TANIK KORUMA KANUNU
Kanun No. 5726 |
|
Kabul Tarihi: 27/12/2007 |
BİRİNCİ BÖLÜM
Amaç, Kapsam ve Tanımlar
Amaç
ve kapsam
MADDE
1- (1)
Bu Kanunun amacı, ceza muhakemesinde tanıklık görevi sebebiyle, kendilerinin
veya bu Kanunda belirtilen yakınlarının hayatı, beden bütünlüğü veya mal varlığı
ağır ve ciddi tehlike içinde bulunan ve korunmaları zorunlu olan kişilerin
korunması amacıyla alınacak tedbirlere ilişkin esas ve usulleri düzenlemektir.
Tanımlar
MADDE
2- (1)
Bu Kanunun uygulanmasında;
a) Tanık: Ceza muhakemesinde tanık olarak
dinlenen kişiyi, tanık sıfatıyla dinlenen suç mağdurlarını ve bu Kanunda
belirtilen yakınlarını,
b) Kurul: Tanık Koruma Kurulunu,
c) Koruma birimi: İdarî yapısı, çalışma
esas ve usulleri ilgili kolluk teşkilâtının bağlı olduğu bakanlıkça belirlenen
ve bu Kanun kapsamında haklarında koruma tedbiri uygulanmasına karar verilecek
kişilerle ilgili olarak, gerekli koruma tedbirlerini uygulayacak olan kolluk
birimlerini,
ifade eder.
İKİNCİ BÖLÜM
Tanık
Koruma Tedbiri Alınması Gereken Suçlar, Tanık
Koruma Tedbiri Kapsamına Alınacak Kişiler ve Tanık Koruma Tedbirleri
Tanık
koruma tedbiri alınması gereken suçlar
MADDE
3- (1)
Bu Kanun hükümleri, aşağıda sayılan suçlarla ilgili olarak uygulanabilir:
a) 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk
Ceza Kanununda ve ceza hükmü içeren özel kanunlarda yer alan ağırlaştırılmış müebbet
hapis, müebbet hapis ve alt sınırı on yıl
veya daha fazla hapis cezasını gerektiren suçlar.
b) Kanunun suç saydığı fiilleri işlemek amacıyla
kurulan bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen alt sınırı iki yıl veya daha
fazla hapis cezasını gerektiren suçlar ile terör örgütünün faaliyeti çerçevesinde
işlenen suçlar.
Tanık
koruma tedbiri kapsamına alınacak kişiler
MADDE
4- (1)
Bu Kanun hükümlerine göre haklarında tanık koruma tedbiri uygulanabilecek kişiler
şunlardır:
a) Ceza muhakemesinde tanık olarak
dinlenenler ile 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 236 ncı maddesine göre
tanık olarak dinlenen suç mağdurları.
b) (a) bendi hükümlerine göre
dinlenenlerin nişanlısı, evlilik bağı kalmasa bile eşi, kan hısımlığından veya
kayın hısımlığından üstsoy veya altsoyu, ikinci derece dahil kan veya ikinci
derece dahil kayın hısımları ve evlatlık bağı bulunanlar ile yakın ilişki içerisinde
olduğu kişiler.
(2) Tanık koruma tedbirleri, birinci fıkrada
sayılanların kendilerinin veya bu Kanunda belirtilen yakınlarının hayatı, beden
bütünlüğü veya mal varlığı ağır ve ciddi bir tehlike içinde bulunması ve
korunmalarının zorunlu olması halinde uygulanabilir.
Tanık
koruma tedbirleri
MADDE
5- (1)
Bu Kanun kapsamında bulunanlar hakkında uygulanabilecek tanık koruma tedbirleri
şunlardır:
a) Kimlik ve adres bilgilerinin kayda alınarak
gizli tutulması ve kendisine yapılacak tebligatlara ilişkin ayrı bir adres
tespit edilmesi.
b) Duruşmada hazır bulunma hakkına sahip
bulunanlar olmadan dinlenmesi ya da ses veya görüntüsünün
değiştirilerek özel ortamda dinlenmesi.
c) Tutuklu veya hükümlü olanların durumlarına
uygun ceza infaz kurumu ve tutukevlerine yerleştirilmesi.
ç) Fizikî koruma sağlanması.
d) Kimlik ve ilgili diğer bilgi ve
belgelerin değiştirilmesi ve düzenlenmesi:
1) Adlî sicil, askerlik, vergi, nüfus,
sosyal güvenlik ve benzeri bilgi ve kayıtlarının değiştirilmesi ve düzenlenmesi.
2) Nüfus cüzdanı, sürücü belgesi,
pasaport, evlilik cüzdanı, diploma ve her türlü ruhsat gibi resmî belgelerin değiştirilmesi
ve düzenlenmesi.
3) Taşınır ve taşınmaz mal varlığıyla
ilgili haklarını kullanmasına yönelik işlemlerin yapılması.
e) Geçici olarak geçimini sağlama amacıyla
maddî yardımda bulunulması.
f) Çalışan kişinin iş yerinin ya da iş alanının değiştirilmesi veya öğrenim görenin devam
etmekte olduğu her türlü eğitim ve öğretim kurumunun değiştirilmesi.
g) Yurt içinde başka bir yerleşim
biriminde yaşamasının sağlanması.
ğ) Uluslararası anlaşmalara ve karşılıklılık
ilkesine uygun şekilde, geçici olarak başka bir ülkede yerleştirilmesinin sağlanması.
h) Fizyolojik görünümün estetik cerrahi
yoluyla veya estetik cerrahi gerektirmeksizin
değiştirilmesi ve buna uygun kimlik bilgilerinin yeniden düzenlenmesi.
(2) Bu maddede yazılı olan tedbirlerden
biri veya birkaçı aynı anda uygulanabilir. Bununla birlikte aynı sonuç daha
hafif bir tedbir ile elde edilebiliyor ise bu durum da göz önünde tutulur.
(3) Bu madde hükümlerine göre uygulanacak koruma tedbirlerinin esas ve
usulleri yönetmelikte gösterilir.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Tanık Koruma Tedbiri Kararları
Tanık
koruma tedbiri kararlarını verecek makam ve merci
MADDE
6- (1)
Bu Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) ilâ (ç) bentlerinde sayılan
tanık koruma tedbiri kararları; soruşturma evresinde Cumhuriyet savcısı tarafından,
kovuşturma evresinde Cumhuriyet savcısı veya tanığın istemi üzerine veya re’sen mahkemece verilir. Karar verilmeden önce kolluk
makamları ile diğer birimlerin hazırlayacağı değerlendirme raporları göz önünde
tutulur.
(2) Gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde,
tanığın isteminin bulunması koşuluyla Cumhuriyet savcısından karar alınıncaya
kadar, kolluk amirinin yazılı emriyle, geçici olarak 5 inci maddenin birinci fıkrasının
(ç) bendinde belirtilen tedbir alınabilir. Bu tedbir, geciktirilmeksizin
Cumhuriyet savcısının bilgisine sunulur.
(3) Kovuşturma evresinde tanıklık görevinin
yapılmasından sonra, 5 inci maddenin birinci fıkrasının (d) ilâ (h) bentlerinde
sayılan tanık koruma tedbirlerine ilişkin kararlar, tanığın istemi üzerine
Kurul tarafından verilebilir. Kurul, kovuşturma evresinin sona ermesinden sonra
(ç) bendinde belirtilen tedbire de karar verebilir.
(4) Bu madde hükümlerine göre;
a) Tanık koruma kararının alınmasında;
korunan kişi veya yakınlarının karşı karşıya kaldığı tehlikenin ağırlığı ve
ciddiliği, soruşturma ve kovuşturma konusu suçun önemi, tanığın yapacağı açıklamalar,
alınacak tedbirin yaklaşık maliyeti, tanığın psikolojik durumu ve benzer mahiyetteki diğer özellikler de göz
önünde bulundurulur.
b) Yapılacak istemlerde, mutlaka gerekçe
gösterilir ve karara dayanak olabilecek hukukî ve fiilî nedenlere de yer
verilir.
Tanık
koruma tedbiri kararında bulunacak hususlar
MADDE
7- (1)
Tanık koruma tedbiri kararında aşağıdaki hususlara yer verilir:
a) Korunmasına karar verilen kişilerin açık
kimlik ve adres bilgileri.
b) Tanıklık konusu olay.
c) Tanıklığa ilişkin bilgiler.
ç) Tedbir veya tedbirlerin şekli ve süresi.
d) Kararın istem üzerine veya re’sen verilip verilmediği.
e) Karara dayanak teşkil edecek hukukî ve
fiilî sebepler.
f) Tanık anlatımlarının, soruşturma veya
kovuşturma evresinde olayın nitelik ve kapsamına göre sağladığı veya sağlayacağı fayda.
g) Soruşturma veya kovuşturma konusu
olayla sınırlı ve orantılı olmak üzere, karara dayanak teşkil edecek olan diğer
hususlar.
Tanık
koruma tedbirinin süresi, değiştirilmesi ve kaldırılması
MADDE
8- (1)
Bu Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrasında sayılan koruma tedbirlerinin süresine,
şeklinin değiştirilmesine, bu tedbirlerin kaldırılmasına veya tedbirlerin aynen
devam etmesine, 6 ncı maddede belirtilen makam ve
mercilerce re’sen veya hakkında tedbir uygulanan kişinin
istemi üzerine kararın uygulandığı tarihten başlamak üzere ve en geç birer yıl
aralıklarla karar verilir.
(2) Kararı uygulayan koruma birimi, karar
tarihinden itibaren her yıl veya gerektiğinde bu süreyi beklemeden uygulama ve
takip raporu düzenleyerek, kararı veren makam veya mercie gönderir. Raporda,
uygulanan tedbir şekillerinin ve sürelerinin değiştirilmesine veya tedbirin
sona erdirilmesine ilişkin öneriye de yer verilebilir.
(3) Birinci fıkraya göre, koruma
tedbirinin kaldırılması halinde, hakkında tedbir uygulanan kişinin istemi üzerine
şahsî hallerinin tedbirin uygulanmasından önceki hale getirilmesine tedbir
kararını veren makamca karar verilir. Şahsî hâllerinin eski hale getirilmesi
halinde bunun şekli, süresi, sonuçları, kararı veren makamca ve hakkında tedbir
uygulanan kişi tarafından yapılacak işlemler ile diğer esas ve usuller yönetmelikte
gösterilir.
(4) Aşağıda sayılan hâllerde tanık koruma
tedbiri kaldırılabilir. Tanığın;
a) Koruma kararı verilmesine neden olan
olay hakkında yanlış bilgi vermesi veya bildiği hususları açıklamaması,
b) Koruma kararı verilmesine neden olan
olay hakkında yalan tanıklık veya iftiradan mahkûm olması,
c) Önceki kimlik bilgileri ile ilgili
kendisinden talep edilen bilgiler hakkında yanlış beyanda bulunması,
ç) Koruma kararında belirtilen tedbirlere
aykırı bir davranış içine girmesi,
d) Koruma sebeplerinin ortadan kalkması.
(5) Bu madde hükümlerine göre alınan
kararlar, hakkında tedbir uygulanan tanığa gecikmeksizin bildirilir.
Haklarında
koruma tedbiri kararı alınan tanıkların dinlenmelerinde uygulanacak usuller
MADDE
9- (1)
Bu Kanun hükümlerine göre, haklarında tedbir kararı alınan tanıkların duruşmada
dinlenmesi sırasında Ceza Muhakemesi Kanununun 58 inci maddesinin ikinci ve üçüncü
fıkraları uygulanır.
(2) Ceza Muhakemesi Kanununun 58 inci
maddesinin üçüncü fıkrasının uygulanmasına mahkemece karar verilmesi hâlinde,
dinleme sırasında tanığın görüntü veya sesi değiştirilerek tanınması engellenebilir.
(3) Tanığın, duruşma salonunda fiziksel görünümünü
engelleyecek tarzda mahkemece tayin ve tespit edilecek bir usule göre,
dinlenmesine de karar verilebilir.
(4)
Birinci ve ikinci fıkra hükümlerine göre, duruşmada hazır bulunma hakkına sahip
olanlar bulunmadan tanığın dinlenmesi hâlinde, tanık tarafından verilen
beyanlar, hâkim tarafından Ceza Muhakemesi Kanununun 58 inci maddesinde
belirtilen sınırlamalara uymak koşuluyla, duruşmada hazır bulunma hakkına sahip
olanlara açıklanır.
(5) Tanığın üçüncü fıkra hükmüne göre
dinlenmesi hâlinde, Ceza Muhakemesi Kanununun 201 inci maddesinin uygulanmasında,
tanığa sorulacak soruların bu Kanun kapsamında tanık hakkında uygulanan
tedbirlerle orantılı ve amaca uygun olması gerekir. Bu amaçla, hâkim, sorulan
soruların tanığa sorulmamasına karar verebilir veya tanığı dinlerken dolaylı
dahi olsa tanığın kimliğini ortaya çıkaracak soruların sorulmasına izin vermez.
(6) Bu madde hükümlerinin naip olunan hâkim
veya istinabe suretiyle uygulanmasına görevli ve yetkili mahkemece karar
verilebilir.
(7) Bu madde hükmüne göre alınan tanık
ifadeleri, Ceza Muhakemesi Kanunu hükümlerine göre duruşma sırasında hazır
bulunanlar huzurunda verilmiş ifade hükmündedir.
(8) Bu Kanunun 5 inci maddesinin birinci
fıkrasının (a) ve (b) bentlerine göre, hakkında tedbir uygulanan tanığın beyanı
tek başına hükme esas teşkil etmez.
(9) Haklarında tedbir kararı alınan tanıkların,
keşifte dinlenmeleri sırasında da bu madde hükümleri uygulanır.
(10) Bu madde hükümleri, savunma hakkını
kısıtlayacak şekilde uygulanamaz.
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
Tanık Koruma Kararlarının Uygulanması
Koruma
kararının alınmasında Cumhuriyet başsavcılıkları ile mahkemelerce uygulanacak
usuller
MADDE
10- (1)
Bu Kanun hükümlerine göre kararlar,
gizlilik esaslarına uygun olarak verilir.
(2) Tedbir kararının kapsam ve niteliğine
göre, tanığın beyanı farklı bir isim altında tutanağa kaydedilir ve sonraki işlemlerin
bu isimle yürütülmesi sağlanır. Tutanak, ilgili Cumhuriyet savcısı veya hâkim
ile görevli zabıt kâtibince imzalanır. Cumhuriyet başsavcılığı veya mahkemece
bu Kanunda belirtilen kararlar, ayrı bir karar numarası verilmek suretiyle
yerine getirilir. Tanığın gerçek kimlik ve adres bilgileri ile koruma kararı
ayrı bir kartonda muhafaza edilir.
(3) Cumhuriyet savcısı, mahkeme veya hâkim
tarafından bu Kanunda belirtilen işlemlerle ilgili olarak bir zabıt kâtibi görevlendirilir.
Tanık koruma tedbirlerinin uygulanmasına ilişkin karar ve diğer belgeler, soruşturma
evresinde Cumhuriyet başsavcılığınca, kovuşturma evresinde mahkemece bu
kararlara mahsus yerlerde gizlilik esaslarına uygun olarak saklanır. Cumhuriyet
başsavcılığınca veya mahkemece tanık koruma tedbirinin uygulanmasına ilişkin
verilen karar ve diğer belgeler, soruşturma veya kovuşturma konusu suç dışında
başka bir makam veya mercie gönderilemez.
(4)
Bu Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendinde belirtilen tedbire
ilişkin kararlar, gereğinin yerine getirilmesi amacıyla Cumhuriyet başsavcılığı
aracılığıyla, yargı çevresi içerisinde bulunan kolluk makamlarına gönderilir ve
gecikmeksizin yerine getirilir.
(5) Bu madde hükümlerine göre, alınan tanık
koruma tedbiri kararlarının saklanmasına ilişkin esas ve usuller yönetmelikte gösterilir.
Tanık
koruma birimleri ve kolluk makamlarınca yapılacak işlemler
MADDE
11- (1)
Bu Kanun kapsamında alınacak tanık koruma tedbirlerini uygulamak üzere,
Jandarma Genel Komutanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğünce tanık koruma birimleri
kurulur. Bu birimlerde yeteri kadar hukukçu, idarî ve teknik uzman personel
bulundurulur.
(2) Tanık koruma biriminde çalışan
personel için, tanık koruma birimi tarafından verilen bilgilere göre geçici
kimlik düzenlenebilir veya bunu sürdürebilmesi için belge verilebilir. Bu
belgeler, tanığın korunması ile gözetilen kamu yararı veya somut diğer olgular
da dikkate alınarak, soruşturma konusuyla orantılı ve amaca uygun olarak kullanılabilir.
(3) Bu Kanun hükümlerine göre, kolluk
makamlarınca alınacak tedbirler ile yapılacak işlemlerin ve tanık koruma
birimlerinin çalışma esas ve usulleri yönetmelikte gösterilir.
Diğer
kurum ve kuruluşlarla işbirliği ve yapılacak işlemler
MADDE
12- (1)
Kamu kurum ve kuruluşları ile diğer gerçek ve tüzel kişiler, bu Kanunun uygulanması
ile ilgili olarak kendi görev alanına giren konularda, işbirliği ve yardımda
bulunmakla yükümlüdür.
(2) Bu Kanun kapsamında alınan tedbir
kararları, kamu kurum ve kuruluşları tarafından gecikmeksizin yerine getirilir.
BEŞİNCİ BÖLÜM
Tanık Koruma Kurulu
Tanık
Koruma Kurulu
MADDE
13- (1)
Bu Kanunda belirtilen görevleri yapmak üzere, İçişleri Bakanlığında Tanık
Koruma Kurulu kurulur.
(2) Kurul; mesleklerinde fiilen en az on
beş yıl görev yapmış olmak koşulu ile; Adalet Bakanlığından idarî görevde çalışan
birinci sınıf hâkimler arasından iki, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca
Ankara’da görev yapan birinci sınıf adlî yargı hâkim veya Cumhuriyet savcıları
arasından seçilecek bir, Milli Savunma Bakanlığından idarî görevde çalışan
birinci sınıfa geçirilmiş askeri hâkimler arasından bir, İçişleri Bakanlığı
merkez teşkilâtından bir, Jandarma Genel Komutanlığından bir, Sahil Güvenlik
Komutanlığından bir, Emniyet Genel Müdürlüğünden üç ve Gümrük Müsteşarlığı Gümrükler
Muhafaza Genel Müdürlüğünden bir üye olmak üzere toplam onbir
üyeden oluşur. Kurul Başkanı, Kurul üyelerince kendi aralarından oyçokluğuyla seçilir. Kurul kararlarını oy çokluğuyla alır.
Kurul, en az ayda bir defa veya ihtiyaç duyulduğunda her zaman Başkanın çağrısı
üzerine toplanır. Kurul üyelerinin
görev süreleri dört yıldır. Görev süresi sona erenler
yeniden seçilebilirler. Kurulun sekretarya hizmetleri
İçişleri Bakanlığı tarafından yerine getirilir.
(3) Kurul, koruma kararını verirken, bu
kararı uygulayacak koruma birimince düzenlenecek olan korumanın şekli, süresi
ve diğer özelliklerine ilişkin ön değerlendirme raporunu dikkate alır.
(4) Kurul üyelerine, 10/2/1954 tarihli ve
6245 sayılı Harcırah Kanunu hükümleri saklı kalmak kaydıyla fiilen görev yaptıkları
her gün için (1000) gösterge rakamının memur aylık katsayısı ile çarpımı sonucu
bulunacak miktarda huzur hakkı ödenir. Bu ödemelerde damga vergisi hariç
herhangi bir kesinti yapılmaz. Bir ayda fiilen görev yapılan gün sayısının dördü
aşması halinde, aşan günler için huzur hakkı ödenmez.
(5)
Kurulun çalışma esas ve usulleri yönetmelikte düzenlenir.
Kurulun
görev ve yetkileri
MADDE
14- (1)
Kurulun görev ve yetkileri şunlardır:
a) Bu Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının
(a) ilâ (c) bentleri dışında kalan tedbirlere, bunların süresine, değiştirilmesine,
kaldırılmasına ve hakkında tedbir uygulanan kişinin şahsî hallerinin tedbirin
uygulanmasından önceki hale getirilmesine karar vermek.
b) Kararları, uygulanması için ilgili
koruma birimine göndermek.
c) Bu Kanunun uygulanmasıyla ilgili
olarak, bu Kanun kapsamında kalanlar ile diğer kişilerin veya kamu kurum ve
kuruluşlarının yapacakları başvuru veya şikâyetleri incelemek ve bunları sonuçlandırmak.
ç) Bu Kanun hükümlerine göre alınan
tedbirlerin uygulanmasını ve yerine getirilmesini denetlemek.
d) Kanunlar tarafından verilen diğer görevleri
yapmak.
Mutabakat
metni
MADDE
15- (1)
Kurul ile hakkında koruma kararı verilen kişi arasında, uygulanacak tedbirin şekli,
süresi ve tarafların yükümlülükleri
konusunda bilgilendirilmiş tanığın rızası alındıktan sonra mutabakat metni hazırlanır.
Kurul tarafından verilen kararlar, mutabakat metninin imzalanmasından sonra
uygulanır.
(2) Mutabakat metninin düzenlenmesine ilişkin
esas ve usuller yönetmelikte gösterilir.
Faaliyet
raporu
MADDE
16- (1)
Kurul, koruma kararı verdiği kişiler ile
uygulanan tedbirler hakkında hazırlayacağı faaliyet raporunu, her yıl Ocak ayı
sonuna kadar İçişleri ve Adalet bakanlıklarına sunar.
(2) Bu rapor, içerik ve kapsamına göre, gerektiğinde
ilgili bakanlıklar ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarına da gönderilebilir.
ALTINCI BÖLÜM
Çeşitli ve Son Hükümler
Yabancı
tanıkların korunmasında uluslararası işbirliği ve yardımlaşma
MADDE
17- (1)
Türkiye’nin taraf olduğu ikili veya çok taraflı uluslararası anlaşmalar uyarınca,
anlaşma bulunmaması halinde ise karşılıklılık esasına uygun olarak bir yabancı
tanığın Türkiye’de korunmasına, Dışişleri Bakanlığının görüşü alınarak İçişleri
Bakanı tarafından karar verilir.
(2) Yukarıdaki fıkra hükümlerinin
uygulanmasında, yabancıların korunmasına ilişkin giderler talep eden ülke
makamlarınca karşılanır. İkili veya çok taraflı uluslararası anlaşma hükümleri
saklıdır.
Gizlilik
kuralı
MADDE
18- (1)
Bu Kanun kapsamında alınan kararlar ve yürütülen işlemler gizlidir. Gizlilik,
tedbir sona erdikten sonra da devam eder.
(2) Kamu kurum ve kuruluşları, bu Kanun
kapsamında yapılan ve yürütülen işlemlerde gizlilik kuralına uygun olarak
hareket eder ve kendi teşkilât veya birimlerinde gerekli tedbirleri alır.
(3) Koruma kararlarının alınmasında ve
uygulanmasında yer alan kamu görevlileri ile bu işlemlerde her ne şekilde
olursa olsun görev alan diğer kişiler, bu görevleri nedeniyle öğrendikleri
bilgileri görev sona erdikten sonra da açıklayamazlar.
(4) Bu madde hükmü, hakkında tedbir
uygulananlar için de geçerlidir.
(5) Bu Kanun hükümlerine göre alınan
kararlarda ve yürütülen işlemlerde; kamu kurum ve kuruluşları ile bu kararların
alınmasında ve uygulanmasında görev alan kamu görevlileri ile diğer kişilerin
uymaları gereken gizlilik kuralına ilişkin esas ve usuller yönetmelikte gösterilir.
Tanık
koruma giderlerinin karşılanması ve tazminatlar
MADDE
19- (1)
Bu Kanun uyarınca alınacak koruma tedbirlerinin yerine getirilmesine ilişkin
giderler, İçişleri Bakanlığı bütçesine konulacak ödenekten 10/12/2003 tarihli
ve 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununun 24 üncü maddesinde
belirtilen esaslar doğrultusunda karşılanır.
(2) Koruma birimlerinde fiilen görev
yapanlara, 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi en yüksek
Devlet memuru aylığının ek gösterge dahil yüzde otuzbeşini
geçmemek üzere, Maliye Bakanlığının uygun görüşü alınarak
İçişleri Bakanlığınca belirlenecek usul ve esaslara göre tazminat ödenir. Bu
tazminat, damga vergisi hariç herhangi bir vergiye tâbi tutulmaz ve kısmi statüde
görev yapanlara ödenmez.
(3) Bu Kanun hükümlerine göre korunanın,
koruma konusu tehlike sebebiyle ölümü, sakatlanması veya malvarlığını kısmen
yahut tamamen yitirmesi hallerinde oluşan zararlar, genel hükümlere göre Devlet
tarafından tazmin olunur.
Suç,
yaptırım ve soruşturma usulü
MADDE
20- (1)
Bu Kanunun uygulanması nedeniyle öğrendikleri bilgi ve belgeleri açıklayan, yayınlayan
veya her ne şekilde olursa olsun başkalarının bu bilgi ve belgeleri edinmesini ya da erişimini kolaylaştıranlar fiil başka bir suç oluştursa
bile ayrıca, Türk Ceza Kanununun 258 inci maddesi hükmüne göre cezalandırılır.
(2) Bu Kanunda belirtilen yükümlülüklere
aykırı hareket edenler ile bu maddede sayılan fiilleri işleyenler hakkında müsteşarlar,
valiler ve kaymakamlar hariç olmak üzere, 2/12/1999 tarihli ve 4483 sayılı
Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun hükümleri
uygulanmaz. Görevleri veya sıfatları sebebi ile özel soruşturma ve kovuşturma
usulüne tâbi olan sanıklarla ilgili kanun hükümleri saklıdır.
(3) Bu Kanunun uygulanmasında görevlerinin
gereklerine aykırı davranan kamu görevlileri hakkında, tabi oldukları mevzuatta
yer alan disiplin cezaları uygulanır.
Tanığa
rücu edilmesi
MADDE
21- (1)
Bu Kanunun 8 inci maddesinin dördüncü fıkrasının (b) ve (ç) bentlerinde belirtilen sebeplerle tanık
koruma tedbiri kararının kaldırılması hâlinde, karar tarihinden, bu tedbir
kararının kaldırıldığı tarihe kadar, kararı uygulayan makamlarca yapılan
giderler kanuni faizleri ile birlikte tanıktan tahsil edilir, ödenmemesi hâlinde
21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun
hükümleri uygulanır.
Tanık
koruma biriminde görev yapanlar, diğer görevliler, suçun aydınlatılmasında yardımcı
olanlar ve yakınlarının korunması
MADDE
22- (1)
Tanık koruma biriminde görev yapan personel, bu Kanun kapsamına giren suçlara
ait istihbaratta, soruşturmada veya kovuşturmada görev alan kolluk amir ve
memurları ile diğer kamu görevlileri, bu suçlarda kullanılan gizli soruşturmacı,
bu Kanun kapsamına giren suçların ortaya çıkartılmasında yardımcı olan
muhbirler ile bunların yakınları hakkında bu Kanun hükümleri uygulanır.
(2) 12/4/1991 tarihli ve 3713 sayılı Terörle
Mücadele Kanununun 20 nci maddesi hükmü saklıdır.
(3) 29/7/2003 tarihli ve 4959 sayılı
Topluma Kazandırma Yasası hükümlerine göre haklarında koruma tedbiri uygulananlara bu Kanun hükümleri
uygulanmaz.
Askeri
ceza muhakemesinde uygulama
MADDE
23- (1)
Bu Kanun 25/10/1963 tarihli ve 353 sayılı Askeri Mahkemeler Kuruluşu ve Yargılama
Usulü Kanunu hükümlerine göre gerçekleştirilecek ceza muhakemesi işlemlerinde
de uygulanır.
(2)
Bu Kanunda geçen Cumhuriyet başsavcılığı, askeri savcılığı; Cumhuriyet
savcısı, askeri savcıyı; mahkeme askeri mahkemeyi; hakim askeri hakimi ifade
eder.
Değiştirilen
hükümler
MADDE
24- (1) 4/1/2002
tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun;
a) 3 üncü maddesinin birinci fıkrasına aşağıdaki
bent eklenmiştir.
“l) Tanıkların korunmasına ilişkin
mevzuat hükümlerine göre alınacak koruma tedbirlerinin uygulanması için gerekli
olan mal ve hizmet alımları,”
b) Geçici 4 üncü maddesine aşağıdaki fıkra
eklenmiştir.
“Bu Kanunun 3 üncü maddesinin (l) bendine
ilişkin esas ve usuller Maliye Bakanlığı ve Kamu İhale Kurumunun görüşleri alınarak
Adalet ve İçişleri bakanlıklarınca müştereken çıkarılacak yönetmelikle
belirlenir.”
Yönetmelik
MADDE
25- (1)
Bu Kanun hükümlerine göre çıkarılması gereken yönetmelikler, Kanunun yayımı
tarihinden itibaren altı ay içinde Adalet ve İçişleri bakanlıkları ile müştereken
düzenlenir.
Kurulun
oluşturulması
GEÇİCİ
MADDE 1-
(1) Bu Kanunun 13 üncü maddesiyle kurulan Tanık Koruma Kurulunda üye olarak
görev alacak temsilciler, maddede belirtilen kurumlar tarafından Kanunun
yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir ay içinde belirlenerek İçişleri
Bakanlığına bildirilir.
Yürürlük
MADDE
26- (1)
Bu Kanun yayımı tarihinden altı ay sonra yürürlüğe girer.
Yürütme
MADDE
27- (1)
Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.