Yazılı ve Sözlü Sorular Araştırma Komisyonları Soruşturma Komisyonları
                                                                      Son Tutanak Tutanak Sorgu Tutanak Metinleri Gizli Oturum Tutanakları
                                                                                                                                            Uluslararası Komisyonlar Dostluk Grupları
                                                                                      Genel Sekreterlik Mevzuat Telefon Rehberi Etik Komisyon Duyurular

DÖNEM : 21        CİLT : 56       YASAMA YILI : 3

 

 

 

T. B. M. M.

TUTANAK DERGİSİ

 

 

69 uncu Birleşim

14 . 3 . 2001 Çarşamba

 

 

İ Ç İ N D E K İ L E R

                                     Sayfa       I. – GEÇEN TUTANAK ÖZETİ

 II. – GELEN KÂĞITLAR

III. – YOKLAMA

IV. – BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI

A) GÜNDEMDIŞI KONUŞMALAR

1. – Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol'un, Şanlıurfa'nın Siverek ve Halfeti İlçeleriyle Yukarıgöklü Beldesinde yaşanan sel felaketi nedeniyle meydana gelen zarara ve bu konuda alınması gereken tedbirlere ilişkin gündemdışı konuşması ve Devlet Bakanı Hasan Gemici'nin cevabı

2. – Bolu Milletvekili Mustafa Karslıoğlu'nun, 14 Mart Tıp Bayramı nedeniyle gündemdışı konuşması

3. – Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet Kaya'nın, 14 Mart Tıp Bayramı nedeniyle gündemdışı konuşması

B) GENSORU, GENEL GÖRÜŞME, MECLİS SORUŞTURMASI VE MECLİS ARAŞTIRMASI ÖNERGELERİ

1. – Van Milletvekili Ayhan Çevik ve 21 arkadaşının, Ermenilerin Van İlinde yerli halka yapmış oldukları mezalimin araştırılması ve Van üzerindeki emellerine karşı alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/183)

2. – Muğla Milletvekili Hasan Özyer ve 20 arkadaşının, Muğla İlinin balıkçılık, tarım ve turizm açısından sorunlarının araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/184)

C) TEZKERELER VE ÖNERGELER

1. – Rize Milletvekili Ahmet Kabil'in, Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu ile KİT Komisyonu üyeliklerinden çekildiğine ilişkin önergesi (4/327)

2. – Kesinleşen yargı kararları uyarınca Türk vatandaşlığını kaybeden Merve Safa Kavakçı'nın, Anayasanın 66 ve 76 ncı maddeleri ile Türk Vatandaşlığı Kanunu hükümlerine göre milletvekili seçilme yeterliliğini kaybettiğine, bu nedenlerle milletvekili sıfatının kalmadığına ilişkin Başkanlık tezkeresi (3/775)

3. – Makedonya Meclis Başkanı Stojan Andov'un, 20-21 Mart 2001 tarihlerinde Üsküp'te düzenlenecek olan Güneydoğu Avrupa İşbirliği Süreci Katılımcı Ülke Parlamento Başkanları Konferansına davetine TBMM Başkanını temsilen bir başkanvekilinin icabet etmesine ilişkin Başkanlık tezkeresi (3/776)

V. – SEÇİMLER

A) KOMİSYONLARDA AÇIK BULUNAN ÜYELİKLERE SEÇİM

1. – Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonunda açık bulunan üyeliğe seçim

2. – KİT Komisyonunda açık bulunan üyeliğe seçim

3. – Plan ve Bütçe Komisyonunda açık bulunan üyeliğe seçim

VI. – SORULAR VE CEVAPLAR

A) SÖZLÜ SORULAR VE CEVAPLARI

1. – Eskişehir Milletvekili Mehmet Mail Büyükerman'ın, bir sendika başkanının Cumhurbaşkanı hakkında yaptığı konuşmaya ilişkin Adalet Bakanından sözlü soru önergesi (6/512) ve Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk'ün cevabı

2. – İstanbul Milletvekili Ayşe Nazlı Ilıcak'ın, Yargıtay üyeleri ile Başsavcı hakkında tazminat davası açılıp açılamayacağına ilişkin Adalet Bakanından  sözlü soru önergesi (6/558) ve Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk'ün cevabı

3. – Şanlıurfa Milletvekili Yahya Akman'ın, Şanlıurfa-Birecik Devlet Hastanesinin uzman doktor ihtiyacına ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/514) ve yazılı soruya çevrilmesi nedeniyle konuşması

4. – İstanbul Milletvekili Ahmet Güzel'in, İstanbul Boğazındaki köprülere ilişkin Turizm Bakanından sözlü soru önergesi (6/515) ve yazılı soruya çevrilmesi nedeniyle konuşması

5. – Erzincan Milletvekili Tevhit Karakaya'nın, Erzincan İlindeki camilere ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/524)

6. – Erzincan Milletvekili Tevhit Karakaya'nın, Erzincan İlindeki kooperatiflere ve toplu konut kredisi taleplerine ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/525)

7. – Erzincan Milletvekili Tevhit Karakaya'nın, Erzincan İlindeki hastanelerin onarımı için ayrılan ödenek miktarına ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/526)

8. – Erzincan Milletvekili Tevhit Karakaya'nın, Erzincan İlinde yürütülen projelere ilişkin Ulaştırma Bakanından sözlü soru önergesi (6/527) ve Ulaştırma Bakanı Enis Öksüz'ün cevabı

9. – Şanlıurfa Milletvekili Mustafa Niyazi Yanmaz'ın, Şanlıurfa İlindeki demiryolu projesine ilişkin Ulaştırma Bakanından sözlü soru önergesi (6/533) ve Ulaştırma Bakanı Enis Öksüz'ün cevabı

10. – İzmir Milletvekili Suha Tanık'ın, hava meydanlarındaki ticarî işletmelere ilişkin Ulaştırma Bakanından sözlü soru önergesi (6/554) ve Ulaştırma Bakanı Enis Öksüz'ün cevabı

11. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Karakoçan-Karaçan Köyüne telefon bağlanıp bağlanmayacağına ilişkin Ulaştırma Bakanından sözlü soru önergesi (6/582) ve Ulaştırma Bakanı Enis Öksüz'ün cevabı

12. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Karakoçan İlçesine bağlı bazı köylerin telefon sorununa ilişkin Ulaştırma Bakanından sözlü soru önergesi (6/614) ve Ulaştırma Bakanı Enis Öksüz'ün cevabı

13. – Balıkesir Milletvekili İsmail Özgün'ün, şeker sanayiinde çalışan geçici işçilere ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/531)

14. – Ankara Milletvekili M.Zeki Çelik'in, Ankara İlindeki imam ve müezzin sayısına ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/535)

15. – Ankara Milletvekili M.Zeki Çelik'in, Devlet Memurluğu Sınavı yapılmadan önce açılan  sınavları kazananların durumuna ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/537)

16. – Bursa Milletvekili Faruk Çelik'in, tarım sektörünün sorunlarına ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/544)

17. – İzmir Milletvekili Suha Tanık'ın, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinin tıbbi cihaz ve sağlık personeli ihtiyacına ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/549) ve yazılı soruya çevrilmesi nedeniyle konuşması

18. – Bursa Milletvekili Faruk Çelik'in, kurumlararası nakilleri izne bağlayan genelgeye ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/557)

19. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Kovancılar'a askerlik şubesi açılmasına ilişkin Millî Savunma Bakanından sözlü soru önergesi (6/564)

20. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Karakoçan Küçük Sanayi Sitesi inşaatına ilişkin  Sanayi ve Ticaret  Bakanından sözlü soru önergesi (6/567)

21. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Kovancılar Küçük Sanayi Sitesi inşaatına ilişkin Sanayi ve Ticaret Bakanından sözlü soru önergesi (6/569)

22. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Kovancılar İlçesi Devlet Hastanesine uzman doktor atanıp atanmayacağına ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/573)

23. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ Kültür Merkezi inşaatına ilişkin Kültür Bakanından sözlü soru önergesi (6/574)

24. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Keban İmam Hatip Lisesi inşaatına ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/575)

25. – Elazığ  Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Sivrice öğrenci pansiyonuna ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/576)

26. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Kovancılar İlçesindeki öğrenci pansiyonuna ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/577)

27. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Karakoçan İlçesi vakıf öğrenci yurduna ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/578)

28. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Palu-Gökdere Beldesinin ulaşımına ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/580)

29. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Karakoçan İlçesine bağlı bazı köy yollarına ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/583)

30. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Karakoçan İlçesi Yeşilbelen Köyünün yol ve içme suyu sorunlarına ilişkin  Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/584)

31. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Karakoçan İlçesi Sarıbaşak Köyü İlköğretim Okuluna ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/585)

32. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Karakoçan İlçesi Kocadayı ve Keklik Köylerinin ilköğretim okullarının ne zaman açılacağına ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/586)

33. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Karakoçan İlçesi Kuşbayırı Köyünün içmesuyu sorununa ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/587)

34. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ İline bağlı bazı köylerin yol sorununa ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/588)

35. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ İline bağlı bazı köylerin yollarına ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/589)

36. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ İli köylerinin içmesuyu sorununa ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/590)

37. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ İli Karakoçan İlçesine bağlı Bulgurcuk, Güllüce ve Demirdelen Köylerinin yollarına ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/591)

38. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Karakoçan İlçesine bağlı bazı köylerin yollarına ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/592)

39. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Kovancılar-Okçular yoluna ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/593)

40. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Kovancılar-Karasungur ve Mirahmet Köylerinin yollarına ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/594)

41. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Karaçor Grup yoluna ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/595)

42. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ'da yapımı devam eden kapalı yüzme havuzunun ödenek ihtiyacına ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/596)

43. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Karakoçan-Bulgurcuk Köyünün içmesuyu projesine ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/597)

44. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Karakoçan-Çelebi Köyünün içmesuyu ve yol sorunlarına ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/598)

45. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Karakoçan-Çıtak Köyü okulunun ne zaman açılacağına ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/599)

46. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Karakoçan-Çıtak Köyü yoluna ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/600)

47. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Karakoçan-Demirtaş Köyü yoluna ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/601)

48. – Elazığ  Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Karakoçan-Demirtaş Köyünün imam ihtiyacına ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısından  sözlü soru önergesi (6/602)

49. – Rize Milletvekili Mehmet Bekaroğlu'nun, Rize İlindeki belediyelere yapılan yardımlara ilişkin Maliye Bakanından sözlü soru önergesi (6/603) ve Devlet Bakanı Edip Safder Gaydalı'nın cevabı

50. – Erzincan Milletvekili Tevhit Karakaya'nın, Bağ-Kur emeklilerinden kesilen prime ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından sözlü soru önergesi (6/604)

51. – Elazığ Milletvekili  Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ Sarıcan Beldesinin sağlık personeli ihtiyacına ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/606)

52. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Karakoçan-Başyurt Köyünün yoluna ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/607) ve Bayındırlık ve İskân Bakanı Koray Aydın'ın ce-vabı

53. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Bingöl kara-yoluna ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/609) ve Bayındırlık ve İskân Bakanı Koray Aydın'ın cevabı

54. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ Güney Çevre Yoluna ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/611) ve Bayındırlık ve İskân Bakanı Koray Aydın'ın cevabı

55. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Karayolları Bölge Müdürlüğünün Elazığ İlindeki çalışmalarına ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/634) ve Bayındırlık ve İskân Bakanı Koray Aydın'ın cevabı

56. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, İller Bankasının Elazığ'da yapacağı işlere ve ödenek miktarına ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/640) ve Bayındırlık ve İskân Bakanı Koray Aydın'ın cevabı

57. – Samsun  Milletvekili  Musa Uzunkaya'nın, Bafra Hıdırellez Köyünde yaşanan heyelan tehlikesine ve köylere yapılan afet yardımlarına ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/655) ve Bayındırlık ve İskân Bakanı Koray Aydın'ın cevabı

58. – Bursa Milletvekili Faruk Çelik'in, Bursa-Gemlik-Kurşunlu Beldesinin sahil yoluna ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/665)  ve Bayındırlık ve İskân Bakanı Koray Aydın'ın cevabı

59. – Batman Milletvekili  Alaattin Sever Aydın'ın, Batman-Sason karayoluna ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/677) ve Bayındırlık ve İskân Bakanı Koray Aydın'ın cevabı

60. – Şanlıurfa Milletvekili Mehmet Yalçınkaya'nın, Şanlıurfa ve Gaziantep illeri arasındaki otoyol çalışmalarına ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü  soru önergesi (6/691) ve Bayındırlık ve İskân Bakanı Koray Aydın'ın cevabı

61. – İzmir Milletvekili Suha Tanık'ın, İzmir çevre yolu ve Aydın oto-yolu kamulaştırma bedellerinin ödenmediği iddiasına ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/696) ve Bayındırlık ve İskân Bakanı Koray Aydın'ın cevabı

62. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, MTA'nın Elazığ İlinde yaptığı çalışmalara ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/608) ve Devlet Bakanı Edip Safder Gaydalı'nın cevabı

B) YAZILI SORULAR VE CEVAPLARI

1. – Burdur Milletvekili Hasan Macit'in, Burdur Bayındırlık ve İskân Müdürlüğüne yapılan atamaya ve Burdur İlindeki yol çalışmalarına ilişkin sorusu ve Bayındırlık ve İskân Bakanı Koray Aydın'ın cevabı (7/3373)

2. – Manisa Milletvekili Bülent Arınç'ın, Manisa İlinde yürütülen projelere ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı Şüayip Üşenmez'in cevabı (7/3697)

3. – Ankara Milletvekili Saffet Arıkan Bedük'ün, Ankara Gölbaşı, Topaklı ve Çayırlı Köylerinde ecri misil ödenerek kullanılan Hazine arazilerinin satılacağı iddialarına ilişkin sorusu ve Maliye Bakanı Sümer Oral'ın cevabı (7/3514)

4. – Erzincan Milletvekili Tevhit Karakaya'nın, 2001 yılında Erzincan İline yapılacak yatırımlara ilişkin sorusu ve Millî Savunma Bakanı Sabahattin Çakmakoğlu'nun cevabı (7/3467)

5. – Ankara Milletvekili M. Zeki Çelik'in, bir firmaya verilen sağlık ihalelerine ilişkin sorusu ve Sağlık Bakanı Osman Durmuş'un cevabı (7/3631)

6. – Manisa Milletvekili Bülent Arınç'ın, Manisa İlinde yürütülen yatırım projelerine ilişkin sorusu ve Turizm Bakanı Erkan Mumcu'nun ce-vabı (7/3670)

VII. – KANUN TASARI VE TEKLİFLERİYLE KOMİSYONLARDAN GELEN DİĞER İŞLER

1. – İzmir Milletvekili Rıfat Serdaroğlu'nun; İstanbul Milletvekili Bülent Akarcalı'nın; Amasya Milletvekili Ahmet İyimaya'nın; Ankara Milletvekili Yıldırım Akbulut'un; Şırnak Milletvekili Mehmet Salih Yıldırım'ın; Gaziantep Milletvekili Ali Ilıksoy, Konya Milletvekili Ömer İzgi ve Ankara Milletvekili Nejat Arseven'in; İstanbul Milletvekili Ziya Aktaş ve 42 Arkadaşının; Zonguldak Milletvekili Hasan Gemici'nin ve İzmir Milletvekili Işılay Saygın'ın; Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünde Değişiklik Yapılmasına Dair İçtüzük Teklifleri ve Anayasa Komisyonu Raporu (2/94, 2/232, 2/286, 2/307, 2/310, 2/311, 2/325, 2/442, 2/449) (S.Sayısı : 527)

2. – Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi Kanunu Tasarısı ve Plan ve Bütçe ve Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonları Raporları (1/693) (S. Sayısı : 580)


I. – GEÇEN TUTANAK ÖZETİ

TBMM Genel Kurulu saat 15.00'te açılarak iki oturum yaptı.

İzmir Milletvekili Güler Aslan'ın, Dünya Kadınlar Gününe ilişkin gündemdışı konuşmasına Devlet Bakanı Hasan Gemici,

Kahramanmaraş Milletvekili Avni Doğan ile,

İstanbul Milletvekili Nazif Okumuş'un, İstiklal Marşımızın kabulünün 80 inci yıldönümüne ilişkin gündemdışı konuşmalarına Kültür Bakanı Mustafa İstemihan Talay;

Cevap verdiler.

Genel Kurulu ziyaret eden Azerbaycan Cumhuriyeti Parlamentosu üyelerine Başkanlıkça "Hoşgeldiniz" denildi.

Açık bulunan Devlet Bakanlığına Kemal Derviş'in, Anayasanın 109 uncu maddesi gereğince atanmış olduğuna ilişkin Cumhurbaşkanlığı tezkeresi Genel Kurulun bilgisine sunuldu.

Anayasanın 109 uncu maddesine göre atanmış bulunan Devlet Bakanı Kemal Derviş andiçti.

Genel Kurulu ziyaret eden Azerbaycan Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev'e Başkanlıkça "Hoşgeldiniz" denildi.

Türkiye-Azerbaycan dostluğuna ilişkin bilgi verme isteği kabul edilen Azerbaycan Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev Genel Kurula hitaben bir konuşma yaptı.

1 Mart 2001 tarihli Gelen Kâğıtlarda yayımlanan ve 4 Mart 2001 tarihinde dağıtılan, uyguladıkları ekonomik politikalarla ülkeyi kriz ortamına sürükledikleri iddiasıyla Başbakan Bülent Ecevit ve Bakanlar Kurulu hakkındaki (11/9) esas numaralı gensoru önergesinin gündemin "Özel Gündemde Yer Alacak İşler" kısmında yer almasına, gündeme alınıp alınmayacağı hususundaki görüşmelerin Genel Kurulun 13 Mart 2001 Salı günkü birleşiminde yapılmasına ve görüşmelerin tamamlanmasına kadar çalışma süresinin uzatılmasına ilişkin DSP, MHP ve ANAP Gruplarının müşterek önerisi kabul edildi.

Giresun Milletvekili Rasim Zaimoğlu'nun, Yükseköğretim Kurumları Teşkilâtı Hakkında 41 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabulüne Dair 2809 Sayılı Kanun ile 78 ve 190 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılması ve Bu Kanuna Ek ve Geçici Maddeler Eklenmesi Hakkında Kanun Teklifinin (2/49), İçtüzüğün 37 nci maddesine göre doğrudan gündeme alınmasına ilişkin önergesinin, yapılan görüşmelerden sonra, kabul edilmediği,

Ankara Milletvekili Şevket Bülend Yahnici'nin, 5680 Sayılı Basın Kanununa İki Ek Madde Eklenmesine Dair Kanun Teklifinin (2/589),

Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet Kaya'nın, 5 İlçe ve Elbistanafşin Adıyla Bir İl Kurulması Hakkında Kanun Teklifinin (2/608),

İçtüzüğün 37 nci maddesine göre doğrudan gündeme alınmasına ilişkin önergelerinin, yapılan görüşmelerden sonra, kabul edildikleri;

Açıklandı.

Rize Milletvekili Mehmet Bekâroğlu ve 34 arkadaşının, uyguladıkları ekonomik politikalarla ülkeyi kriz ortamına sürükledikleri iddiasıyla Başbakan Bülent Ecevit ve Bakanlar Kurulu üyeleri hakkında gensoru açılmasına ilişkin önergesinin (11/9) gündeme alınmasının, yapılan görüşmelerden sonra kabul edilmediği bildirildi.

ANAP Grup Başkanvekili Bartın Milletvekili Zeki Çakan, FP Grubu adına konuşan Rize Milletvekili Mehmet Bekâroğlu'nun konuşmasında Genel Başkanına ve Grubuna sataşması nedeniyle bir konuşma yaptı.

14 Mart 2001 Çarşamba günü saat 15.00'te toplanmak üzere, birleşime 19.10'da son verildi.

 

 

 

Murat Sökmenoğlu

 

 

Başkanvekili

 

Burhan Orhan

 

Sebahattin Karakelle

 

 

 

Bursa

 

Erzincan

 

 

 

Kâtip Üye

 

Kâtip Üye

 

 


                                                                           No. : 99

II. – GELEN KÂĞITLAR

14.3.2001 ÇARŞAMBA

Sözlü Soru Önergesi

1. – İstanbul Milletvekili Ahmet Güzel'in, Almanya'da Berlin Turizm Fuarında açılan standa ilişkin Turizm Bakanından sözlü soru önergesi (6/1299) (Başkanlığa geliş tarihi : 13.3.2001)

Yazılı Soru Önergeleri

1. – İstanbul Milletvekili Azmi Ateş'in, büyük ve küçük baş hayvan sayısına ve hastalıklarına ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/3789) (Başkanlığa geliş tarihi : 13.3.2001)

2. – İstanbul Milletvekili Azmi Ateş'in, hayvan hastalıklarına ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/3790) (Başkanlığa geliş tarihi : 13.3.2001)

3. – İstanbul Milletvekili Azmi Ateş'in, hayvan  hastalıklarının insan sağlığına etkilerine ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/3791) (Başkanlığa geliş tarihi : 13.3.2001)

4. – İstanbul Milletvekili Bülent Akarcalı'nın, fona devredilen bankaların yöneticilerine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/3792) (Başkanlığa geliş tarihi : 13.3.2001)

5. – İstanbul Milletvekili Bülent Akarcalı'nın, SSK işçi emeklilerinin maaşlarından kesilen dernek aidatına  ilişkin  Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/3793) (Başkanlığa geliş tarihi : 13.3.2001)

6. – Gaziantep Milletvekili Nurettin Aktaş'ın, son ekonomik krizde Ziraat Bankasının zarar ettirildiği iddiasına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/3794) (Başkanlığa geliş tarihi : 13.3.2001)

7. – Karaman Milletvekili Zeki Ünal'ın, Karaman-Ermenek-Güneyyurt Beldesi çiftçilerinin kredi borçlarına ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından yazılı soru  önergesi (7/3795) (Başkanlığa geliş tarihi : 13.3.2001)

8. – Hatay Milletvekili Metin Kalkan'ın, memur maaşlarının artırılıp artırılmayacağına ilişkin Devlet Bakanından (Kemal Derviş) yazılı soru önergesi (7/3796) (Başkanlığa geliş tarihi : 13.3.2001)

Meclis Araştırması Önergeleri

1. – Van Milletvekili Ayhan Çevik ve 21 arkadaşının, Ermenilerin Van İlinde yerli halka yapmış oldukları mezalimin araştırılması ve Van üzerindeki emellerine karşı alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Anayasanın 98 inci, İçtüzüğün 104 ve 105 inci maddeleri uyarınca bir Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/183) (Başkanlığa geliş tarihi : 27.2.2001)

2. – Muğla Milletvekili Hasan Özyer ve 20 arkadaşının, Muğla İlinin balıkçılık, tarım ve tu-rizm açısından sorunlarının araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Anayasanın 98 inci, İçtüzüğün 104 ve 105 inci maddeleri uyarınca bir Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/184) (Başkanlığa geliş tarihi : 13.3.2001)

Geri Alınan Yazılı Soru Önergesi

1. – Bursa Milletvekili Turhan Tayan, esnaf kredileri ve temerrüt faizlerinin yükseltilmesine ilişkin Devlet Bakanından (Recep Önal) yazılı soru önergesini 13.3.2001 tarihinde geri almıştır  (7/3773)
BİRİNCİ OTURUM

Açılma Saati : 15.00

14 Mart 2001 Çarşamba

BAŞKAN : Başkanvekili Murat SÖKMENOĞLU

KÂTİP ÜYELER : Sebahattin KARAKELLE (Erzincan), Burhan ORHAN (Bursa)

BAŞKAN - Türkiye Büyük Millet Meclisinin 69 uncu Birleşimini açıyorum.

Toplantı yetersayısı vardır, görüşmelere başlıyoruz.

Sayın milletvekilleri, dün akşam, Saint Germain'de müessif olayla karşılaşan Galatasaray Takımına, Türk Milletine, yaralanan 56 arkadaşımıza acil şifalar diliyorum ve Fransa'nın, Batı medeniyetinin beşiği olduğunu iddia eden Fransa'nın da, bu ayıp karşısında ne yapacağını bilemi-yorum...

Spor, milletleri de, insanları da birbirine yaklaştıran centilmenliktir. Onun için, Türk Milleti, daha fazla istismar etmeyecektir; burada yaşayan Ermeni vatandaşlarımızı da düşünecektir. Ancak, Fransa'nın da, Türkiye'yi sürekli tahrik eden, geçenlerde Ermenistan Cumhurbaşkanı ile Fransız Cumhurbaşkanının, Ani Krallığının bininci yıl münasebetiyle açtığı sergi karşısında, Türk matbuatı -iç çekişmelerden dolayı herhalde- pek yer vermedi, hiç yer vermedi, sadece CNN'de yayınlandı ve Türkiye Büyük Millet Meclisi tatilde olduğu için, siz sayın üyelerin tepkisini de çekemedi.

"Yarab, bu mudur savaşın arta kalan hatırası,

Küffarın diktiği abideler, insanlığın yüzkarası,

Nasıl insan hakkını savunur bu Avrupa,

Kalplerinde yaşarken Haçlı Sefer hülyası!" diyen şairimizi de, bu vesileyle yadediyorum, Nuri Beyefendiye de teşekkür ediyorum efendim. (Alkışlar)

 Sayın milletvekilleri, gündeme geçmeden önce, üç arkadaşıma gündemdışı söz vereceğim.

Gündemdışı ilk söz, Şanlıurfa'da, Siverek ve Halfet İlçelerinde meydana gelen sel felaketi hakkında söz isteyen Şanlıurfa Milletvekili Sayın Zülfükar İzol'a aittir.

Urfalı Çiftçilere, Şanlıurfa'ya, geçmiş olsun dileklerimi ben de arz ediyorum efendim. 

Buyurun Sayın İzol. (FP sıralarından alkışlar)

IV. – BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI

A) GÜNDEMDIŞI KONUŞMALAR

1. – Şanlıurfa Milletvekili Zülfükar İzol'un, Şanlıurfa'nın Siverek ve Halfeti İlçeleriyle Yukarıgöklü Beldesinde yaşanan sel felaketi nedeniyle meydana gelen zarara ve bu konuda alınması gereken tedbirlere ilişkin gündemdışı konuşması ve Devlet Bakanı Hasan Gemici'nin cevabı

ÊZÜLFÜKAR İZOL (Şanlıurfa) - Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım; 8 Mart 2001 tarihinde Şanlıurfamızda meydana gelen sel felaketi konusunda şahsım adına söz almış bulunuyorum.

Siverek ve Halfeti İlçelerimiz ile Yukarıgöklü beldemizde 8 Mart 2001 tarihinde etkili olan sel felaketi, maalesef, can ve mal kaybına neden olmuştur. Sel felaketinde 3 kişi hayatını kaybetmiştir. Ölenlere Yüce Allah'tan rahmet, kederli ailelerine başsağlığı diliyorum.

Değerli milletvekili arkadaşlarım, felaket sonucu yüzlerce hayvan telef olmuş, yüzlerce işyeri, konut ve çok sayıda araç zayiat görmüş, kullanılamaz hale gelmiştir. Ekili alanların uğradığı zarar daha büyük boyutludur. Meydana gelen maddî zarar trilyonun üzerindedir.

Yaklaşık üç yıldan beri devam eden kuraklığı takiben meydana gelen bu sel felaketi, çiftçimizi, esnafımızı ve tüm hemşehrilerimizi perişan etmiştir. Üzüntüyle ifade etmek gerekir ki, meydana gelen sel felaketinde zararlı ve vahim sonuçların meydana gelmesinde, ilimizin ve ilçelerimizin altyapı, kanalizasyon sorunlarının yeterli ölçüde çözülmemesi etkili olmuştur. Hükümet, belediyelere dengeli, adil kaynak aktarmadığından belediyeler altyapı ve kanalizasyonlarını inşa edememişlerdir. Felaketin gerçek sebeplerinden birisi de budur.

Değerli milletvekili arkadaşlarım, GAP'ın merkezi olan, doğu ve güneydoğu illerimizin ekonomik gelişmesi için merkez konumunda olan Şanlıurfa İlimiz her açıdan önemli illerimizden birisidir; gerek ziraat, şehirleşme ve gerekse nüfus açısından sürekli gelişme göstermiştir. Ancak, üzüntüyle ifade etmek gerekir ki, bu gelişmeye yeterli destek ve ilgi gösterilmemiştir. İlimizin imar ve gelişmesi için mevcut proje ve yatırımlar, ödeneksizlik gerekçe gösterilerek sürekli ertelenmiştir. Bu sorunları ağırlıklı olarak ve mütemadiyen Yüce Meclis kürsüsünde dile getirmeme rağmen gerekli ilgili ve karşılığı bulamadım. Bu hususta birçok kez önerge verdim.

Sayın milletvekilleri, bu kısa zaman içerisinde birikmiş ve çözüm bekleyen tüm dertleri ifade etmem mümkün değildir. Ancak, mevcut felaket nedeniyle acil olarak çözülmesi gereken sorunlar ve gecikmeden yapılması gerekenler vardır.

Hükümetimizden ve ilgili bakanlarımızdan, öncelikle, Siverek ve Halfeti İlçelerimiz sakinleri ile Yukarıgöklü belde sakinlerimizin yaralarının sarılması için Acil Destek Fonundan yeterli kaynak aktarılmasını talep ediyoruz. Ayrıca selden zarar gören çiftçilerimizin ziraî kredi borçlarının derhal ertelenmesi gerekmektedir. Bu hususta usulüne ve kanuna uygun çalışmalar yapılmalıdır.

İlimizin kendi ayakları üzerinde durabilmesi ve muhtemel felaket ve sıkıntılarını kendi kaynaklarıyla aşabilmesi için mevcut proje ve yatırımlar geciktirilmeden tamamlanmalıdır. Öncelikle 500 yataklı devlet hastanesi tamamlanmalıdır. Şehrimizin ihtiyacı olan 30 000 kişilik stadyum ve spor merkezleri, GAP havaalanı, Şanlıurfa-Gaziantep demiryolu, Gaziantep-Şanlıurfa otoyolu, Şanlıurfa içmesuyu şebekesi ve arıtma tesisleri yapılmalı ve tamamlanmalıdır.

Sayın milletvekilleri, Siverek İlçemize bağlı 118 köy ve 515 mezra olmak üzere 633 yerleşim birimi mevcuttur. Özellikle kış aylarında yerleşim yerlerine ulaşmada büyük zorluklar yaşanmaktadır. Toplam 32 yerleşim birimine ait 104 kilometre ham yolun yapılması ve içmesuyu sorunlarının çözümlenmesi gerekmektedir.

Konuşmama son verirken, tüm hemşerilerime geçmiş olsun der, Yüce Meclise saygılarımı sunarım. (FP, ANAP ve DYP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim efendim.

Şanlıurfa'ya geçmiş olsun efendim.

Gündemdışı konuşmaya cevap vermek üzere, Devlet Bakanı Sayın Hasan Gemici; buyurun efendim. (DSP sıralarından alkışlar)

DEVLET BAKANI HASAN GEMİCİ (Zonguldak) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri, Şanlıurfa Milletvekilimiz Sayın Zülfükar İzol'un, 8 Mart 2001 tarihinde Şanlıurfa ve Adıyaman İllerimizde meydana gelen sel felaketiyle ilgili yapmış olduğu gündemdışı konuşmaya cevap vermek üzere söz almış bulunuyorum; sizleri saygıyla selamlıyorum.

Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; 8 Mart 2001 tarihinde Şanlıurfa'da Halfeti ve Siverek İlçelerinde, Yukarıgöklü Beldesinde, Adıyaman'da Samsat ve Kâhta ilçelerinde çok yoğun yağışlar sonucu sel felaketleri yaşanmıştır. Bu felaketlerde, toplam 4 yurttaşımız yaşamını kaybetmiştir. Çok sayıda ev, işyeri ile belediyelerimizin altyapıları ve ekili alanlar hasar görmüştür.

Sel felaketinin hemen sonrasında, yurttaşlarımızın mağduriyetlerinin giderilmesi için Şanlıurfa ve Adıyaman İllerimizden, Şanlıurfa'ya 25 milyar lira, Adıyaman'a 75 milyar lira olmak üzere, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonundan hemen kaynak aktarılmıştır. Ayrıca, Bayındırlık ve İskân Bakanlığımız, Acil Yardım Fonundan 149 aileye 75'er milyon lira dağıtılmak üzere toplam 11,2 milyar lira yine bölgeye kaynak aktarmıştır.

Bayındırlık Bakanlığınca da -Sayın Koray Aydın'dan aldığımız bilgilere göre- bölgede hasar tespit çalışmaları devam ettirilmektedir. Aynı zamanda, Tarım Bakanlığımız da, ekili alanlardaki tahribatı ölçmek üzere yine bölgede çalışmalarını sürdürmektedir.

Ayrıca, yapılan hasar tespit raporları sonucunda, Bakanlığıma bağlı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonundan ölen insanlarımızın ailelerine 750'şer milyon lira, az hasarlı konut ve işyeri sahiplerine 200'er milyon lira, orta hasarlılara 350'şer milyon lira ve ağır hasarlılara 500'er milyon lira olmak üzere karşılıksız sosyal yardım yapılacaktır. Ayrıca, hayvanları telef olan insanlarımıza da, yine Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonundan çeşitli yardımlar yapılacaktır.

Yine, Bayındırlık Bakanlığımız, bölgedeki belediyelerimizin altyapı hasarlarının, yapılan raporlar sonucunda giderilmesi için de bu belediyelerimize yardımcı olacaktır.

Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; hepimizin bildiği gibi, ülkemizde, son yıllarda çok sıkça doğal afetlerle karşı karşıya kalmaktayız. Şöyle bir hatırlayacak olursak, 1997 yılından bu tarafa, önce, Ege'de çok büyük bir sel felaketi yaşadık; daha sonra, Adana depremini yaşadık; daha sonra, Batı Karadeniz'de çok büyük bir sel felaketi yaşadık; yine, bu arada, çok sayıda ilimizde, ilçemizde sel felaketleri yaşandı, heyelanlar yaşandı; son olarak, 17 Ağustos ve 12 Kasım depremlerini yaşadı ülkemiz.

Bütün bu depremlerde, Türkiye Cumhuriyeti Devleti, sosyal bir devlet olarak, hep vatandaşın yanında yer aldı. Hep söylediğimiz gibi, sosyal devlet, dar gününde yurttaşının yanında olan devlettir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, gerçekten, bütün bu felaketler sırasında çok başarılı çalışmalar yapmıştır ve gerek selden, doğal afetlerden, depremlerden etkilenen vatandaşlarımızın yaralarının sarılmasında gerekse bu selden, doğal afetlerden meydana gelen fizikî hasarların giderilmesi konusunda çok başarılı çalışmalar yapılmıştır. Son üçbuçuk yılda sadece Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonundan, 500 000'e yakın aileye 310 trilyon lira aktarılmıştır karşılıksız sosyal yardım olarak, bu mağduriyetlerin giderilmesi için. Yine, Adıyaman ve Şanlıurfa İllerimizdeki, ilçelerimizdeki yurttaşlarımızın da yaralarının sarılması, mağduriyetlerinin giderilmesi için ne gerekiyorsa o yapılacaktır.

İlgili bakanlıklar olarak, Bayındırlık ve İskân Bakanlığı, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonundan sorumlu Bakanlık ve Tarım ve Köyişleri Bakanlığı olarak, bölgedeki valilerle, kaymakamlarla sürekli diyalog içerisinde, o bölgedeki sorunların çözümü için çaba göstermekteyiz.

Ben, konuşmamın sonunda, Adıyaman ve Şanlıurfa İllerimizde meydana gelen sel felaketi dolayısıyla bütün yurttaşlarımıza geçmiş olsun diyorum. Ölenlerimize Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum. Sayın Zülfükar İzol'a da, bu önemli konuyu gündeme getirdiği için teşekkür ediyorum.

Hepinize saygılar sunuyorum. (DSP, MHP ve ANAP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Sayın Bakan, teşekkür ederim.

Efendim, bugün, malum, Tıp Bayramı; birçok sayın milletvekili, doktor, tabip milletvekilleri -Sayın Oğuz da- bu konuda söz istediler; ama, imkânımız, 2 kişiye söz vereceğiz, bilemiyorum... Sayın Bakan da, madde 59'a göre söz almadı;  onun için, ancak 2 arkadaşımıza söz vereceğim.

Bir de, 60'a göre Anavatan Partisinin bir talebi var, onu karşılayacağım.

Tıp Bayramı münasebetiyle, Bolu Milletvekili Sayın Mustafa Karslıoğlu'na gündemdışı söz veriyorum.

Buyurun Sayın Karslıoğlu. (DSP sıralarından alkışlar)

2. – Bolu Milletvekili Mustafa Karslıoğlu’nun, 14 Mart Tıp Bayramı nedeniyle gündemdışı konuşması

MUSTAFA KARSLIOĞLU (Bolu) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 14 Mart Tıp Bayramı nedeniyle gündemdışı söz almış bulunmaktayım; sözlerime başlamadan önce, hepinizi, en içten saygıyla selamlıyorum.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bilindiği gibi, ülkemizde, bilimsel anlamda, kurumsal anlamda ilk tıp fakültesi 14 Mart 1927 yılında kurulmuştur ve 14 Mart da, ülkemizde, 1935 yılından bu yana, İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesinde okuyan gençler tarafından bayram olarak kutlanmaktadır. Yine, böyle bir 14 Mart Tıp Bayramını, biz tıp mensupları olarak kutluyoruz. Ben de, buradan, her türlü koşullara karşın, ulusumuzun, gerek koruyucu hekimlikte çalışan gerek tedavi hizmetlerinde özveriyle çalışan tüm meslektaşlarımın 14 Mart Tıp Bayramını kutluyor, hepsine, mutluluk, başarılar ve esenlikler dileğimle, en içten saygı ve sevgilerimi sunuyorum.

Gerçekten, bugün, hekimlerimiz, dünya çapında çok güzel başarılar göstermektedirler; hele, belirli olanaklara, belirli imkânlara kavuştuğunda, dünyanın birçok ülkesinde büyük tıp buluşlarına imza atmaktadırlar.

Yine, ben, kısaca, ülkemizde tıp alanındaki gelişmelere değinmek istiyorum. Bilindiği gibi, Sağlık Bakanlığımız 3 nolu yasayla kurulmuş bir Bakanlıktır. Cumhuriyet dönemimizin kuruluşuyla birlikte en önemli gelişme sağlık alanında olmuştur. Yıllardır biriken sorunlar -ki, o zamana kadar biriken sorunlar- sağlık sorunları reform niteliğinde alınan kararla çözülmüştür. Bu dönemde, Mektebi Tıbbiyede, sadece hekim değil, ünlü devlet adamları da yetişmiştir. Ayrıca, Balkan Savaşlarında, Birinci Dünya Savaşında, Kurtuluş Savaşında birçok hekimimiz de şehit olmuştur; onlara da Allah'tan rahmet diliyorum. Ayrıca, aramızdan ayrılan hekimleri de saygıyla ve rahmetle anıyorum.

Burada, bugün, kısaca, Refik Saydam'dan -ki, bunların en başında gelen doktor Refik Saydam'dır- bahsetmek istiyorum. Refik Saydam, 1923-1937 yılları arasında ondört yıl Sağlık Bakanlığı yapmıştır. Türkiye Cumhuriyetinin kurulduğu yıllarda sağlığa verdiği önem... Sonra, İçişleri Bakanlığı ve 1939-1942 yılları arasında da Başbakanlık yapmıştır ki, 1939-1942 dünyanın en bunalımlı yılları; biliyorsunuz, İkinci Dünya Harbinin devam ettiği yıllardır. Ayrıca, Dr. Refik Saydam, onbeş yıl da Kızılay Genel Başkanlığı yapmıştır. Dr. Refik Saydam zamanında, koruyucu hekimlikte çok büyük başarılı çalışmalar yapılmıştır. Bulaşıcı hastalıklarla mücadelede Türk Ulusunun göstermiş olduğu başarı dünya ülkelerinin takdirini kazanmıştır; çünkü, yok olmuş, yıkılmış bir Anadolu'da her türlü bulaşıcı hastalık vardır ve rahmetli Dr. Refik Saydam'ın aldığı kararlarla, o günkü doktorlarımızın üstün, özverili çalışmalarıyla, ulusumuz, kısa zamanda, birçok bulaşıcı hastalıktan kurtulmuştur.

Dr. Refik Saydam, Türkiye Cumhuriyetinin ilk Sağlık Bakanıdır; gerek koruyucu hekimlikte gerekse tedavi edici hekimlikte sağlık hizmetlerinin temelini atmıştır. Türk hekimleri, Dr. Refik Saydam'la ne kadar övünse azdır. Evet, ben, Dr. Refik Saydam'ı, tekrar rahmetle, saygıyla, minnetle anıyorum.

Yine, sağlık hizmetlerimizde emeği geçen, halkımızın günlük koşullarına ve ülke gerçeklerine uygun daha iyi sağlık hizmetleri vermek için en fazla emeği geçen birkaç hekimden daha bahsetmek istiyorum. Bunların başında da, rahmetli Behçet Uz, ilk defa, koruyucu hekimlik ile tedavi edici hekimliği birleştirip hiyerarşik düzeni sağlamak için büyük mücadele vermiştir.

Yine, Türk sağlık teşkilatının kalpaksız Kuvayı Milliyecisi, halk sağlığının büyük hekimi, rahmetli Prof. Dr. Nusret Fişek'i de saygıyla, rahmetle, minnetle anıyorum. Rahmetli Prof. Dr. Nusret Fişek'le dört yıl beraber çalışmanın onurunu da taşıdım. Gerçekten, ülkemizin yetiştirmiş olduğu, koruyucu hekimlik ile aile planlamasını ve halk sağlığını ülkemizde kurumsallaştıran, bu yönde de çok değerli hekimler yetiştiren ve ayrıca da, Türk hekimliğinin deontoloji kurallarında, etik boyutunda amansız çalışma gösteren bir büyüğümüzdür.

Değerli milletvekilleri, bildiğiniz gibi, Anayasanın 56 ncı maddesinde "Sağlık hizmetleri ve çevrenin korunması" başlığı altında sağlık hizmetlerine değinilmektedir ve şöyle denilmektedir:

"Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir.

Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek devletin ve vatandaşların ödevidir.

Devlet, herkesin hayatını, beden ve ruh sağlığı içinde sürdürmesini sağlamak; insan ve madde gücünde tasarruf ve verimi artırarak, işbirliğini gerçekleştirmek amacıyla sağlık kuruluşlarını tek elden planlayıp hizmet vermesini düzenler.

Devlet, bu görevini kamu ve özel kesimlerdeki sağlık ve sosyal kurumlarından yararlanarak, onları denetleyerek yerine getirir.

Sağlık hizmetlerinin yaygın bir şekilde yerine getirilmesi için kanunla genel sağlık sigortası kurulabilir."

Bugün dünyanın geldiği konum şöyledir: Biliyorsunuz, artık, dünya ülkeleri diyor ki: "Globalleşme ve küreselleşme fiilî durumdur. Her devlet, ülke, globalleşme ve küreselleşmenin etkisindedir."

Bir gerçek daha vardır ki, rekabete dayalı pazar ekonomisi de kaçınılmaz hale gelmiştir; ama, devletlerin, yani, ulusal devletlerin en önemli özelliği, sosyal devlet boyutunu öne çıkarmaktır ve genelde de hizmette kaliteli...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Efendim, 6 dakika oldu. Toparlarsanız, memnun olurum.

MUSTAFA KARSLIOĞLU (Devamla) - Özellikle sağlık ve eğitim, devletin temel görevlerindendir. Devletler, uluslar kaliteli ve denetimli eğitim ve sağlık hizmetleri vermelidir.

Biliyorsunuz, eğitimde, sekiz yıllık eğitimle fırsat eşitliği sağlanmış, ülkemizde standart bir eğitim hizmeti başlatılmış; ama, sağlıkta, inşallah -ben, bugün de, onu belirtmek istiyorum- bir genel sağlık sigortası çıkararak, sağlık hizmetlerini tek elde toplayarak ve belirli koşullarda, belirli standartlarda ulusumuza sağlık hizmetleri vereceğimiz günlerde yakın diye düşünüyorum.

Ayrıca, Sağlık Bakanlığının düzenlediği, Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesindeki törende, en kısa zamanda -başta hekimler olmak üzere- sağlıkta çalışanların özlük haklarının düzeltileceği, bir dahaki 14 Mart Tıp Bayramında, artık özlük haklarının gündemden kalkacağını belirtmiştir.

Yalnız, yardımcı sağlık personelinin bir dileği vardır. Bütün diğer mesleklerde, önlisans eğitimi gören kişilere ekgösterge verilmektedir; fakat, yardımcı sağlık hizmetlerine verilmemektedir. Sayın Bakanımdan bu haksızlığı gidermesini diliyor; tekrar tüm meslektaşlarımın ve 14 Mart Tıp Bayramını kutluyor, aramızdan ayrılanları rahmetle anıyor ve hepinize en içten saygılarımı sunu-yorum. (DSP, MHP ve ANAP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Gündemdışı üçüncü söz, 14 Mart Tıp Bayramı ve bugünkü tıp fakültelerindeki eğitim hakkında ve aynı zamanda Ermenilerle ilgili olarak söz isteyen Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet Kaya'ya aittir.

Sayın Kaya, buyurun. (MHP sıralarından alkışlar)

TURHAN GÜVEN (İçel) - Sayın Başkan, gruplara da birer dakika söz verir misiniz efendim.

BAŞKAN -Hay hay efendim. Sayın Bakanın yerine açışı zaten ben yaptım.

3. – Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet Kaya’nın, 14 Mart Tıp Bayramı nedeniyle gündemdışı konuşması

MEHMET KAYA (Kahramanmaraş) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 14 Mart Tıp Bayramı nedeniyle, bugünkü tıp fakültelerindeki eğitim hakkında gündemdışı konuşmamı yapmak üzere şahsım adına, huzurlarınızda söz almış bulunuyorum. Hepinize saygılarımla selamlıyorum.

Sözlerime başlamadan önce, tüm tıp ve sağlık camiasının Tıp Bayramını kutluyor, hepsine sevgi ve saygılarımı sunuyorum.

Değerli milletvekilleri, tıp fakültelerinin asıl amacı, tıp eğitimi ve araştırmadır. Türkiye'de son 30 yıla bakarsak, tıp fakültelerinin kuruluşunda, istikrarlı ve adım adım ilerleyen büyüme ve ani atakları benimseyen politikaların izlendiği görülmektedir.

Bugün tıp fakültelerinde öğrenci kontenjanları gittikçe artırılmakta, eski fakültelerin kontenjanları pek değişmezken, kontenjan sayısını, daha çok, yeni açılan fakülteler artırmaktadır. Buna karşı ise, bütçe azalmış durumdadır. Bu durum, öğrenci eğitimi gibi, gelir getirmeyen bir faaliyeti negatif yönde etkilemektedir.

Tıp fakültelerinde bir öğretim üyesine düşen öğrenci sayısı gittikçe artmaktadır. Örneğin, 1998'de bu sayı, 1 öğretim üyesine 15-20 öğrenci civarındadır. Bu ise, uluslararası standardın hemen hemen iki katıdır. Bazı ülkelerde bu sayı, 1 öğrenciye 1 öğretim üyesi düşmesi şeklindedir. Tam gün çalışan bir klinik öğretim görevlisi, bir yıl boyunca, aşağı yukarı 200 öğrenciyi eğitmektedir. Bu, eğitimi olumsuz yönde etkilemektedir.

Değerli milletvekilleri, önemli olan, kaliteli, uygun sayıda hekim yetiştirmektir. Bu yüzden, fakülte öğrenci kontenjanları indirilmeli, temel bilimler yönünden eğitim sıkıntısı çeken yeni tıp fakülteleri, gerekli altyapıya, mali desteğe, organizasyona, yatak kapasitesine kavuşturulmalıdır; öğretim elemanı ve yeterli araç gereç yönünden desteklenmelidir. Bugün tıp eğitiminde, öğrenci kontenjanları, öğretim üyesi kadrosu, ayrılan kaynaklar bakımlarından akılcı ve gerçekçi davranma ihtiyacı vardır.

Mezun edilen hekim sayısı kadar, hekimlerin meslek eğitimi üzerinde durmak da gerekir. Kontenjanlar, ayrıca, eğitim kurumlarının potansiyeline de bağlı olmalıdır. Tıp fakültelerinde eğitim ve öğretimde, öğretim üyesi başına düşen öğrenci sayısı ve hatta, hasta sayısı esas alınmalıdır. Tıp fakültelerindeki eğitim grupları 10-15 kişiyi geçmemelidir.

Değerli milletvekilleri, tıp fakültelerindeki eğitim aksaklığının sebebi sadece öğretim elemanlarının kötüleşen maddî durumları da değildir. Üniversiteler malî ve idarî yönden desteklenmeli, öğretim üyelerinin maaşları artırılmalı, tamgün çalışmaları desteklenerek, yetişmiş, değerli, yetenekli, bilimsel düşünceli kişilerin özel sektöre ve yurtdışına çıkışı önlenmelidir. Tıp fakültelerinin, gerekli altyapı, öğretim elemanı ve araç gereç olmadan açılması önlenmeli, eksik olanlar düzeltilmeli ve fakültelerin kapasitesine göre kontenjanları olmalıdır ve buna göre artırılmalıdır. Fakülte kapasitesi, hasta açısından, kadavra, mikroskop gibi aletler ve kolaylıklar yeterli seviyeye getirilmelidir; aksi takdirde, verilen eğitim yetersiz kalabilmektedir.

Değerli milletvekilleri, tıp fakültelerinde öğrenci eğitiminin yanı sıra, asistanlık eğitimi de, devamlılık ve yararlılık prensiplerine göre düzenlenmelidir. Asistanlara, daha çok okuması, öğrenmesi, reçete yazması, hasta yakınlarıyla problemleri  çözmesi gibi olaylara yaklaşması, bir plan dahilinde öğretilmelidir. Asistanlara, yeterli vaka takdimleri ve ameliyatlar yaptırılmalı, buna bir alt sınır konulmalıdır. Asistan eğitiminin, başasistan ile öğretim üyelerinin, eşit şekilde devamlılık prensibine uygun şekilde yapılması ve güncelleştirilmesi gerekmektedir.

Değerli milletvekilleri, sonuç olarak diyebiliriz ki, Türk tıp fakültelerinin durumu bir an önce düzeltilmelidir. İlgili kurumlar bir araya gelip gerekli hekim adedini belirlemelidir; eğer, oluşmuş fakülteler bu adedi karşılayamayacaksa, gerekli altyapı, malî destek, araç gereç, öğretim üyesi ve yeterli personel sağlanmadan yeni fakülteler açılmamalıdır; eğer, yeni tıp fakülteleri açılacaksa, bu, hem hekim sayısını, istenen düzeye çıkarmalı, hem de bilgi ve eğitim kalitesini artırmalıdır diye düşünüyorum.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Efendim, toparlar mısınız.

MEHMET KAYA (Devamla) - Konuşmama son verirken, tekrar, tüm tıp ve sağlık camiasının Tıp Bayramlarını candan kutluyor; aziz Türk Milletini ve onun Yüce Meclisini saygılarımla selamlıyorum. (Alkışlar)

TURHAN ALÇELİK (Giresun) - Sayın Başkan, bir hususu arz edebilir miyim efendim?

BAŞKAN - Buyurun.

TURHAN ALÇELİK (Giresun) - Efendim, iktidar milletvekili 2 arkadaşımız, sağlıkla ilgili, Tıp Bayramıyla ilgili görüşlerini ifade ettiler. Ben, sizden, bir hususu öğrenmek istiyorum.

BAŞKAN - Hiç torpil yapmadım efendim.

TURHAN ALÇELİK (Giresun) - Efendim, teşekkür ediyorum.

Efendim, Tıp Bayramı gibi, bu kadar önemli olan bir günde, sağlık çalışanlarının sorumlusu 2 değerli Bakan arkadaşım, Sayın Sağlık Bakanı ve Sayın Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı neredeler? Ben, zatıâlinizden bunu öğrenmek istiyorum; ne kadar önemli bir günde burada değiller.

BAŞKAN - Sağlık Bakanının nerede olduğunu biliyorum efendim. Daha evvel verilmiş bir sözü vardı, Çanakkale'deydi; yoksa, gelip, İçtüzük 59'a göre söz isteyecekti.

TURHAN ALÇELİK (Giresun) - Efendim, ikinci husus, burada 2 milletvekili arkadaşımız...

BAŞKAN - Bir dakika efendim...

MEHMET SALİH YILDIRIM (Şırnak) - Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı İstanbul'da efendim.

BAŞKAN - Sayın Bakan da İstanbul'daymış efendim.

TURHAN GÜVEN (İçel) - Biz, nerede olduklarını değil; neden burada bulunmadıklarını öğrenmek istiyoruz.

TURHAN ALÇELİK (Giresun) - Sayın Başkanım, Sayın Bakanlar burada değiller; ben, burada olmalarını arzu ederdim. 2 milletvekili arkadaşım, konuşmalarında, işte "çalışanların durumu düzeltilmeli, yapılmalı, edilmeli" dediler. Hükümetin aldığı bir yetki yasası var Sayın Başkanım ve yetki yasasının süresi dolmak üzere. Bu hükümet, bu çalışanları ne zaman hatırlayacak? Lütfen, bu sorumu hükümete iletiniz.

Teşekkür ediyorum.

BAŞKAN - Efendim, bendeniz, tabiî... (DSP sıralarından "konu anlaşıldı" sesleri)

Efendim, istirham ederim...

Efendim, tabiî, çalışanlarla ilgili, Yüce Meclisin vermiş olduğu... (DSP ve FP sıralarından gürültüler)

Efendim, dinler misiniz beni... Karşılıklı konuşmayın, istirham ederim... Sual sordunuz, cevap vereyim.

Sayın Başbakan, çalışanlarla ilgili yetki yasasının icabını yapacaklarını ifade ettiler efendim; ben de, bir kere daha tekrarlayım.

Efendim, sadece Tıp Bayramı münasebetiyle birçok arkadaşımız söz istedi, 2 arkadaşımıza söz verdim; ama, inanın bana, iktidar milletvekilleri değil, sizin partiden de kimse vermedi; çünkü, başka bir konu vardı... Onun için, ben, kendi yetkimi İçtüzük 60'a göre kullanacağım ve Sayın Konukoğlu'na, bu konuda, yerinden söz vereceğim; sizin partiden de söz isteyen varsa, ona da söz verebilirim.

Buyurun Sayın Konukoğlu.

İBRAHİM KONUKOĞLU (Gaziantep) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.

Bugün, maalesef, hekimler, 14 Mart Tıp Bayramını yine buruk kutluyorlar. 21 inci Yüzyıla girmemize rağmen, Türkiye'de, sağlık sorunları çözülmemiş, hekimler, hak ettikleri ücreti alamıyorlar, yeterli çalışma ortamları yok, uygun olmayan şartlarda çalışıyorlar. Hükümet, yetki yasasını almasına rağmen, hekimlerin, gerek çalışma şartlarını gerekse maaşlarını düzenlemedi.

Biliyorsunuz, son siyasî nedenlerle fazla sayıda tıp fakültesi açıldı; 4 500 doktor mezun olu-yor; ama, bunların çalışma imkânı yok, hepsine iş bulma imkânı yok. Hekimler, bu bayramı, bu nedenlerle buruk kutluyorlar.

Her şeye rağmen, tüm hekim camiasına, 14 Mart Tıp Bayramının hayırlı olmasını diliyor, Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. (DYP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim efendim.

Sayın Alçelik, buyurun efendim.

TURHAN ALÇELİK (Giresun) - Sayın Başkanım, çok teşekkür ediyorum.

Bugün, sağlık çalışanlarının bayramı; ama, maalesef, sağlık çalışanlarımız bayram edemiyor; çünkü, en yüksek düzeyde maaş alan sağlık çalışanı da, bugün, Türkiye'de, maalesef, geçinebilecek düzeyde değil.

Sayın Başkanım, benim üzüldüğüm nokta şurası: Bu konuda son derece hassas olması gereken bazı arkadaşlarımız, sağlık çalışanlarından yana olacakları yerde, çalışanlara yapılan birtakım haksızlıkların tarafında nasıl yer alabiliyorlar; ben bunu anlayamıyorum.

Dolayısıyla, bu Meclisin, tüm çalışanların, 70 milyon insanın durumunu düzeltmesi gerektiği gibi... İnsanlar için söylenen söz malum Sayın Başkanım, bir nefes sıhhat gibi hiçbir üstünlük, hiçbir makam dünyada yok. Bunun sağlayıcısı, bunun en güzel noktaya ulaşması noktasında görev yapan insanların da, önce, sağlıklı olması lazım. Bu hususta hükümeti göreve davet ediyorum; ama, acilen göreve davet ediyor, saygılar sunuyorum efendim. (FP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim efendim.

Sayın Yıldırım, buyurun efendim.

MEHMET SALİH YILDIRIM (Şırnak) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Ben de diğer arkadaşlarım gibi, ilk tıp mektebinin kuruluşunun 174 üncü yılını ve bunun Tıp Bayramı olarak kutlanılışının 82 nci yılında tüm sağlık çalışanlarının ve onun objesi olan hekim camiasının bayramını içtenlikle kutluyorum, onlara sağlık ve saygı sunuyorum.

Değerli Başkan, sağlığın, beden, ruh ve sosyal açıdan tam bir bütünlük olarak iyilik hali olduğunu biliyoruz. Bu konudaki duyarlılığımızı her türlü platforma da taşıdığımızı siz biliyorsunuz. Anayasanın 56 ncı maddesi, devleti, sağlıklı bireyleri sağlıklı çevrede yetiştirme konusunda yükümlü kılmış, yükümlü kılmanın gereklerini da icradan istemiş; genel sağlık sigortasını işaret etmiş ve de sağlık hizmetlerinin tek elden yürütülmesinin gerekliliğine işaret etmiş. Ne yazık ki, aradan uzun süre geçmiş olmasına karşın, sağlıkla alakalı sorunların çözümü yerine, sağlık sorunlarının önemli boyutuyla karşımızda olduğunu görüyoruz.

Sağlıkla alakalı birkaç parametreye işaret etmek istiyorum ve bir noktanın da altını çizmek istiyorum: Bayramlar, sadece geçmişin hatırlanması anlamında değil, bayramlar, ilgililerin, halkına, ulusuna hesap günü olarak algılanmalı ve bunlar böyle değerlendirilmeli diye düşünüyorum.

Ben, bu vesileyle birkaç parametreyi de huzurunuza taşımak istiyorum.

Bugün, Türkiye'de bebek ölüm hızı binde 42,7'dir. Bu oran, Erzurum'da binde 83,7'dir ve de Diyarbakır'da binde 63,9'dur. Bu -Avrupa'yı, gelişmiş ülkeleri bir kenara bırakın- gelişmekte olan ülkelerin de gerisinde rakamlar olması açısından çok anlamlıdır. Anne ölüm hızı, yüzbinde 100'dür. Bu, olması gerekenin 10 katıdır; olmaması gerekli olan değerdir.

Bugün, Türkiye'de hekim sayısı 92 000'dir. Pratisyen ve uzman hekim oranı 1'e 1'dir; olması gerekenin yarısı kadardır. Bugün dünyada hekim başına düşen nüfus sayısı 950'dir. Bu rakam, dünyada 500'dür, ülkemizde 950'dir. Doğu ve Güneydoğuda bu oran 2 153'tür. Bugün, bu değer, benim seçim bölgem olan Şırnak'ta 5 000'dir ve de bu rakamları daha çok uzatıp, sizin bu güzel günde hafızanızı karıştırmak istemiyorum.

Yatak sayısıyla alakalı değerleri, rakamları size aktarmayacağım; ancak, Türkiye'deki yatakların yüzde 37'sinin, nüfusun sadece yüzde 24'üne tekabül eden 3 ilde olduğunu söylemem ve ne yazık ki, her 2 yataktan 1 tanesinin de boş olduğunun altını çizmem gerekiyor.

Bugün, sağlık ocaklarıyla ilgili değerleri aktarmayacağım; yalnız, temel sağlık hizmetinin köşe taşı olan sağlık evlerinin yüzde 36'sının boş, yüzde 44'ünün ise, ne yazık ki, ebesiz olduğunu belirtmek istiyorum.

Hekimlerin dağılımıyla ilgili rakamları da, yine, huzurunuza taşıyacağım; bugün, uzman hekimlerimizin yüzde 48,5'i, toplam hekimlerimizin de yüzde 45'i 3 büyük ildedir. Bu nedenle, hekim dağılımındaki adaletsizliğin bir an önce giderilmesi konusunda da ilgililerin ve hükümetin sorumluluklarının gereğini yapması gerektiğini hatırlatmak istiyorum.

Hiçbir şeyin insan sağlığı kadar kıymetli olmadığını herkesten çok biz biliyoruz; ancak, bu değeri taşıyacak olan hekimlere verilen değer ve onların sorunlarına gösterilen yaklaşımın da, bugün, beklenilenden uzak olduğunun altını çizmek istiyorum. Bir pratisyen hekimin 343 milyon 600 bin  lira maaş aldığını ve bugün Türkiye'de yoksulluk için sınırın 660 milyon olduğunu söylersem, siz, yoksulluk düzeyinde yaşamaya mahkûm ettiğiniz bu sektörden hizmet bekleyebilir misiniz; bu sorunun cevabının "evet" olduğunu söylemek ne yazık ki, mümkün değil.

Ben, bu zorlu, sıkıntılı şartlarda ülkenin sağlık sorunlarına canları pahasına emek veren, katkı sağlayan sağlık sektörünün tüm çalışanlarına şükranlarımı sunuyorum; bu sorunların, sıkıntıların aşılması dileğimi de sizlerin vasıtasıyla ilgililere bir kez daha ulaştırmak istiyorum.

Saygılar sunuyorum. (ANAP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim efendim.

Efendim, iktidar milletvekili diye biraz fazla verdim, diğer milletvekillerinin suallerine de cevap vermiş oldu sayın eski bakan olarak.

Teşekkür ederim efendim.

SAFFET ARIKAN BEDÜK (Ankara) - İktidar ağlama yeri değil, çözüm üretme yeridir.

ZEKİ ÇAKAN (Bartın) - Doğruları söylemek her zaman mümkündür;  eski, yeni fark etmez; doğru, doğrudur.

MEHMET SALİH YILDIRIM (Şırnak) - Bunlar, kırk yıllık sorunlar Sayın Bedük.

 BAŞKAN - Efendim, gündemimiz çok yoğun olduğu için, kâtip üyenin, yerinden oturarak okuması hususunu oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul edilmiştir.

Teşekkür ederim.

2 adet Meclis araştırması önergesi vardır.

İlk önergeyi okutuyorum :

B) GENSORU, GENEL GÖRÜŞME, MECLİS SORUŞTURMASI VE MECLİS ARAŞTIRMASI ÖNERGELERİ

1. – Van Milletvekili Ayhan Çevik ve 21 arkadaşının, Ermenilerin Van İlinde yerli halka yapmış oldukları mezalimin araştırılması ve Van üzerindeki emellerine karşı alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/183)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

1914-1918 yılları arasında Ermenilerin Van İlinde Van halkına yapmış oldukları  mezalimin gün ışığına çıkarılması hususunun araştırılması ve Van üzerindeki emellerine karşın alınması gereken tedbirlerin belirlenmesi amacıyla Anayasamızın 98 inci, Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünün 104 ve 105 inci maddeleri gereğince Meclis araştırması açılmasını arz ederiz. 27.2.2001

1- Ayhan Çevik

(Van)

2- Nidai  Seven

(Ağrı)

3- Süleyman Coşkuner

(Burdur)

4- Yalçın Kaya

(İçel)

5- Nesrin Ünal

(Antalya)

6- Şefkat Çetin

(Ankara)

7- Mehmet Arslan

(Ankara)

8- Arslan Aydar

(Kars)

9- Cemal Enginyurt

(Ordu)

10- Ahmet Erol Ersoy

(Yozgat)

11- Bekir Ongun

(Aydın)

12- Orhan Şen

(Bursa)

13- Mustafa Haykır

(Kırşehir)

14- Hasan Basri Üstünbaş

(Kayseri)

15- Mustafa Enöz

(Manisa)

16- Reşat Doğru

(Tokat)

17- Hüseyin Akgül

(Manisa)

18- Abbas Bozyel

(Iğdır)

19- Ali Serdengeçti

(Manisa)

20- Mehmet Nuri Tarhan

(Hatay)

21- Ali Özdemir

(Gaziantep)

22- Mehmet Hanifi Tiryaki

(Gaziantep)

Gerekçe :

Tarihimizde Van Şehri ve bölgesinin, Doğu Anadolu yönünden önemli bir yeri ve geçmişi vardır. Burası bir zamanlar Asya menşeli Urartu Devleti'nin başkenti olmuştur. 19 uncu Yüzyıl sonlarında Ermenilerin giriştikleri ayaklanmalarla zarar gören Van, 29 Eylül 1915 tarihinde Ruslar tarafından işgal edilmiştir. 2 Nisan 1918 tarihinde geri alınmıştır. Batılı devletlerin ve Ermenilerin Van ile ilgilenmeleri 19 uncu Yüzyıl ortalarından itibaren başlamıştır. Van'ın hedef olarak seçilmesinin sebepleri arasında şunlar vardır :

1- Van'ın, sınır vilayeti olması, Rusya ve İran ile ilişkisinin bulunması,

2- Van'ın, Ermenilerin hak iddia ettikleri 6 vilayetten biri olması,

3- Ermeni ihtilal fikirlerinin ilk defa Van'da yeşermesi. Ermenilerce kurulması düşünülen Ermenistan'da Van Şehrinin de bulunması gerektiği vurgulanmaktadır.

Ruslar, Türk sınırını geçtikleri zaman, Van Ermenileri öteden beri beklemekte oldukları fırsatın gelip çattığına inanarak, öteden beri de ayaklanma ve isyan teşebbüslerine başladılar. Bunlar, müdafaasız Müslüman köylerine tecavüz etmeye başladılar.

Ermeniler, 1914-1918 yıllarında, Van insanını, kadın, erkek, çocuk, ihtiyar demeden diri diri yakmışlar, kestikleri insanların vücutlarına cepler oymuşlar, küçük çocukların karınlarını yarıp tuz doldurmuşlar, cami ve mescitlerde yaktıkları insanların yağlarını toprak duvarlardan sokaklara akıtmışlardır.

Ermeniler yapmış olduğu katliamlarla yetinmemiş, son zamanlarda hukukî yollardan toprak ve tazminatlarını devamlı dile getirmeye devam etmektedirler.

Bu durumda, Ermenilerin Van halkına yapmış oldukları mezalim ve tarihî gerçeklerin dünya kamuoyuna anlatılabilmesi için, Ermeni soykırım müzesinin kurulması büyük bir fayda sağlayacağı gibi, Van üzerindeki siyasî emellerine karşı alınacak tedbirlerin zaman kaybetmeden yerine gelmiş olacaktır.

Yine, Ermeniler, her platformda Türkiye'ye baskı yaptırmak, bütün okları Türkiye'ye çevirerek tarihî gerçekleri saptırmaya çalışmışlardır. İşte, bu tarihî gerçeklerin ortaya çıkması, hem Ermeni soykırımı kararlarını kabul edenleri mahcup edecek hem de Ermenilerin gerçek yüzleri ortaya çıkmış olacaktır.

BAŞKAN - Bilgilerinize sunulmuştur.

Önerge gündemde yerini alacak ve Meclis araştırması açılıp açılmaması konusundaki öngörüşmeler, sırası geldiğinde yapılacaktır.

İkinci önergeyi okutuyorum :

2. – Muğla Milletvekili Hasan Özyer ve 20 arkadaşının, Muğla İlinin balıkçılık, tarım ve tu-rizm açısından sorunlarının araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/184)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Muğla İlimiz Türkiyemize balıkçılık, tarım ve özellikle de turizm açısından milyarlarca dolar döviz girdisi sağlamaktadır. Ancak, bunca önemli fonksiyonuna rağmen, ihtiyaç duyduğu hizmetleri alamamakta, ülkeye katkısı oranında hizmet görememektedir. Oysa, alacağı her hizmet, ülkemize daha çok döviz getirmesini sağlayacaktır. Bu nedenlerle, konuyla ilgili iddia ve sıkıntıları araştırmak üzere, Anayasanın 98 inci, İçtüzüğün 104 ve 105 inci maddeleri gereğince bir Meclis araştırması açılmasını saygılarımızla arz ederiz.

                                                                        13.3.2001

1- Hasan Özyer

(Muğla)

2- Beyhan Aslan

(Denizli)

3- Murat Başesgioğlu

(Kastamonu)

4- Zeki Çakan

(Bartın)

5- Nesrin Nas

(İstanbul)

6- Ahat Andican

(İstanbul)

7- Cengiz Aydoğan

(Antalya)

8- Hakkı Oğuz Aykut

(Hatay)

9- Burhan İsen

(Batman)

10- Erkan Kemaloğlu

(Muş)

11- İbrahim Yaşar Dedelek

(Eskişehir)

12- Yaşar Topçu

(Sinop)

13- Sefer Ekşi

(Kocaeli)

14- Mehmet Çakar

(Samsun)

15- Sefer Koçak

(Ordu)

16- Sühan Özkan

(İstanbul)

17- Ali Doğan

(Kahramanmaraş)

18- Veysel Atasoy

(Zonguldak)

19- Işın Çelebi

(İzmir)

20- Celal Esin

(Ağrı)

21- Ataullah Hamidi

(Batman)

Gerekçe: Muğla İli, ekonomisi tarım, ticaret, balıkçılık ve özellikle de turizme dayalı, ülke ekonomisine bu kalemlerden önemli girdiler sağlayan, halen gelişmekte, kalkınma sürecinde olan, ancak, problemlerine yıllardır çare getirilemediği için dertleri çığ gibi büyüyen bir ilimizdir.

İlimizin turistik ilçe ve beldelerine yılda yaklaşık 1,5 milyon turist gelmekte, bu turistler yaklaşık 2 milyar döviz bırakmakta, anılan rakam, ülkemiz turizm gelirinin yüzde 20 ilâ 25'ini oluşturmaktadır. Muğla'nın potansiyeli iyi değerlendirildiği zaman ülkeye kazandırdığı turizm geliri en fazla 5 yıl içinde 10 milyar dolara çıkacaktır.

Önemli turizm merkezlerinin bulunduğu ve yüksek döviz girdisi sağlayan Muğlamızda, halen altyapı, turistik yollar ve yat limanlarıyla ilgili büyük sorunlar yaşamaktayız. Halen Göcek Tüneli, Bodrum-Milas Havaalanının bağlantı yolları, Datça-Marmaris yolu, Söke-Milas yolu, Dalaman Havaalanı-Marmaris yolu yapılamamıştır. Gelişen yatçılığa karşın, gemi yanaşma yerleri, marinalar ihtiyaca cevap verememektedir.

Yine, bu kadar önemli turizm merkezlerinde halen içmesuyu sorunu çözülememiştir. Bodrum yarımadasında oluşan içmesuyu sorununa karşı acil tedbirler alınması gerekmektedir.

Yine, belediyelerimizin yüzde 85'inde kanalizasyon veya arıtma tesisi bulunmamaktadır. Dünyanın ilgi duyduğu değerli koylarımızın, denizlerimizin kirlenmesi halinde çok büyük bedeller ödesek de eski güzelliğini geri getirmek mümkün değildir.

Turistik belediyelerimiz, ülkeye milyonlarca dolar döviz bırakılmasında katkı sağlarken, maalesef, kendi sıkıntılarına bir çözüm bulamamaktadırlar. Devletten aldıkları payın kış nüfusuna göre verilmesi, yaz aylarında nüfusun onlarca katına ulaşması, bu belediyelerin, gelen turiste yeterince hizmet verememesine neden olmaktadır.

Muğla'da çiftçi, köylü de zor durumdadır. Yetişen ürünler için ihracat teşviki verilmemesi, ihracat yolunun da kapanarak daha büyük sıkıntılara düşülmesine neden olmuştur.

Muğla'daki güçlü tarımsal altyapının, Tarım Bakanlığı tarafından TYUAP (Tarımsal Yayım-Uygulama ve Araştırma Projesi) kapsamına alınarak daha iyi değerlendirilmesi gerekmektedir.

Yörede yetişen domates, patlıcan, fasulye ve meyve çeşitleri için salça-konserve-reçel-konsantre meyve suyu fabrikaları açılabilir; ancak, onca çabamıza rağmen bu yönde bir girişim de olmamıştır.

Tütün üreticilerinin ilerleyen yıllarda başka ürünler üretmeye yönlendirilmesi gerekmektedir. Binaenaleyh, ülkede tütün stokları son derece fazladır.

Balıkçılığın gelişmesi ve turizm sektörüyle çakışmaması için ilgililere turizm alanlarıyla çakışmayan yer gösterilip, ihracat imkânlarının geliştirilmesi yönünde çalışmalar yapılması gerekmektedir.

İlimizde yapılması için çok çaba sarf ettiğimiz; ancak, bu yönde bir çalışmanın olmadığı organize sanayi bölgeleri de ayrı sıkıntıdır. Bırakınız meyve ve sebzeleri işleyen fabrikaları, bazı tamir ve sanayi işlerinin görülebilmesi için gereken küçük sanayi siteleri ve organize sanayi bölgeleri dahi, programa alındığı halde halen yapılmamıştır.

İlimizde yaşanan işsizliğin önlenebilmesi için bahsedilen çalışmalara başlanması ve bir an önce bitirilmesi gerekmektedir.

Anlatılanların ışığında;

Muğla'ya gelen yabancı turistlere daha kolay ulaşım imkânı sağlayabilmek için nelerin yapılabileceği konusunda (yat limanları, marinalar, havalimanları, ilgili karayolları) gerekli altyapı çalışmalarının bir an önce başlatılması,

İlimizde sanayiin gelişmesi için öncelikle organize sanayi bölgeleri ve küçük sanayi sitelerinin bir an önce devreye sokulması,

Tarımsal potansiyelin üretim ve pazarlama açısından iyi değerlendirilmesi için ilgili bakanlığın çalışmalar yapması,

Tütün üreticilerinin alternatif ürün için gerekli demostrasyon çalışması yapılması,

Yüksek potansiyeli, imkânları olan; ancak, atıl bekleyen Muğla için, İçtüzüğün 104, 105 ve Anayasanın 98 inci maddeleri gereği Meclis araştırması açılmasını saygılarımızla arz ederiz.

BAŞKAN - Bilgilerinize sunulmuştur.

Önerge gündemdeki yerini alacak, Meclis araştırması açılıp açılmaması konusundaki öngörüşme, sırası geldiğinde yapılacaktır.

Komisyondan istifa önergesi vardır, okutuyorum efendim :

C) TEZKERELER VE ÖNERGELER

1. – Rize Milletvekili Ahmet Kabil'in, Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu ile KİT Komisyonu üyeliklerinden çekildiğine ilişkin önergesi (4/327)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Üyesi bulunduğum Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu ile KİT Komisyonu üyeliğinden istifa ediyorum.

Gereğini arz ederim.

Saygılarımla.

                                                                        13.3.2001

                                                                   Ahmet Kabil

                                                                                 Rize

BAŞKAN - Bilgilerinize sunulmuştur efendim.

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığının bir tezkeresi vardır; okutuyorum efendim: 

2. – Kesinleşen yargı kararları uyarınca Türk vatandaşlığını kaybeden Merve Safa Kavakçı'nın, Anayasanın 66 ve 76 ncı maddeleri ile Türk Vatandaşlığı Kanunu hükümlerine göre milletvekili seçilme yeterliliğini kaybettiğine, bu nedenlerle milletvekili sıfatının kalmadığına ilişkin Başkanlık tezkeresi (3/775)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kuruluna

Merve Safa Kavakçı, 18 Nisan 1999 Pazar günü yapılan Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Seçimleri sonucunda İstanbul'dan milletvekili seçilmiştir.

403 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanununun 25 inci maddesinin (a) bendine göre Bakanlar Kurulunun 16 Mayıs 1999 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan kararı ile Merve Safa Kavakçı'nın Türk vatandaşlığı kaybettirilmiştir.

Bu karara karşı ilgili tarafından Danıştayda iptal davası açılmış ve yürütmenin durdurulması talep edilmiştir.

Danıştay 10. Daire, 20.9.1999 tarih ve esas 1999/2196 sayılı kararı ile yürütmenin durdurulması talebini reddetmiş, bu ret kararına karşı Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kuruluna yapılan itiraz da Genel Kurulun 15.10.1999 tarih ve Y.D. itiraz 1999/589 numaralı kararı ile reddedilmiştir.

Danıştay 10. Dairesince 8.2.2000 tarih ve esas 1999/2196, karar 2000/315 sayılı kararı ile de iptal davası reddedilmiş ve bu ret kararı, Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulunun 16.6.2000 tarih ve esas 2000/369, karar 2000/913 sayılı kararı ile onanmıştır. Bu karara karşı karar düzeltme talebinde bulunulmuş ise de, karar düzeltme istemi Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulunun 1.12.2000 tarih ve esas 2000/1012, karar 2000/1229 sayılı kararı ile reddedilmiştir.

Sonuç olarak, vatandaşlığın kaybına ilişkin Bakanlar Kurulu kararı, idarî yargı organınca hukuka uygun bulunmuş ve karar kesinleşmiştir.

Kesinleştiği belirtilen yargı kararları uyarınca Türk vatandaşlığını kaybeden Merve Safa Kavakçı, Anayasanın 66 ve 76 ncı maddeleri ile Türk Vatandaşlığı Kanunu hükümlerine göre milletvekili seçilme yeterliliğini kaybetmiştir.

Bu nedenlerle, Merve Safa Kavakçı'nın milletvekili sıfatının kalmadığı hususunu Genel Kurulun bilgilerine sunarım.

Saygılarımla.

                                                                        Ömer İzgi

                                                        Türkiye Büyük Millet Meclisi

                                                                           Başkanı

BAŞKAN - Bilgilerinize sunulmuştur.

MEHMET ERGÜN DAĞCIOĞLU (Tokat) - Tebrik ederim, sessizce muradınıza nail oldunuz. Ancak, bir Amerikalı vatandaştan kurtulurken, dengeyi yeni bir Amerikalı Kemal Derviş'i bakan atamakla sağladınız.

BAŞKAN - Bu, mahkeme kararının Yüce Meclise duyurulmasından ibaret bir işlem; arz ede-rim efendim.

Bir tezkere daha vardır; okutup, oylarınıza sunacağım :

3. – Makedonya Meclis Başkanı Stojan Andov'un, 20-21 Mart 2001 tarihlerinde Üsküp'te dü-zenlenecek olan Güneydoğu Avrupa İşbirliği Süreci Katılımcı Ülke Parlamento Başkanları Konferansına davetine TBMM Başkanını temsilen bir başkanvekilinin icabet etmesine ilişkin Başkanlık tezkeresi (3/776)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kuruluna

Dışişleri Bakanlığından alınan bir yazıda, Makedonya Meclis Başkanı Stojan Andov'un, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Sayın Ömer İzgi'ye hitaben gönderdiği mektupta, 20-21 Mart 2001 tarihlerinde Üsküp'te düzenlenecek olan Güneydoğu Avrupa İşbirliği Süreci Katılımcı Ülke Parlamento Başkanları Konferansına Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanını davet ettiği bildirilmektedir.

Söz konusu davete Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanını temsilen bir başkanvekilinin icabet etmeleri hususu, Türkiye Büyük Millet Meclisinin Dış İlişkilerinin Düzenlenmesi Hakkındaki 3620 sayılı Kanunun 9 uncu maddesi uyarınca, Genel Kurulun tasviplerine sunulur.

                                                                        Ömer İzgi

                                                        Türkiye Büyük Millet Meclisi

                                                                           Başkanı

BAŞKAN - Oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

Sayın milletvekilleri, bazı bakanların...

TURHAN GÜVEN (İçel) - Karar yetersayısı yok efendim.

BAŞKAN - İstemediniz efendim; isteseydiniz, derhal işleme koyardım.

TURHAN GÜVEN (İçel) - Yani, artık işaretimizden anlamanız lazım Sayın Başkan.

BAŞKAN - Bazı sayın bakanların, gündemde bulunan sözlü soru önergelerinden birden fazlasını sıra gözetmeden cevaplandırmalarına ilişkin, İçtüzüğün 98 inci maddesine göre verilmiş önergeleri vardır; okutuyorum:

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Sözlü sorularda 1 ve 16 ncı sırada bulunan soruları arka arkaya cevaplandırmama müsaadelerinizi saygılarımla arz ederim.

                                                          Hikmet Sami Türk

                                                                 Adalet Bakanı

BAŞKAN - Bilgilerinize sunulmuştur.

Diğerini okutuyorum:

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Gündemin 7, 9, 14, 27 ve 58 inci sıralarında bulunan soruları, İçtüzüğün 98 inci maddesi gereğince birlikte cevaplandıracağımı arz ederim.

                                                                     Enis Öksüz

                                                            Ulaştırma Bakanı

BAŞKAN - Bilgilerinize sunulmuştur.

Diğerini okutuyorum:

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Bakanlığımı ilgilendiren konulara ait olan ve basılı gündemin 51, 53, 55, 77, 82, 92, 98, 106, 118 ve 122 nci sıralarında bulunan sözlü soruları, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunun 69 uncu Birleşiminde cevaplandırmak arzusundayım.

Gereğini saygılarımla arz ederim. 14.3.2001

                                                                  Koray Aydın

                                                        Bayındırlık ve İskân Bakanı

BAŞKAN - Bilgilerinize sunulmuştur.

Efendim, önergelerin gereği, biraz sonra "Sözlü Sorular" bölümüne geçtiğimizde yerine getirilecektir.

Gündemin "Seçim" kısmına geçiyoruz.

V. – SEÇİMLER

A) KOMİSYONLARDA AÇIK BULUNAN ÜYELİKLERE SEÇİM

1. – Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonunda açık bulunan üyeliğe seçim

BAŞKAN - Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonunda boş bulunan ve Anavatan Partisi Grubuna düşen 1 üyelik için Şırnak Milletvekili Mehmet Salih Yıldırım aday gösterilmiştir.

Oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler...

TURHAN GÜVEN (İçel) - Karar yetersayısının aranılmasını istiyoruz.

BAŞKAN - Karar yetersayısı arayacağım efendim.

Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Karar yetersayısı yoktur.

Efendim 16.15'te toplanmak üzere ara veriyorum.

Kapanma Saati : 16.00
İKİNCİ OTURUM

Açılma Saati: 16.15

BAŞKAN : Başkanvekili Murat SÖKMENOĞLU

KÂTİP ÜYELER: Sebahattin KARAKELLE (Erzincan), Burhan ORHAN (Bursa)

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, 69 uncu Birleşimin İkinci Oturumunu açıyorum.

Görüşmelere kaldığımız yerden devam ediyoruz.

V. – SEÇİMLER (Devam)

A) KOMİSYONLARDA AÇIK BULUNAN ÜYELİKLERE SEÇİM (Devam)

1. – Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonunda açık bulunan üyeliğe seçim (Devam)

BAŞKAN - Efendim, Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonunda boş bulunan ve Anavatan Partisi Grubuna düşen bir üyelik için, Şırnak Milletvekili Mehmet Salih Yıldırım'ın aday gösterilmesiyle ilgili oylamada karar yetersayısı istenmiş ve karar yetersayısı bulunamamıştı; oylama işlemini tekrar ediyorum efendim.

Oylamayı, elektronik oylama cihazıyla yapacağım efendim.

Oylamayı başlatıyorum.

(Elektronik cihazla oylama yapıldı)

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, Şırnak Milletvekili Mehmet Salih Yıldırım'ın Millî Eğitim Komisyonuna üyeliği kabul edilmiştir.

2. – KİT Komisyonunda açık bulunan üyeliğe seçim

BAŞKAN - Kamu İktisadî Teşebbüsleri Komisyonunda boş bulunan ve Anavatan Partisi Grubuna düşen bir üyelik için, Edirne Milletvekili Evren Bulut aday gösterilmiştir.

Oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir efendim.

Hayırlı olsun.

3. – Plan ve Bütçe Komisyonunda açık bulunan üyeliğe seçim

BAŞKAN - Plan ve Bütçe Komisyonunda boş bulunan ve Anavatan Partisi Grubuna düşen bir üyelik için, Rize Milletvekili Ahmet Kabil aday gösterilmiştir.

Oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

Hayırlı olsun Sayın Kabil.

Gündemin "Sözlü Sorular" kısmına geçiyoruz.

Az önce okuttuğum tezkere gereğince, gündemin 1 inci ve 16 ncı sıralarında bulunan sualleri, Adalet Bakanı Sayın Sami Türk birlikte cevaplandıracaktır.

VI. – SORULAR VE CEVAPLAR

A) SÖZLÜ SORULAR VE CEVAPLARI

1. – Eskişehir Milletvekili Mehmet Mail Büyükerman'ın, bir sendika başkanının Cumhurbaşkanı hakkında yaptığı konuşmaya ilişkin Adalet Bakanından sözlü soru önergesi (6/512) ve Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk'ün cevabı

2. –  İstanbul Milletvekili Ayşe Nazlı Ilıcak'ın, Yargıtay üyeleri ile Başsavcı hakkında tazminat davası açılıp açılamayacağına ilişkin Adalet Bakanından  sözlü soru önergesi (6/558) ve Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk'ün cevabı

BAŞKAN - Eskişehir Milletvekili Mail Büyükerman'ın, bir sendika başkanının Cumhurbaşkanı hakkında yaptığı konuşmaya ilişkin Adalet Bakanından sözlü soru önergesi ile İstanbul Milletvekili Ayşe Nazlı Ilıcak'ın, Yargıtay üyeleri ile Başsavcısı hakkında tazminat davası açılıp açılmayacağına ilişkin Adalet Bakanından sözlü soru önergelerini okutuyorum :

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

30 Ocak 2000 Pazar gecesi Türkiye televizyonlarında ve özellikle Flash TV kanalında yayınlanmış olan Türk Metal-İş Sendikasının kalabalık salon toplantısında, Sendika Genel Başkanı Mustafa Özbek, Cumhurbaşkanı hakkında ileri geri konuştuğu gibi, "Parlamento onu seçerse, onun da Allah belasını versin" şeklinde konuşmuştur.

Bu kişi hakkında kanunî işlem yapılıp yapılmadığı hakkında Sayın Adalet Bakanından sözlü soruma cevap verilmesini saygılarımla diliyorum.

                                                        M. Mail Büyükerman

                                                                         Eskişehir

BAŞKAN - Diğer soruyu okutuyorum:

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın, delaletinizle, Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasının teminini arz ederim.

                                                                 A. Nazlı Ilıcak

                                                                           İstanbul

Sorular:

1 - Yargıtay üyeleri ve Başsavcı hakkında tazminat davası açılabilir mi?

2 - Tazminat davası açılması, Yüce Divanın mahkûmiyet kararına mı bağlı?

3 - Bağlıysa, Yargıtay Kanununun hangi maddesinde böyle bir hüküm var?

4 - Böyle bir hüküm yoksa, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, nasıl, tazminat davasının açılması için Yüce Divanda mahkûmiyeti şart koşuyor?

BAŞKAN - Buyurun Sayın Bakan.

ADALET BAKANI HİKMET SAMİ TÜRK (Trabzon) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Eskişehir Milletvekili Sayın Mail Büyükerman'ın, Türk Metal İş Sendikası Genel Başkanının 30.1.2000 tarihinde Cumhurbaşkanı hakkında yaptığı konuşmaya ilişkin (6/512) esas numaralı soru önergesine cevap vermek üzere huzuruna gelmiş bulunuyorum; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Soru önergesine konu olan olayla ilgili olarak, adı geçen sendika başkanı hakkında, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan hazırlık soruşturması sonucunda, 22.5.2000 tarihinde Ankara 8. Ağır Ceza Mahkemesinde, Türk Ceza Kanununun 159 uncu maddesinin birinci fıkrası, 158 inci maddesinin ikinci fıkrası, 31 ve 33 üncü maddeleri gereğince kamu davası açılmıştır.

Yapılan yargılama sonucunda, 18.12.2000 tarihinde, adı geçenin, Türk Ceza Kanununun 158 inci maddesinin ikinci fıkrası, 159 uncu maddesinin birinci fıkrası ve 59 uncu maddeleri uyarınca 10 ay ağır hapis ve 912 600 000 lira ağır para cezasıyla mahkûmiyetine ve verilen bu cezanın ertelenmesine karar verilmiş olup, karar, henüz kesinleşmemiştir.

Saygıyla arz ederim.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; İstanbul Milletvekili Ayşe Nazlı Ilıcak'ın (6/558) esas numaralı, Yargıtay üyeleri ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı hakkında tazminat davası açılıp açılmayacağına ilişkin soru önergesine cevap vermek üzere huzurunuzda bulunuyorum; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Bilindiği gibi, Anayasanın 138 inci maddesinde hâkimlerin bağımsızlığı güvence altına alınmış, Anayasanın 148 inci maddesinin üçüncü fıkrasında "Anayasa Mahkemesi Cumhurbaşkanını, Bakanlar Kurulu üyelerini, Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay, Askerî Yargıtay, Askerî Yüksek İdare Mahkemesi Başkan ve üyelerini, Başsavcılarını, Cumhuriyet Başsavcıvekilini, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu ve Sayıştay Başkan ve üyelerini görevleriyle ilgili suçlardan dolayı Yüce Divan sıfatıyla yargılar" hükmüne yer verilmiştir.

Öte yandan, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 13 üncü maddesinin 2 numaralı fıkrasında, Yargıtay Başkan ve üyeleri ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcıvekili ve özel kanunlarında belirtilen kimseler aleyhindeki görevden doğan tazminat davalarına ve bunların kişisel suçlarına ait ceza davalarına ve kanunlarda gösterilen diğer davalara ilk ve son derece mahkemesi olarak  bakmak, Yargıtayın görevleri arasında sayılmıştır. Aynı kanunun 15 inci maddesinin 3 numaralı fıkrasında ise, Yargıtay Başkan ve üyeleri, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcıvekili ile yargılama görevi özel kanunlarınca Yargıtay genel kurullarına ve-rilen kişilere ait davaları ilk mahkeme olarak görmek ve karara bağlamak, hukuk ve ceza genel kurullarının görevleri arasında gösterilmiştir.

Yargı görevinin, bağımsızlık ve tarafsızlık içerisinde, aksatılmadan yerine getirilmesi esas olduğundan, yargı yetkisini kullanan hâkimlerin kişisel sorumluluğunda, özel bir sorumluluk düzeninin uygulanması esası benimsenmiştir. Nitekim, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu, hâkimin bağımsızlığı kadar tarafsızlığını da güvence altına almak amacıyla, onun hukukî sorumluluğunu sınırlı hallerde kabul etmiş ve aynı zamanda, sorumluluğun tespitini özel bir usule tabi tutmuştur. Konuyla ilgili olarak, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun çeşitli tarihlerde verdiği kararlarda, özetle, Yargıtay üyelerinin esas itibariyle hâkim kavramı kapsamına girdiği düşünüldüğünde, onların, yasalarla belirlenen sınırlı hallerde, görevlerinden dolayı, hukuken sorumlu olacakları sonucuna varıldığı; Yargıtay Kanununun, Yargıtay üyeleri hakkındaki davalara bakacak mercii gösterdiği, ancak, onların hangi hallerde sorumlu tutulacaklarını özel olarak belirlemediği, başka bir kanuna da yollamada bulunmadığı belirtilmiştir.

Aynı kararlarda, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun hâkimlerin sorumluluğunu düzenleyen 573 üncü ve devamı maddelerinde Yargıtay üyelerinden söz edilmediğinden, kanunun 573 üncü maddesindeki "hâkim" sözcüğünün, sorumluluk nedenleri açısından, yalnızca, kanunun 575 inci maddesinin ikinci fıkrasında sayılanları kapsadığının kabulünün gerektiği; dolayısıyla, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunundaki sorumluluk hallerinin Yargıtay üyelerini kapsamadığı; bu durumda, Yargıtay üyeleri hakkında, hangi hallerde, görevden dolayı tazminat davası açılacağının yasayla belirlendiğinden söz edilemeyeceği ifade edilerek, konunun, Anayasa ve hukukun genel ilkeleri esas alınarak çözüleceği vurgulanmıştır.

Söz konusu kararlarda, Anayasanın 148 inci maddesinin üçüncü fıkrasıyla, yargılanacak kişinin gördüğü işin önem ve özelliği itibariyle özel bir Anayasa güvencesi sağlanması ve kişilerin değil, müesseselerin korunması amaçlandığından, görevle ilgili bir suçtan cezaî sorumluluk yönünden bir karar verilmeden, Yargıtay üyeleri hakkında Hukuk Genel Kurulunda tazminat davasının açılmasına olanak bulunmadığından söz edilerek, ceza mahkûmiyet kararı, Yargıtay üyeleri hakkında açılacak tazminat davasında dava koşulu olarak aranmaktadır.

Saygıyla arz ederim. (DSP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Sayın Bakan, bir dakika ayrılmazsanız efendim; Sayın Büyükerman'ın bir suali var.

Buyurun efendim.

MEHMET MAİL BÜYÜKERMAN (Eskişehir) - Türk Metal-İş Sendikası Genel Başkanının uluorta konuşmaları arasında Cumhurbaşkanlığı makamına da ağır bir şekilde dil uzatmasından dolayı Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına yapmış olduğum başvurunun Adalet Bakanlığınca değerlendirilip sonuçlandırılmasından çok mütehassis oldum. Sayın Adalet Bakanına, bu güzel ve değerli hizmetinden dolayı çok teşekkür ederim, saygılar sunarım.

BAŞKAN - Teşekkür ederim; anlaşılmıştır efendim.

Sayın Bakanım, teşekkür ediyoruz.

3. – Şanlıurfa Milletvekili Yahya Akman'ın, Şanlıurfa-Birecik Devlet Hastanesinin uzman doktor ihtiyacına ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/514) ve yazılı soruya çevrilmesi nedeniyle konuşması

BAŞKAN - Soruyu cevaplandıracak Sayın Bakan?.. Yok.

Sözlü soru, üç birleşim içinde cevaplandırılmadığından yazılı soruya çevrilecektir.

Sayın Akman, çok kısa olarak, buyurun efendim. 

YAHYA AKMAN (Şanlıurfa) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; onüç aydan bu yana cevaplandırılmayan (6/514) esas numaralı sözlü soru önergem üzerinde söz almış bulunuyorum; bu vesileyle, Yüce Heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Öncelikle, doktor ihtiyacına ilişkin soru önergemin, Tıp Bayramını kutladığımız bir güne tesadüf etmesini hoş bir rastlantı olarak değerlendiriyorum. Bu vesileyle, başta hekimlerimizin olmak üzere, bütün sağlık çalışanlarımızın Tıp Bayramını tebrik ediyorum.

Sayın milletvekilleri, geçtiğimiz hafta içerisinde Şanlıurfa İlimizde ve kısmen Adıyaman İlimizde meydana gelmiş olan sel felaketi münasebetiyle hayatını kaybeden vatandaşlarımıza, hemşerilerimize Allah'tan rahmet dilerken, bütün hemşerilerime geçmiş olsun dileklerimi de bu kürsüden ifade etmek istiyorum.

Bu arada, demin bir hemşerimizin gündemdışı konuşması üzerine Sayın Bakanımız Gemici'nin vermiş olduğu cevapları tatmin edici bulmadığımı da ifade etmek istiyorum.

Hakikaten, Siverek İlçemiz ve Yukarıgöklü Beldemizi büyük ölçüde etkileyen bu sel felaketi münasebetiyle 75 milyonluk, 150 milyonluk yapılacak yardımların insanlarımızın yaralarını sarmalarına yetmeyeceğini de huzurlarınızda ifade etmek istiyorum.

Sayın milletvekilleri, bu konuyla ilgili olarak Bayındırlık Bakanlığının son günlerde çokça tartışılan meşhur, adaletsiz afet kararnamesine, başta felakete uğramış Yukarıgöklü Beldemiz ve Siverek İlçemiz olmak üzere, değişik nedenlerle mağduriyet ve felaket yaşayan bütün belediyele-rimizin de dahil edilmesini özellikle istirham ediyorum.

Sormuş olduğum soruyla alakalı olarak, maalesef, geçtiğimiz bir yıl içerisinde ilçemizde ve hastanemizde bir iyileştirme meydana gelmemiştir. Şöyle ki, Birecik Devlet Hastanesi, sözlü soruma konu olan devlet hastanesi, 200 000'in üzerindeki nüfusa hitap eden bir il hastanesi büyüklüğünde, 150 yatak kapasiteli bir hastane olup, yeteri kadar uzman doktor istihdam edilemediği için, maalesef, 6 yataklı yoğun bakım ünitesini, biyokimya, mikrobiyoloji laboratuvarlarını, hemodiyaliz makinelerini içinde barındıran, birçok hastalığın yerinde tedavisinin mümkün olacağı altyapı şartlarının mevcut olmasına rağmen, halihazırda söz konusu hastanede 1 çocuk, 1 dahiliye, 1 kulak-burun-boğaz, 1 ortopedi, 1 nöroloji, 1 beyin cerrahi, 1 fizik tedavi uzmanına ihtiyaç vardır. Bu sıralamış olduğum uzman doktorlar hastanenin kadrosunda var olmasına rağmen, doktor yokluğu nedeniyle boş olan kadrolardır. Sayın Sağlık Bakanımızdan bu ihtiyacın behemehal giderilmesini ve bu uzmanların atanmasını istirham ediyorum.

Sayın milletvekilleri, ayrıca, bu konuya değinmişken, Birecik İlçemizde ve Urfa'nın genelinde sağlık personelimizin içerisinde bulunduğu bir tedirginliği de huzurlarınızda ifade etmek istiyorum; o da şudur: Gerek doktorlar bazında gerekse diğer sağlık çalışanları bazında, özellikle 57 nci hükümet zamanında siyasilerin aşırı müdahalesi, sağlık çalışanlarını tedirgin etmektedir. Öyle ki, tayin korkusu nedeniyle, bir kısmının tayin edilip tayinleri geri iptal edilmek suretiyle çalışma şevkleri ellerinden alınmakta ve bu aşırı müdahale, onların çalışma şevkini kırdığı gibi, hastanelerimizin de randımanlı çalışmasına mâni olmaktadır.

Hükümetimizden istirhamım, bu tür müdahaleler yerine, boş olan doktor ve sağlık personeli kadrolarını doldurup, GAP'ın başkentine yaraşır il ve ilçelerinde birer sağlık ekibi kurdurması ve bunların tek değerlendirme ölçüsünün de yaptıkları hizmet olmasını istiyorum ve istirham ediyorum; bu vesileyle, Yüce Heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (FP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Akman.

Efendim, sözlü sorunuz yazılı soruya çevrilmiştir.

4. – İstanbul Milletvekili Ahmet Güzel'in, İstanbul Boğazındaki köprülere ilişkin Turizm Bakanından sözlü soru önergesi (6/515) ve yazılı soruya çevrilmesi nedeniyle konuşması

BAKAN - Cevaplandıracak Sayın Bakan?.. Yok.

Bu sözlü soru da üç birleşim içerisinde cevaplandırılmadığı için yazılı soruya çevrilecektir.

AHMET GÜZEL (İstanbul) - Söz istiyorum Sayın Başkan.

BAŞKAN - Buyurun.

AHMET GÜZEL (İstanbul) - Sayın Başkan, saygıdeğer milletvekilleri; sözlü soru önergemle ilgili sözlerime başlamadan önce sizleri saygıyla selamlıyorum.

Güzel İstanbulumuzda Boğaziçi bir inci gibidir ve tüm dünyada bilinen bir değerimizdir. Birinci Boğaz Köprüsü de 1970'li yıllarda inşa edilmiştir; dünyada iki kıtayı birbirine bağlayan ender eserlerden bir tanesidir. Bu köprünün inşaatının projelendirilmesinde köprümüzün iki yanında da gezme, yani, yürüyüş yolları vardır ve bu yürüyüş yolları da yapılmıştır. Ortaköy'den asansörle yukarıya doğru çıkarak, Birinci Boğaz Köprüsünden yürüyerek, Avrupa'dan Asya'ya geçmek veya Beylerbeyi'nden yürüyerek, Asya'dan Avrupa'ya geçerek, asansörle Ortaköy'e inmek, bence anlamlı bir olaydır. Hatta, bu yürüyüş yolu üzerinde yeterli sayıda dürbün veya benzeri seyir aletleri konularak, güzel Boğaziçimizi de daha iyi tanıtmanın ve dünya turizminden bu anlamda pay almanın, bizim için önemli olduğu kanısındayım.

Bu nedenle, böyle bir çalışmanın yapılmasının sağlanması amacıyla, sözlü soru önergemi Turizm Bakanına sundum. Turizm Bakanlığımızın bu çalışmayı yapması dileğim ve isteğimdir. Bu dileğe, sizlerin de katılacağına inanıyor, hepinize saygılar sunuyorum. (DSP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim efendim.

Sözlü soru, üç birleşim içerisinde cevaplandırılmadığı için yazılı soruya çevrilmiştir.

5 – Erzincan Milletvekili Tevhit Karakaya'nın, Erzincan İlindeki camilere ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/524)

BAŞKAN - Soruyu cevaplandıracak Sayın Bakan?.. Yok.

Sözlü soru, üç birleşim içerisinde cevaplandırılmadığı için yazılı soruya çevrilmiştir.

6 – Erzincan Milletvekili Tevhit Karakaya'nın, Erzincan İlindeki kooperatiflere ve toplu konut kredisi taleplerine ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/525)

BAŞKAN - Soruyu cevaplandıracak Sayın Bakan?.. Yok.

Sözlü soru, üç birleşim içerisinde cevaplandırılmadığı için yazılı soruya çevrilmiştir.

7. – Erzincan Milletvekili Tevhit Karakaya'nın, Erzincan İlindeki hastanelerin onarımı için ayrılan ödenek miktarına ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/526)

BAŞKAN - Soruyu cevaplandıracak Sayın Bakan?... Yok.

Sözlü soru, üç birleşim içerisinde cevaplandırılmadığı için yazılı soruya çevrilmiştir.

8. – Erzincan Milletvekili Tevhit Karakaya'nın, Erzincan İlinde yürütülen projelere ilişkin Ulaştırma Bakanından sözlü soru önergesi (6/527) ve Ulaştırma Bakanı Enis Öksüz’ün cevabı

9 – Şanlıurfa Milletvekili Mustafa Niyazi Yanmaz'ın, Şanlıurfa İlindeki demiryolu projesine ilişkin Ulaştırma Bakanından sözlü soru önergesi (6/533)  ve Ulaştırma Bakanı Enis Öksüz’ün cevabı

10. – İzmir Milletvekili Suha Tanık'ın, hava meydanlarındaki ticarî işletmelere ilişkin Ulaştırma Bakanından sözlü soru önergesi (6/554)  ve Ulaştırma Bakanı Enis Öksüz’ün cevabı

11 – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Karakoçan-Karaçan Köyüne telefon bağlanıp bağlanmayacağına ilişkin Ulaştırma Bakanından sözlü soru önergesi (6/582) ve Ulaştırma Bakanı Enis Öksüz’ün cevabı

12. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Karakoçan İlçesine bağlı bazı köylerin telefon sorununa ilişkin Ulaştırma Bakanından sözlü soru önergesi (6/614) ve Ulaştırma Bakanı Enis Öksüz’ün cevabı

BAŞKAN - Ulaştırma Bakanı Sayın Enis Öksüz, gündemin 7, 9, 14, 27 ve 58 inci sıralarındaki soruları birlikte cevaplandıracaktır.

Şimdi, sözlü soru önergelerini sırasıyla okutuyorum:

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Ulaştırma Bakanı Sayın Enis Öksüz tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasına delaletlerinizi saygıyla arz ederim. 13.2.2000

                                                             Tevhit Karakaya

                                                                          Erzincan

1- Bakanlığınız kanalıyla Erzincan İlimizde yürütülen projeler nelerdir? Projelerin 2000 yılı rakamlarıyla toplam bedeli ne kadardır?

2- Söz konusu projelere 2000 yılı için verilen ödenek miktarı ne kadardır?

3- 2000 yılında sağlanan ödeneğin ne kadarı kullanılmıştır?

4- Kullanılan ödenekler, Erzincan'daki projelerin bir an önce hizmete girmesi bakımından yeterli olmuş mudur? Yeterli olmamışsa, Bakanlık olarak eködenek talebi konusunda bir girişiminiz olacak mıdır?

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorumun Ulaştırma Bakanı Sayın Enis Öksüz tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasına delalet etmenizi saygılarımla arz ederim.

                                                        Mustafa Niyazi Yanmaz

                                                                          Şanlıurfa

GAP projesinden dolayı ileride DDY hattı gelir düşüncesiyle, Şanlıurfa il merkezi ve Karaköprü Beldesi imar planlarında, vatandaşın arazisine demiryolu hattı işlenmiştir. Biz, demiryollarının Şanlıurfa'ya gelmesini fazlasıyla arzu etmekteyiz; ancak, insanlarımızın mağduriyetlerinin önlenmesi ve düşünülen demiryolu hattının her geçen gün konut alanı içinde kalıyor olması, durumun bir an önce netleşmesini gerektirmektedir.

1- DDY'nin, ilimizde yakın bir zaman diliminde realize edeceği projesi var mıdır?

2- İnsanlarımızı bu tedirginlikten kurtaracak girişimde bulunacak mısınız?

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Ulaştırma Bakanı Sayın Enis Öksüz tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını saygılarımla arz ederim.

                                                                      Suha Tanık

                                                                               İzmir

Hava taşımacılığı, ülkemizde son yıllarda, zaman kaybını önlemek amacıyla tercih edilen güvenilir bir ulaşım aracı haline gelmiştir. Artan yolcu ihtiyacını karşılamak üzere de THY, USAŞ ve Devlet Hava Meydanları İşletmeleri modern ve daha kapasiteli çalışmaya başlamıştır.

Ulaşım aracı olarak, değişik gelir düzeyindeki vatandaşlarımızın, hatta vatan görevine giden erlerimizin bile zaman zaman kullanmak zorunda kaldıkları hava meydanlarındaki cafe, restoran, büfe vesaire gibi özel kuruluşlar tarafından işletilen, devletin kendilerine kira karşılığı verdiği bu ticarî işletmelerin fiyat kontrollerinin yapılıp yapılmadığı, her isteyenin alıcı bulurum zihniyetiyle istediğini kâr marjı limitlerinin çok üstünde fahiş fiyatlarla ya da kaba tabirle insanları kazıklayarak, yapılan soygun niteliğindeki fiyat anarşisinin tarafınızdan bilinip bilinmediğinin, biliniyor ise ne gibi önlemler alındığını, bilinmiyorsa araştırma yapılıp yapılmayacağı konusunda bilgilendirilmemi arz ederim.

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Ulaştırma Bakanı Sayın Enis Öksüz tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz ederim.

                                                        Ahmet Cemil Tunç

                                                                              Elazığ

1- Karakoçan'ın Karaçan Köyüne telefon bağlamayı düşünüyor musunuz?

2- Düşünüyorsanız ne zaman bağlayacaksınız?

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Ulaştırma Bakanı Sayın Enis Öksüz tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz ederim.

                                                        Ahmet Cemil Tunç

                                                                              Elazığ

1- Elazığ İli Karakoçan İlçesinin Yalıntaş, Çamardı, Kavakdere, Akçiçek, Beydere, Akarbaşı, Balcalı, Yenikaya, Karakoçan Köyü, Hamurkesen, Kızılpınar, Çalıkaya, Doğanoğlu, Çatalyol Köyleri telefon hizmetlerinden yararlanamamaktadırlar. Bu köylere telefon hizmeti götürmek için bir çalışmanız var mı?

2- Varsa bu köylerimiz ne zaman istifade edecekler?

BAŞKAN - Sayın Bakan, buyurun. (MHP ve DSP sıralarından alkışlar)

ULAŞTIRMA BAKANI ENİS ÖKSÜZ (İçel) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Yüce Heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Erzincan Milletvekili Sayın Tevhit Karakaya'nın (6/527-4229) sayılı sözlü soru önergesini cevaplandırmak üzere söz almış bulunuyorum.

Bakanlığımız ve ilgili kuruluşları, 2000 yılı yatırımlarını bu süre zarfında gerçekleştirmiş ve hizmete vermiştir. Bununla birlikte, Bakanlığımız ilgili kuruluşlarınca 2000 yılında Erzincan İlinde gerçekleştirilecek yatırım projeleriyle ilgili 2000 yılı ödenekleri şu şekildedir:

Türk Telekomünikasyon Anonim Şirketi Genel Müdürlüğü 2000 yılı yatırım programı kapsamında, telefon santral sistemleri, şebeke çalışmaları, fiberoptik kablo, transmisyon (kramportör ve radyolink sistemleri) internet altyapısının genişletilmesi, uzak mesafe telekomünikasyon sistemleri ve bilgiişlem yatırımları için toplam 756 milyar Türk Lirası ödenek ayrılmıştır; planlanan bu yatırımlar yıl içerisinde bitirilmiştir. Erzincan İlimizde, 2001 yılında ise, Türk Telekomca toplam 2 trilyon 232 milyar Türk Liralık yatırım yapılması planlanmıştır.

PTT Genel Müdürlüğünce, posta işletmesi bilgiişlem sistemleri, posta hizmetlerinin mekanizasyonu ve otomasyonu, idame-yenileme, makine ve teçhizat alım projeleri kapsamındaki işler ile aralarında İliç, Kemah, Mercan ve Refahiye merkezlerinin de yer aldığı otomasyon projesi dahil toplam 68 milyar 350 milyon Türk Liralık yatırım planlanmış ve bu ödenekler çerçevesinde, yıl sonu itibariyle yatırımların tamamı gerçekleştirilmiştir. PTT Genel Müdürlüğümüzce, Erzincan İlimizde, 2001 yılında toplam 61 milyar 549 milyon Türk Liralık yatırım öngörülmüştür.

Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları İşletmesi Genel Müdürlüğünce, 2000 yılında, Erzincan İlimizde, demiryolu sektörü olarak, yol yenilemeleri, yol idame yatırımları, gar, istasyon, diğer hizmet binaları ve tesislerinin bakım ve yapımları için toplam 2 trilyon 921 milyar Türk Liralık yatırım öngörülmüştür; 2001 yılı için ise, toplam 667 milyar 100 milyon Türk Liralık yatırım planlanmıştır.

Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğünce, 2000 yılında, Erzincan Havaalanı mevcut tesislerinin tevsiî, tadili ve onarımlarının yapımı planlanmış olup, bu işler için de 700 milyar Türk Lirası ödenek ayrılmış ve harcanmıştır.

2001 yılı içinde idame ve yenileme yatırımları için 700 milyar Türk Lirası daha ödenek ayrılmıştır. Hava ulaşım sektörü kapsamında, 2001 yılında, Erzincan Havaalanı için, 650 milyar Türk Liralık ödenek tahsis edilmiş bulunmaktadır.

Yüce Heyetinize saygıyla arz ederim.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Şanlıurfa Milletvekili Sayın Mustafa Niyazi Yanmaz'ın (6/533-4258) sayılı sözlü soru önergesini cevaplandırmak üzere söz almış bulunuyorum.

Bakanlığımız DLH İnşaatı Genel Müdürlüğünün yatırım programında yer alan ve Şanlıurfa İli Karaköprü Beldesinden geçecek olan Nizip-Birecik-Şanlıurfa demiryolu hattının etüt-proje işi tamamlanmış olup, yatırım programında inşaat işi kredili olarak yer almaktadır.

Söz konusu hat için uygun kredi temin edilmesi durumunda ihalesi yapılacaktır. Bununla ilgili konsorsiyumlarla görüşmeler devam etmektedir.

Ayrıca, Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları İşletmesi Genel Müdürlüğünce, 2001-2003 yılları arasında mevcut Narlı-Nusaybin demiryolu hattının Şanlıurfa İl sınırları içerisinden geçen kesiminde 200 kilometrelik yol yenileme çalışması planlanmıştır.

Yüce Heyetinize saygıyla arz ediyorum.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; İzmir Milletvekili Sayın Suha Tanık'ın (6/554-4542) sayılı sözlü soru önergesini cevaplandırmak üzere söz almış bulunuyorum.

Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğünce işletilen hava liman ve meydanlarında yolcuya yönelik mahallerde yer alan cafe, restoran ve büfeler, özel şirketlere kiralanmakta ve özel şirketlerce işletilmektedir. Bu mahallerde fiyat, serbest piyasa ekonomisi gereğince, işletmeciler tarafından tespit edilmekte ve rekabet kuralları çerçevesinde uygulanmaktadır. Ancak, her ne kadar fiyatlar özel şirketler tarafından belirlenmekteyse de, Ulaştırma Bakanlığı ve Devlet Hava Meydanları Genel Müdürlüğü olarak, bu firmalara, ülkemiz şartlarını ve yolcu profilini de dikkate alarak fiyatlarını belirlemeleri telkininde bulunulmaktadır. Bu konudaki telkinimizin devam edeceğini belirtmek istiyorum.

Yüce Heyetinize saygıyla arz ederim.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Elazığ Milletvekili Sayın Ahmet Cemil Tunç'un (6/582-4731) sayılı sözlü soru önergesini cevaplandırmak üzere söz almış bulunuyorum.

Elazığ İli Karakoçan İlçe merkezine 4 352 hatlık S-12 tipi santral 5 Nisan 2000 tarihinde servise verilmiştir.

Çan merkezinde 500 hatlık santral mevcuttur. 260 bağlı abonesi olan santrala bekleyen talep bulunmamaktadır. Şebekesi hazır olan Karaçan Köyü buradan beslenmektedir.

Yüce Heyetinize saygıyla arz ediyorum.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Elazığ Milletvekili Sayın Ahmet Cemil Tunç'un (6/614-4801) sayılı sözlü soru önergesini cevaplandırmak üzere söz almış bulunuyorum.

Elazığ İli Karakoçan İlçe merkezine kurularak 5 Nisan 2000 tarihinde servise verilen 4 352 hatlık S-12 tipi telefon santralından Çamardı ve Akçiçek Köyleri de beslenerek istifade edecektir.

MUSTAFA GÜL (Elazığ) - Sayın Bakan, Karakoçan tamam.

BAŞKAN - Sayın Gül, bırakın da Sayın Bakan cevap versin.

Buyurun Sayın Bakanım.

ULAŞTIRMA BAKANI ENİS ÖKSÜZ (Devamla) - Müsaade ederseniz konuşmamın sonunda bilgi vereceğim.

Çavuşyolu merkezine yıl sonuna kadar 504 hatlık bir santral kurulması planlanmış olup, Karakoçan, Kavakdere, Beydere, Yenikaya, Kızılpınar ve Çatalyol Köyleri buradan beslenecektir.

Okçular ve Pamuklu merkezlerine santral kurulması hususu, bina ve şebeke yapımını müteakip değerlendirilecek olup, Yalıntaş ve Akarbaşı Köyleri, Okçular merkezi lokalinde, Balcalı Köyü de Pamuklu merkezi lokalinde bulunmaktadır. Sarıbaşak merkezinde 395 hatlık santral mevcut olup, Hamurkesen; Çallıkaya ve Doğanyolu Köyleri buradan beslenmektedir. Santralın kapasitesi yeterlidir.

Bu konuda sorulan soruların tarihi daha önceki aylara ait olduğu için, sorunun cevaplandırılmasının gününün geldiği bu tarihe kadar yatırımların önemli bir bölümü bitirilmiştir; değerli milletvekilimizin hatırlatması bu manadadır.

Yüce Heyetinize saygıyla arz ediyorum. (Alkışlar)

BAŞKAN - Sayın Bakan teşekkür ediyorum.

Sayın Bakan, bir dakika lütfederseniz, ayrılmazsanız; Sayın Tanık, bir açıklamada bulunacaklar.

Buyurun Sayın Tanık.

SUHA TANIK (İzmir) - Sayın Başkanım, Sayın Bakanıma, vermiş olduğum sözlü soru önergemle ilgili yapmış olduğu açıklama için çok teşekkür ederim. Çok teşekkür ediyorum; tabiî, takipçi olacağı konusundaki beyanı da fevkalade güzel; yalnız, Sayın Bakanın, bir şeyi bilmesini istiyorum: Arkadaşlarımızın çoğu, milletvekili olarak bize tanınan imkânlarla VIP salonlarından geçerek uçağa gidiyoruz; ama, önergemde de yazdığım gibi, Türk Hava Yolları, birçok değişik gelir düzeyindeki insanların kullandığı bir ulaşım aracı.

Şimdi, bizim kaba tabirle, halk tabiriyle "sallama" dediğimiz poşet çaylar... Bir plastik bardağın içerisine sıcak su koyarak, o poşet çayı  1 milyon liraya satıyorlar havaalanında. Bir sandviç, bir sandviç ekmeği... Gidin en güzel sandvici, sandviç fırınlarından 100 000 liraya, 150 000 liraya alırsınız. Bir sandviç ekmeğini ortadan açıyorlar, bir parça tereyağı, bir dilim kaşar peyniri koyuyorlar 2 milyon liraya satıyorlar. Bir bardak portakal suyunu, pres portakal diye 3 milyon liraya satıyorlar.

Sayın Bakan, ben, bu önergeyi, buraya, şunun için verdim, bunu, özellikle de belirtmek istiyorum buradan: Benim gözümün önünde, havaalanında, iki asker çocuk büfeden bir sandvici alıp, ortadan bölerek yediler, bunu gördüm. Şimdi, ben, burada, herhangi bir konuda, bir istismarda bulunmak istemiyorum; beyanınızı da fevkalade olumlu bularak size de teşekkür ediyorum; ama, lütfen, lütfen, bu konuda ilgililerin biraz daha dikkatli olmasını, hatta, icap ediyorsa, sizin, Bakanlığınızın, yahut USAŞ'ın görevlilerinden bir kısmının arada sırada giderek buradaki fiyat denetlemesini yapmasını...

Serbest pazar ekonomisine saygımız sonsuz; ama, serbest pazar ekonomisi diye insanları kazıklamanın da hiçbir anlamı yok, yahut buna alet olmanın da hiçbir anlamı yoktur.

Ben tekrar teşekkür ediyorum ilginize Sayın Bakan.

BAŞKAN - Sayın Bakan, cevap vereceksiniz herhalde, buyurun.

ULAŞTIRMA BAKANI ENİS ÖKSÜZ (Devamla) - Teşekkür ediyorum.

Sayın Tanık'ın, tabiî, düşüncelerine, fikirlerine zannediyorum iştirak etmeyen kimse olmayacaktır. Bu konuda Bakanlığıma düşen telkin, artı, yönlendirici faktörler kullanılacaktır.

Teşekkür ediyorum. (MHP, DSP ve ANAP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Bakan.

13. –  Balıkesir Milletvekili İsmail Özgün'ün, şeker sanayiinde çalışan geçici işçilere ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/531)

BAŞKAN - Soruyu cevaplandıracak Sayın Bakan?.. Yok.

Üç birleşim içinde cevaplandırılmadığı için yazılı soruya çevrilmiştir.

Gündemin 9 uncu sırasındaki soru cevaplandırıldı.

14. –  Ankara Milletvekili M.Zeki Çelik'in, Ankara İlindeki imam ve müezzin sayısına ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/535)

BAŞKAN - Soruyu cevaplandıracak Sayın Bakan?.. Yok.

Üç birleşim içinde cevaplandırılmadığı için yazılı soruya çevrilmiştir.

15. – Ankara Milletvekili M.Zeki Çelik'in, Devlet Memurluğu Sınavı yapılmadan önce açılan  sınavları kazananların durumuna ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/537)

BAŞKAN - Soruyu cevaplandıracak Sayın Bakan?.. Yok.

Üç birleşim içinde cevaplandırılmadığı için yazılı soruya çevrilmiştir.

16. – Bursa Milletvekili Faruk Çelik'in, tarım sektörünün sorunlarına ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/544)

BAŞKAN - Soruyu cevaplandıracak Sayın Bakan?.. Yok.

Üç birleşim içinde cevaplandırılmadığı için yazılı soruya çevrilmiştir.

17. –  İzmir Milletvekili Suha Tanık'ın, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinin tıbbi cihaz ve sağlık personeli ihtiyacına ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/549) ve yazılı soruya çevrilmesi nedeniyle konuşması

BAŞKAN - Soruyu cevaplandıracak Sayın Bakan?.. Yok.

Üç birleşim içinde cevaplandırılmadığı için yazılı soruya çevrilmiştir..

Sayın Tanık, buyurun.

SUHA TANIK (İzmir) - Çok teşekkür ederim efendim.

Sayın Başkanım, sayın milletvekilleri; benim vermiş olduğum sözlü soru önergesi çok güzel bir güne denk geldi -bugün fevkalade önemli- 14 Mart Tıp Bayramı gününe denk geldi. Ege Üniversitesi, İzmir'in ilk üniversitesi ve Ege Üniversitesi, Türkiye'nin ilk üniversitelerinden, belki üçüncü beşinci üniversitelerinden birisi. İzmirli veya İzmir civarında oturan birçok arkadaşımız iyi bilirler ki, Ege Üniversitesi, bugün, tıp camiası içerisine, profesör olarak, kariyer sahibi olarak birçok doktor ve eleman yetiştirmiştir. Ege Üniversitesi gibi bir hastanede... Ben, sözlü soru önergemi vereli aşağı yukarı bir seneye yakın oluyor; ama, onbeş gün evvel, Ege Üniversitesinde, koroner serviste bir efor testi cihazının üzerinde bir efor testi yaptırdım. Gittiğim zaman, inanın, efor testi cihazının üzerinde zor durdum. Bilmiyorum, arkadaşlarım efor testiyle ilgili cihazı kullandılar mı... O cihazın üzerinde dahi zor durabildim; çünkü, kullanılmaktan, cihazın alt kısmındaki bant yırtılmış; hastalar, cihazın üzerindeki bantta durmak için ayrı bir maharet sarf ediyorlar ki, efor testi, vücuda bağlanmış birtakım elektrik alımlarıyla kalbin atışını kontrol altında tutuyor. Şimdi, ben, niye bunu gündeme getirdim... Bugün 14 Mart olması hasebiyle de -Sayın Başkanım "üçüncü olarak cevaplandırılmıyor" diyor- ben, bu sözlü soru önergemi çekiyorum. Sayın Başkanım, sözlü soru önergemi çekiyorum; çünkü, hiç değilse, belki Sayın Bakana bir mana ifade eder bugünün anlam ve önemi itibariyle.

Burada getirdiğim, önergemde getirdiğim, meme kanseriyle ilgili... Yani, birtakım hastalıklar var ki, bu hastalıkların gün beklemeye tahammülü yok, hastalıkların hepsinin belki gün beklemeye tahammülü yoktur; ama, birtakım hastalıklar var ki, erken teşhis hayat kurtarır olarak tabiri geliyor; bir meme kanseri... Gidiyorsunuz -Sayın Bakana verdiğim sözlü soru önergesinde var- kaç tane doktor var bu konuyla ilgili hastanede; kaç tane tomografi cihazı, bu meme kanserinin teşhisi sırasında kullanılan cihaz var ve kaç hasta günde geliyor, ne kadar zaman sonraya bunlara tedavi için gün veriliyor; bir sene sonraya!.. Meme kanseri bu, bir sene beklemeye tahammülü var mı bunun?!

Aynı şekilde, kalple ilgili koroner servisteki bu efor testi cihazının üzerine çıkıp efor testini yaptırmanız için gün veriyorlar size; o adam kalp krizinden gidecek... Yani, birtakım hastalıklar var ki, bunlar aciliyetle...

Hele hele İzmir'in, Türkiye'nin sayılı büyükşehri İzmir'in ve Türkiye'nin ilk üniversitelerinden biri olan Ege Üniversitesinde bu tip olayların oluşu, bu tıbbî cihazların noksan oluşu... İnanın, 14 Mart Tıp Bayramı gününe denk geldiği için, bir kere daha önemli benim için, sözlü soru önergemi de çekiyorum. Allah, hastaların yardımcısı olsun.

Teşekkür ederim.

BAŞKAN - Siz, yine de yazılı müracaatta bulunursanız, geri çekebiliriz efendim.

MUSTAFA GÜVEN KARAHAN (Balıkesir) - Bu sorunun Sağlık Bakanlığıyla ilgisi yok.

BAŞKAN - Sorunun Sağlık Bakanlığıyla ilgisi mi yok; kim cevap verecek efendim?

MUSTAFA GÜVEN KARAHAN (Balıkesir) - Ege Üniversitesinin Sağlık Bakanlığıyla ne alakası var?

BAŞKAN - O zaman Millî Eğitim Bakanı cevap versin; birisi cevap verecek efendim.

18. – Bursa Milletvekili Faruk Çelik'in, kurumlararası nakilleri izne bağlayan genelgeye ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/557)

BAŞKAN - Sayın Bakan?.. Yok.

Ertelenmiştir.

19. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Kovancılar'a askerlik şubesi açılmasına ilişkin Millî Savunma Bakanından sözlü soru önergesi (6/564)

BAŞKAN - Sayın Bakan?.. Yok.

Ertelenmiştir.

20. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Karakoçan Küçük Sanayi Sitesi inşaatına ilişkin  Sanayi ve Ticaret  Bakanından sözlü soru önergesi (6/567)

BAŞKAN - Sayın Bakan?.. Yok.

Ertelenmiştir.

21. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Kovancılar Küçük Sanayi Sitesi inşaatına ilişkin Sanayi ve Ticaret Bakanından sözlü soru önergesi (6/569)

BAŞKAN - Sayın Bakan?.. Yok.

Ertelenmiştir.

22. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Kovancılar İlçesi Devlet Hastanesine uzman doktor atanıp atanmayacağına ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/573)

BAŞKAN - Sayın Bakan? Yok.

Ertelenmiştir.

23. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ Kültür Merkezi inşaatına ilişkin Kültür Bakanından sözlü soru önergesi (6/574)

BAŞKAN - Sayın Bakan? Yok.

Ertelenmiştir.

24. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Keban İmam Hatip Lisesi inşaatına ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/575)

BAŞKAN - Sayın Bakan? Yok.

Ertelenmiştir

25. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Sivrice öğrenci pansiyonuna ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/576)

BAŞKAN - Sayın Bakan? Yok.

Ertelenmiştir

26. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Kovancılar İlçesindeki öğrenci pansiyonuna ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/577)

BAŞKAN - Sayın Bakan? Yok.

Ertelenmiştir

27. –  Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Karakoçan İlçesi vakıf öğrenci yurduna ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/578)

BAŞKAN - Sayın Bakan? Yok.

Ertelenmiştir

28. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Palu-Gökdere Beldesinin ulaşımına ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/580)

BAŞKAN - Sayın Bakan? Yok.

Ertelenmiştir

29. –  Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Karakoçan İlçesine bağlı bazı köy yollarına ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/583)

BAŞKAN - Sayın Bakan? Yok.

Ertelenmiştir

30. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Karakoçan İlçesi Yeşilbelen Köyünün yol ve içme suyu sorunlarına ilişkin  Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/584)

BAŞKAN - Sayın Bakan?.. Yok.

Ertelenmiştir.

31. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Karakoçan İlçesi Sarıbaşak Köyü İlköğretim Okuluna ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/585)

BAŞKAN - Sayın Bakan?.. Yok.

Ertelenmiştir.

32. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Karakoçan İlçesi Kocadayı ve Keklik Köylerinin ilköğretim okullarının ne zaman açılacağına ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/586)

BAŞKAN - Sayın Bakan?.. Yok.

Ertelenmiştir.

33. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Karakoçan İlçesi Kuşbayırı Köyünün içmesuyu sorununa ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/587)

BAŞKAN - Sayın Bakan?.. Yok.

Ertelenmiştir.

34. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ İline bağlı bazı köylerin yol sorununa ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/588)

BAŞKAN - Sayın Bakan?.. Yok.

Ertelenmiştir.

35. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ İline bağlı bazı köylerin yollarına ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/589)

BAŞKAN - Sayın Bakan?.. Yok.

Ertelenmiştir.

36. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ İli köylerinin içmesuyu sorununa ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/590)

BAŞKAN - Sayın Bakan?.. Yok.

Ertelenmiştir.

37. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ İli Karakoçan İlçesine bağlı Bulgurcuk, Güllüce ve Demirdelen Köylerinin yollarına ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/591)

BAŞKAN - Sayın Bakan?.. Yok.

Ertelenmiştir.

38. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Karakoçan İlçesine bağlı bazı köylerin yollarına ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/592)

BAŞKAN - Sayın Bakan?.. Yok.

Ertelenmiştir.

39. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Kovancılar-Okçular yoluna ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/593)

BAŞKAN - Sayın Bakan?.. Yok.

Ertelenmiştir.

40. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Kovancılar-Karasungur ve Mirahmet Köylerinin yollarına ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/594)

BAŞKAN - Sayın Bakan?.. Yok.

Ertelenmiştir.

41. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Karaçor Grup yoluna ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/595)

BAŞKAN - Sayın Bakan?.. Yok.

Ertelenmiştir.

42. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ'da yapımı devam eden kapalı yüzme havuzunun ödenek ihtiyacına ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/596)

BAŞKAN - Sayın Bakan?.. Yok.

Ertelenmiştir.

43. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Karakoçan-Bulgurcuk Köyünün içmesuyu projesine ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/597)

BAŞKAN - Sayın Bakan?.. Yok.

Ertelenmiştir.

44. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Karakoçan-Çelebi Köyünün içmesuyu ve yol sorunlarına ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/598)

BAŞKAN - Sayın Bakan?.. Yok.

Ertelenmiştir.

45. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Karakoçan-Çıtak Köyü okulunun ne zaman açılacağına ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/599)

BAŞKAN - Sayın Bakan?.. Yok.

Ertelenmiştir.

46. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Karakoçan-Çıtak Köyü yoluna ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/600)

BAŞKAN - Sayın Bakan?.. Yok.

Ertelenmiştir.

47. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Karakoçan-Demirtaş Köyü yoluna ilişkin Devlet Bakanından sözlü soru önergesi (6/601)

BAŞKAN - Sayın Bakan?.. Yok.

Ertelenmiştir.

48. – Elazığ  Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Karakoçan-Demirtaş Köyünün imam ihtiyacına ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısından  sözlü soru önergesi (6/602)

BAŞKAN - Sayın Bakan?.. Yok.

Ertelenmiştir.

Nihayet, Sayın Ahmet Cemil Tunç'un peş peşe sualleri bitti.

İçtüzükte bunu da değiştirmek lazım. Aynı şey defalarca okunuyor efendim.

49. – Rize Milletvekili Mehmet Bekaroğlu'nun, Rize İlindeki belediyelere yapılan yardımlara ilişkin Maliye Bakanından sözlü soru önergesi (6/603) ve Devlet Bakanı Edip Safder Gaydalı’nın cevabı

BAŞKAN - Sayın Bakan?.. Burada.

Soruyu okutuyorum:

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Maliye Bakanı Sayın Sümer Oral tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını istiyorum.

Gereğini arz ederim.

                                                        Mehmet Bekâroğlu

                                                                                 Rize

Maliye Bakanlığının belediyelere yaptığı yardımlarla ilgili sorduğum sorulara gerekli cevabı alamadım. Bir milletvekilinin ilindeki belediyelere gönderilen paraları öğrenmesinde ne sakınca olduğunu anlamak mümkün değildir.

1- Bilgiler bir milletvekilinden niçin gizlenmektedir?

2- Yardımların dağıtımında hangi kriterlerin uygulandığı belirsizdir. "Afetler ve yatırım projeleri" denmektedir. Ancak 3-5 milyarlık yardımla projelerin ne ilgisi olabilir? Yardımlarda asıl kri-ter belediye başkanlarının partileri midir?

3- Rize'deki ilçe ve belde belediyelerinin her birine 1999 yılı içerisinde ne kadar yardım yapılmıştır?

BAŞKAN - Sayın Bakan, buyurun efendim.

DEVLET BAKANI EDİP SAFDER GAYDALI (Bitlis) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Rize Milletvekilimiz Sayın Mehmet Bekâroğlu'nun (6/603) esas sayılı sözlü sorusuna Maliye Bakanımız adına cevap vermek üzere huzurlarınızdayım; hepinize en derin saygılarımı sunuyorum.

Maliye Bakanlığımız, sayın milletvekillerine ihtiyaç duydukları bilgileri iletme konusunda gayet şeffaf bir politika izlemekte ve bilgileri gizleme gibi bir düşünceyi hiçbir zaman taşımamaktadır. Bu kapsamda, Sayın Bekâroğlu'nun (7/1292) esas nolu yazılı soru önergesi 23 Şubat 2000 tarihli ve 2782 sayılı yazımızla cevaplandırılmıştır.

Bilindiği üzere, belediyeler, hizmetlerini, esas olarak, kendi öz gelirleri ve vergi gelirlerinden aldıkları paylarla yerine getirmektedirler. Bu kapsamda, 2380 sayılı Belediyelere ve İl Özel İdarelerine Genel Bütçe Vergi Gelirlerinden Pay Verilmesi Hakkında Kanun gereğince, belediyelere, nüfuslarıyla orantılı olarak, vergi gelirlerinden pay aktarılmaktadır.

Öte yandan, bütçe imkânları ölçüsünde, bakanlığımız, bütçesinin ilgili tertibinden ödenek tefrik etmekte ve ek bir imkân niteliğinde olan bu ödenek, gerekli durumlarda, ihtiyacı olan belediyelere aktarılmaktadır. Belediyelere söz konusu yardımlar yapılırken, sadece ilgili bölgenin maruz kaldığı tabiî afetler ve belediyelerin yürütmekte oldukları yatırım projeleri değil, belediyelerin nüfus, malî durum, coğrafi konum, kalkınmışlık dereceleri, daha evvelki dönemlerde almış oldukları yardımlar ve acil durumlar gibi diğer kriterlerde, yardım kararı verilirken dikkate alınmaktadır.

1999 yılında bakanlığımız bütçesinden Rize İli Merkez İlçe ve belde belediyelerine toplam 560 milyar lira yardım yapılmıştır. Bu yardımlar belediyeler itibarıyla şu şekildedir:

Merkez

150 000 000 000

Merkez-Çaykent

15 000 000 000

Merkez-Gündoğdu-Hamidiye

5 000 000 000

Merkez-Kendirli

5 000 000 000

Merkez-Muradiye

16 000 000 000

Ardeşen

29 000 000 000

Ardeşen-Tunca

9 500 000 000

Çamlıhemşin

8 000 000 000

Çayeli

110 000 000 000

Çayeli-Büyükköy

17 000 000 000

Çayeli-Madenli

5 000 000 000

Derepazarı

8 000 000 000

Fındıklı

35 000 000 000

Güneysu

8 000 000 000

Hemşin

20 000 000 000

İkizdere

20 000 000 000

İkizdere-Güneyce

4 500 000 000

İyidere

12 000 000 000

Kalkandere

23 000 000 000

Kalkandere-Yolbaşı

15 000 000 000

Pazar

45 000 000 000

Toplam

560 000 000 000

Saygılar sunuyorum.

BAŞKAN- Teşekkür ederim efendim.

50. – Erzincan Milletvekili Tevhit Karakaya'nın, Bağ-Kur emeklilerinden kesilen prime ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından sözlü soru önergesi (6/604)

BAŞKAN- Sayın Bakan?.. Yok.

Ertelenmiştir.

51. – Elazığ Milletvekili  Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ Sarıcan Beldesinin sağlık personeli ihtiyacına ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/606)

BAŞKAN- Sayın Bakan?.. Yok.

Ertelenmiştir.

Efendim, geldik, Bayındırlık Bakanının toplu cevap vereceği suallere.

52. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Karakoçan-Başyurt Köyünün yoluna ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/607) ve Bayındırlık ve İskân Bakanı Koray Aydın’ın cevabı

53. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ-Bingöl karayoluna ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/609) ve Bayındırlık ve İskân Bakanı Koray Aydın’ın cevabı

54. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Elazığ Güney Çevre Yoluna ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/611) ve Bayındırlık ve İskân Bakanı Koray Aydın’ın cevabı

55. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, Karayolları Bölge Müdürlüğünün Elazığ İlindeki çalışmalarına ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru  önergesi (6/634) ve Bayındırlık ve İskân Bakanı Koray Aydın’ın cevabı

56. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, İller Bankasının Elazığ'da yapacağı işlere ve ödenek miktarına ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/640) ve Bayındırlık ve İskân Bakanı Koray Aydın’ın cevabı

57. – Samsun  Milletvekili  Musa Uzunkaya'nın, Bafra Hıdırellez Köyünde yaşanan heyelan tehlikesine ve köylere yapılan afet yardımlarına ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından  sözlü soru önergesi (6/655)  ve Bayındırlık ve İskân Bakanı Koray Aydın’ın cevabı

58. – Bursa Milletvekili Faruk Çelik'in, Bursa-Gemlik-Kurşunlu Beldesinin sahil yoluna ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/665) ve Bayındırlık ve İskân Bakanı Koray Aydın’ın cevabı

59. – Batman Milletvekili  Alaattin Sever Aydın'ın, Batman-Sason karayoluna ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından  sözlü soru önergesi (6/677)  ve Bayındırlık ve İskân Bakanı Koray Aydın’ın cevabı

60. – Şanlıurfa Milletvekili Mehmet Yalçınkaya'nın, Şanlıurfa ve Gaziantep illeri arasındaki otoyol çalışmalarına ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü  soru önergesi (6/691) ve Bayındırlık ve İskân Bakanı Koray Aydın’ın cevabı

61. – İzmir Milletvekili Suha Tanık'ın, İzmir  çevre yolu ve Aydın otoyolu kamulaştırma bedellerinin ödenmediği iddiasına ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/696) ve Bayındırlık ve İskân Bakanı Koray Aydın’ın cevabı

BAŞKAN- Sayın Bakan, sözlü soru önergelerine toplu cevap verecek efendim.

Sözlü soru önergelerini okutuyorum:

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Bayındırlık ve İskân Bakanı Sayın Koray Aydın tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz ederim.

                                                        Ahmet Cemil Tunç

                                                                              Elazığ

Elazığ İli Karakoçan İlçesinin Başyurt Köyünden geçen transit yolu, köy içinde kazaları önlemek için, duble yol, bölünmüş yol haline getirmeyi düşünüyor musunuz?

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorumun Bayındırlık ve İskân Bakanı Sayın Koray Aydın tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz ederim.

                                                        Ahmet Cemil Tunç

                                                                              Elazığ

Elazığ-Bingöl karayolu, Karakoçan-Sarıcan Beldesinin içinden geçmekte, zaman zaman ölümle sonuçlanan trafik kazalarına sebep olmaktadır.

1- Belde içinde bu yolu çift yol yapmayı düşünüyor musunuz?

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Bayındırlık ve İskân Bakanı Sayın Koray Aydın tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz ederim.

                                                        Ahmet Cemil Tunç

                                                                              Elazığ

1- Elazığ-Güney Çevre Yolunu bu yıl yapmayı düşünüyor musunuz?

2- Bu yolun gerçekleşmesi için ödenek ayrılmış mıdır?

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Bayındırlık ve İskân Bakanı Sayın Koray Aydın tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz ederim.

                                                        Ahmet Cemil Tunç

                                                                              Elazığ

1- Karayolları Bölge Müdürlüğünün Elazığ'ın il ve ilçelerindeki program ve çalışmaları nelerdir?

2- Bu programların gerçekleşmesi için ne kadar ödeneğe ihtiyaç var?

3- Bu yıl ne kadar ödenek kullanılacak?

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Bayındırlık ve İskân Bakanı Sayın Koray Aydın tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz ederim.

                                                        Ahmet Cemil Tunç

                                                                              Elazığ

1- İller Bankası Bölge Müdürlüğünün Elazığ il ve ilçe ve beldelerinde 2000 yılında programladıkları ve yapacakları işler nelerdir?

2- Bu işlerin toplam maliyetleri ne kadardır?

3- Bu yıl kullanılacak ödenek miktarı ne kadardır?

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Bayındırlık ve İskân Bakanı Sayın Koray Aydın tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını delaletlerinize arz ederim.                                    28.3.2000

                                                             Musa Uzunkaya

                                                                            Samsun

1- Bafra Hıdırellez Köyünde mevcut ve tüm köyü tehdit eden heyelan tehlikesinin önüne geçilebilmesi için bir tedbir alınacak mıdır?

 2- Köylere afet yardımı intikallerinde yaşanan ve mevzuattan kaynaklanan sıkıntıların aşılması hususunda bir çalışma yapılmakta mıdır?

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorumun Bayındırlık ve İskân Bakanı Sayın Koray Aydın tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz ederim.

Saygılarımla.

                                                                             Faruk Çelik

                                                                                       Bursa

1 - Bursa İli Gemlik İlçesi Kurşunlu Beldesi, yazın 30 000 kişiye çıkan nüfusuyla iç ve dış turizme açık bir beldedir. 5 kilometrelik sahil yolu çok kötü durumdadır. Acil çözüm bekleyen ve altyapı çalışmaları tamamlanmış olan bu yol ne zaman bitirilecektir?

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Yıllardan beri yapımı devam eden Batman-Sason karayolu halen bitirilememiştir. Yolun bitirilebilmesi için sadece 15 km kalmıştır. Acil hastalar, bu karayolunda, zaman zaman hayatlarını kaybetmektedirler.

Aşağıdaki sorularımın, Bayındırlık ve İskân Bakanı Sayın Koray Aydın tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz ederim.

                                                        Alaattin Sever Aydın

                                                                            Batman

Soru 1- Batman-Sason karayolunun bitirilebilmesi için yeterli ödenek tahsis edildi mi?

Soru 2- Batman-Sason karayolu ne zaman bitirilecek?

Soru 3- Sason halkının karayolu ulaşımından çektikleri sıkıntılara ne zaman son vermeyi düşünüyorsunuz?

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Bayındırlık ve İskân Bakanı tarafından sözlü olarak cevaplandırılması hususunu delaletlerinize arz ederim.

                                                                          Mehmet Yalçınkaya

                                                                          Şanlıurfa

Şanlıurfa-Gaziantep illerimiz arasında yapılmaya başlanan otoyolun, bölgemizdeki turizm ve ticaret hacmini oldukça olumlu yolda etkileyeceği beklenmektedir.

Soru:

Yapımına başlanan bu otoyoldan, Birecik İlçemize giriş-çıkış verilmesiyle ilgili çalışmalarınız ne durumdadır?

                                                                        15.5.2000

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Bayındırlık ve İskân Bakanı Sayın Koray Aydın tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını saygılarımla arz ederim.

                                                                      Suha Tanık

                                                                               İzmir

İzmir çevreyolu ve Aydın otoyolu kamulaştırma sahasında kalan vatandaşlarımıza ait taşınmaz malların artan bedellerini alamadıklarını, bize gelen şikâyet fakslarından belirledik.

Sayın Bakanın bu konuda bilgisi var mıdır? Var ise, mağdur olan vatandaşlarımızı mağduriyetten ne zaman kurtarmayı düşünüyorsunuz?

2- Karayolları Genel Müdürlüğü, İzmir Bornova ve Ergene mahallesinde oturan vatandaşlarımızın evlerini tahliye ettirerek kamulaştırma yoluna gitmiştir. Açılan bedel artırma davaları vatandaşlarımızın lehlerine sonuçlandığı halde herhangi bir bedel ödeme yoluna gidilmemiştir.

17 Ağustos depreminin ülkemizde derin yaralara ve maddî felaketlere yol açtığını biliyoruz. Devletimiz bu konuda insanlarımıza olağanüstü yardımlar sarf etmişken, evleri kamulaştırılanlara depremzedeler kadar ilgi gösterilmemesi ve mağdur durumda bırakılması konusunda neler yapmayı düşünüyorsunuz?

BAŞKAN - Buyurun Sayın Bakan. (MHP sıralarından alkışlar)

BAYINDIRLIK VE İSKÂN BAKANI KORAY AYDIN (Ankara) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; Bakanlığımla ilgili sözlü soru önergelerine cevap vermek üzere huzurlarınızdayım. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Önce, Elazığ Milletvekilimiz Ahmet Cemil Tunç'un, gündemin 51 inci sırasındaki sözlü soru önergesine cevap vereceğim.

Karakoçan-Başyurt geçişinin, 1998 yılı trafik sayımına göre yıllık ortalama günlük trafik değeri 3 422'dir. Bugünkü ve gelecekteki trafik değerleri itibariyle yapılan analizler sonucunda, yolun kapasitesini doldurmadığı belirlenmiştir.

Arz eder, Yüce Heyetinizi tekrar saygıyla selamlarım.

Gündemin 53 üncü sırasındaki sözlü soru önergesine cevap veriyorum.

Elazığ-Bingöl karayolu, Karakoçan-Sarıcan Beldesinin içinden geçmekte. Karakoçan-Sarıcan geçişinin 1998 yılı yıllık ortalama günlük trafik değeri 3 422 olup, bugünkü ve gelecekteki şartlar itibariyle yol kapasitesinin şimdilik yeterli olduğu belirlenmiştir.

Gündemin 55 inci sırasındaki sözlü soru önergesine cevap veriyorum.

16 kilometre uzunluğundaki Elazığ güney çevre yolu, bölünmüş yol standardında projelendirilmiştir; ancak, 2000 malî yılı bütçesinden yeterli ödenek ayrılamamıştır.

2 nci soruyu cevaplandırıyorum

Söz konusu proje, Karayolları Genel Müdürlüğünün 2000 yılı yatırım programında 1 000 000 TL izbedelle yer almaktadır. Önümüzdeki yıllarda yeterli kaynak sağlanabildiği takdirde, bu projenin yapımı mümkün olabilecektir.

77 nci sıradaki sözlü soru önergesini cevaplandırıyorum.

Birinci soruyla "Karayolları Bölge Müdürlüğünün Elazığ İli ve ilçelerindeki program çalışmaları nelerdir" diye sorulmuştu. Karayolları Genel Müdürlüğü Sekizinci Bölge Müdürlüğünce Elazığ İli ve ilçelerindeki yol yapım ve onarım çalışmaları kapsamında yapımı programlanan projeler şöyledir:

125 kilometre uzunluğunda ve 10 metre platform genişliğinde Keban-Arapkir-Divriği ayrım devlet yolu: proje bedeli 27 trilyon liradır,

3 kilometre uzunluğunda ve 10 metre platform genişliğinde Karakoçan yolu: proje bedeli 320 milyar liradır,

28 kilometre uzunluğunda ve 12 metre platform genişliğinde Elazığ-Bingöl yolu: proje bedeli 1,2 trilyon liradır,

16 kilometre uzunluğunda ve 26 metre platform genişliğinde Elazığ güney çevre yolu: proje bedeli 4,8 trilyon liradır,

33 kilometre uzunluğunda ve 8 metre platform genişliğinde Alacakaya Ayrım-Arıcak yolu: proje bedeli 3,7 trilyon liradır,

24 kilometre uzunluğunda ve 12 metre platform genişliğinde Elazığ-Sivrice yolu: proje bedeli 9,1 trilyon liradır,

28 kilometre uzunluğunda ve 8 metre platform genişliğinde Elazığ-Malatya ayrım-Baskil yolu: proje bedeli 1,5 trilyon liradır,

34 kilometre uzunluğunda ve 8 metre platform genişliğinde Palu-Beyhan-Gökdere yolu: proje bedeli 7,1 trilyon liradır.

Saydığım projeler de 2000 yılı yatırım programında yer almaktadır.

İkinci soruyu cevaplandırıyorum.

Söz konusu projelerin gerçekleştirilebilmesi için 55 trilyon liralık bir ödeneğe ihtiyaç vardır. Bu projelere, 1999 yılı sonuna kadar 8,1 trilyon lira harcama yapılmıştır.

Karayolları Genel Müdürlüğünün 2000 yatırım programında yer alan bu projeler için, bütçe imkânlarının yetersizliği sebebiyle de 146 milyar 849 milyon lira ödenek ayrılabilmiştir.

Şimdi, yine, Elazığ Milletvekilimiz Sayın Ahmet Cemil Tunç'un gündemin 82 nci sırasında yer alan sözlü soru önergesini cevaplandırıyorum.

Bakanlığımızın, İller Bankası Genel Müdürlüğünce Elazığ İli, ilçe ve beldelerinde programlanan 2000 yılı çalışmaları şöyledir: İçmesuyu sektöründe Elazığ İlinin isale, depo, artı, şebeke, Sivrice, Mollakendi ve Yarımca'nın isale, depo, şebeke, Sarıcan'da da şebeke yapımı.

Kanalizasyon sektöründe, Elazığ İlinin arıtma tesisi; Akçakiraz'da şebeke, artı, arıtma tesisi; Yurtbaşı, Baskil, Kovancılar, Sivrice, Palu, Karakoçan, Yazıkonak ve Hankendi yerleşim yerlerinin de şebeke, artı, arıtma tesislerinin inşaı,

Yapı işleri sektöründe de, Elazığ İlinde İller Bankası bölge binası ve sosyal tesisi; Yarımca, Gezin, Mollakendi, Sarıca yerleşim yerleri ile Elazığ İlinin belediye hizmet binalarının yüzde 25 seviyesinde  inşaı; Palu İlçesi itfaiye binası ve garaj tesisinin yüzde 25 seviyesinde yapılması,

Harita sektöründe, Elazığ İlinin ve İçme beldesinin harita işlerinin yapımı,

İmar planı sektöründe, Sivrice, Bükardı ve Palu'nun imar planlarının yapımı planlanmıştır.

Elazığ İlinin ilçe ve beldeleri olarak, sektörler itibariyle, yapımı planlanan 27 adet iş için 5 adedi içmesuyu, 10 adedi kanalizasyon, 7 adedi yapı işleri, 2 adedi harita ve 3 adedi de imar planı sektörüne ait olup, bu işlerin toplam olarak proje maliyeti 43 trilyon 435 milyar 490 milyondur. Bu projeler için 1999 yılı sonuna kadar 16,4 trilyon lira harcama yapılmıştır.

İller Bankası Genel Müdürlüğünün 2000 yılı yatırım programında söz konusu işler için ayrılan ödenek miktarı da, 2,9 trilyon lirası özkaynak, 508 milyar lirası belediye katkısı olmak üzere, toplam 3,5 trilyon liradır.

Samsun Milletvekilimiz Sayın Musa Uzunkaya'nın gündemin 92 nci sırasındaki sözlü soru önergesini cevaplandırıyorum:

Samsun İli Bafra İlçesine bağlı Hıdırellez Köyü, Bakanlığımız Afet İşleri Genel Müdürlüğü jeolojik etüt programında yer almaktadır. Heyelan olayı, şu an için konutlar üzerinde etkili değildir. Söz konusu heyelan olayı, daha önce yapılan incelemelere göre, konutlara biraz daha yaklaşmış ise de, köyün jeolojik ve topografik durumu heyelana elverişli olması sebebiyle, kontrol etüt programında incelemeler sürdürülmekte olup, sonucuna göre, gerekli işlemler yapılacaktır.

Bilindiği üzere, bakanlığımız, tabiî afetten zarar gören vatandaşlarımıza, herhangi bir sınırlama olmaksızın 7369 sayılı Afetler Kanunu ile bakanlığımızın kuruluş ve görev esasları hakkındaki 180 sayılı Kanun Hükmünde Kararname esasları çerçevesinde hizmet vermektedir. Bakanlığımızın temel hedefi, üstlenmiş olduğu diğer görevlerde olduğu gibi, afete maruz vatandaşlarımıza etkili, hızlı ve en ekonomik bir biçimde hizmet etmektir. Bu hedefler doğrultusunda, her türlü yasal düzenleme dahil, çalışmalar yapılmaktadır.

Bursa Milletvekilimiz Sayın Faruk Çelik'in, gündemin 98 inci sırasındaki sözlü soru önergesini cevaplandırıyorum.

Bursa İli Gemlik İlçesi Kurşunlu Beldesi yolu, 2000 yılı yatırım programında "Bursa-Gemlik Ayırımı Kurşunlu Proje" adıyla yer almakta olup, yolda 2 kilometre astarlı sathî kaplama onarımı yapılması planlanmıştır; ancak, yıl içerisinde ilave ödenek temin edilebildiği takdirde, yolun geriye kalan 3 kilometrelik kısmında da asfalt onarım çalışmasına başlanabilecektir.

Batman Milletvekilimiz Sayın Alaattin Sever Aydın'ın, gündemin 106 ncı sırasındaki sözlü soru önergesini cevaplandırıyorum.

Yatırım programında yer alan Çatakköprü-Yücebağ-Diyarbakır İl hududu yolunun proje uzunluğu 55 kilometre olup, 35,8 kilometresinin Sason İlçesine kadar olan bölümün ihalesi, 1993 yılında yapılmıştır. Proje maliyeti 5,7 trilyon olup, bugüne kadar da 3,6 trilyon lira harcanarak, 20 kilometrelik kısım, sathî kaplamalı olarak trafiğe açılmıştır. 2000 yılı ödeneği 350 milyardır; ancak, işin tamamlanabilmesi için 3,3 trilyona daha ihtiyaç vardır.

Şanlıurfa Milletvekilimiz Sayın Mehmet Yalçınkaya'nın, gündemin 118 inci sırasındaki sözlü soru önergesini cevaplandırıyorum:

Gaziantep-Şanlıurfa otoyolunun projesinin yapımı sırasında mevcut arazi yapısı, proje standartları ve Birecik İlçesinin yerleşim durumu gibi hususlar göz önünde bulundurularak, Halfeti yolu üzerinden, Birecik İlçesinin 3 kilometre doğusundan bir bağlantı sağlanması öngörülerek projelendirilmiştir. Mevcut onaylı projelere göre çalışmalar devam etmektedir.

İzmir Milletvekilimiz Sayın Suha Tanık'ın, gündemin 122 nci sırasındaki sözlü soru önergesini cevaplandırıyorum.

Bakanlığımız Karayolları Genel Müdürlüğü projelerinden olan otoyolların yapımı nedeniyle, kamulaştırma sahasında kalan taşınmaz mallar için açılan bedel artırım davaları sonucunda kesinleşen yargı kararları, Karayolları Bölge Müdürlüğüne tebliğ tarihine göre hazırlanan tezyidi bedel bordroları bölgesince Genel Müdürlükten talep edilmekte olup, ödemeler ise yargı kararının ilgili bölge müdürlüğüne tebliğ tarihindeki sıralamalar dikkate alınarak yapılmaktadır. Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı Kamu Finansmanı Genel Müdürlüğünden ödenek ve nakit aktarıldıkça, önceden belirlenen sıralama dahilinde, ödemeler gerçekleştirilmektedir.

İzmir çevre yolu, Aydın otoyolu, İzmir-Urla, Urla-Çeşme otoyolu yapımı nedeniyle kamulaştırılan taşınmaz malların artan bedellerine, bugüne kadar 61 trilyon 281 milyar gönderilmiş olup, bugün itibariyle de 7 trilyon 780 milyar 266 milyon tezyidi bedel ve 2 trilyon 394 milyar 79 milyon faiz farkı olmak üzere, toplam 10 trilyon 374 milyar borç olarak kalmıştır.

Karayolları 2 nci Bölge Müdürlüğünde bekleyen bordrolardan, kesinleşmiş Yargıtay kararlarından, 20 Haziran 2000 tarihine kadar idaremize tebliğ edilenler ödenmiştir; yani, yedi aylık bir borç kalmıştır. Ancak, sırayla ödeme yapılırken, elde kalan nakit miktarı 23.5.2000 tebliğ tarihli 7390 nolu bordro bedeli 1 642 183 870 000 liradır ve faiz miktarından da az kaldığından ödenmemiş. Bundan sonra, sırasıyla, 7 450 bordroya kadar olanlar ödenmiştir.

Arz ediyor; Yüce Heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Sayın Bakanım, teşekkür ediyorum.

Aynen dediğiniz gibi oldu.

Sayın milletvekilleri, sözlü soruyla ilgili süremiz dolmuş gibi; ama, Sayın Bakanın bir ricası var; yetkimi kullanarak yerine getireceğim efendim.

62. – Elazığ Milletvekili Ahmet Cemil Tunç'un, MTA'nın Elazığ İlinde yaptığı çalışmalara ilişkin Devlet Bakanından  sözlü soru önergesi (6/608) ve Devlet Bakanı Edip Safder Gaydalı’nın cevabı

BAŞKAN- Soruyu cevaplandıracak Sayın Bakan?.. Burada.

Okutuyorum:

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Devlet Bakanı Sayın Edip Safder Gaydalı tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz ederim.

                                                        Ahmet Cemil Tunç

                                                                              Elazığ

1.- Bakanlığınıza bağlı MTA'nın Elazığ ve ilçelerinde yaptıkları çalışmalar var mıdır?

2.- Varsa bu çalışmalar nelerdir?

3.- Yeraltı kaynakları itibariyle çok zengin olan Elazığ çalışmaları için ne kadar ödenek ayrılmıştır?

BAŞKAN - Buyurun Sayın Bakan.

DEVLET BAKANI EDİP SAFDER GAYDALI (Bitlis) - Sayın Başkan, müsamahanız için teşekkür ediyorum.

Değerli milletvekilleri, Elazığ Milletvekilimiz Sayın Ahmet Cemil Tunç'un, 3 Nisan 2000 tarihinde Bakanlığıma hitaben, Bakanlığımın bağlı kuruluşu Maden Tetkik Aramanın Elazığ İlinde yürüttüğü projelerle ilgili verdiği sözlü soru önergesini cevaplandırmak üzere söz almış bulunuyorum; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Elazığ İlinde, Bakanlığın bağlı kuruluşu MTA Genel Müdürlüğü tarafından, Maden ve Jeotermal Kaynak Aramaları Ana Projesi adı altında, Yukarı Fırat Havzası maden aramaları ile Bilimsel ve Teknolojik Araştırmalar Ana Projesi adı altında, Türkiye termal ve minarelleri sular envanteri çalışmaları 2000 yılı içinde gerçekleştirilmiştir.

Elazığ İlinde, MTA Genel Müdürlüğü Yukarı Fırat Havzası Maden Aramaları Projesi kapsamında çalışmalar yapılmaktadır. 2001 yılında da sürdürülecek olan bu projede, bölgenin bakır, çinko, kurşun, altın ve gümüş cevherleşmesi açısından potansiyeli araştırılmaktadır. Madencilik araştırmaları olarak -ön aramalar, 3 000 kilometrekare; kimyasal etütler, 350 kilometrekare- jeolojik ve jeofizik etütler yapılmaktadır.

Türkiye genelinde yürütülen Türkiye Termal ve Minarelleri Sular Envanteri Proje kapsamında ise, Elazığ İli su kaynaklarıyla ilgili araştırmalara devam edilmektedir. Yukarı Fırat Havzası Maden Aramaları Projesinin 2001 yılı yatırımı için ayrılan ödenek 42 milyar 75 milyon Türk Lirasıdır.

Arz ederim. (ANAP, DSP ve MHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Sayın Bakan, teşekkür ediyorum efendim.

Sayın milletvekilleri, gündemin "Kanun Tasarı ve Teklifleri ile Komisyonlardan Gelen Diğer İşler" kısmına geçiyoruz.

Önce, yarım kalan işlerden başlayacağız.

VII. – KANUN TASARI VE TEKLİFLERİYLE KOMİSYONLARDAN

GELEN DİĞER İŞLER

1. – İzmir Milletvekili Rıfat Serdaroğlu'nun; İstanbul Milletvekili Bülent Akarcalı'nın; Amasya Milletvekili Ahmet İyimaya'nın; Ankara Milletvekili Yıldırım Akbulut'un; Şırnak Milletvekili Mehmet Salih Yıldırım'ın; Gaziantep Milletvekili Ali Ilıksoy, Konya Milletvekili Ömer İzgi ve Ankara Milletvekili Nejat Arseven'in; İstanbul Milletvekili Ziya Aktaş ve 42 Arkadaşının; Zonguldak Milletvekili Hasan Gemici'nin ve İzmir Milletvekili Işılay Saygın'ın; Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünde Değişiklik Yapılmasına Dair İçtüzük Teklifleri ve Anayasa Komisyonu Raporu (2/94, 2/232, 2/286, 2/307, 2/310, 2/311, 2/325, 2/442, 2/449) (S. Sayısı : 527)

BAŞKAN - 10.01.2001 tarihli 42 nci Birleşimde İçtüzüğün 88 inci maddesine göre Komisyona geri verilen Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünde Değişiklik Yapılmasına Dair İçtüzük Değişiklik Tekliflerinin görüşülmeyen maddeleriyle ilgili Komisyon raporu Başkanlığa henüz verilmediğinden, teklifin görüşülmesini erteliyoruz.

Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi Kanunu Tasarısı ve Plan ve Bütçe ve Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonları raporlarının müzakerelerine kaldığımız yerden devam ediyoruz.

2. – Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi Kanunu Tasarısı ve Plan ve Bütçe ve Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonları Raporları (1/693) (S. Sayısı: 580) (1)

BAŞKAN - Hükümet?... Burada.

Komisyon?... Burada.

6 ncı madde üzerindeki görüşmeler tamamlanmıştı...

FETHULLAH ERBAŞ (Van) - Karar yetersayısının aranılmasını istiyoruz Sayın Başkan.

TURHAN ALÇELİK (Giresun) - Karar yetersayısının aranılmasını istiyoruz Sayın Başkan.

BAŞKAN - 6 ncı maddeyi oylarınıza sunacağım ve karar yetersayısını arayacağım.

6 ncı maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Etmeyenler... Karar yetersayısı olmadığı için, birleşime 10 dakika ara veriyorum.

 

Kapanma Saati : 17.34

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

                                                        

(1) 580 S. Sayılı Basmayazı 22.2.2001 tarihli 63 üncü Birleşim Tutanağına eklidir.

ÜÇÜNCÜ OTURUM

Açılma Saati : 17.48

BAŞKAN : Başkanvekili Murat SÖKMENOĞLU

KÂTİP ÜYELER : Sebahattin KARAKELLE (Erzincan), Cahit Savaş YAZICI (İstanbul)

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 69 uncu Birleşiminin Üçüncü Oturumunu açıyorum.

580 sıra sayılı kanun tasarısı üzerindeki görüşmelere kaldığımız yerden devam ediyoruz.

VII. – KANUN TASARI VE TEKLİFLERİYLE KOMİSYONLARDAN

GELEN DİĞER İŞLER (Devam)

2. – Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi Kanunu Tasarısı ve Plan ve Bütçe ve Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonları Raporları (1/693) (S. Sayısı: 580) (Devam)

BAŞKAN - Komisyon ve Hükümet yerinde.

6 ncı maddenin oylanmasında karar yetersayısının aranılması istenmişti ve karar yetersayısı bulunamamıştı.

Maddeyi tekrar oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul edilmiştir efendim.

7 nci maddeyi okutuyorum :

Giriş aidatı, yönetim ve fon işletim giderleri

MADDE 7. - Şirket, katılımcının sisteme ilk kez katılması sırasında ve yeni bir bireysel emeklilik hesabı açtırması halinde giriş aidatı talep edebilir. Söz konusu giriş aidatları bireysel emeklilik hesabına ödenen katkılardan ayrı olarak azamî bir yıl içerisinde taksitler halinde de ödenebilir. Katkı payı, fon varlıkları veya fon gelirleri üzerinden yönetim gideri ve fon işletim masrafı kesintisi yapılabilir. Bireysel emeklilik hesaplarından yapılacak her türlü kesintilerin ve giriş aidatlarının emeklilik sözleşmesinde ve yapılacak ilan ve reklamlarda açık olarak belirtilmesi zorunludur. Giriş aidatı, yönetim ve fon işletim giderleri miktar ya da oranları ve bunlara ilişkin esas ve usuller Kurulun uygun görüşü alınarak Müsteşarlık tarafından belirlenir.

BAŞKAN - Efendim, 7 nci madde üzerinde Fazilet Partisi Grubu adına Ankara Milletvekili Sayın Zeki Çelik; buyurun efendim. (FP sıralarından alkışlar)

FP GRUBU ADINA MEHMET ZEKİ ÇELİK (Ankara) - Değerli Başkan, değerli milletvekilleri; 580 sıra sayılı bireysel emeklilikle ilgili Kanun tasarısının 7 nci maddesi üzerinde Fazilet Partisi Grubu adına söz almış bulunuyorum; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Gerekçede "Sanayileşmiş ülkelerde nüfusun yaşlanması ile sosyal güvenlik sistemlerinin aktif-pasif dengelerinin bozulmaya başlaması, reformun en önemli gerekçelerinden birisini oluşturmaktadır. Gelişmekte olan ülkelerde ise reform ile bireylere daha nitelikli ve daha yüksek sosyal güvenlik hizmetinin verilmesinin amaçlandığı görülmektedir." deniliyor.

Nüfusun çoğunluğu, yaşlı değil, gençlerden oluşmaktadır ülkemizde. Öte yandan "daha nitelikli ve daha yüksek sosyal güvenlik" şeklindeki gerekçeniz de geçerli değil. 1999 yılında, tüm toplum kesimlerinin karşı çıktığı sosyal güvenlik reformunu, bu Meclisten, sayı üstünlüğünüze dayanarak, millet deprem derdiyle uğraşırken siz çıkarmadınız mı? Peki, sonuç ne oldu; ortada.

Bireysel emeklilikle uzun vadeli altyapı yatırımları için gerekli fonları sağlayacak ve dolayısıyla, istihdamı artıracak, kamunun uzun vadeli borçlanmasını olumlu etkileyecek, piyasalarda kısa vadeli spekülatif baskıları azaltacak,ulusal tasarruf eğilimini artıracak, emekliliğe yönelik tasarrufların malî sisteme akmasıyla kayıtlılığı teşvik edecek, sermaye piyasasının derinleşmesine katkıda bulunacak; aynı zamanda, bireylere, güvenli, avantajlı, yatırımlarını kontrol edebilecekleri ve hesaplarına kolaylıkla ulaşabilecekleri ürünler sunacak diyorsunuz. Halbuki, hedefiniz, kamunun israfını karşılayamayan kaynaklara yeni bir fon temin etmektir ve bu tasarı, Hazinenin ihtiyacını geçici bir zaman için gidermeye yönelik bir tasarıdır.

Tabiî, bu tasarının kim tarafından hazırlandığı da belli değildir. Bakanlığa soruyorsunuz, biz bilmiyoruz diyorlar; mevcut sosyal güvenlik kuruluşlarına soruyorsunuz, bilmiyorlar.

Değerli arkadaşlar, netice itibariyle, bankaların battığı ve mudilerini perişan ettiği, dövizin tükendiği, sermaye şirketlerinin tepetakla olduğu, halkın güveninin kalmadığı bir sistem içinde böyle bir düzenlemenin işlemesi mümkün değildir. Düzenlemede, her ne kadar "mevcut sosyal güvenlik kurumları etkilenmiyor" deniliyorsa da, birkısım şirketlere emeklilik için o kurumlardan zorla kaydırma olacaktır. Siz, hiç, özel emeklilik sistemi ile özel hastanelerin durumunu mukayese ettiniz mi; alt gelir gruplarına giderek "bizim hastanemize gelin, bizim hastanemizde muayene olun" diyebilen bir hastane duydunuz mu; hep, yüksek gelir gruplarına ve o hastanelerin müşterilerine hizmet verilmektedir ve bu, o hastanelerin hedefleri arasındadır. Bu sistemin varacağı nokta da budur.

Bu tasarıyla, birkısım özel şirketlere finansman sağlanacaktır; sonra, yerinde yeller esecektir değerli arkadaşlar. İhlas Finans, Egebank, Yurtbank, Etibank, Sümerbank nerede; hiç düşündünüz mü; sahiplerinin yakasına yapışabildiniz mi?! Yaptığınız nedir; içi boşaltılan bankaların mudilerinin parasını kamunun cebinden ödemek. Korkarım, yarın, özel emeklilik şirketlerine de aynen bu işlem uygulanacak. Hortumculuğun geçerli olduğu bir sistemde emekli olacak insan parasını nerede bulacak ve toplanan paraların kokusunu alan fareler hiç orada o parayı bırakır mı; düşündünüz mü? Efendim, Amerika'da böyle yürüyor diyebilirsiniz; ama, bizde en büyük işveren devlet, en büyük yatırımcı devlet, en büyük israfı yapan yine devlet. Bu sistem içerisinde özel emeklilik nasıl işleyecek? Kurulacak şirketler, şu anda emeklisinin parasını ödemekte zorlanan Emekli Sandığı, SSK ve Bağ-Kurdan daha zengin mi olacak? Onların normal işlevlerini sürdüremediği bir sistemde, siz, özel sosyal güvenlik sistemini nasıl yürüteceksiniz? Günümüzde örnekleri de var; gidin bakın, özel sigorta şirketlerinin durumu ortada. Zamanında, sizin ödeyeceğiniz prime karşılık şu kadar emekli aylığı bağlayacağız dediklerinde, ki, o korkunç rakamların bugün enflasyon karşısında hiçbir kıymet ifade etmediği ve kıymetlerinin kalmadığı bilinmektedir; bunun örnekleri çoktur. Yıllar önce, eğer siz bu sisteme girerseniz, yirmi yıl sonra emekli olduğunuzda şu kadar milyar lira vereceğiz dediniz; o milyarların, bugün bir kuruş bile ifade etmediği görülmektedir.

Değerli arkadaşlar, bu tasarıyla getirilen 7 nci maddeye göre, müşterilerden, şirketlerin altyapı, pazarlama ve reklam giderlerini karşılayacak yeterlikte "giriş aidatı" adı altında haraç alınacak; bir de, idarî ve teknik işlemler sonucu ortaya çıkacak masraflar için, müsteşarlık tarafından belirlenecek yönetim gideri ve fon yönetim masrafı alınacak. Bunlar nasıl ve ne şekilde, hangi kıstaslara göre belirlenecek? Müsteşarlık, alt ve orta gelir gruplarının bu masraftan olumsuz yönde etkilenmesini önlemek için tedbir alacakmış. Ya almazsa?! Müeyyidesi ne olacak?

Bu sisteme ihtiyaç var mıydı? Var idiyse ona uygun düzenleme yapılırdı. Halbuki, yukarıda da arz ettiğim gibi, düzenlemenin hedefinin, kamu açıklarının finansmanı olduğu görülüyor. Onun da ötesinde, birkısım şirketlere halkın cebinden menfaat sağlanacağı endişesini taşımaktayız.

BAŞKAN - Sayın Çelik, toparlar mısınız efendim; 8 dakika oldu, ben müsamaha gösterdim.

MEHMET ZEKİ ÇELİK (Devamla) - Ben buradaki süreye bakıyorum Sayın Başkanım.

BAŞKAN - İşte, müsamaha gösterdim, 10 dakikaya ayarladım

MEHMET ZEKİ ÇELİK (Devamla) - Özür dilerim efendim, toparlayayım o zaman.

Sonuç olarak, bu getirilen sistem bugünkü ekonomik yapı içinde işlemeyecek, ancak geçici bir süre Hazinenin açıklarında kullanılacak olan bir fon oluşturularak bazı özel şirketlere çıkar sağlanacaktır.

Hepinizi saygıyla selamlıyor, müsamahanıza teşekkür ediyorum.

BAŞKAN -. Rica ederim; ben teşekkür ederim

Efendim, şimdi söz sırası, Doğru Yol Partisi Grubu adına Niğde Milletvekili Sayın Doğan Baran'da. (DYP sıralarından alkışlar)

Buyurun Sayın Baran.

DYP GRUBU ADINA DOĞAN BARAN (Niğde) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bireysel emeklilik tasarruf ve yatırım sistemiyle ilgili kanun tasarısının 7 nci maddesi üzerinde Grubum adına söz almış bulunuyorum; bu vesileyle hepinizi saygıyla selamlıyor ve insana hizmet gibi kutsal bir görevi yürüttükleri için, tüm doktorlarımızı ve yardımcı sağlık personelini, 14 Mart Tıp Bayramı münasebetiyle kutluyorum ve en kısa zamanda, partilerarası bir uzlaşmayla, sağlık sorunlarının radikal çözümünü sağlayacak olan sağlık reformunun da bu Yüce Meclisten bir an önce çıkarılmasını diliyorum.

Değerli milletvekilleri, bilindiği gibi, sosyal güvenlik, bir toplumu oluşturan bireylerin bugününün ve yarınının sosyal ve ekonomik gereksinimlerinin güvence altına alınmasıdır ve toplumsal barışın ve sosyal devletin vazgeçilmez bir unsuru ve bir insanlık hakkıdır.

Bilindiği gibi, ülkemizde sosyal güvenliğin üç ayağı vardır. Bunlardan birincisi, kamu sosyal güvenlik sistemi; ikincisi, 506 sayılı Yasanın geçici 20 nci maddesine göre kurulmuş olan dayanışma sandıkları ile 743 sayılı Türk Medeni Kanununa dayanılarak kurulan vakıflar ve üçüncü ayağı da, ülkemizde "hayat sigortası" adıyla faaliyette bulunan ve sayıları aşağı yukarı 20-25'i bulan özel sigorta şirketleridir.

Bu, hayat sigortası şirketleri halinde faaliyette bulunan özel sigorta şirketleri de, belli bir zaman dilimi içerisinde toplamış olduğu primlerin birikimlerini, belli bir süre sonra, mesela on yıl sonra, sigortalıya ya defaten bir defada, topluca ya da ömür boyu, aylık şeklinde ödemektedir; ancak, ne var ki, hayat sigortası şirketlerinden emekli olan bireylerin, topluca olsa ya da aylık maaş şeklinde olsa, almış oldukları ücretler beklentilerinin çok gerisindedir. Bunun nedeni ve sebebi, hayat sigortası şirketlerinin primlerinin sermaye piyasası araçlarından yararlanmasının mümkün olmamasıdır. Bu sebepten, enflasyonun neden olduğu erozyon dolayısıyla, almış oldukları maaş hiçbir şey ifade etmemektedir. Örnek olarak şöyle söyleyeyim; 1995 yılında bu şekilde bir özel emeklilik şirketinden emekli olan bir kişinin aylık maaşı 19 milyon liradır.

İşte, değerli milletvekilleri, bu yakınmalara meydan vermemek amacıyla bireysel emeklilik şirketleri kurulmaktadır ki, biz de Doğru Yol Partisi olarak bunu destekliyoruz. Nitekim, 51 inci hükümet zamanında, Hazine, Dünya Bankasının kredisiyle ILO'ya yaptırmış olduğu bir araştırmada, Türk sosyal güvenlik sisteminin üç aşamalı bir reform stratejisi ortaya konulmuş, bu üçüncü aşama olarak da, tamamlayıcı bireysel emeklilik şirketlerinin kurulması, 1996'da bu şekilde gündeme getirilmişti.

Yalnız şu var ki, Türkiye'de bu sistemin önündeki engel, yüksek enflasyon ve makro ekonomik istikrarsızlıktır. Yüksek enflasyon karşısında katılımcıların katılımları erozyona uğramaktadır. Bu sebepten, katkıların, yani primlerin toplanması...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Baran, buyurun efendim.

DOĞAN BARAN (Devamla) - ...primlerin nemalandırılması ve primlerin ödenmesi aşamasında, vergi yönünden teşvik yasalarının getirilmesi gerekmektedir ve bunun da en kısa zamanda, eşzamanlı olarak çıkarılması kaçınılmazdır.

Değerli milletvekilleri, tasarının 7 nci maddesiyle katılımcının sisteme girebilmesi; yani, bireysel emeklilik hesabı açtırabilmesi için "giriş aidatı" adı altında bir ödeme yapması gerekmektedir. Böyle bir düzenleme, sisteme girişi, maalesef olumsuz yönde etkileyecektir. Giriş aidatının alınmasına dair düzenleme, maddeden çıkarılmalıdır.

Ayrıca, yönetim ve fon işletim giderleri, katkı paylarından ya da fon varlıklarından değil de, fon getirisinden alınmalıdır; zira, katkı paylarından alınacak kesintiler, fon gelirlerini azaltacaktır. Bu nedenle, fon getirisinden katkı payının alınması...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

DOĞAN BARAN (Devamla) - ... şirketin fon yönetimindeki otokontrolü menfi yönde etkileyecektir; bu durumda, ileride, oluşmuş fonun varlıklarını çözmeye ve aktiflerini negatif etkilemeye yönelik bir uygulamaya dönüşebileceğini ifade ediyor, saygılar sunuyorum. (DYP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Baran.

Madde üzerinde 1 adet önerge vardır; ancak, sayın milletvekilleri, burada, hiçbirimiz eczacı değiliz; elyazısıyla göndermiş olduğunuz önergeler maalesef okunmuyor; bu sefer çok zorlandık. Lütfen, vermiş olduğunuz diğer önergeleri geri çekin; okunaklı bir şekilde veya daktiloyla yazıp verirseniz minnettar kalacağız.

Teşekkür ederim.

Önergeyi okutuyorum:

TBMM Başkanlığına

Görüşülmekte olan 580 sıra sayılı yasa tasarısının 7 nci maddesinin sonundaki "müsteşarlık" sözünün "Sosyal Güvenlik ve Çalışma Bakanlığınca" şeklinde değiştirilmesini arz ederiz.

 

Musa Uzunkaya

Maliki Ejder Arvas

Rıza Ulucak

 

 

 

Samsun

Van

Ankara

 

 

 

Ali Oğuz

 

Osman Aslan

 

 

 

İstanbul

 

Diyarbakır

 

 

BAŞKAN - Komisyon önergeye katılıyor mu efendim?

SAĞLIK, AİLE, ÇALIŞMA VE SOSYAL İŞLER KOMİSYONU BAŞKANI ERTUĞRUL KUMCUOĞLU (Aydın) - Katılmıyoruz Sayın Başkan.

BAŞKAN - Hükümet?..

ORMAN BAKANI İ. NAMİ ÇAĞAN (İstanbul) - Katılmıyoruz efendim.

BAŞKAN - Sayın Uzunkaya?.. Yok.

Önergenin gerekçesini okutuyorum:

Gerekçe: Diğer maddelerde de sorumluluğun Bakanlığın olması önerilmiştir.

BAŞKAN - Önergenin oylanmasından önce karar yetersayısının aranmasını istediniz; ama... (FP sıralarından "yoklama istedik" sesleri)

Efendim, bu yoklama talebinizi maddeyi oylamadan önce dikkate alayım müsaade ederseniz. Önce, önergeyi oylayayım. Karar yetersayısının aranması istenildi zaten.

TURHAN GÜVEN (İçel) - Yoklama isteniyor efendim, yoklama...

BAŞKAN - Efendim, yoklamayı önergenin oylanmasından önce mi istiyorsunuz? Buraya yazmamışsınız da, onun için soruyorum.

AVNİ DOĞAN (Kahramanmaraş) - "7 nci maddede" diye yazılı orada Sayın Başkan.

BAŞKAN - Maddede istiyorsunuz. Bendeniz de, yanlış bir şey söylemedim, doğru söylüyorum.

TURHAN GÜVEN (İçel) - Önergenin oylanmasında da karar yetersayısını arayın Sayın Başkan.

BAŞKAN - Evet, karar yetersayısının aranmasını istiyorsunuz efendim.

Hükümetin ve Komisyonun katılmadığı önergeyi oylarınıza önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Karar yetersayısı yoktur.

Kaç dakika ara vereyim?

NİDAİ SEVEN (Ağrı) - Yarım saatte bir yoklama istemeye gerek var mı?

TURHAN GÜVEN (İçel) - 3 dakika verin efendim; zaten saat 19.00'a bir şey kalmadı ki.

BAŞKAN - Efendim, kaç dakika ara vereyiSm?

AYDIN TÜMEN (Ankara) - 5 dakika daha devam edin efendim, geliyorlar.

BAŞKAN - Efendim, gelseydiniz, karar yetersayısı olmadı. Gelselerdi...

Efendim, 18.15'te toplanmak üzere, birleşime ara veriyorum.

 

Kapanma Saati : 18.10


DÖRDÜNCÜ OTURUM

Açılma Saati : 18.25

BAŞKAN : Başkanvekili Murat SÖKMENOĞLU

KÂTİP ÜYELER: Sebahattin KARAKELLE (Erzincan), Burhan ORHAN (Bursa)

BAŞKAN - 69 uncu Birleşimin Dördüncü Oturumunu açıyorum.

Görüşmelere kaldığımız yerden devam edeceğiz.

VII. – KANUN TASARI VE TEKLİFLERİYLE KOMİSYONLARDAN GELEN DİĞER İŞLER (Devam)

2. – Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi Kanunu Tasarısı ve Plan ve Bütçe ve Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonları Raporları (1/693) (S. Sayısı : 580)  (Devam)

BAŞKAN - Komisyon ve Hükümet yerinde.

7 nci madde üzerinde verilen önergenin oylamasında karar yetersayısı bulanamamıştı.

Şimdi, Komisyonun ve Hükümetin katılmadığı önergeyi tekrar oylarınıza sunacağım ve oylamayı elektronik cihazla yapacağım efendim.

Oylama için 2 dakika süre veriyorum.

Oylama işlemini başlatıyorum.

(Elektronik cihazla oylama yapıldı)

BAŞKAN - Önerge kabul edilmemiştir.

III. – YOKLAMA

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, 7 nci maddeyi oylarınıza sunacağım; ancak, sunmadan evvel, bir yoklama talebi vardır.

Şimdi, yoklama talebinde bulunan arkadaşların salonda bulunup bulunmadıklarını tespit edeceğim.

Fahrettin Kukaracı?.. Burada.

Latif Öztek?.. Burada.

Zeki Çelik?.. Burada.

Özkan Öksüz?.. Burada.

Zeki Okudan?.. Burada.

Yaşar Canbay?.. Burada.

Mehmet Geçer?.. Burada.

Rıza Ulucak?.. Burada.

Ali Oğuz?.. Burada.

Ahmet Sünnetçioğlu?.. Burada.

Eyyüp Sanay?.. Burada.

Osman Aslan?.. Burada.

Maliki Ejder Arvas?.. Burada.

Ahmet Demircan?.. Burada.

Mahfuz Güler?.. Burada.

Ergün Dağcıoğlu?.. Burada.

Oya Akgönenç?.. Burada.

Mehmet Baysarı?.. Burada.

İbrahim Konukoğlu?.. Burada.

Ali Sezal?.. Burada.

Yoklama için 3 dakika süre veriyor ve yoklama işlemini başlatıyorum.

(Elektronik cihazla yoklama yapıldı)

BAŞKAN - Toplantı yetersayımız vardır.

VII. – KANUN TASARI VE TEKLİFLERİYLE KOMİSYONLARDAN

GELEN DİĞER İŞLER (Devam)

2. –- Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi Kanunu Tasarısı ve Plan ve Bütçe ve Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonları Raporları (1/693) (S. Sayısı : 580) (Devam)

BAŞKAN - 7 nci maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

8 inci maddeyi okutuyorum:

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

Emeklilik Şirketine İlişkin Düzenlemeler

Kuruluş esasları ve kuruluş izni

MADDE 8. - Emeklilik şirketi, bu Kanuna göre kurulan ve bireysel emeklilik sisteminde faaliyet göstermek üzere bu Kanun ile ihdas edilen emeklilik branşında ruhsat almış şirketi ifade eder. Şirket, 21.12.1959 tarihli ve 7397 sayılı Sigorta Murakabe Kanunu hükümlerine göre hayat ve ferdi kaza sigortaları branşlarında da ruhsat alabilir.

Şirketin emeklilik branşı dışında başka bir branşta da faaliyet göstermesi halinde her bir branşa ait hesaplar ayrı tutulur.

Şirket kuruluş izni Bakan tarafından verilir. Kurulacak şirketin ticaret unvanında "emeklilik" ibaresinin bulunması zorunludur. Kuruluş izni için Müsteşarlığa başvuruda bulunulur.

Kurulacak şirketin;

a) Anonim şirket şeklinde kurulması,

b) Faaliyet konusunun bu kanunda belirtilen faaliyetlerle sınırlandırılmış olması,

c) Sermayesinin 20 trilyon liradan az olmaması ve ödenmiş sermayesinin asgarî 10 trilyon olması ve kalanının 3 yıl içerisinde ödenmesinin taahhüt edilmesi,

d) Hisse senetlerinin nakit karşılığı çıkarılması ve tamamının nama yazılı olması,

e) Ana sözleşmesinin bu kanun hükümlerine uygun olması

f) İş planı ve sistem tasarımı ile yapılabilirlik raporlarının sunulması,

g) Kurucularının;

1. Tasfiyeye tâbi tutulan bankerler, bankalar, sigorta şirketleri ile para ve sermaye piyasalarında faaliyet gösteren diğer kurumlarda doğrudan ve dolaylı yüzde on veya daha fazla bir oranda pay sahibi olmaması,

2. İlgili mevzuat çerçevesinde faaliyetlerinin tamamen veya belirli faaliyet alanları itibariyle sürekli veya başvuru tarihinden önceki bir yıl içerisinde bir ay veya daha fazla süreyle geçici süreyle durdurulma kararı verilmemiş olması,

3. Müflis veya konkordato ilan etmiş olmaması, taksirli suçlar hariç olmak üzere affa uğramış olsalar dahi ağır hapis veya beş yıldan fazla hapis yahut basit veya nitelikli zimmet, cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak, irtikap, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, inancı kötüye kullanma, dolanlı iflas gibi yüz kızartıcı suçlar ile istimal ve istihlak kaçakçılığı dışında kalan kaçakçılık suçları, resmî ihale ve alım satımlara fesat karıştırma, karapara aklama veya devlet sırlarını açığa vurma, vergi kaçakçılığı veya vergi kaçakçılığına teşebbüs suçlarından dolayı kesinleşmiş mahkûmiyet kararlarının bulunmaması,

4. Emeklilik şirketi olmanın gerektirdiği malî güç ve itibara sahip olması,

Gerekir.

Sermayenin en az yüzde ellibirinin malî piyasalar konusunda yeterli bilgi ve tecrübeye sahip tüzel kişilere ait olması ve tüzel kişi kurucuların yönetim ve denetimine sahip gerçek kişilerin, bu maddenin dördüncü fıkrasının (g) bendinin 4 numaralı alt bendi hariç kurucularda aranan şartları taşımaları gerekir.

Kuruluş izni için gerekli sermaye tutarı, Devlet İstatistik Enstitüsü Toptan Eşya Fiyat Endeksinin iki katının gerektirdiği miktar ve sınırları aşmamak üzere Müsteşarlık tarafından artırılabilir.

 

BAŞKAN - Madde üzerinde Fazilet Partisi Grubu adına Bingöl Milletvekili Sayın Mahfuz Güler; buyurun. (FP sıralarından alkışlar)

FP GRUBU ADINA MAHFUZ GÜLER (Bingöl) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Bireysel Emeklilik Yasa Tasarısının 8 inci maddesi üzerinde Fazilet Partisi Grubu adına söz almış bulunuyorum; bu vesileyle Yüce Heyetinize saygılarımı sunuyorum.

Değerli arkadaşlar, ben de, 14 Mart Tıp Bayramının hekimlerimize, tüm sağlık camiasına hayırlı ve uğurlu olmasını diliyorum. Bu bayramı da buruk bir şekilde kutlamamıza neden olan bu hükümeti kınıyorum. Sağlık çalışanlarımıza reva görülen bu ücretlerle çalışmak zorunda bırakılan sağlık emekçilerimize hak arama ve hak elde etme mücadelelerinde her zaman yanlarında olduğumuzun bilinmesini, her zaman destek olacağımızı buradan bir kez daha ifade ediyorum.

Değerli arkadaşlar, Bireysel Emeklilik Yasa Tasarısının Meclise getiriliş gerekçesi bize göre masum ve mantıklı bir gerekçe değildir. Bu tasarı, tamamen IMF'nin direktifleri ve bu hükümete dayatmaları sonucunda Yüce Meclise getirilmiştir. IMF "Türk toplumu tasarruf yapmamaktadır" demekte, ve sözüm ona ekonomiyi canlandırmak için, toplumun yastık altındaki birikimlerine göz dikerek, halkı soymak için yeni bir yöntem geliştirmiştir; ama, halk, bu soygun düzenine, hortumlamanın ve vurgunun bir başka versiyonu olan bu aldatmacaya inanmayacaktır; elindeki, avucundaki, biriktirdiği üç beş kuruşu size getirip "alın, ben yemedim; buyurun, siz yiyin" demeyecektir.

Hangi cüretle, hangi cesaretle, hangi yüzle bu milletin karşısına çıkıp "buyurun, gelin, biz size yeni bir kanun hazırladık; kenarda, köşede, biriktirdiğiniz paranız varsa onu bize yatırın, biz de sizi 56 yaşından sonra emekli ederiz, o zaman bu paraları alırsınız, 56 yaşından sonra refah seviyeniz yükselir" diyeceksiniz?! Bu, tam bir aldatmacadır. Bu, tam bir fiyaskodur. Bu halk, artık, size inanmamaktadır. Bu halk, artık, size güvenmemektedir.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bu sistem, tamamen gönüllü ve isteğe bağlı esaslar üze-rine kurulmuştur. Biz, bu haliyle, halka güven vermediği için tasvip göreceğine inanmıyoruz. Bunun da sonu, aynen, Tasarrufu Teşvik Fonu gibi, Konut Edindirme Fonu gibi veya MEYAK kesintileri gibi olacaktır. Buradan, bu kürsüden tüm vatandaşlarımızı uyarmak da bizim görevimizdir. Bu sözünü ettiğim başarısız uygulamalar gibi, bu sistemin de hiçbir cazip tarafı yoktur. Halkımız da, artık, aklını başına almalı ve yeni bir maceraya girmemelidir.

Bu tasarının sosyal boyutu da yoktur, Türkiye'nin ekonomik ve sosyal yapısına uymamaktadır. Bugünkü ekonomik koşullarda, hangi işçi, hangi memur veya hangi esnaf ekprim ödeyerek ikinci bir emeklilik için para yatırabilecek durumdadır?! Aldığınız, sözümona, ekonomik tedbirlerle bütün çalışan kesimleri perişan ettiniz. 200 milyon maaş alan memur mu ayrıca ilave para yatırıp ikinci bir emeklilik isteyecektir?! Ya da, 92 milyon asgarî ücret alan işçi mi ilave prim ödeyerek ikinci bir emeklilik isteyecektir?! Bu nedenle, bu tasarı, alt sınıf ve orta sınıfa hitap etmemektedir; olsa olsa, birkaç holdingin, dolar bazında ücret alan sınırlı sayıdaki üst düzey yöneticilerine bir imkân sağlayacaktır. Çalışanların zar zor geçindiği, ancak karın tokluğuna çalıştığı bir ülkede, 12 milyon işsizin olduğu, 10 milyon insanın aç, açlık sınırında yaşam mücadelesi verdiği bir ülkede, kim, hangi parayla ikinci bir emeklilik için para ayıracaktır, hangi ücretle ikinci bir emeklilik için para yatıracaktır?!.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; komisyonlarda da görüşlerimizi dile getirdik; bu tasarı, gönüllü katılıma dayanan, kişinin kendi isteğiyle getirilmek istenen bir sistemdir. Bu nedenle, cazip hale getirilmelidir dedik; ama, ne yazık ki, hükümet, getirdiği bu tasarının noktasına, virgülüne dokunmadan komisyondan geçirerek Genel Kurula indirmiştir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

MAHFUZ GÜLER (Devamla )- Sayın Başkan, bitiriyorum.

Değerli arkadaşlar, ülkemizde her saat, her gün, çok hızlı değişen bu ekonomik şartlarda, insanların en az on yıl sabırla, birikimlerini getirip, özel şirketlere teslim etmesini, bugünkü ekonomik koşullarda mantıklı, anlamlı ve halkın menfaatına olan bir tasarı olarak görmemekteyiz.

Bu duygu ve düşüncelerle, Yüce Heyetinize saygılarımı sunuyorum. (FP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Güler.

Söz sırası, Doğru Yol Partisi Grubu adına Şanlıurfa Milletvekili Sayın Mehmet Yalçınkaya'da..

TURHAN GÜVEN (İçel) - Sayın Başkan, Doğru Yol Partisi Grubu adına, Sayın Mustafa Örs konuşacaklar.

BAŞKAN - Madde üzerinde, Doğru Yol Partisi Grubu adına, Burdur Milletvekili Sayın Mustafa Örs; buyurun efendim. (DYP sıralarından alkışlar)

DYP GRUBU ADINA MUSTAFA ÖRS (Burdur) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; görüşülmekte olan 580 sıra sayılı Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi Kanun Tasarısının emeklilik şirketine ilişkin düzenlemeleri kapsayan 8 inci maddesi üzerinde Doğru Yol Partisi Grubu adına söz almış bulunmaktayım; şahsım ve Grubun adına, hepinizi saygıyla selamlıyor, Tıp Bayramı nedeniyle, doktor ve tüm sağlık personelini kutluyor, sağlıklı günler diliyorum. sağlıklı günler diliyorum.

Kanuna göre, emeklilik şirketi bu kanuna göre kurulan ve bireysel emeklilik branşında ruhsat almış şirketi ifade eder. Emeklilik şirketlerine ferdî kaza ve hayat sigortası branşlarında da ruhsat alabilme imkânı yine bu kanunla düzenlenmektedir. Bu durum şirketlerin faaliyet alanlarının genişlemesi ve müşteri çeşitlerinin artması açısından da uygun olacaktır. Bu alanlara şirketler kaydığı zaman her faaliyet alanı için ayrı ayrı hesap tutacaklardır. Bu, şirketlerin muhasebelerinde iş yoğunluğuna yol açabilir gibi görünse de, denetimi kolaylaştırması açısından gereklidir.

Kanunda, ayrıca "kurulacak şirketin;

a-Anonim şirket şeklinde kurulması,

b-Faaliyet konusunun bu kanunda belirtilen faaliyetlerle sınırlandırılmış olması,

c-Sermayesinin 20 trilyon liradan az olmaması ve ödenmiş sermayesinin asgarî 10 trilyon olması, kalan miktarın da üç yıl içerisinde ödenmesinin taahhüt edilmesi" maddeleri, kurulacak şirketlerin malî açıdan güçlü bir yapıda olmalarının sağlanması açısından uygun görülmektedir. Ancak, son yapılan devalüasyon ve ekonomik göstergelerin değişmesi nedeniyle bu rakamın yukarılara çekilmesi gereklidir. Burada bir düzenleme yapılması şarttır. Ayrıca, ödenmiş sermayenin kalan miktarının neden üç yıl içerisinde ödenmesi taahhüdü istenmektedir? Bu sürenin daha aşağıya çekilmesi şarttır.

Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; kanunda şirket kurucularının, tasfiyeye tabi tutulan bankerler, bankalar, sigorta şirketleri ile para ve sermaye piyasalarında faaliyet gösteren diğer kurumlarda doğrudan ve dolaylı yüzde 10 veya daha fazla bir oranda pay sahibi olmaması şartları sayesinde, şirketlerin halk nazarında güvenilirliklerinin sağlanması açısından, tarafımızca da uygun görülmektedir. Bu, geçmişte yaşanan banka batıranlara banka satılması gibi yanlışlıkların tekrar yaşanmamasını sağlaması açısından gereklidir.

İlgili mevzuat çerçevesinde faaliyetlerinin tamamen veya belirli faaliyet alanları itibariyle sürekli veya başvuru tarihinden önceki bir yıl içerisinde bir ay veya daha fazla süreyle geçici süreyle durdurulma kararı  verilmemiş olması, bu şirketlerin idarî açıdan güçlü olmalarını sağlaması açısından uygundur. Ayrıca, sermaye yapılarının zayıflığı nedeniyle malî yapılarını düzeltene kadar gözaltı pazarına alınan ya da faaliyetlerine son verilen bazı şirket sahiplerinin bu alanda faaliyetlerinin engellenmesi açısından da uygun bir karardır. Tabiî ki, kararlı bir şekilde uygulanır ve istisnaî durumların yaratılmaması durumunda!

Müflis veya konkordato ilan etmiş olmaması, taksirli suçlar hariç olmak üzere affa uğramış olsalar dahi ağır hapis veya beş yıldan fazla hapis yahut zimmet, cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak, irtikap, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, inancı kötüye kullanma, dolaylı iflas gibi yüz kızartıcı suçlar, kaçakçılık suçları, ihale ve alımlara fesat karıştıranlar, karapara aklama olaylarına karışanlar ile vergi kaçakçılarına bu alanda faaliyet izni verilmemesi de uygun olacaktır. Yalnız bu tür suçlardan hükümlü olanların aile şirketleri ya da paravan şirketler aracılığıyla bu işleri yapmalarının da engellenmesi sistemin selameti açısından şarttır ve uygun olacaktır. Bu uygulamalar, tekrar vurgulamak gerekirse, sistemin güvenilirliğinin sağlanması açısından son derece önemlidir. Geçmişteki bankerzede ve banka hortumlanması olaylarına benzer şekilde hortumlamaların da önüne geçilmesi açısından, bahse konu kuralların titizlikle uygulanması ve denetim altına alınması gerekir.

Emeklilik şirketi olmanın gerektirdiği malî güç ve itibara sahip olmak şartı, bu sisteme girmek isteyen vatandaşlarımızın daha rahat olmalarını da sağlayacaktır; çünkü, hiç tanınmamış, malî gücü ne olduğu bilinmeyen, bu sektörde durumu belirsiz, deneyimsiz şirketlerin ne derece başarılı olacağı muallakta olacaktır. Ayrıca, sistemde çok fazla şirket yerine az; ama, güçlü şirketlerin faaliyet yapmaları sistemin sağlıklı yürümesi ve ileride olası devlet müdahalelerinin engellenmesi açısından da uygun olacaktır ve gereklidir.

Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; tüm bu şartlar dikkate alındığında, tekrar tekrar vurgulamak gerekirse, halkımızın gözünde güven olgusunun güçlendirilmesi, bu oluşacak kaynakların Hazineye ucuz kaynak oluşturulmak istenmediğinin halka anlatılması gerekmektedir. Halkımızın, biz parayı yatıracağız; ama, geçmiş dönemlerde olduğu gibi, üzerine mi yatılacak korkusunun üzerinden atılması şarttır.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

MUSTAFA ÖRS (Devamla) - Bitiriyorum Sayın Başkan.

BAŞKAN - Buyurun efendim.

MUSTAFA ÖRS (Devamla) - Tabiî ki, bu konular, siyasî istikrarın olmasıyla olacaktır. Siyasî istikrar olmadan, güven sağlanmadan ekonomik istikrarın da olması söz konusu değildir ve çıkacak olan kanunun başarılı olması da düşünülemez ve hedefe ulaşamaz. Öncelikle siyasî istikrarın sağlanması şartı şu anda olmadığı için, aziz milletimize gitmek ve aziz milletimizin güvenini alarak, tekrar, siyasî istikrarı sağlayarak başarılı olmak gerekir.

Bu vesileyle, sizleri ve aziz milletimizi saygıyla selamlıyorum. (DYP ve FP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Örs.

Efendim, madde üzerinde 1 adet önerge vardır; okutup, işleme alacağım.

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Görüşülmekte olan 580 sıra sayılı yasa tasarısının 8 inci maddesinin son fıkrasının, en sonundaki "müsteşarlık tarafından" yerine "Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca" şeklinde düzeltilmesini arz ederiz.

 

Musa Uzunkaya

Maliki Ejder Arvas

Rıza Ulucak

 

 

 

Samsun

Van

Ankara

 

 

 

Ali Oğuz

Osman Aslan

Mehmet Özyol

 

 

 

İstanbul

Diyarbakır

Adıyaman

 

 

 

 

Nezir Aydın

 

 

Sakarya

BAŞKAN - Komisyon katılıyor mu?..

SAĞLIK, AİLE, ÇALIŞMA VE SOSYAL İŞLER KOMİSYONU BAŞKANI ERTUĞRUL KUMCUOĞLU (Aydın) - Katılmıyoruz Sayın Başkan.

BAŞKAN - Hükümet katılıyor mu?..

ORMAN BAKANI NAMİ ÇAĞAN (İstanbul) - Katılmıyoruz efendim.

BAŞKAN - Sayın Uzunkaya?.. Yok.

Gerekçesini okutuyorum:

"Gerekçe:

Konuya ilgili Bakanlığın takibi daha uygun görülmektedir."

BAŞKAN - Hükümetin ve Komisyonun katılmadığı önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Önerge kabul edilmemiştir.

8 inci maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir efendim.

Efendim, çalışma süremizin sonuna yaklaştık.

Kanun tasarı ve tekliflerini sırasıyla görüşmek için, 15 Mart 2001 Perşembe günü saat 15.00'te toplanmak üzere, birleşimi kapatıyorum.

Hayırlı akşamlar efendim.

 

Kapanma Saati : 18.52


VI. – SORULAR VE CEVAPLAR (Devam)

B) YAZILI SORULAR VE CEVAPLARI

1. – Burdur Milletvekili Hasan Macit’in, Burdur Bayındırlık ve İskân Müdürlüğüne yapılan atamaya ve Burdur İlindeki yol çalışmalarına ilişkin sorusu ve Bayındırlık ve İskân Bakanı Koray Aydın’ın cevabı (7/3373)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Resmi internet Sitesi
© 2009 T.B.M.M.