II. Saka Hükümeti Programı

Sayın Arkadaşlar; Hükümetimizin Yüksek Heyetinize beyannâmesini sunacağım.

Büyük Millet Meclisinin Sayın Üyeleri,

Anayasa gereğince, tutacağı yolu ve siyâsi görüşünü açıklayarak oyunuzu istemek üzere huzurunuza çıkmış bulunan Hükümetimiz bir parti programına bağlı olduğunu göz önünde tutarak, başarmakla görevli bulunduğu işlerin teferruatı üzerinde durmaksızın ehemmiyetli gördüğü memleket davalarını huzurunuzda belirtmeyi daha elverişli bulmaktadır.

Aziz arkadaşlar,

İkinci Cihan Harbinin sona ermesiyle ve karanlık bir sürünceme devresine girmiş bulunan dünya ufuklarında herhangi bir iyileşme alâmeti henüz belirmemiştir. Milletlerarası münâsebetlerin bir ahlâk ve adalet nizamı içinde gelişebilmesini sağlayacak ve insanlığın daha kötü akibetlere düşmesini önleyecek başlıca çare olarak, Birleşmiş Milletlere inanımız, bugünün şartları ne olursa olsun devam etmektedir.

Türkiye Cumhuriyeti Hükümetinin dış siyâsetinin değişmiyeceğini bu vesile ile bir kez daha teyid etmek isteriz.

İkinci Cihan Harbinin ilk yılından itibaren müşterek insanlık ideali uğrunda Türk Milletinin katlandığı ve bugün de hürriyet ve istiklâli uğrunda halâ katlanmakta bulunduğu fedakârlıkların ne derece ağır olduğunu bilmeyen kalmamıştır. Sekiz yıldır Devlet Bütçesi'nin yarısına yakın, hatta zaman zaman yarısından fazlası vatan müdâfâasına ayrılmaktadır. Bu bakımdan durum, harp esnasında olduğundan asla daha müsait değildir. Biâkis, bu masrafların uzun yıllar arasız devam etmiş olması, milli ekonomi üzerinde gitgide ağırlaşan bir baskı yapmaktadır. Fakat, Hükümetimiz, şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da milli savunma ihtiyaçlarını her ihtiyacın üstünde tutacaktır. Zira, ülke bütünlüğümüzün ve bağımsız Devlet haysiyetimizin başlıca temelini bunda görmekteyiz. Bu uğurda, gerekirse, milletimizin daha ağır fedakârlıklara tereddütsüz katlanacağından şüphe edilmez.

Sayın Arkadaşlar,

Büyük Meclis'in bu toplantı yılında çıkardığı bazı kanunlar, girmiş olduğumuz yeni demokratik sistemin temellerini kuvvetlendirmiştir. Yüce Kamutayın tasvibine sunulmak üzere bulunan Seçim Kanunu değişiklik tasarısı gerçek demokrasilerin temeli sayılan halk iradesinin, iyi niyet sahibi hiç kimsenin itiraz edemiyeceği bir emniyet içinde belirtilmesini sağlayacaktır. Hükümet, önümüzdeki kısmi seçimlerin ve her seçimin, vatandaşların oylarını sebestçe kullanabilecekleri ve neticelerine emniyetle bakabilecekleri bir tarzda cereyan etmesine önem vermektedir. Türkiye'de demokrasinin tertemiz geleneklerle siyâsi ve medeni vatandaş haklarını teminât altında bulunduran mevzuat üzerinde yükselmesine titiz bir itina göstermekte devam edeceğiz.

Bu arada, Basın Kanununu, memleket basınına düşen yüksek görevin değerini takdir ederek, bir taraftan Anayasamızın sağladığı hürriyetlerin sınırı içinde en geniş tenkid hakkını tanıyan, fakat diğer taraftan, en medeni memleketlerde olduğu kadar ferdin şeref ve haysiyetini koruyan bir şekle koymanın lüzumuna inanmış bulunuyoruz.

Anayasamızın teminât altına aldığı rejimimize zarar verecek propaganda ve tahrikatla müessir şekilde mücadele etmek azmindeyiz.

Sayın Arkadaşlarım,

Vatandaş çocuklarının oylarına dayanan sağlam ve kuvvetli bir iktidarla, siyâsi ve tabii haklarının her türlü şartlar altında masun kalacağından emin bir azlık murakabesi veya muhalefet sistemini yerleştirmeye çalışmak, gayelerimizin başında gelmektedir. İktidarın azlığı ezmesini, azlığın da meşru ve kanuni haklarının sınırı dışına çıkarak tahakküm yoluna sapmasını milletimizin asla tahammül edemiyeceği istibdat şekilleri saymaktayız.

Yurdumuzun medeniyet ve refah yolunda ilerlemesini halk iradesine dayanan bir idarenin devamında görüyoruz. Bunun için kanunlarda, sosyal ve politik hayatta olduğu gibi her derecede okullarımızda demokratik terbiyenin yerleşmesine ehemmiyet vereceğiz.

Değerli milletvekili arkadaşlarım,

Biraz önce işaret ettiğimiz dünya durumu, bunun neticesi olan ve bütçemizin yarısını kaplayan Milli Savunma giderleri, düzeltilmesi, giderilmesi veya azaltılması, yalnız memleketimizin gayretleri ile kabil olmayan bir sıkıntı yaratmıştır.

Memleketimizin çekmekte olduğu sıkıntıları dünyanın politik ve ekonomik durumundan tecrit ederek mütâlâa etmenin doğru olmayacağını takdir edersiniz. Bütün dünyada ekonomik zorluklar henüz azalmış değildir. Hatta bir çok memleketlerde bu zorluklar artmaktadır. İç ve dış amillerin elverdiği nispette bu sıkıntıyı gidermeye çalışmak elbette vazifelerimizin başında gelir.

Muhterem Arkadaşlar,

Yıllardır bütçemizin yarısını alan Milli savunma masraflarını ve diğer yarısına yakın kısmını bulan Devlet kadro giderlerini, öbür yandan kültür, ekonomi, sağlık ve bayındırlık alanlarında kalkınmamızın gerektirdiği karşılıkları, ekonomik kaynaklarımızı zorlamadan temin etmek ödeviyle karşı karşıya bulunmaktayız.

Bundan dolayıdır ki, Devlet idaresi sorumluluğunu üzerine alan bir Hükümet bu ödevini yerine getirebilmek için yüksek heyetinizin hem güvenine, hem yardımına dayanarak cesaretli ve radikal tedbirler almak mevkiindedir.

Büyük Meclis önünde açıklamak isteriz ki, yalnız genel bütçeye dahil teşkilât kadroları her yıl artışlar kaydetmek suretiyle çeşitli özlük hakları ile birlikte karşılıkları içinde bulunduğumuz yıl bütçesi gelirinin % 46'sına kadar yükselmiştir.

Hükümetimiz bu derece yükselmiş olan kadro masraflarının daha fazla artmasını önlemek kararındadır. Bu kadroyu hizmet ihtiyaçları ile mütenâsip bir hale getirmek için alınmış olan kararın tedrici surette tatbikine geçilerek bütün kadroları yeni baştan düzenlemek, sayısı on yıl içinde bir misline çıkmış olan memurlarımızı, kitle halinde açıkta bırakmayacak şekilde ve mağduriyete sebep olmayacak tedbirlerle, bugün için mümkün olan asgari kadrolara varmak istiyoruz.

İçinde bulunduğumuz hal ve şartlara göre, devlet masraflarında tasarruf lüzumunu görmemek mümkün değildir. Hükümetimiz bu tasarruf gayesini en ciddi şekilde gerçekleştirmek azmindedir.

Bu arada, ekonomik kalkınmamız için doğrudan doğruya verimli olmayan ve geciktirilmesi mümkün olan inşaattan vazgeçmek kararındayız. Diğer taraftan, Devlet idare masraflarının her nev'inde mümkün olan azami kısıntıya gitmek suretiyle bütçe yükünü hafifletmeye gayret edeceğiz.

Bütçe kısıntılarıyla birlikte, vergilerimizin ıslahı yolunda girişilmiş olan çalışmalara devam edeceğiz. Bu arada vergi reformumuzun esasını teşkil eden gelir ve usul kanunlarının Yüksek Meclisçe bu yıl içinde kabulü, davanın hallini kolaylaştıracaktır.

Şunu da kesin olarak belirtmek isteriz ki, mali durumun sağlamlığı bakımından bütçe masrafları için hiçbir suretle emisyon tedbirine gitmeyeceğiz. Para değerinin korunmasına ve Türk parasının içerde ve dışarda istikrar ve emniyet unsuru olmak vasfını muhafaza etmesine itina göstereceğiz.

Tasarruf yolunda alacağımız tedbirlerin yaratacağı imkânlar ne olursa olsun ekonomik kalkınmamızı biran önce gerçekleştirmek için, dış krediye ihtiyacımız aşikârdır. Bu yolda yapılan teşebbüsler müsbet neticelere ulaşmak üzeredir. Gerek dış kredilerin, gerek iç finansman imkânlarının müsâade edeceği nisbette başlıca zirâati ve diğer ekonomik sahaları kavrayan, muhtelif yıllara ayrılmış kalkınma planımız yakın bir zamanda tespit edilmiş bulunacaktır.

Muhterem arkadaşlar,

Hükümetimizin üzerinde duracağı ana davaları bu suretle kısaca belirtmiş olduk. Bu görüşlerimiz yüksek heyetinizin tasvibini kazanır ve bize güven oyu verirseniz bu yolda elimizden gelen gayreti sarfedeceğiz. Eğer bizleri itimadınıza lâyık görecek olursanız, Hükümetimizin bugünün ağır şartları altında iş görüp muvaffak olabilmesi her şeyden önce Yüksek Heyetimizin sürekli yardım ve isteğine bağlı olduğunu da arzetmeme müsâadenizi dilerim.

Hükümetin Beyannamesi burada bitiyor. Maruzatımı ileri sürülecek fikirler üzerine bilahara ikmâl ederim.