Konu: | HDP Grubu önerisi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 3 |
Birleşim: | 46 |
Tarih: | 09/01/2018 |
HDP GRUBU ADINA MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Adana) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; ben de Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. Bugün 9 Ocak. 9 Ocak 2013 tarihinde Paris'te, Lafayette'te 3 Kürt kadın siyasetçi, devrimci uluslararası bir organizasyonla katledildi. Öncelikle saygıyla andığımı ve bu cinayetlerin çözüm sürecinde çok önemli bir kırılma noktası olduğunu da ifade etmek istiyorum. Konuşmama geçmeden önce, bugün Elbistan'da, Dersim'de ve Mersin'de bu kadın siyasetçilerin, Fidan Doğan, Leyla Şaylemez ve Sakine Cansız'ın anmalarının yapıldığını ve özellikle Dersim ve Mersin'de herhangi bir müdahalenin olmadığını ama Maraş Elbistan'da çok çirkin bir saldırıya -aralarında milletvekillerimizin de olduğu- maruz kalındığını paylaşmak istiyorum. Bizzat milletvekili arkadaşlarımızın bize gönderdikleri mesajda, sadece 12 kişinin temsilen mezarlığa gidişine izin verildiğini ve bu sürede, beyaz tülbent asılan mezarlığın, beyaz tülbendin üzerine postallarla basıldığını, karanfillerin toplandığını ve mezarlıkta bulunan harflerin söküldüğünü, ayrıca komutan orada olduğu hâlde, çok ciddi bir şekilde, "korkunç, pis" diyebileceğim, dilime alamayacağım küfürler edildiğini ve bunu kınadığımızı, kabul edilemez bulduğumu ifade etmek istiyorum. Beş dakikada uzun anlatamayacağım ama şöyle özetleyeyim: Türkiye vatandaşı 3 Kürt kadını Paris'te öldürüldü. Öldüren kim? Türkiyeli, Ömer Güney, yine bir Türkiye vatandaşı. Peki, olay ne zaman oldu? 3 Ocakta Sayın Öcalan'la yapılan ilk görüşmenin hemen altı gün sonrasında yapıldı. Şimdi, bu konuda Hükûmetin çok sayıda açıklaması var. İlk cenaze töreninde barış sürecine sahip çıkıldığı mesajı verildi. Bizzat Erdoğan, Arınç tarafından, yüz binlerce insanın cenaze törenine katılması konusunda hem teşvik hem bir sahiplenme vardı. Ve yine, şu anda da AKP'nin Genel Başkanı Erdoğan'ın Urfa'da yapmış olduğu bir konuşma çok dikkat çekici: "Kardeşlerim, önce Oslo sürecini sabote ettiler, arkasından MİT Müsteşarımızı tutuklatmak istediler. Ardından Paris'te birtakım suikastlar yapmak istediler, süreci bozmak istediler." Buna benzer birçok açıklama var bizzat Hükûmet yetkilileri tarafından. Şimdi, bu konuda son bir hafta mutlaka dikkatinizi çekmiştir, 2 MİT mensubu uzun süredir KCK yetkililerinin elinde ve ilk kez geçen hafta basına ve kamuoyuna -birçok basın organında çıktı- açıklama yaptılar, üst düzey MİT yetkililerinin isim ve kimliklerini açıkladılar, ayrıca Paris cinayetleriyle ilgili de ayrıntılı bilgi verdiler. Paris cinayetlerinin planlayıcısı Sabahattin Asal, bunu oradaki MİT yöneticileri söylüyor. Sabahattin Asal kim diye baktığımızda, çözüm sürecinde bizzat Oslo'da ve İmralı'da yapılan görüşmelerde aktif rol alan bir isim. Şimdi, burada sorular bir değil, işin içinde MİT'in olduğuna dair bizzat elimizdeki dosyada bilgiler var. Ben, bu dosyanın, ailelerin avukatlığını da yaptım. Arz notu, ses kaydı, bizzat 6 bin euro para verildiği, MİT'le ilgili görüşmeler, telefon kayıtları dosyada mevcut ve sonra gizlilik kararı verildi, şu anda dosyaya ulaşamıyoruz. Hakan Fidan yaptığı açıklamada bu belgelerin MİT bünyesinde üretildiğini, takibinin ve soruşturmasının yapılacağını o dönem kamuoyuna açıkladı fakat aradan geçen beş yıl zarfında ne MİT yetkilileri ne bu belgeyi kimin yaptığı, MİT'in bu konudaki müdahilliği, varsa paralel ya da cemaatin ne olduğu konusunda hiçbir açıklama yok. Bu konuda iki seçenek var: Bir, bir yandan "çözüm süreci" adı altında İmralı'da Sayın Öcalan'la görüşülürken arkada savaş planları yapılıyordu, Sabahattin Asal cinayetleri organize ediyordu. Birinci seçenek bu. İkincisi de, MİT'in içindeki cemaat mensupları, Fetullahçılar tarafından bu organize ediliyordu. İkisinde de açık bir durum var. Açıkça söylüyorum: Madem "Cemaat yaptı." dediniz, binlerce askeri, polisi görevden aldınız, tutukladınız, Paris cinayetlerinin sorumlusunu neden yakalamıyorsunuz, neden yargı önüne çıkarmıyorsunuz ikinci seçenekse? Eğer çıkarmıyorsanız bu konuda "FETÖ" dediğiniz örgütle iş birliğiniz devam ediyor. Yok, diğer seçenekse, çözüm sürecinde arka planda savaş planları yapıyorduysanız bu konuda bu halka, Türkiye'ye verecek hesabınız var diyorum. Tekrar her 3 kadın devrimciyi, siyasetçiyi saygıyla anıyorum. (HDP sıralarından alkışlar) |