YOLSUZLUĞA
KARŞI CEZA HUKUKU SÖZLEŞMESİNİN
ONAYLANMASININ
UYGUN BULUNDUĞUNA
DAİR KANUN
Kanun No. 5065 |
|
Kabul Tarihi : 14.1.2004 |
MADDE 1. - Avrupa
Konseyi bünyesinde hazırlanarak 27 Ocak 1999 tarihinde imzaya açılan ve Türkiye
tarafından 27 Eylül 2001 tarihinde Strazburg’da imzalanan “Yolsuzluğa Karşı
Ceza Hukuku Sözleşmesi”nin onaylanması uygun bulunmuştur.
MADDE 2. - Bu Kanun
yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
MADDE 3. - Bu Kanun
hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
YOLSUZLUĞA KARŞI CEZA HUKUKU
SÖZLEŞMESİ
Strazburg, 27.1.1999
GİRİŞ
Bu
Sözleşmeyi imzalayan Avrupa Konseyi üyesi Devletler ve diğer Devletler,
Avrupa
Konseyinin amacının üyeleri arasında daha sıkı bir birliği gerçekleştirmek
olduğunu dikkate alarak,
Bu
Sözleşme'ye imza atan diğer Devletlerle işbirliğini kuvvetlendirmenin önemini
kabul ederek,
Uygun
bir mevzuatın ve eksiksiz koruyucu önlemlerin kabulü de dahil olmak üzere, bir
öncelik olarak, toplumun yolsuzluğa karşı korunmasını hedefleyen ortak bir ceza
politikası izlenmesi gerekliliğinin bilincinde olarak,
Yolsuzluğun,
hukukun üstünlüğü, demokrasi ve insan hakları için bir tehdit oluşturduğunun,
iyi yönetim, hakkaniyet ve sosyal adalet ilkelerini temelden yıktığının,
rekabeti bozduğunun, iktisadi gelişmeyi kösteklediğinin ve demokratik
kurumların istikrarını ve toplumun ahlaki temellerini tehlikeye attığının
altını çizerek,
Yolsuzlukla
mücadelede etkinliğin, ceza hukuku alanındaki yoğun, hızlı ve uyumlu bir
uluslararası işbirliğinden geçtiğinin bilincinde olarak,
Birleşmiş
Milletler, Dünya Bankası, Uluslararası Para Fonu, Dünya Ticaret Örgütü,
Amerikan Devletleri Kuruluşu, İktisadi İşbirliği ve Gelişme Teşkilatı ve Avrupa
Birliği tarafından yürütülen faaliyetler de dahil olmak üzere, yolsuzlukla
mücadelede bilinçlenmeyi ve uluslararası seviyede işbirliğini geliştirmeye
yönelik yeni gelişmeleri kutlayarak,
La
Valetta'da 1994 yılında yapılan 19 uncu Avrupa Adalet Bakanları Konferansı
tavsiye kararları doğrultusunda Kasım 1996'da Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi
tarafından kabul edilen Yolsuzluğa Karşı Eylem Programını göz önünde bulundurarak,
Bu
doğrultuda, Avrupa Konseyi'nin yolsuzluğa karşı faaliyetlerine, Konsey'e üye
olmayan Devletlerin katılımının önemini hatırda tutarak ve Yolsuzluğa Karşı
Eylem Programı'nın ortaya çıkarılmasındaki değerli katkıları için onları
kutlayarak,
Öte
yandan, 1997 yılında Prag'da yapılan 21 inci Avrupa Adalet Bakanları
Konferansı'nda kabul edilen l numaralı Kararın, Yolsuzluğa Karşı Eylem
Programı'nı yürürlüğe koyma yolunda çağrıda bulunduğunu ve özellikle üye
Devletler ve üye olmayan Devletlere eşit haklar tanıyacak şekilde açık olan,
yolsuzluk eylemlerini eşgüdümlü olarak suç haline getiren, bu nevi suçların
kovuşturulmasında kuvvetli bir işbirliği ve etkin bir takip mekanizması öngören
bir ceza hukuku sözleşmesinin hazırlanmasını tavsiye ettiğini anımsayarak,
10
ve 11 Ekim 1997 tarihlerinde Strazburg'da yapılan İkinci Zirve Toplantısı
sırasında Avrupa Konseyi Devlet ve Hükümet Başkanlarının, yolsuzluğun
yaygınlaşmasının doğurduğu tehlikelere ortak çözümler aranmasını
kararlaştırdıkları ve Yolsuzluğa Karşı Eylem Programı'na uygun olarak, örgütlü
suç ve karapara aklama ile olan ilişkileri de dahil olmak üzere, yolsuzluğa
karşı mücadeledeki işbirliğini gerçekleştirmek amacıyla Bakanlar Komitesi'ni,
özellikle uluslararası hukuki belgelerin hazırlanması çalışmalarını hızlı bir
biçimde sonuçlandırmak ile görevlendiren bir eylem planını kabul ettikleri
hatırda tutularak,
Bakanlar
Komitesi'nin 101 inci toplantısı sırasında 6 Kasım 1997'de kabul ettiği
Yolsuzlukla Mücadelede 20 Temel İlke'yi içeren ve Yolsuzluğa Karşı Eylem
Programı'nın icrası için uluslararası hukuki belgelerin hazırlanmasının hızla
sonuçlandırılması gerekliliğinin altını çizen (97) 24 sayılı Tavsiye Kararı'nı
ayrıca dikkate alarak,
Bakanlar
Komitesi'nin 4 Mayıs 1998 tarihindeki 102 nci dönem toplantısı sırasında,
üyelerinin bu alandaki taahhütlerini yerine getirmelerine dikkat ederek,
yolsuzlukla mücadeledeki kapasitelerini geliştirmeyi amaçlayan Yolsuzluğa Karşı
Devletler Grubu (GRECO)'nu kuran kısmi ve genişletilmiş anlaşmayı teyit eden (98)
7 sayılı kararının kabulü gözönünde bulundurularak,
Aşağıdaki
hususlarda anlaşmışlardır.
Bölüm I- Tanımlar
Madde 1- Tanımlar
Bu
Sözleşme'nin amacına uygun olarak:
a) “Kamu görevlisi" deyimi; Devletin ulusal
kanunlarına göre bu görevi ifa ettiği ve ceza kanunu uygulamasında da
"memur", "devlet memuru", “belediye başkanı”,
"bakan" veya "hakim" olarak yapılan tanım çerçevesinde
değerlendirilmelidir;
b) Yukarıdaki fıkrada geçen "hakim"
sözcüğü savcıları ve yargı görevini ifa edenleri kapsar;
c) Bir diğer Devletin kamu görevlisini alakadar
eden kovuşturma hallerinde, kovuşturmayı yapan Devlet, kamu görevlisi tanımını,
bu tanımın kendi milli hukuku ile bağdaştığı ölçüde uygulayabilir;
d)
"Tüzel kişi" teriminden,
Devletler, Devlet yetkisini kullanan diğer kamu birimleri ve uluslararası kamu
kuruluşları hariç kalmak kaydıyla, uygulanan milli hukuk gereğince bu statüye
sahip tüm kişiler anlaşılır.
Bölüm II- Ulusal seviyede alınacak
önlemler
Madde 2- Ulusal kamu görevlilerine
rüşvet verilmesi
Taraflar,
kendi iç hukuklarına uygun olarak, kamu görevlilerinden birine, bizzat kendisi
veya bir başkası için, doğrudan ya da dolaylı olarak, görevlerinin ifasıyla
ilgili bir işi yapmak veya yapmaktan kaçınması için, her türlü haksız menfaati
vaat ve teklif etme veya verme fiilini, bilerek işlenmesi halinde, cezai
yaptırım gerektiren bir suç haline getirmek amacıyla gerekli görülen yasal ve diğer önlemleri alırlar.
Madde 3- Ulusal kamu görevlilerinin
rüşvet alması
Taraflar,
kendi iç hukuklarına uygun olarak, kamu görevlilerinden birinin, görevlerinin
ifasıyla ilgili bir işi yapmak veya yapmaktan kaçınmak için her türlü haksız
menfaati, doğrudan ya da dolaylı olarak, bizzat kendi veya bir başkası için
istemesi veya almasını veya bu konuda bir teklif ya da vaadi kabul etmesini,
fiilin bilerek işlenmesi halinde, cezai yaptırım gerektiren bir suç haline
getirmek amacıyla, gerekli görülen yasal ve diğer önlemleri alırlar.
Madde 4- Ulusal kamu meclisleri
üyelerinin yolsuzluğu
Taraflar,
kendi iç hukuklarına uygun olarak, 2 ve 3 üncü maddelerle ilgili fiillerin,
yasama veya idari yetkiyi kullanan herhangi bir ulusal kamu meclisi üyesi olan
bir şahısla ilgili olması durumunda, bunları cezai yaptırım gerektiren bir suç
haline getirmek amacıyla gerekli görülen yasal ve diğer önlemleri alırlar.
Madde 5- Yabancı kamu görevlilerinin
yolsuzluğu
Taraflar,
kendi iç hukuklarına uygun olarak, 2 ve 3 üncü maddelerle ilgili fiillerin, bir
başka Devletin kamu görevlisi ile ilgili olması durumunda, bunları cezai
yaptırım gerektiren bir suç haline getirmek amacıyla gerekli görülen yasal ve
diğer önlemleri alırlar.
Madde 6- Yabancı kamu meclislerinin
üyelerinin yolsuzluğu
Taraflar,
kendi iç hukuklarına uygun olarak, 2 ve 3 üncü maddelerle ilgili fiillerin, bir
başka Devletin yasama veya idari yetkiyi kullanan herhangi bir kamu meclisi
üyesi olan bir şahısla ilgili olması durumunda, bunları cezai yaptırım
gerektiren bir suç haline getirmek amacıyla gerekli görülen yasal ve diğer
önlemleri alırlar.
Madde 7- Özel sektörde rüşvet
verilmesi
Taraflar,
kendi iç hukuklarına uygun olarak, bir ticari etkinlik çerçevesinde, özel
sektördeki bir kurumu yöneten veya o kurum için çalışan bir kimseye, bizzat
kendisine veya bir başkasına, görevlerine aykırı bir işi yapmak ya da göreviyle
ilgili bir işi yapmaktan kaçınması için her türlü haksız menfaati, doğrudan
veya dolaylı olarak vermeyi vaat etme veya verme fiilinin, bilerek işlenmesi
halinde, cezai yaptırım gerektiren bir suç haline getirmek amacıyla gerekli
görülen yasal ve diğer önlemleri alırlar.
Madde 8- Özel sektörde rüşvet alınması
Taraflar,
kendi iç hukuklarına uygun olarak, bir ticari etkinlik çerçevesinde, özel
sektördeki bir kurumu yöneten veya o kurum için çalışan bir kimsenin, bizzat
kendisi veya bir başkası için görevlerine aykırı bir işi yapmak ya da göreviyle
ilgili bir işi yapmaktan kaçınması için haksız bir menfaati, doğrudan ya da
üçüncü bir kişi vasıtasıyla, istemesi veya almasını veya bu konudaki bir
teklifi veya vaadi kabul etmesini, fiilin bilerek işlenmesi halinde, cezai
yaptırım gerektiren bir suç haline getirmek amacıyla, gerekli görülen yasal ve
diğer önlemleri alırlar.
Madde 9- Uluslararası örgüt
görevlilerinin yolsuzluğu
Taraflar,
kendi iç hukuklarına uygun olarak, 2 ve 3 üncü maddelerle ilgili fiillerin,
Tarafların üyesi olduğu her türlü uluslararası veya ulus-üstü bir örgüt ya da
birimde, örgütün personel yönetmeliğine uygun olarak, memur ya da sözleşmeli
görevli sıfatına sahip kişi ve ayrıca bu tür bir örgüt bünyesinde görevli olsun
ya da olmasın, yukarıda anılan memur ya da görevlilerle aynı faaliyetleri
yürüten her türlü şahısla ilgili olması durumunda, bunları cezai yaptırım
gerektiren bir suç haline getirmek amacıyla gerekli görülen yasal ve diğer
önlemleri alırlar.
Madde 10- Uluslararası parlamentolar
üyelerinin yolsuzluğu
Taraflar,
kendi iç hukuklarına uygun olarak, 4 üncü maddeyle ilgili fiillerin Tarafların
üyesi olduğu bir uluslararası ya da ulus-üstü kuruluşun parlamenter meclisi
üyesi ile ilgili olması durumunda, bunları cezai yaptırım gerektiren bir suç
haline getirmek amacıyla gerekli görülen yasal ve diğer önlemleri alırlar.
Madde 11- Uluslararası mahkemelerin
hakim ve görevlilerinin yolsuzluğu
Taraflar,
kendi iç hukuklarına uygun olarak, 2 ve 3 üncü maddelerde belirtilen fiillerin,
adli görevler ifa eden bütün şahıslar ya da yargı yetkisi Taraflarca kabul
edilmiş mahkemelerin görevlileri ile ilgili olması durumunda, bunları cezai
yaptırım gerektiren bir suç haline getirmek amacıyla gerekli görülen yasal ve
diğer önlemleri alırlar.
Madde 12- Nüfuz ticareti
Taraflar,
kendi iç hukuklarına uygun olarak, her türlü haksız menfaati doğrudan ya da
dolaylı olarak, 2, 4 ila 6 ve 9 ila 11 inci maddelerde belirtilen, karar almaya
muktedir herhangi bir kişi üzerinde bir etki yaratma yeteneğine sahip olduğunu
belirten veya teyit eden herhangi bir kimseye, o şahıs ya da bir başka kişi
için olsun ya da bu etkiyi sağlamak için ve etkinin ifade edilip edilmediğine
ya da var sayılan etkinin istenen sonucu doğurup doğurmadığına bakılmaksızın,
haksız bir menfaati bir karşılık olmak kaydıyla, vaat etmek, teklifte bulunmak
ve vermek fiilini, bilerek işlenme halinde, cezai yaptırım gerektiren bir suç
haline getirmek amacıyla, gerekli görülen yasal önlemleri alırlar.
Madde 13- Yolsuzluk suçlarından elde
edilen gelirlerin aklanması
Taraflar,
kendi iç hukuklarına uygun olarak, Avrupa Konseyi'nin Suçtan Kaynaklanan
Gelirlerin Aklanması, Araştırılması, Ele Geçirilmesi ve Elkonulmasına İlişkin
Sözleşmesi (Sözleşme No. 141) gereğince, anılan Sözleşme'nin 6 ncı maddesinin l
ve 2 nci maddelerinde yazılı suçlardan birinden oluşması durumunda ve
Tarafların bu suçlara ilişkin olarak çekince veya bildirim ileri sürmemesi veya
bu suçları karapara aklama mevzuatı çerçevesinde vahim suçlar olarak
addetmemeleri durumunda, bunları cezai yaptırım gerektiren bir suç haline getirmek
amacıyla, gerekli görülen yasal önlemleri alırlar.
Madde 14- Muhasebe suçları
Taraflar,
kendi iç hukuklarına uygun olarak ve çekince koymamaları veya bildirimde
bulunmamaları ölçüsünde, aşağıda yazılı ve 2 ila 12 nci maddelerde belirtilen
suçları işlemek, gizlemek ya da niteliğini değiştirmeye yönelik fiil ve
ihmallerin, bilerek işlenmeleri halinde, cezai ya da diğer çeşit yaptırımlar gerektiren bir suç haline getirmek
amacıyla, gerekli görülen yasal önlemleri alırlar:
a)
yanlış ya da eksik bilgiler içeren bir
fatura veya her türlü belge veya muhasebe kaydını düzenlemek veya kullanmak;
b)
bir tediyeyi muhasebe kayıtlarına dahil
etmeyi haksız şekilde ihmal etmek.
Madde 15- İştirak fiilleri
Taraflar,
kendi iç hukuklarına uygun olarak, bu Sözleşme gereğince düzenlenen suçlara her
türlü iştirak fiilini, cezai yaptırım gerektiren bir suç haline getirmek
amacıyla gerekli görülen yasal ve diğer önlemleri alırlar.
Madde 16- Dokunulmazlık
Bu
Sözleşme'nin düzenlemeleri, herhangi bir sözleşmenin, protokolün veya statünün
ve onların uygulama metinlerinin, dokunulmazlıkların kaldırılması hakkındaki
düzenlemelerine halel getirmez.
Madde 17- Yetki
l
- Taraflar :
a)
suçun kısmen veya tamamen kendi toprakları üzerinde işlenmesi durumunda,
b)
suçun failinin vatandaşlarından, kamu görevlilerinden veya ulusal kamu meclislerinin üyelerinden biri olması
halinde,
c) suçun kapsamına, aynı zamanda vatandaşları
olduğu, kamu görevlilerinden veya ulusal kamu meclislerinin üyelerinden veya 9
ila 11 inci maddelerde belirtilen şahıslardan birinin, dahil olması halinde,
bu
Sözleşme'nin 2 ila 14 üncü maddelerinde belirtilen suçlarla ilgili olarak,
yetkilerini düzenlemek için gerekli görülen yasal ve diğer önlemleri alırlar.
2- Taraflar, imza sırasında veya onay, kabul,
tasvip veya katılım belgesinin tevdii sırasında, Avrupa Konseyi Genel
Sekreteri'ne yapacakları bir bildirim ile bu maddenin l/b ve l/c fıkralarında
veya bu fıkraların herhangi bir bölümünde açıklanan yetki kaidelerini
uygulamama ya da özel şartlar ya da hallerde uygulama hakkını saklı
tuttuklarını belirtebilirler.
3- Taraflardan biri bu maddenin 2 nci fıkrasında
öngörülen çekince olanağını kullandığı takdirde, suçun faili olarak kabul
edilen kişinin ülkesinde bulunması ve diğer bir Taraf ülkesine iadesinin,
yalnızca vatandaşı olması sebebiyle kabul edilmemesi durumunda, yetkisini bu
Sözleşmede öngörülen suçlarla ilgili düzenlemek için gerekli gördüğü önlemleri
alır.
4- Bu Sözleşme, Tarafların kendi iç hukuklarına
uygun olarak düzenledikleri cezai konulardaki yetkilerinin ifasına mani olmaz.
Madde 18- Tüzel kişilerin sorumluluğu
l-
Taraflar, bu Sözleşme gereğince düzenlenen rüşvet verme, nüfuz ticareti ve
karapara aklama suçlarından dolayı, bu suçların, tüzel kişinin çıkarları
doğrultusunda, o tüzel kişilikte etkili bir konumda bulunan herhangi bir gerçek
kişi tarafından, kişisel ya da tüzel kişiliğin uzvunun bir parçası olarak :
- tüzel kişiliği temsil etme; ya da,
- tüzel kişilik adına karar alma; ya da,
-
tüzel kişilikte denetim icra etme,
yetkisine
dayanarak işlenmesi ve ayrıca, böyle bir tüzel kişinin yukarıda zikredilen
suçlara tahrik veya teşvik etmek suretiyle iştirak etmesi halinde, tüzel
kişilerin sorumlu tutulabilmelerini sağlamak amacıyla gerekli yasal ve diğer
önlemleri alırlar.
2- Birinci fıkrada belirtilen hallerin haricinde,
Taraflar, bir tüzel kişinin l inci fıkrada belirtilen bir gerçek kişi
tarafından gözetim ve kontrol eksikliği nedeniyle aynı fıkrada belirtilen
suçların anılan tüzel kişi namına onun otoritesindeki bir gerçek kişi
tarafından işlenmesinin mümkün olması halinde, sorumlu tutulabilmesinin
sağlanması amacıyla gerekli önlemleri alırlar.
3-
Bir ve iki numaralı fıkralar gereğince tüzel kişinin sorumluluğu, birinci
fıkrada belirtilen suçların faili, azmettireni veya iştirakçisi durumundaki gerçek
kişiler hakkında ceza kovuşturması yapılmasını engellemez.
Madde 19- Yaptırımlar ve Önlemler
1- Bu Sözleşme gereğince düzenlenen suçların
vahameti dikkate alınarak, Taraflar, 2 ila 14 üncü maddelerde düzenlenen
suçlara ilişkin olarak, bunların gerçek kişiler tarafından işlenmeleri halinde,
iadeye cevaz verecek hürriyeti bağlayıcı cezaları da içeren etkin, orantılı ve
caydırıcı cezai ve cezai olmayan yaptırımlara tabi önlemleri öngörürler.
2- Taraflar, 18 inci maddenin l ve 2 numaralı
fıkraları uyarınca düzenlenen sorumlulukla ilgili olarak, tüzel kişilerin para
cezaları da dahil olmak üzere, etkili, orantılı ve caydırıcı cezai ve cezai
olmayan yaptırımlara tabi tutulmasını sağlarlar.
3- Taraflar, bu Sözleşme ile düzenlenen suçlarla
ilgili olarak elde edilen vasıta ve gelirleri, ya da bu gelirlere eşdeğer
malvarlığını müsadere etmek ve onlardan yoksun bırakmak amacıyla gerekli
gördükleri yasal ve diğer önlemleri alırlar.
Madde 20- Uzman makamlar
Taraflar,
şahısların ve kurumların rüşvetle mücadelede uzmanlaşması için gerekli
gördükleri önlemleri alırlar. Bunlar, yetkilerini her türlü yasadışı baskıdan
uzak ve etkili olarak ifa etmek için, Tarafların hukuk sistemlerinin temel
ilkeleri çerçevesinde gerekli bağımsızlığa sahip olacaklardır. Taraflar, bu makamların
personelinin ifa ettikleri görevlere uyumlu bir formasyona ve mali kaynaklara
sahip olmalarını gözetirler.
Madde 21- Ulusal makamlar arasında
işbirliği
Taraflar,
kamu makamlarının ve bu arada tüm kamu görevlilerinin, ulusal hukuka uygun
olarak,
a) 2 ila 14 üncü maddelerde düzenlenen suçlardan
birinin işlendiği yolunda makul sebeplerin varlığının bulunması durumunda,
soruşturma ve kovuşturma ile ilgili makamları, kendi girişimleri ile haberdar
etmeleri,
b)
talep doğrultusunda, bahsekonu makamlara gerekli
bilgileri sağlamaları,
suretiyle,
suçların soruşturulması ve kovuşturulması ile görevli makamlarla işbirliği
yapmaları için gerekli gördüğü uygun önlemleri alırlar.
Madde 22- Adaletle işbirliği
yapanların ve tanıkların korunması
Taraflar,
a) 2 ila 14 üncü maddelerde düzenlenen suçlara
ilişkin olarak bilgi sağlayan ya da bir başka şekilde soruşturma ve kovuşturma
makamları ile işbirliği yapan kişilerin,
b) bu nevi suçlarla ilgili olarak ifade veren
tanıkların,
etkin
ve uygun şekilde korunmalarını sağlamak amacıyla gerekli gördükleri yasal ve
diğer önlemleri alırlar.
Madde 23 - Delillerin
toplanmasını ve suçtan
kaynaklanan gelirlerin müsaderesini kolaylaştırmaya yönelik
önlemler
1- Taraflar, 2 ila 14 üncü maddelerde düzenlenen suçlara ilişkin delillerin
toplanmasını kolaylaştırmak amacıyla ve bu Sözleşme'nin 19 uncu maddesinin 3
üncü fıkrasında zikredilen tedbirlere maruz olan yolsuzluk vasıta ve
gelirlerini, yahut bu gelirlere eşdeğer malvarlıklarını belirlemek, aramak,
dondurmak ve el koymak için ulusal hukuka uygun olarak, hususi soruşturma
tekniklerinin kullanımını gerektirecekler de dahil olmak üzere, yasal ve diğer
önlemleri alırlar.
2-
Taraflar, mahkemelerini veya diğer
yetkili makamlarını, bu maddenin birinci paragrafında belirtilen önlemleri
kullanmaları amacıyla, bankacılık, finansal ve ticari dosyaların iletilmesine
ya da zaptına emir vermeleri için yetkili kılmak üzere gerekli gördükleri yasal
ve diğer önlemleri alırlar.
3-
Bankacılık sırrı bu maddenin l ve 2
numaralı fıkralarında belirtilen önlemlere bir engel teşkil etmez.
Bölüm III- Uygulamanın Takibi
Madde 24- Takip
Yolsuzluğa
Karşı Devletler Grubu (GRECO) bu Sözleşme'nin Taraflarca uygulanmasını takip
eder.
Bölüm IV- Uluslararası işbirliği
Madde 25- Genel ilkeler ve uluslararası
işbirliğinde uygulanacak önlemler
1- Taraflar, yürürlükteki cezai konularda
uluslararası işbirliği hakkındaki uluslararası belgelerin hükümlerine, yahut
tek ya da karşılıklı mevzuat temelinde anlaşılan düzenlemelere ve ulusal
hukuklarına uygun olarak, bu Sözleşme'nin uygulama alanına giren suçlara
ilişkin soruşturma ve yargılama hususlarında, birbirleriyle mümkün olan en
geniş biçimde işbirliği yaparlar.
2- Yukarıdaki l inci fıkrada belirtilen türden
hiçbir uluslararası belgenin ya da düzenlemenin Akit Taraflar arasında
yürürlükte bulunmaması durumunda, 26 ila 31 inci maddeler uygulanır.
3- Bu bölümün 26 ile 31 inci maddeleri,
yukarıdaki l inci maddede belirtilen uluslararası belge veya düzenlemelerin
hükümlerinin kapsamlarından daha elverişli olmaları halinde aynı şekilde
uygulanır.
Madde 26- Karşılıklı yardımlaşma
1- Taraflar, kendi ulusal kanunlarına göre, bu
Sözleşme'nin uygulama alanına giren suçları soruşturmak ve kovuşturmak
yetkisine sahip makamlardan gelecek talepleri mümkün olan en geniş şekilde,
gecikmeksizin yerine getirmek için yardımlaşırlar.
2- Bu maddenin birinci fıkrası anlamındaki
yardımlaşma, talebi alan Tarafın, talebin ifasının, temel çıkarlarına,
ulusal egemenliğine, ulusal güvenliğine
veya kamu düzenine halel getireceği
düşüncesinde olması durumunda reddedilebilir.
3- Taraflar, bu bölüm düzenlemeleri çerçevesinde,
banka sırrını öne sürerek yardımlaşmayı reddedemeyeceklerdir. Kendi
iç hukukları öngördüğü
takdirde, Taraflar, banka
sırrının kaldırılmasını içerecek bir işbirliği talebine, cezai konularda
yetkili olan bir hakim, ya da savcı dahil diğer bir yargı makamı tarafından
izin verilmesini talep edebilir.
Madde 27- İade
1- Bu Sözleşme'nin uygulama alanına giren suçlar,
Taraflar arasında yürürlükte bulunan iade sözleşmeleri kapsamları içerisinde
yer alan, iadeye cevaz veren suçlar olarak addedilir. Taraflar, aralarında
akdedecekleri bütün iade anlaşmalarına, bu nevi suçları, iadeye cevaz veren suç
olarak dahil edecekleri konusunda taahhütte bulunurlar.
2- İadeyi bir sözleşmenin mevcudiyetine bağlayan
Taraflardan biri, kendisi ile iade sözleşmesi akdetmediği bir diğer Taraftan
bir iade talebi aldığı takdirde, bu Sözleşme'ye uygun olarak ortaya konmuş
bütün suçlar için, bu Sözleşme'yi iade için yasal bir temel olarak addedebilir.
3- İadeyi bir sözleşmenin mevcudiyetine
bağlamayan Taraflar, bu Sözleşme'ye uygun olarak ortaya konmuş suçları iadeye
cevaz veren suçlar olarak addederler.
4- İade, talebi alan Tarafın hukukunca öngörülen
şartlara veya talebi alan Tarafın iadeyi reddedebileceği sebepler de dahil
olmak üzere, uygulanabilir iade sözleşmelerine bağlıdır.
5- Bu Sözleşme'yle düzenlenen bir suç nedeniyle
talep olunan iade, yalnızca talep konusu kişinin uyrukluğu nedeniyle
reddediliyorsa veya talebi alan Taraf iadeye konu suçla ilgili olarak kendini
yetkili görüyorsa, talebi alan Taraf, talepte bulunan Taraf ile başka bir
anlaşmaya varılmadıkça, olayı kovuşturulması için yetkili makamlarının önüne
getirir ve alınacak kesin sonuçtan talep eden Tarafı uygun bir sürede haberdar
eder.
Madde 28- Talep olmadan iletilen
bilgiler
Kendi
yürüttüğü soruşturma ve yargılamalara halel gelmeksizin, Taraflardan biri,
önceden mevcut bir talep olmaksızın, bu bilgilerin açığa çıkmasının bu
Sözleşme'ye uygun olarak ortaya konmuş suçlara ilişkin soruşturma ve
kovuşturmalara başlamak veya tamamlamak üzere bilgileri alacak Tarafa yardımcı
olacağını ya da o Tarafı bu bölüm dahilinde bir talepte bulunmaya sevk
edeceğini farz ederek, bu Tarafa olaylara ilişkin bilgileri iletebilir.
Madde 29- Merkezi makam
1- Taraflar, bu bölüm uyarınca düzenlenecek
talepleri göndermekle, onları cevaplamakla, ifa etmekle veya onları ifaya
yetkili makamlara iletmekle yükümlü bir veya gerektiğinde birkaç merkezi makamı
belirleyecektir.
2- Taraflar, imza anında veya onay, kabul, uygun
bulma ya da katılma belgelerinin tevdii sırasında Avrupa Konseyi Genel
Sekreteri'ne bu maddenin birinci fıkrasının uygulaması ile ilgili olarak
belirlenen makamları ve adreslerini iletirler.
Madde 30- Doğrudan iletişim
1- Merkezi makamlar birbirleriyle doğrudan
haberleşirler.
2- Acil hallerde, adli yardım talepleri ve buna
ilişkin iletişimler doğrudan talep eden Tarafın, savcılıkları da dahil olmak
üzere, adli makamlarınca, talep olunan Tarafın benzer seviyedeki makamlarına
gönderilebilir. Bu durumda, talep eden Tarafın merkezi makamı tarafından
talebin bir kopyası aynı anda talep edilen Tarafın merkezi makamına
gönderilmelidir.
3-
Bu maddenin l inci ve 2 nci fıkralarının
uygulanmasına ilişkin düzenlenen tüm talep ve iletişimler INTERPOL aracılığıyla
da gönderilebilir.
4- Talep, bu maddenin 2 nci fıkrası uyarınca
sunulmuşsa ve gereğini ifa için talebi alan makam yetkili değilse, talebi alan
makam onu yetkili makamına iletir ve bu durumdan talep eden Tarafı doğrudan
haberdar eder.
5- Bu maddenin 2 nci fıkrası uyarınca takdim
edilen, zecri tedbirler içermeyen talep veya iletişimler talep edilen Tarafın
yetkili makamına, talep eden Tarafın yetkili makamı tarafından doğrudan
gönderilebilir.
6- Taraflar, imza anında veya onay, kabul, uygun
bulma ya da katılma belgelerinin tevdii sırasında, bu bölümün uygulamasına
ilişkin olarak yapılacak taleplerin, etkinliği sağlama düşüncesiyle, merkezi
makamlarına yapılmasını Avrupa Konseyi Genel Sekreteri'ne bildirebilirler.
Madde 31- Bilgi verme
Talebi
alan taraf, talep eden Tarafı, vakit geçirmeksizin bu bölüm dahilinde alınan
bir talep üzerine, yapılan işlem ve bu işlemin nihai neticesinden derhal
haberdar eder. Talep edilen Taraf ayrıca talep eden Tarafı, istenen işlemlerin
ifasını imkansız hale getiren veya ifasını hatırı sayılır ölçüde geciktirecek
bütün durumlardan vakit geçirmeksizin haberdar eder.
Bölüm V- Nihai hükümler
Madde 32- İmza ve yürürlüğe giriş
1- Bu Sözleşme Avrupa Konseyi üyesi Devletlerin
ve hazırlanmasına katılan üye olmayan Devletlerin imzasına açıktır. Bu
Devletler :
a) onama, kabul etme veya uygun bulmaya ilişkin
bir çekince ileri sürmeksizin imza ile; ya da,
b) müteakiben onama, kabul etme veya uygun bulma
işlemleri ikmal edilmek üzere, onama, kabul etme veya uygun bulmaya bağlı imza
ile,
Sözleşme'yle
bağlanmaya ilişkin rızalarını belirtebilirler.
2- Onama, kabul ve tasdik belgeleri Avrupa
Konseyi Genel Sekreteri'ne tevdii edilecektir.
3- Bu Sözleşme, ondört Devletin, l inci fıkra
hükümleri uyarınca, Sözleşme'yle bağlı oldukları yolundaki muvafakatlerini
ifade ettikleri tarihten sonraki üç ayı takip eden ayın ilk gününden itibaren
yürürlüğe girecektir. Onama anında Yolsuzluğa Karşı Devletler Topluluğu'na
(GRECO) üye olmayan böyle bir Devlet, bu Sözleşme'nin yürürlüğe girdiği gün
kendiliğinden bu Topluluğa üye olacaktır.
4- Sözleşme'yle bağlı olduğu yolundaki
muvafakatini bilahare ifade edecek olan her imzacı Devlet için, Sözleşme, l
inci fıkra hükümlerine uygun olarak, Sözleşme ile bağlı olduğu yolundaki
muvafakatini bildirdiği tarihten üç ay sonraki ayın ilk gününden itibaren
yürürlüğe girecektir. Onama anında Yolsuzluğa Karşı Devletler Grubu (GRECO)'ya
üye olmayan imzacı Devlet Sözleşme'nin kendisi için yürürlüğe girdiği gün bu
Gruba kendiliğinden üye olacaktır.
Madde 33- Sözleşmeye katılım
1- Bu
Sözleşme'nin yürürlüğe
girmesinden sonra, Avrupa Konseyi
Bakanlar Komitesi, Sözleşme'ye
taraf Devletlere
danıştıktan sonra, Avrupa
Topluluğu'nu ve Sözleşme'nin hazırlanmasına katılmamış
bütün üye olmayan Devletleri, Avrupa Konseyi'nin Statüsü'nün 20/d maddesinde
öngörülen çoğunluk kararıyla ve Bakanlar Komitesi'nde temsil edilmeye hakkı
olan taraf Devletler temsilcilerinin oy birliği ile, bu Sözleşme'ye katılmaya
davet edebilecektir.
2- Avrupa Topluluğu ve bütün katılımcı Devletler
için, Sözleşme, katılım belgesinin Avrupa Konseyi Genel Sekreteri'ne tevdiinden
sonrasını takip eden üç aylık sürenin bitimindeki ayın ilk gününden itibaren
yürürlüğe girecektir. Avrupa Topluluğu ve bütün katılımcı Devletler, katılım
anında üye değillerse, GRECO'ya bu
Sözleşme'nin kendileri için
yürürlüğe girdiği gün kendiliğinden üye olacaklardır.
Madde 34- Bölgesel uygulama
l-
Her Devlet, imza veya onay, kabul, tasdik veya katılım belgesinin tevdii
sırasında bu Sözleşme'nin uygulanacağı bölge ya da bölgeleri belirleyebilir.
2-
Taraflar, daha sonraki bir tarihte, Avrupa Konseyi Genel Sekreteri'ne
yapacakları bir bildirimde, belirlediği diğer bir bölge için bu Sözleşme'nin
uygulamasını genişletebilir. Sözleşme bu bölge için bu bildirimin Genel
Sekreter tarafından alınmasını takip eden üç ayın bitimindeki ayın ilk günü
yürürlüğe girecektir.
3- Daha önceki iki paragraf uyarınca yapılmış
olan, her bölgeyle ilgili olarak yapılan bildirimler, Avrupa Konseyi Genel
Sekreteri'ne yönelik olarak yapılacak ihbar ile geri çekilebilecektir. Geri
çekme, anılan ihbarın Genel Sekreter tarafından alınmasını takip eden üç ayın
bitimindeki ayın ilk günü hüküm doğuracaktır.
Madde 35- Diğer Sözleşme ve
anlaşmalarla ilişki
1-
Bu Sözleşme, özel sorunları düzenleyen çok taraflı uluslararası sözleşmelerden
kaynaklanan hak ve yükümlülüklere halel getirmez.
2-
Sözleşme'ye Taraf olanlar, aralarında, bu
Sözleşme'yle ilgili sorunları düzenleyen ikili ya da çok taraflı anlaşmaları,
bu Sözleşme'nin düzenlemelerini tamamlamak ya da kuvvetlendirmek veya ilgili
olduğu konulardaki ilkelerin uygulanmasını kolaylaştırmak amacıyla
akdedebilirler.
3- İki veya daha fazla Tarafın, daha önceden bu
Sözleşme ile düzenlenen bir konuda bir anlaşma veya andlaşma akdetmiş, ya da bu
konuyla ilgili olarak ilişkilerini bir başka şekilde düzenlenmiş olması
halinde, uluslararası işbirliğini kolaylaştırdığı ölçüde, bu Sözleşme yerine
anılan anlaşma ya da andlaşmayı tatbik etmeye, yahut ilişkilerini aynı şekilde
sürdürmeye yetkilidir.
Madde 36- Bildirimler
Her
Devlet, imza veya onay, kabul veya katılım belgesinin tevdii sırasında, 5 inci
maddeyle ilgili olarak yabancı kamu görevlilerinin, 9 uncu maddeyle ilgili
olarak uluslararası örgütlerin görevlilerinin veya 11 inci maddeyle ilgili
olarak uluslararası mahkemelerin hakimleri ve memurlarının rüşvet almalarını ve
vermelerini, kamu görevlisi veya hakimin işlemde bulunmak ya da bulunmamak
suretiyle görevini ihlal etmesi haline münhasır olacak biçimde suç haline
getireceği yolunda bildirimde bulunabilir.
Madde 37- Çekinceler
1- Her Devlet, imza veya onay, kabul, uygun bulma
veya katılım belgesinin tevdii sırasında, 4, 6 ila 8, 10 ve 12 nci maddelerde
belirtilen fiilleri veya 5 inci maddede belirtilen rüşvet suçlarını iç hukukuna
uygun olarak, tamamen veya kısmen suç haline getirmeyeceğine ilişkin çekince
koyabilir.
2- Her Devlet, imza veya onay, uygun bulma, kabul
veya katılım belgesinin tevdii sırasında, 17 nci maddenin 2 nci fıkrasındaki
çekinceyi kullanacağını bildirebilir.
3-
Her Devlet, imza veya onay, uygun bulma,
kabul veya katılım belgesinin tevdii sırasında, 26 ncı maddenin l inci fıkrası
uyarınca yapılan bir adli yardım talebini, talebin talep edilen Tarafça siyasi
bir suç olarak addedilmesi durumunda reddedebileceğini bildirebilir.
4- Bir Devlet, bu maddenin l, 2 ve 3 üncü
fıkralarının uygulamasından, anılan fıkralarda belirtilen beşten fazla
düzenlemeye çekince koyamaz. Başka hiçbir çekince kabul edilemez. Aynı türdeki
4, 6 ve 10 uncu maddelere ilişkin çekinceler tek bir çekince olarak
addedilecektir.
Madde 38- Bildirim ve çekincelerin
geçerliliği ve incelenmesi
1-
36 ncı maddede öngörülen bildirimler ve 37 nci maddede öngörülen çekinceler
ilgili Devlet tarafından Sözleşme'nin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren üç
yıl geçerlidir. Ancak, bu çekinceler aynı müddetteki süreler için
yenilenebilir.
2- Bildirim ya da çekincenin müddetinin
dolmasından on iki ay evvel, Avrupa Konseyi Genel Sekreteri, bu müddetin
dolması ile ilgili olarak ilgili Devleti bilgilendirir. Müddetin bitiminden en
az üç ay önce Devlet, Genel Sekreter'e, bildirim ya da çekinceyi
muhafaza edeceğini, değiştireceğini veya geri çekeceğini tebliğ eder. Aksi
halde, Genel Sekreter, bu Devleti, bildiriminin veya çekincesinin altı aylık
bir süre için kendiliğinden uzamış sayılacağı yolunda bilgilendirir. Eğer,
ilgili Devlet bu sürenin bitiminde çekincelerini muhafaza etmek veya
değiştirmek kararını tebliğ etmezse, çekince veya çekinceler ortadan kalkar.
3- Taraflardan biri, 36 ve 37 nci maddelere uygun
olarak bir bildirim veya bir çekince açıklamışsa, yenileme sırasında bunları ya
da talep üzerine, muhafaza ediş sebeplerini doğrulayan açıklamaları, GRECO'ya
bildirir.
Madde 39- Değişiklikler
1- Bu Sözleşme ile ilgili değişiklikleri bütün
Taraflar teklif edebilir ve her talep Avrupa Konseyi Genel Sekreteri tarafından
Avrupa Konseyi üyesi ülkelere ve 33 üncü maddedeki düzenlemeler doğrultusunda
bu Sözleşme'ye katılan veya katılmaya davet edilen her üye olmayan Devlete
iletilir.
2- Taraflardan birine teklif edilen her
değişiklik, bu teklifi kendi görüşü ile birlikte Bakanlar Komitesi'ne sunacak
olan Avrupa Suç Sorunları Komitesi'ne (CDPC) iletilir.
3-
Bakanlar Komitesi teklif edilen
değişikliği ve CDPC'nin görüşünü inceler ve bu Sözleşme'ye taraf olan Konsey
üyesi olmayan Devletlere danıştıktan sonra değişikliği kabul edebilir.
4- Bu maddenin 3 üncü fıkrasına uygun olarak,
Bakanlar Komitesi tarafından kabul edilen her değişiklik metni kabulleri için
Taraflara iletilir.
5- Bu maddenin 3 üncü fıkrasına uygun olarak kabul
edilen her değişiklik Tarafların tümünün onu kabul ettiklerini Genel Sekreter'e
bildirmelerinden otuz gün sonra yürürlüğe girer.
Madde 40- İhtilafların halli
1- Avrupa Konseyi Suç Sorunları Komitesi bu
Sözleşme'nin yorumlanması ve uygulanmasından bilgi sahibi edilecektir.
2- Bu Sözleşme'nin yorumlanması veya
uygulanmasına ilişkin olarak Taraflar arasında ihtilaf bulunması halinde,
Taraflar ihtilafı, aralarındaki ortak bir anlaşma çerçevesinde görüşme yoluyla
veya Avrupa Suç Sorunları Komitesi'ne, ihtilaf halindeki Tarafları alacağı
kararlarla bağlayacak bir hakem mahkemesine ya da Uluslararası Adalet Divanı'na
götürmek de dahil olmak üzere, kendi seçtikleri diğer barışçı bir vasıtayla
halletmeye çalışacaklardır.
Madde 41- Fesih
1- Taraflar, Avrupa Konseyi Genel Sekreteri'ne
yapacakları bir tebligat ile her zaman bu Sözleşme'yi feshettiklerini
bildirebilirler.
2- Fesih tebligatı, tebligatın Genel Sekreter
tarafından alınmasından itibaren geçen üç ayın başlangıcındaki ayın birinci
günü etki doğuracaktır.
Madde 42- Tebligatlar
Avrupa Konseyi Genel Sekreteri bütün Avrupa Konseyi üyesi Devletlere ve bu Sözleşme'ye katılmış bütün Devletlere :
a)
bütün imzalamaları,
b) bütün onama, kabul, tasvip ve katılım
belgelerinin tevdiini,
c) 32 ve 33 üncü maddelerine uygun olarak bu
Sözleşme'nin bütün yürürlüğe giriş tarihlerini,
d) 36 ve 37 nci maddeler gereğince yapılan bütün
bildirim ve çekinceleri,
e) bu Sözleşme ile ilgili diğer bütün fiil,
bildirim ve iletişimleri,
tebliğ
edecektir.
Bu
konuda gereğince yetkili kılınmış aşağıda imzası bulunanlar bu Sözleşme'yi
imzalamışlardır.
Bu
Sözleşme Fransızca ve ingilizce dillerinde ve her iki metin de aynı derecede
geçerli olmak üzere, Avrupa Konseyi'nin arşivinde saklanacak tek nüsha halinde
Strazburg'da 27 Ocak 1999 tarihinde yapılmıştır. Avrupa Konseyi Genel Sekreteri
bu nüshanın onaylı bir örneğini bütün Avrupa Konseyi üyesi Devletlere,
Sözleşme'nin hazırlanmasına katılmış üye olmayan Devletlere ve ona katılmaya
davet edilmiş bütün Devletlere gönderecektir.
ÇEKİNCE
Türkiye
Cumhuriyeti Sözleşme’nin 37 nci maddesinin 1 inci fıkrasına göre, Sözleşme’nin
4, 7, 8 ve 10 uncu maddelerinde yer verilen fiillere ulusal mevzuatında kısmen
veya tamamen cezai yaptırımı gerektiren bir suç olarak yer vermeme hakkını
saklı tutar.
Not : Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunca Sözleşmenin çekince
kaldırılmak suretiyle onaylanması uygun bulunmuştur.