Türkiye Büyük Millet Meclisi
Genel Kurul Tutanağı
26. Dönem 2. Yasama Yılı
62. Birleşim 19 Ocak 2017 Perşembe

karanlığında ve binlerce emek ödeyerek gelen insanlık tarihi, bugün, hak, hukuk, özgürlük ve demokrasi noktasında çok önemli bir noktayı, bir ivmeyi yakalamıştır ama önümüze getirilen yasa tasarısına baktığımızda ise yetkileri toplayan, hak ve hukuk üstünlüğünü, demokrasiyi 2'nci, 3'üncü, belki de en son planda tutan bir çalışma olarak önümüze getirilmiştir.

Olağanüstü dönemlerde, darbe dönemlerinde yapılan anayasaların ne kadar sancılı olduğunu hepimiz yaşayarak öğrendik. 1982 Anayasası'nın büyük bir oranla kabul edilmesi, yasanın meşru olduğu anlamına gelmemektedir. O günden bugüne yüzlerce sorunu bünyesinde barındıran, ruhunda özgürlüğü barındırmayan darbe anayasasından çok acılar çektik, çekmeye devam ediyoruz. Farklı toplumsal kesimlerin demokratik taleplerinin görülmediği, aksine toplumsal sorunların artarak derinleştiği, Türkiye'nin Osmanlı'daki Meşrutiyet Dönemi dâhil yüz yılı aşkın bir süreçte denenen parlamenter sistemin eksik, aksak yanlarını tamamlama yerine, kuvvetler ayrılığını daha çok önde tutma yerine, hukukun üstünlüğünü öncelemek yerine, demokrasinin güçlendirilmesi yerine dünyada bir benzeri olmayan, hiç denenmemiş bu sistemin, rejim değişikliğinin, sistem değişikliğinin getirilmesinin nedeni nedir? Buradan sormak isteriz: Bu ihtiyaç nereden doğdu? Parlamenter sistemi çok mu iyi işletiyordunuz? Kaç dönemdir, bizim de bir buçuk yılına şahit olduğumuz Meclis çalışmasında istediğiniz tüm yasaları zaten buradan yasalaştırıp geçirdiniz, yapmak istediğiniz her şeyi zaten yaptınız, fiilî anlamda başkanlığı layıkıyla, kendi istediğiniz şekilde zaten yürüttünüz. Şu andaki bu sistem değişikliği Alevileri, kadınları, Kürtleri, toplumun tüm kesimlerini içerisinde barındırmayan ve meşru bir tartışma ortamından geçirilmeyen bu değişiklik dayatmasını biz gerçekten anlamıyoruz. Bunun sancıları burada, işte şiddet görüntüleriyle kendisini ele veriyor aslında.

Değerli milletvekilleri, en büyük sorunlarımızın başında merkezîleşme sistemi gelmektedir. Türkiye'de, daha doğrusu yaşadığımız coğrafyada 19'uncu yüzyıldan itibaren başlayan merkezîleşme programı, bu ülkenin bugüne kadar yaşamış olduğu en büyük sorunların başında gelmektedir. Ademimerkeziyetçi ilkeden vazgeçerek yani yerelden uzaklaşarak merkeze yaklaşmayı, otoriterleşmeyi bu ülkenin önünde duran en büyük sorun ve neden olarak görüyoruz.

17'nci, 18'inci yüzyıla kadar üç yüz otuz yıl Kürtlerin, Kürt beyliklerinin özerk bir sistemde yaşadığı, Amasya Tamimi'nde, Amasya Sözleşmesi'nde de görüldüğü üzere, sorunsuz bir şekilde yerelin yetkilerinin artırılarak, yerel özgünlükleri dikkate alınarak yaşanan üç yüz otuz yıl içerisinde herhangi bir sorun yaşanmamıştır. Ne zaman ki merkezîleşme programı gündeme alındı, işte tam o gün inkârın, işte tam o gün sorunların başladığı gün oldu ve bugüne kadar da devam etti.

Bizler yerel güçleri artırmadıkça, belediyelere ilişkin bütün geri düzenlemeleri düzeltmedikçe, koymuş olduğumuz şerhleri kaldırmadıkça Türkiye olarak demokratik bir seviyeyi yakalayamayız diyorum.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın lütfen Sayın Irgat.

MİZGİN IRGAT (Devamla) - Bu temelde, oryantalist, ideolojik paradigmalarla bugüne kadar coğrafyamıza dönük olan bakış açılarından kurtularak, bu toplumun gerçek sorunlarını gerçek muhataplarıyla çözerek ve demokratik temelde yepyeni bir anayasayla bu ülkenin tüm sorunlarını çözebiliriz.

En başta, daha önce arkadaşlarımız dile getirdi, en önemli fay hatlarını, Kürt sorununu, Alevi-Sünni sorununu, kadınların ve gençlerin sorununu gerçek anlamda çözebiliriz ama dayatmacı politikalarla değil, Meclisin yetkilerini 11'inci maddedeki gibi kaldıran bir sistemle değil, Meclisin onurunu, itibarını ve yetkilerini artıran bir sistemle.

Çok iyi biliyoruz ki 11'inci maddede yazılan şey hem siyasi hem fiilî anlamda imkânsızdır. Bu Meclis, geçtiği takdirde, hiçbir Cumhurbaşkanını görevinden alamayacaktır. Bu Meclisin yetkilerini elinden alan fesih yetkisini düzenleyen bu madde…

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

MİZGİN IRGAT (Devamla) - …hukuka aykırı bir maddedir.

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Irgat.

MİZGİN IRGAT (Devamla) - Söz konusu teklif adına hepinizin "hayır" demesini bekliyorum.

Saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim.

Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler… Kabul etmeyenler… Önerge kabul edilmemiştir.

Sayın milletvekilleri, teklifin 11'inci maddesinin gizli oylamasına başlıyoruz.

Gizli oylamanın ne şekilde yapılacağını arz ediyorum: Komisyon ve Hükûmet sıralarında yer alan kâtip üyelerden Komisyon sırasındaki kâtip üyeler, Adana'dan başlayarak Denizli'ye kadar -Denizli dâhil- ve Diyarbakır'dan başlayarak İstanbul'a kadar -İstanbul dâhil- Hükûmet sırasındaki kâtip üyeler ise İzmir'den başlayarak Mardin'e kadar -Mardin dâhil- ve Mersin'den başlayarak Zonguldak'a kadar -Zonguldak dâhil- adı okunan

92

milletvekilini ad defterinde işaretleyerek kendisine biri beyaz, biri yeşil, biri de kırmızı olmak üzere üç yuvarlak pul ile bu oylamaya özel mühürlü zarf verecektir. Milletvekilleri, Başkanlık kürsüsünün sağında ve solunda yer alan kabinlerden başka yerde oylarını kullanamayacaklardır. Vekâleten oy kullanacak bakanlar da yerine oy kullanacakları bakanın ilinin bulunduğu bölümde oylarını kullanacaklardır.

Bildiğiniz üzere, pullardan beyaz olanı kabul, kırmızı olanı ret, yeşil olanı ise çekimser oyu ifade etmektedir. Oyunu kullanacak sayın üye, adını ad defterine işaretlettikten ve kâtip üyeden üç yuvarlak pul ile oylamaya özel bastırılan mühürlü zarfı aldıktan sonra, kapalı oy verme yerine girecek, oy olarak kullanacağı pulu burada zarfın içerisine koyacak ve diğer iki pulu ise ıskarta kutusuna atacaktır. Bilahare, oy verme yerinden çıkacak olan üye, oy pulunun bulunduğu zarfı Başkanlık Divanı kürsüsünün önüne konulan oy kutusuna atacaktır. Oylamada adı okunmayan milletvekiline pul ve zarf verilmeyecektir.

Şimdi gizli oylamaya Adana ilinden başlıyoruz.

(Oyların toplanmasına başlandı)

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, sessizliğimizi koruyalım lütfen.

(Oyların toplanmasına devam edildi)

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, kutuların önünde fotoğraf çektirmeyelim lütfen.

(Oyların toplanmasına devam edildi)

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, oy atmak isteyen ve bekleyen sayın milletvekilleri var, lütfen.

(Oyların toplanmasına devam edildi)

OSMAN AŞKIN BAK (Rize) - AK PARTİ milletvekilleri, İç Tüzük'e uygun olarak oyunu kullanmaktadır.

İBRAHİM ÖZDİŞ (Adana) - Kayıtlara girsin; kabin dışında oy kullandı, gizlilik kuralına uymadı.

CANAN CANDEMİR ÇELİK (Gaziantep) - Hayır, herkes kabine girerek oyunu kullandı, gizlilik kurallarına riayet edildi.

İBRAHİM ÖZDİŞ (Adana) - Metin Külünk kabin dışında oy kullandı, gizlilik kuralına uymadı. Necdet Ünüvar kabin dışında oy kullandı, gizlilik kuralına uymadı. Kemalettin Yılmaztekin kabin dışında oy kullandı, gizlilik kuralına uymadı. Salih Fırat kabin dışında oy kullandı, gizlilik kuralına uymadı. Doğan Kubat kabin dışında oy kullandı, gizlilik kuralına uymadı. Hurşit Yıldırım kabin dışında oy kullandı, gizlilik kuralına uymadı.

OSMAN AŞKIN BAK (Rize) - İç Tüzük'e uygun olarak AK PARTİ milletvekilleri oyunu kullanmaktadır ve oylama devam etmektedir. Oy kullanma devam ediyor arkadaşlar, çok güzel, teşekkür ediyoruz.

İBRAHİM ÖZDİŞ (Adana) - Vedat Demiröz kabin dışında oy kullandı, gizlilik kuralına uymadı. Mehdi Eker kabin dışında oy kullandı, gizlilik kuralına uymadı. Naci Bostancı kabin dışında oy kullandı, gizlilik kuralına uymadı.

MEHMET MUŞ (İstanbul) - Cumhuriyet Halk Partisi yetkililerinin ifadeleri yanıltıcıdır, doğru değildir. Milletvekillerimiz İç Tüzük'e uygun olarak oylarını kullanmışlardır.

İBRAHİM ÖZDİŞ (Adana) - Ahmet İyimaya kabin dışında oy kullandı, gizliliğe uymadı. Ramazan Can kabin dışında oy kullandı, gizliliğe uymadı. Mehmet Müezzinoğlu kabin dışında oy kullandı, gizliliğe uymadı.

BAŞKAN - Oylamalar gizli olarak usulüne uygun yapılmaktadır.

HİLMİ BİLGİN (Sivas) - Evet Sayın Başkanım, İç Tüzük'e uygun oylamalar yapılıyor. Teşekkür ediyorum.

MEHMET MUŞ (İstanbul) - Özgür Özel "evet" veriyor!

BAŞKAN - Rica ederim, buradan gözlüyorum çünkü. Sağ ve sol tarafımda kabinler yer alıyor. O nedenle, izleme ve gözleme fırsatım olduğu için bütün oyların usulüne göre gizli olarak yapıldığını söylüyorum.

(Oyların toplanmasına devam edildi)

İBRAHİM ÖZDİŞ (Adana) - Akif Çağatay Kılıç kabin dışında oy kullandı, gizliliğe uymadı. Cemal Öztürk kabin dışında oy kullandı, gizliliğe uymadı.

ÖZNUR ÇALIK (Malatya) - Ben usulüne uygun oyumu kullandım. Genel Kurulda gizli oy kullanıldığını biliyorlar, gerçek olmayan beyanlarla milleti yanıltıyorlar, Meclisi yanıltıyorlar, stenografları yanıltıyorlar.

(Oyların toplanmasına devam edildi)

İBRAHİM ÖZDİŞ (Adana) - Erkan Kandemir kabin dışında oy kullandı, gizliliğe uymadı. Yalçın Akdoğan kabin dışında oy kullandı, gizliliğe uymadı.

BARIŞ YARKADAŞ (İstanbul) - Saat 02.48. Oy kullandım. AKP'lilerin tamamı açık oy kullanıyor, Barış Yarkadaş ben.

İBRAHİM ÖZDİŞ (Adana) - Recep Akdağ kabin dışında oy kullandı, gizliliğe uymadı. Serkan Bayram kabin dışında oy kullandı, gizliliğe uymadı. Mürteza Zengin kabin dışında oy kullandı, gizliliğe uymadı. Abdulhamit Gül kabin dışında oy kullandı, gizliliğe uymadı.

OSMAN AŞKIN BAK (Rize) - Bütün arkadaşlarımız gizli olarak oylarını

93