Konu: | Bazı Kanunlarda ve 399 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 3 |
Birleşim: | 101 |
Tarih: | 17/06/2020 |
BEHİÇ ÇELİK (Mersin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşülmekte olan 217 sıra sayılı Kanun Teklifi'nin 9'uncu maddesi üzerinde vermiş olduğumuz değişiklik önergesi için söz aldım. Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum. Değerli arkadaşlar, Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemi denilen otokratik yönetim, hayata geçirildiği son iki yıl içinde çökme noktasına gelmiştir. Bir zehirli sarmaşık gibi uzandığı yeri kurutan, bitiren bu rejim yakın tarihimize antidemokratik bir rejim olarak geçecektir. Yargıya bulaşıyor, yargı darmadağın oluyor. Adalet neredeyse bütünüyle geçerliliğini ve anlamını yitiriyor. Yasama erkine bulaşıyor, yasama sürecinin her aşamasında tek bir kişiye endeksli olarak âdeta çürüyor. Yasamanın denetim yetkisi olmadığı gibi sözlü soru, gensoru ve Meclis soruşturması yöntemlerinin Anayasa metninden çıkarılması da tam bir faciadır. Kanun tasarısı da ne yazık ki ortadan kaldırılmıştır. Türk milleti adına ülkenin tüm gelirlerini bütçe hakkıyla uhdesinde tutan Türkiye Büyük Millet Meclisi, bu mali kudretini Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemiyle saraya kaptırmıştır. Bütçe bütünüyle bir kişinin iki dudağının arasına sıkışmıştır. Değerli milletvekilleri, bu batak rejim göreceksiniz sizin de, bizim de ve tabii ki milletimizin de başını yakacaktır. Onun için yol yakınken iyileştirilmiş, güçlendirilmiş parlamenter rejime geçmek hepimizin, milletimizin hayrına olacaktır. Görüyorsunuz, sürekli temel kanun teklifi getirerek Meclisin bir noter kurumu hâline getirildiğini hiç kimse inkâr edemez, hâlbuki burası egemenliğin, bağımsızlığın biricik mercisidir; aşağılanmayı, yetkilerinin gasbedilmesini hak etmemektedir. Şimdi, temel kanun getiriliyor, yetmiyor ardından torba kanun şeklinde bir düzenleme getiriliyor. Vıcık vıcık olmuş bir kanun mezbeleliğinden sağlıklı bir hukuk devletine uzanamazsınız. Bu da AKP'nin hukuktan, adaletten ne anladığına işaret olsun. Değerli milletvekilleri, biz İYİ PARTİ olarak 217 sıra sayılı Kanun Teklifi'ne de bu gözle bakıyoruz. Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşülerek kabul edilen metin, üyelerimizin yani Sayın Durmuş Yılmaz ve Sayın Tatlıoğlu'nun muhalefet şerhinde de ifade ettikleri gibi, en az 12 adet kanunda değişiklik getirmektedir. Bu yasama yöntemi de devletin güç ve azametine zarar vermektedir. Bundan vazgeçmek bir erdemdir değerli arkadaşlarım. Değerli milletvekilleri, 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu elektronik haberleşme sektöründe düzenleme ve denetleme yoluyla etkin rekabet tesisini getiren ve bununla ilgili usul ve esasları düzenleyen bir kanundur. Biliyorsunuz Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu da bu kanunla etkin, yasal bir bağımsız kurum olarak kendisini ortaya çıkarmıştır. Şimdi, bu "dürüstlük" kuralından bahsediliyor ama her kurumun işleminde, icraatında halk yüksek bedellerle soydurtuluyor. İletişimin bu denli pahalı olduğu bir ortamdan yaratıcılık çıkmaz, ilerleme ve gelişme maalesef hayal olur. Değerli milletvekilleri, bu süreç içerisinde gördüğümüz manzara, tablo diğer açıdan esnafın corona sürecinde çok büyük mağduriyete düçar olduğu yönündedir. Esnafımız, aynı zamanda, iş yerlerini kapatmasının yanında büyük bir işsizlik, işsizler ordusuna dâhil olmuştur ve corona öncesinde 4,3 milyon olan işsiz sayısının, bir ara 7,5 milyona, ardından 11 milyona kadar çıktığını gözlemliyoruz. (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı) BAŞKAN - Buyurun, toparlayın. BEHİÇ ÇELİK (Devamla) - Böylece geçinebilmenin bedeli de ağırlaşmıştır. Dolayısıyla 3.500 liranın üzerinde bir gelir olursa belki açlık sınırının üzerine çıkma durumu söz konusu olabilecektir. Devletin dış borç stoku ne yazık ki 561 milyar doların üzerindedir. Böylesine, devlet muhasebesinin de çökertildiği bir Türkiye'nin tam ortasındayız ve şu anda ihtiyat akçelerini kullanmış ve zorluklar içerisinde olan Türkiye'de Tayyip Erdoğan hükûmetinin, iktidarının artık yapabileceği bir şey olmadığını yüce heyetinizle paylaşırken önergemizin kabulünü diler, hepinize saygılar sunarım. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar) |