Kanun No.
5275 |
|
Kabul Tarihi :13.12.2004 |
BİRİNCİ
KİTAP
Amaç
ve Temel İlkeler,
Hapis Cezası ve Güvenlik Tedbirleri
BİRİNCİ
KISIM
Amaç
ve Temel İlkeler
BİRİNCİ BÖLÜM
Kanunun Amacı
Amaç
MADDE 1.- (1) Bu Kanunun amacı, ceza ve
güvenlik tedbirlerinin infazına ilişkin usûl ve esasları düzenlemektir.
İKİNCİ BÖLÜM
Temel İlkeler
İnfazda temel ilke
MADDE 2.- (1) Ceza ve güvenlik tedbirlerinin infazına ilişkin kurallar
hükümlülerin ırk, dil, din, mezhep, milliyet, renk, cinsiyet, doğum, felsefî
inanç, millî veya sosyal köken ve siyasî veya diğer fikir yahut düşünceleri ile
ekonomik güçleri ve diğer toplumsal konumları yönünden ayırım yapılmaksızın ve
hiçbir kimseye ayrıcalık tanınmaksızın uygulanır.
(2) Ceza ve güvenlik tedbirlerinin infazında zalimane, insanlık dışı,
aşağılayıcı ve onur kırıcı davranışlarda bulunulamaz.
İnfazda temel amaç
MADDE 3.- (1) Ceza ve güvenlik tedbirlerinin infazı ile ulaşılmak istenilen temel
amaç, öncelikle genel ve özel önlemeyi sağlamak, bu maksatla hükümlünün yeniden
suç işlemesini engelleyici etkenleri güçlendirmek, toplumu suça karşı korumak,
hükümlünün; yeniden sosyalleşmesini teşvik etmek, üretken ve kanunlara, nizamlara ve toplumsal kurallara saygılı,
sorumluluk taşıyan bir yaşam biçimine uyumunu kolaylaştırmaktır.
İnfazın koşulu
MADDE 4.- (1) Mahkûmiyet hükümleri kesinleşmedikçe infaz olunamaz.
İnfazın dayanakları ve kimin
tarafından izleneceği
MADDE 5.- (1) Mahkeme, kesinleşen ve yerine getirilmesini onayladığı cezaya ilişkin hükmü Cumhuriyet Başsavcılığına
gönderir. Bu hükme göre cezanın infazı Cumhuriyet savcısı tarafından izlenir ve
denetlenir.
İKİNCİ
KISIM
Hapis
Cezaları ve Güvenlik Tedbirleri
BİRİNCİ BÖLÜM
Hapis Cezaları ve Güvenlik
Tedbirlerinin İnfazında Gözetilecek İlkeler
Hapis cezalarının infazında
gözetilecek ilkeler
MADDE 6.- (1) Hapis cezalarının infaz rejimi, aşağıda gösterilen temel ilkelere
dayalı olarak düzenlenir:
a) Hükümlüler ceza infaz
kurumlarında güvenli bir
biçimde ve kaçmalarını önleyecek
tedbirler alınarak düzen, güvenlik ve disiplin çerçevesinde tutulurlar.
b) Ceza infaz kurumlarında hükümlülerin düzenli bir yaşam sürdürmeleri sağlanır.
Hürriyeti bağlayıcı cezanın zorunlu kıldığı hürriyetten yoksunluk, insan
onuruna saygının korunmasını sağlayan
maddî ve manevî koşullar altında çektirilir. Hükümlülerin, Anayasada yer alan
diğer hakları, infazın temel amaçları saklı kalmak üzere, bu Kanunda öngörülen
kurallar uyarınca kısıtlanabilir.
c) Cezanın infazında hükümlünün iyileştirilmesi hususunda mümkün olan
araç ve olanaklar kullanılır. Hükümlünün
kanun, tüzük ve yönetmeliklerle tanınmış haklarının dokunulmazlığını
sağlamak üzere cezanın infazında ve iyileştirme çabalarında kanunîlik ve hukuka
uygunluk ilkeleri esas alınır.
d) İyileştirmeye gereksinimleri olmadığı saptanan hükümlülere ilişkin
infaz rejiminde, bu hükümlülerin kişilikleriyle orantılı bireyselleştirilmiş
programlara yer verilmesine özen gösterilir
ve bu hususlar yönetmeliklerde düzenlenir.
e) Cezanın infazında adalet esaslarına uygun hareket edilir. Bu maksatla
ceza infaz kurumları kanun, tüzük ve yönetmeliklerin verdiği yetkilere
dayanarak nitelikli elemanlarca denetlenir.
f) Ceza infaz kurumlarında hükümlülerin yaşam hakları ile beden ve ruh
bütünlüklerini korumak üzere her türlü koruyucu tedbirin alınması zorunludur.
g) Hükümlünün infazın amacına uygun olarak kanun, tüzük ve
yönetmeliklerin belirttiği hükümlere uyması zorunludur.
h) Kanunlarda gösterilen tutum, davranış ve eylemler ile kurum düzenini
ihlâl edenler hakkında Kanunda belirtilen disiplin cezaları uygulanır.
Cezalara, Kanunda belirtilen merciler, sürelerine uygun olarak hükmederler.
Cezalara karşı savunma ve itirazlar da Kanunun gösterdiği mercilere yapılır.
İyileştirmede başarı ölçütü
MADDE 7.- (1) Hapis cezalarının infazında hükümlülerin iyileştirilmeleri
amacını güden programların başarısı, elde ettikleri yeni tutum ve becerilerle
orantılı olarak ölçülür. Bunun için iyileştirme çabalarına yönelik olarak
hükümlünün istekli bulunması teşvik edilir.
(2) Hapis cezasının, kendisinde var olan zararlı etki yapıcı niteliğini
mümkün olduğu ölçüde azaltacak biçimde düzenlenecek programlar, usûller,
araçlar ve zihniyet doğrultusunda yerine getirilmesi esasına uyulur.
İyileştirme araçları hükümlünün sağlığını ve kişiliğine olan saygısını
korumasını sağlayacak usûl ve esaslara göre uygulanır.
İKİNCİ BÖLÜM
Ceza İnfaz Kurumlarının Türleri
Kapalı ceza infaz kurumları
MADDE 8.- (1) Kapalı ceza infaz kurumları, iç ve dış güvenlik görevlileri
bulunan, firara karşı teknik, mekanik, elektronik veya fizikî engellerle
donatılmış, oda ve koridor kapıları kapalı tutulan, ancak mevzuatın belirttiği
hâllerde aynı oda dışındaki hükümlüler arasında ve dış çevre ile temasın
olanaklı bulunduğu, yeterli düzeyde güvenlik sağlanmış ve hükümlünün
gereksinimine göre bireysel, grup hâlinde veya toplu olarak iyileştirme yöntemlerinin
uygulanabileceği tesislerdir.
Yüksek güvenlikli kapalı ceza
infaz kurumları
MADDE 9.- (1) Yüksek güvenlikli kapalı ceza infaz kurumları, iç ve dış güvenlik
görevlilerine sahip, firara karşı teknik, mekanik, elektronik ve fizikî
engellerle donatılmış, oda ve koridor kapıları sürekli kapalı tutulan, ancak
mevzuatın belirttiği hâllerde aynı oda dışındaki hükümlüler arasında ve dış
çevre ile temasların geçerli olduğu sıkı güvenlik rejimine tâbi hükümlülerin
bir veya üç kişilik odalarda barındırıldıkları tesislerdir. Bu kurumlarda
bireysel veya grup hâlinde iyileştirme yöntemleri uygulanır.
(2) Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkûm olanlar ile süresine
bakılmaksızın, suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, yönetmek veya bu örgütün
faaliyeti çerçevesinde, Türk Ceza Kanununda yer alan;
a) İnsanlığa karşı suçlardan (madde 77, 78),
b) Kasten öldürme suçlarından (madde 81, 82),
c) Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti suçundan (madde 188),
d) Devletin güvenliğine karşı suçlardan (madde 302, 303, 304, 307, 308),
e) Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlardan (madde 309,
310, 311, 312, 313, 314, 315),
Mahkûm olanların cezaları, bu kurumlarda infaz edilir.
(3) Eylem ve tutumları nedeniyle tehlikeli hâlde bulunan ve özel gözetim
ve denetim altında bulundurulmaları gerekli olduğu saptananlar ile bulundukları
kurumlarda düzen ve disiplini bozanlar veya iyileştirme tedbir, araç ve
usûllerine ısrarla karşı koyanlar bu kurumlara gönderilirler.
(4) Birinci fıkrada tanımı yapılan kurumların ihtiyacı karşılama
bakımından yetersiz olması hâlinde, diğer kapalı ceza infaz kurumlarının yüksek
güvenlikli bölümleri kullanılır.
(5) Toplam cezasının üçte birini bu kurumlarda geçirerek iyi hâl
gösteren hükümlülerin, tutum ve kişiliklerine uygun diğer ceza infaz
kurumlarına gönderilmelerine karar verilebilir.
Kadın kapalı ceza infaz
kurumları
MADDE 10.- (1) Kadın kapalı ceza infaz kurumları, kadın hükümlülerin hapis
cezalarının infaz edildiği Kanunun 8 ve 9 uncu
maddelerine göre kurulmuş kurumlardır. Bu kurumlarda iç güvenlik
görevlileri kadınlardan oluşturulur.
(2) Bu maksatla kurulmuş kurumların ihtiyacı karşılama bakımından
yetersiz olması hâlinde, kadın hükümlülerin hapis cezaları diğer kurumların,
erkek hükümlülerin kaldığı bölümlerle bağlantısı olmayan bölümlerinde infaz
edilir.
Çocuk kapalı ceza infaz
kurumları
MADDE 11.- (1) Çocuk tutukluların ya da çocuk eğitimevlerinden disiplin veya diğer
nedenlerle kapalı ceza infaz kurumlarına nakillerine karar verilen çocukların
barındırıldıkları ve firara karşı engelleri olan iç ve dış güvenlik görevlileri
bulunan, eğitim ve öğretime dayalı kurumlardır.
(2) Oniki-onsekiz yaş grubu çocuklar, cinsiyetleri ve fizikî gelişim
durumları göz önüne alınarak bu kurumların ayrı ayrı bölümlerinde
barındırılırlar.
(3) Bu hükümlüler, kendilerine özgü kurumun bulunmadığı hâllerde kapalı
ceza infaz kurumlarının çocuklara ayrılan bölümlerine yerleştirilirler.
Kurumlarda ayrı bölümlerin bulunmaması hâlinde, kız çocukları kadın kapalı ceza
infaz kurumlarının bir bölümünde veya diğer kapalı ceza infaz kurumlarının
kendilerine ayrılan bölümlerinde barındırılırlar.
(4) Bu kurumlarda çocuklara eğitim ve öğretim verilmesi ilkesine tam olarak uyulur.
Gençlik kapalı ceza infaz
kurumları
MADDE 12.- (1) Gençlik kapalı ceza infaz kurumları, cezanın infazına başlandığı
tarihte onsekiz yaşını bitirmiş olup da yirmibir yaşını doldurmamış genç
hükümlülerin cezalarını çektikleri, eğitim ve öğretim esasına dayalı, firara
karşı engelleri olan, iç ve dış güvenlik görevlileri bulunan kurumlardır.
(2) Bu hükümlüler için ayrı bir
kurum kurulamadığı takdirde, yukarıdaki fıkra kapsamındaki hükümlüler, diğer
kapalı ceza infaz kurumlarının gençlere ayrılan bölümlerinde bu maddedeki
esaslara göre barındırılırlar.
(3) 9 uncu madde kapsamındaki
gençlerin cezaları, gençlik kapalı ceza infaz kurumlarının güvenlikli
bölümlerinde yerine getirilir.
Gözlem ve sınıflandırma merkezleri
MADDE 13.- (1) Hükümlülerin durumlarına uygun kurumlara ayrımı, 23 üncü maddede
belirtilen gözlem ve sınıflandırma merkezlerince yapılır.
(2) Gözlem ve sınıflandırma merkezlerinin kuruluş, görev, çalışma esas
ve usûlleri yönetmelikte gösterilir.
Açık ceza infaz kurumları
MADDE 14.- (1) Açık ceza infaz kurumları, hükümlülerin iyileştirilmelerinde,
çalıştırılmaları ve meslek edindirilmelerine öncelik verilen, firara karşı
engelleri ve dış güvenlik görevlisi bulunmayan, güvenlik bakımından kurum görevlilerinin
gözetim ve denetimi ile yetinilen kurumlardır. Açık ceza infaz kurumları
ihtiyaca göre ayrıca;
a) Kadın açık ceza infaz kurumları,
b) Gençlik açık ceza infaz kurumları,
Şeklinde kurulabilir.
(2) Hükümlülerin açık cezaevlerine ayrılmalarına ilişkin esas ve usûller
yönetmelikte gösterilir.
(3) İlk kez suç işleyen ve iki yıl veya daha az süreyle hapis cezasına
hükümlü bulunanların cezaları doğrudan açık ceza infaz kurumlarında yerine
getirilebilir.
(4) Açık ceza infaz kurumunda bulunan hükümlülerden kınamadan başka bir
disiplin cezası alanlar ve hükümlü oldukları suçtan başka bir fiilden dolayı
haklarında tutuklama kararı veya soruşturma konusu olan suçun kanunda öngörülen
cezasının üst sınırı yedi yıldan az olmayan bir başka suçtan soruşturması veya
böyle bir suçtan tutuksuz yargılaması devam etmekte olanlar ile yaş, sağlık
durumu, bedensel veya zihinsel yetenekleri bakımından çalışma koşullarına uyum
sağlayamayacakları saptananlar, kurum yönetim kurulunun kararı ile kapalı ceza
infaz kurumlarına geri gönderilirler. Bu karar, infaz hâkiminin onayına
sunulur.
Çocuk eğitimevleri
MADDE 15.- (1) Çocuk eğitimevleri; çocuk hükümlüler hakkında verilen cezaların,
hükümlülerin eğitilmeleri, meslek edinmeleri ve yeniden toplumla
bütünleştirilmeleri amaçları güdülerek yerine getirildiği tesislerdir. Bu
kurumlarda firara karşı engel bulundurulmaz; kurum güvenliği iç güvenlik
görevlilerinin gözetim ve sorumluluğunda sağlanır.
(2) Kurum içinde veya dışında herhangi bir eğitim ve öğretim programına
devam eden ve onsekiz yaşını dolduran çocukların, eğitim ve öğretimlerini
tamamlayabilmeleri bakımından yirmibir yaşını bitirinceye kadar bu tesislerde
kalmalarına izin verilebilir.
(3) Haklarında tutuklama kararı bulunanlar ile 11 inci madde kapsamına girenler hariç olmak üzere,
bu tesislerde bulunan çocuk hükümlüler kapalı ceza infaz kurumlarına
gönderilmezler.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Cezanın İnfazının Ertelenmesi
Hapis cezasının infazının
hastalık nedeni ile ertelenmesi
MADDE 16.- (1) Akıl hastalığına tutulan hükümlünün cezasının infazı geriye
bırakılır ve hükümlü, iyileşinceye kadar Türk Ceza Kanununun 57 nci maddesinde
belirtilen sağlık kurumunda koruma ve tedavi altına alınır. Sağlık kurumunda
geçen süreler cezaevinde geçmiş sayılır.
(2) Diğer hastalıklarda cezanın infazına, resmî sağlık kuruluşlarının
mahkûmlara ayrılan bölümlerinde devam olunur. Ancak bu durumda bile hapis
cezasının infazı, mahkûmun hayatı için kesin bir tehlike teşkil ediyorsa mahkûmun
cezasının infazı iyileşinceye kadar geri bırakılır.
(3) Yukarıdaki fıkralarda belirtilen geri bırakma kararı, Adlî Tıp
Kurumunca düzenlenen ya da Adalet Bakanlığınca belirlenen tam teşekküllü
hastanelerin sağlık kurullarınca düzenlenip Adlî Tıp Kurumunca onaylanan rapor
üzerine, infazın yapıldığı yer Cumhuriyet Başsavcılığınca verilir. Geri bırakma
kararı, mahkûmun tâbi olacağı yükümlülükler belirtilmek suretiyle kendisine ve
yasal temsilcisine tebliğ edilir. Mahkûmun geri bırakma süresi içinde bulunacağı
yer, kendisi veya yasal temsilcisi tarafından ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına
bildirilir. Mahkûmun sağlık durumu, geri bırakma kararını veren Cumhuriyet
Başsavcılığınca veya onun istemi üzerine, bulunduğu veya tedavisinin yapıldığı
yer Cumhuriyet Başsavcılığınca, sağlık raporunda belirtilen sürelere, bir süre
bulunmadığı takdirde üçer aylık dönemlere göre bu fıkrada yazılı usule uygun
olarak incelettirilir. İnceleme sonuçlarına göre geri bırakma kararını veren
Cumhuriyet Başsavcılığınca, geri bırakmanın devam edip etmeyeceğine karar
verilir. Geri bırakma kararını veren Cumhuriyet Başsavcılığının istemi üzerine,
mahkûmun izlenmesine yönelik tedbirler, bildirimin yapıldığı yerde bulunan
kolluk makam ve memurlarınca yerine getirilir. Bu fıkrada yazılı yükümlülüklere
aykırı hareket edilmesi hâlinde geri bırakma kararı, kararı veren Cumhuriyet
Başsavcılığınca kaldırılır. Bu karara karşı infaz hâkimliğine
başvurulabilir.
(4) Hapis cezasının infazı, gebe olan veya doğurduğu tarihten itibaren
altı ay geçmemiş bulunan kadınlar hakkında geri bırakılır. Çocuk ölmüş veya
anasından başka birine verilmiş olursa, doğumdan itibaren iki ay geçince ceza
infaz olunur.
Hükümlünün istemiyle infazın
ertelenmesi
MADDE 17.- (1) Üç yıl ve daha az süreli hapis cezalarının derhâl infazının,
hükümlü veya ailesi için mahkûmiyetin amacı dışında ağır bir zarara neden
olacağı anlaşılırsa, hükümlünün istemi üzerine infazı Cumhuriyet
Başsavcılığınca ertelenebilir. Erteleme süresi altı ayı geçemez.
(2) Üç yıl ve daha az süreli
hapis cezaları; hükümlünün yüksek öğrenimini bitirebilmesi, ana, baba, eş veya
çocuklarının ölümü veya adı geçenlerin sürekli hastalık veya malûllükleri
nedeniyle ailenin tarım topraklarının işlenebilmesinin olanaksız hâle gelmesi
veya hükümlünün hastalığının sürekli bir tedaviyi gerektirmesi gibi zorunlu ve
çok ivedi hâllerde, Cumhuriyet Başsavcılığınca altı ayı geçmeyen sürelerle ara
verilerek infaz edilebilir. Ancak bu ara verme iki defadan fazla olamaz.
(3) Erteleme isteminin kabulü, güvence gösterilmesine veya diğer bir
koşula bağlanabilir.
Akıl hastalığı dışında ruhsal
rahatsızlığı olan hükümlülerin cezalarının infazı
MADDE 18.- (1) Hapsedilme ve diğer nedenlerden kaynaklanan akıl hastalığı dışında
ruhsal rahatsızlıkları bulunup da ruh ve sinir hastalıkları hastanelerinde
tutulmaları gerekli görülmeyerek infaz kurumlarına geri gönderilenlerin
cezaları, belirlenen infaz kurumlarının mahsus bölümlerinde infaz edilir.
(2) Birinci fıkrada belirtilenlerin cezalarının infazı için belirlenen
infaz kurumlarının ihtiyaç duyduğu uzman ve diğer tıp görevlileri, Sağlık
Bakanlığınca karşılanır.
Yakalama emri
MADDE 19.- (1) Hükümlü, hapis cezası veya güvenlik tedbirinin infazı için
gönderilen çağrı kâğıdının tebliği üzerine on gün içinde gelmez, kaçar ya da
kaçacağına dair şüphe uyandırırsa, Cumhuriyet savcısı yakalama emri çıkarır.
(2) Üç yıldan fazla hapis cezalarının infazı için doğrudan yakalama emri
çıkarılır.
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
Hükümlülerin Ceza İnfaz Kurumlarına Kabul
İşlemleri
Cumhuriyet Başsavcılığınca
yapılacak işlemler
MADDE 20.- (1) Hapis cezasını içeren kesinleşmiş mahkûmiyet kararları,
mahkemece, hangi hükümlü ve hangi cezanın infazına ilişkin olduğu açıkça
belirtilmek suretiyle Cumhuriyet Başsavcılığına verilir.
(2) Cumhuriyet Başsavcılığınca infaz defterine kaydedilen ilâmdaki
cezanın süresi gözetilerek hükümlü hakkında çağrı kâğıdı veya yakalama emri
çıkarılır.
(3) Çağrı kâğıdı, hükümde gösterilen adrese tebliğ edilir. Hükümlü,
adres değişikliklerini mahkemeye veya Cumhuriyet Başsavcılığına
bildirmekle yükümlüdür. Aksi hâlde
hükümde gösterilen adreste yapılan tebligat geçerlidir.
(4) Hükümlüye, Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen ceza infaz kurumuna
alındığı ve salıverileceği tarih ile ceza süresini ve cezanın hangi hükme
ilişkin bulunduğunu belirten bir belge verilir.
Kuruma alınma ve kayıt işlemleri
MADDE 21.- (1) Haklarında kesinleşmiş hapis cezasını içeren mahkûmiyet ve ödenmeyen
adlî para cezalarının hapse çevrilmesine ilişkin karar bulunanlar, Cumhuriyet
Başsavcılığının yazılı emriyle ceza infaz kurumuna gönderilirler. Üstleri ve
eşyaları arandıktan sonra kabul odalarına konulur ve hekim muayenesinden sonra
kuruma yerleştirme işlemleri yapılır.
(2) Ceza infaz kurumuna alınan hükümlülerin adı ve soyadı, işledikleri
suç, cezalarının türü ve süresi, mahkûmiyet ilâmının tarih ve numarası ve
infaza başlandığı gün "hükümlü defteri"ne kayıt olunur. Bu defterdeki
sıra numarası, hükümlünün numarasını oluşturur.
(3) Tanıya yönelik olarak hükümlülerin parmak ve avuç içi izleri alınır,
fotoğrafları çekilir, kan grupları, vücutlarının dış özellikleri ve ölçüleri
belirlenir. Kayıt altına alınan söz konusu bilgiler hükümlünün kişisel dosyasında
veya elektronik ortamda saklanır. Bu bilgiler, Kanunun zorunlu kıldığı hâller
dışında hiçbir kurum ve kişiye verilemez.
Hükümlüler ile yakınları ve ilgililerin bilgilendirilmesi
MADDE 22.- (1) Hükümlülere, kuruma alındıklarında uygulanacak iyileştirme
çalışmaları, disiplin suçları ve cezaları, bilgi edinme ve şikâyet yolları, hak
ve sorumlulukları gibi konular ile kurumdaki yaşam biçimine uyum sağlamaları
için gereken bilgiler, kurum yöneticileri tarafından sözlü olarak anlatılır ve
yazılı olarak tebliğ olunur. İnfaz sonrası koruma ve yardım konusunda ayrıca
bilgi verilir. Türkçe bilmeyen yabancı uyruklu hükümlülere kendi dilinde,
mümkün olmadığında İngilizce, Fransızca veya Almanca olarak bildirilir. Duyma
ve konuşma engellilere işaret diliyle anlatılır. Görme engellilere ise kendi
alfabeleri ile yazılmış kitapçık
verilir.
(2) Hükümlülerin ceza infaz kurumlarına alınmalarında, başka kuruma
nakillerinde ve hastaneye yatırılmalarında, istekleri üzerine ailelerine veya
gösterdikleri kişilere; hükümlü yabancı ise, yazılı olarak karşı çıkmaması
hâlinde, uyruğu olduğu devletin diplomatik temsilcilik veya konsolosluğuna
durum bildirilir.
(3) Askerlik çağına giren, hâlen silâh altında bulunan kişilerin ceza
infaz kurumlarına alınmalarında, başka kuruma nakillerinde veya kurumda iken
askerlik çağına girmeleri veya salıverilmeleri hâlinde durum, kayıtlı
bulundukları askerlik şubesine bildirilir.
(4) Hükümlülerin ölümü hâlinde de yukarıdaki hükümler uygulanır ve
ayrıca durum ailelerine derhâl bildirilir.
BEŞİNCİ BÖLÜM
Hükümlülerin Sınıflandırılması ve
Cezaların İnfazı
Hükümlülerin gözlem ve
sınıflandırılması
MADDE 23.- (1) Hükümlülerin gözlem ve sınıflandırılması aşağıdaki esaslara göre
yapılır:
a) Hükümlülerin kişisel özellikleri, bedensel, aklî ve sağlık durumları,
suç işlemeden önceki yaşamları, sosyal çevre ve ilişkileri, sanat ve meslek
faaliyetleri, ahlâkî eğilimleri, suça bakış açıları, hükümlülük süreleri ve suç
türleri belirlenerek, durumlarına uygun infaz kurumlarına ayrılmaları ve
bunlara göre saptanacak infaz ve iyileştirme rejimi; gözlem, inceleme ve
değerlendirme yöntemiyle çalışan
gözlem ve sınıflandırma merkezlerinde veya kapalı ceza infaz kurumlarının bu hizmete
ayrılan bölümlerinde yapılır. Hükümlüler, işledikleri suç tiplerine,
gösterdikleri eğilimlere, tutum ve davranışları nedeniyle sıkı gözetim ve
denetim altında bulundurulmaları gerekip gerekmediğine göre yüksek güvenlikli
ceza infaz kurumlarına veya normal güvenlikli ceza infaz kurumlarına veya açık
ceza infaz kurumlarına gönderilirler.
b) Bu merkezlerde; mümkün olduğunca kriminoloji, penoloji, davranış bilimleri, adalet psikolojisi veya ceza
hukuku alanında bilgi ve deneyime sahip yöneticiler, psikiyatri uzmanı, hekim,
adlî tıp uzmanı, psikolog, pedagog, çocuk gelişimcisi, sosyal çalışmacı,
psikolojik danışman, rehberlik uzmanı ve öğretmen gibi uzman görevliler ile
diğer kurum görevlileri bulundurulur.
c) Kadın, çocuk ve genç hükümlüler ile ilgili gözlem ve sınıflandırma,
gerekli görülen yer veya bölgelerdeki ayrı gözlem ve sınıflandırma
merkezlerinde veya bunların noksanlığı hâlinde kadın, çocuk ve kadın ve erkek
gençlik kapalı ceza infaz kurumlarının bu hizmete ayrılan bölümlerinde yerine
getirilir.
d) Hükümlülerin gözlemleri, gözlem kurulunca kuruma kabul tarihinden
başlayarak tek kişilik odalarda yapılır. Ancak kurumun tek kişilik odası
bulunmaması veya kısıtlı sayıda olması durumunda tahsis edilmiş özel
bölümlerinde de yapılabilir.
e) Ağırlaştırılmış müebbet hapis ve müebbet hapis cezalarına veya iki
yıldan fazla süreli hapis cezasına mahkûm olanlar, haklarında uygulanacak
rejimi ve gönderilmeleri gereken infaz kurumunu ve bu maksatla kişisel ve
sosyal özelliklerini belirlemek için Kanunda gösterilen esaslar uyarınca
gözleme tâbi tutulurlar. Gözlem süresi altmış günü geçemez.
f) Hükümlü; kişiliğine, sair hâllerine, suçun işlenmesindeki özelliklere
göre gerektiğinde gözleme tâbi tutulmayabilir.
g) Gözlem sonunda, gözlem merkezi hükümlüye ait dosyayı görüşü ile
birlikte Adalet Bakanlığına gönderir. Gözlem sonucuna göre hükümlünün
gönderileceği infaz kurumu Bakanlıkça belirlenir.
(2) Hükümlülerin gözleme tâbi tutulmasına ve cezaevlerinin sınıflandırılmasına
dair hükümler, askerî cezaevleri ve buralarda cezaları infaz olunan hükümlüler
hakkında uygulanmaz.
(3) Kısa süreli hapis cezaları,
Kanunda gösterilen esaslara göre infaz olunur. Bu tür cezalara mahkûm olanlar
gözleme tâbi tutulmazlar.
MADDE 24.- (1) Hükümlüler;
a) İlk defa suç işleyenler, mükerrirler, itiyadî suçlular veya suç
işlemeyi meslek edinenler,
b) Aklî ve bedensel durumları nedeniyle veya yaşları itibarıyla özel bir
infaz rejimine tâbi tutulması gerekenler,
c) Tehlike hâli taşıyanlar,
d) Terör suçluları,
e) Suç örgütlerine veya çıkar amaçlı suç örgütlerine mensup olan
suçlular,
Gibi gruplara ayrılırlar.
(2) Hükümlüler ayrıca yaşları, hükümlülük süreleri ve suç türleri
itibarıyla da gruplandırılırlar.
Ağırlaştırılmış müebbet hapis
cezasının infazı
MADDE 25.- (1) Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının infazı rejimine ait esaslar
aşağıda gösterilmiştir:
a) Hükümlü, tek kişilik odada barındırılır.
b) Hükümlüye, günde bir saat açık havaya çıkma ve spor yapma hakkı
tanınır.
c) Risk ve güvenlik gerekleri ile iyileştirme ve eğitim çalışmalarında
gösterdiği gayret ve iyi hâle göre; hükümlünün, açık havaya çıkma ve spor yapma
süresi uzatılabileceği gibi kendisi ile aynı ünitede kalan hükümlülerle temasta
bulunmasına sınırlı olarak izin verilebilir.
d) Hükümlü, yaşadığı yerin olanak verdiği ve idare kurulunun uygun
göreceği bir sanat veya meslek etkinliğini yürütebilir.
e) Hükümlü, kurum idare kurulunun uygun gördüğü hâllerde ve onbeş günde
bir kez olmak üzere (f) bendinde gösterilen kişilere, süresi on dakikayı
geçmemek üzere telefon edebilir.
f) Hükümlüyü; eşi, altsoy ve üstsoyu, kardeşleri ve vasisi, belirlenen
gün, saat ve koşullar içerisinde onbeş günlük aralıklarla ve günde bir saati
geçmemek üzere ziyaret edebilirler.
g) Hükümlü hiçbir suretle ceza infaz kurumu dışında çalıştırılamaz ve
kendisine izin verilmez.
h) Hükümlü, kurum iç yönetmeliğinde belirtilenlerin dışında herhangi bir
spor ve iyileştirme faaliyetine katılamaz.
ı) Hükümlünün cezasının infazına, hiçbir surette ara verilemez. Hükümlü
hakkında uygulanacak tüm sağlık tedbirleri, tıbbî tetkik ve zorunluluklar hariç
ceza infaz kurumlarında, mümkün olmadığı takdirde tam teşekküllü Devlet ya da
üniversite hastanelerinin tek kişilik ve yüksek güvenlikli mahkûm koğuşlarında
uygulanır.
ALTINCI BÖLÜM
Hükümlünün Yükümlülükleri
Cezayı çekme, güvenlik ve
iyileştirme programına uyma
MADDE 26.- (1) Hükümlü, hapis cezasının yerine getirilmesine katlanma ve bu amaçla
düzenlenen infaz rejimine uygun tutum ve davranışlar içinde bulunmakla
yükümlüdür.
(2) Hükümlü, ceza infaz kurumunun güvenlik ve iyileştirme programlarına
tam bir uyum göstermekle yükümlüdür.
Her ne amaçla olursa olsun, bilerek kendi yaşamlarını ve bedensel
bütünlüklerini tehlikeye düşürecek eylemlere girişmeleri, cezanın yerine
getirilmesine katlanma yükümlülüğünün ihlâli sayılır.
Sağlığın korunması kurallarına
uyma
MADDE 27.- (1) Hükümlü, sağlığının korunması ve salgın hastalıkların önlenmesi
için gerekli ve alınmış tedbirlere uymak, kişi sağlığı için tehlike doğuran
durumları gecikmeksizin kurum yönetimine bildirmek, kendi ve içinde yaşadığı
ortamın temizliğine uygun davranışlar göstermek zorundadır.
(2) Hükümlü, hem kendi, hem de diğer hükümlülerin sağlığını tehlikeye
düşürebilecek eylemlerden kaçınmakla yükümlüdür.
Bina ve eşyanın korunması
MADDE 28.- (1) Hükümlü, barındırıldığı odayı, kurum binasını, yönetimce kendisine
bırakılan şeyleri düzenli bir biçimde kullanmak ve bunlarla diğer kişilere ait
eşyayı özenle korumakla yükümlüdür.
Hükümlülerin çalıştırılması
MADDE 29.- (1) Kurum hekimi tarafından ruhsal ve bedensel olarak sağlıklı olduğu
belirlenen meslek sahibi olmayan
hükümlüler ile meslek sahibi olan istekliler, kurum imkânları ölçüsünde
belirlenen ücret karşılığında atölye veya işyurtlarında çalıştırılabilirler.
(2) Çalıştırmanın amacı, hükümlülerin salıverilmelerinden sonra
yaşamlarını sürdürecek meslek ve sanatları öğrenmelerini sağlamak, çalışma ve
üretme isteklerini geliştirmek veya güçlendirmektir. Çalıştırmada hükümlünün
yeteneği, becerisi, eğilimi, zihinsel ve bedensel durumları göz önünde
bulundurulur.
(3) Çocuk hükümlülerin çalıştırılması yalnızca meslek eğitimine yönelik olur. Öğretim kurumlarına
veya örgün eğitime devam eden çocuk ile genç hükümlüler, öğretim yılı içinde
atölye ve işyerlerinde çalıştırılmazlar.
(4) Bunların çalıştırılmalarında 5.6.1986 tarihli ve 3308 sayılı Meslekî
Eğitim Kanununun bu Kanuna aykırı olmayan hükümleri uygulanır.
Kurum dışında çalıştırma
MADDE 30.- (1) Açık ceza infaz kurumlarında bulunanlar ile kapalı ceza infaz
kurumlarında bulunup da açık ceza infaz kurumlarına ayrılmaya hak kazanmış
hükümlüler, kurum dışındaki iş alanlarında çalıştırılabilirler.
(2) Açık ceza infaz kurumlarında bulunanlar ceza infaz kurumu
görevlileri gözetiminde, kapalı ceza infaz kurumunda bulunanlar ise iç ve dış
güvenlik görevlilerince alınacak tedbirler altında çalıştırılırlar.
(3) Çocuk eğitimevlerinde bulunan hükümlülerin, kurum dışında
çalıştırılmaları sırasında kurum görevlilerinin gözetimi ve muhafazası aranmaz.
(4) İş alanlarına sahip kuruluşların hükümlü çalıştırmaları teşvik
olunur.
(5) Hükümlülerin kurum dışında çalışma esasları tüzükte gösterilir.
Kurum hizmetinde çalıştırma
MADDE 31.- (1) Kurum yönetimi, cezasının en az bir yılını iyi hâlli olarak çekmiş
bulunan hükümlüleri, durumlarına uygun kurum içi hizmetlerde çalıştırabilir.
Çocuk hükümlüler, kendi yaşam alanları veya eğitsel amaçlar dışında
çalıştırılamazlar.
(2) Hükümlü, yöneticilerin ve görevlilerin kişisel işlerinde
çalıştırılamaz.
MADDE 32.- (1) Çalışan hükümlülere ürettiklerinden elde edilen gelirden,
çalışmaları karşılığı ücret ödenir ve bu hükümlüler sosyal haklardan
yararlandırılırlar.
(2) Sosyal güvenlik kurumlarına tâbi olanlar ile bunların hak
sahiplerine yapılan her türlü yardım ve giderler, kendi mevzuatları
çerçevesinde ilgili sosyal güvenlik kurumunca karşılanır.
YEDİNCİ BÖLÜM
Ceza İnfaz Kurumlarında Düzen ve Güvenlik
Kurumların iç güvenliği
MADDE 33.- (1) Kurumların iç güvenliği, Adalet Bakanlığına bağlı infaz ve koruma
görevlileri tarafından sağlanır. İç güvenlik görevlileri, gerektiğinde dış
güvenlik görevlileri ile işbirliği yapar.
(2) Açık kurumlar ile çocuk eğitimevlerindeki idare ile infaz ve koruma
görevlileri; firarların önlenmesi, asayiş ve disiplinin sağlanması için gözetim
ve denetimle yükümlüdürler.
Kapıların açılmaması ve temasın
önlenmesi
MADDE 34.- (1) Kapalı ceza infaz kurumlarında oda ve koridor kapıları kapalı
tutulur. Kapılar aşağıdaki hâllerde açılır:
a) Kurum hekimine, revir, hamam ve berbere gitme, başka odaya nakil.
b) Hastane ve duruşmaya gönderme ve başka kuruma nakil.
c) Tahliye, ziyaret, arama, sayım, denetim, eğitim, öğretim, spor ve
iyileştirme çalışmaları, kurumda çalıştırma.
d) Kurullara çağrılma.
e) Ölüm, deprem veya yangın gibi olağanüstü hâller.
f) Cezaevi idaresince gerekli görülen hâller.
(2) Hükümlüler, yukarıda sayılan hâller dışında, diğer odalardaki
hükümlüler ve kurum görevlileri ile temasta bulunamazlar.
Oda ve eklentilerinde
bulundurulabilecek kişisel eşyalar
MADDE 35.- (1) Kapalı ceza infaz kurumlarında bulunan hükümlülerin oda ve
eklentilerinde bulundurabilecekleri veya bulunduramayacakları kişisel eşya,
gıda, tıbbî malzeme ve diğer ihtiyaç maddeleri yönetmelikle düzenlenir.
Arama
MADDE 36.- (1) Kurumlarda, odalar ve
eklentilerinde, hükümlülerin üst ve eşyasında habersiz olarak her zaman arama
yapılabilir. Her ay bir kez mutlaka arama yapılır.
(2) Aramalar, gerektiğinde dış güvenlik görevlileri veya kolluk
kuvvetleriyle veya diğer kamu görevlilerince ortaklaşa gerçekleştirilebilir.
SEKİZİNCİ BÖLÜM
Disiplin Ceza ve Tedbirleri, Ödüllendirme
Disiplin cezalarının niteliği ve
uygulama koşulları
MADDE 37.- (1) Hükümlü hakkında kurumda, düzenli bir yaşamın sürdürülmesi,
güvenliğin ve disiplinin sağlanması bakımından kanun, tüzük, yönetmelikler ile
idarenin uyulmasını emrettiği veya gerekli kıldığı davranış ve tutumları,
kusurlu olarak ihlâl ettiğinde, eyleminin niteliği ile ağırlık derecesine göre
Kanunda belirtilen disiplin cezaları uygulanır.
(2) Suç oluşturan eylemlerden dolayı açılan kamu davası, disiplin
soruşturması yapılmasını ve cezanın uygulanmasını engellemez.
Disiplin cezaları ve tedbirleri
MADDE 38.- (1) Çocuklar haricindeki hükümlüler hakkında uygulanabilecek disiplin
cezaları ağırlık derecesine göre şunlardır:
a) Kınama.
b) Bazı etkinliklere katılmaktan alıkoyma.
c) Ücret karşılığı çalışılan işten yoksun bırakma.
d) Haberleşme veya iletişim araçlarından yoksun bırakma veya kısıtlama.
e) Ziyaretçi kabulünden yoksun bırakma.
f) Hücreye koyma.
(2) Toplu, bedensel, zalimane, insanlık dışı veya küçültücü cezalar
disiplin cezası olarak uygulanamaz.
Kınama
MADDE 39.- (1) Kınama cezası, hükümlüye eyleminin kötü niteliğinin ve
uygunsuzluğunun açıklanması ve tekrarı durumunda doğuracağı sonuçlara
dikkatinin çekilmesidir.
(2) Kınama cezasını gerektiren eylemler şunlardır:
a) Mektuplarda tehdit, hakaret ve sövme gibi çirkin ifadeler kullanmak.
b) Hükümlü ve tutuklulara karşı edep ve nezakete aykırı şekilde konuşmak
veya davranışlarda bulunmak.
c) İdareden habersiz mektup göndermek.
d) Görevlilere hediye vermek veya buna kalkışmak.
e) Görevlilere herhangi bir taahhütte bulunmak.
f) İdarece belirtilen miktardan fazla para bulundurmak.
g) Hükümlü kimliğini yanında bulundurmamak.
h) Yatma plânına uymamak.
ı) Ceza infaz kurumlarının duvarlarına yazı yazmak, resim yapmak veya
afiş yapıştırmak.
j) İdarece verilen eşya ve benzeri şeyleri kötü kullanmak.
k) Kişisel temizliğe veya çevre temizliğine dikkat etmemek.
l) İdarece alınan sağlık önlemlerine uymamak.
m) Kurumda gereksiz gürültü yapmak.
Bazı etkinliklere katılmaktan
alıkoyma
MADDE 40.- (1) Bazı etkinliklere katılmaktan alıkoyma cezası, hükümlünün bir aydan
üç aya kadar süreyle kurumun kültürel ve spor etkinliklerine katılmaktan yoksun
bırakılmasıdır.
(2) Bazı etkinliklere katılmaktan alıkoyma cezasını gerektiren eylemler
şunlardır:
a) İdarenin izni olmaksızın yasak yerlere girmek.
b) Eğitim yerini terk etmek.
c) Eğitimi savsaklamak.
d) Olumsuz davranışa yönelik gruplaşmaya neden olmak veya bu amaca
yönelik gruba katılmak.
e) Kurum görevlilerine karşı uygunsuz söz sarf etmek veya davranışta
bulunmak.
f) Çıkar sağlamak amacıyla hükümlülere veya kurum görevlilerine eşya vermek veya satmak.
g) Açlık grevi yapmak.
Ücret karşılığı çalışılan işten
yoksun bırakma
MADDE 41.- (1) Ücret karşılığı çalışılan işten yoksun bırakma cezası, hükümlünün
kurum yönetiminde ücret karşılığı çalıştığı işten bir aydan üç aya kadar yoksun
bırakılmasıdır.
(2) Ücret karşılığı çalışılan işten yoksun bırakma cezasını gerektiren
eylemler şunlardır:
a) İş elbisesini giymemek.
b) İş yerini izinsiz terk etmek.
c) İş yerindeki çalışma yönergelerine uymamak.
d) İşte gerekli özeni göstermemek veya işin gereği olan özeni göstermemek.
e) Başkalarının ciddiyetle çalışmalarını engellemek.
f) İşte kullanılan aletleri ve gereçleri kasten bozmak.
g) İş yerini veya çalışanları dikkatsiz ve tedbirsiz davranışlarıyla
tehlikeye düşürmek veya bunlara ağır zarar vermek.
h) İşi kasten kötü yapmak veya gerektiği hâlde çalışmamak.
Haberleşme veya iletişim
araçlarından yoksun bırakma veya kısıtlama
MADDE 42.- (1) Haberleşme veya iletişim araçlarından yoksun bırakma veya kısıtlama
cezası, hükümlünün bir aydan üç aya kadar mektup, faks ve telgraf almak ve
yollamaktan, televizyon izlemekten, radyo dinlemekten, telefon etmekten ve
diğer iletişim araçlarından yararlanmaktan tamamen veya kısmen yoksun
bırakılmasıdır.
(2) Bu cezayı gerektiren eylemler şunlardır:
a) Protesto amacıyla idarece verilen yemeği topluca almama eylemine
katılmak.
b) Kurum işyurdu yönetim kurulunca uygun görülen işte çalışmamak.
c) Herhangi bir şeyi protesto amacıyla veya idareye karşı toplu olarak
sessiz direnişte bulunmak.
d) Odalarda, eklentilerinde ve diğer alanlarda ilâç ve gıda maddesi
stoku yapmak.
e) Gereksiz olarak marş söylemek veya slogan atmak.
(3) Hükümlüye gelen mektup, faks ve telgraflar, disiplin cezasının
infazından sonra kendisine verilir. Aynı türden olsa bile sonraki disiplin
cezasının infazına bu işlem yapılmadan başlanamaz.
(4) Anne, baba, eş, çocuk ve kardeşlerin ölüm veya ağır hastalıkları ile
doğal afet hâllerinde yapılması gereken haberleşmeler ve avukat ile ilişkilerde
bu madde hükmü uygulanmaz.
Ziyaretçi kabulünden yoksun
bırakma
MADDE 43.- (1) Ziyaretçi kabulünden yoksun bırakma cezası, hükümlünün bir aydan
üç aya kadar ziyaretçi görüşüne çıkarılmamasıdır.
(2) Ziyaretçi kabulünden yoksun bırakma cezasını gerektiren eylemler
şunlardır:
a) Sayım yapılmasına karşı çıkmak.
b) Aramaya karşı çıkmak.
c) Sevke, nakle veya bunlarla ilgili olarak alınacak tedbirlere karşı
çıkmak.
d) Kurumda korku, kaygı veya panik yaratabilecek biçimde söz söylemek
veya davranışta bulunmak.
e) Hükümlülerin haberleşmelerini, ziyaretçileriyle görüşmelerini,
iyileştirme ve eğitim programları çerçevesinde eğitim ve spor, meslek
kazandırma ve işyurdu çalışmaları ile diğer sosyal ve kültürel faaliyetlere
katılmalarını, kurum hekimince muayene ve tedavi edilmelerini, avukat tayin
etmelerini, mahkemelere veya Cumhuriyet Başsavcılıklarına gitmelerini, kurum
görevlileri ile görüşmelerini, salıverilenlerin kurum dışına çıkmalarını her ne
suretle olursa olsun engellemek, hükümlü ve tutukluları bu fiillere teşvik
etmek, bu yolda talimat vermek, mevzuatın hükümlü ve tutuklulara tanıdığı sair
her türlü görüşme ve temas olanaklarını engellemek.
f) Kumar ve benzeri oyunlar oynamak veya oynatmak.
(3) Resmî ve yetkili merciler ile avukatlar ve yasal temsilcilerle görüşmelerde bu madde hükmü uygulanmaz.
Hücreye koyma
MADDE 44.- (1) Hücreye koyma cezası, hükümlünün eylemlerinin nitelik ve ağırlığına
göre bir günden yirmi güne kadar, açık havaya çıkma hakkı saklı kalmak üzere,
geceli ve gündüzlü bir hücrede tek başına tutulması ve her türlü temastan
yoksun bırakılmasıdır.
(2) Bir günden on güne kadar hücreye koyma cezasını gerektiren eylemler
şunlardır:
a) Kurum tesislerine, araç ve gereçlerine zarar vermek.
b) Tünel kazmaya teşebbüs etmek.
c) Firara teşebbüs etmek.
d) Hükümlü ve tutukluları idareye karşı kışkırtmak veya isyana kalkışmak.
e) Hükümlü ve tutukluları daha az cezayı gerektiren şekilde kasten
yaralamak.
f) Hükümlü ve tutuklular üzerinde baskı kurarak çıkar sağlamak, özel
işleriyle başka işlerde kullanmak, bunlara kalkışmak veya bu amaçları
gerçekleştirmek için oluşturulan gruplara katılmak veya bunlarla dayanışma içinde olmak.
g) Üçüncü fıkranın (g) bendinde belirtilenler dışında kalıp da Kanuna
uygun olarak yasaklanmış bulunan her türlü eşya, araç, gereç veya malzemeyi
ceza infaz kurumlarına sokmak, bulundurmak, kullanmak.
h) Sayım ve aramalar ile 43 üncü
maddenin (e) bendinde belirtilen faaliyetlere
şiddet kullanarak engel olmak veya buna kalkışmak.
ı) Kurum görevlileri ile dış güvenlik görevlilerine rüşvet teklif etmek veya vermeye kalkışmak.
j) Kurum görevlilerine hakaret veya tehditte bulunmak.
k) Kuruma, kurum görevlilerine veya hükümlü ve tutuklulara ait şeyleri
çalmak veya bunlara kasten zarar vermek.
l) İzin süresini özürsüz olarak en fazla iki gün geçirmek.
m) Hükümlü ve tutukluların beslenmelerini engellemek, açlık grevine ve
ölüm orucuna teşvik veya ikna etmek, bu yolda talimat vermek.
(3) Onbir günden yirmi güne kadar hücreye koyma cezasını gerektiren
eylemler şunlardır:
a) İsyan çıkartmak.
b) Kuruma ağır zarar vermek.
c) Kasten yangın çıkarmak.
d) Adam öldürmek veya öldürmeye kalkışmak.
e) Hükümlü ve tutukluları kasten veya neticesi sebebiyle ağırlaşmış
yaralamak ile görevlileri her türlü kasten yaralamak.
f) Cinsel saldırıda veya çocuklara karşı cinsel istismarda bulunmak, bu
suçlara kalkışmak veya cinsel tacizde bulunmak.
g) Her türlü ateşli silâh, mermi, patlayıcı madde, kesici, delici,
yaralayıcı, bereleyici alet, yakıcı, aşındırıcı, boğucu, bayıltıcı, kör edici
gaz ve ecza, her türlü zehir ve uyuşturucu ilâç ve madde, cep telefonu, telsiz
ve sair elektronik haberleşme aracını kuruma sokmak, bulundurmak, kullanmak.
h) Görevlileri veya hükümlü ve tutukluları rehin almak.
ı) Firar etmek veya tünel kazmak.
j) Hükümlü ve tutuklular üzerinde baskı kurarak çıkar sağlamak, özel
işleriyle başka işlerde kullanmak, bunlara kalkışmak veya bu amaçları
gerçekleştirmek için nüfuz kullanarak grup oluşturmak.
k) Suç örgütlerine ait her türlü yayın, bez afiş, pankart, resim,
sembol, işaret ve benzeri eşyayı kurumların herhangi bir yerine asmak veya
teşhir etmek.
l) Suç örgütlerinin eğitim ve propaganda faaliyetlerini yapmak veya
yaptırmak.
m) Kurum görevlileri ile dış güvenlik görevlilerine rüşvet vermek.
(4) Hücre, yaşamsal gereksinmeleri karşılayacak biçimde düzenlenir.
(5) Hücreye konulan hükümlünün, resmî ve yetkili merciler ve avukat ile
görüşmesine engel olunmaz.
Çocuk hükümlüler hakkında uygulanabilecek
disiplin tedbirleri
MADDE 45.- (1) Çocuk hükümlüler hakkında uygulanabilecek disiplin tedbirleri,
çocuğun disiplin cezası gerektiren eyleminin gerçekleşme riskinin bulunması
hâlinde bu riski ortadan kaldırmak veya soruşturma sürerken giderilmesi güç ve
imkânsız zararların doğmasını önlemek amacıyla uygulanan ve ceza niteliği
taşımayan koruma ve önleme amaçlı tedbirlerdir.
(2) Çocuklar hakkında uygulanabilecek disiplin tedbirleri
şunlardır:
a) Teşvik esaslı ayrıcalıkları ertelemek.
b) Kaldığı odayı ve yatakhaneyi değiştirmek.
c) Bulunduğu kurumun başka bir kısmına nakletmek.
d) Meslek eğitiminin bütünlüğünü ve sürekliliğini bozmayacak şekilde
çalıştığı işyerini veya atölyeyi değiştirmek.
e) Belli yerlere girmesini yasaklamak.
f) Bazı eşyaları bulundurmasını veya kullanmasını yasaklamak.
Çocuk hükümlüler hakkında
uygulanabilecek disiplin cezaları
MADDE 46.- (1) Uyarma: Çocuğa eyleminin niteliğinin kötü ve uygunsuz olduğunun
açıklanması ve tekrarı durumunda doğuracağı sonuçlara dikkatinin çekilmesidir.
Uyarma cezasını gerektiren eylemler şunlardır:
a) Yatakhane, atölye, etüt salonu, kütüphane ve buna benzer yerlerde
sigara içmek.
b) Aynı alanı veya etkinliği paylaştığı arkadaşlarının rahatsız olmasına
neden olacak biçimde gürültü yapmak veya davranışlarda bulunmak.
c) Yattığı odayı ve yatma yerlerini izinsiz değiştirmek.
d) Yatma ve kalkma zamanına uymamak.
e) Sayımı geciktirmek veya geç çıkmak.
f) İzin alması gereken durumlarda diğer odalara izinsiz gitmek.
g) Yemek yeri varken odalarda yemek yemek, yiyecek bulundurmak.
h) Kurum görevlilerine, kurumu ziyaret eden kişilere, kurum dışında
katıldığı faaliyetlerin görevlilerine ve arkadaşlarına kaba veya saygısız
davranmak.
ı) Kişisel durumu, adresi ve buna benzer konularda kurum görevlilerini yanlış bilgilendirmek,
yalan söylemek.
j) Kılık ve kıyafetine, kişisel temizliğine dikkat etmemek.
k) Katıldığı etkinlikler ve derslerle ilgili olarak bulundurması gereken
araç ve gereçleri yanında bulundurmamak.
l) Kurum içinde katılması
gereken faaliyetlere katılmamak, geç katılmak veya katıldıktan sonra izinsiz ayrılmak.
m) Siyasî partilere, bu partilere bağlı yan kuruluşlara ait amblem,
rozet, yazı, slogan, bildiri, ilân, broşür ve buna benzer eşyaları bulundurmak,
asmak, teşhir etmek ya da üzerinde taşımak.
(2) Kınama: Çocuğun, daha önce
uyarı cezası verilmesine sebep olan davranışı ikinci kez tekrarlaması hâlinde,
davranışının sonuçlarına ikinci kez dikkatinin çekilmesidir.
(3) Onarma, tazmin etme ve eski
hâle getirme: Disiplin cezası gerektiren eylemin sonuçlarının, istekli olması
koşulu ile çocuk tarafından onarma, tazmin etme veya eski hâle getirme
suretiyle giderilmesidir. Bu disiplin cezasını gerektiren eylemler şunlardır:
a) Başkasına ait eşyayı izinsiz almak, kullanmak.
b) İdarece alınan sağlık önlemlerine uymamak.
c) Çevre temizliğine dikkat etmemek, kurumu ve çevresini kirletmek.
d) Kişisel temizliğini yapmamakta ısrar etmek.
e) Kurum içindeki iş ve eğitim yerini izinsiz terk etmek.
f) Kuruma ait eşyayı usulüne uygun olmayan şekilde almak veya kullanmak.
g) İşini kasten kötü yapmak veya çalışması gerekirken çalışmamak.
h) İyileştirme ve eğitim faaliyetlerinde kendisine verilen ödev ve
görevleri yapmamak.
ı) Kurum kitaplığından, atölye
ve derslik gibi yerlerden aldığı kitap, araç ve gereçleri zamanında geri
vermemek, eksik vermek ve bunlara zarar vermek.
j) Dikkatsizlikle kurumun bina, eklenti ve donanımları ile kuruma ait
taşınır ve taşınmaz malları veya başkasına ait herhangi bir eşyayı yakmak,
kırmak veya hasara uğratmak.
k) Üzerinde bulundurulmasına
izin verilmeyen veya bulundurabileceğinden fazla eşya veya para bulundurmak.
l) Yasaklanmış her tür yayını kuruma veya kuruma bağlı yerlere sokmak
veya yanında bulundurmak.
m) Kurum eşyasına, kendisinin veya arkadaşlarının araç ve gereçlerine
ahlâk dışı, ideolojik veya siyasî amaç taşıyan resim, amblem ve benzerlerini
yapmak, yazılar yazmak ve asmak.
(4) Harcamalarına sınır koyma: Çocuğun daha önce onarma, tazmin etme ve
eski hâle getirme cezası verilmiş olan davranışı ikinci kez tekrarlaması
hâlinde çalışması karşılığında aldığı ücret ve ailesinden gelen paranın
haftalık harcama limitinin üçte birinin otuz gün süre ile kesilmesidir.
(5) Bazı etkinliklere
katılmaktan alıkoyma: Çocuğun otuz güne kadar sosyal, kültürel ve sportif
faaliyetlere katılmaktan yoksun bırakılmasıdır. Bu disiplin cezasını gerektiren
eylemler şunlardır:
a) Kumar oynamak.
b) Kavga etmek.
c) Dikkatsiz davranışı sonucu başkalarının güvenliğini veya sağlığını
tehlikeye düşürmek.
d) Katıldığı kurum dışı faaliyetlerden zamanında dönmemek ve uyması
gereken koşullara uymamak.
e) Kullanması için kendisine verilen bir şeyi satmak veya başkasına vermek.
f) Kurum veya dış güvenlik görevlilerine rüşvet vermek.
g) Suç örgütlerine ait her türlü yayın, bez afiş, pankart, resim,
sembol, işaret ve benzeri eşyayı kurumun herhangi bir yerine asmak veya teşhir
etmek.
h) Katıldığı faaliyetlerin akışını ve düzenini engelleyici ve bozucu
nitelikte kastî davranışlarda bulunmak, faaliyeti yürüten kişinin uyarısına
rağmen bu davranışlarına devam etmek.
ı) Arkadaşlarının verilen görevleri yapmasına engel olmak.
(6) Teşvik esaslı ayrıcalıkları geri alma: Çocuğun, daha önce bazı
faaliyetlere katılmaktan alıkoyma cezası verilmiş olan davranışı ikinci kez
tekrarlaması hâlinde, teşvik esaslı ayrıcalıkların otuz gün süre ile geri
alınmasıdır.
(7) İznin ertelenmesi: Disiplin cezasını gerektiren eylemin niteliğine
ve ağırlık derecesine göre çocuğun izninin altmış güne kadar ertelenmesidir. Bu
disiplin cezasını gerektiren eylemler şunlardır:
a) Diğer çocuklar üzerinde nüfuz kurmak ve husumet hislerini tahrike
çalışmak, imtiyaz ve menfaat hırsları yaratmak.
b) Her türlü bağımlılık yapıcı maddeyi kuruma getirmek, kullanmak,
bulundurmak, satmak, kullanmış olarak kuruma gelmek.
c) Başkalarına ait para ve
eşyayı almak için zor kullanmak, haraç almak.
d) Taarruz ve firara yarayacak ve gerektiğinde bu işler için
kullanılabilecek madde ve aletleri yapmak, saklamak, bulundurmak.
e) İdareye ait olup kendisine verilmemiş bulunan yatak, battaniye,
karyola ve dolap gibi eşyayı zapt etmek ve yeni gelenlere satmak.
f) Kurum görevlilerine hakaret etmek, karşı gelmek.
g) Başkalarının güvenliğini veya sağlığını tehlikeye sokan davranışlarda
bulunmak.
h) Mazeretsiz olarak izinden dönmesi gereken zamandan geç dönmek ve
uyması gereken koşullara uymamak.
ı) Kuruma yasak eşya sokmak, başkasına vermek veya satmak.
j) Okul, işyeri gibi gitmesi gereken bir yere gitmemek, katılması
gereken faaliyetlere katılmamak.
k) Hakaret veya iftira etmek, alçaltıcı söz söylemek veya davranışta
bulunmak, başkalarını bu tür davranışlara kışkırtmak.
l) Suç örgütlerinin propaganda ve eğitim faaliyetlerini yapmak veya
yaptırmak.
m) Kurum dışına izinsiz çıkmak.
n) Kurumca verilen kimlik kartında veya kendisine verilen her tür
belgede tahrifat yapmak, sahte belge düzenlemek, kullanmak.
o) İyileştirme ve eğitim faaliyetlerinin yapılmasına engel olmak,
katılanları faaliyetleri terk etmeye zorlamak veya kışkırtmak.
p) Kasten başkasını yaralamak.
(8) Kapalı ceza infaz kurumuna iade:
Çocuğun, eyleminin nitelik ve ağırlığına göre çocuk kapalı ceza infaz
kurumlarına, bulunmadığı hâllerde kapalı ceza infaz kurumlarının çocuklara
ayrılan bölümlerine altı ay süre ile iadesidir. Çocuk, bu fıkra dışında işlenen
disiplin suçları ve disiplin cezalarından dolayı çocuk kapalı infaz kurumuna
iade edilemez. Kapalı ceza infaz kurumuna iadeyi gerektiren eylemler şunlardır:
a) Kurum içinde veya dışında yaralayıcı, öldürücü her türlü âlet, silâh
ve patlayıcı madde kullanmak suretiyle herhangi bir kimseyi yaralamaya teşebbüs
etmek, yaralamak.
b) Bir kimseyi rızası hilafına alıkoymak.
c) Şiddet ve tehdit ile kurum görevlilerinin görevini engellemek.
d) Firara teşebbüs etmek veya firar etmek.
e) Kasten kurumun bina, eklenti ve donanımları ile taşınır ve taşınmaz
mallarını yakmak veya yakmaya teşebbüs etmek, ağır hasar vermek.
f) Hükümlü ve tutukluları idareye karşı kışkırtmak, isyan çıkartmak veya
isyana teşebbüs etmek.
g) Adam öldürmek veya öldürmeye teşebbüs etmek.
h) Cinsel saldırı, çocukların cinsel istismarı ve cinsel tacizde
bulunmak veya bunlara teşebbüs ve bu tür davranışlara kışkırtmak.
ı) Görevlilere, diğer çocuklara işkence yapmak veya yaptırmak.
(9) Odaya kapatma cezası: Sekizinci fıkrada belirtilen kapalı infaz
kurumunda bulunan çocuğun, aynı fıkrada belirtilen eylemlerde bulunması
hâlinde, beş güne kadar açık havaya çıkma hakkı saklı kalmak üzere, gece ve
gündüz tek başına bir odada tutulmasıdır. Bu ceza, çocuğun kurum görevlilerine
istediği zaman ulaşmasına engel olunmayacak şekilde uygulanır. Çocuk, cezanın
infazı öncesinde, sırasında ve sonrasında doktor kontrolünden geçirilir.
Cezanın infazı sırasında çocuğun; ailesi, avukatı ve yasal temsilcisiyle
görüşmesine izin verilir.
Disiplin soruşturması
MADDE 47.- (1) Kınama ve bazı etkinliklerden alıkoyma cezaları kurumun en üst
amiri tarafından verilir ve uygulanır.
(2) Hükümlülerin diğer disiplin cezalarını gerektiren eylemlerinin
öğrenilmesinden itibaren derhâl ve en geç iki gün içinde kurum en üst amirince
atanan bir görevli tarafından soruşturmaya başlanır.
(3) Soruşturma en geç yedi gün içerisinde tamamlanır ve düzenlenen rapor
ve ekleri disiplin kuruluna sunulur. Soruşturma süresi eylemin ve soruşturmanın
niteliğine göre infaz hâkiminin yazılı onayı ile yedi güne kadar uzatılabilir.
(4) Savunma alınmadan disiplin cezası verilemez. Haklarında disiplin
soruşturması yapılanlara, yüklenen eylemin niteliği ve sonuçları ile
üç gün içinde savunmalarını
vermeleri, aksi hâlde bu haklarından vazgeçmiş sayılacakları yazılı
olarak bildirilir. Savunma yazılı olarak sunulabileceği gibi sözlü olarak da
yapılabilir. Sözlü savunma tutanakla saptanır. Türkçe bilmeyenlerle, sağır ve
dilsizlerin savunmaları tercüman aracılığıyla alınır.
(5) Disiplin cezaları disiplin kurulunca evrak üzerinden görüşülerek en
geç üç gün içinde karara bağlanır. Disiplin kurulu, yasada yazılı disiplin
cezası uygulanmasına veya disiplin cezası verilmesine yer olmadığına karar
verebilir. Disiplin kurulu kararları gerekçeli olarak yazılır ve kararda
şikâyet mercii ve süresi açıkça gösterilir.
(6) Disiplin kurulu kararı, haklarında soruşturma yapılanlara yönetim
tarafından derhâl tebliğ edilir.
(7) Kurumun iç düzenini ve hükümlülerin yaşam ve beden bütünlüklerinin
ciddî tehlike altında bulunması nedeniyle derhâl tedbir alınması zorunlu olan
hâllerde, kurumun en üst amiri 49 uncu maddede belirtilen tedbirleri almakla
beraber soruşturmayı başlatır. Bu hâlde infaz hâkimine bilgi verilir.
Disiplin
cezasını gerektiren eylemlerin tekrarı, disiplin cezalarının infazı ve
kaldırılması
MADDE 48.- (1) 37 ilâ 46 ncı maddelerde yer alan eylemlerin tanımına uymayan ve
kanunda tanımları yapılmamış olan eylemler, nitelik ve ağırlıkları bakımından
bunlara benzediklerinde, aynı maddelerdeki disiplin cezaları ile karşılanırlar.
(2) Bir eylemden dolayı verilen disiplin cezası kesinleştikten sonra bu
cezanın kaldırılması için gerekli süre içinde yeniden disiplin cezasını
gerektiren bir eylemde bulunan hükümlü hakkında, her defasında bir üst ceza
uygulanır.
(3) Disiplin cezalarının infazı;
a) Hücreye koyma cezasının infazına, infaz hâkiminin onayı ile başlanır.
Hücreye koyma cezasına ilişkin diğer hükümler saklı kalmak üzere, kesinleşen
disiplin cezalarının infazına derhâl başlanır. Birden fazla disiplin cezası
verilmiş olması hâlinde, bu cezalar kesinleşme tarihleri sırasına göre ayrı
ayrı infaz edilir. Bir cezanın infazı tamamlanmadan diğerinin infazına
başlanmaz.
b) Disiplin cezalarının tamamı infaz edilip kaldırılmadıkça koşullu
salıverilme işlemi yapılmaz, ancak bu süre hakederek salıverme tarihini
geçemez.
c) Hücreye koyma cezasına ilişkin disiplin cezalarının infazından önce
ve infazı sırasında hükümlü, hekim tarafından muayene edilir. İlgilinin bu
cezaya katlanamayacağı anlaşılırsa cezanın infazı sonraya bırakılır veya
hekiminin belirleyeceği aralıklarla infaz edilir. Koşullu salıverilme tarihine
kadar hükümlünün iyileşemeyeceğinin tam teşekküllü Devlet veya üniversite
hastanesi sağlık kurulu raporu ile saptanması hâlinde hücreye koyma cezası
infaz edilmez; yerine ziyaretçi kabulünden yoksun bırakma cezası iki katı
süreyle uygulanır. Raporlar infaz dosyasına konulur.
(4) İnfaz edildiği tarihten itibaren disiplin cezasının kaldırılmasında
ve iyi hâlin kazanılmasında aşağıda belirtilen süreler esas alınır;
a) Kınama cezası onbeş gün,
b) Bazı etkinliklere katılmaktan alıkoyma cezası bir ay,
c) Ücret karşılığı çalışılan işten yoksun bırakma cezası üç ay,
d) Haberleşme veya iletişim araçlarından yoksun bırakma veya kısıtlama
cezası üç ay,
e) Ziyaretçi kabulünden yoksun bırakma cezası üç ay,
f) Hücreye koyma cezası 44 üncü maddenin ikinci fıkrasındaki hâllerde
altı ay, üçüncü fıkrasındaki hâllerde bir yıl,
g) Hücre cezasına karşılık ziyaretçi kabulünden yoksun bırakma cezası,
(f) bendinde belirtilen süre,
Sonunda disiplin cezası almamak ve iyi hâlli olmak koşuluyla (a) ve (b)
bentlerinde belirtilen cezalar kurum en üst amiri tarafından, diğer bentlerde
belirtilen cezalar, kurumun en üst
amirinin önerisi ve disiplin kurulu kararıyla kaldırılır.
(5) Çocuk hükümlüler hakkında verilen disiplin cezaları;
a) Uyarma ve kınama cezaları kararla birlikte,
b) Onarma, tazmin etme ve eski hâle getirme cezası yedi gün sonunda,
c) Harcamalarına sınır koyma cezası otuz gün sonunda,
d) Bazı etkinliklere katılmaktan alıkoyma cezası otuz gün sonunda,
e) Teşvik esaslı ayrıcalıkları geri alma cezası otuz gün sonunda,
f) İznin ertelenmesi cezası altmış gün sonunda,
g) Kapalı ceza infaz kurumuna iade cezası altmış gün sonunda,
h) Odaya kapatma cezası doksan gün sonunda,
Kendiliğinden kalkmış sayılır. (a) bendi hariç, bu fıkradaki diğer süreler karar tarihinden, firar
hâlinde infaz tarihinden itibaren başlar.
(6) Disiplin kurulu, kurum kurallarına uyma, iyileştirme programında
ilerleme veya verilen ceza ile amaçlanan sonucun gerçekleşmesi durumunda, çocuk
hakkında vermiş olduğu cezayı süre koşulu aranmaksızın her zaman
kaldırabilir.
Yönetim tarafından alınabilecek
tedbirler
MADDE 49.- (1) Yönetim, disiplin soruşturması yapılan hükümlünün odasını, iş ve
çalışma yerini değiştirebilir, hükümlüyü kurumun başka kesimine nakledebilir
veya diğer hükümlülerden ayırabilir.
(2) Kurumun düzeninin ve kişilerin güvenliklerinin ciddî tehlikeyle
karşı karşıya kalması hâlinde, asayiş ve düzeni sağlamak için Kanunda açıkça
belirtilmeyen diğer tedbirler de alınır. Tedbirlerin uygulanması, disiplin
cezasının verilmesine engel olmaz.
Zorlayıcı araçların kullanılması
MADDE 50.- (1) Hiçbir hâlde zincir ve demire vurmak tedbir olarak uygulanmaz.
Kelepçe ve bedensel hareketleri kısıtlayıcı araçlar;
a) Yetkili makamın önüne getirildiğinde çıkarılmak kaydıyla, sevk ve
nakil sırasında kaçmayı önlemek için,
b) Hekimin talimat ve gözetiminde olmak üzere tıbbî nedenlerle,
c) Diğer kontrol usûllerinin yetersizliği hâlinde hükümlünün kendisine
veya başkalarına zarar vermesine veya eşyayı tahrip etmesine engel olmak için
kurum en üst amirinin emriyle,
Kullanılabilir.
(2) Çocuk hükümlüler için birinci fıkranın (a) bendi hükmü uygulanmaz.
Ödüllendirme
MADDE 51.- (1) Kurum içindeki veya dışındaki genel durumları, iyileştirme
etkinliklerine ilgileri ve uyumları, kurum düzenine karşı tutumları,
kendilerine verilen işlerdeki gayretleri gibi beklenen davranış ve tutumları
gösteren hükümlülere teşvik esaslı ayrıcalıklar tanınır.
(2) Birinci fıkra hükmü, çocuk hükümlüler için de geçerlidir.
(3) Ödüllendirme sisteminin esas ve usûlleri tüzükte gösterilir.
Şikâyet ve itiraz
MADDE 52.- (1) Disiplin cezalarına ve tedbirlerine karşı şikâyet ve itiraz
durumunda 16.5.2001 tarihli ve 4675 sayılı İnfaz Hâkimliği Kanunu hükümleri
uygulanır.
(2) Diğer mevzuattan kaynaklanan dilekçe ve şikâyet hakkı saklıdır.
DOKUZUNCU BÖLÜM
Hükümlülerin Nakilleri
Nakiller
MADDE 53.- (1) Hükümlüler, kendi istekleri veya toplu sevk, disiplin, asayiş ve
güvenlik, hastalık, eğitim, öğretim,
suç ve yargılama yeri nedenleriyle başka bir kuruma nakledilebilirler.
(2) Hükümlü nakilden önce aranır ve kurum hekimine, yoksa diğer bir
resmî hekime muayene ettirilir; muayene sonucu yola çıkarılamayacağı
anlaşılanlar, kurumun en üst amirince derhâl
resmî bir sağlık kuruluşuna sevk edilir. Mazeretinin, biri hastalığın
uzmanı olmak üzere en az iki uzman hekimin imzaladığı ve hastane başhekiminin
onayladığı resmî rapor ile belgelenmesi hâlinde nakil, mazeret ortadan
kalkıncaya kadar geri bırakılır ve durum Adalet Bakanlığına bildirilir.
Kendi istekleri ile nakil
MADDE 54.- (1) Hükümlülerin kendi istekleri ile bulundukları kurumdan başka
kurumlara nakledilebilmeleri için;
a) Gitmek istedikleri kurumlardan durumlarına uygun en az üç yeri
belirten bir dilekçe vermeleri,
b) Nakil giderlerini peşin olarak ödemeyi kabul etmeleri,
c) Koşullu salıverilmelerine beş aydan az süre kalmamış olması,
d) İyi hâl göstermeleri, disiplin cezası almamış veya kaldırılmış
olması,
e) İstekte bulunulan kurumda yer, kapsama gücü ve sınıfının uygun
bulunması ve tutukevi olmaması,
f) Mahkûmiyet sürelerine uygun hükümlülerin barındırıldığı bir kurum olması,
g) Daha önce disiplin nedeniyle ayrılmak zorunda kaldıkları kurum
olmaması,
Gerekir.
(2) Bu hükümlüler nakledildikleri kurumlarda, eğitim öğretim veya
hastalık nedeniyle nakil hariç, bir yıl kalmak zorundadırlar. Çocuklar
bakımından bu süre altı ay olarak uygulanır.
Disiplin nedeniyle nakil
MADDE 55.- (1) Hükümlü, hücreye koyma cezasını gerektiren eylemlerde bulunması
hâlinde kurum yönetimince hakkında disiplin işlemi yapılır ve kurum en üst
amirinin istemi üzerine Bakanlıkça başka kurumlara nakledilebilir. Disiplin
cezaları yeni kurumlarda çektirilir.
(2) Bu hükümlüler nakledildikleri kurumlarda, mahkeme kararı, kurum
güvenliği, can güvenliği veya hastalık sebepleriyle nakil hariç, altı ay kalmak
zorundadırlar.
Zorunlu nedenlerle nakil
MADDE 56.- (1) Kurumların elverişsiz ve yetersiz kalması, kapsama gücünün
aşılması, kullanılamaz hâle gelmesi, asayiş, güvenlik, doğal afet, yangın ve
büyük onarım gibi zorunlu nedenlerle başka kurumlara nakledilmeleri gerekli
görülen hükümlüler, yargı çevresi dışında Adalet Bakanlığınca belirlenen ve konumlarına uygun olan diğer kurumlara
nakledilebilirler.
Hastalık nedeniyle nakil
MADDE 57.- (1) Hastaneye sevki zorunlu görülen hükümlü, bulunduğu yere en yakın
tam teşekküllü Devlet veya üniversite hastanesinin hükümlü koğuşuna yatırılır.
(2) Bu hastanelere gönderilen hükümlülerin başka yerlerdeki hastanelere
sevki, sağlık kurulu raporuyla, acil ve yaşamsal tehlikesi bulunması hâlinde,
varsa biri hastalığın uzmanı olmak üzere iki uzman hekim tarafından verilip,
başhekim tarafından onaylanan ve hastalığın sebebi, tedavinin hangi sebeple
bulunduğu hastanede gerçekleştirilemediği, hastaya nerede ve ne tür bir tedavi
gerektiğini açıkça belirten bir raporla mümkündür. Bu durumda da en yakın ve
hükümlü koğuşu bulunan Devlet veya üniversite hastaneleri tercih edilir.
(3) Hükümlünün bu hastanelerde kontrol ve tedavisinin devam edip
etmeyeceğinin sağlık kurulu raporuyla belgelendirilmesi gerekir; aksi hâlde hükümlü
ait olduğu kuruma iade edilir.
(4) Hükümlü, acil hâller dışında özel sağlık kuruluşlarında tedavi
edilemez. Acil hâllerin varlığı hâlinde Adalet Bakanlığına bilgi verilir.
(5) Hükümlü, sağlık nedenleriyle bulunduğu kurumda kalmasının uygun
olmadığı, kurum hekiminin önerisi ve en üst amirinin isteği üzerine alınacak
sağlık kurulu raporuyla belirlendiği takdirde, başka kurumlara nakledilebilir.
Nakillerde alınacak tedbirler
MADDE 58.- (1) Hükümlülerin kuruma veya başka bir yere götürülüp getirilmesi
sırasında, halkla bir araya gelmelerine ve başkaları tarafından görülmelerine
engel olacak tedbirler alınır.
(2) Hükümlü, havalandırma ve ışık durumu yetersiz araçlarla, eziyet
verici veya onur kırıcı şekilde nakledilemez. Nakil sırasında alınacak tedbirler,
hükümlünün firarını önleyici ve yukarıdaki fıkrada yazılı engelleri
gerçekleştirici sınırları aşamaz, birbirleriyle ve görevlilerle herhangi bir
tartışmaya girmelerini engelleyici boyutları geçemez.
(3) Açık ceza infaz kurumları ile çocuk eğitimevlerine nakiller kurum
görevlilerinin gözetiminde yapılır.
(4) Nakil sırasında hükümlünün iaşe ve bedensel ihtiyaçları giderilir.
ÜÇÜNCÜ
KISIM
Ceza
İnfaz Kurumunda Hükümlünün Hakları, Güvenceleri ve Kısıtlamalar
BİRİNCİ BÖLÜM
Savunma Haklarının Kullanılması, Kültür ve
Sanat Etkinliklerine Katılma, İfade Özgürlüğü
Avukat ve noterle görüşme hakkı
MADDE 59.- (1) Hükümlü, avukatlık mesleğinin icrası çerçevesinde avukatları ile
vekâletnamesi olmaksızın en çok üç kez görüşme hakkına sahiptir.
(2) Avukat ve noter ile görüşme, meslek kimliklerinin ibrazı üzerine,
tatil günleri dışında ve çalışma saatleri içinde, bu iş için ayrılan görüşme
yerlerinde, konuşulanların duyulamayacağı, ancak güvenlik nedeniyle
görülebileceği bir biçimde yapılır.
(3) Avukatlar, vekâletnameleri olsa da
aynı anda birden fazla hükümlü ile görüşme yapamazlar.
(4) Avukatların savunmaya ilişkin belgeleri, dosyaları ve müvekkilleri
ile yaptıkları konuşmaların kayıtları incelemeye tâbi tutulamaz.
(5) Yabancı ülkelerde haklarında soruşturma veya kovuşturma yapılmakta
olan, yabancı ülke veya uluslararası yargı mercilerinde dava açmak isteyen, leh
veya aleyhine açılmış davası olan Türk vatandaşı veya yabancı uyruklu
hükümlülerle yabancı uyruklu avukatları, bu soruşturma ve kovuşturma, açılacak
veya açılmış davalarla sınırlı olmak ve vekâletname sunmak koşuluyla
görüşebilirler. Vekâletnamesi olmayan yabancı uyruklu avukatlar, hükümlü ile
Türkiye barolarına kayıtlı bir avukatla birlikte görüşme yapabilirler.
Kültür ve sanat etkinliklerine
katılma, ifade özgürlüğü
MADDE 60.- (1) Ceza infaz kurumlarında, olanaklar elverdiğince, kültürün ve
sanatın çeşitli dallarını temsil eden
programlar hazırlanır ve hükümlülerin bunlara katılmaları hususundaki usûller
düzenlenir.
(2) Bu programların temel hedefi, hükümlülerin ifade yeteneklerini
geliştirmelerini ve bilgilerini artırmalarını sağlamaktır.
(3) Kurumun kültür ve sanat programları, Adalet Bakanlığınca belirlenen
esaslara göre kurum en üst amiri tarafından düzenlenir. Bu maksatla Devletin
kültür ve sanat işleriyle görevli kuruluşları gerekli yardımları yaparlar.
(4) Hükümlülerin ifade özgürlüğü çerçevesinde gerçekleştirebilecekleri
yayın etkinlikleri, kurumda çalışma esaslarını düzenleyen hükümlere ve bu
husustaki koşullara bağlıdır.
Kütüphaneden yararlanma
MADDE 61.- (1) Ceza infaz kurumlarında, kurumun büyüklüğüne göre, kütüphane veya
kitaplık oluşturulur. Kütüphanelerde veya kitaplıklarda verilen derslere
kaynaklık edecek kitapların yanı sıra olanaklar ölçüsünde hükümlülerin boş
zamanlarını değerlendirmelerini, okuma alışkanlığı edinmelerini ve kültür
bakımından ufuklarını geliştirmelerini
sağlayacak kitaplar da bulundurulur.
(2) Hükümlüye kurum kütüphanesinden yararlanma imkânı verilir.
(3) Bu hizmet, gezici kitaplıklarla da yerine getirilebilir.
Süreli veya süresiz yayınlardan
yararlanma hakkı
MADDE 62.- (1) Hükümlü, mahkemelerce yasaklanmamış olması koşuluyla süreli ve
süresiz yayınlardan bedelini ödeyerek yararlanma hakkına sahiptir.
(2) Resmî kurumlar, üniversiteler, kamu kurumu niteliğindeki meslek
kuruluşları ile mahkemelerce yasaklanmamış olması koşuluyla Bakanlar Kurulunca
vergi muafiyeti tanınan vakıflar ve kamu yararına çalışan dernekler tarafından
çıkartılan gazete, kitap ve basılı yayınlar, hükümlülere ücretsiz olarak ve
serbestçe verilir. Eğitim ve öğretimine devam eden hükümlülerin ders kitapları
denetime tâbi tutulamaz.
(3) Kurum güvenliğini tehlikeye düşüren veya müstehcen haber, yazı,
fotoğraf ve yorumları kapsayan hiçbir yayın hükümlüye verilmez.
İKİNCİ BÖLÜM
Günlük Yaşamda Haklar ve Yükümlülükler
Hükümlünün
barındırılması ve yatırılması
MADDE 63.- (1) Tehlikeli hâli bulunan hükümlü ancak bir veya üç kişilik
odalarda, diğer hükümlüler ise kurumun fizikî yapısı, kapasite durumu ve
güvenlik gerekleri göz önüne alınarak cezaevi yönetimi tarafından belirlenecek
sayıda mahkûmun kalabileceği odalarda barındırılırlar.
(2) Her hükümlüye yöresel iklime uygun nitelikte tek tip yatak ve
yeterli sayıda yatak takımı verilir.
(3) Kadınların erkeklerle, hükümlülerin tutuklularla, çocukların
yetişkinlerle, örgüt veya çıkar amaçlı örgüt suçluları ile terör suçlularının
Kanunda sayılan hâller dışında bir araya gelmelerine ve bağlantı kurmalarına
izin verilmez.
(4) Oda ve kısımlarda iklim koşulları göz önüne alınarak yeterli yer,
ışık, ısınma, havalandırma ve hijyen sağlanır.
Hükümlünün giydirilmesi
MADDE 64.- (1) Muhtaç hükümlülere talepleri hâlinde, idare tarafından iklime ve
sağlığa uygun giysiler verilir.
(2) Hükümlülerin giysileri, iç ve dış güvenlik görevlilerinin giymekte
olduğu üniformalara benzer şekil ve renkte olamaz.
Hükümlünün bakıma muhtaç
çocuklarının barındırılması
MADDE 65.- (1) Anaları hükümlü olup da dışarıda korumasına bırakılacak kimsesi
bulunmayan sıfır-altı yaş grubundaki çocuklar, analarının yanında kalabilirler.
Bu çocuklar gündüzleri ceza infaz kurumu bünyesindeki veya Sosyal Hizmetler ve
Çocuk Esirgeme Kurumu veya diğer kurum ve kuruluşlara ait kreş ve gündüz
bakımevlerinde barındırılırlar.
(2) Analarının yanında kalan çocuklara, yaş ve durumlarına ve
ihtiyaçlarına göre yiyecek ve içecek verilir.
(3) Üç yaşını doldurmuş çocuklar, hâkim kararıyla çocuk yuvalarına veya
yetiştirme yurtlarına yerleştirilebilirler. Bu çocukların belirlenecek bir
program ve usule göre zaman zaman analarıyla temasları sağlanır.
Hükümlünün telefon ile
haberleşme hakkı
MADDE 66.- (1) Kapalı ceza infaz kurumlarındaki hükümlüler, tüzükte belirlenen
esas ve usullere göre idarenin kontrolündeki ücretli telefonlar ile görüşme
yapabilirler. Telefon görüşmesi idarece dinlenir ve kayıt altına alınır. Bu
hak, tehlikeli hâlde bulunan ve örgüt mensubu hükümlüler bakımından
kısıtlanabilir.
(2) Açık ceza infaz kurumları ile çocuk eğitimevlerinde hükümlüler,
ücretli telefonlarla serbestçe görüşme yapabilirler.
(3) Açık ve kapalı ceza infaz kurumlarındaki hükümlüler altsoy, üstsoy,
eş ve kardeşlerinin ölüm, ağır hastalık veya doğal afet hâllerinde, kuruma ait
telefon ve faks cihazından derhâl yararlandırılırlar. Görüşmeler, tutanak ile
belgelenir ve tutanaklar özel bir dosyada saklanır.
(4) Hükümlüler açık ve kapalı ceza infaz kurumlarında, çocuk
eğitimevlerinde araç telefonu, telsiz telefon veya cep telefonu ve benzeri
iletişim araçlarını bulunduramaz ve kullanamazlar.
Hükümlünün radyo, televizyon
yayınları ile internet olanaklarından yararlanma hakkı
MADDE 67.- (1) Hükümlü, ceza infaz kurumlarında merkezî yayın sistemi bulunduğu
takdirde bu sisteme bağlı olarak radyo ve televizyon yayınlarını izleme hakkına
sahiptir.
(2) Merkezî yayın sistemi bulunmayan kurumlarda, yararlı olmayan
yayınların izlenmesini ve dinlenmesini engelleyecek önlemler alınmak suretiyle
bağımsız anten kullanılarak televizyon ve radyo izlenmesine ve dinlenmesine
izin verilir. Bu cihazlar, bedeli
kendisi tarafından ödenmek koşuluyla hükümlü adına kurumca satın alınır. Her ne
biçimde olursa olsun dışardan gelenler tarafından getirilen radyo, televizyon
ve bilgisayarlar kuruma alınmaz.
(3) Kapalı ve açık ceza infaz kurumları ile çocuk eğitimevlerinde ancak,
eğitim ve iyileştirme programları çerçevesinde kurum yönetimince belirlenen
yerlerde görsel ve işitsel eğitim araç ve gereçlerinin kullanımına izin
verilebilir. Eğitim ve iyileştirme programları gerekli kıldığı takdirde denetim
altında internetten yararlanılabilir. Hükümlü, odasında bilgisayar
bulunduramaz. Ancak, Adalet Bakanlığının uygun görmesi hâlinde eğitim ve
kültürel amaçlı olarak bilgisayarın ceza infaz kurumuna alınmasına izin
verilebilir.
(4) Bu haklar, tehlikeli hâlde bulunan veya örgüt mensubu hükümlüler
bakımından kısıtlanabilir.
Hükümlünün mektup, faks ve telgrafları
alma ve gönderme hakkı
MADDE 68.- (1) Hükümlü, bu maddede belirlenen kısıtlamalar dışında, kendisine
gönderilen mektup, faks ve telgrafları alma ve ücretleri kendisince karşılanmak
koşuluyla, gönderme hakkına sahiptir.
(2) Hükümlü tarafından gönderilen ve kendisine gelen mektup, faks ve
telgraflar; mektup okuma komisyonu bulunan kurumlarda bu komisyon, olmayanlarda
kurumun en üst amirince denetlenir.
(3) Kurumun asayiş ve güvenliğini tehlikeye düşüren, görevlileri hedef
gösteren, terör ve çıkar amaçlı suç
örgütü veya diğer suç örgütleri mensuplarının haberleşmelerine neden
olan, kişi veya kuruluşları paniğe yöneltecek yalan ve yanlış bilgileri, tehdit
ve hakareti içeren mektup, faks ve telgraflar hükümlüye verilmez. Hükümlü
tarafından yazılmış ise gönderilmez.
(4) Hükümlü tarafından resmî makamlara veya savunması için avukatına
gönderilen mektup, faks ve telgraflar denetime tâbi değildir.
Hükümlüye dışarıdan gönderilen hediyeyi kabul etme
hakkı
MADDE 69.- (1) Kapalı ceza infaz kurumlarındaki
hükümlü, dinî bayram, yılbaşı
veya kendi doğum günlerinde, dışarıdan gönderilen ve kurum güvenliği için
tehlikeli olmayan bir hediyeyi kabul etme hakkına sahiptir. Bunun esas ve
usûlleri tüzükte gösterilir.
Din ve vicdan özgürlüğü
MADDE 70.- (1) Hükümlü, ceza infaz kurumunda, mensup bulunduğu dinin
ibadetlerini, düzeni bozmayacak ve çalışmayı engellemeyecek biçimde serbestçe
yerine getirebilir ve ibadette kullanılan eşyayı, dinî yaşamı bakımından
zorunlu olan kitap ve eserleri temin ve bulunduğu yerlerde muhafaza edebilir.
(2) Hükümlünün, mensup bulunduğu dinin görevlilerince ziyaret edilmesine
ve onlarla iletişim kurmasına, kurum güvenliğini tehlikeye düşürmemek
koşuluyla izin verilir.
Hükümlünün muayene ve tedavi
istekleri
MADDE 71.- (1) Hükümlü, beden ve ruh sağlığının korunması, hastalıklarının tanısı
için muayene ve tedavi olanaklarından,
tıbbî araçlardan yararlanma hakkına sahiptir. Bunun için hükümlü öncelikle
kurum revirinde, mümkün olmaması hâlinde Devlet veya üniversite
hastanelerinin mahkûm koğuşlarında
tedavi ettirilir.
Hükümlünün beslenmesi
MADDE 72.- (1) Hükümlüye Adalet ve Sağlık bakanlıklarınca birlikte belirlenecek
kalori esasına göre, sağlıklı ve güçlü kalması için nitelik ve nicelik olarak
besleyici, sağlık koşullarına uygun, makul çeşitlilikte, yaş, sağlık, çalıştığı
işin özelliği, dinî ve kültürel gerekleri göz önünde tutularak besin verilir ve
içme suyu sağlanır.
(2) Hükümlü, kendisine verilen günlük besin ve ihtiyaç maddeleri
dışındaki ihtiyaçlarını kurum kantininden sağlayabilir. Kantini bulunmayan
kurumlarda, bu maddeler, idarenin izin ve kontrolü altında dışardan
sağlanabilir.
(3) Hasta hükümlüye, kurum hekiminin belirleyeceği besinler verilir.
(4) Kurumda annesiyle birlikte kalan çocuklara ve süt emziren annelere
durumlarına uygun gıda verilir.
DÖRDÜNCÜ
KISIM
İyileştirme
BİRİNCİ BÖLÜM
Bireyselleştirme
İyileştirme programlarının
belirlenmesi
MADDE 73.- (1) Hükümlünün geçmişi, suçluluk nedenleri, suç sicili, fizik yeteneği
ve ruhsal yapısı, kişisel doğası, arz edebileceği tehlike hâlleri, hapis
cezasının süresi, salıverildikten sonraki beklentisi dikkate alınarak, toplumun
hukuka uygun hareket eden ve üretken bir üyesi olarak yaşamını sürdürmesini
sağlayacak ve bireysel ihtiyaçlarına uygun bir biçimde iyileştirme programları
uygulanır. Bu programların hazırlanması ve uygulanması amacıyla ceza infaz
kurumlarında eğitim ve psiko-sosyal hizmet servisleri oluşturulur.
(2) Hükümlü, amaca uygun iyileştirme gereklerinin
gerçekleştirilebileceği kurumlara veya bölümlere yerleştirilir.
Hükümlülerin sayısı ve
uygulanacak güvenlik tedbirleri
MADDE 74.- (1) Hükümlülerin yerleştirildikleri kurum veya bölümlerde
bireyselleştirmeyi mümkün kılacak sayıda bulundurulmalarına özen gösterilir.
(2) İyileştirme programları uygulanan grupların özelliklerine göre
değişik güvenlik tedbirlerine yer verilir.
(3) Tehlikeli hâlde oldukları saptanan hükümlüler, bireyselleştirilmeleri
için yapılacak çalışmalarda on kişiyi aşacak biçimde gruplandırılamaz.
İKİNCİ BÖLÜM
Eğitim
Eğitim programları
MADDE 75.- (1) Ceza infaz kurumlarında bulunduğu süre içinde hükümlüye, kişiliğini
geliştirecek, eğitimini güçlendirecek, yeni beceriler elde etmesini, suç işleme
eğilimini yok etmeyi sağlayacak ve salıverilme sonrasına hazırlayacak
programlar uygulanır.
(2) Hükümlünün yaş, ceza süresi ve yeteneklerine öncelik verilerek
ekonomik ve kültür durumuna uygun biçimde düzenlenen eğitim programları; temel
eğitim, orta ve yüksek öğretim, meslek eğitimi, din eğitimi, beden eğitimi,
kütüphane ve psiko-sosyal hizmet konularını kapsar.
Öğretimden yararlanma
MADDE 76.- (1) Açık ceza infaz kurumları ile çocuk eğitimevlerinde bulunan
hükümlülerin örgün ve yaygın, kapalı ceza infaz kurumunda bulunan hükümlülerin
yaygın öğretimden yararlanmaları sağlanır.
Dernekler, vakıflar, gönüllü
kuruluşlar ve kamu kurum ve kuruluşları ile ilişkiler
MADDE 77.- (1) Hükümlülerin iyileştirilme çabalarında başarıya ulaşılması için
dernekler, vakıflar ve gönüllü kişi ve kuruluşlar ile işbirliği yapılabilir.
Kamu kurum ve kuruluşları bu maksatla olanakları ölçüsünde, gerekli yardımları
yapmakla yükümlüdürler.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Sağlığın Korunması ve Tıbbî Müdahâleler
Hükümlünün muayene ve tedavisi
MADDE 78.- (1) Kurumun sağlık koşullarının düzenlenmesi, hükümlünün acil veya olağan muayene ve tedavisi kurumun hekimi tarafından
yapılır. Genel veya hastalık nedeniyle yapılan tüm muayene ve tedavi sonuçları,
sağlık izleme kartına işlenir ve dosyasında saklanır.
(2) Sağlık Bakanlığı ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile
üniversitelerin sağlık kuruluşları, hükümlülerin tedavileri bakımından gerekli
yardımları yapmakla görevlidirler.
(3) Rızası olsa bile hiçbir hükümlü üzerinde tıbbî deney yapılamaz.
MADDE 79.- (1) Kurum hekimi, kurumu ayda en az bir kez denetleyerek genel ve özel
önlem alınması gereken hastalıklar ile kurumda sağlık koşulları yönünden
alınması gereken önerileri içeren bir rapor düzenler ve kurum yönetimine verir.
Hastaneye sevk
MADDE 80.- (1) Hükümlünün sağlık nedeniyle hastaneye sevkine gerek duyulduğunda durum, kurum hekimi tarafından derhâl bir raporla ceza infaz kurumu yönetimine bildirilir.
İnfazı engelleyecek hastalık
hâli
MADDE 81.- (1) Kurum hekimi veya görevli hekim tarafından yapılan muayene ve
incelemeler sonucunda hükümlünün cezasını yerine getirmesine engel olabilecek
hastalığı saptanırsa durum, kurum yönetimine bildirilir.
Hükümlünün kendisine verilen
yiyecek ve içecekleri reddetmesi
MADDE 82.- (1) Hükümlüler, hangi nedenle olursa olsun, kendilerine verilen yiyecek
ve içecekleri sürekli olarak reddettikleri takdirde; bu hareketlerinin kötü
sonuçları ile bırakacağı bedensel ve ruhsal hasarlar konusunda ceza infaz
kurumu hekimince bilgilendirilirler. Psiko-sosyal hizmet birimince de bu
hareketlerinden vazgeçmeleri yolunda çalışmalar yapılır ve sonuç alınamaması
hâlinde, beslenmelerine kurum hekimince belirlenen rejime göre uygun ortamda
başlanır.
(2) Beslenmeyi reddederek açlık grevi veya ölüm orucunda bulunan
hükümlülerden, birinci fıkra gereğince alınan tedbirlere ve yapılan çalışmalara
rağmen hayatî tehlikeye girdiği veya bilincinin bozulduğu hekim tarafından
belirlenenler hakkında, isteklerine bakılmaksızın kurumda, olanak bulunmadığı
takdirde derhâl hastaneye kaldırılmak suretiyle muayene ve teşhise yönelik
tıbbî araştırma, tedavi ve beslenme gibi tedbirler, sağlık ve hayatları için
tehlike oluşturmamak şartıyla uygulanır.
(3) Yukarıda belirtilen hâller dışında, bir sağlık sorunu olup da
muayene ve tedaviyi reddeden hükümlülerin sağlık veya hayatlarının ciddî
tehlike içinde olması veya ceza infaz kurumunda bulunanların sağlık veya
hayatları için tehlike oluşturan bir durumun varlığı hâlinde de ikinci fıkra
hükümleri uygulanır.
(4) Bu maddede öngörülen
tedbirler, kurum hekiminin tavsiye ve yönetimi altında uygulanır. Ancak,
kurum hekiminin zamanında müdahale edememesi veya gecikmesi hükümlü için hayatî
tehlike doğurabilecek ise, bu tedbirlere ikinci fıkrada belirtilen şartlar
aranmaksızın başvurulur.
(5) Bu madde uyarınca hükümlülerin sağlıklarının korunması ve
tedavilerine yönelik zorlayıcı tedbirler, onur kırıcı nitelikte olmamak
şartıyla uygulanır.
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
Dışarıyla İlişkiler
Hükümlüyü ziyaret
MADDE 83.- (1) Hükümlü, belgelendirilmesi koşuluyla eşi, üçüncü dereceye kadar kan
ve kayın hısımları ile vasisi veya kayyımı tarafından haftada bir kez ve ayrıca
kuruma kabullerinde, zorunlu hâller dışında bir daha değiştirilmemek üzere, ad
ve adreslerini bildirdiği en fazla üç kişi tarafından, yarım saatten az ve bir
saatten fazla olmamak üzere çalışma saatleri içinde ziyaret edilebilir.
(2) Birinci fıkrada
belirtilenler dışındaki kimselerin ziyaretine Cumhuriyet Başsavcılığı
tarafından yazılı olarak izin verilebilir.
(3) Görüşler, koşul ve süreleri Adalet Bakanlığınca hazırlanan
yönetmelikle kapalı ve açık olmak üzere iki biçimde yaptırılır.
Yabancı hükümlüleri ziyaret
MADDE 84.- (1) Yabancı hükümlülerin, vatandaşı olduğu devletin diplomatik
temsilciliği veya konsolosluğunun ziyaret istemleri, mevzuatta belirlenen esas
ve usûllere uygun olarak geciktirilmeden yerine getirilir.
(2) Diplomatik temsilciliği veya konsolosluğu bulunmayan devletler
vatandaşlığındaki hükümlüler ile mülteci veya vatansız olan hükümlülerin,
yararlarını koruyan devletin diplomatik temsilciliği veya bu gibi kimseleri
koruma görevini üstlenmiş ulusal veya uluslararası kuruluşlarla
görüştürülmelerinde yukarıdaki fıkra hükmü uygulanır.
(3) 83 üncü madde hükümleri
saklıdır.
Heyetlerin ceza infaz
kurumlarını ziyaretleri
MADDE 85.- (1) Resmî kurum ve kuruluşlar, heyet hâlinde veya bireysel olarak ceza
infaz kurumlarını ziyaret edebilmek ve hükümlülerle görüşebilmek için Adalet
Bakanlığından izin almak zorundadırlar. Bilimsel araştırma yapanlarla görsel ve
yazılı basın mensupları hakkında da bu hüküm uygulanır.
(2) Hükümlü, denetim amacıyla Türkiye'nin taraf olduğu uluslararası
sözleşmelerle yetkisi kabul edilen kurum ve kuruluşların temsilcileri
tarafından gerekçesi belirtilmek suretiyle ve Adalet Bakanlığının izniyle
ziyaret edilebilir.
(3) Bu ziyaret ve görüşmelerde güvenliği tehlikeye düşürmeyecek
tedbirler kurum yönetimince alınır. Ziyaret ve görüşmeler yasal zorunluluk
olmadıkça kurum görevlilerinin gözetiminde yapılır.
(4) Güvenlik bakımından bir araya getirilemeyecek hükümlülerle toplu
görüşme yapılamaz. Önceden izin verilmiş olsa bile doğal afet, yangın ve
ayaklanma gibi olağanüstü durumlarda ziyaret ve görüşmeler ertelenebilir.
Ziyaret ve görüşlerde uyulacak
esaslar
MADDE 86.- (1) Kapalı ve açık ceza infaz kurumlarına ziyaret veya görüşe gelen
resmî heyet ve özel kişiler, kurum
güvenliğini tehlikeye sokacak davranışlarda bulunamaz, kurum güvenliği için
alınan ve uygulanan yasal ve idarî tedbirlerin değiştirilmesini isteyemezler.
(2) Kurumun düzen ve güvenliğini, hükümlülerin sağlığını bozabilecek
nitelikteki eşya ve maddeler ile her türlü iletişim araçları ve taşıma izin
belgesi olsa da silâhlar kuruma sokulamaz. Ziyaret ve görüşlerde hükümlülere
para, kıymetli evrak ve eşya verilemez.
(3) Kurum görevlileri ve dış güvenlik görevlileri dahil olmak üzere,
sıfat ve görevi ne olursa olsun, ceza infaz kurumlarına girenler duyarlı
kapıdan geçmek zorundadır. Bu kişilerin üstleri metal dedektörle aranır;
eşyaları x-ray cihazından veya benzeri güvenlik sistemlerinden geçirilir,
ayrıca şüphe hâlinde elle aranır. Bu cihazların bulunmadığı yerlerde arama ve
kontrol elle yapılır. Ancak
milletvekilleri, mülkî amirler, hâkim, Cumhuriyet savcıları ve bu sınıftan
sayılanlar, avukatlar, noterler, ceza infaz kurumları ve tutukevleri
kontrolörleri, izleme kurulu başkan ve üyeleri, uluslararası sözleşmelerle
yetkileri tanınmış kişi ve kuruluşların temsilcileri, ceza infaz kurumu ve tutukevi koruma birlik komutanı ile kurum
müdürünün üstleri ağır cezayı gerektiren suçüstü hâlleri dışında elle aranamaz.
Duyarlı kapı cihazının ikazının sürmesi hâlinde bu kişiler ancak, elle aramayı
kabul ettikleri takdirde kuruma girebilirler. Ziyaret yerleri de ziyaret öncesi
ve bitiminde aranır.
(4) Ceza infaz kurumlarına giren avukatlarca savunmaya ilişkin olduğu
yazılı olarak beyan edilen belge ve
dosyalar incelemeye tâbi tutulmaz.
(5) Konusu suç teşkil etmemekle birlikte ceza infaz kurumlarına
sokulması yasak olan her türlü eşya, çıkışta sahibine verilmek üzere idare
tarafından muhafaza altına alınır.
(6) Hükümlüler, odalarından çıkış ve dönüşlerinde ayrı yerlerde ve
farklı memurlarca üst ve eşya aramasına tâbi tutulurlar.
(7) Aramalarda insan onuruna saygı esastır.
(8) Ziyaret ve görüşlerde kurallara uymayan heyet ve kişilerin ziyaret
ve görüşmeleri sürdürmelerine derhâl son verilir. Suç oluşturan davranışlar,
ilgili idarî ve adlî makamlara bildirilir. Görüşme hakkına sahip özel kişilerin
kurum güvenliğinin korunması amacıyla alınan tedbirlere aykırı davranışları ve
istekleri nedeniyle görüşme hakları, kurumun en üst amirince bir aydan bir yıla
kadar kısıtlanabilir. Mevzuatın avukatlar bakımından getirdiği hükümler
saklıdır.
BEŞİNCİ BÖLÜM
Beden Eğitimi ve Boş Zaman Etkinlikleri
Beden eğitimi
MADDE 87.- (1) Hükümlünün toplumsal, ruhsal ve bedensel gelişmelerini sağlamak
amacıyla fizik ve ruhsal sağlık durumlarının elverdiği ölçüde spor, beden
eğitimi ve eğlendirici etkinliklere katılmasına müsaade olunur ve olanaklar
ölçüsünde yer ve araç sağlanır.
(2) Açık havada çalışmayan veya kapalı ceza infaz kurumlarında bulunan hükümlüye, hava koşulları elverdiği ölçüde, günde en az bir saat açık havada gezinmek olanağı verilir. Bu süre içerisinde bireysel spor da yapılabilir. Kurum dışındaki etkinliklere açık ceza infaz kurumları ile çocuk eğitimevlerinde bulunan hükümlüler katılabilirler.
Kütüphane ve kurslardan
yararlanma
MADDE 88.- (1) Hükümlü, çalışma saatleri dışında ve belirlenecek düzene göre
idarece tertiplenen kurslara katılabilir ve kütüphaneden yararlanabilir. Bu
konudaki programlar uzmanların önerileri ve hükümlünün istekleri dikkate
alınarak kurum yönetimince belirlenir.
ALTINCI BÖLÜM
Salıverilme İçin Hazırlama
Koşullu salıverilmede iyi hâlin
saptanması
MADDE 89.- (1) Hükümlünün, Kanunun 107 nci maddesinde öngörülen süreleri, ceza
infaz kurumlarının düzen ve güvenliği amacıyla konulmuş kurallara içtenlikle
uyarak, haklarını iyi niyetle kullanarak, yükümlülüklerini eksiksiz yerine
getirerek geçirmiş ve uygulanan iyileştirme programlarına göre de toplumla bütünleşmeye
hazır olduğunun disiplin kurulunun görüşü alınarak idare kurulunca saptanmış
bulunması gerekir.
Salıverilme öncesi için önlem ve
ilişkiler
MADDE 90.- (1) Hükümlünün salıverildikten sonraki geleceğini düzenlemeyi
düşünmesini sağlayıcı tedbirler alınır ve toplumla uyumu ile ailesinin
çıkarları için bu konularda hizmet
veren resmî ve özel kuruluş veya kişilerle ilişki kurması doğrultusunda katkı
ve yardımda bulunulur.
Hükümlüye iş bulmada yardım
MADDE 91.- (1) Hükümlü, salıverildiğinde iş bulması veya kendi işini kurması
yönünde özendirilir. Bu konuda gönüllü kişi ve
kuruluşlar ile resmî kurumlarla işbirliği yapılır. Bu husustaki
ayrıntılar tüzükte gösterilir.
YEDİNCİ BÖLÜM
İzinler
Kapalı ceza infaz kurumu dışına
çıkma hâlleri
MADDE 92.- (1) Hükümlü; izin, hastaneye, Cumhuriyet Başsavcılığına veya duruşmaya
sevk, eğitim, öğretim, işyurdu, cezanın ertelenmesi, salıverilme, nakil,
deprem, sel gibi doğal afet ve yangın hâlleri dışında ve yetkili makamca
verilmiş yazılı bir emir olmadıkça kapalı kurumun dışına çıkarılamaz.
İzinler
MADDE 93.- (1) Yüksek güvenlikli ceza infaz kurumlarında bulunanlar dışındaki
hükümlülere mazeret izni, özel izin veya iş arama izni verilebilir. İzinde geçen
süreler hükümlülükte geçmiş sayılır.
(2) İzinlerin kullandırılması ile ilgili ayrıntılar tüzükte gösterilir.
Mazeret izni
MADDE 94.- (1) Hükümlülük süresinin beşte birini iyi hâlle geçirmiş olanlara
hükümlünün isteği ile;
a) Ana, baba, eş, kardeş veya çocuğunun ölümü nedeniyle ceza infaz
kurumu en üst amirinin önerisi ve Cumhuriyet Başsavcılığının onayı ile,
b) Yukarıdaki bentte sayılan yakınlarından birisinin yaşamsal tehlike
oluşturacak önemli ve ağır hastalık hâllerinin veya deprem, su baskını, yangın
gibi felâketler nedeniyle zarara uğradıklarının belgelendirilmesi koşuluyla
kurum en üst amirinin görüşü,
Cumhuriyet Başsavcılığının önerisi ve Adalet Bakanlığının onayı ile,
Yol dışında on güne kadar mazeret izni verilebilir.
(2) Tehlikeli hükümlüler hariç olmak üzere, hükümlünün, infaz kurumunun
bulunduğu yerde olmak ve dış güvenlik görevlisinin refakatinde bulunmak
şartıyla, talebi ve Cumhuriyet Başsavcısının onayı ile ana, baba, eş, kardeş ve
çocuk cenazesine katılmasına izin verilebilir.
Özel izin
MADDE 95.- (1) Açık ceza infaz kurumlarında bulunanlarla kapalı ceza infaz
kurumunda olup da açık ceza infaz kurumlarına ayrılmaya hak kazananlara,
aileleriyle bağlarını sürdürmelerini veya güçlendirmelerini ve dış dünyaya
uyumlarını sağlamak amacıyla kurum en üst amirinin önerisi ve Cumhuriyet
Başsavcılığının onayı ile yılda en çok üç kez olmak üzere her defasında yol
hariç üç güne kadar izin verilebilir.
İş arama izni
MADDE 96.- (1) Ceza infaz kurumlarında hükümlülük sürelerinin en az altı ayını
kesintisiz geçirmiş ve koşullu salıverilmelerine bir ay kalmış hükümlülere
olağan yaşantılarına döndüklerinde uyum sorunu ile karşılaşmamaları ve iş bulma
olanakları sağlanmak üzere kurum en üst amirinin önerisi ve Cumhuriyet
Başsavcılığının onayı ile çalışma günleri içinde sekiz saate kadar izin
verilebilir.
İzinden dönmeme, geç dönme
MADDE 97.- (1) İzinden dönmeyen veya iki günden fazla bir süre geçtikten sonra
dönen hükümlüler hakkında Türk Ceza Kanununun 292 nci ve izleyen maddelerinde
yazılı hükümler uygulanır.
(2) İzin süresini iki gün veya daha az bir süre geçiren hükümlüler
hakkında disiplin işlemi yapılır. İzinli iken firar eden hükümlüye bir daha
izin verilmez.
SEKİZİNCİ BÖLÜM
İnfazla İlgili Kararlar
Mahkûmiyet hükmünün yorumunda
veya çektirilecek cezanın hesabında duraksama
MADDE 98.- (1) Mahkûmiyet hükmünün yorumunda veya çektirilecek cezanın hesabında
duraksama olursa, cezanın kısmen veya tamamen yerine getirilip getirilemeyeceği
ileri sürülür ya da sonradan yürürlüğe giren kanun, hükümlünün lehinde olursa,
duraksamanın giderilmesi veya yerine getirilecek cezanın belirlenmesi için
hükmü veren mahkemeden karar istenir.
(2) 16 ncı madde gereğince cezasının ertelenmesi isteminin reddi hâlinde
de aynı hüküm uygulanır.
(3) Yukarıdaki fıkralar uyarınca yapılan başvurular cezanın infazını
ertelemez. Ancak, mahkeme olayın özelliğine göre infazın ertelenmesine veya
durdurulmasına karar verebilir.
Birden fazla hükümdeki cezaların
toplanması
MADDE 99.- (1) Bir kişi hakkında hükmolunan herbir ceza diğerinden bağımsızdır,
varlıklarını ayrı ayrı korurlar. Ancak, bir kişi hakkında başka başka
kesinleşmiş hükümler bulunur ise, 107 nci maddenin uygulanabilmesi yönünden
mahkemeden bir toplama kararı istenir.
Hastanede geçen sürenin cezadan
indirilmesi
MADDE 100.- (1) Cezanın infazına başlandıktan sonra hastalık nedeniyle hükümlünün
ceza infaz kurumundan hastaneye kaldırılması hâlinde burada geçirdiği süre,
cezadan indirilir.
(2) Ancak, cezanın infazını durdurmak için hükümlü, hastalığına kasten
neden olmuşsa bu hükümden yararlanamaz. Bu hâlde Cumhuriyet savcısı mahkemeden
bir karar verilmesini ister.
İnfaz sırasında verilecek
kararların mercii ve usulü
MADDE 101.- (1) Cezanın infazı sırasında, 98 ilâ 100 üncü maddeler gereğince
mahkemeden alınması gereken kararlar duruşma yapılmaksızın verilir. Karar
verilmeden önce Cumhuriyet savcısı ve hükümlünün görüşlerini yazılı olarak
bildirmeleri istenebilir.
(2) 99 uncu madde gereğince cezaların toplanması gerektiğinde, bu
hususta hüküm vermek yetkisi, en fazla cezaya hükmetmiş bulunan mahkemeye, bu
durumda birden çok mahkeme yetkili ise son hükmü vermiş olan mahkemeye;
hükümlerden biri doğrudan doğruya bölge adliye mahkemesi tarafından verilmiş
ise, bölge adliye mahkemesine, Yargıtay tarafından verilmiş ise Yargıtaya
aittir.
(3) Bölge adliye mahkemesi veya Yargıtaydan başka mahkemeler tarafından
verilmiş olan bu kararlara karşı itiraz yoluna gidilebilir.
BEŞİNCİ
KISIM
Salıverilme
Öncesi ve Sonrası Hükümlüye ve Eski Hükümlüye Yardım
BİRİNCİ BÖLÜM
İnfaz Kurumuna Dış Yardımlar ve Hükümlüler
Arası Yardımlaşmalar
İnfaz kurumuna dış yardımlar
MADDE 102.- (1) Hükümlülerin ceza infaz kurumlarından salıverilmelerinden önce veya
salıverilmelerinden sonra kişisel zorluklarını aşmalarını, iyileştirilmelerini
ve dışarıdaki yaşama uyumlarını sağlamak amacıyla ilgili bakanlıklar, kamu
kurum ve kuruluşları ile kamu tüzel kişileri görev alanlarına giren konularda
gerekli desteği ve hizmeti vermekle yükümlüdürler.
(2) Bu konuda gönüllü kişi, kurum ve kuruluşlardan yardım alınabilir.
(3) Bu yükümlülük ve yardımların yöntem ve esasları tüzükte belirlenir.
Hükümlüler arası yardımlaşma
MADDE 103.- (1) Meslek ve sanatlarında becerili olan hükümlüler, çalışma yeteneğine
sahip ve istekli diğer hükümlülere, yönetimle işbirliği yaparak ceza infaz
kurumunda ve salıverilmelerinden sonraki yaşamlarında iş, meslek veya sanat
öğrenmelerini sağlamak amacıyla katkıda bulunabilirler.
İKİNCİ BÖLÜM
Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezi ile
Koruma Kurulları
Denetimli serbestlik ve yardım
merkezleri ile koruma kurulları
MADDE 104.- (1) Cezaları ertelenen, salıverilen veya haklarında hapis cezası dışında herhangi bir tedbire
hükmedilen hükümlülerin toplum içinde izlenmesi, iyileştirilmesi, psiko-sosyal
problemlerinin çözülmesi, salıverme sonrası korunması ve yargılanan kişiler
hakkında sosyal araştırma raporlarının düzenlenmesi ve mağdurun korunması gibi
görevleri yerine getirmek üzere denetimli serbestlik ve yardım merkezleri
kurulur.
(2) Salıverilme sonrasında hükümlülere iş sağlanması için koruma
kurulları kurulur.
(3) Denetimli serbestlik ve yardım merkezleri ile koruma kurullarının
kuruluşu, çalışma yöntem ve esasları, ilgili kanununda düzenlenir.
İKİNCİ
KİTAP
Diğer
Cezalar, Tedbirler, Koşullu Salıverilme ve Tutukluluk
BİRİNCİ
KISIM
Diğer
Cezalar
BİRİNCİ BÖLÜM
Kamuya Yararlı Bir İşte Çalıştırma ve Adlî Para
Cezalarının İnfazı
Kamuya yararlı bir işte
çalıştırma
MADDE 105.- (1) Türk Ceza Kanununun 50 nci maddesinin birinci fıkrasının (f)
bendinde yer alan kısa süreli hapis cezasının yaptırım seçeneklerinden kamuya
yararlı bir işte çalıştırma; hükümlünün, ücretsiz olarak bir kamu kurumunun
veya kamu yararına hizmet veren bir özel kuruluşun belirli hizmetlerinde
çalıştırılmasıdır.
(2) Denetimli serbestlik ve yardım merkezleri, bölgelerinde bulunan bu
tür kurumlardan hükümlüleri ne suretle çalıştırabileceklerine dair bilgi
alırlar ve hizmetler listesini oluştururlar. Bu listeler mahkemelere verilir.
Mahkeme, bu listelerden uygun gördüğü hizmeti ve süresini hükümlüye önerir ve
bunu reddetme hakkına sahip olduğunu hatırlatır.
(3) Diğer bir hapis cezasına
hükmedildiğinde kamu yararına çalıştırma kararı verilemez.
(4) İki yıl veya daha az süre ile hapis cezasına mahkûm olanlardan,
hükümlülük süresinin yarısını iyi hâlle geçirenlerin, istekleri bulunmak
koşuluyla kendilerinin veya yasal temsilcilerinin veya Cumhuriyet
Başsavcılığının istemi üzerine, mahkûmiyet sürelerinin geriye kalan yarısını
kamuya yararlı bir işte çalıştırılmasına mahkemece karar verilebilir.
(5) Mahkeme kararında belirtilen çalışma esasları ile rejimlere uymama
hâlinde, geri kalan ceza aynen çektirilir.
Adlî para cezasının infazı
MADDE 106.- (1) Adlî para cezası, Türk Ceza Kanununun 52 nci maddesinin birinci
fıkrasında belirtilen usule göre tayin olunacak bir miktar paranın Devlet
Hazinesine ödenmesinden ibarettir.
(2) Adlî para cezasını içeren
ilâm Cumhuriyet Başsavcılığına verilir. Cumhuriyet savcısı otuz gün
içinde adlî para cezasının ödenmesi için hükümlüye 20 nci maddenin üçüncü
fıkrası uyarınca bir ödeme emri tebliğ eder.
(3) Hükümlü, tebliğ olunan ödeme emri üzerine belli süre içinde adlî
para cezasını ödemezse, Cumhuriyet savcısının kararı ile ödenmeyen kısma
karşılık gelen gün miktarınca hapsedilir.
(4) Çocuklar hakkında verilen
adlî para cezası ile kısa süreli hapis cezasından çevrilen adlî para cezasının
ödenmemesi hâlinde, bu cezalar hapse çevrilemez. Bu takdirde onbirinci fıkra
hükmü uygulanır.
(5) Adlî para cezasının hapse çevrileceği mahkeme ilâmında yazılı olmasa
bile üçüncü fıkra hükmü Cumhuriyet Başsavcılığınca uygulanır.
(6) Hükümde, adlî para cezası takside bağlanmamış ise, bir aylık süre
içinde adlî para cezasının üçte birini ödeyen hükümlünün isteği üzerine geri
kalan kısmının birer ay ara ile iki eşit taksitte ödenmesine izin verilir. İlk
taksidin süresinde ödenmemesi hâlinde, verilen ikinci takside ilişkin izin
hükümsüz kalır.
(7) Adlî para cezası yerine çektirilen hapis süresi üç yılı geçemez. Birden fazla hükümle adlî
para cezalarına mahkûmiyet hâlinde bu süre beş yılı geçemez.
(8) Hükümlü, hapis yattığı günlerin dışındaki günlere karşılık gelen
parayı öderse hapisten çıkartılır.
(9) Türk Ceza Kanununun 50 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi
saklı kalmak üzere, adlî para cezasından çevrilen hapsin infazı ertelenemez ve
bunun infazında koşullu salıverilme hükümleri uygulanamaz. Hapse çevrilmiş
olmasına rağmen hak yoksunlukları bakımından esas alınacak olan adlî para
cezasıdır.
(10) Türk Ceza Kanununun 50 nci maddesinin birinci fıkrasının (a)
bendine göre kısa süreli hapis cezasından çevrilen adlî para cezalarının
infazında, aynı maddenin altıncı ve yedinci fıkraları hükümleri saklıdır.
(11) İnfaz edilen hapsin süresi, adlî para cezasını tamamıyla
karşılamamış olursa, geri kalan adlî para cezasının tahsili için ilâm,
Cumhuriyet Başsavcılığınca mahallin en büyük mal memuruna verilir. Bu
makamlarca 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanuna göre
kalan adlî para cezası tahsil edilir.
İKİNCİ BÖLÜM
Koşullu
Salıverilme, Mükerrirlere Özgü İnfaz Rejimi ve Denetimli Serbestlik
Tedbiri
Koşullu salıverilme
MADDE 107.- (1) Koşullu salıverilmeden yararlanabilmek için mahkûmun kurumdaki
infaz süresini iyi hâlli olarak geçirmesi gerekir.
(2) Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkûm edilmiş olanlar otuz
yılını, müebbet hapis cezasına mahkûm edilmiş olanlar yirmidört yılını, diğer
süreli hapis cezalarına mahkûm edilmiş olanlar cezalarının üçte ikisini infaz
kurumunda çektikleri takdirde, koşullu salıverilmeden yararlanabilirler.
(3) Koşullu salıverilme için infaz kurumunda geçirilmesi gereken süre;
a) Birden fazla ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına veya
ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile müebbet hapis cezasına mahkûmiyet
hâlinde otuzaltı,
b) Birden fazla müebbet hapis cezasına mahkûmiyet hâlinde otuz,
c) Bir ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile süreli hapis cezasına
mahkûmiyet hâlinde en fazla otuzaltı,
d) Bir müebbet hapis cezası ile süreli hapis cezasına mahkûmiyet hâlinde
en fazla otuz,
e) Birden fazla süreli hapis cezasına mahkûmiyet hâlinde en fazla
yirmisekiz,
Yıldır.
(4) Suç işlemek için örgüt kurmak veya yönetmek ya da örgütün faaliyeti
çerçevesinde işlenen suçtan dolayı mahkûmiyet hâlinde; ağırlaştırılmış müebbet
hapis cezasına mahkûm edilmiş olanlar otuzaltı yılını, müebbet hapis cezasına
mahkûm edilmiş olanlar otuz yılını, süreli hapis cezasına mahkûm edilmiş
olanlar cezalarının dörtte üçünü infaz kurumunda çektikleri takdirde, koşullu
salıverilmeden yararlanabilirler. Ancak, bu süreler;
a) Birden fazla ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına veya
ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile müebbet hapis cezasına mahkûmiyet
hâlinde kırk,
b) Birden fazla müebbet hapis cezasına mahkûmiyet hâlinde otuzdört,
c) Bir ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile süreli hapis cezasına
mahkûmiyet hâlinde en fazla kırk,
d) Bir müebbet hapis cezası ile süreli hapis cezasına mahkûmiyet hâlinde
en fazla otuzdört,
e) Birden fazla süreli hapis cezasına mahkûmiyet hâlinde en fazla
otuziki,
Yıldır.
(5) Koşullu salıverilme süresinin hesaplanmasında, hükümlünün onsekiz
yaşını dolduruncaya kadar infaz kurumunda geçirdiği bir gün, iki gün olarak
dikkate alınır.
(6) Koşullu salıverilen hükümlünün tâbi tutulacağı denetim süresi,
yukarıdaki fıkralara göre infaz kurumunda geçirilmesi gereken sürenin yarısı
kadardır. Ancak süreli hapislerde hakederek tahliye tarihini geçemez.
(7) Hükümlü, denetim süresinde, infaz kurumunda öğrendiği meslek veya
sanatı icra etmek üzere, bir kamu kurumunda veya özel olarak aynı meslek veya
sanatı icra eden bir başkasının gözetimi altında, ücret karşılığında
çalıştırılabilir.
(8) Onsekiz yaşından küçük olan hükümlüler, denetim süresinde
eğitimlerine, gerektiğinde barınma imkânı da bulunan bir kurumda devam ederler.
(9) Hâkim, denetim süresinde hükümlüye rehberlik edecek bir uzman kişiyi
görevlendirebilir. Bu kişi, kötü alışkanlıklar edinebileceği çevrelerden uzak
kalması ve sorumluluk bilinciyle iyi bir hayat sürmesini temin hususunda
hükümlüye öğütte bulunur; eğitim gördüğü kurum yetkilileri veya yanında
çalıştığı kişilerle görüşerek, istişarelerde bulunur; hükümlünün davranışları,
sosyal uyumu ve sorumluluk bilincindeki gelişme hakkında üçer aylık sürelerle
rapor düzenleyerek hâkime verir.
(10) Hâkim, koşullu salıverilen hükümlünün kişiliğini ve topluma
uyumdaki başarısını göz önünde bulundurarak; denetim süresinin, denetimli
serbestlik tedbiri uygulanmadan veya herhangi bir yükümlülük belirlemeden
geçirilmesine karar verebileceği gibi, denetimli serbestlik tedbiri
uygulanmasını veya belirlenen yükümlülükleri denetim süresi içinde
kaldırabilir.
(11) Bir hükümlünün koşullu salıverilmesi hakkında ceza infaz kurumu
idaresi tarafından hazırlanan gerekçeli rapor, hükmü veren mahkemeye; hükümlü başka bir yerde bulunuyorsa o yerde
bulunan aynı derecedeki mahkemeye verilir. Mahkeme, bu raporu uygun bulursa
hükümlünün koşullu salıverilmesine dosya üzerinden karar verir. Mahkeme, raporu
uygun bulmadığı takdirde gerekçesini kararında gösterir. Bu kararlara karşı
itiraz yoluna gidilebilir.
(12) Koşullu salıverilen hükümlünün, denetim süresinde hapis cezasını
gerektiren kasıtlı bir suç işlemesi veya kendisine yüklenen yükümlülüklere,
hâkimin uyarısına rağmen, uymamakta ısrar etmesi hâlinde koşullu salıverilme
kararı geri alınır.
(13) Koşullu salıverilme kararının geri alınması hâlinde hükümlünün;
a) Sonraki suçu işlediği tarihten itibaren kalan cezasının aynen,
b) Yükümlülüklerine aykırı davranması hâlinde, koşullu salıverilme
kararının geri alınması kararının kesinleştiği tarih ile hakederek salıverilme
tarihi arasındaki süreyi geçmemek koşuluyla takdir edilecek bir sürenin,
Ceza infaz kurumunda çektirilmesine karar verilir. Koşullu salıverilme
kararının geri alınmasından sonra aynı hükmün infazı ile ilgili bir daha
koşullu salıverilme kararı verilmez.
(14) Denetim süresi yükümlülüklere uygun ve iyi hâlli olarak geçirildiği
takdirde, ceza infaz edilmiş sayılır.
(15) Koşullu salıverilme
kararının geri alınmasına;
a) Hükümlü geri kalan süre içinde işlediği kasıtlı bir suçtan dolayı
hapis cezasına mahkûm edilirse, hükmü veren ilk derece mahkemesi veya bölge
adliye mahkemesi tarafından,
b) Hükümlünün bağlı tutulduğu yükümlülükleri yerine getirmemesi hâlinde
koşullu salıverilme kararına esas teşkil eden hükmü veren ilk derece mahkemesi
veya bölge adliye mahkemesi veya koşullu salıverilme kararını vermiş olan
mahkeme tarafından,
Dosya üzerinden karar verilir.
Bu kararlara karşı itiraz yolu açıktır.
(16) 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun İkinci Kitap, Dördüncü Kısım,
"Devletin Güvenliğine Karşı Suçlar" başlıklı Dördüncü Bölüm,
"Anayasal Düzene ve Bu Düzenin İşleyişine Karşı Suçlar" başlıklı
Beşinci Bölüm, "Milli Savunmaya Karşı Suçlar" başlıklı Altıncı Bölüm
altında yer alan suçlardan birinin bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi
dolayısıyla ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkûmiyet hâlinde, koşullu
salıverilme hükümleri uygulanmaz.
Mükerrirlere özgü infaz rejimi
ve denetimli serbestlik tedbiri
MADDE 108.- (1) Tekerrür hâlinde işlenen suçtan dolayı mahkûm olunan;
a) Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının otuzdokuz yılının,
b) Müebbet hapis cezasının otuzüç yılının,
c) Süreli hapis cezasının dörtte üçünün,
İnfaz kurumunda iyi hâlli olarak çekilmesi durumunda, koşullu
salıverilmeden yararlanılabilir.
(2) Tekerrür nedeniyle koşullu salıverme süresine eklenecek miktar,
tekerrüre esas alınan cezanın en ağırından fazla olamaz.
(3) İkinci defa tekerrür hükümlerinin uygulanması durumunda, hükümlü
koşullu salıverilmez.
(4) Hâkim, mükerrir hakkında cezanın infazının tamamlanmasından sonra
başlamak ve bir yıldan az olmamak üzere denetim süresi belirler.
(5) Tekerrür dolayısıyla belirlenen denetim süresinde, koşullu salıverilmeye
ilişkin hükümler uygulanır.
(6) Hâkim, mükerrir hakkında denetim süresinin uzatılmasına karar
verebilir. Denetim süresi en fazla beş yıla kadar uzatılabilir.
İKİNCİ
KISIM
Tedbirler
ve Tutukluluk
BİRİNCİ BÖLÜM
Kısa Süreli Hapis Cezasına Seçenek
Yaptırımlar ile Kısa Süreli Hapis
Cezalarının Özel İnfaz Şekilleri
Seçenekli yaptırımların
uygulanması
MADDE 109.- (1) Kısa süreli hapis cezası
yerine Türk Ceza Kanununun 50 nci maddesine göre hükmedilen seçenekli
yaptırımların infazında uygulanacak rejim, tüzükte gösterilir.
Özel infaz usulleri
MADDE 110.- (1) Hükmü veren mahkeme veya hükümlü başka bir yerde bulunuyorsa o yerde
bulunan aynı derecedeki mahkeme, altı ay veya daha az süreli hapis cezasının;
a) Her hafta cuma günleri saat 19.00'da girmek ve pazar günleri aynı
saatte çıkmak suretiyle hafta sonları,
b) Her gün saat 19.00'da girmek ve ertesi gün saat 07.00'de çıkmak
suretiyle geceleri,
Ceza infaz kurumlarında çektirilmesine karar verebilir.
(2) Kadın veya altmışbeş yaşını bitirmiş hükümlülerin mahkûm oldukları
altı ay veya daha az süreli hapis cezasının konutunda çektirilmesine karar
verilebilir.
(3) Yetmişbeş yaşını bitirmiş olup da üç yıl ve daha az süreli hapis
cezasına mahkûm olanların, bu cezalarının ceza infaz kurumlarında çektirilmesi
sağlık durumları itibarıyla elverişli olmadığı, tam teşekküllü Devlet veya
üniversite hastanelerince verilecek raporla tespit edilenler hakkında cezanın
konutlarında çektirilmesine hükmü veren mahkemece veya hükümlü başka bir yerde
bulunuyorsa o yerde bulunan aynı derecedeki mahkemece karar verilebilir. Ancak,
mahkûmiyete konu suç nedeniyle herhangi bir zarar doğmuşsa, bu zararın aynen
iade, suçtan önceki hâle getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi
şartı da ayrıca aranır. Bunlar hakkında beşinci fıkra hükümleri uygulanmaz.
(4) Cezanın özel infaz usulüne göre çektirilmesi kararı, infaza
başlandıktan sonra da verilebilir.
(5) Cezanın özel infaz usulüne göre çektirilmesine karar verilenler
hakkında koşullu salıverilme hükümleri uygulanmaz.
(6) Bu infaz usulünün gereklerine geçerli bir mazeret olmaksızın
uyulmaması hâlinde, cezanın baştan itibaren infaz kurumunda çektirilmesine
karar verilir.
(7) Bu madde hükümlerine göre verilen kararlara itiraz yolu açıktır.
İKİNCİ BÖLÜM
Tutuklama Kararının Yerine Getirilmesi
Tutuklama kararının yerine
getirildiği kurumlar
MADDE 111.- (1) Tutuklular, iç ve dış güvenlik görevlisi bulunan, firara karşı
teknik, mekanik, elektronik veya fizikî engelleri olan, 34 üncü maddede sayılan
hâller dışında oda ve koridor kapıları sürekli olarak kapalı tutulan ve yasal
zorunluluklar ayrık, dışarıyla irtibat ve haberleşme olanağı bulunmayan normal
güvenlik esasına dayalı tutukevlerinde veya maddî olanak bulunmadığı hâllerde
diğer kapalı ceza infaz kurumlarının bu amaca ayrılmış bölümlerinde tutulurlar.
(2) Eylem ve davranışları ile 9 uncu madde kapsamına giren tutuklular,
yüksek güvenlikli tutukevlerinde veya buna olanak bulunmadığı hâllerde yüksek
güvenlikli kapalı ceza infaz kurumlarının tutuklulara ayrılan bölümlerinde
barındırılırlar.
(3) Kadın, çocuk ve gençlik tutukevleri müstakil olarak kurulabilir.
Tutuklular, tutukevlerinde veya maddî olanak bulunmadığı hâllerde kapalı ceza
infaz kurumlarının tutuklulara ayrılan bölümlerinde, büyükler, kadınlar,
gençler, çocuklar olmak üzere ve suç türleri de gözetilerek ayrı yerlerde
barındırılırlar.
Tutukevine kabul
MADDE 112.- (1) Sanığın tutukevine kabul edilebilmesi için hâkim veya mahkeme
tarafından verilmiş bir tutuklama kararının bulunması zorunludur.
(2) Tutuklunun tutukevine konulduğu, kararı veren hâkim veya mahkemeye
gün ve saati belirtilerek bildirilir.
Tutukluların barındırılması
MADDE 113.- (1) Tutuklular, maddî olanaklar elverdiğince suç türlerine ve
taşıdıkları güvenlik riskine göre ayrı odalarda barındırılırlar. Aralarında
husumet bulunanlar ile iştirak hâlinde suç işlemiş olanlar aynı odalarda
barındırılmazlar ve birbirleri ile temas etmelerini engelleyecek tedbirler
alınır.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Tutukluların Hakları ve Kısıtlayıcı Önlemler
Tutukluların hakları
MADDE 114.- (1) Tutuklulardan çalışmaları istenebilir; ancak, buna mecbur tutulamazlar. Tutuklular
istediklerinde idare, barındırıldıkları odalarda çalışmalarına izin verebilir.
Odada çalışma imkânı yoksa, tutukluların iş yerlerinde çalışmalarına da izin
verilebilir. Bu takdirde kendileri hakkında çalışmakta olan hükümlülere ait
rejim uygulanır.
(2) Soruşturma ve kovuşturma evrelerinde tutuklular, kurumun bu
husustaki genel düzenine uymak suretiyle ziyaretçi kabul edebilirler. Ancak
soruşturma evresinde Cumhuriyet savcısı, kovuşturma evresinde hâkim veya
mahkeme, soruşturmanın veya davanın selameti bakımından tutuklunun ziyaretçi
kabulünü yasaklayabilir veya bu hususta kısıtlamalar koyabilir.
(3) Tutukluların yazılı haberleşmeleri ile telefonla görüşmeleri,
soruşturma evresinde Cumhuriyet savcısı, kovuşturma evresinde hâkim veya mahkemesince kısıtlanabilir.
(4) Tutuklu, savunması için istediği müdafii seçmek ve görevlendirmek
hakkına sahiptir. Her dereceden kurum görevlileri bu hususta tutukluya
tavsiyelerde bulunamaz.
(5) Tutuklunun müdafii ile olan haberleşmesine ve kurum düzeni
çerçevesinde temas ve görüşmelerine hiçbir suretle engel olunamaz ve
kısıtlamalar konulamaz.
(6) Özel kanunda yer alan hükümler saklıdır.
Kısıtlayıcı önlemler
MADDE 115.- (1) Tehlikeli hâlde bulunan, delil karartma tehlikesi olan, soruşturmanın
amacını veya tutukevinin güvenliğini tehlikeye düşüren veya suçun tekrarına
olanak verecek davranışlarda bulunan
tutuklulara soruşturma evresinde Cumhuriyet savcısı, kovuşturma evresinde hâkim veya mahkemesince aşağıdaki tedbirler
uygulanabilir:
a) Tutuklunun tek başına, sıkı bir rejim altında muhafaza edilmesi ve
kaldığı odanın kamera ile izlenmesi.
b) Belirli süre ile dışarıyla ilişkisinin, ziyaretçi kabulünün ve
telefon görüşmelerinin kısıtlanması.
c) Gerekiyorsa kendisine veya başkalarına zarar vermesini önleyici
biçimde hazırlanmış özel bir odada barındırılması ve kaldığı odanın kamera ile
izlenmesi.
d) Saldırganlık göstermesi hâlinde belirli süreyle kelepçelenmesi veya
hareketlerinin engellenmesi.
e) Yüksek güvenlikli bir kuruma nakledilmesi.
Tutukluların yükümlülükleri
MADDE 116.- (1) Bu Kanunun; yüksek güvenlikli kapalı ceza infaz kurumları, hapis
cezasının infazının hastalık nedeni ile ertelenmesi, kuruma alınma ve kayıt
işlemleri, hükümlüler ile yakınları ve ilgililerin bilgilendirilmesi, cezayı
çekme, güvenlik ve iyileştirme programına ve sağlığın korunması kurallarına
uyma, bina ve eşyaların korunması, kapıların açılmaması ve temasın önlenmesi,
oda ve eklentilerinde bulundurulabilecek kişisel eşyalar, arama, disiplin
cezalarının niteliği ve uygulanma koşulları, kınama, bazı etkinliklere
katılmaktan alıkoyma, ücret karşılığı çalışılan işten yoksun bırakma,
haberleşme veya iletişim araçlarından yoksun bırakma veya kısıtlama, ziyaretçi
kabulünden yoksun bırakma, hücreye koyma, çocuk hükümlüler hakkında
uygulanabilecek disiplin tedbirleri ve cezaları, disiplin soruşturması,
disiplin cezasını gerektiren eylemlerin tekrarı, disiplin cezalarının infazı ve
kaldırılması, yönetim tarafından alınabilecek tedbirler, zorlayıcı araçların
kullanılması, ödüllendirme, şikâyet ve itiraz, nakiller, disiplin nedeniyle
nakil, zorunlu nedenlerle nakil, hastalık nedeniyle nakil, nakillerde alınacak
tedbirler, avukat ve noterle görüşme hakkı, kültür ve sanat etkinliklerine
katılma, ifade özgürlüğü, kütüphaneden yararlanma, süreli veya süresiz
yayınlardan yararlanma hakkı, telefonla haberleşme hakkı, radyo, televizyon
yayınları ile internet olanaklarından yararlanma hakkı, mektup, faks ve telgrafları
alma ve gönderme hakkı, bu Kanunda sayılan günlerde dışarıdan gönderilen
hediyeyi kabul etme hakkı, din ve vicdan özgürlüğü, muayene ve tedavi
istekleri, hükümlülerin beslenmesi, iyileştirme programlarının belirlenmesi,
hükümlülerin sayısı ve uygulanacak güvenlik tedbirleri, eğitim programları,
öğretimden yararlanma, muayene ve tedavileri, sağlık denetimi, hastaneye sevk,
infazı engelleyecek hastalık hâli, kendilerine verilen yiyecek ve içecekleri
reddetmeleri, ziyaret, yabancı hükümlüleri ziyaret, ziyaret ve görüşlerde
uygulanacak esaslar, beden eğitimi, kütüphane ve kurslardan yararlanma
konularında 9, 16, 21, 22, 26 ilâ 28, 34 ilâ 53, 55 ilâ 62, 66 ilâ 76, 78 ilâ
84 ve 86 ilâ 88 inci maddelerinde düzenlenmiş hükümlerin tutukluluk hâliyle
uzlaşır nitelikte olanları tutuklular hakkında da uygulanabilir.
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
Son Hükümler
Hapis cezalarının ve tedbirlerin
infazında göz önünde bulundurulacak ve uygulanacak diğer kanunlardaki hükümler
MADDE 117.- (1) Cezanın kesinleşmesinden sonra asker edilen kişiler hakkındaki
hapis cezasının infazı ve geri
bırakılması hususunda da 21.6.1927 tarihli ve 1111 sayılı Askerlik Kanununun 39
uncu maddesi göz önünde bulundurulur ve uygulanır.
Asker edilen kişilerin
cezalarının infazı
MADDE 118.- (1) Sırf askerî suçlar ile askerî disiplin suçları ayrık olmak üzere,
askere alınmadan önce ve askerlikleri sırasında işledikleri suçlardan dolayı er
ve erbaşlar ile yedek subaylar hakkında kısa süreli hapis cezaları yerine hükmedilen Türk Ceza
Kanununun 50 nci maddesinin birinci fıkrasının (c), (e) ve (f) bentlerinde yazılı tedbirler ile bu Kanunun
106 ncı maddesinde yazılı adlî para cezasının yerine getirilmesi askerlik
hizmetlerinin sonuna bırakılır. Bu süreler içinde zamanaşımı işlemez.
(2) Herhangi bir suçtan askerî ceza ve tutukevinde tutuklu bulunan
kişiler hakkında, adliye mahkemelerince verilen veya askerî mahkemelerce
verilip de 22.5.1930 tarihli ve 1632 sayılı Askerî Ceza Kanununun 39 uncu maddesi
uyarınca Adalet Bakanlığı ceza infaz kurumlarında infazı gereken hapis cezaları, bu kişilerin tutukluluk hâli
durdurulmak suretiyle askerî ceza ve tutukevlerinde yerine getirilir. Hükümlü,
tutukluluğunun sona ermesi durumunda, cezası infaz edilmemişse Adalet Bakanlığı
ceza infaz kurumuna gönderilir. Cezaları askerî ceza ve tutukevinde bu suretle
infaz edilenler hakkında koşullu salıverilmeye ilişkin bu Kanun hükümleri
uygulanır.
Bu Kanunda geçen terimlerin
etkisi
MADDE 119.- (1) Bu Kanunda kullanılan terimler, mevzuatta bunun karşılığı olarak
kullanılmış olan terimlerin yerini alır.
Diğer kanunlarda yapılan
yollamalar
MADDE 120.- (1) Diğer kanunlarda 13.7.1965 tarihli ve 647 sayılı Cezaların İnfazı
Hakkında Kanunun hapis cezaları ile
tedbirlerin infazına ilişkin hükümlerine yapılan yollamalar bu Kanunda
düzenlenen ilgili hükümlere yapılmış sayılır.
Tüzük ve yönetmelikler
MADDE 121.- (1) Bu Kanun gereğince çıkarılması gereken tüzük ve yönetmelikler,
Kanunun yürürlüğünden itibaren altı ay içinde çıkarılır.
Yürürlükten kaldırılan hükümler
MADDE 122.- (1) 13.7.1965 tarihli ve 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanun ile
14.6.1930 tarihli ve 1721 sayılı Hapishane ve Tevkifhanelerin İdaresi Hakkında
Kanunun 3, 4 ve 6 ncı maddeleri yürürlükten kaldırılmıştır.
GEÇİCİ MADDE 1.- (1) 26.9.2004 tarihli ve 5237 sayılı
Türk Ceza Kanunu dışındaki diğer kanunlarda yer alan adlî para cezasının
ödenmemesi hâlinde, hükümlüler bir gün yüz Türk Lirası hesabı ile
hapsedilirler.
GEÇİCİ MADDE 2.- (1) 14.7.2004 tarihli ve 5218 sayılı Kanunun
1 inci maddesi ile değişik 3.8.2002 tarihli ve 4771 sayılı Çeşitli Kanunlarda
Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanunla; ölüm cezaları, müebbet ağır hapis
cezasına dönüştürülen terör suçluları ile ölüm cezaları ağırlaştırılmış müebbet
ağır hapis cezasına dönüştürülen veya ağırlaştırılmış müebbet ağır hapis
cezasına mahkûm olan terör suçluları, koşullu salıverilme hükümlerinden
yararlanamaz. Bunlar hakkında,
ağırlaştırılmış müebbet ağır hapis cezası,
hayatı boyunca devam eder.
Yürürlük
MADDE 123.- (1) Bu Kanunun;
a) Geçici 1 inci maddesi 1 Ocak 2005 tarihinde,
b) Diğer hükümleri 1 Nisan 2005 tarihinde,
Yürürlüğe girer.
Yürütme
MADDE 124.- (1) Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.