tamamen ortadan kalkmakta.
Şimdi, değerli arkadaşlarım, biz bu kadar sınırsız yetki, bu kadar sorumsuz ve bu kadar denetimsiz biçimde kimin elinde toplanırsa toplansın buna karşıyız ve sonuna kadar da karşı duracağız çünkü tüm kuvvetlerin tek kişide bulunduğu bir sistemde hiçbir yurttaş güven altında değildir, hürriyetlerden bahsedilemez. Değerli arkadaşlarım, sizlere sormak isterim, getirilen bu Anayasa değişikliği Türkiye'nin hangi sorununu çözecek? İktidarıyla muhalefetiyle bizleri buraya gönderen aziz yurttaşlarımızın bizden haklı beklentileri var, çözüm bekleyen dertleri, sıkıntıları var. Terörü nasıl bitireceğiz? Yurttaşımızın yaşam hakkını nasıl güvence altına alacağız? Hukuk güvenliği, yargı bağımsızlığı nasıl sağlanacak? Yoksulluk nasıl bitirilecek? İşsizlik nasıl azaltılacak? Türk liramızın değer kaybı nasıl durdurulacak? Üretim nasıl artırılacak? Hakça paylaşım nasıl sağlanacak? Eğitim sistemimiz nasıl iyileştirilecek? Arzu ettiğiniz tek adam rejiminde bu sorunların çözüleceğinin garantisi var mı? Yok arkadaşlarım, yok çünkü hem on beş yıldır tek başınıza iktidarsınız hem de bunun son iki yılında Anayasa'ya da aykırı bir biçimde fiilî başkanlık sistemi var. Peki, sorunlar çözülebildi mi? Terör her gün yavrularımızın canını almaya devam ediyor. Kürt sorunu hâlâ çözümsüz. 3 gençten 1'i işsiz. Asgari ücret açlık sınırının altında. Dolar aldı başını gidiyor, ardı sıra zamlar, vergiler. Esnaf borç yükü altında, çiftçinin beli bükülmüş. Hâl böyle iken biz günlerdir sabahlara kadar neyle uğraşıyoruz? Bir kişinin başkanlık ısrarıyla, Parlamentomuza yönelik tek adam dayatmasıyla. Değerli arkadaşlarım, halkımız burada ne tartışıldığından habersiz, ülkemizi, yurttaşlarımızı yakından etkileyen böylesine büyük bir değişikliğin ne getirdiği bilinmiyor. Neden? Çünkü televizyonlar özgürce yayın yapamıyor. Bakın, Meclis Televizyonu dahi vermiyor görüşmelerimizi. Halkın haber alma güvencesi olan basının sesi kısılmış durumda. 150 gazeteci hapiste, hapiste olmayanların büyük çoğunluğu işsiz. Gazeteler, televizyonlar, radyolar kapalı, internet yasaklı. Tutuklu gazetecilerin, milletvekillerinin bir an önce iddianameleri açıklanmalı, tutuksuz yargılanarak hâkim önüne çıkarılmaları sağlanmalıdır. OHAL bitmeli, olağan düzene dönmemiz gerekmektedir. Bu ülkede ifade özgürlüğünün, basın özgürlüğünün sağlanması meselesi iktidarıyla muhalefetiyle hepimizin, Türkiye demokrasisinin itibar sınavıdır. Değerli arkadaşlarım, Atatürk ve cumhuriyeti kuran kadrolar tarafından en değerli armağan olarak bizlere bırakılan, üzerine namus ve şeref sözü vererek yemin ettiğimiz cumhuriyetimizi, millet egemenliğine dayalı parlamenter demokrasimizi korumaya kararlıyız. Bu nedenle bu tek adam düzenlemesine sonuna kadar "hayır" diyeceğiz. Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar) BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın Çakırözer. Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler… Kabul etmeyenler… Önerge kabul edilmemiştir. Diğer önergeyi okutuyorum: Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına Genel Kurulda görüşülecek olan 447 sıra sayılı Kanun Teklifi'nin 8'inci maddesinin teklif metninden çıkarılmasını arz ve teklif ederim. Mehmet Emin Adıyaman (Iğdır) ve arkadaşları BAŞKAN - Komisyon önergeye katılıyor mu? ANAYASA KOMİSYONU SÖZCÜSÜ MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - Katılmıyoruz Sayın Başkan. BAŞKAN - Hükûmet? MİLLÎ EĞİTİM BAKANI İSMET YILMAZ (Sivas) - Katılmıyoruz. BAŞKAN - Önerge üzerinde söz isteyen, Iğdır Milletvekili Mehmet Emin Adıyaman. (HDP sıralarından alkışlar) Buyurun Sayın Adıyaman. MEHMET EMİN ADIYAMAN (Iğdır) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum. Değerli milletvekilleri, öncelikle belirtmek isterim ki 18 maddeden ibaret bu yasa teklifi esasen 177 maddeden ibaret 1982 Anayasası'nın 21 maddesini kaldırıyor, 40 maddesini değiştiriyor ve 18 madde de ihdas ediliyor. Dolayısıyla 177 maddenin aslında 80 maddesi bir şekilde değiştirilmiş oluyor. Yani mevcut Anayasa'nın yarısı, yüzde 50'si değiştiriliyor. Ama değişmeyen bir şey var. Değişmeyen, 12 Eylül dikta rejiminin, darbe rejiminin ya da 12 Eylül cuntasının ruhudur. O ruh hâlâ devam ediyor. Kenan Evren şu anda mezarda ama Kenan Evren'in ruhu şu anda bu Mecliste maalesef varlığını sürdürüyor. Bunu nereden çıkarıyoruz? Değerli arkadaşlar, 1982 Anayasası'nın ruhu, felsefesi ve paradigması esasen bugün hiç değişmeden o sacayağı üzerinden sadece yönetim sistemi değiştirilmek suretiyle bir bürokratlar hükûmeti kuruluyor. Yani belki de daha önceki hatiplerin de ifade ettiği gibi yüzde 50,01 oy olan bir kişi yüzde 100'ün iradesini tek elde toplayarak bürokratlardan oluşmuş tekçi bir iktidarı inşa edecektir. |
Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin tanıtımı kapsamında ziyaretçilerin rehber eşliğinde gezdirilmesi, TBMM rehberlik online kayıt sistemine başvurunun ardından, Basın, Yayın ve Halkla İlişkiler Başkanlığı tarafından hazırlanan bir program dahilinde gerçekleştirilmektedir.
Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni ziyaret etmek için e-Devlet üzerinden randevu talebinde bulunabilirsiniz.
Milli İradenin kalbinin attığı yer olan Türkiye Büyük Millet Meclisi tüm vatandaşlarımızın ziyaretine açılmıştır. Her ayın ilk Cumartesi günü 11.00 - 15.00 saatleri arasında önceden herhangi bir randevu almaksızın saat başı gerçekleştirilen gezi programlarına katılabilmek için TBMM Dikmen Kapısına gelmeniz yeterli olacaktır.
'Birinci Millî Mimarlık Dönemi Üslubu'nun Ankara'daki ilk örneklerinden olan I.TBMM Binası, 1920-1924 yılları arasında Kurucu Meclis olarak da görev yapan Gazi Meclis tarafından kullanılmıştır. Halen TBMM Basın, Yayın ve Halkla İlişkiler Başkanlığı uhdesinde Kurtuluş Savaşı Müzesi (I.TBMM Binası) olarak hizmet vermektedir.
Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni aşağıdaki bağlantıyı kullanarak sanal olarak gezebilirsiniz.
Yasama ve Denetim Hizmetlerine İlişkin Tanıtım Videolarına aşağıdaki linkten erişebilirsiniz.