Türkiye Büyük Millet Meclisi
Genel Kurul Tutanağı
28. Dönem 2. Yasama Yılı
3. Birleşim 04 Ekim 2023 Çarşamba

biraz daha artacaktır çünkü hepinizin bildiği gibi NATO doğu sınırını Yunanistan olarak belirlemeye çalışıyor. Türkiye'nin bu noktada atacağı bazı diplomatik adımlar var.

Değerli milletvekilleri, ayrıca şunu da ifade etmek istiyorum: Bildiğiniz gibi şu anda Türkiye'nin ekonomik olarak yaşadığı zorluklar siyasi olarak aldığı kararları etkiliyor. Bu siyasi kararlar… Mesela biraz önce NATO zirvesiyle alakalı, Ukrayna'nın NATO üyeliğiyle alakalı kanaatlerimi ifade ettim. Türkiye bir anlamda "Dünya 5'ten büyüktür." diyerek iç kamuoyunun içini ferahlatacak cümleleri kurarken aynı zamanda Londra'da, Brüksel'de, Paris'te İsrail'le yürütülen ilişkilerde tek taraflı bağımlılık ilişkisi içerisine giriyor. Türkiye'nin çok taraflı diplomasiyi ve çok taraflı ilişkileri geliştirmek gibi bir zorunluluğu var. Her zaman söylediğimiz gerçeği bir kere daha ifade etmek istiyoruz: Tek taraflı bağımlılık Türkiye'ye yapılacak en büyük kötülüktür. Türkiye bir ilişki geliştirdiği ülkeyle karşılıklı bağımlılık ilişkisi üzerinden bir mantığı inşa etmek zorunda, çok taraflı diplomasi yürütmek zorunda, yumuşak gücünü olması gerektiği gibi kullanmak zorunda. Yumuşak gücünü kullandığı takdirde Türkiye -dünyadaki hiçbir ülkeye nasip olmayan bu güçle beraber- emin olunuz çok daha farklı sonuçları elde edebilecek mantıkla hareket edebilir.

Sadece bir soru soracağım ve bu soruyu Meclisin gündemine taşımak için soracağım: Yunanistan'ın şu anda Edirne'ye 40 kilometre uzaklıkta bulunan Dedeağaç'ında Amerika tarafından kurulan, Amerika tarafından oraya getirilen yığınakların, askerî yığınakların acaba Türkiye'deki kozmik oda operasyonuyla bir bağlantısı var mı yok mu? Bu soruyu sizlerin dikkatine arz ediyorum. "Kozmik oda ve Dedeağaç arasındaki bağlantı nedir?" sorusunun cevabını kamuoyunun tartışması adına burada bunu açıyor; Sayın Başkanı, sizleri, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

İyi günler diliyorum. (Saadet Partisi sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın Kaya.

Şimdi İYİ Parti Grubu adına Adana Milletvekili Sayın Ayyüce Türkeş Taş.

Buyurun Sayın Ayyüce Türkeş Taş. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)

İYİ PARTİ GRUBU ADINA AYYÜCE TÜRKEŞ TAŞ (Adana) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri ve bizi ekranları karşısında seyreden kıymetli vatandaşlarımız; öncelikle İçişleri Bakanlığı önünde alçak terör örgütü PKK tarafından yapılan saldırı sonucu şehit olan vatandaşımıza rahmet, kederli ailesine başsağlığı, yaralanan kahraman polislerimize de acil şifalar diliyorum.

Yeni yasama yılımız hayırlı olsun diyor ve sözlerime başlamadan önce Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, bu Mecliste mesai yapmış ve aramızdan ayrılmış tüm vekilleri ve Türk dünyasının ölümsüz lideri Başbuğ Alparslan Türkeş'i rahmetle anıyorum, ruhları şad olsun. (İYİ Parti ve MHP sıralarından alkışlar)

Bildiğiniz üzere, üç tarafı denizlerle çevrili olan Türkiye'mizde balıkçılık da çok önemli bir iş kolu, gelir kaynağı olması gerekirken maalesef hak ettiği noktada değildir. Bunun için atılması gerekli birçok adım vardır ki bunlardan biri de Dünya Ticaret Örgütünü Kuran Marakeş Anlaşmasını Tadil Eden Protokol ve Protokolün Eki Balıkçılık Sübvansiyonları Anlaşması'nın 17 Haziran 2022'de kabul edilmesidir. Bu anlaşmayla yasa dışı, kayıt dışı ve düzenlenmemiş balıkçılığa, aşırı avlanmış stoklara yönelik sürdürülen faaliyetlere sağlanan ve kapasite artışına neden olan sübvansiyonlar düzenlenmekte, teknik destek ve kapasite geliştirme, bildirim yükümlülükleri ve şeffaflık, anlaşmanın yürütülmesine yönelik kurumsal düzenlemeler, anlaşmazlıkların halli, afet durumunda verilebilecek destekler, toprak konusunda hak iddiaları ile deniz yetki alanları konularının anlaşma kapsamı dışında tutulması hususunda hükümler yer almaktadır. Türkiye gerek yasa dışı, kayıt dışı ve düzenlenmemiş balıkçılık gerek aşırı avlanma ve aşırı kapasiteye yol açabilecek zararlı sübvansiyonların önüne geçilmesi için çok taraflı bir disiplin oluşturulmasını desteklemektedir. Diğer taraftan, oluşturulacak disiplinin, ülkemizin ileriki dönemlerde balık stoklarına zarar vermeyecek şekilde ve sürdürülebilirlik temelinde, balıkçılık filosunu geliştirmesine engel oluşturmaması gerektiği de değerlendirilmektedir. Bu kapsamda, ülkemizin sahip olduğu tüm kaynakları etkin bir şekilde ekonomik sisteme sokmak için atılması gereken birçok adım vardır.

Türkiye'yi tüketen ve tükenen değil; üreten, büyüyen, kazanan yapmak birinci önceliğimiz olmalıdır. Objektif bir gözlükle bakarak 85 milyonluk muazzam üretim gücümüzü ve özellikle atıl kapasitemizi ekonomik hareketliliğe çevirecek yeni yaklaşımları, örneğin,

45