DÖNEM : 20 CİLT : 51 YASAMA YILI : 3

 

 

T. B. M. M.

TUTANAK DERGİSİ

 

83 üncü Birleşim

29 . 4 . 1998 Çarşamba

 

 

 

İ Ç İ N D E K İ L E R

 

  I. – GEÇEN TUTANAK ÖZETİ

II. – GELEN KÂĞITLAR

III. – BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI

A) GÜNDEMDIŞI KONUŞMALAR

1. – Karaman Milletvekili Fikret Ünlü’nün, çevre kirliliğine ilişkin gündemdışı konuşması ve Çevre Bakanı İmren Aykut’un cevabı

2. – Konya Milletvekili Abdullah Gencer’in, yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın sorunlarına ilişkin gündemdışı konuşması

3. – Balıkesir Milletvekili İlyas Yılmazyıldız’ın, Balıkesir Körfez Havaalanının uçuşlara kapatılmasına ilişkin gündemdışı konuşması ve Ulaştırma Bakanı Necdet Menzir’in cevabı

B) TEZKERELER VE ÖNERGELER

1. – Isparta Milletvekili Erkan Mumcu’nun, Adalet Komisyonu üyeliğinden çekildiğine ilişkin önergesi (4/338)

IV. – SEÇİMLER

A) KOMİSYONLARDA AÇIK BULUNAN ÜYELİKLERE SEÇİM

1. – Adalet Komisyonunda açık bulunan üyeliğe seçim

B) SAYIŞTAY BİRİNCİ BAŞKANLIĞI VE SAYIŞTAY ÜYELİKLERİ SEÇİMİ

1. – Sayıştay Birinci Başkanlığı seçimi

2. – Sayıştayda açık bulunan üyeliklere seçim

 

V. – SORULAR VE CEVAPLAR

A) YAZILI SORULAR VE CEVAPLARI

1. – Gaziantep Milletvekili Kahraman Emmioğlu’nun, hakkında bazı iddialar ileri sürülen Bakanlık eski Müsteşarı hakkında bir işlem yapılıp yapılmadığına ilişkin sorusu ve Adalet Bakanı Mahmut Oltan Sungurlu’nun yazılı cevabı (7/4601)

2. – Aydın Milletvekili Ali Rıza Gönül’ün, BOTAŞtarafından yapılan kompresör ihalesine ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Mustafa Cumhur Ersümer’in yazılı cevabı (7/4606)

3. – İstanbul Milletvekili Bülent Akarcalı’nın, Bursa doğalgaz elektrik santralı ihalesine ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Mustafa Cumhur Ersümer’in yazılı cevabı (7/4653)

4. – Manisa Milletvekili Tevfik Diker’in, TEAŞGenel Müdürlüğünce açılan Soma bölgesi santral yakıtı ihalesine ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Mustafa Cumhur Ersümer’in yazılı cevabı (7/4666)

5. – Aydın Milletvekili Ali Rıza Gönül’ün, Cezayir ve Nijerya’dan LNGalınacağı iddialarına ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Mustafa Cumhur Ersümer’in yazılı cevabı (7/4673)

6. – Hatay Milletvekili Metin Kalkan’ın, bir gazete yazarının tutuklanmasına ilişkin sorusu ve Adalet Bakanı Mahmut Oltan Sungurlu’nun yazılı cevabı (7/4680)

7. – Bursa Milletvekili Ertuğrul Yalçınbayır’ın, mevzuat çalışmalarına ilişkin sorusu ve Çevre Bakanı İmren Aykut’un yazılı cevabı (7/4710)

 

I. – GEÇEN TUTANAK ÖZETİ

 

TBMM Genel Kurulu saat 15.00’te açılarak iki oturum yaptı.

Van Milletvekili Mahmut Yılbaş’ın, İçel İli Tarsus İlçesinde yağıştan zarar gören ziraatçılar ve diğer yurttaşların sorunlarına ilişkin gündemdışı konuşmasına, Tarım ve Köyişleri Bakanı Mustafa Rüştü Taşar,

Sıvas Milletvekili Abdüllatif Şener’in, Devlet Güvenlik Mahkemesi tarafından, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı hakkında verilen karardan sonra ortaya çıkan duruma ilişkin gündemdışı konuşmasına, Adalet Bakanı Mahmut Oltan Sungurlu ve

Aydın Milletvekili Fatih Atay’ın, Aydın Adliyesinde meydana gelen olaylara ilişkin gündemdışı konuşmasına da İçişleri Bakanı Murat Başesgioğlu,

Cevap verdiler.

24 Nisan 1998 tarihinde vefat eden Manisa Milletvekili Yahya Uslu için 1 dakikalık saygı duruşunda bulunuldu.

Rusya Federasyonuna gidecek olan Devlet Bakanı Güneş Taner’e, Devlet Bakanı A. Ahat Andican’ın,

Belarus Cumhuriyetine gidecek olan Devlet Bakanı Eyüp Aşık’a, Devlet Bakanı Burhan Kara’nın,

İtalya’ya gidecek olan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Nami Çağan’a, Devlet Bakanı Hasan Hüsamettin Özkan’ın,

Avusturya’ya gidecek olan :

Başbakan A. Mesut Yılmaz’a, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Ecevit’in,

Devlet Bakanı Mehmet Cavit Kavak’a, Sağlık Bakanı Halil İbrahim Özsoy’un,

Fransa’ya gidecek olan :

Dışişleri Bakanı İsmail Cem’e, Devlet Bakanı Şükrü Sina Gürel’in,

Devlet Bakanı Işın Çelebi’ye, Devlet Bakanı Mehmet Cavit Kavak’ın,

Vekâlet etmelerinin uygun görülmüş olduğuna ilişkin Cumhurbaşkanlığı tezkereleri ile,

Kuzey Atlantik Asamblesi Türk Grubunda TBMM’yi temsil edecek grubu oluşturmak üzere, DSP Grubu Başkanlığınca, yedek üye olarak, Kocaeli Milletvekili Halil Çalık’ın aday gösterildiğine ilişkin Başkanlık tezkeresi,

Genel Kurulun bilgisine sunuldu.

Denizli Milletvekili Mustafa Kemal Aykurt ve 57 arkadaşının, Marmaris -İçmeler Belediyesince yeşil alan olarak belirlenen ve sonra millî park alanı ilan edilen ormanlık bir sahayı kanuna aykırı şekilde bir şahsa tahsis ettiği iddiasıyla Bayındırlık ve İskân Bakanı Yaşar Topçu hakkında gensoru açılmasına ilişkin önergesi (11/15), imza sahiplerinden bazılarının imzalarını geri almaları ve gensoru önergesinde yeterli sayıda imza kalmaması nedeniyle gündemden çıkarıldı.

Türkiye - Çek Cumhuriyeti ile Türkiye - Moğolistan Parlamentolararası Dostluk grubunun kurulması ile,

Fransa ve Almanya Federal Cumhuriyetinde yaşayan vatandaşların, Türkiye’de yapılacak seçimler için bu ülkelerde oy kullanabilmeleri imkânlarını araştırmak ve bu ülkelerin seçim kanunları ile ilgili incelemelerde bulunmak üzere, TBMM’den bir Parlamento heyetinin, TBMMBaşkanvekili Hasan Korkmazcan başkanlığında, anılan ülkeleri ziyaret etmesine,

İlişkin, Başbakanlık tezkereleri kabul edildi.

Başkanlıkça, RTÜK’te boşalan ve İktidar kanadına düşen üye dağılımının; ANAP 2, DSP 1, DTP 1 şeklinde TBMM Genel Kurulunun onayına sunulması ve 3984 sayılı Yasanın 6 ncı maddesinin, yorumu ve kanunun lafzına açıklık getirmesi bakımından müzakere edilmesine ilişkin DTPGrubu önerisinin, İçtüzüğün 19 uncu maddesinde belirlenen görev tarifi içerisinde olmadığı gerekçesiyle işleme konulamayacağı, açıklandı.

Sıvas Milletvekili Mahmut Işık’ın, Sızır Adıyla Bir İlçe Kurulması Hakkında Kanun Teklifinin (2/397) doğrudan gündeme alınmasına ilişkin önergesi, yapılan görüşmelerden sonra kabul edildi.

İstanbul Milletvekili Halit Dumankaya’nın, 26.5.1927 Tarih ve 1050 Numaralı Muhasebe-i Umumiye Kanununun 77 nci Maddesinde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifinin (2/541) doğrudan gündeme alınmasına ilişkin önergesi üzerindeki görüşmeler tamamlandı, önergenin oylanması sırasında karar yetersayısı bulunamadığından;

Grupların da mutabakatıyla, alınan karar gereğince, Sayıştay Birinci Başkanı ile Sayıştay üyelerinin seçimini yapmak ve kanun tasarı ve tekliflerini sırasıyla görüşmek için, 29 Nisan 1998 Çarşamba günü saat 15.00’te toplanmak üzere, birleşime 16.47’de son verildi.

Uluç Gürkan

Başkanvekili

Ünal Yaşar Hüseyin Yıldız

Gaziantep Mardin

Kâtip Üye Kâtip Üye

 

 

 

No. : 126

II. – GELEN KÂĞITLAR

29 . 4 . 1998 ÇARŞAMBA

Tasarılar

1. – Taşkömürü Havzasındaki Taşınmaz Malların İktisabına Dair Kanuna Ek Maddeler Eklenmesi Hakkında Kanun Tasarısı (1/768) (Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabiî Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji ve Plan ve Bütçe komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi : 24.4.1998)

2. – Emniyet Teşkilatı Kanununun Bir Maddesinde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı (1/769) (İçişleri ve Plan ve Bütçe komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi : 28.4.1998)

Teklif

1. – Kahramanmaraş Milletvekili Mustafa Kamalak ve 22 Arkadaşının; 4.1.1961 Tarih ve 211 Sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri İç Hizmet Kanununun Bir Maddesinin Değiştirilmesi ve 27.7.1967 Tarih ve 926 Sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanununun İki Cümlesinin Yürürlükten Kaldırılması Hakkında Kanun Teklifi (2/1156) (Anayasa ve Millî Savunma komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi : 28.4.1998)

Sözlü Soru Önergeleri

1. – Ankara Milletvekili Ersönmez Yarbay’ın, Şemdin Sakık’ın emniyetteki sorgulamasına ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/971) (Başkanlığa geliş tarihi : 27.4.1998)

2. – Ankara Milletvekili Ersönmez Yarbay’ın, Şemdin Sakık’ın sorgulamasına ilişkin Millî Savunma Bakanı ve Başbakan Yardımcısından sözlü soru önergesi (6/972) (Başkanlığa geliş tarihi : 27.4.1998)

Yazılı Soru Önergeleri

1. – Edirne Milletvekili Ümran Akkan’ın, sınır ticareti yoluyla yurda kaçak kristal toz şeker sokulduğu iddiasına ilişkin Sanayi ve Ticaret Bakanından yazılı soru önergesi (7/4906) (Başkanlığa geliş tarihi : 27.4.1998)

2. – Ordu Milletvekili Mustafa Hasan Öz’ün, Diyanet İşleri Başkanlığı’na bağlı memurların kurumlar arası nakil taleplerine ilişkin Devlet Bakanından (H.Hüsamettin Özkan) yazılı soru önergesi (7/4907) (Başkanlığa geliş tarihi : 27.4.1998)

3. – Ordu Milletvekili Mustafa Hasan Öz’ün, Karadeniz Teknik Üniversitesi’nde öğrencilerin Rektörlükçe fişlendiği iddialarına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/4908) (Başkanlığa geliş tarihi : 27.4.1998)

4. – Ordu Milletvekili Mustafa Hasan Öz’ün, Karadeniz Sahil Yolu İhalesine ilişkin Bayındırlık ve İskan Bakanından yazılı soru önergesi (7/4909) (Başkanlığa geliş tarihi : 27.4.1998)

5. – Erzincan Milletvekili Naci Terzi’nin, Gaziosmanpaşa İlçe Millî Eğitim Müdürlüğü ve İ.Ü. Çapa Tıp Fakültesi Dekanlığı tarafından başörtüsü ile ilgili yayımlanan genelgelere ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/4910) (Başkanlığa geliş tarihi : 27.4.1998)

 

BİRİNCİ OTURUM

Açılma Saati : 15.00

29 Nisan 1998 Çarşamba

BAŞKAN : Başkanvekili Uluç GÜRKAN

KÂTİP ÜYELER : Hüseyin YILDIZ (Mardin), Ünal YAŞAR (Gaziantep)

 

 

BAŞKAN – Türkiye Büyük Millet Meclisinin 83 üncü Birleşimini açıyorum.

Gündeme geçmeden önce, üç arkadaşıma gündemdışı söz vereceğim.

III. – BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI

A) GÜNDEMDIŞI KONUŞMALAR

1. – Karaman Milletvekili Fikret Ünlü’nün, çevre kirliliğine ilişkin gündemdışı konuşması ve Çevre Bakanı İmren Aykut’un cevabı

BAŞKAN – Gündemdışı birinci söz, çevre kirliliği üzerinde, Karaman Milletvekili Sayın Fikret Ünlü'nün.

Buyurun Sayın Ünlü. (DSP sıralarından alkışlar)

Süreniz 5 dakikadır.

FİKRET ÜNLÜ (Karaman) – Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; çevre kirliliği konusunda kişisel görüşlerimi açıklamak üzere söz aldım; bu vesileyle, hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Dünyanın birçok bölgesinde olduğu gibi, ülkemizde yaşanan çevre sorunları da, tüm çabalara karşın çığ gibi büyümeye devam etmektedir. Bizim gibi, kentlerde betonlaşma, kırda erozyon, çölleşme ve ormansızlaşma sorunlarını yaşayan ülkelerde, çevre sorunu, henüz, bir slogan olmaktan öteye geçemedi.

Bir eğitim sorunu olarak gördüğüm ve toplumun bütün kesimlerinde daha geliştirilememiş olan çevre bilincinin yetersizliği, sorunların çözümlenmesinde sonuç alıcı adımların atılmasını ne yazık ki engellemektedir. Bugün, Türkiye -üzülerek söylüyorum- yol kenarlarında kokuşmuş çöp yığınları, akarsu ve kıyılarımızda sağa sola fırlatılmış kola ve bira kutularıyla, naylon poşetler, konserve tenekeleri ve pet şişeleriyle, ne acıdır ki, bir turizm ülkesine yakışmayacak görüntüler içindedir; ayrıca, geleneklerimize göreneklerimize uymayan, yakışmayan, gerçekten insanın içini acıyla dolduran manzaralar içerisindedir. Kontrolsüz araçların egzoz borusundan çıkan dumanlar, fabrika bacalarından dökülen kurum yığınları, kokuşmuş çöp bidonlarından ve kanalizasyonlardan yayılan kokular, binlerce köyümüzdeki yüzbinlerce açık tuvaletlerden uçuşan sinekler, sokak aralarında akan sular herkesi yaşamından bezdirmektedir. Biliyorum ki, her birimizin yaşadıkları ve gördükleri bu kötü örneklere daha yüzlercesini katacak kadar çoktur.

Bu tespitleri yaparken, siz değerli milletvekillerimizi ve bizleri televizyonları başında izlemekte olan sevgili yurttaşlarımızı üzdüğümün de farkındayım; ama, bu gerçekleri saklayarak da bir yere varamayacağımız artık anlaşılmış olmalıdır diye düşünüyorum. Üstelik, bir süre daha zaman kaybeder ve bu ayıbımızı ortadan kaldıramazsak, bugün, koca ülkenin her bir köşesine yayılmakta olan bu doğa düşmanı poşetleri, pet şişelerini, gazoz kapaklarını, teneke parçalarını istesek de toplayamaz hale geleceğiz.

İnsanların henüz ayak basmadığı dere yataklarında ve dağ başlarında, bu pisliklerle örtülü topraklarda kır çiçekleri bile yetişemez oldu. İlkbaharın yeşil örtüsü bile bu pislikleri ne yazık ki kapatamıyor değerli arkadaşlarım. Daha on yıl öncesine kadar, Türkiye, dünyada çok zengin bitki ve hayvan türleri barındıran eşsiz orman ekosistemlerine sahip ülkeler arasında yer almaktaydı. Ne yazık ki, son yıllarda oluşan orman yangınlarıyla birlikte ve önlenemez doğa kirliliğiyle bu güzelliğimiz hızla kaybolup gitmektedir. İşte, bir iki ay sonra deniz mevsimi başlayacak, göreceksiniz, denizleri geçen yıla göre daha fazla kirlenmiş bulacağız. Körpecik çocuklarımız, torunlarımız ve bizler, naylon poşetler, pet şişeleri, mazot birikintileri arasında soluk alıp, denizlerimizde yüzmeye çalışacağız. Daha birkaç yıl öncesine kadar pırıl pırıl akan akarsularımızda balıkların bile nesli tükenmeye başladı.

Başdöndürücü bir hızla gelişen teknolojiye uyum sağlamaya çalışırken, sanayileşme ve doğa kirliliği arasındaki hassas dengede kalkınmamızı sürdürebilmek, ülkemizin geleceği açısından yaşamsal önem taşımaktadır; bunun bilincindeyiz. Çevreyi kirleterek sanayileşmenin sonunun felaket olduğunun da bilincindeyiz. Toprağı, suyu, havayı, yeşili bu şekilde acımasızca tüketmeye devam edersek, bunun bedelini çok ağır ödeyeceğiz diye düşünüyorum. Bu tedbirleri de almak durumundayız.

Değerli arkadaşlarım, artık, doğa, can çekişmeye başlamıştır. Ürkütücü bir hızla ilerleyen bu sağlıksız gelişmelere kısa vadede dur demeye maddî olarak gücümüz yetmiyorsa, hiç olmazsa bilinçli çabalarımızla bu gidişe dur demeye çalışmalıyız diye düşünüyorum. Günlük hayatımızda naylon poşetler, temizlik maddeleri, ziraî ilaçlar, kozmetik ve diğer sanayi ürünleri giderek artan bir hızla kullanılmaktadır. Gereklilikleri hepimizce malum bu maddeleri çevreyi kirletmeden kullanmayı da öğrenmek zorundayız. Bu büyük ortak sorunumuzla ilgili olarak hemen harekete geçilse bile, çok uzun zaman alacağının farkındayız.

Kuşkusuz, öncelikle çevreyi korumaya ve temizliğe yönelik özendirici yasal düzenlemelere gereksinim var. Bunun için, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı ya da Başbakanın başkanlığında yürütülecek bir çevre ödülleri geleneği başlatılabilir diye düşünüyorum. Örneğin, her yıl 50 köy, 5 il ve 20 ilçeye, 10 okula, 1 fabrikaya ya da uygun görülecek kişi ve kurumlara yüksek çevre ödülleri verilebilir diye düşünüyorum...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN – Sayın Ünlü, lütfen toparlayalım.

FİKRET ÜNLÜ (Devamla) – Teşekkür ederim.

Bu ödüllerin manevî değerleri yanında, maddî değerleri de çok yüksek tutulabilir.

Değerli arkadaşlarım, bir ilçenin il olmasında ya da bir kasabanın ilçe, bir köyün belediye olmasında bile, yalnız çevre kirliliği konusu önemli bir puan oluşturmalıdır diye düşünüyorum.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum; teşekkür ederim. (DSP ve ANAP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Teşekkür ediyorum Sayın Ünlü.

Gündemdışı söz üzerinde, Hükümet adına, Çevre Bakanı Sayın İmren Aykut; buyurun efendim. (ANAP sıralarından alkışlar)

ÇEVRE BAKANI İMREN AYKUT (Adana) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; sayın milletvekilimizin önünüze serdiği tablonun tamamen doğru olduğunu üzülerek ifade etmek zorundayım.

Gerçekten, çok büyük bir hızla ilerleyen çevre sorunlarımız var. Yaz gelirken, yani, turizm mevsimi gelirken bu sorunlar biraz daha fazla göze batar bir hale geliyor; çünkü, Türkiye gibi geleceğini turizme bağlamış, 10 milyar, 20 milyar dolar döviz geliri hedefleyen bir ülkede en fazla üzerinde durulacak konu, çevre konusudur. Zaten, bugün, bütün dünyanın gündeminin de birinci maddesini çevre işgal etmektedir. Gerçekten, hava kirliliğine, su kirliliğine, toprakların, tarım topraklarının kaybına yol açan çok çeşitli sebepler bugün ciddî boyutlardadır. Türkiye'de çok yönlü çevre sorunlarıyla karşı karşıyayız; ama, bunların öncelik sırasını göz önüne aldığımızda, biraz evvelki milletvekili arkadaşımın da ifade ettiği gibi, katı ve sıvı atıklar birinci sırayı işgal etmektedir; çünkü, 2 900 belediyemiz var. Daha önce de çeşitli vesilelerle ifade etmiştim, bu, 2 900 yerleşim yeri demektir. Bu 2 900 yerleşim yerinin hiçbirisinde düzenli, halkın sağlığını tehdit etmeyecek, çevreyi bozmayacak çöp depolama alanları yoktur. Daha yeni, özel çevre koruma bölgelerinden 2'sinde düzenli çöp depolamayla ilgili temel atma noktasına yaklaşmış durumdayız. Halbuki, bugün, bizim, 2 900 yerleşim biriminin hiç olmazsa 2 500'ünde çöplerin hakikaten tehlike arz etmeyecek şekilde bertarafı gerekirdi.

Değerli milletvekilleri, bunun yanında, peki, bu 2 900 belediyedeki atık sular nereye gidiyor? Atık su dediğimiz zaman, bunun içinde kanalizasyonlar var, bunun içinde endüstrinin ağır metaller içeren zehirli atık suları var. Kanalizasyon olayına baktığımızda, 141 tane belediye alanında kanalizasyon olduğunu görüyoruz. Demek ki, 2 900 belediyenin sadece 141'inde kanalizasyon varsa, bunun anlamı, yüzde 99'a yakın oranda yerleşim biriminde kanalizasyon yok demektir; yani, bunlar, fosseptikler üzerinde oturuyor demektir, yani, bu kanalizasyon sularının hepsi, şehrin ürettiği bu kirli suların hepsi doğaya bırakılıyor demektir.

Endüstri atık sularına geldiğimizde, yaptığımız bir araştırmada, 930 milyon metreküp, zehirli kimyasal maddeler içeren, ağır metaller içeren atık su üretildiğini görüyoruz. Bu atık suyun da, sadece yüzde 22'sinin ancak arıtılabildiğini, yüzde 78'inin ise arıtılamadığını görüyoruz. Yani, arıtılamayan bu sular da, çeşitli şekillerde doğaya bırakılmaktadır ve bunlar, çok kıymetli olan sulak alanlara, göllere ve nehirlere akmaktadır; göl ve nehirler vasıtasıyla da denizlere akmaktadır.

Biz, şu anda, dünyada, denizlerinde mikrop olmayan ve belki en temiz deniz diyebileceğimiz denizlere sahip bir ülkeyiz; ama, bu temizliğimizin son demlerini yaşadığımızı söylemek istiyorum. Eğer, bu arıtma tesisleri ve katı atıklar konusundaki tedbirler süratle alınmaz ise, ne yazık ki, denizlerimiz, temiz olma vasfını kaybedebilecektir.

O sebeple, bakanlığımızın çok çeşitli girişimleri vardır. Şu anda, Uluabad Gölünün kirliliğini önlemek için Hollandalılarla, Ege havzasındaki su yönetimi ve bu kirliliği önlemek için -daha önce bir vesileyle yine ifade etmiştim- Fransızlarla, Adana ve Mersin'deki katı atıklarla ilgili bir yönetim projesini uygulamak için de Japonlarla bir ortak çalışma başlatmış durumdayız.

Diğer taraftan, özel çevre koruma alanlarının 2'sinde; Göcek ve Foça'da, düzenli çöp depolama alanının temelini atmak üzereyiz. Köyceğiz, Dalyan gibi çok müstesna olan bir bölümün de, hem katı atık hem sıvı atık hem de su kayıpları ve kanalizasyon eksiklerini tamamlamak üzere, birkaç hafta içerisinde temelini atma noktasına geleceğiz.

Değerli arkadaşlar, tabiî, çevre sorunları yalnız bu değil; çok ciddî hava kirliliği var. Daha geçen hafta, Bursa'da, 34 işyerine, hava kirliliği ve emisyon hudutlarını aştıkları için kapatma cezaları uyguladık. Yine, daha önceki vesilelerle bildiğiniz gibi, Uşak yöresinde 165 işyerine kapatma cezaları verdik; Trakya'da 37 işyerine kapatma cezaları verdik; çünkü, Türkiye'yi besleyen en önemli tarım alanları ve havzalar olan Ergene havzası, Ege havzası, Çukurova havzası, kirlenme tehdidi altındadır. (Gürültüler)

BAŞKAN – Sayın Aykut, bir dakikanızı rica edeceğim.

Sayın milletvekilleri, kürsüdeki Sayın Bakana pek saygılı bir görüntü yok salonda. Lütfen, sükûneti sağlayıp, önemli bir konuda konuşan Sayın Bakanı dinleyelim.

AHMET SEZAL ÖZBEK (Kırklareli) – Sizin Bakanınız konuşuyor...

HACI FİLİZ (Kırıkkale) – Muhalefet dinliyor Sayın Başkan.

BAŞKAN – Buyurun Sayın Aykut.

ÇEVRE BAKANI İMREN AYKUT (Devamla) – Efendim, şahsıma saygılı davranılmamasına aldırmıyorum; ama, çevreye ilgisiz davranılmasına çok aldırıyorum. (Alkışlar) Onun için, ben, arkadaşlarımızın konularını biraz sonra görüşebileceklerini, çevreyle ilgili çok önemli şeyler söylediğimi zannediyorum.

Değerli arkadaşlarım, Türkiye, ekolojik olarak çok değerli bir ülkedir. Bütün Avrupa'da 12 bin bitki çeşidi olduğu halde, yalnız Türkiye hudutları içerisinde 9 bin bitki çeşidi vardır ve bunun 3 bini, yalnız Türkiye'ye has, endemik dediğimiz nadide bitkilerdir. 80 bin civarında hayvan çeşidine sahibiz; bunların anlatılması ve korunması çok büyük önem taşımaktadır. Onun için, halkımızda, sayın milletvekilimizin ifade ettiği gibi, çevre bilincinin oluşturulması konusunda büyük gayretler sarf ediyoruz. Bu bitkilere sahip çıkmak, hayvanları sevmek, onlara eziyet etmemek ve onlara sahip çıkmak, doğayı, toprağı kirletmemek, ağaçları kesmemek gibi çok çeşitli çevre sorunlarıyla ilgili çabalarımız vardır.

Yine, milletvekilimizin ifade ettiği gibi, bu konuda duyarlılık gösterilmesi için ödüller hazırlıyoruz. Özellikle okullardaki yarışmalar, okullarda çevre dersleri, okullarda çevreyle ilgili yapılan yarışmalara destek veriyoruz.

5 Haziran, Dünya Çevre Günüdür. Bu yıl, 5 Haziranda, Dünya Çevre Gününü bir hafta olarak ve çok büyük etkinliklerle -eğlencesiyle veya bilimsel panelleriyle- çok çeşitli yönleriyle değerlendirmeyi ve bu suretle, toplumda çevre bilincinin gelişmesine yardımcı olmayı tasarlıyoruz.

Ben, milletvekillerimizin, çevre sorunlarını buraya getirmelerinden duyduğum büyük memnuniyeti ifade ediyor; bu vesileyle, hepinize saygılar sunuyorum. (ANAP ve DSP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Teşekkür ediyorum Sayın Aykut.

2. – Konya Milletvekili Abdullah Gencer’in, yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın sorunlarına ilişkin gündemdışı konuşması

BAŞKAN – Gündemdışı ikinci söz, yurt dışında yaşayan yurttaşlarımızın sorunlarıyla ilgili olarak, Konya Milletvekili Sayın Abdullah Gencer'in.

Buyurun Sayın Gencer. (FP sıralarından alkışlar)

Süreniz 5 dakikadır.

ABDULLAH GENCER (Konya) – Sayın Başkan, çok değerli milletvekilleri; bugün huzurlarınıza, yurtdışında yaşayan gurbetçi kardeşlerimizin izin mevsimlerinin başlamak üzere olması hasebiyle, bu konuyla alakalı problemleri gündeme getirmek üzere çıkmış bulunuyorum; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Şu anda, yurtdışında yaşayan vatandaşlarımızın sayısı 2,5 milyon olarak ifede edilmektedir; ancak, bu sayının 3 milyonu aşkın olduğu da değişik çevrelerde ifadesini bulmaktadır.

Bu kardeşlerimiz, Avrupa'ya, kendi geçimlerini sağlamak, ülkemize döviz kazandırmak ve Avrupa ekonomisine katkıda bulunmak üzere, bir zamanlar, imamsız, öğretmensiz ve tercümansız olarak gönderilmişlerdir; ama, yüzme bilmeyenin denize atılıp yüzme öğrenmesi gibi, onlar da, orada, kendi meselelerini çözmeye gayret etmişlerdir ve büyük ölçüde de çözmüşlerdir. Bu bapta da, kendilerini, gerçek manada, huzurlarınızda tebrik ediyor, teşekkür ediyorum.

İftiharla söyleyebiliriz ki, kepeneği, çoban değneğini ya da pulluğun sapını bırakmış gitmiş olan birinci nesil, yerini ikinci nesle bırakmıştır ve ikinci nesil, şu anda, üçüncü nesille yan yana yürümektedir. Hepimizin iftihar edebileceği bir Türkiye, yurtdışında oluşmuştur ve gerçekten, özellikleri, vasıfları olan bir Türkiye oluşmuştur. Şu anda, sadece Almanya'yı örnek verecek olursak, Alman gymnasiumlarında -ki, üniversiteye öğrenci hazırlayan okullardır- gerçekten, onbinlerce yavrumuz okumaktadır ve sadece Alman üniversitelerinde, 40 bin civarında Türk evladı eğitim görmektedir ve her birisi de, eğitim dallarında, gerçekten, arkadaşlarını sollamakta, hep ilklere oynamaktadır.

Dolayısıyla, bu insanlar oraya giderken, birinci nesil kültürsüz bir nesil olarak gitmiş; ancak, ikinci ve üçüncü nesil, gerçekten, orada, Avrupa'ya entegre olmasını bilmiş ve Avrupa'daki gerçek eğitime de kavuşmuştur. Şu anda, birinci ve ikinci nesilden, patronlar çıkmıştır. Sadece Almanya'da, yaklaşık olarak 40 bin civarında işverenimiz mevcuttur. Bu insanlarımızın -Sadece Almanya'yı söylüyorum, diğerlerini siz hesap edebilirsiniz- 125 milyar DM civarında mevcut para potansiyelleri vardır. Bu insanlarımız, her şeye rağmen, Avrupa'ya kendi kültürümüzü de götürmüşlerdir.

İşte, bu güzel insanlar, oradaki her türlü fizikî rahatlıklarına rağmen, izin mevsimi yaklaştığı zaman, kalplerinde ve gönüllerinde ılık ılık bir kıpırtının varlığını duyarlar; o da, hasret kıpırtısıdır, sılaya kavuşma kıpırtısıdır, annesini babasını, arkadaşını, eşini, dostunu, atıp gittiği değneğini, tarlasını, evini görme arzusudur. İşte, şu günlerde, bu mevsim başlıyor.

Bu mevsimde, genel olarak şu güzergâhlar kullanılmaktadır: Birincisi, İtalya güzergâhıdır ki, Otranto'dan gemiyle Çeşme'ye geçilmektedir. Bu yolda, kişi başına yaklaşık olarak 106 DM para ödenmektedir. Gemi ve feribot problemleri vardır. Burada ilgililerin dikkatini özellikle çekmek istiyorum; zaman zaman bilet alınmış olmasına rağmen, birçok kardeşimizin İtalya'da mağdur durumda kaldıkları da gözlenmiştir. Dolayısıyla, yetkili kardeşlerimizin, Hükümetimizin, elçiliklerimizin, bu hususta gerekli girişimleri yapmak suretiyle, bunlara çözüm getirmesinde fayda vardır.

Ayrıca, İtalya'da hırsızlıklar olmaktadır, ki, bu hususta da, Hükümetimiz, İtalyan Hükümetiyle diyaloğa geçer, bunların azalması noktasında girişimlerde bulunursa, zannediyorum ki, Avrupa'daki kardeşlerimiz sevineceklerdir.

İkinci güzergâh, Avusturya-Macaristan-Romanya-Bulgaristan güzergâhıdır, ki...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN – Sayın Gencer, lütfen toparlayınız...

ABDULLAH GENCER (Devamla) – Bitiriyorum Sayın Başkanım.

Üçüncü güzergâh, Yugoslavya güzergâhıdır, ki, en problemli olan güzergâh da bu güzergâhtır; bıçaklananlar, soyulanlar mevcuttur. Dolayısıyla, ilgili kardeşlerimizin şimdiden tedbir almalarında elbette çok büyük fayda vardır.

En önemlisi de, bu hasretle yanan kardeşlerimizin Türkiye'ye girişte güleryüz görmeleri en tabiî haklarıdır. Dolayısıyla, gümrüklerde görev yapan kardeşlerimiz (polisler, gümrük memurları ve diğerleri) gurbetten gelen kardeşlerimize hiçbir şey yapmasalar da bir tatlı tebessüm gösterip "hoşgeldiniz" deseler, zannediyorum, o insanların gönüllerini de fethedeceklerdir diyorum; bu vesileyle, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (FP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Teşekkür ediyorum Sayın Gencer.

Gündemdışı söz üzerinde Hükümet adına söz talebi?.. Yok.

3. – Balıkesir Milletvekili İlyas Yılmazyıldız’ın, Balıkesir Körfez Havaalanının uçuşlara kapatılmasına ilişkin gündemdışı konuşması ve Ulaştırma Bakanı Necdet Menzir’in cevabı

BAŞKAN – Gündemdışı üçüncü konuşma, Balıkesir Körfez Havaalanının uçuşlara kapatılması konusunda, Balıkesir Milletvekili Sayın İlyas Yılmazyıldız'ın.

Buyurun Sayın Yılmazyıldız. (DYP sıralarından alkışlar)

İLYAS YILMAZYILDIZ (Balıkesir) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bugün, Balıkesir İlindeki havaalanlarıyla ilgili gündemdışı söz almış bulunmaktayım.

Öncelikle, Doğru Yol Partisinin ortak olduğu iktidarlarda yapımı tamamlanmış, açılışı yapılmış, hizmete başlamış, yüzde 100 doluluk seferleriyle çalışan bir havaalanı, bakıyoruz, Türk Hava Yollarının tarifeli uçuş seferlerinde olduğu halde, bir faks emriyle 2 Nisanda hizmetdışı bırakılıyor... Bunu son derece ciddiyetsiz buluyorum. Tabiî, ben, seferlerin mayısın 11'inde tekrar başlayacak olmasından dolayı öncelikle Sayın Bakana teşekkür edemeyeceğim; ama, inşallah bir daha benzer olayların olmaması konusunda temennilerimi ileteceğim; çünkü, bu tür seferler iptal edildiği takdirde, gelecek yıl iptal edilmeyeceğinin garantisi yok. Bu seferler, eğer başlamışsa teşekkür edeceklerim şunlar: Balıkesir Star Gazetesi, Olay Gazetesi, İlk Haber, Yeni Haber, Politika, Marmara gibi yerel gazeteler, Ticaret ve Sanayi Odaları ve Borsaları ve Balıkesir Turistik Otelciler ve İşletmeciler Derneğidir. Bakınız, çektikleri faksta "bunlar seferleri iptal edince, Tui Firması da seferlerini iptal etti" deniliyor; faksın örneği de var. Soruyorum şimdi: Körfezin ekonomisine vurulan bu darbenin zararlarını kim karşılayacak? Onun için, Türkiye'nin, imparatorluklar ve 16 tane devlet kuran bir milletin tarihî sorumluluğuyla, hiç olmazsa, muz cumhuriyetlerinden bir farkı olmalı. Türk Hava Yolları gibi dünyanın sayılı şirketleri arasına giren bir havayolu şirketi, seferlerini çok kolay iptal etmemeli. Özellikle Körfez için, Ayvalık, Burhaniye, Gömeç, Edremit, Havran için çok önemli olan bu havaalanının -gece uçuş cihazları da konulmaktadır- uluslararası havaalanı statüsüne alınıp, tümüyle seferlere açılması lazımdır.

Zannediyorum, mevcut Hükümet, Balıkesir'e doğru dürüst bir yatırım yapmadığı için, herhalde -Allah, sevindirmek istediği kulunun önce eşeğini kaybettirip sonra buldururmuş ya önce seferleri iptal ettirip, sonra da "bakın, biz başlattık, sevinin" demeye getiriyor.

Ben, Balıkesirlilerin bu duyarlılığının devamını diliyorum. Bakınız, Eczacı Cengiz Erk arkadaşım "Havran'dan Küçükkuyu'ya kadar olan yolun köprüleri bitti; bu yolun tamamlanması için ne yapalım" diye soruyor. Bu tür toplumsal tepkilerimizi koymaya devam edelim; yoksa, bu Hükümetin, bizim çaktığımız çivilerin üzerine bir çivi çakmaya hiç niyeti yok. Bu yolun ihalesi yok; üzerinden ayda 14 bin araç geçiyor.

Yine bakıyoruz, Balıkesir Merkez Havaalanına, Türk Hava Yolları Genel Müdürü, sayın bakanlar eşliğinde deneme seferleri başlatıyor, ondan sonra devamı yok. Türk Hava Yollarının listesinde bu da var; bakarsanız, İstanbul'dan Balıkesir merkezine uçakla gidersiniz gibi görünüyor; böyle ciddiyetsizlik olur mu? Balıkesir Havaalanından Balıkesir-İstanbul seferlerinin acilen başlatılmasını diliyorum. Özellikle, Balıkesir'deki organize sanayi, kaplıca turizmi ve ticaretin gelişmesi açısından bu çok önemlidir.

Yine bakıyoruz, Balıkesir'in bir ilçesi kadar olmayan yerlere hava uçuşları var; ancak, Balıkesir'e yok.

Yine, havaalanlarında neredeyse en önemli yatırımlar pistlerdir; Bandırma Havaalanının pistleri hazır, yüzde 10'luk bir yatırımla hizmete açılabilir. Geçen yıl mayıs ayı içerisinde askeriyeden izin alınmış; DLH tarafından, haziran ayı içerisinde olumlu raporları hazırlanmış; ancak, yatırım planında Bandırma Havaalanı görünmüyor. Bandırma Askerî Havaalanının, Erdek'teki 20 bin yatak, Gönen'deki 5 bin yatak kapasiteli kaplıca turizmi, Manyas ve Susurluk'taki kaplıca turizmi için de çok önemli olduğunu düşünüyorum.

Bir diğer önemli olay var; özellikle, Balıkesir merkez havaalanını yine Balıkesirliler tamamlamaktadır; bu da Türkiye'ye ilk hediye olmaktadır.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN – Sayın Yılmazyıldız, lütfen toparlayın.

İLYAS YILMAZYILDIZ (Devamla) – Toparlıyorum.

Ben Hükümete sordum, dedim ki, Balıkesir merkez havaalanında neler yapıyorsunuz; ilkinde vardı, sonra çıkarmışlar... Balıkesirli tasarrufta onuncu sırada, devlete verdiği vergide onuncu sırada, yatırımda otuzbirinci sırada; bundan şikâyeti yok; diyor ki "zararı yok, o havaalanını da ben yaparım, ama, siz, bu havaalanını işletin." Bunu istiyor. Onun için, ben, Sayın Hükümetten özellikle rica ediyorum, özel idare bütçesinden, yolsuz köyüne yol yapmak, susuz köyüne su götürmek yerine, havaalanını tamamlamayı bile göze alan Balıkesirlileri lütfen bu uçak seferlerinden mahrum etmeyiniz; hiç olmazsa, başlattım dediğiniz, reklamını yaptığınız, açılış törenini yaptığınız seferler gerçekleşsin.

Teşekkür ediyor, saygılar sunuyorum.

BAŞKAN – Gündemdışı söz üzerinde, Hükümet adına, Ulaştırma Bakanı Sayın Necdet Menzir; buyurun.

ULAŞTIRMA BAKANI NECDET MENZİR (İstanbul) – Sayın Başkan, çok değerli milletvekilleri; Balıkesir Milletvekili Sayın İlyas Yılmazyıldız'ın yapmış olduğu gündemdışı konuşmaya cevap vermek üzere huzurlarınıza çıkmış bulunuyorum; Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.

Türk Hava Yolları Anonim Ortaklığı, hepinizin bildiği gibi, 1990 yılından beri özelleştirme kapsamına alınmış ve bu süreçte işlemleri devam etmektedir. 55 inci Hükümetin, Türkiye'de, hava ulaşımına ve hava ulaşımı altyapısına verdiği önem ortadadır. Az evvelki konuşmacı arkadaşım, sayın milletvekilimiz, bu yapılanların ciddiyetten uzak olduğunu ifade etti. Bence, yapılan işlerin kamuoyunda ne kadar kamuoyunda ne kadar itibar gördüğünü kendileri de yakından biliyorlar. Bugüne kadar, kenarda köşede bıraktıkları, beceremedikleri ne kadar iş varsa, hepsi teker teker çözüme kavuşturuluyor ve Türk Halkı da bunu yakından izliyor.

Türk Hava Yollarının yanında, serbest rekabete açılmış olan hava ulaşımı konusunda, Körfez Havaalanına, özel bir şirket, haftanın iki gününde uçmaktadır ve Körfez Havaalanındaki yolcu potansiyelini de karşılayabilecek durumu vardır; kış aylarında, yapılan pazar araştırması gereği, çok zarar eder bir hat haline gelmiştir. Yeni baştan yapılan inceleme sonucunda, 11 Mayıs 1998 tarihinden itibaren, uçuşlara, cuma ve pazartesi günleri karşılıklı olmak üzere başlanacaktır.

Yine, sezon sonunda bu konu değerlendirilecek; ama, aslolan, özelleştirme kapsamında, yapılan bu meydanlara diğer firmaları teşvik etmek ve onların bu alandaki faaliyetlerini desteklemektir. Bu konuda, Körfez Havaalanında sıkıntı olduğunu burada söylemek, yapılmış olan en büyük haksızlıktır bence.

Balıkesir Havaalanına gelince: Balıkesir Havaalanındaki faaliyetler ciddî bir şekilde sürdürülmektedir; 1998 yılı içerisinde de, Bakanlığımız kontrolünde ve Balıkesir Valiliği sorumluluğunda yapılan havaalanı hizmete alınacaktır. Bu haliyle havaalanının kullanılmasına, uçuş güvenliği açısından, Hava Kuvvetleri Komutanlığınca müsaade edilmemektedir. Buradan, kamuoyunu yanlış bilgilendirmek, doğru bir hareket olmasa gerektir.

Arkadaşım, diğer taraftan...

İLYAS YILMAZYILDIZ (Balıkesir) – Yanlış... Yanlış...

ULAŞTIRMA BAKANI NECDET MENZİR (Devamla) – Dinle!.. Ben seni sabırla dinledim...

İLYAS YILMAZYILDIZ (Balıkesir) – Yanlış...

ULAŞTIRMA BAKANI NECDET MENZİR (Devamla) – Evvela dinleyeceksin...

BAŞKAN– Sayın milletvekili, lütfen, dinleyiniz.

İLYAS YILMAZYILDIZ (Balıkesir) – Sayın Başkan, yanlış bilgi veriyor.

BAŞKAN – Buyurun Sayın Bakan.

ULAŞTIRMA BAKANI NECDET MENZİR (Devamla) – Arkadaşımız, 55 inci Hükümetin, Balıkesir'e, gerekli ilgi, özen ve alakayı göstermediğini söyledi. Balıkesir'den 40 trilyon liralık vergi toplanırken, 55 inci Hükümet, Balıkesir'e 55 trilyon liralık yatırım yapmaktadır; bunun altını da burada çizerek belirtmek istiyorum.

Ne kadar yarım yamalak bıraktığınız iş varsa, ne kadar çözemediğiniz problem varsa, bu Hükümet, azimle, kararla hepsini çözüyor. Yarın, durumu müsait olanları Bodrum'a davet ediyorum. (DTP, ANAP ve DSP sıralarından alkışlar) Milleti, sıcak havada, konteynerler içerisine, prefabrik yapılar içerisine koyarak havaalanı açtınız ve dünyaya karşı bizim yüzümüzü kızarttınız; sizin bıraktığınız yarım işleri şimdi tamamladık; yarın, kim arzu ediyorsa buyursun gelsin... Bodrum Havaalanı uluslararası nitelikte, bütün teknik tesisatıyla beraber, en güzel imkânlarıyla ihtiyaca cevap verebilecek bir hale getirilmiştir ve turizmin hizmetine sunulmaktadır.

9 Mayısta GAP'a bekliyoruz. Yıllardan beri yılan hikâyesine döndürdüğünüz GAP Uluslararası Havaalanını açacağız. Bunlar, saymakla bitecek olaylar değildir. Başarılı hizmetleri içinize sindiremiyorsunuz. İyi çalışanları teşvik edeceksiniz, yanlış yapanları söyleyeceksiniz; ciddiyet işte buradadır, ciddî olmak budur, ciddî konuşmak budur. Balıkesirliler sizi de dinledi, beni de dinledi şimdi; kararlarını gelecek dönemde vereceklerdir.

Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. (DTP, ANAP ve DSP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Teşekkür ediyorum Sayın Bakan.

İLYAS YILMAZYILDIZ (Balıkesir) – Sayın Başkan, Sayın Bakan "40 trilyonluk vergi karşılığı 55 trilyon liralık yatırım yapıldı" diyor. Balıkesir, ödediği vergilere göre aldığı yatırımlar kıyaslandığında 31 inci sıradadır; ama, Türkiye'de vergi sıralamasında 10 uncudur. Dolayısıyla, Türkiye bütçesinden gerekli yatırımı alamamıştır. Bugün, her gün bir kaza olan Havran-Edremit-Küçükkuyu ve Bandırma-Karacabey yolunda halen daha hiçbir faaliyet yoktur. Onun için...

BAŞKAN – Sayın Yılmazyıldız, yerinizden bir itirazınızı beyan edebilirsiniz; ama, yeni bir gündemdışı konuşmaya vesile olmamalı.

Teşekkür ederim.

MEHMET GÖZLÜKAYA (Denizli) – Sayın Başkan, bir husus hakkında bir şey söylemek istiyorum.

Sayın Bakan, ifadelerinde, cevap verirken "sizin yapamadığınız, beceremediğiniz işleri tamamlıyoruz" dedi ve Bodrum Havaalanını da bunların içerisinde saydı. Bodrum Havaalanı, 54 üncü Hükümet zamanında, o günün şartlarında ve turizme acil açılması sebebiyle yapılmıştır. Asfaltı yapılmıştı; sadece terminal binası yapılmamıştı.

Bu açıklamayı yapmak istedim; teşekkür ederim.

BAŞKAN – Tutanaklara geçti.

Teşekkür ediyorum.

Gündemdışı konuşmalar tamamlanmıştır.

Komisyondan istifa önergesi vardır; okutuyorum:

B) TEZKERELER VE ÖNERGELER

1. – Isparta Milletvekili Erkan Mumcu’nun, Adalet Komisyonu üyeliğinden çekildiğine ilişkin önergesi (4/338)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Yoğun görevlerim nedeniyle Adalet Komisyonu üyeliğinden affımı istirham ediyor, saygılarımı sunuyorum.

Erkan Mumcu

Isparta

BAŞKAN – Bilgilerinize sunulmuştur.

Gündemin "Seçim" kısmına geçiyoruz.

IV. – SEÇİMLER

A) KOMİSYONLARDA AÇIK BULUNAN ÜYELİKLERE SEÇİM

1. – Adalet Komisyonunda açık bulunan üyeliğe seçim

BAŞKAN – Adalet Komisyonunda boş bulunan ve Anavatan Partisi Grubuna düşen 1 üyelik için Afyon Milletvekili Nuri Yabuz aday gösterilmiştir.

Oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

B) SAYIŞTAY BİRİNCİ BAŞKANLIĞI VE SAYIŞTAY ÜYELİKLERİ SEÇİMİ

1. – Sayıştay Birinci Başkanlığı seçimi

BAŞKAN – Şimdi, Sayıştay Birinci Başkanlığı ile 4149 numaralı Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte Sayıştayda boş bulunan 15 üyelik için yapılacak seçimlere başlıyoruz.

Sayın milletvekilleri, şimdi, oylamayla ilgili bazı teknik bilgiler vereceğiz; lütfen, salonda sükûneti sağlayalım ve dikkatle dinleyelim.

Sayıştay Birinci Başkanının seçimi, 832 numaralı Kanunun 5 inci maddesi hükmü uyarınca gizli oyla yapılacaktır.

832 numaralı Kanunda Sayıştay üyelerinin seçimi için bir usul öngörülmemiş olduğundan, konu, Danışma Kurulunun 14.4.1998 tarihli toplantısında istişari mahiyette görüşülmüş ve İçtüzüğün 150 nci maddesi uyarınca, adı okunan milletvekilinin, oyunu, kürsüdeki kutuya atması suretiyle yapılmasının uygun olacağı sonucuna varılmıştır. Bu nedenle, herhangi bir karışıklığa ve ihtilafa meydan vermemek amacıyla, önce Sayıştay Birinci Başkanlığı, sonra da Sayıştay üyelikleri seçimlerini yapacağız.

Şimdi, Sayıştay Birinci Başkanlığı seçimine başlıyoruz.

Bu seçim, biraz önce de belirttiğim üzere, gizli oyla yapılacaktır. Sayıştay Başkanı ve üyeleri önseçim geçici komisyonunca Sayıştay Birinci Başkanlığı için belirlenen iki adayı havi oy pusulaları Başkanlıkça bastırılmıştır. Toplantı ve karar yetersayısı mevcut olmak şartıyla, iki adaydan en çok oyu alan biri, Sayıştay Birinci Başkanlığına seçilmiş olacaktır.

Şimdi, gizli oylamanın ne şekilde yapılacağını arz ediyorum: Başkanlık Divanı kürsüsünün sol tarafında yer alan Kâtip Üye, adı okunan milletvekiline mühürlü bir oy pusulası ile bir zarf verecek ve milletvekilini, yoklama cetvelinde işaretleyecektir. Oyunu kullanacak sayın milletvekili, oy pusulasını ve zarfı aldıktan sonra, oy hücresine girecek, oy pusulasında adları yazılı iki adaydan, yalnızca birinin karşısındaki kareyi çarpı işaretiyle işaretleyip, daha sonra, oy pusulasını zarfa koyarak hücreden çıkacak ve Başkanlık Divanı kürsüsünün önüne konulmuş olan oy kutusuna zarfı atacaktır.

Hücrelere ayrı renk tükenmez kalemler konulmuştur; sayın üyeler bu kalemleri kullanacaktır.

Aynı zarftan birden çok oy pusulası çıkması halinde bu oy pusulaları tümüyle, her iki adayın işaretlenmiş olduğu oy pusulaları geçersiz sayılacaktır.

Ayrıca, oy pusulalarında, oyun kime ait olduğunu belirleyecek bir işaret, imza, karalama veya hücredeki kalemlerden başka renkte kalem kullanma gibi durumlarda da, oy, geçersiz sayılacaktır. Geçerli oy, hiçbir surette işaret taşımayacaktır.

Oy pusulaları ve zarflar sayın Kâtip Üyeye verilsin.

Oyların sayım ve dökümü için adçekme suretiyle 5 kişilik bir tasnif komisyonu tespit edeceğim.

Sayın milletvekilleri, bu komisyon, biraz sonra yapacağımız Sayıştay üyelikleri seçiminde de görev yapacaktır.

Şimdi, komisyonun tespitine başlıyoruz:

Sayın Necati Güllülü?.. Yok.

Sayın Osman Yumakoğulları?.. Yok.

Sayın Hasan Gülay?.. Yok.

Sayın Cevdet Selvi?.. Burada.

Sayın Rasim Zaimoğlu?..Yok.

Sayın Ahmet İyimaya?.. Burada.

Sayın Zeki Çakan?.. Burada.

Sayın Mehmet Altınsoy?.. Yok.

Sayın Fevzi Şıhanlıoğlu?..Yok.

Sayın Ahmet Demircan?.. Yok.

Sayın Sabri Tekir?.. Burada.

Sayın Emre Gönensay?.. Yok.

Sayın Osman Berberoğlu?.. Yok.

Sayın Sıtkı Cengil?.. Yok.

Sayın Feti Görür?.. Burada.

Tasnif Komisyonu üyelerini okuyorum: İstanbul Milletvekili Sayın M. Cevdet Selvi, Amasya Milletvekili Sayın Ahmet İyimaya, Bartın Milletvekili Sayın Zeki Çakan, İzmir Milletvekili Sayın Sabri Tekir, Bolu Milletvekili Sayın Feti Görür.

Oylamaya Adana İlinden başlayacağız; ancak, mazereti nedeniyle Sayın Hakan Tartan, oyunu öncelikle kullanacaktır... Buyurun Sayın Tartan.

Sayın milletvekilleri, adı okunmayan üyenin kürsüye gelmemesini rica ediyorum.

ESAT BÜTÜN (Kahramanmaraş) – Sayın Başkan, oy kullanmadaki sistemi bir daha anlatırsanız iyi olur; çünkü, arkadaşlar dinlemedi.

BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, Sayın Kâtip Üyenin, isimleri oturarak okumasını oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

Oylamaya Adana ilinden başlıyoruz.

(Oyların toplanmasına başlandı)

Ahmet Güryüz Ketenci...

Osman Kılıç...

BAŞKAN – Devlet Bakanı Sayın Hüsamettin Özkan, Başbakan Yardımcısı Sayın Bülent Ecevit adına vekâleten oy kullanacaktır.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sayın Nami Çağan, aynı zamanda, Devlet Bakanı Sayın Hasan Gemici adına vekâleten oy kullanacaktır.

(Oyların toplanmasına devam edildi)

BAŞKAN – Oyunu kullanmayan sayın milletvekili var mı? Yok.

Oy verme işlemi tamamlanmıştır.

Tasnif Komisyonu üyeleri; Sayın Cevdet Selvi, Sayın Ahmet İyimaya, Sayın Zeki Çakan, Sayın Sabri Tekir, Sayın Feti Görür, lütfen yerlerimizi alalım efendim.

Oy kutularını Tasnif Komisyonuna teslim edelim...

(Oyların ayırımına başlandı)

BAŞKAN – Şimdi, ikinci oylamaya geçeceğiz; yalnız, Zonguldak Milletvekili, Ulaştırma eski Bakanı Sayın Ömer Barutçu Başkanlığımıza başvurarak, bugünkü müzakereler sırasında, Ulaştırma Bakanı Sayın Necdet Menzir'in, Balıkesir Milletvekili Sayın İlyas Yılmazyıldız'ın gündemdışı konuşmasını yanıtlarken, isim zikretmeden şahsına sataşmada bulunduğunu, bu nedenle de söz istediğini beyan ettiler.

Efendim, zabıtları getirttim. Sataşma olduğu iddia edilen sözcükler aynen şöyle: "Ne kadar yarım yamalak bıraktığınız iş varsa, ne kadar çözemediğiniz problem varsa..." Bunun dışında, bu kapsam içerisinde değerlendirilebilecek hiçbir şey yok.

ÖMER BARUTÇU (Zonguldak) – Hayır, var efendim.

BAŞKAN – Ne var efendim?

ÖMER BARUTÇU (Zonguldak) – "Milleti, sıcak havada, konteynerler içerisine, prefabrik yapılar içerisine koyarak havaalanı açtınız ve dünyaya karşı bizim yüzümüzü kızarttınız" diyor.

DEVLET BAKANI MEHMET CAVİT KAVAK (İstanbul) – Yalan mı!

ÖMER BARUTÇU (Zonguldak) – Ulaştırma Bakanı olarak havaalanını açan benim. Müsaade ederseniz "burada sataşma yok" diyemezsiniz. Bu, tamamen yalan beyan Sayın Başkan.

BAŞKAN – Sayın Bakan, bakın, takdir edersiniz ki, bu konuda, sataşma sözcüğünün kapsamını, sizin, yerinizden tepkinizi beyan ettiğiniz ölçeğin üstünden kürsüye dönük olarak değerlendirmemiz halinde, hemen her sözcükten bir sataşma talebi ortaya çıkabilecektir. Onun için, bu beyanınızı, "bunun doğru olmadığı" yolundaki tepkinizi, tutanaklara, yerinizden geçirmiş oldunuz. Lütfen...

ÖMER BARUTÇU (Zonguldak) – Sayın Başkan, yalnız bu kadar değil...

NECMİ HOŞVER (Bolu) – Geçmedi Başkan, geçmedi...

ÖMER BARUTÇU (Zonguldak) – Sayın Başkan, burada çok yalan beyan var.

NECMİ HOŞVER (Bolu) – Sanki altı ayda her şeyi yapmış gibi...

BAŞKAN – Sayın Hoşver, siz susarsanız, Sayın Bakanı, yerinden konuşurken stenograflar da dikkatle izleyebilirler.

ÖMER BARUTÇU (Zonguldak) – GAP Havaalanını ihmal ettiğimiz söyleniyor, yıllardan beri yılan hikâyesine döndü deniliyor. Tabiî, kendilerinin bundan haberi yok; GAP Havaalanının master planını, Amerika Birleşik Devletlerinden hibe kredisi almak suretiyle, GAP'a bakan bir bakan olarak yapan benim, sonradan ihale aşamasına getiren benim, YPK'dan çıkaran benim.

ÜLKÜ GÜNEY (Bayburt) – Allah razı olsun...

ÖMER BARUTÇU (Zonguldak) – Burada bir yalan beyan var. Hepsi yalan zaten!

Teşekkür ediyorum.

BAŞKAN – Ben teşekkür ediyorum.

2. – Sayıştayda açık bulunan üyeliklere seçim

BAŞKAN – Sayın miletvekilleri, şimdi, Sayıştayda boş bulunan 15 üyelik için yapılacak seçime başlıyoruz.

Birleşimin başında da belirttiğim gibi, bu seçim, İçtüzüğün 150 nci maddesine göre yapılacaktır.

Sayıştay Başkanı ve Üyeleri Önseçim Geçici Komisyonunca, Sayıştay üyelikleri için boş üyelik sayısının iki katı olarak kontenjan grupları dahilinde belirlenen adayları havi birleşik oy pusulası Başkanlıkça bastırılmıştır.

Toplantı ve karar yetersayısı mevcut olmak koşuluyla; Sayıştay meslek mensupları kontenjan grubu listesinden en çok oyu alan 9 aday, Maliye Bakanlığı meslek mensupları ile diğer meslek mensupları kontenjan grupları listesinden ise, en az 3'ü Maliye Bakanlığı meslek mensuplarından olmak üzere, en çok oyu alan 6 aday Sayıştay üyeliğine seçilmiş olacaktır.

Oylamanın nasıl yapılacağını açıklıyorum:

Görevli arkadaşlar, mühürlü birleşik oy pusulaları ile zarfları, her sayın milletvekiline birer tane olmak üzere, dağıtacaklardır.

Birleşik oy pusulası ve zarfı alan sayın üye, Sayıştay meslek mensupları kontenjan grubu listesinden 9 adayın, Maliye Bakanlığı meslek mensupları ile diğer meslek mensupları kontenjan grupları listesinden ise, en az 3'ü Maliye Bakanlığı meslek mensuplarından olmak üzere, toplam 6 adayın karşısındaki kareyi çarpı işaretiyle işaretleyecek ve birleşik oy pusulasını zarfa koyarak adının okunmasını bekleyecektir.

Adı okunan milletvekili, Başkanlık Divanı kürsüsünün sol tarafına gelerek, kendisini, burada bulunan kâtip üyedeki yoklama cetveline işaretletecek, daha sonra, oy pusulasını havi zarfı, Başkanlık Divanı kürsüsünün üzerine konulmuş olan oy kutusuna atacaktır.

Aynı zarftan 1'den çok oy pusulası çıkması halinde bu oy pusulalarının tamamı, Sayıştay meslek mensupları kontenjan grubu listesinde 9'dan fazla adayın işaretlendiği oy pusulaları, Maliye Bakanlığı meslek mensupları kontenjan grubundan 3'ten az adayın işaretlendiği oy pusulaları ile Maliye Bakanlığı meslek mensupları ve diğer meslek mensupları kontenjan grubundan toplam 6'dan fazla adayın işaretlendiği oy pusulaları bütünüyle geçersiz sayılacaktır.

Bu konular, birleşik oy pusulalarında da dipnot olarak açıkça belirtilmiştir.

Oylamaya başlamadan önce bir konuyu daha hatırlatmakta yarar görüyorum.

Genel Kurulumuzun, 14.4.1998 tarihli 76 ncı Birleşiminde kabul edilen Danışma Kurulu önerisi uyarınca, bugünkü çalışma süremiz, seçimlerin sonuçlanmasına kadar devam edecektir.

Seçimlerin bu turda tamamlanmaması halinde kalan üyelikler için bugün tekrar seçim yapılacaktır.

Sayın üyelerin bilgilerine önemle arz ederim.

Şimdi, seçime geçiyoruz.

Sayıştay üyelikleri seçimine ait birleşik oy pusulaları ile zarflar sayın milletvekillerine dağıtılsın.

Her sayın üyeye bir zarf ile bir birleşik oy pusulası verilecektir.

SALİH KAPUSUZ (Kayseri) – Sayın Başkan, yerimizde işaretleyelim mi?..

BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, bir tereddüte yol açmamak için, şunu belirteyim: Pusulayı aldığınız zaman yerinizde işaretleyebilirsiniz.

Sayın milletvekilleri, oylamaya başlamadan önce, mazeret beyan eden sayın milletvekilleri ile oylamaya başlayacağımız Adana milletvekillerinin hiç olmazsa pusulalarını işaretlemiş olduklarını güvence altına almak istiyorum, onun için bekliyorum.

SALİH KAPUSUZ (Kayseri) – Sayın Başkan, genel başkanlara ve grup başkanlarına öncelik olursa...

BAŞKAN – Genel başkanların her zaman var efendim...

SALİH KAPUSUZ (Kayseri) – Grup başkanları da var.

BAŞKAN – Gruplarının başında kalmayı tercih ederler grup başkanvekilleri herhalde.

SALİH KAPUSUZ (Kayseri) – Grup başkanvekilleri değil, grup başkanları.

BAŞKAN – Tabiî, yani, genel başkan değerinde oldukları için, elbette, elbette...

Sayın milletvekilleri, oylamaya başlıyoruz.

Mazeretlerine binaen, Sayın Recai Kutan, Sayın Hakan Tartan, Sayın Ali Şahin, Sayın Cemal Alişan, Sayın Metin Bostancıoğlu, Devlet Bakanı Sayın Işılay Saygın, Sayın Lütfi Yalman öncelikle oylarını kullanacaklardır... Buyurun...

(Oyların toplanmasına başlandı)

Yusuf Öztop... (Antalya)

Metin Şahin... (Antalya)

BAŞKAN – Millî Eğitim Bakanı Sayın Hikmet Uluğbay adına, vekâleten Maliye Bakanı Sayın Zekeriya Temizel oy kullanıyor.

(Oyların toplanmasına devam edildi)

Altan Öymen...

Korkut Özal...

BAŞKAN – Devlet Bakanı Sayın Hüsamettin Özkan, Başbakan Yardımcısı Sayın Bülent Ecevit adına, vekâleten oy kullanacaktır.

(Oyların toplanmasına devam edildi)

Bahri Zengin...

Namık Kemal Zeybek...

BAŞKAN – Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sayın Nami Çağan, aynı zamanda, Devlet Bakanı Sayın Hasan Gemici adına, vekâleten oy kullanacaktır.

(Oyların toplanmasına devam edildi)

Mehmet Köstepen...

Atilla Mutman...

BAŞKAN – Devlet Bakanı Sayın Cavit Kavak, aynı zamanda, Devlet Bakanı Sayın Rüştü Kâzım Yücelen adına, vekâleten oy kullanacaktır.

Çevre Bakanı Sayın İmren Aykut, aynı zamanda, Başbakan Sayın Mesut Yılmaz adına, vekâleten oy kullanacaktır.

(Oyların toplanmasına devam edildi)

Mehmet Salih Katırcıoğlu...

Ergun Özkan...

BAŞKAN – Devlet Bakanı Sayın Ahat Andican, aynı zamanda, İçişleri Bakanı Sayın Murat Başesgioğlu adına oy kullanacaktır.

(Oyların toplanmasına devam edildi)

BAŞKAN – Oyunu kullanmayan sayın milletvekili var mı? Yok.

Oy verme işlemi tamamlanmıştır.

Tasnif Komisyonu üyeleri Sayın Cevdet Selvi, Sayın Ahmet İyimaya, Sayın Zeki Çakan, Sayın Sabri Tekir, Sayın Feti Görür; lütfen, yerlerimizi alalım efendim.

Oy pusulaları Tasnif Komisyonuna teslim edilsin.

(Oyların ayırımına başlandı)

1. – Sayıştay Birinci Başkanlığı seçimi (Devam)

BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, Sayıştay Birinci Başkanlığı için yapılan seçime ait Tasnif Komisyonu tutanağı gelmiştir; okutuyorum:

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Sayıştay Birinci Başkanlığı için yapılan seçime 452 üye katılmış, kullanılan oyların dağılımı aşağıda gösterilmiştir.

Saygıyla arz olunur.

Tasnif Komisyonu:

Üye Üye Üye

M. Cevdet Selvi Ahmet İyimaya Zeki Çakan

İstanbul Amasya Bartın

Üye Üye

Sabri Tekir Feti Görür

İzmir Bolu

Mehmet Kamil Mutluer : 306

Sadık Kırbaş : 138

Geçersiz : 8

Toplam : 452

BAŞKAN – Buna göre, adaylardan Mehmet Kâmil Mutluer, 306 oyla, Sayıştay Birinci Başkanlığına seçilmiştir; kutlu olmasını diliyorum efendim.

2. – Sayıştayda açık bulunan üyeliklere seçim (Devam)

BAŞKAN – Sayıştayda boş bulunan 15 üyelik için yapılan seçime ait Tasnif Komisyonu tutanağı gelmiştir; okutuyorum:

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Sayıştayda boş bulunan 15 üyelik için yapılan seçime 456 üye katılmış; kullanılan oyların dağılımı ilişik listede gösterilmiştir.

Saygıyla arz olunur.

Tasnif Komisyonu

Üyeler :

M. Cevdet Selvi Ahmet İyimaya Zeki Çakan

İstanbul Amasya Bartın

Sabri Tekir Feti Görür

İzmir Bolu

Liste :

Sayıştay Meslek Mensupları :

1. Nevzat Altan 335

2. Kutluer Ganiyusufoğlu 300

3. Kamil Duru 272

4. Nurşen Yapıcı 263

5. Orhan Turan 253

6. Celal Oymak 245

7. Hasan Baş 225

8. Erdal Aydoğdu 201

9. E. Hüseyin Gürhan 201

10. Atilla İnan 151

11. Dilber Kanşay 145

12. İrfan Ölçen 124

13. G. Necla Vatan 121

14. Turhan Çakmak 121

15. Abdullah Özhan 120

16. Şefika Şafak Gören 118

17. Musa Özdemir 105

18. İbrahim Pınar 17

Maliye meslek mensupları :

1. Fehmi Başaran 307

2. Doğan Bayar 230

3. Mesut Tortop 227

4. Ali Serdar 226

5. Mehmet Koçyiğit 204

6. Muzaffer A. Teksin 115

7. A. Rusuhi Ecevitoğlu 45

Diğer meslek mensupları :

1. Taykan Ataman 361

2. Abdurrahman Acar 323

3. Ali Serindağ 163

4. Fevzi Kılıç 156

5. Refik Ali Uçarcı 138

BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, buna göre, Sayıştay meslek mensupları kontenjan grubundan Nevzat Altan, Kutluer Ganiyusufoğlu, Kamil Duru, Nurşen Yapıcı, Orhan Turan ve Celal Oymak;

Maliye meslek mensupları kontenjanı grubundan Fehmi Başaran, Doğan Bayar;

Diğer meslek mensupları kontenjan grubundan da Taykan Ataman ve Abdurrahman Acar Sayıştay üyeliklerine seçilmişlerdir; kutlu olmasını diliyorum.

Sayın milletvekilleri, Genel Kurulun, 14.4.1998 tarihli 76 ncı Birleşiminde kabul edilen Danışma Kurulu önerisi gereğince...

ZEKİ ÇAKAN (Bartın) – Sayın Başkanım, katılım, geçerli, geçersiz oyları söylemediniz; hatırlatma babında söylüyorum.

BAŞKAN – Bugünkü çalışma süremiz seçimlerin sonuçlanmasına kadar devam edecekti; ancak, toplantı yetersayısının olmadığı gözleniyor. Bu arada, ikinci tur oylama için de basılı oy pusulamız yok; bunu bastırmak için uzun süre beklememiz gerekir.

Bu nedenle, ikinci tur seçimler 5 Mayıs 1998 Salı günü yapılmak kaydıyla, kanun tasarı ve tekliflerini sırasıyla görüşmek için, 30 Nisan 1998 Perşembe günü saat 15.00'te toplamak üzere, birleşimi kapatıyorum.

Kapanma Saati: 20.32

 

 

 

 

 

 

 

V. – SORULAR VE CEVAPLAR

A) YAZILI SORULAR VE CEVAPLARI

1. —Gaziantep Milletvekili Kahraman Emmioğlu’nun, hakkında bazı iddialar ileri sürülen Bakanlık eski Müsteşarı hakkında bir işlem yapılıp yapılmadığına ilişkin sorusu ve Adalet Bakanı Mahmut Oltan Sungurlu’nun yazılı cevabı (7/4601)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorunun Adalet Bakanı Sayın M.Oltan Sungurlu tarafından TBMMİçtüzüğünün 98 inci maddesine göre yazılı olarak cevaplandırılması hususunu arz ederim.

Saygılarımla.

Doç. Dr. Kahraman Emmioğlu

Gaziantep

Gazetelerde hakkında olumsuz haberler çıkan Adalet Bakanlığı eski Müsteşarı Yusuf Kenan Doğan’la ilgili olarak çalıştığı dönemde ne gibi yasal işlemler yapılmıştır.

TC

Adalet Bakanlığı 28.4.1998

Bakan :733

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

İlgi :a) Kanunlar ve Kararlar Dairesi Başkanlığı ifadeli, 23.3.1998 tarihli, A.01.0.GNS.0.10.00.02 - 7/4601-11735/28917 sayılı yazınız.

b) Kanunlar ve Kararlar Dairesi Başkanlığı ifadeli, 20.4.1998 tarihli, A.01.0.GNS.0.10.00.02-12332 sayılı yazınız.

İlgi (a) yazı ekinde alınan,Gaziantep Milletvekili Kahraman Emmioğlu’nun 7/4601-11735 Esas Nolu yazılı soru önergesine verilen cevap iki nüsha halinde ekte sunulmuştur.

Bilgilerinize arz ederim.

M. Oltan Sungurlu

Adalet Bakanı

Sayın Kahraman Emmioğlu Gaziantep Milletvekili

Bakanlığıma yönelttiğiniz ve yazılı olarak cevaplandırılmasını istediğiniz 7/4601-11735 Esas No’lu soru önergesinin cevabı aşağıda belirtilmiştir.

Soru önergesine konu olan hususlarla ilgili olarak yaptırılan inceleme sonucunda;

Soru önergesinde adı geçen Bakanlığım eski Müsteşarı ve Adalet Teşkilâtını Güçlendirme Vakfı Yönetim Kurulu eski Başkanı ve halen Yargıtay Üyesi olan kişi hakkında;

Adalet eski Bakanı Sayın Mehmet Ağar imzalı 24.4.1996 tarihli emir ile adı geçenin Müsteşarlık ve Yüksek Müşavirlik görevlerinde iken hakkındaki ihbar mektubu ile gazete yayınlarındaki iddialar dolayısıyla konunun incelenmesinin emredildiği.

Diğer yandan, Vakıf Yönetim Kurulunca adı geçen kişinin idaresi zamanına ait işlemlerin Adalet Müfettişi ve kontrolörlerce tetkiki için 26.4.1996 tarih ve 971 sayı ile karar verildiği,

Aynı konuda Vakıf Denetim Kurulunun da 26.4.1996 tarihi diğer bir Karar verdiği,

Buna göre adı geçen kişi ile ilgili olarak,

—Yönetim Kurulunu yanlışa bilgilendirmek suretiyle Ankara’daki Adaletevine satın alınmış gösterilerek lojmana getirip kullandığı eşyayla ilgili Bakanlığım Teftiş Kurulu Başkanlığınca düzenlenen 18.2.1997 günlü inceleme raporu ile Vakıf Denetim Kurulunun aynı tarihli raporunun 27.2.1997 tarih ve 5983 sayılı yazımızla Yargıtay Birinci Başkanlığına intikal ettirildiği, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunca 20.3.1997 gün ve 14 sayı ile adı geçen hakkında soruşturma açılmasına yer olmadığına, dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verildiği,

Kendisine hizmet veren personele karşı cinsel tacizlerini içeren Bakanlığım Teftiş Kurulu Başkanlığınca düzenlenen 27.10.1997 günlü inceleme raporunun 3.11.1997 tarih ve 31129 sayılı yazımızla Yargıtay Birinci Başkanlığına intikal ettirildiği ve Birinci Başkanlık Kurulunun 4.12.1997 gün ve 76 sayılı Kararıyla “5. Ceza Dairesi Başkanının inceleme raporundaki usul ve esasa ilişkin açıklamalarına göre ceza veya disiplin yönünden herhangi bir işleme yer olmadığına” denildiği,

—Antalya İşletmesindeki bir müdürün iş sözleşmesini işveren aleyhine değiştirmesine dair Bakanlığım Teftiş Kurulu Başkanlığınca düzenlenen 4.11.1997 günlü inceleme raporunun 11.11.1997 tarih ve 32098 sayılı yazımızla Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderildiği ve 12.1.1998 gün ve 3706/30 sayılı yazılarında bildirildiği üzere incelemenin sürdürüldüğü,

İhtiyaçlarını para ödemeden Vakıftan karşıladığına ilişkin Bakanlığım Teftiş Kurulu Başkanlığınca düzenlenen 3.12.1997 günlü inceleme raporunun 11.12.1997 tarih ve 35118 sayılı yazımızla Yargıtay Birinci Başkanlığına intikal ettirildiği ve herhangi bir cevap verilmediği,

Anlaşılmıştır.

Bilgilerinize arz ederim.

M.Oltan Sungurlu

Adalet Bakanı

2. —Aydın Milletvekili Ali Rıza Gönül’ün, BOTAŞ tarafından yapılan kompresör ihalesine ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Mustafa Cumhur Ersümer’in yazılı cevabı (7/4606)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sözlü sorunun Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanlığınca yazılı olarak cevaplandırılmasını saygılarımla arz ederim. 13.3.1998

Ali Rıza Gönül

Aydın

1997-1998 kış aylarında Ankara’nın konut doğal gazının kesileceği gerekçesiyle çok acilen bir kompresör alınması ve Eskişehir’e monte edilmesi için Botaş tarafından ihaleye çıkılmıştır.Anasol-D döneminde yapılan ihale sonucu 24 Ocak 1998 tarahinde montajın bitirilmesi kaydıyla yapılan ihale sonucu iş megopol firmasının temsilciliğini yaptığı Ukrayna firmasında kalmış ve Botaş 5.5 milyon dolara kompresörü ihale etmiştir. 24 Ocak tarihi geçmesine rağmen Ankara’nın konut doğal gazı kesilmemiş ve kamuoyunda geri teknoloji ürünü alınmış kompresör nedeniyle kurumun zarara uğratıldığı söylentileri ayyuka çıkmıştır. Buna göre;

1. Gerçekten 24 Ocak 1998 tarihine kadar montajı bitmek kaydıyla ihaleye çıkılan kompresör alımının acil olarak nitelenmesinin sebebi nedir?

2. İhale nedenine rağmen Ankara’nın konut doğal gazı niçin kesilmemiştir?

3. Satın alınan ve halen bugüne kadar çalıştırılamayan kompresörün teknolojisi nedir?

4. Bu kompresör uluslararası standartlar ve Botaş’ın şartnamesine uygun mudur?

5. Teknolojisi düşük kompresörün alınması nedeniyle 2 milyon dalor kurumun zarara uğratıldığı doğru mudur?

6. 1997-1998 kışında acele alınan ve kullanılmayan bu kompresör, Loop projesi tamamlandığında ve Pendik kompresörü çalışmaya başladığında bu kompresör kullanılabilecek midir? Kullanılacak ise nerede kullanılması planlanmaktadır?

7. Kompresör montajının bitirilememesi nedeniyle geçen her gün için firmaya ceza uygulaması yapılmaktadır?

TC

Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanlığı

Araştırma, Planlama ve Koordinasyon 28.4.1998

Kurulu Başkanlığı

Sayı :B.15.0.APK.0.23-300-558-6565

Konu :Yazılı Soru Önergesi

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

İlgi :23 Mart 1998 tarih ve A.01.0.GNS.0.10.00.02-7/44606-11763/28991 sayılı yazınız.

Aydın Milletvekili Sayın Ali Rıza Gönül’ün tarafıma tevcih ettiği ve Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünün 99 uncu Maddesi gereğince cevaplandırılması istenen 7/4606-11763 esas no.lu yazılı soru önergesi ile ilgili bilgiler hazırlanarak ekte sunulmuştur.

Bilgilerinize arz ederim.

M. Cumhur Ersümer

Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı

Aydın Milletvekili Sayın Ali Rıza Gönül’ün Yazılı Soru Önergesi ve Cevabı (7/4606-11763)

Soru 1. Gerçekten 24 Ocak 1998 tarihine kadar montajı bitmek kaydıyla ihaleye çıkılan kompresör alımının acil olarak nitelenmesinin sebebi nedir?

Cevap 1. Bilindiği üzere, Ülkemizin sanayi ve konut bazında artan doğal gaz ihtiyacına cevap verebilmek için bir yandan değişik arz kaynaklarından doğal gaz teminine yönelik çalışmalar devam ederken, diğer yandan da mevcut ana doğal gaz sistemi ile Rusya’dan alınan gazın miktarının arttırılmasına yönelik çalışmalar ve yatırımlar devam etmektedir.

Mevcut anlaşmalar çerçevesinde Rusya’dan alınan yıllık 6 milyar m3 doğal gaz ile Cezayir’den sıvılaştırılmış olarak getirilen yıllık 4 milyar m3 doğal gaz olmak üzere toplam 10 milyar m3 doğal gazın ana hat sisteminin mevcut imkânlarıyla tüketicilere istenilen basınçta ulaştırılması hususunda, tüketimin arttığı kış sezonunda büyük güçlüklerle karşılaşıldığı, özellikle hattın sonunda bulunan Ankara’ya gazın ulaştırılabilmesi için ana hat boyundaki, TEAŞ’a ait tüm elektrik santralleri ile kesintili tarifeden gaz alan müşterilerin gazlarının kesilmek zorunda kalındığı bilinen bir gerçektir.

1997-1998 kış döneminde, Rusya Federasyonu-Türkiye Doğal Gaz Boru Hattının kapasitesini artımak için yapılan çalışmalar kapsamında yapımı devam eden Loop’lar ve Pendik Kompresör İstasyonu (CS-3) tamamlanıp işletmeye alınıncaya kadar, Anaİletim Hattımızın mevcut teknik imkânları ile havaların soğuk geçeceği günlerdeki pik tüketim taleplerimizin karşılanmasının mümkün olmadığı görülmüştür. Yapılacak her yatırım (Loop 2, Loop 3, Loop 1 ve CS-3) BOTAŞ’ın Ana İletim Hattının taşıma kapasitesini bir miktar daha artıracaktır. Ancak, gerek Pendik Kompresör İstasyonu (CS-3)’nun, gerek loopların kış dönemine kadar yetiştirilememe ihtimalinin olması, gerekse 1998-1999 kış döneminde artan talebin karşılanması amacıyla yeni yatırımlara ihtiyaç duyulması nedeniyle; Ana İletim Hatların Uygun bir lokasyona (Eskişehir Pig İstasyonu) geçici süreyle bir kompresör istasyonunun kurulması, yapılan teknik çalışmalar ve hazırlanan teknik raporlarda faydalı görülmüştür. Diğer taraftan, sözkonusu istasyon, İran hattının 1999 yılında Ankara’ya bağlanması ile atıl duruma düşeceğinden, bu istasyonun geçici süreyle (2 yıl) kiralanması Eskişehir CS-3 Future Comp, Station’a yerleştirilmesinin uygun olacağı düşünülmektedir.

Ayrıca, 1997-1998 ve 1998-1999 kış dönemlerindeki tüketim tahminlerimiz gözönüne alınarak yapılan bu çalışmalarda; Eskişehir’de kurulacak olan geçici bir kompresör istasyonunun (4-4.5 MW) sözkonusu dönemlerde, Ana İletim Hattındaki kapasite problemini kısmen ortadan kaldıracağı ve bunun da ötesinde Ankara’daki çalışma basıncını istenilen seviyelerde tutmak için hayati bir fonksiyon üsteleneceği görülmüştür. İran gazının 2000 yılına kadar Ankara’ya bağlanacağı öngörülerek, daha sonraki yıllar için çalışma yapılmamıştır. Zaten, İran gazının zamanında Ankara’ya bağlanmaması durumunda, CS-5 Kompresör İstasyonu olmadan Ankara’ya gaz ulaştırmak mümkün olamamaktadır.

Bu çerçevede ana hat üzerinde yapılması planlanan yatırımlardan biri olan ve Eskişehir’de tesis edilen CS-5 Kompresör İstasyonu, Eskişehir’e kadar basıncı düşmüş olan gazın, Ankara öncesinde on defa basınçlandırılması görevini yüklenecektir. Böylece tüketimin arttığı kış sezonunda Ankara’da yaşanan basınç kaybı problemi ortadan kaldırılarak, konutların gazının kesilme riski elimine edilmiş olacaktır.

Yukarıdaki açıklamaların ışığı altında; konu ile ilgili ünitelerin görüşleri doğrultusunda, Bakanlığım BOTAŞGenel Müdürlüğünce ihaleye çıkılma kararı alınmıştır.

Soru 2. İhale nedenine rağmen Ankara’nın konut doğal gazı niçin kesilmemiştir?

Cevap 2. Bilindiği üzere, BOTAŞsadece doğal gazın arzını sağlamakla yükümlü olmayıp, bu gazın müşterilere (tüketicilere) güvenle ulaştırılmasından da sorumludur. Bu sorumluluk, her ne kadar tüm müşterilere karşı eşit olsa da, yapısı gereği konut müşterilerine gaz kesintisi yapılamamaktadır. Bu sebeple 1997-1998 kışında tüketimin yoğunlaştığı (özellikle hava sıcaklığının düşüşüne paralel olarak) günlerde konut müşterilerine güvenli olarak gaz verebilmek için HEAŞ, TEAŞ Ambarlı, İGSAŞ, TÜGSAŞ ile tüm kesintili müşterilerinin ve çok sayıda kesintisiz gaz alan müşterilerin gaz arzınına durdurulması zorunluluğunda kalınmış olup, bu sayede Ankara’nın doğal gazı kesilmemiş, fakat Ankara’nın giriş basıncı sistemimiz açısından istenmeyecek kadar düşmüştür. Bu nedenle CS-3 (Eskişehir) Kompresör İstasyonunun kurulmasına Bakanlığımız BOTAŞ tarafından acilen karar verilmiştir.

Soru 3. Satın alınan ve halen bugüne kadar çalıştırılamayan kompresörün teknolojisi nedir?

Cevap 3. Eski Sovyetler Birliği ülkeleri dünyanın en büyük gaz üreticisi ve tüketicisi olup, bu alandaki tecrübeleri bilinmektedir. Bu ülkelerde binlerce km. boru hattı ve yüzlerce kompresör istasyonu yıllardır çalışmaktadır.

BOTAŞ teknik ekibi ve ihale komisyonu, ilgili kompresör teknik spec’lerinin şartnamelere uygunluğu belirlemiştir. Kompresör imalatçısı, Amerikan Petrol Enstitüsü (API Spec Q1), Bureau Veritas ve Amerikan Makina Mühendisleri Odası (ASME) gibi en yetkili kuruluşların yeterlilik sertifikalarına sahiptir. Bu belgeler herhangi bir imalatçının yeterliliği ve teknoloji bakımından en önemli referans olarak görülmektedir.

Soru 4. Bu kompresör uluslararası standartlar ve BOTAŞ’ın şartnamesine uygun mudur?

Cevap 4. Kompresör hem uluslararası standartlara, hem de BOTAŞ şartnamelerine uygundur.

Soru 5. Teknolojisi düşük kompresör alınması nedeniyle 2 milyon $ kurumun zarara uğratıldığı doğru mudur?

Cevap 5. “Teknoloji düşük” ifadesi, izafi bir kavramdır. Kurumun zarara uğraması sözkonusu olmadığı gibi; başlangıçta 2 yıllığına kiralanması öngörülmüşken, aynı bedele satın alınması ile kuruma menfaat sağlanmıştır.

Soru 6. 1997-1998 kışında acele alınan ve kullanılmayan bu kompesör loop projesi tamamlandığında ve Pendik kompresörü çalışmaya başlandığında bu kompresör kullanılabilecek midir? Kullanılacak ise nerede kullanılması planlanmaktadır.

Cevap 6. CS-5 Kompresör Ünitesinin ana hat üzerinde planlanan diğer kompresör istasyonları ve ilave boru hatları ile birlikte yapılan tüm simülasyon çalışmalarında, Ankara’ya kadar gazın getirilebilmesi için gerekli olduğu görülmektedir.

Somut olarak da bu durum bu sene yaşanan kış mevsiminde tecrübe edilmiş olup, Pendik Kompresör İstasyonu (CS-3) çalışırken Eskişehir’de doğal gaz basıncı 30 bar olarak teşekkül etmiş, ancak, aradaki mesafe nedeniyle Ankara’nın girişinde gaz basıncı 7 bar’a kadar düşmüştür ki; bu basınç seviyesi Ankara’da her an doğal gazın kesilmesine sebebiyet verebilecek seviyede düşük bir basınçtır.

CS-5 Kompresör Ünitesi devreye girdiğinde, Eskişehir’de 30 bar’a kadar düşen basınç tekrar 60-65 bar’a kadar yükseltilerek, Ankara’nın girişinde gaz basıncı da 20-25 bar’a çekilecek ve bu suretle emniyetli bir çalışma ortamı yaratılırken, konutların da gazsız bırakılması ihtimali gündemden kaldırılmış olacaktır.

Aynı zamanda, İran-Türkiye Doğal Gaz Boru Hattının 2000 yılına yetişmemesi durumunda da, bu kompresöre olan ihtiyaç, Ankara’ya yeterli basınçta gaz iletebilmek maksadıyla önemini korumaktadır. Sözkonusu kompresör istasyonuna, İran gazı devreye alınana kadar, Loop projeleri ve Pendik Kompresör İstasyonu (CS-3) tamamlandığında bile ihtiyaç duyulmakta olup kurulacak lokasyonun Eskişehir olarak seçilmesi, Ankara’ya güvenle gaz ulaştırılmasını amaçlamaktadır.

Soru 7. Kompresör montajının bitirilmemesi nedeniyle geçen her gün firmaya ceza uygulaması yapılmakta mıdır?

Cevap 7. Proje kapsamında kullanılacak malzemelerin yurt dışından teminine yönelik olarak, Petrol İşleri Genel Müdürlüğü tarafından verilecek iznin zamanında oluşturulamaması nedeniyle malzemelerin temininde bir gecikme yaşanmış ve firmaya BOTAŞ ve PİGM’den kaynaklanan gecikme kadar bir süre uzatımı verilmiştir.

Sistemin devreye alınması için istasyona gaz alınmasında, Eskişehir de dahil Ankara’ya kadar olan ana hattın gaz akışının kesilmesi ihtimalinin ortaya çıkması ve bu işlemin soğuk geçen Şubat 98 sonuna rastlaması nedeniyle, Eskişehir ve Ankara’daki konut ve sanayiye sağlanan doğal gaz arzını riske etmemek için beklenmiştir.Dolayısıyla, ortaya çıkan bu zorunlu bekleme nedeniyle de, sözleşme çerçevesinde projenin süresi otomatik olarak uzatılmıştır.

Bugünkü tarih itibariyle, sistemin ana hatta bağlantısı da yapılarak istasyona, gaz alınmış testleri tamamlanmış ve geçici kabul çalışmaları başlatılarak sözkonusu istasyon önümüzdeki kış için hazır hale getirilmiş bulunmaktadır.

Firmanın kendi kusurundan doğan gecikmeler sözkonusu olduğu takdirde, sözleşme çerçevesinde ceza tahakkuk ettirilecektir.

3.—İstanbul Milletvekili BülentAkarcalı’nın, Bursa doğalgaz elektrik santralı ihalesine ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Mustafa Cumhur Ersümer’in yazılı cevabı (7/4653)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Sayın Cumhur Ersümer tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasını arz ederim.

BülentAkarcalı

İstanbul

Bilindiği gibi Japon Mitsubishi Firması, Bursa doğalgaz elektrik santralı yapımı için önce 924 Milyon Dolarlık teklif vermiş bilahara zamanın Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Veysel Atasoy’un uluslararası ihaleye çıkarması üzerine, firma bu teklifini 18 ay içinde 460 Milyon Dolara indirip, 1996’da 510 Milyon Dolar üzerinden mukavele imzalamış idi. Bununla ilgili olarak;

1. Mitsubishi Firmasının 924 Milyon Dolarlık teklifini uygun gören TEAŞ’daki zamanın yetkili kişileri (Uzman, yönetici vs... olarak) kimlerdi? 924 Milyon Dolarlık raporda kimlerin imzası vardı?

2. Ülkemizi (924-460 =) 464 Milyon Dolar zarara sokabilecek bir raporun hazırlayıp imzalayanlar hakkında bir soruşturma yapılmış mıdır?

3. Yapılmamış ise sebepleri nelerdir?

4. 924 Milyon Dolara imza atanlar arasında daha sonra Mitsubishi’nin teklif verdiği başka projeler için kurulan “Değerlendirme Komisyonları”nda olanlar var mıdır?

5. Varsa bu kişiler şu anda TEAŞ’da hangi görevdedirler?

6. 464 Milyon Dolar büyüklüğündeki haksız kazanca tekrar tevessül edilmemesi ve böyle fahiş rakamlı raporlara olur verilmemesi için benzer olayların tekrarını önlemek için TEAŞne gibi önlemler almıştır?

TC

Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanlığı

Araştırma, Planlama ve Koordinasyon 28.3.1998

Kurulu Başkanlığı

Sayı :B.15.0.APK.0.23-300-555-6562

Konu :Yazılı Soru Önergesi

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

İlgi :TBMM Başkanlığının 25 Mart 1998 tarih ve A.01.0.GNS.0.10.00.02-7/4653-11845/29163 sayılı yazınız.

İstanbul Milletvekili Sayın Bülent Akarcalı’nın tarafıma tevcih etmiş olduğu 7/4653-11845 esas no.lu yazılı soru önergesine ait bilgiler hazırlanarak ekte sunulmuştur.

Bilgilerinize arz ederim.

M. Cumhur Ersümer

Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı

İstanbul Milletvekili Sayın Bülent Akarcalı’nın Yazılı Soru Önergesi ve Cevapları

(7/4653-11845 esas no.lu)

Bilindiği gibi JaponMitsubishi Firması, Bursa Doğal Gaz Elektrik Santralı yapımı için önce 924 Milyon Dolarlık teklif vermiş, bilahare zamanın Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Sayın Veysel Atasoy’un uluslararası ihaleye çıkarması üzerine, firma bu teklifini 18 ay içinde 460 milyon Dolara indirip, 1996’da 510 Milyon Dolar üzerinden Mukavele imzalanmış idi, bununla ilgili olarak;

Soru 1. Mitsubishi Firmasının 924 Milyon Dolarlık teklifini uygun gören TEAŞ’daki zamanın yetkili kişileri (Uzman, Yönetici vs... olarak) kimlerdi? 924 Milyon Dolarlık raporda kimlerin imzası vardı?

Cevap 1. Konsorsiyumun teklifinin değerlendirilmesine ilişkin rapor, TEAŞ Genel Müdürlüğü satın alma ve ihale yönetmeliği hükümleri doğrultusunda teşekkül eden ve ilgili Genel Müdür Yardımcısı, ilgili Daire Başkanı, Dış Ticaret Dairesi Başkanı, Malî İşler ve Finans Yönetimi Dairesi Başkanı ile Hukuk Müşavirinden oluşan satın alma ve İhale Komisyonu tarafından değerlendirilerek imzalanmıştır.

Soru 2, 3. Ülkemizi (924-460=) 464 Milyon $ zarara sokabilecek bir raporu hazırlayıp imzalayanlar hakkında bir soruşturma yapılmış mıdır?

—Yapılmamış ise sebepleri nelerdir?

Cevap 2, 3. Bakanlığım Teftiş Kurulu Başkanlığınca, sizin tarafınızdan zamanın Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Veysel Atasoy’a verilmiş olan aynı konu hakkındaki şikâyet mektubunun 1995 yılında incelenmesi sonucunda, 20.12.1995 tarih ve 280-583 sayılı yazı ile tarafınıza konu ile ilgili bilgi verilmişti.

Aynı konunun bu defa TEKGenel Müdürlüğünün 1994 yılı faaliyetleri hakkında Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulunca hazırlanan raporun 62 no.lu temenni maddesinde; “Bursa Doğal Gaz Kombine Çevrim Santralının, serbest rekabet sağlanmadan sadece Mitsubishi-ENKA Konsorsiyumuna görüşme ve pazarlık yoluyla ihalesi uygulamasında yapılan değerlendirmede, bazı kabul ve faraziyelerle hesaplanan fahiş düzeyde pahalı ihale bedelini layık hadde kabul edip, Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanlığını bu şekilde yönlendiren TEKyetkililerinin sorumluluklarının tespiti için Bakanlığımca soruşturma yapılması”nın 1997 yılında talep edilmesi üzerine, incelenmesi neticesinde Mitsubishi firması tarafından verilen teklifi değerlendiren Komisyonun hukukî durumu ile ilgili olarak “söz konusu komisyonun bir inceleme ve görüş bildirme komisyonu olup, herhangi bir icrai yetkisinin olmadığı, bu komisyonca hazırlanan raporda, Konsorsiyumla yapılan pazarlık sonucu bulunan fiyatın genel ihale şartlarında, oluşacak fiyat seviyesinin altında kalıp kalmayacağını tespit edebilmenin mümkün olmadığına da dikkat çekildiği,

Sonuç olarak değerlendirme komisyonu üyelerinin özel hukuk açısından herhangi bir sorumluluklarının doğmadığı, zira ortada bir zararın olmadığı, aynı komisyon üyelerinin herhangi bir cezaî sorumluluklarının olup olmadığı hususunda ise TCK’nun 240. Maddesindeki vazifeyi suiistimal suçunun oluşabilmesi için genel kasıt dışında özel bir kastın da aranması gerektiği, bunun da kendisine veya başkasına çıkar sağlama veya zarar verme kastı şeklinde ortaya çıktığı oysa böyle bir iddiada bulunabilmek için somut deliller ve kanıtların olması gerektiği, bu nedenle, açıklanan özel bir kasıt olmadığından TCK’nun 240. Maddesindeki vazifeyi suiistimal suçunun oluşmadığı,

Ortada bir suç olmadığından disiplin hükümleri açısından da yapılacak bir işlem olmadığı,

Sonuç ve kanaatine varılmıştır.” denilmiş ve anılan rapor Makamın onayını müteakip bilgi için 30.12.1997 tarih, 280-668 sayılı yazı ekinde Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu Başkanlığına intikal ettirilmiştir.

Soru 4, 5. 924 Milyon Dolara imza atanlar arasınada daha sonra Mitsubishi’nin teklif verdiği başka projeler için kurulan “Değerlendirme Komisyonları”nda olanlar var mıdır?

Varsa bu kişiler şu anda TEAŞ’da hangi görevdedirler?

Cevaplar 4, 5. Değerlendirme Komisyonları 1. Cevapta açıklandığı şekilde aynı birimler tarafından oluşturulmakta olup, görev değişiklikleri nedeniyle, aynı firmanın diğer projeler için verdiği tekliflerin değerlendirildiği komisyonlarda, aynı kişiler bulunmamıştır.

Soru 6. 464 Milyon Dolar büyüklüğündeki haksız kazanca tekrar tevessül edilmemesi ve böyle fahiş rakamlı raporlara olur verilmemesi için ve benzer olayların tekrarını önlemek için TEAŞne gibi önlemler almıştır?

Cevap 6. TEAŞGenel Müdürlüğü ihale ve satına alma Yönetmeliği hükümlerinin gereği olarak, bu tür büyük projelerin gerçekleştirilmesinde uluslararası ihale yönteminin uygulanması esastır ve uygulamalar yönetmelik hükümleri doğrultusunda yürütülmektedir.

Soru Önergesi ile İlgili Genel Açıklamalar;

Bursa Doğal Gaz Kombine Çevrim Santralı (BDKÇS) için dönemin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı tarafından ENKA Konsorsiyumu’na verilen niyet mektubu uyarınca anılan Konsorsiyumu teklifini TEAŞ Genel Müdürlüğüne vermiş ve bu teklif hiçbir taahhütte bulunulmadan Genel Müdürlükçe incelenerek Konsorsiyum ile görüşmelere başlanmıştır.

Fiyat seviyesi incelenirken daha önceki yıllarda tesis edilmiş olan doğal gaz kombine çevrim santralları ile Dünyada benzer santrallar içinde anahtar teslimi ve sabit fiyat bazında ihale edilmiş olan, Keadby (İngiltere) Kombine Çevrim Santralının yatırım bedeline göre tetkikler yapılmış olup, Trakya ve Ambarlı DGKÇ Santrallarının fiyatlarının aynı yıl bazına getirilmesi hususunda, Devlet Planlama Teşkilâtının ilgili biriminin görüşü alınmak suretiyle hesaplamalar, 1.7.1993 tarih ve 21614 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan “Kamu Sabit Sermaye Yatırım Deflatörleri” kullanılarak yapılmıştır. Hali hazırda santrallarımızın bugünkü değerinin hesaplanmasında da aynı yöntem kullanılmaktadır.

Ayrıca, dikkate alınan bir diğer husus daha önce yapılmış santralların ilk yatırım bedelleri yerine o günün koşulları ve piyasa seviyeleri bakımından fiyatların tespit edilmesi olmuş ve 1993 yılı itibariyle Dünyada ihalesi yapılmış olan santrallardan 17 tanesiyle ilgili genel fiyat seviyelerinin tespiti için “1993-1994 Gaz Türbine Handbook”unda yer alan Standart Kombine Çevrim Santrallarının fiyatlarından da yararlanılmıştır.

Bütün bu çalışmalardan sonra TEAŞGenel Müdürlüğünce hazırlanan raporda Konsorsiyum tarafından verilen nihaî fiyatın genel ihale şartlarında oluşacak fiyat seviyesinin altında kalıp kalmayacağının tespitinin mevcut koşullar çerçevesinde mümkün olmadığı da açıkça belirtilmiştir.

Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanlığı, dönemin Bakanı Sayın Veysel Atasoy’un imzasını içeren 8.6.1994 tarih ve 7023 sayılı yazısı ile, anılan santralın ihale yapılmaksızın doğrudan görüşme yolu ile adı geçen Konsorsiyuma yaptırılması için TEAŞGenel Müdürlüğünün yetkili kılınması hususunda bir karar istihsali için Yüksek Planlama Kuruluna başvuruda bulunmuştur.

Bu duruma rağmen TEAŞGenel Müdürlüğünce Dünya Pazar Koşulları takip edilmeye devam edilmiş ve bu çerçevede Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanlığına yazılan 16.9.1994 tarih ve 2086 yazı ile;

Adı geçen Konsorsiyumun Bursa Doğal Gaz Kombine Çevrim Santralı için teklifini verdiği tarihten bu yana Japon Yeni’nin, Amerikan Doları karşısında %20 değer kazanmış olması ve Dünya elektrik pazarında teknoloji üreten firmalar arasında artan rekabet sonucu son aylarda Kombine Çevrim Santralı fiyatlarının düşme eğiliminde olması nedeniyle Uluslararası ihale yoluyla elde edebilecek fiyatın, anılan Konsorsiyumun nihaî fiyatının altında kalmasının muhtemel olduğu ve bu nedenle projenin Uluslararası ihaleye açılmasının doğru olacağı vurgulanmış olup, TEAŞ Genel Müdürlüğünce, Bursa DoğalGaz Kombine Çevrim Santralının uluslararası ihale ile yaptırılması öngörülmüştür.

Sonuç olarak ihalenin başlangıcından beri TEAŞ Genel Müdürlüğünce benimsenmemiş olan doğrudan görüşme yöntemi terk edilerek genel ihale kararı alınmıştır.

4. —Manisa Milletvekili Tevfik Diker’in, TEAŞGenel Müdürlüğünce açılan Soma bölgesi santral yakıtı ihalesine ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Mustafa Cumhur Ersümer’in yazılı cevabı (7/4666)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın TBMMİçtüzüğünün 96 ncı maddesi gereğince Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Sayın Cumhur Ersümer tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasını arz ederim.

Saygılarımla. 19.3.1998

Tevfik Diker

Manisa

Sorular :

1. 54 üncü Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti döneminde 3.3.1997 tarihinde TEAŞ Genel Müdürlüğüne Soma Bölgesi Santral Yakıtı için Soma Kömür İşletmeleri Anonim Şirketi tarafından; 2 200 kcal/kg (+200-100) ısıl değerli kömür için Soma Termik Santralı Stok Sahasına teslim fiyatı olarak 1 750 000 TL/Ton teklifi verilmiş midir?

2. Sözü edilen bu teklif TEAŞ tarafından reddedilmiş midir?

3. Reddedilen bu teklif yerine Mart 1997 tarihinde Soma Termik Santralı için TKİ’den 1 873 000 TL/Ton fiyatla aynı nitelikte kömür alınmış mıdır?

4. TKİ’den yapılan bu alım sonrası santralın, dolayısıyla hazinenin uğradığı kayıp var mıdır? Var ise ne kadardır?

5. Serbest Piyasa Ekonomisi ve rekabet imkânları bu sahada neden kullanılmamaktadır?

6. Dönemin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Sayın Recai Kutan’a 2.4.1997 tarih ve 119 sayılı yazı ile TEAŞ ve TKİ’de yapılan yukarıdaki uygulamalarla ilgili yazılı başvuru yapılmış mıdır? Bu başvuruya ilgili bakanın işlem yapmadığı doğru mudur?

7. Bütün bu konuları kapsayan bir inceleme ve soruşturma yapmayı düşünüyor musunuz?

TC

Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanlığı

Araştırma, Planlama ve Koordinasyon 28.4.1998

Kurulu Başkanlığı

Sayı :B.15.0.APK.0.23-300-556-6563

Konu :Yazılı Soru Önergesi

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

İlgi :TBMM Başkanlığının 25 Mart 1998 tarih ve A.01.0.GNS.0.10.00.02-7/4666-11880/29232 sayılı yazınız.

Manisa Milletvekili Sayın Tevfik Diker’in tarafıma tevcih etmiş olduğu 7/4666-11880 esas no.lu yazılı soru önergesine ait bilgiler hazırlanarak ekte sunulmuştur.

Bilgilerinize arz ederim.

M. Cumhur Ersümer

Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı

Manisa Milletvekili Sayın Tevfik Diker’in Yazılı Soru Önergesi ve Cevabı

(7/4666-11880 esas no.lu)

Sorular :

1. 54. Türkiye Cumhuriyeti hükümeti döneminde 3.3.1997 tarihinde TEAŞ Genel Müdürlüğüne Soma Bölgesi Santral Yakıtı için Soma Kömür İşletmeleri Anonim Şirketi tarafından 2 200 kcal/kg (+200-100) ısıl değerli kömür için Soma Termik Santralı Stok Sahasına teslim fiyatı olarak 1 750 000 TL./Ton teklifi verilmiş midir?

2. Sözü edilen bu teklif TEAŞ tarafından reddedilmiş midir?

3. Reddedilen bu teklif yerine Mart 1997 tarihinde Soma Termik Santralı için TKİ’den 1 873 000 TL/Ton fiyatla aynı nitelikte kömür alınmış mıdır?

4. TKİ’den yapılan bu alım sonrası santralın, dolayısıyla hazinenin uğradığı kayıp var mıdır? Var ise ne kadardır?

5. Serbest Piyasa Ekonomisi ve rekabet imkânları bu sahada neden kullanılmamaktadır?

6. Dönemin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Sayın Recai Kutan’a 2.4.1997 tarih ve 119 sayılı yazı ile TEAŞ ve TKİ’de yapılan yukarıdaki uygulamalarla ilgili yazılı başvuru yapılmış mıdır? Bu başvuruya ilgili bakanın işlem yapmadığı doğru mudur?

7. Bütün bu konuları kapsayan bir inceleme ve soruşturma yapmayı düşünüyor musunuz?

Cevaplar :

Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. Ek-2 deki 3.3.1997 tarihli yazısıyla TEAŞGenel Müdürlüğüne Soma B Termik Santralına 10 000 ton kömür satma isteğinde bulunmuştur. Soma B Termik Santralının özelleştirme kapsamında olması nedeniyle, firmanın talebi Ek-2’deki 14.3.1997 tarih ve B.15.2.TEAŞ.0.14.00.00/13148 sayılı yazı ile T.C. Başbakanlık Özelleştirme İdaresi Başkanlığına iletilmiş ve söz konusu santralın kömür alımı Soma Elektrik Üretim ve Ticaret A.Ş. Yönetim Kurulu tarafından Bakanlığımdan bağımsız olarak sürdürülmüştür.

Soma

Kömür İşletmeleri Anonim Şirketi 3.3.1997

TEAŞGenel Müdürlüğü Ankara

Konu : Soma Bölgesinde Santral yakıtı için kömür satış teklifi

Sayın Genel Müdür Arif Demirkıran’ın Dikkatlerine,

Bir taraftan sanayide petrokok kullanımı, diğer taraftan ithal kömürün haksız rekabeti, özel sektör kömür madenciliğimizi büyük sıkıntıya sokmuştur.

Bu nedenle, Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanlığımız, kömür madenciliğinin bu durumdan kurtarılması için alınacak tedbirleri görüşmek üzere bir komisyon oluşturmuş bulunmaktadır. Dileğimiz, bu yöndeki çalışmaların süratle sonuçlandırılmasıdır.

Söz konusu sıkıntılar şirketimiz için de büyük ölçüde geçerlidir. Soma, Merkezde termik santralinize bir kilometre mesafede bulunan işletmemizde yaklaşık onbin ton (10 000 ton) kömür stoku mevcuttur.

Özellikler :

Kül :% 30

Kükürt :% 1,5

Kal değeri :2500 kcal/kg

Bu özellikteki kömür, termik santralinizin 1-4 üniteleri için son derece uygundur.

TKİ’den, bu üniteler için satın alınan 2200 kcal/kg (+200-100) ısıl değerli kömürün alış fiyatı Mart 1997 itibarıyla 1 873 000 TL/ton dur.

Şirketimiz, kömürü santral stok sahasına teslim edilmiş olarak 1 750 000 TL/ton fiyatla teklif etmektedir. Şirket bu fiyatın 310 000 TL.’sını nakliye ücreti olarak ödeyecektir.

Buna rağmen, sıkışık dönemde teklifimizin kabul edilmesi bizi memnun edecektir.

Teklifimizin acilen tetkiki ile şirketimize bilgi verilmesini arzeder saygılarımızı sunarız.

 

SOMAKÖMÜRİŞLETMELERİA. Ş.

İsmet Kasapoğlu Alp Gürkan

Termik Santrallar İşletme ve Bakım Daire Başkanlığı B.15.2.TEAŞ.0.14.00.00/13148 Kömür Satış Talebi.

TC

Başbakanlık 14.3.1997

Özelleştirme İdaresi Başkanlığı

Hüseyin Rahmi Gürpınar Sok, No. :2 06680 Çankaya/Ankara

Soma Kömür İşletmeleri A.Ş.; Genel Müdürlüğümüze muhatap 3.3.1997 tarihli yazısıyla, özellikleri belirtilen kömürünü, Soma Termik Santralına satma isteğinde bulunmuştur.

Soma Termik Santralının özelleştirme kapsamında olması nedeniyle, firmanın talep yazısı ilişikte gönderilmiştir.

Tetkikiyle, firmaya gerekli cevabın verilmesini arz ederiz.

İbrahim Günaydın Kemal Çalışkan

Term. Sant. İşl. ve Bakım Genel Müdür

Daire Başkanı Yardımcısı

5. —Aydın Milletvekili Ali Rıza Gönül’ün, Cezayir ve Nijerya’dan LNGalınacağı iddialarına ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Mustafa Cumhur Ersümer’in yazılı cevabı (7/4673)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanlığınca sözlü olarak cevaplandırılmasını saygılarımla arz ederim. 23.3.1998

Ali Rıza Gönül

Aydın

Türkiye’nin Cezayir ve Nijerya’dan pahalı LNG aldığı, bu nedenle ülkenin büyük zarara uğradığı iddiaları nedeniyle.

1. Cezayir ve Nijerya’dan alınacak olan LNG fiyatları nedir?

2. Şu an uluslararası piyasalarda oluşan fiyatlarla ve spot piyasa fiyatlarla karşılaştırıldığında Türkiye’nin pahalı LNG aldığı söylenebilir mi?

3. Marmara Ereğlisindeki LNG terminalinin kapasitesini ücretsiz artırmak ve Cezayir’den alınan LNG fiyatının çok altında LNG getirmeyi taahhüt eden şirketler var mıdır?

4. Bu şirketlere ne cevap verilmiştir?

TC

Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanlığı

Araştırma, Planlama ve Koordinasyon 28.4.1998

Kurulu Başkanlığı

Sayı :B.15.0.APK.0.23-300-559-6566

Konu :Yazılı Soru Önergesi

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

İlgi :TBMM Başkanlığının 27.3.1998 tarih ve A.01.0.GNS.0.10.00.02-7/4673-11908/29293 sayılı yazısı.

Aydın Milletvekili Sayın Ali Rıza Gönül’ün tarafıma tevcih ettiği, 74673-11908 esas no.lu yazılı soru önergesi TBMM İçtüzüğünün 99 uncu maddesi gereği hazırlanarak ekte gönderilmiştir.

Bilgilerinize arz ederim.

M. Cumhur Ersümer

Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı

Aydın Milletvekili Sayın Ali Rıza Gönül’ün Yazılı Soru Önergesi ve Cevabı

(7/4673-11908 esas no.lu)

Türkiye’nin Cezayir ve Nijerya’dan pahalı LNG aldığı bu nedenle ülkenin büyük zarara uğradığı iddiaları nedeniyle;

Soru 1. Cezayir ve Nijerya’dan alınacak LNG fiyatları nedir?

Cevap 1. Cezayir’den alınmakta olan ve Nijerya’dan alımı öngörülen LNG alım fiyatlarımız Anlaşmalarda belirtilen formüllerle ve bir yıl içerisinde 4 kez olmak üzere her çeyrek dönemin başlangıcında belirlenmektedir. Buna göre her üç ayda bir hesaplanan birim alım fiyatları, içerisinde bulunulan dönem boyunca alınan LNG miktarı için uygulanacak sabit bir fiyat olmaktadır.Ödemeler Amerikan Doları cinsinden yapılmaktadır. Alımına başlanan tarihten bu yana Cezayir LNG birim alım fiyatları uluslararası petrol ve petrol ürünleri fiyatlarındaki değişimlere bağlı olarak 2.5-4 milyon $ British Thermal Unit (mmBtu) arasında gerçekleşmiştir. Yapılan Anlaşmalarda tespit edilen formüle göre, aynı süre içerisinde Nijerya LNG birim alım fiyatlarının da Cezayir LNG fiyatına yakın seviyelerde seyrettiği görülmektedir.

Soru 2. Şu an uluslarası piyasalarda oluşan fiyatlarla ve spot piyasa fiyatlarla karşılaştırıldığında Türkiye’nin pahalı LNG aldığı söylenebilir mi?

Cevap 2. Uluslararası enerji piyasalarında LNG/doğal gaz alım ve satımları, genellikle o iki ülkenin ilgili şirketleri arasında imzalanan, oldukça kuvvetli bağlayıcı hükümleri bulunan uluslararası Anlaşmalarla gerçekleştirilmektedir.Sözkonusu Anlaşmalar toplam 20-25 yılı kapsayan uzun vadeli anlaşmalar olup, her iki tarafa da karşılıklı yükümlülükler getirmektedir. Anlaşmalar ile kapsadığı süreler içerisinde kesintisiz gaz arzı temin edilmektedir.

Sözkonusu iki ülkeden yapılan LNG alımlarında, alım fiyatları yukarıda da belirtildiği gibi formüle dayalı olarak belirlenmekte olup, formül parametrelerinin belirlenmesinde, uluslararası enerji piyasasında yeralan ürün fiyatlarındaki değişimleri LNG alım fiyatlarına yansıtabilme esnekliğinin olmasına dikkat edilmektedir.Ayrıca taraflar, anlaşma şartlarında belirlenen periyotlarla fiyat formülüne konu olan tüm unsurlara ilişkin revize hakkına sahiptirler.

Uluslararası piyasalarda serbest piyasa oluşumu gereği görülen düşüş ve yükselişler alım fiyatlarına da yansımaktadır. Nitekim 1996 yılında görülen yüksek petrol ürün fiyatları, 1996 yılı son ve 1997 yılı ilk iki çeyrek dönemlerinde alım fiyatlarımızın yüksek seyretmesine neden olmuştur.Ancak, yine son dönemlerde görülen düşüşler, alım fiyatlarımızın da daha aşağı seviyelere inmesini sağlamaktadır.

Spot piyasalarda arz edilen LNG fiyatlarının, bahsi geçen uzun vadeli ve kesintisiz arz güvenliği sağlayan Anlaşmalara göre belirlenen alım fiyatları ile karşılaştırmasının yapılması yanıltıcı olacaktır. Yapılan uzun vadeli anlaşmalar bağlayıcılıkları sebebi ile arz garantisi temin etmekte, ancak kısa süreli alım imkânı sağlayan spot alımlarla bu koşullar sağlanamamaktadır. Satıcının arz ve pazar koşulları ile maliyetlerinden direkt olarak etkilenen spot piyasa fiyatları, günlük olarak değişim göstermekte olup, piyasa koşullarına esnekliği, alıcı aleyhine olmak üzere çok daha fazladır.

Bununla birlikte, yine yukarıda da değinildiği gibi son dönemlerde yaşanan uluslararası ürün fiyatlarındaki düşüş ile birlikte görülen spot piyasa fiyatlarındaki düşüş fırsatı değerlendirilerek, 1998 yılı içerisinde alımı tamamlanmak üzere, Spot LNG Anlaşması imzalanmış olup, toplam miktarı 7 kargodur. Bu tür bir alım Sonatrach ile yapılan Anlaşmadaki alıma ilişkin esneklik kullanılarak yapılmaktadır.

Soru 3. Marmara Ereğlisi’ndeki LNG terminalinin kapasitesini ücretsiz artırmak ve Cezayir’den alınan LNG fiyatının çok altında LNG getirmeyi taahhüt eden şirketler var mıdır?

Cevap 3. İstanbul’un giderek artan doğal gaz ihtiyacının herhangi bir kısıntı/kesinti olmadan karşılanabilmesi amacıyla İGDAŞ’ın; Marmara Ereğlisi LNG Terminallerine başka kaynaklardan gaz arzı sağlanması, ayrıca, dördüncü bir tank ve gerekli ilave tesislerin yapılarak bu yolla oluşturulacak ilave kapasitenin İGDAŞ’a ayrılması hususunda BOTAŞGenel Müdürlüğüne bir teklifi sözkonusudur. Bu konuda UNIT Int. S.A. (Belçika) şirketi ile bir proje geliştirmiş olan İGDAŞ, projenin BOTAŞ ve İGDAŞ’ın da içinde yer alacağı bir ortak girişim tarafından yapılmasını istemektedir.Bu yolla İstanbul’a 2 Milyar m3’ne kadar ilave gaz sağlanmış olacaktır.

Soru 4. Bu şirketlere ne cevap verilmiştir?

Cevap 4. Bu konuda 23 Şubat 1998 tarihinde İstanbul’da taraflar arasında bir toplantı yapılmıştır. Toplantı sonucunda IGDAŞ’ın bir Mutabakat Zaptı Taslağı hazırlayarak BOTAŞ Genel Müdürlüğüne göndermesi kararlaştırılmıştır.Konuyla ilgili çalışmalar halen devam etmektedir.

6. —Hatay Milletvekili Metin Kalkan’ın, bir gazete yazarının tutuklanmasına ilişkin sorusu ve Adalet Bakanı Mahmut Oltan Sungurlu’nun yazılı cevabı (7/4680)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Adalet Bakanı Sayın Oltan Sungurlu tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasını arz ederim.

Saygılarımla.

Metin Kalkan

Hatay

Akit Gazetesi yazarlarından Yaşar Kaplan’ın Devlet Güvenlik Mahkemesi tarafından bırakılmasına rağmen ilk defa bir gazeteci yazarı Askerî Mahkemenin derdest edip içeriye atması karşısında aşağıdaki hususların açıklığa kavuşturulmasını arz ederim.

1. Askerî Mahkemenin istediği zaman istediği sivili istediği şekilde içeriye atması hukukî midir?

2. Türkiye’de böyle bir uygulamanın hukukî dayanağı yoksa gereken girişimlerde bulunulacak mıdır?

3. Türkiye bir hukuk devletidir. Hukuk devleti olmanın birinci gereği, hukukun eşit uygulanmasıdır.Türkiye’de gizli hukuk olduğu yolundaki kuşkuları arttıran bu somut olay karşısında tutumunuz ne olacaktır?

TC

Adalet Bakanlığı 28.4.1998

Bakan :731

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

İlgi :Kanunlar ve Kararlar Dairesi Başkanlığı ifadeli, 2.4.1998 tarihli, A.01.0.GNS.0.10.00.02 - 7/4680-11963/29350 sayılı yazınız.

İlgi yazı ekinde alınan, Hatay Milletvekili Metin Kalkan’ın 7/4680-11963 Esas No.’lu yazılı soru önergesine verilen cevap iki nüsha halinde ekte sunulmuştur.

Bilgilerinize arz ederim.

M. Oltan Sungurlu

Adalet Bakanı

Sayın Metin Kalkan Hatay Milletvekili

Bakanlığıma yönelttiğiniz ve yazılı olarak cevaplandırılmasını istediğiniz 7/4680-11963 Esas No’lu soru önergesinin cevabı aşağıda belirtilmiştir.

Soru önergesine konu olan hususla ilgili olarak yaptırılan inceleme sonucunda;

Soru önergesinde adı geçen Yaşar Kaplan’ın Askerî Mahkemece tutuklandığına ilişkin Bakanlığımda herhangi bir kayıt bulunmamaktadır.

Konu askerî yargıya ilişkin olup, Millî Savunma Bakanlığını ilgilendirmektedir.

Bilgilerinize arz ederim.

M. Oltan Sungurlu

Adalet Bakanı

7. —Bursa Milletvekili Ertuğrul Yalçınbayır’ın, mevzuat çalışmalarına ilişkin sorusu ve Çevre Bakanı İmren Aykut’un yazılı cevabı (7/4710)

26.3.1998

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın yazılı olarak cevaplandırılmak üzere Çevre Bakanına yöneltilmesi hususunu arz ve talep ederim.

Ertuğrul Yalçınbayır

Bursa

Sorular :

Bakanlığınızın performansı ile ilgili olarak :

1. Göreve başladığınız tarihten bu yana yasama görevine katkı bakımından Bakanlar Kuruluna sevk ettiğiniz kanun taslaklarının adedi nedir? Bunlardan kaçı kanun tasarısına dönüşmüştür?Hangi taslaklar Bakanlar Kurulu gündeminde beklemektedir?

2. Bakanlığınızca yapılan yönetmelik, tüzük ve benzeri genel-düzenleyici işlem sayısı nedir ve bunlar nelerdir?

3. Bakanlığınızın Bakanlar Kuruluna sevk ettiği taslakları liste halinde takdim edebilir misiniz? Taslakların bütçeye katkıları nedir? Rakamsal olarak ifade edilebilir mi?

4. 7 Kasım 1997 günlü Resmî Gazete’de yayımlanan 1998 Yılı Program Eki’nde yer alan hukukî ve kurumsal düzenlemelerle ilgili olarak;

a) Bakanlığınızın sorumlu kuruluş olduğu proje sayısı nedir ve bu projelerden kaçı hakkında tarafınızdan çalışma yapılmıştır? Bunlar hangi projelerdir?

b) Bakanlığınızın koordinasyon ve işbirliği bakımından ilgili kuruluş olarak kaç projeye katkısı olmuştur? Katkı koyduğunuz projeler nelerdir?

5. Bakanlığınızın performansı ile 54 üncü Hükümetin ilgili bakanının performansını istatistikî olarak kıyaslar mısınız?

TC

Çevre Bakanlığı

Hukuk Müşavirliği 29.4.1998

Sayı :B190HKM0000000-636-446-3139

Konu :Yazılı Soru Önergesi

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

İlgi :3.4.1998 tarih ve A.01.0.GNS.0.10.00.02-7/4710-12009/29467 sayılı yazınız.

İlgi yazınız ile Bursa Milletvekili Sayın Ertuğrul Yalçınbayır’ın “Mevzuat çalışmaları” hakkınadaki yazılı soru önergesinin cevaplandırılması istenmektedir. Söz konusu önergeye ilişkin cevaplar aşağıda sunulmaktadır;

Soru 1. Göreve başladığınız tarihten bu yana yasama görevine katkı bakımından Bakanlar Kuruluna sevk ettiğiniz kanun taslaklarının adedi nedir? Bunlardan kaçı kanun tasarısına dönüşmüştür? Hangi taslaklar Bakanlar Kurulu gündeminde beklemektedir?

Bilindiği üzere; Bakanlıklar tarafından hazırlanan kanun tasarısı taslakları ilgili kurum ve kuruluşların görüşüne açılmakta, gelen görüşler değerlendirilerek taslağa son şekli verilmekte ve Bakanlar Kuruluna sevkedilmek üzere Başbakanlığın incelemesine sunulmaktadır.

Bu itibarla bir kanun tasarısının Bakanlar Kuruluna sevkedilmesi oldukça uzun bir süreçte gerçekleştirilebilmektedir.

Göreve başladığım tarihten bu yana geçen yaklaşık 10 aylık sürede, bir kanun tasarısının hazırlanıp yukarıda belirtilen aşamalardan geçerek Bakanlar Kuruluna sevkedilmesinin güçlüğü malumlarınızdır.

Buna rağmen, Bakanlık görevinde bulunduğum dönem boyunca;

—Deniz Acil Müdahale Kanunu Tasarısı Taslağı ve Sapanca Gölü Havzası Koruma Kanunu Tasarısı Taslağı hazırlanarak ilgili kurum ve kuruluşların görüşüne sunulmuştur.

—Çevre Araştırmaları Enstitüsü Başkanlığının Kurulması Hakkında Kanun Tasarısı Taslağı ise ilgili kurum ve kuruluşların görüşüne açılma aşamasına gelmiştir.

Söz konusu Kanun Tasarıları kurum görüşleri tamamlandıktan sonra, bu görüşlerin değerlendirilmesini müteakiben, Bakanlar Kuruluna sevkedilmek üzere Başbakanlığa iletilecektir.

Ayrıca “Türkiye’de Atık Yağ Yönetimi Konsorsiyumunun Teşkiline İlişkin Kanun Tasarısı” Taslağı ile ilgili hazırlık çalışmaları da sürdürülmektedir.

Bunun dışında Bakanlığımızca hazırlanarak daha önceki dönemlerde TBMM’ne intikal ettirilen Kanun Tasarıları bulunmaktadır. Bunlar;

— Çevre Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı,

—Çevre Bakanlığının Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabulü Hakkında Kanun Tasarısı,

—Hayvanları Koruma Kanunu Tasarısı.

—190 sayılı Genel Kadro Usulü Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Eki Cetvellerde Değişiklik Yapılamasına Dair Kanun Tasarısıdır.

Bu Tasarılardan 2872 sayılı Çevre Kanununda Değişiklik Yapılamasına Dair Kanun Tasarısı TBMM Çevre Komisyonunda, Çevre Bakanlığının Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabulü Hakkında Kanun Tasarısı ise TBMMPlan ve Bütçe Komisyonundadır. Bakanlığımız Kanun Tasarılarının Meclis Komisyonlarında bir an önce görüşülüp kanunlaşması için girişimlerde bulunmuş, bunun sonucunda Çevre Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı Alt Komisyonda görüşülmeye başlanmıştır. Bu görüşmelerde Tasarının günün koşullarına göre değerlendirilmesi de yapılmaktadır.

Diğer iki KanunTasarısı halen TBMM Genel Kurulundadır.

Özellikle Afrika’da Ciddi Kuraklık ve/veya Çölleşmeye Maruz Ülkelerde Çölleşmeyle Mücadele İçin Birleşmiş Milletler Sözleşmesinin OnaylanmasınınUygun Bulunduğuna Dair Kanun, 14.2.1998 Tarih ve 23258 Sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır.

Soru 2. Bakanlığınızca yapılan yönetmelik, tüzük ve benzeri genel-düzenleyici işlem sayısı nedir ve bunlar nelerdir?

Bakanlığımızca hazırlık çalışmaları sürdürülen yönetmelik, tebliğ ve genelgeler şunlardır.

— 2 Kasım 1986 tarih ve 19269 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “Hava Kalitesinin Korunması Yönetmeliği”nin revizyon çalışmaları sürdürülmekte olup, oluşturulan değişiklik taslağı hakkında ilgili kurum ve kuruluşların görüşleri alınmıştır. Görüşler değerlendirilmiş olup, yeni oluşturulan taslak tekrar görüşe gönderilecektir.

—11Aralık 1986 tarih ve 19308 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “GürültüKontrol Yönetmeliği’nin revizyon çlışmaları sürdürülmekte olup, oluşturulan değişiklik taslağı hakkında ilgili kurum ve kuruluşların görüşleri alınmıştır.Görüşler değerlendirilmiş olup, yeni oluşturulan taslak tekrar görüşe gönderilecektir.

—“Denetim Yönetmeliği” taslağı hazırlık çalışmaları sürdürülmektedir.

—“Katı Atıkların Kontrolü Yönetmeliği”nin revizyon çalışmaları sürdürülmekte olup, oluşturulan değişiklik taslağı ilgili kurum ve kuruluşların görüşüne sunulmuştur. Gelen görüşler değerlendirilmektedir.

—20 Mayıs 1993 tarih ve 21586 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “Tıbbî Atıkların Kontrolü Yönetmeliği” ile ilgili değişiklik taslağı üzerinde çalışmalar sonuçlanma aşamasına gelmiştir.Tasarı kısa süre sonra Başbakanlığa gönderilecektir.

—“Toprak Kirliliği Kontrolü ve Toprak Koruması Yönetmeliği” taslağı hazırlık çalışmaları sürdürülmektedir.

—4 Eylül 1988 tarih ve 19919 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “Su Kirliliği Kontrolü Yönetmeliği” revizyon çalışmaları devam etmektedir.

—11 Temmuz 1993 tarih ve 21634 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “Zararlı Kimyasal Madde ve Ürünlerinin Kontrolü Yönetmeliği” revizyon çalışmaları devam etmektedir.

— 23 Haziran 1997 tarih ve 23028 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “Çevresel Etki Değerlendirilmesi Yönetmeliği” değişiklik çalışmaları devam etmektedir.

— 17 Mayıs 1985 tarih ve 18757 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “Çevre Kirliliğini Önleme Fonu Yönetmeliği” revizyon çalışmaları sürdürülmekte olup, hazırlanan değişiklik taslağı Maliye Bakanlığının görüşüne sunulmuştur.

—“Ambalaj Atıklarının Geri Kazanımı ve Dönüşümüne İlişkin Tebliğ” taslağı ile “Çöp Biriktirme Kapları Tebliği” taslağı hazırlık çalışmaları devam etmektedir.

—ÇED ve Ön ÇED Raporu hazırlayacak kuruluşları belirlemek amacıyla “Yeterlik Belgesi Tebliği” Taslağı hazırlık çalışmaları devam etmektedir.

—“3 Nolu Sulak Alanlar Tebliği” 15 Nisan 1998 tarih ve 23314 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.

—10 Eylül 1997 tarihinde 1997/15 sayılı “Çevre Kirliliğinin Kontrolü Genelgesi” yayımlanmıştır.

—24 Ekim 1997 tarihinde ve 1997/19 sayılı “Motorlu Taşıt Egzos Gazlarının Azaltılması Genelgesi” yayımlanmıştır.

—“Gürültü Genelgesi” hazırlanmış olup imza aşamasındadır.

—9 Eylül 1997 tarihinde “Tehlikeli Atık Taşınması” konulu Genelge (97/12) yayımlanmıştır.

—21 Kasım 1997 tarihinde “Petrol Atıkları ve Atık Yağlar” konulu Genelge (97/22) yayımlanmıştır.

—21 Ağustos 1997 tarihinde “Arıtma Tesisleri” konulu Genelge (97/14) yayımlanmıştır.

—30 Mart 1998 tarihinde “Turistik Tesislerin Denetlenmesi” konulu Genelge yayımlanmıştır.

Soru 3. Bakanlığınızın Bakanlar Kuruluna sevk ettiği taslakları liste halinde takdim edebilir misiniz? Taslakların bütçeye katkıları nedir?Rakamsal olarak ifade edilebilir mi?

Yukarıda 1 no’lu soruya verilen cevapta belirtilen Kanun Tasarıları üzerindeki çalışmalar sonuçlandığında Bakanlığımızca Bakanlar Kuruluna sevkedilecektir.

Çevre ile ilgili mevzuat düzenlemelerinin, çevre suçları için öngörülen para cezaları hariç, bütçeye yaptığı katkının rakamsal olarak ifade edilmesi mümkün değildir. Bu düzenlemelerde öngörülen hükümlere uyulması, ülkemizin bir çok yöresinde oluşabilecek çevre kirliliğini önleyecek ve fiyatlandırılması mümkün olmayan çevre değerlerinin korunmasını sağlayacaktır.

Soru 4. 7 Kasım 1997 günlü Resmî Gazete’de yayımlanan 1998 yılı Program Eki’nde yer alan hukukî ve kurumsal düzenlemelerle ilgili olarak;

a) Bakanlığınızın sorumlu kuruluş olduğu proje sayısı nedir ve bu projelerden kaçı hakkında tarafınızdan çalışma yapılmıştır? Bunlar hangi projelerdir?

b) Bakanlığınızın koordinasyon ve işbirliği bakımından ilgili kuruluş olarak kaç projeye katkısı olmuştur? Katkı koyduğunuz projeler nelerdir?

a) 1998 Yılı Program eki “Çevre ile İlgili Hukukî ve Kurumsal Düzenlemeler” başlıklı proje kapsamında Bakanlığımızın sorumluluğunda bulunan düzenlemeler ve bu düzenlemelere ilişkin çalışmalar aşağıda belirtilmektedir;

—2872 sayılı Çevre Kanununda değişiklik yapılması;

“Çevre Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı” hazırlanmış olup halen TBMM Çevre Komisyonunda bir alt komisyon aracılığı ile müzakere edilmektedir.

Hava Kalitesinin Korunması, Su Kirliliği Kontrol, Gürültü Kontrol ve Çevre Kirliliğini Önleme Fonu Yönetmeliklerinin revizyonunun yapılması;

Sözkonusu yönetmeliklerde değişiklik yapılmasına ilişkin çalışmalar devam ettirilmektedir.

—Ulusal Çevre Stratejisi ve Eylem Planında öngörülen idarî ve teknik altyapının oluşturulması;

Etkin bir çevre yönetimi sağlamak amacıyla DPT Müsteşarlığının koordinatörlüğünde, Bakanlığımızın teknik desteği ve ilgili kurum ve kuruluşların katılımı ile yürütülmekte olan Ulusal Çevre Stratejisi ve Eylem Planına nihaî şeklinin verilmesi aşamasına gelinmiştir. Plana son şekli verildikten sonra DPT Müsteşarlığı ile Bakanlığımız arasında imzalanacak bir protokol ile uygulamaya aktarılması sağlanacaktır.

b) 1998 yılı Programı eki “Çevre ile ilgili Kurumsal Düzenlemeler” başlıklı proje kapsamında yer alan ve Bakanlığımızın koordinasyon ve işbirliği bakımından ilgili olduğu projelerle, bu projelere ilişkin çalışmalar şunlardır;

—6831 sayılı Orman Kanununun yeniden düzenlenmesi;

Sorumlu kuruluş olan Orman Bakanlığı tarafından hazırlanan değişiklik tasarısı henüz Bakanlığımızca intikal etmemiştir.

—2863 Sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun yeniden düzenlenmesi;

Sorumlu kuruluş olan Kültür Bakanlığı tarafından hazırlanan değişiklik tasarısı henüz Bakanlığımıza intikal etmemiştir.

—Çevre Veri Tabanı oluşturulması için gerekli kurumsal yapılanmanın oluşturulması;

Bakanlığımızca bu sistemle bütünleşecek bir otomasyon projesi başlatılmıştır.

Soru 5. Bakanlığınızın performansı ile 54 üncü Hükümetin ilgili bakanının performansını istatistikî olarak kıyaslar mısınız?

Mevzuat çalışmaları, yukarıda da değinildiği gibi uzun bir süreçte gerçekleştirilebilmekte ve devamlılık arzetmektedir. Bu itibarla bu konuda bir performans kıyaslaması yapılması yanıltıcı sonuçlar doğurabilecektir.

Bilgilerinize arz ederim.

Dr. İmren Aykut

Çevre Bakanı

 

 

 

birleşim 83’ün sonu