Değerli arkadaşlar, bu yeni anayasa değişikliğinde öncelikle ülke içinde ve ülke içinde var olan savaşın daha da derinleştirilmesi hedeflenmektedir. Ülke, içte ve dışta bir savaşa sürüklenecektir.
Bu Anayasa'da Kürtler yok, Aleviler yok, diğer farklılıklar yok; dolayısıyla Parlamentonun temsiliyet gücünün ve iradesinin zayıflatılması, âdeta noter durumuna düşürülmesi bu farklılıkların temsiliyetinin yok sayılması demektir. Dolayısıyla yeni yönetim biçimiyle aslında ülkede bir ayrışma, halklarımız arasında tarihsel, psikolojik, sosyolojik ve kültürel bağların koparılması demektir.
Değerli arkadaşlar, bu anayasayla, anayasa değişikliğiyle asimilasyon, inkâr, imha politikaları daha da derinleştirilecek. Kürtler başta olmak üzere hem diğer halklara ama aynı zamanda Türk halkına da zulüm edilmiş olacaktır. Bildiğiniz üzere, başkanlık sistemi model olarak dünyada iki türlü uygulanır; ya hep örnek verildiği gibi Amerika Birleşik Devletleri'nde olduğu gibi başkanın yetkileri belli alanlarla sınırlı tutulup ya da yetkileri yerellerle paylaştırılarak bir denge, denetim sağlanır ya da Afrika ülkelerinde, Orta Doğu'da, Latin Amerika örneklerinde olduğu gibi tek yani Türkiye'de şu anda gündemleştirilen model tarzı diktatöryal, totaliter bir rejim inşa edilir. Dolayısıyla, bugün önümüze getirilen yasa tam da Latin Amerika, Orta Doğu modeli, tekçi, otoriter ve tek lider suntasına dayanan bir rejimdir.
Aslında, zamanım sınırlı, çokça değinilecek konular var ama yine teknik bir hususu da burada -Sayın Hocam Burhan Kuzu buradaysa- belirtmek isterim. Hem Cumhurbaşkanına Türk Silahlı Kuvvetlerini kullanma yetkisi veriliyor hem dün kabul edilen 5'inci maddeyle Türkiye Büyük Millet Meclisine savaş ilanı yetkisi veriliyor. Şimdi, biri bize izah etmeli: Cumhurbaşkanı mı karar verecek savaşa, Meclis mi verecek? Ya da Cumhurbaşkanı sorumsuzluğu olduğu için orduyu bir yerlerde savaşa sokacak, savaş başlayacak, sonra başlamış olan savaşı Meclise gönderip "Hadi, siz de savaş kararı verin." mi diyecek? Bu husus yetkiler çatışmasıdır. Bunun düzeltilmesi gerektiğini belirtmek isterim.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayın lütfen siz de.
MEHMET EMİN ADIYAMAN (Devamla) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Bu husus açık bir şekilde bir yetki çatışmasıdır. Dolayısıyla, Cumhurbaşkanının sorumsuzluğu olduğuna göre Cumhurbaşkanı istediği zaman savaş kararı verecektir, Silahlı Kuvvetleri kullanacaktır ama savaş başladıktan sonra ihtiyaç duyarsa Meclise savaş ilanı kararı verilmesi için bir talepte bulunacak ya da hiç bulunmazsa bunun bir yaptırımı da söz konusu değildir.
Dolayısıyla, alelacele hazırlanmış, âdeta yangından mal kaçırırcasına huzurumuza getirilen bu taslak bizim geleceğimizi, halklarımızın geleceğini karartan, bizi, âdeta iradelerimizi tek kişiye rehin eden bir düzenlemedir. Bu düzenleme hepimizin, geleceğimizin, çocuklarımızın huzurunu, mutluluğunu yok eden, onları rehin alan bir düzenlemedir diyorum.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın Adıyaman.
Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler… Kabul etmeyenler… Önerge kabul edilmemiştir.
Böylece 8'inci madde üzerindeki görüşmeler tamamlanmıştır.
Şimdi maddenin gizli oylaması yapılacaktır. Artık gizli oylamanın hangi usulde, hangi şekilde yapıldığını aslında sizler biliyorsunuz ama yine bir kez daha tekrar edeceğim.
ENGİN ALTAY (İstanbul) - Okuyalım Başkan.
BAŞKAN - Adı okunan milletvekilini ad defterinde işaretleyerek kendisine biri beyaz, biri yeşil, biri de kırmızı olmak üzere üç yuvarlak pul ile bu oylamaya özel mühürlü zarf verilecektir. Milletvekilleri Başkanlık Kürsüsünün sağında ve solunda yer alan kabinlerden başka yerlerde oylarını kullanmayacaklardır. Vekâleten oy kullanacak sayın bakanlar da hangi bakanların yerine oy kullanıyorsa o bakanın ilinin bulunduğu bölümde oylarını kullanacaklar. Bu pullardan beyaz kabulü, kırmızı reddi, yeşil çekimseri ifade ediyor. Oyunu kullanacak sayın üye adını ad defterine işaretlettikten ve kâtip üyeden üç yuvarlak pul ile oylamaya özel bastırılan mühürlü zarfı aldıktan sonra kapalı oy verme yerine girecek, oy olarak kullanacağı pulu burada zarfın içerisine koyacak, diğer iki pulu ıskarta kutusuna atacaktır. Bilahare oy verme yerinden çıkacak olan üye oy pulunun bulunduğu zarfı Başkanlık Divanı kürsüsünün önüne konulan oy kutusuna atacaktır.
Oylamada adı okunmayan sayın milletvekiline pul ve zarf verilmeyecektir.
Şimdi, gizli oylamaya Adana ilinden başlıyoruz ve görevli arkadaşlar dışında hiç kimseyi oylama alanında görmeyelim diye sizlerden istirham ediyoruz.
Teşekkür ediyorum.
(Oyların toplanmasına başlandı)
BAŞKAN - Oyunu kullanmayan sayın üye var mı? Yok.
Oy verme işlemi tamamlanmıştır.
Görevli arkadaşlarımızdan oy kupalarını kaldırmalarını rica ediyoruz.
Kâtip üyelerimizi, Başkanlık Divanı üyelerimizi davet ediyoruz buraya.