DÖNEM : 20 CİLT : 8 YASAMA YILI : 1 T. B. M. M. TUTANAK DERGİSİ 74 üncü Birleşim 9 . 7 . 1996 Salı İ Ç İ N D E K İ L E R I. — GEÇEN TUTANAK ÖZETİ II. — GELEN KÂĞITLAR III. — BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI A) GÜNDEMDIŞI KONUŞMALAR 1. — Rize Milletvekili Ahmet Kabil’in, Rize İlinin sorunlarına ilişkin gündemdışı konuşması 2. —İçel Milletvekili Mehmet Emin Aydınbaş’ın, Çukurova’nın uluslararası havaalanı ihtiyacına ilişkin gündemdışı konuşması ve Millî Eğitim Bakanı Mehmet Sağlam’ın cevabı 3.—Aydın Milletvekili Yüksel Yalova’nın, güvenoylaması sırasında TBMM Genel Kurulunda ve kulislerinde meydana gelen müessif olaylara ilişkin gündemdışı konuşması B)TEZKERELER VE ÖNERGELER 1. —İsviçre Parlamento Başkanı Birinci Yardımcısı, Letonya Parlamento Başkanı ve Azerbaycan Millî Meclis Başkanı ve beraberindeki parlamento heyetlerinin ülkemizi ziyaretlerinin kararlaştırıldığına ilişkin Başkanlık tezkeresi (3/372) 2. —Rusya Federasyonu Devlet Dumasının vaki davetine TBMM’yi temsilen icabet edecek Parlamento heyetinde yer alacak milletvekillerine ilişkin Başkanlık tezkeresi (3/373) 3. —Türkiye Büyük Millet Meclisinde: Türkiye-Fas ve Türkiye-Ukrayna Dostluk Grupları kurulmasına ilişkin Başkanlık tezkeresi (3/374) 4. —Trabzon Milletvekili Kemalettin Göktaş’ın, (10/63) esas numaralı Meclis Araştırma Komisyonundan istifa ettiğine ilişkin önergesi (4/51) IV. —SEÇİMLER A) KOMİSYONLARDA AÇIK BULUNAN ÜYELİKLERE SEÇİM 1. —(10/63) esas numaralı Meclis Araştırması Komisyonunda açık bulunan üyeliklere seçim V.—GENSORU, GENEL GÖRÜŞME, MECLİS SORUŞTURMASI VE MECLİS ARAŞTIRMASI A)ÖNGÖRÜŞMELER 1.—Kocaeli Milletvekili Necati Çelik ve 38 arkadaşının, zorunlu tasarruf kesintilerinin değerlendirilmesi konusunda Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/17) 2. —Konya Milletvekili Mustafa Ünaldı ve 12 arkadaşının, ülke kaynaklarının tespit edilmesi ve değerlendirilmesi konusunda Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/18) VI. —SATAŞMALARA İLİŞKİN KONUŞMALAR 1. —Ankara Milletvekili Hikmet Uluğbay’ın, Isparta Milletvekili Abdullah Aykon Doğan’ın şahsına sataşması nedeniyle konuşması VII. —SORULAR VE CEVAPLAR A) YAZILI SORULAR VE CEVAPLARI 1. —Bursa Milletvekili Ertuğrul Yalçınbayır’ın, Bursa Orhaneli Termik Santralının faaliyete geçirilip geçirilmeyeceğine ilişkin Başbakandan sorusu ve Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Mehmet Recai Kutan’ın yazılı cevabı (7/721) 2. —Bartın Milletvekili Cafer Tufan Yazıcıoğlu’nun, Zonguldak -Çaycuma -Filyos’da kömüre dayalı bir termik santralı kurulmasının kararlaştırılıp kararlaştırılmadığına ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Mehmet Recai Kutan’ın yazılı cevabı (7/849) 3. —Adana Milletvekili Erol Çevikçe’nin, Adana-Düziçi-Alibozlu Köyünün sulama kanalından faydalanamadığı iddiasına ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Mehmet Recai Kutan’ın yazılı cevabı (7/897) 4. —Diyarbakır Milletvekili Ömer Vehbi Hatipoğlu’nun, Diyarbakır-Çüngüş İlçesi ile Adıyaman -Gerger İlçesini bağlayan asma köprünün ne zaman yapılacağına ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Mehmet Recai Kutan’ın yazılı ceabı (7/909) 5. —Sıvas Milletvekili Musa Demirci’nin, Sıvas’ın bazı köylerinin sulama kanallarının yapımına ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Mehmet Recai Kutan’ın yazılı cevabı (7/916) 6. —Afyon Milletvekili Osman Hazer’in, elektrik birim fiyatlarının artışına ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Mehmet Recai Kutan’ın yazılı cevabı (7/932) I. – GEÇEN TUTANAK ÖZETİ TBMM Genel Kurulu saat 15.00’te açıldı. Başbakan Necmettin Erbakan tarafından kurulan Bakanlar Kurulunun, yapılan açık oylama sonucunda, 265 ret, 1 çekimser oya karşılık 278 oyla güvenoyu aldığı açıklandı. Başbakan Necmettin Erbakan, güvenoyu nedeniyle, Genel Kurula teşekkür konuşması yaptı. Rize Milletvekili A. Mesut Yılmaz, Başbakan Necmettin Erbakan’ın konuşmasında kendisine sataşması nedeniyle bir konuşma yaptı. 9 Temmuz 1996 Salı günü saat 15.00’te toplanmak üzere, Birleşime 16.09’da son verildi. Mustafa Kalemli Başkan Zeki Ergezen Kadir Bozkurt Bitlis Sinop Kâtip Üye Kâtip Üye II. – GELEN KAĞITLAR 9 . 7 . 1996 SALI Teklifler 1. – Manisa Milletvekili Erdoğan Yetenç’in; Türkiye 2 nci ve 3 üncü Liginde Bulunan Futbol Kulüplerinin Sosyal Sigortalar Kurumuna Olan Prim Borç Faizlerinin Affedilmesi Hakkında Kanun Teklifi (2/365) (Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor ve Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi : 3.7.1996) 2. – Bayburt Milletvekili Suat Pamukçu ve 11 Arkadaşının; Yükseköğretim Kurumları Teşkilatı Hakkında 41 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabulüne Dair 2809 Sayılı Kanuna Bazı Maddeler Eklenmesi Hakkında Kanun Teklifi (2/366) (Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor ve Plan ve Bütçe komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi : 4.7.1996) 3. – Kastamonu Milletvekili Fethi Acar ve 12 Arkadaşının; Yükseköğretim Kurumları Teşkilatı Hakkında 41 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabulüne Dair 28.3.1983 Tarih ve 2809 Sayılı Kanunun 10 uncu Maddesine İki Fıkra Eklenmesi, 78 ve 190 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi (2/367) (Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor ve Plan ve Bütçe komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi : 4.7.1996) Rapor 1. – Eski Yugoslavya’da İşlenen Bazı Suçların Kovuşturulması Hakkında Kanun Tasarısı ve Adalet Komisyonu Raporu (1/467) (S. Sayısı : 42) (Dağıtma tarihi : 9.7.1996) (GÜNDEME) Süresi İçinde Cevaplandırılmayan Yazılı Soru Önergeleri 1. – Yozgat Milletvekili Kâzım Arslan’ın, Lojmanlarda hizmet verdiği iddia edilen Sağlık Müdürlüğünün asıl hizmet binasının durumuna ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/838) 2. – Kayseri Milletvekili Salih Kapusuz’un, Türk Silahlı Kuvvetleri Tümleşik Haberleşme sistemi (TAFICS) projesinin ihalesine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/839) 3. – Bursa Milletvekili Ali Rahmi Beyreli’nin, Kamuda çalışan teknik personele verilen özel hizmet tazminatına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/844) 4. – Bursa Milletvekili Ali Rahmi Beyreli’nin, KİT’lerde Çalışan sözleşmeli memurlar arasındaki ücret farklılığının giderilmesine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/845) 5. – Bartın Milletvekili Cafer Tufan Yazıcıoğlu’nun, bir tarikat grubunun icraatları ve kıyafetleri için savcılıklarca soruşturma veya dava açılıp açılmadığına ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/851) 6. – İzmir Milletvekili Sabri Ergül’ün, Vakıflar Genel Müdürlüğüne ait İzmir-Alsancak semtindeki bir arsanın kat karşılığı bir müteahhide verildiği iddiasına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/853) 7. – Nevşehir Milletvekili Mehmet Elkatmış’ın, Nevşehir-Derinkuyu İlçesinde Kadastrosu yapılan bazı yerlerin tapu belgelerinin para karşılığında verildiği iddiasına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/859) 8. – Kocaeli Milletvekili Bekir Yurdagül’ün, konut edindirme hesaplarında toplanan paralar ve bu hesaplardan yapılan yardımlara ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/865) 9. – Kayseri Milletvekili Memduh Büyükkılıç’ın, yol inşaatı ihalelerinin Devlet İhale Kanunu kapsamı dışına çıkarılacağı iddiasına ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından yazılı soru önergesi (7/867) 10. – İstanbul Milletvekili Bülent Akarcalı’nın, otoyol gişelerindeki zorluklar ve memurların suiistimallerine karşı alınan tedbirlere ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından yazılı soru önergesi (7/870) 11. – Aydın Milletvekili Fatih Atay’ın, Sanayi atıklarının neden olduğu çevre kirliliği tehlikesine karşı bir önlem alınmasının düşünülüp düşünülmediğine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/877) 12. – Karaman Milletvekili Zeki Ünal’ın, Ziraat Bankasının yurt dışındaki bazı şubelerinden verilen ve tahsil edilemediği iddia edilen kredilere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/882) 13. – Karaman Milletvekili Zeki Ünal’ın, DYPGenel Başkanı Tansu Çiller’in Başbakanlıktan ayrılmadan önce örtülü ödenekten çektiği iddia edilen paralara ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/883) 14. – Karaman Milletvekili Zeki Ünal’ın, 1995 yılınde Emlak Bankasınca reklam verilen medya kuruluşlarına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/884) 15. – Karaman Milletvekili Zeki Ünal’ın, İstanbul’dan İtalya’ya ihraç edilen zeytinyağına fındık yağı karıştırıldığı için ihracatın durdurulduğu iddiasına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/885) 16. – Karaman Milletvekili Zeki Ünal’ın, İsrail ile yapılan anlaşmaların içeriğine ilişkin Dışişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/886) 17. – Ankara Milletvekili Ersönmez Yarbay’ın, Washington’da düzenlenen “Terörizmle Mücadele ve Barış” konulu sempozyuma ilişkin Dışişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/890) 18. – Erzincan Milletvekili Tevhit Karakaya’nın, Erzincan-Kemah-Kemaliye-İliç-Divriği karayolu ve Acemoğlu Köprüsünün ıslahına ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından yazılı soru önergesi (7/891) 19. – Kütahya Milletvekili Metin Perli’nin, Kütahya Devlet Hastanesinin tomografi cihazı ve doktor ihtiyacına ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/894) 20. – Adana Milletvekili Erol Çevikçe’nin, Adana-Karaisalı İlçesinin karayolu, kanalizasyon şebekesi, Hükümet Konağı ve Belediye hizmet binasına ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından yazılı soru önergesi (7/895) 21. – Adana Milletvekili Erol Çevikçe’nin, Adana-Solaklı sağlık ocağının yapımına ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/898) 22. – Sıvas Milletvekili Musa Demirci’nin, Sıvas’ın bazı ilçe ve köylerinin okul ve öğretmenevi ihtiyacına ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/900) 23. – Sıvas Milletvekili Musa Demirci’nin, Sıvas’ın bazı ilçelerinin hizmet binası ihtiyacına ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/901) 24. – Kırıkkale Milletvekili Kemal Albayrak’ın, Kırıkkale’ye bağlı bazı ilçe ve çevrelerinde bulunan tarım alanlarındaki süne mücadelesine ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/908) 25. – Ağrı Milletvekili M. Sadık Altay’ın, Ağrı’nın Hamur İlçesi Yukarı Gözlüce Sağlık Ocağının sağlık personeli ihtiyacına ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/912) 26. – Ankara Milletvekili Ersönmez Yarbay’ın, Avrupa Birliğinin Türkiye’ye yapacağı malî yardımlara ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/913) 27. – Sıvas Milletvekili Musa Demirci’nin, Sıvas İline bağlı ilçelerin yollarına ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından yazılı soru önergesi (7/915) 28. – Sıvas Milletvekili Musa Demirci’nin, Sıvas Kalkınma Projesine ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/917) 29. – Sıvas Milletvekili Musa Demirci’nin, Sıvas’ın bazı ilçe ve köylerinin hastane, sağlık ocağı, sağlık evi ile personel ihtiyacına ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/919) 30. – İstanbul Milletvekili Bülent Akarcalı’nın, İstanbul TEM otoyoluna ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından yazılı soru önergesi (7/920) 31. – Ankara Milletvekili Ersönmez Yarbay’ın, Türkiye İş Bankasının Dış Bank A.Ş.’deki payının satış işlemleriyle ilgili olarak yapılan incelemelerin sonucuna ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/925) 32. – Kocaeli Milletvekili Şevket Kazan’ın, Ankara-Bolu TEM otoyolu üzerinde bulunan Yeniçağa çıkışının hizmete açılamamasına ve Mengen-Devrek arasındaki Durukkan tünelinin bakımına ilişkin Bayındırlık ve İskân Bakanından yazılı soru önergesi (7/926) BİRİNCİ OTURUM Açılma Saati: 15.00 9 Temmuz 1996 Salı BAŞKAN : Başkanvekili Uluç GÜRKAN KÂTİP ÜYELER : Kâzım ÜSTÜNER (Burdur), Zeki ERGEZEN (Bitlis) BAŞKAN – Türkiye Büyük Millet Meclisinin 74 üncü Birleşimini açıyorum. Görüşmelere başlıyoruz. Gündeme geçmeden önce, üç arkadaşıma gündemdışı söz vereceğim. III. – BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI A) GÜNDEMDIŞI KONUŞMALAR 1. – Rize Milletvekili Ahmet Kabil’in, Rize İlinin sorunlarına ilişkin gündemdışı konuşması BAŞKAN – Gündemdışı birinci söz, Rize'nin sorunları konusunda Sayın Ahmet Kabil' in. Buyurun efendim. Sayın Kabil, süreniz 5 dakikadır. AHMET KABİL (Rize) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; cumartesi günü, üç gün önce, Yüce Mecliste, Erbakan ve Çiller Hükümetinin Programı üzerindeki görüşmeleri dinlediniz; bilmem dikkatinizi çekti mi; iktidar partilerinin sözcülerinin ve Sayın Başbakanın devamlı olarak ismini tekrar ettiği bir ilimiz vardı; yani, Türkiye Cumhuriyeti hudutları dahilinde, mensuplarının vatan için, bayrak için, ezan için her an ölebileceklerini ispat etmiş olduğu, her hafta bir şehit karşılayan Rize'ye karşı ifade ettiklerini gördünüz. Ben, şimdi, size, dört yıllık geçmiş koalisyonun ve bugünkü Hükümetin Rize'ye bakış açılarını ve gerçek durumu, belgeleriyle arz etmek için söz almış bulunuyorum. Hepinizi saygıyla selamlıyorum. Sayın Başbakan, Program üzerindeki konuşmasında –zabıttan aynen okuyorum– "2 Haziranda seçim vardı; Rize'ye gittik; siz de gittiniz, biz de gittik. Rize'de, belediye hududu içerisindeki köylümüze çay parası ödeniyor; ama, seçim olmadığı için yanındaki köye para ödenmiyor" diyor. Burada, tamamen bir yanılgı vardır, bir yanlışlık vardır; çünkü, seçim 2 Haziranda yapılmıştır ve çay paraları, mayıs ve haziran ayları birleştirilmek suretiyle, 17 haziranda verilmiştir. 17 haziranda, Trabzon-Araklı'dan başlamak suretiyle, her fabrikaya aynı anda para verilmiştir ve bu, seçimlerden onbeş gün sonradır. Hani nerede Rize merkezinde öncelikli para verildiği iddiası?..Maalesef, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı yanlış söylemiştir. Zannediyorum, Sayın Hocam da eski DYP-CHP Koalisyonu gibi, Rize'ye olan husumetinden, hırsından ne söyleyeceğini şaşırmıştır. İnşallah, her şeye rağmen, seçimlerde, Rize'de, çay mevzuunda verdiği sözleri tutarak, çay parasını peşin öder. Bizim verdiğimiz 3 750 lirayı az bularak 5 000 lira vereceğini vaat etmişti, o sözlerini tutacağını ümit ediyorum. Devlet Planlama Teşkilatından, geçmiş yatırımları, siz de alıp inceleyin; iddia ediyorum, Rize'ye husumet, 1991 yılından beri devam etmektedir. İhale edilmiş hiçbir işe ödenek verilmediği gibi, yeni yatırımlar da yapılmamıştır. Bakın, elimde, 1996 yılı Devlet Planlama Teşkilatının yatırım projeleri var. Huzurunuzda, bu tabloda yer alan birkaç ildeki yatırımlarla, Rize'yi mukayese edeceğim. O illere fazla verildi demiyorum, onlara helal olsun; ancak, Rize'ye, bu illerde kişi başına düşen yatırımların 1/10'u veya 1/15'i reva görülmüştür. Bu, Rize'ye haksızlıktır. İl nüfusları 1990 sayımına göre alındığında, Devlet Planlama Teşkilatı raporlarından, kişi başına düşen yatırımları arz ediyorum: Rize: 348 bin nüfus; yatırım, 500 milyar 757 milyon lira; kişi başına düşen yatırım, sadece 1 milyon 436 bin lira. Afyon: Rize'nin iki katı, 739 bin nüfus; yatırım, Rize'nin 500 milyarına karşılık, 15 trilyon 811 milyar; kişi başına düşen yatırım, 21 milyon 800 bin; Rize'nin 15 katı. Yani, 15 Rizeliye verilen, 1 Afyonluya verildi; ama, tekrar ediyorum, Afyonluya karşı olduğum için değil, Rize'ye reva görülen bir cezayı izah etmek için söylüyorum. İSMET ATTİLA (Afyon) – Sayın Kabil... AHMET KABİL (Devamla) – Sayın Bakanın sayesinde oldu tabiî... O da, aşağıdan işaret ediyor. Yine, Rize'nin 1 milyonuna karşılık, Bursa'da kişi başına düşen yatırım 16 milyon, Rize'nin 11 katı; Kocaeli 19 milyon, Rize'nin 15 katı; Muğla, kişi başına düşen yatırım 14 milyon, Rize'nin 10 katı; Sıvas, yine Rize'nin 10 katı_ Böyle devam ediyor. Nüfusları Rize'den az olan 20 il, Rize'den fazla pay almıştır. Bu açık ne zaman kapanacak? Bu husumet, bu tutum ne zaman bitecek? Bu husumete Sayın Hocam da iştirak etmiştir; iftihar ederek, Rize'ye hizmet için gönderilen 200 milyarı kestiği için övünüyor ve bunu, beytülmala uzanan el olarak değerlendiriyor. (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı) BAŞKAN – Sayın Kabil, eksüreniz 1 dakikadır; lütfen toparlayınız efendim. AHMET KABİL (Devamla) – Sayın Hocam, siz de, ilk geldiğinizde, daha yemin etmeden, daha güvenoyu almadan 60 milyarı Sıvas'a göndermediniz mi? O zaman, siz de beytülmale el mi uzattınız? Refahlı belediye yönetimi, Rize Belediyesine 420 milyar borç bıraktı. Daha evvel, iftiharla andığımız Ekrem Orhun'un, denizi doldurarak yaptığı arsaları, dükkânları satarak, sahilde parklar tanzim etmiştir. Bu parkların korunması için tahkimata gerek var. Tahkimat için para gönderilmiştir; Sayın Hocam bunu, beytülmale uzanan el olarak değerlendirmiştir. Biz, bu parayı bir partiye değil, Rize'ye, tüm Rizeliye, halka gönderdik; ne President yatını tamir ettirdik ne Kuşadası'nda villa yaptırdık ne Amerika Birleşik Devletlerinden mal aldık ne de Mercümek'in hesabına yatırdık. (ANAP sıralarından alkışlar) Beytülmale uzanan el, yemin ederim... (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı) BAŞKAN – Teşekkür ederim Sayın Kabil. AHMET KABİL (Devamla) – Bitiriyorum efendim; arz edeyim. BAŞKAN – Sayın Kabil, teşekkür ediyorum. AHMET KABİL (Devamla) – _Mercümek'in elidir ve bunları himaye edenlerin elidir. MEHMET ALİ YAVUZ (Konya) – Sayın Kabil, siz Başkan değilsiniz. BAŞKAN – Sayın Kabil, teşekkür ediyorum. AHMET KABİL (Devamla) – Yüce Meclise saygılar sunuyorum. (ANAP sıralarından alkışlar) BAŞKAN – Gündemdışı konuşmayı yanıtlamak üzere, Hükümet adına söz talebi var mı efendim? Yok. 2. – İçel Milletvekili Mehmet Emin Aydınbaş’ın, Çukurova’nın uluslararası havaalanı ihtiyacına ilişkin gündemdışı konuşması ve Millî Eğitim Bakanı Mehmet Sağlam’ın cevabı BAŞKAN – Gündemdışı ikinci söz, Çukurova'nın uluslararası havaalanı ihtiyacı konusunda, Sayın Mehmet Emin Aydınbaş'ın. Sayın Aydınbaş, süreniz 5 dakikadır. Buyurun efendim. MEHMET EMİN AYDINBAŞ (İçel) – Sayın Başkan, sayın üyeler; Çukurova'nın uluslararası havaalanı ihtiyacı konusunda, gündemdışı söz almış bulunuyorum. Sözlerime başlamadan önce, dün güvenoyu almış bulunan 54 üncü Hükümetimize başarılar diler, Başbakanımız Sayın Profesör Doktor Necmettin Erbakan ve Başbakan Yardımcısı Dışişleri Bakanı Sayın Profesör Doktor Tansu Çiller'i tebrik eder, ülkemiz, milletimiz ve insanlık camiasına hayırlı hizmetlere vesile olmasını temenni ederim. İçel, Adana ve kısmen Antakya illerini ihata eden Çukurova, ülkemizin çok önemli tarımsal ve ekonomik bir parçasıdır; Orta Anadolu ile Güneydoğu Anadolu ve batı Akdeniz sahil şeridi bağlantısını sağlaması, önemini artıran başka bir unsurdur. Kapladığı coğrafi alandan kat be kat fazla olan ekonomik hinterlandı dikkate alındığında, en az GAP kadar, cumhuriyet hükümetlerimizin ilgisine mazhar olmaya layık bir bölgeden söz ettiğimiz kolayca anlaşılır. Elbette, böylesine önemli bir bölgenin kara, deniz, demir ve havayolu ulaşımı da, birbirinin önem, imkân ve alanlarıyla entegre bir şekilde, en üst düzeyde planlanmalı ve gerçekleştirilmelidir. Türkiye'nin Akdeniz coğrafyasına biraz geniş açıdan bakacak olursanız, hava ulaşımı yönünden, Antalya ile Gaziantep arasındaki geniş bölgemizin uluslararası ve yurtiçi hava ulaşımı ihtiyacını karşılamak üzere, Adana Şakirpaşa Havaalanından başka hiçbir imkân olmadığı görülecektir. Kaldı ki, bu havaalanı da, hem kapasitesi itibariyle hem de çevresinin tamamen yerleşim merkezleriyle dolarak şehir içinde kalması dolayısıyla, bunca geniş bir bölgenin ihtiyacını karşılayamaz bir haldedir ve Çukurova'nın ulusal ve uluslararası ihtiyacını karşılayacak modern bir havaalanı, kaçınılmaz bir ihtiyaç haline gelmiştir. Bu havaalanı inşası için en uygun yerin tespiti meselesine gelince, bunun için en uygun yer, Adana-Mersin arasındaki orta nokta olan Pozantı otoyolunun ve demiryolunun Çukurova'ya indiği kavşaktır; yani, Yenice-Tarsus arasındaki bölge, böyle bir havaalanı için en uygun yerdir. Bu bölge, İçel il sınırları içerisinde kalmaktadır. Çukurova'nın en hızlı gelişen ili olan İçel'in taşıdığı imkân ve ihtiyaçlar da, en isabetli seçimin bu bölge olduğunu kanıtlamaktadır. Bu bölge, gelişmeye açık geniş arazilere sahiptir. İçel İli, 1995 yılında 14 trilyon lira vergi ödeyen bir il olmasına rağmen, 4-5 trilyon liralık bir yatırım payı alabilmektedir. Ortadoğu'nun en büyük limanı olan Mersin Limanının yükleme ve boşaltma kapasitesi, 12 milyon ton/yıldır. Denizcilik açısından, yakın bir havaalanının bulunması, limanın ve denizcilerin, personel, teknik destek ulaşımını hızlandıracaktır. Seracılığın en önemli tarımsal üretim tarzı olduğu bölgemizde, turfanda yaş sebze ve meyve ile kesme çiçeğin, anında Avrupa ve Ortadoğu pazarlarına ulaşması, buraya yapılacak havaalanıyla mümkün olacak; bu ise, Anamur'a kadar tarımsal ve turistik yatırımlara hız kazandıracak, bu sahil şeridindeki tam değerlendirilememiş ve bakir kalmış turizm potansiyeli canlanacaktır. Mersin'e yapılmakta olan yat limanının -ki, temeli Sayın Çiller tarafından atılmıştır- işlerlik kazanması ve dünya yatçılarının uğrak yeri haline gelebilmesi için, hemen yakınında bir havaalanına ihtiyaç vardır; bu şarttır. Komşu İlimiz Adana'nın, 1993 yılı rakamlarına göre yıllık ihracatı 262 milyon dolar, ithalatı ise 300 milyon dolarken, İçel'in aynı dönemdeki ihracatının 1 milyon dolar, ithalatının da 600 milyon dolar olduğu göz önüne alınırsa, havaalanının, bu bölgeye, dünyayla ticaret imkânına nasıl sıçrama yaptıracağı ve neden İçel'de olması gerektiğini görebiliriz. Bununla birlikte, Mersin Serbest Bölgesinin 1,6 milyar doları geçen, yıllık iş hacmi ve yabancı yatırımcıların artan ilgisi nedeniyle bu havaalanına ihtiyaç duyulmaktadır. Tarsus Huzurkent'te tesis edilen organize sanayi bölgesi ve çevrede mevcut petrol, çimento, cam, krom ve gübre sanayileriyle sanayileşmenin, üretimin artması için, istihdamın genişlemesi için, bu havaalanı, çok olumlu katkılarda bulunacaktır. 1992 yılında kurulan Mersin Üniversitesinin 5 binden fazla öğrencisiyle, uluslararası kültür ve bilim merkezi olma yolundaki çabaları da... (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı) BAŞKAN – 1 dakika eksüre veriyorum; lütfen 1 dakika içerisinde toparlayınız. MEHMET EMİN AYDINBAŞ (Devamla) – ...bu havaalanıyla önemli bir ivme kazanacaktır. Bütün bu nedenlerle, bu uluslararası havaalanının İçel'de, Tarsus-Yenice arasında yapılmasının uygun olacağına inanıyor, yeni Hükümetimizden bu yatırımı en kısa zamanda programlayarak realize etmesini diliyor ve Yüce Heyetinizi saygıyla selamlıyorum efendim. (RP ve DYP sıralarından alkışlar) BAŞKAN – Teşekkür ediyorum Sayın Aydınbaş. Hükümet adına, Sayın Mehmet Sağlam; buyurun. (DYP ve RP sıralarından alkışlar) MİLLÎ EĞİTİM BAKANI MEHMET SAĞLAM (Kahramanmaraş) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; arkadaşımız Mehmet Emin Aydınbaş'ın Çukurova'da yapılacak uluslararası havaalanıyla ilgili konuşmasını dinledik. Bu konuda, müsaade buyururlarsa, ilgili çalışmaları, Yüce Meclisin bilgisine arz etmek istiyorum. Çukurova'nın, bilindiği gibi, bölgemiz itibariyle hava ulaşım ihtiyacı, şu anda kısıtlı da olsa, mevcut Şakirpaşa Havaalanıyla karşılanmaktadır. Bu havaalanımız, 2 750X30 metre pist kapasitesi olan ve 2 665 metrekare terminal binası bulunan bir havaalanıdır. Mevcut havaalanı, şehir merkezine yakın olması dolayısıyla, gelişememesi nedeniyle, Adana ve İçel illerinde ortak hizmet vermek amacıyla yeni bir havaalanı ihtiyacını ortaya çıkarmıştır. Bu konuda, ilgili çalışmalar etüt aşamasında sonuçlandırılmış ve bunların sonucuna göre, Adana-Karataş mevkii, İçel-Baharlı mevkii, İçel-Çiçekli mevkii, İçel-Kargılı mevkii, Zeytinli- Karsavuran mevkii alternatifler olarak belirlenmiştir. Ancak, 1996 yılı yatırım programında "Adana Çukurova Havaalanı Etüdü" adı altında yer alan havaalanı etüt ve ÇED raporunun bu yıl ihale edilmesi planlanmıştır. Etüt ve ÇED raporunda, yukarıda belirlenen alternatiflerden birisinin fizibl çıkması halinde, yatırım programına inşaat dahil edilmek suretiyle, 1997 yılında ihalesi yapılabilecektir. Değerli arkadaşlarım, 3 600X45 metre pisti ve 4 milyon yolcu/yıl kapasitesiyle, 24 bin metrekare terminal binasının yapımı düşünülen Çukurova Havaalanının, tüm tesis ve sistemleriyle birlikte, üç yıl içerisinde gerçekleştirilmesi planlanmaktadır. Ulaştırma Bakanlığımızın, Çukurova'ya yapılacak uluslararası havaalanının bir an önce hizmet verebilmesi amacıyla, büyük bir gayret içerisinde olduğunu ve bu çalışmanın sürdürülmekte olduğunu Yüce Meclisin bilgisine arz ediyor, hepinize saygılar sunuyorum. (DYP ve RP sıralarından alkışlar) BAŞKAN – Teşekkür ediyorum Sayın Bakan. 3. – Aydın Milletvekili Yüksel Yalova’nın, güvenoylaması sırasında TBMM Genel Kurulunda ve kulislerinde meydana gelen müessif olaylara ilişkin gündemdışı konuşması BAŞKAN – Gündemdışı üçüncü konuşma, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurul salonu ve kulislerinde yaşanan dünkü müessif olaylar konusunda, Sayın Yüksel Yalova'nın. Buyurun Sayın Yalova. Süreniz 5 dakikadır. YÜKSEL YALOVA (Aydın) – Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; 54 üncü Hükümetin güvenoyu alması süreci içerisinde, aslında, üyesi bulunduğumuz Parlamentonun manevî şahsiyetiyle sınırlı değil, hepimizin siyasal kimliğine yönelik olduğunu düşündüğüm üç haksız fiil konusunda, o üç haksız fiili, şahsım ve bana vekâlet verecek arkadaşlarım adına kınamak üzere söz almış bulunuyorum. Sözlerimin başında, hepinizi, en üstün saygılarımla selamlarken, dünkü olaylar sırasında, Parlamentonun manevî şahsiyeti konusundaki duyarlı tavrı nedeniyle, uygulaması nedeniyle Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Sayın Mustafa Kalemli'ye; ayrıca, bu imkânı bana veren, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanvekili Sayın Uluç Gürkan Beyefendiye teşekkürlerimi sunmak istiyorum. Üç haksız fiil dedim. İlk haksız fiilin mağduru, bir gazeteci, bir yazar, toplum adına düşünce üreten, yazan, kaleme döken bir kişi. O kişinin, o haksız fiile maruz kalan kişinin adı Fatih Altaylı. Bu, Fatih olabilirdi, Ahmet olabilirdi, Ayşe olabilirdi. Bu, bir büyük gazetenin yazarı, Hürriyet Gazetesinin yazarı olmayabilirdi, bir başka büyük gazetenin yazarı olabilirdi; o da olmayabilirdi, Aydın'da, Kars'ta, Van'da, şurada burada bir mahallî gazetenin yazarı olabilirdi, bir mahallî televizyon programcısı olabilirdi. Kim o Fatih Altaylı diye sorarsak; arz edeyim: "Kalemine daima efendi kal, uşak olmamaya gayret et. Mecbur kalırsan kır; sakın satma" diyen, Sedat Simavi'nin ekolünü, ilkesini bugün simgeleştiren bir gazeteci. MUSTAFA BAŞ (İstanbul) – Anlaşıldı... YÜKSEL YALOVA (Devamla) – Anlaşıldı mı bilemiyorum; anlaşıldı ise, tepkinizi göstererek, anlaşıldığını bize göstermenizi beklerim. Haksız fiil mağduru bir başka kişi, Devlet eski Bakanı, Trabzon Milletvekili Sayın Eyüp Aşık. Bir partiye mensup belediye başkanı tarafından... O partinin kimliğini hiç önemsemiyorum, haksız fiille mağdur olan kişinin siyasî görüşünü de hiç önemsemiyorum -o partiden olabilirdi, bu partiden olabilirdi- ama, aslolan şu: Siyasetin kâbesi dediğimiz Yüce Parlamentoda, bir milletvekili, eski bir bakan, herhangi bir siyasî partiye mensup bir belediye başkanı tarafından dövülebiliyorsa, ona cüret edilebiliyorsa... CAFER GÜNEŞ (Kırşehir) – Niye dövülüyor? YÜKSEL YALOVA (Devamla) – Zaten, niyesini sorunuz diye, düşününüz diye bu yüksek huzura geldim sayın milletvekili. Bir üçüncü kişi, yine, bu devlete bakan olarak hizmet etmiş bir milletvekili, Sayın Mehmet Köstepen, o sıfata, milletvekilliği sıfatına saygı göstermesi gereken, saygı gösterenin en başta kendisi olması gereken bir başka meslektaşı tarafından, yine, haksız fiile maruz kalıyor. Değerli milletvekilleri, eğer, biz, Hükümetin güvenoyu aldığı bir günde ya da bir başka günde, bu Parlamento çatısı altında, hukuk devleti ilkeleri yerine kaba güce herhangi bir şekilde -siyasî görüşümüze uydu, uymadı endişesiyle- prim verirsek; eğer, biz, siyasî görüşlerini paylaşmadığımız insanlar hususunda -o gazeteci olabilir, o yazar olabilir- kaba gücün kullanılmasını meşru saymaya cevaz verecek davranışlara prim verirsek... Bir sözü unutmamamız lazım: Rüzgâr eken, fırtına biçer. Fırtına biçerse ne olur? Ondan, hepimiz, sadece milletvekili olarak değil, gazeteci olarak; sadece gazeteci olarak değil, belediye başkanı olarak... Bakın, bir belediye başkanı diyoruz; o partinin, mensubu bulunduğu partinin manevî şahsiyetini, tüzelkişiliğini de, o hareket, ilzam edebiliyor; o partinin tüzelkişiliğini, belki, böyle bir konuda hiç prim vermeyecek yapısı olmasına rağmen, bağlayabiliyor. Eğer, biz, bu Parlamentonun yüce olduğunu söylüyorsak -ben şahsen inanıyorum- bu yüceliği, Parlamentonun mekânında; ama, parlamento kavramının olduğu her yerde titizlikle korumazsak... (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı) BAŞKAN – Sayın Yalova, 1 dakika eksüre veriyorum. Lütfen... Konu önemli; söz kesilmiş duruma düşmeyelim. YÜKSEL YALOVA (Devamla) – Bize tanınan bir imkân var, her milletvekiline tanınan bir imkân var; adı, yasama dokunulmazlığı; alt ayırımı itibariyle, yasama sorumsuzluğu; Anayasamızın 83 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrasında. Nedir o; milletvekillerinin hukukî ve cezaî yaptırımlardan çekinmeden bu yüce çatı altında dilediği gibi oy kullanabilmesi, dilediği gibi özgürce konuşabilmesi hakkı. Eğer, biz bu yasama dokunulmazlığı kavramına titizlikle sarılmazsak, sadece kendimize uygulandığı vakit feryat edip de bir başka arkadaşımıza sırf siyasî görüşü bize uymuyor düşüncesiyle o hakkı tanımama yoluna gidersek, bundan parlamenter rejim yara alır diye düşünüyorum, bundan demokrasi yara alır diye düşünüyorum; çünkü, içinde yaşadığımız yüzyılı, çatışma itibariyle, bir cümleyle tanımlamak mümkünse... (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı) YÜKSEL YALOVA (Devamla) – Bitireceğim Sayın Başkan. BAŞKAN – Lütfen... Teşekkür ediyorum. YÜKSEL YALOVA (Devamla) – Sanıyorum, o çatışmanın adı, hukuk devleti kavramıyla kaba güç kavramı arasındaki mücadele. Biz, parlamenterlere yakışan, hukuk devleti kavramına sahip çıkmaktır. Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (ANAP, DSP ve CHP sıralarından alkışlar) BAŞKAN – Teşekkür ederim Sayın Yalova. Sayın milletvekilleri, Büyük Birlik Partisi Genel Başkan Yardımcısı Sayın Orhan Kavuncu, şahsı ve partisiyle ilgili ifadeler içerdiği için cevap hakkı istemiş bulunuyor; ancak, konuşmayı hepimiz dikkatle dinledik, böyle bir cevap hakkını doğuracak ne bir ifade vardı ne de... Sayın Kavuncu'nun üstüne niçin aldığını ben algılamak dahi istemiyorum. Onun için, İçtüzüğün 69 uncu maddesine göre, Sayın Kavuncu, size söz vermem imkânsız. Değerli milletvekilleri... ORHAN KAVUNCU (Adana) – Sayın Başkan... EMİN KUL (İstanbul) – Kavuncu ismi çıkmadı ağzından. ORHAN KAVUNCU (Adana) – Belediye başkanı... BAŞKAN – Efendim, herhalde, şu an adliyedeki bir olayı savunmak size ve partinize düşmemek gerekir bu Meclis çatısı altında. Değeri milletvekilleri, dün, hep birlikte müessif bir olay yaşadık. Sayın Yüksel Yalova'ya, bu konuyu Meclis gündemine getirme duyarlılığını gösterdiği için, ben, Başkanlık adına teşekkür ediyorum ve büyük bir mutlulukla da, bütün siyasî partilerin dinlerken gösterdiği duyarlılığı, ilerisi için, iyi niyetli, bu tür olaylara karşı bir dayanışma olarak kabulleniyorum. Bu arada, çok nadir de olsa, olayların kimini "niye" sorusuyla dahi savunmanın bizi yüceltmeyeceğini, bizi korumayacağını, tam aksine, olayların müsebbiplerinin düzeyine düşüreceğine inanıyorum. Hepinize, bu nedenle, bir daha bu olayları yaşamama dileğiyle çalışmalarımızda başarılar diliyorum. YAHYA ŞİMŞEK (Bursa) – Bir avuç kendini bilmeze elbette teslim edemeyiz Parlamentoyu Sayın Başkan. BAŞKAN – Teşekkür ederim. Değerli milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığının 2 adet tezkeresi vardır; okutup bilgilerinize sunacağım: B) TEZKERELER VE ÖNERGELER 1. – İsviçre Parlamento Başkanı Birinci Yardımcısı, Letonya Parlamento Başkanı ve Azerbaycan Millî Meclis Başkanı ve beraberindeki parlamento heyetlerinin ülkemizi ziyaretlerinin kararlaştırıldığına ilişkin Başkanlık tezkeresi (3/372) Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kuruluna Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlık Divanının 2 Nisan 1996 tarih ve 5 sayılı kararı ile, İsveç Parlamento Başkanı Birinci Yardımcısı ve beraberindeki Parlamento Heyetinin 14-18 Ekim 1996 tarihleri arasında ve Letonya Parlamento Başkanı ve beraberindeki Parlamento Heyetinin 17-19 Eylül 1996 tarihleri arasında; ayrıca, 10 Mayıs 1996 tarih ve 12 sayılı kararı ile Azerbaycan Millî Meclis Başkanı ve beraberindeki Parlamento Heyetinin 28-30 Ağustos 1996 tarihleri arasında ülkemizi ziyaretleri kararlaştırılmıştır. Türkiye Büyük Millet Meclisinin Dış İlişkilerinin Düzenlenmesi Hakkındaki 3620 sayılı Kanunun 7 nci maddesi gereğince, Genel Kurulun bilgisine sunulur. Mustafa Kalemli Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı BAŞKAN – Bilgilerinize sunulmuştur. 2. – Rusya Federasyonu Devlet Dumasının vaki davetine, TBMM’yi temsilen icabet edecek Parlamento heyetinde yer alacak milletvekillerine ilişkin Başkanlık tezkeresi (3/373) Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kuruluna Rusya Federasyonu Devlet Duması Başkanının vaki davetine istinaden, Türkiye Büyük Millet Meclisini temsilen 6 kişilik bir Parlamento Heyetinin, 14-18 Temmuz 1996 tarihlerinde söz konusu davete icabet etmesi, Türkiye Büyük Millet Meclisinin Dış İlişkilerinin Düzenlenmesi Hakkındaki 3620 sayılı Kanunun 6 ncı maddesi uyarınca, Genel Kurulun 2.7.1996 tarih ve 69 uncu Birleşiminde kabul edilmiştir. Adı geçen kanunun 2 nci maddesi uyarınca, heyetimizi oluşturmak üzere, siyasî parti gruplarınca bildirilen üyelerimizin isimleri Genel Kurulun bilgilerine sunulur. Mustafa Kalemli Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Mustafa Kalemli Feti Görür Nurettin Aktaş TBMMBaşkanı Bolu Gaziantep Durmuş Fikri Sağlar Osman Çilsal İhsan Çabuk İçel Kayseri Ordu BAŞKAN – Bilgilerinize sunulmuştur. Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığının bir tezkeresi daha vardır; okutup oylarınıza sunacağım: 3. – Türkiye Büyük Millet Meclisinde: Türkiye-Fas ve Türkiye-Ukrayna Dostluk Grupları kurulmasına ilişkin Başkanlık tezkeresi (3/374) 8 Temmuz 1996 Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kuruluna Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlık Divanının 28 Haziran 1996 tarih ve 18 sayılı kararı ile, Türkiye-Fas ve Türkiye- Ukrayna Parlamentolararası Dostluk Grupları kurulması uygun görülmüştür. Türkiye Büyük Millet Meclisinin Dış İlişkilerinin Düzenlenmesi Hakkındaki 3620 sayılı Kanunun 4 üncü maddesi uyarınca, anılan dostluk gruplarının kurulması Genel Kurulun tasvibine sunulur. Mustafa Kalemli Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı BAŞKAN – Türkiye-Fas Parlamentolararası Dostluk Grubunun kurulmasını oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir. Türkiye-Ukrayna Dostluk Grubunun kurulmasını oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir. Meclis araştırma komisyonundan istifa önergesi vardır; okutuyorum: 4. – Trabzon Milletvekili Kemalettin Göktaş’ın, (10/63) esas numaralı Meclis Araştırma Komisyonundan istifa ettiğine ilişkin önergesi (4/51) Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına Refah Partisinin Süleyman Mercümek ile ilişkisini araştırmak üzere kurulan Türkiye Büyük Millet Meclisi araştırma komisyonu üyeliğinden istifa ediyorum. Gereğini arz ederim. Saygılarımla. Kemalettin Göktaş Trabzon BAŞKAN – Bilgilerinize sunulmuştur. Gündemin "Seçim" kısmına geçiyoruz. IV. – SEÇİMLER A) KOMİSYONLARDA AÇIK BULUNAN ÜYELİKLERE SEÇİM 1. – (10/63) esas numaralı Meclis Araştırması Komisyonunda açık bulunan üyeliklere seçim BAŞKAN – Refah Partisinin Süleyman Mercümek ile bağlantılarının tespiti konusundaki 10/63 esas numaralı Meclis Araştırması Komisyonunda boş bulunan ve Refah Partisi Grubuna düşen 2 ve Doğru Yol Partisi Grubuna düşen 1 üyelik için, sırasıyla, İstanbul Milletvekili Mehmet Ali Şahin, Zonguldak Milletvekili Necmettin Aydın ve Muğla Milletvekli İrfettin Akar aday gösterilmişlerdir. Oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir. Sayın milletvekilleri, şimdi, gündemimizde "Sözlü Sorular" var; ancak, Hükümet yeni. Bazı sayın bakanlarımız buradalar. Efendim, sözlü soruları okutmamız halinde, yanıt konusunda sayın bakanlar talepte bulunacaklar mı; yanıt görevinde bulunacaklar mı? Sorulara hâkim olmak için, biraz daha zamana ihtiyaçları var sanıyorum. Onun için, grupların da mutabakatıyla, gündemimizin "Sözlü Sorular" kısmını geçiyoruz. Gündemin "Genel Görüşme ve Meclis Araştırması Yapılmasına Dair Öngörüşmeler" kısmına geçiyoruz. V. – GENSORU, GENEL GÖRÜŞME, MECLİS SORUŞTURMASI VE MECLİS ARAŞTIRMASI A) ÖNGÖRÜŞMELER 1. – Kocaeli Milletvekili Necati Çelik ve 38 arkadaşının, zorunlu tasarruf kesintilerinin değerlendirilmesi konusunda Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/17) BAŞKAN – Birinci sırada yer alan, Kocaeli Milletvekili Necati Çelik ve 38 arkadaşının, zorunlu tasarruf kesintilerinin değerlendirilmesi konusunda Anayasanın 98 inci, İçtüzüğün 104 üncü ve 105 inci maddeleri uyarınca, bir Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesinin öngörüşmelerine başlıyoruz. Hükümet?.. Yok. Sayın milletvekilleri, Hükümet geçen birleşimde de temsil edilmemiş olduğundan, önergenin görüşülmesi bir defa ertelenmişti. Bu defa, önergenin, Hükümet olmamasına rağmen, öngörüşmelerine başlamak durumundayız. Önergeyi yeniden okutuyorum: Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına 3417 sayılı Çalışanların Tasarrufa Teşvik Edilmesi ve Bu Tasarrufların Değerlendirilmesine Dair Kanun hükümlerine göre, çalışanlar adına biriken malî kaynak ile nemasının hangi alanlarda değerlendirildiği ve bu kaynakların piyasa şartlarında nemalandırılıp nemalandırılmadığı hususlarındaki yasal uygunluklarının araştırılması amacıyla, Anayasanın 98 ve İçtüzüğün yeni 104 üncü maddesi uyarınca Meclis araştırması açılmasını arz ederiz. Necati Çelik Kocaeli ve arkadaşları1 Gerekçe: 3417 sayılı Çalışanların Tasarrufa Teşvik Edilmesi ve Bu Tasarrufların Değerlendirilmesine Dair Kanun hükümlerine göre çalışanların ücretlerinden yapılan kesintiler ve buna ek olarak da, çalışanların lehine işveren ve devlet katkıları belirli hesaplarda toplanmakta olup, bu hesaplar büyük meblağlara ulaşmış ve birkaç yüz trilyonla ifade edilmektedir. Konuyla ilgili yasaların hazırlanmasından kaynaklanan eksiklikler dolayısıyla, biriken bu paralar, uygulanacak çeşitli demokratik denetim mekanizmalarının da dışında bulunmaktadır. İdarenin, özellikle ödeme zamanlarında keyfî uygulamalara ve beyanlara başvurması, kamuoyunda değişik, olumsuz yorumların yapılmasına ve bu da, yürütmenin güvenilirliğinin tartışılır hale gelmesine sebep olmaktadır. Özellikle, ilgili yasalarda birikimlerin açılan hesaplarda tutularak nemalandırılması gerektiği belirtiliyor olmasına rağmen, idarece, ödeme zamanlarında para olmadığı gibi yasal dayanaktan yoksun bir mazaret ileri sürülerek yapılmaması, kamuoyunda, fon kaynaklarının acaba değişik amaçlarla kullanılıyor olup olmadığı gibi birkısım soruları akla getirmiştir. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası sistematiği dikkate alındığında, idarenin her türlü eylemi yargı denetimine tabi tutulmakta olup, bunun yanı sıra, parasal harcamaları da bir yüksek mahkeme olan Sayıştay denetimine tabi bulunmaktadır. Yani, Anayasa gereğince, idarenin her türlü eylemi, ister parasal olsun isterse olmasın denetime tabi bulunmaktadır. 1994 yılı başından itibaren, ülkemiz, ne yazık ki, tarihinin en yüksek enflasyonu ve ekonomik kriziyle karşı karşıya kalmış bulunmaktadır. Yaşanan bu yüksek enflasyon ve ekonomik kriz, öncelikle ve en ağır şartlarla, bir bordroya bağımlı olarak ücretli çalışanları etkilemiş ve genel olarak ücretli diyeceğimiz bu kesimin reel gelirleri yarıya varan nispetlerde azalmış bulunmaktadır. Ekonomik göstergelerin nispeten daha iyi olduğu bir dönemde hazırlanmış bulunan Tasarrufu Teşvik Kanunu, yaşanan şartlar itibariyle amaca hizmet etmez duruma gelmiş bulunmaktadır. Çünkü, çalışanların elde ettikleri ücretler, günümüz şartlarında, aylık cari harcamaları bile karşılamayacak duruma gelmiştir. Böyle bir ortamda, zaten geliri yetmeyen çalışanların ücretlerinden kanun gücüyle halen tasarruf kesintisi olarak zorunlu kesinti yapmanın ekonomik bir karşılığı bulunmamaktadır. Ekonomik istikrarsızlık ve kriz havası çalışma hayatını en derin noktalardan etkilemektedir. Yeni yatırım yapılmıyor olması dolayısıyla istihdam imkânları daralmış durumdadır. Halen var olan istihdam imkânları ise, işverenler tarafından maliyetleri en az etkileyecek şekilde kullanılmak istenmektedir. Tasarruf kesintileri işverenlerin katkısı da, işverenlerin maliyetlerinde gözardı edilmeyecek rakamları bulmaktadır. Dolayısıyla istihdama yönelik her türlü yatırımda ister istemez bu zorunlu kesintiler dikkate alınmakta, bu ise istihdam imkânlarını daraltan bir etken olarak ortaya çıkmaktadır. Çalışanları tasarrufa teşvik etmeye yönelik kanun hükümleri uygulandığı dönem itibariyle amacına ulaşamamıştır. Zaman içinde nispeten zorunlu bir uygulama olmaktan çıkması amaçlanan kanun hükümleri işçi aleyhine sonuçlara sebep olmuştur. Özellikle birkısım yerel yönetimlerde ve ekonomik çıkmaz içindeki KİT'lerde, belirtilen kesintiler yapılmamış olması dolayısıyla, olay yargıya intikal etmiştir. Yine 1994 yılında, kanun gereğince, 6 senesini dolduranların sistemden çıkma hakkı olmasına karşılık, kanun düzenlenmesinin işçi aleyhine hazırlanmış olması dolasıyla, bu imkân da, kimse tarafından kullanılmamıştır. Tasarrufların ödenmesinin hak sahibinin ölmesi veya emekli olması gibi çok uzun bir vadeye bağlı olması dolayısıyla, elde ettiği gelirle ancak yaşadığı günü idare edebilen çalışanlar için kanun zoruyla getirilmiş ve halen uygulanan zorunlu tasarruf uygulamasının çalışma hayatında gerek ekonomik ve gerekse sosyal anlamda bir karşılığı kalmamış bulunmaktadır. BAŞKAN – İçtüzüğümüze göre, Meclis araştırması açılıp açılmaması hususunda, sırasıyla, Hükümete, siyasî parti gruplarına ve önergedeki birinci imza sahibine veya onun göstereceği bir diğer imza sahibine söz verilecektir. Konuşma süreleri, Hükümet ve gruplar için 20'şer dakika, önergedeki imza sahibi için 10 dakikadır. Hükümet adına söz talebi var mı efendim? Yok. Gruplar adına, bize ulaşan bilgilere göre, birinci sırada, Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına Erzincan Milletvekili Sayın Mustafa Yıldız; buyurun efendim. (CHP sıralarından alkışlar) Sayın Yıldız, süreniz 20 dakikadır. Buyurun. CHP GRUBU ADINA MUSTAFA YILDIZ (Erzincan) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; çalışanların tasarrufa teşvik edilmesi ve bu tasarrufların değerlendirilmesine yönelik 3417 sayılı Yasanın uygulama sonuçlarının araştırılmasını öngören, 10/17 esas numaralı Meclis araştırması önergesine ilişkin, Grubumuzun görüşlerini aktarmak üzere söz almış bulunuyorum; sözlerime başlarken, şahsım ve Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına sizleri saygıyla selamlıyorum. Yasanın genel gerekçesini incelediğimiz zaman, şu ifadelerle karşılaşmaktayız: Hazırlanan bu kanun tasarısıyla, çalışanların tasarruflarının artırılması amacı güdülmekte, bu amaçla, çalışanların aylık ve ücretlerinden belirli bir oranda tasarruf kesintisi yapılarak, bankada adlarına açılacak hesaplara yatırılması, devlet veya işverenlerin bu tasarrufa katkıda bulunması ve toplanacak paraların en iyi şekilde nemalandırılması öngörülmektedir. Böylece, çalışanlara ileride istedikleri şekilde kullanabilecekleri bir ilave kaynak yaratılması hedeflenmekte ve çalışanlar bu suretle oluşacak tasarruflarını kullanırlarken, diğer tasarruf olanaklarının da harekete geçirilmesi teşvik edilmektedir. Görüleceği üzere, yasanın amacı, dar gelirliye zorunlu tasarruf yaptırılarak, ileride ona daha iyi malî olanaklar sağlanmasıdır. Bu çerçevede, anılan kanunun 2 nci maddesinde, kimlere yükümlülük getirildiği belirtilmiş olup, 3 üncü maddesinde de, çalışanlardan yüzde 2 kesinti yapılacağı, devlet veya işverenlerden ise yüzde 3 oranında katkı payı alınacağı hüküm altına alınmıştır -katkı payı alınacağı hüküm altına alınmış olmasına rağmen- ancak, zamanla, bu oranlarda, yasanın verdiği yetki çerçevesinde değişiklik yapılmıştır. Örneğin, bu oranlar, 15.1.1989 tarihinden geçerli olmak üzere, çalışanlar için yüzde 3'e, devlet veya işverenler için yüzde 6'ya yükseltilmiş, son olarak da, bu yüksek orandaki kesintilerin yanlışlığı anlaşılmış, bunun üzerine, 15.1.1994 tarihinden geçerli olmak üzere, bu kesintiler, çalışanlar için yüzde 2'ye, işverenler için de yüzde 3'e düşürülerek, kısmen de olsa, işçi ve memurun mağduriyeti önlenmiştir. Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yasa uyarınca tahsil olunan zorunlu tasarrufların, Türkiye Cumhuriyeti Ziraat Bankasının Ankara Merkez Şubesinde "Toplu Konut ve Kamu Ortaklığı İdaresi Başkanlığı" adına açılacak hesapta toplanması gerekmektedir. Uygulamanın başladığı günden bu yana toplanan paraların hangi meblağa ulaştığı konusunda, kamuoyu nezdinde sürekli tereddütler hâsıl olmuştur; ancak, anaparanın 120 trilyon, nemalarla birlikte toplanan paraların da 300 trilyonu aştığı tahmin edilmektedir. Aslında, böylesine önemli hesapla ilgili bilgilerin kamuoyuna periyodik aralıklarla sunulması gerekmektedir. Kamuoyunda, hesapla ilgili hiçbir konunun, hiçbir aksaklığın, hiçbir hususun kapalı kalmaması hususuna gerekli hassasiyetin gösterilmesi gerekmekteydi. Tasarrufu teşvik etmeyi amaçlayan bu yasanın önemli eksiklikleri vardır. Bu nedenle, uygulama, arzulanan amaca hizmet etmekten ziyade, gerek çalışanları gerek dürüst çalışan işverenleri gerek uygulamacıları ve gerekse devleti birçok olumsuzluklarla karşı karşıya bırakmıştır. Yasa, idarenin keyfî uygulamalar yapmasına olanak sağladığından, değişik kapsamlarla birlikte bu sıkıntıları yarattığından, toplanan paralar, denetim mekanizmasının dışında kalmıştır. Nema ödemeleri, idarenin istediği zamanlarda ve istediği şekilde gerçekleştirilmiştir. Bu durum, yürütmenin güvenirliliğini tartışılır hale getirmiştir; çünkü, zorunlu olarak tasarruf yapan kişi, nemalarını, çoğu kez, zamanında alamamıştır. Devlet yönetiminde olması gereken açıklık ilkesi, bu konuda yeterince uygulanamamıştır, hatta, zaman zaman, ilgili hesapta trilyonlarca paranın toplanmış olması bilindiği halde, ödemenin zamanında yapılamadığı gerekçesiyle, vatandaş, yani, işçi ve memur zor durumda bırakılmıştır. Değerli arkadaşlar, çalışanların elde ettikleri ücretler, günümüz koşullarında aylık zorunlu giderlerini dahi karşılayamamaktadır. Böyle bir ortamda, zaten geliri yetersiz olan çalışanların ücretlerinden yasa gücüyle bu şekilde zorunlu kesinti yapılması, çalışanları daha da mutsuzluğa itmekten başka bir şeye yaramamıştır. Bugün yapılan uygulama, geçmişte yapılmış tasarruf bonoları uygulamasıyla büyük paralellik arz etmektedir. Bilindiği üzere, tasarruf bonosu uygulamasında da insanlar enflasyona yenik hale getirilmiştir. Bu yasanın bir diğer özelliği de, istihdam vergisinin bir unsurunu oluşturması ve kayıtdışı istihdamı özendirici hale getirmesidir. Bir diğer anlatımla, çalışanlara yüklenen katkı payı, çalışanların maliyetini artırdığından, gerek istihdamı ve gerekse yatırımı olumsuz yönde etkilemektedir. Bilindiği üzere, çalışanlara ödenen ücretin yanı sıra, işverenlerce, aynı ücret üzerinden oranı yüzde 19,5 ilâ yüzde 25 arasında değişen miktarda sigorta primi ödenmektedir. Günümüz şartlarında yüzde 14 oranındaki sigortalı payının da işverenlerce karşılanmakta olduğu göz önüne alınırsa, ücretten ayrı olarak işverenlerce karşılanan sigorta priminin yüzde 33,5 ila yüzde 39 oranları arasında bir miktara ulaştığı görülmektedir. Buna, işverenlerce ödenen vergi payı da eklendiğinde, çalışan bir işçinin işverene ne kadar yüksek bir bedele mal olduğu açıkça görülmektedir. Oysa, bütün dünyada işsizlikle mücadele edilir, istihdam teşvik edilir, daha fazla istihdam sağlayan işveren özendirilir. Türkiye'de ise, mekanizmalar tersine çalışmaktadır; işçi istihdam eden cezalandırılmakta; işveren, sigortasız işçi çalıştırmaya doğru itilmektedir. İşçi ücretleri üzerinde bu denli ağır malî yükler varken, ayrıca bir de zorunlu tasarruf katkı payı alınması, işçi maliyetini daha da artırmaktadır. 10 milyon lira ücret ödenen bir işçinin işverene maliyeti 15 milyon lirayı bulmaktadır. Bunun sonucunda, işverenler, ister istemez, daha az sayıda işçi çalıştırmaya ya da kaçak işçi çalıştırmaya yönlendirilmektedir. Böylece, ya istihdam olanağı kısıtlanmış olmakta ya da kayıtdışı ekonomi ağırlık kazanmaktadır. Özellikle son yıllarda kayıtdışı ekonominin oldukça önemli bir boyuta ulaştığı görülmektedir. Tüm bu olumsuzluklara karşın, işçiden ve işverenden yapılan zorunlu tasarruf kesintisi, birikimi yapanlara zamanında hakkıyla ödenseydi, belki anlayışla karşılanabilirdi. Oysa, işçi "zorunlu tasarruf" adı altında birikime zorlanırken, bu birikimin sağlıklı nemalandırılmadığını görmesi, haklı şikâyetlerine konu olmaktadır. Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bu yasanın uygulamada doğurduğu bir diğer ciddî sorun da, kanunun 2 nci maddesinin (b) fıkrası uyarınca, sadece 10 ve daha fazla sayıda işçi çalıştıran işyerlerinin zorunlu tasarruf uygulaması kapsamına alınmasıdır. Çok sayıda işçi çalıştıran işverenlerin büyük bir bölümü, uygulama kapsamına girmemek için, resmî kayıtlarda 10'un altında işçi çalıştırdıklarını beyan etmeye başlamışlardır; bu hüküm, istihdamı önlemesi bir yana, özellikle işverenleri özendirmektedir. Bunun sonucunda da, kayıtdışı ekonomi gittikçe yoğunluk kazanmış ve gerek vergi gerekse sigorta primi kaybıyla karşılaşılmıştır; bunun da, devlete ve Sosyal Sigortalar Kurumuna son derece olumsuz etkisi olmuştur. Sosyal Sigortalar Kurumunun 1994 yılı faaliyet raporuna göre, 2 ilâ 9 arasında işçi çalıştıran işyeri sayısı 400 bin iken, 10 ilâ 24 arasında işçi çalıştıran işyeri sayısı birdenbire 20 bine düşmüştür. Bu 20 bin işyerinin büyük bir bölümünün kamu işyeri olduğu göz önüne alınırsa, durumun vahameti daha iyi anlaşılır. Özel kesim kendisini yeni koşullara uydururken, yük, yine, kamu kuruluşlarının omuzlarına yıkılmıştır. Değerli arkadaşlar, çalışanları tasarrufa teşvik ettirmeyi amaçlayan bu yasanın hükümleri, uygulandığı dönemler itibariyle, yasanın yetersizliğinden kaynaklanan nedenlerle amacına ulaşamamıştır. Yasa hükümlerinin yetersizliği gerek devletin gerek dürüst çalışan işverenlerin ve gerekse çalışanların aleyhine sonuçlara neden olmuş, rekabet eşitliğini bozan bir uygulama ortamı yaratılmıştır. Kaynak yetersizliği çeken kuruluşlar, yeni malî yükle karşı karşıya kalmışlardır. Bu durumun doğal sonucu olarak da, özellikle birkısım yerel yönetimlerde ve ekonomik çıkmaz içerisindeki KİT'lerde, belirtilen kesintiler yapılmış olmasına karşın, ödemeler zamanında yapılamamıştır; dolayısıyla, olay yargıya yansımıştır. Yine, 1994 yılında, yasa gereğince altı yılını doldurmuş olanların sistemden çıkma hakkı olmasına karşın, kanunun düzenlenmesinin işçi aleyhine hazırlanmış olmasından, bu olanaklar da göz önüne alınamamıştır; işçi ve memurun aleyhine sonuçlar doğurmuştur. Tasarrufların ödenmesinin, hak sahibinin ölmesi veya emekli olması gibi çok uzun bir vadeye bağlı olması, bu yasanın bir diğer açmazıdır. Elde ettiği geliriyle ancak yaşadığı günü idare edebilecek çalışanlar için, yasa zoruyla getirilmiş ve halen uygulanan zorunlu tasarruf uygulamasının, çalışma yaşamında, gerek ekonomik ve gerekse sosyal anlamda herhangi bir yararından söz etmek mümkün değildir. Bu uygulama, bir an önce kaldırılmalıdır. Hükümet ortağı olduğumuz dönemde, elimizden geldiğince, yetkin bir şekilde, uygulamanın çalışanlar lehine dönüştürülmesi konusunda belli bir uğraşın içerisinde olduk; ancak, başarılı olduğumuzu söylememiz olanaksızdır. Son haftalarda, yeni hükümetin -yani, 53 üncü Hükümeti kastediyordum; ki, o dönemlerde verilmişti- söz konusu çalışanların tasarrufa teşvik edilmesi ve bu tasarrufların değerlendirilmesi ile ilgili yasanın yürürlükten kaldırılacağı ve bu uygulamaya son verileceği açıklanmış ise de, bu konuda, Yüce Meclise sunulan tasarının, son anda Hükümet tarafından geri çekildiğini öğrenmiş bulunuyoruz. Kaldı ki, önümüzdeki.önerge, şu anda aynı Bakanlığı yürütmekte olan Sayın Bakanımız tarafından verilmiş bir önergedir. Bu nedenle, Sayın Bakanlıktan ve Sayın Hükümetten böyle bir tasarı gelmesi halinde, Cumhuriyet Halk Partisi Grubu olarak destek vereceğimizi arz eder; Yüce Meclise saygılar sunarım. (CHP sıralarından alkışlar) BAŞKAN – Teşekkür ediyorum Sayın Yıldız. İkinci konuşma, Anavatan Partisi Grubu adına, Sayın Recep Mızrak'ın. Buyurun Sayın Mızrak. (ANAP sıralarından alkışlar) ANAP GRUBU ADINA RECEP MIZRAK (Kırıkkale) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Çalışanların Tasarrufa Teşvik Edilmesi ve Bu Tasarrufların Değerlendirilmesine Dair Kanun hükümlerine göre, çalışanlar adına "Tasarrufu Teşvik Hesabı" nda biriken paraların nemalandırılmasına yönelik verilen araştırma önergesi münasebetiyle, Anavatan Partisi Grubu adına söz almış bulunuyorum; bu vesileyle, Yüce Heyetinizi saygıyla selamlıyorum. Önergede belirtilen hususlar hakkındaki görüşlerimizi arz etmeden önce, müsaadelerinizle, söz konusu kanunla ilgili olarak, özetle açıklama yapmanın faydalı olacağını düşünmekteyim. Bilindiği üzere, 1983 yılında, gayri safî millî hâsılanın yüzde 16,4'ü oranında olan yurtiçi tasarruflar, o yıllarda uygulanan faiz politikaları ve gelir ortaklığı senedi gibi tasarruf artırıcı teşvikler sonucunda artış göstererek, 1986 yılında yüzde 22,9 oranına yükselmiştir. Üretim artırılarak, bir taraftan işsizliğe çare bulunurken, diğer taraftan, gayri safî millî hâsılanın artırılmasının en önemli yollarından birisinin, yurtiçi tasarrufların çoğaltılarak bu tasarrufların istikrarlı bir şekilde yatırımlara dönüştürülmesi olduğu düşüncesinin bir sonucu olarak, yurtiçi tasarrufların daha da artırılmasına yönelik yeni tedbirler düşünülmüş ve bu düşüncenin bir sonucu olarak da, 3417 sayılı Kanun, Türkiye Büyük Millet Meclisinde, 9 Mart 1988 tarihinde kabul edilip, 18 Mart 1988 tarihli ve 19758 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak, 1 Nisan 1988 tarihinden itibaren yürürlüğe konulmuştur. Söz konusu kanunla, bir taraftan, çalışanların tasarruflarının artırılması, çalışanların bu tasarruflarının en iyi ve en verimli bir şekilde değerlendirilmesi suretiyle, bu kesime, çalıştıranlardan da aktarılan kaynaklarla, maaş ve ücretlerin dışında ve ilave olarak bir gelir sağlanması hedeflenmiş ve söz konusu kanunla, bu hedefi sağlayıcı düzenlemeler yapılmıştır. 3417 sayılı Kanuna göre, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu, 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu, 2802 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kanunu ve 2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanunu hükümlerine göre aylık almakta olan kamu görevlileri, kanunla veya kanunların verdiği yetkiye dayanılarak kurulan kuruluşlarda çalışanlar, 10 ve daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde çalışan işçiler ile kanunları uyarınca sözleşmeli statüde çalışan personelin maaş ve ücretlerinden kesinti öngörülmüştür. Ayrıca, 1479 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Kanununa -yani Bağ-Kur'a- tabi olarak çalışanların da, gelirlerinden, Bakanlar Kurulunca bu kanun hükümlerine göre belirlenecek miktarda, tasarruf olarak, her ay ilgili hesaba para yatırması hüküm altına alınmıştır. Bu kanuna göre, çalışanların maaş ve ücretlerinden yapılacak kesintinin yanında, devlet veya işveren tarafından da muayyen bir oranda katkıda bulunulması, yine hüküm altına alınmıştır. Kanunun ilgili maddelerinde belirtilerek kapsam içine alınan çalışanların ücret ve aylıklarından kesintiler yapılmak suretiyle, tasarufu teşvik hesabına aktarmalar yapılırken, 1479 sayılı Kanuna tabi olarak, başka bir ifadeyle Bağ-Kur'lu olarak çalışanlarla ilgili bir düzenleme yapılmamış ve bunlarla ilgili, kanunda belirtilen hükümler yürürlüğe konulmamıştır. 1479 sayılı Kanuna tabi olarak Bağ-Kur kapsamında çalışanların dışında kalanların aylık ve ücretlerinden yapılacak kesinti miktarı, aylık ve ücretlerinin yüzde 2'si olarak, devlet veya işverence yapılacak katkı payı ise yüzde 3 olarak tespit edilmiş; bu oranların iki mislinden fazla olmamak kaydıyla artırılması veya yeniden eski nispetlerine indirilmesi hususunda, Bakanlar Kurulu yetkili kılınmıştır ve bugün itibariyle yapılmakta olan kesinti, çalışanların aylık ve ücretlerinden yüzde 2, devlet ve işverenlerden ise yüzde 3 oranındadır. Kanuna göre, çalışanların aylık ve ücretlerinden yapılan kesinti ile devlet veya işverence yapılan katkı paylarından oluşan meblağ, aylık ve ücret ödemelerinin yapıldığı ayı takip eden ayın sonuna kadar, TC Ziraat Bankası Ankara Şubesi nezdinde Hazine Müsteşarlığı adına açılan hesaba yatırılacaktır. Bu hesaba yatırılan paralarla ilgili olarak, muhtevası Yüksek Planlama Kurulunca tespit edilen bir cüzdan düzenlenip hak sahiplerine verilecektir. TC Ziraat Bankası Ankara Şubesi nezdinde açılan, çalışanların tasarruflarını teşvik hesabında biriken meblağ, Yüksek Planlama Kurulunca belirlenecek esaslar dahilinde olmak üzere, gayrimenkul alım ve satım ile yatırımı dışındaki alanlarda değerlendirilmek suretiyle nemalandırılacaktır. Hesapta biriken anapara ve nemalardan doğan hak sahibinin alacağı, emeklilik halinde kendisine, ölümü halinde mirascılarına tamamen ödenecektir. Emeklilik ve ölüm hali dışında, en az altı yıl tasarrufta bulunanların, istemeleri halinde sadece biriken tasarruf tutarları; en az onbeş yıl tasarrufta bulunanların ise gene istemeleri halinde tasarruf tutarları ile devlet veya işveren katkıları ve bunların nemasının beşte üçü kendilerine ödenecektir. İşverenlerle çalışanlardan yapılan kesintilerin ve kendi hak ve paylarının, en geç, aylık ve ücretin ödendiği ayı takip eden ayın son gününe kadar tasarrufu teşvik hesabına yatırılmaması halinde, yatırılmayan ücret kesintileri, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun sigorta primlerinin tahsiline ilişkin hükümleri uyarınca tahsil edilerek ilgili hesaba yatırılacaktır. Burada, memurların aylıklarından yapılan kesintilerin, zamanında tasarrufu teşvik hesabına yatırılmaması halinde, yatırılmayan kesintinin tahsiline dair herhangi bir düzenleme bulunmamaktadır. Çalışanların aylık ve ücretlerinden yapılacak kesintiler, maaş ve ücretlerinin hesaplanmasında Gelir Vergisi matrahından indirilecektir. Değerli arkadaşlar, özetle arz etmeye çalıştığım 3417 sayılı Çalışanların Tasarrufa Teşvik Edilmesi ve Bu Tasarrufların Değerlendirilmesine Dair Kanun hükümleri uyarınca ilk kesinti, 1 Nisan 1988 tarihinde başlatılmış, 31.12.1994 tarihine kadar toplanan kesinti ve işveren katkısı tutarı, 79 trilyon 690 milyar 828 milyon Türk Lirasına ulaşmıştır. Yine, bu tarihler arasında, 60 trilyon Türk Lirası civarında nema, yani, hesapta toplanan paraya gelir elde edilmiş, aynı dönemde anapara, nema vesair ödemeler olarak 32 trilyon Türk Lirası çıkış yapılmıştır ve 31.12.1994 tarihi itibariyle hesap bakiyesi, 107 trilyon 767 milyar 427 milyon Türk Lirası olarak teşekkül etmiştir. 1995 yılı itibariyle 36 trilyon 115 milyar 728 milyon Türk Lirası kesinti yapılmış, 1995 yılı kesintileriyle birlikte anapara tutarı, 115 trilyon Türk Lirasına, elde edilen nemaların tutarı ise, 103 trilyon Türk Lirasına ulaşmıştır. Yine, bu yıl içerisinde anapara ödemesi, şahıs kesintisi, nema, kurumlara iade, Ziraat Bankasına komisyon ve Ziraat Bankasınca yatırım harcaması olarak, 64 trilyon Türk Lirası çıkış yapılmış ve 31.12.1994 tarihinde 107 trilyon olan hesap bakiyesi, 1995 yılında tahsilatlar ve tediyeler sonucunda, 31.12.1995 tarihi itibariyle, 1995 yılı tüm nemaları dahil olmaksızın, 215 trilyon Türk Lirasına ulaşmıştır. Esasen, çeşitli tarihlerde, dövize endeksli TEK tahviline yatırılan 387 441 536 doları 31.12.1995 tarihli TC Merkez Bankası döviz alış kurundan Türk Lirasına dönüştürerek, tasarrufu teşvik hesabının Türk Lirası cinsinden bakiyesini hesap edecek olursak, bu tahviller karşılığı TEK'de olan alacak 23 trilyon Türk Lirası olacak ve hesabın toplam Türk Lirası cinsinden gerçek bakiyesinin, 1995 yılı sonu itibariyle, 236 trilyon Türk Lirası olduğu görülmüş olacaktır. Aynı hesaplama yöntemiyle, 31.12.1994 tarihi itibariyle bakiyesi 122 trilyon Türk Lirası olan hesaba, 1995 yılında yüzde 63,46 oranında bir gelir elde edilmiş olmaktadır ki, bu yılda, kamu bankaları tarafından 1 yıl vadeli mevduatlara ödenen faiz ortalamasının yüzde 89,5 Hazine bonoları faiz oranı ortalamalarının yüzde 107,47 civarında olduğunu dikkate alacak olursak; hesapta toplanan paranın değerlendirilmesinde, piyasa fiyatlarının asgarî yüzde 26'sı gibi oldukça aşağılarda kalındığı görülmüş olacaktır. Değerli arkadaşlar, tasarrufu teşvik hesabında, 31 Mart 1996 tarihi itibariyle, anapara ve nema olarak biriken 342 trilyon Türk Lirasının, nemalandırılma maksadıyla kullanıldığı yatırım alanları, miktarları ve şartları ise, şu şekilde bulunmaktadır: 13 trilyon Türk Lirası, Türkiye Şeker Fabrikaları tahvili alımında kullanılmıştır; Türkiye Şeker Fabrikaları Anonim Şirketinin finansman ihtiyacının karşılanması maksadıyla, Yüksek Planlama Kurulu kararıyla verilen Merkez Bankası reeskont faiz oranı - yüzde 63- seviyesinde tahviller olup, vadesi Mart 1996'da bitmiştir. 7 trilyon Türk Liralık kısmı, Türkiye Elektrik Kurumu tahvili alımında kullanılmıştır; bu miktar, Türkiye Elektrik Kurumunun ilk iki yılı yüzde 30, kalan üç yılı yüzde 35 faiz oranlı tahvillerinin alımında kullanılmış olup, vadesi 2000 yılında bitmiş olacaktır. 26 trilyon Türk Liralık kısmı, döviz cinsi Türkiye Elektrik Kurumu tahvil alımında kullanılmıştır. Bu tahvillerin faiz oranı libor seviyesindedir. 22 trilyon Türk Liralık kısmı, Kamu Ortaklığı Fonu gelir ortaklığı senedi alımında kullanılmıştır. Yüksek Planlama Kurulu kararıyla dövize endeksli gelir ortaklığı senedi alımında kullanılan ve Aralık 1993 tarihinde Türk Lirasına çevrilmiş haliyle bakiyesinden oluşan bu miktara, Merkez Bankası reeskont faizi oranı; yani, yüzde 63 faiz tatbik edilmektedir. 360 milyar 380 milyon Türk Liralık kısmı, Kamu Ortaklığı Fonunca ihraç edilen yüzde 30 ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası reeskont oranı seviyesinden faizli tahvil alımında kullanılmıştır. 907 milyar 340 milyon Türk Liralık kısmı, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığının yüzde 30 ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası reeskont faizi; yani, yüzde 63 faiz oranlı tahvillerine bağlı bulunmaktadır. 68 trilyon 200 milyar Türk Liralık kısmıysa, değişik faizli hazine bonosu alımında kullanılmış olup, 31.12.1995 tarihi itibariyle hesapta bulanan para miktarı 5 trilyon 129 milyar 271 milyon liradır. Değerli arkadaşlar, buraya kadar yurtiçi tasarruflarının artırılarak yatırımlara dönüştürülmesi, üretimin ve dolayısıyla gayri safî millî hâsılanın yükseltilmesi ve bununla beraber çalışanları tasarrufa sevk ederek ve ayrıca maaş ve ücretlerinin dışında ilave gelir elde etmelerini sağlamaya yönelik olarak çıkarılan 3417 sayılı Çalışanların Tasarrufa Teşvik Edilmesi ve Bu Tasarrufların Değerlendirilmesine Dair Kanun ve bu kanun hükümleri uyarınca kesilerek hesapta toplanan paralar, bu paraların hangi alanlarda ve nasıl değerlendirildiğine dair özetle bilgi arz etmeye çalıştım. Görüldüğü üzere, en iyi bir şekilde değerlendirilmesi gereken bu tasarruf kesintilerinin, verimi yüksek yatırımlara yönlendirilmesini teminen gösterilmesi gereken hassasiyetin daha da artırılması gerekmektedir. Bugün itibariyle, emekli olan bir memur ya da bir işçi maaşından yapılan kesinti, işveren katkısı ve elde edilen nemalardan tasarrufu teşvik hesabında oluşan birikimden muayyen bir meblağ alınmaktadır ki, bununla memur ve işçilerimizin emekli oldukları anda, kendileri için önemli bir imkân yaratılmış olmaktadır. Diğer taraftan, kendi aylık ve ücretlerinden yapılan kesinti ve bunun birbuçuk misli tutarındaki işveren katkısı, arz etmeye çalıştığım emeklilik halindeki toplu ödemenin dışında, her yıl ödenen nemalarla ve bu nemaların da yine bir defada ödenmesiyle de, bu kesime rahatlatıcı bir imkân sağlanmaktadır. 3417 sayılı Kanunla getirilen bu sistemin daha iyi çalışabilmesi ve hesapta biriken tasarruf ve dağıtılmayan nemaların daha da iyi bir şekilde değerlendirilebilmesi için, uygulamada birtakım yeni düzenlemelerin üzerinde durulmasında fayda mütalaa etmekteyiz. 1.- Tasarrufçu sayısı, ülkemizde 10 kişi ve daha fazla sayıda işçi çalıştıran işyerlerinde çalışanların sayısı ve Kanun kapsamında bulunan memur sayısı toplamından daha da fazla görülmektedir. 10 kişi ve daha fazla sayıda işçi çalıştıran işyerlerinden işçi çıkarılması sonucunda meydana geldiği tahmin edilen bu durumun doğru takip edilebilmesi için, bu hesabı takip etmekle görevlendirilen ve yüzde 1 oranında komisyon verilen Türkiye Cumhuriyeti Ziraat Bankasınca lazım olan tedbirlerin alınması gerekmektedir. Esasen, işçi sayısındaki 10 kişilik limit, mutlaka kaldırılmalıdır. 2.- Özellikle, belediyelerde ve KİT'lerde yapılan kesintilerin, Ziraat Bankası nezdindeki tasarrufa teşvik hesabına yatırılmaması söz konusu olmaktadır. Kuruluşların yatırmadıkları kesinti tutarı ve katkı paylarının miktarı, hesabı takip etmekle görevli olanlarca; yani, Ziraat Bankasınca ve dolayısıyla Hazinece bilinmemektedir ki, bu durumu ortadan kaldırmak için yine lazım olan tedbirlerin alınması gerekmektedir. 3.- Ücretlerden yapılan kesintiler ve işveren katkı paylarının süreleri içerisinde Ziraat Bankası Ankara Şubesi nezdinde bulunan tasarrufu teşvik hesabına yatırılmaması halinde, yatırılması gereken miktarlar resen ya da ilgililerin başvurusu halinde Sosyal Sigortalar Kurumunca 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun, primlerin tahsiline ilişkin hükümleri uyarınca tahsil olunarak, alınacak gecikme zammıyla birlikte ilgili banka hesabına yatırılabilirken, aylıklardan yapılan kesintilerin ve devlet paylarının zamanında yatırılmaması halinde, herhangi bir takip yolu ve uygulanacak müeyyide bulunmamaktadır. Bu eksikliğin giderilmesi için bu alacaklar, kamu alacağı olarak mütalaa edilmeli ve Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümleri dairesinde tahsilatta bulunulmak üzere, vergi dairelerine görev verilmelidir. Çalışanların aylıklarından, tasarruf kesintilerini yapmış olmasına rağmen, hesaba yatırmayan kuruluşların, diğer kamu kuruluşlarından her ne nam altında olursa olsun doğan alacaklarının ödenmesi sırasında yatırılmayan miktar mahsuben kesilmeli, ödemeyi yapacak kuruluşların haberdar olabilmeleri için gerekli tedbirler alınmalıdır. BAŞKAN –Sayın Mızrak, son 1 dakikanız. RECEP MIZRAK (Devamla) – 4.- Tasarrufa teşvik hesabında biriken kesinti, katkı payları ve dağıtılmayan nemaların iyi bir şekilde idare edilebilmeleri için, işçi ve işveren sendikaları ile ilgili taraflardan oluşan bir kurul oluşturulmalıdır. 5.- Hesapta bulunan para, Ziraat Bankasınca bir yıl vadeli mevduata ödenen faiz oranından daha aşağısı uygun görülmeyecek bir biçimde, ihale ile değerlendirilmelidir. 6.- Hak sahiplerine, tasarruf ettikleri miktar ve katkı paylarından oluşan anapara ile nemalarını gösteren bir hesap cüzdanı verilmeli ve bunu sağlamak üzere gerekli tedbirler alınmalıdır. 7.- Hak sahiplerinin istemeleri halinde, hesaplarında görülen bakiyenin muayyen bir miktarını geçmemek üzere ve hesaplarında bulunan alacakları teminat olarak kabul edilmek suretiyle kredi verilebilmelidir. Sayın Başkan, değerli milletvekilleri... (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı) BAŞKAN – Sayın Mızrak, 1 dakikadır eksüreniz; lütfen, toparlayın. RECEP MIZRAK (Devamla) – 3417 sayılı Çalışanların Tasarrufa Teşvik Edilmesi ve Bu Tasarrufların Değerlendirilmesine Dair Kanun hükümlerine göre çalışanlar adına biriken kaynak ve nemalandırılması hususlarına yönelik görüş ve düşüncelerimizi ifade etmiş bulunmaktayız. İyileştirici mahiyetteki kanunî ve idarî yeni bazı düzenlemelerle, söz konusu sistemin, çalışanların lehine daha da verimli ve düzenli bir şekilde çalıştırılma imkânına kavuşturulmuş olacağını ve bu hususta bir araştırma yapılmasına ihtiyaç bulunduğunu ifade eder; bu vesileyle, Yüce Heyetinizi yeniden saygıyla selamlarım. (ANAP sıralarından alkışlar) BAŞKAN – Teşekkür ediyorum Sayın Mızrak. Üçüncü konuşma; Demokratik Sol Parti Grubu adına, Sayın Hikmet Uluğbay'ın. Buyurun Sayın Uluğbay. (DSP sıralarından alkışlar) DSP GRUBU ADINA HİKMET ULUĞBAY (Ankara) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Çalışanların Tasarrufa Teşvik Edilmesi ve Bu Tasarrufların Değerlendirilmesine İlişkin Kanun uyarınca, çalışanların maaş ve ücretlerinden yapılan kesintilerin, anılan yasada öngörülen şekilde değerlendirilip değerlendirilmediğinin araştırılması amacıyla verilmiş bulunan önerge üzerinde, Demokratik Sol Parti Grubunun görüşlerini açıklamak üzere söz almış bulunuyorum; sözlerime başlarken, hepinizi, Grubum ve şahsım adına saygıyla selamlıyorum. Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; her şeyden önce, ülkemizde, çalışanların tasarrufa teşvik edilmesi ve bu tasarrufların değerlendirilmesi amacıyla, 1988 yılında bir kanun çıkarılmış olmasının başlı başına talihsiz bir olay olduğunu belirtmek isterim. Zira, hepimizin de kabul edeceği üzere, tasarruf etme, bireylerin veya kurumların özgür iradeleriyle alacağı bir karardır. Yasayla, bireylerin gelirlerine elkonularak "ben, sizleri tasarrufa özendiriyorum, sizler de şimdi tasarruf etmiş oldunuz" demek, herhalde, en kıvrak zekâlı mizah ustasının bile aklına getiremeyeceği bir kara mizah örneği olmuştur. Bu düzenlemenin, 1960'ların başında uygulanmış bulunan Tasarruf Bonoları serüvenini andıran birçok boyutu vardır. Her şeyden önce, Türkiye Büyük Millet Meclisi, 3417 sayılı Kanunu 1988 yılında kabul etmekle, Anayasamızın 18 inci maddesindeki, hiç kimsenin zorla çalıştırılamayacağını öngören angarya yasağını ihlal etmiştir. Bu fikrimizi, 3417 sayılı Kanunda yer alan bir düzenlemeyle açıklamak isterim. Kanunun 6 ncı maddesinin üçüncü fıkrası aynen şu hükmü taşımaktadır: "En az 6 yıl tasarrufta bulunanlara istedikleri takdirde sadece kesintileri, Bağ-Kur kapsamında olanlar bakımından tasarruf tutarları ödenir." Bu düzenlemenin anlamı, kanun zoruyla tasarruf ettirilenlere, 1994 yılında tasarruflarını geri istedikleri takdirde, kendilerinden 1988 ve onu izleyen 6 yıl boyunca kesilen 1 000'er lira aynen geri ödenecektir. Diğer bir deyişle, bu paraların işletilmesinden doğan nemadan hiçbir pay alamayacaklardır. 1988 yılında çalışanlardan kesilen 1 000'er liranın tüketici ve toptan eşya fiyatlarına uyarlanmış 1994 yılı satınalma gücü sırasıyla 22 bin veya 25 bin liradır. Kişi, kendi özgür iradesiyle 1988 yılında 1 000 lira tasarruf etmiş ve enflasyon düzeyinde getiri getiren alanlarda parasını değerlendirmiş olsaydı, tasarrufu, belirtilen düzeylerde, yani 22 bin veya 25 bin liraya ulaşmış olacaktı. Oysa, kanunun 6 ncı maddesi, altı yıl sonra, bu tasarrufu yapanlara 1 000'er liralarını geri vermek yolunu tercih etmiştir. Bu, kanun zoruyla tasarruf ettirilen kişiden, tüketici ve toptan eşya fiyatları endeksi bazında yüzde 96 vergi almaktır ve bu vergi, bir vergi kanunu çıkarılmadan alınmıştır. Diğer bir deyişle, çalışanın parasının neredeyse tamamına el konulmuştur. Çalışanlardan 1988 yılında yüzde 2 oranında kesinti yapıldığı göz önüne alınırsa, altı yıl sonra parasını geri almak isteyenler, gerçekte, 1988 yılında bir haftayı, yani 365 günün yüzde 2'sini ücret almaksızın çalışmış olmaktadırlar. İşte, bu bir angaryadır. Benzeri bir uygulama, esefle belirtmek isterim ki, Meclisimize sunulmuş bulunan, bu kanunu yürürlükten kaldıracak yasa taslağında da vardır. Bu öneriye göre, eğer, çalışanlar, mevcut sistemden ayrılmak isterlerse, maddelerin içerisine yerleştirilen bir fıkrayla, kendilerine, kendi biriktirdikleri paranın iadesi öngörülmektedir. Aradan bunca yıl geçmiş, hâlâ daha, aynı zihniyeti muhafaza ediyoruz. 3417 sayılı Kanunun, adalet duygusundan uzak boyutunu bu şekilde belirledikten sonra, şimdi de, tasarruf hesaplarında biriken fonların değerlendiriliş boyutu üzerinde durabiliriz. Bu konudaki uygulamalara ilişkin örnekleri anımsatmadan önce, kanun zoruyla yaptırılan tasarrufların nasıl değerlendirileceğine ilişkin kanundaki düzenlemeyi hatırlamakta fayda vardır. 3417 sayılı Kanunun 1 inci maddesi, tasarrufların en iyi şekilde nemalandırılmasını amaçlamıştır. 5 inci maddesinde ise "Yüksek Planlama Kurulunca belirlenecek esaslar dahilinde, gayrimenkul alım satımına yönelik yatırımlar hariç olmak üzere, her türlü menkul kıymetlere ve verimi yüksek yatırımlara yatırmak suretiyle nemalandırılır "denilmektedir. Bu maddelere göre, çalışanlara, kanun zoruyla yaptırılan tasarruflar, verimi yüksek yatırımlara yatırılacaktır ve bunun esaslarını Yüksek Planlama Kurulu belirleyecektir. Şimdi, bu bilgilerin ışığında, Yüksek Planlama Kurulunun, bu tasarrufların değerlendirilmesi için aldığı kararlardan bazılarına kısaca göz atalım. Yüksek Planlama Kurulu, 15 Aralık 1989 tarih, 89/T-132 sayılı kararıyla, Tüpraş'ın sermaye artırımına katılmaları için, Toplu Konut ve Kamu Ortaklığı İdaresi ile Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığına, çalışanların tasarruf hesabında biriken paradan, o zamanın parasıyla 700 milyar liralık bölümü, yıllık yüzde 30 faizle ve 10 yıllık tahvile yatırmaları kararını vermiştir. 1989 yılından bu yana, en düşük enflasyon oranının, toptan eşya fiyat endeksi bazında yüzde 52,3 ve tüketici fiyat endeksi bazında yüzde 60 olduğu göz önüne alınırsa, yüzde 30 oranı faizle çalışan tasarrufların 10 yıllık tahvile bağlanması, açıkça, bu tasarrufların, enflasyon vergisine konu edilerek, eritilmesi kararıdır; kanuna aykırı olduğu gibi, çalışanların çıkarlarına da aykırıdır. 3417 sayılı Kanunun çıkmasını izleyen dönemdeki Yüksek Planlama Kurulu kararları, tek tek incelendiğinde, çalışanların tasarruf hesabından, düşük faizli kaynakların, Toplu Konut /Kamu Ortaklığı Fonuna bolca aktarıldığı ve anılan fondan da, düşük faizli kredi olarak, birçok kamu ve özel kuruluşa kullandırıldığını saptamak mümkün olacaktır. 1989-1993 döneminde, çalışanların tasarruflarından, Türkiye Elektrik Kurumu tahvillerine yatırılan tutarlara, başlangıçta yüzde 35 faiz yürütülmüşken, daha sonraki yıllarda, bu faiz yüzde 30'a indirilmiştir. Özelleştirme kapsamına alınarak, iki şirkete bölünen Türkiye Elektrik Kurumuna aktarılmış bulunan çalışanların tasarrufları da, özelleştirmeyle bu şirketleri alacak kişilere açılmış, birer ucuz kredi haline döndürülmüştür. Gelir ortaklığı senetlerine yatırılan tutarlara uygulanan faiz ise, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası reeskont faiz haddidir ki, bu, genelde, yüzde 50'ler düzeyindedir. Bu faiz haddinin de enflasyon oranlarının çok altında olduğu, hepimizin malumudur. Gelir ortaklığının, kaynaklarının kullanıldığı alanlar hatırlanırsa, birçok kuruluşa, enflasyonun altında kaynak aktarılması, yine çalışanların sırtından yapılagelmiştir. 1995 yılında Türkiye Şeker Fabrikaları Anonim Şirketinin tahvillerine yatırılan kaynaklar için de reeskont faiz haddi uygulanmıştır. Yani, 1995 yılına gelmişiz, ısrarla enflasyonun altında bir değerlendirmeyle, çalışandan kesilen fonları değerlendirmeye devam ediyor hükümetler. Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; merak ediyorum, acaba, Yüksek Planlama Kurulunun gelmiş geçmiş üyelerinden hiçbirisi, kendi gönüllü tasarruflarının bir tek lirasını, benzeri faiz oranlarıyla, bir gün için dahi olsun değerlendirmişler midir; hiç sanmıyorum. Sayın Başkan, değerli üyeler; sizlerle, 2 Mayıs 1994 tarihinde Milliyet Gazetesinde yayımlanan ve bugüne kadar -benim bildiğim kadarıyla- yalanlanmayan bir haberi paylaşmak isterim. "1993 yılı sonunda 66,8 trilyon Türk Lirasına ulaşan zorunlu tasarruf hesabında biriken fonlardan 38,1 trilyonluk kısmı dövize endeksli gelir ortaklığı senedine yatırılmıştır. 1994 yılının ilk dört ayında döviz fiyatlarının süratle artması sonucu, dövize endeksli bu tasarrufların değeri 88 trilyon lirayı aştı. Yüksek Planlama Kurulu, nisan sonunda aldığı bir kararla, dövize endeksli gelir ortaklığına yatırılmış bu paraları, 31 Aralık 1993 tarihli kurdan Türk Lirasına çevirdi ve bu kararın altına da 11 Şubat tarihi atıldı." Bu, gazetenin haberi; sizlerle paylaştım. Bu gazete haberi, benim izleyebildiğim kadarıyla bugüne değin yalanlanmadı. Bu operasyon sonucunda, zorunlu tasarruf hesabının nema gelirlerine 50 trilyon liralık bir darbe vurulmuş oldu. Böyle bir uygulama gerçekten yer aldıysa -tekrar altını çiziyorum, gerçekten yer aldıysa- bu gazete haberi doğruysa, hukukun ayaklar altına alınmasıdır. Zira, doğmuş bir hak, sahiplerinin elinden, hukuka aykırı bir biçimde, geçmişe yönelik olarak geri alınmıştır. Sizlerle paylaşmış olduğum bu birkaç örneğin de açıkça sergilediği üzere, 3417 sayılı Kanunun, gerek lafzına gerek ruhuna aykırı uygulamalar yapıla gelmiştir. Bu nedenle, 1988 yılından bu yana, 3417 sayılı Kanunun kapsamına giren Yüksek Planlama Kurulu kararlarının incelenmesi uygun olacaktır. Bu kararlar incelendiğinde, akıl almaz birçok kullanım biçimleriyle karşılaşacağımızı tahmin ediyorum. İşin ilginç diğer bir yanı da, halkın zorunlu tasarruflarını değerlendirme konusunda, Yüksek Planlama Kurulunun aldığı kararlardan hiçbirinin yayımlanmamış olmasıdır. Kamu yönetiminde şeffaflığı savunanlar ve bu görüşle iktidara gelenler, bırakınız diğer alanlarda şeffaflık sözünü tutmak, bizzat halkın cebinden zorla aldıkları tasarrufları bile, nasıl değerlendirdiklerini halktan gizleme yoluna gitmişlerdir. Bu bilgilerin kamuoyuna mal oluşları, ancak, basının, el altından elde ettiği bilgiler sayesinde gerçekleşmiştir. Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizin bildiği üzere, bu zorunlu tasarrufların görüşülmesi, birkaç aydır, devamlı ertelenegelmektedir. Bu erteleme çalışmalarında, değerli meslektaşım Sayın Aykon Doğan'ın da önemli bir katkısı olmuştur. Kendisi, bu önergenin görüşülmesinin ertelenmesini sağladığından maada, aynı zamanda, bu araştırmanın açılmaması için de gayret göstermiştir; kendi boyutundan haklı olabilir; ancak, kendisinin, bana, bu araştırmanın açılmaması konusunda telkin ettiği bir fikri sizlerle paylaşmak isterim. Grubum adına bu konuşmayı benim yapacağımı öğrendiği vakit, bana "eski bir hazineci olarak, sen, nasıl bir araştırma açıp, Hazinenin kayıtlarının Refah Partisi tarafından incelenmesini düşünebilirsin" dedi. Ben de dedim ki: " Refah Partisi veya bir başkasının, Hazinenin kayıtlarına girmesine gerek yok. Sadece ve sadece Yüksek Planlama Kurulunun kararlarına bakılmış olması, burada yapılan hataların tespit edilmesine yeterlidir. Şimdi, tabiatıyla, dün, Doğru Yol Partisiyle Refah Partisinin kurduğu Hükümet güvenoyu almıştır. Dolayısıyla, Hazinenin kayıtları da, diğer kayıtlar da Refah Partisinin elindedir; sakınılan göze çöp batmıştır. Şimdi, ben, şu noktada, şunu merak ediyorum: Refah Partisi bu önergenin sahibidir; şimdi iktidardadırlar; Meclis denetimine, araştırma ve soruşturma önergelerini samimî olarak verip vermediklerinin ilk imtihanını yaşıyorlar; İktidarlarının birinci günü. Eğer bu önergeyi, samimi olarak, araştırılması için verdilerse, bugün, bu önergeye sahip çıkmalarının zamanıdır; yok, bir siyasî strateji olarak verdilerse, onu da, bugün, burada teşhir edecekler. (DSP,CHP ve ANAP sıralarından alkışlar) Onun için, gerek ben gerekse Türk Milleti Refah Partisinin bu ve bunu izleyen önergeler konusunda alacağı tavrı merak ve ibretle seyrediyor olacağız. Türkiye Büyük Millet Meclisinin, bu haksız uygulamalara son vermek için, Çalışanların Tasarrufa Teşvik Edilmesi ve Bu Tasarrufların Değerlendirilmesine Dair Kanunu yürürlükten kaldıracak ve tasarruf hesaplarında toplanmış bulunan 440 trilyon lirayı, hak sahiplerine, enflasyonla aşındırılmayacak bir yöntemle, en kısa sürede ödenmesini sağlayacak bir yasal düzenleme yapması zorunluluğu artık kaçınılmaz hale gelmiştir. Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Demokratik Sol Parti Grubu, bu yönde yapılacak düzenlemelere ışık tutması ve ayrıca, 3417 sayılı Kanunun uygulanmasındaki aksaklıkların belirlenmesi için önergeyle talep edilen Meclis araştırmasının açılmasını uygun bulmaktadır. Şahsım ve grubum adına hepinize saygılar sunarım. (DYP, CHP ve ANAP sıralarından alkışlar) BAŞKAN – Teşekkür ediyorum Sayın Uluğbay. Gruplar adına dördüncü konuşma, Refah Partisi Grubu adına, Sayın Ertan Yülek. (RP sıralarından alkışlar) Buyurun efendim. Sayın Yülek, süreniz 20 dakikadır. RP GRUBU ADINA İ. ERTAN YÜLEK (Adana) – Sayın Başkan, değerli arkadaşlarım; kamuoyunda zorunlu tasarruf olarak bilinen, Çalışanların Tasarrufa Teşvik Edilmesi ve Bu Tasarrufların Değerlendirilmesine Dair Kanunun uygulamasıyla ilgili olarak, daha evvel, Refah Partili arkadaşlarımızın vermiş olduğu bir araştırma önergesiyle alakalı olarak söz almış bulunuyorum; bu vesileyle, hepinizi saygıyla selamlıyorum ve yeni kurulan Hükümete de saygılar sunuyorum. Sayın Başkan, değerli arkadaşlarım, benden evvel, grupları adına konuşan arkadaşlarımın hemen hemen tamamı, bu meselenin teknik yönlerini oldukça detaylı olarak bildirdiler. Kanunun çıkışı, çıkışından bugüne kadar uygulamaları, bunlarla ilgili paraların nasıl toplandığı, gecikme zamlarının nasıl ödeneceği hakkında çok çeşitli ve detaylı bilgiler verdiler. Müsaade ederseniz, ben, aynı meseleye, aynı konulara, aynı detayda girmeyeceğim. Arkadaşlarımın söylemiş olduklarını toplayarak, neticeye gitmek istiyorum; buna rağmen, çok kısa bir hatırlatma yapmakta da fayda görüyorum. Bilindiği gibi, bu Kanun, 1988 yılının başında, ilk defa gündeme gelmiş ve 1 Nisan 1988 tarifinden itibaren de yürürlüğe konulmuştur. Kanunun amacı, kısaca, çalışanların aylık ve ücretlerinden tasarruf kesintisi yapılmasını, tasarruflara devlet veya ilgili işverenlerin katkıda bulunmasını, bağımsız çalışanların gelirlerinin bir kısmının tasarrufa ayrılmasını temin etmek ve bu tasarrufların en iyi şekilde nemalandırılmasını sağlamak suretiyle, çalışanları, tasarruf yapmaya teşvik etmek şeklinde bağlanmıştır. Niye bu kanun çıkarıldı ve niye, bugünkü çok söylenen hale geldi: Muhterem arkadaşlar, bildiğiniz gibi, zorunlu tasarruf olmaz; zorla, bir kimseye tasarruf yaptırmanız mümkün değildir. O günün şartlarında, şimdi rahmetlik olan bir arkadaşımız Sayın Adnan Kahveci'den çıktı bu fikir ve bu fikir neticesinde, böyle bir uygulama yapılırsa ve bu paralar toplanarak iyi nemalandırılırsa, emekli olanlara -veya daha evvel arkadaşlarımızın belirttiği gibi, altı yıl çalışanların nemalarını ve onbeş yıl çalışanların da, nemalarını ve anaparalarını almaları suretiyle- zorunlu tasarruf yoluyla bir gelir sağlanacağı ifade edilmişti. Hakikaten, ilk bakıldığında, ilk düşünüldüğünde, bu, fevkalade iyi, cazip gibi görünmektedir; ama, biraz daha teferruatlı olarak işin içine girdiğimizde, hele -biraz sonra söyleceğim- uygulamadaki bazı sıkıntılar da gündeme geldiğinde, bu meselenin, çalışanların lehine olmadığını göreceğiz. Devlete bunun faydası olmuştur; bunu, hemen söyleyeyim; çünkü, bu, devlete, bir nevi kaynak olarak ortaya çıkmış ve devlet, bu kaynaktan istifade etmiştir. Ancak, çalışanlar bundan ne kadar faydalanmıştır dediğimiz zaman, bu mesenin üzerinde durmak lazım. Yine, özet olarak, satırbaşlarıyla geçeceğim. Bugün, 9 milyon kişi, zorunlu tasarruf kapsamında bulunuyor. 350 bin özel kuruluş ve kamu kuruluşu kanun kapsamındadır. Halen, ücretlilerden yüzde 2, işverenlerden yüzde 3 kesinti yapılmaktadır ve bu kesinti, 9'dan fazla elemanın çalıştığı işyerlerinden ve bu yerlerde çalışan işçilerden yapılmaktadır. 1 Nisan 1988'den bu yana, anapara ve nema olarak toplanan paraları size arz ediyorum -bütün özet, arkadaşlar verdiler, ben tekrar vermek istemiyorum- 150 trilyon lira, 1988 Nisan ayından bugüne kadar anapara ve 180 trilyon lira da -ben son olarak bu rakamları veriyorum- bunların nemaları. Dolayısıyla, bugün, takriben 340 trilyon lira, bu fonda para toplanmıştır ve bu parayı da, hemen, kanunun, yine, amaç kısmına baktığımızda "tasarrufların en iyi şekilde nemalandırılması" tabiri var. Peki, bu, en iyi şekilde nemalandırılmıştır diye baktığımızda, çıkardığımız rakamlara göre, 1988'den bu zamana kadar bir endeks yaptığımızda -1988'de 100 dersek bu nemalara- bugüne kadar, kümülatif toplam, 1 133 gibi görünüyor; yani, 10 misli artmış gibi görünüyor. Buna karşılık, enflasyonu benzer şekilde endekslediğimizde, yani, aynı tarihte, 1988'de 100 aldığımızda, bugüne kadar 9 067 olmuş enflasyon; kümülatiften bahsediyorum; neticeyi veriyorum, ara yılları vermiyorum. Görülüyor ki, toplanan bu paralar, işçilerden ve işverenlerden alınan bu paralar, gerçekten, enflasyon oranında dahi nemalandırılmamıştır. Demek ki, bu kanunun amacında belirtilen "en iyi şekilde nemalandırma" meselesi... Maalesef, nemalandırılmadığını burada görüyoruz; rakamlar bunu ifade ediyor. Demek ki, kanunun amacından sapmalar var veyahut da, amaçtan sapma demiyorum da, kanunun öngördüğü şekilde geliştirilememiş ve değerlendirilememiş. Yine, ikinci bir amaç da, gelirlerinin bir kısmını tasarrufa ayırmak suretiyle, onlara iyi bir gelir temin etmek. Ben, pratiğin içinden geliyorum muhterem arkadaşlar, bunu biliyorum. Şu gibi hadiseler oldu işin içinde, bakınız: Her işveren, maalesef, bu paraların, anaparasını yatırmadı ve yatıramadı. İşçi, şu veya bu şekilde çalışan, şu veya bu şekilde işinden ya ayrılmış ya ayırılmış veya başka bir şekilde işiyle irtibatı kesildiğinde normal olarak beklediğimiz hadise nedir; gidip anaparasını ve nemasını alması lazımdı; belli süreler geçmiş olmasına rağmen. Bir bakıldı ki -biz, pratikte bunu yaşadık- işveren anaparayı yatırmamış; anaparayı yatırmadığı için, işçinin veya çalışanın istediği parayı oradan almak mümkün değildir. Dolayısıyla, çalışanlar yönünden de bu kanun gayesine ulaşmamıştır. Demek ki, iki taraflı; bir tarafta işverenlerin veyahut da çalıştıranların menfaatına olması icap eden husus, tabiî oradan olmamış, öbür taraftan da, işçi için de bu iş olmamış; ama, kime gitmiş bu; devlet, bunu bir kaynak olarak kullanmıştır; ama, devlet kaynak olarak kullanırken -bir de ona bakalım- adil davranmış mıdır? Şimdi, bakınız, devlet, tahvil çıkarıyor; yüzde 140 faizle, yüzde 130 faizle; vergisiz yüzde 260 yapar; vergili olursa, bu iş. Peki, yüzde 130 gibi -bugünkü rakamları söylüyorum; bu yüksek olmuştur, alçak olmuştur, hiçbir zaman herhalde yüzde 100'ün altında olmamıştır... Öyle zannediyorum; ama öbür taraftan bakıyorsunuz, burada muhtelif arkadaşlar rakamlar verdi; ben tekrar ona girmek istemiyorum- yüzde 63 gibi, yüzde 70 gibi bir nemalandırmada, görülüyor ki, devletin rantiye sınıfına vermiş olduğu, yani faiz alarak vermiş olduğu, başkasının anaparalarına, kendi çalışanlarından topladıkları parayı esirgemiştir; nemayı esirgemiştir. Dolayısıyla, devletin de burada adil hareket etmediği ortadadır; yani, gideceksiniz, dışarıdan parası olan birisi devlet tahvili aldığı zaman ona yüzde 100'ün üzerinde bir getiri vereceksiniz; ama, devlet, zorunlu olarak topladığı, insanların paralarını alacak ve bunu, onun altında değerlendirecek... Bu da adil bir hadise değildir; öyle zannediyorum. Dolayısıyla, bizim arkadaşlarımız, Refah Partisinden 38 arkadaşımız, bütün bu meselelerin incelenmesi ve hakikaten bu kanunun öngördüğü, amacında belirtildiği gayelere ulaşılmış mı, ulaşılmamış mı; devlet tarafından neler kazanılmış, çalışanlar tarafından ne kazanılmış veya ne kaybedilmiş ve bunun yanında, bunu kulananlar, hakikaten bir sorumluluk içerisinde hareket etmişler mi, etmemişler midir; bütün bu hususların incelenmesinde fayda gördüğü için, böyle bir önergeyi vermişlerdir. Tabiî, Refah Partisi olarak, şimdi, bizim bir durumumuz var. Arkadaşlarımız, Refah Partisi muhalefette iken bunu vermiştir; çünkü, devletin içine nüfuz edip, bu bilgileri alması mümkün değildi, muhalefetteydi; ama, şimdi, Refah Partisi olarak iktidarda olduğumuz için, bu meseleleri inceleme, tetkik etme, ettirme imkânımız vardır; Meclise de bu bilgiyi verme imkânımız vardır. Ama, buna rağmen, Refah Partisi ilkelerinden taviz veren parti değildir; dün ne söylediyse, bu şeyleri aynı şekilde söylemektedir ve dolayısıyla, bu meselenin de, tekrar Meclis araştırması yapılmasında fayda mülahaza edilmektedir. DSP'li arkadaşımızın söylediği gibi, biz, birçok imtihandan geçeceğiz; ama, hiçbir zaman da haktan, hukuktan ve adaletten ayrılmayacağız. (RP sıralarından alkışlar) Bunu bilesiniz. Bunu kati olarak bilesiniz. REFİK ARAS (İstanbul) – Göreceğiz... İ. ERTAN YÜLEK (Devamla) – Evet, işte, ilk örneği de budur. Biz, istiyoruz ve kendi kararımızdan dönmüyoruz; ama, bakınız, bizim şu anda bir avantajımız var; o nedir; bu bilgileri bizzat tetkik etme, tahkik ettirme, inceleme imkânımız vardı; ama, ben, şimdi, ANAP'ın bu konudaki durumunu merak ediyorum. 15 gün evvel bunu niye tahkik ettirmediler -iktidardayken- ve yine bir tetkik için soruyorum tabiî -polemik de yapmak istemiyorum- üç aylık iktidarları döneminde bu mesele inceletilebilirdi; ama, inceletilmemiştir. Bakınız, biz diyoruz ki, incelettireceğiz bunu. Ben, şimdi, CHP'li arkadaşlara soruyorum: CHP, bu fonun yönetiminde bulunmuştur ve dört yıl yönetiminde bulunmuştur; dört yıl, yönetiminde bunu yapacaklar ve o zamanlar gereğine tevessül etmeyecekler; şimdi, aynı şekilde, gelip, burada başka türlü konuşacaklar. Gönül isterdi ki, icradaki insanlar, muhalefetteki gibi hareket etmesinler. MUSTAFA YILDIZ (Erzincan) – Onu patronlara sor!.. İ. ERTAN YÜLEK (Devamla) – Biraz evvel söylemiş olduğum, iktidarda olan bir kimsenin, muhalefette gibi hareket etmemesi lazımdır. İktidarda, şunu yapacağız, bunu yapacağız demesi, acziyetin ifadesidir; ama, biz, diyoruz ki, şu anda imkânlar elimizdedir, bunları bütün teferruatıyla inceleyebiliriz, incelettirebiliriz ve bu konuda da muhterem Meclise bilgi verebiliriz. Onun için, hani, muhalefet gibi hareket etmememiz lazım; o sebeple bunu söylüyorum; ama, buna rağmen, tabiî, gündeme daha önce alındığı için ve Hükümet de yeni olduğu için, bu konuda, biz, Meclis araştırması yapılmasını istiyoruz. Ancak, bir konuyu daha ifade etmek istiyorum: Hepimiz biliyoruz ki, şu anda, Meclisin gündeminde bu konuyla ilgili bir kanun teklifi bir de kanun tasarısı vardır. Bunlardan, Sayın Necati Çelik'in vermiş olduğu, bu 3417 sayılı Kanunun kaldırılması hakkında kanun teklifi, Plan ve Bütçe Komisyonunda beklemektedir. İkincisi de, geçmiş Hükümet tarafından verilen ve şu anda Sağlık ve Sosyal İşler Komisyonunda bekleyen bir kanun tasarısıdır. Bunda, şunu söylemek istiyorum: İnşallah, bu iktidar, bizim iktidarımız, en kısa zamanda, bu kanunu yürürlükten kaldıracak ve şu ana kadar olan zorunlu, yani, mecburî bir tasarrufun da daha fazla üzerinde durmayacaktır -tekrar teferruatına girmek istemiyorum- çünkü: 1- 8 milyon 460 bin liralık bir asgarî ücretliden, 169 bin lira gibi çok küçük bir paranın alınmasının, aslında bir şey ifade etmeyeceği ortadadır. 2- Zaten, asgarî ücret alan insanların tasarruf edecek halinin olmadığını hepimiz de bilmekteyiz. 3- İşverenin yüzde 3 gibi bir para yatırmasında da -işgücü maliyetini artırdığından- bir fayda görmüyoruz. 4- CHP Grubu Sözcüsü arkadaşımızın belirttiği gibi, siz, 9 kişi çalıştırın; ama, 10 kişinin üzerinde, 11 kişi, 12 kişi çalıştırmayın diyen bir kanundur bu. Dolayısıyla, Türkiye'de işsizliğin hüküm sürdüğü, 11 milyon insanın işsiz bulunduğu bir dönemde istihdamın daha önemli olduğunu kabul ediyoruz ve bu sebeple de böyle bir kanunun -istihdamın önünde engelleyici bir husus olarak gördüğümüzden- kaldırılmasını talep ediyoruz. Bu konuda çalışmalarımız da devam etmektedir. Muhterem Başkan, değerli arkadaşlarım; bütün bunların sonucunda, özet olarak şunu söylemek istiyorum: Vatandaşlarımızın bu konuda tereddütleri vardır; çalışanların tereddütleri vardır, işverenlerin tereddütleri vardır; bu paraların hesabını öğrenmek istemektedirler. Dolayısıyla, fondaki paraların bugün ulaştığı toplu miktarın gerçek olarak bilinebilmesi; halen, fon hesabındaki mevcut hak sahiplerine ödenebilir para miktarının ne kadar olabildiği; 1988 yılından bugüne kadar fonda biriken paraların nasıl kullanıldığı; nemalandırmada hangi kriterlerin esas alındığı, bu kriterlerin yasadaki amaçlarla ne ölçüde bağdaştığı; fon hesaplarındaki paraların diğer yatırım araçlarına göre değerlendirilseydi, bugün ne kadar bir değere ulaşacağı, buna göre, çalışanların ne kadar kayıpları olduğu gibi hususların kamu vicdanında meydana getirmiş olduğu rahatsızlığın giderilmesi bakımından Meclis araştırmasında fayda mülahaza ediyoruz. Bu sebeplerle, arkadaşlarımız da bu konuda müspet oy kullanacaklardır ve Meclis araştırması yapıldığı takdirde, kamu vicdanı da rahatlayacaktır. Meclis araştırmasının, eğer kabul edilirse, birçok tereddütleri gidereceğini ümit ediyorum. Hepinize saygılar, sevgiler sunuyorum. (RP sıralarından alkışlar) BAŞKAN – Teşekkür ederim Sayın Yülek. Gruplar adına son olarak, Doğru Yol Partisi Grubu adına Sayın Aykon Doğan; buyurun efendim. (DYP sıralarından alkışlar) Sayın Doğan, süreniz 20 dakikadır. DYP GRUBU ADINA ABDULLAH AYKON DOĞAN (Isparta) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; önce, konuya esastan girmek istiyorum. Bugün, bütün dünya ülkelerinde işçi vardır, Türkiye'de işçi vardır; bütün dünya ülkelerinde çalışanlar vardır, Türkiye'de çalışanlar vardır. Çalışanların üzerindeki fonlar, bütün vergi yükleri, OECD ülkelerinde, gelişmiş ülkelerde yüzde 16-17 civarındadır, Türkiye'de ise yüzde 32'ye ulaşmıştır. Şimdi, meseleye bu şekilde baktığınız zaman olay değişir. O halde bugün, işçilerin, memurların, bütün çalışanların, fonlar olarak üzerindeki vergi yükü, dünyanın hiçbir ülkesinde olmayan bir noktaya varmıştır. Şimdi, birtakım sosyal demokrat, işçi yanlısı geçinen arkadaşlarımız, ne var ki bu gerçeği, işçi kesiminin, memur kesiminin ve 60 milyon Türk Milletinin gözünden saklamışlardır demeyeceğim; ama, bu meseleyi de açıkça ortaya koymamışlardır. Değerli arkadaşlarım, çalışanların tasarruf olayı şöyle: Kanunla tasarruf oluyorsa bunun adı vergidir; bunun adını doğru koymak lazımdır; bu, ya vergidir veya değildir, vergi değilse bunu kaldırmak lazımdır. Bugün, bu yükü taşıyan da 5,5 milyon insandır. Peki, Türkiye'de çalışan insan sayısı 5,5 milyon mudur?!. 12 milyon çalışan insan var; bu çalışanların yarısını tutuyorsun, yarısını tutmuyorsun. Nerede sizin sosyal demokratlığınız, halkçılığınız, eşitliğiniz, işçiden yanalığınız?!. (DYP sıralarından alkışlar) HİKMET ULUĞBAY (Ankara) – Dört senedir neredeydiniz?.. ABDULLAH AYKON DOĞAN (Devamla) – Bir dakika... Bir dakika.. Bir dakika, bunu koyacağız. METİN BOSTANCIOĞLU (Sinop) – Beş senedir iktidarsınız. ABDULLAH AYKON DOĞAN (Devamla) – Bir dakika... Beş senelik iktidarı da gündeme getireceğim. Şimdi bu kanun çıkmış, bu kanun çıktığı zaman ben muhalefet milletvekiliydim, sonuna kadar karşısında olduk Doğru Yol Partisi olarak. 94 yılında bakan olduğum zaman bunu önüme aldım: Getirin bakalım bu tasarruf onu nereye gidiyor?.. Değerli arkadaşlarım, devleti, devlet adamı gibi yönetmek sadece benim mükellefiyetim değildir; ister muhafazakâr, ister liberal, ister sosyal demokrat olun, devletin dümenine geçtiğiniz zaman, devleti dürüstçe ve devlet adamı gibi yönetme mükellefiyeti hepinizin omuzundadır; bunu, bu duyguyu bürokrat olarak taşıdım, bakan olarak da taşıdım bu duyguyu ve burada açıkladığım düşünceler doğrultusunda, ilk tasarıyı, yani bu yasanın kaldırılmasını ve bu fonun tasfiye edilmesini öngören tasarıyı hazırlatan bakan buradadır; bu bir. (DSP sıralarından "neredeydiniz" sesleri) Bir dakika. Neden bu zorunluğa vardım; buna hiç kimse değinmedi. Değerli arkadaşlarım, burada zorunlu bir kanun koymuşsunuz; 5,5 milyon insanın yarısı memur, yarısı da -büyük bir kısmı- kamu işçisi; neticeye baktığınız zaman, bu fonun yüzde 80'ini devlet, kesesinden ödüyor. Sonra dönüp diyorsunuz ki, buna faizi neden az verdin...Yani, hiç böyle bir mantık, maliyenin ilminde, hele hazinenin ilminde böyle bir mantık söz konusu mudur?.. Devlet tutacak, kendi cebinden parayı koyacak, arkasından "Bir de buna ben faiz vereceğim" diyecek, sen de buraya geleceksin "Niye faiz vermiyor" diye kimi yargılayacaksın... M. CEVDET SELVİ (İstanbul) – Yasada öyle yazmıyor ama, yasaya aç bak. ABDULLAH AYKON DOĞAN (Devamla) – Bir dakika, bir dakika... Bakın, şurada, 1988'den... M. CEVDET SELVİ (İstanbul) – Yasada öyle yazmıyor. ABDULLAH AYKON DOĞAN (Devamla) – Bir dakika efendim, yasayı da anlatacağım size... BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, lütfen sessiz dinleyelim. ABDULLAH AYKON DOĞAN (Devamla) – Yasayı uygulayan bir bakan var burada. Şimdi, arkadaşlarım bakın, bu kanunun uygulanmasında kimler mesul: Bu kanunu bir bakan uygulamıyor, bu Kanunu Yüksek Planlama Kurulu uyguluyor. Yüksek Planlama Kurulunun Başkanı, Başbakan ve onun da pekçok üyesi var. Şu Parlamentoya baktığım zaman, bu Yasanın uygulanmasında tek imzası olmayan parti Refah Partisidir. AHMET PİRİŞTİNA (İzmir) – Bravo[!] ABDULLAH AYKON DOĞAN (Devamla) – Evet... DSP olarak, bugün, pekçok arkadaşımın, eski bakan olarak Yüksek Planlama Kurulunun üyesi olarak isterseniz ismini sayayım: Tahir Köse sizin milletvekiliniz değil midir?.. NECDET TEKİN (Kırklareli) – Değil... ABDULLAH AYKON DOĞAN (Devamla) – Fuat Çay, sizin milletvekiliniz değil midir? METİN BOSTANCIOĞLU (Sinop) – Değil... ABDULLAH AYKON DOĞAN (Devamla) – Karayalçın, değil midir? M. CEVDET SELVİ (İstanbul) – Değil... ABDULLAH AYKON DOĞAN (Devamla) – Bir dakika efendim... Deniz Baykal değil midir? Sayın Özal, Sayın... METİN BOSTANCIOĞLU (Sinop) – Deniz Baykal bizim milletvekilimiz mi?!. Bırak... ABDULLAH AYKON DOĞAN (Devamla) – Rahmetli Turgut Özal ve daha iki gün önce Başbakan olan Mesut Yılmaz, burada, Başbakan değil midir? Burada hepinizin imzası vardır. TUNCAY KARAYTUĞ (Adana) – Demokratik Sol Parti iktidarda olmadı! ABDULLAH AYKON DOĞAN (Devamla) – Dün, hükümet olarak çıkacaksınız, bunları yapacaksınız, bugün geleceksiniz "efendim, biz araştıracağız..." Ee, araştırın; bundan kaçan falan yok. İcraatı yapan sizsiniz; burada kendi kendinizle gelin güvey olup, milletin huzurunda kendinizi millete şikâyet eden yine sizsiniz. (DYP ve RP sıralarından alkışlar) Siyasette... TUNCAY KARAYTUĞ (Adana) – Demokratik Sol Parti icraatta olmadı. ABDULLAH AYKON DOĞAN (Devamla) – Bürokrasiye geliyorum. Değerli arkadaşlarım, bakın, ben burada isim veriyorum isim... Ben, bu meseleyi telefonda Sayın Baykal'la da telefonda görüştüm, Sayın Mümtaz Soysal'la da görüştüm, Sayın Uluğbay'la da görüştüm, DSP'nin grup başkanvekili arkadaşınızla da görüştüm, önergeyi veren Refah Partili Sayın Çelik'le de görüştüm. Dedim ki "gelin, arkadaş, bu 10,5 milyon insana, çalışana hizmet edeceksek, sizin ve bütün grupların uygun göreceği bir tasarıda birleşelim ve bunu kaldıralım." Bunun gayreti içinde oldum. Hikmet Uluğbay'a şunu dedim: "Yahu, sen araştırma önergesi verip, neyi araştıracaksın?" Bakın, burada ne yazıyor; okuyorum: "Hazine Müsteşarlığının falan tarih ve falan sayılı yazılarıyla, şu konuda, Yüksek Planlama Kurulu şöyle bir kararının istihsalini arz ederim" diyor Hazine müsteşarı. "Ee, Sayın Uluğbay, sen, bunları arz eden adamsın; o zaman neyi araştıracaksın" dedim kendisine. Burada araştıracak, bilgi sahibi olacak -bu önergede- bir Refah Partisi Grubu vardır; onu da söyledim. Ama, Kurban Bayramında "Sayın Çelik ve sen gelin, CHP'den de bir arkadaşı alalım, ANAP'tan da alalım arkadaşı, burada, bunu, siyasî polemik konusu yapmayalım, işçinin, memurun sırtındaki bu yükü kaldıralım" dedim; ama, siz, buna yanaşmadınız, işçiye bu yükü taşıtmayı ve polemik konusu yapmayı ve burada da ... HİKMET ULUĞBAY (Ankara) – Yalan söylüyorsun!.. ABDULLAH AYKON DOĞAN (Devamla) – ...seninle ikili bir konuşmayı Meclis kürsüsüne getirecek kadar ahlak zafiyetini de burada ortaya koydunuz. HİKMET ULUĞBAY (Ankara) – Ahlak zafiyeti sana aittir; bana, Meclisin kürsüsünden söyleyemeyeceğin hiçbir şeyi, hiçbir yerde söyleme. BAŞKAN – Sayın Uluğbay, lütfen, konuşma bitsin. ABDULLAH AYKON DOĞAN (Devamla) – Ben, bunu saklamıyorum ki, ben bunu konuştum. Efendim, Aykon Doğan bunu engelliyor falan değil... Biz, Doğru Yol Partisi olarak söylüyoruz, ben de burada söylüyorum, bu araştırılacak, burada bir şey yok. Sadece, binlerce araştırma önergesi var; bu tasarının çıkmasını geciktirir. Gelin diyorum; gayretimiz, bu tasarıyı bir an önce çıkaralım yönündedir. İşte, bütün arkadaşlarla bunu konuştum, ANAP'la da konuştum; çünkü, ilk defa, böyle bir kanun tasarısını hazırlama onurunu taşıyorum, bir an önce çıkması onurunu da bütün gruplarla paylaşmak istedim, amacım budur. MUSTAFA GÜVEN KARAHAN (Balıkesir) – Çalışanların hakkını gasp etmek istiyorsunuz. BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, lütfen, sessiz dinleyelim. ABDULLAH AYKON DOĞAN (Devamla) – Değerli arkadaşlarım, şimdi, bakın, bu şeyin tehlikesi nedir; yıl sonunda, bu fonun tutarı 400 trilyon liraya ulaşıyor değerli arkadaşlarım. MUSTAFA GÜVEN KARAHAN (Balıkesir) – Fazla, fazla... ABDULLAH AYKON DOĞAN (Devamla) – Bir dakika... Gelecek sene 800 trilyon; neredeyse, devletin içborçlarına eşit, bu şekilde bu devam edemez. Şimdi, devlet, nerede değerlendirmiş; 400 trilyon lirayı götürüp bir bankaya yatıramazsınız, falan şekilde gidip, borsada bunu kullanamazsınız, hiçbir yerde kullanamazsınız. Tek yolu vardır; bunu, Hazine nerede kullanmıştır, söyleyeyim: Maaş ödemelerinde kullanmıştır. M. CEVDET SELVİ (İstanbul) – Amaç o değildi. ABDULLAH AYKON DOĞAN (Devamla) – Efendim, anlatıyorum; amacından sapmış kanun ve kanun, burada, sadece, bunlara nema az verir demiyor. 9 uncu maddeyi okuyun, Yüksek Planlama Kurulu diyor ki: "Uygulamayla ilgili diğer tedbirleri de alır." Yani, bu paralar ya batsaydı ne olacaktı? İHSAN ÇABUK (Ordu) – Batırmadınız mı? ABDULLAH AYKON DOĞAN (Devamla) – Hayır. 400 trilyon, 400 trilyon... Değerli arkadaşlarım, bunu dolar olarak değerlendirirseniz başka oluyor, Türk parası olarak değerlendirirseniz başka oluyor. Bakın, dolar olarak yatırırsanız nema ödemiyorsunuz. Yani, bugün bu parayı dolara bağlayın, yıllık neması yüzde 5'tir, bunu Türk parasına bağlayın yıllık neması yüzde 100'dür. (DSP sıralarından "niye dolarla?" sesleri) Bir dakika, anlatıyorum efendim. Siz Türk parası olarak bağladığınız zaman işçinin lehinedir; ama, geliyorsunuz bu kürsüden diyorsunuz ki: "Neden dolardan Türk parasına çevrildi?" Bakın, nemanın hesaplarını hepinize veriyorum. Sonra, şunu da ifade ediyorum: Bu Meclisin bilgi edinme mekanizması sadece araştırma komisyonları değildir. Hazinenin kayıtlarında Sayın Uluğbay'ın yazılı soru önergeleri vardır, Hazine de bunları hep cevaplandırmıştır değerli arkadaşlarım. Bakın, nemalar nerede: 1990'da 133 milyar 204 milyon, 1991'de 1,9 trilyon, 1992'de 3,1 trilyon, 1993'te 8 trilyon, 1994'te ise Türk parasına çevrildiği için, nemayı işçi lehine 5 misli artırmışız, 47 trilyon; sadece mekanizma dolayısıyla. AHMET PİRİŞTİNA (İzmir) – İşçinin parasını kime verdiniz? ABDULLAH AYKON DOĞAN (Devamla) – Değerli arkadaşlarım, bakın, bir de şu var: Bu nema Türk parasına çevrildiği için 1995'te ne oluyor; 103 trilyon. Kanun diyor ki: Bunun üçte birini dağıtacaksın. Peki, 103 trilyonun üçte biri 33 trilyon eder. Eğer bu dolarda kalsaydı 10 trilyon ederdi, dağıtılacak para da 3 trilyon olurdu. Hangisi doğru?! Hangisi işçinin lehine?! Değerli arkadaşlarım, burada şunu ifade ediyorum: Hiçbir partinin -soldan başlıyorum- bugün DSP'de olan arkadaşlarım, bugün CHP'de olan arkadaşlarım, bugün ANAP'ta, bugün Doğru Yolda, hatta bugün Parlamentoda olan ve Yüksek Planlama Kurulu kararlarına başbakan ve bakan olarak imza atan arkadaşlarımızın, ne devleti düşünme ne de işçinin hakkını gasp etme gibi düşünceleri asla olmamıştır. Neden; bürokrasiden bu böyle gelmiştir, Planlamanın süzgecinden geçmiştir, ilk teklifleri Hazine yapmıştır, Başbakan, Yüksek Planlama Kurulunu toplamıştır, neredeyse küçük bir bakanlar kurulunda konu tartışılmış "evet, devlet bu fedakârlığı yapmıştır, bu kadar da faiz fedekârlığını yapabiliyor" demiştir. Şimdi, burada bir iddia var -üzülerek ifade edeyim ki, Sayın Uluğbay yaptı- efendim, bu karar şöyle olmuş da, böyle olmuş da... Elimde, en son çıkarılan bir karar var; 17.6.1996 tarihli ve 40 sayılı. Burada bakın ne diyor: "Hazine Müsteşarlığının 27.3.1996 tarih ve 12302 sayılı yazısı dikkate alınarak..." Yani, işlem mart ayında başlıyor; ama, haziranın 17'sinde çıkıyor. Bunlar normal bürokratik işlemler. Yani, şimdi, buradaki "bunu geç çıkardın, erken çıkardın" iddiası söz konusu olamaz. Devletin Yüksek Planlama Kurulunun bir toplanma takvimi var, Planlama Müsteşarlığının bir incelemesi var. Sonra, bunu da gönderen Hazine. Ne yapmış en son kararda; bunlar da reeskont faizi vermişler... Evet... Burada kimlerin imzası var; okuyorum: Sayın Mesut Yılmaz, Sayın Saracoğlu, Sayın Söylemez, Sayın Törüner, Sayın Kayalar, Sayın Keçeciler, Sayın Erez, Sayın Doğan, Sayın Özfırat, Sayın Taşar, Sayın Saygın. Burada... Benim de imzam var bu gibi şeylerde... Herkes, işçiye, memura bir şey vermek ihtiyacını duymuştur. Şunu soruyorum: Enflasyonun altında memura maaş vermiyor musunuz; veriyorsunuz, işçiye vermiyor musunuz; veriyorsunuz. Memura, çalışanlara en büyük kötülük emisyondur, para basarak maaş ödemektir. NAMİ ÇAĞAN (İstanbul) – Bunu yapmadınız mı?!. ABDULLAH AYKON DOĞAN (Devamla) – Efendim, şunu söylüyorum; bir ülkede enflasyon varsa, bu var demektir; yani, gelin isterseniz 1974'ten başlayalım; enflasyonun olmadığı yıl oldu mu? Şu iktidar, şu Mecliste grubu olan arkadaşlarımdan "bizim partimiz bunu yapmadı" diyen, yani, "sağlıksız parayla memura para ödedik, bir elimizle verdik; ama, iki elimizle geri aldık" demeyecek adam var mıdır?!. Doğru konuşmak lazımdır burada, doğruları korumak lazımdır. A. TURAN BİLGE (Konya) – Yüzde130 olmadı hiç!.. ABDULLAH AYKON DOĞAN (Devamla) – Efendim, şimdi... REFİK ARAS (İstanbul) – Senelere göre değişti... MUSTAFA CUMHUR ERSÜMER (Çanakkale) – Yönetime göre değişti... ABDULLAH AYKON DOĞAN (Devamla) – Efendim, şimdi, bunlar, işin gelişi gereğidir. Şuna inanıyorum: Hepiniz, bütün siyasî partiler ve herkes, işçime, memuruma bir şey verelim diye çırpınmıştır. Bunu ben söylüyorum. Gelin, burada birleşelim değerli arkadaşlarım. Gelin, bırakalım bu araştırma devam etsin; ama, yarından tezi yok -şu Komisyonda alt komisyona havale edilen bu tasarıyı, Doğru Yol Partisi-Anavatan Partisi Koalisyonu sevketmiştir- bu Hükümet bunu kabullensin, geri çekmesin, alt komisyona indirsin, yeniden düzenlesin ve bir an önce bunu çıkarsın; benim amacım budur. Tabiî, benim burada pek çok arkadaşım var. Herkese bu konuda başvurdum. Sayın Uluğbay'a da öyle başvurdum. Eee, Refah Partisi; doğru, dedim; burada bilgi sahibi olmayan bir Refah Partisi vardır. En çok gayret gösterecek, şu Hazinedeki bilgileri alacak olan Refah Partisidir. ŞÜKRÜ SİNA GÜREL (İzmir) – "Öğrenmesinler" demediniz mi? ABDULLAH AYKON DOĞAN (Devamla) – Efendim, bakın şunu söylüyorum: Siz, İçtüzüğü okuyun. Bir milletvekilinin yazılı soru önergeleriyle, sözlü soru önergeleriyle, istediğini öğrenme hakkı yok mudur Anayasa gereği?!. NAMİ ÇAĞAN (İstanbul) – O zaman, araştırmaya hiç gerek yok. ABDULLAH AYKON DOĞAN (Devamla) – Bir dakika... Bir dakika... BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, lütfen, karşılıklı konuşma haline getirmeyelim. Sayın Doğan, siz de konuşmanızı yapın lütfen. ABDULLAH AYKON DOĞAN (Devamla) – Şimdi, değerli arkadaşlarım, hiçbir şey gizli değildir bu memlekette. Sonra, burada yenilmiş içilmiş de yoktur... MUSTAFA GÜVEN KARAHAN (Balıkesir) – Refahlılar sizin gibi düşünmüyor. ABDULLAH AYKON DOĞAN (Devamla) – Paralar toplanmıştır, az faiz verilmişse, yarın gelirsiniz hükümet olursunuz, siz çok verirsiniz. Şimdi, top dönmüş dolaşmış, hesap dönmüş, sap dönmüş... AHMET UYANIK (Çankırı) – Keser, keser... ABDULLAH AYKON DOĞAN (Devamla) – ...keser dönmüş... İRFAN KÖKSALAN (Ankara) – Dönmüş değil; döner, döner... ABDULLAH AYKON DOĞAN (Devamla) – Canım, efendim, dönmüş... Değerli arkadaşım, dönmüş... İRFAN KÖKSALAN (Ankara) – Sap döner, keser döner, bu hesap döner. ABDULLAH AYKON DOĞAN (Devamla) – ...önerge sahibinin önüne gelmiş; yani, önergeyi verenlerin önüne gelmiş. BAŞKAN – Sayın Doğan, lütfen, karşılıklı konuşmadan sözünüzü tamamlarsanız... Vaktimiz çok azalıyor. ABDULLAH AYKON DOĞAN (Devamla) – Şimdi, ben diyorum ki: Önerge sahibi değerli arkadaşlarım, işte, 1988 yılından beri, aşağı yukarı sizin dışınızdaki bütün siyasî partilere mensup yöneticilerin verebildikleri ortada. Eğer bu mümkünse, siz, eskiden verilenlerin üzerine 1 misli verin; biz de varız buna... MUSTAFA GÜVEN KARAHAN (Balıkesir) – Hükümet sizsiniz... REFİK ARAS (İstanbul) – Hükümet sizsiniz, vaktinde verseydiniz. ABDULLAH AYKON DOĞAN (Devamla) – Biz de varız; ama, gelin, bunu, polemik konusu yapmayalım. REFİK ARAS (İstanbul) – Hükümet sizsiniz, verin efendim. ABDULLAH AYKON DOĞAN (Devamla) – Şimdi, benim, buradaki en büyük gayretim, bu görüşmenin açılmasıdır; bugüne kadar tasarının olgunlaşmasında fayda olmuştur... BAŞKAN –Sayın Doğan, son 2 dakikanız... ABDULLAH AYKON DOĞAN (Devamla) – Toparlıyorum Sayın Başkan. ...ve gelinen nokta memnuniyet vericidir. Hazinenin bütün bürokratları adına ben kefilim, evet, Maliyedeki arkadaşlarımın adına ben kefilim. Burada araştırılacak; şuraya yatırılmış buraya yatırılmış... Hepsi de Sayıştay denetiminden geçmiş; Fon ise, Başbakanlık Yüksek Murakabe Heyetinin denetiminden geçmiş, KİT Komisyonundan geçmiş... Şöyle değerlendirilmiş böyle değerlendirilmiş; bu, o günkü siyasî iktidarların takdir hakkıdır; verilen bu kadar verilmiş... Burada -sözlerimin başında söylediğim gibi- hiç kimsenin kimseye bir şey deme hakkı yoktur, hiçbir siyasinin... Şimdi de, Refah Partisi, Hükümetin ortağı olarak, elini taşın altına sokmak durumundadır. Şimdi, o da elini taşın altına sokmuştur. İRFAN KÖKSALAN (Ankara) – Hayırlı olsun, siz soktunuz. ABDULLAH AYKON DOĞAN (Devamla) – Gelin, hep beraber, şu işin üzerindeki şu yüzde 5 yükü kaldıralım. HÜSAMETTİN KORKUTATA (Bingöl) – Taşı kaldıralım. ABDULLAH AYKON DOĞAN (Devamla) – Yüzde 5 yükü... Yüzde 16 olsaydı üzerlerindeki bu yük; bizdeki 12 ... REFİK ARAS (İstanbul) – Yüzde 32 diyecektiniz. ABDULLAH AYKON DOĞAN (Devamla) – ...ve milletin, bir defalık -hemen çıkaralım yarın- şu temmuz maaşlarına bunu da ilave ederek ödeyelim; ama, bir şartla, işçinin, memurun bütün müktesep haklarını koruyalım. Yani, şu 400 trilyonluk -350 trilyonu aşan- bu paradaki hak sahiplerinin hakkını koruyalım; bunda hep beraberiz. MUSTAFA GÜVEN KARAHAN (Balıkesir) – Göreceğiz, göreceğiz... ABDULLAH AYKON DOĞAN (Devamla) – Efendim, yalnız, burada, şu görevi yapmak istiyorum...(DSP sıralarından "Gasp eden sizsiniz" sesleri) (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı) BAŞKAN – Sayın Doğan, sözünüzü toparlamanız için size 1 dakika eksüre veriyorum; süreyi yeniden uzatmayacağım. ABDULLAH AYKON DOĞAN (Devamla) – Toparlıyorum Sayın Başkan. Hayır, burada, ne gasp vardır ne bir olay vardır. Burada, 400 trilyona varan bir meblağın daha büyümesine müsaade edilemez. Bunun büyümesine müsaade ederseniz, Türkiye'de, yarın, yeni bir tasarruf bonosu olayı yaşarsınız, bunun sorumlusu da, bugün Meclisin gündemine gelmiş olan tasarıyı, burada, birtakım araştırma maraştırma polemikleriyle geciktirenlerdir. AHMET PİRİŞTİNA (İzmir) – Sizden bekliyoruz... ABDULLAH AYKON DOĞAN (Devamla) – Bunu böylece ortaya koydum. Zannederim ki, iki yıl bu konuyu yakından izleyen bir bakan olarak da, gayet açık ve tarafsız bir üslupla, bildiklerimi, görevlerimi ve partimin üzerine düşeni, önce Yüce Meclise sonra da kamuoyuna açıklamış ve doğru açıklamış oldum. Hepinize teşekkür ederim, saygılar sunarım. (DYP sıralarından alkışlar) REFİK ARAS (İstanbul) – Kararınız ne? ABDULLAH AYKON DOĞAN (Devamla) – Kararımız, açılmasını destekliyoruz. BAŞKAN – Teşekkür ederim Sayın Doğan. VI. – SATAŞMALARA İLİŞKİN KONUŞMALAR 1. – Ankara Milletvekili Hikmet Uluğbay’ın, Isparta Milletvekili Abdullah Aykon Doğan’ın şahsına sataşması nedeniyle konuşması BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, şimdi, önerge sahipleri adına, Sayın Çelik'in gösterdiği sayın arkadaşıma söz vereceğim; ancak, daha önce, Sayın Hikmet Uluğbay, şahsına sataşıldığı için söz istiyor. ABDULLAH AYKON DOĞAN (Isparta) – Ne sataşma var? BAŞKAN – Açıklayayım efendim gerekçesini; ben de uygun bulduğumu ifade edeceğim: Bir Sayın Bakanın, Bakanlığıyla ilgili bir konu üzerinde, Türkiye Büyük Millet Meclisinde temsil edilen bir partinin sayın sözcüsüyle yaptığı konuşmayı özel muhabbet gibi algılayıp, açıklanmasını ahlakî faziletsizlik olarak nitelemesi, herhalde, İçtüzüğümüzün 69 uncu maddesinde yazılı hükümlere bütün unsurlarıyla uymaktadır. Buyurun Sayın Uluğbay. (DSP sıralarından alkışlar) ABDULLAH AYKON DOĞAN (Isparta) – Sayın Başkan... BAŞKAN – Lütfen itiraz etmeyin. ABDULLAH AYKON DOĞAN (Isparta) – Tamam Sayın Başkan, dinleyelim bakalım. Kuliste konuştuğumuzu da getirin buraya... İRFETTİN AKAR (Muğla) – Şeffaf Türkiye... HİKMET ULUĞBAY (Ankara) – Teşekkürler Sayın Başkan. Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; tekrar huzurunuza gelmek mecburiyetinde kalışım nedeniyle sizlerden özür diliyorum. Bu Yüce Mecliste, hepimizin, konuşurken birbimizi eleştirmek, birbirimize ilişkin görüşleri paylaşmadığımız takdirde onları lisanı münasiple dile getirmek görevimizdir, vazifemizdir. Bundan, millete fayda ve yararlar oluşur; ancak, o üslubu, kişilik haklarını zedeler niteliğe getirdiğimiz vakit, maalesef, istemediğimiz halde tekrar tekrar birbirimizin karşısına çıkarız. Her şeyden evvel bir hususun altını çizmek isterim. Sayın Aykon Doğan'ın "Demokratik Sol Partinin, çalışanların zorunlu tasarruflarına ilişkin uygulamalarda hiçbir siyasî ve uygulama rolü olmamıştır" tarzında ifadeleri olmuştur. Bir defa, bu gerçeği, zabıtlara geçirmekte ve kamuoyunun bilgisine sunmakta sayısız faydalar var. AHMET UYANIK (Çankırı) – Öyle bahsettiler; şahıslar diye bahsettiler. BAŞKAN – Lütfen, açıklamayı dinler miyiz efendim. HİKMET ULUĞBAY (Devamla) – Şahıslar, kendi yaptıkları ve attıkları imzanın sahipleridirler ve elbette ki, attıkları imzaların da sorumluluğunun bilinci içendedirler. Üzerinde durmak istediğim ikinci husus, benim, Hazineden herhangi bir şekilde yazılı bilgi talebim olmamıştır; olsa da, Hazine, zaten, bir milletvekili sıfatıyla bana o bilgileri vermek zorunluluğunda. Diğer taraftan, Sayın Aykon Doğan, haklı olarak, geçmişte, bir bürokrat olmam nedeniyle bu uygulamalarda görev almış olabileceğimi ima ettiler. Maalesef, bu kanunun 1988'de uygulamaya girdiği dönemde aktif bir bükrokrat değildim; olsaydım, o toplantılara katılır açıkça fikrimi söyler ve ondan doğan birtakım sorumluluklar varsa bugün karşınıza gelir, onun hesabını verirdim. Bürokrasi, o anlayışta yapılması gereken bir husus. Esas üzerinde durmak istediğim diğer bir konu; Sayın Aykon Doğan'la yaptığımız görüşme, ki, biraz evvel kendisi de çeşitli kişilerle de aynı mealde görüşmeler yaptıklarını ifade ettiler ve ben, bu görüşmeyi yapışlarını, bir eleştiri olarak değil, haklı olarak bir konudaki kulis faaliyeti anlamında ifade ettim. O noktada altını çizdiğim husus şu idi: Hazinenin kayıtlarını incelemesine zemin hazırlamakla biz bu araştırmanın açılmasını ileri sürdüğümüzü de ifade etmiştim. (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı) BAŞKAN – Sayın Uluğbay, 1 dakika içerisinde lütfen toparlayın. HİKMET ULUĞBAY (Devamla) – Şimdi, bana göre ahlakî zafiyet; sizin bir konuda samimî fikriniz, bir siyasî ekolün belirli yere girmesi inancına sahip değilseniz, o inancı sonuna kadar savunmaktır; yoksa, karşı olduğunuz inanç için gelip burada güvenoyu vermek değildir. Saygılar sunuyorum.(DSP sıralarından alkışlar) BAŞKAN – Teşekkür ediyorum Sayın Uluğbay. V. – GENSORU, GENEL GÖRÜŞME, MECLİS SORUŞTURMASI VE MECLİS ARAŞTIRMASI (Devam) A) ÖNGÖRÜŞMELER (Devam) 1. – Kocaeli Milletvekili Necati Çelik ve 38 arkadaşının, zorunlu tasarruf kesintilerinin değerlendirilmesi konusunda Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/17) (Devam) BAŞKAN – Şimdi, önerge sahipleri adına, Sayın Cafer Güneş; buyurun. Sayın Güneş, süreniz 10 dakikadır. CAFER GÜNEŞ (Kırşehir) – Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; hepinizi, önerge sahipleri ve şahsım adına saygıyla selamlıyorum. 54 üncü Hükümetin, vatanımıza ve milletimize hayırlı olmasını Yüce Allah'tan temenni ediyorum. 3417 sayılı Çalışanların Tasarrufa Teşvik Edilmesi ve Bu Tasarrufların Değerlendirilmesine Dair Kanunun olumlu ve olumsuz yönlerinin Yüce Meclisimizce araştırılarak, milyonlarca insanımızın mağduriyetini gündeme getirmek istiyoruz. Bu vesileyle, önerge sahipleri adına huzurlarınızda bulunuyorum. Sayın milletvekilleri, bildiğiniz gibi, bu yasa, 1988 tarihi itibariyle yürürlüğe girdi. Büyük umutlarla çalışanlara takdim edilen bu yasayla, yeni yatırımlara yönelinecek, çalışanların refah ve gelir düzeylerinin artırılması sağlanacaktı. Her zamanki gibi, parlak ve umut dolu sözler... Uygulamanın başlangıcından bugüne kadar 340 trilyon liranın üzerinde bir meblağın biriktiği, yetkili mercilerce ifade edilmektedir. İlgili yasada, birikimlerin açılan hesaplarda tutularak nemalandırılması gerektiği belirtiliyor olmasına rağmen, idarece, ödeme zamanlarında para olmadığı gibi yasal dayanaktan yoksun bir mazeret ileri sürülerek ödemelerin yapılmaması, kamuoyunda, fon kaynakları değişik amaçlarla kullanılıyor gibi birkısım şüpheleri akla getirmektedir. Aynı zamanda, konuyla ilgili yasalardan kaynaklanan eksiklerden dolayı, biriken bu paralar, çeşitli demokratik denetim mekanizmalarının da dışında tutulmuştur. Dolayısıyla, denetimden uzak olan bu miktarın nerede, nasıl ve ne şekilde kullanıldığı tam olarak bilinmemektedir. Çalışanlar "bizim tasarruflarımız ne oldu acaba" diye, sesli ve sessiz şekilde düşünmektedirler; fırsat buldukça da bizlere müracaat etmektedirler. Bununla birlikte, halk arasında "zorunlu tasarruf" diye adlandırılan bu tasarrufun nemalandırıldığı ve uygulamadan iki yıl sonra ödenen nemaların hangi ölçülere göre nemalandırıldığı araştırılmaya, incelenmeye ve kamuoyuna bilgi vermeye değer bir konudur. 1994 yılındaki bir uygulamanın enteresan oluşunu takdirlerinize arz etmek istiyorum: 1994 yılında, bu fonun 38 trilyon liralık kısmıyla, yılbaşında, dolara endeksli senet alınıyor; ancak, kur artışı çok hızlı gidiyor ve para 88 trilyon liraya çıkıyor. Bakılıyor ki, pabuç pahalı, dolara endeksli senetler, yılbaşı kurundan Türk Lirasına çevriliyor; böylece, 50 trilyonluk bir kayıp, çalışanların hanesine yazılıyor. O günleri hatırlayın; bu ve benzeri sözler, çok yazıldı ve çok konuşuldu. Yine, basınımızın gündeme getirdiği bir konu ise, bu fonda biriken paraların, yasa gereğince, verimi yüksek yatırımlara yatırılması gerekirken, tahvil ve bono nemalarının yüzde 100'den aşağıya düşmediği dönemlerde bu tasarrufa yüzde 50'lik nema uygulaması, çalışanların aleyhine olduğu gibi izahı da oldukça güç görülmektedir. Çalışanları tasarrufa teşvik etmek için yürürlüğe konulan kanun hükümleri, uygulandığı dönem içinde amacına ulaşmamıştır. Özellikle birkısım yerel yönetimlerde ve ekonomik çıkmaz içindeki KİT'lerde belirtilen kesintilerin yapılmamış olması nedeniyle olay yargıya da intikal etmiş, mağduriyetler söz konusu olmuştur. Zaman içinde, nispeten zorunlu bir uygulama olmaktan çıkmasına yönelik hükümler, çalışanlar aleyhine sonuçlara sebep olmuştur. Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; konuyla ilgili, o günden bugüne basınımızda çok yazılar yazılmış, insanımızın kafasında derin soru işaretleri oluşturulmuştur. Bunların bir kısmını takdirlerinize arz ediyorum: "Devlet zoruyla 340 trilyon birikti" , "zorunlu tasarrufta bir kurnazlık daha" , "zorunlu tasarrufun yarısına el konulmak isteniyor", zamanın bakanı Moğultay kastedilerek "zorunlu tasarruf yüzsüzleri açıklanmıyor" , "zorunlu değil sorunlu tasarruf" , "zorunlu tasarrufa karşı kampanya" , "zorunlu tasarruf nemalarının akıbeti açıklansın" , "trilyonlarca gelir uçtu" , "36 trilyonu devlet iç ediyor" , "zorunlu tasarruf soygunu bitmiyor" , "çalışanların zorunlu tasarrufu işadamlarına peşkeş çekiliyor" , "bu sese kulak verin" , "devlet ayıbı" gibi basınımıza yansıyan bu sözlerin kupürleri gazetelerde mevcuttur, isteyen arkadaşlarımıza da takdim edilebilir. Hepinizin bildiği gibi, devletin vatandaşa karşı görevleri içinde yer alan insan hak ve özgürlüklerinin sağlanması yanında güven verici niteliğine de dikkat edilmesi önemli bir husustur. Sayın milletvekilleri, 340 trilyon gibi bir meblağın, dargelirli, ücretli insanımızı ilgilendiren ve 8 sene gibi uzun bir sürede denetimi ve kullanımı hususunda resmî makam ve yetkililerce doyurucu bilgilerin verilmediğini düşünerek, her şeyin şeffaf olmasını istediğimiz açık yönetim anlayışına paralel olarak konuları aydınlatmamız gerekmektedir. Bu konu, bir siyasî partinin konusu değildir; tüm siyasî partilerimizi, tabanları ve temsilcileri bakımından, ciddî şekilde ilgilendirmektedir. Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; yukarıda söylediğimiz hususları, muhalefetteyken bu şekilde dile getirdik; ancak, şimdi iktidardayız, konuyla ilgili Bakanlık nezdinde de takiplerimiz devam edecektir. Bu ve benzeri sebeplerden dolayı, 3417 sayılı Çalışanların Tasarrufa Teşvik Edilmesine Dair Kanun hükmüne göre, çalışanlar adına biriken para ve nemaların hangi alanlarda değerlendirildiği ve bu kaynakların piyasa şartlarında nemalandırılıp nemalandırılmadığı ve şüpheleri gidermek amacıyla, Anayasanın 98 ve İçtüzüğün 104 üncü maddesi uyarınca, Meclis araştırması açılmasını Yüce Meclisin takdirlerine sunuyoruz. Daha çok imtihanlardan başarıyla çıkacağımız inancımızı bir kez daha yineliyor -Sayın Doğan'ın açıklamalarından da anladığımıza göre- bizi imtihan edenlerin, kendilerinin, imtihanlarını yüzakıyla vermelerini temenni ediyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (RP ve DYP sıralarından alkışlar) BAŞKAN – Teşekkür ediyorum Sayın Güneş. Sayın milletvekilleri, Meclis araştırması önergesinin öngörüşmeleri tamamlanmıştır. Şimdi, Meclis araştırması açılıp açılmaması hususunu oylarınıza sunacağım: Meclis araştırması açılmasını kabul edenler... Kabul etmeyenler... Meclis araştırması açılması kabul edilmiştir. Meclis araştırmasını yapacak komisyonun 9 üyeden kurulmasını oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir. Komisyonun çalışma süresinin, başkan, başkanvekili, sözcü ve kâtip üyenin seçimi tarihinden başlamak üzere, 3 ay olmasını oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir. Komisyonun, gerektiğinde Ankara dışında da çalışabilmesi hususunu oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir. 2. – Konya Milletvekili Mustafa Ünaldı ve 12 arkadaşının, ülke kaynaklarının tespit edilmesi ve değerlendirilmesi konusunda Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/18) BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, gündemimizin 2 nci sırasında yer alan Konya Milletvekili Mustafa Ünaldı ve 12 arkadaşının, ülke kaynaklarının tespit edilmesi ve değerlendirilmesi konusunda Anayasanın 98 inci, İçtüzüğün 104 ve 105 inci maddeleri uyarınca bir Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesinin öngörüşmelerine başlayacağız. Hükümet? Yok. Sayın milletvekilleri, Hükümet temsil edilmemiş olduğundan, önergenin görüşülmesi bir defaya mahsus olarak erteleniyor. Bundan sonra gündemimizdeki konuları görüşmeye devam etmemiz halinde yine Hükümetin temsil edilmeyeceği, dolayısıyla, sadece önergeleri okuyup ertelemekle yetineceğimiz anlaşıldığından, grupların da yüz ifadelerinden aldığım mutabakatlarıyla; sözlü sorular ile kanun tasarı ve tekliflerini görüşmek için, 10 Temmuz 1996 Çarşamba günü saat 15.00'te toplanmak üzere birleşimi kapatıyor, hepinize hayırlı akşamlar diliyorum. Kapanma Saati : 17.26 VII. – SORULAR VE CEVAPLAR A) YAZILI SORULAR VE CEVAPLARI 1. – Bursa Milletvekili Ertuğrul Yalçınbayır’ın, Bursa Orhaneli Termik Santralının faaliyete geçirilip geçirilmeyeceğine ilişkin Başbakandan sorusu ve Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Mehmet Recai Kutan’ın yazılı cevabı (7/721) Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına Aşağıda yazılı sorumun Hükümet tarafından yazılı olarak cevaplandırılmak üzere Başbakana iletilmesini saygılarımla arz ve talep ederim. 24.4.1996 Ertuğrul Yalçınbayır Bursa Soru : Termik Santraller üretilen Kw-h enerji başına çevreye en çok zarar veren işletmelerdir. Bu nedenle “Çevresel Etki Değerlendirilmesi Uygulanacak Faaliyetler Listesi”nin ilk sırasında yer almaktadır. Bursa Orhaneli Termik Santralı davasında Bursa 1 inci İdare Mahkemesi “Orhaneli Termik Santralinin desülfürizasyon tesisleri kurulup çalıştırılıncaya kadar faaliyetinin durdurulması zorunlu bulunmaktadır” kararını vermiş karar tüm derecelerden geçerek kesinleşmiştir. Dava dosyası kapsamı ve kesinleşen karar santralın faaliyeti sonucu çevre sorunlarına kesin olarak yol açacağını ve santralin ancak, desülfürizasyon tesisleri kurulup çalıştırıldıktan sonra çalışabileceğini ortaya koymaktadır. Santralın çalışması anılan Mahkeme Kararından sonra 7 Şubat 1993 günlü Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği hükümlerine tabidir. Mahkeme kararında kurulması istenen Desülfürizasyon-Bacagazı Kükürt Arıtma Tesisi 1990 yılında planlanmış ve 91.D.01.0060 Proje No ile 1991 Yatırım Programına alınmıştır. Planlama ve Yatırım programına alma kararları Santralın Kurulmasının yıllar önce idarece dahi kabul edildiğini ortaya koymaktadır. Kaldı ki, Mahkeme Kararlarının bağlayıcılığına ve onlara uyma zorunluluğuna dair Anayasanın 138/4 hükmü karşısında Santralın “desülfürizasyon tesisi kurulup çalıştırılıncaya kadar” açılması mümkün değildir. Hukukî ve teknik, zaruretler santralın açılmamasını emretmesine rağmen santralın çalıştırılması için çalışmalar yaptığımız hususu yazılı ve görsel basında yer almıştır. Bu durum karşısında aşağıdaki soruları yöneltmek gerekmiştir. 1. Mahkeme kararları sizi bağlamıyor mu? 2. Santralı desülfürizasyon tesisleri kurulup çalıştırılmadan açacak mısınız? 3. Desülfürizasyon tesislerinin faaliyete geçeği tarih olan 1997 Ağustosuna kadar enerji ihtiyacı olmadığı halde santralı açıp Bursa’yı ve ormanları feda etmeyi göze alıyor musunuz? 4. İnşaasına başlanan ve ÇED Yönetmeliğine tabi desülfürizasyon tesisleri için Çevresel Etki Değerlendirme Raporu aldınız mı? T.C. Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanlığı Araştırma, Planlama ve Koordinasyon 8.7.1996 Kurulu Başkanlığı Sayı : B.15.0.APK.0.23.300.880-11355 Konu : Yazılı Soru Önergesi Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına İlgi : Devlet Bakanlığı’nın 7.6.1996 tarih ve B.02.0.012/202539 sayılı yazısı. Bursa Milletvekili Sayın Ertuğrul Yalçınbayır’ın Sayın Başbakan’a tevcih ettiği ve TBMM İçtüzüğünün 99 uncu maddesi gereğince cevaplandırılması istenen, 7/721 esas no.lu yazılı soru önergesi ile ilgili bilgiler hazırlanarak ekte sunulmuştur. Bilgilerinize arz ederim. M. Recai Kutan Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Bursa Milletvekili Ertuğrul Yalçınbayır’ın yazılı soru önergesi ve cevabı (7/721-1532) Termik Santraller Üretilen Kw-h enerji başına çevreye en çok zarar veren işletmelerdir. Bu nedenle “Çevresel Etki Değerlendirmesi Uygulanacak Faaliyetler Listesi”nin ilk sırasında yer almaktadır. Bursa Orhaneli Termik Santralı davasında Bursa 1 inci İdare Mahkemesi “Orhaneli Termik Santralının desülfürizasyon tesisleri kurulup çalıştırılıncaya kadar faaliyetinin durdurulması zorunlu bulunmaktadır” kararını vermiş karar tüm derecelerden geçerek kesinleşmiştir. Dava dosyası kapsamı ve kesinleşen karar santralın faaliyeti sonucu çevre sorunlarına kesin olarak yol açacağını ve santralın ancak desülfürizasyon tesisleri kurulup çalıştırıldıktan sonra çalışabileceğini ortaya koymaktadır. Santralın çalışması anılan mahkeme kararından sonra 7 Şubat 1993 günlü Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği hükümlerine tabidir. Mahkeme kararında kurulması istenen Desülfürizasyon-Bacagazı Kükürt Arıtma Tesis 1990 yılında planlanmış ve 91.D.01.0060 Proje No ile 1991 Yatırım Programına alınmıştır. Planlama ve Yatırım programına alma kararları santralın kurulmasının yıllar önce idarece dahi kabul edildiğini ortaya koymaktadır. Kaldı ki, mahkeme kararlarının bağlayıcılığına ve onlara uyma zorunluluğuna dair Anayasanın 138/4 hükmü karşısında santralın “desülfürizasyon tesisi kurulup çalıştırılıncaya kadar” açılması mümkün değildir. Hukukî ve teknik zaruretler santralın açılmamasını emretmesine rağmen santralın çalıştırılması için çalışmalar yaptığınız hususu yazılı ve görsel basında yer almıştır. Bu durum karşısında aşağıdaki soruları yöneltmek gerekmiştir. Soru 1 : Mahkeme kararları sizi bağlamıyor mu? Cevap : Bilindiği gibi Orhaneli Termik Santralı Haziran 1994 tarihinden itibaren çevre kirliliğine neden olması gerekçesiyle mahkeme kararıyla halen kapalı bulunmaktadır. Soru 2 : Santralı desülfürizasyon tesisleri kuruluş çalıştırılmadan açacak mısınız? Cevap : Adı geçen santralımızın baca gazı arıtma tesisinin yapım sözleşmesi 1.10.1993 tarihinde imzalanmış olup, kredi anlaşmalarının da tamamlanmasından sonra tesisin, inşaatına Temmuz 1995’te başlanılmıştır. Sözkonusu tesisin inşaat ve montaj çalışmaları sürdürülmekte olup, 1997 yılı Eylül ayında bitirilmesi planlanmaktadır. Sanayi tesislerinin yoğun olduğu Marmara Bölgesinde ve bilhassa Bursa civarında yük ve elektrik talepleri artmış bulunmaktadır. Baca gazı tesisinin tamamlanamamış olmasından dolayı kapalı bulunan Orhaneli Termik Santralının 1,3 Milyar kWh enerji üretmesi, bölge için gerekli enerjinin sağlanabilmesi, bölgede gerilim seviyelerinin normal işletme limitleri içinde tutulabilmesi ve önümüzdeki yıllarda olabilecek bölgesel enerji sıkıntısının önlenebilmesi açısından çok önemlidir. Ayrıca, çalıştırılmadan çok uzun süre bekletilen bir santralın belirli kısımlarının çürüyeceği ve yeniden çalıştırılması için çok büyük bakım, onarım gerektireceği hususu da titizlikle üzerinde durulması gereken bir başka konudur. Santralın uzun süre kapalı tutulmasından doğan hasarın giderilmesi için yaklaşık 18 milyon $’lık bir harcama yapılması gerekecektir. Karşılaşılacak bu zararın en az seviyede tutulabilmesi amacıyla, Bursa İdare Mahkemesi nezdinde yazışmalar yapılmakta olup, olumlu yanıt alındığı takdirde santral kısa süreli olarak çalıştırılarak santralın durdurulmasından kaynaklanan teknik olumsuzluklar önlenmeye çalışılacaktır. Soru 3 : Desülfürizasyon tesislerinin faaliyete geçeği tarih olan 1997 Ağustosuna kadar enerji ihtiyacı olmadığı halde santralı açıp Bursa’yı ve ormanları feda etmeyi göze alıyor musunuz? Soru 4 : İnşasına başlanan ve ÇED Yönetmeliğine tabi desülfürizasyon tesisleri için Çevresel Etki Değerlendirme Raporu aldınız mı? Cevap 3, 4 : ÇED Yönetmeliğine göre, Baca Gazı Arıtma (BGA) tesisleri ÇED veya ÇED ön araştırması uygulanacak faaliyetler listesinde yer almamaktadır. Ancak, BGA tesislerinin işletilmesinde kullanılacak hammadde, yörede açılacak kireçtaşı ocaklarından temin edilecektir. Bu amaçla açılacak kireçtaşı ocakları ÇED yönetmeliğine göre ÇED ön araştırması uygulanacak faaliyetler arasında yer almaktadır. Yapımı sözkonusu olan BGA tesislerinin kireçtaşı ocakları için ÇED Yönetmeliği kapsamında çalışmalar sürdürülmekte olup, Bursa ve ormanlarının korunması için yasalar çerçevesinde azamî çaba gösterilmektedir. 2. – Bartın Milletvekili Cafer Tufan Yazıcıoğlu’nun, Zonguldak-Çaycuma-Filyos’da kömüre dayalı bir termik santralı kurulmasının kararlaştırılıp kararlaştırılmadığına ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Mehmet Recai Kutan’ın yazılı cevabı (7/849) Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına Aşağıdaki sorularımın Sayın Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasını saygılarımla arz ve talep ederim. 8.5.1996 Cafer Tufan Yazıcıoğlu Bartın Sorular : 1. Zonguldak İli Çaycuma İlçesi Filyos yöresinde kömüre dayalı termik santral kurulmasına karar verilmiş midir? 2. TEK’e bağlı olarak 1993 yılında kurulan alternatif enerji arayışını yapacak Yeni ve Yenilenebilir Enerji Kaynakları Müdürlüğü kapatılmakta mıdır? Neden? T.C. Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanlığı Araştırma, Planlama ve Koordinasyon 8.7.1996 Kurulu Başkanlığı Sayı : B.15.0.APK.0.23.300.881-11356 Konu : Yazılı Soru Önergesi Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına İlgi : TBMM Başkanlığının 30 Mayıs 1996 tarih ve A.01.0.GNS.0.10.00.02-1815 sayılı yazısı. Bartın Milletvekili Sayın Cafer Tufan Yazıcıoğlu tarafından Bakanlığıma tevcih edilen 7/849-1850 esas sayılı yazılı soru önergesi ile ilgili bilgiler hazırlanarak ekte sunulmuştur. Bilgilerinize arz ederim. M. Recai Kutan Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Bartın Milletvekili Sayın Cafer Tufan Yazıcıoğlu’nun yazılı soru önergesi ve cevabı (7/849-1850) Soru 1 : Zonguldak İli Çaycuma İlçesi Filyos yöresinde kömüre dayalı termik santral kurulmasına karar verilmiş midir? Cevap : TEAŞ Gn. Md.’nce yapılmakta olan uzun dönem elektrik enerjisi planlama çalışmalarında; Zonguldak İli Çaycuma İlçesi Filyos yöresinde yeni bir santral yapımı yeralmamakla birlikte, Zonguldak’ta mevcut olan Çatalağzı Termik Santralına, 2010 yılında gerçekleşmesi planlanan, ilave bir ünite yapımı öngörülmektedir. Ancak, Yap-İşlet-Devret Modeli kapsamında Filyos yöresinde termik santral kurulması ile ilgili teklifler alınmış olup, bu teklifler henüz değerlendirme aşamasındadır. Soru 2 : TEK’na bağlı olarak 1993 yılında kurulan alternatif enerji arayışını yapacak Yeni ve Yenilenebilir Enerji Kaynakları Müdürlüğü kapatılmakta mıdır? Neden? Cevap : 1993 yılında, TEK Bünyesinde, elektrik enerjisi üretimine katkıda bulunmak ve planlama çalışmalarına dahil etmek üzere APK Dairesi Başkanlığı bünyesinde Yeni ve Yenilenebilir Enerji Kaynakları Müdürlüğü kurulmuştur. Ancak kurulduğundan bu yana yapılan çalışmalar ve uygulamalar sonucu anılan birimin tek başına Müdürlük olarak değil de, ülkemiz enerji politikasını gözönüne alarak, üretim planlama çalışmalarını yürüten Üretim Planlama Müdürlüğüne bağlı olarak çalışmasının büyük yarar sağlayacağı düşünülmüş ve Eylül 1995’te Müdür Yardımcılığı olarak Üretim Planlama Müdürlüğüne bağlanmıştır. 3. – Adana Milletvekili Erol Çevikçe’nin, Adana-Düziçi-Alibozlu Köyünün sulama kanalından faydalanamadığı iddiasına ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Mehmet Recai Kutan’ın yazılı cevabı (7/897) Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına Adana-Düziçi İlçesinin Alibozlu Köyü halkı, 1996 yılından beri faaliyet gösteren sulama kooperatifinin keyfi uygulaması ve Adana D.S.İ. Bölge Müdürlüğü ile DSİ. Genel Müdürlüğünün vurdum duymazlığı sayesinde, köy halkı ürünlerini sulama yapamadığından, aşağıdaki sorularımın Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı tarafından yazılı olarak yanıtlanmasını saygı ile arz ederim. Erol Çevikçe Adana Sorular : 1. Adana-Düziçi İlçesinin Alibozlu Köyüne büyük paralar harcanarak 1985 yılında su kanalı yapılmıştır. Bu modern kanallara, D.S.İ. ile sulama kooperatifi tarafından su verilmemektedir. Büyük masraflarla, modern bir şekilde yapılan bu su kanallarına güvenen, Adana-Düziçi Alibozlu köyü sakinleri, 2900 dönüm arazisine ektiği, fıstık ve pamuklarını sulayamadığı için zarara uğrayan, bu köy sakinlerinin zarar ve ziyanını kim karşılayacaktır? 2. Devletin büyük paralar harcayarak yaptığı su kanalı niçin kaderine terk edilmiştir? 3. Sulamanın yapılacağı bugünlerde, köylülerin 18.3.1996 tarih ve 743-423 -2982 sayılı dilekçesi ile, Adana D.S.İ. Bölge Müdürlüğüne, 19.3.1996 tarihinde 1642 sayı ile D.S.İ. Genel Müdürlüğüne yaptıkları başvuruya bugüne kadar, niçin cevap verilmemiştir? 4. Sulama kooperatifi, D.S.İ. Bölge Müdürlüğü ve D.S.İ. Genel Müdürlüğündeki yetkililer hakkında herhangi bir soruşturma açtırdınız mı? Sizinde bilginize ulaşmış olacağı düşüncesi ile, bu durum karşısında, köylülerin mağduriyetinin giderilmesi için ne gibi önlem aldınız? T.C. Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanlığı Araştırma, Planlama ve Koordinasyon 8.7.1996 Kurulu Başkanlığı Sayı : B.15.0.APK.0.23.300.861-11331 Konu : Yazılı Soru Önergesi Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına İlgi : TBMM Başkanlığının 10 Haziran 1996 tarih ve A.01.0.GNS.0.10.00.02-2221 sayılı yazısı. Adana Milletvekili Sayın Erol Çevikçe’nin Bakanlığıma tevcih ettiği ve Millet Meclisi İçtüzüğünün 99 uncu maddesi gereğince cevaplandırılması istenen, 7/897 esas no.lu yazılı soru önergesi ile ilgili bilgiler hazırlanarak ekte sunulmuştur. Bilgilerinize arz ederim. M. Recai Kutan Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Adana Milletvekili Sayın Erol Çevikçe’nin yazılı soru önergesi cevabı (7/897-2005) Soru 1 : Adana-Düziçi İlçesinin Alibozlu Köyüne büyük paralar harcanarak 1985 yılında su kanalı yapılmıştır. Bu modern kanallara, D.S.İ. ile sulama kooperatifi tarafından su verilmemektedir. Büyük masraflarla, modern bir şekilde yapılan bu su kanallarına güvenen, Adana-Düziçi Alibozlu Köyü sakinleri, 2900 dönüm arazisine ektiği, fıstık ve pamuklarını sulayamadığı için zarara uğrayan, bu köy sakinlerinin zarar ve ziyanını kim karşılayacaktır? Soru 2 : Devletin büyük paralar harcayarak yaptığı su kanalı niçin kaderine terk edilmiştir? Cevap 1, 2 : Sözü edilen sorunlar, toplam hizmet alanı 1 244 ha olan Sabunsuyu Sağ Sahil sulamasının S1Y1 yedek kanalının hizmet ettiği 201 ha’lık bölümünde ortaya çıkmaktadır. Söz konusu sulama alanında DSİ tarafından sulama tesisi inşa edilmeden önce, Bahçe İlçesi İdare Kurulunun 24.3.1975 gün ve 131 sayılı kararı ile, DSİ tarafından sulama projesi gerçekleştirilinceye kadar, Sabunsuyu Çayındaki mevcut suyun, 1/3’ünün Alibozlu Kooperatif kanalına, 2/3’ünün ise Bahçe-Haruniye Sulama Birliği arkı ile DSİ-DSO kanallarına verilerek bölüştürülmesi hükme bağlanmıştır. Sabunsuyu Sağ Sahil Sulaması, halen Alibozlu Kooperatifince sulanmakta olan alanları da kapsayacak şekilde inşa edilerek, 1993 yılında işletmeye açılmış olup, işletme ve bakım hizmetleri, aynı yıl Bakanlar Kurulu Kararıyla Alibozlu ve Bayındırlı Köylerince kurulan Sabunsuyu Sulama Birliğine devredilmiştir. Ancak, kooperatifin S1Y1 yedek kanalına su iletilen ve mülkiyeti kendisine ait olan arkın kullanılmasına karşı çıkması nedeniyle bu kanala su verilememiştir. Konu ile ilgili olarak mülkî idareler ve ilgili kuruluşlar nezdinde yapılan girişimlerden bir sonuç alınamaması üzerine, DSİ Genel Müdürlüğünce S1 ana kanalını S1Y1 yedek kanalına su sağlamak amacıyla, bir pompaj projesi geliştirilmiş ve 1996 yılı inşaat programına alınmıştır. Diğer taraftan, söz konusu pompaj tesisi işletmeye açılıncaya kadar, çiftçiler kendi imkânları ile S1 ana kanalı üzerine motopomplar kurarak sulama yapabileceklerdir. Soru 3 : Sulamanın yapılacağı bugünlerde, köylülerin 18.3.1996 tarih ve 743-423-2982 sayılı dilekçesi ile, Adana DSİ Bölge Müdürlüğüne, 19.3.1996 tarihinde 1642 sayı ile DSİ Genel Müdürlüğüne yaptıkları başvuruya bugüne kadar, niçin cevap verilmemiştir? Cevap 3 : 1996 yılı Bütçesinin Mayıs ayında kesinlik kazanması nedeniyle DSİ Genel Müdürlüğünce sözkonusu başvuru çalışmaların sonucuna göre ay sonuna kadar cevaplandırılacaktır. Soru 4 : Sulama kooperatifi, DSİ Bölge Müdürlüğü ve DSİ Genel Müdürlüğündeki yetkililer hakkında herhangi bir soruşturma açtırdınız mı? Sizin de bilginize ulaşmış olacağı düşüncesi ile, bu durum karşısında, köylülerin mağduriyetinin giderilmesi için ne gibi önlem aldınız? Cevap 4 : Sözkonusu sorunların ortaya çıkmasında DSİ Genel Müdürlüğünün kusurunun bulunmadığı düşünüldüğünden, herhangi bir soruşturmaya gerek görülmemiştir. 4. – Diyarbakır Milletvekili Ömer Vehbi Hatipoğlu’nun, Diyarbakır-Çüngüş İlçesi ile Adıyaman-Gerger İlçesini bağlayan asma köprünün ne zaman yapılacağına ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Mehmet Recai Kutan’ın yazılı cevabı (7/909) Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına Aşağıdaki sorularımın Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasını arz ederim. 28.5.1996 Ömer Vehbi Hatipoğlu Diyarbakır Diyarbakır’ın Kuzeybatı ucunda ve Fırat Nehri kenarında yeralan Çüngüş ilçesinin Adıyaman Gerger ilçesi ile ve köyleri ile bağlantısını kuran Asma Köprü Atatürk Baraj Gölünde su tutulması ve seviyenin yükselmesi nedeniyle su altında kalmıştır. 1. Çüngüş İlçemiz için ekonomik alanda hayati önemi haiz olan bu köprünün yeniden yapılması düşünülüyor mu? 2. Bu konuda ne gibi çalışmalar yapılmıştır? T.C. Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanlığı Araştırma, Planlama ve Koordinasyon 8.7.1996 Kurulu Başkanlığı Sayı : B.15.0.APK.0.23.300.878-11353 Konu : Yazılı Soru Önergesi Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına İlgi : TBMM Başkanlığının 10 Haziran 1996 tarih ve A.01.0.GNS.0.10.00.02-2245 sayılı yazısı. Diyarbakır Milletvekili Sayın Ömer Vehbi Hatipoğlu’nun tarafıma tevcih ettiği ve Millet Meclisi İçtüzüğünün 99 uncu maddesi gereğince cevaplandırılması istenen 7/909 esas no.lu yazılı soru önergesi ile ilgili bilgiler hazırlanarak ekte sunulmuştur. Bilgilerinize arz ederim. M. Recai Kutan Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Diyarbakır Milletvekili Sayın Ömer Vehbi Hatipoğlu’nun yazılı soru önergesi ve cevabı (7/909-2031) Diyarbakır’ın kuzeybatı ucunda ve Fırat Nehri kenarında yeralan Çüngüş İlçesinin Adıyaman Gerger İlçesi ve Köyleri ile bağlantısını kuran asma köprü Atatürk Baraj Gölünde su tutulması ve seviyenin yükselmesi nedeniyle su altında kalmıştır. Sorular 1, 2 : 1. Çüngüş İlçemiz için ekonomik alanda hayatî önemi haiz olan bu köprünün yeniden yapılması düşünülüyor mu? 2. Bu konuda ne gibi çalışmalar yapılmıştır? Cevaplar 1,2 : Diyarbakır-Çüngüş İlçesinin Adıyaman-Gerger İlçesi ve Köyleri ile bağlantısını sağlayan asma köprü Atatürk Barajında göl sularının yükselmesi sebebiyle 13.3.1993 tarihinde sular altında kalmıştır. Ancak, eski köprünün bulunduğu mahalde, yeni bir köprü yapımı, baraj gölünün genişlik ve derinliği nedeniyle ekonomik bakımdan mümkün bulunmamaktadır. Bu nedenle geçişin mevcut olan diğer imkânlarla sağlanması gerekmektedir. 5. – Sıvas Milletvekili Musa Demirci’nin, Sıvas’ın bazı köylerinin sulama kanallarının yapımına ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Mehmet Recai Kutan’ın yazılı cevabı (7/916) Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına Aşağıda belirttiğim sorularımın Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Sayın Hüsnü Doğan tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasını arz ederim. 27.5.1996 Musa Demirci Sıvas Sorular : 1. Sıvas İli Divriği İlçesi Mursel Barajı sulama kanallarının ve Suşehri İlçesi sulama kanallarının 1996 yılında bitirilmesi için yeterli ödenek ayrılmış mıdır? 2. Sıvas İli Gölova İlçesi Akçataş, Bozat, Karayakup, Demirkonak, Aydoğdu ve Günalan köylerinin sulama kanallarının yapımı planlamalara göre hangi yıllarda gerçekleşecektir? 3. Zara İlçesi ilçe elektrifikasyon sisteminin bakım ve onarımı 1996 yılı içinde tamamlanacak mı? T.C. Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanlığı Araştırma, Planlama ve Koordinasyon 8.7.1996 Kurulu Başkanlığı Sayı : B.15.0.APK.0.23.300.879-11354 Konu : Yazılı Soru Önergesi Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına İlgi : TBMM Başkanlığının 10.6.1996 tarih ve A.01.0.GNS.0.10.00.02-2245 sayılı yazısı. Sıvas Milletvekili Sayın Musa Demirci’nin tarafıma tevcih ettiği ve Millet Meclisi İçtüzüğünün 99 uncu maddesi gereğince cevaplandırılması istenen 7/916 esas no.lu yazılı soru önergesi ile ilgili bilgiler hazırlanarak ekte sunulmuştur. Bilgilerinize arz ederim. M. Recai Kutan Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Sıvas Milletvekili Sayın Musa Demirci’nin yazılı soru önergesi ve cevapları (7/916-2059) Soru 1 : Sıvas İli Divriği İlçesi Mursal Barajı sulama kanallarının ve Suşehri İlçesi Kanallarının 1996 yılında bitirilmesi için yeterli ödenek ayrılmış mıdır? Cevap : DSİ Genel Müdürlüğünce yürütülen Divriği I. Merhale Projesi kapsamında işletmeye açılmış bulunan Mursal Barajında depolanan 14,85 milyon m3 su ile 2370 hektarlık alanın sulanması hedef alınmış olup, bu alanın 2010 hektarlık kısmında sulamaya geçilmiştir. Kalan kısımlarda ise büyük heyelanlar dolayısıyla kanal güzergâhı gözleme alındığından henüz inşaata başlanılmamış olup, Divriği sulaması projesinin 1997 yılında bitirilmesi programlanmıştır. Divriği I. Merhale Projesine 1996 yılı için 10 milyar TL. ödenek ayrılmıştır. Suşehri I. Merhale Projesi kapsamındaki sulama inşaatlarından 2 250 hektarlık Suşehri Sulaması ve HES 1 inci kısım yapım inşaatına devam edilmekte olup, işin 1996 yılında bitirilmesi programlanmıştır. 3 900 hektarlık Suşehri Sulaması ve HES isale kanalı 2 nci kısım inşaatı da 1992 yılında ihale edilmiş olup, mukavelesine göre 1997’de bitirilmesi planlanmıştır. Suşehri I. Merhale Projesine de 1996 yılı için 80 milyar TL. ödenek ayrılmış ve TBMM Plan Bütçe komisyonunda verilen 65 milyar TL. ilave ödenekle bu miktar 145 milyar TL.’ye ulaşmıştır. Sözkonusu projelere ayrılan bu ödenekler çerçevesinde sulama işlerine ayrılan ödenekler yeterli olup, inşaatlar iş programlarına uygun olarak sürdürülecektir. Soru 2 : Sıvas İli Gölova İlçesi Akçataş, Bozat, Karayakup, Demirkonak, Aydoğdu ve Günalan köylerinin sulama kanallarının yapımı planlamlara göre hangi yıllarda gerçekleşecektir? Cevap : Sıvas İli Gölova İlçesi Akçataş, Bozat, Karayakup, Demirkonak, Aydoğdu ve Günalan köylerinin sulama kanalları Suşehri II. Merhale Projesi kapsamında ele alınacak olup, 4 408 hektarlık alanın sulanmasına hizmet edecek olan ve 2,9 trilyon TL.’lik bir yatırımı gerektiren sözkonusu proje, bütçe imkânlarına bağlı olarak önümüzdeki yıllarda yatırım programlarına teklif edilebilecektir. Soru 3 : Zara İlçesi ilçe elektrifikasyon sisteminin bakım ve onarımı 1996 yılı içinde tamamlanacak mı? Cevap : TEDAŞ Genel Müdürlüğünce yapılan incelemeler sonucu, Zara İlçesinde mevcut olan elektrik şebekesinin ihtiyacı karşılamak bakımından yeterli olduğu, bakım ve onarımının düzenli olarak yapıldığı, bu nedenle herhangi bir arıza meydana gelmediği tespit edilmiştir. 6. – Afyon Milletvekili Osman Hazer’in, elektrik birim fiyatlarının artışına ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Mehmet Recai Kutan’ın yazılı cevabı (7/932) Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına Aşağıdaki sorularımın Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Sayın Hüsnü Doğan tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasına delaletlerinizi saygı ile arz ederim. 22.5.1996 Osman Hazer Afyon Son iki sene içinde elektrik fiyatlarına kW-h ücretle aşağıdaki şekilde artış göstermiştir. 1994 1995 1996 Mesken 1 640 2 280 5 470 Sanayi 2 028 1 905 5 585 Ticaret 2 429 3 355 6 770 Tarım 612 950 4 370 Bu şartlar altında; 1. Elektrik birim fiyatlarının enflasyonun bile 3-4 katı yükselmesinin asıl sebebi nedir? 2. Tarım sahasında bilhassa sulamada ve sanayi sahasında bu derece yüksek elektrik birim fiyatının maliyeti yükselteceği tabiîdir. Bu durum karşısında üreticinin ve imalatçının düşeceği zor durumun giderilmesi için Hükümet nezdinde herhangi bir teşebbüsünüz olacak mıdır? T.C. Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanlığı Araştırma, Planlama ve Koordinasyon 8.7.1996 Kurulu Başkanlığı Sayı : B.15.0.APK.0.23.300.864-11332 Konu : Yazılı Soru Önergesi Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına İlgi : TBMM Başkanlığının 11.6.1996 tarih ve A.01.0.GNS.0.10.00.02-2285 sayılı yazısı. Afyon Milletvekili Sayın Osman Hazer’in tarafıma tevcih ettiği ve Millet Meclisi İçtüzüğünün 99 uncu maddesi gereğince cevaplandırılması istenen 7/932 esas no.lu yazılı soru önergesi ile ilgili bilgiler hazırlanarak ekte sunulmuştur. Bilgilerinize arz ederim. M. Recai Kutan Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Afyon Milletvekili Sayın Osman Hazer’in yazılı soru önergesi ve cevabı (7/932/2149) Son iki sene içinde elektrik fiyatlarına kW-h ücretle aşağıdaki şekilde artış göstermiştir. 1994 1995 1996 Mesken 1 640 2 280 5 470 Sanayi 2 028 1 905 5 585 Ticaret 2 429 3 355 6 770 Tarım 612 950 4 370 Bu şartlar altında; Soru 1. Elektrik birim fiyatlarının enflasyonun bile 3-4 katı yükselmesinin asıl sebebi nedir? Cevap : Elektriğin dağıtımını üstlenen TEDAŞ Genel Müdürlüğü “Elektrik Tarifleri Yönetmeliği” hükümleri doğrultusunda abonelerine enerji satışı yapılmaktadır. Satışa sunulan yıllık enerji bedeli ise, 233 sayılı KHK’nin 35 inci maddesi ve yıllık enerji maliyeti hesaplaması ile Hükümet politikasınca belirlenen yıllık artış oranına göre tespit edilmektedir. Elektrik enerjisinin birim fiyatının belirlenmesinde öncelikle TEDAŞ Genel Müdürlüğü yatırım harcamaları, malî gereksinimleri, alınan enerjinin bedeli, dış borç ana para ve faiz geri ödemeleri, kur farkı, kanunî ihtiyatlar gibi çeşitli giderler gözönüne alınmaktadır. Buradan da görüleceği gibi elektrik birim fiyatına temel teşkil eden herhangi bir girdiye yapılan zam otomatikman elektrik fiyatlarını da etkilemektedir. Fiyatlar TEDAŞ’ın finans dengesini karşılamaya olanak sağlayacak şekilde tespit edilmiştir. Ekonomimizin en temel girdisi olan elektrik enerjisine olan talepteki hızlı artış, sürekli yeni yatırımların yapılmasını zorunlu hale getirmiştir. Fiyatların maliyetinin altında kalması durumunda, finansman açığı meydana gelecek, gerekli yatırımlar yapılamayacak ve bunun sonucu olarak da kaliteli ve kesintisiz olmasına özen gösterilen elektrik dağıtım hizmetlerinde aksamalar ortaya çıkacaktır. Ekte sunulan 1994-1996 yılları elektrik enerjisi satış tarifeleri ile DİE Toptan Eşya Fiyat Endeksleri (TEFE) tablosu incelendiğinde elektrik satış fiyatlarının enflasyonun 3-4 katı olmadığı hatta enflasyona göre daha az bile olduğu görülecektir. Soru 2. Tarım sahasında bilhassa sulamada ve sanayi sahasında bu derece yüksek elektrik birim fiyatının maliyeti yükselteceği tabiîdir. Bu durum karşısında üreticinin ve imalatçının düşeceği zor durumun giderilmesi için Hükümet nezdinde herhangi bir teşebbüsünüz olacak mıdır? Cevap : Uzun yıllar tarımsal sulama abonelerine ticarî maliyetin altında indirimli tarife uygulanmış, ancak bu durum diğer abone grupları arasında fiyat dengesizliğine ve TEDAŞ’ın da zararına neden olmuştur. Bu durum dikkate alınarak Sanayi ve Tarım sektöründe, hem ekonomik dengeleri bozmamak, hem de kalkınmayı en üst düzeyde tutmak amacıyla, bugüne kadar üretim maliyetleri altında uygulanan birim fiyatlar, (özellikle tarımsal sulamada) TEDAŞ’ın zararını bir ölçüde önleyecek seviyede, bir miktar yukarı çekilerek, abone grupları arasında bozulan birim fiyat dengesi sağlanmıştır. Ancak, yine de tarımsal sulama tarifesi, mesken ve sanayi abonesi birim fiyatlarından daha ucuz olup, 1 Nisan 1996 tarihinden bugüne kadar diğer abone gruplarına zam yapılmasına rağmen, tarımsal sulamada herhangi bir fiyat artışı yapılmamıştır. 1994-1996 YILLARI ELEKTRİK ENERJİSİ SATIŞ TARİFELERİ VE DİE TOPTAN FİYAT ENDEKSLERİ Ortalama Tarife Dönemi Satış Fiyatı Artış (%) Tefe (%) Fark Ocak-94 1 167,49 3,80 5,3 -1,5 Şubat 1 202,31 2,98 10,1 -7,1 Mart 1 244,32 3,49 8,5 -5,0 Nisan 1 866,40 49,99 32,8 17,2 Mayıs 1 866,40 0,00 9,0 -9,0 Haziran 1 866,40 0,00 1,9 -1,9 Temmuz 1 959,52 4,99 0,9 4,1 Ağustos 2 067,46 5,51 2,7 2,8 Eylül 2,067,46 0,00 5,4 -5,4 Ekim 2 067,46 0,00 6,9 -6,9 Kasım 2 067,46 0,00 6,4 -6,4 Aralık 2 289,46 10,74 8,3 2,4 94 Yılı Ortalama 1 811,01 104,80 120,7 -15,9 Ocak-95 2 289,46 0,00 8,4 -8,4 Şubat 2 289,46 0,00 7,0 -7,0 Mart 2 381,38 4,01 6,1 -2,1 Nisan 2 478,77 4,09 3,9 0,2 Mayıs 2 579,12 4,05 1,7 2,3 Haziran 2 682,53 4,01 1,3 2,7 Temmuz 2 823,35 5,25 2,4 2,8 Ağustos 2 971,58 5,25 2,9 2,4 Eylül 3 127,05 5,23 4,8 0,4 Ekim 3 127,05 0,00 4,4 -4,4 Kasım 3 127,05 0,00 4,3 -4,3 Aralık 3 298,41 5,48 4,1 1,4 25 Aralık 3 932,05 19,21 95 Yılı Ortalaması 2 776,52 53,31 64,9 -11,6 Ocak-96 3 932,05 0,00 8,1 -8,1 Şubat 4 263,45 8,43 5,6 2,8 Mart 4 497,10 5,48 7,0 -1,5 Nisan 5 040,53 12,08 8,1 4,0 Mayıs 5 246,80 4,09 4,1 0,0 Haziran 5 515,72 5,13 TUTANAĞIN SONU B u r a d a , t a m a m e n b i r y a n ı l g ı v a r d ı r , b i r y a n l ı ş l ı k v a r d ı r ; ç ü n k ü , s e ç i m 2 H a z i r a n d a y a p ı l m ı ş t ı r v e ç a y p a r a l a r ı , m a y ı s v e h a z i r a n a y l a r ı b i r l e ş t i r i l m e k s u r e t i y l e , 1 7 h a z i r a n d a v e r i l m i ş t i r . 1 7 h a z i r a n d a , T r a b z o n - A r a k l ı ’ d a n b a ş l a m a k s u r e t i y l e , h e r f a b r i k a y a a y n ı a n d a p a r a v e r i l m i ş t i r v e b u , s e ç i m l e r d e n o n b e ş g ü n s o n r a d ı r . H a n i n e r e d e R i z e m e r k e z i n d e ö n c e l i k l i p a r a v e r i l d i ğ i i d d i a s ı ? . . M a a l e s e f , T ü r k i y e C u m h u r i y e t i B a ş b a k a n ı y a n l ı ş s ö y l e m i ş t i r . Z a n n e d i y o r u m , S a y ı n H o c a m d a e s k i D Y P - C H P K o a l i s y o n u g i b i , R i z e ’ y e o l a n h u s u m e t i n d e n , h ı r s ı n d a n n e s ö y l e y e c e ğ i n i ş a ş ı r m ı ş t ı r . İ n ş a l l a h , h e r ş e y e r a ğ m e n , s e ç i m l e r d e , R i z e ’ d e , ç a y m e v z u u n d a v e r d i ğ i s ö z l e r i t u t a r a k , ç a y p a r a s ı n ı p e ş i n ö d e r . B i z i m v e r d i ğ i m i z 3 7 5 0 l i r a y ı a z b u l a r a k 5 0 0 0 l i r a v e r e c e ğ i n i v a a t e t m i ş t i , o s ö z l e r i n i t u t a c a ğ ı n ı ü m i t e d i y o r u m . D e v l e t P l a n l a m a T e ş k i l a t ı n d a n , g e ç m i ş y a t ı r ı m l a r ı , s i z d e a l ı p i n c e l e y i n ; i d d i a e d i y o r u m , R i z e ’ y e h u s u m e t , 1 9 9 1 y ı l ı n d a n b e r i d e v a m e t m e k t e d i r . İ h a l e e d i l m i ş h i ç b i r i ş e ö d e n e k v e r i l m e d i ğ i g i b i , y e n i y a t ı r ı m l a r d a y a p ı l m a m ı ş t ı r . B a k ı n , e l i m d e , 1 9 9 6 y ı l ı D e v l e t P l a n l a m a T e ş k i l a t ı n ı n y a t ı r ı m p r o j e l e r i v a r . H u z u r u n u z d a , b u t a b l o d a y e r a l a n b i r k a ç i l d e k i y a t ı r ı m l a r l a , R i z e ’ y i m u k a y e s e e d e c e ğ i m . O i l l e r e f a z l a v e r i l d i d e m i y o r u m , o n l a r a h e l a l o l s u n ; a n c a k , R i z e ’ y e , b u i l l e r d e k i ş i b a ş ı n a d ü ş e n y a t ı r ı m l a r ı n 1 / 1 0 ’ u v e y a 1 / 1 5 ’ i r e v a g ö r ü l m ü ş t ü r . B u , R i z e ’ y e h a k s ı z l ı k t ı r . İ l n ü f u s l a r ı 1 9 9 0 s a y ı m ı n a g ö r e a l ı n d ı ğ ı n d a , D e v l e t P l a n l a m a T e ş k i l a t ı r a p o r l a r ı n d a n , k i ş i b a ş ı n a d ü ş e n y a t ı r ı m l a r ı a r z e d i y o r u m : R i z e : 3 4 8 b i n n ü f u s ; y a t ı r ı m , 5 0 0 m i l y a r 7 5 7 m i l y o n l i r a ; k i ş i b a ş ı n a d ü ş e n y a t ı r ı m , s a d e c e 1 m i l y o n 4 3 6 b i n l i r a . A f y o n : R i z e ’ n i n i k i k a t ı , 7 3 9 b i n n ü f u s ; y a t ı r ı m , R i z e ’ n i n 5 0 0 m i l y a r ı n a k a r ş ı l ı k , 1 5 t r i l y o n 8 1 1 m i l y a r ; k i ş i b a ş ı n a d ü ş e n y a t ı r ı m , 2 1 m i l y o n 8 0 0 b i n ; R i z e ’ n i n 1 5 k a t ı . Y a n i , 1 5 R i z e l i y e v e r i l e n , 1 A f y o n l u y a v e r i l d i ; a m a , t e k r a r e d i y o r u m , A f y o n l u y a k a r ş ı o l d u ğ u m i ç i n d e ğ i l , R i z e ’ y e r e v a g ö r ü l e n b i r c e z a y ı i z a h e t m e k i ç i n s ö y l ü y o r u m . İ S M E T A T T İ L A ( A f y o n ) – S a y ı n K a b i l . . . A H M E T K A B İ L ( D e v a m l a ) – S a y ı n B a k a n ı n s a y e s i n d e o l d u t a b i î . . . O d a , a ş a ğ ı d a n i ş a r e t e d i y o r . Y i n e , R i z e ’ n i n 1 m i l y o n u n a k a r ş ı l ı k , B u r s a ’ d a k i ş i b a ş ı n a d ü ş e n y a t ı r ı m 1 6 m i l y o n , R i z e ’ n i n 1 1 k a t ı ; K o c a e l i 1 9 m i l y o n , R i z e ’ n i n 1 5 k a t ı ; M u ğ l a , k i ş i b a ş ı n a d ü ş e n y a t ı r ı m 1 4 m i l y o n , R i z e ’ n i n 1 0 k a t ı ; S ı v a s , y i n e R i z e ’ n i n 1 0 k a t ı _ B ö y l e d e v a m e d i y o r . N ü f u s l a r ı R i z e ’ d e n a z o l a n 2 0 i l , R i z e ’ d e n f a z l a p a y a l m ı ş t ı r . B u a ç ı k n e z a m a n k a p a n a c a k ? B u h u s u m e t , b u t u t u m n e z a m a n b i t e c e k ? B u h u s u m e t e S a y ı n H o c a m d a i ş t i r a k e t m i ş t i r ; i f t i h a r e d e r e k , R i z e ’ y e h i z m e t i ç i n g ö n d e r i l e n 2 0 0 m i l y a r ı k e s t i ğ i i ç i n ö v ü n ü y o r v e b u n u , b e y t ü l m a l a u z a n a n e l o l a r a k d e ğ e r l e n d i r i y o r . ( M i k r o f o n o t o m a t i k c i h a z t a r a f ı n d a n k a p a t ı l d ı ) B A Ş K A N – S a y ı n K a b i l , e k s ü r e n i z 1 d a k i k a d ı r ; l ü t f e n t o p a r l a y ı n ı z e f e n d i m . A H M E T K A B İ L ( D e v a m l a ) – S a y ı n H o c a m , s i z d e , i l k g e l d i ğ i n i z d e , d a h a y e m i n e t m e d e n , d a h a g ü v e n o y u a l m a d a n 6 0 m i l y a r ı S ı v a s ’ a g ö n d e r m e d i n i z m i ? O z a m a n , s i z d e b e y t ü l m a l e e l m i u z a t t ı n ı z ? R e f a h l ı b e l e d i y e y ö n e t i m i , R i z e B e l e d i y e s i n e 4 2 0 m i l y a r b o r ç b ı r a k t ı . D a h a e v v e l , i f t i h a r l a a n d ı ğ ı m ı z E k r e m O r h u n ’ u n , d e n i z i d o l d u r a r a k y a p t ı ğ ı a r s a l a r ı , d ü k k â n l a r ı s a t a r a k , s a h i l d e p a r k l a r t a n z i m e t m i ş t i r . B u p a r k l a r ı n k o r u n m a s ı i ç i n t a h k i m a t a g e r e k v a r . T a h k i m a t i ç i n p a r a g ö n d e r i l m i ş t i r ; S a y ı n H o c a m b u n u , b e y t ü l m a l e u z a n a n e l o l a r a k d e ğ e r l e n d i r m i ş t i r . B i z , b u p a r a y ı b i r p a r t i y e d e ğ i l , R i z e ’ y e , t ü m R i z e l i y e , h a l k a g ö n d e r d i k ; n e P r e s i d e n t y a t ı n ı t a m i r e t t i r d i k n e K u ş a d a s ı ’ n d a v i l l a y a p t ı r d ı k n e A m e r i k a B i r l e ş i k D e v l e t l e r i n d e n m a l a l d ı k n e d e M e r c ü m e k ’ i n h e s a b ı n a y a t ı r d ı k . ( A N A P s ı r a l a r ı n d a n a l k ı ş l a r ) B e y t ü l m a l e u z a n a n e l , y e m i n e d e r i m . . . ( M i k r o f o n o t o m a t i k c i h a z t a r a f ı n d a n k a p a t ı l d ı ) B A Ş K A N – T e ş e k k ü r e d e r i m S a y ı n K a b i l . A H M E T K A B İ L ( D e v a m l a ) – B i t i r i y o r u m e f e n d i m ; a r z e d e y i m . B A Ş K A N – S a y ı n K a b i l , t e ş e k k ü r e d i y o r u m . A H M E T K A B İ L ( D e v a m l a ) – _ M e r c ü m e k ’ i n e l i d i r v e b u n l a r ı h i m a y e e d e n l e r i n e l i d i r . M E H M E T A L İ Y A V U Z ( K o n y a ) – S a y ı n K a b i l , s i z B a ş k a n d e ğ i l s i n i z . B A Ş K A N – S a y ı n K a b i l , t e ş e k k ü r e d i y o r u m . A H M E T K A B İ L ( D e v a m l a ) – Y ü c e M e c l i s e s a y g ı l a r s u n u y o r u m . ( A N A P s ı r a l a r ı n d a n a l k ı ş l a r ) B A Ş K A N – G ü n d e m d ı ş ı k o n u ş m a y ı y a n ı t l a m a k ü z e r e , H ü k ü m e t a d ı n a s ö z t a l e b i v a r m ı e f e n d i m ? Y o k . B A Ş K A N – G ü n d e m d ı ş ı i k i n c i s ö z , Ç u k u r o v a ’ n ı n u l u s l a r a r a s ı h a v a a l a n ı i h t i y a c ı k o n u s u n d a , S a y ı n M e h m e t E m i n A y d ı n b a ş ’ ı n . S a y ı n A y d ı n b a ş , s ü r e n i z 5 d a k i k a d ı r . B u y u r u n e f e n d i m . M E H M E T E M İ N A Y D I N B A Ş ( İ ç e l ) – S a y ı n B a ş k a n , s a y ı n ü y e l e r ; Ç u k u r o v a ’ n ı n u l u s l a r a r a s ı h a v a a l a n ı i h t i y a c ı k o n u s u n d a , g ü n d e m d ı ş ı s ö z a l m ı ş b u l u n u y o r u m . S ö z l e r i m e b a ş l a m a d a n ö n c e , d ü n g ü v e n o y u a l m ı ş b u l u n a n 5 4 ü n c ü H ü k ü m e t i m i z e b a ş a r ı l a r d i l e r , B a ş b a k a n ı m ı z S a y ı n P r o f e s ö r D o k t o r N e c m e t t i n E r b a k a n v e B a ş b a k a n Y a r d ı m c ı s ı D ı ş i ş l e r i B a k a n ı S a y ı n P r o f e s ö r D o k t o r T a n s u Ç i l l e r ’ i t e b r i k e d e r , ü l k e m i z , m i l l e t i m i z v e i n s a n l ı k c a m i a s ı n a h a y ı r l ı h i z m e t l e r e v e s i l e o l m a s ı n ı t e m e n n i e d e r i m . İ ç e l , A d a n a v e k ı s m e n A n t a k y a i l l e r i n i i h a t a e d e n Ç u k u r o v a , ü l k e m i z i n ç o k ö n e m l i t a r ı m s a l v e e k o n o m i k b i r p a r ç a s ı d ı r ; O r t a A n a d o l u i l e G ü n e y d o ğ u A n a d o l u v e b a t ı A k d e n i z s a h i l ş e r i d i b a ğ l a n t ı s ı n ı s a ğ l a m a s ı , ö n e m i n i a r t ı r a n b a ş k a b i r u n s u r d u r . K a p l a d ı ğ ı c o ğ r a f i a l a n d a n k a t b e k a t f a z l a o l a n e k o n o m i k h i n t e r l a n d ı d i k k a t e a l ı n d ı ğ ı n d a , e n a z G A P k a d a r , c u m h u r i y e t h ü k ü m e t l e r i m i z i n i l g i s i n e m a z h a r o l m a y a l a y ı k b i r b ö l g e d e n s ö z e t t i ğ i m i z k o l a y c a a n l a ş ı l ı r . E l b e t t e , b ö y l e s i n e ö n e m l i b i r b ö l g e n i n k a r a , d e n i z , d e m i r v e h a v a y o l u u l a ş ı m ı d a , b i r b i r i n i n ö n e m , i m k â n v e a l a n l a r ı y l a e n t e g r e b i r ş e k i l d e , e n ü s t d ü z e y d e p l a n l a n m a l ı v e g e r ç e k l e ş t i r i l m e l i d i r . T ü r k i y e ’ n i n A k d e n i z c o ğ r a f y a s ı n a b i r a z g e n i ş a ç ı d a n b a k a c a k o l u r s a n ı z , h a v a u l a ş ı m ı y ö n ü n d e n , A n t a l y a i l e G a z i a n t e p a r a s ı n d a k i g e n i ş b ö l g e m i z i n u l u s l a r a r a s ı v e y u r t i ç i h a v a u l a ş ı m ı i h t i y a c ı n ı k a r ş ı l a m a k ü z e r e , A d a n a Ş a k i r p a ş a H a v a a l a n ı n d a n b a ş k a h i ç b i r i m k â n o l m a d ı ğ ı g ö r ü l e c e k t i r . K a l d ı k i , b u h a v a a l a n ı d a , h e m k a p a s i t e s i i t i b a r i y l e h e m d e ç e v r e s i n i n t a m a m e n y e r l e ş i m m e r k e z l e r i y l e d o l a r a k ş e h i r i ç i n d e k a l m a s ı d o l a y ı s ı y l a , b u n c a g e n i ş b i r b ö l g e n i n i h t i y a c ı n ı k a r ş ı l a y a m a z b i r h a l d e d i r v e Ç u k u r o v a ’ n ı n u l u s a l v e u l u s l a r a r a s ı i h t i y a c ı n ı k a r ş ı l a y a c a k m o d e r n b i r h a v a a l a n ı , k a ç ı n ı l m a z b i r i h t i y a ç h a l i n e g e l m i ş t i r . B u h a v a a l a n ı i n ş a s ı i ç i n e n u y g u n y e r i n t e s p i t i m e s e l e s i n e g e l i n c e , b u n u n i ç i n e n u y g u n y e r , A d a n a - M e r s i n a r a s ı n d a k i o r t a n o k t a o l a n P o z a n t ı o t o y o l u n u n v e d e m i r y o l u n u n Ç u k u r o v a ’ y a i n d i ğ i k a v ş a k t ı r ; y a n i , Y e n i c e - T a r s u s a r a s ı n d a k i b ö l g e , b ö y l e b i r h a v a a l a n ı i ç i n e n u y g u n y e r d i r . B u b ö l g e , İ ç e l i l s ı n ı r l a r ı i ç e r i s i n d e k a l m a k t a d ı r . Ç u k u r o v a ’ n ı n e n h ı z l ı g e l i ş e n i l i o l a n İ ç e l ’ i n t a ş ı d ı ğ ı i m k â n v e i h t i y a ç l a r d a , e n i s a b e t l i s e ç i m i n b u b ö l g e o l d u ğ u n u k a n ı t l a m a k t a d ı r . B u b ö l g e , g e l i ş m e y e a ç ı k g e n i ş a r a z i l e r e s a h i p t i r . İ ç e l İ l i , 1 9 9 5 y ı l ı n d a 1 4 t r i l y o n l i r a v e r g i ö d e y e n b i r i l o l m a s ı n a r a ğ m e n , 4 - 5 t r i l y o n l i r a l ı k b i r y a t ı r ı m p a y ı a l a b i l m e k t e d i r . O r t a d o ğ u ’ n u n e n b ü y ü k l i m a n ı o l a n M e r s i n L i m a n ı n ı n y ü k l e m e v e b o ş a l t m a k a p a s i t e s i , 1 2 m i l y o n t o n / y ı l d ı r . D e n i z c i l i k a ç ı s ı n d a n , y a k ı n b i r h a v a a l a n ı n ı n b u l u n m a s ı , l i m a n ı n v e d e n i z c i l e r i n , p e r s o n e l , t e k n i k d e s t e k u l a ş ı m ı n ı h ı z l a n d ı r a c a k t ı r . S e r a c ı l ı ğ ı n e n ö n e m l i t a r ı m s a l ü r e t i m t a r z ı o l d u ğ u b ö l g e m i z d e , t u r f a n d a y a ş s e b z e v e m e y v e i l e k e s m e ç i ç e ğ i n , a n ı n d a A v r u p a v e O r t a d o ğ u p a z a r l a r ı n a u l a ş m a s ı , b u r a y a y a p ı l a c a k h a v a a l a n ı y l a m ü m k ü n o l a c a k ; b u i s e , A n a m u r ’ a k a d a r t a r ı m s a l v e t u r i s t i k y a t ı r ı m l a r a h ı z k a z a n d ı r a c a k , b u s a h i l ş e r i d i n d e k i t a m d e ğ e r l e n d i r i l e m e m i ş v e b a k i r k a l m ı ş t u r i z m p o t a n s i y e l i c a n l a n a c a k t ı r . M e r s i n ’ e y a p ı l m a k t a o l a n y a t l i m a n ı n ı n - k i , t e m e l i S a y ı n Ç i l l e r t a r a f ı n d a n a t ı l m ı ş t ı r - i ş l e r l i k k a z a n m a s ı v e d ü n y a y a t ç ı l a r ı n ı n u ğ r a k y e r i h a l i n e g e l e b i l m e s i i ç i n , h e m e n y a k ı n ı n d a b i r h a v a a l a n ı n a i h t i y a ç v a r d ı r ; b u ş a r t t ı r . K o m ş u İ l i m i z A d a n a ’ n ı n , 1 9 9 3 y ı l ı r a k a m l a r ı n a g ö r e y ı l l ı k i h r a c a t ı 2 6 2 m i l y o n d o l a r , i t h a l a t ı i s e 3 0 0 m i l y o n d o l a r k e n , İ ç e l ’ i n a y n ı d ö n e m d e k i i h r a c a t ı n ı n 1 m i l y o n d o l a r , i t h a l a t ı n ı n d a 6 0 0 m i l y o n d o l a r o l d u ğ u g ö z ö n ü n e a l ı n ı r s a , h a v a a l a n ı n ı n , b u b ö l g e y e , d ü n y a y l a t i c a r e t i m k â n ı n a n a s ı l s ı ç r a m a y a p t ı r a c a ğ ı v e n e d e n İ ç e l ’ d e o l m a s ı g e r e k t i ğ i n i g ö r e b i l i r i z . B u n u n l a b i r l i k t e , M e r s i n S e r b e s t B ö l g e s i n i n 1 , 6 m i l y a r d o l a r ı g e ç e n , y ı l l ı k i ş h a c m i v e y a b a n c ı y a t ı r ı m c ı l a r ı n a r t a n i l g i s i n e d e n i y l e b u h a v a a l a n ı n a i h t i y a ç d u y u l m a k t a d ı r . T a r s u s H u z u r k e n t ’ t e t e s i s e d i l e n o r g a n i z e s a n a y i b ö l g e s i v e ç e v r e d e m e v c u t p e t r o l , ç i m e n t o , c a m , k r o m v e g ü b r e s a n a y i l e r i y l e s a n a y i l e ş m e n i n , ü r e t i m i n a r t m a s ı i ç i n , i s t i h d a m ı n g e n i ş l e m e s i i ç i n , b u h a v a a l a n ı , ç o k o l u m l u k a t k ı l a r d a b u l u n a c a k t ı r . 1 9 9 2 y ı l ı n d a k u r u l a n M e r s i n Ü n i v e r s i t e s i n i n 5 b i n d e n f a z l a ö ğ r e n c i s i y l e , u l u s l a r a r a s ı k ü l t ü r v e b i l i m m e r k e z i o l m a y o l u n d a k i ç a b a l a r ı d a . . . ( M i k r o f o n o t o m a t i k c i h a z t a r a f ı n d a n k a p a t ı l d ı ) B A Ş K A N – 1 d a k i k a e k s ü r e v e r i y o r u m ; l ü t f e n 1 d a k i k a i ç e r i s i n d e t o p a r l a y ı n ı z . M E H M E T E M İ N A Y D I N B A Ş ( D e v a m l a ) – . . . b u h a v a a l a n ı y l a ö n e m l i b i r i v m e k a z a n a c a k t ı r . B ü t ü n b u n e d e n l e r l e , b u u l u s l a r a r a s ı h a v a a l a n ı n ı n İ ç e l ’ d e , T a r s u s - Y e n i c e a r a s ı n d a y a p ı l m a s ı n ı n u y g u n o l a c a ğ ı n a i n a n ı y o r , y e n i H ü k ü m e t i m i z d e n b u y a t ı r ı m ı e n k ı s a z a m a n d a p r o g r a m l a y a r a k r e a l i z e e t m e s i n i d i l i y o r v e Y ü c e H e y e t i n i z i s a y g ı y l a s e l a m l ı y o r u m e f e n d i m . ( R P v e D Y P s ı r a l a r ı n d a n a l k ı ş l a r ) B A Ş K A N – T e ş e k k ü r e d i y o r u m S a y ı n A y d ı n b a ş . H ü k ü m e t a d ı n a , S a y ı n M e h m e t S a ğ l a m ; b u y u r u n . ( D Y P v e R P s ı r a l a r ı n d a n a l k ı ş l a r ) M İ L L Î E Ğ İ T İ M B A K A N I M E H M E T S A Ğ L A M ( K a h r a m a n m a r a ş ) – S a y ı n B a ş k a n , d e ğ e r l i m i l l e t v e k i l l e r i ; a r k a d a ş ı m ı z M e h m e t E m i n A y d ı n b a ş ’ ı n Ç u k u r o v a ’ d a y a p ı l a c a k u l u s l a r a r a s ı h a v a a l a n ı y l a i l g i l i k o n u ş m a s ı n ı d i n l e d i k . B u k o n u d a , m ü s a a d e b u y u r u r l a r s a , i l g i l i ç a l ı ş m a l a r ı , Y ü c e M e c l i s i n b i l g i s i n e a r z e t m e k i s t i y o r u m . Ç u k u r o v a ’ n ı n , b i l i n d i ğ i g i b i , b ö l g e m i z i t i b a r i y l e h a v a u l a ş ı m i h t i y a c ı , ş u a n d a k ı s ı t l ı d a o l s a , m e v c u t Ş a k i r p a ş a H a v a a l a n ı y l a k a r ş ı l a n m a k t a d ı r . B u h a v a a l a n ı m ı z , 2 7 5 0 X 3 0 m e t r e p i s t k a p a s i t e s i o l a n v e 2 6 6 5 m e t r e k a r e t e r m i n a l b i n a s ı b u l u n a n b i r h a v a a l a n ı d ı r . M e v c u t h a v a a l a n ı , ş e h i r m e r k e z i n e y a k ı n o l m a s ı d o l a y ı s ı y l a , g e l i ş e m e m e s i n e d e n i y l e , A d a n a v e İ ç e l i l l e r i n d e o r t a k h i z m e t v e r m e k a m a c ı y l a y e n i b i r h a v a a l a n ı i h t i y a c ı n ı o r t a y a ç ı k a r m ı ş t ı r . B u k o n u d a , i l g i l i ç a l ı ş m a l a r e t ü t a ş a m a s ı n d a s o n u ç l a n d ı r ı l m ı ş v e b u n l a r ı n s o n u c u n a g ö r e , A d a n a - K a r a t a ş m e v k i i , İ ç e l - B a h a r l ı m e v k i i , İ ç e l - Ç i ç e k l i m e v k i i , İ ç e l - K a r g ı l ı m e v k i i , Z e y t i n l i - K a r s a v u r a n m e v k i i a l t e r n a t i f l e r o l a r a k b e l i r l e n m i ş t i r . A n c a k , 1 9 9 6 y ı l ı y a t ı r ı m p r o g r a m ı n d a “ A d a n a Ç u k u r o v a H a v a a l a n ı E t ü d ü ” a d ı a l t ı n d a y e r a l a n h a v a a l a n ı e t ü t v e Ç E D r a p o r u n u n b u y ı l i h a l e e d i l m e s i p l a n l a n m ı ş t ı r . E t ü t v e Ç E D r a p o r u n d a , y u k a r ı d a b e l i r l e n e n a l t e r n a t i f l e r d e n b i r i s i n i n f i z i b l ç ı k m a s ı h a l i n d e , y a t ı r ı m p r o g r a m ı n a i n ş a a t d a h i l e d i l m e k s u r e t i y l e , 1 9 9 7 y ı l ı n d a i h a l e s i y a p ı l a b i l e c e k t i r . D e ğ e r l i a r k a d a ş l a r ı m , 3 6 0 0 X 4 5 m e t r e p i s t i v e 4 m i l y o n y o l c u / y ı l k a p a s i t e s i y l e , 2 4 b i n m e t r e k a r e t e r m i n a l b i n a s ı n ı n y a p ı m ı d ü ş ü n ü l e n Ç u k u r o v a H a v a a l a n ı n ı n , t ü m t e s i s v e s i s t e m l e r i y l e b i r l i k t e , ü ç y ı l i ç e r i s i n d e g e r ç e k l e ş t i r i l m e s i p l a n l a n m a k t a d ı r . U l a ş t ı r m a B a k a n l ı ğ ı m ı z ı n , Ç u k u r o v a ’ y a y a p ı l a c a k u l u s l a r a r a s ı h a v a a l a n ı n ı n b i r a n ö n c e h i z m e t v e r e b i l m e s i a m a c ı y l a , b ü y ü k b i r g a y r e t i ç e r i s i n d e o l d u ğ u n u v e b u ç a l ı ş m a n ı n s ü r d ü r ü l m e k t e o l d u ğ u n u Y ü c e M e c l i s i n b i l g i s i n e a r z e d i y o r , h e p i n i z e s a y g ı l a r s u n u y o r u m . ( D Y P v e R P s ı r a l a r ı n d a n a l k ı ş l a r ) B A Ş K A N – T e ş e k k ü r e d i y o r u m S a y ı n B a k a n . B A Ş K A N – G ü n d e m d ı ş ı ü ç ü n c ü k o n u ş m a , T ü r k i y e B ü y ü k M i l l e t M e c l i s i G e n e l K u r u l s a l o n u v e k u l i s l e r i n d e y a ş a n a n d ü n k ü m ü e s s i f o l a y l a r k o n u s u n d a , S a y ı n Y ü k s e l Y a l o v a ’ n ı n . B u y u r u n S a y ı n Y a l o v a . S ü r e n i z 5 d a k i k a d ı r . Y Ü K S E L Y A L O V A ( A y d ı n ) – S a y ı n B a ş k a n , s a y ı n m i l l e t v e k i l l e r i ; 5 4 ü n c ü H ü k ü m e t i n g ü v e n o y u a l m a s ı s ü r e c i i ç e r i s i n d e , a s l ı n d a , ü y e s i b u l u n d u ğ u m u z P a r l a m e n t o n u n m a n e v î ş a h s i y e t i y l e s ı n ı r l ı d e ğ i l , h e p i m i z i n s i y a s a l k i m l i ğ i n e y ö n e l i k o l d u ğ u n u d ü ş ü n d ü ğ ü m ü ç h a k s ı z f i i l k o n u s u n d a , o ü ç h a k s ı z f i i l i , ş a h s ı m v e b a n a v e k â l e t v e r e c e k a r k a d a ş l a r ı m a d ı n a k ı n a m a k ü z e r e s ö z a l m ı ş b u l u n u y o r u m . S ö z l e r i m i n b a ş ı n d a , h e p i n i z i , e n ü s t ü n s a y g ı l a r ı m l a s e l a m l a r k e n , d ü n k ü o l a y l a r s ı r a s ı n d a , P a r l a m e n t o n u n m a n e v î ş a h s i y e t i k o n u s u n d a k i d u y a r l ı t a v r ı n e d e n i y l e , u y g u l a m a s ı n e d e n i y l e T ü r k i y e B ü y ü k M i l l e t M e c l i s i B a ş k a n ı S a y ı n M u s t a f a K a l e m l i ’ y e ; a y r ı c a , b u i m k â n ı b a n a v e r e n , T ü r k i y e B ü y ü k M i l l e t M e c l i s i B a ş k a n v e k i l i S a y ı n U l u ç G ü r k a n B e y e f e n d i y e t e ş e k k ü r l e r i m i s u n m a k i s t i y o r u m . Ü ç h a k s ı z f i i l d e d i m . İ l k h a k s ı z f i i l i n m a ğ d u r u , b i r g a z e t e c i , b i r y a z a r , t o p l u m a d ı n a d ü ş ü n c e ü r e t e n , y a z a n , k a l e m e d ö k e n b i r k i ş i . O k i ş i n i n , o h a k s ı z f i i l e m a r u z k a l a n k i ş i n i n a d ı F a t i h A l t a y l ı . B u , F a t i h o l a b i l i r d i , A h m e t o l a b i l i r d i , A y ş e o l a b i l i r d i . B u , b i r b ü y ü k g a z e t e n i n y a z a r ı , H ü r r i y e t G a z e t e s i n i n y a z a r ı o l m a y a b i l i r d i , b i r b a ş k a b ü y ü k g a z e t e n i n y a z a r ı o l a b i l i r d i ; o d a o l m a y a b i l i r d i , A y d ı n ’ d a , K a r s ’ t a , V a n ’ d a , ş u r a d a b u r a d a b i r m a h a l l î g a z e t e n i n y a z a r ı o l a b i l i r d i , b i r m a h a l l î t e l e v i z y o n p r o g r a m c ı s ı o l a b i l i r d i . K i m o F a t i h A l t a y l ı d i y e s o r a r s a k ; a r z e d e y i m : “ K a l e m i n e d a i m a e f e n d i k a l , u ş a k o l m a m a y a g a y r e t e t . M e c b u r k a l ı r s a n k ı r ; s a k ı n s a t m a ” d i y e n , S e d a t S i m a v i ’ n i n e k o l ü n ü , i l k e s i n i b u g ü n s i m g e l e ş t i r e n b i r g a z e t e c i . M U S T A F A B A Ş ( İ s t a n b u l ) – A n l a ş ı l d ı . . . Y Ü K S E L Y A L O V A ( D e v a m l a ) – A n l a ş ı l d ı m ı b i l e m i y o r u m ; a n l a ş ı l d ı i s e , t e p k i n i z i g ö s t e r e r e k , a n l a ş ı l d ı ğ ı n ı b i z e g ö s t e r m e n i z i b e k l e r i m . H a k s ı z f i i l m a ğ d u r u b i r b a ş k a k i ş i , D e v l e t e s k i B a k a n ı , T r a b z o n M i l l e t v e k i l i S a y ı n E y ü p A ş ı k . B i r p a r t i y e m e n s u p b e l e d i y e b a ş k a n ı t a r a f ı n d a n . . . O p a r t i n i n k i m l i ğ i n i h i ç ö n e m s e m i y o r u m , h a k s ı z f i i l l e m a ğ d u r o l a n k i ş i n i n s i y a s î g ö r ü ş ü n ü d e h i ç ö n e m s e m i y o r u m - o p a r t i d e n o l a b i l i r d i , b u p a r t i d e n o l a b i l i r d i - a m a , a s l o l a n ş u : S i y a s e t i n k â b e s i d e d i ğ i m i z Y ü c e P a r l a m e n t o d a , b i r m i l l e t v e k i l i , e s k i b i r b a k a n , h e r h a n g i b i r s i y a s î p a r t i y e m e n s u p b i r b e l e d i y e b a ş k a n ı t a r a f ı n d a n d ö v ü l e b i l i y o r s a , o n a c ü r e t e d i l e b i l i y o r s a . . . C A F E R G Ü N E Ş ( K ı r ş e h i r ) – N i y e d ö v ü l ü y o r ? Y Ü K S E L Y A L O V A ( D e v a m l a ) – Z a t e n , n i y e s i n i s o r u n u z d i y e , d ü ş ü n ü n ü z d i y e b u y ü k s e k h u z u r a g e l d i m s a y ı n m i l l e t v e k i l i . B i r ü ç ü n c ü k i ş i , y i n e , b u d e v l e t e b a k a n o l a r a k h i z m e t e t m i ş b i r m i l l e t v e k i l i , S a y ı n M e h m e t K ö s t e p e n , o s ı f a t a , m i l l e t v e k i l l i ğ i s ı f a t ı n a s a y g ı g ö s t e r m e s i g e r e k e n , s a y g ı g ö s t e r e n i n e n b a ş t a k e n d i s i o l m a s ı g e r e k e n b i r b a ş k a m e s l e k t a ş ı t a r a f ı n d a n , y i n e , h a k s ı z f i i l e m a r u z k a l ı y o r . D e ğ e r l i m i l l e t v e k i l l e r i , e ğ e r , b i z , H ü k ü m e t i n g ü v e n o y u a l d ı ğ ı b i r g ü n d e y a d a b i r b a ş k a g ü n d e , b u P a r l a m e n t o ç a t ı s ı a l t ı n d a , h u k u k d e v l e t i i l k e l e r i y e r i n e k a b a g ü c e h e r h a n g i b i r ş e k i l d e - s i y a s î g ö r ü ş ü m ü z e u y d u , u y m a d ı e n d i ş e s i y l e - p r i m v e r i r s e k ; e ğ e r , b i z , s i y a s î g ö r ü ş l e r i n i p a y l a ş m a d ı ğ ı m ı z i n s a n l a r h u s u s u n d a - o g a z e t e c i o l a b i l i r , o y a z a r o l a b i l i r - k a b a g ü c ü n k u l l a n ı l m a s ı n ı m e ş r u s a y m a y a c e v a z v e r e c e k d a v r a n ı ş l a r a p r i m v e r i r s e k . . . B i r s ö z ü u n u t m a m a m ı z l a z ı m : R ü z g â r e k e n , f ı r t ı n a b i ç e r . F ı r t ı n a b i ç e r s e n e o l u r ? O n d a n , h e p i m i z , s a d e c e m i l l e t v e k i l i o l a r a k d e ğ i l , g a z e t e c i o l a r a k ; s a d e c e g a z e t e c i o l a r a k d e ğ i l , b e l e d i y e b a ş k a n ı o l a r a k . . . B a k ı n , b i r b e l e d i y e b a ş k a n ı d i y o r u z ; o p a r t i n i n , m e n s u b u b u l u n d u ğ u p a r t i n i n m a n e v î ş a h s i y e t i n i , t ü z e l k i ş i l i ğ i n i d e , o h a r e k e t , i l z a m e d e b i l i y o r ; o p a r t i n i n t ü z e l k i ş i l i ğ i n i , b e l k i , b ö y l e b i r k o n u d a h i ç p r i m v e r m e y e c e k y a p ı s ı o l m a s ı n a r a ğ m e n , b a ğ l a y a b i l i y o r . E ğ e r , b i z , b u P a r l a m e n t o n u n y ü c e o l d u ğ u n u s ö y l ü y o r s a k - b e n ş a h s e n i n a n ı y o r u m - b u y ü c e l i ğ i , P a r l a m e n t o n u n m e k â n ı n d a ; a m a , p a r l a m e n t o k a v r a m ı n ı n o l d u ğ u h e r y e r d e t i t i z l i k l e k o r u m a z s a k . . . ( M i k r o f o n o t o m a t i k c i h a z t a r a f ı n d a n k a p a t ı l d ı ) B A Ş K A N – S a y ı n Y a l o v a , 1 d a k i k a e k s ü r e v e r i y o r u m . L ü t f e n . . . K o n u ö n e m l i ; s ö z k e s i l m i ş d u r u m a d ü ş m e y e l i m . Y Ü K S E L Y A L O V A ( D e v a m l a ) – B i z e t a n ı n a n b i r i m k â n v a r , h e r m i l l e t v e k i l i n e t a n ı n a n b i r i m k â n v a r ; a d ı , y a s a m a d o k u n u l m a z l ı ğ ı ; a l t a y ı r ı m ı i t i b a r i y l e , y a s a m a s o r u m s u z l u ğ u ; A n a y a s a m ı z ı n 8 3 ü n c ü m a d d e s i n i n b i r i n c i v e i k i n c i f ı k r a s ı n d a . N e d i r o ; m i l l e t v e k i l l e r i n i n h u k u k î v e c e z a î y a p t ı r ı m l a r d a n ç e k i n m e d e n b u y ü c e ç a t ı a l t ı n d a d i l e d i ğ i g i b i o y k u l l a n a b i l m e s i , d i l e d i ğ i g i b i ö z g ü r c e k o n u ş a b i l m e s i h a k k ı . E ğ e r , b i z b u y a s a m a d o k u n u l m a z l ı ğ ı k a v r a m ı n a t i t i z l i k l e s a r ı l m a z s a k , s a d e c e k e n d i m i z e u y g u l a n d ı ğ ı v a k i t f e r y a t e d i p d e b i r b a ş k a a r k a d a ş ı m ı z a s ı r f s i y a s î g ö r ü ş ü b i z e u y m u y o r d ü ş ü n c e s i y l e o h a k k ı t a n ı m a m a y o l u n a g i d e r s e k , b u n d a n p a r l a m e n t e r r e j i m y a r a a l ı r d i y e d ü ş ü n ü y o r u m , b u n d a n d e m o k r a s i y a r a a l ı r d i y e d ü ş ü n ü y o r u m ; ç ü n k ü , i ç i n d e y a ş a d ı ğ ı m ı z y ü z y ı l ı , ç a t ı ş m a i t i b a r i y l e , b i r c ü m l e y l e t a n ı m l a m a k m ü m k ü n s e . . . ( M i k r o f o n o t o m a t i k c i h a z t a r a f ı n d a n k a p a t ı l d ı ) Y Ü K S E L Y A L O V A ( D e v a m l a ) – B i t i r e c e ğ i m S a y ı n B a ş k a n . B A Ş K A N – L ü t f e n . . . T e ş e k k ü r e d i y o r u m . Y Ü K S E L Y A L O V A ( D e v a m l a ) – S a n ı y o r u m , o ç a t ı ş m a n ı n a d ı , h u k u k d e v l e t i k a v r a m ı y l a k a b a g ü ç k a v r a m ı a r a s ı n d a k i m ü c a d e l e . B i z , p a r l a m e n t e r l e r e y a k ı ş a n , h u k u k d e v l e t i k a v r a m ı n a s a h i p ç ı k m a k t ı r . H e p i n i z i s a y g ı y l a s e l a m l ı y o r u m . ( A N A P , D S P v e C H P s ı r a l a r ı n d a n a l k ı ş l a r ) B A Ş K A N – T e ş e k k ü r e d e r i m S a y ı n Y a l o v a . S a y ı n m i l l e t v e k i l l e r i , B ü y ü k B i r l i k P a r t i s i G e n e l B a ş k a n Y a r d ı m c ı s ı S a y ı n O r h a n K a v u n c u , ş a h s ı v e p a r t i s i y l e i l g i l i i f a d e l e r i ç e r d i ğ i i ç i n c e v a p h a k k ı i s t e m i ş b u l u n u y o r ; a n c a k , k o n u ş m a y ı h e p i m i z d i k k a t l e d i n l e d i k , b ö y l e b i r c e v a p h a k k ı n ı d o ğ u r a c a k n e b i r i f a d e v a r d ı n e d e . . . S a y ı n K a v u n c u ’ n u n ü s t ü n e n i ç i n a l d ı ğ ı n ı b e n a l g ı l a m a k d a h i i s t e m i y o r u m . O n u n i ç i n , İ ç t ü z ü ğ ü n 6 9 u n c u m a d d e s i n e g ö r e , S a y ı n K a v u n c u , s i z e s ö z v e r m e m i m k â n s ı z . D e ğ e r l i m i l l e t v e k i l l e r i . . . O R H A N K A V U N C U ( A d a n a ) – S a y ı n B a ş k a n . . . E M İ N K U L ( İ s t a n b u l ) – K a v u n c u i s m i ç ı k m a d ı a ğ z ı n d a n . O R H A N K A V U N C U ( A d a n a ) – B e l e d i y e b a ş k a n ı . . . B A Ş K A N – E f e n d i m , h e r h a l d e , ş u a n a d l i y e d e k i b i r o l a y ı s a v u n m a k s i z e v e p a r t i n i z e d ü ş m e m e k g e r e k i r b u M e c l i s ç a t ı s ı a l t ı n d a . D e ğ e r i m i l l e t v e k i l l e r i , d ü n , h e p b i r l i k t e m ü e s s i f b i r o l a y y a ş a d ı k . S a y ı n Y ü k s e l Y a l o v a ’ y a , b u k o n u y u M e c l i s g ü n d e m i n e g e t i r m e d u y a r l ı l ı ğ ı n ı g ö s t e r d i ğ i i ç i n , b e n , B a ş k a n l ı k a d ı n a t e ş e k k ü r e d i y o r u m v e b ü y ü k b i r m u t l u l u k l a d a , b ü t ü n s i y a s î p a r t i l e r i n d i n l e r k e n g ö s t e r d i ğ i d u y a r l ı l ı ğ ı , i l e r i s i i ç i n , i y i n i y e t l i , b u t ü r o l a y l a r a k a r ş ı b i r d a y a n ı ş m a o l a r a k k a b u l l e n i y o r u m . B u a r a d a , ç o k n a d i r d e o l s a , o l a y l a r ı n k i m i n i “ n i y e ” s o r u s u y l a d a h i s a v u n m a n ı n b i z i y ü c e l t m e y e c e ğ i n i , b i z i k o r u m a y a c a ğ ı n ı , t a m a k s i n e , o l a y l a r ı n m ü s e b b i p l e r i n i n d ü z e y i n e d ü ş ü r e c e ğ i n e i n a n ı y o r u m . H e p i n i z e , b u n e d e n l e , b i r d a h a b u o l a y l a r ı y a ş a m a m a d i l e ğ i y l e ç a l ı ş m a l a r ı m ı z d a b a ş a r ı l a r d i l i y o r u m . Y A H Y A Ş İ M Ş E K ( B u r s a ) – B i r a v u ç k e n d i n i b i l m e z e e l b e t t e t e s l i m e d e m e y i z P a r l a m e n t o y u S a y ı n B a ş k a n . B A Ş K A N – T e ş e k k ü r e d e r i m . D e ğ e r l i m i l l e t v e k i l l e r i , T ü r k i y e B ü y ü k M i l l e t M e c l i s i B a ş k a n l ı ğ ı n ı n 2 a d e t t e z k e r e s i v a r d ı r ; o k u t u p b i l g i l e r i n i z e s u n a c a ğ ı m : T ü r k i y e B ü y ü k M i l l e t M e c l i s i G e n e l K u r u l u n a T ü r k i y e B ü y ü k M i l l e t M e c l i s i B a ş k a n l ı k D i v a n ı n ı n 2 N i s a n 1 9 9 6 t a r i h v e 5 s a y ı l ı k a r a r ı i l e , İ s v e ç P a r l a m e n t o B a ş k a n ı B i r i n c i Y a r d ı m c ı s ı v e b e r a b e r i n d e k i P a r l a m e n t o H e y e t i n i n 1 4 - 1 8 E k i m 1 9 9 6 t a r i h l e r i a r a s ı n d a v e L e t o n y a P a r l a m e n t o B a ş k a n ı v e b e r a b e r i n d e k i P a r l a m e n t o H e y e t i n i n 1 7 - 1 9 E y l ü l 1 9 9 6 t a r i h l e r i a r a s ı n d a ; a y r ı c a , 1 0 M a y ı s 1 9 9 6 t a r i h v e 1 2 s a y ı l ı k a r a r ı i l e A z e r b a y c a n M i l l î M e c l i s B a ş k a n ı v e b e r a b e r i n d e k i P a r l a m e n t o H e y e t i n i n 2 8 - 3 0 A ğ u s t o s 1 9 9 6 t a r i h l e r i a r a s ı n d a ü l k e m i z i z i y a r e t l e r i k a r a r l a ş t ı r ı l m ı ş t ı r . T ü r k i y e B ü y ü k M i l l e t M e c l i s i n i n D ı ş İ l i ş k i l e r i n i n D ü z e n l e n m e s i H a k k ı n d a k i 3 6 2 0 s a y ı l ı K a n u n u n 7 n c i m a d d e s i g e r e ğ i n c e , G e n e l K u r u l u n b i l g i s i n e s u n u l u r . M u s t a f a K a l e m l i T ü r k i y e B ü y ü k M i l l e t M e c l i s i B a ş k a n ı B A Ş K A N – B i l g i l e r i n i z e s u n u l m u ş t u r . T ü r k i y e B ü y ü k M i l l e t M e c l i s i G e n e l K u r u l u n a R u s y a F e d e r a s y o n u D e v l e t D u m a s ı B a ş k a n ı n ı n v a k i d a v e t i n e i s t i n a d e n , T ü r k i y e B ü y ü k M i l l e t M e c l i s i n i t e m s i l e n 6 k i ş i l i k b i r P a r l a m e n t o H e y e t i n i n , 1 4 - 1 8 T e m m u z 1 9 9 6 t a r i h l e r i n d e s ö z k o n u s u d a v e t e i c a b e t e t m e s i , T ü r k i y e B ü y ü k M i l l e t M e c l i s i n i n D ı ş İ l i ş k i l e r i n i n D ü z e n l e n m e s i H a k k ı n d a k i 3 6 2 0 s a y ı l ı K a n u n u n 6 n c ı m a d d e s i u y a r ı n c a , G e n e l K u r u l u n 2 . 7 . 1 9 9 6 t a r i h v e 6 9 u n c u B i r l e ş i m i n d e k a b u l e d i l m i ş t i r . A d ı g e ç e n k a n u n u n 2 n c i m a d d e s i u y a r ı n c a , h e y e t i m i z i o l u ş t u r m a k ü z e r e , s i y a s î p a r t i g r u p l a r ı n c a b i l d i r i l e n ü y e l e r i m i z i n i s i m l e r i G e n e l K u r u l u n b i l g i l e r i n e s u n u l u r . M u s t a f a K a l e m l i T ü r k i y e B ü y ü k M i l l e t M e c l i s i B a ş k a n ı M u s t a f a K a l e m l i T B M M B a ş k a n ı F e t i G ö r ü r ( B o l u ) N u r e t t i n A k t a ş ( G a z i a n t e p ) D u r m u ş F i k r i S a ğ l a r ( İ ç e l ) O s m a n Ç i l s a l ( K a y s e r i ) İ h s a n Ç a b u k ( O r d u ) B A Ş K A N – B i l g i l e r i n i z e s u n u l m u ş t u r . T ü r k i y e B ü y ü k M i l l e t M e c l i s i B a ş k a n l ı ğ ı n ı n b i r t e z k e r e s i d a h a v a r d ı r ; o k u t u p o y l a r ı n ı z a s u n a c a ğ ı m : 8 T e m m u z 1 9 9 6 T ü r k i y e B ü y ü k M i l l e t M e c l i s i G e n e l K u r u l u n a T ü r k i y e B ü y ü k M i l l e t M e c l i s i B a ş k a n l ı k D i v a n ı n ı n 2 8 H a z i r a n 1 9 9 6 t a r i h v e 1 8 s a y ı l ı k a r a r ı i l e , T ü r k i y e - F a s v e T ü r k i y e - U k r a y n a P a r l a m e n t o l a r a r a s ı D o s t l u k G r u p l a r ı k u r u l m a s ı u y g u n g ö r ü l m ü ş t ü r . T ü r k i y e B ü y ü k M i l l e t M e c l i s i n i n D ı ş İ l i ş k i l e r i n i n D ü z e n l e n m e s i H a k k ı n d a k i 3 6 2 0 s a y ı l ı K a n u n u n 4 ü n c ü m a d d e s i u y a r ı n c a , a n ı l a n d o s t l u k g r u p l a r ı n ı n k u r u l m a s ı G e n e l K u r u l u n t a s v i b i n e s u n u l u r . M u s t a f a K a l e m l i T ü r k i y e B ü y ü k M i l l e t M e c l i s i B a ş k a n ı B A Ş K A N – T ü r k i y e - F a s P a r l a m e n t o l a r a r a s ı D o s t l u k G r u b u n u n k u r u l m a s ı n ı o y l a r ı n ı z a s u n u y o r u m : K a b u l e d e n l e r . . . K a b u l e t m e y e n l e r . . . K a b u l e d i l m i ş t i r . T ü r k i y e - U k r a y n a D o s t l u k G r u b u n u n k u r u l m a s ı n ı o y l a r ı n ı z a s u n u y o r u m : K a b u l e d e n l e r . . . K a b u l e t m e y e n l e r . . . K a b u l e d i l m i ş t i r . M e c l i s a r a ş t ı r m a k o m i s y o n u n d a n i s t i f a ö n e r g e s i v a r d ı r ; o k u t u y o r u m : T ü r k i y e B ü y ü k M i l l e t M e c l i s i B a ş k a n l ı ğ ı n a R e f a h P a r t i s i n i n S ü l e y m a n M e r c ü m e k i l e i l i ş k i s i n i a r a ş t ı r m a k ü z e r e k u r u l a n T ü r k i y e B ü y ü k M i l l e t M e c l i s i a r a ş t ı r m a k o m i s y o n u ü y e l i ğ i n d e n i s t i f a e d i y o r u m . G e r e ğ i n i a r z e d e r i m . S a y g ı l a r ı m l a . K e m a l e t t i n G ö k t a ş T r a b z o n B A Ş K A N – B i l g i l e r i n i z e s u n u l m u ş t u r . G ü n d e m i n “ S e ç i m ” k ı s m ı n a g e ç i y o r u z . B A Ş K A N – R e f a h P a r t i s i n i n S ü l e y m a n M e r c ü m e k i l e b a ğ l a n t ı l a r ı n ı n t e s p i t i k o n u s u n d a k i 1 0 / 6 3 e s a s n u m a r a l ı M e c l i s A r a ş t ı r m a s ı K o m i s y o n u n d a b o ş b u l u n a n v e R e f a h P a r t i s i G r u b u n a d ü ş e n 2 v e D o ğ r u Y o l P a r t i s i G r u b u n a d ü ş e n 1 ü y e l i k i ç i n , s ı r a s ı y l a , İ s t a n b u l M i l l e t v e k i l i M e h m e t A l i Ş a h i n , Z o n g u l d a k M i l l e t v e k i l i N e c m e t t i n A y d ı n v e M u ğ l a M i l l e t v e k l i İ r f e t t i n A k a r a d a y g ö s t e r i l m i ş l e r d i r . O y l a r ı n ı z a s u n u y o r u m : K a b u l e d e n l e r . . . K a b u l e t m e y e n l e r . . . K a b u l e d i l m i ş t i r . S a y ı n m i l l e t v e k i l l e r i , ş i m d i , g ü n d e m i m i z d e “ S ö z l ü S o r u l a r ” v a r ; a n c a k , H ü k ü m e t y e n i . B a z ı s a y ı n b a k a n l a r ı m ı z b u r a d a l a r . E f e n d i m , s ö z l ü s o r u l a r ı o k u t m a m ı z h a l i n d e , y a n ı t k o n u s u n d a s a y ı n b a k a n l a r t a l e p t e b u l u n a c a k l a r m ı ; y a n ı t g ö r e v i n d e b u l u n a c a k l a r m ı ? S o r u l a r a h â k i m o l m a k i ç i n , b i r a z d a h a z a m a n a i h t i y a ç l a r ı v a r s a n ı y o r u m . O n u n i ç i n , g r u p l a r ı n d a m u t a b a k a t ı y l a , g ü n d e m i m i z i n “ S ö z l ü S o r u l a r ” k ı s m ı n ı g e ç i y o r u z . G ü n d e m i n “ G e n e l G ö r ü ş m e v e M e c l i s A r a ş t ı r m a s ı Y a p ı l m a s ı n a D a i r Ö n g ö r ü ş m e l e r ” k ı s m ı n a g e ç i y o r u z . B A Ş K A N – B i r i n c i s ı r a d a y e r a l a n , K o c a e l i M i l l e t v e k i l i N e c a t i Ç e l i k v e 3 8 a r k a d a ş ı n ı n , z o r u n l u t a s a r r u f k e s i n t i l e r i n i n d e ğ e r l e n d i r i l m e s i k o n u s u n d a A n a y a s a n ı n 9 8 i n c i , İ ç t ü z ü ğ ü n 1 0 4 ü n c ü v e 1 0 5 i n c i m a d d e l e r i u y a r ı n c a , b i r M e c l i s a r a ş t ı r m a s ı a ç ı l m a s ı n a i l i ş k i n ö n e r g e s i n i n ö n g ö r ü ş m e l e r i n e b a ş l ı y o r u z . H ü k ü m e t ? . . Y o k . S a y ı n m i l l e t v e k i l l e r i , H ü k ü m e t g e ç e n b i r l e ş i m d e d e t e m s i l e d i l m e m i ş o l d u ğ u n d a n , ö n e r g e n i n g ö r ü ş ü l m e s i b i r d e f a e r t e l e n m i ş t i . B u d e f a , ö n e r g e n i n , H ü k ü m e t o l m a m a s ı n a r a ğ m e n , ö n g ö r ü ş m e l e r i n e b a ş l a m a k d u r u m u n d a y ı z . Ö n e r g e y i y e n i d e n o k u t u y o r u m : T ü r k i y e B ü y ü k M i l l e t M e c l i s i B a ş k a n l ı ğ ı n a 3 4 1 7 s a y ı l ı Ç a l ı ş a n l a r ı n T a s a r r u f a T e ş v i k E d i l m e s i v e B u T a s a r r u f l a r ı n D e ğ e r l e n d i r i l m e s i n e D a i r K a n u n h ü k ü m l e r i n e g ö r e , ç a l ı ş a n l a r a d ı n a b i r i k e n m a l î k a y n a k i l e n e m a s ı n ı n h a n g i a l a n l a r d a d e ğ e r l e n d i r i l d i ğ i v e b u k a y n a k l a r ı n p i y a s a ş a r t l a r ı n d a n e m a l a n d ı r ı l ı p n e m a l a n d ı r ı l m a d ı ğ ı h u s u s l a r ı n d a k i y a s a l u y g u n l u k l a r ı n ı n a r a ş t ı r ı l m a s ı a m a c ı y l a , A n a y a s a n ı n 9 8 v e İ ç t ü z ü ğ ü n y e n i 1 0 4 ü n c ü m a d d e s i u y a r ı n c a M e c l i s a r a ş t ı r m a s ı a ç ı l m a s ı n ı a r z e d e r i z . N e c a t i Ç e l i k ( K o c a e l i ) v e a r k a d a ş l a r ı G e r e k ç e : 3 4 1 7 s a y ı l ı Ç a l ı ş a n l a r ı n T a s a r r u f a T e ş v i k E d i l m e s i v e B u T a s a r r u f l a r ı n D e ğ e r l e n d i r i l m e s i n e D a i r K a n u n h ü k ü m l e r i n e g ö r e ç a l ı ş a n l a r ı n ü c r e t l e r i n d e n y a p ı l a n k e s i n t i l e r v e b u n a e k o l a r a k d a , ç a l ı ş a n l a r ı n l e h i n e i ş v e r e n v e d e v l e t k a t k ı l a r ı b e l i r l i h e s a p l a r d a t o p l a n m a k t a o l u p , b u h e s a p l a r b ü y ü k m e b l a ğ l a r a u l a ş m ı ş v e b i r k a ç y ü z t r i l y o n l a i f a d e e d i l m e k t e d i r . K o n u y l a i l g i l i y a s a l a r ı n h a z ı r l a n m a s ı n d a n k a y n a k l a n a n e k s i k l i k l e r d o l a y ı s ı y l a , b i r i k e n b u p a r a l a r , u y g u l a n a c a k ç e ş i t l i d e m o k r a t i k d e n e t i m m e k a n i z m a l a r ı n ı n d a d ı ş ı n d a b u l u n m a k t a d ı r . İ d a r e n i n , ö z e l l i k l e ö d e m e z a m a n l a r ı n d a k e y f î u y g u l a m a l a r a v e b e y a n l a r a b a ş v u r m a s ı , k a m u o y u n d a d e ğ i ş i k , o l u m s u z y o r u m l a r ı n y a p ı l m a s ı n a v e b u d a , y ü r ü t m e n i n g ü v e n i l i r l i ğ i n i n t a r t ı ş ı l ı r h a l e g e l m e s i n e s e b e p o l m a k t a d ı r . Ö z e l l i k l e , i l g i l i y a s a l a r d a b i r i k i m l e r i n a ç ı l a n h e s a p l a r d a t u t u l a r a k n e m a l a n d ı r ı l m a s ı g e r e k t i ğ i b e l i r t i l i y o r o l m a s ı n a r a ğ m e n , i d a r e c e , ö d e m e z a m a n l a r ı n d a p a r a o l m a d ı ğ ı g i b i y a s a l d a y a n a k t a n y o k s u n b i r m a z a r e t i l e r i s ü r ü l e r e k y a p ı l m a m a s ı , k a m u o y u n d a , f o n k a y n a k l a r ı n ı n a c a b a d e ğ i ş i k a m a ç l a r l a k u l l a n ı l ı y o r o l u p o l m a d ı ğ ı g i b i b i r k ı s ı m s o r u l a r ı a k l a g e t i r m i ş t i r . T ü r k i y e C u m h u r i y e t i A n a y a s a s ı s i s t e m a t i ğ i d i k k a t e a l ı n d ı ğ ı n d a , i d a r e n i n h e r t ü r l ü e y l e m i y a r g ı d e n e t i m i n e t a b i t u t u l m a k t a o l u p , b u n u n y a n ı s ı r a , p a r a s a l h a r c a m a l a r ı d a b i r y ü k s e k m a h k e m e o l a n S a y ı ş t a y d e n e t i m i n e t a b i b u l u n m a k t a d ı r . Y a n i , A n a y a s a g e r e ğ i n c e , i d a r e n i n h e r t ü r l ü e y l e m i , i s t e r p a r a s a l o l s u n i s t e r s e o l m a s ı n d e n e t i m e t a b i b u l u n m a k t a d ı r . 1 9 9 4 y ı l ı b a ş ı n d a n i t i b a r e n , ü l k e m i z , n e y a z ı k k i , t a r i h i n i n e n y ü k s e k e n f l a s y o n u v e e k o n o m i k k r i z i y l e k a r ş ı k a r ş ı y a k a l m ı ş b u l u n m a k t a d ı r . Y a ş a n a n b u y ü k s e k e n f l a s y o n v e e k o n o m i k k r i z , ö n c e l i k l e v e e n a ğ ı r ş a r t l a r l a , b i r b o r d r o y a b a ğ ı m l ı o l a r a k ü c r e t l i ç a l ı ş a n l a r ı e t k i l e m i ş v e g e n e l o l a r a k ü c r e t l i d i y e c e ğ i m i z b u k e s i m i n r e e l g e l i r l e r i y a r ı y a v a r a n n i s p e t l e r d e a z a l m ı ş b u l u n m a k t a d ı r . E k o n o m i k g ö s t e r g e l e r i n n i s p e t e n d a h a i y i o l d u ğ u b i r d ö n e m d e h a z ı r l a n m ı ş b u l u n a n T a s a r r u f u T e ş v i k K a n u n u , y a ş a n a n ş a r t l a r i t i b a r i y l e a m a c a h i z m e t e t m e z d u r u m a g e l m i ş b u l u n m a k t a d ı r . Ç ü n k ü , ç a l ı ş a n l a r ı n e l d e e t t i k l e r i ü c r e t l e r , g ü n ü m ü z ş a r t l a r ı n d a , a y l ı k c a r i h a r c a m a l a r ı b i l e k a r ş ı l a m a y a c a k d u r u m a g e l m i ş t i r . B ö y l e b i r o r t a m d a , z a t e n g e l i r i y e t m e y e n ç a l ı ş a n l a r ı n ü c r e t l e r i n d e n k a n u n g ü c ü y l e h a l e n t a s a r r u f k e s i n t i s i o l a r a k z o r u n l u k e s i n t i y a p m a n ı n e k o n o m i k b i r k a r ş ı l ı ğ ı b u l u n m a m a k t a d ı r . E k o n o m i k i s t i k r a r s ı z l ı k v e k r i z h a v a s ı ç a l ı ş m a h a y a t ı n ı e n d e r i n n o k t a l a r d a n e t k i l e m e k t e d i r . Y e n i y a t ı r ı m y a p ı l m ı y o r o l m a s ı d o l a y ı s ı y l a i s t i h d a m i m k â n l a r ı d a r a l m ı ş d u r u m d a d ı r . H a l e n v a r o l a n i s t i h d a m i m k â n l a r ı i s e , i ş v e r e n l e r t a r a f ı n d a n m a l i y e t l e r i e n a z e t k i l e y e c e k ş e k i l d e k u l l a n ı l m a k i s t e n m e k t e d i r . T a s a r r u f k e s i n t i l e r i i ş v e r e n l e r i n k a t k ı s ı d a , i ş v e r e n l e r i n m a l i y e t l e r i n d e g ö z a r d ı e d i l m e y e c e k r a k a m l a r ı b u l m a k t a d ı r . D o l a y ı s ı y l a i s t i h d a m a y ö n e l i k h e r t ü r l ü y a t ı r ı m d a i s t e r i s t e m e z b u z o r u n l u k e s i n t i l e r d i k k a t e a l ı n m a k t a , b u i s e i s t i h d a m i m k â n l a r ı n ı d a r a l t a n b i r e t k e n o l a r a k o r t a y a ç ı k m a k t a d ı r . Ç a l ı ş a n l a r ı t a s a r r u f a t e ş v i k e t m e y e y ö n e l i k k a n u n h ü k ü m l e r i u y g u l a n d ı ğ ı d ö n e m i t i b a r i y l e a m a c ı n a u l a ş a m a m ı ş t ı r . Z a m a n i ç i n d e n i s p e t e n z o r u n l u b i r u y g u l a m a o l m a k t a n ç ı k m a s ı a m a ç l a n a n k a n u n h ü k ü m l e r i i ş ç i a l e y h i n e s o n u ç l a r a s e b e p o l m u ş t u r . Ö z e l l i k l e b i r k ı s ı m y e r e l y ö n e t i m l e r d e v e e k o n o m i k ç ı k m a z i ç i n d e k i K İ T ’ l e r d e , b e l i r t i l e n k e s i n t i l e r y a p ı l m a m ı ş o l m a s ı d o l a y ı s ı y l a , o l a y y a r g ı y a i n t i k a l e t m i ş t i r . Y i n e 1 9 9 4 y ı l ı n d a , k a n u n g e r e ğ i n c e , 6 s e n e s i n i d o l d u r a n l a r ı n s i s t e m d e n ç ı k m a h a k k ı o l m a s ı n a k a r ş ı l ı k , k a n u n d ü z e n l e n m e s i n i n i ş ç i a l e y h i n e h a z ı r l a n m ı ş o l m a s ı d o l a s ı y l a , b u i m k â n d a , k i m s e t a r a f ı n d a n k u l l a n ı l m a m ı ş t ı r . T a s a r r u f l a r ı n ö d e n m e s i n i n h a k s a h i b i n i n ö l m e s i v e y a e m e k l i o l m a s ı g i b i ç o k u z u n b i r v a d e y e b a ğ l ı o l m a s ı d o l a y ı s ı y l a , e l d e e t t i ğ i g e l i r l e a n c a k y a ş a d ı ğ ı g ü n ü i d a r e e d e b i l e n ç a l ı ş a n l a r i ç i n k a n u n z o r u y l a g e t i r i l m i ş v e h a l e n u y g u l a n a n z o r u n l u t a s a r r u f u y g u l a m a s ı n ı n ç a l ı ş m a h a y a t ı n d a g e r e k e k o n o m i k v e g e r e k s e s o s y a l a n l a m d a b i r k a r ş ı l ı ğ ı k a l m a m ı ş b u l u n m a k t a d ı r . B A Ş K A N – İ ç t ü z ü ğ ü m ü z e g ö r e , M e c l i s a r a ş t ı r m a s ı a ç ı l ı p a ç ı l m a m a s ı h u s u s u n d a , s ı r a s ı y l a , H ü k ü m e t e , s i y a s î p a r t i g r u p l a r ı n a v e ö n e r g e d e k i b i r i n c i i m z a s a h i b i n e v e y a o n u n g ö s t e r e c e ğ i b i r d i ğ e r i m z a s a h i b i n e s ö z v e r i l e c e k t i r . K o n u ş m a s ü r e l e r i , H ü k ü m e t v e g r u p l a r i ç i n 2 0 ’ ş e r d a k i k a , ö n e r g e d e k i i m z a s a h i b i i ç i n 1 0 d a k i k a d ı r . H ü k ü m e t a d ı n a s ö z t a l e b i v a r m ı e f e n d i m ? Y o k . G r u p l a r a d ı n a , b i z e u l a ş a n b i l g i l e r e g ö r e , b i r i n c i s ı r a d a , C u m h u r i y e t H a l k P a r t i s i G r u b u a d ı n a E r z i n c a n M i l l e t v e k i l i S a y ı n M u s t a f a Y ı l d ı z ; b u y u r u n e f e n d i m . ( C H P s ı r a l a r ı n d a n a l k ı ş l a r ) S a y ı n Y ı l d ı z , s ü r e n i z 2 0 d a k i k a d ı r . B u y u r u n . C H P G R U B U A D I N A M U S T A F A Y I L D I Z ( E r z i n c a n ) – S a y ı n B a ş k a n , d e ğ e r l i m i l l e t v e k i l l e r i ; ç a l ı ş a n l a r ı n t a s a r r u f a t e ş v i k e d i l m e s i v e b u t a s a r r u f l a r ı n d e ğ e r l e n d i r i l m e s i n e y ö n e l i k 3 4 1 7 s a y ı l ı Y a s a n ı n u y g u l a m a s o n u ç l a r ı n ı n a r a ş t ı r ı l m a s ı n ı ö n g ö r e n , 1 0 / 1 7 e s a s n u m a r a l ı M e c l i s a r a ş t ı r m a s ı ö n e r g e s i n e i l i ş k i n , G r u b u m u z u n g ö r ü ş l e r i n i a k t a r m a k ü z e r e s ö z a l m ı ş b u l u n u y o r u m ; s ö z l e r i m e b a ş l a r k e n , ş a h s ı m v e C u m h u r i y e t H a l k P a r t i s i G r u b u a d ı n a s i z l e r i s a y g ı y l a s e l a m l ı y o r u m . Y a s a n ı n g e n e l g e r e k ç e s i n i i n c e l e d i ğ i m i z z a m a n , ş u i f a d e l e r l e k a r ş ı l a ş m a k t a y ı z : H a z ı r l a n a n b u k a n u n t a s a r ı s ı y l a , ç a l ı ş a n l a r ı n t a s a r r u f l a r ı n ı n a r t ı r ı l m a s ı a m a c ı g ü d ü l m e k t e , b u a m a ç l a , ç a l ı ş a n l a r ı n a y l ı k v e ü c r e t l e r i n d e n b e l i r l i b i r o r a n d a t a s a r r u f k e s i n t i s i y a p ı l a r a k , b a n k a d a a d l a r ı n a a ç ı l a c a k h e s a p l a r a y a t ı r ı l m a s ı , d e v l e t v e y a i ş v e r e n l e r i n b u t a s a r r u f a k a t k ı d a b u l u n m a s ı v e t o p l a n a c a k p a r a l a r ı n e n i y i ş e k i l d e n e m a l a n d ı r ı l m a s ı ö n g ö r ü l m e k t e d i r . B ö y l e c e , ç a l ı ş a n l a r a i l e r i d e i s t e d i k l e r i ş e k i l d e k u l l a n a b i l e c e k l e r i b i r i l a v e k a y n a k y a r a t ı l m a s ı h e d e f l e n m e k t e v e ç a l ı ş a n l a r b u s u r e t l e o l u ş a c a k t a s a r r u f l a r ı n ı k u l l a n ı r l a r k e n , d i ğ e r t a s a r r u f o l a n a k l a r ı n ı n d a h a r e k e t e g e ç i r i l m e s i t e ş v i k e d i l m e k t e d i r . G ö r ü l e c e ğ i ü z e r e , y a s a n ı n a m a c ı , d a r g e l i r l i y e z o r u n l u t a s a r r u f y a p t ı r ı l a r a k , i l e r i d e o n a d a h a i y i m a l î o l a n a k l a r s a ğ l a n m a s ı d ı r . B u ç e r ç e v e d e , a n ı l a n k a n u n u n 2 n c i m a d d e s i n d e , k i m l e r e y ü k ü m l ü l ü k g e t i r i l d i ğ i b e l i r t i l m i ş o l u p , 3 ü n c ü m a d d e s i n d e d e , ç a l ı ş a n l a r d a n y ü z d e 2 k e s i n t i y a p ı l a c a ğ ı , d e v l e t v e y a i ş v e r e n l e r d e n i s e y ü z d e 3 o r a n ı n d a k a t k ı p a y ı a l ı n a c a ğ ı h ü k ü m a l t ı n a a l ı n m ı ş t ı r - k a t k ı p a y ı a l ı n a c a ğ ı h ü k ü m a l t ı n a a l ı n m ı ş o l m a s ı n a r a ğ m e n - a n c a k , z a m a n l a , b u o r a n l a r d a , y a s a n ı n v e r d i ğ i y e t k i ç e r ç e v e s i n d e d e ğ i ş i k l i k y a p ı l m ı ş t ı r . Ö r n e ğ i n , b u o r a n l a r , 1 5 . 1 . 1 9 8 9 t a r i h i n d e n g e ç e r l i o l m a k ü z e r e , ç a l ı ş a n l a r i ç i n y ü z d e 3 ’ e , d e v l e t v e y a i ş v e r e n l e r i ç i n y ü z d e 6 ’ y a y ü k s e l t i l m i ş , s o n o l a r a k d a , b u y ü k s e k o r a n d a k i k e s i n t i l e r i n y a n l ı ş l ı ğ ı a n l a ş ı l m ı ş , b u n u n ü z e r i n e , 1 5 . 1 . 1 9 9 4 t a r i h i n d e n g e ç e r l i o l m a k ü z e r e , b u k e s i n t i l e r , ç a l ı ş a n l a r i ç i n y ü z d e 2 ’ y e , i ş v e r e n l e r i ç i n d e y ü z d e 3 ’ e d ü ş ü r ü l e r e k , k ı s m e n d e o l s a , i ş ç i v e m e m u r u n m a ğ d u r i y e t i ö n l e n m i ş t i r . S a y ı n B a ş k a n , d e ğ e r l i m i l l e t v e k i l l e r i ; y a s a u y a r ı n c a t a h s i l o l u n a n z o r u n l u t a s a r r u f l a r ı n , T ü r k i y e C u m h u r i y e t i Z i r a a t B a n k a s ı n ı n A n k a r a M e r k e z Ş u b e s i n d e “ T o p l u K o n u t v e K a m u O r t a k l ı ğ ı İ d a r e s i B a ş k a n l ı ğ ı ” a d ı n a a ç ı l a c a k h e s a p t a t o p l a n m a s ı g e r e k m e k t e d i r . U y g u l a m a n ı n b a ş l a d ı ğ ı g ü n d e n b u y a n a t o p l a n a n p a r a l a r ı n h a n g i m e b l a ğ a u l a ş t ı ğ ı k o n u s u n d a , k a m u o y u n e z d i n d e s ü r e k l i t e r e d d ü t l e r h â s ı l o l m u ş t u r ; a n c a k , a n a p a r a n ı n 1 2 0 t r i l y o n , n e m a l a r l a b i r l i k t e t o p l a n a n p a r a l a r ı n d a 3 0 0 t r i l y o n u a ş t ı ğ ı t a h m i n e d i l m e k t e d i r . A s l ı n d a , b ö y l e s i n e ö n e m l i h e s a p l a i l g i l i b i l g i l e r i n k a m u o y u n a p e r i y o d i k a r a l ı k l a r l a s u n u l m a s ı g e r e k m e k t e d i r . K a m u o y u n d a , h e s a p l a i l g i l i h i ç b i r k o n u n u n , h i ç b i r a k s a k l ı ğ ı n , h i ç b i r h u s u s u n k a p a l ı k a l m a m a s ı h u s u s u n a g e r e k l i h a s s a s i y e t i n g ö s t e r i l m e s i g e r e k m e k t e y d i . T a s a r r u f u t e ş v i k e t m e y i a m a ç l a y a n b u y a s a n ı n ö n e m l i e k s i k l i k l e r i v a r d ı r . B u n e d e n l e , u y g u l a m a , a r z u l a n a n a m a c a h i z m e t e t m e k t e n z i y a d e , g e r e k ç a l ı ş a n l a r ı g e r e k d ü r ü s t ç a l ı ş a n i ş v e r e n l e r i g e r e k u y g u l a m a c ı l a r ı v e g e r e k s e d e v l e t i b i r ç o k o l u m s u z l u k l a r l a k a r ş ı k a r ş ı y a b ı r a k m ı ş t ı r . Y a s a , i d a r e n i n k e y f î u y g u l a m a l a r y a p m a s ı n a o l a n a k s a ğ l a d ı ğ ı n d a n , d e ğ i ş i k k a p s a m l a r l a b i r l i k t e b u s ı k ı n t ı l a r ı y a r a t t ı ğ ı n d a n , t o p l a n a n p a r a l a r , d e n e t i m m e k a n i z m a s ı n ı n d ı ş ı n d a k a l m ı ş t ı r . N e m a ö d e m e l e r i , i d a r e n i n i s t e d i ğ i z a m a n l a r d a v e i s t e d i ğ i ş e k i l d e g e r ç e k l e ş t i r i l m i ş t i r . B u d u r u m , y ü r ü t m e n i n g ü v e n i r l i l i ğ i n i t a r t ı ş ı l ı r h a l e g e t i r m i ş t i r ; ç ü n k ü , z o r u n l u o l a r a k t a s a r r u f y a p a n k i ş i , n e m a l a r ı n ı , ç o ğ u k e z , z a m a n ı n d a a l a m a m ı ş t ı r . D e v l e t y ö n e t i m i n d e o l m a s ı g e r e k e n a ç ı k l ı k i l k e s i , b u k o n u d a y e t e r i n c e u y g u l a n a m a m ı ş t ı r , h a t t a , z a m a n z a m a n , i l g i l i h e s a p t a t r i l y o n l a r c a p a r a n ı n t o p l a n m ı ş o l m a s ı b i l i n d i ğ i h a l d e , ö d e m e n i n z a m a n ı n d a y a p ı l a m a d ı ğ ı g e r e k ç e s i y l e , v a t a n d a ş , y a n i , i ş ç i v e m e m u r z o r d u r u m d a b ı r a k ı l m ı ş t ı r . D e ğ e r l i a r k a d a ş l a r , ç a l ı ş a n l a r ı n e l d e e t t i k l e r i ü c r e t l e r , g ü n ü m ü z k o ş u l l a r ı n d a a y l ı k z o r u n l u g i d e r l e r i n i d a h i k a r ş ı l a y a m a m a k t a d ı r . B ö y l e b i r o r t a m d a , z a t e n g e l i r i y e t e r s i z o l a n ç a l ı ş a n l a r ı n ü c r e t l e r i n d e n y a s a g ü c ü y l e b u ş e k i l d e z o r u n l u k e s i n t i y a p ı l m a s ı , ç a l ı ş a n l a r ı d a h a d a m u t s u z l u ğ a i t m e k t e n b a ş k a b i r ş e y e y a r a m a m ı ş t ı r . B u g ü n y a p ı l a n u y g u l a m a , g e ç m i ş t e y a p ı l m ı ş t a s a r r u f b o n o l a r ı u y g u l a m a s ı y l a b ü y ü k p a r a l e l l i k a r z e t m e k t e d i r . B i l i n d i ğ i ü z e r e , t a s a r r u f b o n o s u u y g u l a m a s ı n d a d a i n s a n l a r e n f l a s y o n a y e n i k h a l e g e t i r i l m i ş t i r . B u y a s a n ı n b i r d i ğ e r ö z e l l i ğ i d e , i s t i h d a m v e r g i s i n i n b i r u n s u r u n u o l u ş t u r m a s ı v e k a y ı t d ı ş ı i s t i h d a m ı ö z e n d i r i c i h a l e g e t i r m e s i d i r . B i r d i ğ e r a n l a t ı m l a , ç a l ı ş a n l a r a y ü k l e n e n k a t k ı p a y ı , ç a l ı ş a n l a r ı n m a l i y e t i n i a r t ı r d ı ğ ı n d a n , g e r e k i s t i h d a m ı v e g e r e k s e y a t ı r ı m ı o l u m s u z y ö n d e e t k i l e m e k t e d i r . B i l i n d i ğ i ü z e r e , ç a l ı ş a n l a r a ö d e n e n ü c r e t i n y a n ı s ı r a , i ş v e r e n l e r c e , a y n ı ü c r e t ü z e r i n d e n o r a n ı y ü z d e 1 9 , 5 i l â y ü z d e 2 5 a r a s ı n d a d e ğ i ş e n m i k t a r d a s i g o r t a p r i m i ö d e n m e k t e d i r . G ü n ü m ü z ş a r t l a r ı n d a y ü z d e 1 4 o r a n ı n d a k i s i g o r t a l ı p a y ı n ı n d a i ş v e r e n l e r c e k a r ş ı l a n m a k t a o l d u ğ u g ö z ö n ü n e a l ı n ı r s a , ü c r e t t e n a y r ı o l a r a k i ş v e r e n l e r c e k a r ş ı l a n a n s i g o r t a p r i m i n i n y ü z d e 3 3 , 5 i l a y ü z d e 3 9 o r a n l a r ı a r a s ı n d a b i r m i k t a r a u l a ş t ı ğ ı g ö r ü l m e k t e d i r . B u n a , i ş v e r e n l e r c e ö d e n e n v e r g i p a y ı d a e k l e n d i ğ i n d e , ç a l ı ş a n b i r i ş ç i n i n i ş v e r e n e n e k a d a r y ü k s e k b i r b e d e l e m a l o l d u ğ u a ç ı k ç a g ö r ü l m e k t e d i r . O y s a , b ü t ü n d ü n y a d a i ş s i z l i k l e m ü c a d e l e e d i l i r , i s t i h d a m t e ş v i k e d i l i r , d a h a f a z l a i s t i h d a m s a ğ l a y a n i ş v e r e n ö z e n d i r i l i r . T ü r k i y e ’ d e i s e , m e k a n i z m a l a r t e r s i n e ç a l ı ş m a k t a d ı r ; i ş ç i i s t i h d a m e d e n c e z a l a n d ı r ı l m a k t a ; i ş v e r e n , s i g o r t a s ı z i ş ç i ç a l ı ş t ı r m a y a d o ğ r u i t i l m e k t e d i r . İ ş ç i ü c r e t l e r i ü z e r i n d e b u d e n l i a ğ ı r m a l î y ü k l e r v a r k e n , a y r ı c a b i r d e z o r u n l u t a s a r r u f k a t k ı p a y ı a l ı n m a s ı , i ş ç i m a l i y e t i n i d a h a d a a r t ı r m a k t a d ı r . 1 0 m i l y o n l i r a ü c r e t ö d e n e n b i r i ş ç i n i n i ş v e r e n e m a l i y e t i 1 5 m i l y o n l i r a y ı b u l m a k t a d ı r . B u n u n s o n u c u n d a , i ş v e r e n l e r , i s t e r i s t e m e z , d a h a a z s a y ı d a i ş ç i ç a l ı ş t ı r m a y a y a d a k a ç a k i ş ç i ç a l ı ş t ı r m a y a y ö n l e n d i r i l m e k t e d i r . B ö y l e c e , y a i s t i h d a m o l a n a ğ ı k ı s ı t l a n m ı ş o l m a k t a y a d a k a y ı t d ı ş ı e k o n o m i a ğ ı r l ı k k a z a n m a k t a d ı r . Ö z e l l i k l e s o n y ı l l a r d a k a y ı t d ı ş ı e k o n o m i n i n o l d u k ç a ö n e m l i b i r b o y u t a u l a ş t ı ğ ı g ö r ü l m e k t e d i r . T ü m b u o l u m s u z l u k l a r a k a r ş ı n , i ş ç i d e n v e i ş v e r e n d e n y a p ı l a n z o r u n l u t a s a r r u f k e s i n t i s i , b i r i k i m i y a p a n l a r a z a m a n ı n d a h a k k ı y l a ö d e n s e y d i , b e l k i a n l a y ı ş l a k a r ş ı l a n a b i l i r d i . O y s a , i ş ç i “ z o r u n l u t a s a r r u f ” a d ı a l t ı n d a b i r i k i m e z o r l a n ı r k e n , b u b i r i k i m i n s a ğ l ı k l ı n e m a l a n d ı r ı l m a d ı ğ ı n ı g ö r m e s i , h a k l ı ş i k â y e t l e r i n e k o n u o l m a k t a d ı r . S a y ı n B a ş k a n , d e ğ e r l i m i l l e t v e k i l l e r i ; b u y a s a n ı n u y g u l a m a d a d o ğ u r d u ğ u b i r d i ğ e r c i d d î s o r u n d a , k a n u n u n 2 n c i m a d d e s i n i n ( b ) f ı k r a s ı u y a r ı n c a , s a d e c e 1 0 v e d a h a f a z l a s a y ı d a i ş ç i ç a l ı ş t ı r a n i ş y e r l e r i n i n z o r u n l u t a s a r r u f u y g u l a m a s ı k a p s a m ı n a a l ı n m a s ı d ı r . Ç o k s a y ı d a i ş ç i ç a l ı ş t ı r a n i ş v e r e n l e r i n b ü y ü k b i r b ö l ü m ü , u y g u l a m a k a p s a m ı n a g i r m e m e k i ç i n , r e s m î k a y ı t l a r d a 1 0 ’ u n a l t ı n d a i ş ç i ç a l ı ş t ı r d ı k l a r ı n ı b e y a n e t m e y e b a ş l a m ı ş l a r d ı r ; b u h ü k ü m , i s t i h d a m ı ö n l e m e s i b i r y a n a , ö z e l l i k l e i ş v e r e n l e r i ö z e n d i r m e k t e d i r . B u n u n s o n u c u n d a d a , k a y ı t d ı ş ı e k o n o m i g i t t i k ç e y o ğ u n l u k k a z a n m ı ş v e g e r e k v e r g i g e r e k s e s i g o r t a p r i m i k a y b ı y l a k a r ş ı l a ş ı l m ı ş t ı r ; b u n u n d a , d e v l e t e v e S o s y a l S i g o r t a l a r K u r u m u n a s o n d e r e c e o l u m s u z e t k i s i o l m u ş t u r . S o s y a l S i g o r t a l a r K u r u m u n u n 1 9 9 4 y ı l ı f a a l i y e t r a p o r u n a g ö r e , 2 i l â 9 a r a s ı n d a i ş ç i ç a l ı ş t ı r a n i ş y e r i s a y ı s ı 4 0 0 b i n i k e n , 1 0 i l â 2 4 a r a s ı n d a i ş ç i ç a l ı ş t ı r a n i ş y e r i s a y ı s ı b i r d e n b i r e 2 0 b i n e d ü ş m ü ş t ü r . B u 2 0 b i n i ş y e r i n i n b ü y ü k b i r b ö l ü m ü n ü n k a m u i ş y e r i o l d u ğ u g ö z ö n ü n e a l ı n ı r s a , d u r u m u n v a h a m e t i d a h a i y i a n l a ş ı l ı r . Ö z e l k e s i m k e n d i s i n i y e n i k o ş u l l a r a u y d u r u r k e n , y ü k , y i n e , k a m u k u r u l u ş l a r ı n ı n o m u z l a r ı n a y ı k ı l m ı ş t ı r . D e ğ e r l i a r k a d a ş l a r , ç a l ı ş a n l a r ı t a s a r r u f a t e ş v i k e t t i r m e y i a m a ç l a y a n b u y a s a n ı n h ü k ü m l e r i , u y g u l a n d ı ğ ı d ö n e m l e r i t i b a r i y l e , y a s a n ı n y e t e r s i z l i ğ i n d e n k a y n a k l a n a n n e d e n l e r l e a m a c ı n a u l a ş a m a m ı ş t ı r . Y a s a h ü k ü m l e r i n i n y e t e r s i z l i ğ i g e r e k d e v l e t i n g e r e k d ü r ü s t ç a l ı ş a n i ş v e r e n l e r i n v e g e r e k s e ç a l ı ş a n l a r ı n a l e y h i n e s o n u ç l a r a n e d e n o l m u ş , r e k a b e t e ş i t l i ğ i n i b o z a n b i r u y g u l a m a o r t a m ı y a r a t ı l m ı ş t ı r . K a y n a k y e t e r s i z l i ğ i ç e k e n k u r u l u ş l a r , y e n i m a l î y ü k l e k a r ş ı k a r ş ı y a k a l m ı ş l a r d ı r . B u d u r u m u n d o ğ a l s o n u c u o l a r a k d a , ö z e l l i k l e b i r k ı s ı m y e r e l y ö n e t i m l e r d e v e e k o n o m i k ç ı k m a z i ç e r i s i n d e k i K İ T ’ l e r d e , b e l i r t i l e n k e s i n t i l e r y a p ı l m ı ş o l m a s ı n a k a r ş ı n , ö d e m e l e r z a m a n ı n d a y a p ı l a m a m ı ş t ı r ; d o l a y ı s ı y l a , o l a y y a r g ı y a y a n s ı m ı ş t ı r . Y i n e , 1 9 9 4 y ı l ı n d a , y a s a g e r e ğ i n c e a l t ı y ı l ı n ı d o l d u r m u ş o l a n l a r ı n s i s t e m d e n ç ı k m a h a k k ı o l m a s ı n a k a r ş ı n , k a n u n u n d ü z e n l e n m e s i n i n i ş ç i a l e y h i n e h a z ı r l a n m ı ş o l m a s ı n d a n , b u o l a n a k l a r d a g ö z ö n ü n e a l ı n a m a m ı ş t ı r ; i ş ç i v e m e m u r u n a l e y h i n e s o n u ç l a r d o ğ u r m u ş t u r . T a s a r r u f l a r ı n ö d e n m e s i n i n , h a k s a h i b i n i n ö l m e s i v e y a e m e k l i o l m a s ı g i b i ç o k u z u n b i r v a d e y e b a ğ l ı o l m a s ı , b u y a s a n ı n b i r d i ğ e r a ç m a z ı d ı r . E l d e e t t i ğ i g e l i r i y l e a n c a k y a ş a d ı ğ ı g ü n ü i d a r e e d e b i l e c e k ç a l ı ş a n l a r i ç i n , y a s a z o r u y l a g e t i r i l m i ş v e h a l e n u y g u l a n a n z o r u n l u t a s a r r u f u y g u l a m a s ı n ı n , ç a l ı ş m a y a ş a m ı n d a , g e r e k e k o n o m i k v e g e r e k s e s o s y a l a n l a m d a h e r h a n g i b i r y a r a r ı n d a n s ö z e t m e k m ü m k ü n d e ğ i l d i r . B u u y g u l a m a , b i r a n ö n c e k a l d ı r ı l m a l ı d ı r . H ü k ü m e t o r t a ğ ı o l d u ğ u m u z d ö n e m d e , e l i m i z d e n g e l d i ğ i n c e , y e t k i n b i r ş e k i l d e , u y g u l a m a n ı n ç a l ı ş a n l a r l e h i n e d ö n ü ş t ü r ü l m e s i k o n u s u n d a b e l l i b i r u ğ r a ş ı n i ç e r i s i n d e o l d u k ; a n c a k , b a ş a r ı l ı o l d u ğ u m u z u s ö y l e m e m i z o l a n a k s ı z d ı r . S o n h a f t a l a r d a , y e n i h ü k ü m e t i n - y a n i , 5 3 ü n c ü H ü k ü m e t i k a s t e d i y o r d u m ; k i , o d ö n e m l e r d e v e r i l m i ş t i - s ö z k o n u s u ç a l ı ş a n l a r ı n t a s a r r u f a t e ş v i k e d i l m e s i v e b u t a s a r r u f l a r ı n d e ğ e r l e n d i r i l m e s i i l e i l g i l i y a s a n ı n y ü r ü r l ü k t e n k a l d ı r ı l a c a ğ ı v e b u u y g u l a m a y a s o n v e r i l e c e ğ i a ç ı k l a n m ı ş i s e d e , b u k o n u d a , Y ü c e M e c l i s e s u n u l a n t a s a r ı n ı n , s o n a n d a H ü k ü m e t t a r a f ı n d a n g e r i ç e k i l d i ğ i n i ö ğ r e n m i ş b u l u n u y o r u z . K a l d ı k i , ö n ü m ü z d e k i . ö n e r g e , ş u a n d a a y n ı B a k a n l ı ğ ı y ü r ü t m e k t e o l a n S a y ı n B a k a n ı m ı z t a r a f ı n d a n v e r i l m i ş b i r ö n e r g e d i r . B u n e d e n l e , S a y ı n B a k a n l ı k t a n v e S a y ı n H ü k ü m e t t e n b ö y l e b i r t a s a r ı g e l m e s i h a l i n d e , C u m h u r i y e t H a l k P a r t i s i G r u b u o l a r a k d e s t e k v e r e c e ğ i m i z i a r z e d e r ; Y ü c e M e c l i s e s a y g ı l a r s u n a r ı m . ( C H P s ı r a l a r ı n d a n a l k ı ş l a r ) B A Ş K A N – T e ş e k k ü r e d i y o r u m S a y ı n Y ı l d ı z . İ k i n c i k o n u ş m a , A n a v a t a n P a r t i s i G r u b u a d ı n a , S a y ı n R e c e p M ı z r a k ’ ı n . B u y u r u n S a y ı n M ı z r a k . ( A N A P s ı r a l a r ı n d a n a l k ı ş l a r ) A N A P G R U B U A D I N A R E C E P M I Z R A K ( K ı r ı k k a l e ) – S a y ı n B a ş k a n , d e ğ e r l i m i l l e t v e k i l l e r i ; Ç a l ı ş a n l a r ı n T a s a r r u f a T e ş v i k E d i l m e s i v e B u T a s a r r u f l a r ı n D e ğ e r l e n d i r i l m e s i n e D a i r K a n u n h ü k ü m l e r i n e g ö r e , ç a l ı ş a n l a r a d ı n a “ T a s a r r u f u T e ş v i k H e s a b ı ” n d a b i r i k e n p a r a l a r ı n n e m a l a n d ı r ı l m a s ı n a y ö n e l i k v e r i l e n a r a ş t ı r m a ö n e r g e s i m ü n a s e b e t i y l e , A n a v a t a n P a r t i s i G r u b u a d ı n a s ö z a l m ı ş b u l u n u y o r u m ; b u v e s i l e y l e , Y ü c e H e y e t i n i z i s a y g ı y l a s e l a m l ı y o r u m . Ö n e r g e d e b e l i r t i l e n h u s u s l a r h a k k ı n d a k i g ö r ü ş l e r i m i z i a r z e t m e d e n ö n c e , m ü s a a d e l e r i n i z l e , s ö z k o n u s u k a n u n l a i l g i l i o l a r a k , ö z e t l e a ç ı k l a m a y a p m a n ı n f a y d a l ı o l a c a ğ ı n ı d ü ş ü n m e k t e y i m . B i l i n d i ğ i ü z e r e , 1 9 8 3 y ı l ı n d a , g a y r i s a f î m i l l î h â s ı l a n ı n y ü z d e 1 6 , 4 ’ ü o r a n ı n d a o l a n y u r t i ç i t a s a r r u f l a r , o y ı l l a r d a u y g u l a n a n f a i z p o l i t i k a l a r ı v e g e l i r o r t a k l ı ğ ı s e n e d i g i b i t a s a r r u f a r t ı r ı c ı t e ş v i k l e r s o n u c u n d a a r t ı ş g ö s t e r e r e k , 1 9 8 6 y ı l ı n d a y ü z d e 2 2 , 9 o r a n ı n a y ü k s e l m i ş t i r . Ü r e t i m a r t ı r ı l a r a k , b i r t a r a f t a n i ş s i z l i ğ e ç a r e b u l u n u r k e n , d i ğ e r t a r a f t a n , g a y r i s a f î m i l l î h â s ı l a n ı n a r t ı r ı l m a s ı n ı n e n ö n e m l i y o l l a r ı n d a n b i r i s i n i n , y u r t i ç i t a s a r r u f l a r ı n ç o ğ a l t ı l a r a k b u t a s a r r u f l a r ı n i s t i k r a r l ı b i r ş e k i l d e y a t ı r ı m l a r a d ö n ü ş t ü r ü l m e s i o l d u ğ u d ü ş ü n c e s i n i n b i r s o n u c u o l a r a k , y u r t i ç i t a s a r r u f l a r ı n d a h a d a a r t ı r ı l m a s ı n a y ö n e l i k y e n i t e d b i r l e r d ü ş ü n ü l m ü ş v e b u d ü ş ü n c e n i n b i r s o n u c u o l a r a k d a , 3 4 1 7 s a y ı l ı K a n u n , T ü r k i y e B ü y ü k M i l l e t M e c l i s i n d e , 9 M a r t 1 9 8 8 t a r i h i n d e k a b u l e d i l i p , 1 8 M a r t 1 9 8 8 t a r i h l i v e 1 9 7 5 8 s a y ı l ı R e s m î G a z e t e d e y a y ı m l a n a r a k , 1 N i s a n 1 9 8 8 t a r i h i n d e n i t i b a r e n y ü r ü r l ü ğ e k o n u l m u ş t u r . S ö z k o n u s u k a n u n l a , b i r t a r a f t a n , ç a l ı ş a n l a r ı n t a s a r r u f l a r ı n ı n a r t ı r ı l m a s ı , ç a l ı ş a n l a r ı n b u t a s a r r u f l a r ı n ı n e n i y i v e e n v e r i m l i b i r ş e k i l d e d e ğ e r l e n d i r i l m e s i s u r e t i y l e , b u k e s i m e , ç a l ı ş t ı r a n l a r d a n d a a k t a r ı l a n k a y n a k l a r l a , m a a ş v e ü c r e t l e r i n d ı ş ı n d a v e i l a v e o l a r a k b i r g e l i r s a ğ l a n m a s ı h e d e f l e n m i ş v e s ö z k o n u s u k a n u n l a , b u h e d e f i s a ğ l a y ı c ı d ü z e n l e m e l e r y a p ı l m ı ş t ı r . 3 4 1 7 s a y ı l ı K a n u n a g ö r e , 6 5 7 s a y ı l ı D e v l e t M e m u r l a r ı K a n u n u , 9 2 6 s a y ı l ı T ü r k S i l a h l ı K u v v e t l e r i P e r s o n e l K a n u n u , 2 8 0 2 s a y ı l ı H â k i m l e r v e S a v c ı l a r K a n u n u v e 2 9 1 4 s a y ı l ı Y ü k s e k ö ğ r e t i m P e r s o n e l K a n u n u h ü k ü m l e r i n e g ö r e a y l ı k a l m a k t a o l a n k a m u g ö r e v l i l e r i , k a n u n l a v e y a k a n u n l a r ı n v e r d i ğ i y e t k i y e d a y a n ı l a r a k k u r u l a n k u r u l u ş l a r d a ç a l ı ş a n l a r , 1 0 v e d a h a f a z l a i ş ç i ç a l ı ş t ı r a n i ş y e r l e r i n d e ç a l ı ş a n i ş ç i l e r i l e k a n u n l a r ı u y a r ı n c a s ö z l e ş m e l i s t a t ü d e ç a l ı ş a n p e r s o n e l i n m a a ş v e ü c r e t l e r i n d e n k e s i n t i ö n g ö r ü l m ü ş t ü r . A y r ı c a , 1 4 7 9 s a y ı l ı E s n a f v e S a n a t k â r l a r v e D i ğ e r B a ğ ı m s ı z Ç a l ı ş a n l a r S o s y a l S i g o r t a l a r K u r u m u K a n u n u n a - y a n i B a ğ - K u r ’ a - t a b i o l a r a k ç a l ı ş a n l a r ı n d a , g e l i r l e r i n d e n , B a k a n l a r K u r u l u n c a b u k a n u n h ü k ü m l e r i n e g ö r e b e l i r l e n e c e k m i k t a r d a , t a s a r r u f o l a r a k , h e r a y i l g i l i h e s a b a p a r a y a t ı r m a s ı h ü k ü m a l t ı n a a l ı n m ı ş t ı r . B u k a n u n a g ö r e , ç a l ı ş a n l a r ı n m a a ş v e ü c r e t l e r i n d e n y a p ı l a c a k k e s i n t i n i n y a n ı n d a , d e v l e t v e y a i ş v e r e n t a r a f ı n d a n d a m u a y y e n b i r o r a n d a k a t k ı d a b u l u n u l m a s ı , y i n e h ü k ü m a l t ı n a a l ı n m ı ş t ı r . K a n u n u n i l g i l i m a d d e l e r i n d e b e l i r t i l e r e k k a p s a m i ç i n e a l ı n a n ç a l ı ş a n l a r ı n ü c r e t v e a y l ı k l a r ı n d a n k e s i n t i l e r y a p ı l m a k s u r e t i y l e , t a s a r u f u t e ş v i k h e s a b ı n a a k t a r m a l a r y a p ı l ı r k e n , 1 4 7 9 s a y ı l ı K a n u n a t a b i o l a r a k , b a ş k a b i r i f a d e y l e B a ğ - K u r ’ l u o l a r a k ç a l ı ş a n l a r l a i l g i l i b i r d ü z e n l e m e y a p ı l m a m ı ş v e b u n l a r l a i l g i l i , k a n u n d a b e l i r t i l e n h ü k ü m l e r y ü r ü r l ü ğ e k o n u l m a m ı ş t ı r . 1 4 7 9 s a y ı l ı K a n u n a t a b i o l a r a k B a ğ - K u r k a p s a m ı n d a ç a l ı ş a n l a r ı n d ı ş ı n d a k a l a n l a r ı n a y l ı k v e ü c r e t l e r i n d e n y a p ı l a c a k k e s i n t i m i k t a r ı , a y l ı k v e ü c r e t l e r i n i n y ü z d e 2 ’ s i o l a r a k , d e v l e t v e y a i ş v e r e n c e y a p ı l a c a k k a t k ı p a y ı i s e y ü z d e 3 o l a r a k t e s p i t e d i l m i ş ; b u o r a n l a r ı n i k i m i s l i n d e n f a z l a o l m a m a k k a y d ı y l a a r t ı r ı l m a s ı v e y a y e n i d e n e s k i n i s p e t l e r i n e i n d i r i l m e s i h u s u s u n d a , B a k a n l a r K u r u l u y e t k i l i k ı l ı n m ı ş t ı r v e b u g ü n i t i b a r i y l e y a p ı l m a k t a o l a n k e s i n t i , ç a l ı ş a n l a r ı n a y l ı k v e ü c r e t l e r i n d e n y ü z d e 2 , d e v l e t v e i ş v e r e n l e r d e n i s e y ü z d e 3 o r a n ı n d a d ı r . K a n u n a g ö r e , ç a l ı ş a n l a r ı n a y l ı k v e ü c r e t l e r i n d e n y a p ı l a n k e s i n t i i l e d e v l e t v e y a i ş v e r e n c e y a p ı l a n k a t k ı p a y l a r ı n d a n o l u ş a n m e b l a ğ , a y l ı k v e ü c r e t ö d e m e l e r i n i n y a p ı l d ı ğ ı a y ı t a k i p e d e n a y ı n s o n u n a k a d a r , T C Z i r a a t B a n k a s ı A n k a r a Ş u b e s i n e z d i n d e H a z i n e M ü s t e ş a r l ı ğ ı a d ı n a a ç ı l a n h e s a b a y a t ı r ı l a c a k t ı r . B u h e s a b a y a t ı r ı l a n p a r a l a r l a i l g i l i o l a r a k , m u h t e v a s ı Y ü k s e k P l a n l a m a K u r u l u n c a t e s p i t e d i l e n b i r c ü z d a n d ü z e n l e n i p h a k s a h i p l e r i n e v e r i l e c e k t i r . T C Z i r a a t B a n k a s ı A n k a r a Ş u b e s i n e z d i n d e a ç ı l a n , ç a l ı ş a n l a r ı n t a s a r r u f l a r ı n ı t e ş v i k h e s a b ı n d a b i r i k e n m e b l a ğ , Y ü k s e k P l a n l a m a K u r u l u n c a b e l i r l e n e c e k e s a s l a r d a h i l i n d e o l m a k ü z e r e , g a y r i m e n k u l a l ı m v e s a t ı m i l e y a t ı r ı m ı d ı ş ı n d a k i a l a n l a r d a d e ğ e r l e n d i r i l m e k s u r e t i y l e n e m a l a n d ı r ı l a c a k t ı r . H e s a p t a b i r i k e n a n a p a r a v e n e m a l a r d a n d o ğ a n h a k s a h i b i n i n a l a c a ğ ı , e m e k l i l i k h a l i n d e k e n d i s i n e , ö l ü m ü h a l i n d e m i r a s c ı l a r ı n a t a m a m e n ö d e n e c e k t i r . E m e k l i l i k v e ö l ü m h a l i d ı ş ı n d a , e n a z a l t ı y ı l t a s a r r u f t a b u l u n a n l a r ı n , i s t e m e l e r i h a l i n d e s a d e c e b i r i k e n t a s a r r u f t u t a r l a r ı ; e n a z o n b e ş y ı l t a s a r r u f t a b u l u n a n l a r ı n i s e g e n e i s t e m e l e r i h a l i n d e t a s a r r u f t u t a r l a r ı i l e d e v l e t v e y a i ş v e r e n k a t k ı l a r ı v e b u n l a r ı n n e m a s ı n ı n b e ş t e ü ç ü k e n d i l e r i n e ö d e n e c e k t i r . İ ş v e r e n l e r l e ç a l ı ş a n l a r d a n y a p ı l a n k e s i n t i l e r i n v e k e n d i h a k v e p a y l a r ı n ı n , e n g e ç , a y l ı k v e ü c r e t i n ö d e n d i ğ i a y ı t a k i p e d e n a y ı n s o n g ü n ü n e k a d a r t a s a r r u f u t e ş v i k h e s a b ı n a y a t ı r ı l m a m a s ı h a l i n d e , y a t ı r ı l m a y a n ü c r e t k e s i n t i l e r i , 5 0 6 s a y ı l ı S o s y a l S i g o r t a l a r K a n u n u n u n s i g o r t a p r i m l e r i n i n t a h s i l i n e i l i ş k i n h ü k ü m l e r i u y a r ı n c a t a h s i l e d i l e r e k i l g i l i h e s a b a y a t ı r ı l a c a k t ı r . B u r a d a , m e m u r l a r ı n a y l ı k l a r ı n d a n y a p ı l a n k e s i n t i l e r i n , z a m a n ı n d a t a s a r r u f u t e ş v i k h e s a b ı n a y a t ı r ı l m a m a s ı h a l i n d e , y a t ı r ı l m a y a n k e s i n t i n i n t a h s i l i n e d a i r h e r h a n g i b i r d ü z e n l e m e b u l u n m a m a k t a d ı r . Ç a l ı ş a n l a r ı n a y l ı k v e ü c r e t l e r i n d e n y a p ı l a c a k k e s i n t i l e r , m a a ş v e ü c r e t l e r i n i n h e s a p l a n m a s ı n d a G e l i r V e r g i s i m a t r a h ı n d a n i n d i r i l e c e k t i r . D e ğ e r l i a r k a d a ş l a r , ö z e t l e a r z e t m e y e ç a l ı ş t ı ğ ı m 3 4 1 7 s a y ı l ı Ç a l ı ş a n l a r ı n T a s a r r u f a T e ş v i k E d i l m e s i v e B u T a s a r r u f l a r ı n D e ğ e r l e n d i r i l m e s i n e D a i r K a n u n h ü k ü m l e r i u y a r ı n c a i l k k e s i n t i , 1 N i s a n 1 9 8 8 t a r i h i n d e b a ş l a t ı l m ı ş , 3 1 . 1 2 . 1 9 9 4 t a r i h i n e k a d a r t o p l a n a n k e s i n t i v e i ş v e r e n k a t k ı s ı t u t a r ı , 7 9 t r i l y o n 6 9 0 m i l y a r 8 2 8 m i l y o n T ü r k L i r a s ı n a u l a ş m ı ş t ı r . Y i n e , b u t a r i h l e r a r a s ı n d a , 6 0 t r i l y o n T ü r k L i r a s ı c i v a r ı n d a n e m a , y a n i , h e s a p t a t o p l a n a n p a r a y a g e l i r e l d e e d i l m i ş , a y n ı d ö n e m d e a n a p a r a , n e m a v e s a i r ö d e m e l e r o l a r a k 3 2 t r i l y o n T ü r k L i r a s ı ç ı k ı ş y a p ı l m ı ş t ı r v e 3 1 . 1 2 . 1 9 9 4 t a r i h i i t i b a r i y l e h e s a p b a k i y e s i , 1 0 7 t r i l y o n 7 6 7 m i l y a r 4 2 7 m i l y o n T ü r k L i r a s ı o l a r a k t e ş e k k ü l e t m i ş t i r . 1 9 9 5 y ı l ı i t i b a r i y l e 3 6 t r i l y o n 1 1 5 m i l y a r 7 2 8 m i l y o n T ü r k L i r a s ı k e s i n t i y a p ı l m ı ş , 1 9 9 5 y ı l ı k e s i n t i l e r i y l e b i r l i k t e a n a p a r a t u t a r ı , 1 1 5 t r i l y o n T ü r k L i r a s ı n a , e l d e e d i l e n n e m a l a r ı n t u t a r ı i s e , 1 0 3 t r i l y o n T ü r k L i r a s ı n a u l a ş m ı ş t ı r . Y i n e , b u y ı l i ç e r i s i n d e a n a p a r a ö d e m e s i , ş a h ı s k e s i n t i s i , n e m a , k u r u m l a r a i a d e , Z i r a a t B a n k a s ı n a k o m i s y o n v e Z i r a a t B a n k a s ı n c a y a t ı r ı m h a r c a m a s ı o l a r a k , 6 4 t r i l y o n T ü r k L i r a s ı ç ı k ı ş y a p ı l m ı ş v e 3 1 . 1 2 . 1 9 9 4 t a r i h i n d e 1 0 7 t r i l y o n o l a n h e s a p b a k i y e s i , 1 9 9 5 y ı l ı n d a t a h s i l a t l a r v e t e d i y e l e r s o n u c u n d a , 3 1 . 1 2 . 1 9 9 5 t a r i h i i t i b a r i y l e , 1 9 9 5 y ı l ı t ü m n e m a l a r ı d a h i l o l m a k s ı z ı n , 2 1 5 t r i l y o n T ü r k L i r a s ı n a u l a ş m ı ş t ı r . E s a s e n , ç e ş i t l i t a r i h l e r d e , d ö v i z e e n d e k s l i T E K t a h v i l i n e y a t ı r ı l a n 3 8 7 4 4 1 5 3 6 d o l a r ı 3 1 . 1 2 . 1 9 9 5 t a r i h l i T C M e r k e z B a n k a s ı d ö v i z a l ı ş k u r u n d a n T ü r k L i r a s ı n a d ö n ü ş t ü r e r e k , t a s a r r u f u t e ş v i k h e s a b ı n ı n T ü r k L i r a s ı c i n s i n d e n b a k i y e s i n i h e s a p e d e c e k o l u r s a k , b u t a h v i l l e r k a r ş ı l ı ğ ı T E K ’ d e o l a n a l a c a k 2 3 t r i l y o n T ü r k L i r a s ı o l a c a k v e h e s a b ı n t o p l a m T ü r k L i r a s ı c i n s i n d e n g e r ç e k b a k i y e s i n i n , 1 9 9 5 y ı l ı s o n u i t i b a r i y l e , 2 3 6 t r i l y o n T ü r k L i r a s ı o l d u ğ u g ö r ü l m ü ş o l a c a k t ı r . A y n ı h e s a p l a m a y ö n t e m i y l e , 3 1 . 1 2 . 1 9 9 4 t a r i h i i t i b a r i y l e b a k i y e s i 1 2 2 t r i l y o n T ü r k L i r a s ı o l a n h e s a b a , 1 9 9 5 y ı l ı n d a y ü z d e 6 3 , 4 6 o r a n ı n d a b i r g e l i r e l d e e d i l m i ş o l m a k t a d ı r k i , b u y ı l d a , k a m u b a n k a l a r ı t a r a f ı n d a n 1 y ı l v a d e l i m e v d u a t l a r a ö d e n e n f a i z o r t a l a m a s ı n ı n y ü z d e 8 9 , 5 H a z i n e b o n o l a r ı f a i z o r a n ı o r t a l a m a l a r ı n ı n y ü z d e 1 0 7 , 4 7 c i v a r ı n d a o l d u ğ u n u d i k k a t e a l a c a k o l u r s a k ; h e s a p t a t o p l a n a n p a r a n ı n d e ğ e r l e n d i r i l m e s i n d e , p i y a s a f i y a t l a r ı n ı n a s g a r î y ü z d e 2 6 ’ s ı g i b i o l d u k ç a a ş a ğ ı l a r d a k a l ı n d ı ğ ı g ö r ü l m ü ş o l a c a k t ı r . D e ğ e r l i a r k a d a ş l a r , t a s a r r u f u t e ş v i k h e s a b ı n d a , 3 1 M a r t 1 9 9 6 t a r i h i i t i b a r i y l e , a n a p a r a v e n e m a o l a r a k b i r i k e n 3 4 2 t r i l y o n T ü r k L i r a s ı n ı n , n e m a l a n d ı r ı l m a m a k s a d ı y l a k u l l a n ı l d ı ğ ı y a t ı r ı m a l a n l a r ı , m i k t a r l a r ı v e ş a r t l a r ı i s e , ş u ş e k i l d e b u l u n m a k t a d ı r : 1 3 t r i l y o n T ü r k L i r a s ı , T ü r k i y e Ş e k e r F a b r i k a l a r ı t a h v i l i a l ı m ı n d a k u l l a n ı l m ı ş t ı r ; T ü r k i y e Ş e k e r F a b r i k a l a r ı A n o n i m Ş i r k e t i n i n f i n a n s m a n i h t i y a c ı n ı n k a r ş ı l a n m a s ı m a k s a d ı y l a , Y ü k s e k P l a n l a m a K u r u l u k a r a r ı y l a v e r i l e n M e r k e z B a n k a s ı r e e s k o n t f a i z o r a n ı - y ü z d e 6 3 - s e v i y e s i n d e t a h v i l l e r o l u p , v a d e s i M a r t 1 9 9 6 ’ d a b i t m i ş t i r . 7 t r i l y o n T ü r k L i r a l ı k k ı s m ı , T ü r k i y e E l e k t r i k K u r u m u t a h v i l i a l ı m ı n d a k u l l a n ı l m ı ş t ı r ; b u m i k t a r , T ü r k i y e E l e k t r i k K u r u m u n u n i l k i k i y ı l ı y ü z d e 3 0 , k a l a n ü ç y ı l ı y ü z d e 3 5 f a i z o r a n l ı t a h v i l l e r i n i n a l ı m ı n d a k u l l a n ı l m ı ş o l u p , v a d e s i 2 0 0 0 y ı l ı n d a b i t m i ş o l a c a k t ı r . 2 6 t r i l y o n T ü r k L i r a l ı k k ı s m ı , d ö v i z c i n s i T ü r k i y e E l e k t r i k K u r u m u t a h v i l a l ı m ı n d a k u l l a n ı l m ı ş t ı r . B u t a h v i l l e r i n f a i z o r a n ı l i b o r s e v i y e s i n d e d i r . 2 2 t r i l y o n T ü r k L i r a l ı k k ı s m ı , K a m u O r t a k l ı ğ ı F o n u g e l i r o r t a k l ı ğ ı s e n e d i a l ı m ı n d a k u l l a n ı l m ı ş t ı r . Y ü k s e k P l a n l a m a K u r u l u k a r a r ı y l a d ö v i z e e n d e k s l i g e l i r o r t a k l ı ğ ı s e n e d i a l ı m ı n d a k u l l a n ı l a n v e A r a l ı k 1 9 9 3 t a r i h i n d e T ü r k L i r a s ı n a ç e v r i l m i ş h a l i y l e b a k i y e s i n d e n o l u ş a n b u m i k t a r a , M e r k e z B a n k a s ı r e e s k o n t f a i z i o r a n ı ; y a n i , y ü z d e 6 3 f a i z t a t b i k e d i l m e k t e d i r . 3 6 0 m i l y a r 3 8 0 m i l y o n T ü r k L i r a l ı k k ı s m ı , K a m u O r t a k l ı ğ ı F o n u n c a i h r a ç e d i l e n y ü z d e 3 0 v e T ü r k i y e C u m h u r i y e t M e r k e z B a n k a s ı r e e s k o n t o r a n ı s e v i y e s i n d e n f a i z l i t a h v i l a l ı m ı n d a k u l l a n ı l m ı ş t ı r . 9 0 7 m i l y a r 3 4 0 m i l y o n T ü r k L i r a l ı k k ı s m ı , T ü r k i y e P e t r o l l e r i A n o n i m O r t a k l ı ğ ı n ı n y ü z d e 3 0 v e T ü r k i y e C u m h u r i y e t M e r k e z B a n k a s ı r e e s k o n t f a i z i ; y a n i , y ü z d e 6 3 f a i z o r a n l ı t a h v i l l e r i n e b a ğ l ı b u l u n m a k t a d ı r . 6 8 t r i l y o n 2 0 0 m i l y a r T ü r k L i r a l ı k k ı s m ı y s a , d e ğ i ş i k f a i z l i h a z i n e b o n o s u a l ı m ı n d a k u l l a n ı l m ı ş o l u p , 3 1 . 1 2 . 1 9 9 5 t a r i h i i t i b a r i y l e h e s a p t a b u l a n a n p a r a m i k t a r ı 5 t r i l y o n 1 2 9 m i l y a r 2 7 1 m i l y o n l i r a d ı r . D e ğ e r l i a r k a d a ş l a r , b u r a y a k a d a r y u r t i ç i t a s a r r u f l a r ı n ı n a r t ı r ı l a r a k y a t ı r ı m l a r a d ö n ü ş t ü r ü l m e s i , ü r e t i m i n v e d o l a y ı s ı y l a g a y r i s a f î m i l l î h â s ı l a n ı n y ü k s e l t i l m e s i v e b u n u n l a b e r a b e r ç a l ı ş a n l a r ı t a s a r r u f a s e v k e d e r e k v e a y r ı c a m a a ş v e ü c r e t l e r i n i n d ı ş ı n d a i l a v e g e l i r e l d e e t m e l e r i n i s a ğ l a m a y a y ö n e l i k o l a r a k ç ı k a r ı l a n 3 4 1 7 s a y ı l ı Ç a l ı ş a n l a r ı n T a s a r r u f a T e ş v i k E d i l m e s i v e B u T a s a r r u f l a r ı n D e ğ e r l e n d i r i l m e s i n e D a i r K a n u n v e b u k a n u n h ü k ü m l e r i u y a r ı n c a k e s i l e r e k h e s a p t a t o p l a n a n p a r a l a r , b u p a r a l a r ı n h a n g i a l a n l a r d a v e n a s ı l d e ğ e r l e n d i r i l d i ğ i n e d a i r ö z e t l e b i l g i a r z e t m e y e ç a l ı ş t ı m . G ö r ü l d ü ğ ü ü z e r e , e n i y i b i r ş e k i l d e d e ğ e r l e n d i r i l m e s i g e r e k e n b u t a s a r r u f k e s i n t i l e r i n i n , v e r i m i y ü k s e k y a t ı r ı m l a r a y ö n l e n d i r i l m e s i n i t e m i n e n g ö s t e r i l m e s i g e r e k e n h a s s a s i y e t i n d a h a d a a r t ı r ı l m a s ı g e r e k m e k t e d i r . B u g ü n i t i b a r i y l e , e m e k l i o l a n b i r m e m u r y a d a b i r i ş ç i m a a ş ı n d a n y a p ı l a n k e s i n t i , i ş v e r e n k a t k ı s ı v e e l d e e d i l e n n e m a l a r d a n t a s a r r u f u t e ş v i k h e s a b ı n d a o l u ş a n b i r i k i m d e n m u a y y e n b i r m e b l a ğ a l ı n m a k t a d ı r k i , b u n u n l a m e m u r v e i ş ç i l e r i m i z i n e m e k l i o l d u k l a r ı a n d a , k e n d i l e r i i ç i n ö n e m l i b i r i m k â n y a r a t ı l m ı ş o l m a k t a d ı r . D i ğ e r t a r a f t a n , k e n d i a y l ı k v e ü c r e t l e r i n d e n y a p ı l a n k e s i n t i v e b u n u n b i r b u ç u k m i s l i t u t a r ı n d a k i i ş v e r e n k a t k ı s ı , a r z e t m e y e ç a l ı ş t ı ğ ı m e m e k l i l i k h a l i n d e k i t o p l u ö d e m e n i n d ı ş ı n d a , h e r y ı l ö d e n e n n e m a l a r l a v e b u n e m a l a r ı n d a y i n e b i r d e f a d a ö d e n m e s i y l e d e , b u k e s i m e r a h a t l a t ı c ı b i r i m k â n s a ğ l a n m a k t a d ı r . 3 4 1 7 s a y ı l ı K a n u n l a g e t i r i l e n b u s i s t e m i n d a h a i y i ç a l ı ş a b i l m e s i v e h e s a p t a b i r i k e n t a s a r r u f v e d a ğ ı t ı l m a y a n n e m a l a r ı n d a h a d a i y i b i r ş e k i l d e d e ğ e r l e n d i r i l e b i l m e s i i ç i n , u y g u l a m a d a b i r t a k ı m y e n i d ü z e n l e m e l e r i n ü z e r i n d e d u r u l m a s ı n d a f a y d a m ü t a l a a e t m e k t e y i z . 1 . - T a s a r r u f ç u s a y ı s ı , ü l k e m i z d e 1 0 k i ş i v e d a h a f a z l a s a y ı d a i ş ç i ç a l ı ş t ı r a n i ş y e r l e r i n d e ç a l ı ş a n l a r ı n s a y ı s ı v e K a n u n k a p s a m ı n d a b u l u n a n m e m u r s a y ı s ı t o p l a m ı n d a n d a h a d a f a z l a g ö r ü l m e k t e d i r . 1 0 k i ş i v e d a h a f a z l a s a y ı d a i ş ç i ç a l ı ş t ı r a n i ş y e r l e r i n d e n i ş ç i ç ı k a r ı l m a s ı s o n u c u n d a m e y d a n a g e l d i ğ i t a h m i n e d i l e n b u d u r u m u n d o ğ r u t a k i p e d i l e b i l m e s i i ç i n , b u h e s a b ı t a k i p e t m e k l e g ö r e v l e n d i r i l e n v e y ü z d e 1 o r a n ı n d a k o m i s y o n v e r i l e n T ü r k i y e C u m h u r i y e t i Z i r a a t B a n k a s ı n c a l a z ı m o l a n t e d b i r l e r i n a l ı n m a s ı g e r e k m e k t e d i r . E s a s e n , i ş ç i s a y ı s ı n d a k i 1 0 k i ş i l i k l i m i t , m u t l a k a k a l d ı r ı l m a l ı d ı r . 2 . - Ö z e l l i k l e , b e l e d i y e l e r d e v e K İ T ’ l e r d e y a p ı l a n k e s i n t i l e r i n , Z i r a a t B a n k a s ı n e z d i n d e k i t a s a r r u f a t e ş v i k h e s a b ı n a y a t ı r ı l m a m a s ı s ö z k o n u s u o l m a k t a d ı r . K u r u l u ş l a r ı n y a t ı r m a d ı k l a r ı k e s i n t i t u t a r ı v e k a t k ı p a y l a r ı n ı n m i k t a r ı , h e s a b ı t a k i p e t m e k l e g ö r e v l i o l a n l a r c a ; y a n i , Z i r a a t B a n k a s ı n c a v e d o l a y ı s ı y l a H a z i n e c e b i l i n m e m e k t e d i r k i , b u d u r u m u o r t a d a n k a l d ı r m a k i ç i n y i n e l a z ı m o l a n t e d b i r l e r i n a l ı n m a s ı g e r e k m e k t e d i r . 3 . - Ü c r e t l e r d e n y a p ı l a n k e s i n t i l e r v e i ş v e r e n k a t k ı p a y l a r ı n ı n s ü r e l e r i i ç e r i s i n d e Z i r a a t B a n k a s ı A n k a r a Ş u b e s i n e z d i n d e b u l u n a n t a s a r r u f u t e ş v i k h e s a b ı n a y a t ı r ı l m a m a s ı h a l i n d e , y a t ı r ı l m a s ı g e r e k e n m i k t a r l a r r e s e n y a d a i l g i l i l e r i n b a ş v u r u s u h a l i n d e S o s y a l S i g o r t a l a r K u r u m u n c a 5 0 6 s a y ı l ı S o s y a l S i g o r t a l a r K a n u n u n u n , p r i m l e r i n t a h s i l i n e i l i ş k i n h ü k ü m l e r i u y a r ı n c a t a h s i l o l u n a r a k , a l ı n a c a k g e c i k m e z a m m ı y l a b i r l i k t e i l g i l i b a n k a h e s a b ı n a y a t ı r ı l a b i l i r k e n , a y l ı k l a r d a n y a p ı l a n k e s i n t i l e r i n v e d e v l e t p a y l a r ı n ı n z a m a n ı n d a y a t ı r ı l m a m a s ı h a l i n d e , h e r h a n g i b i r t a k i p y o l u v e u y g u l a n a c a k m ü e y y i d e b u l u n m a m a k t a d ı r . B u e k s i k l i ğ i n g i d e r i l m e s i i ç i n b u a l a c a k l a r , k a m u a l a c a ğ ı o l a r a k m ü t a l a a e d i l m e l i v e A m m e A l a c a k l a r ı n ı n T a h s i l U s u l ü H a k k ı n d a K a n u n h ü k ü m l e r i d a i r e s i n d e t a h s i l a t t a b u l u n u l m a k ü z e r e , v e r g i d a i r e l e r i n e g ö r e v v e r i l m e l i d i r . Ç a l ı ş a n l a r ı n a y l ı k l a r ı n d a n , t a s a r r u f k e s i n t i l e r i n i y a p m ı ş o l m a s ı n a r a ğ m e n , h e s a b a y a t ı r m a y a n k u r u l u ş l a r ı n , d i ğ e r k a m u k u r u l u ş l a r ı n d a n h e r n e n a m a l t ı n d a o l u r s a o l s u n d o ğ a n a l a c a k l a r ı n ı n ö d e n m e s i s ı r a s ı n d a y a t ı r ı l m a y a n m i k t a r m a h s u b e n k e s i l m e l i , ö d e m e y i y a p a c a k k u r u l u ş l a r ı n h a b e r d a r o l a b i l m e l e r i i ç i n g e r e k l i t e d b i r l e r a l ı n m a l ı d ı r . B A Ş K A N – S a y ı n M ı z r a k , s o n 1 d a k i k a n ı z . R E C E P M I Z R A K ( D e v a m l a ) – 4 . - T a s a r r u f a t e ş v i k h e s a b ı n d a b i r i k e n k e s i n t i , k a t k ı p a y l a r ı v e d a ğ ı t ı l m a y a n n e m a l a r ı n i y i b i r ş e k i l d e i d a r e e d i l e b i l m e l e r i i ç i n , i ş ç i v e i ş v e r e n s e n d i k a l a r ı i l e i l g i l i t a r a f l a r d a n o l u ş a n b i r k u r u l o l u ş t u r u l m a l ı d ı r . 5 . - H e s a p t a b u l u n a n p a r a , Z i r a a t B a n k a s ı n c a b i r y ı l v a d e l i m e v d u a t a ö d e n e n f a i z o r a n ı n d a n d a h a a ş a ğ ı s ı u y g u n g ö r ü l m e y e c e k b i r b i ç i m d e , i h a l e i l e d e ğ e r l e n d i r i l m e l i d i r . 6 . - H a k s a h i p l e r i n e , t a s a r r u f e t t i k l e r i m i k t a r v e k a t k ı p a y l a r ı n d a n o l u ş a n a n a p a r a i l e n e m a l a r ı n ı g ö s t e r e n b i r h e s a p c ü z d a n ı v e r i l m e l i v e b u n u s a ğ l a m a k ü z e r e g e r e k l i t e d b i r l e r a l ı n m a l ı d ı r . 7 . - H a k s a h i p l e r i n i n i s t e m e l e r i h a l i n d e , h e s a p l a r ı n d a g ö r ü l e n b a k i y e n i n m u a y y e n b i r m i k t a r ı n ı g e ç m e m e k ü z e r e v e h e s a p l a r ı n d a b u l u n a n a l a c a k l a r ı t e m i n a t o l a r a k k a b u l e d i l m e k s u r e t i y l e k r e d i v e r i l e b i l m e l i d i r . S a y ı n B a ş k a n , d e ğ e r l i m i l l e t v e k i l l e r i . . . ( M i k r o f o n o t o m a t i k c i h a z t a r a f ı n d a n k a p a t ı l d ı ) B A Ş K A N – S a y ı n M ı z r a k , 1 d a k i k a d ı r e k s ü r e n i z ; l ü t f e n , t o p a r l a y ı n . R E C E P M I Z R A K ( D e v a m l a ) – 3 4 1 7 s a y ı l ı Ç a l ı ş a n l a r ı n T a s a r r u f a T e ş v i k E d i l m e s i v e B u T a s a r r u f l a r ı n D e ğ e r l e n d i r i l m e s i n e D a i r K a n u n h ü k ü m l e r i n e g ö r e ç a l ı ş a n l a r a d ı n a b i r i k e n k a y n a k v e n e m a l a n d ı r ı l m a s ı h u s u s l a r ı n a y ö n e l i k g ö r ü ş v e d ü ş ü n c e l e r i m i z i i f a d e e t m i ş b u l u n m a k t a y ı z . İ y i l e ş t i r i c i m a h i y e t t e k i k a n u n î v e i d a r î y e n i b a z ı d ü z e n l e m e l e r l e , s ö z k o n u s u s i s t e m i n , ç a l ı ş a n l a r ı n l e h i n e d a h a d a v e r i m l i v e d ü z e n l i b i r ş e k i l d e ç a l ı ş t ı r ı l m a i m k â n ı n a k a v u ş t u r u l m u ş o l a c a ğ ı n ı v e b u h u s u s t a b i r a r a ş t ı r m a y a p ı l m a s ı n a i h t i y a ç b u l u n d u ğ u n u i f a d e e d e r ; b u v e s i l e y l e , Y ü c e H e y e t i n i z i y e n i d e n s a y g ı y l a s e l a m l a r ı m . ( A N A P s ı r a l a r ı n d a n a l k ı ş l a r ) B A Ş K A N – T e ş e k k ü r e d i y o r u m S a y ı n M ı z r a k . Ü ç ü n c ü k o n u ş m a ; D e m o k r a t i k S o l P a r t i G r u b u a d ı n a , S a y ı n H i k m e t U l u ğ b a y ’ ı n . B u y u r u n S a y ı n U l u ğ b a y . ( D S P s ı r a l a r ı n d a n a l k ı ş l a r ) D S P G R U B U A D I N A H İ K M E T U L U Ğ B A Y ( A n k a r a ) – S a y ı n B a ş k a n , d e ğ e r l i m i l l e t v e k i l l e r i ; Ç a l ı ş a n l a r ı n T a s a r r u f a T e ş v i k E d i l m e s i v e B u T a s a r r u f l a r ı n D e ğ e r l e n d i r i l m e s i n e İ l i ş k i n K a n u n u y a r ı n c a , ç a l ı ş a n l a r ı n m a a ş v e ü c r e t l e r i n d e n y a p ı l a n k e s i n t i l e r i n , a n ı l a n y a s a d a ö n g ö r ü l e n ş e k i l d e d e ğ e r l e n d i r i l i p d e ğ e r l e n d i r i l m e d i ğ i n i n a r a ş t ı r ı l m a s ı a m a c ı y l a v e r i l m i ş b u l u n a n ö n e r g e ü z e r i n d e , D e m o k r a t i k S o l P a r t i G r u b u n u n g ö r ü ş l e r i n i a ç ı k l a m a k ü z e r e s ö z a l m ı ş b u l u n u y o r u m ; s ö z l e r i m e b a ş l a r k e n , h e p i n i z i , G r u b u m v e ş a h s ı m a d ı n a s a y g ı y l a s e l a m l ı y o r u m . S a y ı n B a ş k a n , d e ğ e r l i m i l l e t v e k i l l e r i ; h e r ş e y d e n ö n c e , ü l k e m i z d e , ç a l ı ş a n l a r ı n t a s a r r u f a t e ş v i k e d i l m e s i v e b u t a s a r r u f l a r ı n d e ğ e r l e n d i r i l m e s i a m a c ı y l a , 1 9 8 8 y ı l ı n d a b i r k a n u n ç ı k a r ı l m ı ş o l m a s ı n ı n b a ş l ı b a ş ı n a t a l i h s i z b i r o l a y o l d u ğ u n u b e l i r t m e k i s t e r i m . Z i r a , h e p i m i z i n d e k a b u l e d e c e ğ i ü z e r e , t a s a r r u f e t m e , b i r e y l e r i n v e y a k u r u m l a r ı n ö z g ü r i r a d e l e r i y l e a l a c a ğ ı b i r k a r a r d ı r . Y a s a y l a , b i r e y l e r i n g e l i r l e r i n e e l k o n u l a r a k “ b e n , s i z l e r i t a s a r r u f a ö z e n d i r i y o r u m , s i z l e r d e ş i m d i t a s a r r u f e t m i ş o l d u n u z ” d e m e k , h e r h a l d e , e n k ı v r a k z e k â l ı m i z a h u s t a s ı n ı n b i l e a k l ı n a g e t i r e m e y e c e ğ i b i r k a r a m i z a h ö r n e ğ i o l m u ş t u r . B u d ü z e n l e m e n i n , 1 9 6 0 ’ l a r ı n b a ş ı n d a u y g u l a n m ı ş b u l u n a n T a s a r r u f B o n o l a r ı s e r ü v e n i n i a n d ı r a n b i r ç o k b o y u t u v a r d ı r . H e r ş e y d e n ö n c e , T ü r k i y e B ü y ü k M i l l e t M e c l i s i , 3 4 1 7 s a y ı l ı K a n u n u 1 9 8 8 y ı l ı n d a k a b u l e t m e k l e , A n a y a s a m ı z ı n 1 8 i n c i m a d d e s i n d e k i , h i ç k i m s e n i n z o r l a ç a l ı ş t ı r ı l a m a y a c a ğ ı n ı ö n g ö r e n a n g a r y a y a s a ğ ı n ı i h l a l e t m i ş t i r . B u f i k r i m i z i , 3 4 1 7 s a y ı l ı K a n u n d a y e r a l a n b i r d ü z e n l e m e y l e a ç ı k l a m a k i s t e r i m . K a n u n u n 6 n c ı m a d d e s i n i n ü ç ü n c ü f ı k r a s ı a y n e n ş u h ü k m ü t a ş ı m a k t a d ı r : “ E n a z 6 y ı l t a s a r r u f t a b u l u n a n l a r a i s t e d i k l e r i t a k d i r d e s a d e c e k e s i n t i l e r i , B a ğ - K u r k a p s a m ı n d a o l a n l a r b a k ı m ı n d a n t a s a r r u f t u t a r l a r ı ö d e n i r . ” B u d ü z e n l e m e n i n a n l a m ı , k a n u n z o r u y l a t a s a r r u f e t t i r i l e n l e r e , 1 9 9 4 y ı l ı n d a t a s a r r u f l a r ı n ı g e r i i s t e d i k l e r i t a k d i r d e , k e n d i l e r i n d e n 1 9 8 8 v e o n u i z l e y e n 6 y ı l b o y u n c a k e s i l e n 1 0 0 0 ’ e r l i r a a y n e n g e r i ö d e n e c e k t i r . D i ğ e r b i r d e y i ş l e , b u p a r a l a r ı n i ş l e t i l m e s i n d e n d o ğ a n n e m a d a n h i ç b i r p a y a l a m a y a c a k l a r d ı r . 1 9 8 8 y ı l ı n d a ç a l ı ş a n l a r d a n k e s i l e n 1 0 0 0 ’ e r l i r a n ı n t ü k e t i c i v e t o p t a n e ş y a f i y a t l a r ı n a u y a r l a n m ı ş 1 9 9 4 y ı l ı s a t ı n a l m a g ü c ü s ı r a s ı y l a 2 2 b i n v e y a 2 5 b i n l i r a d ı r . K i ş i , k e n d i ö z g ü r i r a d e s i y l e 1 9 8 8 y ı l ı n d a 1 0 0 0 l i r a t a s a r r u f e t m i ş v e e n f l a s y o n d ü z e y i n d e g e t i r i g e t i r e n a l a n l a r d a p a r a s ı n ı d e ğ e r l e n d i r m i ş o l s a y d ı , t a s a r r u f u , b e l i r t i l e n d ü z e y l e r d e , y a n i 2 2 b i n v e y a 2 5 b i n l i r a y a u l a ş m ı ş o l a c a k t ı . O y s a , k a n u n u n 6 n c ı m a d d e s i , a l t ı y ı l s o n r a , b u t a s a r r u f u y a p a n l a r a 1 0 0 0 ’ e r l i r a l a r ı n ı g e r i v e r m e k y o l u n u t e r c i h e t m i ş t i r . B u , k a n u n z o r u y l a t a s a r r u f e t t i r i l e n k i ş i d e n , t ü k e t i c i v e t o p t a n e ş y a f i y a t l a r ı e n d e k s i b a z ı n d a y ü z d e 9 6 v e r g i a l m a k t ı r v e b u v e r g i , b i r v e r g i k a n u n u ç ı k a r ı l m a d a n a l ı n m ı ş t ı r . D i ğ e r b i r d e y i ş l e , ç a l ı ş a n ı n p a r a s ı n ı n n e r e d e y s e t a m a m ı n a e l k o n u l m u ş t u r . Ç a l ı ş a n l a r d a n 1 9 8 8 y ı l ı n d a y ü z d e 2 o r a n ı n d a k e s i n t i y a p ı l d ı ğ ı g ö z ö n ü n e a l ı n ı r s a , a l t ı y ı l s o n r a p a r a s ı n ı g e r i a l m a k i s t e y e n l e r , g e r ç e k t e , 1 9 8 8 y ı l ı n d a b i r h a f t a y ı , y a n i 3 6 5 g ü n ü n y ü z d e 2 ’ s i n i ü c r e t a l m a k s ı z ı n ç a l ı ş m ı ş o l m a k t a d ı r l a r . İ ş t e , b u b i r a n g a r y a d ı r . B e n z e r i b i r u y g u l a m a , e s e f l e b e l i r t m e k i s t e r i m k i , M e c l i s i m i z e s u n u l m u ş b u l u n a n , b u k a n u n u y ü r ü r l ü k t e n k a l d ı r a c a k y a s a t a s l a ğ ı n d a d a v a r d ı r . B u ö n e r i y e g ö r e , e ğ e r , ç a l ı ş a n l a r , m e v c u t s i s t e m d e n a y r ı l m a k i s t e r l e r s e , m a d d e l e r i n i ç e r i s i n e y e r l e ş t i r i l e n b i r f ı k r a y l a , k e n d i l e r i n e , k e n d i b i r i k t i r d i k l e r i p a r a n ı n i a d e s i ö n g ö r ü l m e k t e d i r . A r a d a n b u n c a y ı l g e ç m i ş , h â l â d a h a , a y n ı z i h n i y e t i m u h a f a z a e d i y o r u z . 3 4 1 7 s a y ı l ı K a n u n u n , a d a l e t d u y g u s u n d a n u z a k b o y u t u n u b u ş e k i l d e b e l i r l e d i k t e n s o n r a , ş i m d i d e , t a s a r r u f h e s a p l a r ı n d a b i r i k e n f o n l a r ı n d e ğ e r l e n d i r i l i ş b o y u t u ü z e r i n d e d u r a b i l i r i z . B u k o n u d a k i u y g u l a m a l a r a i l i ş k i n ö r n e k l e r i a n ı m s a t m a d a n ö n c e , k a n u n z o r u y l a y a p t ı r ı l a n t a s a r r u f l a r ı n n a s ı l d e ğ e r l e n d i r i l e c e ğ i n e i l i ş k i n k a n u n d a k i d ü z e n l e m e y i h a t ı r l a m a k t a f a y d a v a r d ı r . 3 4 1 7 s a y ı l ı K a n u n u n 1 i n c i m a d d e s i , t a s a r r u f l a r ı n e n i y i ş e k i l d e n e m a l a n d ı r ı l m a s ı n ı a m a ç l a m ı ş t ı r . 5 i n c i m a d d e s i n d e i s e “ Y ü k s e k P l a n l a m a K u r u l u n c a b e l i r l e n e c e k e s a s l a r d a h i l i n d e , g a y r i m e n k u l a l ı m s a t ı m ı n a y ö n e l i k y a t ı r ı m l a r h a r i ç o l m a k ü z e r e , h e r t ü r l ü m e n k u l k ı y m e t l e r e v e v e r i m i y ü k s e k y a t ı r ı m l a r a y a t ı r m a k s u r e t i y l e n e m a l a n d ı r ı l ı r “ d e n i l m e k t e d i r . B u m a d d e l e r e g ö r e , ç a l ı ş a n l a r a , k a n u n z o r u y l a y a p t ı r ı l a n t a s a r r u f l a r , v e r i m i y ü k s e k y a t ı r ı m l a r a y a t ı r ı l a c a k t ı r v e b u n u n e s a s l a r ı n ı Y ü k s e k P l a n l a m a K u r u l u b e l i r l e y e c e k t i r . Ş i m d i , b u b i l g i l e r i n ı ş ı ğ ı n d a , Y ü k s e k P l a n l a m a K u r u l u n u n , b u t a s a r r u f l a r ı n d e ğ e r l e n d i r i l m e s i i ç i n a l d ı ğ ı k a r a r l a r d a n b a z ı l a r ı n a k ı s a c a g ö z a t a l ı m . Y ü k s e k P l a n l a m a K u r u l u , 1 5 A r a l ı k 1 9 8 9 t a r i h , 8 9 / T - 1 3 2 s a y ı l ı k a r a r ı y l a , T ü p r a ş ’ ı n s e r m a y e a r t ı r ı m ı n a k a t ı l m a l a r ı i ç i n , T o p l u K o n u t v e K a m u O r t a k l ı ğ ı İ d a r e s i i l e T ü r k i y e P e t r o l l e r i A n o n i m O r t a k l ı ğ ı n a , ç a l ı ş a n l a r ı n t a s a r r u f h e s a b ı n d a b i r i k e n p a r a d a n , o z a m a n ı n p a r a s ı y l a 7 0 0 m i l y a r l i r a l ı k b ö l ü m ü , y ı l l ı k y ü z d e 3 0 f a i z l e v e 1 0 y ı l l ı k t a h v i l e y a t ı r m a l a r ı k a r a r ı n ı v e r m i ş t i r . 1 9 8 9 y ı l ı n d a n b u y a n a , e n d ü ş ü k e n f l a s y o n o r a n ı n ı n , t o p t a n e ş y a f i y a t e n d e k s i b a z ı n d a y ü z d e 5 2 , 3 v e t ü k e t i c i f i y a t e n d e k s i b a z ı n d a y ü z d e 6 0 o l d u ğ u g ö z ö n ü n e a l ı n ı r s a , y ü z d e 3 0 o r a n ı f a i z l e ç a l ı ş a n t a s a r r u f l a r ı n 1 0 y ı l l ı k t a h v i l e b a ğ l a n m a s ı , a ç ı k ç a , b u t a s a r r u f l a r ı n , e n f l a s y o n v e r g i s i n e k o n u e d i l e r e k , e r i t i l m e s i k a r a r ı d ı r ; k a n u n a a y k ı r ı o l d u ğ u g i b i , ç a l ı ş a n l a r ı n ç ı k a r l a r ı n a d a a y k ı r ı d ı r . 3 4 1 7 s a y ı l ı K a n u n u n ç ı k m a s ı n ı i z l e y e n d ö n e m d e k i Y ü k s e k P l a n l a m a K u r u l u k a r a r l a r ı , t e k t e k i n c e l e n d i ğ i n d e , ç a l ı ş a n l a r ı n t a s a r r u f h e s a b ı n d a n , d ü ş ü k f a i z l i k a y n a k l a r ı n , T o p l u K o n u t / K a m u O r t a k l ı ğ ı F o n u n a b o l c a a k t a r ı l d ı ğ ı v e a n ı l a n f o n d a n d a , d ü ş ü k f a i z l i k r e d i o l a r a k , b i r ç o k k a m u v e ö z e l k u r u l u ş a k u l l a n d ı r ı l d ı ğ ı n ı s a p t a m a k m ü m k ü n o l a c a k t ı r . 1 9 8 9 - 1 9 9 3 d ö n e m i n d e , ç a l ı ş a n l a r ı n t a s a r r u f l a r ı n d a n , T ü r k i y e E l e k t r i k K u r u m u t a h v i l l e r i n e y a t ı r ı l a n t u t a r l a r a , b a ş l a n g ı ç t a y ü z d e 3 5 f a i z y ü r ü t ü l m ü ş k e n , d a h a s o n r a k i y ı l l a r d a , b u f a i z y ü z d e 3 0 ’ a i n d i r i l m i ş t i r . Ö z e l l e ş t i r m e k a p s a m ı n a a l ı n a r a k , i k i ş i r k e t e b ö l ü n e n T ü r k i y e E l e k t r i k K u r u m u n a a k t a r ı l m ı ş b u l u n a n ç a l ı ş a n l a r ı n t a s a r r u f l a r ı d a , ö z e l l e ş t i r m e y l e b u ş i r k e t l e r i a l a c a k k i ş i l e r e a ç ı l m ı ş , b i r e r u c u z k r e d i h a l i n e d ö n d ü r ü l m ü ş t ü r . G e l i r o r t a k l ı ğ ı s e n e t l e r i n e y a t ı r ı l a n t u t a r l a r a u y g u l a n a n f a i z i s e , T ü r k i y e C u m h u r i y e t M e r k e z B a n k a s ı r e e s k o n t f a i z h a d d i d i r k i , b u , g e n e l d e , y ü z d e 5 0 ’ l e r d ü z e y i n d e d i r . B u f a i z h a d d i n i n d e e n f l a s y o n o r a n l a r ı n ı n ç o k a l t ı n d a o l d u ğ u , h e p i m i z i n m a l u m u d u r . G e l i r o r t a k l ı ğ ı n ı n , k a y n a k l a r ı n ı n k u l l a n ı l d ı ğ ı a l a n l a r h a t ı r l a n ı r s a , b i r ç o k k u r u l u ş a , e n f l a s y o n u n a l t ı n d a k a y n a k a k t a r ı l m a s ı , y i n e ç a l ı ş a n l a r ı n s ı r t ı n d a n y a p ı l a g e l m i ş t i r . 1 9 9 5 y ı l ı n d a T ü r k i y e Ş e k e r F a b r i k a l a r ı A n o n i m Ş i r k e t i n i n t a h v i l l e r i n e y a t ı r ı l a n k a y n a k l a r i ç i n d e r e e s k o n t f a i z h a d d i u y g u l a n m ı ş t ı r . Y a n i , 1 9 9 5 y ı l ı n a g e l m i ş i z , ı s r a r l a e n f l a s y o n u n a l t ı n d a b i r d e ğ e r l e n d i r m e y l e , ç a l ı ş a n d a n k e s i l e n f o n l a r ı d e ğ e r l e n d i r m e y e d e v a m e d i y o r h ü k ü m e t l e r . S a y ı n B a ş k a n , d e ğ e r l i m i l l e t v e k i l l e r i ; m e r a k e d i y o r u m , a c a b a , Y ü k s e k P l a n l a m a K u r u l u n u n g e l m i ş g e ç m i ş ü y e l e r i n d e n h i ç b i r i s i , k e n d i g ö n ü l l ü t a s a r r u f l a r ı n ı n b i r t e k l i r a s ı n ı , b e n z e r i f a i z o r a n l a r ı y l a , b i r g ü n i ç i n d a h i o l s u n d e ğ e r l e n d i r m i ş l e r m i d i r ; h i ç s a n m ı y o r u m . S a y ı n B a ş k a n , d e ğ e r l i ü y e l e r ; s i z l e r l e , 2 M a y ı s 1 9 9 4 t a r i h i n d e M i l l i y e t G a z e t e s i n d e y a y ı m l a n a n v e b u g ü n e k a d a r - b e n i m b i l d i ğ i m k a d a r ı y l a - y a l a n l a n m a y a n b i r h a b e r i p a y l a ş m a k i s t e r i m . “ 1 9 9 3 y ı l ı s o n u n d a 6 6 , 8 t r i l y o n T ü r k L i r a s ı n a u l a ş a n z o r u n l u t a s a r r u f h e s a b ı n d a b i r i k e n f o n l a r d a n 3 8 , 1 t r i l y o n l u k k ı s m ı d ö v i z e e n d e k s l i g e l i r o r t a k l ı ğ ı s e n e d i n e y a t ı r ı l m ı ş t ı r . 1 9 9 4 y ı l ı n ı n i l k d ö r t a y ı n d a d ö v i z f i y a t l a r ı n ı n s ü r a t l e a r t m a s ı s o n u c u , d ö v i z e e n d e k s l i b u t a s a r r u f l a r ı n d e ğ e r i 8 8 t r i l y o n l i r a y ı a ş t ı . Y ü k s e k P l a n l a m a K u r u l u , n i s a n s o n u n d a a l d ı ğ ı b i r k a r a r l a , d ö v i z e e n d e k s l i g e l i r o r t a k l ı ğ ı n a y a t ı r ı l m ı ş b u p a r a l a r ı , 3 1 A r a l ı k 1 9 9 3 t a r i h l i k u r d a n T ü r k L i r a s ı n a ç e v i r d i v e b u k a r a r ı n a l t ı n a d a 1 1 Ş u b a t t a r i h i a t ı l d ı . ” B u , g a z e t e n i n h a b e r i ; s i z l e r l e p a y l a ş t ı m . B u g a z e t e h a b e r i , b e n i m i z l e y e b i l d i ğ i m k a d a r ı y l a b u g ü n e d e ğ i n y a l a n l a n m a d ı . B u o p e r a s y o n s o n u c u n d a , z o r u n l u t a s a r r u f h e s a b ı n ı n n e m a g e l i r l e r i n e 5 0 t r i l y o n l i r a l ı k b i r d a r b e v u r u l m u ş o l d u . B ö y l e b i r u y g u l a m a g e r ç e k t e n y e r a l d ı y s a - t e k r a r a l t ı n ı ç i z i y o r u m , g e r ç e k t e n y e r a l d ı y s a - b u g a z e t e h a b e r i d o ğ r u y s a , h u k u k u n a y a k l a r a l t ı n a a l ı n m a s ı d ı r . Z i r a , d o ğ m u ş b i r h a k , s a h i p l e r i n i n e l i n d e n , h u k u k a a y k ı r ı b i r b i ç i m d e , g e ç m i ş e y ö n e l i k o l a r a k g e r i a l ı n m ı ş t ı r . S i z l e r l e p a y l a ş m ı ş o l d u ğ u m b u b i r k a ç ö r n e ğ i n d e a ç ı k ç a s e r g i l e d i ğ i ü z e r e , 3 4 1 7 s a y ı l ı K a n u n u n , g e r e k l a f z ı n a g e r e k r u h u n a a y k ı r ı u y g u l a m a l a r y a p ı l a g e l m i ş t i r . B u n e d e n l e , 1 9 8 8 y ı l ı n d a n b u y a n a , 3 4 1 7 s a y ı l ı K a n u n u n k a p s a m ı n a g i r e n Y ü k s e k P l a n l a m a K u r u l u k a r a r l a r ı n ı n i n c e l e n m e s i u y g u n o l a c a k t ı r . B u k a r a r l a r i n c e l e n d i ğ i n d e , a k ı l a l m a z b i r ç o k k u l l a n ı m b i ç i m l e r i y l e k a r ş ı l a ş a c a ğ ı m ı z ı t a h m i n e d i y o r u m . İ ş i n i l g i n ç d i ğ e r b i r y a n ı d a , h a l k ı n z o r u n l u t a s a r r u f l a r ı n ı d e ğ e r l e n d i r m e k o n u s u n d a , Y ü k s e k P l a n l a m a K u r u l u n u n a l d ı ğ ı k a r a r l a r d a n h i ç b i r i n i n y a y ı m l a n m a m ı ş o l m a s ı d ı r . K a m u y ö n e t i m i n d e ş e f f a f l ı ğ ı s a v u n a n l a r v e b u g ö r ü ş l e i k t i d a r a g e l e n l e r , b ı r a k ı n ı z d i ğ e r a l a n l a r d a ş e f f a f l ı k s ö z ü n ü t u t m a k , b i z z a t h a l k ı n c e b i n d e n z o r l a a l d ı k l a r ı t a s a r r u f l a r ı b i l e , n a s ı l d e ğ e r l e n d i r d i k l e r i n i h a l k t a n g i z l e m e y o l u n a g i t m i ş l e r d i r . B u b i l g i l e r i n k a m u o y u n a m a l o l u ş l a r ı , a n c a k , b a s ı n ı n , e l a l t ı n d a n e l d e e t t i ğ i b i l g i l e r s a y e s i n d e g e r ç e k l e ş m i ş t i r . S a y ı n B a ş k a n , d e ğ e r l i m i l l e t v e k i l l e r i ; h e p i n i z i n b i l d i ğ i ü z e r e , b u z o r u n l u t a s a r r u f l a r ı n g ö r ü ş ü l m e s i , b i r k a ç a y d ı r , d e v a m l ı e r t e l e n e g e l m e k t e d i r . B u e r t e l e m e ç a l ı ş m a l a r ı n d a , d e ğ e r l i m e s l e k t a ş ı m S a y ı n A y k o n D o ğ a n ’ ı n d a ö n e m l i b i r k a t k ı s ı o l m u ş t u r . K e n d i s i , b u ö n e r g e n i n g ö r ü ş ü l m e s i n i n e r t e l e n m e s i n i s a ğ l a d ı ğ ı n d a n m a a d a , a y n ı z a m a n d a , b u a r a ş t ı r m a n ı n a ç ı l m a m a s ı i ç i n d e g a y r e t g ö s t e r m i ş t i r ; k e n d i b o y u t u n d a n h a k l ı o l a b i l i r ; a n c a k , k e n d i s i n i n , b a n a , b u a r a ş t ı r m a n ı n a ç ı l m a m a s ı k o n u s u n d a t e l k i n e t t i ğ i b i r f i k r i s i z l e r l e p a y l a ş m a k i s t e r i m . G r u b u m a d ı n a b u k o n u ş m a y ı b e n i m y a p a c a ğ ı m ı ö ğ r e n d i ğ i v a k i t , b a n a “ e s k i b i r h a z i n e c i o l a r a k , s e n , n a s ı l b i r a r a ş t ı r m a a ç ı p , H a z i n e n i n k a y ı t l a r ı n ı n R e f a h P a r t i s i t a r a f ı n d a n i n c e l e n m e s i n i d ü ş ü n e b i l i r s i n ” d e d i . B e n d e d e d i m k i : “ R e f a h P a r t i s i v e y a b i r b a ş k a s ı n ı n , H a z i n e n i n k a y ı t l a r ı n a g i r m e s i n e g e r e k y o k . S a d e c e v e s a d e c e Y ü k s e k P l a n l a m a K u r u l u n u n k a r a r l a r ı n a b a k ı l m ı ş o l m a s ı , b u r a d a y a p ı l a n h a t a l a r ı n t e s p i t e d i l m e s i n e y e t e r l i d i r . Ş i m d i , t a b i a t ı y l a , d ü n , D o ğ r u Y o l P a r t i s i y l e R e f a h P a r t i s i n i n k u r d u ğ u H ü k ü m e t g ü v e n o y u a l m ı ş t ı r . D o l a y ı s ı y l a , H a z i n e n i n k a y ı t l a r ı d a , d i ğ e r k a y ı t l a r d a R e f a h P a r t i s i n i n e l i n d e d i r ; s a k ı n ı l a n g ö z e ç ö p b a t m ı ş t ı r . Ş i m d i , b e n , ş u n o k t a d a , ş u n u m e r a k e d i y o r u m : R e f a h P a r t i s i b u ö n e r g e n i n s a h i b i d i r ; ş i m d i i k t i d a r d a d ı r l a r ; M e c l i s d e n e t i m i n e , a r a ş t ı r m a v e s o r u ş t u r m a ö n e r g e l e r i n i s a m i m î o l a r a k v e r i p v e r m e d i k l e r i n i n i l k i m t i h a n ı n ı y a ş ı y o r l a r ; İ k t i d a r l a r ı n ı n b i r i n c i g ü n ü . E ğ e r b u ö n e r g e y i , s a m i m i o l a r a k , a r a ş t ı r ı l m a s ı i ç i n v e r d i l e r s e , b u g ü n , b u ö n e r g e y e s a h i p ç ı k m a l a r ı n ı n z a m a n ı d ı r ; y o k , b i r s i y a s î s t r a t e j i o l a r a k v e r d i l e r s e , o n u d a , b u g ü n , b u r a d a t e ş h i r e d e c e k l e r . ( D S P , C H P v e A N A P s ı r a l a r ı n d a n a l k ı ş l a r ) O n u n i ç i n , g e r e k b e n g e r e k s e T ü r k M i l l e t i R e f a h P a r t i s i n i n b u v e b u n u i z l e y e n ö n e r g e l e r k o n u s u n d a a l a c a ğ ı t a v r ı m e r a k v e i b r e t l e s e y r e d i y o r o l a c a ğ ı z . T ü r k i y e B ü y ü k M i l l e t M e c l i s i n i n , b u h a k s ı z u y g u l a m a l a r a s o n v e r m e k i ç i n , Ç a l ı ş a n l a r ı n T a s a r r u f a T e ş v i k E d i l m e s i v e B u T a s a r r u f l a r ı n D e ğ e r l e n d i r i l m e s i n e D a i r K a n u n u y ü r ü r l ü k t e n k a l d ı r a c a k v e t a s a r r u f h e s a p l a r ı n d a t o p l a n m ı ş b u l u n a n 4 4 0 t r i l y o n l i r a y ı , h a k s a h i p l e r i n e , e n f l a s y o n l a a ş ı n d ı r ı l m a y a c a k b i r y ö n t e m l e , e n k ı s a s ü r e d e ö d e n m e s i n i s a ğ l a y a c a k b i r y a s a l d ü z e n l e m e y a p m a s ı z o r u n l u l u ğ u a r t ı k k a ç ı n ı l m a z h a l e g e l m i ş t i r . S a y ı n B a ş k a n , d e ğ e r l i m i l l e t v e k i l l e r i ; D e m o k r a t i k S o l P a r t i G r u b u , b u y ö n d e y a p ı l a c a k d ü z e n l e m e l e r e ı ş ı k t u t m a s ı v e a y r ı c a , 3 4 1 7 s a y ı l ı K a n u n u n u y g u l a n m a s ı n d a k i a k s a k l ı k l a r ı n b e l i r l e n m e s i i ç i n ö n e r g e y l e t a l e p e d i l e n M e c l i s a r a ş t ı r m a s ı n ı n a ç ı l m a s ı n ı u y g u n b u l m a k t a d ı r . Ş a h s ı m v e g r u b u m a d ı n a h e p i n i z e s a y g ı l a r s u n a r ı m . ( D Y P , C H P v e A N A P s ı r a l a r ı n d a n a l k ı ş l a r ) B A Ş K A N – T e ş e k k ü r e d i y o r u m S a y ı n U l u ğ b a y . G r u p l a r a d ı n a d ö r d ü n c ü k o n u ş m a , R e f a h P a r t i s i G r u b u a d ı n a , S a y ı n E r t a n Y ü l e k . ( R P s ı r a l a r ı n d a n a l k ı ş l a r ) B u y u r u n e f e n d i m . S a y ı n Y ü l e k , s ü r e n i z 2 0 d a k i k a d ı r . R P G R U B U A D I N A İ . E R T A N Y Ü L E K ( A d a n a ) – S a y ı n B a ş k a n , d e ğ e r l i a r k a d a ş l a r ı m ; k a m u o y u n d a z o r u n l u t a s a r r u f o l a r a k b i l i n e n , Ç a l ı ş a n l a r ı n T a s a r r u f a T e ş v i k E d i l m e s i v e B u T a s a r r u f l a r ı n D e ğ e r l e n d i r i l m e s i n e D a i r K a n u n u n u y g u l a m a s ı y l a i l g i l i o l a r a k , d a h a e v v e l , R e f a h P a r t i l i a r k a d a ş l a r ı m ı z ı n v e r m i ş o l d u ğ u b i r a r a ş t ı r m a ö n e r g e s i y l e a l a k a l ı o l a r a k s ö z a l m ı ş b u l u n u y o r u m ; b u v e s i l e y l e , h e p i n i z i s a y g ı y l a s e l a m l ı y o r u m v e y e n i k u r u l a n H ü k ü m e t e d e s a y g ı l a r s u n u y o r u m . S a y ı n B a ş k a n , d e ğ e r l i a r k a d a ş l a r ı m , b e n d e n e v v e l , g r u p l a r ı a d ı n a k o n u ş a n a r k a d a ş l a r ı m ı n h e m e n h e m e n t a m a m ı , b u m e s e l e n i n t e k n i k y ö n l e r i n i o l d u k ç a d e t a y l ı o l a r a k b i l d i r d i l e r . K a n u n u n ç ı k ı ş ı , ç ı k ı ş ı n d a n b u g ü n e k a d a r u y g u l a m a l a r ı , b u n l a r l a i l g i l i p a r a l a r ı n n a s ı l t o p l a n d ı ğ ı , g e c i k m e z a m l a r ı n ı n n a s ı l ö d e n e c e ğ i h a k k ı n d a ç o k ç e ş i t l i v e d e t a y l ı b i l g i l e r v e r d i l e r . M ü s a a d e e d e r s e n i z , b e n , a y n ı m e s e l e y e , a y n ı k o n u l a r a , a y n ı d e t a y d a g i r m e y e c e ğ i m . A r k a d a ş l a r ı m ı n s ö y l e m i ş o l d u k l a r ı n ı t o p l a y a r a k , n e t i c e y e g i t m e k i s t i y o r u m ; b u n a r a ğ m e n , ç o k k ı s a b i r h a t ı r l a t m a y a p m a k t a d a f a y d a g ö r ü y o r u m . B i l i n d i ğ i g i b i , b u K a n u n , 1 9 8 8 y ı l ı n ı n b a ş ı n d a , i l k d e f a g ü n d e m e g e l m i ş v e 1 N i s a n 1 9 8 8 t a r i f i n d e n i t i b a r e n d e y ü r ü r l ü ğ e k o n u l m u ş t u r . K a n u n u n a m a c ı , k ı s a c a , ç a l ı ş a n l a r ı n a y l ı k v e ü c r e t l e r i n d e n t a s a r r u f k e s i n t i s i y a p ı l m a s ı n ı , t a s a r r u f l a r a d e v l e t v e y a i l g i l i i ş v e r e n l e r i n k a t k ı d a b u l u n m a s ı n ı , b a ğ ı m s ı z ç a l ı ş a n l a r ı n g e l i r l e r i n i n b i r k ı s m ı n ı n t a s a r r u f a a y r ı l m a s ı n ı t e m i n e t m e k v e b u t a s a r r u f l a r ı n e n i y i ş e k i l d e n e m a l a n d ı r ı l m a s ı n ı s a ğ l a m a k s u r e t i y l e , ç a l ı ş a n l a r ı , t a s a r r u f y a p m a y a t e ş v i k e t m e k ş e k l i n d e b a ğ l a n m ı ş t ı r . N i y e b u k a n u n ç ı k a r ı l d ı v e n i y e , b u g ü n k ü ç o k s ö y l e n e n h a l e g e l d i : M u h t e r e m a r k a d a ş l a r , b i l d i ğ i n i z g i b i , z o r u n l u t a s a r r u f o l m a z ; z o r l a , b i r k i m s e y e t a s a r r u f y a p t ı r m a n ı z m ü m k ü n d e ğ i l d i r . O g ü n ü n ş a r t l a r ı n d a , ş i m d i r a h m e t l i k o l a n b i r a r k a d a ş ı m ı z S a y ı n A d n a n K a h v e c i ’ d e n ç ı k t ı b u f i k i r v e b u f i k i r n e t i c e s i n d e , b ö y l e b i r u y g u l a m a y a p ı l ı r s a v e b u p a r a l a r t o p l a n a r a k i y i n e m a l a n d ı r ı l ı r s a , e m e k l i o l a n l a r a - v e y a d a h a e v v e l a r k a d a ş l a r ı m ı z ı n b e l i r t t i ğ i g i b i , a l t ı y ı l ç a l ı ş a n l a r ı n n e m a l a r ı n ı v e o n b e ş y ı l ç a l ı ş a n l a r ı n d a , n e m a l a r ı n ı v e a n a p a r a l a r ı n ı a l m a l a r ı s u r e t i y l e - z o r u n l u t a s a r r u f y o l u y l a b i r g e l i r s a ğ l a n a c a ğ ı i f a d e e d i l m i ş t i . H a k i k a t e n , i l k b a k ı l d ı ğ ı n d a , i l k d ü ş ü n ü l d ü ğ ü n d e , b u , f e v k a l a d e i y i , c a z i p g i b i g ö r ü n m e k t e d i r ; a m a , b i r a z d a h a t e f e r r u a t l ı o l a r a k i ş i n i ç i n e g i r d i ğ i m i z d e , h e l e - b i r a z s o n r a s ö y l e c e ğ i m - u y g u l a m a d a k i b a z ı s ı k ı n t ı l a r d a g ü n d e m e g e l d i ğ i n d e , b u m e s e l e n i n , ç a l ı ş a n l a r ı n l e h i n e o l m a d ı ğ ı n ı g ö r e c e ğ i z . D e v l e t e b u n u n f a y d a s ı o l m u ş t u r ; b u n u , h e m e n s ö y l e y e y i m ; ç ü n k ü , b u , d e v l e t e , b i r n e v i k a y n a k o l a r a k o r t a y a ç ı k m ı ş v e d e v l e t , b u k a y n a k t a n i s t i f a d e e t m i ş t i r . A n c a k , ç a l ı ş a n l a r b u n d a n n e k a d a r f a y d a l a n m ı ş t ı r d e d i ğ i m i z z a m a n , b u m e s e n i n ü z e r i n d e d u r m a k l a z ı m . Y i n e , ö z e t o l a r a k , s a t ı r b a ş l a r ı y l a g e ç e c e ğ i m . B u g ü n , 9 m i l y o n k i ş i , z o r u n l u t a s a r r u f k a p s a m ı n d a b u l u n u y o r . 3 5 0 b i n ö z e l k u r u l u ş v e k a m u k u r u l u ş u k a n u n k a p s a m ı n d a d ı r . H a l e n , ü c r e t l i l e r d e n y ü z d e 2 , i ş v e r e n l e r d e n y ü z d e 3 k e s i n t i y a p ı l m a k t a d ı r v e b u k e s i n t i , 9 ’ d a n f a z l a e l e m a n ı n ç a l ı ş t ı ğ ı i ş y e r l e r i n d e n v e b u y e r l e r d e ç a l ı ş a n i ş ç i l e r d e n y a p ı l m a k t a d ı r . 1 N i s a n 1 9 8 8 ’ d e n b u y a n a , a n a p a r a v e n e m a o l a r a k t o p l a n a n p a r a l a r ı s i z e a r z e d i y o r u m - b ü t ü n ö z e t , a r k a d a ş l a r v e r d i l e r , b e n t e k r a r v e r m e k i s t e m i y o r u m - 1 5 0 t r i l y o n l i r a , 1 9 8 8 N i s a n a y ı n d a n b u g ü n e k a d a r a n a p a r a v e 1 8 0 t r i l y o n l i r a d a - b e n s o n o l a r a k b u r a k a m l a r ı v e r i y o r u m - b u n l a r ı n n e m a l a r ı . D o l a y ı s ı y l a , b u g ü n , t a k r i b e n 3 4 0 t r i l y o n l i r a , b u f o n d a p a r a t o p l a n m ı ş t ı r v e b u p a r a y ı d a , h e m e n , k a n u n u n , y i n e , a m a ç k ı s m ı n a b a k t ı ğ ı m ı z d a “ t a s a r r u f l a r ı n e n i y i ş e k i l d e n e m a l a n d ı r ı l m a s ı ” t a b i r i v a r . P e k i , b u , e n i y i ş e k i l d e n e m a l a n d ı r ı l m ı ş t ı r d i y e b a k t ı ğ ı m ı z d a , ç ı k a r d ı ğ ı m ı z r a k a m l a r a g ö r e , 1 9 8 8 ’ d e n b u z a m a n a k a d a r b i r e n d e k s y a p t ı ğ ı m ı z d a - 1 9 8 8 ’ d e 1 0 0 d e r s e k b u n e m a l a r a - b u g ü n e k a d a r , k ü m ü l a t i f t o p l a m , 1 1 3 3 g i b i g ö r ü n ü y o r ; y a n i , 1 0 m i s l i a r t m ı ş g i b i g ö r ü n ü y o r . B u n a k a r ş ı l ı k , e n f l a s y o n u b e n z e r ş e k i l d e e n d e k s l e d i ğ i m i z d e , y a n i , a y n ı t a r i h t e , 1 9 8 8 ’ d e 1 0 0 a l d ı ğ ı m ı z d a , b u g ü n e k a d a r 9 0 6 7 o l m u ş e n f l a s y o n ; k ü m ü l a t i f t e n b a h s e d i y o r u m ; n e t i c e y i v e r i y o r u m , a r a y ı l l a r ı v e r m i y o r u m . G ö r ü l ü y o r k i , t o p l a n a n b u p a r a l a r , i ş ç i l e r d e n v e i ş v e r e n l e r d e n a l ı n a n b u p a r a l a r , g e r ç e k t e n , e n f l a s y o n o r a n ı n d a d a h i n e m a l a n d ı r ı l m a m ı ş t ı r . D e m e k k i , b u k a n u n u n a m a c ı n d a b e l i r t i l e n “ e n i y i ş e k i l d e n e m a l a n d ı r m a ” m e s e l e s i . . . M a a l e s e f , n e m a l a n d ı r ı l m a d ı ğ ı n ı b u r a d a g ö r ü y o r u z ; r a k a m l a r b u n u i f a d e e d i y o r . D e m e k k i , k a n u n u n a m a c ı n d a n s a p m a l a r v a r v e y a h u t d a , a m a ç t a n s a p m a d e m i y o r u m d a , k a n u n u n ö n g ö r d ü ğ ü ş e k i l d e g e l i ş t i r i l e m e m i ş v e d e ğ e r l e n d i r i l e m e m i ş . Y i n e , i k i n c i b i r a m a ç d a , g e l i r l e r i n i n b i r k ı s m ı n ı t a s a r r u f a a y ı r m a k s u r e t i y l e , o n l a r a i y i b i r g e l i r t e m i n e t m e k . B e n , p r a t i ğ i n i ç i n d e n g e l i y o r u m m u h t e r e m a r k a d a ş l a r , b u n u b i l i y o r u m . Ş u g i b i h a d i s e l e r o l d u i ş i n i ç i n d e , b a k ı n ı z : H e r i ş v e r e n , m a a l e s e f , b u p a r a l a r ı n , a n a p a r a s ı n ı y a t ı r m a d ı v e y a t ı r a m a d ı . İ ş ç i , ş u v e y a b u ş e k i l d e ç a l ı ş a n , ş u v e y a b u ş e k i l d e i ş i n d e n y a a y r ı l m ı ş y a a y ı r ı l m ı ş v e y a b a ş k a b i r ş e k i l d e i ş i y l e i r t i b a t ı k e s i l d i ğ i n d e n o r m a l o l a r a k b e k l e d i ğ i m i z h a d i s e n e d i r ; g i d i p a n a p a r a s ı n ı v e n e m a s ı n ı a l m a s ı l a z ı m d ı ; b e l l i s ü r e l e r g e ç m i ş o l m a s ı n a r a ğ m e n . B i r b a k ı l d ı k i - b i z , p r a t i k t e b u n u y a ş a d ı k - i ş v e r e n a n a p a r a y ı y a t ı r m a m ı ş ; a n a p a r a y ı y a t ı r m a d ı ğ ı i ç i n , i ş ç i n i n v e y a ç a l ı ş a n ı n i s t e d i ğ i p a r a y ı o r a d a n a l m a k m ü m k ü n d e ğ i l d i r . D o l a y ı s ı y l a , ç a l ı ş a n l a r y ö n ü n d e n d e b u k a n u n g a y e s i n e u l a ş m a m ı ş t ı r . D e m e k k i , i k i t a r a f l ı ; b i r t a r a f t a i ş v e r e n l e r i n v e y a h u t d a ç a l ı ş t ı r a n l a r ı n m e n f a a t ı n a o l m a s ı i c a p e d e n h u s u s , t a b i î o r a d a n o l m a m ı ş , ö b ü r t a r a f t a n d a , i ş ç i i ç i n d e b u i ş o l m a m ı ş ; a m a , k i m e g i t m i ş b u ; d e v l e t , b u n u b i r k a y n a k o l a r a k k u l l a n m ı ş t ı r ; a m a , d e v l e t k a y n a k o l a r a k k u l l a n ı r k e n - b i r d e o n a b a k a l ı m - a d i l d a v r a n m ı ş m ı d ı r ? Ş i m d i , b a k ı n ı z , d e v l e t , t a h v i l ç ı k a r ı y o r ; y ü z d e 1 4 0 f a i z l e , y ü z d e 1 3 0 f a i z l e ; v e r g i s i z y ü z d e 2 6 0 y a p a r ; v e r g i l i o l u r s a , b u i ş . P e k i , y ü z d e 1 3 0 g i b i - b u g ü n k ü r a k a m l a r ı s ö y l ü y o r u m ; b u y ü k s e k o l m u ş t u r , a l ç a k o l m u ş t u r , h i ç b i r z a m a n h e r h a l d e y ü z d e 1 0 0 ’ ü n a l t ı n d a o l m a m ı ş t ı r . . . Ö y l e z a n n e d i y o r u m ; a m a ö b ü r t a r a f t a n b a k ı y o r s u n u z , b u r a d a m u h t e l i f a r k a d a ş l a r r a k a m l a r v e r d i ; b e n t e k r a r o n a g i r m e k i s t e m i y o r u m - y ü z d e 6 3 g i b i , y ü z d e 7 0 g i b i b i r n e m a l a n d ı r m a d a , g ö r ü l ü y o r k i , d e v l e t i n r a n t i y e s ı n ı f ı n a v e r m i ş o l d u ğ u , y a n i f a i z a l a r a k v e r m i ş o l d u ğ u , b a ş k a s ı n ı n a n a p a r a l a r ı n a , k e n d i ç a l ı ş a n l a r ı n d a n t o p l a d ı k l a r ı p a r a y ı e s i r g e m i ş t i r ; n e m a y ı e s i r g e m i ş t i r . D o l a y ı s ı y l a , d e v l e t i n d e b u r a d a a d i l h a r e k e t e t m e d i ğ i o r t a d a d ı r ; y a n i , g i d e c e k s i n i z , d ı ş a r ı d a n p a r a s ı o l a n b i r i s i d e v l e t t a h v i l i a l d ı ğ ı z a m a n o n a y ü z d e 1 0 0 ’ ü n ü z e r i n d e b i r g e t i r i v e r e c e k s i n i z ; a m a , d e v l e t , z o r u n l u o l a r a k t o p l a d ı ğ ı , i n s a n l a r ı n p a r a l a r ı n ı a l a c a k v e b u n u , o n u n a l t ı n d a d e ğ e r l e n d i r e c e k . . . B u d a a d i l b i r h a d i s e d e ğ i l d i r ; ö y l e z a n n e d i y o r u m . D o l a y ı s ı y l a , b i z i m a r k a d a ş l a r ı m ı z , R e f a h P a r t i s i n d e n 3 8 a r k a d a ş ı m ı z , b ü t ü n b u m e s e l e l e r i n i n c e l e n m e s i v e h a k i k a t e n b u k a n u n u n ö n g ö r d ü ğ ü , a m a c ı n d a b e l i r t i l d i ğ i g a y e l e r e u l a ş ı l m ı ş m ı , u l a ş ı l m a m ı ş m ı ; d e v l e t t a r a f ı n d a n n e l e r k a z a n ı l m ı ş , ç a l ı ş a n l a r t a r a f ı n d a n n e k a z a n ı l m ı ş v e y a n e k a y b e d i l m i ş v e b u n u n y a n ı n d a , b u n u k u l a n a n l a r , h a k i k a t e n b i r s o r u m l u l u k i ç e r i s i n d e h a r e k e t e t m i ş l e r m i , e t m e m i ş l e r m i d i r ; b ü t ü n b u h u s u s l a r ı n i n c e l e n m e s i n d e f a y d a g ö r d ü ğ ü i ç i n , b ö y l e b i r ö n e r g e y i v e r m i ş l e r d i r . T a b i î , R e f a h P a r t i s i o l a r a k , ş i m d i , b i z i m b i r d u r u m u m u z v a r . A r k a d a ş l a r ı m ı z , R e f a h P a r t i s i m u h a l e f e t t e i k e n b u n u v e r m i ş t i r ; ç ü n k ü , d e v l e t i n i ç i n e n ü f u z e d i p , b u b i l g i l e r i a l m a s ı m ü m k ü n d e ğ i l d i , m u h a l e f e t t e y d i ; a m a , ş i m d i , R e f a h P a r t i s i o l a r a k i k t i d a r d a o l d u ğ u m u z i ç i n , b u m e s e l e l e r i i n c e l e m e , t e t k i k e t m e , e t t i r m e i m k â n ı m ı z v a r d ı r ; M e c l i s e d e b u b i l g i y i v e r m e i m k â n ı m ı z v a r d ı r . A m a , b u n a r a ğ m e n , R e f a h P a r t i s i i l k e l e r i n d e n t a v i z v e r e n p a r t i d e ğ i l d i r ; d ü n n e s ö y l e d i y s e , b u ş e y l e r i a y n ı ş e k i l d e s ö y l e m e k t e d i r v e d o l a y ı s ı y l a , b u m e s e l e n i n d e , t e k r a r M e c l i s a r a ş t ı r m a s ı y a p ı l m a s ı n d a f a y d a m ü l a h a z a e d i l m e k t e d i r . D S P ’ l i a r k a d a ş ı m ı z ı n s ö y l e d i ğ i g i b i , b i z , b i r ç o k i m t i h a n d a n g e ç e c e ğ i z ; a m a , h i ç b i r z a m a n d a h a k t a n , h u k u k t a n v e a d a l e t t e n a y r ı l m a y a c a ğ ı z . ( R P s ı r a l a r ı n d a n a l k ı ş l a r ) B u n u b i l e s i n i z . B u n u k a t i o l a r a k b i l e s i n i z . R E F İ K A R A S ( İ s t a n b u l ) – G ö r e c e ğ i z . . . İ . E R T A N Y Ü L E K ( D e v a m l a ) – E v e t , i ş t e , i l k ö r n e ğ i d e b u d u r . B i z , i s t i y o r u z v e k e n d i k a r a r ı m ı z d a n d ö n m ü y o r u z ; a m a , b a k ı n ı z , b i z i m ş u a n d a b i r a v a n t a j ı m ı z v a r ; o n e d i r ; b u b i l g i l e r i b i z z a t t e t k i k e t m e , t a h k i k e t t i r m e , i n c e l e m e i m k â n ı m ı z v a r d ı ; a m a , b e n , ş i m d i , A N A P ’ ı n b u k o n u d a k i d u r u m u n u m e r a k e d i y o r u m . 1 5 g ü n e v v e l b u n u n i y e t a h k i k e t t i r m e d i l e r - i k t i d a r d a y k e n - v e y i n e b i r t e t k i k i ç i n s o r u y o r u m t a b i î - p o l e m i k d e y a p m a k i s t e m i y o r u m - ü ç a y l ı k i k t i d a r l a r ı d ö n e m i n d e b u m e s e l e i n c e l e t i l e b i l i r d i ; a m a , i n c e l e t i l m e m i ş t i r . B a k ı n ı z , b i z d i y o r u z k i , i n c e l e t t i r e c e ğ i z b u n u . B e n , ş i m d i , C H P ’ l i a r k a d a ş l a r a s o r u y o r u m : C H P , b u f o n u n y ö n e t i m i n d e b u l u n m u ş t u r v e d ö r t y ı l y ö n e t i m i n d e b u l u n m u ş t u r ; d ö r t y ı l , y ö n e t i m i n d e b u n u y a p a c a k l a r v e o z a m a n l a r g e r e ğ i n e t e v e s s ü l e t m e y e c e k l e r ; ş i m d i , a y n ı ş e k i l d e , g e l i p , b u r a d a b a ş k a t ü r l ü k o n u ş a c a k l a r . G ö n ü l i s t e r d i k i , i c r a d a k i i n s a n l a r , m u h a l e f e t t e k i g i b i h a r e k e t e t m e s i n l e r . M U S T A F A Y I L D I Z ( E r z i n c a n ) – O n u p a t r o n l a r a s o r ! . . İ . E R T A N Y Ü L E K ( D e v a m l a ) – B i r a z e v v e l s ö y l e m i ş o l d u ğ u m , i k t i d a r d a o l a n b i r k i m s e n i n , m u h a l e f e t t e g i b i h a r e k e t e t m e m e s i l a z ı m d ı r . İ k t i d a r d a , ş u n u y a p a c a ğ ı z , b u n u y a p a c a ğ ı z d e m e s i , a c z i y e t i n i f a d e s i d i r ; a m a , b i z , d i y o r u z k i , ş u a n d a i m k â n l a r e l i m i z d e d i r , b u n l a r ı b ü t ü n t e f e r r u a t ı y l a i n c e l e y e b i l i r i z , i n c e l e t t i r e b i l i r i z v e b u k o n u d a d a m u h t e r e m M e c l i s e b i l g i v e r e b i l i r i z . O n u n i ç i n , h a n i , m u h a l e f e t g i b i h a r e k e t e t m e m e m i z l a z ı m ; o s e b e p l e b u n u s ö y l ü y o r u m ; a m a , b u n a r a ğ m e n , t a b i î , g ü n d e m e d a h a ö n c e a l ı n d ı ğ ı i ç i n v e H ü k ü m e t d e y e n i o l d u ğ u i ç i n , b u k o n u d a , b i z , M e c l i s a r a ş t ı r m a s ı y a p ı l m a s ı n ı i s t i y o r u z . A n c a k , b i r k o n u y u d a h a i f a d e e t m e k i s t i y o r u m : H e p i m i z b i l i y o r u z k i , ş u a n d a , M e c l i s i n g ü n d e m i n d e b u k o n u y l a i l g i l i b i r k a n u n t e k l i f i b i r d e k a n u n t a s a r ı s ı v a r d ı r . B u n l a r d a n , S a y ı n N e c a t i Ç e l i k ’ i n v e r m i ş o l d u ğ u , b u 3 4 1 7 s a y ı l ı K a n u n u n k a l d ı r ı l m a s ı h a k k ı n d a k a n u n t e k l i f i , P l a n v e B ü t ç e K o m i s y o n u n d a b e k l e m e k t e d i r . İ k i n c i s i d e , g e ç m i ş H ü k ü m e t t a r a f ı n d a n v e r i l e n v e ş u a n d a S a ğ l ı k v e S o s y a l İ ş l e r K o m i s y o n u n d a b e k l e y e n b i r k a n u n t a s a r ı s ı d ı r . B u n d a , ş u n u s ö y l e m e k i s t i y o r u m : İ n ş a l l a h , b u i k t i d a r , b i z i m i k t i d a r ı m ı z , e n k ı s a z a m a n d a , b u k a n u n u y ü r ü r l ü k t e n k a l d ı r a c a k v e ş u a n a k a d a r o l a n z o r u n l u , y a n i , m e c b u r î b i r t a s a r r u f u n d a d a h a f a z l a ü z e r i n d e d u r m a y a c a k t ı r - t e k r a r t e f e r r u a t ı n a g i r m e k i s t e m i y o r u m - ç ü n k ü : 1 - 8 m i l y o n 4 6 0 b i n l i r a l ı k b i r a s g a r î ü c r e t l i d e n , 1 6 9 b i n l i r a g i b i ç o k k ü ç ü k b i r p a r a n ı n a l ı n m a s ı n ı n , a s l ı n d a b i r ş e y i f a d e e t m e y e c e ğ i o r t a d a d ı r . 2 - Z a t e n , a s g a r î ü c r e t a l a n i n s a n l a r ı n t a s a r r u f e d e c e k h a l i n i n o l m a d ı ğ ı n ı h e p i m i z d e b i l m e k t e y i z . 3 - İ ş v e r e n i n y ü z d e 3 g i b i b i r p a r a y a t ı r m a s ı n d a d a - i ş g ü c ü m a l i y e t i n i a r t ı r d ı ğ ı n d a n - b i r f a y d a g ö r m ü y o r u z . 4 - C H P G r u b u S ö z c ü s ü a r k a d a ş ı m ı z ı n b e l i r t t i ğ i g i b i , s i z , 9 k i ş i ç a l ı ş t ı r ı n ; a m a , 1 0 k i ş i n i n ü z e r i n d e , 1 1 k i ş i , 1 2 k i ş i ç a l ı ş t ı r m a y ı n d i y e n b i r k a n u n d u r b u . D o l a y ı s ı y l a , T ü r k i y e ’ d e i ş s i z l i ğ i n h ü k ü m s ü r d ü ğ ü , 1 1 m i l y o n i n s a n ı n i ş s i z b u l u n d u ğ u b i r d ö n e m d e i s t i h d a m ı n d a h a ö n e m l i o l d u ğ u n u k a b u l e d i y o r u z v e b u s e b e p l e d e b ö y l e b i r k a n u n u n - i s t i h d a m ı n ö n ü n d e e n g e l l e y i c i b i r h u s u s o l a r a k g ö r d ü ğ ü m ü z d e n - k a l d ı r ı l m a s ı n ı t a l e p e d i y o r u z . B u k o n u d a ç a l ı ş m a l a r ı m ı z d a d e v a m e t m e k t e d i r . M u h t e r e m B a ş k a n , d e ğ e r l i a r k a d a ş l a r ı m ; b ü t ü n b u n l a r ı n s o n u c u n d a , ö z e t o l a r a k ş u n u s ö y l e m e k i s t i y o r u m : V a t a n d a ş l a r ı m ı z ı n b u k o n u d a t e r e d d ü t l e r i v a r d ı r ; ç a l ı ş a n l a r ı n t e r e d d ü t l e r i v a r d ı r , i ş v e r e n l e r i n t e r e d d ü t l e r i v a r d ı r ; b u p a r a l a r ı n h e s a b ı n ı ö ğ r e n m e k i s t e m e k t e d i r l e r . D o l a y ı s ı y l a , f o n d a k i p a r a l a r ı n b u g ü n u l a ş t ı ğ ı t o p l u m i k t a r ı n g e r ç e k o l a r a k b i l i n e b i l m e s i ; h a l e n , f o n h e s a b ı n d a k i m e v c u t h a k s a h i p l e r i n e ö d e n e b i l i r p a r a m i k t a r ı n ı n n e k a d a r o l a b i l d i ğ i ; 1 9 8 8 y ı l ı n d a n b u g ü n e k a d a r f o n d a b i r i k e n p a r a l a r ı n n a s ı l k u l l a n ı l d ı ğ ı ; n e m a l a n d ı r m a d a h a n g i k r i t e r l e r i n e s a s a l ı n d ı ğ ı , b u k r i t e r l e r i n y a s a d a k i a m a ç l a r l a n e ö l ç ü d e b a ğ d a ş t ı ğ ı ; f o n h e s a p l a r ı n d a k i p a r a l a r ı n d i ğ e r y a t ı r ı m a r a ç l a r ı n a g ö r e d e ğ e r l e n d i r i l s e y d i , b u g ü n n e k a d a r b i r d e ğ e r e u l a ş a c a ğ ı , b u n a g ö r e , ç a l ı ş a n l a r ı n n e k a d a r k a y ı p l a r ı o l d u ğ u g i b i h u s u s l a r ı n k a m u v i c d a n ı n d a m e y d a n a g e t i r m i ş o l d u ğ u r a h a t s ı z l ı ğ ı n g i d e r i l m e s i b a k ı m ı n d a n M e c l i s a r a ş t ı r m a s ı n d a f a y d a m ü l a h a z a e d i y o r u z . B u s e b e p l e r l e , a r k a d a ş l a r ı m ı z d a b u k o n u d a m ü s p e t o y k u l l a n a c a k l a r d ı r v e M e c l i s a r a ş t ı r m a s ı y a p ı l d ı ğ ı t a k d i r d e , k a m u v i c d a n ı d a r a h a t l a y a c a k t ı r . M e c l i s a r a ş t ı r m a s ı n ı n , e ğ e r k a b u l e d i l i r s e , b i r ç o k t e r e d d ü t l e r i g i d e r e c e ğ i n i ü m i t e d i y o r u m . H e p i n i z e s a y g ı l a r , s e v g i l e r s u n u y o r u m . ( R P s ı r a l a r ı n d a n a l k ı ş l a r ) B A Ş K A N – T e ş e k k ü r e d e r i m S a y ı n Y ü l e k . G r u p l a r a d ı n a s o n o l a r a k , D o ğ r u Y o l P a r t i s i G r u b u a d ı n a S a y ı n A y k o n D o ğ a n ; b u y u r u n e f e n d i m . ( D Y P s ı r a l a r ı n d a n a l k ı ş l a r ) S a y ı n D o ğ a n , s ü r e n i z 2 0 d a k i k a d ı r . D Y P G R U B U A D I N A A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( I s p a r t a ) – S a y ı n B a ş k a n , d e ğ e r l i m i l l e t v e k i l l e r i ; ö n c e , k o n u y a e s a s t a n g i r m e k i s t i y o r u m . B u g ü n , b ü t ü n d ü n y a ü l k e l e r i n d e i ş ç i v a r d ı r , T ü r k i y e ’ d e i ş ç i v a r d ı r ; b ü t ü n d ü n y a ü l k e l e r i n d e ç a l ı ş a n l a r v a r d ı r , T ü r k i y e ’ d e ç a l ı ş a n l a r v a r d ı r . Ç a l ı ş a n l a r ı n ü z e r i n d e k i f o n l a r , b ü t ü n v e r g i y ü k l e r i , O E C D ü l k e l e r i n d e , g e l i ş m i ş ü l k e l e r d e y ü z d e 1 6 - 1 7 c i v a r ı n d a d ı r , T ü r k i y e ’ d e i s e y ü z d e 3 2 ’ y e u l a ş m ı ş t ı r . Ş i m d i , m e s e l e y e b u ş e k i l d e b a k t ı ğ ı n ı z z a m a n o l a y d e ğ i ş i r . O h a l d e b u g ü n , i ş ç i l e r i n , m e m u r l a r ı n , b ü t ü n ç a l ı ş a n l a r ı n , f o n l a r o l a r a k ü z e r i n d e k i v e r g i y ü k ü , d ü n y a n ı n h i ç b i r ü l k e s i n d e o l m a y a n b i r n o k t a y a v a r m ı ş t ı r . Ş i m d i , b i r t a k ı m s o s y a l d e m o k r a t , i ş ç i y a n l ı s ı g e ç i n e n a r k a d a ş l a r ı m ı z , n e v a r k i b u g e r ç e ğ i , i ş ç i k e s i m i n i n , m e m u r k e s i m i n i n v e 6 0 m i l y o n T ü r k M i l l e t i n i n g ö z ü n d e n s a k l a m ı ş l a r d ı r d e m e y e c e ğ i m ; a m a , b u m e s e l e y i d e a ç ı k ç a o r t a y a k o y m a m ı ş l a r d ı r . D e ğ e r l i a r k a d a ş l a r ı m , ç a l ı ş a n l a r ı n t a s a r r u f o l a y ı ş ö y l e : K a n u n l a t a s a r r u f o l u y o r s a b u n u n a d ı v e r g i d i r ; b u n u n a d ı n ı d o ğ r u k o y m a k l a z ı m d ı r ; b u , y a v e r g i d i r v e y a d e ğ i l d i r , v e r g i d e ğ i l s e b u n u k a l d ı r m a k l a z ı m d ı r . B u g ü n , b u y ü k ü t a ş ı y a n d a 5 , 5 m i l y o n i n s a n d ı r . P e k i , T ü r k i y e ’ d e ç a l ı ş a n i n s a n s a y ı s ı 5 , 5 m i l y o n m u d u r ? ! . 1 2 m i l y o n ç a l ı ş a n i n s a n v a r ; b u ç a l ı ş a n l a r ı n y a r ı s ı n ı t u t u y o r s u n , y a r ı s ı n ı t u t m u y o r s u n . N e r e d e s i z i n s o s y a l d e m o k r a t l ı ğ ı n ı z , h a l k ç ı l ı ğ ı n ı z , e ş i t l i ğ i n i z , i ş ç i d e n y a n a l ı ğ ı n ı z ? ! . ( D Y P s ı r a l a r ı n d a n a l k ı ş l a r ) H İ K M E T U L U Ğ B A Y ( A n k a r a ) – D ö r t s e n e d i r n e r e d e y d i n i z ? . . A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( D e v a m l a ) – B i r d a k i k a . . . B i r d a k i k a . . B i r d a k i k a , b u n u k o y a c a ğ ı z . M E T İ N B O S T A N C I O Ğ L U ( S i n o p ) – B e ş s e n e d i r i k t i d a r s ı n ı z . A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( D e v a m l a ) – B i r d a k i k a . . . B e ş s e n e l i k i k t i d a r ı d a g ü n d e m e g e t i r e c e ğ i m . Ş i m d i b u k a n u n ç ı k m ı ş , b u k a n u n ç ı k t ı ğ ı z a m a n b e n m u h a l e f e t m i l l e t v e k i l i y d i m , s o n u n a k a d a r k a r ş ı s ı n d a o l d u k D o ğ r u Y o l P a r t i s i o l a r a k . 9 4 y ı l ı n d a b a k a n o l d u ğ u m z a m a n b u n u ö n ü m e a l d ı m : G e t i r i n b a k a l ı m b u t a s a r r u f o n u n e r e y e g i d i y o r ? . . D e ğ e r l i a r k a d a ş l a r ı m , d e v l e t i , d e v l e t a d a m ı g i b i y ö n e t m e k s a d e c e b e n i m m ü k e l l e f i y e t i m d e ğ i l d i r ; i s t e r m u h a f a z a k â r , i s t e r l i b e r a l , i s t e r s o s y a l d e m o k r a t o l u n , d e v l e t i n d ü m e n i n e g e ç t i ğ i n i z z a m a n , d e v l e t i d ü r ü s t ç e v e d e v l e t a d a m ı g i b i y ö n e t m e m ü k e l l e f i y e t i h e p i n i z i n o m u z u n d a d ı r ; b u n u , b u d u y g u y u b ü r o k r a t o l a r a k t a ş ı d ı m , b a k a n o l a r a k d a t a ş ı d ı m b u d u y g u y u v e b u r a d a a ç ı k l a d ı ğ ı m d ü ş ü n c e l e r d o ğ r u l t u s u n d a , i l k t a s a r ı y ı , y a n i b u y a s a n ı n k a l d ı r ı l m a s ı n ı v e b u f o n u n t a s f i y e e d i l m e s i n i ö n g ö r e n t a s a r ı y ı h a z ı r l a t a n b a k a n b u r a d a d ı r ; b u b i r . ( D S P s ı r a l a r ı n d a n “ n e r e d e y d i n i z ” s e s l e r i ) B i r d a k i k a . N e d e n b u z o r u n l u ğ a v a r d ı m ; b u n a h i ç k i m s e d e ğ i n m e d i . D e ğ e r l i a r k a d a ş l a r ı m , b u r a d a z o r u n l u b i r k a n u n k o y m u ş s u n u z ; 5 , 5 m i l y o n i n s a n ı n y a r ı s ı m e m u r , y a r ı s ı d a - b ü y ü k b i r k ı s m ı - k a m u i ş ç i s i ; n e t i c e y e b a k t ı ğ ı n ı z z a m a n , b u f o n u n y ü z d e 8 0 ’ i n i d e v l e t , k e s e s i n d e n ö d ü y o r . S o n r a d ö n ü p d i y o r s u n u z k i , b u n a f a i z i n e d e n a z v e r d i n . . . Y a n i , h i ç b ö y l e b i r m a n t ı k , m a l i y e n i n i l m i n d e , h e l e h a z i n e n i n i l m i n d e b ö y l e b i r m a n t ı k s ö z k o n u s u m u d u r ? . . D e v l e t t u t a c a k , k e n d i c e b i n d e n p a r a y ı k o y a c a k , a r k a s ı n d a n “ B i r d e b u n a b e n f a i z v e r e c e ğ i m ” d i y e c e k , s e n d e b u r a y a g e l e c e k s i n “ N i y e f a i z v e r m i y o r ” d i y e k i m i y a r g ı l a y a c a k s ı n . . . M . C E V D E T S E L V İ ( İ s t a n b u l ) – Y a s a d a ö y l e y a z m ı y o r a m a , y a s a y a a ç b a k . A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( D e v a m l a ) – B i r d a k i k a , b i r d a k i k a . . . B a k ı n , ş u r a d a , 1 9 8 8 ’ d e n . . . M . C E V D E T S E L V İ ( İ s t a n b u l ) – Y a s a d a ö y l e y a z m ı y o r . A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( D e v a m l a ) – B i r d a k i k a e f e n d i m , y a s a y ı d a a n l a t a c a ğ ı m s i z e . . . B A Ş K A N – S a y ı n m i l l e t v e k i l l e r i , l ü t f e n s e s s i z d i n l e y e l i m . A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( D e v a m l a ) – Y a s a y ı u y g u l a y a n b i r b a k a n v a r b u r a d a . Ş i m d i , a r k a d a ş l a r ı m b a k ı n , b u k a n u n u n u y g u l a n m a s ı n d a k i m l e r m e s u l : B u k a n u n u b i r b a k a n u y g u l a m ı y o r , b u K a n u n u Y ü k s e k P l a n l a m a K u r u l u u y g u l u y o r . Y ü k s e k P l a n l a m a K u r u l u n u n B a ş k a n ı , B a ş b a k a n v e o n u n d a p e k ç o k ü y e s i v a r . Ş u P a r l a m e n t o y a b a k t ı ğ ı m z a m a n , b u Y a s a n ı n u y g u l a n m a s ı n d a t e k i m z a s ı o l m a y a n p a r t i R e f a h P a r t i s i d i r . A H M E T P İ R İ Ş T İ N A ( İ z m i r ) – B r a v o [ ! ] A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( D e v a m l a ) – E v e t . . . D S P o l a r a k , b u g ü n , p e k ç o k a r k a d a ş ı m ı n , e s k i b a k a n o l a r a k Y ü k s e k P l a n l a m a K u r u l u n u n ü y e s i o l a r a k i s t e r s e n i z i s m i n i s a y a y ı m : T a h i r K ö s e s i z i n m i l l e t v e k i l i n i z d e ğ i l m i d i r ? . . N E C D E T T E K İ N ( K ı r k l a r e l i ) – D e ğ i l . . . A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( D e v a m l a ) – F u a t Ç a y , s i z i n m i l l e t v e k i l i n i z d e ğ i l m i d i r ? M E T İ N B O S T A N C I O Ğ L U ( S i n o p ) – D e ğ i l . . . A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( D e v a m l a ) – K a r a y a l ç ı n , d e ğ i l m i d i r ? M . C E V D E T S E L V İ ( İ s t a n b u l ) – D e ğ i l . . . A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( D e v a m l a ) – B i r d a k i k a e f e n d i m . . . D e n i z B a y k a l d e ğ i l m i d i r ? S a y ı n Ö z a l , S a y ı n . . . M E T İ N B O S T A N C I O Ğ L U ( S i n o p ) – D e n i z B a y k a l b i z i m m i l l e t v e k i l i m i z m i ? ! . B ı r a k . . . A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( D e v a m l a ) – R a h m e t l i T u r g u t Ö z a l v e d a h a i k i g ü n ö n c e B a ş b a k a n o l a n M e s u t Y ı l m a z , b u r a d a , B a ş b a k a n d e ğ i l m i d i r ? B u r a d a h e p i n i z i n i m z a s ı v a r d ı r . T U N C A Y K A R A Y T U Ğ ( A d a n a ) – D e m o k r a t i k S o l P a r t i i k t i d a r d a o l m a d ı ! A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( D e v a m l a ) – D ü n , h ü k ü m e t o l a r a k ç ı k a c a k s ı n ı z , b u n l a r ı y a p a c a k s ı n ı z , b u g ü n g e l e c e k s i n i z “ e f e n d i m , b i z a r a ş t ı r a c a ğ ı z . . . ” E e , a r a ş t ı r ı n ; b u n d a n k a ç a n f a l a n y o k . İ c r a a t ı y a p a n s i z s i n i z ; b u r a d a k e n d i k e n d i n i z l e g e l i n g ü v e y o l u p , m i l l e t i n h u z u r u n d a k e n d i n i z i m i l l e t e ş i k â y e t e d e n y i n e s i z s i n i z . ( D Y P v e R P s ı r a l a r ı n d a n a l k ı ş l a r ) S i y a s e t t e . . . T U N C A Y K A R A Y T U Ğ ( A d a n a ) – D e m o k r a t i k S o l P a r t i i c r a a t t a o l m a d ı . A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( D e v a m l a ) – B ü r o k r a s i y e g e l i y o r u m . D e ğ e r l i a r k a d a ş l a r ı m , b a k ı n , b e n b u r a d a i s i m v e r i y o r u m i s i m . . . B e n , b u m e s e l e y i t e l e f o n d a S a y ı n B a y k a l ’ l a d a t e l e f o n d a g ö r ü ş t ü m , S a y ı n M ü m t a z S o y s a l ’ l a d a g ö r ü ş t ü m , S a y ı n U l u ğ b a y ’ l a d a g ö r ü ş t ü m , D S P ’ n i n g r u p b a ş k a n v e k i l i a r k a d a ş ı n ı z l a d a g ö r ü ş t ü m , ö n e r g e y i v e r e n R e f a h P a r t i l i S a y ı n Ç e l i k ’ l e d e g ö r ü ş t ü m . D e d i m k i “ g e l i n , a r k a d a ş , b u 1 0 , 5 m i l y o n i n s a n a , ç a l ı ş a n a h i z m e t e d e c e k s e k , s i z i n v e b ü t ü n g r u p l a r ı n u y g u n g ö r e c e ğ i b i r t a s a r ı d a b i r l e ş e l i m v e b u n u k a l d ı r a l ı m . ” B u n u n g a y r e t i i ç i n d e o l d u m . H i k m e t U l u ğ b a y ’ a ş u n u d e d i m : “ Y a h u , s e n a r a ş t ı r m a ö n e r g e s i v e r i p , n e y i a r a ş t ı r a c a k s ı n ? ” B a k ı n , b u r a d a n e y a z ı y o r ; o k u y o r u m : “ H a z i n e M ü s t e ş a r l ı ğ ı n ı n f a l a n t a r i h v e f a l a n s a y ı l ı y a z ı l a r ı y l a , ş u k o n u d a , Y ü k s e k P l a n l a m a K u r u l u ş ö y l e b i r k a r a r ı n ı n i s t i h s a l i n i a r z e d e r i m ” d i y o r H a z i n e m ü s t e ş a r ı . “ E e , S a y ı n U l u ğ b a y , s e n , b u n l a r ı a r z e d e n a d a m s ı n ; o z a m a n n e y i a r a ş t ı r a c a k s ı n ” d e d i m k e n d i s i n e . B u r a d a a r a ş t ı r a c a k , b i l g i s a h i b i o l a c a k - b u ö n e r g e d e - b i r R e f a h P a r t i s i G r u b u v a r d ı r ; o n u d a s ö y l e d i m . A m a , K u r b a n B a y r a m ı n d a “ S a y ı n Ç e l i k v e s e n g e l i n , C H P ’ d e n d e b i r a r k a d a ş ı a l a l ı m , A N A P ’ t a n d a a l a l ı m a r k a d a ş ı , b u r a d a , b u n u , s i y a s î p o l e m i k k o n u s u y a p m a y a l ı m , i ş ç i n i n , m e m u r u n s ı r t ı n d a k i b u y ü k ü k a l d ı r a l ı m ” d e d i m ; a m a , s i z , b u n a y a n a ş m a d ı n ı z , i ş ç i y e b u y ü k ü t a ş ı t m a y ı v e p o l e m i k k o n u s u y a p m a y ı v e b u r a d a d a . . . H İ K M E T U L U Ğ B A Y ( A n k a r a ) – Y a l a n s ö y l ü y o r s u n ! . . A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( D e v a m l a ) – . . . s e n i n l e i k i l i b i r k o n u ş m a y ı M e c l i s k ü r s ü s ü n e g e t i r e c e k k a d a r a h l a k z a f i y e t i n i d e b u r a d a o r t a y a k o y d u n u z . H İ K M E T U L U Ğ B A Y ( A n k a r a ) – A h l a k z a f i y e t i s a n a a i t t i r ; b a n a , M e c l i s i n k ü r s ü s ü n d e n s ö y l e y e m e y e c e ğ i n h i ç b i r ş e y i , h i ç b i r y e r d e s ö y l e m e . B A Ş K A N – S a y ı n U l u ğ b a y , l ü t f e n , k o n u ş m a b i t s i n . A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( D e v a m l a ) – B e n , b u n u s a k l a m ı y o r u m k i , b e n b u n u k o n u ş t u m . E f e n d i m , A y k o n D o ğ a n b u n u e n g e l l i y o r f a l a n d e ğ i l . . . B i z , D o ğ r u Y o l P a r t i s i o l a r a k s ö y l ü y o r u z , b e n d e b u r a d a s ö y l ü y o r u m , b u a r a ş t ı r ı l a c a k , b u r a d a b i r ş e y y o k . S a d e c e , b i n l e r c e a r a ş t ı r m a ö n e r g e s i v a r ; b u t a s a r ı n ı n ç ı k m a s ı n ı g e c i k t i r i r . G e l i n d i y o r u m ; g a y r e t i m i z , b u t a s a r ı y ı b i r a n ö n c e ç ı k a r a l ı m y ö n ü n d e d i r . İ ş t e , b ü t ü n a r k a d a ş l a r l a b u n u k o n u ş t u m , A N A P ’ l a d a k o n u ş t u m ; ç ü n k ü , i l k d e f a , b ö y l e b i r k a n u n t a s a r ı s ı n ı h a z ı r l a m a o n u r u n u t a ş ı y o r u m , b i r a n ö n c e ç ı k m a s ı o n u r u n u d a b ü t ü n g r u p l a r l a p a y l a ş m a k i s t e d i m , a m a c ı m b u d u r . M U S T A F A G Ü V E N K A R A H A N ( B a l ı k e s i r ) – Ç a l ı ş a n l a r ı n h a k k ı n ı g a s p e t m e k i s t i y o r s u n u z . B A Ş K A N – S a y ı n m i l l e t v e k i l l e r i , l ü t f e n , s e s s i z d i n l e y e l i m . A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( D e v a m l a ) – D e ğ e r l i a r k a d a ş l a r ı m , ş i m d i , b a k ı n , b u ş e y i n t e h l i k e s i n e d i r ; y ı l s o n u n d a , b u f o n u n t u t a r ı 4 0 0 t r i l y o n l i r a y a u l a ş ı y o r d e ğ e r l i a r k a d a ş l a r ı m . M U S T A F A G Ü V E N K A R A H A N ( B a l ı k e s i r ) – F a z l a , f a z l a . . . A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( D e v a m l a ) – B i r d a k i k a . . . G e l e c e k s e n e 8 0 0 t r i l y o n ; n e r e d e y s e , d e v l e t i n i ç b o r ç l a r ı n a e ş i t , b u ş e k i l d e b u d e v a m e d e m e z . Ş i m d i , d e v l e t , n e r e d e d e ğ e r l e n d i r m i ş ; 4 0 0 t r i l y o n l i r a y ı g ö t ü r ü p b i r b a n k a y a y a t ı r a m a z s ı n ı z , f a l a n ş e k i l d e g i d i p , b o r s a d a b u n u k u l l a n a m a z s ı n ı z , h i ç b i r y e r d e k u l l a n a m a z s ı n ı z . T e k y o l u v a r d ı r ; b u n u , H a z i n e n e r e d e k u l l a n m ı ş t ı r , s ö y l e y e y i m : M a a ş ö d e m e l e r i n d e k u l l a n m ı ş t ı r . M . C E V D E T S E L V İ ( İ s t a n b u l ) – A m a ç o d e ğ i l d i . A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( D e v a m l a ) – E f e n d i m , a n l a t ı y o r u m ; a m a c ı n d a n s a p m ı ş k a n u n v e k a n u n , b u r a d a , s a d e c e , b u n l a r a n e m a a z v e r i r d e m i y o r . 9 u n c u m a d d e y i o k u y u n , Y ü k s e k P l a n l a m a K u r u l u d i y o r k i : “ U y g u l a m a y l a i l g i l i d i ğ e r t e d b i r l e r i d e a l ı r . ” Y a n i , b u p a r a l a r y a b a t s a y d ı n e o l a c a k t ı ? İ H S A N Ç A B U K ( O r d u ) – B a t ı r m a d ı n ı z m ı ? A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( D e v a m l a ) – H a y ı r . 4 0 0 t r i l y o n , 4 0 0 t r i l y o n . . . D e ğ e r l i a r k a d a ş l a r ı m , b u n u d o l a r o l a r a k d e ğ e r l e n d i r i r s e n i z b a ş k a o l u y o r , T ü r k p a r a s ı o l a r a k d e ğ e r l e n d i r i r s e n i z b a ş k a o l u y o r . B a k ı n , d o l a r o l a r a k y a t ı r ı r s a n ı z n e m a ö d e m i y o r s u n u z . Y a n i , b u g ü n b u p a r a y ı d o l a r a b a ğ l a y ı n , y ı l l ı k n e m a s ı y ü z d e 5 ’ t i r , b u n u T ü r k p a r a s ı n a b a ğ l a y ı n y ı l l ı k n e m a s ı y ü z d e 1 0 0 ’ d ü r . ( D S P s ı r a l a r ı n d a n “ n i y e d o l a r l a ? ” s e s l e r i ) B i r d a k i k a , a n l a t ı y o r u m e f e n d i m . S i z T ü r k p a r a s ı o l a r a k b a ğ l a d ı ğ ı n ı z z a m a n i ş ç i n i n l e h i n e d i r ; a m a , g e l i y o r s u n u z b u k ü r s ü d e n d i y o r s u n u z k i : “ N e d e n d o l a r d a n T ü r k p a r a s ı n a ç e v r i l d i ? ” B a k ı n , n e m a n ı n h e s a p l a r ı n ı h e p i n i z e v e r i y o r u m . S o n r a , ş u n u d a i f a d e e d i y o r u m : B u M e c l i s i n b i l g i e d i n m e m e k a n i z m a s ı s a d e c e a r a ş t ı r m a k o m i s y o n l a r ı d e ğ i l d i r . H a z i n e n i n k a y ı t l a r ı n d a S a y ı n U l u ğ b a y ’ ı n y a z ı l ı s o r u ö n e r g e l e r i v a r d ı r , H a z i n e d e b u n l a r ı h e p c e v a p l a n d ı r m ı ş t ı r d e ğ e r l i a r k a d a ş l a r ı m . B a k ı n , n e m a l a r n e r e d e : 1 9 9 0 ’ d a 1 3 3 m i l y a r 2 0 4 m i l y o n , 1 9 9 1 ’ d e 1 , 9 t r i l y o n , 1 9 9 2 ’ d e 3 , 1 t r i l y o n , 1 9 9 3 ’ t e 8 t r i l y o n , 1 9 9 4 ’ t e i s e T ü r k p a r a s ı n a ç e v r i l d i ğ i i ç i n , n e m a y ı i ş ç i l e h i n e 5 m i s l i a r t ı r m ı ş ı z , 4 7 t r i l y o n ; s a d e c e m e k a n i z m a d o l a y ı s ı y l a . A H M E T P İ R İ Ş T İ N A ( İ z m i r ) – İ ş ç i n i n p a r a s ı n ı k i m e v e r d i n i z ? A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( D e v a m l a ) – D e ğ e r l i a r k a d a ş l a r ı m , b a k ı n , b i r d e ş u v a r : B u n e m a T ü r k p a r a s ı n a ç e v r i l d i ğ i i ç i n 1 9 9 5 ’ t e n e o l u y o r ; 1 0 3 t r i l y o n . K a n u n d i y o r k i : B u n u n ü ç t e b i r i n i d a ğ ı t a c a k s ı n . P e k i , 1 0 3 t r i l y o n u n ü ç t e b i r i 3 3 t r i l y o n e d e r . E ğ e r b u d o l a r d a k a l s a y d ı 1 0 t r i l y o n e d e r d i , d a ğ ı t ı l a c a k p a r a d a 3 t r i l y o n o l u r d u . H a n g i s i d o ğ r u ? ! H a n g i s i i ş ç i n i n l e h i n e ? ! D e ğ e r l i a r k a d a ş l a r ı m , b u r a d a ş u n u i f a d e e d i y o r u m : H i ç b i r p a r t i n i n - s o l d a n b a ş l ı y o r u m - b u g ü n D S P ’ d e o l a n a r k a d a ş l a r ı m , b u g ü n C H P ’ d e o l a n a r k a d a ş l a r ı m , b u g ü n A N A P ’ t a , b u g ü n D o ğ r u Y o l d a , h a t t a b u g ü n P a r l a m e n t o d a o l a n v e Y ü k s e k P l a n l a m a K u r u l u k a r a r l a r ı n a b a ş b a k a n v e b a k a n o l a r a k i m z a a t a n a r k a d a ş l a r ı m ı z ı n , n e d e v l e t i d ü ş ü n m e n e d e i ş ç i n i n h a k k ı n ı g a s p e t m e g i b i d ü ş ü n c e l e r i a s l a o l m a m ı ş t ı r . N e d e n ; b ü r o k r a s i d e n b u b ö y l e g e l m i ş t i r , P l a n l a m a n ı n s ü z g e c i n d e n g e ç m i ş t i r , i l k t e k l i f l e r i H a z i n e y a p m ı ş t ı r , B a ş b a k a n , Y ü k s e k P l a n l a m a K u r u l u n u t o p l a m ı ş t ı r , n e r e d e y s e k ü ç ü k b i r b a k a n l a r k u r u l u n d a k o n u t a r t ı ş ı l m ı ş “ e v e t , d e v l e t b u f e d a k â r l ı ğ ı y a p m ı ş t ı r , b u k a d a r d a f a i z f e d e k â r l ı ğ ı n ı y a p a b i l i y o r ” d e m i ş t i r . Ş i m d i , b u r a d a b i r i d d i a v a r - ü z ü l e r e k i f a d e e d e y i m k i , S a y ı n U l u ğ b a y y a p t ı - e f e n d i m , b u k a r a r ş ö y l e o l m u ş d a , b ö y l e o l m u ş d a . . . E l i m d e , e n s o n ç ı k a r ı l a n b i r k a r a r v a r ; 1 7 . 6 . 1 9 9 6 t a r i h l i v e 4 0 s a y ı l ı . B u r a d a b a k ı n n e d i y o r : “ H a z i n e M ü s t e ş a r l ı ğ ı n ı n 2 7 . 3 . 1 9 9 6 t a r i h v e 1 2 3 0 2 s a y ı l ı y a z ı s ı d i k k a t e a l ı n a r a k . . . ” Y a n i , i ş l e m m a r t a y ı n d a b a ş l ı y o r ; a m a , h a z i r a n ı n 1 7 ’ s i n d e ç ı k ı y o r . B u n l a r n o r m a l b ü r o k r a t i k i ş l e m l e r . Y a n i , ş i m d i , b u r a d a k i “ b u n u g e ç ç ı k a r d ı n , e r k e n ç ı k a r d ı n ” i d d i a s ı s ö z k o n u s u o l a m a z . D e v l e t i n Y ü k s e k P l a n l a m a K u r u l u n u n b i r t o p l a n m a t a k v i m i v a r , P l a n l a m a M ü s t e ş a r l ı ğ ı n ı n b i r i n c e l e m e s i v a r . S o n r a , b u n u d a g ö n d e r e n H a z i n e . N e y a p m ı ş e n s o n k a r a r d a ; b u n l a r d a r e e s k o n t f a i z i v e r m i ş l e r . . . E v e t . . . B u r a d a k i m l e r i n i m z a s ı v a r ; o k u y o r u m : S a y ı n M e s u t Y ı l m a z , S a y ı n S a r a c o ğ l u , S a y ı n S ö y l e m e z , S a y ı n T ö r ü n e r , S a y ı n K a y a l a r , S a y ı n K e ç e c i l e r , S a y ı n E r e z , S a y ı n D o ğ a n , S a y ı n Ö z f ı r a t , S a y ı n T a ş a r , S a y ı n S a y g ı n . B u r a d a . . . B e n i m d e i m z a m v a r b u g i b i ş e y l e r d e . . . H e r k e s , i ş ç i y e , m e m u r a b i r ş e y v e r m e k i h t i y a c ı n ı d u y m u ş t u r . Ş u n u s o r u y o r u m : E n f l a s y o n u n a l t ı n d a m e m u r a m a a ş v e r m i y o r m u s u n u z ; v e r i y o r s u n u z , i ş ç i y e v e r m i y o r m u s u n u z ; v e r i y o r s u n u z . M e m u r a , ç a l ı ş a n l a r a e n b ü y ü k k ö t ü l ü k e m i s y o n d u r , p a r a b a s a r a k m a a ş ö d e m e k t i r . N A M İ Ç A Ğ A N ( İ s t a n b u l ) – B u n u y a p m a d ı n ı z m ı ? ! . A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( D e v a m l a ) – E f e n d i m , ş u n u s ö y l ü y o r u m ; b i r ü l k e d e e n f l a s y o n v a r s a , b u v a r d e m e k t i r ; y a n i , g e l i n i s t e r s e n i z 1 9 7 4 ’ t e n b a ş l a y a l ı m ; e n f l a s y o n u n o l m a d ı ğ ı y ı l o l d u m u ? Ş u i k t i d a r , ş u M e c l i s t e g r u b u o l a n a r k a d a ş l a r ı m d a n “ b i z i m p a r t i m i z b u n u y a p m a d ı ” d i y e n , y a n i , “ s a ğ l ı k s ı z p a r a y l a m e m u r a p a r a ö d e d i k , b i r e l i m i z l e v e r d i k ; a m a , i k i e l i m i z l e g e r i a l d ı k ” d e m e y e c e k a d a m v a r m ı d ı r ? ! . D o ğ r u k o n u ş m a k l a z ı m d ı r b u r a d a , d o ğ r u l a r ı k o r u m a k l a z ı m d ı r . A . T U R A N B İ L G E ( K o n y a ) – Y ü z d e 1 3 0 o l m a d ı h i ç ! . . A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( D e v a m l a ) – E f e n d i m , ş i m d i . . . R E F İ K A R A S ( İ s t a n b u l ) – S e n e l e r e g ö r e d e ğ i ş t i . . . M U S T A F A C U M H U R E R S Ü M E R ( Ç a n a k k a l e ) – Y ö n e t i m e g ö r e d e ğ i ş t i . . . A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( D e v a m l a ) – E f e n d i m , ş i m d i , b u n l a r , i ş i n g e l i ş i g e r e ğ i d i r . Ş u n a i n a n ı y o r u m : H e p i n i z , b ü t ü n s i y a s î p a r t i l e r v e h e r k e s , i ş ç i m e , m e m u r u m a b i r ş e y v e r e l i m d i y e ç ı r p ı n m ı ş t ı r . B u n u b e n s ö y l ü y o r u m . G e l i n , b u r a d a b i r l e ş e l i m d e ğ e r l i a r k a d a ş l a r ı m . G e l i n , b ı r a k a l ı m b u a r a ş t ı r m a d e v a m e t s i n ; a m a , y a r ı n d a n t e z i y o k - ş u K o m i s y o n d a a l t k o m i s y o n a h a v a l e e d i l e n b u t a s a r ı y ı , D o ğ r u Y o l P a r t i s i - A n a v a t a n P a r t i s i K o a l i s y o n u s e v k e t m i ş t i r - b u H ü k ü m e t b u n u k a b u l l e n s i n , g e r i ç e k m e s i n , a l t k o m i s y o n a i n d i r s i n , y e n i d e n d ü z e n l e s i n v e b i r a n ö n c e b u n u ç ı k a r s ı n ; b e n i m a m a c ı m b u d u r . T a b i î , b e n i m b u r a d a p e k ç o k a r k a d a ş ı m v a r . H e r k e s e b u k o n u d a b a ş v u r d u m . S a y ı n U l u ğ b a y ’ a d a ö y l e b a ş v u r d u m . E e e , R e f a h P a r t i s i ; d o ğ r u , d e d i m ; b u r a d a b i l g i s a h i b i o l m a y a n b i r R e f a h P a r t i s i v a r d ı r . E n ç o k g a y r e t g ö s t e r e c e k , ş u H a z i n e d e k i b i l g i l e r i a l a c a k o l a n R e f a h P a r t i s i d i r . Ş Ü K R Ü S İ N A G Ü R E L ( İ z m i r ) – “ Ö ğ r e n m e s i n l e r ” d e m e d i n i z m i ? A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( D e v a m l a ) – E f e n d i m , b a k ı n ş u n u s ö y l ü y o r u m : S i z , İ ç t ü z ü ğ ü o k u y u n . B i r m i l l e t v e k i l i n i n y a z ı l ı s o r u ö n e r g e l e r i y l e , s ö z l ü s o r u ö n e r g e l e r i y l e , i s t e d i ğ i n i ö ğ r e n m e h a k k ı y o k m u d u r A n a y a s a g e r e ğ i ? ! . N A M İ Ç A Ğ A N ( İ s t a n b u l ) – O z a m a n , a r a ş t ı r m a y a h i ç g e r e k y o k . A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( D e v a m l a ) – B i r d a k i k a . . . B i r d a k i k a . . . B A Ş K A N – S a y ı n m i l l e t v e k i l l e r i , l ü t f e n , k a r ş ı l ı k l ı k o n u ş m a h a l i n e g e t i r m e y e l i m . S a y ı n D o ğ a n , s i z d e k o n u ş m a n ı z ı y a p ı n l ü t f e n . A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( D e v a m l a ) – Ş i m d i , d e ğ e r l i a r k a d a ş l a r ı m , h i ç b i r ş e y g i z l i d e ğ i l d i r b u m e m l e k e t t e . S o n r a , b u r a d a y e n i l m i ş i ç i l m i ş d e y o k t u r . . . M U S T A F A G Ü V E N K A R A H A N ( B a l ı k e s i r ) – R e f a h l ı l a r s i z i n g i b i d ü ş ü n m ü y o r . A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( D e v a m l a ) – P a r a l a r t o p l a n m ı ş t ı r , a z f a i z v e r i l m i ş s e , y a r ı n g e l i r s i n i z h ü k ü m e t o l u r s u n u z , s i z ç o k v e r i r s i n i z . Ş i m d i , t o p d ö n m ü ş d o l a ş m ı ş , h e s a p d ö n m ü ş , s a p d ö n m ü ş . . . A H M E T U Y A N I K ( Ç a n k ı r ı ) – K e s e r , k e s e r . . . A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( D e v a m l a ) – . . . k e s e r d ö n m ü ş . . . İ R F A N K Ö K S A L A N ( A n k a r a ) – D ö n m ü ş d e ğ i l ; d ö n e r , d ö n e r . . . A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( D e v a m l a ) – C a n ı m , e f e n d i m , d ö n m ü ş . . . D e ğ e r l i a r k a d a ş ı m , d ö n m ü ş . . . İ R F A N K Ö K S A L A N ( A n k a r a ) – S a p d ö n e r , k e s e r d ö n e r , b u h e s a p d ö n e r . A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( D e v a m l a ) – . . . ö n e r g e s a h i b i n i n ö n ü n e g e l m i ş ; y a n i , ö n e r g e y i v e r e n l e r i n ö n ü n e g e l m i ş . B A Ş K A N – S a y ı n D o ğ a n , l ü t f e n , k a r ş ı l ı k l ı k o n u ş m a d a n s ö z ü n ü z ü t a m a m l a r s a n ı z . . . V a k t i m i z ç o k a z a l ı y o r . A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( D e v a m l a ) – Ş i m d i , b e n d i y o r u m k i : Ö n e r g e s a h i b i d e ğ e r l i a r k a d a ş l a r ı m , i ş t e , 1 9 8 8 y ı l ı n d a n b e r i , a ş a ğ ı y u k a r ı s i z i n d ı ş ı n ı z d a k i b ü t ü n s i y a s î p a r t i l e r e m e n s u p y ö n e t i c i l e r i n v e r e b i l d i k l e r i o r t a d a . E ğ e r b u m ü m k ü n s e , s i z , e s k i d e n v e r i l e n l e r i n ü z e r i n e 1 m i s l i v e r i n ; b i z d e v a r ı z b u n a . . . M U S T A F A G Ü V E N K A R A H A N ( B a l ı k e s i r ) – H ü k ü m e t s i z s i n i z . . . R E F İ K A R A S ( İ s t a n b u l ) – H ü k ü m e t s i z s i n i z , v a k t i n d e v e r s e y d i n i z . A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( D e v a m l a ) – B i z d e v a r ı z ; a m a , g e l i n , b u n u , p o l e m i k k o n u s u y a p m a y a l ı m . R E F İ K A R A S ( İ s t a n b u l ) – H ü k ü m e t s i z s i n i z , v e r i n e f e n d i m . A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( D e v a m l a ) – Ş i m d i , b e n i m , b u r a d a k i e n b ü y ü k g a y r e t i m , b u g ö r ü ş m e n i n a ç ı l m a s ı d ı r ; b u g ü n e k a d a r t a s a r ı n ı n o l g u n l a ş m a s ı n d a f a y d a o l m u ş t u r . . . B A Ş K A N – S a y ı n D o ğ a n , s o n 2 d a k i k a n ı z . . . A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( D e v a m l a ) – T o p a r l ı y o r u m S a y ı n B a ş k a n . . . . v e g e l i n e n n o k t a m e m n u n i y e t v e r i c i d i r . H a z i n e n i n b ü t ü n b ü r o k r a t l a r ı a d ı n a b e n k e f i l i m , e v e t , M a l i y e d e k i a r k a d a ş l a r ı m ı n a d ı n a b e n k e f i l i m . B u r a d a a r a ş t ı r ı l a c a k ; ş u r a y a y a t ı r ı l m ı ş b u r a y a y a t ı r ı l m ı ş . . . H e p s i d e S a y ı ş t a y d e n e t i m i n d e n g e ç m i ş ; F o n i s e , B a ş b a k a n l ı k Y ü k s e k M u r a k a b e H e y e t i n i n d e n e t i m i n d e n g e ç m i ş , K İ T K o m i s y o n u n d a n g e ç m i ş . . . Ş ö y l e d e ğ e r l e n d i r i l m i ş b ö y l e d e ğ e r l e n d i r i l m i ş ; b u , o g ü n k ü s i y a s î i k t i d a r l a r ı n t a k d i r h a k k ı d ı r ; v e r i l e n b u k a d a r v e r i l m i ş . . . B u r a d a - s ö z l e r i m i n b a ş ı n d a s ö y l e d i ğ i m g i b i - h i ç k i m s e n i n k i m s e y e b i r ş e y d e m e h a k k ı y o k t u r , h i ç b i r s i y a s i n i n . . . Ş i m d i d e , R e f a h P a r t i s i , H ü k ü m e t i n o r t a ğ ı o l a r a k , e l i n i t a ş ı n a l t ı n a s o k m a k d u r u m u n d a d ı r . Ş i m d i , o d a e l i n i t a ş ı n a l t ı n a s o k m u ş t u r . İ R F A N K Ö K S A L A N ( A n k a r a ) – H a y ı r l ı o l s u n , s i z s o k t u n u z . A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( D e v a m l a ) – G e l i n , h e p b e r a b e r , ş u i ş i n ü z e r i n d e k i ş u y ü z d e 5 y ü k ü k a l d ı r a l ı m . H Ü S A M E T T İ N K O R K U T A T A ( B i n g ö l ) – T a ş ı k a l d ı r a l ı m . A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( D e v a m l a ) – Y ü z d e 5 y ü k ü . . . Y ü z d e 1 6 o l s a y d ı ü z e r l e r i n d e k i b u y ü k ; b i z d e k i 1 2 . . . R E F İ K A R A S ( İ s t a n b u l ) – Y ü z d e 3 2 d i y e c e k t i n i z . A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( D e v a m l a ) – . . . v e m i l l e t i n , b i r d e f a l ı k - h e m e n ç ı k a r a l ı m y a r ı n - ş u t e m m u z m a a ş l a r ı n a b u n u d a i l a v e e d e r e k ö d e y e l i m ; a m a , b i r ş a r t l a , i ş ç i n i n , m e m u r u n b ü t ü n m ü k t e s e p h a k l a r ı n ı k o r u y a l ı m . Y a n i , ş u 4 0 0 t r i l y o n l u k - 3 5 0 t r i l y o n u a ş a n - b u p a r a d a k i h a k s a h i p l e r i n i n h a k k ı n ı k o r u y a l ı m ; b u n d a h e p b e r a b e r i z . M U S T A F A G Ü V E N K A R A H A N ( B a l ı k e s i r ) – G ö r e c e ğ i z , g ö r e c e ğ i z . . . A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( D e v a m l a ) – E f e n d i m , y a l n ı z , b u r a d a , ş u g ö r e v i y a p m a k i s t i y o r u m . . . ( D S P s ı r a l a r ı n d a n “ G a s p e d e n s i z s i n i z ” s e s l e r i ) ( M i k r o f o n o t o m a t i k c i h a z t a r a f ı n d a n k a p a t ı l d ı ) B A Ş K A N – S a y ı n D o ğ a n , s ö z ü n ü z ü t o p a r l a m a n ı z i ç i n s i z e 1 d a k i k a e k s ü r e v e r i y o r u m ; s ü r e y i y e n i d e n u z a t m a y a c a ğ ı m . A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( D e v a m l a ) – T o p a r l ı y o r u m S a y ı n B a ş k a n . H a y ı r , b u r a d a , n e g a s p v a r d ı r n e b i r o l a y v a r d ı r . B u r a d a , 4 0 0 t r i l y o n a v a r a n b i r m e b l a ğ ı n d a h a b ü y ü m e s i n e m ü s a a d e e d i l e m e z . B u n u n b ü y ü m e s i n e m ü s a a d e e d e r s e n i z , T ü r k i y e ’ d e , y a r ı n , y e n i b i r t a s a r r u f b o n o s u o l a y ı y a ş a r s ı n ı z , b u n u n s o r u m l u s u d a , b u g ü n M e c l i s i n g ü n d e m i n e g e l m i ş o l a n t a s a r ı y ı , b u r a d a , b i r t a k ı m a r a ş t ı r m a m a r a ş t ı r m a p o l e m i k l e r i y l e g e c i k t i r e n l e r d i r . A H M E T P İ R İ Ş T İ N A ( İ z m i r ) – S i z d e n b e k l i y o r u z . . . A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( D e v a m l a ) – B u n u b ö y l e c e o r t a y a k o y d u m . Z a n n e d e r i m k i , i k i y ı l b u k o n u y u y a k ı n d a n i z l e y e n b i r b a k a n o l a r a k d a , g a y e t a ç ı k v e t a r a f s ı z b i r ü s l u p l a , b i l d i k l e r i m i , g ö r e v l e r i m i v e p a r t i m i n ü z e r i n e d ü ş e n i , ö n c e Y ü c e M e c l i s e s o n r a d a k a m u o y u n a a ç ı k l a m ı ş v e d o ğ r u a ç ı k l a m ı ş o l d u m . H e p i n i z e t e ş e k k ü r e d e r i m , s a y g ı l a r s u n a r ı m . ( D Y P s ı r a l a r ı n d a n a l k ı ş l a r ) R E F İ K A R A S ( İ s t a n b u l ) – K a r a r ı n ı z n e ? A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( D e v a m l a ) – K a r a r ı m ı z , a ç ı l m a s ı n ı d e s t e k l i y o r u z . B A Ş K A N – T e ş e k k ü r e d e r i m S a y ı n D o ğ a n . B A Ş K A N – S a y ı n m i l l e t v e k i l l e r i , ş i m d i , ö n e r g e s a h i p l e r i a d ı n a , S a y ı n Ç e l i k ’ i n g ö s t e r d i ğ i s a y ı n a r k a d a ş ı m a s ö z v e r e c e ğ i m ; a n c a k , d a h a ö n c e , S a y ı n H i k m e t U l u ğ b a y , ş a h s ı n a s a t a ş ı l d ı ğ ı i ç i n s ö z i s t i y o r . A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( I s p a r t a ) – N e s a t a ş m a v a r ? B A Ş K A N – A ç ı k l a y a y ı m e f e n d i m g e r e k ç e s i n i ; b e n d e u y g u n b u l d u ğ u m u i f a d e e d e c e ğ i m : B i r S a y ı n B a k a n ı n , B a k a n l ı ğ ı y l a i l g i l i b i r k o n u ü z e r i n d e , T ü r k i y e B ü y ü k M i l l e t M e c l i s i n d e t e m s i l e d i l e n b i r p a r t i n i n s a y ı n s ö z c ü s ü y l e y a p t ı ğ ı k o n u ş m a y ı ö z e l m u h a b b e t g i b i a l g ı l a y ı p , a ç ı k l a n m a s ı n ı a h l a k î f a z i l e t s i z l i k o l a r a k n i t e l e m e s i , h e r h a l d e , İ ç t ü z ü ğ ü m ü z ü n 6 9 u n c u m a d d e s i n d e y a z ı l ı h ü k ü m l e r e b ü t ü n u n s u r l a r ı y l a u y m a k t a d ı r . B u y u r u n S a y ı n U l u ğ b a y . ( D S P s ı r a l a r ı n d a n a l k ı ş l a r ) A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( I s p a r t a ) – S a y ı n B a ş k a n . . . B A Ş K A N – L ü t f e n i t i r a z e t m e y i n . A B D U L L A H A Y K O N D O Ğ A N ( I s p a r t a ) – T a m a m S a y ı n B a ş k a n , d i n l e y e l i m b a k a l ı m . K u l i s t e k o n u ş t u ğ u m u z u d a g e t i r i n b u r a y a . . . İ R F E T T İ N A K A R ( M u ğ l a ) – Ş e f f a f T ü r k i y e . . . H İ K M E T U L U Ğ B A Y ( A n k a r a ) – T e ş e k k ü r l e r S a y ı n B a ş k a n . S a y ı n B a ş k a n , d e ğ e r l i m i l l e t v e k i l l e r i ; t e k r a r h u z u r u n u z a g e l m e k m e c b u r i y e t i n d e k a l ı ş ı m n e d e n i y l e s i z l e r d e n ö z ü r d i l i y o r u m . B u Y ü c e M e c l i s t e , h e p i m i z i n , k o n u ş u r k e n b i r b i m i z i e l e ş t i r m e k , b i r b i r i m i z e i l i ş k i n g ö r ü ş l e r i p a y l a ş m a d ı ğ ı m ı z t a k d i r d e o n l a r ı l i s a n ı m ü n a s i p l e d i l e g e t i r m e k g ö r e v i m i z d i r , v a z i f e m i z d i r . B u n d a n , m i l l e t e f a y d a v e y a r a r l a r o l u ş u r ; a n c a k , o ü s l u b u , k i ş i l i k h a k l a r ı n ı z e d e l e r n i t e l i ğ e g e t i r d i ğ i m i z v a k i t , m a a l e s e f , i s t e m e d i ğ i m i z h a l d e t e k r a r t e k r a r b i r b i r i m i z i n k a r ş ı s ı n a ç ı k a r ı z . H e r ş e y d e n e v v e l b i r h u s u s u n a l t ı n ı ç i z m e k i s t e r i m . S a y ı n A y k o n D o ğ a n ’ ı n “ D e m o k r a t i k S o l P a r t i n i n , ç a l ı ş a n l a r ı n z o r u n l u t a s a r r u f l a r ı n a i l i ş k i n u y g u l a m a l a r d a h i ç b i r s i y a s î v e u y g u l a m a r o l ü o l m a m ı ş t ı r ” t a r z ı n d a i f a d e l e r i o l m u ş t u r . B i r d e f a , b u g e r ç e ğ i , z a b ı t l a r a g e ç i r m e k t e v e k a m u o y u n u n b i l g i s i n e s u n m a k t a s a y ı s ı z f a y d a l a r v a r . A H M E T U Y A N I K ( Ç a n k ı r ı ) – Ö y l e b a h s e t t i l e r ; ş a h ı s l a r d i y e b a h s e t t i l e r . B A Ş K A N – L ü t f e n , a ç ı k l a m a y ı d i n l e r m i y i z e f e n d i m . H İ K M E T U L U Ğ B A Y ( D e v a m l a ) – Ş a h ı s l a r , k e n d i y a p t ı k l a r ı v e a t t ı k l a r ı i m z a n ı n s a h i p l e r i d i r l e r v e e l b e t t e k i , a t t ı k l a r ı i m z a l a r ı n d a s o r u m l u l u ğ u n u n b i l i n c i i ç e n d e d i r l e r . Ü z e r i n d e d u r m a k i s t e d i ğ i m i k i n c i h u s u s , b e n i m , H a z i n e d e n h e r h a n g i b i r ş e k i l d e y a z ı l ı b i l g i t a l e b i m o l m a m ı ş t ı r ; o l s a d a , H a z i n e , z a t e n , b i r m i l l e t v e k i l i s ı f a t ı y l a b a n a o b i l g i l e r i v e r m e k z o r u n l u l u ğ u n d a . D i ğ e r t a r a f t a n , S a y ı n A y k o n D o ğ a n , h a k l ı o l a r a k , g e ç m i ş t e , b i r b ü r o k r a t o l m a m n e d e n i y l e b u u y g u l a m a l a r d a g ö r e v a l m ı ş o l a b i l e c e ğ i m i i m a e t t i l e r . M a a l e s e f , b u k a n u n u n 1 9 8 8 ’ d e u y g u l a m a y a g i r d i ğ i d ö n e m d e a k t i f b i r b ü k r o k r a t d e ğ i l d i m ; o l s a y d ı m , o t o p l a n t ı l a r a k a t ı l ı r a ç ı k ç a f i k r i m i s ö y l e r v e o n d a n d o ğ a n b i r t a k ı m s o r u m l u l u k l a r v a r s a b u g ü n k a r ş ı n ı z a g e l i r , o n u n h e s a b ı n ı v e r i r d i m . B ü r o k r a s i , o a n l a y ı ş t a y a p ı l m a s ı g e r e k e n b i r h u s u s . E s a s ü z e r i n d e d u r m a k i s t e d i ğ i m d i ğ e r b i r k o n u ; S a y ı n A y k o n D o ğ a n ’ l a y a p t ı ğ ı m ı z g ö r ü ş m e , k i , b i r a z e v v e l k e n d i s i d e ç e ş i t l i k i ş i l e r l e d e a y n ı m e a l d e g ö r ü ş m e l e r y a p t ı k l a r ı n ı i f a d e e t t i l e r v e b e n , b u g ö r ü ş m e y i y a p ı ş l a r ı n ı , b i r e l e ş t i r i o l a r a k d e ğ i l , h a k l ı o l a r a k b i r k o n u d a k i k u l i s f a a l i y e t i a n l a m ı n d a i f a d e e t t i m . O n o k t a d a a l t ı n ı ç i z d i ğ i m h u s u s ş u i d i : H a z i n e n i n k a y ı t l a r ı n ı i n c e l e m e s i n e z e m i n h a z ı r l a m a k l a b i z b u a r a ş t ı r m a n ı n a ç ı l m a s ı n ı i l e r i s ü r d ü ğ ü m ü z ü d e i f a d e e t m i ş t i m . ( M i k r o f o n o t o m a t i k c i h a z t a r a f ı n d a n k a p a t ı l d ı ) B A Ş K A N – S a y ı n U l u ğ b a y , 1 d a k i k a i ç e r i s i n d e l ü t f e n t o p a r l a y ı n . H İ K M E T U L U Ğ B A Y ( D e v a m l a ) – Ş i m d i , b a n a g ö r e a h l a k î z a f i y e t ; s i z i n b i r k o n u d a s a m i m î f i k r i n i z , b i r s i y a s î e k o l ü n b e l i r l i y e r e g i r m e s i i n a n c ı n a s a h i p d e ğ i l s e n i z , o i n a n c ı s o n u n a k a d a r s a v u n m a k t ı r ; y o k s a , k a r ş ı o l d u ğ u n u z i n a n ç i ç i n g e l i p b u r a d a g ü v e n o y u v e r m e k d e ğ i l d i r . S a y g ı l a r s u n u y o r u m . ( D S P s ı r a l a r ı n d a n a l k ı ş l a r ) B A Ş K A N – T e ş e k k ü r e d i y o r u m S a y ı n U l u ğ b a y . B A Ş K A N – Ş i m d i , ö n e r g e s a h i p l e r i a d ı n a , S a y ı n C a f e r G ü n e ş ; b u y u r u n . S a y ı n G ü n e ş , s ü r e n i z 1 0 d a k i k a d ı r . C A F E R G Ü N E Ş ( K ı r ş e h i r ) – S a y ı n B a ş k a n , s a y ı n m i l l e t v e k i l l e r i ; h e p i n i z i , ö n e r g e s a h i p l e r i v e ş a h s ı m a d ı n a s a y g ı y l a s e l a m l ı y o r u m . 5 4 ü n c ü H ü k ü m e t i n , v a t a n ı m ı z a v e m i l l e t i m i z e h a y ı r l ı o l m a s ı n ı Y ü c e A l l a h ’ t a n t e m e n n i e d i y o r u m . 3 4 1 7 s a y ı l ı Ç a l ı ş a n l a r ı n T a s a r r u f a T e ş v i k E d i l m e s i v e B u T a s a r r u f l a r ı n D e ğ e r l e n d i r i l m e s i n e D a i r K a n u n u n o l u m l u v e o l u m s u z y ö n l e r i n i n Y ü c e M e c l i s i m i z c e a r a ş t ı r ı l a r a k , m i l y o n l a r c a i n s a n ı m ı z ı n m a ğ d u r i y e t i n i g ü n d e m e g e t i r m e k i s t i y o r u z . B u v e s i l e y l e , ö n e r g e s a h i p l e r i a d ı n a h u z u r l a r ı n ı z d a b u l u n u y o r u m . S a y ı n m i l l e t v e k i l l e r i , b i l d i ğ i n i z g i b i , b u y a s a , 1 9 8 8 t a r i h i i t i b a r i y l e y ü r ü r l ü ğ e g i r d i . B ü y ü k u m u t l a r l a ç a l ı ş a n l a r a t a k d i m e d i l e n b u y a s a y l a , y e n i y a t ı r ı m l a r a y ö n e l i n e c e k , ç a l ı ş a n l a r ı n r e f a h v e g e l i r d ü z e y l e r i n i n a r t ı r ı l m a s ı s a ğ l a n a c a k t ı . H e r z a m a n k i g i b i , p a r l a k v e u m u t d o l u s ö z l e r . . . U y g u l a m a n ı n b a ş l a n g ı c ı n d a n b u g ü n e k a d a r 3 4 0 t r i l y o n l i r a n ı n ü z e r i n d e b i r m e b l a ğ ı n b i r i k t i ğ i , y e t k i l i m e r c i l e r c e i f a d e e d i l m e k t e d i r . İ l g i l i y a s a d a , b i r i k i m l e r i n a ç ı l a n h e s a p l a r d a t u t u l a r a k n e m a l a n d ı r ı l m a s ı g e r e k t i ğ i b e l i r t i l i y o r o l m a s ı n a r a ğ m e n , i d a r e c e , ö d e m e z a m a n l a r ı n d a p a r a o l m a d ı ğ ı g i b i y a s a l d a y a n a k t a n y o k s u n b i r m a z e r e t i l e r i s ü r ü l e r e k ö d e m e l e r i n y a p ı l m a m a s ı , k a m u o y u n d a , f o n k a y n a k l a r ı d e ğ i ş i k a m a ç l a r l a k u l l a n ı l ı y o r g i b i b i r k ı s ı m ş ü p h e l e r i a k l a g e t i r m e k t e d i r . A y n ı z a m a n d a , k o n u y l a i l g i l i y a s a l a r d a n k a y n a k l a n a n e k s i k l e r d e n d o l a y ı , b i r i k e n b u p a r a l a r , ç e ş i t l i d e m o k r a t i k d e n e t i m m e k a n i z m a l a r ı n ı n d a d ı ş ı n d a t u t u l m u ş t u r . D o l a y ı s ı y l a , d e n e t i m d e n u z a k o l a n b u m i k t a r ı n n e r e d e , n a s ı l v e n e ş e k i l d e k u l l a n ı l d ı ğ ı t a m o l a r a k b i l i n m e m e k t e d i r . Ç a l ı ş a n l a r “ b i z i m t a s a r r u f l a r ı m ı z n e o l d u a c a b a ” d i y e , s e s l i v e s e s s i z ş e k i l d e d ü ş ü n m e k t e d i r l e r ; f ı r s a t b u l d u k ç a d a b i z l e r e m ü r a c a a t e t m e k t e d i r l e r . B u n u n l a b i r l i k t e , h a l k a r a s ı n d a “ z o r u n l u t a s a r r u f ” d i y e a d l a n d ı r ı l a n b u t a s a r r u f u n n e m a l a n d ı r ı l d ı ğ ı v e u y g u l a m a d a n i k i y ı l s o n r a ö d e n e n n e m a l a r ı n h a n g i ö l ç ü l e r e g ö r e n e m a l a n d ı r ı l d ı ğ ı a r a ş t ı r ı l m a y a , i n c e l e n m e y e v e k a m u o y u n a b i l g i v e r m e y e d e ğ e r b i r k o n u d u r . 1 9 9 4 y ı l ı n d a k i b i r u y g u l a m a n ı n e n t e r e s a n o l u ş u n u t a k d i r l e r i n i z e a r z e t m e k i s t i y o r u m : 1 9 9 4 y ı l ı n d a , b u f o n u n 3 8 t r i l y o n l i r a l ı k k ı s m ı y l a , y ı l b a ş ı n d a , d o l a r a e n d e k s l i s e n e t a l ı n ı y o r ; a n c a k , k u r a r t ı ş ı ç o k h ı z l ı g i d i y o r v e p a r a 8 8 t r i l y o n l i r a y a ç ı k ı y o r . B a k ı l ı y o r k i , p a b u ç p a h a l ı , d o l a r a e n d e k s l i s e n e t l e r , y ı l b a ş ı k u r u n d a n T ü r k L i r a s ı n a ç e v r i l i y o r ; b ö y l e c e , 5 0 t r i l y o n l u k b i r k a y ı p , ç a l ı ş a n l a r ı n h a n e s i n e y a z ı l ı y o r . O g ü n l e r i h a t ı r l a y ı n ; b u v e b e n z e r i s ö z l e r , ç o k y a z ı l d ı v e ç o k k o n u ş u l d u . Y i n e , b a s ı n ı m ı z ı n g ü n d e m e g e t i r d i ğ i b i r k o n u i s e , b u f o n d a b i r i k e n p a r a l a r ı n , y a s a g e r e ğ i n c e , v e r i m i y ü k s e k y a t ı r ı m l a r a y a t ı r ı l m a s ı g e r e k i r k e n , t a h v i l v e b o n o n e m a l a r ı n ı n y ü z d e 1 0 0 ’ d e n a ş a ğ ı y a d ü ş m e d i ğ i d ö n e m l e r d e b u t a s a r r u f a y ü z d e 5 0 ’ l i k n e m a u y g u l a m a s ı , ç a l ı ş a n l a r ı n a l e y h i n e o l d u ğ u g i b i i z a h ı d a o l d u k ç a g ü ç g ö r ü l m e k t e d i r . Ç a l ı ş a n l a r ı t a s a r r u f a t e ş v i k e t m e k i ç i n y ü r ü r l ü ğ e k o n u l a n k a n u n h ü k ü m l e r i , u y g u l a n d ı ğ ı d ö n e m i ç i n d e a m a c ı n a u l a ş m a m ı ş t ı r . Ö z e l l i k l e b i r k ı s ı m y e r e l y ö n e t i m l e r d e v e e k o n o m i k ç ı k m a z i ç i n d e k i K İ T ’ l e r d e b e l i r t i l e n k e s i n t i l e r i n y a p ı l m a m ı ş o l m a s ı n e d e n i y l e o l a y y a r g ı y a d a i n t i k a l e t m i ş , m a ğ d u r i y e t l e r s ö z k o n u s u o l m u ş t u r . Z a m a n i ç i n d e , n i s p e t e n z o r u n l u b i r u y g u l a m a o l m a k t a n ç ı k m a s ı n a y ö n e l i k h ü k ü m l e r , ç a l ı ş a n l a r a l e y h i n e s o n u ç l a r a s e b e p o l m u ş t u r . S a y ı n B a ş k a n , s a y ı n m i l l e t v e k i l l e r i ; k o n u y l a i l g i l i , o g ü n d e n b u g ü n e b a s ı n ı m ı z d a ç o k y a z ı l a r y a z ı l m ı ş , i n s a n ı m ı z ı n k a f a s ı n d a d e r i n s o r u i ş a r e t l e r i o l u ş t u r u l m u ş t u r . B u n l a r ı n b i r k ı s m ı n ı t a k d i r l e r i n i z e a r z e d i y o r u m : “ D e v l e t z o r u y l a 3 4 0 t r i l y o n b i r i k t i ” , “ z o r u n l u t a s a r r u f t a b i r k u r n a z l ı k d a h a ” , “ z o r u n l u t a s a r r u f u n y a r ı s ı n a e l k o n u l m a k i s t e n i y o r ” , z a m a n ı n b a k a n ı M o ğ u l t a y k a s t e d i l e r e k “ z o r u n l u t a s a r r u f y ü z s ü z l e r i a ç ı k l a n m ı y o r ” , “ z o r u n l u d e ğ i l s o r u n l u t a s a r r u f ” , “ z o r u n l u t a s a r r u f a k a r ş ı k a m p a n y a ” , “ z o r u n l u t a s a r r u f n e m a l a r ı n ı n a k ı b e t i a ç ı k l a n s ı n ” , “ t r i l y o n l a r c a g e l i r u ç t u ” , “ 3 6 t r i l y o n u d e v l e t i ç e d i y o r ” , “ z o r u n l u t a s a r r u f s o y g u n u b i t m i y o r ” , “ ç a l ı ş a n l a r ı n z o r u n l u t a s a r r u f u i ş a d a m l a r ı n a p e ş k e ş ç e k i l i y o r ” , “ b u s e s e k u l a k v e r i n ” , “ d e v l e t a y ı b ı ” g i b i b a s ı n ı m ı z a y a n s ı y a n b u s ö z l e r i n k u p ü r l e r i g a z e t e l e r d e m e v c u t t u r , i s t e y e n a r k a d a ş l a r ı m ı z a d a t a k d i m e d i l e b i l i r . H e p i n i z i n b i l d i ğ i g i b i , d e v l e t i n v a t a n d a ş a k a r ş ı g ö r e v l e r i i ç i n d e y e r a l a n i n s a n h a k v e ö z g ü r l ü k l e r i n i n s a ğ l a n m a s ı y a n ı n d a g ü v e n v e r i c i n i t e l i ğ i n e d e d i k k a t e d i l m e s i ö n e m l i b i r h u s u s t u r . S a y ı n m i l l e t v e k i l l e r i , 3 4 0 t r i l y o n g i b i b i r m e b l a ğ ı n , d a r g e l i r l i , ü c r e t l i i n s a n ı m ı z ı i l g i l e n d i r e n v e 8 s e n e g i b i u z u n b i r s ü r e d e d e n e t i m i v e k u l l a n ı m ı h u s u s u n d a r e s m î m a k a m v e y e t k i l i l e r c e d o y u r u c u b i l g i l e r i n v e r i l m e d i ğ i n i d ü ş ü n e r e k , h e r ş e y i n ş e f f a f o l m a s ı n ı i s t e d i ğ i m i z a ç ı k y ö n e t i m a n l a y ı ş ı n a p a r a l e l o l a r a k k o n u l a r ı a y d ı n l a t m a m ı z g e r e k m e k t e d i r . B u k o n u , b i r s i y a s î p a r t i n i n k o n u s u d e ğ i l d i r ; t ü m s i y a s î p a r t i l e r i m i z i , t a b a n l a r ı v e t e m s i l c i l e r i b a k ı m ı n d a n , c i d d î ş e k i l d e i l g i l e n d i r m e k t e d i r . S a y ı n B a ş k a n , s a y ı n m i l l e t v e k i l l e r i ; y u k a r ı d a s ö y l e d i ğ i m i z h u s u s l a r ı , m u h a l e f e t t e y k e n b u ş e k i l d e d i l e g e t i r d i k ; a n c a k , ş i m d i i k t i d a r d a y ı z , k o n u y l a i l g i l i B a k a n l ı k n e z d i n d e d e t a k i p l e r i m i z d e v a m e d e c e k t i r . B u v e b e n z e r i s e b e p l e r d e n d o l a y ı , 3 4 1 7 s a y ı l ı Ç a l ı ş a n l a r ı n T a s a r r u f a T e ş v i k E d i l m e s i n e D a i r K a n u n h ü k m ü n e g ö r e , ç a l ı ş a n l a r a d ı n a b i r i k e n p a r a v e n e m a l a r ı n h a n g i a l a n l a r d a d e ğ e r l e n d i r i l d i ğ i v e b u k a y n a k l a r ı n p i y a s a ş a r t l a r ı n d a n e m a l a n d ı r ı l ı p n e m a l a n d ı r ı l m a d ı ğ ı v e ş ü p h e l e r i g i d e r m e k a m a c ı y l a , A n a y a s a n ı n 9 8 v e İ ç t ü z ü ğ ü n 1 0 4 ü n c ü m a d d e s i u y a r ı n c a , M e c l i s a r a ş t ı r m a s ı a ç ı l m a s ı n ı Y ü c e M e c l i s i n t a k d i r l e r i n e s u n u y o r u z . D a h a ç o k i m t i h a n l a r d a n b a ş a r ı y l a ç ı k a c a ğ ı m ı z i n a n c ı m ı z ı b i r k e z d a h a y i n e l i y o r - S a y ı n D o ğ a n ’ ı n a ç ı k l a m a l a r ı n d a n d a a n l a d ı ğ ı m ı z a g ö r e - b i z i i m t i h a n e d e n l e r i n , k e n d i l e r i n i n , i m t i h a n l a r ı n ı y ü z a k ı y l a v e r m e l e r i n i t e m e n n i e d i y o r , h e p i n i z i s a y g ı y l a s e l a m l ı y o r u m . ( R P v e D Y P s ı r a l a r ı n d a n a l k ı ş l a r ) B A Ş K A N – T e ş e k k ü r e d i y o r u m S a y ı n G ü n e ş . S a y ı n m i l l e t v e k i l l e r i , M e c l i s a r a ş t ı r m a s ı ö n e r g e s i n i n ö n g ö r ü ş m e l e r i t a m a m l a n m ı ş t ı r . Ş i m d i , M e c l i s a r a ş t ı r m a s ı a ç ı l ı p a ç ı l m a m a s ı h u s u s u n u o y l a r ı n ı z a s u n a c a ğ ı m : M e c l i s a r a ş t ı r m a s ı a ç ı l m a s ı n ı k a b u l e d e n l e r . . . K a b u l e t m e y e n l e r . . . M e c l i s a r a ş t ı r m a s ı a ç ı l m a s ı k a b u l e d i l m i ş t i r . M e c l i s a r a ş t ı r m a s ı n ı y a p a c a k k o m i s y o n u n 9 ü y e d e n k u r u l m a s ı n ı o y l a r ı n ı z a s u n u y o r u m : K a b u l e d e n l e r . . . K a b u l e t m e y e n l e r . . . K a b u l e d i l m i ş t i r . K o m i s y o n u n ç a l ı ş m a s ü r e s i n i n , b a ş k a n , b a ş k a n v e k i l i , s ö z c ü v e k â t i p ü y e n i n s e ç i m i t a r i h i n d e n b a ş l a m a k ü z e r e , 3 a y o l m a s ı n ı o y l a r ı n ı z a s u n u y o r u m : K a b u l e d e n l e r . . . K a b u l e t m e y e n l e r . . . K a b u l e d i l m i ş t i r . K o m i s y o n u n , g e r e k t i ğ i n d e A n k a r a d ı ş ı n d a d a ç a l ı ş a b i l m e s i h u s u s u n u o y l a r ı n ı z a s u n u y o r u m : K a b u l e d e n l e r . . . K a b u l e t m e y e n l e r . . . K a b u l e d i l m i ş t i r . B A Ş K A N – S a y ı n m i l l e t v e k i l l e r i , g ü n d e m i m i z i n 2 n c i s ı r a s ı n d a y e r a l a n K o n y a M i l l e t v e k i l i M u s t a f a Ü n a l d ı v e 1 2 a r k a d a ş ı n ı n , ü l k e k a y n a k l a r ı n ı n t e s p i t e d i l m e s i v e d e ğ e r l e n d i r i l m e s i k o n u s u n d a A n a y a s a n ı n 9 8 i n c i , İ ç t ü z ü ğ ü n 1 0 4 v e 1 0 5 i n c i m a d d e l e r i u y a r ı n c a b i r M e c l i s a r a ş t ı r m a s ı a ç ı l m a s ı n a i l i ş k i n ö n e r g e s i n i n ö n g ö r ü ş m e l e r i n e b a ş l a y a c a ğ ı z . H ü k ü m e t ? Y o k . S a y ı n m i l l e t v e k i l l e r i , H ü k ü m e t t e m s i l e d i l m e m i ş o l d u ğ u n d a n , ö n e r g e n i n g ö r ü ş ü l m e s i b i r d e f a y a m a h s u s o l a r a k e r t e l e n i y o r . B u n d a n s o n r a g ü n d e m i m i z d e k i k o n u l a r ı g ö r ü ş m e y e d e v a m e t m e m i z h a l i n d e y i n e H ü k ü m e t i n t e m s i l e d i l m e y e c e ğ i , d o l a y ı s ı y l a , s a d e c e ö n e r g e l e r i o k u y u p e r t e l e m e k l e y e t i n e c e ğ i m i z a n l a ş ı l d ı ğ ı n d a n , g r u p l a r ı n d a y ü z i f a d e l e r i n d e n a l d ı ğ ı m m u t a b a k a t l a r ı y l a ; s ö z l ü s o r u l a r i l e k a n u n t a s a r ı v e t e k l i f l e r i n i g ö r ü ş m e k i ç i n , 1 0 T e m m u z 1 9 9 6 Ç a r ş a m b a g ü n ü s a a t 1 5 . 0 0 ’ t e t o p l a n m a k ü z e r e b i r l e ş i m i k a p a t ı y o r , h e p i n i z e h a y ı r l ı a k ş a m l a r d i l i y o r u m . Kapanma Saati : 17.26 B İ R İ N C İ O T U R U M A ç ı l m a S a a t i : 1 5 . 0 0 9 T e m m u z 1 9 9 6 S a l ı B A Ş K A N : B a ş k a n v e k i l i U l u ç G Ü R K A N K Â T İ P Ü Y E L E R : K â z ı m Ü S T Ü N E R ( B u r d u r ) , Z e k i E R G E Z E N ( B i t l i s ) _ _ _ _ _ 0 _ _ _ _ _ B A Ş K A N – T ü r k i y e B ü y ü k M i l l e t M e c l i s i n i n 7 4 ü n c ü B i r l e ş i m i n i a ç ı y o r u m . G ö r ü ş m e l e r e b a ş l ı y o r u z . G ü n d e m e g e ç m e d e n ö n c e , ü ç a r k a d a ş ı m a g ü n d e m d ı ş ı s ö z v e r e c e ğ i m . B A Ş K A N – G ü n d e m d ı ş ı b i r i n c i s ö z , R i z e ’ n i n s o r u n l a r ı k o n u s u n d a S a y ı n A h m e t K a b i l ’ i n . B u y u r u n e f e n d i m . S a y ı n K a b i l , s ü r e n i z 5 d a k i k a d ı r . A H M E T K A B İ L ( R i z e ) – S a y ı n B a ş k a n , d e ğ e r l i m i l l e t v e k i l l e r i ; c u m a r t e s i g ü n ü , ü ç g ü n ö n c e , Y ü c e M e c l i s t e , E r b a k a n v e Ç i l l e r H ü k ü m e t i n i n P r o g r a m ı ü z e r i n d e k i g ö r ü ş m e l e r i d i n l e d i n i z ; b i l m e m d i k k a t i n i z i ç e k t i m i ; i k t i d a r p a r t i l e r i n i n s ö z c ü l e r i n i n v e S a y ı n B a ş b a k a n ı n d e v a m l ı o l a r a k i s m i n i t e k r a r e t t i ğ i b i r i l i m i z v a r d ı ; y a n i , T ü r k i y e C u m h u r i y e t i h u d u t l a r ı d a h i l i n d e , m e n s u p l a r ı n ı n v a t a n i ç i n , b a y r a k i ç i n , e z a n i ç i n h e r a n ö l e b i l e c e k l e r i n i i s p a t e t m i ş o l d u ğ u , h e r h a f t a b i r ş e h i t k a r ş ı l a y a n R i z e ’ y e k a r ş ı i f a d e e t t i k l e r i n i g ö r d ü n ü z . B e n , ş i m d i , s i z e , d ö r t y ı l l ı k g e ç m i ş k o a l i s y o n u n v e b u g ü n k ü H ü k ü m e t i n R i z e ’ y e b a k ı ş a ç ı l a r ı n ı v e g e r ç e k d u r u m u , b e l g e l e r i y l e a r z e t m e k i ç i n s ö z a l m ı ş b u l u n u y o r u m . H e p i n i z i s a y g ı y l a s e l a m l ı y o r u m . S a y ı n B a ş b a k a n , P r o g r a m ü z e r i n d e k i k o n u ş m a s ı n d a – z a b ı t t a n a y n e n o k u y o r u m – “ 2 H a z i r a n d a s e ç i m v a r d ı ; R i z e ’ y e g i t t i k ; s i z d e g i t t i n i z , b i z d e g i t t i k . R i z e ’ d e , b e l e d i y e h u d u d u i ç e r i s i n d e k i k ö y l ü m ü z e ç a y p a r a s ı ö d e n i y o r ; a m a , s e ç i m o l m a d ı ğ ı i ç i n y a n ı n d a k i k ö y e p a r a ö d e n m i y o r ” d i y o r . B u r a d a , t a m a m e n b i r y a n ı l g ı v a r d ı r , b i r y a n l ı ş l ı k v a r d ı r ; ç ü n k ü , s e ç i m 2 H a z i r a n d a y a p ı l m ı ş t ı r v e ç a y p a r a l a r ı , m a y ı s v e h a z i r a n a y l a r ı b i r l e ş t i r i l m e k s u r e t i y l e , 1 7 h a z i r a n d a v e r i l m i ş t i r . 1 7 h a z i r a n d a , T r a b z o n - A r a k l ı ’ d a n b a ş l a m a k s u r e t i y l e , h e r f a b r i k a y a a y n ı a n d a p a r a v e r i l m i ş t i r v e b u , s e ç i m l e r d e n o n b e ş g ü n s o n r a d ı r . H a n i n e r e d e R i z e m e r k e z i n d e ö n c e l i k l i p a r a v e r i l d i ğ i i d d i a s ı ? . . M a a l e s e f , T ü r k i y e C u m h u r i y e t i B a ş b a k a n ı y a n l ı ş s ö y l e m i ş t i r . Z a n n e d i y o r u m , S a y ı n H o c a m d a e s k i D Y P - C H P K o a l i s y o n u g i b i , R i z e ’ y e o l a n h u s u m e t i n d e n , h ı r s ı n d a n n e s ö y l e y e c e ğ i n i ş a ş ı r m ı ş t ı r . İ n ş a l l a h , h e r ş e y e r a ğ m e n , s e ç i m l e r d e , R i z e ’ d e , ç a y m e v z u u n d a v e r d i ğ i s ö z l e r i t u t a r a k , ç a y p a r a s ı n ı p e ş i n ö d e r . B i z i m v e r d i ğ i m i z 3 7 5 0 l i r a y ı a z b u l a r a k 5 0 0 0 l i r a v e r e c e ğ i n i v a a t e t m i ş t i , o s ö z l e r i n i t u t a c a ğ ı n ı ü m i t e d i y o r u m . D e v l e t P l a n l a m a T e ş k i l a t ı n d a n , g e ç m i ş y a t ı r ı m l a r ı , s i z d e a l ı p i n c e l e y i n ; i d d i a e d i y o r u m , R i z e ’ y e h u s u m e t , 1 9 9 1 y ı l ı n d a n b e r i d e v a m e t m e k t e d i r . İ h a l e e d i l m i ş h i ç b i r i ş e ö d e n e k v e r i l m e d i ğ i g i b i , y e n i y a t ı r ı m l a r d a y a p ı l m a m ı ş t ı r . B a k ı n , e l i m d e , 1 9 9 6 y ı l ı D e v l e t P l a n l a m a T e ş k i l a t ı n ı n y a t ı r ı m p r o j e l e r i v a r . H u z u r u n u z d a , b u t a b l o d a y e r a l a n b i r k a ç i l d e k i y a t ı r ı m l a r l a , R i z e ’ y i m u k a y e s e e d e c e ğ i m . O i l l e r e f a z l a v e r i l d i d e m i y o r u m , o n l a r a h e l a l o l s u n ; a n c a k , R i z e ’ y e , b u i l l e r d e k i ş i b a ş ı n a d ü ş e n y a t ı r ı m l a r ı n 1 / 1 0 ’ u v e y a 1 / 1 5 ’ i r e v a g ö r ü l m ü ş t ü r . B u , R i z e ’ y e h a k s ı z l ı k t ı r . İ l n ü f u s l a r ı 1 9 9 0 s a y ı m ı n a g ö r e a l ı n d ı ğ ı n d a , D e v l e t P l a n l a m a T e ş k i l a t ı r a p o r l a r ı n d a n , k i ş i b a ş ı n a d ü ş e n y a t ı r ı m l a r ı a r z e d i y o r u m : R i z e : 3 4 8 b i n n ü f u s ; y a t ı r ı m , 5 0 0 m i l y a r 7 5 7 m i l y o n l i r a ; k i ş i b a ş ı n a d ü ş e n y a t ı r ı m , s a d e c e 1 m i l y o n 4 3 6 b i n l i r a . A f y o n : R i z e ’ n i n i k i k a t ı , 7 3 9 b i n n ü f u s ; y a t ı r ı m , R i z e ’ n i n 5 0 0 m i l y a r ı n a k a r ş ı l ı k , 1 5 t r i l y o n 8 1 1 m i l y a r ; k i ş i b a ş ı n a d ü ş e n y a t ı r ı m , 2 1 m i l y o n 8 0 0 b i n ; R i z e ’ n i n 1 5 k a t ı . Y a n i , 1 5 R i z e l i y e v e r i l e n , 1 A f y o n l u y a v e r i l d i ; a m a , t e k r a r e d i y o r u m , A f y o n l u y a k a r ş ı o l d u ğ u m i ç i n d e ğ i l , R i z e ’ y e r e v a g ö r ü l e n b i r c e z a y ı i z a h e t m e k i ç i n s ö y l ü y o r u m . İ S M E T A T T İ L A ( A f y o n ) – S a y ı n K a b i l . . . A H M E T K A B İ L ( D e v a m l a ) – S a y ı n B a k a n ı n s a y e s i n d e o l d u t a b i î . . . O d a , a ş a ğ ı d a n i ş a r e t e d i y o r . Y i n e , R i z e ’ n i n 1 m i l y o n u n a k a r ş ı l ı k , B u r s a ’ d a k i ş i b a ş ı n a d ü ş e n y a t ı r ı m 1 6 m i l y o n , R i z e ’ n i n 1 1 k a t ı ; K o c a e l i 1 9 m i l y o n , R i z e ’ n i n 1 5 k a t ı ; M u ğ l a , k i ş i b a ş ı n a d ü ş e n y a t ı r ı m 1 4 m i l y o n , R i z e ’ n i n 1 0 k a t ı ; S ı v a s , y i n e R i z e ’ n i n 1 0 k a t ı _ B ö y l e d e v a m e d i y o r . N ü f u s l a r ı R i z e ’ d e n a z o l a n 2 0 i l , R i z e ’ d e n f a z l a p a y a l m ı ş t ı r . B u a ç ı k n e z a m a n k a p a n a c a k ? B u h u s u m e t , b u t u t u m n e z a m a n b i t e c e k ? B u h u s u m e t e S a y ı n H o c a m d a i ş t i r a k e t m i ş t i r ; i f t i h a r e d e r e k , R i z e ’ y e h i z m e t i ç i n g ö n d e r i l e n 2 0 0 m i l y a r ı k e s t i ğ i i ç i n ö v ü n ü y o r v e b u n u , b e y t ü l m a l a u z a n a n e l o l a r a k d e ğ e r l e n d i r i y o r . ( M i k r o f o n o t o m a t i k c i h a z t a r a f ı n d a n k a p a t ı l d ı ) B A Ş K A N – S a y ı n K a b i l , e k s ü r e n i z 1 d a k i k a d ı r ; l ü t f e n t o p a r l a y ı n ı z e f e n d i m . A H M E T K A B İ L ( D e v a m l a ) – S a y ı n H o c a m , s i z d e , i l k g e l d i ğ i n i z d e , d a h a y e m i n e t m e d e n , d a h a g ü v e n o y u a l m a d a n 6 0 m i l y a r ı S ı v a s ’ a g ö n d e r m e d i n i z m i ? O z a m a n , s i z d e b e y t ü l m a l e e l m i u z a t t ı n ı z ? R e f a h l ı b e l e d i y e y ö n e t i m i , R i z e B e l e d i y e s i n e 4 2 0 m i l y a r b o r ç b ı r a k t ı . D a h a e v v e l , i f t i h a r l a a n d ı ğ ı m ı z E k r e m O r h u n ’ u n , d e n i z i d o l d u r a r a k y a p t ı ğ ı a r s a l a r ı , d ü k k â n l a r ı s a t a r a k , s a h i l d e p a r k l a r t a n z i m e t m i ş t i r . B u p a r k l a r ı n k o r u n m a s ı i ç i n t a h k i m a t a g e r e k v a r . T a h k i m a t i ç i n p a r a g ö n d e r i l m i ş t i r ; S a y ı n H o c a m b u n u , b e y t ü l m a l e u z a n a n e l o l a r a k d e ğ e r l e n d i r m i ş t i r . B i z , b u p a r a y ı b i r p a r t i y e d e ğ i l , R i z e ’ y e , t ü m R i z e l i y e , h a l k a g ö n d e r d i k ; n e P r e s i d e n t y a t ı n ı t a m i r e t t i r d i k n e K u ş a d a s ı ’ n d a v i l l a y a p t ı r d ı k n e A m e r i k a B i r l e ş i k D e v l e t l e r i n d e n m a l a l d ı k n e d e M e r c ü m e k ’ i n h e s a b ı n a y a t ı r d ı k . ( A N A P s ı r a l a r ı n d a n a l k ı ş l a r ) B e y t ü l m a l e u z a n a n e l , y e m i n e d e r i m . . . ( M i k r o f o n o t o m a t i k c i h a z t a r a f ı n d a n k a p a t ı l d ı ) B A Ş K A N – T e ş e k k ü r e d e r i m S a y ı n K a b i l . A H M E T K A B İ L ( D e v a m l a ) – B i t i r i y o r u m e f e n d i m ; a r z e d e y i m . B A Ş K A N – S a y ı n K a b i l , t e ş e k k ü r e d i y o r u m . A H M E T K A B İ L ( D e v a m l a ) – _ M e r c ü m e k ’ i n e l i d i r v e b u n l a r ı h i m a y e e d e n l e r i n e l i d i r . M E H M E T A L İ Y A V U Z ( K o n y a ) – S a y ı n K a b i l , s i z B a ş k a n d e ğ i l s i n i z . B A Ş K A N – S a y ı n K a b i l , t e ş e k k ü r e d i y o r u m . A H M E T K A B İ L ( D e v a m l a ) – Y ü c e M e c l i s e s a y g ı l a r s u n u y o r u m . ( A N A P s ı r a l a r ı n d a n a l k ı ş l a r ) B A Ş K A N – G ü n d e m d ı ş ı k o n u ş m a y ı y a n ı t l a m a k ü z e r e , H ü k ü m e t a d ı n a s ö z t a l e b i v a r m ı e f e n d i m ? Y o k . B A Ş K A N – G ü n d e m d ı ş ı i k i n c i s ö z , Ç u k u r o v a ’ n ı n u l u s l a r a r a s ı h a v a a l a n ı i h t i y a c ı k o n u s u n d a , S a y ı n M e h m e t E m i n A y d ı n b a ş ’ ı n . S a y ı n A y d ı n b a ş , s ü r e n i z 5 d a k i k a d ı r . B u y u r u n e f e n d i m . M E H M E T E M İ N A Y D I N B A Ş ( İ ç e l ) – S a y ı n B a ş k a n , s a y ı n ü y e l e r ; Ç u k u r o v a ’ n ı n u l u s l a r a r a s ı h a v a a l a n ı i h t i y a c ı k o n u s u n d a , g ü n d e m d ı ş ı s ö z a l m ı ş b u l u n u y o r u m . S ö z l e r i m e b a ş l a m a d a n ö n c e , d ü n g ü v e n o y u a l m ı ş b u l u n a n 5 4 ü n c ü H ü k ü m e t i m i z e b a ş a r ı l a r d i l e r , B a ş b a k a n ı m ı z S a y ı n P r o f e s ö r D o k t o r N e c m e t t i n E r b a k a n v e B a ş b a k a n Y a r d ı m c ı s ı D ı ş i ş l e r i B a k a n ı S a y ı n P r o f e s ö r D o k t o r T a n s u Ç i l l e r ’ i t e b r i k e d e r , ü l k e m i z , m i l l e t i m i z v e i n s a n l ı k c a m i a s ı n a h a y ı r l ı h i z m e t l e r e v e s i l e o l m a s ı n ı t e m e n n i e d e r i m . İ ç e l , A d a n a v e k ı s m e n A n t a k y a i l l e r i n i i h a t a e d e n Ç u k u r o v a , ü l k e m i z i n ç o k ö n e m l i t a r ı m s a l v e e k o n o m i k b i r p a r ç a s ı d ı r ; O r t a A n a d o l u i l e G ü n e y d o ğ u A n a d o l u v e b a t ı A k d e n i z s a h i l ş e r i d i b a ğ l a n t ı s ı n ı s a ğ l a m a s ı , ö n e m i n i a r t ı r a n b a ş k a b i r u n s u r d u r . K a p l a d ı ğ ı c o ğ r a f i a l a n d a n k a t b e k a t f a z l a o l a n e k o n o m i k h i n t e r l a n d ı d i k k a t e a l ı n d ı ğ ı n d a , e n a z G A P k a d a r , c u m h u r i y e t h ü k ü m e t l e r i m i z i n i l g i s i n e m a z h a r o l m a y a l a y ı k b i r b ö l g e d e n s ö z e t t i ğ i m i z k o l a y c a a n l a ş ı l ı r . E l b e t t e , b ö y l e s i n e ö n e m l i b i r b ö l g e n i n k a r a , d e n i z , d e m i r v e h a v a y o l u u l a ş ı m ı d a , b i r b i r i n i n ö n e m , i m k â n v e a l a n l a r ı y l a e n t e g r e b i r ş e k i l d e , e n ü s t d ü z e y d e p l a n l a n m a l ı v e g e r ç e k l e ş t i r i l m e l i d i r . T ü r k i y e ’ n i n A k d e n i z c o ğ r a f y a s ı n a b i r a z g e n i ş a ç ı d a n b a k a c a k o l u r s a n ı z , h a v a u l a ş ı m ı y ö n ü n d e n , A n t a l y a i l e G a z i a n t e p a r a s ı n d a k i g e n i ş b ö l g e m i z i n u l u s l a r a r a s ı v e y u r t i ç i h a v a u l a ş ı m ı i h t i y a c ı n ı k a r ş ı l a m a k ü z e r e , A d a n a Ş a k i r p a ş a H a v a a l a n ı n d a n b a ş k a h i ç b i r i m k â n o l m a d ı ğ ı g ö r ü l e c e k t i r . K a l d ı k i , b u h a v a a l a n ı d a , h e m k a p a s i t e s i i t i b a r i y l e h e m d e ç e v r e s i n i n t a m a m e n y e r l e ş i m m e r k e z l e r i y l e d o l a r a k ş e h i r i ç i n d e k a l m a s ı d o l a y ı s ı y l a , b u n c a g e n i ş b i r b ö l g e n i n i h t i y a c ı n ı k a r ş ı l a y a m a z b i r h a l d e d i r v e Ç u k u r o v a ’ n ı n u l u s a l v e u l u s l a r a r a s ı i h t i y a c ı n ı k a r ş ı l a y a c a k m o d e r n b i r h a v a a l a n ı , k a ç ı n ı l m a z b i r i h t i y a ç h a l i n e g e l m i ş t i r . B u h a v a a l a n ı i n ş a s ı i ç i n e n u y g u n y e r i n t e s p i t i m e s e l e s i n e g e l i n c e , b u n u n i ç i n e n u y g u n y e r , A d a n a - M e r s i n a r a s ı n d a k i o r t a n o k t a o l a n P o z a n t ı o t o y o l u n u n v e d e m i r y o l u n u n Ç u k u r o v a ’ y a i n d i ğ i k a v ş a k t ı r ; y a n i , Y e n i c e - T a r s u s a r a s ı n d a k i b ö l g e , b ö y l e b i r h a v a a l a n ı i ç i n e n u y g u n y e r d i r . B u b ö l g e , İ ç e l i l s ı n ı r l a r ı i ç e r i s i n d e k a l m a k t a d ı r . Ç u k u r o v a ’ n ı n e n h ı z l ı g e l i ş e n i l i o l a n İ ç e l ’ i n t a ş ı d ı ğ ı i m k â n v e i h t i y a ç l a r d a , e n i s a b e t l i s e ç i m i n b u b ö l g e o l d u ğ u n u k a n ı t l a m a k t a d ı r . B u b ö l g e , g e l i ş m e y e a ç ı k g e n i ş a r a z i l e r e s a h i p t i r . İ ç e l İ l i , 1 9 9 5 y ı l ı n d a 1 4 t r i l y o n l i r a v e r g i ö d e y e n b i r i l o l m a s ı n a r a ğ m e n , 4 - 5 t r i l y o n l i r a l ı k b i r y a t ı r ı m p a y ı a l a b i l m e k t e d i r . O r t a d o ğ u ’ n u n e n b ü y ü k l i m a n ı o l a n M e r s i n L i m a n ı n ı n y ü k l e m e v e b o ş a l t m a k a p a s i t e s i , 1 2 m i l y o n t o n / y ı l d ı r . D e n i z c i l i k a ç ı s ı n d a n , y a k ı n b i r h a v a a l a n ı n ı n b u l u n m a s ı , l i m a n ı n v e d e n i z c i l e r i n , p e r s o n e l , t e k n i k d e s t e k u l a ş ı m ı n ı h ı z l a n d ı r a c a k t ı r . S e r a c ı l ı ğ ı n e n ö n e m l i t a r ı m s a l ü r e t i m t a r z ı o l d u ğ u b ö l g e m i z d e , t u r f a n d a y a ş s e b z e v e m e y v e i l e k e s m e ç i ç e ğ i n , a n ı n d a A v r u p a v e O r t a d o ğ u p a z a r l a r ı n a u l a ş m a s ı , b u r a y a y a p ı l a c a k h a v a a l a n ı y l a m ü m k ü n o l a c a k ; b u i s e , A n a m u r ’ a k a d a r t a r ı m s a l v e t u r i s t i k y a t ı r ı m l a r a h ı z k a z a n d ı r a c a k , b u s a h i l ş e r i d i n d e k i t a m d e ğ e r l e n d i r i l e m e m i ş v e b a k i r k a l m ı ş t u r i z m p o t a n s i y e l i c a n l a n a c a k t ı r . M e r s i n ’ e y a p ı l m a k t a o l a n y a t l i m a n ı n ı n - k i , t e m e l i S a y ı n Ç i l l e r t a r a f ı n d a n a t ı l m ı ş t ı r - i ş l e r l i k k a z a n m a s ı v e d ü n y a y a t ç ı l a r ı n ı n u ğ r a k y e r i h a l i n e g e l e b i l m e s i i ç i n , h e m e n y a k ı n ı n d a b i r h a v a a l a n ı n a i h t i y a ç v a r d ı r ; b u ş a r t t ı r . K o m ş u İ l i m i z A d a n a ’ n ı n , 1 9 9 3 y ı l ı r a k a m l a r ı n a g ö r e y ı l l ı k i h r a c a t ı 2 6 2 m i l y o n d o l a r , i t h a l a t ı i s e 3 0 0 m i l y o n d o l a r k e n , İ ç e l ’ i n a y n ı d ö n e m d e k i i h r a c a t ı n ı n 1 m i l y o n d o l a r , i t h a l a t ı n ı n d a 6 0 0 m i l y o n d o l a r o l d u ğ u g ö z ö n ü n e a l ı n ı r s a , h a v a a l a n ı n ı n , b u b ö l g e y e , d ü n y a y l a t i c a r e t i m k â n ı n a n a s ı l s ı ç r a m a y a p t ı r a c a ğ ı v e n e d e n İ ç e l ’ d e o l m a s ı g e r e k t i ğ i n i g ö r e b i l i r i z . B u n u n l a b i r l i k t e , M e r s i n S e r b e s t B ö l g e s i n i n 1 , 6 m i l y a r d o l a r ı g e ç e n , y ı l l ı k i ş h a c m i v e y a b a n c ı y a t ı r ı m c ı l a r ı n a r t a n i l g i s i n e d e n i y l e b u h a v a a l a n ı n a i h t i y a ç d u y u l m a k t a d ı r . T a r s u s H u z u r k e n t ’ t e t e s i s e d i l e n o r g a n i z e s a n a y i b ö l g e s i v e ç e v r e d e m e v c u t p e t r o l , ç i m e n t o , c a m , k r o m v e g ü b r e s a n a y i l e r i y l e s a n a y i l e ş m e n i n , ü r e t i m i n a r t m a s ı i ç i n , i s t i h d a m ı n g e n i ş l e m e s i i ç i n , b u h a v a a l a n ı , ç o k o l u m l u k a t k ı l a r d a b u l u n a c a k t ı r . 1 9 9 2 y ı l ı n d a k u r u l a n M e r s i n Ü n i v e r s i t e s i n i n 5 b i n d e n f a z l a ö ğ r e n c i s i y l e , u l u s l a r a r a s ı k ü l t ü r v e b i l i m m e r k e z i o l m a y o l u n d a k i ç a b a l a r ı d a . . . ( M i k r o f o n o t o m a t i k c i h a z t a r a f ı n d a n k a p a t ı l d ı ) B A Ş K A N – 1 d a k i k a e k s ü r e v e r i y o r u m ; l ü t f e n 1 d a k i k a i ç e r i s i n d e t o p a r l a y ı n ı z . M E H M E T E M İ N A Y D I N B A Ş ( D e v a m l a ) – . . . b u h a v a a l a n ı y l a ö n e m l i b i r i v m e k a z a n a c a k t ı r . B ü t ü n b u n e d e n l e r l e , b u u l u s l a r a r a s ı h a v a a l a n ı n ı n İ ç e l ’ d e , T a r s u s - Y e n i c e a r a s ı n d a y a p ı l m a s ı n ı n u y g u n o l a c a ğ ı n a i n a n ı y o r , y e n i H ü k ü m e t i m i z d e n b u y a t ı r ı m ı e n k ı s a z a m a n d a p r o g r a m l a y a r a k r e a l i z e e t m e s i n i d i l i y o r v e Y ü c e H e y e t i n i z i s a y g ı y l a s e l a m l ı y o r u m e f e n d i m . ( R P v e D Y P s ı r a l a r ı n d a n a l k ı ş l a r ) B A Ş K A N – T e ş e k k ü r e d i y o r u m S a y ı n A y d ı n b a ş . H ü k ü m e t a d ı n a , S a y ı n M e h m e t S a ğ l a m ; b u y u r u n . ( D Y P v e R P s ı r a l a r ı n d a n a l k ı ş l a r ) M İ L L Î E Ğ İ T İ M B A K A N I M E H M E T S A Ğ L A M ( K a h r a m a n m a r a ş ) – S a y ı n B a ş k a n , d e ğ e r l i m i l l e t v e k i l l e r i ; a r k a d a ş ı m ı z M e h m e t E m i n A y d ı n b a ş ’ ı n Ç u k u r o v a ’ d a y a p ı l a c a k u l u s l a r a r a s ı h a v a a l a n ı y l a i l g i l i k o n u ş m a s ı n ı d i n l e d i k . B u k o n u d a , m ü s a a d e b u y u r u r l a r s a , i l g i l i ç a l ı ş m a l a r ı , Y ü c e M e c l i s i n b i l g i s i n e a r z e t m e k i s t i y o r u m . Ç u k u r o v a ’ n ı n , b i l i n d i ğ i g i b i , b ö l g e m i z i t i b a r i y l e h a v a u l a ş ı m i h t i y a c ı , ş u a n d a k ı s ı t l ı d a o l s a , m e v c u t Ş a k i r p a ş a H a v a a l a n ı y l a k a r ş ı l a n m a k t a d ı r . B u h a v a a l a n ı m ı z , 2 7 5 0 X 3 0 m e t r e p i s t k a p a s i t e s i o l a n v e 2 6 6 5 m e t r e k a r e t e r m i n a l b i n a s ı b u l u n a n b i r h a v a a l a n ı d ı r . M e v c u t h a v a a l a n ı , ş e h i r m e r k e z i n e y a k ı n o l m a s ı d o l a y ı s ı y l a , g e l i ş e m e m e s i n e d e n i y l e , A d a n a v e İ ç e l i l l e r i n d e o r t a k h i z m e t v e r m e k a m a c ı y l a y e n i b i r h a v a a l a n ı i h t i y a c ı n ı o r t a y a ç ı k a r m ı ş t ı r . B u k o n u d a , i l g i l i ç a l ı ş m a l a r e t ü t a ş a m a s ı n d a s o n u ç l a n d ı r ı l m ı ş v e b u n l a r ı n s o n u c u n a g ö r e , A d a n a - K a r a t a ş m e v k i i , İ ç e l - B a h a r l ı m e v k i i , İ ç e l - Ç i ç e k l i m e v k i i , İ ç e l - K a r g ı l ı m e v k i i , Z e y t i n l i - K a r s a v u r a n m e v k i i a l t e r n a t i f l e r o l a r a k b e l i r l e n m i ş t i r . A n c a k , 1 9 9 6 y ı l ı y a t ı r ı m p r o g r a m ı n d a “ A d a n a Ç u k u r o v a H a v a a l a n ı E t ü d ü ” a d ı a l t ı n d a y e r a l a n h a v a a l a n ı e t ü t v e Ç E D r a p o r u n u n b u y ı l i h a l e e d i l m e s i p l a n l a n m ı ş t ı r . E t ü t v e Ç E D r a p o r u n d a , y u k a r ı d a b e l i r l e n e n a l t e r n a t i f l e r d e n b i r i s i n i n f i z i b l ç ı k m a s ı h a l i n d e , y a t ı r ı m p r o g r a m ı n a i n ş a a t d a h i l e d i l m e k s u r e t i y l e , 1 9 9 7 y ı l ı n d a i h a l e s i y a p ı l a b i l e c e k t i r . D e ğ e r l i a r k a d a ş l a r ı m , 3 6 0 0 X 4 5 m e t r e p i s t i v e 4 m i l y o n y o l c u / y ı l k a p a s i t e s i y l e , 2 4 b i n m e t r e k a r e t e r m i n a l b i n a s ı n ı n y a p ı m ı d ü ş ü n ü l e n Ç u k u r o v a H a v a a l a n ı n ı n , t ü m t e s i s v e s i s t e m l e r i y l e b i r l i k t e , ü ç y ı l i ç e r i s i n d e g e r ç e k l e ş t i r i l m e s i p l a n l a n m a k t a d ı r . U l a ş t ı r m a B a k a n l ı ğ ı m ı z ı n , Ç u k u r o v a ’ y a y a p ı l a c a k u l u s l a r a r a s ı h a v a a l a n ı n ı n b i r a n ö n c e h i z m e t v e r e b i l m e s i a m a c ı y l a , b ü y ü k b i r g a y r e t i ç e r i s i n d e o l d u ğ u n u v e b u ç a l ı ş m a n ı n s ü r d ü r ü l m e k t e o l d u ğ u n u Y ü c e M e c l i s i n b i l g i s i n e a r z e d i y o r , h e p i n i z e s a y g ı l a r s u n u y o r u m . ( D Y P v e R P s ı r a l a r ı n d a n a l k ı ş l a r ) B A Ş K A N – T e ş e k k ü r e d i y o r u m S a y ı n B a k a n . B A Ş K A N – G ü n d e m d ı ş ı ü ç ü n c ü k o n u ş m a , T ü r k i y e B ü y ü k M i l l e t M e c l i s i G e n e l K u r u l s a l o n u v e k u l i s l e r i n d e y a ş a n a n d ü n k ü m ü e s s i f o l a y l a r k o n u s u n d a , S a y ı n Y ü k s e l Y a l o v a ’ n ı n . B u y u r u n S a y ı n Y a l o v a . S ü r e n i z 5 d a k i k a d ı r . Y Ü K S E L Y A L O V A ( A y d ı n ) – S a y ı n B a ş k a n , s a y ı n m i l l e t v e k i l l e r i ; 5 4 ü n c ü H ü k ü m e t i n g ü v e n o y u a l m a s ı s ü r e c i i ç e r i s i n d e , a s l ı n d a , ü y e s i b u l u n d u ğ u m u z P a r l a m e n t o n u n m a n e v î ş a h s i y e t i y l e s ı n ı r l ı d e ğ i l , h e p i m i z i n s i y a s a l k i m l i ğ i n e y ö n e l i k o l d u ğ u n u d ü ş ü n d ü ğ ü m ü ç h a k s ı z f i i l k o n u s u n d a , o ü ç h a k s ı z f i i l i , ş a h s ı m v e b a n a v e k â l e t v e r e c e k a r k a d a ş l a r ı m a d ı n a k ı n a m a k ü z e r e s ö z a l m ı ş b u l u n u y o r u m . S ö z l e r i m i n b a ş ı n d a , h e p i n i z i , e n ü s t ü n s a y g ı l a r ı m l a s e l a m l a r k e n , d ü n k ü o l a y l a r s ı r a s ı n d a , P a r l a m e n t o n u n m a n e v î ş a h s i y e t i k o n u s u n d a k i d u y a r l ı t a v r ı n e d e n i y l e , u y g u l a m a s ı n e d e n i y l e T ü r k i y e B ü y ü k M i l l e t M e c l i s i B a ş k a n ı S a y ı n M u s t a f a K a l e m l i ’ y e ; a y r ı c a , b u i m k â n ı b a n a v e r e n , T ü r k i y e B ü y ü k M i l l e t M e c l i s i B a ş k a n v e k i l i S a y ı n U l u ç G ü r k a n B e y e f e n d i y e t e ş e k k ü r l e r i m i s u n m a k i s t i y o r u m . Ü ç h a k s ı z f i i l d e d i m . İ l k h a k s ı z f i i l i n m a ğ d u r u , b i r g a z e t e c i , b i r y a z a r , t o p l u m a d ı n a d ü ş ü n c e ü r e t e n , y a z a n , k a l e m e d ö k e n b i r k i ş i . O k i ş i n i n , o h a k s ı z f i i l e m a r u z k a l a n k i ş i n i n a d ı F a t i h A l t a y l ı . B u , F a t i h o l a b i l i r d i , A h m e t o l a b i l i r d i , A y ş e o l a b i l i r d i . B u , b i r b ü y ü k g a z e t e n i n y a z a r ı , H ü r r i y e t G a z e t e s i n i n y a z a r ı o l m a y a b i l i r d i , b i r b a ş k a b ü y ü k g a z e t e n i n y a z a r ı o l a b i l i r d i ; o d a o l m a y a b i l i r d i , A y d ı n ’ d a , K a r s ’ t a , V a n ’ d a , ş u r a d a b u r a d a b i r m a h a l l î g a z e t e n i n y a z a r ı o l a b i l i r d i , b i r m a h a l l î t e l e v i z y o n p r o g r a m c ı s ı o l a b i l i r d i . K i m o F a t i h A l t a y l ı d i y e s o r a r s a k ; a r z e d e y i m : “ K a l e m i n e d a i m a e f e n d i k a l , u ş a k o l m a m a y a g a y r e t e t . M e c b u r k a l ı r s a n k ı r ; s a k ı n s a t m a ” d i y e n , S e d a t S i m a v i ’ n i n e k o l ü n ü , i l k e s i n i b u g ü n s i m g e l e ş t i r e n b i r g a z e t e c i . M U S T A F A B A Ş ( İ s t a n b u l ) – A n l a ş ı l d ı . . . Y Ü K S E L Y A L O V A ( D e v a m l a ) – A n l a ş ı l d ı m ı b i l e m i y o r u m ; a n l a ş ı l d ı i s e , t e p k i n i z i g ö s t e r e r e k , a n l a ş ı l d ı ğ ı n ı b i z e g ö s t e r m e n i z i b e k l e r i m . H a k s ı z f i i l m a ğ d u r u b i r b a ş k a k i ş i , D e v l e t e s k i B a k a n ı , T r a b z o n M i l l e t v e k i l i S a y ı n E y ü p A ş ı k . B i r p a r t i y e m e n s u p b e l e d i y e b a ş k a n ı t a r a f ı n d a n . . . O p a r t i n i n k i m l i ğ i n i h i ç ö n e m s e m i y o r u m , h a k s ı z f i i l l e m a ğ d u r o l a n k i ş i n i n s i y a s î g ö r ü ş ü n ü d e h i ç ö n e m s e m i y o r u m - o p a r t i d e n o l a b i l i r d i , b u p a r t i d e n o l a b i l i r d i - a m a , a s l o l a n ş u : S i y a s e t i n k â b e s i d e d i ğ i m i z Y ü c e P a r l a m e n t o d a , b i r m i l l e t v e k i l i , e s k i b i r b a k a n , h e r h a n g i b i r s i y a s î p a r t i y e m e n s u p b i r b e l e d i y e b a ş k a n ı t a r a f ı n d a n d ö v ü l e b i l i y o r s a , o n a c ü r e t e d i l e b i l i y o r s a . . . C A F E R G Ü N E Ş ( K ı r ş e h i r ) – N i y e d ö v ü l ü y o r ? Y Ü K S E L Y A L O V A ( D e v a m l a ) – Z a t e n , n i y e s i n i s o r u n u z d i y e , d ü ş ü n ü n ü z d i y e b u y ü k s e k h u z u r a g e l d i m s a y ı n m i l l e t v e k i l i . B i r ü ç ü n c ü k i ş i , y i n e , b u d e v l e t e b a k a n o l a r a k h i z m e t e t m i ş b i r m i l l e t v e k i l i , S a y ı n M e h m e t K ö s t e p e n , o s ı f a t a , m i l l e t v e k i l l i ğ i s ı f a t ı n a s a y g ı g ö s t e r m e s i g e r e k e n , s a y g ı g ö s t e r e n i n e n b a ş t a k e n d i s i o l m a s ı g e r e k e n b i r b a ş k a m e s l e k t a ş ı t a r a f ı n d a n , y i n e , h a k s ı z f i i l e m a r u z k a l ı y o r . D e ğ e r l i m i l l e t v e k i l l e r i , e ğ e r , b i z , H ü k ü m e t i n g ü v e n o y u a l d ı ğ ı b i r g ü n d e y a d a b i r b a ş k a g ü n d e , b u P a r l a m e n t o ç a t ı s ı a l t ı n d a , h u k u k d e v l e t i i l k e l e r i y e r i n e k a b a g ü c e h e r h a n g i b i r ş e k i l d e - s i y a s î g ö r ü ş ü m ü z e u y d u , u y m a d ı e n d i ş e s i y l e - p r i m v e r i r s e k ; e ğ e r , b i z , s i y a s î g ö r ü ş l e r i n i p a y l a ş m a d ı ğ ı m ı z i n s a n l a r h u s u s u n d a - o g a z e t e c i o l a b i l i r , o y a z a r o l a b i l i r - k a b a g ü c ü n k u l l a n ı l m a s ı n ı m e ş r u s a y m a y a c e v a z v e r e c e k d a v r a n ı ş l a r a p r i m v e r i r s e k . . . B i r s ö z ü u n u t m a m a m ı z l a z ı m : R ü z g â r e k e n , f ı r t ı n a b i ç e r . F ı r t ı n a b i ç e r s e n e o l u r ? O n d a n , h e p i m i z , s a d e c e m i l l e t v e k i l i o l a r a k d e ğ i l , g a z e t e c i o l a r a k ; s a d e c e g a z e t e c i o l a r a k d e ğ i l , b e l e d i y e b a ş k a n ı o l a r a k . . . B a k ı n , b i r b e l e d i y e b a ş k a n ı d i y o r u z ; o p a r t i n i n , m e n s u b u b u l u n d u ğ u p a r t i n i n m a n e v î ş a h s i y e t i n i , t ü z e l k i ş i l i ğ i n i d e , o h a r e k e t , i l z a m e d e b i l i y o r ; o p a r t i n i n t ü z e l k i ş i l i ğ i n i , b e l k i , b ö y l e b i r k o n u d a h i ç p r i m v e r m e y e c e k y a p ı s ı o l m a s ı n a r a ğ m e n , b a ğ l a y a b i l i y o r . E ğ e r , b i z , b u P a r l a m e n t o n u n y ü c e o l d u ğ u n u s ö y l ü y o r s a k - b e n ş a h s e n i n a n ı y o r u m - b u y ü c e l i ğ i , P a r l a m e n t o n u n m e k â n ı n d a ; a m a , p a r l a m e n t o k a v r a m ı n ı n o l d u ğ u h e r y e r d e t i t i z l i k l e k o r u m a z s a k . . . ( M i k r o f o n o t o m a t i k c i h a z t a r a f ı n d a n k a p a t ı l d ı ) B A Ş K A N – S a y ı n Y a l o v a , 1 d a k i k a e k s ü r e v e r i y o r u m . L ü t f e n . . . K o n u ö n e m l i ; s ö z k e s i l m i ş d u r u m a d ü ş m e y e l i m . Y Ü K S E L Y A L O V A ( D e v a m l a ) – B i z e t a n ı n a n b i r i m k â n v a r , h e r m i l l e t v e k i l i n e t a n ı n a n b i r i m k â n v a r ; a d ı , y a s a m a d o k u n u l m a z l ı ğ ı ; a l t a y ı r ı m ı i t i b a r i y l e , y a s a m a s o r u m s u z l u ğ u ; A n a y a s a m ı z ı n 8 3 ü n c ü m a d d e s i n i n b i r i n c i v e i k i n c i f ı k r a s ı n d a . N e d i r o ; m i l l e t v e k i l l e r i n i n h u k u k î v e c e z a î y a p t ı r ı m l a r d a n ç e k i n m e d e n b u y ü c e ç a t ı a l t ı n d a d i l e d i ğ i g i b i o y k u l l a n a b i l m e s i , d i l e d i ğ i g i b i ö z g ü r c e k o n u ş a b i l m e s i h a k k ı . E ğ e r , b i z b u y a s a m a d o k u n u l m a z l ı ğ ı k a v r a m ı n a t i t i z l i k l e s a r ı l m a z s a k , s a d e c e k e n d i m i z e u y g u l a n d ı ğ ı v a k i t f e r y a t e d i p d e b i r b a ş k a a r k a d a ş ı m ı z a s ı r f s i y a s î g ö r ü ş ü b i z e u y m u y o r d ü ş ü n c e s i y l e o h a k k ı t a n ı m a m a y o l u n a g i d e r s e k , b u n d a n p a r l a m e n t e r r e j i m y a r a a l ı r d i y e d ü ş ü n ü y o r u m , b u n d a n d e m o k r a s i y a r a a l ı r d i y e d ü ş ü n ü y o r u m ; ç ü n k ü , i ç i n d e y a ş a d ı ğ ı m ı z y ü z y ı l ı , ç a t ı ş m a i t i b a r i y l e , b i r c ü m l e y l e t a n ı m l a m a k m ü m k ü n s e . . . ( M i k r o f o n o t o m a t i k c i h a z t a r a f ı n d a n k a p a t ı l d ı ) Y Ü K S E L Y A L O V A ( D e v a m l a ) – B i t i r e c e ğ i m S a y ı n B a ş k a n . B A Ş K A N – L ü t f e n . . . T e ş e k k ü r e d i y o r u m . Y Ü K S E L Y A L O V A ( D e v a m l a ) – S a n ı y o r u m , o ç a t ı ş m a n ı n a d ı , h u k u k d e v l e t i k a v r a m ı y l a k a b a g ü ç k a v r a m ı a r a s ı n d a k i m ü c a d e l e . B i z , p a r l a m e n t e r l e r e y a k ı ş a n , h u k u k d e v l e t i k a v r a m ı n a s a h i p ç ı k m a k t ı r . H e p i n i z i s a y g ı y l a s e l a m l ı y o r u m . ( A N A P , D S P v e C H P s ı r a l a r ı n d a n a l k ı ş l a r ) B A Ş K A N – T e ş e k k ü r e d e r i m S a y ı n Y a l o v a . S a y ı n m i l l e t v e k i l l e r i , B ü y ü k B i r l i k P a r t i s i G e n e l B a ş k a n Y a r d ı m c ı s ı S a y ı n O r h a n K a v u n c u , ş a h s ı v e p a r t i s i y l e i l g i l i i f a d e l e r i ç e r d i ğ i i ç i n c e v a p h a k k ı i s t e m i ş b u l u n u y o r ; a n c a k , k o n u ş m a y ı h e p i m i z d i k k a t l e d i n l e d i k , b ö y l e b i r c e v a p h a k k ı n ı d o ğ u r a c a k n e b i r i f a d e v a r d ı n e d e . . . S a y ı n K a v u n c u ’ n u n ü s t ü n e n i ç i n a l d ı ğ ı n ı b e n a l g ı l a m a k d a h i i s t e m i y o r u m . O n u n i ç i n , İ ç t ü z ü ğ ü n 6 9 u n c u m a d d e s i n e g ö r e , S a y ı n K a v u n c u , s i z e s ö z v e r m e m i m k â n s ı z . D e ğ e r l i m i l l e t v e k i l l e r i . . . O R H A N K A V U N C U ( A d a n a ) – S a y ı n B a ş k a n . . . E M İ N K U L ( İ s t a n b u l ) – K a v u n c u i s m i ç ı k m a d ı a ğ z ı n d a n . O R H A N K A V U N C U ( A d a n a ) – B e l e d i y e b a ş k a n ı . . . B A Ş K A N – E f e n d i m , h e r h a l d e , ş u a n a d l i y e d e k i b i r o l a y ı s a v u n m a k s i z e v e p a r t i n i z e d ü ş m e m e k g e r e k i r b u M e c l i s ç a t ı s ı a l t ı n d a . D e ğ e r i m i l l e t v e k i l l e r i , d ü n , |