IV. Demirel Hükümeti Koalisyon Protokolü (AP -MSP -MHP - CGP)

 Memleketimizin içinde bulunduğu ve gitgide ağırlaşan iç ve dış şartları göz önünde tutan Adalet Partisi, Milli Selamet Partisi, Cumhuriyetçi Güven Partisi ve Milliyetçi Hareket Partisi, aşağıdaki temel hedefler ve görüşler etrafında bir Koalisyon Hükümeti kurarak beraberce çalışmağa karar vermişlerdir :

Türk Milletinin bütün fertlerini, kaderde, kıvançta ve tasada ortak, bölünmez bir bütün halinde milli şuur ve ülküler etrafında toplayan; aziz ve büyük milletimizin, dünya milletler camiasının şerefli bir üyesi olarak, milli birlik ruhu içinde daima yüceltilmesini amaç bilen Türk milliyetçiliği ilham kaynağımızdır.

Milli ve manevi değerlere bağlı ve saygılıyız. Milletimizin birliğini ve devletimizin bütünlüğünü iç kavgalarla yok etmek isteyen her türlü yıkıcı faaliyetin karşısındayız.

Hür demokratik rejimi, insan haysiyetine uygun yegane idare şekli sayıyoruz.

Atatürk’ün önderliğinde büyük milletimizin kurduğu Türkiye Cumhuriyetini, Anayasamızdaki temel nitelikleriyle ayakta tutup güçlendirmek emelindeyiz.

Ülkemizi iç ve dış tehlikelere karşı koruyacak tedbirleri almağı, Türk Milletini dünya milletleri arasında layık olduğu şerefli ve güçlü bir noktaya en kısa zamanda çıkarmağı, içte huzur ve refahı sağlamağı birinci görev saymaktayız. Türkiye’nin en kısa zamanda gelişmiş ve sanayileşmiş bir ülke haline getirilmesi, temel hedefimizdir. Hür ve demokratik rejim içinde, Türkiye’nin manen ve maddeten kalkınmasına bütün milletin, heyecanını duyarak ve inanarak, katılmasının temini esastır.

Kurulacak hükümet, milliyetçi; hızlı kalkınmayı, sosyal adalet ve sosyal güvenliği sağlayıcı; iç barış, huzur ve güveni kısa zamanda tesis etmeyi hedef bilen ve milli savunma gücümüzü hızla geliştirmeye kararlı bir politikayı esas alacaktır.

Siyasi istikrarın sağlanmasına ve vatandaşların acil meselelerinin çözülmesine öncelik verilecektir.

Devlet mekanizmasının ahenk içinde işlemesi, kararların hızla verilmesi, yetki ve sorumlulukların iyi bir şekilde dağıtılması suretiyle kamu idaresinde müessiriyet ve verimliliğin arttırılması, adalet dağıtımının sür’atlendirilmesi, temel ihtiyaç maddelerinin yokluğunun giderilmesi, pahalılık ve işsizlikle mücadele, devlet idaresinin israftan kurtarılması, kırtasiyecilik, rüşvet, irtikap ve suistimal ile müessir şekilde savaşılması, yatırımların hızlandırılması, öncelikle ve büyük önemle ele alınacaktır. Devlet idaresinde müessiriyetin ve verimliliğin ancak sürekli bir islahat ile sağlanacağına inanıyoruz.

Türkiye’de, ekonomik ve sosyal alanda, yoksul zümreler lehine alınması gerekli tedbirler vardır. İktisadi ve sosyal yapıda, devlet idaresinde değişiklikler gereklidir. Fakat, değişiklik, kötüye doğru değil, iyiye doğru olmalıdır.

Kalkınmanın nimetlerinden dar gelirli, yoksul zümreleri ve yurdun gelişmeye muhtaç bölgelerini yararlandırmak için gereken adımlar atılacaktır.

Kalkınma hamlelerinde bölgeler arasındaki dengesizliklerin giderilmesi ve kalkınmanın nimetlerinin yaygın ve adil bir şekilde dağılmasına dikkat gösterilecektir. Doğu ve Güney-Doğu İllerimizin ve bütün gelişmeye muhtaç yurt bölgelerinin kalkınması için etkili tedbirler alınacak, bu bölgelerin kalkınmasını hızlandırmak amacıyla özel planlar hazırlanacaktır.

Sosyal adaleti ve sosyal güvenliği yaygın hale getirmek için gerekli çalışmalar hızla yürütülecek, bu alanda Türk Cemiyetini ileriye götüren önemli değişiklikler, gerçek hamleler yapılacaktır. Genel Sağlık Sigortası konusu önemle ele alınacak, köylü yurttaşlarımızın afetlere karşı korunması için Tarım Sigortası geliştirilip yaygınlaştırılacak; emekli işçilerin durumu sür’'atle düzeltilecek; muhtaç duruma düşen yaşlı yurttaşların, kimsesiz çocukların, sakatların ıstıraplarını dindirecek tedbirler alınacak, dar gelirli aile çocuklarının yetişme imkânlarını arttıracak şekilde burs ve yatılılık imkânları geliştirilecektir.

Köy kalkınmasına büyük öncelik verilecek, köye giden hizmetler arttırılacak ve daha yaygın hale getirilecektir. Köy hizmetlerinde, köylüye yüklenen katılma payları kaldırılacaktır. Köy okularının araç ve gereç ihtiyaçları daha iyi karşılanacaktır.

Köylünün gübre ihtiyacını daha kolaylıkla karşılaması için mümkün olan her tedbire başvurulacak, yerli gübre fabrikaları tam kapasite ile çalıştırılacak, gübre fiyatlarında indirim imkânı önemle ele alınacak, zirai mücadele ilacı, zirai alet ve makina ihtiyaçlarının karşılanmasında kolaylıklar sağlanacaktır. Mahrumiyet şartları içinde bulunan köylerin, bu arada orman içi köylerinin ihtiyaçları üzerinde özellikle durulacaktır.

Türkiye’nin çağdaş bir sanayi ülkesi haline gelmesi, tarım sektörünün ihtiyacı olan temel girdilerin yeterli seviyede sağlanması, zaruri ihtiyaç maddelerinin karşılanması için, enerji tesislerinin, yeni gübre fabrikalarının, yeni şeker fabrikalarının, demir-çelik tesislerinin, metalurji sanayiinin, elektronik sanayiinin, motor sanayiinin, otomotiv alanında aktarma organları sanayiinin, takım tezgahları sanayiinin, tarım ve iş makinaları sanayiinin, kurulmasına mutlaka hız verilecektir. Telefon hizmetlerinin çağdaş bir seviyeye yükseltilmesi, büyük merkezlerin otomatik telefon bağlantısına kavuşturulması için gerekli hamle yapılacaktır. Köyleri telefona kavuşturma çalışmalarına da hız verilecektir.

Komünizme, her çeşit anarşiye, anayasa ve kanun dışı eylemlere, milli bütünlüğü zedeleyici, milleti ve ülkeyi bölücü, cumhuriyeti tahrip edici faaliyetlere karşı, devletin, anayasa düzeni içinde kendisini savunmasını ve bu çeşit tehlike ve faaliyetlerle etkili şekilde mücadele edilmesini kesin bir zorunluluk sayıyoruz. İç güvenliği, asayişi ve kanun hakimiyetini sağlamakla görevli devlet kuruluşlarının ve güvenlik kuvvetlerinin, görevlerini tarafsızlıkla, azim ve kararlılıkla yerine getirebilmeleri için, hükümet gerekli her türlü ihtimamı gösterecektir.

Siyasi istikrar yanında, Türkiye’nin iktisadi istikrara da ihtiyacı vardır. İktisadi durgunluğa sebebiyet vermeden, gelişmeyi önlemeden, enflasyonu frenlemek için gerekli çabanın gösterilmesi lüzumuna inanıyoruz.

Duraklamış olan yatırım ve kalkınma hamlesini yeniden harekete geçirmek için gerekli tedbirler alınmalıdır. Yatırımları gereksiz şekilde güçleştiren ve geciktiren engellerin ortadan kaldırılmasına çalışılacak, bir yandan yeni yatırımlar teşvik edilirken, bir yandan da kamu sektörünün ve hür teşebbüsün yarım kalmış yatırımlarının bir an önce tamamlanmasına, tam hızla üretim yapmalarına çaba gösterilecektir.

Türkiye’nin, bütün dünya ülkeleri ile çok yönlü ve gelişmiş münasebetler kurmasına ve sürdürmesine önem verilecektir.

TRT’nin tarafsızlığı ve anayasanın 121 inci maddesindeki ilkelere sadık kalması sağlanacaktır. Yalnız haber hizmeti değil, önemli bir eğitim ve kültür hizmeti görmekle yükümlü olan TRT’nin, devletin ülkesi ve milletiyle bütünlüğünü sarsıcı, cumhuriyeti tahrip edici, milli güvenliğe ve genel ahlaka zarar verici yayınlar yapması önlenecektir.

Seçimlerde siyasi partilerin seçim ittifakı yapabilmesini sağlamak maksadıyla hazırlanmış ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına sunulmuş olan kanun teklifinin öncelikle ve en kısa sürede kanunlaştırılması için tam bir tesanüt içinde çalışılacaktır. Ayrıca seçim güvenliğini, kütüklerin düzenlenmesinden sandık başı işlemlerine kadar bütün seçim işlemlerinin düzgün ve dürüst şekilde yapılmasını sağlayacak tedbirlere ihtiyaç bulunduğu inancındayız. Seçmen yaşının 18’e indirilmesine taraftarız. Dış ülkelerdeki yurttaşlarımızın seçimlere katılmalarını ve oy kullanabilmelerini sağlamak amacıyla gerekli çalışmalar yapılacaktır.

 

Milli Eğitim:

 

Milli eğitimde amacımız : Milletimizin bütün fertlerini, Türk Milletinin milli, ahlaki, insani, manevi ve kültürel değerlerini benimseyen, koruyan ve geliştiren; ailesini, vatanını, milletini seven ve daima yüceltmeye çalışan;

Atatürk inkılaplarına ve Türk Milliyetçiliğine bağlı; insan haklarına ve milli, demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyetine karşı görev ve sorumluluklarını bilen ve bunları davranış haline getirmiş;

Büyük ve şanlı tarihimizle iftihar eden, milletimizin geleceğine güvenle bakan, her türlü taklitçilikten uzak, milli şahsiyetini müdrik, ilim, teknik ve medeniyet yarışında insanlığa örnek olmağı hedef alan vatandaşlar olarak yetiştirmektir.

Öğretimin her kademesinde fırsat ve imkan eşitliğinin sağlanmasına özel bir önem verilecek, bu amaçla öğrenci bursları miktar ve sayı itibariyle arttırılacak, parasız yatılı öğrenci sayısı çoğaltılacaktır. Yurtlar, öğrenci kredileri, ders araçları ve gereçleri, artan ihtiyacı karşılıyacak seviviyeye çıkarılacaktır. Üniversite girişinde, merkezi seçme ve yerleştirme sınavlarından önce, üniversite hazırlık kursları açılacak ve bu kurslarda ihtiyaç halinde büyük merkezlerdeki öğretmenlerden de faydalanılacaktır. Yüksek öğretimde fırsat eşitliğini sağlamak, liselerdeki birikimi önlemek ve meslek okullarına rağbeti arttırmak için, meslek okullarının ikinci döneminden mezun olanların üniversite ve yüksek okulların giriş imtihanlarına katılmaları ve imtihanda başarılı olanların lise mezunları gibi bütün üniversite ve yüksek okullara girebilmeleri sağlanacaktır.

Eğitim sistemimiz, üretime katkıda bulunacak mesleki ve teknik öğrenime yöneltilecek, tedrici bir surette mesleki ve teknik liselerin arttırılması yoluna gidilecektir.

Eğitim kuruluşlarının yurt sathına dengeli bir surette dağılması sağlanacaktır.

Eğitimde metod ve araçtan daha önemli olan öğretmenlik mesleğine gereken önem verilecek; feragatle görev yapan öğretmenlerimizin maddi ve manevi sorunlarının çözümlenmesine, meslek içi eğitimlerini ve ilerlemelerini sağlayacak şartların hazırlanmasına gayret sarfedilecektir.

Okullarda kitap enflasyonuna ve ders kitapları ile ilgili ticari istismarlara son verilecektir. Ders kitapları konusunda, dar gelirli ailelerin yükünü azaltıcı tedbirler alınacaktır.

İlk ve orta öğretimde okutulmakta olan Ahlak Dersleri, gayesine uygun ve milli ahlak esaslarına göre düzenlenecek ve bu dersleri öncelikle, İlahiyat Fakültesi, Yüksek İslam Enstitüsü ve İmam-Hatip Okulları mezunları okutacaklardır.

İl ve ilçelerde binaları tamamlanmış olan Meslek Okulları öğrenime açılacaktır.

Müfredat programlarının milli kültürümüze uymayan kısımları değiştirilecek ve milletimizin ilme ve insanlığa yaptığı hizmetlerin öğretilmesine önem verilecektir.

Milli eğitimde, gençliğin bedeni gelişmesi için okul içi spora önem verilecektir.

Milli bir kültür siyaseti takip edilmek suretiyle, milletimizi meydana getiren değerler etrafında milli bütünlük kuvvetlendirilecektir. Güçlü bir milli kültür hareketinin, milletimizi zararlı dış tesirlerden koruyacağına inanıyoruz.

Kültürümüzün gelişmesi, yeni nesillerimize aşılanması, sanatımızın milli köklerden kuvvet alarak gelişmesi, kültürümüzün içte ve dışta tanıtılması, yurt dışındaki soydaşlarımızın kültürel ihtiyaçlarının karşılanması için gerekli tedbirler alınacaktır.

Tarihi mirasımız olan eserlerin bakımı, onarımı, korunması ve tanıtılması öncelikle gözönünde bulundurulacaktır.

Milli bir dil politikası izlenecektir. Dilimizin zenginliğinin korunmasına ve geliştirilmesine önem verilecek, Türkçemizin iki ayrı dil haline gelmesine yol açan aşırılıklardan ve ilim dışı zorlamalardan kaçınılacaktır.

Halk Eğitiminin, yol gösterici, araştırıcı, milletimizin bölünmezliği prensibini ve milli ve manevi değerlerimizi güçlendirici bir şekilde teşkilatlandırılması sağlanacaktır.

Radyo ve televizyondan eğitimde daha geniş ölçüde yararlanılacaktır. Eğitim yayınlarında milli eğitim temel amaçlarına uyulacaktır. Radyonun bütün yurtta rahatça dinlenebilmesi ve televizyonun bütün yurt sathına hızlandırılmış bir programla yayılması sağlanacaktır.

 

Diyanet İşleri:

 

Diyanet İşleri Başkanlığı, her türlü siyasi mülahazaların üstünde tutulacak ve yüksek manevi değeri gözönünde bulundurularak, yasalarında belirtilen görevlerini yerine getirmesi sağlanacaktır.

Din Görevlilerinin toplumumuzdaki manevi yeri ve değeri dikkate alınarak, sosyal ve ekonomik kalkınmamızda kendilerinden yararlanılacaktır.

Din Görevlilerinin demokratik düşünce ve inanç özgürlüğü çerçevesinde sürekli eğitimden yararlanmaları sağlanacaktır.

İslami ve ilmi araştırmalar yapmak ve ilmi eserler telif etmek üzere bir Başkanın idaresinde, Diyanet İşleri Başkanlığına bağlı bir İlim Heyeti kurulacaktır. Bu İlim Heyeti, sadece bu görevin ifasıyla meşgul olacaktır. Ecdat yadigarı vakıf eserlerin, vakfın şartnamesi ve kanuni esaslar dışında kullanılmasına müsaade edilmeyecek, vakıf eserlerin onarım ve restorasyonuna itina gösterilecektir.

 

Gençlik:

 

Ülkemizin kalkınması ve çağdaş medeniyet seviyesinin üzerine çıkması için, asil milletimizin ümidi, geleceğimizin güveni olan gençlerimizin, Türkiye Cumhuriyetinin temel niteliklerine, milli ve manevi değerlerimize bağlı bir şekilde, manen, fikren ve bedenen gelişmeleri temel hedefimizdir.

Gençlerin zaman ve enerjilerini kendileri, aileleri ve vatanımız için en faydalı şekilde değerlendirmelerine ve en iyi şekilde yetişmelerine imkan sağlayıcı bütün tedbirler alınacaktır.

Milletimizin bekasının teminatı olan aziz gençlerimizin çeşitli sorunları dikkatle ve önemle ele alınarak, bunların çözülmesi için hiçbir fedakarlık esirgenmeyecektir.

 

Ekonomik ve Mali Konular:

 

Türkiye’nin, hür ve demokratik bir rejim içinde, planlı, dengeli, sosyal adalet ve sosyal güvenliğe gerekli önemi veren, hür teşebbüse, mülkiyet hakkına ve meşru kazanca saygılı bir ekonomik sistemle kalkınması sağlanacaktır. Kalkınmanın nimetlerinin büyük vatandaş kitlelerine ve yurdun bütün bölgelerine adil şekilde yayılmasını sağlayacak ve dengesizlikleri giderecek tedbirlere önem verilecektir.

Ekonomik kalkınmada, büyük önem taşıyan karar bütünlüğü ve tatbikat ahenginin sağlanması için, ekonomik ve mali politikayı uygulayan kamu kuruluşları arasında yakın bir işbirliği ve koordinasyon sağlanacaktır. Kamu harcamalarındaki israflar önlenecektir.

Para-kredi-finansman-yatırım, destekleme, teşvik ve yönlendirme politikaları, ekonomimizin, hızla değişen şartlara sürekli olarak intibakını sağlayacak şekilde bütünleştirilecek ve bir temel ekonomik politika çerçevesi içinde yürütülecektir. Mevcut ekonomik durgunluğu giderecek aktif ve dinamik bir para kredi ve fiyat poltikası takip olunacaktır. Yatırımlar hızlandırılarak, istihdam hacmi genişletilecektir.

Tasarruf eğilimini arttırıcı ve tasarrufların üretici sektörlere yönelmesini sağlayıcı, kar ortaklığı esasını da içine alan, güvenilir bir sermaye piyasasının geliştirilmesi için gerekli tedbirler alınacaktır.

Üretimin arttırılması, daha uygun finansman şartları tesisi, piyasaların yapıcı bir şekilde murakabesi tedbirleri ile fiyat istikrarını sağlayıcı şartlar tesis edilecektir.

Dış ödemeler dengesindeki bozulmayı düzeltici, ihracatı ve işçi dövizlerinin yurda gelişini teşvik edici tedbirler alınacaktır.

Vergiyi mali gücü olandan almağa ağırlık veren, adil, sade ve külfetsiz bir vergi sistemini tesis etmek hedef alınacaktır. Düşük gelirlilerin vergi yükü azaltılacak ve asgari geçim indirimi yükseltilecektir.

Kredilerin düzenlenmesinde, sosyal ve ekonomik verimlilik esas alınacak ve dengesizliğin giderilmesi gözetilecektir.

Üretim mallarının tüketicilere en kısa yoldan ulaşmasına gayret sarfedilecek, hayat pahalılığı, sun’i fiyat artışları ve haksız kazanç sağlayanlarla etkili bir mücadele yapılacaktır. Bilhassa gıda maddelerinin üretim, nakil ve muhafazası için lüzumlu yatırımlar teşvik edilecek ve gerekli tedbirler alınacaktır. Temininde güçlük çekilen ana ihtiyaç maddelerinin zamanında piyasaya arzı ve fiyat istikrarının sağlanması için bir stok rejimi geliştirilecek ve bu maksada hizmet eden müesseselerin finansman ihtiyacının sür’atle karşılanması için gerekli bütün tedbirler alınacaktır.

Türkiye’nin dış ticaret politikasında çok yönlü bir ekonomi ve ticari ilişki dengesi tesisi esas alınacaktır. Özelikle Orta-Doğu, Asya ve Afrika Ülkeleri ile karşılıklı ticari ve iktisadi ilişkilerin geliştirilmesine önem verilecektir.

Deniz ticaretinin geliştirilmesini sağlayıcı tedbirler alınacaktır.

Yatırımcı icracı kuruluşların çalışmalarının ödeme güçlükleri yüzünden aksayıp gecikmemesi için gerekli tedbirler alınacaktır.

 

Sanayileşme:

 

Türkiye’nin iktisadi ve sosyal kalkınması için, milli, güçlü, süratli ve yaygın bir sanayileşmenin, milli kaynaklarımızla ahenk halinde, gerçekleştirilmesi ana hedefimizdir.

Sanayiin, temel üretim malları üreten ve Türkiye’de ağır sanayii ve bu meyanda bilhassa milli harp sanayii kurulmasına imkan verecek bir yapıda sağlanacaktır.

Sanayileşme hareketinin, memleketin bölgeleri arasında dengeli bir şekilde yer alması ve başta istihdam olmak üzere, sanayileşmenin getireceği nimetlerin her bakımdan adilane bir şekilde dağıtılmasını sağlayacak her türlü tedbir, köklü ve müessir bir şekilde alınacaktır.

Yurdun çeşitli bölgelerinin sanayi envanterinin çıkarılması, sanayileşme ile ilgili her türlü bilgilerin toplanıp değerlendirilmesi, sanayileşmenin doğması ve hızlandırılması maksadıyla Sanayi Bakanlığı bünyesinde, yurt sathına yaygın güçlü bir teşkilat kurulacaktır.

Organize sanayi bölgelerinin ve sanayi sitelerinin kurulma ve geliştirilmesine büyük önem verilecektir.

Sanayileşme hareketlerinin finansmanında, yurt dışındaki işçilerimiz de dahil olmak üzere, halkın tasarruf imkânlarının değerlendirilmesi ve güçlendirilmesi maksadıyla, çeşitli teşvik tedbirleri geliştirilecektir.

Sanayileşme hareketlerine halkın yaygın bir şekilde katılmasını ve mahalli insiyatifin güçlü bir şekilde harekete geçirilmesini sağlamak maksadıyla özel kuruluş esaslarına sahip kalkınma şirketleri kurulacaktır.

Sanayileşme için en uygun ortamın hazırlanması, sanayileşme teşebbüslerinden en yüksek verimin alınması ve teşebbüs sahiplerinin güçlük ve engellerle karşılaşmadan sanayi tesisleri kurma ve işletmelerini sağlamak için bir Sanayi Teşvik Kanunu çıkarılacaktır. Sanayiin kurulması ve işletilmesinde gereksiz bürokratik engeller kaldırılacaktır. İdari işlemlerin kısaltılması için gereken tedbirler alınacaktır.

Devletçe desteklenen sanayi teşebbüslerini finanse etmek maksadıyla, Devlet Sanayi ve İşçi Yatırım Bankası sür’atle kurulacaktır.

Sanayileşmeye yakından tesis eden para, kredi, enerji, ulaştırma ve fiyat temel politikalarının sanayi politikası ile ahenkli hale getirilmesine özel bir dikkat gösterilecektir.

Yabancı sermayeden, ileri teknoloji getirmesi, eğitici vasıfta bulunması, sanayi gelişmesini hızlandırması, ihracata dönük olması, ödemeler dengesine olumlu etki yapması gibi şartlar içinde yararlanılacaktır. Bu çeşit yatırımlarla üretilecek malların, ara malı, ithal Maliyetleri ve kar transferleri de dahil, nihai Maliyetlerinin dünya fiyatları önünde makul bir seviyede tutulmalarına önem verilecektir. Yabancı sermaye ile gelen teknolojinin Türkiye’de yerleşmesine imkân verebilecek bir zamanın sonunda, bu teşebbüslerin yerli sermayeye devir imkânları geliştirilecektir. Tarihi ve kültürel ilişkilerimiz olan ülkelerden yabancı sermaye gelmesinin teminine gayret edilecektir. Aynı şekilde, Türk müteşebbis ve sermayesinin dış ülkelerde yatırım yapmaları, sınai tesisler kurmaları teşvik edilecektir.

Sanayileşmenin temel ihtiyaçlarından biri olan yetişmiş personel ihtiyacını karşılamak için meslek okulları, çıraklık - kalfalık eğitimi ve iş başında eğitim geliştirilecek ve teknik eğitim yanında, kuvvetli bir iş ahlakını sağlayacak temel ahlaki eğitim de verilecektir.

Yurdumuz şartlarına uygun teknolojinin geliştirilmesi için, devlet, her türlü desteği ve yardımı yapacaktır. Lisans, know-how anlaşmalarının milli menfaatlere en uygun şekilde ve sür’atle yapılmasını sağlayıcı tedbirler alınacaktır.

Dış Ülkelerdeki teknolojik gelişmelerin sürekli bir şekilde ve güvenilir şartlarda Türkiye’ye aktarılıp geliştirilmesi için bir Teknoloji ve Sanayi Takip ve İstihbarat Teşkilatı kurulacaktır.

Devlet, mühendislik-müşavirlik ve tesis kurma hizmetlerini yerine getirecek kuruluşların güçlü bir şekilde gelişmelerini destekleyecek ve teşvik edecektir.

 

Enerji:

 

Türkiye’nin elektrik enerjisi ve yakacak teminindeki dar boğazlar, kısa ve uzun vadeli müdahale ve esas itibariyle öz kaynaklara dayalı projeler ile giderilecektir. Bu meyanda, temel hidro-elektrik ve termik tesislerin yapılması hızlandırılacaktır. Nükleer santralların inşaatına önem ve hız verilecektir.

Türkiye’nin ithaline mecbur olduğu enerji, memleket yararlarına en uygun şartlarda temin edilecektir. Boru hattı projeleri ve Irak Tabii Gaz Projesi önemle ele alınacaktır.

Petrol arama ve üretimi etkili tedbirlerle teşvik edilecektir.

Üzerinde Türkiye’nin hakkı bulunan deniz yatağındaki ve deniz yatağı altındaki tabii kaynakların aranması, bunlara sahip çıkılması ve işletilmesi için gerekli tedbirler alınacaktır.

Çeşitli enerji ve yakacak kaynaklarının fiyat poltikası ve bunlar üzerindeki vergileme, üretim ve tüketim arasında dinamik ve geliştirici bir denge kurulacak şekilde tespit edilecektir. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, bu politikayı uygulamada gerekli yetkilerle donatılacaktır.

Milli ekonomiyi çok olumsuz şekilde etkileyen enerji kısıtlamalarına son vermek için gereken her tedbir alınacaktır.

Özellikle, Doğu Anadolunun ve kışı şiddetli olan başka illerimizin yakacak probleminin halli için gerekli tedbirlerin alınmasına önem verilecektir.

 

Tarım, Hayvancılık ve Köy Kalkınması:

 

Tarımda, üretimin arttırılması ve verimin yükseltilmesi esas alınacaktır. Bu amaca ulaşmak için, kredi, tohum, ilaç, araç, eğitim, pazarlama ve değerlendirme ile gübre ve gübre fiyatları konusu bir bütün halinde ele alınacaktır.

Tarım ve hayvancılık kesimine hizmet götüren kamu kuruluşları, ekonomik ve teknolojik bakımdan bütünleştirilecek, üretimden pazarlamaya kadar bütün ünitelerin aynı sevk-ü idare altında toplanması hedef alınacaktır.

Hizmetlerin götürülmesinde merkeziyetçilikten uzaklaşılarak, bölgesel üniteler bir bütün halinde geliştirilecektir.

Tarım girdilerinin yerli sanayi eliyle, bol, vasıflı ve makul fiyatlarla üretilmesini sağlayıcı teşvik ve destek sistemleri uygulanacaktır. Et, yağ, şeker, süt, ekmek ve konserve ve sair gıda maddelerinin yeterli şekilde üretim, işleme ve depolamasına ağırlık verilecektir.

Tarım ve hayvancılık bakımından geri kalmış bölgelerde, hızlı ve modern teknolojiye uygun bir gelişmenin sağlanması için özel projeler uygulanacaktır.

Tarım politikası ile taban fiyat politikası bütünleştirilecektir. Taban fiyatları, köylünün emeğinin karşılığını alacağı bir şekilde ve mümkün olduğu kadar erken ilan edilecektir.

Tarıma dayalı sanayi, özel teşviklerle geliştirilecektir.

Toprak ve Tarım Reformu uygulamasında, kamulaştırma bedellerinin, öncelikle reform bölgelerinde kurulacak sanayi yatırımlarına yöneltilmesini sağlayacak özendirici tedbirlere öncelik tanınacaktır.

Köylerde; yol, su, sulama, elektrik, yakacak temini, telefon, okul, kütüphane, cami, sağlık tesisi ve idare binası gibi ekonomik ve sosyal alt yapılar devletçe bir bütün halinde ve kamu hizmeti olarak mütalaa edilecektir. Köye hizmet götürülmesi ve köyde küçük sanayi ve el sanatlarının geliştirilmesi ve ürünlerinin pazarlanmasında gerekli tedbirler alınacaktır.

Ormanlık bölgelerdeki ekonomik alt yapının kurulması hızlandırılacak, orman ve orman içi köylerin yolları ve diğer medeni ihtiyaçları mümkün olan sür’atle karşılanacak: orman köylerinin kalkındırılması için özel projeler uygulanacaktır. Orman tahdit ve kadastro faaliyetlerine hız verilecektir.

Orman ürünlerine dayalı sanayiin yaygınlaşması ve daha çeşitli sınai ürünler üretmesi sağlanacaktır. Bu konuda Orman-Köy Kooperatiflerinden de yararlanılacaktır.

Büyük sulama projelerine bir taraftan devam edilirken, kısa zamanda netice alacak yer altı, pompaj ve gölet sulamalarına özel bir ağırlık verilecektir.

 

Sosyal Konular:

 

Sosyal güvenliğin bütün yurda ve vatandaşların tamamına eşit ve adil ölçülerde sağlanması, tüm çalışanların sigorta kapsamına alınması hedefimizdir.

Ülkemizdeki sosyal güvenlik kuruluşlarının aynı bakanlığı ilgilendirilmesi maksadıyla kurulan Sosyal Güvenlik Bakanlığı, kuruluş hedefleri istikametinde geliştirilecektir.

İşçilerimizin hastalık, analık, işkazaları, mesleki hastalıklar, ihtiyarlık, maluliyet ve ölüm gibi hallerde güçlüğe uğramadan yardıma kavuşturulmaları mutlaka sağlanacaktır.

Çalışan kadınların, arzu ettikleri takdirde 20 yılda emekliye ayrılabilmeleri sağlanacaktır.

Genel Sağlık Sigortası sistemi gerçekleştirilecektir.

Günden güne artan işsizlik probleminin çok yönlü ve uygun tedbirlerle giderilmesine çalışılacaktır.

Köylümüzün afetlere karşı korunması için yaygın tarım sigortası gerçekleştirilecektir.

İşçilerimizin, esnaf ve sanatkarların ucuz ve sıhhi meskenlere sahip olmaları, bu yolda kredi imkânlarının arttırılması temin edilecektir.

Sakat ve eski hükümlü sayılan işçilere iş verilmesini öngören hükümlerin uygulanışı dikkatle takip edilecek ve bu gibi kimseler için vakıf şeklinde iş yerleri kurulacaktır.

Emekli, işçi, dul ve yetim aylıklarının asgari geçim şartlarının üstünde olmasına gayret gösterilecektir.

Sağlık hizmetlerinde temel hedef; vatandaşlarımızın sağlık seviyelerini yükseltmek ve bu hizmetlerin ülkemizde yaygın ve dengeli şekilde dağılmasını sağlamaktır.

Hastanelerimizin ve hasta yataklarının sayısı, plan hedefleri istikametinde çoğaltılacaktır.

Sağlık hizmetlerinin sosyalleştirilmesi çalışmalarına devam olunacaktır.

Sağlık personelinin mahrumiyet yer ve hizmetlerinde görev almasını teşvik edici mali tedbirler alınacaktır.

Yurt dışındaki hekimlerimizin yurda dönmelerini teşvik edecek tedbirler alınacaktır.

Sağlık hizmetlerinin yürütülmesinde, koruyucu hizmetlere ağırlık verilecek, tedavi edici hizmetler geliştirilecektir. Ana ve Çocuk sağlığını koruyucu tedbirlere önem verilecektir. İlaç sanayii, ham madde üretimine ağırlık verilerek güçlendirilecek, piyasadaki benzer ilaç enflasyonu önlenecek, ilaç fiyatları objektif esaslara göre tespit edilecek, ilaç ihracı teşvik olunacak, ilaç kalite kontrolu geliştirilecektir.

Vatandaşlarımızın yaşlılık çağlarını huzur içinde geçirmek için ihtiyarlık bakım ve dinlenme yurtları ve çalışan anaların çocuklarının bakımı için gündüz bakım evlerinin sayıları sür’atle arttırılacaktır.

Çocuk zamları arttırılacak ve tahsilde çocuğu bulunanlara ayrıca ödeme yapılması imkanları araştırılacaktır.

 

İşçiİ Sorunları:

 

Huzurlu bir çalışma ortamı içinde kalkınma ve sosyal adaletin sağlanabilmesi için işçi ve iş verenlerimiz birbirlerine karşı değil yan yana olmalıdır. Aralarında, ülke kalkınmasına yönelik karşılıklı sevgi, saygı ve kardeşlik esaslarına dayalı bir iş birliğinin tesisi için her türlü çalışma yapılacaktır.

İşçi ücretlerinin tespit ve tanziminde, hak ve adalet esas tutulacak, fiyat ve geçinme endekslerine ve zamanla artan hayat pahalığına göre ayarlanacak bir ücret sistemi ve asgari ücret baremi uygulanacak, işçilerimizin, pahalılığın ağır yükü altında ezilmemesi için gerekli tedbirler alınacaktır.

Kurulacak fabrika ve emsali yatırımlara, işçilerimizin hissedar olmasına imkân hazırlanacaktır.

Kıdem Tazminatı Tasarısı, isçilerimizin ve ülkemizin yararına en iyi hizmet eder bir şekilde ve en kısa zamanda çıkarılacaktır.

Tarım ve orman kesimindeki işçilerimizin diğer işçiler gibi her türlü işçi haklarından yararlandırılması hususundaki mevzuat boşluğu doldurulacaktır.

Çırak, kalfa ve ustalar kanunu en kısa zamanda çıkarılacaktır. İşçilerimizin meslek içi eğitimlerine ağırlık verilecektir

. Yurt dışındaki işçilerimizin çalışma şartları, sosyal hakları ve iş güvenlikleri devamlı olarak takip ve kendilerine en iyi şartların teminine önem verilecektir.

Yurt dışındaki işçilerimizin çocuklarının milli ve dini eğitimlerinin aksamadan ve gereğince yürütülmesi için yeteri kadar öğretmen ve din görevlisi temin edilmesine önem verilecektir.

Yurt dışındaki işçilerimizin tasarruflarının değerlendirilmesini sağlayacak imkânların en kısa zamanda gerçekleştirilmesine çalışılacaktır.

 

Esnaf ve Sanatkârlar:

 

Türk Milli hayatında, esnaf ve sanatkârlarımızın sosyal ve ekonomik bakımdan çok önemli yerleri vardır.

Esnaf ve sanatkârlarımızın daha iyi teşkilatlanmalarına yardım edilecektir. Sanayileşme hamlemizde değerli bir rol ifade eden küçük sanayi kuruluşları ile büyük sanayi arasındaki bağların geliştirilmesine çalışılacaktır.

Esnaf ve sanatkârlarımızın, iş yeri kurma, dükkan ve atölye sahibi olmaları kolaylaştırılacak, gerekli finansman ve kredi imkânlarına kavuşmalarına çalışılacaktır. Küçük sanayi siteleri geliştirilecek küçük sanayide eğitim çalışmalarına önem verilecektir. Türkiye Halk Bankasının esnaf ve sanatkarlarımıza daha yararlı olması için gerekli tedbirler alınacaktır.

Esnaf ve sanatkârların durumlarını sosyal güvenlik açısından daha yeterli hale getirmek için çalışmalar sürdürülecektir. BAĞ-KUR’un kendisinden beklenen bütün hizmetleri tam olarak yapabilmesi sağlanacaktır. Para değerindeki büyük değişmeler, götürü usulle vergilendirme ve defter tutma bakımından kabul edilmiş olan ölçülerin değersiz hale gelmesine yol açmıştır. Gerek esnaf ve sanatkarlarımızı, gerek çiftçi vatandaşlarımızı, ağır ve gereksiz defter tutma formalitelerinden kurtararak mümkün olan ölçüde basit ve götürü usullerle vergilendirme yoluna gitmek hem devlet gelirleri bakımından, hem de büyük sayıda vatandaşımızı yersiz külfetlerden kurtarma bakımından yararlı olacaktır.

 

Şehirleşme:

 

Hızlı şehirleşme, Türkiye’nin en önemli meselelerinden biri halini almıştır. Nüfus artışı ve hızlı şehirleşme nedenleri ile sür’atle artan konut ihtiyacını karşılamak üzere, konut kredisi imkanları genişletilecek, inşaat Maliyetlerinin düşürülmesi için çok yönlü tedbirler alınacaktır. Çevre sağlığı ve hava kirliliği dahil, şehirleşme meselelerinin halledilmesi maksadıyla, belediyelerin mali ve teknik bakımdan yeterli güce kavuşturulmasına çalışılacaktır.

Dar ve düşük gelirli yurttaşların konut ihtiyacı, genel konut politikası dışında ayrıca ele alınacak; gecekondularda oturan yurttaşların medeni ihtiyaçlarının karşılanması ve gecekonduların tapuya bağlanması konularında, gerekli tedbirler alınacaktır.

Şehir alt yapılarının kapasitelerinin kabil olduğu kadar yüksek tutulması için belediyelere yardım edilecektir. Büyük şehirlerin çevrelerinde, her türlü alt yapı tesisine haiz ve ana şehirle çok güçlü ulaştırma bağlantısı olan tali yerleşme merkezlerinin gelişmesi, özel teşvik tedbirleriyle desteklenecektir.

Mesken yapımına yönelen banka kredi sistemleri islah edilecek, toplu mesken yapımına imkân sağlanacaktır.

 

Dış Politika ve Milli Güvenlik:

 

Türkiye Cumhuriyetinin barışçı, ahitlerine ve ittifaklarına sadık, komşularıyla karşılıklı haklara saygı esasına dayalı iyi komşuluk ve dostluk münasebetleri kurmağa önem veren milli dış politikası dikkatle devam ettirilecektir. Gelişen dünya şartlarının gerektirdiği dinamik ve çok yönlü dış politika ilişkileri meyanında, aramızda tarihi ve kültürel bağlar bulunan ülkelerle ilişkilerin geliştirilmesine itina gösterilecektir.

Milli bir dava olan Kıbrıs sorununda, Türkiye ve Türk Milleti olarak elde edilmek istenen sonuç üzerinde hiçbir tereddüde yer vermeyecek bir siyaset izlenecektir. Bu konuda hükümetimizin başlıca amacı, Kıbrıs’taki Türk Cemaatının geleceğini sağlam teminata bağlayacak, Ada’daki gerçeklere dayanan bir hukuki çerçeve içinde Kıbrıs’ın bağımsız Federe Devlet olarak varlığını koruyacak bir çözüm şekline varılması olacaktır. Geçmiş yılların acı tecrübeleriyle ortaya çıkmış olan iki milli toplumun ancak yan yana yaşayabilecekleri gerçeği karşısında, Ada’da ancak iki bölgeli federal bir sistemin bu çözüm şeklini sağlayabilecek usul olduğuna inanıyoruz.

Kıbrıs’ın bulunduğu bölgede mevcut dengenin ve istikrarın muhafazasına ters düşebilecek gelişmelere meydan verilmemesi için gerekli tedbirlerin ittihazına hükümetimizce dikkat ve itina gösterilecektir. Kıbrıs Devletini meydana getiren iki milli cemaatin haklarını ve çıkarlarını uzlaştıracak, Ada’da sulh ve sükun içinde yaşamalarına imkan verecek ve ekonomik refahlarına hizmet edecek bir çözüm şekline, iki milli cemaat arasındaki görüşmeler yoluyla ulaşılmasını bir taraftan teşvik ederken, öbür yandan da, bu sorunla birlikte komşumuz Yunanistan’la olan ilişkilerimizi zedeleyen diğer sorunlarda da milli çıkar ve haklarımızı koruyacak çözüm şekilleri sağlamak için gerekli iyi niyet ve gayret, hükümetimizce gösterilecektir.

Kıbrıs Türk Toplumu’nun ve Türk Bölgesi’nin teşkilatlanmasında ve ekonomik kalkınmasında, gerekli yardım ve destek yapılacaktır.

T.C. Hükümetleri A.B.D. ile aramızda yakın dostluk ilişkileri kurulmasına önem vermişler ve Türkiye ile A.B.D. Kuzey Atlantik İttifakı içinde her iki tarafın güvenliği açısından önem taşıyan ilişkiler kurmuşlardır. T.C. Hükümetleri, her iki ülkenin karşılıklı yararına olan bu ilişkilerin ve işbirliğinin eşitlik ve karşılıklı saygı ve yardımlaşma ilkelerine dayanan bir şekilde devamı için kendisine düşeni daima yapagelmiştir. A.B.D. Hükümetinin de bu konuda değişik bir yaklaşım içinde olmadığını görmek, Türkiye için memnuniyet verici bir husustur. Ancak, Türk Hükümetinin ve Türk Kamu Oyunun, A.B.D. nin Türkiye’ye müteveccih politikasını, birisi A.B.D. hükümetinin, diğeri kongresinin olmak üzere, iki politika arasında ayırım yaparak değerlendirmesine imkan yoktur. Bu değerlendirmenin, A.B.D.nin fiiliyata intikal eden politikası üzerinden yapılması hem tabii, hem de kaçınılmazdır.

Bugün A.B.D. kongresinin tutumu dolayısıyla fiiliyata intikal eden A.B.D. politikasının, Türkiye ve A.B.D. ilişkileri ve işbirliğini istenilen düzeyde tutmağa yardımcı olduğunu söylemeye imkan yoktur. A.B.D. Kongresinin Türkiye’ye karşı içine girdiği ve hasmane olarak nitelendirilmesi mübalağalı olmayacak tutumunu, ittifak içinde bu derece sıkı işbirliği sürdüren iki üye ülke arasında mevcut olması gereken ilişkilerle bağdaştırmak şöyle dursun, normal münasebetlerle dahi bağdaştırmak güçtür.

A.B.D. Kongresi, kendi ülkesinin yararları arasında öncelik değerlendirmesinde vahim bir hata içinde olduktan başka, güttüğü amacı gerçekleştirmek bakımından da ters netice vermeye mahkum bir yola girmiştir. Bu hata, makul bir süre içinde idrak edilip bunun düzeltilmesi için gerekli adımlar fiilen atılmadığı takdirde, iki ülke arasındaki ilişkilerin ciddi sarsıntı geçireceği ve bundan Batı Savunmasının büyük ölçüde zarar göreceği açıktır. Tabiatıyle böyle bir sonucun sorumluluğu, herhalde şimdiye kadar büyük sabır ve itidal gösteren Türkiye’ye değil, bu sorumsuz ve yanlış tutumda ısrar edenlere ait olacaktır. A.B.D. Kongresinin bu tutumu, iki ülke ilişkileri ve ittifak savunmasına yapacağı zararlar yanında, Amerika’nın inanırlılığı üzerinde doğuracağı tereddütler dolayısıyle daha geniş zararlara da yol açacaktır.

İki ülke arasında dostluk ve ittifakın korunmasında karşılıklı yararın devam ettiği görüşünde olmakla beraber, bunun muhafazası sorumluluğunun sadece bir tarafa değil, her iki tarafa ait olduğuna inanmaktayız. A.B.D. Kongresi, bu sorumluluğu göstermediği takdirde, mevcut ilişkilerin yeni şartlara göre şekillenmesi kaçınılmaz olacaktır.

A.E.T. ile aramızdaki ekonomik işbirliğinin milli yararlarımıza uygun bir şekilde yürütülmesine çalışılacaktır.

Türkiye’nin A.E.T.’nin kendisine sağladığı imkanları, iç piyasaya dönük bir sanayileşmenin ortaya çıkaracağı sakıncaları bertaraf etmek ve dışa, büyük bir tüketici kitlesine dönük ve dış rekabet gücü olan bir sanayileşmeyi geliştirme amacıyla değerlendirmesi, milli önem taşır.

Avrupa Ekonomik Topluluğu ve bu topluluk üyesi ülkelerle ortaklığımızın ekonomik kalkınmamıza ve sanayileşmemize en uygun şartlar içinde yürütülmesi için gereken yapılacak, bu arada, topluluğun üçüncü ülkelerle kurduğu ilişkiler sebebiyle daralan avantaj marjımızın genişletilmesi yolunda gayret sarfedilecektir.

Bu meyanda, A.E.T. üyesi ülkelerde çalışan işçilerimizin ekonomik katkılarının önemi üzerinde hassasiyetle durularak, bu katkının daha da arttırılması ve işçilerimizin sosyal güvenlik haklarının topluluk düzeyinde gerçekleştirilmesi için gerekli teşebbüslerde bulunulacaktır.

Türkiye’nin dış güvenliği ve milli savunması ile ilgili sorunlar, her zaman en büyük önem ve önceliği taşımıştır. İçinde bulunduğumuz şartlar, dış güvenlik ve milli savunma konularının taşıdığı hayati önemi daha da arttırmış bulunmaktadır. Milli Savunmamızı güçlendirmek için gerekli olan her tedbir alınacaktır.

Türk Silahlı Kuvvetlerinin devamlı şekilde güçlendirilmesi, en modern silah, araç ve gereçlerle donatılması hususunda hiçbir fedakarlıktan kaçınılmayacaktır. Milli Harp Sanayiinin geliştirilmesine önem verilecektir.

Türkiye, iç ve dış güvenliğimiz, iktisadi hayatımız ve demokratik rejimin işleyişi bakımından büyük sakıncalar doğuran uzun bir bunalım dönemi yaşamıştır.

Uzun süren bunalımın, siyasi ve iktisadi istikrarsızlığın, “Yarın ne olacak?” kaygusunun, günden güne artan iktisadi sıkıntıların, durgunluğun, işsizliğin, pahalılığın üzüntüye sürüklediği büyük vatandaş kitlelerine yeniden güven ve şevk vermek zorunluluğuna inanıyoruz.

Kuracağımız Hükümet, bunalım dönemini sona erdiren bir hükümet olacaktır. Parlamenter demokrasinin gereklerine uygun şekilde kurulan, millet çoğunluğunun ve parlamentonun desteğine sahip bir hükümet, Türkiye’nin iç ve dış sorunlarına gerekli güçle eğilebilir.