Konu: | Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 6 |
Birleşim: | 71 |
Tarih: | 09/03/2023 |
BEHİÇ ÇELİK (Mersin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. Zor günler yaşayan ülkemizin bir an önce huzur ve sükûna kavuşması temel arzumuzdur. Yüksek sorumluluk şuuruyla hareket etmek, dürüst olmak devleti yönetenlerin misyonu olmalıdır değerli arkadaşlarım. Bu teklife gelince, aslında, adında "af" geçmese de yine bir af kanunu teklifiyle karşı karşıyayız. Nitekim, görüşmekte olduğumuz bu teklifin büyük haksızlıklara, adaletsizliklere yol açacağını görebiliyoruz. Bu teklifin sistemi düzelten bir metin olmaktan öte, dürüst mükellefleri cezalandıran bir nitelik taşıdığını da özellikle hatırlatmak isterim. Bunlara dikkat edilmeden palyatif, önünü göremeyen bir mantıkla vergi düzenlemesine gitmenin sakıncaları bilinmektedir ama yine de yanlışta ısrar edilmektedir. Değerli arkadaşlarım, büyük bir deprem afeti yaşadık. Fay hatları üzerinde yapılaşmanın olduğu, imar yolsuzluklarının olduğu ve kentsel dönüşümün amacından saptırıldığı, imar aflarıyla desteklenen bir çarpık yapılaşmanın vatandaşlarımızı nasıl bir felakete sürüklediğini bir kez daha müşahede ettik. Allah hayatını kaybeden bütün vatandaşlarımıza rahmetiyle muamele eylesin. Değerli arkadaşlarım, söz konusu teklifin çağdaş vergi ilkeleri bağlamında iyi çalışılmış bir metin olmadığını özellikle hatırlatmak istiyorum. Onun için biz diyoruz ki: Vergi affı ve borç yapılandırma konusu hukuki, ekonomik, sosyolojik ve diğer boyutlarıyla kapsamlı ve titizlikle düşünülmesi gereken önemli bir meseledir, dolayısıyla insanların vergi mükellefiyetinde zafiyete düşmesine yol açacak uygulamalar bizim modern bir devlet olma yönündeki iddiamızı ne yazık ki ortadan kaldıracaktır. Önemli olan, vergi borçlarını yapılandırma yerine insanlarımıza refah içinde bir yaşam sunabilmektir. Ancak, ekonomik ve siyasi anlamda AKP bunu yapmak yerine kendi oligarşisini yaratmıştır. Oligarklar yoluyla devletin düzenini sürdürmeye çalıştığını görüyoruz. Böyle bir düzenin sürdürülebilirliği olamaz değerli arkadaşlarım. Evet, 22'nci madde 6360 sayılı Kanun'da düzenlemeler yapmaktadır. Köy statüsü kaldırılarak mahalleye çevrilen yerleşim yerlerinde Emlak Vergisi Kanunu'na ve Belediye Gelirleri Kanunu'na göre alınması gereken vergi, harç ve katılım paylarındaki mevcut statü 2025 yılının sonuna kadar uzatılmaktadır. Peki "Bütünşehir yasasını çıkarın." diye AKP'ye kim söyledi? Bunun cevabını hâlâ kimse verebilmiş değil. 18 bin köyü niçin mahalle statüsüne çevirdiniz? Yaklaşık 1.400 civarında belediyeyi niye kapattınız? 30 büyükşehirde il özel idarelerini niye lağvettiniz? Bunun da cevabı henüz verilebilmiş değil. Değerli arkadaşlar, açıkça, doğrudan ve hedefe koyarak AKP'nin anayasal sisteme savaş açtığını burada bir kez daha ilan ediyor, açıklıyorum. Anayasa'nın 123, 126 ve 127'nci maddelerine aykırı bir kanun geçirmiş oldunuz ve bugünkü yerel yönetim keşmekeşini yarattınız. Bu kanun 2012'de gündeme geldiği zaman, AKP'nin kendi içinden yetişen yerel yönetimcilerin yasalaşmaması için büyük mücadele vermelerine rağmen Başbakanlıktan talimatla geçirildiğini ben biliyorum. Böyle bir rezalet olabilir mi? Anayasa aykırı düzenleme yapın, köyleri kapatın, köylerin bütün mal varlıklarını yıllardır yağmalatın, sonra kırsal kesimde yaşayanların zorlukları gündeme gelince efendim, vergi affı, emlak vergisi muafiyeti, sularda şu kadar indirim, katılım paylarını göz ardı etmek gibi böyle saçma sapan uygulamalara girişin. (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı) BAŞKAN - Buyurunuz efendim. BEHİÇ ÇELİK (Devamla) - Bir de mahalle yaptığınız köyleri torba kanuna madde ekleyerek "kırsal mahalle" adıyla yeniden saçma sapan bir düzenleme yapıyorsunuz. Sizin 442 sayılı Köy Kanunu'na olan düşmanlığınız nereden geliyor? Bunun cevabını verin. Değerli arkadaşlar, tamamen kokuşmuş, devlet nizamını bilmeyen, halkın sıkıntılarıyla dertlenmeyen, onların değerlerini kavrayamayan körlük içindeki bir siyasal iktidarın yirmi yıl sonra geldiği nokta maalesef budur. Evet, sözlerimi tamamlarken adaletli bir vergi sistemi kurmamız gerektiğini bir kez daha hatırlamak istiyorum. İnşallah, buna muvaffak oluruz diyorum, teşekkür ediyorum, saygılar sunuyorum. |