî Yılı Bütçe Kanununun 10 uncu maddesinin (a) bendi uyarınca,
bir işin ihale edilebilmesi için yılı ödeneğinin proje maliyetinin en az yüzde
10'u kadar olması gerekmektedir. Bu projelerin, söz konusu şartı yerine
getiremediği için, ihale edilmeleri, bu aşamada mümkün görülmemektedir. İhalesi yapılan Karacabey
kapalı yüzme havuzu, Uludağ kayak eğitim merkezi ile Nilüfer spor kompleksi
projesi kapsamında başlatılan 2 500 kişilik spor salonu inşaatlarında yeterli
fizikî gerçekleşme sağlanamadığı için, bu projelere iz ödenek tahsis
edilmiştir. Kısıtlı bütçe imkânları dahilinde fizikî gerçekleşmeler ve
uygulanmakta olan ekonomik politikalar doğrultusunda yılı içerisinde
tamamlanabilecek projeler dikkate alınarak hazırlanan 2001 yılı yatırım
programında yeterli ödenek tahsis edilemeyen projelere, önümüzdeki yıllar
yatırım programlarında öncelik tanınmasına gayret edilecektir. Teşekkür ediyorum Sayın
Başkan. BAŞKAN - Teşekkür ederim
Sayın Bakan. Soru cevaplandırılmıştır. 11. - Bingöl Milletvekili Mahfuz Güler'in, Bakanlığın Bingöl
İlindeki çalışmalarına ilişkin Devlet Bakanından (Fikret Ünlü) sözlü soru
önergesi ve Devlet Bakanı Fikret Ünlü’nün cevabı (6/1366) BAŞKAN - Bingöl
Milletvekili Sayın Mahfuz Güler'in sorusunu okutuyorum: Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkanlığına Aşağıdaki sorularımın
Devlet Bakanı Sayın Fikret Ünlü tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz
ederim. Mahfuz
Güler Bingöl 1- Bingöl İline bağlı
Kığı ve Solhan İlçelerinde 1992 yılında yapımına başlanan spor salonlarının
yarım kalan inşaatı ne zaman bitirilecektir? 2- Bingöl-Genç İlçesinde
bulunan futbol sahası, Türkiye'de drenajı yapılmayan tek stadyumdur. Bu konuyla
ilgili herhangi bir çalışmanız var mı? 3- Türkiye profesyonel
liginde mücadele edip de, çim sahası olmayan tek takım Genç Telekom Spordur.
Genç İlçesinde bulunan futbol sahasını çimlendirmeyi düşünüyor musunuz? 4- Düşünüyorsanız
çalışmalara ne zaman başlamayı planlıyorsunuz? 5- Bingöl Merkezinde
ihtiyaçlara cevap veremeyen ve oldukça eski bir spor salonu vardır. Bingöl
halkının ve gençlerin spor ihtiyaçlarına cevap verebilecek yeni bir spor
salonunu yapmayı düşünüyor musunuz? 6- Düşünüyorsanız
başlatılan herhangi bir çalışmanız var mı? BAŞKAN - Buyurun Sayın
Bakan. DEVLET BAKANI FİKRET ÜNLÜ
(Karaman) - Sayın Başkan, değerli arkadaşlarım; Sayın Güler'e çok teşekkür
ediyorum. Bingöl-Solhan spor
salonu, inşaatı bitirilerek yöre halkının hizmetine sunulmuştur. Kığı spor salonu inşaatı
ise yatırım programımızda yer almakta olup, 2003 yılında tamamlanması
planlanmıştır. Yeterli ödenek temin edilmesi halinde, adı geçen tesisin daha
önce bitirilmesine de gayret edilecektir. Bingöl-Genç İlçemizin çim
yüzeyli futbol sahasının ve drenajının, gerekli ödeneğin temin edilmesi halinde
ve bütçe imkânları doğrultusunda en kısa sürede gerçekleştirilmesini
hedefledik, onu amaçlıyoruz; inşallah kısa sürede tamamlarız. Kısıtlı bütçe imkânları
dahilinde, hepinizin -sürekli söylüyoruz- takdir edeceği gibi, ekonomik
kalkınma süreci içerisinde, bütün spor tesislerimizi, yerel yönetimlerin de
katkılarıyla -bunların tümü yarım kalan tesislerdir- bitirmeye gayret ediyoruz.
Şu kadarını söyleyeyim: 4 200 yarım kalan spor tesisimiz aşağı yukarı 2 000'in
altına indi. Bütün valilerimizin ve belediyelerimizin gayretleriyle, bu konuda
büyük mesafe aldık. Aynı politikalarımızı, aynı tutarlılıkla ve kararlılıkla
sürdürebilirsek, sanıyorum, bir süre sonra, bu görevi yürütecek olan hangi
değerli milletvekili arkadaşımız olursa, bütün yarım kalan tesisler
tamamlanmıştır diye, bu müjdeyi iki yıl içerisinde verebilir. Biz istiyoruz ki,
bütün futbol sahalarımız çim yüzeyli olsun; ama, eldeki olanaklar çerçevesi
içerisinde bunu yapmaya gayret ediyoruz. Çok teşekkür ediyorum
Sayın Başkan. BAŞKAN - Teşekkür ederim. Sayın Mahfuz Güler'in
sorusu cevaplandırılmıştır. MAHFUZ GÜLER (Bingöl) -
Teşekkür ediyorum efendim. BAŞKAN - Sayın Güler de
teşekkür ediyor. 12. - Bursa Milletvekili Teoman Özalp'ın,
Bursa-Osmangazi-Tuzaklı Köyünün spor sahası ihtiyacına ilişkin Devlet
Bakanından (Fikret Ünlü) sözlü soru önergesi ve Devlet Bakanı Fikret Ünlü’nün
cevabı (6/1538) BAŞKAN - Son olarak,
Bursa Milletvekili Sayın Teoman Özalp'in sorusunu okutuyorum: Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkanlığına Aşağıda belirttiğim
soruların Devlet Bakanı Sayın Fikret Ünlü tarafından sözlü olarak
cevaplandırılması hususunu arz ederim. Saygılarımla. Teoman
Özalp Bursa 1- Bursa Osmangazi İlçesi
Tuzaklı Köyünün ihtiyaç duyduğu spor sahası için Bakanlığınızca bir çalışma
yapıyor musunuz? İhtiyaç duyulan spor sahasının yapılması için, imkânlar
çerçevesinde bir ödenek tahsisi mümkün müdür? BAŞKAN - Buyurun Sayın
Bakan. DEVLET BAKANI FİKRET ÜNLÜ
(Karaman) - Sayın Başkan, Sayın Özalp'e de tekrar teşekkür ediyorum. Değerli arkadaşlarım,
spor salonları konusunda bütün söylediklerimi yenilemek istemiyorum. Spor
sahaları, semt sahaları konusunda, teşkilat, çok dinamik bir çalışma
yürütmektedir. Sanıyorum, Plan ve Bütçe Komisyonu konuşmalarında ve Genel
Kurulda da, burada bulunan arkadaşlarımızın dikkatlerinden kaçmamıştır; bunlar
başarıyla sürdürülen projeler. O nedenle, Bursa Orhangazi İlçesi Tuzaklı
Köyünün de ihtiyaçları bu çerçeve içerisinde değerlendiriliyor. En kısa
zamanda, Tuzaklı Köyünün ihtiyacını da karşılayacağımızı umuyorum. Değerli
Milletvekilimiz Teoman Özalp de, yine, takip eder, köyümüze bir spor tesisi
kazandırırız. Sabrınız için,
anlayışınız için çok teşekkür ediyorum. Hepinizi saygıyla selamlıyorum
Sayın Başkanım. (DSP sıralarından alkışlar) BAŞKAN - Teşekkür ederim
Sayın Bakan. Soru cevaplandırılmıştır.
Sayın Bakan, size ayrıca
teşekkür ediyoruz. Diliyoruz ki, diğer bakan arkadaşlarımız da, kendilerini
ilgilendiren konularda buraya gelip, milletvekili arkadaşlarımızın sorularına
cevap versinler. Sayın milletvekilleri,
böylece, gündemin sözlü sorular kısmının 65, 107, 108, 206, 254, 268, 273, 277,
301, 334, 357 ve 507 nci sıralarındaki sorular cevaplandırılmıştır. Şimdi, başa dönüyoruz... MÜCAHİT HİMOĞLU (Erzurum)
- Sayın Başkan... BAŞKAN - Buyurun Sayın
Himoğlu. MÜCAHİT HİMOĞLU (Erzurum)
- Sayın Bakana bir sorum vardı; ama, Sayın Bakan gittiler. BAŞKAN - Burada sözlü
soruları görüşüyoruz ve böyle bir usulümüz yok. Siz de sözlü soruyu sorun. MÜCAHİT HİMOĞLU (Erzurum)
- Şöyleydi Sayın Başkan: Gençlik Spor Genel Müdürlüğüne bağlı illerde çalışan
işçiler, her yıl 9 ay çalışıp 3 ay dışarıda kalıyorlar. Bu sene nasıl olacak? BAŞKAN - Ormandakiler de
öyle... Her bakanlıkta böyle işçiler var; hükümet buna el atsın. Yani, geçici
çalışan bütün işçilerimize hükümetimiz kadro verirse, hepimiz bundan mutlu
oluruz. Teşekkür ederim efendim. Sayın milletvekilleri,
gündemimizin "Sözlü sorular" kısmındaki çalışmalarımıza devam
ediyoruz. 13. - Bursa Milletvekili Mehmet Altan Karapaşaoğlu'nun,
eğitime katkı payı adı altında toplanan paralara ve deprem yardımlarına ilişkin
Başbakandan sözlü soru önergesi (6/880) BAŞKAN - Cevap verecek
Sayın Bakan?.. Yok. Bu soru 3 birleşim
cevaplandırılmadığından, İçtüzüğün 98 inci maddesi uyarınca, sözlü soru,
gündemden çıkarılarak yazılı soru haline dönüştürülmüştür. 14. - Bursa Milletvekili Ahmet Sünnetçioğlu'nun,
Amerika'daki lobi çalışmalarına ilişkin Dışişleri Bakanından sözlü soru
önergesi (6/882) BAŞKAN - Soruyu
cevaplandıracak Bakan?.. Yok. Bu soru da, 3 birleşim
cevaplandırılmadığı için, sözlü soru gündemden çıkarılarak, yazılı soru haline
dönüştürülmüştür. 15. - Bursa Milletvekili Ahmet Sünnetçioğlu'nun, okullarda
öğrencilerden toplanan paralara ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru
önergesi (6/884) BAŞKAN - Soruyu
cevaplandıracak Bakan?.. Yok.. Bu soru da 3 birleşim
cevaplandırılmadığı için, sözlü soru gündemden çıkarılarak yazılı soruya
çevrilmiştir. Sayın Sünnetçioğlu
burada; ama, konuşmak istemediği için söz vermiyorum. 16. - Balıkesir Milletvekili İsmail Özgün'ün, Köy Hizmetleri
Genel Müdürlüğü'ndeki geçici işçilerin kadro sorunlarına ilişkin Devlet
Bakanından (Mustafa Yılmaz) sözlü soru önergesi ve Devlet Bakanı Mustafa
Yılmaz’ın cevabı (6/888) BAŞKAN- Soruyu
cevaplandıracak Bakan?.. Burada. Soruyu okutuyorum: Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkanlığına Aşağıdaki sorularımın
ilgili Devlet Bakanı tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasına delaletinizi
saygılarımla arz ederim. İsmail
Özgün Balıkesir 1- Köy Hizmetleri Genel
Müdürlüğü bünyesinde çalışmakta olan ve sayıları Balıkesir İlinde 235, Türkiye
genelinde 29 622 olan geçici işçilerin kadro sorunlarının çözümü için herhangi
bir çalışma var mıdır? 2- Geçici işçilerin kadro
talepleri ne zaman karşılanacaktır? 3- Bugüne kadar
kullanamadıkları ifade edilen aylık izin haklarının verilmesi düşünülüyor mu? 4- Her yıl aynı derece
üzerinden çalıştırılmaları doğru mudur? Doğru değilse, herhangi bir düzenleme
söz konusu mudur? 5- Geçmiş yıllardaki ara
boşluklara zorunlu tasarrufların aktarılması düşünülüyor mu? 6- Geçici işçiler uzun
yıllardır vaat edilen daimî kadroların 2001 toplusözleşme döneminde net olarak
sonuçlanmasını beklemektedirler. Acaba bu beklentiler olumlu sonuçlanacak
mıdır? BAŞKAN- Buyurun Sayın
Bakan. Süreniz 5 dakika efendim.
DEVLET BAKANI MUSTAFA
YILMAZ (Gaziantep)- Sorumuz birkaç madde Sayın Başkanım. BAŞKAN- Tamam da, birkaç
madde olması neticeyi değiştirmiyor. Zaten kadroyu verdiniz. DEVLET BAKANI MUSTAFA
YILMAZ (Gaziantep)- Evet. Sayın Başkanım, değerli
milletvekili arkadaşlarım; milletvekilimizin sorduğu soru, herhalde, tarihini
tam bilmiyorum; ama, eski tarihli olsa gerek. Ben, 55 inci hükümetin
gelişiyle birlikte Köy Hizmetlerinden sorumlu Devlet Bakanı olunca, önümde
-tabiî ki, Türkiye'nin sorunları bitmez; ama, en büyük sorunlarından birisi-
Köy Hizmetlerinde çalışan mevsimlik işçilere kadro verilmesi konusu vardı.
Genelde 3-5 ay çalışıp 7 ay çalışmayan bu işçi arkadaşlarımız, 5 aylık sigortalı
oldukları için, bir insanın emekli olması için de şu kadar sigortalı gün
olmasından dolayı topladığımız zaman -o zamanın koşullarında- bir işçinin,
çalışarak -böyle beş ay çalışıp, yedi ay boş gezerek, çalışarak- emekli olması
olanağı yoktu. Yani, bunun adına, o zaman "mezarda emeklilik"
deniliyordu. Bunu çözmek için elimizi kolumuzu çemredik ve çalışmaya başladık.
Uzun süreli bir çalışma yaptık; bu konuda, sabırla, sabrederek uzun süreli bir
çalışma yaptık. Şöyle ki, Köy Hizmetlerinden emekli olan işçi arkadaşlarımızın
yerine bir tane insan almadan... Aşağı yukarı beş yıla yakındır bu işin, bu
kurumun Bakanlığını yapıyorum ve şu ana kadar da bir kişi almadım. Onu da açık
açık burada söyleyeyim; çünkü, yeni işçi almak, bu çalışan arkadaşlarımızın
hepsinin hakkını geriye atmak anlamına gelecekti. Geldiğimizde işçi sayısı
çok fazla abartılmıştı, çoğaltılmıştı. Biz dedik ki... Yani, tabiî ki, işçi
alarak birkaç kişiyi memnun etmek her siyasetçinin şeyidir, ister; ama, ben,
oradaki, o andaki devlet çıkarını göz önünde bulundurarak, düşünerek, kimseyi
almamam gerektiğine, içeridekilerin sorununu çözmem gerektiğine inandım ve uzun
bir çalışma yaptım. 46 000 işçi arkadaşımızın önce bir 10 000-15 000 kişisini,
Millî Eğitim Bakanlığı, Spor Genel Müdürlüğü ve çeşitli yerlere -ihtiyacı olan
yerlere- yine Meclisimizden çıkardığımız 1 maddelik bir yasayla devrettik.
Geriye kalan 29 000 arkadaşımız yine mücadeleye devam ettiler; aynı sıkıntılar
çekildi. Sonradan, bunu, 57 nci hükümet döneminde Bakanlar Kurulumuza getirdik.
Sağ olsunlar, burada, tüm Bakanlar Kurulu üyelerimiz ve bize Mecliste destek
veren muhalefet ve iktidar dahil; çünkü, bu konuda hiçbir muhalefet
milletvekili de bütçede konuşurken "bunlar olmasın" diye, benim
karşımda bir şey söylemedi. Bu işin içerisinde
Meclisin gönlü vardı, herkesin gönlü vardı. Hükümetimiz bu kararı aldı, 57 nci
hükümetimiz... Özellikle, üç partinin genel başkanı liderlerimizin bu konuda
büyük destekleri oldu ve biz, Köy Hizmetlerinin mevsimlik işçileriyle
beraber... O arada tarım devreye girdi. Çok sayıda insanımız Tarım
Bakanlığında, Orman Bakanlığında... Bu mevsimlik işçileri, 2 Şubat 2001
tarihinde, hükümetimiz, kadroya kavuşturdu. Arkadaşlar, şimdi bu
arkadaşlarımız eğer girmemiş olsalardı, kadrolu olmamış olsalardı, bugün, Köy
Hizmetlerinde gerçekten, makinenin üzerine binecek şoför... Örnek vereyim: Bir
Osmaniye'de, herhalde, bu arkadaşlarımız kadrolu olmasaydı, kamyon kullanacak 3
tane şoför yoktu. Bugün, Türkiye'nin her yerinde kar mücadelesi veriyorlar;
herkes görüyor. Türkiye Cumhuriyetinin köylerinde, sekiz yıllık eğitimin devam
ettiği yerlerde, etmediği yerlerde Türk köylüsünün şehre yetişmesi için
ellerinden gelen gayreti gösteriyorlar ve bu arkadaşlarımız, bu kadroyu aldılar
ve bence, çalışmalarıyla bunu da hak ettiler; bu sene çok daha hak ettiler,
herkes görüyor. Bundan dolayı bu işçi sorunu bitmiştir. Kar makineleri geldi. Bu
vesileyle onu söyleyeyim. Bu kar makinelerimizi şimdi gönderiyoruz, o
işçilerimizin bu görevi yapmaları için. Kar makinelerinin gönderilmesinde de
hiçbir parti ayrımı yapmadan... Bu işçi arkadaşlarımızın hiçbiri, biraz önce
söylediğimiz gibi, bizim dönemimizde girmiş değil; ama, kimin döneminde girerse
girsin, sonuçta insan, biz bunlara bu şekilde baktık. Hatta, bir anımı
anlatayım: Bu kadro öncesi, ben, Gaziantep'te seçim çalışması yaparken, bir
grup işçi arkadaşımızın -olabilir, işçi serbesttir siyaset yapar- seçim
sırasında saat 17.00'den sonra Doğru Yol Partisinin, ilgili olduğu partisinin
bayrağını alarak karşı sokaktan geldiklerini bana söylediler -ben bakanken-
dediler ki, "ya, sen geliyorsun, bak işçiler Doğru Yol Partisini
destekliyor." Gayet doğal... Ben dedim ki, beni görüp utanmasınlar, bunlar
şimdi bakanlarını görür, belki canları sıkılır diye hemen sokağın öbür yanına döndüm
ve yolumu başka bir caddeye giderek değiştirdim. Böylece, onları da hiç
görmedim. Yani, böyle bir çalışma yaptık. Onlar da insandır, her partiyi tercih
edecekler. Tabiî ki, işçiler memur gibi değil, siyaset yapma şeyleri biraz daha
fazla. Biz, bunların hiçbirine aldırmadan, onların insan olduklarına bakarak, o
işçilerin hak ettiğine bakarak kadrolarını verdik... (Mikrofon otomatik cihaz
tarafından kapatıldı) BAŞKAN - Sayın Bakan,
toparlar mısınız efendim. Buyurun. DEVLET BAKANI MUSTAFA
YILMAZ(Devamla) - Şimdi, makineleri de, yine, parti ayrımı, şehir ayrımı
yapmadan, Genel Müdürlüğümüzde, DSP'nin oylarının çok olduğu illere değil,
karın çok olduğu illere diye emir veriyorum, kar nerede çoksa makine oraya
gidecek. Yani, benim oyum şurada çok, DSP'ye şurası az verdi, şurası çok verdi
hesabı yok; nerede kar çoksa, oraya gönderiyorum makineleri ve orada
çalışmalarını yapıyorlar. Arkadaşıma tekrar
teşekkür ediyorum, soruyu sorduğu için. İşçilerimiz 2 Şubatta girmiştir, 2
Şubatı kutlamışlardır, doğum günleri ilan etmişlerdir. Köy Hizmetlerine,
köylümüze, Türk köylüsüne hayırlı olsun bu karar. Buradan, emeği geçen herkese
tekrar teşekkür ediyorum. Başta, Başbakanımız Bülent Ecevit olmak üzere, diğer
liderlerimizin, herkesin katkısı vardır; bizim de çalışmalarımız vardır. Bu
olay Türkiye'de bitmiştir; ama, buna rağmen kimse demesin ki "70 000
kişilik kadrodan 29 000 insana kadro verdiler, bunlar ne yapıyor, bu hükümet ne
yapıyor?" 76 000'den aldığımız işçi sayısını da 49 000'e düşürmüşüz, bu
insanların kadro almasına rağmen. Yani, ben Bakan olduğumda, Köy Hizmetlerinde
çalışan işçi sayısı 76 000, şu anda, kadrolar dahil, çalışan işçi sayısı 49
000. Memleketimize, köylümüze
hayırlı olmasını diliyorum, teşekkür ediyorum. Sağ olun, var olun.
(Alkışlar) BAŞKAN - Teşekkür ederim
Sayın Bakan. Soru cevaplandırılmıştır. 17. - Muğla Milletvekili Hasan Özyer'in, tabiî afet
nedeniyle İller Bankasınca dağıtılan ek ödeneğe ilişkin Bayındırlık ve İskân
Bakanından sözlü soru önergesi (6/889) BAŞKAN - Soruyu
cevaplandıracak Bakan?.. Yok. Soru üç birleşim
cevaplandırılmadığı için, İçtüzüğün 98 inci maddesine göre, sözlü soru,
gündemden çıkarılarak yazılı soru haline dönüştürülmüştür. 18. - Bursa Milletvekili Faruk Çelik'in, otomotiv yan
sanayiinde uygulanan şase tadilat projesine ilişkin Sanayi ve Ticaret
Bakanından sözlü soru önergesi (6/891) BAŞKAN - Soruyu
cevaplandıracak Bakan?.. Yok. Bu soru da üç birleşim
cevaplandırılmadığı için, İçtüzüğün 98 inci maddesine göre, sözlü soru,
gündemden çıkarılarak yazılı soru haline dönüştürülmüştür. 19. - Bursa Milletvekili Faruk Çelik'in, Bursa-İznik'te dolu
yağışından zarar gören çiftçilere ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü
soru önergesi (6/896) BAŞKAN - Soruyu
cevaplandıracak Bakan?.. Yok. Bu soru da üç birleşim
cevaplandırılmadığı için, İçtüzüğün 98 inci maddesine göre, sözlü soru,
gündemden çıkarılarak yazılı soru haline dönüştürülmüştür. 20. - Konya Milletvekili Özkan Öksüz'ün, Konya İlindeki
okullara ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/897) BAŞKAN - Soruyu
cevaplandıracak Bakan?.. Yok. Bu soru da üç birleşim
cevaplandırılmadığı için, İçtüzüğün 98 inci maddesine göre, sözlü soru,
gündemden çıkarılarak yazılı soru haline dönüştürülmüştür. 21. - Konya Milletvekili Özkan Öksüz'ün, Konya İlindeki
eğitim ve öğretim faaliyetlerine ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru
önergesi ve yazılı soruya çevrilmesi nedeniyle konuşması (6/898) BAŞKAN - Soruyu
cevaplandıracak Bakan?.. Yok. Ancak, bu soru da üç
birleşim içinde cevaplandırılmadığı için sözlü soru gündemden çıkarılarak
yazılı soru haline dönüştürülmüştür. ÖZKAN ÖKSÜZ (Konya) -
Sayın Başkan, bu önergem üzerinde konuşmak istiyorum. BAŞKAN - Sayın Öksüz'ün
söz talebi var; buyurun efendim. Süreniz 5 dakika efendim. ÖZKAN ÖKSÜZ (Konya) -
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bu soru önergemi 31.10.2000 tarihinde
vermişim. Aşağı yukarı birbuçuk yıla yakındır bu sorularımın cevabını alamadım
ve maalesef bugün de Sayın Bakanımız sorularıma cevap vermemiştir. Sayın Başkan, Millî
Eğitim Bakanı Sayın Metin Bostancıoğlu'nun, sözlü olarak cevaplandırması
istemiyle hazırlamış olduğum bu önergelerim, Konya İlinde mevcut olan sorunlara
dikkati çekmek, 2000-2001 öğretim yılı içerisinde, Konya'daki okul, öğretmen ve
ihtiyaçların ne olduğunun tespit edilmesine yörelikti; ancak, sorularım
zamanında cevaplandırılamadığı için 2000-2001 öğretim yılında yaşanan
sorunların ne olduğu artık pek önemli değildir; önemli olan mevcut sorunlardır
şu anda. Çok büyük reform olduğu
ve eğitimdeki sorunları çözeceği iddia edilen kesintisiz sekiz yıllık eğitime
geçilmiş olmasına rağmen, ne verilen sözler tutuldu ne de eğitimde sorunlar
çözülebildi. "Okulsuz köy
kalmayacak" denilmesine rağmen hâlâ çoğu köylerimizde okullar kapalıdır.
"Çocuklarımız, 25-30 kişilik sınıflarda bilgisayarlı eğitim yapacak"
denildiği halde hâlâ çocuklarımız, 70 ve 80 kişilik sınıflarda eğitim
yapmaktadır ve bilgisayarlı eğitime geçilmemiştir. "Taşımalı eğitime son
verilecek" denildiği halde öğrenciler hâlâ eşek ve at sırtlarında okullara
gitmekte veya trafik kazalarında hayatlarını kaybetmektedirler. "Eğitime
katkı payı" adı altında -her vatandaştan- katrilyonlarca para toplanmasına
rağmen toplanan paralar israf edilmektedir. Ülke çapında okul ihtiyacı had
safhadadır. Toplanan paralarla bırakın okul yapmayı çoğu okullarımızın onarımı
dahi yapılamamıştır. Ödenek yetersizliği bahane edilerek, okullarımıza yeterli
yakacak verilmediği için, öğrenciler, soğukta eğitim görmekte veya okullar,
soğuktan dolayı kapanmış durumdadır. "Kayıt parası
alınmayacak" denilmesine rağmen, devletin yeterli para gönderemediğinden
yakınan okul idarecileri, öğrenci velilerinden kayıt parasını zorla almaktadır.
Öğrencilerden hâlâ vakıf paraları toplanmakta, vermeyen öğrenciler tehdit
edilmektedir. Öğretmen olmadığı için
çoğu okullarımız kapalı, çoğunda da dersler boş geçmektedir. Öğretmen açığını
gidermek isteyen millî eğitim müdürlükleri, vekil öğretmen adı altında,
dersleri, diğer mesleklerden insanlara verdirmektedirler. Basın organlarından
öğrendiğimiz kadarıyla, son dört yıl içerisinde, üniversitelerden 24 000
öğrenci atılmış, Millî Eğitim Bakanlığınca da, kılık kıyafet yönetmeliğine
uymadığı gerekçesiyle yüzlerce öğretmenin görevine son verilmiştir. Sayın Millî Eğitim
Bakanına sormak lazım: Hem devlet bütçesinden hem de eğitime katkı payından
toplanan katrilyonlarca para nereye gitmektedir? Çarpık eğitim sistemimiz
ne zaman düzelecek? Ne zaman, eğitime en
düşük payı veren Nijerya, Uganda, Zambiya, Bangladeş gibi ülkeler klasmanından
kurtulacağız? Ne zaman, çocuklarımız, Avrupa
Birliği standartlarında eğitim ve öğretim göreceklerdir? Bu duygularla hepinize
sevgi ve saygılarımı sunarım. (AK Parti sıralarından alkışlar) BAŞKAN - Teşekkür ederim
Sayın Öksüz. 22. - Konya Milletvekili Özkan Öksüz'ün, Konya İlinde
inşaatı devam eden sağlık kuruluşlarına ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru
önergesi (6/909) BAŞKAN - Soruyu cevaplandıracak Sayın Bakan?.. Yok. Bu sözlü soru da,
İçtüzüğün 98 inci maddesine göre, üç birleşimde cevaplandırılmadığı için,
gündemden çıkarılarak yazılı soru haline dönüştürülmüştür. 23. - Samsun Milletvekili Musa Uzunkaya'nın,
Samsun-Vezirköprü Devlet Hastanesinin personel ihtiyacına ilişkin Sağlık
Bakanından sözlü soru önergesi ve yazılı soruya çevrilmesi nedeniyle konuşması
(6/911) BAŞKAN - Soruyu cevaplandıracak Sayın Bakan?.. Yok. Bu sözlü soru da,
İçtüzüğün 98 inci maddesine göre, üç birleşimde cevaplandırılmadığı için,
gündemden çıkarılarak yazılı soru haline dönüştürülmüştür. Sayın Uzunkaya'ya da, 5
dakika konuşmak üzere söz verilmiştir. Buyurun. Süreniz 5 dakikadır. MUSA UZUNKAYA (Samsun) -
Teşekkür ediyorum Sayın Başkan. Sayın Başkan, değerli
arkadaşlar; bu soru önergemi 11.6.2000 tarihinde verdim. Demin bir espriyle
"milattan önce" kavramı oydu. Bu, 20 nci Yüzyılda verildi, şu anda 21
inci Yüzyıldayız ve bakanlarımız Ankara'da; Amerika'ya giden iki üç bakan var; diğerleri Genel Kurulda
değil. Amerika'da olsalardı, belki bir IMF yardımı, katkı bekliyor olabilirdik
onlar adına; ama, bakanlar burada; neden cevaptan imtina ediyorlar bilmiyorum. Şimdi, değerli
arkadaşlar, bakınız, Türkiye'de, genelde, ciddî anlamda bir sağlık sorunuyla
karşı karşıyayız. Ben, özelde, sorularımda, Samsun'un -140'tan fazla köyü olan bir ilçesi- Vezirköprü İlçesinin sağlık
hizmetlerinin ciddî sıkıntıları olduğunu dile getirdim ve o dönemde,
Vezirköprü'nün bazı köylerinde toplu çocuk ölümlerine sebep olan vakalar
yaşanmıştı; basına da intikal etti. "Bunların önlenmesi için,
Bakanlığımızın tedbirleri nelerdir" diye sorduk ve yine, bunlarla ilgili
-ciddî önlem, hastalığın gerçek mahiyetinin ne olduğuna dair- bugüne kadar,
Bakanlık, bize, lütfedip, bir cevap verme tenezzülünde bulunmamıştır.
Dolayısıyla, ben, millete, Sayın Bakanı şikâyet ediyorum; basında, çıkıp,
sosyal güvenlikten sorumlu bakanla, eczacılarla sürtüşmesi, tartışması yerine,
sorunları çözsünler, meseleleri halletsinler diye bekliyoruz Sağlık Bakanından,
bakanlardan. Bakın, eczanelerin tümü
kapalı bugün; kuyruklar -televizyonlarda izliyoruz- neredeyse kilometrelere
ulaştı. Bakanlık bu konulara çare bulsun; eczacıların yüzde 10 kârı, avantajı,
imkânı neyse, bunlarla uğraşacağına, hükümetin üç ortağı bir araya gelsin, şu
hasta üzerinden, ölmekte olan hasta üzerinden kefen parası, KDV almaktan bu
hükümet önce vazgeçsin. Ne demek yüzde 18?!. Yahu, hasta; ölümle pençeleşiyor,
serumu alınacak, ilacı alınacak, hâlâ hastadan yüzde 18... Sağlık Bakanı
bunları çözmeli. Bakın, Vezirköprü
İlçemizde -günlerdir, yerel medyada yayınlandı- diyaliz makinesi var; ama,
gerekli altyapı olmadığı için, böbrek hastaları -Samsun'a 140 kilometre mesafe-
buradan gidip gelemiyor, gerekli altyapı olmadığı için, imkân olmadığı için. 8 tane sağlık ocağı var
köylerinde -dediğim gibi, çok geniş bir ilçe köyleri itibariyle- sağlık
ocaklarında doktor yok. 20'den fazla sağlık evi var; eleman yok. Merkezde
sağlık personeli eksik. Geçtiğimiz iki yıldan beri, devlet memurluğu sınavına
girmiş ve sınavı kazanmış bu kadar sayıda insanlardan dağıtım yapıldı,
Samsun'un birçok ilçesi hâlâ aynı sıkıntıyı yaşıyor; ama, az önce arz ettiğim
gibi, özelde de, Vezirköprü de aynı sıkıntıyı maalesef yaşamaktadır. Acil
olarak nöroloji, fizik, cildiye, çocuk hastalıkları ve diğer alanlarda elemana
ihtiyaç var. Özellikle, Öğülü bölgesi, Sarıdibek bölgesi -ki, Vezirköprü'ye
ulaşımı ciddî anlamda sorun olan bölgedir, burada 8 civarında köyümüz var- acil
bu bölgedeki sağlık ocak ve evlerine sağlık elemanlarının acil olarak verilmesi
lazım. Ama, arz ettiğim gibi,
Sağlık Bakanımızın, diğer bakanlıklarda olduğu gibi, sorunları çözmek yerine,
bazı özel gündemler oluşturması, bizi siyaset adına üzmektedir;şahısları adına
da üzülmekteyiz. Değerli arkadaşlar, bu
arada sözü gelmişken, yeri gelmişken, yöreyle ilgili bir talebi de hükümete bu
vesileyle intikal ettirmek istiyorum. Samsun- Bafra Ziraat Odasının az önce
bana intikal eden bir faksı var; faksta diyor ki: "Elektrik tüketiminde,
özellikle Bafra yöremizde Anadolu'nun birçok bölgesinde tarımda elektrik
ziyadesiyle kullanılıyor." Elektrik borçlarının 28.12.2001 tarihine
kadar taksitlendirilerek ödenmesi talep edilmişti hükümet tarafından; ancak,
onlar, bu tarihe kadar, ürün bedellerini, sattıkları ürünlerin bedellerini
alamadılar. Örneğin, tütün,
bugünlerde piyasaya çıkacak, fiyatı belli değil.Tütünün bugün fiyatı... Zaten,
tütünü katlettik; bölgem, tütün üreticisi bir bölgedir, tütüne bugün takriben 4
milyonun üzerinde -en az- bir ücret tespit edilmelidir ve bir an önce de
piyasası açılmalıdır. İşte, bir taraftan
devletin alacağını tahsilde vatandaş sıkıntıya sokulurken öbür taraftan
taksitlendirmede taksidini dahi, ürettiği tarım ürününün bedelini alamadığı
için ödeyemeyen çiftçi, iki katlı borç ve sıkıntı altına girmektedir. Dolayısıyla, bu sadece
Bafra Ziraat Odasının değil, belki Türkiye'nin sorunu mutlaka; bu
taksitlendirmeyi -en az- marta kadar tehir etmek lazım; çünkü, tütünün fiyatı
daha verilecek. Pancar ürünü satıldı;
parası daha henüz daha tahsil edilmedi Dolayısıyla, tarım
sektörüyle meşgul olan arkadaşlarımıza böyle bir kolaylığın sağlanmasında yarar
var. Özellikle dikkat çekiyorum, ben sigara içen birisi değilim; ama,
Marlboro'nun 20 gramı 2 100 000 lira, bir kilogram tütün, yani Marlboro 110 000
000 lira, yani Anadolu tütünü, tütüncüsü... (Mikrofon otomatik cihaz
tarafından kapatıldı) BAŞKAN - Efendim,
teşekkür ederim. MUSA UZUNKAYA (Samsun) -
Arkasından gelen önergemde gerisini tamamlarım Sayın Başkan. Sağ olun. BAŞKAN - Peki, teşekkür
ederim, sağ olun efendim. Sayın milletvekilleri,
böylece, sözlü sorular için ayrılan 1 saatlik süre bitmiştir. MUSA UZUNKAYA (Samsun) -
Bir tanesini daha alsaydınız da sözlerimi bitirseydim Sayın Başkan. BAŞKAN - Süre bitti
efendim... MUSA UZUNKAYA (Samsun) -
Var, orada 2-3 dakika daha var Başkanım. BAŞKAN - Geçti...
Geçti... MUSA UZUNKAYA (Samsun) -
2-3 dakika daha var... BAŞKAN - 16.10'da başladık... MUSA UZUNKAYA (Samsun) -
Konuşmamı bitirmiş olacaktım efendim. BAŞKAN - Hayır, nasılsa
konuşacaksınız; konuşmalarınızı böyle bir günde bitirmeyin canım, başka günlere
de bırakın. Gündemin "Kanun
Tasarı ve Teklifleri ile Komisyonlardan Gelen Diğer İşler" kısmına geçiyoruz. Önce, yarım kalan
işlerden başlayacağız. VII. - KANUN TASARI VE TEKLİFLERİYLE KOMİSYONLARDAN GELEN DİĞER İŞLER 1. - İzmir Milletvekili Rifat Serdaroğlu'nun; İstanbul
Milletvekili Bülent Akarcalı'nın; Amasya Milletvekili Ahmet İyimaya'nın; Ankara
Milletvekili Yıldırım Akbulut'un; Şırnak Milletvekili Mehmet Salih Yıldırım'ın;
Gaziantep Milletvekili Ali Ilıksoy, Konya Milletvekili Ömer İzgi ve Ankara
Milletvekili Nejat Arseven'in; İstanbul Milletvekili Ziya Aktaş ve 42 Arkadaşının; Zonguldak Milletvekili Hasan Gemici'nin ve
İzmir Milletvekili Işılay Saygın'ın; Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünde
Değişiklik Yapılmasına Dair İçtüzük Teklifleri ve Anayasa Komisyonu Raporu
(2/94, 2/232, 2/286, 2/307, 2/310, 2/311, 2/325, 2/442, 2/449) (S. Sayısı: 527)
BAŞKAN - Türkiye Büyük
Millet Meclisi İçtüzüğünde Değişiklik yapılmasına Dair İçtüzük Tekliflerinin
görüşülmeyen maddeleriyle ilgili komisyon raporu Başkanlığa verilmediğinden,
teklifin görüşmelerini erteliyoruz. Kamu Kurum ve
Kuruluşlarının Yurtdışı Teşkilâtı Hakkında 189 Sayılı Kanun Hükmünde
Kararnameyle ilgili tasarının görüşmelerine başlayacağız. 2. - Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Yurtdışı Teşkilâtı
Hakkında 189 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ve Dışişleri Komisyonu Raporu
(1/53) (S. Sayısı: 433) BAŞKAN - Komisyon?.. Yok. Ertelenmiştir. Sosyal Güvenlik Kurumu
Teşkilâtının Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde
Değişiklik Yapılması Hakkında 618 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname; Sosyal
Güvenlik Kurumu Teşkilâtının Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun Tasarısı ile
aynı mahiyetteki kanun tekliflerinin
görüşmelerine başlayacağız. 3. - Sosyal Güvenlik Kurumu Teşkilâtının Kurulması ile Bazı
Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında 618 Sayılı
Kanun Hükmünde Kararname; Sosyal Güvenlik Kurumu Teşkilâtının Kuruluş ve
Görevleri Hakkında Kanun Tasarısı; Kayseri Milletvekili Hasan Basri Üstünbaş ve
Üç Arkadaşının Sosyal Güvenlik Kurumu Teşkilâtının Kurulması ile Bazı Kanun ve
Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi ve
Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler
ve Plan ve Bütçe Komisyonları Raporları (1/755, 1/689, 2/699) (S. Sayısı: 666) BAŞKAN - Komisyon?.. Yok. Ertelenmiştir. Türkiye İş Kurumunun
Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması
Hakkında 617 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname; Türkiye İş Kurumu Kanunu
Tasarısının görüşmelerine başlayacağız. 4. - Türkiye İş Kurumunun Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun
Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında 617 Sayılı Kanun Hükmünde
Kararname; Türkiye İş Kurumu Kanunu Tasarısı ve Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal
İşler ve Plan ve Bütçe Komisyonları Raporları (1/754, 1/692) (S. Sayısı: 675) BAŞKAN - Komisyon ?..
Yok. Ertelenmiştir. Esnaf ve Sanatkârlar ve
Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu, Tarımda Kendi Adına
ve Hesabına Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun
Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında 619 sayılı Kanun Hükmünde
Kararname ile Aynı Mahiyetteki Kanun Tasarısının müzakeresine başlayacağız. 5. - Esnaf ve Sanatkârlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar
Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu, Tarımda Kendi Adına ve Hesabına Çalışanlar
Sosyal Sigortalar Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde
Değişiklik Yapılması Hakkında 619 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile Aynı
Mahiyetteki Kanun Tasarısı ve Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler ve Plan ve Bütçe Komisyonları
Raporları (1/756, 1/691) (S. Sayısı: 676) BAŞKAN - Komisyon?.. Yok. Ertelenmiştir. Sosyal Sigortalar Kurumu
Başkanlığının Kurulması ve Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde
Değişiklik Yapılması Hakkında 616 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile Sosyal
Sigortalar Kurumu Kanunu Tasarısının müzakeresine başlayacağız. 6. - Sosyal Sigortalar Kurumu Başkanlığının Kurulması ve
Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında 616
Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu Tasarısı ve
Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler
ve Plan ve Bütçe Komisyonları Raporları (1/753, 1/690) (S. Sayısı: 685) BAŞKAN - Komisyon?.. Yok. Ertelenmiştir. 190 sayılı Kanun Hükmünde
Kararnamenin Eki Cetvellerin Sayıştay Başkanlığına Ait Bölümünde Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ve Plan ve Bütçe Komisyonu raporunun
müzakeresine başlıyoruz. 7. - 190 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Eki Cetvellerin
Sayıştay Başkanlığına Ait Bölümünde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı
ve Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu (1/846) (S. Sayısı: 670) (1) BAŞKAN - Komisyon?..
Burada. Hükümet?.. Burada. Komisyon raporu 670 sıra
sayısıyla bastırılıp dağıtılmıştır. Tasarının tümü üzerinde
grupları adına söz isteyenler: Saadet Partisi Grubu adına, Antalya Milletvekili
Sayın Zeki Okudan. Şahısları adına, Sayın
Aslan Polat, Sayın Masum Türker. Saadet Partisi Grubu
adına, Sayın Zeki Okudan?.. FETHULLAH ERBAŞ (Van) -
Daha sonraki... LÜTFİ YALMAN (Konya) -
Zeki Bey şu anda yok Sayın Başkan, diğer gruplar adına konuşmalar yapılsın,
gelecek. BAŞKAN - Gruplar adına
başka söz isteyen?.. Yok. O zaman, şahıslara
geçiyorum... Şahısları adına, Sayın
Aslan Polat... LÜTFİ YALMAN (Konya) - O
zaman, bir dakika... Cevat Bey konuşacaklar. BAŞKAN - Peki efendim. AYDIN TÜMEN (Ankara) -
Grup başkanvekilleri yok Sayın Başkan. BAŞKAN - Efendim, ne
yapalım, Grup söz istiyor, bu işi hemen... Arkadaşlar söz isterse biz ne
yapalım... AYDIN TÜMEN (Ankara) -
Grup başkanvekilleri yok efendim; olmaz! BAŞKAN - Yalnız, Sayın
Yalman, grup başkanvekiliniz yok efendim. LÜTFİ YALMAN (Konya) -
Burada imzası var efendim. BAŞKAN - Hayır, imza
filan yok, varsa bize gelmesi lazımdı, burada yok. CEVAT AYHAN (Sakarya) -
Efendim, öbür gruplar konuşur bizim grup başkanvekili gelinceye kadar. BAŞKAN - Gruplar adına
başka söz isteyen yok efendim; olmayınca ne yapalım yani!.. Sayın Aslan Polat?.. Yok. Sayın Masum Türker?..
Yok. Tasarının tümü üzerinde
söz isteyen?.. Yok. Maddelere geçilmesi... CEVAT AYHAN (Sakarya) -
Karar yetersayısının aranılmasını istiyorum Sayın Başkan. BAŞKAN - Peki efendim,
karar yetersayısını nazara alacağım. Tasarının maddelerine
geçilmesini oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Karar
yetersayısı yok. Ne kadar ara verelim?.. AYDIN TÜMEN (Ankara) -
Kapatın gitsin Sayın Başkan, çalışmaya niyetleri yok. BAŞKAN - Efendim,
birleşime 15 dakika ara veriyorum. Kapanma Saati: 17.15 ÜÇÜNCÜ OTURUM Açılma Saati: 17.32 BAŞKAN : Başkanvekili Kamer GENÇ KÂTİP ÜYELER: Cahit Savaş YAZICI (İstanbul), Şadan ŞİMŞEK
(Edirne) BAŞKAN - Türkiye Büyük
Millet Meclisinin 52 nci Birleşiminin Üçüncü Oturumunu açıyorum. Sayın milletvekilleri,
çalışmalarımıza devam ediyoruz. VII. - KANUN TASARI VE TEKLİFLERİYLE KOMİSYONLARDAN GELEN DİĞER İŞLER (Devam) 7. - 190 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Eki Cetvellerin
Sayıştay Başkanlığına Ait Bölümünde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı
ve Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu (1/846) (S. Sayısı: 670) (Devam) BAŞKAN - Komisyon ve
hükümet yerlerini aldılar. 190 Sayılı Kanun Hükmünde
Kararnamenin Eki Cetvellerin Sayıştay Başkanlığına Ait Bölümünde Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Tasarısının tümü üzerindeki müzakereler bitmişti;
maddelere geçilmesi sırasında karar yetersayısının aranılması istenilmişti ve
oylama sonucu karar yetersayısı bulunamamıştı. Şimdi, maddelere
geçilmesini tekrar oylayacağım ve karar yetersayısını arayacağım efendim. Maddelere geçilmesini
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Maddelere geçilmesi
kabul... FETHULLAH ERBAŞ (Van) -
Sayın Başkan, karar yetersayısı yok!.. BAŞKAN - Efendim,
arkadaşlarımızın arasında fikir birliği var. HASAN GÜLAY (Manisa) -
Sayın Başkan, bırakın kendileri saysınlar. FETHULLAH ERBAŞ (Van) -
Sayın Başkan, oylamayı elektronik cihazla yapın; burada, karar yetersayısı yok.
BAŞKAN - Efendim,
arkadaşlarımız saydı "var" dediler. ÖMER VEHBİ HATİPOĞLU
(Diyarbakır) - Karar yetersayısı yok, neye göre saydınız!.. BAŞKAN - Peki, o zaman 5
kişi ayağa kalkın, oylamayı elektronik cihazla yapalım. (SP sıralarından bir grup
milletvekili ayağa kalktı) FETHULLAH ERBAŞ (Van) -
İtiraz ediyoruz, elektronik cihazla yapın oylamayı. ÖMER VEHBİ HATİPOĞLU
(Diyarbakır) - Sayın Başkan, bakın, karar yetersayısı istemekten bile
vazgeçebilirdik, teklif etseydiniz; ama, bu şekilde bir oylama olmaz. BAŞKAN - Hayır efendim,
Divan üyesi arkadaşlarımız saydı, ne yapalım... FETHULLAH ERBAŞ (Van) -
Efendim, 5 kişi ayaktayız, isimlerimizi yazın, itiraz ediyoruz. BAŞKAN - Efendim, tamam;
o zaman oylamayı elektronik cihazla yapalım. (DSP sıralarından gürültüler) Arkadaşlar, sonucunu ilan
etmedim. Ben, sonucu ilan etmeden itiraz ettiler. Rica ediyorum... Şimdi, bizi
hile yaptırmaya kalkmayın, arkadaşlarımızın doğal hakkı; 5 kişi kalkar,
oylamaya itiraz ederse, oylama tekrarlanır. Bu, İçtüzük hükmü. Evet, maddelere
geçilmesini oylarınıza sunacağım ve
karar yetersayısını arayacağım. Bir bakan arkadaşımız
başka bir bakana vekâlet ediyorsa, bize, vekâlet ettiği bakanın adına oy
kullandığını bildirebilir. Ayrıca, cihaza giremeyen arkadaşlarımız olursa, o
arkadaşlarımız da oyunun rengini bildiren pusula gönderebilir; fakat,
pusulaları kontrol edeceğim, onu da söyleyeyim. Oylama için 3 dakika süre
veriyorum ve oylamayı başlatıyorum. (Elektronik cihazla
oylama yapıldı) BAŞKAN - Maddelere geçilmesi kabul
edilmiştir; pusulalara gerek görülmeden... Yani, arkadaşlar, rica ediyorum...
Herhalde makine de yalan söyleyecek değil. Böyle, her şeye de karşı koymayalım
canım... ÖMER VEHBİ HATİPOĞLU
(Diyarbakır) - Sayın Başkan, kimsenin bir şey dediği yok; devam edin... BAŞKAN - Arkadaşlar,
biraz önce, Divan Üyesi iki arkadaşımız saydılar, ikisi de 142 dediler, burada
da 142 çıktı. (DSP ve MHP sıralarından alkışlar) 1 inci maddeyi
okutuyorum: 190 SAYILI KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMENİN EKİ CETVELLERİN SAYIŞTAY
BAŞKANLIĞINA AİT BÖLÜMÜNDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI MADDE 1. - Sayıştay
Başkanlığının merkez teşkilâtında kullanılmak üzere, ekli listede yer alan
kadrolar ihdas edilerek 190 sayılı Genel Kadro ve Usulü Hakkında Kanun Hükmünde
Kararnamenin eki (I) sayılı cetvelin ilgili bölümüne eklenmiştir. BAŞKAN - Madde üzerinde,
Saadet Partisi Grubu adına, Antalya Milletvekili Sayın Mehmet Zeki Okudan;
buyurun efendim. (SP sıralarından alkışlar) Süreniz 5 dakika. SP GRUBU ADINA MEHMET
ZEKİ OKUDAN (Antalya) - Değerli arkadaşlar, 190 Sayılı Kanun Hükmünde
Kararnamenin Eki Cetvellerin Sayıştay Başkanlığına Ait Bölümünde Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ve Plan ve Bütçe Komisyonu raporuyla ilgili söz
almış bulunuyorum. Arkadaşlar, bu, Sayıştaya
96 güvenlik görevlisinin kadrosunun verilmesiyle ilgili bir tasarı; yapılan
değişiklik bu. Sayıştay denince, malum,
devletin gelirlerini-giderlerini denetlemeyle ilgili kurum olduğunu görüyoruz.
Sayıştayın hangi devlet bakanlığına bağlı olduğunu sorarsak, hiçbir devlet
bakanlığına bağlı olmadığını görürüz. Ayrıca, Meclis Başkanıyla ilişkilidir;
yani, Sayıştay, Türkiye Büyük Millet Meclisi adına denetim yapan bir kuruluş ve
biz, bu kuruluşa evrakı korumak için veya binayı korumak için 96 güvenlik görevlisini
görevlendirmek için, kadro ihdas etmek için görüşme yapıyoruz. Değerli arkadaşlar, siz,
güvenlik görevini evrakı korumak için yapıyorsunuz. Peki, bu yolsuzlukları veya
usulsüzlükleri yapmak için ne gibi görevlendirmeler yapıyoruz? Diyeceksiniz ki,
biz, bunlar için de gerekli incelemeleri yapıyoruz. İşte, bu dönemde en çok
soruşturmaların yapıldığı bir dönemdeyiz diyeceksiniz belki; ancak,
görüyorsunuz ki, güvenlik görevlisini almak her şeyi çözmüyor. O yüzden, daha
sağlıklı ve sıhhatli bir yapılanmaya gitmek gerekiyor. Bugün, katma bütçeli ve
genel bütçeli idarelerin bir kısmında Sayıştay denetimleri yapılmakta; ancak,
bunlar usul olarak yapılmakta. Bunun haricinde katma bütçe ve genel bütçe
haricinde, Sayıştay denetiminin dışında, KİT'ler ve özellikle son günlerde
oluşturmaya çalıştığımız kurullar var. Bu kurullar gerek Meclis denetimi
gerekse Sayıştay denetiminden uzak, sadece Bakanlar Kuruluna karşı sorumlu
oluyor. Halbuki, Meclisin üstünde hiçbir gücün olmaması gerekir. Meclisin
üstünde ikinci bir otoritenin olmaması gerekir ve demokrasinin gereği bu diye
düşünüyorduk; ama, biz, yeni kurullar oluşturarak Sayıştayın o kurullar
üzerindeki denetimini engelliyoruz bir taraftan. O yüzden, değerli arkadaşlar,
biz, tutup da, oraya 96 değil, 9 600 güvenlik görevlisi koysak, eğer, gerekli
düzenlemeleri yapmazsak, 140 yıl önce kurulmuş bir Sayıştay o günden bugüne
herhangi bir idarî yapılanmada değişiklik göstermediyse, yapabileceğimiz çok
fazla bir şey yok diye düşünüyorum. Değerli arkadaşlar, bir
de Sayıştaya ayrılan ödeneklere bakmak lazım; ne kadar ödeneğe ne kadar iş
bekliyoruz Sayıştaydan; bunu da gözden geçirmemiz gerekiyor. Şu anda, dünyanın
çeşitli yerlerinde Sayıştayın denetim yetkisi yok; ancak, bizde ve Avrupa
ülkelerinin birkaçında Sayıştayda denetim yetkisinin yanı sıra, yargı
yetkisinin de olduğunu görüyoruz. Bizde de yargı yetkisi var. Eğer, bundan
gocunuyorsak, yargı yetkisini de kaldırabilirdik. Değerli arkadaşlar,
netice itibariyle, istediğiniz kadar güvenlik görevlisi görevlendirin, istediğiniz
polisiye tedbiri alın; eğer, gönüllerde ve sistem olarak güvenliği
sağlayamazsanız, vereceğiniz bu kadrolar sadece devlete yük getirir, kadroyu
şişirir, hiçbir işe yaramaz. O yüzden, yapmamız
gereken, Sayıştayın, A'dan Z'ye, sil baştan, bir kere daha gözden geçirilip,
Sayıştay denetiminden çıkarılan kurumların Sayıştay denetimi altına
alınmasıdır. Onun için, bizim
elimizden gelen -özellikle hükümet tarafına sesleniyorum- onların ellerinden
gelmesi gereken şey Sayıştay denetimini daha sıhhatli ve verimli hale
getirmektir. Hepinizi saygıyla
selamlıyorum. Sağ olun. (SP sıralarından alkışlar) BAŞKAN - Teşekkür ederim
Sayın Okudan. Şimdi, AK Parti Grubu
adına, Sayın Mehmet Ali Şahin; buyurun efendim. (AK Parti sıralarından
alkışlar) Süreniz 5 dakika. AK PARTİ GRUBU ADINA
MEHMET ALİ ŞAHİN (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli arkadaşlarım; Sayıştay,
bilindiği gibi, Anayasanın 160 ıncı maddesinde, genel ve katma bütçeli
dairelerin bütün gelir ve giderleri ile mallarını denetlemek ve sorumluların hesap
ve işlemlerini kesin hükme bağlamak gibi önemli bir görevle yükümlüdür ve
Sayıştay Başkanlığı, bu görevini de Türkiye Büyük Millet Meclisi adına
yapmaktadır. Tasarıda da ifade
edildiği gibi, Sayıştay Başkanlığı, hepinizin bildiği gibi, yeni bir binaya
taşındı. Yine, bu rapordan
öğreniyoruz ki, 32 000 metrekarelik arşiv alanında bu kurumların sarf evrakları
muhafaza edilmektedir. Bu bakımdan, bu evrakların, yine tüzük gereği on yıl
süreyle saklanması zorunluluğu vardır. O bakımdan, Sayıştay Başkanlığının
bunların muhafazasını ve güvenlik tedbirlerini sağlamak üzere güvenlik
görevlisi istemi, Plan ve Bütçe Komisyonunda ele alınmış; 96 kadro istenmiş
olmasına rağmen, Plan ve Bütçe Komisyonu 48 kadroyu yeterli görmüştür. Biz de,
AK Parti Grubu olarak, Sayıştay Başkanlığının, Türkiye Büyük Millet Meclisi
adına bu görevi ifa eden Sayıştay Başkanlığının, bu 48 kadroyla bu görevi
yaptırmasını uygun mütalaa etmekteyiz. Mademki, bizim adımıza, genel ve katma
bütçeli dairelerin bütün gelir ve giderleri ile mallarını denetleme ve
sorumluların hesap ve işlemlerini kesin hükme bağlama gibi bir sorumluluğu
vardır, Türkiye Büyük Millet Meclisi olarak, böylesine önemli bir görevin ifası
için Sayıştay Başkanlığına bu 48 kadronun verilmesini uygun mütalaa ediyor;
hepinize saygılar sunuyoruz efendim. BAŞKAN - Teşekkür ederim
Sayın Şahin. Madde üzerinde, Gruplar
adına başka söz talebi yok. Maddeyi oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler... Etmeyenler... Madde kabul edilmiştir. 2 nci maddeyi okutuyorum: MADDE 2.- Bu Kanun, yayımı
tarihinde yürürlüğe girer. BAŞKAN - Oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul edilmiştir. 3 üncü maddeyi
okutuyorum: MADDE 3.- Bu Kanun
hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür. BAŞKAN - Maddeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul edilmiştir. Lehte, Sayın Masum Türker
söz istemişlerdir. MASUM TÜRKER (İstanbul) -
Vazgeçtim Sayın Başkan. BAŞKAN - Peki. Aleyhte, Sayın Aslan
Polat; buyurun efendim. (SP sıralarından alkışlar) ASLAN POLAT (Erzurum) -
Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlarım. Ben, tasarının tümü
üzerinde konuşma yapacaktım, ama, 5 dakika geç kaldım. Demek istediklerimi
burada söylemek istiyorum. Konusu şu: Zaten, gelen bu tasarıda, Sayıştay için
96 koruma kadrosu isteniyordu. Bunu, Plan ve Bütçe Komisyonu 48'e düşürdü.
Zaten, Plan ve Bütçe Komisyonu, korumalarla ilgili bu tip kadrolarda -güvenlik
görevlileri başta olmak üzere- genellikle bir indirim yaparak Meclise
sunmaktadır. Buradaki en büyük beklentiyi de, giderlerde bir azaltma yapmak
olarak belirtebiliriz. Şimdi, benim, burada,
Sayıştay konuşulduğu için, esas söylemek istediğim şu: Sayıştay, Meclis adına
denetim yapan bir kuruluştur. Kuruluşumuzun ana gayesi, Meclis adına denetim
yapmasıdır. Meclis adına denetim yaparken, burada, bütün kuruluşları, Sayıştay,
maalesef denetleyemiyor. Sayıştay denetiminin dışında önemli bir bölüm var.
Mesela, KİT'leri denetleyemiyor, sosyal güvenlik kuruluşlarını denetleyemiyor,
belediyelerin kurduğu BİT'leri denetleyemiyor, özellikle bu son günlerde
kurulan üst kurulları denetleyemiyor; ki, bu konu üzerinde biraz durmak
istiyorum. Şimdi, denetim dediğimiz
zaman, denetimin bağımsız ve dış denetim olması lazım. Bu kurulların
denetimini, Sayıştay gibi bağımsız dış denetim kurumu yapmazsa -bir de
yargılama görevi var Sayıştayın tabiî- kurumun içinden seçtiğimiz, birkaç tane
kuruluştan aldığımız toplama elemanlarla yapılacak denetim, kesinlikle,
Sayıştay denetimi gibi bağımsız denetim olamayacağı için de, çok tatmin edici
denetim olmuyor. Ayrıca, Sayıştay
denetiminin bir özelliği de şudur: Sayıştay raporları Meclise de geliyor;
Meclise gelince, bunların, artık, Mecliste tartışılması imkânı da doğuyor. Onun
için, benim burada isteyeceğim, bilhassa, son günlerde çok iyi bir konu vardı,
Plan ve Bütçe Komisyonunda kabul edilmişti, üst kurullar meselesi vardı. Enerji
Üst Kurulumuz var, BDDK Üst Kurulu var; bir sürü kurul oluşturduk. Bu
kurulların denetiminin Sayıştay tarafından yapılması, işin doğrusuydu;
hükümetten de öyle teklif gelmişti, Plan ve Bütçe Komisyonunda da öyle kabul
edilmişti; fakat, nedense, Genel Kurulda BDDK'nın ve Sayın Kemal Derviş'in
büyük ısrarıyla değiştirildi ve Sayıştay denetimi dışında kaldı. Halbuki,
Sayıştay denetimi olsaydı ne olacaktı; bunun tekrar üzerinde durmak istiyorum.
Sayıştay denetimi yapıldığı zaman, Türkiye Büyük Millet Meclisi adına yapıldığı
için, bunun burada tartışılması, görüşülmesi gerekiyordu. Bir başka konu daha var
ki, bu önemli. Şimdi deniliyor ki, Sayıştay hem denetim yapıyor ve hem de bir
nevi yargılama yapıyor. Halbuki, bağımsız kurullar yargılanmak istemiyorlar. O
zaman şöyle de olabilirdi: Sayıştayın malî denetim yapması istenebilirdi.
Sayıştayın malî denetim yapmasının da özelliği var. Sayıştay evrakları
incelerdi; bu evraklar doğrudur, yanlıştır, hatalıdır diye ifadeler kullanırdı.
Son günlerde Sayıştay Hazine üzerine, Maliye üzerine birçok rapor gönderdi
Meclise; fakat, bunların üzerinde gereği gibi konuşulmadı ve bunlar, böyle
rapor olarak geldi ne Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşüldü ne Plan ve Bütçe
Komisyonunun isteği üzerine Genel Kurula geldi. Bunlar üzerinde Genel Kurulda
görüşme de açılabilirdi. Şimdi, önemli raporlar
veriyor; Hazine üzerinde rapor veriyor, birçok evrakını kabul etmiyor; Maliye
üzerinde rapor veriyor; diyor ki "1974'ten beri 100 küsur milyarlık bir
ödenek, Meclis denetimi ve bütçe dışında harcanmıştır." Bunlar nasıl
harcanmış, ne edilmiş; bunları bilmemiz lazım. Sonra, bir şey daha çok
önemli. Mesela, deniyor ki, Köy Hizmetleri kapatılsın veya tasfiye edilsin. Peki,
bu Köy Hizmetleri kapatılsın veya tasfiye edilsin derken, Sayıştayın bu konuda
görüşünü aldık mı? Sayıştayın bunlar üzerinde yaptığı performans denetimleri
var mı; yani, Karayolları, Devlet Su İşleri, Köy Hizmetleri nasıl çalışıyor;
bunlara verdiğimiz ödeneklerle, bunlara verdiğimiz makine parkıyla, bunlara
verdiğimiz mühendislik farkıyla, bunların sabit sermaye giderleriyle acaba
bunların yaptığı performans nedir? Bu konuda hiçbir denetim yapılmıyor. Ben isterdim ki,
Sayıştayla çok ciddî ve Sayıştayın ismiyle lazım olduğu kadar, çeşitli yerleri
denetletelim. Mesela, Millî Eğitim Bakanlığı sekiz yıllık eğitime geçti.
Yaptığımız okullar acaba yeterli oldu mu? Afetler oldu; Bayındırlık
Bakanlığının afetler üzerine yapmış olduğu şeyleri kanun hükmünde kararnameyle
Sayıştay denetimi dışına çıkardık. Olmaz... Sayıştayın bunları denetlemesi
lazımdı, bütün evrakları denetlemesi lazımdı. En azından bu verilen paralar
yerine gitti mi, yanlış yapıldı mı, acaba doğru mu yapıldı, noksanlığı var mı?
Tarım Bakanlığını ele alalım. Doğrudan gelir desteğine geçilecek. Buradaki
Tarım Bakanlığının çalışması yeterli mi, yetersiz mi, ne olduğunu bilelim. Daha
doğrusu, Sayıştay bütün kamu kuruluşlarının, BİT'lerin, güvenlik kuruluşlarının
en azından malî denetimini yapması, en azından bu evraklarının ne kadar
sıhhatli olup olmadığının tespitini yapması, Meclis adına denetlemesini,
bunların Plan ve Bütçe Komisyonunda tartışılmasını, Plan ve Bütçe Komisyonu
arzu ettiği takdirde bunları Genel Kurula getirmesini, Genel Kurulda arzu
edilirse genel görüşme açılmasını ve bu durum karşısında, devletin kuruşunun
kuruş kuruş hesabının o zaman sorulacağını söylüyorum ve bu tasarının, ben, her
ne kadar aleyhinde söz almış olsam da, lehinde oy kullanacağım. Hepinize saygılar
sunarım. (SP sıralarından alkışlar) BAŞKAN - Teşekkür ederim. Efendim, tasarının tümünü
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Tasarı kabul
edilmiştir. Böylece, tasarı,
Meclisimizce kabul edilmiştir; hayırlı uğurlu olmasını diliyorum efendim. Türkiye Cumhuriyeti
Hükümeti ile İsrail Devleti Hükümeti Arasında Kara Taşımacılığı Alanında
İlkeler Muhtırasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve
Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm ve Dışişleri Komisyonları raporlarının
müzakerelerine başlıyoruz. 8. - Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile İsrail Devleti Hükümeti Arasında Kara Taşımacılığı Alanında İlkeler Muhtırasının Onaylanmasının
Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm
ve Dışişleri Komisyonları Raporları (1/303) (S. Sayısı: 100) (1) BAŞKAN - Komisyon?...
Burada. Hükümet?.. Burada. Komisyon ve Hükümet
yerlerini aldılar. Komisyon raporu 100 sıra
sayısıyla bastırılıp, dağıtılmıştır. Tasarının tümü üzerinde
Saadet Partisi Grubu adına Ankara Milletvekili Rıza Ulucak, şahısları adına
Kahraman Maraş Milletvekili Mehmet Kaya ve İstanbul Milletvekili Masum Türker
söz istemişlerdir. Şimdi, Saadet Partisi
Grubu adına, Ankara Milletvekili Rıza Ulucak; buyurun efendim. (SP sıralarından
alkışlar) Konuşma süreniz 20
dakika. SP GRUBU ADINA RIZA
ULUCAK (Ankara) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; Saadet Partisi Grubu ve
şahsım adına, hepinizi saygıyla selamlıyorum. Türkiye Cumhuriyeti
Hükümeti ile İsrail Devleti Hükümeti Arasında Kara Taşımacılığı Alanında
İlkeler Muhtırasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair -100 sıra sayılı-
Kanun Tasarısı hakkında Grubumuzun görüşlerini arz etmek üzere söz almış
bulunuyorum. Sayın miletvekilleri,
ülkeler dışa açılım politikaları çerçevesinde çeşitli ülkelerle, özellikle de
komşu ve yakın ülkelerle uluslararası kara taşımacılığı anlaşmaları yapmakta ve
bu anlaşmalarla mal akışının artması, ekonomik faydalar sağlanması, ilişkilerin
geliştirilmesi ve benzeri faydalar amaçlanmaktadır. Söz konusu tasarı kanunlaştığı
takdirde, İsrail'le de, ileride, karayolu taşımacılığı alanında ayrıntılı bir
anlaşma yapılacağı öngörülmektedir. İleride yapılacak bu anlaşmanın temel
esasları, bir anlamda yol haritası, bu ilkeler muhtırasıyla çizilmektedir. Tasarının gerekçesinde,
ülkemizin şimdiye kadar, 46 ülkeyle uluslararası karayolu taşımacılığı
anlaşması yaptığı, İsrail'e komşu durumda olan veya İsrail'den transit
geçilerek taşıma yapılan ülkelerden Ürdün, Suriye, Lübnan, Mısır ve Tunus'la
da, bu anlaşmaların yapıldığı ifade edilmektedir. Bu, ilkeler muhtırasında,
ileride yapılması düşünülen bu anlaşmanın ilkeleri şu şekilde ifade
edilmektedir: 1- İki tarafça anlaşmaya
varılan ilkelere uygun olarak, her bir ülke kendi toprağında diğer ülkenin
insanlarına ve araçlarına serbest geçiş izni verecektir. 2- Hiçbir ülke ayrımcı
vergiler koymayacak ya da diğer tarafın insanlarının ve araçlarının serbest
dolaşımına sınırlama getirmeyecektir. 3- İki ülke, yolculuk ve
kargoyla ilgili tüm konularda, taşımacılığın güvenliği, ulaşım standartları ve
kuralları, araçlara lisans verilmesi, yolcuların taşınması ve ticarî malların
ve kargoların taşınmasını içerecek biçimde, aralarında daha ayrıntılı bir kara
taşımacılığı anlaşmasının oluşturulması için ortak bir teknik takım
kuracaklardır. Görüldüğü gibi, çok
önemli ilkeler belirlenmiş ve bir anlaşma yapma yükümlülüğüne girilmiştir. Ülkemizin, çeşitli
ülkelerle bu tür anlaşmalar yapması en tabiî bir durumdur; ancak, bu ülke
İsrail olunca, birkaç şeyi ifade etmek gerekir. Bilindiği gibi, ülkeler
arasında yapılan bu ve benzeri anlaşmalar, tek boyutlu değerlendirilemez.
Neticede, devletler arasındaki bu tür ilişki ve işbirliklerinin sosyal,
siyasal, kültürel sonuçlarının da olduğunu herhalde, söylemeye hacet yoktur. Bu
nedenle, İsrail'le ilişkilerimiz hususunda bazı hususlara değinmek istiyorum. Son zamanlarda, özellikle
de 1991 yılından bu yana, Türkiye-İsrail yakınlaşması ve askerî işbirliği de
dahil olmak üzere bir çok alanda işbirliği yapıldığı gerçektir. İki ülke
arasındaki bu işbirliğinin siyasal ve stratejik sonuçlarının ve marjinal
maliyetinin ne olacağını şimdiden kestirmek, oldukça güçtür. Son zamanlarda, bu
ilişkilerin perde arkasında daha da geliştiği ve çeşitli bölgesel ittifakların
oluşma aşamasında olduğu ifade edilmektedir. Bu yakınlaşmayı isteyen ve
Türkiye-İsrail ilişkilerinin gelişmesini zorlayan bir devlet vardır ve bu da,
Amerika Birleşik Devletleridir. Bu nedenle, bu ilişkilerin arka planını iyi
okumak lazımdır. Sayın milletvekilleri,
İsrail'in, dünyanın gözü önünde Filistin Halkına yaptığı muamele hepimizin
uykularının kaçırmaktadır. Bizim ecdadımız, dünyada yurt bulamayan bu millete
kucağını açmış yıllarca içinde barındırmıştır. Gel gör ki, bugün, onlar, gün
geçmiyor ki, bir Filistinlinin evini yıkmasınlar, birkaçını öldürmesinler. Amerika Birleşik
Devletleri-Türkiye-İsrail üçgeninde, Türkiye'nin İsrail için büyük bir önemi
haizdir ve bölge ülkeleri arasında bir ağırlığı vardır. Türkiye, İsrail
nezdindeki bu ağırlığını, Filistin Halkının güvenliği ve Filistin'de huzurun sağlanması
için kullanmalıdır. Türkiye, İsrail'le ilişkilerini geliştirip anlaşmalar
imzalarken, Filistin'le de ilişkilerini geliştirmeli ve bir an önce orada huzur
ve barışın sağlanmasına çalışmalıdır. Burada, Türkiye'ye büyük görevler
düşüyor. Daha dünkü gazetelerde "İsrail ocak
söndürüyor","Yıkımlar İsrail'i böldü" manşetleri vardı. Evet,
İsrail, yıkıyor, sakat bırakıyor, öldürüyor; sözüm ona medenî dünya da
seyrediyor. İsrail Hükümetinin dur
durak bilmeyen yıkım ve tahribatına, birazcık insaf sahibi kendi bakanları bile
karşı çıkıyor. Dünkü basında yer alan bazı haberler şöyle: "İsrail'in
Filistinlilere ait evleri yıkması, Başbakan Ariel Şaron'un bakanlarını bile
rahatsız etti. İsrail Dışişleri Bakanı Şimon Peres ve hükümetteki diğer İşçi
Partili bakanlar, Filistinli mültecilerin evlerinin yıkılmasını eleştirdi"
deniliyor ve devam ediyor:"Dışişleri Bakanı Peres, yıkımların İsrail'in
imajına büyük zarar verdiğini vurguladı. İsrail İşçi Partisi bakanlarından
emekli general Matan Vilnai ise, İsrail'in tepkisinin daha ölçülü olması
gerektiğini söyledi. Muhalefetteki Meretz Partisinden belediye meclisi üyeleri,
yıkımların önüne geçebilmek için dün sabah yerel mahkemeye başvurdu. Tel-Aviv'de, Refah
mülteci kampındaki Filistinlilere ait olan evlerin yıkımını protesto gösterisi
düzenlendi. İsrail radyosu "Barış Şimdi" adlı İsrailli bir örgüt
tarafından düzenlenen gösterinin, İsrail Savunma Bakanlığına ait büroların
bulunduğu bina önünde yapıldığını bildirdi. Örgütün bildirisinde 'Hükümetimiz
tüm ahlakî bilincini kaybetmiştir. Hükümetin (evlerin yıkımı gibi) yasadışı
emirleri, başta genç askerlerimiz olmak üzere hepimizi bu işin içine
sokmaktadır' denildi." "...Teröre karşı
savaş adı altında Filistinlilere ait ne varsa yakıp yıkmaya alışan Şaron'a,
artık birinin dur demesi gerek sözlerine yer verildi." Bu, Alman
basınında, Frankfurter Allgemeine Zeitung Gazetesinde yayımlandı. Zeitung
Gazetesi "Sonuçta bu gibi aksiyonlar, dünya kamuoyuna, İsrail'in itibarını
azaltan gelişmeler olarak yansıyor. Avrupa Birliği Dönem Başkanı İspanya'nın
Dışişleri Bakanı tarafından dile getirilen eleştiriler de Avrupa'nın bu tür
eylemlere tahammülünün giderek azaldığına işaret ediyor" diyerek İsrail'in
son dönemde yürüttüğü politikayı eleştiri yağmuruna tuttu. Yorumda "Arafat'ın
kendi safındaki şiddet örgütlerini dizginleyememesi yüzünden bu denli tırmanan
olaylara karşı İsrail'in gösterdiği tepki, bu ülkenin inandığı Batılı, uygar
değer ölçüleriyle çelişiyor. Peres bundan yıllar önceki bir açıklamasında,
İsrail'in onca yıl işgal gücü olarak varlık gösterdikten sonra şimdi giderek
'vicdan erozyonuna' uğradığını söylemekle haksız sayılmaz" şeklinde
ifadelere yer veriliyor. Bütün bunlar gösteriyor
ki, İsrail'in yaptığı bu hareket dünyanın hiçbir yerinde taraftar bulmamıştır.
Temennimiz, Ortadoğu'da sulh ve sükûnun hâkim olması için değişik sebeplerle
bölgede kuvvetlendirilen İsrail'in bölge halklarının da hakkını teslim etme
şuuruna kavuşması dileğiyle, bu anlaşmanın hayırlı olmasını diliyor; hepinize
saygılar sunuyorum. (SP sırlarından alkışlar) BAŞKAN - Teşekkür ederim
Sayın Ulucak. Gruplar adına başka söz
isteyen?.. Yok. Şahısları adına Sayın
Mehmet Kaya?.. Yok. Sayın Masum Türker?.. MASUM TÜRKER (İstanbul) -
Konuşmayacağım Sayın Başkan. BAŞKAN - Konuşmak
istemiyor. Tasarının maddelerine
geçilmesini oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Etmeyenler... Maddelerine
geçilmesi kabul edilmiştir. 1 inci maddeyi
okutuyorum: TÜRKİYE CUMHURİYETİ HÜKÜMETİ İLE İSRAİL DEVLETİ HÜKÜMETİ MADDE 1. - 8 Nisan 1997
tarihinde Ankara'da imzalanan "Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile İsrail
Devleti Hükümeti Arasında Kara Taşımacılığı Alanında İlkeler Muhtırası"nın
onaylanması uygun bulunmuştur. BAŞKAN - Maddeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul edilmiştir. 2 nci maddeyi okutuyorum: MADDE 2. - Bu Kanun
yayımı tarihinde yürürlüğe girer. BAŞKAN - Maddeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul edilmiştir. 3 üncü maddeyi
okutuyorum: MADDE 3. - Bu Kanun
hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür. BAŞKAN - Maddeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul edilmiştir. Son söz talebi, Sayın
Masum Türker'in. MASUM TÜRKER (İstanbul) -
Konuşmayacağım Sayın Başkan. BAŞKAN - Konuşmuyor. Tasarı açık oylamaya
tabidir. Açık oylamanın şekli
hakkında Genel Kurulun kararını alacağım. Açık oylamanın elektronik
cihazla yapılması hususunu oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Etmeyenler...
Kabul edilmiştir. Oylamayı elektronik
oylama cihazıyla yapacağım ve oylama için 5 dakika süre vereceğim. Bu süre içerisinde
elektronik sisteme giremeyen sayın milletvekillerinin teknik elemanlardan
yardım istemelerini, buna rağmen sisteme giremeyen arkadaşlarımızın aynı süre
içerisinde oy pusulalarını Divana göndermelerini; vekâleten oy kullanacak sayın
bakan varsa, hangi bakana vekâleten oy kullandığını, oyunun rengini ve imzasını
taşıyan oy pusulasını aynı süre içerisinde Başkanlığımıza ulaştırmalarını rica
ediyorum. Yalnız, gelen oy
pusulalarını kontrol edeceğim arkadaşlar. Hatta, cihaza girip girmediğini de
kontrol edeceğim. Onun için, rica ediyorum... Ciddî oylama yapacağız. (DSP
sıralarından gürültüler) YUSUF KIRKPINAR (İzmir) -
Ne demek ciddî oylama Sayın Başkan?! BAŞKAN - Doğru oylama
yapmak benim görevim. Ben ikaz edeyim de... Yapanlar varsa, onları teşhir
edeceğim burada. YUSUF KIRKPINAR (İzmir) -
Nasıl yönetim bu?!. BAŞKAN - Efendim,
geçmişte gördük. MEHMET EMREHAN HALICI
(Ankara) - Geçmişte böyle bir şey görülmedi. YUSUF KIRKPINAR (İzmir) -
"Ciddî" kelimesi çok yanlış Sayın Başkan. BAŞKAN - Değerli
milletvekilleri, doğru yapmak niye bazılarını rahatsız ediyor?!. YUSUF KIRKPINAR (İzmir) -
Doğruyu yapmak başka şey, bu başka şey... BAŞKAN - Benim görevim
doğruyu yapmak. Ben, size hatalı bir şey söylemiyorum ki. YUSUF KIRKPINAR (İzmir) -
Hakaret ediyorsun!.. BAŞKAN - Oylamayı
başlatıyorum. (Elektronik cihazla
oylama yapıldı) BAŞKAN - Sayın
milletvekilleri, toplantı yetersayısı bulunamamıştır; bu itibarla, birleşime
bir süre ara vereceğim. Sayın grup
başkanvekilleri, ne kadar ara verelim efendim? İSMAİL KÖSE (Erzurum) -
10 dakika efendim. BAŞKAN - Yapılan oylama
sonucunda, gerçi, karar yetersayısı bulunmuştur; ama, toplantı yetersayısı bulunamadığı
için, birleşime 10 dakika ara veriyorum efendim. Kapanma Saati : 18.11 DÖRDÜNCÜ OTURUM Açılma Saati: 18.23 BAŞKAN: Başkanvekili Kamer GENÇ KÂTİP ÜYELER: Cahit Savaş YAZICI (İstanbul), Şadan ŞİMŞEK
(Edirne) BAŞKAN - Türkiye Büyük
Millet Meclisinin 52 nci Birleşiminin Dördüncü Oturumunu açıyorum. Çalışmalara kaldığımız
yerden devam ediyoruz. VII. - KANUN TASARI VE TEKLİFLERİYLE KOMİSYONLARDAN GELEN DİĞER İŞLER (Devam) 8. - Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile İsrail Devleti Hükümeti Arasında Kara Taşımacılığı Alanında İlkeler Muhtırasının Onaylanmasının
Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm
ve Dışişleri Komisyonları Raporları (1/303) (S. Sayısı: 100) (Devam) BAŞKAN - Komisyon ve
Hükümet yerinde. Türkiye Cumhuriyeti
Hükümeti ile İsrail Devleti Hükümeti Arasında Kara Taşımacılığı Alanında
İlkeler Muhtırasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve
Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm ve Dışişleri Komisyonları Raporları
üzerindeki müzakere bitmiş, tasarının tümü açık oylamaya tabi olduğu için,
yapılan açık oylamada toplantı yetersayısı bulunamadığından birleşime ara
verilmişti, şimdi yeniden tasarıyı açık oylamaya sunacağım. Oylama için 3 dakika süre
vereceğim ve bu 3 dakikalık süre içerisinde elektronik cihaza giremeyen
arkadaşlarımızın teknik elemanlardan yardım istemesini, bu halde de
giremedikleri takdirde oyunun rengini belli eden imzalı pusulayı Divana
göndermelerini rica ediyorum; ancak, bu pusulaları da kontrol edeceğim. Pusulayı
veren arkadaşımızın Genel Kuruldan çıkmamasını diliyorum; çünkü, okuyacağım
efendim. Sayın Bakanlar da,
vekâlet ettiği Bakan yerine pusula gönderebilir. Oylama işlemini
başlatıyorum. (Elektronik cihazla
oylama yapıldı) BAŞKAN- Sayın milletvekilleri,
yapılan ikinci açık oylamada da toplantı yetersayısına ulaşılamamıştır. Bilindiği üzere, açık
oylama, yoklama hükmündedir; dolayısıyla, iki açık oylamada da toplantı
yetersayısına ulaşılmadığından, çalışmalara devam etmemize olanak yoktur. Bu itibarla, kanun tasarı
ve tekliflerini sırasıyla görüşmek için, 17 Ocak 2002 Perşembe günü saat
15.00'te toplanmak üzere, Birleşimi kapatıyorum. Kapanma Saati: 18.28 |
|