T.B.M.M.

TUTANAK DERGİSİ

 

CİLT : 38

 

23 üncü Birleşim

4. 12. 1997 Perşembe

 

 

 

İÇİNDEKİLER

  I. – GEÇEN TUTANAK ÖZETİ

II. – GELEN KÂĞITLAR

III. – YOKLAMA

IV. – BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI

A) GÜNDEMDIŞI KONUŞMALAR

1. – Batman Milletvekili Musa Okçu’nun, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığının içerisinde bulunduğu duruma ilişkin gündemdışı konuşması ve Sağlık Bakanı Halil İbrahim Özsoy’un cevabı

2. – İstanbul Milletvekili Bülent Tanla’nın, yapılan genel nüfus tespiti ve seçmen kütüklerinin güncelleştirilmesine ilişkin gündemdışı konuşması ve Adalet Bakanı Mahmut Oltan Sungurlu’nun cevabı

3. – Gaziantep Milletvekili Mehmet Bedri İncetahtacı’nın, Türk Hava Kurumundaki gelişmelere ilişkin gündemdışı konuşması

B) TEZKERELER VE ÖNERGELER

1. – Uluslararası İlişkiler ve Dış Politika Enstitüsünün yapacağı toplantıya, bir parlamento heyetiyle icabet edilmesine ilişkin Başkanlık tezkeresi (3/1187)

2. – Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Geçici Başkanlığının, Komisyonun, başkan, başkanvekili, sözcü ve kâtip üye seçimini yaptığına ilişkin tezkeresi (3/1188)

3. – Çevre Komisyonu Geçici Başkanlığının, komisyonun, başkan, başkanvekili, sözcü ve kâtip üye seçimini yaptığına ilişkin tezkeresi (3/1189)

4. – Dilekçe Komisyonu Geçici Başkanlığının, komisyonun, başkan, başkanvekili, sözcü ve kâtip üye seçimini yaptığına ilişkin tezkeresi (3/1190)

V. – KANUN TASARISI VE TEKLİFLERİYLE KOMİSYONLARDAN GELEN DİĞER İŞLER

1. – 625 Sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu ile 222 Sayılı İlköğretim ve Eğitim Kanununun Bazı Hükümlerinin Değiştirilmesi Hakkında 254 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile 625 Sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanununun Bir Maddesinde Değişiklik Yapılmasına Dair 326 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ve Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Raporu (1/71, 1/111) (S. Sayısı : 168)

2. – Ailenin Korunmasına Dair Kanun Tasarısı ve Adalet Komisyonu Raporu (1/597) (S. Sayısı : 335)

3. – Kütahya Milletvekili Mustafa Kalemli, Anavatan Partisi Genel Başkanı Rize Milletvekili Mesut Yılmaz, Doğru Yol Partisi Genel Başkanı İstanbul Milletvekili Tansu Çiller, Demokratik Sol Parti Genel Başkanı İstanbul Milletvekili Bülent Ecevit, Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Antalya Milletvekili Deniz Baykal ile 292 Milletvekilinin; Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 83 üncü Maddesinin Değiştirilmesine Dair Kanun Teklifi ve Anayasa Komisyonu Raporu (2/676) (S. Sayısı : 232)

4. – Emniyet Teşkilâtı Kanununun Bir Maddesinde Değişiklik Yapılmasına Dair 490 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ve İçişleri Komisyonu Raporu (1/217) (S. Sayısı : 132)

5. – Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Romanya Hükümeti Arasında Kültür Merkezleri Kurulması ve Bu Merkezlerin Faaliyeti Hakkında Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor ve Dışişleri komisyonları raporları (1/473) (S. Sayısı : 186)

6. – Tabiî Afetlerden Zarar Gören Vakıf Taşınmazların Afet Öncesi Kiracılarına Kiracılık Hakkı Tanınması ve Gayrimenkul Kiraları Hakkında Kanuna Bir Geçici Madde Eklenmesine Dair Kanun Tasarısı ve Plan ve Bütçe ve Adalet komisyonları raporları (1/680) (S. Sayısı : 396)

7. – Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Çek Cumhuriyeti Hükümeti Arasındaki Hava Taşımacılığı Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm ve Dışişleri komisyonları raporları (1/472) (S. Sayısı : 263)

8. – Kuzey Atlantik Konseyine Taraf Devletler ve Barış İçin Ortaklık Programına Katılan Diğer Devletler Arasında Kuvvetlerin Statüsüne İlişkin Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/589) (S. Sayısı : 361)

9. – Batı Avrupa Birliği, Ulusal Temsilciler ve Uluslararası Görevlilerin Statüsü Hakkında Anlaşmanın, Türkiye Tarafından Batı Avrupa Silahlanma Örgütü Faaliyetleri ile İlgili Olarak Uygulanması ve Buna İlişkin Mektupların Onaylanmasının Uygun Bulunduğu Hakkında Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/591) (S. Sayısı : 365)

10. – Olağanüstü Hâl Bölgesinde ve Kalkınmada Öncelikli Yörelerde İstihdam Yaratılması ve Yatırımların Teşvik Edilmesi ile 193 Sayılı Gelir Vergisi Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı ve Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu (1/660) (S. Sayısı : 392)

VI. – SORULAR VE CEVAPLAR

A) YAZILI SORULAR VE CEVAPLARI

1. – Tokat Milletvekili Hanefi Çelik’in, Meclis kadrosuna alınan geçici görevli personele ilişkin sorusu ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Hikmet Çetin’in yazılı cevabı (7/3561)

2. – Ağrı Milletvekili M.Sıddık Altay’ın, personel atamalarına ilişkin sorusu ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Hikmet Çetin’in yazılı cevabı (7/3562)

3. – İzmir Milletvekili Sabri Ergül’ün,

- Personel alımlarına,

- Personel atamalarına,

ilişkin soruları ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Hikmet Çetin’in yazılı cevabı (7/3563, 7/3930)

4. – Çanakkale Milletvekili Ahmet Küçük’ün, Meclis kadrosuna alınan geçici görevli personele ilişkin sorusu ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Hikmet Çetin’in yazılı cevabı (7/3564)

5. – Siirt Milletvekili Ahmet Nurettin Aydın’ın, TBMM Genel Kurul salonu yenileme projesinin ihalesi ve inşaatı hakkında ileri sürülen iddialara ilişkin sorusu ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Hikmet Çetin’in yazılı cevabı (7/3665)

6. – Konya Milletvekili Veysel Candan’ın, TBMM Genel Kurul salonu yenileme projesinin ihalesi ve inşaatı hakkında ileri sürülen iddialara ilişkin sorusu ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Hikmet Çetin’in yazılı cevabı (7/3674)

7. – Siirt Milletvekili Mehmet Emin Aydın’ın, CHP Genel Başkanının damadının usulsüz olarak milletvekili lojmanlarında oturduğu iddiasına ilişkin sorusu ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Hikmet Çetin’in yazılı cevabı (7/3720)

8. – Balıkesir Milletvekili İsmail Özgün’ün;

- Balıkesir’e bağlı bazı köylerin yoluna,

- Balıkesir İlindeki köy yollarının asfaltlanması için ayrılan ödeneğe,

ilişkin soruları ve Devlet Bakanı Mustafa Yılmaz’ın yazılı cevabı (7/3744,7/3745)

9. – Karaman Milletvekili ZekiÜnal’ın, PKK lideri hakkında DGM’nce açılan davaya ilişkin sorusu ve Adalet Bakanı Mahmut Oltan Sungurlu’nun yazılı cevabı (7/3748)

10. – Çorum Milletvekili Ali Haydar Şahin’in;

- Sakarya ili Sosyal Hizmetler Müdürlüğüne yapılan atamaya

- Ankara-Saray Bakım ve Rehabilitasyon Merkezinin temizlik ve bakım ihalesine,

İlişkin soruları ve Devlet Bakanı Hasan Gemici’nin yazılı cevabı (7/3790, 7/3791)

11. – Ankara Milletvekili Ersönmez Yarbay’ın, Ankara’ya bağlı bazı yerleşim birimlerinin yollarına ilişkin sorusu ve Bayındırlık ve İskân Bakanı Yaşar Topçu’nun yazılı cevabı (7/3798)

12. – Tokat Milletvekili Hanefi Çelik’in, milletvekilleri hakkında basında çıkan iddialarla ilgili olarak bir girişim yapılıp yapılmadığına ilişkin sorusu ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Hikmet Çetin’in yazılı cevabı (7/3909)

I. – GEÇEN TUTANAK ÖZETİ

TBMM Genel Kurulu saat 15.00’te açılarak dört oturum yaptı.

Devlet Bakanı Hasan Gemici, Özürlüler Haftası nedeniyle gündemdışı bir açıklamada bulundu; CHP Antalya Milletvekili Bekir Kumbul, RPDiyarbakır Milletvekili Sacit Günbey, ANAP Eskişehir Milletvekili Mustafa Balcılar, DYP Aksaray Milletvekili Nevzat Köse ve DSP Karaman Milletvekili Fikret Ünlü grupları adına, BBPTokat Milletvekili Hanefi Çelik de partisi adına, aynı konuda görüşlerini belirttiler.

Malatya Milletvekili Ayhan Fırat ve,

Adıyaman Milletvekili Ahmet Çelik’in,

Özürlüler Haftası nedeniyle yaptıkları gündemdışı konuşmalara da Devlet Bakanı Hasan Gemici cevap verdi.

Ankara Milletvekili Yılmaz Ateş ve 25 arkadaşının, üniversitelerdeki öğrenci olaylarının önlenmesi için (10/218),

İçel Milletvekili Oya Araslı ve 19 arkadaşının, kadının statüsünün araştırılarak “Kadınlara Karşı Her Türlü Ayırımcılığın önlenmesi” sözleşmesinin yaşama geçirilmesi için (10/219)

İstanbul Milletvekili Mehmet Sevigen ve 21 arkadaşının, ülkemizde meydana gelen yangınların neden olduğu zararların ve itfaiye teşkilâtının sorunlarının araştırılarak (10/220)

Alınması gereken tedbirleri belirlemek amacıyla birer Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergeleri okundu; önergelerin gündemdeki yerlerini alacağı ve öngörüşmelerinin, sırasında yapılacağı açıklandı.

Adalet; İçişleri; Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor; Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonları Geçici Başkanlıklarının, komisyonların başkan, başkanvekili, sözcü ve kâtip üye seçimine ilişkin tezkereleri;

Kuzey Atlantik Asamblesinde Türkiye Büyük Millet Meclisini temsil edecek Türk Grubu için siyasî parti grup başkanlıklarınca aday gösterilen asıl ve yedek üyelere ilişkin Başkanlık tezkeresi;

Genel Kurulun bilgisine sunuldu.

Madrid’teki Uluslararası Meseleler ve Dış Politika Enstitüsünün, 9 Aralık 1997 tarihinde Madrid’te yapılacak olan Avrupa Birliği Çerçevesinde Türk-İspanyol ilişkileri toplantısına Türkiye Büyük Millet Meclisinden bir parlamento heyetini davetine icabet edilmesine ilişkin Başkanlık tezkeresi ile;

1998 Malî Yılı Bütçe Kanunu Tasarıları ile 1996 Malî Yılı Kesinhesap Kanunu Tasarılarının, Türkiye Büyük Millet Meclisi gündeminin “Özel Gündemde Yer Alacak İşler” kısmında yeralmasına; bütçe görüşmelerine 16.12.1997 Salı günü saat 10.00’da başlanmasına ve bitimine kadar, resmî tatil günleri dahil her gün saat 10.00’dan 13.00’e ve 14.00’ten günlük programın tamamlanmasına kadar devam olunmasına;

Başlangıçta, bütçenin tümü üzerinde gruplar ve hükümet adına yapılacak konuşmaların -hükümetin sunuş konuşması hariç- 1’er saat -bu süre birden fazla konuşmacı tarafından kullanılabilir- kişisel konuşmaların 15’er dakika ile sınırlandırılmasına;

Bakanlık ve daire bütçeleri üzerindeki görüşmelerin İçtüzüğün 72 nci maddesi gereğince 14 turda ve 10 günde tamamlanmasına, 14 üncü turun bitiminden sonra Bütçe Kanunu Tasarılarının maddelerinin oylanmasına;

 

Gruplar ve Hükümet adına yapılacak konuşmaların 1, 3, 4 ve 5 inci turlarda 40’ar dakika, diğer turlarda 30’ar dakika (bu süreler birden fazla konuşmacı tarafından kullanılabilir) kişisel konuşmaların 10’ar dakika olmasına; kişisel konuşmalarda her turda İçtüzüğün 61 inci maddesine göre biri lehte biri aleyhte olmak üzere iki üyeye söz verilmesine ve bir üyenin birden fazla turda söz kaydı yaptırmamasına;

Bütçe görüşmelerinde soruların gerekçesiz ve yazılı olarak Başkanlığa verilmesine ve soru cevap işleminin 20 dakika ile sınırlandırılmasına;

Bütçe görüşmelerinin sonunda gruplara ve hükümete 45’er dakika süre ile söz verilmesine (bu süre iki konuşmacı tarafından kullanılabilir); İçtüzüğün 86 ncı maddesine göre yapılacak kişisel konuşmaların 10’ar dakika olmasına;

3.12.1997 tarihli Gelen Kâğıtlarda yayımlanan ve bastırılıp dağıtılan, Petrol Ofisi Genel Müdürlüğündeki yolsuzluk ve usulsüzlükler konusundaki (10/160) esas numaralı Meclis araştırması komisyonunun 352 sıra sayılı raporunun, gündemin “Özel Gündemde Yer Alacak İşler” kısmında yeralmasına ve görüşmelerinin 9.12.1997 Salı günkü birleşimde yapılmasına ve görüşmelerin tamamlanmasına kadar çalışma süresinin uzatılmasına;

Genel Kurulun 8.12.1997 Pazartesi günü de saat 15.00’ten itibaren çalışmalarını sürdürmesine;

Genel Kurulun 2.12.1997 tarihli 21 inci Birleşiminde gündeme alınması kabul edilen Bayındırlık ve İskân Bakanı Yaşar Topçu Hakkındaki (11/13) esas numaralı gensorunun, gündemin “Özel Gündemde Yer Alacak İşler” kısmında yeralmasına, görüşmelerinin, Genel Kurulun 8.12.1997 Pazartesi günkü birleşiminde yapılmasına ve görüşmelerinin tamamlanmasına kadar çalışma süresinin uzatılmasına;

İlişkin Danışma Kurulu önerileri;

Kabul edildi.

Halen başkanlık divanını oluşturamayan Çevre ve Tarım, Orman ve Köyişleri komisyonlarının, başkan, başkanvekili, sözcü ve kâtip seçimini yapmak üzere toplanacağı gün, yer ve saate ilişkin Başkanlıkça duyuruda bulunuldu.

Gündemin “Kanun Tasarı ve Teklifleriyle Komisyonlardan Gelen Diğer İşler” kısmının :

1 inci sırasında bulunan, 625 Sayılı Özel Eğitim Kurumları Kanunu ile 222 Sayılı İlköğretim ve Eğitim Kanununun Bazı Hükümlerinin Değiştirilmesi Hakkında 254 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile 625 Sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanununun Bir Maddesinde Değişiklik Yapılmasına Dair 326 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye ilişkin Tasarının (1/71, 1/111) (S. Sayısı : 168) üzerinde bir müddet görüşüldü; 3 üncü maddesi kabul edildi, 1 ve 2 nci maddeleri komisyon tarafından geri alındığı için ertelendi;

2 nci sırasında bulunan 132,

3 üncü sırasında bulunan 335,

4 üncü sırasında bulunan 232,

S. Sayılı kanun hükmünde kararnameye ilişkin tasarı, kanun tasarı ve teklifleri, komisyon yetkilileri Genel Kurul salonunda hazır bulunmadıklarından , ertelendi;

5 inci sırasında bulunan, Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü Kanununa Bir Ek Madde Eklenmesine Dair Kanun Tasarısının (1/612) (S. Sayısı : 387), yapılan görüşmelerden sonra;

 

6 ncı sırasında bulunan, Türkiye Cumhuriyeti ile Romanya Arasındaki Serbest Ticaret Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısının (1/611) (S. Sayısı : 359), görüşmelerinden sonra yapılan açık oylama sonucunda,

Kabul edilip kanunlaştıkları açıklandı.

Kanun tasarı ve tekliflerini sırasıyla görüşmek için, 4 Aralık 1997 Perşembe günü saat 15.00’te toplanmak üzere, birleşime 19.00’da son verildi.

Yasin Hatiboğlu Başkanvekili

Levent Mıstıkoğlu Haluk Yıldız Hatay Kastamonu Kâtip Üye Kâtip Üye

 

 

 

II. – GELEN KAĞITLAR No. : 43

4.12.1997 PERŞEMBE

Yazılı Soru Önergeleri

1.- İzmir Milletvekili Sabri Ergül’ün, personel atamalarına ilişkin Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanından yazılı soru önergesi.(7/3930) (Başkanlığa geliş tarihi:11.4.1997)

2.- Ankara Milletvekili Cemil Çiçek’in, Eşber Yağmurdereli’ye ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi.(7/3931) (Başkanlığa geliş tarihi:27.11.1997)

3.-Muğla Milletvekili Zeki Çakıroğlu’nun, 8 yıllık kesintisiz eğitim programı için Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonundan aktarılan kaynağa ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi.(7/3932) (Başkanlığa geliş tarihi:2.12.1997)

4.- Yozgat Milletvekili Abdullah Örnek’in, Kemallı Sulama Barajı inşaatı için ödenek ayrılıp ayrılmadığına ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanından yazılı soru önergesi.(7/3933) (Başkanlığa geliş tarihi:2.12.1997)

5.- Bolu Milletvekili Mustafa Yünlüoğlu’nun, 8 yıllık zorunlu eğitim kapsamında toplanan paralara ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi.(7/3934) (Başkanlığa geliş tarihi:2.12.1997)

6.- Kayseri Milletvekili Recep Kırış’ın, telefonların dinlenmesine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi.(7/3935) (Başkanlığa geliş tarihi:3.12.1997)

Süresi İçinde Cevaplandırılmayan Yazılı Soru Önergeleri

1.-Kayseri Milletvekili Recep Kırış’ın, merkezî vaaz sistemi uygulamasına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi.(7/3675)

2.- Afyon Milletvekili İsmet Attila’nın, Afyon sivil havaalanı terminal binası ihalesine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi. (7/3677)

3.- Nevşehir Milletvekili Mehmet Elkatmış’ın, JİTEM ve jandarma tarafından kullanıldığı iddia edilen yeşil kod adlı kişiye ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi. (7/3678)

4.- Nevşehir Milletvekili Mehmet Elkatmış’ın, üst düzey bir subayın PKK lideri ile görüştüğü yolunda basında yeralan haberlere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi.(7/3679)

5.- Nevşehir Milletvekili Mehmet Elkatmış’ın, özel üniversitelere yapılan hazine yardımlarına ve tahsis edilen gayrimenkullere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi.(7/3680)

6.- Nevşehir Milletvekili Mehmet Elkatmış’ın, Merkez Bankası tarafından bankalara verilen kredilere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi.(7/3681)

7.- Nevşehir Milletvekili Mehmet Elkatmış’ın, devlet içinde varolduğu iddia edilen yasa dışı oluşumlar konusunda MGK’nda görüşme yapılıp yapılmadığına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi.(7/3682)

8.- Sıvas Milletvekili Mahmut Işık’ın, Eşber Yağmurdereli’nin tutuklanmasıyla ilgili iddialara ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi.(7/3686)

9.- İçel Milletvekili D.Fikri Sağlar’ın, Eşber Yağmurdereli’nin tutuklanmasıyla ilgili iddialara ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi.(7/3687)

10.- Amasya Milletvekili Cemalettin Lafçı’nın, sekiz yıllık kesintisiz eğitimi öngören kanunun çarpık kentleşmeye yol açtığı iddiasına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi. (7/3694)

11.- Kayseri Milletvekili Memduh Büyükkılıç’ın, şehirlerarası yollarda alkollü içki satan dinlenme tesislerine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi.(7/3697)

12.- Nevşehir Milletvekili Mehmet Elkatmış’ın, merkezî vaaz sistemi uygulanacağı iddiasına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi.(7/3698)

13.- Hatay Milletvekili Fuat Çay’ın, yeşil kart sahiplerine organ bağışı zorunluluğu getirileceği iddiasına ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi.(7/3684)

14.- Çanakkale Milletvekili Ahmet Küçük’ün, ÖYS sonuçlarının değerlendirilmesine ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi.(7/3688)

15.- Sıvas Milletvekili Abdüllatif Şener’in, Ankara-Gölbaşı Anadolu Lisesi’nin başka bir yere nakline ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi.(7/3693)

16.- Ankara Milletvekili Ersönmez Yarbay’ın, Ankara-Gölbaşı-Karagedik ilköğretim okulu’nun öğretmen ihtiyacına ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi.(7/3695)

17.- Kocaeli Milletvekili Bekir Yurdagül’ün, Hepatit-B hastalığına karşı alınacak tedbirlere ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi.(7/3699)

18.- Erzincan Milletvekili Mustafa Kul’un, İstanbul -Beykoz-Elmalı Barajı sit alanında yapımına başlanan Cübbeli Ahmet Hoca Külliyesi’ne ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi. (7/3700)

19.- İstanbul Milletvekili Ercan Karakaş’ın, öğretim görevlilerinin hükümet kararları hakkında görüş bildirmelerini yasaklayan bir genelge olup olmadığına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi.(7/3701)

20.- İstanbul Milletvekili Ercan Karakaş’ın, Eşber Yağmurdereli’nin gözaltına alınmasına ve Manisa’da lise öğrencilerine işkence yaptıkları iddia edilen polislere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi.(7/3702)

21.- Ankara Milletvekili Eşref Erdem’in, Ankara- Sincan’da bazı okul yöneticilerinin laiklik karşıtı eylemlerde bulundukları iddiasına ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi.(7/3703)

22.- Ankara Milletvekili Eşref Erdem’in, Uğur Mumcu cinayetine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi.(7/3704)

23.- Ankara Milletvekili Eşref Erdem’in, lise birinci sınıfta üst üste iki yıl başarısız olan öğrencilere ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi.(7/3705)

24.- Bursa Milletvekili Turhan Tayan’ın, tarımsal kredi faizlerinin yükseltilmesine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi.(7/3706)

25.- Afyon Milletvekili İsmet Attila’nın, Afyon-Sandıklı Yavaşlar Barajı Projesine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi.(7/3707)

26.- Afyon Milletvekili İsmet Attila’nın, AFJET ve SANJET projelerine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi.(7/3708)

27.- Afyon Milletvekili İsmet Attila’nın, Afyon Kocatepe Üniversitesi Yurt Kompleksi yapımının yatırım programına alınıp alınmadığına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi.(7/3709)

28.- Afyon Milletvekili İsmet Attila’nın, Afyon-Dinar-Dazkırı 2. Bölge Hudut Yolu Projesine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi.(7/3710)

29.- Afyon Milletvekili İsmet Attila’nın, Afyon-Dinar’da memur lojmanı yapımına öncelik verilip verilmeyeceğine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi.(7/3711)

30.- Afyon Milletvekili İsmet Attila’nın, Afyon-Dinar’da depremden zarar görenlere yapılacak yardımlara ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi.(7/3712)

31.- Afyon Milletvekili İsmet Attila’nın, Afyon-Dinar’daki cami inşaatları için talep edilen ödeneğe ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi.(7/3713)

32.- Afyon Milletvekili İsmet Attila’nın, Afyon-Dinar Kilimcilik Eğitim Merkezi’nde görevli usta öğreticilerin birikmiş maaşlarına ve onarım için gerekli ek ödeneğe ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi.(7/3714)

33.- Afyon Milletvekili İsmet Attila’nın, Afyon-Dinar’daki afet konutlarının yoluna ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından yazılı soru önergesi.(7/3717)

34.-Afyon Milletvekili İsmet Attila’nın, Afyon-Dinar’a bağlı Menderes Köprüsü’ne ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından yazılı soru önergesi.(7/3719)

35.-Kayseri Milletvekili Memduh Büyükkılıç’ın, eğitimin sorunlarına ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi.(7/3721)

36.- İstanbul Milletvekili Ercan Karakaş’ın, üniversite sınavlarında mezuniyet yıllarına göre katsayı uygulamasına ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi.(7/3735)

37.- Kahramanmaraş Milletvekili Avni Doğan’ın, Elbistan’ın il yapılıp yapılmayacağına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi.(7/3729)

38.- İstanbul Milletvekili Azmi Ateş’in, Halk Bankası’nca kredi verilen basın kuruluşlarına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi.(7/3730)

39.- İçel Milletvekili D.Fikri Sağlar’ın, öğretmenlerin sorunlarına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi. (7/3733)

 

 

 

 

 

 

BİRİNCİ OTURUM

Açılma Saati : 15.00

4 Aralık 1997 Perşembe

BAŞKAN : Başkanvekili Yasin HATİBOĞLU

KÂTİP ÜYELER : Haluk YILDIZ (Kastamonu), Mehmet KORKMAZ (Kütahya)

 

BAŞKAN – Çalışmalarımızın hayırlara vesile olmasını Cenabı Allah’tan niyaz ederek, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 23 üncü Birleşimini açıyorum.

III.- Y O K L A M A

BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, ad okunmak suretiyle yoklama yapılacaktır; Genel Kurul salonunda hazır bulunan sayın üyelerin yüksek sesle işaret buyurmalarını rica ediyorum.

(Yoklama yapıldı)

BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, toplantı yetersayımız vardır; çalışmalarımıza başlıyoruz.

Gündeme geçmeden önce, gündemdışı söz talebinde bulunan üç değerli arkadaşıma söz vereceğim.

IV. – BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI

A) GÜNDEMDIŞI KONUŞMALAR

1. – Batman Milletvekili Musa Okçu’nun, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığının içerisinde bulunduğu duruma ilişkin gündemdışı konuşması ve Sağlık Bakanı Halil İbrahim Özsoy’un cevabı

BAŞKAN – Sayın Okçu, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığının içerisinde bulunduğu durum hakkında söz istemiştir.

Olumlu mu olumsuz mu, şimdi sizden dinleyeceğiz; buyurun.

Süreniz 5 dakikadır.

MUSA OKÇU (Batman) – Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; bugünlerde, özellikle gazete başlıklarından, Türkiye’nin petrol denizi üzerinde olduğunu öğrenmiş bulunuyoruz. Gündemdışı söz almam da bugünlere rastladığı için, isabet olmuştur.

Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığının 1990 yılından bu yana içine düşmüş olduğu durumu ifade etmek için huzurunuza çıkmış bulunuyorum; Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.

Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı, yurdumuzun ilk millî petrol şirketidir; 1940-1950 yılları arasında MTA’nın sismik, jeofizik ve arazi etütleri sonucu, 1948 yılında Batman’ın Raman Dağında ilk petrolü buldu. Çok kısa bir zamanda, ilkel ve modern olmayan araç gereçlerle, Garzan, Batı Raman, Mağrip, Çelikli, Diyarbakır çevresi, Nusaybin, Adıyaman sahalarında petrol bulundu; yani, Türkiye’de petrolün varlığı ispat edilmiş oldu.

Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı, ilkel araç gereçlerle ve bölge insanının insangücüyle bugünkü hale gelmiştir.

Türkiye Petrollerinin 1990 yılına kadarki çalışmaları küçümsenmeyecek derecede başarıya ulaşmıştır; ancak, 1992 yılından sonra, sondaj öncesi ve sondajlı arama yatırımları askıya alınmıştır, en büyük enerji kaynaklarından olan petrol ve doğalgaz arama stratejisinin hedefleri maalesef saptırılmıştır. Son dört yıl içerisinde petrol arama yatırımları, yeni teknolojinin ülkemize gelmesi, ortak petrol arama anlaşmaları, bizce sonuçsuz kalmıştır veya kulakardı edilmiştir. Örnek verecek olursak, Türkiye Petrolleri saha etütleri 1991’e göre çok geridedir; 1991 yılında jeolojik alanda 140, jeofizik alanda 110’dur; 1995 yılında ise jeolojik alanda 90, jeofizikte ise 80’dir; 1996’da ise bu saha etütleri daha da düşmüştür.

Bu kurumumuz, 1995 yılında bütün Türkiye’de 16 sondaj yapabilmiş, 30 590 metre inebilmiştir; halbuki, 1990 yılında 95 sondajla 200 bin metre, 1991 yılında 90 sondajla 185 bin metre inebilmiştir.

İstatistikî bilgilere göre, aşağıdaki tablo bizi son derece ürkütüyor ve durumun vahameti hakkında fazlasıyla bilgi sahibi oluyoruz; şöyle ki:

Hampetrol üretimi, 1991 yılında 3 milyon 500 bin tondur; 1995 yılında 2 milyon 600 bin tona düşmüş. Doğalgaz üretimi, 1991 yılında 203 milyon metreküpten, 1995 yılında 180 milyon metreküpe düşmüştür. Kuyu tamamlama üretim faaliyetlerinde, 1991 yılında 285 kuyu tamamlanmış olup, bu, 1995 yılında 53’e inmiştir.

Diğer yandan, buna mukabil yatırım ve yatırım karşılığı üretilen işteki garabet de şu tablodan anlaşılıyor: Arama için, 1991 yılında 80 milyar ve buna mukabil 1995 yılında 35 trilyon; üretim için, 1991 yılında 500 milyar ve buna mukabil 1995 yılında 1,6 trilyon; sondaj için yapılan yatırım, 1991 yılında 600 milyar ve buna mukabil 1995 yılında 3,2 trilyon; 1991 yılında toplam yatırım 1 trilyon 900 milyar, buna karşılık üretim 3 milyon 500 bin ton iken, 1992 yılında yapılan toplam 40 trilyonluk yatırıma mukabil 2 milyon 600 tona düşmüştür.

Sayın milletvekilleri, görülüyor ki, Türkiye Petrolleri, dört yıldır, mevcut yapıya yeni yöntemlerle yeni başarılar ekleyeceğine, devamlı düşüş sürecine girmiş bulunmaktadır. Sondaj için verilen noktalar değerlendirilmemiş; Türkiye Petrollerinin elinde 35 sondaj makinesi, yani, kulesi bulunmaktadır.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN – Sayın Okçu, 1 dakika yeter mi efendim?

MUSA OKÇU (Devamla) – Toparlamak için 2 dakika verseniz...

BAŞKAN – Peki, buyurun; ama, lütfen toparlayın.

MUSA OKÇU (Devamla) – Bu kulelerin 15’i Batman’da, 12’si Adıyaman’da, 8’i Trakya yöresindedir. Bu 35 kuleye rağmen, 11 kulede çalışacak sondaj ekibi mevcuttur. Bu ekiplerin 4’ü Batman’da, 5’i Adıyaman’da ve 2’si de Trakya’da bulunmaktadır. Sekiz on yıl öncesine göre ekip sayısı yarıya düşmesine rağmen, bölgedeki bu ekiplerin tamamının çalıştığı vaki olmamıştır. Özellikle Batman bölgesinde son üç yıldır aynı anda iki sondaj çalışmasına dahi rastlanamaz. Bütün bunlara, maalesef, terör ve güvenlik gerekçe gösterilmektedir. Türkiye’nin can damarı ve bölgenin nefes borusu durumundaki Türkiye Petrolleri ve Batman TÜPRAŞ Rafinerisi, güvenlik ve terör gerekçe gösterilerek bu hale getirilemez. Bir kuyunun maliyeti ortalama 500 milyar civarındadır. Güvenlik için, her kuyuya 100 milyar civarında para pekala harcanabilir. Normal bir kuyu kendi kendini altı ayda amorti edebilir. Bu maliyet göz önünde bulundurularak, güvenlik kuvvetleri, artı, ekip, pekala, bu sondaj aramalarını çok iyi bir şekilde yapabilir ve neticeye götürebilir.

Son olarak şunu da eklemek istiyorum: Sanayi Bakanı Sayın Yalım Erez, NTV Televizyonunda, Batman TÜPRAŞ Rafinerisinin kapanabileceği konusunda bir açıklama yapmış, bu açıklaması Batman’da büyük bir infiale sebep olmuştur. Eğer “yanlış anlaşıldı” diyorsa, Sayın Bakanın, en yakın zamanda, en kısa zamanda bunu tavzih etmesini diliyoruz...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN – Sayın Okçu...

MUSA OKÇU (Devamla) – Bağlayayım Sayın Başkan.

BAŞKAN – Bağlayın efendim... Bağlayın...

MUSA OKÇU (Devamla) – Bu konuda tedbir alınmadığı takdirde, bölgede sosyal patlamalara sebebiyet verilecek ve bu sosyal patlamalardan da bu Hükümet sorumlu olacaktır.

Arz ediyorum; Yüce Meclisi, Yüce Heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (RP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Sayın Okçu, teşekkür ediyorum.

Gündemdışı konuşmaya cevap vermek üzere, Sayın Sağlık Bakanımız söz istemişlerdir.

Sayın Bakan, buyurun. (ANAP sıralarından alkışlar)

REFİK ARAS (İstanbul) – En sağlıklı da Sağlık Bakanı verir!..

BAŞKAN – Efendim, Hükümet adına cevap verecek; Sağlık Bakanı da verir, Spor Bakanı da verir.

SAĞLIK BAKANI HALİL İBRAHİM ÖZSOY (Afyon) – Hem de sağlıklı bir cevap olacak.

BAŞKAN – Hayır, o tarafını bilemem; onu cevaptan sonra göreceğiz Sayın Bakan; sağlıklı mı değil mi, onu bilmiyorum ben.

SAĞLIK BAKANI HALİL İBRAHİM ÖZSOY (Afyon) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Batman Milletvekili Sayın Musa Okçu’nun Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığının 1990 yılından bu yana durumu hakkında gündemdışı konuşmasına cevap vermek üzere huzurlarınızdayım; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Sayın Okçu, konuşmasında, gayet güzel, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığının tarihçesinden bahsederek, kronolojik bir açıklama yaptılar, özellikle 1992 yılından itibaren sondajların askıya alındığı ve doğalgaz aramalarının da saptırıldığı iddiasında bulundular ve verdikleri rakamlara göre, 1991’de 90 sondaj yapıldığını, 1995’te de 16 sondaja inildiğini ifade buyurdular. Doğrudur; yalnız, bunu, şuna veya buna bağlamaktan ziyade, genel bir çerçeve içerisinde görmekte fayda vardır.

Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı, yatırımlarını, aramalarını ve üretimini bütçe sınırları içerisinde planlarken, konuyu, petrolcülüğün bilimsel ve ekonomik gerçekleri ışığında ele almaktadır. Yalnız ülkemizde değil, tüm dünyada petrol yatırımları, bölge ve sahalar itibariyle belirli değerlendirme süreçlerine bağlı olarak, artan veya azalan eğriler çizmektedir. Bu olgu kaçınılmazdır. Aksi takdirde, yeterli değerlendirme yapılmadan öngörülen yatırımlar boşuna olmaktadır. Bu eğrilerin son yıllarda bir düşüş periyodu içinde olması ilk değildir, eski yıllarda da bu olgu vardı; daha sonra alınan tedbirlerle eğri yükseltilmiştir. Ancak, son yıllarda bu gerçeklere ilave olarak başka olumsuzlukların da etkili olduğunu arz etmek isterim.

Güvenlik nedeniyle yeterli arazi çalışmaları yapılamamaktadır; bunu, özellikle güneydoğu bölgesi için söylüyorum. Önçalışmaların böyle bir nedenle kısıtlanması, lokasyon üretime olumsuz etkileri gündeme getirmiştir.

Yine, güvenlik sorunu nedeniyle, üretilmiş bulunan mevcut lokasyonlarda sondaj arama çalışmaları sınırlandırılmıştır. Bu olgu, yalnız Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığını değil, diğer şirketleri de olumsuz şekilde etkilemektedir. Yani, Sayın Okçu’nun iddia ettiği gibi, diğer şirketler, sondaj faaliyetlerini, üretim faaliyetlerini artırmış da, buna mümasil olarak, paralel olarak, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığında bir azalma var değildir.

Ülkemizin ekonomik gerçekleri, bütçe olanaklarını sınırlamış, tasarruf tedbirlerini zorunlu hale getirmiştir. Bu konu, doğal olarak, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığının faaliyetlerini de etkilemiştir. Yalnız güneydoğu ve özellikle Batman bölgesinde değil, diğer yörelerde de kapasitenin tam olarak kullanımı, genel olarak darboğazların açılmasına bağlıdır.

Özellikle Batman bölgesinin, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı için ayrı bir yeri ve değeri de vardır; buranın başka nedenlerle kasıtlı olarak ihmali hayal bile edilemez. Koşullar elverdikçe, bütçe ve ekonomik koşullar düzeldikçe, bilimsel ve teknolojik gerçekler Türkiye’ye getirildikçe, yatırımlar devam edecek, hızlandırılacak ve eski trende ulaşılmaya çalışılacaktır.

Beni dinlediğiniz için teşekkür ediyorum; saygılar sunarım. (Alkışlar)

BAŞKAN – Sayın Bakan, teşekkür ediyorum.

2. – İstanbul Milletvekili Bülent Tanla’nın, yapılan genel nüfus tespiti ve seçmen kütüklerinin güncelleştirilmesine ilişkin gündemdışı konuşması ve Adalet Bakanı Mahmut Oltan Sungurlu’nun cevabı

BAŞKAN – Sayın Tanla, son sayımla ilgili olarak söz talebinde bulundunuz. (CHP sıralarından alkışlar)

Galiba, sayımın mahiyetini ve bir de kamuoyunun nerelerde olduğunu ifade edeceksiniz. Şimdi dinleyeceğiz; buyurun efendim.

BÜLENT H. TANLA (İstanbul) – İfade etmeye çalışacağım.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 30 Kasım günü yapılan genel nüfus tespiti ve seçmen kütüklerinin güncelleştirilmesi çalışması, birçok soru ve kuşkuyu da beraberinde getirerek tamamlanmış bulunmaktadır. Bu soru ve kuşkulardan bir kısmına huzurunuzda değinmek üzere, gündemdışı söz almış bulunuyorum.

Şimdi, bu tür her çalışmayı, kendi hedef, çerçeve ve yapısı içinde değerlendirmenin doğru olacağı kanaatindeyim. Bu tür çalışmalarda harcanan kaynakla gereken verim alınamamışsa eğer, bunu da hem bir yurttaş hem de bir milletvekili olarak ifade edip gündeme getirme gerekliliğinin ortaya konulmasını savunmaktayım.

Genel Nüfus Tespiti Yapılması ve Seçmen Kütüklerinin Güncelleştirilmesi Hakkında Kanun Teklifinin 1 inci maddesi üzerinde 30 Temmuz günü söz alarak bu kürsüde sizlerle bazı konuları paylaşmıştım. Bu sözümde, bu tip çalışmanın, tek elden, iki ayrı kurumun yetkililerinin veya sorumlularının gitmesi yerine -hem eğitim hem de kaynak israfı bakımından- tek merkezden yapılmasının yararlarına değinmiştim.

Şimdi, bu tip araştırmalarda en önemli konu, bilgi toplama safhasındaki bilgi toplayıcılarının, yani anketçilerin eğitimi ve bilgileri doğru elde etmesiyle ilgilidir. Görülmektedir ki, 600 bin sayım görevlisinin aynı çap, aynı düzey ve aynı ehliyette olmadığı, tablolarla ilgili bazı soruları bazılarının sorduğu, bazılarının sormadığı ve farklı soruların farklı biçimde sorulması sonucunda elde edilen bilgilerin de farklı olduğu sonucuna varılmıştır.

Şimdi, burada, standart bir eğitimin yapılmamış olduğu ve bu eğitimin sağlıklı biçimde yapılmamasından dolayı da bazı bilgilerin hatalı ve eksik olduğu gerçeği ortadadır.

Diğer bir husus da, kamuoyu ve medyanın, haklı bir duyarlılıkla üzerinde durduğu, kadınların mesleklerinin sorulmamış olmasıdır. Burada, her ne kadar, İstatistik Enstitüsü tarafından açıklanan, hane halkının mesleklerinin tespiti yönünde tek bir birim olarak ele alınması konusu ortaya konulmakta ise de, bu konu, çok daha çağdaş, çok daha açık, çok daha sağlıklı biçimde ele alınarak çözümlenmesi gereken bir konu olabilirdi.

Bir başka konu da, sokak, pafta, haritalama gibi numerotaj dediğimiz çalışmaların hata ve eksikliklerinden kaynaklanarak birtakım yerlerin sayılmaması ve bazı vatandaşlarımızın bu tespitte yer alamaması sorunudur.

Şimdi, bu tip eksiklikleri, itirazları, mülkî idare amirinin yetkisinde vereceği bir kararla, Devlet İstatistik Enstitüsünün sayılmayan vatandaşları sayması yoluyla giderebilir ve doğru sonuçlara varabiliriz.

Dünya Özürlüler Haftasında, bütün özürlü kardeşlerime buradan sevgilerimi iletiyorum.

30 Kasım Pazar günkü çalışmada, özürlülerle ilgili anakütle tespitine yönelik yaklaşım, gerekli ve doğru bir yaklaşımdır. Bundan sonra konunun karakteristiklerine yönelik ayrıntılı araştırma çalışmasının örnekleme yöntemiyle yapılması doğrudur. Dün, Sayın Bakan Hasan Gemici’nin açıklamalarından, bu çalışmayı yapacağını sevinerek öğrenmiş bulunmaktayız.

Şimdi, çok önemli bir konuya değinmek istiyorum.

Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; 1980 yılındaki sayımda sorulan ve sonuçlarda yer alan, 1985 yılındaki sayımda sorulan, fakat, birtakım engeller sonucunda raporlarda yer almayan ve 1990 yılındaki sayımda sorulmayan iki soruyu dikkatinize sunmak istiyorum. Bu sorular, şu anda Türkiye’de çok önemli konuların tartışılmasına yardımcı olacak sorulardır. Birinci soru: Evin içinde ve aile arasında konuştuğunuz dil nedir? Bu soru, 1985 yılında sorulmuş, fakat, değerlendirmeye alınmamıştır; 1990 yılındaki sayımda ise bu soru çıkarılmıştır. Bu sorunun cevap faktörleri “Türkçe değil ise, belirtiniz” şeklinde açık soru biçimindedir. Yani, bu tür bir soruya, bu tür bir bilgiye çok ihtiyacımız olduğu bir dönemdeyiz. İkinci soru ise dinle ilgilidir. Müslüman ve Musevîler için sadece “dininizi belirtiniz” sorusu sorulurken, mezhep tespiti “Katolik, Ortodoks, Protestan ve Gregoryen” faktörleriyle, sadece Hıristiyanlar için yapılmaktadır...

BAŞKAN – Sayın Tanla, size de 2 dakika eksüre veriyorum; lütfen toparlayın efendim.

BÜLENT H. TANLA (Devamla) – Çok teşekkür ederim.

Şimdi, son nüfus sayımında, yani, 1990 sayımında, sorular arasında, anadil, din ve mezhep soruları maalesef yer almamıştır. Bu durum, her türden spekülasyona açık bir konudur; çok sayıda farklı veri, bilgi ortada dolaşmaktadır. Ülkemiz için son derece önem taşıyan bu konuda Devlet İstatistik Enstitüsü verilerinin dışında neye güvenebileceğimizi sizlere sormak istiyorum; bu veriler, nüfus sayımı yoluyla elde edilemeyecekse nasıl tespit edilecektir?

Bakın, bilmekteyiz ki, bazı sayılar ve veriler, kullanıcıları tarafından maalesef abartılmaktadır. Bizim yaptığımız tahminlere göre, Türkiye nüfusunun, 64-65 milyonun üzerinde olacağı tahmin edilmektedir; fakat, ön veriler, bunun 63 milyon 500 bin ilâ 64 milyon arasında ve tahminlerin altında kalacağını göstermektedir. Bu da, bu tür bilgilerin gerçek verilere dayanarak elde edilmesinin gerekliliğini ortaya koymaktadır.

Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; kısaca toparlamak gerekirse, planlama ve eğitim zayıflığı, numerotajdaki hatalar, soruların hazırlanış biçimi ve acendasındaki yetersizlik gibi konularla, az önce ifade ettiğim genel nitelikli noktaları da eklersek, 2000 yılında örnekleme yöntemiyle yapılacağı belirtilen çalışmalara yönelik veri tabanı çalışmalarını, bu hataları gidererek yapmamız, gelecek verileri elde etmemiz açısından çok daha yararlı olacaktır.

Bundan sonraki sayımda bu sakıncaları gidermemizin tartışılmaz bir gereklilik olduğunu belirterek konuşmama son veriyorum Sayın Başkan.

Teşekkür eder, Yüce Heyeti saygılarımla selamlarım. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Sayın Tanla, teşekkür ediyorum.

Gündemdışı konuşmaya cevap vermek üzere, Adalet Bakanı Sayın Sungurlu; buyurun.

ADALET BAKANI MAHMUT OLTAN SUNGURLU (Gümüşhane) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Sayın Bülent Tanla’nın nüfus sayımı ve seçmen yazımıyla ilgili gündemdışı konuşması üzerine söz almış bulunmaktayım.

Sayın Tanla, mesleği itibariyle bu hususta mütehassıs bir arkadaştır, düşünceleri vardır; daha önce de bunları, gerek Parlamentoda bu kürsüde gerek dışarıda bize aktardı; biz, o fikirlerinden, o düşüncelerinden, kanun çalışmaları sırasında istifade ettik.

Değerli milletvekilleri, kanun yapılırken şu mesele gündeme geldi; nüfus sayımı ayrı mı yapılsın; yoksa, nüfus sayımıyla seçmen yazımı bir elden mi, bir tek memur aracılığıyla mı yapılsın... Hemen seçimlerin, Hükümetin kurulmasının arifesinde gündeme gelen, o zaman, Parlamentonun, bu kanunun mutlak çıkması hususundaki acil bir ısrarı vardı; o da nazarı itibare alınarak bu iş müzakere edildi ve devlet memurları -gerek Devlet İstatistik Enstitüsü gerek Yüksek Seçim Kurulu- bu işi çok kısa zamanda yapamayacakları üzerinde ısrarla durmalarına karşılık, en kısa zamanda yapmaları ısrarı ve Yüce Meclisin o mevzudaki tutumu üzerine, 1997 yılı içerisinde bu tespitlerin yapılması kararlaştırılmış ve asgarî zaman kullanılmıştır.

Bu görüşmelerde, tasarruf sebebiyle, iki işlemin bir arada yapılması hususu, bütün siyasî partiler tarafından ve tayin edilen müşterek komisyonda ısrar edilmiş olmasına rağmen, Devlet İstatistik Enstitüsü ve diğerleri, bunu bir arada yapamayacaklarını ısrarla söylemişler ve onların kendi kapasiteleri itibariyle, bir arada yapamayacaklarını söylemeleri karşısında, bu, bu şekilde yapılmıştır.

Tabiî, bizden istedikleri süre çok daha genişti ve bu, bir nüfus sayımı da değil, bir nüfus tespiti şeklinde yapılmıştır “çünkü, bir nüfus sayımı yaptığımız takdirde, 80 sual sormamız lazım; bu hazırlıkları, bu kısa süre içerisinde tamamlayamayız” diye de ifade etmişlerdir.

Şunu söylemek istiyorum: Gerek Devlet İstatistik Enstitüsü gerek Yüksek Seçim Kurulu, Parlamentodan teşekkül eden, siyasî partilerden teşekkül eden özel komisyonların ısrarı üzerine, bu zaman içerisinde, bu tespitleri yapmışlardır. Biz, kendilerine teşekkür ediyoruz; ancak, Sayın Tanla’nın bugün ifade ettiği hususlar da ve bundan sonra ileri sürülecek hususlar da, daha sonra yapılacak tespitlerde mutlaka nazarı itibara alınacaktır.

Hanımların mesleklerinin sorulmayışı, kamuoyunda, fevkalade haklı bir tepkiye sebep olmuştur. Sayın Tanla da, bu haklı talebi kürsüden dile getirmiştir; biz, kendisine buradan teşekkür ediyoruz ve bu eksikliğin giderilmesi lazım geldiğini ifade ediyoruz ve Yüce Meclise saygılar sunuyoruz. (ANAP, DSP ve CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Sayın Bakan, teşekkür ediyorum.

3. – Gaziantep Milletvekili Mehmet Bedri İncetahtacı’nın, Türk Hava Kurumundaki gelişmelere ilişkin gündemdışı konuşması

BAŞKAN – Sayın Bedri İncetahtacı, Türk Hava Kurumundaki son gelişmelerle ilgili olarak gündemdışı söz talebiniz var; buyurun efendim. (RP sıralarından alkışlar)

MEHMET BEDRİ İNCETAHTACI (Gaziantep) – Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; hepinizi hürmetle selamlıyorum.

Türkiye’nin, bir hukuk devleti olduğunu, biz siyasîler başta olmak üzere, akademisyenler, bürokratlar sık sık vurgularız. Eğer, gerçekten Türkiye, bir hukuk devletiyse -ki, ben hâlâ öyle olduğuna inanıyorum- neden, böyle bir cümleyi sık sık vurgulama ihtiyacını hissederiz. Bunun sebebi, bana kalırsa, bazı kurumların ve bazı kurumlardaki yine bazı yöneticilerin, hukukdışı yollara başvurmuş olmalarıdır. İşte bunlar, âdeta bizim, Türkiye bir hukuk devletidir, herkes haddini bilsin deme mesajını gönderme zorunluluğumuzu üzerimize getirmektedir.

Bakınız, bugün -bir tek cümleyle değinmek istiyorum- Radyo ve Televizyon Üst Kurulunun Sayın Başkanının istifaya zorlanması hadisesini yaşıyoruz; kim, bunun hukuka uygun olduğunu söyleyebilir; bu, asla hukukî değildir, hukukdışıdır. Hür iradeyle seçilmiş bir başkanın, kim olursa olsun, hangi cihet olursa olsun, onun, manen istifaya zorlanmasını, ben, Refah Partisi Grubu adına ve şahsım adına protesto ediyorum. (RP sıralarından “Bravo” sesleri, alkışlar)

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Türk Hava Kurumu da, maalesef, bize, Türkiye bir hukuk devletidir sözünü hatırlatmak konusunda çok fazla malzeme veren bir kurum olarak çıkıyor. Biraz sonra sayacağım, maddî konularda, bu kurumla ilgili çok büyük iddialar var, hem de bu iddialar, öyle sıradan insanlar tarafından değil, yüksek dereceli bürokratlar tarafından ileri sürülen iddialar; ama, ben, bunlardan daha önemli olan bir şeyi vurgulamak istiyorum önce:

Türk Hava Kurumunun Genel Başkanı Sayın Atila Taçoy, hepinizin bildiği gibi, her kurban bayramı gelişinde, âdeta, halkına meydan okurcasına, kesmiş oldukları kurbanların derilerini Türk Hava Kurumuna vermeye mecbur olduklarını, bunu yapmayanların suçlu olduklarını ifade eden bir eda ile televizyonlarda ve radyolarda konuşmalar yapmakta ve gazetelere beyanat vermektedir.

EMİN KARAA (Kütahya) – Yasal olarak var...0

MEHMET BEDRİ İNCETAHTACI (Devamla) – Bence, asıl üzerinde durulması gereken husus, bu Başkanın, bu psikolojiyi, nereden, hangi unsurlardan elde etmiş olduğudur.

Bakınız, bir cümlesini buradan okumak istiyorum, 20. 04. 1997 tarihli Sabah Gazetesinde, kendisine, Türk Hava Kurumunda, genelde neden askerleri çalıştırıyorsunuz, sivilleri çalıştırmıyorsunuz diye sual edildiğinde, bakın nasıl cevap veriyor: “İşletme ve muhasebe müdürüm sivil; ama, bir şey söyleyeyim mi, benim namuslu insanlara ihtiyacım var, sivilde bu kadar terbiyeli ve namuslu insan bulamıyorum” diyor, Sayın Taçoy.

Bu cümlenin altını çizmek istiyorum ve Hükümetimizden de, bu cümlenin ne manaya geldiğini Sayın Başkana sormalarını rica ediyorum; tekrar ediyorum: “Sivilde bu kadar namuslu ve terbiyeli insan bulamıyorum.”

Biraz sonra sayacağım ekonomik konudaki iddialardan -bana göre- daha çok önemlisi, bu insanın bu haletiruhiye ile konuşma gücünü, kimden ve nasıl aldığıdır. Değerli milletvekilleri, bizim üzerinde durmamız gereken önemli bir konu da bu olmalıdır.

Bakınız, kendisini “ben, bir sivil generalim” diye isimlendiren bu insan hakkında, Hava Kuvvetleri Komutanlığı Kurmay Başkanı Korgeneral Cumhur Asparuk’un ve yine, Türk Hava Kurumundaki çeşitli şube başkanlarının iddia ettiği yolsuzluklar üzerinde durmak istiyorum: Hava Kuvvetleri Komutanlığı Kurmay Başkanı Korgeneral Cumhur Asparuk “eğer, bu iddialarımın aksi ispat edilirse, ben, rütbelerimi sökerim” diyor.

Nedir bu iddialar, onların üzerinde çok kısa durmak istiyorum: Her kurban bayramını millete zehir eden, her kurban bayramında milletin bayram yapacağı yerde, âdeta, bu adam yine ne konuşacak da bayramımız rezil olacak, zehir olacak diye beklediğimiz bu insan hakkındaki birinci iddia, kurban derileri ve zekâtlardan elde edilen gelirde payı bulunan Kızılay ve Çocuk Esirgeme Kurumu gibi kurumlara paylarının ödenmemiş olduğudur.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN – Sayın İncetahtacı, toparlayınız lütfen.

TEVHİT KARAKAYA (Erzincan) – Çok önemli bir konu Sayın Başkan...

BAŞKAN – Efendim, burada söylenen her konu önemli; rica ediyorum...

Size eksüre veriyorum; buyurun.

MEHMET BEDRİ İNCETAHTACI (Devamla) – Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Kurban derileri ve zekâtlardan elde edilen gelirde payı bulunan Kızılay ve Çocuk Esirgeme Kurumunun payları ödenmemiştir. Bu, birinci iddiadır ve bu çok önemli bir iddiadır; çünkü, ibadetle alakalı bir meseledir. İbadetin mütemmim cüzü olduğunu iddia etmektedir Türk Hava Kurumu ve “ben, sizden bunu emanet olarak alıyorum ve sizin kabul edeceğiniz gibi, fakir çocuklara bunu tevdi edeceğim” demektedir; ama, yerine gelmemektedir.

İkincisi, Türk Hava Kurumunda, kendi içtüzüğüne aykırı olarak büyük borçlanmalar yapılmıştır. Bu borçlanmalar neticesinde Kurum çok büyük oranlarda zarara uğratılmıştır. Şu anda, sadece, 1995 senesinde iştirak gelirlerinden yüzde 400 oranında zarar meydana gelmiştir.

Bakınız, bu Kurumun asıl görevi, Türk havacılığını güçlendirmek olduğu halde ve bununla beraber, Türkiye’nin en büyük problemi olan orman yangınlarını asgarî ölçülerde de olsa kontrol altına alacak yangın uçaklarını Kuruma alması gerekirken, başka çeşit uçakları bünyesine almakta ve kendisine “bu uçakları almayın, şu uçakları alın” diyen teknik raporları da kale almamaktadır.

Yine, Yunanistan ve Fransa’nın düzenlemeye dahi lüzum görmediği, hiçbir uluslararası ciddiyeti olmayan hava olimpiyatlarını düzenleyerek, Kuruma 45 milyon dolarlık bir ekyük getirmişlerdir ve çok büyük miktarlarda krediler alınmıştır; bu kredilerin de akıbeti henüz belli değildir, bu konuda da çok ciddî spekülasyonlar vardır.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

M.ERDOĞAN YETENÇ (Manisa) – Mercümek’e gel, Mercümek’e!..

M.BEDRİ İNCETAHTACI (Devamla) – Sayın Başkanım, bitiriyorum, özür dilerim.

BAŞKAN – Efendim, lütfen toparlayın.

M.BEDRİ İNCETAHTACI (Devamla) – Muhterem milletvekilleri; bu iddiaları uzatmak mümkündür.

Hükümetimizden ricam, bu konunun üzerinde hassasiyetle durulması. Korgeneralin iddia ettiği gibi, eğer, bunlar rütbeleri sökecek kadar gerçeğe yakınsa, bunun üzerine gidilmesi; bu bir.

İkincisi de, Türkiye’de hiçbir kişinin, halkın önüne geçerek, halka yukarıdan bakarak, “ben sivil generalim” diyerek, halka meydan okumaya hakkı olmadığı da söylenmeli ve buna haddi bildirilmelidir.

Bu vesileyle, Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. (RP ve DYP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Sayın İncetahtacı, gerçekten yararlandık; teşekkür ediyorum.

Gündemdışı konuşmaya cevap verecek Sayın Bakan?.. Yok.

Böylece, gündemdışı konuşmalar tamamlanmış oldu.

SALİH KAPUSUZ (Kayseri) – Sayın Başkan...

BAŞKAN – Sayın Kapusuz, bir talebiniz mi var?

SALİH KAPUSUZ (Kayseri) – Var, Sayın Başkanım.

BAŞKAN – Buyurun efendim.

SALİH KAPUSUZ (Kayseri) – Sayın Başkan, biraz önce, değerli arkadaşımız, kamuoyunda ciddî bir şekilde tartışılan, medyada yer alan, gazetelerde yazılan çok ciddî bir konuyla ilgili Türkiye Büyük Millet Meclisinde hakikaten önemli bir konuşma yapmıştır. Bu konuda Parlamentonun bilgisi, hakikaten tatmin edilecek şekilde de teyit edilmesi lazım. Hükümetin de bu alanda, daha öncesinden kendisine verilen bilgi muvacehesinde, burada bir açıklama yapması, katkı açısından çok büyük önem arz ettiğini ifade ediyor, zabıtlara geçmesini hatırlatıyorum Sayın Başkan.

BAŞKAN – Teşekkür ederim.

Sayın Kapusuz, Hükümet onun gereğini mutlaka yapacaktır.

ÜLKÜ GÜNEY (Bayburt) – Sayın Başkan, madem öyle, ben de bir şey söyleyeyim.

BAŞKAN – Buyurun.

ÜLKÜ GÜNEY (Bayburt) – Sayın Başkan, İçtüzüğümüz açıktır; zatıâliniz bunu çok iyi bilirsiniz; bakanlar istedikleri takdirde cevap verirler; bugün verirler, yarın verirler, kamuoyuna her zaman açıklarlar. Burada bunu ifade etmenin bir anlamı yok.

BAŞKAN – Tabiî, Sayın Güney.

AYHAN FIRAT (Malatya) – Sayın Başkan...

BAŞKAN – Buyurun Sayın Fırat.

AYHAN FIRAT (Malatya) – Bu kadar ehemmiyetli görüyorlarsa, bir araştırma önergesi verirler, konuyu getirirler. Bu kadar basit.

BAŞKAN – Tabiî. Hay ceddinize rahmet olsun; bak, en güzeli bu.

SALİH KAPUSUZ (Kayseri) – Sayın Başkan...

BAŞKAN – Tamam efendim.

Sayın Güney, bakın, bir konsensüs sağladık, ne güzel oldu.

SALİH KAPUSUZ (Kayseri) – Sayın Başkan, çok güzel oldu da.

BAŞKAN – Tamam efendim.

SALİH KAPUSUZ (Kayseri) – Bir cümle arz etmek istiyorum

BAŞKAN – Efendim, rica ediyorum...

SALİH KAPUSUZ (Kayseri) – Bizim buradaki bütün arzlarımıza, her nedense iktidara mensup grup başkanvekilleri bir cevap vermek zorunluğunu hissediyorlar; böyle bir usul yok efendim; bizim muhatabımız Hükümet; Hükümet konuşsun...

BAŞKAN – Sayın Kapusuz... Sayın Kapusuz...

ÜLKÜ GÜNEY (Bayburt) – Sayın Başkan...

BAŞKAN – Ben uyarıyorum efendim; rica edeyim...

ÜLKÜ GÜNEY (Bayburt) – Efendim, gereksiz her türlü konuşmaya biz cevap veririz.

BAŞKAN – Tamam efendim.

SALİH KAPUSUZ (Kayseri) – Onun gereği bize aittir efendim. Biz Hükümet üyesi konuşsun diyoruz.

BAŞKAN – Sayın Kapusuz, bir talebiniz olduğunu düşünerek talebinizi aldım, artık mesele tamamdır. Bundan sonraki tavrınız usulsüz.

SALİH KAPUSUZ (Kayseri) – Sayın Başkan, usullere uygun; kati surette usulsüz değil.

BAŞKAN – Sayın Kapusuz, ifade edeceğinizi ifade ettiniz. Başka ne var ortada?

SALİH KAPUSUZ (Kayseri) – Bir şey yok.

BAŞKAN – Tamam...

SALİH KAPUSUZ (Kayseri) – Ama, o sözü arkadaşlarımıza söyleyeceksiniz. Ben burada bir milletvekili olarak söz alıyorum.

ÜLKÜ GÜNEY (Bayburt) – Biz de milletvekiliyiz.

BAŞKAN – Sayın Güney, tamam efendim.

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığının bir tezkeresi vardır; okutup bilgilerinize sunacağım:

B) TEZKERELER VE ÖNERGELER

1. – Uluslararası İlişkiler ve Dış Politika Enstitüsünün yapacağı toplantıya, bir parlamento heyetiyle icabet edilmesine ilişkin Başkanlık tezkeresi (3/1187)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kuruluna

Madrid’teki Uluslararası İlişkiler ve Dış Politika Enstitüsünün “AB Çerçevesinde Türk-İspanyol İlişkileri” toplantısı ile ilgili davetine istinaden Türkiye Büyük Millet Meclisini temsilen bir Parlamento Heyetinin 8-10 Aralık 1997 tarihleri arasında, söz konusu davete icabet etmesi, Türkiye Büyük Millet Meclisinin Dışilişkilerinin Düzenlenmesi Hakkındaki 3620 sayılı Kanunun 9 uncu maddesi uyarınca, Genel Kurulun 3 Aralık 1997 tarihindeki 22 nci birleşiminde kabul edilmiştir.

Heyeti oluşturmak üzere siyasî parti gruplarının bildirmiş olduğu isimler, adı geçen kanunun 2 nci maddesi uyarınca Genel Kurulun bilgilerine sunulur.

Kamer Gen

Türkiye Büyük Millet Meclisi

Başkanı Vekili

Adı Soyadı İli

Arif Ahmet Denizolgun (Antalya)

Kâmran İnan (Bitlis)

Ayfer Yılmaz (İçel)

Birgen Keleş (İzmir)

Mümtaz Soysal (Zonguldak)

BAŞKAN – Bilgilerinize sunulmuştur.

Komisyonların başkan, başkanvekili, sözcü ve kâtip seçimlerine ilişkin tezkereleri vardır; okutup, bilgilerinize sunacağım.

2. – Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Geçici Başkanlığının, komisyonun, başkan, başkanvekili, sözcü ve kâtip üye seçimini yaptığına ilişkin tezkeresi (3/1188)

4.12.1997

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu, başkan, başkanvekili, sözcü ve kâtip seçimi için 4.12.1997 Perşembe günü saat 10.00’da 23 üye ile toplanmış ve yapılan seçim sonucunda aşağıda adı, soyadı ve seçim bölgeleri gösterilen üyeler, hizalarında belirtilen oylarla Başkan, Başkanvekili, Sözcü ve Kâtipliğe seçilmişlerdir.

Bilgilerinize arz ederim.

Saygılarımla.

Ömer Naimi Barım

Elazığ

Komisyon Geçici Başkanı

 

Başkan : Zeki Çakan (Bartın) 14 Oy

Başkanvekili : Necati Albay (Eskişehir) 14 Oy

Sözcü : Nuri Yabuz (Afyon) 14 Oy

Kâtip : Kâzım Üstüner (Burdur) 14 Oy

BAŞKAN – Bilgilerinize sunulmuştur.

Bir tezkere daha var; okutuyorum:

3. – Çevre Komisyonu Geçici Başkanlığının, komisyonun, başkan, başkanvekili, sözcü ve kâtip üye seçimini yaptığına ilişkin tezkeresi (3/1189)

4.12.1997

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Türkiye Büyük Millet Meclisi Çevre Komisyonu, başkan, başkanvekili, sözcü ve kâtip seçimi için 4.12.1997 Perşembe günü saat 10.00’da toplanmış, kullanılan 21 adet oy pusulasının tasnifi sonucu, aşağıda ad ve soyadı belirtilen üyeler, karşılarında gösterilen oyları alarak Başkan, Başkanvekili, Sözcü ve Kâtip seçilmişlerdir.

Bilgilerinize sunulur..

Saygılarımla.

Emin Kul

İstanbul

Çevre Komisyonu Geçici Başkanı

Başkan : Ali Rıza Bodur (İzmir) 14 Oy

Başkanvekili : Yusuf Ekinci (Burdur) 15 Oy

Sözcü : Fevzi Aytekin (Tekirdağ) 19 Oy

Kâtip : Hüsnü Sıvalıoğlu (Balıkesir) 18 Oy

BAŞKAN – Bilgilerinize sunulmuştur.

Bir tezkere daha var; okutuyorum:

4. – Dilekçe Komisyonu Geçici Başkanlığının, komisyonun, başkan, başkanvekili, sözcü ve kâtip üye seçimini yaptığına ilişkin tezkeresi (3/1190)

4.12.1997

Türkiye Büyük Millet Meclis Başkanlığına

Türkiye Büyük Millet Meclisi Dilekçe Komisyonu başkan, başkanvekili, sözcü ve kâtip seçimi için 4.12.1997 Perşembe günü saat 14.00’te toplanmış ve kullanılan 12 adet oy pusulasının tasnifi sonucu aşağıda adı ve soyadı belirtilen üyeler, karşılarında gösterilen oyları alarak Başkan, Başkanvekili, Sözcü ve Kâtip seçilmişlerdir.

Bilgilerinize sunulur.

Saygılarımla.

Nafiz Kurt

Samsun

Dilekçe Komisyonu Geçici

Başkanı

Başkan : Muzaffer Arıkan (Mardin) 7 oy

Başkanvekili : Tuncay Karaytuğ (Adana) 8 oy

Sözcü : Metin Perli (Kütahya) 11 oy

Kâtip : Edip Safder Gaydalı (Bitlis) 9 oy

BAŞKAN – Bilgilerinize sunulmuştur.

Sayın milletvekilleri, gündemin “Kanun Tasarı ve Teklifleriyle Komisyonlardan Gelen Diğer İşler” bölümüne geçiyoruz.

Önce, yarım kalan işlerden başlayacağız.

V. – KANUN TASARISI VE TEKLİFLERİYLE KOMİSYONLARDAN GELEN

DİĞER İŞLER

1. – 625 Sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu ile 222 Sayılı İlköğretim ve Eğitim Kanununun Bazı Hükümlerinin Değiştirilmesi Hakkında 254 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile 625 Sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanununun Bir Maddesinde Değişiklik Yapılmasına Dair 326 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ve Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Raporu (1/71, 1/111) (S. Sayısı : 168)

BAŞKAN – 625 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu ile 222 sayılı ilköğretim ve Eğitim Kanununun Bazı Hükümlerinin Değiştirilmesi Hakkında 254 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameyle ilgili kanun tasarının müzakeresine kaldığımız yerden devam edeceğiz; ancak, tasarının, Komisyonca dünkü birleşimde geri alınan maddeleriyle ilgili rapor gelmediğinden, müzakeresini erteliyoruz.

2. – Ailenin Korunmasına Dair Kanun Tasarısı ve Adalet Komisyonu Raporu (1/597) (S. Sayısı : 335)

BAŞKAN – Ailenin Korunmasına Dair Kanun Tasarısının müzakeresine başlayacağız; ancak, bu tasarının da, komisyonca geri alınan maddeleriyle ilgili rapor gelmediğinden müzakeresini erteliyoruz.

3. – Kütahya Milletvekili Mustafa Kalemli, Anavatan Partisi Genel Başkanı Rize Milletvekili Mesut Yılmaz, Doğru Yol Partisi Genel Başkanı İstanbul Milletvekili Tansu Çiller, Demokratik Sol Parti Genel Başkanı İstanbul Milletvekili Bülent Ecevit, Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Antalya Milletvekili Deniz Baykal ile 292 Milletvekilinin; Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 83 üncü Maddesinin Değiştirilmesine Dair Kanun Teklifi ve Anayasa Komisyonu Raporu (2/676) (S. Sayısı : 232)

BAŞKAN – Kütahya Milletvekili Mustafa Kalemli, Anavatan Partisi Genel Başkanı Rize Milletvekili Mesut Yılmaz, Doğru Yol Partisi Genel Başkanı Tansu Çiller, Demokratik Sol Parti Genel Başkanı Bülent Ecevit, Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Deniz Baykal ile 292 Milletvekilinin; Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 83 üncü Maddesinin Değiştirilmesine Dair Kanun Teklifi ve Anayasa Komisyonu Raporunun ikinci müzakeresine başlayacağız.

Komisyon?.. Hazır değil.

Müzakeresi ertelenmiştir.

4. – Emniyet Teşkilâtı Kanununun Bir Maddesinde Değişiklik Yapılmasına Dair 490 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ve İçişleri Komisyonu Raporu (1/217) (S. Sayısı : 132)

BAŞKAN – Emniyet Teşkilatı Kanununun Bir Maddesinde Değişiklik Yapılmasına Dair 490 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnameyle ilgili kanun tasarısının müzakeresine başlayacağız.

Komisyon hazır mı efendim? Değil.

Bu hususun müzakeresi de ertelenmiştir.

5. – Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Romanya Hükümeti Arasında Kültür Merkezleri Kurulması ve Bu Merkezlerin Faaliyeti Hakkında Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor ve Dışişleri komisyonları raporları (1/473) (S. Sayısı : 186) (1)

 

BAŞKAN – Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Romanya Hükümeti Arasında Kültür Merkezleri Kurulması ve Bu Merkezlerin Faaliyeti Hakkında Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor ve Dışişleri Komisyonları raporlarının müzakeresine başlıyoruz.

Komisyon ve Hükümet hazır.

Komisyon raporunun okunup okunmaması hususunu oylarınıza sunacağım...

MUHAMMET POLAT (Aydın) – Sayın Başkan, karar yetersayısının aranmasını istiyoruz.

BAŞKAN – Peki, arayacağım efendim.

Raporun okunup okunmaması hususunu oylarınıza sunuyorum: Raporun okunmasını kabul edenler... Kabul etmeyenler... Sayın milletvekilleri, karar yetersayısı yoktur.

16.45’te toplanmak üzere, birleşime ara veriyorum.

Kapanma Saati: 16.25

 

 

 

 

İKİNCİ OTURUM

Açılma Saati: 16.45

BAŞKAN: Başkanvekili Yasin HATİBOĞLU

KÂTİP ÜYELER: Haluk YILDIZ (Kastamonu), Mehmet KORKMAZ (Kütahya)

 

 

BAŞKAN – Türkiye Büyük Millet Meclisinin 23 üncü Birleşiminin İkinci Oturumunu açıyorum.

Çalışmalarımıza kaldığımız yerden devam edeceğiz.

V. – KANUN TASARISI VE TEKLİFLERİYLE KOMİSYONLARDAN GELEN

DİĞER İŞLER (Devam)

5. – Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Romanya Hükümeti Arasında Kültür Merkezleri Kurulması ve Bu Merkezlerin Faaliyeti Hakkında Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor ve Dışişleri komisyonları raporları (1/473) (S. Sayısı : 186) (Devam)

BAŞKAN – Komisyon ve Hükümet yerlerini aldılar.

Sayın milletvekilleri, müzakere edeceğimiz tasarıyla ilgili komisyon raporunun okunması hususunu oylarınıza sunacağım sırada karar yetersayısının aranması istenmişti ve karar yetersayısı bulunamamıştı.

Şimdi, tekrar oylayıp, karar yetersayısını arayacağım.

Komisyon raporunun okunması hususunu oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Sayın milletvekilleri, iki kâtip arkadaşımın da beyanına göre, karar yetersayısı yoktur.

Bir kere daha ara vereceğim; bu defa da karar yetersayısını bulamazsak, birleşimi kapatacağım.

Karar yetersayısı bulunamadığı için, saat 17.00’de toplanmak üzere, birleşime ara veriyorum.

Kapanma Saati: 16.50

 

ÜÇÜNCÜ OTURUM

Açılma Saati: 17.00

BAŞKAN: Başkanvekili Yasin HATİBOĞLU

KÂTİP ÜYELER: Haluk YILDIZ (Kastamonu), Mehmet KORKMAZ (Kütahya)

 

 

BAŞKAN – Türkiye Büyük Millet Meclisinin 23 üncü Birleşiminin Üçüncü Oturumunu açıyorum.

V. – KANUN TASARISI VE TEKLİFLERİYLE KOMİSYONLARDAN GELEN

DİĞER İŞLER (Devam)

5. – Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Romanya Hükümeti Arasında Kültür Merkezleri Kurulması ve Bu Merkezlerin Faaliyeti Hakkında Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor ve Dışişleri komisyonları raporları (1/473) (S. Sayısı : 186) (Devam)

BAŞKAN – Komisyon ve Hükümet yerlerini aldılar.

Sayın milletvekilleri, komisyon raporunun okunup okunmaması hususunu tekrar oylarınıza sunacağım ve karar yetersayısını arayacağım.

Raporun okunması hususunu oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Sayın milletvekilleri, karar yetersayımız vardır; komisyon raporunun okunması kabul edilmemiştir; komisyon raporunu okumayacağız.

Şimdi, gruplara soruyorum; tasarının tümü üzerinde söz talebi var mı? Şu ana kadar söz talebi olmadı...

TEMEL KARAMOLLAOĞLU (Sıvas) – Refah Partisi Grubu adına, Sayın Bedri İncetahtacı konuşacak Sayın Başkan.

 

BAŞKAN – Refah Partisi Grubu adına, tasarının tümü üzerinde görüş bildirmek üzere, Sayın Bedri İncetahtacı; buyurun efendim. (RP sıralarından alkışlar)

RP GRUBU ADINA MEHMET BEDRİ İNCETAHTACI (Gaziantep) – Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Romanya Hükümeti Arasında Kültür Merkezleri Kurulması ve Bu Merkezlerin Faaliyeti Hakkında Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor ve Dışişleri komisyonlarının hazırlamış olduğu raporların görüşülmesi hususunda, Refah Partimizin görüşlerini arz etmek üzere huzurlarınızdayım; bu vesileyle, Meclisinizi saygıyla selamlıyorum.

Bu anlaşma, çok özet olarak -eğer iki cümleyle ifade edecek olursak- Türkiye Cumhuriyetinin, Romanya’nın başkenti Bükreş ve birçok sayıda ayrıca önemi haiz olan, Osmanlı İmparatorluğu döneminde bir kültür şehri olan Köstence’de; Romanya’nın da Ankara ve İstanbul’da birer kültür merkezi açmalarıyla ilgili bir rapordur; bu rapor onaylandığı zaman, bu dört kültür merkezi de iki ülke kültürlerinin karşılıklı alışverişinin sağlanacağı merkezler olacaktır.

Tabiî, bu nokta, bizim için çok büyük ehemmiyet arz etmektedir. Bizler, dünyanın herhangi bir yerinde, hele, ülkemizin herhangi bir yerinde kültüre yönelik bir faaliyet bulunduğu zaman, kültürü destekleyici bir çalışma yapıldığı zaman heyecan duyarız, sevinç duyarız. Bunun sebebi, önümüzdeki çağlarda, bilhassa 21 nci Yüzyılın başında, dünyanın, ancak bütün kültürlerin, bütün medeniyetlerin diyaloğuyla kurtulabileceğini, 20 nci Asra damgasını vuran tekkültürlü, tekmedeniyetli anlayışın bu şekilde tarihe karışacağını ümit ettiğimizden dolayı heyecan duyarız.

Kendileriyle karşılıklı olarak kültür merkezi yapacağımız Romanya üzerinde kısaca durmak istiyorum. Muhterem milletvekilleri, biliyorsunuz, Çavuşesku’ya karşı devrimden evvel, Romanya’nın, tam bir tekparti zihniyeti içerisinde yaşadığını ve Romanya hakkında bildiğimiz tek şeyin Romanya’nın idarecisi Çavuşesku ile sınırlı olduğunu hepiniz hatırlayacaksınız. O zaman, Çavuşesku ile sınırlı olan Romanya’nın adı, Romanya Sosyalist Cumhuriyetiydi; dikkat edin, cumhuriyet unvanlı bir devletti ve Romanya bağımsızdı. Bugün, Romanya Sosyalist Cumhuriyetinin ismi, sadece Romanya olarak değişti. Hatta, onlar, cumhuriyet ismini dahi devletlerine takma lüzumunu hissetmediler; ama, bugün, dün de bağımsız olan Romanya yeni bir özellik daha kazandı. Muhterem milletvekilleri, bu özellik, bağımsızlığın yanında özgürlük özelliğidir. Bilmemiz gerekir ki, bir ülkenin bağımsız olması, onun halkının bu bağımsızlıktan müstefid olmasına sebep değildir. Dün, Sovyetler Birliği de bağımsızdı; ama, halkı bu bağımsızlıktan istifade edemiyordu. Dün Romanya, dün Yugoslavya, dün Çekoslovakya bağımsız birer devletti; ama, halkları bu bağımsızlıktan faydalanamıyordu, faydalanamadıkları için de, kendi iç bünyelerinde köhnemiş, çürümüş bir yapıda hayatlarını idame ettiriyorlardı. Ne zaman ki, bağımsızlığın yanında özgürlüğe kavuştu bu ülkeler -işte, şimdi, üzerinde duracağımız Romanya da bunlardan birisidir- o zaman dışarıda sağladıkları bağımsızlığın yanında, iç bünyelerinde de özgür birer ülke oldular. İşte, biz, yedi seneden beri, Romanya’nın adını Çavuşesku’yla sınırlı olarak duymaktan vazgeçtik veya şu andaki Devlet Başkanının adıyla da duymaktan vazgeçtik. Artık, biz, Romen Halkının yaptıklarını duyuyoruz; Romen kültürünü duyuyoruz; Romanya sanatını duyuyoruz ve bu, bize, bu ülkelerin, daha ileride çok daha büyük ve kendi halklarına, komşularına faydalı işler yapacağı ümidini vermektedir.

Muhterem milletvekilleri, biz inanıyoruz ki, bir ülkenin kültürünü desteklemesi, sadece kültür sahasında değil, hemen bütün sahalarda kaliteli insanların yetişmesine de en büyük ivme verici bir faktör olacaktır. Bugün, adına “geri kalmış” dediğimiz, aslında sömürülmekte olan ülkelerin en büyük problemi sadece ekonomik problemler değildir. Bu insanların ekonomilerinde başarılı olamamalarının sebebi, kendi kültürlerini istedikleri gibi teneffüs edememeleridir. Kendi kültürünü yaşayamayan veya bir başka kültürle temasa geçemeyen devletlerin, kaliteli insan yetiştirmesi mümkün değildir. Onlar, bir zamanlar bizim de yaşadığımız gibi tekparti zihniyeti içerisinde, tek tip insan olarak yetişirler, tek tip giyinirler, tek tip kültürü teneffüs ederler ve maalesef, tek istikamette düşünmek zorunda kalırlar. Bunun için, kültür, sadece kültürü ilgilendiren sahalarda kaliteli insan yetişmesine sebep olmakla beraber, aynı zamanda -ve bence ondan daha önemlisi- bir ülkeyi ilgilendiren, içerisinde öznesi insan olan bütün konularda kaliteli insan yetişmesine sebebiyet vermektedir. İşte, biz, bu açıdan, kültüre yapılan bütün bu desteklerin, bütün bu çalışmaların her sahaya fayda getireceğini ümit ediyor ve destekliyoruz.

Biraz evvel, Romanya’nın bu devrimden sonra geçirmiş olduğu evreden, kısaca birkaç nokta üzerinde durarak bahsetmiştim; ama, bizim için Romanya’nın önemi sadece bununla kalmıyor. Biliyorsunuz, Romanya, daha önceleri Osmanlı İmparatorluğunun çok önemli bir eyaletiydi. Orada, Romanya kültürüyle beraber bizim götürdüğümüz kültür mezcolmuştu, bir araya karışmıştı; ama, dikkatlerinizi bir noktaya çekmek istiyorum: Osmanlı İmparatorluğu kendi kültürünü Romanya’ya götürürken, Romanya kültürünü inkâr etmedi, Romanya kültürünü asimile de etmedi. İşte, inkâr edilmeyen ve asimilasyona da tabi tutulmayan Romanya kültürü, Romanya Devleti bağımsızlığına kavuştuktan sonra varlığını devam ettirdi; devam ettirdi ki, işte, bugün, bizden farklı olan, bizden apayrı olan bir kültürle karşılıklı münasebetler içerisine girmekteyiz...

ABBAS İNCEAYAN (Bolu) – Yakın zamanda gittin mi; kaç kere?..

MEHMET BEDRİ İNCETAHTACI (Devamla) – Efendim, ben, Romanya-Türkiye Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanı olduğum için, iki yıldan beri bu konu üzerinde çalışıyorum; bundan dolayı sizlere bilgi arz etmek istiyorum.

Muhterem milletvekilleri, elbette, bir kültür merkezi açılmaktadır. Biz, bundan sevinç duyuyoruz, heyecan duyuyoruz dedik; ama, kendi Partimizin de kültürle ilgili görüşlerini, hem Romanya üzerinde hem de genel olarak ifade etmekte de bir lüzum olduğu kanaatini taşımaktayız.

Biraz evvel söyledik, dedik ki, bir kültürün hayatını idame etirebilmesi için, o kültürün tarihî sürecine bakmadan, o kültürü yaşayanların nüfusuna bakmadan, o kültürü yaşayanların örf ve âdetlerinin -şekline de bakmadan- ne olursa olsun muhafaza edilmesi gerekmektedir. Neden muhafaza edilmesi gerekmektedir; çünkü, ancak kültürle kültür arasında var olan kültürlerarası temas diğer kültürleri zenginleştirecektir.

Değerli milletvekilleri, tam yüz küsur yıldan beri dünyada tekkültürlülüğe doğru bir seyahat vardır. Dikkat edin, dünyada belli bir kültürün âdet ve geleneklerini yaşamamız, âdeta belli birtakım çevrelerce bize empoze edilmektedir; hepimiz aynı tarz giyinmek mecburiyetindeyiz, hepimiz aynı şekilde yemek yemek mecburiyetindeyiz, hepimiz evlerimizi aynı tarz mobilyalarla döşemek mecburiyetindeyiz. Hatta o kadar ileri gidilmektedir ki, hepimiz, sanki birbirimizle selamlaşırken dahi, o bir tek kültürün istediği, uygun gördüğü tarzda selamlaşmak mecburiyetindeyiz. Halbuki, bu, bütün insanlığa karşı yapılmış en büyük yanlışlıktır. Bilinmeli ki, o kendi kültürünü insanlar üzerine âdeta bir farzmış gibi empoze etmek isteyen kültür de, ancak başka kültürlerin varlığından istifade ederek hayatını idame ettirecektir.

Bakınız, son yıllarda çok tartışılan bir konu var. Denilmektedir ki, çağdaş kıyafet şu kültüre ait olan kıyafettir. Diğer kıyafetler ise, başka kültürlere ait olan kıyafetler ise, siyasî nitelik taşıyan, birtakım siyasî görüşleri ifade eden kıyafetlerdir. Ne olması gerekir; belli kültürün kıyafeti bütün dünyada şart olan, çağdaş olan kıyafettir. Niye; çünkü, bu, çağdaşlığın gereğidir; diğer kıyafetler ise, siyasî birer semboldür.

Değerli milletvekilleri, bakınız, Avrupa’ya baktığımız zaman, insan vücudunu ortaya çıkaran kıyafetlerin Rönesanstan sonra Avrupa’da değer bulduğunu görüyoruz. Daha önce, Avrupa’da insan ruhunu yücelten, insan ruhuna ehemmiyet veren bir anlayış vardı. Kilisenin duvarlarındaki figürlere baktığımız zaman, bol elbiseler içerisindeki insanların figürlerini görürdük. Rönesanstan sonra, kartezyen felsefeyle beraber insanın ruhu bedeninden ayrı olarak telakki edilmeye başlandıktan sonra, insan vücudunu ortaya çıkaran elbiseler giymeye başladık. Meşhur sanatçı Leonardo da Vinci’nin Rönesanstan sonra yaptığı eserlerde de bu değişikliği çok açık bir şekilde görürüz.

HASAN GÜLAY (Manisa) – Romanya’ya gel, Romanya’ya...

MEHMET BEDRİ İNCETAHTACI (Devamla) – Romanya’ya geleceğim değerli milletvekilleri.

Demek ki, bir anlayış, insanların hem kültürlerine hem hayat tarzlarına hem yaşam biçimlerine ve dolayısıyla hayatın her sahasında etkisini göstermektedir.

Şimdi, siz, eğer, belli bir kültürü mutlak kültür olarak telakki ederseniz, o kültürün sembolünü kıyafet olarak seçtiğinizi de kabul etmek mecburiyetinde olursunuz; yani, bugün, dünyanın, çağdaşlığın gereği olarak kabul ettiği, o bir tek kültürün kıyafeti olarak kabul ettiği giyimlerimiz, aslında ruh ile bedeni birbirinden ayıran kartezyen felsefenin sembollerinden başka bir şey değildir.

Değerli milletvekilleri, işte, bu kültür merkezlerinin ehemmiyeti buradan kaynaklanmaktadır. Bizler, Batı’daki gelişmiş ülkere göre kendi kültürümüzü dünyaya tanıtma fırsatını veremiyoruz. Şimdi, biraz sonra anlatacağım Romanya’daki hadiseler gibi, Türkiye’de yaşadıklarımız da...

HASAN GÜLAY (Manisa) – Romanya’ya gel, Romanya’ya...

MEHMET BEDRİ İNCETAHTACI (Devamla) – ...o Batı, tek kültür karşısında ezikliğin neticesinde meydana gelen davranış biçimleridir. Ben bir tek kültürün etkisiyle hayatımı idame ettirmek istiyorum, onların uygun gördüğü kültürün gereklerini yerine getirmek istiyorum diyenlere sual etmek istiyorum: Acaba siz, insanlık medeniyetine, bu anlayışla hangi katkıda bulundunuz; ne ilave ettiniz? Mevcut olanı taklit etmek, mevcut olan çerçevenin içerisinde yaşamayı hayat tarzı olarak kabul etmek, hiçbir şekilde, insanlığa bir katkı olarak kabul edilemez.

HASAN GÜLAY (Manisa) – Lütfen, Romanya’ya gel.

MEHMET BEDRİ İNCETAHTACI (Devamla) – Romanya’ya geliyorum.

Değerli milletvekilleri, benim anlattığım, Türkiye’yi de, Romanya’yı da ve bu tip ülkeleri de yakinen ilgilendiren ve üzerinde görüştüğümüz raporun ruhunu aksettiren şeylerdir. Biz, orada neyi yapacağız; biz orada, bu kültür merkezleriyle neyi anlatacağız? Oradaki insanlara, taklit ettiğimiz medeniyetleri mi empoze edeceğiz; yani, bizim medeniyetimizi tanımaya gelen Romanyalılara kendi kültürümüzü mü anlatacağız, yoksa uzun zamandan beri empoze altında tutulduğumuz, âdeta mecbur bırakıldığımız tek kültürü mü anlatacağız? Ben, bundan bahsediyorum. Romanyalılara, Romanya Halkına, onların, bize, Romanya kültürünü anlatmalarını istediğimiz gibi, biz de onlara, korunmuş, inkâr edilmemiş, asimilasyona tabi tutulmamış kendi kültürümüzü anlatmak zorundayız; işte, problemimiz budur değerli milletvekilleri. (RP sıralarından alkışlar)

Bakınız, ne kadar acı durumdayız: Bugün, İngiltere’de bir lise öğrencisi, bundan beşyüz sene evvel yazılmış Shakespeare’in herhangi bir eserini -Macbeth’ini, Venedik Taciri’ni- orijinaliyle okuyacak, anlayacak ve belki onu bir tiyatroda sergileyebilecek dilbilgisine sahipken; siz, bana itiraz eden milletvekillerine sormak istiyorum; acaba, bundan yetmiş sene evvel yazılmış çok sevdiğiniz Tevfik Fikret’in Rübab-ı Şikeste adlı şiirini okuyabilecek misiniz? (RP sıralarından “Bravo” sesleri, alkışlar) Problem budur. Eğer, sadece, kolaycılıkla kendi meselenizi halledeceğinizi zannediyorsanız, işte, altı aydan beri yaptığınız gibi, Türkiye’yi sıkıntılardan hiçbir sahada kurtaramazsınız; bunun bilincinde olmanızı rica ediyorum. (RP sıralarından alkışlar)

Değerli milletvekilleri, bakınız, biraz evvel sizlere arz ettim, Türkiye-Romanya Dostluk Grubu Başkanı olarak, Türkiye’deki Dil Tarih Fakültesinde seçmeli dil olarak Romence öğrenen talebelerin, dil öğrenimi neticesinde sahip oldukları seviyeyi ödüllendirmek maksadıyla düzenlenen bir törene katıldım. Oradaki öğrencilerimiz, Türkçeden Romenceye tercüme edilen şiirleri okudular, mesela, Cahit Sıtkı Tarancı’nın hepinizin bildiği o güzel şiirlerini Romenceye tercüme ederek, Romen diliyle okudular. Romen öğrenciler de, Türkçeye çevrilmiş Romen şiirlerini bizlere okudular. İşte, problem, bunun sağlanmasındadır; her sahada kendimiz olmak mecburiyetindeyiz, her sahada biz olmak mecburiyetindeyiz, her sahada kendi kimliğimizi ortaya koymak mecburiyetindeyiz. Biz, milyarlarca lira harcayarak, Köstence’de ve Bükreş’te açacağımız bu kültür merkezlerinde, kendimizi Romen halkına anlatmak için mücadele edeceğiz, onun için kültür elçilerimizi oraya göndereceğiz.

Değerli milletvekilleri, sözlerimin başında söyledim, işte, bundan dolayı heyecan duyuyoruz dedim ve sizin de aynı şekilde düşündüğünüzü biliyorum. Samuel Huntington’ın bir fütrolojist olarak söylediği gibi, bu tür medeniyetler diyaloğu eğer sağlanmazsa, 21 inci Asır, bir medeniyetler çatışmasına gidiyor. Eğer, medeniyetler arasındaki diyaloğu sağlayacaksak, bu ucuzculuğu bırakmamız lazım, kendimizi bilmemiz lazım. Kendi edebî eserlerini dahi okuyamayan bir kültür anlayışının, Romanya’da açacağımız bir kültür merkezine bu şekilde istihzayla bakmasını da tabiî karşılıyor; hepinize saygılar sunuyorum. (RP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Sayın İncetahtacı, teşekkür ediyorum.

Gruplar adına başka söz talebi var mı efendim? Yok.

Kişisel söz talebi?..

MUSTAFA KÖYLÜ (Isparta) – Söz istiyorum Sayın Başkan.

BAŞKAN – Buyurun Sayın Mustafa Köylü. (RP sıralarından alkışlar)

MUSTAFA KÖYLÜ (Isparta) – Muhterem Başkan, değerli arkadaşlar; hepinize saygılarımı arz ediyorum.

Romanya ile gerçekleştirilen kültür anlaşmasını Yüce Mecliste müzakere ediyoruz. Biraz önce, Bedri İncetahtacı arkadaşımız, gerçekten, hayatî konulara temas etti. Belki, bu sadette ne anlamı var bu sözlerin diye düşünülebilir; ancak, konu kültür anlaşması olduğu için, öncelikle, tabiî, kendi kültürümüzü tanımlamak mecburiyetini hissediyoruz. Bu mecburiyeti nereden duyuyoruz?

Eğer, biz, imparatorluk bakiyesi olan bir devlet olarak, 22 milyon kilometrekare arazi üzerinde 30 ulusu yönetmiş bir milletin evlatları olarak, gerçekten, özgün kültürümüzü ortaya çıkarabilmiş olsaydık, Bedri İncetahtacı arkadaşımız, belki, bu sözleri burada fazlalık olarak söylemiş olurdu. Ancak, ne var ki, hayatın sürekli akışı içerisinde, Doğu ile Batı arasında kendi kimliğini arayan, kendi medeniyetini inkâr mı kabul mü noktasında hâlâ bocalayan bir toplum olduğumuz için, birçok arkadaşımız -hiçbir siyasî ayırım gözetmeksizin bunu söylüyorum- bu sözleri, her fırsatta, kürsülerden dile getirmek mecburiyetinde kalıyor.

2000 yılına girmek üzere olduğumuz, 2000’e 3 kala, 2000 yılına 3 yıl kala, şu gün, içerisinde yaşadığımız yıl içerisinde, keşke, özgün kültürümüzü ortaya koymuş olsaydık; toplum içerisinde her tür fikri, her tür ideolojiyi savunan insanlar, gerek Batı’dan gerek Doğu’dan mülhem olan düşüncelerini, artık, tercüme safhasından çıkarıp telif safhasına getirip de, kendi düşünce ürünlerimizi ortaya koyabilmiş olsaydık.

Değerli arkadaşlar, elbette ki, komşularımızla iyi münasebetler kurmak, bilhassa tarihî bağlarımız olan ülkelerle münasebetlerimizi geliştirmek, ülkemiz açısından çok önemlidir. Romanya, bizim için, ismi duyulduğunda birkaç şeyi birden zihnimizde canlandırıyor. Bunlardan, bilhassa son yıllarda İstanbul merkezli ticarette Romen Halkının oynadığı büyük rol, asla inkâr edilemez. Bir diğer husus, belki, 20 nci Asırda diktatorya sistemini halk hareketiyle ortadan kaldıran ve demokrasiye adım atan bir ülke olması hasebiyle de bizim için önem arz ediyor. Bundan başka, Romanya’da bizim soydaşlarımız yaşıyor, o bakımdan önem arz ediyor. Elbette ki, bu kültür anlaşmasının hemen akabinde, karşılıklı öğrenci göndermeler, karşılıklı tahsil yaptırmalar da gelecektir.

Ümit ediyor ve umuyoruz ki, bu anlaşmanın mahiyeti Türkiye tarafından ciddiyetle uygulanabilsin. Zira, daha önce, bazı tecrübelerden acı sonuçlar almış durumdayız. Yine, kültür anlaşması yaptığımız bir başka ülkede okumuş, sayıları bugün binlerle ifade edilen mezun öğrencilerimizin diploma karşılıkları tam anlamıyla, bugün ülkemizde tanınmamaktadır. Halbuki, bir ülkeyle kültür anlaşması yaparken, o ülkenin gerçeklerini göz önüne alarak, onları göz önünde tutarak yapmak mecburiyetindeyiz ve o anlaşmayı bir defa yaptıysak, o ülkeye gönderdiğimiz öğrencilerin diplomalarını da aynıyla kabul etmek mecburiyetindeyiz. Aksi takdirde, ortada büyük bir adaletsizlik söz konusu olacaktır ki, bugün, bu gerçeği, maalesef, üzülerek yaşıyoruz.

Değerli arkadaşlar, Sayın Cumhurbaşkanımızın anahatlarıyla başlattığı bu gelişmeyi takdirle karşılıyoruz, destekliyoruz ve ülkemiz adına hayırlı olmasını diliyoruz.

Hepinize saygılar sunuyorum. (RP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Sayın Köylü, teşekkür ediyorum efendim.

Kişisel görüşmeler tamamlandı.

Tasarının maddelerine geçilmesi hususunu oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

1 nci maddeyi okutuyorum:

Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Romanya Hükümeti Arasında Kültür Merkezleri

Kurulması ve Bu Merkezlerin Faaliyeti Hakkında Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun

Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı

MADDE 1.– 18.4.1996 tarihinde Köstence’de imzalanan “Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Romanya Hükümeti Arasında Kültür Merkezleri Kurulması ve Bu Merkezlerin Faaliyeti Hakkında Anlaşma”nın onaylanması uygun bulunmuştur.

BAŞKAN – Madde üzerinde gruplar adına söz talebi?.. Yok.

Kişisel söz talebi?.. Yok.

Değişiklik önergesi yok.

Maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler.. Madde kabul edilmiştir.

2 nci maddeyi okutuyorum:

MADDE 2.– Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

BAŞKAN – Madde üzerinde gruplar adına söz talebi?.. Yok.

Kişisel söz talebi?.. Yok.

Değişiklik önergesi yok.

Maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

3 üncü maddeyi okutuyorum:

MADDE 3.– Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.

BAŞKAN – Madde üzerinde gruplar adına söz talebi?.. Yok.

Kişisel söz talebi?.. Yok.

Değişiklik önergesi yok.

Maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

Sayın milletvekilleri, bilindiği üzere, bu tasarının tümünün oylanması da açık oylama yöntemine tabidir.

Açık oylamanın, ismi okunan her sayın üyenin ayağa kalkarak, “kabul“, “ret“ ya da “çekimser“ ifadelerini kullanmak suretiyle kullanması hususunu oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmemiştir.

Kupanın kürsü önüne konulması suretiyle oylamanın yapılması hususunu oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmemiştir.

Binnetice ve zarureten, kupalar sıralar arasında dolaştırılmak suretiyle oylama işlemi yapılacaktır.

Kupalar dolaştırılsın.

(Oyların toplanmasına başlandı)

BAŞKAN – Oyunu kullanmayan sayın üye var mı efendim?

Efendim, oy kupaları kürsünün önünde durmaya devam edecek; oyunu kullanmayan arkadaşlarımız da, oylarını kullanmaya devam buyursunlar; biz, işimize bakalım. Oylama sonuçlarını, bilahara tasnif, tespit ve ilan ederiz.

6. – Tabiî Afetlerden Zarar Gören Vakıf Taşınmazların Afet Öncesi Kiracılarına Kiracılık Hakkı Tanınması ve Gayrimenkul Kiraları Hakkında Kanuna Bir Geçici Madde Eklenmesine Dair Kanun Tasarısı ve Plan ve Bütçe ve Adalet komisyonları raporları (1/680) (S. Sayısı : 396)

BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, Tabiî Afetlerden Zarar Gören Vakıf Taşınmazların Afet Öncesi Kiracılarına Kiracılık Hakkı Tanınması ve Gayrimenkul Kiraları Hakkında Kanuna Bir Geçici Madde Eklenmesine Dair Kanun Tasarısının müzakerelerine başlayacağız.

Komisyon hazır mı?..

Hükümeti temsilen Sayın Gürdere burada. Adalet Komisyonumuz nerede efendim?

METİN BOSTANCIOĞLU (Sinop) – Adalet Komisyonu yok.

BAŞKAN – Efendim, esas komisyon?..

METİN BOSTANCIOĞLU (Sinop) – Aslî komisyon yok.

BAŞKAN – Esas komisyon bulunamadığından, 396 sıra sayılı tasarının müzakeresi ertelenmiştir.

186 sıra sayılı tasarıyla ilgili oyunu kullanmayan sayın üye var mı? Yok.

Oylama işlemi tamamlanmıştır, kupalar kaldırılsın.

(Oyların ayırımına başlandı)

İRFAN KÖKSALAN (Ankara) – Sayın Başkan, ben, Adalet Komisyonu Başkanvekiliyim; izin verirseniz, kanun tasarısını görüşmeye devam edelim.

BAŞKAN – Efendim, zatıâliniz elbette yeterdi; ama, bakın, biz bir karar aldık, komisyon temsilcisi bulunmadığından müzakere ertelenmiştir dedik. Yeniden dönmemiz mümkün değil efendim.

İRFAN KÖKSALAN (Ankara) – Siz, Komisyon Başkanını aradınız.

BAŞKAN – Efendim, şimdi, komisyonu kimlerin temsil ettiği, kimlerin temsil edeceği bellidir.

ESAT BÜTÜN (Kahramanmaraş) – Sayın Başkan, daha oylama bitmedi.

BAŞKAN – Buyurun Sayın Bütün; ne buyurdunuz efendim, ben anlamadım.

ESAT BÜTÜN (Kahramanmaraş) – Oylama devam ediyor.

BAŞKAN – Hangi oylama efendim?!.

ESAT BÜTÜN (Kahramanmaraş) – Yeni bir kanuna geçilmedi.

5. – Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Romanya Hükümeti Arasında Kültür Merkezleri Kurulması ve Bu Merkezlerin Faaliyeti Hakkında Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor ve Dışişleri komisyonları raporları (1/473) (S. Sayısı : 186) (Devam)

BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Romanya Hükümeti Arasında Kültür Merkezleri Kurulması ve Bu Merkezlerin Faaliyeti Hakkında Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısının yapılan açık oylamasında 300 sayın üye oy kullanmıştır; 294 kabul, 5 mükerrer,1 de geçersiz oy vardır.

Bu suretle, tasarı kanunlaşmıştır; hayırlı hizmetlere vesile olur inşallah diye temennide bulunuyorum.

7. – Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Çek Cumhuriyeti Hükümeti Arasındaki Hava Taşımacılığı Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm ve Dışişleri komisyonları raporları (1/472) (S. Sayısı : 263)

BAŞKAN – Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Çek Cumhuriyeti Hükümeti Arasındaki Hava Taşımacılığı Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısının müzakeresine başlayacağız.

Komisyon?.. Yok.

Müzakere ertelenmiştir.

8. – Kuzey Atlantik Konseyine Taraf Devletler ve Barış İçin Ortaklık Programına Katılan Diğer Devletler Arasında Kuvvetlerin Statüsüne İlişkin Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/589) (S. Sayısı : 361)

BAŞKAN – Kuzey Atlantik Konseyine Taraf Devletler ve Barış İçin Ortaklık Programına Katılan Diğer Devletler Arasında Kuvvetlerin Statüsüne İlişkin Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısının müzakeresine başlayacağız.

Komisyon?.. Yok.

Müzakere ertelenmiştir.

9. – Batı Avrupa Birliği, Ulusal Temsilciler ve Uluslararası Görevlilerin Statüsü Hakkında Anlaşmanın, Türkiye Tarafından Batı Avrupa Silahlanma Örgütü Faaliyetleri ile İlgili Olarak Uygulanması ve Buna İlişkin Mektupların Onaylanmasının Uygun Bulunduğu Hakkında Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/591) (S. Sayısı : 365)

BAŞKAN – Batı Avrupa Birliği, Ulusal Temsilciler ve Uluslararası Görevlilerin Statüsü Hakkında Anlaşmanın, Türkiye Tarafından Batı Avrupa Silahlanma Örgütü Faaliyetleri ile İlgili Olarak Uygulanması ve Buna İlişkin Mektupların Onaylanmasının Uygun Bulunduğu Hakkında Kanun Tasarısının müzakeresine başlayacağız.

Komisyon?.. Yok.

Müzakere ertelenmiştir.

10. – Olağanüstü Hâl Bölgesinde ve Kalkınmada Öncelikli Yörelerde İstihdam Yaratılması ve Yatırımların Teşvik Edilmesi ile 193 Sayılı Gelir Vergisi Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı ve Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu (1/660) (S. Sayısı : 392) ((1)

BAŞKAN – Olağanüstü Hâl Bölgesinde ve Kalkınmada Öncelikli Yörelerde İstihdam Yaratılması ve Yatırımların Teşvik Edilmesi ile 193 Sayılı Gelir Vergisi Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısının müzakeresine başlıyoruz.

Komisyon ve Hükümet hazır.

Komisyon raporunun okunup okunmaması hususunu oylarınıza sunacağım...

Komisyon raporunun okunmasını kabul edenler...

TEVHİT KARAKAYA (Erzincan) – Karar yetersayısının aranmasını istiyorum Sayın Başkan.

BAŞKAN – Oylamaya geçtim efendim.

Kabul etmeyenler... Raporun okunması kabul edilmemiştir.

Tasarının tümü üzerinde gruplar adına söz talebi var mı efendim?

ORHAN VELİ YILDIRIM (Tunceli) – Sayın Başkan, CHP Grubu adına söz istiyorum.

BAŞKAN – Peki efendim.

MEHMET AĞAR (Elazığ) – Sayın Başkan, söz istiyorum.

BAŞKAN – Peki efendim.

Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına, Sayın Orhan Veli Yıldırım; buyurun efendim. (CHP sıralarından alkışlar)

CHP GRUBU ADINA ORHAN VELİ YILDIRIM (Tunceli) – Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına, görüşülmekte olan 392 sıra sayılı, olağanüstü hâl bölgesinde kalan iller ve kalkınmada öncelikli illerde bazı teşvik ve gelirlerde muafiyet tanıyan hükümet tasarısı ve Plan ve Bütçe Komisyonu raporuna ilişkin olarak Partimizin görüşlerini dile getirmek üzere söz aldım. Bu vesileyle, Yüce Meclisinizi saygıyla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, 392 sıra sayılı yasa tasarısıyla, olağanüstü hâl bölgesinde ve kalkınmada öncelikli yörelerde istihdamın yaratılması ve yatırımların teşvik edilmesiyle, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununda bazı değişiklikler yapan bir yasa tasarısı Hükümet tarafından Yüce Meclise sunulmuştur. Bu tasarıyla amaçlanan, özellikle olağanüstü hâl bölgesi kapsamında kalan illerde göçü önlemek, işsizliğe çare bulmak ve istihdam yaratmak; aynı zamanda, bu bölgelere yatırım müteşebbisini teşvik edip, bu bölgelere yatırım yapmak isteyen yatırımcılara birtakım istisnalar getirilmesidir.

Evvela amaç bakımından yasa tasarısına baktığımız zaman; yasa tasarısının, elbette ki, Hükümet tarafından iyi niyetle hazırlanmış, getirilmiş olduğunu görürüz. Şunu söyleyelim ki, netice itibariyle, mevzii olarak uygulama alanı bulsa da, yine de bu tasarıya olumlu baktığımızı, birazdan sıralayacağımız noksanlıklara rağmen, tasarıya, Cumhuriyet Halk Partisi olarak olumlu oy vereceğimizi peşinen belirtmek isteriz.

Değerli milletvekilleri, Hükümet, bu yasa tasarısıyla bir sermaye kaynağı yaratmamaktadır. Zaten, yıllardır olağandışı bir rejimle yönetilen olağanüstü hal kapsamında kalan illerde, sermayenin o bölgeye gidip yatırım yapabilmesi için, istihdam yaratabilmesi için, göçü önleyebilmesi için, evvela, o bölgede, bir barış ortamının sağlanması lazımdır. Barış ortamının bulunmadığı bir yerde, insanın doğal hakkı olan yaşama hakkının dahi güvence altında bulunmadığı bu illerde, sermayenin, kolay kolay, gidip bu bölgelere yatırım yapması, hangi teşviki getirirseniz getirin mümkün değildir.

Hükümet, bir taraftan, bu bölgelere yatırımı teşvik amacıyla, göçü önleme amacıyla ve istihdam yaratmak amacıyla Gelir Vergisi Kanununda değişiklikler yapıp bazı teşvikler getirirken, diğer taraftan da, o bölgede devlet tarafından işletilen iktisadî devlet teşekküllerini özelleştirme namı altında yok pahasına satmaktadır. Buna örnek olarak -bu olağanüstü hal bölgesi kapsamında kalan illeri pilot bölge olarak seçtiğimizde- Tunceli’de mevcut olan bir süt fabrikası kapatılmış, özel sektöre satılmıştır ve halihazırda, özel sektör, bu süt fabrikasını çalıştırmamakta, askerî kışla olarak kullanılmaktadır. Yem fabrikası özelleştirme namı altında satılmış; alan özel teşebbüs, mevcut istihdam kapasitesini yüzde 100’e yakın düşürmek suretiyle, birkısım işçiyi, tazminatını ödeyerek çıkarmıştır.

Özel sektörün bu bölgede yatırım yapabilmesi için, evvela, Hükümetin bu projeyi komple bir proje olarak değerlendirip, bu bölgelerde idarî yapıdan tutun ulaşıma kadar, ulaşımdan tutun eğitime kadar, eğitimden tutun sağlığa kadar, komple bir entegre proje olarak düşünüp, bu bölgeye bir yatırımı amaçlaması lazımdır.

Şimdi, düşünün, özel teşebbüsçü, Tunceli’nin Ovacık İlçesinde alabalık üretimi için büyük bir yatırım yaptı. Oysa, daha geçenlerde basın yazdı, bundan üç beş sene önce, terör örgütüne karşı yürüyüş yapan Ovacık halkı, ne yazık ki, bundan onbeş yirmi gün önce, yolu bir hafta kapalı olduğu için, dünyayla irtibatı kesik olduğu için, bağlı olduğu ile ulaşımı sağlanmadığı için kaymakamlık binasının önüne kadar yürüyüş yapmıştır. Gelin, o bölgeye, bu yasa tasarısıyla birlikte, komple bir entegre proje uygulayın.

Özel teşebbüsçü bu bölgede yatırım yaptı; ürettiği malı pazarlaması lazım; pazarlayabilmesi için dış pazarlara açılması lazım; dış pazara açılması için ulaşım gerekli. Oysa, Tunceli’ye ulaşmak, bazen onbeş gün bazen haftalar sürüyor. Tunceli İli ile Pülümür İlçesi arası transit yoldur; doğuya, Tunceli, Elazığ, Malatya ve İç Anadolu’yu bağlayan transit bir yoldur. Hâlâ bu yol, ne yazık ki, 24 saatte bir, bazen haftada bir açık tutulmaktadır.

Hükümet, bu tasarıyla, yeni istihdam yaratan, 10 işçiden fazla işçi çalıştıran müteşebbise hazine arazisi ve hazine arsası vermektedir. Bize göre, bu uygulama da son derece yanlıştır. Bunun yerine, 49 yıllık veya 99 yıllık kiralama usulü olsaydı, müteşebbis, istenen şartları yerine getirmediği takdirde bu kira aktinin feshedileceği şartı da derç edilmiş olsaydı daha makul olurdu.

Keza, bu tasarıda, kapsam bakımından, sadece, halihazırda olağanüstü hal kapsamında kalan iller nazara alınmıştır. Oysa, o bölgede bulunan 22 il terörden nasibini almış, sosyal dengeler bozulmuş, ekonomi çöküntüye uğramıştır. Eğer uygulanacaksa, bu illere de bu teşvikler uygulanmalı. Benim, yöre milletvekili olarak şahsen kanaatim, o bölgede, bunların ancak mevzii uygulanma alanı bulunabilir. Zaten, elinde sermayesi olan kişi, o bölgeden mal ve can güvenliği olmadığı için kaçmıştır, batıya göç etmiştir; ya Akdenize ya Ege’ye veyahut da İstanbul, Ankara, İzmir gibi sanayiin yerleşik olduğu kentlere göç etmiştir.

Saygıdeğer milletvekilleri, Hükümet, bu tasarıyla o bölgeye düşük faizli bir kaynak aktarmıyor; o bölgede, sermayesi olan kişinin yeni yatırım yapması halinde, birtakım vergi muafiyetleri, rüsum ve harçtan muafiyet, hazine arsası ve arazisi temin edeceğini vaat ediyor.

Daha dün haber aldık; orada özel sektörün rantabl çalışabilmesi için, evvela kalifiye işçiye ihtiyaç vardır. Kalifiye işçinin bulunabilmesi için de, orada, teknik liselerin, teknik düzeydeki eğitimin son derece önemli bir şekilde çalışması lazımdır.

Sayın Kültür Bakanımızı, ben, salonda görmüyorum. Basından okuduğum haksız uygulamaları nedeniyle, bugün her ne kadar Bakanlığında protestoya uğramışsa da, Nazımiye İlçemize milyarlarca lira sarf edip açmış olduğu kütüphaneyi, daha iki gün önce hangi zihniyetle olduğunu bilemediğimiz bir biçimde, askerî kışlaya dönüştürmüştür.

Sayın milletvekilleri, özel teşebbüsün bu bölgeye yatırım yapabilmesi için, özel teşebbüs sahibinin çocuklarının okuma olanağının o bölgede olması lazım. Dış pazarlara açılabilmesi ve Türkiye’yle irtibatını sağlayabilmesi için, hava ulaşımından tutun da kara ulaşımına kadar her şeyin o bölgede gayet mükemmel olması lazım. Oysa -basından okumuşsunuzdur- Tunceli’ye bağlı Pertek İlçesinin, Tunceli tarafından bir girişi vardır, bir de Elazığ’la bağlantılı çıkışı vardır; buralar, akşam saat l7.00’den sabah saat 07.00’ye kadar demir kapılarla bariyerlerle kapatılıyor ve ancak sabah saat 06.00’da veya 07.00’de açılıyor.

Yine, Tunceli ve ilçelerinde, doğum sancısı çeken bir genç hanımın, ya ölümle pençeleşmesi ya da bitişikteki Elazığ İlinin sağlık kurumlarına yetişebilmesi için güvenlik güçlerinden -gündüz, aydınlıkta- izin alması lazımdır.

Bu tasarıyla getirilen bu muafiyetlerin uygulama alanı bulabilmesi için, o bölgede öncelikle barış ortamının sağlanması lazımdır. Dikkat ediyorum, barışa yönelik ve o bölgede idarî değişikliğe yönelik, Türkiye’nin idarî değşikliğine paralel olarak hükümetin herhangi bir tasarısı veya teklifi yoktur.

Değerli milletvekilleri, biz, parti olarak yıllardan beri söylüyoruz: Hükümetin getirmiş olduğu bu tasarıyla o bölgede istihdamı sağlamak, işsizliği gidermek ve göçü önlemek mümkün değildir. O bölgede, Tunceli’nin var olan 4l7 köyünden yüzde 60’ı güvenlik güçlerimizce ya güvenlik nedeniyle boşaltılmıştır ya yıkılmıştır ya da yakılmıştır. Bu Köye Dönüş Projesini uyguladığımız takdirde, o yurttaşımız, kendi köyüne, kendi bağına, kendi bahçesine döndüğü takdirde, o bölgede var olan istihdamın yüzde 50’sini halletmiş oluruz. Sizler ve bizler, ülkeyi yönetenler olarak, o bölgede insanları, bağından, bahçesinden, köyünden, mezarından uzak düşürdüğümüz takdirde, o insanları köyünden, barkından, üretimden uzaklaştırmış oluruz. Üretimden uzaklaştırdığınız insan kimliksizleşir, kişiliksizleşir ve dolayısıyla, her türlü suçun kaynağını oluşturmaya çalışır, kaynak olur. O bölgelerde boşaltılmış -ister terörist militanların korkusundan, isterse güvenlik nedeniyle- ve yakılmış köylere, o insanların dönüş şartlarını sağladığımız takdirde, o bölgede var olan işsizlik oranını yüzde 60, yüzde 70 civarında indirmiş oluruz. Böyle palyatif tedbirlere başvuracağımıza, biraz gerçekçi tedbirlere başvurduğumuz takdirde, o bölgenin sorununu halletmiş oluruz.

Bu yasa tasarısıyla, Hükümet, o bölgede, yatırımcıya, hazineden, düşük faizli bir kredi aktarmıyor; ama, yıllardır üretime hiçbir katkısı olmayan, sadece tüketici durumunda olan ve yüzbinlere varan köy korucusuna, bütçeden yılda yaklaşık 60 trilyon para harcamış oluyor. Köy korucuları, üretime ne gibi bir katkıda bulunuyorlar diye bir baktığımız takdirde, sadece -pratikte hep birlikte yaşıyoruz- tüketici bir sınıf yaratılmış olduğunu görüyoruz. Yarın, öbür gün, o bölge, hasbelkader -hasbelkader diyorum; çünkü, yaklaşık yirmi yıldır o bölge insanı olağan bir rejime layık görülmedi- inşallah, olağan bir rejime layık görülüp de, olağanüstü hal rejiminden olağan rejime dönüldüğü takdirde, köy korucusu olarak yaratmış olduğunuz tüketici sınıf, o bölgede yine bir çıbanbaşı olacaktır.

Değerli milletvekilleri, istihdam sorununa, göçe ve işsizliğe çare ararken, o bölgede, geçmişten beri, geçim kaynağı olan ve hiç kimseye minnet etmeden paşa paşa geçimini ormandan sağlayan ormaniçi köylüsünü perperişan ettik. O bölgelerde, kanları ve canları pahasına yetiştirmiş oldukları ormanları, ne yazık ki, kâh güvenlik nedeniyle kendi elimizle yakmaktayız, kâh çatışmalar nedeniyle, sıcak temas nedeniyle dağlık bölgelerde ormanlarımız cayır cayır yanmaktadır. TEMA Vakfı, bir taraftan milyarlarca lira para harcayıp, doğayı koruma, ormanı koruma, erozyona karşı savaş verirken, diğer taraftan ormanlarımızı, terörle mücadele namı altında heba etmekteyiz. Buna da acil bir çare bulduğumuz takdirde, o bölgelerde, ormaniçi köylüsü, hiç kimseye minnet etmeden, kendi geçim kaynağını, kendi işini, kendi yaratacaktır.

Arıcılık, o bölgenin temel geçim kaynağıdır; ama, arıcının yaylaya çıkması, güvenlik nedeniyle ne yazık ki, mümkün olamıyor ve arıcılık, o bölgelerde geçim kaynağı olmaktan çıkmış, âdeta bir sorun yumağı haline dönüşmüştür.

Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinin temel geçim kaynaklarından biri olan hayvancılığa baktığımız zaman ne âlemde: Hayvancılık, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinin bir numaralı geçim kaynağı olmasına rağmen, ne yazık ki, terörle mücadele namı altında yaylalar ve meralar kapalı durumdadır. Yaz geldiğinde, baharda, Beritanlar, Şavaklılar, sürülerini yaylaya çıkarmak için kamyonlara bindirip haftalarca güneşin altında beklemek zorunda kalıyorlar.

Yine, Tunceli ve yöresinde uygulanan ve dram haline dönüşen, basına fıkra olarak geçen bir konu şudur: Yaylaya çıkan sürü sahiplerine bir hudut belirleniyor. Hasbelkader eğer, sürünün içinde bir koyun, o sınırı aşıp bir başka yerde otlamışsa, yetkililer, koyun başına 150 bin lira ceza kesmektedirler.

Geliniz , bu palyatif tedbirlerle orada hayvancılığı öldürmeyelim, halkın temel geçim kaynağı olan hayvancılığı teşvik edelim; yaylalarımızı, meralarımızı - gerçi, Mera Kanunu Tasarısı gündemdedir, geçen yasama yılında sıra gelmedi, inşallah bu dönemde gelir- hayvancılığı geliştirip, koruduğumuz takdirde, bölge insanının işsizlik sorununun yarısı halledilmiş olur.

Sayın Başkan, bölge, âdeta sürgün bölgesidir. Bakın, istihdam yaratmaya çalışıyorsunuz; ama, Tunceli İlinde, devlet dairelerinde kamu görevi yapacak eleman bulunamıyor. Tunceli’de istihdam edilecek olan devlet personel kadrosunun aşağı yukarı yüzde 37’si açık. Çocuğu tahsil durumunda olan ve yirmi yıldan beri, o bölgede, onuruyla devlete hizmet eden nüfus idarelerinde çalışan nüfus müdürlerimizin tayinleri çıkmasına rağmen, ilin valileri tarafından, iki yıldan beri tayinleri tebellüğ ettirilmiyor ve bu insanlar intihara teşebbüs durumuna geliyorlar. Şimdi, o bölgede, tayini çıkmış, yirmi yıl onuruyla hizmet etmiş insanı, siz, cezalandırıyorsunuz. Yüzde 37 nispetinde kadro boş; ama, yüzbinlerce köy korucusunu istihdam ediyorsunuz. Devlet dairelerinde boş olan o kadroları doldurup, yirmi yıl devletine onuruyla hizmet etmiş insanın tayinini tebellüğ ettirmiyorsunuz. Gelin, bunlara hep birlikte çare bulalım.

Yine, o bölgelerde, yanlış bir uygulama: Yirmi yirmibeş yıl hizmet yapmış insanın tayinini tebellüğ ettirmiyorsunuz; ama, ilin valisi tarafından -Sayın Millî Eğitim Bakanı buradaysa, lütfen, Sayın Bakana bunu arz ediyorum- altı kez, bu elemanın, burada görev yapması uygun değildir; şu suçu işlemiştir diye yazılmasına rağmen, ne yazık ki, bir dönem, Sayın Mehmet Sağlam tarafından yazılı emirle tayini durdurulmuş; şimdi de, Millî Eğitim Bakanımız Sayın Uluğbay tarafından tayini durdurulmuştur. O bölge sürgün yeri değildir; o bölge insanının da, kalifiye idareciye, kalifiye elemana ihtiyacı vardır. O bölgede keyfî uygulamaları kaldırdığınız takdirde, sorunlar yumağının çoğu halledilmiş olur. İdare edenler, lütfen, o bölgeyi, feodallere veya niyeti kötü olan insanlara teslim etmesinler.

Bu sorunlar yumağını hallettiğiniz takdirde, hem orada göçü önlemiş olursunuz hem istihdam yaratmış olursunuz hem de işsizliğe...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN – Sayın Yıldırım, efendim, 2 dakika süre yetiyor mu zatıâlinize?

ORHAN VELİ YILDIRIM (Devamla) – Yetiyor Sayın Başkanım.

BAŞKAN – Peki, buyurun.

ORHAN VELİ YILDIRIM (Devamla) – Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; maddelere sıra geldiğinde, tabiî, konuşacağımız çok şey var; ama, başta da belirttiğim gibi, yine de, Hükümetin getirmiş olduğu bu tasarı, mevzi olarak uygulama alanı bulmuş olsa dahi, biz, bu tasarıya olumlu oy vereceğiz.

Düşüncelerimizi kısaca arz etmiş olduk; Yüce Kurulu saygıyla selamlıyorum. (CHP ve DSP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Sayın Yıldırım, teşekkür ediyorum.

Sayın Ağar, efendim, daha önce bir söz talebiniz var; kişisel talepte bulunmuşsunuz, sonra bir daha işaret buyurdunuz...

MEHMET AĞAR (Elazığ) – Kişisel talep Sayın Başkan.

BAŞKAN – Tamam.

Şimdi, gruplar adına ve kişisel olarak vaki taleplerin sırasını okuyorum:

Gruplar adına; CHP Grubu sözcüsü görüşlerini ifade ettiler, DTP Grubu adına Sayın Mahmut Yılbaş, DSP Grubu adına Sayın Bilgir, DYP Grubu adına Sayın Paçacı, ANAP Grubu adına Sayın Beyribey, RP Grubu adına Sayın Korkutata konuşacaklar.

Kişisel söz talebinde bulunan arkadaşlarımı okuyorum: Sayın Mehmet Sıddık Altay, Sayın Mehmet Ağar, Sayın Nizamettin Sevgili, Sayın Aslan Polat, Sayın Ertan Yülek. Kişisel söz talebinde bulunan arkadaşlarımdan ancak birinci ve ikinci sırada bulunanlara söz verebileceğim. Onlardan konuşmayan olursa, konuşma sırasını bir aşağıya doğru kaydıracağım.

KAMER GENÇ (Tunceli) – Sayın Başkan, Cumhuriyet Halk Partisi sözcüsü, biraz önce, burada bir ifade kullandı “Tunceli’de, bir Millî Eğitim Müdür Yardımcısı 6 defa görevden uzaklaştırıldı, 7 nci defa tekrar geldi” dedi. Bu, yanlış bir ifadedir.

AHMET KABİL (Rize) – Böyle bir usul var mı?..

KAMER GENÇ (Tunceli) – Bir dakika efendim...

Bakanlar Kurulu bir kararname çıkardı; buna göre, nüfusu 200 binden aşağı olan bölgelerde, o yer doğumlular orada yönetici olamıyorlar. Bizim Mazgirt İlçemizde, Millî Eğitim Müdür Yardımcısı bir arkadaşımız vardı; bu, yetkiyle, Tunceli’de Millî Eğitim Müdür Yardımcılığına getirildi; fakat, belirli aralıklarda, nedense, o, orada çalıştırılmak istenmedi, sonradan, tekrar yerine iade edildi ve bir suçu da yok arkadaşımızın...

ÖNDER SAV (Ankara) – Sayın Başkan, böyle bir usul var mı?

KAMER GENÇ (Tunceli) – ...yani, böyle küçük hesapların, burada, grup adına dile getirilmemesi lazımdı, tutanaklara geçmesi bakımından söylüyorum; yani, öyle bir hata yok.

ORHAN VELİ YILDIRIM (Tunceli) – Sayın Başkan...

BAŞKAN – Efendim, zatıâliniz de ve Sayın Genç de, Tunceli gibi, şahsen çok sevdiğim bir ilin milletvekilisiniz; yani, kürsüde, alâmeleinnas bunları ifade etmenin ne anlamı var.

ORHAN VELİ YILDIRIM (Tunceli) – Sayın Başkan bir şey söyleyebilir miyim...

BAŞKAN – Buyurun.

ORHAN VELİ YILDIRIM (Tunceli) – Sayın Başkan, Sayın Genç, beni dinlememiş, ben “Millî Eğitim Müdür Yardımcısı” diye ibare kullanmadım.

BAŞKAN – Tabiî, kullanmadınız efendim.

ORHAN VELİ YILDIRIM (Tunceli) – İsim de belirtmedim, genel olarak söyledim.

BAŞKAN – Sayın Genç, öyle bir anlam çıkarmış.

ORHAN VELİ YILDIRIM (Tunceli) – Öyle bir anlam çıkarmışsa, ona aittir; düzeltsin efendim.

BAŞKAN – Onu düzelttik efendim, zabıtlara geçti; siz, üzülmeyiniz.

Demokrat Türkiye Partisi Grubu adına, Sayın Mahmut Yılbaş; buyurun. (DTP, ANAP ve DSP sıralarından alkışlar)

Sayın Yılbaş, bakın, bir sayın milletvekilinin ismini zikrederseniz, sataşmadan dolayı söz ister, ona göre!..

ALİ ILIKSOY (Gaziantep) – Sayın Başkan, inşallah sizin isminizi zikretmez.

NACİ TERZİ (Erzincan) – Sayın Yılbaş, Erzincan’dan da bahset.

DTP GRUBU ADINA MAHMUT YILBAŞ (Van) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Olağanüstü Hal Bölgesinde ve Kalkınmada Öncelikli Yörelerde İstihdam Yaratılması ve Yatırımların Teşvik Edilmesi İle 193 Sayılı Gelir Vergisi Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı üzerinde, Demokrat Türkiye Partisi Grubu adına görüşlerimizi açıklamak üzere huzurlarınızdayım; hepinize saygılar sunuyorum.

Sayın Başkanım, bir fırsat verdiniz, onun için teşekkür ediyorum. Ben, bu kürsüden hiçbir zaman, hiçbir şekilde kişi veya grup ismi belirtme gibi bir talihsizlik yapmadım. Zatı âlinize o günkü hatırlatmalarım, sadece, tutunakların okunması ve bu gerçeğin zatı âliniz tarafından hem Yüce Meclise hem de Türk kamuoyuna açıklanmasıydı.

Değerli arkadaşlarım, tasarının isminden de anlaşılacağı üzere, bununla bölgeye getirilmek istenen, orada yatırım yapmanın, ekonomik bakımdan daha cazip hale getirilmesidir; bu maksat güdülmektedir. Bu açıdan bakıldığında, böyle bir yasa tasarısının Yüce Mecliste görüşülmesi ve yasalaştırılmak suretiyle de beklentilerin hiç olmazsa bir ölçüde karşılanması açısından meseleye yaklaştığımızda olumlu düşünmemek mümkün değil.

Değerli arkadaşlarım, ancak, hem bölge milletvekili hem de o yörede uzun yıllar görev yapmış bir kişi olarak ve özellikle, görevi sırasında, bölgenin hem tarımsal ve hayvancılık hem de sanayi bakımından kalkınması için emek veren bir kişi olarak, yörenin ihtiyaçlarını ve meselelerini çok yakından bilmekteyim.

Bu tasarının, hiç olmazsa, devletin, bölgeye ilişkin ekonomik yaklaşımlarında neyin olmayacağının anlaşılması bakımından yararlı olacağını düşünmekteyim. Çünkü, daha önce bazı vesilelerle ifade ettiğim düşüncelerde ileri sürdüğüm gibi, bugüne kadar bölgeye yaklaşımlar palyatif olmuştur, bir sistem içerisinde, bir plan içerisinde, bir program içerisinde mütalaa edilmemiştir; ihtiyaçlar ne ise, onların karşılanması bakımından ya devlet ricalinin söz vermesiyle veyahut da mevcut imkânlar dikkate alınmak suretiyle anında karşılamalar şeklinde olmuştur; ancak, olağanüstü halin ifade edilmesiyle ilk defa böyle bir yasa çıkarma yoluna gidilmektedir.

Değerli arkadaşlarım, bölgenin ekonomik yapısı, yazılandan çizilenden, burada ifade edilenlerden çok daha olumsuzdur. Bu tür boyutlu bir yaklaşımın beklentileri karşılaması mümkün olmayacaktır.

Değerli arkadaşlarım, biliyor muyuz ki, şu anda, sanayi bakımından bölgenin en büyük ihtiyaçlarından birisi, değil sanayide, aydınlatmada kullanılacak elektrik enerjisinin yetersiz olmasıdır. Bugün Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da, bırakınız işyerlerini, imkânı olanların büyük bölümü, evlerinde yedek bir jeneratör olmadan aydınlanma ihtiyacını karşılayamamaktadırlar. Bölgedeki, az sayıda ve teknolojik olarak yeterli olmayan sanayi kuruluşlarında enerji ihtiyacı had safhaya varmıştır. Bunu gidermeden, enerji ihtiyacına bir çözüm bulmadan, Gelir Vergisi Kanununda, diğer alanlarda yapılacak olan iyileştirmelerin çok ciddî sonuçlar getirmesini beklemek, burada, son derece iyimserlik olarak değerlendirilmelidir.

Değerli arkadaşlarım, zamanında -sonradan Türkiye’de yaygınlaştırılmak suretiyle- bir acil destek meselesi çıkarıldı. O da, sonunda döndü dolaştı, o bölgelerde veya başka yerlerde, bakanlıkların normal ödeneklerinden karşılayamadıkları müteahhit ihtiyaçlarının karşılanmasına dönüştü. Bakanlıklardan gelen talimatların altında bir dipnot olarak, filanca müteahhidin filanca istihkakında kullanılmak kaydıyla ibaresi yer aldı. Bunu burada belirtmek istiyorum; çünkü, işin başlangıcında, bölge halkı -ekonomide olmamakla beraber- hiç olmazsa altyapı hizmetlerinin karşılanmasında kendilerine bir imkân tanındığı umuduna kapıldılar; ama, kısa bir zaman sonra bu umut umutsuzluğa dönüştü. Endişe ederim ki, çıkarılacak olan bu yasayla da, yine bölgeye teveccüh edecek büyük ekonomik yaklaşım, orada yaşayan -hemşerilerim diyeceğim; çünkü, hayatımın bir bölümünde onlarla, oradaki yaşamı paylaştım- insanlar arasında umutsuzluğa dönüşebilir ve orada yeniden bir kırgınlık, küskünlük kökleşebilir.

Değerli arkadaşlarım, yine 1994 yılında, bölgeye el uzatıldığını, yaklaşıldığını göstermek için, denildi ki “Bölgeye bir kredi köprüsü kuralım ve orada tamamlanmamış olan veya tamamlanmış olmakla beraber, işletme sermayesi sıkıntısından dolayı çalışmayan müesseseleri çalıştıralım.”

Teknisyenler o bölgede iki yıl çalıştılar, geldiler, üç kez değişik rapor düzenlediler. Bölgeye, 1996 yılında, bu kredilerin, ilgili finans kuruluşu olan Kalkınma Bankası tarafından ödeneceği müjdesi verildi. O müjde karşılığında, orada, hem devlet kesimi hem de özel sektör kesimi aylarca bankanın kapısında bekledi. Banka, en sonunda “Hazineden bu para bana aktarılsın, biz, ondan sonra bu kredileri ilgili müesseselere vereriz” dedi.

Değerli arkadaşlarım, hâlâ, o yörede sanayi tesisi kuran veya kurmak için gayret eden arkadaşlarımız, bu kredinin beklentisi içerisinde, ayların değil yılların geçtiğini seyretmektedirler.

Değerli arkadaşlarım, yine, oradaki önemli konulardan bir tanesi, sanayinin ihtiyacı olan vasıflı insan gücü meselesidir. Bu, o kadar önemlidir ki, bir makinenin küçük bir parçasının bozulması halinde, fabrika, tümüyle faaliyetini durdurmak ve o parçanın Batı’dan getirilmesi ihtiyacı içerisine girmektedir. Bunu sağlamadan, entegrasyonu bilinçli ve planlı bir şekilde ele almadan, oraya gidecek olan her sanayi teşebbüsü, kısa bir zaman sonra, bir umutsuzluk içerisinde, bugün durum neyse, yarın da onunla karşı karşıya kalır.

Değerli arkadaşlarım, bir de, sanayinin, dünyanın her tarafında olduğu gibi, birbirine ihtiyacı meselesi, yarı mamul ihtiyacı meselesi vardır. Değerli arkadaşlarım, o yörede kısıtlı şekilde bulunan sanayi kuruluşları, yarı mamul maddeyi, Batı’dan getirmek mecburiyetindedirler. Bu da, oradaki maliyeti fevkalade yakından ilgilendiren bir mevzudur.

Değerli arkadaşlarım, o bölgede, Diyarbakır hariç, henüz organize sanayi bölgeleri kurulmamış, altyapı getirilmemiştir. Altyapı kurulmadan, sanayi bölgeleri oluşturulmadan, bir taraftan, arazilerden ücretsiz (bilâücret) arsa tahsisi veya Hazineden gayrimenkul verilmesi; diğer taraftan, Gelir Vergisinde, harçlarda bazı indirimlerin yapılması, son derece ciddî olan bir rahatsızlığın aspirinle tedavisinden farklı bir şey değildir. (RP sıralarından “Ne yapalım?” sesi)

Efendim, burada, olumlu ve olumsuz tarafları bildirmek, gerçeği ifade etmek, herhalde, tek gözle, bir gözü kapalı olarak meseleye bakmaktan çok daha iyidir. Eğer, bunda, konuşmacı olarak bir hata yapılıyorsa, bunun değerlendirmesini, sadece o bölgede değil, yurdumun çeşitli yörelerinde yaşayan vatandaşlarım yapacaklardır. Ne yapalım demek, bir aczin ifadesidir. Yapılacak çok şey vardır. Bugüne kadar, bunun -söylüyoruz- bir plan içerisinde, bir program içerisinde, bir entegrasyon içerisinde ele alınmaması, en büyük eksiklik, en büyük hatadır.

Değerli arkadaşlarım, ne yapılabilir... Bugün, o yörede yaşayan hayvan yetiştiricilerimiz, üreticilerimiz, maalesef, uzun zamandır, yayla ve meraları rahatlıkla kullanamamaktadırlar. Bu, o bölgede, özellikle küçükbaş hayvan yetiştiriciliğini, ekonomik bakımdan fevkalade olumsuz bir noktaya getirmiştir. Eğer bölgede, bu konuda gerekli ekonomik ve idarî tedbirler alınırsa, bölgeye yapılabilecek en büyük ekonomik katkı bu olacaktır.

Değerli arkadaşlarım, konuşmamın başında da ifade ettim, bir başlangıç olarak yasal bir düzenleme... Çünkü, devlet değişik zamanlarda değişik hizmetleri götürmüştür. O bölgeye, bugün, batıdan farksız olarak haberleşme imkânı götürülmüştür. Dağ başındaki en küçük mezradan, sadece şehirlerarası değil, uluslararası görüşme imkân dahilindedir.

Yine, devlet, yıllarca oraya ulaşım imkânını götürmüştür. Kışın, o bölgenin coğrafî yapısı bakımından, iklim koşullarının en zor olduğu dönemlerde dahi, batıda, şehir merkezleriyle, kasaba merkezleriyle ulaşım nasıl sağlanıyorsa, Karayolları, Köy Hizmetleri, sürekli olarak, yol bakımını sağlayarak, ulaşımı kış mevsiminde dahi sağlamaktadırlar; bunu inkâr edecek bir durum söz konusu değildir.

Öbür taraftan, eğitimde de, mesela Van’da, Anadolu’nun hiçbir yerinde olmayacak şekilde, bugün, 12 yatılı bölge okulu vardır. Burada, 10 bini aşkın, o yöreden gelen öğrenci eğitim görmektedir; kışın, kaloriferli, sıcak sulu yerde kalacak ve bakımları sağlanacak şekilde. Bunu, ne o yöre halkı ne de o yöre halkının buradaki temsilcileri inkâr etmemektedirler. Ancak, konuya ekonomi açısından, sanayi açısından yaklaşıldığında, değerli arkadaşlarım, bunu, ekonomik kurallar içerisinde götürmemiz gereklidir.

Görüş olarak ifade etmediğim bir husus var; şudur:

Değerli arkadaşlarım, devletin, orada, özelleştirme programı içerisine, KİT’lerin sahip olduğu sanayi tesislerini alması, sanayileşme konusunda, o bölge insanına getirilmiş olan en büyük umutsuzluk olmuştur. Hani, başka yörelerden gelip orada yatırım yapacaklar olabilir, onlar için söylemiyorum; ama, o bölgede yetişmiş, sermaye birikimini küçük veya orta ölçekte bir işletmeye dönüştürebilme amacını ve düşüncesini taşıyan insanların, bundan vazgeçmeleri, bu özelleştirmede, o yörenin ayrı bir değerlendirmesinin yapılmamasından kaynaklanmaktadır. Onun için, yörelerarası kalkınmışlık farkını orta yerden kaldırabilmek iddiasında bulunmuyoruz; ama, onu asgari ölçüde tutabilmek için, devletin, sadece altyapı hizmetlerinde değil, ekonomi alanında da sınaî kuruluşlar bakımından da o yöredeki yatırımlarını bir süre daha devam ettirme ihtiyacı bulunduğu düşüncesini taşıyoruz.

Değerli arkadaşlarım, konuşmamın birkaç bölümünde de ifade ettim, yapılması gerekli olan en önemli konu, bölgede, vakit geçmeden, geçerilmeden mutlaka bir bölge kalkınma planının, programının kararlaştırılıp, gündeme getirilmesi lazımdır. Bu program içerisinde ülkemizin, kaynak bakımından içinde bulunduğu sıkıntı da göz önüne alınmak suretiyle, hem özel sektörde hem kamu sektöründe bu planın mutlaka uygulamaya konulması düşüncesinde olduğumuzu ifade etmek istiyorum.

Değerli arkadaşlarım, son olarak, olağanüstü hal bölgesi kapsamında bulunan -Yüce Meclisimizin almış olduğu kararlar doğrultusunda- bazı illerimiz, yakın geçmişte, bu uygulamanın dışına çıkarıldılar.

TEVHİT KARAKAYA (Erzincan) – Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu’ya mesajınız yok mu?

MAHMUT YILBAŞ (Devamla) – Efendim, benim sizin gibi ihtiyacım yok. Eğer bir mesajınız varsa, lütfen siz buyurun gelin, o mesajı siz gönderin!.. Buradaki konuşma, sadece bölgeye değil, tüm Türk Halkına, tüm Türk vatandaşlarına yapılan bir konuşmadır.

Değerli arkadaşlarım, özellikle, Elazığ, Adıyaman, Batman, Tunceli ve o bölgede, o kapsam içerisinde olmamakla beraber, ekonomik ve coğrafya farkı dikkate alındığında, tabiî ki Erzincan, tabiî ki Ağrı, Bingöl, Muş, bunlar, bu program içerisinde, bu yasa tasarısı içerisinde dikkate alınmalıdır ve bu yönde, grubumuzun bir değişiklik önergesi olacaktır. Diğer grupların da katılacağı ümidiyle, hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum.

Sağ olun efendim. (Alkışlar)

BAŞKAN – Sayın Yılbaş, teşekkür ediyorum.

Demokratik Sol Parti Grubu adına, müzakereye konu tasarının tümü üzerindeki görüşlerini ifade etmek üzere, Sayın Çetin Bilgir.

Buyurun Sayın Bilgir. (DSP sıralarından alkışlar)

DSP GRUBU ADINA ÇETİN BİLGİR (Kars) – Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; Olağanüstü Hal Bölgesinde ve Kalkınmada Öncelikli Yörelerde İstihdam Yaratılması ve Yatırımların Teşvik Edilmesi ile 193 Sayılı Gelir Vergisi Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı üzerinde konuşmak üzere, Demokratik Sol Parti Grubu adına söz almış bulunuyorum; partim ve şahsım adına hepinizi saygılarımla selamlıyorum.

Getirilen yasa tasarısından temel maksat, terör nedeniyle olağanüstü düzeyde zarar görmüş bulunan ve olağanüstü hal bölgesindeki şehirler ve mücavir illeri ile kalkınmada öncelikli illerde, özel yatırımların başlatılması ve hızlandırılması; böylelikle, gerek istihdamın gerek yöresel anlamda bireysel kazancın artırılması hedeflenmiştir.

Bilindiği gibi, yatırımları destekleyici anlamda, önceden belirlenmiş teşviklerin yüzde 46’sını Marmara Bölgesi, yüzde 15’ini Ege Bölgesi, yüzde 14’ünü İç Anadolu Bölgesi, yüzde 4’ünü Karadeniz Bölgesi, yüzde 7’sini Güneydoğu Anadolu Bölgesi ve yüzde 2’sini de Doğu Anadolu Bölgesi almış bulunmaktadır.

Bu arada, ben, size birtakım istatistikî bilgiler vermek istiyorum: Olağanüstü hal bölgesindeki iller açısından tek tek değerlendirildiğinde, Türkiye gayri safî yurtiçi hâsılasına, ortalama olarak, Diyarbakır binde 12, Mardin ve Van binde 4, Batman binde 3, Bitlis ve Şırnak binde 2, Bingöl, Hakkâri, Muş, Siirt ve Tunceli ise binde 1 oranında katkıda bulunabilmektedir; yani, bölgedeki toplam 502 trilyon, bölgeye gayri safî millî hâsıla olarak düşmekte; bu da, toplam olarak, Türkiye’nin yüzde 3’ü etmektedir; oysa, nüfusun yüzde 7,3’ü burada yaşamaktadır.

Kişi başına gayri safî yurtiçi hâsıla, 1996 yılı ve Türk Lirası değerlerine göre hesaplandığında, Türkiye ortalaması 1 670 656 Türk Lirasıdır. Ancak, bu oran -şimdi söyleyeceklerim çok farklı rakamlardır, çoğu kimse bilmiyordur; ama, çok net olarak söylemek istiyorum- Batman’da 853 bin liradır, yani Türkiye ortalamasının yarısı düzeyindedir; Bingöl’de 407 bin liradır, Türkiye ortalamasının dörtte 1’idir; Bitlis’te 376 bin liradır, Türkiye ortalamasının beşte 1’idir; Diyarbakır’da 917 bin liradır; Türkiye ortalamasının yarısıdır; Hakkâri’de 243 bin liradır -bu söylediğim, gayri safî yurtiçi hâsıladan kişi başına düşen değerdir- ve Türkiye ortalamasının onda 1’idir; Mardin’de 728 bin liradır, Türkiye ortalamasının yarısına yakındır, yani, onda 4’üdür; Muş’ta 342 bin liradır, Türkiye ortalamasının beşte 1’idir; Siirt’te 647 bin liradır, Türkiye ortalamasının onda 3’üdür; Şırnak’ta 372 bin liradır, Türkiye ortalamasının beşte 1’idir; Tunceli’de 629 bin liradır, Türkiye ortalamasının onda 3’üdür; Van’da 479 bin liradır, Türkiye ortalamasının beşte 1’idir.

Kamu yatırım harcamaları itibariyle düşünüldüğünde, Diyarbakır ve Bingöl’de toplam kamu yatırım harcamaları oranı binde 1’dir, Hakkâri’de onbinde 1’dir, Muş’ta onbinde 2’dir, Tunceli ve Van’da onbinde 3’tür, Siirt ve Batman’da yüzbinde 1’dir, Bitlis ve Mardin’de yüzbinde 3’tür, Şırnak’ta ise yüzbinde 5’tir.

Bölgede, ortalama toplam kamu yatırım miktarı 38 trilyon 700 milyar lira olup, bu, Türkiye ortalamasının binde 4’üdür; yani, toplam kamu yatırımlarının, ancak binde 4’ünü olağanüstü hal bölgesine yapmışız.

Yine, söylediğim gibi, toplam nüfus, Türkiye ortalamasının yüzde 7,3’üdür; yani, 4 milyon 577 bin civarındadır.

Özel sektör teşviklerine gelirsek -ki, bu, her türlü teşviği kapsıyor- Diyarbakır’da binde 8, Mardin’de binde 4, Batman’da binde 1, Şırnak’ta onbinde 5, Van’da onbinde 4, Siirt’te onbinde 3, Muş’ta onbinde 2, Bingöl’de yüzbinde 2’dir. Hakkâri ve Tunceli’de ise hiç yoktur; yani, özel sektör teşviği yüzde 0’dır.

Bölgede toplam 32 trilyon 141 milyar liralık özel sektör teşvik belgesi ya da çeşitli teşvik belgeleri, teşvikler verilmiştir. Bu da Türkiye ortalamasının yüzde 1,5’idir; yani, binde 15’tir. Yine söylediğim gibi, nüfusun 7,3’ü burada yaşamaktadır.

Bütün bunlardan sonra, getirilen teşvikler özetlenirse: Öncelikli olarak, olağanüstü hal bölgesi ve mücavir illerinde işverenlerin, işçilerden kestikleri vergileri ile kendi kazançlarından doğan Gelir ve Kurumlar Vergilerini daha geç ödemelerini, yatırımlarında muafiyetler tanınmasını ve sigorta primlerinin de hazinece karşılanması öngörülmüştür.

Kalkınmada öncelikli yörelerde ise, yatırım yapacak olan kimselere bedava hazine arazisi verilecektir. Tabiî ki, bedava arsa verilirken, yatırım ve istihdama dönük olması hali de değerlendirilecektir.

Bu destek iki yıllık sürelerden başlayarak on yıla değin uzayacaktır. Yine, aynı zamanda, sigorta primlerinin bir kısmı da devletçe karşılanacaktır.

Kalkınmada öncelikli yörelerdeki arsa tahsisinde ise, daha önceleri Hükümetten ayrık olarak söz konusu arsaların her türlü tasarruf hakkının daha önceki teşviklerden farklı olarak yatırımcıya tanınması halidir; yani, bu tür araziyi alan bir şahıs bunu teminat olarak gösterecek, bunun karşılığında kredi ya da benzer olanaklardan yararlanabilme imkânını bulacaktır. Bu yeniliktir ve belki de, kalkınmada öncelikli yörelere tanınabilecek en büyük destek olacaktır; yani, geri kalmış ve terörden zarar görmüş illerde yatırım yapacaklara “yeter ki sen gel, buraya yatırım yap; arsanı vereceğim, vergini, sigorta primini uzun bir süre eksik yatıracaksın ve herhangi bir ücret karşılığı olmadan verdiğim arsayı da teminat olarak göstereceksin, diğer işlerinde -örneğin, finansman ihtiyacında- teminat olarak kullanabileceksin” denilmektedir. Böylelikle, doğu ve güneydoğu ile kalkınmada öncelikli yörelerde yatırım yapacaklara her türlü kolaylık sağlanmaktadır. Bu, 55 inci Cumhuriyet Hükümetimizin, bu yörelere bakış açısıdır.

54 üncü Hükümet döneminde, bu yörelere, yatırımı teşvik maksatlı olarak, toplam 4 trilyon lira ayrılmış olması bile, bu farklılığın, yani, 54 üncü Hükümet ile 55 inci Hükümet arasındaki farkın gösterilmesi açısından ilginçtir.

55 inci Hükümetin, doğu ve güneydoğuda terörden zarar görmüş yörelere ilişkin desteği, sadece bu yasa önerisiyle sınırlı değildir. Enerji desteği, gümrük muafiyeti gibi, hükümet kararıyla verilebilen destekler de daha önceden açıklanmıştır; ancak, hükümet kararıyla olamayan destekler, şimdi, yasa tasarısı olarak önümüze gelmiş bulunmaktadır.

Yine, Hükümetimizce, geri kalmış yörelerde, genel olarak, geri kalmışlık düzeyinin derecelendirilerek belirlenmesine dair çalışmalar yapıldığı ve buna dair kapsamlı teşvik ön çalışmalarının da yapıldığı bilinmektedir. Umarız ki, bu çalışmalar, yakında, Türkiye’nin gündemine gelecektir.

Yine, Türkiye’nin, doğu ve güneydoğudaki kalkınmayı sağlamak ve buralardan göçü önlemek kastıyla, KOBİ (küçük ve orta boy işletmeler) teşviklerini hızlandırarak ve artırarak gündeme getirdiği hepinizin malumudur. Halk Bankasınca, KOBİ’lere verilen kredilerin iki katına çıkarılması, öz kaynak miktarının yüzde 10 düzeyinde tutulması ve indirilmiş olması ve hepsinden önemlisi -bu yöreler açısından önemli olan- KOBİ desteğine dair toplam kredilerin yüzde 30’unun sadece doğu ve güneydoğuya ayrıklaştırılması, yine, 55 inci Hükümetin, bu yörelere bakış açısının bir sonucudur.

Teşviklerden, yüzde 7 oranında Güneydoğu Anadolu ve yüzde 2 oranında Doğu Anadolu Bölgesinin yararlanabildiğini konuşmamın başında belirtmiştim; oysa, toplam KOBİ desteğinin yüzde 30’u, artık, bu bölgelere aktarılacaktır. Nitekim, Genel Başkanımız Sayın Bülent Ecevit’in, doğu ve güneydoğuyu, sürekli -hemen hemen her hafta- ziyarete gitmesi, bu tür bakış açısının bir sonucudur.

Bu nedenle, 55 inci Hükümete, bu bakış açısından dolayı, doğulu bir milletvekili olarak teşekkürlerimi sunuyorum.

Yasa tasarısının hazırlanmasında emeği geçen herkese, özel olarak teşekkürlerimi sunuyorum ve Meclise saygılarımı sunuyorum. (DSP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Sayın Bilgir, teşekkür ediyorum.

Doğru Yol Partisi Grubunun görüşlerini ifade etmek üzere, Sayın Paçacı; buyurun. (DYP sıralarından alkışlar)

Sayın Paçacı, bir dakikanızı rica edeyim.

Sayın milletvekilleri, muhtemeldir ki, Sayın Paçacı’nın konuşması, süremizi taşabilir bir iki dakika; o bakımdan...

MUSTAFA CİHAN PAÇACI (Elazığ) – Taşmaz, Sayın Başkan.

BAŞKAN – Peki efendim...

Buyurun Sayın Paçacı.

DYP GRUBU ADINA MUSTAFA CİHAN PAÇACI (Elazığ) – Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Olağanüstü Hal Bölgesinde ve Kalkınmada Öncelikli Yörelerde İstihdam Yaratılması ve Yatırımların Teşvik Edilmesi ile 193 Sayılı Gelir Vergisi Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısıyla ilgili, Doğru Yol Partisi Grubu adına görüşlerimi belirtmek üzere söz almış bulunuyorum.

Günümüzde, sosyoekonomik gelişmede bölgelerarası eşitsizliklerin giderilmesi, giderek artan bir önem kazanmaktadır. Bu, yalnızca, adil bir kalkınma özleminin yansıması değildir; aynı zamanda, az gelişmiş yörelerdeki kalkınma potansiyellerinin ortaya çıkarılmasının, kendi başına ekonomik büyüme, toplumsal istikrar ve ihracatın teşviki şeklindeki ulusal hedeflerin gerçekleştirilmesine önemli katkı sağlayacağı düşüncesinden de kaynaklanmaktadır.

İşsizlik sorunu karşısında devletin ana katkısı, bizzat iş yaratmak değil, istihdamın yaratılabileceği ortamı sağlamak ve işgücü piyasası dahil, tüm piyasaların, serbest rekabet ilkesine göre oluşmasını güçleştiren unsurları ortadan kaldırmaktır. Devlet, bu katkısını, genellikle, özel sektör girişimcilerinin önündeki engelleri kaldırarak, onların yatırımlarına hız verecek teşvik politikaları aracılığıyla yapmaktadır.

Bilindiği üzere, olağanüstü hal bölgesinde yer alan illerimizde, terör konusunda, güvenlik güçlerinin büyük çabaları sayesinde önemli bir mesafe kaydedilmiş bulunmaktadır. Bugün gelinen noktada, ekonomik tedbirleri daha rahat durumda düşünebilir ve uygulayabilir durumdayız. Bunun sebebi, önceki merhalelerde verilen etkin mücadeledir. Bu mücadelede, iradesi, emeği, kanı ve gözyaşı bulunan, başta kahraman güvenlik kuvvetlerimiz olmak üzere, herkesi saygıyla, minnetle, rahmetle anıyoruz. Büyük çile içindeki bölge halkı vatandaşlarımızı, vatansever tavırlarından dolayı ayrıca şükranla anıyor ve selamlıyorum.

Terörün ekonomik gelişmedeki olumsuz etkilerini gidermek için, bu illerde ve kalkınmada öncelikli yörelerde yeni yatırım sahalarının açılması, buralarda yaşayan insanların iş ve istihdam imkânlarının artırılması, gelir dağılımının iyileştirilmesi ve diğer bölgelere olan göçün önlenmesi, büyük önem taşımaktadır.

Yıllardır süregelen asayiş sorunları ve olumsuz coğrafî şartların bölgede ekonomik ve sosyal gerilemeye neden olması sebebiyle, halen, bu bölgede yatırım yapmak isteyen girişimciler açısından rantabl görülmemektedir. Bu sebeple, girişimcilerin yöreye yatırım yapmalarını sağlamak amacıyla, istihdamın kaynağı olan yatırımların maliyetini azaltmaya yönelik, özendirici, vergisel ve diğer teşvik tedbirlerinin uygulamaya konulması gereği vardır.

Bu yörelerin ekonomik ve sosyal kalkınmasını bir an önce gerçekleştirebilmek için, teşvik politikalarının, devletin devamlılığı ilkesi çerçevesinde, kesintiye uğratmaksızın uygulamaya devam edilmesi ve ilave olarak da, günün gelişen ekonomik koşullarına göre yeni teşvik araçları oluşturularak, yöre girişimcilerinin hizmetine sunulması faydalı olacaktır. Unutulmamalıdır ki, bugün, teşvik politikaları kapsamında yapılan harcamalar, ileride ekonomik kalkınma ve zenginlik olarak geri dönecektir. Bu politikaların sağlıklı bir şekilde uygulanması, 21 inci Yüzyıla doğru yol alan ülkemizde, bölgeler arası gelişmişlik farklarını ortadan kaldırıp, ülkemizin gelişmiş ülkeler arasına girmesine önemli ölçüde katkı sağlayacaktır.

Değerli milletvekilleri, esas itibariyle fevkalade güzel bir amaca hizmet edecek olan bu kanun, bu haliyle, bazı ince ayrıntılar gözden kaçırılarak, ileride telafi edilemeyecek yeni bazı yaraların açılmasına sebep olabilecek konumdadır.

Tasarının kapsamı, halen olağanüstü hal uygulaması ve mücavir alan çerçevesinde yer alan illerle sınırlıdır. Aynı şartlar içerisinde bulunan ve müşterek problemleri yaşayan alanların kapsam dışına bırakılması durumunda, iç ve dış ihanet odaklarının siyasî istismarlarına yol açacağı endişeleri mevcuttur. Kaldı ki, böyle bir durum adil de değildir. Örneğin; milletvekili olduğum ilim Elazığ, 1993 yılına kadar, 7 yıl süreyle, olağanüstü hal, 29.11.1996 tarihine kadar da 3 yıl mücavir il kapsamında kalmıştır. Tasarıda, bu uygulamaların yapılacağı illerden tek farkı, güvenlik açısından huzurlu oluşudur. Teröre taviz vermeyen yöre halkı, ekonomik göstergeler ve güç oranı itibariyle tasarıda sözü edilen illerle hemen hemen aynı özelliklere sahiptir.

Olağanüstü halin ilan edildiği 19.3.1986 tarihinde olağanüstü hal bölgesine dahil olan ve sonradan güvenlikte sağlanan olumlu gelişmelerle olağanüstü hal kapsamından çıkarılan; ancak, terörün ekonomik tahribatından yoğun bir şekilde etkilenen ve işsizliğin had safhaya ulaştığı Elazığ ve Adıyaman İllerinin teşvik kapsamının dışında bırakılmasını da anlamak mümkün değildir.

Sadece terör olgusuna dayanarak, doğunun ve güneydoğunun az gelişmişlik zincirini kıramayız. Eğer, kalkınma planlarında kalkınmada öncelikli il ve ilçe olarak belirttiğimiz ve plan hedefleri olarak benimsediğimiz hususlara uymayacaksak, bu planlar niçin yapılıyor sorusu akla gelebilecektir.

Ülkemizde bölgesel dengesizliğin boyutları her geçen gün artmaktadır. Gayri safî yurtiçi hâsıladan Doğu ve Güneydoğu Anadolu ilinin aldığı pay azalmaktadır. Marmara ve Ege Bölgesi, Türkiye gayri safî yurtiçi hâsılası içindeki payını 1979’da yüzde 49,8’den, 1994 ortalarına kadar yüzde 52,5’e çıkarırken, Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da bu pay yüzde 10,3’ten yüzde 3,9’a düşmüştür.

Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da tarım sektörü katmadeğeri de her geçen gün azalmaktadır.

Kişi başına refah payı göstergelerinde Doğu ve Güneydoğu Anadolu illeri en alt sıradadır. Bölgeler kendi içlerindeki gelir dağılımları yönünden karşılaştırıldığında, Doğu ve Güneydoğu Anadolu en adaletsiz bölgelerimizdir.

Kamu yatırım harcamalarında ise, Doğu ve Güneydoğu Anadolu, son sıradadır. Bankalar, topladıkları mevduatı, en az Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da krediye dönüştürmektedir. Yatırım teşvik belgelerinin dağılımında, Doğu ve Güneydoğu Anadolu, yine en alt sıralarda yer almaktadır.

Bütüncül bir mantık içinde vatan toprağının bir karışını diğerinden ayırmak ve ayrı düşünmek tabiî ki mümkün değildir. Esas mesele, Türkiye’nin topyekûn güvenliği, huzuru ve dengeli bir şekilde kalkınmasıdır. Bölgelerarası, iller ve ilçelerarası, zümreler ve sosyal tabakalararası kalkınmışlık farklılıklarının, gelir dağılımı adaletsizliklerinin, sosyal bir felaket haline gelmiş olan istihdam açığının kapatılması vazgeçilmez millî hedeflerimiz olmalıdır.

Saygıdeğer milletvekilleri, getirilen yasada bir başka konu da, bedelsiz yatırım yeri tahsislerinde dikkat edilmesi gereken husustur. Komisyonda “organize sanayi bölgelerine öncelik verilmek üzere” diye bir deyim konulmuştur; ancak, uygulama da sanayi alanlarının belirlenmesinde ve planlanmasında kamu yararının korunması hususlarına gölge düşürmeyecek bir netlik içinde olmalıdır. Bedelsiz yatırım yeri tahsislerinde belirlenecek istihdam esaslarına, yatırımın faaliyete geçmesi tarihinden itibaren beş yıl süreyle uyulması zorunluluğu getirilmektedir. Beş yıl sonra belli şartlarla tapu kaydındaki şerh terkin edilince ne olacaktır? Bu yatırımların korunması, genişletilmesi ve büyümesi söz konusu olmayacak mıdır? İyi arazilere sahip atıl yatırımlar haline dönüşmeyecek tedbirleri de çok iyi düşünmemiz gerekmektedir. Bu bilgiler için, aslında, yatırımların çok ötesinde yeni birtakım teşviklerin de gerçekleştirilmesi zorunludur.

Tasarıda beklenen sonuçlara ulaşabilmek için, sadece teşviklerin yeterli olmayacağı da bir gerçektir; bilhassa, ulaşım zorluklarını giderici tedbirler alınmalıdır. Bu bölgeler için, aynı zamanda, sosyal ve idarî tedbirlerin de hayata geçirilmesi gerekmektedir. Ülkemizde yatırım yapmak çok zordur. Parası olan, sermaye sahibi müteşebbislerin de yatırım süreci çok uzun sürmektedir. Bu açıdan, tasarı, uygulamada gecikmeye yol açacak bürokratik ayrıntılardan arındırılmalı, yatırımları hızlandırıcı bir rol oynayacak hale getirilmelidir.

Değerli milletvekilleri, olağanüstü hal kavramı, esas itibariyle, asayiş ve güvenlikle ilgili bir kavramdır. Şüphesiz, verilen mücadelenin ve alınacak tedbirlerin ekonomik bir boyutu da olduğu muhakkaktır. Kalkınmada öncelikli yöre kavramı ise, doğrudan doğruya ekonomik veriler ve tespitlerle ilgili bir kavramdır. Terör ekonomiyi baltalayacağı gibi, ekonomik sorunlar da terör için önemli bir risk kavramı taşır. Bu itibarla, olumlu ekonomik tedbirler, asayiş ve emniyet tedbirlerinin tamamlayıcı bir unsuru; etkili asayiş ve emniyet tedbirleri ise, ekonomik gelişmenin önşartı olabilecek mahiyettedir. Bu sebeple, mümkünse, bu tedbirlerin bir paket halinde düşünülmesi ve aynı etkinlikle eşzamanlı olarak uygulanması gerekir. Cumhuriyet hükümetleri de, öteden beri, esasen, bunu yapmaya çalışmışlardır. Doğrudan asayiş ve güvenliğe yönelik tedbirler, olayın doğası gereği, genellikle önplanda görülmüştür. Bununla beraber, daima iyi niyet ve ekonomik tedbirler, çok boyutlu bir paket halinde görülmelidir. Olağanüstü hal bölgesiyle ilgili olarak bugün gündeme gelen parça tedbir, o bütüne erişmenin önemli bir adımıdır. Bu yasalaştırma çalışması, lüzumlu olan bir önşarttır.

Bu yasayla, açılan imkânların değerlendirilerek, fiilî ve gerçek tedbirler haline getirilmesinde asıl heyecan, gayret ve fedakârlığı özel sektörden, değerli ve vatansever müteşebbislerimizden bekliyoruz.

Dünyaya hâkim olan ve ülkemizce de benimsenmiş ekonomi mantığı içinde, devletten çok daha fazla bir şey beklemek durumunda değiliz.

Türkiye bir bütündür. Türk Milleti bir bütündür. Yurdun bir köşesindeki zaaf, hepimiz için zaaftır. Milletin bir zümresinin sıkıntısı, bütün millî bünyeyi rahatsız edebilecek millî bir sorumluluk konusudur. Bu itibarla, devletimiz kendisine düşenleri yapmaya devam ederken, sermaye ve teşebbüs erbabının da aynı millî sorumluluk ve heyecanla kendine düşeni yapacağını ümit ve temenni ediyoruz.

Değerli milletvekilleri, genel hatlarıyla paketi onaylıyoruz; isabetine kaniyiz; ancak, başta da belirttiğim üzere, sadece olağanüstü hal kapsamı içinde bu iller bırakılmamalıdır. Olağanüstü hal uygulaması dışında kalan; ancak, terörden dolaylı da olsa etkilenen illerin de bu yasa kapsamı içine alınmasıyla daha adil bir uygulamanın olacağı kanaatindeyiz.

Hepinize, hayırlı olması dileğiyle, saygılar sunuyorum. (Alkışlar)

BAŞKAN – Sayın Paçacı, teşekkür ediyorum.

Gerçekten, süre almaya bizi mecbur bırakmadınız.

Sayın milletvekilleri, çalışma süremizin dolmasına 5 dakika var...

METİN BOSTANCIOĞLU (Sinop) – Sayın Başkan, çalışma süremizi 15 dakika uzatırız, bir kişi daha konuşur.

ÜLKÜ GÜNEY (Bayburt) – Hiçbir faydası olmaz.

BAŞKAN – Madem ki ittifakı âra hâsıl olmadı; biz, kendi kararımızı kendimiz verelim.

Sayın milletvekilleri, çalışma süremiz dolmuştur.

Alınan karar gereğince, Bayındırlık ve İskân Bakanı Sayın Yaşar Topçu Hakkındaki (11/13) esas numaralı gensorunun görüşmelerini yapmak için, 8 Aralık 1997 Pazartesi günü saat 15.00’te toplanmak üzere, birleşimi kapatıyorum.

Kapanma Saati : 19.00

VI. – SORULAR VE CEVAPLAR

A) YAZILI SORULAR VE CEVAPLARI

1. – Tokat Milletvekili Hanefi Çelik’in, Meclis kadrosuna alınan geçici görevli personele ilişkin sorusu ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Hikmet Çetin’in yazılı cevabı (7/3561)

Türkiye Büyük Millet Meclis Başkanı

Aşağıdaki soruların tarafınızdan yazılı olarak cevaplandırılmasını arz ederim.

1.10.1997

Hanefi Çelik

Tokat

1. Meclis Başkanlığınız döneminde TBMM’de geçici görevle çalışan kaç kişiye kadro verilmiştir?

2. Kadro verilirken herhangi bir imtihan yapıldığına göre hangi kriteri kullandınız?

3. Burada daha eski geçici görevli çalışan elemanlar varken daha sonra Meclise geçici görevle gelen elemanlara kadro verilmesini doğru buluyor musunuz?

4. Sayın Meclis Başkanı, Basın Bülteninde geçici görevli personeli kadrolaştırma hakkında yazınız ne derece doğru, yoksa uygulama sadece ANAP Milletvekillerinin sekreterlerini kadrolaştırmak için mi yapılmaktadır?

5. TBMM’de çıkan uygulamaları T.C.vatandaşları en iyi şekilde ihya etmesi gerekirken, bazı Milletvekillerinin de çıkar doğrultusunda vasıfsız elemanları kadrolu olarak alınmakta mıdır?

Bu uygulamanın burada yıllardır çalışan geçici görevli personelimizi moralman çökertip verimini düşüreceğini hesaba katmadınız mı?

T.C.

Türkiye Büyük Millet Meclisi

Başkanlığı Genel Sekreterliği 4.12.1997

Kanunlar ve Kararlar Dairesi Başkanlığı

KAN. KAR. MÜD.

Sayı : A.01.0.GNS.0.10.00.02-7/3561-8684/022987

Sayın Hanefi Çelik

Tokat Milletvekili

İlgi : 1.10.1997 tarihli yazılı soru önergeniz.

Meclis kadrosuna alınan geçici görevli personele ilişkin ilgi önergenizde yer alan sorular aşağıda cevaplandırılmıştır.

Bilgilerinizi rica ederim.

Saygılarımla.

Hikmet Çetin

Türkiye Büyük Millet Meclisi

Başkanı

Cevap 1. Sorunuza konu dönemi kapsayan 25.1.1996-30.9.1997 tarihleri arasında geçici görevli olarak çalışan toplam 80 personel kadroya atanmıştır.

Cevap 2,3,4 ve 5. Türkiye Büyük Millet Meclisi memurlukları, 657 sayılı Devlet Memurların Kanununun “İstisnaî Memuriyet” başlıklı 59 uncu maddesi kapsamında yer almıştır. Aynı Kanunun 61 inci maddesinde istisnaî memurluklara atananlar hakkında bu Kanunun atanma, sınavlar, kademe ilerlemesi ve derece yükselmesine ilişkin hükümlerinin uygulanmayacağı belirtilmiştir.

Ayrıca, TBMM kadrolarına 657 sayılı Kanunun 59 uncu maddesine göre yapılan bu atamalarda kurumun eleman ihtiyacı da gözönüne alınmıştır. (TBMM sağlık merkezi ve sosyal tesis gibi)

Geçici görevli olarak çalışan personelin kadroya geçirilmesi ancak, 2919 sayılı TBMM Genel Sekreterliği Teşkilât Kanununa ekli kadro sayısının artırılması hususunda gerekli yasal değişiklikle mümkün olabilir.

Kurumumuza personel alımında belli kuralların konması için Başkanlığımızca bir çalışma başlatılmıştır.

2. – Ağrı Milletvekili M. Sıddık Altay’ın, personel atamalarına ilişkin sorusu ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Hikmet Çetin’in yazılı cevabı (7/3562)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Sayın Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasını arz ederim.

M. Sıddık Altay

Ağrı

1. Sayın Mustafa Kalemli’nin göreve başladığı tarihte (25.1.1996) TBMM’nin kadrolu personel sayısı ile geçici personel sayısı kaç idi?

2. Görevi süresince (25.1.1996-30.9.1997)

a) Kaç personel kadrolu olarak alınmıştır?

b) Kaç personel geçici olarak alınmıştır?

c) Bu personelin mezuniyet durumları, başlama tarihleri ve atandığı görevler nedir?

d) Bu personel arasında Milletvekili, TBMM üst düzey bürokrat yakınları var mıdır? Varsa kimlerdir?

e) Bu personelin nüfusa kayıtlı olduğu iller hangileridir?

3. Gerek kadrolu ve gerekse geçici olarak alınan personel sınav yapılarak mı alınmıştır? Sınav yapılarak alınmamışsa nedenlerinin belirtilmesini?

TC

Türkiye Büyük Millet Meclisi

Başkanlığı Genel Sekreterliği 4.12.1997

Kanunlar ve Kararlar Dairesi Başkanlığı

KAN. KAR. MÜD.

Sayı : A.01.0.GNS.0.10.00.02-7/3562-8708/023066

Sayın M. Sıddık Altay

Ağrı Milletvekili

İlgi : 2.10.1997 tarihli yazılı soru önergeniz.

Personel atamalarına ilişkin ilgi önergenizde yer alan sorular aşağıda cevaplandırılmıştır.

Bilgilerinizi rica ederim.

Saygılarımla.

Hikmet Çetin

Türkiye Büyük Millet Meclisi

Başkanı

Cevap 1. Sayın Mustafa Kalemli’nin, TBMM Başkanı olarak göreve başladığı 25.1.1996 tarihindeki personel sayısı aşağıda belirtilmiştir.

Kadrolu personel (657 S. Kanuna tabi) 2772

Geçici Görevli personel (2919 S. Kanunun 12/3 Md. Tabi) 425

Cevap 2. Sayın Mustafa Kalemli’nin. TBMM Başkanı olarak görev yaptığı 25.1.1996-30.9.1997 tarihleri arasında;

a) TBMM Kadrolarına (kadrolu) 360 adet,

– Geçici Görevli (2919 S.K.’nun 12/3 Md.) olarak 360,

b) - Geçici Görevli Mv. Yrd. Personeli olarak 344,

personel göreve başlatılmıştır.

(c),(d) ve (e) şıklarındaki sorulara ait listeler ekte sunulmuştur.

Cevap 3. Türkiye Büyük Millet Meclisi memurlukları, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun “İstisnaî Memuriyet” başlıklı 59 uncu maddesi kapsamında yer almıştır. Aynı Kanunun 61 inci maddesinde istisnaî memurluklara atananlar hakkında bu Kanunun atanma, sınavlar, kademe ilerlemesi ve derece yükselmesine ilişkin hükümlerinin uygulanmayacağı belirtilmiştir.

TBMM kadrolarına 657 sayılı Kanunun 59 uncu maddesine göre yapılan bu atamalar ve 2919 sayılı Kanunun 12 nci maddesinin 3 üncü fıkrası gereğince geçici görevli olarak çalıştırılan personel, kurumun eleman ihtiyacı da gözönüne alınarak yapılmaktadır. (TBMM Sağlık Merkezi, Sosyal Tesis, Milletvekillerinin Sekreterlik Hizmetleri gibi)

Kurumumuza, personel alımında belli kuralların konması için Başkanlığımızca bir çalışma başlatılmıştır.

25.1.1996-30.9.1997 Tarihleri Arasında Kadrolu Olarak (Merkez – Millî Saraylar)

Göreve Alınan Personelin Unvanlar ve Öğretim Durumu İtibariyle Dağılımı

22.10.1997

Unvanlara Göre Dağılımı

Sıra No Unvanı Adet

1 Aşçı 4

2 Anaokulu Öğretmeni 1

3 Başkan Başmüşaviri 1

4 Başkan Müşaviri 7

5 Bekçi 2

6 Berber 1

7 Biyokimya Uzmanı 1

8 Biyolog 1

9 Bulaşıkçı 3

10 Ciltci 2

11 Çamaşırcı 2

12 Çayocakçı Garson 13

13 Dağıtıcı 5

14 Diş Tabibi 6

15 Diş Teknisyeni 2

16 Dizgi Operatörü 1

Sıra No Unvanı Adet

17 Doktor 15

18 Eczacı 1

19 El Süslemeci 3

20 Elektronik Diz. Oper. 1

21 Garson 12

22 Genel Sekreter 1

23 Hemşire 9

24 Hizmetli 56

25 Kalfa 2

26 Kardiyografi Teknis. 1

27 Kardiyoloji Teknis. 1

28 Kimya Mühendisi 1

29 Kimyager 2

30 Koruma Memuru 7

31 Kurşuncu 1

32 Müşavir 5

33 Müdür 1

34 Müdür Yrd. 3

35 Mühendis 4

36 Müze Araştırmacısı 1

37 Marangoz 2

38 Memur 115

39 Mikrobiyoloji Teknisyeni 1

40 Mimar 1

41 Mobilyacı 2

42 Ofsetçi 2

43 Öğretmen (Müzik) 1

44 Pastacı 2

45 Programcı 3

46 Röntgen Teknisyeni 3

47 Saray Müdür Yrd. 1

48 Ses Kayıt Memuru 1

49 Sekreter Daktilo 1

50 Sistem Analisti 2

51 Sistem Operatörü 1

52 Sosyal Çalışmacı 1

Sıra No Unvanı Adet

53 Şef 1

54 Şoför 6

55 Taşçı Ustası 1

56 Teknisyen 20

57 Telefon Operatörü 1

58 Tercüman 1

59 Tertipçi 1

60 Usta 4

61 Uzman Yrd. 5

62 Yüksek Tekniker 1

63 Ziraat Teknisyeni 1

Toplam 360

 

Öğrenim Düzeyine Göre Dağılım

Öğrenim Düzeyi Adet

İlkokul 21

Ortaokul 61

Lise ve Mes. Lisesi 138

Önlisans 34

3 Yıllık Yük. Öğrenim 1

4 Yıllık Yük. Öğrenim 71

5 Yıllık Yük. Öğrenim 14

6 Yıllık Yük Öğrenim 14

Yüksek Lisans 4

Doktora 2

Toplam 360

 

25.1.1996-30.9.1997 Tarihleri Arasında Göreve Alınan

Milletvekili ve Personel Yakınlarına Ait Liste

 

Akrabalık Kadrolu Olarak Kadrolu Olarak Geçici Görevli Olarak Geçici Görevli Derecesi Göreve Alınan Göreve Alınan Göreve Alınan Millet- Olarak Göreve Milletvekili Yakınları Personel Yakınları vekili Yakınları Alınan Per. Yak. Eşi 1 5 - 5

Çocuğu 6 14 1 8

Kardeşi - 7 2 5

Gelini 1 1 - 1

Akrabası 7 4 3 2

Toplam 15 31 6 21

25.1.1996 Tarihinden İtibaren (Kadrolu) Göreve Alınan Milletvekili Yakınları

Personelin Milletvekilinin Milletvekiline TBMM’de

S.N. Adı ve Soyadı Statüsü Adı ve Soyadı Yakınlık Derecesi Gör.Baş.Ta. 1 Celal Avcu Kadrolu Önder Kırlı Yeğeni 4.9.1996

2 Ulaş Gönen Kırlı Kadrolu Önder Kırlı Oğlu 5.8.1996 3 M.Halid A.Çelik Kadrolu İ.Halil Çelik Oğlu 20.8.1996 4 Fatma Çebi Kadrolu İbrahim Çebi Akrabası 20.9.1996

5 Cem Ayrım Geçici Görev Şamil Ayrım Yeğeni 19.6.1997

6 Funda Özdemir Kadrolu A. Talip Özdemir Akrabası 8.9.1997 7 Dilek Keskin Kadrolu Adnan Keskin Gelini 8.9.1997 8 Ansar Günaydın Kadrolu Ali Günaydın Akrabası 16.8.1996 9 Çağlar Kabaoğlu Geçici Görev Avni Kabaoğlu Akrabası 6.10.1997

10 Hülya Pehlivanlı Geçici Görev Mahmut Işık Kardeşi 11.3.1996

11 İsmet Pehlivanlı Geçici Görev Mahmut Işık Kardeşinin Eşi 30.9.1996

12 Cangül Korkmaz Kadrolu Mehmet Korkmaz Kızı 17.9.1996

13 Ayşe Parlak Geçici Görev Mustafa Parlak Kardeşi 1.9.1997

14 Süheyl Sevgili Kadrolu Nizamettin Sevgili Oğlu 5.9.1997

15 Hasan Ali Kaya Kadrolu Rüştü Kazım Yücelen Yeğeni 1.4.1997

16 Suna Ertürk Geçici Görev Tevfik Ertürk Kızı 12.2.1997

17 Ayşen Yalova Kadrolu Yüksel Yalova Eşi 30.8.1996

18 Nurdan Öztop Kadrolu Yusuf Öztop Kızı 28.11.1996

19 Şebnem Çakan Kadrolu Zeki Çakan Akrabası 25.8.1997

20 Sedat Bayramoğlu Kadrolu Zeki Çeliker Yeğeni 15.8.1996

21 M.Bülent Çeliker Kadrolu Zeki Çeliker Oğlu 4.9.1997

25.1.1996 Tarihinden İtibaren (Kadrolu) Göreve Alınan Personel Yakınları

S.N. Personelin Alınan Personele 25.1.1996 Adı ve Soyadı Ünvanı Yakınlık Derecesi Tar. İtibaren Al. Göreve Per. Adı ve Soy. Baş. Tar.

1 İsmail Akça Hizmetli Oğlu Ramazan Akça 12.8.1996

2 Necati Günal Şoför Oğlu Ümit Günal 16.8.1996

3 Tevfik Ilıca Memur Oğlu Aydın Ilıca 16.8.1996

4 Mehmet Binici Geç Gör.Polis Me. Kardeşi O.Avni Binici 5.8.1996

5 İlyas Sarıgöl Şef Oğlu Erkan Sarıgöl 21.8.1996

6 Fethi Yazgan(Emekli) Şef Oğlu Emin Yazgan 21.8.1996

7 Yılmaz Büyüktanır Çayocak Gar. Kızı Özlem Büyüktanır 23.8.1996

8 Necmettin Albayrak Şef Garson Oğlu Ali Rıza Albayrak 28.8.1996

9 Hüseyin Ünlü Müdür Yrd. Akrabası Yasin Ünlü 23.8.1996

10 Kemal Şensoy Müdür Yrd. Kızı Gülşen Şensoy 28.8.1996

11 Erol Yurtlu(Emekli) Bşk. Başmüş. Oğlu Bahadır Yurtlu 11.10.1996

12 Mustafa Bıyık Memur Kardeşi Cengiz Bıyık 28.8.1996

13 Tevfik Aksoy Şoför Oğlu Fazlı Aksoy 6.9.1996

14 Bülent Erten Tercüman Eşi Filiz Erten 18.9.1996

15 Yılmaz Eğritağ Memur Kardeşi Vedat Eğritağ 12.9.1996

16 Mesut Fındık Teknisyen Eşi Muhterem Fındık 9.9.1997

17 Muzaffer Birben Gen.Sek.Yrd. Oğlu İlker Birben 1.9.1997

18 Şuayip Doğanç TBMM Koruma M. Kızı Hülya Doğanç 26.9.1997

19 Şakir Kaynakoğlu Şef Oğlu Cengiz Kaynakoğlu 30.9.1997

20 Muhittin İçöz(vefat) Fotok.ve Teks. Oğlu Hilmi İçöz 7.8.1996

21 Necdet Basa Genel Sekreter Kardeşi Necla Eryurt 30.10.1996

22 Necdet Basa Genel Sekreter Yeğeni Sönmez Basa 14.7.1997

23 Nur Çoygun Memur Kardeşinin Eşi Nurdan Günersu 19.8.1996

24 Nevzat Dürgen Teknisyen Eşi Şemsihan Dürgen 18.9.1996

25 Cengiz Aslan Memur Kardeşi Yusuf Aslan 2.9.1996

26 Safiye Dündar Memur Kardeşi Serap Dündar 5.9.1996

27 Rıza Yurddaş Stenograf Eşi Melek Yurddaş 28.7.1997

28 Yaşar Öneme Bil.Giriş Op. Eşi Fatma Öneme 18.8.1997

29 Nurhayat Yiğit Memur Kardeşinin Eşi Sevda Yiğit 16.8.1996

30 Nurhayat Yiğit Memur Kardeşi Bengül Yiğit 25.8.1997

31 Yılmaz Dağlı (Emekli) Şoför Gelini Emel Dağlı 8.9.1997

 

Geçici Görevli Olarak Göreve Alınan Personel Yakınları

Personelin Adı Göreve Başlayan Başlama

S.N. ve Soyadı Unvanı Yakınlığı Per. Adı ve Soy. Tarihi

1 Meltem Taşel Geçici Görevli Kardeşi Melhan Taşel 4.3.1996

2 Sabri Canpolat (Emekli) Memur Kızı Nuran Öğüt 8.3.1996

3 Solmaz Özduygu Şube Müdürü Oğlu Metin Özduygu 5.4.1996

4 Ayten Çetin Uzman Kızı Pınar Çetin 8.4.1996

5 Metin Okay Hizmetli Kardeşi Murat Okay 16.4.1996

6 Fatih Ören Geçici Görevli Eşi Aynur Ören 15.5.1996

7 Pakize Çekem Memur Kardeşi Tülay Çekem 5.6.1996

8 Lütfi Toker (Emekli) Şef Kızı Nur Özfen 6.6.1996

9 Nuran Ulusoy Memur Gelini Kudret Ulusoy 17.6.1996

10 Nefise Pekünsal Memur Eşi Ercüment Pekünsal 1.7.1996

11 Gülbeyaz Cankurtaran Geçici Görevli Eşi Tuncay Cankurtaran 2.7.1996

12 Doğan Üstündağ (Emekli) Memur Oğlu Özgür Üstündağ 2.9.1996

13 Demir Çölok (Emekli) Başk. Müşaviri Oğlu Berk Çölok 10.9.1996

14 Nihat Taşkıran Geçici Görevli Eşi Emine Taşkıran 27.11.1996

15 Hatice Atar Geçici Görevli Kardeşi Yeşim Atar 27.1.1997

16 Candan Aksoy Geçici Görevli Kardeşi Aydan Metin 12.3.1997

17 İlknur Arslan Geçici Görevli Eşi Rahmi Arslan 17.6.1997

18 Ayla Yaşar (Emekli) Hemşire Kızı Hülya Denge 1.7.1997

19 Fatma Çebi Memur Akrabası Yadigar Çebi 1.8.1997

20 Vefa Çilesiz Şef Oğlu İ. Bahadır Çilesiz 1.8.1997

21 Hamiyet Demiralay Memur Eltisi Keziban Demiralay 30.9.1997

25.1.1996 Tarihinden İtibaren TBMM İdari Teşkilatına

Atanan Personelin Nüfusa Kayıtlı Olduğu İllere Göre Dağılımı

Sıra

No İl Adet

1 Çanakkale 2

2 Çankırı 12

3 Çorum 9

4 İçel 7

5 İstanbul 7

6 İzmir 1

7 Şanlıurfa 2

8 Adana 3

9 Afyon 2

10 Aksaray 2

11 Ankara 75

12 Ardahan 3

13 Artvin 3

14 Aydın 1

15 Bilecik 1

16 Bitlis 3

17 Balıkesir 3

18 Bayburt 2

19 Bolu 7

20 Burdur 3

21 Bursa 1

22 Denizli 3

23 Erzincan 4

24 Erzurum 3

25 Eskişehir 3

26 Gümüşhane 3

27 Giresun 2

28 Gaziantep 5

29 Hatay 3

30 Isparta 3

31 Kütahya 23

32 Kahramanmaraş 5

33 Kars 4

Sıra

No İl Adet 34 Kastamonu 4

35 Kayseri 6

36 Kırşehir 7

37 Kırıkkale 9

38 Kırklareli 1

39 Kocaeli 1

40 Konya 5

41 Malatya 2

42 Manisa 1

43 Mardin 2

44 Muğla 1

45 Niğde 5

46 Nevşehir 3

47 Ordu 4

48 Rize 32

49 Siirt 4

50 Sinop 2

51 Sıvas 23

52 Sakarya 1

53 Samsun 3

54 Tekirdağ 2

55 Tokat 7

56 Trabzon 6

57 Tunceli 2

58 Van 2

59 Yozgat 12

60 Zonguldak 3

Toplam 360

 

25.1.1996-30.9.1997 Tarihleri Arasında Göreve Başlatılan Geçici Görevli

Personelin Nüfusa Kayıtlı Olduğu İllere Göre Dağılımı

Sıra

No İl Adet

1 Çankırı 11

2 Çorum 15

3 İçel 2

Sıra

No İl Adet

4 İstanbul 5

5 İzmir 3

6 Şanlıurfa 2

7 Adana 5

8 Adıyaman 1

9 Afyon 5

10 Aksaray 5

11 Amasya 6

12 Ankara 72

13 Antalya 1

14 Ardahan 4

15 Artvin 5

16 Bitlis 1

17 Balıkesir 1

18 Batman 1

19 Bayburt 1

20 Bolu 7

21 Bursa 3

22 Diyarbakır 1

23 Denizli 2

24 Elazığ 5

25 Erzincan 3

26 Erzurum 6

27 Eskişehir 4

28 Gümüşhane 3

29 Giresun 3

30 Gaziantep 2

31 Hatay 4

32 Iğdır 1

33 Isparta 2

34 Kütahya 1

35 Kahramanmaraş 2

36 Kars 5

37 Kastamonu 5

38 Kayseri 11

39 Kırşehir 15

40 Kırıkkale 11

41 Konya 6

42 Malatya 5

43 Manisa 1

44 Mardin 1

45 Muğla 1

46 Muş 2

47 Niğde 3

48 Nevşehir 2

49 Ordu 3

50 Rize 8

51 Siirt 1

52 Sinop 1

53 Sıvas 11

54 Sakarya 4

55 Samsun 8

56 Tokat 11

57 Trabzon 6

58 Tunceli 2

59 Van 1

60 Yozgat 9

61 Zonguldak 6

62 Belli Olmayanlar 26

Toplam 360

Öğrenim Düzeyine Göre Dağılım

Öğrenim Düzeyi Adet

İlkokul 6

Ortaokul 22

Lise 189

Önlisans 50

Lisans 76

Yükseklisans 2

Öğrenim Süresi Belli

Olmayan Yüksekokul 15

Toplam 360

3. – İzmir Milletvekili Sabri Ergül’ün,

– Personel alımlarına,

– Personel atamalarına,

İlişkin soruları ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Hikmet Çetin’in yazılı cevabı (7/3563, 7/3930)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın TBMM Başkanınca yazılı olarak yanıtlanması için gereğini saygıyla dilerim.

Sabri Ergül

İzmir

1. TBMM Başkanı Mustafa Kalemli, göreve başladığı günden bu güne kadar, TBMM’ne ve TBMM vakfına

Kadrolu, kadrosuz, geçici, daimi,

Başka kamu kurum ve kuruluşlarından,

Hariçten ve açıktan veya nakil suretiyle,

Memur, işçi, sözleşmeli, daimi, geçici ve diğer statüde ve pozisyonlarla veya diğer atama, nakil görevlendirme ve benzeri yollarla,

Kaç kişi almış, atama yapmış, geçici ve daimi olarak görevlendirilmiş, TBMM’de ve bağlı birimlerde (Ankara, İstanbul ve İzmir’de veya başka yerlerde) ve TBMM Vakfında iş vermiş, istihdam etmiş ve görevlendirmiştir?

Bunların statüleri, memur, işçi, daimi ve geçici, sözleşmeli, başka kamu kurum ve kuruluşlarından nakil, yataş geçiş ve diğer her türlü görevlendirme;

TBMM ve Vakfında çalıştırma durumlarına göre, ayrı ayrı ve toplam sayıları nedir?

2. TBMM ve bağlı birimlerinde, TBMM Vakfında İstanbul, Ankara ve İzmir’de görev yapan, çalıştırılan, hizmetlerinden yararlanılan, memur, işçi, sözleşmeli, geçici ve daimi, kadrolu veya diğer statü ve sıfattaki personelin ayrı ayrı ve toplam sayısı nedir?

Bunlardan kaçı Mustafa Kalemli’nin TBMM Başkanı olduğu dönemde atanmış ve görevlendirilmiştir? Son 3 ayda atanan ve görevlendirilen kaç kişidir?

3. Bu personelden, hizmetlilerden eski Başbakan, Bakan, Meclis Başkanı, Siyasî Parti Genel Başkanı, Genel Merkezi ve konutlarında görev yapanların sayısı ayrı ayrı nedir?

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Türkiye Büyük Millet Meclisi Sayın Başkanı tarafından yazılı olark yanıtlanmasını saygıyla dilerim.

Sabri Ergül

İzmir

1. Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı seçildiğiniz tarihten günümüze kadar;

a) Daimi, geçici, memur, İşçi, sözleşmeli veya diğer statüde TBMM’de kaç personel, kaç kişi atanmıştır, görevlendirilmiştir?

b)TBMM Vakfına alınan, görevlendirilen geçici ve daimi kişi, personel sayısı nedir?

c) Bizzat TBMM Başkanının ihtiyaç duyduğu ve TBMM hizmetleri için mevcut kadrolara hariçten ve naklen atanmasını uygun gördüğü memur, işçi ve sözleşmeli personel, kişi sayısı nedir? Başkanın TBMM’ne bu şekilde atandığı işe aldığı kişilerin sayısı nedir? Statülerine, kadro ve sıfatlarına, memur, işçi olma durumlarına göre ayrı ayrı sayıları nedir?

TBMM Başkanının TBMM hizmetleri için diğer kamu kurum ve kuruluşlardan geçici görevle Meclis’te görevlendirdiği, Meclis’e aldığı memur, işçi ve sözleşmeli personel sayısı nedir?

d) Halen TBMM’de ve bağlı birimlerinde, Millî Saraylar’da dahil ve TBMM Vakfında her ne nam altında olursa olsun kadrolu, daimi, geçici, TBMM’den maaş ve ücret alan, memur, işçi ve sözleşmeli, gerek TBMM kadrolarında ve gerekse diğer kamu kurum ve kuruluşlarındaki memur, işçi ve sözleşmeli personel kadrolarında olup ta, TBMM’de daimi ve geçici olarak görev yapan, görevlendirilmiş, her nam, statü, personel rejimine tabi ve nereden asli ve Fer’i maaş, ücret alırsa alsın, TBMM ve bağlı birimlerinde, Vakıf’ta fiilen görev yapan, çalışan personel, kişi sayısı toplam nedir?

Bunlardan kaç kişi, kaç personel Sayın Mustafa Kalemli’nin Meclis Başkanı bulunduğu dönemde TBMM’ne ve Meclis vakfına alınmış, TBMM’de ve Vakıfta işe başlamış ve daimi ve geçici olarak buralarda görevlendirilmiştir?

Bunlardan kaçı bu dönemde yeni atama; kaç daimi ve geçici görevlendirmedir? Mustafa Kalemli döneminde işe alınanların toplam sayısı nedir?

TC.

Türkiye Büyük Millet Meclisi

Başkanlığı Genel Sekreterliği 4.12.1997

Kanunlar ve Kararlar Dairesi Başkanlığı

Sayı : KAN. KAR. MÜD. A.01.0.GNS.0.10.00.02-7/3930-6304/17511, 7/3563-8756/023187

Sayın Sabri Ergül

İzmir Milletvekili

İlgi : a) 11.4.1997 tarihli yazılı soru önergeniz.

b) 7.10.1997 tarihli yazılı soru önergeniz.

Personel atamalarına ilişkin ilgi (a) ve (b) önergelerinizde yeralan sorular aşağıda cevaplandırılmıştır.

Bilgilerinizi rica ederim.

Saygılarımla.

Hikmet Çetin

Türkiye Büyük Millet Meclisi

Başkanı

Cevap 1. Sayın Mustafa Kalemli’nin TBMM Başkanı olarak görev yaptığı 25.1.1996 - 30.9.1997 tarihleri arasında (Merkez ve Millî saraylar);

a) Kadrolu (657 S.K. tabi) : 360

b) Sözleşmeli (657 S.K.4/B Md. tabi) : 19

c) Geçici Görevli (2919 S.K.nun 12/3. Md. tabi) : 360

d) Sözleşmeli (2919 S.K.nun Ek 1/2Md. tabi) : 1

e) 2547 S. YÖK. Kanununun 38. Md.tabi : 1

f) Mv. Yardımcı Personeli (Sözleşmeli ve Geç. Gör.) : 590

g) Mevsimlik İşçi (Emanet Komisyonu Kararına göre) : 250

Olmak üzere toplam 1 581 personel göreve başlatılmıştır.

Ayrıca, TBMM Vakfına söz konusu tarihler arasında 104 personel göreve başlatılmış, bunlardan 16’sı istifaen ayrılmıştır.

Cevap 2. TBMM Merkez ve Millî Saraylar Personel Durumu :

a) Merkez Millî Saraylar Toplam

Kadrolu (657 S.K) 2 210 683 (*) 2 893

Geçici Gör. (2919 S.K. 12/3) 705 3 708

Sözleşmeli (657/4-B) 29 7 36

Sözleşmeli (2919 Ek 1-2) 5 - 5

2547 S. YÖK. Kanununa göre 4 3 7

Mv. Yard. Pers. (Söz.Geç.Gör.) 367 - 367

Mevsimlik İşçi (Emanet Kom. Kar.) 340 607 947

Toplam 3 660 1 303 4 963

(*) 2 personel İzmir’de TBMM’ne ait köşk’te görev yapmaktadır.

b) 1.7.1997-30.9.1997 (son üç ay) tarihleri arasında (Merkez ve Millî Saraylar)

a) Kadrolu (657S.K.) : 102

b) Sözleşmeli (657 S.K. 4/B) : 9

c) Geçici Görevli (2919 S.K. 12/3) : 86

d) Mv. Yardımcı Pers. (Söz. ve Geç. Gör.) : 82

e) Mevsimlik İşçi (Emanet Kom. Kar.) : 127

Olmak üzere toplam 406 adet personel göreve başlatılmıştır.

Cevap 3. Soruda bahsedilen yerlere atama veya görevlendirme yapılmamaktadır.

4. – Çanakkale Milletvekili Ahmet Küçük’ün, Meclis kadrosuna alınan geçici görevli personele ilişkin sorusu ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Hikmet Çetin’in yazılı cevabı (7/3564)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Başkanlığınızca yazılı olarak cevaplandırılmasını saygılarımla arz ederim.

7.10.1997

Ahmet Küçük

Çanakkale

1. 1996 ve 1997 yılı ilk 10 ayında TBMM’ye açıktan kadrolu, kaç kişi işe alınmıştır? Geçici görevli olarak görev yapanlardan ve vakıf personeli olarak çalışanlardan kaç kişiye kadro verilmiştir?

2. Kadrolu işe alınanların ve kadro verilen geçici personelin doğum yerleri neresidir?

3. TBMM çatısı altında yüzlerce geçici görevli personel çalışırken, açıktan kadrolu olarak atanan personelin hangi özelliklerinden dolayı TBMM dışından seçilme gereği duyulmuştur?

Geçici görevli ve vakıf personeli olarak çalışan personelden bir kısmına kadro tahsis edilirken hangi özellikler aranarak kadro verilecek kişiler seçilmiştir?

4. Üniversitelerin dört yıllık eğitim veren filoloji, tercüme, simultıme tercüme bölümlerinden başarıyla mezun olmuş gençlerimiz bulunurken, 2 yıllık Büro Yönetimi bölümünden mezun bir kişinin tercüman kadrosuyla işe alınması doğru mudur, doğru ise gerekçesi nedir?

TC.

Türkiye Büyük Millet Meclisi

Başkanlığı Genel Sekreterliği 4.12.1997

Kanunlar ve Kararlar Dairesi Başkanlığı

Sayı : KAN. KAR. MÜD. A.01.0.GNS.0.10.00.02-7/3564-8758/023191

Sayın Ahmet Küçük

Çanakkale Milletvekili

İlgi : 7.10.1997 tarihli yazılı soru önergeniz.

Meclis kadrosuna alınan geçici görevli personele ilişkin ilgi önergenizde yer alan sorular aşağıda cevaplandırılmıştır.

Bilgilerinizi rica ederim.

Saygılarımla.

Hikmet Çetin

Türkiye Büyük Millet Meclisi

Başkanı

Cevap 1. Sayın Mustafa Kalemli’nin, TBMM Başkanı olarak görev yaptığı 25.1.1996-30.9.1997 tarihleri arasında;

a) TBMM Kadrolarına,

– 80 adedi geçici görevli,

– 6 Adedi Vakıf personeli,

– 274 adedi ise açıktan veya naklen olmak üzere taplam 360 personel atanmıştır.

b) Geçici Görevli (2919 S.K.nun 12/3. Md) olarak 360 adet personel göreve başlatılmıştır.

Cevap 2. 25.1.1996–30.9.1997 tarihleri arasında kadrolu olarak göreve başlatılan 360 personelin nüfusa kayıtlı olduğu illere göre dağılımını gösterir liste ilişikte sunulmuştur.

Cevap 3. Türkiye Büyük Millet Meclisi memurlukları, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun “İstisnaî Memuriyet” başlıklı 59 uncu maddesi kapsamında yer almıştır. Aynı Kanunun 61 inci maddesinde istisnaî atananlar hakkında bu Kanunun atanma, sınavlar, kademe ilerlemesi ve derece yükselmesine ilişkin hükümlerin uygulanmayacağı belirtilmiştir.

TBMM kadrolarına 657 sayılı Kanunun 59 uncu maddesine göre yapılan bu atamalar ve 2919 sayılı Kanunun 12 inci maddesinin 3 üncü fıkrası gereğince geçici görevli olarak çalıştırılan personel, kurumun eleman ihtiyacı da gözönüne alınarak yapılmaktadır. (TBMM Sağlık Merkezi, Sosyal Tesis, Milletvekillerinin Sekreterlik Hizmetleri gibi)

Cevap 4. Dış ilişkiler ve Protokol Müdürlüğünde açık bulunan 8 inci derece Tercüman kadrosuna Bilkent Üniversitesi Büro Yönetimi ve Sekreterlik Eğitimi programında Meslek Yüksekokulu (Önlisans) mezunu olan Zerrin Ünal atanmış ve 25.6.1997 tarihinde görevine başlatılmıştır.

25.1.1996 Tarihinden İtibaren TBMM İdari Teşkilatına

Atanan Personelin Nüfusa Kayıtlı Olduğu İllere Göre Dağılımı

Sıra

No İl Adet

1 Çanakkale 2

Sıra

No İl Adet

2 Çankırı 12

3 Çorum 9

4 İçel 7

5 İstanbul 7

6 İzmir 1

7 Şanlıurfa 2

8 Adana 3

9 Afyon 2

10 Aksaray 2

11 Ankara 75

12 Ardahan 3

13 Artvin 3

14 Aydın 1

15 Bilecik 1

16 Bitlis 3

17 Balıkesir 3

18 Bayburt 2

19 Bolu 7

20 Burdur 3

21 Bursa 1

22 Denizli 3

23 Erzincan 4

24 Erzurum 3

25 Eskişehir 3

26 Gümüşhane 3

27 Giresun 2

28 Gaziantep 5

29 Hatay 3

30 Isparta 3

31 Kütahya 23

32 Kahramanmarış 5

33 Kars 4 34 Kastamonu 4

35 Kayseri 6

36 Kırşehir 7

37 Kırıkkale 9

Sıra

No İl Adet

38 Kırklareli 1

39 Kocaeli 1

40 Konya 5

41 Malatya 2

42 Manisa 1

43 Mardin 2

44 Muğla 1

45 Niğde 5

46 Nevşehir 3

47 Ordu 4

48 Rize 32

49 Siirt 4

50 Sinop 2

51 Sıvas 23

52 Sakarya 1

53 Samsun 1

54 Tekirdağ 2

55 Tokat 7

56 Trabzon 6

57 Tunceli 2

58 Van 2

59 Yozgat 12

60 Zonguldak 3

Toplam 360

 

5. – Siirt Milletvekili Ahmet Nurettin Aydın’ın, TBMM Genel Kurul salonu yenileme projesinin ihalesi ve inşaatı hakkında ileri sürülen iddialara ilişkin sorusu ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Hikmet Çetin’in yazılı cevabı (7/3665)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Sayın Hikmet Çetin tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasını delaletlerinize arz ederim.

Saygılarımla.

Ahmet Nurettin Aydın

Siirt

Sorular :

1. TBMM Genel Kurul Salonunun yenilenme projesi inşaatına hangi usullerle ihale edilmiş ve hangi firmalar ihaleye iştirak etmiştir?

2. İhaleyi hangi firmalar ne kadarlık bir taahhüt bedeli ile hangi tarihte teslim etmek üzere kazanmışlardır.

3. İnşaatın zamanında teslim edilmemesi halinde, firmanın geciktiği hergün için TBMM Başkanlığına 10 000$ tazminat ödemesi gerektiğine dair şartnamede madde olmasına karşın, inşaatın teslim süresinin usulsüz olarak 4 ay uzatıldığı doğru mudur?

4. Genel Kurul Salonu inşaatının ihale ve inşaat aşamaları için ortaya atılan çeşitli iddialar ile ilgili şimdiye kadar herhangi bir soruşturma açılmış mıdır?

T.C.

Türkiye Büyük Millet Meclisi

Başkanlığı Genel Sekreterliği 4.12.1997

Kanunlar ve Kararlar Dairesi Başkanlığı

Sayı : KAN. KAR. MÜD. A.01.0.GNS.0.10.00.02-7/3665-8982/023634

Sayın Ahmet Nurettin Aydın

Siirt Milletvekili

İlgi : 21.10.1997 tarihli yazılı soru önergeniz.

TBMM Genel Kurul Salonu yenileme projesinin ihalesi ve inşaatı hakkında ileri sürülen iddialara ilişkin ilgi önergenizde yer alan sorular aşağıda cevaplandırılmıştır.

Bilgilerinizi rica ederim.

Saygılarımla.

Hikmet Çetin

Türkiye Büyük Millet Meclisi

Başkanı

Cevap 1. Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurul Salonunun yenilenmesi işinin yapımı Başkanlık Divanının 20.6.1996 gün ve 16 sayılı kararı ile 2886 Sayılı Devlet İhale Kanununun 89 uncu maddesi gereği bu kanun hükümleri dışında kalınarak Emlak Konut Anonim Şirketine verilmesi ve işe ilişkin müteahhit veya taşeron ihalelerinin Emlak Konut AŞ.’nin kendi usullerine göre yapılmasına karar verilmiştir. Bu nedenle müteahhit veya taşeron ihalelerinin hangi firmalar arasında hangi usullerle ihale edildiği Başkanlığımızca bilinmemektedir.

Cevap 2. Emlak Konut Anonim Şirketinin yaptığı ihale sonucu işin yapımı seslendirme ve elektronik sistemlerin bedeli fatura +%15 yüklenici kârı ile ayrıca ödenmek üzere 21 770 522,15 ABD Doları ile Nurol-Mesa ortak girişimine yer tesliminden 12 ay sonra teslim etmek şartıyla taahhüde bağlanmıştır.

Cevap 3. İnşaatın teslim süresine ek olarak Emlak Konut Anonim Şirketinin sözleşme şartlarına göre talep ettiği 128 günlük gerekçeli süre uzatımı Başkanlığımızca 90 gün olarak kabul edilmiştir.

Cevap 4. Genel Kurul Salonu inşaatının ihale ve inşaat aşamaları için ortaya atılan çeşitli iddialarla ilgili bugüne kadar herhangi bir soruşturma açılmamış ancak;

a) Konu yeni oluşan Başkanlık Divanının ilk toplantısında görüşülmüş ve Başkanlık Divanı bu konuya ilişkin özel bir gündemle kısa sürede toplanması kararlaştırılmıştır.

b) Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurul Salonunun yenilenmesi işi TBMM Genel Sekreterliğince Sayıştay Başkanlığına inceletilmiş, bu incelemeye ait rapor ilişikte sunulmuştur.

c) Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığınca 2886 Sayılı Devlet İhale Kanununun 51 inci maddesi (j) fıkrasına göre pazarlıkla ihalesi yapılarak taahhüde bağlanan “Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurul Salonu TV yayın sistemleri” işinin ihalesine iştirak eden bir firmanın şikâyeti üzerine Başkanlığımızca anılan işin ihale işlemleri için soruşturma açılmıştır.

İnceleme Raporu

Konu :

TBMM Genel Kurul Toplantı salonunun yeniden düzenlenmesi işine ilişkin ihale ve sözleşme aşamalarının ilgide kayıtlı yazı ekinde yer alan hususlarla sınırlı olarak incelenmesi.

İlgili Mevzuat :

2886 Sayılı Devlet İhale Kanununun 44 üncü Maddesi :

“Uçak, harp gemisi, harp mühimmatı, elektronik cihaz askerî tesisat ve levazıma, silah ve malzeme sistemleri, savunma sanayi ile ilgili faaliyetler ve bunlara ait her türlü yedek parça alımı, barajlar, enerji santralleri, sulama tesisleri, limanlar, rıhtımlar, hava meydanları, demiryolları, lokomotifler, karayolları, tüneller, köprüler, akaryakıt tesisleri, özelliği bulunan yapım işleri, bedii ve teknik hususiyetleri taşıyan sanat işleri, kentlerin ulaşım sistemlerine ilişkin planlar, kentlerin harita, nazım ve imar planları, su kanalizasyon ve enerji tesisleri ile bunların etüd ve proje işlerinin ihalesi diğer ihale usulleri yerine teknik yeterlilikleri ve güçleri idarece kabul edilmiş en az üç istekli arasından kapalı teklif usulüyle yaptırılabilir.

Zorunlu nedenlerle üçten az istekliden teklif almak gerektiği takdirde Maliye ve Gümrük Bakanlığının görüşüne dayanılarak Bakanlar Kurulundan bu hususta ayrıca karar alınması şarttır.

Bu madde hükümlerine göre yapılacak ihalelerde ihaleye katılacak isteklilerin isimlerini bilmek suretiyle bizzat ilgili veya bağlı bulunulan bakanın onayının alınması zorunludur.

Bu ihalelerde ilan yapılması zorunlu değildir. Gerekli görülen hallerde ihaleye ..........................isteklilerin seçimi için 17 nci 18 inci ve 19 uncu maddeleri hükümlerine...................................önseçim ilanı yapılabilir.”

Aynı Kanunun “Özelliği Bulunan İşler başlıklı 89 uncu maddesi :

“ Bu Kanun hükümlerinin uygulanmasının mümkün olamayacağı haller ile Türk Silahlı Kuvvetlerinin Emniyet Genel Müdürlüğünün yeniden teşkilatlanması silah araç gereçlerinin modern teknik gelişmelere uygun şekilde yenileştirilmesi ve Türk Silahlı Kuvvetlerinin stratejik hedef planının gerçekleşmesi için temin edilecek mal ve hizmetlerin ihalesinden ilgili bakanlığın teklif edeceği ihaleler için bu Kanun hükümleri dışında kalınmasına Bakanlar Kurulunca karar verilibilir. Bu ihalelerde uygulanacak usul ve esas idarelerince hazırlanarak ilgili bakanın onayı ile belirlenir.”

2919 sayılı TBMM Genel Sekreterliği Teşkilat Kanununun “kadrolar” başlıklı 6 ncı maddesinin 2 inci fıkrası :

“Çeşitli kanunlarda Bakanlar Kurulu Kararına lüzum gösterilen hususlardan, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Sekreterliği ile ilgili olanları, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlık Divanı kararları ile yürütülür.”

Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünün 176 ncı maddesinin son fıkrası :

“Bina, bahçe ve arsaların yapım, imar ve onarımı hakkındaki kararlar, Başkanlık Divanınca alınır.”

1050 sayılı Muhasebe-i Umumiye Kanununun “İlkeler ve Yaptırımlar” başlıklı 22 nci maddesi :

“Bütçe ödeneklerinin verimli ve tutumlu olarak kullanılmasını sağlamak amacıyla aşağıdaki ilkeler gözetilir ve yaptırımlar uygulanır.

A) Tahakkuk memurları, ödeneklerin zamanında ve yerinde kullanılmasından giderin gerçek gereksinme karşılığı olmasından programlanmış hizmetlerin zamanında yerine getirilmesinden sorumlu, ita amirleri de bu hususları gözetmekle yükümlüdürler.

Bu Kanunun uygulanmasında hangi görevlilerin gider tahakkuk memuru sayılacağı bütçe kanunlarındaki ayırım da göz önünde bulundurularak Maliye ve Gümrük Bakanlığınca belli edilir. Tahakkuk memuru sayılanlarla ita amirliği yetkisinin verilmesi durumunda tahakkuk memurluğu görevi yetki kademesindeki en yakın yönetici tarafından yürütülür Bu durumda ita amiri ve tahakkuk memuru yukarıdaki hususlardan birlikte sorumlu olurlar.

B) a) Bir giderin yapılmasına gerek gösterilen görevliler giderin gerçek gereksinme karşılığı olmasından tahakkuk memuru ile birlikte,

b) Bir mal veya hizmetin alınmasında görevli olanlar ilgili usul hükümler çerçevesinde, belli nitelikteki mal veya hizmetin en uygun bedelle elde edilmesinden ..... bir bedelle amaca uygun nitelikte en fazla mal veya hizmet sağlanmasından doğrudan doğruya sorumludurlar.

C) Alınmayan mal ya da hizmeti alınmış, mevcut olmayan inşaat onarım ve .... var ya da bitmiş gibi göstererek gerçek dışı belge düzenlemek suretiyle Devletin varlığından bir eksilmeye neden olanlar ile bu benzeri gerçekleştirme ve diğer kanıtları belgeleri bilerek imza ya da onaylanmış bulunanlar hakkında ceza kanunlarının bu eyleme ilişkin hükümleri uygulanır.

D) Yukarıdaki fıkralarda belirtilen hükümlere aykırı işlem ve davranışlardan da Devlet zararı sorumlularına ödettirilir. Şu kadar ki, suç konusu teşkil etmemek kaydıyla işlem ve davranışlar Devlete ait bu hizmet ve girişimin gerçekleştirilmesi ve tamamlanması gibi iyiniyetli bu amaca dayandığı ve hizmet yapılmış ya da mal alınmış bulunduğu takdirde, Sayıştayın, Maliye ve Gümrük Bakanlığının ya da ilgili daire istemi üzerine atamaya yetkili merci veya kurullar tarafından sorumlularının birer aylıklarının ceza olarak kesilmesine; tekrarlanması durumunda bunların ilgili hizmetlerde bir daha çalıştırılmamak üzere görevlerinin değiştirilmesine ya da memurluktan çıkartılmasına kanun, tüzük ve yönetmeliklerinde bu cezayı vermeye yetkili kılınmış merci ya da kurullarca karar verilir. Bu Kanunun sorumluluk üstlenme ile ilgili hükümleri saklı kalmak üzere gözetim yükümlülüğü aylıklarının kesilmesine Sayıştayın veya Maliye ve Gümrük Bakanlığının istemi üzerine İçişleri Bakanlığınca karar verilir. Birinci derece ita amiri olan bakanlar hakkında 13 üncü madde uyarınca işlem yapılır.”

Aynı Kanunun “Yüklenme Yetkisinin Devri” başlıklı 62 nci maddesi :

“Bakanlar ikinci derece ita amirlerinin merkezden izin almaksızın hangi tür ve tutardaki sözleşmeleri yapmaya yetkili olduklarını malî yıl başında duyururlar.”

İta amirlerinin “Yetki Devri” başlıklı 71 inci maddesi :

“Vekiller kendi bütçelerinin amiri italarıdır. Vekiller veya tevkil ettikleri memurlar bütçeleri dahilinde icra etmek istedikleri masraflar için merkez muhasipleri üzerine ita emirleri isdar ederler.

Masraf tahakkuk ettikçe mahallindeki muhasibin veznesinden tediye edilmek üzere her vekil ikinci derece amiri italarına mezuniyet verebilir.

Bu mezuniyetler tediye emirleriyle tebliğ olunur. Tediye emirlerinin ikinci derece amir italarına tebliğinden evvel Maliye vekaletince azami iki gün zarfında vizesi lazımdır.

127 nci Maddenin 1 inci fıkrası :

Büyük Millet Meclisi, Riyaseticumhur ve Divanı Muhasebatın masarifi bu kanun dairesinde tahakkuk ettirilerek tediye olunur. Maliye Vekaleti ile Divan Muhasebatın bunlar üzerinde bir güna tetkik hakları yoktur.”

İnceleme

A) İhale Aşaması :

1. Sözkonusu iş 2886 Sayılı Kanunun 89 uncu maddesinde ifade edilen “Bu Kanun hükümlerinin uygulanmasının mümkün olamayacağı haller” kapsamında değerlendirilmiştir.

................................bölümüne alınan 2886 sayılı Devlet İhale Kanunun 44 üncü maddesi......................................yapılacak ihaleleri düzenlemektedir.

Anılan maddeye konu olan işler arasında özelliği bulunan yapım işleri de sayılmış TBMM genel Kurul Toplantı Salonunun Yeniden Düzenlenmesi işinin mahiyet itibar özelliği bulunan işler kapsamında düşünülmesi gerektiğinde kuşku bulunmamaktadır. Bu nedenle söz konusu işin ihalesinin 44 üncü madde hükümleri çerçevesinde gerçekleştirilmesinin de mümkün olabileceği düşünülmektedir. Zaten proje yönetimi sözleşmesi ile kendisine ....... yetkisi verilen Emlak Konut AŞ. de işi bu usule uygun davetiye yöntemiyle ihale etmiştir.

Diğer taraftan 2886 sayılı Kanunun 89 uncu maddesi de özelliği bulunan işlerin........ Kanun hükümleri dışında yürütülmesi imkanını getirmektedir.

Maddeye işin niteliği itibariyle “bu kanun hükümlerinin uygulanmasının mümkün olamayacağı haller” de bu kapsamda değerlendirilmiştir. Buna göre yaptırılacak iş özel itibariyle ihale kanunu hükümleri çerçevesinde yaptırılması mümkün olmayan bir iş olmalıdır. Bu hükümde öngörülen amaç maddenin gerekçesinde de belirtildiği gibi özellik taşıyan projelerin ihalesine kolaylık getirmektedir.

TBMM Genel Kurul Toplantı Salonunun Yeniden düzenlenmesi işinin ise hem projenin özelliği hem de işin ivedilikle tamamlanmasının gerekliliği nedeniyle bu kapsamda değerlendirilebileceği, böylece İhale Kanununun öngördüğü, belli bir süreye ihtiyaç gösteren prosedürün uygulanmaması nedeniyle de zaman tasarrufu sağlanacağı anlaşılmaktadır.

2. İş, 20.6.1996 tarih ve 16 No.lu Başkanlık Divanı Kararıyla ihale Kanunu Kapsamı dışına çıkarılmıştır.

2919 sayılı Kanunun 6 ncı maddesinin 2 inci fıkrası ile çeşitli Kanunlarda Bakanlar Kurulu kararı lüzum gösterilen hususlardan TBMM Genel Sekreterliği ile ilgili olanların Başkanlık Divanı kararları ile yürütüleceği düzenlemesi getirilmiştir. Sözkonusu düzenleme “kadrolar” başlıklı bir maddede yer almaktadır. Madde hükmünün bu düzenleniş biçimiyle kadro değişikliği veya ihdasına ilişkin kararları kapsadığı bunlar dışındaki konuları içermediği düşünülebilir.

Ancak, kadro değişikliğine ilişkin karar verme yetkisinin zaten birinci fıkrada ifade edilmiş olunması ve madde gerekçesinde de bu düzenlemenin kadrolarla sınırlı olduğu yolunda bir açıklamanın yer almaması madde hükmünün geniş yorumlanmasının gerekli kılmaktadır. Ayrıca Kanunun diğer maddelerinde ve başka konularda da bu hususa ilişkin bir hüküm bulunmamaktadır.

3. İş, TBMM Başkanlık Divanı kararıyla maliyet+kâr esasına göre Emlak Konut AŞ.’ye verilmiştir.

a) 2886 sayılı Kanunun 89 uncu maddesinde ifade edilen “.... usul ve esasların” hazırlanması gerektiği hususu :

Sözkonusu madde hükmüne göre “Bu ihalelerde uygulanacak usul ve esaslar idarelerince hazırlanarak ilgi bakanın onayı ile belirlenir.” Anılan hüküm gereğince bu belirleme işlemi ihaleden önce gerçekleşir ve ihale belirlenen usul çerçevesinde yapılır.

Genel Kurul Toplantı Salonunun Yeniden düzenlenmesi işinde ise, TBMM Başkanlık Divanının kararıyla iş maliyet+kâr esasıyla Emlak Konut AŞ’ye verilmiştir. (TBMM Başkanlık Divanı Kararı md. 4/a)

Bu işlemin bir ihale kararı niteliğinde mi olduğu yoksa ihale yetkisinin TBMM Başkanlık Divanı adına kullanılmak üzere Emlak Konut AŞ’ye devri niteliğinde mi olduğu açıklıkla belli değildir.

Bu tasarruf ihale kararı niteliğinde ise öncelikle ihale usul ve esaslarının belirlenmesi ve bu çerçevede ihale işleminin gerçekleştirilmesi gerekirdi. Zira ihale aşaması sözleşmeden önceki işlemleri kapsamakta ve belirlenecek usul bu aşamayı düzenlemektedir. Bu anlamda kendisine iş ihale edilen yüklenici firma ile yapılacak protokolü ihale usulü olarak kabul etmenin mümkün olmadığı görülmektedir.

Ancak sözkonusu işlemin bir ihale kararı niteliğinde olmadığı, ihale yetkisinin Emlak Konut AŞ’ye devrini amaçladığı anlaşılmaktadır. (Divan Kararı md. 4/c)

Anılan karar bu şekilde değerlendirildiğinde Emlak Konut A.Ş.’nin ihale usullerine gönderme yapılmasını 2886 sayılı Kanunun 89 uncu maddesinde belirtilen “... usul ve esaslar” belirleme gereğinin ikmal edilmesi biçiminde kabul etmek mümkündür.

b) Proje yönetiminin EmlakKonut A.Ş.’ye verilmesi :

Yukarıda da ifade edildiği gibi iş proje yönetimi sözleşmesi ile Emlak Konut A.Ş.’ye verilmiş ve bu sözleşme çerçevesinde işin üçüncü firmalara ihalesi, yüklenici seçimi, işin kontrolü, hakedişlerin tanzimi, işin kabulü vd. hususlar Emlak Konut A.Ş.’nin yetki ve sorumluluğuna bırakılmıştır.

TBMM Başkanlığı ile Emlak Konut A.Ş. arasında aktedilen sözleşmenin 3 üncü maddesinde ifade edildiği gibi yüklenici Emlak Konut A.Ş. değil “Şirketin yetki ve sorumluluğunda yapılacak ihale neticesinde belirlenecek işi yüklenecek gerçek, tüzelkişi veya kişilerdir.”

Keza sözleşmenin konusunu düzenleyen 4 üncü maddede işin TBMM Başkanlığı adına şirketçe yürütüleceği ifade edilmektedir.

Kanımızca bu haliyle sözkonusu sözleşmeyi TBMM Başkanlığı ile Emlak Konut A.Ş. arasında düzenlenmiş bir eser sözleşmesi değil, bir vekâlet sözleşmesi olarak değerlendirmek daha doğru olacaktır.

Sözkonusu nitelikleri taşıyan bir proje yönetim sözleşmesinin mevzuata uygun olup olmadığının irdelenmesi hususuna gelince, bu konuda temel mevzuatımız olan Devlet İhale Kanunu kapsamında böyle bir yetki devrinin mümkün olmayacağı görülmektedir. Ancak sözkonusu iş 2886 sayılı Kanunun 89 uncu maddesi uyarınca İhale Kanunu hükümleri dışında yürütülmektedir. Dolayısıyla konuyu Devlet İhale Kanunu hükümleriyle bağlı kalınarak değil, Devlet İhale Kanunu sistemi dışında yürütülen işlerde bu uygulamanın mümkün olup olmayacağı açısından değerlendirmek gerekmektedir.

Bilindiği gibi Anayasanın 123 üncü maddesinde idarenin kuruluş ve görevleriyle bir bütün olduğu ve kanunla düzenleneceği ifade edilmiştir. Keza her idarî işlemin yasal bir dayanağının bulunması idare hukukunun temel ilkelerindendir. Bu nedenle ihale ve diğer malî mevzuatımızda öngörülmeyen bir uygulamanın hukukiliğinin tartışılacağı düşünülebilir. Diğer taraftan idareyi taahhüt altına sokacak ve ona malî külfet yükleyecek ihale ve sözleşmelerin de bizzat idare tarafından yapılması ve yürütülmesinin hazine yararı açısından önemi açıktır. Bütün bu nedenlerle, bu tür konularda idarenin kanundan doğan yetkilerinin kendisinin kullanması asıl olmalıdır. Malî mevzuatımız ödeme ve taahhüde girme yetkilerinin mümkün olabileceği durumları kanunla düzenlenmiştir. Bu konuda ilgili mevzuat bölümüne alınan 1050 sayılı Muhasebe-i Umumiye Kanununun 62 nci maddesi, yüklenme yetkisinin devri başlığı altında, birinci derece ita amiri olan bakanların ikinci derece ita amirlerine hangi tip ve tutardaki sözleşmeleri yapmaya yetkili olduklarını malî yıl başında duyuracaklarını ifade etmektedir. Bakanların yetki devrettikleri kişilerde 1050 sayılı Kanunda zikredilen ikinci derece ita amirleridir ve bu kişilerin memur olması gerekmektedir.

1050 sayılı Muhasebe-i Umumiye Kanunu ödeme ve taahhüde girme konularında ikinci derece ita amirlerine yapılabilecek yetki devrini düzenlemişken, ihale ve sözleşme yetkisinin hukukî yapısı farklı başka bir kuruluşa devri konusunda düzenleme getirmemiştir. Mevzuatımızda öngörülmeyen bu uygulamanın takdir yetkisi kapsamına girebileceği ayrıca 2886 sayılı Kanunun 89 uncu maddesinin getirdiği esnekliğin de bu uygulama için hukukî zemin oluşturduğu düşünülebilir. Uygulamanın bu kapsamda değerlendirilmesi halinde yapılan işlemin, hazine zararına meydan verip vermeyeceği açısından irdelenmesi gerekmektedir.

Öncelikle ifade etmek gerekirse Emlak Konut A.Ş. kâr amacıyla faaliyet gösteren ticarî bir kurum olmakla beraber sermayesinin % 99’undan fazlası bir kamu bankası olan Emlak Bankasına ait bağlı ortaklık statüsünde bir kuruluştur. Bu nedenle sözkonusu kuruluşun Devlete ait bir teşekkül olması uygulamanın sonuçları açısından güven telkin etmektedir. Mevcut uygulamanın hazine zararına neden olup olmadığının tespiti ise mümkün görülmemektedir. Zira alternatif uygulama yönteminin ve bunun maliyetinin tespitinin imkânsız olması böyle bir mukayeseyi ortadan kaldırmaktadır. Yapılan sözleşmenin işleyişi aşamasında bir zarar doğup doğmayacağının tespiti ise ancak yükleniciye yapılan hakediş ödemelerinin incelenmesi halinde mümkün olabilecektir.

B) Sözleşme Aşaması :

Emlak Konut A.Ş.’ye hakediş ödemelerine esas kontrolluk yetkisi verilmesi,

Proje yönetim sözleşmesinin 85 inci maddesinde şirketin (Emlak Konut A.Ş.), hakediş ödemelerine esas olmak üzere imalat ve hizmetlerin yerinde tespit ve değerlendirilmesinin yapacağı ifade edilmektedir. Emlak Konut A.Ş.’ye işlerin projesine, teknik ve sanat kurallarına uygun gerçekleşip gerçekleşmediğinin tespiti ve işlenmesi konusunda teknik kontrollük yetkisi verilmesi tabiidir.

Ancak hakediş ödemelerine esas tespit ve ölçümlerin sözkonusu firma tarafından yapılmasının çeşitli sakıncalar doğuracağı düşünülmektedir. Öncelikle ifade etmek gerekirse hukuk sistemimizde yetki ve sorumluluk birlikte düzenleme alanı bulmaktadır. Mal mevzuatımızda da gider tahakkuk ve ita aşamalarında görev alan kişilerin bu görevlerini hukuka uygun şekilde yerine getirmelerini sağlamaya dönük sorumluluk hükümleri bulunmaktadır. Örneğin ilgili mevzuat bölümüne alınan 1050 sayılı Muhasebe-i Umumiye Kanununun 22 nci maddesi bütçe ödeneklerinin verimli ve tutumlu kullanılmasını sağlamak amacıyla gözetilecek ilkeleri ve uygulanacak yaptırımları hüküm altına almıştır. Keza 657 sayılı DevletMemurları Kanunu da bu Kanuna tabi memurların yaptıkları işlem ve eylemlerinden doğan Devlet zararını tazmine dönük sorumluluk hükümleri ihtiva etmektedir.

Hakediş ödemelerinde tahakkuk aşamasının başlangıcı ise işyerinde yapılan tespit ölçüm ve bunların fiyatlandırılması çalışmalarıdır. Dolayısıyla bu aşamadan ödeme aşamasına kadar devam eden süreçte görev alan kişilerin idare elemanı olmaları ve an.... sorumluluk hükümlerinin muhatabı bulunmaları gerekmektedir. Bu nedenle işyerinde imalat tespit ve ölçümünü kapsamayan, sadece büroda yapılan hesap ve işlem kontrolünü kapsayan bir tahakkuk aşaması eksik gerçekleşmiş olacaktır.

Ayrıca, fatura + % 15 yüklenici kârı ile yaptırılacak işlerde yüklenici firmanın ibra edeceği faturaların piyasa rayiçlerine uygun olup olmadığının araştırılması konusunda idarî kontrol elemanlarının görevlendirilmesi ve bu kapsamda sözkonusu bedelin rayice uygunluğunun Ticaret ve/veya sanayi odalarına sorulması bedelin sağlıklı oluşmasını sağlayan bir uygulama olacaktır.

SONUÇ :

TBMM Genel Kurulunun yeniden düzenlenmesi işinin ihale ve sözleşme aşamalarına ilişkin işlemlerin 21.1.1997 tarih ve A.01.0.GNS./022 sayılı TBMM Genel Sekreterliği yazısına ekli DSP Grubu tarafından TBMM Başkanlığına verilen raporda yer alan hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonuçları aşağıdadır.

1. Sözkonusu işin 2886 sayılı Kanunun 89 uncu maddesi kapsamında değerlendirilerek, İhale Kanunu hükümleri dışında yürütülmesinde mevzuata aykırılık bulunmadığı,

2. 2886 sayılı Kanunun 89 uncu maddesinde Bakanlar Kuruluna atfedilen kararın 2919 sayılı TBMM Genel Sekreterliği Teşkilât Kanunun 6 ncı maddesi uyarınca TBMM Başkanlık Divanınca alınması gerektiği,

3. İnceleme bölümünde ayrıntılı açıklandığı üzere, 20.6.1996 tarih ve 16 No.lu Başkanlık Divanı kararıyla iş Emlak Konut A.Ş.’ye ihale edilmemiş, sözkonusu şirkete TBMM Başkanlık Divanı adına ihale yetkisi verilmiştir. Bu kabulden hareketle Divan kararının 4/c maddesinde gönderme yapılan Emlak Konut A.Ş.’nin ihale usullerinin 2886 sayılı Kanunun 89 uncu maddesinde belirtilen “usul ve esaslar”ın belirlenmesi gereğini ikmal ettiği,

4. İnceleme bölümünde ayrıntılı açıklandığı üzere, Emlak Konut A.Ş. ile yapılan proje yönetim sözleşmesi kapsamında sözkonusu şirkete TBMM Başkanlığı adına ihale ve sözleşme yapma yetkisinin verilmesi uygulamasının malî mevzuatımızda öngörülen bir uygulama olmadığı, ancak 2886 sayılı Devlet İhale Kanununun 89 uncu maddesi uyarınca bu Kanun kapsamı dışında yürütülen sözkonusu işin bu yöntemle yapılmasını engelleyen bir düzenlemenin de mevcut bulunmadığı,

5. Hakediş ödemelerini esas kontrollük görevinin TBMM Başkanlığınca yürütülmesinin inceleme bölümünde açıklanan sakıncaları ortadan kaldıracağı,

Kanaatine varılmıştır.

Arzolunur.

İbrahim Uzunoğlu Yaşar Gök

Sayıştay Uzman Denetçisi Sayıştay Başdenetçisi

6. — Konya Milletvekili Veysel Candan’ın, TBMM Genel Kurul salonu yenileme projesinin ihalesi ve inşaatı hakkında ileri sürülen iddialara ilişkin sorusu ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Hikmet Çetin’in yazılı cevabı (7/3674)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın TBMM Başkanı Sayın Hikmet Çetin tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasını saygılarımla arz ederim. 21.10.1997

Veysel Candan

Konya

TBMM Genel Kurul Salonunun yenilenmesiyle ilgili tadilat çalışmaları malumunuzdur. İhaleyi alan firmayla ilgili basına da intikal eden bir takım iddialar mevcuttur. Bu nedenle;

1. İhale 14.10.1996 tarihinde yapıldı ve 15.10.1997 tarihinde de teslim edilmesi gerekiyordu. Ayrıca geciken her gün için sözleşmeye göre firmanın 10 000 dolar tazminat ödemesi gerekiyordu. Bu sözleşmeye göre süre uzatımı tazminata bağlıydı. Eski başkanın Başbakanlık Divanına konuyu götürmeden 92 günlük uzatma süresi verdiği doğru mudur?

2. Ayrıca ihalenin tamamı 24 trilyona yapıldığı, ancak hakediş raporlarının özel imalatlarla şişirilip devletin büyük zarara uğratıldığı doğru mudur? Bu konuda geniş çaplı bir araştırma yaptırmayı düşünüyor musunuz?

3. Süre uzatımıyla ilgili olarak 920 000 dolarlık bir maddi kayıp sözkonusudur. Acaba hangi gerekçelerle süre uzatımı verilmiş, yani 920 000 dolardan vazgeçilmiştir?

4. Başkanlığınız tarafından kurulacak bir komisyonla ihalenin yapılışı, istikak raporları, süre uzatımı gibi konuların detaylı olarak araştırılıp, yapılan yanlışın veya vazgeçilen tazminat konusunun aydınlatılmasını düşünüyor musunuz?

T.C. Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı 4.12.1997 Genel Sekreterliği Kanunlar ve Kararlar Dairesi Başkanlığı

Kan. Kar. Md.: Sayı : A.01.0.GNS.0.10.00.02-7/3674-8998/023654

Sayın Veysel Candan

Konya Milletvekili

İlgi : 21.10.1997 tarihli yazılı soru önergeniz.

TBMM Genel Kurul Salonu yenileme projesinin ihalesi ve inşaatı hakkında ileri sürülen iddialara ilişkin ilgi önergenizde yeralan sorular aşağıda cevaplandırılmıştır.

Bilgilerinizi rica ederim.

Saygılarımla.

Hikmet Çetin Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı

Cevap 1. Emlak Konut Anonim Şirketinin sözleşme şartlarına göre talep ettiği 128 günlük gerekçeli süre uzatımı Başkanlığımızca 90 gün olarak kabul edilmiş ve işin süre bitiş tarihi 14.1.1998 olarak belirlenmiştir.

Cevap 2. Emlak Konut Anonim Şirketi tarafından ihalesi yapılarak yüklenici Nurol-Mesa ortak girişimine taahhüde bağlanan Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurul Salonunun yenilenmesi işinin sözleşmesine göre işin ihale bedeli 21 770 533,15 ABD doları olup, seslendirme ve elektronik sistemlerin yapım bedelinin ayrıca fatura +% 15 yüklenici kârı ile ödenmesini içermektedir.

Cevap 3. Emlak Konut Anonim Şirketi ile Nurol-Mesa ortak girişimi arasında imzalanan işin yapım sözleşmesinin 17. 4 maddesine göre işin süresindeki günlük gecikme cezası 10 000 ABD Dolarıdır. Emlak Konut Anonim Şirketi uygulama proje ve detaylarının gecikmesini gerekçe göstererek 128 günlük süre uzatımı talebinde bulunmuş, bu talebe ait gerekçeler TBMM Başkanlığınca değerlendirilmiş ve 90 gün süre uzatımı takdir edilerek onaylanmıştır.

Cevap 4. Genel Kurul Salonu inşaatının ihale ve inşaat aşamaları için ortaya atılan çeşitli iddialarla ilgili bugüne kadar herhangi bir soruşturma açılmamış ancak, konu yeni oluşan Başkanlık Divanının ilk toplantısında görüşülmüş ve Başkanlık Divanı bu konuya ilişkin özel bir gündemle kısa sürede toplanması kararlaştırılmıştır. Başkanlık Divanında yapılacak değerlendirmeler doğrultusunda Başkanlığımızca gereken işlemler yapılacaktır.

7. — Siirt Milletvekili Mehmet Emin Aydın’ın, CHP Genel Başkanının damadının usulsüz olarak Milletvekili lojmanlarında oturduğu iddiasına ilişkin sorusu ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Hikmet Çetin’in yazılı cevabı (7/3720)

rkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Tarafınızdan aşağıdaki sorumun yazılı olarak cevaplandırılmasını arz ederim.

Milletvekili lojmanlarında yasal olmadığı halde CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın damadı oturmaktadır.

Milletvekili lojmalarında oturan yabancılardan ötürü Milletvekillerine vaki olacak bir saldırıda ve bir hırsızlık olayında milletvekillerini nasıl koruyacaksınız? Bu konudaki önlem ve tedbirleriniz nelerdir?

Mehmet Emin Aydın Siirt

Sayın Mehmet Emin Aydın

Siirt Milletvekili

İlgi : 24.10.1997 tarihli yazılı soru önergeniz.

CHP Genel Başkanının damadının usulsüz olarak Milletvekili lojmanlarında oturduğu iddialarına ilişkin ilgi önergenizde yeralan sorular aşağıda cevaplandırılmıştır.

Bilgilerinizi rica ederim.

Saygılarımla.

Hikmet Çetin Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı

Cevap : Türkiye Büyük Millet Meclisi Milletvekili lojmanları, İdare Amirleri tarafından kura çekilmek suretiyle Milletvekillerine tahsis edilmiştir.

Milletvekili olmayan herhangi bir kişiye konut tahsisi yapılması mümkün değildir. Bu nedenle de CHP Genel Başkanının damadına konut tahsisi sözkonusu olamaz.

Milletvekili Lojmanlarına gelen ziyaretçilerin adları, milletvekilinin konutuna telefon edilmek suretiyle bildirilmektedir. Gelen talimat doğrultusunda hareket edilerek, ziyaretçiler siteye alınmaktadırlar. Konutlara kabul edilen ziyaretçilerden bir kısmı, konutlarda misafir olarak kalabilmektedir. Bunların kalış sürelerini saptamak veya sınırlamak mümkün görülmemektedir.

Milletvekili lojmanları ile milletvekillerimiz emniyet görevlilerince korunmaktadır. Bu konuda gereken hasssasiyet gösterilmektedir.

8. — Balıkesir Milletvekili İsmail Özgün’ün;

— Balıkesir’e bağlı bazı köylerin yoluna,

— Balıkesir İlindeki köy yollarının asfaltlanması için ayrılan ödeneğe,

İlişkin soruları ve Devlet Bakanı Mustafa Yılmaz’ın yazılı cevabı (7/3744, 7/3745)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın ilgili Devlet Bakanı tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasına delaletinizi saygılarımla arz ederim. 30.10.1997

İsmail Özgün Balıkesir

Soru 1. Balıkesir İli Dursunbey/Aşağı Musalar Köyü, Kepsut/Mestanlar Köyü, Sındırgı/Sinandede Köyü, Bigadiç/Balatlı Köyü, Savaştepe/Esenköy, Dikmeler Köyü, Balya/Yenikavak Köyü, Havran/Sarnıç Köyü, Susurluk/Alibey Köyü, Merkez İlçe/Tayyipler, Köteyli, Kutludüğün, Meryemdere, Kalburcu Köyü, Bandırma/Orhaniye ve Bereketli Köyü köy yollarının asfaltlanması için 30.11.1996 tarihinde Plan ve Bütçe Komisyonunda 54 milyar liralık ödenek tahsisi yapılmıştı.

Bu ödenek ilgili köylere harcanmış mıdır?

Soru 2. Bu köy yollarından hangileri asfaltlanmıştır?

Soru 3. Asfaltlanmayan köylerin yolları ne zaman asfaltlanacaktır?

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın ilgili Devlet Bakanı tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasına delaletinizi saygılarımla arz ederim. 30.10.1997

İsmail Özgün Balıkesir

Soru 1. Maliye Bakanlığı Bütçesi’nin mahalli idarelere yardım bölümünden Balıkesir İli Merkez ilçe//Köteyli, Tayyipler, Kutludüğün, Meryemdere, Kocaavşar, Karakaya, Kamçıllı Köyleri, Bandırma/Bereketli ve Orhaniye, Bigadiç/Balatlı, Çaldere, Burhaniye/Kurucaoluk, Kepsut/Mestanlar, Şeremetler, Dursunbey/Aşağımusalar, Sağırlar, Sındırgı/Sinandede, Devletli Baba, Alayaka İzzettin, Savaştepe/Esenköy, Dikmeler, Balya/Yenikavak, Havran/Sarnıç, Susurluk/Alibey, İvrindi/Gümeli Köyü köy yollarının asfaltlanması için Balıkesir Valiliği’nin talebi üzerine İl Özel İdaresine 100 milyar lira yardım tahsisi yapılmıştı.

Bu yardım ilgili köylere harcanmış mıdır?

Soru 2. Eğer ilgili köylere harcanmadıysa hangi köylere harcanmıştır?

T.C. Devlet Bakanlığı 2.12.1997 Sayı : B.02.0.014/1.03.0920

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

İlgi : 18.11.1997 tarih ve A.01.0.GNS.0.10.00.02-9432 sayılı yazınız.

İlgi yazınız ekinde Devlet Bakanlığıma intikal eden; Balıkesir Milletvekili Sayın İsmail Özgün’e ait Soru Önergeleri incelenmiştir.

Soru önergesinde bahsedilen Plan ve Bütçe Komisyonunca verilen 54 Milyar TL. ile ayrıca Balıkesir Özel İdaresine verilen 100 Milyar TL. tutarındaki ödenek ek listede gösterilen köy yollarının asfalt kaplaması için harcanmıştır.

1997 Birim fiyatlarına göre 1 km. köy yolu asfalt kaplama maliyeti 3,5 Milyar TL. ye mal olmaktadır. Bu nedenle asfalt kaplanması istenen köy yollarından 57 km si Özel İdare Programına alınarak ekli listede belirtildiği üzere ilgili köy yollarında gerekli çalışmalar yapılarak ödenekler yerinde ve adı geçen yollarda harcanmıştır.

Balıkesir İli için 1997 yılı köy yolu (I ve II) kat asfalt kaplama genel idare ana programı,
60 km. özel idare 210 km. olarak planlanmıştır. Ayrıca genel İdareden 84 km. Özel İdareden olmak üzere 57 km ek program ilavesi yapılarak program 414 km. olmuştur. 1997 yılı içerisinde bu program dahilinde Balıkesir İli dahilinde toplam 350 km. köy yolu asfalt kaplama yapılmıştır.

Soru önergesinde adları geçen 109 km. uzunluğundaki köy yollarından programa alınmış olan 57 km. lik köy yolunda bir kısmı mevsim şartları imkân verdiği kadar ekli listede adı geçen yollardan 19 km. sinin asfalt kaplaması yapılmış diğer köy yollarında ise alt yapıya hazırlık olmak üzere onarım (Stabilize-Elekaltı-Mıcır) malzeme nakli ve sıkıştırma çalışmaları yapılmıştır. Programda olup asfalt kaplaması tamamlanmamış köy yollarının asfalt kaplaması 1998 yılı Özel İdare Programından tamamlanacaktır.

Bilgilerinize arz ederim.

Mustafa Yılmaz Devlet Bakanı

İlçesi Köyün Adı Toplam Proğram 1997 Yılında Yapılan Çalışma

Dursunbey Aş.Musalar 7 Mıcır Temin Edildi.

Kepsut Mestanlar 4 Onarım ve Stabilizesi Yapıldı

Sındırgı Sinandede 6 Uygulama Yapılamadı.

Bigadiç Balatlı 3 ” ”

Savaştepe Esenköy 3 5. km.sinin Elekaltı ve Mıcır Temin Edildi.

Savaştepe Dikmeler 1 Uygulama Yapılamadı.

Balya Yenikavak 4 7. km.sinin Elekaltı ve Mıcır Temin Edildi.

Havran Sarnıç 2 Onarım ve Stabilize Kaplaması Yapıldı.

Susurluk Alibeyköy 4 6 km.sinin Asfaltı Yapıldı.

Merkez Tayyipler 4 5.km.sinin ” ”

” Köteyli 5 5 km.sinin Onarım ve Stabilize Kaplaması Yapıldı.

” Kutludüğün 3 3. km.sinin Stabilizesi Yapıldı.

” Meryemdere 3 3. km.sinin ” ”

Kepsut Kalburcu 5 5. km.sinin ” ”

Bandırma Orhaniye 5 Uygulama Yapılamadı.

” Bereketli 3 3.km. Onarım ve Stabilizesi Yapıldı.

Merkez Kocaavşar 5 Uygulama Yapılamadı.

Merkez Karakaya 3 ” ”

” Kamçılı 5 ” ”

Bigadiç Çaldere 6 ” ”

Burhaniye Kurucaoluk 3 3. km.sinin Elekaltı-Mıcır Malzemesi Temin Edildi.

Kapsut Şeremetler 5 Uygulama Yapılamadı.

Dursunbey Sağırlar 6 ” ”

Sındırgı Devletlibaba 3 ” ”

” Alayaka 4 ” ”

” İzzettin 2 2. km. Asfalt Kaplama Yapıldı.

İvrindi Gümeli 5 Uygulama Yapılamadı.

109 Km.

9. — Karaman Milletvekili Zeki Ünal’ın, PKK lideri hakkında DGM’nce açılan davaya ilişkin sorusu ve Adalet Bakanı Mahmut Oltan Sungurlu’nun yazılı cevabı (7/3748)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına,

Aşağıdaki sorularımın Adalet Bakanı Sayın Oltan Sungurlu tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasını saygılarımla arz ederim. 30.10.1997

Zeki Ünal Karaman

Basından öğrendiğimiz kadarıyla MED TV’de yaptığı bir konuşmasında PKK’nın başı Abdullah Öcalan’ın vatan hainliği yaptığı, devletin egemenliği, ülkenin ve milletin bölünmez bütünlüğüne karşı suç işlediği gerekçesiyle gıyabında Ankara DGM’de idam talebiyle yargılanmaya başlamış bulunmaktadır. Sorularım şunlardır:

1. Konuyla ilgili basında çıkan haberler doğru mudur?

2. Doğru ise, Abdullah Öcalan’ın yargılanması neden bu kadar geciktirilmiştir?

3. Gıyabında verilecek cezanın parasal bir değeri var mıdır, nasıl infaz edilecektir?

T.C. Adalet Bakanlığı 2.12.1997 Bakan: 4125

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

İlgi : Kanunlar ve Kararlar Dairesi Başkanlığı ifadeli, 18.11.1997 tarihli, A.01.0.
GNS.0.10.00.02-7/3748-9160/023934 sayılı yazınız.

İlgi yazınız ekinde alınan, Karaman Milletvekili Zeki Ünal’ın 7/3748 Esas No’lu yazılı soru önergesine verilen cevap iki nüsha halinde ekte sunulmuştur.

Bilgilerinize arz ederim.

M.Oltan Sungurlu Adalet Bakanı

Sayın Zeki Ünal

Karaman Milletvekili

Bakanlığıma yöneltilen ve yazılı olarak cevaplandırılması istenilen 7/3748 Esas No’lu soru önergesinin cevabı aşağıda belirtilmiştir.

Soru önergesine konu olan hususla ilgili olarak Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığından alınan 22.11.1977 tarihli ve B.1997/1230 sayılı yazıdan;

— Türkiye Cumhuriyeti Devletin Ülkesi ve Milleti ile bölünmez bütünlüğünü bozmaya yönelik propaganda yapmak, yasadışı PKK örgütünün hareketlerini teshil etmek ve Türk Ceza Kanununun 125 inci maddesine muhalefet suçlarından sanıklar Abdullah Öcalan ve 7 arkadaşı hakkında Ankara Devlet Mahkemesinde açılan kamu davasının devam ettiği,

— Adı geçen sanık Abdullah Öcalan’ın gıyabi tutuklu bulunduğu,

Anlaşılmıştır.

Bilgilerinize arz ederim.

M.Oltan Sungurlu Adalet Bakanı

10. — Çorum Milletvekili Ali Haydar Şahin’in;

— Sakarya İli Sosyal Hizmetler Müdürlüğüne yapılan atamaya,

— Ankara-Saray Bakım ve Rehabilitasyon Merkezinin temizlik ve bakım ihalesine,

İlişkin soruları ve Devlet Bakanı Hasan Gemici’nin yazılı cevabı (7/3790, 7/3791)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Devlet Bakanı Sacit Günbey tarafından sözlü olarak cevaplandırılması için gereğini arz ederim.

Saygılarımla.

Ali Haydar Şahin Çorum

Sakarya İl Müdürlüğü’ne atadığınız, Fuat Adıgüzel’in Trabzon’da görevli iken; “sağlık memuru olan oğlu Fatih Adıgüzel’i huzurevinde hafta sonlarında görevli gösterip, haftanın 5 mesai günü izinli sayarak, oğluna ayrıcalıklı memuriyet yaptırdığı ve bununla ilgili Valiliğin emrini işleme koymadığı gerekçesiyle” görevini kötüye kullanmaktan 1 yıl hapis cezası verildiği ve bunun da ağır para cezasına dönüştürüldüğü doğru mudur?

Doğru ise, bu kişiyi İl Müdürü olarak Sakarya gibi sosyal hizmet kuruluşlarının yoğun olduğu bir İl’in Sosyal Hizmetler Müdürlüğü’ne atamanızın gerekçesi nedir?

Aynı kişi hakkında başka disiplin cezası var mıdır?

Kimsesiz çocuklara, yaşlılara bakan bu kutsal Kurumun gayrimenkul kira gelirlerini Başkanı olduğu Vakfa aktarmış ve bundan dolayı da ceza almış mıdır?

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Devlet Bakanı Sacit Günbey tarafından sözlü olarak cevaplandırılması için gereğini arz ederim.

Saygılarımla.

Ali Haydar Şahin Çorum

Ankara Saray Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi’nin temizlik-bakım ihalesi yapılmış mıdır?

Bu ihale önce iptal edilmiş midir?

Tekrarlanıp, yine aynı firma, “Aytöre” firmasına verilmiş midir?

Bu ihale gazete ilanı ile mi, çağrılı olarak mı yapılmıştır?

İhaleyi alan firmanın sizinle, kardeşinizle bir akrabalık bağı var mıdır? Kardeşinizin kayınbiraderinin bu firma ile bir bağı var mıdır?

İhale henüz yapılmadan 1 ay önce bu firmanın elemanları, ihaleyi almışcasına çalıştırılmaya başlanmış mıdır? Yasal olarak hiç bir biçimde mümkün olmamasına rağmen, bu firmanın elemanlarından kuruluşda yatırılan, yedirilip, içirilenler olmuş mudur? Bunlarla ilgili herhangi bir işlem yapılmış mıdır, yapılması düşünülmekte midir?

T.C. Devlet Bakanlığı 3.12.1997 Sayı :B.02.0.020-/08-3048

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı

Genel Sekreterliğine

İlgi :18.11.1997 gün ve 9473 sayılı yazınız.

Çorum Milletvekili Ali Haydar Şahin’in TBMM İçtüzüğünün 98 inci maddesi uyarınca yazılıya çevrilen sorularının cevapları ektedir.

Bilgilerinize arz ederim.

Hasan Gemici Devlet Bakanı

Cevaplar

Soru 1. Sakarya İl Müdürlüğü’ne atadığınız, Fuat Adıgüzel’in Trabzon’da görevli iken; “sağlık memuru olan oğlu Fatih Adıgüzel’i huzurevinde hafta sonlarında görevli gösterip, haftanın 5 mesai günü izinli sayarak, oğluna ayrıcalıklı memuriyet yaptırdığı ve bununla ilgili Valiliğin emrini işleme koymadığı gerekçesiyle” görevini kötüye kullanmaktan 1 yıl hapis cezası verildiği ve bunun da ağır para cezasına dönüştürüldüğü doğru mudur?

Doğru ise, bu kişiyi İl Müdürü olarak Sakarya gibi sosyal hizmet kuruluşlarının yoğun olduğu bir İl’in Sosyal Hizmetler Müdürlüğü’ne atamanızın gerekçesi nedir?

Aynı kişi hakkında başka disiplin cezası var mıdır?

Kimsesiz çocuklara, yaşlılara bakan bu kutsal kurumun gayrimenkul kira gelirlerini Başkanı olduğu Vakfa aktarmış ve bundan dolayı da ceza almış mıdır?

Cevap 1. Refahyol Hükümeti döneminde Sakarya İl Müdürlüğü’ne atanan Fuat Adıgüzel’in oğluna ayrıcalıklı memuriyet yaptırmak sebebiyle görevini kötüye kullanmaktan altı ay hapis ve üç ay memuriyetten men cezası aldığı, bu cezaların ağır para cezasına dönüştürüldüğü doğrudur.

Fuat Adıgüzel’in Sakarya’ya İl Müdürü olarak atanması, dönemin Devlet Bakanı Sayın Sacit Günbey’in takdirleriyle olmuştur.

Bu kişi hakkında, Trabzon İl Müdürü olarak görev yaptığı dönemde, uyarma, kınama, aylıktan kesme gibi cezalar verilmişse de, bunların bir kısmı Disiplin Affı Kanunuyla, bir kısmı da mahkeme kararıyla ortadan kalkmıştır. Halen uyarma ve kınama cezaları mevcuttur.

Adı geçen kişinin, kurumun gayrimenkul kira gelirlerini başkanı olduğu Niyazi Şahinbaşoğlu Vakfına aktarması nedeniyle disiplin cezası aldığı doğrudur.

Soru 2. Ankara Saray Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi’nin temizlik-bakım ihalesi yapılmış mıdır?

Bu ihale önce iptal edilmiş midir?

Tekrarlanıp, yine aynı firma “Aytöre” firmasına verilmiş midir?

Bu ihale gazete ilanı ile mi, çağrılı olarak mı yapılmıştır?

İhaleyi alan firmanın sizinle, kardeşinizle bir akrabalık bağı var mıdır? Kardeşinizin kayınbiraderinin bu firma ile bir bağı var mıdır?

İhale henüz yapılmadan 1 ay önce bu firmanın elemanları, ihaleyi almışcasına çalıştırılmaya başlanmış mıdır? Yasal olarak hiç bir biçimde mümkün olmamasına rağmen, bu firmanın elemanlarından kuruluşda yatırılan, yedirilip, içirilenler olmuş mudur? Bunlarla ilgili herhangi bir işlem yapılmış mıdır, yapılması düşünülmekte midir?

Cevap 2. Ankara Saray Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi’nde Özel Hizmet Alımlarının yaptırılması amacıyla, 1996 tarihinde, ihalesi 3418 Sayılı Yasa’nın 3558 Sayılı Yasa ile değişik 39/a maddesince hazırlanan, harcama usul ve esasların 21 inci Maddesi gereğince kapalı teklif usulü ilan’la ihalesi yapılmıştır. Sözkonusu ihaleyi 31.12.1996 tarihine kadar Özel Temizlik Hizmet Alımlarını yapmak üzere Gökay Ltd. Şirketi üstlenmiştir.

Ancak, bahse konu ihale ile ilgili taahhüt tarihinin sona ermesi ile birlikte, sözkonusu Özel Temizlik Hizmet Alımları için daha önce bu işleri üstlenen taahhütçü firmadan teklif alınmadan, Harcama Usul ve Esasların 35. Maddesi gereğince 3 firmadan teklif alınarak, 1997 yılı Ocak, Şubat, Mart ve Nisan aylarına ait hizmetler pazarlıkla “Aytöre” Firması’na yaptırılmıştır.

Sözkonusu Özel Temizlik Hizmet Alımlarının yaptırılması işleri belirtilen aylarda üst üste Aytöre Firmasına verilmiştir.

Bu alımlar ilan’sız ve çağrı yapılmaksızın teklif almak suretiyle yapılmıştır.

Bu işleri üstlenen firmaca çalıştırılan elemanların yasal olmadığı halde Kuruluşta yatırıldığı gibi, yedirilip içirildiğine ilişkin iddialar bulunmaktadır.

Bütün bu konularla ilgili soruşturma başlatılmış olup halen sürdürülmektedir.

11. — Ankara Milletvekili Ersönmez Yarbay’ın, Ankara’ya bağlı bazı yerleşim birimlerinin yollarına ilişkin sorusu ve Bayındırlık ve İskân Bakanı Yaşar Topçu’nun yazılı cevabı (7/3798)

Aşağıdaki sorularımın Bayındırlık ve İskân Bakanı Sayın Cevat Ayhan tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasına delaletlerinizi saygılarımla arz ederim.

Ersönmez Yarbay Ankara

Sorular :

1. Ankara-Polatlı çift yönlü karayolu 1997 yılı içerisinde hizmete açılacak mıdır? Bu yolun proje maliyeti ne kadardır?

2. Ankara’nın Gölbaşı ilçesinde trafiğin rahatlatılması ve kazaların önlenmesi için Gölbaşı-Haymana kavşağı ile Gölbaşı Belediyesi Konya Yolu kavşaklarının üst veya alt geçitlerine ne zaman hayatiyet kazandırılacaktır?

3. Bala-Konya yolu kavşağı Bala ilçesi yolunun genişletilmesi ve ıslahı konusundaki çalışmalarınız nelerdir?

4. Ankara’nın Elmadağ ilçe merkezini ikiye bölen Ankara-Samsun karayolunun üzerinde yapılması gereken üst geçit inşaatı ne zaman başlayacak ve bitirilecektir?

5. Kalecik-Çankırı karayolu projesi ne zaman tamamlanacaktır?

6. Ankara’nın Evren ilçesi yolu karayolu ağına ne zaman dahil edilecektir?

7. Polatlı-Haymana-Çalış-Adana yolu bağlantısının yol ıslah çalışmaları ne zaman yapılacaktır?

T.C. Bayındırlık ve İskân Bakanlığı 4.12.1997 Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği

Sayı : B.09.0.BHİ.0.00.00.25/2-A/3574

Konu : Ankara Milletvekili Ersönmez Yarbay’ın yazılı (sözlü) soru önergesi.

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

İlgi : a) TBMM Başkanlığının 20.5.1997 gün ve A.01.0.GNS.0.10.00.02-6/531-6648/1852 sayılı yazısı.

b) TBMM Başkanlığının 18.11.1997 gün ve A.01.0.GNS.0.10.00.02-7/3798-6648/18252 sayılı (yazılıya dönüşme) yazısı.

İlgi (a) yazı ekinde alınan ve TBMM Genel Kurulunda üç birleşim içinde cevaplandırılmadığından yazılıya dönüşen, Ankara Milletvekili Ersönmez Yarbay’ın Bakanlığımıza yönelttiği soru önergesi incelenmiştir.

1. Ankara-Polatlı-Sivrihisar yolu 140 km. uzunluğundadır. Yüksek standartta yapılmakta olan bu yolun Ankara-Polatlı arası 2x3, Polatlı-Sivrihisar arası 2x2 ve banketler dahil olarak yol genişliğinin tamamı sıcak karışım yapılmaktadır. Tüm il yolları giriş-çıkışlarına alt veya üst geçit yapılmaktadır. Bu yolun yapımı 5 kısımda ele alınmıştır:

a) Söğütözü Kavşağı

310 milyar TL.lik ek ödenek talebinin 250 milyar TL.si DPT Müsteşarlığınca onaylanmış ve vizesi için Maliye Bakanlığına gönderilmiştir. 60 milyar TL.lik ödenek YPK’ya iletilmiştir.

Köprü tamamlanmış, bağlantı yolları da asfalt beton kaplamalı olarak trafiğe açılmıştır.

b)1. Kısım (Çevre Otoyolu-Karayolları Eğitim Tesisleri)

0+000-25+800G/30+600I km.ler arası olup, projesi hazırdır. Km. 0+000 (Balgat Köprüsü) ile otoyol kavşağı arası Belediye yol ağına geçmiştir. Kalan 9,5 km.lik kesimin ihale çalışmaları tamamlanmış olup, Dünya Bankası’dan görüş beklenmektedir.

c) 2. Kısım (Karayolları Eğitim Tesisleri-Polatlı arası)

30+600-74+811G/76+0551 km.ler arasındaki 44 km.lik bu kesimde işin bitirilebilmesi için 1997 yılı fiyatları ile 5 trilyon 280 milyar TL. gereklidir. 1997 yılı sonu itibariyle tamamı bitirilmek üzere çalışmalar sürdürülmektedir.

d) 3. Kısım (Polatlı-Km:106+803)

74+811G/76+0551-106-803 km.ler arasındaki 30 km.lik kesimde işin bitmesi için 1997 yılı fiyatları ile 2 trilyon 035 milyar TL. gereklidir. 1997 yılı sonu itibariyle 8 km.lik Polatlı Geçişinin tamamı ile bu kesimin sol şeridinin tamamı binder seviyesinde bitirilmek üzere çalışmaları devam etmektedir.

e) 4. Kısım (Km: 106+803-Sivrihisar)

106+803-138+767 km.ler arasındaki 32 km.lik kesimde işin bitmesi için 1997 yılı fiyatları ile 3 trilyon TL. gereklidir. 1997 yılı sonu itibariyle 3 km.lik kesim bölünmüş yol olarak, 135. km.ye kadar olan kesimin de sol tarafının trafiğe açılması için çalışmalar sürdürülmektedir.

Ankara-Polatlı-Sivrihisar yolu, Dünya Bankası kredisi ile de finanse edilmekte olup; 1997 yılı toplam ödeneği 4 trilyon 750 milyar TL.dir. İlave olarak DPT Müsteşarlığından 1 200 milyar TL. ek ödenek talep edilmiştir.

2. Bölünmüş yol olarak proje ihalesi yapılan Bala Ayr.-Kulu Ayr. yolu kapsamında Konya Kavşağı da projelendirilecektir.

Haymana Kavşağı da 1998 programına teklif edilen Ankara-Bala Ayrımı Projesi kapsamında ele alınacaktır.

3. Bala’dan Konya yolu kavşağına kadar olan kesimde 1997 yılında 10 km. astarlı, 7 km. astarsız sathi kaplama yapılması planlanmıştır. Yolun genişletilmesi ile ilgili proje ihalesi bu yıl yapılmıştır.

4. Elmadağ geçişindeki üst geçit köprüsü inşaatının, ihalesi planlanan Ankara-Kırıkkale İyileştirme İşi bünyesinde yapılması tasarlanmış olup; ihale hazırlıkları tamamlanmıştır. Dünya Bankası’ndan görüş beklenmektedir.

5. (Elmadağ-Kırıkkale) Ayr.-Kalecik yolunun 22 km.si astarlı sathi kaplama yapılarak, Kalecik’e kadar olan kesimi trafiğe açılmıştır. 22-31+6 km.ler arası ise 1997 yılı ödeneği
olan 188 000 milyon TL. ile bağlantı yollarıyla birlikte tek yönde temel seviyesinde bitirilmiştir. 1998 yılında çalışmalara devam edilip, bölünmüş yol olarak trafiğe açılması planlanmaktadır.

6. Karayolları ağına alınması istenen Şereflikoçhisar Ayr.-Evren yolu 22 km. uzunluğunda olup; kaplama genişliği 5 m., banket genişliği 1x1 m.dir.Genellikle dalgalı araziden geçen güzergâh kötü durumda asfalt sathi kaplamalıdır. Yolun ortalama eğimi % 7 civarında olup, yolun büyük ve çok fazla kesiminde bozulmalar bulunmaktadır. Yolun iyileştirilebilmesi için alttemel ve temel takviyeli sathi kaplama yapılması gerekmekte olup, 1997 yılı birim fiyatları ile yaklaşık 1.07 trilyon TL. ödenek gerekmektedir. Mevcut yol ağımızda yapım, bakım ve onarım çalışmaları için yeterli düzeyde ödenek sağlanamaması nedeniyle, sözkonusu yol bugün için Karayolları ağına dahil edilememektedir.

7. Bu yörede Polatlı-Haymana Devlet Yolu ve Haymana-Yenice-(Gölbaşı-Kulu) Ayrım İl yolumuz asfalt sathi kaplamalı trafiğe hizmet vermektedir. (Haymana-Yenice) Ayr.-Çalış-Kulu Ayr. yolu Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü yol ağında yer almakta olup, yolun yapımı da adı geçen Genel Müdürlükce gerçekleştirilebilecektir.

Bilgi ve gereğini arz ederim.

Yaşar Topçu Bayındır ve İskân Bakanı

12. — Tokat Milletvekili Hanefi Çelik’in, milletvekilleri hakkında basında çıkan iddialarla ilgili olarak bir girişim yapılıp yapılmadığına ilişkin sorusu ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Hikmet Çetin’in yazılı cevabı (7/3909)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki konu ile ilgili düşüncelerinizi yazılı olarak Meclis Başkanı Sayın Hikmet Çetin tarfından cevaplandırılmasını arz ederim. 21.11.1997

Hanefi Çelik Tokat

Bilindiği gibi Milletvekillerinin dokunulmazlıklarını ilgilendiren Anayasa değişikliği ile ilgili Kanunun ilk turu 20.11.1997 günü Meclis Genel Kurulunda görüşülmüştür. Takip eden 21.11.1997 günü bazı gazetelerde (Özellikle Hürriyet Gazetesi) Milletvekillerine hakaret edici yazılar manşetlerden verilmiştir.

1. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin manevî şahsiyetini hedef alan bu yazılar karşısında tutumunuz nedir?

2. Milletvekillerinin dokunulmazlığı tartışılırken basında hakarete varan yayınlar çıkmasından sonra ilgili kuruluşlar nezdinde bir girişimde bulundunuz mu?

3. TBMM Başkanı olarak Milletvekillerinin onurunu korumak ilk önce zatıalinize düşmektedir. Bu gazeteler hakkında özellikle Hürriyet gazetesi için herhangi bir hukukî yola başvuracak mısınız?

T.C.

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı

Genel Sekreterliği 4.12.1997

Kanunlar ve Kararlar Dairesi Başkanlığı

Kan.Kar. Md:

Sayı : A.01.0.GNS.0.10.00.02-7/3909-9546/24716

Sayın Hanefi Çelik

Tokat Milletvekili

İlgi : 21.11.1997 tarihli yazılı soru önergeniz.

Milletvekilleri hakkında basında çıkan iddialarla ilgili olarak bir girişim yapılıp yapılmadığına ilişkin ilgi önergenizde yer alan sorular aşağıda cevaplandırılmıştır.

Bilgilerinizi rica ederim.

Saygılarımla.

Hikmet Çetin Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı

Cevap (1, 2, 3) Türkiye Büyük Millet Meclisi ile üyelerinin itibar ve saygınlığının korunması ve yüceltilmesi, önce Başkanlığımızın olmak üzere, tüm üyelerin ve demokratik kurum ve kuruluşların üzerine düşen bir görevdir.

Yazılı veya sözlü basının yayınları Başkanlığımızca dikkatle izlenmekte ve gerekli açıklama ve düzeltmeler yapılmak suretiyle kamuoyu bilgilendirilmektedir. Nitekim, Anayasanın 83 üncü maddesinin değiştirilmesine dair kanun teklifinin birinci görüşmesindeki oylama sonuçları hakkında basında yeralan manşet haberlerle ilgili olarak da tarafımdan aynı gün bir basın açıklaması yapılmıştır. Basına yaptığım açıklamanın bir örneği ilişikte gönderilmiştir.

Türkiye Büyük Millet Meclisi ve üyeleri ile ilgili yayınlar hakkında, Başkanlığımızca inceleme yapılmakta olup gerektiğinde suç duyurusunda bulunulmaktadır.

20.11.1997

TBMM Başkanı Sayın Hikmet Çetin’in

Basın Açıklaması

Bir gazetenin bugünkü nüshasında, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin dünkü birleşiminde Anayasa Değişikliği Teklifinin oylama sonuçlarıyla ilgili manşet haberindeki “Yuh Olsun Size” başlığı büyük üzüntüyle karşılanmıştır.

Bilindiği gibi, parlamenter demokratik sistemde tüm yasalarda olduğu gibi, Anayasa değişikleri de milletvekillerinin özgür iradeleri ile kullandıkları oylarıyla gerçekleşebilir.

Milletvekilleri Anayasa ve İçtüzük’te yer alan kurallara göre, hak ve tercihleri doğrultusunda oylarını kullanırlar.

Dünkü oylamada da milletvekilleri bu kurallar çerçevesinde oylarını özgürce kullanmışlardır.

Oylama sonuçları mutlaka herkesin beklentisine uygun olarak gerçekleşmeyebilir. Herkesin ortaya çıkan sonuçları hoşgörüyle karşılaması ve saygı duyması, çoğulcu ve katılımcı demokrasinin gereğidir.

Bu nedenle çoğulcu demokrasinin vazgeçilmez bir unsuru olan medyanın da aynı özeni göstermesi gereklidir.

Bu konuda gösterilmeyen özen, sadece bireylere değil, rejimin kaynağı olan Yüce Meclise ve giderek rejime yönelik haksız davranışlara yol açabilir.

Bu nedenle herkesin eleştiri hakkını kullanırken, demokratik saygı ve hoşgörü çizgisini zedelememeye büyük özen göstermesi gereğini önemle belirtmek isterim.

 

 

VI. – SORULAR VE CEVAPLAR

A) YAZILI SORULAR VE CEVAPLARI

1. – Tokat Milletvekili Hanefi Çelik’in, Meclis kadrosuna alınan geçici görevli personele ilişkin sorusu ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Hikmet Çetin’in yazılı cevabı (7/3561)

Türkiye Büyük Millet Meclis Başkanı

TBMM – Ankara

Aşağıdaki soruların tarafınızdan yazılı olarak cevaplandırılmasını arz ederim.

1.10.1997

Hanefi Çelik

Tokat

1. Meclis Başkanlığınız döneminde TBMM’de geçici görevle çalışan kaç kişiye kadro verilmiştir?

2. Kadro verilirken herhangi bir imtihan yapıldığına göre hangi kriteri kullandınız?

3. Burada daha eski geçici görevli çalışan elemanlar varken daha sonra Meclise geçici görevle gelen elemanlara kadro verilmesini doğru buluyor musunuz?

4. Sayın Meclis Başkanı, Basın Bülteninde geçici görevli personeli kadrolaştırma hakkında yazınız ne derece doğru, yoksa uygulama sadece ANAP Milletvekillerinin sekreterlerini kadrolaştırmak için mi yapılmaktadır?

5. TBMM’de çıkan uygulamaları T.C.vatandaşları en iyi şekilde ihya etmesi gerekirken, bazı Milletvekillerinin de çıkar doğrultusunda vasıfsız elemanları kadrolu olarak alınmakta mıdır?

Bu uygulamanın burada yıllardır çalışan geçici görevli personelimizi moralman çökertip verimini düşüreceğini hesaba katmadınız mı?

T.C.

Türkiye Büyük Millet Meclisi

Başkanlığı Genel Sekreterliği 4.12.1997

Kanunlar ve Kararlar Dairesi Başkanlığı

KAN. KAR. MÜD.

Sayı : A.01.0.GNS.0.10.00.02-7/3561-8684/022987

Sayın Hanefi Çelik

Tokat Milletvekili

İlgi : 1.10.1997 tarihli yazılı soru önergeniz.

Meclis kadrosuna alınan geçici görevli personele ilişkin ilgi önergenizde yer alan sorular aşağıda cevaplandırılmıştır.

Bilgilerinizi rica ederim.

Saygılarımla.

Hikmet Çetin

Türkiye Büyük Millet Meclisi

Başkanı

Cevap 1. Sorunuza konu dönemi kapsayan 25.1.1996-30.9.1997 tarihleri arasında geçici görevli olarak çalışan toplam 80 personel kadroya atanmıştır.

Cevap 2,3,4 ve 5. Türkiye Büyük Millet Meclisi memurlukları, 657 sayılı Devlet Memurları

Kanununun “İstisnaî Memuriyet” başlıklı 59 uncu maddesi kapsamında yer almıştır. Aynı Kanunun 61 inci maddesinde istisnaî memurluklara atananlar hakkında bu Kanunun atanma, sınavlar, kademe ilerlemesi ve derece yükselmesine ilişkin hükümlerinin uygulanmayacağı belirtilmiştir.

Ayrıca, TBMM kadrolarına 657 sayılı Kanunun 59 uncu maddesine göre yapılan bu atamalarda kurumun eleman ihtiyacı da gözönüne alınmıştır. (TBMM sağlık merkezi ve sosyal tesis gibi)

Geçici görevli olarak çalışan personelin kadroya geçirilmesi ancak, 2919 sayılı TBMM Genel Sekreterliği Teşkilât Kanununa ekli kadro sayısının artırılması hususunda gerekli yasal değişiklikle mümkün olabilir.

Kurumumuza personel alımında belli kuralların konması için Başkanlığımızca bir çalışma başlatılmıştır.

2. – Ağrı Milletvekili M. Sıddık Altay’ın, personel atamalarına ilişkin sorusu ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Hikmet Çetin’in yazılı cevabı (7/3562)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Sayın Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasını arz ederim.

M. Sıddık Altay

Ağrı

1. Sayın Mustafa Kalemli’nin göreve başladığı tarihte (25.1.1996) TBMM’nin kadrolu personel sayısı ile geçici personel sayısı kaç idi?

2. Görevi süresince (25.1.1996-30.9.1997)

a) Kaç personel kadrolu olarak alınmıştır?

b) Kaç personel geçici olarak alınmıştır?

c) Bu personelin mezuniyet durumları, başlama tarihleri ve atandığı görevler nedir?

d) Bu personel arasında Milletvekili, TBMM üst düzey bürokrat yakınları var mıdır? Varsa kimlerdir?

e) Bu personelin nüfusa kayıtlı olduğu iller hangileridir?

3. Gerek kadrolu ve gerekse geçici olarak alınan personel sınav yapılarak mı alınmıştır? Sınav yapılarak alınmamışsa nedenlerinin belirtilmesini?

TC

Türkiye Büyük Millet Meclisi

Başkanlığı Genel Sekreterliği 4.12.1997

Kanunlar ve Kararlar Dairesi Başkanlığı

KAN. KAR. MÜD.

Sayı : A.01.0.GNS.0.10.00.02-7/3562-8708/023066

Sayın M. Sıddık Altay

Ağrı Milletvekili

İlgi : 2.10.1997 tarihli yazılı soru önergeniz.

Personel atamalarına ilişkin ilgi önergenizde yer alan sorular aşağıda cevaplandırılmıştır.

Bilgilerinizi rica ederim.

Saygılarımla.

Hikmet Çetin

Türkiye Büyük Millet Meclisi

Başkanı

Cevap 1. Sayın Mustafa Kalemli’nin, TBMM Başkanı olarak göreve başladığı 25.1.1996 tarihindeki personel sayısı aşağıda belirtilmiştir.

Kadrolu personel (657 S. Kanuna tabi) 2772

Geçici Görevli personel (2919 S. Kanunun 12/3 Md. Tabi) 425

Cevap 2. Sayın Mustafa Kalemli’nin. TBMM Başkanı olarak görev yaptığı 25.1.1996-30.9.1997 tarihleri arasında;

a) TBMM Kadrolarına (kadrolu) 360 adet,

– Geçici Görevli (2919 S.K.’nun 12/3 Md.)

b) - Geçici Görevli Mv. Yrd. Personeli olarak 344,

personel göreve başlatılmıştır.

(c),(d) ve (e) şıklarındaki sorulara ait listeler ekte sunulmuştur.

Cevap 3. Türkiye Büyük Millet Meclisi memurlukları, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun “İstisnaî Memuriyet” başlıklı 59 uncu maddesi kapsamında yer almıştır. Aynı Kanunun 61 inci maddesinde istisnaî memurluklara atananlar hakkında bu Kanunun atanma, sınavlar, kademe ilerlemesi ve derece yükselmesine ilişkin hükümlerinin uygulanmayacağı belirtilmiştir.

TBMM kadrolarına 657 sayılı Kanunun 59 uncu maddesine göre yapılan bu atamalar ve 2919 sayılı Kanunun 12 nci maddesinin 3 üncü fıkrası gereğince geçici görevli olarak çalıştırılan personel, kurumun eleman ihtiyacı da gözönüne alınarak yapılmaktadır. (TBMM Sağlık Merkezi, Sosyal Tesis, Milletvekillerinin Sekreterlik Hizmetleri gibi)

Kurumumuza, personel alımında belli kuralların konması için Başkanlığımızca bir çalışma başlatılmıştır.

25.1.1996-30.9.1997 Tarihleri Arasında Kadrolu Olarak (Merkez – Millî Saraylar)

Göreve Alınan Personelin Unvanlar ve Öğretim Durumu İtibariyle Dağılımı

22.10.1997

Unvanlara Göre Dağılımı

Sıra No Unvanı Adet

1 Aşçı 4

2 Anaokulu Öğretmeni 1

3 Başkan Başmüşaviri 1

4 Başkan Müşaviri 7

5 Bekçi 2

6 Berber 1

7 Biyokimya Uzmanı 1

8 Biyolog 1

9 Bulaşıkçı 3

10 Ciltci 2

11 Çamaşırcı 2

12 Çayocakçı Garson 13

13 Dağıtıcı 5

14 Diş Tabibi 6

15 Diş Teknisyeni 2

16 Dizgi Operatörü 1

Sıra No Unvanı Adet

17 Doktor 15

18 Eczacı 1

19 El Süslemeci 3

20 Elektronik Diz. Oper. 1

21 Garson 12

22 Genel Sekreter 1

23 Hemşire 9

24 Hizmetli 56

25 Kalfa 2

26 Kardiyografi Teknis. 1

27 Kardiyoloji Teknis. 1

28 Kimya Mühendisi 1

29 Kimyager 2

30 Koruma Memuru 7

31 Kurşuncu 1

32 Müşavir 5

33 Müdür 1

34 Müdür Yrd. 3

35 Mühendis 4

36 Müze Araştırmacısı 1

37 Marangoz 2

38 Memur 115

39 Mikrobiyoloji Teknisyeni 1

40 Mimar 1

41 Mobilyacı 2

42 Ofsetçi 2

43 Öğretmen (Müzik) 1

44 Pastacı 2

45 Programcı 3

46 Röntgen Teknisyeni 3

47 Saray Müdür Yrd. 1

48 Ses Kayıt Memuru 1

49 Sekreter Daktilo 1

50 Sistem Analisti 2

51 Sistem Operatörü 1

52 Sosyal Çalışmacı 1

Sıra No Unvanı Adet

53 Şef 1

54 Şoför 6

55 Taşçı Ustası 1

56 Teknisyen 20

57 Telefon Operatörü 1

58 Tercüman 1

59 Tertipçi 1

60 Usta 4

61 Uzman Yrd. 5

62 Yüksek Tekniker 1

63 Ziraat Teknisyeni 1

Toplam 360

 

Öğrenim Düzeyine Göre Dağılım

Öğrenim Düzeyi Adet

İlkokul 21

Ortaokul 61

Lise ve Mes. Lisesi 138

Önlisans 34

3 Yıllık Yük. Öğrenim 1

4 Yıllık Yük. Öğrenim 71

5 Yıllık Yük. Öğrenim 14

6 Yıllık Yük Öğrenim 14

Yüksek Lisans 4

Doktora 2

Toplam 360

 

25.1.1996-30.9.1997 Tarihleri Arasında Göreve Alınan

Milletvekili ve Personel Yakınlarına Ait Liste

 

Akrabalık Kadrolu Olarak Kadrolu Olarak Geçici Görevli Olarak Geçici Görevli Derecesi Göreve Alınan Göreve Alınan Göreve Alınan Millet- Olarak Göreve Milletvekili Yakınları Personel Yakınları vekili Yakınları Alınan Per. Yak. Eşi 1 5 - 5

Çocuğu 6 14 1 8

Kardeşi - 7 2 5

Gelini 1 1 - 1

Akrabası 7 4 3 2

Toplam 15 31 6 21

25.1.1996 Tarihinden İtibaren (Kadrolu) Göreve Alınan Milletvekili Yakınları

Personelin Milletvekilinin Milletvekiline TBMM’de

S.N. Adı ve Soyadı Statüsü Adı ve Soyadı Yakınlık Derecesi Gör.Baş.Ta. 1 Celal Avcu Kadrolu Önder Kırlı Yeğeni 4.9.1996

2 Ulaş Gönen Kırlı Kadrolu Önder Kırlı Oğlu 5.8.1996 3 M.Halid A.Çelik Kadrolu İ.Halil Çelik Oğlu 20.8.1996 4 Fatma Çebi Kadrolu İbrahim Çebi Akrabası 20.9.1996

5 Cem Ayrım Geçici Görev Şamil Ayrım Yeğeni 19.6.1997

6 Funda Özdemir Kadrolu A. Talip Özdemir Akrabası 8.9.1997 7 Dilek Keskin Kadrolu Adnan Keskin Gelini 8.9.1997 8 Ansar Günaydın Kadrolu Ali Günaydın Akrabası 16.8.1996 9 Çağlar Kabaoğlu Geçici Görev Avni Kabaoğlu Akrabası 6.10.1997

10 Hülya Pehlivanlı Geçici Görev Mahmut Işık Kardeşi 11.3.1996

11 İsmet Pehlivanlı Geçici Görev Mahmut Işık Kardeşinin Eşi 30.9.1996

12 Cangül Korkmaz Kadrolu Mehmet Korkmaz Kızı 17.9.1996

13 Ayşe Parlak Geçici Görev Mustafa Parlak Kardeşi 1.9.1997

14 Süheyl Sevgili Kadrolu Nizamettin Sevgili Oğlu 5.9.1997

15 Hasan Ali Kaya Kadrolu Rüştü Kazım Yücelen Yeğeni 1.4.1997

16 Suna Ertürk Geçici Görev Tevfik Ertürk Kızı 12.2.1997

17 Ayşen Yalova Kadrolu Yüksel Yalova Eşi 30.8.1996

18 Nurdan Öztop Kadrolu Yusuf Öztop Kızı 28.11.1996

19 Şebnem Çakan Kadrolu Zeki Çakan Akrabası 25.8.1997

20 Sedat Bayramoğlu Kadrolu Zeki Çeliker Yeğeni 15.8.1996

21 M.Bülent Çeliker Kadrolu Zeki Çeliker Oğlu 4.9.1997

25.1.1996 Tarihinden İtibaren (Kadrolu) Göreve Alınan Personel Yakınları

S.N. Personelin Alınan Personele 25.1.1996 Adı ve Soyadı Ünvanı Yakınlık Derecesi Tar. İtibaren Al. Göreve Per. Adı ve Soy. Baş. Tar.

1 İsmail Akça Hizmetli Oğlu Ramazan Akça 12.8.1996

2 Necati Günal Şoför Oğlu Ümit Günal 16.8.1996

3 Tevfik Ilıca Memur Oğlu Aydın Ilıca 16.8.1996

4 Mehmet Binici Geç Gör.Polis Me. Kardeşi O.Avni Binici 5.8.1996

5 İlyas Sarıgöl Şef Oğlu Erkan Sarıgöl 21.8.1996

6 Fethi Yazgan(Emekli) Şef Oğlu Emin Yazgan 21.8.1996

7 Yılmaz Büyüktanır Çayocak Gar. Kızı Özlem Büyüktanır 23.8.1996

8 Necmettin Albayrak Şef Garson Oğlu Ali Rıza Albayrak 28.8.1996

9 Hüseyin Ünlü Müdür Yrd. Akrabası Yasin Ünlü 23.8.1996

10 Kemal Şensoy Müdür Yrd. Kızı Gülşen Şensoy 28.8.1996

11 Erol Yurtlu(Emekli) Bşk. Başmüş. Oğlu Bahadır Yurtlu 11.10.1996

12 Mustafa Bıyık Memur Kardeşi Cengiz Bıyık 28.8.1996

13 Tevfik Aksoy Şoför Oğlu Fazlı Aksoy 6.9.1996

14 Bülent Erten Tercüman Eşi Filiz Erten 18.9.1996

15 Yılmaz Eğritağ Memur Kardeşi Vedat Eğritağ 12.9.1996

16 Mesut Fındık Teknisyen Eşi Muhterem Fındık 9.9.1997

17 Muzaffer Birben Gen.Sek.Yrd. Oğlu İlker Birben 1.9.1997

18 Şuayip Doğanç TBMM Koruma M. Kızı Hülya Doğanç 26.9.1997

19 Şakir Kaynakoğlu Şef Oğlu Cengiz Kaynakoğlu 30.9.1997

20 Muhittin İçöz(vefat) Fotok.ve Teks. Oğlu Hilmi İçöz 7.8.1996

21 Necdet Basa Genel Sekreter Kardeşi Necla Eryurt 30.10.1996

22 Necdet Basa Genel Sekreter Yeğeni Sönmez Basa 14.7.1997

23 Nur Çoygun Memur Kardeşinin Eşi Nurdan Günersu 19.8.1996

24 Nevzat Dürgen Teknisyen Eşi Şemsihan Dürgen 18.9.1996

25 Cengiz Aslan Memur Kardeşi Yusuf Aslan 2.9.1996

26 Safiye Dündar Memur Kardeşi Serap Dündar 5.9.1996

27 Rıza Yurddaş Stenograf Eşi Melek Yurddaş 28.7.1997

28 Yaşar Öneme Bil.Giriş Op. Eşi Fatma Öneme 18.8.1997

29 Nurhayat Yiğit Memur Kardeşinin Eşi Sevda Yiğit 16.8.1996

30 Nurhayat Yiğit Memur Kardeşi Bengül Yiğit 25.8.1997

31 Yılmaz Dağlı (Emekli) Şoför Gelini Emel Dağlı 8.9.1997

 

Geçici Görevli Olarak Göreve Alınan Personel Yakınları

Personelin Adı Göreve Başlayan Başlama

S.N. ve Soyadı Ünvanı Yakınlığı Per. Adı ve Soy. Tarihi

1 Meltem Taşel Geçici Görevli Kardeşi Melhan Taşel 4.3.1996

2 Sabri Canpolat (Emekli) Memur Kızı Nuran Öğüt 8.3.1996

3 Solmaz Özduygu Şube Müdürü Oğlu Metin Özduygu 5.4.1996

4 Ayten Çetin Uzman Kızı Pınar Çetin 8.4.1996

5 Metin Okay Hizmetli Kardeşi Murat Okay 16.4.1996

6 Fatih Ören Geçici Görevli Eşi Aynur Ören 15.5.1996

7 Pakize Çekem Memur Kardeşi Tülay Çekem 5.6.1996

8 Lütfi Toker (Emekli) Şef Kızı Nur Özfen 6.6.1996

9 Nuran Ulusoy Memur Gelini Kudret Ulusoy 17.6.1996

10 Nefise Pekünsal Memur Eşi Ercüment Pekünsal 1.7.1996

11 Gülbeyaz Cankurtaran Geçici Görevli Eşi Tuncay Cankurtaran 2.7.1996

12 Doğan Üstündağ (Emekli) Memur Oğlu Özgür Üstündağ 2.9.1996

13 Demir Çölok (Emekli) Başk. Müşaviri Oğlu Berk Çölok 10.9.1996

14 Nihat Taşkıran Geçici Görevli Eşi Emine Taşkıran 27.11.1996

15 Hatice Atar Geçici Görevli Kardeşi Yeşim Atar 27.1.1997

16 Candan Aksoy Geçici Görevli Kardeşi Aydan Metin 12.3.1997

17 İlknur Arslan Geçici Görevli Eşi Rahmi Arslan 17.6.1997

18 Ayla Yaşar (Emekli) Hemşire Kızı Hülya Denge 1.7.1997

19 Fatma Çebi Memur Akrabası Yadigar Çebi 1.8.1997

20 Vefa Çilesiz Şef Oğlu İ. Bahadır Çilesiz 1.8.1997

21 Hamiyet Demiralay Memur Eltisi Keziban Demiralay 30.9.1997

25.1.1996 Tarihinden İtibaren TBMM İdari Teşkilatına

Atanan Personelin Nüfusa Kayıtlı Olduğu İllere Göre Dağılımı

Sıra

No İl Adet

1 Çanakkale 2

2 Çankırı 12

3 Çorum 9

4 İçel 7

5 İstanbul 7

6 izmir 1

7 Şanlıurfa 2

8 Adana 3

9 Afyon 2

10 Aksaray 2

11 Ankara 75

12 Ardahan 3

13 Artvin 3

14 Aydın 1

15 Bilecik 1

16 Bitlis 3

17 Balıkesir 3

18 Bayburt 2

19 Bolu 7

20 Burdur 3

21 Bursa 1

22 Denizli 3

23 Erzincan 4

24 Erzurum 3

25 Eskişehir 3

26 Gümüşhane 3

27 Giresun 2

28 Gaziantep 5

29 Hatay 3

30 Isparta 3

31 Kütahya 23

32 Kahramanmaraş 5

33 Kars 4

Sıra

No İl Adet 34 Kastamonu 4

35 Kayseri 6

36 Kırşehir 7

37 Kırıkkale 9

38 Kırklareli 1

39 Kocaeli 1

40 Konya 5

41 Malatya 2

42 Manisa 1

43 Mardin 2

44 Muğla 1

45 Niğde 5

46 Nevşehir 3

47 Ordu 4

48 Rize 32

49 Siirt 4

50 Sinop 2

51 Sıvas 23

52 Sakarya 1

53 Samsun 3

54 Tekirdağ 2

55 Tokat 7

56 Trabzon 6

57 Tunceli 2

58 Van 2

59 Yozgat 12

60 Zonguldak 3

Toplam 360

 

25.1.1996-30.9.1997 Tarihleri Arasında Göreve Başlatılan Geçici Görevli

Personelin Nüfusa Kayıtlı Olduğu İllere Göre Dağılımı

Sıra

No İl Adet

1 Çankırı 11

2 Çorum 15

3 İçel 2

Sıra

No İl Adet

4 İstanbul 5

5 İzmir 3

6 Şanlıurfa 2

7 Adana 5

8 Adıyaman 1

9 Afyon 5

10 Aksaray 5

11 Amasya 6

12 Ankara 72

13 Antalya 1

14 Ardahan 4

15 Artvin 5

16 Bitlis 1

17 Balıkesir 1

18 Batman 1

19 Bayburt 1

20 Bolu 7

21 Bursa 3

22 Diyarbakır 1

23 Denizli 2

24 Elazığ 5

25 Erzincan 3

26 Erzurum 6

27 Eskişehir 4

28 Gümüşhane 3

29 Giresun 3

30 Gaziantep 2

31 Hatay 4

32 Iğdır 1

33 Isparta 2

34 Kütahya 1

35 Kahramanmaraş 2

36 Kars 5

37 Kastamonu 5

38 Kayseri 11

39 Kırşehir 15

40 Kırıkkale 11

41 Konya 6

42 Malatya 5

43 Manisa 1

44 Mardin 1

45 Muğla 1

46 Muş 2

47 Niğde 3

48 Nevşehir 2

49 Ordu 3

50 Rize 8

51 Siirt 1

52 Sinop 1

53 Sıvas 11

54 Sakarya 4

55 Samsun 8

56 Tokat 11

57 Trabzon 6

58 Tunceli 2

59 Van 1

60 Yozgat 9

61 Zonguldak 6

62 Belli Olmayanlar 26

Toplam 360

Öğrenim Düzeyine Göre Dağılım

Öğrenim Düzeyi Adet

İlkokul 6

Ortaokul 22

Lise 189

Önlisans 50

Lisans 76

Yükseklisans 2

Öğrenim Süresi Belli

Olmayan Yüksekokul 15

Toplam 360

3. – İzmir Milletvekili Sabri Ergül’ün,

– Personel alımlarına,

– Personel atamalarına,

İlişkin soruları ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Hikmet Çetin’in yazılı cevabı (7/3563, 7/3930)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın TBMM Başkanınca yazılı olarak yanıtlanması için gereğini saygıyla dilerim.

Sabri Ergül

İzmir

1. TBMM Başkanı Mustafa Kalemli, göreve başladığı günden bu güne kadar, TBMM’ne ve TBMM vakfına

Kadrolu, kadrosuz, geçici, daimi,

Başka kamu kurum ve kuruluşlarından,

Hariçten ve açıktan veya nakil suretiyle,

Memur, işçi, sözleşmeli, daimi, geçici ve diğer statüde ve pozisyonlarla veya diğer atama, nakil görevlendirme ve benzeri yollarla,

Kaç kişi almış, atama yapmış, geçici ve daimi olarak görevlendirilmiş, TBMM’de ve bağlı birimlerde (Ankara, İstanbul ve İzmir’de veya başka yerlerde) ve TBMM Vakfında iş vermiş, istihdam etmiş ve görevlendirmiştir?

Bunların statüleri, memur, işçi, daimi ve geçici, sözleşmeli, başka kamu kurum ve kuruluşlarından nakil, yataş geçiş ve diğer her türlü görevlendirme;

TBMM ve Vakfında çalıştırma durumlarına göre, ayrı ayrı ve toplam sayıları nedir?

2. TBMM ve bağlı birimlerinde, TBMM Vakfında İstanbul, Ankara ve İzmir’de görev yapan, çalıştırılan, hizmetlerinden yararlanılan, memur, işçi, sözleşmeli, geçici ve daimi, kadrolu veya diğer statü ve sıfattaki personelin ayrı ayrı ve toplam sayısı nedir?

Bunlardan kaçı Mustafa Kalemli’nin TBMM Başkanı olduğu dönemde atanmış ve görevlendirilmiştir? Son 3 ayda atanan ve görevlendirilen kaç kişidir?

3. Bu personelden, hizmetlilerden eski Başbakan, Bakan, Meclis Başkanı, Siyasî Parti Genel Başkanı, Genel Merkezi ve konutlarında görev yapanların sayısı ayrı ayrı nedir?

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Türkiye Büyük Millet Meclisi Sayın Başkanı tarafından yazılı olark yanıtlanmasını saygıyla dilerim.

Sabri Ergül

İzmir

1. Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı seçildiğiniz tarihten günümüze kadar;

a) Daimi, geçici, memur, İşçi, sözleşmeli veya diğer statüde TBMM’de kaç personel, kaç kişi atanmıştır, görevlendirilmiştir?

b)TBMM Vakfına alınan, görevlendirilen geçici ve daimi kişi, personel sayısı nedir?

c) Bizzat TBMM Başkanının ihtiyaç duyduğu ve TBMM hizmetleri için mevcut kadrolara hariçten ve naklen atanmasını uygun gördüğü memur, işçi ve sözleşmeli personel, kişi sayısı nedir? Başkanın TBMM’ne bu şekilde atandığı işe aldığı kişilerin sayısı nedir? Statülerine, kadro ve sıfatlarına, memur, işçi olma durumlarına göre ayrı ayrı sayıları nedir?

TBMM Başkanının TBMM hizmetleri için diğer kamu kurum ve kuruluşlardan geçici görevle Meclis’te görevlendirdiği, Meclis’e aldığı memur, işçi ve sözleşmeli personel sayısı nedir?

d) Halen TBMM’de ve bağlı birimlerinde, Millî Saraylar’da dahil ve TBMM Vakfında her ne nam altında olursa olsun kadrolu, daimi, geçici, TBMM’den maaş ve ücret alan, memur, işçi ve sözleşmeli, gerek TBMM kadrolarında ve gerekse diğer kamu kurum ve kuruluşlarındaki memur, işçi ve sözleşmeli personel kadrolarında olup ta, TBMM’de daimi ve geçici olarak görev yapan, görevlendirilmiş, her nam, statü, personel rejimine tabi ve nereden asli ve Fer’i maaş, ücret alırsa alsın, TBMM ve bağlı birimlerinde, Vakıf’ta fiilen görev yapan, çalışan personel, kişi sayısı toplam nedir?

Bunlardan kaç kişi, kaç personel Sayın Mustafa Kalemli’nin Meclis Başkanı bulunduğu dönemde TBMM’ne ve Meclis vakfına alınmış, TBMM’de ve Vakıfta işe başlamış ve daimi ve geçici olarak buralarda görevlendirilmiştir?

Bunlardan kaçı bu dönemde yeni atama; kaç daimi ve geçici görevlendirmedir? Mustafa Kalemli döneminde işe alınanların toplam sayısı nedir?

TC.

Türkiye Büyük Millet Meclisi

Başkanlığı Genel Sekreterliği 4.12.1997

Kanunlar ve Kararlar Dairesi Başkanlığı

Sayı : KAN. KAR. MÜD. A.01.0.GNS.0.10.00.02-7/3930-6304/17511, 7/3563-8756/023187

Sayın Sabri Ergül

İzmir Milletvekili

İlgi : a) 11.4.1997 tarihli yazılı soru önergeniz.

b) 7.10.1997 tarihli yazılı soru önergeniz.

Personel atamalarına ilişkin ilgi (a) ve (b) önergelerinizde yeralan sorular aşağıda cevaplandırılmıştır.

Bilgilerinizi rica ederim.

Saygılarımla.

Hikmet Çetin

Türkiye Büyük Millet Meclisi

Başkanı

Cevap 1. Sayın Mustafa Kalemli’nin TBMM Başkanı olarak görev yaptığı 25.1.1996 - 30.9.1997 tarihleri arasında (Merkez ve Millî saraylar);

a) Kadrolu (657 S.K. tabi) : 360

b) Sözleşmeli (657 S.K.4/B Md. tabi) : 19

c) Geçici Görevli (2919 S.K.nun 12/3. Md. tabi) : 360

d) Sözleşmeli (2919 S.K.nun Ek 1/2Md. tabi) : 1

e) 2547 S. YÖK. Kanununun 38. Md.tabi : 1

f) Mv. Yardımcı Personeli (Sözleşmeli ve Geç. Gör.) : 590

g) Mevsimlik İşçi (Emanet Komisyonu Kararına göre) : 250

Olmak üzere toplam 1581 personel göreve başlatılmıştır.

Ayrıca, TBMM Vakfına söz konusu tarihler arasında 104 personel göreve başlatılmış, bunlardan 16’sı istifaen ayrılmıştır.

Cevap 2. TBMM Merkez ve Millî Saraylar Personel Durumu :

a) Merkez Millî Saraylar Toplam

Kadrolu (657 S.K) 2210 683 (*) 2893

Geçici Gör. (2919 S.K. 12/3) 705 3 708

Sözleşmeli (657/4-B) 29 7 36

Sözleşmeli (2919 Ek 1-2) 5 - 5

2547 S. YÖK. Kanununa göre 4 3 7

Mv. Yard. Pers. (Söz.Geç.Gör.) 367 - 367

Mevsimlik İşçi (Emanet Kom. Kar.) 340 607 947

Toplam 3660 1303 4963

(*) 2 personel İzmir’de TBMM’ne ait köşk’te görev yapmaktadır.

b) 1.7.1997-30.9.1997 (son üç ay) tarihleri arasında (Merkez ve Millî Saraylar)

a) Kadrolu (657S.K.) : 102

b) Sözleşmeli (657 S.K. 4/B) : 9

c) Geçici Görevli (2919 S.K. 12/3) : 86

d) Mv. Yardımcı Pers. (Söz. ve Geç. Gör.) : 82

e) Mevsimlik İşçi (Emanet Kom. Kar.) : 127

Olmak üzere toplam 406 adet personel göreve başlatılmıştır.

Cevap 3. Soruda bahsedilen yerlere atama veya görevlendirme yapılmamaktadır.

4. – Çanakkale Milletvekili Ahmet Küçük’ün, Meclis kadrosuna alınan geçici görevli personele ilişkin sorusu ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Hikmet Çetin’in yazılı cevabı (7/3564)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Başkanlığınızca yazılı olarak cevaplandırılmasını saygılarımla arz ederim.

7.10.1997

Ahmet Kütük

Çanakkale

1. 1996 ve 1997 yılı ilk 10 ayında TBMM’ye açıktan kadrolu, kaç kişi işe alınmıştır? Geçici görevli olarak görev yapanlardan ve vakıf personeli olarak çalışanlardan kaç kişiye kadro verilmiştir?

2. Kadrolu işe alınanların ve kadro verilen geçici personelin doğum yerleri neresidir?

3. TBMM çatısı altında yüzlerce geçici görevli personel çalışırken, açıktan kadrolu olarak atanan personelin hangi özelliklerinden dolayı TBMM dışından seçilme gereği duyulmuştur?

Geçici görevli ve vakıf personeli olarak çalışan personelden bir kısmına kadro tahsis edilirken hangi özellikler aranarak kadro verilecek kişiler seçilmiştir?

4. Üniversitelerin dört yıllık eğitim veren filoloji, tercüme, simultıme tercüme bölümlerinden başarıyla mezun olmuş gençlerimiz bulunurken, 2 yıllık Büro Yönetimi bölümünden mezun bir kişinin tercüman kadrosuyla işe alınması doğru mudur, doğru ise gerekçesi nedir?

TC.

Türkiye Büyük Millet Meclisi

Başkanlığı Genel Sekreterliği 4.12.1997

Kanunlar ve Kararlar Dairesi Başkanlığı

Sayı : KAN. KAR. MÜD. A.01.0.GNS.0.10.00.02-7/3564-8758/023191

Sayın Ahmet Küçük

Çanakkale Milletvekili

İlgi : 7.10.1997 tarihli yazılı soru önergeniz.

Meclis kadrosuna alınan geçici görevli personele ilişkin ilgi önergenizde yer alan sorular aşağıda cevaplandırılmıştır.

Bilgilerinizi rica ederim.

Saygılarımla.

Hikmet Çetin

Türkiye Büyük Millet Meclisi

Başkanı

Cevap 1. Sayın Mustafa Kalemli’nin, TBMM Başkanı olarak görev yaptığı 25.1.1996-30.9.1997 tarihleri arasında;

a) TBMM Kadrolarına,

– 80 adedi geçici görevli,

– 6 Adedi Vakıf personeli,

– 274 adedi ise açıktan veya naklen olmak üzere taplam 360 personel atanmıştır.

b) Geçici Görevli (2919 S.K.nun 12/3. Md) olarak 360 adet personel göreve başlatılmıştır.

Cevap 2. 25.1.1996–30.9.1997 tarihleri arasında kadrolu olarak göreve başlatılan 360 personelin nüfusa kayıtlı olduğu illere göre dağılımını gösterir liste ilişikte sunulmuştur.

Cevap 3. Türkiye Büyük Millet Meclisi memurlukları, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun “İstisnaî Memuriyet” başlıklı 59 uncu maddesi kapsamında yer almıştır. Aynı Kanunun 61 inci maddesinde istisnaî atananlar hakkında bu Kanunun atanma, sınavlar, kademe ilerlemesi ve derece yükselmesine ilişkin hükümlerin uygulanmayacağı belirtilmiştir.

TBMM kadrolarına 657 sayılı Kanunun 59 uncu maddesinde göre yapılan bu atamalar ve 2919 sayılı Kanunun 12 inci maddesinin 3 üncü fıkrası gereğince geçici görevli olarak çalıştırılan personel, kurumun eleman ihtiyacı da gözönüne alınarak yapılmaktadır. (TBMM Sağlık Merkezi, Sosyal Tesis, Milletvekillerinin Sekreterlik Hizmetleri gibi)

Cevap 4. Dış ilişkiler ve Protokol Müdürlüğünde açık bulunan 8 inci derece Tercüman kadrosuna Bilkent Üniversitesi Büro Yönetimi ve Sekreterlik Eğitimi programında Meslek Yüksekokulu (Önlisans) mezunu olan Zerrin Ünal atanmış ve 25.6.1997 tarihinde görevine başlatılmıştır.

25.1.1996 Tarihinden İtibaren TBMM İdari Teşkilatına

Atanan Personelin Nüfusa Kayıtlı Olduğu İllere Göre Dağılımı

Sıra

No İl Adet

1 Çanakkale 2

Sıra

No İl Adet

2 Çankırı 12

3 Çorum 9

4 İçel 7

5 İstanbul 7

6 İzmir 1

7 Şanlıurfa 2

8 Adana 3

9 Afyon 2

10 Aksaray 2

11 Ankara 75

12 Ardahan 3

13 Artvin 3

14 Aydın 1

15 Bilecik 1

16 Bitlis 3

17 Balıkesir 3

18 Bayburt 2

19 Bolu 7

20 Burdur 3

21 Bursa 1

22 Denizli 3

23 Erzincan 4

24 Erzurum 3

25 Eskişehir 3

26 Gümüşhane 3

27 Giresun 2

28 Gaziantep 5

29 Hatay 3

30 Isparta 3

31 Kütahya 23

32 Kahramanmarış 5

33 Kars 4 34 Kastamonu 4

35 Kayseri 6

36 Kırşehir 7

37 Kırıkkale 9

ra

No İl Adet

38 Kırklareli 1

39 Kocaeli 1

40 Konya 5

41 Malatya 2

42 Manisa 1

43 Mardin 2

44 Muğla 1

45 Niğde 5

46 Nevşehir 3

47 Ordu 4

48 Rize 32

49 Siirt 4

50 Sinop 2

51 Sıvas 23

52 Sakarya 1

53 Samsun 1

54 Tekirdağ 2

55 Tokat 7

56 Trabzon 6

57 Tunceli 2

58 Van 2

59 Yozgat 12

60 Zonguldak 3

Toplam 360

 

5. – Siirt Milletvekili Ahmet Nurettin Aydın’ın, TBMM Genel Kurul salonu yenileme projesinin ihalesi ve inşaatı hakkında ileri sürülen iddialara ilişkin sorusu ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Hikmet Çetin’in yazılı cevabı (7/3665)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Sayın Hikmet Çetin tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasını delaletlerinize arz ederim.

Saygılarımla.

Ahmet Nurettin Aydın

Siirt

Sorular :

1. TBMM Genel Kurul Salonunun yenilenme projesi inşaatına hangi usullerle ihale edilmiş ve hangi firmalar ihaleye iştirak etmiştir?

2. İhaleye hangi firmalar ne kadarlık bir taahhüt bedeli ile hangi tarihte teslim etmek üzere kazanmışlardır.

3. İnşaatın zamanında teslim edilmemesi halinde, firmanın geciktiği hergün için TBMM Başkanlığına 10 000$ tazminat ödemesi gerektiğine dair şartnamede madde olmasına karşın, inşaatın teslim süresinin usulsüz olarak 4 ay uzatıldığı doğru mudur?

4. Genel Kurul Salonu inşaatının ihale ve inşaat aşamaları için ortaya atılan çeşitli iddialar ile ilgili şimdiye kadar herhangi bir soruşturma açılmış mıdır?

T.C.

Türkiye Büyük Millet Meclisi

Başkanlığı Genel Sekreterliği 4.12.1997

Kanunlar ve Kararlar Dairesi Başkanlığı

Sayı : KAN. KAR. MÜD. A.01.0.GNS.0.10.00.02-7/3665-8982/023634

Sayın Ahmet Nurettin Aydın

Siirt Milletvekili

İlgi : 21.10.1997 tarihli yazılı soru önergeniz.

TBMM Genel Kurul Salonu yenileme projesinin ihalesi ve inşaatı hakkında ileri sürülen iddialara ilişkin ilgi önergenizde yer alan sorular aşağıda cevaplandırılmıştır.

Bilgilerinizi rica ederim.

Saygılarımla.

Hikmet Çetin

Türkiye Büyük Millet Meclisi

Başkanı

Cevap 1. Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurul Salonunun yenilenmesi işinin yapımı Başkanlık Divanının 20.6.1996 gün ve 16 sayılı kararı ile 2886 Sayılı Devlet İhale Kanununun 89 uncu maddesi gereği bu kanun hükümleri dışında kalınarak Emlak Konut Anonim Şirketine verilmesi ve işe ilişkin müteahhit veya taşeron ihalelerinin Emlak Konut AŞ.’nin kendi usullerine göre yapılmasına karar verilmiştir. Bu nedenle müteahhit veya taşeron ihalelerinin hangi firmalar arasında hangi usullerle ihale edildiği Başkanlığımızca bilinmemektedir.

Cevap 2. Emlak Konut Anonim Şirketinin yaptığı ihale sonucu işin yapımı seslendirme ve elektronik sistemlerin bedeli fatura +%15 yüklenici kârı ile ayrıca ödenmek üzere 21 770 522,15 ABD Doları ile Nurol-Mesa ortak girişimine yer tesliminden 12 ay sonra teslim etmek şartıyla taahhüde bağlanmıştır.

Cevap 3. İnşaatın teslim süresine ek olarak Emlak Konut Anonim Şirketinin sözleşme şartlarına göre talep ettiği 128 günlük gerekçeli süre uzatımı Başkanlığımızca 90 gün olarak kabul edilmiştir.

Cevap 4. Genel Kurul Salonu inşaatının ihale ve inşaat aşamaları için ortaya atılan çeşitli iddialarla ilgili bugüne kadar herhangi bir soruşturma açılmamış ancak;

a) Konu yeni oluşan Başkanlık Divanının ilk toplantısında görüşülmüş ve Başkanlık Divanı bu konuya ilişkin özel bir gündemle kısa sürede toplanması kararlaştırılmıştır.

b) Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurul Salonunun yenilenmesi işi TBMM Genel Sekreterliğince Sayıştay Başkanlığına inceletilmiş, bu incelemeye ait rapor ilişikte sunulmuştur.

c) Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığınca 2886 Sayılı Devlet İhale Kanununun 51 inci maddesi (j) fıkrasına göre pazarlıkla ihalesi yapılarak taahhüde bağlanan “Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurul Salonu TV yayın sistemleri” işinin ihalesine iştirak eden bir firmanın şikâyeti üzerine Başkanlığımızca anılan işin ihale işlemleri için soruşturma açılmıştır.

İnceleme Raporu

Konu :

TBMM Genel Kurul Toplantı salonunun yeniden düzenlenmesi işine ilişkin ihale ve sözleşme aşamalarının ilgide kayıtlı yazı ekinde yer alan hususlarla sınırlı olarak incelenmesi.

İlgili Mevzuat :

2886 Sayılı Devlet İhale Kanununun 44 üncü Maddesi :

“Uçak, harp gemisi, harp mühimmatı, elektronik cihaz askerî tesisat ve levazıma, silah ve malzeme sistemleri, savunma sanayi ile ilgili faaliyetler ve bunlara ait her türlü yedek parça alımı, barajlar, enerji santralleri, sulama tesisleri, limanlar, rıhtımlar, hava meydanları, demiryolları, lokomotifler, karayolları, tüneller, köprüler, akaryakıt tesisleri, özelliği bulunan yapım işleri, bedii ve teknik hususiyetleri taşıyan sanat işleri, kentlerin ulaşım sistemlerine ilişkin planlar, kentlerin harita, nazım ve imar planları, su kanalizasyon ve enerji tesisleri ile bunların etüd ve proje işlerinin ihalesi diğer ihale usulleri yerine teknik yeterlilikleri ve güçleri idarece kabul edilmiş en az üç istekli arasından kapalı teklif usulüyle yaptırılabilir.

Zorunlu nedenlerle üçten az istekliden teklif almak gerektiği takdirde Maliye ve Gümrük Bakanlığının görüşüne dayanılarak Bakanlar Kurulundan bu hususta ayrıca karar alınması şarttır.

Bu madde hükümlerine göre yapılacak ihalelerde ihaleye katılacak isteklilerin isimlerini bilmek suretiyle bizzat ilgili veya bağlı bulunulan bakanın onayının alınması zorunludur.

Bu ihalelerde ilan yapılması zorunlu değildir. Gerekli görülen hallerde ihaleye ..........................isteklilerin seçimi için 17 nci 18 inci ve 19 uncu maddeleri hükümlerine...................................önseçim ilanı yapılabilir.”

Aynı Kanunun “Özelliği Bulunan İşler başlıklı 89 uncu maddesi :

“ Bu Kanun hükümlerinin uygulanmasının mümkün olamayacağı haller ile Türk Silahlı Kuvvetlerinin Emniyet Genel Müdürlüğünün yeniden teşkilatlanması silah araç gereçlerinin modern teknik gelişmelere uygun şekilde yenileştirilmesi ve Türk Silahlı Kuvvetlerinin stratejik hedef planının gerçekleşmesi için temin edilecek mal ve hizmetlerin ihalesinden ilgili bakanlığın teklif edeceği ihaleler için bu Kanun hükümleri dışında kalınmasına Bakanlar Kurulunca karar verilibilir. Bu ihalelerde uygulanacak usul ve esas idarelerince hazırlanarak ilgili bakanın onayı ile belirlenir.”

2919 sayılı TBMM Genel Sekreterliği Teşkilat Kanununun “kadrolar” başlıklı 6 ncı maddesinin 2 inci fıkrası :

“Çeşitli kanunlarda Bakanlar Kurulu Kararına lüzum gösterilen hususlardan, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Sekreterliği ile ilgili olanları, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlık Divanı kararları ile yürütülür.”

Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünün 176 ncı maddesinin son fıkrası :

“Bina, bahçe ve arsaların yapım, imar ve onarımı hakkındaki kararlar, Başkanlık Divanınca alınır.”

1050 sayılı Muhasebe-i Umumiye Kanununun “İlkeler ve Yaptırımlar” başlıklı 22 nci maddesi :

“Bütçe ödeneklerinin verimli ve tutumlu olarak kullanılmasını sağlamak amacıyla aşağıdaki ilkeler gözetilir ve yaptırımlar uygulanır.

A) Tahakkuk memurları, ödeneklerin zamanında ve yerinde kullanılmasından giderin gerçek gereksinme karşılığı olmasından programlanmış hizmetlerin zamanında yerine getirilmesinden sorumlu, ita amirleri de bu hususları gözetmekle yükümlüdürler.

Bu Kanunun uygulanmasında hangi görevlilerin gider tahakkuk memuru sayılacağı bütçe kanunlarındaki ayırım da göz önünde bulundurularak Maliye ve Gümrük Bakanlığınca belli edilir. Tahakkuk memuru sayılanlarla ita amirliği yetkisinin verilmesi durumunda tahakkuk memurluğu görevi yetki kademesindeki en yakın yönetici tarafından yürütülür Bu durumda ita amiri ve tahakkuk memuru yukarıdaki hususlardan birlikte sorumlu olurlar.

B) a) Bir giderin yapılmasına gerek gösterilen görevliler giderin gerçek gereksinme karşılığı olamasından tahakkuk memuru ile birlikte,

b) Bir mal veya hizmetin alınmasında görevli olanlar ilgili usul hükümler çerçevesinde, belli nitelikteki mal veya hizmetin en uygun bedelle elde edilmesinden ..... bir bedelle amaca uygun nitelikte en fazla mal veya hizmet sağlanmasından doğrudan doğruya sorumludurlar.

C) Alınmayan mal ya da hizmeti alınmış, mevcut olmayan inşaat onarım ve .... var ya da bitmiş gibi göstererek gerçek dışı belge düzenlemek suretiyle Devletin varlığından bir eksilmeye neden olanlar ile bu benzeri gerçekleştirme ve diğer kanıtları belgeleri bilerek imza ya da onaylanmış bulunanlar hakkında ceza kanunlarının bu eyleme ilişkin hükümleri uygulanır.

D) Yukarıdaki fıkralarda belirtilen hükümlere aykırı işlem ve davranışlardan da Devlet zararı sorumlularına ödettirilir. Şu kadar ki, suç konusu teşkil etmemek kaydıyla işlem ve davranışlar Devlete ait bu hizmet ve girişimin gerçekleştirilmesi ve tamamlanması gibi iyiniyetli bu amaca dayandığı ve hizmet yapılmış ya da mal alınmış bulunduğu takdirde, Sayıştayın, Maliye ve Gümrük Bakanlığının ya da ilgili daire istemi üzerine atamaya yetkili merci veya kurullar tarafından sorumlularının birer aylıklarının ceza olarak kesilmesine; tekrarlanması durumunda bunların ilgili hizmetlerde bir daha çalıştırılmamak üzere görevlerinin değiştirilmesine ya da memurluktan çıkartılmasına kanun, tüzük ve yönetmeliklerinde bu cezayı vermeye yetkili kılınmış merci ya da kurullarca karar verilir. Bu Kanunun sorumluluk üstlenme ile ilgili hükümleri saklı kalmak üzere gözetim yükümlülüğü aylıklarının kesilmesine Sayıştayın veya Maliye ve Gümrük Bakanlığının istemi üzerine İçişleri Bakanlığınca karar verilir. Birinci derece ita amiri olan bakanlar hakkında 13 üncü madde uyarınca işlem yapılır.”

Aynı Kanunun “Yüklenme Yetkisinin Devri” başlıklı 62 nci maddesi :

“Bakanlar ikinci derece ita amirlerinin merkezden izin almaksızın hangi tür ve tutardaki sözleşmeleri yapmaya yetkili olduklarını malî yıl başında duyururlar.”

İta amirlerinin “Yetki Devri” başlıklı 71 inci maddesi :

“Vekiller kendi bütçelerinin amiri italarıdır. Vekiller veya tevkil ettikleri memurlar bütçeleri dahilinde icra etmek istedikleri masraflar için merkez muhasipleri üzerine ita emirleri isdar ederler.

Masraf tahakkuk ettikçe mahallindeki muhasibin veznesinden tediye edilmek üzere her vekil ikinci derece amiri italarına mezuniyet verebilir.

Bu mezuniyetler tediye emirleriyle tebliğ olunur. Tediye emirlerinin ikinci derece amir italarına tebliğinden evvel Maliye vekaletince azami iki gün zarfında vizesi lazımdır.

127 nci Maddenin 1 inci fıkrası :

Büyük Millet Meclisi, Riyaseticumhur ve Divanı Muhasebatın masarifi bu kanun dairesinde tahakkuk ettirilerek tediye olunur. Maliye Vekaleti ile Divan Muhasebatın bunlar üzerinde bir güna tetkik hakları yoktur.”

İnceleme

A) İhale Aşaması :

1. Sözkonusu iş 2886 Sayılı Kanunun 89 uncu maddesinde ifade edilen “Bu Kanun hükümlerinin uygulanmasının mümkün olamayacağı haller” kapsamında değerlendirilmiştir.

................................bölümüne alınan 2886 sayılı Devlet İhale Kanunun 44 üncü maddesi......................................yapılacak ihaleleri düzenlemektedir.

Anılan maddeye konu olan işler arasında özelliği bulunan yapım işleri de sayılmış TBMM genel Kurul Toplantı Salonunun Yeniden Düzenlenmesi işinin mahiyet itibar özelliği bulunan işler kapsamında düşünülmesi gerektiğinde kuşku bulunmamaktadır. Bu nedenle söz konusu işin ihalesinin 44 üncü madde hükümleri çerçevesinde gerçekleştirilmesinin de mümkün olabileceği düşünülmektedir. Zaten proje yönetimi sözleşmesi ile kendisine ....... yetkisi verilen Emlak Konut AŞ. de işi bu usule uygun davetiye yöntemiyle ihale etmiştir.

Diğer taraftan 2886 sayılı Kanunun 89 uncu maddesi de özelliği bulunan işlerin........ Kanun hükümleri dışında yürütülmesi imkanını getirmektedir.

Maddeye işin niteliği itibariyle “bu kanun hükümlerinin uygulanmasının mümkün olamayacağı haller” de bu kapsamda değerlendirilmiştir. Buna göre yaptırılacak iş özel itibariyle ihale kanunu hükümleri çerçevesinde yaptırılması mümkün olmayan bir iş olmalıdır. Bu hükümde öngörülen amaç maddenin gerekçesinde de belirtildiği gibi özellik taşıyan projelerin ihalesine kolaylık getirmektedir.

TBMM Genel Kurul Toplantı Salonunun Yeniden düzenlenmesi işinin ise hem projenin özelliği hem de işin ivedilikle tamamlanmasının gerekliliği nedeniyle bu kapsamda değerlendirilebileceği, böylece İhale Kanununun öngördüğü, belli bir süreye ihtiyaç gösteren prosedürün uygulanmaması nedeniyle de zaman tasarrufu sağlanacağı anlaşılmaktadır.

2. İş, 20.6.1996 tarih ve 16 No.lu Başkanlık Divanı Kararıyla ihale Kanunu Kapsamı dışına çıkarılmıştır.

2919 sayılı Kanunun 6 ncı maddesinin 2 inci fıkrası ile çeşitli Kanunlarda Bakanlar Kurulu kararı lüzum gösterilen hususlardan TBMM Genel Sekreterliği ile ilgili olanların Başkanlık Divanı kararları ile yürütüleceği düzenlemesi getirilmiştir. Sözkonusu düzenleme “kadrolar” başlıklı bir maddede yer almaktadır. Madde hükmünün bu düzenleniş biçimiyle kadro değişikliği veya ihdasına ilişkin kararları kapsadığı bunlar dışındaki konuları içermediği düşünülebilir.

Ancak, kadro değişikliğine ilişkin karar verme yetkisinin zaten birinci fıkrada ifade edilmiş olunması ve madde gerekçesinde de bu düzenlemenin kadrolarla sınırlı olduğu yolunda bir açıklamanın yer almaması madde hükmünün geniş yorumlanmasının gerekli kılmaktadır. Ayrıca Kanunun diğer maddelerinde ve başka konularda da bu hususa ilişkin bir hüküm bulunmamaktadır.

3. İş, TBMM Başkanlık Divanı kararıyla maliyet+kâr esasına göre Emlak Konut AŞ.’ye verilmiştir.

a) 2886 sayılı Kanunun 89 uncu maddesinde ifade edilen “.... usul ve esasların” hazırlanması gerektiği hususu :

Sözkonusu madde hükmüne göre “Bu ihalelerde uygulanacak usul ve esaslar idarelerince hazırlanarak ilgi bakanın onayı ile belirlenir.” Anılan hüküm gereğince bu belirleme işlemi ihaleden önce gerçekleşir ve ihale belirlenen usul çerçevesinde yapılır.

Genel Kurul Toplantı Salonunun Yeniden düzenlenmesi işinde ise, TBMM Başkanlık Divanının kararıyla iş maliyet+kâr esasıyla Emlak Konut AŞ’ye verilmiştir. (TBMM Başkanlık Divanı Kararı md. 4/a)

Bu işlemin bir ihale kararı niteliğinde mi olduğu yoksa ihale yetkisinin TBMM Başkanlık Divanı adına kullanılmak üzere Emlak Konut AŞ’ye devri niteliğinde mi olduğu açıklıkla belli değildir.

Bu tasarruf ihale kararı niteliğinde ise öncelikle ihale usul ve esaslarının belirlenmesi ve bu çerçevede ihale işleminin gerçekleştirilmesi gerekirdi. Zira ihale aşaması sözleşmeden önceki işlemleri kapsamakta ve belirlenecek usul bu aşamayı düzenlemektedir. Bu anlamda kendisine iş ihale edilen yüklenici firma ile yapılacak protokolü ihale usulü olarak kabul etmenin mümkün olmadığı görülmektedir.

Ancak sözkonusu işlemin bir ihale kararı niteliğinde olmadığı, ihale yetkisinin Emlak Konut AŞ’ye devrini amaçladığı anlaşılmaktadır. (Divan Kararı md. 4/c)

Anılan karar bu şekilde değerlendirildiğinde Emlak Konut A.Ş.’nin ihale usullerine gönderme yapılmasını 2886 sayılı Kanunun 89 uncu maddesinde belirtilen “... usul ve esaslar” belirleme gereğinin ikmal edilmesi biçiminde kabul etmek mümkündür.

b) Proje yönetiminin EmlakKonut A.Ş.’ye verilmesi :

Yukarıda da ifade edildiği gibi iş proje yönetimi sözleşmesi ile Emlak Konut A.Ş.’ye verilmiş ve bu sözleşme çerçevesinde işin üçüncü firmalara ihalesi, yüklenici seçimi, işin kontrolü, hakedişlerin tanzimi, işin kabulü vd. hususlar Emlak Konut A.Ş.’nin yetki ve sorumluluğuna bırakılmıştır.

TBMM Başkanlığı ile Emlak Konut A.Ş. arasında aktedilen sözleşmenin 3 üncü maddesinde ifade edildiği gibi yüklenici Emlak Konut A.Ş. değil “Şirketin yetki ve sorumluluğunda yapılacak ihale neticesinde belirlenecek işi yüklenecek gerçek, tüzelkişi veya kişilerdir.”

Keza sözleşmenin konusunu düzenleyen 4 üncü maddede işin TBMM Başkanlığı adına şirketçe yürütüleceği ifade edilmektedir.

Kanımızca bu haliyle sözkonusu sözleşmeyi TBMM Başkanlığı ile Emlak Konut A.Ş. arasında düzenlenmiş bir eser sözleşmesi değil, bir vekâlet sözleşmesi olarak değerlendirmek daha doğru olacaktır.

Sözkonusu nitelikleri taşıyan bir proje yönetim sözleşmesinin mevzuata uygun olup olmadığının irdelenmesi hususuna gelince, bu konuda temel mevzuatımız olan Devlet İhale Kanunu kapsamında böyle bir yetki devrinin mümkün olmayacağı görülmektedir. Ancak sözkonusu iş 2886 sayılı Kanunun 89 uncu maddesi uyarınca İhale Kanunu hükümleri dışında yürütülmektedir. Dolayısıyla konuyu Devlet İhale Kanunu hükümleriyle bağlı kalınarak değil, Devlet İhale Kanunu sistemi dışında yürütülen işlerde bu uygulamanın mümkün olup olmayacağı açısından değerlendirmek gerekmektedir.

Bilindiği gibi Anayasanın 123 üncü maddesinde idarenin kuruluş ve görevleriyle bir bütün olduğu ve kanunla düzenleneceği ifade edilmiştir. Keza her idarî işlemin yasal bir dayanağının bulunması idare hukukunun temel ilkelerindendir. Bu nedenle ihale ve diğer malî mevzuatımızda öngörülmeyen bir uygulamanın hukukiliğinin tartışılacağı düşünülebilir. Diğer taraftan idareyi taahhüt altına sokacak ve ona malî külfet yükleyecek ihale ve sözleşmelerin de bizzat idare tarafından yapılması ve yürütülmesinin hazine yararı açısından önemi açıktır. Bütün bu nedenlerle, bu tür konularda idarenin kanundan doğan yetkilerinin kendisinin kullanması asıl olmalıdır. Malî mevzuatımız ödeme ve taahhüde girme yetkilerinin mümkün olabileceği durumları kanunla düzenlenmiştir. Bu konuda ilgili mevzuat bölümüne alınan 1050 sayılı Muhasebe-i Umumiye Kanununun 62 nci maddesi, yüklenme yetkisinin devri başlığı altında, birinci derece ita amiri olan bakanların ikinci derece ita amirlerine hangi tip ve tutardaki sözleşmeleri yapmaya yetkili olduklarını malî yıl başında duyuracaklarını ifade etmektedir. Bakanların yetki devrettikleri kişilerde 1050 sayılı Kanunda zikredilen ikinci derece ita amirleridir ve bu kişilerin memur olması gerekmektedir.

1050 sayılı Muhasebe-i Umumiye Kanunu ödeme ve taahhüde girme konularında ikinci derece ita amirlerine yapılabilecek yetki devrini düzenlemişken, ihale ve sözleşme yetkisinin hukukî yapısı farklı başka bir kuruluşa devri konusunda düzenleme getirmemiştir. Mevzuatımızda öngörülmeyen bu uygulamanın takdir yetkisi kapsamına girebileceği ayrıca 2886 sayılı Kanunun 89 uncu maddesinin getirdiği esnekliğin de bu uygulama için hukukî zemin oluşturduğu düşünülebilir. Uygulamanın bu kapsamda değerlendirilmesi halinde yapılan işlemin, hazine zararına meydan verip vermeyeceği açısından irdelenmesi gerekmektedir.

Öncelikle ifade etmek gerekirse Emlak Konut A.Ş. kâr amacıyla faaliyet gösteren ticarî bir kurum olmakla beraber sermayesinin % 99’undan fazlası bir kamu bankası olan Emlak Bankasına ait bağlı ortaklık statüsünde bir kuruluştur. Bu nedenle sözkonusu kuruluşun Devlete ait bir teşekkül olması uygulamanın sonuçları açısından güven telkin etmektedir. Mevcut uygulamanın hazine zararına neden olup olmadığının tespiti ise mümkün görülmemektedir. Zira alternatif uygulama yönteminin ve bunun maliyetinin tespitinin imkânsız olması böyle bir mukayeseyi ortadan kaldırmaktadır. Yapılan sözleşmenin işleyişi aşamasında bir zarar doğup doğmayacağının tespiti ise ancak yükleniciye yapılan hakediş ödemelerinin incelenmesi halinde mümkün olabilecektir.

B) Sözleşme Aşaması :

Emlak Konut A.Ş.’ye hakediş ödemelerine esas kontrolluk yetkisi verilmesi,

Proje yönetim sözleşmesinin 85 inci maddesinde şirketin (Emlak Konut A.Ş.), hakediş ödemelerine esas olmak üzere imalat ve hizmetlerin yerinde tespit ve değerlendirilmesinin yapacağı ifade edilmektedir. Emlak Konut A.Ş.’ye işlerin projesine, teknik ve sanat kurallarına uygun gerçekleşip gerçekleşmediğinin tespiti ve işlenmesi konusunda teknik kontrollük yetkisi verilmesi tabiidir.

Ancak hakediş ödemelerine esas tespit ve ölçümlerin sözkonusu firma tarafından yapılmasının çeşitli sakıncalar doğuracağı düşünülmektedir. Öncelikle ifade etmek gerekirse hukuk sistemimizde yetki ve sorumluluk birlikte düzenleme alanı bulmaktadır. Mal mevzuatımızda da gider tahakkuk ve ita aşamalarında görev alan kişilerin bu görevlerini hukuka uygun şekilde yerine getirmelerini sağlamaya dönük sorumluluk hükümleri bulunmaktadır. Örneğin ilgili mevzuat bölümüne alınan 1050 sayılı Muhasebe-i Umumiye Kanununun 22 nci maddesi bütçe ödeneklerinin verimli ve tutumlu kullanılmasını sağlamak amacıyla gözetilecek ilkeleri ve uygulanacak yaptırımları hüküm altına almıştır. Keza 657 sayılı DevletMemurları Kanunu da bu Kanuna tabi memurların yaptıkları işlem ve eylemlerinden doğan Devlet zararını tazmine dönük sorumluluk hükümleri ihtiva etmektedir.

Hakediş ödemelerinde tahakkuk aşamasının başlangıcı ise işyerinde yapılan tespit ölçüm ve bunların fiyatlandırılması çalışmalarıdır. Dolayısıyla bu aşamadan ödeme aşamasına kadar devam eden süreçte görev alan kişilerin idare elemanı olmaları ve an.... sorumluluk hükümlerinin muhatabı bulunmaları gerekmektedir. Bu nedenle işyerinde imalat tespit ve ölçümünü kapsamayan, sadece büroda yapılan hesap ve işlem kontrolünü kapsayan bir tahakkuk aşaması eksik gerçekleşmiş olacaktır.

Ayrıca, fatura + % 15 yüklenici kârı ile yaptırılacak işlerde yüklenici firmanın ibra edeceği faturaların piyasa rayiçlerine uygun olup olmadığının araştırılması konusunda idarî kontrol elemanlarının görevlendirilmesi ve bu kapsamda sözkonusu bedelin rayice uygunluğunun Ticaret ve/veya sanayi odalarına sorulması bedelin sağlıklı oluşmasını sağlayan bir uygulama olacaktır.

SONUÇ :

TBMM Genel Kurulunun yeniden düzenlenmesi işinin ihale ve sözleşme aşamalarına ilişkin işlemlerin 21.1.1997 tarih ve A.01.0.GNS./022 sayılı TBMM Genel Sekreterliği yazısına ekli DSP Grubu tarafından TBMM Başkanlığına verilen raporda yer alan hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonuçları aşağıdadır.

1. Sözkonusu işin 2886 sayılı Kanunun 89 uncu maddesi kapsamında değerlendirilerek, İhale Kanunu hükümleri dışında yürütülmesinde mevzuata aykırılık bulunmadığı,

2. 2886 sayılı Kanunun 89 uncu maddesinde Bakanlar Kuruluna atfedilen kararın 2919 sayılı TBMM Genel Sekreterliği Teşkilât Kanunun 6 ncı maddesi uyarınca TBMM Başkanlık Divanınca alınması gerektiği,

3. İnceleme bölümünde ayrıntılı açıklandığı üzere, 20.6.1996 tarih ve 16 No.lu Başkanlık Divanı kararıyla iş Emlak Konut A.Ş.’ye ihale edilmemiş, sözkonusu şirkete TBMM Başkanlık Divanı adına ihale yetkisi verilmiştir. Bu kabulden hareketle Divan kararının 4/c maddesinde gönderme yapılan Emlak Konut A.Ş.’nin ihale usullerinin 2886 sayılı Kanunun 89 uncu maddesinde belirtilen “usul ve esaslar”ın belirlenmesi gereğini ikmal ettiği,

4. İnceleme bölümünde ayrıntılı açıklandığı üzere, Emlak Konut A.Ş. ile yapılan proje yönetim sözleşmesi kapsamında sözkonusu şirkete TBMM Başkanlığı adına ihale ve sözleşme yapma yetkisinin verilmesi uygulamasının malî mevzuatımızda öngörülen bir uygulama olmadığı, ancak 2886 sayılı Devlet İhale Kanununun 89 uncu maddesi uyarınca bu Kanun kapsamı dışında yürütülen sözkonusu işin bu yöntemle yapılmasını engelleyen bir düzenlemenin de mevcut bulunmadığı,

5. Hakediş ödemelerini esas kontrollük görevinin TBMM Başkanlığınca yürütülmesinin inceleme bölümünde açıklanan sakıncaları ortadan kaldıracağı,

Kanaatine varılmıştır.

Arzolunur.

İbrahim Uzunoğlu Yaşar Gök

Sayıştay Uzman Denetçisi Sayıştay Başdenetçisi

 

 

6. — Konya Milletvekili Veysel Candan’ın, TBMM Genel Kurul salonu yenileme projesinin ihalesi ve inşaatı hakkında ileri sürülen iddialara ilişkin sorusu ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Hikmet Çetin’in yazılı cevabı (7/3674)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın TBMM Başkanı Sayın Hikmet Çetin tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasını saygılarımla arz ederim. 21.10.1997

Veysel Candan

Konya

TBMM Genel Kurul Salonunun yenilenmesiyle ilgili tadilat çalışmaları malumunuzdur. İhaleyi alan firmayla ilgili basına da intikal eden bir takım iddialar mevcuttur. Bu nedenle;

1. İhale 14.10.1996 tarihinde yapıldı ve 15.10.1997 tarihinde de teslim edilmesi gerekiyordu. Ayrıca geciken her gün için sözleşmeye göre firmanın 10 000 dolar tazminat ödemesi gerekiyordu. Bu sözleşmeye göre süre uzatımı tazminata bağlıydı. Eski başkanın Başbakanlık Divanına konuyu götürmeden 92 günlük uzatma süresi verdiği doğru mudur?

2. Ayrıca ihalenin tamamı 24 trilyona yapıldığı, ancak hakediş raporlarının özel imalatlarla şişirilip devletin büyük zarara uğratıldığı doğru mudur? Bu konuda geniş çaplı bir araştırma yaptırmayı düşünüyor musunuz?

3. Süre uzatımıyla ilgili olarak 920 000 dolarlık bir maddi kayıp sözkonusudur. Acaba hangi gerekçelerle süre uzatımı verilmiş, yani 920 000 dolardan vazgeçilmiştir?

4. Başkanlığınız tarafından kurulacak bir komisyonla ihalenin yapılışı, istikak raporları, süre uzatımı gibi konuların detaylı olarak araştırılıp, yapılan yanlışın veya vazgeçilen tazminat konusunun aydınlatılmasını düşünüyor musunuz?

T.C. Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı 4.12.1997 Genel Sekreterliği Kanunlar ve Kararlar Dairesi Başkanlığı

Kan. Kar. Md.: Sayı : A.01.0.GNS.0.10.00.02-7/3674-8998/023654

Sayın Veysel Candan

Konya Milletvekili

İlgi : 21.10.1997 tarihli yazılı soru önergeniz.

TBMM Genel Kurul Salonu yenileme projesinin ihalesi ve inşaatı hakkında ileri sürülen iddialara ilişkin ilgi önergenizde yeralan sorular aşağıda cevaplandırılmıştır.

Bilgilerinizi rica ederim.

Saygılarımla.

Hikmet Çetin Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı

Cevap 1. Emlak Konut Anonim Şirketinin sözleşme şartlarına göre talep ettiği 128 günlük gerekçeli süre uzatımı Başkanlığımızca 90 gün olarak kabul edilmiş ve işin süre bitiş tarihi 14.1.1998 olarak belirlenmiştir.

Cevap 2. Emlak Konut Anonim Şirketi tarafından ihalesi yapılarak yüklenici Nurol-Mesa ortak girişimine taahhüde bağlanan Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurul Salonunun yenilenmesi işinin sözleşmesine göre işin ihale bedeli 21 770 533,15 ABD doları olup, seslendirme ve elektronik sistemlerin yapım bedelinin ayrıca fatura +% 15 yüklenici kârı ile ödenmesini içermektedir.

Cevap 3. Emlak Konut Anonim Şirketi ile Nurol-Mesa ortak girişimi arasında imzalanan işin yapım sözleşmesinin 17. 4 maddesine göre işin süresindeki günlük gecikme cezası 10 000 ABD Dolarıdır. Emlak Konut Anonim Şirketi uygulama proje ve detaylarının gecikmesini gerekçe göstererek 128 günlük süre uzatımı talebinde bulunmuş, bu talebe ait gerekçeler TBMM Başkanlığınca değerlendirilmiş ve 90 gün süre uzatımı takdir edilerek onaylanmıştır.

Cevap 4. Genel Kurul Salonu inşaatının ihale ve inşaat aşamaları için ortaya atılan çeşitli iddialarla ilgili bugüne kadar herhangi bir soruşturma açılmamış ancak, konu yeni oluşan Başkanlık Divanının ilk toplantısında görüşülmüş ve Başkanlık Divanı bu konuya ilişkin özel bir gündemle kısa sürede toplanması kararlaştırılmıştır. Başkanlık Divanında yapılacak değerlendirmeler doğrultusunda Başkanlığımızca gereken işlemler yapılacaktır.

7. — Siirt Milletvekili Mehmet Emin Aydın’ın, CHP Genel Başkanının damadının usulsüz olarak Milletvekili lojmanlarında oturduğu iddiasına ilişkin sorusu ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Hikmet Çetin’in yazılı cevabı (7/3720)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Tarafınızdan aşağıdaki sorumun yazılı olarak cevaplandırılmasını arz ederim.

Milletvekili lojmanlarında yasal olmadığı halde CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın damadı oturmaktadır.

Milletvekili lojmalarında oturan yabancılardan ötürü Milletvekillerine vaki olacak bir saldırıda ve bir hırsızlık olayında milletvekillerini nasıl koruyacaksınız? Bu konudaki önlem ve tedbirleriniz nelerdir?

Mehmet Emin Aydın Siirt

Sayın Mehmet Emin Aydın

Siirt Milletvekili

İlgi : 24.10.1997 tarihli yazılı soru önergeniz.

CHP Genel Başkanının damadının usulsüz olarak Milletvekili lojmanlarında oturduğu iddialarına ilişkin ilgi önergenizde yeralan sorular aşağıda cevaplandırılmıştır.

Bilgilerinizi rica ederim.

Saygılarımla.

Hikmet Çetin Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı

Cevap : Türkiye Büyük Millet Meclisi Milletvekili lojmanları, İdare Amirleri tarafından kura çekilmek suretiyle Milletvekillerine tahsis edilmiştir.

Milletvekili olmayan herhangi bir kişiye konut tahsisi yapılması mümkün değildir. Bu nedenle de CHP Genel Başkanının damadına konut tahsisi sözkonusu olamaz.

Milletvekili Lojmanlarına gelen ziyaretçilerin adları, milletvekili konutuna telefon edilmek suretiyle bildirilmektedir. Gelen talimat doğrultusunda hareket edilerek, ziyaretçiler siteye alınmaktadırlar. Konutlara kabul edilen ziyaretçilerden bir kısmı, konutlarda misafir olarak kalabilmektedir. Bunların kalış sürelerini saptamak veya sınırlamak mümkün görülmemektedir.

Milletvekili lojmanları ile milletvekillerimiz emniyet görevlilerince korunmaktadır. Bu konuda gereken hasssasiyet gösterilmektedir.

8. — Balıkesir Milletvekili İsmail Özgün’ün;

— Balıkesir’e bağlı bazı köylerin yoluna,

— Balıkesir İlindeki köy yollarının asfaltlanması için ayrılan ödeneğe,

İlişkin soruları ve Devlet Bakanı Mustafa Yılmaz’ın yazılı cevabı (7/3744, 7/3745)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın ilgili Devlet Bakanı tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasına delaletinizi saygılarımla arz ederim. 30.10.1997

İsmail Özgün Balıkesir

Soru 1. Balıkesir İli Dursunbey/Aşağı Musalar Köyü, Kepsut/Mestanlar Köyü, Sındırgı/Sinandede Köyü, Bigadiç/Balatlı Köyü, Savaştepe/Esenköy, Dikmeler Köyü, Balya/Yenikavak Köyü, Havran/Sarnıç Köyü, Susurluk/Alibey Köyü, Merkez İlçe/Tayyipler, Köteyli, Kutludüğün, Meryemdere, Kalburcu Köyü, Bandırma/Orhaniye ve Bereketli Köyü köy yollarının asfaltlanması için 30.11.1996 tarihinde Plan ve Bütçe Komisyonunda 54 milyar liralık ödenek tahsisi yapılmıştı.

Bu ödenek ilgili köylere harcanmış mıdır?

Soru 2. Bu köy yollarından hangileri asfaltlanmıştır?

Soru 3. Asfaltlanmayan köylerin yolları ne zaman asfaltlanacaktır?

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın ilgili Devlet Bakanı tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasına delaletinizi saygılarımla arz ederim. 30.10.1997

İsmail Özgün Balıkesir

Soru 1. Maliye Bakanlığı Bütçesi’nin mahalli idarelere yardım bölümünden Balıkesir İli Merkez ilçe//Köteyli, Tayyipler, Kutludüğün, Meryemdere, Kocaavşar, Karakaya, Kamçıllı Köyleri, Bandırma/Bereketli ve Orhaniye, Bigadiç/Balatlı, Çaldere, Burhaniye/Kurucaoluk, Kepsut/Mestanlar, Şeremetler, Dursunbey/Aşağımusalar, Sağırlar, Sındırgı/Sinandede, Devletli Baba, Alayaka İzzettin, Savaştepe/Esenköy, Dikmeler, Balya/Yenikavak, Havran/Sarnıç, Susurluk/Alibey, İvrindi/Gümeli Köyü köy yollarının asfaltlanması için Balıkesir Valiliği’nin talebi üzerine İl Özel İdaresine 100 milyar lira yardım tahsisi yapılmıştı.

Bu yardım ilgili köylere harcanmış mıdır?

Soru 2. Eğer ilgili köylere harcanmadıysa hangi köylere harcanmıştır?

T.C. Devlet Bakanlığı 2.12.1997 Sayı : B.02.0.014/1.03.0920

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

İlgi : 18.11.1997 tarih ve A.01.0.GNS.0.10.00.02-9432 sayılı yazınız.

İlgi yazınız ekinde Devlet Bakanlığıma intikal eden; Balıkesir Milletvekili Sayın İsmail Özgün’e ait Soru Önergeleri incelenmiştir.

Soru önergesinde bahsedilen Plan ve Bütçe Komisyonunca verilen 54 Milyar TL. ile ayrıca Balıkesir Özel İdaresine verilen 100 Milyar TL. tutarındaki ödenek ek listede gösterilen köy yollarının asfalt kaplaması için harcanmıştır.

1997 Birim fiyatlarına göre 1 km. köy yolu asfalt kaplama maliyeti 3,5 Milyar TL. ye mal olmaktadır. Bu nedenle asfalt kaplanması istenen köy yollarından 57 km si Özel İdare Programına alınarak ekli listede belirtildiği üzere ilgili köy yollarında gerekli çalışmalar yapılarak ödenekler yerinde ve adı geçen yollarda harcanmıştır.

Balıkesir İli için 1997 yılı köy yolu (I ve II) kat asfalt kaplama genel idare ana programı,
60 km. özel idare 210 km. olarak planlanmıştır. Ayrıca genel İdareden 84 km. Özel İdareden olmak üzere 57 km ek program ilavesi yapılarak program 414 km. olmuştur. 1997 yılı içerisinde bu program dahilinde Balıkesir İli dahilinde toplam 350 km. köy yolu asfalt kaplama yapılmıştır.

Soru önergesinde adları geçen 109 km. uzunluğundaki köy yollarından programa alınmış olan 57 km. lik köy yolunda bir kısmı mevsim şartları imkân verdiği kadar ekli listede adı geçen yollardan 19 km. sinin asfalt kaplaması yapılmış diğer köy yollarında ise alt yapıya hazırlık olmak üzere onarım (Stabilize-Elekaltı-Mıcır) malzeme nakli ve sıkıştırma çalışmaları yapılmıştır. Programda olup asfalt kaplaması tamamlanmamış köy yollarının asfalt kaplaması 1998 yılı Özel İdare Programından tamamlanacaktır.

Bilgilerinize arz ederim.

Mustafa Yılmaz Devlet Bakanı

İlçesi Köyün Adı Toplam Proğram 1997 Yılında Yapılan Çalışma

Dursunbey Aş.Musalar 7 Mıcır Temin Edildi.

Kepsut Mestanlar 4 Onarım ve Stabilizesi Yapıldı

Sındırgı Sinandede 6 Uygulama Yapılamadı.

Bigadiç Balatlı 3 ” ”

Savaştepe Esenköy 3 5. km.sinin Elekaltı ve Mıcır Temin Edildi.

Savaştepe Dikmeler 1 Uygulama Yapılamadı.

Balya Yenikavak 4 7. km.sinin Elekaltı ve Mıcır Temin Edildi.

Havran Sarnıç 2 Onarım ve Stabilize Kaplaması Yapıldı.

Susurluk Alibeyköy 4 6 km.sinin Asfaltı Yapıldı.

Merkez Tayyipler 4 5.km.sinin ” ”

” Köteyli 5 5 km.sinin Onarım ve Stabilize Kaplaması Yapıldı.

” Kutludüğün 3 3. km.sinin Stabilizesi Yapıldı.

” Meryemdere 3 3. km.sinin ” ”

Kepsut Kalburcu 5 5. km.sinin ” ”

Bandırma Orhaniye 5 Uygulama Yapılamadı.

” Bereketli 3 3.km. Onarım ve Stabilizesi Yapıldı.

Merkez Kocaavşar 5 Uygulama Yapılamadı.

Merkez Karakaya 3 ” ”

” Kamçılı 5 ” ”

Bigadiç Çaldere 6 ” ”

Burhaniye Kurucaoluk 3 3. km.sinin Elekaltı-Mıcır Malzemesi Temin Edildi.

Kapsut Şeremetler 5 Uygulama Yapılamadı.

Dursunbey Sağırlar 6 ” ”

Sındırgı Devletlibaba 3 ” ”

” Alayaka 4 ” ”

İzzettin 2 2. km. Asfalt Kaplama Yapıldı.

İvrindi Gümeli 5 Uygulama Yapılamadı.

109 Km.

9. — Karaman Milletvekili Zeki Ünal’ın, PKK lideri hakkında DGM’nce açılan davaya ilişkin sorusu ve Adalet Bakanı Mahmut Oltan Sungurlu’nun yazılı cevabı (7/3748)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına,

Aşağıdaki sorularımın Adalet Bakanı Sayın Oltan Sungurlu tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasını saygılarımla arz ederim. 30.10.1997

Zeki Ünal Karaman

Basından öğrendiğimiz kadarıyla MED TV’de yaptığı bir konuşmasında PKK’nın başı Abdullah Öcalan’ın vatan hainliği yaptığı, devletin egemenliği, ülkenin ve milletin bölünmez bütünlüğüne karşı suç işlediği gerekçesiyle gıyabında Ankara DGM’de idam talebiyle yargılanmaya başlamış bulunmaktadır. Sorularım şunlardır:

1. Konuyla ilgili basında çıkan haberler doğru mudur?

2. Doğru ise, Abdullah Öcalan’ın yargılanması neden bu kadar geciktirilmiştir?

3. Gıyabında verilecek cezanın parasal bir değeri var mıdır, nasıl infaz edilecektir?

T.C. Adalet Bakanlığı 2.12.1997 Bakan: 4125

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

İlgi : Kanunlar ve Kararlar Dairesi Başkanlığı ifadeli, 18.11.1997 tarihli, A.01.0.
GNS.0.10.00.02-7/3748-9160/023934 sayılı yazınız.

İlgi yazınız ekinde alınan, Karaman Milletvekili Zeki Ünal’ın 7/3748 Esas No’lu yazılı soru önergesine verilen cevap iki nüsha halinde ekte sunulmuştur.

Bilgilerinize arz ederim.

M.Oltan Sungurlu Adalet Bakanı

Sayın Zeki Ünal

Karaman Milletvekili

Bakanlığıma yöneltilen ve yazılı olarak cevaplandırılması istenilen 7/3748 Esas No’lu soru önergesinin cevabı aşağıda belirtilmiştir.

Soru önergesine konu olan hususla ilgili olarak Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığından alınan 22.11.1977 tarihli ve B.1997/1230 sayılı yazıdan;

— Türkiye Cumhuriyeti Devletin Ülkesi ve Milleti ile bölünmez bütünlüğünü bozmaya yönelik propaganda yapmak, yasadışı PKK örgütünün hareketlerini teshil etmek ve Türk Ceza Kanununun 125 inci maddesine muhalefet suçlarından sanıklar Abdullah Öcalan ve 7 arkadaşı hakkında Ankara Devlet Mahkemesinde açılan kamu davasının devam ettiği,

— Adı geçen sanık Abdullah Öcalan’ın gıyabi tutuklu bulunduğu,

Anlaşılmıştır.

Bilgilerinize arz ederim.

M.Oltan Sungurlu Adalet Bakanı

10. — Çorum Milletvekili Ali Haydar Şahin’in;

— Sakarya İli Sosyal Hizmetler Müdürlüğüne yapılan atamaya,

— Ankara-Saray Bakım ve Rehabilitasyon Merkezinin temizlik ve bakım ihalesine,

İlişkin soruları ve Devlet Bakanı Hasan Gemici’nin yazılı cevabı (7/3790, 7/3791)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Devlet Bakanı Sacit Günbey tarafından sözlü olarak cevaplandırılması için gereğini arz ederim.

Saygılarımla.

Ali Haydar Şahin Çorum

Sakarya İl Müdürlüğü’ne atadığınız, Fuat Adıgüzel’in Trabzon’da görevli iken; “sağlık memuru olan oğlu Fatih Adıgüzel’i huzurevinde hafta sonlarında görevli gösterip, haftanın 5 mesai günü izinli sayarak, oğluna ayrıcalıklı memuriyet yaptırdığı ve bununla ilgili Valiliğin emrini işleme koymadığı gerekçesiyle” görevini kötüye kullanmaktan 1 yıl hapis cezası verildiği ve bunun da ağır para cezasına dönüştürüldüğü doğru mudur?

Doğru ise, bu kişiyi İl Müdürü olarak Sakarya gibi sosyal hizmet kuruluşlarının yoğun olduğu bir İl’in Sosyal Hizmetler Müdürlüğü’ne atamanızın gerekçesi nedir?

Aynı kişi hakkında başka disiplin cezası var mıdır?

Kimsesiz çocuklara, yaşlılara bakan bu kutsal Kurumun gayrimenkul kira gelirlerini Başkanı olduğu Vakfa aktarmış ve bundan dolayı da ceza almış mıdır?

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Devlet Bakanı Sacit Günbey tarafından sözlü olarak cevaplandırılması için gereğini arz ederim.

Saygılarımla.

Ali Haydar Şahin Çorum

Ankara Saray Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi’nin temizlik-bakım ihalesi yapılmış mıdır?

Bu ihale önce iptal edilmiş midir?

Tekrarlanıp, yine aynı firma, “Aytöre” firmasına verilmiş midir?

Bu ihale gazete ilanı ile mi, çağrılı olarak mı yapılmıştır?

İhaleyi alan firmanın sizinle, kardeşinizle bir akrabalık bağı var mıdır? Kardeşinizin kayınbiraderinin bu firma ile bir bağı var mıdır?

İhale henüz yapılmadan 1 ay önce bu firmanın elemanları, ihaleyi almışcasına çalıştırılmaya başlanmış mıdır? Yasal olarak hiç bir biçimde mümkün olmamasına rağmen, bu firmanın elemanlarından kuruluşda yatırılan, yedirilip, içirilenler olmuş mudur? Bunlarla ilgili herhangi bir işlem yapılmış mıdır, yapılması düşünülmekte midir?

T.C. Devlet Bakanlığı 3.12.1997 Sayı :B.02.0.020-/08-3048

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı

Genel Sekreterliğine

İlgi :18.11.1997 gün ve 9473 sayılı yazınız.

Çorum Milletvekili Ali Haydar Şahin’in TBMM İçtüzüğünün 98 inci maddesi uyarınca yazılıya çevrilen sorularının cevapları ektedir.

Bilgilerinize arz ederim.

Hasan Gemici Devlet Bakanı

Cevaplar

Soru 1. Sakarya İl Müdürlüğü’ne atadığınız, Fuat Adıgüzel’in Trabzon’da görevli iken; “sağlık memuru olan oğlu Fatih Adıgüzel’i huzurevinde hafta sonlarında görevli gösterip, haftanın 5 mesai günü izinli sayarak, oğluna ayrıcalıklı memuriyet yaptırdığı ve bununla ilgili Valiliğin emrini işleme koymadığı gerekçesiyle” görevini kötüye kullanmaktan 1 yıl hapis cezası verildiği ve bunun da ağır para cezasına dönüştürüldüğü doğru mudur?

Doğru ise, bu kişiyi İl Müdürü olarak Sakarya gibi sosyal hizmet kuruluşlarının yoğun olduğu bir İl’in Sosyal Hizmetler Müdürlüğü’ne atamanızın gerekçesi nedir?

Aynı kişi hakkında başka disiplin cezası var mıdır?

Kimsesiz çocuklara, yaşlılara bakan bu kutsal kurumun gayrimenkul kira gelirlerini Başkanı olduğu Vakfa aktarmış ve bundan dolayı da ceza almış mıdır?

Cevap 1. Refahyol Hükümeti döneminde Sakarya İl Müdürlüğü’ne atanan Fuat Adıgüzel’in oğluna ayrıcalıklı memuriyet yaptırmak sebebiyle görevini kötüye kullanmaktan altı ay hapis ve üç ay memuriyetten men cezası aldığı, bu cezaların ağır para cezasına dönüştürüldüğü doğrudur.

Fuat Adıgüzel’in Sakarya’ya İl Müdürü olarak atanması, dönemin Devlet Bakanı Sayın Sacit Günbey’in takdirleriyle olmuştur.

Bu kişi hakkında, Trabzon İl Müdürü olarak görev yaptığı dönemde, uyarma, kınama, aylıktan kesme gibi cezalar verilmişse de, bunların bir kısmı Disiplin Affı Kanunuyla, bir kısmı da mahkeme kararıyla ortadan kalkmıştır. Halen uyarma ve kınama cezaları mevcuttur.

Adı geçen kişinin, kurumun gayrimenkul kira gelirlerini başkanı olduğu Niyazi Şahinbaşoğlu Vakfına aktarması nedeniyle disiplin cezası aldığı doğrudur.

Soru 2. Ankara Saray Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi’nin temizlik-bakım ihalesi yapılmış mıdır?

Bu ihale önce iptal edilmiş midir?

Tekrarlanıp, yine aynı firma “Aytöre” firmasına verilmiş midir?

Bu ihale gazete ilanı ile mi, çağrılı olarak mı yapılmıştır?

İhaleyi alan firmanın sizinle, kardeşinizle bir akrabalık bağı var mıdır? Kardeşinizin kayınbiraderinin bu firma ile bir bağı var mıdır?

İhale henüz yapılmadan 1 ay önce bu firmanın elemanları, ihaleyi almışcasına çalıştırılmaya başlanmış mıdır? Yasal olarak hiç bir biçimde mümkün olmamasına rağmen, bu firmanın elemanlarından kuruluşda yatırılan, yedirilip, içirilenler olmuş mudur? Bunlarla ilgili herhangi bir işlem yapılmış mıdır, yapılması düşünülmekte midir?

Cevap 2. Ankara Saray Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi’nde Özel Hizmet Alımlarının yaptırılması amacıyla, 1996 tarihinde, ihalesi 3418 Sayılı Yasa’nın 3558 Sayılı Yasa ile değişik 39/a maddesince hazırlanan, harcama usul ve esasların 21 inci Maddesi gereğince kapalı teklif usulü ilan’la ihalesi yapılmıştır. Sözkonusu ihaleyi 31.12.1996 tarihine kadar Özel Temizlik Hizmet Alımlarını yapmak üzere Gökay Ltd. Şirketi üstlenmiştir.

Ancak, bahse konu ihale ile ilgili taahhüt tarihinin sona ermesi ile birlikte, sözkonusu Özel Temizlik Hizmet Alımları için daha önce bu işleri üstlenen taahhütçü firmadan teklif alınmadan, Harcama Usul ve Esasların 35. Maddesi gereğince 3 firmadan teklif alınarak, 1997 yılı Ocak, Şubat, Mart ve Nisan aylarına ait hizmetler pazarlıkla “Aytöre” Firması’na yaptırılmıştır.

Sözkonusu Özel Temizlik Hizmet Alımlarının yaptırılması işleri belirtilen aylarda üst üste Aytöre Firmasına verilmiştir.

Bu alımlar ilan’sız ve çağrı yapılmaksızın teklif almak suretiyle yapılmıştır.

Bu işleri üstlenen firmaca çalıştırılan elemanların yasal olmadığı halde Kuruluşta yatırıldığı gibi, yedirilip içirildiğine ilişkin iddialar bulunmaktadır.

Bütün bu konularla ilgili soruşturma başlatılmış olup halen sürdürülmektedir.

11. — Ankara Milletvekili Ersönmez Yarbay’ın, Ankara’ya bağlı bazı yerleşim birimlerinin yollarına ilişkin sorusu ve Bayındırlık ve İskân Bakanı Yaşar Topçu’nun yazılı cevabı (7/3798)

Aşağıdaki sorularımın Bayındırlık ve İskân Bakanı Sayın Cevat Ayhan tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasına delaletlerinizi saygılarımla arz ederim.

Ersönmez Yarbay Ankara

Sorular :

1. Ankara-Polatlı çift yönlü karayolu 1997 yılı içerisinde hizmete açılacak mıdır? Bu yolun proje maliyeti ne kadardır?

2. Ankara’nın Gölbaşı ilçesinde trafiğin rahatlatılması ve kazaların önlenmesi için Gölbaşı-Haymana kavşağı ile Gölbaşı Belediyesi Konya Yolu kavşaklarının üst veya alt geçitlerine ne zaman hayatiyet kazandırılacaktır?

3. Bala-Konya yolu kavşağı Bala ilçesi yolunun genişletilmesi ve ıslahı konusundaki çalışmalarınız nelerdir?

4. Ankara’nın Elmadağ ilçe merkezini ikiye bölen Ankara-Samsun karayolunun üzerinde yapılması gereken üst geçit inşaatı ne zaman başlayacak ve bitirilecektir?

5. Kalecik-Çankırı karayolu projesi ne zaman tamamlanacaktır?

6. Ankara’nın Evren ilçesi yolu karayolu ağına ne zaman dahil edilecektir?

7. Polatlı-Haymana-Çalış-Adana yolu bağlantısının yol ıslah çalışmaları ne zaman yapılacaktır?

T.C. Bayındırlık ve İskân Bakanlığı 4.12.1997 Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği

Sayı : B.09.0.BHİ.0.00.00.25/2-A/3574

Konu : Ankara Milletvekili Ersönmez Yarbay’ın yazılı (sözlü) soru önergesi.

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

İlgi : a) TBMM Başkanlığının 20.5.1997 gün ve A.01.0.GNS.0.10.00.02-6/531-6648/1852 sayılı yazısı.

b) TBMM Başkanlığının 18.11.1997 gün ve A.01.0.GNS.0.10.00.02-7/3798-6648/18252 sayılı (yazılıya dönüşme) yazısı.

İlgi (a) yazı ekinde alınan ve TBMM Genel Kurulunda üç birleşim içinde cevaplandırılmadığından yazılıya dönüşen, Ankara Milletvekili Ersönmez Yarbay’ın Bakanlığımıza yönelttiği soru önergesi incelenmiştir.

1. Ankara-Polatlı-Sivrihisar yolu 140 km. uzunluğundadır. Yüksek standartta yapılmakta olan bu yolun Ankara-Polatlı arası 2x3, Polatlı-Sivrihisar arası 2x2 ve banketler dahil olarak yol genişliğinin tamamı sıcak karışım yapılmaktadır. Tüm il yolları giriş-çıkışlarına alt veya üst geçit yapılmaktadır. Bu yolun yapımı 5 kısımda ele alınmıştır:

a) Söğütözü Kavşağı

310 milyar TL.lik ek ödenek talebinin 250 milyar TL.si DPT Müsteşarlığınca onaylanmış ve vizesi için Maliye Bakanlığına gönderilmiştir. 60 milyar TL.lik ödenek YPK’ya iletilmiştir.

Köprü tamamlanmış, bağlantı yolları da asfalt beton kaplamalı olarak trafiğe açılmıştır.

b)1. Kısım (Çevre Otoyolu-Karayolları Eğitim Tesisleri)

0+000-25+800G/30+600I km.ler arası olup, projesi hazırdır. Km. 0+000 (Balgat Köprüsü) ile otoyol kavşağı arası Belediye yol ağına geçmiştir. Kalan 9,5 km.lik kesimin ihale çalışmaları tamamlanmış olup, Dünya Bankası’dan görüş beklenmektedir.

c) 2. Kısım (Karayolları Eğitim Tesisleri-Polatlı arası)

30+600-74+811G/76+0551 km.ler arasındaki 44 km.lik bu kesimde işin bitirilebilmesi için 1997 yılı fiyatları ile 5 trilyon 280 milyar TL. gereklidir. 1997 yılı sonu itibariyle tamamı bitirilmek üzere çalışmalar sürdürülmektedir.

d) 3. Kısım (Polatlı-Km:106+803)

74+811G/76+0551-106-803 km.ler arasındaki 30 km.lik kesimde işin bitmesi için 1997 yılı fiyatları ile 2 trilyon 035 milyar TL. gereklidir. 1997 yılı sonu itibariyle 8 km.lik Polatlı Geçişinin tamamı ile bu kesimin sol şeridinin tamamı binder seviyesinde bitirilmek üzere çalışmaları devam etmektedir.

e) 4. Kısım (Km: 106+803-Sivrihisar)

106+803-138+767 km.ler arasındaki 32 km.lik kesimde işin bitmesi için 1997 yılı fiyatları ile 3 trilyon TL. gereklidir. 1997 yılı sonu itibariyle 3 km.lik kesim bölünmüş yol olarak, 135. km.ye kadar olan kesimin de sol tarafının trafiğe açılması için çalışmalar sürdürülmektedir.

Ankara-Polatlı-Sivrihisar yolu, Dünya Bankası kredisi ile de finanse edilmekte olup; 1997 yılı toplam ödeneği 4 trilyon 750 milyar TL.dir. İlave olarak DPT Müsteşarlığından 1 200 milyar TL. ek ödenek talep edilmiştir.

2. Bölünmüş yol olarak proje ihalesi yapılan Bala Ayr.-Kulu Ayr. yolu kapsamında Konya Kavşağı da projelendirilecektir.

Haymana Kavşağı da 1998 programına teklif edilen Ankara-Bala Ayrımı Projesi kapsamında ele alınacaktır.

3. Bala’dan Konya yolu kavşağına kadar olan kesimde 1997 yılında 10 km. astarlı, 7 km. astarsız sathi kaplama yapılması planlanmıştır. Yolun genişletilmesi ile ilgili proje ihalesi bu yıl yapılmıştır.

4. Elmadağ geçişindeki üst geçit köprüsü inşaatının, ihalesi planlanan Ankara-Kırıkkale İyileştirme İşi bünyesinde yapılması tasarlanmış olup; ihale hazırlıkları tamamlanmıştır. Dünya Bankası’ndan görüş beklenmektedir.

5. (Elmadağ-Kırıkkale) Ayr.-Kalecik yolunun 22 km.si astarlı sathi kaplama yapılarak, Kalecik’e kadar olan kesimi trafiğe açılmıştır. 22-31+6 km.ler arası ise 1997 yılı ödeneği
olan 188 000 milyon TL. ile bağlantı yollarıyla birlikte tek yönde temel seviyesinde bitirilmiştir. 1998 yılında çalışmalara devam edilip, bölünmüş yol olarak trafiğe açılması planlanmaktadır.

6. Karayolları ağına alınması istenen Şereflikoçhisar Ayr.-Evren yolu 22 km. uzunluğunda olup; kaplama genişliği 5 m., banket genişliği 1x1 m.dir.Genellikle dalgalı araziden geçen güzergâh kötü durumda asfalt sathi kaplamalıdır. Yolun ortalama eğimi % 7 civarında olup, yolun büyük ve çok fazla kesiminde bozulmalar bulunmaktadır. Yolun iyileştirilebilmesi için alttemel ve temel takviyeli sathi kaplama yapılması gerekmekte olup, 1997 yılı birim fiyatları ile yaklaşık 1.07 trilyon TL. ödenek gerekmektedir. Mevcut yol ağımızda yapım, bakım ve onarım çalışmaları için yeterli düzeyde ödenek sağlanamaması nedeniyle, sözkonusu yol bugün için Karayolları ağına dahil edilememektedir.

7. Bu yörede Polatlı-Haymana Devlet Yolu ve Haymana-Yenice-(Gölbaşı-Kulu) Ayrım İl yolumuz asfalt sathi kaplamalı trafiğe hizmet vermektedir. (Haymana-Yenice) Ayr.-Çalış-Kulu Ayr. yolu Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü yol ağında yer almakta olup, yolun yapımı da adı geçen Genel Müdürlükce gerçekleştirilebilecektir.

Bilgi ve gereğini arz ederim.

Yaşar Topçu Bayındır ve İskân Bakanı

12. — Tokat Milletvekili Hanefi Çelik’in, milletvekilleri hakkında basında çıkan iddialarla ilgili olarak bir girişim yapılıp yapılmadığına ilişkin sorusu ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Hikmet Çetin’in yazılı cevabı (7/3909)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki konu ile ilgili düşüncelerinizi yazılı olarak Meclis Başkanı Sayın Hikmet Çetin tarfından cevaplandırılmasını arz ederim. 21.11.1997

Hanefi Çelik Tokat

Bilindiği gibi Milletvekillerinin dokunulmazlıklarını ilgilendiren Anayasa değişikliği ile ilgili Kanunun ilk turu 20.11.1997 günü Meclis Genel Kurulunda görüşülmüştür. Takip eden 21.11.1997 günü bazı gazetelerde (Özellikle Hürriyet Gazetesi) Milletvekillerine hakaret edici yazılar manşetlerden verilmiştir.

1. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin manevî şahsiyetini hedef alan bu yazılar karşısında tutumunuz nedir?

2. Milletvekillerinin dokunulmazlığı tartışılırken basında hakarete varan yayınlar çıkmasından sonra ilgili kuruluşlar nezdinde bir girişimde bulundunuz mu?

3. TBMM Başkanı olarak Milletvekillerinin onurunu korumak ilk önce zatıalinize düşmektedir. Bu gazeteler hakkında özellikle Hürriyet gazetesi için herhangi bir hukukî yola başvuracak mısınız?

T.C.

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı

Genel Sekreterliği 4.12.1997

Kanunlar ve Kararlar Dairesi Başkanlığı

Kan.Kar. Md:

Sayı : A.01.0.GNS.0.10.00.02-7/3909-9546/24716

Sayın Hanefi Çelik

Tokat Milletvekili

İlgi : 21.11.1997 tarihli yazılı soru önergeniz.

Milletvekilleri hakkında basında çıkan iddialarla ilgili olarak bir girişim yapılıp yapılmadığına ilişkin ilgi önergenizde yer alan sorular aşağıda cevaplandırılmıştır.

Bilgilerinizi rica ederim.

Saygılarımla.

Hikmet Çetin Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı

Cevap (1, 2, 3) Türkiye Büyük Millet Meclisi ile üyelerinin itibar ve saygınlığının korunması ve yüceltilmesi, önce Başkanlığımızın olmak üzere, tüm üyelerin ve demokratik kurum ve kuruluşların üzerine düşen bir görevdir.

Yazılı veya sözlü basının yayınları Başkanlığımızca dikkatle izlenmekte ve gerekli açıklama ve düzeltmeler yapılmak suretiyle kamuoyu bilgilendirilmektedir. Nitekim, Anayasanın 83 üncü maddesinin değiştirilmesine dair kanun teklifinin birinci görüşmesindeki oylama sonuçları hakkında basında yeralan manşet haberlerle ilgili olarak da tarafımdan ayrı gün bir basın açıklaması yapılmıştır. Basına yaptığım açıklamanın bir örneği ilişikte gönderilmiştir.

Türkiye Büyük Millet Meclisi ve üyeleri ile ilgili yayınlar hakkında, Başkanlığımızca inceleme yapılmakta olup gerektiğinde suç duyurusunda bulunulmaktadır.

20.11.1997

TBMM Başkanı Sayın Hikmet Çetin’in

Basın Açıklaması

Bir gazetenin bugünkü nüshasında, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin dünkü birleşiminde Anayasa Değişikliği Teklifinin oylama sonuçlarıyla ilgili manşet haberindeki “Yuh Olsun Size” başlığı büyük üzüntüyle karşılanmıştır.

Bilindiği gibi, parlamenter demokratik sistemde tüm yasalarda olduğu gibi, Anayasa değişikleri de milletvekillerinin özgür iradeleri ile kullandıkları oylarıyla gerçekleşebilir.

Milletvekilleri Anayasa ve İçtüzük’te yer alan kurallara göre, hak ve tercihleri doğrultusunda oylarını kullanırlar.

Dünkü oylamada da milletvekilleri bu kurallar çerçevesinde oylarını özgürce kullanmışlardır.

Oylama sonuçları mutlaka herkesin beklentisine uygun olarak gerçekleşmeyebilir. Herkesin ortaya çıkan sonuçları hoşgörüyle karşılaması ve saygı duyması, çoğulcu ve katılımcı demokrasinin gereğidir.

Bu nedenle çoğulcu demokrasinin vazgeçilmez bir unsuru olan medyanın da aynı özeni göstermesi gereklidir.

Bu konuda gösterilmeyen özen, sadece bireylere değil, rejimin kaynağı olan Yüce Meclise ve giderek rejime yönelik haksız davranışlara yol açabilir.

Bu nedenle herkesin eleştiri hakkını kullanırken, demokratik saygı ve hoşgörü çizgisini zedelememeye büyük özen göstermesi gereğini önemle belirtmek isterim.

 

 

 

Türkiye Cumhuriyeti ile Romanya Hükümeti Arasında Kültür Merkezleri Kurulması ve Bu Merkezlerin Faaliyeti Hakkında Anlaşmanın Onaylanmasının UygunBulunduğuna
Dair Kanun Tasarısına Verilen Oyların Sonucu :

Kanunlaşmıştır

Üye Sayısı : 550

Kullanılan Oylar : 300

Kabul Edenler : 294

Reddeden : —

Çekinser : —

Mükerrer Oylar : 5

Geçersiz Oy : 1

Oya Katılmayanlar : 253

Açık Üyelikler : 2

(Kabul Edenler)

ADANA

Uğur Aksöz

İmren Aykut

İbrahim Yavuz Bildik

M. Ali Bilici

Yakup Budak

Mehmet Büyükyılmaz

Sıtkı Cengil

İ. Cevher Cevheri

Tuncay Karaytuğ

Mustafa Küpeli

Arif Sezer

İbrahim Ertan Yülek

ADIYAMAN

Mahmut Nedim Bilgiç

Ahmet Çelik

Celal Topkan

AFYON

Sait Açba

İsmet Attila

Osman Hazer

H. İbrahim Özsoy

Nuri Yabuz

AĞRI

M. Sıddık Altay

Cemil Erhan

Yaşar Eryılmaz

M. Ziyattin Tokar

AKSARAY

Mehmet Altınsoy

Murtaza Özkanlı

Sadi Somuncuoğlu

AMASYA

Aslan Ali Hatipoğlu

Ahmet İyimaya

Cemalettin Lafçı

ANKARA

Nejat Arseven

Yılmaz Ateş

Saffet Arıkan Bedük

Gökhan Çapoğlu

Cemil Çiçek

Ömer Ekinci

Ünal Erkan

Halis Uluç Gürkan

Şaban Karataş

İrfan Köksalan

M. Seyfi Oktay

Mehmet Sağdıç

Ahmet Tekdal

Aydın Tümen

Rıza Ulucak

Hikmet Uluğbay

Ersönmez Yarbay

ANTALYA

İbrahim Gürdal

Bekir Kumbul

Yusuf Öztop

Metin Şahin

ARTVİN

Süleyman Hatinoğlu

AYDIN

Cengiz Altınkaya

Nahit Menteşe

Sema Pişkinsüt

Muhammet Polat

İsmet Sezgin

BALIKESİR

Abdülbaki Ataç

AhmetBilgiç

Safa Giray

Tamer Kanber

Mustafa Güven Karahan

İ. Önder Kırlı

İsmail Özgün

Hüsnü Sıvalıoğlu

BARTIN

Zeki Çakan

Cafer Tufan Yazıcıoğlu

BATMAN

Alaattin Sever Aydın

BAYBURT

Ülkü Güney

Suat Pamukçu

BİTLİS

Edip Safder Gaydalı

Kamran İnan

BOLU

Feti Görür

Abbas İnceayan

Mustafa Karslıoğlu

Mustafa Yünlüoğlu

BURDUR

Mustafa Çiloğlu

Yusuf Ekinci

BURSA

Yüksel Aksu

Ali Rahmi Beyreli

Mehmet Altan Karapaşaoğlu

İlhan Kesici

Cemal Külahlı

Yahya Şimşek

ÇANAKKALE

Hikmet Aydın

Mustafa Cumhur Ersümer

Ahmet Küçük

A. Hamdi Üçpınarlar

ÇANKIRI

Mete Bülgün

Ahmet Uyanık

ÇORUM

Mehmet Aykaç

Zülfikar Gazi

DENİZLİ

Mehmet Gözlükaya

Haluk Müftüler

Ramazan Yenidede

DİYARBAKIR

Muzaffer Arslan

EDİRNE

Ümran Akkan

Mustafa İlimen

ELAZIĞ

Mehmet Ağar

Ömer Naimi Barım

HasanBelhan

Cihan Paçacı

Ahmet Cemil Tunç

ERZİNCAN

Tevhit Karakaya

Naci Terzi

Mustafa Yıldız

ERZURUM

Necati Güllülü

İsmail Köse

Şinasi Yavuz

ESKİŞEHİR

Necati Albay

Mustafa Balcılar

Hanifi Demirkol

Mahmut Erdir

GAZİANTEP

Nurettin Aktaş

Mehmet Batallı

Kahraman Emmioğlu

Ali Ilıksoy

Mehmet Bedri İncetahtacı

Mustafa R. Taşar

GİRESUN

Turhan Alçelik

GÜMÜŞHANE

Mahmut Oltan Sungurlu

HAKKÂRİ

Naim Geylani

HATAY

Ali Günay

Ali Uyar

Hüseyin Yayla

IĞDIR

Adil Aşırım

Şamil Ayrım

ISPARTA

Mustafa Köylü

İÇEL

Fevzi Arıcı

Mehmet Emin Aydınbaş

Saffet Benli

Ali Er

Abdulbaki Gökçel

Turhan Güven

Rüştü Kazım Yücelen

İSTANBUL

Tayyar Altıkulaç

Ahad Andican

Refik Aras

Azmi Ateş

Mehmet Aydın

Ali Coşkun

Nami Çağan

Halit Dumankaya

Hasan Tekin Enerem

Ekrem Erdem

Ercan Karakaş

YılmazKarakoyunlu

Osman Kılıç

Hayri Kozakçıoğlu

Mehmet Tahir Köse

Emin Kul

Necdet Menzir

Yusuf Namoğlu

Ali Talip Özdemir

Yusuf Pamuk

Mehmet Sevigen

Zekeriya Temizel

Erdoğan Toprak

Şadan Tuzcu

İZMİR

Ali Rıza Bodur

Işın Çelebi

İ. Kaya Erdem

Aydın Güven Gürkan

Atilla Mutman

Metin Öney

Ahmet Piriştina

Rıfat Serdaroğlu

Suha Tanık

Hakan Tartan

Sabri Tekir

Zerrin Yeniceli

KAHRAMANMARAŞ

Esat Bütün

Mehmet Sağlam

Ali Şahin

KARABÜK

Hayrettin Dilekcan

Erol Karan

KARAMAN

Zeki Ünal

KARS

Y. Selahattin Beyribey

Çetin Bilgir

Sabri Güner

Zeki Karabayır

KASTAMONU

Hadi Dilekçi

Haluk Yıldız

KAYSERİ

Memduh Büyükkılıç

Ayvaz Gökdemir

Nurettin Kaldırımcı

İbrahimYılmaz

KIRIKKALE

Kemal Albayrak

Hacı Filiz

Mikail Korkmaz

KIRKLARELİ

A. Sezal Özbek

Cemal Özbilen

Necdet Tekin

KIRŞEHİR

Ömer Demir

Cafer Güneş

KİLİS

Doğan Güreş

KOCAELİ

Bülent Atasayan

Halil Çalık

Bekir Yurdagül

KONYA

Ahmet Alkan

Nezir Büyükcengiz

Veysel Candan

Remzi Çetin

Necati Çetinkaya

Ali Günaydın

Teoman Rıza Güneri

Mehmet Keçeciler

Lütfi Yalman

Mehmet Ali Yavuz

KÜTAHYA

Mustafa Kalemli

Emin Karaa

Mehmet Korkmaz

Metin Perli

MALATYA

Miraç Akdoğan

Yaşar Canbay

Ayhan Fırat

Fikret Karabekmez

MANİSA

Abdullah Akarsu

Tevfik Diker

Hasan Gülay

Sümer Oral

Cihan Yazar

MARDİN

Süleyman Çelebi

Ömer Ertaş

MUĞLA

İrfettin Akar

Zeki Çakıroğlu

Mustafa Dedeoğlu

Fikret Uzunhasan

MUŞ

Nedim İlci

Erkan Kemaloğlu

NEVŞEHİR

Abdülkadir Baş

Mehmet Elkatmış

NİĞDE

Mehmet Salih Katırcıoğlu

ORDU

Hüseyin Olgun Akın

İhsan Çabuk

Mustafa Bahri Kibar

Nabi Poyraz

Refaiddin Şahin

Şükrü Yürür

RİZE

Avni Kabaoğlu

AhmetKabil

SAKARYA

Teoman Akgür

Nezir Aydın

Nevzat Ercan

Ahmet Neidim

Ersin Taranoğlu

SAMSUN

Ahmet Demircan

Ayhan Gürel

Yalçın Gürtan

Murat Karayalçın

Biltekin Özdemir

Latif Öztek

Adem Yıldız

SİİRT

Nizamettin Sevgili

SİNOP

Metin Bostancıoğlu

SIVAS

Musa Demirci

Temel Karamollaoğlu

Abdüllatif Şener

ŞANLIURFA

Necmettin Cevheri

Seyit Eyyüpoğlu

Eyyüp Cenap Gülpınar

Zülfükâr İzol

Ahmet Karavar

ŞIRNAK

MehmetTatar

Mehmet Salih Yıldırım

TEKİRDAĞ

Fevzi Aytekin

Bayram Fırat Dayanıklı

TOKAT

Hanifi Çelik

Ali Şevki Erek

Metin Gürdere

Bekir Sobacı

Şahin Ulusoy

TRABZON

Eyüp Aşık

Yusuf Bahadır

Ali Kemal Başaran

İbrahim Çebi

TUNCELİ

Kamer Genç

Orhan Veli Yıldırım

UŞAK

HasanKarakaya

MehmetYaşar Ünal

VAN

Maliki Ejder Arvas

Şerif Bedirhanoğlu

Şaban Şevli

Mahmut Yılbaş

YALOVA

Cevdet Aydın

Yaşar Okuyan

YOZGAT

İlyas Arslan

Kâzım Arslan

Yusuf Bacanlı

Lütfullah Kayalar

Abdullah Örnek

İsmail Durak Ünlü

ZONGULDAK

Veysel Atasoy

Tahsin Boray Baycık

(Mükerrer Oylar)

ANKARA

M. Seyfi Oktay (Kabul)

DENİZLİ

Mehmet Gözlükaya (Kabul)

İZMİR

Aydın Güven Gürkan (Kabul)

MUĞLA

İrfettin Akar (Kabul)

TOKAT

Şahin Ulusoy (Kabul)

 

 

(Geçersiz Oy)

RİZE

Şevki Yılmaz (Kabul Geçersiz Oy)

(Oya Katılmayanlar)

ADANA

Cevdet Akçalı

Erol Çevikçe

M. Halit Dağlı

Veli Andaç Durak

Orhan Kavuncu

ADIYAMAN

Mahmut Bozkurt

Ahmet Doğan

AFYON

Yaman Törüner

Kubilay Uygun

AĞRI

Celal Esin

AKSARAY

NevzatKöse

AMASYA

Haydar Oymak

ANKARA

İlhan Aküzüm

Ahmet Bilge

HasanHüseyin Ceylan

Ali Dinçer

Mehmet Ekici

Eşref Erdem

Mehmet Gölhan

Agâh Oktay Güner

Önder Sav

Yücel Seçkiner (B.)

İlker Tuncay

ANTALYA

Deniz Baykal

Osman Berberoğlu

Arif Ahmet Denizolgun

Hayri Doğan

Emre Gönensay

Sami Küçükbaşkan

ARDAHAN

İsmet Atalay

Saffet Kaya

ARTVİN

Metin Arifağaoğlu

Hasan Ekinci

AYDIN

M. Fatih Atay

Ali Rıza Gönül

Yüksel Yalova

BALIKESİR

İlyas Yılmazyıldız

BARTIN

Köksal Toptan

BATMAN

Ataullah Hamidi

Musa Okçu

Faris Özdemir

BİLECİK

Şerif Çim

Bahattin Şeker

BİNGÖL

Kazım Ataoğlu

Hüsamettin Korkutata

Mahmut Sönmez

BİTLİS

Zeki Ergezen

Abdulhaluk Mutlu

BOLU

Avni Akyol

Necmi Hoşver

BURDUR

Kazım Üstüner

BURSA

Cavit Çağlar

Hayati Korkmaz

Feridun Pehlivan

Ali Osman Sönmez

TurhanTayan

Ertuğrul Yalçınbayır

İbrahim Yazıcı

ÇANAKKALE

Nevfel Şahin

ÇANKIRI

İsmail Coşar

ÇORUM

Bekir Aksoy

Hasan Çağlayan

Yasin Hatiboğlu (Bşk. V.)

Ali Haydar Şahin

DENİZLİ

M. Kemal Aykurt

Hilmi Develi

Adnan Keskin

Hasan Korkmazcan (Bşk. V.)

DİYARBAKIR

Abdülkadir Aksu

Ferit Bora

M. Salim Ensarioğlu

Sacit Günbey

Seyyit Haşim Haşimi

Ömer Vehbi Hatipoğlu

Yakup Hatipoğlu

Sebgetullah Seydaoğlu

Salih Sümer

EDİRNE

Evren Bulut

Erdal Kesebir

ERZİNCAN

Mustafa Kul

ERZURUM

Zeki Ertugay

Lütfü Esengün

Abdulilah Fırat

Ömer Özyılmaz

Aslan Polat

ESKİŞEHİR

Demir Berberoğlu

İbrahim Yaşar Dedelek

GAZİANTEP

Hikmet Çetin (Başkan)

Ünal Yaşar

Mustafa Yılmaz (B.)

GİRESUN

Burhan Kara (B.)

Yavuz Köymen

Ergun Özdemir

Rasim Zaimoğlu

GÜMÜŞHANE

Lütfi Doğan

HAKKÂRİ

Mustafa Zeydan

HATAY

Abdulkadir Akgöl

Fuat Çay

Süleyman Metin Kalkan

Nihat Matkap

Levent Mıstıkoğlu

Atilla Sav

MehmetSılay

ISPARTA

Ömer Bilgin

A. Aykon Doğan

Erkan Mumcu

Halil Yıldız

İÇEL

Oya Araslı

Halil Cin

D. Fikri Sağlar

Mustafa İstemihan Talay (B.)

Ayfer Yılmaz

İSTANBUL

Bülent Akarcalı

Meral Akşener

Ziya Aktaş

Yıldırım Aktuna

Sedat Aloğlu

Mustafa Baş

Mukadder Başeğmez

Tansu Çiller

Gürcan Dağdaş

H. Hüsnü Doğan

Bülent Ecevit (B.)

Süleyman Arif Emre

Mehmet Fuat Fırat

Algan Hacaloğlu

Metin Işık

İsmail Kahraman

Cefi Jozef Kamhi

Hüseyin Kansu

M. Cavit Kavak (B.)

Ahmet Güryüz Ketenci

Göksal Küçükali

Aydın Menderes

Mehmet Moğultay

Ali Oğuz

Altan Öymen

Korkut Özal

H. Hüsamettin Özkan (B.)

Mehmet Cevdet Selvi

Mehmet Ali Şahin

Ahmet Tan

Güneş Taner (B.)

Bülent Tanla

Ali Topuz

Osman Yumakoğulları

Bahattin Yücel

Bahri Zengin

Namık Kemal Zeybek

İZMİR

Veli Aksoy

Turhan Arınç

HasanDenizkurdu

Sabri Ergül

Şükrü Sina Gürel (B.)

Gencay Gürün

Birgen Keleş

Mehmet Köstepen

Rüştü Saracoglu

Işılay Saygın (B.)

Ufuk Söylemez

İsmail Yılmaz

KAHRAMANMARAŞ

Hasan Dikici

Ali Doğan

Avni Doğan

Ahmet Dökülmez

Mustafa Kamalak

KARABÜK

Şinasi Altıner

KARAMAN

Abdullah Özbey

Fikret Ünlü

KASTAMONU

Fethi Acar

Murat Başesgioğlu (B.)

Nurhan Tekinel

KAYSERİ

İsmail Cem (B.)

Osman Çilsal

Abdullah Gül

Salih Kapusuz

Recep Kırış

KIRIKKALE

Recep Mızrak

KIRKLARELİ

İrfan Gürpınar

KİLİS

Mustafa Kemal Ateş

KOCAELİ

Necati Çelik

İsmail Kalkandelen

ŞevketKazan

Onur Kumbaracıbaşı

Osman Pepe

Hayrettin Uzun

KONYA

Hüseyin Arı

Abdullah Turan Bilge

Necmettin Erbakan

Abdullah Gencer

Hasan Hüseyin Öz

Mustafa Ünaldı

KÜTAHYA

Ahmet Derin

İsmail Karakuyu

MALATYA

Oğuzhan Asiltürk

Metin Emiroğlu

M. Recai Kutan

MANİSA

Rıza Akçalı

Bülent Arınç

Ayseli Göksoy

Ekrem Pakdemirli

Yahya Uslu

Erdoğan Yetenç

MARDİN

Fehim Adak

Muzaffer Arıkan

Mahmut Duyan (İ. A.)

Hüseyin Yıldız

MUĞLA

Lale Aytaman

Enis Yalım Erez (B.)

MUŞ

Necmettin Dede

Sabahattin Yıldız

NEVŞEHİR

Esat Kıratlıoğlu

NİĞDE

Doğan Baran

Akın Gönen

Ergun Özkan

ORDU

Müjdat Koç

Mustafa Hasan Öz

RİZE

Ahmet Mesut Yılmaz (Başbakan)

SAKARYA

Cevat Ayhan

Ertuğrul Eryılmaz

SAMSUN

Cemal Alişan

İrfan Demiralp

Nafiz Kurt

Musa Uzunkaya

SİİRT

Ahmet Nurettin Aydın

Mehmet Emin Aydın

SİNOP

Kadir Bozkurt

YaşarTopçu (B.)

SIVAS

Tahsin Irmak

Mahmut Işık

Nevzat Yanmaz

Muhsin Yazıcıoğlu

ŞANLIURFA

Sedat Edip Bucak

İbrahim Halil Çelik

Abdülkadir Öncel

M. Fevzi Şıhanlıoğlu

ŞIRNAK

Bayar Ökten

TEKİRDAĞ

Nihan İlgün

Hasan Peker

Enis Sülün

TOKAT

Abdullah Arslan

Ahmet Feyzi İnceöz

TRABZON

Kemalettin Göktaş (İ. A.)

Şeref Malkoç

İsmail İlhan Sungur

Hikmet Sami Türk (B.)

UŞAK

Yıldırım Aktürk

VAN

Mustafa Bayram

Fethullah Erbaş

ZONGULDAK

Necmettin Aydın

Ömer Barutçu

Hasan Gemici (B.)

Osman Mümtaz Soysal

 

BURSA 1

(Açık Üyelikler)

 

 

KIRŞEHİR 1

 

BİRLEŞİM 23’ÜN SONU