Konu:HDP Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:4
Birleşim:87
Tarih:02/06/2021


HDP Grubu önerisi münasebetiyle
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ

CHP GRUBU ADINA MURAT BAKAN (İzmir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; iklim krizi konuşuyoruz, buna "iklim acil durumu" diyebiliriz, "iklim felaketi" diyebiliriz, "iklim yıkımı" da diyebiliriz ama aslında hiçbirisi de yaşayacağımız durumu tam olarak ifade etmez değerli arkadaşlar.

Dünya bir varoluş kriziyle karşı karşıya. Tüm bilim adamlarının söylediği, yüz yılın sonuna kadar dünya bir ateş topuna dönecek ve yaşanmaz bir yer hâline gelecek tüm canlılar için. Önümüzde iki seçenek var: Ya yeni gezegenler bulup oralarda koloniler kuracağız insanlık olarak ya da bir başka çözüm üreteceğiz. Türkiye olarak bizim başka gezegenlerde koloni kurma konusunda sıkıntımız var çünkü "şahsım" yaptığı açıklamalarda Ay'a sert iniş yapacağımızı söyledi, hâlbuki Apollo 11 1969 yılında, biliyorsunuz, Ay'a indi. Yani bizim daha fazlasını yapabiliyor olmamız lazım. Ya da bir başka seçeneğimiz var, iklim kriziyle ilgili yapılması gereken tedbirlere dünyayla beraber uyum sağlayacağız arkadaşlar. Bunun için de yapmamız gereken şey Paris Sözleşmesi'ne taraf olmak yani imzaladığımız, içeriğine onay verdiğimiz ama bu Parlamentoya getirip onaylamadığımız Paris Sözleşmesi'ne. Kim onaylamadı Paris Sözleşmesi'ni? Tüm dünya devletleri onayladı, 6 ülke onaylamadı değerli arkadaşlar. Yemen onaylamadı, Irak onaylamadı, Libya onaylamadı, Eritre onaylamadı, Türkiye onaylamadı. Yani Türkiye iklim kriziyle ne yaşayacağının farkında değil.

Burada bir komisyon kurduk, komisyonun ismi -yani ben "iklim krizi" diyorum ama- İklim Değişikliği Komisyonu. Aslında ne yaşadığımızın farkında olmayan bir anlayışın Parlamentoda, Meclis Başkanlığında ve ülkeyi yöneten zihniyette olduğunu gösteriyor ismi çünkü dünya iki yıldır iklim değişikliğini konuşmuyor, iklim krizini konuşuyor, iklim acil durumunu konuşuyor. Yaşayacağımız problemi "değişiklik" ifade etmiyor, "değişiklik" pozitif bir şey de olabilir. Bakın, iklim krizi -dünya ısınmaya- devam edecek ve en çok bizim ülkemizi etkileyecek değerli arkadaşlar, Akdeniz Havzası'nı etkileyecek. TEMA Vakfının bizim Komisyona yaptığı sunumda TEMA Vakfı diyor ki: "Tarım alanları ve meralar öncelikle etkilenecek ve Türkiye çölleşme riskiyle karşı karşıya." Meteoroloji Genel Müdürlüğünün verilerine göre Türkiye'nin son yirmi yılda aldığı yağış miktarı 4 bin metreküpten 1.400 metreküpe düşmüş. Elli yılda sulak alanların su miktarı ve kalitesi hızla azalmış.

Ve tarım... Bundan en çok etkilenecek olan tarım arkadaşlar ve bu, Türkiye'nin ulusal güvenlik problemi. Bu komisyonun kurulmasına bu Parlamentoda olan herkes destek vermeli. Sadece iklimle ilgili yapılacak bir araştırma yetmez, iklim ve tarım ilişkisini de araştırmalıyız hep beraber bu komisyonda. Dolayısıyla, eğer vatanseverlikse, yerlilik ve millîlikse bu komisyonun kurulmasına destek vermek gerekiyor diye düşünüyorum.

Genel kurulu saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)