Konu:2021 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2019 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin 1'inci Tur Görüşmeleri münasebetiyle
Yasama Yılı:4
Birleşim:25
Tarih:08/12/2020


2021 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2019 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin 1'inci Tur Görüşmeleri münasebetiyle
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ

CHP GRUBU ADINA MAHMUT TANAL (İstanbul) - Değerli Başkanım, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla hürmetle selamlıyorum.

10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü. Dünya İnsan Hakları Günü'nde insan haklarının ihlal edilmemesi gerekirken, Türkiye Büyük Millet Meclisinde dahi şu an itibarıyla dahi insan hakları ihlale ediliyor. Ne demek bu? Şu anda stenograf arkadaşlarımız çalışıyor, bakın; stenograf arkadaşlarımız aynı kapıdan Genel Kurula giriyorlar, aynı işi yapıyorlar, aynı mesaiyi harcıyorlar, aynı şekilde sınava giriyorlar, alınan ücretler farklı. Meclisin içerisinde veya Meclisin dışında, kamu kurumlarının tamamında aynı işi yapıyorlar, aynı mesaiyi yapıyorlar, aynı yerde çalışıyorlar; alınan ücretler farklı.

Değerli arkadaşlar, Değerli Meclis Başkan Vekilimiz; biz İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi'ni imzaladık. İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi'nin 23'üncü maddesi diyor ki: "Eşit işe eşit ücret verilir." Neden eşit işe eşit ücret vermiyorsunuz? Meclis içerisinde ve Meclis dışında, tüm kamu kurumlarında insan hakları bu anlamda ihlal ediliyor. Yani burada, bakın, Meclis içerisindeki almış olduğunuz 4/D'li, 4/A'lı, 4/B'li... 4/D'lilerin bir kısmının aldıkları ücret 2.800, bir kısmının ücreti 3.400, bir kısmının ücreti 4.600, bir kısmının ücreti 5.500, bir kısmının ücreti 6 bin civarında. Yazık, günah değil mi ya? Aynı işi yapıyor, aynı mesai... "Eşit işe eşit ücret" ilkesi ihlal ediliyor. Bu konumda olan tüm vatandaşlarımız, Kamu Denetçiliği Kurumu burada, Ombudsmana ücretsiz olarak başvurun. İnternette başvuru dilekçesi vardır, ücretsizdir, hak arama özgürlüğü açısından idarenin kötü yönetimi, kötü alışkanlıklarını bitirecek olan Ombudsmandır. Ombudsmanın da tüm yetkilerini buduyorlar, verdikleri bütçe de yetersizdir ve onun için tüm illerde Meclis tarafından Ombudsmana yer tahsis edilsin. O, sizin hukuka aykırılıklarınızı en azından düzeltmeye çalışıyor ama maalesef, siz, Kamu Denetçiliği Kurumuna engel oluyorsunuz.

Meclis Başkan Vekilimiz Sayın Sadi Bilgiç Bey, ben size yazılı soru önergesi verdim. Ya, bu bedelli askerlik çıktı, Mecliste kaç milletvekili bedelli askerlik için başvurdu, haberiniz var mı? Haberimiz yok. Bedelli askerlik yapan milletvekili var mı? "Bize bilgi verilmediği için yok." dediniz. Olmadı, Bilgi Edinme Hakkı Kanunu uyarınca verdim; bu sefer Bilgi Edinme Hakkı Kanunu uyarınca Genel Sekreter imzasıyla "Bizim haberimiz yok, bizim bilgimiz yok." denildi.

Arkadaşlar, milletvekilliğiyle bağdaşmaz, milletvekilliğiyle bağdaşmayan işlerin arasında, aynı zamanda yürütmenin emrinde çalışan birisi milletvekilliğiyle bağdaşmaz, olmaz, milletvekilliğinin düşme nedeni.

Hadi diyelim, milletvekili askere gitti. Arkadaşlar, hani biraz önce Sayın Tuncay Bey dedi ya "çürümüşlük" işte çürümüşlük bu. Meclis Başkan Vekilinin verdiği o cevapta hem askere gidiyor hem milletvekili maaşını alıyor, hem de aynı zamanda sigortasını Meclis ödüyor. Arkadaşlar, bedelli sigorta olayında, bedelli askerlikte askerlik borçlanması dahi yapılamazken milletvekili olan arkadaşlarımız askere gidiyor; sigortasını da Meclis ödüyor, maaşını da Meclis ödüyor.

Şimdi, genç olan arkadaşlarımızın zan altında kalmaması açısından, hem askerliğini yapıp hem sigortasını devletin ödediği bu çakma kahramanlar kim? Konya Milletvekili Selman Özboyacı, Yalova Milletvekili Ahmet Büyükgümüş; biri AK PARTİ Gençlik Kolları Başkanı, biri de Başkan Yardımcısı. Bunlar örnek oluyorlar, yazık, günah. Diğer arkadaşımız Gaziantep Milletvekili Müslüm Yüksel.

Derhâl Meclis Başkan Vekiline sesleniyorum: Yapmazsanız suç duyurusunda bulunacağım hakkınızda. Bu milletvekillerinin yirmi bir günlük yaptığı askerlik ücretini, Meclisin verdiği o maaşı alıp Millî Savunma Bakanlığının hesabına yatırmak zorundasınız, bunu yatırmak zorundasınız. (CHP sıralarından alkışlar)

TBMM BAŞKAN VEKİLİ SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) - Sayın Başkan, size görevinizi hatırlatmak istemiyorum, üslubu konusunda uyarır mısınız, üslubuna dikkat etsin.

MAHMUT TANAL (Devamla) - Burada hem sigortasını devlet ödeyecek hem maaşını Meclisten alacak...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen Sayın Tanal.

MAHMUT TANAL (Devamla) - Bitiriyorum Başkanım.

Sizin burada verdiğiniz cevaplarınızda "Efendim, askere gitmiş, bizim bilgimiz yok." Maaşının da yatıp yatmadığını... "Normal kanuna göre yatıyor." diyorsunuz bana siz; verdiğiniz, yazdığınız bu. Milletvekili karşımda dikiliyor. Askere giden ve "Maaş aldı." dediğiniz, sigortasını ödediğiniz milletvekili karşıda. Bu maaşın peşine düşeceğim, bunu Millî Savunma Bakanlığının hesabına yatırmak zorundasınız. Bu çürümüşlüğe izin vermeyeceğiz. (CHP sıralarından alkışlar)

Teşekkür ediyorum.

Saygılarımı sunarım.

Sağ olun. (CHP sıralarından alkışlar)