Komisyon Adı:(10 / 77, 372, 491, 534, 693, 817, 868, 992, 1004, 1018, 1150, 1170, 1221, 1305, 1434, 1518, 1806, 1815, 1943, 2009, 2139, 2206, 2391, 2909, 2929, 3031, 3032, 3382, 3558, 3575, 3581, 3583, 3647, 3677, 3682, 3690, 3708, 3740, 3769, 3798, 3817, 3831, 3840) Esas Numaralı Meclis Araştırması Komisyonu
Konu:Genel Koordinatör Doç. Dr. Bülent Selek'in, İklim Değişikliği Ve Komisyon Bünyesinde Oluşturulan Çalışma Gruplarının Rapor Yazım Sürecinde Takip Ettikleri Yol, Faydalandıkları Dokümanlar İle Rapor Kapsamındaki Hususlar Hakkında Sunumu
Dönemi:27
Yasama Yılı:4
Tarih:06/07/2021


Genel Koordinatör Doç. Dr. Bülent Selek'in, iklim değişikliği ve Komisyon bünyesinde oluşturulan çalışma gruplarının rapor yazım sürecinde takip ettikleri yol, faydalandıkları dokümanlar ile rapor kapsamındaki hususlar hakkında sunumu BEHİÇ ÇELİK (Mersin) - Sayın Başkanım, teşekkür ediyorum.

     Ben de Sayın Bakan gibi gerçekten güzel bir çalışma yapıldığını, sunumu da beğendiğimi ifade etmek istiyorum, hocamıza teşekkür ediyorum.

     Şimdi, özellikle baştan itibaren bugüne kadar yapmış olduğunuz çalışmaların bir değerlendirmesi yapılmış ama özellikle son "kurumsal yapılanma ve mevzuat gerektiren hususlar" bölümü var, burada hep "tek elden yönetilme, tek elden yönetilme" şeklinde ifade ediliyor. Hâlbuki bizim bürokrasimiz özellikle merkezde işlevsel olarak daha organize olduğu için bunun taşraya yansımasında birçok kurum oluyor taşrada. Yani yerel yönetimler bazında da demiyorum, merkezî idarenin taşra örgütlenmesi de farklılaşıyor. Mesela burada orman bölge müdürlükleri olduğu gibi, DSİ bölge müdürlükleri olduğu gibi, örneğin tarım il müdürlüğü de var, başka kurum ve kuruluşlar var. Mesela artık hayatımıza giren bir AFAD teşkilatımız var. Bunlarla ilgili bir koordinasyon gerektiğini düşünüyorum ben. Burada özellikle bahsedilen SUKİ'lerle ilgili yeni bir yasa yapılması, çıkarılması çok uygun olacaktır, o güzel. Biyoçeşitlilikle ilgili, çok güzel; özellikle bunun ikisi ama onun dışında yasal değişikliklere vurgu yapılmış.

     İklim değişikliği kanunu ilk defa gündeme geliyor, bu konuda bir çalışma doğrudur. Su kanunu; zaten su mevzuatımız var bizim. Suyun miktarına göre geçmişte iki gruba ayrılıyordu: DSİ'nin yetki alanında olan, Köy Hizmetlerinin, daha sonra özel idarenin yetki alanında olan bölümü vardı. Burada bir düzenleme olabilir yeni bir su kanunundan ziyade.

     Taşkın Kanunu: 7269 sayılı Yasa var özellikle "Tabii Afet Yasası" olarak adlandırılan. Bu Tabii Afet Yasası AFAD Kanunu'yla birlikte biraz etkisizleşti, ikinci plana itildi. Onun yine güncellenerek günümüz koşullarına, hatta iklim değişikliğine uygun hâle getirilmesi daha isabetli olur diyorum. Burada sadece özellikle taşkınla ilgili düşünürsek yanlış olur. Büyük yangınlar, depremler 7269 sayılı Kanun bunların hepsini kapsıyor; hatta büyük patlamalar gibi bütün bunlar 7269 sayılı Kanun kapsamında değerlendiriliyor. Dolayısıyla bunu dağıtmadan, sadece su taşkınına bağlamadan bu kanun doğrultusunda yeniden düzenlenmesini ben özellikle burada dikkatinize sunmak istiyorum.

     Onun dışında beğeniyorum ama bugüne kadar özellikle suyla ilgili, taşkınlarla ilgili niçin çalışma yapılmadığı da çok dikkat çekici ama iklim değişikliği kanununun bugün gelmiş olması da oldukça isabetli.

     Teşekkür ediyorum.